KAAN 5. Nesil Savaş Uçağı Projesi

Arkadaşlar lütfen sakin olalım.

Kıyaslama yaparak gerçekçi tabloyu çıkartabiliriz. Zamanında 10 sene önce falan bazı kesim ve "üstat" dediklerimiz Altay tankı K2'den daha erken envantere girecek. G.Kore bizden teknik destek alıyormuş vs gibi saçma sapan paylaşım yaparken bazı şahıslar bunları ciddiye almıştı.

Rafale ve EF yıllık üretim sayısı 12-16 arası. Fransa ve İngilizler yaklaşık 120 senedir uçak üreten ülke, genelde EF nihai montajı İngiltere'de yapılıyor. Hele EF koskoca konsorsiyum, içinde İngiliz, Alman, İtalyan ve İspanya'sı olan kocaman birleşik sistem diyelim.

Türkiye senelik 8-12 arası KAAN üretirse çok iyi performans demektir. Jet üretim derken bunun en önemli kalbi dediğimiz 2 motoru var, fırlatma koltuğu, radarı, bir sürü aviyonikleri, iniş takımları vs say say bitmez. Büyük ve meşakkatli organize iş, pürüzsüz organize edilmesi gerekiyor. Onun için fazla uçmaya veya dibe vurmaya gerek yok. Motoru milli, tüm testleri tamamlanmış ve hizmete girmiş KAAN'dan senelik 10 üretirsen Orta Doğunun kralı sensin.

Yani 90 larda 7 firkateyn ve 6 açık deniz karakol gemisinin Türkiye de aynı anda inşa edileceğini söyleseler beni kimse inandıramazdı.

Yine TRT sayesinde 3 denizaltı gövdesinin daracık alanda inşa edilmesini gördük. Rakam uçuk olsa da bütçe ve imkan oluşunca iş çıkarabiliyoruz.

Tabi togg ile bağlantısını da açıklıcaz ki cuk diye otursun


Bakın bölüm sonu canavarını geçmek isteyen oyuncu gibi tüm tuşlara basarak saldırıyoruz

F16 istiyoruz
F35 istiyoruz
Ef2000 istiyoruz

Birde bunları yaparken Kaan yapmak istiyoruz...

Biz Kaan harici platformlara saldırıyorsak ve peşinden gidiyorsak bu Kaan'da bir belirsizlik var demektir...

Ki bu belirsizliklerin başında motor geliyor onuda geçtim bakalım aviyonikler yetişecek mi istenen zamanda

Bu kadar belirsizlik içinde nasıl üfürülüyor anlamış değilim

Kısaca bu kadar yabancı platform peşinden gidiyorsak Kaan da gerek adet olarak toplam sipariş gerek envantere giriş ve operasyonel olma tarihlerinde risk olduğu anlamına geliyor...

Şimdi togg la bağlantısını yada verdiğim örnekle bağlantıyı çözdünüz mü yada alakayı kurabildiniz mı?

Kaan Kaan diye yere göğe sığdıramazlar gidip herçeşit yabancı uçağın peşinden koştururlar
Madem Kaan'da risk yok ve hertürlü bu projeye inanıyorsun yatır bakalım tüm parayı kaan'a

Aynısını togg'da yaptılar

Togg bizim herşeyimiz deyip emniyet için Ford Toyota vesaire araba aldılar.


Bumudur yerli ve milli projeleri sahiplenme

Yıllardır bu formu takip edip gelişmeleri takip eden birisi olarak bağlantıyı kuramadınız mı?

Aynı şeyi

Pirireis alman type214 denizaltısı için yaptılar...


Yerli ve milli diye propagandaya kalktılar yersek yada bilmesek yerli ve milli derdik.

Peki g.Kore zırh olayı nedir

Yıllardır en iyi zırhı yaptık diye bas bas bağrıyorsun

Sonra g.Koreli firma türkler bizden zırh sipariş etti diyor

Biz buna en iyi jilet budur...diyoruz.

Peki 800 km som j normal mi?

Ben size

En iyi jilet budur.....

Şeklinde örnekleri sıraladım

Bu bize yönelik salak yerine koyma şeklinde haberlere inanmak ve ortak olmak istiyorsanız sizin bileceğiniz tercih.

Yani kısaca kimsenin şahsına terbiyesizlik yapmadım

Saygılarımla.

