İran merkezli Türklüğün ya da Azerbaycanın (geçmişte böyle bir isim yoktu ona kafayı takmayın bugüne adapte ediyorum) gerçek merkezleri en başta Tebriz ve Rey (bugün Tahranın bir mahallesi), Hemedan ve daha sonra Urumiyedir. genelde İrana hakim Türk devletleri tüm Kafkasya (bazen Kuzey Kafkasyaya uzanacak şekilde), Irak, İran ve zaman zaman Fırata hatta ötesine kadar uzanacak şekilde Doğu ve güney doğu anadoluyu içeriyordu. Kuzey Azerbaycan İran Türklüğünün taşrasıdır. Ama şartlar böyle küçük bir Azerbaycanı dayattı. İleride potansiyelini gerçekleştirirse kuzey giderek eski haline dönecektir. O zaman ilişkilerimiz aynı sıcaklıkta olur mu, bu da ayrı bir soru işaretidir. Bence Batıya açılabilmek için onların bize, Orta Asyaya açılabilmek için de bizim onlara ihtiyacımız hep olacak. Ama bu iki bölgede (Anadolu ve İran) hakim Türk devletleri, onlardan öncekiler (Sasani-Doğu Roma, Grek-Pers) birbirleriyle sürekli niye savaştı diye de bir sormak lazım. Batı merkezli jeopolitik gerçekler şu anda dostluğu dayatıyor. Doğu yükselirse ve merkez konumu pekişirse ileride durum değişebilir, klasik Anadolu - İran çekişmesi yaşanabilir.