Gönderen Konu: Afganistan'da üç Türk askeri şehit oldu  (Okunma sayısı 5782 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Şahinbey

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 514
  • 0
Afganistan'da üç Türk askeri şehit oldu
« : 15 Temmuz 2009, 11:21:13 »
Afganistan'daki Uluslararası Güvenlik ve Destek Gücü'nde (ISAF) görev yapan Türk birliğinin komutanı Kurmay Albay Faruk Sungur'un geçirdiği trafik kazası sonucu hayatını kaybettiği trafik kazasında 3 kişinin şehit olduğu, 2 kişinin de yaralandığı öğrenildi. Kurmay Albay Faruk Sungur'un Ağustos ayındaki Afganistan seçimleri için Mezar-ı Şerif'teki güvenliği sağlamakla görevlendirilen Türk Birliği'ni ziyarete gittiği, buradan Faryab iline geçtiği ve dönüşü sırada karşı yönden gelen bir araca çarpmamak için manevra yaparken, içinde bulunduğu zırhlı aracın taklalar atarak yoldan çıkması sonucu aynı araçta bulunan 2 kişi ile birlikte can verdiği öğrenildi. Bu arada Sungur'un aracında bulunan 2 kişinin ise yaralandığı ve kaldırıldıkları hastanede tedavi altına alındıkları belirtildi.

Öte yandan Kurmay Albay Faruk Sungur ve kazada hayatını kaybeden diğer 2 kişinin cenazelerinin Mezar-ı Şerif'e götürüldüğü ve buradan özel bir uçakla öğle saatlerinde Türkiye'ye gönderileceği kaydedildi.

Kaynak:http://haber.mynet.com/sayfali/dis-haber/Afganistan-da-uc-Turk-askeri-sehit-oldu/15Temmuz2009/O1247606527592/


« Son Düzenleme: 04 Ağustos 2009, 14:08:36 Gönderen: Şahinbey »

Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44295
  • 612
Ynt: Afganistan'da üç Türk askeri şehit oldu
« Yanıtla #1 : 15 Temmuz 2009, 11:30:28 »
Allah rahmet eylesin. :(

Anlaşılan emniyet kemerlerini takmamışlar.
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Çevrimdışı RekarnO

  • DefenceTurk
  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 2181
  • 2
Ynt: Afganistan'da üç Türk askeri şehit oldu
« Yanıtla #2 : 15 Temmuz 2009, 12:00:21 »
Allah rahmet eylesin.


ne zaman olmus bu olay..ve nasıl olmus baska bılgı yok mu..

Çevrimdışı Şahinbey

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 514
  • 0
Ynt: Afganistan'da üç Türk askeri şehit oldu
« Yanıtla #3 : 15 Temmuz 2009, 13:53:47 »
Allah rahmet eylesin.


ne zaman olmus bu olay..ve nasıl olmus baska bılgı yok mu..

Nasıl olduğuna dair bilgi zaten haberde var REKARNO..Allah gani gani rahmet eylesin. :(

Çevrimdışı Siyah

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 92
  • 0
Ynt: Afganistan'da üç Türk askeri şehit oldu
« Yanıtla #4 : 15 Temmuz 2009, 14:50:37 »
Sehit haberleri ard arda gelmeye basladi  :(

Çevrimdışı Şahinbey

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 514
  • 0
Ynt: Afganistan'da üç Türk askeri şehit oldu
« Yanıtla #5 : 15 Temmuz 2009, 16:35:25 »
Yabancılar şaştı kaldı
15 Temmuz 2009 Çarşamba 16:25
Çocuklar ona deli oluyordu. Halk ise camiye ay-yıldız yapacak kadar bağlanmıştı. Şehit komutan Kabil'i ağlattı

Görev yaptığı Afganistan'da geçirdiği trafik kazasında şehit olan Kurmay Albay Faruk Sungur'un ölümü Afgan halkında büyük şok yaşattı. Özellikle kadın ve çocuklar karargah kapısında toplanıp, gözyaşı döküyorlar...

Bu ilgi ve sevgi, ülkedeki yabancı komutanları bile şaşkına çevirdi...

