Gönderen Konu: İsrail İle İlgili Stratejik Değerlendirmeler ve Haberler  (Okunma sayısı 201720 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Dr kimbell

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 13
  • 0
  • DefenceTurk.com
Ynt: İsrail İle İlgili Stratejik Değerlendirmeler ve Haberler
« Yanıtla #640 : 24 Mayıs 2020, 17:39:54 »
Rusya´nın wagnerle beraber tüm araçlarıyla çekilmesinin sebeblerinden birisi de muhtemel Türkiye-İsrail anlaşmasını gördüğü için olabilir. Belki de temas bile kurmaya başlamış olabilirler. Toplumu buna hazırlamak kalıyor geriye ki zaten bunun gerçekleşmesini isteyenlerin sayısı giderek artıyor.

Battlestar´a katılmamak elde değil, sosyal mecralarda, TV lerde çoğu araştırmacı-yazar geçinen uzmanlardan çok daha iyi ifade etmiş durumu.
« Son Düzenleme: 24 Mayıs 2020, 17:41:30 Gönderen: Dr kimbell »

Çevrimdışı UYVAR

  • YASAKLI
  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 2045
  • -111
Ynt: İsrail İle İlgili Stratejik Değerlendirmeler ve Haberler
« Yanıtla #641 : 24 Mayıs 2020, 17:43:06 »
Peki sana bir soru battlestar. Neden Orta Asya turkleri cekik gozlu ama bu ulke bu kadar esmer? Hic dusundun mu? Asya'dan gocenler iranilesemez zira hazar'in kuzeyinden gocmusler. (Biri gurcistan, digeri ukrayna uzerinden)

İnsan'in herkesten gizlemeye calistigi bir annesi varsa, kendine yeni bir ana figuru yaratir. Kendinde ya da annesinde olmayan butun meziyetleri de ona yukler. Onu bekler. Sizofrenik bir durum degil mi? Ama tum mesih, mehdi, godot hikayelerinin temelinde bu yatar.

Yine insan, kendinde olup da katlanamadigi tum kötü yanlarini baskasina yukleme egilimindedir. Yoksa catlar ölür! Barbar araplar, barbar batililar gibi...

Toplumlar da disil ve eril olmak uzere ikiye ayrilir. Yahudi cemaati de disil bir toplumdur. Savasi bilmezler, ticaret yaparlar dogru. Peki ya muhataplari yagmaci barbarlarsa? İsrail burada devreye girer. Yahudilerin sendikal haklarini korur. Sorun su ki eril bir devlet olarak tasarlanan israil, cinsiyet degistirip aslina rücu ediyor. Bence arap baharinin temelinde de bu yatiyor.

Konudan bagimsiz: Hindistan'a gidersen Tac Mahal'i de ziyaret et derim. Seveceksin.
''Başarının sırrı amaca sadakattir.''

Çevrimdışı BATTLESTAR

  • 2018 ve 2019 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 2672
  • 315
  • DefenceTurk.com
Ynt: İsrail İle İlgili Stratejik Değerlendirmeler ve Haberler
« Yanıtla #642 : 24 Mayıs 2020, 18:51:23 »
Peki sana bir soru battlestar. Neden Orta Asya turkleri cekik gozlu ama bu ulke bu kadar esmer? Hic dusundun mu? Asya'dan gocenler iranilesemez zira hazar'in kuzeyinden gocmusler. (Biri gurcistan, digeri ukrayna uzerinden)

İnsan'in herkesten gizlemeye calistigi bir annesi varsa, kendine yeni bir ana figuru yaratir. Kendinde ya da annesinde olmayan butun meziyetleri de ona yukler. Onu bekler. Sizofrenik bir durum degil mi? Ama tum mesih, mehdi, godot hikayelerinin temelinde bu yatar.

