DefenceTURK.com
ULUSLARARASI SAVUNMA SANAYİ VE STRATEJİK DEĞERLENDİRMELER => Genel Askeri Konular Ve Stratejik Değerlendirmeler => Konuyu başlatan: Falcon - 20 Temmuz 2011, 18:41:46
-
SURİYE, BÜYÜKELÇİLİĞİNE SALDIRIDAN DOLAYI KATAR'DAN ÖZÜR DİLEDİ
Suriye'nin Katar'ın Şam'daki Büyükelçiliğine yapılan saldırıdan dolayı bu ülkeden özür dilediği bildirildi.
Adının açıklanmasını istemeyen Katarlı bir yetkili, Katar'ın başkenti Doha'daki açıklamasında, "Suriye Katar Dışişleri Bakanlığı'na özür mektubu gönderdi" dedi. Katar'ın Suriye'deki Büyükelçisi Suriye'yi terk etmiş, Büyükelçilik de faaliyetlerini dondurmuştu.
SURİYE ULUSAL KURTULUŞ KONFERANSI -SONUÇ BİLDİRİSİNDEN: "ASKERİ MÜDAHALEYİ REDDEDEREK REJİMİ DÜŞÜRMEK, SİYASİ ALTERNATİFİ KORUMAK AMACIYLA, SURİYE MUHALEFETİNİN TÜM KESİMLERİYLE VE IRKLARIYLA DESTEKLEDİĞİ DEMOKRATİK VE BARIŞÇIL MÜCADELE GELİŞTİRİLMELİ"
Suriyeli muhalifler tarafından düzenlenen, "Ulusal Kurtuluş Konferansı" sonuç bildirisinde, "Askeri müdahaleyi reddederek rejimi düşürmek, siyasi alternatifi korumak amacıyla, Suriye muhalefetinin tüm kesimleriyle ve ırklarıyla desteklediği demokratik ve barışçıl mücadele geliştirilmeli" denildi.
Grand Cevahir Otel'de düzenlenen basın toplantısında sonuç bildirisini Suriye Ulusal Kurtuluş Konferansı Koordinatörü İmaduddin Al Raşid okudu. Ulusal çapta çalışmalar yapan birlik ve gençlik temsilcilerinin katılımıyla "Medeni ve Demokrat Bir Suriye İçin" adı altında İstanbul'da bir konferans gerçekleştirildiği belirtilen bildiride, Şam'ın Kabun semtinde İstanbul ile eş zamanlı gerçekleştirilmesi planlanan konferansın ise saldırı nedeniyle iptal edildiği hatırlatıldı. Bildiride, katılımcıların, rejimin Kabun semtinde uyguladığı katliamı kınadığı belirtilerek, rejimin bu katliamı ve önceki tüm katliamlarını sorgulamak amacıyla bir konseyin oluşturulmasını ve ordudan çekilen subayların ve erlerin, özgürlük yolunda olan halka katılmalarını talep ettikleri ifade edildi.
Katılımcıların, rejimin şehirlere ve semtlere uyguladığı katliamlar ve şiddet yüzünden halkın üzerindeki ve siyasetteki meşruiyetini yitirdiğinin savunulduğu bildiride, "Katılımcılar, aynı zamanda tüm halka medeni ve demokratik bir Suriye'yi sağlayacak devrimcilerin bu isteklerinde haklı olduklarını kesinleştirdiler ve bu konferansın, Suriye halkının fedakarlıklarına paralel olarak, bu yolda atılan bir adım olduğunu belirttiler" denildi.
Bildiride, şunlar kaydedildi: "Askeri müdahaleyi reddederek rejimi düşürmek ve siyasi alternatifi korumak amacıyla, yıllardır devam eden mücadele boyunca Suriye muhalefetinin tüm kesimleriyle ve ırklarıyla desteklediği demokratik ve barışçıl mücadele geliştirilmeli. Yönetim, ülkeyi, barışçıl bir şekilde başkanlık ve meclis seçimlerini gerçekleştirecek, yeni anayasayı oluşturacak ve derin devleti dağıtacak geçici ulusal bir hükümete taşımalı. Halkın, güvenli ve özgür bir geleceği çizebileceği modern bir anayasaya dayanan ve temeli halk olan çok partili, modern ve demokrat bir devletin kurulması, gençlerin ve kadınların bu yoldaki rollenin önemi kesinleştirilmeli. Suriye halkının tüm fertlerinin eşit haklara sahip olduğu kesinleştirilmeli, dini ve etnik haklarına saygı duyulmalı, Müslüman veya Hristiyan, halkın tüm kesimlerinin, Arap, Kürt ve Aşuri halkın tüm ırkları arasında dayanışma ve barış sağlanmalı."
Katılımcıların, muhalefetin tüm kesimlerinden 25 kişilik bir ulusal heyet ile bunlar arasından seçilen 11 kişilik bir uygulama heyeti oluşturduğu belirtilen bildiride, ayrıca, Şam'da gerçekleştirilecek konferansta, 13 kişilik bir uygulama heyetinin seçileceği 50 kişilik bir heyet oluşturulacağı ifade edildi.
RUMLAR, ESAD'IN KIRMIZI BÜLTENLE ARANAN YEĞENİNE VATANDAŞLIK VERMİŞ
Kıbrıs Rum yönetiminin, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın Interpol tarafından kırmızı bültenle arandığı belirtilen yeğeni Rami Mahluf'a vatandaşlık verdiği bildirildi.
Rum Fileleftheros gazetesi, "devletin menfaati için" vatandaşlık verilen Mahluf'un milyoner olduğunu ve Suriye'deki banka hisselerinin yüzde 60'ına sahip olduğunu yazdı. Haberde, Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas ile Esad arasındaki iyi ilişkilerin de bu vatandaşlığın verilmesinde önemli rol oynadığı, AB'de dolaşımıyla ilgili problemler yaşayan Mahluf'un, AB vatandaşlığı almasıyla işinin kolaylaştığı belirtildi.
İSRAİL BAŞBAKANI NETANYAHU EL ARABİYA'YA KONUŞTU: "SURİYE'DE MEYDANA GELEN OLAYLARDAN ENDİŞE DUYUYORUZ"
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ülkesinin "Suriye'de meydana gelen olaylardan endişe duyduğunu" söyledi.
Netanyahu, Arap televizyon kanallarından El Arabiya'ya yaptığı açıklamada, İsrail'in bu ülkede meydana gelen olaylara karışmadığını belirterek, "Ancak bu demek değildir ki olanlardan endişe duymuyoruz" dedi.
İsrail'in Suriye'yle barış sağlanması umudunda olduğunu vurgulayan Netanyahu, ülkesinin kuzey sınırlarında halen var olan huzurun Şam ile normal bir barış haline dönüşmesini istediklerini kaydetti.
İsrail Başbakanı, bu ülkedeki gençlerin daha iyi bir geleceği hak ettiğine inandığını ifade etti.
SURİYE DIŞİŞLERİ BAKANINDAN BÜYÜKELÇİLERE ŞAM'DAN AYRILMAMALARI UYARISI
Suriye Dışişleri Bakanı Velid El Muallim, Amerikan ve Fransız Büyükelçilerine, izinsiz başkent Şam'ın dışına çıkmamaları uyarısında bulundu.
El Muallim, ABD'nin ve Fransa'nın Şam Büyükelçilerine, izin almadan Şam'ın dışına seyahate çıkmamaları uyarısı yaparak, büyükelçilerin, emirlere uymamaları halinde Suriye yönetiminin, tüm diplomatların Şam'dan ayrılmalarını yasaklayacağını söyledi.
Amerikan ve Fransız Büyükelçileri, ay başında gösterilerin odak noktasındaki Hama kentini ziyaret etmişlerdi. Suriye hükümeti, izinsiz olduğunu açıkladığı ziyareti eleştirerek, büyükelçileri, Suriye'nin içişlerine karışmakla suçlamıştı.
ULUSLARARASI AF ÖRGÜTÜ, GÖZALTINDAKİLERE İŞKENCE YAPILDIĞINDAN ENDİŞE EDİYOR
Uluslararası Af Örgütü, Suriye'nin başkenti Şam'ın dışında yapılan toplu gözaltılarda alıkonulan kişilerin işkence gördüğünden endişe ettiğini bildirdi.
Merkezi Londra'da buluna örgütten dün yapılan açıklamada, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ı geçen hafta sonu protesto edenlerin hedef alındığı operasyonların ardından gözaltına alınan onlarca kişinin hiç kimseyle görüştürülmediği belirtildi.
Suriye rejimi, ülkede 40 yıldır süren Esad ailesi iktidarına karşı dört aydır süren protestoları bastırmaya çalışıyor. İnsan hakları örgütleri, gösterilerde bugüne kadar 1600'den fazla kişinin öldüğünü bildiriyor.
"BUGÜNE KADAR TÜRKİYE'YE GELEN SURİYE ARAP CUMHURİYETİ VATANDAŞLARININ SAYISI 15 BİN 738''
Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ülkelerindeki olaylar nedeniyle bugüne kadar 15 bin 738 Suriyelinin Türkiye'ye geldiğini, bunlardan 7 bin 485'inin ülkelerine döndüklerini, bugün itibariyle Türkiye'de 8 bin 253 Suriyelinin bulunduğunu bildirdi.
Başbakanlık Basın Merkezinin internet sitesinde yer alan bilgi notunda, Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşlarının ülkelerine dönüşlerinin sürdüğü belirtildi.
Sınırın hemen ötesinde bulunan Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşlarına insani yardım faaliyetleri kapsamında gıda yardımı yapılmaya devam edildiği vurgulanan açıklamada, AFAD'ın Suriyelilerin acil ihtiyaçları için Hatay Valiliği emrine 5 milyon 750 bin acil yardım ödeneği gönderdiği ifade edildi.
Bugüne kadar Türkiye'ye gelen Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşının 15 bin 738 olduğu belirtilen açıklamada, şu bilgilere yer verildi:
''Bugüne kadar geri dönüş yapan Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşı sayısı 7 bin 485, bugün itibariyle ülkemizdeki Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşı sayısı 8 bin 253'tür. 19–20 Temmuz 2011 tarihlerinde 45 Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşı kendi istekleriyle ile ülkelerine dönmüş, 25 kişi ise ülkemize giriş yapmıştır. 17'si refakatçi 39'u hasta olmak üzere toplam 56 kişi hastanede bulunmaktadır.
Suriye Arap Cumhuriyeti'nden ülkemize yönelik nüfus hareketlerine ilişkin olarak Başkanlığımızın koordinasyonunda, İçişleri, Dışişleri, Sağlık, Milli Eğitim, Ulaştırma, Maliye, Gıda Tarım ve Hayvancılık bakanlıkları, Genelkurmay ve Diyanet İşleri başkanlıkları, Gümrük Müsteşarlığı, Kızılay ve Hatay Valiliği ile yürütülen çalışmalar devam etmektedir.
Ülkemize giriş yapan Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşlarının geçici barınmaları için her türlü kolaylık tesisleriyle (seyyar mutfak, banyo, WC üniteleri, çocuk oyun parkları, ibadet alanları, eğitim, seyyar hastane ve diğer sosyal tesisler) birlikte Yayladağı'nda 2, Altınözü'nde 2, Reyhanlı İlçesi'nde 1, merkez ilçeye bağlı Apaydın Köyü'nde 1 ve Karbeyaz Kuyubaşı'nda 1 olmak üzere toplam 7 çadırkent kurulmuştur.''
Açıklamada, ilgili kurum ve kuruluşlarca çadırkentlerde barınma, yiyecek, sağlık, güvenlik, sosyal aktivite, eğitim, ibadet, tercümanlık ve haberleşme gibi hizmetlerin verildiği, ayrıca çadırkentte kalan Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşlarına günlük olarak 3 öğün sıcak yemek verilmeye devam edildiği kaydedildi. (AA)
http://www.bugun.com.tr/haber-detay/163220-suriye-de-flas-gelisme-haberi.aspx
-
Suriye'de artık işler de karışıyor.Etnik ve mezhep çatışmasına dönebilir olay.Tam istedikleri duruma döndü olay Suriye'de
-
Suriye’ye sevkıyatı karadan da durdururuz
Ümit ÇETİN/NEW YORK24 Eylül 2011
Başbakan Tayyip Erdoğan, Suriye’ye havadan ve denizden uygulanan silah sevkıyatı ambargosuna karadan da başlandığını açıklayarak, “Böyle bir girişim olursa durdurur el koyarız” dedi.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, şunları söyledi: “Suriye’ye yönelik söylediğimiz gibi herhangi bir silah taşıyan araç olduğu takdirde bunları engellemeye yönelik kararımızı açıkladık. Kendilerine de söyledik. Komşu ülkelere de ayrıca duyurduk ve söyledik. Bunun için daha önce biliyorsunuz Marmara’da bir gemiye müdahalemiz olmuştu. Şimdi de eğer bu tür uçaklar olacak olursa, karadan böyle bir nakliye olmuş olursa daha önce durdurduğumuz, el koyduğumuz gibi durdurur el koyarız. Bizim tespitlerimiz neleri yapabileceğimize dair var. Ama bunun adımlarını atma noktasındaki yol haritasını açıklamış değiliz. Dışişleri çalışmalarını yapıyor. Önümüze getirecekler ve yol haritasını uygulayacağız.
(ABD’den Predator insansız hava aracı alımı) Kendilerine ‘ister satın alma ister kiralama şekliyle alabiliriz’ dedik. Görüşmelerimiz devam edecek. Olumsuz bir durum söz konusu değil. Mutabakat istikametinde gelişmeler. Bizim verilmiş bir teklifimiz var, bu teklif çerçevesinde temenni ederim ki gelişmeler olur.
(Talabani’yle sınır ötesi operasyonları görüşme) ‘Terör devam ettikçe sınır ötesi operasyonlarımız da aynen devam edecektir’ dedik. Bu konuda kendilerinin olur mu olmaz mı diye de bir yaklaşımı zaten olmadı. Bizim istediğimiz birincisi silah bırakma olayıdır. Ve bu silah bırakma konusunda terör örgütü eğer bu işi başarabilirse zaten operasyonların da bitmesi anlamına gelir ki, terör inanıyorum ki minimize olacaktır. Ama terör örgütünün kendi içinde ayrı sıkıntıları olabilir o ayrı mesele. Biz şu anda bütün çalışmalarımızı terörle mücadelede olması gereken bütün boyutlara yönelik vermeye devam edeceğiz.
Sondajı bırakırlarsa bırakırız
(Kıbrıs’ta sondaj çalışmaları) Kıbrıs adasında yaşayan herkesin orada eşit hakkı vardır. Dolayısıyla Kıbrıs’taki Türklerin de orada eşit hakları vardır. Bu eşit haklar çerçevesinde orada denizin altındaki kaynaklar, zenginlikler, hepsinde Kuzey Kıbrıs’taki Türk kardeşlerimiz haklarını alacaklardır. Eğer Rum tarafı aramayı bırakırsa biz de orada bu tür bir çalışmayı durdururuz. Çünkü bizim için en önemli şey müzakere sürecinin sağlıklı bir şekilde devam etmesidir.”
Bu arada Başbakan Erdoğan’ın dünkü İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad’la görüşmesi ertelendi. Erdoğan’la görüşen eski ABD Başkanı Bill Clinton’ın ise kabulde ceketinin üzerinde sıvı lekeler bulunması dikkat çekti.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/18814562.asp (http://www.hurriyet.com.tr/planet/18814562.asp)
-
Bir askeri suriye gemisine çıkılmıştı hadi bakalım neler görecez ....
-
Rus savaş gemileri Akdeniz’e iniyor
Nerdun HACIOĞLU/MOSKOVA30 Eylül 2011
Akdeniz çevre ülkelerinde rejim değişimi dahil ciddi jeopolitik dalgalanmaların yaşanmaya devam etmesi Rusya’nın da Akdeniz’e savaş gemisi indirme kararı almasına neden oldu.
Rusya’nın Kuzey Filosu’na bağlı gemilerin yaklaşık bir ay sonra savaşa hazır donanımla üç aylığına Akdeniz sularında bulunacakları bildirildi. Rusya’nın Akdeniz’de boy gösterecek olması Suriye’deki gelişmelere bağlanıyor.
Rus basınına göre, hazırlanan Akdeniz seferi göstermelik geziden ziyade pazı gösterisi amacı taşıyor. Sefere çıkacak beş savaş gemisinin başında Rusya’nın elinde bulundurduğu yegane uçak gemisi “Amiral Kuznetsov” olacak.
Cebelitarık’ı geçecekler
Rus savaş gemileri Atlantik üzerinden Cebelitarık boğazını geçerek 19 Kasım tarihinde Akdeniz’e giriş yapmış olacak. Rusya’nın BM Büyükelçisi Vitaliy Çurkin, Moskova’nın BM Güvenlik Konseyi gündemine getirilecek herhangi bir Suriye kararını veto edileceğini söylemişti. Kremlin’den yapılan ikinci açıklamada ise Moskova’nın Suriye yönetimine ülkede asayiş ve düzeni sağlama konusunda yardımcı olacağı dile getirilmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/18865133.asp
-
Ruslarin tek ucak gemiside gelicekmis ve bu arada Suriye Turkiye´den butun ithalati durdurmus.
-
Durum daha ilginç hale geliyor. Bir yandan Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da isyanlarla rejim değişiklikleri, diğer yandan Türkiye-İsrail ilişkilerindeki yüksek tansiyon, diğer yandan bütün bunlara paralel olarak Rum yönetiminin Akdeniz'deki enerji kaynaklarına tek başına sahip olma çabası (tek başına demek yanlış olur, arkasında AB ve İsrail gibi ülkeler var). Bütün bunlar göz önüne alındığında bölgede çok uzun zamandır görülmemiş bir sıcak çatışma çıkabilir.
-
Ruslar Suriye topraklarında askeri üs istiyorlar esas amaçları bu. Ve amaca uygun çok güzel politika uyguluyorlar.Bizde onların ekmeğine yağ sürüyoruz. Diyecek laf bulamıyorum.Bizimkilerin çıkıp tvlerde sağı solu tehdit etmekten başka birşey yapacağı yok zaten bunu anladıkta
Amerika-İsrail bunu engelleyemezse yada engellemek istemezse. Uzun vadede durum iyice bizim aleyhimize döner.
-
Ruslar Suriye topraklarında askeri üs istiyorlar esas amaçları bu. Ve amaca uygun çok güzel politika uyguluyorlar.Bizde onların ekmeğine yağ sürüyoruz. Diyecek laf bulamıyorum.Bizimkilerin çıkıp tvlerde sağı solu tehdit etmekten başka birşey yapacağı yok zaten bunu anladıkta
Amerika-İsrail bunu engelleyemezse yada engellemek istemezse. Uzun vadede durum iyice bizim aleyhimize döner.
Eğer ruslar suriyeden üs alırlarsa o zaman işimiz çok kötü demektir.bolşeviklerin rüyası hala aynı.
-
Bu hamleden sonra kesin olan tek birşey var
Rusya Akdenizdeki müttefiği Suriye'yi kimseye yem etmiyecek , bari bizim başımızdakiler bir seferlik akıllıca davranıp Esad ile arayı düzeltsinler.
-
amerika yemek istesin bak bakalım rusya yem ediyomu etmiyormu ayrıca şuan esadla aramızın kötü olması şahsi görüşüm çıkarlarımız açısından iyidir çünkü bence süreç yıllarca sürebilir ama esad yönetiminin sonu geldi !
-
esadla arayı düzeltmek bize hiçbir şey getirmez çok şey götürür
-
Tartusda Rusların donanma üssü vardı zaten.
-
Tartus Sovyetler yıkılmadan önce askeri üs olarak kullanılıyordu. Akabinde İsrail'in tüm gayri resmi ortamlarda Sovyetleri biz yıktık sizide yıkarız diye Rusya'yı açıkça tehdit etmesi, Ruslarında buna bir nebze hak vermesi ve o zaman paraya olan ihtiyaçları birleşince üs kullanım dışı kaldı taki 3 yıl öncesine kadar sonrasında birkaç Rus askeri oraya tekrar geldi ama üs halen faal değil.Halende Kuzey kutbu üzerindeki çekişmeler Rus donanmasının esas agırlık noktası tabi Karadeniz'deki Donanmayıda unutmamak lazım .Bu ikisinin üstüne birde Tartus gibi küçük bir limanı önce büyütmek sonra oraya saglam bir Donanma Konumlandırmak ve beraberinde gelen lojistik sorunlarla uğraşmak şu aşamada Ruslar için biraz zor.Ama bizim İncirlik gibi Suriye'de bir Hava üssü onların daha çok işine gelir.
-
Esad ne tehditler savurmuş!
05 Ekim 2011, 10:45
Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, ülkedeki muhaliflere yönelik katliamlar dolayısıyla kendisini uyaran Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’na adeta tehditler savurduğu ortaya çıktı. Esad, NATO’nun Suriye’yi vurması halinde sadece birkaç saat içinde bütün Ortadoğu’yu ateşe vereceklerini söyledi.
İran'ın Fars Haber Ajansı’nın haberine göre, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun 9 Ağustos’ta Şam’da Beşşar Esad’la yaptığı en son görüşme oldukça gergin geçti. Davutoğlu Esad’a, ABD’nin uyarısını iletti. Ancak ajansa göre Esad’tan sert bir tepki geldi.Fars ajansına göre Esad, "Şam’a karşı çılgınca bir önlem alınırsa, sadece altı saat içinde Golan Tepeleri’ne yüzlerce roket ve füze yığar, Tel Aviv’e ateşlerim" dedi.Esad ayrıca, Şam’ın Lübnan Hizbullah’ını da harekete geçirerek İsrail’i roket ve füze yağmuruna tutturacağı tehdidini savurdu. Esad, "İsrail öyle bir füze yağmuruna tutulur ki, İsrail’in casus kurumları bile hayal edemez" diye konuştu.Roket ve füze saldırılarının kendilerine karşı gerçekleştirilecek bir saldırıdan sonraki ilk üç saat içinde başlayacağını iddia eden Suriye lideri, sonraki üç saat içinde de İran’ın Körfez’deki ABD gemileriyle Amerikan ve Avrupa çıkarlarını hedef alacağını savundu.
http://www.gazeteci.tv/esad-ne-tehditler-savurmus-129617h.htm
-
israile karşı böyle birşey yapabilir ama kendi sonu olur. iranda abd ile suriye yüzünden savaşa girmez giremez böyle birşeyi göze alamaz yani esadınki boş tehditlerden öte birşey değil .
-
Kedi bile köşeye sıkışınca tırmalar. Esad kaybedeceğini anladığı an bu dediğini yapacaktır bence.
-
Kedi bile köşeye sıkışınca tırmalar. Esad kaybedeceğini anladığı an bu dediğini yapacaktır bence.
katılıyorum ama iran bu işe bulaşmıyacaktır bence
-
yapsada etkisi düşünüldüğü kadar yıkıcı olmaz , 1000 tane roket gönderse bile öldüreceği insan birkaç bini geçmez zaten topcular herekete geçtiklerinde yerleri anlaşılır ve iyi bir hava savunma veya hava desteği yoksa kısa sürede yok edilirler , suriye her yönden çıkmaza giriyorda farkında değil , adamlardaki saltanat aşkı nasıl birşeydirki bırakıp gitmek istemiyorlar , halk iradesini hiçe sayan bir kral yok olmaya mahkumdur ve esatta yok olacak , tıpkı diğerleri gibi , bunu bilmesine rağmen olası bir savaşta öldürülecek binlerce askerine acımıyor >:(
-
yapsada etkisi düşünüldüğü kadar yıkıcı olmaz , 1000 tane roket gönderse bile öldüreceği insan birkaç bini geçmez zaten topcular herekete geçtiklerinde yerleri anlaşılır ve iyi bir hava savunma veya hava desteği yoksa kısa sürede yok edilirler , suriye her yönden çıkmaza giriyorda farkında değil , adamlardaki saltanat aşkı nasıl birşeydirki bırakıp gitmek istemiyorlar , halk iradesini hiçe sayan bir kral yok olmaya mahkumdur ve esatta yok olacak , tıpkı diğerleri gibi , bunu bilmesine rağmen olası bir savaşta öldürülecek binlerce askerine acımıyor >:(
yanlışlıkla manlışlıkla o füzelerden biri gidip o israilin olmayan nükleer tesislerine düşerse neler olur o zaman görürüz ....
-
Komşulardan üstü kapalı tehdit
Esad: "Durumumuzdan faydalanmak isteyen sonucuna katlanır" İran: "Türkiye politikalarını gözden geçirmezse kendi insanları ve komşularından gelen sorunlarla karşılaşır"
09 Ekim 2011 Pazar, 11:16:43
Komşulardan üstü kapalı tehdit!
Lübnan El Manar tv’sinin internet sitesindeki habere göre Suriye lideri Esad, ziyaretçilere yaptığı konuşmalarda Türkiye’yi eleştiriyor.
Esad’ın, “Eğer herhangi bir ülke bizim sorunlarımızdan faydalanmak isterse, o ülke de bu durumdan etkilenecektir. Onların krizi bizimkinden de büyük olacaktır. Türkiye’deki durum tedbirli olmayı gerektirse de çok büyük etkileri ve sonuçları yok, Suriye’nin içişleri için doğrudan tehdit yaratmıyor” dedi.
İRAN DA TEHDİT ETTİ
İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney'in askeri danışmanı Tümgeneral Yahya Rahim Safevi Türkiye'nin, NATO'nun yeni füze savunma sistemi, Arap Dünyası'nda laikliğin reklamını yapma ve Suriye'ye ilişkin politikalarını gözden geçirmezse kendi insanları ve komşularından gelen sorunlarla karşılaşacağını söyledi. Safevi, Ankara'nın yolunu değiştirmemesi halinde doğalgaz aldığı ve çok sayıda mal ihraç ettiği İran'la "ticari ilişkilerin tehlikeye gireceği" konusunda da uyarıda bulundu.
Safevi, "Türk siyasetçiler Iran'la ilişki ve dış politikalarını netleştirmezlerse sorun yaşarlar. İddia ettikleri gibi İran'la yapılan anlaşmaları 20 milyar dolara yükseltmek istiyorlarsa İranla uzlaşmalılar" dedi.
Yarı resmi Mehr Haber Ajansı'na röportaj veren Safevi, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Arap ülkelerini Türk stili demokrasiyi uygulamaya davet etmesini "inanılması güç ve beklenmedik" bir şey olarak nitelendirerek şunları söyledi:
"Türkler yanlış bir yol izliyorlar ve bu ABD'nin belirlediği bir yol olabilir... Türkler şimdiye kadar birkaç stratejik hata yaptı. Biri Erdoğan'ın Mısır'da laik modelin reklamını yapmasıydı. Bu beklenmedik ve inanılması güç bir şey çünkü Mısırlılar Müslümandır... Türkiye bu alışılmadık siyasi tutumlarından uzaklaşmazlarsa hem Türkler sırt çevirecek hem de komşu ülkeler Suriye, İran ve Irak'la olan siyasi ilişkileri bozulacak."
http://www.haberturk.com/dunya/haber/677670-komsulardan-ustu-kapali-tehdit
-
İran ın herzamanki şark kurnazlığı.Kendileri ermenistan olsun rusya olsun ilişkilerini diri tutmakta fayda görüyor ama iş suriyeye gelince ciyaklamakta.Türkiye son 5 yıldır uluslararası platformda nefes alacak bir kanal acmasına rağmen pkk konusu başta olmak üzere hiçbir konuda propaganda ve günü kurtaran adımların dışında bir icraatı olmamıştır.Samimi de değillerdir.
-
Türkiye'nin Suriye'de yönetime karşı silahlı mücadele veren Özgür Suriye Ordusu adlı silahlı örgüte evsahipliği yaptığı iddia edildi.
ABD'nin etkin gazetelerinden New York Times'ta yer alan habere göre, Suriye'de ordudan ayrılıp Beşar Esad yönetimine karşı silahlı mücadele başlatan askerlerin oluşturduğu Özgür Suriye Ordusu'nun militanları Türkiye'de barınıyor. Gazete örgütün komutan ve onlarca militanının bulunduğu kampların Türk askerleri tarafından korunduğunu yazdı.
GERİLLA SAVAŞININ ÜSSÜ TÜRKİYE
Liam Stack imzalı haberde çarşamba günü Suriye'de 9 askerin öldürülmesiyle sonuçlanan çatışmaya karışan militanların Hatay'daki Suriyelilerin kaldığı kampta kalanlardan oluşturulduğu yönünde iddialar olduğunu yazıyor. Türk Dışişleri yekililerinin kampın sadece "insani" amaçla kurulduğunu söylediklerini aktaran New York Times, üst düzey bir yetkilinin iddialara ilişkin, "Biz Suriye'den kaçan insanları barındırıyoruz orada. Gelenlere asker misin, sizvil misin diye sormuyoruz" sözlerine yer veriyor.
Özgür Suriye Ordusu lideri Riyad Esad'la da görüşen New York Times muhabiri bu görüşmeyi Türk Dışişleri'nin ayarladığını ve bir dışişleri yetkilisinin söyleşi sırasında hazır bulunduğunu yazdı. Gazeteye konuşan Albay Esad "Biz Suriye halkının lideriyiz. Suriye halkıyla beraberiz" diyor. Yerel bir yetkilinin ofisinde yapılan söyleşide Esad'ın biri keskin nişancı, ağır silahlı 10 Türk askeri tarafından korunduğunu belirtiliyor.
İsyancı lider Albay Esad'ın her seferinde Türkiye'ye minnettarlığını sınduğunu yazan gazete, Türk yetkililerin ise silahlı gruplara destek verdiği yönündeki haberleri reddettiğini kaydediyor.
Gazete son olara Albay Esad'ın "Biz Suriye halkını koruyan bir orduyuz. Silahlı mücadele için hazırlanıyoruz. Eğer uluslararası toplum silah desteği verirse rejim çok çok kısa zamanda düşer" sözlerine yer veriyor. (Gazeteport)
Kaynak : http://haber.gazetevatan.com/suriyeye-karsi-savasin-ussu-turkiye/407614/1/Gundem
Eğer bu doğruysa zamanında Suriye'nin PKK konusunda yaptıklarını şimdi biz onlara karşı rejim muhaliflerini kullanarak yapıyoruz demektir.Fakat dikkatli olmak lazım Suriye meselesi oyuncak değil,Suriye İran rejiminin ileri karakolu ve öyle Libya'daki gibi paldır küldür devrilmesi zor.İran böyle birşeyi hissettiği an ortalığı karıştırabilir ve yine olan bize olur..İki tarafı keskin bir bıçak bu durum..
-
Umarım böyle bir şey vardır zamanında suriye pkk konusunda bizi çok uğraştırmıştı irana gelince bence bir kaç tehditten öteye geçemez napacak türkiyeyemi saldıracak? :)
-
Bütün Arap coğrafyasında, Ortadoğu'da liderler bir bir liderliklerini kaybediyorlar. Saddam, Mübarek, Kaddafi, karşı çıkan herkes gidiyor. Sırada Esad var. Esad'ın varlığı bizim için bir tehdit mi? Aramız çok iyi iken bir anda patlayan ve tüm bölgeyi saran isyanlar Esad ile aramızın soğumasına neden oldu. Diğer ülkeleri karıştıran güçler şimdi de Suriye'ye yüklenecekler. Bu konuda da Herhalde askeri desteği komşusu olduğumuz için bizden bekleyecekler. Bunu sağlamak için de Suriye yönetiminin pkk ile işbirliği içerisinde olduğunu defalarca dile getirecekler. Peki biz bu işe girersek bundan çıkarımız ne olacak? Bunun sonunda yalnız kalan İran'a karşı ileride yine kullanılacak mıyız? Her zaman ateş çemberi olan Ortadoğu'da bizi de içerisine, hatta tam merkezine çeken bir savaşı göze alabilir miyiz?. Hesaplar tutmazsa bunun bedelini kim ödeyecek?
-
Umarım böyle bir şey vardır zamanında suriye pkk konusunda bizi çok uğraştırmıştı irana gelince bence bir kaç tehditten öteye geçemez napacak türkiyeyemi saldıracak? :)
İran'ın Türkiye'ye saldırması aslında İsrail ve Amerika'nın işine gelir,İran'a karşı direk saldırıya geçme müdahele etme şansı bulurlar ve batılı ülkelere meşruiyet kazandırır İran'ın böyle bir saldırısı..
Pkk kartını oynayabilir İran bize karşı (son pjak operasyonları sırasında murat karayılan'ın yakalanıp serbest bırakıldığı iddia edildi ve epey tartışıldı..Füze kalkanı meselesi yüzünden biraz limonileşti ilişkilerimiz ve bence serbest bırakmışta olabilirler,bizdeki gibi ikinci bir apo vakası yaşamamak için veya bölgede elimizi zayıflatıp bölgesel liderlik söylemimizi baltalamak için) Veya zamanında yapmaya çalıştığı rejim ihracı vb şeylere kalkışabilir,kaldı ki 90'lı yılların ortalarındaki o siyasi zemine kıyasla daha da rahat taban bulabilir Türkiye içinde böyle bir örtülü hareket.Yani bu iş kurşun atmaktan ziyade kirli oyunlara dönebilir,fazla hafife almamak lazım bence..
-
Şahsen İran'ın karayılanı yakalayıp serbest bırakmış olabileceğini hiç sanmıyorum. Özellikle bu kadar yalnız kalmış bir İran, karayılanı bize teslim ederek biraz olsun rahatlayabilirdi çünkü. Bence bütün bunlar bölgedeki ülkeleri kendi çıkarları için birbirine düşürmeye çalışanların uydurmalarından başka birşey değil.
-
Şahsen İran'ın karayılanı yakalayıp serbest bırakmış olabileceğini hiç sanmıyorum. Özellikle bu kadar yalnız kalmış bir İran, karayılanı bize teslim ederek biraz olsun rahatlayabilirdi çünkü. Bence bütün bunlar bölgedeki ülkeleri kendi çıkarları için birbirine düşürmeye çalışanların uydurmalarından başka birşey değil.
Bende karayılan konusuna pek ihtimal vermiyorum ama acemler bunlar ne zaman napacakları belli olmaz bu karayılan meselesini ilk duyduğumda aklıma petronun öğütü gelmişti hiç bir zaman perslerle türkleri dost etme diye.batılılarda bu zemin üzerinde ilerledikleri için yalan olma ihtimali çok yüksek
-
Şahsen İran'ın karayılanı yakalayıp serbest bırakmış olabileceğini hiç sanmıyorum. Özellikle bu kadar yalnız kalmış bir İran, karayılanı bize teslim ederek biraz olsun rahatlayabilirdi çünkü. Bence bütün bunlar bölgedeki ülkeleri kendi çıkarları için birbirine düşürmeye çalışanların uydurmalarından başka birşey değil.
iran'in suriye'ye asker ve malzeme yardimina devam edebilmesi icin Kuzey Irak hayati bir onem tasiyor. Turkiye'nin Suriye'ye herhangibir askeri yardim icin topraklarini ve hava sahasini kullandirmayacagini aciklamasinin ardindan bu onem dahada artmistir. pkk Turkiye'nin Suriye,Irak ve Iran sinirlarinda mutlak hakimiyeti var.Iran'inda Suriye'ye yardimda bulunabilmesi icin pkk ya ihtiyaci var, Iran kendisine sorun olan ve pkk ya nazaran daha gucsuz olan pjak a buyuk bir darbe vurarak pkk yada "istedigim anda senide yok ederim bu bolgede" mesajini vermis oldu. Karayilan meselesi ise malesef dogru, Iran tarafindan yakalandi ve sonunda hakim olduklari bolgede iran'in Suriye'ye yardimlarinda hicbir sorun cikarmayacaklari hatta destek olacaklari sozunun alinmasi neticesinde saliverildi. Iran istedigi zaman bolgede buyuk operasyonlar yapabiliyor. Bu zamana kadar birkac buyuk operasyonda yaptilar, hic kimsenin karsi ciktigini duydunuzmu?
-
Karayilan meselesi ise malesef dogru, Iran tarafindan yakalandi ve sonunda hakim olduklari bolgede iran'in Suriye'ye yardimlarinda hicbir sorun cikarmayacaklari hatta destek olacaklari sozunun alinmasi neticesinde saliverildi. Iran istedigi zaman bolgede buyuk operasyonlar yapabiliyor. Bu zamana kadar birkac buyuk operasyonda yaptilar, hic kimsenin karsi ciktigini duydunuzmu?
Nasıl doğru? Neye göre doğru? Somut olan bir kanıtı var mı?
İran Kandil Dağı'nın kendi sınırları içerisinde kalan kısmında operasyonlar düzenliyor. Tabi ki kimse birşey diyemez.
-
bencede karayılan meselesi yalan. emperyalist devletler büyük elçilik suikastı senaryosu uydurdu iranla arabistanı karşı karşıya getirdi şimdide türkiyeyle iranı karşı karsıya getirmek istiyorlar hem karayılanı yakalmak bize hiç bir fayda getirmez bir besleme daha olur. suriye konusunda ise kesinlikle doğru taraftayız ama batının gazına gelmemek lazım muhaliflerede silah desteği yapmamız lazım suriye rejim er yada geç devrilecek artık dönüşü yok rejim devrildiğinde ise sünni bir hükümet kurulacaktır bu iranın suriyedeki etkinliğini kaybetmesi demek üstelik türkiyeyle ilişkilerde çok daha iyi olacaktır hatta uzun dönemde bir birleşmede olabilir bukadar iddalıyım
-
Karayilan meselesi ise malesef dogru, Iran tarafindan yakalandi ve sonunda hakim olduklari bolgede iran'in Suriye'ye yardimlarinda hicbir sorun cikarmayacaklari hatta destek olacaklari sozunun alinmasi neticesinde saliverildi. Iran istedigi zaman bolgede buyuk operasyonlar yapabiliyor. Bu zamana kadar birkac buyuk operasyonda yaptilar, hic kimsenin karsi ciktigini duydunuzmu?
Nasıl doğru? Neye göre doğru? Somut olan bir kanıtı var mı?
İran Kandil Dağı'nın kendi sınırları içerisinde kalan kısmında operasyonlar düzenliyor. Tabi ki kimse birşey diyemez.
Senin somut kanit istedigini bilselerdi eminim yakalama ve saliverme tutanaklarini yayinlarlardi. Neyse polemige girecek degilim burada yazilanlar kimseyi baglamaz herkes istedigine inanabilir.
Iran'in pjak a karsi duzenledigi sinir otesi operasyonlarida internetten bakma zahmetine girseydin ogrenirdin, biz operasyon yapabiliyorsak iranda ayni sekilde operasyon yapabiliyor.
-
Karayilan meselesi ise malesef dogru, Iran tarafindan yakalandi ve sonunda hakim olduklari bolgede iran'in Suriye'ye yardimlarinda hicbir sorun cikarmayacaklari hatta destek olacaklari sozunun alinmasi neticesinde saliverildi. Iran istedigi zaman bolgede buyuk operasyonlar yapabiliyor. Bu zamana kadar birkac buyuk operasyonda yaptilar, hic kimsenin karsi ciktigini duydunuzmu?
Nasıl doğru? Neye göre doğru? Somut olan bir kanıtı var mı?
İran Kandil Dağı'nın kendi sınırları içerisinde kalan kısmında operasyonlar düzenliyor. Tabi ki kimse birşey diyemez.
Senin somut kanit istedigini bilselerdi eminim yakalama ve saliverme tutanaklarini yayinlarlardi. Neyse polemige girecek degilim burada yazilanlar kimseyi baglamaz herkes istedigine inanabilir.
Iran'in pjak a karsi duzenledigi sinir otesi operasyonlarida internetten bakma zahmetine girseydin ogrenirdin, biz operasyon yapabiliyorsak iranda ayni sekilde operasyon yapabiliyor.
Bu polemik falan değil. Ortaya kesin bir görüş atıyorsun, attığın fikrin gerçekliğini destekleyemiyorsun. Böyle olunca da kahvehane muhabbetinden başka birşey olmuyor.
-
Karayilan meselesi ise malesef dogru, Iran tarafindan yakalandi ve sonunda hakim olduklari bolgede iran'in Suriye'ye yardimlarinda hicbir sorun cikarmayacaklari hatta destek olacaklari sozunun alinmasi neticesinde saliverildi. Iran istedigi zaman bolgede buyuk operasyonlar yapabiliyor. Bu zamana kadar birkac buyuk operasyonda yaptilar, hic kimsenin karsi ciktigini duydunuzmu?
Nasıl doğru? Neye göre doğru? Somut olan bir kanıtı var mı?
İran Kandil Dağı'nın kendi sınırları içerisinde kalan kısmında operasyonlar düzenliyor. Tabi ki kimse birşey diyemez.
Senin somut kanit istedigini bilselerdi eminim yakalama ve saliverme tutanaklarini yayinlarlardi. Neyse polemige girecek degilim burada yazilanlar kimseyi baglamaz herkes istedigine inanabilir.
Iran'in pjak a karsi duzenledigi sinir otesi operasyonlarida internetten bakma zahmetine girseydin ogrenirdin, biz operasyon yapabiliyorsak iranda ayni sekilde operasyon yapabiliyor.
Bu polemik falan değil. Ortaya kesin bir görüş atıyorsun, attığın fikrin gerçekliğini destekleyemiyorsun. Böyle olunca da kahvehane muhabbetinden başka birşey olmuyor.
Haklisin, yazdiklarimi 100% hakli cikaracak herhangibir delil yok, zaten bu konunun dogrulugu ispatli bir sekilde ortaya cikmis olsaydi Iran ile iliskimiz cok kotu bir boyuta gecerdi. Bundan da basta israil ve Abd cok hosnut olurdu. Ancak iran'in karayilan i yakalamadik demesiyle de yakalanmadi olmuyor. Daha dune kadar topraklarinda apo yu besleyen suriye Turkiye'ye apo nun ulkelerinde olmadigini beyan ediyorlardi. Ama bu apo nun orada yasadigi gercegini degistirmiyordu. Iran'in pkk ya ihtiyaci var Suriye'ye acilmasi ve desteklemesi icin, Israil'e Suriye uzerinden erisebilmesi icin, takip edebilmesi ve bilgi alabilmesi icin, Israil ve Abd Iran icin hazirliklarini tum hiziyla surduruyorlar, arada bizim alacagimiz rolun ne olacagina gelisen olaylar kara verecek, sonuc olarak Iran pkk nin kontrol ettigi bolgeleri kullanmaya mecbur cunku baska alternatifi yok boyle bir durumda sen orgutun en ust yoneticisinden birisini yakaladiginda onunla kendi cikarlarin dogrultusunda anlasirmisin yoksa meydana gelmesi muthemel bir savasta kimin yaninda olacagi belli olmayan Turkiye'ye mi teslim edersin.
-
Evet iran'ın demesiyle olmuyor, fakat bu ülkenin de bir İstihbarat teşkilatı var. Herhalde onun demesi olup olmadığının açığa çıkmasına yeterlidir. Bunun dışında Ahmet öyle demiş, Mehmet böyle demiş demek abesle iştigalden ibarettir. Eğer ki böyle bir durum varsa, zaten devlet ona göre bir tutum takınacaktır İran'a karşı.
-
istihbarat teskilatlarinin isi zaten bilmek ve bizim istihbaratimiz da bu konudaki herseyi zaten biliyordur, ancak herseyi bilmek herzaman isine yaramayabiliyor yani karsi bir harekette bulunmak acisindan, misal bizim Suriye'yi siddetle tehdit ettigimiz donem orgutteki suriyeliler grubunun basi bahoz kopeginin talimatiyla birden sehirlerde bombalar patlamaya basladi, kirsalda yapilan saldirilarda buyuk artis yasandi, halbuki yilin bu zamanlarinda orgut kislik yapilanmasini tamamlamakla mesgul olacagi yerde saldirmaya eylem yapmaya zorlandi, bundan Suriye istihbaratinin bilgisi ve tesvikinin olmadigini soylemek biraz saflik olur, bir sure sonra zaten bizim suriye ile ilgili aciklamalarimiz seyreklesmeye ve daha yumusamaya basladi, arti Rusya'nin Suriye'de ki deniz ussune savas gemisi gondermek icin harekete gecmesi, bunlarin hepsi bizim yaptiklarimizin ve soylediklerimizin bize karsi yansimalari, bu ve benzeri bircok konuyla ulke olarak bogustugumuz icin herkese hakettigi cevabi maalesef verebilecek zaman enerji ve guc bulamayabiliyoruz. Etrafimizda okadar cok sorun varki bazen kendi insanlarini dahi denge gozetmek icin feda etmek zorunda kalabiliyorsun
-
İyi de durum çok farklı şu an. İran'dan bahsediyoruz. İran'la boğuşmamıza gerek yok ki. Zaten diken üzerinde, batı ensesinde. Tek başına kalmış bir ülke. Özellikle bize karşı atacağı her adıma çok dikka ediyorlar uzun bir süredir bu nedenle.
Suriye ise çok farklı. Orada da Arap isyanlarının yoğunluğu var. Kaddafi de gittikten sonra sıranın kendilerinde olduğunu çok iyi biliyor Esad. Kedi bile sıkışınca tırmalar. Esad sıkıştı ancak İran daha farklı.
-
iranla bir husumet yokki. iran yönetimiyle daha doğrusu. şuan ahmedinejad yönetimi suriyeye desteğini kesmiş durumda. suriye için türkiyeyle arayı bozmak ona da gereksiz geliyor. dini kanat pek öyle düşünmüyor tabi. ama iran bize saldırır diye bir durum söz konusu değil. ben iranın kimseden dolayı kimseye saldıracağını sanmıyorum. iran tek atımlık kurşununu kendisi için saklıyordur. kendisine saldırılmadığı sürece kimseden dolayı kimseye saldırmaz. çünkü bu sonunu getirir, biliyorlar bunu.
bu arap baharı birilerinin oyunu düşüncelerine bir noktada katılıyorum. çıkarını gördüğü yerde birileri destekliyor. ama her seferinde farklı ülkeler oluyor bunlar. mübarekin gitmesinin amerikaya ya da israile verdiği zararı başka hiçbir ülkede göremeyiz. yani bunlar topyekün amerikanın oyunu diyemeyiz.
esadın bize zararı var mı?
eğer bir ömür sıradan bir ülke olmayı düşünüyorsak, iyi geçiniriz ve bir zararı olmaz. ama bölgesel bir güç olmak istiyorsak esad yönetimi bize engel. esad yönetimi nolursa olsun iran ve biz arasında tercih yaptığında elenen taraf oluruz. ama ülkede onun dışında nasıl bir yönetim kurulursa kurulsun bize daha yakın olacaktır.
evet, amerikanın da, israilin de işine geliyor esadın devrilmesi. ama bu bizim de işimize geldiği gerçeğini değiştirmiyor.
-
Laçiner: Türkiye ile Suriye çarpıştırılmak isteniyor
Terör ve güvenlik uzmanı Laçiner Türkiye ve Suriye'nin kapıştırılmaya çalışıldığını iddia etti
03.11.2011 - 09:17
Star'dan Sedat Laçiner, Türkiye'ye Suriye ve İran üzerinden oynanan oyuna dikkat çektiği yazısında, ABD'nin yeni yönteminin ülkeleri birbirine kırdırmak olduğunu ifade etti. Obama'nın Bush'dan daha tehlikeli olduğunu belirten Laçiner, Irak'tan çekilmeye hazırlanan ABD'nin yeni planına dikkat çekti.
Amerika ve İsrail basınının ısrarla Türkiye'yi Suriye'deki silahlı muhalefetin destekçisi ve lideri gibi göstermeye çalıştığını belirten Laçiner, Türkiye'nin buna zaman zaman malzeme verdiğini dile getirdi ve Suriye'de ABD'nin üstlendiği rolün Türkiye'ye yıkıldığını ifade etti.
İşte Sedat Laçiner'in çarpıcı analizi:
Başkan Obama'nın tarzı bir önceki başkandan oldukça farklı. Bush bir ülkede sorun görünce orayı doğrudan işgal etmeye kalkar; onbinlerce, hatta yüzbinlerce asker yığar, sınırları, rejimleri ve liderleri değiştirmeye kalkardı. 'Bush tarzı'nda hedef ülke çok büyük zararlar görürdü, ancak Amerikan askeri ve parası da bu şekilde riske atılırdı.
Obama yönetimindeki Demokratlar ise Bush'un yaklaşımının Amerika'yı batırdığını düşünüyorlar. Onlara göre küreselleşen ekonomik kriz de, ABD sosyal dengelerindeki sarsıntı da Irak ve Afganistan maceralarının sonucu. Kötü örneklerden ders alan Demokratlar Libya, Mısır ve Tunus'ta çok farklı bir model uyguladılar. Alınan dersleri şöyle sıralayabiliriz:
1) Libya'da çatışmaya doğrudan girmediler, en ön safta yer almadılar.
2) Fransa gibi diğer istekli ülkeleri maliyetleri paylaşmak için teşvik ettiler.
3) NATO ve Birleşmiş Milletler'i devreye sokarak müdahaleyi sadece ABD müdahalesi olmaktan çıkardılar.
4) Arap dünyası ve Türkiye'den destek alarak bölgesel tepkileri daha başından kestiler.
5) En önemlisi Kaddafi yine Libyalılarca alt edildi. Yani Libyalılar Libyalılara kırdırıldı. Muhaliflere silah ve silahlı eğitim verildi. Batı istihbarat birimleri Kaddafi ve adamlarının tüm açıklarını tespit edip, bunları muhaliflerle paylaştılar. Benzeri gelişmeler Mısır, Suriye ve diğer Arap ülkelerinde de yaşandı, yaşanıyor.
Obama daha tehlikeli
'Obama tarzı' Türkiye ve tüm dünyada alkışla karşılandı. Örneğin Libya'da yönetim ABD'nin istediği doğrultuda değişmiş olmasına rağmen, geçmişten farklı olarak Türkiye sokaklarında ciddi bir Amerika karşıtlığı gözlenmiyor. Yeni yaklaşımın Bush tarzı ile kıyaslandığında pek çok olumlu yönü bulunduğunu ben de kabul ediyorum. Ancak 'ateşi maşa ile almak' olarak da tanımlanabilecek olan yeni yöntemin Türkiye için Bush döneminden daha fazla ölümcül riskler taşıdığı kanaatindeyim. Çünkü yenisinde tüm maliyet hedef ülkeye ve komşularına yükleniyor.
Bu bağlamda baktığımızda eğer sıradaki ülke Suriye veya İran ise bu ülkeleri kanlı iç savaşlar bekliyor demektir. Aynı şekilde Irak'tan çekilmeye hazırlanan ABD eğer Irak'ta büyük sorunlar ile karşılaşırsa, eskiden farklı olarak Irak'a asker indirmek yerine bölgesel güçleri birbirine kırdıracaktır demektir. Hal böyle olursa bundan en büyük zararı görecek olan ise Türkiye'dir.
İhale Türkiye'ye mi?
Özellikle Suriye konusundaki en son gelişmeler bu husustaki kaygıları arttırmak için yeter de artar bile. Amerika ve İsrail basını ısrarla Türkiye'yi Suriye'deki silahlı muhalefetin destekçisi ve lideri gibi göstermeye çalışıyor. Ne yazık ki zaman zaman Türkiye de bu konuda hiç de iyi niyetli olmayanlara bilmeden malzeme veriyor. Aylar önce bu köşedeki bir yazımda da hatırlatmıştım, "Suriye ile Türkiye çarpıştırılarak bir taşla iki kuş vurulmak isteniyor" demiştim. O korkularımı arttıracak daha fazla veri ortaya çıkıyor. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esed Türkiye'nin kendi kellesini istediğinden emin. Nusayrilere göre Türkiye, Suriye'de rejimi değiştirmek istiyor ve bir iç savaşı açıkça teşvik ediyor. Kısacası geçmişte ABD'nin üstlendiği rol Türkiye'ye yıkılmaya çalışılıyor. Elbette böyle düşünen bir Suriye PKK'yı daha fazla destekliyor. Başka bir tabirle Suriye'de de Libya modeli modifiye edilerek uygulanmaya çalışılıyor. Ancak Türkiye üzerine hesaplar sadece Suriye konusunda değil, İran konusunda da işliyor. Eğer İran, Türkiye tarafından durdurulabilirse, hem askeri ve iktisadi yönlerden zayıflayan Türkiye ehlileşmiş olacak, hem de İran gibi bir dertten düşük maliyetlerle kurtulunmuş olunacak.
Gördüğünüz gibi, hesaplar Batı ve İsrail açısından kağıt üzerinde fevkalade mantıklı. Uygulamanın ne olacağını ise zaman gösterecek.
http://www.ensonhaber.com/laciner-turkiye-ile-suriye-carpistirilmak-isteniyor-2011-11-03.html
-
Suriye'ye nota verildi, Türk diplomatların aileleri yurda döndü
Hürriyet Planet
13 Kasım 2011
Türk diplomatların aileleri döndü
Suriye'de bulunan Türkiye Büyükelçiliği'ne dün gece düzenlenen taşlı sopalı saldırının ardından bugün Şam'daki büyükelçilik çalışanlarının ailelerinin Türkiye'ye döndü. Dışişleri Bakanlığı saldırılarla ilgili Suriye'ye nota verildiğini açıklarken, vatandaşlara zorunlu olmadıkça bu ülkeye gitmemeleri uyarısı yapıldı.
Diplomatik kaynaklar, tahliye kararının henüz sadece çalışanların aile üyelerini kapsadığını, Büyükelçi Ömer Önhon ve diğer diplomatik personelin şimdilik Suriye'deki görevlerini sürdüreceğini ifade etti.
Suriye'den Türkiye'ye dönecek vatandaşları almak üzere bugün sabah saatlerinde Şam'a giden THY uçağının 60 kişiyle birlikte Esenboğa Havalimanı'na indiği bildirildi.
BAKANLIK SALDIRILARI KINADI
Arap Birliği'nin dün şok bir kararla Suriye’nin üyeliğini askıya almasının ardından, dün gece, ülkedeki Türkiye, Suudi Arabistan, Fransa ve Katar'a ait diplomatik temsilcilikler Esad yanlısı oldukları belirtilen sopalı ve bıçaklı büyük bir grubun saldırısına uğramıştı.
ESAD YANLILARI YABANCI KONSOLOSLUKLARI BASTI
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada Şam Büyükelçiliği, Halep Başkonsolosluğu ve Lazkiye Fahri Konsolosluğu'na düzenlenen saldırılar kınanarak, "Bu saldırıların, Arap Birliği’nin dün Suriye’ye ilişkin aldığı bir karar sonrasında gerçekleşmesi ve en güçlü ve yoğun biçimde Türk misyonlarını hedef alması şüphesiz manidardır" denildi.
SURİYE'YE NOTA VERİLDİ
Gerek Türkiye’nin, gerek diğer ülkelerin Suriye’deki diplomatik ve konsüler temsilciliklerinin güvenliğinin sağlanması için her türlü önlemin alınmasının, Diplomatik ve Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmeleri uyarınca Suriye devletinin yükümlülüğü ve bir onur meselesi olduğu hatırlatılan açıklamada, Suriye yönetimi, en kısa süre içinde söz konusu saldırıların sorumlularını tespit etmeye ve bu kişiler hakkında gerekli adli süreci başlatmaya davet edildi.
Ankara’da görev yapan Suriye Maslahatgüzarı'nın Dışişleri Bakanlığı'na davet edildiği, kendisine bu hususların aktarıldığı "ve bir de nota tevdi edildiği" ve Dışişleri'nin gereken her önlemi alacağı da açıklamada yer aldı.
Türkiye Cumhuriyti vatandaşlarına ise "kamu düzeninin sağlanmasında yaşanan sıkıntılar nedeniyle", başta Halep, İdlip ve Humus olmak üzere, zorunlu olmadıkça Suriye'ye seyahat etmeme uyarısı yapıldı.
ARAP BİRLİĞİ'NE DESTEK
Bakanlık, ayrıca Arap Birliği'nin Suriye'nin üyeliğiyle ilgili kararını "ülkedeki durumun vahametini ortaya koyan, zamanlı ve sağduyulu bir adım" olarak nitelendirdi.
"Suriye yönetiminin 2 Kasım tarihinde Arap Birliği ile vardığı mutabakat uyarınca üstlendiği taahhütleri bugüne kadar yerine getirmemesi, herkes gibi Türkiye tarafından da üzüntü ve hayalkırıklığı ile karşılanmıştır" denilerek Şam hükümetine ülkedeki demokratik dönüşüm sürecinin önünü açma, uluslararası kamuoyuna ise birlik içinde hareket etme çağrısı yaptı.
"BAŞKONSOLOSUMUZ'LA GÖRÜŞTÜM"
Dışişleri Bakanı Özel Müşaviri Gürcan Balık ise Halep Başkonslosluğu'nun çatısında bulunan bayrağın yakıldığı haberleri üzerine Twitter hesabından yaptığı açıklamada böyle bir durumun söz konusu olmadığını, tahrip edilen bayrağı saldırganların yanlarında getirdiğini bildirdi.
TÜRK KONSOLOSLUĞU'NA TAŞLI SOPALI SALDIRI
Balık, Türkiye’nin Halep Başkonsolosu’yla bir görüşme yaptığını belirterek, “Göstericilerin yaktığı bayrağın çatıdaki bayrağımız olmadığını, göstericilerin yakma eylemini Başkonsolosluk önünde Suriye polisinin görev yaptığı kulübenin çatısında gerçekleştirdiğini, bu bayrağın da muhtemelen kendi yanlarında getirdikleri bayrak olduğunu o da teyit etti" dedi.
Başkonsolos Adnan Keçeci’nin çatıdaki bayrağın birkaç dakikalığına kalabalığı dağıtmak için görevliler tarafından indirilip, hemen Türk yetkililere teslim edildiği, kısa bir süre içinde de yeniden yerine çekildiği ifadelerini aktaran Balık, “Görüntüleri izledim, ama yakılan ve saygısızlık yapılan çatıdaki değil, yanlarında getirdikleri bayraktır” açıklamasını yaptı.
ANKARA'DA SÜRPRİZ GÖRÜŞME
Yaşanan gelişmeler üzerine Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun bu akşam Suriye muhalefetine mensup grupların oluşturduğu Suriye Ulusal Konseyi'nin Burhan Galiun başkanlığındaki yürütme kurulu üyeleriyle bir araya geldi.
Görüşmesinin başında basın mensuplarının görüntü almasına izin verildi, herhangi bir açıklama yapılmadı. Görüşmede Suriye ile ilgili son gelişmelerin ele alınması bekleniyor. Akşam 20.00 sularında Davutoğlu'nun konutunda başlayan görüşme halen devam ediyor.
Suriye Ulusal Konseyi yürütme kurulu önümüzdeki günlerde, bu ülkelerden gelen davetler üzerine Almanya ve Rusya'da da temaslarda bulunacak.
Rus yetkililer daha önce de Suriye muhalefetinden isimlerle görüşmüşü. Ancak ilk kez Moskova'dan gelen resmi bir davet üzerine böyle bir görüşme gerçekleşecek.
ARAP BİRLİĞİ DE SURİYELİ MUHALİFLERLE BİR ARAYA GELECEK
Suriye-Türkiye cephesinde bu gelişmeler yaşanırken, Arap Birliği Genel Sekreteri Nebil El Arabi de Salı günü Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'a muhalif örgütlerin temsilcileriyle bir araya geleceklerini bildirdi.
Bununla birlikte El Arabi, Arap Birliği'nin Suriye muhalefetini meşru otorite olarak tanımayı düşünmesi için çok erken olduğunu söyledi.
Suriye hükümeti ise ülkede artan siyasi huzursuzluğu tartışmak için acil bir Arap zirvesi yapılması çağrısında bulundu.
Suriye devlet televizyonunda yayımlanan resmi açıklamada, Şam'ın Arap Birliği yetkililerinin, Suriye'nin üyeliğinin askıya alma kararının yürürlüğe gireceği Çarşamba gününden önce ülkeyi ziyaret etmesini memnuniyetle karşılayacağı belirtildi.
SURİYE ARAP OYUNLARI'NDAN ÇEKİLDİ
Suriye resmi haber ajansı SANA ise Suriyeli sporcuların Aralık ayında Katar’da yapılacak Arap Oyunları’ndan çekildiğini bildirdi.
Haberde, “Suriye Olimpiyat Komitesi ve Genel Spor Federasyonu, bugün yaptıkları açıklamada, Suriyeli sporcuların Arap Birliği’nin Suriye kararı dolayısıyla Katar’da yapılacak Arap Oyunları’na katılmayacağını duyurmuştur” denildi.
Federasyon, Suriyeli sporcuların ülkelerini “komplo”ya karşı korumak amacıyla “takım formalarını çıkarıp askeri üniforma giyeceklerini” söyledi.
Daha önce Doha Oyunları’ndan yapılan açıklamada Suriye’nin Arap Birliği üyeliğinin askıya alınmasına karşın müsabakalara katılacağı belirtilmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/19230313.asp
-
Türkiye'yi olası bir Suriye bataklığına çekmek için her yol deneniyor,korkarım ki ilerleyen zamanda bu tarz tacizlerin dozu giderek artacak..Rusya'da barışı destekliyoruz laf salatası arasında Suriye'ye hiçbir kısıtlama olmaksızın silah satışına devam edeceklerini açıkladı..
Soğukkanlı olmak tahriklere kapılmamak lazım..
-
Burnumuzun dibinde bize sürekli saldıran bir terör örgütü ve o örgütün kollanıp beslendiği kuzey Irak varken biz neden hiç kendi çıkarlarımızı korumak için değil de, birilerinin çıkarları için Suriye veya İsrail ile uğraşıyoruz?
-
cevap basit , amerika istedi diye , israille gerilimde planlı bir gerilim olabilir , amerikanın ortadoğudaki halkı kendisine bağlayacak bir mültefik dosta ihtiyacı var bunun içinde türkiyeden daha iyisi bulunmaz ama yahudi dostu bir türkiyede islam alemi için hoş karşılanmazdı ve israil gerilimi başlatıldı , bir anda ortadoğunun kahraman lider ülkesi gözüyle bakılmaya başlandı , tabi sadece tahminde bulunuyorum belkide çok daha farklı hesaplar yapılıyordur.
-
arabistan ve katar suriye muhalifleri destelekleyecekmiş.düne kadar bizede arap baharı sıçrar diye korkan ülkeler.suud ailesi türk düşmanı ve abd kölesi olduğu bir gerçekğinide hatırlarsak suriyede büyük bir oyun oynanıyor.umarım bizimde bir planımız vardır yoksa bize patlayacak. 1 sene öncesine kadar birleşme lafları konuşulurken avrupa basını osmanlı geliyor diye ortalığı ayağa kaldırmıştı bu gün ise türkeyeye sen suriyeye gir deniliyor 1 sene içinde ne değişti nasıl bir oyun var anlamak zor inşallah bir planımız vardır.
-
Suriye'den Türkiye'ye "müdahale" çağrısı
Müslüman Kardeşler örgütünün Suriye kolunun sürgündeki lideri Muhammed Riad Şakfa, Suriye’deki iç karışıklığın çözülmesi adına Türkiye’nin olası “müdahalesini” destekleyebileceklerini söyledi. Rusya ise Suriye'de yaşananların, "iç savaşa benzediğini" belirtti.
Şakfa, İstanbul'da düzenlenen basın toplantısında, “Suriye halkı, Batı’nın aksine Türkiye’nin müdahalesini kabul edebilir. Ancak bu müdahalenin amacı Suriye halkını korumak olmalı” dedi.
“Komşumuz olarak Türkiye’den daha fazlasını bekleyebiliriz” diyen Şakfa, Müslüman Kardeşler’in “kabul edilebilir göreceği bir müdahale şeklinden” bahsetmedi.
Müslüman Kardeşler’in siyasi liderlerinden ve aynı zamanda İstanbul’da kurulan Suriye Ulusal Konseyi’nin üyesi olan Muhammed Faruk Tayfur ise toplantıda yaptığı açıklamada, “birçok ülkeyle Suriye’deki şiddet olaylarını durdurmak için görüşmelerde bulunduklarını” belirtti.
“SURİYE’DEKİ DURUM İÇ SAVAŞA BENZİYOR”
Öte yandan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye'de yaşanmakta olan çatışmaları sadece Esad güçlerinin şiddet kullandığı tek taraflı bir müdahaleden çok "iç savaşa" benzettiğini belirterek, hem Suriye hükümetinden hem de rejim karşıtı Özgür Suriye Ordusu'ndan, saldırıları sonlandırmalarını istedi.
Basın toplantısında konuşan Rusya Dışişleri Bakanı, "Arap Birliği'nin 2 Kasım'daki girişimini desteklediklerini" belirtti ve "Suriye'de şiddet sadece hükümet kaynaklı değil" diyerek Arap Birliği'ni bu hususta uyardı. Lavrov, Arap Birliği'ni bu doğrultuda, daha gerçekçi kararlar almaya çağırdı.
Esad karşıtı Özgür Suriye Ordusu'nun son olarak, Şam'ın dışındaki bir askeri istihbarat üssüne saldırdığını hatırlatan Lavrov, hem Batı'nın hem Arap ülkelerinin sadece Beşar Esad'a yüklenmemesi gerektiğini belirtti.
Kaynak : http://www.hurriyet.com.tr/planet/19265079.asp
-
Esad'ın kıyamet senaryosu
İstihbarat raporları, Suriye lideri Esad'ın vahim kıyamet senaryosunun detaylarını ortaya çıkardı.
Senaryoya göre Esad, Şam ve Halep'te de şiddet uygulayacak. Şebbiha örgütü ise etnik unsurları kullanarak bölgeyi istikrarsızlaştıracak
Sabah Gazetesi'nin haberine göre: Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'a ilişkin sert ifadelerinin arka planına ilişkin önemli ayrıntıları şöyle:
Son AK Parti Gruptoplantısında Suriye'deki şiddetin arttığına dikkat çeken Erdoğan, "Kendisine hatırlatıyorum: Zulüm ile abad olunmaz, mazlumun kanı üzerine gelecek inşa edilmez" diyerek Esad'a uyarıda bulunmuştu. Erdoğan, "Tarih bu tür liderleri kanla beslenen liderler olarak anar. Ve Esad, sen de şu anda o sayfayı açmaya doğru gidiyorsun. Mazlumların ahını alanlar er ya da geç bunun bedelini öderler" demişti.
CADI AVI BAŞLATILDI
Erdoğan'ın bu kadar sert ifadeler kullanmasında, son 15 gün içinde Şam ve Halep'te katliamların artmasının etkili olduğu belirtildi. İstihbarat raporlarına göre, Arap Birliği'nin 3 gün süre tanıdığı Şam yönetimi bir "kıyamet senaryosu" hazırladı. Bu senaryoya göre Esad rejimi, uluslararası kamuoyundan gelen "Derhal çekil" baskılarına karşı vuruşma stratejisi uygulayacak. Hama ve Humus'tan sonra Şam ve Halep'te artmaya başlayan muhalif gösteriler sert bir şekilde bastırılacak. Türkiye'ye düşman tanımlaması yapan Beşar Esad'ın kardeşi Mahir Esad'a bağlı Şebbiha örgütü, özel infaz timleri oluşturdu. Muhalifleri yargılamadan infaz eden Şebbiha, gerekirse çatışmaları tüm etnik unsurlara yayarak bölgeyi istikrarsızlaştıracak. Suriye'de çatışmaların başladığı günden bu yana resmi olmayan rakamlara göre 7 binden fazla sivil öldürüldü, 20 bine yakın kişi yaralandı. Orduda cadı avı başlatıldı, önde gelen 14 muhalif komutan öldürüldü. Durumu şüpheli görülen tüm memurlar devlet dairelerinden uzaklaştırıldı. İhbar mekanizması ile birçok muhalif tutuklandı ve Esad yanlıları ödüllendirildi. Tecavüz edilen kadınlar öldürülüp gömülüyor. Esad yönetimi şüphelileri bile görevden uzaklaştırıyor. Yurt dışı çıkışlar sınırlandırıldı ve yabancılara yönelik saldırılar arttı. Sınır ve kıylardaki askeri birliklere Esad ailesine yakın kişiler atandı. Özellikle Türkiye sınırına sivil göçü önlemek için Hatay'a giden yollar tutuldu. 7 milyon Suriyeli'nin silahlı olması, çatışmaların kontrolden çıkabileceği kaygısını güçlendirdi.
ESAD'A VERİLEN SÜRE DOLDU
Arap Birliği'nin Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'a tanıdığı 3 günlük süre doldu, ancak Suriye yönetiminin kabul ettiği gözlemcilerin gönderilmesi için pazarlıklar devam ediyor. Esad'ın aralarında Türklerin de bulunacağı yabancılar tarafından denetime karşı çıktığı öğrenildi. Arap Birliği'nin tavrı, Esad yönetimine karşı Ankara- Kahire ittifakının da geleceğini belirleyecek. Arap Birliği, Suriye'ye insan hakları aktivistleri, medya mensupları ve askeri gözlemcilerle müttefik ülkelerin bağımsız üyelerinden oluşacak bir heyet göndermek için Şam ile bir mutabakat imzalanmasını istedi. Arapların yaptırımlarını durdurmak için öneriyi kabul eden Esad yönetimi ise sunulan metnin bazı bölümlerine itiraz etti. Şam yönetimi, gözlemci heyetinde sadece Arapların olmasını istedi. Esad'ın şartlarına karşı Arapların izleyeceği tutum, Türk-Arap ittifakının da geleceğini belirleyecek. Suriye'ye ilk etapta 50 kadar gözlemci gönderilmesi bekleniyor. Arap Birliği'nden, Ankara'ya, "Gönderilecek gözlemciler arasında Türkler olmasın" mesajı gelmesi halinde, Türkiye de tutumunu gözden geçirecek. Türk diplomatik bir kaynak, henüz Türkiye'den gözlemci talebinde bulunulmadığını belirtti.
İSRAİL HERONLARI, SURİYE İÇİN BİLGİ TOPLUYOR
İsrail'in, insansız hava aracı Heronları kullanarak muhaliflerin bilgilerini Şam'a aktardığı iddia edildi. Heronların iç çatışmaların yoğun olduğu Hama, Humus, Halep ve Şam'da bilgi topladığı belirtiliyor. İsrail yönetiminin ayrıca Hatay'daki tüm kampları yakından izlediği de belirtildi. Kamplarda kalan Suriyelilerin bölgedeki ziyaretlerine ilişkin görüntülerin de İsrail'de bulunduğu ifade edildi. Bir süre önce Adana'nın Karataş ilçesi açıklarında bir balıkçının ağına Heron parçaları takılmıştı. Heron'un Türkiye'de istihbarat faaliyeti yapma ihtimalinin yanı sıra Suriyeli muhaliflere yönelik uçuş da gerçekleştirmiş olabileceği belirtiliyor.
'ASKERİ DEĞİL SİYASİ MÜDAHALE İSTİYORUZ'
Geçtiğimiz günlerde Suriye Müslüman Kardeşler Teşkilâtı Başkanı Riyad Şukfa'nın sarf ettiği "Batılı güçlerin müdahalesindense, Türkiye'nin müdahale etmesi Suriye halkı tarafından kabul edilecektir" sözlerine düzeltme geldi. Teşkilâtın Başkan Yardımcısı Faruk Tayfur, Şukfa'nın sözlerinin yanlış anlaşıldığını dile getirdi. Suudi Şark el Evsat gazetesine bir açıklamada bulunan Tayfur, "Türkiye müdahale etsin derken askeri operasyon kastedilmedi. Şukfa bu müdahalenin siyasi bir müdahale olmasını vurguladı" şeklinde konuştu.
CLİNTON: ESAD GİDİCİ, İÇ SAVAŞ ÇIKABİLİR
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın mutlaka gideceğini kaydetti. Amerikan CBS televizyonuna verdiği mülakatta Clinton Suriye için iç savaştan endişe ettiğini de söyledi. Suriye'deki değişim sürecinde Türkiye'nin kilit bir role sahip olduğunu da kaydeden Clinton, "Suriyelilerin kulak vereceği bir ses olmadığımızın farkındayız. Bu yüzden Suriye'nin göz ardı edemeyeceği, giderek büyüyen ve şu anda Türkiye ile Arap Birliği'nin öncülük ettiği sürece katkı sağlamaya karar verdik" dedi.
ROBERT FİSK'TEN SURİYE YORUMU
Tunus, Libya, Suriye, Filistin, Lübnan ve Mısır'dan aktivistler Nahda Network organizasyonuyla Arap Devrimleri'ni tartışmak üzere İstanbul'daydı. Kapanış konuşmasını AB Bakanı Egemen Bağış'ın yaptığı toplantılara İngiliz gazeteci Robert Fisk, Suriye'de yaşananları yorumladı. Suriye'de hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını dile getiren Fisk, "Beşar Esad her şeyin farkında. Muhalifler Suriye'nin kuzeyinde oldukça etkin. Ordu kendini geri çekmeye başladı fakat devreye istihbarat örgütleri girmiş durumda" dedi.
http://www.ozgurdunyam.com/haberlergos-3249-Kiyamet_Senaryosunu_Suriye_Baslatiyor.html
-
Hacı konvoyuna saldırı
Suriye'nin Humus kenti yakınlarında Türk hacı konvoyuna saldırı düzenlendi. Saldırıda yaralananlar olduğu bildirildi.
SUUDİ Arabistan’dan dönen Türk hacıları taşıyan otobüs, Suriye’nin Hama kenti yakınlarında silahlı saldırıya uğradı. Otobüs şoförü ile 1 hacının yaralandığı saldırıda Suriyeliler, 5 hacıyı da rehin alıp, Türkiye ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret etti.
Kutsal topraklardaki görevlerini tamamlayan Şanlıurfalılar’ı taşıyan Naci Özata yönetimindeki 71 EP 806 plakalı otobüs, Türkiye’ye dönerken Suriye topraklarında silahlı, taşlı ve sopalı saldırıya uğradı. İddiaya göre, Hama ve Humus kentleri yakınlarında silahla ateş edilerek durdurulan otobüse asker üniformalı bir grup, taş ve sopalarla saldırdı. Bu sırada otobüs şoförü Naci Özata silahla, hacılardan Emin Doğan da atılan taşların vücuduna isabet etmesiyle yaralandı. Saldırganlar hacıların paralarını gasp etti, Türkiye ve Başbakan Erdoğan’a ağır hakaretlerde bulundu. Kimlikleri belirlenemeyen 5 Türk hacıyı da alıkoyan Suriyeliler, otobüsün yoluna devam etmesini istedi.
Yedek şoförün yönetiminde Hatay’ın Reyhanlı İlçesi’ndeki Cilvegözü Gümrük Kapısı’na gelen otobüsün camlarının kırık olduğu kurşun izleri olduğu görüldü. Yaralı şoför Naci Özata, çağrılan ambulansla Antakya Devlet Hastanesi’ne götürülerek tedavi altına alındı. Hayati tehlikesi bulunmayan hacı Emin Doğan’ın ise Reyhanlı Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Şanlıurfalı hacılardan Ahmet Okkaş, İbrahim Tombul, Halil Okkaş, Ahmet Bağdiken, Mehmet Arpacı, İbrahim Dörtgöz, Suriye’de yaşadıkları dehşet anlarını anlattı. Otobüsün silahla ateş edilerek durdurulduğunu belirten hacılar, paralarının da gasp edildiğini söyledi. 5 hacının rehin alınıp kendilerinin salıverildiğini belirten hacılar, Türkiye’ye dönebildikleri için çok mutlu olduklarını, Suudi Arabistan’dan dönen 2 otobüsün de saldırıya uğradığını ileri sürdü. Hacılar, işlemlerinin yapılmasının ardından Şanlıurfa’ya gitmek üzere gümrük kapısından ayrıldı.
Kaynak : http://haber.gazetevatan.com/haci-konvoyuna-saldiri/412297/1/Gundem
Haber Videosu : http://videogaleri.gazetevatan.com/15978_9_Suriyede-hac-konvoyuna-saldr.html
-
Suriye ordusunun en çok güvendiği silahlar arasında bulunan Scud ve Sam füzeleri 1500 km menzile sahip!..
Türkiye’nin demokrasi taleplerine karşı Suriye, askeri güç gösterisiyle cevap verdi.
Türkiye Gazetesi'nin haberine göre, nükleer başlık takılabilen SCUD füzelerini Türkiye’ye çeviren Esad yönetimi, en çok elindeki bu Rus silahlarına güveniyor. Yakın zamana kadar ABD ve İsrail’in korkulu rüyası olan SCUD füzeleri Irak-Türkiye sınırına Kamışlı ve Ayn Diwar’da konuşlandırılmış durumda.
Suriye ordusu füzelerin dışında, Rusya’dan sonra bölgenin en fazla zırhlı aracına sahip kara birliğiyle tanınıyor.
310 bin kişilik ordunun ağırlığını 220 bin kişiyle kara birlikleri oluşturuyor. Suriye ordusunda 1.700 adet T72 -M1 tankı ile 1.100 adet T62-MK ve 2.500 adet T55 tankı bulunuyor. Rusya, Kuzey Kore ve İran yapımı 1600 adet değişik çap ve markalarda top, Suriye Kara Kuvvetleri’ne hizmet veriyor. Suriye ordusunun piyadeleri ise, eski SSCB döneminin marka silahı Kaleşinkoflar’ı kullanıyor.
NÜKLEER BAŞLIKLI
1500 kilometre menzilleri var
Şam yönetiminin elinde, yıllardır İsrail ve Lübnan’daki muhaliflere karşı koz olarak kullandığı füzelerin 1500 kilometre menzili füzeler bulunuyor. SSCB döneminden kalma SCUD B/C serisi füzelerin nükleer başlık kapasitesi İsrail’in korkulu rüyası olarak biliniyor.
Rus yapımı uçakları güçlükle havalanıyor
Suriye Hava Kuvvetleri’nin omurgasını yine SSCB döneminde satın alınan MIG23 savaş uçakları oluşturuyor. 106 adet MIG23 savaş uçağının yanı sıra 80 adet MIG29, 90 adet SU22 ve 20 adet SU24 savaş uçağı envanterde yer alıyor. Ancak bu uçakların büyük bölümünün Lübnan savaşı sırasında ağır yara aldığı ya da düştüğü biliniyor. Suriye Hava Kuvvetleri’nin elinde 148 adet MI8 ve MI25 helikopterleri ile 1948 adet ZSU23, S60, SA2 serisi Hava Savunma bataryası bulunuyor. Toplam 4 bin kişinin görev yaptığı Suriye Deniz Kuvvetleri’nde 2 adet fırkateyin, 8 adet hücumbot ile 12 adet helikopter görev yapıyor.
http://www.haber7.com/haber/20111126/Suriye-fuzelerini-Turkiyeye-cevirdi.php
-
Suriye ordusu düşündüğüm kadar güçsüz değilmiş. Scud füzeleri bildiğim kadarıyla çok isabetsiz. Çok korkmamıza gerek yok. Sam füzeleri hakkında bilgim yok. Bu konuda bilgilendirseniz müteşekkir olurum.
Olası bir askeri müdahalede hava kuvvetlerimiz önce hava savunmalarını, hava alanlarını, radarlarını ve füze bataryalarını havaya uçurur. Eğer Suriye bize Scud ve Sam atarsa çok eleştirilen Nato Kalkanı devreye girer. Nato kalkanı ilk kez kullanılır. Marifetleri görülür. Hava harekatından sonra zaten Suriyenin birşey yapabileceğini tahmin etmiyorum. Hava kuvvetleri ve hava savunması olmayan bir devletin ordusunda isterse en modern kara kuvvetleri olsun. Pek bir işe yaramaz. Ne yazık ki bizim hava savunmamız çok zayıf. Derhal kuvvetlendirilmeli.
-
türkiyenin politikasından bizzat türk vatandaşı olarak endişe duyuyorum. güneyimizde bir yunan-rum-israil ittifakı , güneyimizde yok sebepten ötürü düşman olduğumuz suriye ve onun sahibi iran (iranla da ayrıca kalkan sorunu var) , ve bu suriye ile iranın baş komutanı rusya.... gerçekten tehlike içinde olduğumuzu belirtmek istiyorum. eğer bir savaş çıkarsa tüm dünyayı ilgilendirir , sıradan bir arjantin-şili , pakistan-hindistan gibi kücük caplı ülke savaşı olmaz... Allah sonumuzu hayır eylesin.
-
Dünya'da risk atlatmadan, savaşa girmeden büyüyen devlet olduğunu sanmıyorum. Elbette bir ülke büyüdüğü zaman onu durdurmak isteyenler olacaktır. Bunun için önce iç yıpratma uygularlar. Başarısız olursa savaş çıkarırlar. Önemli olan savaşa girmeyen bir pısırık devlet görüntüsü çizmek değil gerektiğinde savaşa girebileceğini dünyaya gösteren masaya yumruğunu vuran bir ülke olmaktır. Dünyada büyük devletlerin tümü böyledir. Türkiye şahsi kanaatimce doğru yoldadır. Son zamanlarda artan terör olayları, savaş sesleri bunun en güzel habercisidir. Hiç kimse savaşa girmeyi istemez. Fakat gerektiğinde savaş göze alınabilir. Mesela Suriyeye müdahale konusunda şöyle ütopük gibi görünen bir hayal kuralım:
Türkiye Suriyeye müdahale ediyor. Ve Esad devriliyor. Yeni kurulacak devletin Türkiye ile arasının ne kadar iyi olacağını bir düşünün. Savaşı kazanan, Esadı deviren halkın Türkiyeye besleyeceği sempatiyi düşünün. Eğer başbakanın müslümanlığını, liderliğini, seven sevmeyen herkesin kabul ettiği karizma ve hitabet gücünü medya yoluyla, miting yoluyla Suriyelilere aksettirirsek. Suriye halkı Türkiyenin bir eyaleti olmayı dahi kabul edebilir. Geçenlerde bir anket gördüm. Arap ülkelerinde yapılmış bir anket. "Hangi devlet adamını kendinize lider olarak görmek istersiniz?" şeklinde. Başbakan diğer bütün liderlere fark atmıştı. Face'de Libyalı, Faslı, Mısırlı birçok arkadaşım var. Hepsi Erdoğan hayranı. İçlerinden Erdoğanı profil resmi yapanlar bile var. Arap Baharı bence bizim için çok olumlu işliyor. Mısırlı arkadaşıma Türk ordusunun suriyeye girme ihtimali hakkında ki görüşünü sordum. Cevabı şu oldu " Ottomans come back :) ". bu arkadaşım Osmanlıyı seviyor fakat söylediğine göre Mısırlıların %5'i Osmanlıyı seviyormuş. %95'i Erdoğanı seviyormuş. Çoğu Arap Osmanlıyı işgalci gördüğü için Osmanlının geri gelmesini istemez. Çünkü Osmanlı imparatorluktu. Fakat Türkiyenin geri gelip kendilerine liderlik etmesini gerçekten istiyorlar. Bu bölgede yaşanan değişim sıkıntılı bir süreç fakat bu süreci atlatınca çok güzel günler bizi bekliyor olacak diye umuyorum.
-
Batı burnunu sokana kadar Suriye ile aramız çok iyi durumdaydı ama. Ne zaman ki rüzgarları estirmeye başladı birileri, ortalık karıştı, liderler devrilmeye başladı, Esad da sertleşti ve aramız da bozuldu. Birilerinin oyununa maşa olarak güçlü devlet olunmaz.
Pısırık devlet görüntüsü vermek istemiyorsak Kuzey Irak'daki pkk yı yok etmemiz gerekir. Yoksa başbakanın yaptığı gibi lafla dünyaya kafa tutsanız hiç bir işe yaramaz.
-
Batı burnunu sokana kadar Suriye ile ilişkilerimiz iyiydi. Fakat son zamanlarda devletin politikası değişti.
Esad o koltuğu eninde sonunda bırakacak. Yeni kurulacak Suriye ile ilişkilerin iyi olması için o devletten yana tavır almak gerekiyor. Bu yüzden böyle bir politika uygulanıyor. Çok karmaşık gerçekten... Arap baharını batı mı çıkardı? Yoksa batı çıkarmış gibi mi göründü? Batı neden kendi adamı olan Mübareği gönderdi? Neden Libyaya hemen müdahale edilirken Suriyeye edilmiyor? Neden kamuoyunda Türkiyenin Suriyeye girmesine ulaşılıyormuş gibi görünüyor. İnan Skywolf hiçbirinden emin değilim. Ben sadece Arap Baharının şimdilik bizim için iyi ilerlediğine eminim o kadar. Acaba batı şöyle bir politika izliyor olabilir mi? "Türkiyenin Suriyeye girmesini istiyormuşuz gibi gösterelim. Medyaya halkın sağ kesiminin "Suriyeye girelim" tezini güçlendirecek bilgiler verelim. Kamuoyuna el altından "Batı bizi kullanıyor. Suriyeye Türkiyenin girmesini istiyor, bizim Suriyede ne işimiz var" fikrini verelim. Böylece gerçek isteğimizi gizleriz. Ve Türk devletini güya bizim isteğimizi yapmamak için Suriyeye girmekten vazgeçer" Gerçekten hepsi olabilecek ihtimaller. O kadar çok komplo teorisi üretilebilir ki... Hangisi gerçek bilemiyorum. İzleyip göreceğiz. Allah sonumuzu hayretsin...
Pkkyı bitirme konusuna gelince: Kuzey Irak'ta ki Pkk 97-99 arasında bitirildi de ne oldu sayın Skywolf? Yeniden çıktılar. Bu mesele askerle halledilmez. Sen bütün Pkklıları bitirsen 10 yıl sonra yeniden türeyecekler. Hadi türemediler iç savaş çıkartacaklar. Ben pkk destekçisi yayınları ve pkk destekçisi halkın yorumlarını çok dikkatle takip ediyorum. Söyledikleri birşey var :"Devrimci halk savaşı başlasın artık". Biz Pkk'yı bitirirsek bu sefer halkı ayağa kaldıracaklar. İşler 90'lı yıllarda ki gibi değil. Artık herşey çok çabuk yayılıyor. Dikkat edin Arap dünyasında ki bütün devrimler Face'de örgütlendi. Eskiden bir isyan çıkarsa sıkardın kafalarına biterdi. Ama artık öyle değil. Şimdi Teröristbaşından gelecek bir emirle ortalığın canına okuyacaklarından bahsediyorlar.
Demek istediğim şu: Pkk bitirilse bile Pkk destekçisi kürtlerin aklında ki Kürdistan hayali bitirilemez. Bu yüzden Pkk silahla değil anlaşma yoluyla bitirilmelidir. İnanın Pkk'dan nefret ediyorum. Ama biz tam anlamıyla düzelmedikçe onlarda düzelmez. Bizim devlet bazında çok hatamız yok. Ama halk bazında müthiş bir Türk ırkçılığı var. Eğer birlikte yaşamak istiyorsak bu iki milletin yeniden kardeş olması sağlanmalı. Buda ancak empatiyle olur. Empati yapın. Herkes yapsın. Kendinizi bir Kürt yerine koyun. Bu adamlar niye anasını,babasını,yavuklusunu bırakıp dağa çıkıyor? Bizimde hatalarımız var. Zamanında daha çok hatamız vardı. Özellikle 90lı yıllarda...
Ben geçen yıla kadar Pkk sorunu ve Kürt meselesine çoğu Türk gibi bakıyordum. Bütün Pkk'lı ları pislik, adi, aşağılıklar olarak görüyordum. Bizim her zaman iyi olduğumuzu düşünüyordum. Ta ki bulunduğum şehirde üniversite okuyan dindar bir kürtle konuşana kadar. Bu genç kesinlikle Pkkyı desteklemiyor Türk ve Kürt milletlerinin kardeş olduğunu düşünüyor. Ama samimi arkadaşlarından Pkk'ya katılanlar var. Buna çok üzülüyor. Ama elinden birşey gelmiyor. Siyasilerin, paralıların, nüfuzu olanların yaptığı şerefsizliklerin cezasını masum gençler çekiyor... İnşallah Türkiye bu Pkk'yı hem maddi hem manevi anlamda bitirecek. Halkın bilinçlenidirlmesi gerekiyor o kadar...
-
Batı burnunu sokana kadar Suriye ile ilişkilerimiz iyiydi. Fakat son zamanlarda devletin politikası değişti.
Geçiniz...
Türkiye'de devlet politikası yoktur.
-
Bizim öncelikli çıkarlarımız Suriye'ye değil, pkknın yuvalandığı Kuzey Irak'a girmemizi gerektirir. Suriye'nin şu an bize karşı yaptığı ciddi seviyede olumsuz bir tavır yok. Ancak Kuzey Irak'da senelerdir kanımızı döken bir terör örgütü var ve bu örgütün orada beslenip kollanması, dünyanın hangi ülkesine giderseniz gidin açık bir şekilde SAVAŞ SEBEBİDİR. Bu sebep de yeni değil, uzun yıllardan beri vardır. Ancak uygulayacak siyasetçilerimiz yoktur.
Bunu uygulayacak bir siyasetçimiz çıkmıştı ve zamanında olması gerektiği şekilde Suriye'ye resti çekmiş, askeri hareketlendirmiş ve bunun sonucunda bölücübaşını ele geçirmiştik. Pkk o noktadan sonra bitmişti. Liderleri yargılanıyor ve örügtüne direktifler veremiyordu. Örgüt içerisinde büyük bir panik ve korku vardı. Senelerdir kafa tuttukları Türkiye Cumhuriyeti liderlerini paketleyip kameralar karşısına çıkarmıştı. Öcalan orada korkudan, köpeklerinin duymadığı şeyleri zırvalıyordu. Ardından örgütün başka bir lideri de paketlenmişti. Nefes alamıyorlardı. Örgütten kopmalar başlamıştı. Bittiler, tükendiler...
Ondan sonra yeniden ortaya çıkmadılar. Çıkarıldılar. 2. Körfez Savaşı sonrası Kuzey Irak yönetiminin (Ya da dünyaca bilinen adıyla Kürdistan'ın) merkezden çok daha bağımsız ayrı bir devlet gibi hareket etmeye başlaması, ekonomik kaynaklardan çok daha fazla yararlanmaya başlaması sonucu, devletimizin buna karşılık çıkarlarımıza uygun hareket edememesi (ABD varlığı) nedeniyle yeniden ortaya çıkarıldılar. Buna AB'ye girmek için komik dayatmaları baştacı eden hükümetimizin bize uymayan bir demokrasi anlayışını yerleştirmeye çalışması, teröriste dağdan inip meclise gelin demesi bugünkü noktaya gelmemize neden oldu.
90'lı yıllarda ve öncesinde ve hatta 2. Körfez savaşına kadar olan zaman dilimince pkk'ya halk desteği bugünkü gibi devasa değildi. O zaman istediklerini genel olarak korkutarak, baskıyla alıyorlardı. Ancak bugün durum farklı. Yukarıda da bahsettiğim şekilde pkknın siyasal kanadının daha fazla aktif hale getirilmesi (sözde demonrasi adı altında) pkknın propagandasının açık bir şekilde yapılmasına müsade ettiği için bugün pkk her geçen gün daha fazla halk desteği kazanıyor. Buna Körfez savaşı sonrası bölgeye iyice yerleşen yabancı gizli servisler ve özel kuvvetlerin pkkya öğrettikleri taktikler, sağladıkları teknolojik ve lojistik destekler sonucu gerçekleştirdikleri ve başarılı oldukları kanlı saldırılar, bu sadırılar sonrası medyaya pompalanan TSK'yı küçük düşürücü haberlerin etkisinin de çok ama çok büyük olduğunu net bir şekilde söyleyebiliriz.
Eskiden pkk ayrı, Kürtler ayrıydılar. bugün bu ayrım hızlaortadan kalkıyor ve devletmiz bu konuda bence yetersiz kalıyor. Bizlerin bu kadar vahim ve her geçen gün büyüyen bir sorunumuz varken nedense İsrail ile, Suriye ile bir anda sorunlar ortaya döküp gerilim yaratıyoruz. Ülke bölünmeye giderken neden acil sorunlarımızı çözmek varken daha fazla sorun üretiyoruz!
Pkk ile anlaşmak mı? İşine geldiğinde silaha sarılıp saldıran, acımadan insanları katleden (bunların içerisinde sivillerin olduğunu sakın unutmayın, canlı bombalar, uzaktan kumandalı bombalar, yakılan belediye otobüsleri vs vs) gözü dönmüş canilerle anlaşmak mı? Sıkıştığında insan hakları masalları ile feryat figan eden, ama neden kendi katlettiği insanları görmezden geldiğini kendisi bile açıklayamayan pkk ile anlaşmak mı? Dalga mı geçiyorsunuz?
-
Batı burnunu sokana kadar Suriye ile ilişkilerimiz iyiydi. Fakat son zamanlarda devletin politikası değişti.
Geçiniz...
Türkiye'de devlet politikası yoktur.
Hollywood yapımı "Güç bizde, teknoloji bizde, teknik bizde, kontrol bizde" temalı Abd filmlerinin kurbanlarından birisiniz. Aşağılık psikolojisi o kadar baskın hale gelmiş ki tarihte ve günümüzde hemen her zaman savaşların ve güç mücadelesinin olduğu bu topraklarda 90 yıldır barınmamızı tesadüfe bağlıyorsunuz. Size göre devlet adımlarını rastgele atıyor. Emin olun rastgele atılsa başbakanı Libya ve Mısırda onbinler tezahüratlarla karşılamazlardı.
-
Bizim öncelikli çıkarlarımız Suriye'ye değil, pkknın yuvalandığı Kuzey Irak'a girmemizi gerektirir. Suriye'nin şu an bize karşı yaptığı ciddi seviyede olumsuz bir tavır yok. Ancak Kuzey Irak'da senelerdir kanımızı döken bir terör örgütü var ve bu örgütün orada beslenip kollanması, dünyanın hangi ülkesine giderseniz gidin açık bir şekilde SAVAŞ SEBEBİDİR. Bu sebep de yeni değil, uzun yıllardan beri vardır. Ancak uygulayacak siyasetçilerimiz yoktur.
Bunu uygulayacak bir siyasetçimiz çıkmıştı ve zamanında olması gerektiği şekilde Suriye'ye resti çekmiş, askeri hareketlendirmiş ve bunun sonucunda bölücübaşını ele geçirmiştik. Pkk o noktadan sonra bitmişti. Liderleri yargılanıyor ve örügtüne direktifler veremiyordu. Örgüt içerisinde büyük bir panik ve korku vardı. Senelerdir kafa tuttukları Türkiye Cumhuriyeti liderlerini paketleyip kameralar karşısına çıkarmıştı. Öcalan orada korkudan, köpeklerinin duymadığı şeyleri zırvalıyordu. Ardından örgütün başka bir lideri de paketlenmişti. Nefes alamıyorlardı. Örgütten kopmalar başlamıştı. Bittiler, tükendiler...
Ondan sonra yeniden ortaya çıkmadılar. Çıkarıldılar. 2. Körfez Savaşı sonrası Kuzey Irak yönetiminin (Ya da dünyaca bilinen adıyla Kürdistan'ın) merkezden çok daha bağımsız ayrı bir devlet gibi hareket etmeye başlaması, ekonomik kaynaklardan çok daha fazla yararlanmaya başlaması sonucu, devletimizin buna karşılık çıkarlarımıza uygun hareket edememesi (ABD varlığı) nedeniyle yeniden ortaya çıkarıldılar. Buna AB'ye girmek için komik dayatmaları baştacı eden hükümetimizin bize uymayan bir demokrasi anlayışını yerleştirmeye çalışması, teröriste dağdan inip meclise gelin demesi bugünkü noktaya gelmemize neden oldu.
90'lı yıllarda ve öncesinde ve hatta 2. Körfez savaşına kadar olan zaman dilimince pkk'ya halk desteği bugünkü gibi devasa değildi. O zaman istediklerini genel olarak korkutarak, baskıyla alıyorlardı. Ancak bugün durum farklı. Yukarıda da bahsettiğim şekilde pkknın siyasal kanadının daha fazla aktif hale getirilmesi (sözde demonrasi adı altında) pkknın propagandasının açık bir şekilde yapılmasına müsade ettiği için bugün pkk her geçen gün daha fazla halk desteği kazanıyor. Buna Körfez savaşı sonrası bölgeye iyice yerleşen yabancı gizli servisler ve özel kuvvetlerin pkkya öğrettikleri taktikler, sağladıkları teknolojik ve lojistik destekler sonucu gerçekleştirdikleri ve başarılı oldukları kanlı saldırılar, bu sadırılar sonrası medyaya pompalanan TSK'yı küçük düşürücü haberlerin etkisinin de çok ama çok büyük olduğunu net bir şekilde söyleyebiliriz.
Eskiden pkk ayrı, Kürtler ayrıydılar. bugün bu ayrım hızlaortadan kalkıyor ve devletmiz bu konuda bence yetersiz kalıyor. Bizlerin bu kadar vahim ve her geçen gün büyüyen bir sorunumuz varken nedense İsrail ile, Suriye ile bir anda sorunlar ortaya döküp gerilim yaratıyoruz. Ülke bölünmeye giderken neden acil sorunlarımızı çözmek varken daha fazla sorun üretiyoruz!
Pkk ile anlaşmak mı? İşine geldiğinde silaha sarılıp saldıran, acımadan insanları katleden (bunların içerisinde sivillerin olduğunu sakın unutmayın, canlı bombalar, uzaktan kumandalı bombalar, yakılan belediye otobüsleri vs vs) gözü dönmüş canilerle anlaşmak mı? Sıkıştığında insan hakları masalları ile feryat figan eden, ama neden kendi katlettiği insanları görmezden geldiğini kendisi bile açıklayamayan pkk ile anlaşmak mı? Dalga mı geçiyorsunuz?
Bizim öncelikli çıkarlarımız Suriye'ye değil, pkknın yuvalandığı Kuzey Irak'a girmemizi gerektirir. Suriye'nin şu an bize karşı yaptığı ciddi seviyede olumsuz bir tavır yok. Ancak Kuzey Irak'da senelerdir kanımızı döken bir terör örgütü var ve bu örgütün orada beslenip kollanması, dünyanın hangi ülkesine giderseniz gidin açık bir şekilde SAVAŞ SEBEBİDİR. Bu sebep de yeni değil, uzun yıllardan beri vardır. Ancak uygulayacak siyasetçilerimiz yoktur.
Bunu uygulayacak bir siyasetçimiz çıkmıştı ve zamanında olması gerektiği şekilde Suriye'ye resti çekmiş, askeri hareketlendirmiş ve bunun sonucunda bölücübaşını ele geçirmiştik. Pkk o noktadan sonra bitmişti. Liderleri yargılanıyor ve örügtüne direktifler veremiyordu. Örgüt içerisinde büyük bir panik ve korku vardı. Senelerdir kafa tuttukları Türkiye Cumhuriyeti liderlerini paketleyip kameralar karşısına çıkarmıştı. Öcalan orada korkudan, köpeklerinin duymadığı şeyleri zırvalıyordu. Ardından örgütün başka bir lideri de paketlenmişti. Nefes alamıyorlardı. Örgütten kopmalar başlamıştı. Bittiler, tükendiler...
Savaş sebebi midir? Kiminle savaş? Pkk ile mevcut bir çatışma zaten var. Daha önce onlarcası gibi 2-3 yılda bir asker sınırı geçiyor. Ama biz bundan ne kazanıyoruz? Pkk bitirlildi demişsin. Bunu zaten bende kabul ediyorum. Zamanında bitirdik ama yeniden çıktılar. Çıkarıldılar. Nasıl yeniden çıktıkları önemli değil. Ne yaparsan yap. İstersen bütün dağları dümdüz et. Halk arasından 3-5 kişi çıkıp molotof kokteyli atmaya devam edecek... Pkk fiili olarak silahla bitirilebilir. Ama Pkk'yı destekleyen yaklaşık 10 milyon kişinin hafızasıda ki Pkk silahla silinemez. Bundan bahsediyorum. Halkın hafızasından silinmesi için seslerine kulak verilmeli. Bu insanlar niye ölümü göze alıp gencecik yaşlarında geride onlarca şey bırakarak dağa çıkıyorlar? Pkk'nın yöneticilerinin amacı başka olabilir. Ama dağa çıkan gençleri anlamamız gerekiyor. Onları anlayabilirsek zaten sorun kalmayacak. Türkiye Türklerindir dediğimiz sürece Türk olmayı kabul etmeyen gençler dağa çıkmaya devam edecek. "Türkiye Türklerin ise benim Türkiye'de ne işim var?" diyen milyonlarca insan var.
Devam geliyor...
-
Batı burnunu sokana kadar Suriye ile ilişkilerimiz iyiydi. Fakat son zamanlarda devletin politikası değişti.
Geçiniz...
Türkiye'de devlet politikası yoktur.
Hollywood yapımı "Güç bizde, teknoloji bizde, teknik bizde, kontrol bizde" temalı Abd filmlerinin kurbanlarından birisiniz. Aşağılık psikolojisi o kadar baskın hale gelmiş ki tarihte ve günümüzde hemen her zaman savaşların ve güç mücadelesinin olduğu bu topraklarda 90 yıldır barınmamızı tesadüfe bağlıyorsunuz. Size göre devlet adımlarını rastgele atıyor. Emin olun rastgele atılsa başbakanı Libya ve Mısırda onbinler tezahüratlarla karşılamazlardı.
beni asılsız ithamlarla yargılama. ben conileri göklere çıkaran eziklerden değilim. onların maşası karaktersizlerden de değilim.
-
Bizim öncelikli çıkarlarımız Suriye'ye değil, pkknın yuvalandığı Kuzey Irak'a girmemizi gerektirir. Suriye'nin şu an bize karşı yaptığı ciddi seviyede olumsuz bir tavır yok. Ancak Kuzey Irak'da senelerdir kanımızı döken bir terör örgütü var ve bu örgütün orada beslenip kollanması, dünyanın hangi ülkesine giderseniz gidin açık bir şekilde SAVAŞ SEBEBİDİR. Bu sebep de yeni değil, uzun yıllardan beri vardır. Ancak uygulayacak siyasetçilerimiz yoktur.
Bunu uygulayacak bir siyasetçimiz çıkmıştı ve zamanında olması gerektiği şekilde Suriye'ye resti çekmiş, askeri hareketlendirmiş ve bunun sonucunda bölücübaşını ele geçirmiştik. Pkk o noktadan sonra bitmişti. Liderleri yargılanıyor ve örügtüne direktifler veremiyordu. Örgüt içerisinde büyük bir panik ve korku vardı. Senelerdir kafa tuttukları Türkiye Cumhuriyeti liderlerini paketleyip kameralar karşısına çıkarmıştı. Öcalan orada korkudan, köpeklerinin duymadığı şeyleri zırvalıyordu. Ardından örgütün başka bir lideri de paketlenmişti. Nefes alamıyorlardı. Örgütten kopmalar başlamıştı. Bittiler, tükendiler...
Ondan sonra yeniden ortaya çıkmadılar. Çıkarıldılar. 2. Körfez Savaşı sonrası Kuzey Irak yönetiminin (Ya da dünyaca bilinen adıyla Kürdistan'ın) merkezden çok daha bağımsız ayrı bir devlet gibi hareket etmeye başlaması, ekonomik kaynaklardan çok daha fazla yararlanmaya başlaması sonucu, devletimizin buna karşılık çıkarlarımıza uygun hareket edememesi (ABD varlığı) nedeniyle yeniden ortaya çıkarıldılar. Buna AB'ye girmek için komik dayatmaları baştacı eden hükümetimizin bize uymayan bir demokrasi anlayışını yerleştirmeye çalışması, teröriste dağdan inip meclise gelin demesi bugünkü noktaya gelmemize neden oldu.
90'lı yıllarda ve öncesinde ve hatta 2. Körfez savaşına kadar olan zaman dilimince pkk'ya halk desteği bugünkü gibi devasa değildi. O zaman istediklerini genel olarak korkutarak, baskıyla alıyorlardı. Ancak bugün durum farklı. Yukarıda da bahsettiğim şekilde pkknın siyasal kanadının daha fazla aktif hale getirilmesi (sözde demonrasi adı altında) pkknın propagandasının açık bir şekilde yapılmasına müsade ettiği için bugün pkk her geçen gün daha fazla halk desteği kazanıyor. Buna Körfez savaşı sonrası bölgeye iyice yerleşen yabancı gizli servisler ve özel kuvvetlerin pkkya öğrettikleri taktikler, sağladıkları teknolojik ve lojistik destekler sonucu gerçekleştirdikleri ve başarılı oldukları kanlı saldırılar, bu sadırılar sonrası medyaya pompalanan TSK'yı küçük düşürücü haberlerin etkisinin de çok ama çok büyük olduğunu net bir şekilde söyleyebiliriz.
Eskiden pkk ayrı, Kürtler ayrıydılar. bugün bu ayrım hızlaortadan kalkıyor ve devletmiz bu konuda bence yetersiz kalıyor. Bizlerin bu kadar vahim ve her geçen gün büyüyen bir sorunumuz varken nedense İsrail ile, Suriye ile bir anda sorunlar ortaya döküp gerilim yaratıyoruz. Ülke bölünmeye giderken neden acil sorunlarımızı çözmek varken daha fazla sorun üretiyoruz!
Pkk ile anlaşmak mı? İşine geldiğinde silaha sarılıp saldıran, acımadan insanları katleden (bunların içerisinde sivillerin olduğunu sakın unutmayın, canlı bombalar, uzaktan kumandalı bombalar, yakılan belediye otobüsleri vs vs) gözü dönmüş canilerle anlaşmak mı? Sıkıştığında insan hakları masalları ile feryat figan eden, ama neden kendi katlettiği insanları görmezden geldiğini kendisi bile açıklayamayan pkk ile anlaşmak mı? Dalga mı geçiyorsunuz?
90'lı yıllarda ve öncesinde ve hatta 2. Körfez savaşına kadar olan zaman dilimince pkk'ya halk desteği bugünkü gibi devasa değildi. O zaman istediklerini genel olarak korkutarak, baskıyla alıyorlardı. Ancak bugün durum farklı. Yukarıda da bahsettiğim şekilde pkknın siyasal kanadının daha fazla aktif hale getirilmesi (sözde demonrasi adı altında) pkknın propagandasının açık bir şekilde yapılmasına müsade ettiği için bugün pkk her geçen gün daha fazla halk desteği kazanıyor. Buna Körfez savaşı sonrası bölgeye iyice yerleşen yabancı gizli servisler ve özel kuvvetlerin pkkya öğrettikleri taktikler, sağladıkları teknolojik ve lojistik destekler sonucu gerçekleştirdikleri ve başarılı oldukları kanlı saldırılar, bu sadırılar sonrası medyaya pompalanan TSK'yı küçük düşürücü haberlerin etkisinin de çok ama çok büyük olduğunu net bir şekilde söyleyebiliriz.
Yanılıyorsunuz. Pkk'ya halk desteği konusunda bir değişme olduğunu düşünmüyorum. Sadece eskiden sesleri çıkmıyordu. Bugün ise gelişen teknoloji nedeniyle sosyal paylaşım platformlarında, internette seslerini duyurabiliyorlar. Eskiden doğuda bir olay çıksa bunu sadece orada bulunanlar ve onların tanıdıkları bilirdi. Şu anda medya ne kadar bu olayları sansürlesede internet sayesinde herkesin haberi oluyor.
bu sadırılar sonrası medyaya pompalanan TSK'yı küçük düşürücü haberlerin etkisinin de çok ama çok büyük olduğunu net bir şekilde söyleyebiliriz.
Medyaya TSK'yı küçük düşürücü haberlerin sızmasınız zararı kadar faydası olduğu düşüncesindeyim. Evet, halk arasında TSK'ya bir güvensizlik oluştu fakat bu güvensizlik haksızda sayılmazdı. Teröristlerin mehmetçiği şehit etmesini saatlerce izleyip bu olay basına sızınca "biz onları çoban sandık" açıklamasını yapan komutanların halk arasında bir nefret uyandırması çok doğal. Bence ordu içinde ki başka güçlere hizmet edenler teröristlerden çok daha zararlı...
Eskiden pkk ayrı, Kürtler ayrıydılar. bugün bu ayrım hızlaortadan kalkıyor ve devletmiz bu konuda bence yetersiz kalıyor. Bizlerin bu kadar vahim ve her geçen gün büyüyen bir sorunumuz varken nedense İsrail ile, Suriye ile bir anda sorunlar ortaya döküp gerilim yaratıyoruz. Ülke bölünmeye giderken neden acil sorunlarımızı çözmek varken daha fazla sorun üretiyoruz!
Bu ayrım hızla ortadan kalkmıyor bence. Eskiden neyse şimdi de o. Devletin bu konuda yetersiz kalmasının nedeni nedir? Devlet ne yapmalı? Son seçimlerde başbakanın iki lafından biri "biz birlikte Türkiyeyiz" idi. Sürekli Kürt ve Türklerin kardeş olduğundan bahsediyordu. Pkk'nın son zamanlarda sivillere yönelik eylemleri de hükümet tarafından medyaya çok iyi yansıtıldı. Face'de ki pkklı sayfalarda pkk destekçileri "pkk niye sivillere yönelik eylem yapıyor? bu yanlış." şeklinde muhalif sesler çok arttı.
Ülke bölünmeye giderken herşeyi bırakıp pkk ile mi ilgilenilmeli? Pkk ile mücadele ederken diğerleri yapılamıyor mu? İsrail Pkk'yı desteklemiyor mu? Eğer ortada pkk ile mücadele varsa. Bu israil ile mücadele anlamına gelir. Suriye meselesi ise çok daha uzun dönemi kapsayan bir mesele. Birkaç yıl içinde Arap Baharı siyasetimizin ne denli faydalı olduğunu inşallah hep birlikte göreceğiz.
Pkk ile anlaşmak mı? İşine geldiğinde silaha sarılıp saldıran, acımadan insanları katleden (bunların içerisinde sivillerin olduğunu sakın unutmayın, canlı bombalar, uzaktan kumandalı bombalar, yakılan belediye otobüsleri vs vs) gözü dönmüş canilerle anlaşmak mı? Sıkıştığında insan hakları masalları ile feryat figan eden, ama neden kendi katlettiği insanları görmezden geldiğini kendisi bile açıklayamayan pkk ile anlaşmak mı? Dalga mı geçiyorsunuz?
Pkk ile anlaşmak. Bu zaten yapılıyordu. Yapılmaya devam ediliyor. Pkk-derin devlet-mit sürekli bir haberleşme içinde. Bu medyaya çok yansımamalı. Nasıl El-Kaide bir danışıklı dövüş silahı ise bizde Pkk'yı bu şekilde kullanabiliriz. Pkk ile anlaşmak derken toprak vermekten bahsetmiyorum. Ama biraz bizim biraz onların lehine kararlar alıp kabul etmeye zorlamalıyız. Belki dünyanın diğer devletlerinden daha farklı bir eyalet sistemi düşünülebilir. Veya kurulan güney doğu eyaletinde pkk destekçisinden çok pkk'yı desteklemeyen halkın olması sağlanabilir. Mesela Güney doğu eyaletine Antep, Kilis, Urfa, Tunceli gibi pkk'yı çok desteklemeyen iller dahil edilebilir. Bu şekilde bu eyalette alınan kararlar bizim için olumsuz sonuçlar doğurmaz. Pkklılarda bir nevi susmuş olur.
-
Batı burnunu sokana kadar Suriye ile ilişkilerimiz iyiydi. Fakat son zamanlarda devletin politikası değişti.
Geçiniz...
Türkiye'de devlet politikası yoktur.
Hollywood yapımı "Güç bizde, teknoloji bizde, teknik bizde, kontrol bizde" temalı Abd filmlerinin kurbanlarından birisiniz. Aşağılık psikolojisi o kadar baskın hale gelmiş ki tarihte ve günümüzde hemen her zaman savaşların ve güç mücadelesinin olduğu bu topraklarda 90 yıldır barınmamızı tesadüfe bağlıyorsunuz. Size göre devlet adımlarını rastgele atıyor. Emin olun rastgele atılsa başbakanı Libya ve Mısırda onbinler tezahüratlarla karşılamazlardı.
beni asılsız ithamlarla yargılama. ben conileri göklere çıkaran eziklerden değilim. onların maşası karaktersizlerden de değilim.
Nesin? Bu aşağılık psikolojisi neden?
-
Nesin? Bu aşağılık psikolojisi neden?
hakaretamiz iddialarına son kez cevap veriyorum. bir dahakine yöneticilere şikayette bulunacağım.
ben kimsenin toprağına göz dikmem. başkaları kışkırttığı ve hedef gösterdiği için asırlık komşularıma hırlamam. kendimi de dev aynasında görmem.
en son saakaşvili senin gibi büyüklenmişti sonunda ayakları kıçına vurarak kaçarken görüldü. efendileri yüzüne bile bakmadı, ortada kaldı.
-
Kış geldi pkk lılar inlerine döndü, Akp şakşakçıları ortalıga döküldü.Şehit cenazelerine gidemeyen milletvekilleride, pkk çözülüyor, pkk bitiyor demeçleri vermeye yandaş medyada bunlara çarşaf çarşaf haber yapmaya başladı.
Yazıda imla ve dilbilgisine dikkat edildiği halde Gaziantep'in başındakı Gazi kelimesini yazmaman dahası,Gaziantep'i sözümona pkk ya az destek veren iller kategorisinden amerikanın siz uyurken kulagınıza üflediği eyalete dahil etmen pkk haritalarını şekerle kaplanılıp yutturulmaya çalışılan halinden başka birşey değil.
Bak efendi biz o senin yazmadıgın Gazi ünvanını almak için 6317 şehit verdik daha net anlaman için söylüyorum o günlerde şehirde kalan her 4 kişiden biri öldü.İnsanlar aylar boyunca ceviz kabukları agaç yaprakları yedi.Genede şehri teslim etmedi. TBMM Fransızlarla antlaşma imzaladı.O sayede emparyalist blokta bir delik açmış olduk.Sizin gibi şakirtlerin bu yazıyı okurken ya ben şehri vermekten bahsetmiyorum dediklerini duyar gibiyimde duyduklarınız gerçekler değil andersenden masallar. Sizler bu masalları dinlerken birileri ülkeyi bölüyor hala farkında değilsiniz.
-
Şahin Ağa,
Bu destan tadındaki yazın, benim yazımın altına geldiği için yanlış anlaşılabilir. zamane'ye cevaben yazdığını belirtseydin keşke.
-
Nesin? Bu aşağılık psikolojisi neden?
hakaretamiz iddialarına son kez cevap veriyorum. bir dahakine yöneticilere şikayette bulunacağım.
ben kimsenin toprağına göz dikmem. başkaları kışkırttığı ve hedef gösterdiği için asırlık komşularıma hırlamam. kendimi de dev aynasında görmem.
en son saakaşvili senin gibi büyüklenmişti sonunda ayakları kıçına vurarak kaçarken görüldü. efendileri yüzüne bile bakmadı, ortada kaldı.
Kesinlikle bir hakarette bulunmadım. Devlet politikası olmadığını söylemek aşağılık psikolojisidir. Bu hakaret mi? Açıkçası ben toprağa göz dikerim. O toprağın adil bir şekilde yönetilmesi benim hoşuma gider. Yönetimi Suriyelilerde olsun. Önemli değil. Ama bizimle dost bir Suriye olsun. Nihayet güvenebileceğimiz bir komşumuz olsun.
Saakaşvili örneği çok alakasız. Ben Saakaşvili değilim. Biz Gürcistan değiliz, bizim tek efendimiz var o da Allah.
-
Eskiden sesler, çıkmıyor muydu? Destek aynı mı? Eskiden bu kadar rahat pkk propagandası mı yapılıyordu yahu? Bu bahsettiğiniz teknolojiye ek olarak belirttiğim AB demokrasi dayatması sonucu pkk artık mecliste bile propaganda yapabilir hale geldi. Siz kimi kandırdığınızı sanıyorsunuz?
TSK son yıllarda kamuoyu araştırmalarında en güvenilir kurumdu. Son iki yıla kadar durum böyleydi. Sonra gerçekleşen terör olayları ki dikkatinizi çekerim eskiye göre çok daha fazla teknolojik üstünlüğe sahipken halkın TSK'ya olan güvenini sarstı. Zaten bazı medya gruplarının sürekli halka pompaladığı TSK'nın bütün işi darbe planı yapmak, pkk ile işbirliği içerisinde bulunmak imalı haberler de buna tuz biber. Bütün bunların planlı bir hareket olduğunu anlayabilmek için fazla zeki olmaya gerek yok.
Mehmetçiklerin şehit edilmelerinin saatlerce izlenildiği de aynı medyanın saçmalıklarından biri. Aynı medya herhangi bir görüntü alındığında bunun değerlendirilmesi için gereken prosedürün ne kadar uzun olduğunu da dile getirmişken kendisiyle çelişmekte olduğunu farkedemedi herhalde. Halen aynı medya çok gizli askeri bilgileri nasıl ele geçirdiğini açıklayamamaktayken!
Yine aynı medya nedense pkknın son yıllarda kendisini yeniden hortlatanlar tarafından nasıl farklı taktikler öğretildiğini hiç dile getirmezler. Amaçları zaten pkkyı mazlum gösterip başkalarını karalamaktan başka birşey değil. Pkknın halk hareketine dönüşmesine çanak tutanlar kimler!
Devlet teröristle pazarlık yapmaz. İsithbarat birimlerinin terör örgütüleriyle veya diğer suç örgütleriyle görüşmesi her yerde olan olağan bir durumdur. İstihbarat alma eyleminin vazgeçilmez uygulamasıdır bu. Ama bu devletin terör örgitiyle anlaştığı veya görüştüğü anlamına gelmez kesinlikle.
Kaldı ki başlarına kuş pislese devletten bilecek kadar büyük bir paranoya içerisinde bulunan ruh hastalarıyla hangi devlet anlaşabilir. Pkkyı yönetenler bu örgütle sağladıkları büyük ranttan hiçbir şekilde vazgeçmezler. Pkknın gerçek yüzünü herkes görebilse, kürt halkının onların aslında hiç de umurlarında olmadığını herkes anlayabilir.
-
Kış geldi pkk lılar inlerine döndü, Akp şakşakçıları ortalıga döküldü.Şehit cenazelerine gidemeyen milletvekilleride, pkk çözülüyor, pkk bitiyor demeçleri vermeye yandaş medyada bunlara çarşaf çarşaf haber yapmaya başladı.
Yazıda imla ve dilbilgisine dikkat edildiği halde Gaziantep'in başındakı Gazi kelimesini yazmaman dahası,Gaziantep'i sözümona pkk ya az destek veren iller kategorisinden amerikanın siz uyurken kulagınıza üflediği eyalete dahil etmen pkk haritalarını şekerle kaplanılıp yutturulmaya çalışılan halinden başka birşey değil.
Bak efendi biz o senin yazmadıgın Gazi ünvanını almak için 6317 şehit verdik daha net anlaman için söylüyorum o günlerde şehirde kalan her 4 kişiden biri öldü.İnsanlar aylar boyunca ceviz kabukları agaç yaprakları yedi.Genede şehri teslim etmedi. TBMM Fransızlarla antlaşma imzaladı.O sayede emparyalist blokta bir delik açmış olduk.Sizin gibi şakirtlerin bu yazıyı okurken ya ben şehri vermekten bahsetmiyorum dediklerini duyar gibiyimde duyduklarınız gerçekler değil andersenden masallar. Sizler bu masalları dinlerken birileri ülkeyi bölüyor hala farkında değilsiniz.
Akp şakşakçılarıymış! Size göre Ak Partililerin tümü yandaş, amerikan uşağı, şakşakçı. Bu söylemler yüzünden siyaset yapamaz olduk. Neymiş efendim, pkk çözülüyor diye haber yapılıyormuş. E yapılacak tabi! Sen her hangi bir ülkenin rakibimiz güçleniyor diye haber yaptığını gördün mü? Eğer bu haberler yapılmasa bu düpedüz pkk'ya hizmet ederdi. Terör örgütlerinin amacı savaşı kazanmak değildir. Halkı moral-motivasyon olarak yıpratmak, ülkeyi iç kaosa sürüklemek, dengesizleştirmektir. Bunun engellenmesi için basın yayın pkk'nın kötüye gitti yönünde haberler yapıyor.
Gaziantep'e Antep dememin ne sakıncası var? Konuyu neden buraya çektin? Gaziantep'e Antep dememde bir art niyet mi arıyorsun? Halk arasında Gaziantepliler genelde Gazi'yi çok kullanmıyor diye biliyorum. Misal genelde Gaziantep baklavası veya Maraş dondurması veya Urfa kebabı kullanılır. Başlarına Gazi, Kahraman pek eklenmez. Eğer bu sakıncalı bir durum ise. Önemli değil. Gaziantep derim farketmez. Anladığım kadarıyla Gazianteplisin. Eğer bunu kullanmamı istiyorsanız bunu kullanırım. Bir önemi yok.
Sizin gibi şakirtler demişsin. Bu iltifatından dolayı teşekkür ediyorum. Lakin ben şakirt değilim. Olmayı çok isterim fakat şakirt olmak o kadar basit birşey değil. Eyalet sistemini eleştirmişsin sanırım. Sorum şu: eyalet sistemi gelirse ve G.Doğu eyaletinde Pkklıdan çok Pkk'yı desteklemeyen bulunsa bundan kime zarar gelir?
-
Kesinlikle bir hakarette bulunmadım. Devlet politikası olmadığını söylemek aşağılık psikolojisidir. Bu hakaret mi? Açıkçası ben toprağa göz dikerim. O toprağın adil bir şekilde yönetilmesi benim hoşuma gider. Yönetimi Suriyelilerde olsun. Önemli değil. Ama bizimle dost bir Suriye olsun. Nihayet güvenebileceğimiz bir komşumuz olsun.
Saakaşvili örneği çok alakasız. Ben Saakaşvili değilim. Biz Gürcistan değiliz, bizim tek efendimiz var o da Allah.
devlet yoksa politikası da yoktur. koca ülkeyi çiftliğe çevirdiniz. yakında patlayınca gemiyi ilk siz terkedeceksiniz. imamınızın yaptığı gibi...
kimsenin toprağına göz dikemezsin arkadaşım. o adamlar 2005'ten beri zaten bizimle dosttu. güvenilir komşu idiler. siz içine ettiniz herşeyin.
örneklere takılma. kukla ve maşa olmak heryerde aynı.
tek efendiniz olmadığı kesin. son gördüğümde philedelphia ahirete taşınmamıştı.
-
Eskiden sesler, çıkmıyor muydu? Destek aynı mı? Eskiden bu kadar rahat pkk propagandası mı yapılıyordu yahu? Bu bahsettiğiniz teknolojiye ek olarak belirttiğim AB demokrasi dayatması sonucu pkk artık mecliste bile propaganda yapabilir hale geldi. Siz kimi kandırdığınızı sanıyorsunuz?
TSK son yıllarda kamuoyu araştırmalarında en güvenilir kurumdu. Son iki yıla kadar durum böyleydi. Sonra gerçekleşen terör olayları ki dikkatinizi çekerim eskiye göre çok daha fazla teknolojik üstünlüğe sahipken halkın TSK'ya olan güvenini sarstı. Zaten bazı medya gruplarının sürekli halka pompaladığı TSK'nın bütün işi darbe planı yapmak, pkk ile işbirliği içerisinde bulunmak imalı haberler de buna tuz biber. Bütün bunların planlı bir hareket olduğunu anlayabilmek için fazla zeki olmaya gerek yok.
Mehmetçiklerin şehit edilmelerinin saatlerce izlenildiği de aynı medyanın saçmalıklarından biri. Aynı medya herhangi bir görüntü alındığında bunun değerlendirilmesi için gereken prosedürün ne kadar uzun olduğunu da dile getirmişken kendisiyle çelişmekte olduğunu farkedemedi herhalde. Halen aynı medya çok gizli askeri bilgileri nasıl ele geçirdiğini açıklayamamaktayken!
Yine aynı medya nedense pkknın son yıllarda kendisini yeniden hortlatanlar tarafından nasıl farklı taktikler öğretildiğini hiç dile getirmezler. Amaçları zaten pkkyı mazlum gösterip başkalarını karalamaktan başka birşey değil. Pkknın halk hareketine dönüşmesine çanak tutanlar kimler!
Devlet teröristle pazarlık yapmaz. İsithbarat birimlerinin terör örgütüleriyle veya diğer suç örgütleriyle görüşmesi her yerde olan olağan bir durumdur. İstihbarat alma eyleminin vazgeçilmez uygulamasıdır bu. Ama bu devletin terör örgitiyle anlaştığı veya görüştüğü anlamına gelmez kesinlikle.
Kaldı ki başlarına kuş pislese devletten bilecek kadar büyük bir paranoya içerisinde bulunan ruh hastalarıyla hangi devlet anlaşabilir. Pkkyı yönetenler bu örgütle sağladıkları büyük ranttan hiçbir şekilde vazgeçmezler. Pkknın gerçek yüzünü herkes görebilse, kürt halkının onların aslında hiç de umurlarında olmadığını herkes anlayabilir.
Pkk propagandası meselesi: Pkknın manevi anlamda silahla bitirilemeyeceği meselesi anlaşıldı ve kürtlerin haklarını pkk ile değil demokrasiyle araması gerektiği düşünüldü. Eğer Bdp olmasaydı Pkklı sayısı belki 2 kat fazla olacaktı. Artık kürt gençler pkkya katılmak yerine Bdp'ye katılıyor. Böylesi adam öldürmelerinden çok daha iyi. Bdp'nin niyetiyle Pkknın niyeti aynı, ikisi aslında aynı halt. Ama birisi insan öldürüyor. Birisi "insanlar ölmesin diye bunlar yapılmalı" diyor. Arada sırada haklı oldukları noktalarda oluyor. Mesela ana dilde eğitim, Türklük dayatmasından kurtulmak gibi şeyler. Her insan kendi dilinde eğitim alabilir, her insan kendi milletini, dinini, dilini, kültürünü yaşayabilir. Pkk'da Bdp'de bu 2 madde ve diğer bizim zararımıza olan maddeler için kuruldu. Kürditan kurulmasına karşıyım. Ama bir Kürt "Türküm" demese ben hiçbir şey kaybetmem.
TSK meselesi: TSK'ya halkın güveni sarsıldı. Suç darbeci, pkkya el altından destek veren komutanlarda. Bütün TSK'yı suçlı ve kötü görsem zaten bu forumda olmazdım. Askerin şehit edilişi ile ilgili olarak: o baskının saatlerce izlendiği daha dün veya evvelki gün medyada yer aldı. Burada ne kadar uzun bir prosedür olduğu bu paşaların kendini aklama çalışmalarıdır. Koşanere ait olan ses kaydıda Koşaner tarafından basına sızdırıldı. "Ben suçsuzum prosedür böyle" veya "bizde emir kuluyuz be abi" demek gibi birşey bu.
Bu noktada basının da suçu var. Tsknın tümünü suçlu gösterecek tarzda haberler yapıldı.
"Yine aynı medya nedense pkknın son yıllarda kendisini yeniden hortlatanlar tarafından nasıl farklı taktikler öğretildiğini hiç dile getirmezler. Amaçları zaten pkkyı mazlum gösterip başkalarını karalamaktan başka birşey değil. Pkknın halk hareketine dönüşmesine çanak tutanlar kimler!"
Bunu pek anlamadım açıkçası. Medya pkkyı mazlum mu gösteriyor? Pkk halk değildir diyen basın yayın organlarına bakın. Kürt Türk kardeşliğine en çok deyinen medya kuruluşlarına bakın. Eğer her kanalı izleyen biriyseniz cevabınız muhtemelen STV olacaktır. Hani şu "yandaş" medya.
"Devlet teröristle pazarlık yapmaz. İsithbarat birimlerinin terör örgütüleriyle veya diğer suç örgütleriyle görüşmesi her yerde olan olağan bir durumdur. İstihbarat alma eyleminin vazgeçilmez uygulamasıdır bu. Ama bu devletin terör örgitiyle anlaştığı veya görüştüğü anlamına gelmez kesinlikle. "
Devlet teröristle pazarlık yapar. Eminim yapılmıştır ve yapılıyordur. "Ben sana şunları vereceğim sende dağdan ineceksin. Eğer dağdan inmezsen şöyle şöyle yaparım". Ama pkknın yöneticileri israilden akıl aldıkları için, pkkdan kazandıklarını başka yerden kazanamayacakları için, dağdan inseler tutuklanacakları için bunu kabul etmiyorlar. Zaten pkklı yöneticiler Kürdistanın bir ütopya olduğundan haberdar. Kürt halkıda umurlarında değil. Pkkyı bitirmek yerine kürt halkında ki pkk sempatisi bitirilmeli, kürt halkı "artık mutluyuz, dil, kültür konusunda özgürüz. Pkkya gerek yok" diyebilmeli. Böyle dediklerinde zaten Pkkya destek vermeyi bırakacakları için Pkk'da biter. Kürt açılımının amacı biraz buydu. Ama pkk bunu sabote etmeyi başardı. Kürtçe kanal açıldı, izlenmesine izin vermediler. Ve daha birçok şey yapıldı. Ama pkk bunları bir şekilde kürt halkının geneline tuzak olarak göstermeyi başardı. Şimdi tam tersi bir uygulama medya tarafından yapılıyor. "Pkk kürtleri öldürdü, şehit cenazesinden kürtçe ağıtlar yükseldi, pkk çözülüyor, pkknın içinde kaos var, pkk kardeşi kardeşe kırdırtmak istiyor, pkk uyuşturucu ticareti yapıyor" tarzı haberler hep kürt halkını pkkdan soğutmak için yapılıyor. Pkklı Fırat Haber Ajansının face sayfasına baktığımızda yapılan yorumlardan bu rahatlıkla anlaşılabiliyor. "Pkk yanlış yapıyor" diyen kürtlerin sayısı git gide artıyor. Bunu kendi gözlerimle görüyorum.
-
Devlet adına pkk ile pazarlık yapan siyasetçi varsa vatan hainidir.
Pkknın silahla mücadele edemeyeceği anlaşıldığı için bdp kuruldu öyle mi? Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz. BDP kurulmadan önce ne vardı? Sanki başkası yok muydu? Pkk şu AB nin demokrasi dayatmalarına kadar elebaşı yakalndıktan sonra, kürt açılımına kadar ne kadar silahlı eylem yaptı? Gerçekleri saklamak hayalinizde canlandırdığınızın doğru olduğu anlamına gelmiyor.
Evet özellikle o yandaş medya pkkyı mazlum gösteriyor. Görmek için önce bakmayı bilmek gerek.
-
Kesinlikle bir hakarette bulunmadım. Devlet politikası olmadığını söylemek aşağılık psikolojisidir. Bu hakaret mi? Açıkçası ben toprağa göz dikerim. O toprağın adil bir şekilde yönetilmesi benim hoşuma gider. Yönetimi Suriyelilerde olsun. Önemli değil. Ama bizimle dost bir Suriye olsun. Nihayet güvenebileceğimiz bir komşumuz olsun.
Saakaşvili örneği çok alakasız. Ben Saakaşvili değilim. Biz Gürcistan değiliz, bizim tek efendimiz var o da Allah.
devlet yoksa politikası da yoktur. koca ülkeyi çiftliğe çevirdiniz. yakında patlayınca gemiyi ilk siz terkedeceksiniz. imamınızın yaptığı gibi...
kimsenin toprağına göz dikemezsin arkadaşım. o adamlar 2005'ten beri zaten bizimle dosttu. güvenilir komşu idiler. siz içine ettiniz herşeyin.
örneklere takılma. kukla ve maşa olmak heryerde aynı.
tek efendiniz olmadığı kesin. son gördüğümde philedelphia ahirete taşınmamıştı.
Çiftliğe bak hele! Dünyanın en çok gelişen 2. ekonomisi, En güçlü 15. ekonomi, başbakanı TIME'a kapak oluyor, Mısırda, Libyada onbinler Türk bayrağı ile başbakanı selamlıyor, kredi kurumları notunu yükseltiyor, bölgesinde lider haline geldiği tüm dünyada konuşuluyor.
Toprağa göz dikerim, eğer o toprak bana zarar veriyorsa, devlet bazında bir çıkar sağlayacaksa ben o toprağı isterim. Diğer bütün ülkelerin istediği gibi. 2005'ten beri dosttu demişsin. 2005'te iktidarda kim vardı? İleride Suriyede Esad devrilince ortaya çıkacak hükümetin bize düşman olmasını mı istiyorsun?
Philedelphia mı? Bilgi yanlışın var. Diğer şu ana kadar tartıştığımız herşeyde yanlışın olduğu gibi...
-
hah tamam şimdi oldu
time'a kapak olunca herşey yolunda, eline bayrak tutuşturulan teröristler(aynı adamlar Kaddafi'yi sokak ortasında linç ettiler) seni karşılayınca herşey yolunda öyle mi?
ne oldu israil'e vereceğiniz sert cevaplar? herifler ikinci partı gemilere de el koydu gıkınız çıkmadı. hadi paşam, kapak da oldunuz, merasimle de karşılandınız. kimse tutuamaz sizi, gidin alın gemileri, tokatlayın İsrail'i
2005'te iktidarda Ahmet Necdet Sezer vardı. o adam conileri bile hiçe saydı, aramızı düzeltti Suriye ile. Sen şimdi bunu da kendinden bilirsin ben milleti aysınlatmak için yazıyorum.
ekleme: Esad'ın hiçbir yere gittiği gideceği yok. hesap hatası yaptınız, ya da hesap bile yapacak aklınız yok. iş size birşey olmasa bari. (ya da olsun anasını satayım, kimi savunuyorum ben)
-
Devlet adına pkk ile pazarlık yapan siyasetçi varsa vatan hainidir.
Pkknın silahla mücadele edemeyeceği anlaşıldığı için bdp kuruldu öyle mi? Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz. BDP kurulmadan önce ne vardı? Sanki başkası yok muydu? Pkk şu AB nin demokrasi dayatmalarına kadar elebaşı yakalndıktan sonra, kürt açılımına kadar ne kadar silahlı eylem yaptı? Gerçekleri saklamak hayalinizde canlandırdığınızın doğru olduğu anlamına gelmiyor.
Evet özellikle o yandaş medya pkkyı mazlum gösteriyor. Görmek için önce bakmayı bilmek gerek.
Pkk ile pazarlık yapmak yanlış bir tabir. Haklısın. Onun yerine pkk destekçilerine kulak verip. "Belki de haklı oldukları bir konu vardır" diyerek empati yapılmalı. Buna binaen anayasada ki "Türkiye bir Türk devletidir" ibaresi kaldırılmalı bence. Eğer Türkiye Türk devletiyse adam "Bende Kürt devleti kurayım o zaman" demekte haklı.
Bdp derken daha önce Pkk ile ortak çalışan kapatılan tüm partilerden bahsediyorum.
Pkk öcalan yakalandıktan sonra ne kadar eylem yaptı demişsin. Pkk 99'da fiili olarak bitmişti. Ama ya onun öncesi? Madem başarılı bir politika izleniyordu neden terör en çok 93-94 yılında vardı? Peki ya OHAL dönemi? Köylerin boşaltılıp masum erkeklerin kurşuna dizilmesi gibi olaylar? 17.000 faili meçhul? O politika ve benzeri politikalar yüzünden bugün pkk var. Pkk destekçilerini dinleyin hep öc alma iç güdüsüne sahipler. "Siz bize zamanında şunu yaptınız" gibi cümleler kuruyorlar. Böyle politika batsın.
Yandaş medya mı!? Allah aşkına samanyolu ana haberi izleyin. Sürekli "Hain pusu, kürt-türk kardeşliği bozulmak isteniyor, sözde sivil cumanın imamı sahte çıktı, pkk iç çatışma halinde, kahraman mehmetçik, pkk sivil öldürdü, pkk kürtleri öldürdü, şehit kürttü, kürtçe ağıtlar yükseldi" şeklinde haberler çıkıyor. Hatta Fethullah Gülen pkklı teröristlere "şâki" yani eşkıya dedi.
-
Tartışmayı bölmek veya taraf olmak değil niyetim ama,
A.N. Sezer?, iktidar?
Sayın Sezer hiç ülke sınırları dışına çıkmışmıydı ki? hele hele de suriye gibi arap ortadoğu ülkesine hiç yüzünü çevirip baksın....
anlamadığımdan soruyorum.
-
hah tamam şimdi oldu
time'a kapak olunca herşey yolunda, eline bayrak tutuşturulan teröristler(aynı adamlar Kaddafi'yi sokak ortasında linç ettiler) seni karşılayınca herşey yolunda öyle mi?
ne oldu israil'e vereceğiniz sert cevaplar? herifler ikinci partı gemilere de el koydu gıkınız çıkmadı. hadi paşam, kapak da oldunuz, merasimle de karşılandınız. kimse tutuamaz sizi, gidin alın gemileri, tokatlayın İsrail'i
2005'te iktidarda Ahmet Necdet Sezer vardı. o adam conileri bile hiçe saydı, aramızı düzeltti Suriye ile. Sen şimdi bunu da kendinden bilirsin ben milleti aysınlatmak için yazıyorum.
ekleme: Esad'ın hiçbir yere gittiği gideceği yok. hesap hatası yaptınız, ya da hesap bile yapacak aklınız yok. iş size birşey olmasa bari. (ya da olsun anasını satayım, kimi savunuyorum ben)
Eline bayrak tutuşturulan terörist olarak itham ettiğiniz kişiler Türkiyeyi karşılıyorsa bu bizim için işlerin iyi gittiğini gösterir. Bundan sonra yeni Libya, yeni Tunus, yeni Mısır ve gelecekteki Suriye bizim çok iyi müttefiklerimiz olacaklar. Belki ileride kurulacak -Ahmet Davutoğlu'nun bahsettiği- Osmanlı milletler topluluğu'na katılacaklar.
İsraile verilen sert cevaplarda bir eksik mi gördünüz? Ne yapılması gerekiliyordu Allah aşkına? Savaş mı açılmalıydı? Ne yapılmalıydı bana bir anlatın! Orada öldürülen veya şehit edilen 9 Türk var. Bu konuda ne yapılmalıydı!? Boş konuşuyorsun! Daha iyi bir önerin yoksa susmalısın.
İktidarı cumhurbaşkanı sanan bir siyaset bilginiz var. İktidar mecliste çoğunluğu bulunduran partidir. Cumhurbaşkanı değil. Ayrıca ben Ahmet Necdet Sezerin meclisten gelen yasaları veto etmekten başka pek birşey yaptığını görmedim. Hafızamda "Ahmet Necdet Sezer şu ülkeye gitti" şeklinde hiçbir kayıt yok. Belki Ahmet Necdet Sezer sayesinde ilişkilerde bir düzelme olmuştur. Haberim yok. Lütfen beni bu konuda bilgilendirir misiniz?
Esad devrilecek. Göreceksiniz.
-
Tartışmayı bölmek veya taraf olmak değil niyetim ama,
A.N. Sezer?, iktidar?
Sayın Sezer hiç ülke sınırları dışına çıkmışmıydı ki? hele hele de suriye gibi arap ortadoğu ülkesine hiç yüzünü çevirip baksın....
anlamadığımdan soruyorum.
;D :D aynı şeyden bahsetmişiz :D
-
Tartışmayı bölmek veya taraf olmak değil niyetim ama,
A.N. Sezer?, iktidar?
Sayın Sezer hiç ülke sınırları dışına çıkmışmıydı ki? hele hele de suriye gibi arap ortadoğu ülkesine hiç yüzünü çevirip baksın....
anlamadığımdan soruyorum.
hükümet ve iktidarı karıştırma. devletin başında o adam vardı ve Suriye'ye ziyarete gitti.
-
Niyetin anlaşıldı!
-
Esad devrilecek. Göreceksiniz.
son sözleri bu oldu ve Esad hala iktidarda. Bu ironi değil de nedir?
-
Şahin Ağa,
Bu destan tadındaki yazın, benim yazımın altına geldiği için yanlış anlaşılabilir. zamane'ye cevaben yazdığını belirtseydin keşke.
Haklısınız UYVAR ama benim dedelerimin canlarına pahasına korudukları toprakları kalkıp birileri klavye başında başkalarına verdiğini görünce dayanamadım. Bende hemen hızlıca yazıp gönderiverdim.Yanlış anlaşıldıysa kusura bakma.Kimin malını kime veriyorlasa artık.
Dünyada en kolay kandırılan milletiyiz hiç tartışmasız.Bilinebilien tarıhimizden bu yana da bu böyle. Çinlilerin İranlıların ta o zamanlarda saraydaki özel yetiştirlmiş cariyeleri Prenses diye bize yutturdukları çok olmuştur.Bunların politikalarımıza etkilerinden ciltler dolusu kitaplar var o konuya hiç girmeyelim.
Zamane kardeş, Eyalet sistemi gelirse ne mi olur? Cevap çok basit ülke bölünür Sevr yolunda bir adım daha atılmış olur.Çok basit bir cevap gibi geldi değilmi? Aslında basit değil sadece geçmişimize baksak bunu anlarız Osmanlı Rumeliden nasıl çıkarıldı tıpkı sizin şu an söylediğiniz gibi şu olsa ne olur bu olsa ne olur gibi masumane isteklerin O zamanki süper devletler Rusya, İngiltere ,Fransa hatta Almanya'nın bastırması ile birer Osmanlıya kabul ettirilmesi sonucu oldu o zamanda sizin gibi düşünen insanlarımız vardı hep vardı hep olacak.Bu masum istekleri kabul edince hep orda duracaklarını işin kapanacagını düşündüler .Tıpkı sizin şu an eyalet olsa ne olacak dediğiniz gibi(ki aslında bu ilk bakışta bile masumane durmuyorda biz öyle varsayalım).Durmayacaklar hatta isteseler bile duramayacaklar bu topraklar üzerinde hesabı olanların hesabı bitmedikçe isteselerde duramayacaklar bunu anlayın.Osmanlının belki çok fazla şansı oktu diyenler olabilir orası tartışmaya
açıktır Ama bu Türkiye o hasta adam değil artık.Geçmişte defalarda düştüğümüz hatalara bir kez daha düşmeyelim.
Şimdi sizin söylediğinizden çok daha masum isteklere bir örnek vermek isterim. AB derki insanları fişleme bu insan haklarına aykırıdır, suçu ispatlanana kadar her insan masumdur.Bunuda ancak mahkemeler yapabilir.
Görünüşte ne kadar masum ne kadar güzel hepimizinde onay verebileceği bir istek değilmi.Bizde hemen kabul ederiz aslında bizimde hoşumuza gittirilmiştir .Ama gitmese ne olacakki bak sizi Ab ye almayız derler hemen yaparız.
Ondan sonra ne olur bir örnek terör sempatizanlarının sınır karakollarında telsizin başında görürüz Kürtçe biliyor diye .Dosyasındada pkk sempatizanı yazmaz. Neden?fişleme insan haklarına aykırıdır çünkü. Ama orda asker ölür sayı çok olmazsa Ab nin dikkatini çekmez sayı çok olursa bir kınama mesajı gelme ihtimali vardır.Sonrasında soruşturma açılır ordaki askerlerin emniyetten bilgileri istenir.Cevap gelir ki adam pkk ya yardım yataklıktan gözaltına alınmış! Sorulur emniyete neden daha önce göndermediniz.El cevap Ab uyum yasaları gereği bu bilğileri başka kurumlarla paylaşamıyoruz fişleme olmasın diye.Bu ''masum'' arkadaşların sonraki hayatları etkilenmesin diye Ab bize dayattığı yasa gereği yani.
Spesifik bir örnek vermek daha doğru olur sanıyorum.Geçen şu üstüne bomba baglayıp gemi kaçıran terörist .Askerden kaçmış pkk katılmış biri.Pkk Fırat haber ajansıda bunu haber olarak veriyor adamın açık adı hatta doğum yerine kadar.Adam gidip kandilde bomba egitimi alıyor geri dönüyor sonrasında kck soruşturmasında gözaltına alınıyor.Ama bırakınız fırat haber ajansındaki bu haberi nasıloluyorsa adamın asker kaçagı oldugu bile belirlenemiyor adam serbest kalıyor.
Biz hala şu olsa ne olur bu olsa ne olur diyoruz.Olur kardeşim çok şey olur oluyorda zaten
Bizim derdimiz ne Suriye'dir ne de başkasıdır bizim derdimiz ülkemizin kaynaklarını çeken bu terör belasıdır.Ülkemiz aklını, gücünü, bilgisini, silahını topunu ,tüfeğini, bu duruma kanalize etmeli.Masum insanlara zarar vermeden.Ayagımızdaki bu prangayı sökmelidir.Ab gireceğiz diye masum olan olmayan bu isteklerin arkasına sığınanlar bir an önce aklını başına almalıdır.Geçmişini bilmeyipte böyle konuşuyorsanız bunun adı cehalettir ama bilipte konuşuyorsanız bunu adı ihanettir.Her ikiside niyet farklı olsada aynı amaca hizmet eder.
Şimdi söyleyeceklerimi onları pkk ile bir tuttuğum için değil onların nasıl mücadele ettiğini
anlatmak adına yazıyorum.
Bu dünyanın hanği ülkesinde olur bana söylermisiniz Ruslar İstanbul'un göbeginde Çeçenleri vurur , İsrail Dubai'de otelde Hamas üyelerini öldürür.Bırakınız onu Facebookta Kurtlar vadisi senaristlerinde biri bile sizin arkadaş listenizde ekli olsa İsrail'e giremiyorsunuz isterseniz deneyin.Adamlar takip ediyor fişliyor .
Amerikalıların predatörleridünyanın her yerinde el kaide militanı ararve haklarında mahkeme kararı olmaksızın füzeyi fırlatır adam öldürür.Bize gelince pkk ya katıldıgı alenen belli yayın organlarından açıkça adı söylenen adamı bile fişleyemeyiz.Ab insan hakları diye. Ya ne insan hakkıymış kardeşim bir bizemi çalışmıyor bu insan hakları.
-
Sayın Şahinağa,
Bahsettiğiniz şeyleri anlatmaya çalıştığınız kişi zaten gayet iyi biliyor. Sizin de belirttiğiniz gibi bilip de bunu yapanlara ne denirse artık. Bu da son zamanların modası. Önce siteye üye olup birkaç teknik konuda soru içeren masum başlıklar açmak, ardından yavaş yavaş kendi fikirlerini empoze etmeye çalışmak. Hep aynı taktik, hep aynı cümleler...
-
"Türkiye bir Türk devletidir" ibaresi kaldırılmalı bence ???? lafı yüzünden atılmıştır inş. Bu arkadaşlar elindekinin kıymetini bilmiyor sanırım çok üzücü bir durum
-
Atıldığı iyi olmuş..Nickinden yazdıklarından zihniyeti belli,allahın laneti bu zihniyetin ve destekçilerinin üstünde olsun..Bu kadar net söylüyorum..
-
Suriye konusunda sular ısınıyor
Hürriyet Planet
28 Kasım 2011
SULAR ISINIYOR
Suriye üzerindeki uluslararası baskı giderek artarken, Şam yönetimi de harekete geçti.
Birleşmiş Milletler (BM) komisyonunun yaptığı soruşturmanın raporu bugün açıklandı. Raporda Suriye yönetiminin insanlığa karşı suç işlediği belirtildi.
BM'nin Bağımsız Suriye Soruşturma Komisyonu'nun hazırladığı raporda, "Komisyon, Suriye Arap Cumhuriyeti'nde incelemenin yapıldığı dönem içerisinde farklı yerlerde insanlığa karşı suç işlendiği konusunda derin kaygılar taşımaktadır" denildi.
Komisyon, rapor için 223 kurban ve görgü tanığıyla görüşmeler yaptı. Söz konusu Komisyon, Ağustos ayında kurulmuştu.
Raporda ayrıca, Suriye ordusu ve güvenlik güçlerine yönelik silahlı saldırı düzenleyen "Özgür Suriye Ordusu" isimli bir grubun varlığı da kabul edildi. Raporda, muhalif gruplara uluslararası insan hakları hukukuna saygı göstermeleri çağrısı yapıldı.
BM'nin hazırladığı bu raporun, Suriye üzerindeki uluslararası baskıyı artırması ve olası yaptırımların da sertleştirilmesinin yolunu açması bekleniyor.
KRİTİK AB TOPLANTISI
Raporun yankılarının, Suriye ile ilgili bu hafta içerisinde yapılacak kritik toplantıda da varlığını hissettireceği tahmin ediliyor.
Perşembe günü Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları Brüksel'de Suriye'deki son durumu ele almak üzere bir araya geliyor.
Fransa, bu toplantıya Türkiye'nin de katılmasını istedi. Bu konudaki talebini diğer AB ülkelerine ileten Fransa, Brüksel'in bu talebi değerlendirmeye aldığını belirtti.
AB toplantısında, Suriye'nin petrol ve finans sektörlerini hedef alan yaptırımların daha da sıkılaştırılması bekleniyor.
Toplantıdan ayrıca, Avrupa hükümetlerinin Suriye'ye piyasanın altında faiz oranlarıyla uzun vadeli kredi vermesinin de yasaklanacağı belirtiliyor.
Fransa'dan Şam yönetimine karşı sert bir açıklama da Dışişleri Bakanı Alain Juppe'den geldi. Juppe Arap Birliği'nin Suriye hakkında yaptırım kararları almasının ardından Suriye rejiminin "günlerinin sayılı" olduğunu belirtti.
ŞAM'DAN KARŞI HAMLE
Arap Birliği'nin dün onayladığı ağır yaptırımlar, Şam yönetimini de harekete geçirdi.
Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim bugün düzenlediği basın toplantısında Arap Birliği’ne sert tepki gösterdi.
Örgütün dün kabul ettiği dokuz maddelik yaptırım paketinin “bir ekonomik savaş ilanı” anlamına geldiğini ifade eden Muallim, “Sizi temin ederim Arap ülkelerindeki varlıklarımızın yüzde 95-96’sını geri çektik. Halkımızın çıkarlarını korumak zorundayız” dedi.
Muallim bugünkü basın toplantısında ayrıca Suriyeli silahlı muhalif grupların düzenlediği saldırılarda hayatını kaybeden güvenlik güçlerinin de görüntülerini yayınladı.
Ancak basın toplantısını yayınlayan yabancı yayın kuruluşları, bu görüntülerin gösterilmesi üzerine canlı yayınlarını kesti.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/19345824.asp
-
haberi yayınlayan hürriyet tarafsız değil.
''Suriye'nin insanlığa karşı suç işlediği belirtildi.'' diyor ancak alınan kararda böyle birşey yok.
'....'insanlığa karşı suç işlendiği konusunda derin kaygılar taşımaktadır.'' deniyor.
diplomatik bir dil kullanılmış ve karşı tarafı itham etmeden, tedirginliklerini açıklıyorlar.
Ben de bir haber vereyim. Şam yönetimi bugünkü toplantıda, muhalifler (bana göre alayı terörist) tarafından katledilen güvenlik görevlilierinin görüntülerini yayınladı. batılı tv kanalları anında yayınlarını kesti, görüntüleri dünyaya duyurmamak için.
-
haberi yayınlayan hürriyet tarafsız değil.
''Suriye'nin insanlığa karşı suç işlediği belirtildi.'' diyor ancak alınan kararda böyle birşey yok.
'....'insanlığa karşı suç işlendiği konusunda derin kaygılar taşımaktadır.'' deniyor.
diplomatik bir dil kullanılmış ve karşı tarafı itham etmeden, tedirginliklerini açıklıyorlar.
Ben de bir haber vereyim. Şam yönetimi bugünkü toplantıda, muhalifler (bana göre alayı terörist) tarafından katledilen güvenlik görevlilierinin görüntülerini yayınladı. batılı tv kanalları anında yayınlarını kesti, görüntüleri dünyaya duyurmamak için.
sana göre terörist bana göre kan emici bir krala karşı yapılan çok önemli ve büyük bir devrim
inadına demograsi , inadına cumhuriyet.
-
o günlerde cumhuriyet adına bütün zorluklara karşı direnen atalarımız olmasa bugün belkide bizimde suriyeden farkımız olmayacaktı.
bencillik kenara çekilip banane demektir , savaşa hiçbir zaman destek vermedim ama siyasi anlamda mücadele ile suriye halkına destek verecek en etkili ülke türkiyedir ve suriye halkındaki devrimin gerçekleşmesi inşallah bizim açımızdanda suriye açısındanda hayırlı olacaktır , şu günden sonra esad kırallığından bize fayda değil zarar gelir , suriyeyi yeniden kazanmanın tek yolu suriye cumhuriyetidir.
-
inadına demograsi , inadına cumhuriyet.
demograsi değil, demokrasi... bari ismini doğru yazın.
şu günden sonra esad kırallığından bize fayda değil zarar gelir
bu noktaya gelmemize sebep ikiyüzlü, dengesiz ve dışarının maşası politikalar uygulamamız. sadece Suriye değil, Ortadoğu'daki herkes bize şüphe ile bakıyor artık. okkanın altına gitmemiz işten bile değil.
-
Suriye, Mısır, Libya ve diğerlerinde yaşayan insanların bu zamana kadar akılları neredeymiş sormak lazım. Nasıl oldu da hepsinin birden akılları başlarına geldi diye de bunu anlamayanlara sormak lazım. Birileri bu geniş coğrafyada kendi çıkarlarına uygun karışıklıklar yaratıyorlar. Osmanlı'nın artık toprak olduğunu göremeyen bazı zavallılar da halen Osmanlı'nın hüküm sürdüğünü sanarak kendilerini dev aynasında görüyorlar. Oysa özellikle birilerinin, kendilerini böyle görmelerini istediklerini göremiyorlar. İlerisi için geriyi düşünüyorlar. Osmanlı'yı örnek göstererek demokrasiden bahsediyorlar. Daha hangi çağda yaşadıklarını bile bilemiyorlar. Osmanlı'yı örnek gösterirlerken Osmanlı'nın, (son dönemleri hariç) sadece kendi çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini, yönetimi altındaki halklara karşı adil davrandığını, bu nedenle de döneminin süper gücü olduğunu düşünemiyorlar. Düşünemiyorlar ki bu nedenle kendi çıkarlarımız değil, başkalarının çıkarları nedeniyle ne yapacağını şaşırmış sağa sola saldıran bir devlete dönüşmeye başladığımızı, bugün demokrasi yalanıyla tün bu ülkeleri karıştıranların yarın da bizim içerisine düştüğümüz bu güven vermeyen imajımızı bize karşı kullanacaklarını, geçmişte yaşadığımız acı tecrübeleri tekrar yaşayabileceğimizi hiç düşünemiyorlar.
Zaten kim ne doğruyu söylerse söylesin; bizim kılığımıza bürünerek aramıza karşın bütün bu kargaşayı yaratanların tetikçilerinin verdikleri gazla, bu Enver Paşa özentilerinin hiç birinin gerçekleri umursayacağını sanmıyorum. Belki de Deccal dedikleri budur.
-
o bu degilde biz suriyeye girsek sizce başarılı olurmuyuz yoksa suriye bizi rezil mi eder?
-
o bu degilde biz suriyeye girsek sizce başarılı olurmuyuz yoksa suriye bizi rezil mi eder?
Giriş amacına bağlı..ABD'nin Irak'ta yaptığı gibi bir işgal harekatı mı yoksa bir nokta operasyon mu yapılmak istenen ? Eğer askerimize,vatandaşımıza ve/veya çıkarlarımıza saldırı yapılır da müdahale (sınırlı operasyon) kaçınılmaz olursa iddia ediyorum Suriye neye uğradığını şaşırır eşek tepmişe döner..Sadece hava kuvvetlerimiz bile talan eder belirlenen hedefleri..
Fakat topyekûn bir işgalden bahsediyorsak (ki Tayyip beyin ağdalı konuşmalarına aldanıp Osmanlı geliyor naraları atanların aksine mevcut konjonkturde ben bu tarz fantazilere fazlasıyla karşıyım) iş o kadar kolay değil..Suriye'ye girdiğiniz zaman Suriye'nin kendi kırık dökük ordusundan ziyade bir militan hareketi,bir sokak direnişi görürsünüz ki bunu yapacak olanlar Suriyeliler kadar İran'dan ve diğer çevre ülkelerden gelecek Baascı fanatiklerdir..O zaman işin rengi değişir..
-
haklısınız bu akılla bu devlet suriyeyede girecek gibi görünüyor , amerikanın sevdasına bütün komşularımızla aramız iyiden iyiye açıldı , önce iran sonra suriye şimdide rusya , suriyeye karşı yapılacak bir savaşta sadece suriyeye karşı değil iran ve rusyaya karşıda savaş açmış durumuna düşeceğiz , o zaman ne amerikan nede avrupa dönüp yüzümüze bakmaz , devlet özelliklede hükümet bizi çıkmaza sokuyorlar , allah sonumuzu hayır etsin
o bu degilde biz suriyeye girsek sizce başarılı olurmuyuz yoksa suriye bizi rezil mi eder?
suriye iran gibi ambargo gören bir ülke değil yani türkiyenin suriyeye savaş açması ciddi kayıplar vermesine neden olur.
o bu degilde biz suriyeye girsek sizce başarılı olurmuyuz yoksa suriye bizi rezil mi eder?
Giriş amacına bağlı..ABD'nin Irak'ta yaptığı gibi bir işgal harekatı mı yoksa bir nokta operasyon mu yapılmak istenen ? Eğer askerimize,vatandaşımıza ve/veya çıkarlarımıza saldırı yapılır da müdahale (sınırlı operasyon) kaçınılmaz olursa iddia ediyorum Suriye neye uğradığını şaşırır eşek tepmişe döner..Sadece hava kuvvetlerimiz bile talan eder belirlenen hedefleri..
Fakat topyekûn bir işgalden bahsediyorsak (ki Tayyip beyin ağdalı konuşmalarına aldanıp Osmanlı geliyor naraları atanların aksine mevcut konjonkturde ben bu tarz fantazilere fazlasıyla karşıyım) iş o kadar kolay değil..Suriye'ye girdiğiniz zaman Suriye'nin kendi kırık dökük ordusundan ziyade bir militan hareketi,bir sokak direnişi görürsünüz ki bunu yapacak olanlar Suriyeliler kadar İran'dan ve diğer çevre ülkelerden gelecek Baascı fanatiklerdir..O zaman işin rengi değişir..
katılıyorum ama adamların s-300 leri var.
-
harbiden dusmanlarımız cogaliyor israil suriye suriyenin arkasinda iran iranın başkomutanı rusya ama amerika biz suriyeye girersek bize destek verecegini dusunuyorum onlarinda isine gelir
-
harbiden dusmanlarımız cogaliyor israil suriye suriyenin arkasinda iran iranın başkomutanı Rusya ama amerika biz suriyeye girersek bize destek verecegini dusunuyorum onlarinda isine gelir
2008'de Gürcistan'a destek gitti mi hocam?
-
türkiye suriyeye büyük capli girmez... "Hellfire" arkadasin dedigi gibi sinirli nokta operasyonlari yapar...
cünkü topyekün bir savas iki tarafi eritir.. bir taraf sonuc olarak galip görünsede
-
Çok merak ediyorum, Türkiye Suriye'ye neden girecek veya nokta operasyonla kimi vuracak! Suriye'ye saldırmak için nasıl bir savaş gerekçemiz var? Haberimiz olmadan Esad birşey mi yapmış? Nedir bu saçmalık?
-
Çok merak ediyorum, Türkiye Suriye'ye neden girecek veya nokta operasyonla kimi vuracak! Suriye'ye saldırmak için nasıl bir savaş gerekçemiz var? Haberimiz olmadan Esad birşey mi yapmış? Nedir bu saçmalık?
Aynen katılıyorum geçerli bir sebibimiz yok,buna gerek de yok abd ve ab nin gazına gelipte bazıları savaş naraları atmaya başladı ama o iş o kadar kolay değil eğer o kadar kolay olsa madem herkes birbirine girsin.
-
Çok merak ediyorum, Türkiye Suriye'ye neden girecek veya nokta operasyonla kimi vuracak! Suriye'ye saldırmak için nasıl bir savaş gerekçemiz var? Haberimiz olmadan Esad birşey mi yapmış? Nedir bu saçmalık?
Ortada bir operasyonda yok saçmalıkta yok sayın SKYWOLF..Sorulan bir soru ve üzerine yapılan bir yorum,bir fikir jimnastiği var..
Şu aşamada Suriye'ye girmek için bir sebebimiz yok sizinde söylediğiniz gibi fakat Kaddafi'nin veya Saddam'ın başına gelenlerin Esad'ın başına da gelmesini isteyen bazı güçlerin çok sebebi var ve ısrarla Türkiye'yi o cendereye çekmek için çaba sarfediyorlar,bu amaçlarına ulaşırken maşanın,üzerine basılacak taşın Türkiye olmasını istiyorlar..
Hacdan dönen kafilemize saldırılmasından tutun da diplomatik temsilciliğimize saldırılmasına varıncaya kadar yaşanan ve bundan sonra yaşanması muhtemel olan tüm benzer gelişmeler bir biçimde bizi oraya çekmek adınadır..Geçtiğimiz hafta Suriye'deki muhalifleri temsil eden önemli bir isim Türkiye'nin müdahelesini kabul edebileceklerini açıkladı alenen..Bizde muhaliflere kol kanat gerdik hatta bugün 9 maddelik bir yaptırım paketi açıkladık Esad'a karşı..Zamanında pkk'ya açık destek veren Suriye'nin bu gelişmeler ışığında benzeri bir yaklaşımı tekrar sergilemeyeceğini kim iddia edebilir..Hatta varsayımımı ileri taşıyayım ; Suriye'nin güvenliğini,Esad ve Baas iktidarının devamını şu veya bu nedenle çıkarına uygun kabul eden,destekleyen İran hatta ve hatta Rusya gibi ülkelerin batı tezlerine çok yakın duran ve bir anda ağız değiştiren,bölgede aktif olmak isteyen Türkiye'nin başına sarılacak yeni bir pkk terör hareketini desteklemeyeceğini (bundan evvel olduğu gibi) kim garanti edebilir..Üstelik aynı Rusya bölgeye uçak gemisi gönderiyorken yani çıkarlarını korumasını gerektirebilecek bir tehdit algısı içindeyken,geçtiğimiz günlerde üst düzey komutanlarımız Suriye sınırındaki birliklerimizi denetlemeye gitmişken yani belki sıcak bir çatışma olmasa da ortada bazı önemli gelişmeler yaşanırken bizim de kendimizce yorum yapmamız,kendi tahminlerimizi (doğru veya yanlış) dile getirmemiz sanırım forumun amaçlarından biri olsa gerek..
Yoksa yarın sabah birliklerimiz ya allah diğerek Şam'a doğru yola çıkıyor-çıksın demiyoruz :)
-
Var Hellfire kardeşim, var! Hem de çok büyük bir oyun var. O kadar insanı senelerce sömürdüler, sonra da bir nedenle birbirlerine düşürdüler. Kimse kusura bakmasın, bizler dahil bu coğrafyada yaşayan herkes koyun sürüsü gibi. Kim nereye çekerse oraya gidiyoruz. Hani nerede bizim komşularla sıfır sorun politikamız? Bütün dünyaya bizi soykırımcı olarak tanıtan Ermenistan'a bile ne büyük yakınlık gösterdik de kardeşimiz Azerilerin gücenmesine neden olduk. Suriye ile aramızdaki neredeyse bütün sorunları çözmüştük, vizeleri de kaldırmıştık. Onra birileri Suriye'yi karıştırdı. Yoksa Suriye halkının senelerdir yaptığı gibi Esad yönetimine karşı ayaklanma hevesi yoktu. Suriye o kadar büyük ve güçlü bir ülke değil. Esad yönetimi de birgün gidecek. Ardından sıra kime gelecek? İran! Peki ya sonrası?
Birileri çok uzun bir süredir bu coğrafyayı adım adım istedikleri gibi şekillendiriyorlar. Bunu da bu coğrafyada yaşayan insanları birbirlerine düşman ederek yapıyorlar. Bunu başarmaları hiç de zor olmuyor. Nasıl olsa hepsinin içerisinde kendilerinden birileri var. Onlar ilk kıvımcımı ateşliyorlar gerisi geliyor bu devasa koyun sürüleriyle.
-
Var Hellfire kardeşim, var! Hem de çok büyük bir oyun var. O kadar insanı senelerce sömürdüler, sonra da bir nedenle birbirlerine düşürdüler. Kimse kusura bakmasın, bizler dahil bu coğrafyada yaşayan herkes koyun sürüsü gibi. Kim nereye çekerse oraya gidiyoruz. Hani nerede bizim komşularla sıfır sorun politikamız? Bütün dünyaya bizi soykırımcı olarak tanıtan Ermenistan'a bile ne büyük yakınlık gösterdik de kardeşimiz Azerilerin gücenmesine neden olduk. Suriye ile aramızdaki neredeyse bütün sorunları çözmüştük, vizeleri de kaldırmıştık. Onra birileri Suriye'yi karıştırdı. Yoksa Suriye halkının senelerdir yaptığı gibi Esad yönetimine karşı ayaklanma hevesi yoktu. Suriye o kadar büyük ve güçlü bir ülke değil. Esad yönetimi de birgün gidecek. Ardından sıra kime gelecek? İran! Peki ya sonrası?
Birileri çok uzun bir süredir bu coğrafyayı adım adım istedikleri gibi şekillendiriyorlar. Bunu da bu coğrafyada yaşayan insanları birbirlerine düşman ederek yapıyorlar. Bunu başarmaları hiç de zor olmuyor. Nasıl olsa hepsinin içerisinde kendilerinden birileri var. Onlar ilk kıvımcımı ateşliyorlar gerisi geliyor bu devasa koyun sürüleriyle.
Yazdıklarımızın özü aynı esasen..Bu coğrafya üzerinde bir oyun oynandığını ikimizde dile getiriyoruz,yorumlarımızda bazı nüanslar var sadece..
Koyun sürüsü gibi olmak konusunda da sana katılıyorum,bu sözü örneklendirecek birşeyler yazmak isterdim ama konu direk siyasete ve "sen-ben" kavgasına dönebilir forumda,bahsettiğin "kardeşi kardeşe kırdırmak" oyununa katkı sağlamış oluruz..Hiç gerek yok..
Suriye çok dirayetli bir ülke ve rejim değil,hele ki son "yalancı arap baharından" sonra Esad'ın ilelebet başta kalması imkânsız,tutmazlar onu orada..Fakat işin ilginç yanı Suriye ve diğer bölge ülkelerinde "demokrasi ve özgürlük odaklı" bir hareket değil aslında yaşananlar..Hep bahsettiğimiz emperyal güçlerin sahneye koyduğu oyunda,sona gelmeden önceki duraklardan birisi Suriye..Tıpkı Irak,Libya ve diğer ortadoğu ülkeleri gibi..Etrafı kendisininkine benzer diktatör rejimlerle çevrili ülkeler bugüne kadar hep güvende hissetti kendini,aralarından hiçbirinin demokratikleşme şansı yoktu yaşamazdı çünkü öyle bir rejim..Fakat bu haydut rejimlerle batılı güçlerin işi bitti,artık diktatör rejimlerden çıkar sağlayamaz hale geldiler ve şimdi hepsini özgürleştirerek,bir bir dönüştürerek asıl hedefteki demir leblebiler yalnızlaştırılıyor..
Türkiye'ye gelirsek..Bence Irak,Libya veya Suriyede olduğu gibi bir iç savaşla ve kan dökerek dönüştürmeyecekler bizi..Çünkü bu toplumda öyle veya böyle taa Osmanlı'dan kalan bir görülmemiş hesap var..Kimisi hilafet gittiği için Cumhuriyete düşman,kimisi şeriat istiyor diye radikal islamcılara-cemaatçilere düşman,Türkler Kürtlerden hazetmiyor,Kürtler kendilerini toplum içinde ayrı toplum sayıp federasyon istiyor derken patlamaya hazır bomba haline geldik..Türkiye'de yaşanacak (yukarıda adı geçen ülkelerdeki gibi) bir iç savaşı-çatışmayı ne Avrupa ne Ortadoğu kaldıramaz bu nedenle daha ılımlı daha yumuşak bir geçiş isteyeceklerdir..Ha eğer içeride birileri bu değişime,bu oyuna ses ederse defterini dürerler,dürüyorlar da..
-
Kesinlikle katılıyorum...
