sızdırılmaz; çünkü tb2'nin sızdırılabilecek bir şeyi yok, atak ve eh sistemlerinin gerek kripto çözücü anahtarları gerekse yazılımları farklılaştırılarak veriliyordur zaten.
en fazla geometrik ölçüm yaparlar ve benzer geometride bir şey yapmaya çalışırlar, bunun için de zaten satın almaya da pek gerek yok bu devirde.
hatırlarsınız, yıllar önce mollalar ABD'ye ait çok gelişmiş bir ihayı sağlam bir şekilde hackleyerek indirmiş ve ele geçirmişlerdi.
bilgileri ele geçirmek çok basit bir şey olsaydı mollalar şimdi o ihayı da kopyalamış olurlardı zaten.
bence asıl sorulması gereken şey Rus ve Çin savunma sanayisine bir alternatif oluşturmaya başlayan Türk savunma sanayisi batının işine gelir mi? gelmez mi?
ikinci soru ise özellikle Rus savaş sistemlerine ortadoğu ilgisi düşüyor gibi. Rusya bunu tehdit olarak algılar mı?
zaman zaman çok ilginç kazanımlar elde ettiğimiz ortada.
Libya ile deniz yetki alanları anlaşması Yunan'ı Mısır ile anlaşmaya itti; ama öyle bir anlaşma yaptılar ki, Meis adası ile ilgili iddialarından resmen kendi istekleriyle vaz geçmiş oldular.
takiben Karabağ'da pek de kimsenin aklına gelmeyecek bir zafer kazandı Azeri ordusu ve Karabağ'da gözlemci de olsa Türk askerleri bulunuyor artık.
savunma sanayisinde ise Rusya ve Çin ile rekabet halindeyiz ve ellerinden ihale almaya da başladık.
önümüzdeki iki yıl içinde bu şekilde 3 veya dört başarı daha oluşursa, , yeni bir milliyetçi dalga üzerine çıkan mevcut hükümet seçimi kazanabilir bence.
çok eleştirilen o dış ve iç politika, bir şeyleri değiştirmeye başladı sanki.
şu döviz bağımlısı ekonomi modelinden kurtulabilirsek ve 2023 sonrası parasal daralma dönemini anlayan bir ekonomi modeli geliştirebilirsek, şaka maka Türkiye 2026-27 yıllarında bölgesel bir güç halini alabilir bu gidişle.