Şimdilik sosyal medyada, orada, burada, şurada sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Yarın bir gün bu cihatçılar gelip bizimde kellemizi kesmeye çalışacaksa; ya devlet başa ya kuzgun leşe!
Cihatçıların geleceği açısından, benim naçizane önerim;
Bu adamlar atsan atılmaz, satsan satılmaz! Küfranla bir olup kendi ülkelerine cihat ilan etmiş, lanetli insanlardan bahsediyoruz. Yahu, bir insan kendi ülkesine Cihat ilan eder mi! hem de kafirle bir olup? O nedenle bu insanların sürgün edileceği bir coğrafyaya ihtiyaç var. Ve O coğrafya parçası Türkiye olmamalıdır. Şayet Türkiye olursa; Türkiye yok olur gider. Bu varlıkları derhal uzak diyarlara sürgün etmek lazımdır. Esad bile bunları kabul etmiyor. Zaten dünyada ki hiçbir ülke kabul etmez. Lakin bunların iskan edilebileceği birkaç tane uygun yer var;
- Madem ki Selefisin, madem ki Tekfircisin; O halde doğru Arabistan' a! En temizi bu... Olmadı diyelim, Afganistan bir seçenek olabilir... Afganistan' ı dünyanın hapishanesi olarak düşünebiliriz. Orada ki masum insanlara belki yazık olacak ama yazık olabilecek masumları bu taraflara çekebiliriz belki. Yani masum Afganlar Suriye' ye, azılı cihatçılar Afganistan' a...! O da olmadı diyelim, diğer seçenekler;
- Büyük Sahra Çölünün kuş uçmaz kervan geçmez bir köşesine ''Cihadistan'' kurulabilir. Cihat mı ilan ediyorsun; O halde al sana Cihatistan, tepe tepe kullan! sahra altı ülkeleri buna inka etmek zor olmasa gerek.
- Patagonya' yı seçenek olarak düşünmek istemiyorum.
- Görönland, Güney Kutbu gibi seçenekler de asıl itibariyle seçenek değildir.
- Belki Madagaskar gibi bir ada devletini bu Cihatçılara tahsis edebilirler.
kısacası ne yapılacaksa yapılacak ve bu cihatçılara bir yer bulunacak! Aksi taktirde insanlığın başına beladır.