Afganistan'daki Türk Gücü Komutanı Kurmay Albay Faruk Sungur'un içinde bulunduğu zırhlı araç kaza yapmış ve Türk komutan ile Uzman Çavuş Mevlüt Baydur olay yerinde şehit olmuştu. Acı haberi alan Afgan halkının vefası ve sevgisi herkesi şaşkına çevirdi.

HALK TAZİYE ZİYARETİNDE

Komutanın şehit düşmesi, Kabil'deki Türk birliğinin konuşlandığı Kamp Doğan'da ve kentte büyük üzüntüye neden oldu. Kazanın duyulmasının ardından çok sayıda Afgan vatandaş, Kamp Doğan'da görev yapan Mehmetçiklere taziye ziyaretinde bulundu.

Özellikle aralarında kadın ve çocukların bulunduğu çok sayıda Afgan vatandaşının, gözyaşları içinde Kamp Doğan'ın önünde beklediği öğrenildi.

AFGAN ÇOCUKLARIN ''MANEVİ BABASIYDI''

Kabil'de görev yapan Türk birliğinde görev yapan Kurmay Albay Sungur, NATO'da görevli yabancı komutanların aksine, halkla iç içe olması, onlarla bayramlarda kucaklaşması, çocuklara bir baba şefkatiyle yaklaşıp miniklerin ellerine hediyeler tutuşturması nedeniyle Afgan halkının gönlünde taht kurmuştu.

YANINDA HEP ŞEKER VARDI

Kurmay Albay Sungur, çocukların kendisini neden çok sevdiğine ise ''onlar için her zaman yanımda şeker taşıyorum'' şeklinde yanıtlamıştı.

FAKİR HALKI EVİNDE ZİYARET EDİYORDU

Kumay Albay Sungur, toplumsal kaynaşmanın en güzel örneklerinden biri olan dini bayramlarda fakir halkı evlerinde ziyaret edip onlara hediyeler dağıtırken, yetim ve öksüz kalan çocukları ise hep koruyup kollaması ile tanınıyordu.

SAĞLIK HİZMETİ VERDİRİYORDU

Sağlık sorunlarının kol gezdiği ülkede Kurmay Albay Sungur, Afgan halkına sağlık hizmetleri de sunulmasını sağlıyordu. Afgan halkını gerek evlerinde, gerek birlikte sağlık muayenesinden geçiren Kurmay Albay Sungur, ihtiyacı olanlara ücretsiz ilaç ve gıda yardımı da yapılmasına öncülük ediyordu.

YABANCI KOMUTANLAR ŞAŞIP KALIYORDU

Afgan halkının huzur içinde yaşaması için özveriyle çalışmalar yürüten Kurmay Albay Sungur'a, NATO'da görev yapan diğer komutanların ''halkın Türk birliğine olan sevgisinin nedenlerini de sürekli olarak sorduğu'' dile getiriliyordu.

DİNİ BAYRAMLARDA CAMİYE GİDİYORDU

Afganistan Türk Görev Kuvveti Komutanı Kurmay Albay Faruk Sungur, beraberindeki subaylarla özellikli dini bayramlarda camileri de ziyaret ederek, halkın bayramını kutsal mekanlarda tebrik de ediyordu.

BİR O YAYA OLARAK GEZEBİLİYORDU

Özellikle NATO kuvvetlerinin geçiş güzergahlarında sıkı güvenlik önlemleri alındığı Afganistan'da, Kurmay Albay Sungur, yaya olarak iç bölgelere dahi gidip halkın sorunlarını dinleyip, onlarla yakından ilgileniyordu.

HALK CAMİYE AY-YILDIZ YAPTI

Türk askerinin Afgan halkıyla kurduğu bu sıcak ilişki sayesinde bölgede yaşayan çok sayıda çocuk da Türkçe öğrendi. Kamp Doğan'ın bulunduğu bölgede yaşayan Afgan halkı ise Türk askerinden duydukları memnuniyeti ifade etmek amacıyla, bölgede bulunan caminin giriş kapısını ''Ay ve yıldız'' motifleriyle süsledi.

TÜRK ASKERİNİN FARKI

Kabil'de güvenliğin yanı sıra insani amaçlı projelere de imza atan Türk Görev Kuvveti Komutanlığı, sağlık, sosyal ve kültürel alanlarda çalışmalar yürütüyor.

