Anket

Sizce Türkiye Suriye'ye yapılacak bir askeri müdahaleye katılmalı mı?

Katılmamalı. Bizi hiç iligilendirmez.
18 (18%)
Kesinlikle katılmalı. Çünkü müdahale sonrası Suriye'de söz sahibi olmamız için şart.
53 (53%)
Engel olmalı. Çünkü Suriye'den sonra sıra İran'a, ondan sonra da sıra bize gelecek.
24 (24%)
Başka bir düşüncem var. Aşağıda paylaşıyorum.
5 (5%)

Toplam Oy Verenler: 100

Gönderen Konu: Suriye Krizi  (Okunma sayısı 504080 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Mermi

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 1069
  • 28
  • DefenceTurk.com
Ynt: Suriye Krizi
« Yanıtla #2050 : 31 Ağustos 2019, 16:11:45 »
Yahu, felsefede doğru sürekli değişir diye birşey mi var ? Doğru olan şey 1400 yıl önce diye şimdi değişmek mi zorunda ? Hadi diyelim 1400 yıl önce söylenene doğru değil diyorsun, şimdi hangi bilginle, neye göre kime göre nasıl yorumlayacaksın ? Vs. Bu konu uzar gider. En iyisimi biz burada kapatalım. Bazı arkadaşlarda sıkılmış zaten.
 

Çevrimdışı Mermi

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 1069
  • 28
  • DefenceTurk.com
Ynt: Suriye Krizi
« Yanıtla #2051 : 31 Ağustos 2019, 16:17:37 »

...Sizin 4 ulema bir araya gelmiş ve herhangi bir konuda saçmalamış dediğiniz şey kuranda geçiyor. 1400 yıldır ehli sünnet inancına göre yönetildik. Şimdi bazı akıllılar çıkmış mezhep yok, şeriat yok, saçmalamıslar vs diyorlar. Yahu 1400 yildır bilinmiyordu da şimdi size vahiy mi geldi hâşâ siz doğrusunu biliyorsunuz...

Sevgili arkadaşım, etrafında benim düşüncelerime cevap verebilecek pek çok insan olduğunun farkındayım... Ama şunu bilmen lazım ki, verecekleri cevap kendi düşünceleri olmayacaktır. En fazla 1400 yıl önceki bir ulemanın söylediklerini getirip önümüze dayatacaklardır. Ne diyeceklerini de söyleyeyim; İmam Gazali şöyle dedi, Sahih' i Buhari böyle nakletti, İbn-i Tırmizi şöyle buyurdu...!

Açıkça söyleyeyim mi; bunların hiçbirisi beni ırgalamıyor. Zerre kadar umursamıyorum bile... Bizler bu insanlardan en az 1000 yıl ilerde yaşıyoruz. Yani bizlerin bu ismi geçen insanlardan 1000 kere daha iyi düşünmemiz, 1000 kere daha iyi konuşmamız, yapacağımız işleri en az 1000 kere daha güzel yapmamız gerekirdi. Fakat gelin görün ki, onlar ne diyorsa aynen onu yapıyoruz! Burada bir saçmalık yok mu, bir akılsızlık yok mu, bir dengesizlik yok mu?

Derler ya... Ahiret günü geldiğinde; bir organ diğer organın yaptığı yanlışı bile kabul etmeyecek. Örneğin sağ el çaldıysa, sol el diyecek ki; benim suçum yok! Bizlere küçüklükten beridir böyle öğretildi öyle değil mi? Kalp bunu diyecek, böbrek bunu diyecek, el/ayak bunu söyleyecek..! Peki beyin (!) Allah demeyecek mi; düşünmen için sana beyin verdim... ama sen ne yaptın; İmam Gazali, Sahih-i Buhari, İbn Tırmizi, Ebu bilmem Kim gibi düşündün. Onlar ne diyorsa sen onu söyledin. İmam' a uydun... Şimdi yallah Cehenneme, derse ne yapacaksın?

Madem ki insanız, bizim hiç kimsenin aklına ihtiyacımız yok. Hele 1400 yıl önceki ulemanın aklına hiç ihtiyacımız yok. Fakat bir gerçeği de itiraf etmem gerekiyor... 1400 yıl önceki ulema en azından düşünmüş... Ama O dönemin şartlarında düşünmüş. Yani düşünme eylemini gerçekleştirmiş. İslam dünyasında bugün kaç kişi düşünüyor yahu! Birbirinden aldıklarını yine birbirine satıyorlar.  1400 yıl önceki ulemanın bile gerisindeyiz. Çünkü hiç düşünme eylemi yok. O dönem düşünülenleri bugün halen uyguluyoruz. Ona da Şeriat diyorlar.
Yahu, felsefede doğru sürekli değişir diye birşey mi var ? Doğru olan şey 1400 yıl önce diye şimdi değişmek mi zorunda ? Hadi diyelim 1400 yıl önce söylenene doğru değil diyorsun, şimdi hangi bilginle, neye göre kime göre nasıl yorumlayacaksın ? Vs. Bu konu uzar gider. En iyisimi biz burada kapatalım. Bazı arkadaşlarda sıkılmış zaten.
 