Herkesin eksiğini veya ihtiyaç duyduğunu kullanıyorlar desek daha doğru olur. Diktatörlükle yönetilen ülkeleri demokrasiyle kandırıyorlar. Bunu bizim içimizdeki etnik farklılıkları kullanarak da bize ilerisi için yavaş yavaş yerleştiriyorlar. Epey de yol kat ettiler bu konuda.
-
Rusya'dan Türkiye ile ilgili müthiş iddia
Hürriyet Planet
12 Ocak 2012
Rusya'dan Türkiye ile ilgili müthiş iddia
Rusya'nın, bazı NATO üyeleri ve bazı Körfez ülkelerinin Suriye'ye askeri müdahale yapmaya hazırlandığına dair istihbarat aldığı ileri sürüldü. İddiaya göre, Suriye'ye müdahalede Türkiye kilit rol üstlenecek.
Uzun süre Rus iç istihbarat servisi FSB'nin başkanlığını yapan ve şu anda Rusya Güvenlik Konseyi Başkanı olan Nikolay Patruşev, Rus Interfax ajansına yaptığı açıklamada, “Bize bazı NATO üyelerinin ve Körfez ülkelerinin dolaylı müdahaleden doğrudan askeri müdahaleye geçmek için Libya benzeri senaryo üzerinde çalıştıklarına dair bilgiler geliyor” dedi.
"Ana vurucu güçler de Fransa, İngiltere ve İtalya'dan değil, muhtemelen komşu ülke Türkiye'den sağlanacak" diye konuşan Patruşev, Washington ve Ankara'nın uçuşa yasak bölge oluşturulması için çalışmalara başlamış olabileceğini iddia etti.
Patruşev ayrıca, Batı'nın Suriye'ye muhalefete baskı yaptığı için değil, İran ile ittifakı sona erdirmediğini için baskı yaptığını söyledi.
Sovyetler Birliği döneminden beri Şam ile geleneksel dostluk ilişkilerine sahip olan Moskova, Libya'daki senaryonun Suriye'de de tekrarlanmasını istemediğini her fırsatta dile getiriyor.
DIŞİŞLERİ'NDEN AÇIKLAMA
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Selçuk Ünal, basını bilgilendirme toplantısında Patruşev'in ortaya attığı iddialarla ilgili olarak, senaryolar üzerinden ya da tam metnini görmediği açıklamalara ilişkin yorum yapmak istemediğini belirtti.
Türkiye'nin Suriye konusundaki tutumunun belli olduğunu ifade eden Ünal, birçok çevrede sayısız senaryolar üretildiğini söyleyerek, "Bizim politikamız açık, burada akan kanın bir an önce durmasını istiyoruz. Suriye yönetiminin Suriye halkının desteklediğimiz meşru taleplerine bir an evvel yanıt vermesini bekliyoruz. Bunun dışındaki her türlü konu bu aşamada herkesin gündeme getirdiği değişik spekülasyonlardan ibaret. Ancak Suriye'deki her türlü gelişmeye karşı her zaman hazırlıklı olduğumuzu da zaten daha önce kamuoyuna açıklamıştık" diye konuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/19667562.asp
-
batı ve abd Türkiyenin suriyeye girmesi gerektiği konusunda sürekli baskı oluşturmakta eğer ırak ve saddamı hatırlarsak saddama kuveyte girmesinide abd istemedimi bence Türkiye çok büyük ve direk bir saldırıya suriye tarafından uğramassa suriyeye girmez artık türkün türkü müslümanın müslümanı öldürdüğü yeter hükümette benim kanatim bu düşüncede
-
batı ve abd Türkiyenin suriyeye girmesi gerektiği konusunda sürekli baskı oluşturmakta eğer ırak ve saddamı hatırlarsak saddama kuveyte girmesinide abd istemedimi bence Türkiye çok büyük ve direk bir saldırıya suriye tarafından uğramassa suriyeye girmez artık türkün türkü müslümanın müslümanı öldürdüğü yeter hükümette benim kanatim bu düşüncede
Suriyenin gücü ne ki? ne kadar büyük bir saldırı yapabilirler
-
En fazla bir kaç Scud sallarlar. Onlarda Saddam'ım israile attığı Scudlar gibi dağa bayıra düşer bence.
-
En fazla bir kaç Scud sallarlar. Onlarda Saddam'ım israile attığı Scudlar gibi dağa bayıra düşer bence.
scut ların menzili ne kadar ki? batıya kadar gelbilirmi
-
En fazla bir kaç Scud sallarlar. Onlarda Saddam'ım israile attığı Scudlar gibi dağa bayıra düşer bence.
scud ların menzili ne kadar ?
-
Scudların bir sürü çeşidi var. Haberlerde gördüğüm kadarıyla Suriyenin elinde İstanbulu vuracak menzile sahip Scudlar varmış.
Bir sorum var. Bizim Hawk'lar Scud veya Tomahawk gibi füzeleri engelleyebilir mi?
-
scudların mezilinin en fazla 1000 km olduğunu duydum istanbula nasıl erişebilirki ?
-
Daha fazla 2000 km filan olması lazım.
-
Daha fazla 2000 km filan olması lazım.
Sovyetler tarafından üretilenler 130-1500 km arası ama bu füzelerden alan ülkeler üzerlerin de oynama felan yaptıysa bilemem üretimde 130-1500 km arası yazıyor.
-
1500 km menzil ile Suriyeden İstanbul vurulabilir muhtemelen
-
Google Earth'den baktım. Suriyenin en yakın noktasında İstanbul 800 km. En uzak noktasından 1300 km...
-
Suriye´nin ordusunda en guvendigi silahlardan birtanesi diyebiliriz.Ayrica Suriye´nin elinde Sam ve scud fuzeleri var bu fuzelerin menzili 700 ile 1500 km arasi degisiyor.
-
vurdu diyelim en fazla kaç kere vurabilir kaç adet füzeleri var ayrıca böyle bir savaş mümkünmü eğer suriyele savaşırsak rusyanın tavrı ne olur ?
-
vurdu diyelim en fazla kaç kere vurabilir kaç adet füzeleri var ayrıca böyle bir savaş mümkünmü eğer suriyele savaşırsak Rusyanın tavrı ne olur ?
Hocam o fuzeleri yerdede imha edebilirsiniz.Kac adet fuzeleri oldugunu kimse bilemez.Ben Suriye ile bir savas olucagini dusunmuyorum,cunku Rusya´nin tavri cok acik.Zaten Rusya´nin savas gemileri suan Suriye´nin Tarsus limaninda demirlemis durumdalar.Bu cok acik net bir mesajdir zaten.
-
vurdu diyelim en fazla kaç kere vurabilir kaç adet füzeleri var ayrıca böyle bir savaş mümkünmü eğer suriyele savaşırsak Rusyanın tavrı ne olur ?
Hocam o fuzeleri yerdede imha edebilirsiniz.Kac adet fuzeleri oldugunu kimse bilemez.Ben Suriye ile bir savas olucagini dusunmuyorum,cunku Rusya´nin tavri cok acik.Zaten Rusya´nin savas gemileri suan Suriye´nin Tarsus limaninda demirlemis durumdalar.Bu cok acik net bir mesajdir zaten.
öyle fakat amerikada bize destek vermiyormu rusya TÜRKİYE ile savaşırmı ? savaşırsa amerika ne yapar ?
-
Scud'u İstanbul'a atarlarsa havada yok etmek gerekir. Yoksa İstanbul gibi yoğun bir şekilde attıkları yere isabet etmese bile bir mahallenin ortasına düşme ihtimali çok fazla.
-
saldırı derken teamüllerin üzerini kastetmiştim
-
Bu kadar yorumu okuyup da gülmemek elde değil. Suriye scudlarla İstanbul'u vuracak öyle mi? Yapmayın Allah aşkına ya. Suriye'nin elindeki scudların menzili en fazla 550 km. Ayrıca bundan daha uzun menzilli Scud füzesi yok. Scudun cep değeri de berbat zaten. işe yarayan bir silah sistemi olsa Saddam'ın işine yarardı. Attığı o kadar füzeden sadece biri işe yaramıştı. Bu kadar yorumu yazıp ortalığı ayağa kaldırmadan önce biraz araştırma yapmayı deneseniz daha iyi olmaz mı?
-
Bu kadar yorumu okuyup da gülmemek elde değil. Suriye scudlarla İstanbul'u vuracak öyle mi? Yapmayın Allah aşkına ya. Suriye'nin elindeki scudların menzili en fazla 550 km. Ayrıca bundan daha uzun menzilli Scud füzesi yok. Scudun cep değeri de berbat zaten. işe yarayan bir silah sistemi olsa Saddam'ın işine yarardı. Attığı o kadar füzeden sadece biri işe yaramıştı. Bu kadar yorumu yazıp ortalığı ayağa kaldırmadan önce biraz araştırma yapmayı deneseniz daha iyi olmaz mı?
Bu konustuklarimiz olmiyacak seyler zaten ama arkadaslar sordugu icin cevaplamaya calistim.Ayrica size bir soru sormak istiyorum.Scud fuzesinin menzilinin 550 km olduguna eminmisiniz?Gercekten cok merak ediyorum cevabinizi.
-
Bu konustuklarimiz olmiyacak seyler zaten ama arkadaslar sordugu icin cevaplamaya calistim.Ayrica size bir soru sormak istiyorum.Scud fuzesinin menzilinin 550 km olduguna eminmisiniz?Gercekten cok merak ediyorum cevabinizi.
http://www.fas.org/nuke/guide/russia/theater/r-11.htm
Haklısınız SS-1D ya da NATO kod adıyla Scud-C füzesinin menzilinin üzerinde yapılan modifikasyonlarla 575km ile 600km arasında değiştiği söylenir. SS-1E ya da NATO kod adıyla Scud-D füzesinin de menzilinin 700km olduğu söylenir. Bu söylenenlerin bile kesin olarak gerçekliği olduğunu söyleyemeyiz. Suriye'nin elinde Scud-C modeli var bildiğim kadarıyla. Ancak yabancı kaynaklı haberlerin dezanformasyon çalışmaları nedeniyle bu füzenin menzilini abartarak çok yüksek değerler verirler. Mesela Irak'ın elindeki kendilerinin geliştirdiği öne sürülen Scud modeli Al- Abbas füzesinin de 800km olduğu söylenirdi. Peki bir işe yaradılar mı? Şimdi aynı şeyi Suriye için yapıyorlar. Çevresindeki ülkeler için tehdit oluşturduğu imajı yaratmak için abartıyorlar. Bunun altında da en başta İsrail var.
Örnek: http://virtualglobetrotting.com/map/syrian-scuds/
Genel olarak bakacak olursak bizim için Suriye'nin scudlarından çok daha önemli tehditler var: http://www.scribd.com/doc/15478875/Foreign-Ballistic-Missile-Capabilities
Buna İsrail'in füzelerini de ekleyebiliriz.
-
Skywolf, ben internetten baktım. Bazı Scudların maksimum menzili 1200 yazıyordu. Eğer 1200 değil. 800 olsa bile İstanbul'u vurabilir. Attıkları yere isabet eder mi bilmem. Ama istanbul'da bir yerlere düşer.
-
Skywolf, ben internetten baktım. Bazı Scudların maksimum menzili 1200 yazıyordu. Eğer 1200 değil. 800 olsa bile İstanbul'u vurabilir. Attıkları yere isabet eder mi bilmem. Ama istanbul'da bir yerlere düşer.
Yanlış bilgi. İnternette her yazılan doğru değil ki.
-
Rusya: Suriye'yi vuramazsınız
Rusya, Suriye'ye karşı güç kullanılması yönündeki tüm önerileri BM Güvenlik Konseyi'nde veto edeceğini duyurdu.
18 Ocak 2012 Çarşamba, 15:58:05
Rusya Dışişler Bakanı Sergey Lavrov, batılı ülkelerin Suriye'ye karşı güç kullanımıyla ilgili BM Güvenlik Konseyi'nden destek alma yönündeki her türlü girişimine karşı çıkacaklarını söyledi.
Lavrov, Moskova'da düzenlediği basın toplantısında, BM Güvenlik Konseyi'ne Suriye ile ilgili pazartesi günü sundukları karar tasarısında Suriye'ye yönelik dış askeri müdahaleyi hiç bir şeyin haklı gösteremeyeceğinin çok net bir şekilde vurgulandığını kaydetti.
"BM'DEN YETKİ ALAMAYACAKLAR"
Suriye'ye askeri müdahale için BM'nin yaptırım uygulaması için yapılacak her türlü girişime karşı olacaklarını belirterek, ''Eğer birileri bedeli ne olursa güç kullanma niyeti taşıyorsa, bunu önlememiz çok zor olur. Ama bırakın bunu kendi inisiyatifleri ve kendi bilinçleriyle yapsınlar. BM Güvenlik Konseyi'nden hiç bir yetkilendirme alamayacaklar'' diye konuştu.
Lavrov, bir soru üzerine AB'nin Suriye'ye silah ambargosuna karşın Suriye'ye mühimmat götürdüğü şüphelerine neden olan Rus gemisiyle ilgili bir açıklama veya mazeret sunma gibi bir ihtiyacın gerekli olduğunu düşünmediklerini söyledi.
"KARARLARI HİÇE SAYMIYORUZ"
Rusya'nın tamamen uluslararası hukuka saygı çerçevesinde hareket ettiğini ve diğer ülkeler tarafından tek taraflı olarak Suriye'ye uygulanan yaptırımlara katılmayacağını söyleyen Lavrov, ''Biz herhangi bir uluslararası anlaşmayı veya BM Güvenlik Konseyi kararını ihlal etmedik. Biz Suriye ile sadece uluslararası anlaşmalarla yasaklanmayan malların ticaretini yapıyoruz'' diye konuştu.
Suriye'deki muhalif militanların saldırılarına ve bunlara yurtdışına silah sağlanmasına batının gözlerini kapattığını vurgulayan Lavrov, ''Aşırıcı muhaliflerin kamu binalarına, hastanelere ve okullara karşı eylemlerini karşısında neden sessiz kalalım sorusu ortaya çıkıyor. Batı, muhaliflerle bağlantılarını kullanarak şiddetten uzak durması çağrısında bulunmalı'' dedi.
Lavrov, Suriye'deki muhalefete silah verilmesinin ''kabul edilemez ve kesinlikle sonuç verici'' olmadığını belirterek, ''Bu sadece şiddeti daha da körükler'' ifadesini kullandı.
Sergey Lavrov adını vermediği bazı NATO üyesi ülkelerin Suriye üzerinde uçuşa yasak bölge oluşturulmasıyla ilgili planlarını gayet iyi bildiklerini belirterek, ''Ancak batıdaki askeri uzmanlar böyle bir planın Libya'daki gibi çalışmayacağının farkında. Suriye yönetimi muhalefete karşı hava kuvvetlerini kullanmıyor'' dedi.
Batının batı Suriye konusunda şimdilik farklı bir taktik izlediğini savunan Lavrov, ''Suriye'de bir insani dram yaşandığını gösterebilmek için Suriye sınırına durmadan insani yardım konvoyları gönderiliyor. Bu konvoylar Şam yönetimine yönelik provokasyon niteliği taşıyor'' ifadesini kullandı.
"İRAN'A YÖNELİK MÜDAHALEYE KARŞI ÇALIŞIYORUZ"
Bir gazetecinin sorusu üzerine batının İran'a karşı bir askeri operasyonu ne zaman başlatacağını düşünmek bile istemediklerini belirten Lavrov, ''Çünkü Rusya olarak tüm çabalarımız böyle bir savaşın hiç bir zaman başlamaması yönünde. 'Savaşın başlaması ihtimali nedir' sorusunu bana değil, İran'ı vurabileceklerini her fırsatta dile getiren ülkelere sormanız gerek'' diye konuştu.
İran'a yönelik olası bir askeri operasyonunun sonuçlarının dünya ve bölge için felaket anlamına geleceğini söyleyen Lavrov, ''İran'dan sayısız mülteci akımı başlar. İlk önce Azerbaycan'a gelecek bu mülteciler ardından Rusya'ya da ulaşacak. İran vurulursa mülteci problemi en hafif olumsuz sonuçlardan biri. İşin askeri yönüne ise hiç değinmek bile istemiyorum'' dedi.
İran'ın müzakere masasına oturmaya ve görüşmelere hazır olduğu açıklamasının dikkate alınması gerektiğini vurgulayan Lavrov, Rusya'nın Tahran yönetiminin attığı bu adımı samimi bulduğunu ancak (ABD'yi ima ederek) bazı batılı ülkelerin görüşmelerin başlamaması için kasıtlı olarak sorun varmış gibi göstermekle ve işleri zorlaştırmakla suçladı.
AA
http://www.haberturk.com/dunya/haber/707235-rusya-suriyeyi-vuramazsiniz
-
'Türkiye'nin Suriye'yi vurma planı'
BBC Türkçe
26 Ocak 2012
Müthiş iddia
Times gazetesine konuşan Suriyeli bir muhalif Türkiye'nin, çatışmaların büyümesi halinde Suriye'nin hava üsleri ve cephaneliklerini vurabileceğini söyledi.
Gazeteye göre adının açıklanmasını istemeyen bir muhalif, Türkiye'nin bu yönde planları olduğunu belirtti.
Haberde özetle şöyle deniliyor:
"Suudi Arabistan ve Katar Suriyeli muhaliflere silah almaları için para yardımı yapmayı kabul etti. Bazı muhaliflerin Arap Birliği'nin Kahire'deki toplantısından sonra Suudi Arabistan ve Katarlı yetkililerle görüşüp yardım sözü aldıkları belirtiliyor. Muhalifler daha çok ülke dışındaki Suriyelilerin gönderdiği yardımla Lübnan'dan karaborsada hafif silahlar alabiliyor."
"Muhalefet şimdi Libya'da yapıldığı gibi Suriye üzerinde de uçuşa yasak bölge ilan edilmesini, Türkiye ve Ürdün sınırlarında tampon bölge oluşturulmasını istiyor. Adının açıklanmasını istemeyen bir muhalif, Türkiye'nin tampon bölge planlarını gördüğünü, tampon bölgenin sınırdan silah geçirilmesine izin verdiğini böylece direnişin güçleneceğini söyledi. Söz konusu muhalife göre Türkiye'nin planları çatışmaların büyümesi halinde sivillerin korunması için hava üslerinin ve cephaneliklerin bombalanmasını da içeriyor."
'İran'dan keskin nişancılar'
Yine Times'ta yer alan bir başka Suriye haberinde de Esad yönetiminin protestoculara karşı İran ve Hizbullah'tan çok sayıda keskin nişancı getirdiği belirtiliyor.
Gazete haberini geçen aya kadar Savunma Bakanlığı'nda mali müfettiş olarak görev yapan Mahmud Hamad adlı bir muhalife dayandırıyor.
Hamad, keskin nişancıların ücretlerinin İran'ın sağladığı gizli bir fondan ödendiğini belirtiyor. Hamad'a göre, güvenlik güçlerine katılan ve protestocuların öldürülmesinden sorumlu tutulan milislerin parası da aynı fondan karşılanıyor.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/19777558.asp
-
Şu anda el cezire, el arabiya kanallarından alınan haber ve görüntülere göre Esad ordusu Humusu bombalıyor. Hastaneler ve camiler bombalanmış. Yüzlerce ölü binlerce yaralı var. İşin daha ilginç olan yanı katliamın saatlerdir devam ediyor olmasına karşın Türkiye tvlerinde hiç bu olaydan bahsedilmemesi... Az önce video izledim vurulmuş, parçalanmış, çocuklar, kadınlar vardı. Allah oradakilere yardım etsin...
-
BM müdahale etmeyecekmiş. Eğer müdahale olmazsa Esad iyice azar. İş bize kalır.
-
BM müdahale etmeyecekmiş. Eğer müdahale olmazsa Esad iyice azar. İş bize kalır.
Pardon ne işi kalıyor bize?
-
Suriye'ye müdahale işi.
-
Suriye'ye müdahale işi.
Niye Suriye'ye müdahale ediyoruz? Başka derdimiz yok mu?
-
Çıkarlarımız için gerekli görülürse Suriyeye girilecek. Dertle alakası yok. ABD Vietnam'a girerken başka derdi yok muydu? Fransa Libyaya girerken? İngiltere binbir güçlükle yeni kıta Amerika'yı işgal ederken başka derdi yok muydu? Hepsinin vardı. Stratejik çıkarları gereği bunu yaptılar ve olumlu-olumsuz sonuçlarını aldılar...
-
Çıkarlarımız için gerekli görülürse Suriyeye girilecek. Dertle alakası yok. ABD Vietnam'a girerken başka derdi yok muydu? Fransa Libyaya girerken? İngiltere binbir güçlükle yeni kıta Amerika'yı işgal ederken başka derdi yok muydu? Hepsinin vardı. Stratejik çıkarları gereği bunu yaptılar ve olumlu-olumsuz sonuçlarını aldılar...
Bence çıkarlarımız gereği Kuzey Irak'a girip terörü bir daha hortlamayacak şekilde ortadan kaldırmalı, oradaki Türkmen kardeşlerimizin haklarını korumalıyız. Yoksa elin conisine uşaklık etmek için kimsenin kanını dökmek bizim çıkarlarımıza ve karakterimize uygun değildir.
-
Irağa zamanında girmemizi istemeyenler "amerikan uşağı hükümet" diye çığıranlar dğil miydi?
Ben islam alimlerinin ahir zamanı anlatan hadislerden yaptıkları çıkarımları göz önüne alarak yakında bir islam birliği kurulacağını, bu birliğin liderinin Türkiye olacağını düşünüyorum. O alimler arap baharını, müslüman kardeşler örgütünü, Suriyede olaylar çıkacağını bilmişlerdi. O alimler bunları bildiği için bundan sonrası için söylediklerinin doğru olduğunu düşünüyorum. O alimlerin hadislerden çıkarımlarına göre ilerde hristiyanlık islam'a teslim olacak, hristiyanlar kitleler halinde islama dahil olacak. Bu yüzden ben gerçek düşmanımızın Abd, Avrupa olduğunu düşünmüyorum. Bizim gerçek düşmanlarımız Rusya, Çin, İsrail gibi ülkelerdir. İlerde Abd-İsrail ilişkileri bozulacak...
Aslında daha çok şey var. Ama o kadar çok şeyi yazmak zor. Kafamın boş olduğu bir gün gelecek hakkında fikirlerim temalı bir konu açarım...
-
Kusura bakma, az önce çıkarlarımız diyordun, şimdi hadisler diyorsun. Hadislere göre yönetilmiyor bu ülke. Neyin ne zaman olacağını sadece Allah bilir. Birilerini bazı şeyleri kendilerine göre yorumlamaları, başka birilerinin de bu kendi çıkarları için kullanarak kitleleri birbirine düşürmeleri şeytanın işinden başka birşey değil. Bizim çıkarlarımız ABD veya başkası istiyor diye Irak' veya Suriye'ye ya da başka bir yere girmeyi gerektirmez. Güçlü olursak lider oluruz, birilerinin maşası olursak değil. Türkmen kardeşlerimizi zor durumda, ülkemizde bölüçü örgütün gücü artıyor, dünya bizi ermeni soykırımcısı olarak tanıyor vs vs bir sürü dert varken, daha düne kadar aramızın çok iyi olduğu Suriye ile savaşa girmek, ki bize karşı direk bir saldırıları dahi söz konusu değil, kusura bakmayın, abesle iştigalden başka birşey değil. Bu bahsetiğimiz gerçek hayat, çocuk oyunu falan değil. Savaşmak ekran başında sadece kendi inandıklarınız gerçek sayarak klavye ile kazanılmıyor malesef.
-
Size ne oluyor da, Allah yolunda ve “Ey Rabbimiz! Bizleri halkı zalim olan şu memleketten çıkar, katından bize bir dost ver, bize katından bir yardımcı ver” diye yalvarıp duran zayıf ve zavallı erkekler, kadınlar ve çocukların uğrunda savaşa çıkmıyorsunuz?
Nisa / 75
-
Size ne oluyor da, Allah yolunda ve “Ey Rabbimiz! Bizleri halkı zalim olan şu memleketten çıkar, katından bize bir dost ver, bize katından bir yardımcı ver” diye yalvarıp duran zayıf ve zavallı erkekler, kadınlar ve çocukların uğrunda savaşa çıkmıyorsunuz?
Nisa / 75
Bence kendi takıntılarınıza kutsal kitabı alet etmeyin. Mazallah...
-
Kendi takıntılarımı Kutsal Kitaba göre belirlerim çünkü müslümanım. Alet etmeme gerek yok. Ben ancak Kutsal Kitaba alet olurum. Eğer kutsal kitap bana "masumlar için savaşmaktan korkmayın" diyorsa korkmam. Her müslümanın böyle olması lazım.
"Sizden biri bir kötülük gördüğünde, gücü yetiyorsa eliyle düzeltsin. Yetmezse diliyle düzeltsin. Onu da yapamazsa, hiç olmazsa kalbiyle buğz etsin. Fakat bu, imanın en zayıf mertebesidir." (Tirmizi, Fiten, 11)
Bizim gücümüz elimizle düzeltmeye yeter.
-
Kendi takıntılarımı Kutsal Kitaba göre belirlerim çünkü müslümanım. Alet etmeme gerek yok. Ben ancak Kutsal Kitaba alet olurum. Eğer kutsal kitap bana "masumlar için savaşmaktan korkmayın" diyorsa korkmam. Her müslümanın böyle olması lazım.
"Sizden biri bir kötülük gördüğünde, gücü yetiyorsa eliyle düzeltsin. Yetmezse diliyle düzeltsin. Onu da yapamazsa, hiç olmazsa kalbiyle buğz etsin. Fakat bu, imanın en zayıf mertebesidir." (Tirmizi, Fiten, 11)
Bizim gücümüz elimizle düzeltmeye yeter.
Bana kalırsa kutsal kitabı açık bir şekilde işine geldiği gibi kullanıyorsun. Bu yazdıkların sadece Suriye'deki durum için değil, Kuzey Irak, Karabağ vs yerler içinde geçerli. Ama nedense onlar için gıkınız çıkmaz. Araplar daha önemli sizin gibiler için malesef. İnsanları kandırmanın en kolay yolu onları inandıkları değerlerle kandırmaktır. Bırakın bu işleri ya. Allah'tan korkun, onun sözlerini alet etmeyin takıntılarınıza...
-
Kendi takıntılarımı Kutsal Kitaba göre belirlerim çünkü müslümanım. Alet etmeme gerek yok. Ben ancak Kutsal Kitaba alet olurum. Eğer kutsal kitap bana "masumlar için savaşmaktan korkmayın" diyorsa korkmam. Her müslümanın böyle olması lazım.
"Sizden biri bir kötülük gördüğünde, gücü yetiyorsa eliyle düzeltsin. Yetmezse diliyle düzeltsin. Onu da yapamazsa, hiç olmazsa kalbiyle buğz etsin. Fakat bu, imanın en zayıf mertebesidir." (Tirmizi, Fiten, 11)
Bizim gücümüz elimizle düzeltmeye yeter.
Bana kalırsa kutsal kitabı açık bir şekilde işine geldiği gibi kullanıyorsun. Bu yazdıkların sadece Suriye'deki durum için değil, Kuzey Irak, Karabağ vs yerler içinde geçerli. Ama nedense onlar için gıkınız çıkmaz. Araplar daha önemli sizin gibiler için malesef. İnsanları kandırmanın en kolay yolu onları inandıkları değerlerle kandırmaktır. Bırakın bu işleri ya. Allah'tan korkun, onun sözlerini alet etmeyin takıntılarınıza...
Siz benim Karabağ hakkında ne düşündüğümü nereden biliyorsunuz? Ben Karabağ ve Uygur hakkında ne düşünüyorsam aynısını Suriye için, Filistin için düşünüyorum. Hepsi Müslüman. Benim için hepsi aynı önemde.
Araplar benim için daha önemli değil. Ama görüyorum ki sizin için Araplar daha önemsiz. Buna düpedüz ırkçılık derler.
-
Siz benim Karabağ hakkında ne düşündüğümü nereden biliyorsunuz? Ben Karabağ ve Uygur hakkında ne düşünüyorsam aynısını Suriye için, Filistin için düşünüyorum. Hepsi Müslüman. Benim için hepsi aynı önemde.
Araplar benim için daha önemli değil. Ama görüyorum ki sizin için Araplar daha önemsiz. Buna düpedüz ırkçılık derler.
(http://a8.sphotos.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-ash4/s320x320/395667_375196389163537_100000195387824_1719551_132759756_n.jpg)
Daha 20 Sene Önce Ermenilerin 26 Şubat 1992'de Azerbaycan'ın Hocalı kentinde yaptığı soykırımdan 3-4 gün sonra rus gazeteci Viktoriya İvleva tarafından çekilen fotoğraf. Soykırım zamanı saklanan kadın ve çocuklara yaptıkları !!! Katliamdan sonra arabalarla evleri yağmalıyorlar.
Size ne oluyor da, Allah yolunda ve “Ey Rabbimiz! Bizleri halkı zalim olan şu memleketten çıkar, katından bize bir dost ver, bize katından bir yardımcı ver” diye yalvarıp duran zayıf ve zavallı erkekler, kadınlar ve çocukların uğrunda savaşa çıkmıyorsunuz?
Nisa / 75
Hadi canım bırak şimdi kıvırıp kendi yaptığını karşındakine yükleyerek çamur atmayı. Aynı şeyleri düşünüyormuş, bak sen! Hiç görmedik ama Ermenistan işini bizim yapmamız gerek dediğini, veya başkasını. Oradaki işgal halen sürüyorken nedense birden unutuverip Suriye'ye saldırıveriyoruz. Neden diye sorduğumda önce çıkarlrımız içindi, sonra hadislere bağlandı(!), üzerine ayetler de eklendi... Çocuk mu kandırdığını sanıyorsun sen?
-
Ben islam alimlerinin ahir zamanı anlatan hadislerden yaptıkları çıkarımları göz önüne alarak yakında bir islam birliği kurulacağını, bu birliğin liderinin Türkiye olacağını düşünüyorum.
O zaman sen ABD ile aynı düşünüyorsun.. BOP Büyük ortadoğu projesinin temeli bu .. Ilımlı islam yani batı dünyasıyla ilişiklendirilmiş, onların öngördüğü dünya düzenine entegre olmuş, çizgiyi aşmayan devletler topluluğu.. Örnek ve model ülkede Türkiye ... x partinin hiçbir siyasi altyapısı olmadan, lideride cezaevinden çıkmasıyla hemen ikdidar oluşu, x cemaatin 80 ihtilalinen sonra anormal büyümesi ve yurt dışında zahmetsiz okullar acması, Arap baharı vs bunların birleştiği ortak nokta ABD nin islam ülkeleri ve Türkiye için biçtiği özel roldür.
Ha .. ne zaman bu projenin iflas ettiğini bu islam çoğrafyasına hazırlanan özel mayanın tutmayacağı ABD tarafından kesin idrak edildiği gün kıyameti bekleyebiliriz. Ülkemiz bu geciş döneminde belli başlı Halife ve Mehdi adaylarıyla yüzleşecektir. Ulus değerlerimize taş atılacaktır.
Ben Yaşadığım topraklarda üç beş kırıntı için değerlerini satmayacak insanlar olduğunu biliyorum. Evdeki hesap herzaman çarşıya uymaz. Gün ola harman ola....
-
Siz benim Karabağ hakkında ne düşündüğümü nereden biliyorsunuz? Ben Karabağ ve Uygur hakkında ne düşünüyorsam aynısını Suriye için, Filistin için düşünüyorum. Hepsi Müslüman. Benim için hepsi aynı önemde.
Araplar benim için daha önemli değil. Ama görüyorum ki sizin için Araplar daha önemsiz. Buna düpedüz ırkçılık derler.
([url]http://a8.sphotos.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-ash4/s320x320/395667_375196389163537_100000195387824_1719551_132759756_n.jpg[/url])
Daha 20 Sene Önce Ermenilerin 26 Şubat 1992'de Azerbaycan'ın Hocalı kentinde yaptığı soykırımdan 3-4 gün sonra Rus gazeteci Viktoriya İvleva tarafından çekilen fotoğraf. Soykırım zamanı saklanan kadın ve çocuklara yaptıkları !!! Katliamdan sonra arabalarla evleri yağmalıyorlar.
Size ne oluyor da, Allah yolunda ve “Ey Rabbimiz! Bizleri halkı zalim olan şu memleketten çıkar, katından bize bir dost ver, bize katından bir yardımcı ver” diye yalvarıp duran zayıf ve zavallı erkekler, kadınlar ve çocukların uğrunda savaşa çıkmıyorsunuz?
Nisa / 75
Hadi canım bırak şimdi kıvırıp kendi yaptığını karşındakine yükleyerek çamur atmayı. Aynı şeyleri düşünüyormuş, bak sen! Hiç görmedik ama Ermenistan işini bizim yapmamız gerek dediğini, veya başkasını. Oradaki işgal halen sürüyorken nedense birden unutuverip Suriye'ye saldırıveriyoruz. Neden diye sorduğumda önce çıkarlrımız içindi, sonra hadislere bağlandı(!), üzerine ayetler de eklendi... Çocuk mu kandırdığını sanıyorsun sen?
Bu fotoğrafı niye koydun? Ben katliam olmadı falan mı dedim?
Sen hiç görmedin diye benim Azeri-Ermeni ilişkisi hakkında ki düşüncemin "bırakalım Azerbaycan tek başına halletsin" olduğunu nereden çıkardın? Konusu açıldı da ben mi söylemedim. Eğer Ermenistan Suriye'de ki gibi bir katliamı bugün yapsa Ermenistana operasyon yapalım derim. Orada işgal halen sürüyor. Fakat ortada sıcak bir gelişme yok. Arada sınırda ufak çatışmalar oluyor o kadar. Eğer bu çatışma günün birinde büyürse Türkiye olaya müdahil olmalı derim...
Çıkarlarımız benim açımdan hadisler ve ayetler doğrultusundadır. Hadis ve ayet ne diyorsa onu uygularım. Çünkü müslümanım. Müslüman olmanın şartlarından ikisi: "Kitaplara iman, rasullere iman" bu ikisini uygulayınca otomatik olarak çıkarların islami çizgide oluyor zaten.
-
Ben islam alimlerinin ahir zamanı anlatan hadislerden yaptıkları çıkarımları göz önüne alarak yakında bir islam birliği kurulacağını, bu birliğin liderinin Türkiye olacağını düşünüyorum.
O zaman sen ABD ile aynı düşünüyorsun.. BOP Büyük ortadoğu projesinin temeli bu .. Ilımlı islam yani batı dünyasıyla ilişiklendirilmiş, onların öngördüğü dünya düzenine entegre olmuş, çizgiyi aşmayan devletler topluluğu.. Örnek ve model ülkede Türkiye ... x partinin hiçbir siyasi altyapısı olmadan, lideride cezaevinden çıkmasıyla hemen ikdidar oluşu, x cemaatin 80 ihtilalinen sonra anormal büyümesi ve yurt dışında zahmetsiz okullar acması, Arap baharı vs bunların birleştiği ortak nokta ABD nin islam ülkeleri ve Türkiye için biçtiği özel roldür.
Ha .. ne zaman bu projenin iflas ettiğini bu islam çoğrafyasına hazırlanan özel mayanın tutmayacağı ABD tarafından kesin idrak edildiği gün kıyameti bekleyebiliriz. Ülkemiz bu geciş döneminde belli başlı Halife ve Mehdi adaylarıyla yüzleşecektir. Ulus değerlerimize taş atılacaktır.
Ben Yaşadığım topraklarda üç beş kırıntı için değerlerini satmayacak insanlar olduğunu biliyorum. Evdeki hesap herzaman çarşıya uymaz. Gün ola harman ola....
Yazdıklarınıza katılmıyorum. Bu söylediklerinize kanıt var mı?
-
Eğer biraz dünya gündemini ve ülkemizdeki gelişmeleri takip etseniz kanıt istemezdiniz.
Madem ayet ve hadislerele bu kadar iştigal ediyorsunuz size birkaç soruda ben sorayım.. İslamda dinler arası diyalog varmıdır.? bizim ehli kitapla yani yahudi ve hristiyanlarla amentüde ittifakımız varmıdır..? Devlet dairelerine sızmak için içki içmek, başını açmak caizmidir...?
mesela can alıcı masumane bir soru.. Şu an Allahın kanunları dediğimiz şeriat ( şerri şerif ) ile tam amel eden yönetilen bir devlet yapısını islam ülkelerinde gösterebilirmisin..? + bu devlet yapılarını nasıl birleştirmeyi düşünüyorsun..? ABD radarına bile itiraz edemiyen bir Türkiyeyi bu düzenin başına nasıl koyacaksın.. ?
-
Eğer biraz dünya gündemini ve ülkemizdeki gelişmeleri takip etseniz kanıt istemezdiniz.
Madem ayet ve hadislerele bu kadar iştigal ediyorsunuz size birkaç soruda ben sorayım.. İslamda dinler arası diyalog varmıdır.? bizim ehli kitapla yani yahudi ve hristiyanlarla amentüde ittifakımız varmıdır..? Devlet dairelerine sızmak için içki içmek, başını açmak caizmidir...?
mesela can alıcı masumane bir soru.. Şu an Allahın kanunları dediğimiz şeriat ( şerri şerif ) ile tam amel eden yönetilen bir devlet yapısını islam ülkelerinde gösterebilirmisin..? + bu devlet yapılarını nasıl birleştirmeyi düşünüyorsun..? ABD radarına bile itiraz edemiyen bir Türkiyeyi bu düzenin başına nasıl koyacaksın.. ?
Dünya gündemini her takip eden sizin gibi düşünmek zorunda mı?
Dinler arası diyalog vardır. Ehli kitapla Allah'ın varlığı ve birliğinde ittifakımız vardır. Devlet dairelerine sızmak ne demek? İnsanlar kendi kurumlarına niçin sızsın? Dindarların devlet dairelerine girmesi "sızmak" mı oluyor? Bunun için içki içmek ve başını açmak kişinin bileceği iştir. İçki içmek kesinlikle caiz değildir. Başını açmak konusunda kararsızım.
-
Bu fotoğrafı niye koydun? Ben katliam olmadı falan mı dedim?
Sen hiç görmedin diye benim Azeri-Ermeni ilişkisi hakkında ki düşüncemin "bırakalım Azerbaycan tek başına halletsin" olduğunu nereden çıkardın? Konusu açıldı da ben mi söylemedim. Eğer Ermenistan Suriye'de ki gibi bir katliamı bugün yapsa Ermenistana operasyon yapalım derim. Orada işgal halen sürüyor. Fakat ortada sıcak bir gelişme yok. Arada sınırda ufak çatışmalar oluyor o kadar. Eğer bu çatışma günün birinde büyürse Türkiye olaya müdahil olmalı derim...
Çıkarlarımız benim açımdan hadisler ve ayetler doğrultusundadır. Hadis ve ayet ne diyorsa onu uygularım. Çünkü müslümanım. Müslüman olmanın şartlarından ikisi: "Kitaplara iman, rasullere iman" bu ikisini uygulayınca otomatik olarak çıkarların islami çizgide oluyor zaten.
Olmayan bir şeyi nasıl görebilirim ki? Orada sıcak gelişme yokmuş vs. Özrü kabahatinden büyük. Bunca sene olmuş halen işgal altında o topraklar ve kendi verdiğin ve ben bunlara uyarım dediğin ayet ve hadislere son derece aykırı bir durum söz konusuyken halen konusu açıldı da ben mi söylemedim bahaneleri. Her iletinde bir öncekilerle ters düştüğünün bile farkında değilsin. İman işine geleni görüp, işine gelmeyeni es geçmeyi gerektirmiyor. Sayın OKÇULARIN da belirttiği BOP ile ilgili bir oyun alet olup "kendi din kardeşlerimize" sebepsiz yere savaş açmak ne demek oluyor? Suriye'de iç karışıklık var ve bu karışıklığın nedeni de diğer arap ülkelerinde olduğu gibi BOP projesini uygulayanların ortaya çıkardıkları bir karışıklık. Tüm İslam ülkelerini birbirine düşürüp kendi çıkarlarına uygun hale getirecek siyonist bir plana hizmet, ne zamandan beri İslama hizmet oluyor, kitaplara ve resullere iman oluyor? Bugün daha fazla demokratikleştikleri öne sürülen arap ülkelerinin içler acısı halini görebilmek için ne gerekiyor? Suriye ve onun ardından da sıranın İran'da olduğunu senelerdir zaten belirtiyoruz, ki bu zaten şii-sünni ayrımını körükleyenlerin çok istedikleri birşey. Belirttiğimiz her şey bir bir gerçekleşirken halen kandırılmış bir dimağ ile bu pis oyuna alet edilememizi, bunu da İslamın bir gereğiymiş gibi gösterilmesini kabul etmem kesinlikle mümkün değil. Dürüst olun...
-
Orada işgal halen sürüyor. Fakat ortada sıcak bir gelişme yok. Arada sınırda ufak çatışmalar oluyor o kadar. Eğer bu çatışma günün birinde büyürse Türkiye olaya müdahil olmalı derim...
Bu yılın Ocak ayında Ermenistan Silahlı Kuvvetleri tarafından Karabağ cephesinde ve Ermenistan-Azerbaycan devlet sınırında ateşkes 87 kez ihlal edilmiştir.
ermenistan silahlı kuvvetleri tarafından 2011 yılında cephe hattında ateşkes rejimi 774 kez ihlal edilmiştir. Geçen yıl cephe hattında ermenistan ordusu tarafından ateşkesin ihlal edilmesi sonucunda Azerbaycan 19 şehit vermiş, 24 kişi ise yaralanmıştır.
http://az.apa.az/xeber_Bu_ilin_ilk_ayinda__250173.html (http://az.apa.az/xeber_Bu_ilin_ilk_ayinda__250173.html)
-
.....
-
Orada işgal halen sürüyor. Fakat ortada sıcak bir gelişme yok. Arada sınırda ufak çatışmalar oluyor o kadar. Eğer bu çatışma günün birinde büyürse Türkiye olaya müdahil olmalı derim...
Bu yılın Ocak ayında Ermenistan Silahlı Kuvvetleri tarafından Karabağ cephesinde ve Ermenistan-Azerbaycan devlet sınırında ateşkes 87 kez ihlal edilmiştir.
ermenistan silahlı kuvvetleri tarafından 2011 yılında cephe hattında ateşkes rejimi 774 kez ihlal edilmiştir. Geçen yıl cephe hattında ermenistan ordusu tarafından ateşkesin ihlal edilmesi sonucunda Azerbaycan 19 şehit vermiş, 24 kişi ise yaralanmıştır.
[url]http://az.apa.az/xeber_Bu_ilin_ilk_ayinda__250173.html[/url] ([url]http://az.apa.az/xeber_Bu_ilin_ilk_ayinda__250173.html[/url])
Bunlardan haberim var. Ermenistan kendine göre haklı. Biz şu an Ermenistana saldırsak ne diyeceğiz? Adamlar kendilerince düşman askeri vuruyorlar. Anormal birşey yapmıyorlar ki. Ama Suriyede durum farklı. Orada kendi halkını havan topu ile vuran bir adam var. Hava topu ile şehir vurmak ile sınırda çatışmak aynı şey mi?
-
Bu fotoğrafı niye koydun? Ben katliam olmadı falan mı dedim?
Sen hiç görmedin diye benim Azeri-Ermeni ilişkisi hakkında ki düşüncemin "bırakalım Azerbaycan tek başına halletsin" olduğunu nereden çıkardın? Konusu açıldı da ben mi söylemedim. Eğer Ermenistan Suriye'de ki gibi bir katliamı bugün yapsa Ermenistana operasyon yapalım derim. Orada işgal halen sürüyor. Fakat ortada sıcak bir gelişme yok. Arada sınırda ufak çatışmalar oluyor o kadar. Eğer bu çatışma günün birinde büyürse Türkiye olaya müdahil olmalı derim...
Çıkarlarımız benim açımdan hadisler ve ayetler doğrultusundadır. Hadis ve ayet ne diyorsa onu uygularım. Çünkü müslümanım. Müslüman olmanın şartlarından ikisi: "Kitaplara iman, rasullere iman" bu ikisini uygulayınca otomatik olarak çıkarların islami çizgide oluyor zaten.
Olmayan bir şeyi nasıl görebilirim ki? Orada sıcak gelişme yokmuş vs. Özrü kabahatinden büyük. Bunca sene olmuş halen işgal altında o topraklar ve kendi verdiğin ve ben bunlara uyarım dediğin ayet ve hadislere son derece aykırı bir durum söz konusuyken halen konusu açıldı da ben mi söylemedim bahaneleri. Her iletinde bir öncekilerle ters düştüğünün bile farkında değilsin. İman işine geleni görüp, işine gelmeyeni es geçmeyi gerektirmiyor. Sayın OKÇULARIN da belirttiği BOP ile ilgili bir oyun alet olup "kendi din kardeşlerimize" sebepsiz yere savaş açmak ne demek oluyor? Suriye'de iç karışıklık var ve bu karışıklığın nedeni de diğer arap ülkelerinde olduğu gibi BOP projesini uygulayanların ortaya çıkardıkları bir karışıklık. Tüm İslam ülkelerini birbirine düşürüp kendi çıkarlarına uygun hale getirecek siyonist bir plana hizmet, ne zamandan beri İslama hizmet oluyor, kitaplara ve resullere iman oluyor? Bugün daha fazla demokratikleştikleri öne sürülen arap ülkelerinin içler acısı halini görebilmek için ne gerekiyor? Suriye ve onun ardından da sıranın İran'da olduğunu senelerdir zaten belirtiyoruz, ki bu zaten şii-sünni ayrımını körükleyenlerin çok istedikleri birşey. Belirttiğimiz her şey bir bir gerçekleşirken halen kandırılmış bir dimağ ile bu pis oyuna alet edilememizi, bunu da İslamın bir gereğiymiş gibi gösterilmesini kabul etmem kesinlikle mümkün değil. Dürüst olun...
Müslümanla savaşmayı istemem. Ama müslümanları hunharca katleden bir adama haddinin bildirilmesi lazım. Bu arap baharı onyıllar öncesinden bildiğimiz, beklediğimiz bir olaydı. Şu anda süreç işliyor. Sürecin sonunda -on yıl sonra- eğer forum hala ayakta olursa haklı olduğumu anlarsınız.
-
Orada işgal halen sürüyor. Fakat ortada sıcak bir gelişme yok. Arada sınırda ufak çatışmalar oluyor o kadar. Eğer bu çatışma günün birinde büyürse Türkiye olaya müdahil olmalı derim...
Bu yılın Ocak ayında Ermenistan Silahlı Kuvvetleri tarafından Karabağ cephesinde ve Ermenistan-Azerbaycan devlet sınırında ateşkes 87 kez ihlal edilmiştir.
ermenistan silahlı kuvvetleri tarafından 2011 yılında cephe hattında ateşkes rejimi 774 kez ihlal edilmiştir. Geçen yıl cephe hattında ermenistan ordusu tarafından ateşkesin ihlal edilmesi sonucunda Azerbaycan 19 şehit vermiş, 24 kişi ise yaralanmıştır.
[url]http://az.apa.az/xeber_Bu_ilin_ilk_ayinda__250173.html[/url] ([url]http://az.apa.az/xeber_Bu_ilin_ilk_ayinda__250173.html[/url])
Bunlardan haberim var. Ermenistan kendine göre haklı. Azerbaycan bize göre haklı. Biz şu an Ermenistana saldırsak ne diyeceğiz? Adamlar kendilerince düşman askeri vuruyorlar. Anormal birşey yapmıyorlar ki. Zaten arada Ermeni askerleride öldürülüyor. Ama Suriyede durum farklı. Orada kendi halkını havan topu ile vuran bir adam var. Havan topu ile şehir vurmak ile sınırda çatışmak aynı şey mi?
-
Ermenilerin haklı olduğu yer yok! , rusya elinden kaçırdığı sömürgelerinin acizliğini fırsat bilip 3 paralık ermenilere gaz verdi ve yapacağını yaptı , aynı olayı gürcistan içinde yaptı elinden geleni yapıyorlar çeçenistan dersen aynı , insanların elinden vahşice fesat yayarak kan dökerek milletini katlederek toprağını gasp etmenin neresinde hak görüyorsunuz
-
Konunun siyasi uluslararası ilişkilerine girmeden dini düşüncemi paylaşmak isterim.Bizim hristiyanlarla Allahın varlığı ve birliği konusunda ittifakımız olması namümkün diye düşünüyorum.Keza onların Allah inançlarıyla birliği varlığı ve sıfatlarıyla bizimki asla örtüşmüyor.Adamlar Allahın oğlu olabileceğine cennette yaşadığına erkek olduğuna,beyaz olduğuna dünya işlerine bulaşmadığına inanıyorlar.Artı kendi peygamberlerine pardon bizim peygamberimiz Hz.İsa as.a Allahın oğlu saçmalığıyla bir tanrılık isnat edip,kendileri için acı çektiğine ruhbanları sayesinde günah çıkararak cennete gireceklerine inanırken,Bizim peygamberimize inanmıyorlar ve HZ.İsa'nın peygamberi müjdelemesini yalanlayarak aslından farklı bir isa oluşturuyorlar.
Özetle ne onların tanrısı bizİm rabbimiz olan ALLAH,ne peygamberleri peygamberimiz HZ.isa as nede okudukları kitap kitabımız incil ken bizim onlarla ne ittifakımız olabilir.
Keza zamanın peygamberine,kitabına imansızlıklarını katmadan bile farklılıklarımız aşikar diye acizane düşünüyorum.
-
Müslümanla savaşmayı istemem. Ama müslümanları hunharca katleden bir adama haddinin bildirilmesi lazım. Bu arap baharı onyıllar öncesinden bildiğimiz, beklediğimiz bir olaydı. Şu anda süreç işliyor. Sürecin sonunda -on yıl sonra- eğer forum hala ayakta olursa haklı olduğumu anlarsınız.
Haddini bildirmek ?
Esat'a haddini bildirmek Türkiye'ye düşmez , bizene Esat'tan Suriye'den.
Bu Suriye'nin iç meselesi bu onların İÇ SAVAŞI ve Türkiye'de dahil hiç kimseyi orada olanlar ilgilendirmez.
-
Bunlardan haberim var. Ermenistan kendine göre haklı. Biz şu an Ermenistana saldırsak ne diyeceğiz? Adamlar kendilerince düşman askeri vuruyorlar. Anormal birşey yapmıyorlar ki. Ama Suriyede durum farklı. Orada kendi halkını havan topu ile vuran bir adam var. Hava topu ile şehir vurmak ile sınırda çatışmak aynı şey mi?
Evet Ermenistan kendine göre haklı, tıpkı senin de kendine göre haklı olduğun gibi. Sadece kendinize göre haklısınız, hukuka göre değil veya ikide bir ileri sürdüğün ayet ve hadislere göre değil.
Evet her ikisi de farklı. Bir tarafta bir başka ülke tarafından saldırıya uğrayıp insanları katledilmiş, toprakları işgal edilmiş bir ülke var. Diğer tarafta başka ülkeler tarafında iç karşıklık çıkarmış, kendi iç sorunlarıyla boğuşan bir ülke var. Her ikisi de çok farklı. Kesinlikle farklı...
Herkez kendine müslüman diye buna denir herhalde...
Pes doğrusu...
-
Orada işgal halen sürüyor. Fakat ortada sıcak bir gelişme yok. Arada sınırda ufak çatışmalar oluyor o kadar. Eğer bu çatışma günün birinde büyürse Türkiye olaya müdahil olmalı derim...
Bu yılın Ocak ayında Ermenistan Silahlı Kuvvetleri tarafından Karabağ cephesinde ve Ermenistan-Azerbaycan devlet sınırında ateşkes 87 kez ihlal edilmiştir.
ermenistan silahlı kuvvetleri tarafından 2011 yılında cephe hattında ateşkes rejimi 774 kez ihlal edilmiştir. Geçen yıl cephe hattında ermenistan ordusu tarafından ateşkesin ihlal edilmesi sonucunda Azerbaycan 19 şehit vermiş, 24 kişi ise yaralanmıştır.
[url]http://az.apa.az/xeber_Bu_ilin_ilk_ayinda__250173.html[/url] ([url]http://az.apa.az/xeber_Bu_ilin_ilk_ayinda__250173.html[/url])
Bunlardan haberim var. Ermenistan kendine göre haklı. Biz şu an Ermenistana saldırsak ne diyeceğiz? Adamlar kendilerince düşman askeri vuruyorlar. Anormal birşey yapmıyorlar ki. Ama Suriyede durum farklı. Orada kendi halkını havan topu ile vuran bir adam var. Hava topu ile şehir vurmak ile sınırda çatışmak aynı şey mi?
"Ufak çatışma"demenizden pekte haberdar olmadığınız görerek hatırlatmak istedim sadece.Bir yılda 365 gün varken 774 kez ateşkes ihlal edilmiş,onlarca asker ve sivil şehit olmuş ve yaralanmış.Görüldüğü gibi hiçte ufak çatışma falan olmamış.
Aynı şey diyil tabii ama Hocalı,Ağdam ve s.hiçte sınır diyil ama.
Suriye konusuna gelince,anlayamadığım şey Suriyeye durmadan silahlanan,Türkiyenin bile alamadığı ve ya sıtılmaya silahları alan Sudiler ve s. girmiyorda Türkiye giriyor.Arap olduğu için ilk onların sorumluluk hiss etmeleri gerekmezmi?
-
İran: Türkiye Suriye topraklarına girecek
İran devlet televizyonundan, Türkiye'nin de içinde yer aldığı, savaş senaryosu.
07.02.2012 - 11:49
İran Devlet Televizyonu Press TV, ABD ve Batılı güçler tarafından hazırlanan plana göre Türkiye'nin bir süre sonra Suriye topraklarına gireceğini öne sürdü.
TÜRKİYE, MUHALİFLERİ EĞİTECEK
Press TV'nin "üst düzey kaynaklara" dayandırdığını iddia ettiği habere göre, plan çerçevesinde önce çeşitli ülkelerdeki Suriye elçilikleri muhaliflerin saldırısına uğrayacak ve bu yolla Esad rejiminin meşruiyeti dünya kamuoyunun gözünde yıpratılacak.
Ardından Suriye yönetimi savaş suçlusu ilan edilerek dava Lahey'deki Uluslararası Savaş Suçları Muhkemesi'ne taşınacak.
İngilizce konuşmak için kursa gitmek şart değil. Nasıl mı? TIKLAYIN !
Plana göre bunu, Türkiye'nin Suriye'deki muhalifleri silahlandırarak eğitmek üzere Suriye topraklarına girmesi izleyecek.
Press TV'nin iddiasına göre, Washington daha sonra Vahabi militanlarla Libya'dan gelecek Feth ül İslam milislerini silahlandırarak Suriye sınırındaki köyleri elecek geçirmelerine yardımcı olacak. İddiaya göre bu aşama İsrail de savaş uçakları ve füzelerle Suriye ordusunun önemli merkezlerini vurarak etkisiz hale getirecek.
http://www.ensonhaber.com/iran-turkiye-suriye-topraklarina-girecek-2012-02-07.html
-
Batının ipiyle kuyuya inersen böyle çıkmaza girersin işte.
-
"Esad şiddeti durdurma garantisi verdi"
Rusya Dışişleri Bakanı açıkladı
07 Şubat 2012 Salı, 15:17:04
HABERTURK.COM DIŞHABERLER SERVİSİ
Suriye'yi ziyaret eden Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın tüm taraflardaki şiddeti durdurma garantisi verdiğini açıkladı.
Esad'la yaptığı görüşmeden sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Lavrov, Suriye'nin Arap Birliği misyonunun genişlemesini ve devamını istediğini de belirtti.
Lavrov ayrıca, Esad'ın Suriye'deki tüm politik güçlerle diyaloğa hazır olduğunu da belirtti.
REFERANDUM TARİHİ BELİRLENECEK
Rus Dışişleri Bakanı, "Esad'ın yakında yeni anayasa tasarısını kaleme alan komisyonla bir araya geleceğini, çalışmanın tamamlandığını ve referandumun tarihinin yakında açıklanacağını" da söyledi.
Arap halkının barış ve uzlaşı içinde yaşamasının Rusya'nın çıkarına olduğunu belirten Lavrov, her ülkenin ve her liderin paylaştığı sorumluluğun farkında olması gerektiğini de söyledi. Sergey Lavrov, Rusya'nın Arap Birliği planına dayalı bir çözüm aramaya devam etmeye hazır olduğunu da ifade etti.
PANKARTLARLA KARŞILANDI
Bugün sabah saatlerinde Şam'a gelen Rus Dışişleri Bakanı, alkış ve Rus bayraklarıyla karşılandı. Mezzeh Caddesi'nde Lavrov'un geçişi sırasında konvoy oluşturuldu. Konvoya eşlik edenler ellerinde "Teşekkürler Rusya" yazılı pankartlar taşıdı.
DİPLOMATİK TAHLİYE
Dün ABD, Şam'daki büyükelçisini çekme kararı almıştı. Bugün de önce İngiltere ve Fransa, ardından da Almanya, İtalya ve Körfez İşbirliği Konseyi'ne bağlı ülkeler aynı kararı aldı.
http://www.haberturk.com/dunya/haber/713600-esad-siddeti-durdurma-garantisi-verdi
-
Özetle ne onların tanrısı bizİm rabbimiz olan ALLAH,ne peygamberleri peygamberimiz HZ.isa as nede okudukları kitap kitabımız incil ken bizim onlarla ne ittifakımız olabilir.
+1 Doğru düşünüyorsun volkan..
Amentü de ittifak olması için Benim inandığım ALLAH'a inanmaları lazım. Yahudi; 'Üzeyir a.s Allah'ın oğludur' diyor.. Hristiyan; 'İsa (mesih) Allahın oğludur' diyor. Yani sen Allaha oğul isnat edeceksin, tanrıları çoğaltacaksın sonra ittifak kuracaksın... İhlas suresinde; lem yelid (o doğmadı) velem yuled (o doğrulmadı) diyor mevlam.. Şimdi biz hz Kuran'a mı inanacağız yoksa illa ehli kitapla ittifak kurnaya çalışan diyalogcularamı tabi olacağız...?
Ehli kitapla diyalog nasıl olur... Gidersin karşı tarafa İslamın doğrularını, güzelliklerini, hoşgörüsünü anlatırsın.. Buna emri bil maruf denir. Bir problem yok. Ama sen gidip onlarla dostluk kurarsan, Allaha ortak inanıyoruz peyganbere iman gerekli değil dersen, Yahudi hristiyan bu haliyle cennete girecek dersen ... Karşı tarafa ruhsat vermiş olursun, batıl inançlarını tastiklersin.
Allah, Tevrat ve İncilin Aslı bozulduğu için Kur'anı ve İslamı gönderdi. Diğer gönderilen peyganber ve semavi dinler hep bir kavme ve belirli bir zümreye hitap etti . İslam ise bütün insanlığa gönderildi. Allah ; '' Onu ( Kur'anı) biz indirdik biz koruyacağız '' diyerek bu işi mühürledi.. yani kıyamete kadar başka peyganber ve din gelmeyecek. Yine Allah ayette '' Allah katında din islamdır'' buyurarak diğer inanışların hükmünü bitirmiştir. Cuma hutbesinde okunan bu ayeti bir ara sırf yalakalık olsun diye hutbeden kaldırdılar.
Şimdi karşıda bir din yokken sen neyin diyaloğunu ve ittifakını kuruyorsun..? Papazlarla rahiplerle el ele kol kola sarılırken neden dindarlar arası diyalog yapıp diğer müslümanları kucaklamıyorsun...? Bunun tek açıklaması var.. sen az bir menfaat karşılığı dinini ülkeni, değerlerini satıyorsun.. İşte BOP un Türkiye ayağındaki islami okyanus ötesi çalışma bu.. Siyasi yönünü zaten biliyorsunuz.
Aklıma haçlı seferleri geldi... Ne diyalog yapıldı Kudüs te değil mi...
-
Humus yok ediliyor
Esad, şiddeti durdurma sözü vermişti ama Humus halen yoğun bombardıman altında
08 Şubat 2012 Çarşamba, 15:33:22
Humus yok ediliyor
HABERTURK.COM DIŞHABERLER SERVİSİ
Cuma gecesi Suriye Ordusu'na bağlı güçler tarafından şiddetli bombardımana tutulan ve bir gecede 300'den fazla insanın öldüğü Humus yine bombalanıyor.
TANKLAR ŞEHRE GİRMEYE ÇALIŞIYOR
Muhalifler, sabah saatlerinde başlayan saldırıların özellikle Sünni mahalleri olan Bab Amr, El Bayda, El Halidiye ve Vadi el Arap mahallerinde yoğunlaştığını, saldırılarda havan topu, roket ve makinalı tüfeklerin kullanıldığını belirtti. El Cezire televizyonuna konuşan bir muhalif, Suriye Ordusu'na bağlı tankların, en şiddetli bombardımanın yaşandığı Bab Amr mahallesine girmeye çalıştığını söyledi.
EN AZ 150 KİŞİ ÖLDÜ
Muhaliflerden Muhammed Hasan da, uydu telefonuyla Reuters'a verdiği haberde son iki gündeki bombalamalarda en az 150 kişinin öldüğünü söyledi. Elektriklerin kesik olduğu şehirde iletişimin de neredeyse durduğunu söyleyen Hasan, sadece Bab Amr'da dün geceden beri 47 kişinin cesedini tespit ettiklerini belirtti.
MİLİSLER 20 SİVİLİ ÖLDÜRDÜ
Merkezi Londra'da bulunan Suriye İnsan Hakları Gözlemcileri Örgütü de Beşar Esad'a bağlı milis güçlerin evlere girerek insanları öldürdüklerini duyurdu. Örgütten yapılan açıklamada, silahsız 20 kişinin milisler tarafından öldürüldüğü belirtildi.
Muhalifler ayrıca, İdlib ve Dera illeri ile Şam'ın Zabadani bölgesinde de operasyonların düzenlendiğini ve bu bölgelerden de ölü haberleri geldiğini ifade etti.
ÇATIŞMALAR RAFİNERİYE SIÇRADI
Suriye'nin resmi haber ajansı SANA da Humus'ta bulunan petrol rafinerilerine saldırıldığını duyurdu. SANA ayrıca 'silahlı teröristler'in kent içindeki polis noktalarına havan saldırılarında bulunduklarını da belirtti. Ajans, dünden beri 30 güvenlik görevlisinin de öldüğünü açıkladı.
ESAD SÖZ VERMİŞTİ
Dün Beşar Esad'la görüşen Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Esad'ın şiddeti durduracağına dair garanti verdiğini söylemişti.
BM'DEN "ÖNLEM ALIN" ÇAĞRISI
Öte yandan BM İnsan Hakları Yüksek Temsilcisi Navi Pillay, Suriye halkının korunması için "etkili önlemler" alınmasını istedi.
Pillay yayımladığı bildiride, BM Güvenlik Konseyi'nde Suriye'yle ilgili karar tasarısının kabul edilememesinin "hükümetin kendi halkını katletme isteğini" arttırdığını söyleyerek, "Suriye hükümetinin Humus'taki kasıtlı saldırılarından dolayı duyduğu üzüntüyü" dile getirdi.
Navi Pillay, 2005'de dünya liderlerinin, "bir devletin, ciddi uluslararası suçlara karşı halkını koruyamadığı zaman, uluslararası toplumun hep birlikte uygun bir zamanda kararlı bir şekilde müdahalede bulunma sorumluluğunun olduğu" konusunda anlaştığını söyledi.
http://www.haberturk.com/dunya/haber/713966-humus-yok-ediliyor
-
Anlaşılan Esad'ın duracağı yok. Gelişmemiş bir toplumun gelişmemiş bir lideri olduğunu kanıtlamak için elinden geleni yapıyor. Halen ortaçağ ziyniyetiyle ülke yönetileceğini sanarak birilerinin ekmeğine yağ sürmeye devam ediyor. Bu şekilde davranmaya devam ederse en büyük düşmanı İsrailin istediği olacak. Bir an önce aklını başına toplamalı, kendisine karşı çıkan muhaliflerle masaya oturup anlaşmalı. Kendi halkının kanını dökerek her kesimin nefretini kazanıyor. Bir oyuna alet olduğunu fark edebilmeli. Birileri de tribünlere oynayıp ekranlarda atıp tutacaklarına, askeri müdahale tehditleri savuracaklarına derhal çevre ülkeleri de yanına alarak kendileriyle görüşmeli,yaptığının ne kadar vahim sonuçlara neden olacağını yüz yüze görüşmede anlatmalı.
-
İşte Türkiye’nin Suriye girişimi
9 Şubat 2012
Suriye’yi işgal söz konusu değil
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Suriye ile ilgili dile getirdiği ‘yeni inisiyatif’i anlattı. Davutoğlu, çeşitli ülkelerle temasların sonucunda yeni bir “yol haritası” çalışmasının yapılacağını belirterek, “Suriye’yi kaderine terk etmeyiz. Geniş çaplı bir uluslararası platform oluşturacağız” dedi.
AHMET Davutoğlu, Suriye konusunda, “Arap Birliği’yle birlikte yeni bir uluslararası girişimi devreye sokacaklarını, bu konuda kararlı olduklarını” söyledi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ABD’ye gitmeden önce Esenboğa Havaliman’ında basın toplantısı düzenledi. Davutoğlu, “Arap Birliği ile birlikte tekrar bir girişimi, uluslararası mahiyette bir girişimi devreye sokacağız, bu konuda kararlıyız. Hiçbir şekilde bu akan kana seyirci kalmayız. Bunu hem kamuoyumuzun hem Suriye’deki kardeşlerimizin hem de dünya kamuoyunun bilmesi önem taşıyor” dedi.
Davutoğlu, NTV’de katıldığı canlı yayında da Suriye’de yaşanan son gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Davutoğlu, şu mesajları verdi: “Suriye’yi kendi kaderine terk edemeyiz. Geniş bir uluslararası platform oluşturmada kararlıyız. İlkesel zemini toplantının mekanından daha önemlidir. Biz Türkiye’de her zaman bu tür platformlara ev sahipliğini yaptık, ama şu anda görüşmelerimiz sürüyor, fakat mutlaka bölgede olmasını isteriz. En kısa tarihte, en geniş kapsamlı şekilde, yani dar bir grup tarafından değil, bir defa İslam ülkelerini kapsayan, İslam Konferansı Teşkilatını ülkelerini büyük ölçüde barındıran ama Arap ülkelerini de içine alacak, diğer ilgili tarafları ve BMGK üyelerini kapsayan bir model üzerinde temaslarımız sürüyor.”
Reform beklemek naiflik
“(Rusya Dışişleri Bakanı) Lavrov’a verilen sözlerin benzerleri bize de birkaç defa verildi, ama hiçbir zaman tutulmadı. Baskı uygulayan bir otoritenin bir yandan reform yapacağını beklemek biraz naiflik olur.
Askeri senaryoları konuşmak istemeyiz. Gönül böyle bir döneme geçilmesini istemiyor. Gönül ister ki, bu yöntemler (tampon bölge ve uçuşa yasak alan) hasıl olmasın. Ümit ederiz, Suriye gittikçe yalnızlaştığını, Kuzey Kore’den çok daha izole bir duruma geleceğini görür ve bütün bu yanlış uygulamalardan çekilir.
PKK kartını kullanamaz
Suriye’nin bunu (PKK kartını masaya koymayı) tasavvur etmesi bile gücünün çok ötesindedir. Şam’ın dış mahallelerini kontrol edemeyen yönetimin terör örgütlenmesi yapabileceği düşünülemez. Düşünülse bile biz buna izin vermeyiz.”
Suriye’yi işgal söz konusu değil
Muhalifler eğitimde
Suriye’de dün rejiminin düzenlediği saldırılarda en az 62 kişinin öldüğü öne sürülürken, AP ajansı muhalif Özgür Suriye Ordusu mensuplarının İdlib kırsalındaki talim görüntülerini abonelerine geçti.
DIŞİŞLERİ Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye’ye yönelik bir dış müdahale fikrini tasvip etmediğini, mevcut koşullarda sınırda “Tampon bölge” ve “İnsani koridor” oluşturulmasının, Suriye’nin işgal edilmesi gibi bir faaliyetin Türkiye’nin gündeminde olmadığını söyledi. Davutoğlu, CHP Milletvekili Mehmet Ali Edipoğlu’nun soru önergesini özetle şöyle yanıtladı.
* Suriye’ye yönelik bir dış müdahale fikrini tasvip etmiyoruz. ‘Ülkemizin Suriye’nin işgaline yönelik planların yapıldığı bir toplantıya evsahipliği yaptığı’ iddiaları asılsızdır.
* Mevcut koşullarda, ‘tampon bölge’ ya da ‘insani koridor’ oluşturulması Türkiye’nin gündeminde bulunmuyor.
* Ancak Suriye’deki belirsizlikler nedeniyle her türlü olasılığa hazır olmak gerekmektedir. / Umut ERDEM/ANKARA
http://www.hurriyet.com.tr/planet/19876696.asp
-
Halep'te çifte patlama: En az 25 ölü
Hürriyet Planet
10 Şubat 2012
Halep'te çifte saldırı
Suriye devlet televizyonu, Halep'te güvenlik güçlerini hedef alan iki ayrı saldırıda en az 25 kişinin öldüğünü, 175 kişinin de yaralandığını bildirdi.
Haberde, Suriye'nin en büyük ikinci kenti olan Halep'te gerçekleşen patlamalarda hayatını kaybedenler arasında sivillerin de bulunduğu belirtildi.
Devlet televizyonunun bildirdiğine göre, Suriye Sağlık Bakanlığı saldırılarda en az 25 kişinin öldüğünü, 175 kişinin de yaralandığını açıkladı.
Patlamalardan "silahlı terörist grupları" sorumlu tutan Suriye devlet televizyonu, saldırılardan birinin askeri istihbarat binasını, diğerinin ise emniyet güçlerine bağlı bir binayı hedef aldığını bildirdi.
SURİYE TELEVİZYONU DEHŞETİN GÖRÜNTÜLERİNİ YAYINLADI / FOTO GALERİ
Olay yerinden bildiren devlet televizyonu muhabiri, beş kişinin cesedini göstererek, patlamaların çocukların oyun oynadığı kamuya açık bir park yakınlarında meydana geldiğini söyledi.
Uluslararası haber ajansları, Halep'in, geçtiğimiz Mart ayından bu yana yaşanan olaylar neticesinde iç savaşın eşiğine gelen Suriye'nin en sakin kentlerinden biri olduğuna dikkat çekti. Türkiye sınırı yakınlarındaki Halep, Suriye'nin en büyük sanayi kenti olarak biliniyor.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/19887501.asp
-
ABD'den yeni masal...
El Kaide Suriye'de
ABD istihbaratına göre, Suriye'de yaşanan karışıklıktan yararlanmak isteyen El Kaide, bu ülkede üstlenmeye çalışıyor
12 Şubat 2012 Pazar, 13:18:08
HABERTURK.COM DIŞHABERLER SERVİSİ
ABD istihbaratı, Cuma günü Suriye'nin başkenti Şam'da meydana gelen ve 28 kişinin öldüğü patlamaların ardında El Kaide'nin olduğunu iddia etti. ABD'de yayınlanan McClatchy gazetesinde yer alan habere göre, istihbarat raporlarında, bombalama emrinin bizzat El Kaide lideri El Zevahiri tarafından verildiği bilgisi de yer aldı.
ABD istihbaratına göre, 23 Aralık'ta Şam'da düzenlenen ve 44 kişinin öldüğü patlamalar da El Kaide'nin işi olabilir. Esad yönetimi, patlamalardan El Kaide ile ilişkili grupları sorumlu tutmuştu.
KARIŞIKLIKTAN YARARLANMAYI AMAÇLIYORLAR
Raporlarda, El Kaide'nin Irak kolunun, 11 aydır devam eden karışıklıklardan yararlanmak için Suriye'ye yerleşmeye çalıştığı belirtildi. ABD'li istihbarat yetkilileri ise Suriye'deki El Kaide unsurlarının henüz belirleyici bir güç haline gelmediğini söyledi ancak sayılarının arttığına dikkat çekti.
ZEVAHİRİ'DEN MUHALİFLERE DESTEK
Öte yandan, Usame bin Ladin'in öldürülmesinden sonra El Kaide'nin başına geçen Eymen el Zevahiri, yayınladığı bir video kaydıyla, Suriyeli muhaliflere destek verdi.
Müslümanlar'ı Suriyeli muhaliflere yardım etmeye çağıran Zevahiri, 8 dakikalık video kaydında şunları söyledi:
"KASAP ESAD"
"Yaralı Suriye, kasap Esad'ın elinde her gün kanıyor. Ama yaşanan acılara ve verilen şehitlere rağmen direniş büyüyor. Her Müslüman, silahıyla, parasıyla ya da bilgisiyle bu direnişe destek vermelidir."
"TÜRKİYE'YE BEL BAĞLAMAYIN"
Zevahiri, Suriyeli muhaliflerin dış güçlere güvenmemesi gerektiğini de belirtti ve şöyle konuştu:
"Suriye'deki kardeşlerimiz; Batı'ya, ABD'ye ya da Türkiye'ye bel bağlamayın. Size karşı neler planladıklarını en iyi siz biliyorsunuz. Kokuşmuş yönetimlerin elindeki Arap Birliği'ne de güvenmeyin. Özgürlük ve adalet istiyorsak bu rejimlerden kurtulmalıyız"
http://www.haberturk.com/dunya/haber/715107-el-kaide-suriyede
-
Adam bildiğimiz "Müslüman ülkelere güvenmeyin demiş." El Kaide'nin yöneticilerinin münafık olduğu çok açık.
-
(http://c1202.hizliresim.com/u/d/2p29b.jpg)
-
([url]http://c1202.hizliresim.com/u/d/2p29b.jpg[/url])
Dar düşünceler dar görüşler , kime karşı savaşacaksın kardeşim? yalnış anlaşılmasın şeriatın emirlerine elbette kayıtsız şartsız uyulur ama ayetleride bugünlerde istediği tarafa yöneltmeye çalışanlar var ayrıca burada neden ayetlerle millet gaza getiriliyor anlamış değilim , ayetin kendisi verilir önündeki yada arkasındaki tamalayıcı ayetler verilmez , kuran sana ''din kardeşlerine bomba yağdır'' diye bir emirmi veriyor ? eğer olası bir savaşa meydan vermeden sadece esad ve adamlarını bitirebileceğine inanıyorsan buyur meydan senin.
-
1 adamı öldürmak belki (bir ihtimal) olayların yönünü feraha çevirebilir ama o adam birçok ülkeyi savaşa sokabilir , böyle bir senaryoda belki yüzbinler belkide milyonlar öldürülür , bir adım atılacaksa kesinlikle bin defa düşünülerek her türlü ihtimal göz önüne alınarak akıllıca bir adım atılmalı ve benim mantığım savaşı kesinlikle yalnış buluyor , bir ülkede yaşanan zulümü önleyelim derken biz zulüme uğrayacaksak başka bir milletin ferahını düşünerek kendimizi harap edeceksek savaş ne zulüm gören suriye halkına nede bize bir fayda sağlamayacaktır , kaldıki suriye halkının içerisinde esad yönetimine destek çıkanların sayısı hiçte anımsanacak miktarda değil , esad düştükten sonra olabilecek iç çatışmayı kim önleyecek ?
-
Tabi ki masum insanların öldürülmeleri, zarar görmeleri kabul edilemez. Bunun için müslüman olmaya da gerek yok zaten. Tabi ki bu duruma sessiz kalınmamalı. Ama bunu önlemek için birilerinin çok istediği bir savaşa başvurmak gerekmiyor. Bu en son seçenek. Bu konuda öncelikle ve özellikle acilen ne yapılması gerektiğini belirttim zaten. Bu masumların kanı üzerinden siyaset yapmaya hiç bir insanoğlunun hakkı yok. Birileri kendi çıkarları uğruna çok büyük bir coğrafyayı birbirne düşürdü. Birileri de buna kendi inançlarına göre yorumlayıp destek oluyor. Aslında mossad çok iyi çalışıyor. İnsanları inançlarıyla kandırıp kendi çıkarlarına göre gayet başarılı şekilde yönelndiriyorlar. Çok ama çok vahim bir durum. Ülkemizi yönetenlerin daha düne kadar Esad rejimiyle arası mükemmeldi. Esad böyle yapıyor diye aramız bozulmadı. Ama aramızın bozulmuş olması, Esad'ın bu şekilde davranmasında önemli bir etken.
-
Lübnanlı gazeteciden Esad için çarpıcı iddia
Lübnanlı gazeteci Esad'ın amacının Nusayri devletini kurmak olduğunu iddia etti.
15.02.2012 - 09:58
Suriye'deki Beşşar Esad yönetimi Humus'a yönelik saldırılarına hız verirken Lübnanlı gazeteci Michael Young, Şam'ın asıl amacının "mini bir Nusayri devleti" kurmak olduğunu iddia etti.
KIYI KESİMLERE ÇEKİLECEKLER
Habertürk'ün haberine göre; Lübnan'da İngilizce yayınlanan Daily Star Gazetesi'nin editörü Young "Geçtiğimiz yaz, Suriye'de Devlet Başkanı Beşşar Esad rejiminin Şam'daki gücünü kaybettiğini hissederse Nusayri nüfusun yoğun olduğu kıyı kesimlerine ve kuzeybatı bölgelerine doğru çekilebileceğini, söylemiştim. Bugün bu seçenek hayata geçiriliyor" dedi.
LAZKİYE'YE ÇEKİLİYOR
Lübnan ve Suriye siyasetini yakından takip etmesiyle bilinen Young, Humus'un Esad rejiminin çekileceği kıyı bölgesinin güvenliği için hayati önemde olduğunu söyledi. Young, Esad'ın ulusrararası toplumun tüm tepkilerine rağmen Humus'a tüm gücüyle saldırmasının da bu planın bir parçası olduğunu ifade etti.
Young, kenar nüfusları Nusayri olan Humus kentinin, diğer Nusayri yerleşim birimlerine açılan yollara hâkim olması nedeniyle stratejik öneme sahip olduğunu kaydetti.
SUUDİ TASARISI RESMEN SUNULDU
Bu arada Suudi Arabistan'ın Suriye'deki şiddeti durdurmaya yönelik karar tasarısı BM Genel Kurulu'na resmen sunuldu. Suriye'deki rejime muhalif Suriye Ulusal Konseyi de yeni başkanını seçmek üzere bugün Doha'da toplanacak.
29 KİŞİ ÖLDÜ
Uluslararası alanda bunlar yaşanırken, Suriye'de şiddet hız kesmiyor. Suriyeli muhalif yapılanmalardan Genel Devrim Konseyi, dün Humus, Şam kırsalı, İdlib ve Dera illerinde düzenlenen operasyonlarda 29 kişinin öldüğünü açıkladı.
http://www.ensonhaber.com/lubnanli-gazeteciden-esad-icin-carpici-iddia-2012-02-15.html
-
http://www.youtube.com/watch?v=CbN3EEEfwss&feature=share
Deccal, İslam dinine göre ahir zamanda, Mesih'in ikinci kez yeryüzene gelmesinden önce insanlığın dini inançlarını kullanıp saptırarak kötülüğe ve sapkınlığa yönelteceğine inanılan şeytanı temsil eden insandır...
-
Her ne kadar Esad'tan haz etmesemde hatta nefret etsemde,bana kalırsa diğer batılı liderlerin döktüğü müslüman ,mazlum kanlarının yanında Nobel barış ödülü verilecek kadar temizdir esad nazarımda (batılı firavunlara göre değerlendiriyorum ,yanlış yere çekilmesin lütfen)
ABD'nin ab'nin ve işbirlikçilerin ağzıyla bizi kardeş kanı, müslüman kanı dökmeye teşvik edenleri,kışkırtanları allah ıslah etsin ıslah olmazlar ise El-Kahhar sıfatıyla kahreylesin başka ne deyim..Aslını astarını dostunu düşmanını bilmezsen ,işte böyle kuru yaprak gibi oradan oraya sürüklenirsin ,başın beladan burnun b.ktan çıkmaz. Sürekli Esad'ın yok şurda yok burda yaptığı katliamlar ,kıyımlar vs. şeklinde bütün dünyada inanılmaz bir kara propaganda..Hatta ülkemiz bu konuda müslüman düşmanlarına bile esame okutacak kadar aştı kendini..Yahu önce bir at gözlüklerinizi çıkartında bir bakın suriye'nin içine, kaç ülkenin kaç ajanı vs cirit atıyor ortalarda ..Aynen ırakta olduğu gibi elin gavuru atıyor şiilerin veya sunnilerin camisine bombayı ,sonra alıyor cipsini kolasını seyrediyor müslümanların birbirlerini yiyişlerini .Söyleyecek o kadar çok şey var ki bu konuda ama şimdilik bu kadarı yeter ..Allah müslümanlara ve müslüman diye geçinip batılıların çanağından artıkları yalamaya alışmış olanlara, akıl fikir ihsan etsin ...
-
[url]http://www.youtube.com/watch?v=CbN3EEEfwss&feature=share[/url]
Deccal, İslam dinine göre ahir zamanda, Mesih'in ikinci kez yeryüzene gelmesinden önce insanlığın dini inançlarını kullanıp saptırarak kötülüğe ve sapkınlığa yönelteceğine inanılan şeytanı temsil eden insandır...
Bu videoyu Esad'ın çekmediği ne malum? Hem muhalifler o kadar salak mı böyle bir videoyu çekecekler ve birde yayınlayacaklar?
-
[url]http://www.youtube.com/watch?v=CbN3EEEfwss&feature=share[/url]
Deccal, İslam dinine göre ahir zamanda, Mesih'in ikinci kez yeryüzene gelmesinden önce insanlığın dini inançlarını kullanıp saptırarak kötülüğe ve sapkınlığa yönelteceğine inanılan şeytanı temsil eden insandır...
Bu videoyu Esad'ın çekmediği ne malum? Hem muhalifler o kadar salak mı böyle bir videoyu çekecekler ve birde yayınlayacaklar?
Muhaliflerin salak olup olmadıklarını bilmem ama başkasının masallarıyla birilerine savaş açıp kan dökmeye can atan epey salak biliyorum. Bütün ortadoğuyu, buna biz de dahil karıştıran, insanların inançlarını kullanarak birbirine düşüren o kadar gizli servis var ki. Mesela Irak'da Saddam'ın heykelini yıkan Iraklıların diğer şehirlerde aynı şekilde heykel yıkanlar, sevinç gösterileri yapanlar ortaya çıkmıştı. Hepsi aynı kişilerdi. Ama bütün dünyaya Iraklılar Saddamdevrildi diye seviniyorlar diye yutturmuşlardı.
-
İran savaş gemileri Suriye'de
Hürriyet Planet
18 Şubat 2012
İran savaş gemileri Suriye'de
İran donanmasına ait iki savaş gemisinin Süveyş Kanalı'nı geçerek Suriye'ye ulaştıkları bildirildi.
Devlet televizyonu, gemilerin bugün Süveyş Kanalı'nı geçtiklerini duyurdu. Akdeniz'e açılan gemilerin Suriye'nin doğusuna doğru hareket ettikleri belirtildi.
DHA'nın haberine göre, Mısır basınıı, İran gemilerinin Suriye’nin Tartus limanına demirlediğini bildirdi.
İran Deniz Kuvvetleri Komutanı Tuğamiral Habibullah Seyyari, yaptığı açıklamada, 1979'daki İslam Devrimi’nden sonra ikinci kez İran donanmasına ait gemilerin başarıyla Süveyş Kanalı'ndan geçtiğini bildirdi.
Seyyari, “İran Deniz Kuvvetleri geçen yıl Akdeniz’de bulunarak tüm bölgeyi etkiledi. 18'inci filoya bağlı bu iki gemi de bölge ülkelerine dostluk ve barış mesajı taşıyarak, kutsal İran İslam Cumhuriyeti’nin gücünü en iyi şekilde sergileyecektir” diye konuştu.
İran savaş gemileri 30 yılı aşkın bir aradan sonra ilk kez geçen yıl Süveyş Kanalı'nı geçerek Akdeniz'e açılmışlardı.
(http://www.hurriyet.com.tr/_np/9681/15849681.jpg)
http://www.hurriyet.com.tr/planet/19947786.asp
-
ABD'nin predatorları Suriye semalarında
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh_24365.jpg)
ABD'li bir yetkili, çok sayıda Amerikan İnsansız Hava Aracı'nın Suriye semalarında uçtuğunu söyledi.
18.02.2012 - 14:56
NBC televizyon kanalı, Suriye'deki muhalefet ve sivillere karşı askeri operasyonları izlemek için bu ülkenin hava sahası üzerinde çok sayıda Amerikan İnsansız Hava Aracı'nın (İHA) görev yaptığını bildirdi.
ASKERİ MÜDAHALE İÇİN Mİ UÇUYORLAR?
NBC, isminin açıklanmasını istemeyen Amerikan savunma yetkililerine dayanarak verdiği haberinde, insansız hava araçlarının bu uçuşlarının bir ABD askeri müdahalesine hazırlık anlamı taşımadığını belirtti.
Amerikan hükümetinin, insansız uçaklarla hava denetimi sağlayarak ve Suriye hükümeti ile askerlerinin haberleşmesini izleyerek, bu ülkeye karşı bir uluslararası yanıtın verilmesi için elindeki kanıtları güçlendirmeye çalıştığını belirten NBC, Suriye'ye insani yardım sağlanması olasılığını değerlendirmek üzere Beyaz Saray, Dışişleri ve Savunma Bakanlıkları düzeyinde görüşmeler yapıldığını duyurdu.
Amerikan televizyon kanalı, ancak Amerikalı yetkililerin, bu insani yardım operasyonlarının katılımcıları için tehlikeli olabileceği ve ABD'nin Suriye'de bir askeri rol oynamasına yol açabileceğinden endişe ettiklerini bildirdi.
http://www.ensonhaber.com/abdnin-predatorlari-suriye-semalarinda-2012-02-18.html
-
önemli olan ordan geçmek geçiş amacını sürekli kılabilmek bizde veya başkasıda geçirebilir fakat istediği zaman her şartta lojistik destek verebilmek önemli.
-
Suriye üstündeki Amerikan İHA’ları İncirlik’ten mi
19 Şubat 2012
İHA’ları İncirlik’ten mi
ABD, rejim karşıtı isyanın 11 aydır sürdüğü Suriye üstünde keşif ve istihbarat amaçlı uçuşlara başladı.
NBC News televizyonunun ismini vermediği ABD savunma yetkililerine dayandırdığı habere göre “çok sayıda” insansız hava aracı (İHA) Suriye üzerinde uçuyor. İHA’ların hangi üsten kalktıkları belirtilmedi. ABD’nin İncirlik Üssü’nde de İHA’lar konuşlu. Mevcut İHA görevinde amacın, rejimin insan hakkı ihlallerini belgelemek ve ülkedeki resmi iletişim kanallarını dinlemek olduğu bildirildi. İHA’lar, Suriye’ye insani yardım olasılığının değerlendirilmesinde de kullanılabilir. Şam’dan geri çekilen Büyükelçi Robert Ford, Suriye şehirlerini kuşatan tank ve roketatarların “uydu görüntülerini” geçen hafta Facebook’tan yayınlamıştı.
Bu arada geçen yıl ilk kez Akdeniz’e giren İran savaş gemileri, önceki gün Suriye’deki Rus deniz üssü Tartus’a demir attı. Bir muhrip ve bir destek gemisinin, Suriye donanmasına eğitim vereceği bildirildi.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/19951613.asp
-
İsrail sitesinden Türkiye ve Suriye iddiası
İstihbarat örgütüne yakın İsrailli sitenin iddiası: Türkiye dahil 5 ülke, Suriye'ye askeri müdahaleye hazırlanıyor
23.02.2012 - 12:18
İsrailli istihbarat çevrelerine yakınlığıyla bilinen İsrail kökenli Debka sitesi, Türkiye, ABD, Fransa, İngiltere veİtalya'nın Suriye'deki dehşete müdahale etmek için askeri hazırlıklara yavaş yavaş başladığını ancak harekete geçilmeden önce ABD'nin kararının beklendiğini öne sürdü.
ASKERİ HAZIRLIK BAŞLADI
Debka, yalanlanmasına rağmen Türkiye, ABD, Fransa, İngiltere ve İtalya'nın Suriye'deki dehşete müdahale etmek için askeri hazırlıklara yavaş yavaş başladığını iddia etti.
ABD'NİN KARARI BEKLENİYOR
Washington'a yakın kaynaklara göre, ABD Başkanı Barak Obama'nın Pentagon'un Suriyeli isyancıları korumak için planını sunduktan sonra son karar için hazır olduğunu yazan Debka, bu sürecin Libya operasyonunda da aynı olduğunu ve yine harekete geçilmeden önce ABD'nin kararının beklendiğini savundu.
İngilizce konuşmak için kursa gitmek şart değil. Nasıl mı? TIKLAYIN !
MISIR VE KATAR'IN TAVRI BEKLENİYOR
Haberleri kimi zaman eleştiriye de uğrayan Debka sitesi, ABD'nin Tunus'ta gerçekleştirilecek "Suriye'nin Dostları Grubu" toplantısı sonrası ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın raporunu beklediğini ileri sürerek, özellikle Suudi Arabistan, Mısır ve Katar'ın hem siyasi hem de finansal yönden ABD liderliğindeki batılı müdahaleyi destekleyip desteklemeyeceğini bilmek istediğini öne sürdü.
http://www.ensonhaber.com/israil-sitesinden-turkiye-ve-suriye-iddiasi-2012-02-23.html
-
Rusya Suriye radarlarını modernize etti
Rusya, ABD saldırılarına karşı Suriye radarlarını modernize etti.
28.02.2012 - 05:29
İsrail haber portalı DEBKA, Rusya'nın Suriye ve Lübnan'da bulunan iki radar üssünü muhtemel ABD ve İsrail saldırılarına karşı modernize ettiğini iddia etti.
Şam'ın güneyinde bulunan Cebel El Harrah elektronik ve gözlem istasyonu İsrail ve Ürdün'ün tüm hava sahasını ve Kuzey Suudi Arabistan'ı kapsayacak şekilde geliştirilirken, Lübnan'da bulunan radar da genişletildi. İki radarın da bilgi paylaşım hız ve kapasitelerinin de artırıldığını ifade edildi.
RADARLAR AKDENİZ'İ DE İZLEYEBİLİYORLAR
İsrail haber portalı, Amerikan askeri kaynaklarından elde ettiği bilgilere göre iki radarın Kıbrıs ve Yunanistan dahil doğu Akdeniz'i de izleyebiliyor.
İngilizce konuşmak için kursa gitmek şart değil. Nasıl mı? TIKLAYIN !
Rusya son günlerde Suriye'de değişim ve İran'a yönelik muhtemel saldırı nedeni ile alarm durumunda. İran'ın uranyum üretme ve nükleer enerji geliştirme hakkına saygı duyulmasını isteyen Moskova, Şam'da Libya benzeri rejim değişikliğine izin vermeyeceğini açıklıyor.
PUTİN'DEN SAVUNMA
Rus basınına bir makale kaleme alan Putin, İran'a yönelik askeri müdahalenin sonuçlarının tahmin edilmesinin bile imkansız olduğunu kaydederken, Suriye'de ya da diğer ülkelerde rejim değişikliği hedefleyen tek yönlü müdahalelerin uluslar arası güvenlik sistemini yıktığını savundu.
http://www.ensonhaber.com/rusya-suriye-radarlarini-modernize-etti-2012-02-28.html
-
Muhaliflerin kalesi düştü
Yaşanan yoğun çatışmaların ardından Suriyeli muhalifler, 'kaleleri'ni terketti
01 Mart 2012 Perşembe, 15:04:47
Muhaliflerin kalesi düştü
HABERTURK.COM DIŞHABERLER SERVİSİ
Suriye Ordusu 4 Şubat'tan itibaren bombalanan Humus'a yönelik dün geniş kapsamlı bir saldırı başlatmıştı. Reuters haber ajansı kentteki muhaliflere dayandırdığı haberde, yaşanan şiddetli çatışmaların ardından direnişçilerin, Baba Amr'dan çekildiğini duyurdu. Çekilmeden sonra kentte az sayıda direnişçinin kaldığı bildirildi.
Üst düzey Suriyeli komutanlar dün "Baba Amr'ı temizleyeceklerini" söylemişlerdi.
MUHALİFLER: TAKTİKSEL ÇEKİLME
Associated Press haber ajansına konuşan bir muhalif, "Baba Amr'dan taktiksel olarak çekildiklerini" söyledi.
Halen bölgede 4 bin kadar sivilin, evlerini terketmeyi reddettiği gelen haberler arasında.
25 GÜNDÜR BOMBALANIYOR
Humus'un merkezindeki Baba Amr, muhaliflerin elindeki en güçlü kale olarak biliniyor. 25 gündür devam eden bombardımanda, muhalifler yüzlerce kişinin öldürüldüğünü duyurdu.
YABANCI GAZETECİLER ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ
22 Şubat'taki salıdırda 22 Şubat'ta düzenlenen saldırı sırasında Amerikalı Marie Colvin ve Fransız foto muhabiri Remi Ochlik öldürülmüş, İngiliz gazeteci Paul Conroy ile Fransız gazeteci Edith Bouvier yaralanmışlardı.
http://www.haberturk.com/dunya/haber/720820-muhaliflerin-kalesi-dustu
-
Esad’ı Türk uçakları vuracak
ABD Savunma Bakanlığı tarafından hazırlanan operasyon planının Başkan Barack Obama’ya sunulduğu öne sürüldü.
01.03.2012 - 15:38
Suriye'deki şiddet olaylarına son vermek için uluslararası müdahale tartışmaları sürerken, ABD Savunma Bakanlığı tarafından hazırlanan operasyon planının Başkan Barack Obama'ya sunulduğu öne sürüldü.
PLANIN DETAYLARI BELLİ OLDU
CNN'in haberine göre, muhalif Özgür Suriye Ordusu'nu silahlandırmaktan kaçınan ABD'nin hazırladığı harekat planı "birçok olasılığı içinde barındırıyor." Debka sitesi ise bu planın Obama tarafından kabul edilmediğini ve ABD Başkanı'nın "insani koridor kurulması çalışmalarına ağırlık verilmesini istediğini" yazdı. Sitenin "ancak bu çabalar sonuç vermezse yeniden masaya gelebilir" dediği planın detayları şöyle:
- Suriye'nin kuzeyinde Türkiye sınırındaki Tarkuş'tan İdlib, Hama ve Humus'u da kapsayacak şekilde bir 'güvenli alan' oluşturulacak.
- Ülkenin yüzölçümünün yaklaşık çeyreğine (46 bin kilometrekare) kurulacak bu güvenli bölgede ülke nüfusunun çeyreğinden fazlası (5.5 milyon) korunacak.
- Sadece hava kuvvetleri müdahale edecek. Kara kuvvetleri çatışmalara girmeyecek.
- Amerikan, Türk, Fransız, İtalyan ve İngiliz uçakları katılacak. Bu uçaklar İncirlik, Diyarbakır ve Kıbrıs'taki Limasol üslerini kullanacak.
http://www.ensonhaber.com/esadi-turk-ucaklari-vuracak-2012-03-01.html
Yahudiler ne çok çaba sarfediyorlar Suriye'ye saldırmamız için. İçimizdeki yahudiler de aynı şekilde...
-
Yahudiler ne çok çaba sarfediyorlar Suriye'ye saldırmamız için. İçimizdeki yahudiler de aynı şekilde...
ağzına sağlık.
debka dan yeni bir partal daha...
-
AB Suriyeli muhalifleri tanıdı
Avrupa Birliği, Muhalif Suriye Ulusal Konseyi'ni tanıma kararı aldı
02.03.2012 - 15:07
Avrupa Birliği (AB) devlet ve hükümet başkanları, Suriye'de muhaliflerin kurduğu Ulusal Konsey'i bu ülkenin meşru temsilcisi olarak tanıdı.
Brüksel'deki zirve sonucunda 27 lider tarafından kabul edilen karar metninde, Avrupa Konseyi'nin bir kez daha Birleşmiş Milletler (BM) Güvelik Konseyi'ne, özellikle de Rusya ve Çin'e işbirliği çağrısı yaptığı belirtildi.
Metinde, "Avrupa Birliği özgürlük, haysiyet ve demokrasi mücadelesinde Suriyeli muhalifleri destekler, Suriye Ulusal Konseyi'ni (SUK) Suriyelilerin meşru temsilcisi olarak tanır ve muhalefet mensuplarına barışçıl mücadelelerinde birleşme çağrısı yapar" denildi.
İngilizce konuşmak için kursa gitmek şart değil. Nasıl mı? TIKLAYIN !
Zirve kararlarında, AB dışişleri bakanlarından Şam yönetimini hedef alan yeni yaptırımlar hazırlamaları talep edildi.
AB içinde İngiltere ve Fransa dahil birçok ülke, Suriye Ulusal Konseyi'ni daha önce tanımıştı.
'BM KARAR ALMADAN HİÇBİR ŞEY YAPMAYACAĞIZ'
Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Avrupa Birliği Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi için geldiği Brüksel'de yaptığı açıklamada, "BM Güvenlik Konseyi karar almadan hiçbir şey yapmayacağız" diye konuştu.
Fransa'nın Suriye'ye insani koridor fikrine destek verdiğini de belirten Sarkozy, "Konsey insani bölge, muhalefete silah tedariki ya da koridor kurulması için yasal koşulları sağlamadan, doğrudan ya da dolaylı olarak harekete geçmek söz konusu olamaz" dedi.
FRANSA BÜYÜKELÇİLİĞİ KAPATIYOR
Sarkozy, Fransa'nın Suriye Büyükelçiliği'ni kapatma kararı aldığını da açıkladı.
Beşar Esad rejiminin "skandal" niteliğindeki baskısını kınamak adına büyükelçiliği kapatacaklarını belirten Sarkozy, "[Dışişleri Bakanı] Alain Juppe ile ben, Suriye'deki büyükelçiliğimizi kapatmaya karar verdik" dedi.
Can kaybının günden güne arttığını görmenin sinir bozucu olduğunu da belirten Fransa Cumhurbaşkanı, insanlık suçu işleyenlerin uluslararası suç mahkemesi önüne çıkarılacağını söyledi.
Sarkozy, "Bir gün bütün diktatörler yaptıklarının bedelini ödeyecek" diye konuştu.
AVRUPA BİRLİĞİ'NDEN "SORUMLULUK" KARARI
Avrupa Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy ise yaptığı açıklamada, dökülen kanın arkasındaki Suriyelilerin, yaptıklarından "sorumlu tutulması" gerektiğini söyledi.
Van Rompuy, AB üyesi ülkelerin liderlerinin Suriye'de yaşanan kıyımlardan dolayı dehşete düştüğünü belirterek, "Avrupa Konseyi, Suriye'deki kıyımlardan sorumlu olanların yaptıklarından sorumlu tutulmalarını sağlamaya kararlıdır" ifadesinin yer aldığı bir karar metninin kabul edildiğini söyledi.
http://www.ensonhaber.com/ab-suriyeli-muhalifleri-tanidi-2012-03-02.html
-
CNN International'ın bu haberi çok tartışılacak
CNN, BBC, Sky News gibi haber kanallarının, Suriye'deki bağlantısı Danny Dayem'in ortaya çıkan videosu tartışma yarattı.
Dayem, 23 yaşında Suriye kökenli bir İngiliz. Dünya onu "Suriye'nin cesur Danny'si" olarak tanıdı.
2011 yılında Humus'tan İngiltere'ye kaçan Dayem, burada birkaç ay geçirdikten sonra Özgür Suriye Ordusu'na katılmak için Suriye'ye Lübnan üzerinden gizlice girdiğini anlatıyor.
Bahsi geçen video
http://webtv.hurriyet.com.tr/2/29359/0/1/iste-dayem-in-olay-yaratan-videosu.aspx
Humus'a döndükten sonra, kentten, BBC, El Cezire, CNN ve Sky News gibi kanalların canlı yayınlarına bağlanan Dayem, Beşar Esad'a bağlı güçlerin katliam yaptığını iddia ediyor ve çatışmaların tam ortasında olduğunu anlatıyordu.
Suriye'den yayın yapan El Dünya televizyonu ise Dayem ile ilgili tartışma yaratacak bir görüntüye yer verdi. Kısa sürede sosyal paylaşım ağlarına düşen video, büyük bir tartışma yarattı. Suriye televizyon kanalının yayınladığı videoda, Danny Dayem olduğu iddia edilen kişinin, CNN'le canlı bağlantı yapmadan önce etrafındakilere silah ateşlemelerini söylediği görülüyor. Gayet rahat ve sakin bir ortamda olduğu gözlenen videodaki kişi, canlı bağlantı sırasında son iki saatte yüzlerce kişinin öldüğünü iddia ediyor.
"KAMERA HİLESİ" DEDİ
Suriye'nin görüntüleri yayınlamasından sonra Dayem, Twitter hesabı üzerinden görüntülerin, "Rusların yardımıyla, Esad rejiminin yaptığı kamera hileleri" olduğunu savundu.
http://webtv.hurriyet.com.tr/2/29358/0/1/dayem-ve-cnn-kendilerini-savundu.aspx
Görüntülerin ardından zan altında kalan CNN de Dayem'i canlı yayına çıkararak, videodaki iddiaları sordu. Anderson Cooper'ın programına konuk olan Danny kendisinin çatışma efekti sağlamak için birilerine ateş etmelerini söylediği kısımlar için "silinmeleri gerekirdi" diyor. Ardından ise videoda görülen sözlerinin "normal" olduğunu iddia ediyor. Cooper ise ilk sorusunda "Gerçekten böyle bir şey söyledin mi?" sorusu yerine, "Bu görüntüleri nasıl ele geçirdiler?" diye sormayı tercih ediyor.
Dayem söz konusu CNN haberinde canlı bağlantıda bulunduğu noktadan 400 metre uzaklıkta sivillerin cesetlerini gördüğünü söylerken, Cooper'a olayın hemen yakınında olmadığını ve çatışmaların 15 kilometre ötede cereyan ettiğini anlatıyor.
Cooper, Dayem'e, "CNN muhabiri olmadığını ve CNN'den tek kuruş para almadığını" teyit ettirtiyor, ardından da Suriye devleti izin vermediği için kendilerinin normal yollarla Suriye'ye giremediklerini, bu yüzden de Danny Dayem gibi kişilerin aktardıklarına muhtaç olduklarını söylüyor.
Kaynak:http://www.hurriyet.com.tr/planet/20084249.asp
-
Banu Avar'ı nasıl bilirsiniz?
Kısa bir süre önce Libya'yı yalanlarla işgal edenlerin bugün aynı oyunları Suriyede gerçekleştirmeye çalıştıklarını gösteren güzel bir video ..
http://www.youtube.com/watch?v=72m_SZ__Pow&feature=related
-
Son yıllarda oldukça fazla gündemde olan deccal herhalde bu oluyor...
İnsanları yalanlarla birbirine düşürüp dünyayı uyutarak kendilerine çıkar sağlayanlar...
-
Suriyeli isyancıları rol yaparken gösteren videoları Esad güçleri dünyaya kendini haklı göstermek için çekiyor olabilir. Eğer öyle değilse Esad açsın yabancı basına toprakların tamamını görelim kendi gözümüzle. Niye izin vermiyor? Bu videolar isyancılar tarafından çekiliyor olsa bile bu bütün devrime mâl edilmemeli. 3-5 kişi böyle yaptı diye orada gerçekten sivillerin öldürülmediğini söyleyemeyiz.
https://fbcdn-sphotos-a.akamaihd.net/hphotos-ak-ash4/420741_368029236552219_200881713266973_1223229_568829223_n.jpg
https://fbcdn-sphotos-a.akamaihd.net/hphotos-ak-ash4/426243_368029259885550_200881713266973_1223230_1092855431_n.jpg
https://fbcdn-sphotos-a.akamaihd.net/hphotos-ak-ash4/419200_368029453218864_200881713266973_1223233_1193454554_n.jpg
https://fbcdn-sphotos-a.akamaihd.net/hphotos-ak-snc7/424951_368029803218829_200881713266973_1223240_718892776_n.jpg
https://fbcdn-sphotos-a.akamaihd.net/hphotos-ak-ash4/432274_368029516552191_200881713266973_1223234_615123838_n.jpg
-
yukarıdaki fotoların isteyenin görebileceği bir formatta yayınlanmasını talep diyorum. ''kanlı içerik'' uyarısı ile beraber...
o masumları kimin öldürdüğü bilinmiyor. tekrar ediyorum: aynı anda 120 polisi öldürebilen bir eşkiya sürüsü bu! savunmasız bebelere neler yaparlar bir düşünün.
90'larda terör örgütü de köy basıp bebek kurşunladı, suçu da bizim üstümüze attı. yola mayın döşedi, minibüs uçurdu, suç devlete kaldı.
Sadece bir düşünün: Esad neden eli silah bile tutamayan bebekleri öldürsün? Faydası ne?
-
Suriyeli isyancıları rol yaparken gösteren videoları Esad güçleri dünyaya kendini haklı göstermek için çekiyor olabilir. Eğer öyle değilse Esad açsın yabancı basına toprakların tamamını görelim kendi gözümüzle. Niye izin vermiyor? Bu videolar isyancılar tarafından çekiliyor olsa bile bu bütün devrime mâl edilmemeli. 3-5 kişi böyle yaptı diye orada gerçekten sivillerin öldürülmediğini söyleyemeyiz.
Kesinlikle söyleyemeyiz. Ancak şu da bir gerçek ki, bu cinayetleri kimlerin işledikleri kesin olaran belli değil. Ama mesela Bosna'da o kadar müslümanı katledenler belliydi. Ama Suriye'de belli değil. Suriye halkının bir kısmı devleti, bir kısmı isyancıları suçluyor. Bu şartlar altında birilerinin gazına gelip belki de masum olanların kanını dökmeye alet olmaya hiç gerek yok. Savaş yerine Suriye yönetimine kanın durdurulması için işbirliği çağrısında bulunulmalı. Ülkede bir iç savaş var ve bir ülkenin iç işlerine karışmak kimsenin vazifesi değil. Suriye halkı da diğer Arap halkları gibi geri kalmış görünüyorlar. Ülke halen demokrasiden yoksun. Demokrasi isteyenlerin de bunu demokratik yollarla gerçekleştimeye niyetleri olmadıkları açık. Bizlerin de nedense biriler istediği için bir anda ortadan kaldırılan komşularla sıfır sorun politikasnıı asıl böyle durumlarda son derece aktif olarak uygulanmalı, silahları çekmek yerine daha fazla masumun kanının dökülmesine engel olmak için barışçıl girişimlerde bulunmalıyız. Suriye yönetimine göre Türkiye bir anda son yıllarda iki ülke arasında esen dostluk rüzgarlarını yok ederek, Suriye yönetimine karşı düşmanca tutum sergilemeye başladı. Onlara göre Suriye deki isyancılar Türkiye tarafında silahlandırılıp eğitiliyorlar. Bu gerçekten çok ciddi bir iddia ve bence Türk siyasetindeki muhalefet abuk sabuk şeylerle şov yapmak yerine böylesine ciddi iddiaları sorgulamalı. Çünkü devletimizin hiçbir masumun kanının dökülmesinde parmağı olamaz. Bu iddialar araştırılmalı ve çürütülmeli.
-
yukarıdaki fotoların isteyenin görebileceği bir formatta yayınlanmasını talep diyorum. ''kanlı içerik'' uyarısı ile beraber...
o masumları kimin öldürdüğü bilinmiyor. tekrar ediyorum: aynı anda 120 polisi öldürebilen bir eşkiya sürüsü bu! savunmasız bebelere neler yaparlar bir düşünün.
90'larda terör örgütü de köy basıp bebek kurşunladı, suçu da bizim üstümüze attı. yola mayın döşedi, minibüs uçurdu, suç devlete kaldı.
Sadece bir düşünün: Esad neden eli silah bile tutamayan bebekleri öldürsün? Faydası ne?
O eşkıya sürüsü dediğin adamlar öyle masumları öldürse halk nasıl destekler onları? 90'larda Pkk suçu bizim üstümüze atarken olaylar bu kadar büyük değildi, üstelik kanıtları da yoktu. Ama şimdi tanklar, havan topları şehirleri vururken, "silahsız" göstericilerin üzerine ateş açılırken çekilmiş ve izlenebilen bir sürü video var.
-
yukarıdaki fotoların isteyenin görebileceği bir formatta yayınlanmasını talep diyorum. ''kanlı içerik'' uyarısı ile beraber...
o masumları kimin öldürdüğü bilinmiyor. tekrar ediyorum: aynı anda 120 polisi öldürebilen bir eşkiya sürüsü bu! savunmasız bebelere neler yaparlar bir düşünün.
90'larda terör örgütü de köy basıp bebek kurşunladı, suçu da bizim üstümüze attı. yola mayın döşedi, minibüs uçurdu, suç devlete kaldı.
Sadece bir düşünün: Esad neden eli silah bile tutamayan bebekleri öldürsün? Faydası ne?
Bu bir soykırım mantığı, geçmişte, bugün ve gelecekte bebekleri öldürenlerin amacı neydi o zaman? Srebrenitsa'da, Gazze'de, Hocalı'da, Uygur'da masumları öldürenler faydası olacak diye mi öldürüyorlardı? Amaçları o veya bu şekilde düşman gördükleri halkı yok etmek... Sanırım Esad'da aynı psikoloji ile hareket ediyor.
-
Suriyeli isyancıları rol yaparken gösteren videoları Esad güçleri dünyaya kendini haklı göstermek için çekiyor olabilir. Eğer öyle değilse Esad açsın yabancı basına toprakların tamamını görelim kendi gözümüzle. Niye izin vermiyor? Bu videolar isyancılar tarafından çekiliyor olsa bile bu bütün devrime mâl edilmemeli. 3-5 kişi böyle yaptı diye orada gerçekten sivillerin öldürülmediğini söyleyemeyiz.
Kesinlikle söyleyemeyiz. Ancak şu da bir gerçek ki, bu cinayetleri kimlerin işledikleri kesin olaran belli değil. Ama mesela Bosna'da o kadar müslümanı katledenler belliydi. Ama Suriye'de belli değil. Suriye halkının bir kısmı devleti, bir kısmı isyancıları suçluyor. Bu şartlar altında birilerinin gazına gelip belki de masum olanların kanını dökmeye alet olmaya hiç gerek yok. Savaş yerine Suriye yönetimine kanın durdurulması için işbirliği çağrısında bulunulmalı. Ülkede bir iç savaş var ve bir ülkenin iç işlerine karışmak kimsenin vazifesi değil. Suriye halkı da diğer Arap halkları gibi geri kalmış görünüyorlar. Ülke halen demokrasiden yoksun. Demokrasi isteyenlerin de bunu demokratik yollarla gerçekleştimeye niyetleri olmadıkları açık. Bizlerin de nedense biriler istediği için bir anda ortadan kaldırılan komşularla sıfır sorun politikasnıı asıl böyle durumlarda son derece aktif olarak uygulanmalı, silahları çekmek yerine daha fazla masumun kanının dökülmesine engel olmak için barışçıl girişimlerde bulunmalıyız. Suriye yönetimine göre Türkiye bir anda son yıllarda iki ülke arasında esen dostluk rüzgarlarını yok ederek, Suriye yönetimine karşı düşmanca tutum sergilemeye başladı. Onlara göre Suriye deki isyancılar Türkiye tarafında silahlandırılıp eğitiliyorlar. Bu gerçekten çok ciddi bir iddia ve bence Türk siyasetindeki muhalefet abuk sabuk şeylerle şov yapmak yerine böylesine ciddi iddiaları sorgulamalı. Çünkü devletimizin hiçbir masumun kanının dökülmesinde parmağı olamaz. Bu iddialar araştırılmalı ve çürütülmeli.
İş işten geçti, bu olaya çok yönlü bakabilir. Siyasi yönünü baz alırsak;
Esad'ın eninde sonunda yolcu olduğu belli, o gittiğinde bize dost bir Suriye devlet açısından çok iyi olur. Bunun için bence muhalefet seçilmeliydi. Nitekim seçildi. Bu saatten sonra Esadın etrafını daha fazla yakmadan koltuğundan kaldırılması bizim için çok mühim. Bunun için baskıyı artırmamız lazım. Askeri müdahale destekçisi değilim. Ama bir askeri müdahale olacaksa bu müdahalenin Nato veya BM tarafından değil. Bizim ve diğer Arap ülkelerinin tarafından yapılması gerekir. Suriye'nin sömürülmemesi için.
-
O eşkıya sürüsü dediğin adamlar öyle masumları öldürse halk nasıl destekler onları? 90'larda Pkk suçu bizim üstümüze atarken olaylar bu kadar büyük değildi, üstelik kanıtları da yoktu. Ama şimdi tanklar, havan topları şehirleri vururken, "silahsız" göstericilerin üzerine ateş açılırken çekilmiş ve izlenebilen bir sürü video var.
Esad'ı destekleyen mitingler de yapıldı. Halkın mı yoksa medyanın mı o terörsitleri desteklediği meçhul. BM toplantısında katledilmiş Suriye güvenlik güçleri mensuplarının cesetleri gösterilince bütün batı medyası yayını kesti. Ne iş...?!
-
Bu bir soykırım mantığı, geçmişte, bugün ve gelecekte bebekleri öldürenlerin amacı neydi o zaman? Srebrenitsa'da, Gazze'de, Hocalı'da, Uygur'da masumları öldürenler faydası olacak diye mi öldürüyorlardı? Amaçları o veya bu şekilde düşman gördükleri halkı yok etmek... Sanırım Esad'da aynı psikoloji ile hareket ediyor.
Irak'ta, Felluce'de, Bahreyn'de olanları da anlat bi zahmet. Daha yeni Afganistan'da bir abd askeri sivillere ateş açtı.
-
İş işten geçti, bu olaya çok yönlü bakabilir. Siyasi yönünü baz alırsak;
Esad'ın eninde sonunda yolcu olduğu belli, o gittiğinde bize dost bir Suriye devlet açısından çok iyi olur. Bunun için bence muhalefet seçilmeliydi. Nitekim seçildi. Bu saatten sonra Esadın etrafını daha fazla yakmadan koltuğundan kaldırılması bizim için çok mühim. Bunun için baskıyı artırmamız lazım. Askeri müdahale destekçisi değilim. Ama bir askeri müdahale olacaksa bu müdahalenin Nato veya BM tarafından değil. Bizim ve diğer Arap ülkelerinin tarafından yapılması gerekir. Suriye'nin sömürülmemesi için.
kamuoyunu bu argümanlarla ikna edemediniz/edemiyorsunuz.
Türk halkı ahlak felsefesinin ilk ve tek kuralını uygulamakta kararlı: ''Sana yapılmasını istemediğini, başkasına yapma''
bu millet bu yüzden tarih boyunca zülme boyun eğmedi, zalimlerden olmadı.
-
Suriye sınırlara mayın döşüyor
Amaç, Türkiye'ye kaçanları engellemek
13 Mart 2012 Salı, 17:45:56
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Suriye'nin Lübnan ve Türkiye sınırları yakınında çatışmalardan kaçanların kullanabileceği güzergahlara Rus yapımı mayın döşediğini bildirdi.
New York merkezli kuruluş, görgü tanıkları ve muhalif gruplara dayanarak hazırladığı raporunda, sözkonusu mayınların son birkaç haftada sınır bölgelerine yerleştirdiğini ve şimdiden bazı sivillerin hayatını kaybetmesine neden olduğunu duyurdu. Kuruluşun yetkililerinden Steve Rose, ''Hiç bir ülkenin, hiç bir amaçla, ayrım gözetmeden öldüren bu silahları kullanma gerekçesi olamaz'' dedi.
YASAĞA İMZA ATMAMIŞTI
Suriye, kara mayınlarının kullanımı, üretimi ve ticaretini yasaklayan 1997 tarihli anlaşmayı imzalayan 159 ülke arasında yer almıyor. Suriye'nin elindeki mayın stokunun miktarına dair kesin bilgi bulunmazken, bunların çoğunun Rus yapımı olduğu tahmin ediliyor.
Bu arada BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR), geçen yıl başlayan çatışmalar nedeniyle şu ana kadar en az 30 bin kişinin Suriye'yi terk ettiğini, yüzbinlerce insanın da Suriye içinde evlerinden ayrılmak zorunda kaldığını bildirdi.
AA
-
Bu bir soykırım mantığı, geçmişte, bugün ve gelecekte bebekleri öldürenlerin amacı neydi o zaman? Srebrenitsa'da, Gazze'de, Hocalı'da, Uygur'da masumları öldürenler faydası olacak diye mi öldürüyorlardı? Amaçları o veya bu şekilde düşman gördükleri halkı yok etmek... Sanırım Esad'da aynı psikoloji ile hareket ediyor.
Irak'ta, Felluce'de, Bahreyn'de olanları da anlat bi zahmet. Daha yeni Afganistan'da bir abd askeri sivillere ateş açtı.
Bunlari inkar eden mi var?
-
İş işten geçti, bu olaya çok yönlü bakabilir. Siyasi yönünü baz alırsak;
Esad'ın eninde sonunda yolcu olduğu belli, o gittiğinde bize dost bir Suriye devlet açısından çok iyi olur. Bunun için bence muhalefet seçilmeliydi. Nitekim seçildi. Bu saatten sonra Esadın etrafını daha fazla yakmadan koltuğundan kaldırılması bizim için çok mühim. Bunun için baskıyı artırmamız lazım. Askeri müdahale destekçisi değilim. Ama bir askeri müdahale olacaksa bu müdahalenin Nato veya BM tarafından değil. Bizim ve diğer Arap ülkelerinin tarafından yapılması gerekir. Suriye'nin sömürülmemesi için.
kamuoyunu bu argümanlarla ikna edemediniz/edemiyorsunuz.
Türk halkı ahlak felsefesinin ilk ve tek kuralını uygulamakta kararlı: ''Sana yapılmasını istemediğini, başkasına yapma''
bu millet bu yüzden tarih boyunca zülme boyun eğmedi, zalimlerden olmadı.
Sana yapılmasını istemediğini başkasına yapma. Ama onlar istiyor. Suriyenin büyük çoğunluğu dış müdahale istiyor.
Bu millet zulme boyun eğmemek için Esad'a karşı çıkmalı.
-
Bu bir soykırım mantığı, geçmişte, bugün ve gelecekte bebekleri öldürenlerin amacı neydi o zaman? Srebrenitsa'da, Gazze'de, Hocalı'da, Uygur'da masumları öldürenler faydası olacak diye mi öldürüyorlardı? Amaçları o veya bu şekilde düşman gördükleri halkı yok etmek... Sanırım Esad'da aynı psikoloji ile hareket ediyor.
Irak'ta, Felluce'de, Bahreyn'de olanları da anlat bi zahmet. Daha yeni Afganistan'da bir abd askeri sivillere ateş açtı.
Bunlari inkar eden mi var?
görmezden gelenler var ama...
-
Bu bir soykırım mantığı, geçmişte, bugün ve gelecekte bebekleri öldürenlerin amacı neydi o zaman? Srebrenitsa'da, Gazze'de, Hocalı'da, Uygur'da masumları öldürenler faydası olacak diye mi öldürüyorlardı? Amaçları o veya bu şekilde düşman gördükleri halkı yok etmek... Sanırım Esad'da aynı psikoloji ile hareket ediyor.
Irak'ta, Felluce'de, Bahreyn'de olanları da anlat bi zahmet. Daha yeni Afganistan'da bir abd askeri sivillere ateş açtı.
Bunlari inkar eden mi var?
görmezden gelenler var ama...
Yazmadım diye dünyada olmuş bütün soykırımları görmezden geldiğim anlamını mı çıkarıyorsun?
-
Şam'da dehşet!
(http://im.haberturk.com/2012/03/17/725495_detay.jpg?1331986316)
Suriye'nin başkenti Şam bugün iki patlama ile sarsıldı. Ölü ve yaralı sayısı hızla yükseliyor
17 Mart 2012 Cumartesi, 12:02:23
HABERTURK.COM AJANSLAR
Şam'ın merkezi Gümrük kavşağı ve Bağdat caddesinde meydana gelen patlamalarda ölen ve yaralananların olduğu belirtildi. Suriye resmi televizyonu Gümrük kavşağındaki patlamanın hava istihbarat şubesini hedef aldığını duyurdu. Her iki patlamada güvenlik güçlerinin yanı sıra sivillerden de ölen ve yaralananların olduğunu ifade edildi.
SANA Haber Ajansı, patlamalardan ilkinin Gümrük Meydanı'nda, diğerinin ise Bağdat Caddesi üzerinde meydana geldiğini yazdı. Bombalı saldırıların hedefi istihbarat ve emniyet binalarıydı.
Dehşet anları kameralarda
SANA, Emniyet güçlerinin hedef alındığı saldırılarda emniyet görevlileri ile çok sayıda kişinin de hayatını kaybettiğini, kesin sayının resmi açıklama sonrası ortaya çıkacağını belirtti.
Suriye El İhbariye televizyonu Suriye Sağlık Bakanı Vail Nadir el Halaki'ye dayanarak verdiği haberde, iki patlamada çoğu sivil 27 kişinin öldüğünü, 97 kişinin yaralandığını duyurdu.
Daha önce yapılan açıklamada, Şam'da iki patlama meydana geldiği bildirilmişti.
Patlamalardan birinin gümrük binasında, diğerinin başkentin Vasala bölgesinde meydana geldiği belirtilmiş ve patlamalara bombalı araçların yol açmış olabileceği açıklanmıştı.
http://www.haberturk.com/dunya/haber/725495-samda-dehset-galeri
-
(http://cdn.ensonhaber.com/resimler/diger/esh_54899.jpg)
CHP'li Tarhan: Çocuklarımız BOP için ölüyor
Çocuklarımız Afganistan'da, BOP İÇİN ÖLÜYOR! Sakın bir çılgınlık yapıp, SURİYE'YE DE GİRMEYİN.
17.03.2012 - 13:34
CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, Başbakan Erdoğan'a "Ebaşkanlık cevvaliyetiyle bir hevesle koşturduğunuz BOP'un çıkarları için çocuklarımız Afgan topraklarına düşüyor. Sakın bir çılgınlık yapıp, evlatlarımızı Suriye topraklarına düşürmeyin."
SAKIN BİR ÇILGINLIK YAPMAYIN
"Suriye sınırında kargaşa sürerken, Afganistan'dan da bugün acı bir haber geldi. 12 askerimiz şehit oldu. Oysa anneler çocuklarını nerede olduğunu dahi bilmedikleri topraklarda şehit vermek için büyütmedi. Biz anneler, tıpkı Yemen türküleri gibi uzak topraklarda ölen oğullarımıza yeni ağıtlar yakılmasını istemiyoruz. Yakın bir tehlike olarak sinyal veren Suriye ile ilgili olarak da Başbakan ve ekibini uyarıyoruz. Eş başkanlık cevvaliyetiyle bir heves koşturduğunuz BOP'un çıkarları için çocuklarımız Afgan topraklarına düşüyorlar. Sakın bir çılgınlık yapıp, evlatlarımızı Suriye topraklarına da düşürmeyin. Egemenlik hakkını devrettiğiniz Amerika istiyor diye biz oğullarımızı bilmediğimiz topraklarda şehit vermek ve künyeleriyle yetinmek zorunda değiliz. Bir anne olarak sizi uyarıyorum."
http://www.ensonhaber.com/chpli-tarhan-cocuklarimiz-bop-icin-oluyor-2012-03-17.html
-
Urfa'da Suriye helikopteri düştü
Vali iddiayı doğruladı
25 Mart 2012 Pazar, 12:17:37
Urfa'da Suriye helikopteri düştü
Gönder
Şanlıurfa'nın Birecik ilçesi sınırları içinde Suriye'ye ait bir askeri helikopter düştü. Saat 11:30 civarında gelen ihbar üzerine olay yerine giden polis ve jandarma ekipleri bölgede arama çalışması başlattı.
VALİ DOĞRULADI
Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç, kendilerine böyle bir bilginin geldiğini doğruladı. Güvenç, güvenlik güçlerinin ilçe genelinde ve Suriye sınırı hattında araştırma yaptığını araştırma sonunda konunun netleşeceğini söyledi.
SURİYELİ PİLOT TÜRKİYE'YE KAÇTI
Dün de sivillere ateş açmayı reddeden bir Suriyeli pilotun Türkiye'ye kaçtığı iddia edilmişti. El Arabiya televizyonunun iddiası henüz resmi olarak doğrulanmadı.
HABERTURK.COM VE AJANSLAR
http://www.haberturk.com/dunya/haber/727832-urfada-suriye-helikopteri-dustu
-
Haber daha kesin değil Sn.SKYWOLF
http://www.zaman.com/haber.do?haberno=1263867&title=suriyeye-ait-helikopterin-sanliurfada-dustugu-iddiasi
Buradada valinin reddettiği yazıyor bende televizyonda vali yok öyle bir şey diyordu.
-
Bugün Kara Kuvvetleri komutanı Kiliste ki, G.Antepte'ki birlikleri ziyaret etmiş. Esad'da 42 yaş altı erkeklerin ülke dışına çıkmasını yasaklamış. Bu durum Esadın savaş ihtimaline hazırlık yaptığı şeklinde yorumlanmış.
-
Kilis sınırında çatışma
Türk Dışişleri Bakanlığı uyardı: Çatışmaya acilen son verin
09.04.2012 - 11:42
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh9582.jpg)
Özgür Suriye Ordusu'ndan bir yetkiliden alınan bilgiye göre, Türkiye–Suriye sınırında bulunan Kilis'e geçmeye çalışan sığınmacılara Suriye güvenlik güçlerince ateş açıldı.
VALİ: 2 KİŞİ ÖLDÜ
Suriye'den de 13 yaralı Suriyelinin Türkiye'ye getirildiğini bunlardan 2'sinin ise tedavi için götürüldüğü Kilis Devlet Hastanesi'nde hayatını kaybettiğini açıklayan Vali Odabaş, Öncüpınar Gümrük Kapısı'ndan Suriye'ye geçişlere güvenlik nedeniyle geçici olarak izin verilmediğini de kaydetti.
Ancak gelen son haberlere göre 3 kişinin yaşamını yitirdiği bildirildi.
Sığınmacıların tam sınırdan Türkiye'ye geçiş yaparken vurulduğu belirtildi.
TÜRK DIŞİŞLERİ'NDEN SERT ÇIKIŞ
Türkiye, Suriye ile ilgili atacağı yeni adımlar için 10 Nisan'ı beklemeyecek. Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru, ' 10 Nisan kadük (hükümsüz) oldu, yarından itibaren yeni bir dönem başlayacak..Esad'ın barış planına uymayacağı ortada..' şeklinde konuştu
SIĞINMACI SAYISI 24 BİNİ AŞTI
Öte yandan, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Türkiye'ye sığınan Suriyelilerin sayısının 24 bin 246 kişiye ulaştığını açıkladı.Çadır kentlerde bulunan 738 Suriye vatandaşı çocuğa da eğitim hizmeti verildiği bildirildi.
AFAD açıklamasında, Suriyeli sığınmacıların gıda ve sağlık ihtiyaçlarının da karşılandığı vurgulandı.
http://www.ensonhaber.com/kilis-sinirinda-catisma-2012-04-09.html
-
Beşar Esad'ın Türkiye şartı
Muhaliflerden ve onları destekleyen Türkiye ve Katar gibi ülkelerden yazılı güvence almazsak çekilmeyiz
09.04.2012 - 09:40
Askerlerini 10 Nisan'a kadar kentlerden çekme sözü veren Esad yönetiminin saatler kala "Muhaliflerden ve onları destekleyen Türkiye ve Katar gibi ülkelerden yazılı güvence almazsak çekilmeyiz" demesi ateşkesi zora soktu. BM temsilcisi Annan ise "Artan şiddet beni şoke etti. 12 Nisan sabah 06.00'da silahlar susmalı" dedi
Suriye'de 13 aydır devam eden ve 10 bine yakın insanın ölümüne neden olan isyan dalgasında silahları susturacak ateşkes anlaşması, uygulanmasına saatler kala tehlikeye girdi. BM ve Arap Birliği'nin Suriye özel temsilcisi olarak tarafları uzlaştırmaya çalışan Kofi Annan, geçen hafta Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'la anlaşma sağlandığını açıklamıştı. Anlaşmaya göre, ordu 10 Nisan'da kuşattığı kentlerden çekilecek, buna karşılık Suriyeli muhalifler de en geç 48 saat içinde silahlarını tamamen susturacaktı.
Suriye: Yazılı güvence verin
Anlaşma için son 24 saate girilirken, Suriye yönetimi herkesi şoke etti. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Cihad Makdesi, askeri birliklerin geri çekilmesi için belirlenen 10 Nisan tarihinin kesin olmadığını duyurdu. "Ordunun 10 Nisan'da geri çekileceğini söylemek yanlış bir yorumlama olur. Öncelikle silahlı terörist grupların her türden şiddete son verdiklerini yazılı olarak açıklaması gerekiyor. Sayın Kofi Annan bize böyle bir garantiyi bize henüz sunmadı. Ayrıca Katar, Suudi Arabistan ve Türkiye hükümetlerinin de terör gruplarını finanse etme, silahlandırma ve destekleme çabalarına son vereceklerine ilişkin bir yazılı güvence de bize verilmedi" dedi. Suriye hükümeti, gelecek hafta yürürlüğe girecek ateşkes anlaşmasından önce bazı kent ve kasabalardan askerlerini ve tanklarını çekmeye başladığını duyurmuş ancak ABD'nin yayınladığı uydu görüntüleri bunu yalanlamıştı.
Muhalifler: Garanti vermeyiz
Şam yönetiminin yazılı güvence isteği muhalifler tarafından hemen reddedildi. Özgür Suriye Ordusu'nun lideri Riyad el Esad, AP'ye telefonla yaptığı açıklamada, "Biz Esad rejimini tanımıyoruz. Bu sebepten herhangi bir garanti vermemiz söz konusu değil. Ancak rejim Annan'ın şiddeti sona erdirecek 6 maddelik planına uyarsa biz de ateşkes yaparız" dedi. Türkiye'deki muhalif lider, ateşkesin sağlanması için hükümetin birliklerini üslerine çekmesi ve sokaklardaki kontrol noktalarını kaldırması gerektiğini söyledi.
Annan: Herkes sorumlu davransın
Suriye ordusunun önceki gün düzenlediği operasyonlarda 156 kişinin öldüğü öne sürülürken, bu isyan başladığından beri en kanlı günlerden biri olarak kayıtlara geçti. Ateşkes tarihi yaklaştıkça ülkedeki şiddetin artmasına öfkelenen Kofi Annan da dün yaptığı yazılı açıklamayla her iki tarafa da sert çıktı. Açıklamasına "Suriye'nin birçok kent ve kasabasında şiddet ve vahşetin tırmandığına ilişkin son bilgilerden şoke oldum" diye başlayan Annan, şunları söyledi: "Düşmanlıkların sona ermesi, insani yardımların ulaştırılabilmesi, Suriye halkının talepleri ve endişeleri göz önüne alınarak siyasi süreç koşullarının oluşturulabilmesi için hepimiz hemen harekete geçmeliyiz. Şiddetin tırmanması kabul edilemez. Suriye'deki tüm taraflar kan dökmeye son vermeli ve ve diyaloğa başlamalı. Ülkede 12 Nisan (Şam saati ile) 06.00 itibariyle tüm silahlar susmalı. İki tarafla diyalog halinde olan ülkeler de bu yönde çaba harcamalı."
http://www.ensonhaber.com/besar-esadin-turkiye-sarti-2012-04-09.html
-
'Sınır ihlali var, gereken yapılacak'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Pekin'de basın toplantısı düzenledi...
10 Nisan 2012 Salı, 05:37:57
'Sınır ihlali var, gereken yapılacak'
(http://im.haberturk.com/2012/04/10/732615_detay.jpg?1334035593)
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Suriye'deki olaylara ilişkin Türkiye'nin yapması gerekenin önemli olduğunu belirterek, ''Bir sınır ihlalinin olması halinde Türkiye ne yapmalıdır? Başka ülkeler uluslararası siyasette, uluslararası hukukta ne yaptıysalar tabii ki Türkiye'de sonunda onu yapacaktır. Bu bize uluslararası hukukun da tanıdığı bir haktır'' dedi.
Erdoğan, Pekin'de kaldığı otelde basın mensupları ile bir araya geldi. Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Erdoğan, gazetecilerin sorularını da yanıtladı.
Bir gazetecinin ''Suriye konusunda Türkiye sanki bir yerlere zorlanıyor gibi kaygı var. Böyle bir kaygı taşıyor musunuz en son sınır ihlali ile birlikte?'' sorusu üzerine Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
''Bunu taşınıyor şeklinde mi değerlendirelim yoksa sınırımızda olan bu olay sebebiyle bize düşen insani bir görevin yerine getirilmesi olarak mı düşünelim. Bazen öyle şeyler olur ki bu hesapta yoktur, planda yoktur ama bu sizin başınıza kalabilir, bunu elinizde bulabilirsiniz. Suriye de, bu olayı ben böyle görmek istiyorum. Birinci şekliyle görmek istemiyorum.
Türkiye olarak da bizim bu noktada velev ki birincisi, velev ki ikincisi olsa dahi bizim ne yapmamız gerekir bu çok önemli. Yani bir sınır ihlalinin olması halinde Türkiye ne yapmalıdır? Başka ülkeler uluslararası siyasette, uluslararası hukukta ne yaptıysalar tabii ki Türkiye'de sonunda onu yapacaktır. Bu bize uluslararası hukukun da tanıdığı bir haktır. Ama bakın biz şu ana kadar yaklaşık 25 bin insanı geçici bir sığınmacı olarak kabul ettik, ediyoruz. Bu rakam nereye kadar gider? 100 bin mi olur, daha fazla mı olur? Biz bu kapıları kapayamayız. Çeşitli uluslararası televizyon kanallarında bu insanların nasıl kaçtığını görüyorsunuz. Herhalde bu insanlar keyfinden kaçmıyor. Burada keyfilik yok, bunlar ölümden kaçıyorlar. Siz bu insanlara kapılarınızı kapayamazsınız. Kapadığınız zaman o insanları gayri insani olarak adeta tost edersiniz. Böyle bir şey de olmaz.''
Suriye'den kaçanların kabul edildiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
''Bu kaçan insanları bile arkadan vuruyorlar. Burada çocuk, kadın böyle bir şeye de bakmıyorlar, acımasızca vuruyorlar. İşte sayın Annan'a söz verdi, söz verdiğinden bu yana yine her gün 60, 70, 80, 100 kişi öldürülmeye devam ediyor. Böyle bir durum var. Bir de tabii çok açık, net bir sınır ihlali artık oluşmuştur, bu da ortadadır. Bu sınır ihlaline yönelik olarak da bizler de son değerlendirmeleri yapacağız, gerek şahsım gerek Dışişleri Bakanımız yoğun bir şekilde çevre ülkelerle diplomasimiz de devam ediyor ondan sonra da atılması gereken adımları tabii ki atacağız.''
"BU İNSANLARIN FERYADINI DUYMAMAZLIKTAN GELEMEYİZ"
Bir gazetecinin uluslararası hukukun tanıdığı bütün hakların kullanacağını söylediğini belirterek, ''Bu tampon bölgenin hayata geçirilmesi anlamına mı geliyor?'' demesi üzerine Başbakan Erdoğan, bu konuda şudur, budur diye kesin bir şey söyleyemeyeceğini belirtti. Erdoğan, şunları kaydetti:
''Masaya yatıracağız. En isabetli olanı neyse, şüphesiz ki en uygun olanı neyse oradan farklı olanına gitme gibi bir adımımız olacaktır. Farklıdan kastım da düşünmek istemediğimizdir. Oraya gitmektir. Ama bizi buna zorlarsa Suriye rejimi zorlar. Zorlamaması için de atılması gereken adımı orası atması gerekir. Biz şimdi Rusya'ya gerekeni söylüyoruz, diyoruz ki; 'Böyle böyle...Şartları görüyorsunuz. Şu anda 25 bin insan benim ülkeme sığındı. Bunların bize şu andaki maliyeti 150 milyon doları buldu, şu ana kadar. Attığımız adımları da durdurmuyoruz. Düşünüyoruz ki bu iş 100 bine doğru giderse. Onlar geldikten sonra ben orada konteyner kent kurayım olmaz. Gelmeden tedbirleri alacaksınız oradaki bütün ön hazırlıkları yapacaksınız ki bunlar geldiği zaman başlarını koyabilecekleri bir yer olsun. Kampların içinde bile 'Türkiye bizi niye kurtarmıyorsunuz' diye bir feryat edenler de var. Çünkü Türkiye'ye öyle bakanlar var. Bir kurtarıcı gözüyle bakıyorlar. Bu insanların feryadını biz duymamazlıktan gelemeyiz. Bizim ne medeniyetimizde bu var, ne kültürümüzde bu var. Sahiplenmek durumundayız.''
Bazılarının buradaki insanları terörist olarak nitelendirdiğini, böyle bir yaklaşımda olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, ''Bu insanları gidip gördüğünüz zaman bunun saf, samimi Suriye halkı olduğunu görüyorsun zaten. Çocuk, kadın bunlar. Hala orada oyuncakları ile oynayanlar var. Bunlardan terörist olur mu? Bunlara terörist nazarıyla bakacak kadar siyasette maalesef belli bir mahrumiyeti yaşayanlar var. Onlara diyoruz ki, 'Gidin oraları gezin, dolaşın'' diye konuştu.
Kendisinin de orayı göreceğini belirten Erdoğan, ''Gördükten sonra oradaki vatandaşın, halkın bütün arzularını, taleplerini tekrar kendilerinden bizzat dinlemeyi.. Benim ertelenmiş bir ziyaretimdi bunu da yerinde yapacağız'' dedi.
AA
http://www.haberturk.com/gundem/haber/732615-sinir-ihlali-var-gereken-yapilacak
-
Senelerdir sınırımızı ihlal edip ülkemizde kan döken bir terör örgütü var sayın başbakan. Bu teröristlerin nerede yaşadıkları, nerede eğitim aldıkları vs herşey belli. Uluslararası hukuka göre meşru müdafa hakkımız var da var. Bu eşkiyaların üzerinde yaşadıkları ülkelere karşı hangi girişimlerde bulunduk? O teröristleri bize teslim etmeleri, o kampları ortadan kaldırmaları için ne gibi girişimlerde bulunduk? Bunu yapmadıkları takdirde o kampları bizler meşru müdafa hakkımızı kullanarak o kampları neden temizlemiyoruz? Havadan birkaç hedefi vurmakla temizlik bitmiyor. Çünkü onlar o ülkeyi yönetenler tarafından halen kollanıyorlar. Buna karşı ne yaptınız bugüne kadar sayın tek başına iktidara gelen başbakanımız?
Suriye halkı da insan. Orada masum insanlar ölüyorlar. Elbetteki üzülüyoruz. Ancak benim teröre kurban giden insanlarım da insan. Suriye olayı gibi bir ana patlak veren değil onlarca yıl süren bir kirli oyuna kurban... Bırakın artık siyasi söylemleri. Bu ülkenin çıkarları için meşru müdafa hakkımızı bize direk saldırıda bulunan, buna açık bir şekilde izin veren ülkeler için kullanalım...
-
Suriye'den kritik adım ve Türkiye'ye ağır suçlama
Hürriyet Planet
10 Nisan 2012
ŞAM TÜRKİYE'Yİ RESMEN SUÇLADI
Suriye'de bir yılı aşkın süredir devam eden iç huzursuzluğun diplomatik yollardan çözümü konusunda bugün kritik bir gün. Barış planı kapsamında ordunun şehirlerden çekilmeye başladığını açıklayan Suriye, Türkiye'yi de muhalif grupları silahlandırmakla suçladı.
BM ve Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan'ın, altı maddelik planının uygulanması ve Suriye ordusu ile ağır silahların şehirlerden çekilmesi için verdiği süre bugün doluyor. Çekilmenin ardından 12 Nisan Perşembe sabahı karşılıklı ateşkes ilan edilmesi öngörülüyor. Suriye'deki çatışmalardan seken kurşunlar nedeniyle ikisi Türk, ikisi Suriyeli dört kişinin yaralandığı dünkü olayların yankıları ise sürüyor.
Annan, bu kritik günde Hatay'da. Başbakan Tayyip Erdoğan, Çin'de gelişmeleri yakından izliyor. Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim de Moskova'da Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile bir araya geldi.
Dakika dakika bu sıcak günün gelişmeleri:
12.30 : ABD'li senatörler John McCain ve Joe Lieberman ile Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay da Hatay'a geldi.
12.20 : İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague, Davutoğlu ile konuştuğunu ve Türkiye'deki Suriyelilere yönelik saldırıları kınadığını bildirdi. Hague, Twitter'daki mesajında, "Esad güçlerinin Türkiye'deki Suriyelilere yönelik saldırısını kınamak ve İngiltere'nin desteğini sunmak için Türkiye'nin Dışişleri Bakanıyla konuştum" yazdı.
12.15 : Muallim ayrıca Türkiye'yi muhalif grupları silahlandırmak ve militanların sınırdan Suriye'ye geçişine izin vermekle suçladı. Muallim, “Türkiye Suriyeli yasadışı militan grupları destekliyor, bu gruplara silah sağlıyor ve Suriye sınırını yasadışı bir şekilde geçmelerine izin veriyor. Türkiye’den militan girişi ve yasadışı silah devam ettikçe planı nasıl hayata geçirebiliriz?” dedi.
12.10 : Annan'ın sözcüsü Ahmed Fevzi, Annan'ın bugün Suriye barış planıyla ilgili BM Güvenlik Konseyi'ne mektup göndereceğini açıkladı.
12.00 : BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Ürdün ofisi müdürü Arafat Cemal, Ürdün'deki Suriyelilerin sayısının 100 bine ulaştığını bildirdi. Cemal, AA muhabirine telefonda yaptığı açıklamada, Ürdün'deki Suriyeli sayısının 100 bine ulaştığını, bu sayının artmasından endişe ettiklerini söyledi.
100 bin Suriyeli Ürdün'e kaçtı
11.50 : Annan, inceleme yapmak üzere Hatay'a ulaştı.
11.30 : Moskova'daki görüşmenin ardından Lavrov ve Muallim ortak bir basın toplantısı düzenledi. Muallim, Şam yönetiminin Annan planını uygulamaya başladığını ve ordunun kentlerden çekilmekte olduğunu söyledi. Suriye yönetiminin siyasi diyaloga hazır olduğunu vurgulayan Muallim, ateşkes sürecinin uluslararası gözlemcilerin Suriye'ye gelişi ile başlaması gerektiğinin altını çizdi. Muallim ayrıca, Annan'ın kendisine ateşkesin "silahlı grupların" silahsızlandırılmasının ardından yürürlüğe gireceğini söylediğini belirtti. Muallim, Annan'dan muhalif grupların da ateşkese bağlı kalacağı yönünde teminat vermesini istediklerini vurguladı.
11.10 : Toplantıda Muallim'den önce söz alan Lavrov, Suriye yönetimine Annan planını uygulama konusunda "daha kararlı" davranması çağrısı yaparken, yabancı ülkelerin de planın uygulanması konusunda muhalif gruplar üzerindeki baskıyı artırması gerektiğini vurguladı. Muhalif grupların tutumunu eleştiren Lavrov, tüm tarafları planı uygulamaya davet etti.
Suriye planı uygulamak için bize taahhüt verdi
11.05 : AFP haber ajansı, Suriye'nin kuzeydoğusunda altı askerin silahlı gruplar tarafından öldürüldüğünü bildirdi.
10.50 : Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun yaşanan son gelişmeler üzerine Çin gezisini yarıda keserek Türkiye'ye dönüyor.
10.30 : hurriyet.com.tr Ankara Temsilcisi Zeynep Gürcanlı, Erdoğan'ın Çin ziyaretinin hemen ardından bu hafta içinde Suudi Arabistan'a gitmesinin gündemde olduğunu bildirdi. Erdoğan'ın planlanan Suudi Arabistan ziyareti de yine Esad rejimine karşı atılacak uluslararası adımlarda Arap ülkelerinin ön alması, bu çerçevede adımların bir an önce koordine edilmesi amacını taşıyacak.
Erdoğan Suudi Arabistan'a gidiyor
10.20 : Çin, Suriye-Türkiye sınırında dün yaşanan olaydan dolayı "kaygı duyduğunu" açıkladı.
10.00 : İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü yaptığı açıklamada, verilen sürenin dolmasına rağmen ordunun çekilmeye başladığı yönünde hiçbir girişim olmadığını öne sürdü.
09.50 : Davutoğlu'nun ABD Dışişleri Bakanı Hilary Clinton ile telefonda görüştüğü bildirildi. Davutoğlu, görüşmede, Suriye sınırındaki son gelişmelerin kaygı verici olduğu mesajını iletti.
08.30 : Reuters haber ajansına konuşan diplomatlar, Suriye rejimine verilen sürenin bugün gece yarısına kadar uzatılabileceğini ifade etti.
07.20 : Erdoğan, Türkiye-Suriye sınırında dün yaşanan gelişmelerle ilgili olarak, “Çok açık, net bir sınır ihlali artık oluşmuştur, bu da ortadadır. Bu sınır ihlaline yönelik olarak da bizler de son değerlendirmeleri yapacağız. Çevre ülkelerle diplomasimiz de devam ediyor ondan sonra da atılması gereken adımları tabii ki atacağız” dedi.
Erdoğan: Gereken adımları atacağız.
06.30 : ABD, yaptığı açıklamada sınırda yaşanan olayı kınadı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Victoria Nuland, “Suriye rejiminin sınır ülkelerindeki sığınmacılara yönelik tüm saldırılarını şiddetle kınıyoruz ve bugünkü olaylara dair haberlerden kesinlikle öfke duyuyoruz” dedi.
06.00 : Annan'ın önerdiği ateşkesin 12 Nisan Perşembe günü TSİ 06.00'da başlaması öngörülüyor. Ateşkesin başlamasından 48 saat önce ise ordunun kentlerden çekilmesi gerekiyor. Bu süre bu sabah saatlerinde doldu.
05.00 : Kritik güne dün Suriye-Türkiye sınırında yaşanan olayların gölgesinde giriliyor. Sınıra yakın bir bölgede Suriye ordusu ile muhalifler arasındaki çatışmalardan seken kör kurşunlar biri polis diğeri tercüman iki Türk ve iki Suriyelinin yaralanmasına neden oldu. Ayrıca sınırdan Türkiye'ye kaçmaya çalışan Suriyelilere açılan ateş sonucu iki Suriyeli hayatını kaybederken, 20'den fazla yaralı var.
Sınırda kan aktı .
http://www.hurriyet.com.tr/planet/20311220.asp
-
Galiba birkaç ülke -Türkiye dahil- birleşerek Suriyeye operasyon yapacak. Başka nasıl bu olay sonuçlanabilir bilmiyorum...
-
yaklaşık 1 aydan beri şiddet haberleri gelmiyor !!
-
Geliyor ama daha az. Eskiden günde 70-80 kişi ölüyordu. Şimdilerde 20-30. 3 Şubat'ta Humusta 300 kişi hayatını kaybetmişti...
-
yaklaşık 1 aydan beri şiddet haberleri gelmiyor !!
Seni duydular herhalde...
Suriye'deki saldırılarda son bilanço 50 ölü 170 yaralı
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh6883_2.jpg)
Suriye'nin başkenti Şam'da bu sabah düzenlenen bombalı saldırılarda ölenlerin sayısının 50'ye yükseldiği bildirildi.
10.05.2012 - 16:06
Patlamalarda bir askeri istihbarat binasının ağır hasar gördüğü, sokakların kan ve ceset parçalarıyla dolduğu belirtiliyor.
SURİYE'DEKİ EN ÖLÜMCÜL SALDIRI
Sağlık Bakanlığı, Suriye'de ayaklanmanın başladığından bu yana başkentte düzenlenen en ölümcül saldırıda hayatını kaybedenlerin sayısının 50'ye yükseldiğini belirtti.
Saldırı sonrası ilk görüntüler için tıklayın
Kare kare o patlama sonrası ilk fotoğraflar
Çalışanların işe gidiş saatlerinde düzenlenen saldırının sorumluluğunu şu ana kadar üstlenen olmadı.
Devlet televizyonunun haberinde Şam'ın güneyinde düzenlenen eşzamanlı iki saldırıda 40 kişinin öldüğü 170 kadar kişinin de yaralandığı duyurulmuştu.
Annan saldırıları kınadı
BM ve Arap Birliği'nin Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan, Suriye'de bu sabah düzenlenen bombalı saldırıları kınadı.
Annan'ın sözcüsü Ahmet Fevzi, Cenevre'den yaptığı yazılı açıklamada, Annan'ın bu sabah Şam'da düzenlenen bombalı saldırıları şiddetle kınadığını, can kayıplarından ötürü üzüntü duyduğunu ve kurbanların ailelerine başsağlığı dilediğini bildirdi.
Kofi Annan ayrıca, saldırıların kabul edilemez olduğunu, Suriye'deki şiddetin sona ermesi gerektiğini belirterek, taraflara çağrıda bulundu.
Suriye halkının zaten çok acı çektiğini ifade eden Annan, gerilimi tırmandıracak ve şiddetin seviyesini yükseltecek herhangi bir eylemin, tüm tarafların çıkarlarına zarar vereceğini kaydetti.
http://www.ensonhaber.com/suriyede-saldirilarda-son-bilanco-50-olu-170-yarali-2012-05-10.html
-
Suriye'den büyük gözdağı
Hürriyet Planet
12 Temmuz 2012
SURİYE'DEN BÜYÜK GÖZDAĞI
Suriye ordusu beş günlük askeri tatbikatını bugün gerçekleştirdiği füze denemeleriyle tamamladı. Öte yandan bugün Rus donanmasına ait bir savaş gemisi daha İstanbul Boğazı'ndan geçerek Akdeniz'e açıldı. Bazı kaynaklara göre gemiler Suriye'nin Tartus Limanı'na gidiyor.
Suriye resmi haber ajansı SANA'nın tatbikatla ilgili haberinde, füzelerin hedeflerini başarıyla vurduğu belirtildi.
Açıklamada, "Kahraman askerlerimiz, belirlenen sınırlar içinde herhangi bir düşman hedefi yok etmeye hazır olduklarını gösterdiler" denildi.
Nerede gerçekleştirildiği açıklanmayan tatbikatı, geçtiğimiz günlerde Türkiye üzerinden Fransa'ya kaçan Tuğgeneral Menaf Tlas'ın kardeşi Korgeneral Telal Tlas'ın da aralarında bulunduğu çok sayıda üst düzey komutanın izlediği bildirildi.
Bu arada Rusya, Suriye ile daha önce yapılmış olan askeri anlaşmalara sadık kalacağını yineledi. Itar-Tass haber ajansının bildirdiğine göre, Rus Askeri ve Teknik İşbirliği Kurumu Başkan Yardımcısı Viyaçeslav Zirkaln, Suriye ile 2008 yılında yapılan askeri anlaşma şartlarının yerine getirileceğini belirtti.
Bu kapsamda Suriye'ye askeri teçhizat teslim etmek üzere yola çıkan ancak sigortası iptal edildiği için Rusya'ya geri dönmek zorunda kalan Rus sevkiyat gemisinin durumuna değinen Zirkaln, “Bu sevkiyatı çıkarlarımıza zarar vermeden ve hiçbir provokasyona yol açmadan nasıl tamamlayacağımıza karar vermeliyiz. Rusya, Suriye ile daha önce imzalanmış askeri anlaşmalardan doğan yükümlülüklerini yerine getirmiştir ve getirmeye devam edecektir. Ancak Suriye ile yeni bir silah anlaşması yapmayı düşünmüyoruz” dedi.
Zirkaln, hafta başında yaptığı açıklamada da Suriye'deki durum yatışıncaya kadar bu ülkeyle yeni silah anlaşması yapmayacaklarını belirtmişti.
Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise Suriye gitmek üzere yola çıkan ancak geri dönmek zorunda kalan Rus gemisinde, 3 modernize edilmiş helikopter ve hava savunma sistemi olduğunu açıklamıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/20964076.asp
-
Suriye'de ölü sayısı 181'e ulaştı
Suriye'de ordu güçleri ile muhalifler arasında yaşanan çatışmada 181 kişi hayatını kaybetti.
20.07.2012 - 00:24
Suriye'nin çeşitli kentlerde ordunun yönetim karşıtlarına yönelik ağır silahlarla düzenlediği operasyonlarda ve çıkan çatışmalarda çoğunluğu başkent Şam'ın banliyölerinde olmak üzere ölü sayısının 181'e yükseldiği bildirildi.
Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, Şam'ın çeşitli semtlerinde ağır silahlarla düzenlenen operasyonlar esnasında açılan ateş sonucunda 71 kişinin yaşamını yitirdiğini ve çok sayıda da kişinin yaralandığını belirtti.
181 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ
Örgüt, ülkenin kuzeyinde yer alan İdlib'te 39, Humus'ta 19, Dera, Hama ve Deyru'z kentinde 14'er, Halep kentinde 9 ve Lazkiye'de bir olmak üzere ülke genelinde düzenlenen operasyonlar esnasında güvenlik güçlerince açılan ateşte toplam ölü sayısının 181'e çıktığını kaydetti.
http://www.ensonhaber.com/suriyede-olu-sayisi-181e-ulasti-2012-07-20.html
-
Esad Alevi devleti kuracak iddiası
Muhaliflerin saldırıları ve uluslararası baskı karşısında sıkışan Esad, bir 'B planı' hazırladı.
21.07.2012 - 01:41
Uluslararası baskılar karşısında sıkışan Suriye lideri Beşşar Esad'ın hazırladığı 'B planı' doğrultusunda Lazikiye merkezli bir Alevi devleti kuracağı iddia edildi.
ESKİ BAŞKAN YARDIMCISI DA DEMİŞTİ
Geçtiğimiz hafta Esad'ın babasının 21 yıllık yardımcısından da çok benzer bir iddia gelmişti. Suriyeli eski başkan yardımcısı Abdülhalim Haddam, "Esad füzeleri ve stratejik silahlarını bu bölgeye kaydırıyor. Burada yeni bir devlet kurulması kesin" demişti.
Batılı ülkeler, şiddetin devam ettiği Suriye'de Esad sonrasını tartışırken; Eş Şarkül Avsat Gazetesi'nden çarpıcı bir iddia geldi.
ALEVİ DEVLETİ İDDİASI
Londra merkezli gazete, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın bir Alevi devleti kurmaya hazırlandığını iddia etti.
Güvenlik güçlerinin Akdeniz kıyısındaki kentlere, Humus, Hula, El Haffe ve Tiremise'ye yönelik saldırıların planın bir parçası olduğu ve Esad yönetiminin amacının Sunni nüfusu göç ettirip, Alevi nüfusu genişleterek bölgedeki demografik yapıyı değiştirmek olduğu öne sürüldü.
Gazetede yer alan iddiaya göre, Alevi devletinin başkentinin Lazikiye olması planlanıyor.
'MERKEZ BANKASI REZERVİ TARTUS'A TAŞINDI'
Eş Şarkül Avsat'a konuşan Suriye'li muhaliflerden de iddiayı destekler yönde bir açıklama geldi.
Muhalifler, yönetim karşıtı gösterilerin başlamasından sonra merkez bankasındaki para rezervinin bir bölümünün Tartus'a taşındığını, lojistik hazırlıkları yapıldığını ve güvenlik merkezlerinin kurulduğunu öne sürdü.
'KÜRT DEVLETİNE ZEMİN HAZIRLAR'
Uzmanlar kurulacak bir Alevi devletinin Kürt devleti kurulmasına zemin hazırlayacağını ve bunun haritanın yeniden çizilmesi anlamına geleceğini belirtiyor.
ABD'DEN DESTEK
ABD liderliğindeki batılı ülkelerin bu plana karşı çıkmadığı, zayıf ve parçalı bir Ortadoğu'nun İsrail'in lehine olduğu vurgulanıyor.
İLK DEĞİL
Suriye'de Alevi devleti kurulması bir ilk değil. Alevi devleti ülkenin 1923'te Fransız mandasına geçmesiyle de gündeme gelmişti. Fransızların 1930 yılında kurdurduğu Lazikiye Sancağı adındaki devlet 1936'da Suriye'ye katılmıştı.
http://www.ensonhaber.com/esad-alevi-devleti-kuracak-iddiasi-2012-07-21.html
-
Ortalığı karıştırıp herkesi birbirine düşürenler ortaya çıkıyorlar. Amaçlarını ortaya koyuyorlar. Esad da onlara yardım etmek için elinden geleni yapıyor. Senaryo hep aynı. Saddam ile, Kaddafi ile gördük hep...
-
Ümitsizliğe kapılmaya gerek yok. 2000 yılından bu yana varını yoğunu ''büyük bir proje''ye yatıranların nasıl tık nefes kaldıklarını gördük.
kriz kahini Roubini bakın ne diyor: ''bu toparlanma geçici. asıl kriz 2013'te amerika'da''
-
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21042080.asp
kendilerine muhalif diyen işbirlikçi eşkiyaların son marifeti... aynısını Libya'da ve Irak'da görmüştük.
bu manzaranın sorumluları eserleri ile gurur duysunlar!
-
[url]http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21042080.asp[/url]
kendilerine muhalif diyen işbirlikçi eşkiyaların son marifeti... aynısını Libya'da ve Irak'da görmüştük.
bu manzaranın sorumluları eserleri ile gurur duysunlar!
Ne yapılmalıydı?
-
heryerde cürük elma cikar
-
[url]http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21042080.asp[/url]
kendilerine muhalif diyen işbirlikçi eşkiyaların son marifeti... aynısını Libya'da ve Irak'da görmüştük.
bu manzaranın sorumluları eserleri ile gurur duysunlar!
Ne yapılmalıydı?
17 ay önce, herkesin katıldığı bir konferans düzenlenirdi. yönetimin el değiştirmesi isteniyorsa, bu çok daha medeni yöntemlerle yapılabilirdi. (sağlık sorunları vs. vs.) mabad içinde el bombası patlatılmasından sonra en korkak lider bile son ana kadar savaşacaktır!
söz konusu konferans Cenevre'de daha yeni yapıldı. birileri sahip oldukları gücü fazla abartıyor, birileri de kraldan çok kralcı geçiniyor.
tüm bu manzaraya iyi bakmakta yarar var. Suriye bu şekilde giderse yakında biz de ''demokrasi'' ile müşerref olacağız.
-
İslahiye mülteci kampında isyan var!
Gaziantep'in İslahiye İlçesi'nde Suriyeliler'in bulunduğu mülteci kampında isyan çıktı.
22 Temmuz 2012 Pazar, 17:07:37
Suriyeli sığınmacılar kampta isyan çıkardı polisleri rehin aldı
İslahiye mülteci kampında isyan
Sığınmacılar, Türk bayrağını indirip kendi bayraklarını astı. Polislerin silahlarıyla birlikte rehin alındığı olaylar, özel harekat timlerinin havaya ateş açarak kampa girmesiyle bastırıldı.
Toplam 1500 Türkmen'in Lazkiye'den gelip çadır kente yerleştirilmesini protesto eden Suriyeliler, önce yetkilerle tartıştıktan sonra isyan çıkarttı. Yüzlerce Suriyeli, çadır kentte bulunan polisleri rehin alarak silahlarına el koydu. İsyanın duyulması üzerine çok sayıda kişi kamp önüne gelerek içeri girmek istedi. Kavga sırasında nizamiye binasının camlarını kıran Suriyeli mülteciler, kamptaki olay yeri inceleme aracı ve bilgisayarlara hasar verdi. Arbedede 4 jandarma eri ile 4 sivil çeşitli yerlerinden yaralandı.
Bunun üzerine Gaziantep ve Nurdağı İlçesi'nden takviye güvenlik gücü istendi. Kampa gelen özel harekat polisleri havaya ateş ederek içeri girdi. Kampa gelen bazı Türkler de Suriyeliler'e saldırmak istedi. Bu arada Suriyeliler kamp girişinde asılı Türk Bayrağı'nı indirerek yerine kendi bayraklarını astı. Ancak, kısa bir süre sonra Türk vatandaşları tarafından indirilip tekrar Türk Bayrağı asıldı.
DHA
http://www.haberturk.com/gundem/haber/760976-islahiye-multeci-kampinda-isyan-var
-
İslahiye mülteci kampında isyan var!
Gaziantep'in İslahiye İlçesi'nde Suriyeliler'in bulunduğu mülteci kampında isyan çıktı.
22 Temmuz 2012 Pazar, 17:07:37
Suriyeli sığınmacılar kampta isyan çıkardı polisleri rehin aldı
İslahiye mülteci kampında isyan
Sığınmacılar, Türk bayrağını indirip kendi bayraklarını astı. Polislerin silahlarıyla birlikte rehin alındığı olaylar, özel harekat timlerinin havaya ateş açarak kampa girmesiyle bastırıldı.
Toplam 1500 Türkmen'in Lazkiye'den gelip çadır kente yerleştirilmesini protesto eden Suriyeliler, önce yetkilerle tartıştıktan sonra isyan çıkarttı. Yüzlerce Suriyeli, çadır kentte bulunan polisleri rehin alarak silahlarına el koydu. İsyanın duyulması üzerine çok sayıda kişi kamp önüne gelerek içeri girmek istedi. Kavga sırasında nizamiye binasının camlarını kıran Suriyeli mülteciler, kamptaki olay yeri inceleme aracı ve bilgisayarlara hasar verdi. Arbedede 4 jandarma eri ile 4 sivil çeşitli yerlerinden yaralandı.
Bunun üzerine Gaziantep ve Nurdağı İlçesi'nden takviye güvenlik gücü istendi. Kampa gelen özel harekat polisleri havaya ateş ederek içeri girdi. Kampa gelen bazı Türkler de Suriyeliler'e saldırmak istedi. Bu arada Suriyeliler kamp girişinde asılı Türk Bayrağı'nı indirerek yerine kendi bayraklarını astı. Ancak, kısa bir süre sonra Türk vatandaşları tarafından indirilip tekrar Türk Bayrağı asıldı.
DHA
[url]http://www.haberturk.com/gundem/haber/760976-islahiye-multeci-kampinda-isyan-var[/url]
bunlar lanetli
-
Son haberlere göre pkk bazı kentlerin yönetimini ele geçirmiş, bazı haberlere göre de peşmergeler de bu kentlere girmişler. Ne güzel değil mi? BOP hayal diyenler halen hayal aleminde yaşasınlar...
-
2006'dan beri her platformda akp hukumetinin attigi her adimin, aldigi her kararin kurdistan denen olusuma yardim ettigini, BOP'un es baskani olarak bu goreve getirildigini kendi agzi ile soyledigini hatirlatip buna daha fazla desdek olunmamasini soyledigimizde bizi komplo teorisi ureten o'cu bu'cu su'cu diye ithamlarda bulunanlar mutludurlar umarim.
Turkiye tarihinde bir ilk siyasetin konusulmasi her ortamda hatta sanal ortamda bile yasaklatan bir zihniyetin amaci ne olabilirdi ki?
-
K.Irak'ta eğitilen askerler Suriye'ye böyle geçti
İşte Kuzey Irak'ta Barzani tarafından eğitilip Suriye'ye gönderilen askerlerin geçişi..
24.07.2012 - 14:04
Katar’dan yayın yapan El Cezire Kanalı'na önceki akşam röportaj veren Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi lideri Mesud Barzani, özerk yönetim sınırları içerisinde Suriyeli Kürtlere askeri eğitim verildiğini ilk kez kabul etti.
Bu haber sonrası Kuzey Irak'ta eğitim görüp Suriye'ye geçen Kürt askerlerin görüntüleri ortaya çıktı.
İşte kare kare o görüntüler >> http://www.ensonhaber.com/galeri/kirakta-egitilen-askerlerin-suriyeye-gecisi
http://videonuz.ensonhaber.com/izle/k-irak-ta-egitilen-askerlerin-suriye-ye-gecisi
TÜRKİYE'NİN SURİYE SINIRINDA BÜYÜK HAREKETLİLİK
SURİYE'de Kürtlerin Türkiye sınırındaki bazı yerleşim birimlerinde yönetime el koymasının ardından, Suriye'ye sınır olanz Şırnak'ın Cizre ve Mardin'in Nusaybin ilçelerinde yoğun hareketlilik gözleniyor. Kobra helikopterler sınır boyunda keşif uçuşu yaparken, Cizre'den Nusaybin'e sivil araçlarla asker sevk edildi. Kuzey Irak'tan da üzerlerinde üniforma bulunan binlerce Kürt askerin, Suriye'ye geçerken çekilen görüntüleri ortaya çıktı. İç savaşa sürüklenen Suriye'de Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi sınırına yakın bölgelerde yaşayan Kürt'lerin Kobani, Afrin ve Derika Hemko'ya el koymasıyla başlayan isyan devam ediyor. Türkiye'nin Suriye'ye sınırı olan Şırnak'ın Cizre ile Mardin'in Nusaybin İlçesi sınır kesiminde askeri hareketlilik artıyor. Cizre'den bugün yaklaşık 200 sivil araçtan oluşan konvoyla Nusaybin'e doğru asker sevki yapıldı. Frekans karıştırıcı Jammer'li araçların karadan eşlik ettiği konvoya, havadan da Kobra helikopterler eşlik etti. Kobralar sınır boyunca sık sık keşif uçuşları da gerçekleştirdi.
BİNLERCE KÜRT ASKER SURİYE'YE GEÇTİ
Bu arada, Kuzey Irak'ın Kürt Bölgesi'ndeki Zaho kentinin içinden geçen Dicle Nehri kıyısındaki Dera Bir mıntıkasından üzerlerinde üniforma bulunan binlerce Kürt'ün, yürüyerek Suriye sınırına geçtiğini gösteren görüntüler ortaya çıktı. Ellerinde silah olmamasına rağmen, hakim tepelerde bu kişileri koruyan silahlı askerlerin olduğu görülürken, cep telefonu ile çekildiği anlaşılan görüntülerde yürüyen askerlerin, Kamışlo'ya yavaş yavaş ilerliyoruz. Kamışlo'yu almaya gidiyoruz dedikleri anlaşılıyor. Kuzey Irak'tan giden Kürtlerin Dera Bir, Andivar ve Derka Hemko güzergahından geçip Mardin'in Nusaybin İlçesi'nin karşısındaki Kamışlı Kenti'ne gittikleri öne sürüldü.
BARZANİ, SURİYELİ KÜRTLERİ EĞİTTİKLERİNİ DOĞRULADI
Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesut Barzani, Suriye ordusundan firar eden Kürt askerlerden oluşan Batı Kürdistanlı gençleri bir kampta eğittikleri yönündeki iddaları doğruladı. Kuzey Irak'ta yayın yapan internet sitelerinde yer alan açıklamalarda Barzani, Suriye ordusunun Batı Kürdistan'dan çekilmesi durumunda, oluşacak güvenlik boşluğunu doldurmak amacıyla Suriyeli Kürtlerin eğitildiğini, gençlerin Hewler anlaşması çerçevesinde oluşturulan yüksek konseyin uygun görmesi durumunda Suriye'ye geçeceğini açıkladı. Savaşçı gücün mevcut durumda sınırı geçmediğini anlatan Barzani, Suriye'ye gönderilmediler. Onlar hala burada. Eğer yüksek konsey gitmelerini isterse gidebilirler. Eğer istemese durumun netleşmesini bekleyecekler, çünkü bu insanlar oralı ve sonuçta geri dönecekler dedi. Hewler'de 2 hafta önce Barzani başkanlığında bir araya gelen, aralarında PYD'nin de bulunduğu Batı Kürdistanlı örgütleri bünyesinde toplayan Halk Meclisi ile Kürt Ulusal Konseyi, ortak hareket etmelerini sağlayacak Yüksek Konsey'in kurulmasına karar vermişti. Kamuoyunda 'Hewler Anlaşması' olarak bilinen 7 maddelik anlaşmada Batı Kürdistan'da savunma gücünün kurulması da yer alıyor.
http://www.ensonhaber.com/kirakta-egitilen-askerler-suriyeye-boyle-gecti-2012-07-24.html
-
2006'dan beri her platformda akp hukumetinin attigi her adimin, aldigi her kararin kurdistan denen olusuma yardim ettigini, BOP'un es baskani olarak bu goreve getirildigini kendi agzi ile soyledigini hatirlatip buna daha fazla desdek olunmamasini soyledigimizde bizi komplo teorisi ureten o'cu bu'cu su'cu diye ithamlarda bulunanlar mutludurlar umarim.
