Anket

Hükümetin "kürt açılımı" politikasını destekliyormusunuz?

Hayır desteklemiyorum,şiddetle karşıyım
61 (77.2%)
Evet destekliyorum, çok olumlu buluyorum
10 (12.7%)
Kararsızım, çünkü sonuçları hakkında emin olamıyorum
8 (10.1%)

Toplam Oy Verenler: 79

Gönderen Konu: PKK İle Mücadele  (Okunma sayısı 1424456 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Şahinbey

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 514
  • 0
Ynt: PKK İle Mücadele
« Yanıtla #70 : 06 Temmuz 2009, 14:45:30 »
Kuzey Irak'taki Kandil dağında barınan PKK'nın elebaşı Murat Karayılan, Türkiye'nin PKK'ya yönelik kapsamlı sınır ötesi harekât hazırlığında olduğunu iddia etti. Operasyonla ilgili Türkiye'nin, Suriye, İran ve Irak'la ortak karar aldığını öne süren Karayılan, Kuzey Irak Kürt yönetimini ikna etmeye çalıştığını da ileri sürdü.

DİYARBAKIR (AHT)

Rusya'nın Sesi Radyosu'ndaki bir programda konuşan PKK'lı Murat Karayılan, İran, Suriye, Türkiye ve Irak'ın eş zamanlı operasyon başlatma hazırlığında olduğunu iddia etti.

İran, Suriye ve Irak hükümetlerinin Kuzey Irak Kürt yönetimini ikna etmeye çalıştığını ifade eden PKK'lı Karayılan, "Türkiye, PKK'ya yönelik dört koldan bir saldırı gerçekleştirmek için gizli görüşmeler yürütüyor. Suriye ve İran Türkiye'nin bu kararını kabul etti, Irak hükümetinin Arap temsilcileri kabul yönünde tutum takınırken, Kuzey Iraklı Kürtler'in ise bu plana karşı çıkıyor" dedi.

Örgüte yönelik imha hareketi geliştirilmek istendiğini söyleyen Karayılan, "Bu konuda, Türk devleti bazı gizli heyetlerle Irak hükümeti ile gizli görüşmeler yürütüyor. İran ve Suriye'den sonra Irak hükümeti ve Kürdistan hareketlerini ikna etmek istiyor. Eğer bu güçler de destek verirlerse dört taraftan kapsamlı bir saldırı gerçekleştirmek istiyorlar. Tek gerekçe ise 'PKK hepimiz için büyük sorunlar yaratıyor, büyük bir tehdit oluşturuyor.' Eğer bu plan gerçekleşirse ilk önce bize darbe vurulacak, daha sonra da, tüm Kürt yönetimine sıra gelecek. Çünkü devletler, Kürt düşmanlığını yapıyor. Irak merkezi hükümeti içten içe Kürdistan düşmanlığını yapıyor. İran onlara dost gibi görünüyor. Ama o da düşmanlık yapıyor. Bu planın hayata geçip geçmemesi Kürdistan hükümetine bağlı" iddialarında bulundu.

Kaynak:http://www.haberturk.com/haber.asp?id=157356&cat=200&dt=2009/07/06

İnşallah müjdeyi senin ağzından almış oluruz Karayılan denen zavallı >:(

Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44315
  • 615
Ynt: PKK İle Mücadele
« Yanıtla #71 : 07 Temmuz 2009, 11:33:59 »
İç hesaplaşma büyüyerek devam ediyor!

07.07.2009 10:31
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kara ve hava harekatıyla ağır kayıplar vermeye devam eden, İran ve Suriye'nin yanı sıra Avrupa ülkelerinde gerçekleştirilen operasyonlar sonrasında kadro ve finansman krizi yaşayan terör örgütü PKK'da iç hesaplaşma büyüyerek devam ediyor.

Örgütün silahlı kanadının sözde sorumlusu Suriyeli Fehman Hüseyin görevinden alınarak yerine Sofi Nurettin getirildi. Örgütün talebi doğrultusunda hazırladıkları raporda ağır eleştirilere yer veren iki kişi silahla vurularak infaz edildi.

