Gönderen Konu: TSK'nın Eksikleri, Geliştirilmesi Beklenen Yönleri  (Okunma sayısı 10175 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Raptor44

  • İnsanlar yaptıklarıyla yargılanır
  • Özel Üye
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 845
  • -72
  • DefenceTurk.com
Ynt: Ynt: Akdeniz'de Enerji Krizi
« Yanıtla #10 : 04 Aralık 2018, 09:24:42 »
Tigerfish güzel demişsin lakin İsrail askerleride emin ol bizim askerlerimiz kadar iyi bu arada şu düşünceyi de çok yanlış görüyorum bizim askerimiz en iyisidir yanlış bir düşünce bu düşünce ancak bizi düşmanlarımıza karşı zayıf düşürür her Ordu'da çok iyi askerler ortalama askerler ve kötü askerler vardır
IRK, DİN, DİL, MEZHEP ÖNEMLİ DEĞİLDİR ÖNEMLİ OLAN BU ÜLKE İÇİN YAPTIKLARINDIR

Çevrimdışı BATTLESTAR

  • 2018 ve 2019 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 2672
  • 315
  • DefenceTurk.com
Ynt: Ynt: Akdeniz'de Enerji Krizi
« Yanıtla #11 : 04 Aralık 2018, 11:02:36 »
Tigerfish güzel demişsin lakin İsrail askerleride emin ol bizim askerlerimiz kadar iyi bu arada şu düşünceyi de çok yanlış görüyorum bizim askerimiz en iyisidir yanlış bir düşünce bu düşünce ancak bizi düşmanlarımıza karşı zayıf düşürür her Ordu'da çok iyi askerler ortalama askerler ve kötü askerler vardır

Buraya daha önce bir yere yazmıştım herhalde. Türk askeri tarihin ilk döneminden itibaren hep dünyanın en iyi askerleri olmuştur. Hatta bu nitelikleriyle çoğu ordunun aranan paralı askerleri olmuştur.

Ama bu bizim çok vahşi aksiyonlu veya Tanrı tarafından kutsanmış özel savaşçılar olmamızdan dolayı değil. Her zaman zamanın'ın en iyi askeri teknolojisini geliştirmesi, kullanması ve bu konuda çok erken yaşlardan itibaren eğitim almalarından dolayıdır. Örnek vereyim;

Orta asya zamanı ; Türk devletleri bilinen dünyanın en iyi tasarlanmış ve sağlam zırhlarını, oklarını, yaylarını, atlarını, kılıç, mızrak ve kalkanlarını kullanırlar. Çünkü yağmur yağdıgın da topraklarından demir çıkar ve bunu fütursuzca işlerler. Bunları da maharetle kullanırlar.

Şimdi aranızdan biri çıkıp diyebilir . Ok- yay ne yaa pehh makinalı tüfek var burada o ne ki. Arkadaşlar bu sistemlerin günümüzdeki işlev karşılıklarını sayayım ;

At = Motor (Dünyanın en dayanıklı ve hızlı atlarını geliştirirdik) , At zırhı = Tank zırhı , Zırhlı Süvari = Tank, Atlı okçu = Savaş uçağı, Ok = Makineli Tüfek Füze, Kargı = Hava savunma füzesi , Kılıç = Silah Top, Balista = Ağır bombardıman uçağı , Kişisel Zırh = Normal zırh ve kask. vs. vs. Fitilli Tüfek =Elektro manyetik piyade silahı , Şahi Topu = Atom bombası.

Bu silahların o dönem yapılması ve geliştirilmesi şu dönem eşdeğerleri ne kadar zorsa  o kadar zordur. Teknolojileri anlaşılmazdır. Ve biz bunları o kadar iyi yapardık ki en büyük düşman çin bile bu silahları bizim silah ustalarından temin ederdi.

Ortadoğu = Avarlar, Hazarlar, Selçuklular emrine girdikleri her orduda ve girdikleri her savaşta en iyi silahlara sahip ve bunu en maharetle kullanan askerler olarak anılmış bizansı dağıtan ise bu teknoloji ve orta asyadan getirdiğimiz şiddet tekeli kültürümü olmuştur.

