Gönderen Konu: İSTANBUL KANALI  (Okunma sayısı 45369 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Alp

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 583
  • 21
  • DefenceTurk.com
Ynt: İSTANBUL KANALI
« Yanıtla #190 : 01 Temmuz 2021, 19:45:15 »
Kanal istanbul yapılsın yapılmasın tartışmasına girmiyorum... Bir fikrim var buradan da onu ifşa edeyim, belki ilgililerin ilgisini çeker!!!!

Bildiğimiz gibi Karadeniz ve Marmara denizleri arasında çok ciddi bir akıntı var (Karadeniz Marmara istikametinde...) Yalnış hatırlamıyorsam kot farkı dahi var aralarında... Yeni nesil yeşil enerji kaynaklarından biri de deniz dalga enerjisi gibi akıntı enerjisi ... Bir nebzede hidro elektrik santralinde suyun türbinleri çevirmesinide canlandırın gözünüzde...

Oldu ki Kanal İstanbul yapıldı;
Kanalın, kanalet dizaynı kavitasyondan uzak regüler yapılırsa! Karadeniz Marmara istikametinde (kanal olduğu için) akıntıyı planlıyarak coğrafya değişmediği sürece durmaycak akıntı kaynaklı bir enerji, kaynağı elde edilebilir... Artık dizayn belli mesafelerde türbin santralleri olur... içinde arşimet mili olan kanal boyu (akıntı varya) boru sistemi olur... Nebilim Tesla akıntısı olur.... Dizayn en verimliye evrilir... Bu pürüzsüz kanalın ve denizler arası akıntının varlığı sayesinde dünyada hiç bir benzeri olmayan bir hyro elektrik santrali tekniği bile ortaya çıkabilir... Ki ilgilileri çözebilirse akıntıyı regüle etmeyi (kanal demekte budur zaten) ha ne olur Megapolis İstanbula Sürekli neredeyse sadece ilk başlangıç maliyetine enerji kaynağı sağlanmış olur... 

İstiram ederim bu enerji santrali için kanal yapalım demek değildir. Kanal yapılacak ise ek masrafsız marjinal fayda demektir...

Saygılarımla,
Alp
« Son Düzenleme: 01 Temmuz 2021, 19:49:34 Gönderen: Alp »

Çevrimdışı Partikül

  • 2017 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 1555
  • 197
  • DefenceTurk.com
Ynt: İSTANBUL KANALI
« Yanıtla #191 : 01 Temmuz 2021, 22:12:45 »
Halkın iradesi " kanal istiyoruz" diyorsa yapacak birşey yok...

''Halk İradesi'' diye bir şey olamaz! Bu iş akıl, mantık ve bilim işidir. Her iş halka sorulmaz. Halk, bilim kurulu veya uzmanlar heyeti değildir. Kaldı ki, halka mevcut olan bilgi doğru olarak verilmemektedir. Manipüle edilmiş bilgiyle halk referanduma götürülemez, götürülse bile oradan çıkan sonuçtan meşruiyet devşirilemez. Ama devşiriyorlar! Örneğin 2010 referanduma; yapmayın etmeyin dedik ama dinletemedik. Hatta FETÖ başı Fettullah Gülen çıktı ve dedi ki; imkan olsa mezardakileri çıkartıp oy kullandırmak lazımdır dedi -ve muhtemelen de dediklerini yaptılar. Hile hurda, yalan dolan' la 2010 referandumu oylamaya sunuldu, hiçbir şeyden haberi olmayan -O KUTSADIĞINIZ BİLİNÇSİZ HALK KİTLELERİ-  referandumda EVET oyu verdiler. Ondan sonraki süreçte başımıza gelenler, pişmiş tavuğun başına gelmemiştir.

O nedenle HALK NE DERSE O OLUR! düşüncesini bir kenara bırakalım. Bu iş AKIL, MANTIK VE BİLİM işidir.

