Türkiye - ABD İlişkileri

Başlatan SKYWOLF, 02 Aralık 2012, 11:59:09

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.


Yani Amerika'nın bizi iplemesi için Rusya'nın Ukrayna'da başarılı olması lazım. Sovyet döneminde Rus donanması ve hava kuvvetlerine karşı iyi kötü Amerika'dan beslendiğimizi unutmayalım. Suriye'de Rus deniz üssü vardı. En son boşaltılıyordu.

Sn @soufa ben zaten yıllardır bunu söylüyorum. Rusya zayıflar, savaşı kaybederse Türkiye'de bundan zarar görür. Bu savaş dengeli şekilde sürdükçe, ya da Rusya tamamen olmasa da Ukrayna'yı barışa zorlayıp toprak alırsa Avrupa için Rus tehdidi hala devam eder ve bu noktada Türkiye'de AB ve NATO için önemini giderek arttırır. Ama güçsüz bir Rusya bizim işimize gelmez.

Rus ayısının nefesi Avrupa üzerinde hissedilmeye devam etmeli ki AB Türkiye'siz olmaz desin. NATO, Avrupa savunması için Türkiye olmazsa olmaz desin. Rusya korkusundan şu an AB Türkiye'ye hep mavi boncuk dağıtıyor. Rusya etkisini yitirir, gücünü kaybettiği an ABD ve AB için etkimiz ciddi anlamda azalır. Bunun için savaşı Ukrayna'nın kaybetmesi ve Rusya'nın güçsüz bir duruma düşmemesi lazım.

#1963
Mareşal Efe, ben de yıllardır bunu anlatmaya çalıştım. Özellikle Ukrayna savaşının başlangıcında forumdaki bazı arkadaşların tıpkı Marmara'ya yaptıkları gibi bana Rusçuymuşum gibi davranmalarından zor sıyrıldım. Biz soğuk savaş yıllarından bu yana birbirine rakip iki süper güç sayesinde denge politikalarıyla ilerlemeye çalışan bir ülkeydik. Bunlardan biri zayıfladığında diğeri için hedef haline geliyoruz da dedim. Bugün ABD ziyareti sonrasında bunu bir  kerede daha görebiliyoruz. Uzun zamandır çoğunluk, sorunun S400 almamız olduğunu sanıyordu. Oysa Ortadoğu'da varlığını göstererek BOP'u sekteye uğratan Rusya'yı Ukrayna'da savaşa zorlayarak Rusya'nın gardının düşürülmesi, zaten BOP için hedeflerden biri olan ülkemize karşı müttefiklerin gerçek yüzlerini ortaya koymalarına yol açtı.

Bu olumsuz durumlardan kurtulmanın çeşitli yolları var.

1- Ya geçmişte bize dayatılan Sevr benzeri güncel dayatmalarını kabul ederek, Ege'de, Akdeniz'de ve Güneydoğu'daki haklarımızdan vazgeçeceğiz, ne istiyorlarsa vereceğiz!

2- Ya da inatlaşıp tipik Ortadoğu ülkesi gibi ambargolar, gizli serviler ve yolsuzluklarla ipleri ellerine alınmış yöneticiler, terör örgütleri, berbat ekonomi, radikalleştirilmiş bireyler, komşularla sürekli gerilimler vs uğraşacağız!

3- Veya onlarla baş edebilecek gerçek bir süper güç olacağız!

Önceki sayfalarda bazı arkadaşlar savaşmaktan, yayılmacı politikalar uygulayarak enerji kaynaklarına sahip olmak yoluyla enerjide bağımsız olmaktan, güçlü ekonomiden bahsetmişler. Kısmen haklı görülebilirler. Ancak orada verdiğim bir örnek vardı. Ülkemizin ilk 10 yılındaki ivmeyi devam ettirebilseydik! Bir arkadaşımız o treni kaçırdığımızı da ifade etmiş.

O zaman kapatalım dükkanı. İlk seçeneği veya ikinci olanı seçelim. Köle olalım ya da birbirimizi yiyelim!

Günümüzde süper güç olmak için büyük savaşlar yapmamız gerekiyor mu? Önce ekonomimizi düzelterek başlasak. Üretimimizi gerçekten artırsak! Kendi ürettiklerimizi daha pahalıya ithal edip yerli üreticiyi yok etmek yerine daha kaliteli ve ucuz, aynı zamanda daha fazla üreterek satabilsek! Enerji üretiminde, Sanayide, tarımda, hayvancılıkta bu gelişimi sağlasak. Mesela Japonların kalite politikaları gibi sürekli gelişim üzerinde yoğunlaşsak. putyy'nin her ay beklediği ihracat değerini 25-30 milyon dolar aralığından en az 300 milyon dolara falan çıkartsak! Üniversitelerimizi boş mezunlar yetiştirmek yerine gerçekten bilimsel buluşlar üreten merkezler haline getirsek. Her konuda Dünya'nın neresinde en iyisi varsa, onun daha iyisini yapmayı hedeflesek! Toplum olarak yolsuzluk ve liyakatsizliğe asla izin vermesek!