Tabi togg ile bağlantısını da açıklıcaz ki cuk diye otursun


Bakın bölüm sonu canavarını geçmek isteyen oyuncu gibi tüm tuşlara basarak saldırıyoruz

F16 istiyoruz
F35 istiyoruz
Ef2000 istiyoruz

Birde bunları yaparken Kaan yapmak istiyoruz...

Biz Kaan harici platformlara saldırıyorsak ve peşinden gidiyorsak bu Kaan'da bir belirsizlik var demektir...

Ki bu belirsizliklerin başında motor geliyor onuda geçtim bakalım aviyonikler yetişecek mi istenen zamanda

Bu kadar belirsizlik içinde nasıl üfürülüyor anlamış değilim

Kısaca bu kadar yabancı platform peşinden gidiyorsak Kaan da gerek adet olarak toplam sipariş gerek envantere giriş ve operasyonel olma tarihlerinde risk olduğu anlamına geliyor...

Şimdi togg la bağlantısını yada verdiğim örnekle bağlantıyı çözdünüz mü yada alakayı kurabildiniz mı?

Kaan Kaan diye yere göğe sığdıramazlar gidip herçeşit yabancı uçağın peşinden koştururlar
Madem Kaan'da risk yok ve hertürlü bu projeye inanıyorsun yatır bakalım tüm parayı kaan'a

Aynısını togg'da yaptılar

Togg bizim herşeyimiz deyip emniyet için Ford Toyota vesaire araba aldılar.


Bumudur yerli ve milli projeleri sahiplenme

Yıllardır bu formu takip edip gelişmeleri takip eden birisi olarak bağlantıyı kuramadınız mı?

Aynı şeyi

Pirireis alman type214 denizaltısı için yaptılar...


Yerli ve milli diye propagandaya kalktılar yersek yada bilmesek yerli ve milli derdik.

Peki g.Kore zırh olayı nedir

Yıllardır en iyi zırhı yaptık diye bas bas bağrıyorsun

Sonra g.Koreli firma türkler bizden zırh sipariş etti diyor

Biz buna en iyi jilet budur...diyoruz.

Peki 800 km som j normal mi?

Ben size

En iyi jilet budur.....

Şeklinde örnekleri sıraladım

Bu bize yönelik salak yerine koyma şeklinde haberlere inanmak ve ortak olmak istiyorsanız sizin bileceğiniz tercih.

Yani kısaca kimsenin şahsına terbiyesizlik yapmadım

Saygılarımla.

Sizin zorunuz derdiniz şimdiki mevcut olan hükümet başka hiçbir şey değil sizin bu sıraladığınız suçlamaları Yunanlar bile yapmıyor anlıyor musunuz Yunanlar bile yapmıyorlar Hindistan bile saçma sapan dolayından bizi suçlamaya çalışıyor çünkü kendi aklıyla onların başarısızlıklarından biz sorumluymuşuz.


Erdoğan öcü üstünden korkan bazı üyelere kendi tarafına çekmişsiniz hiçbiri  umurumda değil. Bu şantajınızdan dolayı kendimizi savunma Sanayi analizine tartışmalarını veremiyoruz. Sayenizde  tartışmaya siyasi konuları karıştığı an sağlıklı tartışma yapamıyoruz ondan sonra çarşı karışıyor.

Togg olsun değişik ürünler olsun bilhassa savunma sanayisinde bunlarla gurur duyamıyorsanız ve mühendislerin hakkını istismar ediyorsanız o zaman bu sizin sorununuz başkasının değil.

Sayın Avcı'nın kaynağını paylaştım Forum'un yarısı üzerime geldi. Hadi diyelim ki o seyir füze gerçekten bir modifikasyona rağmen 800 km'yi aştı inanıyorum ki bu  sefer bir yerinize batar başlarsınız karaya vurmuş balık gibi kıvranmaya bahane aramak için.

Herkesin kendi çoçuğu en şirin, en uslu ve en zeki çocuktur. 

Tabi ki subjektif değerlendirmelerimiz ve önermelerimiz olmuştur ve olacaktır.

Ancak memnuniyetsizliklerini dile getirenler ve kritiklerini eleştiri ağırlıklı yapacaklar bunu doğru argümanlarla sunmalı.

Öncelikle Türkiye kafaya bir şeyi koydu mu er ya da geç yapar. Hem de en iyisini yapar.

Kara sistemlerini konuşmuyorum bile ; hem başlık uygun değil hem de gerçekten konuşmaya gerek yok. Tabancasından Tankına, fişeğinden güdümlü mermisine, tanksavarından balistik füzesine kadar tamamdır. Komşularından ve komşularının komşularından sınayi ve teknolojik olarak artık denk veya ileridedir. İsrail ve rusya dahil.sayısal olarak da zamanla tamamlanacaktır.