Çevrimdışı Tigerfish

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 2179
  • 191
Ynt: İSTANBUL KANALI
« Yanıtla #192 : 01 Temmuz 2021, 22:54:26 »
Halkın iradesi " kanal istiyoruz" diyorsa yapacak birşey yok...

''Halk İradesi'' diye bir şey olamaz! Bu iş akıl, mantık ve bilim işidir. Her iş halka sorulmaz. Halk, bilim kurulu veya uzmanlar heyeti değildir. Kaldı ki, halka mevcut olan bilgi doğru olarak verilmemektedir. Manipüle edilmiş bilgiyle halk referanduma götürülemez, götürülse bile oradan çıkan sonuçtan meşruiyet devşirilemez. Ama devşiriyorlar! Örneğin 2010 referanduma; yapmayın etmeyin dedik ama dinletemedik. Hatta FETÖ başı Fettullah Gülen çıktı ve dedi ki; imkan olsa mezardakileri çıkartıp oy kullandırmak lazımdır dedi -ve muhtemelen de dediklerini yaptılar. Hile hurda, yalan dolan' la 2010 referandumu oylamaya sunuldu, hiçbir şeyden haberi olmayan -O KUTSADIĞINIZ BİLİNÇSİZ HALK KİTLELERİ-  referandumda EVET oyu verdiler. Ondan sonraki süreçte başımıza gelenler, pişmiş tavuğun başına gelmemiştir.

O nedenle HALK NE DERSE O OLUR! düşüncesini bir kenara bırakalım. Bu iş AKIL, MANTIK VE BİLİM işidir.

Nerden biliyorsun halkin cogu kanal projesine olumlu baktigini? Yoksa analizini oy dagilimina göremi yapiyorsun?

Halkin cogu neyin yanlis neyin dogru oldugunu bildiginden cok emin olabilirsin. Basarilli yönetimlerin cogu halk irade üzeri dayalidir. Gerisi diktatörlüktür ve korkarim senin de arzuladigin bu tarz yönetim. Bilimsel acisindan stratejik yönünden ben bu projeyi analiz edelim, getirisi ve götürüsü nedir ne olabilir diye tartismaya cagirdim hepinizi, cagirmaz olsaydim. Neredeyse kan gövdeyi götürüyordu.

Yeter ki basimizdaki iktidar gitsin. Gitsin,  güzel bir alternatif varsa yönetim degissin.

Benim vardigim sahsi sonuc, finansal olarak ileride kanal kazancli olabilir. Stratejik, savas ve hele afet durumlarinda Istanbul adasinda sikisik kalan halk zorlanabilir. Savaslarda düsmanin ilk hedefi köprüler olacagi asikar.

Onun icin gelin bu projeyi her yönünden bakalim analiz edelim. Belki bu yorumlari okuyan yetkiler olabilir ve endisemizi ve beklentimizi dile getirebiliriz.


Çevrimdışı Partikül

  • 2017 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 1555
  • 197
  • DefenceTurk.com
Ynt: İSTANBUL KANALI
« Yanıtla #193 : 01 Temmuz 2021, 23:27:57 »
Halkın iradesi " kanal istiyoruz" diyorsa yapacak birşey yok...

''Halk İradesi'' diye bir şey olamaz! Bu iş akıl, mantık ve bilim işidir. Her iş halka sorulmaz. Halk, bilim kurulu veya uzmanlar heyeti değildir. Kaldı ki, halka mevcut olan bilgi doğru olarak verilmemektedir. Manipüle edilmiş bilgiyle halk referanduma götürülemez, götürülse bile oradan çıkan sonuçtan meşruiyet devşirilemez. Ama devşiriyorlar! Örneğin 2010 referanduma; yapmayın etmeyin dedik ama dinletemedik. Hatta FETÖ başı Fettullah Gülen çıktı ve dedi ki; imkan olsa mezardakileri çıkartıp oy kullandırmak lazımdır dedi -ve muhtemelen de dediklerini yaptılar. Hile hurda, yalan dolan' la 2010 referandumu oylamaya sunuldu, hiçbir şeyden haberi olmayan -O KUTSADIĞINIZ BİLİNÇSİZ HALK KİTLELERİ-  referandumda EVET oyu verdiler. Ondan sonraki süreçte başımıza gelenler, pişmiş tavuğun başına gelmemiştir.