Osmanlı ;

Mesela biz savunma sanayisi geliştiremeyiz diyen aveller varya onlar halt yemiş. Dünya'nın ilk savunma sanayisini kurmuş ülkedir osmanlılar. Gemi Üretimi için Tershane-i Amire, Zırh için Cebehane-i Amire, Top için Tophane-i Amire, Tüfek için Tüfekhane-i Amire, Barut için Baruthane-i Amire ve en önemlisi bu büyük fabrikaların eyaletlerdeki zamanına göre ciddi ölçüde büyük şubelerinden oluşan bir ağı kurmuş ve zamanının en eğitimli ordusunda bu silahları kullanarak dünyanın ilk fitilli tüfek ve topu orduda standartize olarak kullanan ülke olmuş bu meşhur osmanlı okçu sipahi ordusuyla birleşince osmanlı savaş makinesinin çarkları önüne çıkanı belirli süre ezmiştir.

--------------------------------------------------------------------------

Ancak sen şu an israil gibi bir ülkenin bile natonun en büyük 2. ordusu kadar bu kadar geri kalmışken , ordunda subay yetiştirmiyor dış kaynaktan subay alıyorsan, ara sınıftan aldığın subay adayları harita lejantı görünce biz sözelciyiz diye korkup yüz çeviriyorsa sakın ola biz çok iyi askeriz şöyle dayanırız böyle dayanırız diye güvenme , ona bakılırsa araplarda emevi dönemine öykünürler. Sonuç malum.

Ha elbet bir fark olacaktır sonuçta daha rasyonel ve nato tesisatından geçmiş bir ordumuz var. Ama özellikle komuta anlamında Tarihinin en zayıf zamanlarından birini yaşıyoruz onuda unutmayalım.
Savaş Var Denildiğinde Biz;


Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44311
  • 614
Ynt: Ynt: Akdeniz'de Enerji Krizi
« Yanıtla #12 : 04 Aralık 2018, 12:07:54 »
Bence ne olağanüstü mükemmeliz, ne de korkulacak kadar kötü durumdayız.

Geçmişte askeri alanda başarılarımız olduğu bilinen bir gerçek! Ancak onlar geçmişte kaldılar. Bugüne bakarsak savunma sanayimiz her ne kadar son yıllarda gelişme gösterse de olması gerekenden çok geride bence. 1938'den 1974'e kadar geçen sürede özellikle bu alanda, neredeyse hiçbir şey yapmamışız! Oysa cumhuriyetin ilk 10 yılında yakaladığımız ivmeyi bugüne kadar devam ettirmiş olsaydık, şu an bir süper güç olacağımız çoğu kişinin genel görüşü durumunda.

Bir de müthiş bir vurdumduymazlığımız var. Tehlikeleri önden göremiyoruz, görsek de umursamıyoruz. Ta ki başımıza bir felaket gelene kadar! Bu hem siyasi, hem de askeri alanda, hatta her alanda böyle!

Askeri eğitim olarak bağlı olduğumuz NATO eğitim sistemini uyguluyoruz. Asker bir millet olarak çok övünürüz ve zorunlu askerlik uygulaması var ülkemizde. Ancak çoğu askeri birlikte, şahsi görüşüm  verilen eğitimin yeterli olmadığı. Askeri eğitim sadece yanaşık düzen eğitimi, askerleri yemin törenine hazırlama vs olmamalı! Çağ değişti! Askerlik sadece geçit törenleriyle gövde gösteri yapılan soğuk savaş yıllarının mantığında sıkışıp kalmamalı! Meskun mahalde çatışma, tuzaklama, doğada hayatta kalabilme, iletişim becerilerini artırma, koordinasyon sağlama vs pek çok kriter, en azından erbaş seviyesindeki askeri personelimize verilecek eğitimin içeriğinde olmalı! Sadece  klasik taktikler değil, faklı taktikler de geliştirilmeli! Bu konuda düşünce merkezleri oluşturulmalı.

