F35, her işi yapacak uçak olarak tasarladığından çok problemli bir uçak.
f35-A konvansiyonel çok maksatlı kara konuşlu savaş uçağı.
F35-B dikine iniş ve kalkış yapabilen denize uyumlu bir uçak.
F35-C denize uyumlu uçak gemisine inen ve kalkan bir uçak.
Bu kadar farklı kabiliyetlerin birleştiği ve ortak paydaların olması gerektiği özelliklere haiz bir uçağı yapmak kolay değil.
Ben, yok efendim ABD bir düğmeyle uçağı durdururmuş, tüm bilgileri ABD’ye gidiyormuş gibi dedikodulara da kulak asmıyorum. Evet, ALIS sistemi bir problemdi. Şimdi ODIN sistemini çıkardılar ülkelerin kendi özel bilgilerinin korunmasına yönelik olarak. Yarın bunu da güncelleyip daha kullanana özel hale getirirler.
Benzer şeyler F16’lar içinde söylendi. Şimdi hepsine kendi IFF sistemimizi ve özgün mühimmatlarımızı entegre edebiliyoruz. F35’de de aynısını yapardık yarın, eğer ki almış olsaydık.
Şu anda alabilsek, mutlaka alınması gereken bir uçak F35.
Yeni geliştirilmekte olan değişken By-Pass motoruyla motor problemi hallolmuş, yüksek süpersonik uçabilen bir bilgisayara kim sahip olmak istemez. Gelişmiş motorunun dışında yeni sensörleri ve hazırlanma aşamasındaki GaN tabanlı AESA radarı ile 6ncı nesil uçakların bir tık altında olacak bu uçağın gelişim ve evrilme aşamalarını yaşamak bile yeter TusAş ve TEİ’ye.
TFX için de parayla alamayacağımız bir bilgi dağarcığı kaynağı olur bizim için. Keşke tekrar proğrama dönebilsek. Aslında bu da mümkün. Fazla ödün vermeden her iki taraf için de kazan kazan bir pozisyon oluşturulabilir. Artık Tusaş ve TEİ uçak ve motor yapımı konusunda oldukça ilerlemiş durumdalar. LM ve GE için ideal “partner” olabilecek şirketler.
Şu anda böyle birşeyin önündeki en büyük handikap, ABD’nin bugünkü yönetime duyduğu güvensizlik ve bunun arkasında yarı uyur vaziyette yatan bir dizi neden.