Bu çalışmalar kapsamında kent merkezindeki bir camiyi restore eden Türk askerleri, su sıkıntısının bulunduğu Kabil'in güneyindeki Kakacabbar bölgesinde de 20'den fazla su kuyusu açtı.

TÜRKÇE ÖĞRETİYORLAR

Bugüne kadar Kabil'in değişik bölgelerinde dil kursları açan Mehmetçik, yaklaşık bin Afganlıya Türkçe öğretirken ayrıca yüzlerce Afganlıya, halı dokuma, dikiş nakış, bilgisayar ve marangozluk eğitimi verdi.

DERTLERİNE DERMANLAR

Kamp Doğan'daki karargahta bulunan hastanede görev yapan 6 doktor ve 3 hemşire ise Afganistan'ın değişik bölgelerinden gelen günde 150 hastaya sağlık hizmeti verirken, tedavileri için de ücretsiz ilaç veriyor.

Mehmetçik, Afgan askeri ve polisine de eğitim veriyor. İhtiyaç sahibi Afgan ailelere kış mevsiminde kömür yardımında da bulunuyor.



Kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=199983

Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44295
  • 612
Ynt: Afganistan'da üç Türk askeri şehit oldu
« Yanıtla #6 : 15 Temmuz 2009, 17:25:35 »
Mehmetçik bütün yurtdışı görevlerde ülkemizi kendisine yakışır şekilde temsil ediyor. Diğer ülkelerin askerlerinin yaptıkları rezaletler ise hep ortada.
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44295
  • 612
Ynt: Afganistan'da üç Türk askeri şehit oldu
« Yanıtla #7 : 21 Temmuz 2009, 11:56:06 »
Türk komutana suikast mi yapıldı?

21 Temmuz 2009 Salı 10:32
Afganistan'daki Türk birliğinin komutanı hiç de normal olmayan bir kazanın kurbanı. İnanılmaz "tesadüfler" var....

Afganistan’da trafik kazasında hayatını kaybeden Türk birliğinin komutanı Albay Faruk Sungur’un yanında bulunanlar, olayın normal bir trafik kazası olmadığını ileri sürdüler.

Albay’ın yakın ekibi kazayı anlatırken komutanlarının ilk kez çelik yelek ve kask önlemi istediğini belirtti. Ayrıca, yolları üzerindeki şüpheli bir kamyonun ve kazadan sonra ortaya çıkan silahlı Afganların bu düşüncelerini kuvvetlendirdiğini vurguladılar.

AFGANİSTAN’da Uluslararası Güvenlik ve Destek Gücü’nde görev yapan Türk birliğinin komutanı Kurmay Albay Faruk Sungur, Afganistan seçimleri için güvenliği sağlamak üzere Meymene kentinden Mezar-ı Şerif’e giderken ekibiyle geçirdiği trafik kazasında şehit düşerken, ekibinde bulunanların anlattığına göre trafik kazası şüpheli yanlar taşıyor.

O GÜN ÇELİK YELEK İSTEDİ

Halkla birebir temasta çelik yelek ve kask takmayan, silah taşımayan ve ekibinden de bunu istemeyen Albay Sungur ilk defa yolculuk öncesi ekibinde çelik yelek ve kask takmalarını istemiş. Bunu da, "Seçim güvenliğini sağlamamızdan çıkarı olamayanlar bizi taciz ateşine tutabilir" diye açıklamış.

13.5 SAAT SONRA AYNI KAMYON

Ekibin kazadan gidiş yolunda görüp konuştukları ve 13.5 saat sonra dönüş yolunda kazadan 6-7 dakika önce tekrar rastladıkları plakasız kamyon ve kazadan 3-5 dakika sonra çöl ortasında beliren silahlı Afganlar şüpheleri iyice artırdı. Hürriyet'ten Aslı Sözbilir'in özel haberi şöyle;

