Türk - Yunan İlişkileri

Başlatan Þahinbey, 02 Temmuz 2009, 14:41:10

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Güneyin hava kuvvetleri yok.

Tümenlerin ve kolordunun teşkilatındaki hava savunma taburlarında kısa ve çok kısa menzilli hava savunma sistemleri var. (stinger-sungur-20 mm-25 mm-35 mm)

daha üst savunma işi hava kuvvetlerine aittir. hava kuvvetleri orayı kendi planına göre uçakla veya gerektiğinde orta menzilli kaydırarak savunur. uzun menzilli füze zaten yok.
Linkback: Ynt: Türk - Yunan İlişkileri

Yunan uçaklarının provakosyonlarını engellemek için hava savunma ve uçak lazım


Şimdi birşey diyecem demek istemiyorum

Madem Eray güçlüer'e göre 500-600 km arası f35 leri görüyoruzda.....niye Yunanistan veya Yunan adalarından kalkan bir F16 yı görmedik...Konya'dan bir önleme uçağı göndermek çok mu zordu?
Herşey kızılelma için

#2312
Adamların ekim töreni vardı. Uçakları taciz için değil törene katılım için kalktı ve uçtu.

Biz de mayıs ayında 1 hafta teknofest kapsamında filo çapında uçak uçurduk mesela lefkoşada. Sihalar alçak uçuşlar yaptı. Her sene 20 temmuz töreninde uçanlar da cabası. Belki de ona cevap olsun diye yıllar sonra tören programına eklenip geçiş yaptılar bilemem.

Herkes kendi hava sahasında istediğini uçurur sıkıntı nerede anlamadım.ihlal yok bir şey yok. Limasola inen kalkan ingiliz,amerikan uçaklarının haddi hesabı yok,2 tane tören uçağı da uçuversin.

Yunan italyadan 2 kesin 2 opsiyon fremm sınıfı fırkateyn alıyor.

Artık TF-2000 yeterli gelmeyecek üstünlük için tf2000 nin ötesine geçmemiz lazım.

TK-20000 lazım.

https://www.savunmasanayist.com/italya-yunanistana-fremm-tipi-firkateyn-tedarik-edecek/

Niye? Sayıyı arttırırsın olur biter. 8 gemi değil 12 gemi yaparsın.

Yunanlılardan korkmamız gereken tek bir şey var oda bu iş böyle devam etmez bizde kritik alanlarda yerli projleri başlatmalıyız demeler. Satın aldıkları her silah bizim oh be dememiz gereken bir durum olmalı. Benim görüşüme göre bir tık üst seviyede olmak şartı ile yerli projeleri olan ülkeler ile ithal silahla denge sağlamak mümkün değildir. Dediğim gibi her yerli silah yetmez  ulusal bir toplam yerli güç lazım. O zaman pazılın parçaları bir birini tamamlıyor ve yerlilikten ileri gelen muazzam bir güç çarpanı ortaya çıkıyor. Fransa yı filan saymıyorum Türkiye Kore İsrail gibi ülkeler tam bu şartları karşılıyorlar. Ama Türkiye özelinde bir husus daha var bu şartları karşılar duruma geldik ama birde biraz olgunlaşma süresi şartı var onda da bayağı olduk bence. Durum böyle giderse 10 yıl sonraki Türkiye ile taşıma suyla ordu düzen Yunanistan ın rekabetinin mümkünatı olmayacak. Biz radarları elektronik harp sistemlerini su üstü saldırı füzelerini yaparken işin doğası gereği bunların karşı önlemlerinide seziyoruz. Atmacayı yapınca elimizdeki harpoon u kullanmayıda kat kat iyi öğreniyoruz düşmanın harpoon unu önlemeyide öğreniyoruz. Bunlar bin çeşit kalemde üstünlük olarak birikiyor taktik zenginlik ortaya çıkıyor
Rusya Ukrayna savaşının çözümü bağımsız Kırım devletidir.

#2316
Bu haberi gördüğümde bu konuda bir iki kelam etmek isterim.Yunanistan'ın son FREMM anlaşması ve Fransa'dan tedarik ettiği Belharra/FDI tip fırkateynlerle sahaya koymaya çalıştığı yetenek setinin Ege ve Doğu Akdeniz'de salt platform sayısından öte bir konsept değişikliği olduğunu açıkça görüyorum. FREMM platformları teknolojisi itibari ile düşük akustik imza, gelişmiş çekili (towed) ve gövde-monteli sonar kombinasyonları, asimetrik torpido savunma paketleri ve MU-90 gibi hafif torpidolar ile ASW (Anti-Submarine Warfare) yeteneğini ciddi şekilde donanma kapasitesini arttırması kaçınılmaz.Bu noktada bu sınıf gemiler denizaltı tehdidini algılama ve bertaraf etmede üst düzey yetkinlik getiriyor.

