Gönderen Konu: A.B.D'nin Rainbow Projesi ve "Işınlama" deneyi  (Okunma sayısı 4590 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Şahinbey

  • DefenceTurk
  • *
  • İleti: 514
  • 0
A.B.D'nin Rainbow Projesi ve "Işınlama" deneyi
« : 06 Ekim 2009, 16:23:58 »
28 Mart 1943 ; ABD'li bilim adami Dr. Morris Jessup'in, Einstein'in birlesik alanlar kuramina dayanarak bir "isinlama" deneyi yaptigi iddia edildi. 'Philadelphia deneyi" adiyla bilinen ve askeri gizlilik içersinde gerçeklestirilen olayda, 104 mürettebatli "USS Eldridge" adli askeri gemi, taniklarin iddialarina göre Philadelphia deniz üssünde, yesil bir sise bürünerek yavas yavas "kayboldu" ve kisa bir süre sonra 640 km. ötedeki Norfolk deniz üssünde ortaya çikti.
Deney ile ilgili medyatik ciddi arastirmalar, 1980'de PHILADELPHIA DENEYI'ni perdeye getiren filme izin verildikten sonra basladi. Daha öncelerde, kamuoyuna göre olay sadece saçma bir söylentiydi. Charles Berlitz ve William Moore'un ortak yazdiklari kitap bir fantazi olarak kabul görmüstü.Ama deney ile ilgili kuskular hala sürmektedir, nedeni anlamsiz bir söylenti dahi olsa asagida okuyacaginiz olaylar dizisi, sasirtici, düsündürücü ve gerçekçidir.
                                                                  
Philadelphia Deneyi günümüz sartlari gözönüne alindiginda daha etkin ve düsündürücü bir iddiadir,olayda adi geçen bir avuç insandan geriye hemen hemen kimse kalmadigindan kesin dogrulanma için ABD gizli arsivlerinin açiklanmasi gerekmektedir. Fakat, film için devlet tarafindan zor izin verilmesi kusku uyandirmakta ve dikkatleri yogunlastirmaktadir.Yasamini Philadelphia Deneyi'ni arastirmaya adayan ve bir de "A-Z'ye Philadelphia Deneyi" adli kitabi yazan Alfred Bielek bize tüm olanlari anlatirken, "neredeyse delirme noktasina geldigini söylüyordu;Philadelphia Deneyi tasarlanirken amaç çok güçlü bir elektromanyetik alanin saglanarak gemilerin görünmez olmalari ve bu sayede top mermilerinden ve denizaltilarin atacaklari torpitolardan korunmasiydi.Hatta daha sonra,görünmezlik alanini bir benzerinin denizde degil, havada olusturarak önemli üslerin görünmesinin engellenmesi de düsünülmüstü.

"EVRENSEL ZAMAN SAATI"

Deneyin resmi ve bilimsel adi "PROJECT RAINBOW" (Gökkusagi Projesi)idi. Gökkusagi Projesi, iddialara göre II.Dünya Savasi sirasinda küçük destroyer tipi bir savas gemisinin basindan geçti.Olayin yeri Philadelphia Deniz Üssü'ydü amaç ise gemiyi düsmanin fark etmemesi için görünmez yapmakti.Projeye göre, fikir orjinaldi ve düsman radarlari hiç fark etmeden gemi istenilen yerde birden ortaya çikacakti.Bilimsel tanimin adi;OPTIKAL GÖRÜNMEZLIKTI; özel bir sistemle veya jeneratörle olusturulan çok güçlü manyetik bir alan gemiyi saracak, isinlari veya radar dalgalarini büker yada kirarken gemi görünmez olacakti. Düsüncesi dahi bir mucizeye benziyordu ve iddialara göre de Gökkusagi Projesi basarili olmustu. Yani gemi fiziksel olarak kaybolmus ve tekrar geri dönmüstü. Taniklara göre geminin üzerini bir pelerin gibi saran manyatik alan görevini yapmisti. Fakat ana hedef geminin kayboldugu yerde degil, bir baska yerde ortaya çikmasini saglayabilmekti yani daha yaygin bir deyimle "isinlama" yapilmaliydi.