2 araç arasında güvenlik mesafesi

Kurmay Albay Sungur komutasında 13 araçlık ekip, Afganistan seçimleri için Mezar-ı Şerif’teki güvenliği sağlamakla görevlendirilen Türk Birliği’ni karşılamak üzere 13 Temmuz gecesi yola çıktı. 14’ünde Mezar-ı Şerif’e ulaşan ekip, buradan sabah Türk Birliği’nin komutanı Albay Murat Kaymakçılar’ı alarak 2009 model iki zırhlı ciple 450 kilometre ötedeki Meymene kentine ilerledi. Amaçları oradaki seçim güvenliğini sağlamak için nerelere asker konuşlandırmaları gerektiğini görmekti. Öndeki araçta Kurmay Albay Faruk Sungur, yaveri uzman çavuş Fehmi Berkyürek, Albay Murat Kaymakçılar ve yaveri uzman çavuş Mevlut Baydur vardı. Arkadaki araçta ise Afgan tercüman, sağlık ekibinden bir hemşire ve iki subay bulunuyordu.

Şüpheli kamyon ve Afgan şoför

Meymene’ye 30-40 kilometre kala yolun kenarında duran bir kamyonun başında yerel kıyafetler içinde sakallı bir Afganı beklerken gördüler. Albay Sungur, aracı durdurarak yardıma ihtiyacı olup olmadığını sordu.

ŞÖFÖRE YEMEK VE SU VERDİ

Plakası bulunmayan, süslü kamyonun şoförü yalnız olduğunu, aracının bozulduğunu ve yardım beklediğini söyledi. Albay Sungur, çölün ortasında aç susuz kalan şoföre ekibin istikakından yemek ve su verdi.

YİNE AYNI KAMYON

Ekip akşam 22.00 civarı görevden dönerek, 13.5 saat sonra dönüş yolunda aynı kamyonu tekrar gördü. Albay Sungur, arkadaki araçla iletişim kurarak "Bu araç neden hálá burada. Yanında durup soracağız" dedi. Bu sefer şoförün yanısıra arka tekerin altına battaniye sermiş, yarı beline kadar kamyonun altında bulunan bir kişi daha vardı. Şoför, yeni gelen tamircinin sorunu halletmeye çalıştığını söyledi. Albay Sungur, gece için ihtiyaçları olabileceğini düşünerek kendilerine tekrar yiyecek ve su verdi.

TIR yolu kapattı cipe sağdan çarptı

Ekip, bundan 6-7 dakika sonra 22.15 sıralarında yeni yapılmış arada yalnızca çizgi bulunan gidiş-geliş düz yolda ilerlerken önce uzaktan gelen TIR’ın gecenin karanlığını delmek için yaktığı uzunlarını gördü. Araç kendilerine doğru yaklaşırken şoför direksiyonu öyle bir kırdı ki, TIR enlemesine tüm yolu kapattı.

Albay Sungur’un bulunduğu araç, çareyi son anda sağdaki ovaya 45 derecelik açıyla inen 6-7 metrelik eğime doğru kırmakta buldu. Ama yine de Albay Sungur ve Murat Albay’ın yaverinin oturduğu aracın sağ tarafı TIR’a çarpmaktan kurtulamamıştı. Karanlıkta sürtünmeyle ortaya çıkan kıvılcımları gören arka araçtakiler komutanın "taciz ateşi" uyarısını hatırlayınca önce çatışmanın ortasına düştüklerini zannettiler. Arkadaki araç sert bir fren yaptı. TIR kendisini düzeltip yanlarından geçip gitti. Arka araçtaki subaylardan biri "Trafik kazası oldu" dedi.

Albay 5-6 metre ilerde yatıyordu ;
NE OLUR ÖLME KOMUTANIM

Cipten atlayıp komutanlarının bulunduğu aracı el fenerleriyle karanlıkta aramaya başladılar. Aracı 6-7 metrelik yokuşun dibinde buldular. Cipin sağ iki kapısı, lastikleri ve aksı yok olmuştu. Albay Sungur’un yaveri aracın şoförlüğünü yapan uzman çavuş Fehmi Berkyürek "N’olur ölme komutanım" diyerek Albay’ını arıyordu.