Hava savunma sistemleri, elektronik harp, komuta ve haberleşme de aynı şekilde.

Üstelik Bütün bunlar artık üretim ve kullanırken de geliştirme evresindedir. Bunları beklerken de elimizdekiler yeterince kudretlidir.Yani olumsuz bir durum yoktur.

Deniz sistemleri de tepeden tırnağa aynı şekildedir. Akdenizin en gelişmiş klasik denizaltısı envantere girmeye başlamıştır. En gelişmiş fırkateynin siparişleri geçilmiştir. Yardımcı filo, çıkarma filosu, ida platformları, hafif muharip filo ise hali hazırda yeterli olmakla beraber daha gelişmiş modelleri ile değişmekte; hatta sonraki nesil denizaltı ve  ve tüm bu platformlar zamana uygun gelişmişlikte mühimmatlar ile donatılabilmektedir. Bu da artık üretim ve zaman meselesidir.
U214 özelinde ; mühimmatı ve savaş idare sistemi başta olmak üzere son gemisinde %75'e varacak yerlilik oranı  bir yana fiziki tasarımı da elimizden geçmiştir ki; bence sadece yerli değil milli denizaltılardır. Yine de mildenin hakkını yemeyelim.

Gelelim hava kuvvetlerine;

Eğitim filosu ; hali hazırda sistem ,simülasyon ve platform yeterliliği olarak yeterli olmakla beraber geleyazan hürkuş ve hürjet ile süper güç seviyesindedir ve millidir.

Yardımcı filo; tanker , heik, soj, eh ve ulaştırma uçakları bölgesel güç seviyesinde yeterlidir ve gün geçtikçe de berkitilmektedir.

Bakım Tutum; her platform ve mühimmat, fabrika seviyesinde bakımı yurt içinde görebilmektedir.

Mühimmat ; çeşitlilik ve miktar olarak süper güç seviyesine yakınsamaktadır. Oraya gelineceği bence açıktır.

Muharip filo; temel seviyede yeterlidir. Diğer milli güç unsurları ile değerlendirildiğinde günü kurtarır. Ama biz burada da bölgesel güç seviyesine çıkmak istiyoruz.

İşte bunu KAAN sağlayacak. Eurofighter veya f-35 veya f-16v değil.

Evet f-35 de istiyoruz; hem usa-Tr ilişkilerine baskı ve kaldıraç olsun hem öğrenelim, tatbikat yapalım, hem ittifak görevlerine koşalım hem de nükleer gücümüzü kaybetmeyelim.

Evet f-16v istiyoruz; 2011'de aldığımız diğer 29'u ve belki bir kısım uçak daha modernize edilerek ve bu yeni alacaklarımız ile toplam 80/120 uçaklık light ama gelişmiş teyyare filomuz olsun istiyoruz. Olmasın mı?  Fabrika seviyesi bakımını hem motoruna hem uçağına yapabiliyorken; her santimine hakim olduğumuz bu uçaklarla belki de 2060'lara kadar gidilecek. (yeni alınacaklar ve 2011 modeller)

Evet eurofihter da istiyoruz. Hem avrupaya yanaşacak ve ticareten hemhâl olacağız. Onlarla belki 40 senelik bir birliktelik başlatacağız. Hem amerikadan daha da bağımsız olabileceğiz.hem yunan rafale ve iran su-30'larını dengeleyeceğiz. Hem kaanı hava-hava yönüyle de tamamlayacak.Her göreve kaan gidemez ya. Örneğin barış zamanı egedeki it dalaşlarını niçin kaanlar ile yapalım.zaten yapamayız da. Görevi o değil.

KAAN da istiyoruz; çünkü bölgesel güç olmamızın ve bağımsızlığımızın ikinci  ve  en somut,görünen unsuru olacak. Yeni konseptler ve muasır olmak demek.

Birinci unsur ise nükleer güç tabi ki ; şimdilik barışçıl enerji kaynağı olarak ve güç kaynağı olarak kullanabilsek yeter.ihtiyaç olunca başlık yapabilecek olmak bile yeterince caydırıcı olur. Üstelik ittifak çatısındayız. Hem görünen ittifak ile nato; hem gardaş kontenjanından pakistan ile

Velhasıl siyasal muhalefet ile yadsınamaz gerçekleri karıştırmayalım. Övelim öğünelim. Üstelik tüm bunları yapan firmalara sandık koysak bugünkü iktidarın 1.parti çıkacağından ciddi olarak da şüpheliyim.

