Sohbet odası

Başlatan Hawkerx, 22 Ocak 2011, 00:30:23

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

#1560


Ülkemize bakalım. Eskiden ailede bir kişi çalışırdı. Genelde baba olurdu bu. O çalışır, evin ihtiyaçlarını giderirdi. Evin kirası, faturalar, eşinin ve çocuklarının masrafı vs bütün giderleri iyi kötü karşılardı. Genel olarak çok da yüksek bir geliri olmazdı ama yettirebiliyordu. Ortalama 2 çocuk oluyordu çalışan kesimlerin ailelerinde.

Bugüne dönelim. Çalışan kesim genellikle asgari ücret alıyor. 22.104,67 TL. Üretimi sağlayan bu nüfus yoğunluk olarak Marmara bölgesi civarında yaşıyor. Bu alanda 4 kişilik bir ailenin kalabileceği bir ev kirası en düşük ortalama 30.000 TL civarı. Bir kişinin maaşı bile ev kirasına yetmiyor. Ki diğer masrafları da eklersek bu iki kişi hayatta kalabilmek için gelirlerini birleştirseler bile zor geçiniyorlar. Bu ekonomik şartlar altında köle gibi çalışıp üç kuruş para kazanıp bir de bu zorluklar içerisinde bu dünyaya çocuk getirip onu da bu ateşe atmayı çoğunluk istemiyor. Nüfus artış hızının azalmasının ana sebebi budur!

Kimse ekonomik veriler şöyle artıyor, böyle gelişiyor diye masal da anlatmasın lütfen. Bu ülkede ekonomik veriler artsa bile bu halka hiç yansımıyor. Halkın alım gücü sürekli düşüyor.

Günümüzde kadınların eğitim seviyelerinin eskiye oranla arttığını görüyoruz. Bu çağda bu zaten olması gereken, kaçınılmaz bir durum. Kadınlar, eskiye oranla daha fazla, erkekler gibi kendileri kazanmak, kazandıklarını istedikleri şekilde harcayabilecekleri ekonomik özgürlüğe sahip olma istiyorlar doğal olarak. Çocuk sahibi olmak yerine kariyer sahibi olmayı isteyen kadınlar da var. Ancak bu doğurganlık oranını düşürecek seviyede olmaz. Çünkü kadınların yaratılışında anne olma içgüdüsü vardır. Çalışıyor olsa bile çocuk sahibidir veya çocuk ister çoğu. Ekonomik şartlar kötüleştikçe de bu isteklerine gem vurmak zorunda kalırlar.

Yani biri çıkıp doğurganlık oranı düşüyor diyorsa, bunun en büyük nedeni ekonomik şartların her geçen gün kötüleşmesidir. Doğurganlığın azalmasının en büyük nedeni kötü ekonomidir! Bu kadar net!
Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Bana göre nüfus düşünün en büyük sebepleri olarak

1 belki onbinlerce yılda deneme yanılmalar ile varolmuş kültür ve törelerimizden son yıllarda sosyal medyanında etkisi ile dejenere olması varlığımızı borçlu olduğumuz kürtürümüzün ve törelerimizin yeni nesillere cehalet olarak algılatılması.halbuki bu kültür en güzel kadınıda en çirkin kadınıda en yakışıklı erkeğide en çirkininide bir eş sahibi yaptı binlerce yıl boyunca.

2 şehir hayatının yaygınlaşması ile ailelerin çok çocuğa ihtiyaç duymaması taşraya göre çok rahat olan şehir hayatının insanları sadece kendilerini düşünmelerine itmesi ile çocuk gibi sorumluluk ve fedakarlık isteyen bir şeye yönelmelerini engelliyor.

3 kadın fıtratında olan hipergami nedeni ile kadınların kendinden daha yüksek bir konumda olan erkek istemesi  yüzbinlerce üniversite mezunu ve çalışan kadın bu yüzden istedikleri erkeğe ulaşmıyor.

4 modern hayat ile rahatlıkla birbirine ulaşabilen erkeklerin ve kadınların evlilik gibi bir sorumluluk almak istememesi zaten herşey yapılıyor ne gerek var evliliğe, kadına ulaşamayan erkek ile erkeğe ulaşamayan kadın evliliği daha fazla ister. Ulaşıp üç beş ayda bir eş değiştiren neden evlenip o sorumluluğu alsın.
Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: SKYWOLF - 30 Mayıs 2025, 09:21:45Ülkemize bakalım. Eskiden ailede bir kişi çalışırdı. Genelde baba olurdu bu. O çalışır, evin ihtiyaçlarını giderirdi. Evin kirası, faturalar, eşinin ve çocuklarının masrafı vs bütün giderleri iyi kötü karşılardı. Genel olarak çok da yüksek bir geliri olmazdı ama yettirebiliyordu. Ortalama 2 çocuk oluyordu çalışan kesimlerin ailelerinde.