O nedenle HALK NE DERSE O OLUR! düşüncesini bir kenara bırakalım. Bu iş AKIL, MANTIK VE BİLİM işidir.

Nerden biliyorsun halkin cogu kanal projesine olumlu baktigini? Yoksa analizini oy dagilimina göremi yapiyorsun?

Halkin cogu neyin yanlis neyin dogru oldugunu bildiginden cok emin olabilirsin. Basarilli yönetimlerin cogu halk irade üzeri dayalidir. Gerisi diktatörlüktür ve korkarim senin de arzuladigin bu tarz yönetim. Bilimsel acisindan stratejik yönünden ben bu projeyi analiz edelim, getirisi ve götürüsü nedir ne olabilir diye tartismaya cagirdim hepinizi, cagirmaz olsaydim. Neredeyse kan gövdeyi götürüyordu.

Yeter ki basimizdaki iktidar gitsin. Gitsin,  güzel bir alternatif varsa yönetim degissin.

Benim vardigim sahsi sonuc, finansal olarak ileride kanal kazancli olabilir. Stratejik, savas ve hele afet durumlarinda Istanbul adasinda sikisik kalan halk zorlanabilir. Savaslarda düsmanin ilk hedefi köprüler olacagi asikar.

Onun icin gelin bu projeyi her yönünden bakalim analiz edelim. Belki bu yorumlari okuyan yetkiler olabilir ve endisemizi ve beklentimizi dile getirebiliriz.

Kesinle KATILMIYORUM:) Bakınız PLATON ne diyor;

Demokrasinin esas prensibi, halkın egemenliğidir. Ama milletin kendini yönetecekleri iyi seçebilmesi için, yetişkin ve iyi eğitim görmüş olması şarttır. Eğer bu sağlanamazsa demokrasi, otokrasiye geçebilir. Halk övülmeyi sever. Onun için, güzel sözlü demagoglar, kötü de olsalar, başa geçebilirler. Oy toplamasını bilen herkesin, devleti idare edebileceği zannedilir. Demokrasi, bir eğitim işidir. Eğitimsiz kitlelerle demokrasiye geçilirse oligarşi olur. Devam edilirse demagoglar türer. Demagoglardan da diktatörler çıkar.

demiştir. Ve bunu söyleyeli nereden baksan 2400 yıl olmuştur. Ve Platon' un yerden göğe kadar halkı olduğu tecrübe ederek öğrenmiş bulunuyoruz. O çok kutsadığınız halk kitleleri; büyük Atatürk' ün onlara hediye ettiği HALK İRADESİNİN nimetlerini anlamayarak, bütün yetkiyi götürüp tek bir adama vermiştir. Yani Demokrasiden Otokrasiye gelmiş olduk. Özetle Platon haklı çıkmıştır.

Bakınız bu konuda II. Abdülhamit ne diyor. Hiç sevmediğim, İsmini anmak dahi istemediğim bir insandan yani II. Abdülhamit' ten alıntı yaparak bir gerçeğin hakkını daha teslim edelim. II. Abdülhamit' e İngiliz Times Gazetesinden bir röportaj teklifi gelir. Kabul eder ve sormuş oldukları bir soruya vermiş olduğu cevap ilginçtir;

“Beni Hürriyete muhalif görenler yanılıyorlar. Kullanmasını bilmeyen bir memlekete hürriyet vermek, kullanmasını bilmeyen birine tüfek vermeye benzer. Herif, babasını, anasını, kardeşlerini öldürür. Sonra döner kendi kendisini vurur.”

demiştir. Elbette Abdülhamit kendi nefsi için Hürriyet ve Meşrutiyeti zamansız ve gereksiz görüyordu. O hesap, her ne kadar baştan sonra yanlış bir insan olmasına rağmen; bozuk saatin her gün iki kere doğru göstermesi gibi, bu tespitinin hakkını da vermek gerekir.

Peki, bugün için gelinen noktada; halk kendisine verilen hakları götürüp -bizim kesinlikle tasvip etmediğimiz, layık görmediğimiz, kesinlikle hazzetmediğimiz, hiç bir zaman da sevmeyeceğimiz- sıradan herhangi bir insana vermemiş midir?

Şimdi sen bu meseleyi götürüp; Kanal İstanbul yapılsın mı yapılmasın mı? diye halka soracaksın öyle mi?

Ne olacağını ben şimdiden söylemiş olayım; Abdülhamit' in dediği gibi; millet gidecek EVET KANAL İSTANBUL YAPILSIN diyecek... 10-15 yıl sonra da: ELLERİM KIRILSAYDI DA EVET OYU VERMESEYDİM diyerek için içinden çıkacaktır.   

Çevrimdışı SKYWOLF

  • SKYWOLF
  • Genel Yetkili
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 44295
  • 612
Ynt: İSTANBUL KANALI
« Yanıtla #194 : 02 Temmuz 2021, 08:03:04 »
Şimdiye kadar yapılan projelerden ne kadar kar elde ettik? Ne kadar zarar ettik? Geçiş garantili köprüler, yollar vs bunların kar/zarar oranını bilen var mı? Kanal projesinden kar mı edeceğiz yoksa zarar mı? İki kıta arasında bir tüp geçit ve üç köprü, deniz araçları ile ulaşımı güç bela sağlarken, karşıya bir kanal açıp üzerine yine ulaşım için köprüler yapmak için para akıtmak ne derece mantıklı? Dün yine elektrik ve doğalgaza zam geldi! Gördüğüm herkes isyanda. Hani İMF'ye borç para verecek kadar ekonomimiz iyiydi ya bir ara, şimdi 80'li yıllardaki gibi her gün zam haberleri geliyor. Demek ki devlete para lazım. Kimse corona virüs, sınırötesi operasyonlar vs bahaneler ardına sığınarak savunmasın. Hem para yok, porsiyonları küçültelim deniyor, hem de 15 milyar dolar para getirisi/ götürüsü bile açıklanamayan bir kanal projesine harcanmak isteniyor. Halen kimse net olarak bilmiyor ne kazanıp ne kaybedeceğimizi? Halen mantıklı ve net, şeffaf açıklama yok! Belirsizlikler her zaman kriz yaratır. Bu kaçınılmazdır.

Göz boyayacak değil, kar sağlayacak yatırımlar yapmamız şart! Üretim yapmadan vergi ile gemi yürümez. Bütün yük, az sayıdaki üreticinin ve vatandaşın sırtına biner! Vergiler yükselir, sürekli, her şeye zam gelir. Refah gider, umutsuzluk  ve hayal kırıklığı gelir. Sonrası Kaos! Üretip satmadan, bol bol tüketerek kazanç sağlanmaz! Bunu bilmek için ekonomi veya siyaset alanında uzman olmaya gerek yok!
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Çevrimdışı metin62

  • 2020 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 2338
  • 182
  • DefenceTurk.com
Ynt: İSTANBUL KANALI
« Yanıtla #195 : 02 Temmuz 2021, 09:19:53 »
Şimdiye kadar yapılan projelerden ne kadar kar elde ettik? Ne kadar zarar ettik? Geçiş garantili köprüler, yollar vs bunların kar/zarar oranını bilen var mı? Kanal projesinden kar mı edeceğiz yoksa zarar mı? İki kıta arasında bir tüp geçit ve üç köprü, deniz araçları ile ulaşımı güç bela sağlarken, karşıya bir kanal açıp üzerine yine ulaşım için köprüler yapmak için para akıtmak ne derece mantıklı? Dün yine elektrik ve doğalgaza zam geldi! Gördüğüm herkes isyanda. Hani İMF'ye borç para verecek kadar ekonomimiz iyiydi ya bir ara, şimdi 80'li yıllardaki gibi her gün zam haberleri geliyor. Demek ki devlete para lazım. Kimse corona virüs, sınırötesi operasyonlar vs bahaneler ardına sığınarak savunmasın. Hem para yok, porsiyonları küçültelim deniyor, hem de 15 milyar dolar para getirisi/ götürüsü bile açıklanamayan bir kanal projesine harcanmak isteniyor. Halen kimse net olarak bilmiyor ne kazanıp ne kaybedeceğimizi? Halen mantıklı ve net, şeffaf açıklama yok! Belirsizlikler her zaman kriz yaratır. Bu kaçınılmazdır.