Güvenlik güçleri tarafından gerçekleştirilen operasyonlarda ele geçirilen dokümanların yanı sıra ''Etkin Pişmanlık Yasası''ndan yararlanmak amacıyla teslim olan örgüt mensuplarının ifadelerine göre, liderlik kavgasına girerek örgütte ''Suriyeli-Türkiyeli'' kadrolar arasında iç hesaplaşmaların yaşanmasına neden olan terör örgütünün silahlı kanadının sözde sorumlusu Suriye kökenli ''Dr. Bahoz Erdal'' kod adlı Fehman Hüseyin, görevinden alındı ve yerine Murat Karayılan'ın talimatıyla Sofi Nurettin getirildi. ''Örgütü pasif kalmakla'' eleştiren ve Murat Karayılan ile girdiği elebaşılık çekişmesinde örgüt içinde çok sayıda kişinin ölümüne yol açan Fehman Hüseyin'in görevden alınmasının örgüt kadrolarında büyük rahatsızlığa neden olduğu kaydedildi.

Terör örgütünün Irak'ın kuzeyindeki Dola Koge kampında faaliyet gösteren ''İskender'' ve ''Hogir'' kod adlı sorumluları, Murat Karayılan'ın talimatı doğrultusunda ''Örgütün mevcut durumu ve yeni stratejisinin ne olması gerektiği'' konusunda bir rapor hazırladı.

Avrupa ülkelerinin yanı sıra İran, Irak, Suriye ve Türkiye'deki kadrolarla bire bir görüştükten sonra hazırlandığı öne sürülen raporda yer verilen konuların Murat Karayılan'ı kızdırdığı ortaya çıktı. Terörist Murat Karayılan tarafından duyurulması yasaklanan, ancak kırsal alandaki kadrolara sızan raporda özetle şu öz eleştirilere yer veriliyor:

''Özellikle Avrupa alanında otorite boşluğu yaşanıyor. Avrupa sorumluluğuna getirilen Sabri Ok, Rıza Altun'un ekibini tasfiyede yetersiz kaldı. Avrupalı kadrolar arasında rant paylaşımı çoğaldı. Avrupa ülkelerini yıllarca mesken tutmuş olan bazı örgüt sorumluları yaşadıkları ülkelerde oturma izni almalarını müteakip gizli servislerle yakın işbirliği içerisinde hareket ediyorlar. Bunlar örgüt adına toplanan paraları gizli banka hesaplarına aktarırlarken, çıkarları doğrultusunda örgütün Avrupa yapılanmasını deşifre etmekten de çekinmiyorlar.

Nitekim son dönemde Avrupa ülkelerinde PKK'ya yönelik eş zamanlı gerçekleştirilen operasyonlar bunu işaret ediyor. PKK'ya finansman ve kadro temini konusunda ağır bir darbe vuran operasyonlar nedeniyle örgütün önde gelen sorumlularının birer birer tutuklandıkları ve gerek otorite boşluğunun tırmanması, gerekse bunların yerlerine getirilecek kadro temini konusunda kriz yaşanıyor. Öte yandan, Avrupa'da şartların iyi olması nedeniyle kırsal alandan Avrupa alanına geçmek isteyen örgüt kadrolarının sayısında rekor düzeyde artış var. Dolayısıyla PKK, siyasi, diplomatik ve askeri alanda beklenilen hedeflerin çok gerisinde kalmıştır.''

Raporda, ''örgütün silahlı kanadının tepesinde yapılan değişiklikler sonrasında kırsal kadrolarda morallerin bozulması ve boşluk yaşanması nedeniyle, 2009 yılının ilk altı ayında rekor kayıp yaşandığına yer verilerek, bu durumun örgüte katılımları azalttığına'' yer verildi. Kürt siyasetçilerin ve özellikle bazı belediye başkanlarının, ''Kürt gençlerinin kanı üzerinden prim sağlamaya yönelik çalışmaları da kadrolardaki rahatsızlığı artırmakta, güven bunalımına ve tepkilerin yükselmesine neden olmaktadır'' denilen raporda, ''özellikle kırsal kadrolarda genel af, dağların boşaltılması ve silahlı mücadelenin sona erdirilmesi yönünde büyük bir beklentiye neden olduğu'' belirtildi.