Philadelphia Deneyi'nin temelinde düsünce olarak Albert Einstein'in ''Çekim ve Elektriklenmede Birlesik Alan Kurami'' vardir. Bu teori bu konuyla ilgili kisilerce "Elektronik kamuflaj" olarak tasarlandi.Einstein, bu teorisi 1925-27 arasinda Almanya'da bir bilim dergisinde yayinlandi.Fakat Einstein,bu teoriyi daha denememis ve daha tam anlamiyla gelistirmemisti.O zamanlardaki amaç, çok güçlü elektromanyetik alanin yapilarak gemilerin görünmez olmalari ve düsman kuvvetlerine karsi korunmasiydi.Hatta bu olayi havada olusturarak üslerin görünmesinin engellenmesi de düsünülmüstü.Bu deneyin çalismalari 1930 yillarda "Project Rainbow"ismiyle baslatildi.Baslatildigi yer ise Chicago Üniversitesidir. 1 yil sonrada bu çalisma PrincetonÜniversitesinde devam ettirildi.bazi bilim adamlari bu projede zaman zaman yer aldilar.Bunlar Einstein, Dr. Johnvon Neumann ve Dr. Nikola Tesla'dir.Dr. Alfred Bielek her 10 yilda bir Agustosun 12'sinde manyetik enerji alaninin tekrar olustugunu öne sürüyordu.1943'ten sonra 1963 ve 1983'te ayni olay olmustu. sebebi ise "Senkronizasyondu" Enerji alanlari tekrar toplaniyor, dalgalanarak ortaya çikiyordu, fakat bu alanlar karmasikti. Neumann, 1986'da ölen Bielek'in anilarindan yazdigina göre bu olaylari dogrulamisti.Ifadesi teyp bantlarinda vardi. Olusturulan büyük enerji, dogru açida sekronize edilirken birden kontrol disina çikmis ve "Yönsüz dalgalar'a" dönüsmüstü. Bunun sonucunda ortaya alisilmadik etkiler çikmaya baslamisti.Senkronize dalgalar zamani büküyor ve etkiliyordu.Bir diger ilginç yaklasim, Wisconsin Üniversitesi Matematik Profesörü olan Henry Levenson'dan gelmisti.Bu fikre göre zamanin merkezi bir alanin çevresinde yogunlastigini ve bir "Zaman Saati" olusturarak, tüm varolusun gerçeklestigi ve gerçeklesecegi sifrelerle çalistigini söylüyordu; Dedigine göre "Sifrelerin içinde yasayan hersey vardir, dünyadaki bütün maddesel varolus dünya saat ve zamanina göredir;dünya, Günes saatine göre, Günesde galaktik saate göre ayarlidir.Eger zaman kilidi yüksek ve güçlü bir enerji alani ile bozulursa, ortaya çesitli zaman ve mekan dengesizlikleri çikar.Taki zaman yeniden kendini tamir edip yeniden dengesini bulanadek"

BILIM ADAMI DR. MORRIS K. JESSUP'UN  ESRARENGIZ ÖLÜMÜ

Olaylar 1943 yili haziran ayinda basladi.Geminin adi USS Eldridge'di, DE 173 bir koruma destroyeri olarak siniflandirilmisti. Bir görgü sahidine göre,75 KVA gücündeki iki dev jeneratör geminin ön top taretlerinin altina monte edildi, buradan geminin güvertesine 4 manyetik isin yayilacakti. 3 RF vericisi ( Herbiri iki megavat CW gücündeydi ve onlarda güverteye monte edilmisti.),3000 adet 6L6 güç artirici tüp,iki jeneratörün olusturdugu gücü yayacaklardi, özel senkronizasyon ve modülasyon devreleriyle diger ekipman,olusan kütlesel elektromanyetik alanlari kullanilirliga indirgerken, kirilmis isinlar ve radyo dalgalari gemiyi saracak ve sonuçta gemi düsman gözlemcileri için görünmez olacakti.USS Eldridge adli destroyer, Philadelphia Deniz üssü'nün önünde biraz açikta duruyordu, gözlem gemisi olarak da SS Andrew Furuseth isimli bir silep seçilmisti.Iste iddialara göre Philadelphia Deneyinin ortaya çikmasini saglayan insan bu geminin personelinden bir gemicidir. Bu kisi Carl M. Allen imzasiyla, 1950 yilinda Dr. Morris K. Jessup'a garip mektuplar gönderdi ama zarfin üzerindeki isim Carlos Miguel Allende'ydi,Mektupta yazilanlara göre Allende veya Allen, olaylari bastan sona seyretmis gibiydi,Jessup adres olarak verilen posta kutusuna mektup yazarak ayrinti istedi ve bir mektup daha geldi; bu Allen, anlattiklarini kanitlamak için hipnoz, sodyum pentatol ( bilinci uyusturarak iradeyi kran dogruyu söyleten bir ilaç )ve teyp kaydi istiyor,olayin etkin bir biçimde açiklanmasi halinde insanlarin böyle bir nakil sistemiyle yildizlara dahi gidebilecegini yaziyordu.