Turkiye tarihinde bir ilk siyasetin konusulmasi her ortamda hatta sanal ortamda bile yasaklatan bir zihniyetin amaci ne olabilirdi ki?
Düşünsenize, 2 ırak harekatıda yoktuk kuzey ırak kuruldu, suriyede olmadığımızı düşünün neler olurdu acaba? Bu açıdan da bakmanın faydalı olacağını düşünüyorum.
İngilizcede bir deyim vardır ! tam olarak telafuz edemeyebilirim ama "literal man" gibi bir şeydi. yani olayların grift yönüne bakamayan , düm düz bakan anlamına gelmekte.
ortadoğuda millet yokki literal man olmasın. işte bu yüzden gaza gelip birbirlerini kırıyorlar. kuzey ırağa bakarken sadece kürt penceresinden bakarsanız sünni penceresinden bakamazsınız. vs vs
-
düşen uçağını bulamıyorsun, 30 yıldır kendi ülkende terörü bitiremiyorsun, icazet almadan K.Irak'a giremiyorsun, teknoloji transferi yapmadan hiçbirşey üretemiyorsun, gazını petrolünü dışarıdan alıyorsun.
tüm bunlara rağmen dünyanın yarısını karşına almak pahasına Suriye'ye girmek isteyen varsa önden buyursun. çünkü ben artık ''girmeyelim'' diyemiyorum. hiçbir şeyin anlamı yok çünkü; ne desem boş.
-
Suriye ve Ürdün arasında çatışma
Hürriyet Planet
27 Temmuz 2012
Ortadoğu'yu korkutan iddia
Anadolu Ajansı, Suriye'den kaçan bir grubun Ürdün'e geçişi sırasında iki ülke arasında çatışma çıktığını iddia etti. Ancak uluslararası kaynaklar bu iddiayı doğrulamadı.
Anadolu Ajansı bir grup Suriyeli'nin Dera kentinin Eş-Şehab bölgesinden Ürdün'e geçmeye çalıştıkları sırada, Ürdün sınır birlikleri ile Suriye askerleri arasında çatışma çıktığını iddia etti.
Ancak ajansın bu iddiası uluslararası kaynaklar tarafından doğrulanmadı.
Anadolu Ajansı'nın iddiasının aksine, AP'ye konuşan Ürdün Enformasyon Bakanı Semih Meytah iki ülke birlikleri arasında çatışma yaşanmadığını söyledi.
SURİYELİ MİLLETVEKİLİ TÜRKİYE’YE SIĞINDI
Ancak Meytah, Suriye ordusunun sınırı geçmek isteyen bir aileye ateş açtığını ve bir çocuğun vurulduğunu ileri sürdü.
Suriye resmi haber ajansı SANA, Dera kenti kırsalında güvenlik güçleriyle silahlı gruplar arasında çatışma olduğunu duyurmuştu.
SANA'nın haberine göre silahlı grubun ele başı Udey Kayed El-Fevvaz çatışmalarda öldürüldü.
ERDOĞAN'DAN AÇIKLAMA
Londra'da bulunan Başbakan Tayyip Erdoğan, sınırdaki çatışmayla ilgili 'Böyle bir çatışma bekliyorduk. Ürdün, toplu imha silahlarına karşı önlem alıyordu' diye konuştu.
Olayların başladığı 17 aydan bu yana 140 bin Suriyeli Ürdün'e kaçtı. Şam yönetiminin çizgisindeki Suriye medyası, Ürdün'ü silahlı grupları desteklemekle suçluyor.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/21077709.asp
-
düşen uçağını bulamıyorsun, 30 yıldır kendi ülkende terörü bitiremiyorsun, icazet almadan K.Irak'a giremiyorsun, teknoloji transferi yapmadan hiçbirşey üretemiyorsun, gazını petrolünü dışarıdan alıyorsun.
tüm bunlara rağmen dünyanın yarısını karşına almak pahasına Suriye'ye girmek isteyen varsa önden buyursun. çünkü ben artık ''girmeyelim'' diyemiyorum. hiçbir şeyin anlamı yok çünkü; ne desem boş.
tüm bunlara rağmen cyctec ruslara b.. atıyo :D :D :D
-
düşen uçağını bulamıyorsun, 30 yıldır kendi ülkende terörü bitiremiyorsun, icazet almadan K.Irak'a giremiyorsun, teknoloji transferi yapmadan hiçbirşey üretemiyorsun, gazını petrolünü dışarıdan alıyorsun.
tüm bunlara rağmen dünyanın yarısını karşına almak pahasına Suriye'ye girmek isteyen varsa önden buyursun. çünkü ben artık ''girmeyelim'' diyemiyorum. hiçbir şeyin anlamı yok çünkü; ne desem boş.
tüm bunlara rağmen cyctec Ruslara b.. atıyo :D :D :D
arkadaşım, b.. atmama gerek yok, zaten kendileri b..
-
Sınıra Kürt bayrağı
Faruk BALIKÇI/AMUDE
29 Temmuz 2012
Sınıra Kürt bayrağı
Suriye’de Esad güçleriyle Özgür Suriye Ordusu arasında çatışmalar Halep ve civarında yoğunlaşırken, Türkiye sınırındaki Kürt kentlerinde sessiz bekleyiş sürüyor.
Muhaliflerle Suriye ordusu arasındaki çatışmaları izlemekle yetinen Kürtler, bölgede Esad sonrası oluşacak yönetim boşluğunu gidermek için ortak çözüm arıyor.
Karakollara çekildiler
Yönetimin Kürtlerin eline geçtiği Kamışlı’da, Suriye güçleri görüntü olarak varlığını sürdürürken, Suriye istihbarat örgütü ise bölgedeki gelişmeleri düzenli olarak Şam’a bildiriyor. Mardin’e 60 kilometre uzaklıkta, sınırda yer alan Amude kasabasına giden yolun üzerindeki karakolda Suriyeli askerler, kum torbalarını siper ederek, bulundukları yeri koruyor. Amude kenti girişi, yol kontrolü Kürtlerin oluşturduğu sivil savunma komiteleri tarafından yapılıyor. Kent merkezindeki karakollar ise tamamen boş ve tahrip edilmiş. Baba Esad ile Beşar Esad’ın karakoldaki resimlerinin ise üzerleri karalanmış.
(http://www.defenceturk.com/_np/0818/17390818.jpg)
Öcalan gösterisi
Amude ve diğer Kürt yerleşim biriminde önceki gün ve dün PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın tutukluğu için gösteriler yapıldı. Gösterilerde büyük boy Öcalan posterleri ve Kürt bayrakları taşındı. Kadın ve çocukların da bulunduğu gruplar, “Öcalan’a özgürlük” sloganı attı.
PKK’lıların fotoğrafları
(http://www.hurriyet.com.tr/_np/1190/17391190.jpg)
Mardin’in Kızıltepe ilçesinin karşısındaki Dırbesiye ilçesinde Türkiye’den çıplak gözle görülecek hakim tepelere ve TV verici direklerine dev Kürt bayrakları, sokaklarda ise elektrik direklerine Türkiye’deki çatışmalarda ölen Suriyeli PKK’lıların fotoğrafları asıldı.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/21092659.asp
-
Hani Esad pkkya desteği artırmıştı? Bu nasıl destek? Pkk Esad'ın yönetimindeki kentleri ele geçiriyor. Koca bir coğrafyada insalar sürekli birbirlerine düşürülüyor. Asırlarca bir arada kardeşçe yaşayanlar birbirlerine ölesiye düşman oluyorlar. Bu oyun asırlardır sürüyor. Ve neyazık ki bu oyunu halen fark edemeyen o kadar insan var ki, alet oluyorlar bu iğrenç oyuna...
-
Irak ordusu ile peşmerge güçleri karşılıklı olarak mevzilendi
Eller tetikte 29 Temmuz 2012 Pazar, 11:35:51
(http://im.haberturk.com/2012/07/29/762877_detay.jpg?1343551052)
Irak, Suriye sınırının peşmerge kontrolündeki kuzey kesiminin Irak merkezi ordusu tarafından denetim altına alınmak istenmesi üzerine peşmerge ile merkezi ordu arasında başlayan gerginlik sürüyor.
Irak Suriye sınırının kuzeyindeki Rabia Sınır Kapısı’ndan daha da kuzeye ilerlemek isteyen Irak merkezi ordusu birlikleri ile peşmergeler arasında başlayan gergin bekleyiş, karşılıklı mevzilenme ve mevzilerin takviyesiyle devam ediyor.
3 TABUR KAHİRE KÖYÜ’NDE KONUŞLANDI
Güneyden gelen 3 taburdan oluşan merkezi ordu birlikleri zırhlı araçlar, top ve ağır silahlarla Rabia Sınır Kapısı yakınlarındaki Mahmudiye köyünde bekliyor. Merkezi ordu güçlerinin kuzeye geçmesine izin vermeyen Kahire Köyü’nde konuşlu peşmergelere destek amacıyla iç bölgelerden 10 bin peşmergenin önemli bir kısmı gergin bekleyişin sürdüğü bölge ile Şengal taraflarına konuşlandırıldı. Diğer peşmergeler ise biraz daha geride bekletiliyor.
GAZETE HABERTÜRK / Nail KADİRHAN
http://www.haberturk.com/dunya/haber/762877-eller-tetikte
-
Barzani ve destekçileri kaldırılmadığı müddetçe buralar durulmayacak keskin bir güç bu olayları bir daha gerçekleşmeyecek şekilde düzelmesi gerekmekte ayrıca burada bulunan vatandaşlar göç ettirilerek daha güneye sudi arabistan sınırlarına doğru yerleştirilmesi daha uygun olacak.Aksi takdirde bunlar asla durmazlar zira evliya olan padişahımız tarafından lanetlenmiş bir millettir ve asla kimseye sadık olmazla o bölgenin insanının tabiatında ihanet var.
-
Kuzey Suriye’de neler oluyor?
Kuzeyde oluşan yapılanma ne anlama geliyor? Uzmanlara sorduk...
31 Temmuz 2012 Salı, 07:50:18
Bülent GÜNAL/AHT
Suriye’deki gelişmeler gündemdeki sıcaklığını koruyor. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın Suriye’nin kuzeyini Kürt güçlerine teslim etmesi ise Türkiye’de kaşların çatılmasına yetti. Kürtlerin kontrolüne geçen Kamışlı, Kobani, Afrin, Amude, Derika, Hemko kentlerinde denetim ve yönetim bütünüyle PKK çizgisindeki Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD) elinde. Suriye’de bir Kürt devleti kurulması senaryoları artık yüksek sesle dillendiriliyor. Başbakan Erdoğan ise böyle bir yapılanmaya kesinlikle izin verilmeyeceğini şu sözlerle dile getirdi: “Kuzeyde oluşacak bir yapılanma bizim için terör yapılanmasıdır. Oraya müdahale etmek en tabii hakkımızdır. Buradaki yapılanma oradaki Kürtlerin yapılanması olarak değerlendirilemez. O PKK ile PYD’nin yapılanmasıdır ki bu da bizim hassas dengelerimiz arasında yer alacaktır. Burada bu oluşuma kalkıp da eyvallah edecek halimiz yok.’’ Ancak yaşanan gelişmeler ışığında merak edilen, tartışılan soru şu: “Kuzey Suriye’de bir Kürt devleti kuruluyor mu?’’
‘Kuzey Suriye’de bir PKK devleti kuruluyor’
21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ümit ÖZDAĞ
Kuzey Suriye’de kesinlikle bir Kürt devleti kuruluyor. Daha doğrusu bir PKK devleti kuruluyor. Bu yaşananlar, Türkiye’nin Esad’ı kontrolsüz yıkma politikasının bir sonucudur. Totaliter devletlerde rejimin yıkılması devletin de yıkılmasıyla sonuçlanıyor. Nazi Almanyası’nda da böyle oldu, Irak’ta da. Rejim yıkılınca devletin kurumları da yıkılıyor. Suriye’de demokrasi ancak iktidarla muhalefet arasındaki uzlaşma zeminiyle sağlanabilirdi. Türkiye bu politikayı 9 ay sürdürdü, sonra bu politikadan vazgeçti. PYD’nin dolayısıyla PKK’nın kontrolüne geçen bölgeleri küçümseyen, “Abartmayın” diyen bir tavır da var. Kürtlerin eline geçen Kobani kenti Niğde’den büyük. Dünyayı uyutma politikası süredursun Suriye’de, Irak’ta yaşanan sürecin tıpa tıp aynısı yaşanıyor.
‘Kürt siyasal varlığı oluşuyor’
ODTÜ Öğretim Üyesi-Siyaset Bilimci Prof. İhsan DAĞI
Son gelişmeler Kuzey Suriye’de bir Kürt siyasal varlığının oluştuğunu gösteriyor ancak bir ‘Kürt devleti kuruluyor’ demek için erken olur. Suriye’deki Kürtlerin siyasal geleceği, Suriye’nin geleceğinin nasıl şekilleneceğinden bağımsız değil. Suriye’deki Kürtler Türkiye ve Irak’ taki Kürtlerden farklı olarak siyasal mücadeleye geç başladı. Siyasi partileşme geçmişleri daha yakın. Suriye’de siyasal yapısıyla hedefleri oturmamış bir Kürt hareketinden söz ediyoruz. Ancak Suriye’de üç parçalı bir yapı oluşursa; yani ülkenin merkezinde SunniArap devleti, batısında Alevi-Hıristiyan yapıda bir devlet kurulursa, kuzeyde de bir Kürt devleti kurulma ihtimali artar. Uluslararası güçler kaos içinde yaşayan bir Suriye yerine bölünmüş bir Suriye’yi tercih edebilir. Bu senaryo gerçeğe dönüşürse o zaman Suriye’de Kürt devleti kurulma süreci hızlanır.
‘Kürtler Suriye’de devlet kurmak istemiyor’
Fatih Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Öğr. Üy Prof. Dr. Doğu ERGİL
Türkiye, Suriye politikasında önemli hatalar yaptı. Suriye’deki Kürtlerin statü, özgürlük ve siyasete katılma arayışlarını kendine yönelik bir tehdit olarak algıladı. Bu tutum aynı zamanda kendi içindeki Kürtleri de karşısına almak anlamına geliyordu. Bu birinci hataydı. İkinci hata, Türkiye Esad’a dedi ki; ‘Askeri angajman değişmiştir. Sınırda herhangi bir hareketliliği tehdit olarak yorumlarım ve gereğini yaparım.’ Bunun üzerine Esad ne yaptı? Sınırdaki askerlerini çekti. Peki bu boşluktan kim faydalandı? Kürtler. Siz hem Kuzey Suriye’deki boşluktan Kürtlerin yararlanmasını istemeyeceksiniz hem de bu oluşumun meydana gelmesine ön ayak olacaksınız. Üçüncü hata ise şuydu: Türkiye, Sünni destekli bir politika yürüterek Ortadoğu’da liderliğe oynamak istedi. Ortadoğu’daki çok mezhepli, etnikli yapıda içinde taraf haline geldi. Oysa tarafsız olarak çok daha etkili olabilirdi. Türkiye’den kaçıp Suriye’ye yerleşen Kürtler’i karşısına aldı Türkiye. Zaten kendi içindeki Kürtlerle problem yaşıyor. Özetle, Kürtler Suriye’de ayrı bir devlet kurmak istemiyor. Eşit statüde, siyasete katılabileceği, diktatörlerce ezilmediği, günlük hayatını yönetebileceği bir yapı istiyor.
‘Bu kadar kısa sürede Kürt devleti kurulamaz’
Siyaset Bilimci-Yazar Mümtazer TÜRKÖNE
Suriye’de yaş nanların sadece tek bir karesine b kıp bir hükme varmak doğru olmaz. Bu kadar kısa sürede bir Kürt devleti kurulamaz. Gerçekçi olmak lazım. Buna hem uluslar arası güçler hem de Suriye izin vermez. Suriye’de yaşanan geçici durum ve otorite boşluğu ortadan kalktıktan sonra Suriye’nin kuzeyinde yaşanan bu gelişmeler sürdürülemez. Kuzey Suriye’de siyasal Kürt hareketi bir oluşum aşamasında. Neticeleri henüz ortaya çıkmadı.
‘Devlet kurdum demekle olmuyor’
Yazar Ümit FIRAT
Suriye’de Kürtler’in ortaya çıkıp devlet kurmaları çok gerçekçi değil. Kuzey Suriye’de bir Kürt devleti kuruluyor yönündeki açıklamalarla da aynı kanaatte değilim. ‘Devlet kurdum’ demekle devlet kurulmuyor. Kuzey Kıbrıs örneği 30 yıldır gözümüzün önünde. Suriye diye bir ülke tarihsel geçmişte yoktu. Ortadoğu paylaşılırken çizgiler çizildi, bir yere Irak, bir yere Ürdün, bir yere de Suriye dendi. Bir bakıma araziler paylaşıldı. Çizgileri çizenler bölgeden ayrıldıktan sonra bu ülkeler devlet yapılanmasını sürdürdü. Suriye’de diktatörlük çöktükten sonra insanları bir arada yaşama isteği ne derece olacak, tartışılır. Kuzey Suriye’de Kürdistan kurulması zor, Suriye’nin bu haliyle yaşamını sürdürmesi daha zor. Kürtler Suriye’de belli bir bölgede yaşamıyor ki, bir çizgi çizilsin ve burası Kürt devleti densin. Kürtler Suriye’de kendi taleplerine uygun bir statüde kalmayı tercih eder diye düşünüyorum.
http://www.haberturk.com/polemik/haber/763416-kuzey-suriyede-neler-oluyor
-
Suriye'de düşürülen Türk jeti ile ilgili yeni iddia
Suriye'nin düşürdüğü askeri uçakla ilgili yeni bir ihtimal ortaya çıktı.
03.08.2012 - 09:24
Genelkurmay, uçağın elektronik harp sistemleri kullanılarak düşürülme ihtimali üzerinde yoğunlaştı. Elektronik Harp Destek Merkezi bu olasılığı mercek altına aldı.
KRİTİK 9 PARÇA DENİZDEN ÇIKARILDI
Akdeniz'de düşürülen Türk askeri uçağına ait 9 kritik parçayı denizden çıkaran Genelkurmay Başkanlığı'nın, uçağın elektronik harp sistemi kullanılarak düşürülüp, düşürülmediği konusunda incelemelerine ağırlık verdiği öğrenildi.
ELEKTRONİK SİSTEM TAMAMEN DEVRE DIŞI MI KALDI?
Vatan'dan Levent İçgen'in haberine göre, radar ikaz alıcısı gibi bazı parçaları inceleyen Ankara Elektronik Harp Destek Merkezi teknik çalışmalarını, uçağın elektronik harp sistemi kullanılarak düşürülüp düşürülmediği üzerinde yoğunlaştırdı. Aynı kaynaklar, incelemenin bu yönde yoğunlaşmasının altında, uçağın elektronik sistemlerinin tamamen devre dışı kalmasının ardından düşmesinin yattığını vurguladı.
TEKNİK İNCELEME YAPILIYOR
Teknik inceleme sonucunda uçağın füze veya uçaksavarla mı ya da elektronik harp sistemleri mi kullanılarak düşürüldüğü ortaya çıkacak.
Uçağın düşmeden önce elektronik sistemlerinin tamamen iptal olması, füze veya uçaksavar atışı sonucunda devre dışı kalması ya da elektronik harp sistemleri kullanılarak düşürülebilme ihtimallerini doğuruyor. Ancak Genelkurmay Başkanlığı'nın daha önce yaptığı açıklamada, "Malzemeler üzerinde petrol türevi herhangi bir yangın başlatıcı ve hızlandırıcı madde profiline, organik ve inorganik patlayıcı madde artığına ve herhangi bir mühimmata ait olduğu değerlendirilen bir bulguya rastlanmamıştır" ifadelerini kullanması, uçağın elektronik harp sistemleri kullanılarak düşürülme olasılığını güçlendiriyor. Bu olasılık da Suriye'nin dışında bu teknolojiye sahip Rusya ve İsrail gibi ülkeler üzerinde de kuşku uyandırıyor.
ARINÇ SÖYLEMİŞTİ
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, denizden çıkan 9 kritik parçanın her birinin ilgili birimler tarafından elektronik incelemelerle karşılaştırılarak, özellikle bazı parçaların Ankara Elektronik Harp Destek Merkezi koordinesinde incelendiğini belirtmişti. Arınç, uçak enkazından çok önemli sayılan malzemelerden radar ikaz alıcısı ve sağ motor kompresör giriş kısmı, kuyruk kısmı, sağ, sol motor kompresör kısmı, sağ dış kanat, sağ kanatçık bölgesi gibi malzemelerin başarılı şekilde çıkarıldığını bildirmişti. Arınç gazetecilerin, "Uçak enkazından 9 kritik parçanın çıkarılması, uçağın düştüğü veya düşürüldüğü yönünde bir şey söylüyor mu?" sorusuna, "Hayır" yanıtını vermişti. İncelemelerin devam ettiğini, elde edilen malzeme listesinin elinde olduğunu belirten Arınç, "Bunların önemli olduklarını ve özellikle olmazsa olmaz sayılabilecek 9 kritik malzemenin bulunduğunu söyleyebilirim" demişti. Uçağın çıkarılan parçalarını içeren listeden örnekler sayan Arınç, kokpit ön sperliği, 41 adet muhtelif küçük parça, plastik küçük havalandırma borusu gibi malzemelerin çıkarıldığını ifade etmişti.
İRAN ABD UÇAĞINI DÜŞÜRMÜŞTÜ
Amerikan ordusunun 2003 yılında Irak'ta elektromanyetik silahları kullandığı biliniyor. ABD bu silahlarla Irak elektronik sistemlerini bozmak ve yok etmek amacını taşıyordu.
Silahlar yüksek güçte mikro dalgalarla hedefleri etkisiz hale getirebiliyordu. En son İran, geçtiğimiz yıl aralık ayında ülkenin doğusunda düşürdüğü RQ-170 tipi insansız ABD casus uçağının görüntülerini yayınlamıştı. Görüntülerle birlikte verilen haberde uçağın, elektronik muharebe sistemleriyle indirildiği için fazla zarar görmediği belirtilmişti. ABD ve İran dışında Rusya, Çin ve İsrail'in de elektronik harp sistemleriyle uçak düşürecek teknolojiye sahip olduğu biliniyor.
ELEKTRONİK HARP NEDİR?
Elektronik harp (EH), elektromanyetik yayınların algılanması ve teşhis edilmesi ile bu enerjinin düşman tarafından kullanılmasının engellenmesi veya etkisinin azaltılması, dost kuvvetlerin etkin olarak yararlanmasının sağlanması işlevlerini kapsıyor.
EH temel olarak üçe ayrılıyor: Elektronik Destek (Electronic Warfare Support), Elektronik Atak (Electronic Attack) ve Elektronik Koruma (Electronic Protection).
Elektronik Destek, sinyallerin tespit edilmesi, yerlerinin belirlenmesi ve düşman haberleşme ve radar sinyallerinin dost kuvvetlerin çıkarları doğrultusunda kullanılmasını içeriyor. Komutanın acil ihtiyaçları doğrultusunda, düşmanın niyetinin anlaşılması ve tehditle ilgili bilgilerin toplanması amacına hizmet ediyor. Elektronik Destek faaliyetleri Elektronik Atak, Elektronik Koruma ve diğer taktik faaliyetlerdeki anlık kararlar için bilgi kaynağı oluyor. Elektronik Atak, elektromanyetik enerji kullanarak bozmak, zarar vermek, karıştırmak amacını içeriyor. Düşman etkinliğinin azaltılması ve etkisiz hale getirilmesi işlevini de yerine getiriyor. Elektronik Karıştırma, düşman cihazlarının etkinliğinin zayıflatılması amacıyla, Elektronik Aldatma düşmanı şaşırtmak, yanlış yönlendirmek amacıyla ve Elektronik Etkisizleştirme düşman cihazlarına geçici veya kalıcı hasar vermek amacıyla yapılan elektromanyetik yayınlar. Elektronik Koruma, personel, yetenek veya ekipmanların dost ve düşman haberleşme veya radar sinyallerinden kaynaklanan enerjilerden dolayı EH kabiliyetlerinin azalmasının veya yokolmasının engellenmesini amaçlıyor. İyi elektromanyetik önlemler düşman ataklarına karşı koymak için başarılı bir savunma oluşturuyor.
ASELSAN 1984'TE BAŞLADI
Aselsan Elektronik harp sistemleri konusunda 1984 yılında çalışmaya başlayarak, bu güne kadar geniş bir ürün yelpazesi oluşturdu. Türkiye, elektronik harp konusunda kendi tasarımını ve üretimini yapan dünyanın önde gelen ülkeleri arasına girdi. Aselsan'ın geliştirdiği JAMINT Serisi, değişik frekans bantlarında ve platformlarda geliştirilen Karıştırma Sistemi Serisi Elektronik Atak amaçlıdır. Geliştirilen değişik sistemlerin bir bölümü haberleşme sinyallerinin karıştırılmasına, bir kısmı da radar sinyallerinin karıştırılmasına yönelik.
Geçtiğimiz aylarda ise HAVELSAN tarafından Kore Cumhuriyeti Hava Kuvvetleri için gerçekleştirilen Elektronik Harp Test ve Eğitim Sahası'nın teslimatı yapılmıştı. HAVELSAN'a önemli referans sağlayan ve Türkiye ekonomisine 100 milyon dolar ihracat girdisi sağlayan projenin bir benzeri Pakistan için tasarlanıyor.
http://www.ensonhaber.com/suriyede-dusurulen-turk-jeti-ile-ilgili-yeni-iddia-2012-08-03.html
-
'Halep'te Türk general yakalandı' iddiası
Suriye orrdusu tarafından yakalanan generalin sorgu için Şam'a götürüldüğü ileri sürüldü
05 Ağustos 2012 Pazar, 18:10:28
HABERTUK.COM DIŞ HABELER SERVİSİ
İran'ın yarı resmi Fars Haber Ajansı, Suriye'nin Halep kentinde Suriyeli muhalif askerlere komuta eden bir generalin yakalandığını öne sürdü. Ajans, Türk generalin yakalandığına ilişkinin duyurunun Suriye ordusu tarafından yapıldığını öne sürdü. Haberde Türk çatışma sırasında yakalanan Türk generalin, sorgulanmak üzere Halep'ten başkent Şam'a götürüldüğü belirtildi.
Yakalandığı iddia edilen Türk generalin kimliğiyle ilgili bir açıklamaya yer verilmeyen haberin devamında daha önce de 40 Türk askerin Suriye'de yakalandığına ilişkin iddialara yer verildi. Söz konusu iddia Türk basınında da yer bulmuş ancak Dışişleri Bakanlığı tarafından yalanlanmıştı.
'TERÖRİSTLER DESTEKLENİYOR' İDDİASI
Fars haber ajansının haberinde 'Türkiye, ABD, Suudi Arabistan ve Katar'la birlikte Suriye'deki terörist ve isyancı grupları destekliyor' ifadesine de yer verildi. Türk dışişlerinden ise konuya ilişkin bir açıklama yapılmadı
Bugün İran Mecli Başkanı Ali Laricani de, isim vermeden bazı bölge ülkelerinin Suriye'deki muhaliflere askeri destek verdiğini söylemişti.
http://www.haberturk.com/dunya/haber/765325-halepte-turk-general-yakalandi-iddiasi
-
Suriyeli militan: Türkiye'de eğitildim
BBC Türkçe
6 Ağustos 2012
'TÜRKİYE'DE EĞİTİLDİM'
Thwaiba Kanafani, birkaç ay öncesine kadar eşi, altı yaşındaki oğlu ve üç yaşındaki kızıyla Kanada’da olağan bir yaşam sürdürüyordu.
Kanafani, üniversitede mühendislik bölümümü bitirdi; petrol sektöründe çalışıyordu.
Artık o günler geride kaldı.
Kendisiyle Adana'da buluştuğumda, Suriyeli silahlı isyancı güçlerle birlikte Halep'de düzenlenen ancak hedefine ulaşmayan bir görevden geri dönmüştü.
Kanafani'ye göz kulak olmakla sorumlu iki kişi öldürülmüştü.
İRAN’DAN TÜRKİYE’YE AĞIR SUÇLAMA
"SURİYE'DE CASUSLUK YAPTIM"
Kanafani, Özgür Suriye Ordusu'na haziran ayında katıldı ve kendisinden tehlikeli bir rol üstlenmesi istendi.
Erkeklere nazaran kadınlar Halep sokaklarında daha serbest hareket edebiliyordu.
"Birlikte pek çok kadın çalıştı benimle ve casusluk faaliyetleri yürüttük" diyor Kanafani.
"Üst düzeydeki resmi yetkililer hakkında casusluk yapıp, Özgür Suriye Ordusu’nun bu insanları yakalamasına yardımcı olmaya çalıştık."
Bütün bunlar arasında Kanafani, her gün ailesiyle telefonda konuşup, merak etmemelerini sağlamaya çalışıyordu.
"Başımdan vurulup öldürülmekten neden korkmadığımı merak ediyorum" diyor.
"Ama bazen ölümle karşılaşınca, korkusunu yeniyorsunuz"
"TÜRK İNSANI BİZE YARDIMCI OLUYOR"
Thwaiba Kanafani, silahlı militan güçlere katıldığı halde askeri eğitim almayan pek çok Suriyeliden sadece bir tanesi.
Türkiye'de, kendisi gibi olanlar için özel bir eğitim programı düzenlendiğini ve Türk ordusunun yönettiği gizli merkezler olduğunu söylüyor.
"Türk insanı bize gerçekten yardımcı oluyor. Pek çok insan bu merkezlerde eğitim alıyor.”
"Eğitim gerçekten profesyonel olarak yapılıyor. Her gün sadece dört saat uyumamıza izin veriliyor."
"Dağ tırmanışları yapmak zorundanız, silah eğitimi alıyorsunuz. Gerçekten çok zor bir şey"
Suriyeli gerillalara askeri destek ve haberleşme olanaklarının sunulduğu söylenen ve "gizli sinir merkezi" olarak anılan bu oluşumu Katar ve Suudi Arabistan’ın da desteklediği iddia ediliyor.
İDDİA: MERKEZ, ADANA'DA KURULDU
Bu merkez, gelen haberler doğruysa, Adana'da kuruldu.
Adı geçen ülkeler, böyle bir eğitim merkezi olduğu haberini doğrulamıyor.
Öte yandan, Suriyeli muhalif kaynaklar BBC’ye yaptıkları açıklamada, İstanbul'da yabancılarla görüşme yapmak için son haftalarda davet aldıklarını, bu toplantılarda, Türkiye'deki "operasyon odası"na Suriye'nin çeşitli kentlerinden eleman istihdam edilmesinin tartışıldığını söylüyor.
Bununla, gerilla eylemleri ile silah sevkıyatının planlanması ve koordinasyonu hedefleniyor.
TÜRKİYE, SİLAH DESTEĞİ İDDİASINI YALANLIYOR
Türkiye, Suriyeli gerillalara silah sağladığı yolundaki iddiaları net bir şekilde yalanlıyor.
Birleşmiş Milletler’in Suriye krizinin çözümü konusunda başarısız kalmasının, bazı ülkelerin tek taraflı olarak yardıma yönelmesine yol açtığı söyleniyor.
Son olarak ABD Başkanı Barack Obama'nın Suriyeli muhaliflere destek verilmesini öngören bir kararnameyi imzaladığı haberleri çıktı; Obama'nın, varsa, böyle bir kararnameyi ne zaman imzaladığı bilinmiyor.
İngiltere hükümeti de cuma günü açıklama yaparak önümüzdeki aylarda silahlı muhaliflere haberleşme teçhizatı sağlayacağını açıkladı.
Silahlı muhalefet, uluslararası toplumun daha gelişkin silahlar sağlaması, tanksavar ve uçaksavarlar ulaştırması için aylardır çağrı yapıyor.
Böylece çatışmayı kendi lehlerine çevirebileceklerine inanıyorlar.
Suriye ordusunun elinde ağır silahlı savaş helikopterleri, savaş uçakları bulunuyor; bunlarla, silahlı muhaliflerin elindeki konumları vurabiliyorlar; bütün operasyonlarda tanklar da kullanılıyor.
Ancak bugüne kadar hiç bir ülke açık bir şekilde silahlı muhalifleri desteklemedi; Suriye'ye gönderilecek silahların, örneğin Cihadistler gibi, yanlış ellere geçmesinden endişe ediliyor.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/21159796.asp
-
Dünyada terörden en çok zarar gören ülke olarak terörist eylemler için özgürlük savaşcısı adı altında terörist yetiştirmek ne kadar doğrudur? Bu insanlar içerisindeki bir kısım elbetteki esad yönetimine karşı ama öyle kişilerde varki sadece batının köpekliğini yapmak için orada o insanların arasında bulunuyor , bunlar benim gözümde teröristtir ve bu teröristleri yetiştiren bir ülke olmaktan utanıyorum.
-
Dünyada terörden en çok zarar gören ülke olarak terörist eylemler için özgürlük savaşcısı adı altında terörist yetiştirmek ne kadar doğrudur? Bu insanlar içerisindeki bir kısım elbetteki esad yönetimine karşı ama öyle kişilerde varki sadece batının köpekliğini yapmak için orada o insanların arasında bulunuyor , bunlar benim gözümde teröristtir ve bu teröristleri yetiştiren bir ülke olmaktan utanıyorum.
işte bizde bu yüzden terör var ya zaten. etliye sütlüye karışma , otur oturduğun yerde seni gidi Türkiye denmek için var terör.
bu arada adanadaki sinir merkezi ne ise ulusal medyamızın bazı güzide kuruluşları muhaberattan daha fazla çaba sarfediyor bulmak için. eğer varsa.
bunları gördükce osmanlıya acıyor bir o kadarda saygı duyuyorum.
-
Türk askeri Suriye'ye girdi iddiası
İran kanalı, bir grup Türk askerinin Kürt bölgesine girdiğini öne sürdü.
08.08.2012 - 04:24
İran resmi kanalı Press TV, 100'den fazla Türk askerinin Kürtlerin yoğun olduğu Kobani bölgesindeki Carablus kasabasına girdiğini öne sürdü.
DIŞİŞLERİ'NDEN YALANLAMA
Termal roket ve sofistike silahlar taşıyan askerlerin helikopterlerle desteklediğini öne süren habere Türk Dışışleri Bakanlığı'ndan yalanlama geldi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Selçuk Ünal "Türkiye komşularına silahlı unsurlar sevk etmemektedir"dedi.
http://www.ensonhaber.com/turk-askeri-suriyeye-girdi-iddiasi-2012-08-08.html
-
Suriye Türkiye sınır kentini bombaladı
Onlarca yaralı Türkiye’ye kaçıyor
09 Ağustos 2012 Perşembe, 03:08:13
Hatay’ın Yayladağı ilçesi’ne 15 km mesafedeki Keseb şehri Esad güçleri tarafından helikopterlerle bombalandı onlarca yaralı Türkiye’ye kaçıyor.
Akşam saatlerinde Yayladağı ilçesine 15 km mesafede bulunan Keseb şehrinde Esad güçleriyle Özgür Suriye ordusu askerleri arasında çatışma çıktı. Yayladağı şehir merkezinden ve çevredeki köylerden duyulan çatışma sesleri paniğe neden olurken Türk askeri birlikleri Yayladağı sınır kapısında ve çevresinde tedvir aldılar. Güvenlik önlemlerinin en üst seviyeye çıkartıldığı sınır kapısında askeri birlikler ve ambulanslar hazır beklerken akşam saatlerinde Suriye helikopterlerinin Keseb’i bombaladıkları bilgisi geldi. Görgü tanıkları helikopterlerin Keseb üzerinde uçtukları ve bomba yağdırdıkları aktarılırken çatışmalarda yaralanan 30 dan fazla Özgür Suriye ordusu askeri Türkiye’ye kaçtı. Sınırı geçen yaralılar ambulanslarla hastanelere kaldırıldılar. Antakya’daki hastanelerdeki yoğunluktan dolayı dört yaralı İskenderun Devlet hastanesine getirilerek burada tedavi altına alındılar. 112 Görevlileri çok sayıda ambulansın Yayladağı sınır kapısında bekledikleri ve sınırı geçmeyi başaran yaralıları hastanelere taşıdıklarını söylediler.
SINIRDA BEKLEYENLERE HAVA SALDIRISI
Suriyeli muhalif Muhammed Akdağ, Suriye Minnih Havaalanı'ndan kalkan uçakların gün boyunca Halep'in Azaz, Tel Rıfat ve el-Bab beldelerini bombaladığını belirtti.
Akdağ AA muhabirine telefonla yaptığı açıklamada, hava saldırılarından kaçan bine yakın Suriyelinin Türkiye'ye geçiş yapmak amacıyla sınır bölgelerine akın ettiğini, Suriye ordusunun sınır bölgelerinde saldırılara devam ettiğini belirtti.
Suriyeli vatandaşların Bab-u Selam sınır kapısına yakın bir bölgede toplandığını aktaran Akdağ, uçakların sınırı geçmek isteyen vatandaşların bulunduğu bölgeleri bombaladığını kaydetti. Akdağ ayrıca Suriyelilerin sınırdan güvenli bir şekilde geçiş yapabilmeleri için Türkiye'den yardım beklediklerini sözlerine ekledi.
YARALI SURİYELİLER İSKENDERUN'A GETİRİLDİ
Çatışmalarda yaralananlar Hatay'ın çeşitli hastanelerinde tedavi altına alındı.
İskenderun'dan Hatay'ın Yayladağı ilçesi sınır kapısına giden ambulanslar, yaralı Suriye vatandaşlarını İskenderun'a getirdi. Durumu ağır olan yaralıların getirileceği İskenderun Devlet Hastanesi alarma geçti. Hastanenin tüm personeli göreve çağrıldı. Ambulanslarla getirilen yaralıların durumlarının ağır olduğu görüldü.
Başlarından ve vücutlarının çeşitli yerlerinden yaralanan Suriyelilerin hastanedeki tedavileri sürüyor. Saat 00.00'dan sonra hastaneye 4 ağır yaralı getirildi. Ambulans görevlileri, yaralıları Yayladağ sınır kapısından getirdiklerini bildirdi.
http://www.haberturk.com/dunya/haber/766413-suriye-turkiye-sinir-kentini-bombaladi
-
Şanlıurfa'ya füze rampaları yerleştirildi
Suriye'de yaşanan iç çatışma tüm hızıyla devam ederken, Türkiye sınır hattındaki güvenlik önlemlerini artırıyor.
17.08.2012 - 13:12
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh4414_4.jpg)
Daha önce Suriye sınırındaki ilçelere tank, füze rampaları, zırhlı araç ve personel takviyesi yapılan Şanlıurfa'da, bu kez kent merkezine birkaç kilometre uzalıktaki Mehmetçik Köyü yakınlarında hakim bir tepeye, Malatya 7'nci Ana Jet Üssü Komutanlığı'ndan helikopterler ile getirilen füze rampaları konuşlandırıldı.
Jandarmalar, bölgeye yakın noktalardan geçen araçları arayıp içindekileri kimlik kontrolünden geçiriyor.
HABERİN FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYIN
GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ARTIYOR
İç karışıklığın sürdüğü Suriye’ye en uzun sınır hattı ile komşu olan Şanlıurfa’da, güvenlik önlemleri artarak devam ediyor.
Araç ve yaya trafiğine kapatılan alanın çevresinde de güvenlik alanı oluşturuldu. Askeri yetkililerin açıklama yapmadığı üssün kontrol ve komutasının da Malatya 7'nci Ana Jet Üssü'nden gelen komutanlarda bulunduğu bildirildi.
http://www.ensonhaber.com/sanliurfaya-fuze-rampalari-yerlestirildi-2012-08-17.html
-
"Muhalifler Türkçe konuşuyordu"
Independent'ın deneyimli Ortadoğu muhabiri Robert Fisk, savaşın son hızla devam ettiği Halep kentine gitti ve daha önce anlatılanlardan çok farklı bir hikaye anlattı. Fisk, iki ayrı yazısında silahlı muhaliflerin halk arasında büyük bir desteğe sahip olmadığını ve şehrin ordunun kontrolünde olduğunu belirtti. Kent sakinleri ise Fisk'e muhaliflerin bir kısmının Türkçe konuştuğunu söyledi.
Suriye ordusunun kentteki komutasıyla görüşen Fisk, 53 yaşındaki bir tümgeneralin Halep'in tamamının 20 gün içinde temizlenebileceğini iddia ettiğini anlattı.
Kentteki evlerden keskin nişancıların ordu güçlerine ateş açtığını ancak askerler gelmeden önce kaçtıklarını belirten Fisk'e, Şam çatışmalarında iki defa yaralanan general, "Fare bunların hepsi... Keskin nişancılarla bize ateş açıp, sonra kanalizasyona saklanıyorlar. Aralarında Türkler, Çeçenler, Afganlar, Libyalılar ve Sudanlılar var" dedi.
Bu gruplarla hareket eden Suriyelilerin kaçakçı ve suçlu olduğunu ileri süren general, iddialarına kanıt olarak Fisk'e geçtiğimiz hafta Halep'te öldürülen Türk El Kaide üyesi Metin Ekinci'nin kimliğini de gösterdi.
Halep'in El Baz, Selahaddin gibi semtlerinde kontrolü ele geçiren ordu birliklerinin komutanı "Seyf El Dovla'yı kurtarmamıza iki blok kaldı" derken, Fisk, El Baz'ın ele geçirilmesinin ardından askerlerin bölgeyi bıraktığını anlattı.
TÜRKÇE KONUŞAN MUHALİFLER
Ordu birlikleriyle Halep'teki bir devriyeye çıkan deneyimli muhabir, "Devriye geçerken, evlerinden 12’den fazla sivil çıktı, aralarında 70’li yaşlarda emekliler, dükkân sahipleri, yerel işadamları ve aileleri vardı. Yabancı gazetecilerin kendilerini izlediğinden habersiz, askerlerin boyunlarına sarıldılar. İçlerinden biri, ‘yabancı’ savaşçılar hükümet askerlerine ateş açmak için bahçesine konuşlandığından, evinden çıkamadığını anlattı" diye yazdı.
"Ben Türkçe bilirim, onların çoğu da Türkçe konuşuyordu. Ancak bazıları Suudiler gibi uzun sakallı ve kısa pantolonluydu" diyen mahalle sakini, silahlı grupların tuhaf bir Arapça konuştuğunu anlattı.
Kent sakinlerinin taşradan gelen Suriyelilerin yanı sıra silahlı yabancıların da kol gezdiğini anlattıklarını belirten Fisk "Suriyeli olmayan çok sayıda silahlı adamın varlığı doğru gibi gözüküyor" diye yazdı.
İLAÇ TÜRKİYE'DEN
Suriye ordusunun çatışmalarda ele geçirdiği silahların arasında İsveç yapımı patlayıcı çubuklar, Belçika yapımı tüfekler, her savaşta rahatlıkla bulunan Rus yapımı silahlar olduğunu anlatan Fisk'e konuşan askerler ülkelerini yabancı bir komploya karşı koruduklarını anlatıyor.
Generaller her silahlı grubun bir sahra ambülansı olduğunu, ilaçların da Türkiye, Lübnan ve Pakistan gibi ülkelerden geldiğini belirtiyorlar.
"REJİM YIKILMAZ"
Suriye ordusunun sivilleri öldürmediğini savunan askerler karargahlarında El Arabiya ve BBC gibi kanalları da yakından takip ediyorlar. Üst düzey bir komutan deneyimli muhabire "Bütün rejimler çökebilir ancak Suriye ilelebet ayakta kalacak. Çünkü Allah haklı olanın yanındadır" diye konuştu.
Askerlerin bazılarının yakınlarını savaşta kaybettiğini anlatan Fisk'e bir general Suriye'de 23 yaşındaki bir teğmenin Duma'da davet edildiği bir araca bindiğini ve onu cenazesini ikiye bölünmüş bir biçimde bulduklarını belirtiyor.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/21277678.asp
-
Türkiye ve ABD'den Suriye planı
PKK ve El Kaide'nin sınırın Suriye tarafında faaliyetlerinin engellenmesi için Türkiye ve ABD ortak karar alacak.
23.08.2012 - 07:27
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh2665_10.jpg)
Hürriyet'in haberine göre, Ankara ve Washington, sınırın Suriye kesiminde, terör örgütleri PKK ve El Kaide'nin barınmasını önlemek için ilk adımı bugün atacak.
2 ülkenin sivil ve askeri istihbarat birimleri, terör örgütlerinin sınırın Suriye tarafındaki otorite boşluğundan yararlanarak, Türkiye'nin iç güvenliğini tehdit edecek yapılanmalarına karşı en kapsamlı bilgi alışverişini devreye sokacak. Buna göre, Türkiye ve ABD, hem Suriye'nin kuzeyi ile iç kesimlerinde kendi insani kaynaklarından arazide daha fazla istihbarat toplayacak, hem de bir takım elektronik istihbaratı harekete geçirecek. Toplanan bilgiler 2 ülkenin ilgili makamlarınca ortak bir grupta değerlendirilecek. Bu değerlendirmelere göre sınırda terörist yapılanmalara karşı alınacak yeni önlemler devreye sokulacak.
TÜRKİYE VE ABD, SURİYE İÇİN MASAYA OTURUYOR
Türkiye ve ABD, istihbarat paylaşımının en önemli yer tutacağı, Suriye'nin şu an içinde bulunduğu durumu görüşmek ve Esad sonrasının bölgeye zarar vermeyecek şekilde oluşması için heyetler düzeyinde ilk yüzyüze görüşmesini bugün Ankara'da gerçekleştirecek. İki ülkenin, "Suriye eylem planının ilk adımlarından birisi" olan bu buluşma, 11 Ağustos'ta Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile ABD'li mevkidaşı Hillary Clinton'ın İstanbul'daki görüşmesinde kararlaştırılmış, Ankara ve Washington, telefon diplomasisi ve büyükelçilikler aracılığıyla ön hazırlıkları yapmışlardı.
İSTİHBARAT PAYLAŞILACAK
Türk heyetine Dışişleri Bakanlığı Ortadoğu Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Halit Çevik, ABD tarafına da Büyükelçi Elizabeth Jones'un başkanlık edeceği "Siyasi, askeri ve istihbarat çalışma grubu" toplantısına diplomatlar, istihbaratçılar ve askeri yetkililer katılacak. Bir diplomatik kaynak, "Suriye ile ilgili Türkiye'yi, ABD'yi ve bölgeyi ilgilendiren ne varsa konuşulacak, ona göre plan yapılacak. Eldeki tüm istihbarat bilgileri de paylaşılacak" dedi.
ABD'nin bugünkü toplantıyla, seçim öncesinde de olsa artık Suriye meselesini ciddiye aldığını ve aktif hale geleceğini göstermeyi hedeflediğini belirten kaynaklar, şu konuların da ağırlıklı olarak ele alınacağını söylediler:
SURİYE HAKKINDA BEŞ ANA BAŞLIK
1- Tampon Bölge: Suriye'den Türkiye'ye yönelik kitlesel göçün sürekli artarak devam etmesi halinde sınırda tampon bölge oluşturulacak.
2- İnsani yardım: Suriye'de durumun daha da kötüleşmesi halinde, Türkiye'nin Suriye topraklarına geçmeden geçen hafta yaptığı sınırın sıfır noktasındaki insani yardım, sınırın az ötesine geçilerek de sürdürülecek. Bunun için uygun uluslararası hukuk ve siyasi anlayış ortamı yaratılmaya çalışılacak.
3- PKK ve El Kaide: Sınırın Suriye kesiminde, terör örgütleri PKK ve El Kaide'nin barınmasını önlemek için ilk adımı bugün atacak.
4- Kimyasal silah: Esad rejiminin kimyasal silah kullanma riskini ortadan kaldıracak askeri de dahil olmak üzere alınacak değişik önlemler üzerinde çalışmalara başlanacak.
5- Rövanşist anlayışla mücadele: Esad sonrasında değişik etnik ve dini gruplar arasında rövanşist duyguları ortadan kaldırmak için grupların önde gelen liderlerini ve sivil toplum kuruluşlarını bir araya getirme çalışmaları yoğunlaştırılacak.
http://www.ensonhaber.com/turkiye-ve-abdden-suriye-plani-2012-08-23.html
-
İndependent: Türkiye bir gün pişmanlık duyabilir
İngiliz İndependent gazetesinin tanınmış yazarı Patrick Cockburn'den Suriye analizi..
26.08.2012 - 15:05
İngiliz İndependent gazetesinin tanınmış yazarı Patrick Cockburn , Türk hükümetini, Kürt sorunu konusunda "taviz yerine baskı"yı tercih ettiğini öne sürererek eleştirirken "Bir gün Türkiye, Suriye'de müdahalesinden pişmanlık duyabilir" sözlerini kullandı.
Bu arada analizde "Gerçek korku, Suriye'nin bölünmesi değil, Kürtlerin birleşmesi" görüşüne de yer verdi.
SURİYE'DE TEK GALİP OLABİLİR
İndepedent gazetesinin yazarı Patrick Cockburn, Suriye'de etnik ve mezhepsel çatışma olasılığını, "Suriye'de şiddet yoğunlaşırken tek bir galip olabilir: Kürtler" başlıklı bir analizde değerlendirdi.
ANKARA KAYGIYLA İZLİYOR
"Esad, kuvvetlerini Türk sınırındaki bölgelerden çekerken Ankara olup bitenleri artan kaygıyla izliyor" diyen Cockburn, analizinde Suriye'de çeşitli etnik ve mezhepsel gruplar arasında çatışma çıkması kaygısını vurguladı.
Suriye'de eş zamanlı üç ihtilaf yaşandığını belirten Cockburn, bunları, "halk, otokrasiye karşı", "Sünniler, Şiilere karşı" ile "ABD, İsrail ve Suudilerin liderliğindeki koalisyon, İran ve müttefiklerine karşı" şeklinde sıraladı.
İndependent yazarı, Suriye'deki son gelişmelerin öneminin, Kürt milliyetçiliğinin Ortadoğu siyasetinde başlıca güçlerden biri olduğu dikkate alındığında daha iyi anlaşıldığını belirterek "Irak ve Türkiye'deki Kürt azınlıklarının pozisyonu bu ülkelerin istikrarı için çok önemlidir" yorumunu yaptı.
ERDOĞAN BASKIYI TERCİH ETTİ
Irak'taki özerk Kürt Bölgesel Yönetimi'nin pratik olarak BM'deki çoğu devletten siyasi, askeri ve finansal olarak daha güçlü olduğuna dikkat çekilen analizde şöyle devam edildi: "Suriyeli Kürtler, Irak'ta olduğu gibi bağımsızlığa yakın bir özerklik statüsünü elde etmeyi başarırsa Türkiye, güneydoğusundaki kendi Kürt azınlığına benzer bir statüyü nasıl reddedebilecek? PKK'nın gerilla savaşı başlattığı 1984'den bu yana geçen süre içinde Ankara isyancıları, siyasi ya da askeri olarak bastıramadı. Son iyi yılda da Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, ileri görüşlü olmayan bir yaklaşımla taviz yerine baskıyı tercih etti."
GERÇEK KORKU KÜRTLERİN BİRLEŞMESİ
Patrick Cockburn "Bir gün Türkiye, Suriye'deki müdahalesinden pişmanlık duyabilir. Türkiye, PKK Kuzey Suriye'de kontrol elde ederse bölgeyi işgal etmekle tehdit ediyor ancak hareketi yurt içinde yok etmeyi başaramadığına göre yurt dışında başarması olasılığı pek yok ve daha büyük bir kargaşa içinde olur" savlarını dile getirdi.
Washington, Ankara , Bağdat ve başka yerlerde Ortadoğu'daki "siyasi satrancın" birden beklenmedik biçimde değişmesinin alam verici olduğunu belirten Cockburn, analizine, Türkiye 'deki Kürtler konusunda uzman olarak nitelediği, National Interest desgisinden Aliza Marcus'un "Gerçek korku, Suriye'nin bölünmüş olması değil, Kürtlerin birleşmesi" sözlerini aktararak nokta koydu.
http://www.ensonhaber.com/independent-turkiye-bir-gun-pismanlik-duyabilir-2012-08-26.html
-
Obama, Erdoğan ve Davutoğlu’nu oyuna getirdi
ABD'li tarihçiden tartışma yaratacak Suriye yorumu
GAZETE HABERTÜRK / Kasım CİNDEMİR
Aykırı tezleriyle tanınan Amerikalı tarihçi Webster Tarpley, ABD Başkanı Barack Obama’nın Başbakan Tayyip Erdoğan’ı Suriye ateşinin içine çekerek 'oyuna getirdiğini' iddia etti.
Tarpley, İngilizce yayın yapan İran yayın organı Press TV’ye yaptığı açıklamada, “Türk yetkililerin anlaması gerekiyor. ABD ve İngiltere ile ittifak, ölümcül kucaklaşmadır” dedi. Ankara’nın Suriyeli muhalifleri desteklemesinin Türkiye’nin ulusal çıkarlarına zarar vereceğini savunan Tarpley, şu iddialarda bulundu:
"KAZANACAĞI BİR ŞEY YOK"
"Suriye’ye karşı Türkiye’yi oyuna sürecekler. Biliyorlar ki, bu çatışmanın geri tepkisi, modern Türkiye’yi imha edebilir. Türkiye tepki göstermeli, kazanacağı bir şey yok, kaybedebileceği çok şey var. Erdoğan ve Davutoğlu’nun psikolojisinden korkuyorum, özünde, Obama tarafından oyuna getirildiler.” Amerikalı tarihçi Tarpley, 11 Eylül terör eylemlerinin, ABD sivil-askeri istihbarat kurumları içindeki bir “şebeke” tarafından “sahte bayrak operasyonu” olarak gerçekleştirildiğini ileri sürdüğü tezleriyle tanınıyor. Webster Tarpley’in bu konuda tezlerini ortaya koyduğu “Sentetik Terör” adlı bir de kitabı var.
TÜRKİYE CIA’NIN ROLÜNDE
Diğer yandan Press TV, haberinde, Türkiye’nin CIA’nın verdiği rolü oynayarak, teröristlere silah ve para desteği sağladığını da iddia etti. Türkiye’nin, Suudi Arabistan ve Katar ile birlikte Suriye sınırı yakınında gizli bir üs kurduğu ileri sürüldü.
http://www.haberturk.com/dunya/haber/771282-obama-erdogan-ve-davutoglunu-oyuna-getirdi
-
Esad Türkiye'yi suçladı
Suriye lideri Beşşar Esad, dökülen kandan Türk hükümetinin doğrudan sorumlu olduğunu söyledi.
30.08.2012 - 01:34
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh965_2.jpg)
Suriye'de bir yerel televizyon kanalına konuşan Devlet Başkanı Beşar Esad, ülkesinde dökülen kandan Türk hükümetinin doğrudan sorumlu olduğunu öne sürdü.
"AKANDA KANDAN TÜRKİYE SORUMLU"
"Bölgesel ve küresel bir savaş yürütüyoruz. Kazanmak için zamana ihtiyacımız var" diyen Esad, ülkesindeki durum konusunda Türkiye'yi suçlamaya devam etti. Esad, "Suriye'de akan kanda Türkiye'nin doğrudan sorumluluğu var" dedi.
Muhaliflerin safına geçenleri engellemeyeceklerini de söyleyen Esad, böylece devletin, yurdunu sevmeyenlerden temizleneceğini de iddia etti.
"GÜVENLİKLİ BOLGE" SORUSU
Esad, Türkiye'nin bugün Birleşmiş Milletler nezdinde seslendireceği, Suriye içinde mülteciler için "güvenlikli bölge" oluşturulmasını öngören teklifini "Bu konu pratik değil. Suriye'ye karşı hasmane bir rol oynayan ülkeler için bile bu böyle" diye yorumladı.
"TÜRK HALKI BİZİM YANIMIZDA"
Muhabirin, bir süredir halk içine çıkmaması nedeniyle "Neredesiniz" sorusuna gülerek yanıt veren Esad, "Buradayım, sizinle stüdyoda oturuyorum" ifadesini kullanırken rahat göründü. Esad, Türkiye ile hızla kötüleşen ilişkilere değinirken ise "Bazı Türk yetkililerin cehaleti yüzünden geriye mi gideceğiz? Türk halkı kriz süresince bizim yanımızda" dedi.
http://www.ensonhaber.com/esad-turkiyeyi-sucladi-2012-08-30.html
-
Kılıçdaroğlu'dan Başbakan'a yanıt
Dil, son derece kaba ve düzeysiz kamplar Yüce Divan’lık
30 Ağustos 2012 Perşembe, 05:32:38
Dil, son derece kaba ve düzeysiz kamplar Yüce Divan’lık
GAZETE HABERTÜRK / Saliha ÇOLAK / CAPE TOWN
Başbakan Erdoğan’a gönderdiği “Suriye” mektubuna sert bir yanıt alan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, mektubu kimin yazdığını merak ettiğini söyledi, “Son derece kaba bir üslup kullanılmış” dedi. CHP’li vekillerin mülteci kampına alınmamasını da eleştiren Kılıçdaroğlu, kampların “Yüce Divan”lık olduğunu ifade etti
SOSYALİST Enternasyonal toplantısı için Güney Afrika’nın yasama başkenti Cape Town’a giden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. CHP Lideri’nin, Başbakan’ın mektubu başta olmak üzere sıcak gündem maddelerine ilişkin açıklamaları özetle şöyle:
BEN SAMİMİ, O KABA:
Gönderdiğim mektup diplomatik olmanın ötesinde samimi, içten bir mektuptu. Sayın Başbakan’ın verdiği yanıt ise beni hayrete düşürdü. Son derece kaba bir üslup kullanılmış. O nedenle yanıtı Sayın Haluk Koç verecek, Sayın Başbakan’ın kullandığı üslup dolayısıyla.
CİDDİ BATAKLIK:
Niye öneri getiremiyor? Çünkü Türkiye’nin Suriye konusunda özgür bir politikası yok. Batı’nın egemen güçlerinin dayattığı politikayı uyguluyor. Başbakan verdiği yanıtta şu anda izledikleri tutumu sürdüreceklerini söylüyor. Umarım, bu da Türkiye’yi ciddi bir bataklığa sürüklemez.
AHLAKLI OLSUN:
Kullandığı dil yakışıksız bir dildir. Bir öneri götürüyoruz, ahlakla bunu tartıyor, önerinin ahlakla tartılması için önce kendisinin ahlaklı olması lazım. Kendisine yazdığım mektubu, Sayın Başbakan’ın bize verdiği yanıtı birlikte vicdanlara havale ediyorum. Biz nasıl bir mektup yazmışız, o nasıl bir üslup kullanmış, son derece kaba, düzeysiz bir dil.
KİM YAZDI:
Kim merak ediyorum o mektubu kim kaleme aldı? Dışişleri büroksasi mi, Başbakan’ın yakın çevresi mi? Dışişleri’ne ihtimal vermiyorum, Dışişleri bürokrasisi deneyimli, birikimli bürokrasidir, çözüm önerisine nasıl yanıt vereceğini bilir. Ama Başbakan’ın yakınındaki insanlar hazırlamışlarsa Başbakan kendi yakın çevresine baksın ve mektubu hazırlayan kişiyi çağırıp konuşsun. Onların ahlakını sorgulasın.
BAŞBAKAN DEĞİL:
Başbakan’ın kaleminden çıkmadığı çok açık. Oturup onu yazması mümkün değil. Zaten zamanı yok, bir başbakan oturup 5-6 sayfayı nasıl yazacak. Ama imzalaması o üslubu paylaştığını gösteriyor.
SİLAHLI EĞİTİM:
(Apaydın Kampı) Ben kamplara gitmeyi düşünmüyorum. Ama bölgeye gideceğim. Zaten Davutoğlu itiraf etti, orası bir askeri kamp. Silah olur askeri kampta. Çok akıllıca olmayan bir gerekçe de söylendi. Kimlikler, görüntüler olmasın denebilir, gazeteci almazsınız, milletvekili yine gider. Ama korkulan bir şey var. Kamuoyunun öğrenmesi istenmeyen bir tablo var. Bu tabloyu gizlemek için açıkça söylemek gerekirse, büyük bir olasılıkla silahlı eğitimlerin verildiği bir bölge orası.
YÜCE DİVAN:
(Başka bir ülkenin silahlı gücünün Türkiye’ye girişi için tezkere gerekip gerekmediği sorusu) Anayasa’ya aykırı, zaten Yüce Divanlık bir olay. Parlamentonun açılmasını bekliyoruz. Orada bir askeri birlik var; ne olduğunu biz bilmiyoruz ve yabancılar giriyor, röportaj da yapıyorlar. Ama bir milletvekili giremiyor.
ÇAPSIZ POLİTİKA:
Sadece birilerinin aktardığı bilgiler çerçevesinde çaba harcayan bir Dışişleri Bakanlığı görüyoruz. ‘Efendim şuraya gittim, buraya gittim gömleğimi değiştiremedim” Ne diye gidiyor? Egemen güçlerin düşüncelerini aktarmak için gidiyor. Çapsız adamla yola çıkarsanız, ortaya çıkan politika da çapsız olur.
http://www.haberturk.com/gundem/haber/772169-kilicdarogludan-basbakana-yanit
-
O kamplada gerçekten neler oluyor? Milletin vekili neden Suriyeli generallerin kaldığı o kampa sokulmadı? Kamplarda Suriyeli muhaliflerin silahlı eğitim aldıkları doğru mu? Yurtdışındaki tv kanallarında bazı muhalifler Türkiye'deki kamplarda silahlı eğitim aldıklarını söylüyorlar.
-
arkadaşlar,
eğitimini aldığım siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler bölümü ne ilk girdiğimde biraz yadırgamıştım. hem siyaset hem deuluslararası ilişkiler bir arada ve ne alaka!!
20 yıl oldu mezun olalı ama ancak şimdi idrak ediyorum ki ( haklısınız biraz kalın kafalıyım :( ) suriye olayları hem iç siyaset hem de uluslararası politika için güzel bir örnek. keşke olmasaydı gibi temennici bir bakış açısından ziyade, reel politik açısından yaşananlar kaçınılmazdı zaten. ama yaşananlar bugün oluyor ve meyda sağ olsun gözümüzün içine içine sokuyor.
mensubu olduğum bu necip milletin her zaman hem milli hem dini hem de yüksek insanlık vasfı ile olayları takip ettiğini görüyorum. Terör, suriye, ortadoğu, myanmar, somali, güney sudan ( israil yanlısıdır ne alaka :)). mısır, ırak, lübnan balkanlar, kafkasya .... tüm yaşananları sabırla izliyor. vakti geldiğinde de gereken tavrı ortaya koymuştur ve koyacaktır. adıgeçen coğrafyalar tanıdık coğrafyalar. bir norveçli nin tavrı ile ortadoğuya, bir arjantinli nin tavrı ile balkanlara veya komşu corafyalara bakamayız. bakmamalıyız.
ingiliz gezetesi diyor ki Türkiye bir gün pişmanlık duyabilir. Bu necip millet, ingilizleri / anglosakson ve frank ları ve germanic yapıları ve rusları bu coğrafyaya soktuğu için zaten çok pişman. ama bugün yaşananlar ne kadar milletimizin lehine veya aleyhine bunu yakın tarih gösterecek. bir sabır ve metanet.
ancak üzüldüğüm tek nokta; savunma sanayimizin henüz hazır olmaması;
- atak projesi gecikiyor ve ilk teslim edilecek 4-5 makina az donanımlı
- milgem yavaş ilerliyor, zaten tf-2000 den haber yok
- millli piyade tüfeğinin saha sonuçları henüz netleşmedi
- kirpi ler sahada hasar almaya başladı. umarım düzeltmeleri yapılır
- milli tank konusunda yüklenici firma samimi değil bunu hep beraber göreceğiz
- hürkuş iyi bir başlangıç. özellikle b ve c modelleri için çok umutluyum. ayrıca ileri ki dönemin uçak makinalarının milli omurgasını oluşturacak
- özellikle cirit ve umtas için çok ümitliyim. menzili ne olursa olsun. geliştirilebilir.
daha pek çok konu var ama süremiz az ve bu millet bir kez daha Ulu Önder yetiştirecek durumda kalmamalı diye düşünüyorum. O'ndan sadece bir tane vardı.
Sevgilerimle, Kadir Bayrak
-
Ne oldum dememeli, ne olacağım demeli! >>> http://www.facebook.com/photo.php?v=275937699179625
Soruyorum, kim kazanıyor şimdi?
Boş olan nedir?
Düşman üretme politikası güden kimdir?
-
Sevgili Skywolf, simdi AKP'yi pek sevmem ancak Kilicdaroglu'nun hersey sirf muhalefet olsun diye devleti kucuk dusurucu usluplara girmesini de hic tasvip etmiyorum. Istesekde istemesekde ortadogu'da ustu kapali bir harp var, bir ucunda Iran-Rusya-Cin blokunun yer aldigi, bir ucunda Turkiye ve kisaca bati blokunun yer aldigi bir bloklasma. Bu isten en cok zarar goren ulkeler Irak ve Suriye ondan sonra Iran ve Turkiye, istesek de istemesek de bu isin icindeyiz. Biz karismayalim desek de ustumuze PKK'yi kuduz gibi salmaya devam edecekler, onun icin alternatifi yok. Ya pasif savunmayi surdurecegiz yahut aktif Suriyenin kafasini koparma girisimlerini guclendirecegiz. Ayni ustu kapali cekisme Irakta (biraz daha geri planda gorunse'de) da devam ediyor, Iran'in destekledigi Sii Maliki Turkiyenin destekledigi Suni Hasimi'yi giyabinda idam cezasi verdi. Yani kisacasi Turkiye Sunileri, Iran Siileri perde arkasindan yonetmeye calisiyor ve orta dogu harp alani. Bu ustu kapali harbi Iran'a kaptirmamiz cok sakincali. Simdi kim kazaniyor sorusunu sormadan, eger oluruna birakirsak neler kaybederiz diye dusunmekte yarar var bence.
-
İran'ı bir şekilde, başka olaylara yönlendirip,suriye ye verdiği güçlü desteği yavaşlatmamız lazım.(İç karışıklık gibi)Bu iş çok zor Ama başarmalıyız.Bu sayede baas rejiminin gücünü azaltırız ve yok ederiz.Bu konuda iran kilit ülke.Tabi rusya yı saymaz isek.
-
Esad Türkiye'yi suçladı
Suriye lideri Beşşar Esad, dökülen kandan Türk hükümetinin doğrudan sorumlu olduğunu söyledi.
30.08.2012 - 01:34
([url]http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh965_2.jpg[/url])
Suriye'de bir yerel televizyon kanalına konuşan Devlet Başkanı Beşar Esad, ülkesinde dökülen kandan Türk hükümetinin doğrudan sorumlu olduğunu öne sürdü.
"AKANDA KANDAN TÜRKİYE SORUMLU"
"Bölgesel ve küresel bir savaş yürütüyoruz. Kazanmak için zamana ihtiyacımız var" diyen Esad, ülkesindeki durum konusunda Türkiye'yi suçlamaya devam etti. Esad, "Suriye'de akan kanda Türkiye'nin doğrudan sorumluluğu var" dedi.
Muhaliflerin safına geçenleri engellemeyeceklerini de söyleyen Esad, böylece devletin, yurdunu sevmeyenlerden temizleneceğini de iddia etti.
"GÜVENLİKLİ BOLGE" SORusU
Esad, Türkiye'nin bugün Birleşmiş Milletler nezdinde seslendireceği, Suriye içinde mülteciler için "güvenlikli bölge" oluşturulmasını öngören teklifini "Bu konu pratik değil. Suriye'ye karşı hasmane bir rol oynayan ülkeler için bile bu böyle" diye yorumladı.
"TÜRK HALKI BİZİM YANIMIZDA"
Muhabirin, bir süredir halk içine çıkmaması nedeniyle "Neredesiniz" soRusuna gülerek yanıt veren Esad, "Buradayım, sizinle stüdyoda oturuyorum" ifadesini kullanırken rahat göründü. Esad, Türkiye ile hızla kötüleşen ilişkilere değinirken ise "Bazı Türk yetkililerin cehaleti yüzünden geriye mi gideceğiz? Türk halkı kriz süresince bizim yanımızda" dedi.
[url]http://www.ensonhaber.com/esad-turkiyeyi-sucladi-2012-08-30.html[/url]
Çok afedersiniz,
İt ürür, kervan yürür.
Kendisi,baş terörist.
-
Flaş! Suriye'yedeki hedefler vuruldu!
Başbakanlık'tan yapılan yazılı açıklamada Suriye'ye karşılık verilerek belirlenen noktaların vurulduğu bildirildi
03 Ekim 2012 Çarşamba, 21:55:12
Flaş! Suriye'ye karşılık verildi
Akçakale'ye top mermisi düşmesiyle ilgili olarak Başbakanlık'tan yapılan açıklamada, ''Bu menfur saldırıya, sınır bölgesindeki Silahlı Kuvvelerimiz tarafından angajman kuralları doğrultusunda anında gereken karşılık verilmiş, radarla tespit edilen Suriye'deki noktalara top atışı yapılarak hedefler vurulmuştur'' ifadelerine yer verildi.
Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesine Suriye tarafından atılan top mermisinin düşmesi ve 5 kişinin ölümüne yol açması sonrasında Başbakanlık'tan yapılan basın açıklamasında, ''Türkiye, angajman kuralları ve uluslararası hukuk çerçevesinde, Suriye rejiminin ulusal güvenliğimize yönelik bu tür provokasyonlarını asla karşılıksız bırakmayacaktır'' vurgusu yapıldı.
Bugün saat 16.30 sularında Suriye rejim güçlerince açılan top ateşi sonucunda, Şanlıurfa'ya bağlı Akçakale ilçemizde 5 vatandaşın hayatını kaybettiği, 9 vatandaşın da yaralandığına dikkat çekilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
''Bu menfur saldırıya, sınır bölgesindeki Silahlı Kuvvetlerimiz tarafından angajman kuralları doğrultusunda anında gereken karşılık verilmiş; radarla tespit edilen Suriye'deki noktalara top atışı yapılarak hedefler vurulmuştur.''
''Provokasyon karşılıksız kalmayacak'' vurgusu
Olayla ilgili olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatlarıyla Dışişleri Bakanlığı tarafından gerekli diplomatik girişimlerin derhal başlatıldığına ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-mun ve Birleşmiş Milletler Konseyi üyesi bazı ülkelerin dışişleri bakanları ile telefon görüşmeleri yapıldığına vurgu yapılan Başbakanlık açıklamasında, şu ifadeler yer aldı:
''Bu çerçevede NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen ile de bir telefon görüşmesi yapılmış; NATO Konseyi'nin acil olarak toplanması kararlaştırılmıştır. Türkiye, angajman kuralları ve uluslararası hukuk çerçevesinde, Suriye rejiminin ulusal güvenliğimize yönelik bu tür provokasyonlarını asla karşılıksız bırakmayacaktır.
Olayda hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, ailelerine ve yakınlarına sabır ve metanet; yaralı vatandaşlarımıza da acil şifalar diliyoruz.''
Başbakanlık Resmi Konutu'nda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan toplantı devam ediyor.
TOP ATIŞLARI AKÇAKALE'DEN DUYULDU
Akçakale'de bulunan AHT Muhabiri Sorel Dağıstanlı, akşam vakitlerinde Akçakale'den 9 kez top atışı sesinin duyulduğunu aktardı.
"ASKERİ HEDEFLER VURULDU"
Şam kaynakları, Türkiye'den açılan top ateşi sonucu bazı askeri hedeflerin vurulduğunu iddia etti.
Şam kaynakları, İdlip kentindeki bazı askeri hedeflerin Türkiye'den açılan top ateşi sonucu isabet aldığını ileri sürdü.
http://www.haberturk.com/gundem/haber/782134-flas-suriyeyedeki-hedefler-vuruldu
-
TBMM'de Suriye için tezkere toplantısı
Sınır ötesine asker gönderme içerikli tezkere, Bakanlar Kurulu üyeleri arasında imzaya açılacak.
04.10.2012 - 00:39
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh5995_8.jpg)
Suriye konusunda sınır ötesi operasyon için Hükümete yetki veren Başbakanlık tezkeresinin Bakanlar Kurulu üyeleri arasında imzaya açıldığı öğrenildi. Tezkeresinin yarın (bugün) saat 10.00'da, TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmesi planlanıyor.Hükümet kaynakları tezkerenin ''gerektiğinde kullanılmak üzere'' hazırlandığını belirterek, prosedürün Dışişleri Bakanlığı tarafından takip edildiğini bildirdi.
Tezkereye ilk olarak, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında Başbakanlık Resmi Konutu'nda yapılan geniş katılımlı değerlendirme toplantısına katılan bakanların imza attığı öğrenilirken, tüm imzaların sabah saatlerine kadar tamamlanacağı kaydedildi.
TEZKERE SUNULDU
Suriye konusunda, TSK'nın yabancı ülkelere gönderilmesi ve görevlendirilmesi de dahil Hükümete 1 yıl süreyle yetki verilmesini öngören Başbakanlık Tezkeresi, TBMM Başkanlığı'na sunuldu.Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla TBMM Başkanlığı'na gönderilen tezkerede, şunlar kaydedildi:
Ayda 1100 TL'ye 100 bin TL Konut Kredisi. Hemen Başvur!
İngilizce'de büyük devrim! Ana diliniz gibi ingilizce konuşturuyoruz. Nasıl mı? Tıklayın.
''Suriye'de devam etmekte olan krizin bölgesel istikrar ve güvenliğe olduğu kadar, ulusal güvenliğimize menfi etkisi giderek artan şekilde görülmektedir.
Suriye Arap Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetlerince yürütülen askeri harekatlar kapsamında, 20 Eylül 2012 tarihinden itibaren ülkemiz topraklarına da saldırgan eylemler yönelmiş ve müteaddit uyarılarımıza ve diplomatik girişimlerimize rağmen bu eylemler devam etmiştir. Ülkemiz topraklarına yönelik söz konusu saldırgan eylemler silahlı saldın eşiğindedir.
Bu durum, ulusal güvenliğimize ciddi tehdit ve riskler oluşturan bir aşamaya ulaşmıştır. Bu itibarla, ülkemize yönelebilecek ilave risk ve tehditlere karşı zamanında ve süratle hareket etmek ve gerekli tedbirleri almak ihtiyacı hasıl olmuştur. Bu çerçevede, hudut, şümul, miktar ve zamanı Hükümetçe takdir ve tespit edilmek kaydıyla, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yabancı ülkelere gönderilmesi ve görevlendirilmesi ile bununla ilgili gerekli düzenlemelerin Hükümet tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için bir yıl süreyle izin verilmesini Anayasanın 92. maddesi uyarınca arz ederim.''
http://www.ensonhaber.com/tbmmde-suriye-icin-tezkere-toplantisi-2012-10-04.html
-
NATO'dan Akçakale saldırısı açıklaması
NATO: Gelişmeleri takip ediyoruz. Konu gündemimizde..
03.10.2012 - 19:57
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh8260_10.jpg)
NATO Sözcüsü Oana Lungescu, Alçakale'ye top mermisi düşmesiyle ilgili ''NATO durumu yakından ve derin endişeyle izliyor. NATO'nun güneydoğu sınırındaki gelişmeler aktif gündemimizde'' dedi.
Lungescu, NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen'in Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'yla telefonla görüştüğünü, ölü ve yaralıların ailelerine ve Türk halkına başsağlığı ve dayanışma duygularını ilettiğini anlattı.
Lungescu, Türkiye'nin Suriye sınırında yaşanan olayları yakından ve derin endişeyle takip ettiklerini belirterek, ''NATO'nun güneydoğu sınırındaki gelişmeler aktif gündemimizde'' ifadesini kullandı.
http://www.ensonhaber.com/natodan-akcakale-saldirisi-aciklamsi-2012-10-03.html
-
NATO'nun Türkiye'ye destek mesajının şifreleri
Akçakale olayı sonrası NATO, 5. maddeyi değil 4. maddeyi gündemine aldı. Ancak verilen mesaj tersini ifade eidyor.
04.10.2012 - 01:00
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh8230_7.jpg)
Suriyer'den Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesine düşen top mermileri nedeniyle 5 vatandaşımız hayatınız kaybetmiş, 10 vatandaşımız da yaralanmıştı.
Olayın ardından Türkiye, angajman kuralları çerçevesinde Suriye'deki belirli hedefleri vurmuştu.
Gelişmeler sonrası NATO büyükelçiler seviyesinde toplanmış, Türkiye'ye her türlü desteğin verileceği belirtilmişti. Buna rağmen, askeri operasyonu içeren 5. madde yerine 4. madde gündeme alındı.
Ayda 1100 TL'ye 100 bin TL Konut Kredisi. Hemen Başvur!
İngilizce'de büyük devrim! Ana diliniz gibi ingilizce konuşturuyoruz. Nasıl mı? Tıklayın.
NATO'nun gündeminde olmayan 5. Madde, operasyonel bir nitelik taşıyor. Bir üye ülkeye yapılan saldırı, bütün ülkelere yapılmış bir saldırı olarak kabul ediliyor.
İŞTE 5. MADDENİN İÇERİĞİ
"Taraflar, Kuzey Amerika'da veya Avrupa'da içlerinden bir veya daha çoğuna yöneltilecek silahlı bir saldırının hepsine yöneltilmiş bir saldırı olarak değerlendirileceği ve eğer böyle bir saldırı olursa BM Yasası'nın 51'inci Maddesinde tanınan bireysel ya da toplu öz savunma hakkını kullanarak, Kuzey Atlantik bölgesinde güvenliği sağlamak ve korumak için bireysel olarak ve diğerleri ile birlikte, silahlı kuvvet kullanımı da dahil olmak üzere gerekli görülen eylemlerde bulunarak saldırıya uğrayan taraf ya da taraflara yardımcı olacakları konusunda anlaşmışlardır.
Böylesi herhangi bir saldırı ve bunun sonucu olarak alınan bütün önlemler derhal Güvenlik Konseyi'ne bildirilecektir. Güvenlik Konseyi, uluslararası barış ve güvenliği sağlamak ve korumak için gerekli önlemleri aldığı zaman, bu önlemlere son verilecektir."
http://www.ensonhaber.com/natonun-turkiyeye-destek-mesajinin-sifreleri-2012-10-04.html
-
Flaş! NATO'dan Şam'a uyarı
Türkiye'nin istediği metni kabul eden NATO'dan Şam'a uyarı çıktı!
03 Ekim 2012 Çarşamba, 23:56:40
NATO Türkiye'nin istediği metni kabul etti
Suriye'den atılan top mermisinin Akçakale'ye düşmesinin ardından Türkiye'nin çağrısı üzerine olağanüstü toplanan NATO Konseyi, saldırıyı kınadı. Türkiye'nin yanında yer alacağını belirten NATO, Suriye rejimini uluslararası hukuku bir kez daha ihlal etmemesi için uyardı.
NATO Konseyi Büyükelçiler toplantısının ardından yapılan açıklamada, Suriye'den atılan bir top mermisinin Akçakale'ye düşmesi ve üçü çocuk 5 kişinin yaşamını yitirmesinin ardından iki ülke arasında tırmanan gerilimi tartışmak üzere büyükelçiler düzeyinde olağanüstü toplanıldığı hatırlatıldı.
Yaklaşık bir saat süren toplantının ardından saldırının şiddetle kınandığı belirtildi.
26 Haziran 2012'de de açıkladığı üzere Suriye'deki gelişmeleri yakından takip ettiğini tekrarlayan NATO açıklamasında, şu ifadelere yer verdi:
''Suriye rejiminin açıkça uluslararası hukukun ihlali ve müttefiklerinden birinin güvenliğine tehlike oluşturacak şekilde NATO'nun güneydoğu sınırına yaptığı saldırı üzerine NATO Kuzey Atlantik Konseyi, Washington Anlaşması'nın 4. Maddesi çerçevesinde toplanmış ve Suriye rejimi güçleri tarafından Türkiye'nin iki ülke sınır bölgesine yakın yerleri sık sık top ateşine tutmasını tartışmıştır.
3 Ekim 2012'de düzenlenen ve 5 Türk vatandaşının ölümüne, 9'unun da yaralanmasına neden olan topçu ateşi, müttefikler için büyük bir endişe kaynağı olmuş ve şiddetle kınanmıştır.
Washington Anlaşması'ndan kaynaklanan güvenlik ve dayanışmanın bölünmezliği çerçevesinde Türkiye'nin yanında yer alan İttifak, müttefikine karşı bu tür saldırgan eylemlerin derhal sona erdirilmesini talep etmekte ve Suriye rejimini uluslararası hukuku bir kez daha ihlal etmemesi konusunda uyarmaktadır.''
NATO'yu kuran 1949 tarihli Washington Antlaşması'nın 4'üncü maddesi, üye ülkelerden herhangi birinin toprak bütünlüğü, siyasi bağımsızlığı ya da güvenliğinin tehdit edildiği görüşüne sahip olması halinde tüm üyelerin birlikte istişare yapmasını öngörüyor.
AA
http://www.haberturk.com/dunya/haber/782140-flas-natodan-sama-uyari
-
Muhalifler: 20 Suriyeli asker öldü
Hürriyet Planet
4 Ekim 2012
Çok sayıda Suriyeli asker öldü
Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesine dün Suriye tarafından düşen top mermisi nedeniyle beş kişinin hayatını kaybetmesinin ardından Türk ordusu Suriye hedeflerini vuruyor. Türkiye'nin gece boyunca T-155 fırtına obüsleriyle gerçekleştirdiği top ateşinde çok sayıda Suriyeli askerin öldüğü iddia edildi. Hürriyet Dünyası'ndan Faruk Balıkçı Suriye'den son gelişmeleri sıcağı sıcağına aktarıyor.
10.15 Faruk Balıkçı Suriye'den aktarıyor: Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesi gümrük kapısının karşısında bulunan Suriye’ye ait Akçakale Gümrük Kapısı’nı elinde bulunduran Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) birlikleriyle görüştük. Esad ordusunun ÖSO’nun elinde bulunan gümrük kapısını havan topları ve toplarla bombalaması sonucu gümrüğün büyük bir bölümünün tahrip olduğu görüldü.
Gümrüğe yerleşen ÖSO’ya ait 100 asker bulunurken, ÖSO komutanı Nevruz Muhammed, Türkiye’ye 17 km uzaklıktaki Esad ordusunun elinde bulunan Resmilkade’den atılan 130 mm’lik top ile 5 Türk vatandaşının ölümünden üzüntü duyduklarını ve buna misilleme olarak kendilerinin de Suriye ordusuna saldırdıklarını 20 Suriye askerinin öldürüldüğünü 70’inin yaralandığını ileri sürdü.
Komutan Muhammed Türkiye’ye düşen topla ilgili iddiaları da kendi ellerinde 130 mm’lik top bulunmadığını belirterek yalanlarken ve Suriye ordusunun maksatlı olarak Türkiye’yi hedef aldığını söyledi. Türkiye sınırına yakın Calablos, Aynelarab, Hafze, Meskene, Telabiye, Surk, Rif, Ribirniç yerleşim yerlerinin ellerinde bulunduğunu belirten ÖSO üyeleri en büyük çatışmanın halen Rakka’ya bağlı Tapka ilçesinde yaşandığını bu kentin yarısının Suriyue ordusunun yarısının ise ÖSO’nun elinde bulunduğunu söylediler.
Hükümetin Suriye’ye sınır ötesi operasyon yapabilmek için Meclis’e gönderdiği tezkere hakkında ne düşünüyorsunuz?
T-155 FIRTINA OBÜSLERİ
Türk savaş uçaklarının Suriye’de belirlediği hedefler T-155 Fırtına obüsleri ile vuruldu. T-155 Fırtına obüsleri 8 ila 25 kilometre arasında değişen menzilde etkili olup, hedefleri yüksek hassasiyetle vurabiliyor. Tank üzerine yerleştirilen ve kundağı motorlu obüs olarak adlandırılan sistemlerden Kara Kuvvetleri'nde 150 adet bulunuyor.
09.40 Akçakale'de bulunan 2'nci Ordu Komutanı Orgeneral Galip Mendi, "Hepimizin başı sağolsun" dedi. Mendi, Türk ordusunun top atışları sonucu bazı Suriye askerlerinin öldüğü yönündeki bir soruya ise, "Bir şey söyleyemeyeceğim" diye cevap verdi.
08.50 Anadolu Ajansı, Akçakale olayından sonra angajman kuralları doğrultusunda sabahın erken saatlerinden itibaren ilçeden Suriye'deki askeri hedeflere top atışı yapıldığını bildirdi. Akçakale Hudut Taburu 5'inci Bölük'ten gece 01.30 sularına kadar aralıklarla Suriye'deki askeri hedeflere top atışı gerçekleştirildiğini belirten Anadolu Ajansı'nın haberine göre, sabahın erken saatlerinde de aynı bölgeden Suriye'deki askeri hedeflere üç kez atış yapıldığı duyuldu.
08.40 Muhaliflere yakınlığıyla bilinen İnsan Hakları Gözlemevi, Suriye ordusuna ait karakoldaki çok sayıda askerin hayatını kaybettiğini iddia etti. AFP'ye konuşan bir güvenlik kaynağı, Türkiye'den yapılan top ateşinin bu sabah saat 06.00 itibarıyla tekrar başladığını söyledi.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/21619827.asp
-
Rusya'dan ilk Akçakale açıklaması
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh1806_7.jpg)
5 sivilin can verdiği Akçakale saldırısı sonrası Rusya'dan ilk açıklama geldi..
04.10.2012 - 11:01
Suriye'nin, Şanlıurfa'nın Akçakale İlçesi'nde sivillleri hedef alan saldırısı sonrası yabancı ülkelerden açıklamalar gelmeye devam ediyor. Son olarak Rus Dışişleri Bakanı Lavrov bir açıklama yaptı. Lavrov, "Suriye'nin kaza olduğunu söylemesi önemli" diye konuştu..
"SÖZ VERİYORUZ, BİR DAHA OLMAYACAK"
Suriye, üzüntü açıklaması sonrası sessizliğini korurken, Rusya üzerinden mesajlar vermeye başladı. Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Suriye'nin Akçakale'deki benzeri bir olayın yaşanmayacağına dair söz verdiğini kaydetti.
Öte yandan İngiltere ve Almanya da Akçakale olayıyla ilgili açıklamalar yaptı. Her iki ülke de Türkiye'nin tepkisini haklı bulurken, olayın tırmandırılmaması gerektiği vurgulandı.
http://www.ensonhaber.com/rusyadan-ilk-akcakale-aciklamasi-2012-10-04.html
-
Suriye'yi Türk ''Fırtına''sı vurdu
04 Ekim 2012 Perşembe, 11:58:44
Türkiye'nin kendi ürettiği Fırtına obüsleri, F-16 savaş uçaklarından sonra hedefleri vurmada Türk ordusunun en etkili silahlarının başında geliyor.
Suriye'deki hedefleri vuran Fırtına obüsleri, F-16 savaş uçaklarından sonra Türk ordusunun en etkili silahlarının başında geliyor.
Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesine dün Suriye tarafından düşen top mermisinin ardından Türk ordusu, yeni angajman kuralları doğrultusunda Suriye'deki hedefleri, tamamı yerli üretim Fırtına obüsleriyle vurdu.
Türkiye'nin kendi ürettiği ilk topçu sistemi olan T-155 Fırtına obüsü, F-16 savaş uçaklarından sonra en etkili silahların başında geliyor. Gelişmiş süspansiyon sistemi sayesinde engebeli arazi dahil her türlü arazide rahatça manevra yapabilen Fırtına, hareket halindeyken 30 saniye içinde atış görevine hazır olabiliyor. 1 dakika içinde 6 top atışı gerçekleştirebilen Fırtına, atış görevinin tamamlanmasının ardından 30 saniye içinde mevzi değiştirebiliyor ve böylece düşmanın karşı ateşine maruz kalma riskini minimum düzeye indiriyor.
Fırtına'nın ASELSAN tarafından geliştirilen özgün atış kontrol sisteminin en önemli özelliği, 8-25 kilometre arası mesafelere yapılan atışlarda farklı namlu açılarından ardarda atılan üç merminin, hedefe aynı anda ulaşması ile üç obüsün atış gücünü tek başına karşılayabilmesi.
Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu'nun Kırıkkale'deki Ağır Silah ve Çelik Fabrikası'nda üretilen Fırtına'da, NATO standardı her cins 155 milimetre obüs mühimmatı kullanılabiliyor.
Obüsün gövde, kule tasarımları ve analizleri modern tasarım programları kullanılarak tamamen bilgisayar ortamında yapıldı.
İLK FIRTINA 1997'DE ÜRETİLDİ
Türk topçusunun taktik, teknik kulanım konsepti ile geleceğin muharebe sahası ateş destek ihtiyaçları dikkate alınarak 1995 yılında T-155 Fırtına Modern Obüs Geliştirme Programına başlandı. Azami menzili 30 kilometre olan ilk prototip 1997 yılında üretildi, ancak daha uzun menzil ihtiyacı neticesinde yeni obüsün 155/52 kalibre silah sistemine sahip olması kararlaştırıldı. Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın ihtiyacına yönelik olarak 40 kilometre menzilli, 155 milimetre 52 kalibre silah sistemine sahip ikinci prototip obüsün üretimine 2000 yılında başlandı.
http://ekonomi.haberturk.com/teknoloji/haber/782338-suriyeyi-turk-firtinasi-vurdu
-
Dünya görmüştür artık Türk'ün FIRTINASINI. : 8)
-
Habercilern çok bildiklerini sanıp hiçbirşey bilmediklerinin bir kanıtı daha.
F-16'dan sonra hedefleri vurmada en etkili silah!! ( Hadi bea :o :o)
Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu'nun Kırıkkale'deki Ağır Silah ve Çelik Fabrikası'nda üretilen Fırtına'da... (Benim Arifiye'de üretilirken gördüğüm herhalde fırtına değil rüzgar, sabah yeli falandı. ::) ::) )
Haberciler; siz bu işi öğrenene kadar herhalde kıyamet kopar. ;D ;D
-
İşte ölen Suriyeli asker sayısı
El- Cezire Televizyonu'ndan FLAŞ iddia...
Suriye bombası Şanlıurfa'ya düştü!
Top atışları Akçakale'den duyuldu Sorel Dağıstanlı Akçakale'den son durumu bildiriyor...
Suriye basınında yer alan haberlere göre, "Türkiye misilleme olarak İdlib'deki askeri hedefleri vurdu" ifadeleri yer aldı. El- Cezire Televizyonu'nun Suriye yerel kaynaklarına dayandırarak yayınladığı haberinde Türk ordusunun misillemesinde 34 Suriyeli askerin öldürüldüğünü duyurdu.
3 obüs ile 1 uçaksavar sevk edildi
Türkiye'nin misilleme olarak yaptığı top atışları, saat 06.45'te yeniden başladı. Akçakale ilçesi girişinde bulunan ve geçen hafta 3 obüs ile 1 uçaksavarın sevk edildiği askeri bir birlikten peş peşe 3 top atışı yapıldı. Akçakale'den yapılan top atışlarının Suriye'nin Telabyad ilçesinin Türkiye sınırına 14 kilometre uzaklıktaki Ayn El Arus bölgesine konuşlanan Esad'a bağlı ordu birliklerini hedef aldığı ileri sürüldü.
http://www.haberturk.com/gundem/haber/782370-iste-olen-suriyeli-asker-sayisi
-
Erdoğan'dan CHP'ye çok sert Suriye tepkisi
Kılıçdaroğlu + Muharrem İnce'ye Suriye tepkisi. Benim 5 vatandaşım şehit olacak barış diyeceksiniz? NE BARIŞI BE!..
05.10.2012 - 15:28
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh2575_2.jpg)
Başbakan Erdoğan İstanbul'da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın düzenlendiği dönüşüm projesi kapsamındaki yıkım töreninde konuştu.
Suriye'nin Akçakale'deki top mermili saldırısını hatırlatan Başbakan Erdoğan, ana muhalefet partisi CHP'ye çok sert çıktı. Kılıçdaroğlu'nu baasçı olmakla suçlayan Erdoğan CHP'li Muharrem İnce'ye de cevap verdi.
İşte Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın o açıklamaları
Öncelikle Antalya'da şehit edilen 3 polis memurumuza Allah'tan rahmet diliyorum. Milletimizin başı sağolsun. Akçakale'de Suriye tarafından atılan top mermileriyle hünharca şehit edilen 2 anne ve 3 yavrusuna cenabı allah'tan bir kez daha rahmet diliyorum. Milletimizin başı sağolsun.
SURİYE'Yİ DEFALARCA UYARDIK
Saldırıya derhal misliyle karşılık verdik. BM ve NATO başta olmak üzere ilgili mekanizmanaları harekete geçirerek haklılığımızı bütün dünyaya anlattık ve tescil ettirdik. Suriye'ye gerekli uyarılarımızı yapmıştık. Burada boş araziye düştü uyardık. Angajman kurallarını hatırlattık. Uyardık, 4.5.6 oldu. Ama bu defa artık burası notayla geçiştirilecek iş değildi. Bu defa onların da canlarını yakacak şekilde misliyle cevap verdik.
Erdoğan'dan Muharrem İnce ve Kılıçdaroğlu'na yanıt
YURTTA SULH CİHANDA SULH SULHÜN OLDUĞU YERDE OLUR
Suriye'nin topraklarımıza atılan toplar sebebiyle karşılıksız bırakmadık. Biz asla savaş meraklısı değiliz ancak savaştan da uzak değiliz. Bu millet yeri gelmiş kıtalar arası savaşları görerek savaşarak bugünlere gelmiştir. Birileri bize yurtta sulh cihanda sulh diyor. Yurtta Sulh Cihan'da sulh sulhun egemen olduğu yerde olur. Bizim canımıza bastığınızda sulh diyemeyiz. Yeri geldiğince cenk barışın anahtarı olur. Ana muhalefet lideri baasçı. Beşar'ın yanında çadırını Esad'ın yanına kurmuş durumdadır. Tezkereye hayır diyenler tarihe bunun hesabını veremeyecek. Benim vatandaşım şehit olacak barış diyeceksiniz. Ne barışı. Bakanların çocukları mı savaşa gidiyor diyor. Biz şu anda arazideyiz. Başta ben olmak üzere oraya gideriz. Avami ifadelerle AK Parti iktidarını test etmeye CHP'nin gücü yetmez.
Bölgemizde barışın hakim olmasını temel politika olarak kabul etmiş bir ülkeyiz. Suriye'de tek bir kardeşim zulme uğramasın diyoruz. Ama Suriye rejimi bizim vatandaşlarımızı kast eden bu saldırılarıyı yaparsa biz sesimizi çıkartırız. Esad rejimi karşısında Suriye hlakının yanında olmayı ahlaki olarak kabul ediyoruz.
CHP'NİN ELİNE DİZİNE DURSUN
CHP diline dolamış siz bunları boğazda ağırladınız. Eline dizine dursun. Ben böyle bir şey yaptırmadım. Bodrum'da kendisiyle tatil yapmadım. Orada tatil yaptılar. Yalan bunların ciğerlerine işlemiş. Zihniyeti bu mesele cibiliyet meselesi. Dürüst davranma diye bir şey yok. PKK terör örgütünü Filistinli direnişçilerle eşgören bir partiyi benim milletim gerekli tepkiyi sandıkta gösterecektir.
Bu parti ülkesine saldıran ülkenin yanında yer alıyor. Milletçe tavır ortaya koyalım dedik. Biz bu CHP zihniyetini Hatay'da gördük. maalesef belli bir mezhebe ait olanlarla toplantı yaptı. Esed de Türk halkı bizim yanımızda dedi. Bu tablo karşısında üzülmemek elde değil. Üzüntüm bu CHP'ye oy verenler adına. Üzüntüm bu BDP'ye oy veren Kürt kardeşlerim adına. türkiye milli birlik ve beraberlik sergilenmesi gereken bir günde bu siyaset anlayışını hak etmiyor.
MHP'YE TEŞEKKÜR EDİYORUM
Birinde bölücü terör örgütü muhabbeti birinde Esed muhabbeti. Bunlar ülkelerinin milli çıkarlarını ulusal onurunu değel saldırgan ülkelerin avukatlığına soyunarak tarihe geçtiler. Oybirliğiyle çıkması gereken tezkere oy çokluğuyla geçti. MHP'ye bu desteğinden dolayı teşekkür ediyorum. CHP'nin tavrı bir siyasi garebet örneğidir.
Türkiye'nin güçlenmesi kalkınması için dış politikada ekonomide alt yapıda ve diğer konularda programımızı uygulamayı sürdüreceğiz.
Türkiye'nin sınırlarını sabrını ölçmeye kalkmayın. Türkiye bu badirenin altından kalkar ama siz büyük bedel ödersiniz.
Biz bir yandan Suriye meselesi başta olmak üzere dış meselelerle ilgilenirken terör meselesiyle de uğraşıyoruz.
http://www.ensonhaber.com/erdoganin-kentsel-donusum-toreni-konusmasi-2012-10-05.html
-
Sayın başbakan, bizim terör yüzünden senelerdir vatandaşlarımız şehit oluyorken, şu barıştan bahseden Barzanı denilen şahsiyeti "Türkiye seninle gurur duyuyor" tezahüratlarıyla dinleyeceğinize "Benim vatandaşım şehit olacak barış diyeceksiniz. Ne barışı be!" deseydiniz ya.
Bu ülkede senelerdir kan döken terör örgütünün kamplarının büyük bölümü Kuzey Irak'dayken ve oradaki yönetim orada yaşayan Türkmen kardeşlerimize insanlık dışı davranışlar sergiliyorken Suriye ile savaş diyorsunuz. Ne savaşı be!
-
Sayın başbakan, bizim terör yüzünden senelerdir vatandaşlarımız şehit oluyorken, şu barıştan bahseden Barzanı denilen şahsiyeti "Türkiye seninle gurur duyuyor" tezahüratlarıyla dinleyeceğinize "Benim vatandaşım şehit olacak barış diyeceksiniz. Ne barışı be!" deseydiniz ya.
Bu ülkede senelerdir kan döken terör örgütünün kamplarının büyük bölümü Kuzey Irak'dayken ve oradaki yönetim orada yaşayan Türkmen kardeşlerimize insanlık dışı davranışlar sergiliyorken Suriye ile savaş diyorsunuz. Ne savaşı be!
Operasyonlar devam ediyor aralıksız üstelik Barzani birkaç defa bdplileri Türkiyeden ayrılamazsınız bunu unutun diye uyardı çünkü aynı yargı ABD tarafından Barzaniye iletildi.Barzani gelip orada konuşturulursa baskı altına alınmış olur ve onun söylediklerini dinleyen bdpliler ile aralarına soğukluk girer yani siyaset budur sonuç bdp duruldu dikkat ederseniz .
-
Operasyonlar devam ediyor aralıksız üstelik Barzani birkaç defa bdplileri Türkiyeden ayrılamazsınız bunu unutun diye uyardı çünkü aynı yargı ABD tarafından Barzaniye iletildi.Barzani gelip orada konuşturulursa baskı altına alınmış olur ve onun söylediklerini dinleyen bdpliler ile aralarına soğukluk girer yani siyaset budur sonuç bdp duruldu dikkat ederseniz .
Operasyonlar devam etse ne olur. Kaynağı kurutulmadıktan sonra. Kaynağı nerede? Kuzey Irak'ta değil mi? Barzaninin kontrolündeki bölgede değil mi? Burada onca insanı öldüren teröristler Barzaninin kontrolünde olan bölgede eğitiliyor. Buna hükümet ses çıkarmıyor. Çıkartamaz da. Çünkü hükümetin yandaşı olan pek çok iş adamının orada yatırımı var. İşin aslı bu. Meydanlarda savaş çığlıkları atanlar ceplerini doldururken, o savaşlarda onların evlatları değil, garibanın evladı şehit olacak her zaman olduğu gibi.
-
Operasyonlar devam ediyor aralıksız üstelik Barzani birkaç defa bdplileri Türkiyeden ayrılamazsınız bunu unutun diye uyardı çünkü aynı yargı ABD tarafından Barzaniye iletildi.Barzani gelip orada konuşturulursa baskı altına alınmış olur ve onun söylediklerini dinleyen bdpliler ile aralarına soğukluk girer yani siyaset budur sonuç bdp duruldu dikkat ederseniz .
Operasyonlar devam etse ne olur. Kaynağı kurutulmadıktan sonra. Kaynağı nerede? Kuzey Irak'ta değil mi? Barzaninin kontrolündeki bölgede değil mi? Burada onca insanı öldüren teröristler Barzaninin kontrolünde olan bölgede eğitiliyor. Buna hükümet ses çıkarmıyor. Çıkartamaz da. Çünkü hükümetin yandaşı olan pek çok iş adamının orada yatırımı var. İşin aslı bu. Meydanlarda savaş çığlıkları atanlar ceplerini doldururken, o savaşlarda onların evlatları değil, garibanın evladı şehit olacak her zaman olduğu gibi.
+1
-
hükümet kürtlerden korkuyo çünki türkiyede kürt istilası var türkler en fazla 2 çocuk yaparken kürtler en az 5-6,
-
hükümet kürtlerden korkuyo çünki türkiyede kürt istilası var türkler en fazla 2 çocuk yaparken kürtler en az 5-6,
Nüfus artışı kırsalda olur.Ülkenin nüfusunu kırsal kesim artırır ve eskisi gibi bahsettiğiniz vatandaşlar 5-6 çocuk yapmıyor...
-
Operasyonlar devam ediyor aralıksız üstelik Barzani birkaç defa bdplileri Türkiyeden ayrılamazsınız bunu unutun diye uyardı çünkü aynı yargı ABD tarafından Barzaniye iletildi.Barzani gelip orada konuşturulursa baskı altına alınmış olur ve onun söylediklerini dinleyen bdpliler ile aralarına soğukluk girer yani siyaset budur sonuç bdp duruldu dikkat ederseniz .
Operasyonlar devam etse ne olur. Kaynağı kurutulmadıktan sonra. Kaynağı nerede? Kuzey Irak'ta değil mi? Barzaninin kontrolündeki bölgede değil mi? Burada onca insanı öldüren teröristler Barzaninin kontrolünde olan bölgede eğitiliyor. Buna hükümet ses çıkarmıyor.
Hükümet zenginleri çok mu seviyor finanstan yüklü vergi alacaklar bu paradan para kazanıp kimseye hayırı olmayanlardan... İran , Suriye , Rum kesimi , Yunanistan , İsrail , Ermenistan hepsinde kamp var veya eğitim alıyorlar size göre bu ülkelere savaş ilan etmeliyiz he ABD ile Rusya da var ... Başbakan ın söylediği gibi ilk önce yurt içindeki Kandilcikleri temizlemek gerekiyor.
-
Hükümet zenginleri çok mu seviyor finanstan yüklü vergi alacaklar bu paradan para kazanıp kimseye hayırı olmayanlardan... İran , Suriye , Rum kesimi , Yunanistan , İsrail , Ermenistan hepsinde kamp var veya eğitim alıyorlar size göre bu ülkelere savaş ilan etmeliyiz he ABD ile Rusya da var ... Başbakan ın söylediği gibi ilk önce yurt içindeki Kandilcikleri temizlemek gerekiyor.
Diğer ülkelerde kamplar Kuzey Irak'dakilerin yanında devede kulak gibi kalıyor. Herhalde bilgin yok bu konuda. Yurt içinde kandilcik falan yok. Teröristlerin çok büyük bir bölümü Kuzey Irak'daki kamplarda eğitilip Türkiye'ye gönderiliyor. Oradaki kampları sonsuza dek yok etmeden yurt içinde istediğiniz kadar temizlik yapın fayda etmez. Terörün sakalını kesmek onu öldürmez, kafasını kesmek gerekir. Kafası da Kuzey Irak'da Esad'ın yanıbaşında değil, Türkiye'nin gurur duyduğunu söyeleynelerin alkışladığı Barzaninin himayesinde.
Hükümet zenginlerden işine geleni seviyor, yandaşı olmayanı sevmiyor. Yandaşı olanlar da her ne hikmetse eskiden zengin değillerken şimdi milyonlarla oynuyorlar. Neredeyse hepsi gemicik sahibi. DÜrüst olalım. Hükümet yüklü vergi alacak diye biz terörün kafasını koparmayalım da aldığı verginin kat kat fazlasını terörle mücadeleye harcayalım öyle mi?
-
hükümet kürtlerden korkuyo çünki türkiyede kürt istilası var türkler en fazla 2 çocuk yaparken kürtler en az 5-6,
Nüfus artışı kırsalda olur.Ülkenin nüfusunu kırsal kesim artırır ve eskisi gibi bahsettiğiniz vatandaşlar 5-6 çocuk yapmıyor...
tüik sayfasından illerin nüfus artışlarına bakmanı tavsiye ederim,
-
Operasyonlar devam ediyor aralıksız üstelik Barzani birkaç defa bdplileri Türkiyeden ayrılamazsınız bunu unutun diye uyardı çünkü aynı yargı ABD tarafından Barzaniye iletildi.Barzani gelip orada konuşturulursa baskı altına alınmış olur ve onun söylediklerini dinleyen bdpliler ile aralarına soğukluk girer yani siyaset budur sonuç bdp duruldu dikkat ederseniz .
Operasyonlar devam etse ne olur. Kaynağı kurutulmadıktan sonra. Kaynağı nerede? Kuzey Irak'ta değil mi? Barzaninin kontrolündeki bölgede değil mi? Burada onca insanı öldüren teröristler Barzaninin kontrolünde olan bölgede eğitiliyor. Buna hükümet ses çıkarmıyor.
Hükümet zenginleri çok mu seviyor finanstan yüklü vergi alacaklar bu paradan para kazanıp kimseye hayırı olmayanlardan... İran , Suriye , Rum kesimi , Yunanistan , İsrail , Ermenistan hepsinde kamp var veya eğitim alıyorlar size göre bu ülkelere savaş ilan etmeliyiz he ABD ile Rusya da var ... Başbakan ın söylediği gibi ilk önce yurt içindeki Kandilcikleri temizlemek gerekiyor.
yurt içinde istersen 10bin terörist öldür kandil temizlenmden bu pkk bitmezz.
-
hükümet kürtlerden korkuyo çünki türkiyede kürt istilası var türkler en fazla 2 çocuk yaparken kürtler en az 5-6,
Nüfus artışı kırsalda olur.Ülkenin nüfusunu kırsal kesim artırır ve eskisi gibi bahsettiğiniz vatandaşlar 5-6 çocuk yapmıyor...
tüik sayfasından illerin nüfus artışlarına bakmanı tavsiye ederim,
Link verebilir misin nüfusla ilgili?
-
Hükümet zenginleri çok mu seviyor finanstan yüklü vergi alacaklar bu paradan para kazanıp kimseye hayırı olmayanlardan... İran , Suriye , Rum kesimi , Yunanistan , İsrail , Ermenistan hepsinde kamp var veya eğitim alıyorlar size göre bu ülkelere savaş ilan etmeliyiz he ABD ile Rusya da var ... Başbakan ın söylediği gibi ilk önce yurt içindeki Kandilcikleri temizlemek gerekiyor.
Diğer ülkelerde kamplar Kuzey Irak'dakilerin yanında devede kulak gibi kalıyor. Herhalde bilgin yok bu konuda. Yurt içinde kandilcik falan yok. Teröristlerin çok büyük bir bölümü Kuzey Irak'daki kamplarda eğitilip Türkiye'ye gönderiliyor. Oradaki kampları sonsuza dek yok etmeden yurt içinde istediğiniz kadar temizlik yapın fayda etmez. Terörün sakalını kesmek onu öldürmez, kafasını kesmek gerekir. Kafası da Kuzey Irak'da Esad'ın yanıbaşında değil, Türkiye'nin gurur duyduğunu söyeleynelerin alkışladığı Barzaninin himayesinde.
Hükümet zenginlerden işine geleni seviyor, yandaşı olmayanı sevmiyor. Yandaşı olanlar da her ne hikmetse eskiden zengin değillerken şimdi milyonlarla oynuyorlar. Neredeyse hepsi gemicik sahibi. DÜrüst olalım. Hükümet yüklü vergi alacak diye biz terörün kafasını koparmayalım da aldığı verginin kat kat fazlasını terörle mücadeleye harcayalım öyle mi?
Tunceli ile Kandil in ne alakası var orası Şemdinli değil sınırın kilometrelerce içerisinde burada karakola saldıranlar sınırdan dışarıya mı kaçıyor yoksa Kandilciklere mi gidiyorlar?
-
Tunceli ile Kandil in ne alakası var orası Şemdinli değil sınırın kilometrelerce içerisinde burada karakola saldıranlar sınırdan dışarıya mı kaçıyor yoksa Kandilciklere mi gidiyorlar?
HErhalde anlaşılmayacak bir şekilde söylemiyorum. Anlamak için dahi olmaya gerek yok. O karakollara saldıranlar kandilciklerde eğitim görmüyorlar. Kuzey Irak'daki kamplarda eğitim görüyorlar. Sakal ve kafa ilişkisi. 66 aylıklar bile anladı!
-
Tunceli ile Kandil in ne alakası var orası Şemdinli değil sınırın kilometrelerce içerisinde burada karakola saldıranlar sınırdan dışarıya mı kaçıyor yoksa Kandilciklere mi gidiyorlar?
HErhalde anlaşılmayacak bir şekilde söylemiyorum. Anlamak için dahi olmaya gerek yok. O karakollara saldıranlar kandilciklerde eğitim görmüyorlar. Kuzey Irak'daki kamplarda eğitim görüyorlar. Sakal ve kafa ilişkisi. 66 aylıklar bile anladı!
İlk olarak kandilcikleri temizlemek lazım eğer kandilcikler temizlenmezse Büyük kandilde kafa tutar Barzani de kafa tutar ne demişler önce kendi kapının önünü süpür.
-
Tunceli ile Kandil in ne alakası var orası Şemdinli değil sınırın kilometrelerce içerisinde burada karakola saldıranlar sınırdan dışarıya mı kaçıyor yoksa Kandilciklere mi gidiyorlar?
HErhalde anlaşılmayacak bir şekilde söylemiyorum. Anlamak için dahi olmaya gerek yok. O karakollara saldıranlar kandilciklerde eğitim görmüyorlar. Kuzey Irak'daki kamplarda eğitim görüyorlar. Sakal ve kafa ilişkisi. 66 aylıklar bile anladı!
İlk olarak kandilcikleri temizlemek lazım eğer kandilcikler temizlenmezse Büyük kandilde kafa tutar Barzani de kafa tutar ne demişler önce kendi kapının önünü süpür.
Senelerdir o kandilcikleri temizlemeye çalıştığımız için hiç bir şey değişmedi. Kafa tutanın kafasını kopar bak, ortada kandil mi kalıyor, kandilcik mi? Boşa akan suyu kurtarmak için kovalara dordurmak çare değil. Ana vanayı kapatmak gerek.
-
Org. Necdet Özel Akçakale'de Suriye'ye mesaj
DHA - A.A
10 Ekim 2012
(http://www.hurriyet.com.tr/_np/2444/18102444.jpg)
''Daha şiddetlisini yaparız''
Sınır bölgelerinde incelemelerini sürdüren Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özel, bugün sabah erken saatlerde Akçakale'ye gitti. Org. Özel ziyaretinde vatandaşlarla kucaklaşırken yumruğunu havaya kaldırarak, "Buradayız, dimdik ayaktayız. Yapılan saldırılara karşılık verdik, devam ederse daha şiddetlisini yapacağız” dedi. Özel'in ziyaretinin ne anlama geldiğini ise Hürriyet Yazarı Sedat Ergin yorumladı.
Genelkurmay Başkanı Özel, Suriye tarafından atılan topların isabet ettiği sınır hattında da incelemede bulunup askeri yetkililerden bilgi aldı.Özel, o sırada sınır hattında toplanan ve sevgi gösterisinde bulunan vatandaşlarla tek tek tokalaştı. Özel'i karşılayan vatandaşlar "Biz buradayız dimdik ayaktayız" dedi.
SINIRDAKİ O SÖZLER NE ANLAMA GELİYOR
AİLEYE TAZİYE ZİYARETİ
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Suriye tarafından ateşlenen top mermisinin isabet ettiği evde eşi ve 3 çocuğunu kaybeden Ömer Timuçin'e taziye ziyaretinde bulundu. Sabah saatlerinde helikopterle Akçakale'ye gelen Özel, eski sınır kapısının bulunduğu alanda nöbet tutan askerleri ziyaret etti.
Buradan dönerken vatandaşlarla sohbet eden Özel, yolda karşılaştığı bazı vatandaşların “Ne mutlu Türküm diyene”, “En büyük asker, bizim asker” şeklindeki tezahüratlarına onları alkışlayarak karşılık verdi.
Top mermisinin isabet ettiği evi de inceleyen Özel ve beraberindekiler, daha sonra evine top mermisinin isabeti sonucu eşi ve 3 çocuğunu kaybeden Timuçin'e Bolatlar köyünde taziye ziyaretinde bulundu. Genelkurmay Başkanı Özel ve beraberindeki komutanlarla taziye çadırında acılı aileye başsağlığı diledi. Okunan Kur'an- Kerim'i dinleyen Özel, Ömer Timuçin'le de bir süre sohbet etti.
Acılı baba Ömer Timuçin, burada yaptığı konuşmada Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisini telefonla araması ve Orgeneral Necdet Özel'in taziye ziyaretine gelmesinin “acısını sıfıra indirdiğini” dile getirdi. Daha sonra Özel ve beraberindekiler İlçe Jandarma Komutanlığı'na geçerek buradan helikopterle ilçeden ayrıldı.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21664006.asp
-
Suriye uçağı F-16'larla yere indirildi
Moskova-Şam seferini yapan Suriye uçağı F16'larla Ankara'ya indirildi.
10.10.2012 - 20:45
Türkiye-Suriye arasındaki gerilimi arttıracak yeni bir gelişme.. Suriye Havayolları'na ait yolcu uçağı Türk savaş uçakları tarafından Esenboğa Havalimanı'na indirildi.
SURİYE UÇAĞI F-16'LARLA ESENBOĞA'YA İNDİRİLDİ
F16'LARLA ANKARA'YA İNDİRİLDİ
Suriye'ye ait yolcu uçağın kargo bölümünde silah bulunduğu şüphesiyle Türk savaş uçakları ile Ankara Esenboğa Havalimanı'na indirildi. 35 yolculu uçakta inceleme yapılıyor. Yolcuların ihtiyaçları gideriliyor.
TÜRKİYE'NİN TAVRI YASAL
Uluslararası havacılık kuralları gereği sivil uçaklarda silah taşınması yasak. Bu kural gereği Türkiye'nin tavrı yasal. Uçakta silah bulunursa Türkiye-Rusya arasındaki ilişkiler gerilebilir.
MİSİLLEME UYARISI
Gelişme yaşanırken Türk Dışişleri Bakanlığı'nın konuyla ilgili 'acil' bir bildiri yayınladı ve Suriye hava sahasında bulunan Türk uçaklarını Suriye'nin misilleme yapma olasılığına karşı uyarıda bulundu.
http://www.ensonhaber.com/suriye-ucagi-f-16larla-yere-indirildi-2012-10-10.html
-
Suriye uçağından askeri malzemeler çıktı
Suriye yolcu uçağında yapılan arama sonuçlandı.
10.10.2012 - 22:15
Ankara Esenboğa Havalimanı'na Türk jetleri eşliğinde indirilen Suriye yolcu uçağında askeri amaçlı haberleşme cihazları bulundu.
Yetkililer, silah sistemi parçası olduğu anlaşılan malzeme bulunduğunu da bildirdi. Yapılan incelemeler sona erdi. Bulunan malzemelere el konuldu. Uçağın yolculuğuna devam etmesi için Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu "izin veriyoruz" dedi. Davutoğlu, el konulan mazlemelerin incelenmeye devam edileceğini de ekledi.
http://www.ensonhaber.com/suriye-ucagindan-askeri-malzemeler-cikti-2012-10-10.html
-
Maliki: Türkiye'nin küstahça tavırları durdurulmalı
Irak Başbakanı Nuri El Maliki, Rusya'dan Türkiye'nin Suriye politikasına sert eleştiriler yöneltti.
11.10.2012 - 01:57
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh8919_10.jpg)
RUSYA'DAN TÜRKİYE'Yİ ELEŞTİRDİ
Maliki Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le görüşmesinin ardından Rus basınına yaptığı açıklamada Türkiye'ye yönelik çok sert açıklamalarda bulundu. Türkiye'yi Suriye politikalarında küstahça hareket etmekle suçlayan Maliki, "Uluslararası toplum Türkiye'yi durdurmalı." çağrısı yaptı.
"TÜRKİYE'Yİ TEHDİT EDEN BİR DURUM YOK"
Türkiye'ye yönelik Suriye'den herhangi bir tehdit olmadığını, NATO'nun Suriye'de kriz sürecine müdahil olmaması gerektiğini kaydeden Maliki, "Yaşanan olaylar çerçevesinde savaş kışkırtıcılığı yapmak ya da NATO'yu Türkiye'yi savunmaya çağırmak yanlış. Türkiye'yi tehdit eden herhangi bir durum yok." ifadelerini kullandı. Maliki'ye göre NATO Suriye'ye müdahale ederse, savaş tüm bölgeye yayılabilir.
"TÜRKİYE KÜSTAHÇA DAVRANIYOR, DURDURULMALI"
Türkiye'nin Suriye politikalarını sert bir dille eleştiren Maliki, "Biz Türkiye'nin politikalarının yanlış olduğuna inanıyoruz. Türkiye'nin bölgede uyguladığı politikalar -özellikle bölgenin güvenliği ile ilgili- riski artırıyor." iddiasında bulundu.
"Türkiye küstahca davranıyor. Suriye'de sorunu çözmek için sorumluluk almak yerine, Suriye halkına kendi kararını empoze etmek istiyor. Bu yüzden, uluslar arası toplum müdahil olmalı ve Türkiye'yi durdurmalı" çağrısı yapan Irak Başbakanı, Ankara'yı NATO'yu Suriye olaylarına müdahil etmeye çalışmakla suçladı. Maliki, "Allah Libya senaryosunun tekrarlanmasından korusun. Bu çok tehlikeli olur." dedi.
Suriye sorunun barışçıl yöntemlerle çözülmesi gerektiğini savunan Maliki, "Barış sağlandıktan sonra, insanlar rejimi değiştirip değiştirmeyeceğine karar verir. Bu da ne ülke ne de bögede başka ülkeler açısından herhangi bir tehlike oluşturmaz." şeklinde konuştu.
http://www.ensonhaber.com/maliki-turkiyenin-kustahca-tavirlari-durdurulmali-2012-10-11.html
-
abd cekildikten sonra iran kozlari iyicene eline aldı,3 ulke mezhep birliği yapacakti ama süriye karışınca olmadı.malikinin de saldirmasının arkasında bu yatıyor
-
Yüzlerce tank Suriye sınırına yığıldı
Çatışmaların sınıra dayandığı Suriye'ye karşı önlem almak için tank sevkiyatına hız verildi.
13.10.2012 - 14:57
Çatışmaların yoğunlaşmasının ardından yüzlerce tank, Suriye sınırına konuşlandırıldı. Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinin Mürşitpınar köyünde de onlarca zırhlı araç ve tank, namlularını çevirdiği Suriye sınırına park etti. Ayn El Arap'da kontrolün Kürtler'in eline geçmesinin ardından alınan önlemler artırıldı.
Son 2 ay içerisinde Şanlıurfa'da bulunan 20'nci Zırhlı Tugay ve Gaziantep'te bulunan 5'inci Zırhlı Tugay Komutanlığı'ndan onlarca tank, obüs, uçaksavar, füze bataryası ve askeri personel, Suriye sınırındaki Suruç ilçesine sevk edildi.
NAMLULAR SURİYE SINIRINA ÇEVRİLDİ
Zaman zaman 2'nci Hudut Taburu tarafından düzenlenen tatbikatlara katılan tanklar, Mürşitpınar Sınır Karakolu bahçesine park edildi. Suriye sınırının sıfır noktasındaki Mürşitpınar'da konuşlanan tankların namlularının, Suriye'ye doğru çevrili olduğu görüldü.
Ayda 1100 TL'ye 100 bin TL Konut Kredisi. Hemen Başvur!
AYN EL ARAP'DA HAKİMİYET KÜRTLERİN OLUNCA ÖNLEM ALINDI
Suriye'nin Halep kentine bağlı Ayn El Arap bölgesinden de görülebilen askeri araçların bakımlarının günlük olarak yapıldığı öğrenilirken Mürşitpınar'da 50 kadar tankın bulunduğu bildirildi. Ayn El Arap'da kontrolün Kürtler'in eline geçmesinin ardından Mürşitpınar'da askeri hareketliliğin arttığı öğrenilirken Suriye'yi gören hakim tepelere de zırhlı araçlar yerleştirildiği kaydedildi.
Suriye'de meydana gelen gelişmeler sonrası Suruç'un yanı sıra sınırda bulunan Akçakale ve Ceylanpınar ilçelerine de çok sayıda zırhlı araç, tank ve birliklerin sevk edildiği de bildirildi.
http://www.ensonhaber.com/yuzlerce-tank-suriye-sinirina-yigildi-2012-10-13.html
-
Rakamlarla Türk ve Suriye ordusu karşılaştırması
İngiliz haber ajansı Reuters Türk ve Suriye ordusunun askeri gücünü karşılaştırdı.
26.10.2012 - 15:20
Türk jetinin Suriye tarafından düşürülmesi, Akçakale'de 5 sivilin hayatını kaybettiği saldırı ve Moskova'dan kalkan Suriye yolcu uçağının
Ankara'ya indirilmesi iki ülke arasındaki savaş senaryolarının üst perdeden
dillendirilmesine neden oldu.
TÜRKİYE - SURİYE SAVAŞI OLASILIĞI
Türkiye, F-4 jetinin düşürülmesinden sonra Suriye'ye karşı askeri
angajman kurallarını değiştirdiğini ve olası tehdit algılamaları karşısında
gereken adımın anında atılacağını duyurmuştu. Zira Akçakale'deki saldırıya
anında top atışlarıyla karşılık verilmesi bunun göstergesiydi.
RAKAMLARLA İKİ ORDU
Tam da böylesine gergin bir atmosferde ve olası savaş
senaryolarının konuşulduğu dönemde İngiliz haber ajansı dikkat çekici bir
karşılaştırma yaptı.
Reuters Türk ordusu ve Suriye ordusunun askeri gücünü karşılaştırdı.
İşte rakamlarla Türk ve Suriye ordusu karşılaştırması
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh3143_5.jpg)
http://www.ensonhaber.com/rakamlarla-turk-ve-suriye-ordusu-karsilastirmasi-2012-10-26.html
-
NATO'dan Türkiye'ye Patriot Füzesi
Hürriyet Planet
7 Kasım 2012
SON PATRİOT AÇIKLAMASI BRÜKSEL’DEN
Brüksel’de açıklama yapan Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Suriye sınırına NATO’nun Patriot savunma sistemlerinin yerleştirilip yerleştirilmeyeceği konusunda açıklama yaptı. Bakan, “İhtimal planlamaları çerçevesinde NATO’da her şey konuşulur. Patriot kelimesi sihirli bir kelime mi? Sonuçta bu bir hava savuma sistemi.” sözleriyle füze meselesinin gündemdeki seçeneklerden biri olduğu sinyalini verdi.
ERDOĞAN: HABERİM YOK
Endonezya 'da bulunan Başbakan Tayyip Erdoğan konuyla ilgili olarak, "NATO'dan sınıra füze talebimiz olmadı, iddialar asılsız. Bu füzeyi alma konusunda karar verecek merci biziz. Benim böyle bir şeyden haberim yok. Bu dışişleri kim. Böyle bir şeyden haberimiz yok. Sağır duymaz uydurur. cinsinden Reuters böyle bir haber yapıyor. Bizim böyle bir talebimiz olmamıştır" dedi.
İDDİALER NEYDİ?
Reuters'a konuşan üst düzey bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisi ise bugün öğle saatlerinde yaptığı açıklamada, Ankara'nın füzelerin konuşlandırılması için kısa süre içinde NATO'ya resmi teklif sunacağını belirtti.
Associated Press'in haberine göre, yine bir Türk Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, sınıra Patriot füzesi yerleştirilmesi konusunun, Suriye'deki rejim güçlerinin muhalefet ve siviller üzerine gerçekleştirdiği saldırıları durdurmak için ele alınan senaryolardan biri olduğunu söyledi. Türk yetkili, söz konusu planının ABD'deki seçimler yüzünden askıya alındığını ancak Barack Obama'nın tekrar başkanlığa seçilmesinin ardından yeniden gündeme gelmesinin muhtemel olduğunu söyledi. İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan Türk yetkili, füzelerin sınıra yerleştirilmesi durumunda, bunun "NATO şemsiyesi" altında yapılacağını ifade etti.
AA: KONU GÜNDEME GELDİ
Yabancı ajanslarda çıkan haberler hakkında Anadolu Ajansı'na bilgi veren diplomatik kaynaklar ise Patriot füzeleri konusunun ülkenin güvenliği ve olasılık planlamaları çerçevesinde ele alındığını belirtti.
AA'ya konuşan diplomatik kaynak, "Türkiye'nin güvenliği ve NATO sınırlarının güvenliği bağlamında NATO çerçevesinde yapılmakta olan çalışmalar ve ihtimaliyet planlamalarında bu konu da gündeme gelmektedir" ifadesini kullandı.
RASMUSSEN DE DEĞİNMİŞTİ
NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen hafta başında Brüksel'de düzenlediği basın toplantısında bir soru üzerine, Türkiye-Suriye sınırına Patriot füze rampaları yerleştirilmesi konusunda Ankara'dan bir talep gelmesi halinde, ittifaka üye ülkelerin bunu değerlendirmek zorunda olduğunu söylemişti.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/21873125.asp
-
"Füzeleri Parayla Satın Almayız"
Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin NATO'dan füze satın alacağına yönelik iddialara açıklık getirdi.
Bali'de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin Nato'dan füze satın alacağına yönelik iddialarla ilgili açıklama yaptı. Erdoğan, Suriye sınırına yerleştirilmek üzere şu ana kadar Nato'dan bir talepte bulunmadıklarını söylerken, ''Para ödemek suretiyle Patriot alma durumunda, düşüncesinde değiliz.'' dedi.
Nato Genel Sekreteri Rasmusssen'in böyle bir talep olması halinde buna olumlu bakacağını beyan ettiğini aktaran Erdoğan, "Şu ana kadar böyle bir talebimiz olmamıştır." diye konuştu.
"SAĞIR DUYMAZ UYDURUR"
Konuyla ilgili habere tepki gösteren Erdoğan, "Bu dışişleri yetkilisinin böyle bir açıklama yapma yetkisi yok. Füzenin alınmasında karar verici makam biziz. Benim bundan haberimin olması lazım. Benim böyle bir şeyden haberim yok. Savunma sanayi icra konseyinin başkanı benim. Maalesef herhalde sağır duymaz uydurur cinsinden Rueters böyle bir haber yapıyor." ifadelerini kullandı.
NATO'DA GÜNDEME GELDİ
Türkiye'nin güvenliği konusunda Nato ile yapılan çalışmalarda ve ihtimaliyet planlamalarında Patriot füzelerinin kullanımının da gündeme geldiği öğrenildi. Bazı uluslararası ajanslarda ve basında, "Türkiye'nin Nato ve ABD ile görüşerek Suriye'den gelecek tehditlere karşı ve fiili bir tampon bölge oluşturmak amacıyla sınırına Patriot füzeleri yerleştirmek istediği" iddia edilmişti.
Diplomatik kaynakların verdiği bilgiye göre, Patriot füzeleri konusu ülkenin güvenliği ve olasılık planlamaları çerçevesinde ele alındı. Diplomatik kaynaklar, "Türkiye'nin güvenliği ve Nato sınırlarının güvenliği bağlamında, Nato çerçevesinde yapılmakta olan çalışmalar ve ihtimaliyet planlamalarında bu konu da gündeme gelmektedir" ifadesini kullandı.
http://www.haberler.com/fuzeleri-parayla-satin-almayiz-4071698-haberi/
-
Ceylanpınar'da büyük panik
Hasan KIRMIZITAŞ- Ömer ŞULUL/ ŞANLIURFA, (DHA)
12 Kasım 2012
Ceylanpınar'da büyük panik
ŞANLIURFA’nın Ceylanpınar İlçesi’nin karşısında bulunan Suriye’nin Haseki kentine bağlı Resulayn İlçesi, bu sabah Suriye ordusuna ait uçaklarla bombalandı. Patlamada 1’i asker 3 Türk vatandaşı yaralandı. Türk jetleri de olay sonrası keşif uçuşu için havalandı.
Yerleşim birimlerine düşen bombanın patlamasıyla Ceylanpınar’da birçok yerleşim yerinin camları kırıldı, gökyüzünü dumanlar kapladı. Patlamayı duyan ve Ceylanpınar’ın isabet almasından endişe eden insanlar arasında büyük panik yaşandı.
Günlerdir şiddetli çatışmaların meydana geldiği ve önemli ölçüde muhaliflerin kontrolüne geçen Ceylanpınar sınırındaki Suriye’nin Resulayn İlçesi, bu sabah Suriye ordusu tarafından uçaklarla bombalandı. Sabah ilk olarak saat 09.00 sıralarında Resulayn üzerinde bir helikopterin uçuş yaptığı görüldü. Muhalifler, helikoptere uçaksavar ve otomatik tüfeklerle ateş etti. Bu sırada Suriye tarafından ateşlenen bir roket, sınırı geçerek Ceylanpınar’da yerleşim birimlerine 500 metre uzaklıktaki Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nde (TİGEM) bulunan boş araziye düştü. Bu gelişme sonrası güvenlik güçleri alarma geçerken, TİGEM’de bulunan güvenlik görevlileri de çelik yelek giyip uzun namlulu tüfekleriyle nöbet tutmaya başladı.
İŞTE CEYLANPINAR'DAKİ O PANİK ANLARI / Foto Galeri
KORKUTAN PATLAMA
Bu olaydan kısa süre sonra saat 09.45 sıralarında duyulan bir uçak sesinin ardından çok büyük bir patlama meydana geldi. Patlamanın şiddeti ile Ceylanpınar’da birçok ev ve işyerinin camları kırıldı, gökyüzünü siyah bulut kapladı. Ceylanpınar’da vatandaşlar gökyüzünde gördükleri siyah bulutla paniğe kapıldı ve ilçe merkezinin vurulduğu endişesiyle sağa sola kaçışmaya başladı.
SINIRA 150 METRE UZAKLIKTAKİ ALAN VURULDU
Uçaklarla bombalanan yerin Ceylanpınar’ın karşısında bulunan, Türkiye sınırına 150 metre uzaklıktaki Resulayn İlçesi’ndeki yerleşim birimleri olduğu anlaşıldı. Yerleşim birimlerinden dumanların yükseldiği Resulayn’da, patlamanın meydana geldiği noktadan birçok yaralının Suriyeliler tarafından karga tulumba Türkiye sınırına doğru taşındığı görüldü. Türkiye’den de çok sayıda ambulans sınıra hareket ederek, getirilen yaralıları hastanelere taşıdı.
CEYLANPINAR’DAKİ PATLAMADAN İLK GÖRÜNTÜLER
ÇOK SAYIDA ÖLÜ VE YARALI VAR
Sınırı geçen Suriyeliler, uçaklarla bombalanan alanın sivil yerleşim birimleri olduğunu ve patlamanın ardından çok sayıda kişinin öldüğünü ve birçok yaralı bulunduğunu ileri sürdü. Patlama sonrası paniğin meydana geldiği Resulayn’da onlarca kişinin de çocuklarıyla birlikte sınırı aşarak Türkiye’ye kaçmaya başladığı görüldü.
SINIRDA GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ARTIRILDI
Hareketlilik sonrası güvenlik güçleri Türkiye sınırındaki güvenlik önlemlerini en üst seviyeye çıkardı. Sınır hattında zırhlı araçlar ile önlem alan güvenlik güçleri, sınır hattında bulunan kalabalık tazyikli su sıkılarak uzaklaştırılmaya çalışıldı.
ÇATIŞMALAR SÜRÜYOR
Öte yandan sınırın iki tarafında da büyük panik ve korkuya yol açan patlama sonrası dumanların yükseldiği Resulayn’da silah sesleri duyulmaya devam ediliyor. Güvenlik güçleri seken kurşunların Türkiye’ye gelme durumuna karşı vatandaşları sık sık anonslarla uyarıyor.
7 SURİYELİ ÖLDÜ, 1’İ ASKER 3 TÜRK YARALANDI
Resulayn’da meydana gelen patlamada 1’i asker 3 Türk vatandaşı yaralandı. Patlama sonrası Suriye’den sınırı geçerek getirilen 29 kişiden 7’sinin öldüğü öğrenilirken, aralarında çoğu ağır yaralı 22 Suriyeli ise ilk müdahalelerinin ardından Şanlıurfa ve Mardin’deki hastanelere sevk edildi. Patlamada yaralanan askerin sınır hattında nöbet tuttuğu ve diğer 2 sivil vatandaş gibi hafif yaralı olduğu bildirildi.
Patlama sonrası ilçedeki birçok ev ve işyerinin camları da kırıldı. Patlamanın şiddeti ile Ceylanpınar’daki birçok yere şarapnel parçaları isabet etti. Korkuya yol açan patlama sonrası camları kırılan işyerlerinin kepenkleri kapatıldı.
Resulayn’da zaman zaman silah sesleri devam ederken, güvenlik güçleri sınır hattında yoğun güvenlik önlemini sürdürüyor.
TÜRK SAVAŞ UÇAKLARI BÖLGEDE
Bombalama üzerine, Diyarbakır’dan çok sayıda Türk savaş uçağı keşif uçuşu için bölgeye gitti.
Şanlıurfa’nın Ceylanpınar İlçesi’nin karşısında bulunan Suriye’nin Haseki kentine bağlı Resulayn İlçesi’nin, bu sabah Suriye ordusuna ait uçakların bombalamasının ardından, Diyarbakır’da bulunan 2’nci Hava Kuvvet Komutanlığı’nda hareketli anlar yaşandı. F-16 savaş uçakları Diyarbakır’dan bu sabah ’acil’ kodlu bir emirle havalanarak bölgeye gitti. Askeri kaynaklar, mühimmat yüklü olarak bölgeye gönderilen Türk savaş jetlerinin Suriye sınır hattında devriye ve keşif görevi yapacaklarını belirtti. 181 ve 182’nci Filoya bağlı savaş uçaklarının pilotlarına, Suriye savaş uçaklarının sınır ihlali yapması durumunda ’vur’ emri verildiği ileri sürüldü.
Sınır ihlali olmaması durumunda sadece keşif ve devriye uçuşu yapacakları belirtilen savaş uçaklarının, bombardıman yapan Suriye uçaklarının olası sınır ihlaline karşı tam mühimmatlı olarak havalandıkları belirtildi.
BELEDİYE BAŞKANI: "CEYLANPINAR BOŞALTILMALI"
Ceylanpınar Belediye Başkanı İsmail Arslan, görgü tanıklarının ifadelerine göre, Suriye jetlerinin sınırdaki bazı yerleşim merkezlerini bombaladığını söyledi.
Kendisinin de çok şiddetli bir patlama sesi duyduğunu ve patlamanın etkisiyle Ceylanpınar'da da bazı ev, iş yeri ve kamu binalarının camlarının kırıldığı ifade eden Arslan şunları söyledi:
“Görgü tanıklarının anlattığına göre Suriye jetleri kendi taraflarındaki bir yerleşim yerini bombaladı. Büyük bir patlama oldu. Suriye tarafında 50 civarında ölü olduğu söyleniyor. Hem Suriye tarafında hem de patlamanın etkisiyle kırılan camlar nedeniyle Ceylanpınar'da yaralananlar var. Şarapnel parçaları sınırdaki TMO binasına da isabet etti. Ambulanslar sürekli yaralı taşıyor. Her tarafta şarapnel parçaları var. Ceylanpınar çarşı merkezinde camlar kırık.”
Belediye Başkanı İsmail Arslan, Suriye jetinin bombardımanın ardından sınır ihlali yaptığını da iddia etti.
İlçede büyük bir telaş hali olduğunu ve herkesin hastanelere koştuğunu aktaran Arslan, belediye hoparlörlerinden sürekli anons yaparak, insanları sınır hattından uzaklaşmaları konusunda uyardıklarını kaydetti.
Arslan ayrıca bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada böyle devam ettiği takdirde Ceylanpınar'ın bir an evvle boşaltılması gerektiğini ifade ederek, "Akçakale'de ve diğer yerlerde farklı bir savaş gelişilebilir. Bunun için hemen bir plan program yapılması lazım" diye konuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21905060.asp
-
NATO'dan Türkiye açıklaması
Hürriyet Planet
12 Kasım 2012
NATO'dan Türkiye açıklaması
NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, Türkiye'yi korumak ve savunmak için ne gerekiyorsa yapacaklarını açıkladı.
Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag'da gazetecilerin Ceylanpınar'daki gelişmelerle ilgili sorularını cevaplayan Rasmussen, "NATO, Türkiye'yi korumak ve savunmak için ne gerekiyorsa yapacak" diye konuştu.
Rasmussen geçtiğimiz ay yaptığı bir açıklamada da Türkiye’yi, Suriye’nin “kabul edilemez saldırılarına” cevap verirken gösterdiği ihtiyat nedeniyle tebrik etmiş ve "Gerekirse Türkiye’yi savunmak ve korumak için bütün planlar mevcut, fakat umarım buna gerek kalmaz" demişti.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/21906780.asp
-
Yukarıdaki karşılaştırmaya bakılınca Suriye bizden güçlü gibi gözüküyor
-
[size=24t]Suriye jetleri sınırı ihlal etseydi cevabını verirdik[/size]
Esma ÇAKIR / ROMA,(DHA
13 Kasım 2012
Suriye jetleri sınırı ihlal etseydi cevabını verir
İtalya-Türkiye Forumu'na katılmak ve bazı temaslarda bulunmak üzere Roma'ya gelen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinde yaşanan gelişmelere ilişkin, "Suriye'ye açık nota verdik. BM Güvenlik Konseyi ve NATO'ya durumu rapor ettik. Suriye jetleri sınırımızı ihlal etmedi ama etseydi cevabını verirdik" dedi.
Sürpriz Katar ziyaretinin ardından, Pazartesi sabahı 9. Türk-İtalyan Forumu'na katılmak üzere İtalya'nın başkenti Roma'ya geçen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, burada ilk olarak Cumhurbaşkanı Giorgio Napolitano'yu ziyaret etti. Bakan Davutoğlu daha sonra Katoliklerin merkezi Vatikan'a geçerek, buradaki meslektaşı Başpiskopos Dominique Mamberti ile görüştü. Bir saatlik görüşmede, Suriye ve Lübnan başta olmak üzere Ortadoğu'daki gelişmeler, Vatikan Devleti ve Türkiye arasındaki ilişkiler ile Vatikan Arşivleri ve Kütüphanesi'nde bulunan Türkiye'yle alakalı doküman ve eserlerin konu edildiği belirtildi.
Davutoğlu daha sonra İtalya Dışişleri Bakanı Giulio Terzi'yle, devlet konuk evi olan Villa Madama'da bir çalışma yemeği yedi. İki bakan yemeğin ardından basın mensuplarının karşısına geçerek, görüşmelerine ilişkin bilgi verdi ve soruları cevaplandırdı.
CEYLANPINAR'DA BÜYÜK PANİK
SURİYE BOMBALADI
SURİYE'YE AÇIK NOTA VERDİK
Bir gazetecinin, Ceylanpınar yakınlarında yaşanan sıcak gelişmelere ve Suriye jetlerinin Türk hava sahasını ihlal ettiği iddiasına ilişkin sorusuna Davutoğlu, "Suriye yönetiminin bu sivil, meskun alanlara yaptığı bu hava saldırıları, nasıl bir rejimle karşı karşıya olduğumuzu açıkça gösteriyor. Hala Suriye yönetimini mazur göstermek isteyenlerin, belki de görmek zorunda oldukları ilk tablo bu. Suriye uçakları, Rasulayn'da sivil asker hiçbir ayrım gözetmeden bombalar yağdırmışlardır. Orada büyük bir katliam yapacak şekilde, meskun alanda hava bombardımanı yaptılar" şeklinde yanıt verdi.
Hala uluslararası toplumun bu saldırılara karşı sessiz kalmasının insanlık vicdanını zedelediğini ifade eden Davutoğlu, “Suriye rejimine artık net ve açık bir mesajın verilmesi gerektiği kanaatindeyiz. Türkiye hava sahası fiilen ihlal edilmemiş bile olsa -ki ihlal edilmedi- ama Türkiye hava sahasına çok yakın yerlerde bu bombardımanın sürüyor olması, Türkiye'nin güvenliğini tehdit eder nitelik taşımaktadır. Bir ihlal olmuş olsa tabii mukabelesini görürlerdi. Biz bu sefer hem Suriye rejimine tekrar açık bir nota verdik hem de bu konuyu BM Güvenlik Konseyi ve NATO'ya rapor ettik" diye konuştu.
BİR ESAD REJİMİ BİR DE BM SORUMLU
Bu yaşananların birinci sorumlusunun Esad rejimi olduğunu dile getiren Davutoğlu, “İkinci sorumlusu ise BM Güvenlik Konseyi ataletidir. Bu atalet devam ettiği sürece Suriye rejimi pervasızlığına kılıf bulmakta ve bu saldırılarına devam etmektedir. Herkesin artık bu konudaki açık ve net tutumunu ortaya koymasının vakti gelmiştir" dedi.
SURİYE'DE ETNİK VE DİNİ DEĞİL, ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ VARDIR
Suriyeli muhaliflerin Pazar günü Doha'da ortak bir ittifaka vardığını vurgulayan Davutoğlu, bu konuda artık uluslararası toplumun üzerine düşeni yapması gerektiğinin altını çizerek, “Şu ana kadar sanki Suriye muhalefetinin çok bölünmüş olduğu, alanda mücadele edenlerle dışarıda siyasi muhalefet edenlerle bir irtibatsızlık olduğu gibi bir kanaat yaygınlaşmıştı. Dün ilgili bütün taraflarla oluşan muhalefet psikolojik bir güven oluşturmuştur. Hem alandaki Suriye halkına hem uluslararası topluma Suriye muhalefetinin tek bir masa etrafında bir perspektifle bir araya geldiğini göstermiştir. Şu anda her alandaki ve Suriye konusundaki hiçbir grup dışlanmamıştır" dedi.
“Suriye Ulusal Konseyi'nin başına çok değerli Hıristiyan kökenli George Sapra'nın gelmesi, dini tolerans bakımından nasıl kapsayıcı bir tutum sergilendiğini açıkça gösteriyor" diyen Davutoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Yine Bütün Suriye'nin saygı duyduğu Muaz El Hatip'in Suriye Ulusal Koalisyonu'nun başına gelmesi de bu meselenin dini mezhebi ya da etnik ayrımlar üzerinde değil, bir özgürlük mücadelesi olduğunu dünyaya göstermiştir. Dün yapılan anlaşma ve ortak demeçler, açıklamalar ile aslında yeni bir Suriye, yani Esad sonrası ne olacak, kaos mu olur kuşkularına dayanarak, Esad rejiminin sürmesini neredeyse mazur gösterenlere karşı bu Suriye muhalefeti, yeni Suriye'nin ne olacağı konusunda da açık bir tutum sergilemiştir. Bu Suriye, demokratik, hukuk üstünlüğünün egemen olduğu, bütün etnik mezhebi gruplara açık özgürlükçü bir Suriye olacak."
Bakan Terzi de, Türk meslektaşına destek vererek, Doha'daki ittifakın çok önemli olduğunu, Suriye'ye herhangi bir askeri müdahalenin düşünülmediğini belirtti.
TÜRKİYE İSRAİL İLE İŞBİRLİĞİ İÇİNDE DEĞİLDİR
İsrail'in Suriye'ye direkt müdahalesiyle ilgili “Türkiye, İsrail ile birlikte mi hareket ediyor" yönündeki bir soruyu da cevaplayan Davutoğlu, “Bu güvensizlik ortamı bütün bölgeyi, bütün sınırları etkiliyor. Türkiye bu konularda İsrail'le herhangi bir ittifak içerisinde değildir. Her ülke kendi güvenlik risklerine göre planlamaları yapar. Golan Tepeleri de işgal edilmiş topraklardır. Ümit ederiz orada tansiyon daha fazla yükselmez orada. Bütün diğer sınır boyları gibi ama sanki İsrail toprağına bir ihlal varmış gibi yansıtılması da çok doğru değil. Bu konuda herkesin dikkat içerisinde olması lazım. Öncelikle Suriye halkının iradesinin tecelli etmesi lazım. Bu şansı Suriye halkı buluncaya kadar da bölgenin istikrara kavuşması güç görünüyor. Herkesin öncelikle Suriye halkının bu iradesinin tecelli edeceği siyasal şartların sağlanması yönünde çalışması gerekir" diye konuştu.
Öte yandan, İtalyan Bakan, Türkiye'nin AB'ye girişine yönelik desteğini yinelerken, vize muafiyeti konusunda her türlü desteği verdiklerini ve vereceklerini dile getirdi.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/21909713.asp
-
Vur emri verildi
Diyarbakır'da bulunan 2'inci Hava Kuvvet Komutanlığı'nın alarm durumu, 'turuncudan', 'kırmızıya' geçti.
(http://im.haberturk.com/2012/11/14/794151_detay.jpg?1352932813)
14 Kasım 2012 Çarşamba, 17:12:07Güncelleme: 15 Kasım 2012 Perşembe, 00:40:13
Diyarbakır'da bulunan 2'inci Hava Kuvvet Komutanlığı'nın alarm durumu, 'turuncudan', 'kırmızıya' geçti. Pilotlara olası bir sınır ihlali durumunda Suriye uçaklarının kesin olarak vurulması emri verildi.
Suriye Ordusu'nun Türkiye sınırında bulunan Resulayn kasabasını bombalamaya devam etmesi üzerine Diyarbakır'da bulunan 2'inci Hava Kuvvet Komutanlığı'nda sıcak gelişmeler yaşandı. Alınan karar gereği daha önce belli aralıklarla Suriye sınırında yapılan keşif uçuşları bundan sonra rutin olarak her gün yapılacak. Diyarbakır'da bulunan 2'inci Hava Kuvvet Komutanlığı'nın alarm durumu, 'turuncudan', 'kırmızıya' geçti. Pilotlara olası bir sınır ihlali durumunda Suriye uçaklarının kesin olarak vurulması emri verildi. Keşif uçuşu için havalanacak uçaklar aynı zamanda sınır hattı boyunca devriye görevi yapacak. Diyarbakır'da bulunan 181 ve 182'nci filolara bağlı F-16 savaş uçakları bundan sonra her gün mühimmatlı uçarak Suriye sınırında devriye görevi yapacak.
5 UÇAK SÜREKLİ HAZIR BEKLETİLİYOR
Suriye'deki gelişmeler üzerine Diyarbakır'da bulunan 2'nci Hava Kuvvet Komutanlığı'nda 181 ve 182'inci filolara bağlı savaş jetleri pilotlarına her an göreve çağrılabilecekleri bildirilirken, hava üssü 24 saat esasına göre hazır tutuluyor. 8'inci Ana Jet Üssü'nde de Suriye'deki gelişmelere ilişkin hazırlıklar yapıldı. Üste bulunan 5 F-16 savaş uçağı mühimmatı yüklü 24 saat esasına göre hazır bekletiliyor. Olası bir gelişmeye karşı ilk olarak bu 5 uçağın acil havalanarak bölgeye gönderileceği belirtildi.
SINIR İHLALİ YAPILMADI
Son günlerde sık gündeme gelen Suriye savaş uçaklarının Türk hava sahasını ihlal ettiği iddiaları da askeri kaynaklar tarafından yalanlandı. Askeri kaynaklar, 1971 yılında imzalanan Suriye Hudut Komisyonu Halep Toplantısı Protokolü'nün 15'inci maddesine göre, Suriye uçaklarının Türkiye sınırına 5 kilometreden fazla yaklaşmaması gerektiğini belirtti. Askeri kaynaklar Suriye hava araçlarının bazen 5 kilometrelik alanın kendi taraflarında olan 1 kilometrelik kısmını ihlal ettiğini ancak, Türkiye sınırının ihlal edilmediğini vurguladı.
Bölgede devriye görevi yapan Türk savaş jetlerine Türkiye sınırının ihlal edilmesi durumunda 'Vur' emri verildi. Türkiye'nin değişen angajman kurallarına göre hareket ettiğini belirten kaynaklar, Suriye uçaklarının sınıra 5 kilometre yaklaşmaları durumunda önleme uçuşu yapılacağını, sınır ihlali durumunda 'vur' emrinin yerine getirileceğini belirtti.
(DHA)
http://www.haberturk.com/gundem/haber/794151-vur-emri-verildi
-
SINIRDA PKK GÖSTERİSİ
Mardin'in Nusaybin İlçesi'nin karşısında bulunan ve Beşar Esad askerlerinin büyük oranda boşalttığı Suriye'nin Kamışlı İlçesi'nde hakimiyeti elinde bulunduran PKK'nın Suriye uzantısı Demokratik Birlik Partisi, Türkiye tarafından da görülebilecek şekilde gösteri düzenledi. Abdullah Öcalan posterlerinin de taşındığı gösteride atılan sloganlar Nusaybin'den de duyuldu. Sınırın Türkiye tarafında da askerler önlemlerini arttırdı. Ahmet AKKUŞ / MARDİN/DHA
VİDEO >> http://webtv.hurriyet.com.tr/2/41331/21950708/1/sinirda-pkk-gosterisi.aspx
-
Patriotlar yola çıkıyor
Hürriyet Planet/ AA
21 Kasım 2012
e-posta
Patriotlar yola çıkıyor
NATO'dan "Türkiye'nin Patriot füzesi talebine olumlu yaklaşıldığı" haberi geldi. Füzeleri gönderecek ülke olarak Hollanda'nın ismi ağırlık kazandı.
NATO Sözcüsü Oana Lungescu, Türkiye'nin bir mektupla Suriye sınırına yerleştirilmek üzere NATO'dan resmen Patriot füzesi talebinde bulunmasının ardından akşam saatlerinde toplanan NATO büyükelçilerinin tamamının “Türkiye'yle tam dayanışma içinde olduklarını ve bu talebi olumlu şekilde değerlendireceklerini söylediklerini” aktardı.
HOLLANDA HAZIRLIKLARA BAŞLADI
Patriot füzelerini gönderecek ülke olarak Hollanda'nın ismi ağırlık kazandı. Türkiye'nin Suriye sınırına yerleştirilmek üzere NATO'dan resmi talepte bulunduğu Patriot füzeleri için Hollanda'da hazırlıklar başladı.
Konu hakkında kendilerine resmi yazının ulaştığını açıklayan Hollanda Dışişleri Bakanı Frans Timmermans, meclise gönderdiği yazılı mektupta kabinede yapılacak görüşmeler sonrasında, alınacak olumlu karar sonrasında füzelerin Türkiye'ye gönderileceğini belirtti.
Meclise gönderilen Hollanda Dışişleri Bakanı Frans Timmermans imzalı mektupta Türkiye'nin füzeler konusunda NATO'dan resmi talepte bulunduğu doğrulanırken yapılan açıklamada, “Füzelerin sınıra yerleştirilmesi Türkiye'nin halkını ve topraklarını korumak amacıyla kullandığı hava savunma kapasitesini güçlendirecektir. Füzeler NATO'nun güneydoğu sınırında tansiyonun düşürülmesine de katkıda bulunacağına inanıyoruz. Bu nedenle talep kabineden onay alırsa ki, alacağını düşünüyorum, füzeler Türkiye'ye gönderilecektir" denildi.
Hollanda 1991 ve 2003 yıllarında da Patriot füzelerini Türkiye'ye göndermişti.
NATO içinde Patriot füze bataryalarına sahip 3 ülke ABD, Almanya ve Hollanda olarak biliniyor.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/21984164.asp
-
Erdoğan: Patriotların yerini TSK belirleyecek
Başbakan Erdoğan, NATO'dan alınacak Patriot savunma sisteminin TSK'nın belirleyeceği yere kurulacağını söyledi.
22.11.2012 - 08:41
D-8 zirvesine katılmak için Pakistan'a giden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gazetecilerin gündemle ilgili sorularını yanıtladı.
İsrail'in Gazze saldırısıyla ilgili "Gazze ile ilgili süreci yakından takip ediyoruz. Temennim aynı durumun tekrar yaşanmaması." ifadelerini kullanan Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin NATO'dan Patriot talebiyle ilgili olarak da "Sayısal olarak buraya ne kadar NATO askeri ve gerekli ekipman gönderirler henüz belli değil. Sınırda Patriot yerleştirilmesi savunma esaslıdır. Nereye yerleştirileceğini TSK belirleyecek.." diye konuştu.
İşte Erdoğan'ın o açıklamaları
"GAZZE'DE 48 SAAT İÇİNDE NETİCE ALINDI"
“Ateşkes, geleceğe yönelik görüştüğümüz süreçti. 48 saat içinde netice alındı, ateşkes temin edilmiş oldu. Ömer Bey’i ve MİT Müsteşarı’nı orada bıraktım, onlar süreci takip etti. Dışişleri Bakanım Ahmet Davutoğlu ve diğer ülkelerin Dışişleri Bakanları Gazze’de gelişmeleri yerinde takip ettiler. Temennimiz bundan sonraki süreçte tekrar aynı durumların meydana gelmemesidir. Süreci aynı hassasiyetle takip ediyoruz.
"PATRİOTLAR SALDIRI AMAÇLI DEĞİL"
Bizim topraklarımız NATO’nun da topraklarıdır. NATO’yla yapılan görüşmeler neticesinde savunma amaçlı bir adım atılmaktadır. Bunun nereye yerleştirilip yerleştirilmeyeceği, Silahlı Kuvvetlerimizin mensuplarının da uygun görmesiyle, onlar nereyi uygun görürlerse orada bu yerleşim olacaktır. Bu tamamıyla savunma esaslı olarak, yani karşı tarafın muhtemel bazı saldırılarına karşın alınacak tedbirlerdi. Ne kadar NATO askeri, güvenlik elemanı sayısının gönderileceğini bilmemiz mümkün değil, bu önemli değil.
http://www.ensonhaber.com/erdogan-patriotlarin-yerini-tsk-belirleyecek-2012-11-22.html
-
Rusya'dan Türkiye'ye Patriot Mesajı
Türkiye'nin NATO'ya Patriot başvurusu sonrasında Moskova'dan ilk açıklama geldi.
Haber: Rusya'dan Türkiye'ye Patriot Mesajı
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Ryabkov, "Rusya, Suriye-Türkiye sınırının silahlandırılmasının bölgede gerilimin tırmanmasına yol açacağını düşünüyor" dedi ve askeri yolların yerine siyasi çözüme odaklanması gerektiğini belirtti Türkiye'nin Nato'dan resmen talep ettiği Patriot füze sisteminin Suriye sınırına konuşlanmasına Rusya, olumsuz bakıyor.
Rusya'nın Sesi'nin "Patriot Füzeleri: Moskova olumsuz bakıyor" başlığı ile verdiği habere göre, Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, "Rusya, Suriye-Türkiye sınırının silahlandırılmasının bölgede gerilimin tırmanmasına yol açacağını düşünüyor" dedi. Sergey Ryabkov şunları söyledi:
"Türkiye-Suriye sınırındaki huzursuzluğun arttığını görüyoruz. Bu durum, birçok ülkenin Suriye'de yaşananları siyasi çözüme kavuşturmak yerine askeri yollarda çözmek ve askeri güçle olayın seyrini değiştirmek için uğraşmasının sonucudur. Daha çok siyasi süreç ve çözüm üzerinde odaklanılmalıdır" ifadelerini kullandı.
Rusya'nın Sesi, haberinde "Rusyalı diplomat, böylece, Suriye sınırında konuşlandırmak üzere Türkiye'nin Patriot hava savunma sistemleri ile ilgili Nato'ya resmi başvurusu üzerine yorumda bulundu" sözlerini de kullandı. - Ankara
http://www.haberler.com/rusya-dan-turkiye-ye-patriot-mesaji-4110982-haberi/
-
'Patriot'lar Caydırma Amaçlı'
Deutsche Welle
Prof. Kibaroğlu'na göre NATO'nun Patriot'ları Türkiye'de konuşlandırması, Suriye ve bölge ülkelerine mesaj niteliğinde.
Prof. Kibaroğlu'na göre Nato'nun Patriot'ları Türkiye'de konuşlandırması, Suriye ve bölge ülkelerine mesaj.
Türkiye'nin Nato'dan Patriot füze savunma sistemlerini talep etmesiyle, Suriye krizinde yeni bir aşamaya gelindi.
Güvenlik konularında uzman olan Prof. Mustafa Kibaroğlu, Nato'nun Patriot'ları Türkiye'de konuşlandırmasıyla güçlü bir siyasi mesaj vermiş olacağını, bunun her şeyden önce "caydırıcılık" açısından önem taşıdığını kaydetti.
Kibaroğlu, "Arkasında Nato olduğu, açık ve net şekilde ortada olan Türkiye'ye karşı, Suriye'den, İran'dan ya da başka bir ülkeden füze saldırısı olur mu? Bu ülkeler böyle bir riski göze alabilir mi? Tabii bu daha çok bu açıdan önem arz etmektedir" görüşünü dile getirdi.
Ankara, bir Türk savaş uçağının Haziran ayında Suriye tarafından düşürülmesi üzerine Nato'yu acil toplantıya çağırmış, Nato Kuzey Atlantik Konseyi, Türkiye ile dayanışma içerisinde olduğunu, Türkiye'nin güvenliği için gereken önlemlerin alınacağını bildirmişti.
Ankara'dan resmi talep
Son aylarda Suriye'den atılan ve Türkiye topraklarına düşen havan ve top mermileri, endişeleri daha da artırdı. Gelişmeler üzerine Ankara, bugün Nato'dan hava savunma sistemini güçlendirmek için resmen talepte bulundu.
Türkiye'nin talep ettiği Patriot'lar en gelişmiş füze savunma sistemlerinden biri olarak biliniyor. Ancak bu sistemlerin başarısı, karşı taraftan atılan füzelerin yetenekleri, mevsim koşulları gibi birçok etkene bağlı olarak değişebiliyor. Prof. Mustafa Kibaroğlu, hiçbir füze savunma sisteminin "yüzde yüz başarılı olamadığını" belirtirken, Patriot'ların konuşlandırılmasının ilk aşamada daha çok "caydırıcılık" işlevi göreceğini kaydetti.
Nato'dan güçlü destek
Türkiye, 9 yıl önce de, Irak savaşı öncesinde Nato'dan benzer bir talepte bulunmuş, ancak bazı müttefik ülkelerin çekinceleri İttifak bünyesinde tartışma yaratmıştı.
Prof. Mustafa Kibaroğlu, son gelişmelerin İttifak'ta önemli bir değişime işaret ettiğini kaydediyor:
"Avrupalı müttefiklerin, Ortadoğu'dan kaynaklanan tehditlere karşı Türkiye'nin yanında olma konusunda, İttifak'tan kaynaklanan sorumluluklarını yerine getirme konusunda ciddi çekinceleri hep olmuştu. Ama son dönemde Suriye ile yaşanan krizde Nato Genel Sekreteri sürekli olarak Türkiye'nin yanında olduklarını, Türkiye'yi korumak ve güvenliğini sağlamak için Nato ittifakının bütün çabayı sarf edeceğini açıkça söyledi. Geçmiş tutumlara baktığımız zaman, bunlar Türkiye adına ve Nato ittifakı ve Nato dayanışması adına oldukça önemli gelişmeler."
Suriye konusunda yakın işbirliği
Suriye krizinde Türkiye'ye güçlü destek açıklayan Nato müttefikleri, Ankara'nın Suriye'nin tahriklerine karşı sağduyulu hareket etmesini övmüştü. Bazı Batılı siyasetçiler, Türkiye'nin savaşın içine çekilmek istendiği konusunda kaygılarını ifade ederken, kimi uzmanlar, Nato'nun Patriot'larla doğrudan devreye girmesinin, Batı için de önemli bir güvence olacağı görüşünde.
Prof. Kibaroğlu da bundan sonra Suriye politikası konusunda Türkiye ile Nato arasında daha yakın bir işbirliğinin beklenebileceğine işaret ediyor ve şunları dile getiriyor:
"Almanya veya Nato ittifakı, hem Türkiye ile dayanışmasını göstermek adına Patriotların Türkiye ile konuşlandırılması talebine sıcak bakıyor, hem de Türkiye ile Suriye arasındaki sürecin gelişmesi aşamasında, belki Türkiye'den de kaynaklanabilecek bazı çıkışlara, Suriye'nin kontrolsüz cevap vermesi ve bunun belki de istenmeyen bir tırmanmaya gitmesini caydırmak anlamında böyle yaklaşıyor. Tükiye ile de bu süreci birlikte değerlendirmek, Nato karar aşamalarında Türkiye'nin bir anlamda Nato'nun beklentilerine daha yakın davranmasını istemek ya da bunu umut etmek adına da buraya gelmek isteyebilirler."
"Bölge ülkelerine de mesaj"
Türkiye'nin Patriot'lar konusunda Nato'ya yaptığı talebin, Ortadoğu'da krizin tırmandığı bir dönemde gelmesi de dikkat çekiyor.
Prof. Mustafa Kibaroğlu'na göre, Nato'nun Patriot'ları Türkiye'de konuşlandırmaya hazırlanmasının, Suriye krizinin yanı sıra, bölgedeki gelişmelerle de yakın bağlantısı bulunuyor:
"Çünkü bölgede, özellikle İsrail'in Gazze operasyonlarının ne yöne gideceği belli değil. Bu fotoğrafın daha da büyüyerek işin içine İran'ın katılıp katılmayacağı ve İran'la ilgili İsrail'in bazı girişimlerinin olup olmayacağına bağlı olarak, sadece Suriye'ye yönelik olarak değil, belki de muhtemel bir İsrail-İran sorununda da Türk hava sahasını olası gelişmelere karşı korumak adına da …sadece Suriye değil, belki İran'dan da kaynaklanabilecek bir tehdide karşı bir önlem olarak düşünülebilir."
http://www.haberler.com/patriot-lar-caydirma-amacli-4109631-haberi/
-
bu rusya ya ne gırıp cıkıyor............
-
Rusya halt etmiş. O füzeler savunma amaçlı. Sınıra yerleştirilmeleri de son derece normal. Suriye'ye karşı herhangi bir askeri müdahale olacağını düşünüyorlarsa o zaman başka tabi.
-
Suriyeli Kürtler birleşti
Hürriyet Planet
23 Kasım 2012
e-posta
Suriyeli Kürtler birleşti
Suriyeli Kürtlerin kurmuş olduğu Demokratik Birlik Partisi (PYD) ve Kürt Ulusal Konseyi, muhalif Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) karşı birleşti.
Şanlıurfa'nın Ceylanpınar İlçesi'nin karşısında bulunan Suriye'nin Haseki kentine bağlı Resulayn ilçesi, Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ve PKK’nın Suriye’deki uzantısı konumundaki Demokratik Birlik Partisi (PYD) arasında son zamanlarda çatışmalara sahne olmuş, çatışmalarda en az 6 kişi ölmüştü.
Fransız haber ajansı AFP’nin haberine göre, “PYD ve diğer Kürt muhaliflerin birleşerek askeri bir güç oluşturulmasına Irak’ta karar verdiğini” duyurdu. AFP, haberini Suriyeli Kürt bir temsilciye dayandırdı.
PYD’ye yakınlığıyla bilinen Batı Kürdistan Halk Konseyi (BKHK) temsilcisi Muhammed Rasho, Erbil’de yaptığı açıklamada , “Hiçbir tarafı tutmayan bu ortak gücü kurmaya karar verdik” dedi.
Söz konusu anlaşmanın, Resulayn’da Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad muhalifleri ile Suriyeli Kürtler arasındaki çatışmaları tırmandıracağı tahmin ediliyor.
Anlaşma duyurusu, ÖSO’ya bağlı Guraba el Şam’ın İslamcı gönüllüleri Resulayn’a çağıran bir videoyu internette yayımlamasının ardından geldi.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/21999312.asp
-
Suriye'den Türkiye'ye Patriot Resti
Esed rejimi, Diyarbakır'a konuşlandırılmak için NATO'dan patroit talep eden Türkiye'yi kınadı.
Haber: Suriye'den Türkiye'ye Patriot Resti
Esed rejimi, Suriye sınırında konuşlandırılmak üzere Nato'dan Patriot savunma füzeleri talep eden Türkiye'yi kınadı.
Devlet televizyonun haberine göre Dışişleri Bakanlığı'ndan bir kaynak, "Türkiye'nin son provokatif adımını kınadığını vurguladı." Türkiye'nin toprakları üzerindeki egemenliğine ve Türk halkının çıkarlarına saygı duyduklarını ifade eden kaynak, "Panik yapmalarına gerek yok." ifadelerini kullandı.
PATROITLER YOLA ÇIKIYOR
Türkiye'nin Suriye sınırına yerleştirilmek üzere Nato'dan resmi talepte bulunduğu Patriot füzeleri için Hollanda'da hazırlıklar başladı.
Konu hakkında kendilerine resmi yazının ulaştığını açıklayan Hollanda Dışişleri Bakanı Frans Timmermans, meclise gönderdiği yazılı mektupta kabinede yapılacak görüşmeler sonrasında, alınacak olumlu karar sonrasında füzelerin Türkiye'ye gönderileceğini belirtildi.
RUSYA'DA PATROİT ENDİŞESİ
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Türkiye'nin Suriye sınırında yaşadığı güvenlik kaygısını anladıklarını belirterek, "Ancak bölgedeki çatışmaların yeniden başlamasına neden olacak provokasyonlara karşı da uyarıda bulunmak istiyoruz" demişti.
Türkiye'nin Suriye ile olan sınırına savunma gerekçesiyle Patriot füzeleri yerleştirilmesi konusunda açıklamalarda bulunan Lavrov, Rusya'nın bu konuda endişeleri olduğunu dile getirmişti.
Nato Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen ile görüşen Lavrov, Türkiye-Suriye sınırına yerleştirilecek Patriot füzeleri ile ilgili görüştü.
Görüşmede Nato Genel Sekreteri Rasmussen, Türkiye'nin Suriye sınırına yerleştirilmesi planlanan Patriot füzelerinin savunma amaçlı olduğunu belirtti.
"RUSYA'NIN KAYGILANMASINA GEREK YOK"
Suriye Ulusal Koalisyonu heyetini kabul eden Davutoğlu basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Rusya'nın Türkiye'nin Nato'dan Patriot füzesi istemesinin kaygıyla değerlendirmesiyle ilgili olarak Davutoğlu, " Rusya'nın bu konuda herhangi bir kaygı belirtmesi gerektirecek bir durum yok" diye konuştu.
http://www.haberler.com/suriye-den-turkiye-ye-patriot-resti-4114519-haberi/
-
NATO'dan Rusya'ya Patriot Cevabı
Rasmussen, Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ile Türkiye'ye yerleştirilecek füzelerle ilgili görüştü.
Haber: NATO'dan Rusya'ya Patriot Cevabı
(http://www.haberler.com/haber-resimleri/436/nato-dan-rusya-ya-patriot-cevabi-4115436_2013_o.jpg)
Nato Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen'in Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile yaptığı telefon görüşmesinde, Türkiye-Suriye sınırına yerleştirilecek Patriot füzelerini ele aldı.