-RAPORU HAZIRLAYANLARA İNFAZ-

Murat Karayılan'ın, raporu hazırlayan ''İskender'' ve ''Hogir'' kod adlı kişiler ile bunlara yardımcı olan ''Mahir-Atakan'' kod adlı İbrahim Çoban'ı önce sorguya çektirdiği, sonra da hapisle cezalandırdığı belirlendi. Burada işkence gördüğü belirtilen ''İskender'' ve ''Hogir'' kod adlı örgüt sorumluları ''firar etmek isterlerken'' öldürüldüğü açıklandı.

Terör örgütünün silahlı kadrolar tarafından sevilen ve önemli bir taraftar kitlesi olduğu öne sürülen ''Mahir-Atakan'' kod adlı İbrahim Çoban'ın ise tepkilerden çekinildiği için öldürülmeyip, operasyonların en yoğun olduğu riskli bölgelerin başında gelen Tunceli kırsalına gönderildiği kaydedildi.

AA
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44315
  • 615
Ynt: PKK İle Mücadele
« Yanıtla #72 : 10 Temmuz 2009, 12:48:55 »
   
İran'dan terör örgütüne darbe
Terör örgütü PKK/PJAK'a yönelik operasyonları aralıksız sürdüren İran, terör örgütü mensubu 4 kişiyi ölü ele geçirdi.

10.07.2009 12:21

Terör örgütü PKK/PJAK'a yönelik operasyonları aralıksız sürdüren İran, yakaladığı terör örgütü sorumlularını idamla veya ağır hapisle cezalandırıyor.

İran güvenlik güçleri, Salmas kırsalında terör örgütüne yönelik operasyon gerçekleştirdi. Silahlı çatışmanın çıktığı operasyonda terör örgütü Salmas bölgesi sorumluları "Rızgar" kod adlı Mahir Dinler ve "Serhad" kod adlı Selim Balbal'ın da aralarında bulunduğu 4 terörist öldürüldü. Operasyonda iki örgüt mensubu da yakalandı.

Bu arada, İngilizce yayın yapan devlet televizyonu Press TV, İran güvenlik güçlerinin geçtiğimiz günlerde Irak sınırında terör örgütüne yönelik gerçekleştirilen operasyonlarda ilk kez savaş uçağı kullandığını ve teröristlerin ağır kayıplar verdiğini duyurdu.

İran güvenlik güçlerince Urmiye, Sine, Merivan, Kirmaşan ve Piranşehir kentlerinde bir süre önce gerçekleştirilen operasyonda silahlarıyla birlikte yakalanan terör örgütü sorumlularının yargılanmasının tamamlandığı bildirildi.

İran Devrim Mahkemeleri'nde yargılanmaları sona eren terör örgütü sorumlularından Hüseyin Hizri, Şakir Baki, Zeynep Celaliyan isimli teröristler "Terör örgütü PKK/PJAK adına silahlı eylem yapmak, cinayet, silahlı gasp ve teröre başvurmak, adam kaçırmak, bölge halkını tehdit etmek, İran'ın ulusal güvenliğini tehdit etmek ve terör örgütüne finansman sağlamak amacıyla uyuşturucu ticareti yapmak" suçlamalarından idam cezasına çarptırıldı. Davada, Adnan Hasanpur ve Abdulvahid Botimar isimli teröristlere ise 12 yıl ağır hapis cezası verildi.

İran'da daha önce de Enver Hüseyin Penahi, Ferzad Kemanger, Ferhad Vekili, Eli Heyderiyan, Erselan Evliyayi, Hebibullah Letifi, İhsan Fetahiyan, Fesih Yasemini, Rustem Arkiya, Şerko Maarfi, Ferhat Çalış, Enver Rostemi, Şakir Baki ve Ramazan Ahmet isimli terör örgütü mensupları idam cezasına çarptırılmıştı. İdam cezasına çarptırılan teröristlerin, üst mahkemeye yaptıkları itirazların kabul edilmediği ve idam uygulamalarının önümüzdeki aylarda gerçekleştirilebileceği öne sürüldü.