Jessup ise bu kisinin taniklik iddialarindan en azindan bir tanesinin dogru olabilecegini söylüyordu.Aslinda Jessup, matematikçi ve gök bilimciydi.Astro-fizik alanindaki çalismalari nedeniyle Felsefe Doktoru ünvanini almisti.Inkalar ve Mayalar'la ilgili çalismalar yapti. Bermuda üçkeni ve UFO konularinda tezler yayinladi.Ikinci mektuptan sonra Jessup, Deniz Kuvvetleri'nden bir davet aldi.Deniz Kuvvetleri Arastirma Bürosu'na gittiginde eline bir kitap verildi ve kitap kendi yazdigi kitapti, bir yil önce Büro'ya postayla yollamisti."THE CASE FOR THE UFO" adli kitap taslagini Deniz Kuvvetleri'nden Amiral N. Furt'a yollamisti ama Amiral haberinin olmadigini söylüyordu.

Kitabin sayfalari üç degisik yaziyla yazilmis ve notlar alinmisti,Dr. Jessup yazilardan birisinin Alle'nin yazisinin ayni oldugunu fark etti.Notlar sanki dünya disi birisinin gözlemi olarak  yazilmis gibiydi, binlerce yil önceki uygarliklardan söz ediliyor, dünyaya gelen uzay araçlari tarif ediliyordu, sonunda ise Güç alanlarindan, bir maddenin nasil kaybolup, nasil ortaya çikarilabilecegi ve 1943'te philadelphia'da yapilan deneyden söz ediliyordu. Normalde, saçma olarak tanimlanmasi gereken bu kitap, nedense ABD Hükümeti tarafindan Pentagon'da üst düzey belli yetkililere özel olarak dagitildi.Carlos Miguel Allende veya Carl Meredith Allen yani Dr. Jessup'a mektup yazip,deneyi anlatan kisi kimdi? Neden mektubu yazdiktan sonra kayboldu ve öyküsünü neden basina yollamadi? ABD Hükümeti, Jessup'un üzerinde notlar bulunan kitabiyla neden bu kadar ilgilendi?1959 Nisan'inda Jessup, arkadasi doktor Mason Valentine'i arayarak Deney ile ilgili kesin sonuçlara ulastigini anlatarak ertesi gün bulusmalarini istedi, 20 Nisan aksami yemekte bulusacaklardi ama bu yemek gerçeklesemedi.Bulusacaklari gece, Miami'de Hammock Parki'nda Dr.Morris K. Jessup, arabasinda ölü bulundu, polis raporlarina göre arabasinda ekzoz gaziyla intihar etmisti ve söz konusu notlar ortada yoktu.Arkadaslari Jessup'un asla intihar edecek biri olmadigini söylediler,Valentine ise Jessup'un hastaneye götürüldügünde hala sag oldugunu ögrendigini iddia etti fakat bunlardan bir sonuç çikmadi ve olay kapandi. Acaba öyle miydi?Jessup'un Philadelphia Deneyi ile ilgili çalismalarina ne olmustu? Bu çalismalar kimleri,neden rahatsiz etmisti? Bu gizem hala çözülmüs degil.Yoksa böyle bir oyunla Jessup kendisine mektup yazan kisi Allen tarafindan veya baska güçlerle intihar süsü verilerek notlariyla birlikte bir yeremi götürülmüstü?