Askeri disiplinimiz çok iyi seviyede. Ancak bazı disiplini sağlama yöntemleri ilkel seviyede! Hiyerarşik yapının baskısı personelin bir bölümünü psikolojik olarak yıpratmakta. Öfke kontrolünü sağlamakta güçlük çekenler, intihar edenler vs pek çok psikolojik travma görebiliyoruz. İyi bir eğitim ve psikolojik destekle disiplin, gerçek anlamda saygıyı ve sevgiyi öne çıkarak şekilde sağlanabilir! Bireylerin gerçekten değer gördükleri bir görevi yerine getirdikleri hissiyatına sahip olmaları işi kolaylaştıracaktır.

Kısacası sadece teknolojik yeterlilik konusunda değil, pek çok konuda gidermemiz gereken eksikliklerimiz bulunuyor.
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Çevrimdışı metin62

  • 2020 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 2340
  • 182
  • DefenceTurk.com
Ynt: Ynt: Akdeniz'de Enerji Krizi
« Yanıtla #13 : 04 Aralık 2018, 15:10:29 »
Doğru bir analize eklenebilecek pek şey olmasa da, belirtimiş olduğunuz eksikliklerin düzeltilmesi ve  gerekenlerin bir an önce giderilmesi temennisi ile .
« Son Düzenleme: 04 Aralık 2018, 15:39:05 Gönderen: metin62 »

Çevrimdışı Raptor44

  • İnsanlar yaptıklarıyla yargılanır
  • Özel Üye
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 845
  • -72
  • DefenceTurk.com
Ynt: Ynt: Akdeniz'de Enerji Krizi
« Yanıtla #14 : 04 Aralık 2018, 15:11:01 »
Bence ne olağanüstü mükemmeliz, ne de korkulacak kadar kötü durumdayız.

Geçmişte askeri alanda başarılarımız olduğu bilinen bir gerçek! Ancak onlar geçmişte kaldılar. Bugüne bakarsak savunma sanayimiz her ne kadar son yıllarda gelişme gösterse de olması gerekenden çok geride bence. 1938'den 1974'e kadar geçen sürede özellikle bu alanda, neredeyse hiçbir şey yapmamışız! Oysa cumhuriyetin ilk 10 yılında yakaladığımız ivmeyi bugüne kadar devam ettirmiş olsaydık, şu an bir süper güç olacağımız çoğu kişinin genel görüşü durumunda.

Bir de müthiş bir vurdumduymazlığımız var. Tehlikeleri önden göremiyoruz, görsek de umursamıyoruz. Ta ki başımıza bir felaket gelene kadar! Bu hem siyasi, hem de askeri alanda, hatta her alanda böyle!

Askeri eğitim olarak bağlı olduğumuz NATO eğitim sistemini uyguluyoruz. Asker bir millet olarak çok övünürüz ve zorunlu askerlik uygulaması var ülkemizde. Ancak çoğu askeri birlikte, şahsi görüşüm  verilen eğitimin yeterli olmadığı. Askeri eğitim sadece yanaşık düzen eğitimi, askerleri yemin törenine hazırlama vs olmamalı! Çağ değişti! Askerlik sadece geçit törenleriyle gövde gösteri yapılan soğuk savaş yıllarının mantığında sıkışıp kalmamalı! Meskun mahalde çatışma, tuzaklama, doğada hayatta kalabilme, iletişim becerilerini artırma, koordinasyon sağlama vs pek çok kriter, en azından erbaş seviyesindeki askeri personelimize verilecek eğitimin içeriğinde olmalı! Sadece  klasik taktikler değil, faklı taktikler de geliştirilmeli! Bu konuda düşünce merkezleri oluşturulmalı.

Askeri disiplinimiz çok iyi seviyede. Ancak bazı disiplini sağlama yöntemleri ilkel seviyede! Hiyerarşik yapının baskısı personelin bir bölümünü psikolojik olarak yıpratmakta. Öfke kontrolünü sağlamakta güçlük çekenler, intihar edenler vs pek çok psikolojik travma görebiliyoruz. İyi bir eğitim ve psikolojik destekle disiplin, gerçek anlamda saygıyı ve sevgiyi öne çıkarak şekilde sağlanabilir! Bireylerin gerçekten değer gördükleri bir görevi yerine getirdikleri hissiyatına sahip olmaları işi kolaylaştıracaktır.

