Suriye'de Kürt koridoru kurabilselerdi sıra bize gelirdi. Ama şu anda bize ihtiyaçları var. Türkiye'ye yakın tarihte muhtemelen K. Irak doğalgazı ortaklığı teklif edildi. PKK'ya yapılan son operasyon da buna yönelik. Yine Türkiye K. Irak yönetimi ile bölge doğalgazının alımı ve Avrupa'ya nakli ile ilgili anlaşma imzaladı. Buna karşın Rusya ve İran baskısı ile Merkezi Irak yönetimi duruma müdahale etti. Irak Anayasa mahkemesi, K. Irak yönetiminin bu yönde kararlar alamayacağına dair uzun sürelerdir arşivde duran dosyayı karara çıkardı, ama K. Irak bu karara uyacak gibi durmuyor.
Yine Suriye'nin bu durumu da Suriye'nin Katar gazının Türkiye üzerinden aktarımına hayır demesi sonrası olaylarla gelişti. Suriye'nin kendi iradesi ile kendi çıkarına bu hattı sağlama imkanı varken, Suriye; İran ve Rusya lehine bu projeyi reddetti. Buna karşın Batı ise garip bir şekilde K. Irak ve Suriye'de Kürt devleti kuracak şekilde, Türkiye'yi de bölecek bir projenin silahlı ayağının merkezini Suriye'ye kaydırdı. Bu bakımdan bir dönem Kürdün kedisini Türkiye'ye vermeyen Barzani, Türkiye'de Apo'yu hapisten çıkartıp paşa yapma projelerinin dile getirenler, PKK'yı askeri olarak vekalet savaşlarında (kimin vekili
) kullanmayı açıkça tartışanlar, TSK'nın itibarsızlaştırılması, Genel Kurmay Başkanı dahil komplolarla hapse atılması vs, bu ve benzerlerinin Suriye'nin karışması öncesi gerçekleşmesi ise bu noktada gerçekten manidardır. Süreç aslen çok daha dikkatli ve derinden irdelenmelidir. Bu bakımdan herkes olayları kendi perspektifinden, kendi bulunduğu yerden görür doğal olarak. Olayların üst perdeden görünüşleri veya algıları ise genelden farklı olup, bu üst perdelerin nereye kadar gittiğini, kaç kat perde olduğunu da tam olarak bilemiyoruz. Misal olarak bu COVİD olayları, gelişimi, etkileri, söylemleri bu bakımdan baya etkileyici, eğitici de olmadı değil.
Amaçları hızla Avrupa'nın enerji güvenliğini sağlamak ise devir onlar için Türkiye'ye saldırma dönemi değildir. Sıra şu aşamada Türkiye'ye gelmeyecektir. Ama asıl hedef Kara Avrupası'nı makasa almak ise bir şekilde Avrupa'nın enerji güvenliği sağlanamayacaktır. Bu noktada diğer bir ihtimal asıl hedef kara Avrupa'sı idi, ama Rusya'nın rubleyi altın standardına geçmesi ve doğalgazı Ruble ile satma kararı alması sonrası, bu kararın dolar ve mevcut ekonomik sistemi vurma ihtimali karşısında belki de Türkiye üzerinden yeni enerji hatları gündeme geldi. Tam olarak bilemiyoruz. Ama demem o ki, satranç tahtasında biz her zaman kendimize zarar vermeyecek şekilde önlemleri alarak kendi çıkarlarımız bakımından gözlem yapmak zorundayız.