DENEY BASLIYOR

Taniga göre, deney 22 Haziran 1943'te sabah saat 09.00' da jeneratörlere güç verilerek  baslatildi.Manyetik alan olusuyordu; sonra yesilimsi bir sis gemiyi örtmeye basladi ve USS Eldridge kayboluyordu; Olayin tanigi söyle devam ediyor;"Bir an sadece geminin çipasini görebildim, sonra oda kayboldu, ortada artik ne sis ne USS Eldridge vardi; bombos denize bakiyorduk, bizim gemide bulunan üst rütbeli subaylar ve bilim adamlari korku, dehset ve heyacan içinde nefeslerini tutarak bu inanilmasi güç basarilarini seyrediyorlardi.Gemi ve mürettebati hem radarda hemde gözlerimizin önünde yok olmustu.Her sey planlandigi gibi yürüyordu, 15 dk. sonra emir verildi ve jeneratörlerin salteri kapatildi. Önce hiç bir sey olmadi, arkasindan yesil sis tekrar ortaya çikti ve USS Eldridge yeniden görünmeye ve ortaya çikmaya basladi ama gemi nereye gitmis ve nereden geliyordu?

Sis azalirken, birseylerin tuhaf gittigini hissediyorduk.Hemen gemiye yanastik, ilk önce mürettebatin çogunun geminin yanindan sarkip kustuklarini gördük,digerleri ise geminin güvertesinde saskin saskin dolasiyorlardi,sanki hiç birinin bilinci yerinde degildi.Yetkili ekipler gemiye girerek bütün mürettebati kisa süre içerisinde uzaklastirdilar ve yerlerine hazir bekletilen yeni bir mürettebat aldi. Bir iki gün sonra, yeni bir deneye daha karar verildi.Gemi istenilen radar görünmezligine ulasmisti, donanim degistirildi ve 28 Ekim 1943'te deney yine ayni gemide tekrarlandi.Jeneratörler çalismaya basladiktan hemen sonra Destroyer hemen hemen görünmezlik çizgisine ulasmisti, sadece burnu ve arkasi görülüyor, arada ise bazi çizgiler belli belirsiz seçiliyordu. Sonra sadece su üzerinde tekne boyunda bir çizgi kaldi.Bir iki dakika sonra mavi bir isik parladi ve o çizgide yok oldu. Simdi gemi tamamen yokolmustu. Bir kaç dakika sonra millerce uzakta Norfolk'ta ortaya çikti. Göründükten biraz sonra bilinmeyen bir nedenle yine kayboldu ve Philadelphia'da tekrar ortaya çikti. Bu kez durum çok ciddiydi, tüm mürettebatin basi beladaydi.
                                                          
Bazilari yok oldu ve bir daha geri dönmediler.Bu olayin en korkunç bölümü ise bes tane denizcinin geminin eriyen ve sonra yine katilasan metal levhalarinin içinde kalmalariydi.Bu çok feci bir durumdu. Denizcilerin birisi kurtuldu fakat bir daha eski haline dönemedi.Aklini tamamen yitirmisti ama yapacak hiçbir sey yoktu.Bazilarinin psisik yetenekleri gelismisti, sokakta yürürken kaybolan ve yine ortaya çikan insanlar vardi. Manyetik alanin içinde kalan mürettebattan kaybolanlar ancak birisinin yüzüne ve eline dokunulmasiyla görünür hale geliyorlardi, yani dokunmanin giysinin olmadigi bir yere yapilmasi gerekiyordu. "Donma" adi verilen bu olay saatlerce, günlerce sürebiliyordu, hatta bir tayfa tam alti ay donmustu ve alti ay sonra kurtarilabilindi. Elektronik kamuflaj basladiktan sonra geminin ve mürettebatinin bütünüyle kaybolup,çok uzak bir yerde ortaya çikip ve sonra yeniden geri dönmesine neden olan neydi? diyor olayin tanigi.Philadelphia deneyi hakkinda ''gemi'' nasil Norfolk'a gitti? Neden yine Philadelphia'da bir yere gitmedi? Levenson'un "Zaman Kilitleri"mi neden olmustu?