Yine insan, kendinde olup da katlanamadigi tum kötü yanlarini baskasina yukleme egilimindedir. Yoksa catlar ölür! Barbar araplar, barbar batililar gibi...

Toplumlar da disil ve eril olmak uzere ikiye ayrilir. Yahudi cemaati de disil bir toplumdur. Savasi bilmezler, ticaret yaparlar dogru. Peki ya muhataplari yagmaci barbarlarsa? İsrail burada devreye girer. Yahudilerin sendikal haklarini korur. Sorun su ki eril bir devlet olarak tasarlanan israil, cinsiyet degistirip aslina rücu ediyor. Bence arap baharinin temelinde de bu yatiyor.

Konudan bagimsiz: Hindistan'a gidersen Tac Mahal'i de ziyaret et derim. Seveceksin.

Hocam sadece karadeniz tarafından göç olmadı. 750-1055 seneleri arasında yaşayan Oğuz yabgu devletinden ve onların sebebiyet verdiği nedenlerden dolayı olan göçler iran üzerinden oldu Selçuklular'da Osmanlılarda bu kanaldan geldi.

Diğer konularda benzer fikirdeyiz.
Savaş Var Denildiğinde Biz;


Çevrimdışı Yasar

  • 2021 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 3658
  • 360
  • DefenceTurk.com
Ynt: İsrail İle İlgili Stratejik Değerlendirmeler ve Haberler
« Yanıtla #643 : 24 Mayıs 2020, 20:50:44 »
Sn Battlestar,
Uzun yazınıza aynen katılıyorum.
+1
Yahudi şirkette çalışmış, 20+ yıl yahudi şirketlerle ve sahipleriyle bire bir  iş ilişkisinde bulunmuş , yahudi sınıf ve iş arkadaşları olan birisi olarak şunu söyleyebilirim ki İsrail bir yahudi devletidir. Ama büyük İsrail her yahudinin olmazsa olmazı değildir. Çok büyük bir yahudi nüfus İsrail’in Araplara yaptığını onaylamıyor. Genişleme politikası da İsrail anayasasında olan ve İsrail’e göç eden her yahudiye toprak ve iş verme zorunluluğundan kaynaklanıyor. Toplam dünya yahudi nüfusu 15 milyon. Bunların 6.5 milyonu İsrailde 7 milyonu ABD de yaşıyor. İngiltere’de 400 bin, Fransa’da 350bin yahudi var. Diğerleri hemen her ülkeye dağılmış durumda. ABD, Avrupa,  ingiltere ve Fransa daki yahudiler İsrail’e gitmezler. İsrail nüfus olarak yavaş yavaş araplaşan bir topluma sahip.
İsrailliler Kendi emniyetlerini sağlama derdindeler. Bunu bizim iyi kullanmamız lazım.
Araplar bizim soydaşımız değildirler. Tam tersi bizi her fırsatta arkadan vuracak kalleş bir ırktırlar. Dinsel açıdan ben Araplarla hiç bir şekilde bir yakınlık kurmamız gerektiğine inanmıyorum. Soy benim açımdan dinsel yakınlıktan daha önemlidir.
O bakımdan Sn Battlestar ın yazdıklarını destekliyorum.

Çevrimdışı Partikül

  • 2017 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 1555
  • 197
  • DefenceTurk.com
Ynt: İsrail İle İlgili Stratejik Değerlendirmeler ve Haberler
« Yanıtla #644 : 25 Mayıs 2020, 01:58:20 »

+ Bu raddeden sonra ana hedefimiz iran olmalı ;

Neden ?

- İran'ı müslüman olarak görmek yanlıştır. İran'daki din inancı eski zerdüştlüğün islam sosuna batırılmış halidir ve kendilerinden olanlar dışındakileri asla sevmezler.

- Şu an bizim yerimizde olsalar israille işbirliği yapıp çoktan tahrana girmişlerdi.

- İran her zaman bizi arkamızdan vuran ve asla güvenemeyeceğimiz bir ülke.