"FÜZELER SAVUNMA AMAÇLI"
Görüşmede Nato Genel Sekreteri Rasmussen, Türkiye'nin Suriye sınırına yerleştirilmesi planlanan Patriot füzelerinin savunma amaçlı olduğunu belirtti.
Rus Bakan da bölgeye yerleştirilecek füzelerle ilgili endişelerini aktardı; sınırda yaşanan sorunlarla ilgili Ankara-Şam arasında doğrudan iletişim hattının kurulmasında yardımcı olabileceklerini söyledi.
RASMUSSEN, Twitter'DAN AÇIKLADI
Twitter'dan görüşmeyle ilgili açıklama yapan Nato sözcüsü Oana Lungescu, "Nato Genel Sekreteri, Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'u aradı. Şeffaflık bağlamında Rasmussen Türkiye'de Nato füzelerinin yerleştirilmesinin sadece savunma nitelikli olduğunu kaydetti." dedi.
Görüşme ile ilgili bir açıklama da Rusya Dışişleri Bakanlığı'ndan geldi. Türkiye'nin kendi topraklarına Patriot füzelerinin yerleştirilmesi talebi ile ilgili Rasmussen'in Lavrov'u bilgilendirdiği kaydedilen açıklamada; "Sergey Lavrov planın bölgede askeri potansiyeli artıracağı endişelerini dile getirdi. Ankara-Şam arasında muhtemel kazalardan korunmak için doğrudan iletişim mekanizması önerdi." ifadeleri yer aldı.
RUSYA'NIN PATROIT ENDİŞESİ
Türkiye'nin Suriye ile olan sınırına savunma gerekçesiyle Patriot füzeleri yerleştirilmesi konusunda açıklamalarda bulunan Lavrov, Rusya'nın bu konuda endişeleri olduğunu dile getirmişti.
http://www.haberler.com/nato-dan-rusya-ya-patriot-cevabi-4115436-haberi/
-
İran'dan Türkiye'ye bölgesel savaş uyarısı
Türkiye'nin NATO'dan istediği Patriot füzeleri konusunda İran'ın tepkisi devam ediyor.
25.11.2012 - 15:20
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/esh1872_5.jpg)
İran Meclisi Milli Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Sözcüsü Hüseyin Nakavi Hüseyni, füzelerin yerleştirmesinin bölgesel savaşa neden olacağını iddia etti.
İran'ın yarı resmi İRNA ajansına konuşan Nakavi Hüseyni, füzelerin Suriye sınırına yerleştirilmesinin bu ülkeye karşı savaş ilanı anlamına geldiğini bunun bölgesel savaşla sonuçlanacağını ileri sürdü.
"TÜRKİYE TALEBİNİ DERHAL GERİ ÇEKSİN"
Türkiye'den derhal talebini çekmesini isteyen İranlı sözcü, sistemin konuşlandırılmasıyla çıkacak olası savaş konusunda Ankara'nın bölge ülkelerince kınanacağını öne sürdü.
Ortadoğu ülkelerinden konuya ciddi reaksiyon göstermelerini isteyen Nakavi Hüseyni, bölge ülkelerini konuyu Birleşmiş Milletler'e şikayet etmeye çağırdı. Libya'ya yönelik NATO'nun yaptığı askeri müdahaleyi hatırlatan Nakavi Hüseyni, Suriye'deki şartların Libya ile aynı olmadığını olası savaşın Avrupa ülkeleri için ciddi zarar vereceğini savundu.
http://www.ensonhaber.com/irandan-turkiyeye-bolgesel-savas-uyarisi-2012-11-25.html
-
Salak mı bunlar? Savunma amaçlı füzeleri sınıra yerleştirmek ne zamandan beri savaş nedeni oluyor? Kendilerinin neredeyse hergün tanıttıkları balistik füzeler ne amaçlı? Luş mu vuracaklar onlarla acaba? >:( >:(
-
adamlari korku sardi suriye´yi ellerinden kayip etmeyi... rusya iran suriyeyi ic meselesi gibi görmeye basladi...
nedeni basit... onlarin gördügü benimde düsünceme göre suriyeye karsi hava saldirisi düzenlenecek... suriyeden gelecek füzelere karsi koruma olacak hemde türkiyedeki nato üslerini korumak.
rusya ile irana sormak lazim... ne tepki göstermisler topraklarimiza suriye bombalari düserken....?
-
AaaAaa akrep ne dusunecekler sakin olun, savasa hayir
-
iranın nedediği bence önemli değil ama bu patriotlar kalıcı olarak geliyor buda bizi cephe ülkesi konumuna getirecek.
-
Bir NATO üyesi ülke olarak balistik füzelere karşı gelişmiş bir hava savunma sistemimizin bulunmaması göz çnüne alındığında, komşu ülkelerin sürekli geliştirdikleri balistik füzeleri ve artan bölgesel gerilime bağlı olarak Bu füzelerin o bölgeye yerleştirilmeleri son derece doğaldır.
-
o zaman biz bence uzun hava savunma füzeleri satin almaalin gelistirmeyelim... belki cephe ülke haline geliriz diye....saten bu füzeler satin alanlar bizi cephe olarak görmüyormu....?
rusyanin ermenistanda sinirimiza yakin yerlerde hicmi hava savunma sistemleri yok...?
sanki patriotlar rusyanin topraklarini yada iranin topraklarini vuruyor....
kurulacak yerlere bakmak lazim.... kaci rusya yada iran sinirina tehdit olusturuyor... füzeler sanki taruz amacli...sabit yerlerinde duruyorlar... disaridan gelen tehditlere karsi...
natodan yararlanmiyacaksak o zaman neden icindeyiz...?
yada bir topluluktan kurulustan yararsaglanamiyacaksa kendi menfatin icin o zaman ne anlami kaliyor icinde olmaya....
o zaman türkiye hicbir kurulusla yada ülkeyle bir anlasma yapmasin... biri kendine tehdit algiliyor diye...
o zaman türkiye göktürk 2 uydusunu cinden göndermesin amerika yada avrupa bunu da tehdit olarak algiliyor diye...
patriotlarin menzili neymis ki cephe olalim...?
-
o zaman biz bence uzun hava savunma füzeleri satin almaalin gelistirmeyelim... belki cephe ülke haline geliriz diye....saten bu füzeler satin alanlar bizi cephe olarak görmüyormu....?
Rusyanin ermenistanda sinirimiza yakin yerlerde hicmi hava savunma sistemleri yok...?
sanki patriotlar Rusyanin topraklarini yada iranin topraklarini vuruyor....
kurulacak yerlere bakmak lazim.... kaci Rusya yada iran sinirina tehdit olusturuyor... füzeler sanki taruz amacli...sabit yerlerinde duruyorlar... disaridan gelen tehditlere karsi...
natodan yararlanmiyacaksak o zaman neden icindeyiz...?
yada bir topluluktan kurulustan yararsaglanamiyacaksa kendi menfatin icin o zaman ne anlami kaliyor icinde olmaya....
o zaman türkiye hicbir kurulusla yada ülkeyle bir anlasma yapmasin... biri kendine tehdit algiliyor diye...
o zaman türkiye göktürk 2 uydusunu cinden göndermesin amerika yada avrupa bunu da tehdit olarak algiliyor diye...
patriotlarin menzili neymis ki cephe olalim...?
patriotların kontrolü NATO da olacak yani bir anlamda ABD de, sadece bizi korumayacak ABD yide koruyacak. mesela iran abd yi füze ile vurmak istese o füze türkiye üzerinden geçmek zorunda ve kurulacak bu sistemlede vurulması ise bizi savaşın tam ortasına çekecektir.
-
o zaman biz bence uzun hava savunma füzeleri satin almaalin gelistirmeyelim... belki cephe ülke haline geliriz diye....saten bu füzeler satin alanlar bizi cephe olarak görmüyormu....?
Rusyanin ermenistanda sinirimiza yakin yerlerde hicmi hava savunma sistemleri yok...?
sanki patriotlar Rusyanin topraklarini yada iranin topraklarini vuruyor....
kurulacak yerlere bakmak lazim.... kaci Rusya yada iran sinirina tehdit olusturuyor... füzeler sanki taruz amacli...sabit yerlerinde duruyorlar... disaridan gelen tehditlere karsi...
natodan yararlanmiyacaksak o zaman neden icindeyiz...?
yada bir topluluktan kurulustan yararsaglanamiyacaksa kendi menfatin icin o zaman ne anlami kaliyor icinde olmaya....
o zaman türkiye hicbir kurulusla yada ülkeyle bir anlasma yapmasin... biri kendine tehdit algiliyor diye...
o zaman türkiye göktürk 2 uydusunu cinden göndermesin amerika yada avrupa bunu da tehdit olarak algiliyor diye...
patriotlarin menzili neymis ki cephe olalim...?
patriotların kontrolü NATO da olacak yani bir anlamda ABD de, sadece bizi korumayacak ABD yide koruyacak. mesela iran abd yi füze ile vurmak istese o füze türkiye üzerinden geçmek zorunda ve kurulacak bu sistemlede vurulması ise bizi savaşın tam ortasına çekecektir.
bilmek istiyorum hangi iran füzesi abd yi vurabiliyor...?
türkiyedeki üslerini diyorsan saten iranin hakki yok türkiye topraklarina füze atmaya...
hem bir o patriotlarin savunma caplarini arastir yerlerine bak.. ne kadari irana karsi....?
hem iran abd yi vurmak istiyorsa türkiye üzeri en sacma yol derim... tabi abd yi vurabilecek balistik füzeleri varsa...
-
o zaman biz bence uzun hava savunma füzeleri satin almaalin gelistirmeyelim... belki cephe ülke haline geliriz diye....saten bu füzeler satin alanlar bizi cephe olarak görmüyormu....?
Rusyanin ermenistanda sinirimiza yakin yerlerde hicmi hava savunma sistemleri yok...?
sanki patriotlar Rusyanin topraklarini yada iranin topraklarini vuruyor....
kurulacak yerlere bakmak lazim.... kaci Rusya yada iran sinirina tehdit olusturuyor... füzeler sanki taruz amacli...sabit yerlerinde duruyorlar... disaridan gelen tehditlere karsi...
natodan yararlanmiyacaksak o zaman neden icindeyiz...?
yada bir topluluktan kurulustan yararsaglanamiyacaksa kendi menfatin icin o zaman ne anlami kaliyor icinde olmaya....
o zaman türkiye hicbir kurulusla yada ülkeyle bir anlasma yapmasin... biri kendine tehdit algiliyor diye...
o zaman türkiye göktürk 2 uydusunu cinden göndermesin amerika yada avrupa bunu da tehdit olarak algiliyor diye...
patriotlarin menzili neymis ki cephe olalim...?
patriotların kontrolü NATO da olacak yani bir anlamda ABD de, sadece bizi korumayacak ABD yide koruyacak. mesela iran abd yi füze ile vurmak istese o füze türkiye üzerinden geçmek zorunda ve kurulacak bu sistemlede vurulması ise bizi savaşın tam ortasına çekecektir.
bilmek istiyorum hangi iran füzesi abd yi vurabiliyor...?
türkiyedeki üslerini diyorsan saten iranin hakki yok türkiye topraklarina füze atmaya...
hem bir o patriotlarin savunma caplarini arastir yerlerine bak.. ne kadari irana karsi....?
hem iran abd yi vurmak istiyorsa türkiye üzeri en sacma yol derim... tabi abd yi vurabilecek balistik füzeleri varsa...
iranın abdyi vuracak bugün füzesi yok ama ilerde olmayacak demek değildir,körfez savaşındada geçici olarak patriot istemiştik ama vermemişlerdi bugün ne değiştide tayyibin bile haberi olmadan patriot vermeye karar vermişler medyaya bile servis etmişler,düşünmek lazım
-
gelecekte olsa bile öyle bir niyeti iranin... yine türkiye güzergahinimi kullanacak... hem balistik füzeler atmosfer disina cikar ama patriotlar orayami cikacakmis... yoksa iran seyyir füzesi ile mi vuracakta türkiye üzeri gidecek... bu arada tabi diyabakir maltya antep üzeri gidecek.... patriotlarin vurmasi icin...
cigil kardesim... bir patriotlarin görev alanlari birde geografik yapiya birde balistik füzelerin uctugu yerlere bak.... pac 3 lerin en son modellerin 10-15 km yükseklige kadari calisiyor... balistik füzeler onun cok cok kat yükseklikte seyir eder... amerikaya ucmasi icin patriotlar sorun degil...
kisacasi patriotlarnan iran olasi balistik amerikayi vuracak füzelerine tehdit olusturmuyor...
1. körfez savasinda vardi patriotlar türkiyede gercek anlamda tehdit olusturdugu icin irak... saddamin silah depolari dolu idi....
ikinci körfez savasinda saddamin elinde ne var ne yok biliniyordu... gercek anlamda türkiyeye karsi olusturacak bir tehdit degildi....
simdi biraz farkli... suriyenin elinde cok kimyasal silahlar var...
-
Umarım tarih tekerrür etmez. Yıl 1914 Goben ve Breslav zırhlıları kaçar, İstanbul'a sığınır Rus'ların ve Fransız'ların tepkisiyle satın alındığı açıklanır, Kayser Wilhelm in emri ile Amiral Souchon Karadeniz'de tatbikat yapmak ister ve sonuç malum gemiler gider Rus'yayı bombalar. Elalemin silahı, tetik gene elalemin elinde.
-
Bir NATO üyesi ülke olarak balistik füzelere karşı gelişmiş bir hava savunma sistemimizin bulunmaması göz çnüne alındığında, komşu ülkelerin sürekli geliştirdikleri balistik füzeleri ve artan bölgesel gerilime bağlı olarak Bu füzelerin o bölgeye yerleştirilmeleri son derece doğaldır.
Katılıyorum..
Ayrıca dünya barışına son derece duyarlı(!) Ruslar ,yunanistan'a S-300leri neden verdiniz sorusunu nasıl cevaplarlar çok merak ediyorum?acaba Yunan adalarını süslesinler diye mi verdiler S-300 leri...
Ayrıca bu yüksek irtifa hava savunma füzeleri gereğinden fazla meşhur oldu bence, insanlar bunları fazla abartıyorlar gibi geliyo bana(bu benim görüşüm ,katılmayabilirsiniz)...
Kavramlar arasında çok net bir ayrım yapamıyoruz ve topçu roketini patriotlarla önleme gibi bir beklenti içerisinde insanlar,medya saçmalıklar pompalıyo insanlara,tıpkı uçak gemisi zırvasındaki gibi.Tıpkı Yunanistan s-300lerle Türkiye'deki KARA(!) hedeflerini vuracakmış gibi...
-
Patriot Komutası Türkiye'de Olmayacak
(http://www.haberler.com/haber-resimleri/024/turkiye-nin-nato-dan-patriot-fuzesi-talebi-4134024_2501_o.jpg)
NATO Sözcüsü Lungescu, Türkiye'ye yerleştirilecek Patriot füze sisteminin komutasının Almanya'da olacağını açıkladı.
Haber: Patriot Komutası Türkiye'de Olmayacak
Nato Sözcüsü Oana Lungescu, Türkiye'nin Suriye'den kaynaklanan tehdide karşı Patriot sistemleri talebinde bulunmasıyla ilgili İttifak içinde sürdürülen hazırlıklarda önemli mesafe alındığını ve kararın birkaç gün içinde çıkacağını söyledi. Lungescu, Patriot komutasının Ramstein Müttefik Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda olacağına vurgu yaptı.
PATRİOT KOMUTASI TÜRKİYE'DE OLMAYACAK
Lungescu, düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'ye yerleştirilecek Patriot füze sisteminin operasyonel komutasının Almanya'daki Ramstein Müttefik Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda olacağını belirtti.
Oana Lungescu, Türkiye'nin Nato'nun askeri kanadına entegre olduğunu ve İttifak'ın siyasi karar organı Kuzey Atlantik Konseyi'nde kararların oy birliğiyle alındığını hatırlattı.
"AYLAR DEĞİL, HAFTALAR İÇİNDE..."
Nato Sözcüsü, Türkiye'de çalışmalarını sürdüren Nato askeri heyetinin raporunu tamamlamasının "karar sürecinde önemli bir adım teşkil etiğini" vurguladı.
Nato'nun Türkiye'ye Patriot yerleştirilmesine karar vermesinin ardından katkı yapacak ülkelerin ulusal onay süreçlerinin tamamlanmasının gerekeceğini kaydeden Lungescu, füzelerin "aylar değil haftalar içinde" Türkiye'ye yerleştirilerek operasyonel hale geleceğini bildirdi.
NATO, LAVROV'U İKNA EDECEK
Bu arada üst düzey bir Nato yetkilisi, 4-5 Aralık'ta toplanacak Nato dışişleri bakanlarının Patriot füzelerinden duyduğu endişeyi dile getiren Rus meslektaşları Sergey Lavrov'u Türkiye'ye füze yerleştirilmesinin savunma amaçlı olduğu konusunda ikna etmeye çalışacaklarını söyledi.
Nato dışişleri bakanlarının toplantısı sırasında gerçekleştirilecek NATO-Rusya Konseyi'nde, Lavrov'un Patriot konusunu gündeme getirmesi bekleniyor.
NATO HEYETİ İNCİRLİK ÜSSÜ'NDE
Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (Nato) heyeti, Türkiye'nin talebiyle yerleştirilmesi öngörülen Patriot füze savunma sistemlerinin konuşlandırılacağı yerlerin tespiti kapsamında Adana'daki İncirlik Üssü'ne geldi.
Ülkemize gelen toplam 30 kişilik uzman Nato heyetinin Adana'nın yanı sıra Hatay'da incelemelerde bulunması bekleniyor.
http://www.haberler.com/patriot-komutasi-turkiye-de-olmayacak-4134024-haberi/
-
Suriye vurdu Türk jetleri havalandı
Faruk BALIKÇI
3 Aralık 2012
Suriye vurdu Türk jetleri havalandı
Şanlurfa’nın Ceylanpınar ilçesi sınır olan ve 8 Kasım’da muhaliflerin eline geçen Resulayn’ı bu sabah saat 10.20 sıralarında Suriye savaş uçakları tarafından 10’ar dakika aralıklarla ilçe merkezi bombalandı. Çok sayıda ölü olduğu öne sürülüyor.
Ceylanpınar’a sınır olan Suriye’nin Resulayn ilçesinde 8 Kasım’da muhalifler ile Suriye ordusu arasında çıkan çatışmaların ardından ordu güçleri çekilerek muhalifler ilçeye hakim olmuştu. Suriye savaş uçakları ise 3 gün boyunca ilçeyi bombalamıştı.
Ardından ise PYD ile muhalifler arasında Resulayn’da çıkan çatışmalar sonucunda her iki taraf anlaşarak ateşkes ilan etmişti. Suriye ordusu ise 2 hafta sonra sessizliğini bozdu. Şam’dan kalkan ve Resulayn semalarında dolaşan savaş uçakları saat 10.20 sıralarında ilçeyi bombaladı. Bombalama Ceylanpınar’dan izlenirken halk yeniden tedirginlik yaşadı.
TÜRK JETLERİ HAVALANDI
Bu ara Reuters haber ajansı ise Resulayn'a yönelik bombardımanın ardından Türk savaş uçaklarının havalandığını duyurdu.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22064486.asp
-
‘Türkiye Patriot'ları Suriye’nin kimyasal silahlarından korunmak için istedi’
Hürriyet Planet
3 Aralık 2012
Türkiye'ye kimyasal silah tehdidi
Adının açıklanmasını istemeyen Türk yetkililer, Suriye’de Esad rejiminin elinde balistik füzeler olduğunu, Esad’ın şu anki hava saldırıları da sonuç vermezse hem bu balistik füzeleri hem de kimyasal başlıklar kullanacağını belirtti.
İngiliz The Guardian gazetesine konuşan yetkililerin, “Hava bombardımanı da işe yaramazsa Suriyelilerin balistik füze ve kimyasal savaş başlığı kullanabileceği konusunda farklı kaynaklardan istihbarat aldık. Bu yüzden NATO koruması istedik” dediği öne sürüldü.
Haberde, Türk yetkililerin daha önce Suriye'den atılan topçu mermisi ve havan toplarının sınırı geçmesi gibi, Esad'ın elindeki Sovyet yapımı Scud ve Kuzey Kore yapımı SS-21 füzelerinin muhalifleri hedeflese de sınırı aşıp Türkiye'yi vurmasından endişe ettikleri yazıldı.
Suriye’den kaçan en önemli isimlerden olan, rejimin eski komutanı ve Devlet Başkanı Beşar Esad’ın çocukluk arkadaşı Manaf Tlas ise Sunday Times’a yaptığı açıklamada, “Esad’ın sona yaklaştıkça kimyasal silah kullanmaktan çekinmeyeceğini” söyledi.
New York Times da Suriye’nin askeri tesislerinde, kimyasal silah kullanılacağı izlenimi yaratan bir hareketlilik gözlendiğini yazdı.
Suriye'nin elinde sarin, hardal ve muhtemelen VX gazlarının olduğu belirtiliyor.
"PATRIOT'LAR UÇUŞA KAPALI ALAN İÇİN DEĞİL"
Türkiye sınırına yerleştirilecek Patriot füzeleriyle ilgili bir açıklama da, Belçika’nın başkenti Brüksel’de bu hafta yapılacak NATO konferansı öncesi konuşan üst düzey bir ABD’li yetkili tarafından yapıldı.
CNN’in aktardığına göre, Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın uçağında gazetecilere açıklamalarda bulunan yetkili, Patriot füzelerinin yerleştirilmesinin, Suriye’de uçuşa kapalı alan ilan edilmesi için bir hazırlık olmadığını söyledi.
“Uçuşa kapalı bölge bu hafta yapılacak NATO görüşmelerinde gündemde olmayacak. Patriot füzeleri, eğer ki yerleştirilirse, Türkiye’nin hava sahasını korumak için yerleştirilecek” diyen yetkili, “Türkiye bir NATO müttefiki ve bir uçak ya da füze Türkiye’nin hava sahasına girerse, bu füzeler Türk topraklarını ve hava sahasını korumak için orada olacak” diye konuştu.
ABD’li yetkili NATO temsilcilerinin Türkiye’deki incelemelerinin sürdüğünü hatırlatarak, “Olumlu yanıt vermek istiyoruz. Ancak ben kaç füze yerleştirilecek ya da nereye yerleştirilecek gibi detaylar konusunda kesin sonuçlar beklemiyorum” dedi. Yetkili bunun nedeninin füzeleri gönderecek ülkelerde henüz ulusal düzeyde karar alınmamış olması olduğunu belirterek, bu kararların yarınki NATO toplantısına yetişmeyeceğini savundu.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/22064212.asp
-
Her ülkenin kendini savunma hakkı vardır. Türkiye de etrafında çok tehlikeli balistik füzelere sahip olan gerilimli ülkelere karşı kendisini korumak adına ordusunun büyük eksiği olan yüksek irtifa hava savunma sistemini, yine herhangi bir saldırıda kendisini korumakla yükümlü olan NATO'dan talep ederek bu hakkını kullanmaktadır.
-
NATO ile 10 il krizi
Metehan DEMİR
4 Aralık 2012
NATO ile 10 il krizi
Türkiye'nin, Suriye’deki gerilim sonrası tırmanan tehdide paralel olarak NATO’dan Patriot savunma füzeleri temini için yaptığı başvuru tam bir krize döndü.
Ankara’nın talepleri ile başta ABD olmak üzere NATO ülkelerinin verdiği yanıtlar arasında uzlaşılması güç, büyük farklar ortaya çıktı. Güvenilir kaynaklardan alınan bilgiye göre, TSK yapılan tehdit analizi sonrasında NATO’dan tam 10 il için Patriot bataryası istedi. Bu iller ise Adana (İncirlik Amerikan Üssü), Malatya (NATO Kürecik Radarı), Gaziantep, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Diyarbakır, Batman, Siirt, Elazığ, Hatay olarak belirlendi. Yaşanan bu süreç Ankara NATO-ABD ekseninde ilginç diyaloglara tanıklık etti. Türkiye, NATO’ya geçtiği kriptolarda, Patriotlara gerekçe olarak, “Gelişmelere bağlı olarak Suriye’den füze tehdidi olabilir. Esad giderayak bir çılgınlık yapabilir” ifadelerini kullandı.
ACİL İHTİYACINIZ YOK
Buna beklenmedik bir yanıt geldi. Başta Amerikalılar olmak üzere karşı taraf, “Size, Suriye’den bu derecede bir füze tehdidi yok. İstihbarat raporları Suriye’deki tehdidin genelde İsrail’e doğru olduğunu gösteriyor. Bu nedenle acil bir Patriot savunma sistemine ihtiyacınız yok” dedi. Türk tarafı ise bunun NATO’nun bir üyeye tehdidin, tüm müttefiklere tehdit kabul edilmesi gerekliliğini öngören 5. madde konsepti içinde görülmesi gerektiğini belirterek, 10 Patriot konusunda ısrarcı oldu. Bunun üzerine NATO ilk etapta, Hollanda’dan 1 veya 2, Almanya’dan ise 2 bataryayı verebileceğini söyledi. Geriye kalan 6 batarya için ise Amerikalılar zaman ve tamamının temini üzerinde ciddi sorun çıkardı. ABD, bu sayıda bataryayı bu sürede temin edemeyeceğini iletti. Türk yetkililer de bu konuda geri adım atmadı. Şu aşamada bu 10 rakamına nasıl ulaşılacağı ve krizin nasıl çözüleceği bilinmiyor./_np/2094/18532094.jpg
KÜRECİK’E DE ÖN TEDBİR
Türkiye’nin canını sıkan bir diğer unsur da hava savunma ağındaki ciddi boşluklar. Gelmesi planlanan Patriotlarla kısa ve orta vadede başta Suriye öngörülüyor. Ama bunlar aynı zamanda, daha önce “İsrail ile bir kriz halinde ilk Kürecik’i vururuz” diyen İran’dan gelecek tehditlere karşı da bir ön tedbir olarak düşünülüyor.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22070975.asp
-
ABD'den Suriye için kimyasal silah uyarısı
Suriye hükümetinin son günlerde kimyasal silah parçalarının yerlerini değiştirdiği bildirildi.
Ayda Sadece 1100 TL'ye 100 bin TL Konut Kredisi için Tıkla. Anında Başvur!
03.12.2012 - 21:28
ABD Savunma Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili, Associated Press haber ajansına yaptığı açıklamada, ABD istihbarat yetkililerinin, Suriye'nin geçen hafta içinde kimyasal silahlarını bulundurduğu birden fazla yerde hareketlilik saptadığını söyledi.
ABD Savunma Bakanı Leon Panetta da eylül ayının sonlarında yaptığı bir açıklamada, istihbarat raporlarının, Suriye hükümetinin ülkedeki bazı kimyasal silahlarının yerlerini koruma altına almak amacıyla değiştirdiğini gösterdiğini belirtmişti. Panetta, buna karşın ABD'nin Suriye'deki kimyasal silahların bulunduğu önemli alanların güvenli olduğuna inandığını kaydetmişti.
Suriye'nin dünyadaki en büyük kimyasal silah programlarından birine sahip olduğu kabul ediliyor.
DIŞ GÜÇLERE KARŞI KULLANABİLİR
Cumhurbaşkanı Beşşar Esad rejimi tarafından daha önce yapılan açıklamalarda, ülkedeki kimyasal silahların Suriyelilere karşı olmasa da dış güçlere karşı kullanılacağı bildirilmişti.
ABD Başkanı Barack Obama yönetimi, Esad rejimine kimyasal silahları kullanmaması uyarısında bulunmuştu.
CLINTON'DAN "HAREKETE GEÇECEĞİZ" AÇIKLAMASI
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag'da düzenlenen bir toplantıda, Obama'nın Suriye yönetimine yönelik kimyasal silahlar konusunda yaptığı uyarının, ABD'nin kırmızı çizgisi olduğunu belirterek bu ülkenin kimyasal silah kullanmasının ABD'yi süratle harekete geçireceğini ifade etmişti.
Clinton açıklamasında, ''Görüşlerimizi açıkça ortaya koyduk. Bu ABD için bir kırmızı çizgidir. Esad rejiminin kendi halkına karşı kimyasal silahlara başvurduğuna ilişkin inandırıcı delil olması durumunda ne yapacağımızın ayrıntıları konusunda imada bulunmayacağım. Ancak, sonuçta böyle bir durum ortaya çıkarsa kesinlikle harekete geçmeyi planladığımızı söylemek yeterlidir'' demişti.
BEYAZ SARAY'DAN AÇIKLAMA
Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney, günlük basın brifinginde, ABD'nin, Suriye'nin kimyasal silah stoğu, hassas materyaller ve tesisleri yakından izlediğini kaydetti.
Carney, ''Muhalefet, stratejik ilerlemeler kaydedip güçlendikçe, Esad rejimi muhalefetin bu ilerleyişini konvansiyonel yollarla durduramıyor ve biz, etrafındaki çember giderek daralan rejimin, şiddeti konvansiyonal yollarla artırmasının yeterli olmadığını görünce, Suriye halkına karşı kimyasal silah kullanmayı kafasından geçiriyor olabildiğinden kaygılıyız'' dedi.
Jay Carney, ABD Başkan Barack Obama'nın bu konudaki açıklamasını hatırlatarak, Suriye rejimi tarafından kimyasal silah kullanımının ABD için ''kırmızı çizgiyi aşmak'' anlamına geleceği uyarısında bulundu.
''Esad rejimi, dünyanın kendilerini izlediğini ve kimyasal silah kullanmaları ya da onları güvenceye alma yönündeki yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde ABD ve uluslararası camia tarafından sorumlu tutulacaklarını bilmeli'' diyen Carney, ABD olarak, bu konudaki kaygıları hakkında, Suriye'nin komşuları, uluslararası camiadaki dostları ve muhalefetle yakın temaslarına devam ettiklerini kaydetti.
Carney, ''rejimin Suriye'de tüm meşruiyetini kaybetmiş olması ve muhalefetin de güçlenmesiyle, rejimin kimyasal silah stoklarıyla ilgili niyetleri, çaresizce kimyasal silahlara başvurması olasılığı konusunda kaygılarımız arttı'' ifadesini kullandı.
Sözcü Carney, ''Suriye'nin kırmızı çizgiyi geçmesi halinde ABD'nin ne gibi adımlar atabileceğine'' dair bir soru üzerine, ''Bu konuda spekülasyon yapmak istemem, ama tüm senaryolar için hazırlanmanın önemli olduğunu düşünüyoruz. Yapılması gereken sorumlu iş, ihtimal planlamaları yapmak. Aynı zamanda, dostlarımız, müttefiklerimiz ve muhalefetle de aktif istişareler yürütüyoruz'' dedi.
http://www.ensonhaber.com/abdden-suriye-icin-kimyasal-silah-uyarisi-2012-12-03.html
-
Suriye Dışişleri: Kimyasal silahları kullanmayacağız
Suriye diplomatik kaynakları, ülkedeki kimyasal silahların halka karşı kullanılmayacağını öne sürdü.
04.12.2012 - 05:00
Suriye resmi haber ajansı SANA'nın haberine göre, dışişleri bakanlığından bir yetkili, ''Suriye yönetimi kimyasal silahları hiçbir koşul altında kendi halkına karşı kullanmayacak'' dedi.
http://www.ensonhaber.com/suriye-disisleri-kimyasal-silahlari-kullanmayacagiz-2012-12-04.html
-
Esad’ı Rusya mı indirecek?
Hürriyet Planet
5 Aralık 2012
Esad’ı Rusya mı indirecek?
Türkiye ile Rusya’nın önceki gün İstanbul’da düzenlenen toplantılarda anlaştığı ve Moskova'nın bundan sonra Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ı görevini bırakması için ikna etmeye çaba harcayacağı ileri sürüldü.
Amerikan New York Times gazetesinin “üst düzey bir Türk diplomatına” dayandırdığı habere göre Esad rejimine her türlü dış müdahaleye karşı çıkan, BM’de Suriye’yi kınayan kararlara karşı veto kartına başvuran Rusya bundan böyle Suriye sorununa yaklaşımını değiştirecek.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in “Esad’ın kendi istediğiyle ayrılmaya niyetinin olmadığını gördüğünü” söyleyen Türk diplomat, Rusya’nın bundan böyle Esad’ı görevini bırakmaya ikna etmeye çalışacağını ileri sürdü.
Türk diplomat, “Rusya (Suriye konusundaki) sert tavrını kesinlikle yumuşatıyor” diye konuştu.
Rus Dışişleri Bakan yardımcılarından Mikhail Bogdanov da, bu çerçevede Rus yetkililerin ülkedeki Suriyeli muhaliflerle bir araya geleceğini söyledi.
Vladimir Putin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı 5 saatlik görüşme ve temasların ardından yaptığı basın toplantısında Suriye hakkındaki sorulara “Ne Suriye’deki rejimi destekliyoruz ne de onların avukatıyız, ancak Suriye’nin geleceği hakkında endişelerimiz sürüyor” diye konuşmuştu.
‘NASIL OLSA ÖLDÜRÜLECEĞİM’
Dışişleri Bakanlığı’yla temas halinde olan bir Rus politika uzmanı, “Rus liderliği tarafından yollanan kişilerin” iki hafta önce görüştükleri Esad’ı “zafer ya da kaçış umutlarını tamamıyla tüketmiş bir adam” olarak tanımladıklarını söyledi.
Amerikan New York Times gazetesine konuşan, "Küresel Politikada Rusya" dergisi genel yayın yönetmeni Fyodor Lukyanov, Esad’ın “Nasıl olsa öldürüleceğim havasında” olduğunu söyledi ve “aşırı cüretkâr” diplomatik önerilerin Esad’ı koltuğu bırakıp, hayatta kalabileceğine ikna edebileceğini söyledi.
Lukyanov, Esad’ın bir “tuzak” içinde olduğunu söyleyerek şöyle konuştu: “Eğer gitmeye, bırakmaya, kaçmaya kalkarsa kendi adamları tarafından öldürülecek. Kalırsa, düşmanları öldürecek. Bunun Rusya ya da başka biriyle ilgisi yok” dedi.
BM SICAK BAKMIYOR
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-mun ise Suriye'deki iç savaşı sona erdirebilmek amacıyla Esad'ın bir başka ülkeye sığınması ile ilgili hiçbir anlaşmayı desteklemeyeceğinin sinyalini verdi.
BM İklim Değişikliği Konferansı'na katılmak için Katar'ın başkenti Doha'da bulunan Ban, Associated Press'e (AP) yaptığı açıklamada, BM'nin hiçbir suçlunun "cezasız kalmasına" göz yummayacağını söyledi.
Ban, "Her kim insan haklarını ihlal ettiyse, bundan sorumlu tutulmalı ve adalet karşısına çıkarılmalıdır. Bu, temel ilkedir" dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/22080359.asp
-
Almanya'dan Patriotlara Onay
Almanya Bakanlar Kurulu, Patriot hava savunma sistemlerinin Türkiye'ye gönderilmesine onay verdi.
Haber: Almanya'dan Patriotlara Onay
Türkiye'nin patriot talebine olumlu cevap veren Almanya ayrıca dev erken uyarı ve kontrol uçakları "Awacs"lar için de Türkiye'ye 200'den fazla asker gönderecek.
Alman hükümetine yakın bir kaynağın uluslararası haber ajansı Reuters'a yaptığı açıklamaya göre, Almanya'da Angela Merkel hükümetinin Bakanlar Kurulu, Türkiye-Suriye sınırına Patriot füzeleri yerleştirilmesine onay verdi.
Alman medyasında yer alan haberler de ise, Türkiye'ye 2 Patriot füze bataryası gönderecek olan Almanya, ayrıca 400 askerin bu operasyonda görev yapmasına onay verecek.
Alman Der Spiegel dergisinin internet sitesindeki haberde, Almanya'nın Türkiye'deki "Patriot misyonu" için toplam 400 askeri görevlendireceği iddia edildi. Almanya gönderecek 2 Patriot bataryası için 170 asker görevlendirecek.
ALMANYA AWACS DA GÖNDERİYOR
Almanya'nın erken uyarı ve kontrol uçakları "Awacs" ları da Türkiye-Suriye sınırına göndereceği, bu operasyon için de 200'den fazla Alman askerin görevlendirileceği ileri sürüldü.
Alman kabinesinin verdiği onayın parlamentonun alt kanadı Federal Meclis'te da onaylanması gerekiyor.
Başta Yeşiller Partisi olmak üzere muhalefetten bazı milletvekilleri Türkiye-Suriye sınırına Alman Patriot füzelerinin gönderilmesine karşı çıksa da, Federal Meclis'in onayında sorun yaşanması beklenmiyor.
Anamuhalefet partisi Sosyal Demokrat Parti de, Türkiye'ye Patriotların gönderilmesine karşı çıkmıyor.
Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle oylamada büyük bir çoğunluk elde edilmesini beklediğini söyledi.
http://www.haberler.com/almanya-dan-patriotlara-onay-4148287-haberi/
-
'Türk-Rus Savaşı Çıkabilir'
Deutsche Welle
Rusya Parlamentosu'nun alt kanadı Duma'nın Dış Politika Danışmanı ve Rus Avrasyacılık akımının günümüzdeki temsilcisi Aleksandır Dugin, Türkiye-Rusya lişkilerinin, kaygı verici şekilde gergin olduğunu söyledi.Dugin."İki ülke arasındaki ilişkiler,"...
Haber: 'Türk-Rus Savaşı Çıkabilir'
Rusya Parlamentosu'nun alt kanadı Duma'nın Dış Politika Danışmanı ve Rus Avrasyacılık akımının günümüzdeki temsilcisi Aleksandır Dugin, Türkiye-Rusya lişkilerinin, kaygı verici şekilde gergin olduğunu söyledi. Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin'in geçtiğimiz hafta Türkiye'ye gerçekleştirdiği ziyaret çerçevesinde, Türk-Rus ilişkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Dugin: "İki ülke arasındaki ilişkiler, şu anda, kaygı verici derecede gerginleşmiş durumda. Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkiler, geçmişten bu yana, bir döngü şeklinde gelişmiştir. Yani, ilişkilerin iyi olduğu ve kötü olduğu dönemler, birbirini takip etmiştir. Osmanlı İmparatorluğu ve Rus Çarlığı zamanında, iki ülke, çoğunlukla, birbirine karşıt durumdaydı. Daha sonra, 1945 yılına kadar, Sovyetler Birliği yönetimi ile Türkiye'deki Kemalist yönetimin, stratejik müttefik olduklarını görüyoruz. Bu durum, 1945'e kadar, böyle devam etti. İkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesi ve ABD ile Sovyetler Birliği arasında Soğuk Savaş'ın başlamasıyla birlikte, Türkiye, ABD'nin yanında yer aldı ve Moskova ile ilişkileri bozuldu. Türkiye Sovyetler Birliği'nin dağıldığı 1991 yılına kadar, çoğunlukla, Moskova'nın karşısında yer aldı. 1990'ların ikinci yarısından itibaren, ilişkilerde önemli ilerlemeler görüldü. Bunda, Türkiye'de Batı yanlısı politikalar yerine Avrasya'ya yönelmeyi savunan kesimlerin ortaya çıkmasının da etkisi vardı. Türkiye'yi yönetenler, Kıbrıs Sorunu gibi konularda Batı'nın Türkiye'ye yardımcı olmadığını görüyorlar ve bir Avrasya seçeneğinin gerekliliğini farkediyorlardı. İlişkilerde görülen bu yakınlaşma, genel olarak, 2010 yılına kadar sürdü. Bu tarihlerde Erdoğan Hükümeti, iyice ABD'nin eksenine girdi. Rusya yönetimi, Trürkiye'deki gelişmelerden rahatsızlık duyuyor ve bu nedenle, Ankara'ya daha mesafeli bir tavır sergiliyor."
'Rusya, Ergenekon tutuklamalarından rahatsız'
Peki size göre, ikili ilişkileri Bozan etkenler nelerdir?
Dugin: "Türkiye'nin tamamen ABD'nin rotasına girdiğini gösteren gelimeler var. Bunlardan biri, Ergenekon ve Balyoz davaları. Burada tutuklanan ve sindirilen askerler, siyasetçiler ve aydınların hemen hepsi, ABD'ye mesafeli olan ve Türkiye'nin Rusya ve diğer Avrasya ülkeleriyle yakınlaşmasını savunan kişiler. Türkiye'deki Ergenekon ve Balyoz davaları aracılığıyla yürütülen süreç, Moskova'da, ABD tarafından planlanan ve Rusya'yı da hedef alan bir süreç olarak görülüyor ve Kremlin'de tedirginlik yaratıyor."
'Yeni Osmanlıcılık bir ABD projesidir'
"Diğer taraftan, Türkiye'de son zamanlarda, bir 'Yeni Osmanlıcılık' akımı ortaya çıktı. Türkiye'nin çevre ülkelere müdahalesini savunan bu 'Osmanlıcılık' akımı, Türkiye'ye ABD'den ithal edilmiş bir proje. ABD, Türkiye'ye, 'siz Osmanlı'nın torunlarısınız' diyerek, Türkiye'yi bölge ülkeleriyle, özellikle Suriye'yle savaşa sokmaya çalışıyor. Ankara yönetiminin müdahale yanlısı tutumu da, Moskova'da büyük rahatsızlık yaratıyor."
Fakat, Putin'in Türkiye ziyareti konusunda genellikle olumlu bir tablo çiziliyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Dugin: "Rusya yönetimi, Türkiye'nin hala ABD güdümlü dış politikadan çıkabileceğini, Türkiye'nin ABD'nin çizgisinde hareket etmesinin geçici bir durum olduğunu düşünüyor ve tavrını buna göre belirliyor. Fakat Türkiye'nin Suriye'ye girmesi, Türkiye ile Rusya'yı, savaş haline getirir."
http://www.haberler.com/turk-rus-savasi-cikabilir-4151926-haberi/
-
Patriot'a karşı İskender
(http://im.haberturk.com/2012/12/09/801644_detay.jpg?1355043226)
NATO'nun Türkiye'ye savunma amaçlı Patriot füzesavar sistemi gönderme kararından sonra, Rusya'nın Suriye'ye İskender füzesi yolladığı ileri sürüldü.
'Rıza Halili' takma ismini kullanan ve Pentagon'a danışmanlık yapan eski CIA görevlisi, bu iddiasını, İran Devrim Muhafızları'nın yayın organlarından 'Masregh Haber Ajansı'na dayandırdı.
Masregh Ajansı'nın haberine göre, Rusya, Türkiye'den Suriye ile krizi tırmandırmamasını istedi. Ancak, Türkiye'nin NATO'dan Patriot füzelerini talep etmesinden sonra, Rusya ilk parti İskender füzelerini Suriye'ye gönderdi. Karadan-karaya fırlatılan İskender füzeleri 'hipersonik' olmaları ve yaklaşık 700 kilo ağırlığındaki savaş başlığını saniyede iki kilometre süratle taşıyabilme kapasitesiyle tanınıyor.
Masregh, Rus Donanması'na ait gemilerin İskender füzelerini Tartus'ta Suriye'ye teslim ettiğini belirtti. Masregh, "İskender füzeleri, Beşar Esad rejiminin istikrar ve güvenliğinin Rusya'nın kırmızı çizgisi olmaya devam ettiğini gösteriyor" yorumunda bulundu.
Rıza Halili, Rusya'nın attığı bu adımın sadece Türkiye'nin değil İsrail'in de güvenliğini tehdit ettiğini ve bu ülkelerin yeniden strateji ve savunma hesapları yapması gerektiğini kaydetti. Masregh'de daha önce yayınlanan yorumlarda, Suriye konusunda ABD ve İsrail çok sert bir dille uyarılmıştı.
Halili, İran'ın ruhani lideri Ayetullah Ali Hameney'in, Devrim Muhafızları'ndan Beşar Esad'ı korumalarını istediği ve muhaliflere yardımcı olan Suudi Arabistan ve Türkiye'yi tehdit ettiğini de öne sürdü.
Moskova, geçmişte, ABD'nin Polonya'ya füze savunma sistemi yerleştirmesi halinde, Kaliningrad'da İskender füzeleri konuşlandırma tehdidinde bulunmuştu.
http://www.haberturk.com/dunya/haber/801644-patriota-karsi-iskender (http://www.haberturk.com/dunya/haber/801644-patriota-karsi-iskender)
-
Suriye’de Scud füzesi iddiası
Hürriyet Planet
13 Aralık 2012
"Esad çıldırdı"
Suriye'de Devlet Başkanı Beşar Esad'ın, son dönemde isyancıların ve uluslararası kamuoyunun artan baskıları sonucu ümitsizliğe kapılarak Scud füzeleri kullanmaya başladığı bildirildi. Türkiye'nin Saddam'la tanıdığı ve genellikle terörle mücadele operasyonlarında kullanılan bu füzeler Türkiye’nin de sınıra yerleştirilecek Patriot’ları kullanabileceği endişesini doğurdu.
Adının açıklanmasını istemeyen bir yetkili, New York Times’a yaptığı açıklamada füzelerin başkent Şam ve çevresinden ülkenin kuzeyine doğru ateşlendiğini söyledi.
Yetkili, “Muhtemelen şu ana kadar ateşlenen toplam Scud sayısı altı oldu” derken, öncelikli hedefin Özgür Suriye Ordusu kontrolündeki bölgeler olduğunu ifade etti. Ancak Scud saldırılarının kaç kişinin ölümüne ya da yaralanmasına neden olduğuyla ilgili bir açıklama yapılmadı.
İLK PATRIOTLAR KAHRAMANMARAŞ'A
ESAD'DAN KADIN VAİZLERE VAAZ
Gazete bu durumun savaşın iyice alevlendiği ve Esad hükümetinin ümitsizliğinin arttığı şeklinde yorumlandığını vurguladı.
SADDAM’IN FÜZELERİ
Türkiye ve dünya Sovyetler birliği döneminde üretilen Scud füzelerini, Irak’ın idam edilen devrik lideri Saddam Hüseyin sayesinde 1991 yılında Körfez Savaşı sırasında tanımıştı. Ancak daha önce Suriye’de bu füzelerin kullanıldığına dair hiç haber çıkmamıştı.
New York Times’a konuşan ABD’li yetkililer füze atışlarını nasıl izlediklerini açıklamadı. Bununla birlikte ABD’nin özellikle son dönemde kimyasal silah kullanımı endişeleri dolayısıyla hava takip sistemleri ve diğer metotları kullanarak Suriye’yi yakından izlediği daha önce de bildirilmişti.
Üst düzey bir yetkili, Obama yönetiminin nezdinde Suriye’de Scud füzeleri kullanılmasının çatışmanın alevlendiği anlamına geldiğini söyledi. Scud füzelerinin savunma silahı olduğuna ve genellikle terörle mücadele alanlarında kullanıldığına da dikkat çeken yetkili, bunun Esad hükümetinin üzerindeki artan baskıya işaret ettiğini belirtti.
TÜRKİYE PATRIOT’LA YANIT VERİR Mİ?
Yetkili, “Scud’ları kullanarak tankları ya da askeri üsleri hedef almak bir şey, okullardaki oyun parklarında saklanan isyancıları hedef almak başka bir şey” diye konuştu.
Obama yönetiminin bir diğer endişesi ise Scud’ların Türkiye sınırı yakınlarında ya da üzerinde ateşlenmesi halinde Türkiye’nin Patriot füzesavarlarını devreye sokmak zorunda kalması.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/22144414.asp
-
Suriye'den Scud füzesiyle ilgili açıklama
Suriye Dışişleri Bakanlığı "terörist gruplar"a karşı Scud füzesi kullanıldığı haberlerini yalanladı.
13.12.2012 - 16:29
Suriye resmi haber ajansı SANA'nın aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı'ndan bir kaynak ABD'li yetkililerin ordunun isyancıları Scud füzesiyle vurduğu yönündeki açıklamalarının kesinlikle doğru olmadığını söyledi.
TERÖRİST ÇETELERE KARŞI KULLANILIYOR
Ajansın haberinde, bu açıklamanın, "başta Suriye'ye karşı komplo kuran Türkiye ve ortakları olmak üzere, bazı körükleyici taraflar tarafından Suriye'nin uluslararası kamuoyundaki imajı ve konumunu bozmak amacıyla" yayılan haberlere yanıt olduğu vurgulandı.
SANA'ya konuşan kaynak, Scud füzelerinin stratejik uzun menzilli füzeler olduğunu ve "terörist çeteler" karşısında kullanılmadığının bilinen bir gerçek olduğunu da ifade etti.
En Ucuz Konut Kredisi için Mutlaka Tıkla! Paran Faize Değil Evine Gitsin
Son Dakika! Kredi Kartı Borcunuza Pratik Çözüm
TEMİNAT VERDİ
Kaynak, Suriye Dışişleri Bakanlığı'nın masum vatandaşlara, ordu güçlerine, altyapı hizmetlerine son dönemde düzenledikleri saldırılarda gelişmiş silahlar kullandığı kanıtlanan terörist gruplar karşısında kullanılmadığı yönünde teminat verdiğini de belirtti.
ABD'li yetkililer dün Suriye'de Devlet Başkanı Beşar Esad'ın, son dönemde isyancıların ve uluslararası kamuoyunun artan baskıları sonucu ümitsizliğe kapılarak Scud füzeleri kullanmaya başladığını açıklamıştı.
Adının açıklanmasını istemeyen bir yetkili, New York Times'a en az altı tane füzenin başkent Şam ve çevresinden ülkenin kuzeyine doğru ateşlendiğini söylemişti.
http://www.ensonhaber.com/suriyeden-scud-fuzesiyle-ilgili-aciklama-2012-12-13.html
-
Hollanda: Patriotlar Ocak sonu hazır
Hollanda'dan Türkiye'ye Patriot sevkıyatıyla ilgili bir açıklama geldi.
14.12.2012 - 02:14
ABD ve Almanya ile birlikte füzelerin en kısa zamanda gönderilmesi için çalıştıklarını söyleyen Başbakan Rutte, Patriotların Ocak ayı sonunda operasyonel hale geleceğini kaydetti.
OCAK AYI SONUNDA HAZIR
Hollanda Başbakanı Mark Rutte, Türkiye'ye yerleştirilecek olan Patriotların Ocak ayı sonunda operasyonel hale geleceğini söyledi.
Rutte; Hollanda, Almanya ve Amerika Birleşik Devletleri'nin Patriotların en kısa sürede Türkiye'ye yerleştirilmesi için Ankara ile yakından çalıştıklarını söyledi.
Almanya ve Hollanda'nın Türkiye'ye ikişer Patriot bataryası göndermesi planlanırken, ABD'nin de Avrupa'daki stoklarından göndereceği Patriot sayısı henüz belli değil.
TOPLAM 760 ASKER GELİYOR
Patriotlarla birlikte Almanya 400, Hollanda da 360 asker gönderecek.
NATO, Ankara'nın talebi üzerine 30 Kasım'da Türkiye'ye Patriotların gönderilmesine karar vermişti.
http://www.ensonhaber.com/hollanda-patriotlar-ocak-sonu-hazir-2012-12-14.html
-
ABD'den Türkiye'ye 2 Patriot ve 400 asker
New York Times gazetesi, ABD'nin Türkiye'ye 2 Patriot füze savunma sistemi ve 400 asker göndereceğini iddia etti.
14.12.2012 - 06:18
ABD'nin Türkiye'ye 2 Patriot füze savunma sistemi ve 400 asker göndereceği iddia edildi. Hollanda Başbakanı Rutte, Patriotların Ocak ayı sonunda operasyonel hale geleceğini kaydetti.
SON DAKİKA: ABD Savunma Bakanlığı Türkiye'ye 2 patriot gönderileceğini doğruladı.
New York Times gazetesi, ABD'nin Türkiye'ye 2 Patriot füze savunma sistemi ve 400 asker göndereceğini iddia etti.
ALMANYA VE HOLLANDA'DAN SONRA ABD DE GÖNDERECEK
Gazetenin iki NATO yetkilisine dayandırdığı haberine göre, Almanya ve Hollanda'nın yanı sıra ABD de Türkiye'ye Patriot gönderecek.
3 HAFTA İÇİNDE KURULACAK
Bir Pentagon yetkilisinin açıklamasına göre, Amerika'nın yollayacağı Patriotların kurulması 3 hafta alacak.
Gazete ayrıca Patriot bataryalarının yerleştirileceği yeri belirlemek için için NATO yetkililerinin Türkiye'de 10 muhtemel noktada keşif yaptıklarını ancak bütün bu noktaları koruyacak kadar bataryanın elde olmadığını, Kuzey Kore ve İran'dan ABD ye yönelik tehdit nedeniyle ABD'nin birkaç bataryadan fazlasını Türkiye'ye yollamak istemediğini yazdı.
'OCAK SONU HAZIR'
Öte yandan Hollanda Başbakanı Mark Rutte, Türkiye'ye yerleştirilecek olan Patriotların Ocak ayı sonunda operasyonel hale geleceğini söyledi.
Rutte; Hollanda, Almanya ve Amerika Birleşik Devletleri'nin Patriotların en kısa sürede Türkiye'ye yerleştirilmesi için Ankara ile yakından çalıştıklarını söyledi.
Almanya ve Hollanda'nın Türkiye'ye ikişer Patriot bataryası göndermesi planlanıyor. Patriotlarla birlikte Almanya 400, Hollanda da 360 asker gönderecek.
NATO, Ankara'nın talebi üzerine 30 Kasım'da Türkiye'ye Patriotların gönderilmesine karar vermişti.
http://www.ensonhaber.com/abdden-turkiyeye-2-patriot-ve-400-asker-2012-12-14.html
-
Almanya'dan Patriotlara Onay
Alman Parlamentosu, Türkiye'ye 2 adet Patriot bataryası konuşlandırılmasına dair hükümet tezkeresini onayladı.
Alman Federal Meclisi, Türkiye'nin Nato'dan talep ettiği Patriot sistemlerinin gönderilmesine onay verdi.
461 MİLLETVEKİLİ KARARA ONAY VERDİ
Alman meclisinde bugün düzenlenen ve 555 milletvekilinin katıldığı oylamada, 461 milletvekili Patriot sistemlerinin gönderilmesinden yana oy kullanırken, 86 milletvekili "hayır" oyu kullandı. Oylamada 8 milletvekili ise çekimser kaldı.
Daha önce, Sol Parti Meclis Grubu karara karşı çıkacağını, diğer parti
meclis grupları ise destek vereceklerini açıklamıştı.
Kararın görüşülmesi sırasında dinleyici bölümünde bulunan Türkiye Gençlik
Birliği Başkanı Beyhan Yıldırım, oylamayı bağırarak protesto edince Meclis polisi tarafından dışarıya çıkarıldı.
Almanya böylelikle, Türkiye'ye 2 Patriot hava savunma sistemini ve bunlarla
birlikte en fazla 400 Alman asker gönderilmesine onay verdi.
Kararda, Awacs tipi erken uyarı uçaklarının kullanılmasına da izin
veriliyor.
ALMANYA MUHTEMELEN KAHRAMANMARAŞ'A GELECEK
Patriot hava savunma sistemleri muhtemelen Kahramanmaraş yakınlarında konuşlandırılacak.
Bu konuda Almanya'nın Ankara Büyükelçiliğinden yapılan en son açıklamaya göre, Almanya Federal Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Devlet Bakanı Michael Link, "Patriot sistemleri muhtemelen Kahramanmaraş kenti yakınlarında konuşlandırılacaktır. Böylece tezkerenin öngördüğü gibi Patriotların Suriye hava sahasına etki etmemeleri sağlanacaktır" demişti.
http://www.haberler.com/almanya-dan-patriotlara-onay-4171059-haberi/
-
hollanda patriot gönderecek mi?
-
hollanda patriot gönderecek mi?
Evet >> http://www.defenceturk.com/index.php?topic=4905.20
-
'Scud'lar Türkiye sınırına düştü'
Hürriyet Planet
15 Aralık 2012
'Scud'lar Türkiye sınırına düştü'
NATO’nun Avrupa’daki güçlerinin komutanı ABD’li Amiral James Stavridis, Suriye’de ateşlenen Scud füzelerinin bazılarının Türkiye sınırının “çok yakınına” düştüğünü ifade etti.
Stavridis, NATO’nun internet sitesinde yer alan blog’unda, Suriye’deki durumu “kaotik ve tehlikeli” olarak nitelendirirken, Scud füzelerinin Türkiye sınırının yakınlarına düştüğünü teyit eden ilk yetkili oldu.
ABD'li komutan yazısında, “Son birkaç günde Suriye topraklarında rejim tarafından hedefi muhalefet olan birkaç Scud füzesi ateşlendi. Bunlardan bazıları Türkiye sınırının çok yakınlarına düştü ki bu çok endişe verici bir durum. Son dönemde Türkiye’ye düşen havan topları ve mermiler ile hayatını kaybeden Türk sivilleri düşündüğümüzde Suriye’deki olası Scud hareketliliğinden dolayı kaygılıyız. Scud’lar özellikle endişe verici çünkü kimyasal başlık taşıyabilirler” ifadelerini kullandı.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/22164331.asp
-
İran'dan Patriot tehditi
İran: Suriye sınırına Patriot dünya savaşına zemin hazırlar.
15.12.2012 - 16:57
ISNA haber ajansına konuşan İran Genelkurmay Başkanı, Türkiye sınırına yerleştirilecek Patriot'ların "dünya savaşı"na zemin hazırlayacağını söyledi.
'DÜNYA SAVAŞINA NEDEN OLUR'
Reuters'in ISNA haber ajansından aktardığına göre General Firuzabadi, "Bu Patriot'ların her biri dünya haritasında bir kara lekedir ve dünya savaşına neden olmak anlamına gelir" dedi.
'İNSANLIK İÇİN ÇOK TEHLİKELİ'
Firuzabadi, "Dünya savaşı için plan yapıyorlar. Bu insanlığın geleceği ve Avrupa'nın geleceği için çok tehlikeli" diye konuştu.
'SIRA TÜRKİYE'YE GELECEK' DEMİŞTİ
Geçtiğimiz Ağustos ayında da Ankara'nın Suriye politikasını eleştiren İran Genelkurmay Başkanı Hasan Firuzabadi, "sıranın Türkiye'ye geleceğini" ileri sürmüştü.
http://www.ensonhaber.com/irandan-patriot-tehditi-2012-12-15.html
-
Rus Savaş Gemileri Akdeniz'e Yöneldi
Rusya, Suriye'nin vurulduğu anda kendi vatandaşlarını kaçırmak için savaş gemileri göndermeye başladı.
Haber: Rus Savaş Gemileri Akdeniz'e Yöneldi
(http://www.haberler.com/haber-resimleri/571/rus-savas-gemileri-muhtemel-tahliye-icin-akde-4179571_o.jpg)
Rusya muhtemel tahliye operasyonunda yer alacak savaş gemilerini Akdeniz'e gönderiyor. Rusya Dışişleri Bakanlığı iki Rus vatandaşının kaçırılmasının ardından, Suriye'ye seyahat edilmemesi konusunda vatandaşlarını uyardı.
RUS DIŞİŞLERİNDEN SURİYE'YE GİTMEYİN UYARISI
Bakanlığın internet sayfasından yapılan açıklamada, "Rusya Dışişleri Bakanlığı bir kez daha güçlü bir şekilde tüm Rusya vatandaşlarının iç çatışmaların devam ettiği Suriye'ye gitmemeleri konusunda uyarıyor." ifadeleri yer aldı.
Rusya'nın Baltık Filosu'na ait bir grup savaş gemisi ve yardımcı gemiler ise Suriye sahillerine doğru yola çıktı. Baltık Filosu kaynakları Interfax'a yaptığı açıklamada, "Rus savaş gemileri Yaroslav, Kaliningrad, Aleksandr Şabalin, tanker Lena ve diğer yardımcı gemilerle birlikte Suriye sahillerine doğru yola çıktı. Muhtemel bir tahliye durumunda görev alacak." dedi.
Kaynak açıklamasında, "Hazırlıklar çok hızlı bir şekilde gerçekleştirildi. Çok donanımlı olarak yola çıkılıyor. Konu ile ilgili bilgi sadece birkaç gün önce geldi. Dönüşle ilgili ise henüz bir bilgi yok. Suriye'de ki gelişmelere bağlı olacak. Bir kısım gemiler tahliye edilen Rusya vatandaşlarını Rusya'nın Karadeniz Filosu'nun yer aldığı Sivastopol deniz üssüne getirilecek." ifadelerini kullandı.
Yeni yola çıkan savaş gemilerinin Akdeniz'de bulunan Karadeniz Filosu'na ait gemilerden görevi devralacakları da gelen bilgiler arasında.
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Bogdanov daha önce yaptığı açıklamada, Suriye'de bulunan Rusya vatandaşlarının muhtemel tahliyesi ile ilgili plan hazırladıklarını söylemişti. Bogdanov, "Biz bugün tahliye hazırlık çalışmaları ile meşgul oluyoruz. Vatandaşlarımızın bulundukları yerleri tespit ediyoruz. Konsolosluk kayıtlarına göre bu rakam binlerce. Bunlar Rus bayanlar ile ortak ailelerden olan çocukları. Bunların yarısı muhalefeti destekliyor. Bunların çoğunluğu kayıtlı değil. Bunun dışında Moskova'ya gelen Suriye muhalif heyetinden Rus pasaportu taşıyan insanlar da var." bilgisini vermişti.
Rusya Şam Büyükelçiliği kayıtlarına göre Suriye'de 5 bin 300 civarında Rusya vatandaşı bulunuyor. Resmi olmayan rakamlara göre ise Suriye'de 25 bin Rusya vatandaşı yaşıyor.
Rusya Şam Büyükelçiliği Basın Sözcüsü Sergey Markov, "Acil bir tahliye operasyonu henüz gündemde değil. Ancak, Suriye'den ayrılmak isteyen tüm Rusya vatandaşlarına büyükelçiliğimiz gerekli desteği sağlayacak." demişti.
http://www.haberler.com/rus-savas-gemileri-akdeniz-e-yoneldi-4179571-haberi/
-
Patriot kurulumu için geldiler
Türkiye'nin, NATO'dan talep ettiği ve Almanya'da kabinenin onayladığı patriot sistemlerinin kurulumu için görevli Alman askerleri Adana'ya geldi.
Kayıt Tarihi: 18 Aralık 2012 Salı, 07:57 || Son güncelleme: 18 Aralık 2012 Salı, 07:57
Patriot kurulumu için geldiler.
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, Türk Hava Kuvvetleri'ne ait bir kargo uçağı, dün akşam saatlerinde Adana Havalimanı'na indi.
Uçakta, Türkiye'nin talebi üzerine Patriot Hava Savunma Sistemi'nin kurulması çalışmaları kapsamında görev alacak Alman askerinin bulunduğunu, ayrıca Türk Silahlı Kuvvetleri'nde görevli askerlerin de onlara eşlik ettiği öğrenildi.
Askerlerin geceyi İncirlik Hava Üssü'nde geçirecekleri, yarın sabah saatlerinde Kahramanmaraş'a hareket edecekleri belirtildi.
http://www.stargundem.com/gundem/1297723-patriot-kurulumu-icin-geldiler.html
-
Patriot'larla ilgili şok iddia
'Hollandalılar'ın eğitimi ekonomik krize takıldı'
19 Aralık 2012 Çarşamba, 17:40:05
Patriot'larla ilgili şok iddia! Sonra Oku
Ekonomik kriz patriot'ları da etkiledi. NATO'nun Hollanda'da Türkiye'ye gönderilmesi kararlaştırılan Patriot füzeleri ve beraberindeki birliklerle ilgili şok bir iddia ortaya atıldı. Ülkenin en büyük asker sendikası AFPM'nin başkanı Wim Van den Burg, Reuters'e "Patriot'larla beraber Türkiye'ye konumlandırılacak kara kuvvetleri personelinin hiçbiri hayatında Patriot füzesi ateşlemedi" diye konuştu.
'BÜTÇE KESİNTİLERİ NEDENİYLE GEREKLİ EĞİTİM VERİLMEDİ'
Bütçe kesintileri yüzünden gerekli eğitimlerin verilmediğini savunan Van den Burg sözlerine " Bu silahlar kullanılması gerektiğinde askerler baskıyı kaldıramayabilir. Bu da vicdani olarak açıklanamayacak ölümlere sebep olabilir" diye devam etti.
Hollanda Savunma Bakanlığı ise iddialarla ilgili olarak 'yeterli eğitim verilmeden askeri hiçbir göreve göndermeyeceklerini' beyan etti. Buna rağmen 25.000 askeri personeli temsil eden Van den Burg görüşlerinin arkasında olduğunu belirtti.Hollanda Patriot'larla beraber 360 adet hava ve kava kuvvetlerine bağlı asker gönderiyor.
TASARRUF İÇİN HAVA VE KARA KUVVETLERİNİ TEK ÇATIDA TOPLAMIŞTI
Borç oranını düşürmek isteyen Hollanda devleti geçtiğimiz yıl bütçe kesintileri nedeniyle hava ve kara kuvvetlerini tek çatı altında toplamıştı. Sendikanın bahsettiği eğitimsiz askerler kara kuvvetlerinden göreve katılacak.
http://ekonomi.haberturk.com/teknoloji/haber/804865-patriotlarla-ilgili-sok-iddia
-
Patriotların asıl hedefi İran
21 Aralık 2012
(http://www.hurriyet.com.tr/_np/3188/18763188.jpg)
Patriotların asıl hedefi İran
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov Türkiye sınırına yerleştirilecek Patriot füzelerinin İran’a karşı kullanılabileceğini de öne sürdü.
Lavrov, Moskova’nın ABD’nin Suriye’deki sorunun çözümü için attığı adımları kösteklediği eleştirilerine yanıt vererek, “Biz hiç rejim değişikliği işinde olmadık” dedi.
RT kanalına özel bir röportaj veren Lavrov, Suriye’ye acil müdahale isteyen Batılı hükümetlerin ülkedeki çatışmayı sona erdirmek için birçok fırsatı kaçırdığını ifade etti.
Rusya’nın şiddete barışçıl çözüm arayışında birçok teklif ortaya attığını hatırlatan Lavrov, bu girişimlerin anlaşmalara uymaya niyeti olmayan taraflar nedeniyle boşa çıkarıldığını belirtti.
"ASIL HEDEF İRAN"
Tamamı 24 Aralık Pazartesi günü yayınlanacak röportajda Lavrov, “Bazı bölgesel aktörler bize, ‘Neden Başkan Esad’a git demiyorsunuz? Biz ona güvenli bir sığınak ayarlayacağız’ dediler” diye konuşurken, aklında böyle bir fikir olanın bunu doğrudan Suriye lideri Beşar Esad’a götürmesi gerektiğini ifade etti.
Lavrov, “Bizi neden postacı olarak kullanıyorlar? Eğer Başkan Esad ilgilenirse bu durumun doğrudan onunla konuşulması gerekir” dedi.
NATO’nun Türkiye’nin korunması amacıyla Türkiye-Suriye sınırına göndereceği Patriot füzeleriyle ilgili de konuşan Rus Bakan, füzelerin asıl hedefinin İran olduğunu öne sürdü.
Lavrov, “Medyada yer alan haberlere dayanarak füzelerin konfigürasyonuna bakılırsa, Patriot’lar İran’a karşı kullanılabilir” dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/22207514.asp
-
Çok merak ediyorum bugüne kadar Patriotlarla hangi ülkeye saldırılmış. Görevi havadana gelen bir saldırıyı önlemek olan bir füze saldırı tehditi olarak görünüyor da, bahsettiği İran ikide bir yüzlerce, hatta binlerce kilometre menzili balistik füzeleri ateşlerken o füzeler tehdit olmuyor. Ruslar neden kendilerini salak durumuna düşürmek için can atıyorlar!
-
walla bizim okuldaki koministler patriotlara hayir savasa hayir diye bildiri dagitiyorlar belki aralarinda bir baginti olabilir
-
Walla?? Bu ne demek?
Bugün televizyonda haberlerde Suriye sınırındaki kamplardan birini gösterdiler. Savaştan kaçan insanların sığındığı bu kampta durum içler acısı. Bu soğuk havada insanlar o çadırlarda yaşamaya çalışıyorlar. Çocukların ayakkabıları bile yok. Yiyecek ve su yok denecek kadar az. Genelde kadınlar ve çocuklar var. Pek çok yakınını kaybettikleri için kaçıp bize sığınmışlar. Biri ağlıyordu içerisinde bulunduğu şartlar nedeniyle. Ölümden kaçtık ama burası da ölüm gibiymiş diyordu. Hani büyük devlettik biz! Hani kucak açıyorduk bize sığınan mazlumlara! Meydanlarda nutuk atanlar, kendilerine sığınan insanların ne durumda olduklarını bilmiyorlar mı? Şartların iyi olduğunu düşünüyorlarsa buyursunlar o kamplarda geçirsinler bu kışı. Gösteriş için insanlık yapılmaz. >:( >:(
-
Suriye, İran füzesi kullanıyor
30 Aralık 2012
İran füzesi kullanıyor
Suriye’nin Scud füzelerinin dışında İran yapımı füzeler kullandığı belirtildi.
CNN kanalına konuşan ABD’li askeri yetkililere göre, Suriye bu hafta muhaliflerin kontrolündeki bölgelere en az iki adet İran yapımı kısa menzilli Fetih A-110 füzesi fırlattı. CNN’e göre yeni füzeler, Suriye ordusunun geçen haftalarda kullandığı eski SCUD füzelerinden daha isabetli. İran Savunma Bakanı Vahidi, ağustosta 300 km menzilli dördüncü nesil Fetih 110 füzelerini başarıyla denediğini açıklamıştı.ABD’li yetkililere göre, Suriye daha önce ikisi muhalifler tarafından düşürülen uçaklarını korumak için balistik füzeleri ateşliyor.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/22260920.asp
-
Alın size bir Suriye gazetesinden komik bir iddia. ;D ;D
El Vatan: Türk pilotlar Suriye'de yakalandı
Nerdun HACIOĞLU/MOSKOVA
31 Aralık 2012
Genelkurmay'dan ilk açıklama
Suriye’de rejim yanlısı “El Vatan” gazetesi, dört Türk savaş uçağı pilotunun Halep şehri yakınlarındaki bir askeri havaalanına sızmaya çalışırken gözaltına alındığını iddia etti. Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, iddiaların "gerçek dışı" olduğu bildirildi.
Suriye gazetesinde yayımlanan haberi aktaran Rusya’nın resmi haber ajansı RIA, Türk pilotların askeri bölgeye silahlı muhalif grup eşliğinde geldiğini bildirdi.
Silahlı grubun dört Türk pilotla birlikte Halep yakınında “Koerc” askeri havaalanına gizlice sızmaya çalıştıkları sırada havalimanı güvenlik görevlileri tarafından fark edildiği öne sürüldü.
Gözaltına alındığı iddia edilen dört Türk pilotun isimleri ve akıbeti hakkında açıklama yapılmadı.
GENELKURMAY'DAN AÇIKLAMA: İDDİALAR GERÇEK DIŞI
Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, “Türk Silahlı Kuvvetleri'ne mensup dört savaş uçağı pilotunun Halep yakınlarında askeri bir havaalanına sızmaya çalışırken yakalandığı” iddialarının gerçek dışı olduğu bildirildi.
"Basın Yayın Organlarında Yer Alan Haber Hakkında" başlıklı açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"1. Bugün yabancı bir gazetede ve buna bağlı olarak çeşitli yayın organlarında Türk Silahlı Kuvvetleri'ne mensup dört savaş uçağı pilotunun Halep yakınlarında askerî bir havaalanına sızmaya çalışırken yakalandığı iddia edilmiştir.
2. Söz konusu iddialar tamamen gerçek dışıdır."
Dışişleri kaynakları da böyle bir olayın kesinlikle söz konusu olmadığını ifade etti.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/22266653.asp
-
Suriye için bir ekmek, bir battaniye
AA
3 Ocak 2013
Suriye için bir ekmek, bir battaniye
Suriye'de yaşanan olaylardan etkilenen Suriyelilere yardım için Türkiye'deki sivil toplum kuruluşlarının başlattığı “Kış geldi... Suriye için bir ekmek, bir battaniye” kampanyası kapsamında, yurt içinden ve dışından birçok kurum ve kuruluş Suriye'ye yardım malzemesi yollamaya başladı.
300 kadar sivil toplum kuruluşu, Türk Kızılayı, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ve Türkiye Diyanet Vakfı'nın (TDV) Suriye'de yaşanan trajedinin mağduru olan, ekonomik zorluklar yaşayan ve mülteci konumunda bulunan halka yönelik düzenlediği “Kış geldi... Suriye için bir ekmek, bir battaniye” kampanyası çerçevesinde yardımlar yapılmaya devam ediyor.
KARDEŞLİK ZAMANI
Adana'da özel bir okulun öğrencileri, Kimse Yok Mu Derneği'nin “Kardeşlik Zamanı” sloganıyla başlattığı yardım kampanyası kapsamında, Suriye'ye battaniye, halı ve çeşitli giyim eşyası gönderdi.
SURİYE İÇİN BİR EKMEK BİR BATTANİYE KAMPANYASI / FOTO GALERİ
Kimse Yok Mu Derneği Adana Şube Başkanı Kemal Elibal, Özel Burç Okulları'nın bahçesinde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, Suriye'de 1 yıldan fazla süredir dram yaşandığını belirterek, “Sınır komşumuz olan kardeşlerimizin acılarını bir nebze olsun dindirebilmek istiyoruz” dedi.
KİYAD'DAN BİR TIR DOLUSU YARDIM
Kocaeli İnsani Yardım Derneği (KİYAD) tarafından toplanan kuru gıda ve giyecekler, bir tıra yüklenerek Suriye'ye gönderildi.
Uluslararası Fuar Merkezi'nde gerçekleştirilen tören öncesinde gazetecilere açıklama yapan KİYAD Başkanı İsmail Yeşildal, bazı insanların ülkelerinde çadır bulmakta bile zorluk yaşadıklarını ifade ederek, kendilerinin 15 gün önce Suriye'ye yardım göndereceklerinin duyurusunu yaptıklarını dile getirerek, halkın duyarlılığı sayesinde malzemelerin kısa sürede toplandığını bildirdi.
Tırda, kuru gıda, battaniye, un, kahvaltılık gıda ve kışlık giyecek eşyalarının bulunduğunu belirten Yeşildal, malzemeleri Suriye halkına ulaştıracakları için mutlu olduklarını anlattı.
16 KAMYON UN
Kampanya kapsamında, Kahramanmaraş Belediyesi'nce temin edilen bin 200 adet battaniye ve iş adamları tarafından sağlanan 16 kamyon un, Suriye'ye gönderildi.
Belediye Başkanı Mustafa Poyraz, malzemelerin yola çıkması dolayısıyla İstasyon Meydanı'nda düzenlenen törende, hayırsever iş adamlarına teşekkür etti.
SURİYE'YE 'DOST ELİ'
Konya'da bulunan Dost Eli Derneği'nin organizesinde esnaftan toplanan yardım malzemeleri de dün Suriye'ye gönderildi. Dost Eli Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Seçer, gazetecilere yaptığı açıklamada, dernek olarak yaklaşık 8 aydır Suriyelilere yardıma devam ettiklerini söyledi.
Konyalı hayırseverlerin desteğiyle bu yardımları hazırladıklarını ifade eden Seçer, yardımların bir kısmının Suriye'deki ihtiyaç sahibi insanlara, bir kısmının da Hatay Reyhanlı'daki Suriyelilere ulaştırılacağını bildirdi.
Yardımlara destek veren Selçuklu, Meram ve Karatay belediyelerine teşekkür eden Seçer, yardım kolilerinde un, patates, bakliyat, battaniye, yatak, soba ve muhtelif gıda maddeleri bulunduğunu, önümüzdeki hafta da tekrar aynı şekilde organize edip belki 3-4 kamyon daha malzeme göndermeyi düşündüklerini kaydetti.
İHH'DAN 33 TIRLIK YARDIM
İHH İnsani Yardım Vakfı ise “Kış geldi... Suriye için bir ekmek bir battaniye” kampanyası kapsamında Suriyeli mültecilere ulaştırılmak üzere 850 ton unu, 33 tırlık bir konvoy ile yola çıkardı.
İHH İnsani Yardım Vakfı'nın, kendi topraklarında mülteci konumuna düşen, “bir ekmek”, “bir battaniye”ye muhtaç Suriyeli sivil halk için, Büyükçekmece'de bir fabrikadan aldığı un, tırlara yüklendi. Hayırsever vatandaşların bağışlarıyla, fırın önlerinde, soğuk ve yağmur altında, ekmek kuyruğunda bekleyen Suriyeli siviller için tam 850 ton un alındı.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22277697.asp
-
Geçenlerde o kamplardan birinde bir çadır yandı ve yanlış hatırlamıyorsam 5 çocuk öldü. Türk mantığı; birşeyler yapmak için ille birilerinin zarar görmesi gerekiyor. O kadar afet görmüş bir ülkede yaşıyoruz, 2013 yılındayız ve halen afet yönetimi nedir bilmediğimizin gerçeği ortada. Halen çağ dışı çadırlarla, sapmasapan sistemlerle zorda kalan insanlara yardım ettiğimizi sanan bir yönetim anlayışımız var. Devlet olarak mağdur insanlara malesef yardım edemiyoruz ve yine milletten yardım bekliyoruz. Sözde büyük devletiz ya!
-
Geçenlerde o kamplardan birinde bir çadır yandı ve yanlış hatırlamıyorsam 5 çocuk öldü. Türk mantığı; birşeyler yapmak için ille birilerinin zarar görmesi gerekiyor. O kadar afet görmüş bir ülkede yaşıyoruz, 2013 yılındayız ve halen afet yönetimi nedir bilmediğimizin gerçeği ortada. Halen çağ dışı çadırlarla, sapmasapan sistemlerle zorda kalan insanlara yardım ettiğimizi sanan bir yönetim anlayışımız var. Devlet olarak mağdur insanlara malesef yardım edemiyoruz ve yine milletten yardım bekliyoruz. Sözde büyük devletiz ya!
o da birşey mi?
'99 depreminden sonra İstanbul'da, olası bir deprem sonrası çadırkentlerin kurulabilmesi için milli emlak'a tahsis edilen arsalar bugün ne oldu acaba?
Sovyetler yıkıldı Çavuşesku sokak ortasında linç edildi. İstanbul yıkılırsa kimler linç edilecek sizce?
-
Yakalanan Türk Pilotların İsimleri
CHP'li Metin Lütfi Baydar, Suriye'nin elinde tuttuğu iddia edilen Türk askerlerinin isimlerini açıkladı.
Haber: Yakalanan Türk Pilotların İsimleri
CHP Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar, Suriye'nin elinde tutulduğu iddia edilen kamu görevlileriyle ilgili olarak Meclis Başkanlığı'na soru önergesi verdi.
CHP Aydın Milletvekili Baydar, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından cevaplanması istemiyle Meclis Başkanlığı'na verdiği yazılı soru önergesinde, Suriye Parlamentosu mensubu ve Abhazya Suriye Temsilcisi Dr. Şeref Marsan tarafından yapılan bir açıklamada 2 Türk generali, 6 subay ve 4 MİT görevlisinin esir durumda olduğunun iddia edildiğini belirtti.
Baydar, soru önergesinde, "Suriye'nin elinde esir Türk kamu görevlisi bulunmakta mıdır? Yüzbaşı Yasin K., Teğmen Sinan T, Teğmen Fuat Y., Teğmen Mustafa H., Asteğmen Hasan G., Tarık T., İbrahim M., Yusuf C, Murat Y., Harun M.'nin Özgür Suriye Ordusu'na yardım halindeyken yakalandıkları doğru mudur? Yine Suriye içerisinde ölen kamu görevlimiz bulunmakta mıdır? Bu iddialar konusunda Başbakanlığa, Dışişleri tarafından iletilen herhangi bir bilgi bulunmakta mıdır?" sorularını yöneltti.
GENELKURMAY YALANLAMIŞTI
Şam rejimine yakınlığıyla bilinen El Vatan gazetesinde 31 Aralık günü yer alan ve Suriye'de bir hava üssünde Türk pilotların tutuklandıklarını öne süren haber Genelkurmay Başkanlığı tarafından, aynı gün yalanlanmıştı.
http://www.haberler.com/yakalanan-turk-pilotlarin-isimleri-4221999-haberi/
-
Türk jetleri Suriye savaş uçağını Adana'ya indirtti
Suriyeli pilot bombalama emrine uymayıp Türkiye'ye sığınmak istedi.Türk jetleri özel operasyonla jeti Adana'ya indirdi.
05.01.2013 - 10:44
Halep'e bağlı Azez'i bombalama emri alan Suriyeli pilot, görevi reddedip Mig-23 savaş uçağıyla Türkiye'ye sığındı. Suriyeli pilot için anında harekete geçildi ve TSK tarafından 'kortej' kodu verilen bir harekat planı yapıldı.
HAVADA TÜRK YETKİLİLERLE BAĞLANTI KURDU
Yenişafak Gazetesi'nden Cihat Arpacık'ın haberine göre, Suriye'de sivil halka ateş açmak istemeyen askerlerin Türkiye'ye kaçışı sürüyor. Bunun son örneği önceki akşam yaşandı. Suriye'nin Türkiye'ye yakın şehirlerinden Azez'de bombardıman emri alan bir pilot, katliamı reddedince uçağıyla birlikte Türkiye'ye kaçtı. Beşşar Esed'e bağlı ordu birliklerinden hastane ve ekmek fırınlarına 'varil bombası' atma talimatı alan Suriyeli pilot, katliam yapmak yerine Azez'i geçerek Türkiye'ye yöneldi ve havada Türk yetkililerle temas kurdu. Türkiye'ye sığınmak istediğini belirten Suriyeli pilot için anında harekete geçildi ve TSK tarafından 'kortej' kodu verilen bir harekat planı yapıldı.
OPERASYON 35 DAKİKA SÜRDÜ
Saat 20.40'ta Türkiye'ye sığınmak istediğini bildiren Suriyeli pilot havada Türk yetkilileriyle temasa geçti. Türkiye savaş uçağının Suriye tarafından düşürülmesinin ardından değiştirilen angajman kurallarının ardından sürekli sınırda devriye görevi yapan iki Türk F-4 jeti, Rus yapımı MIG-23 tipi Suriye uçağının bulunduğu bölgeye yönlendirildi. Suriye uçağını ortaya alan Türk jetleri MIG-23'ü güvenli bir şekilde Adana'daki hava üssüne indirdi. 20.40'ta başlayan 'kortej harekatı' 35 dakika sonra 21.15'te başarılı bir şekilde sonlandırılmış oldu.
HELİKOPTERDEN SONRA MIG DE GELDİ
Suriye'de çatışmaların başladığı 15 Mart 2011'den bu yana, sivil halka ateş açmayı reddeden çok sayıda Suriyeli asker Türkiye'ye sığındı. Aralarında generallerin de bulunduğu askerler sığınmacılar için kurulan kamplarda kalıyor. Geçtiğimiz mart ayında da Suriyeli bir helikopter pilotu sivil halka ateş açmayı reddetmiş, bulunduğu üsse ateş açarak helikopteriyle birlikte Türkiye'ye kaçmıştı. Helikopter olayından sonra Suriye'ye ait Rus yapımı MIG savaş uçağı da Türkiye'ye inmiş oldu.
http://www.ensonhaber.com/turk-jetleri-suriye-savas-ucagini-adanaya-indirtti-2013-01-05.html
-
Suriye'den iki flaş haber
Hürriyet Planet
10 Ocak 2013
Suriye'den iki flaş haber
Suriyeli muhaliflerin İdlib'deki bir helikopter havaalanının büyük bölümünü ele geçirdiği ve kuşatma esnasında 25 pilotu esir aldığı bildirildi. Öte yandan Suriye hükümeti, Halep kentindeki fabrikaların yağmalanmasına destek vermekle suçladığı Türkiye'yi Birleşmiş Milletler'e şikayet etti.
Suriye'nin kuzeyindeki İdlib kentine bağlı Taftanaz ilçesinde yer alan Taftanaz helikopter havaalanının büyük bir bölümünün muhaliflerin kontrolüne geçtiği belirtildi.
AA muhabirine bilgi veren bölgedeki askeri kaynaklar, Özgür Suriye Ordusu'na (ÖSO) bağlı muhalif İslam Cephesi ile Nusra Tugayı'nın uzun süre devam eden ortak saldırıları sonucunda Taftanaz askeri havaalanın içindeki ana binaların kontrolünün ele geçirildiğini ve havaalanında çok sayıda helikopterin imha edildiğini söyledi.
Kuşatma esnasında 25 pilotun esir alındığını belirten kaynaklar, havaalanının içerisinde ÖSO birlikleriyle muhalifler arasında çıkan çatışmalarda iki taraftan da çok sayıda kişinin hayatını kaybettiğini dile getirdi. Kaynaklar, havaalanında çok sayıda mühimmat ve askeri araç ele geçirildiğini bildirdi.
Suriye Genel Devrim Konseyi (SRGC) de rejim güçlerinin, havaalanının muhaliflerin eline geçmemesi için ağır silahlarla saldırılar düzenlediğini ancak muhaliflerin havaalanının denetimini ele geçirdiğini öne sürdü. Savaş uçaklarının Taftanaz'ı bombaladığını da bildiren SRGC, bölgede iki ordu arasında çatışmaların devam ettiğini belirtti.
(http://www.hurriyet.com.tr/_np/7725/18887725.jpg)
Muhaliflerin eline geçen üsteki en az bir helikopterin imha edildiği görüldü.
TÜRKİYE'YE YAĞMA SUÇLAMASI
Bu arada Suriye Dışişleri Bakanlığı tarafından BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ve Güvenlik Konseyi'ne gönderilen mektupta, "Halep'te yaklaşık 1000 fabrika yağmalandı ve bu fabrikalardan çalınan mallar Türk hükümetinin yardımıyla ve bilgisi dahilinde Türkiye'ye transfer edildi" denildi.
Açıklamada, "Bu, korsanlığa kadar uzanan yasa dışı bir saldırı eylemidir. Suriye halkının rızkını hedef alan bir eylemdir" ifadesi kullanıldı.
Türkiye'nin bu tavrının BM Güvenlik Konseyi'nden bir karşılık görmesi gerektiğini belirten Suriye Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'yi "yağmalanan malları sahiplerine geri vermeye ve bu olaylarda zarar görenlere tazminat ödemeye" çağırdı.
Suriye Sanayi Odaları Federasyonu Başkanı Faris Şihabi, Salı günü Suriye Dışişleri Bakanlığı'na yazdığı mektupta, silahlı grupların Halep'ten vinç, taşıt, makine, malzeme ve ham madde çaldığını iddia etmişti. Şihabi, çalınan malların da muhaliflerin kontrolündeki sınır kapılarından Türkiye'ye kaçırıldığını öne sürmüştü.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/22333894.asp
-
Şanlıurfadaki bir çadır kentte yine yangın çıkmış ve 3 Suriyeli ölmüş. Geçenlerde de elektrik sobasından yangın çıkmıştı, 5 çocuk yanarak yaralanmıştı ve 2'sini kurtaramadılar. Bu konuda hiçbir yetkilinin birşey yapacağı yok anlaşılan. Sadece Suriye'den gelenlere şu kadar para ayırdık diye hava atmayı biliyorlar.
-
Bunların ülkesinde hergün onlarca, yüzlerce masum insan ölüyor. Görünen o ki umurlarında değil. >:( >:(
http://webtv.hurriyet.com.tr/2/44224/22397660/1/bu-goruntuler-suriye-den-yeni-geldi.aspx
-
İlk Patriotlar Türkiye'de
Türkiye'nin NATO'dan istediği Patriot füze savunma sistemlerini taşıyan ilk gemi, İskenderun Körfezi'ne geldi.
Türkiye'nin Suriye'den gelebilecek olası füze ve uçak saldırısı tehdidine karşı NATO'dan istediği Patriot füze savunma sistemlerini taşıyan ilk gemi, İskenderun Körfezi'ne geldi. Hollanda'dan gönderilen Patriot füze savunma sistemlerini taşıyan gemi, İskenderun Limanı'nın 4 mil açığına demirledi.
8 Ocak'ta Hollanda'dan yola çıkan Cebelitarık bandıralı 18 bin grostonluk Lovise Russ adlı gemi, bugün saat 16.00 sıralarında İskenderun Körfezi'ne giriş yaptı. 174 metre uzunluğundaki Ro-Ro gemisi, römorkörler yardımıyla İskenderun Limak Port Limanı'nın 4 mil açığındaki park alanına çekilerek demirledi.
'Lovise Russ' adlı geminin yarın limana giriş yapıp, öğle saatlerinde de iskeleye yanaşarak yükünü boşaltacağı öğrenildi.
http://www.haberler.com/ilk-patriotlar-turkiye-de-4263173-haberi/
-
Beklenen Gemiler Türkiye'de
Türkiye'nin NATO'dan talep ettiği patriot hava savunma sistemlerini taşıyan gemiler İskenderun Limanı'na ulaştı.
Suriye'de yaşanan iç savaş nedeniyle sınır güvenliğini artırmak isteyen Türkiye, geçtiğimiz aylarda NATO'dan patriot füze sistemi talep etmişti. Bu talep de NATO tarafından olumlu değerlendirilmişti.
Türkiye'ye bu bağlamda askeri yardımda bulunan ülkelerden biri olan Almanya'nın patriotları bu sabah itibari ile İskenderun'a ulaştı.
İLK HOLLANDALILARIN GEMİSİ GELDİ
Hollanda hükümeti ve meclisinin daha önce NATO'nun talebi doğrultusunda gönderilmesine karar verdiği, Türkiye'nin Suriye sınırına konuşlandırılacak patriot hava savunma sistemlerini taşıyan ve 7 Ocak'ta Hollanda'nın Groningen eyaletindeki Eemshaven Limanı'ndan yola çıkan Cebelitarık bandıralı 18 bin grostonluk "Louise Russ" adlı gemi, dün saat 16.00 sıralarında İskenderun Körfezi'ne giriş yaptı.
GEMİDEN İNDİRİLİYORLAR
Türkiye'nin NATO'dan talep ettiği patriot hava savunma sistemlerinin parçaları, İskenderun Limanı'na demirleyen Suecia Seaways adlı Danimarka bandıralı gemiden indiriliyor.
Almanya'dan yola çıkan, Türkiye'nin NATO'dan talep ettiği patriot hava savunma sistemlerini taşıyan 24 bin grostonluk 196 metre boyundaki Danimarka bandıralı geminin hangar kapağı açıldı. Liman ve gemi personeli askeri araçları titizlikle liman sahasına indiriyorlar. Limak Port görevlileri ise liman sahasına inen askeri araçların güzergahını belirliyor ve araçlara yön veriyor. İskenderun Körfezi'ne sabah saatlerinde giriş yapan gemi, 8 Ocak tarihinde Almanya'nın Lübeck kenti yakınlarındaki Travemünde Limanı'ndan yola çıkmıştı.
Geminin limana yanaşmasının ardından Almanya'da gemiye yüklenen askeri araçlarla, içerisinde silah teçhizatlarının bulunduğu 130'dan fazla konteynerin indirilmesi esnasında geniş güvenlik önlemleri alınıyor.
ALMAN ASKERLERİ ADANA'DA
Bu arada, patriot füze savunma sistemlerini taşıyan geminin İskenderun Körezi'ne geldiği saatlerde patriotların kurulumunda görev alacak Alman askerleri de İncirlik Hava Üssü'ne indi. Yaklaşık 270 Alman askerinin İncirlik'te bir süre dinlendikten sonra Kahramanmaraş'a gideceği öğrenildi.
YABANCI BASININ İLGİSİ BÜYÜK
Patriot füzelerinin İskenderun limanı'na gelecek olması ile birlikte birçok yerli ve yabancı gazeteci de buraya gelerek bu gelişmeyi canlı vermeye başladılar.
http://www.haberler.com/beklenen-gemiler-turkiye-de-4263582-haberi/
-
Az önce gemileri limanda gösterdiler haberlerde. Muhabir füzenin özelliklerini saydı bir bir. 1000 km menzili var dedi. Uuuuuuuuu dedim. :o :o
Füzeye bak be! Bunca yıldır savunma sanayine meraklıyım, bilmezdim bu füzesinin bu kadar muhteşem olduğunu! ;D ;D ;D
-
Rusya tahliyeye başladı
Nerdun HACIOĞLU/MOSKOVA
22 Ocak 2013
Rusya tahliyeye başladı
Rusya, Suriye’yi terk etmek isteyen vatandaşlarını tahliye için Lübnan’ın başkenti Beyrut’a iki uçak gönderiyor.
Rusya Acil Durumlar Bakanlığı Sözcüsü İrina Rossius, 100 kadar Rus için gönderilecek İL-76 ve YAK-42 tipi uçakların bugün Beyrut’ta olacağını söyledi. Bu ilk tahliyenin sadece Suriye’yi terk etmek istediğini ileten Rus vatandaşlarını kapsadığı vurgulandı. 100 kişilik grubun geçtiğimiz günlerde Halep’te kapatılan konsoloslukta çalışan personel ve yakınlarından oluşabileceği belirtildi.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/22412092.asp
-
Rusya vatandaşlarını tahliye ediyor, Patriotlar yerleştiriliyor, Rus savaş gemileri tatbikat yapıyor...
Bakalım yakınlarda Suriye'ye müdahale için askeri yığınak yapılacak mı?
-
Hatay'da Alman askerlerine çuval
Ufuk AKTUĞ/İSKENDERUN (Hatay), (DHA)
22 Ocak 2013
Hatay'da Alman askerlerine çuval
HATAY’ın İskenderun İlçesi’nde Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyeleri, Patriot hava savunma sistemlerin sevkıyatında görevli olan ve sivil olarak caddeye yürüyen Alman askerlerin başına çuval geçirme girişiminde bulundu. Tartaklanan askerler kuyumcuya girerek kurtulurken, 30 gösterici gelen polisler tarafından gözaltına alındı.
Olay saat 17.00 sıralarında Şehit Pamir Caddesi’nde meydana geldi. Türkiye’nin NATO’dan talep ettiği Patriot hava savunma sistemlerin getirildiği Hatay’ın İskenderun İlçesi’nde malzemelerin sevkinde görev yapan Alman askerler, sivil olarak Şehit Pamir Caddesi’nde yürüyüş yaparken saldırıya uğradı. TGB üyeleri, 1’i kadın 6 askerin başına çuval geçirmek istedi. Askerlerle eylemciler arasında arbede yaşandı. Askerler, hemen cadde üzerindeki kuyumcuya sığınarak kurtulurken eylemcilere de polis müdahale etti. Kısa sürede caddeye gelen çok sayıda çevik kuvvet polisi gösterilerini çembere aldı.
İlçe Emniyet Müdürü Cengiz Başar de olay yerine geldi. Askerler, bir araçla hızla olay yerinden uzaklaştırırken 30 kişi de gözaltına alındı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22418481.asp
-
Sizce Türkiye Suriye'ye yapılacak bir askeri müdahaleye katılmalı mı?
-
Niye olmasin ki,ancak hava operasyonu gerceklestirir yerden mudahele edemez.Suriye`nin elinde rus silahlari ve hava savunma sistemleri mevcut yine 1-2 tankerle ruslar silah gonderir bu sekilde silahlarini da denemis olur.
-
Ortada soğuk savaş var zaten. Kiminki daha büyük oyunu dönüyor bölgede bu noktada sıcak çatışmaya çevirmek kendimce büyük riskli olur, kaybımızda çok olur bu durumda. Soğuk savaşa devam yani el altından götürmeler filan sadece biraz daha sabır ve bazı noktalarda el uzatmak yeterlidir esad'ı indirme kuyruk acımız varsa.
-
Bugüne kadar izlenilen devletpolitikasina göre katilmamamiz artik imkansiz gibi görünüyor. Katilmadigimiz halde dünyaya rezil oluruz. Türkiye muhaliflere Amerika ve Avrupadan daha cok destek veriyor ve ayni zamanda suriyeye olasi bir müdahaleye olan istahi yine Amerika ve Avrupadan daha fazla. Devlet liderlerimizin yaptiklari konusmalarda suriyeye karsi sergilenen bu tavir ortada. Örnegin: "Sabrimiz tasti.. " "Zulüme gözyummayiz.." ve bunun gibi diger aciklamalar.
Suriyeden ateslenen topmermileri vatandaslarimizi vurdugunda bu firsati degerlendirmemeleri beni hic de sasirtmadi cünkü Amerikan secimleri sonuclanmadan bir müdahale olmasi imkansizdi. Bunun anlamida Türkiye arkasina bati destegini almadan suriyeye bir mudahale yapamaz.
Suriyeye bukadar tehdit savuran Türkiye batili muttefiklerini uzun zamandir ikna etmeye calisiyor ama pekde basarili degil. Esadin su ana kadar tahtini korumasi, rusya ve iranin esada verdigi destek bu isin libyadaki kadar kolay olmuyacagini gösteriyor. Libyada gec kalan Türkiye, Suriyede erken davranmak istiyor bunun nedeni ise tabiki ekonomik.
Kamuoyu arastirmalarina göre türkhalkinin büyük bir cogunlugu suriyeyle olasi bir savasa karsi. Öncelikle bati devlerini vuran ve gittikce büyüyen ekonomik kriz artik türkiyede hissedilmeye baslandi. Bu sartlarda olasi bir suriye savasi türkiyeyi kaosa sürükleyebilir. Terörü bitirmek icin kandile giremeyen türkiyenin suriyeye girmesi bence cok tehlikeli bir macera olur.
-
Patriotlar Aktif
Patriot test ediliyor Almanlar dondurma yiyor
AA - DHA
26 Ocak 2013
Füzeler aktif
İSKENDERUN Limanı'ndan 3 gün önce Kahramanmaraş'a nakledilen Patriot hava savunma sistemi, Ahir Dağı eteklerindeki Gazi Kışlası'na kuruldu. Montaj işlemi tamamlanan ve yönü Suriye'ye çevrilen sistemin test çalışmaları sürüyor. Patriot Sistemleri Alman Harekât Birliği Komutanı Marcus Ellermann kalma sürelerinin duruma bağlı olduğu belirterek, "Bu arada gerçekten çok lezzetli yemekler var. Özellikle Maraş dondurması ve baklavaya hayran kaldık" dedi. Bu arada Adana Seyhan İlçe Jandarma Komutanlığı ve İncirlik Hava Üssü'ne kurulan Patriot Hava Savunma sistemindeki füze rampaları Suriye'den gelebilecek herhangi bir hava saldırısına karşı aktif hale getirildi.
Patriot Sistemleri Alman Harekât Birliği Komutanı Marcus Ellermann, "Sistem, önümüzdeki hafta içinde faal hale gelmiş olacak. Burada Patriot sisteminin yanı sıra yedek parçaları var" dedi. Kahramanmaraş'ta 300 Alman askerinin görev yaptığını belirten Ellermann, "Asker sayımız ileride artabilir. Halkla ilişkimiz az olmasına rağmen onlar tarafından da iyi karşılandık. Türk devleti bizi istediği sürece burada kalacağız. Şu anda 1 yıllık bir izin öngörülüyor. Ancak burada kalma süremiz duruma bağlı olacak" dedi.
KIŞLADAN FOTOĞRAFLAR
Ellermann, radar sisteminin bölgede olup bitenleri izlediğini, olası kimyasal silahlı saldırıda otomatik olarak devreye girdiğini anlattı. Türk mutfağını denemeye başladıklarını da anlatan Ellerman, "Gerçekten çok lezzetli yemekler var. Özellikle Maraş dondurması ve baklavaya hayran kaldık. Her gün Türk askerlerle beraberiz. Aramızda herhangi bir sorun olmuyor" diye konuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22450978.asp
-
Az önce gemileri limanda gösterdiler haberlerde. Muhabir füzenin özelliklerini saydı bir bir. 1000 km menzili var dedi. Uuuuuuuuu dedim. :o :o
Füzeye bak be! Bunca yıldır savunma sanayine meraklıyım, bilmezdim bu füzesinin bu kadar muhteşem olduğunu! ;D ;D ;D
füzeler Ankara'ya kurulsa bile olurmuş :)
-
ABD Patriotları İskenderun'da
ABD'ye ait patriot hava savunma sistemlerini taşıyan gemideki 70 araç İskenderun Limanı'na indirildi
30.01.2013 - 22:07
Türkiye'nin NATO'dan talep ettiği, ABD'ye ait patriot hava savunma sistemlerini taşıyan gemideki 70 araç İskenderun Limanı'na indirildi.
NATO Askeri Sözcüsü Yarbay Dariusz Kacperczyk, limanda düzenlenen basın bilgilendirme etkinliğinde, patriot hava savunma sistemlerini taşıyan ABD bandıralı, ''Alliance Charleston'' adlı geminin İskenderun Limanı'na yanaştığını belirtti.
Kacperczyk, sisteme ait parçaları taşıyan 70 kamyonun limana indirildiğini ve gece burada bekletileceğini söyledi.
Genelkurmay Başkanlığı Basın Koordinasyon Merkezi Sözcüsü Binbaşı Cengiz Alabacak da savunma amaçlı olarak NATO'dan talep edilen patriot hava savunma sistemlerinden ABD'ye ait olanların bugün itibarıyla İskenderun Limanı'na ulaştığını hatırlattı.
Bahse konu sistemlerin mevcut milli savunma sistemine takviye olması maksadıyla Gaziantep'te konuşlandırılacağını ifade eden Alabacak, '' Sistemlerin şubat ayının ilk yarısında aktif hale gelmesi beklenmektedir'' dedi.
ABD'Lİ SUBAY: FÜZE YOK FÜZE SİSTEMLERİ VAR
ABD birliğinin basın halkla ilişkiler subayı Yüzbaşı Royal Reff ise gemide 70 aracın bulunduğunu belirterek, ''Gemide füzeler değil, füze atış sistemleri var. Malzemeler yarın itibarıyla yola çıkacak. Önümüzdeki haftadan itibaren sistem, operasyonel hale getirilmiş olacak'' diye konuştu.
http://www.ensonhaber.com/abd-patriotlari-iskenderunda-2013-01-30.html
-
Korkutan şüphe
Güvenlik güçleri alarma geçti...
(http://im.haberturk.com/2013/01/31/816118_detay.jpg?1359622027)
31 Ocak 2013 Perşembe, 10:43:05Güncelleme: 10:47:07
Hatay'da içeriğinde herhangi bir bileşim bulunabileceği şüphesi nedeniyle toprağa saplanan 2 adet roket mermisini Diyarbakır'dan gelecek teknik ekip imha edecek.
Hatay'da içeriğinde herhangi bir bileşim bulunabileceği şüphesi nedeniyle toprağa saplanan 2 adet roket mermisini Diyarbakır'dan gelecek teknik ekip imha edecek.
Hatay'ın Altınözü ilçesine bağlı Kolcular Köyü'nün Suriye ile sınır olduğu noktaya 29 Ocak sabahı 2 adet roket mermisi isabet etti. En yakın yerleşim birimine 50 metre uzaklıkta araziye isabet eden ve yetkililerce roket mermisi olarak tanımlanan mermilerden ikiside toprak yüzeyinde patlamamış olarak köylüler tarafından bulundu.
Köy halkının güvenlik güçlerine haber vermesinin ardından olay yerinde inceleme yapan Askeri Teknik ekip roket mermisinin içeriğinde olası gaz, kimyasal madde şüphesi nedeniyle isabet eden mermileri imha etmedi. Güvenlik güçleri isabet eden mermilerin kontrollü olarak imha edilebilmesi amacıyla Diyarbakır'dan Teknik Ekip istedi. Hatay'a gelecek teknik ekibin ilk incelemesinin ardından isabet eden mermilerin imha edilmesi planlanırken Güvenlik kaynakları Cihan Haber Ajansı Muhabirine yaptıkları açıklamada "Olası bir şüphe nedeniyle imha etmeyip ilgili teknik ekibin gelmesini istedik. Roket mermisi olarak nitelediğimiz bu merminin içinde gaz yada herhangi bir bileşim olabileceği şüphemiz oluştu. Bu nedenle teknik ekibi bekliyoruz. Belki içinden bir şey çıkmayabilir ancak önlem amaçlı bu tür imhayı tercih ettik. Çünkü isabet ettiği alan yerleşim birimlerine yakın." ifadesini kullandı.
KÖYE GİRİŞ ÇIKIŞ KONTROLLÜ OLARAK YAPILIYOR
Çatışmaların gittikçe şiddetlendiği Suriye'ye sıfır noktada bulunan Kolcular Köyü'nde giriş ve çıkışlar güvenlik güçlerinin kontrolünde yapılıyor. Roket mermilerinin isabet ettiği alan ve çevresinde güvenlik güçleri geniş önlem almış durumda. Köy halkı bölgeden uzaklaştırılırken meraklı vatandaşların roket mermisinin fotoğrafını çekmesi de zaman zaman askerler tarafından önleniyor.
İSABET EDEN MERMİNİN UZUNLUĞU 1 METRE
Kolcular köyü halkından alınan bilgiye göre, büyük bir sesle 29 Ocak sabahı yerleşim alanına yakın bir mesafeye isabet eden mermiler köyde tedirginlik yarattı. İsabet ettiği alanda saplanıp kalan mermi ile daha önce hiç karşılaşmadıklarını söyleyen S.D. "Roketatar mermisi dendi ancak bu böyle bir şeye benzemiyor. 1 metre kadar uzunluğu var. Uçaklardan atılan mermilere benziyor adeta füze gibi bir şey." dedi.
http://www.haberturk.com/gundem/haber/816118-korkutan-suphe
-
"Amerikan Patriot'ları Türk bürokrasisine takıldı"
Hürriyet Planet
31 Ocak 2013
Flaş gelişme
NATO misyonu çerçevesinde Türkiye’ye getirilen ABD’ye ait Patriot füzelerinin, Türk bürokrasisi nedeniyle faaliyete geçemediği iddia edildi.
“ABD ordusunun bağımsız haber kaynağı” olarak nitelendirilen Stars and Stripes sitesinde yer alan habere göre, ABD Kongresi’nden bir heyetin dün İncirlik Hava Üssü’ne yaptığı ziyaret sırasında Temsilciler Meclisi’nin Cumhuriyetçi üyelerinden Rob Wittman, “Biz bir süredir baskı yapıyoruz” derken NATO içinde bir sorun olmadığını ancak gecikmenin Türk bürokrasisi kaynaklı olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve diğer hükümet yetkilileriyle süreci hızlandırmak için görüşmeler yaptıklarını belirten Wittman, “Dün onay sürecinin tamamlanması ve Amerikan bataryalarının konuşlandırılmasının sağlanması için Türk hükümetiyle görüştük” diye konuştu.
Wittman, “Onlara bu sürecin zamanlamasının özellikle bizim askerlerimiz için önemli olduğunu söyledik. Dostça bir tavırla Türk hükümetine baskı yaptık” dedi.
ABD'NİN GÖNDERDİĞİ PATRIOT'LAR TÜRKİYE'DE / FOTO GALERİ
"ÜS GÜZEL AMA..."
Türkiye’den bir sözcü Stars and Stripes’a yorum yapmazken, ABD ordusundan Yüzbaşı Royal Reff, askerlerin yola çıkmaya hazır olduğunu ancak ABD’li yetkililerle Türk yetkililer arasında müzakereler devam ettiği için şu an beklemede olduklarını söyledi.
İncirlik Üssü’nde görevli Yüzbaşı Samuel Hoolihan ise “Burası çok güzel ama biz buraya bu üste oturmak için gelmedik” diye konuştu.
Anadolu Ajansı ise bu sabah ABD'ye ait Patriot hava savunma sistemlerini taşıyan araçların Gaziantep'e doğru yola çıktığını bildirdi.
FÜZE YOK ARAÇ VAR
Dün İskenderun Limanı'na gelen ABD bandıralı “Alliance Charleston” adlı gemiden indirilen araçlar, sabah saatlerinde gruplar halinde Gaziantep'e doğru yola çıktı. Gemiden indirilen 70 aracın gün içerisinde Gaziantep'e gitmesinin planlandığı öğrenildi.
Yüzbaşı Reff, dün düzenlenen basın toplantısında, "NATO kapsamında ABD’nin Patriot hava savunma sistemlerinin son ekipmanları geldi. Bu gemiden çıkacak malzemeler Gaziantep’e gidecek. Önümüzdeki hafta içinde de bu sistem Gaziantep’te operasyonel olacak. Bu geminin içinde 70 tane araç var. Bu gelen malzemeler içerisinde füze yok. Onlar Adana’da İncirlik’e gönderilmişti. Bu geminin içinde atış sistemleri var ve yardımcı ekipmanlar var" diye konuşmuştu.
Hollanda ve Almanya’dan gelen bataryalar ise işlemeye başladı.
-
ABD'nin çok gizli Suriye planı ortaya çıktı
Hürriyet Planet
3 Şubat 2013
ABD'nin çok gizli planı ortaya çıktı
Dışişleri Bakanlığı koltuğunu Cuma günü John Kerry’e bırakan Hillary Clinton ile dönemin CIA Direktörü David Petraeus’ın geçtiğimiz yaz Suriye’deki isyancıların eğitilmesini ve silahlandırılmasını öngören bir plan hazırladıkları ancak planın Beyaz Saray’dan döndüğü ortaya çıktı.
ABD’nin bir süredir Suriye’ye “insani yardım” göndermekte olduğu ancak isyancıların silah taleplerinin reddedildiği biliniyordu.
New York Times’ın adı açıklanmayan Obama yönetimi yetkililerine dayandırdığı haberine göre, Beyaz Saray, Clinton ve Petraeus’un hazırladıkları planı ABD’nin Suriye’deki çatışmanın içine çekileceği ve silahların yanlış ellere geçebileceği endişesiyle reddetti.
Planda isyancıların denetlenmesi ve bazı komşu ülkelerin desteğiyle savaşan gruplara silah sağlanması öngörülüyordu.
RUSYA’DAN SURİYE’DE BİR İLK
Obama yönetiminden bazı yetkililer Kasım ayında yapılan seçimlerin ardından konunun yeniden gündeme gelmesini bekliyordu. Ancak Petraeus’ın evlilik dışı bir ilişki yaşadığının ortaya çıkması Clinton’ın da sağlık sorunları nedeniyle işinden uzak kalması nedeniyle plan canlandırılamadı.
Bugün Clinton’la özel bir röportaj da yayımlayan gazete, Dışişleri eski Bakanı’nın isyancıların silahlandırılmasındaki rolüyle ilgili sorulara yanıt vermediğini belirtti.
Bazı yetkililer Savunma Bakanlığı koltuğunu terk etmeye hazırlanan Leon Panetta’nın da Clinton-Petraeus planına sıcak baktığını belirtti. Ancak Petraeus da Panetta’nın bir danışmanı da gazetenin sorularına yanıt vermedi.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/22511732.asp (http://www.hurriyet.com.tr/planet/22511732.asp)
-
İsmet Yılmaz'dan patriot açıklaması
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz: "Patriotların komutası, Avrupa Müttefik Kuvvetler Komutanlığı'nda olacak"
İsmet Yılmaz'dan patriot açıklaması
05.02.2013 - 23:06
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, ''Patriotlar taarruz silahı değildir. Münhasıran savunma sistemi olduğu gözönüne alınarak, ateşleme yetkisinin meşru müdafaayı en etkin şekilde yapabilecek mevkide olması gerekmektedir. Bu bakımdan Patriotların komutası Avrupa Müttefik Kuvvetler komutanlığında olacaktır'' dedi.
Türkiye'nin, hiçbir vatandaşının burnunun kanamaması ve zarar görmemesi için en ufak bir ihtimal de olsa, bu durumu gözönüne alarak NATO'nun yeteneklerinden istifade etme gereğinin ortaya çıktığını işaret eden Yılmaz, ''Suriye'den kaynaklanabilecek balistik füze tehdidine karşı, hava savunma sistemlerimizin Patriot bataryalarıyla takviye edilmesinin talep edilmesi kararlaştırıldı'' dedi.
SURİYE TEHDİDİ İÇİN..
Patriot sistemlerinin, Suriye'nin de sahip olduğu bilinen kısa menzilli balistik füzeleri önlemek üzere geliştirildiğini ifade eden Yılmaz, ''Sözkonusu sistem füze tehditlerini tespit ederek hedefine ulaşmadan havada imha etme yeteneğine sahiptir. Savaş uçaklarına, orta ve uzun menzilli balistik füzelere, gemilerden fırlatılan füzelere ve insansız hava araçlarına karşı etkin savunma sağlamaktadır'' diye konuştu.
9 SANİYEDE VURACAK
Radar tarafından algılanan füzenin özelliklerinin belirlendiğini ifade eden Yılmaz şu bilgileri verdi: "Sistem bilgisayarı, hangi bataryadaki füzelerin daha etkin sonuç sağlayacağını tespit ederek, ateşleme için seçim yapar. Füze ateşleme için 9 saniyeden daha kısa bir süre içerisinde hazırlanarak fırlatılır. Patriotlar hem uçaklara hem de balistik füzelere karşı kullanılabilmektedir. Bunların menzilleri tiplerine göre... Füzelere karşı 20 kilometre, uçaklara karşı 120 kilometredir. Bir diğer teknik ise füzelere karşı 36 kilometre, uçaklara karşı 65 kilometredir."
http://www.ensonhaber.com/ismet-yilmazdan-patriot-aciklamasi-2013-02-05.html (http://www.ensonhaber.com/ismet-yilmazdan-patriot-aciklamasi-2013-02-05.html)
-
Rusya'dan patriotlara Bastion'lu cevap
Türkiye'de Kahramanmaraş, Gaziantep ve Adana'ya konuşlandırılan 6 Patriot bataryasına karşılık Rus yönetimi misilleme
Rusya'dan patriotlara Bastion'lu cevap
06.02.2013 - 08:33
Rusya Savunma Bakanlığı, 'Patriotlar'ın Türkiye'ye konuşlanmasıyla bölgede dengeler değişti' diyerek Karadeniz kıyısına Bastion adlı gelişmiş füze sistemi yerleştirme kararı aldı.
(http://1.bp.blogspot.com/_En-sxfOkXP8/TAPPi5X8C6I/AAAAAAAAF70/S3ygVkhRBhs/s400/K-300P+Bastion+2_sina.jpg)
ADALARA HAVA SAVUNMA SİSTEMİ
Türkiye 'nin Suriye 'den yönelen tehdit nedeniyle NATO'dan talep ettiği Patriot sistemleri Rusya'nın tepkisiyle karşılanmıştı. Vatan Gazetesi'nin haberine göre, ABD, Almanya ve Hollanda tarafından gönderilerek Türkiye'de Kahramanmaraş, Gaziantep ve Adana'ya konuşlandırılan 6 Patriot bataryasına karşılık Rus yönetimi misilleme kararı aldı. Izvestia gazetesinin Savunma Bakanlığı kaynaklarına dayandırdığı habere göre Rus yönetimi, daha önce Kuril Adaları'na yerleştirileceği açıklanan Bastion (Burç) tipi hava savunma sistemlerini Karadeniz Kıyısı'ndaki sahil kenti Anapa'ya yerleştirme kararı aldı.
RUS ASKERİ YETKİLİ KONUŞTU
Karadeniz Donanması bünyesinde kullanılan 3 Bastion'a ek olarak yerleştirilecek olan yeni sistemin tamamen bölgedeki Patriotlar'a yanıt niteliği taşıdığı belirtiliyor. Gazeteye isim vermeden konuşan Rus yetkililer, 'Bu sistem hem kara hem hava hedeflerini vurabilecek özelliğe sahip. Suriye'deki iç savaş ve Türkiye'ye konuşlandırılan Patriot sistemleri nedeniyle 25'inci tabur için böyle bir güçlendirme yaptık' dedi. Yine gazeteye konuşan bir başka askeri yetkili de, 'Patriotlar savunma amaçlı sistemler ve güney sınırımız için bir tehlike arz etmiyorlar. Ama Rusya büyük bir güçtür. Bölgedeki güç dengelerine yanıt vermemiz gerek' ifadesini kullandı.
ŞAM'A DA SATMIŞTI
Patriot'tan daha gelişmiş bir sistem olduğu iddia edilen Bastion için Suriye iç savaşı sırasında Interfax haber ajansına konuşan bir Rus yetkili, Bastion'un olası bir saldırı karşısında Suriye'nin tüm kıyılarını koruyabileceğini söylemişti. Rusya'nın sahip olduğu Bastion savunma sisteminin her biri, 36 kruvazör füzesi ve radar ile diğer donanımları içeriyor.
SAVAŞ BAŞLIĞI TAŞIYABİLİYOR
Karadan, havadan, denizden ve denizaltılardan ateşlenebilen Yakhont kruvazör füzeleri, 300 km menzile sahip ve 200 kg savaş başlığı taşıyabiliyor. Füzeler radara yakalanmamak için 5-10 metre gibi çok alçaktan uçabilme yeteneğine de sahip. Rusya, Arap dünyasındaki geleneksel müttefiki olan Suriye'ye kruvazör füzeleri temin etmek için 2007'de en az 300 milyon dolar değerinde bir anlaşma imzalamıştı. Şam'ın en az 36 adet Yakhont füzesinin yer aldığı iki adet Bastion sistemi satın aldığı belirtiliyor.
http://www.ensonhaber.com/rusyadan-patriotlara-bastionlu-cevap-2013-02-06.html (http://www.ensonhaber.com/rusyadan-patriotlara-bastionlu-cevap-2013-02-06.html)
-
Suriyeli muhaliflerden şok iddia
AA
6 Şubat 2013
Suriye rejiminden ayrılan bir pilotun, savaş uçağıyla Hama'nın Nusayri nüfusun yoğun olduğu Safsafiye beldesinde bazı noktaları bombaladığı ileri sürüldüSuriye Genel Devrim Konseyi (SRGC), rejimden, kullandığı uçakla ayrılan bir pilotun, Hama kentine bağlı Safsafiye beldesini bombaladığı, bombalamada onlarca kişinin öldüğü ve yaralandığı iddiasında bulundu.
Bölgedeki Özgür Suriye Ordusuna (ÖSO) bağlı Taramse Şehitleri Tugayı'na bağlı bir birliğin komutanı Ahmed ebu Mustafa, AA muhabirine yaptığı açıklamada uçağın beldedeki şebbiha milislerinin kaldığı yerlere saldırmış olabileceğini ileri sürdü.
SRGC, ÖSO birliklerinin Halep'te bir askeri helikoptere düzenledikleri saldırıda helikopterin kentin Halidiye bölgesine zorunlu iniş yaptığını da aktardı.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/22531198.asp (http://www.hurriyet.com.tr/planet/22531198.asp)
-
Suriyeli muhaliflerden şok iddia
Suriye rejiminden ayrılan bir pilotun, savaş uçağıyla Hama'nın Nusayri nüfusun yoğun olduğu Safsafiye beldesinde bazı noktaları bombaladığı ileri sürüldüSuriye Genel Devrim Konseyi (SRGC), rejimden, kullandığı uçakla ayrılan bir pilotun, Hama kentine bağlı Safsafiye beldesini bombaladığı, bombalamada onlarca kişinin öldüğü ve yaralandığı iddiasında bulundu.
[url]http://www.hurriyet.com.tr/planet/22531198.asp[/url] ([url]http://www.hurriyet.com.tr/planet/22531198.asp[/url])
Bombaladıktan sonra nereye gittiğini merak ediyorum
-
Savaş uçağı düşürüldü
Özgür Suriye ordusundan çarpıcı iddaalar...
10 Şubat 2013 Pazar, 17:33:19Güncelleme: 11 Şubat 2013 Pazartesi, 00:39:17
Savaş uçağı düşürüldü!
Suriye'nin iç kesimlerindeki Hama'nın Kefr Nabuda beldesinde silahlı muhaliflerin bir savaş uçağını düşürdüğü iddia edildi.
Muhalif yapılanmalardan sorumlu Suriye Genel Devrim Konseyi(SRGC), Özgür Suriye Ordusu'na (ÖSO) bağlı Cundullah ile Muaviye Bin Süfyan Tugaylarının, Kefr Nabuda beldesinde Mig 23 savaş uçağına uçaksavarlarla karşılık vermesi sonucunda uçağın tarım alanına düştüğünü ileri sürdü.
Bu arada, ülke genelinde dün gerçekleşen olaylarda güvenlik güçlerinin çeşitli kentlere düzenlediği operasyonlarda ölü sayısının 158'e yükseldiğini kaydeden Suriye İnsan Hakları Örgütü (SNHR), beldede iki ordu birlikleri arasında şiddetli çatışmaların çıktığını ve düzenli ordunun beldeye karadan karaya atılan füzelerle saldırdığını aktardı.
AA
http://www.haberturk.com/dunya/haber/818825-savas-ucagi-dusuruldu (http://www.haberturk.com/dunya/haber/818825-savas-ucagi-dusuruldu)
-
Reyhanlı'da Patlama
Hatay'ın Reyhanlı ilçesindeki Cilvegözü Sınır Kapısı yakınlarına havan topu düştüğü, yaralıların olduğu bildirildi.
Reyhanlı'ya havan topu düştü yaralılar var
11.02.2013 - 14:39
Suriye sınırındaki Reyhanlı İlçesi'ne havan topu düştü. Cilvegözü Sınır Kapısı yakınlarında meydana gelen patlama nedeniyle 9 kişi öldü 30 kişi yaralandı. Yaralılar, özel araçlar ve ambulanslarla hastaneye kaldırıldı. Bazı yaralıların hayati tehlikesinin olduğu iddia edilirken, 40'ın üzerinde kişinin patlama nedeniyle yaralandığı ifade ediliyor.
Reyhanlı'ya havan topu düştü
Olay yerinden ilk görüntüler
7 ÖLÜ 30 YARALI
Reyhanlı Belediye Başkanı Hüseyin Şanverdi patlamada 9 kişinin öldüğünü 30 kişinin de yaralandığını söyledi.. 5 kişinin olay yerinde 4 kişinin de hastanede vefat ettiği kaydedildi. Ölenlerden 4 kişinin Türk vatandaşı olduğu belirtildi. Olay yerinde hayatını kaybeden 5 kişinin Suriye uyruklu olduğunu dile getiren Şanverdi, patlamanın Cilvegözü Sınır Kapısı'ndaki Suriye girişi önünde meydana geldiğini söyledi.
Şanverdi, patlamanın araca yerleştirilmiş bir bombadan ötürü meydana gelmiş olabileceğini de söyledi.
http://www.ensonhaber.com/reyhanliya-havan-topu-dustu-yaralilar-var-2013-02-11.html (http://www.ensonhaber.com/reyhanliya-havan-topu-dustu-yaralilar-var-2013-02-11.html)
-
Kimin eli kimin cebinde belli değil, yabancı istihbarat servislerinin kesinlikle cirit attığı bir ortam olduğundan da kuşkum yok. Özgür Suriye Ordusu denen grupta da ilginç bir şekilde Suriyeli'den çok başka milletlerden insanların varlığı söz konusu. Malesef bizim hükümetlerimizin bir ulusal politikası olmaz, rüzgara göre, gelen hükümete göre bir politika vardır. Şimdiki hükümet neoosmanlı gibi algılanabilecek ama bir taraftanda ABD çıkarlarına hizmet eder görülen bir politika güdüyor. Esad ile kardeş olan Başbakan birden Esad'ı Esed yaparken cani ilan etti. Şu anki durum bana kiminle oynandığı belli olmayan ve taş hareketlerini bile görkete zorlandığınız bir satrancı andırıyor.
-
Hedef Koalisyon üyeleri miydi?
Fevzi KIZILKOYUN–Zeynep ŞAFAK / ANKARA
12 Şubat 2013
Hedef Koalisyon üyeleri miydi?
CİLVEGÖZÜ Sınır Kapısı’ndaki patlamanın muhalif Suriye Ulusal Koalisyonu üyelerinin Türkiye’ye geçişinden 15 dakika sonra meydana geldiği ortaya çıktı. İçişleri Bakanı Muammer Güler de patlamaya ilişkin önemli bilgiler paylaşırken ölü sayısının 14'e yükseldiğini söyledi.
Patlamanın zamanlaması “Hedef Esad’sız çözüm arayan koalisyon üyeleri miydi?” sorusunu akıllara getirdi. Koalisyon üyesi Louay Safi, “Heyette Koalisyon Başkanı Muaz El-Hatip ve çok sayıda üst düzey yetkili yer alıyordu. Patlama onlar sınırdan geçtikten kısa bir süre sonra yaşanmış” dedi. Patlamanın ardından terör-istihbarat ve bomba uzmanlarından oluşan özel bir ekip ise bölgeye gitti.
15 DAKİKAYLA KURTULDULAR
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’sız bir geçiş için “rejimle görüşmeye hazırız” mesajı veren Suriye Ulusal Koalisyon Üyeleri, Suriye’ye geçerek görüşmelerde bulundu. Üyeler, görüşmelerin ardından patlamanın meydana geldiği Cilvegözü Sınır Kapısı’ndan Türkiye’ye giriş yaptı. Koalisyon Üyeleri’nin Türkiye’ye dönüşlerinden 10 dakika sonra ise patlama meydana geldi. İstihbarat ve emniyet birimleri, patlamanın hedefinin koalisyon üyeleri olabileceği ihtimali üzerinde duruyor.
10 KİŞİLİK EKİP VARDI
Koalisyon üyesi Louay Safi patlamanın ardından Hürriyet’e yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Koalisyon üyesi yaklaşık 10 kişiden oluşan bir heyetin bugün (dün) Suriye’den döndüğü doğru. Patlama onlar sınırdan geçtikten kısa bir süre sonra yaşanmış. Heyette Koalisyon Başkanı Muaz El-Hatip ve çok sayıda üst düzey yetkili yer alıyordu. Heyet üyelerinden hiçbiri yaralanmadı. Bu saldırı koalisyona karşı mı bu konuda araştırmalarımız sürüyor. Henüz heyete karşı yapılan bir saldırı olduğuna ilişkin bir bilgi elimize ulaşmadı. Araştırıyoruz.”
GÜVENLİK ZİRVESİ
Bu arada patlamanın hemen ardından Emniyet Genel Müdürlüğü’nde güvenlik zirvesi gerçekleştirildi. Olayın tüm yönüyle araştırılması için de istihbarat-terör-bomba uzmanlarından oluşan özel bir ekip bölgeye gönderildi.
HİÇBİR GEREKÇESİ OLAMAZ
ABD’nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone’nin yayımladığı başsağlığı mesajında ise, “Hayatını kaybedenler için çok derin bir üzüntü duyuyoruz. Gerçekleşen saldırıda hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı diliyor ve yaralanların en kısa zamanda sağlıklarına kavuşmalarını umuyoruz. Olayın tüm detaylarının belli olmamasına rağmen, açık olan bir şey var. İnsanların, malların ve fikirlerin iki ülke arasında özgürce dolaşımını sağlamakla yükümlü barış içerisindeki bir sınır geçiş kapısına yapılan bu saldırının hiçbir gerekçesi olamaz” dedi.
GÜLER'DEN ÖENMLİ AÇIKLAMA
İçişleri Bakanı Muammer Güler de patlamaya ilişkin elde edilen önemli bilgileri basın mensuplarıyla paylaştı. Güler şunları söyledi:
İçişleri Bakanı Muammer Güler, Cilvegözü Sınır Kapısı’ndaki patlama ile ilgili olarak Ak Parti Grubu’na gelişi sırasında sorular üzerine bilgi verdi. Güler, şunları söyledi:
“Araç kesinlikle Suriye plakalı. Gri renkli, özel bir otomobil. Saat 14.30 sıralarında park ediyor, 14.37’de patlama meydana geliyor. Araçtan park ettikten sonra üç kişi iniş yapıyor. Biri kadın, bir erkek, arabayı park ederek Suriye tarafına geri dönüyor, diğeri Türkiye’ye giriş yapıyor. Hedef Türkiye mi, yoksa şahsa mı yönelik bu konu üzerinde çalışıyoruz. Ölü sayısı ise 14’e yükseldi.”
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22579451.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22579451.asp)
-
İranlı yetkili Suriye'de öldürüldü
Hürriyet Planet
14 Şubat 2013
İranlı yetkili öldürüldü
İran'ın Lübnan'daki İmar Kurumu Başkanı General Hisam Hoşnevis'in bir suikast sonucu öldüğü bildirildi. Hasan Şatiri adıyla da bilinen Hoşnevis'in Devrim Muhafızları'yla da ilişkili olduğu belirtiliyor.
İran'ın Beyrut'taki büyükelçiliğinden yapılan açıklamada, Hoşnevis'in dün gece Suriye'nin başkenti Şam'dan Beyrut'a giderken "silahlı teröristler"ce öldürüldüğü belirtildi.
Açıklamada Hoşnevis'in 2006'daki İsrail-Lübnan savaşı sırasında yıkılan bölgelerin İran desteğiyle yeniden inşasından sorumlu olduğu belirtildi.
Büyükelçiliğin açıklamasında Hoşnevis'in tam olarak nerede ve ne koşullar altında hayatını kaybettiğine dair bir detay verilmedi.
Lübnan gazetesi El Safir, "Hoşnevis, şehrin yeniden yapılandırılması projelerini incelemek üzere Suriye'de özellikle de Halep'te bulunuyordu" denildi.
Devrim Muhafızları Halkla İlişkiler Sorumlusu Tuğgeneral Ramazan Şerif ise Fars Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada "Hasan Şatiri" olarak adlandırdığı Hoşnevis için bugün Tahran'da bir cenaze töreni düzenleneceğini söyledi.
Tuğgeneral Şerif, "Şatiri, siyonist rejim uşakları ve destekçileri tarafından şehit edildi" derken, mazlum Lübnan halkına yardım için çalışan Şatiri'nin yolunda kararlılıkla ilerleneceğini belirtti.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/22595297.asp (http://www.hurriyet.com.tr/planet/22595297.asp)
-
Esad çekilmeye hazır olduğunu açıkladı
Esad şartların olgunlaşması durumunda yönetimi bırakabileceğini söyledi.
13.02.2013 - 15:51
Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad ile Şam'da görüşen Ürdün'den bir heyet, Esad'ın halkın anlaşmaları durumunda görevi bırakmaya hazır olduğunu söylediğini belirtti. CNN Arabic televizyonuna açıklama yapan heyetten Durğam Khaitan Helese ziyaretin Şam'dan gelen davet üzerine gerçekleştiğini söyledi.
MUHALİFLERLE İLGİLİ OLUMLU ŞEYLER SÖYLEDİ
Helese yaptığı açıklamada görüşmede Esad ile Suriye'deki krizin siyasi yollarla çözülmesi konusunun ele alındığını ifade etti. Helese "Esed, Suriye Muhalif Güçler Koalisyonu ile ilgili olumlu şeyler söyledi. Buna bağlı olarak diyolog konusunda olumlu karşılıyor. Esed, Suriyelilerin çözüm için diyalog konusunda uzlaşmaları durumunda görevi bırakmaya hazır olduğunu söyledi" diye konuştu.
BİZ SENİN ARKANDAYIZ
Ürdün Barosu Sekreteri Semi Kharis başkanlığındaki heyet, Pazartesi günü Beşşar Esad'ı ziyaret ederek Ürdün halkının kendisine teveccühü adına cübbe giydirmişti. Semi Kharis Esad'a yönelik yaptığı konuşmada, "Ürdünlüler bu cübbeyi size göndererek büyük bir lider olduğunuzu söylememi istediler. Biz senin arkandayız. Senin sağında, solundayız. Sen varlığında ve yokluğunda her zaman aklımızda ve yüreğimizdesin." diyerek iltifatlarda bulunmuştu. Ürdün Baro Sekreteri, "Bu NATO'nun cübbelerine karşı Arap cübbesidir" ifadesini kullanmıştı.
ÜRDÜNLÜLER TEPKİLİ
Kharis'in Esad'ı ziyaret etmesi, Ürdün'de büyük tepki topladı. Çeşitli siyasi ve toplum örgütleri yapılan ziyarete sert ifadelerle eleştirerek Ürdün halkı adına yapılan açıklamayı ise kabul etmediklerini ifade etti.
Heyet, daha sonra yapılan açıklamanın yanlış anlaşıldığını ifade ederek, tüm Ürdünlüleri temsil etmediklerini duyurdu.
http://www.ensonhaber.com/esad-cekilmeye-hazir-oldugunu-acikladi-2013-02-13.html (http://www.ensonhaber.com/esad-cekilmeye-hazir-oldugunu-acikladi-2013-02-13.html)
-
SURİYELİ MUHALİFLER SAVAŞ UÇAĞI DÜŞÜRDÜ
Suriyeli muhalifler 2 savaş uçağı düşürdü - Video >> http://videonuz.ensonhaber.com/izle/suriyeli-muhalifler-2-savas-ucagi-dusurdu (http://videonuz.ensonhaber.com/izle/suriyeli-muhalifler-2-savas-ucagi-dusurdu)
Savaş uçağının düşürülme anına ait olduğu belirtilen görüntüler ortaya çıktı
14.02.2013 - 22:03
Savaş uçağının düşürülme anına ait olduğu belirtilen görüntüler ortaya çıktı.
166 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ
Suriye'nin kuzeyindeki İdlib kentinde, Özgür Suriye Ordusuna (ÖSO) bağlı birliklerin, kenti bombalamaya çalışan iki savaş uçağını düşürdüğü ileri sürüldü. SNHR, olaylarda 166 kişinin hayatını kaybettiğini belirtti.
2 SAVAŞ UÇAĞI DÜŞÜRÜLDÜ
Muhalif yapılanmalardan sorumlu Suriye Genel Devrim Konseyi (SRGC), İdlib kentinin farklı bölgelerini bombalamaya çalışan 2 MİG savaş uçağının, uçaksavar ateşi sonucu düşürüldüğünü iddia etti.
İdlib bölgesinde düşen uçakların görüntülerinin muhaliflerce internette yayınlandığını aktaran SRGC, savaş uçaklarının İdlib'in Cisr el-Şuğur bölgesindeki Naciye köyüne ''misket bombası'' atması sonucu, bazı evlerin yıkıldığını, çok sayıda kişinin yaralandığını bildirdi.
http://www.ensonhaber.com/suriyeli-muhalifler-2-savas-ucagi-dusurdu-2013-02-14.html (http://www.ensonhaber.com/suriyeli-muhalifler-2-savas-ucagi-dusurdu-2013-02-14.html)
-
Rusya Suriye’ye hava savunma uzmanlarını gönderdi
(http://[url=http://m.ruvr.ru/data/2012/12/24/1282518665/4RIA-627142-Preview.jpg]http://m.ruvr.ru/data/2012/12/24/1282518665/4RIA-627142-Preview.jpg[/url])
24.12.2012, 13:50
©RIA Novosti
Rusya’nın, sağladığı hava savunma sistemlerinin bakımı ve yerel personelin eğitimi için Suriye’ye askeri uzmanlar gönderdiği bildirildi.
İngiltere’nin Guardian gazetesinde çıkan haberde, “İsmi açıklanmayan kaynaklar, hava savunma alanında Rusya askeri uzmanların Suriye'de olduğunu doğruladı.” deniliyor.
Guardian, Rusya askeri danışmanlarının varlığının, ABD veya diğer Batılı ülkelerin Suriye’ye yönelik herhangi bir askeri operasyonunun Ruslar arasında kayıplara yol açabilecek anlamına geldiğini ve bunun ciddi diplomatik sonuçları olabileceğini yazıyor.
http://turkish.ruvr.ru/2012_12_24/Rusya-Suriyeye-hava-savunma-uzmanlari/ (http://turkish.ruvr.ru/2012_12_24/Rusya-Suriyeye-hava-savunma-uzmanlari/)
-
Almanya gerekli olduğu sürece Patriot Türkiye’de tutmaya devam edecek
Almanya Savunma Bakanı Thomas de Maiziere Türkiye’nin, silahlı çatışmaların sürdüğü Suriye ile sınırında konuşlandırılan Patriot füzelerinin sınır güvenliğinin gerektirdiği sürece burada tutulacağını söyledi. ITAR-TASS’ın haberine göre Alman Savunma Bakanı bugün Kahramanmaraş bölgesinde Patriot füzelerinin işletiminde görev alan Alman birliğini ziyaret ediyor.
Thomas de Maiziere “Bu görevimiz, gerektiği sürece sürecek” dedi. Alman Bakan, NATO üyesi ülkelerin Ankara’ya gösterdikleri ortak desteğin, Suriye ile yaşanabilecek askeri anlaşmazlık durumunda Türkiye’nin yalnız olmadığını ortaya koyduğunu belirtti. Bakan “Eğer Suriye’nin aklına kötü bir fikir gelirse Türkiye’nin yanında bir tek Almanya ve Hollanda değil tüm NATO yer alacaktır” dedi. Maiziere, NATO’nun üstlendiği görevin yalnızca savunma amaçlı olduğunu da sözlerine ekledi.
Alman Bakanla birlikte Kahramanmaraş’a Türkiye Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ve Hollanda Savunma Bakanı Jeanine Hennis-Plasschaert da geldiler.
http://turkish.ruvr.ru/2013_02_23/Almanya-gerekli-oldugu-surece-Patriot-Turkiyede-utmaya-devam-edecek/ (http://turkish.ruvr.ru/2013_02_23/Almanya-gerekli-oldugu-surece-Patriot-Turkiyede-utmaya-devam-edecek/)
-
Patriot’ların yıllık maliyeti 15 milyon lira
(http://m.ruvr.ru/data/2013/02/24/1338402441/4h_50696817.jpg)
24.02.2013, 16:54
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Suriye'den gelecek olası bir tehdide karşı NATO tarafından konuşlandırılan Patriot hava savunma sistemlerinin Türkiye'ye yıllık maliyetinin 15 milyon lira olmasını beklediklerini söyledi.
Bakan Yılmaz, “Bir yılda bize maliyetinin 15 milyon lira olacağını düşünüyoruz. Ancak bir hayat bile tüm bu maliyetlerden daha önemli. Akçakale'de 5 vatandaşımız, masum insan kadın ve çocuklar Suriye'den atılan topla öldü. Dolayısıyla milyonda bir de olsa füzenin gelme ihtimaline karşı böyle bir tedbir aldık.” dedi.
Savunma Bakanı, 1952’den beri NATO üyesi olan Türkiye’nin bu tür taleple ilk kez ittifaka başvurduğunu hatırlattı. Almanya ve Hollanda savunma bakanlarıyla Adana ile Kahramanmaraş'taki batarya birliklerini denetlediklerini belirten İsmet Yılmaz, “Bize sordular, 'Bunun size maliyeti bir yılda ne kadardır?' dediler. Tabii NATO'nun genel ilkleri çerçevesinde bu Patriot’ların yerleştirilmesi yapıldı. Biz de dedik ki, 'bir yılda bize maliyetinin 15 milyon lira olacağını düşünüyoruz.' Aynı soruyu Hollandalı Bakana sordular. Hollandalı Bakan da 'Bize maliyeti bir yılda 40 milyon avro olacak' dedi. Alman Bakan da şöyle söyledi ve doğrusunu yaptı, 'Güvenliğin fiyatı olmaz' dedi.” ifadesini kullandı.
http://turkish.ruvr.ru/2013_02_24/Patriotlarin-yillik-maliyeti-15-milyon-lira/ (http://turkish.ruvr.ru/2013_02_24/Patriotlarin-yillik-maliyeti-15-milyon-lira/)
-
Suriye: Elimizde isim ve fotoğraflar var
Hürriyet Planet
25 Şubat 2013
e-posta
"Elimizde fotoğraflar var"
Suriye Enformasyon Bakanı Umran Zuabi, Türk hükümetinin Suriye krizine karıştığına dair ayrıntılı belgeleri, isim ve fotoğraflarla Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'ne göndereceklerini öne sürdü.
Suriye resmi haber ajansı SANA'nın bildirdiğine göre Zuabi, Alem televizyonuna verdiği röportajda, Türk hükümetinin siyasi, askeri, güvenlik ve ekonomik alanda Suriye’de yaşanan tüm olaylarda parmağı olduğunu iddia etti./_np/0423/19380423.jpg
"Suriye’den çalınanların Türk siyasi liderlerinin bilgisi ve koordinasyonu ışığında ve Türk hükümetinin sunduğu kolaylıklarla Türkiye’ye nakledildiğini" ileri süren Zuabi, çalınanların milyarlarca dolar değerinde olduğunu söyledi.
Bakan Zuabi, "Türkiye’nin kibrinin kendisinin de bir parçası olduğu projenin Suriye’de yenildiğini itiraf etmesini engellediğini" belirterek, "Türk hükümetinin Suriye krizine karıştığına dair ayrıntılı belge ve dosyalar isim ve fotoğraflarla hazırlanarak BM Güvenlik Konseyi dahil uluslararası toplum kurumlarına uygun zamanda sunulacaktır” diye konuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/22680341.asp (http://www.hurriyet.com.tr/planet/22680341.asp)
-
Suriyeli militanların savaştığı silahlar Hırvatistan’dan
26.02.2013, 21:16
(http://m.ruvr.ru/data/2013/02/26/1338160309/4h_50490719.jpg)
Suriyeli militanların savaştığı silahlar Hırvatistan’dan
Suudi Arabistan 2012 Aralık ayından bu yana Hırvatistan’dan satın aldığı silahları Suriyeli muhaliflere teslim ediyor. Haberi, isimleri açıklanmayan ABD’li ve Avrupalı kaynaklara dayandırarak duyuran New York Times gazetesi, silahların 1990’lı yıllarda Yugoslavya’nın dağılmasından sonra yaşanan askeri olaylarda kullanılmak üzere ülkede stoklanan silahlar olduğunu da belirtti.
Alınan bilgiye göre, silahlar Hırvatistan’dan uçakla Ürdün üzeri Suriye’ye taşınıyor. Suriye’ye iki buçuk ayda binlerce tüfek, makineli tüfek ve mühimmat teslim edildi.
Gazete ayrıca, silahların Yugoslavya üretimi olduğu muhaliflerin internette yayımladıkları video bantlarından anlaşıldığını belirtti.
Silahlar ilk önce Suriye’nin güneyinde Dera ilinde kullanıldı. Daha sonra video görüntülerinde Hama, İdlip ve Halep’de de kullanıldığı görülmeye başlandı.
Gazete, Hırvatistan Dışişleri Bakanlığı ve ihracatçı şirketin iddiaları reddettiğini ifade etti. Suudi Arabistan ve Ürdün Yönetimleri konuya ilişkin medyaya bir açıklama yapmayı kabul etmedi.
http://turkish.ruvr.ru/2013_02_26/suriyeli-militanlarin-savastigi-silahlar-hirvatistandan/ (http://turkish.ruvr.ru/2013_02_26/suriyeli-militanlarin-savastigi-silahlar-hirvatistandan/)
-
Su-25, Patriot'un katili
26.02.2013, 14:17
Suriye'de yaşanan gelişmeler üzerine Türkiye'ye konuşlandırılan Patriot füze sistemlerinden rahatsızlığını açık şekilde dile getiren Rusya, önlem almaya devam ediyor. Rusya, Patriotlara özel donanımlara sahip Su-25 savaş uçaklarıyla karşılık verecek.
ABD, Almanya ve Hollanda'nın gönderdiği ve Kahramanmaraş, Gaziantep ve Adana'ya konuşlandırılan 6 Patriot bataryasına Rusya, hava savunma sistemlerini tespit ve imha etme yeteneğine sahip Su-25 uçaklarıyla karşı koyacak. Rusya'nın saygın gazetelerinden İzvestiya'nın Rusya Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na dayandırdığı habere göre, Su-25'lerin deneme uçuşları Mayıs ayında tamamlanacak ve uçaklar 2014 yılında devreye sokulacak.
Hava Kuvvetleri Komutanlığı'ndan ismi açıklanmayan bir yetkilinin verdiği bilgilere göre, mevcut durumda yerleşik radyo-elektronik sistemlere sahip zırhlı Su-25'ler, gelişmiş hava savunma sistemlerine karşı koyacak yeteneğe sahip değil. Bunun için sinyallerin yönünü ve kaynağını tespit eden özel antenlerle donatılacak uçaklar, sistemlerin savunmaya mı yoksa taarruza mı yönelik olduğunu kısa sürede tespit edebilecek.
Özel donanımlı Su-25 savaş uçakları hakkında savaş pilotlarının görüşlerini alan gazete, "Bu sistemlere uzun süredir ihtiyaç duyuyorduk" cevabını aldı. İsmi açıklanmayan bir pilot, "2008 yılında Gürcistan, Ukrayna'dan Buk-M2, İsrail'den Spider ve Polonya'dan Grom tipi hava savunma sistemlerine sahipti. Bu sistemler karşısında çok sorun yaşadık. Tu-22M savaş uçağımızı bu yüzden kaybettik" diye konuştu.
Türkiye'nin Suriye 'den gelebilecek tehdit nedeniyle NATO'dan talep ettiği Patriot sistemleri, Rusya'nın tepkisiyle karşılanmıştı. Rusya Savunma Bakanlığı, 'Patriotlar'ın Türkiye'ye konuşlanmasıyla bölgede dengeler değişti' diyerek Karadeniz kıyısına Bastion adlı gelişmiş füze sistemi yerleştirme kararı almıştı.
http://turkish.ruvr.ru/2013_02_26/Su-25-Patriotun-katili/ (http://turkish.ruvr.ru/2013_02_26/Su-25-Patriotun-katili/)
-
Sistem Çin yapımı FN-6 MANPADS mi-8 heli'si düşürülüyor...
http://www.youtube.com/watch?
feature=player_embedded&v=x_IhHBTocRQ#! (http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=x_IhHBTocRQ#!)
-
ABD: Suriyeli Muhalifleri Eğitiyoruz
(http://www.haberler.com/haber-resimleri/722/abd-suriyeli-muhalifleri-egitiyoruz-4394722_9472_o.jpg)
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Suriyeli muhalifleri eğittiklerini resmen açıkladı. Bu açıklama, çeşitli iddialar dile getirilmesine karşın ABD'nin resmi ağızdan yaptığı ilk açıklama olma özelliğini taşıyor.
Kerry, Katar'ın başkenti Doha'da yaptığı açıklamada detaylara girmek istemediğini ancak Amerika'nın yanı sıra 'birçok ülkenin' bu eğitime destek verdiğini de söyledi. Kendilerinin de bu eğitimin bir parçası olduklarını ifade eden Kerry, Başkan Obama'nın da bu çabalardan haberdar olduğunu belirtti.
Kerry, amaçlarının Suriye Devlet Başkanı Esad'ın 'savaş makinelerini kısıtlamaya yönelik olduğunu' ifade etti. New York Times da Amerika'nın Suriyeli muhalifleri eğittiğini isim vermediği yetkililere dayanarak ileri sürmüştü. Kerry'in bu açıklamasıyla ABD'nin bu eğitimdeki rolü ilk kez net bir şekilde ortaya konmuş oldu. Kerry, 'Esad'ın bu çabaları doğru okumasını' umduğunu da sözlerine ekledi.
MUHALİFLERDEN HAFIZ ESAD OPERASYONU
Öte yandan, Suriye'de muhalifler, ülkenin kuzeydoğusunda bulunan Rakka bölgesini ele geçirdiklerini açıkladı. Muhaliflerin bölgede kontrolü sağladıktan sonra yaptıkları ilk iş, şehir merkezinde bulunan Hafız Esad heykelini yıkmak oldu. Muhalifler daha sonra meydandaki dev Beşar Esad posterini hedef aldı.
Muhalifler tarafından sosyal paylaşım sitelerine yüklenen videolarda, halkın eski Cumhurbaşkanı Hafız Esad heykelini, boynuna geçirdikleri bir iple yıktıkları görülüyor. Muhalifler, heykelin yıkılmasının ardından havaya ateş açarak ve tekbirler getirerek zaferlerini kutluyor.
http://www.haberler.com/abd-suriyeli-muhalifleri-egitiyoruz-4394722-haberi/ (http://www.haberler.com/abd-suriyeli-muhalifleri-egitiyoruz-4394722-haberi/)
-
batinin derdi suriyeyi afganistan haline getirmek
-
Suriye’de uçuşa yasak bölge kimin işine yarayacak
Türkiye hükümeti, Suriye’de uçuşa yasak bölge oluşturulması yönündeki ısrarını sürdürüyor. Fakat bu düşünce, vatandaşlar arasında farklı tepkilere yol açıyor. Hükümetin ısrarı ve kamuoyunun sert tepkisi neye bağlı? Dış Politika Enstitüsü uzmanı, eski Büyükelçi Oktay Aksoy, Rusya’nın Sesi radyosuna verdiği demeçte şunu söyledi:
Bana göre, Suriye’de uçuşa yasak bir bölgenin oluşturulması, bir tehlike teşkil edebilir. Türkiye’nin Libya’dan çok daha önceki bir tecrübesi var. Irak’ta buna benzer bir karar alınmıştı. Zannediyorum, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun teklifi, o tecrübeye dayanmaktadır. Hatırlanacağı üzere, Türkiye Kuzey Irak’a doğrudan müdahale etmiyordu. Fakat Türkiye’deki bir NATO üssünden Amerikan, Fransız uçakları filan denetleme yapıyorlardı. Bu, Türkiye’de çok tartışılmış bir konu oldu. Çünkü Kuzey Irak’ta güçlenen bir Kürt bölgesi yaratılmasına yardımcı oldu. O bakımdan bu talebin pratikte bir yararı var mıdır? Bilemiyorum. Fakat bir başka açıdan düşünürseniz, uçaklarla, helikopterlerle Suriye’nin bazı bölgelerine, oradaki muhalif gruplara ateş ediliyor, siviller zarar görüyor. Belki de bunu düşünerek Dışişleri Bakanı böyle bir teklifte bulunmuş olabilir diye düşünmek lazım. Ancak bu uygulamanın Türkiye açısından büyük riskler taşıyabilen bir gelişme olacağını da söylemek gerekir. Ben şlahsen bu uygulamadan çok tereddüt ederim. Suriye’de uçuşa yasak bir bölgenin oluşturulmasının yararını çok tartışmak gerelir. Üstelik, Türkiye’yi doğrudan müdahaleye yol açacak noktaya getirmesinden endişe ederim.
Bilkent Üniversitesi Askeri Uzmanı ve Güneydoğu Gazisi Koray Gürbüz ise Rusya’nın Sesi radyosuna verdiği demeçte, problemin başka bir yönüne değinerek şunu söyledi:
Suriye’nin Dünya’daki konumuna baktığımız zaman gerçekten çok kilit bir noktadadır. Türkiye’nin gibi stratejik bir önemi var. Orta Doğu’ya baktığımız zaman Suriye’nin, Türkiye’nin gibi Akdeniz’e açılır bir kapısı var. Şimdi ABD, Suriye’nin bu konumunu düşünerek Irak petrollerini, gazlarını güvenilir ve daha ucuz bir şekilde Türkiye’ye bağımlı olmadan Suriye üzerinden götürebilmek için güvenilir bir koridora ihtiyaç duyuyor. Zaten Suriye’ye müdahale edilmesinin en büyük amaçlarından birisi, bu güveniliir bölge oluşturmaktır. Bu yıllardan beri düşünülen Amerika’nın planladığı bir projedir. Suriye’de güvenilir koridorun açılması, hem Amerikaya yarayacak hem de Avrupa Birliği’ne. Bu uygulamadan sadece Türkiye zarar görecektir. Çünkü bu şekilde Türkiye’ye rakip yeni bir enerji yolu doğacaktır. Batılı ülkeler Türkiye’yi dışlayarak kendisine yeni bir koridor açmış olacaktır.
Türkiye’nin Suriye’de iç karışıklıktan sonra uçuşa yasak bir bölgenin yaratılmasının istemesinin bir mantığı yoktur. Çünkü bu bir savaş hazırlığı ve savaşa gitmenin ilk adımlarından birisidir. Düşünebiliyor musunuz, yabancı ülkeler geliyor ve Suriye’ye diyorlar ki, “Sen kendi toprakların içinde bu paralelden dışarıya çıkmayacaksın!” Yani, bunu hiçbir şekilde ne insanın mantığı alır ne de bu kabul edilebilir bir şey olur. Bu bir savaş ilanıdır. Türkiye’nin Amerika’nın ya da Batılı devletlerin sözcülüğünü yapması yanlıştır. Türkiye’ye deselerdi, “Sizin Güney-Doğu bölgesinde karışıklık var, isyan var, bu yüzden biz orada uçuşa yasak bir bölge yapıyoruz”. Türkiye bunu kabul mü edecek? Aynı şekilde Suriye’nin de bu teklifi kabul etmesi imkansızdır.
Suriye’de uçuşa yasak bir bölgenin oluşturulması, Libya modeline göre uygulanacağı söyleniyor. İmkansızdır, çünkü Türkiye’nin Suriye ile yaklaşık 930 km’lik bir kara sınırı var, Libya ile ise Akdeniz vardı. Yani, konum olarak çok farklı konumdalar. Bu yüzden bana göre Türkiye’nin Suriye’de bir tampon bölgesini istemesinin en büyük sebeplerinden birisi, Amerika’nın istekleri doğrultusunda hareket etmesinden kaynaklanmaktadır. Çünkü Türkiye bu konuda ABD’nin sözcülüğünü yapıyor. Şimdi Suriye’de olan bir iç kargaşa, Suriye’de olan bir savaş ya da Suriye’deki rejimin değişmesi, Türkiye’ye ne gibi bir faydası olabilir ki? Suriye ile Tükiye arasında çok güzel ilişkiler vardı. Ve bu ilişkiler için büyük çabalar harcandı. Şimdi bu ilişkileri biz bir kenara atıp Suriye’ye adeta savaş açmak peşinde hareket edip Suriye’ye, yok embargo uygulansın, yok uçuşa yasak bir bölge uygulansın deyip duruyoruz. Türkiye, Suriye ile savaşmak mı istiyor? NATO ülkelerine bakıyoruz, hiçbirisi Suriye ile savaşı desteklemiyor, istemiyorlar yani. Bu Suriye meselesi, Suriye sorunu ya da Suriye’deki teröristlerin sorunu Türkiye’nin elinde bir bomba olarak patladı. Ve bu kabul edilebilecek bir şey değildir.
http://turkish.ruvr.ru/2013_03_13/Sueiyede-ucusha-yasak-bolge/ (http://turkish.ruvr.ru/2013_03_13/Sueiyede-ucusha-yasak-bolge/)
-
'Suriye yönetimi, kimyasal silah kullandı'
ABD Savunma Bakanı Hagel, Obama'nın 'kırmızı çizgimiz' dediği kimyasal silahların Suriye yönetimince kullanıldığını söyledi.
Suriye yönetiminin kimyasal silah kullandığı iddiaları ABD tarafından doğrulandı.
ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel, istihbarat birimlerinin, 2 yıldır süren çatışmalarda Suriye yönetiminin kimyasal silah kullandığı sonucuna vardığını söyledi.
Hagel, Birleşik Arap Emirlikleri'nde gazetecilere yaptığı açıklamada, Beyaz Saray'ın, iki senatöre, "istihbarat örgütünün, çeşitli gizli bilgiler ışığında, Suriye rejiminin, özellikle sarin olmak üzere küçük ölçekte kimyasal silah kullandığı değerlendirmesini yaptığını" mektupla bildirdiğini belirtti.
Chuck Hagel, kimyasal silah kullanılmasının, "savaş sözleşmesinin ihlali" olduğunu ifade ederken, mektupların gönderildiği senatörlerin John McCain ve Carl Levin olduğu bildirildi.
ABD Başkanı Barack Obama, daha önceden yaptığı açıklamada Suriye'de kimyasal silah kullanımının 'kırmızı çizgi'leri olduğunu söylemişti.
Bu durumun ABD'nin tutumunda değişikliğe neden olacağını ifade eden Obama, "Suriye 'de kimyasal silahların kullanılması bizim için bir kırmızı çizgi. Böylesi bir durum, olasi bir askeri müdahale konusunda hesaplarımı ve denklemimi değiştirir" ifadelerini kullanmıştı.
http://www.ntvmsnbc.com/id/25438174/ (http://www.ntvmsnbc.com/id/25438174/)
-
NATO'dan Suriye'ye kimyasal silah uyarısı
NATO, Suriye'de taraflardan herhangi birinin kimyasal silaha başvurması durumunda uluslararası toplumun buna buna cevabının beklenebileceğini açıkladı.
BRÜKSEL
Suriye'de Beşşar Esed rejiminin kimyasal silah kullandığı yönündeki haberlerle ilgili AA'ya konuşan ve adının açıklanmasını istemeyen bir NATO yetkilisi, "Müttefiklerin Suriye'de kimyasal silah kullanımının hiç bir şekilde kabul edilemeyeceğini ve bunun uluslararası hukukun ihlali anlamına geleceğini açıkça deklare ettiğini" hatırlatarak, "Eğer, Suriye'de taraflardan biri kimyasal silaha başvurursa buna uluslararası toplumun yanıt vermesini bekleyebiliriz" dedi.
NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, hafta içinde yaptığı açıklamada, "Suriye'de kötüleşen kriz bölgesel istikrara tehdit oluşturmaya devam ediyor. Suriye'de balistik füze kullanımından ve kimyasal silah kullanılma ihtimalinden son derece endişeliyiz. Eğer bu meydan okumalara çözüm bulunmazsa NATO'nun güvenliği doğrudan etkilenebilir. Bu nedenle son derece ihtiyatlı olmaya devam edeceğiz" ifadesini kullanmıştı.
ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel ve İngiliz yetkililer dün yaptıkları açıklamalarda yüzde 100 güvenilir olmasa da ellerindeki istihbarat raporlarının Esed rejiminin kimyasal silah kullandığı yönünde olduğunu belirtmişti.
http://www.bugun.com.tr/son-dakika/natodan-suriyeye-kimyasal-silah--haberi/605805 (http://www.bugun.com.tr/son-dakika/natodan-suriyeye-kimyasal-silah--haberi/605805)
-
Bunlar Irak'ta da kimyasal silahlar diyerek işgal etmişlerdir. Canı dedikleri Saddam'ı devirip, onun öldürdüğünü iddia ettiklerinden çok daha fazla insanın ölümüne neden olmuşlardı. Şimdi aynı şeyi Suriye'ye yapacaklar.
-
Suriyenin o kadar petrolu yok
-
Amaç suriye değil amaç iranı hafifletmek destekçilerinden birini daha indirmek her ne kadar amerika iran için israile yeni nesil sığınak delici bombaları vermemiş olsada israil planları yapıyor işini kendi kendine görmeye çalışıyor. iranda boş durmuyor israili tahrik ediyor. son 3 nükleer tesis bunun göstergesi bana göre eğer 3. dünya savaşı çıkacak olursa iranın taraftarları belli
Çin, rusya, hindistan, iran ruslara taraf diğer orta asya ülkeleri saymaya gerek yok
ruslara karşı cephe alabilecek orta asya ülkelerine gelince nükleer silahları atmaya hazır değilse amerika onların işi bitiktir
abarttıysam kusura bakmayın ama çin ve hindistan ruslarla olan ilişkilerinde amerikadan daha iyiler amerikayla birlikte olası bir savaşta yer alacaklarını zannetmiyorum
-
dünyada çok fazla enerji birikimi oldu. illa ki biryerlerde patlayacak. benim tahminim tüm Ortadoğu'da bir vekil savaşı olacak. iyi de olacak.
insanlığın hafızası zayıf ama arzuları ve açgözlülüğü fazla. şu savaş patlasın artık da herkes hanyayı konyayı görsün!
-
Araplar koyun gibi olmayı sürdürdükçe büyük bir savaş çıkmaz. Irak'ı parcaladıkları gibi Suriye'yi de leşe üşüşen akbabalar gibi parçalarlar.
-
Geçenlerde Amerikan hükümeti kimyasal silah kullanıldığını doğrulamıştı... Ee Amerika reiz'in kırmızı çizgisiydi hani... Kimsede demiyoki aga suriye kimyasal kullandı... Medya'nın gücü...
-
Obama: "Göz yummayacağız"
Suriye'de kimyasal silah kullanıldığı iddialarıyla ilgili konuşan ABD Başkanı Obama, "Dünya ülkelerinin kimyasal silah kullanımına göz yummayacağız" dedi.
Ürdün Kralı 2. Abdullah ile görüşmesinin öncesinde Beyaz Saray'da konuşan Obama, "hem ABD olarak hem de Birleşmiş Milletler nezdinde iddiaları ayrıca araştıracaklarını" dile getirdi.
Uzmanlar, ABD istihbarat servislerinin Suriye'nin sarin gazı kullandığı sonucuna varmasının ardından Obama'nın yaptığı bu açıklamaların Esad yönetimi üzerindeki baskıyı artıracağını belirtiyor.
Obama daha önce, kimyasal silah kullanımının "kırmızı çizgiyi aşacağını" ve ABD'nin bu duruma hızlı ve sert karşılık vereceğini söylemişti.
http://www.cnnturk.com/2013/dunya/04/26/obama.goz.yummayacagiz/705780.0/index.html (http://www.cnnturk.com/2013/dunya/04/26/obama.goz.yummayacagiz/705780.0/index.html)
İşler kızışıyor
-
Rus yolcu uçağına Suriye'den çifte füze
Suriye hava sahasında Rus yolcu uçağına füze atıldığı iddia edildi. 159 yolculu uçak, keskin bir manevrayla güzergah değiştirdi. Olayda yaralanan olmadı.
Nordwind Havayolları'na ait bir yolcu uçağı, sabah saatlerinde Mısır'ın Şarm El Şeyh kentinden Rusya'nın batısındaki Kazan kentine doğru ilerliyordu.
Rus İnterfax haber ajansına göre, Suriye üzerinden geçerken uçağa doğru 2 füze ateşlendi. Füzeler uçağın çok yakınında patladı ancak yolcu uçağına isabet etmedi.
Uçağın pilotu keskin bir manevrayla güzergah değiştirdi. Rusya Dışişleri Bakanlığı'na göre, uçak 159 yolcusuyla sağ salim ve zamanında gideceği yere vardı.
Saldırının hangi gruplarca yapıldığı ve uçağın Rusya'ya ait olduğunun bilinip bilinmediğine dair henüz bir bilgi yok. Rusya makamları olayı araştırıyor.
http://www.cnnturk.com/2013/dunya/04/30/rus.yolcu.ucagina.suriyeden.cifte.fuze/706109.0/index.html (http://www.cnnturk.com/2013/dunya/04/30/rus.yolcu.ucagina.suriyeden.cifte.fuze/706109.0/index.html)
-
ULAN İNSANIN ÇILDIRASI GELİYOR DEVLET TERÖR ÖRGÜTÜNÜ BİTİRMEYE ÇALIŞIYOR (GÜYA!!!!) BİRDE BU ÖZGÜR SUREYİ ORDUSU DENEN PARALI ASKERLER ÇIKTI BAŞIMIZA ALLAH SEBEP OLANANIN BUNLARA DESTEK VERENİN (SİYASİ, EKONOMİK, ASKERİ) BELASINI VERSİN MEMLEKETI NE HALE DÜŞÜRDÜLER İŞTE KUDUZ KÖPEKLERE KUCAK AÇARSAN GELİR SENİDE BENİDE HERKESİDE ISIRIR
http://www.gazetea24.com/haber/akcakalede-4-sehit_23422211.html# (http://www.gazetea24.com/haber/akcakalede-4-sehit_23422211.html#)
http://www.ulusalbakis.com/akcakalede-4-sehit.html/ (http://www.ulusalbakis.com/akcakalede-4-sehit.html/)
http://www.ilk-kursun.com/haber/144769 (http://www.ilk-kursun.com/haber/144769)
http://www.ntvmsnbc.com/id/25439592/ (http://www.ntvmsnbc.com/id/25439592/)
http://www.cnnturk.com/2013/turkiye/05/02/akcakale.sinir.kapisinda.gerginlik/706382.0/index.html (http://www.cnnturk.com/2013/turkiye/05/02/akcakale.sinir.kapisinda.gerginlik/706382.0/index.html)
-
Bir Saniye. Özgür Suriye Ordusu bizim Polisimizi, Askerimizimi sehit etti?
Hic Haberlerde duymadim.
-
Bir Saniye. Özgür Suriye Ordusu bizim Polisimizi, Askerimizimi sehit etti?
Hic Haberlerde duymadim.
AGA MEDYADA DUYAMAZSSIN BAZI SEYLERİ SON 2 YILDIR TURKIYENIN KÖKLÜ TV KANALLARI VE MEDYA KURULASLARININ BAŞINDA YURT DIŞINDAN GELME (İNGİLİZ, AMERİKAN, ALMAN AJANLARI ) KİŞİLER VAR BÜTÜN TV KANALLARINDA YAYINLANAN HABERLER BU ADAMLARIN İZNİ OLMADAN BİLGİSİ OLMADAN YAYINLANMAZ SADECE 1-2 BASIN KURULUŞU VERDİ ONLARDA 20-30 SANİYE SONRA MAGAZİN HABERLERİNE GEÇTİ , GIRGIR ŞAMATA HABERLERİ GİRDİ, DEVLETİMİZİN BAŞINDAKİLERİNİN PROJELERİ YAPAN FİRMA SAHİPLERİ İLE KAÇ GÜNDE BİTİRECEN DİYE KAMERALAR ÖNÜNDE GÜLE OYNAYA PAZARLIK ETMESİ GETİRİLDİ!!!! BİZE HABER DİYE, MEMLEKET GERÇEKTEN ÇOK KÖTÜ BİR HALDE KİMSE FARKINDA DEĞİL BEN BURAYA YAZMAK İSTEDİKLERİMİ YAZSAM EMİN OLUN BAN!!!!! YERİM YA DA SEN BÖLÜCÜSÜN DERLER!!!!! AMA EN BASİTİNDEN ŞUNU SÖYLEYİM ÜLKENİN DOĞU VE GÜNEYDOĞUSU PERİŞAN HALDE ASKERLER ÇOK ZOR DURUMDA KELLE KOLTUKTA GÖREV YAPIYORLAR. TERÖR ÖRGÜTÜ TARİHİNDE HİÇ BİR ZAMAN SAHİP OLAMADIĞI GÜCE ŞU 10 YILDA GÜLE OYNAYA KAVUŞTU ÇETEBAŞI GÜYA TUTUKLUYMUŞ !!!!!! (DENİLENE GÖRE ADAM DENİZE BİLE GİRİYOR MANGAL YAPIYOR MUŞ AGA:BU İDDA BANU AVAR TARAINDAN YAPILMIŞTIR %99 DOĞRUDUR EMİN OLUN )!!!!!!!!!!!!!
-
ÇETEBAŞI GÜYA TUTUKLUYMUŞ !!!!!! (DENİLENE GÖRE ADAM DENİZE BİLE GİRİYOR MANGAL YAPIYOR MUŞ AGA:BU İDDA BANU AVAR TARAINDAN YAPILMIŞTIR %99 DOĞRUDUR EMİN OLUN )!!!!!!!!!!!!!
Bunlari inanamiyorum. Gercek olamaz. Gercekse ozaman bunun altindan bu Millet kalkamaz.
-
ÇETEBAŞI GÜYA TUTUKLUYMUŞ !!!!!! (DENİLENE GÖRE ADAM DENİZE BİLE GİRİYOR MANGAL YAPIYOR MUŞ AGA:BU İDDA BANU AVAR TARAINDAN YAPILMIŞTIR %99 DOĞRUDUR EMİN OLUN )!!!!!!!!!!!!!
Bunlari inanamiyorum. Gercek olamaz. Gercekse ozaman bunun altindan bu Millet kalkamaz.
TAMAM DUR HABERI BULMAYA ÇALIŞACAM
-
ÇETEBAŞI GÜYA TUTUKLUYMUŞ !!!!!! (DENİLENE GÖRE ADAM DENİZE BİLE GİRİYOR MANGAL YAPIYOR MUŞ AGA:BU İDDA BANU AVAR TARAINDAN YAPILMIŞTIR %99 DOĞRUDUR EMİN OLUN )!!!!!!!!!!!!!
Bunlari inanamiyorum. Gercek olamaz. Gercekse ozaman bunun altindan bu Millet kalkamaz.