Kısa ve uzun vadede hedefler koysak. Mesela 10 yıl içerisinde savunma sanayimizi, otomotiv sanayimizi vs Fransa seviyesine, 30 yıl içerisinde AB seviyesine çıkarmayı hedeflesek ve gerçek anlamda uzmanlar yetiştirerek gece gündüz çalışarak hedeflerimize ulaşsak. Eğitim sistemimizi öncelikle genel kültür ağırlıklı olarak değil, uzmanlık sağlayacak şekilde revize etsek mesela!

O kadar çok yapılabilecek iş ve bu işleri yapabilecek insanımız, mekanımız ve zamanımız var ki! Sıfırdan başlamamıza da gerek yok. Çoğu konuda temelimiz de var.

Ve biz o kadar gereksiz gerilimler peşinde sürekli kargaşa ve krizler içerisinde yaşamayı tercih ediyoruz. Hatta buna mecbur bırakılıyoruz. Çok büyük tutarsızlıklar içerisindeyiz. Mesela tank yapmaya karar veriyoruz, başlangıçta motorunu da yapmak aklımıza gelmiyor! Her türlü hava tehdidini bertaraf edebilecek hava savunma sistemleri geliştiriyoruz mesela. Ama sabit hatlardan sürekli arayan dolandırıcıları yıllardır bertaraf edemiyoruz! Siyasette, sporda, hatta dini konularda bile, hemen her konuda işin özünden alakasız, sadece şekliye ilgilenip, amaç yerine şahısların peşine düşüyoruz. Bütün hayatımız birbirinden alakasız gibi görünen bu tutarsızlıklarla fanatikçe çırpınmakla geçiyor. Bir an durun ve düşünün; kendinize, hayatınıza, yaşadığını topluma dışarıdan bakan bir gözlemci gibi bakın. İnsanların ve hatta kendinizin davranışlarınızın, kararlarınızın toplumun genelini nasıl etkilediğini, geleceğinize nasıl yön verdiğini görebileceksiniz.

ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

#1964
Beğeni butonuna bastım Sayın SKYWOLF ve Mareşal Efe ,ama  bu dedikleriniz " Osmanlı'nın son 200 yılı" politikasının aynısı...

Yani üstün güçler arasındaki gerilimden , çıkar çatışmasından faydalanmak. Bu malum sonu geciktirmekten başka işe yaramadı Osmanlı için.
Bizim bu cendereden çıkmamız için emperyalistlerin bizim ısırılacak lokma olmadığımızı kavratacak güce dönüşmemiz lazım
Ama bu nasıl olacak? Mevcut siyasal kafa , siyasal bu ortam ile zor.Bu kafa bırak dışarıda emperyalistlerle mücadele etmeyi içeride bunlar gitsinde varsın yıkılalımcı insanlar yaratır.
Aynı Osmanlı'nın son yüzyılı gibi...

Adalet gelmeli,bütün Türk devletlerinin asıl yıkılma nedeni olan adam kayırma anlayışı son bulmalı.

Bu ülkede adam kayırma , torpil meselesini halletmek TF-35000 yapmaktan yüz kat daha zor...
Çünkü çevremdeki muhalifler dahi herkes , her işi için torpil arayışında..
Bu kafayla afedersiniz biz bi bok olmayız...

#1965
Saf niyetle yazıyorsunuz ama büyük güçlerle daha kendi içinizdeki savaşı bile kazanamıyorsunuz. Abd'nin natonun emrindeki subayları ordudan ayıklamaya çalışıyorsun, sonra iktisattan, teknolojiden, gelişmeden bahsediyorsunuz. Amerikada, avrupada ordunun, siyasetin içine Türkiye'ye hizmet eden adamlar sokabiliyormusun? Süper güç olmaktan bahsediyorsunuz.

Sadece çalışmayla süper güç olsa almanları, japonlar şuan dünyayı yönetiyor olurdu. Amerikadan habersiz tuvalete gidemezler, isterlerse ışınlanmayı bulsunlar.

Alıntı YapSaf niyetle yazıyorsunuz ama büyük güçlerle daha kendi içinizdeki savaşı bile kazanamıyorsunuz. Abd'nin natonun emrindeki subayları ordudan ayıklamaya çalışıyorsun, sonra iktisattan, teknolojiden, gelişmeden bahsediyorsunuz. Amerikada, avrupada ordunun, siyasetin içine Türkiye'ye hizmet eden adamlar sokabiliyormusun? Süper güç olmaktan bahsediyorsunuz.

Sadece çalışmayla süper güç olsa almanları, japonlar şuan dünyayı yönetiyor olurdu. Amerikadan habersiz tuvalete gidemezler, isterlerse ışınlanmayı bulsunlar.

Sayın Sungur, bunları söylerken siz diyorsunuz? Kendinizi bizden ayrı mı görüyorsunuz?

Evet çalışmayla süper güç olunur? Çalışmadan, geliştirmeden, herkesten önce yapmadan, sadece enerji kaynaklarına sahip olarak, güçlü ekonomiye sahip olarak süper güç olunmaz! Olunsaydı Araplar olurdu mesela! Almanlar ve japonlar da süper güç olmaya adaydılar. Ancak Savaşı kaybettiler ve halen onun bedelini ödüyorlar. Onlar da bizim gibi küresel güçleri kendi varlıklarını sürdürmek için dengede tutmaya çalışıyorlar.

Sevgili Serkan,

Yıllardır forumda ve ondan önceki forumda da imza kısmında yazılan şey aynıdır. Adaletin olmadığı yerde ne saygı kalır ne de düzen. Adaletin olmadığı yer yıkılmaya mahkumdur! Tarihten bunu görüyoruz. Tarihin defalarca yazdığı bu senaryo hiç değişmez! Bir toplum ahlaki değerlerini yitirdikçe adaleti de yitirir. Mantık da bunu söyler. Toplum psikolojisi de. Bilim bunu söyler. Hatta din bile... Kutsal kitaplarda ahlak ve adalet değerlerini yitiren toplumların helak edildiğini ve gelecekte de aynı durumda olanların aynı sonla karşılaşacağını bahseder. Bu değişmez bir kanundur ve bizler bu kanundan muaf değiliz!

Eğer ki biz birlik içerisinde olmaz, saçma sapan entrikalarla günü kurtarıp kendilerine menfaat sağlayanların peşini bırakmaz, dürüst ve ahlaklı olmaz, aklımızı kullanmaz ve çalışmazsak aynen söylediğin son cümle geçerlidir! Ve biz her geçen gün bu sona yaklaşmaktayız!

Forumun ünlü düşünürü Putyy'nin her zaman söylediği bir şey var. Hayat hep doğruya doğru ilerler. İşte bu hep olmaz, ilerlemenin onun söylediğinin aksine olduğu durumlar da olur ve o zaman yukarıda bahsettiğim felaket gerçekleşir. O nedenle öncelikle insanları uyanışa geçirmek gerekir. Uyanmak istemeyenleri uyandıramazsınız! Bazıları o kadar iyi uyutulmuşlardır ki bunun farkında olmazlar. Aksine kendileri gibi olmayan herkesin uykuda olduğunu sanırlar. Hep aynı rüyada yaşarlar ve o rüya dışında bambaşka farklı gerçekler olduğunu düşünmezler. Ama bunu öğrendiklerinde uyanışın kıvılcımları başlar! İşte o zaman hayat doğruya doğru ilerler!
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

#1967
Ben teknolojiye gerek yok demedim. Ekonominin güçlü olacak, savunma sanayin sağlam olacak derken bunu ayrıca belirtmemiştim anlaşılır diye.

Almanya, japonya sanayide, elektronikte çok iyi ülkeler. Kendi alanlarında en iyiler. 45'den beri tekrar neden süper güç olamadılar diyorum?

Enerji olmadan olur diyorsunuz. Olmaz, olmaz, kim diyorsa yalan söylüyor. Bugün Almanya süper güç olma hedefiyle yola koyulsa o gelişmiş sanayisinin neyle çalıştıracak? Rusya vermese, Amerika vermese, abd İngiliz şirketlerine verdirmese Almanya nerden gaz ve petrol bulacak? Nasıl üretim yapacak?

Siyasal gücü bu seviyedeyken kime silah satacak, kimle müttefik olacak? O alman silah şirketleri caatsa kapsamına alındığında kime mal satacak? Kimden parça alacak?


Denizleri 2 tane f124 fırkateyni ile mi kontrol edecekler?

Sorular uzar gider. Amerika düzenini kurmuş, küresel aileler ile işini yürütüyor. Kendi ürettiği silahları, girdiği savaşları bile körfez ülkelerine ödettiriyor. Yoksa abd ekonomisi bile bu silah gücünü idame edemez. Kaldı ki Almanya bunu karşılasın.