- Türkiye İran'ın doğal yayılım alanı , ortadoğuda sular bir durulsun direk doğu anadoludaki şii ve alevilere destek verip ülkeyi karıştırmaya çalışır.

- İran Türki Cumhuriyetlerle aramızdaki büyük bir engel.

----

+ Bu yüzden İsrail ile işbirliği içinde İran'ı parçalayıp , kuzeydeki güney Azerbaycanın sınırlarını Türkmenistana kadar çeşitli göç ve demografik oyunlarla  uzatıp savaş sonunda ve bölünme de Güney azerbaycanı ilan ederek Türki devletlerle sınır bütünlüğünü sağlamalıyız.


Emek verip uzunca bir ileti yazmışsın, eline sağlık... fakat şu yukarıdaki görüşlerine katılmak mümkün değil! Nedenini hemencik açıklayalım;

Diyorsun ki,

İran' ı Müslüman görmek çok yanlış... O nedenle Yahudi İsrail devletiyle bir olup İran' ı parçalayalım(!)

Burada dehşetli bir mantık hatası var...

İran' lıyı Müslüman kabul etmiyorsun, bir nevi Zerdüşt kırması diyorsun; sonra Siyonistle birlik olup İran' ı parçalamak istiyorsun(!)

Bi' kere Zerdüşlüğü hakir görmek çok yanlış. İnançlar, itikatlar, gelenekler, töreler... ve buralardan beslenerek gelen; efsaneler, mitler, öyküler, masallar veya hikmetli sözler... dahası; müzik, sanat, edebiyat veya genel anlamda kültür mirası, bütün insanlığın ortak değeridir.

Nıetzsche' nin meşhur; BÖYLE BUYURDU ZERDÜŞT kitabının birinci bölümünde şunlar yazar;

Zerdüşt otuz yaşındayken yurdunu ve yurdunun gölünü bırakarak dağa çekildi. Orada on yıl boyunca bıkmadan, usanmadan ruhunu dinledi. Ama sonunda gönlünde bir değişiklik duydu. Bir gün  tan kızıllığında kalktı, güneşin karşısına geçti ve ona şöyle seslendi:

'' Ey büyük yıldız, aydınlatacak bir şeyin olmasa yazgın ne olurdu? On yıl var ki, buraya mağarama çıkıyorsun. Eğer ben, kartalım ve yılanım olmasaydık, ışığından ve yolundan bezerdin. fakat biz her sabah seni bekledik. Işığının fazlasını aldık. Ve bunun için seni kutsadık.

Bak! ben fazla bal toplamış arı gibi uzanacak ellere muhtacım. İnsanlar arasında akıllılar deliliklerine, fakirler de zengiliklerine ; bir defa daha sevininceye kadar armağanlarımı paylaştırmak istiyorum. Bunun için aşağılara inmeliyim. Nasıl ki sen cömert yıldız, akşamları denizin arkasına iniyor ve arka dünyaya ışık götürüyorsan; ben de senin gibi inmek istediğim insanların aralarına inmeliyim.
 
Ey, en büyük mutluluğu bile kıskanmadan görebilen tok göz! beni kutsa... Taşmak isteyen kadehi kutsa ki, içinden su altın gibi aksın ve mutluluğun parıltılarını her tarafa taşısın. bak! bu kadeh yine boşalmak, Zerdüşt de yine insan olmak istiyor.''

ve hikaye böyle başladı.


Hz. Musa' nın, Hz. İsa' nın ve Hz. Muhammed' in hikayesi de böyle başlamadı mı? Hz. Musa Tanrıyla bir dağ başında konuştu, Hz. Muhammed' in Hira dağında ki yükselişini herke biliyor...