Biz bir zaman dizisi içerisinde yasiyoruz her hareketimizde bir an geçiyor ve zamani olmadan süregelen uzayla çevriliyiz. Uzay-Zaman içinde bir yerde, bir an için var oldugumuzda, olusan zaman karesi yani o anin resmi, lokal uzay / mekan kosullari geregince yakalanir ve dünyadan çikarak günes sistemine yayilir ama uzaya gitmez ve Günes sisteminin çevresinde yörüngeye girer. Bu "Isinlanma" gibidir.Yani her hareketimizin bir resmi çekilip, uzaydaki albümde yerini almistir.Bu sonsuz zaman resimleri veya dilimleri Yaradilistan beri vardir.Yani dünya zamani içinde degilde,uzay zamani içinde geri dönüp tüm resimleri görebiliriz.Bu olusumun diger kosulu bugünün emilme özelligidir,içinde bulundugumuz an bir balon gibi siserek holografik bir görüntü olusturur; bu tekbir anlik resimlerin biriktigi bir alandir ve özel bir uzay alanindadir. Yani o alanda bu an geçmisdeki tüm anlar vardir; iste USS Eldridge'nin Norfolk'ta ortaya çikmasinin nedeni geçmisinde orada bulunmasidir; çarpilan uzay-zaman alaninda geminin geçmiste orada bulundugu ani resmi ortaya çikmis ve gemi görünmüstür.Yani o anda hem Philadelphia'da hemde Norfolk'tadir.Eger zaman alanini yeterince bozabilirsek,bir yerde görünebilir,dünya-zamanda degil, uzay-zamanda yer degistirmistir. Sebebi daha önce oradaydi.Eger olay sirasinda ve transfer tamamlanmadan önce birisi enerjiyi durdursaydi, madde parçaciklari isinlanarak emilecek kaynagina dogru yani geriye vakumlanarak bu andaki orjinal yerine dönecekti. Iki tane balon düsünün;birisinin içinde Philadelphia'da USS Eldridge bulunsun; Diger balon ise Norfolk'ta ama içi bos;Bu bos balonda madde olmayan holodrafik görüntü beliriyor ve bu görüntü geçmiste bir yerde olan uzaysal bir imaj.Geçmisteki her zaman resmi bir holografik bir imaj balonu olarak vardir,Bunu bir çizgi filmin kareleri olarakta düsünebilirsiniz. Bu resim dizisi her varolan her sey için olusmaktadir. Eger biz Philadelphiya'da bulunan USS Eldridge'nin kendisinin bulundugu dolu balonu sikistirirsak, Norfolk'daki bos balona giden maddi bir baglanti koridoru yada madde tüpü olustururuz.Yani imaj gemiye dogru.

Bu noktada, kaynagin dörtte biri bos, hedefin dörtte üçü doludur, iste tam bu anda birisi balonu sikistirmayi durdurursa ne olur? Isinlanmis madde dalgalar halinde geri dönerek orjinal uzaysal alanina geri döner yine vakum yaparak balonunu doldurur. Basinç yani sikistirma enerjisi "Yüksek siddette titresen manyetik alanlar" transferden önce serbest kalmistir. Sonuç dalgalari dev bozucu veya distortional etkiler yaratarak kütleyi alaninda hacimsiz birakirlar. Canli organizmalarin kayit alanindaki etkileri kagit gibi incedir, dalga yerini alirken tüm dalgalarin kaydi sirasinda kurbanlar hayalet kayitlara dönüsürler. Bu bio-plazmik alanin bozulmasi ciddi fiziksel sorunlara yol açabilir; Bu olasilik öldürücü ve sasirticidir ama yapacak bir sey olamaz,Eger amaç görünmezlikse, çesitli tanim ve yorumlar getirebilir. Ama niçin gemi suya batmamis ve ya karada bir kentin ortasinda belirmemistir sorusunun cevabi yukardadir, zira geçmisin resimlerinde bunlar yoktur. Ve negatif sonuçlara göründügü kadar bakilirsa, deneyde yanlis giden birseyler vardir.Ama bunlar nelerdir?

Philadelphia Deneyi bu bilimsel anlatimlardan sonra bugün 1943'te oldugundan daha güncel.Yeni kaynaklardan yeni ayrintilar ögrenilmekte ,baska bir iddiaya göre projede görev alanlarin beyni yikanarak, gördüklerini unutmalari saglanmisti. Fakat yillar sonra anilar geri gelmeye basladigi için yasayan taniklar konusmaya basladilar. Bielek bu yeni iddialardan kitabinda söz ediyor.

Philadelphia deneyi ile ilgili bazi sorular:
Philadelphia Deneyi, 1943 yilinda gerçekten USS Eldridge adli bir destroyerde
Veya baska gemide mi yapildi? Bu gemiye ne oldu?
Gerçekten göz açip kapanincaya kadar koca bir destroyer 640 km uzaga gidip geldimi?
Her iki deneyde yer alan mürettebata ne oldu? Simdi neredeler ve 54 yil sonra hala yasayanlar varmi?
Içlerinden hiçbirisi ortaya çikip, olayi neden anlatmadi?