Kısacası sadece teknolojik yeterlilik konusunda değil, pek çok konuda gidermemiz gereken eksikliklerimiz bulunuyor.
Düşüncelerimi çok iyi dile getirmişsiniz. Size gönülden katılıyorum eğer bu sistemde devam ediceksek böyle olmalı. Lakin kuvvet ileriki yıllarda zorunlu askerliği kaldırıcak gibime geliyor ki ben bu sistem değişikliğini yıllardır savunuyorum.
IRK, DİN, DİL, MEZHEP ÖNEMLİ DEĞİLDİR ÖNEMLİ OLAN BU ÜLKE İÇİN YAPTIKLARINDIR

Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44311
  • 614
Ynt: Ynt: Akdeniz'de Enerji Krizi
« Yanıtla #15 : 04 Aralık 2018, 16:27:43 »
Konudan epey uzaklaştık ama ordu profesyonelleştikçe zorunlu askerlik de zamanla kısalarak kalkacak. Ancak o aşamada bile kadınlar da dahil olmak üzere gönüllülere, yeterli seviyede askerlik eğitimi verilmesinden yanayım.
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Çevrimdışı metin62

  • 2020 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 2340
  • 182
  • DefenceTurk.com
Ynt: Ynt: Akdeniz'de Enerji Krizi
« Yanıtla #16 : 04 Aralık 2018, 19:14:39 »
Belki yeni bir başlık açılmasında yarar vardır ''  TSK görünen eksiklikleri vs.... burada TSK nın eğitimtiminden tutun da ,birlik komuta yapısı ,kullanılan malzeme ne zaman HEK  ayrılmalı....'' Akdeniz enerjinin altına yapılmış yorumları da oraya kaydırabilirsiniz belki!

Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44311
  • 614
Ynt: Ynt: Akdeniz'de Enerji Krizi
« Yanıtla #17 : 04 Aralık 2018, 21:26:51 »
Belki yeni bir başlık açılmasında yarar vardır ''  TSK görünen eksiklikleri vs.... burada TSK nın eğitimtiminden tutun da ,birlik komuta yapısı ,kullanılan malzeme ne zaman HEK  ayrılmalı....'' Akdeniz enerjinin altına yapılmış yorumları da oraya kaydırabilirsiniz belki!

Geçenlerde buna benzer bir konu vardı. Ama çok dağılmıştı. Bu konuyu bölüp açalım yine de...
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Çevrimdışı BATTLESTAR

  • 2018 ve 2019 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 2672
  • 315
  • DefenceTurk.com
Türk Silahlı Kuvvetleri Öz Eleştiri
« Yanıtla #18 : 06 Ekim 2019, 12:27:48 »


Arkadaşlar böyle bir başlığın ordu olarak eksik ve yanlışlarımızı görüp telafi etmek konusunda faydalı olacağını görüyorum. Çünkü bazı başarılarımızın çoşkusuyla alçak taraflarımızı unutursak bedelini acı bir şekilde öderiz.

İzninizle ben başlayım ;;

1- Askeri Liseler Kesinlikle açılmalıdır. Çünkü subay muvazzaf olarak alınmaz subay yetiştirilir. Şu an ordumuz çok fazla sayıda üniversite bitirmiş adamları 1 senelik eğitimle subay olarak alıyor. Hemde Muharip sınıflara . Hadi personel, Lojikstik, Bakım, Öğretmen sınıflarına eyvallah. Ama muharip sınıflarına yapılan bu alımlar kesinlikle büyük bir hata. Çünkü Askerlik , Subaylık savaş alanında sınıf eğitiminden fazlasını gerektiren bir alandır. İnsanın karakterine işlemiş Cesaret, Ciddiyet, Kararlılık, Analitik Düşünme, Positivizm vb. kabiliyetler gerektirir ve böyle şeyleri siz 22-24 yaşında zaten kişiliği oturmuş bir insana siz bunları öğretemezsin.