Görüldüğü gibi burada hakir görmeyi gerektirecek hiçbir durum söz konusu değildir. Adı Müslüman olmuş, Hristiyan olmuş veya Zerdüş olmuş ne fark eder? Sen içinde ki hikmetli sözlere bak, O sözlerden nasiplenmeyi dene... O sözler insanlığın ortak mirasıdır ve son derece değerlidir.

----

Kasr-ı Şirin anlaşmasından beridir İran' la savaş mamışız. Demek ki her iki toplum da birbirleriyle savaşmaması gerektiği öğrenmiş ve biliyor.. Tarih bu gerçeği her iki topluma da öğretmiş. Bir diğer yanlış; İran' ın Aleviler üzerinde hiç bir etkisi yoktur. İran Şiiliği ile Anadolu Aleviliği arasında yıldızlar arası mesafe farkı vardır. İran Şiiliği etkilese etkilese; memleketin Siyasal İslamcılarını etkileyebilir - zaten 80' li yıllarda Siyasal İslamcıların en kutsal mekanları, molla rejiminin eğitim kamplarıydı. Güya Laik Cumhuriyeti hep birlikte yıkacaklardır. Kaldı ki İran nüfusunun %40-45' i Türk oğlu Türktür... Şimdi sen kiminle savaşacaksın; Türklerle mi? Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti' nin dünya Müslümanlarını koruyup kollamak gibi bir derdi yoktur ve olamaz.

Çevrimdışı Alpars

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 1211
  • 40
  • DefenceTurk.com
Ynt: İsrail İle İlgili Stratejik Değerlendirmeler ve Haberler
« Yanıtla #645 : 25 Mayıs 2020, 03:27:38 »
En son yunanistan doğu akdeniz için israille arayı iyi etti, sonu ne oldu, abd nin kucağına oturdu. Halbu ki almanya ekonomik olarak yavaş yavaş da olsa yunanistanı düzeltiyordu. Sonra israil in oyunları ile yunan ab den koptu, şimdi abd fena halde sömürüyor ve israil yunan ı satalı çok olmuş meğerse.

İsrailden kimseye hayır gelmez, gelmedide. Anca göz boyayıp, perde arkasından kuyusunu kazarlar.

Hükümet bir an evvel israil den tekrar uzaklaşmalı. Daha şimdiden ülkemizde bastırılmış bir sürü zararlı grup ses çıkarmaya başladı bile.

Bence israil ile yakınlaşmanın ilk etkileri savunma sanayiinde görülür. Yerli çabalar son bulur, yine israilden hazır alımlar başlar.

Yav bi israil sazanı dediler, göletler talan oldu. Varın gerisini siz düşünün. Daha başımıza neler gelebilir.

Gerekirse, dolar100 tl olsun, faiz yüzde 500 olsun sıkıntı yok. Ben garibanın yiyeceği fasulye nohut yine aynı miktar olacak. Çünkü yerli üretimimiz bizi doyuracak kadar var. Bu kur oyunu ancak zenginin lüksünü kısar başka bişi olmaz korkmayın. Ha akıllı telefon, oyun bilgisayarı, 4k tv kullanmayıveririz ne olacak.

Bizimde ekonomimiz artık dünya ekonomik sistemine kote. Bu yüzden Korkmayın batmayız, batamayız. Mecbur kurtaracaklar. Dedim ya anca ithal lüks ürünler yara alır onlarda bize ne.

İsrail zarardır, ziyandır, talandır. Kendi ayağımıza sıktığımız kurşundur.

Hatırlayın, 20 sene öncesini kurtulana kadar neler çektik bunlardan ki hala aynı yönetim başda orda.
« Son Düzenleme: 25 Mayıs 2020, 03:43:40 Gönderen: Alpars »

Çevrimdışı BATTLESTAR

  • 2018 ve 2019 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 2672
  • 315
  • DefenceTurk.com
Ynt: İsrail İle İlgili Stratejik Değerlendirmeler ve Haberler
« Yanıtla #646 : 25 Mayıs 2020, 10:21:03 »

+ Bu raddeden sonra ana hedefimiz iran olmalı ;

Neden ?