Çevrimdışı Partikül

  • 2017 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 1555
  • 197
  • DefenceTurk.com
Ynt: Suriye Krizi
« Yanıtla #2052 : 31 Ağustos 2019, 16:35:23 »
Tamam da, Suriye meselesinin ana kaynağı bu meseleler değil mi? İran Şiiliği diyoruz, Suudi Arabistan Selefiliği diyoruz, yok efenim İhvan-ı Müslimin diyoruz... Peki bunlar neyin nesidir, bunlar neyin derdindedir?

İran yayılmacılığı diyorlar... Bi' ara Sünni Ordusu, İslam NATO' su falan diyorlardı. Peki kime karşı, İsrail' e karşı mı? Tabi ki İran' a karşı. Peki İran' la alıp veremediği ne? İşte şu konuştuğumuz konular değil midir?

Şiiler çocuklarına Ayşe ve Osman ismini koymazlar mış! Şiililer ilk üç halifeyi halifeden kabul etmezmiş...! Tamam abi, etmesin, bize ne? Ayrıca kabul etmek zorunda mı?

Şiilere göreyse; Hz. Ali' nin hakkı gasp edilmiştir; üstelik Gadir-i Hum da Peygamber buyruğu olduğu halde... Üstüne Kur'an' dan delil gösteriyorlar... Ona bakarsanız Sünniler de bunu kabul etmiyor.

Kerbela olayı var, zaten başlı başına bir fecehat... Peygamber soyunu kılıçtan geçirdiler ve Sünni dünya İmam soyunu kılıçtan geçirenlere mübarek insan muamelesi yapıyor! Buna ne diyeceksiniz. Yahu, Muaviye' ye Hz. Mu'aviye diyorlar; Vahiy Katibi diyorlar. Halbuki alakası yok! Tamamen uydurma... Muaviye oğlu Yezid' i lanetle yemiyorlar bile...!

Görüleceği üzere iki tarafta da çelişkili durumlar var ve çelişkileri savunacağız diye yüzyıllar içinde milyonlarca insan ölmüş ve halen ölmeye devam ediyor. Peki bu yolun bir sonu var mı, kime yarıyor, problemlere çözüm getirebiliyor mu? Elbette ki hayır... O nedenle her hangi bir mezhebin görüşünü kuru kuruya savunmanın alemi yoktur. Çağımızın problemlerine ışık tutamadıkları gibi; üzerinde kavga edilen mevzular 1400 yıl öncesinin problemleridir. Halen bu sıkıntıları çözebilmiş değiliz. Kavga 1400 yıl öncesinin kavgası.

Çevrimdışı Mermi

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 1069
  • 28
  • DefenceTurk.com
Ynt: Suriye Krizi
« Yanıtla #2053 : 31 Ağustos 2019, 17:05:26 »
Ben orada çocuklarına Ayşe, Osman koymazlar derken. Mezhepçi olduklarını vurguladım. Yoksa koyar koymaz banane. Mezhepçiliği Iran yapıyor. Biz daha ırakta ki, Suriyede ki Türkmenlerin hakkını savunamıyoruz. Iranda ki Türklerin hakkını savunamıyoruz.  Irakta ısıtıp ısıtıp her sene bu olayları gün yüzüne çıkartıyorlar. Mezhepçilik yapan taraf ıran. Türkiyede kerbela olayını bile bilmeyen milyonlarca insan var. Iran'ın tarihine bak her zaman arkadan hançerleyen taraf oldular. Okadar iyi niyetimize rağmen yıllardır Pkk terör orğütüne destek verdiler. Teröristlerin en büyük yol guzerğahı ağrı tendurek bölgesi. Oradaki teröristler nereden geldi sence. Iran yıllardır Pkk'ya dokunmadı hatta sınırlarını açtı. Ama yüzümüze gelince islam kardeşliği edebiyatı yaptılar. Karabağ konusunda bile Ermenistanın yanında yer alan bir devlet. Biz refleks olarak kendimizi savunuyoruz. Bunada sanki mezhepçilik yapıyoruz gibi bir anlam yüklemeyin lütfen.

Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44314
  • 615
Ynt: Suriye Krizi
« Yanıtla #2054 : 31 Ağustos 2019, 17:33:43 »
Ben orada çocuklarına Ayşe, Osman koymazlar derken. Mezhepçi olduklarını vurguladım. Yoksa koyar koymaz banane. Mezhepçiliği Iran yapıyor. Biz daha ırakta ki, Suriyede ki Türkmenlerin hakkını savunamıyoruz. Iranda ki Türklerin hakkını savunamıyoruz.  Irakta ısıtıp ısıtıp her sene bu olayları gün yüzüne çıkartıyorlar. Mezhepçilik yapan taraf ıran. Türkiyede kerbela olayını bile bilmeyen milyonlarca insan var. Iran'ın tarihine bak her zaman arkadan hançerleyen taraf oldular. Okadar iyi niyetimize rağmen yıllardır Pkk terör orğütüne destek verdiler. Teröristlerin en büyük yol guzerğahı ağrı tendurek bölgesi. Oradaki teröristler nereden geldi sence. Iran yıllardır Pkk'ya dokunmadı hatta sınırlarını açtı. Ama yüzümüze gelince islam kardeşliği edebiyatı yaptılar. Karabağ konusunda bile Ermenistanın yanında yer alan bir devlet. Biz refleks olarak kendimizi savunuyoruz. Bunada sanki mezhepçilik yapıyoruz gibi bir anlam yüklemeyin lütfen.

Yani, görünen köye kulp takmayın.  ;D ;D ;D

Suriye konusunda Esad ile anlaşmaya gitmemekten söz eden arkadaşlar, Şu an Esad halen Suriye devletinin lideri. Suriye'de ABD, Rusya ve Esad var. Birlindiği üzere Rusya Esad'dan yana. Peki müttefikimiz ABD ne yapıyor? Sürekli teröristlere silah gönderiyor, onları korumak için güvenli bölge oluşturuyor.

Bu işin başından beri bizim çıkarlarımız için Suriye'nin toprak bütünlüğü sürdürülmeliydi. Halen de aynı. Emperyalistler asla bir ülkede bütünlük sağlamazlar. Kandırdıkları komşuları ve içeride grupları birbirine düşürür, sonra oraya demokrasi getirdikleri söyler ve en sonunda kaynaklara konarlar. Halen bunların masallarına inanıp falancalar mezhepçi, filancalar şucu diyerek, aslında kendilerini tarif edenler varsa uyansın lütfen.

Suriye'deki çatışmaların bir an önce sona ermesi, Suriye'nin toprak bütünlüğünü koruyacak bir anayasanın bir an önce yürürlüğe girmesi gerek! Yoksa biz daha çooook Suriyeliye ev sahipliği yaparız. Sadece Suriyeliler olsa...
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44314
  • 615
Rusya: ABD, Moskova ve Ankara'ya bildirimde bulunmadan İdlib'e saldırdı



Reuters'ın TASS Haber Ajansı'ndan aktardığı son dakika haberine göre, Rus ordusu, ABD'nin İdlib'deki çatışmasızlık bölgesinde saldırı düzenleyip ateşkesi ihlal ettiğini açıkladı. Esed rejimi de sabah saatlerinde İdlib'in Serakib ilçesi, Cercenaz beldesi ile Tuh, Deyr Şarki ve Deyr Garbi köylerine saldırılarda bulundu.

Rusya'nın Suriyeli Tarafları Uzlaştırma Merkezi, ABD'nin Rusya ve Türkiye'ye bildirimde bulunmadan İdlib'de hava saldırısı düzenlediğini açıkladı. Rusya, ABD'nin İdlib'deki saldırıları bölgedeki ateşkesin riske atıldığını bildirdi.

Öte yandan Esed rejimi, sabah saatlerinde İdlib'in Serakib ilçesi, Cercenaz beldesi ile Tuh, Deyr Şarki ve Deyr Garbi köylerine havan ve roket gibi karadan karaya silahlarla saldırılar gerçekleştirdi.

Rusya Savunma Bakanlığı, önceki gün öğleden sonra rejimin askeri birliklerinin tek taraflı olarak İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'nde ateşkes ilan ettiğini ve 06.00 itibarıyla geçerli olacağını duyurmuştu.

Esed rejimi, dün de İdlib'in güneyindeki Kefrenbil ilçesi, Cercenaz beldesi, Kefersecne, Hiş, Ureynibe, Has, Deyr Şarki ve Deyr Garbi köylerini havan ve roket gibi karadan karaya silahlarla vurarak ilan ettiği ateşkesi bozmuştu.