Mezar-ı Şerif’in güvenliğini sağlamakla görevli Murat Albay sürünerek araçtan çıktı. Aracın sağ arka koltuğundaki Murat Albay’ın yaveri uzman çavuş Mevlut Baydur’dan ses gelmiyordu. Sağ ön tarafta oturan Albay Sungur ise araçta yoktu. Ekip 3-4 dakikalık aramanın ardından çarpma esnasında fırladığı tahmin edilen Albay Sungur’u araçtan 5-6 metre ötede sırt üstü yatar vaziyette buldu. Elinde içinde birkaç damla su kalan bir káğıt bardak vardı. Nabzı hálá atıyordu. Gözleri yarı açıktı. Kafasının arkasında küçük bir kanama vardı. Bilincini açık tutmak için sürekli konuşturmaya çalıştılar. Ancak Albay’ı kaybettiler. Albay Sungur’un üzerine 2 Türk Bayrağı örttüler.

Yerel kıyafetli silahlı Afganlar

Kazadan sonra, komutan daha yaşarken yerel kıyafetler içinde, büyük silahlar taşıyan 3-5 silahlı Afgan, ekibin yanında belirdi. Mühimmatı toplamaya çalışan ekipteki Afgan tercüman Velid, adamları görür görmez işaretler yaparak "Türk Müslüman" diye bağırdı. Sakallı Afganlar anında yok oldular.

Albay’ın ekibi şüphe içinde

EKİPTEKİLER kafalarındaki soruları Albay’ın yakınlarına anlattılar. Şüphelerini de aktardılar. Yolda giderken ve gelirken gördükleri 13.5 saat boyunca bekleyen kamyonun onların geliş ve gidişini haber vermek için orada bulunup bulunmadığını, kazadan hemen sonra ıssızlığın ortasında etraflarında bitiveren silahlı Afganların "işin bitip bitmediğini" kontrol etmek üzere gelip gelmediğini sorguladılar.

SİLAH ALMAYIN, BİZİ SEVGİ KORUN DERDİ

Bir de şunları eklediler: "Komutanımız halkla birebir temas ederken bir kere bile çelik yelek, kask ve silah almazdı. Böyle yaptığımızda da bize kızardı. "Bizi sevgi korur. Biz barış gücüyüz. Silah bize zarar verir" derdi. İlk defa yolculuktan bir gün önce ekibi toplayarak herkesin silahını mühimmatını, çelik yelek ve kaskını almasını istedi. Biz de tüm tedbirlerimizi alıp zırhlı ciplerle yola çıktık. "

SON SÖZÜ BERGAMA

ÖZEL bir sohbette yakın ekibine, çocukları ve eşiyle gurur duyduğunu, onların desteğiyle bugünlere geldiğini söylemişti. Onlara yeterince vakit ayıramamaktan yakınan Albay Faruk Sungur, eşiyle eskiden birlikte Bergama’ya gitmeyi çok sevdiklerini, bu sene yine onu yalnız göndermek zorunda kalacağını üzülerek anlatmıştı. Son dakikalarında Albay’ın ağzından "Bergama" sözü çıktı. Yüzük parmağını zorla oynatarak alyansının eşine verilmesini ima etti.

Şehadet getirdi

Yaverinin, "Hakkınızı helal edin" çığlığına gözlerini kırparak olumlu cevap verdiğini gösterdi. Ancak, çarpmayla birlikte kırılan kaburgalarının akciğerine saplandığı tahmin edilen Albay Sungur daha fazla iç kanamaya dayanamadı. Nabzı yavaşladı. Yanındakiler kulağına eğilerek şehadet getirdiler. Albay Sungur, "Eşhedü" dedi, gerisini getiremedi. Şehadetin devamını kalbinde getirdi. Kazadan sonra 16 Temmuz’da dönen ekipteki hemşire, Albay’ın üzerine örtülen Türk bayraklarından birini ve alyansını eşine verdi. Albay’ın son sözlerini de eşine iletti.
http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=200747
« Son Düzenleme: 21 Temmuz 2009, 12:02:26 Gönderen: SKYWOLF »
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Çevrimdışı oflureis

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 30
  • 0
Ynt: Afganistan'da üç Türk askeri şehit oldu
« Yanıtla #8 : 31 Temmuz 2009, 17:13:16 »
resmen suikast bu bukadar cok sevilen bi komutan ordaki halkta bir takım duyguları ve sevgiyi uyandirdı bundan rahatsız olanlarda bu kalleşligi etti benim dusuncem budur allahtan rahmet dilerim şehitlerimize