Ana Menü Defence Turk

Yukarıda @tumucin AL-41F hakkında bilgi paylaşmış. Uzun zamandır bu konuda ileti yazmak istiyordum. İnternet üzerinden bu motor ile ilgili araştırma yaptığımızda karışık bilgiler ortaya çıkıyor, onun için yalan yanlış bilgiler ortada dolaşıyor.

AL-41F fabrika ürün kodlaması İzdeliye 20, MiG-1.44 için geliştirilmiştir. AL-31F göre çapı büyük, ağır ve Sovyetler dağılınca Rusya'nın büyütemediği çocuk. Annesinin karnında 3 aylık iken annesi ölmüş, doğal olarak coçuk da ölmüştür. Planlanan maksimum itme gücü 40000lbf iken, test aşamasında maksimum itki gücü 31000lbf'ten öteye gidememiştir ve ömrü de çok kısa olduğu belirtiliyor. Proje tamamen kapatılmıştır, AL-41F diye artık motor yok, mezarda olan ürün, protoip iken gömmüşler.


AL-41F1 fabrika ürün kodlaması İzdeliye 117, İzdeliye 20 ile yakından ve uzaktan ilgisi yok.
AL-31F üzerine geliştirilmiştir ve ikisi arasında 80% fark var. Şu anda Su-57'yi uçuran motor, yerini AL-51F alacak.
İzdeliye 20 ve 117 arasındaki farklar.
- Düşük ve yüksek basınçlı kompresörleri
- Plazma ateşleme sistemi
- Yanma odası
- Artyakıcı yanma odası
- Full dijital kontrol sistemi(FADEC)
- Motor ömrü 4000 saat
- Maksimum itki gücü 33000lbf
- Daha hafif
- Döner nozul


AL-41F1S fabrika ürün kodlaması İzdeliye 117S, S harfi eklenerek yukarıdaki motorun küçük kardeşi ve Su-35'in kalbi diyebiliriz.
Arasındaki farklar
- Maksmum itme gücü 32000lbf, 1000lbf daha az itki gücü var.
- Elektromekanik kontrol sistemi, yukarıdaki motorda ise dijital kontrol sistemi var.




Linkback: Ynt: KAAN 5. Nesil Savaş Uçağı Projesi

rusyadan  s400 aldik

rusyadan Saturn AL-41F  alabiliriz

abd düsünsün  akkuyuyuda ruslar yapiyor bunu bir yere yasinmazi gerekir

Nato ile Rusya savaşı seslerinin yükseldiği şu sıralar 1-2 ay özellikle kritik. Sahte bayrak operasyonları iddia ediliyor.

Hatırlıyorum 2008'de PAK FA T-50 uçmadan önce 5.nesil motorumuz yok, 10 senede yeni motorumuz hazır olur derdik. Hayaller suya düştü, aradan 17 sene geçmiş, 2012'de falan ilk ateşlemesi yapılmış,  2017'de uçağa takılarak ilk uçuşunu yapmış, hala hazır oldu, olacak, o sene bu sene diyerek bekliyoruz. Lanet olası yeni nozulu bir türlü hazır olamadı, ondan dolayı bu sene hiç Su-57 teslimatı yapılmadı, kuvvet artık AL-41F1 istemiyor.

Supercruise hızı fazla olması için motorun kuru itkisi güçlü olması lazım. Şu andaki AL-41F1'in 19400lbf kuru itkisi var, bu itki ile boş ağırlığı 18.5 tonluk Su-57 1.2-1.3 mach supercruise yapabildiği bilgisi var. Sukhoi yetkilileri tarafından açıklanan bilgilere göre 1.6-1.8 kadar çıkabilmesi için 24000lbf kuru itkiye ihtiyacı var ve bu ihtiyacını AL-51F karşılayabilir. Yakıt ve silahlarırını da eklediğimizde 28-30 ton normal kalkış ağırlığı olur.