HABERI BULAMADIM AMA DOĞRUDAN BANU AVARA YAZIP HABERI ISTEYECEM BUNUN ICIN 2-3 GUNLUK BİR SURE LAZIM ONUN DIŞINDA BAŞKA BİR HABER YAZAYIM ESKİ BİR HABER AMA İYİ OKUYUN YUKARIDA BAHSETTIKLERIME EK OLARAK !!!!!ALINTIDIR;
http://www.internethaber.com/abdullah-ocalan-imrali-pkk-bdp-f-tipi-yuksek-guvenlikli-kapali-ceza-infaz-kurumu-411397h.htm (http://www.internethaber.com/abdullah-ocalan-imrali-pkk-bdp-f-tipi-yuksek-guvenlikli-kapali-ceza-infaz-kurumu-411397h.htm)
-
Okudum. Bakin bu Baris gerceklesmesse ozaman Bugün yaptigimiz Tavizler yarin Kafamiza patlayacak. Türkiye bunun altindan kalkamaz! Bütün Ipleri PKKnin eline vermis durumdayiz. Artik onlarin Kararlarina bagli hersey, bizim yani Türkiyenin elinden artik birsey gelmez.
PKKlilarin su an iki Secenegi var.
1. 30 Sene Hayal ettigi Özerklikten vaz gecmek.
veya
2. Özerklikten sonra büyük Kürdistan Bölgesine katilmak.
Hangisi daha mantikli geliyor size?
Bence Sonumuz 2015te olacak. Hep beraber Kaderimizle yüzlesecegiz.
-
http://video.cnnturk.com/2013/haber/5/9/suriye-rusyadan-fuze-alma-hazirliginda-iddiasi (http://video.cnnturk.com/2013/haber/5/9/suriye-rusyadan-fuze-alma-hazirliginda-iddiasi)
"Suriye, Rusya'dan S-300 füzeleri alma hazırlığında. Sevkiyat 3 ay içinde yapılabilir." İddia, Washington'ı konuyla ilgili bilgilendiren İsrail istihbaratından. İngiltere ve Fransa da muhaliflere silah desteğinin önünü açmak için formül arayışında.
bu arada haber sitelerinde humusun deniz taraflarında etnik temizlik yapıldığını okudum
-
'Etnik temizlik'te Mihraç Ural'ın rölü
(http://media1.ntvmsnbc.com/j/NTVMSNBC/Components/ArtAndPhoto-Fronts/Sections-StoryLevel/D%C3%BCnya/Ortado%C4%9Fu/130510suriye_etnik.hlarge.jpg)
İngiliz Times gazetesi, Suriyeli muhaliflerin, ülkedeki katliamları "etnik temizlik" stratejisinin parçası olarak tanımladığını yazdı. Haberde, THKP-Acilciler örgütünün lideri olarak bilinen Mihraç Ural'ın adının da katliamların sorumlularından biri olarak geçtiği belirtildi.
İngiliz Times gazetesindeki haberin çıkış noktası, Akdeniz kıyısındaki Banyas’ta geçen hafta yüzlerce kişinin, Devlet Başkanı Beşşar Esad yanlısı Alevi milisler tarafından öldürüldüğü iddiası.
Haberi destekleyen iki unsurdan birisi, Türkiye’de yasadışı THKP-C Acilciler örgütünün lideri olarak tanınan Mihraç Ural’ın konuşmalarını içeren bir video kaydı.
'MUKAVEME SURİYE'
Aslen Antakyalı olan ve on yıllardır Suriye’de yaşayan Ural’ın burada, Suriye rejimine muhalif İslamcı militanlarla savaşmak için ‘Mukaveme Suriye’ adlı bir örgüt kurduğu çeşitli haberlere konu olmuştu.
İngiliz Times gazetesi, video kaydında Ural’ın şu sözleri sarf ettiğini aktarıyor: “Banyas teröristlerin denize tek erişim yoludur. Banyas’ı kuşatmak son derece acildir (…) Banyas’ı kuşatmak ve sonra temizliğe başlamak… Mukaveme Suriye olarak bizler devreye girip savaşı desteklemeliyiz.”
Hatay’ın Yayladağı ilçesinde Times gazetesine açıklama yapan Suriyeli muhalif Ömer Huzeyfe, Banyas’taki Sünni köylerinde, çoğunluğu kadın ve çocuk olan 800 civarında kişinin öldürüldüğünü iddia ediyor.
'URAL DA ROL OYNADI'
Suriyeli muhalif Huzeyfe katliamlarda Ural'a bağlı milislerin de rol oynadığını savundu.
Huzeyfe’nin iddialarına göre, Alevi milislerin üç saat içinde evlerini terk etmesini istediği köylülerin kimileri Hristiyan köylerine sığınmış, kimileri de dağlara kaçmış.
Huzeyfe şöyle diyor: “Bu rejimin son kozu; Alevi devleti istiyorlar. Bunu yaratabilmek için çok sayıda insanı öldürmek, diğerlerini de terk ettirmek zorundalar. Bu ellerindeki tek çözüm ve şimdi bunu sahada uyguluyorlar.”
DAVUTOĞLU'NDAN ALINTI
Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun bir toplantı için bulunduğu Londra’daki şu açıklamasına da haberde yer veriliyor: “Banyas olayında bizi kaygılandıran husus şu; artık ülkenin tümünü kontrol altına almak mümkün değilse, belli bir bölgeyi etnik temizliğe tabi tutup o bölgede etkin olma stratejisine geçmiş olması.”
http://www.ntvmsnbc.com/id/25441459/ (http://www.ntvmsnbc.com/id/25441459/)
-
Gizli servisler ne güzel çalışıyorlar. Arap-Kürt, Türk-Kürt, Alevi-Sünni vs yesin Ortadoğu birbirini. O paralı askerlerin parasını kimler veriyor acaba? O silahlar nereden geliyor? Hangi özgürlük hareketinde paralı askerler kullanılmış. Biz Kurtuluş savaşımızda kullanmadık mesela!
-
aradan geçen zamana bakıp suriye halkının yozlaştığını büyük bir şekilde büyük askeri birlikleri kurulamadığını osmanlıdan ve türk kültüründen koptuklarını ben ölmek istemiyorum diyen erkeklerin çokluğu teknolojilerin gelişmiş olması ( füzeler, uçaklar ) sonucu anca bu kadar adamın esada karşı çıkması normaldir ::)
-
bu arada orada tek taraflı paralı asker yok çift taraflı çok yönlü paralılar var
ama ben muhaliflerin komple paralı asker olma düşüncesini saçma buluyorum
-
bu arada orada tek taraflı paralı asker yok çift taraflı çok yönlü paralılar var
ama ben muhaliflerin komple paralı asker olma düşüncesini saçma buluyorum
Esadın askerleri zaten maaşlı çalışan askerler. Ama muhalifler nasıl oluyor da paralı askerler kullanıyorlar. Taşeronla özgürleştirilen halk, acaba o taşeronların patronlarının kölesi olmak üzere olduklarının farkında mı?
-
teknik olarak onların parası amerikadan ürdünden suudi arabistandan geliyor yani onların askeri değiller dış güçlerin askeri onlar bir ara haberlerde geçiyordu amerika ürdünde 300 asker eğitti diye muhalifler için çarpışacak paralı askerler olduğunu zannetmiyorum onların zaten parası yokki
-
teknik olarak onların parası amerikadan ürdünden suudi arabistandan geliyor yani onların askeri değiller dış güçlerin askeri onlar bir ara haberlerde geçiyordu amerika ürdünde 300 asker eğitti diye muhalifler için çarpışacak paralı askerler olduğunu zannetmiyorum onların zaten parası yokki
Muhalifler kimin umurundaki? İsrail için ona düşman olan Esad gitmeli. Suudiler için onlardan farklı mezhepte olanlar gitmeli. Bütün Arap baharı boyunca görev yapan paralı askerler şimdi Suriye'deler. Yarın bizde olacaklar...
-
SAVAŞI ÇIKARAN KENDİLERİ, SAVAŞ SİLAHI HARCAMASI VE SATIŞI YAPAN KENDİLERİ, ZENGİN OLAN KENDİLERİ, ÖLEN PERİŞAN OLAN EVİNDEN YURDUNDAN OLAN SADECE GÜNLÜK OLARAK NAFAKASINI ÇIKARMAYA ÇALIŞAN YAŞAMINI SÜRDÜRMEYE ÇALIŞAN GARİBAN HALK İSRAİL DENEN ŞEYTAN YUVASI DEVLET O BÖLGEDE KURULDUĞUNDAN BERİ MEZOPOTOMYADA(ORTADOĞU DEĞİLDİR ORASI) VE ARAP YARIMADASINDA KAN DURMADI. LANET OLSUN İSRAİLE, KURUCULARINA'DA, KURULUŞ FİKİRİNE'DE, DESTEKCİSİNE VE KURUCUSUNA'DA >:( >:( >:( >:( >:( >:( >:( >:( >:( >:( >:( >:( >:( >:( >:( >:( >:(
-
son yazıla mesajları niye sildiniz ki ne güzel tartışıyorduk ???
-
son yazıla mesajları niye sildiniz ki ne güzel tartışıyorduk ???
Konuyla ilgili Reyhanlı Cumhuriyet Savcılığı yayın yasağı koymuş. O nedenle ilgili kısımlar kaldırıldı.
-
konuyla ilgili yorum yapmadan son durumu veriyorum
http://video.ntvmsnbc.com/reyhanli-zanlilari-ne-dedi.html (http://video.ntvmsnbc.com/reyhanli-zanlilari-ne-dedi.html)
-
Konu hakkında fazla bilgisi olmayanlar için
Suriyenin elinde S-300 hava savunma füzelerinin olup olmadığı hakkında çelişkli haberler geliyor
Haber ilk kez geçenlerde Amerikan Wall Street Journal gazetesinde çıkmıştı.
Haberin içeriğinde, İsrail BM ve Amerika’yı uyarmış, Rusya’nın Suriye’ye gelişmiş hava savunma füzesi S-300 vermesini önlemesini istemişti.
WSJ’deki haberde, Suriye’nin bu füzeler için Rusya’ya 2010′dan beri ödeme yapığı, bugüne kadar 900 milyon dolar ödediğini, Rusların 6 füze rampası ve çok sayıda füzeyi Suriye’ye teslim edeceği iddia edilmişti.
Haberin kaynağı İsrail istihbaratıydı.
Bu füze İsrail uçak ve füzeleri için oldukça tehlikeliydi. Üstelik bir de İsrail’in can düşmanı Hizbullah’ın eline geçme ihtimali vardı.
Netanyahu, Putin’le de görüşmüş, Rus dışişleri bakanı Lavrov da Putin de Rusya’nın Suriye’ye S-300 satmak için bir planı olmadığını açıklamışlardı.
Yani mevcut durumda Suriye’nin elinde henüz S-300 yoktu.
Ancak, Londra’da Arapça yayınlanan El Kudüs El Arabi dergisi kafaları bulandırdı.
Derginin haberine göre, halen Suriye’nin elinde 200 adet S-300 var, eğitimli personeli de onu kullanmaya hazır.
Bu haber duyulunca İsrail Turizm Bakanı Uzi Landau, Rusya’yı Suriye’ye S-300 satarak bölgede dengeleri alt üst etmekle suçladı.
İsrail halen bu füzeler verilmesin diye Rusya’ya tam saha baskı yapıyor.
Aslına bakarsanız, Rusya’nın güncellediği Suriye’nin elinde bulunan SA-5′lerin menzili de 200 km. Onlar da oldukça etkili füzeler.
Gerçi ÖSO yayınladığı videolarda onları ele geçirdiğini iddia ediyordu. Ama onlar çoğunlıkla hurdaya çıkmış terk edilmiş olanlardı.
SA-3, Pechora, Panstir-S1 de menziline girildiğinde hayli etkili füzeler. Ancak İsrail ve Amerika’nın teknolojisi bu silahları elektronik olarak bloke-kör edebilir.
EA/18 Growler ve EA-6 Prowler uçağı bu işler için.
Ama, aması var işte, sistemler bazan ıskalıyabiliyor. Savaş tarihi bunların örnekleriyle dolu.
http://www.savunmasanayihaberleri.net/suriyenin-elinde-s-300-var-mi-yok-mu/ (http://www.savunmasanayihaberleri.net/suriyenin-elinde-s-300-var-mi-yok-mu/)
-
Suriye'nin elinde S300 füzelerinin olduğu senelerdir biliniyor. Son derece amatörce hazırlanış komik bir haber!
-
sorun olmasında değil kullanmasında zaten hem bu haber sana yönelik değildi daha bu konulara yeni yeni aşina olmaya başlamış arkadaşlar içindi :D
-
sorun olmasında değil kullanmasında zaten hem bu haber sana yönelik değildi daha bu konulara yeni yeni aşina olmaya başlamış arkadaşlar içindi :D
O sistemi süs olsun diye almadılar herhalde. Ülkelerine herhangi bir saldırı olduğunda kullanacaklar. Kullanılmaması diye birşey söz konusu değil. Kullanılamaması söz konusu. İsrail F-15'leri birkaç yıl önce Suriye'de bir hedefi vurup yakıt tanklarını Türkiye'ye bıraktığında ne Suriye radarları, ne de bizim radarlar uçakları farketmemişti. Çünkü elektronik karıştırma ve arazi yapısını kullanarak gizlenmişlerdi. O zaman bizde bazı dangalaklar da TSK'ya yükleniyordu. Nasıl farketmiyorlar diye. Sanki TSK elindeki sistemleri börtü böcek izlemek için kullanıyor. Sanki Barış Kartalı vs gibi sistemler TSK istediği için gecikiyor. Hesabı yanlış kişilere soruyorlar...
Bu konulara yeni yeni aşina olmaya başlamış arkadaşlara safsata anlatmaya gerek yok. Gerçek tekdir ve değişmez.
-
bırakta ona onlar karar versin insanların aklına karartma ve katıksız bir şekilde sadece benim dediğim doğrudur gibisinden yaklaşımlar hiç hoş değil hem siyaset yapmayalım diyorsun hemde yorumlarımı siliyorsun neden acaba. Eğer siyaset yapmayacaksak sen niye işi bulanıklaştırıyorsun yok eğer siyaset yapacak ve tartışacaksak o zaman yorumlarımı silmekteki amacın nedir?
-
bırakta ona onlar karar versin insanların aklına karartma ve katıksız bir şekilde sadece benim dediğim doğrudur gibisinden yaklaşımlar hiç hoş değil hem siyaset yapmayalım diyorsun hemde yorumlarımı siliyorsun neden acaba. Eğer siyaset yapmayacaksak sen niye işi bulanıklaştırıyorsun yok eğer siyaset yapacak ve tartışacaksak o zaman yorumlarımı silmekteki amacın nedir?
Kıt aklın almıyor diye bir kere daha açıklıyorum. Gerçek tekdir. Siyah siyahdır, beyaz beyaz. Gerçek kişilere göre değişmez. Sen burada siyasi propaganda yapıp kendine göre gerçekleri insanların zihinlerine yerleştireceksin diye o gerçekler farklı hale gelmez. Seni uyarmıştım. İletilerin hiç biri silinmedi. Sadece senin göremediğin bölüme taşındı. Burada asla ama asla siyasi propaganda yapamayacağını belirtmiştim.
Şimdi okuyacağını anlamayacaksın. Ama senin zihnini zehirleyen ağalarına, abilerine ilet, onlar anlarlar. Bu millet hiçbir zaman emperyalizmin ve siyonizmin tetikçisi olmayacak. Kuzu postu giymiş çakalların oyunlarını TÜRKLER çok yakında bozacaklar...
Uyarılara rağmen kuralları ihlal etmeye devam ettiğin için uzaklaştırıldın.
-
Bu Görüntüler Ortalığı Karıştıracak
(http://rsm.haber365.com/H/1369123660_52_suriye.jpg)
İşte Suriye'de yaşanan iç savaşla ilgili ortaya çıkan yeni görüntüler.
'Bu Görüntüler Ortalığı Karıştıracak' Videoyu İzlemek İçin Tıklayınız. >> http://www.haber365.com/Video/Bu_Goruntuler_Ortaligi_Karistiracak/ (http://www.haber365.com/Video/Bu_Goruntuler_Ortaligi_Karistiracak/)
Suriye’de yaşanan iç savaşla ilgili ortaya çıkan görüntüler yeni bir tartışmanın fitilini ateşleyecek gibi görünüyor.
Sosyal medyada yayınlanan görüntülerde, Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) militanlarının kullandığı askeri araçların İsrail malı olduğu görülüyor.
Suriye televizyonlarının da yer verdiği görüntüler, İsrail’in ÖSO’ya doğrudan araç desteği verdiğini ispatlıyor.
(http://rsm.haber365.com/N/1369123300_52_1.jpg)
YARALI ÖSO ASKERLERİNİ TEDAVİ ETMİŞLERDİ
Daha önce de Suriye’de çatışmalarda yaralanan ÖSO militanlarının İsrail’in Hayfa kentindeki Rambam Hastanesinde tedavi edildiği ortaya çıkmıştı.
Ortaya çıkan fotoğraflarda, İsrail’in tedavi ettiği askerleri tekrar Suriye’ye savaşmaya gönderdiği görülüyordu.
Yeni çıkan görüntüler de, Suriye tartışmalarını başka bir boyuta taşıyacak gibi görünüyor.
İsrail’i açıkça savaşın tarafı yapan bu eylemler uluslararası hukukun da ihlali olarak yorumlanıyor.
(http://rsm.haber365.com/N/1369123339_52_2.jpg)
(http://rsm.haber365.com/N/1369123381_52_3.jpg)
ABD’DEN SİLAH DESTEĞİ
New York Times’ın Amerikalı üst düzey yetkililere dayandırdığı haberinde, Beyaz Saray’ın Suriyeli muhalif gruplara silah sağlamayı düşündüğü, ABD Başkanı Barack Obama’nın bu konuda henüz karar vermediği, karar alınırsa direnişe ne tür silahların verileceğinin de belirsiz olduğu belirtildi.
http://www.haber365.com/Haber/Bu_Goruntuler_Ortaligi_Karistiracak/ (http://www.haber365.com/Haber/Bu_Goruntuler_Ortaligi_Karistiracak/)
-
bu kadar da yanıltma olur mu pes doğrusu? israil verdi verdi de arazi aracı mı verdi?
-
ABD'den Suriye İçin Flaş Karar
22.05.2013 Çarşamba 12:40
ABD, muhaliflere yönelik silah yardımını sürdürecek... ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi, Suriyeli muhaliflere silah yardımı yapılmasını da içeren tasarıyı onayladı.
Komite Başkanı Demokrat Robert Menendez ile Cumhuriyetçi Bob Corker tarafından sunulan tasarı, komitede 3’e karşı 15 oyla kabul edildi.
Suriye’de 2 yıldır devam eden çatışmalar süresince ABD Kongre üyelerinin onayladığı bu türden ilk askeri adım niteliği taşıyan tasarının şimdi Senato Genel Kurulu’nda görüşülmesi bekleniyor.
"Suriye’nin Geçiş Sürecine Destek" adlı tasarı, ABD hükümetince kapsamlı bir inceleme sürecinden geçen Suriyeli muhalif gruplara sınırlı ölçüde silah ve silah dışı yardım ve askeri eğitimin verilmesi, Esed rejimine silah ve petrol ürünleri satışına yaptırımlar getirilmesi, Suriye halkına insani yardımlar sağlanması ve Esed sonrası bir Suriye için planlamaların yapılmasını içeriyor.
"Suriyeli silahlı muhalif gruplara, silahlar, askeri eğitim ve silah dışı malzeme sağlama" yetkisi tanıyan tasarıda, "ABD hükümetince kapsamlı bir inceleme sürecinden geçen, insan hakları, terörizm ve kitle imha silahlarının yayılmasının önlenmesi konularında belirli kriterleri karşılayan grupların, bu yardımlara hak kazanabileceği" belirtiliyor.
ABD Kongresi’nin bazı üyeleri, Başkan Barack Obama’ya, Suriyeli muhaliflere yardım için daha fazla adım atması yönünde baskı yapıyor. Bununla birlikte, Kongre’deki her iki partiye mensup üyelerden, Suriyeli muhaliflere silah sağlanmasının, bu silahların El Kaide ile bağlantılı olanlar da dahil "yanlış ellere" ulaşması riskine dair endişeler de dile getiriliyor.
Tasarının Kongre’den geçmesi için önce Senato Genel Kurulu’nda, daha sonra da Temsilciler Meclisi’nde onaylanması gerekiyor ancak cumhuriyetçilerin çoğunlukta olduğu Temsilciler Meclisi’nde, Suriyeli muhaliflerin silahlandırılmasına yönelik isteğin daha az olduğu biliniyor. Bu nedenle tasarının Kongre’den geçip geçmeyeceği ve imza için Başkan Obama’nın masasına gelip gelmeyeceği şu an için belirsiz.
http://www.haber365.com/Haber/ABDden_Suriye_Icin_Flas_Karar/ (http://www.haber365.com/Haber/ABDden_Suriye_Icin_Flas_Karar/)
-
Redhack'ten Reyhanlı ile ilgili flaş iddialar
22 Mayıs 2013
Reyhanlı ile ilgili flaş iddialar
Kızıl Hackerlar olarak da bilinen bilgisayar korsanları grubu Redhack bu kez 51 kişinin hayatına mâl olan Reyhanlı saldırılarıyla ilgili belgeler yayınladı.
Daha önce Dışişleri ve İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü hatta Türk Silahlı Kuvvetleri’nin internet sitelerini hackleyen Redhack bugün öğlen saatlerinde Twitter'dan ellerine Reyhanlı saldırılarıyla ilgili Jandarma İstihbarat Daire Başkanlığı'na ait bir takım gizli belgeler geçtiğini duyurdu. Kızıl Hackerlar bu belgeleri ilerleyen saatlerde paylaşacağını açıkladı.
Redhack yaklaşık 2 saat sonra ise "Reyhanlı'da ne oldu? Ne oluyor? İşte bu soruların cevabı" Tweet'i atarak, Jandarma İstihbarat Daire Başkanlığı'na ait olduğu iddia edilen belgeleri paylaştı. Saldırılardan sonra hazırlandığı öne sürülen belgelerdeki en dikkat çekici cümle ise, Türkiye'ye yönelik gerçekleşeceği belirtilen eylem hazırlığına ilişkin istihbaratın, 25 Nisan tarihinde alındığının ifade edilmesi.
SALDIRIDAN SONRAKİ BELGELER
http://dosyalar.hurriyet.com.tr/haber_resim_3/rh11.jpg (http://dosyalar.hurriyet.com.tr/haber_resim_3/rh11.jpg)
Reyhanlı saldırıları sonrasına ait olduğu iddia edilen belgelerde, Suriye’de faaliyet gösteren El Kaide yanlısı gruplara ulaştırılmak üzere hazırlandığı öne sürülen bomba yüklü araçlara ilişkin detaylara yer verilirken bu araçların Suriye tarafından arandığı belirtiliyor.
Redhack’in yayınladığı belgelerde ayrıca, söz konusu planların Suriye’deki en etkili silahlı muhalif gruplardan El Nusra’nın üç araca, Türkiye’ye yönelik bir eylemde kullanmak üzere bomba düzeneği yerleştirdiği yönündeki 25 Nisan tarihinde elde edildiği belirtilen bilgilerle paralellik taşıdığı ibaresi dikkat çekiyor.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/23342165.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/23342165.asp)
-
Suriye Sınırında Çatışma
Genelkurmay, Hatay sınırında devriye timine ateş açıldığını, askerin karşılık verdiğini ve merminin zırhlı araca isabet etmediğini açıkladı.
30 Mayıs 2013 17:44
Haberler.Com
Edinilen bilgiye göre olay, mayınlı sahanın hemen yanındaki 1. derecede askeri yasak bölgede hudut tellerini kontrol amaçlı yapılan devriye görevinde gerçekleşti. Araç komutanının da içinde bulunduğu sırada açılan ateşi duyan askerler, angajman kuralları gereği siper alarak hudutun karşı tarafına ateşin geldiği yöne doğru misliyle karşılık verdi. Aynı zamanda olayın olduğu yere anında destek kuvvet de çağırıldı.
Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Hatay bölgesindeki Hacıpaşa Hudut Karakolu sorumluluk sahasına, Asi Nehri kenarında devriye faaliyeti icra eden Taktik Tekerlekli Zırhlı Araçlı Devriye Timine saat 13.10'da, Suriye tarafından 3-5 şahıs hedef gözetmeksizin 15-20 el hafif silahlarla ateş açmıştır. Devriye Timi tarafından, ateşin geldiği bölgeye derhal ateş açılarak karşılık verilmiş olup, şahıslar Suriye tarafına kaçarak gözden kaybolmuştur" ifadeleri kullanıldı.
Geçtiğimiz yıl Ekim ayında aynı bölgeye Suriye'den ateşlenen 1 havan mermisi isabet etmişti. Olayda can ve mal kaybı yaşanmazken, olayın hemen ardından değişen angajman kuralları çerçevesinde Hacıpaşa Piyade Hudut Karakolu'ndan karşılık olarak havan atışı yapılmıştı.
http://www.haberler.com/suriye-sinirinda-catisma-4683253-haberi/ (http://www.haberler.com/suriye-sinirinda-catisma-4683253-haberi/)
-
Reyhanlı patlamasından 300 kat daha büyüğü olacaktı
A.A
31 Mayıs 2013
Reyhanlı patlamasından 300 kat daha büyüğü olacakt
ADANA polisince düzenlenen operasyonda yakalanan Suriye'de savaşan El Kaide'ye bağlı El Nusra Cephesi'nin 6 üyesi adliyeye sevk edildi.
Operasyonda ele geçirilen kimyasal maddelerle yapılacak olan bombanın Reyhanlı'da patlatılan bombadan 300 kat daha etkili olacağı belirlendi.Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat ve Terörle Mücadele Dairesi Başkanlığı'nın, El Kaide'ye bağlı El Nusra Cephesi üyelerinin Adana'da eylem hazırlığında olduğunun belirlemesi üzerine, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (TEM) ekipleri 27 Mayıs'ta geniş çaplı operasyon düzenledi.
BOMBA OPERASYONU
Operasyonda, örgüt ile bağlantılı olduğu iddiasıyla 12 zanlı gözaltına alındı, aramalarda bomba yapımında kullanılan kimyasal maddeler, eylem planları ve bir damlası dahi insanı öldürmeye ya da felç bırakmaya yeten 2 litre sarin gazı ele geçirildi. Adana Emniyet Müdürlüğü'nde sorgulanan 12 zanlıdan 5'i dün sabah, sorgusu tamamlanan 1 kişi de akşam saatlerinde Cumhuriyet Savcısı tarafından serbest bırakıldı. Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde sorguları tamamlanan 6 şüpheli ise bu sabah geniş güvenlik önlemleri altında Adana Adliyesi'ne sevk edildi. Polis, zanlıların görüntülenmesini engellemeye çalıştı.
REYHANLI'DAN 300 KAT ETKİLİ
Örgüt üyelerinin sorgusunda, operasyonda ele geçirilen ve bomba yapımında kullanılan kimyasal maddeleri bombaya dönüştürüp Adana'da patlatılmasının planlandığı ortaya çıktı. Bombaların hedefinin ise İncirlik Hava Üssü ile ABD Konsolosluğu olduğu ileri sürüldü. Hafif ticari araçlarla yapılması planlanan saldırıların, amacına ulaşması halinde 52 kişinin hayatını kaybettiği Reyhanlı'daki patlamalardan 300 kat daha etkili olacağı iddia edildi.
HARD DİSKLERİN İNCELEMESİ SÜRÜYOR
Operasyonda elde edilen bilgisayar, hard diskler, flash bellek taşıyıcılar ve yazılımlar Adana Emniyet Müdürlüğü'nün Siber Suçlarla Mücadele (SSM) Şube Müdürlüğü'nde incelemeye alındı. Yüzlerce veri, SSM Şubesi'nde görevli polislerden oluşan 10 kişilik özel ekip tarafından 4 günden beri aralıksız olarak taranıyor. SSM Şubesi görevlilerinin, bu güne kadar gizli kalmayı başaran El Kaide'nin haberleşme sistemi ve hücre yapısını çözmeyi başardığı ileri sürüldü.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/23406891.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/23406891.asp)
-
psikopatlar bari atom bombasi patlatsalardi
-
Rusya: S-300 füzelerini sonbahardan önce Suriye'ye veremeyiz
Hürriyet Planet
31 Mayıs 2013
Rusya o füzeler için tarih verdi
Rusya'nın askeri ekipman üreticisi MiG'den yapılan açıklamada, Suriye'ye askeri uçak satışı yapılacağı belirtilirken, bir kaynak S-300 füzelerinin teslimatının sonbahardan önce mümkün olmadığını bildirdi.
Reuters’ın aktardığına göre, Rus haber ajansı Interfax’a konuşan silah endüstrisinden bir kaynak, Moskova’nın S-300 uçaksavar füzelerini Suriye’ye tesliminin sonbahardan önce olası olmadığını belirtti.
Kaynak, Batı’yı alarma geçiren teslimatın zamanlamasının Suriye’deki durumun gelişimine bağlı olacağını ifade etti.
Rus uçak üreticisi MiG’den RIA Novosti’ye yapılan başka bir açıklamada ise Suriye’ye 10 adet MiG-29 savaş uçağı satışı yapılacağı ifade edildi.
RIA, satışın detaylarının bir Suriyeli heyetle değerlendirilmekte olduğunu vurguladı.
ESAD’DAN EL MANAR’A S-300 AÇIKLAMASI
Hizbullah'ın resmi televizyonu olarak bilinen El Manar, dün Suriye lideri Beşar Esad'ın verdiği röportajdan bazı alıntılar yayınlamış ve Esad'ın "Rusya'dan ilk parti S-300'leri teslim aldık" dediğini aktarmıştı.
İlerleyen saatlerde Suriye liderinin böyle bir şey söylememiş olduğuna dair iddialar da ortaya atılırken, akşam televizyonda yayınlanan görüntülerde Esad'ın "Rusya'yla üzerinde anlaştığımız her şey uygulanacak ve bunların bir kısmı kısa bir süre önce uygulandı" şeklinde daha genel bir yanıt verdiği ortaya çıkmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/23405447.asp (http://www.hurriyet.com.tr/planet/23405447.asp)
-
Acaba bu füzeler sürekli boğazlarımızdan geçen Rus çıkarma gemileri aracılığıyla mı götürüldü Suriye'ye?
-
Acaba bu füzeler sürekli boğazlarımızdan geçen Rus çıkarma gemileri aracılığıyla mı götürüldü Suriye'ye?
orasi biraz sIkar
-
Hmmm , niye sıkar mavi??
-
gecmiste Rusya g.kibrisa fuze satarken turkiye gemilere mudahale ederim(savas jetleriyle) dedi sonra fuzeleri yunanistan almak zorunda kaldi
diye hatirlayorum
-
Yılbaşından beri boğazdan geçen Rus gemilerinin listesi aşağıda(turkishnavy.net'ten alıntıdır)
http://turkishnavy.net/2013/05/28/russian-warship-movements-through-turkish-straits-part-12/ (http://turkishnavy.net/2013/05/28/russian-warship-movements-through-turkish-straits-part-12/)
Sence bunca gemide ne olduğunu Türkiye biliyor mudur , yada doğru biçimde bilgilendiriliyor mudur?
-
tahminen hayir ama Batinin mualiflere silah yardimi yapacagini aciklanmasindan sonra rusyada esad'a gelismis silah sistemleri satacagini duyurdu sonra gerivites atti olurda gemilere s300 yukleyip bizim bogazlardan gecirmeye kalkarlarsa mutlaka bunu istihbarat gelir ve cok buyul olasilikla mudahele edilir
ayni rus kargo ucagina yaptiklari gibi
-
Bunlar nasıl Gitmiş acaba? >> http://www.defenceturk.com/index.php/topic,5122.msg43979.html#msg43979 (http://www.defenceturk.com/index.php/topic,5122.msg43979.html#msg43979)
-
Bahsettiğin rus kargo uçağının indirilmesi olayı sanırım aşağıdaki linkteki olay.Ancak o uçak İran'dan Suriye'ye giden İran konuşlu sivil bir şirkete ait sivil bir kargo uçağıydı(uçak rus yapımıydı).
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/17285083.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/17285083.asp)
Ancak boğazlardan geçen bir Rus savaş gemisine(dikkat sivil gemi demiyorum) Türkiye'nin kontrol amaçlı müdahalesi pek mümkün gibi gözükmüyor bana.Ortalık baya karışır...
-
(CNN) -- CNN has learned that U.S. intelligence agencies have identified three Russian amphibious warships in the eastern Mediterranean that are believed to be carrying weapons shipments that might be used to resupply the Syrian regime, according to a Pentagon official.
The official declined to be named due to the sensitive nature of the information.
The United States has been tracking the ships since they left Russian ports several days ago. U.S. satellites were able to see some indications of containers being loaded onto the ships. Although it's not confirmed, it's believed the ships may be carrying some components of the controversial Russian S-300 air defense missile system and other weapons for the regime.
Columnist: Obama not leading on Syria
Syrian rebels lose key town
Russian diplomat defends Assad support
The United States has been pressing the Russians for weeks to not deliver that system to Syria because of the threat it would pose by upgrading Syria's already robust air defense system. The United States believes it would give the Syrian government a much greater ability to target U.S., Israeli, NATO or other aircraft that may try to strike targets on the ground in the future.
The official said the United States did not see any military helicopters being loaded; it is believed the Syrians want to add the helicopters to their inventories.
The Russians have kept a regular naval presence in the eastern Mediterranean so they can move in and out of the port of Tartous, where they have facilities.
Several sensitive military assets are in the region this month as well. In the next two weeks, the U.S. Navy aircraft carrier USS Eisenhower will also be in the region on a scheduled rotation as it returns to its home port on the East Coast. A U.S. Patriot missile battery and F-16s are heading to Jordan for a training exercise, though the Jordanians have asked for the Patriots to remain after the exercise concludes at the end of the month.
[url]http://edition.cnn.com/2013/06/05/world/meast/syria-russia-shipments/index.html?hpt=hp_t1[/url] ([url]http://edition.cnn.com/2013/06/05/world/meast/syria-russia-shipments/index.html?hpt=hp_t1[/url])
Mavi demek istediğim şey buydu işte...
-
harbiden de goturmusler
-
ABD'li Üç Yetkiliden Savaş Çıkaracak İddia
ABD'li 3 yetkili Lazkiye şehrinde gerçekleşen patlamaların İsrail'in şafak öncesi bir havasaldırısı olduğunu ifade etti.
ABD'den "Rusya’nın Suriye’ye gönderdiğifüzeleri İsrail imha etti" açıklaması yapıldı.
ABD’li bazı yetkililer, 5 Temmuz günü Suriye'nin liman kenti Lazkiye'de Esad rejimine ait askeri ambarlarda gerçekleşen bir dizi patlamanın İsrail savaş uçakları tarafından gerçekleştirildiğini iddia etti.
CNN’in haberine göre ABD’li 3 yetkili Lazkiye şehrinde gerçekleşen patlamaların İsrail’in şafak öncesi bir hava saldırısı olduğunu ifade etti.
İsrail’e ait uçakların hedefinde Rusya’nın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD ziyareti sırasında Suriye’ye gönderdiği iddia edilen Yakhont adlı gemisavar füzelerin bulunduğu ambar vardı. İddialara göre hava saldırısı İsrail yönetiminin deniz kuvvetlerine tehdit olarak gördüğü gemisavar füzeleri imha etme kararı üzerine gerçekleşti.
Haberde ayrıca İsrail ve ABD’li istihbarat birimlerinin Suriye limanlarını Rusya’dan gelecek ek sevkiyatlara karşı yakından izlediği ifade edildi. İsrailli yetkililerden ise iddialar karşısında henüz resmi bir açıklama yapılmadı.
Rus yapımı P-800 Yakhont gemisavar füzeleri 6,7 metre uzunluğunda 290 kilometre menzile sahip. 3.5 ton ağırlığındaki füzelerde ayrıca nükleer başlık taşıyabilme özelliği bulunuyor.
http://haberartiturk.com/Haber/abd-li-uc-yetkiliden-savas-cikaracak-iddia-.html (http://haberartiturk.com/Haber/abd-li-uc-yetkiliden-savas-cikaracak-iddia-.html)
-
kesinlikle katılmalı seçeneğinin şu an % 58 oranında olduğunu gördüm şok oldum...yıl 2013 bunca alınan daha doğrusu verilen (başta abd sonrasında ingiltere ve ab olmak üzere) derse rağmen demekki bazı insanlarda zerre bilinç oluşmamış...
ne denmiş seçenekte... "kesinlikle katılmalı çünkü müdahale sonrası suriyede söz sahibi olmamız şart"
bu kafa özal kafası beyler...hani bir koyup üç almaya giderken amiyane tabirle "babayı" veya "üçün birini" alan kafa...beyler sizin söz sahibi olmak dediğiniz abd nin size yap dediğini yapmaktan öteye gitmez tıpkı diğer müdahale örneklerinde olduğu gibi
kolay gelsin...hayırlı cenkler...gazanız mübarek ola...şamdan bi alo dersiniz artık
-
Daha düne kadar İsrail'e savaş açalım diye yırtınanlar, düne kadar Esad ile kanka olanlar, bugün İsrail ile birlikte Suriye'yi karıştırıp İsrail ile el ele savaş açıp bölmeye çalışıyorlar. Tıpkı Irak'ı özgürleştirdikleri gibi. Koyun dediklerinde kızıyorlar bir de. >:( >:(
-
Daha düne kadar İsrail'e savaş açalım diye yırtınanlar, düne kadar Esad ile kanka olanlar, bugün İsrail ile birlikte Suriye'yi karıştırıp İsrail ile el ele savaş açıp bölmeye çalışıyorlar. Tıpkı Irak'ı özgürleştirdikleri gibi. Koyun dediklerinde kızıyorlar bir de. >:( >:(
sana muhteşem ve süper zeki başbakanımızın bir sözünü modifiye ederek cevap vereyim... "Velev ki Siyonistiz"
-
Şu 10 senede yapılanlar normalde 1 asırda uygulanan olaylardır. Ki birde teknoloji çağındayız bilgi elinizin hemen altında, koyun tabiri az bile kalıyor. Balık hafızalı, koyun vs.. her türlü tabire uyacak insanlarımız var mağlesef. Adamın dün dediği, bugününü tutmuyor hala gerçekten bir yerlere gelebileceğini sananlar var. Objektif bakış açısı yok millette son darbe vurulana kadarda olmayacaktır. Uykusu derin bir milletiz...
-
CNN: Lazkiye’deki patlamaların arkasında İsrail var
İsmini açıklamadığı kaynağa dayanarak CNN’in yayınladığı habere göre İsrail Hava Kuvvetleri, Suriye’nin Lazkiye eyaletinde bulunan ve Rusya yapımı Yahont füzelerinin yer aldığı cephaneliği vurdu. CNN’in verilerine göre İsrail, söz konusu füzelerin İsrail birlikleri için tehlike arz ettiğini düşünüyordu. CNN, füzelerin imha edilip edilmediği bildirmedi. Özgür Suriye Ordusu temsilcisi Kasem Saaduddin daha önce yaptığı açıklamada, Ordu’nun Lazkiye’deki patlamalarla bir ilgisi olmadığını söylemişti.
5 Temmuz’da Suriye’nin Lazkiye eyaletinde bulunan hükümet cephaneliğinde birkaç patlama meydana gelmişti. Patlamalarla ilgili sorumluluğu üstlenen olmamıştı.
http://turkish.ruvr.ru/2013_07_13/CNN-Lazkiyedeki-patlamalarin-arkasinda-Israil-var/ (http://turkish.ruvr.ru/2013_07_13/CNN-Lazkiyedeki-patlamalarin-arkasinda-Israil-var/)
-
Suriye muhalefeti kimyasal silah kullanıyor
© Collage: The Voice of Russia
Rusya, 9 Temmuz’da Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne Suriye’de kimyasal silahın ordu tarafından değil muhalefete bağlı savaşçılar tarafından kullanıldığını doğrulayan belgeleri sundu. Beşar Esad rejiminin barbarca savaş yöntemlerle suçlanması, ABD ve bazı Avrupa Birliği üyesi için Suriyeli savaşçılara silah ambargosunun kaldırılması için bir bahane olmuştu.
Rusyalı uzmanlar, muhaliflerin 19 Mart’ta Halep yakınlarında sinir (sarin) gazı içeren bir füzeyle saldırı düzenlediğini tepsi etti. Rusya’nın sunduğu malzemeler, ABD’nin aynı konuda bilgilerden farklı olarak çok önemli bir faktör bulunduruyor. ABD, ilgili numuneleri aracılar vasıtası ile aldı. Rusyalı uzmanlar ise merminin düştüğü yerde analiz yaptı. Analizler, Rusya’da, Kimyasal Silahları Yasaklama Örgütü’nün sertifikasına sahip laboratuarda test edildi. Taşıma, koruma ve analiz, bu örgütün sıkı kurallarına göre gerçekleştirildi.
Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vitaliy Çurkin, olay yerinde özenle yapılan incelemelerin, “Başair-3” güdümsüz füzenin isyancılar tarafından atıldığını gösterdiğini açıkladı. Saldırıda 16’sı asker 26 kişi öldü, 86 kişi zehirlendi. Vitaliy Çurkin, Rusyalı uzmanların, sarin gazının sanayi ürünü olmadığı sonucuna vardığını söyledi:
“Analiz sonuçları, sanayi ürünü olmayan füzenin sarin gazıyla doldurulduğunu açık bir şekilde gösterdi. Sarih gazının teknik özellikleri de gazın sanayi ürünü olmadığını gösterdi. Bulunan toksin madde numunelerinde kimyasal stabilizatörlerin olmaması, bu maddelerin oldukça kısa bir süre önce üretildiğini gösteriyor. Füzeye gelince kimyasal kullanım için standart olmadığı belirlendi. Kullanılan RDX de standart füzelerde kullanılmıyor.”
Bu kanıtlar, Şam’a karşı öne sürülen suçlamaları tamamen yalanlıyor. Suriye ordusunun emrinde tamamen farklı mühimmat bulunuyor.
ABD, Rusya tarafından ilgili belgeleri henüz almadığını açıkladı, ancak güvenirliğinde şüphe ettiklerini ifade etti. Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney şunu söyledi:
“Suriye’de, Suriye hükümetinden başka birilerin kimyasal silah kullandığına veya bu tür imkana sahip olduğuna ilişkin tahminleri doğrulayacak bilgileri henüz görmedik. Kimyasal silahın, Suriye hükümetinin kontrolü dışında kullanıldığına ciddi bir şüpheyle yaklaşıyoruz.”
Kimyasal Silahları Yasaklama Örgütü (KSYÖ), 1997 yılında BM desteğiyle kuruldu. Başlıca görevi, kimyasal silah yasağının uygulanmasını kontrol etmek ve kimyasal silahların ortadan kaldırılmasına yardım etmek. Kimyasal silahın kullanıldığını doğrulayan başlıca uluslararası organdır. Suriye, muhalif savaşçıların zehirli madde kullandığını özenle araştırılması için KSYÖ ve BM uzmanlarını davet ettiğini açıklamıştı.
http://turkish.ruvr.ru/2013_07_10/Suriye-kimyasal-silah/ (http://turkish.ruvr.ru/2013_07_10/Suriye-kimyasal-silah/)
-
İsrail Suriye saldırısı için Türk üssünü kullandı iddiası
Hürriyet Planet
15 Temmuz 2013
e-posta
"Tamamıyla yalan, gerçek payı yok"
İsrail'in 5 Temmuz'da Suriye'nin Lazkiye şehrinde bulunan askeri üsse düzenlediği hava saldırısını bir Türk üssünü kullanarak gerçekleştirdiği iddia edildi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise iddiaları, "Hiçbir karşılığı olmayan, tamamıyla yalan, gerçek payı olmayan bir haberdir" diye yalanladı.
Rusya'nın İngilizce yayın yapan resmi kanalı RT'ye konuşan "güvenilir" bir kaynak, İsrail'in Suriye'yi vurmak için Türkiye'ye ait bir üssü kullandığını öne sürdü.
RT'deki haberde, “Kaynağımız İsrail uçaklarının Türkiye sınırları içindeki bir askeri üsten havalandığını ve Suriye hava sahasına girmemek için Lazkiye’ye deniz üzerinden gittiğini açıkladı” denildi./_np/8257/20798257.jpg
Haberde Türkiye’nin başka bir Müslüman ülkeye saldırılması için İsrail’e hava üssünü açtığı bilgisinin doğrulanması halinde, ülkede ciddi bir karmaşanın yaşanabileceği belirtildi.
Suriye'nin sahip olduğu Yakhont füzelerini imha eden 5 Temmuz’daki hava saldırısının hemen ardından Özgür Suriye Ordusu, saldırıdan kendilerinin sorumlu olmadığını açıkladı.
İSRAİL YALANLADI
Hürriyet Moskova muhabiri Nerdun Hacıoğlu'nun bildirdiğine göre Rusya’nın ortaya attığı bu iddiaya yine basın aracılığıyla yanıt veren Tel Aviv'in, “İsrail savaş uçaklarının Türkiye topraklarını kullanmasına ihtiyacı yoktur. Rus kanalının önceden de çok asparagas haberlerini gördük” yorumları dikkat çekti.
İsrail Savunma Bakanlığına yakın kaynakların görüşünü yansıtan Rusça yayın yapan İsrail haber sitesi newsru.co.il, “RT kanalının röportajı bir dizi çelişkili unsur içeriyor. Öncelikle İsrail Suriye’deki bir hedefi vurmak istese bunu yapmak için Türkiye’nin lojistik desteğine ihtiyacı yoktur. İkinci önemli husus iki ülke arasındaki ilişkiler dikkate alındığında Türkiye’nin günümüzde İsrail’e böyle bir imkan tanımış olması imkansız. Üçüncü önemli nokta İsrail’in Suriye topraklarını bombaladığı kimse tarafından kanıtlanmış değil. Hatta Suriye yönetimi bu konuda bir açıklama yapmadı. Russia Today televizyon kanalının bu tür haberler yayınlaması konusuna gelince. Geçtiğimiz Mayıs ayında yine aynı Rus kanalı İsrail Savunma Bakanlığının Suriye’de gerçekleştirdiği operasyonlarda zenginleştirilmiş uranyum çekirdekli mermi kullandığı iddiasını da ortaya atmıştı” açıklaması yer aldı.
BAKAN DAVUTOĞLU YANIT VERDİ
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "İsrail'in Suriye saldırısında Türkiye'den bir üssü kullandığına" ilişkin iddialar konusunda, "Bu hiçbir karşılığı olmayan, tamamıyla yalan, hiçbir gerçek payı olmayan bir haberdir" dedi.
Türkiye'nin İsrail ile herhangi bir askeri operasyonun parçası olmasının söz konusu olamayacağını vurgulayan Davutoğlu bu tür haberlerin temel amacının Türkiye'yi "itibarsızlaştırmak" olduğunu dile getirdi.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/23727623.asp (http://www.hurriyet.com.tr/planet/23727623.asp)
-
TSK'dan açıklama: Suriye'den açılan ateşe karşılık verdik
17 Temmuz 2013
TSK: SURİYE'YE KARŞILIK VERDİK
Suriye’nin Haseki kentine bağlı Rasulayn ilçesinde, Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile PKK arasında çıkan çatışma sınırı aştı. Dün sabah Ceylanpınar'da 15 yaşındaki Ahmet Gündüz sınırdan gelen kurşunla kafasından vuruldu. 23.30'da Mahsun Ertuğrul sınırın karşısından açılan ateş sonucu hayatını kaybetti. Bu sabah Nezir Atilla, evinde otururken kolundan yaralandı. Öğleden sonra ise vatandaşlar Suriye'den yaralıların getirilmesine tepki gösterince polis müdahalesi ile karşılaştı. Ve Genelkurmay açıklama yaptı: Angajman kuralları gereği Suriye'ye karşılık verildi.
Ceylanpınar'dan ilk kötü haber sabah saatlerinde geldi. 15 yaşındaki Ahmet Gündüz kafasına isabet eden kurşun sonrası hastaneye kaldırıldı. Ameliyata alınan gencin sağlık durumu ciddiyetini koruyor.
Gece geç saatlerde ise sınır ötesindeki çatışmalar tekrar başladı. Çatışmalar sırasında Zadi Parkı'nda bulunan Mahsun Ertuğrul, seken kurşunun hedefi oldu. Ertuğrul vücuduna isabet eden kurşunla olay yerinde yaşamını yitirdi.
İlçedeki bir bahçeye ise patlamamış roket mermisi düştü. Bir günde 2 kişinin kurşunlara hedef olması ilçede tedirginliğe neden olurken, hasta yakınları ve vatandaşlar yaralanan Suriyeli muhaliflerinin tedavi gördüğü hastaneyi basarak camları kırdı.
KURŞUNLAR HAVADA UÇUŞUYOR
Suriye sınırında Özgür Suriye Ordusu ile PKK'nın bu ülkedeki kolu olan PYD güçleri arasında sabah saatlerinde yine çatışma çıktı. Ceylanpınar'da evinde oturan Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Nezir Atilla, isabet eden kurşunla sağ kolundan yaralandı. Çatışma halen devam ediyor ve silah sesleri Ceylanpınar tarafından duyuluyor.
YPG: SINIR KARAKOLLARINI ELE GEÇİRDİK
Devam eden çatışmalarda YPG (Halk savunma birlikleri) ÖSO’nun elindeki sınır karakolları ele geçirdiklerini ileri sürdü. ANF internet sitesinin verdiği habere göre, aralarında PYD’nin de bulunduğu YPG (Halk savunma birlikleri) ile ÖSO’ya bağlı El Nusra Cephesi ve Biladi Şam örgütü ile Mehete mahallesinde yoğun çatışmalar yaşandığı ve 8 ÖSO üyesi ile bir YPG’linin öldüğü ileri sürüldü. Ayrıca, El Nusra Cephesi'nin uzun süredir kontrolünde bulunan Tarım Mahsulleri Ofisi'ne ait tahıl depolarının bulunduğu alandaki ofis binası ile hemen bitişiğindeki karakola eylem düzenleyerek ele geçirdiği belirtildi.
SINIRI AŞAN KURŞUNLAR SIĞINMACILARI AÇ BIRAKTI
Olaylar nedeniyle Suriyeli sığınmacılar için aşevinde çıkan bin kişilik yemek iptal edildi. Suriye’deki savaştan kaçarak Ceylanpınar ilçesine sığınarak ilçe halkının yardımıyla hayatlarını sürdüren bin sığınmacı için ramazan ayı nedeniyle sınıra sıfır noktadaki İstasyon karşısında verilen iftar yemeği ‘Güvenlik’ gerekçesiyle iptal edildi. Aşevi sorumlusu Şehmus Öztürk, “Sınırı aşan kurşunlar ölümlere neden oluyor. Açık alanda verdiğimiz iftar yemeğini güvenlik gerekçesiyle iptal etmek zorunda kaldık. Kör bir kurşun gelirse bunun hesabını nasıl veririm” dedi.
POLİS MÜDAHALESİ
Şanlıurfa Ceylanpınar İlçesi'nde Suriye'deki yaralıların getirilmesine tepki gösteren kalabalığa polis ekipleri müdahale etti.
"SURİYE'YE KARŞILIK VERİLDİ"
Genelkurmay Başkanlığı'ndan, Suriye'nin Türkiye hududuna yakın Resulayn ilçesinde terör örgütü mensuplarıyla muhalifler arasındaki çatışmalarda Şanlıurfa 'nın Ceylanpınar merkezindeki evlere, ilçe emniyet üdürlüğü binasına hafif silah mermilerinin isabet ettiği, angajman kuralları gereği Suriye topraklarından ateş açılan mevziye Cenkeser Hudut Karakolu'ndan ateşle karşılık verildiği bildirildi.
Genelkurmay Başkanlığının internet sitesindeki açıklamada, Türkiye-Suriye hududunda Şanlıurfa/Ceylanpınar karşısındaki Resulayn ilçesinde terör örgütü mensuplarıyla muhalifler arasında dün başlayan çatışmaların devam ettiği belirtildi.
Ceylanpınar Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Nezir Atilla'nın bugün saat 10.00'da, Suriye tarafından seken bir hafif silah mermisi ile yaralandığı belirtilen açıklamada, Ceylanpınar Devlet Hastanesine sevk edilen muhtarın hayati tehlikesinin olmadığı kaydedildi.
Açıklamada, "Gece boyunca devam eden çatışmalar esnasında Ceylanpınar ilçe merkezindeki evlere 4, Ceylanpınar ilçe Emniyet Müdürlüğü binasına da 5-10 adet hafif silah mermisi isabet etmiştir.
Angajman kuralları gereği; Suriye topraklarından ateş açılan mevziye Cenkeser Hudut Karakolu'ndan ateşle karşılık verilmiştir" ifadelerine yer verildi.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/23746662.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/23746662.asp)
-
Suriye muhalefetini çökerten karar
İngiltere, isyancılara füze ve silah vermekten caydı, uçuşa yasak bölge oluşturulması planının ise Suriye hava savunma sisteminin güçlü olmasından dolayı işe yaramayacağını açıkladı 16.07.2013 21:26
İngiliz Daily Telegraph gazetesinin haberine göre, Başbakan David Cameron’un Suriye meselesine daha fazla müdahil olmaktan ve bu ülkedeki isyancı gruplara silah vermekten vazgeçtiği açıklandı. İngiltere, isyancılara silah gönderilmesi konusunda en hevesli ülkelerin başında geliyordu. Cameron’un karar değiştirmesinde, komutanların yaptığı uyarılar etkili oldu. Habere göre, İngiliz komutanlar Başbakan Cameron’a Suriye ordusunun güçlü olduğunu ve isyancılara füze ve silah göndermekle sorunun çözülemeyeceğini söylediler ve Suriye’ye gönderilen silahların ılımlı isyancıların değil, aksine El Nusra Cephesi başta olmak üzere radikal İslamcı grupların eline geçtiğini belirterek, bu örgütlerin güçlenmesinin İngiliz ulusal güvenliğine tehdit oluşturacağını ifade ettiler. Komutanlar ayrıca Cameron’u Suriye’de bir uçuşa yasak bölge oluşturulmasının Suriye hava savunma sisteminin güçlü olmasından dolayı İngiltere’yi Suriye’de uzun süren bir savaşa sürükleyebileceğini belirterek uyardıkları bildirildi.
Şoke oldular
İsyancıların komutanı Selim İdris, İngiltere’nin Suriye muhalefetine silah yardımı yapılmayacağına ilişkin kararını “Suriye halkını ölüme terk etmek ve ihanet” olarak nitelendirdi.
RT israrlı
Russia Today (RT) kanalı, “Suriye’yi vurması için İsrail savaş uçaklarına Türkiye üs verdi” haberinde israrlı. Haberi 2. kez yayınlayan RT, bir uzman gazetecinin “Türkiye ile İsrail, Suriye konusunda yakın işbirliği yapıyor” şeklindeki sözlerini de aktardı.
http://www.ulusalpost.com/haber/ulusal-haber/suriye-muhalefetini-cokerten-karar (http://www.ulusalpost.com/haber/ulusal-haber/suriye-muhalefetini-cokerten-karar)!/11972.html
-
Genelkurmay Başkanlığı, Ceylanpınar Kapı Hudut Karakolu'nun dış emniyet duvarına 2 adet roketatar mermisi düştüğünü bildirdi
Genelkurmay Başkanlığı, Türkiye- Suriye sınırında yaşanan olaylarla ilgili internet sitesinde yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
"Şanlıurfa/Ceylanpınar'daki Kapı Hudut Karakolunun dış emniyet duvarına ve bahçesine, 17 Temmuz 2013 saat 14.20’de, Suriye/Rasulayn tarafından gelen 2 adet RPG-7 roketatar mermisi düşmüş, olayda herhangi bir personel zayiatı olmamıştır.
Gelişen bu durum üzerine, angajman kuralları çerçevesinde, Hudut Karakolu karşısındaki PYD mevzilerine piyade tüfeği, makineli tüfek ve havanla karşı ateş açılmıştır. Bu atışlar neticesinde karşı tarafta, zayiat olup olmadığı hakkında henüz bir bilgi temin edilememiştir.
RESULAYN PYD'NİN KONTROLÜNE GEÇTİ
Resulayn’daki çatışmaların saat 15.30 itibarıyla sona erdiği ve ilçenin bölücü terör örgütü (PYD)’nin kontrolüne geçtiği bildirilmiştir. Çatışmalar devam ederken, Kapı Hudut Karakolunun personeli, karakola 15-20 metre mesafede bulunan Hudut Bölük merkezine tahliye edilmiş ve anılan karakolun emniyeti, karakolun hemen kuzeyinde yer alan Geliştirilmiş Zırhlı Personel Taşıyıcı (GZPT) kule mevzisinde bulunan Taktik Tekerlekli Zırhlı Araçlarla sağlanmıştır.
Gelişmeler takip edilmektedir."
http://gundem.milliyet.com.tr/genelkurmay-dan-flas-aciklama/gundem/detay/1738074/default.htm (http://gundem.milliyet.com.tr/genelkurmay-dan-flas-aciklama/gundem/detay/1738074/default.htm)
-
PYD Lideri Salih Müslim: Devlet Kurma Niyetimiz Yok
PKK'nın Suriye'deki kolu konumundaki PYD Eş Başkanı Salih Müslim: "Devlet kurma niyetimiz bulunmuyor. Türkiye'nin güvenlik açısından kaygılanacağı bir durum yok."
18 Temmuz 2013 20:20
(http://www.haberler.com/haber-resimleri/482/pyd-lideri-salih-muslim-devlet-kurma-niyetimiz-4847482_8853_o.jpg)
Doğan Haber Ajansı
Suriye'nin Türkiye sınırındaki çatışmalar tırmanırken PKK'nın bu ülkedeki kolu konumundaki PYD (Demokratik Birlik Partisi) Eş Başkanı Salih Müslim, devlet kurma niyetleri bulunmadığını Türkiye'nin güvenlik açısından kaygılanacağı bir durum olmadığını söyledi. Müslim, 'YPG' adını verdikleri 'Halk Savunma Birlikleri' tarafından kontrol altına alınan Türkiye sınır bölgesinde denetimin sivil yöneticilere devredildiğini anlattı.
BBC Türkçe Servisi'nin sorularını yanıtlayan Salih Müslim, bazı kişilerin araya girmesiyle anlaşma yapıldığını ancak, cihad anlayışıyla hareket eden grupların buna uymadığını öne sürdü. Müslim, silahlı güçleri ile çatışan İslamcı grupların Türkiye sınırından Suriye'ye geçiş yaptığını iddia etti. Türk Ordusunun vatandaşlarını korumak zorunda olduğunu ancak, Suriye'ye doğru havan toplarıyla ateş açılmasının 'iyi bir şey olmadığını' söyleyen Müslim, "Türkiye'nin aramızdaki meseleye karışmasını istemiyoruz. Kuzeyde (Türkiye) Kürtlerle bir anlaşmaya yönelmişler, bu iyi bir şeydir. Ama bıraksınlar Suriye'dekiler de kendi kendileriyle bir anlaşmaya varsınlar. Eğer karışmak istiyorlarsa kapılarını insani yardım için açsınlar" dedi.
Müslim, ortada Türkiye'nin güvenliğiyle ilgili kaygı duymasını gerektirecek bir durum olmadığını, ele geçirilen Raselayn'deki (Serekaniye) sadece bayramlarda açılan
sınır kapısının Kürtler'in yanı sıra Araplar ve Hıristiyanlar'ın da içinde bulunduğu komiteye devredileceğini anlatırken şöyle dedi:
"Türk Ordusunun sınırda operasyon düzenleyeceğine inanmıyorum. Bir saldırı isterse Kuzey'den isterse Güney'den gelsin halk mutlaka kendisini savunacaktır. Ama böyle bir durumun olmamasını temenni ediyoruz. Türk ordusuyla karşı karşıya gelmek istemiyoruz. Burada birileri silah kulanmışsa, bu halkın kendi kendisini koruması içindir. Onların Türkiye'ye bir tepkisi yoktur."
PYD'nin Eş Başkanı Salih Müslim, Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Suriye'deki çatışmalardan gelen kurşunla Şanlıurfa'nın Ceylanpınar İlçesi'nde bir kişinin ölümü üzerine BM Güvenlik Konseyi'ni Suriye'yle ilgili harekete geçme çağrısında bulunmasını eleştirdi. Müslim, "Bundan kasıt, dış müdahalenin yapılması ise bunu kimse istemiyor. Askeri dış müdahale Suriye'yi karıştırır. Ama bir arabuluculuk kastediliyorsa bu yönde çalışmalar var ve biz de bu çabanın içindeyiz" dedi.
Müslim, Suriye'den ayrı bir devlet kurma niyetleri olmadığını, PYD olarak demokratik özerkliği savunduklarını, halkın birçok yerde kendi denetimini kurduğunu, yardımlar konusunda örgütlenme başta olmak üzere temsilcilerin seçilmesi için 3 ay içerisinde seçime gitmek istediklerini söyledi. Müslim, Suriye yönetiminin seçimler karşısında bölgeye topyekun bir askeri harekata girişmesi olasığına ilişkin "Öyle büyük bir saldırı durumunda halkımız kendisini savunacaktır. Ama böyle bir şey olmasını istemiyoruz" yanıtını verdi.
http://www.haberler.com/pyd-lideri-salih-muslim-devlet-kurma-niyetimiz-yok-4847482-haberi/ (http://www.haberler.com/pyd-lideri-salih-muslim-devlet-kurma-niyetimiz-yok-4847482-haberi/)
-
Hatay'da 3 asker yaralandı
Suriye tarafından açılan ateş sonucu devriye görevi yapan 3 askerin yaralandığı öğrenildi.
Edinilen bilgiye göre, Altınözü ilçesine bağlı Kıyıgören köyündeki hudut karakoluna bağlı birliklerin devriye görevi yaptığı sırada Suriye tarafından ateş açıldı. Sınırdan kaçakçılık olaylarına karşı devriye görevi yürüten karakol ekibindeki 1'i uzman çavuş 3 asker yaralandı.
Sağlık durumlarının iyi olduğu belirtilen askerler, Antakya Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı.
Sınırdan kaçakçılık yapan kişiler tarafından gerçekleştirildiği değerlendirilen saldırı sonrası hudut karakolundan karşı ateş açıldığı bildirildi.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/23769989.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/23769989.asp)
-
(https://fbcdn-sphotos-e-a.akamaihd.net/hphotos-ak-prn1/q71/1016688_544550752249528_1709035388_n.jpg)
Suriye konusunda başkalarının isteklerine uyarak Suriye'yi parçalamak adına oradaki El-Kaide asıllı teröristleri desteklemenin bedelini sınırda pkknın kolu olan örgütün bayraklarının dalgalandığını izleyerek ödüyoruz. Sanki çok lazımmış gibi sınırımızda aşırı dinci bir devlet kurma çabalarına oyunun perde arkasındaki yönetmenleri kendi çıkarlarına uygun olan, en başından beri amaçladıklarını gerçekleştirerek cevap verirler böyle. Rezalete devam...
-
Suriye’de 6 Türk subayının öldürüldüğü iddiası
İran’ın haber ajansından şok iddia
İran’ın resmi haber ajansı aynı zamanda Dünya üzerinde de etkisi olan Fars News bugün Suriye’de 6 Türk subayının öldürüldüğünü yazdı.
Fars News’in iddiasına göre Suriye ordusunun M’asaran kasabasında düzenlediği operasyonda ÖSO’nun komutanlarından Ahmad Asaf’ın yanı sıra 6 Türk yetkilisinin de öldürüldüğü açıklandı.
http://www.haberinyeri.net/iranin-haber-ajansindan-sok-iddia-164585h.htm (http://www.haberinyeri.net/iranin-haber-ajansindan-sok-iddia-164585h.htm)
-
2. Ordu komutanı Mendi Suriye sınırında
20 Temmuz 2013
e-posta
Flaş gelişme... Komutan sınırda
2. Ordu Komutanı Orgeneral Galip Mendi, Hatay'ın Suriye sınırında incelemelerde bulundu.
Helikopterle Altınözü ilçesine bağlı Kıyıgören köyündeki hudut karakoluna gelen Mendi, ardından Suriye tarafından açılan ateş sonucu 3 askerin yaralandığı bölgeye hareket etti. Burada yetkililerden bilgi alan Mendi, 2. Hudut Alay Komutanlığına geçtikten sonra dünkü saldırıda yaralanan 1'i uzman çavuş 3 askeri tedavi gördükleri Antakya Devlet Hastanesinde ziyaret etti.
GENELKURMAY'DAN AÇIKLAMA
Genelkurmay Başkanlığı, dün gece sınırda yaşanan ve 5 askerimizin yaralandığı olayla ilgili bugün şu açıklamayı yaptı:
Asi Nehri'ndeki mazot bidonlarına el koymaya çalışan Türk askerine, Suriye topraklarından ateş açıldı. Çıkan çatışmada 2 astsubay, bir uzman çavuş ve 2 er hafif şekilde yaralandı.
Genelkurmay Başkanlığının internet sitesinde yer alan bilgiye göre, dün Türkiye-Suriye hududunda, zırhlı araçla devriye görevi yapan 2'nci Hudut Alay Komutanlığı Kıyıgören Hudut Karakolu personeli, Asi Nehri'nin Türkiye tarafında, içinde mazot olduğu tahmin edilen çok sayıda bidon tespit etti.
Mazot dolu bidonlar nehirden çıkarılmaya çalışılırken, Suriye tarafındaki sık ağaçlıklı alandan ateş açıldı. Açılan ilk ateşte bir uzman çavuş ve bir er hafif şekilde yaralandı. Hudut güvenlik birimleri, ateşin geldiği bölgeye piyade tüfeği ve makineli tüfekle karşı ateş açtı.
Yaralıların tahliyesi esnasında, Suriye topraklarından pompalı tüfekle açılan ikinci ateşte de iki astsubay ve bir er hafif şekilde yaralandı. Bu saldırıya da angajman kuralları çerçevesinde ZMA topu, roketatar, uçaksavar, bombaatar ve hafif silahlarla karşılık verildi.
TSK hudut birliklerine ateş edilen su pompası binası, ateş altına alınarak tahrip edildi.
Aynı su pompası binasına bugün saat 01.00 sıralarında 10-15 kişilik silahlı bir grubun yaklaştığının belirlenmesi üzerine TSK personeli, önce havaya uyarı atışı yaptı. Suriye tarafındaki silahlı grubun, hedef gözetmeksizin 10-15 ele ateş etmesi üzerine hudut birliği personeli, bombaatar, uçaksavar ve makineli tüfekle karşılık verdi. Çatışma sonucunda, Suriye tarafındaki saldırganlardan ölenlerin ve yaralananların olduğu öğrenildi.
Hafif yaralı olan bir astsubayın tedavisi Kıyıgören Hudut Karakolu'nda yapıldı. Diğer yaralı dört askeri personel Antakya Devlet Hastanesi ve Mustafa Kemal Üniversitesi Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Yaralı güvenlik görevlilerinin hayati tehlikeleri bulunmuyor.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/23773330.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/23773330.asp)
-
Sınırda gergin saatler! TSK harekete geçti
21.07.2013 14:25 tarihinde yayınlandı
Sınırda gergin saatler! TSK harekete geçti
Türkiye'nin Suriye sınırındaki bazı yerleşim yerlerinin PYD’nin kontrolüne geçmesi ve son günlerde artan hududa tecavüz olayları TSK’yı harekete geçirdi. Özellikle Ceylanpınar, Akçakale, Suruç’taki sınır hattında nöbet tutan Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı birlikler için riskli noktalarda “kule nöbeti” geçici olarak kaldırıldı.
Askerler, bu noktalardaki nöbetlerini zırhlı kobra ve akrep araçlarının içinde devriye yaparak tutacak. Bu araçların henüz ulaşmadığı sınır hatlarında ise mevzilerden çıkılmayacak. Sınır hattındaki askeri birliklere akrep ve kobra zırhlı araçları sevk edilmeye başlandı.
CEPHANELERİ SAYIN
Hürriyet gazetesinin haberine göre; sınırda görev yapan takım karakollarının bağlı bulunduğu bölüklere, “Malzemeleri ve cephaneleri gözden geçirin, eksikleri acil rapor edin” emri de iletildi. Emir üzerine askeri birliklerde yoğun bir envanter taraması başlatıldı. Kullanılan ve yedek olarak depolarda tutulan termal kameralar, gece görüş dürbünleri, telsizler ve kara gözetleme radarları tek tek kontrol edildi. Eksiği bulunan malzemeler tutanakla karakollardan alınarak Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı bakım merkezlerine gönderildi.
ÖNLEMLER ATTIRILDI
Özgür Suriye Ordusu’ndaki El Nusra ile PYD yanlılarının birbiriyle çatıştığı Akçakale’nin hemen karşısındaki Suriye’nin Rakka kentine bağlı Telebyad İlçesi’nde meydana gelen patlamaların ardından bazı noktalardan dumanlar yükseldi. Dün gece başlayan ve aralıklarla devam eden çatışmalar sırasında ateşlenen silah ve patlama sesleri de Akçakale’de tedirginliğe yol açtı. Muhaliflerin ise sık sık üzerinde uçaksavar ve makinalı tüfek bulunan kamyonetler ile konvoy halinde çatışmaların sürdüğü Telebyad ilçe merkezine birkaç kilometre uzaklıktaki Türkçe karşılığı ’Yeşil Tepe’ olan ’Tel-Hadar’ bölgesine gittikleri görüldü. Akçakale’de tedirginliğe yol açan çatışmaların ardından güvenlik güçleri sınır hattındaki önlemlerini artırdı.
http://haberartiturk.com/Haber/sinirda-gergin-saatler--tsk-harekete-gecti.html (http://haberartiturk.com/Haber/sinirda-gergin-saatler--tsk-harekete-gecti.html)
-
TSK'dan açıklama: Suriye'ye karşılık verildi
21 Temmuz 2013
TSK: Suriye'ye karşılık verildi
Genelkurmay Başkanlığından, hudut hattında görev yapan zırhlı araca Suriye tarafından açılan ateşe karşılık verildiği bildirildi.
Genelkurmay Başkanlığının internet sitesindeki açıklamaya göre, Türkiye-Suriye hududunda 2'nci Hudut Alay Komutanlığı Oğulpınar Hudut Karakolu sorumluluk sahasında, saat 02.25'te hudut hattında görev yapan taktik tekerlekli zırhlı araca Suriye tarafından 10-15 el ateş açıldı.
Aynı bölgede görev yapan geliştirilmiş zırhlı personel taşıyıcı, angajman kuralları çerçevesinde ateş açılan bölgeye, ateşle karşılık verdi.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/23777709.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/23777709.asp)
-
Haber başlığını yanlış yazmışlar. Açıklamada Suriye'ye değil, sınırın Suriye tarafından açılan ateşe karşılık verildiği belirtiliyor.
-
Esad Suriye'de kontrolü tekrar ele geçiriyor.Rusya ve Çin BM Güvenliklik Konseyi'nde ki veto yetkilerini kullanarak Suriye'ye uluslar arası bir yaptırımın uygulanmasını engelleyerek arka çıkarken ,İranda Suriye'ye elinden gelen askeri ve siyasi yardımı yapıyor.Devrim muhafızları Esad yönetimi saflarında çarpışıyor.Hizbullah ise Esad yönetimiyle El Nusracılara karşı savaşta başarı sağladı.Türkiye ise El Nusra yı desteklerden bir yandanda açılım sürecindeki politikalarıyla PKK nın kolu PYD nin dayanışmasına ön ayak oldu maalesef.Bu durumdan rahatsız olan İsrail'in Esad rejimini bombalamalarına şahit olduk.Esad kazanırsa Türkiye'deki siyaset anlayışı kaybeder,Esad kaybeder ise bu sefer Türkiye Cumhuriyeti Devleti kaybeder.Her halükarda kaybeden ,Türkiye veya Türkiye'den birileri olacak.
-
Türkiye'deki Suriye konusundaki siyasi anlayış Türk Halkı tarafınan benimsenmiyor. Tek sorumlusu hükümet. Ancak hükümet değişirse Suriye ile ilişkiler düzelir. Büyük Ortadoğu Projesini uygulamak bu ülkeyi yönetenler için asla yapılmaması gerekn bir hata. Çünkü bu proje ülke bütünlüğünü ortadan kaldırmaya yönelik. Suriye'de özerkliğini daha önce ilan etmiş PYD artık kontrolü sağladı. Kızey Irak'da zaten çoktan kurulmuş bir Kürdistan var.
ERDAL SARIZEYBEK'in sosyal medyada bugün paylaştığı yazı olayı net bir şekilde özetliyor...
Anlaşılan o ki şeytan yeryüzüne inmiş ve aramızda!
Barzani demiş ki düşmanlarımız zayıfladı!
Yine bu Barzani demiş ki "Dört parçalı Kürdistan birleşsin, ulusal kongre toplasın!
Ve ilave etmiş "Öcalan serbest bırakılsın!"
Düşman dediği biz!
Dört parça dediğinin biri bizim!
Öcalan dediği de bizim cani!
Bu bir müdahaledir, doğrudan Türkiye'nin içişlerine müdahale!
Ama gariplik o ki bu müdahaleyi yapan Barzani bizim Köşk'te kırmızı halı ile, hükümet olan AKP kongresinde ise gururla karşılanıyor!
O halde biz Barzani'yi ve içimizdeki işbirlikçilerini durduramaz isek, çocuklarımız onlarla savaş yapmak zorunda kalacak çünkü toprağımıza ve insanımıza göz dikmişler!
-
Türkiye'nin Suriye politikası Türk Halkı tarafından destek görmüyor ama bu hiç bir şeyi ifade etmez ki.Çünkü bir yaptırımı yok.Karar vericiler yine kendi bildiklerini okuyor.Bugün onbirlerce mülteci sınır bölgesinde oluşturulmuş kamplarda barınmaktadır.Onların iaşesi için harcanan para bir rivayete göre 2,5 milyar dolar (Türkiye'deki resmi rakamlara pek inanmamak lazım,bana göre daha fazla).El Nusraya sağlanan destek örtülü ödenekten kimbilir ne kadardır.Bunlar hep milletin parası.Bu kamplardaki mülteciler üstelik bölge halkınıda rahatsız ediyor.Milletin parasıyla millete eziyet edilmektedir.Bu yanlış siyaset ülkeye çok şeyler kaybettirecek.
-
Türkiye'nin Suriye politikası Türk Halkı tarafından destek görmüyor ama bu hiç bir şeyi ifade etmez ki.Çünkü bir yaptırımı yok.Karar vericiler yine kendi bildiklerini okuyor.Bugün onbirlerce mülteci sınır bölgesinde oluşturulmuş kamplarda barınmaktadır.Onların iaşesi için harcanan para bir rivayete göre 2,5 milyar dolar (Türkiye'deki resmi rakamlara pek inanmamak lazım,bana göre daha fazla).El Nusraya sağlanan destek örtülü ödenekten kimbilir ne kadardır.Bunlar hep milletin parası.Bu kamplardaki mülteciler üstelik bölge halkınıda rahatsız ediyor.Milletin parasıyla millete eziyet edilmektedir.Bu yanlış siyaset ülkeye çok şeyler kaybettirecek.
Doğrudur. Sadece sınırdaki kamplarda değiller. Neredeyse bütün şehirlere dağıtılmış binlercesi var. Bu insanlara ülkelerindeki savaştan kaçarak bize sığındıkları için tabi ki kapımızı açacağız. Bu bizlerin insanlık görevi. Ancak devletin görevi insanların bu hale düşmelerine neden olan olaylarda taraf olmaması gerekiyor. Hatta kendi ülkesinin parçalanmasına neden olacak bir tarafta asla olmaması gerekiyor. Bir ülkenin iç işlerine karışmak kimsenin hakkı değil. Bunu daha da ileri götürüp o ülkenin parçalanması için terör desteği sağlamak hiç kimsenin haddi değil. Cumhuriyet tarihimizde devleti yönetenler "yurtta barış, dünyada barış" ilkesine uygun olarak davranmışlardır. Ta ki şu anki hükümet gelene kadar. Malesef ülkemizi yönetenler, ülke bütünlüğümüzü açık bir şekilde tehlikeye düşürecek gizli pazarlıklar peşindeler.
-
Sınırda iki çatışma 1 ölü
HATAY, (DHA)
23 Temmuz 2013
e-posta
Sınırda iki çatışma 1 ölü
GENELKURMAY Başkanlığı, Hatay’ın Suriye sınır kesiminde askerlere iki ayrı noktada ateş açıldığını, angajman kuralları kapsamında karşılık verilmesi üzerine 1 kişinin öldüğünü açıkladı. Güvenlik güçleri Suriye tarafında yaklaşık 100 araç ve 800-1000 kişinin kaçakçılık yapmak amacıyla hudut hattına doğru yanaştığını ve toplandığını tespit etti.
Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesinden yaptığı açıklamaya göre, Suriye sınırında bulunan Hatay’ın Reyhanlı İlçesi’ndeki 2’nci Hudut Alay Komutanlığı’na bağlı Bükülmez Sınır Karakolu sorumluluk bölgesinde görevli nöbetçiler dün saat 17.30’da, Suriye yönünden kaçak yollarla geçmeye çalışan 8 kişiyi tespit etti. Bu kişiler bölgeye yaklaşmamaları konusunda düdük ile ikaz edildi. Ancak, bu kişiler uyarılara karşın bu kişiler hedef gözetmeksizin 10-15 el ateş etdince, nöbetçiler de bu ateşe angajman kuralları kapsamında ateşle karşılık verdi ve gruptakilerden 1 kişi öldü.
CEYLANPINAR TEDİRGİN / HABER
100 ARAÇLA 1000 KİŞİLİK KAÇAKÇILIK
Genelkurmay Başkanlığı’nin internet sitesinde ’Önemli sınır olayları’ bölümünde ayrıca Hatay’ın Narlıca bölgesinde bulunan 2’nci Hudut Alay Komutanlığı Oğulpınar Sınır Karakolu sorumluluk bölgesindeki görevlilerin Suriye tarafından yaklaşık 100 araçla yanaşan 800-1000 kişinin kaçakçı grubunun sınır hattına doğru yanaşarak toplandığının tespit edildiğini bildirdi. Açıklamada şöyle denildi:
"Hudut hattında 2 Taktik Tekerlekli Zırhlı Araç (TTZA), 1 Geliştirilmiş Zırhlı Personel Taşıyıcı (GZPT), 1 Zırhlı Muharebe Aracı (ZMA) ile geçiş noktalarını kapsayacak şekilde düzen alınmış ve kaçakçı şahıslara hudut hattına yaklaşmamaları konusunda defalarca Arapça ikaz yapılmıştır. Yapılan ikazlara rağmen şahıslar ve araçlar, ikaza uymayarak hudut hattına farklı noktalardan yaklaşmaya devam etmiştir. İlk önce devriye yolunda görev yapan araçlar, sürekli olarak sınırın Suriye tarafından taşlanmıştır. Müteakiben daha emniyetli bölgede tertip alan personel ve araçlar Kuşaklı Köyü’nden gelen şahıslar tarafından da taşlanmıştır. Bölgede hareketli şekilde görev yapılmaya devam edilmiş ve grubun üzerine dağılmaları maksadıyla 7 adet gaz bombası atılmıştır. Her defasında dağılan gruplar çok kısa süre içerisinde sınırın Suriye tarafında tekrar toplanmışlar, tel engeline 100 m.lik hat boyunca büyük zararlar vermişler, kaçakçılık girişimlerine devam etmişler, bölgede görev yapan ve takviye edilen unsurları engellemeye çalışmışlardır. Hudut hattında kaçakçı şahıslarla girilen bu mücadele 3,5 saat boyunca devam etmiştir. Görevli personel tarafından toplamda 125 el havaya uyarı amaçlı ateş açılmıştır. Konu hakkında Reyhanlı İlçe Jandarma Komutanına bilgi verilmiştir. Bölgede yapılan arazi aramasında, olay yerinde farklı bölgelerde 73 adet bidon içerisinde 4.015 litre mazot tespit edilmiştir."
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/24074093.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/24074093.asp)
-
ABD Kongresinden Suriye İçin Onay Çıktı
Barack Obama yönetimi Suriyeli muhaliflere silah göndermesini onayladı.
23.07.2013 17:46 tarihinde yayınlandı
ABD Kongresinden Suriye İçin Onay Çıktı!
ABD'de Kongre'nin Temsilciler Meclisi ve Senato kanadı istihbarat komitelerinin, Obama yönetiminin Suriyeli muhaliflere silah göndermesini onayladığı bildirildi.
Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi Başkanı Mike Rogers, yaptığı yazılı açıklamada, Obama yönetiminin Suriye konusundaki planlarına ve bu planların başarısına yönelik güçlü kaygıları bulunmasına rağmen, komite olarak birçok tartışma ve incelemenin ardından uzlaşıya vardıklarını kaydetti.
GİZLİ OTURUM YAPILDI
Kongre'nin iki kanadında istihbarat komitelerinin, Obama yönetiminin Suriyeli muhaliflere silah yardımının geçen hafta gizli oturumda onayladıkları belirtildi.
Bu kapsamda, Suriyeli muhaliflere silahların yakında gönderilebileceği ifade ediliyor.
ABD Başkanı Barack Obama, geçen ay Suriyeli muhaliflere silah yardımı göndermeye karar vermişti. Karar sonrası Başkan Yardımcısı Joe Biden, Dışişleri Bakanı John Kerry ve CIA Başkanı John Brennan, Kongre üyelerinin kaygılarını gidermeye ve sorularını cevaplamaya çalışmıştı.
Kaynak : A.A / eyra
http://haberartiturk.com/Haber/abd-kongresinden-suriye-icin-onay-cikti-.html (http://haberartiturk.com/Haber/abd-kongresinden-suriye-icin-onay-cikti-.html)
-
Kürt Tankları Suriye İçin Barzani'den Talimat Bekliyor
Suriye'deki PYD ile El Nusra arasındaki çatışmalarda sivillerin öldürülmesine Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi tepki gösterdi.
07 Ağustos 2013 17:10
(http://img3.haberler.com/manset/6/4919717_93571108_y.jpg)
Doğan Haber Ajansı
Suriye'de PKK'nın kolu PYD'nin silahlı kanadı YPG ile El Kaide taraftarı El Nusra arasında şiddetli çatışmalar devam ederken, El Nusra mensuplarının bir çok yerleşim yerinde sivilleri öldürmesi üzerine Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi tepki gösterdi.
SINIRA 8 PEŞMERGE BİRLİĞİ YIĞDI
Suriye sınırına 8 peşmerge birliği yığan Kürt şönetimi, el Nusra'dan sivil Kürt katliamına son vermesini istedi. Peşmerge Bakanı Yardımcısı Enver Hacı Osman, müdühale için Kürt hükümetinin talimatını beklediklerini söyledi. Suriye'de sivillere yönelik El Kaide bağlantılı El Nusra örgütünün saldırıları ardından Bölgesel Kürt Yönetimi harekete geçti. Suriye sınırında bulunan Simelka Sınır Kapısı bölgesine 8 peşmerge birliği ve tank gönderen Kürt yönetimi, saldırıların sürmesi halinde sert cevap vereceğini açıkladı.
YARDIM İÇİN EMİR BEKLİYORUZ
Bölgesel Kürt Yönetimi Peşmerge Bakan Yardımcısı Encer Hacı Osman, Radyo Neva'ya yaptığı açıklamada, sınırda konuşlandırılan 8 peşmerge birliğine, henüz Suriye'deki Kürtlere yardıma gitmeleri yönünde bir emir verilmediğini söyledi. Suriye Kürtleri'ne yardıma hazır olduklarını belirten Encer Hacı Osman "Sınırdaki birlikler Kürdistan bölgesel yönetiminin emrine tabiidir. Dolayısıyla nasıl bir karar alınırsa ona uyacaklardır. Biz hazırız emir bekliyoruz" dedi.
http://www.haberler.com/kurt-tanklari-suriye-icin-barzani-den-talimat-4919717-haberi/ (http://www.haberler.com/kurt-tanklari-suriye-icin-barzani-den-talimat-4919717-haberi/)
-
Kerry savaş konuşması yaptı
Tolga TANIŞ / WASHINGTON
31 Ağustos 2013
(http://www.hurriyet.com.tr/_np/1206/21261206.jpg)
Kerry savaş konuşması yaptı
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Amerikan istihbarat raporlarının Suriye’de rejimin kimyasal silah kullandığından şüphesi olmadığını söyleyerek olası müdahale öncesi savaşın çerçevesini çizdi.
Buna göre saldırı sınırlı olacak, kara harekâtı olmayacak, iç savaşı bitirme hedefi taşımayacak ve ABD, Suriye’de müzakere edilmiş siyasi çözüm politikasında değişiklik yapmayacak.
ABD Başkanı Barack Obama’nın Suriye’ye askeri operasyon emrini vermesinden önce Esad Rejimi’nin 21 Ağustos’ta muhaliflere karşı kimyasal silah kullanıp çoğu çocuk 1000’in üzerinde kişinin ölümüne neden olmasına ilişkin kanıtları, dünyaya ABD Dışişleri Bakanı John Kerry sundu. Kerry, Washington’daki bakanlık binasında düzenlediği basın toplantısında, “Amerikan istihbarat kuruluşları, Esad Rejimi’nin 21 Ağustos’ta organize bir biçimde kimyasal silah kullandığı konusunda son derece emindir” dedi.
BUNLAR GERÇEKLER, KANITLAR
Kerry, konuşmasında ABD Yönetimi’nin bu konuda hiçbir tereddüt taşımadığını vurgularken, “Bunlar gerçeklerdir. Bunlar kanıttır” dedi. Böylece Amerikan halkına Irak Savaşı öncesi Saddam’ın elinde olduğu iddia edilen kitle imha silahlarına ilişkin yaşanan istihbarat skandalının tekrarlanmayacağının garantisini verdi.
Bu durumda Yönetim’in bir aksiyon alması gerektiğini belirten Kerry, bunun Suriye’de ölen savunmasız insanların yanı sıra daha önce bu konuyu kırmızı çizgi olarak açıklayan ABD’nin kredibilitesiyle de ilgili olduğunu belirtti. Ve bir cevap verilmediği takdirde Kuzey Kore’nin Hizbullah’ın da bundan mesajlar çıkaracağını belirtti.
TÜRKİYE’Yİ DE SAYDI
Kerry, Amerikan halkına yapılacak operasyonu açıklarken “ABD bu konuda yalnız değil. Müttefik ve dostlarımız yanımızda” dedi. Ardından Arap Ligi, İslam İşbirliği Teşkilâtı, Türkiye, Fransa ve Avustralya’dan bu konuda yapılan destek açıklamalarını tırnak içinde okudu. Kerry, Türkiye’nin Esad Rejimi’nin kimyasal silah kullandığından kuşku duyulmadığı yönündeki açıklamasına değindi.
Kerry, henüz kararı verilemiş olası askeri güç kullanımının ise sınırlı bir operasyon olacağını, ucu açık bir askeri harekât olmayacağını vurguladı. Kerry, “Amerikan askerinin postalı yere değmeyecek” diyerek bir kara harekâtına girişilmeyeceğini bir kez daha tekrarladı. Ayrıca bu operasyonun Suriye’de devam eden iç savaşı bitirmeye dönük bir hedef taşımayacağını söyledi.
ABD açıkladı, Rusya tarih verdi
Kerry, halen Suriye’de çalışan Birleşmiş Milletler müfettişlerinin kendilerine bilmedikleri bir bilgi veremeyeceğini ifade ettikten sonra BM raporunun beklenmeyeceğinin bir kez daha altını çizdi. Ancak her ne karar alınırsa alınsın ABD’nin Suriye’de müzakere edilmiş siyasi bir çözüm politikasında değişiklik yapmayacağını da tekrarladı. Kerry, “Nihayetinde Suriye’de askeri bir çözümün olacağına inanmıyoruz” dedi.
SURİYE'DEN YANIT GECİKMEDİ
Suriye ise Kerry’nin açıklamalarını “temelsiz yalanlar” olarak niteledi. Suriye Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Kerry’nin suçlamaları Suriye’ye müdahaleyi meşrulaştırmaya yönelik umutsuz bir çaba” denildi.
SON GÜN ÇARŞAMBA
Öte yandan İngiliz hükümeti askeri müdahale konusunda geri adım atarken, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ABD’nin yanında yer alacaklarını açıkladı. Hollande, çarşamba günü Fransız meclisindeki Suriye oturumundan önce operasyonunun gerçekleşebileceği sinyalini verdi.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/24620249.asp (http://www.hurriyet.com.tr/planet/24620249.asp)
-
Serdar Akinan'ın konuyla alakalı tespitleri...
http://vagus.tv/2013/08/30/vagus-ozel-kerrynin-aciklamalari-sonrasi-suriyeyi-neler-bekliyor/ (http://vagus.tv/2013/08/30/vagus-ozel-kerrynin-aciklamalari-sonrasi-suriyeyi-neler-bekliyor/)
-
Teröristler itiraf etti
01.09.2013 01:21
Teröristler itiraf etti
Rusya’nın Sesi haber kanalında yer alan habere göre teröristler kimyasal saldırıyı yaptıklarını kabul etti. “Associated Press” bölgedeki bazı silahlı gruplara dayandırarak Doğu Kutay'da yapılan saldırının teröristlerin işi olduğunu yazdı.
Suriye’deki isyancıların bu ülkede kimyasal saldırıda bulunmanın sorumluluğunu üstlendikleri, kimyasal silahları da Suudi Arabistan’dan teslim aldıklarını itiraf ettikleri bildirildi.
Rusya’nın Sesi haber kanalının bildirdiğine göre, Suriye’deki isyancılar Amerikalı “Associated Press” ve “Mint Press News”un muhabiri “Dale Gavlak”a verdikleri röportajda birkaç gün önce Suriye’nin Doğu Kutay bölgesinde yapılan kimyasal saldırının onların tarafından yapıldığını söylediler.
Gavlak’ın haberine göre, Suriye’nin isyancı bölgesinde yaşıyanlardan birçoğu Gavlak’la konuşurlarken kimyasal silahları Suudi Arabistan istihbarat teşkilatı Başkanı Bender Bin Sultan kanalından teslim aldıklarını ve Doğu Kutay bölgesinde yapılan saldırıdan onların sorumlu olduğunu dile getirdiler.
Aynı habere göre, Suriye’deki isyancılar ayrıca, söz konusu saldırının “tesadüfen” olduğu ve kendilerinin kimyasal silahların kullanımını bilmedikleri yüzünden vuku bulduğunu belirttiler.
http://www.haberinyeri.net/teroristler-itiraf-etti-168245h.htm (http://www.haberinyeri.net/teroristler-itiraf-etti-168245h.htm)
-
(https://fbcdn-sphotos-h-a.akamaihd.net/hphotos-ak-ash4/q71/1003370_338521546284703_1816199696_n.jpg)
-
Skywolf biraz mantik ellerinde makinali tufekten ağır silah bulunmayan tanksavari bile olmayan adamlar kimyasal silahı nasil bulacaklar sana gore halkının uzerine bomba yagdiran savas jetlerinide isyancilar ucuruyor hükümete muhalefet edeceğim diye diktatöre sahip cikiyorsun .
-
Skywolf biraz mantik ellerinde makinali tufekten ağır silah bulunmayan tanksavari bile olmayan adamlar kimyasal silahı nasil bulacaklar sana gore halkının uzerine bomba yagdiran savas jetlerinide isyancilar ucuruyor hükümete muhalefet edeceğim diye diktatöre sahip cikiyorsun .
Kimseye sahip falan çıktığım yok. Sadece haber paylaşıyorum. Senin gibi akepe yalakası değilim. Kendi mantığınla senin gibi düşünmeyenleri ötekileştirmeye çalışma burada. Mantıktan bahsedenlerin şunu kavrayabilememeleri ne kadar acı; son yıllarda Esad üzerine yüklenen ABD-İsrail-akepe çetesi Esad'ın üzerine çullanmak için en ufak bir hatasını yakalamayı dört gözle beklerken, Esad'ın sivil halka karşı kimyasal silah kullanacağına inanmak, bırakın inanmayı inanmasalar bile öyle olduğuna herkesi inandırmaya çalışmak bence aptallık sıfatından öte insanlık dışı bir eylemdir. Biz bu oyunları daha önce Irak'ta da görmüştük.
Not: Sen o canilerin ellerinde sadece makineli tüfekler var sanıyorsan, buna gerçekten inanıyorsan otur ağla bir kenarda.
-
Sn. Skywolf sizin AKP´e "çete" kelimesini kullanmanizi hic ama hic Yakıştıramadım. Israil Türkiye ilen isbirlik icinde degil! hele Marmara, Misir olaylarin´dan ve Akdeniz´de Dogalgaz gerginliklerinden sonra hic. Israil kendini tehdit altinda hisetdi icin firsatdan yararlanmak istiyor. Israile kalsa basgici diktatör ve azinlik "lideri" ESED´in kalmasini istiyor.
Türkiye´deki gibi "Demokratik" yollarlara gelmis ve kendi basina harekat eden bir hükümet istemiyor.
Siz AKP´yi sevmiyor olabilirsiniz buna saygim sonsuz, fakat Türkmilletin secimle iktidara getirdi partiye saygi göstermeniz lazim. (parti zorla övmek manasinda degil, enazindan hakaret etmeden)
Öyle bir vahim durum varki, AKP´ye giciklik olsun diye bi takim insanlar adeta Iran ve ESED hayrani olmuslar, ya arkadas bunlar ters isler.
Saygilar,
Yatagan
-
Sn. Skywolf sizin AKP´e "çete" kelimesini kullanmanizi hic ama hic Yakıştıramadım. Israil Türkiye ilen isbirlik icinde degil! hele Marmara, Misir olaylarin´dan ve Akdeniz´de Dogalgaz gerginliklerinden sonra hic. Israil kendini tehdit altinda hisetdi icin firsatdan yararlanmak istiyor. Israile kalsa basgici diktatör ve azinlik "lideri" ESED´in kalmasini istiyor.
Türkiye´deki gibi "Demokratik" yollarlara gelmis ve kendi basina harekat eden bir hükümet istemiyor.
Siz AKP´yi sevmiyor olabilirsiniz buna saygim sonsuz, fakat Türkmilletin secimle iktidara getirdi partiye saygi göstermeniz lazim. (parti zorla övmek manasinda degil, enazindan hakaret etmeden)
Öyle bir vahim durum varki, AKP´ye giciklik olsun diye bi takim insanlar adeta Iran ve ESED hayrani olmuslar, ya arkadas bunlar ters isler.
Saygilar,
Yatagan
İster yakıştır ister yakıştırma arkadaş, gerçekler acıdır. Büyük ortadoğu projesinin eşbaşkanlarından biri olan RTE'nin son 10 senedir bölgedeki rolüne bakacak olursak, parçalanmış Irak, parçalanmış Suriye, daha fazla baskı altına alınmış İran, Kaddafi'siz Libya, kutuplaştırılmış, halkı birbirine düşürülmüş Mısır, Mısır'ın yolunda ilerleyen Türkiye, katledilmiş binlerce insan vs gibi durumlar en fazla İsrail'in çıkarlarına uygun. Biri meydanlarda, TVlerde avaz avaz bağırarak şov yaptıkça, birbirine giren insanların sayıları hergün artıyor, sessizce köşesinde bekleyenler ellerini ovuşturarak kendilerine verilen nimete seviniyorlar. Kimse kimseye gıcıklık olsun diye birilerine hayran olmuyor. Bütün Ortadoğu kan gölüne dönmüş, o kan gölünün içerisine bizi de götürüyorlar. Bence artık sizler birilerine gıcıklık olsun diye görmek istemediklerinizi görmeye başlasınız, profiliniz dahil görmenizi engelleyen gözlüklerinizi çıkarsanız, insanlık için daha iyi olur.
-
Vakti zamanında Turgut Özal'da bir koyup üç alacağız diyerek Irak operasyonuna balıklama atlamıştı, bize yansıması tam tersi oldu. Kuzey Irak diye bir bölge ortaya çıktı, çekiç güç palazlanan ve istihbarat örgütlerinin maşası bir terör örgütü bela oldu. Şimdi ise aynı oyun Suriye'de oynanıyor. Bir başbakan çıkıyor ortaya gerine gerine "bu kardeşiniz BOP eşbaşkanı" diye biliyor.
Aslında oynanan oyun çok açık, bizdeki ayağında terör örgütünün istediği bölge, siyesi olarak olmasa da fikren bölünmüş Irak'ı ve Suriye'de gerçekleşen olayları de ekleyince meşhur BOP haritasının ortaya çıkması tesadüf değil.
Daha 2 gün önce kutladık 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı, bu zaferi emperyalistlere karşı kazanmış bir ordunun torunları olarak geldiğimiz noktaya bakın. Başımızda emperyalistlerin hizmetinde olmakla övünen bir başbakan ve onun şakşakçı tayfası.
Binlerce yıllık tarihi olan, tarihteki en büyük imparatorluklarını kurmuş bir milletin torunları olarak yukarıdaki anketteki "müdahaleye taraf olup ileride söz sahibi olma" gibi bir düşünceye içime sindiremiiyorum.
-
Yukardaki ankete katılan sayın üyelerden ;Türkiye Suriye'ye müdahale etmeli diyenlerin hangi gerekçelerle bu seçeneği işaretlediklerini anlamamakla birlikte,hayret ediyorum.Bendeniz ise yukardaki ankette Türkiye Suriyeye müdahaleye engel olmalı,çünkü sonra sırada İran, en sonra da sırada Türkiye var seçeneğini işaretledim.Durumun aynen bu şekilde tezahür edeceğini düşünmekteyim.
Gerçi Sayın RTE Gezi olayları sırasında şöyle bir ifade kullanmışlardı.''Şimdi bunlar diyorlar ki, bu gezi olayları Türk Baharıdır.Ne Türk Baharı yav ! Türk Baharı 2002 yılında yapıldı zateeeeennnnn''Ben de aynı kanaatteyim aslında; doğruyu söylüyordu.Tunus'ta,Libya'da,Mısır'da yapılan müdahaleler emperyal küresel güçlerin tezgahlamış oldukları bir gizli senaryonun parçalarıydı.Aynı Küresel Güçler sayın RTE ninde dediği gibi (itiraf ettiği gibi) 2001 krizini takip eden süreçte, AKP siyasi partisini kurdurmak suretiyle Türk Baharını başlatmışlar ve ilk genel seçimlerde iktidar olmasını sağlamışlardır.Kansız ve ihtilalsiz yapılan bu Türk Baharı ,Avrasya coğrafyasını yeniden şekillendirilmesinin ilk adımıydı.Türkiyenin kilit ülke olması nedeni ile bu hareketin ekonomik kriz çıkartılması yöntemi ile fitili ateşlenmiş,AKP nin genel seçimleri kazanması ile neticelenmiştir.Sonraki uygulamalara baktığımızda ise iktidarın yaptığı bütün icraatların küresel güçlere hizmet eder mahiyette olduğunu görüyoruz.
Suriye'ye müdahale edilmesini savunan hazirunun gerekçelerininden biriside Şİİ HİLALİ olarak ifade edilen İran,Irak ve Suriye çizgisinin Türkiye'yi güneyden çevirdiği argümanıdır.Tamamen mantık dışı,saçma,absürt diyebileceğimiz bu argümanın hiç bir gerçeklikle alakası yoktur.Çünkü Türkiye Din temelli bir ülke DEĞİLDİR.Türkiye Cumhuriyeti Devleti Laik esaslara göre idare edilen bir ülkedir.Devlet yönetiminde Din kuralları referans alınmaz.Din,diyanet konusu, tamamen Allah ile kul arasında ki bir gönül ve vicdan ilişkisi olarak görülmekte ve devlet işlerinde din referans alınmamaktadır.Ayrıca aynı gerekçelerle Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Sünni İslamın dünyadaki temsilcisi de DEĞİLDİR.Bunun yanında her Türk Vatandaşı SÜNNİ İNANCA DA SAHİP DEĞİLDİR.Çok çeşitli inanç ve meshep gruplarını bünyesinde barındıran Türk Devletinin, sanki Sünni dünyanın koruyucusu ve kollayıcısıymış gibi bir yaklaşım ile Şİİ HİLALE karşı Suriye'ye müdahale edilmelidir diye ifade edilen argüman tamamen saçmadır.Böyle bir yaklaşım ülkeye ihanettir.Unutulmamalıdır ki Tüm Dünyada 180 milyon olduğu ifade edilen TÜRK kökenli milletlerin, 60 Milyonu Şİİ-CAFERİ-BEKTAŞİ-ALEVİ olarak ifade edilen kişlerdir.Sadece iranda 30 milyon AZERİ ve TÜRKMEN nüfus bulunmaktadır ki bunların tamamı Şİİ-CAFERİDİR.Keza Azerbaycan nüfusunun tamamına yakını Şİİ dir.Ayrıca Irak ve Suriye'de yaşayan Türk Nüfusunun büyük çoğunluğu da Şii-Alevidir.Türkiye'ye gelince ;Alevi nüfusunun 20 milyon olduğu ifade edilmektedir.Hal böyle iken Şİİ HİLALİNE karşı Suriye'ye müdehale edilmesi gerekir diyenlerin aklına şaşmamak elde değildir.
Bu argüman dışında ki diğer argümanlarda tamamen mesnetsizdir.Suriye ile Türkiyenin savaşmasının İsrail ve Küresel güçler dışında kimseye faydası dokunmayacaktır.Ayrıca dinen ,Müslümanın Müslüman kanı dökmeside HARAMDIR.
Bütün bu bilgiler ışığında Türkiye Suriye ile kapışmalı diyenleri AKLI SELİME DAVET EDİYORUM.
-
Suriye Amerikan F-22 savaş uçağını düşürdü iddiası
Ortadoğu kaynaklı siteler bir Amerikan Raptorunun düşürüldüğünü bildiriyor
Amerika'nın en pahalı ve tkili savaş uçaklarından F-22 raptor vuruldu mu?
Ortadoğu kaynaklı bazı siteler göre, bir Raptor Suriye sınırı yakınlarındaki Kuzey Ürdün'de Suriye füzeleri tarafından düşürüldü...
Ayni kaynaklar geçen Cumartesi meydana gelen olaylarda 4 adet de Cruise füzesinin Suriye topraklarına düştüğünü, düşürenin Suriye'deki Rus Pantsyr-1 olduğu da iddia ediyor.
ABD'nin Bileşik Arap Emirlikleri Al Dhafra üssünde F-22 filosu var.
Bu haberler kesin değil, sadece Arap kaynaklı olduğu için doğrulayamadık...
Haber devam edecek....
www.gazeteci.tv (http://www.gazeteci.tv)
http://gazeteci.tv/flas-flas-suriye-amerikan-f-22-savas-ucagini-dusurdu-176426h.htm (http://gazeteci.tv/flas-flas-suriye-amerikan-f-22-savas-ucagini-dusurdu-176426h.htm)
-
Suriye F-22'nin model uçağını bile düşüremez dezenformasyon kokuyor... F-22'nin ne işi varmış ayrıca orda.
-
Skywolf biraz mantik ellerinde makinali tufekten ağır silah bulunmayan tanksavari bile olmayan adamlar kimyasal silahı nasil bulacaklar sana gore halkının uzerine bomba yagdiran savas jetlerinide isyancilar ucuruyor hükümete muhalefet edeceğim diye diktatöre sahip cikiyorsun .
Kimseye sahip falan çıktığım yok. Sadece haber paylaşıyorum. Senin gibi akepe yalakası değilim. Kendi mantığınla senin gibi düşünmeyenleri ötekileştirmeye çalışma burada. Mantıktan bahsedenlerin şunu kavrayabilememeleri ne kadar acı; son yıllarda Esad üzerine yüklenen ABD-İsrail-akepe çetesi Esad'ın üzerine çullanmak için en ufak bir hatasını yakalamayı dört gözle beklerken, Esad'ın sivil halka karşı kimyasal silah kullanacağına inanmak, bırakın inanmayı inanmasalar bile öyle olduğuna herkesi inandırmaya çalışmak bence aptallık sıfatından öte insanlık dışı bir eylemdir. Biz bu oyunları daha önce Irak'ta da görmüştük.
Not: Sen o canilerin ellerinde sadece makineli tüfekler var sanıyorsan, buna gerçekten inanıyorsan otur ağla bir kenarda.
Sen Abd ve İsrail in Suriye yi vurmak için fırsat beklediğini düşünüyorsan oturup ağlaması gereken kişi sensin... neredeyse 3 sene oldu fırsat kollayan adamlar 3 sene bekler mi ve halen daha bekliyorlar müdahale etmiyorlar bu da sizin mantık zayıflığınız silah sistemleriyle savunma teknolojileriyle ilgili bilgilere sahip olabilirsiniz ama bu konularda uluslararası stratejilerle ilgili öngörüleriniz çok basit ve saçma bence bu konularda fazla konuşupta forumdaki SKYWOLF imajını zedelemeyin.
-
Skywolf biraz mantik ellerinde makinali tufekten ağır silah bulunmayan tanksavari bile olmayan adamlar kimyasal silahı nasil bulacaklar sana gore halkının uzerine bomba yagdiran savas jetlerinide isyancilar ucuruyor hükümete muhalefet edeceğim diye diktatöre sahip cikiyorsun .
Suriyede ki teröristlerin elinde tanksavar,uçaksavar,roket,füze v.s. ağır silahlar yoksa ;bu tanklar,zırhlı araçlar nasıl oluyorda havaya uçuruluyor,uçaklar helikopterler nasıl oluyorda düşürülüyor ! her gün youtube'a Suriyede teröristlerin havaya uçurduğu tankların,düşürdüğü uçakları gösteren videolar yüklenirken ''elinde tanksavarı bile olmayan adamlar kimyasal silahı nasıl bulacak '' demek hayretlere şayandır.Görmesek inanacağız yani ;D
-
Sen Abd ve İsrail in Suriye yi vurmak için fırsat beklediğini düşünüyorsan oturup ağlaması gereken kişi sensin... neredeyse 3 sene oldu fırsat kollayan adamlar 3 sene bekler mi ve halen daha bekliyorlar müdahale etmiyorlar bu da sizin mantık zayıflığınız silah sistemleriyle savunma teknolojileriyle ilgili bilgilere sahip olabilirsiniz ama bu konularda uluslararası stratejilerle ilgili öngörüleriniz çok basit ve saçma bence bu konularda fazla konuşupta forumdaki SKYWOLF imajını zedelemeyin.
Elbette fırsat kolluyorlar. Halen bunu fark edemiyorsan bu senin zeka sorunun. Rusların Akdenize çıkış kapısı, Suriye'de büyük bir Rus askeri üssü var. Rus savaş gemileri Akdenizde cirit atıyor. Herhangi bir müdahaleye karşı çok net bir şekilde karşı olduklarını açık açık belirtiyorlar. Rusya için Suriye, Irak konusunda aldığı dersler nedeniyle çok daha önemli. Rusya eskiye oranla daha güçlenmiş durumda ve etkisini gösteriyor. Küreselleşen dünyada artık batı hegemonyası, batının oldu bittilerle demokrasi getireceğiz masallarıyla insanları katletmesi, iletişim çağında artık eskisi kadar kolay değil. Birileri bu ülkede koyun yerine koyarak türlü entrikalarla gütmeye çalıştığı insanların hergeçen gün uyandığının farkında. Uluslararası stratejiler senin ve destek verdiğin sivri akıllılar gibi anlık değişen planlarla gerçekleşmiyor. Akıntıya göre hareket ederek yol alacağını sananların hayalleri kafaüstü çakılacakları şelalenin dibinde son bulur. Türk dış siyasetindeki stratejik anlayış da birilerinin yönlendirdiği akıntıda yol almaktan başka birşey değil. Bunların böyle olacağını, öngörülerimi fırsat buldukça dile getiriyorum. Birileri gibi "mal" gibi ortada hiç kalmadım nedense. Herşey açık bir şekilde ortada.
Syria - Fighter Jet Downed (As It Happened) (http://www.youtube.com/watch?v=Ja9divCVW94#ws)
Ellerinde makinalı tüfekten ağır silahı bulunmayan Suriyedeki sözde direnişçiler herhalde sapanla uçak düşürmek gibi olağanüstü yeteneklere sahipler.
Free Syria Army targets government aircraft near Aleppo (http://www.youtube.com/watch?v=MYmIRvQ4gtA#ws)
Bu elemanın elindeki boru herhalde bir alçak irtifa hava savunma füzesi değil. Bezelye atarak helikoptlerleri, uçakları vuruyorlar.
Syria - Helicopter & Fighter Jet Downed In 24 Hours (As It Happened) (http://www.youtube.com/watch?v=8ELJC0wKSy4#ws)
Herhalde buna da havai fişek çarpıyor.
Syrian Rebels destroyed over 20 Tanks with new Weapons (http://www.youtube.com/watch?v=92hc1f2_ZXk#ws)
Bunda tanksavarı olmayan sözde direnişçiler galiba maytap atıyorlar. Yada kendilerini çok zeki sanan birileri bizimle maytap geçtiğini sanıyor.
Syrian Tank takes 3 RPG Shots And still Survives 03/22/2013 (http://www.youtube.com/watch?v=KWjvFTIrMK0#ws)
Kedidir kediiiiii değil mi? Bunlar gibi yüzlerce örnek var. Bırakın bu işleri...
-
Bazı üyeler diyor ki;''birileri sırf AKAPE ye gıcıklık olsun diye ESED,İRAN sempatizanı olmuşlar,AKP yi sevmeye bilirsin bari saygı duy millet seçti diyor''
Sevmek ya da saymak zorunda değiliz.AKP kendisi dışındakileri seviyor, sayıyormu ki saygı bekliyor.Toplumun her kesimine her gün nefret tohumları saçan bir hükümete, millet seçti diye saygı duyacak değiliz.Ayrıca Millet seçti mi ,Millete seçtirildi mi ! oda ayrı bir konu.Ayrıca millet seçse kaç yazar,birileri yanlış yaptı diye insanlar haklarını savunmaktan vazgeçecek değiller herhalde !
Türkiyenin çıkarları İran ve Suriyenin kardeşliğinden geçer.Küreselciler sömürür sömürür işi bitince çeker gider ,fakat bu insanlarla biz kıyamete kadar aynı coğrafyada yaşayacağız.Hiç bir stratejik bilgiye sahip değilseniz bile en azından Komşuda ki yangının bir gün sizin hanenize de sirayet edeceğini akıl ediniz.NETEKİM Reyhanlıda destek verdikleri El Nüsra Cephesinin patlattığı bombalar neticesi resmi rakamlara göre 53 kişi(inanmıyoruz bu rakama doğal olarak) öldü.Sınır kapısında El Nüsracıların 8 polisimizi şehit ettiğini de unutmadık !
Rusya,İran ve Çin Suriye'yi ABD'ye yem yapmak istemiyor.Bütün dünyayı ateş topuna çevirmiş bir ABD Küresel gücünü korumak için stratejik bölgeleri kontrolüne almaya çalışmaktadır.Afganistan ve Irak a kendisi operasyon yaptı,geliştirmiş olduğu yeni strateji gereği hedef devletleri içerden çökertmek istiyor.Suriye örneğinde ise ihaleyi AKP ye verdi.Ben gidip biraz Güney Doğu Asyada Çinle kapışayım suriye işini de sen hallet ey RTE dedi.Emir büyük yerden olunca balıklama emredersiniz Bay Başkan diyerekten BOP projesinin Eşbaşkanlığını bir çırpıda alıverdiler.Ne var ki evdeki hesap çarşıya uymadı.RTE Emevi camisinde namaz kılamayınca daha da agresifleşti.ABD sen bu işi eline gözüne bulaştırdın diyerekten beyzbol sopasını RTE ye gösterince teröristlere destek daha da arttı.Lakin Rusya ve Çİn,Libyada yaptıkları hatayı bir daha tekrarlamak istemiyorlar.Bu nedenle Rusya savaş ve istihbarat gemilerini Akdenize göndermektedir.Direkt olarak müdahil olmayacaklarını beyan etmiş olsalar bile ,Suriye'ye istihbarat desteği verecekleri,bu şekilde ABD saldırılarını erkenden Suriye askeri makamlarına bildireceklerini biliyoruz.Ayrıca dünyaya bende burdayım imajı vermektedir.Rus deniz gücünün ABD deniz ve hava gücüne dayanamayacağı açıktır,sıcak çatışmayı da göze alamaz.Fakat hayati öneme sahip istibarat desteğini vererek ABD,İsrail ve diğer müttefiklerinin canını yakmalarını sağlayabilir.Ayrıca gelişmiş elektronik karşı tedbirlerini uygulamak suretiyle Tomahawk ve diğer seyir füzelerini hedefinden saptırabilir,saldırı uçaklarına elektronik önleme yapabilir.2003 Irak harekatında Tomahawk füzelerinin elektronik saptırmalar yöntemi ile Türkiye topraklarına düşürüldüğünü çok net hatırlıyoruz.
Suriyede durum bu iken ABD baktı ki ESAD rejimi başarılar elde ediyor Libyada yaptıkları gibi bir hava harekatı ile,Esad'ın savaş kapasitesini düşürmek,teröristlere de silah temin etmek sureti ile dengeleri değiştirmek istiyor.Bütün mesele budur.
-
:) vay beee........ Millete seçtirildi (yani zorladilar insanlari)....Millet seçse kac yazar (yani biz dedimizi yakarak yikarak yapariz), halk tarafından seçilenlere saygi göstermem (yani zaten yobazlar, gericiler secti...) El Nüsra söyle bölye (yani MIT bilmiyor ben zaten daha iyi biliyorum, Esedin avukatiyim)
.....anladik....
-
:) vay beee........ Millete seçtirildi (yani zorladilar insanlari)....Millet seçse kac yazar (yani biz dedimizi yakarak yikarak yapariz), halk tarafından seçilenlere saygi göstermem (yani zaten yobazlar, gericiler secti...) El Nüsra söyle bölye (yani MIT bilmiyor ben zaten daha iyi biliyorum, Esedin avukatiyim)
.....anladik....
Milleti zorlamadılar,millet güdüldü.2001 ekonomik krizi ile birlikte DSP ,MHP, ANAP hükümeti iyice yıpranmıştı.Devlet Bahçeli hükümeti bozmasaydı,gerekli tedbirler,ve ekonomik kararlar alınmıştı zaten.AKP hükümeti Ecevit hükümetinin almış olduğu finansal tedbirlerin kaymağını çok yedi.Ayrıca 2001 krizi Ecevit hükümetinin Irak harekatını engellemesinden kaynaklanmıştır.Bunun sonucu olarak çIKARTILAN finansal kriz neticesi hükemet çok yıprandı.Tam bu dönemde AKP kuruldu.Toplumun önünde CHP ve AKP dışında seçenek bırakılmadı.Aslında merkez sağda DYP-ANAP birleşmesi konuşuluyordu.Erkan Mumcu ve Mehmet Ağar'ın kayıkçı kavgası sonucu halka sadece AKP seçeneği bırakılmış oldu.Namık Kemak ZEYBEK (Kültür eski Bakanı) bir konuşmasında dedi ki,bir takım amerikalılar benimle konuşmak için randevu talep ettiler,kabul ettik.Hal hatır faslından sonra yani bir parti kurulsa parti içinde yer almak istermisin diye soruldu.Ben ise niyetlerini anladım böyle bir şeyin söz konusu bile olamayacağını bildirdim dedi.Akabinde kurulan AKP ye milliyetçi kanatı temsilen davet edildiğimi anladım ve redettim diyor.Bunları da bilelim.
Türkiyede ki seçmen profili %70 sağ-%30 sol şeklindedir.Sağ seçmen kitlesi CHP yi Alevi partisi gördüğü için CHP ye oy vermemektedir.Tek seçenek olarak kalan AKP yi bu anlamda seçmen kitlesi yeni bir umut olarak algıladı gitti oyunu verdi.Nitekim ilk dönem Mecliste AKP ve CHP dışında parti yoktu.Deniz Baykal da AKP ye muhalefet etmekten kaçındı.Almış olduğu mahkumiyet sonrası Mahalleye bile muhtar olamaz denilen Tayyip Erdoğan ile Deniz baykal arasında ki sıcak diyaloğlar ve kulaklara gelen pazarlıklar sonucu RTE nin Başbakan olmasının önü açıldı.Yapılan değerlendirmelerde Deniz Baykalın Cumhurbaşkanı olması koşulu ile RTE nin başbakan olmasının önü açılmıştır deniliyor.Ne zaman ki Abdullah Gül cumhurbaşkanı oldu,Deniz Baykal kandırıldığını anladı.Şimdi bu konular sorulduğunda kendince şöyleydi böyleydi diyor.Tabiki biz bunlara inanmayız.
Sonra ki dönemde ise herkes gibi bendenizde hükümete bir şans verilmesi gerektiğini düşünüyordum.Ne zaman ki Süleymaniyede Özel Kuvvetler Komutanlığına mensup 11 subay ve astsubayımızın kafasına çuval geçirildi,işte o zaman bu adamların niyetini anlamış olduk.Akabinde gerçekleşen Aktütün karakolu baskını ,dağlıca baskını ve bir çok terörist saldırılarına karşı almadığı tedbirler ile iplikleri iyice pazara çıkmış oldu.Bütün bunlar yetmezmiş gibi gitti Avusturalya Yeni Zellanda gezisi sırasında SAYIN ÖCALAN ALDIĞI KELLELERİN CEZASINI ÇEKİYOR diyebilmiştir.Bütün bunları içine sindiremeyen geniş halk kitleleri Cumhuriyet Mitingleri ile hükümeti uyarmak istediler.Genel Kurmayda bugün bile tartışılan internet andıcını yayınladı.Yaşar Büyükanıt ile Dolmabahçede yapılan görüşme sonrası Büyükanıt paşanın da sesi soluğu kesildi.Akabinde başlatılan cadı avı ile ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜ adı altında tutuklamalar yaşandı.Medya organlarınında sindirilmesi sonucu MİLLET diye tabir edilen geniş halk kitlelerine sabah akşam beyin yıkama faaliyetleri uygulanmıştır.Daha neler neler....
Şimdi bütün bu gerçekler ortada duruken millet seçti demek biraz ayıp oluyor.MİLLET GÜDÜLDÜ !Ayrıca demokrasi demokrasi denilen şey çoğunluğun seçtiği olur demek değildir.Çoğunluk ne şeçtiğinin farkında bile değil.Bütün bunlar yıllar sonra anlaşılacak.
Suriye meselesine gelince siz niye RTE nin avukatlığını yapıyorsunuz ! biz kör cahilmiyiz zekamız yokmu da onun bunun dediğine,inanalım.Biz de sizi anladık .
-
:) vay beee........ Millete seçtirildi (yani zorladilar insanlari)....Millet seçse kac yazar (yani biz dedimizi yakarak yikarak yapariz), halk tarafından seçilenlere saygi göstermem (yani zaten yobazlar, gericiler secti...) El Nüsra söyle bölye (yani MIT bilmiyor ben zaten daha iyi biliyorum, Esedin avukatiyim)
.....anladik....
Milleti zorlamadılar,millet güdüldü.2001 ekonomik krizi ile birlikte DSP ,MHP, ANAP hükümeti iyice yıpranmıştı.Devlet Bahçeli hükümeti bozmasaydı,gerekli tedbirler,ve ekonomik kararlar alınmıştı zaten.AKP hükümeti Ecevit hükümetinin almış olduğu finansal tedbirlerin kaymağını çok yedi.Ayrıca 2001 krizi Ecevit hükümetinin Irak harekatını engellemesinden kaynaklanmıştır.Bunun sonucu olarak çIKARTILAN finansal kriz neticesi hükemet çok yıprandı.Tam bu dönemde AKP kuruldu.Toplumun önünde CHP ve AKP dışında seçenek bırakılmadı.Aslında merkez sağda DYP-ANAP birleşmesi konuşuluyordu.Erkan Mumcu ve Mehmet Ağar'ın kayıkçı kavgası sonucu halka sadece AKP seçeneği bırakılmış oldu.Namık Kemak ZEYBEK (Kültür eski Bakanı) bir konuşmasında dedi ki,bir takım amerikalılar benimle konuşmak için randevu talep ettiler,kabul ettik.Hal hatır faslından sonra yani bir parti kurulsa parti içinde yer almak istermisin diye soruldu.Ben ise niyetlerini anladım böyle bir şeyin söz konusu bile olamayacağını bildirdim dedi.Akabinde kurulan AKP ye milliyetçi kanatı temsilen davet edildiğimi anladım ve redettim diyor.Bunları da bilelim.
Türkiyede ki seçmen profili %70 sağ-%30 sol şeklindedir.Sağ seçmen kitlesi CHP yi Alevi partisi gördüğü için CHP ye oy vermemektedir.Tek seçenek olarak kalan AKP yi bu anlamda seçmen kitlesi yeni bir umut olarak algıladı gitti oyunu verdi.Nitekim ilk dönem Mecliste AKP ve CHP dışında parti yoktu.Deniz Baykal da AKP ye muhalefet etmekten kaçındı.Almış olduğu mahkumiyet sonrası Mahalleye bile muhtar olamaz denilen Tayyip Erdoğan ile Deniz baykal arasında ki sıcak diyaloğlar ve kulaklara gelen pazarlıklar sonucu RTE nin Başbakan olmasının önü açıldı.Yapılan değerlendirmelerde Deniz Baykalın Cumhurbaşkanı olması koşulu ile RTE nin başbakan olmasının önü açılmıştır deniliyor.Ne zaman ki Abdullah Gül cumhurbaşkanı oldu,Deniz Baykal kandırıldığını anladı.Şimdi bu konular sorulduğunda kendince şöyleydi böyleydi diyor.Tabiki biz bunlara inanmayız.
Sonra ki dönemde ise herkes gibi bendenizde hükümete bir şans verilmesi gerektiğini düşünüyordum.Ne zaman ki Süleymaniyede Özel Kuvvetler Komutanlığına mensup 11 subay ve astsubayımızın kafasına çuval geçirildi,işte o zaman bu adamların niyetini anlamış olduk.Akabinde gerçekleşen Aktütün karakolu baskını ,dağlıca baskını ve bir çok terörist saldırılarına karşı almadığı tedbirler ile iplikleri iyice pazara çıkmış oldu.Bütün bunlar yetmezmiş gibi gitti Avusturalya Yeni Zellanda gezisi sırasında SAYIN ÖCALAN ALDIĞI KELLELERİN CEZASINI ÇEKİYOR diyebilmiştir.Bütün bunları içine sindiremeyen geniş halk kitleleri Cumhuriyet Mitingleri ile hükümeti uyarmak istediler.Genel Kurmayda bugün bile tartışılan internet andıcını yayınladı.Yaşar Büyükanıt ile Dolmabahçede yapılan görüşme sonrası Büyükanıt paşanın da sesi soluğu kesildi.Akabinde başlatılan cadı avı ile ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜ adı altında tutuklamalar yaşandı.Medya organlarınında sindirilmesi sonucu MİLLET diye tabir edilen geniş halk kitlelerine sabah akşam beyin yıkama faaliyetleri uygulanmıştır.Daha neler neler....
Şimdi bütün bu gerçekler ortada duruken millet seçti demek biraz ayıp oluyor.MİLLET GÜDÜLDÜ !Ayrıca demokrasi demokrasi denilen şey çoğunluğun seçtiği olur demek değildir.Çoğunluk ne şeçtiğinin farkında bile değil.Bütün bunlar yıllar sonra anlaşılacak.
Suriye meselesine gelince siz niye RTE nin avukatlığını yapıyorsunuz ! biz kör cahilmiyiz zekamız yokmu da onun bunun dediğine,inanalım.Biz de sizi anladık .
yani diyon ki aziz nesin haklı milletin % 51 i aptal yani akp ye oy verenler aptal
sen ve senin gibiler biliri neyin ne olduğunu
yani akp ye oy verenler ne bilsinki ....yapma ayıptır....
28 şubatta demokrasiye balans ayarı çektik diyen üniversite kapılarında naşörtüsü odaları yapan cumhuriyet mitinglerinde ordu göreve diye bağıran ve onları povake denler kimdi 28 şubattan önceki irab olacaz laiklik elden gidiyor şeriat gelecek diye çarşaf çarşaf gazeteler neydi...27 mayıs da adnan menderesi katleden katiller kimdi 2 darbe ve 2 muhtırayı ( 1960 ,1971,1980,2007) kim verdi...
sen bu millete
"senin kafan basmaz sen malsın sen neyin ne olduğunu anlamazssın ilericilik aydılıkçılık ben bilirim" dersen adamın cematine camisine başörtüsüne sakalına karışırsan o yukarıda değin %70 sağ oyun %50 sini alan bir bakarsın %70 inide almış eğer bu gün hala %70 oy alamıyorsa
bende dahil kürt açılımını desteklemeyen, şehitlere kelle demesini unutmayan, 2 mehmet şehit oldu diye meclis toplanmaz demelerini unutmayan, tokatta pkk nın eylemini bile derin devlet yapmıştır iftiralarını ubutmayan ve nihayet iyi kötü bu devlete 40 yıl hizmet vermiş suçlu dahi olsa bir eski genel kurmay başkanı ile apo denen şerefsizi aynı kefeye koynmasını hazmademeyenler sayesindedir.
ama sizin bu zihniyetiniz devam ederse
bazı aklı eksiklerin gezi adı altındaki sokakta vandallıklar devam ederse
reyhanlıdaki gibi tamamı sünni 52 kiş,iyi bombayla katledip orda alevi sünni kavgası çıkarma çabalrı devam ederse
akp %70 oyunu alır azdan az çoktan çok gider herhes bir sevdiğinin yasını tutar
benim ( akp liler için diyorum) seçtiğimi tanımzassan ben de senin seçtiğini tanımam tanımam dersen de o / 70 i ağa paşa alır
2007 muhtırası akp yi değil tabanını hedef almış %35-40 bandındaki akp %51 oy almıştır. son yerel seçimlerde bu örenek olacak belki akp bununda üstüne çıkacak siz bu kafa ile devam edin
suriye konusunda tayyibin avukatı değiliz ama öso teröristte esed adam emi 1982 de 35.000 adama hama ve humusta topa tutup öldüren babası adam değilmi ülkenin %15-20 si olan arap alevsisi bir rejimin 35-40 senedşir katlettiği binlerce onbinlerce adam insan değil dimi
şimdi kim daha terörist sen onu de hele esed mi öso mu gel şunu masum kanına giren herke teröristtir de de bi ara yol bulalım..yoksa herkes kendi ordusunu destekler öbürüne terörist der bir elli yıl birbirini oyar o olur
Demokrasinin KIYMETİNİ BİLİN
-
Bence konuyu siyasi tartışmaya çevirmeyelim. İnsanların birbirini öldürecek kadar siyasi fanatizm ile gerçekleri göremeyecekleri kadar kör oldukları bir ülkede siyasi tartışma, tartışma olmaktan çıkıyor.
-
Rus savaş gemisi boğazdan geçti
(http://imggaleri.hurriyet.com.tr/LiveImages/Foto%20Haber/270/Rus%20sava%C5%9F%20gemisi%20bo%C4%9Fazdan%20ge%C3%A7ti/D1309143.jpg)
RUS donanmasına bağlı Kashin sınıfı 810 borda numaralı güdümlü füze destroyeri Smetlivy bu sabah İstanbul Boğazı'nı geçti. Boğaz geçişi sırasında sahil güvenlik botunun eşlik ettiği 144 metrelik Smetlivy gelişmiş füze sistemlerine sahip.
Daha önce İstanbul Boğazı’ndan 5 Eyül tarihinde Priazove CCB 201 istihbarat gemisi ile destroyerler Minsk ve Novocherkassk geçmiş ve Akdeniz’e inmişti.
(http://imggaleri.hurriyet.com.tr/LiveImages/Foto%20Haber/270/Rus%20sava%c5%9f%20gemisi%20bo%c4%9fazdan%20ge%c3%a7ti/D1309141.jpg)
Mustafa ÖZDABAK/İSTANBUL, (DHA)
http://fotogaleri.hurriyet.com.tr/galeridetay/73270/2/1/rus-savas-gemisi-bogazdan-gecti (http://fotogaleri.hurriyet.com.tr/galeridetay/73270/2/1/rus-savas-gemisi-bogazdan-gecti)
-
Bence konuyu siyasi tartışmaya çevirmeyelim. İnsanların birbirini öldürecek kadar siyasi fanatizm ile gerçekleri göremeyecekleri kadar kör oldukları bir ülkede siyasi tartışma, tartışma olmaktan çıkıyor.
doğru söze + 1
-
Millet,millet deniliyor ya;isterseniz şu millet kavramını bir açalım ,bakalım içinden ne çıkacak !
Türk Dil Kurumu sözlüğünde millet;çoğunlukla aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, tarih, ülkü, duygu, gelenek ve görenek birliği olan insanların oluşturduğu topluluk olarak tarif edilmektedir.
Peki bir milletin millet olabilmesi için olması gereken şartlar nelerdir ?
1.Toplulukta ortak bir dilin konuşulması,
2.Topluluğun tarihsel geçmişe sahip olması,
3.Şimdi bir arada yaşayan bu topluluğun, gelecek için de bir arada yaşama inancında olması,
4.Topluluktaki bireylerin birlik ve beraberlik içinde, ortak duyguları paylaşması,
5.Toplulukta kültürel ortaklık bulunması gereklidir.
milletler toplumsal tarihin doğal ürünü olan birimlerdir. Bu birimlerin temelini kanbağı, dil, din, ortak tarih gibi bir takım kültürel elementler oluşturur. Bu kimlikler birey veya topluluğa doğuştan verilmiştir; bu nedenle birey veya topluluk tarafından reddedilmeleri çok zordur. Bu ortak özellikler kitlelerde doğal olarak bir birliktelik hissi veya milliyetçilik oluşmasını sağlayarak milletin harekete geçmesine ve kendi devletini kurmasına neden olur.
Peki Atatürkün Millet kavramından anladığı nedir ?
Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir. (Gazi Mustafa Kemal)
Siyasî varlıkta birlik.
Dil birliği.
Yurt birliği.
Irk ve menşe birliği.
Tarihî yakınlık.
Ahlâkî yakınlık.
Atatürk'e göre, her millete uyabilecek bir tarifi şunlardır:
Zengin bir hâtıra mirasına sahip bulunan;
Beraber yaşamak hususunda müşterek arzu ve muvafakatte samimî olan;
Ve sahip olunan mirasın muhafazasına beraber devam hususunda iradeleri müşterek olan insanların birleşmesinden vücuda gelen cemiyete millet namı verilir diyor.
Bütün bu bilgiler ışığında konuya girercek olursak Millet Millet denilen topluluk ne millettidir ?Millet kavramı yarım yamalak bir kavramdır.Önemli olan milletin ne milleti olduğudur.Bir günden bir güne ,10 yıllık iktidarları döneminde,göğüslerini gere gere,büyük bir şeref duyarak,ağızlarında pelesenk ettikleri milletin adını koyabilmişler midir ? TÜRK MİLLETİ diyebilmişlermidir.Diyemediler !hatta ne dediler BİZ HER TÜRLÜ MİLLİYETÇİLİĞİ AYAKLARIMIZ ALTINA ALDIK dediler mi? DEDİLER.Peki bir milleti millet yapan yukarda bahsettiğimiz ,ortak dil,duygu,ülkü,gelecekte de birlikte yaşamak arzusu,duygu ve düşüncesini perçinleyecek,pekiştirecek milli ruhu şahandıracak bir siyaset izlendi mi?İZLENMEDİ.Daha 30 ağustos zafer bayramında bir AKP li kalktı ne dedi,''30 ağustos günleri törenden törene koşmaktan yoruluyoruz,tören kutlamaları bu devirde çok saçma''.Yoruluyorsan o makamı işgal etmeyeceksin arkadaş.Git evinde çayını kahveni iç, otur televizyon seyret o zaman.Peki bütün MİLLİ BAYRAMLARIN içi boşaltıldı mı?boşaltıldı.Zafer bayramında yangından mal kaçırır gibi askeri geçit törenleri yapılıyor.4 tank,3 tane top, üç beş tane zırhlı personel taşıyıcı 2 manga askerle geçit töreni yapılmaktadır.Dünya tarihini değiştiren,mazlum milletlere örnek olan,bizlerde Türklerin başardığını başarabiliriz dedirtten, büyük bir kurtuluş savaşını bu kadar güdükleştirirsen,19 Mayısları,23 Nisanları,30 Ağustosları çocuk oyuncağına çevirirsen bizlerde birer TÜRK EVLADI olarak senin samimiyetine inanırmıyız.Kesinlikle HAYIR.
Durum bu iken Millet seçti millet seçti demek ne oluyor.Hangi millet seçti ? Her ağzını açtığında Lazı,çerkezi,Kürdü,Türkü...diye cümleye başlarsan,etnik kimlik bilincini kaşırsan,bütün bu toplulukları bir araya getiren TÜRK MİLLETİ kavramını ağzına bile almazsan,bunun adına bölücülük denir.Bunları farkedemeyen,algılayamayan,idrak edemeyen topluluğada MİLLET denilemez.
Bu konuda başka bir sözüm yoktur.Herkes kendi doğrularını yaşar.Benim doğrularım beni bağlar,Senin yanlışlarında seni bağlar.
-
Herkes kendi doğrusunu yaşar onan inanır kimse bile bile yanlışı savunmaz eğer bir hastalık yoksa
Gerçek doğru zamanla kendini belli eder...işte ozaman kimnin doğrusu yanlış kimin yanlışı doğru belli olur ..zaman en iyi turnusoldur...
-
Herkes kendi doğrusunu yaşar onan inanır kimse bile bile yanlışı savunmaz eğer bir hastalık yoksa
Gerçek doğru zamanla kendini belli eder...işte ozaman kimnin doğrusu yanlış kimin yanlışı doğru belli olur ..zaman en iyi turnusoldur...
Kürt Devleti kurulduktan,Millet denilen topluluk ayrıştıktan,Allah vermesin belki Suriye gibi bir iç savaşa sürüklendikten,kısacası iş işten geçtikten sonra ,doğru yanlış anlaşılacaksa GEÇMİŞLER OLSUN diyorum. Bu nedenle ne diyoruz,demokrasi demokrasi denilen şey her dört beş senede ,vatandaşın gidip sandıkta oy kullanması demek DEĞİLDİR diyoruz.Vatandaş kullandığı oya sahip çıkacak,HEY ARKADAŞ ! ben sana şu işleri yanlış yapasın diye oy vermedim diyebilecek.Bunu diyemiyorsa,bir dahaki seçimleri beklemesi gerektiğini düşünüyorsa,hem demokrasi kavramını anlamamış demektir,hemde hayatından bir 5 sene çalınmış demektir.Millet dediğimiz şey doğruyu yanlışı zamanında İDRAK EDEMİYORSA bu topluluğa GÜDÜLEN insanlar topluluğu diyoruz.Her şeyi zamana bırakacaksak,insan ömrü dediğin topu topu kaç senedir ki zaten ! 500 yıl sonra anlaşılacak bir gerçeğin ,bugünü yaşayan insanlara hiç bir faydası YOKTUR.İş işten geçtikten,mal batıya kaydıktan,atı alan üsküdarı geçtikten sonra elinize yakın kınayı !
-
GÜDÜLMEK , İDRAKSIZLIK.. KINA...artık ne denirki....
SORU : sadece kendi düşüncesinin doğru olduğuna inanan ve diğer insanların düşüncesine saygı göstermeyen hatta diğer insanları da kendi gibi düşünmeye zorlayan insana NE denir...
-
GÜDÜLMEK , İDRAKSIZLIK.. KINA...artık ne denirki....
SORU : sadece kendi düşüncesinin doğru olduğuna inanan ve diğer insanların düşüncesine saygı göstermeyen hatta diğer insanları da kendi gibi düşünmeye zorlayan insana NE denir...
Derhal cevap vermiş olalım :)
Sizin bu sorduğunuz soruyu bana değil de,namı diğer sayın eşbaşkana sorsaydınız daha yerin de olurdu.Bu dediklerinizin aynen kendileri yapmaktadır.Bizler de naçizane olarak uygulamada ki,üslupta ki bu yanlışları dile getirmeye çalışıyoruz.Bütün dünyanın ortak kanaati şudur ki ;Türkiye Cumhuriyeti Devleti demokrasi ile değil,OTOKRASİ ile yönetilmektedir.Daha geçen gün, New York Tımes gazetesinin Türkiye niye olimpiyatları alamadı başlıklı analizinde,Türkiye deki siyasi istikrarsızlık ve otokratik yönetim anlaşıyışının olimpiyatları TOKYO nun almasına neden olduğu değerlendirmesi yapılmıştır.Kendi tarihine saygısı olmayan MİRAS YEDİ bir anlayışın, yapılmış olan her İYİ şeyi KENDİSİNE MAL ETMESİ,YAPILAN TÜM YANLIŞLARI İSE TÜRKİYE CUMHURİYETİNİ KURAN İRADEYE BAĞLAMASINA defalarca tanık olduk.Kendinden başkasının düşüncesine saygısı olmayan bir zihniyete de saygı duyulması beklenemez.Sayın eşbaşkan bu gezi olaylarının çıkmasına neden olan çıkışında ne demiş ti;''siz ne yaparsanız yapın,biz kararımızı verdik gezi parkı yıkılacak yerine AVM yapılacak''Şimdi vatandaşının hassasiyetlerine kulak tıkayan dayatmacı bir zihniyetle karşı karşıyayız.Tuttu sanki şehir planlamasıymış,jeoloji mühendisymiş gibi helikoptere atladı üçüncü köprü şurdan şurdan geçsin dedi.Tuttular sonrada köprünün ismini Yavuz Sultan Selim köprüsü koydular.Halkımızın bir kısmı bundan rahatsız oldu.Sen niye halkın hassasiyetlerine kulak tıkıyorsun ki.Onlarında başbakanı değil misin !toplumsal barış içinde herkesin kabul edebileceği bir isim niye koyamıyorsun.İnsanların hassasiyetlerini kaşıyorsun !Sonrada tepkiler büyüyünce bunun adı VANDALLIK OLUYOR.Dediğim dedik çaldığım düdük diye bir yönetim anlayışı olamaz.Biz kendimize PADİŞAH seçmedik.
-
Recep Tayyip ERDOĞAN'ın dediğim dedik çaldığım düdük tavırlarından
AK Parti teşkilatı dahi memnun değil, muhafazakar seçmen memnun değil, sol seçmen zaten günahı kadar sevmez.. ayrıca muhafazakar ve milliyetçi seçmen Başbakanın Pkk konusundaki basiretsiliğinden de menun değil...amma sen başbakanı geçip istemeyerek dahi olsa direkt olarak ona oy veren tabana idraksız ve güdülmüş dersen ( Şahsına alma genel muhalefetin tüm akp seçmenine bakışı bu) yaptığın tek şey safları sıklaştırmak ve %51 üzerine tuğlakoymak olur senin dedğin bir husus çok doğru türkiyedeki seçmenin %70 sağ muhafazakardır ...ancak söyle bir açmaz var
Ben kendim şahsen hiç ak partiye oy vermedim dünya görüşü olarak muhafazakar milliyetçi biriyim son genel seçimde kerhen ve istemeyerek zorunluluktan MHP ye oy verdim neden ...çünkü merkez sağda halkın temel sorunlarına inebilecek ama doğru ama yanlış bir çözüm sunabilen ve fikirlerinin peşinden gidebileceğim bir lider yok..ben daha bahçelinin önemli bir konuda yazılı açıklama dışında peş peşe düzgün iki cümle kurduğunu göremedim...
İnanıyorum ki sol seçmen de aynı açmazla CHP ye oy vermekte...sadece şunu düşün şu an Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu ile Rahmetli Bülent Ecevit ayarında bir lide ile BBP ve DSP olsa CHP MHP ve AKP nasıl oy alırdı....
Ve nihayet doğrudur biz kıral seçmedik Başbakanın kendini hala İBB başkanı zannetmesi ve herşeyi kontrol etmek istemesi huyunu da kabul etmiyoruz sadece sen ben değil...ama son zamanlarda sokağa inen vandallıkların hedefi yolda durakta atılan slogalnlar yapılan davranışlarla Başbakandan ziyade ona oy veren kitledir.
Zorunluluktan verilen oyları İdraksızlık ve güdülünmek olarak algılar ve AKP ye oy verenlere Akılsız muamelesi yaparsan daha uzun bir süre en azından Recep Tayyip ERDOĞAN'ın canı sıkılana kadar onu başbakan olarak görürüz...
-
Recep Tayyip ERDOĞAN'ın dediğim dedik çaldığım düdük tavırlarından
AK Parti teşkilatı dahi memnun değil, muhafazakar seçmen memnun değil, sol seçmen zaten günahı kadar sevmez.. ayrıca muhafazakar ve milliyetçi seçmen Başbakanın Pkk konusundaki basiretsiliğinden de menun değil...amma sen başbakanı geçip istemeyerek dahi olsa direkt olarak ona oy veren tabana idraksız ve güdülmüş dersen ( Şahsına alma genel muhalefetin tüm akp seçmenine bakışı bu) yaptığın tek şey safları sıklaştırmak ve %51 üzerine tuğlakoymak olur senin dedğin bir husus çok doğru türkiyedeki seçmenin %70 sağ muhafazakardır ...ancak söyle bir açmaz var
Ben kendim şahsen hiç ak partiye oy vermedim dünya görüşü olarak muhafazakar milliyetçi biriyim son genel seçimde kerhen ve istemeyerek zorunluluktan MHP ye oy verdim neden ...çünkü merkez sağda halkın temel sorunlarına inebilecek ama doğru ama yanlış bir çözüm sunabilen ve fikirlerinin peşinden gidebileceğim bir lider yok..ben daha bahçelinin önemli bir konuda yazılı açıklama dışında peş peşe düzgün iki cümle kurduğunu göremedim...
İnanıyorum ki sol seçmen de aynı açmazla CHP ye oy vermekte...sadece şunu düşün şu an Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu ile Rahmetli Bülent Ecevit ayarında bir lide ile BBP ve DSP olsa CHP MHP ve AKP nasıl oy alırdı....
Ve nihayet doğrudur biz kıral seçmedik Başbakanın kendini hala İBB başkanı zannetmesi ve herşeyi kontrol etmek istemesi huyunu da kabul etmiyoruz sadece sen ben değil...ama son zamanlarda sokağa inen vandallıkların hedefi yolda durakta atılan slogalnlar yapılan davranışlarla Başbakandan ziyade ona oy veren kitledir.
Zorunluluktan verilen oyları İdraksızlık ve güdülünmek olarak algılar ve AKP ye oy verenlere Akılsız muamelesi yaparsan daha uzun bir süre en azından Recep Tayyip ERDOĞAN'ın canı sıkılana kadar onu başbakan olarak görürüz...
Çok doğru bir noktaya temas ettiniz.İnsanımız GÜDÜLÜYOR derken kesinlikle HAKARET ETME KASTIMIZ YOKTUR.Güdülmek ne demektir ? bir topluluğu,kendi düşünceleri ve iradesi doğruldusunda bir noktaya doğru kanalize edebilmektir.Kendini çoban zannedenler halkıda sürü yerine koymak suretiyle aynen çoban usulleri ile gütmektedirler.Köy çocukları,köyde çobanlık yapmış olanlar iyi bilir.Bir sürü nasıl güdülür!birazda bu konuları konuşalım :)
Bir sürüyü güdebilmek için ilk önce güdülmeye uygun bir topluluğun var olması gerekiyor.Örneğin koyunlar,sığırlar ve kuzular daha iyi yönetilirken,güdülürken,keçileri gütmek zordur.Keçi dediğimiz canlı inantçı bir karaktere sahiptir.Ayrıca sürüyü yönetebilmek için çobanın iyi bir kavala ihtiyacı bulunmaktadır.Kaval denilen müzik aleti son derece derinden yanık bir sen aralığına sahip bir müzik aletidir.Canlıyı kendinden geçiren,uykusunu getiren bu müzik aleti sürüyü gütmekte bire birdir.Gerçek hayatta Çobanın Kavalı görevini medya,basın yayın kuruluşları üstlenirler.Hergün yanlış bilgiler pompalamak suretiyle halkı uyutmakta Çobana yardımcı olurlar.Köy yerinde bir çobanın kaval yerine Davul Zurna çaldığını gören var mıdır ? Çoban davul zurna çalmış olsa Zurnanın tok sesi ile bütün sürü irkilir ve kaçar.İşte toplumdaki ZURNA görevini de halk güdülmesin diyen, muhalif basın ve gerçek muhalefet grupları yapmaktadır.O nedenle protesto gösterilerinde KAVAL DEĞİLDE DAVUL ZURNA ÇALINMAKTADIR Kİ MİLLET UYANSIN.Ramazanlarda sahurda da öyledir.Kaval çalsan kimse uykusundan kalkıpta orucunu tutmaya başlayamaz vesselam.Ayrıca çobanın iyi bir kaç tane çoban köpeğine ihtiyacı vardır.Sürüden ayrılanı tekrar hizaya sokmak için gereklidir.Gerçek hayatta bu görevi kolluk kuvvetleri sağlamaktadır.Yasal ve MEŞRU olarak bu görevi yapanlar dışında bir de kendini çoban köpeği zannedenler bulunuyor.Bunlarada paramiliter güçler,gayri nizami unsurlar,sempatizanlar ...olarak sıralayabiliriz.En son gezi olaylarında bu sempatizanların ellerinde PALALAR İLE havlaya havlaya kudurmuş bir köpek gibi halkın üzeri saldırdıklarına şahit olduk.Çobanın görevi KUDURMUŞ KÖPEKLERİ SÜRÜDEN UZAK TUTMAKTIR.TEŞBİHTE HATA OLMAZ DERLER.BURADA BİR TAKIM BENZETMELER YAPMAK SURETİYLE KİMSEYE HAKARET ETME KASTIMIZ BULUNMAMAKTADIR.SADECE BİR TESPİT YAPILMAK İSTENİYOR.Ayrıca çobanın yükünü taşıyacak bir veya bir kaç tane EŞŞEĞE de ihtiyacımız var.Bütün bu bileşenler bir araya geldikten sonra çoban sürüsünü rahatlıkla güdebilir.NETEKİM sayın başbakanımız bu konuya da parmak basmışlar ve demişlerdir ki;bunların eline üç koyun versen iki tanesini kurda kuşa yem ederler :) kendini çoban gören bir zihniyetin halkını da sürü görmesi NORMALDİR.Ayrıca halk arasında bir deyim vardır su akar yolunu bulur derler şimdi sen suyun akış yatağını değiştirirsen bunada güdülmek diyebiliriz.
Uzun lafın kısası,işin özüne gelecek olursak bendeniz bu sürünün bir parçası olmayı reddediyorum.parçası olmak isteyen buyursun parçası olsun hiç itirazım yoktur !Özgür irademle konuları analiz eder,akıl ve vicdan süzgecimden geçirir ona göre kararımı veririm.Çobanın kavalının sesine de kulakları mı tıkarım.Başbakanımızın çok sevdiği sürekli her ortamda okuduğu büyük üstad Mehmet Akifin dediği gibi...
Zulmü alkışlayamam zalimi asla sevemem,
Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem
Üç buçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam
Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam
Biri ecdadıma saldırdı mı hatta boğarım
Boğamazsın ki! hiç olmazsa yanımdan kovarım
Yumuşak başlı isem kim dedi ki UYSAL KOYUNUM
Kesilir, fakat çekmeye gelmez boynum.
-
yani diyon ki aziz nesin haklı milletin % 51 i aptal....
Aslında konuyla hiç bir alakası yok lakin cümle içerisinde geçtiği için şu Aziz NESİN'in meşhur Türk Milletinin %60 aptal sözüne bir açıklık getirme ihtiyacı hissetim.işin aslı astarı nedir kendisi bu sözü niye söylemiştir bir bakalım.
Azizi Nesine sordular ,Türk Milletinin %60 ı aptaldır sözünü niye söylediniz ?
cevap:Aslında %92 si aptal diyecektim de, ayıp olmasın diye %60 ı aptal dedim diyor.
1961 Anayasası Türk Halkına geniş özgürlük ve haklar tanıyan bir anayasaydı.1982 anayasası ise 1961 Anayasasının vermiş olduğu hakların tamamına yakınını budamak suretiyle halkın elinden almıştır.Halkımız yapılan referanduma %91,37 EVET ,% 8,63 HAYIR oyu vermiş ve büyük bir oy farkı ile 1982 darbe Anayasası kabul edilmiştir.Aziz Nesin'de kendi haklarını koruyamayan %92 lik kısmın ancak aptal olabileceğini düşünmüş olacak ki,ayıp olmasın diye %60 demiştir.
Bugün kime sorsanız 1980 anayasına Hayır oyu verdim demektedir. Hatta Süleyman Demirel 1961 anayasası bu milletin sırtına bol geliyor bile diyebilmişti.
-
Sınırda savaş uçağı düştü iddiası
Hatay'ın Yayladağı İlçesi'nde Suriye sınırına 400 metre uzaklıkta, Suriye topraklarında savaş uçağı düştüğü ihbarı üzerine bölgeye ekipler sevk ediliyor.
Kaynak: http://gundem.milliyet.com.tr/sinirda-savas-ucagi-dustu-iddiasi/gundem/detay/1764299/default.htm (http://gundem.milliyet.com.tr/sinirda-savas-ucagi-dustu-iddiasi/gundem/detay/1764299/default.htm)
-
Sınırda helikopter düştü
Hatay’ın Yayladağı ilçesinde Suriye’ye ait olduğu belirtilen bir helikopter düştü. Olayın ardından bölgeye çok sayıda ekip gönderildi.
Arşiv
ntvmsnbc ve Ajanslar
Güncelleme: 15:08 TSİ 16 Eylül. 2013 Pazartesi
HATAY - Yayladağı ilçesinde öğle saatlerinde helikopter düştüğüne dair ihbar yapıldı.
İlçeye bağlı Topraktutan köyüne 400 metre mesafeye düştüğü belirtilen helikopterin Suriye ordusuna ait olduğu öne sürüldü.
Düşen Suriye helikopterinde bulunan iki pilotun olay anında helikopterden atladığı iddia edildi.
Haberin devamı ↓
reklam
Olayın ardından bölgeye çok sayıda ekip sevk edildi.
Konuyla ilgili açıklama yapan Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz, “Teyide muhtaç bilgi geldi, detaylar araştırılıyor" dedi.
Yayladağı ilçesinin karşısında bulunan Suriye’nin Lazkiye kentinde Özgür Suriye Ordusu ile Esad güçleri arasında şiddetli çatışmalar yaşanıyor.
Kaynak: http://www.ntvmsnbc.com/id/25466760 (http://www.ntvmsnbc.com/id/25466760)
-
Arkadaşlar başbakan yardımcısı Bülent Arınç helikopterin Türk savaş uçaklarınca sınır ihlali yaptığı için düşürüldüğünü açıkladı.
Kaynak:http://siyaset.milliyet.com.tr/arinc-suriye-helikopterini-turkiye/siyaset/detay/1764394/default.htm
-
Arınç: "Suriye helikopterini düşürdük"
ANKARA - Cengizhan ÇATAL/ANKARA
16 Eylül 2013
e-posta
Arınç: "Suriye helikopterini düşürdük"
Angajman kurallarını savaş uçağının düşürülmesi üzerine düşüren Türkiye, dün bir Suriye helikopterini, “Hava sahasını ihlal ettiği” gerekçesiyle vurdu. Dışişleri Bakanı Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin daveti üzerine Paris’te katıldığı ve Suriye’ye ilişkin yeni yol haritasının çizildiği toplantının yankıları sürerken helikopterin Türk savaş uçakları tarafından düşürüldüğünü Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç açıkladı.
Arınç, Bakanlar Kurulu sonrası yaptığı açıklamada şu bilgiyi verdi:
SÜRİYE HELİKOPTERİNİ TÜRK JETLERİ DÜŞÜRDÜ / FOTO GALERİ
'SURİYE HELİKOPTERİNİ DÜŞÜRDÜK'
“Suriye’ye ait bir Mi 17 helikopteri sınırımızı, hududumuzu Hatay Yayladağ Güveçci bölgesinde 14.20 de iki kilometre ihlal etmiş, hava savunma unsurları tarafından yapılan ikazlara rağmen ihlal devam etmiştir. 14.25’te Malatya’dan havalanan iki jetimiz helikopteri füze ile vururarak düşürmüştür. Helikopterin Suriye topraklarına düştüğü tespit edilmiştir. Şu ana kadar pilotlarla ilgili bir bilgiye ulaşılamamıştır. Suriye sınırında 24 saat hava keşif unsurlarımız görev yapmaktadır. Uçağımız düşürüldükten sonra da özellikle Urfa Viranşehir’de sürekli taciz ateşleri yapıldığı için angajman kuralları değişmiştir. Dolayısıyla bu açıklamanın ne anlama geldiğini herkes biliyordur.”
Arınç, açıklamasında BM’nin kimyasal silah raporu ve BDP’nin okulları boykot çağrısına ilişkin de şunları da söyledi:
'OLANLAR BİZİ İSYAN NOKTASINA GETİRDİ'
“BM raporu bizi yanıltmadı. Şaşırtıcı değil. Hükümet tarafından Şam’ın banliyösünden atıldığına dair kanıtlar elimizde mevcut. Rusya ile ABD arasında imzalanan protokol inceleniyor. Gelinen nokta tatminden uzaktır. Kimyasal silahların bulunup imhası doğru bir karardır, süreç zamana yayılmıştır. Uygulamasını hep birlikte göreceğiz. Suriyede 120 bin insan ölmüştür bunu Suriye de yalanlamıyor. 110 bin kişi konvansiyonel silahlarla öldürülmüştür. Bu demektirki Suriye rejimi öldürmeye devam edecektir. Balistlik ve konvansiyonel silahlar ellerindedir. Sadece kimyasal silah kullanılmasın demek anlaşılır değil. İnsanlığın anlayacağı bir şey değil. Bu Esad’ı ödüllendirmek anlamına gelir. Olanlar bizi isyan noktasına getirdi. Biz bize düşeni yapacağız.
YENİ ANGAJMANA GÖRE 'SIFIR TOLERANS'
Angajman kurallarıyla devletler ya da NATO gibi örgütler barış ve silahlı çatışma zamanı, silahlı kuvvetlerinin operasyonlarda ne şekilde davranacağını, hangi durumlara nasıl tepki vereceğini belirliyor.
Türkiye, Suriye’ye karşı olan hudut angajman kurallarını 22 Haziran 21012’de F-4 savaş uçağı doğu akdenizde düşürüldüğü zaman değiştirdi. Başbakan Tayyip Erdoğan, bu kuralların değiştiğini 26 Haziran 2012’de açıkladı. Yeni angajman kuralları gereği, Suriye tarafından sınıra yaklaşan her askeri unsur tehdit olarak değerlendirilip askeri hedef muamelesi görmeye başladı. Yeni angajman kuralları Türkiye’nin, Suriye askeri unsurları sınırı geçmese de düşmanca hareket içinde ve güvenlik tehdidi oluşturduğu şeklinde algılanıp sınıra yakın bölgede vurulmalarına olanak sağlar şeklinde yorumlandı.
Değişen angajman kuralları gereği 3 Ekim 2012 tarihinde Suriye tarafından Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesine düşen top mermisi nedeni ile 5 Türk vatandaşı hayatını kaybetmesi üzerine Türkiye anında misilleme olarak Suriye’de tespit edilen askeri bölgeleri top atışına tutmuştu.
HER İHLALE KARŞILIK VERİLECEK
Başbakan Tayyip Erdoğan, 26 Haziran 2012’deki grup toplantısında angajman kurallarının değiştiğini şöyle açıklamıştı:
“Bu saldırının (F-4 savaş uçağımızın düşürülmesi) Suriye tarafından kasıtlı olarak yapıldığına dair bilgilendirme çalışmalarımız devam etmektedir. Buradan tüm dünyaya açık açık şunu ifade ediyorum. Türkiye yerini zamanını ve yöntemini kendisi tayin ederek, bu haksızlığa karşı uluslar arası hukuka dayalı haklarını kullanacak ve gerekli adımları atacaktır. Bu son olay Esed yönetiminin Türkiye’nin güvenliğine de açık tehdit haline geldiğini ortaya koymuştur. Artık yeni bir aşamaya geçilmiştir. TSK’nın angajman kuralları artık yeni aşamaya göre değişmiştir. Suriye’den Türkiye sınırına yaklaşan her askeri unsur bir tehdit olarak değerlendirilecek ve askeri hedef olarak görülecektir. Buradan Suriye rejiminin bir hata yapmaması ve Türkiye yönetimini sınamaması yönünde uyarıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti ne yaptığını da ne yapacağını da gayet iyi bilmektedir. Türkiye olarak elbette savaş çığırtkanlarının tuzağına düşmeyiz. Ancak uluslar arası sularda uçağımıza yapılan saldırı karşısında susacak, tepkisiz kalacak bir ülke değiliz.”
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/24723939.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/24723939.asp)
-
(http://www.hurriyet.com.tr/_np/2549/21472549.jpg)
TSK tarafından açıklanan radar iz bilgileri
Israrla sınır ihlali yapan bir helikopter sınırdan iki kilometre içeride "füze" ile vurulduğunda nasıl Suriye topraklarına düşüyor ve 22 Haziran 2012’de düşürüldüğü öne sürülen F-4 uçağına karşılık angajman kuralları gereği düşürüldüğü belirtiliyor. Bu zamana kadar aklınız neredeydi? Arınç bu milleyi hepten koyun sanıyor. Hep aynı ucuz numaralar...
-
Genelkurmay'dan beklenen açıklama geldi
M-17 tipi bir Suriye helikopteri, iki adet F-16 uçağından birisi tarafından, saat 14.27'de Türk hava sahasında iken vurulmuş ve hududun takriben 1 km. Suriye tarafına düşmüştür.
Genelkurmay Başkanlığı tarafından düşürülen Suriye helikopteriyle ilgili açıklama yapıldı. Açıklamada, sınır ihlali yapan helikopterin Türkiye hava sahasındayken F-16 uçağı tarafından vurulduğu belirtildi. Radar iz bilgilerinin de paylaşıldığı açıklamada şu ifadelere verildi:
"M-17 tipi bir Suriye helikopteri, Türkiye hududuna 26 NM mesafede iken, 16 Eylül 2013 saat 13.41'den itibaren Diyarbakır'daki Birleştirilmiş Kontrol İhbar Merkezi(BİKİM) tarafından tespit edilerek takibe alınmış, hududa 5 NM kalıncaya kadar Birleştirilmiş Kontrol İhbar Merkezi (Diyarbakır) tarafından Türk hava sahasına yaklaştığına ilişkin uyarı yapılmış, buna rağmen Suriye helikopteri Türk hava sahasına yaklaşmaya devam etmiş ve saat 14.25'te Hatay/Yayladağ'a bağlı Güveççi Hudut Karakolu bölgesinde, Türk hava sahasını, yaklaşık 14.200 feet irtifada seyrederken, 2 km. derinlikte ihlal etmiştir. Bu durum üzerine, bölgede hava devriye görevinde (Havada Hazır) bulunan iki adet F-16 uçağından birisi tarafından, saat 14.27'de Türk hava sahasında iken vurulmuş ve hududun takriben 1 km. Suriye tarafına düşmüştür."
Kaynak:http://gundem.milliyet.com.tr/genelkurmay-dan-beklenen-aciklama/gundem/detay/1764401/default.htm
-
Savaş çıkartılmak mı isteniyor ?
-
14200 feet irtifada füze ile vurulan helikopterin 3 km öteye düşme olasılığı mümkün.
-
Radar bilgileri her şeyi açıklamakta zaten ötesi yok.. Yine katılmaktayım verilen irtifa ve helikopterin seyir rotası vuruldukdan sonra sürüklenerek, süzülerek havada 3km öteye düşmesi pekala mantıklı tabiki.. Savaş çıkmaz böyle bir olaydan ayrıca ama o helinin göz göre göre TRS-22XX radarımızın dibine kadar sokulması enteresan.. Hava kuvvetlerimizide tebrik ediyorum tabi kesin emin değilim ama radar bilgilerine dayanırsam Amanoslar üzerinden gelmiş F-16'larımız ve füzelerini ateşlemiş.. Yani hava kuvvetleri Ambush CAP yapmış diyebiliriz..
-
Hangi tip bir füze ateşlendi acep ? AIM 120 Amraam mı ? AIM 9 sidewinder mı ?
-
Aım-9'dur.. 1nm mesafeden AIM-120 ateşlenmez evvela gerek yok yani harcamaya zaten ben olsam Aım-9'da kullanmazdım.. Makinalı topla vur gitsin..
-
Tam sınır çizgisi üzerinde, süpersonik hızla giden bir F 16 nın,makinalı topla helikopter düşürmesi sıkıntılı olabilir.Sınırı bir km ihlal etmiş bir helikopteri düşürdükten sonra sınır ihlali yapmadan F 16 nın tekrar Türk Hava Sahasında kalabilmesi biraz zor gibi geliyor bana.
-
Bu ufak çaplı olay bile gösteriyorki uzun menzilli hava savunma sistemizin ne denli önemli olduğunu...
Daha yoğun ve helikopter yerine füze veya jetler ile bu olayı yaşaydık...
KMS ve F16'lar ile nereye kadar
-
Bu ufak çaplı olay bile gösteriyorki uzun menzilli hava savunma sistemizin ne denli önemli olduğunu...
Daha yoğun ve helikopter yerine füze veya jetler ile bu olayı yaşaydık...
KMS ve F16'lar ile nereye kadar
+1
Bir nesildir halen sahip olamadığımız Yüksek İrtifa Hava Savunma Sisteminin bu kadar gecikmiş olmasının acaba başka stratejik nedenleri olabilir mi?
-
Bizim elimizde I-Hawk ve Rapierlerde yokmuydu benmi yanlış hatırlıyorum.Gerçi hawk sistemleri eski sistemler fakat Suriye gibi ülkelere karşı hala işe yarayabilirler bence.
-
Bizim elimizde I-Hawk ve Rapierlerde yokmuydu benmi yanlış hatırlıyorum.Gerçi hawk sistemleri eski sistemler fakat Suriye gibi ülkelere karşı hala işe yarayabilirler bence.
Var ama bunlar yüksek irtifa değiller. Orta irtifada etkliler. Balistik füzeler için gelişmiş yüksek irtifa sistemine ihtiyacımız var.
-
Bir nesildir halen sahip olamadığımız Yüksek İrtifa Hava Savunma Sisteminin bu kadar gecikmiş olmasının acaba başka stratejik nedenleri olabilir mi?
Ömrüm bitti bu ihale yüzünden...
Bence bu kadar bekledikten sonra büyük bir müjde bizi bekliyor... ;)
-
Bir nesildir halen sahip olamadığımız Yüksek İrtifa Hava Savunma Sisteminin bu kadar gecikmiş olmasının acaba başka stratejik nedenleri olabilir mi?
Ömrüm bitti bu ihale yüzünden...
Bence bu kadar bekledikten sonra büyük bir müjde bizi bekliyor... ;)
Böyle bir yönetim zihniyetine sahipken çok farklı acı süprizlerle karşılaşabiliriz!
-
Yönetime güvenim bir çoklarından daha azdır...
Fakat
Sizlerde biliyorsunuz ki bu tür konular siyaset üstüdür.
Yine siyasiler büyük kazanç sağlıyor sağlayacakta....
Konu dağılmak üzere ....,
Çin sistemlerini canını gönülden isteyen biriyim umudum o yönde...
-
Photoshop king!!
(http://www.gazete5.com/resimler/gazeteler/2013-09-17/posta.jpg)
-
Bu kadar yoğun balistik füze tehditinin olduğu bir bölgede, çok önemli bir ihtiyaç olan Yüksek İrtifa Hava Savunma Sistemi edinme çalışmalarının bu kadar uzun süre geciktirilmesinin, hatta bütün şartlar ortadayken ülkeyi üçüncü dünya savaşına sokmak için yırtınmanın hiç ama hiç mantıklı olmadığına inanmaktayım.
-
Sayın ; Tuco
Resim gözükmüyor..
-
Düzelttim fotoğrafı Sn.Partlementr,fotoğraf bizim basının herzamanki komikliklerinden biri..
-
Düzelttim fotoğrafı Sn.Partlementr,fotoğraf bizim basının herzamanki komikliklerinden biri..
Düzelmiyor ki. Haberi veren site fotoğrafların başka yerde yayınlanmasını engellemiş anlaşılan.
-
Tahminen bu resmi veya benzer bir resmi koymuşlardır :)
(http://image.haber7.com/haber/haber7/bigmanset/turkiye_suriye_helikopterini_vurdu13793499600_h1074667.jpg)
http://image.haber7.com/haber/haber7/bigmanset/turkiye_suriye_helikopterini_vurdu13793499600_h1074667.jpg (http://image.haber7.com/haber/haber7/bigmanset/turkiye_suriye_helikopterini_vurdu13793499600_h1074667.jpg)
-
Hay Allah bende görünüyo.Ben linkini atayım...
http://www.gazete5.com/resimler/gazeteler/2013-09-17/posta.jpg (http://www.gazete5.com/resimler/gazeteler/2013-09-17/posta.jpg)
-
Helikopter 14ooo feet -4 km yükseklikde uçuyor. Ya yüzeyi yalayarak sınırımızı ihlal etse radarlarımız yaklayabilir miydi.?
-
Helikopter 14ooo feet -4 km yükseklikde uçuyor. Ya yüzeyi yalayarak sınırımızı ihlal etse radarlarımız yaklayabilir miydi.?
Şu an o bölgede yüzeyi yalıyarak geçmeye çalışan bir helikopter için radara gerek duyulacağını sanmıyorum.
-
Hay Allah bende görünüyo.Ben linkini atayım...
[url]http://www.gazete5.com/resimler/gazeteler/2013-09-17/posta.jpg[/url] ([url]http://www.gazete5.com/resimler/gazeteler/2013-09-17/posta.jpg[/url])
Yok, açılmıyor. :D
-
Gazetenin resmine bakarsak, Türk Bayraklı F-18(!) -F-16 değil- düşürmüş helikopteri! Allahtan helikopter doğru, tam falso verememişler atışa! ;D
-
İsterse sürünerek gelsin arkadaşlar ne diyorum. Radar bilgilerini inceleyin Yayladağında TRS-22XX'in yanı sıra birde I-HAWX'lara ve KMS'lere yardımcı olan Kalkan radarı var.. Mi-17 nerdeyse tam önünde uçmuş TRS-22XX radarımızın.. Görünmemesi mümkünatı yok.. Diyarbakır bile görmüştür hatta..
-
İsterse sürünerek gelsin arkadaşlar ne diyorum. Radar bilgilerini inceleyin Yayladağında TRS-22XX'in yanı sıra birde I-HAWX'lara ve KMS'lere yardımcı olan Kalkan radarı var.. Mi-17 nerdeyse tam önünde uçmuş TRS-22XX radarımızın.. Görünmemesi mümkünatı yok.. Diyarbakır bile görmüştür hatta..
Şu bizim herşeyi gören radarlar nedense bir tek İsrail uçaklarını göremiyor!
-
Suriye helikopteri nasıl vuruldu? Paraşüt bilmecesi?
Sınır ihlali nedeniyle Türk F-16’larının düşürdüğü Suriye’ye ait Mi-17 helikopteriyle ilgili soruları Savunma Uzmanı Arda Mevlütoğlu analiz etti.
Suriye helikopteri nasıl vuruldu? Paraşüt bilmecesi?
Düşürülen Suriye helikopterinin arkasından birçok iddia ortaya atıldı. Helikopterin yüksek irtifada uçmasından başlayıp pilotların helikopterden paraşütle atlaması gibi bir çok sorunun cevabını Arda Mevlütoğlu yazdı…
Niye yüksek irtifadaydı?
Savaşın ilk dönemlerinde Mil Mi-24 taarruz ve Mil Mi-8 / Mi-17 genel maksat helikopterleri yoğun biçimde kullanıldı. Ancak gerek isyancıların ateş kabiliyetinin gelişmesi, omuzdan atılan füze sayısının artması ile Suriye Ordusu’na ait helikopterler ve uçaklar yüksek irtifalara çıkmaya başladı.
Helikopter keşif mi, yoksa taarruz amaçlı mı bölgedeydi?