Göz boyayacak değil, kar sağlayacak yatırımlar yapmamız şart! Üretim yapmadan vergi ile gemi yürümez. Bütün yük, az sayıdaki üreticinin ve vatandaşın sırtına biner! Vergiler yükselir, sürekli, her şeye zam gelir. Refah gider, umutsuzluk  ve hayal kırıklığı gelir. Sonrası Kaos! Üretip satmadan, bol bol tüketerek kazanç sağlanmaz! Bunu bilmek için ekonomi veya siyaset alanında uzman olmaya gerek yok!

Yeterince icten gelen bir veryansin olmus  Sn SKYWOLF .
" Ayrica bana da ekleyecek birsey birakmadin icin Sagol "  +1

Çevrimdışı serkan1976

  • 2022 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 7659
  • 454
  • DefenceTurk.com
Ynt: İSTANBUL KANALI
« Yanıtla #196 : 02 Temmuz 2021, 10:23:05 »
Partikül hocam ;  Platon biraz da hocası Sokrates demokrasi taraftarlarınca idam edildiği için sevmez demokrasiyi.
Demokrasi bilinçli bireylerden oluşmuş bir toplum için güzel bir yönetim biçimi.
Ama biraz derin düşünürsek bilinçsiz bir toplum için bile demokrasi diğer yönetim biçimlerinden yine de çok daha iyidir.
Düşünsenize demokrasi uygulanan bir toplumda bu kadar insan hakları vb sorunlar yaşanıyor ya bir de başka yönetim biçimleri olsaydı halimiz nice olurdu?
Şimdi hiç değilse 3-5 gazete,dernek vb sesimizi duyuruyor , halkı bilinçlendiriyor.

Ben yaşadığım şehirde bundan 5 sene evvel caddelerde bol bol AKP standı görüyordum artık bu standart açmaya cesaret edemiyorlar. Millet artık yaşananları görüyor , çatır çatır isyan ediyor,eleştiriyor. Bu da demokrasinin nimeti işte.

Kanal İstanbul 'a yapılan muhalefeti bu kadar küçümsemeyin.Bakın Akp bütün büyük şehirleri kaybetti.
Halkın iradesini küçümsemeyin sakın ola...


Çevrimdışı korsan

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 360
  • 15
  • DefenceTurk.com
Ynt: İSTANBUL KANALI
« Yanıtla #197 : 02 Temmuz 2021, 13:15:41 »
Manhattan lafını ilk nerede duyduğumu sonunda hatırladım.

https://www.youtube.com/watch?v=5pBO1hYqqGo

Çevrimdışı serkan1976

  • 2022 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 7659
  • 454
  • DefenceTurk.com
Ynt: İSTANBUL KANALI
« Yanıtla #198 : 02 Temmuz 2021, 14:16:45 »
Tigerfish'in hayatı da tehlikede demek ki. İstanbul'da Kanal bölgesinde Manhattan yaratılacak fikrini biz ilk olarak ondan duyduk...