Gelelim KAAN konusuna, GE F110-229 kuru itkisi 17000lbf, uçağın boş ağırlığı yaklaşık 18-19 ton diyelim, aşağı yukarı Su-57 ile aynı olacaktır. Aynı motor F-15EX takılmıştır, ancak onun boş ağırlığı yaklaşık 16 ton ve KAAN'a göre hafif olmasına rağmen supercruise özelliği yok. Motorun soğutma sistemi yok, jetin gövdesini fazla ısıttığı için termal görünümü yüksek olacak. TF-35000 ne kadar kuru itki verecek henüz bilemeyiz. Onun için ABD'nin vermeyeceği zayıf ve eski motoru ile tamamen 5.nesil jet uçak olacak demek yanlış.

F110 motoruyla 4.5 nesil olacak zaten. Orijinal motor geldiğinde 5. Nesil.

Bizimde Rusya gibi 4. Nesil, üretimde olan uçaklarımız olsaydı f110 için bu kadar kastırmazdık.

Diyelim ki F110 işi olmadı, TF35000 programı sürdüğü için çok daha fazla asılmak ve çalışmak tek çaremiz olur. Motorun takvime uygun ilerlediğini düşünürsek 4 yıllık bir gecikme söz konusu olur en fazla.

Bu arada EF tedarik süreci de devam etmeli. 40 değil gerekirse 80 adet EF tedarik etmeliyiz. KAAN 4 yıl gecikecekse de EF bir süre bizi idare edecektik. Diğer JET SİHA'lar da F-16 üzerindeki yoğunluğu alır.

Bazı durumlar bizim dezavantajımıza gibi görünse de günün sonunda lehimize olabiliyor. Mühendislerimiz TF35000 için elinden geleni de yapacaktır.

Bu arada TF35000 2026'da ilk defa çalıştırılınca işler değişir. Bizim yapabileceğimizi görenler gelin bi konuşalım diyecektir. Temel Kotil'in açıklamalarını hatırlayın. Helikopterde vermedikleri sistemleri yerlileştirince vermeyen ülkelerin hemen nasıl da 180 derece dönüp ambargoyu kaldırdığını hatırlayın.

Ortada moral bozacak bir durum yok. F110 gelirse 2028-29 gibi ilk parti KAAN'ları, gelmezse 2032'de TF35000 kullanan KAAN'ları görürüz.

Öte yandan bence bakanın açıklamaları biraz yanlış anlaşıldı ya da ayrı noktalara çekildi. Bu ilk görüşmeydi. Bunun yanında bu sene hem G20, hem de 2026 haziranında Ankara'da NATO zirvesi olacak. Orada da özel görüşmeler yapılır.

Ne enseyi karartmak ne de vurdumduymazlık yapmak lazım. Çalışmaya devam edelim TF35000 ya olacak ya olacak.

Bakan beyin açıklamasını da biraz üst perdeden konuşmak gibi görüyorum. İsmet Paşa'nın ''Senden yana olanlara bir şey vermezsen neden senden yana olsunlar.'' gibi muhteşem bir sözü vardır.

Bakan bey de bize istediklerimizi vermezseniz biz de artık başka çareler arar, başka yöne bakarız size muhtaç değiliz düşüncesi var gibi. Yani karşılıklı adımları atalım, her şeyi bizden bekleyip bizim beklentilerimizi de yerine getirmezseniz ben de başımın çaresine bakarım demek istiyor.

Öte yandan Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün KAAN konusunda bugün bir açıklama yayınlamış:

"KAAN seri üretimi yabancı değil yerli motor üzerinden planlandı. KAAN savaş uçağının ana motoru TF35000 ve yardımcı güç ünitesi APU60 için geliştirme faaliyetleri başarıyla devam etmektedir.

Savunma sanayiinde süreç daima bu şekilde işler. Önce mevcut motorlarla başlanır, ardından milli motor projeleri devreye alınır.

Biz de KAAN'ı blok yaklaşımıyla üretiyoruz. Yani farklı aşamalarda, farklı kabiliyetlerle güçlenen versiyonlarını envantere kazandırarak, kademeli olarak geliştiriyoruz.

Bu kapsamda KAAN savaş uçağımızın teslimat takviminde bir gecikme bulunmamaktadır. Seri üretimimizi riske atmamak için de yalnızca tek bir kaynağa bağlı kalmıyor, farklı tedarik kanallarıyla çalışıyor, alternatifleri eş zamanlı olarak değerlendiriyoruz. Böylece hem takvimi güvence altına alıyor hem de milli motor geliştirme yol haritamızı kesintisiz ilerletiyoruz.

KAAN'ın geleceği hiçbir şekilde tek bir ülkenin motoruna bağlı değildir. Biz mühendislerimize güveniyoruz. TF35000'in seri imalat süreci planlandığı şekilde devam ediyor.

KAAN prototip uçaklar için gerekli tüm motorlar tedarik edilerek Türkiye'ye teslimatları tamamlandı. Prototip uçaklarımızın üretimi son hızla devam etmektedir.

Hava Kuvvetleri Komutanlığımıza teslim edilecek ilk blok belli sayıda KAAN seri uçaklarımız için ihtiyaç duyulacak motor tedarikine ilişkin ABD'ye resmi başvuru süreci tamamlandı.

Kaan uçağımızın 6'ncı nesil üst düzey yetenekler kazanması için ihtiyaç duyduğumuz yerli motorumuzun geliştirme faaliyetleri planlandığı takvimle devam etmektedir. Bu aşamada yabancı farklı bir alternatif arayışımız söz konusu değildir.

İhtiyaç olması durumunda ilk blok için motor değişikliği yapılması imkan dahilindedir. Bu durumdan kaynaklanacak bazı mühendislik geliştirme ihtiyaçlarının ortaya çıkması mümkün olmakla birlikte, uçak tasarım ve geliştirme faaliyetleri, tüm dünyada da olduğu üzere, sürekli bir iterasyon ve değişiklik yönetimi ihtiyacını bünyesinde barındırmaktadır. Böyle bir durumda önemli bir takvimsel dezavantaj yaşayacağımızı düşünmüyorum. Zira biz projelerimizi Çevik Sistem Mühendisliği yaklaşımıyla yönetiyoruz. Ancak belirttiğim üzere bizim nihai seri üretim uçaklarımız yerli motorla uçacak.

"Gecikme vardı, 2 yılda çok önemli yol katedildi"

Bir gecikme söz konusuydu ilk ele aldığım konu bu oldu, şimdi sorumluluklar ve takvim net. Sorumluluk alan tüm şirketlerimiz vazifelerini zamanında yerine getiriyor, SSB Motor Daire Başkanlığı da yakından takip ediyor. Geçtiğimiz 2 yılda çok önemli yol katedildi.

ANKA-III için geliştirilen TF6000 turbofan motorunun başarıyla ilk çalıştırılmasının yapıldığı, KIZILELMA için TF10000 geliştirme çalışmalarının devam ettiği ve nihayetinde KAAN savaş uçağının ana motoru TF35000 ve yardımcı güç ünitesi APU60 için geliştirme faaliyetlerimizin planlandığı şekilde devam ettiği dikkate alındığında, motor alanında azımsanmayacak bir yol alındığı ve geleceğe güvenle bakabileceğimizi ifade etmek isterim.

Endonezya'ya ihraç edilmesi planlanan 48 adet beşinci nesil KAAN savaş uçağı, ABD menşeli motorlarla değil, milli motorlarımızla güçlendirilecektir.

Son olarak şunu vurgulamak isterim, bu kutlu davada mühendislerimize güveniyoruz. Yerli ve milli imkanlarla Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliği ve desteğiyle KAAN'ı ve yerli motorunu ülkemize kazandırmak için var gücümüzle çalışıyoruz."

Alıntı yapılan: marmaraGelelim KAAN konusuna, GE F110-229 kuru itkisi 17000lbf, uçağın boş ağırlığı yaklaşık 18-19 ton diyelim, aşağı yukarı Su-57 ile aynı olacaktır. Aynı motor F-15EX takılmıştır, ancak onun boş ağırlığı yaklaşık 16 ton ve KAAN'a göre hafif olmasına rağmen supercruise özelliği yok. Motorun soğutma sistemi yok, jetin gövdesini fazla ısıttığı için termal görünümü yüksek olacak. TF-35000 ne kadar kuru itki verecek henüz bilemeyiz. Onun için ABD'nin vermeyeceği zayıf ve eski motoru ile tamamen 5.nesil jet uçak olacak demek yanlış.

Kelimesi kelimesine doğru. Ama bizim şu anki asıl derdimiz elimizde 5. nesil uçak olmaması değil; elimizde herhangi bir modern bir uçağın olmaması!! Elimizdeki F-16'ların teknolojik miadı doldu sayılır.

"Özgür Modernizasyonu" diye diye bizimkiler kendilerini avuttular resmen. Galiba ayakları yeni yeni suya erdi, ABD istemezse maliyetine değecek bir Özgür Modernizasyonu olmaz. Yaparsın ama uzun vadeli kullanamazsın, F110 motorlarının yedek parça derdi yüzünden. Hukuki meseleleri saymıyorum bile. Zaten planladıkları ilk modernizasyonda yerli AESA radar yoktu, onun yerine AESA radarı ABD'den alacaklardı akıllarınca.

Bu açmaz nedeniyle, sık sık bakıma girmesi gerekse de, tam gücünde olmadığından uçağa süper seyir yaptıramasa da, prototip halinde dahi olsa, bence TF35000 motoruna mahkumuz. Onunla Blok-10 Kaan'ları üretmek zorundayız. Çünkü besbelli ki F110'lar teslim edilmeyecek. Tıpkı zamanında Alaman Europack Güç Paketinin teslim edilmediği gibi...

Evet, Hakan Fidan'ın dediklerinden yola çıkarak yazıyorum, F110 gelmeyecektir. Daha fazla çırpınmaya gerek yok, eldeki motorlar ile prototipleri yapılmaya devam eder. Belki onlar için Kongre kararı olmadan bile motorlar tedarik edilebilir ama şahsen benim o konuda bile şüphem var. NATO ülkesi için böyle kararı almak Türkiye açısından tam bir fiyasko. Batı hayranları ABD'ye karşı ne diyecekler, nasıl savunacaklar, hangi yüz ile avukatlığını yapacaklar merak ediyorum...

Forumda daha önce defalarca dile getirilmişti ABD'nin motoru vermeyeceği konusunda. Üyelerin şüpheleri gerçekleşti. TF-35000 hazır olana kadar uzun süre var, o zamana kadar KAAN başka motor ile uçarak envantere alınması lazım.  B planı için 2 seçenek var, daha az riskli Çin ve mayınlı Rusya. Şu açıdan diyorum Çin'den alsan bile yaptırım uygulacaktır, Rusya'dan alırsan o yaptırımın 3 katı olacak ve üzerine de çilek gibi sert ekonomik ambargolar bile kesin gelecek.

Ülkenin güvenliği ve geleceği için o riskleri almaya hazır isen yarın onlar iletişime geçilecektir. WS-10C hazır, AL-41F1(İzdeliye 117) veya İzdeliye 177 teknoloji transferi yapılmaksızın kesin satacaklar. İran'ın duruma düşmemek için tüm risklere katlanacaksın, başka çaresi yok...

Ne diyecekler Marmara, yıllardır dediklerini diyecekler. İsraile niye diklendin, yunanla niye didiştin diye söylenip duracaklar. Bunların lügatında onur, dik durma gibi değerler yok. Ezik geldiler ezik gidiyorlar işte.

Ben yine de kesin olmaz demiyorum f110 için.

Alternatifleri şimdiden analiz etmeye başlamak lazım. Rus motorlarını öğrendik, Çin motorları ne durumda?