Helikopterin uçuş rotası incelendiğinde bunun rutin bir devriye ya da keşif - gözetleme uçuşuna uygun bir profil olduğu görülüyor. Nitekim Suriye Genelkurmayı’nın açıklaması da bu doğrultuda. Burada ilginç olan şey, helikopterin bu tür bir görev için görece yüksek olan irtifası. 4.000 küsur metre, gelişmiş kamera vb ekipman yoksa, sağlıklı bir gözetleme görevi için çok iyi bir irtifa bandı değil. Helikopter, Suriyeli muhaliflerin uçaksavar tehdidinden sakınmak üzere bilinçli bir şekilde bu kadar yüksek uçuyor olabilir.
Malatya F-4 üssü değil mi?
Türk Hava Kuvvetleri’nin bölgedeki yapılanmasının merkezini, Diyarbakır’daki 2’nci Hava Kuvvet Komutanlığı ve yine buradaki 8’nci Ana Jet Üssü teşkil ediyor. Diğer ana üsler Adana İncirlik, Merzifon 5’nci Ana Jet Üssü ve Malatya Erhaç 7’nci Ana Jet Üssü (AJÜ). Bu üslerden 8 ve 5’nci AJÜ’ler ikişer filo ile Lockheed Martin F-16C/D Fighting Falcon, 7’nci AJÜ ise 171’nci Filo’da F-4E 2020 Terminatör uçaklarına sahip. Bölgedeki durum göz önüne alındığında, Adı geçen AJÜ’lerin, diğer üslerden kaydırılan savaş uçakları ile takviye edilmiş olmaları da olasılık dahilindedir. Nitekim hükümet açıklamasında Suriye Hava Kuvvetleri’ne ait Mi-17’sinin Erhaç’tan kalkmış bir F-16 ile vurulduğu söylendi. Ancak Erhaç bir F-4 üssüdür. Dolayısıyla bir miktar F-16’nın Erhaç‘ta konuşlanmış olması muhtemeldir. Gerginlik ve savaş ihtimali durumlarında, belli bölgelerde hava kuvvetleri hava devriyesi uygular. Combat Air Patrol (CAP) denen bu görevlerde genelde iki savaş uçağı, belli bir süre ve belli bir sektörde devriye uçuşu yapar, muhtemel tehditlere karşı hazır bulunur. Yani Suriye helikopterini vuran F-16 zaten o bölgede uçmaktaydı.
Niye füzeyle vuruldu?
Radar iz kayıtlarına göre Suriye helikopteri kısa mesafeden (yaklaşık 1nm) vurulmuş. Bu da, vurulmadan önce helikopterin göz teması ile kimlik ve tipinin teyit edilmiş olduğunu düşündürüyor. Bu gibi sınır ihlali durumlarında doğrudan yer konuşlu uçaksavar bataryaları kullanılmaz. Önleme ve müdahalenin belli kural ve prosedürleri vardır. Bu prosedürlerin katı bir şekilde uygulanmış olduğu görülüyor. Vurulma mesafesi göz önüne alındığında, helikopter çok büyük bir olasılıkla AIM-9 Sidewinder tipi kısa menzilli havadan havaya füze ile vurulmuşa benziyor. Türk Hava Kuvvetleri’nin envanterinde, bu füzenin AIM-9S ve AIM-9X türevleri bulunuyor.
Pilotlar nasıl atladı?
Ateşlenen hedefin çok gelişmiş füze ikaz sistemi yoksa, kendisine AIM-9 atıldığını anlaması mümkün değil. Füzenin hedefini bir mızrak gibi delmesine gerek yok. Hedefin yakınında patlayıp, parçacık tesirli harp başlığı sayesinde tahrip edebilir. Bu da, Suriye helikopterinin uzun bir süre yapısal bütünlüğünü korumasını, ileri uçuşuna bir müddet devam edebilmesini ve pilotların helikopterden atlamak için fırsat bulabilmelerini açıklar. Rus yapımı askeri helikopterlerde (özellikle Mi-8/17 ve Mi-24’lerde) pilot ve mürettebatın paraşüt kullanması standart uygulamadır.
Havada vurulma ya da acil durumlarda pilot ve mürettebat, kokpit ve kargo kapaklarını açarak helikopterlerinden atlıyorlar. Geçtiğimiz sene Kasım ayında bir MANPADS tarafından düşürülen Mi-17’nin videosunda da helikopterden paraşütle atlayan pilot görülüyor. Mi-24 örneğinde, paraşütlerin 100m irtifa ve 100km/saat sürate kadar kullanılabilecekleri kaydediliyor. Düşünülecek olursa çok büyük bir şans değil kurtulmak için, ama yine de şans şanstır.
Suriye tarafına nasıl düştü?
Paylaşılan videolarda helikopterin düşüşünün en fazla son 1.000 - 1.500 metre kadarı görülüyor. Ancak radar kayıtlarına göre helikopter 4.300 metre irtifadayken vuruldu. Bu da sınırın Türkiye tarafında bir noktada vurulup, Suriye tarafının yine sınıra yakın kısmına düşmesini açıklar.
Sınırı niye ihlal etti?
İrtifanın yüksekliği, nirengi noktalarının kaybedilmesine neden olmuş olabilir. Bu da sınırın geçilmesini açıklar. Sınırın geçilmesinin bir başka nedeni, seyrüsefer aletlerinin yanlış yönlendirmesi de olmuş olabilir. Suriye helikopterinin sınır geçmesi bilinçli bir tercih de olabilir. Türkiye’nin reaksiyon süre ve şeklinin ölçülmesi ya da isyancılara karşı bir çeşit takip görevi icra ediliyor olabilir. Helikopterin irtifası özellikle bu şekilde seçilmiş olabilir: Örneğin Türkiye’ye “Sınır boyunda uçuyorum, burası hala benim kontrolümde” mesajı vermek için.
Amaç iltica olabilir mi?
Helikopter personelinin iltica etmek için bu kadar yüksekten uçuyor olabileceğine dair bazı iddialar mevcut. Bu, olasılık dışı görünüyor. Zira helikopterin uçuş profili incelendiğinde, sınıra uzun süre paralel uçtuğu, daha sonra aniden ve kısmen paralel şekilde sınır ihlal ettiği görülüyor. İltica amacındaki bir pilot, sınır geçmek için en hızlı yolu seçer ve inip teslim olurdu.
Füze havada parçalamaz mı?
Suriye İç Savaşı’na ait binlerce video yayınlandı. Bu videolarda görülüyor ki, uçak ve helikopterler, vuruldukları silah ve vurulma şekline bağlı olarak çok değişik şekil ve açılarda düşebiliyor. Havada tamamen infilak edebiliyor ya da aldıkları küçük bir yara bir yangına yol açıyor ve uzun bir süzülmenin ardından düşüyorlar. Amerikan filmlerindeki gibi, bir füzeyle vurulan uçağın anında milyonlarca parçaya ayrılması söz konusu değil.
(Analizin tamamı için tıklayın: http://www.siyahgribeyaz.com/2013/09/levantta-kriz-turk-jetleri-suriye.html (http://www.siyahgribeyaz.com/2013/09/levantta-kriz-turk-jetleri-suriye.html) )
http://kokpit.aero/suriye-helikopteri-sorular (http://kokpit.aero/suriye-helikopteri-sorular)
Sevgili Arda'dan (Orko_8) güzel bir değerlendirme...
-
detaylar
http://zaman.com.tr/dunya_angajman-alani-46-dakika-ihlal-edildi_2137429.html (http://zaman.com.tr/dunya_angajman-alani-46-dakika-ihlal-edildi_2137429.html)
-
Krizin diğer tarafında gündelik hayatın,daha doğru ifadeyle savaşın içinde bakın neler oluyor.Pratik çözümler nasıl ortaya çıkıyor.Her savaş bir yıkımdır ama yaratıcılık kimin kazanıp kimin kaybedeceğine karar verebilir bazen.Suriyeli direnişçilerin havan topunun atış açışını bulmak için faydalandıkları IPAD de olduğu gibi.
Günün fotoğrafı Suriyeli muhaliflerden
Suriyeli muhalifler havan topunun açısını iPad'le ölçerken görüntülendi. İşte o ilginç anlar...
([url]http://www.internethaber.com/images/other/ipadsyriax.hlarge.jpg[/url])
SURİYE 'de çatışmalar tüm hızıyla sürerken, her geçen gün savaş alanından ilginç kareler de ajanslara düşüyor.
Reuters haber ajansının geçtiği bir fotoğrafta havan topu atışı yapmaya hazırlanan Özgür Suriye Ordusu mensupları bir iPad vasıtasıyla topun açısını ölçerken görülüyor.
Suriye’deki çatışmalar sırasında çekilen ilginç fotoğraflara bir yenisi daha eklendi. 15 Eylül’de Reuters muhabiri tarafından çekilen fotoğrafta Özgür Suriye Ordusu üyeleri Şam’ın arka sokaklarında el yapımı bir havan topunun başında iPad yardımıyla nişan alırken görülüyor.
Ancak bu tablet bilgisayarların Suriye’deki çatışma ortamındaki ilk kullanımı değil.
Daha önce de Haziran ayında kaydedilmiş görüntülerde, aynı bölgedeki başka bir grubun iPad kullanarak havan topu atışı yaptığı görülmüştü.
-
Esad Türkleri tuzağa düşürdü"
İsrail’in istihbarat örgütlerine yakınlığı ile bilinen Debka sitesi, Suriye rejiminin elindeki kimyasal silahlara ilişkin Cenevre mutabakatını eleştirirken Esad rejiminin Türkiye sınırına M-17 helikopteri "bilinçli" olarak göndererek “Türkleri tuzağa düşürdüğünü" iddia etti.
Debka, “Özel” logosu ile verdiği haberde Suriye rejiminin elindeki kimyasal silahlara ilişkin ABD ile Rusya arasında varılan Cenevre mutabakatını sert dille eleştirirken “istihbarat kaynaklarına” dayanarak Esad’ın anlaşmayı kabul etmeden önce Moskova’dan büyük miktarda ileri silah sistemlerinin sağlanacağı sözünü aldığını savundu.
Suriye rejiminin, ABD ile Rusya arasında varılan Cenevre mutabakatını kabul ederken de kimyasal silahlarının tümü olarak yok edilemeyeceğinden emin olduğunu da öne süren Debka, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nün (OPCW) "böyle zorlu bir görevi yerine getirmek için gereken kadro ve kaynaklarına sahip olmadığı" savını da dile getirdi.
Debka, Esad rejiminin Türkiye sınırına M-17 helikopterini göndererek Türkiye’yi “tuzağa düşürdüğü” iddiasına yer verdiği haberde helikopteri Türkiye’ye inmeye veya sınırın öteki tarafına doğru kovalamak yerine Türkiye toprakları üzerinde iken vurulduğunu belirterek “Böylece Türkler, Esad tarafından kurulan tuzağa düşmüş oldular” iddiasında bulundu.
Olayın “sınırdaki gerilimi” tırmandırırken Şam ve Moskova’ya “kimyasal silah mutabakatından geri çekilmek için bahane” sağladığını savunan Debka, İsrail Savunma Bakanı Moşe Ya’alon’un Cenevre mutabakatını destekleyici açıklamasını eleştirdikten sonra Suriye'de hiçbir şey değişmediği, savaşın görülmemiş dehşeti ile devam ederken Suriye’nin komşularına yönelik tehdidin sürdüğünü savundu.
Kaynak:http://dunya.milliyet.com.tr/-esad-turkleri-tuzaga-dusurdu-/dunya/detay/1765269/default.htm
-
Bencede helikopterin Türkiye'nin vuracağını bile bile sınırdan içeri girmesi normal değildi.
-
Esad Türkleri tuzağa düşürdü"
İsrail’in istihbarat örgütlerine yakınlığı ile bilinen Debka sitesi, Suriye rejiminin elindeki kimyasal silahlara ilişkin Cenevre mutabakatını eleştirirken Esad rejiminin Türkiye sınırına M-17 helikopteri "bilinçli" olarak göndererek “Türkleri tuzağa düşürdüğünü" iddia etti.
Debka, “Özel” logosu ile verdiği haberde Suriye rejiminin elindeki kimyasal silahlara ilişkin ABD ile Rusya arasında varılan Cenevre mutabakatını sert dille eleştirirken “istihbarat kaynaklarına” dayanarak Esad’ın anlaşmayı kabul etmeden önce Moskova’dan büyük miktarda ileri silah sistemlerinin sağlanacağı sözünü aldığını savundu.
Suriye rejiminin, ABD ile Rusya arasında varılan Cenevre mutabakatını kabul ederken de kimyasal silahlarının tümü olarak yok edilemeyeceğinden emin olduğunu da öne süren Debka, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nün (OPCW) "böyle zorlu bir görevi yerine getirmek için gereken kadro ve kaynaklarına sahip olmadığı" savını da dile getirdi.
Debka, Esad rejiminin Türkiye sınırına M-17 helikopterini göndererek Türkiye’yi “tuzağa düşürdüğü” iddiasına yer verdiği haberde helikopteri Türkiye’ye inmeye veya sınırın öteki tarafına doğru kovalamak yerine Türkiye toprakları üzerinde iken vurulduğunu belirterek “Böylece Türkler, Esad tarafından kurulan tuzağa düşmüş oldular” iddiasında bulundu.
Olayın “sınırdaki gerilimi” tırmandırırken Şam ve Moskova’ya “kimyasal silah mutabakatından geri çekilmek için bahane” sağladığını savunan Debka, İsrail Savunma Bakanı Moşe Ya’alon’un Cenevre mutabakatını destekleyici açıklamasını eleştirdikten sonra Suriye'de hiçbir şey değişmediği, savaşın görülmemiş dehşeti ile devam ederken Suriye’nin komşularına yönelik tehdidin sürdüğünü savundu.
Kaynak:http://dunya.milliyet.com.tr/-esad-turkleri-tuzaga-dusurdu-/dunya/detay/1765269/default.htm
Yahudi sitesi her zaman yaptığı gibi bir tarafından sallamış.
-
Yazdığınız gibi sayın SKYWOLF sallama bir haber olabilir ama yinede insan şüphe duymadan edemiyor Helikopterin okadar uyarıya cevap vermemesi Suriye ordusunun açıklağığı gibi teknik bir arıza yüzünden hava sahamıza girdiyse helikopterin pilotu en azından uyarılara teknik bir arıza olduğu gibi bir cevap verebilirdi.Tabi bunlar benim düşüncelerim.Bide tuhafıma giden düşürülen helikopretle ilgili sadece Suriye ordusu kısa bir açıklama yaptı okadar.Suriye hukümetinden ne bir tepki nede açıklma geldi ilginç.
-
Ne anlarsanız artık.
Ramstein Guard 7 Tatbikatı
16 Eylül 2013 Genelkurmay Başkanlığı internet sitesi
Ramstein Guard 7 Tatbikatı, 16-20 Eylül 2013 tarihleri arasında Hava Kuvvetleri Komutanlığı koordinatörlüğünde Orta Anadolu ve Akdeniz'de icra edilecektir.
Tatbikatın amacı; Entegre NATO Hava Savunma Sistemleri ile Milli Hava Savunma, Muhabere Sistemleri ve platformların Elektronik Harp (EH) ortamında çalışabilirliğini denemek, çeşitli EH taktik ve tekniklerinin gerçek EH ortamında uygulanması, EH teçhizatının kullanılması usul ve teknikleri ile NATO Standart Raporlaşma Usulleri konularında personeli eğitmektir.
Tatbikata; Kara Kuvvetleri Komutanlığı 2 adet S-70 Sikorsky helikopteri ile Alçak İrtifa Hava Savunma ve Elektronik Harp Sistemleri, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bir adet fırkateyn ve bir adet hücumbot, Hava Kuvvetleri Komutanlığı 8 adet F-4E 2020, 2 adet RF-4E , 8 adet F-16 uçağı ve Kontrol İhbar Radarları ile katılacaktır.
[url]http://www.tsk.tr/3_basin_yayin_faaliyetleri/3_4_tsk_haberler/2013/tsk_haberler_70.html#2[/url] ([url]http://www.tsk.tr/3_basin_yayin_faaliyetleri/3_4_tsk_haberler/2013/tsk_haberler_70.html#2[/url])
-
Acaba ismi niye Ramstein guard 7? Patriotlar Almanya'dan geldiği için mi?
-
Beşar Esad Ulusal Kanal'a Konuştu Röportajın Tamamı (http://www.youtube.com/watch?v=8ZMMREnN_cM#)
-
HRT AKDENİZ - YENİ NATO VE ÖZELLEŞTİRİLMİŞ SAVAŞ ABDÜLLATİF ŞENER (http://www.youtube.com/watch?v=8D8wjuo__Ns#)
-
Eklemiş olduğum videoda zannediyorum teknik bir hatadan dolayı konuşmalar dakika olarak 03:17 den itibaren başlamaktadır.
HRT AKDENİZ - YENİ NATO VE ÖZELLEŞTİRİLMİŞ SAVAŞ NAMIK KEMAL ZEYBEK (http://www.youtube.com/watch?v=59lEgwvples#)
-
biz o ikisinin geçmişte ne pazarlıklara girdiğini de biliriz. belgesiyle, ses kaydıyla, görüntüsüyle...
-
biz o ikisinin geçmişte ne pazarlıklara girdiğini de biliriz. belgesiyle, ses kaydıyla, görüntüsüyle...
Ne biliyorsanız açıklayın da herkes bilsin.Öyle üstü kapalı olmaz bu işler.Ayrıca konu Suriye Krizi.Kendi kişisel istikballeri için bir takım pazarlıklar yapmak başka, Suriye ile ilgili tespitler yapmak başka bir şeydir.
-
mesela nkz'ye, bir MHP'yi bölme görevi verilmiştir ki evlere şenlik.
-
mesela nkz'ye, bir MHP'yi bölme görevi verilmiştir ki evlere şenlik.
Alın size bir pazarlık yapma çabası.Namık Kemal Zeybek kendi ağzı ile anlatıyor.Buyrun !
Namık Kemal Zeybek - AKP'yi Amerikalılar Kurdu (http://www.youtube.com/watch?v=PYpEU7IDulA#)
-
''Machiavelli'nin bir öğrencisi olsaydı, ilk öğüdü Makyavelizm'e nasıl hakaret edilir olurdu''
-
''Machiavelli'nin bir öğrencisi olsaydı, ilk öğüdü Makyavelizm'e nasıl hakaret edilir olurdu''
İnsan hayatında ,Allaha tam teslim olmak gibi,Allahın kuluna tam teslim olmak diye bir kavram var mıdır ! Yanlışı gördüğü yerde eleştirmek,inandığı doğruları söylemek fazilettir.Gerekiyorsa Machiavelliyi de eleştirir,mensubu bulunduğu siyasi hareketi de eleştirir.İnsan beşerdir, şaşar.Şaşkın bir insanın peşinden giden de şaşkındır.Olayları doğru analiz edelim !
-
Başka bir savunma forumunda bu konuları tartışırken,üyelerden birisi niye ESAD değil de ESED diyorlar diye sordu.Orada konuya açıklık getirdim.Burada da konuyu açıklamak isterim.
Şimdi ESAD saadetli anlamına geliyor ESED ise aslan anlamına geliyor.Bizler yıllardır ESAD ailesi olarak tanıdık öyle bildik.Ne zaman ki Suriyede iç savaş ortamı yaşanmaya başladı ESAD oldu ESED.Peki niye ?
Şöyle bir örnek vermiş olalım ,diyelim ki adamın adı MAHMUT.MAHMUT demek ''övülmeye değer,övgüye değer'' anlamına gelirken, tutup da sen adama MAHMUT değilde MAMMUT dersen; MAMMUT buz devrinde yaşamış bir çeşit FİLİN adıdır.Ayrıca MAHMUT Peygamber Efendimizin isimlerinden biridir ki,müslüman aleminde bu isme kutsallık atfedilmektedir.Yani sen adamın müslümanlarca kutsal bir isim olarak algıladığı MAHMUT ismini aldın bir çeşit ilk çağ hayvanının ismini vererekten aşağılamaya çalışmış oldun.
Bir örnek daha verelim.Diyelim ki adamın ada MUSTAFA.MUSTAFA demek ''seçilmiş,seçkin,temizlenmiş''anlamına gelirken,sen tutup da adama MUZKAFA dersen adamı bir meyve olan MUZ'un sivriliğine itafen SİVRİ KAFA demiş oluyorsun ki,tamamen aşağılamak kastıyla yapılan bir harekettir.Ayrıca MUSTAFA yine Peygamber Efendimizin isimlerinden biridir.Yani Müslümanlarca kutsal bir isim olarak kabul edilir.
Televizyonda bir tartışma programı seyrediyordum.islamcı olarak bilinen gazeteci yazar Serdar ARSEVEN ile İstanbul Barosu başkanı Ümit KOCASAKAL arasında ki tartışmada,gazeteci serdar ARSEVEN ısrarla İstanbul Barosu başkanı Ümit KOCASAKALA ,sayın KABASAKAL diye hitap ediyordu.Efendim benim soyadım KABASAKAL değil KOCASAKAL demesine rağmen bu davranışını devam ettirdi.Son derece terbiyesizce ve çocukça yapılan bu davranış ile karşısında ki şahsa hem hakaret etmeye çalışmakta,hemde aşağılamaya çalışmaktaydı.Son derece kalitesiz bir gazeteci olduğunu bu şekilde anlamış olduk.
Görüldüğü üzere ESAD, ESED örneğinde de olduğu gibi tamamen psikolojik bir hareket tarzı ile direkt olarak insan kişiliğine ve kimliğine saldırma amacı güdülmektedir.ESAD değilde ESED diyenleri bu açıdan değerlendirmek doğru olur.
-
Ne yani? ESAD çok iyiydi de, ESED olunca mı tu kaka oldu? Veya ESAD halim selim biri de, RTE onun kuyusunu mu kazıyor?
Sizin duruşunuz nedir Sayın KORAYKURT? Bizim hedefimiz ne olmalı ESAD konusunda? Suriye İç Savaşından bağımsız soruyorum bunu. Savaş hiç çıkmamış varsayın.
-
Ne yani? ESAD çok iyiydi de, ESED olunca mı tu kaka oldu? Veya ESAD halim selim biri de, RTE onun kuyusunu mu kazıyor?
Sizin duruşunuz nedir Sayın KORAYKURT? Bizim hedefimiz ne olmalı ESAD konusunda? Suriye İç Savaşından bağımsız soruyorum bunu. Savaş hiç çıkmamış varsayın.
Sayın Merzifonlu her ortamda duruşumu açık açık yazıyorum.Defencetürk sitesi Suriye konusunda eski sayfalara giderseniz bir sürü yazılarım var ,isterseniz bakabilirsiniz.Fakat madem sordunuz bir kez daha sizin için açıklamış olayım.
Benim düşüncem odur ki;Türkiye Cumhuriyeti Devletini dış politikası şu şekilde olmalıdır.Komşularının iç meselelerine karışmayan,kendi iç meselelerimize de karışılmasına müsade etmeyeceğimiz,karşılıklı çıkar ve iyi niyet ölçülerinde ilişkiler geliştirebileceğimiz,ticari ve siyasi ilişkilerimizin güçlü olduğu,bölgesel kalkınma ve iş birliklerine önem veren bir dış politika Milli menfaatlerimizin gereğidir.Komşularımızla iyi ilişkiler hem Milli güvenliğimiz hemde ticari ilişkilerimiz için şarttır.
Şimdi Suriye örneğine dönecek olursak,Suriye ile savaşmak veya düşmanlık geliştirmek bizim için felaket olur.Çünkü savaştığın zaman bütün bir halkı karşına almış olacaksın ki,biz bu insanlarla kıyamete kadar aynı coğrafyada komşu olarak yaşamak zorundayız.Elin Amerikalısı yarın buradaki çıkarları bittiği zaman çeker gider,lakin bizler bu coğrafyada kalıcı olanlarız.Ayrıca Suriye halkı ile kardeşlik bağlarımız vardır.Akrabalık ilişkilerimiz vardır.Durup dururken yüzyıllar sürecek bir düşmanlığın tohumlarını elin amerikalısı istedi diye niye atalım.Bakınız bizler hala Birinci Cihan Harbinde Araplar Osmanlıyı arkadan vurdu diyoruz öyle değil mi.Osmanlı İngilize karşı topraklarını korurken,bir takım Arap aşiretlerinin Osmanlıyı arkadan vurması nedeniyle din kardeşi olduğumuz ,yüzyıllardır birlikte yaşadım insanlarla aramıza husumet girmiş oldu.Arabistanlı Lawrence olayını bilmeyen yoktur sanırım.şimdi siz diyeceksiniz ki;biz Suriye halkı ile savaşmayacağız ki,ESED rejimi ile savaşacağız.peki niye ?çünkü ESED rejimi yıllarca PKK ya destek verdi ayrıca kendi halkının tepesine bomba yağdırmaktadır,katletmektedir diyebilirsiniz.Bu şekilde bir yaklaşım son derece sığ ve yanlış bir yaklaşım tarzı olur.Bir kere ESAD rejimini Suriye halkı desteklemektedir.Eğer Suriye halkı ESAD rejimini desteklemiş olmasa idi Libyada,Mısırda,Tunusda olduğu gibi arap baharı iki ayda biter suriyede rejim derhal yıkılırdı.Esad arkasında halk desteği olduğu için iki yıldır ayaktadır.Bunu iyi anlayalım.Şimdi siz Suriyeye savaş açtığınız zaman bu gerekçelerle suriye halkını da karşınıza almış olursunuz.Son derece yanlış bir şey olur ki, acısı yüzyıllar boyunca devam eder gider.
Ayrıca Esad ın iyimi kötümü olması bizi ilgilendirmez.İyi ise halkına iyi kötü ise halkına kötü.Genel ilke şu olmalı ki komşu ülkelerin iç meselelerine karışmak son derece yanlış olur.Bakınız bizim de o kadar çok iç meselemiz var ki günün birinde birisi de gelir bizim iç sorunlarımızı kaşır o zaman.Türkiyede iş meseleden çok hiç bir şey yoktur.Alevi meselesi var,Kürt meselesi var,azınlık meselesi var,diğer etnik meseleler var,dincilerin rejimle meseleleri var,Atatürkçülerin siyasal islamcılarla meseleleri var,ulusalcıların iktidarla meseleleri var,Türkçülerin Kürtçülerle meseleleri var,dindarların laiklik ile meseleleri var,laiklerin dinciler ile meseleleri var,sağcıların solcularla,socuların sağcılarla meseleleri var,işçi ve memurların kadro sorunları var,geçim sorunları var ,öğrencileri eğitim sorunları ,YÖK meselesi var,Türban meselesi var,yaşam tarzına müdahale meselesi var,Fethullacıların Askerlerle meselesi var,askerlerin şeriatçılarla meseleleri var,iktidarın herkes ile meselesi var,var oğlu var.Yani birileri kaşımak istese ülkemiz bir SAATLİ BOMBADIR.Kendi sorunlarımızı çözmeye çalışmak yerine gidip kendimize başka düşmanlar yaratmaya çalışmanın bir alemi yok diyorum.
-
Kibar ve açık yürekli açıklamalarınız için çok teşekkürler. Keşke herkes sizin kadar içten açıklasa aklındakini...
Suriye konusuna gelirsek, görüşlerinizin hiçbirisine katılmıyorum Sayın KORAYKURT.
Saygılar...
-
Kibar ve açık yürekli açıklamalarınız için çok teşekkürler. Keşke herkes sizin kadar içten açıklasa aklındakini...
Suriye konusuna gelirsek, görüşlerinizin hiçbirisine katılmıyorum Sayın KORAYKURT.
Saygılar...
Benim görüşlerime katılmaya bilirsiniz.Peki sizin görüşünüz nedir ? Suriye'de nasıl bir siyaset izlenmelidir,suriye meselesini nasıl analiz ediyorsunuz,ne yapmayı öneriyorsunuz.Bende sizin düşüncelerinizi bilmek isterim.
-
Ne yani? ESAD çok iyiydi de, ESED olunca mı tu kaka oldu? Veya ESAD halim selim biri de, RTE onun kuyusunu mu kazıyor?
Sizin duruşunuz nedir Sayın KORAYKURT? Bizim hedefimiz ne olmalı ESAD konusunda? Suriye İç Savaşından bağımsız soruyorum bunu. Savaş hiç çıkmamış varsayın.
Ben de düşüncelerimi söylemek istiyorum. Adamın adı Esad değil mi? Başkası kafasına göre değiştiremez. Esad iyi veya kötü biri olsun, bizleri ilgilendirmez. Komşularla sıfır sorun politikasında ilişkilerimiz nasıl bizim çıkarlarımıza uygun seyrediyorsa şu an da öyle seyretmeli. Suriye'de iç savaş var. Kimin hangi silahı kullandığı, kimin kimden yana olduğu belli olmayan bir savaşın içerisine balıklama atmak, bölgeyi kendi çıkarlarına göre şekillendiren bazı devletlerin maşası olmak bence kesinlikle bizim çıkarlarımıza uymuyor.
-
Upppssss , hükümetimizin muhteşem dış politika başarısı(!)
Dış politika'da hükümetizden yeni bir çığır: 'Yarını düşünen kahraman olamaz' ...
Kaynak: http://www.ntvmsnbc.com/id/25485370/ (http://www.ntvmsnbc.com/id/25485370/)
ABD'den Suriyeli muhaliflere darbe
Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'a karşı savaşan Özgür Suriye Ordusu zor durumda. Silahlı muhalifler, İslamcı gruplar karşısında güç kaybederken ABD ve İngiltere de Özgür Suriye Ordusu'na yaptıkları yardımları durdurdu. Muhalif komutan Selim İdris'in de Türkiye kaçtığı iddia edildi.
NTV
Güncelleme: 12:02 TSİ 12 Aralık. 2013 Perşembe
Suriye'de Esad rejimine karşı silahlı mücadele veren Özgür Suriye Ordusu son haftalarda darbe üstüne darbe alıyor.
İslamcı grupların Türkiye sınırı yakınlarında silahlı muhaliflere ait karargahla askeri depoları ele geçirmesinin ardından ABD ve İngiltere, Özgür Suriye Ordusu'na yaptıkları yardımları durdurdu.
Mevcut gelişmelerin ışığında ABD, Kuzey Suriye'ye yaptığı tüm yardımları askıya aldı. Ancak uluslararası kuruluşlarla sivil toplum örgütleri aracılığıyla yaptığı insani yardımları ise sürdüreceğini açıkladı.
Türkiye de Cilvegözü sınır kapısını kapattı. Özgür Suriye Ordusu kararı yanlış ve düşünülmeden alınmış bir karar olarak niteledi.
İslamcı grupların baskınıyla ABD'nin en çok çekindiği gelişme gerçekleşti. Özgür Suriye Ordusu'na gönderilen uçaksavar füzelerle tanksavar roketler, zırhlı askeri araçlar ve iletişim gereçleri İslami cephenin eline geçti.
Özgür Suriye Ordusu komutanı Selim İdris de Türkiye'ye kaçtı.
Yardımların durdurulması kararı, Özgür Suriye Ordusu'nun uluslararası desteğe en çok ihtiyaç duyduğu bir döneme denk geldi.
Suriye ordusunun son günlerde elde ettiği kazanımlara dikkat çekilirken, uluslararası yardımların durmasıyla Özgür Suriye Ordusu'nun güvenilirliğini yitireceğine ve üyelerinin İslamcı grupların saflarına geçmelerine yol açabileceğine işaret ediliyor.
-
Şu psikopat canilere İslamcı diyorlar ya, hem de nüfusunun çoğu müslüman olan bir ülkenin medyası...
Rezalet!
-
Türk Uçaklarından Suriye Uçağına Önleme
Hava Kuvvetleri Komutanlığı:
a. İncirlik meydanından kalkış yaparak Gaziantep-Hatay bölgesinde "Hava Muharebe Devriye Görevi" icra eden iki adet F-16 uçağımız, Suriye'ye ait bir adet MİG-21 uçağının, Cilvegözü/Hatay güneyinde sınırımıza doğru yaklaşması üzerine bölgeye yönlendirilmiş, ancak söz konusu hava aracı, sınırımıza üç deniz mili kala geri dönerek bölgeden uzaklaşmıştır.
b. İki adet F-16 uçağı ile Gaziantep-Hatay bölgesinde "Hava Muharebe Devriye Görevi" icra edilmiştir.
http://www.tsk.tr/11_haberler_olaylar/11_9_gunluk_faaliyetler/gunluk_faaliyetler_2013.htm (http://www.tsk.tr/11_haberler_olaylar/11_9_gunluk_faaliyetler/gunluk_faaliyetler_2013.htm)
-
Şu psikopat canilere İslamcı diyorlar ya, hem de nüfusunun çoğu müslüman olan bir ülkenin medyası...
Rezalet!
İslamcı demek yanlış bir ifade değil ki; islamcılığın bir çok alt çeşidi mevcut.Ülke yönetimini ele geçirmek ve kendi inanç sistemlerine göre bir toplum dokusu oluşturmaya çalışan kişilere SİYASAL İSLAMCI diyoruz.Sonradan bu grubun içerisinden bir de Ilımlı Islamcılar peydah oluverdi...
Siyasal İslamcılar arasında son derece ilkel düşünce yapısına sahip gruplar da var.Bu gruplardan El-Faruk Tugaylarının komutanının,öldürmüş olduğu Suriye askerinin ciğerini söküp çiğ çiğ yediğine de şahit olduk.
Balta girmemiş Amozon ormanlarında bile insan ciğeri yiyen YAMYAM kalmamışken,iş bu yaratığın davranışını ancak Afrika Ormanlarında ki SIRTLANLARLA karşılaştırılabiliriz.
-
Şu psikopat canilere İslamcı diyorlar ya, hem de nüfusunun çoğu müslüman olan bir ülkenin medyası...
Rezalet!
İslamcı demek yanlış bir ifade değil ki; islamcılığın bir çok alt çeşidi mevcut.Ülke yönetimini ele geçirmek ve kendi inanç sistemlerine göre bir toplum dokusu oluşturmaya çalışan kişilere SİYASAL İSLAMCI diyoruz.Sonradan bu grubun içerisinden bir de Ilımlı Islamcılar peydah oluverdi...
Siyasal İslamcılar arasında son derece ilkel düşünce yapısına sahip gruplar da var.Bu gruplardan El-Faruk Tugaylarının komutanının,öldürmüş olduğu Suriye askerinin ciğerini söküp çiğ çiğ yediğine de şahit olduk.
Balta girmemiş Amozon ormanlarında bile insan ciğeri yiyen YAMYAM kalmamışken,iş bu yaratığın davranışını ancak Afrika Ormanlarında ki SIRTLANLARLA karşılaştırılabiliriz.
Kesinlikle yanlış bir ifade. İnsanların ciğerlerini söküp çiğ çiğ yiyenlerin İslamla alakası olduğunu düşünüp, bunları İslamcı olduklarını sanmak pek mantıklı değil.
-
Şu psikopat canilere İslamcı diyorlar ya, hem de nüfusunun çoğu müslüman olan bir ülkenin medyası...
Rezalet!
İslamcı demek yanlış bir ifade değil ki; islamcılığın bir çok alt çeşidi mevcut.Ülke yönetimini ele geçirmek ve kendi inanç sistemlerine göre bir toplum dokusu oluşturmaya çalışan kişilere SİYASAL İSLAMCI diyoruz.Sonradan bu grubun içerisinden bir de Ilımlı Islamcılar peydah oluverdi...
Siyasal İslamcılar arasında son derece ilkel düşünce yapısına sahip gruplar da var.Bu gruplardan El-Faruk Tugaylarının komutanının,öldürmüş olduğu Suriye askerinin ciğerini söküp çiğ çiğ yediğine de şahit olduk.
Balta girmemiş Amozon ormanlarında bile insan ciğeri yiyen YAMYAM kalmamışken,iş bu yaratığın davranışını ancak Afrika Ormanlarında ki SIRTLANLARLA karşılaştırılabiliriz.
Kesinlikle yanlış bir ifade. İnsanların ciğerlerini söküp çiğ çiğ yiyenlerin İslamla alakası olduğunu düşünüp, bunları İslamcı olduklarını sanmak pek mantıklı değil.
Bu konu islamı bakış açısı ile ilgilidir.İnsan kafası kesen,ciğerini yiyen adam da kendisini Ehli Hak Meshepten görüyor.kendisinin gerçek Müslüman ,kendisi dışında herkesi ise kafir olarak algılıyor.Bu tür adamlara Selefiler denilmektedir ki,selefi demek Halef-Selef ifadesinde anlatılmak istendiği gibi öncekiler ve sonrakileri ifade eder.
Selefiler ;günümüzde yaşanan islamın gerçek İslam olmadığını,gerçek İslam'ın Hz.Muhammet ve sahabiler ( selefler/öncekiler )dönemindeki gibi yaşanması gerektiğini ifade etmektedirler.Bu anlamda kendileri dışında ki herkes küfre sapmış insanlardır.
Selefilere göre tespih çekmek,kabir ziyaretlerinde bulunmak,ölmüşlere dua etmek,camilerde minarelerin olması,camilerde kubbe olması,camilerde süslemeler bulunması,türbeler ,tasavvufi bakış açısı bile onlara göre küfre girmektir.Bu kadar ilkel bir düşünce yapısına ait insanlar Suriye'de olduğu gibi Türkiye'nin de başına bela olsa,memlekette minaresi olan bir tane cami bırakmaz hepsini havaya uçururlardı.
Ciğer yeme olayına ,UHUT savaşında da tanık olmaktayız.Ümeyyeoğullarından Ebu Süfyan'ın karısı,Muaviye'nin annesi Hind ;Hz.Hamzanın ciğerini söküp yemiştir.
Selefiler selefleri yani öncekileri örnek aldığına göre, anlaşılan o ki ;o dönemde Müslüman olmadığı halde Ebu Süfyan'ın karısı Hind'i kendilerine örnek almaktadırlar.
Böyle bir zihniyetle ,islamı Tasavvuf pençeresinden gören Büyük Türk Milletinin aynı havayı teneffüs etmesi mümkün değildir.İşin ilginç yanı o ki; Türkiye Cumhuriyetinin hükümeti bu Selefileri desteklemektedir.Akıl tutulması böyle bir şey olsa gerekir !!!
-
Milliyet muhabiri Suriye'de kaçırıldı
Gazetenin foto muhabiri Bünyamin Aygün'ün El Kaide yanlısı gruplar tarafından kaçırıldığı bildirildi.
17.12.2013 - 16:08
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/a_4343.jpg)
Türkiye Foto Muhabirleri Derneği'nden yapılan açıklamada Aygün'ün serbest bırakılması için bir süredir devam eden çabalarda bir sonuç alınamadığı belirtilerek başta Dışişleri Bakanlığı olmak üzere yetkililerden yardım istendi.
SURİYE'DE EN AZ 25 GAZETECİ ÖLDÜRÜLDÜ
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Türkiye'den bölgede çalışmak üzere görevlendirilen tüm meslektaşlarımızı da Suriye'deki yaşanan tehlikeli durum konusunda uyarmayı bir görev biliyor, daha da dikkatli olmaları gerektiğini hatırlatıyoruz. Çatışmaların başladığı 2011 yılından bu yana en az 25 gazetecinin öldürüldüğü, kayıp ve kaçırılan onlarca meslektaşımızın olduğu Suriye, bugün gazeteciler için dünyadaki en tehlikeli bölgelerdir.
Suriye'de çatışan tüm gruplara da gazetecilerin tarafsız şekilde yaşananları kamu oyuna duyurma çabası içinde hareket eden emekçiler olduğunu haykırıyoruz. Unutulmamalıdır ki hayatlarını riske atarak Suriye'ye giden gazeteciler, mermilerin bombaların altında yaşam mücadelesi veren, korku, sefalet ve imkansızlıklarla mücadele eden masum Suriyelilerin yaşadıkları dramı tüm dünyaya duyurmaktadır.''
SURİYE'DE ÇEKTİĞİ BİR FOTOĞRAF İLE ÖDÜL ALMIŞTI
Aygün, 2012 yılında Vakıfbank-TFMD Yılın Basın Fotoğrafları Yarışması'nda "Yılın Basın Fotoğrafı Ödülü"ne layık görülmüştü.
Aygün bu ödülü Suriye'de çektiği "Halep'te Muhaliflerin Karakol Baskını" fotoğrafı ile kazanmıştı.
http://www.ensonhaber.com/milliyet-muhabiri-suriyede-kacirildi-2013-12-17.html (http://www.ensonhaber.com/milliyet-muhabiri-suriyede-kacirildi-2013-12-17.html)
-
TÜRKİYE, SURİYE UÇAĞINI DÜŞÜRDÜ
Türkiye sınır ihlali yapan Suriye uçağını düşürdü
Uğur ERGAN/HÜRRİYET - DHA - AA
23 Mart 2014
TÜRKİYE, SURİYE UÇAĞINI DÜŞÜRDÜ
Suriye’nin Türkiye sınırındaki Keseb kasabası yakınlarında saat 13.00 sularında bir savaş uçağı düştü. Uçağın sınır ihlali yaptığı gerekçesiyle Türkiye tarafından düşürüldüğü öğrenildi.
Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz, Suriye uçağının, Hatay'ın Yayladağı ilçesinin karşısındaki Keseb kasabasının batı tarafına bilgisi geldiğini belirtti.
Uçağın TSK tarafından düşürülmesine gerekçe olarak Türkiye hava sahasını ihlal etmesi gösterildi. Olayla ilgili Genelkurmay Başkanlığı'nın kısa süre içinde açıklama yapması bekleniyor.
AFP'nin Suriye İnsan hakları İzleme Örgütü'ne dayandırdığı haberinde, Suriye uçağının Türk uçaksavarları tarafından düşürüldüğü iddia edildi. Hizbullah'ın Lübnan'daki yayın organı El Manar televizyonu ise uçağın Türkiye'den atılan iki roketle düşürüldüğünü öne sürdü.
DHA savaş uçağının pilotunun, paraşütle atlayarak kurtulduğunu ancak nereye indiğinin bilinmediğini bildirdi.
YAYLADAĞI'NA ÜÇ HAVAN MERMİSİ İSABET ETTİ
Bu arada Suriye'nin Keseb Sınır Kapısı yakınlarında devam eden çatışmalar nedeniyle Yayladağı ilçesi kırsal alanına üç havan mermisi isabet etti.
SINIR KAPISI EL DEĞİŞTİRMİŞTİ
Suriye'de rejim güçlerine karşı savaşan muhalifler, sabah saatlerinde Lazkiye kentine bağlı Keseb Sınır Kapısı'nı ele geçirmişti.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre, Ensaur'ş Şam, Nusra Cephesi ve Fetih 2'nci Tümeni unsurlarından oluşan birlikler, yaklaşık üç gün süren şiddetli çatışmaların ardından Esad rejiminin elindeki son sınır kapısı olan Keseb Sınır Kapısı'nda kontrolü ele geçirmelerini, tekbir getirip, slogan atarak kutladı.
ESAD'IN FOTOĞRAFLARINI BÖYLE YIRTIP, YAKTILAR
Muhalifler, sınır kapısı yakınındaki bir binanın çatısındaki Beşar Esad fotoğrafını indirerek yaktı.
Muhaliflerin komutanlarından Abu Muhammed, dün gecen sınır kapısındaki tüm binaları ele geçirdiklerini söyledi. Çatışmalarda muhaliflerden 10 kişinin öldüğünü söyleyen Muhammed; 30 muhalifin de yaralandığını, Keseb bölgesinde çatışmaların sürdüğünü belirtti.
Sınır kapısında birçok binanın kullanılamaz hale geldiği, bazı araçların zarar gördüğü gözlendi.
Bölgeden zaman zaman yükselen çatışma sesleri, Yayladağı ilçesinden de duyuluyor.
Muhaliflerin sınır kapısını ele geçirmesinin ardından Esad güçlerinin Türkmen Dağı bölgesine yönelik saldırısında yaralananların bir kısmı, Hatay'daki hastanelerde tedavi altına alınmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/26066279.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/26066279.asp)
-
Bir de bu var...
Süleyman Şah’a saldırı olursa karşılık verilir
23 Mart 2014
Türkiye'den IŞİD tehdidine cevap
MİLLİ Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Suriye’deki Süleyman Şah Türbesi çevresindeki gelişmelere ilişkin, “Türkiye, güçlü bir devlettir ve kendi vatan topraklarını koruma gücüne sahiptir” dedi.
Sivas’ın Hafik ilçesinde partisince düzenlenen mitinge katılan Yılmaz, daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bir basın mensubunun “(IŞİD güçleri, Süleyman Şah Türbesi’ni kuşattı, 3 gün içinde Türk bayrağı inmez, askerler de çekilmezse türbeyi yerle bir ederiz) diye bir açıklama var. Bununla ilgili neler söyleyeceksiniz” şeklindeki sorusu üzerine Yılmaz, “Orası, Türkiye Cumhuriyeti vatanına ait bir toprak parçası. Urfa’ya (Şanlıurfa) saldırıya ne karşılık verilirse Süleyman Şah’a (saldırıya) da o karşılık verilir” diye konuştu. Bakan Yılmaz, şunları söyledi: “Biz, hep şunu söyledik; bu coğrafyada Türkiye’yi kendisine hasım tutanın istikbali olmaz. Dolayısıyla da herkes ayağını dengeli atacak. Ne söylediğine dikkat edecek ve yaptığı hareketin ne sonuç doğuracağını kavraması lazım. Türkiye, güçlü bir devlettir ve kendi vatan topraklarını koruma gücüne sahiptir.”
‘Barış süreci bu milletin lehinedir’
Yılmaz, bir basın mensubunun “Öcalan’ın 2015 yılında serbest kalacağı söz konusu, böyle bir şey var mı” şeklindeki sorusu üzerine, “Böyle bir şey yok, kendisi böyle bir şey söyledi mi? Ancak vatandaşın kafasını karıştırmak isteyen bunu dile getirir” dedi. Yılmaz, “Barış süreci, bu milletin lehinedir, menfaatinedir” şeklinde konuştu.
Her türlü hakkı saklıdır.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/26065175.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/26065175.asp)
-
Türkiye, Suriye Hava Kuvvetleri'ne ait bir savaş uçağını sınır ihlali yaptığı gerekçesiyle düşürdü.
TÜRKİYE SINIR İHLALİ YAPAN SURİYE UÇAĞINI DÜŞÜRDÜ
Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz, Suriye uçağının, Hatay'ın Yayladağı ilçesinin karşısındaki Keseb kasabasının batı tarafına düştüğünü belirtti.
Uçağın TSK tarafından düşürülmesine gerekçe olarak Türkiye hava sahasını ihlal etmesi gösterildi. Olayla ilgili Genelkurmay Başkanlığı'nın kısa süre içinde açıklama yapması bekleniyor.
SURİYE’DEN TÜRKİYE’YE İLK TEPKİ
ERDOĞAN: PİLOTLARIMIZI TEBRİK EDİYORUM
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Kocaeli’nde yaptığı konuşmada, uçağın Türkiye tarafından düşürüldüğünü doğrulayarak, “Suriye uçağı saat 12.15 civarı sınırımızı ihlal etti. F-16’larımız kalktı, bu uçağı vurdu. Eğer sen benim hava sahamı ihlal edecek olursan bundan sonra bizim tokadımız ağır olur. Onun için ben başta Genelkurmay Başkanım olmak üzere Silahlı Kuvvetlerimizi, o şerefli pilotlarımızı, hava kuvvetlerimizi tebrik ediyorum” dedi.
DHA savaş uçağının pilotunun, paraşütle atlayarak kurtulduğunu ancak nereye indiğinin bilinmediğini bildirdi.
AFP'nin Suriye İnsan hakları İzleme Örgütü'ne dayandırdığı haberinde, Suriye uçağının Türk uçaksavarları tarafından düşürüldüğü iddia edilmişti. Hizbullah'ın Lübnan'daki yayın organı El Manar televizyonu ise uçağın Türkiye'den atılan iki roketle düşürüldüğünü öne sürmüştü.
YAYLADAĞI'NA ÜÇ HAVAN MERMİSİ İSABET ETTİ
Bu arada Suriye'nin Keseb Sınır Kapısı yakınlarında devam eden çatışmalar nedeniyle Yayladağı ilçesi kırsal alanına üç havan mermisi isabet etti.
SINIR KAPISI EL DEĞİŞTİRMİŞTİ
Suriye'de rejim güçlerine karşı savaşan muhalifler, sabah saatlerinde Lazkiye kentine bağlı Keseb Sınır Kapısı'nı ele geçirmişti.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre, Ensaur'ş Şam, Nusra Cephesi ve Fetih 2'nci Tümeni unsurlarından oluşan birlikler, yaklaşık üç gün süren şiddetli çatışmaların ardından Esad rejiminin elindeki son sınır kapısı olan Keseb Sınır Kapısı'nda kontrolü ele geçirmelerini, tekbir getirip, slogan atarak kutladı.
ESAD'IN FOTOĞRAFLARINI BÖYLE YIRTIP, YAKTILAR
Muhalifler, sınır kapısı yakınındaki bir binanın çatısındaki Beşar Esad fotoğrafını indirerek yaktı.
Muhaliflerin komutanlarından Abu Muhammed, dün gecen sınır kapısındaki tüm binaları ele geçirdiklerini söyledi. Çatışmalarda muhaliflerden 10 kişinin öldüğünü söyleyen Muhammed; 30 muhalifin de yaralandığını, Keseb bölgesinde çatışmaların sürdüğünü belirtti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/26066279.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/26066279.asp)
-
TARIH : 23 Mart 2014
SAAT : 16:15
NO : BA - 04 / 14
Suriye’ye ait iki adet MIG-23 uçağının, Suriye hava sahasında kuzeye doğru uçuşu, 23 Mart 2014 saat 13.01’den itibaren Diyarbakır’daki Birleştirilmiş Kontrol İhbar Merkezi (BİKİM) tarafından 80 deniz mili mesafeden izlenmeye başlanmış ve Suriye uçakları Türk hududuna on deniz mili mesafeden itibaren Türk hava sahasına yaklaştığına ilişkin dört kez ikaz edilmiştir.
Yapılan ikazlar üzerine, Suriye uçaklarından birisi hava sahamıza girmeden bölgeden uzaklaşmış; ancak ikinci Suriye uçağı, uyarılara rağmen saat 13.13 sularında Hatay/Yayladağı’na bağlı Çamlı Tepe Hudut Karakolu bölgesinde Türk hava sahasına girerek yaklaşık bir kilometre kadar hava sahamızı ihlal etmiş, daha sonra batıya doğru yönelerek 1,5 kilometre kadar hava sahamızda uçmaya devam etmiştir.
Bu esnada bölgede hava devriye görevinde (havada hazır) bulunan iki adet F-16 uçağımızdan birisi, angajman kuralları gereğince saat 13.14’de Suriye uçağına füze atmış ve isabet alan Suriye uçağı hududun 1200 metre güneyinde ve Suriye topraklarında yer alan Kesep bölgesine düşmüştür. Uçağın Kesep bölgesine düşüşü, bölgede bulunan hudut birliklerimiz tarafından gözlemlenmiştir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
http://www.tsk.tr/3_basin_yayin_faaliyetleri/3_1_basin_aciklamalari/2014/ba_04.htm (http://www.tsk.tr/3_basin_yayin_faaliyetleri/3_1_basin_aciklamalari/2014/ba_04.htm)
-
Ne sandın ABRAAM ;D
-
F-16'lar sınıra gönderildi
27 Temmuz 2014
6 adet F-16 sınıra gönderildi
Genelkurmay Başkanlığı, Suriye'ye ait bir helikopterin sınıra yaklaşması üzerine devriye uçuşu yapan F-16'ların bölgeye gönderildiğini bildirdi.
Genelkurmay Başkanlığı'nın konuyla ilgili internet sitesinden yapılan açıklamada şu bilgiler verildi:
"Suriye'ye ait 1 adet MI-17 helikopterinin sınırımıza yaklaşması üzerine Hava Muharebe Devriye Görevi icra eden 2 adet F-16 uçağımız, bölgeye yönlendirilmiş, ancak söz konusu hava aracı sınırımıza 2.4 deniz mili kala geri dönerek bölgeden uzaklaşmıştır. 6 adet F-16 ile Türkiye-Suriye hudut hattı boyunca devriye uçuşu icra edilmiştir."Açıklamada ayrıca Hatay'ın Yayladağı İlçesi'ndeki Suriye sınırında sınır birlikleri tarafından akaryakıt kaçakçılığında kullanılacağı değerlendirilen 300 metre boru, Asi Nehri'nde 2 sal ile bidonlar içerisinde 480 litre kaçak akaryakıt ele geçirildiği, bunların Altınözü Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatıyla imha edildiği belirtildi.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/26899469.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/26899469.asp)
-
Suriye Sınırında Neler Oluyor?
HUDUT HATTINDA MEYDANA GELEN OLAY
01
24 Ağustos 2014
04:10
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda, Kara Kuvvetleri 2'nci Hudut Alayı (Kırıkhan / Hatay) Bükülmez Hudut Karakol Komutanlığı sorumluluk sahasında, hudut hattı nöbetçilerinin gözetleme faaliyetleri esnasında, iki motosikletli şahsın Suriye'den Türkiye'ye doğru yasa dışı geçiş girişiminde bulundukları tespit edilmiştir.
Tespit edilen bu durum üzerine, bölgeye sevk edilen Bükülmez Hudut Karakol Komutanlığı Ani Müdahale Timi (AMT) tarafından, şahıslara "DUR'' ikazında bulunulmuş ve şahıslar ikaza uymayarak ilerlemeye devam etmiştir. Bilahare, söz konusu şahıslarca Suriye tarafında 250 metre mesafedeki zeytinliklerin arasından, Piyade Tüfeği olduğu değerlendirilen silahlar ile AMT personeli üzerine ateş açılmıştır. Açılan ateş üzerine AMT tarafından derhal ateşle karşılık verilmiştir. Hudut unsurumuz tarafından açılan karşı ateş üzerine, anılan şahıslar geldikleri istikametteki zeytinlik bölgesine kaçmak suretiyle gözden kaybolmuş ve yasa dışı sınır geçişi engellenmiştir.
02
23 Ağustos 2014
13:40
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda, Kara Kuvvetleri 2'nci Hudut Alayı (Narlıca / Hatay) Oğulpınar Hudut Karakol Komutanlığı sorumluluk sahasında, Hudut Devriye Timi tarafından, sekiz silahlı yaya şahsın, Birinci Derece Askeri Yasak Bölgede Suriye'den Türkiye'ye doğru yasa dışı geçiş girişiminde bulundukları tespit edilmiştir.
Tespit edilen bu durum üzerine, bölgeye sevk edilen Mobil Yol Kontrol Unsurları tarafından (MYKU), şahıslara "DUR'' ikazında bulunulmuş ve şahıslar ikaza uymayarak ilerlemeye devam etmiştir. Söz konusu şahıslarca Suriye tarafındaki ağaçlık bölgeden, Kaleşnikof Piyade Tüfeği olduğu değerlendirilen silahlarla MYKU personeli üzerine ateş açılmıştır. Açılan ateş üzerine MYKU tarafından derhal ateşle karşılık verilmiştir. Hudut unsurumuz tarafından açılan karşı ateş üzerine, anılan şahıslar Suriye istikametine kaçarak bölgeden uzaklaşmış ve yasa dışı sınır geçişi engellenmiştir.
03
23 Ağustos 2014
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda, Kara Kuvvetleri 2'nci Hudut Alayı (Narlıca / Hatay) Hacıpaşa ve Ziyaret Hudut Karakol Komutanlıkları sorumluluk sahasında, hudut devriye faaliyeti icra eden Mobil Yol Kontrol Unsurları tarafından, Asi nehri üzerinde ve çevresinde kaçakçılık faaliyetlerinde kullanılan 60'ar litrelik 100 adet akaryakıt bidonu ve bir adet sal tespit edilmiştir.
Bulunan 100 adet bidon ve bir adet sal Altınözü Cumhuriyet Savcılığının talimatı ile tutanak tutularak olay yerinde kullanılmaz hale getirilmiştir.
HUDUT HATTINDA MEYDANA GELEN OLAY
01
22 Ağustos 2014
15:50
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda, Kara Kuvvetleri 4'üncü Hudut Alay Komutanlığı (Kızıltepe/ Mardin) Serdar Hudut Karakolu sorumluluk sahasında, 15 şahsın, Suriye'den Türkiye'ye yasa dışı yollardan geçmeye çalıştığı tespit edilmiştir.
Tespit edilen bu durum üzerine, bölgeye sevk edilen Hudut Devriye Timini (HDT) gören şahıslar Suriye istikametine geri kaçmışlar ve yasa dışı geçiş teşebbüsü engellenmiştir.
Bilahare, aynı bölgede Suriye tarafında PYD kontrolü altında bulunan "Birkneys" karakolundan çıkan Transit marka bir araç, hududa yaklaşarak 400 metre mesafede durmuş ve araç içerisinden inen iki şahıs hedef gözeterek HDT aracına Kaleşnikof Piyade Tüfeği ile dört el ateş etmiştir.
Açılan ateşe HDT tarafından anında karşılık verilmesi üzerine, söz konusu şahıslar araca binerek geldikleri "Birkneys" Karakolu istikametine kaçmışlardır.
02
22 Ağustos 2014
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda, Kara Kuvvetleri 2'nci Hudut Alay Komutanlığı (Narlıca/ Hatay) Hacıpaşa ve Kıyıgören Hudut Karakol Komutanlıkları sorumluluk sahasında, hudut devriye faaliyeti icra eden Mobil Yol Kontrol Unsurları tarafından, Asi nehri üzerinde ve çevresinde kaçakçılık faaliyetlerinde kullanılan 800 metre boru, 60 litrelik 20 adet boş akaryakıt bidonu ve beş adet sal tespit edilmiştir.
Bulunan 800 metre boru, 20 adet boş bidon ve beş sal adet Altınözü Cumhuriyet Savcılığının talimatı ile tutanak tutularak olay yerinde kullanılmaz hale getirilmiştir.
K.K.K.LIĞI HUDUT BİRLİKLERİ TARAFINDAN, HUDUTLARDA YASA DIŞI GEÇMEYE ÇALIŞIRKEN YAKALANAN ŞAHISLAR VE ELE GEÇİRİLEN MALZEMELER
(15-21 AĞUSTOS 2014)
ELE GEÇİRİLEN PERSONEL VE MALZEMELER
01
Suriye Sınırı
Dönem içerisinde; 2.397 şahıs ile bir adet tabanca, yedi adet tabanca mermisi, 14.574 litre akaryakıt, 30.390 adet muhtelif hap, 85 şişe alkollü içki, 12.435 karton sigara, 479 adet büyükbaş / küçükbaş havyan, sekiz adet yük hayvanı, 26 adet muhtelif motorlu araç, 84 muhtelif araç yedek parçası, üç adet cep telefonu, 3.316 kg muhtelif gıda maddesi, 160 adet muhtelif giyim eşyası, 27 kg temizlik malzemesi, 2.235 kg bakır, 81 adet muhtelif kozmetik malzeme, 50 kutu muhtelif ilaç, 120 metre kumaş, 34.950 Suriye Lirası, 210 adet bidon ve akaryakıt kaçakçılığında kullanılan 7.600 metre boru ele geçirilmiştir.
K.K.K.lığı Hudut Birlikleri tarafından ele geçirilen malzemeler, Kolluk Kuvvetlerine teslim edilmiştir. (Akaryakıt kaçakçılığında kullanılan bidon ve borular, ilgili Cumhuriyet Savcılığı talimatı ile imha edilmiştir.)
01
19 Ağustos 2014
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda, Kara Kuvvetleri 2'nci Hudut Alay Komutanlığı (Narlıca / Hatay) Ziyaret, Kıyıgören ve Demirbüken Hudut Karakol Komutanlıkları sorumluluk sahasında, hudut devriye faaliyeti icra eden Mobil Yol Kontrol Unsurları tarafından, Asi nehri üzerinde ve çevresinde kaçakçık faaliyetlerinde kullanılan 60'ar litrelik 14 adet akaryakıt bidonu ve beş adet sal tespit edilmiştir.
Bulunan 14 adet bidon ve beş adet sal Altınözü Cumhuriyet Savcılığının talimatı ile tutanak tutularak olay yerinde kullanılmaz hale getirilmiştir.
02
19 Ağustos 2014
19:00
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda, Kara Kuvvetleri 2'nci Hudut Alay Komutanlığı (Kırıkhan / Hatay) Bükülmez Hudut Karakol Komutanlığı sorumluluk sahasında, hudut devriye faaliyeti icra eden Mobil Yol Kontrol Unsurları (MYKU) tarafından, Suriye'den Türkiye'ye yasa dışı girişi yapmak maksadıyla yaklaşan şahıslara "DUR'' ikazında bulunulmuş, ikazlara uymayarak ilerlemeye devam eden grubu durdurmak maksadıyla havaya uyarı ateşi açılmıştır.
Yapılan uyarı ateşi sonunda, şahıslar hududun Suriye tarafındaki zeytinliklerin bulunduğu bir alana kaçmak suretiyle bölgeden uzaklaşmışlardır. Müteakiben kaçan şahıslar tarafından MYKU'na ait Taktik Tekerlekli Zırhlı Araca hafif silahlar ile ateş açılmıştır. Açılan ateşe, MYKU tarafından derhal ateşle karşılık verilmiştir. Açılan ateş sonrası, şahıslar Suriye istikametine kaçarak gözden kaybolmuşlar ve yasa dışı hudut geçişi engellenmiştir.
HUDUT HATTINDA MEYDANA GELEN OLAY
01
18 Ağustos 2014
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda, Kara Kuvvetleri 2'nci Hudut Alay Komutanlığı (Narlıca / Hatay) Ziyaret, Hacıpaşa ve Kıyıgören Hudut Karakol Komutanlıkları sorumluluk sahasında, hudut devriye faaliyeti icra eden Mobil Yol Kontrol Unsurları tarafından, Asi nehri üzerinde ve çevresinde kaçakçık faaliyetlerinde kullanılan 500 metre boru hattı, 60'ar litrelik 95 adet akaryakıt bidonu ve yedi sal tespit edilmiştir.
Bulunan 500 metre boru hattı, 48 adet bidon ve yedi adet sal Altınözü Cumhuriyet Savcılığının talimatı ile tutanak tutularak olay yerinde kullanılmaz hale getirilmiş, 47 adet bidon ve bidonlar içerisindeki 3820 litre kaçak akaryakıt, Babatorun Jandarma Komutanlığına teslim edilmiştir.
02
18 Ağustos 2014
06:55
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda, Kara Kuvvetleri 1'inci Hudut Alay Komutanlığı (Havuzlubahçe-Kilis / Gaziantep) İnanlı Hudut Karakol Komutanlığı sorumluluk sahasında, beş şahsın, Suriye'den Türkiye'ye kaçak malzeme geçirmeye çalıştığı tespit edilmiştir.
Tespit edilen bu durum üzerine bölgeye intikal eden Hudut Devriye Timi (HDT) tarafından şahıslara "DUR" ikazında bulunulmuş, anılan şahısların "DUR" ikazına uymamaları nedeniyle HDT havaya ikaz ateşi açmış, açılan ikaz ateşini müteakip kaçakçı şahıslar yanlarında getirdikleri malzemelerden bir kısmını bırakarak hududun Suriye tarafına kaçmışlardır.
Suriye tarafına kaçan şahısların tekrar ellerinde çuvallarla hududa doğru yaklaştıklarının tespit edilmesi üzerine HDT geçiş bölgesine intikal etmiş, bu esnada, hududun Suriye tarafındaki ağaçlık bir bölgeden başka bir grup tarafından HDT personeli üzerine Kalaşnikof Piyade Tüfekleri ile ateş açılmış ve açılan ateşe önce HDT personeli, bilahare bölgeyi takviye eden Taktik Tekerlekli Zırhlı Araçlı bir Devriye Timi tarafından ateşle karşılık verilmiştir. Unsurlarımızın açtığı karşı ateşler üzerine, Suriyeli şahıslar, geldikleri istikamete doğru geri bölgeye kaçmışlardır.
Kilis Valiliğine, Kilis Cumhuriyet Savcılığına ve 5'inci Zırhlı Tugay Komutanlığı (Gaziantep) Askeri Savcılığına bilgi verilerek adli tahkikat başlatılmıştır.
HUDUT HATTINDA MEYDANA GELEN OLAY
01
16 Ağustos 2014
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda Kara Kuvvetleri 2'nci Hudut Alay Komutanlığı (Narlıca/Hatay) Ziyaret, Hacıpaşa, Kıyıgören ve Şht.Ütğm.M.A.DEMİRBÜKEN Hudut Karakol Komutanlıkları sorumluluk sahasında, bölgede hudut devriye faaliyeti icra eden Mobil Yol Kontrol Unsurları tarafından, Asi nehri üzerinde ve çevresinde kaçakçık faaliyetlerinde kullanılan 500 metre boru hattı, 60'ar litrelik 40 adet akaryakıt bidonu ve dört adet sal tespit edilmiştir.
Bulunan 500 metre boru hattı, 60'ar litrelik 40 adet bidon ve dört adet sal Altınözü Cumhuriyet Savcılığının talimatı ile tutanak tutularak olay yerinde kullanılmaz hale getirilmiştir.
HUDUT HATTINDA MEYDANA GELEN OLAY
01
16 Ağustos 2014
03:50
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda Kara Kuvvetleri 2'nci Hudut Alay Komutanlığı (Kırıkhan/Hatay) Karakaya Hudut Karakol Komutanlığı sorumluluk sahasında, Mobil Yol Kontrol Unsuru (MYKU)'nun devriye faaliyeti esnasında, Birinci Derece Askeri Yasak Bölgede, Suriye'den Türkiye'ye doğru, 15 kişilik atlı grubun yaklaştığı tespit edilmiştir.
Tespit edilen bu durum üzerine, MYKU tarafından gruba "DUR" ikazında bulunulmuş, ikazlara uymayarak ilerlemeye devam eden grubu durdurmak maksadıyla havaya uyarı ateşi açılmıştır. Yapılan uyarı ateşi neticesinde, atlı grup Suriye tarafına geldikleri istikamete kaçmış, bu esnada MYKU personeli üzerine sınırın Suriye tarafından, Kaleşnikof Piyade Tüfekleri ile hedef gözetmeksizin ateş açmışlardır. Açılan ateşe MYKU tarafından derhal karşılık verilmiştir. Açılan ateş sonrası, şahıslar bölgeden uzaklaşmış ve kaçakçılık girişimi engellenmiştir.
02
15 Ağustos 2014
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda Kara Kuvvetleri 2'nci Hudut Alay Komutanlığı (Narlıca/Hatay) Hacıpaşa, Kıyıgören ve Ziyaret Hudut Karakol Komutanlıkları sorumluluk sahasında, hudut devriye faaliyeti icra eden Mobil Yol Kontrol Unsurları tarafından, Asi nehri üzerinde ve çevresinde kaçakçık faaliyetlerinde kullanılan dokuz adet toplam 1000 metre boru hattı, 60'ar litrelik 60 adet akaryakıt bidonu ve dört sal tespit edilmiştir.
Bulunan 1000 metre boru hattı, 60'ar litrelik 60 adet bidon ve dört adet sal Altınözü Cumhuriyet Savcılığının talimatı ile tutanak tutularak olay yerinde kullanılmaz hale getirilmiştir.
HUDUT HATTINDA MEYDANA GELEN OLAY
01
14 Ağustos 2014
00:15
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda Kara Kuvvetleri 2'nci Hudut Alay Komutanlığı (Narlıca/Hatay) Hacıpaşa Hudut Karakol Komutanlığı sorumluluk sahasında, Mobil Yol Kontrol Unsuru (MYKU)'nun devriye faaliyeti esnasında, Birinci Derece Askeri Yasak Bölgede, Suriye'den Türkiye istikametine, 15-20 silahlı şahsın yaklaştığı tespit edilmiştir.
Tespit edilen bu durum üzerine, meydana gelebilecek yasa dışı geçişe müdahale etmek maksadıyla olay yerine giden MYKU'ya, sınırın Suriye tarafından, Kaleşnikof Piyade tüfekleri ile hedef gözetmeksizin ateş açılmıştır. Açılan ateşe MYKU tarafından derhal ateşle karşılık verilmiştir. Açılan karşı ateşi müteakip, şahısların ağaçlık bölgeye gizlenmeleri üzerine, ayrıca bölgeye çağrılan Zırhlı Muharebe Aracı ile keşif maksatlı ateş açılmıştır. Açılan ateş sonrası, şahıslar bölgeden uzaklaşmış ve kaçakçılık girişimi engellenmiştir.
HUDUT HATTINDA MEYDANA GELEN OLAY
NU.
01
13 Ağustos 2014
13:25
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda Kara Kuvvetleri 3'üncü Hudut Alay Komutanlığı (Suruç/Şanlıurfa) İncirli Hudut Karakol Komutanlığı sorumluluk sahasında, Türkiye tarafından gelen iki şahsın içinde bulundukları iki adet iş makinesi (LODER) ile birlikte Türkiye tarafından tel örgüleri yıkmaya çalıştığı ve yasa dışı hudut geçişi teşebbüsünde bulunduğu tespit edilmiştir.
Tespit edilen bu durum üzerine, bölgeye sevk edilen Ani Müdahale Mangası (AMM) tarafından söz konusu şahıslara "DUR" ikazında bulunulmuş, ikaza uyulmaması üzerine havaya uyarı ateşi açılmıştır. Uyarı ateşini müteakip şahıslar iş makinelerinden inerek kaçmaya çalışırken, AMM personeli tarafından yakalanmıştır.
Yakalanan ve Suriye'li olduklarını beyan eden iki şahıs ile birlikte iki iş makinesi Suruç İlçe Jandarma Komutanlığına teslim edilmiştir.
02
13 Ağustos 2014
Suriye Sınırı
Türkiye-Suriye hududunda Kara Kuvvetleri 2'nci Hudut Alay Komutanlığı (Narlıca/Hatay) Hacıpaşa ve Kıyıgören Hudut Karakol Komutanlıkları sorumluluk sahasında, Hudut Nöbetçileri tarafından, Asi Nehri üzerinde ve civarında, kaçakçılık faaliyetinde kullanılan 500 metre boru ve 60 litrelik 15 adet bidon tespit edilmiştir.
Tespit edilen bu durum üzerine, olay yerine intikal eden Mobil Yol Kontrol Unsuru personeline, hududun Suriye tarafından hedef gözetmeksizin Kaleşnikof Piyade tüfekleri ile ateş açılmış ve unsurlarımız, derhal ateşe karşılık vermiştir. Açılan karşı ateş üzerine, kaçakçılar bölgeden uzaklaşmış, böylece kaçakçılık girişimi engellenmiştir.
Bulunan 500 metre boru ve 15 adet bidon, Altınözü Cumhuriyet Savcılığının talimatıyla tutanak tutularak olay yerinde kullanılmaz hale getirilmiştir.
http://www.tsk.tr/11_haberler_olaylar/11_7_onemli_sinir_oalylari/onemli_sinir_olaylari_2014.htm (http://www.tsk.tr/11_haberler_olaylar/11_7_onemli_sinir_oalylari/onemli_sinir_olaylari_2014.htm)
-
Hollanda Türkiye’deki Patriotları geri çekiyor
25 Ağustos 2014 Askeri Havacılık, Manset No comments
patriot
(http://bagimsizhavacilar.com/wp-content/uploads/2014/08/patriot-539x300.jpg)
Hollanda Hükümeti, Suriye’den yönelecek balistik füze saldırısına karşı Türkiye’yi korumak amacıyla yerleştirilen Patriot hava savunma sistemlerini geri çekme kararı aldı.
Karar, hükümet tarafından Hollanda Parlamentosu’na bildirildi.
Kabine, Dışişleri ve Savunma bakanlarının imzasıyla parlamentoya gönderdiği mektupta, Türkiye’ye yönelik Suriye kaynaklı füze tehtidinin azaldığını belirtti.
Patriotlar, NATO üyesi Türkiye’yi Suriye’den gelebilecek olası bir balistik füze saldırısına karşı korumak amacıyla yerleştirilmişti.
Hollanda’ya ait Patriot bataryaları Ocak 2013′ten bu yana Türkiye’de bulunuyordu.
Tehdit azaldı..
Hollanda Hükümeti’nin meclise gönderdiği yazıda, “Suriye’nin Türkiye’ye karşı balistik füze kullanma tehtidi tam olarak geçmese de önemli ölçüde azaldı” dendi.
Hükümet, Adana’da İncirlik Üssü ile şehir dışında sivil bir havaalanında bulunan Patriotlar’ın şu ana kadar hiç kullanılamdığını vurguladı.
Kabineye göre, Türkiye’ye yapılan füze yardımının amacı belliydi. Yıllarca sürmesi mümkün değildi. Hollanda da bu misyonun süresini uzatacak durumda değil.
Hükümet tarafından parlamentoya verilen bilgide, Patriot’lara Türkiye’de yeterince bakım yapılamadığı için sistemin çökme olasılığı bulunduğu da kaydedildi.
Patriot sistemlerinin bir an önce modernize edilmesi gerektiği, bunun da ancak Hollanda’da mümkün olacağı belirtildi.
Patriot’ların geri çekilmesi konusunda Hollanda’nın açıkladığı bir başka gerekçe de personel maliyeti.
Görev süresinin uzatılması, Hollanda’ya ek personel yükü getirecek. Hollanda, Patriot misyonu için Türkiye’ye 200 personel gönderdi.
Hollanda’nın yanısıra Almanya Kahramanmaraş’a, ABD de Gaziantep’e Patriot sistemi yerleştirmişti.
Hollanda, geri çekme kararını hem NATO, hem de Türkiye, ABD ve Almanya’ya iletti.
Tarafların bu kararı anlayışla karşıladıkları açıklandı.
Patriot füzeleri, yaklaşık 160 kilometre menzile sahip.
(bbctürkçe)
http://bagimsizhavacilar.com/hollanda-turkiyedeki-patriotlari-geri-cekiyor/ (http://bagimsizhavacilar.com/hollanda-turkiyedeki-patriotlari-geri-cekiyor/)
-
Bize ne, NATO dusunsun. Turkiyeyi degil Incirligi korudugu bes belli.
-
Tehdit azalsa da çeşitliliği çoğaldı. Elin Hollanda'sı canı sıkılınca gidiyor işte..
(http://uploax.net/tnipxS30.jpg)
Irak da İşidin eline Frog geçmiş.
-
ABD'nin Suriye planına ağır darbe
Ana Sayfa» DÜNYA
04.11.2014 00:32
ABD'nin Suriye planına ağır darbe!
ABD'nin Suriye'de silahlandırdığı ve eğittiği muhalif gruplar Suriye Devrimciler Cephesi ve Hazm Hareketi'nin terör örgütü El Kaide'ye teslim olduğu açıklandı.
Obama yönetiminin Suriye'de terör örgütü IŞİD'e karşı geliştirdiği yeni strateji çöktü.
ABD'nin, IŞİD'e karşı savaşmak için eğitip silahlandırdığı iki ılımlı Suriyeli muhalif güç, El Kaide'ye bağlı El Nusra Cephesi'ne teslim oldu.
El Nusra Cephesi, hafta sonu Türkiye sınırı yakınındaki İdlib eyaletinin kuzeyinde saldırıya geçti.
Örgüt, Suriye Devrimci Cephesi ve Azim Hareketi adlı iki ılımlı Suriyeli muhalif örgütü yenilgiye uğrattı.
Her iki örgüt üslerini ve silahlarını El Nusra Cephesi'ne teslim ederken, iki grubun üyeleri de ya teslim oldu ya da El Nusra Cephesi'ne katıldı.
Washington'ın Suriye'de IŞİD'e karşı savaşacak kara gücü olarak gördüğü Suriye Devrimci Cephesi ve Azim Hareketi 6 aydır ABD'den "Grad" ve "tow" tanksavar füzeleri gibi ağır silahlar alıyordu.
Bu silahların El Nusra Cephesi'nin eline geçmesinin ABD için büyük bir darbe olduğu yorumları yapılıyor.
Suriyeli ılımlı muhalifler gelişmelerden Washington'u sorumlu tutuyor.
"Amerikalılar bizi terketti, Esad'a yardım ediyor" diyen muhalifler, IŞİD'e yönelik hava operasyonlarının Şam rejimine yaradığını savunuyor.
Suriye ordusunun son haftalarda muhaliflere yönelik hava saldırılarını yoğunlaştırdığına da dikkat çekiliyor.
Gelişmelerin, Özgür Suriye Ordusu'nun sonunu getirmesinden endişe ediliyor.
İdlib, Özgür Suriye Ordusu'nun Suriye'nin kuzeyinde önemli varlık gösterdiği son bölgeydi.
http://www.ulusalpost.com/abdnin-suriye-planina-agir-darbe-31144h.htm (http://www.ulusalpost.com/abdnin-suriye-planina-agir-darbe-31144h.htm)
-
Şam'da havan topu saldırısı: 17 öğrenci hayatını kaybetti
Esad güçleri tarafından saldırı düzenlenen okulda 17 öğrenci hayatını kaybetti
(http://im.haberturk.com/2014/11/05/1006551_c001425fe81c58ccb5d52bfd256510f9.jpg?1415199141)
05 Kasım 2014 Çarşamba, 14:24:00Güncelleme: 16:52:21
Suriye'nin başkenti Şam'ın Kabun mahallesindeki bir okula Esad güçleri tarafından düzenlenen havan topu saldırısı sonucu 17 öğrencinin hayatını kaybettiği bildirildi.
Suriye’de savaş suçu belgeleri
Suriye Genel Devrim Konseyi'nden (SRGC) yapılan açıklamada, rejim güçlerinin başkent Şam'ın Doğu Guta bölgesinde yer alan Kabun'a attıkları havan mermilerinin bir okula isabet etmesi sonucu 17 öğrencinin hayatını kaybettiği, çok sayıda öğrencinin de yaralandığı belirtildi.
Açıklamada, "Okulun bulunduğu bölgenin her gün Esad güçlerinin havan mermilerine maruz kaldığı" aktarıldı.
Öte yandan bölgedeki aktivistler de rejim güçlerinin her gün Kabun bölgesine ağır silahlarla saldırdığını dile getirerek, "Esad güçleri Doğu Guta bölgesindeki ilçe ve beldelerin denetimini sağlamak için Kabun ve Cobar'a her gün onlarca saldırıda bulunuyor" ifadelerini kullandı.
http://www.haberturk.com/dunya/haber/1006551-samda-havan-topu-saldirisi-17-ogrenci-hayatini-kaybetti (http://www.haberturk.com/dunya/haber/1006551-samda-havan-topu-saldirisi-17-ogrenci-hayatini-kaybetti)
-
Obama'dan Davutoğlu'na şok yalanlama
(http://www.ulusalpost.com/d/news/22157.jpg)
17.11.2014 08:32
Obama'dan Davutoğlu'na şok yalanlama!
Başbakan Davutoğlu'nun ABD'nin Suriye hakkındaki görüşünü değiştirdiğini açıklamasının üzerinden saatler geçmeden Obama zıt yönde bir açıklama yaparak iddiaları yalanladı.
Türkiye tarihinde hiç olmadığı kadar garip bir dönemden geçiyor. İç gündemimizde yaşanan bütün garabetin yanında bir de dış politikada gariplikler var.
Son dönemlerde Türk dış politikasında söz sahibi olan siyasetçilerin sık sık ABD'li yetkililer tarafından yalanlanmasına şahit olduk. Bu neredeyse rutin haline gelirken, benzer bir olay bugün Başbakan Ahmet Davutoğlu ile ABD Başkanı Barack Obama arasında yaşandı.
Saatler önce G20 zirvesinde ABD Başkanı Obama ile bir araya gelen Davutoğlu bu görüşmenin detaylarını açıklamıştı. Yandaş medyaya geniş şekilde yansıyan haberlere göre Davutoğlu "Esas itibariylei Esed ve IŞİD'in gitmesi konusunda ABD ile Türkiye arasında görüş ayrılığı yok. Obama da Esed'in gitmesi gerektiğini söyledi." ifadelerini kullandı.
Haberlere göre G20 Zirvesi’nin ikinci gününde birçok liderle biraraya gelen Başbakan Davutoğlu, ABD Başkanı Obama ile Irak ve Suriye meselesini görüştü. Obama’nın da Esed’in gitmesinden yana olduğunun altını çizen Davutoğlu, “ABD-Türkiye arasında görüş ayrılığı yok” dedi.
Ancak Davutoğlu'nun bu açıklamasının üzerinde bir kaç saat geçmeden Başkan Barack Obama'dan bambaşka bir açıklama geldi. ABD’nin Suriye politikasında değişikliğe hazırlandığı iddialarına yanıt veren Başkan Barack Obama, "Esad’a karşı tavrımızda hiçbir değişiklik yok" dedi.
ABD Başkanı Barack Obama, Avustralya'nın Brisbane kentinde sona eren G20 Zirvesi'nin ardından Brisbane Kongre ve Sergi Saray'ında basın toplantısı düzenledi.
Barack Obama, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'a yönelik politika değişikliği iddialarına yanıt verdi.
Beşşar Esad'ın yüzbinlerce kişinin ölümünden sorumlu olduğunu ve meşruiyetini yitirdiğini yineleyen Obama, "Esad’a karşı tavrımızda hiçbir değişiklik yok. Esad'ı görevden uzaklaştırmanın yollarını düşünmüyorum. IŞİD'e karşı daha geniş bir politika sürekli gözden geçiriyoruz" diye konuştu.
Obama'nın Davutoğlu'nun yalanlaması son zamanlarda ABD-Türkiye arasında sıkça yaşanan bir rutin haline geldi.
2 gün önce Cumhurbaşkanı Erdoğan yine aynı konuda ABD yönetimi tarafından yalanlanmıştı. ABD Başkanı Barack Obama'nın, Suriye'de ESAD gitmeden IŞİD’in yenilmesinin mümkün olmayacağını düşündüğü iddiasını ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel yalanladı.
Yine ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'in Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan özür dileme iddiaları doğrudan Biden tarafından yalanlanmış, ABD Başkan yardımcısı "asla özür dilemedim" demişti.
Daha önce de Beyaz Saray yönetimi, Başkan Obama’nın bu senenin Şubat ayında Başbakan Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesinde, Erdoğan’ın Fethullah Gülen’e dair şikâyetleri için “Mesaj alınmıştır” dediği iddiasını yalanlamıştı.
Öte yandan yine Cumhurbaşkanı Erdoğan PYD hakkındaki sözleri ABD Dışişleri Sözcüsü tarafından yalanlanmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bir konuşmasında Obama'nın da PYD'yi terör örgütü olarak gördüğünü söylediğinin hatırlatılması üzerine ABD DIşişleri Sözcüsü Jen Psaki, "PKK terör örgütüdür, PYD değil. Bu bizim devlet politikamızdır" diyerek Erdoğan'ı yalanlamıştı.
KAYNAK: ROTAHABER
http://www.ulusalpost.com/obamadan-davutogluna-sok-yalanlama-33040h.htm (http://www.ulusalpost.com/obamadan-davutogluna-sok-yalanlama-33040h.htm)
-
Birileri sürekli yalan söylüyor ama anlamak için yalan makinasına mı bağlamak gerek yoksa! ::)
-
Esad konusunda mutabakat yok
Rusya Devlet Başkanı Putin’in, “Esad, Suriye’deki seçimlerde yüksek bir oyla göreve geldi” sözleri üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın cevabı gecikmedi: Dünyada darbeciler hep yüksek oyla göreve gelirler. Suriye’deki seçimlerde bütün kesimlere temsil şansı tanınmadı.
ABDULLAH KARAKUŞ / Ankara
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2014/12/02/esad-konusunda-mutabakat-yok-5037776.Jpeg)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki görüşmede Suriye tartışması yaşandı. Erdoğan Suriye Devlet Başkanı Esad’ın gitmesi gerektiğini söylerken, Putin bu görüşe Esad’ın seçimde destek bulduğunu belirterek karşı çıktı. Erdoğan ise Suriye’de seçimlerin objektif yapılmadığını belirterek, dünyada darbecilerin açık oy gizli tasnif nedeniyle yüksek oy aldıklarını söyledi.
Erdoğan ile Putin’in dünkü zirvesinde yine Suriye konusunda ortak nokta bulunamadı. Erdoğan ile Putin basının önünde soruları yanıtlarken farklı bakış açılarında olduklarını açık açık dile getirdiler. PKK ve DEAŞ başta olmak üzere terör örgütlerine yönelik mücadeleyi görüştüklerini belirten Erdoğan, “Suriye ve Irak’a konuştuk. Kırım’ı konuştuk. Çok genişçe ele aldık. Krizlere çözüm üretmede ortak adımlar atma gayretini gördüm. Karşılıklı güvene dayanan ilişkiler tüm bölgenin barış ve huzuruna katkıda bulunacaktır” dedi.
‘Farklı yaklaşım var’
Suriye meselesinde farklı görüşler olduğunu belirten Erdoğan, “Suriye’deki mevcut yönetimin zulmeden katleden terör estiren yönetimin durumunu ortaya koydum. Başkanın farklı yaklaşımı var. Geneli itibarıyla çözüme mutabakat var. Ama ‘nasıl’ı üzerinde sıkıntılarımız var” dedi. Rusya’nın da terörle mücadelede neler çektiğini bildiklerini belirten Erdoğan, “Senin teröristin kötü benimki iyi anlayışı olamaz. Ülkelerin terör eylemlerine karşı ortak platform oluşturması şart. DEAŞ Irak’ın yüzde 40’ını işgal etti. Suriye’de yüzde 30 işgal ediyor. Bu terör örgütü desteğini nereden alıyor. Ortak mücadele vermemiz lazım. Rusya, Türkiye ve İran’a büyük görevler düşüyor. Olaya mezhebi açıdan bakarsak çözemeyiz. İnsani ve vicdani bakmamız lazım. Esed giderse ne olur yaklaşımı yanlıştır. 300 bin insanın ölmesi Esed yönetimi ile geldi. Yani ortada başarı yok. Benim ülkem bedelini ödüyor. 5 milyar dolar harcama yaptık. 200 milyon dolar dünyadan yardım geldi. Bu bölgede sıkıntı devam ediyor. Rusya ile dayanışmamız önem arzediyor. Esed rejimini yok farz etmek gerekir. Orada Esed ile netice almak mümkün değil. Farklı kesimlerin olacağı bir yönetim oluşturulmalı. Huzur için seçime gidilmeli. Bu Suriye’ye objektif bakanların görevidir” dedi.
Putin: Suriyelilere sorulmalı
Putin ise Suriye krizi ile ilgili olarak, “Bazı konulara farklı bakıyoruz. Ama güncel krizlerin çözülmesinde yaklaşımımız aynı” dedi. Putin “Esad kalmalı mı?” sorusu üzerine ise “Esad’ın kalması konusunda iddialı mıyız bu soruyu Suriye halkına yönlendirmek istiyorum. Seçimler yapıldı. Esad’ın büyük desteğe sahip olduğunu gördük. Ama orada durum normal değil. Tatmin edici bir işbirliğini oluşturmaya çalışıyoruz. Kanlı çatışmaların bitmesi için çalışıyoruz. Bazı teknik sorunlarımız var. Suriye yönetimiyle belirli nedenlerden kontaklarımız sınırlı, oradaki süreçleri doğrudan etkileyemiyoruz” dedi. Meselenin Suriye’de yaşayanların kendini güvende hissetmesi olduğunu belirten Putin, “Yönetim konusunda da nasıl eşit haklar elde edebilirler. Bu konuda işbirliği yapmalıyız ve birbirimizi tatmin edici kararlara varmalıyız. Bu kararlar öncelikle Suriye’nin halkı ve tüm siyasi güçleri için uygun olmalı ve biz bu sürecin tüm aktörleriyle mutlaka temas halinde olacağız, Türkiye’deki dostlarımızla da aynı şekilde” dedi.
‘Darbeci’ vurgusu
Erdoğan ise Putin’in sözlerinin ardından “Dünyada darbeciler hep yüksek oylarla gelir. Bizde de açık oy gizli tasnifle seçim neticelenir ve istedikleri gibi sonuç açıklanırdı. Mısır’da da aynısı oldu. Suriye’de gerçekten objektif olarak seçimler yapılabildi mi? Biz normal koşullarda seçim yapıldığını düşünmüyoruz” karşılığını verdi.
Platform oluşturulması ile ilgili olarak Erdoğan, “Türkiye, Rusya ve İran müşterek netice yapıp çözüme varalım. Arap ligi dahil edilebilir. Fakat 141 ülke Ulusal Koalisyon’u destekliyor. Kimsenin istemediği tek şey var, Esed’in çekilmesi. Esed giderse kim gelir. Esed giderse halkın iradesi gelir diyorum. Bu zemini hazırlamak lazım. Bu olursa hiç endişeye gerek yok. DEAŞ gelir diyorsak bir platform oluşturup terör örgütlerine yönelik mücadeleyi yapmamız lazım” dedi.
Yükseltilmiş protokol
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Türkiye’ye bu yılki ilk resmi ziyaretini gerçekleştiriyor. Putin’in Türkiye’ye asıl geliş sebebi, 5’inci Üst Düzey İşbirliği Konseyi toplantısına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte başkanlık etmek olduğu ancak Türkiye’nin talebi ile resmi devlet ziyeretine dönüştürüldüğü belirtildi İşbirliği Konseyi toplantısı her yıl dönüşümlü olarak Rusya ve Türkiye’de gerçekleşiyor. Konu ile ilgili olarak bir açıklama yapan Rusya Devlet Başkan Yardımcısı Yuriy Uşakov, “Bu yönetim organı iki ülke arasında hem stratejiyi hem de ilişkilerin gelişmesinin ana yönlerini ortaya koymakta, siyasi, ticari, ekonomik ve insani işbirliği alanındaki önemli projelerin hayata geçirilmesini koordine etmektedir” dedi. Uşakov’a göre, Türk tarafının önerisi gereği Putin’in katılımı resmi bir devlet ziyareti şeklinde gerçekleşecek. Diplomasi protokolüne göre, “resmi devlet ziyareti” devlet başkanının yurtdışı ziyaretlerinde en üst seviyede yer alıyor ve yılda en fazla bir veya iki defa gerçekleşiyor. n DIŞ HABERLER SERVİSİ
Tarihteki 16 devlet temsil edildi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i karşılama töreninde, tören kıtasının karşısında dizilen askerler, tarihteki 16 Türk devletinin bayrağını tuttu. Böylece Cumhurbaşkanlığı Forsu’nda simgelenen 16 Türk devletinin bayrağı resmi törende de yer aldı. Bu uygulama ilk kez Papa Francis’in ziyareti sırasında hayata geçirilmişti.
http://www.milliyet.com.tr/esad-konusunda-mutabakat-yok/siyaset/detay/1977970/default.htm?utm_source=apsis-anp-3&utm_medium=email&utm_content=mailing&utm_campaign=gunluk_bulten (http://www.milliyet.com.tr/esad-konusunda-mutabakat-yok/siyaset/detay/1977970/default.htm?utm_source=apsis-anp-3&utm_medium=email&utm_content=mailing&utm_campaign=gunluk_bulten)
-
Yukarıda koyu renkli olarak yazılanlara epey güldüm. :D :D
-
Mal deyip durum saptaması yapmak istiyorum; Putin ne diyecekti "tamam Recebim yeter ki sen iste hemen ABD'nin istediği valiyi Şam'a atarız" mı demesi gerekiyordu. Bu arada 2. gün oldu hala S-400 mevzusu geçmedi ya da ben mi görmedim.
Düzeltme: Yazım hatası.
-
'El Kaide'ye silahın belgesi' Hollanda Hükümeti'nde
Yusuf Özkan Lahey, Hollanda
(http://ichef.bbci.co.uk/news/ws/660/amz/worldservice/live/assets/images/2015/01/17/150117171417_mit_trucks_624x351_hurriyet.com.tr.jpg)
Türkiye'nin, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) aracılığıyla Suriye'deki El Kaide militanlarına silah gönderdiği yolundaki iddialar Hollanda gündeminde.
Hollanda'da muhalefetteki Hristiyan Demokrat Parti (CDA), MİT'e ait tırlarla Türkiye'den Suriye'deki cihatçı örgütlere silah gönderdiğine ilişkin "gizli belgelerin" kendilerinde de bulunduğunu açıkladı. CDA, bu belgeleri hükümete iletti.
CDA Milletvekili Raymond Knops, hükümeti, Türkiye konusunda "deve kuşu politikası izlemekle" suçladı.
Türkiye konusundaki gelişmeleri yakından izleyen CDA'lı parlamenter Pieter Omtzigt, MİT tarafından Suriye'deki El Kaide militanlarına silah gönderildiğine ilişkin belgelerin kendilerinde de olduğunu bildirdi.
Omtzigt, Kasım ayında ulaştıkları "gizli belgeleri", Güvenlik ve Adalet Bakanı Ivo Opstelten ile Ulusal Güvenlik ve Terörle Mücadele Koordinatörü (NCTV) Dick Schoof ile de paylaştıklarını açıkladı.
BBC Türkçe'nin edindiği bilgiye göre CDA'nın ulaştığı belgeler arasında Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'na ait tutanaklar, MİT ve jandarmaya ait belgeler bulunuyor.
Savcılığa ait belgede, dönemin Adana Valisi Hüseyin Avni Coş'un, "silah ve mühimmat yüklü tırların MİT'e ait olduğunu ve başbakanın talimatıyla Suriye'ye gönderildiğini söylediği" belirtiliyor.
CDA'lı Omtzigt, Güvenlik ve Adalet Bakanı Opstelten'e, bu belgeleri Türkiye ziyareti öncesi Dışişleri Bakanı Bert Koenders'a iletip iletmediğini sordu. Koenders, 5 -7 Ocak günlerinde Türkiye'ye resmi bir ziyaret gerçekleştirmişti.
Hollanda Parlamentosu Dış Politika Komisyonu Üyesi CDA'lı Raymond Knops da, konuyla ilgili bir soru önergesi verdi. Knops, Dışişleri Bakanı Koenders'in yanıtlamasını istediği önergede, Türkiye'den El Kaide'ye silah ve mühimmat yardımı iddialarını sordu.
Knops, önergesinde Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi tarafından oluşturulan Analitik Destek ve Yaptırımları İzleme Komitesi'nin raporuna atıfta bulundu.
Raporda, IŞİD ve El Nusra Cephesi'nin ellerindeki silah ve mühimmatın büyük bölümünün Türkiye üzerinden gizlice gönderildiğinin vurgulandığını belirtti.
Knops, bu bilginin, BM'nin Irak'ta görevli misyonu UNAMI tarafından da doğrulandığını da dile getirdi.
Hollandalı parlamenter, "Suriye'deki terör örgütlerine NATO üyesi Türkiye topraklarından silah ve mühimmat gönderilmesini rahatsız edici buluyor musunuz? Bu konuda önlem alınması gerektiği görüşüne katılıyor musunuz?" diye sordu.
'Musluk açıkken yerler siliniyor'
Knops, 'Türkiye üzerinden Suriye'deki cihatçılara gizli yollardan silah ve mühimmat gönderilirken' IŞİD'e yönelik hava operasyonları düzenlenmesini, "musluk açıkken yerlerin silinmesi" olarak değerlendirdi.
Knops, iddialarla ilgili olarak Dışişleri Bakanı Koenders'a, Türkiye'den açıklama istemesi çağrısında bulundu. "6-7 Ocak'ta Türkiye'de bulunduğunuz sırada bu ülkeyi uluslararası terörizmle mücadele konusundaki rolü nedeniyle övdünüz. Bu övgüyü (!) neye dayandırdınız?" dedi.
Raymond Knops, Hollanda Hükümeti'ni Türkiye'nin Suriye'deki terör gruplarıyla ilişkisi konusunda "deve kuşu politikası" izlemekle suçladı.
Koenders'a, "Bu konudaki haberler ve belgelere karşın hala Türkiye'nin Suriye'deki cihatçılara verdiği destek konusunda elinizde belge olmadığında ısrar edecek misiniz?" diye sordu.
http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2015/01/150117_hollanda_mit_silah (http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2015/01/150117_hollanda_mit_silah)
-
Suriye Askeri Uçağı Düştü
Suriye devlet televizyonuna göre ülkenin kuzeybatısındaki İdlib'de bir askeri uçak düştü. Düşen uçaktaki 35 asker hayatını kaybetti. İsyancılar uçağı kendilerinin düşürdüğünü iddia ediyor olsalar da uçağın kötü hava şartları nedeniyle düştüğü belirtildi.
El-Kaide'ye bağlı El Nusra örgütü Twitter hesabında Suriye uçağını düşürdüklerini iddia etti.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi de İdlib'de düşen uçağın kötü hava şartları nedeniyle düştüğünü, uçağın asker, askeri teçhizat ve mühimmat taşıdığını belirtti. Rejim güçlerinin kaza yerine ulaşmak ve kazada hayatını kaybedenlerin cesetlerini almak için El-Nusra militanları ile ağır çatışmalara girdiği de gözlemevinin açıklamaları arasında.
Suriye devlet haber ajansı SANA da, orta ölçekli bir kargo uçağının Ebu el-Duhur askeri havaalanında inişi sırasında yoğun sis nedeniyle elektrik hatlarına çarparak düştüğünü duyurdu.
DefenceTurk.com
-
'El Kaide'ye silahın belgesi' Hollanda Hükümeti'nde
Yusuf Özkan Lahey, Hollanda
([url]http://ichef.bbci.co.uk/news/ws/660/amz/worldservice/live/assets/images/2015/01/17/150117171417_mit_trucks_624x351_hurriyet.com.tr.jpg[/url])
Türkiye'nin, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) aracılığıyla Suriye'deki El Kaide militanlarına silah gönderdiği yolundaki iddialar Hollanda gündeminde.
Hollanda'da muhalefetteki Hristiyan Demokrat Parti (CDA), MİT'e ait tırlarla Türkiye'den Suriye'deki cihatçı örgütlere silah gönderdiğine ilişkin "gizli belgelerin" kendilerinde de bulunduğunu açıkladı. CDA, bu belgeleri hükümete iletti.
CDA Milletvekili Raymond Knops, hükümeti, Türkiye konusunda "deve kuşu politikası izlemekle" suçladı.
Türkiye konusundaki gelişmeleri yakından izleyen CDA'lı parlamenter Pieter Omtzigt, MİT tarafından Suriye'deki El Kaide militanlarına silah gönderildiğine ilişkin belgelerin kendilerinde de olduğunu bildirdi.
Omtzigt, Kasım ayında ulaştıkları "gizli belgeleri", Güvenlik ve Adalet Bakanı Ivo Opstelten ile Ulusal Güvenlik ve Terörle Mücadele Koordinatörü (NCTV) Dick Schoof ile de paylaştıklarını açıkladı.
BBC Türkçe'nin edindiği bilgiye göre CDA'nın ulaştığı belgeler arasında Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'na ait tutanaklar, MİT ve jandarmaya ait belgeler bulunuyor.
Savcılığa ait belgede, dönemin Adana Valisi Hüseyin Avni Coş'un, "silah ve mühimmat yüklü tırların MİT'e ait olduğunu ve başbakanın talimatıyla Suriye'ye gönderildiğini söylediği" belirtiliyor.
CDA'lı Omtzigt, Güvenlik ve Adalet Bakanı Opstelten'e, bu belgeleri Türkiye ziyareti öncesi Dışişleri Bakanı Bert Koenders'a iletip iletmediğini sordu. Koenders, 5 -7 Ocak günlerinde Türkiye'ye resmi bir ziyaret gerçekleştirmişti.
Hollanda Parlamentosu Dış Politika Komisyonu Üyesi CDA'lı Raymond Knops da, konuyla ilgili bir soru önergesi verdi. Knops, Dışişleri Bakanı Koenders'in yanıtlamasını istediği önergede, Türkiye'den El Kaide'ye silah ve mühimmat yardımı iddialarını sordu.
Knops, önergesinde Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi tarafından oluşturulan Analitik Destek ve Yaptırımları İzleme Komitesi'nin raporuna atıfta bulundu.
Raporda, IŞİD ve El Nusra Cephesi'nin ellerindeki silah ve mühimmatın büyük bölümünün Türkiye üzerinden gizlice gönderildiğinin vurgulandığını belirtti.
Knops, bu bilginin, BM'nin Irak'ta görevli misyonu UNAMI tarafından da doğrulandığını da dile getirdi.
Hollandalı parlamenter, "Suriye'deki terör örgütlerine NATO üyesi Türkiye topraklarından silah ve mühimmat gönderilmesini rahatsız edici buluyor musunuz? Bu konuda önlem alınması gerektiği görüşüne katılıyor musunuz?" diye sordu.
'Musluk açıkken yerler siliniyor'
Knops, 'Türkiye üzerinden Suriye'deki cihatçılara gizli yollardan silah ve mühimmat gönderilirken' IŞİD'e yönelik hava operasyonları düzenlenmesini, "musluk açıkken yerlerin silinmesi" olarak değerlendirdi.
Knops, iddialarla ilgili olarak Dışişleri Bakanı Koenders'a, Türkiye'den açıklama istemesi çağrısında bulundu. "6-7 Ocak'ta Türkiye'de bulunduğunuz sırada bu ülkeyi uluslararası terörizmle mücadele konusundaki rolü nedeniyle övdünüz. Bu övgüyü (!) neye dayandırdınız?" dedi.
Raymond Knops, Hollanda Hükümeti'ni Türkiye'nin Suriye'deki terör gruplarıyla ilişkisi konusunda "deve kuşu politikası" izlemekle suçladı.
Koenders'a, "Bu konudaki haberler ve belgelere karşın hala Türkiye'nin Suriye'deki cihatçılara verdiği destek konusunda elinizde belge olmadığında ısrar edecek misiniz?" diye sordu.
[url]http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2015/01/150117_hollanda_mit_silah[/url] ([url]http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2015/01/150117_hollanda_mit_silah[/url])
Ulan serefsizler sizin desteklemediginiz teror örgütü kaldimiki bize söz söylemeye hakkiniz olsun. Bi taraflari niye tutustu ki acaba yine ciyaklamaya basladilar...
-
Reyhanlı’da 2 bomba kontrollü patlatıldı
Ferhat DERVİŞOĞLU/REYHANLI(Hatay), (DHA)
1 Mart 2015
Reyhanlı’da heyecanlı anlar...
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/4367/28114367.jpg)
HATAY’ın Reyhanlı İlçesi’nde, Suriye plakalı bir otomobilin altına bırakılan bombalı 2 paket belirlendi. İçindeki parçalar mıknatısla birbirine tutturulan iki bomba, uzmanlar tarafından kontrollü olarak etkisiz hale getirildi.
Reyhanlı’nın Mehmet Akif Ersoy Caddesi’nde, devriye gezen polis ekipleri bu sabah erken saatlerde bir binanın önünde park edilen Suriye plakalı bir otomobilin altında 2 paket gördü. Bunun üzerine bölgeye çok sayıda daha polis sevk edildi. Olası bir patmaya karşılık çevrede geniş güvenlik önlemi alındı. Hatay İl Emniyet Müdürlüğü Bomba imha uzman ekipleri, robot yardımı ile içindeki parçalar mıknatısla birbirine tutturulan iki bombayı kontrollü olarak patlatarak etkisiz hale getirdi. Çevreye dağılan parçalar toplayan uzmanlar inceleme yapmak için Emniyet Müdürlüğü’ne götürdü. Reyhanlı İlçe Emniyet Müdürü Mustafa Özkan ve Müdür Yardımcısı Murat Keleş çalışmaları baştan sona kadar izledi.
Polis bombaların kim ya da kimler tarafından bırakıldığını tespit etmek için kapsamlı soruşturma başlattı.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/28329183.asp?utm_source=newsletter&utm_medium=mailling&utm_campaign=gunluk-bulten (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/28329183.asp?utm_source=newsletter&utm_medium=mailling&utm_campaign=gunluk-bulten)
-
Suriye 'ABD hava aracını' düşürdü
Suriye ordusuna ait hava savunma sistemleri, Lazkiye’nin kuzey kırsalında bir ABD insansız hava aracını düşürdü
İncirlik üssünden kalkan ABD’ye ait insansız ve silahsız hava aracı 'Predator', Suriye'nin Lazkiye kenti kırsalında Suriye hava savunma sistemleri tarafından düşürüldü.
Suriye resmi haber ajansı SANA, ABD’ye ait bir keşif uçağının düşürüldüğünü açıkladı. İnzansız gözlem aracı olduğu belirtiler aracın fotoğrafları twitter'da yayınlandı.
Suriye'de düşürülen Predator'ün silahsız olduğu belirtiliyor.
Kaynak:http://www.gazetevatan.com/suriye-abd-hava-aracini-dusurdu-750882-gundem
-
Genekurmay'dan flaş açıklama
Genelkurmay Başkanlığından, Suriye ordusunca muhaliflere yapılan ağır silah atışları sırasında bir roketin Hatay'ın Reyhanlı ilçesine düştüğü, angajman kuralları kapsamında iki Fırtına obüsü ile Suriye'de rejime ait bir topçu mevzisine atış yapıldığı bildirildi.
1Sitene Ekle
Genekurmay'dan flaş açıklama
AÇIKLAMA ŞÖYLE
Suriye Ordusu ile Muhalif Gruplar arasında meydana gelen çatışmalar esnasında, Suriye Ordusu tarafından Muhaliflere yapılan ağır silah atışları esnasında, bir adet roket / füze, Hatay / Reyhanlı ilçesi merkezinin hemen doğusunda yer alan Cüdeyde mahallesi yakınına düşmüştür.
5 VATANDAŞ CAM KIRIKLARINDAN YARALANDI
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/03/25/genekurmay-dan-flas-aciklama-5449833.Jpeg)
Olayda herhangi bir can kaybı olmamış, bununla birlikte roket / füzenin patlaması sonucu meydana gelen cam kırıklarından beş vatandaşımızın hafif şekilde yaralandığı bilgisi alınmıştır.
BÖLÜĞÜN ZİYARETÇİ SALONUNUN TAVANI ÇÖKTÜ
Söz konusu roket / füzenin düştüğü mevkii, 2’nci Hudut Alayı (Hatay) 2’nci Hudut Taburu (Narlıca) 4’üncü Hudut Bölüğünün (Reyhanlı) 200 metre kadar batısıdır. Bu nedenle, patlama sonucu etrafa yayılan taş ve toprak parçalarının tesiri ile anılan bölüğün ziyaretçi salonunun tavanı çökmüş, bina camları kırılmış, iki askerî aracın kaporta ve karasöründe hasar meydana gelmiştir. Merminin düştüğü yerde 15 metre genişliğinde, yedi metre derinliğinde bir çukur oluştuğu belirtilmiştir
Angajman kuralları çerçevesinde, Hatay / Yayladağı Dağardı Hudut Karakolunda konuşlu iki adet 155 mm Fırtına Obüsü ile 25 Mart 2015 saat 05.25’te, Suriye’de Rejime ait bir topçu mevziîne atış yapılarak karşılık verilmiştir.
'MİSLİYLE KARŞILIK VERİLMESİNE DEVAM EDİLECEKTİR
Gelişmeler dikkatle takip edilmekte olup, topraklarımıza mermi düşmesi durumunda, angajman kuralları çerçevesinde misliyle mukabelede bulunulmasına devam edilecektir.
http://www.milliyet.com.tr/genekurmay-dan-flas-aciklama-gundem-2033799/?utm_source=apsis-anp-3&utm_medium=email&utm_content=mailing&utm_campaign=gunluk_bulten (http://www.milliyet.com.tr/genekurmay-dan-flas-aciklama-gundem-2033799/?utm_source=apsis-anp-3&utm_medium=email&utm_content=mailing&utm_campaign=gunluk_bulten)
-
200 km’den gelen Suriye füzesini görmedi uyudu
Uğur ERGAN 26 Mart 2015
200 km’den gelen Suriye füzesini görmedi uyudu
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/3140/28513140.jpg)
Türkiye’nin olası saldırılara karşı NATO’dan istediği ve sınırdaki 3 kentte konuşlanmış Patriot bataryalarının hiçbiri, Suriye’den atılan füzeyi tespit edemedi. Bu durum, ‘Türkiye’nin uzun menzilli füzelere karşı korunması yeterli mi?’ sorusunu gündeme getirdi.
HATAY’ın Reyhanlı ilçesinde, Suriye sınırına yakın boş alanda önceki gece meydana gelen şiddetli patlamanın nedeninin, Suriye’den atılan uzun menzilli füze olduğu ortaya çıktı. Hürriyet’in aldığı bilgiye göre, Reyhanlı’ya düşen füze, Suriye’de rejimin en güçlü olduğu, Akdeniz’e kıyısı bulunan Lübnan sınırına yakın Tartus’tan fırlatıldı. Reyhanlı’da 4’üncü Hudut Bölüğü’nün 200 metre açığına düşen, askeri alanda maddi hasara yol açan ve düştüğü yerde 7 metre derinliğinde çukurun açılmasına neden olan füzenin, taktik balistik füze olduğu anlaşıldı. Suriye’nin elinde uzun menzilli SCUD füzeleri bulunuyor. Reyhanlı’ya düşen füzenin de SCUD olduğu tahmin edilirken, niteliğiyle ilgili çalşmalar sürdürülüyor.
KAPSAMA ALANI DIŞINDA
Reyhanlı’ya yaklaşık 200 kilometreden fırlatılan füzeyi, Suriye’den olası füze saldırısına karşı Türkiye’nin NATO’dan istediği ve sınırda 3 kentte konuşlanmış Patriot bataryalarından hiçbiri tespit edip yakalayamadı. Hürriyet’in “Genelkurmay açıklamasında da belirtilen füzeye karşı Patriot’lar neden devreye girmedi?” sorusuna yetkililer, “Füze, Adana, Kahramanmaraş ve Gaziantep’te konuşlu Patriot füzesavarları radar kapsama alanları dışında kalan bir bölgeye düşmüş” yanıtını verdi.
GENELKURMAY ‘FÜZE’ DEDİ
Genelkurmay Başkanlığı’nın konuyla ilgili dün yaptığı açıklamada ise Reyhanlı’ya düşenin füze olduğu vurgulandı ancak tipi belirtilmedi. Açıklamada şöyle denildi:
“Suriye Ordusu ile muhalif gruplar arasında meydana gelen çatışmalar esnasında, Suriye Ordusu tarafından muhaliflere yapılan ağır silah atışları esnasında, bir adet roket-füze, Hatay-Reyhanlı ilçesi merkezinin hemen doğusunda yer alan Cüdeyde Mahallesi yakınına düşmüştür. Olayda herhangi bir can kaybı olmamış, bununla birlikte roket-füzenin patlaması sonucu meydana gelen cam kırıklarından 5 vatandaşımızın hafif şekilde yaralandığı bilgisi alınmıştır. Söz konusu roket-füzenin düştüğü mevki, 2’nci Hudut Alayı (Hatay) 2’nci Hudut Taburu (Narlıca) 4’üncü Hudut Bölüğü’nün (Reyhanlı) 200 metre kadar batısıdır. Bu nedenle, patlama sonucu etrafa yayılan taş ve toprak parçalarının tesiri ile anılan bölüğün ziyaretçi salonunun tavanı çökmüş, bina camları kırılmış, iki askeri aracın kaporta ve karoserinde hasar meydana gelmiştir. Merminin düştüğü yerde 15 metre genişliğinde, 7 metre derinliğinde bir çukur oluştuğu belirtilmiştir. Angajman kuralları çerçevesinde, Hatay-Yayladağı Dağardı Hudut Karakolu’nda konuşlu 2 adet 155 mm. Fırtına Obüsü ile 25 Mart 2015 saat 05.25’te, Suriye’de rejime ait bir topçu mevzine atış yapılarak karşılık verilmiştir. Gelişmeler dikkatle takip edilmekte olup, topraklarımıza mermi düşmesi durumunda, angajman kuralları çerçevesinde misliyle mukabelede bulunulmasına devam edilecektir.”
Hatay’a da konuşlandırılmalı
SURİYE füzesinin Patriot’lar tarafından yakalanamamasını Hürriyet’e değerlendiren emekli Hava Korgeneral Erdoğan Karakuş, “Bu durum Hatay’a da Patriot yerleştirilmesinin şart olduğunu gözler önüne serdi ki bunu ben sürekli söyledim, söylemeye devam edeceğim” dedi. Karakuş, şunları söyledi: “Patriot’lar her şeyi yakalar diye bir şey yok. Atılan füze görüş alanına girmemiş olabilir ya da menzili yetmez. Ancak Türkiye’de Patriot’ların yerleştirildiği şehirlere bakarsak, şunu görürüz: Konuşlandırıldıkları yerler birilerinin menfaatlerine uygun yerler. Yani Kürecik’i, İncirlik’i koruyorlar. Hatay en riskli bölge. Hatay’a Patriot bataryası yerleştirilmesi şarttır.”
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/28557428.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/28557428.asp)
-
Haber çorba olmuş.
Eğer atılan füze Patriot menzili dışında ise( ki öyle) Sistem uyudu değil kapsam alanı dışında kaldı denir (yine arada bundan bahsediyor).
Aynı haberin en sonunda emekli bir TSK mensubu olması gereken açıklamayı yapmış. Haber başlığı ile haber metni uyuşmuyor.
Eğer risk faktörü şehir yerleşisi, sanayi bölgeleri ve hasmın kabiliyetine göre yapıldıysa tamam ama biz her roket düşen yere veya düşecek yere göre plan yaparsak Avrupadaki bütün Patriotları ülkemize yığmamız lazım. Bazı kaynaklara göre Suriyenin elinde 700 km menzilli SCUD-D tipi balistik füze var. Yani adamlar Ankarayı vuruyor. Şimdi öncelik Hatay mı Ankara mı?
Mesela Hürriyet şöyle bir haber yapabilirdi. Suriye 200 km lik füze atıyor biz niye 40 km menzilli topla karşılık veriyoruz.? Senin elinde ATACMS (raf süreleri doluyor)var YILDIRIM var.
-
Haber çorba olmuş.
Eğer atılan füze Patriot menzili dışında ise( ki öyle) Sistem uyudu değil kapsam alanı dışında kaldı denir (yine arada bundan bahsediyor).
Aynı haberin en sonunda emekli bir TSK mensubu olması gereken açıklamayı yapmış. Haber başlığı ile haber metni uyuşmuyor.
Eğer risk faktörü şehir yerleşisi, sanayi bölgeleri ve hasmın kabiliyetine göre yapıldıysa tamam ama biz her roket düşen yere veya düşecek yere göre plan yaparsak Avrupadaki bütün Patriotları ülkemize yığmamız lazım. Bazı kaynaklara göre Suriyenin elinde 700 km menzilli SCUD-D tipi balistik füze var. Yani adamlar Ankarayı vuruyor. Şimdi öncelik Hatay mı Ankara mı?
Mesela Hürriyet şöyle bir haber yapabilirdi. Suriye 200 km lik füze atıyor biz niye 40 km menzilli topla karşılık veriyoruz.? Senin elinde ATACMS (raf süreleri doluyor)var YILDIRIM var.
Ankara daha önemli ama, Ankara!ya gidecek olan füze Hatay'dan geçecek!
-
Nato'nun umrunda ne Ankara ne Hatay var. Nato Incirlik ve Kurecigi savunacak sekilde kurdu yerleskeyi.
Elin fuzesiyle korunma o kadar olur, afferdersiniz baskasina ait bir kondom gibi.
-
Ankara daha önemli ama, Ankara!ya gidecek olan füze Hatay'dan geçecek!
Evet Hatay dan geçecek ama Suriye den atılan TBM büyük ihtimalle Hatay üzerinde tırmanma aralığında olacak. Reyhanlıda konuşlu Patriot füzesi servis tavanı 700-lük TBM yi yakalamaya yetmeyebilir.
-
Patriotlar uyumus neler duyacagiz daha
-
Scud olduğu kesin mi? Güdümsüz kısa menzilli roketler felan olamaz mı ?
-
Scud olduğu kesin mi? Güdümsüz kısa menzilli roketler felan olamaz mı ?
FATEH-110 (185 km) menzilli olduğu söyleniyor. Biz SCUD-D yi Ankara ya menzili yeterli olduğu için paylaştık.
-
Esad’dan Rusya’ya askeri üs teklifi
CİHAN 27 Mart 2015
Esad’dan Rusya’ya flaş teklif
0 Paylaş
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/0746/28530746.jpg)
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Tartus Limanı'nda bulunan Rus donanma üssünün yenilenmesi ve genişletilmesi için Rusya’nın bir karar alması durumunda onaylamaya hazır olduklarını söyledi.
Rus basın mensupları ile görüşmesinde önemli açıklamalarda bulunan Esad, “Doğu Akdeniz ve Tartus Limanı başta olmak üzere Rusya’nın, dünyanın çeşitli bölgelerinde askeri varlığı var. Bu, Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından bozulan dengenin yeniden kurulması için gerekli. Rusya, bölgemizde ne kadar güçlü olursa o kadar güvende oluruz. Rusya, tüm dünyada istikrarın sağlanmasında etkili. Rusya’nın Doğu Akdeniz ve kıyılarımızda askeri varlığını güçlendirmesini olumlu.” şeklinde konuştu.
Sovyet döneminde Tartus’ta kurulan askeri tesis, Akdeniz’de bulunan Rus savaş gemilerine lojistik destek sağlayan küçük bir üs konumunda. Rusya, Suriye krizi sonrası Akdeniz’de varlığını kalıcı hale getirirken, Tartus üssünde bulunan askeri varlığını sivil işçilerle değiştirdi. Moskova yeni dönemde Tartus üssünü yeniden canlandırmak istiyor.
Suriye krizi ve Ukrayna’da yaşanan olayların bağlantılı olduğunu savunan Esad, “Öncelikle iki ülke de Rusya için önemli. İki olayda da Rusya’yı zayıflatmak ve kukla devletler oluşturulmak isteniyor.” iddiasında bulundu.
Suriye lideri Esad, koalisyon güçlerinin terör örgütü IŞİD’i bitirmek istemediklerini, diğer ülkeleri tehdit ve şantaj için kullandığını savundu. IŞİD’le Suriye yönetimi arasına barış gücü yerleştirilmesine de karşı çıkan Esad, bunun IŞİD’in devlet olarak tanınması anlamına geleceğini söyledi.
Koalisyon güçlerinin yaptıkları saldırılarla Suriye’nin alt yapısına zarar verdiklerini kaydeden Esad, Suriye ordusunun daha az sayıda saldırılarla daha etkili olduğunu ifade etti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/28568756.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/28568756.asp)
-
Esad’dan Rusya’ya askeri üs teklifi
Beş'ar Esad , aslına rücu etti .
İlk önce 'ESAD oldu ESED ,
olmadı yahu biz kararımızdan vazgeçtik dediler ; bu sefer de ESED oldu ESAD !
-
Huffington Post'tan 'Suriye' iddiası: Türkiye karadan girecek, Suudi Arabistan havadan vuracak
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/8086/28788086.jpg)
Türkiye ve Suudi Arabistan'ın Suriye'deki Esad rejimini yıkmak için askeri ittifak kurmaya hazırlandığı öne sürüldü.
Huffington Post'un iddiasına göre, iki ülke konuya ilişkin üst düzey görüşmeler gerçekleştiriyor. Görüşmelere yakın kaynakların Huffington Post'a yaptığı açıklamalara göre, Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki müzakereler Katar arabuluculuğunda yürütülüyor.
Planlanan ortaklık çerçevesinin, Türkiye'nin karadan asker göndermesini, Suudi Arabistan'ın da hava saldırılarıyla destek vermesini öngördüğü iddia edildi.
Haberde, Şubat ayında Washington'a giden Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamid El Tani'nin söz konusu görüşmelerden ABD Başkanı Barack Obama'yı da haberdar ettiği belirtildi.
Türkiye ve Suudi Arabistan arasındaki görüşmelere katılan bir kaynak, müzakerelerin başarılı bir şekilde ilerlemesi halinde, iki ülkenin ABD desteklesin ya da desteklemesin, Suriye'ye müdahale edeceğini öne sürdü.
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/8350/28788350.jpg)
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/28725045.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/28725045.asp)
-
Şam'dan "Türkiye destek verdi" iddiası
CİHAN-Reuters 29 Nisan 2015
Türkiye'ye çok ağır suçlama
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/4501/29054501.jpg)
Suriye rejimi, muhalif grupların İdlib ili ve Cisr kasabasına yönelik harekata Türk Ordusu'nun aktif destek verdiğini iddia etti.
Devlet televizyonunun haberine göre, Suriye Dışişleri Bakanlığı, "Terör gruplarının saldırıları, Türk Ordusu'nun lojistik ve ateş desteğiyle gerçekleştirildi" iddiasını ortaya attı.
Açıklamada, "Bu, Suriye'ye doğrudan saldırıdır" ifadelerine yer verildi.
El Kaide'nin Suriye kolu Nusra Cephesi'nin öncülüğündeki 'muhalif gruplar', mart ayı sonlarında İdlib'i ele geçirmişti.
Nusra Cephesi militanları, geçtiğimiz Cumartesi günü İdlib'in 55 kilometre güneybatısında yer alan Cisr'i de kontrol altına aldıklarını duyurmuştu.
Militanlar, Humus bölgesine doğru ilerlemeye devam ediyorlar.
Şam yönetimi, birçok kez Türkiye ve Suudi Arabistan'ı teröristlere askeri ve mali destek vermekle suçlayarak, uluslararası toplumu ve BMGK'yı kınamaya çağırmıştı.
Öte yandan Türkiye, Suudi Arabistan ve ABD, Suriye ordusuna karşı savaşan 'ılımlı' muhalifler için silah eğitimi ile desteğe devam kararı almıştı.
Suriye'de iç savaş Mart 2011'den bu yana devam ediyor. Silahlı çatışmalarda 220 binden fazla kişinin öldüğü belirtiliyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/28862810.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/28862810.asp)
-
Suriye, helikopterini ve savaş uçağını düşüren Türk jetleri, NATO tatbikatında
Hasan DÖNMEZ/KONYA, (DHA) 12 Mayıs 2015
Suriye uçaklarını vuran 'Kaplanlar' tatbikatta
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/2382/29292382.jpg)
TÜRKİYE’nin ev sahipliğinde 5 ülke ve NATO unsurlarının katıldığı ’NATO Tiger Meet 2015’ tatbikatına 2013 yılında sınır ihlali yapan Suriye helikopterini ve savaş uçağını düşüren 2 Türk jeti de katıldı. Genelkurmay Başkan Vekili Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar ve diğer kuvvet komutanlarının 7’nci Cumhurbaşkanı Kenan Evren’in cenaze törenine katıldıkları için, tatbikatı izlemeye katılamadı.
Her 10 yılda bir yapılan ’NATO Tiger Meet’ tatbikatına bu yıl Türkiye ev sahipliği yaptı.
Konya’daki 3’üncü Ana Jet Üs Komutanlığı’nda 4 Mayıs’ta başlayan ve 15 Mayıs’ta sona erecek olan NATO Tiger Meet 2015 Tatbikatı’nın bugün ’Seçkin Gözlemci Günü ve Basın Günü’ gerçekleşti. Genelkurmay Başkan Vekili Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar ve diğer kuvvet komutanlarının 7’nci Cumhurbaşkanı Kenan Evren’in cenaze törenine katıldıkları için, tatbikatı izlemeye katılamadı. Onları temsilen Hava Kuvvetleri Komutanı Yardımcısı Orgeneral Abidin Ünal ile NATO ve tatbikata iştirak eden ülkelerin komutanları; NATO’dan NAEW FC Geilenkirchen Üs Komutanı Tümgeneral Andrew Mueller, İspanya Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan Albay Jose Manuel Cuesta Casguero, İtalya Askeri Ataşe Yardımcısı Yarbay Gabriele Iemma, İsviçre Askeri Ataşesi Yarbay Michel Rossier, Fransa Savunma Ataşesi Albay Remi Gauvaın katıldı.
Seçkin Gözlemci Günü’ne katılan komutanlara Anadolu Kartalı brifing salonunda, tatbikat hakkında brifing verildi. Tatbikata, Türkiye’den 16 adet ’F-16’, 2 adet ’AS-532 helikopteri’ 1 adet ’CN-235 nakliye uçağı’, 1 adet Milli Havadan Erken İhbar ve Kontrol Uçağı (HİK), İsviçre Hava Kuvvetleri’nden 5 adet ’F-18’, Polonya Hava Kuvvetleri’nden 6 adet ’F-16’ Fransa Hava Kuvvetleri 4 adet ’Rafale uçağı’ , İtalya Hava Kuvvetleri’nden 2 adet ’AB-212 helikopteri’, NATO’dan 2 adet ’AWAKS’, Hollanda Hava Kuvvetleri’nden 1 KDC-10 uçağı ile toplam 40 hava aracıyla 150 sorti uçuş gerçekleştirildi. Tatbikatı ayrıca; Almanya, Avusturya, Belçika, Çek Cumhuriyeti, İspanya, Portekiz, ve Yunanistan’da gözlemci olarak izledi.
FİLOLAR ARASI KARŞILIKLI GÜVEN VE TAKIM RUHU OLUŞTURMAK
150 sorti uçuş gerçekleştirilen tatbikatın amacı, NATO’nun harekat yeteneğinin geliştirilmesi kapsamında, katılımcı ülkeler arasında; birlikte harekat icra edebilme kabiliyetinin geliştirilmesi, tecrübe ve bilgi alışverişinin sağlanması, filolar arası karşılıklı güven ve takım ruhunun oluşturulması uygulanacak taktik, teknik ve usullerin geliştirilmesi amaçlanıyor.
SURİYE’NİN HELİKOPTER VE SAVAŞ UÇAĞINI DÜŞÜREN JETLERDE KATILDI
Tatbikata 6 Eylül 2013’de sınır ihlali yapan Suriye’ye ait Mi-17 tipi helikopter ile 23 Mart 2013 tarihinde yine sınır ihlali yapan Suriye’ye ait Mig-23 tipi savaş uçağını düşüren Türk Hava Kuvvetleri’ne ait 2 F-16 savaş uçağı da katıldı. Tatbikata katılan ülkelerin uçaklarından 5’inin ’kaplan’ figürlü boyanması dikkat çekti.
LEYLEKLER, JETLERİ DURDURDU
Brifingin ardından basın mensuplarına tatbikata katılan uçakların, kalkış anının fotoğraf ve görüntü çekmesini izin verildi. Pist başına gelen savaş uçakları kalkışa hazırlanırken beklenmedik bir sürprizle karşılaştı. Pistin üzerinde uçan leylek sürüsü, jetlerin bir süre beklemesine neden oldu. Leyleklerin uzaklaşmasının ardından jetler havalandı.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/28987410.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/28987410.asp)
-
(http://kokpit.aero//image/cache/data/Resimler/Resimler/patriot/adana-patriot-700x350.jpg)
NATO Komutanı Philip Breedlove, Patriot sistemini denetledi
NATO Avrupa Müttefik Kuvvetleri Yüksek Komutanı Amerikalı General Philip Breedlove, Adana'da konuşlu İspanyol Patriot Savunma Birliği'ni denetledi.
(http://kokpit.aero//image/data/89bcf97c882100958b4800c9d61f3fb5.jpg)
(http://kokpit.aero//image/data/24e765b90403778207edaf5414ad1a0f.jpg)
http://kokpit.aero/nato-patriot-sistemi-denetim (http://kokpit.aero/nato-patriot-sistemi-denetim)
-
Bakan Yılmaz: Suriye helikopteri düşürüldü
Fevzi KIZILKOYUN / ANKARA-DHA
16 Mayıs 2015
Türk F-16'ları Suriye hava aracını düşürdü
Türkiye sınırını ihlal eden Suriye’ye ait hava aracına, Adana’dan kalkan F-16’lardan iki füze atıldı. Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ise düşürülen hava aracının bir Suriye helikopteri olduğunu ifade etti. Suriye'den konuya ilişkin yapılan ilk açıklamada, düşürülen aracın İHA olduğu belirtildi.
Türk Silahlı Kuvvetleri yetkilileri, Hatay’ın Altınözü, Defne ve Yayladağı ilçelerinden Suriye’den bir hava aracının sınır ihlali yaptığını belirterek, “Bunun üzerine Adana’dan kalkan savaş jetlerimiz tarafından iki kez ateş açıldı. Şu anda bölgede incelemeler yapılıyor. Uçak mı, helikopter mi, başka bir hava aracı mı ne olduğu araştırmanın sonunda netlik kazanacak” dedi.
Bölgede oturan vatandaşlar, Dursunlu-Emek bölgesinden "Suriye uçağının" iki kez sınır ihlali yaptığını, ardından da Türk jetleri tarafından vurulduğunu, "uçağın üç parçaya bölünerek düştüğünü gördüklerini" söyledi.
BAKAN: HELİKOPTER DÜŞÜRÜLDÜ
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ise düşürülen hava aracının helikopter olduğunu belirtti. Yılmaz, ”Cilvegözü’nde 14.04 sıralarında 5 dakika süreyle 7 mil sınırı ihlal eden bir Suriye helikopteri düşürülmüştür. Hakkıyla görevini yapan, Suriye güçlerine karşı gerekli tepkiyi gösteren Silahlı Kuvvetlerimizi tebrik ediyor, hepsinin gözlerinden öpüyorum” dedi
SURİYE: DÜŞÜRÜLEN İHA'YDI
Suriye devlet televizyonu ise Türk jetlerinin Suriye uçağını vurduğuna dair iddiaların doğru olmadığını savundu. Reuters'ın haberine göre, Suriye televizyonu düşürülen aracın, keşif amacıyla uçurulan insansız hava aracı olduğunu öne sürdü. Suriye devlet televizyonunun haberinde, vurulan araç "uzaktan kumandalı, küçük bir İHA" olarak tanımlandı.
Suriye, 22 Haziran 2012'de Akdeniz üzerinde keşif uçuşu yapan Türk RF-4E keşif uçağını; Türk jetleri de 16 Eylül 2013'te bir Suriye helikopterini, 23 Mart 2014'te de MİG uçağını angajman kurallarını çiğnediği için vurarak düşürmüştü.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29023592.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29023592.asp)
-
Bakan efend, Türk Silahlı Kuvvetleri ile gurur duyuyoruz, aziz milletimizin de gurur duyması lazım diyor. Aziz millet zaten Türk Silahlı Kuvvetleri ile gurur duyuyor. Milletin en güvendiği kurum TSK. Seçim öncesi gaz verme çabaları.
"Nedir TSK'nın görevi ? Türk vatanını, Türk sınırını koruyacak. Hiç bir ihlale fırsat vermeyecek." diyor. E bu da doğru. Fakat sizin göreviniz denir bakan! Aylardır Yunanistan'ın işgali altında bulunan Ege'deki topraklarımız Türk vatanının bir parçası değil mi? Neden onlar için kılınızı bile kıpırdatmıyorsunuz daEsad ile uğraşıp duruyorsunuz? Suriye'deki iç savaşta neden dünyanın nefretini üzerine çeken yahudi taşeronu Işid ve El-Nusra terör örgütlerine destek vermek için Suriye ordusuna saldırıyorsunuz? Kendi topraklarınız işgal altındayken "büyük israile" destek verme hevesiniz nereden geliyor?
-
Suriye Türkiye'nin düşürdüğü hava aracının fotoğraflarını paylaştı
Ferhat DERİŞOĞLU/HATAY, (DHA)
17 Mayıs 2015
İşte Türkiye’nin düşürdüğü hava aracı
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/6836/29386836.jpg)
TÜRK sınırını geçmeye çalışırken devriye görevindeki F-16’lar tarafından düşürülen Suriye’ye ait hava aracının helikopter mi insansız hava aracı mı (İHA) belirsizliği devam ederken, DHA’nın ulaştığı fotoğraf karelerine göre düşürülen hava aracının İHA olduğu iddia edildi.
Daha önce ’Angajman kuralları’nı yeniden belirleyerek Suriye’den gelecek her türlü askeri unsuru tehdit sayıp şartlar oluşması halinde de tereddüt etmeden uygulayacağını açıklayan Türkiye, 16 Eylül 2013’te M-17 helikopteri ve 23 Mart 2014’te de MIG-23 savaş uçağı olmak üzere Suriye’nin sınırını ihlal eden 2 hava aracını vurarak düşürdü. Türkiye, dün yine Hatay üzerinden sınırı ihlal eden Suriye’ye ait bir hava aracını F-16’larla vurarak düşürdü ve angajman kurallarının tereddüt edilmeden kesinlikle uygulanacağını bir kez daha gösterdi.
BAŞBAKAN DAVUTOĞLU: SURİYE HELİKOPTERİ DÜŞÜRÜLDÜ
TÜRKİYE 'HELİKOPTER', SURİYE 'İHA' DEDİ
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/7222/29387222.jpg)
Olaydan sonra ilk açıklamalarda vurulan aracının niteliğinin belirlenmesine çalışıldığı belirtilirken, gece boyu yetkililerin açıklamalarında farklı bilgilere rastlandı. Suriye’nin resmi açıklamasında da düşürülen hava aracının İHA olduğu duyuruldu. Olay sırasında Hatay’ın Yayladağı İlçesi’ne bağlı Yoncakaya Mahallesi’nde tarlada çalışan 3 kardeş, hava sahasını ihlal eden Suriye hava aracının F-16’lar tarafından düşürülme anını gördüklerini söyledi. F-16’ların füzeleri 2 kez ateşlemesinin ardından bölgenin sessizliğe gömüldüğünü belirten görgü tanıklarından Murat Delioğlu, hava aracının düşürülme anını şöyle anlattı:
"Zeytin bahçemizde çalışıyorduk bir ses duyduk. Bunun jet sesi olmadığı belliydi. Normal uçağın sesine benziyordu. İnsansız hava uçağı da olabilir. Helikoptere benzemiyordu sesi. Baktık göremedik. 2-3 dakika boyunca bu sesi duyduk. Birkaç dakika sonra da bizim Türk uçağı belirdi. Üzerimizde yaklaşık 3 tur döndü. Üçüncü turun sonunda duman çıktı ve ses geldi. Biz bomba attığını düşündük. İki ayrı yerde attı ve ondan sonrada gitti. Karşı tarafta duman görmedik. Türk uçağı çok engin gidiyordu. Hareketlerini çok net gördük. Ayışığı ve Yoncakaya Mahallesi üzerinde döndü. Ondan sonra da Suriye tarafından gelen ses kesildi."
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/7214/29387214.jpg)
SURİYE TARAFINDAN FOTOĞRAFLARI GELDİ
Düşürülen araçla ilgili farklı açıklamalar yapılırken, bu sabah saatlerinde Türk F-16’ları tarafından düşürülen ve Suriye topraklarına düşen hava aracının enkaz fotoğrafları Türk tarafına ulaştı. Fotoğraflarda aracın İHA olduğu görülürken, Hatay’ın Altınözü İlçesi’nin karşısında muhaliflerin kontrolündeki İdlib İli’ne bağlı Cisr Eş Şuğur Kasabası’nın yakınındaki El Hammam Köyü’nün kırsalına ve sınırımıza yaklaşık 4 kilometre kadar uzağa düştüğü bildirildi. Enkaz bölgesinde herhangibir ceset ya da kan izine de rastlanmadığı ifade edildi.
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/7245/29387245.jpg)
MİLLİ SAVUNMA BAKANI YILMAZ: "GÖZ YUMMAYIZ"
Sivas'ta gazetecilere açıklamalarda bulunan Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, sınır ihlali yapan Suriye helikopterinin düşürülmesine ilişkin bir basın mensubunun "Suriye helikopter olduğunu yalanladı, insansız hava aracı olduğunu söyledi. Konuyla ilgili son durum nedir?" sorusu üzerine şöyle dedi:
"Sonuçta helikopter, hava aracı değil mi, insansız hava aracı, hava aracı değil mi? Dolayısıyla sınırımızı ihlal ettiği kesin mi? Kesin. Sınırlarımızı ihlal ettiği zaman bizim sınırlarımızda Türk Silahlı Kuvvetlerimizin, Türk Hava Kuvvetlerimizin müdahalesi oldu. Müdahalesi neticesinde düştü mü? Düştü. Biz sınırlarımızı ve hava sahamızı korumaya muktediriz. Dolayısıyla hiç kimsenin burayı yol geçen hanı gibi kullanmasına göz yummayız. Kararlılığımızın ifadesini her an her yerde gösteririz. Dün de gösterdik, Hatay'da gösterdik, başka yerde de gösteririz. Aziz milletimiz müsterih olsun."
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29029385.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29029385.asp)
-
Çavuşoğlu: Suriyeli muhaliflere havadan yardım etmek için ABD ile prensipte anlaştık
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD ile Türkiye’nin eğit- donat kapsamına aldığı Suriyeli muhaliflere sahada havadan yardım gönderme konusunda ‘prensipte anlaştığını’ açıkladı. Bu adım, karşı taraftan da doğrulandığı taktirde, ABD’nin Suriye krizine müdahalesinin sınırlarını genişleteceği anlamına geliyor.
Meksika-Endonezya-Güney Kore-Türkiye-Avustralya (MIKTA) Oluşumu'nun 5. Dışişleri Bakanları Toplantısı'na katılmak üzere geçen hafta gittiği Güney Kore'de 7 Mayıs’ta Ürdün'de başlayan eğit- donat programına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Daily Sabah gazetesine konuşan Çavuşoğlu, ABD ile ortaklaşa yürütülen program kapsamında eğitilip donatılacak 15 bin Suriyeli muhalife havadan destek verileceğini söyledi: “ABD ile prensipte anlaştık. Bu yardımın nasıl yapılacağı ordunun sorumluluğunda. Havadan destek almak zorundalar. Onları korumazsak, tüm bu eğitimin ne anlamı kalır?”
http://tr.sputniknews.com/ortadogu/20150525/1015637131.html#ixzz3b9A5mLRn (http://tr.sputniknews.com/ortadogu/20150525/1015637131.html#ixzz3b9A5mLRn)
-
Büyük İsrail Projesi yoluna devam ediyor!
-
BM'den Tırlar İçin Açıklama
BM: Hangi taraf olursa olsun, herhangi bir şekilde Suriye’de savaşan gruplara silah yollanmasına karşıyız
NAFİZ ALBAYRAK, NEW YORK, (DHA) 3 Haziran 2015
BM'den MİT TIR'ları açıklaması
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/1345/29711345.jpg)
Birleşmiş Milletler’den (BM), Cumhuriyet Gazetesi'nin MİT TIR'larıyla mühimmat taşındığına ilişkin yayınlanan görüntülerle ilgili olarak, “Hangi taraf olursa olsun, herhangi bir şekilde Suriye’de savaşan gruplara silah yollanmasına karşıyız” açıklaması geldi.
BM Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, Suriye sorununda BM'nin genel tavrının belli olduğunu ve olayın barış odaklı çözümden yana olduğunu söyledi. Dujarric "Genel Sekreter'in Suriye sorununda temel prensibi bellidir. BM'nin tavrı, Suriye'de sorunun çözümü için barış odaklı hareket edilmesini desteklemekte. BM, hangi taraf olursa olsun herhangi şekilde burada (Suriye'de) savaşan guruplara silah gönderilmesine taraf değildir" dedi.
BM'nin Suriye krizi başlamasından şimdiye kadar daima politik çözüm arayışında olduğunu anımsatan Sözcü Dujarric, MİT TIR'ları ile ilgili Türk yetkililerinin de ne BM ne de BM Genel Sekreteri'ne konu ile ilgili hiçbir bilgi veremediğini dile getirdi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29178823.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29178823.asp)
-
Bi kapasınlar cenelerini, pkk,ypg ve işide az silah yardımı yapılmadı. O zaman nerdeydi bunlar. Türmenlere biz gönderince önce icerdeki vatan hainleri sonra dışardaki bu abileri bagırmaya başladı. Yani it ürür kervan yürür...
-
Türkmenler kendilerine Türkiye'den silah yardımı gelmediğini belirtiyorlar. Sorun orada! Önce yok denilen, sonrasında ise görüntüleri ortaya çıkan, giden silahlar kime gidiyor? Türkmenlere gidiyor olsa neden gizlenmeye çalışılsın!
-
Benim bildiğim kadarıylada Türkmenler, Allah Türkiyeden razı olsun diyor...
-
Buyrun...
Çocuklarımız Türkiye sayesinde hayatta
admin | 03 Haziran 2015 | Genel, Gündem, Son Dakika, Suriye, Tüm Manşetler
Suriye Demokratik Türkmen Hareketi Başkan Yardımcısı Tarık Sulo Cevizci: Bize gelen TIR’ların durdurulması 200 Türkmen köyünün IŞİD’in eline geçmesine neden oldu. Türkiye’nin yardımları olmasaydı Türkmen soykırımı yapılırdı…
1433280600648
Adana ve Hatay’da durdurulan MİT TIR’larıyla ilgili tartışmalara son noktayı Suriyeli Türkmenler’in 2 numaralı ismi Tarık Sulo Cevizci koydu. SABAH’a konuşan Cevizci, “Türkiye olmasaydı Türkmenler’e soykırım kaçınılmaz olurdu” dedi. İşte özetle anlattıkları:
‘AHLAKSIZCA BULUYORUZ’
Bize gelen TIR’ların durdurulması 200 civarında Türkmen köyünün IŞİD kontrolüne geçmesine neden oldu. Türkiye, bizim hayatta kalmamızı sağlayan her türlü yardımı yapıyor. Çocuklarımızı Türkiye sayesinde koruduk. Türkiye’nin dışında hiçbir desteğimiz yok. Bize yapılan yardımların iç siyasete alet edilmesini ahlaksızca buluyoruz. Bize soykırım uygulanırken, bu yardımların gündeme getirilmesi ve sanki yanlış bir şeymiş gibi gösterilmesi sadece düşmanlarımızı sevindirir. Biz soykırımın eşiğinden döndük.
Suriye’de Türkçe konuşan ve Türk olduğunu kabul eden 1.5 milyon var. Türk olmasına rağmen asimile olan 2 milyonla birlikte toplam 3.5 milyon Türkmen Suriye’de yaşıyor. Türkiye ayrım yapmaksızın bu 3.5 milyon kişiye ve Suriye’de mağdur olan herkese yardım yapıyor. Bize yapılan yardımlar 2012’de başladı. Halep, Hama, Humus, Bayır Bucak, Şam, Golan ve Rakka bölgelerinde yaşayan Türkmenler, Türkiye sayesinde hayatta. 2012’de şiddet ortamı artınca Türkmen bölgeleri çatışmaların merkezi haline geldi. Her türlü sıkıntı yaşandı. Türkmenler’in canı çok yandı. Çok sayıda Türkmen bölgelerini terk etti. Bir taraftan IŞİD diğer taraftan da Esad güçlerinin arasında kaldık. Resmen iki ateş arasında soykırımla karşı karşıyayız. Son dönemlerde PYD de bize saldırmaya başladı.
Füzelerle, uçaklarla, varil bombalarıyla bombalandık. Böyle bir ortamda tek destekçimiz Türkiye. Bu kriz devam ediyor. Türkiye en başından beri diplomatik, lojistik ve insani her türlü yardımı yapıyor. Neye ihtiyacımız varsa gönderiyor. Hayatta kalmamızı sağlayacak her türlü yardımı Türkiye’den alıyoruz. Diğer ülkelerin hiçbiri yardım etmiyor.Türk varlığı yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Bugüne kadar 35 bine yakın Türkmen öldü. Türkiye olmasaydı Cenevre’ye bile davet edilmezdik. Dünya Türkmenler’i yok sayıyor. Bizimle ilgilenen bir tek Türkiye var.
AĞABEYİM KARŞILAYACAKTI
TIR’ların durdurulması, onlarca kişinin ölümüne neden oldu. TIR’lar durdurulduktan iki gün sonra IŞİD, 200 civarında Türkmen köyünü ele geçirdi. O TIR’ların biri Halep’e, biri de Bayır Bucak bölgesine gidiyordu. Halep’e giden TIR’ı ağabeyim Silo Sulo Cevizci karşılayacaktı. O dönem ağabeyim Türkmen ordusu komutanlarından biriydi. Ben de oradaydım. Biz o TIR’ı alamadığımız için IŞİD bölgeyi ele geçirdi. Türkmen bölgelerinin önemli bir kısmı o hadiseden sonra kontrolümüzden çıktı.
‘CUMHURİYET’…
Cumhuriyet’te geçen haftaki haberden sonra IŞİD intikam alırcasına 7 Türkmen köyüne baskın yaptı. 18 kişi öldü. 50 kişi kayıp. Onlarca aile köyleri boşalttı. TIR’lara yapılan baskınlar ve Türkmenler’e yapılan yardımların bu şekilde iç siyasete malzeme edilmesi bize büyük darbe vurdu. TIR’ların durdurulması IŞİD’e yaradı. İşgalin vahşeti altında onbinlerce Türkmen yaşıyor. Bu baskınlar ve yardımların bu şekilde gündeme gelmesi bizi hedef haline getirdi.
‘SİYASETE ALET EDİLİYOR’
Suriye Türkmenleri Meclis Eski Başkanı Samir Hafez: Türkiye’den yardım geliyor ki biz ayakta durabiliyoruz ve bu saldırılara karşı savaşabiliyoruz. Yardım gelmeseydi biz nasıl beş sene ayakta durabilirdik? Bu TIR olayından sonra çekingenlik başladı. Muhalefetin bu konuyu siyasete alet etmemesi lazım. Bizi büyük tehlikenin içine sokuyorlar.
250 TIR, 600 KAMYONLA YARDIM
Türkiye, AFAD, TİKA ve Kızılay’la Irak Türkmenleri’ne 250 TIR gıda, kıyafet ve ilaç gönderdi. 4 yılda Suriye Türkmenleri’ne bin 600 kamyon insani yardım ulaştırdı. Türkiye’de şu anda 35 bin civarında Türkmen bulunuyor.
kaynak:http://www.turkmenajans.net/cocuklarimiz-turkiye-sayesinde-hayatta/ (http://www.turkmenajans.net/cocuklarimiz-turkiye-sayesinde-hayatta/)
-
O tırların IŞİD yada diğer örgütlere gittiğini düşünmek apaçık,bizi yönetmek isteyenlerin amaçlarına azda olsa ulaşabildiğini gösteriyor...
-
‘Türkiye yardım etmeseydi 1 milyon Türkmen şehit olurdu’
admin | 31 Mayıs 2015 | Genel, Gündem, Son Dakika, Suriye, Tüm Manşetler
Eski Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Hafız, “Türkiye’nin yardımları olmasaydı otuz bin olan şehit sayımız şimdi belki bir milyona ulaşmıştı” dedi.copyright_aabadoluajansi_2015_20150531134403
Eski Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Semir Hafız, Suriye’deki Türkmenler için yola çıkan tırların durdurularak sonrasında olaya ait olduğu belirtilen fotoğrafları yayınlanarak Türkiye’yi teröre destek veren bir ülke olarak gösterilmek istendiğini belirtti.
MİT tırlarına ait olduğu belirtilen fotoğrafları ve buna ilişkin haberleri AA muhabirine değerlendiren Hafız, “Türkiye, terör örgütü DAEŞ ile işbirliği içindeymiş gibi gösterilmeye çalışılıyor. Asıl insanlık suçu, tırların durdurulması ve bunu suç olarak göstermektir. Bu Türkmenlere ölün demektedir” dedi.
Hafız, Türkmenleri, Türkiye’in Suriye’deki sağ kolu olarak nitelendirerek, “Türkmenler için yola çıkmış tırları durdurup daha sonra da olaya ilişkin fotoğrafların yayınlanmasındaki amaç, Türkiye’ye ihanettir, Türkiye’yi teröre destek veren ülke olarak göstermektir. Türkiye’nin Suriye’deki Türkmenleri koruması hakkıdır. Gönderilen yardımı durdurmak ve bunu DAEŞ ile ilişkilendirmek ise tamamen yanlıştır” diye konuştu.
“Türkmenler kendilerini Türkiye’nin yardımları sayesinde koruyor”
(http://www.turkmenajans.net/wp-content/uploads/2015/05/copyright_aabadoluajansi_2015_20150531134403.jpg)
Söz konusu tırların Suriye’deki Türkmen Dağı’na ulaşma hedefiyle yola çıktığının altını çizen Hafız, sözlerine şöyle devam etti:
“Suriye Türkmenleri, rejimin saldırılarına karşı kendilerini, Türkiye’nin yardımları sayesinde koruyabiliyor. Türkiye’nin yardımları olmasaydı otuz bin olan şehit sayımız şimdi belki bir milyona ulaşmıştı. Türkiye, Türkmenlere, her zaman gıda, ilaç ve insani yardım yolladı. Zaman zaman çeşitli yardımlar da yapıldı. Ancak hükümete yapılan darbe girişimi ve sonrasında yaşananlar nedeniyle Türkmenlere mühimmat konusunda yardımlar gecikti. Bunun acısını Saray’da, Acısu’da Türkmen gençlerini şehit vererek ödedik. Bu haberler ile hükümeti itham edenler, Esed rejiminin döktüğü kana ortak olmuştur.”
Muhabir: Levent Tok
Son günlerde ki IŞİD hareketlerini tahlil ettiğimizde Devletimizin desteğiyle,suriyedeki Türkmenlerin hem esadla hemde ypg ile mücadelesinde ki başarısının kimilerinin gözünü korkuttuğu apaçık gerçek...
-
Türkmen Komutanların Tırlarla İle İlgili Açıklamaları
| 30 Mayıs 2015 | Genel, Gündem, Suriye,
Suriye Bayır Bucak Türkmenleri Ordusu’nun üst düzey komutanları, Suriye savaşı ve paralel yapı operasyonlarının bölgeye etkilerini değerlendirdi. Beşar Molla, Paralel çetenin Adana’da durdurduğu MİT TIR’larının kendilerine yardım getirdiğini vurgularken; Yusuf Bozoğlan ise Türkiye’den gelen yardımlarla ayakta kaldıklarını vurguladı.
http://www.turkmenajans.net/turkmen-komutanlarin-tirlarla-ile-ilgili-aciklamalari/ (http://www.turkmenajans.net/turkmen-komutanlarin-tirlarla-ile-ilgili-aciklamalari/)
-
Paralel çete mi? :D :D
10 yıldır her haltı birlikte işledikleri (suç ortakları) paralel çete mi? Hükümete darbe girişimi :D :D
Süper kaynaklar: Sabah, Anadolu ajansı vs. :D :D
Bu kaynaklarda adı geçen şahıslar acaba silah taşımadığı iddia edilen tırlarda silah taşındığını büün dünya öğrenene kadar acaba neden konuşmamışlar! Neden meşru olarak korumak hakkımız olan ve sorumluluğumunuz bulunan Türkmen kardeşlerimize gizlice silah gönderiyormuşsuz? Işid binlerce Türkmeni katlederken herhalde söz konusu tırların lastikleri patlamıştı. Koskoca yeni Türkiye'nin zaten Türkmenlere yardım gönderecek helikopteri veya başka aracı da yok!
Güzel hikaye anlatıyorlar...
-
Cihatçılar Suriye’ye tünellerle geçiyor, Türkiye'ye uluslararası baskı azalıyor’
New York Times, Amerikalı ve Türk yetkililerin, IŞİD militanlarının Türkiye sınırının güneyinde yarattığı tehdidi ortadan kaldırmanın yollarını tartıştığını yazarken, iki ülkenin 7 Haziran seçiminden önce anlaşma ihtimalinin olmadığını aktardı. El Vatan ise Türkiye ile Suriye arasındaki cihatçı geçişinin artık tünellerle sağlandığını iddia etti.
http://tr.sputniknews.com/turkiye/20150603/1015796747.html#ixzz3cDWgcf9B (http://tr.sputniknews.com/turkiye/20150603/1015796747.html#ixzz3cDWgcf9B)
Suriye ordusu, İran desteğiyle ölüm-kalım savaşına hazırlanıyor...
IŞİD ve Nusra Cephesi'nin Suriye'deki ilerleyişi, savaşın gidişatına dair felaket senaryolarını da gündeme taşıdı. Suriye ordusu gerçekten dağılıyor mu? Yoksa iç savaşı bitirecek büyük bir taarruza hazırlık mı yapılıyor? Gazeteci Hediye Levent, bu soruların yanıtını Suriyeli askeri stratejist Selim Harba'dan aldı.
http://tr.sputniknews.com/analiz/20150605/1015843121.html#ixzz3cDUafMHt (http://tr.sputniknews.com/analiz/20150605/1015843121.html#ixzz3cDUafMHt)
Vay anasını bizde F15 savas ucagıda varmış...
-
Cenudiye’ye hava saldırısı: 51 ölü
DHA 9 Haziran 2015
Cenudiye’ye hava saldırısı: 51 ölü
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/0116/29820116.jpg)
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'a bağlı uçaklar, muhaliflerin kontrolündeki İdlib'in Cenudiye Köyü'ne hava saldırı düzenledi.
Yerel kaynaklar, saldırıda 51 kişinin öldüğü, 117 kişinin de yaralandığını bildirdi. Hatay'a yaklaşık 30 kilometre uzaklıktaki Cenudiye Köyü'nün çarşı merkezine, öğle saatlerinde savaş uçaklarınden 2 füze atıldı. Birçok binanın yıkıldığı saldırı sonrası 15 bin kişinin yaşadığı Cenudiye Köyü'nde büyük bir panik yaşandı. Suriyeli yerel kaynaklar, saldırıda 51 kişinin öldüğünü, 117 kişinin de yaralandığını bildirdi.
Yaralılar, muhaliflerin kontrolündeki hastanelerde tedavi altına alındı. Ölen ve yaralıların sivil olduğu kaydedilen saldırının ardından halkın yaşadığı korku ve panik ise bir Suriyelinin cep telefonuyla çektiği görüntülere yansıdı. Görüntülerde halk, tekbir getirerek enkaz altındakilere ulaşmaya çalışırken, kadın ve çocukların ev ve işyerlerinden kaçmaya çalışması yer alıyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29233519.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29233519.asp)
-
(https://fbcdn-sphotos-b-a.akamaihd.net/hphotos-ak-xat1/v/t1.0-9/11535883_10153025239132695_8924337699386069038_n.jpg?oh=37d2ebc175698d346dd3ccb0912e9b8f&oe=55F383E6&__gda__=1442329124_a38d3b0fb7781f7e49c74fb46a3b5f44)
Suriye'deki şeriatçı katillerin kendi sayfasında TSK mühimmatı kullandığını ispatlayan bir fotoğraf! Tırlar Türkmenlere gidiyormuş (muş)!
-
Allah'ın laneti ve gazabı Büyük Ortadoğu Projesine ortak olanların da, bu iğrenç projeye destek verenlerin de üzerine olsun. >:( >:(
https://youtu.be/cpWVwS-a4-w (https://youtu.be/cpWVwS-a4-w)
Sınırda sıcak anlar: Geçişler başladı
DHA / AA / hurriyet.com.tr
14 Haziran 2015
Sınırda sıcak anlar: Geçişler başladı
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/5825/29915825.jpg)
Suriye'nin Tel Abyad kentinden kaçan binlerce Suriyeli için Türkiye sınır kapısını açtı. Aileler sınırdan girmeye çalışırken IŞİD kararını değiştirdi ve Suriyelileri durdurdu. Bölgede yaşanan kargaşaya güvenlik güçleri hemen müdahale etti. Bu arada Suriyelilerin sınırdan geçişi başladı.
Öğleden sonra Türk yetkililer, sivillerin hayati tehlikelerinin olması nedeniyle sınırı açmaya karar verdi.
Türkiye sınırında bekleyen bir grup, kontrollü şekilde Akçakale Gümrük Kapısı saha alanına yönlendirildi.
Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ekipleri de grubun Türkiye'ye alınması için gerekli hazırlıkları tamamladı.
Türkiye sığınmacıları almak isterken, Tel Abyad'ın kontrolünü elinde bulunduran IŞİD terör örgütü gümrük kapısından geçişleri engelledi. Gümrük sahasından geçen dört Suriyeli aile ise Türkiye'ye geçti.
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/5636/29915636.jpg)
Saat 17.15 sıralarında IŞİD'in engellemesi üzerine sınır hattına yönelen Suriyeliler, Akçakale Sınır Kapısı'na doğru yaklaşmaya başladı. Suriyeliler, telleri yıkarak Türkiye tarafına geçmek istedi.
Bu sırada Suriyelilerin sınır kapısına doğru geldiğini gören Türkiye tarafındaki yüzlerce Suriyeli de sınır tellerinin olduğu bölgeye gitti.
VE TOPLANTIDAN KARAR ÇIKTI
Bunun üzerine Türk askerleri, çıkan kargaşaya müdahale etti. Bölgeye çok sayıda asker ve zırhlı araç sevk edildi.
Türkiye tarafındakilere 'Dağılın' uyarısı yapıldı, Suriye tarafındakilere de tellerden uzaklaşmaları için uyarı anosları yapıldı.
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/5536/29915536.jpg)
Zırhlı araçlardan kalabalığa dağılmaları için tazyikli su sıkıldı.
Askerin müdahalesiyle iki taraftakiler de geri çekilirken, hemen yakında bekleyişlerini sürdürdü. Askerler de tetikte beklemeye devam ediyor.
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/5677/29915677.jpg)
GEÇİŞLER YENİDEN BAŞLADI
Sınırda bekleyen ve Türkiye'ye alınmasına karar verilen binlerce Suriyelinin saat 17.15'ten itibaren bir anda sınıra yüklenmesiyle çıkan kargaşa üzerine durdurulan geçiş, bir saat sonra düzen sağlanarak yeniden başladı.
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/6247/29916247.jpg)
Geçişler, Akçakale Sınır Kapısı'nın hemen yanında tel örgüler kaldırılarak açılan koridordan düzenli bir şekilde yapılıyor.
Kayıtları yapılarak Türkiye'ye alınan Suriyeliler, Gümrük Alanı'nda hazırlanan yere götürülüyor. Türkiye'ye alınan Suriyelilerden akrabası olanlar onların yanına, diğerleri kamplara gönderilecek.
İLK ETAPTA 2500-3000 KİŞİ GEÇECEK
Başbakanlık Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü'nden AA'nın aldığı bilgiye göre; Türkiye sınırının 300 metre yakınında, çoğunluğu Arap kökenli Suriyeli ve az sayıda Türkmen'den oluşan 2 bin 500 civarında kişi bulunduğu belirtildi. Açıklamada, sınırdan ilk etapta 2 bin 500 3 bin Suriyeli'nin geçmesinin beklendiği ifade edildi.
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/5535/29915535.jpg)
BELEDİYE BAŞKANI AÇIKLADI
Binlerce Suriyelinin sınır bölgesindeki bekleyişleri sürerken, Akçakale Belediye Başkanı Abdülhakim Ayhan açıklama yaptı. Başkan Ayhan, Türkiye'ye alınması kabul edilen Suriyelilerin gümrük kapısından geçmesinin planlandığını, ancak IŞİD örgütünün bunu kabul etmediğini, Suriyelilerin nereden alınacağına ilişkin görüşmelerin sürdüğünü söyledi. Sınırda yaşanan kargaşa, Ayhan'ın açıklamasının hemen ardından başladı.
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/5750/29915750.jpg)
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/6232/29916232.jpg)
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/6246/29916246.jpg)
KARAR ANKARA'YA İLETİLDİ
Gün içinde kent yöneticilerinin askeri yetkililer ile yaptığı ortak toplantıda, sınırın diğer tarafına ilişkin son durumun ele alındığı ve birkaç kilometre yakından atılan top ve havan mermisi atışlarının Telabyad’daki sivilleri tehdit eder boyuta ulaştığı değerlendirmesi yapıldı. Varılan ortak kanaatin Ankara’ya iletildiği ve binlerce Suriyelinin hayati risk altında olduğuna dair görüşün ardından sığınmacıların Türkiye’ye alınmasına karar verildi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29282377.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29282377.asp)
-
YPG Telabyad’ı aldı, Kobani ve Cezire'yi birleştirdi
16 Haziran 2015
IŞİD’in kalesine YPG bayrağı
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/9294/29939294.jpg)
ABD öncülüğündeki koalisyon ve bazı ÖSO gruplarının desteğini alan PKK bağlantılı YPG, Suriye sınırındaki Telabyad’ı ele geçirdi. Altı ay önce IŞİD’in Kobani’ye yönelik saldırısını püskürten YPG, Telabyad’ı da alarak Kobani ve Cezire kantonlarını birleştirmiş oldu. Bu durum Ankara'da, seçimden sonra dün ilk kez toplanan Bakanlar Kurulu’nda da haritayla ele alındı.
Sınırı aşan IŞİD militanları yakalandı
SURİYE’de PKK bağlantılı Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD) silahlı kanadı Halk Savunma Güçleri (YPG), havadan ABD öncülüğündeki koalisyonun, karadan da Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) bağlı bazı gruplardan oluşan Burkan el-Fırat grubunun desteğiyle Irak ve Şam İslam Devleti’nin (IŞİD) kontrolündeki sınır kasabası Telabyad’ın büyük çoğunluğunu ele geçirdiğini duyurdu. 12 günlük operasyonun nihai hamlesi, dün YPG güçlerinin önce Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesine açılan sınır kapısı ve Telabyad’ı Rakka’ya bağlayan karayolunu ele geçirmesinin hemen ardından geldi.
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/2287/29942287.jpg)
KANTONLAR BİRLEŞTİ
YPG Komutanı Redur Helil, “Telabyad tümüyle kontrolümüzde” derken, muhalif çizgideki Suriye İnsan Hakları Gözlemevi de (SOHR) kentin hâlâ bazı bölgelerinde IŞİD’in ‘mukavemet boşlukları’ olduğunu bildirdi. Bazı IŞİD militanları, Telabyad’ın batısındaki köylere doğru çekildi. YPG, Telabyad’ı alarak, IŞİD’in fiili başkenti Suriye’nin Rakka kentinin de giriş kapısını ele geçirirken, PYD’nin Kobani ve Cezire kantonları da birbirine bağlandı.
BAKANLAR KURULU'NDA HARİTAYLA 'KUZEY KUŞAĞI' UYARISI
BİR SONRAKİ HEDEF
Şimdi YPG’nin bir sonraki hedefinin neresi olacağı tartışılıyor. YPG yetkilileri daha önce Telabyad’dan sonra sıranın Rakka’ya geleceğini söylemişti. Dün de Burkan el-Fırat güçleri, Telabyad’la Rakka arasında yer alan IŞİD’in bir diğer kalesi Ayn İsa kasabasına büyük bir operasyon başlattı. Bir diğer iddia ise YPG’nin bu kez Afrin kantonuyla Kobani arasında kalan bölgeye yöneleceği.
Halep’in kuzeyindeki bu bölgenin büyükçe bir kısımını IŞİD, kalanını da İslami Cephe, Özgür Suriye Ordusu ve El Kaide’nin Suriye kolu El Nusra Cephesi kontrol ediyor. Dün IŞİD ve El Nusra Cephesi dışındaki gruplartak bir açıklamayla Telabyad’ı alan YPG’nin etnik temizlik yaptığını ileri sürdü. Açıklamada “Suriye’nin bütünlüğü kırmızı çizgimizdir” denildi.
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/9301/29939301.jpg)
5 SORUDA KRİZ
*Telabyad’ın tarihçesi nedir?
Kürtlerin Girê Spî adını verdiği Tel Ebyad 1962-63’ten itibaren Arap Kemeri projesi için seçilen pilot bölgeydi. 1962’de Cezire bölgesinde Türkiye ve Irak kökenli Kürtleri belirlemek için yapılan nüfus sayımında 1945’ten önce nüfus kaydını belgeleyemeyenler ‘ecanib’ (yabancı), sayıma katılmayanlar ‘maktumin’ (kayıtsız kaçak) olarak kaydedildi. Böylece 120 bin kişi vatandaşlık haklarından mahrum kaldı. Kamulaştırılan topraklar 99 yıllığına Araplara dağıtıldı.11 köye de Araplar yerleştirildi. .
*Rejim Telabyad’ı nasıl kaybetti?
Telabyad, 19 Eylül 2012’de operasyonla Nusra Cephesi, Ahrar el Şam, Furkan Tugayı ve Tevhid Tugayı’nın eline geçti. Kürtlerden bölgeyi terk etmelerini isteyen İslamcı gruplar 70 yetişkin erkeği öldürüp 400 çocuk ve kadını kaçırdı. Bu yüzden Telabyad ve civarındaki 18 köyde yaşayan Kürtlerin büyük bölümü Kobani, Cezire, Türkiye ve Irak’a sığındı. IŞİD, Ocak 2014’te eski ortaklarını kovup kasabanın kontrolünü ele aldı.
*Telabyad’da kim savaşıyor?
Kobani’yi IŞİD’den temizleyen YPG, Telebyad’a yönelik operasyonu Araplardan oluşan Burkan el Fırat ile birlikte yürütüyor. ABD destek veriyor.
*Siviller ve Türkmenlerin durumu?
IŞİD tehdidi, çatışmalar ve hava bombardımanı nedeniyle binlerce kişi Türkiye’ye geçiş yaptı. YPG sivillerin canlı kalkan olarak kullanılmasını önlemek için insanlardan Kobani ve Cezire’ye gitmelerini istedi. Telabyad’ın doğusu ve güneyindeki köylerden 1000-2000 kişi Serekaniye’ye götürüldü. Telabyad’da 10-14 bin sivil olduğu tahmin ediliyor. Türkmenlerin bir kısmı Rakka taraflarına giderken 100 kadar aile Akçakale’ye geldi.
*Telabyad neden önemli?
IŞİD’in merkez üssü Rakka’yı Türkiye sınırına ve Carablus’a bağlıyor. IŞİD, Rakka ve Telabyad’dan aldığı güçle doğuda Cezire, batıda Kobani’ye saldırabiliyor.
20 BİN SURİYELİ SINIRI GEÇTİ
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Suriye’nin Tel Abyad bölgesindeki hava bombardımanından kaçan 5 bin 291 Suriyelinin, Akçakale sınırından Türkiye’ye giriş yaptığını bildirdi. AFAD açıklamasında 1 Haziran’dan bu yana sınırdan toplam 19 bin 445 Suriye vatandaşının giriş yaptığı’ kaydedildi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29292807.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29292807.asp)
-
Suriye'de mazota yüzde 800 zam geldi
AA
18 Haziran 2015
Mazot yüzde 800 zamlandı
Suriye Türkleri Derneği Genel Sekreteri Vezir, "Suriye üzerine oynanan büyük oyunlar, her gün yeni sonuçlar doğuruyor. Ülkede 6 Türk lirasına yaklaşan mazot, bulunamıyor, Böyle devam ederse, yüzlerce sağlık merkezi kapanmak zorunda kalır. Ve hayat tamamen durur" dedi.
Suriye Türkleri Derneği Genel Sekreteri Ahmed Vezir, Ülkede mazotun 6 Türk lirasına yaklaştığını ve bulunamadığını söyledi.
Vezir, DAEŞ terör örgütünün, Suriye ve Irak'ta yeniden güçlenmeye çalıştığını belirtti.
Ülkede son günlerde gelişen olayların, halkın temel ihtiyaçlarını karşılanmasını bile zorlaştırdığını anlatan Vezir, "Suriye üzerine oynanan büyük oyunlar, her gün yeni sonuçlar doğuruyor. Ülkede 6 Türk lirasına yaklaşan mazot, bulunamıyor. DAEŞ'in yolları kesmesi nedeniyle, Rakka, Halep ve Deyri Zor bölgesindeki petrol kaynaklarından yakıt gelemiyor" dedi.
Diğer ihtiyaçların bir şekilde yardımlarla temin edilebildiğini anlatan Vezir, mazotta ise aynı durumun söz konusu olmadığını ifade etti.
Ülkedeki birçok kentte 3-4 yıldır elektrik bulunmadığına dikkati çeken Vezir, şunları söyledi:
"Bu nedenle yüzlerce hastane de de elektrik yok. Bunlar jeneratör yardımıyla hizmet vermeye çalışıyor. Özellikle Bayırbucak Türkmen Bölgesi'nde mazot yok denecek kadar az. Litre fiyatı Türk parasıyla 6 liraya ulaşan mazotu bulmak da imkansızlaştı. Sadece İdlib kentinde yaklaşık 100 sağlık merkezi bu sorun nedeniyle kapanma açıklaması yaptı. Böyle devam ederse, yüzlerce sağlık merkezi kapanmak zorunda kalır. Ve hayat tamamen durur."
