Çok yakında donanmamız çok fazla sayıda üretilmesi planlanan Hisar sınıfı Adkg'lerden 2 adetini envantere alacak.
Tcg Akhisar ve Tcg Koçhisar'ın ilk çıktıklarında hafif silah ve sensör yüküne sahip olması acil durumlarda da kısa sürede ağır silahlarla donanması planlanmaktadır.
Kişisel fikrim silahlarında maks. dsh korveti olacaklardır. 4 Milgem + 2 Hisar. 6 Gemi doktrinine biraz uyuyor gibi. 4+2 Tf-2000 HSH, 4 İ sınıfı - 4 Tf-100/As3600/4 Barbaros MLU=12 Asuw, 4 Milgem + 2 Hisar =6 ASW
Dengeli aynı altyapıyı kullanan bir filo.
---------------
Tabi böyle bir filo için seneler lazım. Asıl soru şimdi ve/veya kısa sürede ne olacak ?
Bunu tamamıyla Türkiye Devleti'nin hak ve menfaatlerini korumak amaçlı oluşturulan grand stratejinin deniz ayağındaki isterler kapsamında kuvvetin planlaması belirleyecek.
Ama mantıklı düşünüldüğünde 4 adet istif sınıfı ve 2 adet 16 vls'li modernizeli barbarosun (TRII) hava savunma amaçlı, 2 adet 8 vls'li Barbaros (TRI) ve 4 adet modernizeli gabya'nın Hava savunma destek/ Su üstü harbi amaçlı, 4 adet vls'siz gabya ve 2 adet Yavuz'unda Su üstü harbi/ genel maksat harbi amaçlı, son olarak 4 ada sınıfı ve 2 adet hisar'ında denizaltı savunma harbi amacıyla kullanılacağını düşünmekteyim.
Tabi lojistik sorunları nedeniyle aynı üslerde benzer tipte gemilerin olması gerekliliği gereğince şöyle bir dağılım yapmak lazım ;
Örnek Görev Grubu (Meko Ağırlıklı)
1x Barbaros MLU HSH (16x vls = 10x Siper + 26 Hisar-D/Essm)
1x Barbaros MLU ASUW (8X vls = 4x Siper + 16 Hisar-D/Essm)
1x Yavuz ASUW
1x Akhisar Adkg ASW
Örnek Görev Grubu (Milgem- Gabya Ağırlıklı)
1x İstanbul sınıfı HSH (16x vls = 10x Siper + 26 Hisar-D/Essm)
1x Gabya ASUW (8X vls = 4x Siper + 16 Hisar-D/Essm+ 32x Sm-1)
1x Gabya (Vls'siz 32x Sm-1)
1x Ada sınıfı ASW
Her türlü filo bazında 14x Siper + 24/24+32x sm-1 olacak gibi.
Üstat, bu düzen çok güzel de sizce ne derecede realiteye uyar acaba?
Öncelikle 4 x Yavuz gemisi İ-Sınıfı devreye girince ve 4 x VLSsiz Gabya da zaman içerisinde devre dışı kalacaklar şeklinde planlanmıştı diye biliyorum ben. Hatta 4 adet TF2000 destroyerinin devreye alınmasıyla tüm Gabya sınıfı emekliye ayrılacak.
Dz Kuvvetleri nin belli bir adet ten fazla gemiyi idame ettirebilecek bütçesi yok. TCG Anadolu’nun katılmasıyla bütçe zaten zorlanıyordur. Her yeni gemi için yüklü miktarda yetişmiş Subay ve Assubay kadrosu açılması ve bu kadroların maaşlalarının bütçeden karşılanması kolay değil. Artık gemiler çok yüksek teknoloji içeriyor. Bunun sonucunda subay kadrolarında da artış olması normal.
Fırkateyn gücü olarak :
4 x MLU Barbaros
4 x İ-Sınıfı
4 x Gabya VLS’li
4 x Gabya VLS’siz
Toplam 16 gemi olacak
Korvet olarak:
4 x Ada Sınıfı
10 x OPV Hısar Sınıfı
Toplam 14 gemi olacak. (6 x Burak Sınıfı emekliye ayrılır artık)
Bunlara ek olarak ta 4 x TF2000 destroyeri inşa edilecek. (Tabii para bulunursa)
Dz Kuvvetleri sanki “Littoral Vessel” denilen “kıyısal” görev ağırlıklı OPV lere doğru meyilli görünüyor.
Denizaltılarda da 500 tonluk STM-500 tipi denizaltılara doğru bir eğilim var.