- İran'ı müslüman olarak görmek yanlıştır. İran'daki din inancı eski zerdüştlüğün islam sosuna batırılmış halidir ve kendilerinden olanlar dışındakileri asla sevmezler.

- Şu an bizim yerimizde olsalar israille işbirliği yapıp çoktan tahrana girmişlerdi.

- İran her zaman bizi arkamızdan vuran ve asla güvenemeyeceğimiz bir ülke.

- Türkiye İran'ın doğal yayılım alanı , ortadoğuda sular bir durulsun direk doğu anadoludaki şii ve alevilere destek verip ülkeyi karıştırmaya çalışır.

- İran Türki Cumhuriyetlerle aramızdaki büyük bir engel.

----

+ Bu yüzden İsrail ile işbirliği içinde İran'ı parçalayıp , kuzeydeki güney Azerbaycanın sınırlarını Türkmenistana kadar çeşitli göç ve demografik oyunlarla  uzatıp savaş sonunda ve bölünme de Güney azerbaycanı ilan ederek Türki devletlerle sınır bütünlüğünü sağlamalıyız.


Emek verip uzunca bir ileti yazmışsın, eline sağlık... fakat şu yukarıdaki görüşlerine katılmak mümkün değil! Nedenini hemencik açıklayalım;

Diyorsun ki,

İran' ı Müslüman görmek çok yanlış... O nedenle Yahudi İsrail devletiyle bir olup İran' ı parçalayalım(!)

Burada dehşetli bir mantık hatası var...

İran' lıyı Müslüman kabul etmiyorsun, bir nevi Zerdüşt kırması diyorsun; sonra Siyonistle birlik olup İran' ı parçalamak istiyorsun(!)

Bi' kere Zerdüşlüğü hakir görmek çok yanlış. İnançlar, itikatlar, gelenekler, töreler... ve buralardan beslenerek gelen; efsaneler, mitler, öyküler, masallar veya hikmetli sözler... dahası; müzik, sanat, edebiyat veya genel anlamda kültür mirası, bütün insanlığın ortak değeridir.

Nıetzsche' nin meşhur; BÖYLE BUYURDU ZERDÜŞT kitabının birinci bölümünde şunlar yazar;

Zerdüşt otuz yaşındayken yurdunu ve yurdunun gölünü bırakarak dağa çekildi. Orada on yıl boyunca bıkmadan, usanmadan ruhunu dinledi. Ama sonunda gönlünde bir değişiklik duydu. Bir gün  tan kızıllığında kalktı, güneşin karşısına geçti ve ona şöyle seslendi:

'' Ey büyük yıldız, aydınlatacak bir şeyin olmasa yazgın ne olurdu? On yıl var ki, buraya mağarama çıkıyorsun. Eğer ben, kartalım ve yılanım olmasaydık, ışığından ve yolundan bezerdin. fakat biz her sabah seni bekledik. Işığının fazlasını aldık. Ve bunun için seni kutsadık.

Bak! ben fazla bal toplamış arı gibi uzanacak ellere muhtacım. İnsanlar arasında akıllılar deliliklerine, fakirler de zengiliklerine ; bir defa daha sevininceye kadar armağanlarımı paylaştırmak istiyorum. Bunun için aşağılara inmeliyim. Nasıl ki sen cömert yıldız, akşamları denizin arkasına iniyor ve arka dünyaya ışık götürüyorsan; ben de senin gibi inmek istediğim insanların aralarına inmeliyim.
 
Ey, en büyük mutluluğu bile kıskanmadan görebilen tok göz! beni kutsa... Taşmak isteyen kadehi kutsa ki, içinden su altın gibi aksın ve mutluluğun parıltılarını her tarafa taşısın. bak! bu kadeh yine boşalmak, Zerdüşt de yine insan olmak istiyor.''

ve hikaye böyle başladı.