Bugüne dönelim. Çalışan kesim genellikle asgari ücret alıyor. 22.104,67 TL. Üretimi sağlayan bu nüfus yoğunluk olarak Marmara bölgesi civarında yaşıyor. Bu alanda 4 kişilik bir ailenin kalabileceği bir ev kirası en düşük ortalama 30.000 TL civarı. Bir kişinin maaşı bile ev kirasına yetmiyor. Ki diğer masrafları da eklersek bu iki kişi hayatta kalabilmek için gelirlerini birleştirseler bile zor geçiniyorlar. Bu ekonomik şartlar altında köle gibi çalışıp üç kuruş para kazanıp bir de bu zorluklar içerisinde bu dünyaya çocuk getirip onu da bu ateşe atmayı çoğunluk istemiyor. Nüfus artış hızının azalmasının ana sebebi budur!

Kimse ekonomik veriler şöyle artıyor, böyle gelişiyor diye masal da anlatmasın lütfen. Bu ülkede ekonomik veriler artsa bile bu halka hiç yansımıyor. Halkın alım gücü sürekli düşüyor.

Günümüzde kadınların eğitim seviyelerinin eskiye oranla arttığını görüyoruz. Bu çağda bu zaten olması gereken, kaçınılmaz bir durum. Kadınlar, eskiye oranla daha fazla, erkekler gibi kendileri kazanmak, kazandıklarını istedikleri şekilde harcayabilecekleri ekonomik özgürlüğe sahip olma istiyorlar doğal olarak. Çocuk sahibi olmak yerine kariyer sahibi olmayı isteyen kadınlar da var. Ancak bu doğurganlık oranını düşürecek seviyede olmaz. Çünkü kadınların yaratılışında anne olma içgüdüsü vardır. Çalışıyor olsa bile çocuk sahibidir veya çocuk ister çoğu. Ekonomik şartlar kötüleştikçe de bu isteklerine gem vurmak zorunda kalırlar.

Yani biri çıkıp doğurganlık oranı düşüyor diyorsa, bunun en büyük nedeni ekonomik şartların her geçen gün kötüleşmesidir. Doğurganlığın azalmasının en büyük nedeni kötü ekonomidir! Bu kadar net!


Skywolf hocam siyaset yapmayın lütfen ...

Bakın Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız harika bir tespit yapmış.

Doğurganlık hızı Türkiye'de tarihimizin en düşük seviyesi olan 1,48'e gerilemesinin nedeni cinsiyetsizleştirme ideolojisi ve modernleşmeymiş.

"Modern hayatın dayadığı yaşam biçimi, aile kurmayı bir yük gibi gösteriyor. Gençler evlilikten uzaklaşıyor.


https://www.turkiyegazetesi.com.tr/gundem/dogurganlikta-dibi-gorduk-aile-bakani-goktas-tarihimizin-en-dusuk-seviyesi-1117918?s=1


"CİNSİYETSİZLEŞTİRME GİBİ KÜRESEL İDEOLOJİK AKIMLAR HIZLA YAYGINLAŞIYOR"
"Hepimiz biliyoruz ki modernleşme hayatımıza pek çok kolaylık, imkan ve yenilik getirdi. Ancak bu süre hayatın her alanını etkilediği gibi aile kurumunda derinden sarstı. Artık bireyselliğin ön plana çıktığı, sınırsız özgürlüğün yüceltildiği bir çağda yaşıyoruz.

Bu bakış açısı aileyi toplumsal hayatından çekip sadece kişisel bir tercihe indirgemeye başladı. Dayanışmanın yerini yalnızlık, bağlılığın yerine geçicilik, sorumluluğun yerini sınırsız seçenekler alıyor. Diğer yandan aile sorununu tehdit eden cinsiyetsizleştirme gibi küresel ideolojik akımlar hızla yaygınlaşıyor. Dijitalleşme, yüz yüze iletişimi azaltarak aile içi ilişkileri olumsuz etkiliyor" Mesajı Paylaş


Ardan Zentürk demokrasi,tek adamlık,başkanlık sistemi ve kurumların bağımsızlığı gibi konuları ABD ve Trump üzerinden işlemiş.