Belharra/FDI'ler ise SeaFire tipi AESA arayüzleri ve Aster-15/30 aileleri aracılığıyla gemi-tabanlı orta-uzun menzilli çok katmanlı hava savunması kurma kapasitesi sağlıyor.Tabi bu kısımda gemiy giydirilicek harp suitinin  ne olacağını varsayımsal konuşuyorum.Özellikle modern CMS (Combat Management System), çoklu sensör füzyonu, VLS entegrasyonu ve ileri seyrüsefer-savaş komutu altyapısı ile ağ merkezli (network-centric) bir hava-deniz kalkanı oluşturabiliyor ki bu çok ciddi can yakabilicek bir durm. Bu kombinasyon dar hava sahalarına sahip Ege coğrafyasında, gemi-tabanlı radar ve füze katmanları ile hava ve seyir füzelerine karşı lokal bir hava savunma şemsiyesi (local area air defence) yaratma potansiyeline işaret ediyor ki bunlara bu yapıya katılıcak F-35'ler ve F-16 Block70'leri saymıyorum.

Teknik bakımdan incelediğimde Yunan tedarikinin Ege de sahaya koyacağı etki üç ana eksende okunmalıyız.
 
  • Sensör derinliği (AESA radar + datalink ile sağlanan daha iyi erken uyarı ve hedef izleme)
  • Vuruş / savunma yeteneği (Aster ailesi, VLS ve entegre EW paketleri)
  • ASW katalizörü (FREMM'in gelişmiş sonar ve torpido yetenekleri)

Ancak bu yeteneklerin operasyonel değeri sadece gemilerin kendisinde değil lojistik/iktisat sürdürülebilirliği, mühimmat ve yedek parça temini mühendislik desteği ve mürettebat/komuta eğitimi ile doğrudan bağlantılı olduğunu ifade etmeliyim. Yeni platformlar kısa vadede "görsel ve siyasi" etki sağlayabilir uzun vadeli etkinlik ise bakım-idame, atış kontrol verimliliğinden tutun sensör-füze entegrasyonu ve NATO/örnek datalink interoperabilitesi gibi unsurların işleyişine doğrudan bağlıdır.

Bizim kuvvet cephesinde ise denge, halihazırdaki platform bileşenleri ve asimetrik unsurlar etrafında şekillendirdiğimiz görülmekte.Özellikle Reis-sınıfı (214TN) tipi dizel-elektrik denizaltılar sessiz seyrüsefer ve denizaltı-tabanlı caydırıcılık sağlayacağını düşündüğümüzde Ada sınıfı korvetler, modernize Barbaros korvet/fırkateynler ve İstanbul sınıfı fırkateynler sensör-silah entegrasyonu ve görev çeşitliliği sunarak dengeyi bir nebze sağlayabiliriz. Öte yandan deniz konuşlu insansız sistemler (SİDA, USV/UAV tipleri) ve TB3/Kızılelma gibi uçuş-platformu tabanlı vuruş kapasiteleri, yüksek maliyetli yüzey platformlarına karşı dağıtık, esnek ve düşük izli koruma/taarruz alternatifleri donanmamıza sunabilir. Buna ek olarak milli hava savunma ailemizin deniz-versiyonları (örnek olarak Siper/Hisar-D adaptasyonları) envantere girdikçe hava savunma katmanında yine bizleri bu sistemlere karşı dengede tutucaktır.

Sonuç olarak, Yunanistan'ın hızlı tedarik tercihleri bize karşı meydan okuma oluşturuyor ama bu tercihlerin ikame ve idame evrelerinde karşılaşacağı tedarik-lojistik maliyetleri, eğitim ve entegrasyon yükleri, NATO-iletişim gereksinimleri ve mühimmat temini gibi darboğazlar operasyonel dönüş süresini onların tarafında kısıtlayacaktır. Bizim donanmamız için ise anahtar durum dengeyi platform sayısından ziyade ağ-yetkinlik, denizaltı tabanlı caydırıcılık ve dağıtık, düşük maliyetli asimetrik çözümlerle kurmaktır ve devreye almaktır.

http://www.antalyakorfez.com/yunan-savas-ucaklari-antalya-uzerinden-gecti

Yunan savaş uçakları Antalya kaş ilçesine iki kilometre uzaklıkta olan Meis adası üzerinden geçti

Hani Lefkoşa ortak bölge

Peki buna ne diyeceğiz

Demek ki modernize F16 V Ler etkili

Biz daha çok dayak yiyeceğiz

Bunlar iyi günlerimiz
Herşey kızılelma için

#2318
Her halükarda Yunan'in bu hareketine karşı bir vaziyet alip cevap vermek farz...
What is steel compared to the hand that wields it?

Adamlar eski araçları gönderip yenileri alıyor , bence hiç vermeseler daha lehimize


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren defenceturk.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz
mekan bizim almanya chat sohbet cinsel chat sohbet mobil sohbet dini chat