İran Ordusu'nun, İran-Irak sınırındaki terör örgütü kamplarına yönelik olarak karadan ve havadan gerçekleştirdiği harekata yönelik olarak bir basın açıklaması yapan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hasan Kaşkavi, İran'ın, Irak'ın toprak bütünlüğüne saygı duyduğunu ve desteklediğini, ancak Irak'ın da Batı hükümetleri tarafından bile terörist grup olarak gösterilen terör örgütü PKK/PEJAK'ın faaliyetlerine karşı özel tedbirler almasının beklenildiğini söylemişti. İran Uyuşturucuyla Mücadele Genel Müdürü General Hamid Reza Hhosseinabadi ise terör örgütünün uyuşturucu ticareti ve kaçakçılık faaliyetlerine karşı Türkiye ile yakın işbirliği içinde olunduğunu belirterek, "PKK/PJAK terör örgütü uyuşturucudan besleniyor, para kaynakları uyuşturucu. PJAK ile bölgede, batı sınırında çok sert mücadele ediyoruz" demişti.

AA
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44315
  • 615
Ynt: PKK İle Mücadele
« Yanıtla #73 : 11 Temmuz 2009, 17:22:41 »
DTP'li Emine Ayna, Diyarbakır il kongresinde ''Atatürkün Kürtlere verdiği sözü yerine getirin' dedi

DTP Diyarbakır İl Kongresi, yine partililerin çok tartışılacak sözleriyle gündeme geldi... DTP Eş Başkanı Emine Ayna, Atatürk tarafından Kürtlere muhtariyet ve özerkli sözü verildiğini iddia ederek "Atatürk'ün Kürtlere verdiği sözleri yerine getirin" dedi.

İşte Emine Aynâ'nın o sözleri:


"Bize hep şu söyleniyor. Kürt sorununun çözümünde neden PKK, neden sayın öcalan diyorsunuz. Biz, Kürt sorunundan bahs ederken PKK'yı ve Öcalan'ı önemsediğimi söylüyoruz, kulak verilmesini söylüyoruz. Kürt halkının tarihi çok fazla derslerle doludur. Kürt halkının tarihi sürekli kandırılmalarla doludur. Hep kandırılmıştır Kürtler. Hep belli bir amaç uğruna Kürtler birlikte harekete ikna edilmiş, Kürtlerin haklarının ve taleplerinin verileceği söylenmiştir Ama, o amaç gerçekleştikten sonra Kürtlerin hakları, talepleri unutulmuştur. Bu yüzden PKK ve Öcalan önemli diyoruz. Hep şu söyleniyor Türklerle-Kürtler kardeştir. Kürt halkıyla Türk halkı omuz omuza savaşarak Türkiye'yi işgallerden kurtarıp kurmuştur. İşte o kurtuluş savaşı Kürtlerle birlikte verilirken 24 nisan 1920'de Kürt halkına bir söz verildi.

2. Kürt halkına Mustafa Kemal Atatürk en yakın çalışma arkadaşlarına dedi ki, (Kürtleri tanıyoruz. Biz tüm halkların kendi kaderini tayin hakkını tanıdığımızı Dünya'ya duyurduk. Bu yüzden Kürtlerin de kendi kaderini tayin hakkı tanırız ancak bütünlük içinde. Özerklik, muhtariyet tanıyarak bu mümkündür). Kürt ve Kürt halkına döndü, 24 nisan 1920'de (sizin kendi kaderinizi tayin hakkınızı tanıyoruz. Sizin hakkınızı ve özgürlüğünüzü tanıyoruz ancak şu anda ülkemiz işgal altındadır önce bu savaşı kazanalım) dedi. Kürtlerle birlikte kurtuluş savaşı verildi.

1920-2009, Kürtlerin hala hak, özgürlük, hala kimliklerinin tanınması sorunu var. Mustafa Kemal Atatürk, TC kuruluşunuda bir söz vermiştir, Bu Türkiye Cumhuriyetinin sözüdür, biz böyle algılıyoruz. Eğer gerçekten Atatürk TC nin kurucusu olarak, Ulu önder olarak görülüyorsa verdiği sözü bu günkü yönetenler tutmak zorundadır."


