Gönderen Konu: Anti tank silahları, yapabilecekleri ve aktif tank koruma sistemleri  (Okunma sayısı 2028 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı fırtına06

  • Site Yetkilisi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 4989
  • 230
  • DefenceTurk.com
Fırat Kalkanı operasyonu kapsamında Türk tanklarının anti tank silahları ile vuruldu. Peki bu silahlara karşı tankları koruyabilecek bir teknoloji yok mu? Bu silahların özellikleri neler?



Fırat Kalkanı kapsamında operasyon tüm hızıyla sürerken gelen şehit haberi tüm ülkede derin bir üzüntü yarattı. Cerablus’ta iki tanka gerçekleştirilen roketli saldırıda tankların birinde yer alan 4 askerden biri şehit olurken diğer üç tanesi ağır şekilde yaralandı. Diğer tankta ise hafif hasar meydana geldi. Tüm bu gelişmelerin ardından sosyal medyada ve ülke gündeminde tankların bu tür roketli saldırılara karşı neden bu kadar zayıf olduğu veya neler yapılabileceği ile ilgili bir çok teori ortaya atıldı.
 
Tankımız Kornet ile Vuruldu

Cerablus’ta Türk tankını vuran ve bir askerin şehit olmasına neden olan anti tank silahı resmi olarak doğrulanmasa da büyük olasılıkla yarı otomatik lazer güdümlü tank savar füzesi Kornet. 1994 yılında tanıtılan ve o tarihten bu yana Rus ordusunun envanterinde olan Kornet, en gelişmiş anti tank silahlarından biri olarak gösteriliyor. 27 kilogram ağırlığındaki silah, 100 metre ile 5 kilometre arasında etkili menzile sahip. Rusya’nın set olarak sattığı bu teknoloji 1 fırlatıcı sistem ve 10 roket ile birlikte 875 bin dolara satılıyor.



Tanklara ve helikopterlere karşı kullanılan füze, Türk Silahlı Kuvvetleri envanterinde de bulunuyor. 2006 İsrail – Lübnan savaşında Hizbullah güçlerinin Rusya’nın Suriye’ye sattığı füzelerin bir kısmını ele geçirerek İsrail’e karşı kullanması, füzelerin ne kadar güçlü olduğunu ortaya çıkan en önemli olayların başında geliyor. İsrail’in Merkava tanklarına karşı büyük başarı gösteren Kornet füzeleri, İsrail’i ciddi anlamda zor duruma sokmuştu. Hatta İsrail, Rusya’yı Hizbullah’a bu roketleri temin etmekle suçlamış ancak Rusya bu durumu kesin bir dille inkar etmişti. Sonradan bu silahların Hizbullah’ın eline Suriye üzerinden geçtiği söylenmişti.   

Akitf Tank Koruma Sistemi

Kornet’lerin Merkava tankları üzerindeki etkisi, aktif koruma sistemleri konusundaki çalışmaların da stratejik önem kazanmasına zemin hazırlamış oldu bir anlamda. Gerçi her ne kadar Rusya’nın elinde Drozd ve bu teknolojinin güncellenmiş hali Arena, Ukrayna tarafından hazırlanan Zaslon gibi teknolojiler olsa da Kornet’ler nedeni ile en çok kaybı veren isim olan İsrail’deki teknolojiler an itibariyle bu alandaki en iyi seçenekler olarak gösteriliyor.   

Hard Kill – Soft Kill Ayrımı

Detaylara girmeden önce aktif koruma sistemlerindeki hard kill - soft kill ayrımından da bahsedelim. Hard kill adı verilen sistemler, tanka yaklaşan roketi ya da herhangi bir mühimmatı, tanka temas etmeden havada imha ederek, zırhın zarar görmesini engelliyor. Soft kill’de ise atılan roketteki güdümün etrafa yayılan yanıltıcı mühimmatlar ile yanlış noktaya yönlendirilerek tankın zarar görmesinin engellenmesi anlamını taşıyor. İsrail’in elinde de hard kill özellikli iki önemli güç var.   

Trophy Aktif Koruma Sistemi

Bunlardan ilki hard kill sınıfındaki Trophy. İsrail’li iki şirket tarafından geliştirilen teknoloji, Rafael Advanced Defence System ve Elta Group Israel Aircraft Industries isimli iki kurumun 10 yıllık birlikte çalışmasının ürünü. Sistem, her türden tanka entegre edilebiliyor. Özellikle radar teknolojisi son derece gelişmiş olan ve başarılı çalışan Trophy, 2010 yılında İsrail ordusu tarafından test edilmeye başlandı. 2011 yılında Merkava tankları, Trophy entegre edilmiş olarak göreve hazırdı.