Eee Cenabı hak bile;

Ölüm işini azrail'e
Vahiy ve mesaj işini cebrail'e
Doğa olaylarını mikail'e
Kıyamet için sur'a üflemeyi israfil'e

Bırakmış ve görevlendirmiş...

Biz hangi akla hizmet tüm yetkiyi bir kişiye veriyoruz ki. Mesajı Paylaş


Kalust Şalcıoğlu

"UZAYLILAR" SİNYAL GÖNDERİYOR! Bu haberin 12 saatte okunma sayısı 4,2 MİLYON! Dün gece ve bu sabah, 2 ayrı televizyon kanalından bu haberi konuşmak üzere davet edildim. "Televizyon programına katılacak başka konuk var mı?" diye sorduğumda birkaç astrolog adı verdiler... Ben de teşekkür edip katılamayacağımı belirttim AMA SİZE BURADAN "UZAYLILARIN YOLLADIĞI MESAJLARI" ANLATAYIM... Öncelikle bu düzenli sinyal konusu doğru ve
@NASA
 tarafından da uzun süredir biliniyor yani YENİ BİR HABER DEĞİL! 15000 ışık yılı uzakta (Samanyolu'nda) bulunan ASKAP J1832-0911 adında bir gök cismi, her 44 dakikada bir 2 dakika boyunca radyo ve X-ışını sinyalleri YAYIYOR. Bilim insanları bunun bir magnetar veya manyetik beyaz cüce sistemi olabileceğini düşünüyor, ancak tam doğası belirsiz.
@Nature
'da yayınlanan veriler, ASKAP ve Chandra teleskoplarıyla da doğrulandı. SONUÇ OLARAK SİNYALİ GÖNDEREN BİR "UZAYLI" YOK! Mankenden bozma, oto tamircisinden dönme, hiçbir işte tutunamayıp ağzı iyi laf yapıyor diye hikâyeler anlatmaya karar veren astrologlarla televizyon kanallarında "maymunluk" yapacak zamanım olmadığını bilmenizi rica eder, "Neden televizyon programlarına konuk olmuyorsunuz?" diye sık sık ısrar eden astroloji danışanlarımı bir kez daha bu vesile ile bilgilendirmek isterim... Mesajı Paylaş

5. yıldızını takan Galatasaray'ın 25. şampiyonluğunu tebrik ediyoruz.
1995'ten itibaren takip ediyorum, sadece cim bom.
Nice mutluluklar yaşattın bize. İlk defa 1996-97 sezonu eski Bursa Atatürk stadında canlı izlemiştim. 2.yarı stada bedava girmiştik. O dönemler baş döndürücü korkunç futbol oynuyorlardı. Hagi, Tugay, Ümit Davala, Bülent Korkmaz, Emre(doğuştan Fenerliyim diyen hain), Okan, Popescu vs.

Umarım o başarıyı tekrar eder, gelecek sene 26. şampiyonluğu kutlarız. Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: marmara - 30 Mayıs 2025, 22:26:085. yıldızını takan Galatasaray'ın 25. şampiyonluğunu tebrik ediyoruz.
1995'ten itibaren takip ediyorum, sadece cim bom.
Nice mutluluklar yaşattın bize. İlk defa 1996-97 sezonu eski Bursa Atatürk stadında canlı izlemiştim. 2.yarı stada bedava girmiştik. O dönemler baş döndürücü korkunç futbol oynuyorlardı. Hagi, Tugay, Ümit Davala, Bülent Korkmaz, Emre(doğuştan Fenerliyim diyen hain), Okan, Popescu vs.

Umarım o başarıyı tekrar eder, gelecek sene 26. şampiyonluğu kutlarız.


Daha dur GS için son 6 maçını kazansın saçımı kırmızıya boyucam diyen Ümit Özat vardı şimdi sözünü tutsun😁😂 Mesajı Paylaş

Türkün gücü

Mesajı Paylaş
Rusya Ukrayna savaşının çözümü bağımsız Kırım devletidir.

Herkeze iyi bayramlar ve nice bayramlara 😎 Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: Denizci16 - 06 Haziran 2025, 07:35:15Herkeze iyi bayramlar ve nice bayramlara 😎

 Aynen katılıyorum  ;D Mesajı Paylaş


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
 
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz