Gönderen Konu: Atatürk'ün Milliyetçilik Anlayışı (Atatürk Milliyetçiliği)  (Okunma sayısı 1403 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Serdar Varol

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 34
  • 3
  • DefenceTurk.com
Atatürk milliyetçiydi, çünkü daha o zaman Hitler yoktu diyen ahmaktan ki o ahmak Enver Aysever'dir, Ben Atatürkçüyüm deyip elinde PKK bayrağı sallayan andavala, daha anayasada yazandan bihaber Atatürk milliyetçiliği ne ki, Atatürk Türk milliyetçisidir diyen kıt zekalı vatandaşa kadar pek çok kimseyle karşılaşırsınız ? Çünkü ülke bilgi açısından maalesef bir felaket. En komiği de en bilgili geçinenlerin, ülkenin en bilgisizleri olması. İlber Ortaylı'nın "Bu ülkenin en cahilleri Batıcılardır. Batıyı bilmedikleri gibi, yaşadıkları ülkeyi de bilmezler"  sözüne katılmamak elde değil. Atatürkçülüğün en önemli konusu milliyetçilik hakkında bir şeyler yazayım da, belki birileri bir şeyler öğrenebilir.

Milliyetçilik Atatürkçülüğün temelidir. Pek çok başka ilke onunla ilişkilidir. Milliyetçilik Atatürkçülüğün en önemli ilkesidir. Milliyetçilik Atatürkçülüğün başka ideolojilere karşı antitezidir. Dolayısıyla milliyetçiliğinin ne olduğunu, Atatürk'ün ne tarz bir milliyetçi olduğunu anlamadan Atatürk'ü anlamak mümkün değildir.

Önce Millet. Millet ırk değildir, millet etnisite de değildir. Her millet bir ırktan oluşmaz. Irk biyolojik bir kavramdır. Millet ise sosyal. Millet bir etnisiteden de oluşmaz. Bugün kü Fransızların hepsi Frank etnisiteinden değildir. Bu herkes için böyledir. Millet ana kütleye, çeşitli etnisitelerinde dahil olmasıyla belli bir tarihi süreçte ve devlet otoritesi altında oluşan yapıdır. Yani devlet olmadan millet olmaz. Yazılı dil olmadan millet olmaz. Ortak tarih olamdan millet olmaz.....

Türkler bir ırk değildir. Etnisite de değildir. Türkler bir millettir. Atatürk dönemlerinde geçen ırk ifadesi bugünkü milletin, o günkü millet bugünkü ümmetin karşılığıdır. Bu da bir kafa karışıklığına neden olmasın.

Milliyetçilik hem sosyal alanda bir davranış, hem de siyasal alanda bir fikirdir. Sosyal alanda bir canlının kendine en yakın olanları önemseme,  onları tutma halidir diyebiliriz. Dolayısıyla millet sosyaldir ama milliyetçilik genetiktir sözü muazzam doğrudur. Ancak bizim konumuz sosyal davranış olarak milliyetçilik olmadığı için bunu geçiyoruz. Ama bunu herkeste görürsünüz. Ah bizim aile var ya bizim aile diye söze başlayan dünürde, İzmir'de İzmir diyen PKK şarjöründe mermi Yılmaz Özdil'de, İTÜ'de İTÜ diyen ülkenin en büyük şarlatanı Celal Şengör'de. Ben bu tip milliyetçiliğe ilkel milliyetçilik diyorum ki öyledir. Çünkü Milliyetçilik tümelden tikele (dünyadan uluslara) olduğu gibi, aile, kabile, okul, köy     .... sosyal yapısını aşıp ulus kavrayışına ulaşabilme seviyesidir.

Siyasi fikir olarak milliyetçilik nedir ? Bunun herhalde en güzel ve en basit tanımını Lenin yapıyor. Diyor ki "Sorunlarda cephelerin uluslara göre kurulması tavrıdır milliyetçilik" Bu tanım milliyetçiliği benimseyen veya ona karşı olan tüm ideolojilerin muazzam anlaşılmasını da dağlıyor. Yani kısaca İslamcılık cephelerin ümmetlere göre kurulması, solculuk sınıflara göre kurulmasıdır. Liberalizm ise her türlü toplumsal yapıyı reddeder ve sadece bireyi esas alır.

Bu tavrı anlatan Atatürk'ün çok güzel bir anısı vardır. Falih Rıfkı anlatır. Vatan kurtulmuş, İzmir'deler. Bir parti kurmak fikri hasıl oluyor. Herkesten gelen öneriler falanca sınıfın partisi olsun, filanca sınıfın partisi olsun. Köylü partisi, işçi partisi. Atatürk kestirip atar. "Türk milleti bölünmez bir bütündür." Dolayısıyla Atatürkçülükte sınıf telakkisi falan boş muhabbettir. Atatürk'ü daha anlamadığım yıllarda solcuların Atatürk devrimi burjuvazi devrimidir suçlamalarına üzülürdüm. Neyseki solculuğun (sınıfçılık) nasıl bir şarlatanlık olduğunu Atatürk'ü anlayınca anladım.

Milliyetçilik bir ideoloji midir ? Bütün milliyetçiler aynı mıdır ? Hayır milliyetçilik bir ideoloji değildir. Siyasette bir konudur sadece. Dolayısyıla her milliyetçi de aynı değildir. Atatürk başka bir milliyetçidir. Alparslan Türkeş başka bir milliyetçidir. Nihal Atsız bambaşka bir milliyetçidir. Onun için zaten Atatürk milliyetçiliği kavramı doğru bir kavramdır. Atatürk tabi ki Türk milliyetçisi. Alman milliyetçisi olacak hali yok ya. Onu bir mevzu değil zaten. Ama Atatürk gibi, kendi milletinin milliyetçisi olan ir Almanda olabilir, Nijeryalı da ... olabilir. Keşke herkes öyle olsa. Dünya bambaşka bir yer olur.

Milliyetçilik ırkçılık değildir. Irkçılık, insanın değiştiremeyeceği özellikleri üzerinden değerlendirmeye tabi tutulmasıdır. Irkçılıkta birilerinin üstünlüğü, birilerini alçaklığı vardır, yaptıklarından dolayı da değil, Olduklarından dolayı. Kişi hem Irkçı hem milliyetçi olabilir. Milliyetçi olmayıp Irkçı olabilir. Milliyetçi olup Irkçı olmayabilir. Hepsinin bol bol örneği vardır.

Milliyetçiliğin Faşizm ile de ilgisi yoktur. Solcuların beğenmedikleri he şeye Faşist yakıştırmalarını zaten baştan geçiyoruz. Onun hiç bir değeri yok. Faşizm, bir kaç kişinin toplumun bütünü için karar verdiği, topluma sadece çalışmanın öngörüldüğü ideolojidir. Bir tür oligarşidir. Ancak soya dayanmaz. Zorbalığa, güce dayanır. Faşizm tam anlamıyla çoğulculuğun karşıtıdır. Milliyetçi olur, olmaz ilgisi yok. Stalin faşisttir. İnönü faşisttir....   

Atatürk milliyetçiliğinin bütün özelliklerini ben asgari 10 başlık altında topluyorum.

1. Türk kimdir : Anayasa da yer alan aslında demokrat vatandaşlık tanımını, Atatürk'ün Türk tanımı olarak ele alır özellikle Atatürk'e en yakın olan, ama Atatürk'e halen uzak olan kişiler. Neden doğru değil ? Çünkü Atatürk Cumhuriyetin kuruluşunda yer almayan Türklerden bahsediyor. Dolayısıyla Türk, cumhuriyeti kuranların adı ise, onların adı Türk olamaz. Kısaca Kürtler Türk değildir. Kırgızlar Türktür. 

2. Kim Türktür : Üstteki başlıkla ne farkı var gibi bir sual akla gelebilir. Çok farkı var. Üstte Türkler'in kim olduğu, burada ise bu daireye birey olarak kimin girip kimin giremeyeceği ile ilgilidir. Atatürk'e göre ben Türküm diyen Türktür. Ne renge bakar, ne soya bakar, ne boya bakar. Bu tipik Ziya Gökalp'in anlayışıdır. Nihal Atsız ile hiç uyumaz. Atsız'ın Atatürk takıntısının nedenlerinden en büyüğü de budur.

3. Vatanseverlik

4. Tam bağımsızlık

5. Kültürde Yerel, Uygarlıkta Evrensel : Ne demek bu ? Bazıları vardır. Dışardan her şeye karşı çıkar. Bazıları vardır kendinden her şeye karşı çıkar.(Avrupa, ABD, Mekke) Bazıları vardır. Kendi ile dünyadaki bir bölgeyi birleştirir. (Türkiye-Avrupa, Türkiye-Mekke) Bunların hiçbiri Atatürk'te benzemez. İşte, düşüncede ... bir güzellik , doğruluk, iyilik, yararlılık varsa Atatürk onu alır kaynağı neresi diye bakmadan. Bizde bir kötülük, çirkinlik, yanlışlık varsa eler isterse Oğuz Kağanın vasiyeti olsun. Bunlar yoksa kimseye benzemek için iş yapmaz. Hatta benzememek için aslında, özüne sahip çıkar. Mesela kutlama güzel bir şeydir. İnsanların birey olarak ihtiyacı vardır. Toplumlarında vardır. Başkaları da yapar. Bizde kutlama yaparız. Am gidip te ne Cadılar bayramı kutlarız nede ne Nevruzu, ne Hıdırellezi unuturuz. Dünyada kutlanacak ilk şey doğa bayramlarıdır. İnsan için en önemli şey bu günlerdir.

6. Türklüğe aşk, Türklüğe güven : Bunun tezahürü olan, şiirlerdeki, hitaplardaki gerek Atatürk'ün Türklüğe, gerekse kimi şairlerin, yazarların Atatürk'e olan sözlerinin ırkçılık, tanrılaştırma olduğunu sanan pek çok kişi var. Güya da Atatürkçüler. Bu ahmaklara sormak lazım. "Sana benim gözümle bakan kör olsun" diyen şarkı sözünün  yazarının, milletin gözüyle bir problemi olduğunu mu sanıyorlar acaba. Veya dağlar seni delik delik delerim diyenin doğa düşmanı olduğunu mu.

7. Ulus devlet

8. Uluslararası işbirliği ve barış : Atatürk'ün Türklüğe duyduğu aşk, başkalarına nefret kaynağı değildir. Atatürk bütün ulusları insanlığın kaderleri birbirine bağlı bir ağacın dalları gibi görüyor. Çözümü de ne tek devletlilik, nede tamamen devletsizliktir. Atatürk'e göre bunlar boş hayaldir. Çözümü de uluslarası işbirliğidir. Bunu da kendi döneminde harfiyen uygulamıştır. 

9. Irkçılık yok, eşitlik var

10. Türk birliği
« Son Düzenleme: 02 Aralık 2021, 14:38:14 Gönderen: Serdar Varol »