Trophy, ilk büyük başarılı sınavını ise Temmuz 2014’te verdi. İsrail’in sözde Koruyu Hat Operasyonu ile binlerce sivili hedef alarak başlattığı operasyonda Trophy entegreli Merkava tankları, Hamas, El Fetih gibi direniş gruplarının ateşlediği Kornet, Metis ve RPG-29 gibi anti tank silahlarından atılan tüm roketlere karşı başarılı bir savunma sergilemiş ve kesin olarak tespit edilmiş 14 füzeden tankları korumayı başarmış.

Tanka doğru yaklaşan anti tank füzelerini karşı saldırı yaparak havada imha eden Trophy, saçma benzeri bir mühimmat kullanarak bu imha işlemini gerçekleştiriyor. Dolayısıyla o esnada tankın etrafında bulunan askeri birliklere de ciddi zararlar verebilmekte. En büyük dezavantajı olarak gösterilen Trophy’nin bu durumu nedeni ile tankın yakınında asker bulundurulamıyor.

Iron Fist Aktif Koruma Sistemi

Tam bu noktada ise devreye Iron Fist adı verilen yine İsrail tarafından geliştirilmiş bir başka aktif koruma sistemi giriyor. Radar sistemi Boeing’in eski CEO’su Herzl Boedinger tarafından kurulan RADA Electronic Industries tarafından geliştirilen ve pasif kızılötesi detektör ile desteklenen sistem, son derece hafif bir yapıda oluşu ile öne çıkıyor.



Parça dağılımsız patlama gerçekleştirerek tehdit unsuru roketleri veya diğer mühimmatları havada yok edebilen Iron Fist, bu yönü ile tankın dışındaki askerlere de zarar vermiyor. Bu sayede Trophy’den daha etkili olan teknoloji, hafif oluşunun avantajı ile hareket kabiliyeti yüksek, hafif zırhlı tanklara da entegre edilebiliyor.

ABD Iron Fist Kullanacak

ABD ordusu İsrail’in elindeki bu her iki teknolojiyi de bir süre test etmiş. Radarı çok başarılı olmasına karşın çok ağır oluşu nedeni ile Trophy’den vazgeçen ABD, Iron Fist entegrasyonu için Haziran 2016’da bir çalışma başlatmış durumda. Bu arada Iron Fist, Trophy’den çok daha hafif olmasının yanı sıra maliyet anlamında da daha hesaplı.


                                                                              Trophy entegre edilmiş Merkava tankı

Trophy’nin Radarı, Iron Fist’in İmha Gücü Birleşiyor

Elinde böylesine iki önemli güç bulunan İsrail hükümeti, her iki sistemin olumlu yanlarını taşıyan tek bir teknoloji geliştirilmesi adına, ilgili şirketlerle çeşitli görüşmeler yürütmüş. Çalışmaların sonunda zor da olsa ikna olan Iron Fist ve Trophy geliştirici ekibi, en az Trophy’nin radar yetenekleri kadar üstün, Iron Fist kadar hafif, ucuz ve parça dağılımsız patlama yapabilen bir model üzerinde çalışmaya başlamış. Projede Trophy’nin geliştirici Raphael ana şirket olarak görevi üstlenmiş durumda.   

ASELSAN’dan AKKOR

Tabi tüm bunlardan bahsetmişken ASELSAN’ın üzerinde çalıştığı AKKOR sisteminden bahsetmemek de olmaz. 2008 yılından bu yana Altay tankına entegre edilmesi için geliştirilen aktif koruma sistemi AKKOR, Altay tankına 360 derecelik bir koruma kalkanı oluşturacak. Bir radar sistemine bağlı çalışacak olan teknolojide Roketsan tarafından geliştirilen roketlerde mühimmatın üzerindeki tapa, çarpışma anının en uygun durumunu ölçümleyerek patlamayı hesaplıyor.  Bu da AKKOR’un benzerlerinden daha hassas ve üstün bir yapıda olacağı iddia ediliyor. Bu teknolojinin detaylarından ise ilerleyen dönemde daha kapsamlı olarak haberdar olabileceğiz.   Bulunduğu coğrafyadaki koşullar, İsrail’i aktif tank koruma teknolojileri konusunda dünyanın en başarılı ismi olmaya mecbur bırakmış. Bunun sonucunda da Trophy ve Iron Fist gibi iki önemli güç ile yetinmeyerek daha iyisi için çalışmalara başlamış durumda. Umarız büyük umutlar bağlanan Altay tankına eklenecek AKKOR sistemi, yerli üretim tankımızı koruma konusunda da dünyadaki emsalleri ile boy ölçüşecek kadar iyi olur.

Donanımhaber.com'dan alıntıdır.

http://www.donanimhaber.com/savunma-sanayi/haberleri/Anti-tank-silahlari-yapabilecekleri-ve-aktif-tank-koruma-sistemleri.htm