YÜZDE 800 ZAM
Suriye Türkleri Derneği Yardım Dağıtım Sorumlusu Muhammed Kömürcü de Bayırbucak Türkmen Bölgesi'nin son günlerde Halep, İdlib kırsalı ve Cisreş Şuğur da yaşanan çatışmalar dolayısıyla binlerce misafiri ağırladığını kaydetti.
Bu nedenle bölgenin yükünün arttığını dile getiren Kömürcü, şöyle konuştu:
"Mazot bundan 1 ay önce 75 kuruştu. İç bölgelerde 50 kuruşa da alınabiliyordu. Bugün ise petrol kaynakları çevresinde DAEŞ'in ipin başını çektiği gelişmeler nedeniyle yüzde 800 zamla 6 Türk lirasına ulaştı. Ve bulmanız çok çok zor. Yakıt, bölgemizin olmazsa olmazı. Bu durumun daha da kötülüşmesinden korkuyoruz. Bir hafta içerisinde mazotu 10 liraya bulamayabiliriz. Hastaneler, kamplar, ambulanslar, insanlar ciddi oranda etkilenir ve kısa süre sonra Suriye tamamen yaşanmaz hale gelir"
Kömürcü, Türkiye'den ve hayırseverlerden mazot yardımı talep etti. Kömürcü, mazotun özellikle Bayırbucak bölgesi için hayati önem taşıdığını vurguladı.
http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/29316986.asp (http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/29316986.asp)
-
Mülteci krizi daha da kötüleşecek
Emre KIZILKAYA / İSTANBUL 19 Haziran 2015
Mülteci krizi daha da kötüleşecek
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/2562/30002562.jpg)
BM Mülteciler Yüksek Komiseri (UNCHR) Antonio Guterres dün İstanbul’da, Türkiye’nin dünyada en çok mülteci alan ülke olduğunu ortaya koyan raporu açıkladı. Hürriyet’e konuşan Guterres dünyayı uyardı: “İşlerin düzelmeden önce daha da kötüleşeceğine inanıyorum.”
BM’nin mültecilerden sorumlu ajansı UNHCR, yıllık Küresel Eğilimler raporunu dün İstanbul’da basın toplantısıyla açıkladı. Raporu açıklayan BM Yüksek Komiseri ve eski Portekiz Başbakanı Antonio Guterres, “Bir paradigma değişimine şahit oluyoruz. Dünya çapındaki zorla yerinden edilmelere karşı, gereken müdahalenin geçmiş tecrübelere göre çok küçük kaldığı bir çağa kontrolsüz bir şekilde sürükleniyoruz” dedi. Dünya Mülteciler Günü olan yarın Mardin’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir iftara katılacak olan Guterres Hürriyet’e verdiği röportajda şunları söyledi:
2 MİLYONU AŞTI: Suriye-Irak krizi, yakın tarihin en kötü insani krizi haline geldi. Bölgesel istikrara korkunç bir tehdit olmasının yanında, küresel barış ve güvenliği de tehdit ediyor. Türk yetkililerin bize verdiği son bilgiye göre Türkiye’de şu anda 1.8 milyon Suriyeli mülteci kayıtlı. Bir miktar da kayıtsız Suriyeli olduğunu düşünüyoruz. Öteki ülkelerden gelenleri de katınca Türkiye’de mülteci sayısı 2 milyonun üstüne çıkmış durumda. İşlerin düzelmeden önce daha da kötüleşeceğine inanıyorum.
TÜRKİYE’YE ÖVGÜ: Türkiye’nin Suriyeli ve Iraklı mültecilere yönelik çok cömert politikası nedeniyle son derece minnettarız. Türkiye, dünyada en çok mülteci alan ülke haline geldiği dönemde bile sınırlarını açık tuttu. Dahası, Türkiye’deki mülteci kamplarında Suriyelilere yardım için çok iyi standartlar tutturuldu. Elbette bunun Türkiye’ye maliyeti çok yüksek oluyor. Genelde daha az zengin olan ülkelerin cömertliğinin sınırı bulunmazken, maalesef en zengin ülkeler aynı cömertliği sergilemiyor.
DÜNYAYA ÇAĞRI: Bu nedenle uluslararası topluma, özellikle de Avrupa, Kuzey Amerika ve Körfez ülkeleri gibi yükselen ekonomik güçlere, Türkiye ile dayanışma göstermeleri için bu güçlü çağrıyı yapıyoruz. Türkiye bir ölçüde yalnız bırakılmıştır. Mültecilerin Türk toplumu ve ekonomisi üstündeki etkisi düşünüldüğünde, Türkiye’nin daha güçlü bir dayanışmaya ihtiyacı var. Örneğin Avrupa daha çok mülteci alabilir, vize politikasını gevşetebilir.
SAÇMALIK BİTMELİ: Türkiye’de yeni hükümetin, yapısı nasıl olursa olsun, mültecilerin korunması yönündeki çok olumlu yaklaşımı sürdüreceğini umuyoruz. (Ankara’nın tampon bölge önerisi konusunda) Kelimeler yanıltıcı olabilir. Ama Suriye içinde güvenli bölgeler oluşursa, elbette mültecilerin büyük bir çoğunluğu geri dönecektir. Bu savaşta kimse kazanmıyor. Bir siyasi çözüm bulunması çok önemli. Tüm küresel aktörler bir araya gelip bu saçmalığa son vermeli.
Türkiye sığınmacı rekortmeni oldu
UNCHR’ın Küresel Eğilimler raporuna göre Türkiye dünyada en çok mülteci alan ülke haline geldi. Geçen yıl yaklaşık 60 milyon kişi evlerinden kaçmaya zorlandı. Bu, tarihte kayıtlara geçen en yüksek mülteci sayısı. Rapora göre:
2014 yılı sonunda 59.5 milyon kişi zorla yerlerinden edildi. Böyle bir artış geçmişte hiç yaşanmamıştı. Geçen yıl bu rakam 51.2 milyondu. Artışın baş sorumlusu, Suriye’deki savaş.
Son 5 yılda dünyada en az 15 çatışma patlak verdi ya da alevlendi. Suriye, dünyadaki en büyük ‘ülke içinde yerinden edilmiş kişi’ (7.6 milyon) ve ‘mülteci’ (2014 sonunda 3.88 milyon) kaynağı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29324983.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29324983.asp)
-
Yapilacak tek sey var, orduyu gonderip 50kmlik derinlikte bir alani Suriyede "Safe area"ye donusturmek. YPG pisligini bombardimana tutup kovalamak ama yemiyor artik iste, PKK'yi parlamentona sokarsan boyle olur.
-
Yapilacak tek sey var, orduyu gonderip 50kmlik derinlikte bir alani Suriyede "Safe area"ye donusturmek. YPG pisligini bombardimana tutup kovalamak ama yemiyor artik iste, PKK'yi parlamentona sokarsan boyle olur.
Bunu yapacak bir dünya lidermiz bu çağda yok malesef. Pkk 10 seneden fazladır mecliste zaten. Pkkya açılım süreci ile verilen tavizler nedeniyle barajı aşarak meclise girebileceğini de senelerdir dile getiriyoruz. Göz göre göre ülkemizi uçuruma götürüyorlar. Bunun vebali çok büyük!
(https://fbcdn-sphotos-g-a.akamaihd.net/hphotos-ak-xfp1/v/t1.0-9/10347183_937122189685718_2679384192996119824_n.jpg?oh=aef321682ea76f5159e8f8f40d495006&oe=562EB9A6&__gda__=1441856047_790020284cd735696a333993acd7d41b)
-
Türkmen bölgeleri Kürtlere veriliyor
21 Haziran 2015
Irak Türkmen Cephesi Başkanı Erşad Salihi, “IŞİD’den temizlenen Suriye’nin Tel Abyad bölgesi gibi Irak’taki Telafer de Kürt bölgesi yapıldı” dedi.
Irak Türkmen Cephesi Başkanı ErşadSalihi, Tel Abyad’ınIŞİD’in elinden alınmasının ardından PYD’ye teslim edildiğini söyledi.
Suriye’nin kuzeyinde oynanan kirli oyun Irak’ta da sahneye konuldu. IŞİD’in işgal ettiği Türkmen toprakları geri alındıktan sonra Kürtlere terk edilmeye başlandı. Irak Türkmen Cephesi Başkanı ErşadSalihi, Suriye’nin Tel Abyad bölgesinin uluslararası güçlerin hava bombardımanıyla IŞİD’in elinden alınmasının ardından terör örgütü PKK’nın bu ülkedeki kolu PYD’ye teslim edildiğini anımsatarak, “Tel Abyad’ıTelafer’e çok benzetiyorum. IŞİD Telafer’e girmişti. Hem batı ülkeleri hem peşmergeler yardımıyla IŞİD’in elinden alınan Telafer artık Kürt bölgesi olarak belirlenmiş gibi görünüyor” dedi.
Etnik temizlik
ErşadSalihi, Suriye’nin kuzeyinde göz göre göre etnik temizlik yapıldığını söyledi. Uluslararası güçlerin her iki ülkede de Kürtlerin yanında olduğuna dikkat çeken Salihi, “Dünya kamuoyundan tek yardım Kürt halkına oluyor” diye konuştu. Kerkük’ün Irak merkezi hükümetiyle peşmerge yönetimi arasında pazarlık konusu yapılmak istendiğini vurgulayan Salihi, bütçelerinin bu nedenle Barzani’nin maliye bakanı olarak atadığı kişiye bağlandığını ifade etti. Salihi, “Bunun anlamı Kerkük’ün siyasi ve idari geleceği ekonomik olarak Kuzey Irak’a bağlanmış oluyor. Kerkük idaresine de zarar veriyorlar” dedi.
IŞİD durdurulmalı
Türkmenlerin askeri güçlerinin zayıf olduğunu kaydeden Irak Türkmen Cephesi Başkanı ErşadSalihi, sadece Kürtler ve Sünnileri silahlandırdıklarını bildirdi. Bunun amacının Türkmen bölgelerini Kürtlere teslim etmek olduğunu söyleyen Salihi şöyle konuştu: “Irak ve Suriye’den gelen göçler Türkiye’yi de tehlikeye sürükleyecektir. Bunların yaşanmaması için, göçü durdurmak için IŞİD’i durdurmak gerekiyor. Türkmenlerin savunma ve ekonomi gücünü kırmaya çalışıyorlar. Kerkük’ten son 36 saat içinde 3 döviz şirketine sahip Türkmen iş adamlarını Erbil’den Kerkük’e gelirken soyup Süleymaniye’ye götürdüler. Milyon dolarlar bu kişilerin ellerinden alındı. Irak Türkmen Cephesi teşkilatına yakın olanlar kaçırılıyor. KDP ve KYP’nin elindeki Kerkük’ün ne kadar güvensiz oluğunu görüyoruz.” Soygun ve gasp olaylarının, permerge maaşlarının merkezi hükümet tarafından kesildikten sonra yaşandığına dikkat çeken Salihi, bunların planlı olduğunu ifade etti. Salihi, “Türkmen iş adamlarının başına böyle şeyler gelmesi bizi işkillendiriyor. Çünkü soygunlar Erbil ve Kerkük yollarında yani Kürt yönetimine ait yollarda yapılıyor. Bu sebeple suçlamayı kesinlikle Kürt yönetimine yönlendiriyoruz” dedi.
Yenicag
http://www.turkmensani.net/tr-tr/index.php?option=com_content&view=article&id=2506%3Atuerkmen-boelgeleri-kuertlere-veriliyor&catid=44%3Aturkmeneli&Itemid=123 (http://www.turkmensani.net/tr-tr/index.php?option=com_content&view=article&id=2506%3Atuerkmen-boelgeleri-kuertlere-veriliyor&catid=44%3Aturkmeneli&Itemid=123)
-
ABD Eğit-Donat'a katılanlara aylık ücret veriyor
AA 23 Haziran 2015
Eğit-Donat için aylık ücret
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/2003/30072003.jpg)
ABD, Suriyeli muhaliflere yönelik eğit-donat programına katılanlara aylık veriyor.
ABD öncülüğündeki koalisyon güçleri, Suriyeli muhaliflere eğitim ve ekipman sağlanması programı başlatmış, bu kapsamda ilk eğitim programı Ürdün'de hayata geçmişti.
Pentagon Sözcüsü Elissa Smith, eğit-donat programına katılacaklara, bu programın üyesi oldukları süre içinde aylık verileceğini kaydetti.
Smith, "Şu anda eğit-donat programına katılanlara, yetenekleri, performansları ve liderlik pozisyonlarına göre 250-400 dolar arası aylık veriliyor" dedi.
Suriyelilere yönelik eğit-donat programına Türkiye, Katar ve Suudi Arabistan da ev sahipliği yapıyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29354889.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29354889.asp)
-
Sosyal medyada bugün dolaşan bir haber. Doğruluğu var mıdır acaba!
(https://fbcdn-sphotos-d-a.akamaihd.net/hphotos-ak-xpt1/v/t1.0-9/11046544_822517204522946_5169520773652788306_n.jpg?oh=70f01dea666e279a6849f9e9a9b90ead&oe=55EE4290&__gda__=1445921172_d2185a6befb75364bf3a4da468fffccd)
Dürzi halk Golan-Mecdel Şems kasabasında İsrail askerleri tarafından kullanılan ambulansa pusu kurdu ve ambulansın içinden El Kaide/Nusra militanları çıktı. Günlerdir Suriye Süveyda iline saldıran El Nusra'lı teröristlere karşı bölgede kesintisiz kitlsel eylemler yapan halk yakaladığı teröristlere hak ettikleri cezayı kendisi verdi. 2 El Nusra üyesi terörist öldürülürken, 1 İsrail askerinin yaralandığı bildiriliyor.
-
Bende gördüm birkaç kaynakta.Dürzi halkı birkaç gün önce kendi bölgeleri için orduyla beraber hareket edeceklerini açıklamıştı.
-
Erdoğan'dan Tüm Dünyaya Şok Açıklama!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Buradan tüm dünyaya sesleniyorum. Güneyimizde bir devlet kurulmasına asla müsaade etmeyeceğiz' dedi.
Erdoğan'dan Tüm Dünyaya Şok Açıklama!
“BÖLGENİN DEMOGRAFİSİNİ DEĞİŞTİRME OPERASYONUNU TAMAMLAMAK İSTİYORLAR”
Erdoğan, “Son günlerde yine Türkiye ile ilgili hiçbir ilgisi, alakası olmadığı belgeleriyle ispatlanmış olan hadiseleri aynı amaçla çarpıtıyorlar. Bir yandan Esed rejimi, bir yandan bölücü örgüt sözcüleri, bir yandan da ülkemizdeki bir siyasi partinin sözcüleri aynı ağızla konuşuyor.
Amacın dünya kamuoyuna yönelik bir algı operasyonu olduğu çok açık. Bu tür ithamlarla Türkiye’yi yanı başında olup biten olayların dışında kalmaya zorlayarak bölgenin demografisini değiştirme operasyonunu tamamlamak istiyorlar” diye konuştu.
“BEDELİ NE OLURSA OLSUN ENGEL OLACAĞIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan;
“Buradan tüm milletime sesleniyorum, tüm dünyaya sesleniyorum. Suriye’nin kuzeyinde, güneyimizde bir devlet kurulmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Bunun bilinmesini istiyorum. Bedeli ne olursa olsun bu konudaki mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Teröre asıl destek, bir yandan iki milyon insanın yükünü omuzlarımıza bırakırken, diğer yandan da ‘Sınırlarınızı iyi kontrol edemiyorsunuz’ tafrası yapmaktır. Kendi ülkelerinden terörist çıkışını engelleyemeyenlerin bu sorunu bizim kendi sınırlarımızda çözmemizi beklemesi samimi bir yaklaşım değildir” dedi.
AA
-
Bu saatten sonra bu tip söylemler sadece timsah gözyaşı olarak kalıyor. Senelerdir bu işin sonunun böyle olacağını pek çok strateji uzmanı defalarca dile getirdi. Pkkyı siyasallaştıran, barzaniyi kahraman ilan edenlerin, biz her şeyi biliriz diyerek her uyaranı tersleyenlerin, bugünlerin gelebilmesi için ellerinden gelen her şeyi yapanların şimdi böyle konuşmaları kendilerini aklamıyor malesef!
-
İlker Başbuğ: Krizi çözmek için suriye devleti desteklenmeli
A.A.
28 Haziran 2015
'Çözüm için Suriye devleti desteklenmeli'
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/4230/30164230.jpg)
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Türkiye gündemini yakından ilgilendiren konuların başında Suriye sınırındaki gelişmelerin geldiğini söyledi.
Suriye'nin kuzeyindeki gelişmeleri değerlendiren Genelkurmay eski başkanlarından emekli orgeneral İlker Başbuğ, "İlişkilerin en kısa zamanda normale çevrilerek, Suriye devletini de desteklemek suretiyle bu soruna çözüm bulunmalı" dedi.
Türkiye'nin eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Bodrum'daki bir kitabevinde, "Nasıl Bir Türkiye" adlı kitabının imza gününde, okuyucularıyla bir araya geldi.
Kilis’in Suriye sınırında yoğun top atışları
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbuğ şunları belirtti: "Türkiye gündemini yakından ilgilendiren konuların başında, Suriye sınırındaki gelişmeler geliyor. Sınıra baktığımızda, maalesef üç tarafından paylaşılmış durumda. Çok az bir kısmını Suriye devleti kontrol ediyor. Bir kısmı tamamen IŞİD kontrolünde, bir kısmı da PYD kontrolünde. Parçalı karışık bir durum var" dedi.
Bu durumun Türkiye'yi rahatsız ettiğine işaret eden Başbuğ, "Bu sorunun içinden nasıl çıkılacak. Gerçekten zor bir soru. Geçmişe bakmak lazım. Aslında Irak bağlamında, Irak'ın kuzeyinde yaşadığımız olayları bir nevi Suriye'nin kuzeyinde yaşıyoruz. Tabii durum gerçekten vahim" ifadesini kullandı.
'SURİYE İLE İLİŞKİLER NORMALLEŞTİRİLMELİ'
Yapılması gerekenin, merkezi Suriye devletinin o bölgede olması gerektiğini belirten Başbuğ, şöyle devam etti:
"O bölgedeki mücadeleyi Suriye devletinin kendisinin yürütmesi lazım. Bu, maalesef şu anda o bölge Suriye devletinin kontrolü dışında olan bir bölge. İran, ABD var, koalisyon güçleri var bölgede. Karmaşık bir durum. Nasıl çıkılacak ben de bilmiyorum. Gerçekten zor bir konu. Uluslararası hukuk içinde kalarak, en doğrusu merkezi hükümetle, Suriye devletiyle bence ilişkilerin en kısa zamanda normale çevrilerek, Suriye devletini de desteklemek suretiyle bu soruna çözüm bulunması daha iyi olur diye düşünüyorum."
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29401137.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29401137.asp)
-
Girme, hükümeti bekle vur
DENİZ ZEYREK
29 Haziran 2015
Girme hükümeti bekle vur
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/9035/30169035.jpg)
Sivil otoriteyi asker ile karşı karşıya getiren Suriye direktifiyle ilgili tartışmalar derinleşirken TSK’dan beklenen adımlar arasında “Mehmetçik’in Suriye’ye girmesi” seçeneği bulunmuyor.
TSK, IŞİD ve Esad rejimi ile mücadele eden Suriyeli muhaliflere destek verme konusunda da isteksiz. IŞİD mevzilerinin Fırtına toplarıyla ya da havadan bombalanması, muhaliflere lojistik destek verilmesi gibi adımlar için de yeni Meclis’in tavrı bekleniyor. Hürriyet, Azez-Cerablus hattındaki gelişmeler ve Türkiye’nin atacağı adımlarla ilgili kurumların nabzını tuttu, şu tabloyla karşılaştı:
KOALİSYONDAN DESTEK OLABİLİR
Cumhurbaşkanlığı, hükümet, Dışişleri Bakanlığı, MİT: Yoğun çatışmaların yaşandığı Azez ve Mare’nin IŞİD’in eline geçmemesi için ABD’nin Kobani ve Tel Abyad’da PYD’ye verdiği desteğin benzerinin TSK tarafından Suriyeli muhaliflere verilmesini istiyorlar. Bu kapsamda muhaliflerle savaşan IŞİD mevzilerinin Türkiye topraklarında konuşlanmış uzun menzilli Fırtına toplarıyla ya da havadan vurulması, muhaliflere silah ve mühimmat desteği verilmesi bekleniyor. TSK’dan beklenen kısa vadeli adımlar arasında Mehmetçiğin Suriye topraklarına geçmesi yok. Ayrıca Cerablus’un ve ardından Azez’e dek uzanan 90 kilometrelik hattın, Kürt gruplar tarafından değil, Azez’de IŞİD’i yenilgiye uğratıp doğuya doğru ilerleyebilecek Suriyeli muhaliflerin eline geçmemesinin Türkiye’nin çıkarına olacağı değerlendirmesini yapıyorlar. Böyle bir adımın IŞİD’i hedef alacağı için ABD’nin öncülük ettiği uluslararası koalisyon tarafından destek bulacağı hesap ediliyor.
IŞİD’LE SAVAŞAN DA KIRMIZI LİSTEDE
TSK: El altından lojistik destek yapması yasal olarak mümkün değil. Fırtına toplarının ya da Hava Kuvvetleri’nin kullanılması talebini, güvenlik tehdidi karşısında savunma amaçlı başvurulacak yöntem olarak değil ‘taarruz yöntemi’ olarak değerlendiriyor. Bu nedenle de bu adımı attığında uluslararası tepkilerin sert olacağından endişe ediyor ve saldırıya maruz kalmadıkça adım atmak istemiyor. Ayrıca uluslararası koalisyonu yönlendiren ABD’nin, Azez’de IŞİD ile savaşan grubun büyük bölümünü ‘kırmızı liste’de tuttuğuna, yani terörist unsurlar olarak gördüğüne dikkat çekiyor ve iki terörist grubun savaşında bir tarafa askeri destek vermek istemiyor. PYD ile IŞİD’in mücadelesinde de taraf olmadığını gerekçe gösteriyor. Sivil otoritenin, ‘güvenlik tehdidi’ gerekçesine de katılmıyor. Hem TSK’daki komuta kademesi değişimi, hem yeni bir hükümet kurulacak olmasına da dikkat çekerek, atılması istenen adımların zamanlamasının da yanlış olduğuna işaret ediyor. Bu adımların Suriye konusunda yeni kurulacak hükümetin ve yen
TBMM Genel Kurulu’nun da elini bağlayacağı tespiti yapılıyor.
SİYASİ PARTİLER DE MÜDAHALEYE KARŞI
CHP, MHP ve HDP: 2 Ekim 2014 günü kabul edilen tezkerenin yenilenmesi gerektiğini savunuyorlar. MHP lideri Devlet Bahçeli kurmaylarıyla yaptığı değerlendirmede “2014 tezkeresi yeterli değil” yorumunu yaptı. CHP, Suriye şehirlerindeki savaşın bütün taraflarının kirli olduğuna inanıyor ve Türkiye’nin bu savaşın dışında kalmasını istiyor. HDP, PYD’den esirgenen desteğin, El Nusra gibi El Kaide bağlantılı gruplardan oluşan ekibe verilmesine şiddetle karşı çıkıyor.
YENİ HÜKÜMETTEN ÖNCE ADIM ZOR
Bu çerçevede ortaya çıkan tablo şu: TBMM Başkanı seçilip, Başkanlık Divanı oluşmadan, yeni bir hükümet kurulmadan TSK’nın adım atması beklenmiyor. Bu çerçevede, sınırda güvenlik tedbirlerinin yoğunlaştırılması, bölgeye askeri sevkıyat yapılması, bölgedeki istihbarat faaliyetlerinin artırılması, angajman kuralları çerçevesinde TSK unsurlarının teyakkuzda kalması gibi adımlar dışında bir adım atılmayacak. TSK hedef olmadıkça savaşa müdahil olmayacak.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29406624.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29406624.asp)
-
Suriyeli muhalif komutan: IŞİD sınıra hendek kazıyor
29 Haziran 2015
'IŞİD Türk askerine karşı...'
Halep'in kuzeyinde IŞİD ile Suriyeli muhalif gruplar arasında çatışmalar şiddetlendi. Türkiye'nin müdahale ihtimaline karşı IŞİD'in, kontrolündeki köylerin etrafına geniş hendekler kazdığı iddia edildi.
Al Jazeera Türk''ün haberine göre, IŞİD, Türkiye yönünden gelecek olası bir saldırı için önlem almaya başladı.
IŞİD ve Suriyeli muhalif gruplar arasında Türkiye sınırı yakınlarında yaşanan çatışmalar şiddetlendi. Kilis’in 8 kilometre doğusundaki Harcele köyünden saldırıya geçen muhalifler, 25 kilometrelik cephe boyunca IŞİD’e karşı saldırı başlattı.
Al Jazeera muhabiri, Halep kırsalında IŞİD’e karşı oluşturulan Ortak Operasyon Odası (Gurfet el Ameliyye) eski komutanlarından ve aynı zamanda Al Baz Tugayları’nın komutanı olan Mahmut Hasan ile bölgede yaşanan son gelişmeleri konuştu.
"DERİN HENDEKLER KAZIYORLAR"
IŞİD’in Türkiye sınırına yakın bölgede kontrolü altındaki tüm köylerin etrafına 4 metre derinliğinde ve 2,5 metre genişliğinde hendekler kazdığını söyleyen Mahmut Hasan, “Türkiye yönünden gelecek herhangi bir saldırı için önlem alıyorlar. Son günlerde Türkiye’nin müdahale ihtimali konuşuluyor. IŞİD, karadan gelecek bir saldırıya karşı kendisini emniyete almaya çalışıyor” dedi.
Hasan, örgütün hendek kazdığı köyler arasında Şuveyrin, Dabık, Rail, Çobanbey, İrşaf ve Toybuk’un bulunduğunu ifade etti.
SALDIRI HARCELE’DEN BAŞLADI
Al Baz Tugayı’na bağlı savaşçıların Halep’in Davvar Zeytun, Eski Halep bölgesi ve IŞİD’e karşı oluşturulan Savran Cephesinde savaştığını söyleyen Mahmut Hasan, 2012’den bu yana Halep ve çevresinde savaştığını söylüyor.
8 ay boyunca muhaliflerin kurduğu Ortak Operasyon Odası’na başkanlık eden ve görevi Ebu Arif’e devreden Hasan, son saldırının Pazar sabahı saat 04.00’te 25 kilometrelik cephe boyunca açıldığını ve çatışmaların gün boyu devam ettiğini anlattı:
“Bir haftalık hazırlık sürecinden sonra bu sabah sahur vaktini müteakip Harcele köyünden saldırı başlattık. Aynı anda Savran, Dabık, Sinibil, Ahtarin, Ummul Kura, Tuglu, Vahşiyye, Adiye, Toybuk, Um Huş köylerinde mevzilenen muhalif gruplar da eş zamanlı saldırıya geçti.
Ağır silah ve çok sayıda savaşçımız bu saldırılarda görev aldı. Şu ana kadar 3 şehit verdik. Operasyona Ahraru Şam Nusra Cephesi ve Cephe Şamia birlikte katıldı.”
“IŞİD YENİDEN SURİYE’YE YOĞUNLAŞIYOR”
IŞİD’in Irak’taki savaşçılarından önemli bir kısmını yeniden Suriye’ye naklettiğini söyleyen, Hasan’a göre bu durum bir süre daha böyle devam edebilir:
“Savaştığımız iki yıla yakın zaman zarfında IŞİD bize gösterdi ki kendisine verilen rolü çok iyi oynayan bir örgüt. Musul’da dengeler IŞİD’in hangi rolü oynamasını gerektiriyorsa oraya yoğunlaşıyorlar.
Aynı biçimde Sincar, Tel Abyad, Tedmur, Kobani, Afrin veya Halep’te kendilerine nasıl ihtiyaç duyulursa beklenen görevi ifa ediyorlar. Suriyeli muhalifler olarak IŞİD’in ayrılıkçı Kürtler için saha açtığına ve bu bölgedeki etkinliğinin bu paralelde arttığına inanıyoruz.”
“IŞİD üzerinden Haseke ve Rakka çevresini Suriye Kürdistanı’na kazandırmak isteyen bir inisiyatif olduğunu” söyleyen Hasan, “Başta Türkiye olmak üzere Suriye Halkının dostu olan ülkeler bu kirli projeye engel olmak zorunda” diye konuştu.
28 Mayıs’ta Halep’in Savran Kasabası ile birlikte 7 köyü ele geçiren IŞİD, hedefinin önce Azez, sonra da PKK’nın Suriye kolu olan PYD tarafından ilan edilen Afrin kantonu olduğunu duyurmuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29407648.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29407648.asp)
-
İlker Başbuğ: Krizi çözmek için suriye devleti desteklenmeli
A.A.
28 Haziran 2015
'Çözüm için Suriye devleti desteklenmeli'
([url]http://img.hurriyet.com.tr/_np/4230/30164230.jpg[/url])
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Türkiye gündemini yakından ilgilendiren konuların başında Suriye sınırındaki gelişmelerin geldiğini söyledi.
Suriye'nin kuzeyindeki gelişmeleri değerlendiren Genelkurmay eski başkanlarından emekli orgeneral İlker Başbuğ, "İlişkilerin en kısa zamanda normale çevrilerek, Suriye devletini de desteklemek suretiyle bu soruna çözüm bulunmalı" dedi.
Türkiye'nin eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Bodrum'daki bir kitabevinde, "Nasıl Bir Türkiye" adlı kitabının imza gününde, okuyucularıyla bir araya geldi.
Kilis’in Suriye sınırında yoğun top atışları
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbuğ şunları belirtti: "Türkiye gündemini yakından ilgilendiren konuların başında, Suriye sınırındaki gelişmeler geliyor. Sınıra baktığımızda, maalesef üç tarafından paylaşılmış durumda. Çok az bir kısmını Suriye devleti kontrol ediyor. Bir kısmı tamamen IŞİD kontrolünde, bir kısmı da PYD kontrolünde. Parçalı karışık bir durum var" dedi.
Bu durumun Türkiye'yi rahatsız ettiğine işaret eden Başbuğ, "Bu sorunun içinden nasıl çıkılacak. Gerçekten zor bir soru. Geçmişe bakmak lazım. Aslında Irak bağlamında, Irak'ın kuzeyinde yaşadığımız olayları bir nevi Suriye'nin kuzeyinde yaşıyoruz. Tabii durum gerçekten vahim" ifadesini kullandı.
'SURİYE İLE İLİŞKİLER NORMALLEŞTİRİLMELİ'
Yapılması gerekenin, merkezi Suriye devletinin o bölgede olması gerektiğini belirten Başbuğ, şöyle devam etti:
"O bölgedeki mücadeleyi Suriye devletinin kendisinin yürütmesi lazım. Bu, maalesef şu anda o bölge Suriye devletinin kontrolü dışında olan bir bölge. İran, ABD var, koalisyon güçleri var bölgede. Karmaşık bir durum. Nasıl çıkılacak ben de bilmiyorum. Gerçekten zor bir konu. Uluslararası hukuk içinde kalarak, en doğrusu merkezi hükümetle, Suriye devletiyle bence ilişkilerin en kısa zamanda normale çevrilerek, Suriye devletini de desteklemek suretiyle bu soruna çözüm bulunması daha iyi olur diye düşünüyorum."
[url]http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29401137.asp[/url] ([url]http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29401137.asp[/url])
kendisi görüş beyan edecek kıymet-ı harbiyeyi kendinde buluyorsa biz dinlemeye hazırız. Tsk'nin kozmik odasındaki belgeleri imha etmek yerine odaya giriş izni veren kişi değil miydi?
-
ABD: Türkiye'nin, Suriye'de tampon bölge oluşturacağı konusunda somut kanıt yok
Nafiz ALBAYRAK, NEW YORK, (DHA)
29 Haziran 2015
ABD'den Türkiye açıklaması
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü yardımcısı Mark Toner, başkent Washington'da düzenlediği basın toplantısında,Türkiye'nin, Suriye'de tampon bölge oluşturacağı konusunda somut kanıt olmadığını söyledi.
Toner, bölgede yaşanan gelişmelerden kaygı duyduklarını da belirtti.
"POLİSİN NEDEN ŞİDDET KULLANDIĞINI ANLAMADIK"
Toner,bir soru üzerine, İstanbul'da dün düzenlenen LGBTİ yürüyüşünde polisin neden şiddet kullandığını anlayamadıklarını dile getirdi. Türkiye'de insan hakları uygulamalarına ilişkin kaygıları olduğunu, bunu daha önce de dile getirdiklerini belirten Toner, ABD'nin barışçıl toplantıları ve düşünce özgürlüğünü her zaman desteklediğini söyledi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29415119.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29415119.asp)
-
Kritik MGK'dan kritik açıklama
Bahar DEMİREL / ANKARA, (DHA)
29 Haziran 2015
Kritik MGK'dan kritik açıklama
Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda gerçekleştirilen ve 4 saat süren Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısının ardından açıklama yapıldı. MGK bildirisinde Suriye'deki gelişmeler hakkında "Bölgede yaşayan sivil halkı hedef alan terör saldırıları ile bölgenin demografik yapısının değiştirilmesine yönelik eylemlerden duyulan endişe dile getirilmiştir" ifadesi yer aldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında toplanan MGK sonrası yapılan yazılı açıklama, şöyle:
"Vatandaşlarımızın huzur ve güvenliğine müteallik hususlar etraflıca görüşülmüştür. Ülke güvenliğine yönelik muhtemel tehditler ile alınan ve alınacak tedbirler hassasiyetle değerlendirilmiştir. Halkımızın demokratik hassasiyet bilinci içerisinde ve yüksek oranda bir katılımla gerçekleşen 25'inci Dönem Milletvekili Genel Seçimleri öncesinde ve seçim sırasında yaşanan hadiseler üzerinde durulmuştur. Milletimizin kardeşlik duygularını ve bir arada yaşama iradesini zayıflatarak ülke genelinde vatandaşlarımızın güvenliğini ve hayat hakkını ortadan kaldırmayı hedef alan terör örgütlerine yönelik mücadelenin kararlılıkla sürdürüleceğinin altı çizilmiştir.
Ülkemizde ve yurtdışında meydana gelen hadiselerin tüm yönleriyle değerlendirilmesi suretiyle güncellenen milli güvenlik siyaseti belgesinin Bakanlar Kurulunda kabul edilmesinin toplumun huzur ve barışına önemli katkılar sağlayacağı ifade edilmiştir.
Milli güvenliğimizi tehdit eden, başta paralel devlet yapılanması olmak üzere, tüm yasadışı oluşumlara karşı yürütülen mücadeleye kararlılıkla devam edileceği bir kez daha dile getirilmiştir.
Güney komşularımızdan Suriye'de cereyan eden hadiseler etraflıca değerlendirilmiş, muhtemel tehditler ele alınmış, sınırlarımızda alınan ilave güvenlik tedbirleri üzerinde durulmuştur. Bölgede yaşayan sivil halkı hedef alan terör saldırıları ile bölgenin demografik yapısının değiştirilmesine yönelik eylemlerden duyulan endişe dile getirilmiştir. Uluslararası kamuoyunun bölgede yaşanan insan hakları ihlallerine karşı sürdürdüğü duyarsız tutumuna dikkat çekilerek, ülkemize sığınan insanların mağduriyetinin giderilmesi için bugüne kadar yapılan insani çalışmaların kararlılıkla devam ettirileceği ifade edilmiştir. Irak'ın, terör örgütleri ile mücadelesi kapsamında yaşanan son gelişmeler gözden geçirilmiş, ülkemizin ve bölge ülkelerinin Irak ile olan ilişkileri ele alınmış, Irak sınırları içerisinde yaşayan soydaş ve akraba toplulukların durumları hassasiyetle değerlendirilmiştir.
Yemen, Libya ve Mısır başta olmak üzere Kuzey Afrika ve Orta Doğu'da yaşanan gelişmeler ele alınmıştır.
Ukrayna'daki gelişmeler ele alınmış ve çatışmaların sona erdirilerek minsk önlemler paketinin uygulanmasının önemi vurgulanmıştır."
Toplantıda, iç ve dış gelişmeler ele alınacak.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29413003.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29413003.asp)
-
Bize bir saldırı olursa direniriz
PYD Eşbaşkanı Müslim, Türkmenlere etnik temizlik iddiasını yalanladı, Türkiye’nin Rojava’ya ancak NATO kararıyla girebileceğini belirtip böyle bir durumda ise direneceklerini söyledi...
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/06/29/bize-bir-saldiri-olursa-direniriz-5795682.Jpeg)
Namık Durukan
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Suriye’ye askeri operasyon düzenleyeceği iddiaları Rojava bölgesinde de yakından izleniyor. PYD Eşbaşkanı Salih Müslim, Türkmenlere yönelik baskı, Kobani saldırısı, Ordunun Suriye’ye girmesi olasılığı ve bölgede bir Kürt devleti kurulması iddiaları konusunda Milliyet’in sorularını yanıtladı:
Kürt-Türkmen iç içe
Bölgede PYD’nin etnik temizlik yaptığı ve Türkmenlere baskı yapıldığı iddiası var?
Türkmenlere ve Araplara etnik temizlik yaptığımız gerçek değil, kabul edilemez. Bizim bütün mücadelemiz bölgede yaşayan bütün halkların özgürlüğü içindir. Soykırım, katliam, diğerlerini dışlamak yok. Sadece Asuri, Süryanilerin köylerini kurtarmak için yüzlerce şehit verdik. O köylerdeki şehitlerimiz Süryanilerden fazladır. Aynı şekilde hem Ezidiler hem Türkmenler için durum aynıdır. Nerede olursa olsun Kürt ve Türkmen iç içedir. Türkiye’nin gireceğini belirttiği Cerablus’un batısında birçok Kürt hem Kürtçe konuşuyor hem Türkmence. Beraber yaşıyorlar. Aradaki Türkmenlere baktığınızda Türkmen de Kürtçe konuşuyor. Birbirlerine karışmışlar.
Türkmenlere yönelik IŞİD tehdidi var mı?
Türkmenlerle bir farkımız yok. Ancak bazı Türk yöneticiler, Türkmenleri Selefilere, cihadilere alet olarak kullanıyorlar. Onlar oraya gelirse, Türkmen Aleviler var. Bunların hepsini keserler. Türkmen oldukları için değil Alevi oldukları için keserler. Orada bir katliam olursa bu suçu Türkiye’ye yüklerler.
Planlama Türkiye’de
Kobani baskınına katılanların Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) içine sızdıkları ve içeriden de yardım aldıkları belirtiliyor?
ÖSO’nun sivilleri vurduğu anlayışı yanlıştır. Bu güçlerin içine sızmışlar. Saldırganlar içinde Kürtler de vardı. Irak Kürtleri vardı. Bir de Tel Abyad köylerinden gelenler var. Arap-Kürt karışık, bazı Araplar saf Kürtçe konuşuyor. Kürt olmadıklarını bilemezsiniz. Bazıları da YPG üniformaları giymişlerdi.
Kobani saldırısının ardından yakalanın IŞİD’liler olayı anlattı mı?
‘Komşumuz ihanet etti’ gibi söylemler bireyseldir. Mesele bunu planlayanın kim olduğu, saldırının kimden geldiğidir. Kobani’de yakalanan IŞİD’liler her şeyi anlatacaklar. Mısırlı olan biri konuştu. Nereden geldiklerini, nasıl girdiklerini, cephanelerin nereden geldiğini söyledi. Kısaca bazı gruplar Türkiye üzerinden geldi. Orada cephane daha önceden hazırlanmış. Planlama orada olmuş. Bunu onlar söylüyor, bizim bilgimiz değil. Biz hiçbir zaman Türkiye halkına bir kötülük düşünmedik. Biz her zaman kardeşlik elimizi uzattık. Türkiye bu tür hareketlerden vazgeçsin, özür dilesin demiyoruz. En azından kirli planlardan vazgeçilsin.
NATO kararı gerekir
Türkiye’nin Suriye’ye gireceği ancak ordunun buna direndiği ileri sürülüyor?
Askerin tutumu doğrudur. Büyük devletlerin yetkilileri ile konuştuk. Bu korkuları vardı. Şöyle söylediler; ‘Orası yalnız sizin ve Türkiye’nin sınırı değil, NATO’nun sınırıdır.’ Açıkça bana söylediler. Öyle bir şey olursa, sınır ötesi bir harekât olursa NATO kararı gerektirir. Bu nedenle askerin tutumu doğrudur. Türkiye öyle bir girişimde bulunursa bu demektir ki NATO’nun kararıdır. NATO kararı olursa çok şey değişir. İlgili taraflar en büyük devletler bu işe karışır.
Ordu Suriye’ye girerse, Rojava’ya geçerse PYD olarak nasıl bir tutum alırsınız?
Bugüne kadar bölgemize, köylerimize rejimden, IŞİD’den veya herhangi bir güçten gelen saldırılar karşısında durduk. Başka yerden gelirse de buna direniriz.
Rojava bölgesinde Kürt devleti kuracağınız ve Akdeniz’e açılacağınız iddiaları doğru mu?
Suriye’nin sınırları içinde halkımızı, insanlarımızı demokrasi içinde yaşatmak istiyoruz. Böyle yalan dolan korkularla bazı kararlar almak çok yanlış olur. Öyle bir düşüncemiz ne pratikte oldu ne de açıklaması yapıldı. Başkalarının planları varsa da buna alet olmayız.
http://www.milliyet.com.tr/bize-bir-saldiri-olursa-direniriz-gundem-2080925/ (http://www.milliyet.com.tr/bize-bir-saldiri-olursa-direniriz-gundem-2080925/)
-
Yahu benim kafam karıştı. Bahsedilen tampon bölgenin haritasını gördüm. Batıda kalan Kürtlerin nehrin doğusuna güvenli geçişi için yapılıyorsa ne ala. Yok doğu ve batı arasındaki Işid işgali altındaki bölgeden ışid'i kovup, Kurdistan'ı Hatay'a kadar uzatmak istiyorlarsa ne fena! Vallahi ben de şaştım.
-
Ne demek haritasını gördüm,böyle bir şeyi kim nerden bilebilir ki? Ayrıca tampon bölge yerine,güvenli bölge isteniyor.En son Dışişleri nin avrupa da israil temsilcileriyle görüşmesi Suriye konusunda olsa gerek...
-
Yahu Cerablus, 90 km, vs vs. Harita zaten ortaya çıkıyor. Birileri de bunu kağıda dokmuş. Ne var bunda bilmeyecek? Ama ne amaçla? Asıl soru bu!
-
İşte İsrail'in Suriye'yi Planı
Bu plana bakıldığında Türkiye'deki siyasetin Suriye'de ne yapmak istediği de açıkça görülüyor...
İşte İsrail'in Suriye'yi Planı
(http://www.sarizeybekhaber.com.tr/images/haberler/iste_israil_in_suriye_yi_nasil_parcalayacagina_iliskin_plani_h3188_1f85c.png)
İsrail, Müslüman coğrafyada yaşayan tek Yahudi devlet olarak, bölgede varlığını sürdürebilmek için Siyonist bir plan geliştirmiş ve bu planı Dünya Siyonist Dergisi Kivunim’de yayımlamıştır.
1982 yılında, siyonizmin önde gelen liderlerinden İsrael Shahak ve Oded Yınon tarafından kaleme alınan bu stratejik plan, Müslüman coğrafyayı etnik ve dinsel temelde ayrıştırıp parçalamayı ve parçalanan ülkeler içerisinde İsrail’e müttefik devletler kurmayı amaçlamaktadır.
Fas’tan Mısır’a, Ürdün’den İran’a ve Afganistan-Pakistan’a kadar Orta Doğu coğrafyasındaki tüm ülkeler bu planın hedefi durumundadır.
Günümüzde “Arap Baharı” olarak kamuoyuna duyurulan ve “Müslüman ülkelere demokrasi geliyor” şeklinde bir propaganda ile dikkatlerden kaçırılan bu plan, bölgemizdeki iç karışıklıklarının temelindeki stratejiyi ortaya koymaktadır.
Yani mesele “demokrasi ve insan hakları” talebi ile sokağa dökülen insanlar değil, İsrail’in siyonist planına göre bu ülkelerin ayrıştırılması meselesidir ve bu olayların altında Israil’in parmağını aramak en akılcı yaklaşım olacaktır.
Siyonist plan çerçevesinde bugün Suriye’de gelişen olaylara baktığımızda, Suriye bir iç savaşın tam ortasındadır.
Siyonist medya Suriye’deki olayları, olduğunun çok ötesinde göstererek bir insanlık dramı görüntüsü yansıtmakta ve Suriye’deki hükümetin devrilerek yerine ABD yani İsrail yanlısı bir hükümetin geçmesi için büyük çaba harcamaktadır.
Bundaki amaç İran’ın yalnızlaştırılmasıdır, İsrail’in en büyük korkusu olan nükleer güce sahip olduğu düşünülen İran’ın…
Siyonist planın Suriye için ortaya koyduğu strateji şudur;
“…Lübnan’ın beş bölgeye bölünmesi Mısır, Suriye ve Irak da dahil olmak üzere tüm Arap dünyası için bir başlangıçtır ve aslında Arap yarımadası şimdiden bu yolda ilerlemektedir.
Suriye ve daha sonra Irak’ın feshi ve Lübnan’da olduğu gibi etnik ve dini bölgelere ayrılması İsrail’in uzun vadede Doğu cephesindeki bir numaralı hedefidir ve bunun için kısa vadede bu devletlerin askeri gücünün feshi ana hedeftir…”
Ve bu strateji Suriye’ye demokrasi ve insan hakları getirmek düşüncesinden oldukça uzaktır.
İsrail Planı Suriye’yi parçalamayı hedeflemiştir;
“…Suriye etnik ve dini yapısına istinaden tıpkı bugün Lübnan’da olduğu gibi birkaç eyalete bölünecek ve kıyıda Şii-Alevi bir eyalet, Halep bölgesinde Sünni bir eyalet, Şam’da Kuzey komşusuna düşman olan bir diğer Sünni eyalet olacak ve Dürziler de belki bize ait olan Golan’da, mutlaka Havran’da Kuzey Ürdün’de başka eyaletler kuracaklardır. Bu gelişmeler uzun vadede barış ve güvenlik için garantör olacaktır ve bu hedef bugün bile erişebileceğimiz bir noktadadır…”
Yayınlanmasından bu yana geçen otuz yıla rağmen bu siyonist planın Türkiye’de gündeme alınmamış olması oldukça ürkütücüdür.
Her gün televizyonlarda boy gösteren strateji uzmanlarının ve akademisyenlerin, başta Libya, Mısır ve Suriye’de yaşanan iç karışıklıkları, gerçeğin aksine bir Arap Baharı gibi algılamaya yol açan analizler yapmaları ise daha da ürkütücüdür.
Çünkü bu plan, bölge coğrafyasındaki ülkeleri etnik ve dinsel temelde ayrıştırma, çatıştırma ve parçalamayı hedefleyen bir plandır.
Türkiye’de her gün “Alevi-Sünni”, Kürt-Türk” kavram ve tanımlarının insan aklına yerleştirildiği bu süreçte bu planı görmezden gelmek demek, kamuoyunun dikkatlerini başka yöne çekmeye çalışmakla eş anlamlıdır, yani gerçeği gizlemek.
Gerçek bu iken, bunu görmezden gelen bir anlayış nedendir, diye sorulduğunda, verilecek cevap hep aynıdır; aydın ihaneti!
Türkiye Suriye’deki olayları yakından izlemektedir.
Suriye üzerindeki bu Siyonist plan her cephesi ile açık ve net iken, Türkiye’nin bu planı desteklemeye kalkışması ulusal çıkarlarımıza aykırıdır. Çünkü Türkiye, bugün Suriye üzerinde oynanan oyunlardan nasibini almakta gecikmeyecek ve bunun bedeli diğer ülkelere oranla çok ağır olabilecektir.
Erdal Sarızeybek
SARIZEYBEK HABER
http://www.sarizeybekhaber.com.tr/guvenlik-politics-foreign-politics-security/iste-israil-in-suriye-yi-plani-h3188.html (http://www.sarizeybekhaber.com.tr/guvenlik-politics-foreign-politics-security/iste-israil-in-suriye-yi-plani-h3188.html)
-
Fırat’ın batısı kırmızı çizgi
PYD’nin Fırat’ın batısındaki Cerablus’a ve Suriye’nin İdlib’in kuzeyine göç dalgasına yol açacak harakatı “kırmızı çizgi ihlali” olarak nitelendirilecek. Asker emir almadan harekete geçecek
Fırat’ın batısı kırmızı çizgi
ANKARA Milliyet
Suriye’nin kuzeyinde PYD’nin Kobani ve Cizire arasındaki Tel Abyad’ı alarak sınırın önemli bir bölümünde hakimiyet kurması, yine PYD kontrolündeki Afrin ile Kobani arasındaki, rejim muhaliflerinin etkin olduğu Cerablus bölgesine IŞİD’in saldırması nedeniyle alarm durumuna geçen Türkiye, gelişmeleri dikkatle izlemeye başladı. Suriye sınırındaki gelişmelerin masaya yatırıldığı Milli Güvenlik Kurulu’nda (MGK) bütün ihtimaller ayrı ayrı değerlendirilirken, MİT, Genelkurmay, Dışişleri Bakanlığı elindeki bilgileri ve atılabilecek adımlara yönelik planlamaları kurul üyeleriyle paylaştı. Güvenlik zirveleri ve MGK’da Türkiye’nin kırmızı çizgileri de netleştirildi. Buna göre, Türkiye, PYD’nin haritada Fırat Nehri’nin batısında kalan Cerablus bölgesine yönelik askeri bir harekatta bulunmasını, kuzeyine doğru rejim güçlerinin operasyon yaparak büyük bir göç dalgasına neden olmasını “kırmızı çizgi ihlali” sayacak. TSK ise bu durumda, ikinci bir direktife gerek kalmaksızın, belirlenen planları uygulayacak. MGK’da, konunun bütün taraflarının Türkiye’nin verdiği mesajları net olarak algıladığı yorumlarının yapıldığı kulislere yansıdı. Suriye rejimi, PYD ve IŞİD’in, Türkiye’den gelen mesajları algıladığına dönük hareket tarzları geliştirdiğinin gözlendiği tespitinde bulunuldu.
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/06/30/firat-in-batisi-kirmizi-cizgi-5799240.Jpeg)
Kürt hattı hesabı
PYD’nin Kobani ve Cizire kantonları arasında yer alan Tel Abyad’tan IŞİD’i çıkartması, Tel Abyad’ı beklenenin aksine yoğun çatışmalara girmeden terk eden IŞİD’in, Kobani ile Afrin arasında yer alan ve Türkiye sınırında PYD’nin kontrolünde bulunmayan tek nokta olan Cerablus bölgesine yönelik saldırılara başlaması üzerine Ankara alarma geçmişti.
IŞİD’in bu bölgedeki muhaliflere karşı zafer kazanması durumunda iki sınır kapısının kontrolünün IŞİD’e geçeceğini not eden Ankara, PYD’nin de ilerleyen dönemde bu bölgeden IŞİD’i çıkartması durumunda, Suriye’nin bütün Türkiye sınırına hakim olacağını, Suriye’de bir Kürt hattı kurulacağını da hesapladı. Ankara, bunun üzerine, terör örgütü olarak nitelediği PYD ve IŞİD’in Cerablus bölgesine hakim olması olasılığına karşı planlamalara başlamıştı. Sınırın Türkiye tarafından bölgenin kontrol altına alınmasından, sınırın Suriye tarafında güvenlik kuşağı oluşturulmasına kadar uzanan planlamalar geçen hafta yapılan güvenlik toplantılarında ve önceki gün gerçekleştirilen MGK’da masaya yatırıldı.
İki kırmızı çizgi
Alınan bilgiye göre, toplantılar sonucunda Türkiye, kırmızı çizgilerini netleştirdi ve konunun muhataplarına net mesajları medya ve uluslararası kamuoyu aracılığıyla verdiği noktasında tespitte bulundu.
Buna göre, PYD’nin, Fırat’ın batısında kalan Cerablus bölgesinde hakimiyet kurmaya yönelik bir hareketinin saptanması durumunda, “kırmızı çizgi ihlali” sayılacak. MGK’da PYD’nin mutlak amacının bu olduğu yönünde hükümet ve asker arasında görüş birliğinin bulunduğu bildirildi.
Rejim güçleriyle muhaliflerin çatıştığı İdlib’in kuzeyine doğru bir askeri operasyon yapılması ve yüz binleri bulan bir göç dalgasının tetiklenmesi de, “kırmızı çizgi ihlali” olarak nitelendirilecek.
Emir beklenmeyecek
Hükümet ile asker arasında, Cerablus bölgesiyle ilgili olarak, “yazılı direktif” konusunda görüş ayrılığı yaşandığı, askerin harekete geçmek için direktif istediği, hükümetin ise önce “zaten verilmiş direktif var” yanıtını verip daha sonra yeni bir yazılı direktif hazırladığı iddiaları kamuoyuna yansımıştı. Alınan bilgiye göre, kırmızı çizgilerin ihlali durumunda TSK, herhangi yeni bir direktif beklemeksizin belirlenen yol haritası doğrultusunda harekete geçecek.
Mesaj alındı
MGK’da, Türkiye’nin son bir haftadır verdiği net mesajların muhataplar tarafından algılandığı tespitinin yapıldığı da öğrenildi. PYD’nin Cerablus’a yönelik bir hazırlığının gözlenmediği, IŞİD’in sınır hattına yönelik hareketlerinin farklılaştığı, Esad güçlerinin de İdlib’in kuzeyinden Lazkiye’ye doğru çekilerek, burayı kontrol altına aldığı yorumları yapıldı. Bu durum, Türkiye’nin gerekirse Suriye’ye girilmesi dahil alacağı önlemlere yönelik verdiği mesajların algılandığı yorumlarına yol açtı.
http://www.milliyet.com.tr/firat-in-batisi-kirmizi-cizgi/siyaset/detay/2081424/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/firat-in-batisi-kirmizi-cizgi/siyaset/detay/2081424/default.htm)
-
Halep’te büyük saldırı
BBC Türkçe 3 Temmuz 2015
Halep’te büyük saldırı
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/5620/30235620.jpg)
Suriye'nin ekonomik başkenti olarak bilinen Halep kentinde farklı İslamcı grupların bir araya gelerek ordunun elindeki alanlara yönelik büyük bir operasyon başlattığı bildiriliyor.
Muhalif İslamcı grupların Halep'te oluşturdukları ittifakın adı Ensar El-Şeria (Şeriatın Yardımcıları).
Ensar El-Şeria açıklamasında, operasyonun amacının 'Halep kentini özgürleştirmek olduğunu' belirtti.
Ensar El-Şeria'nın açıkladığı hedefler arasında, Halep'in ele geçirilmesinden sonra kentin şeriat kurallarına göre yönetilmesinin sağlanması da var.
El Kaide'nin Suriye'deki kolu Nusra Cephesi ve başka bir İslamcı grup olan Ahrar'uş Şam, Ensar El-Şeria içinde yer alıyor.
Yoğun çatışmalar
Operasyon ardından kentte yoğun çatışmalar yaşandığı belirtiliyor.
İngiltere merkezli, muhaliflere yakın Suriye İnsan Hakları için Gözlemevi (SOHR) Müdürü Rami Abdul Rahman, saldırıların Cemiyet el-Zehra mahallesinde yoğunlaştığını, grupların ordunun elindeki bu bölgeye havan bombaları attığını belirtti.
Çatışmalarda en az dokuz kişinin öldüğü, onlarca kişinin yaralandığı aktarılıyor.
Suriye ordusuna bağlı uçakların da çatışmalara katıldığı bildiriliyor.
Kent ikiye bölünmüş durumda
Halep 2012'deki yoğun çatışmaların ardından ikiye bölünmüştü.
Kentin Batı bölümü Suriye yönetimi, Doğu bölümüyse muhalif güçlerin kontrolünde.
Geçtiğimiz aylarda yine Nusra Cephesi ve Ahrar'uş Şam'ın önemli bileşenleri olduğu bir ittifak grubu olarak kurulan Fetih Ordusu, Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib kentini ele geçirmişti.
Farklı gruplar arasında benzer bir ittifak de Suriye'nin güneyindeki Dera kentine yönelik saldırılar için sağlanmıştı.
Güney Fırtınası adlı bu ittifak grubuyla ordu arasındaki çatışmaların sürdüğü belirtiliyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29447248.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29447248.asp)
-
5 maddede Ankara’nın Suriye yol haritası
Cansu ÇAMLIBEL 3 Temmuz 2015
5 maddede Ankara’nın Suriye yol haritası
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/3686/30233686.jpg)
Türkiye-Suriye sınırındaki kritik noktaların son dönemde savaşan taraflar arasında el değiştirmesinin ardından Ankara her türlü seçeneğe karşı bir yol haritası hazırladı. Bu plan şöyle özetlenebilir:
1- Esad rejiminin IŞİD’e ‘Halep’in kuzeyini size bıraktık’ dediği istihbaratı var. Bu Türkiye’ye 4.5 milyonluk yeni göç anlamına gelebilir.
2- Ankara, Arap-Kürt çatışmasından kaygılanıyor. Bu nedenle PYD’nin Fırat’ın batısına geçmesini istemiyor.
3- Ankara, rasyonel olması durumunda PYD ile uzlaşılabileceği mesajı veriyor. IŞİD’i ise muhatap alınacak aktör olarak görmüyor.
4- Türkiye, Suriye’ye tek taraflı bir müdahaleden ziyade koalisyonla operasyon yapılmasını müzakere ediyor.
5- Uluslararası camiada Esad sonrası için planlı geçiş seçeneğine yönelik yeni bir arayış başlayabileceği düşünülüyor.
TÜRKİYE-Suriye sınırındaki kritik noktaların son haftalarda savaşan gruplar arasında el değiştirmesinin Ankara’da neden olduğu alarm hali devam ediyor. MGK toplantısının ardından Türkiye askeri harekât planları da dahil her türlü seçeneği içeren bir yol haritası hazırladı. Ancak şu an için Suriye’ye tek taraflı bir müdahaleden ziyade ‘IŞİD’e karşı koalisyonun parçası olarak operasyonlara katılma’ seçeneği üzerinde ABD ile aktif müzakere yürüyor. Türkiye açısından öncelikli mücadele alanı IŞİD’in yönelmesinden kaygı duyulan 4.5 milyonluk nüfusu kapsayan Mara hattı. Ankara’nın PYD’den beklenti ise 3 maddede özetleniyor; 1-Tel Abyad halkı geri dönsün 2-PYD bayrağı insin 3-Yerel yönetimde etnik hiyerarşi kurulmasın. PYD’nin IŞİD’den farklı olarak Ankara açısından rasyonel bir aktöre dönüşebileceği belirtiliyor.
4.5 MİLYONLUK HATTAN GÖÇ PATLAMASI KORKUSU:
Ankara’yı Suriye konusunda alarma geçiren ana gelişme 28-31 Mayıs tarihleri arasında yaşandı. İdlib ve Cisr El Şuğur’un muhaliflerin eline geçmesinin ardından Esad rejiminin muhaberatının kilit ismi Ali Memlük ile IŞİD komutası arasında Haseke’de bir toplantı gerçekleşti. Türk tarafının edindiği bilgiye göre Esad rejimi bu görüşmede IŞİD’e “Halep’in kuzeyini size bıraktık. Biz de hava harekatıyla destek veririz” mesajı verdi. Bunun üzerine IŞİD, Kilis’in hemen karşısındaki Azez’e harekât başlattı. Bu hareketlenme Türkiye açısından dönüm noktası oldu. Zira Türkiye sınırında IŞİD’in hedefi haline gelme potansiyeli taşıyan bölgede toplamda yaklaşık 4.5 milyonluk nüfus yaşıyor. Dolayısıyla da Ankara’da IŞİD’in Mara hattında yönelik operasyonlarının Türkiye açısından altından kalkamayacağı bir göç dalgasına neden olabileceği tespiti yapılıyor. Bu göç patlaması tehlikesi karşısında askeri senaryoları da kapsayan bir yol haritası üzerinde çalışılıyor.
PYD’NİN FIRAT’IN BATISINDA İŞİ YOK:
Ankara’da tereddüt yaratan PYD’nin kendisinden ziyade silahlı gücü YPG/YPJ’nin Tel Abyad’ı ele geçirme şekli. Tel Abyad’ın IŞİD’den kurtulmasının Türkiye’nin menfaatine bir gelişme olduğu ancak PYD’nin burada bir etnik temizliğe girişmesi durumunda Türkiye sınırında çok uzun sürebilecek bir Kürt-Arap çatışmasının tetiklenebileceği kaygısı hâkim. Sınır boyundaki pek çok Türk ilinde de Kürt ve Arapların beraber yaşıyor olması korkuları katmerlendiriyor. Ankara’nın bu kaygılarını en çok besleyen gelişme ise Tel Abyad’ın düşmesinin ardından Kandil’den gelen ‘iki kantonun birleşmesini kutlayan’ açıklama olmuş. Üst düzey yetkiliye göre PKK’nın Tel Abyad’daki başarının sahibi gibi açıklama yapması örgütün fütuhat (fetih) mantığını kanıtlayan bir tavır. Durumu şöyle özetliyor: “PYD’nin Fırat Nehri’nin batısında işi yok. O kadar alanı kontrol edecek gücü olmamasına rağmen buna girişmesinde kan davası niyeti sezinliyoruz. PYD eğer IŞİD’le mücadeleyi istismar edecek maceraya kalkışırsa sonucuna katlanır”.
PYD İLE UZLAŞMAK MÜMKÜN:
Halihazırda PYD ile Ankara arasındaki iletişim kanallarının açık olduğu vurgulanıyor ancak temasın kimler arasında olduğu noktası muğlak bırakılıyor. Üst düzey yetkili “IŞİD ile PYD arasında çok büyük fark var. Biz IŞİD’in rasyonel ya da muhatap alınacak bir aktör olduğunu düşünmüyoruz. PYD’nin ise yaptığı yanlışlar var. Tel Abyad gibi yanlışlar yaparlarsa hem Türkiye’ye, hem Suriye’ye hem de kendilerine zarar verirler. Ancak rasyonel davranırlarsa uzlaşma mümkün. PYD aynı yanlışları yapmazsa rasyonel bir aktör olabilir” diyor.
ABD İLE ‘OPERASYON’ MÜZAKERESİ:
Mara hattındaki IŞİD tehlikesinin büyümesi üzerine Türkiye ile ABD arasındaki ‘operasyon’ temalı görüşme ve müzakereler yoğunlaştı. Ankara’daki bilgiye göre mayıs sonundan bugüne kadar o hattaki IŞİD hedeflerine ABD yaklaşık 5-6 hava harekâtı düzenledi. Türkiye’nin IŞİD’e karşı koalisyonun operasyonlarına Türk hava unsurlarıyla ya da başka şekilde katılıp katılmayacağı ise Washington ile yürütülen güncel aktif müzakerelerin parçası. Ankara “ortak planlama olursa gereğini yaparız” noktasında ancak önşartlarını da muhafaza etmeye devam ediyor. İncirlik’in kullanımı gibi kritik konular yine bu müzakerelerin bir parçası. Türkiye’nin uzun zamandır savunduğu ‘güvenli bölge’ konusunda ise ABD rezervini korumaya devam ediyor. ABD ile mevcut görüş ayrılıklarına rağmen üst düzey yetkilinin anlatımından bugün için Ankara’nın Suriye’ye tek taraflı bir müdahaleden ziyade koalisyonun parçası olarak operasyonlara katılma seçeneğine ağırlık verdiği anlaşılıyor. Üst düzey yetkili öyle ifade etmese de Ankara’nın son haftalardaki gelişmelerin ardından ABD’nin “Suriye’de öncelik IŞİD’le mücadele” tezine yaklaştığı hissediliyor.
ESAD SONRASI PLANLI GEÇİŞ:
Ankara’ya göre Suriye ile Irak arasında temel bir fark var. Irak düzleminde bugün artık doğru sorunun ‘Bölünecek mi’ değil ‘bütünleşebilecek mi’ olduğunu belirten üst düzey yetkili Suriye’nin ise coğrafi olarak parçalanmasının her şeye rağmen o kadar kolay görünmediğini belirtiyor. Rusya’nın dahi Esad rejiminin ani bir çöküş yaşayabileceğine yönelik sinyaller almaya başladığı Ankara’nın kulağına gelen bilgiler arasında. Uluslararası camiada Esad sonrası için planlı geçiş seçeneğine yönelik yeni bir arayış başlayabileceği düşünülüyor. Ancak çeşitli ülkeler tarafından ‘B Planı’ olarak telaffuz edilen ‘Lazkiye merkezli küçük bir homojen Nusayri devleti’ seçeneği de tamamen gündemden düşmüş değil.
ANKARA’NIN PYD’DEN ÜÇ BEKLENTİSİ VAR
Üst düzey Türk yetkili Ankara’nın PYD’den 3 beklentisini şöyle sıralıyor:
1- Çatışma sırasında kaçan Tel Abyad halkı geri dönsün
2- PYD bayrağı insin.
3- Yerel yönetimde etnik hiyerarşi kurulmasın.
Bu taleplerin PYD tarafına net bir şekilde iletildiği belirtiliyor. Üst düzey yetkili devam ediyor: “PYD’nin yanlışları oldu ama düzelebileceğine inancımız var. Uzlaşma imkanı var. PYD, Suriye’nin geleceğinde rasyonel bir aktör olabilir ama bu rasyonel davranıp davranamayacaklarına bağlı. Tel Abyad’da süreci nasıl yönettikleri PYD’yi sınamak açısından bir test olacak”.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29446455.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29446455.asp)
-
Suriye'de camide patlama: En az 25 Nusra Cephesi üyesi öldü
hurriyet.com.tr 4 Temmuz 2015
Suriye'de camide: patlama Ölü sayısı...
Suriye’nin İdlib vilayetine bağlı eriha kentinde bir camide meydana gelen patlamada, El Kaide’nin Suriye kolu El Nusra Cephesi üyesi 25 kişi hayatını kaybetti. Patlamada örgütün liderlerinden birinin de öldüğü öne sürüldü.
İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, nedeni henüz belirlenemeyen patlamanın insanların oruç açmak için camide toplanmaya başladığı sırada meydana geldiğini açıkladı.
BBC’nin Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne dayandırdığı habere göre; patlama sonucu onlarca insan yaralandı.
El Nusra Cephesi’nin patlamada ölen ve Suriyeli olmayan yetkilisinin adı henüz bilinmiyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29457952.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29457952.asp)
-
Ankara’dan Suriye sınırına top ve füze bataryaları sevk edildi
Reşit ÇELEBİOĞLU/ KİLİS, (DHA)
5 Temmuz 2015
Ankara’dan Suriye sınırına top ve füze
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/8087/30268087.jpg)
ANKARA’nın Polatlı İlçesi’nden gönderilen top ve füze bataryalarının yer aldığı askeri konvoy, Suriye sınırındaki Kilis’e ulaştı.
Ankara Füze ve Top Okulu’ndan gönderilen top ve füze bataryaları ile teçhizatın bulunduğu askeri konvoy, yoğun güvenlik önlemleri arasında Suriye sınırındaki Kilis’e ulaştı.
Konvoyun, sınır hattındaki Elbeyli İlçesi ve Öncüpınar bölgesine konuşlandırılacağı öğrenildi.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29461093.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29461093.asp)
-
Sakarya 122 MM çok namlulu roketatar sistemi sevk edilmiş.3-40 km arası kullanım menzili var.
-
'Eğit-Donat' 60 kişide kaldı
hurriyet.com.tr 8 Temmuz 2015
'Eğit-Donat' 60 kişide kaldı
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/7226/30307226.jpg)
ABD Savunma Bakanı Ashton Carter, eğit-donat programı kapsamında yalnızca 60 Suriyelinin eğitime alınabildiğini açıkladı. Programın hedefiyse 3 yılda 15 bin kişilik bir ordu oluşturmak.
ABD ’nin Türkiye , Suudi Arabistan ve Katar ile birlikte planladığı Suriyeli militanları eğitip donatma programında sorunlar çıkmaya devam ediyor.
ABD Savunma Bakanı Ashton Carter, program kapsamında 3 Temmuz itibariyle yalnızca 60 Suriyeli militanın eğitime alınabildiğini söyledi.
Reuters’ın haberine göre Carter, militan sayısındaki azlığa gerekçe olarak ABD’nin seçilecek kişileri “titizlikle” incelemesini gösterdi.
Carter, “Daha fazla kişiyi eğitime alabilmek için eğit-donat programımızın güvenlik incelemesi sürecini kolaylaştırma yolları arıyoruz.
Aynı zamanda müfredatımızı düzeltiyoruz, ılımlı muhalefete erişimimizi genişletiyoruz ve ilk eğitim sınıfından öğrendiğimiz dersleri programa dahil ediyoruz” ifadesini kullandı.
Mayıs’ta Ürdün’de, daha sonra da Türkiye’de başlatılan eğit-donat programı yılda en az 5 bin militanı eğitmeyi planlıyor. ABD'li yetkililer seçilecek kişilerle ilgili iki kriter belirlemişti: Eğitilecek kişilerin tehlikeli gruplarla ilişkisi olmayacak ve IŞİD’le savaşmayı kabul edecek.
Associated Press, 30 Haziran’da programdakilerin sayısının 100’ü bulmadığını duyurmuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29486820.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29486820.asp)
-
ABD Kürt devleti açıklaması
Obama'nın DAEŞ özel temsilcisi emekli general John Allen Suriye'nin kuzeyinde özerk bir Kürt oluşumun kurulmasını desteklemediğini söyledi.
ABD Başkanı Barack Obama'nın terör örgütü DAEŞ'e karşı küresel koalisyon için özel temsilcisi emekli general John Allen, ABD'nin, Suriye'nin kuzeyinde özerk bir Kürt oluşumun kurulmasını desteklemediğini söyledi.
Allen, düşünce kurulu Amerikan İlerleme Merkezi'nde katıldığı panelde, örgütü zayıflatmaya ve nihayetinde yok etmeye yönelik çabalarını anlattı. Allen, bir soru üzerine, ABD'nin, Suriye'nin kuzeyinde özerk bir Kürt oluşumun kurulması fikrine sıcak bakmadığını kaydetti.
ONLAR İŞGALCİ GÜÇ DEĞİL
"Kuzey Suriye'de ayrı bir devlet oluşumunu biz desteklemiyoruz, Kürtlerin de desteklediğini düşünmüyoruz" diyen Allen, DAEŞ ile mücadelede yer alan bir ortağın işgalci güç olamayacağının önemli olduğunu ifade etti.
İran ile nükleer müzakerelerde sağlanan anlaşmaya da değinen Allen, söz konusu anlaşmanın, ABD'nin bazı müttefiklerinin DAEŞ ile mücadeledeki cesaretini kırabileceğine işaret etti.
Allan, "Koalisyonda yer alan birçok üye ülke için İran, kendi ulusal güvenliklerine başlıca tehdit kaynağı ve böyle olmaya devam edecektir. bugün Sabah yapılan (anlaşma) duyurunun İran'ın davranışlarını temelden değiştirip değiştirmeyeceği konusunda spekülasyon yapmayacağım ancak bu koalisyonda yer alan üye ülkeler için önemli bir soru teşkil ediyor" diye konuştu.
http://www.milliyet.com.tr/abd-kurt-devleti/dunya/detay/2087989/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/abd-kurt-devleti/dunya/detay/2087989/default.htm)
-
Flaş İddia: "Türkiye’nin insansız hava aracı İdlib’de düşürüldü"
Suriye ordusunun İdlib’de Türkiye’ye ait bir insansız uçağı düşürdüğü öne sürüldü.
Perşembe, 16 Temmuz 2015 15:48
(http://haber.sol.org.tr/sites/default/files/styles/newsimagestyle_615x410/public/rus-haber-ajansi-turk-ihasinin-dusuruldugunu-iddia-etti-7343-25032015181341.jpg?itok=_OCFeOuA)
Xin Hua’nın el-Vatan gazetesine dayandırdığı haberine göre Suriye savaş uçakları, Türkiye’ye ait bir insansız uçağı İdlib semalarında düşürdü.
YDH'nin aktardığı haberde, Suriye uçaklarının vurduğu sırada Türkiye’ye ait olduğu belirtilen insansız uçağın Türkiye sınırı yakınlarındaki Cisr eş-Şugur ilçesine 10 kilometre mesafedeki Tel Hattab beldesi semalarında dolaştığı bildirildi.
Haberde Suriyeli kaynakların Türkiye’ye ait insansız uçağın İdlib’deki Fetih Ordusu adlı el-Kaide liderliğindeki gruba istihbarat desteği sağlarken düşürüldüğünü iddia ettikleri belirtildi.
Fetih Ordusu’nun Tel Hattab’ı ele geçirmek için düzenlediği iki saldırı, başarısız olmuştu.
Nisan ayında İdlib’i daha sonra da Cisr eş-Şugur’u ele geçiren Fetih Ordusu’nun ana gövdesini el-Kaide’nin Suriye kolu olan Nusra Cephesi ve Ahrar Şam adlı grup oluşturuyor.
Türkiye, Katar ve Suudi Arabistan istihbarat servisleri tarafından örgütlenip desteklenen Fetih Ordusu’nun İdlib’e ele geçirdiği saldırının Antakya’da kurulan operasyon odasından yönetildiği iddia edilmişti.
http://haber.sol.org.tr/dunya/turkiyenin-insansiz-hava-araci-idlibde-dusuruldu-123056 (http://haber.sol.org.tr/dunya/turkiyenin-insansiz-hava-araci-idlibde-dusuruldu-123056)
-
Haber doğru olsaydı, haberin kendisinden önce fotoğraf ve videolarını sosyal medyada görürdük. Nasıl ki daha önce düşürülen farklı ülkelere ait ihaları yayınladılarsa bunuda yayınlarlardı.
O yüzden haber bana pek inandırıcı gelmedi.
-
Suriye'deki ilk eğit-donat birliği alıkonuldu
Suriyeli muhalif savaşçılardan DAEŞ ve Esed rejimine karşı koyması amacıyla eğit-donat programına katılarak Suriye içlerine giden ilk birlikten 18 kişi ve komutanları, Nusra Cephesi güçleri tarafından alıkonuldu.
Suriye'deki ilk eğit-donat birliği alıkonuldu
ABD ve Türkiye tarafından ortaklaşa hazırlanan eğit-donat programına katılan Suriyeli muhalif savaşçılardan 54'ü, Temmuz ayı başında programı tamamladıktan sonra 13 Temmuz'da Suriye içlerine geçmeye başlamıştı.
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/07/30/suriye-deki-ilk-egit-donat-birligi-alikonuldu-5894431.Jpeg)
Çoğunluğu Türkmen olan söz konusu ilk grup, Suriye'nin kuzeyindeki Halep vilayetinde Azez ilçesine bağlı Malikiye beldesinde konuşlanmıştı. Türkmenlerin yoğun olarak yaşadığı ve DAEŞ'in elindeki Soran beldesinin yakınında güvenli bir bölge olduğu için birliğin yerleşmesi için burası uygun görülmüştü.
Güvenilir yerel kaynaklardan edinilen bilgiye göre, birliğin Türkmen komutanı Albay Nedim HASAN ve yardımcısı ile emirlerindeki 18 savaşçı, Nusra Cephesi güçlerince alıkonuldu. Örgüt, ayrıca birliğin silah, araç ve gereçlerine de el koydu.
Birliğin serbest bırakılması için Nusra Cephesi'nin ikna edilmeye çalışıldığı, Özgür Suriye Ordusu'nun (ÖSO) müzakereler için devrede olduğu ifade edildi.
ABD'nin Nusra'ya saldırıları arttı
Nusra Cephesi, El Kaide terör örgütü ile olan bağı sebebiyle ABD'nin terör örgütleri listesinde bulunuyor.
ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerine ait savaş uçakları, Eylül 2014'ten bu yana Halep ve İdlib'teki Nusra Cephesi'ne ait karargahlara aralıklarla saldırı düzenliyor. Son olarak dün koalisyon güçleri, İdlib'in kuzeyinde yer alan Akrabat köyü ile Darkuş kasabasında Nusra Cephesi'ne ait merkezleri vurmuştu.
Eğit donat programı
Eğit-donat programı, Suriyeli muhaliflerin temel askeri yeteneklerini ve organizasyon kabiliyetlerini artırarak, kendilerini ve ellerindeki bölgeleri daha iyi koruyabilmelerini, terör örgütü DAEŞ'in zayıflatılmasını ve nihayetinde yenilgiye uğratılmasını hedefliyor. Türkiye, programın hedeflerinden birinin de muhaliflerin Esed rejimine karşı koyulması olduğunu vurgulamıştı.
Programın Türkiye ayağıyla ilgili mutabakat, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu ve ABD'nin Ankara Büyükelçisi John Bass tarafından 19 Şubat'ta Ankara'da imzalanmıştı.
http://www.milliyet.com.tr/suriye-deki-ilk-egit-donat-birligi/dunya/detay/2094628/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/suriye-deki-ilk-egit-donat-birligi/dunya/detay/2094628/default.htm)
-
Yunan Sahil Güvenliği mülteci botunu patlattı iddiası
Taylan YILDIRIM/İZMİR, (DHA) 13 Ağustos 2015
Yunanistan terk etti Türk balıkçılar kurtardı
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/3282/30813282.jpg)
İZMİR, binlerce Suriyeli’nin Avrupa ülkelerine gidiş hayalini gerçekleştirmesi için kaçışın kapısı oldu. Ege Denizi’nde hemen her gün çıkılan umuda yolculuklar, insanlık dramlarına dönüştü. Karaburun açıklarında, aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 50 kişinin bindiği zodyak botun Yunan sahil güvenlik ekiplerince, patlatılması, hızla uzaklaşmaları, bottakilerin denize düşmeleri ve balıkçı teknesinin yardımına koşup onları ölümden kurtarmaları saniye saniye kaydedildi.
Ülkelerindeki iç karışıklık ya da IŞİD saldırılarından kaçarak Türkiye’ye gelen Suriyeliler, önce Yunan adalarına geçmek ardından hayallerindeki ülkeye gitmek için geçiş noktası olarak düşündükleri İzmir’e özellikle son bir ayda akın etti. Yunan adalarına geçmek için hemen her gün Ege Denizi’nin farklı kıyılarından denize açılan Suriyelilerin, hem denizdeki yaşam mücadeleleri, hem de sonrasındaki barınma koşulları, insanlık dramına dönüştü. ;
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/2292/30812292.jpg)
Suriyelilerin önemli bir bölümü, umuda yolculuklarını tamamlayamadan sahil güvenlik Ege Bölge Komutanlığı ekiplerince, denetimler sırasında yakalandı. Son dönemde denizde yakalanan Suriyeliler, sık sık Yunan sahil güvenliğinin, ilerlemelerini durdurmak için botları patlattığını ve kendilerini ölüme terk ettiğini söyledi. Suriyelilerin bu iddialarını doğrulayan görüntülere ilk kez DHA ulaştı.
PATLATIP HIZLA UZAKLAŞTILAR
İzmir’in Karaburun ilçesinin açıklarında, kadın ve çocukların da aralarında bulunduğu yaklaşık 50 kişilik Suriyeli grup, Yunanistan’ın Sakız Adası’na geçmek istediklerini sırada, Yunan sahil güvenlik ekiplerince farkedildi. Bunun üzerine, botun yanına gelen Yunan sahil güvenlik gemisindeki görevliler, kaçaklarla bir süre konuştu. Kaçakların botla ilerleyişini durduramayan ekipler, bu kez Suriyelilerin bulunduğu zodyak botu patlattı. Ardından da, hızla yanlarından uzaklaştı.
SANİYE SANİYE KAYDEDİLDİ
Türk balıkçı, küçük çocuklar dahil çok sayıda mülteciyi kurtardı
Deniz ortasındaki yaşam mücadelesi ve sonrasındaki insanlık dramına tanıklık yapan balıkçılar ise, bu anları kaydetti. Balıkçılar, Yunan sahil güvenliğinin uzaklaşmasının ardından, patlak botun üzerinden denize düşen ve can yelekleriyle, yaşama tutunmaya çalışan kadın ve çocukları kendi teknelerine alıp hayatlarını kurtardı. Balıkçıların çektiği görüntülerde, kaçakların geçişi, Yunan ekiplerinin onları farkedip botu durdurmaya çalışması, ardından patlatıp hızla yanından uzaklaşması ve sonrasındaki kurtarma çalışmaları yer aldı.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29800475.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29800475.asp)
-
Almanya Patriotları çekiyor
Uğur ERGAN / ANKARA 15 Ağustos 2015
Almanya Patriotları çekiyor
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/2323/30842323.jpg)
Alman basını, Suriye’den olası bir füze saldırısına karşılık Ankara’nın NATO’dan talebi doğrultusunda 2013’te Türkiye’ye yerleştirdiği Patriotları geri çekme kararı alındığını yazdı. Almanya Savunma Bakanlığı, Alman birliklerinin Türkiye'den çekilmeyi planladığı haberini doğruladı. Bakanlık sözsüsü, Türkiye'nin güneydoğusunda NATO'nun Patriot misyonu çerçevesinde görev yapan 250 Alman askerinin önümüzdeki aylarda çekileceğini belirtti.
Spiegel Online Almanya'nın, Kahramanmaraş’ta konuşlu Patriotları, “Suriye’den Türkiye’ye yönelik bir tehdit olma tehlikesinin bulunmadığı” gerekçesiyle geri çekme kararı aldığını yazdı.
Geri çekilmenin önümüzdeki günlerde başlaması bekleniyor. Patriotlarla birlikte 250 Alman askeri de Türkiye’den ayrılacak.
Deutche Welle Türkçe'de yer alan habere göre Almanya Savunma Bakanlığı da, Alman birliklerinin Türkiye'den çekilmeyi planladığı haberini doğruladı.
Geçen yıl da Hollanda aynı gerekçeyle Adana’da konuşlu Patirotları geri çekmiş, yerine İspanya’dan Patriotlar gelmişti. Almanya’dan sonra ABD ve İspanya’nın da yıl sonuna kadar Patriotlarını geri çekmesi bekleniyor.
“PATRİOTLARIN GERİ ÇEKİLMESİ SÖZ KONUSU DEĞİL”
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/2390/30842390.jpg)
ALMAN PATRİOT BİRLİĞİNDEN SEVKİYAT
Kahramanmaraş'ta konuşlu Alman Patriot Hava Savunma Birliğindeki bazı askeri malzemeler, dün, Almanya'ya ulaştırılmak üzere İskenderun Limanı'na götürüldü.
Türkiye'nin NATO'dan talebi üzerine Kahramanmaraş'taki Gazi Kışlasına yerleştirilen patriot hava savunma sistemleri 2,5 yıldır aktif çalışıyor.
Alman birliğindeki bazı askeri malzemeler, güvenlik önlemleri altında İskenderun Limanı'na sevk edildi.
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/2401/30842401.jpg)
Askeri malzemeleri taşıyan 17 tırın, İskenderun'dan gemiyle Almanya'ya gönderileceği öğrenildi.
PATRİOTLAR NE ZAMAN GELMİŞTİ
NATO misyonu çerçevesinde Ocak 2013'te Almanya, ABD ve Hollanda'ya ait Patriot füzeleri Türkiye'ye konuşlandırılmıştı. Suriye'den gelebilecek tehditlere karşı Türkiye'nin talebiyle yerleştirilen Patriot füze savunma sistemleri şimdiye dek kullanılmadı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29819958.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29819958.asp)
-
Dışişleri'nden flaş 'Patriot' açıklaması
hurriyet.com.tr
16 Ağustos 2015
Ve Almanya'dan sonra ABD de...
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/9207/30859207.jpg)
Dışişleri Bakanlığı, ABD'nin görev süresi Ekim ayında sona erecek Gaziantep'teki Patriot hava ve füze savunma birliklerinin konuşlanmasını mevcut rotasyonun sonunda yenilemeyeceğini Türkiye'ye bildirdiğini duyurdu. ABD'nin bu kararı, Almanya'nın Kahramanmaraş'taki Patriot'larını ve birliklerini çekeceğini açıklamasının ardından geldi.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, ABD Patriot bataryalarının kapsamlı bir NATO misyonunun parçası olarak 2013 yılından bu yana Türkiye’de bulunduğu hatırlatıldı.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Amerikan füze savunma kuvvetinin, evrilmekte olan küresel tehditleri göğüsleyebilmeye ve Türkiye dahil müttefik ve ortakları koruyabilmeye ehil kalabilmesini teminen, bataryalar, kritik modernizasyon güncellemeleri için tekrar ABD’ye konuşlandırılacaklardır. Bu karar, ABD’nin küresel füze savunma mimarisinin gözden geçirilmesini takip etmektedir."
ABD’nin ve NATO’nun Türkiye dahil müttefiklerin savunulmasına olan taahhütlerinin baki olduğunun vurgulandığı açıklama şöyle devam etti: "ABD ve NATO, Türkiye’nin güvenliğinin ve bölgesel istikrarın desteklenmesine bağlıdırlar. DEAŞ’la mücadele amacıyla ilave hava unsurları konuşlandırdığı ve Türkiye’yle ortaklık yaptığı cihetle, ABD, balistik füze risklerine ve tehditlerine karşı olanlar dahil, Türkiye’nin hava savunma yeteneklerini nasıl destekleyeceği hususunda Türkiye’yle yakın çalışmaya da devam edecektir."
İHTİYAÇ OLDUĞUNDA BİR HAFTA İÇİNDE...
"ABD'nin aniden ortaya çıkabilecek Balistik Füze Savunma (BFS) ihtiyaçlarının nakliyesini süratle yapmak ve desteklemek üzere harekat alanı yeteneğini muhafaza edecek olup, Patriot’larının gelecekteki konuşlanmalarını kolaylaştırmak amacıyla, mevcut konuşlanma mevziini, altyapısı olduğu gibi kalacak bir statüde idame etmeye hazır bulunduğunun" belirtildiği açıklamada şöyle dendi:
"İhtiyaç olduğu takdirde, ABD, Patriot unsurlarını ve personelini bir hafta içinde Türkiye’ye geri getirmeye hazırdır.
AEGIS GEMİLERİ DOĞU AKDENİZ'DE KALACAK
ABD'nin, doğu Akdeniz’de ABD Donanması'nın çok-rollü “Aegis” gemilerinin devamlı mevcudiyetini sürdüreceğinin aktarıldığı açıklamada, "bu gemilerin NATO hava ve füze savunmasına destek dahil, Türkiye’nin ve NATO misyonlarının savunmalarını destekleyecek bir dizi yeteneğe sahip olduğu" belirtildi. ABD Avrupa Deniz Kuvvetleri'nin, Türk savunma ihtiyaçlarının desteklenmesinde Türk Donanmasıyla bölgedeki yakın işbirliğine devam edeceği de vurgulandı.
Açıklama şöyle devam etti: "ABD ve Türkiye, Türkiye’nin güvenliğini pekiştirmek üzere, ikili temelde beraberce atabilecekleri olası diğer adımları istişare etmektedirler. ABD ve Türkiye, NATO’nun güneydoğu sınırındaki güvenlik endişelerini İttifak bakımından en iyi şekilde ele alacak araçlar ve İttifak dayanışmasına uygun olarak, Türkiye’deki hava savunma destek misyonunun geleceği hakkında NATO Müttefikleriyle danışmalarda bulunacaklardır."
PATRİOTLAR NE ZAMAN GELMİŞTİ
NATO misyonu çerçevesinde Ocak 2013'te Almanya, ABD ve Hollanda'ya ait Patriot füzeleri Türkiye'ye konuşlandırılmıştı. Suriye'den gelebilecek tehditlere karşı Türkiye'nin talebiyle yerleştirilen Patriot füze savunma sistemleri şimdiye dek kullanılmadı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29827011.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29827011.asp)
-
Suriye'de pazar yerine saldırı: Çok sayıda ölü var
hurriyet.com.tr
16 Ağustos 2015
Suriye'de yine aynı katliam!
Suriye'de rejim güçlerine ait bir uçak, başkent Şam'da muhaliflerin kontrolünde olan bölgedeki bir pazar yerine hava saldırısı düzenledi. Dünya ajanslarının "son dakika" geçtiği bir dizi saldırı sonucu çoğu sivil en az 82 kişi hayatını kaybetti, 200'den fazla da yaralı var. Geçen günlerde de rejim güçlerine ait bir savaş uçağı İdlib'de pazar yerini bombalamış, saldırıda 30 sivil hayatını kaybetmişti.
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, muhaliflerin kontrolünde bulunan Doğu Guta bölgesindeki Duma'da kalabalık bir pazar yerine düzenlenen saldırıda en az 82 kişinin öldüğünü, 200'den fazla yaralı olduğunu duyurdu.
AFP'nin haberine göre; Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü Direktörü Rami Abdülrahman, "Duma'nın merkezinde rejim güçleri bir pazar yerine en az altı hava saldırısı gerçekleştirdi" dedi. Abdülrahman, "ilk saldırının ardından yöre sakinlerinin yaralılara yardım için bölgeye gittiğini, tam o sırada diğer saldırıların yaşandığını" söyledi.
AMBULANSLAR YETMİYOR, HASTANELER DOLDU
Mazen El Şami adıyla anılan Dumalı bir aktivist, Associated Press haber ajansına Skype üzerinden yaptığı açıklamada, "Durumun katastrofik olduğunu" söylerken, ambulanslar yetmediği için yaralıların özel araçlarla hastanelere taşındığını ve hastanelerin de dolduğunu aktardı. El Şami, cami hoparlörlerinden kan bağışı için çağrı yapıldığını da sözlerine ekledi.
Anadolu Ajansı ise Suriye ordusuna ait savaş uçağının, pazar yerini "vakum bombasıyla" vurduğunu duyurdu. Suriye Genel Devrim Konseyi (SRGC) de rejimin Duma'da pazar yerine vakum bombasıyla düzenlediği saldırıyı doğrularken, olayın ardından halk arasında büyük korkunun meydana geldiğini belirtti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29826602.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29826602.asp)
-
Almanya füze savunma birliğini çekiyor, çünkü...
Celal ÖZCAN / BERLİN 17 Ağustos 2015
Almanya füze savunma birliğini çekiyor, çünkü...
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/2490/30862490.jpg)
Almanya’nın füze savunma sistemi ve birliğini geri çekme kararı Türkiye’ye bir uyarı sinyali olarak yorumlanıyor. Hükümet ortağı SPD’nin savunma politikaları sözcüsü Rainer Arnold, gerekçelerden birinin Türkiye’nin PKK’ya yönelik tavrı olduğunu söyleyerek “Türkiye, IŞİD’e yönelik NATO stratejisine bağlı kalmıyor” iddiasında bulundu.
ALMANYA’nın Kahramanmaraş’ta konuşlu Patriot füze savunma sistemi ve birliğini çekme kararı hükümet ve muhalefet partilerinden tam destek gördü. NATO yetkilileri de Almanya’nın kararını tamamen saygıyla karşıladığını açıkladı. Almanya Patriot’u çekme kararına resmi gerekçe olarak, Suriye’den Türkiye’ye balistik füze tehdidi tehlikesinin azalmasını gösterdi. Ancak bazı kaynaklara göre Türkiye’nin terör örgütü IŞİD ile mücadele yerine terör örgütü PKK hedeflerini vurması, kararın nedenlerinden biri.
Türkiye’nin IŞİD’le eşzamanlı PKK hedeflerini vurmasıyla Almanya’da Patriotların geri çekilmesi zaten tartışılmaya başlanmıştı. Ama Angela Merkel hükümeti Türkiye’yi savunmada Patriotların sembol olarak kalmasından yanaydı. Türkiye’deki son gelişmeler Başbakan Merkel’i Türk hükümetine karşı tavır değişikliğine götürdü. Almanya aslında görev süresi 31 Ocak 2016’da dolacak olan Patriotların kalmasını uzatmayıp geri çekebilirdi. Erken karar açıklamasının nedeni Türk hükümetine sinyal olarak yorumlanıyor.
PKK’YA TAVRI YÜZÜNDEN: Alman Meclisi’nin silahlı kuvvetler raportörü Hans Peter Bartels (SPD), kararı doğru bulduğunu belirterek, “Şayet Türkiye’de Alman ordusunun kullanımı için bir temel kalmadıysa, o zaman sona erdirilmesi doğru. Bizim askerlerimiz özel amaçla orada görev yapmıyor” dedi. Frankfurter Allgemeine Gazetesi’ne göre SPD savunma uzmanı Rainer Arnold, gerekçelerden birinin Türkiye’nin PKK’ya hava operasyonları olduğunu öne sürerek “Türkiye’nin IŞİD’e yönelik NATO stratejisine bağlı kalmadığına dair bir izlenime sahibim. Bu da (Patriot) misyonunun sona erdirilmesi için ek bir neden oldu” dedi.
BAKAN SAVUNDU: Alman Dışişleri Bakanı Steinmeier ise tepkileri dengelemeye çalıştı. Suriye’deki iç savaşın Türkiye’nin güney sınır bölgelerinde tehlike yarattığını belirten Alman Dışişleri Bakanı Steinmeier, “Türkiye’yi savunmada Almanya’nın yükümlülüğü devam ediyor” diyerek güvence verdi.
ABD DE SİSTEMİ ÇEKİYOR
Dışişleri Bakanlığı, ABD’nin görev süresi ekim ayında sona erecek Gaziantep’teki Patriot hava ve füze savunma birliklerinin konuşlanmasını mevcut rotasyonun sonunda yenilemeyeceğini Türkiye’ye bildirdiğini duyurdu. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti Ortak Bildirisi’nde, “İhtiyaç olduğu takdirde, ABD, Patriot unsurlarını ve personelini bir hafta içinde Türkiye’ye geri getirmeye hazırdır. ABD ayrıca, doğu Akdeniz’de ABD Donanmasının çok-rollü “Aegis” gemilerinin devamlı mevcudiyetini sürdürecektir” denildi. ABD’nin bu kararı, Almanya’nın Kahramanmaraş’ta konuşlu Patriot’larını ve birliklerini çekeceğini açıklamasının ardından geldi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29828372.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29828372.asp)
-
Suriye'den sonra sıra bize geldi artık galiba!
-
Times: Türkiye Şam Cephesi'ni silahlandırmaya başladı
BBC Türkçe 18 Ağustos 2015
'Türkiye Şam Cephesi'ni silahlandırmaya başladı'
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/9831/30879831.jpg)
İngiltere'de yayınlanan Times gazetesi, Ankara'nın Suriye'de Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) ve Beşar Esad'a karşı çatışan Şam Cephesi'ni silahlandırmaya başladığını yazıyor.
"Şam Cephesi olarak anılan grup, Halep'in içinde ve şehrin kuzeyinde IŞİD ve Esad güçlerine karşı savaşan isyancıların oluşturduğu bir koalisyon niteliğinde" denen haberde, Şam Cephesi komutanlarının silah sevkiyatını doğruladığı belirtiliyor.
Haberde Şam Cephesi'nin ABD ve Türkiye arasında yapılan temaslar sonrasında 'Güvenli bölge' kavramının ortaya atılmasından bu yana silah yardımı aldığı da kaydediliyor.
Cumartesi günü Şam Cephesi tarafından bir 'Fetva verildiği' ve örgüt yönetiminin IŞİD'e karşı ABD ve Türkiye ile işbirliğine gidilmesini meşru olarak nitelediği de ifade ediliyor.
Haber şöyle devam ediyor:
"Fetva'da IŞİD'in Müslümanlara zulmettiği ve İslam'ın adını lekelediği vurguları yapılıyordu. Türkiye'nin IŞİD'e karşı mücadelesine de destek veriliyordu."
'ABD İÇİN MAKUL'
Time gazetesine konuşan Brookings Enstitüsü Doha Merkezi analisti Charles Lister Şam Cephesi'ne silah desteği verilmesini 'akla yatkın' olarak yorumluyor ve "Cephe'yi oluşturan tüm gruplar Türkiye'ye yakın ve potansiyel olarak ABD'nin 'ılımlı' tanımına uyabilecek nitelikte" diyor.
Haberde, "Şam Cephesi komutanları, ABD ve Türkiye'nin hava desteğiyle birlikte IŞİD'e karşı mücadelede daha etkin bir rol üstleneceklerini düşünüyorlar" deniyor.
Haberde Şam Cephesi içerisinde bulunan gruplardan Nureddin Zingi Tugayları ve Hareketi Azm'ın daha önce de CIA tarafından desteklendiği ve silahlandırıldığı da ifade ediliyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29839959.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/29839959.asp)
-
ABD, Yunanistan'dan Rus uçaklarını durdurmasını istedi
BBC Türkçe 8 Eylül 2015
ABD, Rus uçaklarını durduracak
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/4577/31214577.jpg)
Yunanistan hükümeti, Suriye'ye giden Rus uçaklarının hava sahasından geçişini engellemesi için ABD'den gelen isteği değerlendirdiğini açıkladı.
Washington, Rusya'nın Suriye lideri Beşar Esad'a verdiği askeri yardımı artıracağı ve bu amaçla askeri yığınağa hazırlandığı haberlerinden endişe ediyor.
Rus haber ajansı RIA Novosti, daha önce Atina'nın Washington'dan gelen isteği reddettiğini yazmıştı. Ancak Yunan dışişleri bakanlığı sözcüsü bu haberi yalanlamış oldu.
Yunanistan ekonomik kriz sürecinde Moskova ile bağlarını pekiştirmeye çalışmış, Başbakan Alexis Tsipras bu amaçla Rusya'yı birkaç kez ziyaret etmişti.
RUSYA: HENÜZ ERKEN
Öte yandan Rusya, Suriye'de Beşar Esad yönetimine silah yardımı yaptıklarını hiç saklamadıklarını, Rusya'nın Suriye'deki savaşa doğrudan askeri müdahalesini konuşmak içinse "erken" olduğunu söyledi.
Ria Novosti Haber Ajansı'na göre Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Rusya'nın Esad'a askeri desteğini arttıracağı spekülasyonlarına yanıt verdi.
Sözcü Esad yönetimine "terörle mücadele" amacıyla silah verdiklerini hiç saklamadıklarını belirtti.
Sözcü Zaharova ayrıca, Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un Amerikalı mevkidaşı John Kerry'yle yaptığı telefon görüşmesinde de Rusya'nın Suriye'deki askeri operasyonlara katılımını konuşmak için "erken olduğunu" söylediğini aktardı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/30013187.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/30013187.asp)
-
Eğit-donat’a yeni planlama
Tolga TANIŞ / WASHINGTON 8 Eylül 2015
Eğit-donat’a yeni planlama
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/8770/31208770.jpg)
ABD’nin Suriyeli muhaliflere yönelik eğit - donat programının temmuzda El Nusra Grubu’ndan yediği darbenin ardından Washington programı yeniden biçimlendirmeye karar verdi.
ABD Yönetimi’nin mayıs ayında Türkiye ve Ürdün’de başlattığı, IŞİD’le savaşan Suriyeli muhalifler için eğit-donat programından çıkan ilk mezunların temmuz ayında Suriye’ye girer girmez El Kaide uzantısı El Nusra üyelerince kaçırılıp öldürülmeleri sonucu yaşanan fiyaskodan sonra, Washington programı gözden geçirme kararı aldı. Ve daha fazla Suriyeli muhalifin eğitime alınması, eğitimini tamamlayıp IŞİD’le savaşan muhaliflere koruma sağlanmasının yolları aranmaya başlandı.
GERÇEKÇİ OLMAK ZORUNDAYIZ: New York Times Gazetesi’ne konuşan Pentagon yetkililerinin doğruladığı gözden geçirme çalışmasında henüz detaylara karar verilmediği ve değerlendirmenin devam ettiği öğrenildi. NYT’a göre, savaşçıların halktan destek alabileceği güvenli bölgelere daha fazla sayıda bırakılmaları, daha iyi istihbarat desteği sağlanması ve savaş yeteneklerinin arttırılması gibi detaylar değerlendiriliyor. Eğitim programını yürüten Amerikan biriminin sözcüsü Yüzbaşı Chris Connolly, “Her zor görevde olduğu gibi sorunlar ve başarılar bekliyorduk; beklentiler konusunda gerçekçi olmak zorundayız” diyerek programın zorluklarına vurgu yaptı.
Temmuz ayında Türkiye’deki programdan mezun olan 54 Suriyeli muhalifin dahil olduğu 30’uncu Tümen’in Nusra üyelerince saldırıya uğramalarının ardından, programa yönelik en büyük eleştiri, ABD’nin mezun olanlara bir koruma sağlamaması olmuştu. Şeker Bayramı’nda ailelerini görmek için Türkiye’ye gelen 30’uncu Tümen mensupları dönüşte kaçırılmış ve saldırıya uğramıştı. Hali hazırda El Nusra’nın elinde altı eğit/donat eğitimi almış milisin bulunduğu sanılıyor. ABD’den maaş alan muhaliflerin programın ikinci ayağından mezun olanlarının da güvenlik nedeniyle IŞİD’le savaşmak yerine mezun olduktan sonra Suriye’deki çatışmadan uzak yerlerde beklemeye başlayacakları aktarıldı.
BİLGİ NOTU
Amerikan Kongresi’nden 600 milyon dolarlık bir bütçe ayrılan programdan ilk sene 5 bin muhalifin mezun olması hedefinin şimdiden tutturalamayacağı kesinleşti. Türkiye ve Ürdün’le birlikte programa evsahipliği yapacağı açıklanan Suudi Arabistan ve Katar’da ise program halen başlamadı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/30011529.asp (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/30011529.asp)
-
ABD'den 'Rusya Suriye'ye askeri yığınak yapıyor' iddiası
ABD, en az üç Rus askeri kargo uçağının Suriye'nin Lazkiye kentine indiğini ve hava operasyonları için teçhizat taşıdığını iddia etti. Suriye ve Rusya ise iddiaları reddediyor.
9 Eylül 2015 14:26
ABD'den 'Rusya Suriye'ye askeri yığınak yapıyor' iddiası
En az üç Rus askeri kargo uçağının son birkaç gün içerisinde Suriye'nin Lazkiye kentine indiği ve hava operasyonları için teçhizat getirdiği iddia ediliyor.
Fransız haber ajansı AFP'ye konuşan ABD'li yetkililer, iniş yapan iki uçağın dünyanın en büyük kargo uçakları arasında yer alan Antonov 124 Condor tipi olduğunu ifade etti ve "Ruslar yüzlerce kişiyi barındırabilecek prefabrik evlerin yanı sıra hava kontrol ekipmanları taşıdı" dedi.
Suriye'de Cumhurbaşkanı Beşar Esad'ı destekleyen Rusya'nın son askeri sevkiyatla birlikte Akdeniz kıyısındaki Lazkiye'de bir hava üssü oluşturmayı amaçladığı da iddia edildi.
Washington'dan gelen açıklamalarda Rusya'nın Beşar Esad'a desteğini artırma girişiminde bulunmasının kaygı verici olduğu dile getirilmişti.
Dün bir basın toplantısı düzenleyen ABD Savunma Bakanlığı sözcüsü Peter Cook, "En büyük endişemiz, Esad'a verilecek her desteğin ülkeyi daha da istikrarsız hale getirecek olmasıdır" dedi.
Suriye: Batılı istihbarat servislerinin oyunu
Suriye ise ABD'nin 'Rusya Suriye'de yığınak yapıyor' iddialarını reddediyor. Suriye İletişim Bakanı Omran El Zubi dün yaptığı açıklamalarda "Suriye topraklarında ordumuzla birlikte hareket eden bir Rus askeri varlığı ne karada, ne havada ne de denizde var" dedi.
Zubi, iddiaların Batılı istihbarat servislerince ortaya atıldığını ve Suriye ordusunun radikal İslamcı örgütlerle mücadele edemediği algısını oluşturmayı amaçladığını savundu.
Zubi, "Bu sayede isyancı gruplara desteği meşrulaştırmaya çalışıyorlar" dedi. Rusya da askeri yığınak yapıldığı iddialarını reddediyor.
Rusya Dışişleri Bakanılığı'ndan yapılan açıklamada Rusya - Suiriye arasındaki geleneksel bağların korunduğu ve Moskova'nın 'Müttefik Beşar Esad'ı' desteklediği belirtildi.
http://www.mynet.com/haber/dunya/abdden-rusya-suriyeye-askeri-yiginak-yapiyor-iddiasi-2041851-1 (http://www.mynet.com/haber/dunya/abdden-rusya-suriyeye-askeri-yiginak-yapiyor-iddiasi-2041851-1)
-
Hatay'da sınır bölgesinde bir şehit
Ferhat DERVİŞOĞLU-Ramazan ÇELİK/REYHANLI(Hatay) 10 Eylül 2015
Hatay'da bir asker şehit
Hatay’ın Reyhanlı ilçesi sınır bölgesinde nöbet tutan asker, Suriye tarafından açıldığı belirtilen ateş sonucu şehit oldu.
Hatay’ın Reyhanlı İlçesi’ndeki Cilvegözü Sınır Kapısı yakınında sınırda görev yapan 21 yaşındaki Piyade Er Gökhan Çakır, ’Özgür Suriye Ordusu’na bağlı grupların kontrolündeki Suriye tarafından gelen merminin isabet etmesi ile şehit oldu. Valilik, angajman kuralları gereği merminin geldiği tarafa misliyle karşılık verildiğini açıkladı.
Hatay Valiliği saldırının saat 02.00 sıralarında meydana geldiğini bildirdi. Açıklamada, Hatay 2’nci Piyade Hudut Alay Komutanlığı’na bağlı Cilvegözü Piyade Hudut Karakolu’nda görevli personelin bulunduğu nöbet mevziisinden, Suriye tarafında ’Bir görüntü alındığına’ dair bilginin karakola bildirildiği ifade edildi. Açıklamada, şöyle denildi:
"Bölgeye intikal eden karakol komutanı yanındaki görevli personele mevzi aldırarak bir er ile beraber bölgeyi taramak üzere devriye görevi icra ederken, bir el silah sesi duyulmuş ve Piyade Er Gökhan Çakır yaralanmıştır. Ateş edilen bölgeye angajman kuralları çerçevesinde misli ile karşılık verilmiş, olay yerine çağırılan ambulans ile yaralı Gökhan Çakır Antakya Devlet Hastanesi’ne sevk edilmiştir. Ancak burada yapılan tüm müdahalelere rağmen Piyade Er Gökhan Çakır, kurtarılamayarak şehit olmuştur. Şehidimize Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır ve başsağlığı dileriz. Kamuoyuna saygı ile duyurulur."
Şehit Er Çakır’ın cenazesi, otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Şehit Gökhan Çakır’ın Muş nüfusuna kayıtlı olduğu ve ailesinin İzmir’de oturduğu belirtildi.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/30034126.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/30034126.asp)
-
Allah şehidimize rahmet eylesin. Ailesine de sabırlar versin.
Bu angajman kuralları nedir? Ne zaman sorunları geçici çözümlerle geçiştirme huyumuzdan vazgeçeceğiz! Misliyle karşılık vermek sorunu çözdü mü şimdi! Bir el ateş edilmiş diye karşı tarafa bir şarjör mermi mi attık yani!
Nasıl olsa karşı tarafta sınırı koruyacak bir devlet yok. Nereden ateş açılmışsa binersin tepelerine paketleyip getirirsin, bir güzel öttürürsün! Her türlü techizatın var! Öğrenirsin herhangi bir ülkenin ajanı mıymış! Bir terör örgütünün elemanı mıymış! Yoksa delinin teki miymiş! Ne olduğunu öğrenir, ona göre kime hesap sorcağını bilirsin ve gereğini yaparsın!
Her fırsatta büyük devletiz diye böbürleniyoruz. Ama sorunlar hep aynı, çözümler hep sonuçsuz!
-
Teröristleri desteklemekten vazgeçin
hurriyet.com.tr 16 Eylül 2015
'Teröristleri desteklemekten vazgeçin'
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/0098/31360098.jpg)
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad yaptığı basın açıklamasında Avrupa'ya yönelik 'Mültecilerden endişeleniyorsanız teröristleri desteklemekten vazgeçin' dedi.
Rus gazetecileri kabul eden Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Suriye'de uzlaşı için diyaloğun sürdürülmesi gerektiğini ifade ederek, "Ancak insanlar ölmeye devam ederken başarı kazanmak mümkün değildir. Uzlaşıya varabiliriz ancak Suriye’de terörizmi yenmediğimiz sürece hiçbir şey değişmez" ifadelerini kullandı.
Avrupa’nın yaşadığı sığınmacı krizine değinen Esad, "Mesele, Avrupa’nın mültecileri kabul edip etmemesi değil. Bu sorunun asıl sebepleri ortadan kaldırılmalı. Eğer mültecilerin kaderi Avrupalıları endişelendiriyorsa, teröristlere desteklerini kessinler" şeklinde konuştu.
Ülkedeki tüm güçlere, terörizme karşı birleşme çağrısında bulunan ve halkın beklentilerini karşılamak için tek yolun bu olduğunu belirten Esad, "Bugün her Suriyeliye şu an ne istediğini sorarsak, ilk yanıt ‘herkes için güvenlik ve istikrar’ olacaktır. Bu nedenle hükümet içindeki ve dışındaki siyasi güçler, halkın gereksinimleri etrafından birleşmek zorunda" yorumunda bulundu.
Kürtlerin Suriye toplumunun bir parçası olduğunu vurgulayan Suriye Devlet Başkanı, "Onlar yabancı değil. Tıpkı Araplar, Çerkezler, Ermeniler ve ezelden beri Suriye’de var olan diğer birçok ulus ve mezhep gibi bu topraklarda yaşıyorlar. Bu bileşenler olmadan Suriye’de yekpare toplumun varlığı mümkün değil” yorumunda bulundu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/30084207.asp?_sgm_campaign=scn_a0046116293a0000&_sgm_source=30084207&_sgm_action=Click-Dynamic (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/30084207.asp?_sgm_campaign=scn_a0046116293a0000&_sgm_source=30084207&_sgm_action=Click-Dynamic)
-
İsrail’den Rusya’ya ‘Suriye’de çatışmayalım
21 Eylül 2015
İsrail’den Rusya’ya ‘Suriye’de çatışmayalım’
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/56006a8d0f254463c835e7e0.jpg)
RUSYA’nın Suriye’ye doğrudan askeri destek vermeye başlamasından ABD’nin yanı sıra rahatsız olan İsrail, Moskova’ya diplomatik çıkarma yaptı.
İsrail hükümetinin geçtiğimiz hafta duyurduğu Rusya ziyareti dün gerçekleşti. Netanyahu’ya İsrail Genelkurmay Başkanı Korgeneral Gadi Eisenkot ve İsrail Askeri İstihbarat Şefi Tümgeneral Herzl Halevi’nin eşlik etmesi ziyaretin stratejik açıdan önemini gösterdi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmede İsrail Başbakanı Netanyahu, ‘ziyaretinin amacının Rus ve İsrail kuvvetleri arasında yanlış anlama olmasını önlemek olduğunu’ söyledi. Netanyahu, Suriye’de Hizbullah’a silah tedariki sağlanmasını, Suriye ordusunun ve İran’ın İsrail’e karşı ‘ikinci bir cephe’ açmasını önlemeye kararlı olduklarını da ifade etti. Buna karşılık Putin, Rusya’nın Ortadoğu’daki hareketlerinin “her zaman çok sorumlu olduğunu ve böyle olmayı sürdüreceğini” kaydetti. Putin, “Suriye ordusunun ve genel olarak Suriye’nin ikinci bir cephe açacak durumda olmadığını görüyor ve biliyoruz. Suriye kendi devletini korumaya çalışıyor” dedi. İsrail basınına göre Netanyahu hükümeti, zaman zaman Hizbullah’a silah sevkiyat noktalarını hedef alan ve Suriye’den yapılan roket atışlarına cevap veren İsrail savaş uçaklarının, Rus jetleri ve Rusların kontrol ettiği uçaksavar sistemleriyle karşı karşıya gelmesinden endişe ediyor.
http://www.hurriyet.com.tr/israil-den-rusya-ya-suriye-de-catismayalim-30135240 (http://www.hurriyet.com.tr/israil-den-rusya-ya-suriye-de-catismayalim-30135240)
-
Putin’den Eğit-donat’a tepki
28 Eylül 2015
Putin’den Eğit-donat’a tepki
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/560864110f254456fce1f62d.jpg)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD’nin Suriye muhalefetine yönelik “eğit-donat” projesini, “Sadece hukuka aykırı değil, aynı zamanda kendi amacına zarar verici” sözleriyle eleştirdi.
Putin, New York’ta düzenlenen BM Genel Kurulu’nda ABD Başkanı Barack Obama ile bugün yapacağı görüşme öncesinde, Amerikan CBS televizyonuna verdiği mülakatta, Pentagon’un, IŞİD ile mücadele kapsamında 5 binden fazla Suriyeli muhalifin “eğit-donat” projesine tabi tutulma planıyla ilgili olarak, “Ortaya çıktı ki muhtemelen 60’ı eğitildi. Bunlardan sadece 4’ü veya 5’i silahlarla savaşıyor. Geri kalanı ise ABD silahlarını aldıkları gibi DAEŞ’e katıldı” dedi. Putin, Rusya’nın Suriye’de rejim yanlısı tavrını savunarak, Beşar Esad’a bağlı rejim birliklerini Suriye’deki tek “meşru” askeri güç olarak tanımladı. Putin “ABD’nin, yasa dışı yapılara askeri destek sağlaması, çağdaş uluslararası hukuk ilkeleri ve Birleşmiş Milletler tüzüklerine aykırıdır” değerlendirmesinde de bulundu. Önceki gün ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, eğit-donat programı kapsamındaki savaşçıların kamyonet, mühimmat ve teçhizatlarını ‘güvenli geçiş’ karşılığında El Kaide’nin Suriye kolu El Nusra Cephesi militanlarına teslim ettiğini açıklamıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/putin-den-egit-donat-a-tepki-30175987 (http://www.hurriyet.com.tr/putin-den-egit-donat-a-tepki-30175987)
-
Rusya Suriye'de ilk hava operasyonunu gerçekleştirdi
hurriyet.com.tr30 Eylül 2015
Rusya Suriye'de ilk hava operasyonunu gerçekleştirdi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/560ba6e40f2544520c2b6617.jpg)
Rusya parlamentosunun üst kanadı, Rus askerlerinin yurt dışında görevlendirilmesine oybirliğiyle onay verdi. Bu gelişmeden birkaç saat sonra ise CNN'e konuşan bir ABD'li yetkili, Rusya'nın Humus yakınlarında ilk hava operasyonunu gerçekleştirdiğini söyledi. Rusya Savunma Bakanlığı TSİ 16.00 sularında yaptığı açıklamada operasyonu doğruladı ve IŞİD hedeflerinin vurulduğunu duyurdu.
Esad rejiminin en büyük destekçilerinden biri olan ve haftalardır Suriye'nin Lazkiye şehrine askeri yığınak yapan Rusya'dan beklenen hamle geldi.
Rusya'nın Suriye'de düzenlediği hava operasyonunu ilk duyuran CNN oldu. CNN'e konuşan ABD'li yetkili, operasyondan önce Moskova'nın Washington'a haber verdiğini, ancak hangi bölgelerin vurulacağı konusunda bilgilendirme yapmadığını aktardı.
Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, düzenlenen hava operasyonunda IŞİD'e ait mevzi, araç, cephanelik, iletişim merkezleri ile yakıt ve silah depolarının vurulduğunu söyledi.
AFP'ye konuşan bir Suriyeli güvenlik kaynağı, Rus jetlerinin rejim güçlerine ait savaş uçaklarıyla birlikte Hama, Humus ve Lazkiye'de hava saldırıları düzenlediğini belirtti.
EL NUSRA İDDİASI
Suriye'nin Moskova Büyükelçisi Riyad Haddad, Sputnik'e yaptığı açıklamada, Rusya'nın, IŞİD'in yanı sıra El Nusra hedeflerini de vurduğunu iddia etti.
Reuters'a konuşan ABD'li bir yetkili ise Rusya'nın bu ilk operasyonunda IŞİD kontrolündeki bölgeleri hedef almamış gibi göründüğünü söyledi.
PUTİN'İN TEKLİFİ KABUL EDİLDİ
Rusya Parlamentosu'nun üst kanadı Federasyon Konseyi,öğle saatlerinde, Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Rus askerlerinin yurt dışında kullanılmasına ilişkin teklifine izin vermişti. Kremlin İdaresi Başkanı Sergey İvanov, söz konusu kararın Suriye'yle ilgili olduğunu açıklamıştı.
"SADECE HAVADAN DESTEK"
İvanov, Rusya ve Suriye'nin, Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad'ın Putin'e mektupla ilettiği talebi üzerine, terör örgütü IŞİD'e karşı hava operasyonları düzenleyeceğini belirtmişti.
Operasyonun amacını "IŞİD'e karşı Suriye ordusuna sadece hava desteği sağlamak" olarak açıklayan İvanov, Rus ordusunun operasyonlarda hangi silahları kullanacağına ilişkin bilgi vermedi. İvanov, kararın sadece hava operasyonlarını kapsadığını vurgulayarak, Rus askerlerinin karada kullanılmayacağını ifade etti.
ABD Suriye'de Rusya ile iletişim hatlarını açtı
ABD Suriye'de Rusya ile iletişim hatlarını açtı
Rusya Devlet Başkanı Putin, New York'ta düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'ndan döndükten sonra Rusya Güvenlik Konseyi'ni acil toplantıya davet etmişti. Putin, Rus askerinin sınır ötesinde kullanılmasına izin veren tezkere çıkartılması için parlamentoya teklif vermişti.
Operasyonun gerçekleştiği saatlerde bir açıklama yapan Putin, “Esad'ın ülkesinin geleceği hakkında taviz vermeye hazır olduğunu düşünüyorum” dedi.
ABD'DEN İLK TEPKİ
Rusya Parlamentosu üst kanadı Federasyon Konseyi'nin Devlet Başkanı Putin’e Suriye’ye asker gönderme izni vermesinin ardından Washington adına ilk tepki ABD’nin Moskova Büyükelçiliği'nden geldi. Hürriyet Gazetesi'nin Moskova Temsilcisi Nerdun Hacıoğlu'nun haberine göre, elçilikten yapılan açıklamada, “ABD’nin haberi var. Zaten Putin ile Obama görüştüklerinde IŞİD ile mücadelenin ortak çıkar olduğu hususunda anlaşmıştık” denilmişti.
Rusya'dan flaş hamle
Bugün Fox News'e konuşan üst düzey ABD’li bir yetkili, Rus diplomatların ABD'ye ait savaş uçaklarının Suriye hava sahasından çıkması talimatını içeren resmi bir girişimde bulunduğunu söylemişti. Söz konusu yetkili, Rus uçaklarının Suriye hava sahasında uçtuklarını da sözlerini ekledi. Ayrıca ABD ordusundan kaynaklar, Fox News'a yaptıkları açıklamada, ABD uçaklarının Rusya'nın talebine riayet etmediğini aktardı.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-suriyede-ilk-hava-operasyonunu-gerceklestirdi-30194938 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-suriyede-ilk-hava-operasyonunu-gerceklestirdi-30194938)
-
Suriye’de 28 Rus savaş uçağı
23 Eylül 2015
Suriye’de 28 Rus savaş uçağı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/5601d10c0f2544244cdbd6e2.jpg)
RUSYA, Suriye’deki askeri varlığını arttırken, ABD’li yetkililere göre Moskova, Suriye’de 28 yeni savaş uçağı konuşlandırdı ve ülkede insansız hava uçaklarıyla keşif uçuşları yapmaya başladı.
İngiliz Financial Times, ilerleyen günlerde Rusya’nın Suriye’ye konuşlandıracağı asker sayısının 2 bini bulacağını iddia etti. Moskova’da Suriye konusunda danışmanlık yapan yetkiliye göre askeri birlik, savaş uçağı personeli, mühendisler ve üssün korumasında görevli askerlerden oluşacak.
GERİ SAYIM BAŞLADI İDDİASI:ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, bu uçakların Lazkiye’deki Rus üssünün muhafazası için konuşlandırıldığını ileri sürdü. Kerry, Rusya’yla Suriye konusunda ivedi bir görüşmeye açık olduklarını da sözlerine ekledi.
Putin yönetimine muhalif Novaya Gazeta ise Rus ordu kaynaklarına dayandırdığı haberinde, Suriye’ye konuşlandırılan uçakların bu ay sonunda Putin’in Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yapacağı konuşmanın akabinde hava saldırılarına başlayacağını iddia etti.
IŞİD’E AĞIR DARBE: Suriyeli askeri bir yetkili Fransız haber ajansı AFP’ye yaptığı açıklamada, kendilerine yeni silahlarla birlikte en az 5 savaş uçağının teslim edildiğini söyledi.Suriyeli yetkili, yeni savaş uçaklarının, keşif uçaklarıyla birlikte geçen cuma günü Lazkiye’ye geldiğini aktardı. Orduya ayrıca ‘IŞİD ile mücadele için sofistike askeri ekipman teslimatı’ yapıldığını da belirtti. Rus silahlarının Deyz ez Zor ve IŞİD’in Suriye’deki merkezi sayılan Rakka’da kullanılmaya başlandığı da bildirildi. Dün bu iddialar gündeme gelirken muhalif Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Humus kentinde Suriye ordusunun IŞİD’e yönelik hava saldırısında 38 militanın öldüğünü bildirdi. Suriye kaynakları da Deyr ez-Zor kentinde IŞİD’e yönelik operasyonlarda örgütün iki günde 60 militanının öldürüldüğünü ileri sürdü.
RUSLAR YPG İLE GÖRÜŞTÜ
Lübnan merkezli ve Suriye yönetimine yakın El Ahbar gazetesi, Haseke’ye giden Rus askeri uzman heyetinin burada YPG’lilerle toplantı yaptığını ileri sürdü. Haberde, Rus heyetin YPG cephelerini de gezdiği ve tarafların, askeri koordinasyon konusunda mutabık kaldıklarını kaydetti.
http://www.hurriyet.com.tr/suriye-de-28-rus-savas-ucagi-30143950 (http://www.hurriyet.com.tr/suriye-de-28-rus-savas-ucagi-30143950)
-
Rus jetleri Suriye'deki El-Kaide hedeflerini yeniden bombalıyor
hurriyet.com.tr
01 Ekim 2015
Rus jetleri Suriye'deki El-Kaide hedeflerini yeniden bombalıyor
Rusya, askerlerinin yurt dışında görevlendirilmesine olanak tanıyan yasanın Parlamento'dan geçmesinin ardından ikinci günde de Suriye'deki El-Kaide hedeflerini bombalamaya başladı. Öte yandan, Reuters'a konuşan Lübnanlı kaynaklar, yüzlerce İranlı askerin kara harekâtına katılmak üzere Suriye'ye gittiğini öne sürdü.
Ürdün haber sitesi Al Bawaba'nın haberine göre; Rus jetleri kuzeybatı Suriye'deki Cisr eş-Şuğur kasabasının kırsal kesiminde bulunan El-Kaide'ye bağlı Nusra Cephesi'ne ait hedefleri vurdu.
Haber sitesinin Lübnan merkezli al-Mayadeen televizyon kanalına dayanarak verdiği haberde, örgütün "Fetih Ordusu"nun karargahına 30 dolayında bombardıman yaptığı ve saldırının örgüt militanlarını hedeflediği belirtildi.
FLAŞ İDDİA: İRAN KARAR OPERASYONUNA HAZIRLANIYOR
Öte yandan, Lübnanlı kaynaklar, İranlı yüzlerce askerin kara harekatına katılmak için 10 gün önce silahlarıyla birlikte Suriye'ye gittiğini, Suriye'nin kuzeyinde isyancıların elinde olan bölgelere düzenlenecek kara operasyonuna Lübnan Hizbullahı'nın da destek vereceğini belirtti.
Reuters'a konuşan konu hakkında bilgi sahibi kaynaklar kara operasyonunda Suriye ordusunun da yer alacağını ve Rusya'nın hava desteği vereceğini belirtti. Kaynaklardan biri, "(Rusların) hava saldırılarına kısa süre sonra Suriye ordusu ve müttefiklerinden kara unsurları da eşlik edecek" dedi.
Kaynaklar kara operasyonuyla, Cumhurbaşkanı Beşar Esad'ın isyancılara kaybettiği toprakların geri alınmasının amaçlandığını belirtti.
RUSYA: IŞİD KARARGÂHLARI VURULDU
Rusya Savunma Bakanlığı Basın Bürosu'ndan yapılan ilk operasyona yönelik açıklamada, Rus Hava Kuvvetleri'nin gece boyunca düzenlediği saldırılarda İdlib vilayetindeki IŞİD karargâhları, silah deposu ve bomba yüklü araçların bulunduğu bir fabrikanın vurulduğu belirtildi. Reuters'ın haberine göre; operasyonda Sokhoi-24M ve Sukhoi-25 tipi uçaklar kullanıldı.
İdlib vilayeti, Hama ve Humus'taki terör noktalarının vurulduğu belirtilen açıklamada, hava operasyonlarının nüfus yoğun bölgeler dışında gerçekleştirildiği vurgulandı. Savunma Bakanlığı'nın açıklamasında; "hedeflerin insansız hava araçları ve uydularla belirlendiği ve İran ile Irak silahlı kuvvetleriyle istihbarat paylaşımı yapıldığı" bilgisi de yer aldı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/500x0/560d1da30f254465a474d449)
Rusya Savunma Bakanlığı tarafından yayınlanan videodan alınan görüntüler, Rus jetleri tarafından dağlık bir bölgedeki IŞİD hedeflerine yönelik hava saldırısını yansıtıyor.
SÖZCÜ O İDDİALARI YALANLADI
Associated Press'in haberine göre; Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konoşenkov da aralarında karargâh ve cephaneliğin bulunduğu IŞİD'e ait 12 hedefin imha edildiğini duyurdu. Konoşenkov, muhaliflerin sivil kayıplar konusundaki iddiasını yalanlayarak, savaş uçaklarının sivil bölgeleri değil, terör noktalarını vurduğunu söyledi.
MUHALİFLERİN KOMUTANINDAN FLAŞ AÇIKLAMA
Öte yandan, Suriyeli isyancıların önde gelen komutanlarından Başar el-Zoubi, Cumhurbaşkanı Beşar Esad'ı destekleyen Rusya'nın Suriye'de hava saldırılarına başlaması nedeniyle dört yıldır devam eden iç savaşın daha da uzayabileceğini belirterek, Arap ülkelerinden uçaksavar silahları istedi.
El-Zoubi ülkenin güneyinde Yarmuk Ordusu adlı başlıca isyancı gruplardan birinin başında bulunuyor. Yarmuk Ordusu, Esad'a karşı silahlı mücadele yürüten Özgür Suriye Ordusu'na bağlı hareket ediyor.
Al-Zoubi, "Hava saldırıları öncelikle savaşın süresini uzatacak. Sonra ise Suriye halkının savaşını küresel bir savaşa çevirerek radikalliğin yayılmasına neden olacak. Hedeflerinden vazgeçmeyecek ve Ruslara karşı savaşmak için yabancı savaşçıların ülkeye girmesi için zemin yaratacak" dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/rus-jetleri-suriyedeki-el-kaide-hedeflerini-yeniden-bombaliyor-30206815?utm_source=email&utm_medium=newsletter&utm_channel=Mail&utm_content=kutu2_gorsel (http://www.hurriyet.com.tr/rus-jetleri-suriyedeki-el-kaide-hedeflerini-yeniden-bombaliyor-30206815?utm_source=email&utm_medium=newsletter&utm_channel=Mail&utm_content=kutu2_gorsel)
-
Muhaliflere Rus bombardımanı
01 Ekim 2015
Muhaliflere Rus bombardımanı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/560d77280f254465a474d75a.jpg)
Esad rejimine destek vermek için Suriye’de hava saldırısı başlatan Rusya, dün de İdlib ve Cisr el Şuğur’daki hedefleri vurdu. Kremlin, “Sadece IŞİD değil, Suriye ordusu ile işbirliği içinde ‘terör örgütleri’ listesindeki grupların da hedef alındığını” açıkladı. Batı ve Körfez ülkelerince desteklenen en az üç ılımlı Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) bileşeninin saldırılara hedef olduğu bildirildi. Bayırbucak Türkmenlerinin yaşadığı Türkmendağı’nın da Ruslar tarafından vurulduğu iddia edildi.
SURİYE’de önceki gün Hama, Humus ve Lazkiye vilayetlerinde 20 hedefi vuran Rus savaş uçakları dün operasyonu Türkiye’ye komşu İdlib ve Cisr el Şuğur’a genişletti. IŞİD’in yanı sıra ABD ve Körfez destekli silahlı gruplar da hedefte yer alırken Rusya IŞİD’in vurulmadığı iddiasını reddetti.
-El Fetih’i de vurdular: Dün İdlib ve Cisr el Şuğur’da Fetih Ordusu’na ait 30 hedef vuruldu. Fetih Ordusu’nun Kafranbal’deki operasyon merkezi de hedefteydi. Martta Türkiye üzerinden sevk edilen silahlarla İdlib’i, mayısta Cisr el Şuğur’u ele geçiren Fetih Ordusu’nda Kaide’ye bağlı Nusra Cephesi, Ahrar el Şam, Cund el Şam ve Liva el Hak gibi örgütler yer alıyor. Dün Hama’nın güneyindeki silahlı örgütler de vuruldu. Rusya Savunma Bakanlığı’na göre dünkü operasyonlarda imha edilen yerler arasında Hama’da bir komuta merkezi, Humus’ta bombalı araç atölyesi, İdlib’te bir karargâh ve bir silah deposu vardı.
-CIA’nin eğittiği grubu da vurdular: Önceki günkü hedeflerle ilgili de bazı detaylar ortaya çıktı. Muhalif ‘Yerel Koordinasyon Komiteleri’ne göre Humus’a bağlı Zafarane, Rastan, Talbise, Makarmiya ve Hanto ilçelerindeki mevziler bombalandı. Bu ilçelerin hiçbirinin IŞİD’in kontrolünde olmadığına dikkat çekildi. Dün ise Amerikan gizli servisi CIA’nin Katar ve Suudi Arabistan’da askeri eğitim verdiği Özgür Suriye Ordusu bileşeni Liva Sukur el-Cebel’in İdlib’teki eğitim kampının bombalandığı bildirildi. Daha önce Amerikan TOW füzeleriyle rejim tanklarını imha ederken çekilmiş görüntülerini internete yükleyen grubun komutanı Cemil Salih, Hama’daki saldırıda kendi grubundan 8 yaralı olduğunu bildirdi. Salih, “Biz ılımlı muhalifiz, IŞİD buradan 100 km ötede” dedi. Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu Başkanı Halid Hoca, Humus’taki operasyonlarda beşi çocuk 36 sivilin öldüğünü öne sürdü. En az üç ÖSO grubunun Rusya’nın saldırısına hedef olduğu bildirildi.
-Rusya’dan ABD’ye: Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, önceki gün ABD’li mevkidaşı John Kerry ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada “Hedefin IŞİD mevzileri olmadığına dair haberler asılsız. ABD’li partnerlerimizin Rusya’nın farklı noktaları hedef aldığına ilişkin endişeleri var. Ellerinde kanıtlar bulunduğunu ifade ettiler. Biz de bu kanıtların sunulmasını talep ettik” dedi. Ancak Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov sadece IŞİD değil ‘örgütler listesinden’ bahsederek “Bu örgütler iyi biliniyorlar ve hedefler Suriye ordusu ile işbirliği içinde seçiliyor” dedi. Rusya, 50’den fazla savaş uçağı ve helikopterle IŞİD hedeflerini vurduklarını açıkladı.
-İran da hazırlanıyor: İngiliz haber ajansı Reuters’e konuşan iki Lübnanlı kaynak, son 10 gün içinde yüzlerce İran askerinin büyük bir kara saldırısı başlatacağını söyledi. Lübnanlı kaynaklar, İran askerlerinin Hizbullah ve Şii milis güçler tarafından destekleneceğini, Rusların ise hava desteği vereceğini ifade etti.
KİM NE DEDİ
Putin: Sivil ölüm iddiası propaganda
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin: (Rus uçaklarının sivilleri vurduğu iddialarına ilişkin olarak) “Sivil nüfusun zarar gördüğü yönündeki haberlere gelirsek, bu tür enformasyon savaşına hazırız. Üstelik dikkatinizi çekmek isterim. Siviller arasında ilk can kaybı haberleri yayılmaya başladığında bizim uçaklar Suriye’de daha havalanmamıştı. Tabi bu harekatlar süresince benzer haberlere kulağımızı tıkamamalıyız. Her seferinde gerekli inceleme ve araştırma yapılmalı.”
Putin’in sözcüsü Dimitri Peskov: “Rusya, Suriye’ye IŞİD, diğer terör ve radikal gruplarla savaşında yardım ediyor. Özgür Suriye Ordusu diye bir şey mi var? Onların çoğu IŞİD’e katılmadı mı? Hedefler Suriye silahlı güçleriyle koordineli halde seçiliyor. Rusya, terörist olmayan, IŞİD’in tarafına geçmeyen grupları hedeflemiyor.”
Rusya’nın Ankara Büyükelçiliği Basın Müşaviri İgor Mityakov: “Rusya’nın Suriye’de IŞİD’e karşı hava operasyonlarına başlamayı planladığını Türk partnerlerimize bildirdik.”
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov: “Rus uçakları Suriye ordusu ile iletişim içinde operasyon gerçekleştirdi. IŞİD’le bağlantılı hedefler titizlikle vuruldu. Hava saldırılarının hedefindekilerin IŞİD mevzileri olmadığı yönündeki dedikodular temelsiz.”
Amerikalı Senatör John McCain: “Rus savaş uçaklarının asıl saldırıları CIA tarafından maddi olarak desteklenen ve eğitilen kişiler ve gruplara oldu. Bu, Moskova’nın gerçek önceliğinin Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ı desteklemek olduğunu gösterdi.”
Suudi Arabistan’ın BM büyükelçisi Abdullah el-Muallimi: “Ülkemin delegasyonunun Rus güçlerinin Humus ve Hama’da gerçekleştirdiği askeri operasyonlar konusunda derin endişesi var. Bu saldırılar sivillerin ölümüne neden oldu. Bunun derhal durmasını ve tekrarlamamasını talep ediyoruz.”
Sinirlioğlu: Kaygı verici
DIŞİŞLERİ Bakanı Feridun Sinirlioğlu, “Rusya’nın Suriye’de dün (önceki gün) düzenlediği hava operasyonlarında DAEŞ yerine muhalif noktaları hedef aldığı ve sonucunda sivillerin de hayatını kaybettiğine ilişkin bilgiler nedeniyle ciddi endişe duyuyoruz. Eğer bu raporlar gerçekse, bu çok kaygı verici bir gelişme. Bu, krizin daha da artmasına neden olur ki, böyle birşey Suriye’deki kaotik ve trajik ortamda en son ihtiyacımız olan şey. Bu durum Suriye halkının sorunlarına çözüm olmayacağı gibi problemleri daha da artıracaktır” dedi.
RUS DIŞİŞLERİ: IRAK İSTERSE IŞİD’İ VURURUZ
Rusya Dışişleri Bakanlığı, Irak hükümetinden kendi toprakları içinde IŞİD’e karşı herhangi bir operasyon talebi gelirse düşüneceklerini açıkladı. RIA Novosti ajansının haberine Rus Dışişleri böyle bir talep olması halinde bunu ‘siyasi ve askeri mantık’ içinde değerlendireceğini duyurdu. Irak Başbakanı İbadi ise Rusya’dan teklif gelirse düşüneceklerini söyledi.
RUSYA NİYE ÖSO’YU VURUYOR
AA’ya göre Rusya’nın Suriye’de başlattığı hava saldırılarındaki hedef seçimi, kuzeydeki Esad’ın kalesi Lazkiye ile güneydeki Şam arasında Hama-Humus çevresine hakim Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) güçlerini zayıflatmak istediğini gösteriyor. Hava saldırılarının ÖSO güçlerini zayıflatarak temizlemesi halinde, Şam-Humus-Hama-Lazkiye hattında güvenli bir kuşak ortaya çıkacak. Ayrıca, rejim Hama’ya sağlayacağı daha güçlü destek sayesinde kuzeyindeki İdlib topraklarında muhalifleri baskı altına alabilecek. Saldırılar etkili olursa, İdlib ve Hama-Humus kırsalındaki muhaliflerin birleşmesi de önlenecek.
http://www.hurriyet.com.tr/muhaliflere-rus-bombardimani-30211265 (http://www.hurriyet.com.tr/muhaliflere-rus-bombardimani-30211265)
-
Suriyeden Türk F-16'larına havadan ve karadan taciz
DHA 3 Ekim 2015
Türk F-16'larına taciz
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/5923/31665923.jpg)
Genelkurmay Başkanlığı, sınır hattı boyunca devriye uçuşu yapan 6 adet F-16 savaş uçağından 2’sinin Suriye’de konuşlu füze sistemi ve rejime ait savaş uçakları tarafından taciz edildiğini bildirdi.
Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesinden yapılan açıklamada, ’Altı adet F-16 uçağı ile Türkiye-Suriye hudut hattı boyunca devriye uçuşu icra edilmiştir. Bu görev esnasında, iki adet F-16 uçağımız, Suriye’de konuşlu füze sistemi ve Suriye’ye ait MIG-29 uçağı tarafından toplam 52 saniye süre ile radar kilidini muhafaza etmek suretiyle taciz edilmiştir’ denildi.
SINIRLARDA 791 KİŞİ YAKALANDI
Açıklamanın devamında ise, sınırlardan yasa dışı yollarla Türkiye’ye geçiş yapmaya çalışah 749’u Suriyeli toplam 791 kişinin yakalandığı belirtilirken, şahıslara ait 2 araç, 21 adet cep telefonu, 498 karton sigara ve 23 bin 565 adet muhalif ilacın ele geçirildiği kaydedildi.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/30220994.asp?_sgm_campaign=scn_a0046116293a0000&_sgm_source=30220994&_sgm_action=Click-Dynamic (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/30220994.asp?_sgm_campaign=scn_a0046116293a0000&_sgm_source=30220994&_sgm_action=Click-Dynamic)
-
Türkiye Rusyaya karsilik vermesse, Gelecek senelerde Iran, Suriye ve Rusya/Ermenisten cok daha fazla üstümüze saldirirlar.
Iran her yönüyle Rusya ve Suriye yanlisi bir Ülke. Shia sapikligina tapan Houthileride destekleyen cani bir gözü dönmüs Mollah-Rejimi.
Bizim zati muhteremlerde bunlari zamaninda Altinla besleyip ayakta tutmuslardi. Türkiye kaosa gidiyor.
-
Rus ve Türk jetleri karşı karşıya
Türk jetleri Suriye’de operasyon yapan Rus jetleriyle karşı karşıya gelip radarları kilitledi.
Rus-Türk jetleri karşı karşıya
Rusya’nın 30 Eylül’de başladığı Suriye operasyonunun 2. gününde Türk jetleri ile Rus jetlerinin karşı karşıya geldiği öğrenildi. Türk kaynaklara göre, Rusya, Yayladağı’nın yanıbaşındaki Yamadiya’yı vururken, Ankara’nın 5 millik angajman kuralları içinde ilan ettiği bölgeye girdi. Devriyedeki Türk uçakları, Rus uçaklarına radarla kilitlendi.
5 millik alana girdi
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/10/05/rus-turk-jetleri-karsi-karsiya-6130316.Jpeg)
Türk uçaklarının sınırda sürekli devriye uçuşu yaptığını, Rus uçağının Türk sınırını ihlal etmediğini, ancak 5 millik alana girdiğini aktaran Türk kaynaklar, “Radar kilitlenmesiyle havada ikaz yapıldı” dedi. Bir ABD’li yetkili ise Rus uçağının Türk hava sahasına girdiğini buna karşın vurulmadığını söyledi. Ankara’nın 2012’de Suriye’nin bir Türk uçağının düşürmesinin ardından değiştirdiği sınırda angajman kuralları, Suriye sınırından Türkiye’ye yaklaşan her askeri unsuru, 5 millik bölgede tehdit olarak değerlendiriyor.
Hoca: Böyle gitmez
Rusya’nın hedef aldığı bölgede Yamadiya’da bir hastanenin vurulduğunı söyleyen Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Halid Hoca, Yamadiya bölgesinin Türkiye sınırına çok yakın ve iç içe olduğunu belirterek “Türkiye sınırı vurulmuş oldu” dedi.
New York’tan Türkiye’ye dönen Hoca, “Rusların bu şekilde devam etmelerinin söz konusu olmadığını” söyleyip “Artık bölgesel güvenlik konuşuluyor. Bölge ülkeleri adım atmak zorunda. ABD seyirci kalmamalı. Gelecek günlerde sivillerin korunmasına yönelik somut adımlar atılacak” dedi. SMDK Başkanı, Rusların “aptal bombalar” (dumb bomb) nedeniyle sivilleri vurduğunu, hatta önceki gün rejimin kontrolündeki 3 köyün isabet aldığını anlattı.
http://www.milliyet.com.tr/rus-turk-jetleri-karsi-karsiya/siyaset/detay/2127050/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/rus-turk-jetleri-karsi-karsiya/siyaset/detay/2127050/default.htm)
-
Türkiye'den Rusya'ya sert tepki
hurriyet.com.tr05 Ekim 2015
Türkiye'den Rusya'ya sert tepki
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/56121d370f254472a49e0b59.jpg)
Dışişleri Bakanlığı, bir Rus uçağının Türk hava sahasını ihlal etmesi nedeniyle Moskova'ya sert tepki gösterdi. Türkiye, Suriye'ye yönelik angajman kurallarını Rusya'ya karşı uygulamazken, Moskova'yı söz konusu ihlalin tekrarlanmaması konusunda uyardı. Dışişleri'nden yapılan açıklamada, "Söz konusu ihlal, Rusya Federasyonu’nun Ankara Büyükelçisi, Bakanlığımız Müsteşar Vekili tarafından Bakanlığa çağrılarak kuvvetle protesto edilmiş, bu tür bir ihlalin tekerrüründen kaçınılması önemle talep edilmiş, aksi takdirde yaşanabilecek arzu edilmeyen bir hadiseden Rusya Federasyonu’nun sorumlu olacağı bildirilmiştir" ifadesi kullanıldı.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada şöyle denildi:
"Rusya Federasyonu’na ait bir savaş uçağı 3 Ekim saat 12.08’de Yayladağı/Hatay bölgesinin güneyinde hava sahamızı ihlal etmiştir. Bölgede devriye uçuşu yapan iki F-16 uçağımız tarafından önlemede bulunulması üzerine Rus uçağı Türk hava sahasını Suriye’ye geçerek terk etmiştir.
Söz konusu ihlal, Rusya Federasyonu’nun Ankara Büyükelçisi, Bakanlığımız Müsteşar Vekili tarafından Bakanlığa çağrılarak kuvvetle protesto edilmiş, bu tür bir ihlalin tekerrüründen kaçınılması önemle talep edilmiş, aksi takdirde yaşanabilecek arzu edilmeyen bir hadiseden Rusya Federasyonu’nun sorumlu olacağı bildirilmiştir.
Ayrıca, Sayın Bakanımız Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'u 3 Ekim günü arayarak konuyla ilgili benzer görüşleri tekrarlamış ve tepkimizi dile getirmiştir. Sayın Bakanımız, ABD, İngiltere, Fransa, İtalya Dışişleri Bakanlarıyla da durumu değerlendiren telefon görüşmeleri yapmıştır. Sayın Bakanımız NATO Genel Sekreteri ve Almanya Dışişleri Bakanıyla da konuyu ele alacaktır."
İNGİLTERE'DEN TEPKİ
Rus uçağının Türk hava sahasını ihlaline İngiltere de tepki gösterdi.
İngiltere'nin Ankara Büyükelçisi Richard Moore, "Rusya’nın Türk hava sahasını ihlali pervasız ve endişe vericidir. Birleşik Krallık ve diğer NATO müttefikleri, Türkiye ile omuz omuzadır" diye tweet attı.
Angajman kuralları Rusya’ya uygulanmadı (Uğur ERGAN/ANKARA)
Türkiye, 22 Haziran 2012’de Türk Hava Kuvvetleri’ne ait RF 4 keşif uçağının Suriye tarafından düşürüldüğü iddiasından sonra Suriye’ye yönelik angajman kurallarını değiştirmişti. Bu değişime göre Türkiye, hava, deniz ve karada Suriye tarafından bir ihlal olması durumunda anında misliyle karşılık veriyordu. Nitekim Türkiye, 16 Eylül 2013’te bir Suriye helikopterini, 23 Mart 2014’te de bir Suriye savaş uçağını, Türkiye Hava Sahası’nı ihlal ettikleri gerekçesiyle sınırda devriye görevi F 16’lar tarafından atılan füzelerle düşürülmüştü. 16 Mayıs 2015’te de yine Türkiye Hava Sahası’nı ihlal ettiği gerekçesiyle Suriye’ye ait bir hava aracı Türk uçaklarınca düşürülmüştü. O dönemin Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz düşürülen hava aracının helikopter olduğunu öne sürerken, Suriye ise insansız hava aracı olduğunu iddia etmiş ve bununla ilgili görüntüler yayınlamıştı. Türkiye, karadan da Suriye tarafından gelen her türlü tacize anında misliyle yanıt vermişti. Rusya’nın Suriye’de özellikle de Türkiye sınırı yakınında hava harekatlarına başlaması, Rus uçaklarının da Türkiye Hava Sahası’nı ihlal etme riskini beraberinde getirmişti. Ancak Başbakan Ahmet Davutodğlu, New York dönüşü uçakta gazetecilere yaptığı açıklamada Rusya’nın Türkiye’yi üzecek bir hareket yapmasını beklemediğini ifade etmişti. Askeri ve diplomaik kaynaklar ise, Suriye için değişmiş angajman kurallarının, Rus uçakları için de geçerli olacağını savunmuşlar, buna da, “Çünkü Rus uçaklarını Suriye’ye Esad rejimine davet etti” gerekçesini göstermişlerdi. Ancak Türkiye, 3 Ekim’de yapılan hava ihlaline karşı değişen angajman kurallarını işletmedi.
http://www.hurriyet.com.tr/turkiyeden-rusyaya-sert-tepki-30235078 (http://www.hurriyet.com.tr/turkiyeden-rusyaya-sert-tepki-30235078)
-
Alman Patriotlarini geri cekiyor. Ingiliz ise "Omuz omuzayiz" diye Tweet atiyor.
manidar buluyorum...
-
RUSYA: NAVİGASYON HATASI
Hurriyet Daily News'dan Sevil Erkuş'un haberine göre, Rusya Türkiye'ye, ihlalin "navigasyon hatası"ndan kaynaklandığını bildirdi.
Habere göre, Türk askeri kaynaklar, SU-30 tipi uçağın iki dakika boyunca yüzlerce metre Türk hava sahasını ihlal ettiğini ancak yapılan uyarının ardından Suriye'ye döndüğünü söyledi.
Askeri kaynaklar, Türk hava kuvvetlerinin, ihlal yapan uçağın, Suriye envanterinde de bulunan SU-29 ya da SU-24 olup olmadığını belirlemeye çalıştığını, daha sonra ise sadece Rusya tarafından kullanılan SU-30 tipi bir uçak olduğunu tespit ettiğini belirtti.
Ankara'daki Rus Büyükelçiliği yetkilileri de Hurriyet Daily News'a yaptıkları açıklamada, Moskova'daki Türk askeri ataşesinin hatayla ilgili bilgilendirildiğini belirtti.
http://www.hurriyet.com.tr/turkiyeden-rusyaya-sert-tepki-30235078 (http://www.hurriyet.com.tr/turkiyeden-rusyaya-sert-tepki-30235078)
-
Bence ABD ve Ruslar arasinda gizli antlasma var. Bizi Suriye Batakligina cekmeye calisiyorlar.
ABD Ruslari Tuzaga düsürmeye calisiyor, NATO ülkesine saldirmalarini istiyor ABD. Ruslari ezme vakti gelmis görünüyor. Bizide olta yemi olarak kullaniyorlar.
Bizim zati muhteremlerde artik dogulu silah sistemleri rüyalarindan vaz gecmelidir.
Putin ise kendini Khruschtchev ile karistirmis olmali. Kuba Krizi gibi birsey saniyor galiba Suriyeyi. Rusya gibi cüceyide Sovjetler saniyor..
-
Dostum sende rusyayı küçümseyip abd yi dev yaptın. Gürcistanı sürdüler. Rusya parcaladı kımıldayamadılar bile. Ukraynayı sürdüler. Rusya ülkenin önemli yerlerini kaptı tatbikattan başka ne yapabildi abd. Artık rüyadan uyanma vakti abd ve ona güvenenler için. Suriye dede aynıları olacak putın suriyeyi kurtarmak için girmedi kendi mandasında akdenizde bir üsse sahip olacak kadar yer olsun derdinde. Bunuda abd engelleyemez artık gecti onun pazarı abd essegi nereye sürer bilinmez. Zamanında bizimkilerin Suriye içinde güvenli tampon bölge fikri desteklense bu drumlar yasanmazdı.
-
Putin şu an yahudilerin Büyük Ortadoğu (Büyük İsrail) projesinin kalbine hançeri yerleştirmiş durumda! Türkiye'nin sınırlarını ve varlığını koruması, Putin'in Hançeri ne kadar derine saplayacağına bağlı!
-
ABD nin nasil calistigini size anlatayim. Iki parti sistemi var. Biri demokrat ve yumusak güc kullanir. Ekonomik embargolar, medya kampanyalari, teknolojik üstünlük, bilgi toplama vs.
Öbürü ise Cumhuriyetciler. Bunlar Askeri kuvvet kullanir, ultimatom verirler, NATO yu büyütürler, Askeri bütceyi yükseltirler, ABD lilerin patriotic duygularina hitap ederler, dini duygulari sömürürler vs..
Bu iki parti rejimi demokrasi degildir, iki parti rejimidir. ABD 2016ya kadar Rusyayi ekonomik alanda imha edecek, Rusyada isyanlar baslatacak. 2016da Cumhuriyetciler iktidara gelince Rusya hem ukraynadan hemde Suriyeden temizlenecektir.
ABD bunu Askeri nedenlerden yapmiyor, sadece prestij nedenlerinden yapmak zorunda. Rusya kokmaya basladi, temizlenecekler. Sovjeti yerle bir eden ABDdir.
-
Yine aynı şekilde abd'de elektronik oy verme sistemi de seçmeni saf dışı bırakmaya yöneliktir. O donemde "zamanın ruhu" ne gerektiriyorsa o parti seçtirilir.
Abd, leverage(kaldıraç) sistemini de çok güzel kullanır. Basit şekilde anlatırsak, sevgilinizin size yeterince ilgi göstermediğini düşünüyorsanız, ona bir rakip bulursunuz. Hafiften ona meyledersiniz. Burada amaç eldekini sağlama almak ve taviz koparmaktır. Ancak maço ruhlu erkeklerde bu ters teper. Karşınızdakinin karakterini yanlış tahlil etmişseniz, kendinizi kapının önünde buluverirsiniz!
-
Bence ABD ve Ruslar arasinda gizli antlasma var. Bizi Suriye Batakligina cekmeye calisiyorlar.
ABD Ruslari Tuzaga düsürmeye calisiyor, NATO ülkesine saldirmalarini istiyor ABD. Ruslari ezme vakti gelmis görünüyor. Bizide olta yemi olarak kullaniyorlar.
Bizim zati muhteremlerde artik dogulu silah sistemleri rüyalarindan vaz gecmelidir.
Putin ise kendini Khruschtchev ile karistirmis olmali. Kuba Krizi gibi birsey saniyor galiba Suriyeyi. Rusya gibi cüceyide Sovjetler saniyor..
Rusya, Vietnam yada Irak değil ki; Amerika kafasına çullansın ! Nükleer güçtür.
Rusya' yı tuzağa çekilecekte ne olacak ? Amerika, Rusya ile sıcak çatışmaya mı girecek - diyorsunuz yani ?
3 Dünya Savaşı çıkartmak mı istiyor diyorsunuz !?
Hiç gerçekçi bir analiz değil sizinkisi.
-
ABDli Strategic Defence Initiative bilirmisin?
Orada hepsi projelendi.otomatik uydu savas sistemi ile balistik roketler laser ve mikrodalga silahlari ile imha edilecektir.
ABD stealth ucak tasarlayip, stealth uydu yapmazmi? Ruslar bile farkina varmis, gecenlerde ABDnin space debris bölgesinde gizli uydu sakladiklarini iddaa etmisti.
Rusyanin bir kac ay önce S-300 firlatmasinda roketin motorlari calismadi ve roket kalktigi yere cakti. Youtube da Vidyosu var.
Bunu elektromanyetik dalgasi ile yapabilirsiniz. Nokta EMP.
ABD son 20 senede uyumadi. Adamlar laser cagina gecti. Ruslar soguk savasta sayikliyor.
Üstelik Putin bir masondur. O kisisel anlamda zarar görmeyecek. Olan Rusyaya olacak.
Burda bitireyim, cünkü tom clancynin hikayelerine dönmeye basladi ve gercekligini ispat etmem mümkün degil.
ABD Rusyayi dünyanin önünde paramparca edicek. Cinlilere göz dagi olarak.
-
Birsey yazmaya unuttum. Gecenlerde ABDli senatolu bir bayan, galiba cumhuriyetcilerden. Söyle demec verdi "Rusyaya karsi Irakta Güc bile kullanabiliriz"
Bu ABDli cumhuriyetciler kesinlikle bu dünyada hicbirseyden korkmuyor cekinmiyor. Onlara göre kiyamet gününde ABD jesus ile beraber gog ve magog ile savasacak.
Gog ve magog suriyeye ayak basan rusya ve cin olmustur.
Tom clancyye dönmek istemezdim ama maalesef bunlar ABD gercegi. Adamlar cildirmis cowboy. Önce vurup sonra soru soruyor. Bunlarla düsman olcama rus ve iran, cin gibi, suriye gibi böceklerle düsman olurum. Daha sagliklidir.
-
önemli olan burda Türkiyenin yapa bilecegi isler dir suriye isini coktan bitirmeliydi
acilimla kürtlere güvenmemeliydi Amerikanin agzina bakmamaliydi firsat gelmisti gitti
-
Çok ilginç! Mason olduğu iddia edilen Putin, Büyük İsrail için etnik temizlik yapan yahudi işidi bombalıyor!
Suriyeden sonra sırada biz varız. Suriye ne kadar gecikirse biz de o kadar uzun ömürlü oluruz. Pkk Suriye'de Esad ile çatışsın diye son senelerde terör azalmıştı. Terör saldırıları azalırken, pkk Suriye ve Irak'da örneklerini görüdüğümüz isyan hareketleri için bol bol propaganda ve silah yığınağı yaptı. Ne tesadüftür ki buna göz yumduğunu itraf eden de BOP eşbaşkanı olduğunu söyleyen ülkenin başındaki adam!
Suriye'de işler tersine döndü ve pkk yine eski günlerini yaşamaya başladı. Bu ülkeden ayrılıp kendilerine ait bir devlet kuracağına inanlar boşuna heveslenmesinler. Biz olmasak dahi onlara devlet falan kurdurmayacaklar. Hepsi Iraklı ve Suriyelilere benzeyecekler. Ya ölecekler, ya da kaçacaklar.
-
Putin yahudi lobbisi ile savasmiyor. Putin ona bicilen rolü oynuyor. Onun Emri Rusyanin Silahli kuvvetlerini kullanip Ortadugudaki Türkiye gibi Ülkeleri savasin batakligina sokmak.
Rusyanin ekonomisi yerle bir olmus. Ruslar Embargo yiyor, Putinin hic umrunda degil sanki. Devletini düsünen Lider böyle hareket edermi? Bize Dogalgaz terminali dösenecekti, onuda Putin askiya Aldi. Emirleri Mason locasi veriyor. Ayni zamanda Rusyanin halki acindan ölüyor. Buna nasil bir Mantik olabilir? Adama Döviz lazim ama o siyasi kararlar aliyor. Türkiye ile düsman olmaya calisiyor.
Bu Dünyada gercek Kahramanlar yoktur. Putin masondur. Bundan eminim.
-
Bütün yazı Akdeniz sahillerimizde geçiren Rus halkı pek açlıktan ölüyora benzemiyor. Putin'den önce bir dilim ekmeğe muhtaçlardı ama o zamanın üzerinde çok geçti. Dolaylı ya da dolaysız Rus kontrolünde olan ülkeler batının kontrolüne geçtikçe Rusya'nın da buna karşı önlem anlaması kadar doğal bir şey olamaz. Öyle ki önlem almazsa Bırakın Akdeni'ze çıkmayı, Karadeniz'de sahili kalmayacak!
Türkiye'yi son yıllara Ortadoğu'daki bataklığın içerisine sokmaya can atanlar belli. Her gün ekranlarda Eseeeeed Eseeed diye bağırıp duranlar belli! İnanmıyorsanız açın video arşivlerine, gazete arşivlerine bakın! Devletini düşünen lider başkalarının projeleri için milletini ateşe atar mı? Devletini düşünen lider, ülkesini parçalama amaçlı projenin başkanlarından biri olur mu?
-
Uçan kuş bile olsa müdahalede bulunulur
05 Ekim 2015
Uçan kuş bile olsa müdahalede bulunulur
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/5612dbce0f254472a49e1c9d.jpg)
Bir Rus uçağının Suriye üzerinden Türk hava sahasını ihlal etmesine Başbakan Ahmet Davutoğlu sert tepki gösterdi.
Davutoğlu, HaberTürk televizyon kanalında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
ANGAJMAN KURALLARI BELLİ:
“Rus uçağı, Türk hava sahasını ihlal etti. Tekerrür ederse ne olur” sorusu üzerine Davutoğlu, “Her şeyden önce şunu ifade edeyim, Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırları, hava sahası tam anlamıyla Türk Silahlı Kuvvetleri’nin denetiminde, kontrolünde ve kudretinin elindedir. Kim olursa olsun, nereden olursa olsun, hangi cihetten olursa olsun, hava sahamızı ihlal ettiğinde angajman kurallarımız bellidir” ifadelerini kullandı. Davutoğlu, şunları söyledi: “Rusya’ya gerekli diplomatik girişimlerde bulunduk, Dışişleri Bakanımız Rus Dışişleri Bakanı’nı aradı ve bunun tekerrür etmemesini söyledi... Bize Rusya’dan intikal eden bilgiler, bunun sehven olan bir şey olduğunu, Türkiye’nin sınırlarına saygılı olduklarını ve tekerrür etmeyeceğini ifade ettiler. Türkiye’nin angajman kuralları ister Suriye ister Rusya ister başka ülke uçakları için olsun geçerlidir ve TSK net olarak talimatlandırılmıştır. Uçan kuş bile olsa, kim Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırlarını ihlal ederse gereken müdahalede bulunulur.”
http://www.hurriyet.com.tr/ucan-kus-bile-olsa-mudahalede-bulunulur-30242503 (http://www.hurriyet.com.tr/ucan-kus-bile-olsa-mudahalede-bulunulur-30242503)
-
İlginç!
Senelerdir Yunanlılarla Ege'de uçaklarımız dalaşır durur. Yunan uçakları da defalarca hava sahamızı ihlal ettiler hatta. Ama nedense bu arkadaşların bu konuda bırakın icraata geçmeyi, tek kelime ettiklerini duymadık!
Nedense birileri "Türkiye'yi Ortadoğu bataklığına çekmeye" can atıyor!
-
Çin de Suriye'deki savaşa giriyor!
Suriye'de Rusya'dan sonra Çin'in de savaşa gireceği ileri sürüldü. Çin hava kuvvetlerinin Rusya'ya destek vermek için Suriye'de operasyona hazırlandığı iddia ediliyor.
Çin de Suriye'deki savaşa giriyor!
Suriye'de IŞİD’i vurma bahanesiyle başlattığı hava bombardımanlarında Türkmenlere, ÖSO’ya ve sivil halka yönelen Rusya'nın yanında şimdi de Çin boy gösterecek. Eli kanlı diktatör Beşar Esed'e destek için Suriye'de Çin de sahneye çıkmaya hazırlanıyor. Yeni Şafak'ın haberine göre, Çin'in J-15 uçaklarıyla Rus hava bombardımanlarına katılacak.
Çin, Suriye'ye askeri danışman gönderiyor iddiasıSon dönemde Rusya'nın Suriye'deki askeri varlığını artırmasından sonra, bugüne kadar savaşa aktif bir şekilde dahil olmayan...
Çin savaş uçakları, Irak Takaddum Üssü ve Tartus açıklarındaki Liaoning Uçak Gemisi'nden havalanarak Rus saldırılarına destek verecek.
Önümüzdeki haftalarda Çin'in ilk etapta elektronik haberleşme ve ve hava savunma sistemlerini personeliyle birlikte Suriye'nin bombalanmasına destek vermek için göndereceği belirtildi.
http://www.milliyet.com.tr/cin-de-suriye-deki-savasa-giriyor-/dunya/detay/2127660/default.htm?utm_source=apsis-anp-3&utm_medium=email&utm_content=mailing&utm_campaign=gunluk_bulten (http://www.milliyet.com.tr/cin-de-suriye-deki-savasa-giriyor-/dunya/detay/2127660/default.htm?utm_source=apsis-anp-3&utm_medium=email&utm_content=mailing&utm_campaign=gunluk_bulten)
-
Bir kısım medyanın klasik gaz verme haberlerine örnek.
Öne sürüldü, belirtildi, söylendi vs vs. Kim "öne sürdü"? Bakkal Osman mı? Kasap Hüseyin de "iddia etmiş" herhalde! Sosyoloji uzmanı kahvehane ahalisi de "belirtmiş" anlaşılan!
-
Almanya Patriotları bu ay çekiyor
BERLİN06 Ekim 2015
Almanya Patriotları bu ay çekiyor
(http://preview.hurriyet.com.tr/preview/image.aspx?picid=31726221)
Almanya, Kahramanmaraş'ta konuşlu hava savunma sistemi Patriotları 15 Ekim'de kapatıyor.
Almanya Savunma Bakanlığı Kahramanmaraş'ta konuşlu Patriotları 15 Ekim'de kapatacağını açıkladı.
Almanya Savunma Bakanlığı, tarihi Türkiye ve üç yıldır savunma sistemine ortak olan ABD ve Hollanda'ya bildirdiklerini belirtti. Patriotlar ve hava savunma birliğinde görevli 260 civarında Alman askerin yıl sonuna kadar Almanya'ya geleceği belirtildi.
Patriotlar, Suriye'den olası bir füze saldırısına karşılık Ankara’nın NATO’dan talebi doğrultusunda 2013’te Kahramanmaraş'a yerleştirilmişti.
Almanya, üç yıl sonra Suriye'den olası bir tehditin artık ortadan kalktığı gerekçesiyle geçtiğimiz ağustos ayında Patriotları geri çekmeye karar verdi.
Alman basını, Patriotları geri çekme kararında, Türkiye'nin PKK kamplarını bombalamasının Almanya'yı kızdırdığı yorumlarını yapmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/almanya-patriotlari-bu-ay-cekiyor-30244781 (http://www.hurriyet.com.tr/almanya-patriotlari-bu-ay-cekiyor-30244781)
-
Bu füze sisteminin normal görev süresi 31 Ocak'ta sona eriyor. Ancak dost ve müttefikimiz, NATO üyesi Almanya, özelikle savaş çığlıklarının atıldığı bir dönemde apar topar füze sistemini geri çekiyor.
Sakın bu NATO'ya güvenip de Rus uçağı falan düşüreyim demeyin!
-
Bütün yazı Akdeniz sahillerimizde geçiren Rus halkı pek açlıktan ölüyora benzemiyor. Putin'den önce bir dilim ekmeğe muhtaçlardı ama o zamanın üzerinde çok geçti. Dolaylı ya da dolaysız Rus kontrolünde olan ülkeler batının kontrolüne geçtikçe Rusya'nın da buna karşı önlem anlaması kadar doğal bir şey olamaz. Öyle ki önlem almazsa Bırakın Akdeni'ze çıkmayı, Karadeniz'de sahili kalmayacak!
Türkiye'yi son yıllara Ortadoğu'daki bataklığın içerisine sokmaya can atanlar belli. Her gün ekranlarda Eseeeeed Eseeed diye bağırıp duranlar belli! İnanmıyorsanız açın video arşivlerine, gazete arşivlerine bakın! Devletini düşünen lider başkalarının projeleri için milletini ateşe atar mı? Devletini düşünen lider, ülkesini parçalama amaçlı projenin başkanlarından biri olur mu?
Ruslar bize ALL INCLUSIVE olayindan geliyor. Bizde bir haftalik Hotel kiralarsan, 1 hafta büfede yemek bedava! Icki desen bizde oda ucuz. Ispanyaya, Italyaya, Yunanistana gidemiyor Ruslar. Paralari yetmiyor! Yemin ediyorum Ruslar sivil anlamda Afrika capinda bir Ülkedir. Daha degilsede yakinda olacaktir insallah.
Esed´in Babasi 20 sene PKKyi destekledi. yardim yataklik yapti. Bunlari unuttunuzmu? Biz bir kac sene Suriyede Ilimli Muhalifleri desteklemisiz. Türkmen ÖSO Tugaylarina silah yollamisiz. Cokmu?
Benim icin senin yazdiklarin anlamsiz. Cünkü bu Esed olayi daha noktalanmadi. Esed gidici, buna Rusya karsi cikarsa, Ruslarda gidicidir. Ben Secimde oyumu AK Partiye . Cünkü yeni Osmanli Devleti hayal degildir, yavas yavas gercek oluyor. Bunu Rusya, Avrupa, ABD bile anlamis, müdahale etmeye calisiyorlar, ama Gücleri yetmez. 2016´da ABD´de Cumhuriyetciler yeniden iktidara gelecek. Ozaman bizim icin Isler cok kolaylasacaktir. NATO´nun Rusya ve Cine karsi büyük Askeri hareketler baslayacaktir. Japonya, Ukrayna, Vietnam gibi Ülkeler NATO Tatbikatlarina katilma talebi vereceklerdir. Sayin Davutoglunun söyledigi gibi Rusya ve Cin IZOLE edilecekler.
Devlet yönetmek, Politika üretmek iki senede olmuyor. 10 Sene, 20 Sene, 30 senede istedigin yere ulasiyorsun. Düsmanlarini bu yolda ezip geciyorsun. Osmanli Dönemindede böyleydi, Bugünlerdede böyle.
-
Oyunu kime verirsen ver ancak bu sitede asla siyasi propaganda yapma! Kurallarımıza aykırı.
Esed düne kadar "kardeşim Esad"dı! O zaman da babası 20 sene pkkya yardım ve yataklı etmiş durumdaydı! Ne zamanki sıra Suriye'ye geldi, Kardeşim Esad, katil esed oluverdi! Osmanlı tarih oldu. Tarihe karışmış hiçbir devlet tekrar kurulmadı, kurulamaz da. Osmanlıyı çökerten etkenlerden arınmış Türkiye Cumhuriyeti var şu an. Zaten başkalarının ipiyle de Osmanlı gibi bir devlet kurulmaz, ancak Osmanlı gibi darmadağın olunur!
Plan Ortadoğudaki bütün ülkeleri etnik ve dini temellerine göre sırasıyla birbirne düşürüp küçük devletçiklere parçalamaktır. Bilmem Osmanlının sonundan tanıdık geliyor mu! Irak'ın işi bitti, sıradaki Suriye üzerinde çalışılıyor. Türkiye'de uzun yıllar temeli atılıyor ama Türkiye'de buna direnç çok yüksek. Tüm direnç noktaları bir bir kırılıyor. Yok efendim balyozmuş, darbe planıymış, devletin sırlarının saklandığı kozmik oda talan edildi. Kimin eliyle?
Açılımmış, barış gelecekmiş vs... Bitmiş olan pkk yeniden hortlatıldı, siyasi ve fiziki olarak en güçlü dönemine ulaştırıldı! Kimin sayesinde!