E o zamanda arap ordularından farkımız kalmamaya başlar. Bizim ordumuzu senelerce özel kılan, vatan sevgisi  ve ülkenin en zeki gençlerini küçük yaştan alıp ülkenin standartının üstünde bir eğitim vererek yetiştirdiği subay kadrosudur. Fetö örgütü tarafından da en çok hedef alınan yerdir. Şu an direkt kara harp okulundan başlayan bir subayla askeri lise çıkışlı bir subayın bile o kadar bariz farkı oluyor ki . Karşınıza alın 10 tane askeri lise çıkışlı 10 tanede kara harp okulu girişli subay farkı anlarsınız. Kaldı ki biz şu an üniversite mezunundan deli gibi subay alıyoruz. Bu adamlar ileride kurmay olacak farkındamısınız ?

Subay kaliteniz bir kere düştüğünde elinizde isterse tfx olsun. Suudi Arabistan ordusundan farkınız kalmaz. Kaldı ki son zamanlarda kara kuvvetlerine kişisel hatadan dolayı yenen bir çok pusu videosu görebiliriz. Onu da geçtim eskiden egede yunanlılara nefes aldırmazken son zamanlarda çıkan videolarda yunan tecrübeli pilotları biraz daha baskın gördüğümü hatırlıyorum. O yüzden fetönün istismarına bakmadan Askeri liseleri tekrardan teşkilatlandırıp liyakata dayalı bir alım programıyla ve üstün eğitimle bu okulları tekrardan açmak ve muvazzaf subay alımlarını muharip dışı sınıflardan yapmak gerektiğine inanıyorum. Su içerken bardak kırıldı diye bardaktan su içmeyi bırakmazsınız.

2- Hava kuvvetlerimizin ana vurucu kuvveti kara saldırı ve it dalaşı konusunda tecrübeli olabilir. Ancak bu bize asla hava kuvvetlerimizin kusursuz olduğu anlamına gelmesin. Çünkü gerçek savaş ortamında it dalaşı en son aşama bir durumdur. Ondan önce Bvr aşaması oda olmazsa uzun menzilli iir füze aşaması en son it dalaşı aşamasına geçilir.
Günümüzde radar ve füzelerin menzili arttıkça iir füze aşamasında bile it dalaşının rolü azaldı. İİR füzelerin menzillerinin artması sensörlerin çok geniş açılı olması ve gelişmiş kaska monteli nişangah sistemleri bu safhada da fazla  it dalaşına gerek kalmamasına sebep veriyor.

Şimdi bizim envanterimize döndüğümüzde envanterdeki block 50+'lar ve ccip ile o seviyeye gelmiş diğer f-16'lar ne yazıkki gerekli yetkinlikte değiller. Kullandıkları Apg-68 V9 radarları piyasadaki bir çok savaş uçağının taşıdığı radardan kötüdür. Yani şöyle söyleyim gerçek bir savaş ortamında muhtemelen düşman gripen, ef-2000, rafale uçakları Meteor füzeleriyle veya Amerikan F serisi uçaklar Aim-120D amraam ile veya modernizeli rus su ve mig serisi uçaklar r-27 serisi füzeleriyle ve aesa radarlarıyla bizim savaş uçaklarımızı kolayca biz onları göremeden tespit edip biz daha menzile almadan füzelerini atıp tüyebilirler. Radarlarımız zaten vasat aim-120 c7'lerin de  performansını pek yeterli bulmuyorum biraz önce saydıklarıma karşı yetersiz. Aim-9x bir nebze daha eşit ancak her iki füze tipi sayısal olarak bence yetersiz yapılan her atışı yüzde yüz tutacak diye beklemeyelim. Kaldı ki kısa mesafe iir'de diğer uçaklar eşit şartlarda agresifliklerini kullanarak üstünlük sağlayabilir. Çok kısa bir sürede hava kuvvetlerimiz çok fazla kayıp verebilir.