Hz. Musa' nın, Hz. İsa' nın ve Hz. Muhammed' in hikayesi de böyle başlamadı mı? Hz. Musa Tanrıyla bir dağ başında konuştu, Hz. Muhammed' in Hira dağında ki yükselişini herke biliyor...

Görüldüğü gibi burada hakir görmeyi gerektirecek hiçbir durum söz konusu değildir. Adı Müslüman olmuş, Hristiyan olmuş veya Zerdüş olmuş ne fark eder? Sen içinde ki hikmetli sözlere bak, O sözlerden nasiplenmeyi dene... O sözler insanlığın ortak mirasıdır ve son derece değerlidir.

----

Kasr-ı Şirin anlaşmasından beridir İran' la savaş mamışız. Demek ki her iki toplum da birbirleriyle savaşmaması gerektiği öğrenmiş ve biliyor.. Tarih bu gerçeği her iki topluma da öğretmiş. Bir diğer yanlış; İran' ın Aleviler üzerinde hiç bir etkisi yoktur. İran Şiiliği ile Anadolu Aleviliği arasında yıldızlar arası mesafe farkı vardır. İran Şiiliği etkilese etkilese; memleketin Siyasal İslamcılarını etkileyebilir - zaten 80' li yıllarda Siyasal İslamcıların en kutsal mekanları, molla rejiminin eğitim kamplarıydı. Güya Laik Cumhuriyeti hep birlikte yıkacaklardır. Kaldı ki İran nüfusunun %40-45' i Türk oğlu Türktür... Şimdi sen kiminle savaşacaksın; Türklerle mi? Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti' nin dünya Müslümanlarını koruyup kollamak gibi bir derdi yoktur ve olamaz.

Hocam Kasr-ı şirin'den beri savaşmamışmıyız ? Ohooo

1730-1735,1743-1746, 1775-1776, 1821-1823 toplamda 4 savaş. Zaten en sonuncusundan sonra iki devletinde savaşabilir bir gücü kalmadı.

Kusura bakmayın ama kültürel arka planı zengin diye hiçbir ırkı hoş görmem. Heleki benim topraklarımı doğal yayılım alanı olarak benim topraklarımı gören, en ufak zafiyetimde arkamdan vuran, şiiliği devlet doktrini olarak kullanıyorsa ben bu ülkeyi işgal ederim. Oda beni işgal eder.

Neden =

1. Bir çok alevi tanıdığım oldu, şiiliğe hiç farklı bir durum gibi bakmıyorlar evet farklılar ama onlar iran alevisi felan gibi görüyorlar. İranlılar bunu kullanmaya çalışır. Ha aleviler genelde zeki insanlar kanmazlar ama iran bunu o kadar farkettirmeden yapabiliyor ki inanamazsınız.

2. İran her zaman bizim düşmanımızdır ve öyle kalacak, çünkü şiiliği bir devlet politikası olarak sürdürüp kendi uydu devletlerini şii kardeşliği doktrini ile elde tutmaya çalışan bir devlet. Şiiliğin temelini oluşturan Safevilikte ise kuzey azerbaycan , erzurum, erzincan böyle kutsal yerler  yani kerbelaya eşdeğer yerler. Safevilik ile ilgili biraz makale okursanız kafanızda biraz görüntü oluşur.

3. Diğer yandan biz görece modern toplum yapımız ile yine molla rejimi için her zaman bir tehditiz. Çünkü onlar din sayesinde baştalar ve biz çok kötü örnek oluyoruz. O yüzden bize olumlu bakmaları zor. Kasım süleymaninin intikamı için Rusların askerlerimizi bombalamasında rol alıp buna sevinen insanlar.

