FOTOĞRAF VE VİDEO GALERİSİ / PHOTO AND VIDEO GALLERY > Fuarlar, Geziler ve Tatbikatlar / Expositions, Travel and Military Exercises

YAVRU VATAN KIBRIS' TAN GEZİ NOTLARI

(1/4) > >>

ORKAN:
tam olarak 21 gün kaldım kıbrısta...çok güzlmiş yavru vatanımız...ılk defa gıttım ve sımdıye kadar nıye gitmedım dıyede hayıflandım doğrusu....bu yaz ıcın tatıl planı yapmayanlar varsa kıbrısı lıstelerıne eklemelerını tavsıye ederım....

benım size anlatmak istedığım yerlerı özellıkle barbarlık müzesi, (doktor binbaşı Nihat İLHAN 'ın evinde 24 aralık 1963 te yapılan ve tarıhe kanlı noel olarak gecen katliam...) Şehit P.Kd.Alb. İbrahim KARAOĞLANOĞLU şehitliği ve burdakı acık hava müzesindeki askeri araçlar..Lefkoşa'dan Girne'ye doğru giderken Boğaz bölgesinde yer alan boğaz Şehitliğimizi anlatacağım...

öncelıkle sunu belirtmeliyim kı kendı cektığım resımler teknık bır arızadan dolayı suan elime ulaşmadı...ama konu ıle ılgılı netten bulduğum resımlerı yayınlayacam öncelıkle ...daha sonra kendı resımlerımde elıme gecınce onlarıda burda yayınlayacam inşallah.

ORKAN:
BARBARLIK MÜZESİ:

24 aralik 1963 gecesi kibris türk kuvvetleri doktoru nihat ilhan'ın evinde yasanan olaydan sonra 1 ocak 1966 tarihinde ziyarete acilan muze.
olay gecesi ilhan evinde degildir. evde eşi mürüvvet ilhan, cocuklari murat, kutsi ve hakan, ev sahibi hasan yusuf gudum ve eşi ferdiye hasan gudum, ayrıca moralı ayse cankan, kizi isil cankan ve növber ibrahimoglu bulunmaktadir. gece olunca ev kursun yagmuruna tutulur. ilhan ve cocuklari banyo küvetine, digerleri küvetin cevresine, ferdiye hasan gudum da banyonun yanindaki tuvalete siginir. daha sonra, silahlılar iceri girer ve evi tarar. sonuçta m. ilhan ve cocuklari ile ferdiye hanim ölürler, diğerleri ise agir yaralanir.
ev, o günkü haliyle korunuyor, kan izleri var. kursun deliklerini ise saymak mümkün degil.....

olay esnasında evde bulunan hasan yusuf güdüm’ün ağzından:

24 aralık 1963 gecesi, eşim feride’yle komşumuz binbaşı nihat ilhan’ın evindeydik. akşam yemeği yiyorduk. ansızın kanlı dere tarafından eve kurşun yağmur gibi yağmaya başladı. bulunduğumuz yemek odası çok tehlikeliydi. çabucak banyoya koştuk. burasının daha güvenli olduğunu düşünmüştük. dokuz kişiydik. eşimden başka herkes banyoya sığınmış, eşim tuvalete saklanmıştı. korku ve dehşet içinde bekledik. binbaşı doktorun hanımı bayan ilhan banyoda, kollarında çocukları olduğu halde ayakta duruyordu. ansızın sokak kapısının büyük bir gürültü ile kırıldığını işittik. makineli tüfeklerle eve giren rumlar, her tarafı taramaya başlamışlardı. bir ara rumca bir sesin “taksim istersiniz ha!” diye bağırdığını işittim. tekrar kurşun yağmuru başlamıştı. bayan ilhan üç çocuğuyla birlikte küvetin içine yığılmıştı. vurulmuşlardı. bu esnada banyoya giren rumlar silahlarındaki kurşunları tekrar üstümüze boşalttı. binbaşının çocuklarından birinin inlemesini işittim ve kendimden geçtim bayılmışım.
iki üç saat sonra ayıldığım zaman bayan ilhan’ın ve çocuklarının küvette ölü yattıklarını gördüm. ben ve diğer komşular ağır yaralıydık. eşime ne olmuştu acaba? derhal tuvalete koştum. yerde yatıyordu en vahşi bir şekilde öldürülmüştü. sokaktan silah sesleriyle karışık “ imdat! yetişin! bizi kurtaracak yok mu?” feryatları geliyordu. çok korkmuştum. yatak odasına geçtim ve karyolanın altına saklandım. bir saat daha geçmişti. uzaktan silah sesleri gelmeye devam ediyordu. ağzım kupkuruydu. karyolanın altından çıkıp biraz su içerek tekrar banyoya geçtim. bir saat önceki gibi, herkes olduğu yerde duruyordu. yaralı olanlara su verdim.
sabah saat beşe kadar banyoda bekledik. hiç sabah olmayacak sanmıştım. hepimiz yaralıydık ve hastaneye gitmemiz gerekiyordu. növber’le ben yürüyebiliyorduk. orada bazı kimselere rastladık. bizi alıp hastaneye götürdüler. yolda giderken evde daha yaralılar bulunduğunu söyledim.
hastanede üç gün kaldıktan sonra uçakla ankara’ya tedaviye gönderildim. orada 4 ay tedavi gördüm. fakat bir kolumu hala kullanamam. kıbrıs’a dönüşümde uçak alanında rumlar tarafından tutuklandım. bu anlattıklarımı tutukluluğum esnasında rumlara da anlattım. sonra serbest bırakıldım.”

ORKAN:
barbarlık müzesinden resimler:



















ORKAN:









ORKAN:
Şehit P.Kd.Alb. İbrahim KARAOĞLANOĞLU şehitliği :
1974 Barış Harekatı'nda bu bölgede şehit düşen Piyade Kıdemli Albay İbrahim Karaoğlanoğlu dahil 7 subay, 14 astsubay, 50 erbaş ve er olmak üzere toplam 71 şehit anısına yaptırılan şehitlik, 20 Temmuz 1976 tarihinde ziyarete açıldı. Restorasyonu 29 Ekim 1994 tarihinde tamamlanarak, anıtı yenilenen şehitlik, batı kısmındaki açık hava müzesi ile bir bütün oluşturuyor.
Özellikle Türkiye'den gelen ziyaretçilerin yoğun ilgi gösterdiği şehitliğin girişinde bulunan iki sütun anavatana açılan kapıyı, sağ taraftaki heykel grubu Türkiye Cumhuriyeti'ni sol taraftaki heykel grubu da KKTC'yi simgeliyor.
İki heykel arasındaki boşluk anavatana açılan pencereyi, dört ayak üzerinde duran heykel üzerindeki kartal, gemi burnu ve personel figürleri, harekatın kara, hava ve deniz kuvvetlerince müşterek olarak yapıldığını anlatıyor.
Mehmetçik ve arkasındaki Türk Bayrağı, Barış Harekatı'nın Türkiye tarafından yapıldığını, kendinden emin ve vakur Türk Milleti'ni heykel üzerindeki diğer değişik motifler ise Türk askerinin harekat anındaki duygusallığını, yardımseverliğini, azmini ve kararlılığını ifade ediyor.
karaoğlanoğlu şehitliğinden resimler:

anıt:


sehit albay ıbrahim karaoğlanoğlunun mezarı...









Navigasyon

[0] Mesajlar

[#] Sonraki Sayfa

Tam sürüme git