Hani F-35'in yerine alınacak uçaklar, F-4'lerin durumu vs. bunlara daha girmiyorum bile.

3- Koskocaman Türk Ordusu  (ki kara orjinli bir ordudur. Farkı bu alanda yaratması lazımdır) yani burada nato'nun en büyük ikinci ordusundan bahsediyoruz; zırhlı kuvvetleri gerçekten kötü bir durumda. Şu an bu ordunun modern harp sahasına çıkabilecek tek tankı M-60T Sabra'dır . Oda hız ve özelliklerinden yetersizdir. Sayısı zaten olduıkça düşüktür. Hiç Leopard 2a4 demeyin tanka tank savaşında fena olmayan ancak modern atgm'lere göre içindeki personel için öldürücü (hani sadece kullanım dışı kalsa ona da şükür) yaralar alabilir. Daha acemi terör örgütleri karşısındaki zafiyetlerini bile görmüşken gerçek bir savaşta ne kadar bir sürede saf dışı kalırlar bilemiyorum.Türkiye gibi bir ülkenin en azından 330 leopard 2a4  + 170 sabra'sını era+ kompozit zırh ve aktif koruma sistemine sahip olacak seviyede hızlıca modernize etmesini ve düşük seviyede de olsa altay tankının üretimine başlamış olamayışına hayret ediyorum. Bizden daha kötü ülkelerin 1000+ modern tankları var arkadaşlar.

Bir başka mesele'de Zma açısından çok kötü bir durumda olmamız. Normalde tank sayımızın (Modern) iki katı zma ya sahip olmamız lazımken sadece 600 adeti 20 mm kuleli ve hiçbirinde hala zma'ların tanklara karşı savunması ve saldırısı olan ve dünyada 50 senedir çoğu zma'da kullanılan eş eksenli anti tank podu yok. Tam bir skandal. Bu meretler tanklarla omuz omuza savaşan aletler acv-300 bir tankla karşı karşıya kalırsa ne yapacak ? 20 mm ile safdışı bırakmayı mı bekliyorsunuz ? Ganimet gibi çatal ayaklı tow var , kornet var saçma sapan sta araçlara akıttığımız parayla 400 acv-s'e daha kule takıp toplamda zma sayımızı 1000'e çıkarır ve hepsinede anti tank podu entegre ederdik. Bunların senelerece sürmeden hızlıca yapılması lazım. Ne bunlar atla deve nede biz ugandayız.

4- Donanmamızında ciddi anlamda hassas noktaları var. Eğer reis sınıfı denildiği kadar hızlı şekilde tamamlanırsa denizaltı kuvvetlerimiz sub-atmaca kabiliyeti sağlanabilirse ve iddialı bir mil-den gelirse iyi durumda.Ama muharip su üstü platformlarımız gerçekten kötü durumda. Şu an 40 yaşına gelmiş gabya ve kötü durumda olduğu söylenen Yavuz sınıfıyla beraber 12 tane savaş gemin normal şartlarda envanter dışı olması lazım . Hiç Gabyalar ocean-going burda yıpranmadılar muhabbetine girmeyelim bir gemi 40 senelikse genellikle üstündeki tertibatta eski oluyor gövde ömründen de modernize edilmiyor. Milgem'in son 3 gemisini askeri tersanede üretmek zaten çok büyük bir yanlış oldu bizim için. İlk milgemin suya indiği ve kızağının boşaldığı 2008'den beri 11 sene kaybettik. Şu an çoktan İstif sınıfı envanterde olmuş ve Tf-2000'in ilk gemisini bekliyor veya 2. blok i sınıfına başlamış olabilirdik. 