Sevgili putty'nin deyimiyle gümbür gümbür geliyoruz. 10 sene yeter. Benim gençliğimde bu fark için en az 30-40 sene derdik.

Kaan da bitince en iyisi olacak; çünkü herşeyden önce bizim çocuğumuz.

Herkesin kendi çoçuğu en şirin, en uslu ve en zeki çocuktur. 

Tabi ki subjektif değerlendirmelerimiz ve önermelerimiz olmuştur ve olacaktır.

Ancak memnuniyetsizliklerini dile getirenler ve kritiklerini eleştiri ağırlıklı yapacaklar bunu doğru argümanlarla sunmalı.

Öncelikle Türkiye kafaya bir şeyi koydu mu er ya da geç yapar. Hem de en iyisini yapar.

Kara sistemlerini konuşmuyorum bile ; hem başlık uygun değil hem de gerçekten konuşmaya gerek yok. Tabancasından Tankına, fişeğinden güdümlü mermisine, tanksavarından balistik füzesine kadar tamamdır. Komşularından ve komşularının komşularından sınayi ve teknolojik olarak artık denk veya ileridedir. İsrail ve rusya dahil.sayısal olarak da zamanla tamamlanacaktır.

Hava savunma sistemleri, elektronik harp, komuta ve haberleşme de aynı şekilde.

Üstelik Bütün bunlar artık üretim ve kullanırken de geliştirme evresindedir. Bunları beklerken de elimizdekiler yeterince kudretlidir.Yani olumsuz bir durum yoktur.

Deniz sistemleri de tepeden tırnağa aynı şekildedir. Akdenizin en gelişmiş klasik denizaltısı envantere girmeye başlamıştır. En gelişmiş fırkateynin siparişleri geçilmiştir. Yardımcı filo, çıkarma filosu, ida platformları, hafif muharip filo ise hali hazırda yeterli olmakla beraber daha gelişmiş modelleri ile değişmekte; hatta sonraki nesil denizaltı ve  ve tüm bu platformlar zamana uygun gelişmişlikte mühimmatlar ile donatılabilmektedir. Bu da artık üretim ve zaman meselesidir.
U214 özelinde ; mühimmatı ve savaş idare sistemi başta olmak üzre son gemisinde %75'e varacak yerlilik oranı  bir yana fiziki tasarımı da elimizden geçmiştir ki; bence sadece yerli değil milli denizaltılardır. Yine de mildenin hakkını yemeyelim.

Gelelim hava kuvvetlerine;

Eğitim filosu ; hali hazırda sistem ,simülasyon ve platform yeterliliği olarak yeterli olmakla beraber geleyazan hürkuş ve hürjet ile süper güç seviyesindedir ve millidir.

Yardımcı filo; tanker , heik, soj, eh ve ulaştırma uçakları bölgesel güç seviyesinde yeterlidir ve gün geçtikçe de berkitilmektedir.

Bakım Tutum; her platform ve mühimmat fabrika seviyesinde bakımı yurt içinde görebilmektedir.

Mühimmat ; çeşitlilik ve miktar olarak süper güç seviyesine yakınsamaktadır. Oraya gelineceği bence açıktır.

Muharip filo; temel seviyede yeterlidir. Diğer milli güç unsurları ile değerlendirildiğinde günü kurtarır. Ama biz burada da bölgesel güç seviyesine çıkmak istiyoruz.

İşte bunu KAAN sağlayacak. Eurofighter veya f-35 veya f-16v değil.

Evet f-35 de istiyoruz; hem usa-Tr ilişkilerine baskı ve kaldıraç olsun hem öğrenelim, tatbikat yapalım, hem ittifak görevlerine koşalım hem de nükleer gücümüzü kaybetmeyelim.

Evet f-16v istiyoruz; 2011'de aldığımız diğer 29'u ve belki bir kısım uçak daha modernize edilerek ve bu yeni alacaklarımız ile toplam 80/120 uçaklık light ama gelişmiş teyyare filomuz olsun istiyoruz. Olmasın mı?  Fabrika seviyesi bakımını hem motoruna hem uçağına yapabiliyorken; her santimine hakim olduğumuz bu uçaklarla belki de 2060'lara kadar gidilecek. (yeni alınacaklar ve 2011 modeller)

Evet eurofihter da istiyoruz. Hem avrupaya yanaşacak ve ticareten hemhal olacağız. Onlarla belki 40 senelik bir birliktelik başlatacağız. Hem amerikadan daha da bağımsız olabileceğiz.hem yunan rafale, hem iran su-30'larını dengeleyeceğiz. Hem kaanı hava-hava yönüyle de tamamlayacak.Her göreve kaan gidemez ya. Örneğin barış zamanı egedeki it dalaşlarını niçin kaanlar ile yapalım.zaten yapamayız da. Görevi o değil.