4. Eğer bu devlet benim 20 milyona yakın ırkdaşımı öyle veya böyle boyunduruğu altına almış bir diğer ırkdaşım olan azerbaycanı'da yutmak istiyor ise ve diğer türki devletlerle aramda engel ise ve benim sınırsal bağlantıyı kurarak kurabileceğim askeri,ekonomik, siyasal teşkilat benim gücümü 2'ye katlayacak ise, bunsuz hem Türkler hem müslümanlar tehdit altında kalacak ise , ben o devletin gözünün yaşına bakmam hocam .

5. Bu arada iran türkleri devleti seviyorlar propagandasına bakmayın bizim ve azerilerin içinde olduğu bir savaşta iran saflarını direk bırakırlar. O yüzden İsrail'in azerilerle arası bu kadar iyidir.


Velhasıl israil iyi değildir, iran hiç iyi değildir. Şii mollaları kovmadan modern sünni tabanlı devlet kurmadan ve bir kaç nesil geçmeden bizim için kesinlikle güvenilmez bir devlettir. Bize karşı zamanında kaç kere hristiyanlarla işbirliği yapmış devlet. Biz enayimiyiz. Her ne kadar bazı yönden bize benzese de hiç acınmaması gereken bir kanbur. Ne amacına ulaşabilir tüm müslümanları şii egemenliğine alabilir nede tam bir birleşip sağlatır.

En iyisi kuzeyinde özerk bir güney azerbaycan kurup türkmenistanla kara bağlantısı sağlatmak, 36 milyon pers güneyde de çok güzel yaşar.
Savaş Var Denildiğinde Biz;


Çevrimdışı metin62

  • 2020 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 2340
  • 182
  • DefenceTurk.com
Ynt: İsrail İle İlgili Stratejik Değerlendirmeler ve Haberler
« Yanıtla #647 : 25 Mayıs 2020, 11:09:41 »
Sahsen ben ulus olarak bir konu uzerine degerlendirmelerimizi yaparken, konuya yaklasimimizda  duygularmizi mantigimizin onune koyarak degerlendirme yaptigimizi dusunuyorum.

Kisisel ilskilerde bu yaklasim gecerli olabilir ,ancak uluslar arasi iliskilerde bu tur yaklasimin pek gecerli olmadigina inaniyorum. Ulus olarak birinin bizler hakkinda yapmis oldugu degerlendirmeye nedense cok onem veriyoruz ama kendi icimizde yapilan veya yapilmaya calisilan degerlendirmelere pek acik kapi birakmayi sevmiyoruz.

Icerisinde bulunup yasadagimiz zaman ve ilerisini dusunecegimize ,gecmise saplanmislik izlenimi vermekteyiz nedense. Gecmis gecmistir yani iyisi kotusu ile tarihtir, gecmisten ders cikarmak , gecmisini bilmek ilerisi icin yararlidir . "Tarihin tekrardan ibaret oldugu iddia edilse de" Ancak gecmis bir saplanti olmamali aksi halde bu paranoya sekline donusur.

Maziye donusumuz imkansiz . Turkiye  Cumhuriyeti olarak yolumuza devam ediyoruz .Sinirlarimiz komsularimiz belli .Ekonomik askeri siyasi gucumuz belli . Asil odaklanmamiz gereken hedefimiz olan ve cocuklarimizin gelecegi icin icerisinde bulundugumuz Turkiye cumhuriyetini her alanda daha ileriye tasayibalicek konulara egilmemiz gerekligine inaniyorum. Gecmisi gecmiste birakmanin zamani coktan geldi catti beyler.