Donanmamızda modern gemilerden oluşan yeterli seviyede Asw-Asuw-Aaw klasmanlarını oluşturan gemi yok.  Biz şuan akdenizde biz varız; dememiz için en azından Modern anlamda 4 Denizaltı Savunma Harbi (Asw) korveti , 8 Genel Maksat (Asuw) Fırkateyni , 4 hava savunma fırkateyni (aaw) sahibi olmamız lazım. Artık bunu nasıl yaparız bilmiyorum. En mantıklı çözüm İ sınıfının ilk gemiyi hemen bitirip geri kalan 3 gemiyi hemen özel tersanelere havale etmek. (Hatta bir kaç tersane seçilip eş zamanlı üretim yapılabilir. Tabikide Çafrad'ın şu an testteki x band radarının s band versiyonu ve akr-d blok 2 serisi atış kontrol radarıyla birlikte ) Buna ek Fransızların satıp belharra yapmak istedikleri daha 20 yaşındaki la fayetteleri çıplak halde 4 adetini ucuza kapatıp ön tarafa ki müthiş müsait alanına (arkada tarafta ciws'in arkasında da var 48'li vls (yerli veya yabancı) entegre edip bu vls'lerden aster-15,aster-30, essm, siper ve g-40 füzesi atabilir hale getirip, genesis advent + atmaca + orka-a ve en önemlisi  Çafrad'ın şu an testteki x band radarının s band versiyonu ve akr-d blok 2 serisi atış kontrol radarıyla birlikte modernize edip en az 25 sene kullanabileceğimiz efektif stealth bir hava savunma fırkateynine sahip olabiliriz. 4x modernizeli la fayette aaw + 4x barbaros/ 4x i sınıfı (o gelene kadar modernizeli gabyalar) = 8  + 4 adet ada sınıfı asw korvet ile merkez ve güçlü bir yüzer donanma kurup diğer kalan gemileride donanmanın ihtiyacına göre envanterde tutabilir veya çıkartabiliriz. Tabi eğer l fayetteleri alamazsak barbaros sınıfına ön tarafa 8x vls (ön sea zenith yerine) ve aesa modernizasyonuyla bir hafif hava savunma fırkateynine gerek duyabiliriz. 

5- Hava savunmamız bir çok yönden çok zayıf. Rapierler zaten menzil ve irtifa olarak savaş uçaklarını tehdit edebilecek sistemler değiller. Hawklar ise eski nesil sistemler ve yeterli sayıda değiller. Modernizeli g sınıfındaki sm-1'leri iranlılar gibi kara uygulayıp kullansak daha efektif olur bence. Yeni nesil uçakları zorlamaları zor hawkların çünkü. Korkut iyi ama çok yavaş ilerliyor. Uzun menzillilerde zafiyet zaten malum. Hisar projesi çok yavaş ilerliyor. Tamamlandığında üretimin ışık hızında olması lazım.

6- Onun dışında bazı küçük öz eleştiriler. En azından piyadelerde 4'lü fireteam düzenine geçebiliriz. Kamuflaj konusunda modern bir standart tutturabiliriz, İha konusund iyiyiz ama biz bu landa varız demek için şu an enazından jet motorlu bir klasik iha veya dassault neuron sınıfı bir projeye başlamış olmalıydık, Şu saçma inşaatcı kepleri yerine kare kepler erlere gelebilir vb. daha uzar gider.



Düzeltmemiz ve iyileştirmemiz gereken çok hayati şey var. Sizde benim bahsettiğim konular üzerine tartışabilir veya yeni zafiyetlerle öz eleştiri yapabilirsiniz.
« Son Düzenleme: 06 Ekim 2019, 12:29:04 Gönderen: BATTLESTAR »
Savaş Var Denildiğinde Biz;


Çevrimdışı カメせ

  • 2020 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 6590
  • 185
  • DefenceTurk.com
Çok Maksatlı Taşınabilir Kule çözümü.
« Yanıtla #19 : 04 Eylül 2020, 15:59:49 »
Alıntı
GES Mühendislik’ten Çok Maksatlı Taşınabilir Kule çözümü.

Türk savunma sanayii firmalarından GES Mühendislik, özellikle sınır ve üs bölgelerinde çevre hâkimiyeti sağlanması için Çok Maksatlı Taşınabilir Kule’yi geliştirdi.
https://www.savunmasanayist.com/ges-muhendislik-cok-maksatli-tasinabilir-kule/amp/?__twitter_impression=true