KÜRTÇE PANKARTIN YANINA TÜRK BAYRAĞI


Kürtçe yazılı "Özgür kadın arayişi ve devrimci gençlik çoşkusu ile demokratik toplumu kuralım" pankartının yanına Türk bayrağının asıldığı salonda, sık sık Kürtçe "Biji serok Apo-Yaşasın Başkan APO", "Şehit Namırım-Şehitler ölmez" sloganları atıldı.

Bir çözüm sürecinin başladığını kaydeden Aysel Tuğluk ise şunları söyledi:

"Kürtçe tv bu konseptin bir sonucu oladrak gelişmiştir. Sonrasında İmralı'ya F Tipi cezaevi statüsünün geliştirileceğine dair tartışmalar var. Evet siyaset ve diyalog dışında başka bir yol yöntem kalmamıştır. Silahlı mücadelede dönemi bitmiştir. Devlet artık bunu anlamak zorundadır. Hatta artık öyle bir sürece gireceğizki inanınki kendi askerlerini savaşa götürecek güç bulamayacaklar. Sayın Öcalan'ın açıklayacağı yol haritası tüm bu toz duman arasında ortak geleceğimizi belirleyecek, bir belge bir sözleşme olacaktır. Biz Kürtler onurlu bir gelecek adına şimdiden bunun altına imzamızı atıyoruz"

http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=199479
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Çevrimdışı Şahinbey

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 514
  • 0
Ynt: PKK İle Mücadele
« Yanıtla #74 : 13 Temmuz 2009, 13:19:07 »
İlköğretim okullarında okutulan ‘Öğrenci Andı'nın kaldırılması için kampanya başlatan Mazlum-Der, hazırladığı ve içerisinde garip ifadeler bulunan afişleri Diyarbakır'daki bilboardlara astırdı.

Çizimlerin yer aldığı mizahi dille yeniden yazılan ‘Öğrenci Andı’nda, ‘Ne mutlu Kürdüm, Lazım, Çerkezim, Ermeniyim, Aleviyim... diyene, sonra da dayak yiyene” denildi.

İlköğretimde okutulan ‘Öğrenci andı'nın kaldırılması için daha önce imza kampanyası başlatan Mazlyum- Der, şimdi de bu amaçla hazırladığı afişleri bilboardlara astırdı. ‘Andımız kaldırılsın kampanyası' başlığı ile hazırlanan afişte, ‘Öğrenci Andı' mizahi şekilde yeniden hazırlanarak çizimler eşliğinde afişe yerleştirildi. Hayat Bilgisi dersi ve ‘Andımız' başlığı ile afişte verilen andın metni şöyle yer aldı:


ÖĞRENCİ ANDININ KALDIRILMASI!

“Kürdüm, Lazım, Çerkezim, Ermeniyimi, Aleviyim... Desem de, ben çalışkanım ilkin, büyüyünce işsiz kalsam da. Büyüklerimi görmek, küçüklerimi dövmektir işim. İlk işim yurdumu ve milletimi ‘Üzüm'den çok sevmektir kesinlikle. Ülküm, takla atmak, yere düşmek ve ne olursa olsun taş ile yakalanmamaktır. Ey büyük Kürd, Laz, Çerkez, Ermeni, Alevi... Kaçtığın yoldan, gösterdiğin hedefe oturmadan yürüyeceğime ayran içerim. Varlığım Kürd, Laz, Çerkez, Ermeni, Alevi. Varlığına ceza olsun. "Ne mutlu Kürdüm, Lazım, Çerkezim, Ermeniyim, Aleviyim... Diyene, sonrada dayak yiyene.”

Afişin altında metninin mizahi olarak hazırlandığı belirtilerek, söz konuşu çalışmada amaçlanan olayın öğrenci andının kaldırılması olduğu uyarı yazısı yer aldı.

Kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=199544

Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44315
  • 615
Ynt: PKK İle Mücadele
« Yanıtla #75 : 13 Temmuz 2009, 15:38:50 »
Söz konusu çalışmada amaçlanan olayın aslında ülkenin bütünlüğünü ortadan kaldırmak oldu son derece açık. Mazlum_der midir ne halttır neye ve kime hizmet eden varlıkların bulunduğu birşey. >:( >:(
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Çevrimdışı Şahinbey

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 514
  • 0
Ynt: PKK İle Mücadele
« Yanıtla #76 : 13 Temmuz 2009, 15:43:48 »
Söz konusu çalışmada amaçlanan olayın aslında ülkenin bütünlüğünü ortadan kaldırmak oldu son derece açık. Mazlum_der midir ne halttır neye ve kime hizmet eden varlıkların bulunduğu birşey. >:( >:(

Mazlum-Der "İSLAM DÜNYASININ YENİ İNSAN HAKLARI ÖRGÜTÜ" kendi tanımlarınca...Paçalarından din- iman akıyor >:( >:(

Çevrimdışı Siyah

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 92
  • 0
Ynt: PKK İle Mücadele
« Yanıtla #77 : 14 Temmuz 2009, 02:46:35 »

Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44315
  • 615
Ynt: PKK İle Mücadele
« Yanıtla #78 : 15 Temmuz 2009, 15:19:39 »
DTP'li Tuğluk: ""Bir insanın bile burnu kanarsa bundan AK Parti, CHP ve MHP sorumludur"

15.07.2009 15:01
PKK, İmralı'da bulunan Abdullah Öcalan'ın görüşleri doğrultusunda ilan ettiği ve bugün sona eren sözde eylemsizlik kararını 1 Eylül tarihine kadar uzattığını duyurdu.

Kararı değerlendiren DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk, "1 Eylül tarihinden itibaren bir insanın bile burnu kanarsa bundan AK Parti, CHP ve MHP sorumludur" dedi.

İlyas AKENGİN / DİYARBAKIR (AHT)

PKK'nın 15 Temmuz'da sona eren eylemsizlik kararını 1 Eylül'e kadar uzattığı bildirildi. Terör örgütü PKK, 13 Nisan tarihinde ilan ettiği ve 1 Haziran'a kadar geçerli olduğunu öne sürdüğü sözde 'çatışmazlık' kararını 15 Temmuz'a uzatmıştı. Bugün sona eren sözde eylemsizlik kararı İmralı Cezaevi'nde avukatları ile görüşen Öcalan'ın, Kürt sorununun çözülmesi için ağustos ayına kadar yol haritasını hazırlayacağını söylediğinin öne sürülmesinin ardından, terör örgütü çatışmasızlık kararını bugün 1 Eylül'e kadar uzattığını açıkladı. PKK'ya yakınlığı ile bilinen internet sitesinde PKK'nın sözde 15 Temmuz tarihinde sona eren eylemsizlik kararını 1 Eylül tarihine kadar uzattığı yer aldı.

PKK'nın almış olduğu kararın önemli olduğunu dile getiren DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk, "Çatışmasızlık kararının 1 Eylül tarihine uzatılmasını bekliyorduk. Öcalan'ın ağustos tarihinde deklare edeceği yol haritası ile PKK'nın böyle karar alacağını bekliyorduk. Çok önemli ve olumlu bir karar ancak 1 Eylül süresinin iyi değerlendirilmesi gerekir. Biz siyasiler barış zeminini iyi hazırlamalıyız. Mecliste bulunan tüm siyasiler bu kararı iyi değerlendirmezse bundan sonra yaşanacak ölümlerden onlar sorumludur. TBMM barış için yol haritasını tartışmalı. Bu konuda CHP ve MHP engel olmazsa sorun çözülür. Bu konuda olumlu katkı sunan kim olursa olsun arkasındayız" dedi.

Bu arada Sözde çatışmasızlık sürecinin uzatılması için DTP bugün (15 Temmuz) Diyarbakır'da Genel Başkan Ahmet Türk ve Genel Başkan yardımcısı Emine Ayna'nında katılacağı barış yürüyüşü düzenleyecek.
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44315
  • 615
Ynt: PKK İle Mücadele
« Yanıtla #79 : 15 Temmuz 2009, 15:21:23 »
GENÇLİĞE HİTABE

         Ey Türk gençliği ! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
        Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahilî ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyet'i müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
         Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

                                                                                                    Gazi Mustafa Kemâl ATATÜRK
                                                                                                      20 Ekim 1927
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com