23 Ara, 2010 | Kategori: Politika / Gündem |
info@savunmasanayi.net Hindistan ve Pakistan cephesinde sular durulmuyor. Her iki ülke de füze kabiliyetlerini test etmek için geçtiğimiz iki günde sahadaydı. Önce Pakistan, sonra da Hindistan, yerli üretim füzelerini başarıyla test ettiler.
Hindistan ve Pakistan arasındaki nükleer kabiliyet yarışı kızışmaya devam ediyor. Tarihte üç kez savaşan (1947/49, 1965, 1971) ve 63 yıldır çözülemeyen Keşmir anlaşmazlığının da etkisiyle 1998′den bu yana karşılıklı olarak attıkları nükleer kabiliyete yönelik adımlarla tehditkar bir yarışa girişen bu iki ülke geçtiğimiz iki günde bu korkunç mühimmatları sevketme kabiliyetlerini sergilemek üzere sahaya çıktı.
Ghauri Hatf-V
Pakistan dün (21.12.2010) Ghauri Hatf 5 adlı orta menzilli, nükleer harp başlığı taşıma kabiliyetli balistik füzesini başarıyla test etti. Ordu Stratejik Kuvvetler (Army Strategic Force) komutanlığı’nın yürüttüğü saha testleri füzenin operasyönel hazırlık durumunu test etmeyi amaçladı. Testlere Pakistan Devlet Başkanı Yousuf Raza Gilani ve Genel Kurmay Başkanı Khalid Shahmeem Wyne katılırken bir çok ordu yetkilisi ve bilim adamı da testlere eşlik etti.
Gilani “Milli gururumuzun mimarısınız ve sizi bu olağanüstü çalışmanız için kutluyorum” sözleri ile bilim adamları ve mühendisleri onore ederek başladığı konuşmasında nükleer kabiliyetli füzeyi “Güvenlik politikamızın köşe taşı olan ve bölgede barışı temin eden caydırıcılık stratejimizin göstergesi” olarak niteledi. Ghauire Hatf 5′in tüm dünyaya Pakistan‘ın savunma kapasitesi ve gücü hakkında doğru mesajı verdiğini de ifade eden Gilani, Pakistan‘ın kimseye karşı agresif bir tavrı olmadığını ve hatta nükleer gücünü geliştirmesinin bir sorumluluk olduğunu ifade etti.
Ghauri Hatf 5 (Ghauri Hatf-V olarak da anılıyor) ilk test atışı 1998′de gerçekleştirilen, Pakistan‘ın nükleer kabiliyet sahibi olmak adına geliştirdiği Ghauri I, II ve III füze serisinin ilki (Ghauri II 2004 yılında operasyonel hale gelerek Pakistan evnanterine girdi. Ghauri III hakkında çok şey bilinmiyor. 2004 yılında yapılacağı deklare edilen test gerçekleşmedi ve bu füze hakkında tekrar bilgi verilmedi.). ABD, Pakistan‘ın milli olanaklarıyla imal edilen füzenin menşei konusunda Kuzey Kore‘nin Nodong-1 temeli alındığı iddiasında.
15.850 kg. ağırlığında ve 15.90 metre uzunluğundaki sıvı yakıtlı füze 1,35 metre çapa sahip. 1500 km operasyonel menzile sahip olan füze son testte 1300 km uzaklıktaki bir hedefe başarıyla isabet gerçekleştirdi.
Ghauri füzesi adını, 12. yüzyılda Afganistan, Pakistan, Hindistan ve İran’ın belli bölgelerini içeren Gurlu imparatorluğunun kurucusu Gurlu Muhammed’den (Shahabuddin Muhammad Ghauri) alıyor. Hindistan‘ı müslümanlaştıran Gurlu Muhammed’in bu ismiyle anlamlandırılan füze, Hz. Muhammed’in kılıcı olan Hatf ikinci adıyla da sahip olduğu islami özelliği pekiştiriyor. Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai, 2006 yılında müslüman devlet liderlerinin isimlerinin kitle imha silahlarında kullanılmasına tepki göstermiş ve değiştirilmesini istemişti, ancak istek Pakistan tarafından bu liderlerin Pakistan‘ın kahramanları olduğu gerekçesiyle reddedilmişti.
Phritvi-II
Hindistan Ordu yetkilisi S.P. Dash’in AFP’ye yaptığı açıklamaya göre Hindistan Ordusu iki adet kısa menzilli nükleer kabiliyetli füze testi gerçekleştirdi.
Hindistan‘ın yerli üretimi olan ve 24 Eylül’de gerçekleştirilen testlerde teknik bir arıza dolayısıyla testi geçemeyen Prithvi-II Karadan Karaya Kısa Menzilli Füzelerinden ikisi bugün yeniden test atışında kullanıldı. 220 mil menzile sahip olan, hem konvansiyonel, hem de nükleer harp başlığı taşıyabilen Prithvi II’ler tekrar başarı sağlayarak önceki başarısızlığın izlerini sildi.
Testin Pakistan‘ın nükleer kabiliyetli Ghauri denemesinin hemen ertesi günü gerçekleştirilmesi, elbette Pakistan‘ın başarılı testine bir yanıt olarak nitelendirildi.
İlk test atışı 1996′da gerçekleştirilen ve sürekli geliştirilerek 2004 yılında son halini alan Prithvi II, 1000 kg.’lık başlık taşıyabiliyor ve resmi kaynaklarca açıklanan özelliklere bakılırsa 250 km. operasyonel menzile sahip -fakat gelişmiş bir ataletsel seyrüsefer sistemi kullanılarak gerçekleştirilen son testte 350 km. uzaklıktaki hedeflerin vurulması amaçlandı ve başarıldı da-.
1983 yılında Entegre Güdümlü Füze Geliştirme Programı ile geliştirilmeye başlanan Prithvi füze ailesi Hindistan tarafından kara, hava ve deniz olmak üzere her satıhta kullanılmak üzere farklı varyasyonlara sahip olarak tasarlandı. Ancak Prithvi‘nin ilk ortaya çıkış amacı “Şeytan Projesi” (Project Devil) adında karadan havaya bir füze elde etmekti. Zamanla artan gerginlik Hindistan‘ı nükleer başlık taşıma kabiliyetine sahip olan taktik bir füze geliştirmeye zorladı ve menzillerine göre adlandırılan Prithvi I (SS-150: 150 km menzilli, kara kuvvetleri için tasarlanan 1,000 kg başlıklı füze), Prithvi II (SS-250: 250 km menzilli, hava kuvvetleri için tasarlanan 500 kg başlıklı füze) ve Prithvi III (SS-350: 350 km menzilli, deniz kuvvetlerine yönelik 500 kg başlıklı füze) şeklinde türevleri olan bir füze ailesi ortaya çıktı. Prithvi II ve III füzelerinin gemi platformlarından atılabilmesini amaçlayan bir sistem üzerinde de çalışılarak buna da Dhanush adı verildi.
Prithvi I ve II sıvı yakıtla, Prithvi III ise katı yakıtla itkilendiriliyor.
Tevfik UYAR