6 adet Reis Sınıfı, 4 adet Preveze, 4 adet Gür Sınıfı ve 2 adet Ay sınıfı ile 16 adetlik bir denizaltısı filosu olacak görünüyor. Bunlara STM-500 leri de eklersek çok güçlü bir denizaltı filosu oluşturmuş olacağız. İleride 2 adet Ay Sınıfı ve 4 adet Preveze devre dışı kalıp yerlerine 6 adet Milden gelince çok modern bir kuvvet haline dönüşecektir denizaltı gücümüz.
Ayrıca 16 adet te Tuzla Sınıfı gemimiz var. Bunlarda Kıyısal görev ağırlıklı ve ASW (Denizaltı harbi) için inşa edilmiş gemiler. Bu arada Sahil Güveliğin elindeki 4 adet Dost-Kaan Sınıfı 1700 tonluk korvetleri de unutmamak lazım.
Öncelikle, Merhaba.
İstif sınıfları envantere girdiğinde Yavuz sınıflarının envanterden çıkacağına ve Tf-2000'ler envantere girer girmez Gabyaların envanterden çekileceğine dair HİÇBİR RESMİ AÇIKLAMA YOK. Ben hiçbir kuvvet komutanının ve/veya donanma komutanının çıkıpta böyle birşey dediğini görmedim.
Sadece bildiğimiz Gabyaların envanterimizde hava savunma görevinde kullanıldığı ve ömürleride düşünülünce Tf-2000'ler gelirse onların envanterden çıkacağıydı.
Tabi birde buna yıllar önce çeşitli savunma maceralarında bazı arkadaşların Tcg Yavuz'un gövde ömrünün dolduğu ve emekli edilebileceğine dair bazı söylevleri bize İstiflerle birlikte yavuzlarında envanterden çıkacağına dair değerlendirmeleri vardı. Biz bunlara dayanarak bu düşüncelere sahibiz.
---
Öncelikle şunu söylemek lazım. Ülkelerin deniz gücü uzun ve orta vadeli stratejik hedefleri neticesinde şekillenir. Sizin ticari ve ekonomik olarak faaliyet gösterip etkiniz altında alacağınız bölgeler arttıkça orada daha fazla bayrak göstermeniz, liman yapmanız gerekebilir. Yada bölgesel jeopolitiğe bağlı olarak korumanız gereken daha fazla deniz alanı sektörü olabilir. Örneğin üstte yazdıklarım ilk söylendiğinde ne libya ne mavi vatan doktrini vardı.
Ada sınıfları ilk ortaya çıktığında Burak sınıflarının yerine geldikleri söyleniyordu. Yakında Ada sınıflarının yarı ömür modernizeleri gelecek hala Buraklar envanterde. Diğer yandan bakın ben size birşey söyleyeyim. Donanmanın okul gemileri olan Tcg Sokullu Mehmed Paşa ve Tcg Gazi Hasan Paşa gemileri kaç senelik ? Ben size söyleyeyim 60 yaşlarına girdiler. Bu gemiler çok yakın bir zamana kadar Nato SNMCG de komuta gemiliği yaptı, her sene eğitim seyirlerinde uzak liman yapıyor, donanma gemileri eskortluğunda eğitimlere katılıyor ve hatta Sokullu'dan Gökdeniz denemeleri yapılıyor. Haberleri var açın bakın. Emin olun bu gemileri faal halde tutmak gerçekten zor ve bu konuda deniz kuvvetlerimiz takdiri hakediyor.
Yani anlayacağınız şu anki stratejik hedef ve doktrinlerimize göre bizim çok sayıda gemilere ihtiyacımız var. Benim beklentim donanmanın dahada büyüyeceği yönünde. Zaten Afrika ve Asyadaki uzak limanlardaki üslerimiz, ülkelerle ilişkilerimiz, 166 metrelik devasa muhripler, 3000 ton uzun menzilli aip'li devasa Milden denizaltıları, Tcg Anadolu, Siha gemilleri ve hatta İçdaş'ın Uçak Gemisi havuzlayabilecek bir havuzu inşası, basına yansıyan Hms Quenn Elizabeth'e gidip incelemelerde bulunan ve işbirliği konusunda görüşmek vs. bunlar bana hep daha uzun ufuklarda görev yapacak açık deniz filolalarının işareti gibi geliyor. O kadar petrol, doğalgaz arama ve araştırma gemisi filosu sadece bizim karasularını araştırmasını beklemek mantıksızdır. İllaki Afrikada vb. anlaştığımız ülkelerin karasularında da araştırma yapılmak için ruhsat alınır. Ülkesinde gram petrol olmayan ülkeler böyle böyle petrol devi oluyor.