Abd'den doğalgaz aldık diye kızan arkadaşlar var. Birincisi ucuz satıyorlar. İkincisi bu işler siyasetle olur. Birşeyler verirsin Birşeyler alırsın. Bazen birşeyi kaybetmemek için taviz verirsin. Sana uçak parçaları vermez, başkasından da aldırmaz. Direnirsin Swift sisteminden çıkartır dış ticaretini sıfırlar. Akdenizde gaz arayacam dersin görev grubunu diker karşına. Birçok şey yapabilir.

Herkez işini doğru yapacak ve doğru zamanı bekleyecek. Ahlaksızlık, hırsızlık olmayacak tabi bunlar zaten olması gereken şeyler. Dünya düzeni değiştiğinde hazır olan ülkeler yükselir. Çin bunu bekliyor.

Sayın Sungur, baştan aşağı yanlış düşünüyorsunuz! Halen dünya düzenin değişmesini beklemekten bahsediyorsunuz. Biz İsviçre veya Moğolistan benzeri bir ülke olsak beklerdik. Ancak bizim böyle bir lüksümüz yok! Biz her zaman birilerini hedefinde olan bir ülkeyiz. Önceki devletlerimiz döneminde de böyleydi! Hayatta kalabilmek için her zaman en güçlü olmak zorundaydık. Şimdi de buna mecburuz. Bunu anlamıyorsunuz.

Bekleyerek karpuzlar vs büyür. Devletler ise özellikle günümüzde çalışarak, gelişerek büyüler. Çalışırsın, geliştirsin, üretirsin, satarsın ve kazanırsın. Ne kadar çok kazanırsan enerjiye de o kadar sahip olursun. ne kadar kazanırsan siyasal gücün o kadar artar. Çin şu an bunu yapıyor mesela. Cumhuriyetin ilk yıllarında biz de yapıyorduk mesela! Ne kadar çok üretirsen o kadar çok kazanır, ne kadar çok kazanırsan o kadar çok güçlü olursun. Bu hayatın kanunudur! Birileri bir şeyler yapsın, bir şeyler olsun, dünya karşısın, düzeni değişsin diye beklersek, o karışıklığın içerisinde yok olur gideriz! Hala durumun ciddiyetinin farkında olmayan zihniyeti temsil ediyorsunuz maalesef!

Halen Almanya ve Japonya'yı örnek gösteriyorsunuz. Almanya ve Japonya kaybettikleri savaşın bedelini ödüyorlar. Savaşı kaybeden yönetimleri artık yok. Onların yerine savaşı kazanan tarafın desteklediği yönetimlerle yönetiliyorlar. Zaten haksız oldukları bir savaşı kaybetmenin ruh hali nesillerdir devam ediyor. Kazanan tarafla yaptıkları anlaşmalarla ayağa kalktılar ve aynı anlaşmalarla ilerleme limitleri belirli. Hem kaybettikleri için kazananların sözünden çıkmıyorlar, hem de onlar artık müttefikler!

Eğer savaşı kazansalardı bugün Rusya değil Almanya, Çin değil Japonya süper güç olurdu muhtemelen. Buna rağmen bu ülkelerin gelişmişlik seviyeleri aldıkları destek sayesinde oldukça iyi seviyede. Almanya Avrupa'nın kalbi. Japonya dünya markası. Bugün mesela ABD'ye büyük bir meteor düşse ve ABD haritadan silinse, sizin beklediğiniz fırsat gelmiş olsa Almanya liderliğinde Avrupa batının yeni süper gücü olacaktır!

ABD'den aldığımız doğalgazın daha ucuz olduğuna emin misiniz? Ben bir yerde en pahalısı olduğunu okumuştum. Bir şeyler verirsin, bir şeyler alırsın, taviz vermezsek uçak parçaları bile vermez demişsiniz ya, adamlar halen parasını ödediğimiz uçakları vermiyorlar, siz halen taviz vermemiz gerektiğinden bahsediyorsunuz! Hani Osmanlı'yı yeniden kuracağı mantığında olanlar var ya, işte bu mantıktalar. Ve Osmanlı'nın çöküşündeki önemli nedenlerden birinin bu olduğundan bile haberleri yok!

Çalışmazsak, üretmezsek, ahlaklı, adaletli, liyakatli olmazsak gelişmeyiz. Olduğumuz yerde debelenir dururuz, bize dayatılan her şeyi kabul eder, üstüne bir de bunu olağan bir şey sanarak övünürüz. Birbirimizi yeriz, iki yakamız bir araya gelmez. İyice zayıflarız ve sonunda birileri gelir içimizden geçer!

Tarihi okuyun, geleceği görün!
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

#1969
Benim yazdıklarımdan karpuz gibi yatalım, bekleyelim anlamını çıkardıysanız yazacak hiçbirşey yok. Sadece vakit kaybetmişim.


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren defenceturk.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz
mekan bizim almanya chat sohbet cinsel chat sohbet mobil sohbet dini chat