KAAN da istiyoruz; çünkü bölgesel güç olmamızın ve bağımsızlığımızın 2. Ve en somut,görünen unsuru olacak. Yeni konseptler ve muasır olmak demek.

1.unsur ise nükleer güç tabi ki ; şimdilik barışçıl enerji kaynağı olarak ve güç kaynağı olarak kullanabilsek yeter.ihtiyaç olunca başlık yapabilecek olmak bile yeterince caydırıcı olur. Üstelik ittifak çatısındayız. Hem görünen ittifak ile nato; hem gardaş kontenjanından pakistan ile

Velhasıl siyasal muhalefet ile yadsınamaz gerçekleri karıştırmayalım. Övelim öğünelim. Üstelik tüm bunları yapan firmalara sandık koysak bugünkü iktidarın 1.parti çıkacağından ciddi olarak da şüpheliyim.

Sevgili putty'nin deyimiyle gümbür gümbür geliyoruz. 10 sene yeter. Benim gençliğimde bu fark için en az 30-40 sene derdik.

Kaan da bitince en iyisi olacak; çünkü herşeyden önce bizim çocuğumuz.

 Benzeri birseyler yazayım dedim,bu kadar düzgün yazamazdım,gerek kalmadı.
 *Bir tek insansız unsurları atlamissiniz, gunumuz sahasinin artik onemli unsuru,gelecegin ise ana unsuru olacagi dusunulen bu alanda,su an super guc seviyesindeyiz.Eklemis olalim.

Herşeyin başi motor..

Bütün bu araçların motorunu yerli/milli yapamadığımız sürece elalemin ağız kokusuyla uğraşmak zorunda kalacağız..

Uygun koşullarda Hangi araçtan kaç tane uretilecegini bilemem ama motoru alacağımız ülkeler bir sabah yatağın ters tarafından kalkarsa  yapılabilecek adet belli: sıfır.

MOTOR MOTOR MOTOR...beka meselesi...net..

Kavga döğüş bittiyse bir saptama yapmak istiyorum, eğer İspanya ve bir iki ülkede daha üretim hattı oluşturulacaksa Kaan+ Hürjet uçak sayısı denilen rakkamlara yaklaşabilir.
İspanya , Pakistan , Endonezya bayağı bayağı Kaan ile ilgileniyor gibi , bu ülkeler açısından bizim sunduğumuz iş birliği ile 5.ci nesil bir uçağa ulaşmak çok cazip görülüyor. Adamlar çok dertlerine tasalarına katlanmadan neredeyse kendileri için özelleştirilmiş bir uçağa kavuşma imkanını yakalamışlar kaçırmazlar zannedersem.
Ama Hürkuş kaç tane üretilebilir meşhul ?

Kaan üretmekten kasıt ne? Eğer ki AB'ye içi boş gövdeyi, beraberinde 2 adet TF35000 ile vereceksek ve özel kaplaması + avionikleri + yazılımlarını onlar kendi isterlerine göre donatacaksa, Kaan varyantlarının toplam adedi bizim bile beklemediğimiz miktarlara ulaşabilir.

Kaan + Hürjet+Hürkuş-2 için toplamda 500 adetlik üretim adedi, bana zor olsa da erişilebilir bir hedef gibi geldi.

Umutlu olmak için de birçok sebebimiz var, umutsuz olmak için de. Altay'ın durumu ortada. Hava soj projesi 2023 yılında envantere girecekti. Milgem Projesi'ndeki aksamalar nedeniyle kaybedilen zaman ortada. Aynı durum, hava savunma sistemleri ve AESA radar konusunda da geçerli.

Hal böyleyken, 35.000 librelik bir jet motorunun söylenen tarihlerde seri üretime girmesi konusu kafamızda soru işaretleri oluşturuyor. Geçmiş tecrübelere bakarsak, bence bu boş bir vehim değil. İnşallah motor konusunda ilan edilen tarihlere sadık kalınır. Ancak açıkçası çok umutlu değilim. Umarım 2035 yılında hâlâ 'Motor 2040'ta hazır olur mu?' diye konuşuyor olmayız.