Türkiye ve Rusya arasında 17 Eylül 2018'de imzalanan mutabakattan bu yana İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'nde 945 bin 992 sivil yerinden edildi.

http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusya-abd-moskova-ve-ankaraya-bildirimde-bulunmadan-idlibe-saldirdi-41318142
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Ankhises

  • Ziyaretçi
Ynt: Suriye Krizi
« Yanıtla #2056 : 03 Eylül 2019, 01:21:45 »
İdlib hakkında birçok yerli ve yabancı kaynaktan bilgiler okuyorum. Kimi dogru kimi kısmen dogru kimiside yanlış. Esad katil midir ? Katildir. Değil diyenin beyninden şüphe duyarım. Suriye hakkında birçok şey yazıldı çizildi. Hep ya bu tarafı okuduk yada diğer tarafı okudular. Ortada buluşamadık. Esad bina içindeki sivilleri mi vuruyor ? evet. Vuruyor. Kızıyoruz tepki gösteriyoruz. Bakın o binadaki sivil kayıplarının yarısı vurulmamak için halkı kendine kalkan eden HTŞ yüzündendir. Hulusi Akar yalnılmıyorsam Afrin operasyonuna dair "3 katlı binanın 2. ve 3. katlarında siviller yaşıyor diğer kat örgüt ofisi olarak kullanılıyor" demişti... Aynısını bugün HTŞ yapıyor yalnız HTŞnin karşısındaki insanlar (rejm-rusya) Türk askerinin sahip oldugu şefkat ve sivil hassasiyetine sahip değiller.Bu HTŞ İdlibten sonra kaçacak yeri olmadıgı için tek çözüm bir şekilde Türkiye sınırından içeri kaçmak olacak. Bu radikal caniler bizimle aynı sokakta gezecek , aynı kafede oturacak ve birgün Türkiye bizi sattı diye kendini patlatacak. O sınırdan giren Suriyelilerin içinde htşliside var işidliside... Bunun önlemi bugünlerde alınmaz ise yakın tarihlerde , özellikle Rusya ve rejim İdlib merkezi ele gecirip sınırımıza dogru geldikçe sancısını ülke içinde biz çekeriz. Umarım bunu düşünen birileri vardır. Umarım o kapıları açma/açmama hakkında karar verenler bunları düşünüyodur.

Çevrimdışı UYVAR

  • YASAKLI
  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 2045
  • -111
Ynt: Suriye Krizi
« Yanıtla #2057 : 03 Eylül 2019, 01:57:13 »
Bugune kadar kendini patlatan pkkli, dhkpcli, tikkolu, mlkpli gordum.

Ama hic htşli, isidli gormedim. Kendine isidci susu vermis, islami ve muslumanlari karalamayi amac edinmis reenkarnasyona inanmis ateist de gordum. Ha bunlar kendini patlatmaya kalkarsa yedi ceddini gebertmek farz-i ayn'dir. Tabi oldurmeden once biraz egleniriz!
''Başarının sırrı amaca sadakattir.''

Ankhises

  • Ziyaretçi
Ynt: Suriye Krizi
« Yanıtla #2058 : 03 Eylül 2019, 03:03:55 »
Bugune kadar kendini patlatan pkkli, dhkpcli, tikkolu, mlkpli gordum.

Ama hic htşli, isidli gormedim. Kendine isidci susu vermis, islami ve muslumanlari karalamayi amac edinmis reenkarnasyona inanmis ateist de gordum. Ha bunlar kendini patlatmaya kalkarsa yedi ceddini gebertmek farz-i ayn'dir. Tabi oldurmeden once biraz egleniriz!
Kırgız bir mal gelip işid adına bu ülkede yılbasında katliam yapabiliyorsa Suriyeden/Iraktan gelen herkes benim için potansiyel canlı bomba adayıdır. htşli yada işidli hangi b.ktan örgüte baglı olduguda önemli değil. Daha bugün Konyada işidin bombacısı olan bir Suriyeli yakalandı. Geçenlerde yanlarında bomba tasıyan 4 suriyeli yakalandı. Hatayda içinde bomba yüklü olan arac patladı suriyeliler öldü. Benim için bu geri kalmış , eğitimsiz ,  kandırılmaya hazır kitle ulusal güvenlik konusudur. Birilerinin ortadogu hacivatı aşkı yüzünden bu ülkedeki bir masumun saçının teline dahi zarar gelsin istemem. Kim nereye alıyorsa bassın gitsinler. Bu millete birilerinin Suriyeli sevdası yüzünden heran yanında biri kendini patlatacak mı acaba kaygısı yaşatmasına kimsenin hakkı yok.

Çevrimdışı カメせ

  • 2020 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 6602
  • 185
  • DefenceTurk.com
Ynt: Suriye Krizi
« Yanıtla #2059 : 03 Eylül 2019, 22:43:10 »
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Güvenli bölgenin şu anda sadece adı kaldı. Atmamız gereken adımları atıyoruz.