Tabi Stm-500 ve Adkg gibi projeler evet sizde filonun daha littoral teşkil edeceği imajı verse de çok farklı amaçları olan projelerdir. Stm-500'ü şu an bir arge projesi olarak görebiliriz. Donanması zayıf ülkeler için bölgesel denizaltı konsepti yaratılmaya çalışılıyor. ADKG projesini de küçülme olarak algılamamak lazım. Adkg'lerdeki platform gemiler adalar kadar. Menzilleri açıklanan verilerde Yavuzlara yakın olduğu görülmekte. Adkg demek her zaman ufak ve etkisiz gemi demek değil. İtalyanların Thaon di Revel sınıfına bakın mesela 143 metre 6 bin ton adkg'mi olur. Buradaki olay askeri gemi inşa süresinin ciddi bir kısmını kapsayan platform inşa ve test aşamasını tamamlamış 10 gemiyi envantere alıp ihtiyaç duyulması halinde gemi inşa maliyetinin ciddi bir kısmını oluşturan silahlanma aşamasına geçilip muharip kullanmak.
Diğer yandan yine Adkg projeside bence ihraç potansiyeli çok yüksek bir gemi. Tam yüklü konfigürasyonda yani hadi atmaca ve siper koymasanız, 8'li hisar-o ve 4 veya 4x2 çakır lançeri bile koysanız baş altı ülkeler için güzel bir f/p genel maksat harbi gemisi olur. Böyle gemilerden 2 adeti 1 adette 16 vls'li Siper B1 taşıyan bir adet stm veya dearsan tasarımı gemi ve stm-500 denizaltısı ile şu an envanteri bir kaç sovyet hücumbotu ve ya bir kaç eski hücumbot ve 1-2 eski avrupa gemisinden oluşan ve yenilenmesi gereken baş altı afrika ülkeleri ve belki palazlanmış bir libya donanması için su üstü, su altı ve hava savunma aspectlerine cevap verebilen f/p bir paket çözüm olarak sunulabilir. Unutmayın Deniz Harp Okulu bu tarz onu geçkin ülkeye subay yetiştiriyor. Yayınlanan son mezuniyet törenlerinin videolarından bunu görebilirsiniz.
Subay demişken "Deniz Kuvvetlerinin belirli bir gemiyi idame ettirecek bütçesi yok ve maaş bütçesi konusunda dedikleriniz" beni ziyadesiyle üzdü. Bu en son kafanıza takılması gereken bir şey bence. Kaldı ki Dzkk uzun süredir her sene yüklü miktarda dış kaynaktan subay/astsubay alıyor. Bununla birlikte son bir kaç yıldır DHO kapasitesinin çok üstünde sayıda mezun veriyor. Son mezuniyet töreni videosunda Msü rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu, yeni mezun olan teğmenlerin donanmanın personel sayısını %10 arttıracağını söyledi oradan pay biçin. Kaldı ki zorunlu deniz görevini bitirmiş kara birliklerinde bir çokta üst subay mevcut. Kaldı ki maaş bütçesi açısından bakarsanız personel öyle aman aman bir maaş almadan bu görevi yapıyor. Size şöyle farazi bir örnek vereyim. Her ildeki orta ve büyük ölçekli hastaneler emekli olan kadrolu işçilerinden bir adeti yerine yenisini almasın iş bölümü yapsın, en az 5 gemiden fazlasını donatacak maaş bütçesi elde edersiniz. O kısım kolay yani kafaya takmayın Beykoz envanter dışı olana kadar 26 ana muharip gemi yürütülüyordu. O meşhur 16 fırkateyn standartı yapay zihin sınırlarından ibaret.
-----
Yani toparlarsak bu söylediklerimiz ışığında benim kısa vadeli perspektifim daha önceki iletimde bahsettiğim tarzda bir yapılanma olabileceği yönünde belki 1 vey 2 gemi eskiden yapıldığı gibi okul gemisi yapılabilir.
Orta ve Uzun vadede ise İstif sınıflarının Hava savunma şemsiyesi altında (Sınırlı bir Siper ve Hisar-D Koruması) 8 adet donatılmış Hisar sınıfının su üstü ve su altı muharebe görevli stm-500 denizaltıları korumasında bölgesel bir kıyı savunma filo düzeninde kullanılabileceğini ;
4 Tf-2000 Hsh, 4 Barbaros (Ve yerine gelecek gemi), 4 Tf-100/As3600 (Su üstü Muharebe), 4 Ada sınıfı (Çevik ASW tarama gemisi), Milden ve Reis sınıfları desteğinde Tcg Anadolu, muhtemel uçak gemisi ve siha gemileri eskortluğunda açık deniz görev filosu amacıyla kullanılacağını düşünüyorum.
Bunlar tabi sadece benim kişisel vizyonum ve fikirlerimden ibaret. Bu planların hepsini paramparça edecek siha ve siha taşıyıcı gemi gibi bir konsept var mesela.
Biraz uzun oldu ama umarım aydınlatıcı olmuştur.