Çevrimdışı ACE

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 746
  • 132
Ynt: İSTANBUL KANALI
« Yanıtla #199 : 04 Temmuz 2021, 09:42:54 »
Şimdiye kadar yapılan projelerden ne kadar kar elde ettik? Ne kadar zarar ettik? Geçiş garantili köprüler, yollar vs bunların kar/zarar oranını bilen var mı? Kanal projesinden kar mı edeceğiz yoksa zarar mı? İki kıta arasında bir tüp geçit ve üç köprü, deniz araçları ile ulaşımı güç bela sağlarken, karşıya bir kanal açıp üzerine yine ulaşım için köprüler yapmak için para akıtmak ne derece mantıklı? Dün yine elektrik ve doğalgaza zam geldi! Gördüğüm herkes isyanda. Hani İMF'ye borç para verecek kadar ekonomimiz iyiydi ya bir ara, şimdi 80'li yıllardaki gibi her gün zam haberleri geliyor. Demek ki devlete para lazım. Kimse corona virüs, sınırötesi operasyonlar vs bahaneler ardına sığınarak savunmasın. Hem para yok, porsiyonları küçültelim deniyor, hem de 15 milyar dolar para getirisi/ götürüsü bile açıklanamayan bir kanal projesine harcanmak isteniyor. Halen kimse net olarak bilmiyor ne kazanıp ne kaybedeceğimizi? Halen mantıklı ve net, şeffaf açıklama yok! Belirsizlikler her zaman kriz yaratır. Bu kaçınılmazdır.

Göz boyayacak değil, kar sağlayacak yatırımlar yapmamız şart! Üretim yapmadan vergi ile gemi yürümez. Bütün yük, az sayıdaki üreticinin ve vatandaşın sırtına biner! Vergiler yükselir, sürekli, her şeye zam gelir. Refah gider, umutsuzluk  ve hayal kırıklığı gelir. Sonrası Kaos! Üretip satmadan, bol bol tüketerek kazanç sağlanmaz! Bunu bilmek için ekonomi veya siyaset alanında uzman olmaya gerek yok!

Bu konuları insanlarla konuşurken en büyük takoz ise bu eleştiriyi vatandaş olarak değil de CHP’li olduğunuz için yapıyormuşsunuz gibi lanse etmeleri. Adam diyor ki “peki siz ne yaptınız?” Siz derken neyi kastediyorsun arkadaşım ben çalışan normal biriyim gelip bakanlık mı verdiniz bana da hesap soruyorsun.

Ben CHP’li değilim ve o partiyi de açıkçası diğerinden farklı göremiyorum. 40 yıldır partide çalışıp ekmeğine bakan tiplerle dolu tembel bir oluşum. (Bu arada CHP’nin onlarca yıldır iktidarlıkla alakası yoktur ama bunu anlatmayı dahi beceremez)

Vatandaşın vatandaş olarak eleştirip sorgulaması diye bir tanımı ortadan kaldırdılar. Kesinlikle bir grubun adamı olmalısın onların gözünde. Vatandaşım ben vatandaş. Ulaşımdaki Boğaz engelini geçmek için milyarlarca paraya fahiş köprü yapıyoruz ama sonra yeni bir boğaz yapmak istiyoruz. Ben bilimsel olmayan mantıksız hiç bir şeye evde bile para harcamıyorum. Benim adıma paramı nereye harcıyorlar.

Adam diyor ki şehrin içinden gemi geçmesi tehlikeli Kanaldan geçsin. Eyvallah. Sonra da diyor ki kanalın etrafına şehir kuracağız cazibe merkezi olacak. Eee tehlike?

Boğazdan geçişte uluslararası kanuna göre yeterince para kazanamıyoruz artık kanaldan geçecekler para kazanacağız. Peki o uluslararası anlaşmaları hiçe sayıp nasıl o hattı gemiye kapatabileceksin? Zor kullanamazsın mecbursun adam geçmek istediğinde. Zor kullanabilirim diyorsan şimdi kullan de ki 3 milyon vermeden geçiş yasak. Aynı kapı.

Ben paramı çar çur etmiyorsam vergimi de etmeyecekler.
« Son Düzenleme: 04 Temmuz 2021, 10:12:49 Gönderen: ACE »