Çevrimdışı Yasar

  • 2021 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 3658
  • 360
  • DefenceTurk.com
Ynt: İsrail İle İlgili Stratejik Değerlendirmeler ve Haberler
« Yanıtla #648 : 25 Mayıs 2020, 15:30:37 »
Kasr-ı Şirin anlaşması ile çizilen Türkiye İran Sınırı, anlaşmanın yapıldığı tarihten sonra bir daha değişmemiş yada bir daha savaş yapılmamış düşüncesi yanlıştır.. Ancak bu tarihten sonra tam 5 kez savaşmışız İran’la:
1730-1735 ilk kısım  3ncü Ahmet dönemi - Osmanlı zaferi (Kafkaslar’da toprak kazancı, Aras nehri yeni sınır)
1730-1736 ikinci kısım 1inci Mahmud dönemi - İran zaferi (Kafkaslar İran’a terkedildi)
1743-1746 1inci Mahmud dönemi - İran Zaferi (kasr-ı Şirin sınırlarına dönüldü. Şii mezhebi Osmanlı tarafından 5inci kanuni mezhep olarak kabul edildi)
1775-1776 1inci Abdülhamid dönemi - İran zaferi (Basra’yı 3 yıllığına İran’a kaybetti Osmanlı)
1821-1823 2inci Mahmud Dönemi - İran zaferi (Erzurum’a kadar gelselerde İran 1639 sınırlarına döndü. Ama karşılığında İranlıların Türkiye’de ki dini yerleri ziyaretinin kanuni iznini aldı)
Yalnız unutmayalım; tüm bu savaşları kendini “Osmanlı” olarak gören ve Türk kavramını kapıdan içeriye sokmayan bir devletle , geçmişi 960’lı yıllara Gazneliler’e , Selçuklulara, Safevilere dayanan  bin yıllık ve kendisini Türk kabul eden, Saray lisanı Türkçe olan İran ile yapılmış savaşlar dır.
Kökünde yatan ise, mezhep ayrılığıdır.
1925 yılında Bin yıldan sonra ilk defa İran, Pehlevi hanedanlığı ile farsi bir hanedan tarafından yönetilmiştir.
Şu anki İran ile Türk hükümdarların İran’ı aynı değildir. Pehlevi ler her fırsatta farsi ırkı öne çıkarmışlar , Türk benliğini yok etmeye çalışmışlardır. Bunu da Şii mezhepçilik ile özdeşleştirip Türk Nüfusu ve halkını İrani bir kisveye sokmaya çalışmışlardır. Şu anki dini yönetimde bunu devam ettirmektedir.

Çevrimiçi serkan1976

  • 2022 Yılın Üyesi
  • DefenceTurk
  • *****
  • İleti: 7731
  • 457
  • DefenceTurk.com
Ynt: İsrail İle İlgili Stratejik Değerlendirmeler ve Haberler
« Yanıtla #649 : 25 Mayıs 2020, 16:11:00 »
Libya gitti,Mısır gitti ,Suriye gitti sırada İran var...
Bilin bakalım bunlar kimin baş düşmanı ?
Bilene benden bayram şekeri...
Bop nedir?
Zaten modern çağda emperyalistler , bir yere dalacakken önce kamuoyunu yavaş yavaş hazırlar... İran şöyle,İran böyle vb.
İşgal bitince görürsünüz Hanya'yı Gonya'yı...

İran ne kadar da sevmesem de bağımsız kürt devleti önündeki en büyük engeldir.Düşündüğünüz anlamda değil ama. İran parçalanırsa batı'nın İran içinden çıkaracağı ilk devlet Kürdistan olacaktır.Sonra başınızı taşlara vurursunuz.
 Suriye iç savaşını hesapsız körükledik ,denize açılacak kürt devletini yüzlerce şehit vererek zorla engelleyebildik....Aynı cahilliği İran'da yapmayın. Statükoyu koruyun doğu sınırımızda.
Yahu kafayı kullanın. İran parçalanırsa ne olacak?Türk kökenli şiiler "Hülloooğ hadi artık hanefi Türk olalım" mı diyecekler. Sizi dinledikçe rahmetli Enver Paşayı görüyorum,arkası dolmamış hayaller...
« Son Düzenleme: 25 Mayıs 2020, 16:16:31 Gönderen: serkan1976 »