Nasil olduda ABD Deniz Kuvvetleri, böylesine önemli bilimsel adimi 50 yil saklayabildi?
Böylesine korkunç bir sonuca ulasan bu teknoloji nasil bir seydi?
Einstein'in "Birlesik Alan Kurami" gerçekmiydi?
Peki bu kuram gelistirilip, tamamlanmismiydi?
Bu gün Philadelphia Deneyi ile ilgili dosyalar hangi kapali kapinin ardinda saklaniyor?

Dr. Valentine, Charles Berlitz'le yaptigi röpörtajda söyle diyordu;Bence Philadelphia Deneyi bilinen ve alisilmis yollarla açiklanamaz. Bazi bilim adamlari atomun temel yapisinin, madde parçaciklarindan degil, elektromanyetik alanlarda olustugu görüsündeler.Bu çok karmasik enerji alanlarinin birbirlerini etkilemesi olayidir. Eger böyle bir evrenin içinde maddenin katli fazlari bulunmasaydi, sasilirdi.Bu fazlarin birisinden birisine geçilmesi bir yasamdan ötekine geçmeye benzer. Boyutlar arasi degismedir yani dünyalar içinde dünyalar olabilir. Manyetik alanlarin karistirici olarak degisimler yaratabileceginden kuskulaniliyordu. Maksatli olarak, olagan disi manyetik kosullar yaratilmasi hem fiziksel, hemde yasamsal olarak maddenin fazini degistirebilir. Bu durumdada, bagimsiz bir varlik olmayan ama içinde bulundugumuz yasama benzer belirli bir madde / zaman / enerji boyutunun bir parçasi olan zaman faktörünü'de çarpiklastirir. Kisacasi deney olasidir.

Berlitz'e göre Philadelphia deneyi'nin yapilip yapilmadigi belli degildir ve su an için kanitlanamaz ama kavram olarak geçerlidir.Çünkü Einstein'in  ''Birlesik Alan Kurami'' tarafindan desteklenmektedir.Eger deney yapildiysa, söylentilerin ardindaki gerçek taniklar susmaktadirlar ve belkide Türkiye'de de yayinlanan ''Yok Oldu''( Thin Air) kitabinda anlatildigi gibi çildiran ve inanilmaz degisimler gösteren mürettebatin çogu ölmüs veya gizli bir yerde ölümü beklemektedir.Ve belkide bir gün üzerinde ''çok gizli'' yazili bir dosyanin açilma zamani gelecek karanliklar aydinlanacaktir.

Gökkusagi Projesi (Project Rainbow)

Amerikan donanmasina ait, USS Eldridge adli 1240 tonluk bu gemi, 1951'de Yunan donanmasina katilana kadarki hizmet yasaminda ilginç bir deneyim yasadi.

1943 kisinda, USS Eldridge, dünya savasinda basari kazanmak için çesitli yöntemler gelistirmeye çalisan donanma tarafindan Gökkusagi Projesi adi verilen teknik bir deneye maruz biraklildi.

Philadelphia Deneyi olarak ta bilinen bu deneyde gemi, elektromanyetik alan üreten bir düzenekle çevriliyor ve güçlü jeneratörlerden verilen akimla bu manyetik alan içinde etki altina aliniyor.

Resmi açiklamaya göre amaç, geminin olagan manyetik alanini yok ederek elektromanyetik tetikleme ile çalisan mayinlardan etkilenmesini önlemek.
Resmi olmayan iddialara göre asil amaç, radarda görünmezlik hatta optik görünmezlik saglayacak sekilde bir manyetik alan yaratmak ve geminin yansittigi isigi egmek.

Fakat akim verildiginde beklenmedik gelismeler yasaniyor ve gemi tamamen yok oluyor. Akim kesildiginde gemi yeniden beliriyor. Deney esnasinda geminin baska bölgelerde aniden belirip yok olduguna dair ihbarlar ortaya çikiyor. Deney sonucunda gemi personelinin çogunun kayboldugu, aklini yitirdigi ya da bedenlerinin kismen geminin dokusu ile birlesmis oldugu görülüyor. Bu bilgiler tahmin edilecegi gibi resmi olarak yalanlaniyor. Gemi 1951'de yunan donanmasina devrediliyor. 1990'lara kadar orada hizmet veriyor.


kaynak:   http://www.megabilim.com/index.php/Fizik/Rainbow-Projesi-Project-Rainbow.html