Göz göre göre büyük israilin temelleri atılıyor. Yahudi lobileri üstlendikleri ülkeleri kendi çıkarları için gayet iyi kullanıyorlar. Sizin gibileri de Osmanlıyı kuracağız diye ayakta uyutuyolar!
Kendi sınırımız içerisindeki bir terör örgütüne müdahale edemiyoruz. Aslanlar avı yere sermiş, parçalarına ayırıp yiyorlar. Biz de o parçalardan kenardan köşeden pay kapmak için çabalayan bir sırtlan gibiyiz. Ne Osmanlısı!
-
Türk uçağına yeniden taciz!
Türkiye ve Rusya arasında 'hava sahasını ihlal' krizi sürürden Genelkurmay'dan flaş bir açıklama daha geldi... 5 Ekim'de bir MIG-29 savaş uçağı, F-16'ları 4 dakika 30 saniye boyunca taciz etti. Suriye'de konuşlu SA füze sistemleri ise toplam 4 dakika 15 saniye boyunca tacizde bulundu.
1Sitene Ekle
Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan açıklama şöyle:
"Sekiz adet F-16 ile Türkiye-Suriye hudut hattı boyunca devriye uçuşu icra edilmiştir. Bu görev esnasında, uçaklarımıza; Milliyeti tespit edilemeyen MIG-29 uçağı tarafından radar kilidini muhafaza ederek toplam 4 dakika 30 saniye süre ile,
Suriye’de konuşlu SA füze sistemleri tarafından toplam 4 dakika 15 saniye süre ile tacizde bulunulmuştur."
Yaşanan olay sonrası uçağın Suriye veya Rusya'ya ait olduğu düşünülüyor.
NATO: Yanlışlıkla olmuş gibi görünmüyor
İKİ SINIR İHLALİ YAŞANDI
-Dışişleri Bakanlığı, 3 Ekim günü Rus savaş uçağının Türk Hava Sahasını ihlal ettiğini açıklamıştı. Açıklamada, "Rusya Federasyonu’na ait bir savaş uçağı 3 Ekim saat 12.08’de Yayladağı/Hatay bölgesinin güneyinde hava sahamızı ihlal etmiştir. Bölgede devriye uçuşu yapan iki F-16 uçağımız tarafından önlemede bulunulması üzerine Rus uçağı Türk hava sahasını Suriye’ye geçerek terk etmiştir" denilmişti.
-4 Ekim pazar günü Rus savaş uçaklarının ikinci bir ihlali daha tespit edilmişti. Yaşanan bu gelişme nedeniyle Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov, pazartesi günü ikinci kez Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldı.
F-16'LAR 3 EKİM'DE TACİZ EDİLMİŞTİ
-Genelkurmay Başkanlığı 4 Ekim günü, milliyeti belirlenemeyen MİG 29 savaş uçağının Türk F-16'larını taciz ettiğini duyurmuştu. Açıklama şöyleydi: 10 adet F-16 ile Türkiye-Suriye hudut hattı boyunca devriye uçuşu icra edilmiştir. Bu görev esnasında, iki adet F-16 uçağımız, milliyeti tespit edilemeyen MIG-29 uçağı tarafından toplam 5 dakika 40 saniye süre ile radar kilidini muhafaza etmek suretiyle taciz edilmiştir.
http://www.milliyet.com.tr/turk-ucagina-yeniden-taciz--gundem-2127838/ (http://www.milliyet.com.tr/turk-ucagina-yeniden-taciz--gundem-2127838/)
Rusya'dan Türkiye'ye mesaj
hurriyet.com.tr06 Ekim 2015
Rusya'dan Türkiye'ye mesaj
Rusya Savunma Bakan Yardımcısı Anatoli Antonov, “Türkiye ile yanlış anlaşılmaların önüne geçmek için konuşmaya hazırız” mesajı verdi.
Reuters’ın haberine göre, Antonov, "yanlış anlaşılmaların önüne geçilmesi için görüşmeler gerçekleştirmek üzere" Moskova'ya gelecek bir Türk heyetini ağırlamaya hazır olduklarını belirtti.
Ankara ile Moskova arasındaki ilişkiler, Rusya'ya ait savaş uçaklarının Suriye sınırı yakınlarında Türk hava sahasını ihlal etmesi nedeniyle gerilmişti.
Sorunla ilgili Rusya Savunma Bakanlığı’nın farklı çalışma grupları oluşturmaya hazır olduğunu ifade eden Antonov, “Burada öncelikle Türkiye’den bahsetmeye ihtiyaç var. Biz özellikle Türkiye Savunma Bakanlığı’ndan temsilcileri Moskova’da görmekten memnun olacağız” dedi.
CİHAN'ın haberine göre, Antonov, Türk ve ABD’lilerin de aralarında bulunduğu bir grup askeri ataşe ile bir araya geldi. Görüşmede Rusya’nın Suriye’de düzenlediği hava operasyonları ve Türk hava sahasının ihlaliyle ilgili konular ele alındı.
http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-turkiyeye-mesaj-30248072 (http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-turkiyeye-mesaj-30248072)
-
Oyunu kime verirsen ver ancak bu sitede asla siyasi propaganda yapma! Kurallarımıza aykırı.
Esed düne kadar "kardeşim Esad"dı! O zaman da babası 20 sene pkkya yardım ve yataklı etmiş durumdaydı! Ne zamanki sıra Suriye'ye geldi, Kardeşim Esad, katil esed oluverdi! Osmanlı tarih oldu. Tarihe karışmış hiçbir devlet tekrar kurulmadı, kurulamaz da. Osmanlıyı çökerten etkenlerden arınmış Türkiye Cumhuriyeti var şu an. Zaten başkalarının ipiyle de Osmanlı gibi bir devlet kurulmaz, ancak Osmanlı gibi darmadağın olunur!
Plan Ortadoğudaki bütün ülkeleri etnik ve dini temellerine göre sırasıyla birbirne düşürüp küçük devletçiklere parçalamaktır. Bilmem Osmanlının sonundan tanıdık geliyor mu! Irak'ın işi bitti, sıradaki Suriye üzerinde çalışılıyor. Türkiye'de uzun yıllar temeli atılıyor ama Türkiye'de buna direnç çok yüksek. Tüm direnç noktaları bir bir kırılıyor. Yok efendim balyozmuş, darbe planıymış, devletin sırlarının saklandığı kozmik oda talan edildi. Kimin eliyle?
Açılımmış, barış gelecekmiş vs... Bitmiş olan pkk yeniden hortlatıldı, siyasi ve fiziki olarak en güçlü dönemine ulaştırıldı! Kimin sayesinde!
Göz göre göre büyük israilin temelleri atılıyor. Yahudi lobileri üstlendikleri ülkeleri kendi çıkarları için gayet iyi kullanıyorlar. Sizin gibileri de Osmanlıyı kuracağız diye ayakta uyutuyolar!
Kendi sınırımız içerisindeki bir terör örgütüne müdahale edemiyoruz. Aslanlar avı yere sermiş, parçalarına ayırıp yiyorlar. Biz de o parçalardan kenardan köşeden pay kapmak için çabalayan bir sırtlan gibiyiz. Ne Osmanlısı!
Asil mesele Suriyenin ve Irakin durumuna düsmemek. Suriyede ve Irakte Maliki ve Esed rejimleri kendi Milletlerine zulüm yapmistir. Ikiside Sünni Müslüman cogunlugu ezmistir. Bir kere degil. cok defalarca. Oradan kaynaklanan nefret ile bu Irak ve Suriye ayaklanmalari oluyor. Artik Suriyede Muhalifler Ruslarla, Iranlilarla carpisiyor. Esedin yaninda yer alan Suriyeli kalmamistir. Zaten Rusyanin oraya ayak basmasi, Esedin bittigi anlamina gelir. Artik Esed Ruslarin kuklasidir. Rehinedir.
-
mesaj silinmistir.
-
Türkiye Cumhuriyeti bir başka ülkeyi içeriden karıştırarak, fitne ve fesatlıkla, risk alarak kurulmadı! Koca imparatorluğun, risk alarak kar elde edeceğini sanan aptallar yüzünden parçalanmasından sonra, artık gidebileceği bir yeri olmayan insanların kalan son güçleriyle, hayatta kalabilme içgüdüsüyle kurulmuş bir ülkedir Türkiye Cumhuriyeti! Tarihi bilmeyenler bilemez! O aptalların macere hevesleri yüzünden koca imparatorluğun neredeyse bütün eğitimli nüfusu hayatını kaybetti, maddi manevi bütün varlığı tükendi. Bu ülke o yokluklar ve zorluklarla kuruldu!
Binlerce yıldır defalarca devlet kuran Türkler asla sırtlanlık yapmadılar. Kimsenin yediği artıklarla avunmadılar. Bu zihniyet Osmanlıyı bitiren zihniyettir, Bu zihniyetle osmanlı kurulmaz, elimizdeki cumhuriyet de gider!
-
O mesaji zaten sildim. Cünkü bazi gercekler biliyorum o sahislar hakkinda. Cok ilginctir. Bu bildiklerimde bana kalsin.
Türkiye Cumhuriyeti Kurtulus hareketi aslinda 50Millyon Sovjet altini ile gerceklesmistir. Bu altini sovjetler hic bir Zaman geri istememisler. Niye acaba?
Sovjetler kimlerin hizmetcisiydi?
siz önce tarihi gercekleri arastirin. ondan sonra Enver Pasa gibi canini Turan hedefi ugrunda veren Kahramanlara dil uzatin.
-
O mesaji zaten sildim. Cünkü bazi gercekler biliyorum o sahislar hakkinda. Cok ilginctir. Bu bildiklerimde bana kalsin.
Türkiye Cumhuriyeti Kurtulus hareketi aslinda 50Millyon Sovjet altini ile gerceklesmistir. Bu altini sovjetler hic bir Zaman geri istememisler. Niye acaba?
Sovjetler kimlerin hizmetcisiydi?
siz önce tarihi gercekleri arastirin. ondan sonra Enver Pasa gibi canini Turan hedefi ugrunda veren Kahramanlara dil uzatin.
Asıl sen tarihi gerçekleri araştır da ondan sonra başkalarına dil uzatırsın! O altınlar Orta Asyadaki Türklerin varı yoğuydu! Milyonlarca insanın canına sebep olmuş ahmakların değil!
-
O mesaji zaten sildim. Cünkü bazi gercekler biliyorum o sahislar hakkinda. Cok ilginctir. Bu bildiklerimde bana kalsin.
Türkiye Cumhuriyeti Kurtulus hareketi aslinda 50Millyon Sovjet altini ile gerceklesmistir. Bu altini sovjetler hic bir Zaman geri istememisler. Niye acaba?
Sovjetler kimlerin hizmetcisiydi?
siz önce tarihi gercekleri arastirin. ondan sonra Enver Pasa gibi canini Turan hedefi ugrunda veren Kahramanlara dil uzatin.
Asıl sen tarihi gerçekleri araştır da ondan sonra başkalarına dil uzatırsın! O altınlar Orta Asyadaki Türklerin varı yoğuydu! Milyonlarca insanın canına sebep olmuş ahmakların değil!
Hayret. Ömrünü Osmanli Devletine ve Hilafete harcayan Insanlar Bugünlerde senin deyiminle "Ahmak" sayiliyor. Ama Sovjetlere Orta Asya Türklerini 50 milyon altina satanlar kahraman olmus. 1 Sandik altina degismisler Milyonlarca Türk kardeslerimizi. Topraklari. senin taptigin Ismet Inönü. Sovjetlerle cekilmis resimleri bile var..
Sen o altinlarin sovjet Devlet kasasindan Orta asyayi bizden satin almak icin ciktigini biliyormuydun? Sen o altinlarin Orta Asya Türklerinden geldiginimi saniyordun? Orta Asya Türklerinde Altin ne gezer KARDESIM? Adamlar NOMAD. Cadirlarda yasiyorlardi ozaman.
Seninle daha fazle muhattap olmak istemiyorum.
Selametle.
-
Birincisi ben Allah'tan başkasına tapmam. HADDİNİ BİL!
İkincisi Orta Asya bizim değildi ki satalım!
Üçüncüsü senin kahraman sandığın salaklar yüzünden milyonlarca masum insan hayatını kaybetti ve koca imparatorluk çöktü!
-
Birincisi ben Allah'tan başkasına tapmam. HADDİNİ BİL!
İkincisi Orta Asya bizim değildi ki satalım!
Üçüncüsü senin kahraman sandığın salaklar yüzünden milyonlarca masum insan hayatını kaybetti ve koca imparatorluk çöktü!
Tamam Özür diliyorum senden. Müslüman Insanlara saygim sonsuzdur.
Ama son birsey söylemek istiyorum. Diyorsunki milyonlarca Insan öldü, ahmaklarin sucuydu. Ve ayni anda Rusyanin Putin denen liderini Güclü buluyorsun ve Aslan gibi görüyorsun.
Bu nasil lahana tursusu? Putin Ukraynada savasi körüklemedimi? Yüzbinlerce Insan ölmedimi?
-
Birincisi ben Allah'tan başkasına tapmam. HADDİNİ BİL!
İkincisi Orta Asya bizim değildi ki satalım!
Üçüncüsü senin kahraman sandığın salaklar yüzünden milyonlarca masum insan hayatını kaybetti ve koca imparatorluk çöktü!
Tamam Özür diliyorum senden. Müslüman Insanlara saygim sonsuzdur.
Ama son birsey söylemek istiyorum. Diyorsunki milyonlarca Insan öldü, ahmaklarin sucuydu. Ve ayni anda Rusyanin Putin denen liderini Güclü buluyorsun ve Aslan gibi görüyorsun.
Bu nasil lahana tursusu? Putin Ukraynada savasi körüklemedimi? Yüzbinlerce Insan ölmedimi?
Ukrayna ve diğer eski Sovyet cumhuriyetlerinde, Kuzey Afrika ve Ortadoğuda ne kadar karışıklık varsa, hepsinin ardında batı ve esasen batıyı da kullanan başka birileri var. Aynı kişiler ülkemizi de parçalamayı isteyen, pkk ve diğer terör örgütlerini başımıza musallat edenler. Aynı şeyleri bizim de yaşamamız için gerekenleri yapıyorlar. Bütün kan dökülen ülkeler yüzlerce Lawrence dolu! Bilmem anlatabildim mi?
-
pkk picleri bize artik ne yapabilir? Son 90 Günde tam 1490 PKK pici gebertmisiz. Bizim kayip 140.
Artik teknolojik üstünlügümüz cok agir basiyor. Bize igne batiriyorlar, kendileri toptan gidiyor.
Pkk itleri bize ne yapabilir? Artik eski gücsüz Türkiye degiliz.
Ucak gemisi yolda, Milli Ucak yolda, Milli Tank, Milli Füzeler, Silahli IHAlarimiz yolda. Yarin bize kim ne yapabilir? Rusyanin ucagini bile vursak, bize kim ne yapabilir? NATO rusyaya "Pardon" der Telefonla. Ukraynadada siz MH370I VURMUSTUNUZ der.
Bize Katardan para akiyor. Bugün HIGH TECH PORT QATAR basladi, MÜSIAD öncülügünde. NUROL, BMC, ASELSAN, TAI, bütün büyükler orada. Biz stratejik ve kalite anlaminda cag atlamisiz.
pkk picleri bize bu saatten sonra ne yapabilir? TWITTER ve FACEBOOKtami zarar verecekler Türkiyeye? Biz Dünyada önde gelen Müttefik devletlere Silah satiyoruz ve askeri hizmet veriyoruz.
-
Arkadasım yine mangalda kül bırakmamışsın. Pkk dedigin 10 larca başı 100 lerce kuyrugu olan bir yaratık. Sahibi de cok. Bir başını tutup koparıyon baska üc tane cıkıyor. Senin toz kondurmadıgın övgüler yagdırdıgın abd en büyük destekcisi. Ypg i bugün bakıp besleyen silaha bogan kim. Gürcistan gibi Ukrayna gibi Suriye de ellerinde patladı. Tabi onların tuzu yine kuru cünkü ülkelerinden 100 binlerce km uzakta cıkarttıkları savaş.
-
13 sene önce bu saydıklarının hiçbiri yoktu. Buna karşın şehit sayımız sıfırdı!
Terörle mücadele etmek için uçak gemisine ihtiyacımız yok! Zaten uçak gemimiz de yolda falan değil!
Terörle müzakere ederek, terörün silahlanmasına göz yumarak, terörü siyasallaştırarak terörle mücadele edilmez. Bu sadece ihanet olarak adlandırılır.
Terör örgütü malesef son yıllardaki çok vahim siyasi hatalar nedeniyle tarihinin en güçlü haline dönüştü. Yüzlerce terörist ülkemiz sınırları içerisindeki bir kente saldırarak ele geçirmeye çalışabiliyor ve malesef istihbaratımız olay gerçekleşene kadar fark edemiyor!
Onbinlerce insan ellerinde apo posterleri ve pkk paçavralarıyla büyük şehirlerimizde bile pkk propagandası yaparken güvenlik güçlerimizin sadece seyretmesine müsade edenler varken silahlı İHAlarımızın olması terörle mücadele olmuyor!
Senelerdir pkkyı bombalıyoruz. Binlercesini öldürdük. Ama her fırsatta sladırıp onlarca şehit vermemize sebep oldular. Pkknın sakalını kesmek terörü bitirmiyor. Geçmişte olduğu gibi kafasını kesmek gerek. Ama Pkkyı bitirmek isteyen bir siyasi irade yok ki!
Rusya'nın uçağını neden vuralım! Neden bir başkasının pis projesi için biz savaşalım. Milyonlarca Suriyeli bile kendi ülkeleri için savaşmayı istemezken biz neden büyük israil için savaşalım!Çok savaşmak isteyen varsa askerden kaçırdıkları çocuklarını alıp gidebilir mesela!
Hangi dünyada önde gelen müttefik devletlere hangi silahları satıyoruz merak ettim doğrusu! Hangi müttefik pardon der Rusya'ya telefonda? Haftaya Patriotlarını geri çekecek olan Almanya mı? Yoksa ay sonunda patriotlarını çekecek olan ABD mi? Zaten öldürülen pkklılar arasından çıkan ajanlar müttefik ülkelerin ajanları değil mi?
Bizim firmalarımız ilk defa bir fuara katımıyorlar. Çok eskiden beri uluslararası fuarlarda gövde gösteriyorlar. Eskiye oranla ürün sayımız artıyor. Bu güzel birşey. Ama bu durum sadece bizim için geçerliymiş gibi yüksekten uçmaya gerek yok! Bizim seviyemizdeki pek çok ülke zaten pek çok silahını kendisi üretiyor!
-
Türkiye'den Rusya'ya 'çalışma grubu' teklifi
Nerdun HACIOĞLU/MOSKOVA07 Ekim 2015
Türkiye'den Rusya'ya 'çalışma grubu' teklifi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/5614a64a0f254407f0fe0dbe.jpg)
Hava sahası ihlali krizi nedeniyle gerilen Türkiye-Rusya ilişkilerinde önemli bir gelişme yaşandı. Rusya'dan yapılan açıklamaya göre, Ankara benzer krizlerin yaşanmaması için ortak çalışma grubu kurulmasını önerdi.
Ankara ile bu konuda temasa geçildiğini duyuran Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, “Rusya’nın Ankara Büyükelçiliği'nde görevli askeri ataşemiz Türkiye Savunma Bakanlığı'nı ziyaret etti. Salı günü öğleden sonra gerçekleşen temasta Türk meslektaşlarıyla görüşen ataşemiz Rusya’nın Suriye’de atacağı adımların benzer krizlere yol açmaması için ortak çalışma grubu kurulması yönünde öneri aldı" dedi.
Söz konusu çalışma grubunun Türk ve Rus savunma bakanlıkları arasında kurulmasının planlandığını belirten Konaşenkov, "Şimdi biz konu üzerinde çalışmalar yapıyoruz” ifadesini kullandı.
MOSKOVA'YA DAVET ETMİŞTİ
Daha önce de Rusya Savunma Bakan Yardımcısı Anatoli Antonov, "yanlış anlaşılmaların önüne geçilmesi için görüşmeler gerçekleştirmek üzere" Moskova'ya gelecek bir Türk heyetini ağırlamaya hazır olduklarını belirtmişti.
Ankara ile Moskova arasındaki ilişkiler, geçtiğimiz hafta sonunda Rusya'ya ait savaş uçaklarının Suriye sınırı yakınlarında Türk hava sahasını ihlal etmesi nedeniyle gerilmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/turkiyeden-rusyaya-calisma-grubu-teklifi-30252166 (http://www.hurriyet.com.tr/turkiyeden-rusyaya-calisma-grubu-teklifi-30252166)
-
Türkiye'den Rusya'ya 'çalışma grubu' yanıtı
hurriyet.com.tr
07 Ekim 2015
Türkiye'den Rusya'ya 'çalışma grubu' yanıtı
Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'nin Rusya'ya ortak çalışma grubu kurulmasını önerdiğine dair Moskova'dan gelen açıklamaları yalanladı.
Dışişleri'nden yapılan açıklamada şöyle denildi:
"Rusya Federasyonu'nun 3 ve 4 Ekim 2015 tarihlerinde Türk hava sahasına yönelik ihlalleri, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı tarafından Rusya Federasyonu'nun Ankara Büyükelçiliği nezdinde kuvvetle protesto edilmiş, ihlallerin tekrar etmemesi istenmiş, bunların tekrarı durumunda doğacak sonuçlardan Rusya Federasyonu'nun sorumlu olacağı belirtilmiştir.
Bu hususlar dün (6 Ekim) Dışişleri Bakanlığı'na davet edilen Rusya Federasyonu'nun Ankara Büyükelçisi'ne, 5 Ekim’de Sayın Başbakanımız başkanlığında yapılan güvenlik toplantısının ardından yayımlanan bildirinin ışığında tekrarlanmış, ayrıca Türk askeri makamlarının ihlallerin nedenlerine dair izahatlarını ve benzer olayların tekrarını önlemek için ne gibi tedbirler aldıklarına ilişkin verecekleri bilgileri dinlemek üzere Rusya Federasyonu askeri makamlarıyla Ankara'da görüşebilecekleri dile getirilmiştir. Aynı vesileyle, Rusya Federasyonu Büyükelçisi'ne, esas olanın Türk hava sahasına yönelik ihlallerin tekrar etmemesi olduğu önemle vurgulanmıştır.
Rusya Federasyonu makamlarıyla Ankara'da Bakanlığımızca yapılan görüşmeler ve askeri makamlarımız arasındaki görüşmeler bağlamında herhangi bir çalışma grubu tesisi gündeme gelmemiştir."
RUSYA'DAN "ÇALIŞMA GRUBU" İDDİASI
Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, “Rusya’nın Ankara Büyükelçiliği'nde görevli askeri ataşemiz Türkiye Savunma Bakanlığı'nı ziyaret etti. Salı günü öğleden sonra gerçekleşen temasta Türk meslektaşlarıyla görüşen ataşemiz Rusya’nın Suriye’de atacağı adımların benzer krizlere yol açmaması için ortak çalışma grubu kurulması yönünde öneri aldı" demişti.
Ankara ile Moskova arasındaki ilişkiler, geçtiğimiz hafta sonunda Rusya'ya ait savaş uçaklarının Suriye sınırı yakınlarında Türk hava sahasını ihlal etmesi nedeniyle gerilmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/turkiyeden-rusyaya-calisma-grubu-yaniti-30253743 (http://www.hurriyet.com.tr/turkiyeden-rusyaya-calisma-grubu-yaniti-30253743)
-
Ben karamsar bakmiyorum duruma. Herseyde bir hayir vardir insallah.
Allah büyüktür. Daha cok calismak, daha güclük olmak gerekiyor. Yolumuza devam edersek, sonunda basarili oluruz.
Biz her gün gelisen dinamik bir Devletiz. Gücümüze Güc katiyoruz. Ruslardan bu pek söylenemez. Adamlar Afrika capinda bir ülke. Bize saldirmak son careleri olmus.
-
Ben karamsar bakmiyorum duruma. Herseyde bir hayir vardir insallah.
Allah büyüktür. Daha cok calismak, daha güclük olmak gerekiyor. Yolumuza devam edersek, sonunda basarili oluruz.
Biz her gün gelisen dinamik bir Devletiz. Gücümüze Güc katiyoruz. Ruslardan bu pek söylenemez. Adamlar Afrika capinda bir ülke. Bize saldirmak son careleri olmus.
Savunma sanayi konusunda genel olarak kimse karamsar bakmıyor zaten. Dünya genelindeki gelişmelere baktığımızda iyi seviyede seyrediyoruz. Ancak bu artış bile büyüme hızımızın düşmesine engel olamadı.
Merak ettim hangi Afrika çapında ülke nükleer güçlü denizaltı üretebiliyor, ya da hangisi kendi uçağını motor dahil üretebiliyor, ya da gemisini, füzesini vs! O kadar da abartmayın!
Not: Rusya bize saldırmıyor ki! Saldıracağını da sanmıyorum. Bunun için bir nedenleri de yok şimdilik.
-
Rusya, Suriye'deki IŞİD hedeflerini Hazar Denizi'nden vurdu
hurriyet.com.tr
07 Ekim 2015
Rusya, Suriye'deki IŞİD hedeflerini Hazar Denizi'nden vurdu
Rusya, Suriye'deki IŞİD hedeflerinin Hazar Denizi'nde konuşlandırılan Rus savaş gemilerinden fırlatılan uzun menzilli füzelerle vurduğunu açıkladı.
Rus televizyonlarından canlı yayınlanan bir toplantıda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i bilgilendiren Savunma Bakanı Sergey Şoygu, dört savaş gemisinden 26 füze atıldığını belirtti.
Rusya Devlet Başkanı Putin toplantıda ABD, Türkiye, Suudi Arabistan, İran ve Irak'la işbirliğini sürdürme talimatı verdi.
Rusya, Hama ve İdlib'de hava saldırıları düzenledi
Denizden bu sabah gerçekleştirilen saldırı sırasında 11 hedefin vurulduğunu belirten Şoygu, ''Edindiğimiz bilgilere göre hedeflerin tümü imha edildi. Kamu binaları zarar görmedi'' dedi.
Reuters'ın haberine göre Putin, Suriye'deki operasyonlarının sonucu hakkında bir değerlendirmede bulunmak için henüz çok erken olduğunu kaydetti.
‘30 EYLÜL'DEN BU YANA TOPLAM 112 IŞİD HEDEFİ VURULDU’
Rusya'nın Suriye'de 30 Eylül'de başlattığı hava operasyonunda toplam 112 IŞİD hedefinin vurulduğunu bildiren Şoygu, ''Saldırılarımızın yoğunluğu artıyor'' ifadelerini kullandı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/500x0/561510820f254407f0fe1fc3)
ESAD KARADAN VURDU, RUSYA HAVADAN DESTEKLEDİ
Öte yandan muhaliflerin oluşturduğu Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Rusya'nın bugün Hama ve İdlib'de yoğun hava saldırıları düzenlediğini bildirdi.
Saldırılarda, Suriye'nin batısındaki, kuzey-güney otoyoluna yakın kasabaların hedef alındığı belirtildi.
Gözlemevi, Suriye ordusunun ve müttefiki milis güçlerinin muhaliflere karadan saldırdığını, Rusya'nın da hava saldırıları ile rejim güçlerine destek verdiğini duyurdu.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-hazar-denizinden-vurdu-30256441 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-hazar-denizinden-vurdu-30256441)
-
Artik Rusyada bunlari üretemiyor. Bati Embargosundan sonra Elektronik ve Gemi Motoru/Güc Grubu anlaminda cok zora girdiler. Bütün projeleri askiya alindi. Ukraynada cok parca üretiyordu Ruslarin Ucak sanayisi icin. Rusya ekonomik ve üretim dar bogazina girdi. ürettikleri yeni nesil tank´in masrafi ellerinde patladi. 15 milyon dolara cikmis, birim fiyati. Bu adamlar bitmis, farkinda degiller. Gecen sene Rusya Döviz rezervlerinin 140 Milyar Dolarini yakti. Kül oldu.
Bizde Ekonomi kücülmediki. 2.7% ile büyüdü gecen Sene. Biz iyi gidiyoruz. Bütce acigimiz yok Allaha sükür. Dis ticaret acigida 40% kücüldü. Mallarimiz artik deniz yoluyla ulasiyor ortadogu pazarina. Burda Gemi sanayiimizde gelisektir gelecek senelerde. önemli olan yüksek teknoloji ürünü üretip pazarlamak. artik findik fistik üretecek halimiz yok. O günler eskide kaldi. Tübitak yerli eletrikli Otomobil calismalarini sürdürüyor. YAKINDA piyasaya türk markasi Elektrik otomobil sürülecektir.
ABDli bankacilarda artik farkinda, Türkiye giderse onlarda gider. Rusya artik caresizliginden saga sola güc gösterisi, askeri darbe yapma isine soyunmus. Bunu batili ülkeler iyi karsilamayacaktir. Üstelik rusya bütün kozlarini ele veriyor. ciddi Devlet böyle hareket etmez. ISIDe 1500 kmlik Cruise Missile atiyor. Bu Füzelerin herbiri kim Bilir kac milyon dolar. Rusya sacmalamaya basladi. Bu Cruise füzeleri stratejik silahtir. Öyle capulculara atilmaz.
-
Rusya gercekten savasacak halde olsa, Amiral Kuznetsov Ucak gemisiyle isini görürdü. Akdenizden sorti yapardi Suriyeye. Ama Kuznetsov limanda, yedek parcasi yok, Ucak yok, para yok, yok ta yok...
Bati bunlara Mistral verirmi? Bunlari Bati bitirmek icin, kendine "bogeyman" olarak secmis.
-
Artik Rusyada bu saydiklarinizi üretemiyor. Bati Embargosundan sonra Elektronik ve Gemi Motoru/Güc Grubu anlaminda cok zora girdiler. Bütün projeleri askiya alindi. Ukraynada cok parca üretiyordu Ruslarin Ucak sanayisi icin. Rusya ekonomik ve üretim dar bogazina girdi. ürettikleri yeni nesil tank´in masrafi ellerinde patladi. 15 milyon dolara cikmis, birim fiyati. Bu adamlar bitmis, farkinda degiller. Gecen sene Rusya Döviz rezervlerinin 140 Milyar Dolarini yakti. Kül oldu.
Bizde Ekonomi kücülmediki. 2.7% ile büyüdü gecen Sene. Biz iyi gidiyoruz. Bütce acigimiz yok Allaha sükür. Dis ticaret acigida 40% kücüldü. Mallarimiz artik deniz yoluyla ulasiyor ortadogu pazarina. Burda Gemi sanayiimizde gelisektir gelecek senelerde. önemli olan yüksek teknoloji ürünü üretip pazarlamak. artik findik fistik üretecek halimiz yok. O günler eskide kaldi. Tübitak yerli eletrikli Otomobil calismalarini sürdürüyor. YAKINDA piyasaya türk markasi Elektrik otomobil sürülecektir.
ABDli bankacilarda artik farkinda, Türkiye giderse onlarda gider. Rusya artik caresizliginden saga sola güc gösterisi, askeri darbe yapma isine soyunmus. Bunu batili ülkeler iyi karsilamayacaktir. Üstelik rusya bütün kozlarini ele veriyor. ciddi Devlet böyle hareket etmez. ISIDe 1500 kmlik Cruise Missile atiyor. Bu Füzelerin herbiri kim Bilir kac milyon dolar. Rusya sacmalamaya basladi. Bu Cruise füzeleri stratejik silahtir. Öyle capulculara atilmaz.
Hadi canım uydurma yine! Daha geçen bir yığın yeni Su-30 ve Su-35 uçağını servise aldılar. Bir düzine PAK-FA denemelerde! Bir yığın yeni silah Rus ordusundan kullanıma girdi. Gerçekler, birilerinin propaganda amacıyla dayattığı yalanlardan daha gerçektir!
Meydanlarda senelerdir büyüme hızımızı %5'e çıkardık, hamdolsun diyenler var ya! Cumhuriyet tarihi boyunca ülkenin ortalama büyüme hızı zaten %5 civarında haberi yok ki! % 2,7 büyüme büyüme değil, küçülme oluyor! Dış borcumuz da ikiden fazla katlanıp 400 milyar dolara çıkmış. İnanmayan hazine bakanlığının sitesine bakabilir. İthalat/ihracat dengesinde çok büyük bir gelişme yok ki zaten ekonomi kanatlansın!
Batılı ülkeler senelerdir Rusyaya bağlı ülkelerde renkli devrimlerle darbeler yaparken gıkını çıkarmayan dangalaklar bugün Rusya'nın Suriye'deki hamlesi konusunda batının gazına gelerek üçüncü dünya savaşı çığırtkanlığı yapıyorlar.
Belki haberin yoktur; ABD geçen sene Işide saldırıları Akdeniz'de savaş gemilerinden fırlattığı Seyir füzeleri ile başattı. Işide onlarca Tomahawk attılar. Demek ki ABD de ciddi devlet değil. Çapulculara seyir füzesi yağdırdı! Belki de şov yapmak istemişlerdir? ABD dahil onca ülke bir seneye yakın süredir Işidi havadan bombalıyor. Ancak nedense Işidin ilerlemesini durduramıyorlar. ABD dahil herkesi tehdit eden, önüne gelen müslüman ve hristiyanları koyun gibi keserken İsrail hakkında tek kötü söz etmeyen bu ışid yahudileri, nedense bazılarının bir tarafından uydurarak mason olduğu öne sürülen Putin'in müdahalesi sonrasında, ayakları kıçlarına vura vura kaçmaya başladılar!
Şaşırdık mı?
Tabi ki hayır!
-
ABD´nin gelistirdigi özel yapimi Tomahawklar mevcut. BGM 109, TLAM land attack Missile. BLU 108 tasiyor. Bunlar Infantry unitlere, ve hafif zirhli araclara karsidir.
https://www.youtube.com/watch?v=8sa7ZX58Kk4 (https://www.youtube.com/watch?v=8sa7ZX58Kk4)
Ruslarin attigi Füzelere benzemez bu.
Ruslarin attigi bildigin KH-55. Konvansiyonel 410 kg harp basligi tasiyor. Bu Füze Köprü, Hava Limani, Santral, Bunker gibi beton yapilara karsidir... ;D
Siz ABD´yi gercekten Ruslarin capindami saniyorsunuz? ABD ne yaptigini iyi biliyor. Ruslar gibi vodkayi dikmiyorlar.. ::)
Ruslar TOYOTA araclara 410 kg, yüksek kaliteli ve cok pahali patlayici atiyorlar. Buna insan güler ya... ;D
-
BLU 108. Böyle Teknoloji Ruslarda yok. Adamlar daha soguk savas rüyasini yasiyorlar.
(http://www.cat-uxo.com/communities/0/004/010/791/960/images/4620624808.jpg)
Ruskilerde ne gezer böyle Ileri teknoloji. Adamlarda sovjet stoklarindan kalan malzeme var. baska birsey yok.
-
BGM-109 Tomahawk, seyir füzesi en iyileridir
Kh-55 tam rus seyir füzesi tam bilgi yok
-
11 cephaneliği vurmuşlar seyir füzeleriyle. Cephanelik için hangi füze gerekiyorsa onu kullanmışlar. Füzelerle sandığın gibi araç vurmamışlar. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz.
Siteye üye olduğundan bu yana sendeki bu ABd propagansını anlamadım. ABD'nin yanında sırtlan olmaya bile razısın. Bir ABDnin altına yatalım demediğin kaldı! Hayırdır! CIA'den misin? Yoksa Mossaddan mısın?
-
Önemli olan kullanilan harp basligi. Burda ABD cok maliyetle BLU 108 sistemini gelistirdi. C4 patlayici cok kaliteli ve pahalidir. BLU 108 sistemi patlayici tasarrufu sagliyor ve yumusak hedeflere karsi optimaldir.
ISID yumusak hedeftir. Adamlarda ne Bunker var, ne Köprü ne Santral...Bunlara 410 kg konvansiyonel harp basligi atmak sadece Rusyanin caresizliginin ve geri kalmisliginin göstergesidir.
Ruslar ya er yada gec, ortadogudan ve Ukraynadan temizlenecekler.
-
uzun aradan sonra tekrardan merhabalar .Siteye üye olurken yaş konusuna dikkat etseniz iyi olur özelikle yorumlara bakınca zeka yaşı gerekiyor diye düşünüyorum sayın skywolf eskiden olduğu gibi yine çok sabırlısın ...saygılar
-
(http://kokpit.aero//image/cache/data/Resimler/Resimler/rusya/fuzekalkani1-700x350.jpg)
Rusya Lazkiye’yi uçuşa kapattı!
Rusya'nın Suriye'de savaş uçaklarını konuşlandığı Lazkiye bölgesinde sinyal kesici sistem Krasukha-4 konuşlandırdığı ortaya çıktı.
http://kokpit.aero/rusya-dan-fuze-kalkani (http://kokpit.aero/rusya-dan-fuze-kalkani)
Adamlar iyice yerleşti. Ukraynadan atamadılar bakalım Suriye de nasıl kuyrugu kıvırıp kacacap Abd ve yandaşları...
(http://kokpit.aero//image/cache/data/2013%20uygulamalar/bilinmeyen/tacizsur1-700x350.jpg)
Suriye'de konuşlu füze sistemleri Türk F-16'larına tacizde bulundu!
Türk Silahlı Kuvvetleri, Suriye'de konuşlu SA füze sistemlerinin Türk F-16 uçaklarına tacizde bulunduğunu açıkladı.
http://kokpit.aero/turk-f-16-larina-suriye-den-taciz (http://kokpit.aero/turk-f-16-larina-suriye-den-taciz)
Ruslar gelince iyice şımardılar...
-
Siteye üye olduğundan bu yana sendeki bu ABd propagansını anlamadım. ABD'nin yanında sırtlan olmaya bile razısın. Bir ABDnin altına yatalım demediğin kaldı! Hayırdır! CIA'den misin? Yoksa Mossaddan mısın?
Bu Vidyoyu sana tavsiye ediyorum, ve sözlerini sana iade ediyorum!
https://www.youtube.com/watch?v=dJmigPeo5EM (https://www.youtube.com/watch?v=dJmigPeo5EM)
ABD´yi müttefik olarak sizin ATA´niz secmis. Gurur duyun! Hor görmeyin!
Benim ATAlarim ise Fatih Sultan Mehmet´tir, Kanuni Sultan Süleymandir, Ikinci Abdülhamid´tir. Bunlara Müteffikler gerekmiyordu. Serefleriyle yasayip, serefleriyle öldüler. Mekanlari Cennet olsun.
!!!
Sen halen burada mısın?
Videonu izlemedim, izlemeye gerek dahi görmüyorum! NEdenini sen düşün.
Bizim Atamız derken adını kullanıp aksi yönde beyin yıkamaya çalıştığın Atatürk'ten mi bahsediyorsun? Ondan bahsediyorsan NATO o sağken kurulmadı! Bilmiyorsan öğren diye söylüyorum.
Atatürk'de, Kanuni de, Fatih de, Abdülhamid de, Atilla da, Mete de, Kül-Tigin ve diğer büyük Türk liderleri de hepsi bizim atamız. Bunların birini kabul etmeyip diğerlerini ata olarak sayanların zekasında sorun var demektir. Uzaydan gelmedi bazıları!
Senin forumda yarattığın çevre kirliliği had safhaya ulaştı. Madem şerefinle gidemiyorsun, layıkıyla gönderelim seni!
-
NATO Genel Sekreteri Stoltenberg: Türkiye'yi tehditlere karşı korumaya hazırız
hurriyet.com.tr
08 Ekim 2015
NATO Genel Sekreteri Stoltenberg: Türkiye'yi tehditlere karşı korumaya hazırız
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/561609ee0f25447680bd6537.jpg)
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, "Türkiye dahil tüm müttefiklerimizi her türlü tehdide karşı korumaya hazırız" dedi.
Brüksel'deki NATO üyesi ülkelerin Savunma Bakanları Toplantısı öncesi gazetecilere açıklamalarda bulunan Stoltenberg, "NATO'nun, güney sınırından gelebilecek tehditlere karşı müttefikini korumak için Türkiye'ye asker göndermeye hazır" olduğunu söyledi.
NATO Genel Sekreteri, endişe kaynağının Rusya'nın Suriye'deki hava operasyonları ve füze saldırıları olduğunu belirtti.
Reuters'ın haberine göre; Stoltenberg, Rusya'ya Suriye'de Esad rejimine destek olmayı bırakıp IŞİD'le savaşması konusunda çağrıda bulundu.
"ÇEVİK GÜÇ TÜRKİYE'YE KAYDIRILABİLİR"
Rusya'nın Ukrayna'daki Moskova yanlısı isyancılara destek için gerçekleştirdiği askeri müdahalenin ardından NATO'nun aldığı önlemler kapsamında 13 bin kişilik bir çevik güç oluşturulacağını hatırlatan Stoltenberg, bu askerlerin gerekli olduğu takdirde hem doğuya hem de güneye kaydırılabileceğini belirtti.
Stoltenberg, "Farklı yönlerden farklı tehditlerle karşılaşıyoruz. Çatışma, istikrarsızlık ve emniyetsizlik... Soğuk Savaş'ın sona ermesinden bu yana, kolektif savunmamıza yönelik en büyük takviyeyi gerçekleştiriyoruz" diye konuştu.
Stoltenberg, Afganistan'daki NATO askeri sayısı konusunda ise bir karar alınmadığını sözlerine ekledi.
NATO savunma bakanları toplantısında Suriye'deki kriz ve Rusya'nın bu ülkede gerçekleştirdiği operasyonlar tartışılacak.
TÜRKİYE-RUSYA İLİŞKİLERİNDEKİ GERGİNLİK
Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkiler, Rusya'ya ait savaş uçaklarının hafta sonunda Türk hava sahasını ihlal etmesi nedeniyle gerilmişti.
Rusya Savunma Bakanlığı, ihlallerin, "olumsuz hava koşulları" nedeniyle gerçekleştiğini öne sürmüştü. NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, daha önceki açıklamasında, Rusya'nın hava sahası ihlallerinin "kaza" olmadığını söylemişti.
http://www.hurriyet.com.tr/natodan-flas-aciklama-turkiye-30261318 (http://www.hurriyet.com.tr/natodan-flas-aciklama-turkiye-30261318)
-
Hadi ordan demek lazım. Biz asıl kendimizi sizden korumalıyız. Hükümetin yerinde olsam. Büyütüp besledigin silaha bogdugun pkk,pyd ile savaş rus ayısıyla derim...
-
'Hazar Denizi'nden atılan Rus füzesi Irak'ta görüntülendi'
Rusya'nın dün Hazar Denizi'nden attığı füzelerden birinin Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi semalarında görüntülendiği öne sürüldü.
'Hazar Denizi'nden atılan Rus füzesi Irak'ta görüntülendi'
Rusya Suriye'deki hedefleri Hazar Denizi'ndeki savaş gemilerinden vurdu. Sosyal medyada paylaşılan bir videoda, dün Rusya’nın Hazar Denizi’nden Suriye’ye fırlattığı füzelerden birinin görüntülendiği iddia edildi. Rusya, dün Suriye’deki IŞİD hedeflerine 26 füze göndermişti. Russia Today’in haberine göre, Peşmerge’ye yakın hesaplar tarafından sosyal medyada paylaşılan videoda, füzenin Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi semalarında görüldüğü öne sürüldü. Videonun çekildiği konum ise tam olarak bilinmiyor.
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/10/08/-hazar-denizi-nden-atilan-rus-fuzesi-irak-ta-goruntulendi--6144264.Jpeg)
İŞTE O GÖRÜNTÜ
GÖZDAĞI MI VERİLDİ?
Askeri denge hesabına Cruise yani seyir füzelerini sokan Rusya'nın hamlesi ABD'ye gözdağı olarak yorumlanıyor. Füzelerin bu açılan yeni cephede kullandığı hava sahası ise Rusya- İran- Irak- Esad ittifakını harita üzerinde göstermesi açısından önemli.
http://www.milliyet.com.tr/-hazar-denizi-nden-atilan-rus/dunya/detay/2128866/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/-hazar-denizi-nden-atilan-rus/dunya/detay/2128866/default.htm)
-
Orko üstad çok güzel bir noktaya değinmiş.O füzeler Türk hava sahasından geçse ne olurdu?
Tespit edemeyeceğimizi söylemiş,tespit etsek dahi düşürmemizin imkansız olduğunu belirtmiş.
-
Füzeler alçaktan uçuyorlar. Bizim HEİK uçakları bunları tespit edemez mi?
-
Rusya'dan 'Türkiye' açıklaması
Nerdun HACIOĞLU/MOSKOVA08 Ekim 2015
Rusya'dan 'Türkiye' açıklaması
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/561644ac0f25447680bd76d0.jpg)
Rus uçaklarının Türk hava sahasını ihlal etmesinin ardından Ankara ile Moskova arasında çıkan kriz sürerken, Rusya'dan ilginç bir açıklama geldi.
Reuters'ın haberine göre, "Rusya, Türkiye ile iyi ilişkilerini sürdürmeyi umuyor" diyen Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, ülkesinin Suriye'de gerçekleştirdiği hava saldırılarının "aynı zamanda Türkiye'nin sınırlarının korunmasını amaçladığını" öne sürdü.
Peskov, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Suriye'nin korunmasına destek olmak için yaptığımız eylemler, Türkiye'nin sınırlarını da kapsayan bölgede güvenlik ve istikrarın sağlanmasına katkıda bulunuyor. Bu eylemlerin içinde Suriye'deki hava operasyonlarımız da var" ifadesini kullandı.
Peskov ayrıca, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya’dan doğalgaz alımından vazgeçilebileceğine dair açıklamasının Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e iletildiğini belirtti ve “Biz geleneksel olarak Türkiye’ye büyük önem veriyoruz ve samimi olarak aramızdaki iyi ilişkinin devam etmesini istiyoruz. Beklentimiz ülkelerimiz arasında diyaloğun önceden planlandığı biçimde sürmesi. Ülkelerimizin liderleri Putin ile Erdoğan’ın belirlediği hedeflere ulaşmak istiyoruz. Çünkü aramızda iyi ilişki olması iki ülkenin de çıkarınadır” dedi.
Ankara ile Moskova arasındaki ilişkiler, Rusya'ya ait savaş uçaklarının hafta sonunda Türk hava sahasını ihlal etmesi nedeniyle gerilmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-turkiye-aciklamasi-30263773?utm_source=email&utm_medium=newsletter&utm_channel=Mail&utm_content=kutu2_gorsel (http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-turkiye-aciklamasi-30263773?utm_source=email&utm_medium=newsletter&utm_channel=Mail&utm_content=kutu2_gorsel)
-
CNN: Rusya'nın Suriye'ye gönderdiği füzeler İran'a düştü
CNN'e konuşan ABD'li yetkililer, Rusya'nın Suriye'deki hedefleri vurmak için Hazar Denizi'ndeki bir savaş gemisinden gönderdiği füzelerden dördünün İran'a düştüğünü söyledi.
Gelişmeyi ilk duyuran yayın organı olan CNN International, söz konusu haberi ABD'li iki yetkiliye dayandırdı. Yetkililerden biri olayda can kaybı yaşanmış olabileceğini aktarırken, bir diğeri konuya ilişkin bilgi vermedi.
Rusya'nın gönderdiği 26 seyir füzesinden dördünün İran'a düştüğüne dair haberler, ABD'li yetkililerden bilgi alan Reuters, Associated Press ve AFP tarafından doğrulandı.
Ancak İnterfaks haber ajansı, Rus Savunma Bakanlığı'nın, füzelerin İran'a düştüğüne dair haberleri yalanladığını bildirdi.
Füzelerin İran'da tam olarak nereye düştüğü bilinmiyor
Düzenlediği saldırılarla Esad rejimine IŞİD'le mücadelesinde destek olmayı amaçladığını savunan Rusya, İran ve Irak'tan geçen 26 füzenin, dün Suriye'nin kuzey ve kuzeydoğusundaki hedefleri vurduğunu açıklamıştı.
İran'ın resmi haber ajansı Fars, İran ve Rusya'nın ABD'li yetkililerin iddialarını henüz doğrulamadıklarını aktardı.
http://www.hurriyet.com.tr/rusyanin-suriyeye-gonderdigi-fuzeler-irana-dustu-30268099 (http://www.hurriyet.com.tr/rusyanin-suriyeye-gonderdigi-fuzeler-irana-dustu-30268099)
demekki bu seyir füzelerin kafasi karisa bilir
-
CNN'in bu habei pek inandırıcı gelmedi bana. Bence yürütülen psikolojik savaşın bir parçası!
-
(http://kokpit.aero//image/cache/data/Askeri%20yabanci/rusya/suriye/fuziran1-700x350.jpg)
Bunlar plavra gibi geliyor bana...
-
Rusya bu haberi yalanladı. 11 hedef için 26 füze fırlattıklarını ve füzelerin hepsinin hedefi vurduğunu duyurdular. Ancak ben 11 hedefin ne olduğunu merak ettim. Çok büyük hedefler olmalı ki hedef sayının nedeyse 2,5 katı sayıda füze fırlatılmış!
-
(http://d.denizhaber.com.tr/news/82859.jpg) şeref yoksunu müttefik. Ortalıgı karıştırıp sonrada kuyrugu kıstırıp kacıyor. Abd yerine Suriye de Putinle anlasacan.
İşid ede elemanlarını verecen. Ayn el Arabı da yok edin diyecen.
-
ABD: Eğit donat çöktü
hurriyet.com.tr09 Ekim 2015
ABD: Eğit donat çöktü
Amerikan gazetesi New York Times, Obama Yönetimi'nin 500 milyon dolar bütçeli eğit-donat programını sona erdirdiğini duyurdu. ABD Savunma Bakanlığı, Suriyeli muhaliflerin sadece Türkiye'de eğitilmeye devam edileceğini belirtti.
ABD, Suriyeli muhaliflerin eğitilip silahlandırılarak Suriye'ye gönderilmesini öngören ancak beklenen başarıya ulaşmayan tartışmalı programı kökten değiştiriyor.
Adının gizli kalması kaydıyla konuşan üst düzey bir Pentagon yetkilisi, artık ılımlı-muhaliflerin Ürdün, Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nde eğitilmeyeceğini söyledi. Söz konusu yetkili, "bunun yerine, Türkiye'de çok daha küçük bir eğitim merkezi kurulacağını ve orada çoğunlukla muhalif liderlerden oluşan küçük bir grubun, hava saldırılarına yol göstermek gibi operasyonel manevralar konusunda eğitileceğini" ifade etti.
SAVUNMA BAKANI KONUŞTU
ABD Savunma Bakanı Ash Carter, Londra'da yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Barack Obama'nın "kısa süre içinde" konuya ilişkin açıklama yapacağını söyledi. İngiliz mevkidaşı Michael Fallon'la düzenlediği basın toplantısında konuşan Carter, "İlk çalışmalardan memnun değildim. Birçok farklı yaklaşım geliştirdik... (Başkan Obama'nın) onayladığı ve hayata geçireceğimiz önerilere yönelik ondan bir şeyler duyacaksınız" dedi.
Associated Press'in haberine göre; Carter, eğit-donat programının Suriye'deki "ehil Kürt ve başkaca güçlerle birlikte çalışmaya odaklanmak" için değiştirileceğini ifade etti.
Haberde yeni tutumun detayları üzerinde çalışılması gerektiği belirtilirken, ABD'li bazı yetkililer, geçen hafta Obama'nın ulusal ve dış politika danışmalarıyla gerçekleştirdiği üst düzey iki toplantıda strateji değişikliğini onayladığını söyledi.
New York Times'a gizlilik kaydıyla konuşan bir başka üst düzey yetkili ise "Binlerce piyadenin eğitilmesi doğru model değildi. Sanırım bu çok açık ortaya çıktı" diye konuştu.
HÜSRAN YARATMIŞTI
Resmen Aralık ayında başlayan 'eğit-donat' kapsamına, bu yıl 5 bin 400, gelecek üç yıl içerisinde ise 15 bin ılımlı-muhalif alınması bekleniyordu. Bu bağlamda Türkiye’den Suriye'ye 12 Temmuz'da giren 54 kişilik ilk grubun yaklaşık yarısı IŞİD'e kurşun atmadan El Kaide’nin uzantısı El Nusra’ya esir düşmüştü. Diğerleri de ya öldürülmüş ya da kaçırılmıştı. Sağ kurtulanlar ise Halep’te PYD’nin kontrolündeki Afrin bölgesine sığınmıştı. Öte yandan, bazı muhaliflerin silahlarını Nusra Cephesi'ne verdiği ortaya çıkmıştı.
Son olarak Eylül ayında Kırşehir-Hirfanlı’da Jandarma’ya ait Eğitim Merkezi’nde Türk ve Amerikalı özel kuvvetler tarafından eğitilen 75 Suriyeli muhalif, eğitimlerini tamamlayarak Suriye’nin Halep vilayetine geçmişti.
NE ANLAMA GELİYOR
ABD'nin IŞİD'le mücadelede izlediği strateji açısından mihenk taşı olarak görülen programın fiyaskoyla sonuçlanması, Washington Yönetimi'ne büyük bir darbe vurdu. Suriye krizini yönetme şekli uzun süredir eleştirilen Obama'nın, Rusya ve İran'ın Esad rejimine desteğini artırdığı bir dönemde yaptığı yanlış hamleler, bölgede durumun Washington yönetimi için daha da kötüleşmesine neden oldu. Büyük ümitler bağlanan eğit-donat programının çökmesi de Obama yönetiminin başarısızlığının en büyük göstergelerinden biri olarak tarihe geçti.
http://www.hurriyet.com.tr/abd-egit-donati-bitirdi-30273610 (http://www.hurriyet.com.tr/abd-egit-donati-bitirdi-30273610)
-
ABD, Gaziantep’teki patriotları taşımaya başladı
Ufuk AKTUĞ/ İSKENDERUN(Hatay), (DHA) 9 Ekim 2015
ABD, Gaziantep’teki patriotları taşımaya başladı
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/8993/31788993.jpg)
ABD, daha önce açıkladıkları programa uygun olarak Gaziantep’te konuşlu olan Patirot Hava Savunma Sistemi’ni sökerek taşımaya başladı. Füze rampaları ve askeri araçlar, ABD’ye gönderilmek üzere Hatay’ın İskenderun Limanı’na getirildi.
Suriye’den gelebilecek füze saldırısı tehdidine karşı Türkiye’nin NATO’ya başvurusuyla 2013’ün ocak ayında ABD tarafından Gaziantep 5’inci Zırhlı Tugay Komutanlığı’nda konuşlandırılan ve ekim ayında da görev süresi dolan Patirot Hava ve Füze Savunma Birlikleri geri çekiliyor. Geçen 16 Ağustos’ta Türkiye ve ABD tarafından yapılan ortak açıklamada, tehdit algılamasının değişmesi (Suriyenin elinde kalan füzelerin Türkiye’yi vuramayacağı) nedeniyle geri çekileceği açıklanan Patirot Hava Savunma Sistemi’nin sökülmesi işlemleri başladı. Sökülen füze rampaları, askeri araçlarla birlikte ABD’ye gönderilmek üzere karayoluyla Hatay’ın İskenderun İlçesi’ne getirildi.
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/8992/31788992.jpg)
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/8990/31788990.jpg)
Polisin eskortluğunda kente getirilen patriotlar İskenderun liman Sahası’na alındı. Patriotların gemiyle ABD’ye gönderileceği belirtilirken, çekilmenin ne zaman tamamlanacağı konusunda ise bir açıklama yapılmadı.
Diğer Partiot sistemleri ise Kahramanraş ve Adana’da konuşlandırılmıştı. Bu sistemler görevlerini sürdürüyor.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/30273372.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/30273372.asp)
-
Rusya Savunma Bakanlığından Operasyon Bilgisi
(http://www.defense-aerospace.com/base/util/167680_1.jpg)
Rusya Savunma Bakanlığı, Suriye'deki terörist gruplara düzenledikleri hava saldırıları hakkında duyuruda bulundu.
Gece saatlerinde havalanan Su-24, Su-25 ve Su-34 tipi Işid militanlarına karşı 22 sorti gerçekleştirdiler. Uçaklar örgüte ait eğitim kampları, cephane ve yakıt depoları vuruldu. Ayrıca daha önce uzaydan gözetleme ile tespit edilen yeraltı tesisleri de beton delici bombalarla imha edildi.
DefenceTurk.com
-
Rusya'nın Suriye operasyonundan yeni görüntüler
09 Ekim 2015
Rusya'nın Suriye operasyonundan yeni görüntüler
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/5432/31795432.jpg)
Rusya Savunma Bakanlığı, Suriye’nin Rakka bölgesine düzenlediği hava operasyonu görüntülerini yayınladı.
Savunma Bakanlığı, yaptığı açıklamada Rakka bölgesine yapılan hava operasyonunda iki komutan olmak üzere yaklaşık 200 IŞİD militanın öldürüldüğünü açıkladı. IŞİD’in merkez olarak kullandığı iddia edilen binaları KAB 500-C bombaları ile vurulduğu belirtildi.
Hazar Denizi'ne konuşlanan Rus savaş gemileri, Suriye'deki hedefleri buradan vurmaya başlamıştı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/561818060f254441a4e65acd.jpg)
Perşembe günü ise CNN'e konuşan ABD'li yetkililer, Rusya'nın Suriye'deki hedefleri vurmak için Hazar Denizi'ndeki bir savaş gemisinden gönderdiği füzelerden dördünün İran'a düştüğünü öne sürmüş ancak iddialar Rusya tarafından yalanlanmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/rusyanin-suriye-operasyonundan-yeni-goruntuler-30277331 (http://www.hurriyet.com.tr/rusyanin-suriye-operasyonundan-yeni-goruntuler-30277331)
-
Bizim bir rus ucagı düşürdügümüz haberleri dolaşıyor dogrulugu nedir bilen varmı acaba...
-
Bizim bir rus ucagı düşürdügümüz haberleri dolaşıyor dogru nedir bilen varmı acaba...
Hiç duymadım. Nerede geçiyor?
-
Twitter da dolaşıyormuş haber bende link falan arıyom haberi bakınıyorum da henüz denk gelmedim...
-
Muhtemelen Türkiye'yi Suriye bataklığına çekmek isteyenlerin uydurmasıdır.
-
Eğit-donat dört ülkede bitirildi
Uğur ERGAN / ANKARA09 Ekim 2015
Eğit-donat dört ülkede bitirildi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/561802ec0f254441a4e65a4c.jpg)
Washington, Suriye’de IŞİD’e karşı savaş için başlattığı eğit-donat programını Suudi Arabistan, Katar, Ürdün ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde bitirdi. Programın Türkiye’de çok daha küçük boyutlu sürdürülmesi üzerinde duruluyor.
Amerikan New York Times gazetesi, Obama yönetiminin 500 milyon dolar bütçeli eğit-donat programını dört ülkede sona erdirdiğini duyurdu. ABD Savunma Bakanlığı, Suriyeli muhaliflerin sadece Türkiye’de eğitilmeye devam edileceğini belirtti. ABD, Suriyeli muhaliflerin eğitilip silahlandırılarak Suriye’ye gönderilmesini öngören ancak beklenen başarıya ulaşmayan tartışmalı programı kökten değiştiriyor.
ABD: Eğit donat çöktü
ABD: Eğit donat çöktü
KÜÇÜLTME KARARI
Adının gizli kalması kaydıyla gazeteye konuşan konuşan üst düzey bir Pentagon yetkilisi, artık ılımlı muhaliflerin Ürdün, Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) eğitilmeyeceğini söyledi. Söz konusu yetkili, “bunun yerine, Türkiye’de çok daha küçük bir eğitim merkezi kurulacağını ve orada çoğunlukla muhalif liderlerden oluşan küçük bir grubun, hava saldırılarına yol göstermek gibi operasyonel manevralar konusunda eğitileceğini” ifade etti. New York Times’a adını açıklamamak kaydıyla konuşan bir başka üst düzey yetkili ise “Binlerce piyadenin eğitilmesi doğru model değildi. Sanırım bu çok açık ortaya çıktı” dedi.
CARTER KONUŞTU
Bu haberin ardından ABD Savunma Bakanı Ash Carter da, Londra’da yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Barack Obama’nın “kısa süre içinde” konuya ilişkin açıklama yapacağını söyledi. İngiliz mevkidaşı Michael Fallon’la düzenlediği basın toplantısında konuşan Carter, “İlk çalışmalardan memnun değildim. Birçok farklı yaklaşım geliştirdik. (ABD Başkanı Barack Obama’nın) onayladığı ve hayata geçireceğimiz önerilere dair ondan bir şeyler duyacaksınız” dedi. “Suriye’nin kuzeyinde Kürtlerle yaptığımız iş, etkili bir yaklaşımın örneği” diyen Carter, “Bu, tam da Suriye’nin diğer kısımlarında diğer gruplarla izlemek istediğimiz örnek” diye konuştu.
BİLGİ NOTU: SORUNLAR YAŞANMIŞTI
Temelleri geçtiğimiz aralık ayında atılan eğit-donat programı eğitimleri geçen mayısta başlamıştı. ABD’ye 500 milyon dolara mal olan programda yılda 5 bin 400 ılımlı muhalif savaşçının eğitilmesi bekleniyordu. Öncelikli hedef olarak IŞİD’e karşı mücadele belirlenmişti. Programla ilgili ilk ciddi problemler 12 Temmuz’da Türkiye’den Suriye’ye giren 54 kişilik ilk grubun yaklaşık yarısının El Kaide’nin uzantısı el Nusra’ya esir düşmesiyle baş gösterdi. Daha sonra 22 Eylül’de Suriye’ye geçen bir grup eğit-donat savaşçısının silah ve cephanelerini el Nusra’ya teslim ettiği ortaya çıkmıştı. ABD Merkez Kuvvet Komutanlığı’nın başındaki General Lloyd Austin de, eylülde yaptığı açıklamada eğit-donat programını tamamladıktan sonra Suriye’de savaşmaya giden muhalif sayısının “4 veya 5” olduğunu açıklamıştı.
ANKARA’DA KRİTİK EĞİT-DONAT TOPLANTISI
ABD’nin Suriye’de ılımlı muhaliflerin Ürdün, Katar, Suudi Arabistan ve BAE’de eğitilmeyeceğini açıklamasından sonra konuyla ilgili Türk ve Amerikalı askeri makamların dün akşam saatlerinde Ankara’da da toplanma kararı aldıkları öğrenildi. Ankara’da bulunan Amerikan Savunma İşbirliği Ofisi’nde (ODC) yapılan toplantıya Pentagon’un Türkiye’deki temsilcileri ile Genelkurmay’dan yetkililer katılıyor. Toplantıda “eğit-donat programı”nın Türkiye ayağında ne gibi değişiklikler olacağının ele alındığı bildirildi. Askeri kulislerde, toplantıda Türkiye’deki eğit-donat programın küçültülmesinin ele alınacağı konuşuluyor. Programın küçültülmesi halinde, küçük bir grupla, şimdiye kadar olduğu gibi Kırşehir-Hirfanlı’daki Jandarma Eğitim Merkezi’nde devam edebileceği belirtildi. Türk askeri yetkililer ABD tarafından gelen, “Ilımlı muhaliflerin hava saldırılarında yol gösterecek ileri hava kontrolörleri gibi eğitileceği” bilgisine ise mesafeli yaklaştılar. Aynı kaynaklar, ileri hava kontrolörlüğü için çok özel eğitimin gerektiğini belirterek, “ABD vazgeçtiği bir eğitim programında çıtayı yükseltmez” değerlendirmesinde bulundular.
http://www.hurriyet.com.tr/egit-donat-dort-ulkede-bitirildi-30276880 (http://www.hurriyet.com.tr/egit-donat-dort-ulkede-bitirildi-30276880)
-
(http://kokpit.aero//image/cache/data/NATO/patriot/patriis1-700x350.jpg)
Türkiye’den yeni Patriot talebi
Rusya’nın askeri olarak Suriye’de etkin şekilde devreye girmesi nedeniyle Türkiye’nin önceki günkü NATO Savunma Bakanları toplantısında yeni Patriot talebini gündeme getirdiği öğrenildi.
http://kokpit.aero/turkiye-yeni-patriot-istedi (http://kokpit.aero/turkiye-yeni-patriot-istedi)
Şöyle bir haber var ama bana hic inandırıcı gelmedi. Özellikle bu ülkelerin kaldıracagı cok önceden biliniyordu. Bu bataryaları. İstense o zaman müzakeler yapılırdı diye düşünüyorum ilgili devletlerle ve nato ile. Artık hicbir müttefike güven kalmadıgı ortada olması gerekende buydu zaten...
-
Suriye'de ne kadar uzun zamandır çatışmalar sürüyor. Dün geri çekilmeye başlanan bu sistemler hangi gerekçeyle bu ülkeye gelmişti? O gerekçe ortadan kalktı mı ki geri çekiliyor. Suriye'de çatışmalar devam ediyor! Rusya uzun süredir Suriye'ye yerleşeceğine dair sinyaller de veriyordu, birden gelmediler ki! Peki sözde müttefiklerimiz neden buna rağmen füze sistemini geri çekiyorlar!
Aynı durum bizim için de geçerli. Ortadoğuda yaprak kımıldasa haberimiz olur diyen yöneticilerimiz, bu füzelerin bugünlerde ger. çekileceğini biliyorlardı. Bugünlerde sahip oldukları medya ile adeta Rusya ile topyekün savaşa girmişiz izlenimi vererek iç siyasette tribünlere oynayan bu yetkililer, neden ülkemizde konuşlandırılan NATO hava savunma sistemlerinin görev sürelerinin uzatılması için "zamanında" talepte bulunmadılar da, sistemler sökülüp geri götürülmeye başlandığında NATO'ya başvuruyorlar! Demek ki Ortadoğu'da bırakın haberleri olmadan yaprak düşmesini, sağır sultanın bile duyduğunu sonradan öğreniyorlar!
-
Temmuz ayında Alman ve abd Patriotlarının hacklendiğine dair batı medyasında haberler çıkmıştı! Yaklaşık bir ay sonra Ağustos ayında patriotların geri çekileceği haberleri çıktı.
eğer gerçekten patriotlar hacklendiyse natonun ve batının büyük bir sorunu var demektir!
-
(http://kokpit.aero//image/cache/data/hava%20kuvvetleri/taciz/radtaci1-700x350.jpg)
Suriye'ye ait Su-22 ve Su-24'lerinden F-16'larımıza taciz
Sınırda uçan Türk Hava Kuvvetleri'ne ait F-16 uçaklarına Suriye'nin Su-22 ve Su-24 uçakları ise yerden atılan füzeleri radar tacizinde bulundu.
http://kokpit.aero/suriye-radar-tacizi (http://kokpit.aero/suriye-radar-tacizi)
-
(http://kokpit.aero//image/cache/data/1/151011/bucuk1-700x350.jpg)
Bu uçak ne yapıyor?
Geçtiğimiz günlerde Flightradar 24'e ilginç bir görüntü yansıdı. Akdeniz bölgesinde uçan bu uçak ne yapıyor? İşte o uçağın sırrı!
Bu uçak ne yapıyor?
Son günlerde Suriye sınırında artan tansiyon nedeniyle bölgede ciddi bir askeri uçak harekete var. Suriye Krizi'nin ilk gününden itibaren bölgede Türk Hava Kuvvetleri'nin keskin gözü ile Barış Kartalı uçakları. Bu uçaklar bölgede 24 saat esasına göre uçuyor, hava araçlarını tespit ediyor.
Konya 3. Ana Jet Üs Komutanlığı'na bağlı 131. Filo'nun Barış Kartalları, havalandıktan sonra çeşitli bölgelerde özel bir paterne giriyor. Flightradar 24 sitesindeki radar görüntüsünde bölgede uçan Ejder 1 çağrı kodlu uçak açıkça görülebiliyor. Buradan bölgeyi radarı ile tarıyor.
Northrop Grumman imalatı radara sahip Boeing 737-700 uçağı10 saat görev yapabiliyor. Yakıt ikmali yeteneğine sahip uçak, uçuşunu 20 saate kadar çıkartabiliyor.
(http://kokpit.aero//image/data/hava%20kuvvetleri/baris%20kartali/barisope2.jpg)
http://kokpit.aero/akdenizde-ucan-bu-ucak-ne-yapiyor (http://kokpit.aero/akdenizde-ucan-bu-ucak-ne-yapiyor)
-
Çin'den 'uçak gemisi' iddiasına yanıt
Sadi KAYMAZ - PEKİN / DHA12 Ekim 2015
Çin'den 'uçak gemisi' iddiasına yanıt
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/561b66ab0f254458dcf2336e.jpg)
Çin, eski adı Varyag olan tek uçak gemisini Suriye'ye gönderdiği yönündeki iddiaları yalanladı.
Çin Komünist Partisi’nin resmi dış politika gazetesi Huanqiu’ya konuşan Halk Kurtuluş Ordusu Donanma Çalışmaları Araştırma Enstitüsü Kıdemli Uzmanı Zhang Junshe, eski adı Varyag olan uçak gemisi Liaoning’in Suriye’de bulunduğuna ya da bu ülkeye yol aldığına dair haberlerin "saf dedikodu" olduğunu söyledi.
Lübnan’da yayın yapan El Masdar televizyonunun Eylül ayında ortaya attığı "Liaoning Tartus Limanı’nda" iddiası, İsrail merkezli askeri istihbarat sitesi DEBKAfile'ın "Liaoning Şüveyş Kanalı’ndan geçti" haberiyle yayılmıştı.
Ukrayna’dan alınarak "gazino yapma sözüyle" ve yüzer kütle statüsünde 2001’de Boğazlar’dan geçirilen Varyag, Çin tarafından ülkenin kuzeyindeki Dalian limanında donatılarak uçak gemisi haline getirilmiş ve adı "Liaoning" olarak değiştirilmişti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/500x0/561b6a3f0f254458dcf233c1)
Türkiye'den geçişi uluslararası soruna dönüşen Varyag'ın Boğaz seferi, merak ve korkuyla izlenmişti. O güne kadar Boğazlar'dan geçen en büyük yüzer kütle olan Varyag için 27 tekne, 16 kılavuz kaptan ve 250 personel seferber olmuştu.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/500x0/561b69e90f254458dcf233b7)
EĞİTİM AMAÇLI KULLANILIYOR
Tarihinde uçak gemisi ve ona bağlı savaş grubu işletme tecrübesi bulunmayan Çin ordusu, hali hazırda Liaoning’i eğitim amaçlı kullanıyor.
Açık deniz donanması inşa etmekte olan Çin’in gelecek 10 yılda birkaç yerli yapım uçak gemisini suya indireceğini öne süren askeri uzmanlar, bu alanda ABD’nin sahip olduğu birikime erişmenin ise en az yarım asır alacağı yorumunda bulunuyor.
http://www.hurriyet.com.tr/cinden-ucak-gemisi-iddiasina-yanit-30291690 (http://www.hurriyet.com.tr/cinden-ucak-gemisi-iddiasina-yanit-30291690)
-
Rusya, Türkiye Hava Sahasında Gözlem Uçuşu Yapacak
(http://img.haberler.com/haber/909/rusya-turkiye-hava-sahasinda-gozlem-ucusu-yap-7768909_x_o.jpg)
12 Ekim 2015 Pazartesi 12:13
Rusya Savunma Bakanlığı, Açık Hava Sahası Anlaşması çerçevesinde Rus askeri gözlem uçağının Türkiye üzerinde gözlem uçuşu yapacağını açıkladı.
Rusya, Türkiye Hava Sahasında Gözlem Uçuşu Yapacak
Bakanlık Ulusal Nükleer Risk Azaltma Merkezi Başkanı Sergey Rijkov, An-30B tipi gözlem uçağının bir grup uzmanla Türkiye üzerinde gözlem uçuşu yapacağını bildirdi.
UÇAKLAR DİYARBAKIR'DAN KALKACAK
Diyarbakır'dan kalkacak ve 12-16 Ekim günleri arasında gerçekleştirilecek gözlem uçuşunda, Rus askeri müfettişlere Türk askeri yetkililer de eşlik edecek.
TÜRK ASKERLERİ KONTROL EDECEK
Türk askeri yetkililer uçuş sırasında hangi tür cihazların kullanıldığı ve anlaşmaya uyulup uyulmadığını kontrol edecek. Uçuşun maksimum 1500 kilometre olacağı kaydedildi.
ANLAŞMA ÇERÇEVESİNDE...
Açık Hava Sahası Anlaşması'na katılan devletler birbirlerinin hava sahasında gözlem uçuşları yapılmasına olanak sağlıyor. Anlaşmada 34 ülke yer alırken, Rusya bu anlaşmaya 26 Mayıs 2001'de dahil oldu.
http://www.haberler.com/rusya-turkiye-hava-sahasinda-gozlem-ucusu-yapacak-7768909-haberi/ (http://www.haberler.com/rusya-turkiye-hava-sahasinda-gozlem-ucusu-yapacak-7768909-haberi/)
-
Af Örgütü: YPG, IŞİD'den aldığı köyleri yerle bir ediyor
BBC Türkçe13 Ekim 2015
Af Örgütü: YPG, IŞİD'den aldığı köyleri yerle bir ediyor
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/561ca34e0f25445c6c2fb049.jpg)
Uluslararası Af Örgütü, Suriye'deki Kürt YPG güçlerinin IŞİD'den geri aldığı köylerdeki halkı zorla yerlerinden ettiğini ve evleri yıktığını iddia etti.
Örgütün yeni açıklanan raporunda YPG'nin bu eylemlerinin "savaş suçuna varabilecek derecede" olduğu belirtildi.
Af Örgütü'nün çalışanları, Kürtlerin kontrolündeki Haseke ve Rakka'da, YPG güçleri tarafından endişe verici derecede tacizler yapıldığını gösteren kanıtlar bulduklarını rapor etti.
Hüseyniye köyünde yaşayan bir kişi "Bizi evden zorla çıkarıp evimizi ateşe verdiler... buldozerler de getirmişlerdi. Tüm köy yok olana kadar evleri sırayla yıktılar..."
Uydudan gelen görüntüler de bu iddiaları doğruladı. Af Örgütü, Hüseyniye bölgesinde geçen yıl 225 olan bina sayısının bu yıl 14'e düştüğünü belirtti.
Raporda, YPG'nin geri aldığı köylerdeki bazı kişilere, Irak Şam İslam Devleti'ne sempati duydukları ya da örgütle bağlantılı oldukları gerekçesiyle bu şekilde davranıyor gibi göründüğü ifade edildi.
Af Örgütü YPG'nin iddialar karşısında kendisini korumaya çalıştığını ve eylemlerini "sivil halkı korumak ve kendi askeri ihtiyaçları nedeniyle yaptıklarını" söylediğini belirtti.
IŞİD'e karşı Suriye'nin kuzeyinde savaşan en etkili güç olan YPG, ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyonun IŞİD'e yönelik saldırılarıyla birlikte bazı bölgeleri geri almıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/af-orgutu-ypg-isidden-aldigi-koyleri-yerle-bir-ediyor-30299412 (http://www.hurriyet.com.tr/af-orgutu-ypg-isidden-aldigi-koyleri-yerle-bir-ediyor-30299412)
-
Rusya'ya Suriye'de Füze Darbesi!
13 Ekim 2015 Salı 11:27
Şam'da bulunan Rusya Büyükelçiliği füzelerle vuruldu. Yüzlerce Suriyeli saldırıyı protesto etmek için Büyükelçilik çevresinde toplandı.
Rusya'ya Suriye'de Füze Darbesi!
Suriye'nin başkenti Şam'da bulunan Rusya Büyükelçiliği bugün iki füze ile vuruldu. Suriye medyası, saldırıyı aktarırken, roket bombardımanının ülkedeki Rus hava saldırılarının ardından El-Nusra Cephesi'nin yaptığı "misilleme saldırısı" çağrılarını hatırlattı.
YÜZLERCE SURİYELİ PROTESTOYA GİTTİ
Patlamaların ardından yüzlerce Suriyeli saldırıyı protesto etmek için Büyükelçilik çevresinde toplandı.
30 EYLÜL'DE IŞİD HEDEFLERİNE SALDIRI BAŞTMIŞTI
Rusya, 30 Eylül'de Suriye'deki IŞİD hedeflerine yönelik saldırılarına başlamıştı.
http://www.haberler.com/sam-daki-rusya-buyukelciligi-iki-fuze-ile-vuruldu-7772320-haberi/ (http://www.haberler.com/sam-daki-rusya-buyukelciligi-iki-fuze-ile-vuruldu-7772320-haberi/)
-
Haberin aksine, füze değil hava topu ile vurulmuş.
-
ABD'nin yeni ortağı: Suriye Demokratik Güçleri
hurriyet.com.tr
13 Ekim 2015
ABD'nin yeni ortağı: Suriye Demokratik Güçleri
Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) mensuplarına yönelik eğit-donat programı iflas eden ABD, yüzünü Suriye'deki yeni bir oluşuma çevirdi.
Terör örgütü PKK'nın Suriye kolu PYD'nin silahlı kanadı YPG ile bazı ılımlı muhalif Arapların oluşturduğu gruplar ve Süryani Askeri Konseyi'nin bir araya gelerek oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) adlı bu şemsiye yapı, uzmanlara göre ABD'nin yeni ortak adayı. Yaklaşık bir yıldır YPG ile Suriye'de işbirliğini sürdüren ABD'nin, önceki gece de kargo uçaklarıyla 50 ton cephaneyi Suriye’de YPG’nin kontrolündeki Haseke bölgesine bırakması, bunun bir göstergesi.
"ABD'nin sahada Kürtlerden başka güvenilir olarak işbirliği yapabileceği fazla alternatif kalmadı" diyen Radikal yazarı Fehim Taştekin, ABD birkaç yönlü strateji izlediğini belirtti.
Taştekin, "Eğit-donat'ın sonuç vermeyeceğini pekala Obama yönetimi de biliyordu. Ancak müttefiklerini teskin etmek için beyhude bir çabanın içine girdiler. ABD birkaç yönlü strateji izliyor. IŞİD'e karşı saha unsuru olarak Kürtleri görüyor. Ekim 2014'ten itibaren Türkiye'ye rağmen tercihini net olarak YPG'den yana koyarken sözde ‘ılımlı’ muhalifleri de Esad’a karşı olası siyasi çözüm sürecinde güçlü kılacak bir takım ince ayarlamalar yapmayı denedi. Tabii Rusya’nın müdahalesi oyun planını bozdu. Rusya ‘ılımlı’ diye bahsedilen grupları da hedef tahtasına koyup ABD’nin siyasi süreçteki kartlarını zayıflatırken Kürtleri de IŞİD’le mücadelede gerçek güç olarak niteledi. Bu noktada Kürtler iki güç arasında rekabet unsuru olarak kıymete bindi" ifadesini kullandı.
"RUSYA DA KÜRTLERİ YANINDA GÖRMEK İSTİYOR"
Taştekin'e göre, "ABD, Türkiye’nin bütün kapıları kapattığı ve örtülü savaş yürüttüğü Suriyeli Kürtlerin günün sonunda Şam’a kaymasını istemiyor. Kürtlerle Ekim 2014’ten beri devam eden askeri işbirliğini yeni silah sevkiyatı ile pekiştiriyor. Yani eğit-donat’ı bir kenara bırakıp Kürtlerin liderliğindeki koalisyona ağırlık veriyor. Bu yol hem IŞİD’e karşı sonuç alıcı bir tercih hem de Rusya’nın daha fazla inisiyatif almasını önlemeye yönelik bir taktik. Çünkü Rusya da Kürtleri yanında görmek istiyor. Onlara yardım edeceğini söylüyor. Zaten Moskova’nın hem askeri hem sivil kanatla temasları oldu. Rusya şimdi Suriye, Irak ve İran’la birlikte oluşturduğu koalisyonda Kürtlere de yer açıyor. Hem Suriye hem Irak’taki Kürtleri bu koalisyonun önemli aktörü olarak görmek istiyor."
"KÜRTLER İKİLİ YOL İZLİYOR"
Taştekin görüşlerini şöyle sürdürüyor:
"Kürtler ise ikili yol izliyor: Bir taraftan ABD’nin yardımlarıyla IŞİD belasından kurtulup bu ittifakı Batı’da meşruiyet zemini olarak kullanmak istiyor. Diğer taraftan Suriye’nin geleceğinde Rojava’nın anayasal bir çerçevede kabul edilmesinde Rus etkisinin daha işlevsel olacağına inanıyor. Yani Kürtler iki küresel aktörün de kendilerine sunduğu ittifakın değerli olduğunu düşünüyor."
ABD'NİN SİLAH YARDIMI YAPTIĞI GRUPLAR
ABD’nin silah yardımı yaptığı grubun içinde YPG’nin yanı sıra Ceyş el-Suvar, Burkan el-Fırat, El-Sanadid ve El-Cezire Tugayları gibi ılımlı muhalif Arapların oluşturduğu gruplar ve Süryani Askeri Konseyi bulunuyor. Burkan el-Fırat, YPG ile birlikte Kobani’yi IŞİD’e karşı savunmuştu. Söz konusu grubun oluşturulma aşamasında New York Times Gazetesi’nde çıkan haberde ABD’li yetkililerin, SDG’ye katılacak Arap grupların komutanlarının radikal olmamasına dikkat ettiği ifade edilmişti. NYT, bu gücün kurulma amacının, IŞİD’in Suriye’deki merkezi Rakka’ya ilerleyip kentin bağlantısını kesmek olduğunu yazmıştı.
"YENİ ORTAK ADAYI"
AFP, ABD'nin eğit-donat projesinden vazgeçtiğini bildirmesinin ardından gelen açıklamayı, "Yeni oluşum IŞİD'e karşı mücadelede ABD için yeni bir ortak adayı olabilir" diye yorumladı.
BAZI SURİYELİ GRUPLAR RAHATSIZ
BBC Türkçe'nin haberine göre, AFP konuyla ilgili haber-yorumunda ayrıca, ABD'nin mali ve lojistik desteğini alabilmek için birbiriyle rekabet eden diğer bazı Suriyeli grupların YPG-ABD ilişkilerinden hoşnut olmadığını belirtti.
Ajans "Suriyeli muhalif grupların çoğu Kürtlere 2011'de ayaklanma başladığından bu yana temkinli bir hat izledikleri için kuşkuyla bakıyor. Kürtler, yıllarca Şam yönetiminin baskısı altında yaşamalarına rağmen, rejime karşı silaha sarılmaktan kaçındılar, onun yerine nüfusunun çoğu Kürt olan bölgelerde özerk yönetim oluşturmaya odaklandılar" yorumunda bulundu.
http://www.hurriyet.com.tr/abdnin-yeni-ortagi-suriye-demokratik-gucleri-30302293 (http://www.hurriyet.com.tr/abdnin-yeni-ortagi-suriye-demokratik-gucleri-30302293)
-
IŞİD, Rusya'ya cihat ilan etti !
IŞİD, Rusya'nın Suriye'de aldığı inisiyatifin ardından, Rusya'ya karşı cihat ilan ettiği belirtiliyor.
IŞİD, dünyanın dört bir yanındaki Müslümanları Rusya ve ABD vatandaşlarına karşı cihadı başlatmaya çağırdı.
Reuters'in haberine göre, IŞİD'in sözcüsü Ebu Muhammed el-Adnani, tüm dünyadaki İslami gençliği, Müslümanlara karşı "Haçlı Seferleri düzenleyen" Rus ve Amerikalılara karşı cihadı başlatmaya çağırdı.
Rusya, 30 Eylül'de başta ışid karargahları olmak üzere Suriye'deki cihatçıların merkezlerini hava saldırılarıyla vurmaya başlamıştı.
-
(http://kokpit.aero//image/cache/data/2013%20uygulamalar/bilinmeyen/silahat1-700x350.jpg)
ABD C-17’leri Suriyeli muhaliflere silah attı!
Esad rejimine destek veren Rusya'nın Suriye'de hava operasyonlarına başlamasının ardından ABD'den yeni bir hamle geldi. C-17 nakliye uçakları silah ve mühimmat attı!
http://kokpit.aero/50-ton-silah-atildi (http://kokpit.aero/50-ton-silah-atildi)
Asıl vurulması gereken ucak. Bu müttefik bozuntusunun o bölgede ucan ucakları...
-
Rusya ve ABD'den Suriye anlaşması
Tolga TANIŞ / WASHINGTON15 Ekim 2015
Rusya ve ABD'den Suriye anlaşması
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/561ecb15c03c1763f4b08e68.jpg)
Rusya ve ABD, Suriye hava sahasının iki tarafça güvenli bir şekilde kullanımı için ihtilafları büyük oranda aştı. Önümüzdeki günlerde bu konuda bir memorandum imzalanması bekleniyor. Öte yandan Pentagon, Başbakan Davutoğlu’nun tepkisini çeken, ABD’nin Kuzey Suriye’deki silah yardımının PYD’ye değil Suriyeli Arap gruplara gittiği konusunda ısrarlı.
RUSYA'nın geçen ay Suriye'ye yaptığı askeri yığınak ve sonrasında ağırlıklı olarak Esad Rejimi muhaliflerine yönelik başlattığı hava saldırılarının ardından ABD'nin IŞİD karşıtı koalisyon çabaları kapsamında Suriye hava sahasında Rusya ile yaşadığı ihtilafların çözümünde sona yaklaşıldı. Dün Rus ve Amerikan yetkilileri konunun çözümü için üçüncü kez bir videokonferans düzenleyip detayları tartışırken, Hürriyet'e konuşan bir Pentagon yetkilisi, Rusya ve ABD'nin önümüzdeki günlerde bir memorandum imzalamaya hazırlandıklarını söyledi.
İKİ HAFTADIR GÖRÜŞÜYORLAR
İlki, ABD Savunma Bakan Yardımcısı Elissa Slotkin ve Rus mevkidaşı arasında 1 Ekim'da yapılan telekonferans görüşmelerinde Washington Yönetimi Moskova'ya Suriye hava sahasının iki ülke tarafından nasıl güvenli biçimde kullanılabileceği konusunda bir dizi öneride bulunmuştu. Ancak ilk görüşmeden sonra Suriye’de IŞİD’e karşı görev üstlenen ABD’ye ait üç insansız hava aracı Predator’ün havada Rus jetleriyle rota ihtilafı yaşaması tartışma yaratmıştı. Rota ihtilaflarının ardından Moskova'nın önerilere verdiği cevap üzerine 10 Ekim'de iki taraf yetkilileri 90 dakikalık ikinci bir telekonferans daha gerçekleştirdi. Ve dün de sonuca çok yaklaşılan üçüncü telekonferans oldu.
GÜVENLİK PROSEDÜRLERİNE ODAKLANDIK
Pentagon Sözcüsü Jeff Davis de, yapılan son görüşmeyle ilgili yayınladığı resmi açıklamada, “Profesyonel ve spesifik olarak güvenlik prosedürlerine odaklanan görüşmeler sırasında ilerleme sağlandı” diyerek imzalanacak memorandumun işaretini verdi. Pentagon yetkilileri, detaylar konusunda bir bilgi vermedi. Ancak üst düzey bir yetkili, bunun bir anlaşma değil, sadace uçuş güvenliğine odaklanan bir memorandum olduğunu, Rusya ve ABD arasında imzalanacağını, Suriye’de IŞİD’e karşı hava saldırılarına katılan koalisyon üyesi diğer ülkelerle de detayların paylaşılacağını söyledi.
Öte yandan Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun dün gazetelere yansıyan, ABD’nin hafta sonu Kuzey Suriye’de yaptığı silah yardımlarının Türkiye’ye karşı kullanılması halinde Türkiye’nin bu silahları bulundukları yerde vuracağı yönündeki açıklamaların ardından yine üst düzey bir Pentagon yetkilisi, silah yardımlarına ilişkin Hürriyet’e bilgi verdi. ABD’nin pazar günü bir C-17 kargo uçağıyla Kuzey Suriye’ye havadan bıraktığı 50 ton silahın, cuma günü Washington Yönetimi’nin eğit-donat programında yaptığı değişikliklerin ardından gerçekleştiğini belirten yetkili, yardımın PYD’ye değil, Suriyeli Arap gruplara yapıldığını söyledi. Yetkili, ayrıca bu yardımın “performans bazlı ilk sevkiyat” olduğunu söyleyerek, “Yardım konusunda, güvenlik nedeniyle adını açıklayamayacağım gruba talimatlar iletildi. Belli bir süre zarfında verilen talimatı yerine getirmeleri durumunda silah yardımları devam edecek. Ancak yanlış kullanım ya da talimatların yerine getirilmemesi durumunda bir daha silah yardımı olmayacak” dedi.
KARGO İNCİRLİK’TEN KALKMADI
Yetkili, verilen talimatlar kapsamında Suriyeli Arap gruptan IŞİD’e nereden saldırmasının istendiğini söylediklerini, fakat bu detayı kamuoyuyla paylaşmayacaklarını belirtti. Yetkili, silah yardımını yapan uçağın nereden kalktığına dair de bilgi veremeyeceğini ama İncirlik Üssü’nden kalkmadığını söyleyebileceğini ifade etti.
Ankara’nın tepkisini çeken silah yardımıyla ilgili konuşan başka bir Pentagon yetkilisi de, silahların 110 paletle bırakıldığını, epey büyük bir sevkiyat olduğunu belirtirken, yardım sağlananların da bölgedeki Kürt gruplarla yan yana savaşan ve değişik istikâmetlerden yardımın yapıldığı yerin güneyinde, IŞİD’in merkezi Rakka’ya doğru ilerleyen muhalif grup ve yerel aşiretler olduğunu söyledi.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-ve-abdden-suriye-anlasmasi-30315704 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-ve-abdden-suriye-anlasmasi-30315704)
-
ABD 50 ton mühimmatı Suriye'de PYD'ye mi gönderdi, Arap güçlerine mi?
hurriyet.com.tr
15 Ekim 2015
ABD 50 ton mühimmatı Suriye'de PYD'ye mi gönderdi, Arap güçlerine mi?
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/561f3b2f18c77337d869527d.jpg)
ABD'nin Suriye'de IŞİD'le savaşan muhaliflere yaptığı 50 ton mühimmat yardımıyla ilgili çelişkili açıklamalar geliyor. ABD, yardımın 5 bin kişilik Arap milislere gittiğini savunurken; PKK'nın Suriye kolu PYD'nin Eş Başkanı Salih Müslim, “Bize de silah gönderildi” açıklamasında bulundu.
ABD'nin IŞİD'e karşı Irak ve Suriye'de yürüttüğü Doğal Kararlılık Operasyonu'nun sözcüsü Albay Steve Warren, C-17 uçağıyla havadan indirildiğini söylediği yardımın kendiliğinden koalisyon oluşturan 5 bin kişilik Suriyeli Arap grubuna verildiğini açıklamıştı.
Bu grubun sadece liderinin güvenlik taramasından ve özel bazı ekipmanın kullanımı konusunda eğitimden geçirildiğini kaydeden Warren, "Suriyeli-Arap koalisyonu savaşçıları" olarak tanımladıkları grubun IŞİD ile Rakka kenti civarında mücadele ettiği bilgisini verdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby de silahların, bildiği kadarıyla, IŞİD'le mücadele eden Suriyeli araplar için atıldığını fakat sorunun Savunma Bakanlığı'na yöneltilmesi gerektiğini söyledi.
O UÇAK İNCİRLİK'TEN KALKMADI
Hürriyet'ten Tolga Tanış'a konuşan üst düzey bir ABD'li yetkili, yanlış kullanım ya da talimatlara uyulmaması halinde bir daha silah yardımı yapılmayacağını söylerken, mühimmatları havadan bırakan uçağın İncirlik Hava Üssü'nden kalkmadığını belirtti.
MÜSLİM: BİZE VE MÜTTEFİKLERİMİZE GELDİ
Suriye'de terör örgütü PKK çizgisindeki Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim ise ABD'nin kendilerine silah yardımı yaptığını doğruladı.
Müslim, PKK'ya yakın ANF sitesine verdiği demeçte, "Bize ve müttefik olduğumuz gruplara 50 ton silah gönderildi. Bu başlangıç, silahların devamı da gelecek. Silahlar sadece bize verilmedi. Bu silahlar ortak hareket ettiğimiz Arap gruplarına da verildi” dedi.
Müslim, “Bu silahlar ancak bize yeter... Bunlarla kendimizi DAİŞ’e karşı savunuyoruz. PKK’ye gitmesi veya Türkiye’de kullanılması söz konusu değildir...” diye konuştu.
DAHA ÇOK MERMİ VAR
Doğal Kararlılık Operasyonu Sözcüsü Albay Steve Warren, gönderilen askeri yardımın daha çok mermilerden oluştuğunu söyledi. Warren, 50 ton mühimmat arasında otomatik silah, saldırı tüfeği mermilerinin yanı sıra el bombaları, havan mermileri ve RPG-7 roketatar mermileri bulunduğunu açıkladı.
ANKARA SERT TEPKİ GÖSTERMİŞTİ
50 ton mühimmatın havadan Suriye’deki PYD birliklerine atıldığı yönündeki iddialar üzerine Ankara, ABD ve Rusya’yı silah yardımları konusunda uyarmıştı. ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass önceki sabah Dışişleri Bakanlığı’na gitti. Rusya’nın Ankara Büyükelçisi de bakanlığa çağrıldı.
Yardımın PYD birliklerine yönelik olduğu yönündeki iddialara Başbakan Ahmet Davutoğlu da tepki göstermişti. Davutoğlu, önceki gün gazetecilerle sohbetinde, "PYD’ye verilen yardımın PKK’ya gitmeyeceği konusunda kimse bize inandırıcı bir gerekçe söyleyemez. Irak’ta kullanıldığını, Türkiye’de kullanıldığını tespit edersek, PKK’ya yaptığımız müdahaleyi yapar, bulunduğu yerde silahları yok ederiz" demişti.
http://www.hurriyet.com.tr/abd-50-ton-muhimmati-suriyede-kime-gonderdi-40002402 (http://www.hurriyet.com.tr/abd-50-ton-muhimmati-suriyede-kime-gonderdi-40002402)
-
ABD'den Türkiye'ye YPG resti
ABD, PKK'nın Suriye'deki kolu PYD'nin askeri kanadı YPG'yi desteklemeyi sürdüreceğini açıkladı.
ABD'den Türkiye'ye YPG resti
IŞİD'le mücadele adı altında PYD'ye havadan 50 ton silah indiren ABD bu grupları uygun biçimde desteklemeye devam edeceğini açıkladı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, başkent Washington'da düzenlediği basın toplantısında, konu ile ilgili kendisine yöneltilen soruları yanıtladı.
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/10/15/abd-den-turkiye-ye-ypg-resti-6169269.Jpeg)
Kirby, YPG konusunda Türkiye ile görüşmeleri sürdürdüklerini ve Türkiye'nin bu konudaki endişelerini anladıklarını belirterek, "ABD ve 60'i aşkın koalisyon üyesi ülkeler için, IŞİD'e karşı mücadelenin önemli olduğunu unutmamak gerek. Bu konuda (Türkiye'nin) duyarlılığını da anlıyorum. Suriye'de, IŞİD'e karşı etkin bir biçimde mücadele eden bu grupları uygun bir biçimde desteklemeye devam edeceğiz dedi.
"SİLAHLAR SURİYELİ ARAPLAR İÇİN ATILDI"
Kirby, geçtiğimiz günlerde havadan yapılan mühimmat ve silah dolu paketlerinin de, bildiği kadarı ile İŞİD ile mücadele eden Suriyeli Araplar için atıldığını, sorunun Savunma Bakanlığı'na yöneltilmesi gerektiğini söyledi.
"TÜRKİYE'NİN KAYGILARINA SAYGI DUYUYORUZ"
Türkiye ile YPG konusunda çok yoğun görüşmeler yaptıklarını, bu görüşmelerin süregelmekte olduğunu anlatan Kırby, Türkiye'nin YPG'ye olan kaygısını anladıklarını ve buna da saygı duyduklarını belirtti. Kirby, "Uzun süredir dile getirilen kaygılar, ve Türkiye bu konuda çok da dürüst ve açık davranıyor. Bu endişeleri ile ilgili kendileriyle görüşmelerimizi sürdüreceğiz" dedi.
DAVUTOĞLU'NUN 'İHMA EDERİZ SÖZÜ' SORULDU
Bir gazetecinin Başbakan Davutoğlu'nun, PKK, Türkiye'ye saldırdıktan sonra PYD ve PKK'ya yapılacak her yardımı Türkiye'ye karşı yapılmış kabul ederiz. Gerekli girişimlerde bulunuldu, protestolar da yapıldı. Eğer Suriye'den Türkiye'ye PYD de dahil sızma, saldırı, bir mühimmat ve silah nakli yaşanırsa Kuzey Irak'ta aldığımız tedbirler neyse Suriye'ye yönelik olarak da alırız şeklindeki sözlerinin hatırlatması üzerine Kirby böyle bir açıklamadan haberinin olmadığını söyledi.
John Kirby, başka bir soru üzerine de, geçtiğimiz hafta İsrail'in Dimona kentinde Arap sakinlerine yönelik saldırılarını terör eylemi olarak gördüklerini açıkladı.
RUSYA'DAN IRAK KÜRTLERİNE ASKERİ DESTEK
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rusya'nın Iraklı Kürtlere askeri destek verdiğini, ancak bunun Bağdat yönetiminin onayı ile olduğunu söyledi.
Interfax ajansının haberine göre, Finlandiya'da resmi temaslarda bulunan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Helsinki'de düzenlenen basın toplantısında, Rusya'nın Ortadoğu politikaları ve Kürt yönetimlerine sağlanan askeri desteği ilgili sorulara yanıt verdi. Rusya'nın bağımsız devletler Suriye ve Irak hükümetlerine askeri ve teknik alanda yardımda bulunduğunu, bunun dışında Irak Kürtlerine de terörle mücadele çerçevesinde askeri destek verdiklerini ifade eden Lavrov, bunun tamamı ile Bağdat yönetiminin onayı alınarak yapıldığını vurguladı.
http://www.milliyet.com.tr/abd-den-turkiye-ye-ypg-resti/dunya/detay/2132244/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/abd-den-turkiye-ye-ypg-resti/dunya/detay/2132244/default.htm)
-
Suriye'de Kara Harekatı Başladı
Rusya ve Hizbullah desteğiyle ilerliyorlar
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/10/15/rusya-ve-hizbullah-destegiyle-ilerliyorlar-6170709.Jpeg)
Suriye ordusu, Şam ve Halep arasındaki en büyük yerleşim yeri olan Humus kentinin kuzeyinde, muhalif güçlerin bulunduğu bölgelere kapsamlı bir harekat başlattı. Harekata Rus savaş uçaklarının da hava desteği verdiği belirtiliyor. Muhalifler ise rejimin çok sayıda sivili öldürdüğünü söylüyor.
0Sitene Ekle
Rusya ve Hizbullah desteğiyle ilerliyorlar
Suriye devlet televizyonu, günün ilk saatlerinde başlatılan operasyonda önce topçu birlikleriyle hava kuvvetlerinin Humus'un kuzeyini hedef aldıklarını, ardından da kara birliklerin bölgeye ilerleyişinin başladığını aktardı.
Muhaliflerin oluşturduğu Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ise çatışmaların Humus'un yaklaşık 5 kilometre kuzeyindeki Teir Malla ve Talbiseh kasabalarında yoğunlaştığını bildirdi.
"ÇOK SAYIDA SİVİL ÖLDÜRÜLDÜ"
Muhalif gruplardan bir savaşçı İngiliz Reuters haber ajansına, "Humus çevresinde çok şiddetli hava saldırıları var. Çok sayıda sivil öldü. Yoğun baskı kurup bölgeyi hızla ele geçirmeye çalışıyorlar" dedi.
İRANLI KOMUTAN YÖNETİYOR İDDİASI
Kara harekatında Suriye ordusuna İran Devrim Muhafızları'nın yönlendirdiği Lübnan Hizbullahı militanları da destek veriyor. Devrim Muhafızları Komutanı Kasım Süleymani'nin de harekatı yönetenler arasında olduğu ifade ediliyor.
(http://i.milliyet.com.tr/GazeteHaberIciResim/2015/10/15/fft16_mf6170724.Jpeg)
Humus'un kuzeyindeki harekatıni muhaliflerin eline geçen Hama ve İdlib'in geri alınmasının ilk aşaması olarak planlandığı da belirtiliyor.
Reuters'a bilgi veren bir Suriye yetkilisi, İran destekli Suriye ordusunun asıl hedefinin Halep olduğunu söyledi.
Yetkili, sivil ölümlerin olduğu yönündeki haberleri ise yalanladı ve Nusra Cephesinin bombardımanları suçlayabilmek için sivilleri katlettiğini öne sürdü.
KAVŞAK NOKTASI HUMUS
Başkent Şam ve Halep arasında bulunan Humus kenti, Suriye'nin batısında Beşar Esad'ın etkili olduğu alanları da birbirine bağlıyor. Ancak yaz aylarında başta Nusra Cephesi öncülüğündeki Fetih Ordusu'nun ilerleyişi nedeniyle Suriye ordusu bölgede bazı yerleşim yerlerinden geri çekilmek zorunda kalmıştı.
Humus'un kuzeyindeki kasabaların alınmasıyla Suriye ordusunun etkinlik alanları arasındaki bağlantıyı tekrar kurabileceği belirtiliyor.
http://www.milliyet.com.tr/rusya-ve-hizbullah-destegiyle/dunya/detay/2132435/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/rusya-ve-hizbullah-destegiyle/dunya/detay/2132435/default.htm)
-
Rus general Genelkurmay'da
DHA 15 Ekim 2015
Flaş... Rus general Genelkurmay'da
GENELKURMAY Başkanlığı, Rusya Federasyonu Hava Kuvvetleri Komutan Yardımcısı Tümgeneral Dronov başkanlığındaki bir askeri heyetin, Türk hava sahası ihlallerinin nedenlerini açıklığa kavuşturmak ve ihlallerin tekerrürünü önlemek maksadıyla alınan tedbirler hakkında, Genelkurmay Başkanlığı Kararg?hına gelerek bilgi paylaşımında bulunulduğunu açıkladı.
Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapılan yazılı açıklama şöyle; "Rusya Federasyonu Hava Kuvvetleri Komutan Yardımcısı Tümgeneral Dronov başkanlığındaki bir askeri heyet, 3-4 Ekim 2015 tarihlerinde meydana gelen Türk hava sahası ihlallerinin nedenlerini açıklığa kavuşturmak ve ihlallerin tekerrürünü önlemek maksadıyla alınan tedbirler hakkında, 15 Ekim 2015 tarihinde Genelkurmay Başkanlığı Kararg?hına gelerek bilgi paylaşımında bulunmuştur."
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/30321898.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/30321898.asp)
-
([url]http://kokpit.aero//image/cache/data/2013%20uygulamalar/bilinmeyen/silahat1-700x350.jpg[/url])
ABD C-17’leri Suriyeli muhaliflere silah attı!
Esad rejimine destek veren Rusya'nın Suriye'de hava operasyonlarına başlamasının ardından ABD'den yeni bir hamle geldi. C-17 nakliye uçakları silah ve mühimmat attı!
[url]http://kokpit.aero/50-ton-silah-atildi[/url] ([url]http://kokpit.aero/50-ton-silah-atildi[/url])
Asıl vurulması gereken ucak. Bu müttefik bozuntusunun o bölgede ucan ucakları...
Böylelikle Kuzey Irak'da bombaladığımız silah depolarına yeni silahlar da gelmiş oldu. Önümüzdeki kışın sonunda pkkdan büyük eylemler gelebilir!
-
Kimin İHA’sını düşürdük
hurriyet.com.tr16 Ekim 2015
Kimin İHA’sını düşürdük
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/5620dfaac03c111464aac93a.jpg)
Türk Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı savaş uçakları bugün üç kez ikaz edilmesine rağmen Türk hava sahasını ihlal ederek Suriye sınırında uçuşunu sürdüren bir insansız hava aracını düşürdü. Peki bayrak taşımadığı için milliyeti derhal tespit edilemeyen bu hava aracı kime ait olabilir? En güçlü olasılık, Türkiye sınırına yakın İHA uçuran Suriye rejimi ve Rusya… Başlıca olasılıklar şöyle:
1) Suriye rejimi
Esad yönetiminin Humus ve Hama üzerinde İHA uçurduğu ilk kez Şubat 2012’de ortaya çıkmıştı. Bunların birçoğu, İran’ın düşürdüğü ABD İHA’larını örnek alarak geliştirdiği modeller. İşte “Muhacir 4” tipi olduğu sanılan, İran yapımı bir Suriye keşif İHA’sının görüntüsü: https://www.youtube.com/watch?v=eyFYlCiw92o (https://www.youtube.com/watch?v=eyFYlCiw92o)
2) Rusya’nın müdahalesi
Suriye’deki savaşa son dönemde giderek daha fazla müdahil olan Rusya, Reuters’ın 22 Eylül tarihli haberine göre askeri operasyonlara İHA’larıyla da destek vermeye başladı. Rus yapımı bu İHA’lar Lazkiye’deki hava üssünden kalkıyor ve kaç tane oldukları bilinmiyor.
3) ABD’ninkiler böyle görünmüyor
ABD’de 2012’den beri Suriye’de keşif İHA’ları uçurmaya başladı. IŞİD tehdidinin artmasıyla füze taşıyabilen ABD İHA’ları da Suriye’ye kaydırıldı. Hatta İncirlik Üssü’ne de İHA’lar getirildi. Ancak Türkiye’nin düşürdüğü İHA, ABD’nin elindekilerden çok daha küçük.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/500x0/5620de60c03c111464aac920)
4)İsrail o bölgede uçurmuyor
İsrail İHA’ları 1980’lerden beri zaman zaman Suriye hava sahasına giriyor. Hizbullah’ın Suriye savaşına müdahalesiyle bu durum daha da sık gözlenir oldu. Ancak bu durum Türkiye sınırının olduğu kuzeyde değil, Suriye’nin güneyinde geçerli.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/500x0/5620df2cc03c111464aac936)
RUSYA: HEPSİ SAĞLAM
RIA Novosti'ye göre, Rusya Savunma Bakanlığı, Suriye'deki tüm uçaklarının güvenli şekilde üslerine döndüğünü, tüm İHA'larının da "planlandığı gibi" faaliyetleirni sürdürdüğünü açıkladı.
ABD: RUS OLABİLİR
Reuters'a konuşan ABD'li bir yetkili ise hava aracının Rusya'ya ait olduğundan şüphelendiklerini söyledi.
http://www.hurriyet.com.tr/kimin-ihasini-dusurduk-40002662 (http://www.hurriyet.com.tr/kimin-ihasini-dusurduk-40002662)
-
([url]http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/5620dfaac03c111464aac93a.jpg[/url])
2014 yılında ukraynada düşürülen rus ihasına çok benziyor.
"Orlan-10"
http://prntscr.com/8rxf0u (http://prntscr.com/8rxf0u)
http://prntscr.com/8rxfm9 (http://prntscr.com/8rxfm9)
kaynak (http://www.kyivpost.com/content/ukraine/security-service-of-ukraine-drone-shot-down-by-ukrainian-special-operation-units-is-russian-350048.html)
-
'BİZİM ŞİRKETİMİZE AİT DEĞİL'
(http://img.hurriyet.com.tr/_np/2263/31902263.jpg)
İnsansız hava aracı Orlan üreticisi "St. Petersburg Teknoloji Merkezi" temsilcisi Türkiye'de düşürülen insansız hava aracının kendi şirketlerine ait olduğu haberlerini yalanladı.
Rus haber ajansı Ria Novosti’nin haberine göre, şirket temsilcisi tarafından yapılan açıklamalarda, "Türkiye Genelkurmay Başkanlığı'nı kaynak göstererek sosyal medyada yer alan düşen insansız hava aracının fotoğrafları daha çok hazırlanmış bir bilgi provokasyonuna benziyor. Yayınlanan fotoğraflardaki kesinlikle Orlan değil. Rusya'da böyle planörlü insansız hava aracı üretilmiyor. Resimdeki insansız hava aracı kesinlikle uçakla vurulmamış. Çünkü cephane fırlatılması halinde kevgire dönerdi. 'Hava-hava' roketinden bahsetmeye bile gerek yok" ifadesi yer aldı.
Şirket temsilcisi, insansız hava aracını vurmadan önce Türk savaş uçaklarının pilotlarının kimi ve nasıl şekilde 3 kere uyardıklarını merak ettiğine dikkat çekti ve "Bizim Genelkurmay Başkanlığımız Suriye'de uçak ve insansız hava aracının kaybolduğuna dair tüm haberleri yalanladı. Bu açıklama en üst düzeyde Rusya Genelkurmay başkan yardımcısı tarafından yapıldı" dedi.
Daha önce Rusya Savunma Bakanlığı Silahlı Kuvvetleri Baş Karargahı Ana Harekat Komutanı Korgeneral Andrey Kartapolov, Türkiye'nin kendi topraklarında Rus insansız hava aracını vurduklarına dair tüm haberleri yalanlamıştı. Kartapolov, Rusya'nın tüm insansız hava araçlarının askeri binalarda bulunduğunu belirtmişti. Ayrıca, Rusya Savunma Bakanlığı Resmi Temsilcisi İgor Konaşenkov, Rusya'nın tüm uçaklarının Suriye'de görevlerini tamamladıktan sonra birimlerine geri döndüklerini bildirmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/30327643.asp (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/30327643.asp)
-
([url]http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/5620dfaac03c111464aac93a.jpg[/url])
2014 yılında ukraynada düşürülen rus ihasına çok benziyor.
"Orlan-10"
[url]http://prntscr.com/8rxf0u[/url] ([url]http://prntscr.com/8rxf0u[/url])
[url]http://prntscr.com/8rxfm9[/url] ([url]http://prntscr.com/8rxfm9[/url])
kaynak ([url]http://www.kyivpost.com/content/ukraine/security-service-of-ukraine-drone-shot-down-by-ukrainian-special-operation-units-is-russian-350048.html[/url])
Orlan 10 bu uçaklardan biraz farklı gibi!
http://en.ruvsa.com/catalog/orlan_10/ (http://en.ruvsa.com/catalog/orlan_10/)
-
Skywolf senin verdiğin link dekine hiç benzemiyor muhtemelen başka model, arka kuyruk kanatcıklarının farklı olduğunu düşünüyorum, Ukraynanın vurduğu ihanın arka kanatcıklarına benziyor bence.... ihanın ismi orlan 10 olup olmaması fark etmez, muhtemelen rus menşeli ürün...
2 ihanın da gövde yapısı dikdörtgen şeklinde. 2 iha arasındaki benzerlikleri resimde gösterdim, 1. resim bizim vurduğumuz 2ve3. resim ukraynanın vurduğu
ortak benzerlikleri
(http://i.hizliresim.com/gyyvn2.jpg) (http://hizliresim.com/gyyvn2)
-
Büyük ihtimalle Rus yapımı. Benim itiraz ettiğim sadece Orlan 10 olma olasılığı!
Zaman bulursam araştıracağım.
-
Resimdeki insansız hava aracı kesinlikle uçakla vurulmamış. Çünkü cephane fırlatılması halinde kevgire dönerdi. 'Hava-hava' roketinden bahsetmeye bile gerek yok" ifadesi yer aldı.
[/url]
Bu cevap da dikkat çekici
-
Katar: Suudi ve Türk kardeşlerimizle elimizden geleni yaparız
hurriyet.com.tr21 Ekim 2015
Katar: Suudi ve Türk kardeşlerimizle elimizden geleni yaparız
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/98/620x350/5627eeed0f254426780d08bc.jpg)
Katar Dışişleri Bakanı Halid El Atiyye, Suriye'ye Türkiye ve Suudi Arabistan'la birlikte askeri müdahalede bulunabileceklerini söyledi.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre, Atiyye, CNN televizyonuna verdiği mülakatta, Katar'ın Suriye'de hiçbir jeopolitik çıkarı ve ajandası olmadığını belirterek, “Suriye savaşında ilk günden beri pozisyonumuzu takip edenler barışçıl çözüm için bütün kapıları çaldığımızı görebilir” ifadesini kullandı.
İncirlik’e Katar uçakları da geliyor
Katar Türkiye için Arap Birliği'ni karşısına aldı
Bölgede, üstesinden gelmeye çalıştıkları çatışmalar ve aynı zamanda diyalog süreci olduğunu aktaran Atiyye, şunları söyledi:
"Diyalog çağrısını tercih ediyoruz ve bunun yanında güçlü bir şekilde duruyoruz. Suriye'yi bölünmekten korumak için Suudi ve Türk kardeşlerimizle elimizden geleni yaparız... Suriyelileri rejimin tehditlerinden korumak için gerekirse askeri müdahalede bulunuruz."
Kan dökülmeye başladığında Suriye halkının yanında durduklarını söyleyen Atiyye, Birlemiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin Suriye halkını koruyamadığını, bu yüzden Suriye'nin dostları girişimini desteklediklerini ifade etti.
SURİYE: TEPKİMİZ YIKICI OLUR
Lübnan merkezli El Mayadin televizyonu, Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Faysal Mikdad’ın cevap olarak şu ifadeleri kullandığını bildirdi: “Eğer Katar bize tehdidini askeri müdahale boyutuna taşırsa, bunu doğrudan saldırı olarak değerlendiririz. Tepkimiz çok sert olur.
http://www.hurriyet.com.tr/katar-turkiye-ve-arabistanla-birlikte-suriyeye-askeri-mudahalede-bulunabiliriz-40004360 (http://www.hurriyet.com.tr/katar-turkiye-ve-arabistanla-birlikte-suriyeye-askeri-mudahalede-bulunabiliriz-40004360)
-
Açıklamaya bakın! Suriye'yi bölünmekten korumak, Suriyelileri rejimin tehdidinden korumak için askeri müdahale yaparlarmış! İyi de Suriye rejimi bölünmeden yana değilki!
-
Rusya girmeden önce neredeydinizde diye katara sorarlar
-
ABD'nin 50 Tonluk Mühimmatı YPG'nin Eline Geçti
24 Ekim 2015 Cumartesi 07:44
Washington Post'un Suriye'den geçtiği habere göre, ABD'nin attığı 50 tonluk mühimmat Arapların değil, YPG'nin eline geçti. YPG silahları Haseke'de kullanabilir.
ABD'nin 50 Tonluk Mühimmatı YPG'nin Eline Geçti
Washington Post gazetesi, ABD'nin Suriye'de havadan yaptığı mühimmat yardımının, Arap muhaliflere değil PYD'nin silahlı kolu YPG'ye gittiğini yazdı. Gazetenin Beyrut Büro Şefi Liz Sly'ın Suriye'deki Ayn İssa kentinden geçtiği haberde, hem Özgür Suriye Ordusu hem de YPG komutanları ile gerçekleştirilen görüşmeler aktarıldı.
Rakka'nın 48 km kuzeyinde bulunan Ayn İssa, IŞİD ile YPG-Arap birlikleri arasındaki ön cepheyi oluşturuyor. Sly'a göre, sivillerin terk ettiği Ayn İssa'da hem ÖSO hem de YPG bayrakları dalgalansa da ana üssü YPG kontrol ediyor.
'RAKKA'DA NE İŞİMİZ VAR'
ABD'nin Türkiye, Ürdün ve Suudi arabistan'la yürüttüğü eğit-donat programının çökmesinin ardından başlattığı strateji ile YPG, çoğu Rakka'dan isyancıların oluşturduğu Arap güçleri ve Süryaniler birleşerek 'Suriye Demokratik Güçleri'ni oluşturmuştu. Bu gücün IŞİD'in kalesi Rakka'ya baskı oluşturması planlanıyordu. Geçen hafta havadan 50 tonluk mühimmat yardımında bulunan ABD, Türkiye'nin kaygılarını göz önünde bulundurarak, bu yardımın YPG'ye değil Araplara verildiğini vurgulamıştı. Ancak Sly'ın görüştüğü komutanlar bunun aksini aktardı.
Arap Rakka Devrimcileri grubunun lideri Ebu İssa, mühimmatın komşu vilayet Haseke'ye atıldığını ve bunların YPG tarafından alındığını söyledi. Ebu İssa, mühimmatın nereye gittiğini bilmediğini belirterek "Haseke'de de cephe var, mühimmat orada da kullanılabilir" dedi. Fırat Volkanı grubunun YPG'li komutanı Haki Kobane, mühimmatın nerede kullanılacağına Suriye Demokratik Güçleri'nin karar vereceğini belirtti. Suriye Demokratik Güçleri'nde YPG'nin 20 bin üyesi bulunurken Arapların sayısı 5 bin.
Sly, YPG'nin içinde Rakka operasyonu konusunda şüpheler olduğunu, Kürtlerin nüfusunun çoğunlukta olduğu kuzey bölgelere odaklanmak istediklerini aktardı. Rakka'ya 10 gün içerisinde gidebileceklerini söyleyen Rakka Devrimcileri ise silahları olmadığından yakınıyor.
(Kaynak: Vatan)
http://www.haberler.com/abd-nin-50-tonluk-muhimmati-ypg-nin-eline-gecti-7809275-haberi/ (http://www.haberler.com/abd-nin-50-tonluk-muhimmati-ypg-nin-eline-gecti-7809275-haberi/)
-
Amerika - kürt kardesligi biz bu filmi iyi biliriz
-
(http://kokpit.aero//image/cache/data/suriye/rus/destekozgur1-700x350.jpg)
Rusya'dan sürpriz 'Özgür Suriye Ordusu' çıkışı!
Rusya, Suriye'de terör örgütü IŞİD'le savaşan Özgür Suriye Ordusu'na havadan destek sağlayabileceğini açıkladı.
Rusya'dan sürpriz 'Özgür Suriye Ordusu' çıkışı!
AFP'nin haberine göre, Rossiya 1 televizyonuna konuşan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, "Özgür Suriye Ordusu dahil vatansever muhaliflere havadan destek vermeye hazırız" dedi. Lavrov, Suriye'deki terör faaliyetlerine karşı ABD ile geniş kapsamlı koordinasyona da hazır olduklarını sözlerine ekledi.
Lavrov ayrıca, parlamento ve devlet başkanlığı seçimlerinin, Suriye'deki herhangi bir siyasi çözümün parçası olması gerektiğini ve yakın gelecekte bir anlaşmaya varılması için ilerleme sağlanabileceğine dair ümitli olduğunu söyledi.
Rusya, Esad rejimine destek olmak için 30 Eylül'den bu yana Suriye'de hava operasyonları düzenliyor.
http://kokpit.aero/rusya-dan-havadan-destek (http://kokpit.aero/rusya-dan-havadan-destek)
Önce esad a destek şimdi öso ya ne iş. Türkiye sınırındaki savaşı bitirmemek için herşey yapılıyor.
(https://pbs.twimg.com/media/CR1uYL9WwAAc0od.jpg)
Bu resim herşeyi anlatıyor aslında.
-
(http://i.hizliresim.com/o9YbVR.jpg)
At izinin it izine karıştıgı ama ne hikmetse tüm işler ülkemizi ve ülkemizin planlarına karşı yapıldıgı Suriyede bu gibi gövde gösterisi de yerinde ve tam olmuştur.
-
Rusya yapabileceği en mantıklı adımları atıyor. Lavrov'un çağrısı vatansever muhaliflere. Suriye'de barışın sağlanması için muhalifler ile Esad yönetiminin arasını düzeltmek gerek. Batının yaptığı gibi el altıdan silah verip ajanlarla gaza getirerek birbirine düşürmek değil!
Batı yalakası bazı şeref yoksunlarının bu forumda bile idda ettikleri Rusya'nın Türkiye'ye düşmanca davranışı ve ya saldırması gibi bir durumun söz konusu olmadığı, artık üst düzey yetkililer tarafından da altı çizilerek belirtilmiş oldu. Burada saldırgan tavır takınanlar, bir arada yaşayan insanların ellerine silah tutuşturup birbirine kırdıranlar ve buna çanak tutan çıkarcılar grubudur.
-
(http://kokpit.aero//image/cache/data/2013%20uygulamalar/bilinmeyen/1birlikte-700x350.jpg)
Rus ve Mısır Hava Kuvvetleri Suriye'deki operasyonlarda iş birliği yapacak
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rusya ve Mısır'ın Suriye'deki operasyonlarda işbirliği yapacağını açıkladı.
Rus ve Mısır Hava Kuvvetleri Suriye'deki operasyonlarda iş birliği yapacak
Lavrov, Rusya devlet kanalına yaptığı açıklamada, Suriye krizinin çözümü için yürütülen müzakerelerin İran'ın katılımı olmaksızın ümit vaat etmeyeceği, bu sürece Mısır, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ve Ürdün'ün de katılması gerektiğini söyledi.
Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükrü ile telefon görüşmesi yaptığını bildiren Lavrov, "Mısırlı mevkidaşımla iki ülkenin Suriye'deki terör operasyonlarında ve siyasi çözüm sürecinde işbirliği yapması konusunda anlaştık" dedi.
Batı ülkelerinden farklı olarak sadece bir tarafı savunmadıklarını öne süren Lavrov, sadece Beşar Esad'ı veya herhangi bir muhalif grubu değil, Suriye'nin çıkarlarını koruduklarını söyledi.
http://kokpit.aero/misir-ve-ruslar-birlikte-vuracak (http://kokpit.aero/misir-ve-ruslar-birlikte-vuracak)
(http://i.sabah.com.tr/sbh/2015/10/25/650x344/1445793642176.jpg)
Irak'tan dengeleri değiştirecek karar!
Irak Parlamentosu, Rusya'nın DAEŞ'e karşı hava operasyonu düzenlemesi izin verdi.
http://m.sabah.com.tr/dunya/2015/10/25/iraktan-dengeleri-degistirecek-karar (http://m.sabah.com.tr/dunya/2015/10/25/iraktan-dengeleri-degistirecek-karar)
-
Bir hayalperest, Suriye' yi ne hale getirdi yahu!..
Aynı rüyayı gören hayalperestlerden Suudi, Katar, Mısır vs. gibileri bile rüyadan uyandılar da... falan filan.
Buradan çıkardığımız sonuç odur ki; devlet yönetmek, beş taş oynamaya benzemez !
Veya, ehliyeti olmayan adama şoförlük yaptırılmaz. Millet olarak duvara toslamış durumdayız.
İşin ilginç tarafı odur ki; buna rağmen, hakikati bir türlü kavrayamamış % 40 var.
Hayret yav !
-
İncirlik'e F-15 Uçakları
(http://www.defense-aerospace.com/base/util/168601_1.jpg)
Amerika Birleşik Devletleri hava Kuvvetleri'nin İngiltere'deki RAF Lakenheath Üssün'de görev yapan 48. Avcı Filosu'ndan 6 F-15C savaş uçağı, Türkiye'nin NATO'dan talep ettiği destek kapsamında İncirlik Üssü'ne geldi.
-
Büyük ihtimalle Rus yapımı. Benim itiraz ettiğim sadece Orlan 10 olma olasılığı!
Zaman bulursam araştıracağım.
bu iha ukrayna da amerika tarafından ele geçirilen rus ihası.demek ki pyd ye yardım kapsamında bu iha yı da postalamışlar.
-
Uyuma Türkiyem Kardeşlerin Kan Ağlıyor #UyumaTürkiyeSahipÇıkTürkmene
https://www.change.org/p/uyuma-t%C3%BCrkiyem-karde%C5%9Flerin-kan-a%C4%9Fl%C4%B1yor-uyumat%C3%BCrkiyesahip%C3%A7%C4%B1kt%C3%BCrkmene?utm_source=action_alert&utm_medium=email&utm_campaign=447758&alert_id=wvwIuMPmoG_q9GbWNJ%2FNriskXv74Z6ye1ZndOxEzBRs9YaDG0IQP%2FuPm9Cs2GnPfsSb6aJadLOe
-
TERÖR ÖRGÜTLERİNDEN SONRA ESAD'DA TÜRKMENLERE SALDIRDI
(http://www.benguturk.com/resimler/icerikler/590/15054.jpg)
Suriye'deki Bayırbucak Türkmenlerine sönesik saldırılar artarak devam ediyor. Işid, pkk-pyd ve peşmergenin baskı ve zülümleri altında hayata tutunmaya çalışan Türkmenlere bir darbede Suriye yönetiminden geldi. Esad yönetimi, Lazkiye kırsalındaki Bayırbucak Türkmen bölgesinde başlattığı kara harekatını genişletti.
AA muhabirinin yerel kaynaklardan aldığı bilgiye göre, rejim güçleri, sabah erken saatlerde Rusların da desteğiyle muhaliflerin kontrolündeki Türkmen Dağı mevkisindeki Fırınlık, Acısı ve Avanlı bölgelerine aynı anda saldırı başlattı.
Helikopter ve uçakların katıldığı saldırılarda Türkmen muhaliflerin mevzilerinin yanı sıra köyler de hedef alındı.
Bölgeye düşen bombalar, Türkiye tarafından görülürken, sınır bölgesine yakın noktaları bombalayan bazı savaş helikopterleri Anadolu Ajansı objektiflerine yansıdı.
Ölü ve yaralıların bulunduğu belirtilen bölgeden gelen patlama sesleri, Yayladağı ilçe merkezi ile sınırdaki mahallelerden de duyuluyor.
Rejim birlikleri, 3 gün önce bölgenin güneyindeki Gimam köyüne kara harekatı başlatmıştı.
http://www.benguturk.com/teror-orgutlerinden-sonra-esad-da-turkmenlere-saldirdi_d15054.html (http://www.benguturk.com/teror-orgutlerinden-sonra-esad-da-turkmenlere-saldirdi_d15054.html)
-
Suriye'deki Türkmenlerin durumu hakkında Anadolu Ajansı kaynaklı bu haberler gerçeği mi yansıtıyor? Yoksa Rusya'nın son dönemde Suriye'de ağırlığını koymasına karşı, Türkiye'de Rusya'ya karşı tepki oluşturmak isteyen birilerinin son oyunu mu? Konuyla ilgili olarak; daha birkaç gün önce dünya liderleriyle poz veren, taraftarları rtarafından sosyal medyada dünya liderlerine adeta ağabeylik yaptığı iddia edilen devlet yöneticilerimiz acaba neler yapıyorlar? Pkk, ışid ve Esad arasında sıkışan Türkmen kardeşlerimizin güvenliğinin sağlanması için ne gibi önlemler alındı! Daha önce Türk Hava Sahasını ihlal eden Rus uçaklarıyla ilgili gerçekleştirilen müzakereler gibi bu konuyla ilgili herhangi bir adım atıldı mı! Yoksa Türkmen kardeşlerimiz, birilerinin projelerine yem olarak göz ardı mı ediliyor!
-
Başbakan Davutoğlu, Türkmenler için talimat verdi
Suriye'de saldırıya uğrayan Türkmenler için Türkiye devreye girdi
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/11/21/basbakan-davutoglu-turkmenler-icin-talimat-verdi-6308838.Jpeg)
Başbakan Davutoğlu, Türkmenler için talimat verdi
Türkiye , Suriye'deki Türkmenler için devreye girdi. Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun talimatıyla Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu ABD Dışişleri Bakanı ile görüştü. Görüşmede ki bakanın, Bayırbucak Türkmenlerinin durumunu değerlendirdiği öğrenildi.
Ayrıca BM'ye mektup gönderilerek konunun ele alınması talep edildi.
http://www.milliyet.com.tr/basbakan-davutoglu-turkmenler/siyaset/detay/2151490/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/basbakan-davutoglu-turkmenler/siyaset/detay/2151490/default.htm)
-
Aferin sonunda harekete geçmek akıllarına gelmiş! Dış siyasette hep dürtmek lazım bizimkileri. Her zaman akıntıya göre hareket ediyorlar. Stratejileri sadece birileri ne derse ona uymak gibi davranıyorlar. Sorunla ilgili olan muhattap ABD midir? Haberlerde Rus uçaklarının ve Esad'ın müdahalesinden bahsediliyor. Bu haberler doğru ise, bu ülkelerle temas neden kurulmuyor? Neden bu ülkeler uyarılmıyor? Haberler doğru ise Türkmenler orada can verirken beyefendi Birleşmiş Milletlere mektup göndererek sorunu çözebileceğini sanıyor herhalde!
-
Şayet Türklük kimliği, bu memleket insanları için değer taşısaydı; Anayasa' dan Türklük kavramını çıkartmak için 50 takla atmazlardı !.. veyahut Türkmen şehri olan Kerkük tarumar edilirken, harekete geçmek lüzumunu içlerinde hissederek; her daim bahsettikleri o kırmızı çizgileri çiğnetmezlerdi !.. ya da Ege Adaları işgal edilirken -HÖT - demesini becerebilirlerdi !..
Ülkemizde Türklük ve Türk kimliği ne yazık ki bir siyaset malzemesi olarak kullanılmaktadır. En milliyetçisinden, en dindarına kadar iş bu milletin Türklük diye bir derdi olduğuna zerre kadar inancım yoktur. Türklük kavramı sadece ve sadece alet olunan rezil politikalara yön verme aracı olarak- o da yeri geldiğinde- kullanılmaktadır. Bu numaralara inananlar inanabilir. Ancak kalbinin en derin yerinde Türklük şuuru ile yaşayan gerecek vatanseverler; yalandan milliyetçilere zerre kadar inanmazlar ve de güvenmezler.
-
Komutan şehit, Kızıldağ düştü
Uğur ERGAN
21 Kasım 2015 - 22:04:00
Komutan şehit, Kızıldağ düştü
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/5650cf150f25446fe8a057db.jpg)
Suriye’de Bayırbucak bölgesinde Esad rejimine bağlı güçlerle Türkmen birlikleri arasındaki şiddetli çatışmalar yer yer devam ederken, Türkmenler açısından son derece stratejik öneme sahip Kızıldağ, Esad ordusunun eline geçti. Kızıldağ’ın savunması sırasında Türkmen komutan Zekeriya Abdullah da yaşamını yitirdi.
HÜRRİYET’e konuşan Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa, Kızıldağ’ın cumayı cumartesiye bağlayan gece rejim güçlerinin eline geçtiğini doğruladı. Kızıldağ’ın savunması sırasında bölgedeki sahadan sorumlu Türkmen komutan Zekeriya Abdullah da yaşamını yitirdi. Türkmen birliklerinin Kızıldağ’ı geri almak için hazırlık yaptığını belirten Mustafa, Bayırbucak’ta Avanlı, Fırınlı ve Ramanlı cephelerinde ise Türkmen direnişinin devam ettiğini söyledi.
RUSYA VE HİZBULLAH FAKTÖRÜ
Mustafa, Kızıldağ’ın düşmesinde Rusya’ya ait savaş uçaklarının bombardımanı ile Hizbullah güçlerinin karadan verdikleri desteğin önemli rol oynadığını belirtti. Bombardımandan sonra Suriye ordusunun helikopterle Kızıldağ’a yakın tepelere asker indirdiği, askerlerin topçu ve füze atışları
sonrası Kızıldağ’ı ele geçirdiği bildirildi. Çatışmalarda ölü ve yaralı sayısında net bilgiye sahip olamadıklarını belirten Mustafa, “Şehitlerimiz ve yaralılarımız artıyor diyebilirim” dedi.
STRATEJİK AÇIDAN ÖNEMLİ
Kızıldağ’ın stratejik önemini, “Bu dağdan tüm ovayı rahatlıkla görebiliyorsunuz. Buradan istediğiniz yere rahatlıkla saldırabilirsiniz. Kızıldağ, Türkmen Dağı için de büyük öneme sahip bir yer” diye anlatan Mustafa, bölgeden Türkiye sınırına doğru göç başladığını belirtti. Mustafa, “İnsanların şu an için Türkiye tarafına geçeceğini düşünmüyorum. Yayladağ’ın karşısında Suriye içindeki kamplara gidiyorlar” dedi.
SINIRDA HAZIRLIK BAŞLADI
AFAD yetkilileri Türkiye sınırına şu an itibariyle yüksek sayıda insanın yığılmadığını ve sınırdan geçiş olmadığını belirterek, Hatay-Yayladağı’nın karşısında Suriye içindeki kampta gereken önlemlerin alındığını söyledi. Kampa 600’den fazla çadır, battaniye ve yatak, ekmek ve diğer gıda maddelerinin taşındığı bildirildi.
http://www.hurriyet.com.tr/komutan-sehit-kizildag-dustu-40017071 (http://www.hurriyet.com.tr/komutan-sehit-kizildag-dustu-40017071)
-
Çankaya’da güvenlik toplantısı yapıldı
22 Kasım 2015 - 15:02:00
Çankaya’da güvenlik toplantısı yapıldı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/5651bd88c03c0e20b4bb1661.jpg)
Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında düzenlenen Suriye konulu güvenlik toplantısı yapıldı. Saat 14.15'te başlayan toplantı 40 dakika sürdü.
Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirilen toplantı, basına kapalı yapıldı.
Toplantıya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu, İçişleri Bakanı Selami Altınok, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi, Genelkurmay Harekat Başkanı Korgeneral Bahadır Köse, Başbakanlık Müsteşarı Kemal Madenoğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, MİT Müsteşar Yardımcısı İsmail Hakkı Musa ile AK Parti İstanbul Milletvekili Ali Sarıkaya katıldı.
40 dakika süren toplantı sonrası açıklama yapılmadı.
http://www.hurriyet.com.tr/cankayada-guvenlik-toplantisi-yapildi-40017220 (http://www.hurriyet.com.tr/cankayada-guvenlik-toplantisi-yapildi-40017220)
-
Başbakan Ahmet Davutoğlu: Anında mukabele ederiz
ANKARA23 Kasım 2015 - 01:24:44
Başbakan Ahmet Davutoğlu: Anında mukabele ederiz
Başbakan Ahmet Davutoğlu, dün Çankaya Köşkü’nde Suriye konulu güvenlik toplantısı düzenledi. Basına kapalı yapılan toplantı 40 dakika sürdü. Toplantıya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu, İçişleri Bakanı Selami Altınok, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi, MİT Müsteşarı Hakan Fidan kadıldı.
Davutoğlu toplantı sonrası Meclis’te şu açıklamalarda bulundu:
TALİMATLAR VERDİK
“Bayırbucak Türkmen bölgesindeki gelişmeler güvenlik birimleri ve bizim tarafımızdan an be an takip edilmektedir. Dün (önceki) gece ve evvelsi (dün) gece bir kaç kez hem MİT Müsteşarımızla hem Genelkurmay Başkanlığımızla temaslarımız oldu. Dışişleri Bakanımıza bu konuyu BM’de gündeme getirmesi için gerekli talimatları verdik. Bu konudaki hassasiyetimiz her gün, her saat itibariyle devam etmektedir.
TEDBİRLER ALINIR
Burada bir kaç husus önemli. Birincisi sınır güvenliğimiz. Sınır güvenliği bağlamında Türkiye’ye dönük herhangi bir tehdit teşkil eden gelişme olursa anında mukabele etme talimatı güvenlik birimlerimize verilmiştir. İkincisi, Türkiye’ye dönük mülteci akınına yol açacak şekilde bir saldırı sözkonusu olduğunda bu konuda da gerekli tedbirler Suriye içinde ve Türkiye içinde alınır. Üçüncüsü de, Suriye’de Türkiye müzahir gruplar, topluluklar; bunlar ister Arap, ister Kürt, ister Türkmen olsun saldırıya uğradıklarında onlara her türlü insani yardımı ve bulundukları bölgelerde kalmasını temin edecek yardımı yaparız.
DEAŞ UNSURLARI DEĞİL
Bu saldırıların arka planına bakıldığında çok açık şekilde, hiçbir DAEŞ unsuru barınmayan, hiçbir terör grubunun barınmadığı bir bölgede önce Rus savaş uçakları arkasında da yabancı savaşçılar destekli. Bunun özellikle altını çiziyorum, yabancı savaşçılar sadece Suriye’deki DAEŞ unsurları değil. Suriyeli olmayan herkes yabancı savaşçıdır. İster bunlar Lübnan’dan gelen, ister Hizbullah veya diğer yerlerden gelen unsurlar olsun, rejimin direnme gücü kalmadığı yerlerde sivil halka dönük olarak bu yabancı savaşçılar ve Türkiye’ye de tehdit teşkil eden sadece PKK değil, geçmişte de Türkiye’ye dönük faaliyetlerde bulunan terörist unsurlar, hem bu bölgede özellikle Hatay’ın güneyinde; terörist unsurlar, DHKP-C ve daha önceki bağlantılı grupları kastediyorum. Bunların yürüttüğü çalışmalara, terör faaliyetlere karşı da Türkiye gerekli tedbirleri alır. Bayırbucak bölgesinde tek bir DAEŞ unsuru yoktur, tek bir terör unsuru yoktur.
KATLİAMIN SORUMLUSU
DAEŞ’e operasyon yapılıyor görüntüsü altında masum Suriyeli sivillere ve özellikle bu bölgede Türkmenlere dönük bir katliama yol açılmamalıdır. Buradan mesajımız son derece açık ve nettir. Biz buradaki kardeşlerimizin bulundukları yerde korunmaları için ve herhangi bir tehdit karşısında insani haklarının korunması için de gerekli tedbirleri diplomatik açından da her alanda da alırız. Şimdi çıkan bazı eleştiriler duyuyorum. MİT TIR’larına yönelik yaklaşık 1.5 sene önce operasyon yapanlar, bugünkü bu katliamlardan da sorumlu olan çevrelerdir. O günlerde tabi bazıları devlet ketumiyeti ve mahremiyeti içinde Bayırbucak’taki Türkmen kardeşlerimizin bulundukları yerde muhafazaları için kendi topraklarında kalabilmeleri için yaptığımız yardımlara dönük operasyon yapanların da arkalarında hangi güçler olduğu şimdi herkes tarafından açık bir şekilde görülüyor. m ANKARA
HÜKÜMET EN KISA SÜREDE
Başbakan Davutoğlu, hükümetin ne zaman kurulacağı sorusuna da şu yanıtı verdi: “1 Kasım sorası tablo açıktır. Geçmiş seçimlerde değişik gerekçelerle 1 hafta bekleme değil bu istişareler, MYK var, kurullar var hem istişareler hem de Cumhurbaşkanımızın İstanbul’daki programları sebebiyle. Cumhurbaşkanımızla konuştuk Kendisi Ankara’ya geleceğini söylediler. En kısa zamanda hükümeti kuracağız. Bekleme hali olduğu gibi bir durum çıkmasın, doğal bir süreçtir. Şu ana kadar da doğal bir süreç işliyor.”
http://www.hurriyet.com.tr/basbakan-ahmet-davutoglundan-yeni-kabine-aciklamasi-40017290 (http://www.hurriyet.com.tr/basbakan-ahmet-davutoglundan-yeni-kabine-aciklamasi-40017290)
-
Açıklamaya göre Türkmen Kardeşlerimiz için Birleşmiş Milletlere mektup göndermekten başka hiçbir şey yapılmamış. Birleşmiş Milletlerden cevap gelene kadar zaten Türkmen falan kalmaz Oralarda. Her zaman olduğu gibi dışişleri konusunda icraat sıfır!
Hani bir dünya liderimiz vardı. Kendisini gören var mı! Hani neredeyse her gün ve neredeyse bütün kanallarda canlı yayına çıkan! Hani Filistin, Mısır veya başka bir yerde bir Arabın burnu kanasa milleti meydanlara toplayıp rabia işareti yaparak gaz veren! Hani geçtiğimiz günlerde diğer dünya liderlerini misafir edip, onlarla pozlar veren. Hani sözde onlara söz geçiren! Neden katledilen Arap olmayınca ortalığı aya kaldırmak yerine gıkını bile çıkarmıyor! Neden değerli dostu Putin'e posta koymuyor! Neden Meydanlara çıkıp Eeeeeeyyyy Putiiin diye bağırmıyor!
Yoksa Putin'in G20 zirvesinde bahsettiği, Işidden petrol sağlayan ve uydulardan da gözlemlenebilen kilometrelerce süren tırların sahibi olanlar ile bir ilgisi mi var olayın!
-
Uçaksavar gönderin
Uğur ERGAN / ANKARA22 Kasım 2015 - 23:01:00
Uçaksavar gönderin
SURİYE’DE Türkmenlerin yoğun olarak yaşadığı Bayırbucak bölgesinde çatışmalar sürerken, saldırılarda 70’den fazla Türkmen’in öldüğü bildirildi.
Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa ise Türkiye ve koalisyon güçlerine, Türkmen birliklerine acilen uçaksavar göndermeleri çağrısı yaptı. Mustafa, uçaksavar olmadan, rejim güçlerine destek için hava taaruzu yapan Rus uçaklarıyla baş etmenin zor olduğunu söyledi. Esad güçlerinin Kızıldağ’ı ele geçirmesinden sonra Türkiye sınırı yakınındaki Yamadı bölgesinin de top atışlarının menziline girdiğini belirten Mustafa, Keberli ve Göğdağ’a top atışı yapıldığını söyledi. Gimam, Zuveyk ve Acısu’nun rejim güçlerinin eline geçtiğini bildiren Mustafa, Rahman Tepeleri’nde direnişin sürdüğünü, Suriye ordusuna zayiat verdirildiğini savundu.
GÜVENLİ BÖLGE ŞART
Suriye ordusunun Türkmen Dağı’nı ele geçirme hesabı yaptığını söyleyen Mustafa, rejim güçlerinin kuzey, güney ve orta hattan saldırdığını belirtti. Mustafa, “Vatanımızı bırakacak değiliz. Birliklerimiz son neferine kadar savaşmada kararlı. Türkiye - Suriye sınırında güvenli bölge kurulması bizim için hayati önemde. Bölge oluşturulmazsa Türkmenler biter. Bayırbucak’ı kurtarsak da Halep’in kuzeyinde güvenli bölge oluşturulmak zorunda” dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/ucaksavar-gonderin-40017343 (http://www.hurriyet.com.tr/ucaksavar-gonderin-40017343)
-
Rusya hafta sonunda Suriye'deki hedefleri vurdu
hurriyet.com.tr23 Kasım 2015 - 12:02:42
Rusya hafta sonunda Suriye'deki hedefleri vurdu
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/5652d85cc03c0e61b897a410.jpg)
Rusya, Suriye'deki savaş uçaklarının sayısını arttırdığını duyurmasının ardından ülkedeki saldırılarına hız verdi. Rus jetleri 2 günde 141 sorti yaptı, 472 hedefi vurdu.
Rusya Savunma Bakanlığı, hafta sonu boyunca Rus savaş uçaklarının 141 sorti yaptığını ve teröristlere ait 472 hedefin vurulduğunu açıkladı.
Bakanlık açıklamasında Rus jetlerinin Halep, Şam, İdlib, Lazkiye, Hama, Rakka, Humus ve Deyr ez Zor kentlerinde bulunan hedefleri vurduğu duyuruldu.
Başlangıçta Suriye’ye 28 uçak gönderen Rusya, önceki gün açıklama yaparak savaş uçaklarının sayısını 69’a yükselttiğini açıklamıştı.
RUSYA KİMİ VURUYOR
Suriye’ye ilk hava saldırısını 30 Eylül’de gerçekleştiren Rusya’nın hedefindeki ‘teröristlerin’ kim olduğu hâlen tartışma konusu.
Rus jetleri, IŞİD’in mevcudiyetinin az olduğu Lazkiye, Hama, İdlib ve Şam gibi bölgelerde bombardıman yaparken, bir taraftan da ülkenin doğusunda örgütün başkent ilan ettiği Rakka ile zengin petrol yataklarının bulunduğu stratejik öneme sahip Deyr ez Zor gibi kentleri hedef alıyor.
ABD, Rusya’nın IŞİD’le mücadele etmek yerine Esad’a karşı savaşan muhalifleri hedef aldığını belirtiyor.
ABD tarafından yapılan açıklamalarda ılımlı Suriye muhalefetinin hedef alındığı belirtilerek, Rusya’nın hedefinin Esad rejimini kuvvetlendirmek olduğunu savunuyor.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5652e43bc03c0e61b897a4ce)
‘SİVİL KAYIP’ İDDİALARI
İnsan hakları örgütleri yaklaşık iki aydır devam eden Rus saldırılarında sivil kayıpların sayısının 400’e ulaştığını duyurdu. İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi 30 Eylül – 20 Kasım arasında 97’si çocuk 403 kişinin yaşamını yitirdiğini açıkladı.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-hafta-sonunda-suriyedeki-hedefleri-vurdu-40017489 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-hafta-sonunda-suriyedeki-hedefleri-vurdu-40017489)
-
Türkiye Suriye'deki Türkmenlere yönelik saldırıları BM Güvenlik Konseyi'ne taşıyor
hurriyet.com.tr23 Kasım 2015 - 11:24:09
Türkiye Suriye'deki Türkmenlere yönelik saldırıları BM Güvenlik Konseyi'ne taşıyor
Reuters, Başbakanlık kaynaklarına dayandırdığı haberinde, Türkiye'nin Suriye'deki Bayırbucak Türkmenlerine yönelik saldırıları görüşmek üzere Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ni toplantıya çağırdığını duyurdu.
Kaynaklar, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun meselenin istihbarat boyutunu Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı'yla görüştüğünü söyledi.
Haberde, Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu'nun da konuyu ABD'li mevkidaşı John Kerry ile telefonda masaya yatırdığı belirtildi.
Geçen hafta Rusya Suriye'deki hava operasyonlarına devam ederken, Türkiye'den "IŞİD değil, Türkmen Dağı'ndaki Türkmenler hedef alındı" açıklaması gelmiş ve ardından Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Dışişleri Bakanlığı'na çağırılmıştı.
DIŞİŞLERİ'NE 'BM' İÇİN TALİMAT
Dün TBMM'de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Ahmet Davutoğlu, konuya ilişkin açıklamasında, "Suriye'deki her gelişmeyi yakından takip ediyoruz. Özellikle son günlerde, Bayırbucak bölgesindeki gelişmeler, bütün güvenlik birimlerimiz ve bizim tarafımızdan an be an takip edilmektedir. Her şeyden önce bunun kamuoyumuzca bilinmesini isterim" diye konuştu.
Hem MİT Müsteşarı Hakan Fidan hem de Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile temasları olduğunu anlatan Davutoğlu, Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu'na da bu konuyu BM'de gündeme getirmesi için gerekli talimatları verdiğini anımsattı.
DAVUTOĞLU: BM'YE MEKTUP GÖNDERDİK
Davutoğlu, Çankaya'daki Güvenlik Zirvesi'nin ardından, “DAEŞ’e operasyon yapılıyor görüntüsü altında masum Suriyeli sivillere ve özellikle bu bölgede Türkmenlere dönük bir katliama yol açılmamalıdır [...] Biz buradaki kardeşlerimizin bulundukları yerde korunmaları için ve herhangi bir tehdit karşısında insani haklarının korunması için de gerekli tedbirleri diplomatik açından da her alanda da alırız" dedi.
Davutoğlu dünkü açıklamalarında, "Birleşmiş Milletler’de temaslarımız sürüyor. BM Güvenlik Konseyi’ne mektuplar gönderdik" ifadelerini de kullanmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/turkiye-suriyedeki-turkmenlere-yonelik-saldirilari-bm-guvenlik-konseyine-tasiyor-40017499?_sgm_campaign=scn_a004850058058000&_sgm_source=40017499&_sgm_action=Click-Dynamic (http://www.hurriyet.com.tr/turkiye-suriyedeki-turkmenlere-yonelik-saldirilari-bm-guvenlik-konseyine-tasiyor-40017499?_sgm_campaign=scn_a004850058058000&_sgm_source=40017499&_sgm_action=Click-Dynamic)
-
Suriye'de Türkmen bölgesini vuran Rusya'ya Türkiye'den nota: Karşılık veririz
Deniz ZEYREK / ANKARA24 Kasım 2015 - 07:52:20
Suriye'de Türkmen bölgesini vuran Rusya'ya Türkiye'den nota: Karşılık veririz
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/56535f7567b0ac453c89e2c0.jpg)
Suriye’de Türkmen bölgesine bombardımanın ardından Rusya’ya nota verilerek “Sınır güvenliğimiz fiilen ihlal edilirse angajman kurallarımızı uygularız” uyarısı yapıldı. Notada “Sınırımızın sıfır noktasında operasyonlar güvenliğimizi tehdit ediyor. Sivil Türkmenleri vuruyorsunuz. Yeni göç dalgası yaratıyorsunuz” denildi.
RUSYA’YA KRİTİK NOKTALI 3 UYARI
DIŞİŞLERİ Bakanı Feridun Sinirlioğlu, Suriye’de, Rusya’nın desteğini alan Esad güçlerinin Türkmen bölgesinde zaman zaman ilerlediğini, zaman zaman geri çekildiğini belirterek, “Türkmen bölgesinin tamamen düşmesi sözkonusu değil” dedi. Bakan Sinirlioğlu, Rus muhatabı Sergey Lavrov ve ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile hafta sonu temasa geçtiklerini ve Türkmenler konusundaki uyarılarını ilettiklerini de sözlerine ekledi.
RUS ELÇİ DIŞİŞLERİ’NDE
Edinilen bilgiye göre Dışişleri Bakanlığı’na çağrılan Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov ile Rusya’nın Ankara’daki Askeri Ataşesi’ne üçlü bir uyarı yapıldı. Diplomatik kaynaklar bu uyarıları şöyle sıraladı:
1- Operasyonlarınız sınırımızın sıfır noktasında gerçekleşiyor. Sınır güvenliğimizi tehdit eden fiili bir durum ortaya çıkma ihtimali yükseliyor. Böyle bir durum yaşanırsa angajman kurallarımız geçerlidir ve tedbir almakta/uygulamakta kararlıyız.
2- Operasyon yaptığınız bölgede IŞİD veya terörist gruplar değil Türkmenler yaşıyor. Türkmen siviller zarar görüyor. Türkmenlerin can güvenliğine yönelik tehditlere kayıtsız kalmayız.
3- Operasyonlar, sivillerin göç etmesine neden oluyor. Yeni bir göç dalgası kapıda. Bölgedeki operasyonlarınız Türkiye’nin bu konuda alacağı insani önlemlere de büyük zarar verebilir.Sinirlioğlu, hafta sonu Lavrov’la temasa geçerek diplomatik notada yer alan uyarıları doğrudan da iletti. Lavrov’un yarın İstanbul’a yapacağı ziyaret sırasında da konu ele alınacak. Sinirlioğlu, 20 Kasım’ı 21 Kasım’a bağlayan gece Amerikalı mevkidaşı John Kerry ile yaptığı görüşmede de bölgedeki risklere dikkat çekti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/56539b130f254763d88790ad)
HEDEF İDLİB’E KORİDOR
Askeri ve diplomatik Rus kaynaklar, operasyonların ‘terörist grupları’ hedef aldığını ve Türkmen sivillere operasyon yapılmadığını savunuyor. ABD’nin öncülük ettiği Suriye koalisyonunun değerlendirmesine göre ise Rusya ve Esad yönetimi, son operasyonlarla İdlib’e koridor açmak istiyor. Türkiye sınırına 20 kilometre uzaklıktaki Cisr Eş Şuğur’un İdlib’e açılan koridorda stratejik bir nokta olduğuna dikkat çeken Türk diplomatik kaynaklar, Esad ve Rusya’nın hedefinin ateşkes ilanı beklenen1 Ocak 2016’dan önce en geniş alana yayılmak olduğunu kaydettiler.
http://www.hurriyet.com.tr/karsilik-veririz-40017801?_sgm_campaign=scn_a004850058058000&_sgm_source=40017801&_sgm_action=Click-Dynamic (http://www.hurriyet.com.tr/karsilik-veririz-40017801?_sgm_campaign=scn_a004850058058000&_sgm_source=40017801&_sgm_action=Click-Dynamic)
-
Suriye sınırında uçak düştü iddiası
24 Kasım 2015 - 09:41:46
Suriye sınırında uçak düştü iddiası
Suriye sınırında bir uçağın düştüğü iddia ediliyor. Uçağın Hatay’ın Kızıldağ bölgesine düştüğü belirtiliyor.
Ayrıntılar az sonra...
Doğan Haber Ajansı'na göre cephedeki Türkmen kaynakları, sınırımıza çok yakın olan Suriye’nin Yamadi köyünde kurulu çadırların üzerine uçak düştüğünü, pilotların paraşütle süzüldüğünü gördüklerini söyledi.
Bu bilgi henüz farklı kaynaklar tarafından teyit edilemezken, DHA ekibi de bölgeden dumanların geldiğini bildirdi.
http://www.hurriyet.com.tr/suriye-sinirinda-ucak-dustu-iddiasi-40017924 (http://www.hurriyet.com.tr/suriye-sinirinda-ucak-dustu-iddiasi-40017924)
-
Türkiye Yine Suriye MİG-23 Uçağını Düşürdü ?
dha24 Kasım 2015 - 10:19:32
Türkiye yine Rus yapımı MİG-23 düşürdü
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/56541b0ac03c0e1500ef87f4.jpg)
Düşen uçakla ilgili yorum yapan askeri uzmanlar, bu uçağın Suriye Hava Kuvvetleri tarafından kullanılan Mig-23 olduğuna dikkat çekti. Askeri kaynaklar, sınır ihlali yapan uçağın, Türk F-16’ları tarafından vurulduğunu ileri sürdü.
1960’ların ikinci yarısında Sovyetler Birliği tarafından geliştirilen Mig-23’ler, saldırı görevlerinde kullanılıyor. Tek motorlu uçak, saatte 2 bin 445 kilometre hıza çıkabiliyor. Tek pilot tarafından kullanılan uçak halen Suriye Hava Kuvvetleri tarafından aktif olarak kullanılıyor.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5654198bc03c0e1500ef87b8)
Türk Hava Kuvvetleri’ne ait F-16 uçakları, 23 Mart 2013 tarihinde sınır ihlali yapan Suriye Hava Kuvvetleri’ne ait Mig-23 tipi uçağı vurmuştu. Dört kez sınır ihlali yapan uçak, Türk F-16’larının AIM-120 AMRAAM füzesiyle isabet almasının ardından pilot fırlatma koltuğu ile uçağı terk etmişti.
DAVUTOĞLU BİLGİ ALDI
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, Suriye sınırındaki gelişmelerle ilgili Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu ile görüşerek bilgi aldığı bildirildi.
GEÇEN AY İHA DÜŞÜRÜLMÜŞTÜ
Türk savaş uçakları 16 Ekim'de Suriye sınırı yakınlarında Türk hava sahasını ihlal eden Rus yapımı bir İHA düşürmüştü. Başbakan Ahmet Davutoğlu olayın ardından yaptığı açıklamada, "Rusya bize, düşürülen İHA'nın kendilerine ait olmadığını söyledi" ifadesini kullanmıştı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/565419dec03c0e1500ef87c9)
TÜRKİYE UYARMIŞTI: KARŞILIK VERİRİZ
Türkiye, Rus savaş uçaklarının Suriye’de Türkmen bölgesine yaptığı bombardımanın ardından Rusya’ya nota vererek, “Sınır güvenliğimiz fiilen ihlal edilirse angajman kurallarımızı uygularız” uyarısı yapmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/suriye-sinirinda-ucak-dustu-40017924 (http://www.hurriyet.com.tr/suriye-sinirinda-ucak-dustu-40017924)
-
İşte Türkiye'nin düşürdüğü Rus uçağı!
24 Kasım 2015 - 10:50:11
İşte Türkiye'nin düşürdüğü Rus uçağı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/5654245567b0a919181942e0.jpg)
Türk F-16’larının sınır ihlali yapan bir savaş uçağını Suriye sınırındaki Kızıldağ bölgesinde düşürdüğünü açıklanmasının ardından, bu uçağın kime ait olduğu tartışılmaya başlandı. Kısa süre sonra Cumhurbaşkanlığı, uçağın Su-24 tipi bir Rus uçağı olduğunu duyurdu.
Suriye’nin Bayırbucak bölgesinde Suriye ve Rusya savaş uçakları bir süredir Türkmenleri de hedef alan hava saldırıları düzenliyordu. Hatta Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa Türkiye ve koalisyon güçlerine, Türkmen birliklerine acilen uçaksavar göndermeleri çağrısı yapmıştı.
Rusya bölgede daha çok Su-30 ve Su-24 tipi uçaklar kullanıyor. Bu uçaklar, nispeten eski olan Mig-23’lere kıyasla daha gelişmiş teknolojilere sahip.
Türk Hava Kuvvetleri’ne ait F-16 uçakları, 23 Mart 2014 tarihinde sınır ihlali yapan Suriye Hava Kuvvetleri’ne ait Mig-23 tipi uçağı vurmuştu.
RUSYA UYARILMIŞTI
Türkiye, Rus savaş uçaklarının Suriye’de Türkmen bölgesine yaptığı bombardımanın ardından Rusya’ya nota vererek, “Sınır güvenliğimiz fiilen ihlal edilirse angajman kurallarımızı uygularız” uyarısı yapmıştı.
Türk savaş uçakları 16 Ekim'de Suriye sınırı yakınlarında Türk hava sahasını ihlal eden Rus yapımı bir İHA düşürmüştü.
Başbakan Ahmet Davutoğlu olayın ardından yaptığı açıklamada, "Rusya bize, düşürülen İHA'nın kendilerine ait olmadığını söyledi" ifadesini kullanmıştı.
Radarlar düşman ve dost uçak ayrımı yapabilse de, uçakların kime ait olduğunu netleştirmek için üzerindeki bayrağın teşhis edilmesi gerekiyor.
GERGİNLİĞİ ARTIRABİLİR
Düşürülen uçağın Rus Hava Kuvvetleri'ne ait olması ve uçaktan atlayan pilotların bölgede muhalif güçlerin eline geçmesi durumunda, bunun Türkiye ile Rusya arasında gerginliği arttırabileceği kulislerde konuşulmaya başlandı.
Diplomatik kulislerde, Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'un bugün Ankara'ya yapacağı, önceden planlanmış ziyaretin akıbetinin de, düşürülen uçakla ilgili gelişmelere bağlı olduğu konuşuluyor.
http://www.hurriyet.com.tr/kimin-savas-ucagini-dusurduk-40017964 (http://www.hurriyet.com.tr/kimin-savas-ucagini-dusurduk-40017964)
-
Cumhurbaşkanlığı: Rus uçağı düşürüldü
AA24 Kasım 2015 - 10:50:24
Cumhurbaşkanlığı: Rus uçağı düşürüldü
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/565424aa18c7735abc4e5eaa.jpg)
Cumhurbaşkanlığı kaynakları, Türkiye'nin hava sahasını ihlal ettiği ve uyarılara da aldırmadığı için angajman kuralları çerçevesinde düşürülen uçağın Su 24 tipi Rus uçağı olduğunu kaydetti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5654247218c7735abc4e5ea8)
http://www.hurriyet.com.tr/cumhurbaskanligi-rus-ucagi-dusuruldu-40017980 (http://www.hurriyet.com.tr/cumhurbaskanligi-rus-ucagi-dusuruldu-40017980)
-
Düşen uçağın pilotu Türkmenlerin elinde
24 Kasım 2015 - 10:54:58
Düşen uçağın pilotu Türkmenlerin elinde
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/565421830f254432e8752d5a.jpg)
Türkiye’nin Suriye’de düşürdüğü savaş uçağının pilotlarından birinin, Bayırbucak bölgesinde Türkmenlerin elinde olduğu iddia edildi
Hatay Yayladağı'nda bulunan CNN TÜRK muhabiri Hatice Demircan düşürülen uçaktan atlayan 2 pilottan birinin Türkmenlerin elinde olduğu iddia etti. Demircan "Çatışmalar şiddetlenmişti, sabah saatlerinde yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre Türkmenler 3 tepeyi ele geçirdi 4. tepe için çatışma sürüyor" dedi.
TÜRKİYE YAKINDAN İZLİYOR; PİLOTLARIN AKIBETİ NE OLDU?
Türk F-16'larının Suriye sınırında düşürdükleri uçağın milliyeti henüz belli olmadı. Ankara, başta uçaktan atlayan pilotların akıbeti olmak üzere, bölgeyi çok yakından izliyor. Ankara'nın, özellikle pilotların akıbetini yakından izlemesinin ardında, Rusya'yla yaşanabilecek potansiyel bir kriz endişesi yatıyor.
LAVROV ZİYARETİ NE OLUR ?
Ankara'nın, özellikle pilotların akıbetini yakından izlemesinin ardında, Rusya'yla yaşanabilecek potansiyel bir kriz endişesi yatıyor. Düşürülen uçağın Rus Hava Kuvvetleri'ne ait olması ve uçaktan atlayan pilotların bölgede muhalif güçlerin eline geçmesi durumunda, bunun Türkiye ile Rusya arasında gerginliği arttırabileceği kulislerde konuşulmaya başlandı. Diplomatik kulislerde, Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'un bugün Ankara'ya yapacağı, önceden planlanmış ziyaretin akıbetinin de, düşürülen uçakla ilgili gelişmelere bağlı olduğu konuşuluyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dusen-ucagin-pilotu-turkmenlerin-elinde-40017966 (http://www.hurriyet.com.tr/dusen-ucagin-pilotu-turkmenlerin-elinde-40017966)
-
BASIN AÇIKLAMASI
TARİH : 24 Kasım 2015
SAAT : 10:55
NO : BA-97 / 15
24 Kasım 2015 tarihinde saat 09.20 civarında Hatay Yayladağı bölgesinde Türk Hava Sahasını ihlal eden milliyeti bilinmeyen bir uçak defalarca (beş dakika içerisinde 10 kez) ikaz edilmesine rağmen Türk Hava Sahasını ihlal etmiştir.
Söz konusu uçağa angajman kuralları çerçevesinde 24 Kasım 2015 saat 09.24’te bölgede hava devriye görevinde bulunan iki adet F-16 uçağımız tarafından müdahalede bulunulmuştur.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
http://www.tsk.tr/3_basin_yayin_faaliyetleri/3_1_basin_aciklamalari/2015/ba_97.html (http://www.tsk.tr/3_basin_yayin_faaliyetleri/3_1_basin_aciklamalari/2015/ba_97.html)
-
Rusya'dan 'Uçak Türk hava sahasını ihlal etmedi' iddiası
Rusya Savunma Bakanlığı, düşürülen Rus uçağının Türk hava sahasını ihlal etmediğini öne sürdü.
Reuters'ın İnterfaks ajansını kaynak göstererek geçtiği habere göre, bakanlık açıklamasında, "Uçağın tüm uçuş boyunca Suriye sınırları içerisinde olduğunu kanıtlayabiliriz" iddiasında bulunuldu.
http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-ilk-aciklama-40017988 (http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-ilk-aciklama-40017988)
-
Türkiye düşen uçak için NATO ve BM'de girişimde bulunacak
Zeynep GÜRCANLI24 Kasım 2015 - 11:04:32
Türkiye düşen uçak için NATO ve BM'de girişimde bulunacak
Türk uçaklarının, Suriye sınırında, sınır ihlali yapan uçağı düşürmesinin ardından, Dışişleri Bakanlığı da, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun talimatıyla harekete geçti.
Dışişleri, uçak düşürme olayı konusunda başta BM ve NATO olmak üzere, uluslararası kuruluşları bilgilendirecek.
Ayrıca koalisyon ülkelerine de yaşananlar hakkında bilgi verilecek.
http://www.hurriyet.com.tr/turkiye-dusen-ucak-icin-nato-ve-bmde-girsimde-bulunacak-40017963 (http://www.hurriyet.com.tr/turkiye-dusen-ucak-icin-nato-ve-bmde-girsimde-bulunacak-40017963)
-
Rus savaş helikopterleri pilotları aradı
24 Kasım 2015 - 11:51:39
Rus savaş helikopterleri pilotları aradı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/5654329a0f254432e8752fbe.jpg)
İki Rus savaş helikopterleri alçak uçuş yaparak düşürülen Rus uçağını aradı.
Bayırbucak bölgesi Ağcabayır köyü kırsalında iki Rus savaş helikopteri alçak uçuş yaparak düşürülen Rus savaş uçağını ve pilotlarını aradı. Bölgede yaşayan köylüler tarafından cep telefonuyla görüntülerdi.
Reuters'a konuşan bir Türk yetkili, Türkiye sınırına yaklaşan iki savaş uçağının uyarıldığını ve bu uçaklardan birinin vurularak düşürüldüğünü söyledi.
http://www.hurriyet.com.tr/rus-savas-helikopterleri-pilotlari-aradi-40018016 (http://www.hurriyet.com.tr/rus-savas-helikopterleri-pilotlari-aradi-40018016)
-
Rusya'dan ilk açıklama
Rusya Savunma Bakanlığı'nın, Rus SU 24 tipi uçağın, 6000 metre yüksekteyken yerden vurularak düşürüldüğünü açıklamasının ardından Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Güvenlik Konseyi'ni acil toplantıya çağırdığı ileri sürüldü.
Rusya'dan ilk açıklama
Rusya Savunma Bakanlığı, Suriye'de Su-24 tipi Rus savaş uçağının muhtemelen yerden açılan ateş sonucu düşürüldüğünü açıkladı.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, uçağın 6 bin metre irtifada bulunduğu ve pilotların paraşütle atladığı belirtildi. Pilotların akıbetinin araştırıldığı bildirildi.
Açıklamada, Su-24'ün, tüm uçuşu süresince sadece Suriye hava sahasında bulunduğu öne sürülerek bunun radarlarla tespit edildiği savunuldu.
Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı kaynakları, Su 24 tipi Rus uçağının, Türk hava sahasını ihlal ettiği ve uyarılara da aldırmadığı için angajman kuralları çerçevesinde düşürüldüğünü açıklamıştı.
PUTİN ACİL TOPLANTIYA ÇAĞIRDI
Bu açıklmanın ardından Türkiye-Suriye sınırında Rus uçağının düşürülmesi üzerine Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Güvenlik Konseyi'ni acil toplantıya çağırdı.
http://www.milliyet.com.tr/rusya-dan-ilk-aciklama/dunya/detay/2152750/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/rusya-dan-ilk-aciklama/dunya/detay/2152750/default.htm)
-
Pilotla ilgili son iddia...
Türkiye'nin düşürdüğü Rus savaş uçağının 2 iki pilotu paraşütle atladı. Pilotlardan birinin Türkmenlerin elinde olduğu iddia ediliyordu. Yerel kaynaklar ise pilotun ölü olarak ele geçirildiğini iddia etti. 2 Rus helikopteri atlayan pilotlar ve uçağın enkazını arıyor.
CNN Türk muhabiri Hatice Demircan Suriye sınırında uçağın düşürüldüğü bölgedeki son gelişmeleri aktardı. İşte kameraman Ahmet Akpolat'ın görüntüleriyle sıcak bölgedeki son durum:
(http://i.milliyet.com.tr/825x335/2015/11/24/pilotla-ilgili-son-iddia--6318305.Jpeg)
Pilotla ilgili son iddia...
"Yayladağı'nda sınırı gören bir noktadayız. Uçağın düşmesinin hemen arkasından bombardıman başladı. Uçağın düştüğü nokta Kızıldağ denilen mevki. Bize yerel kaynaklardan ulaşan bilgiye göre uçağın düşmesinden sonra iki pilot paraşütle atladı o iki pilotu alabilmek için iki heliopter hava dolaşıyor ancak helikopterlkerin yere inip pilotları almasına Türkmenler izin vermiyor. Hemen arkasından uçağın düşmesinden 20-25 dakika sonra şiddetli bombardıman başladı. "Kırkbeşlik" denilen tepeden bombardıman yapılıyor."
PİLOT ÖLDÜ MÜ?
Suriye sınırında düşürülen uçakla ilgili olarak yerel haber kaynakları ise Rus pilotun fotoğraflarını yayınladı. Fotoğrafları yayınlayan yerel haber kaynakları "Bayırbucak bölgesinde Kızıl Dağ cephesinde Türk jetlerinin düşürdüğü Rus savaş Uçağının pilotu Türkmen Mücahitler tarafından ölü ele geçirildi" açıklamasında bulundu.
RUS HELİKOPTERLERİ GELDİ, PİLOTLARI ARIYORLAR
Düşürülen uçağın pilotlarını almak için bölgede dolaşan iki helikopterin inişine ise Türkmen güçlerinin izin vermediği belirtiliyor. Rus helikopterlerinin uçağın enkazını ve pilotları aradığı belirtiliyor. Muhalifler ise bir pilotun bulunma anına ilişkin görüntüleri paylaştı.
PİLOTLAR PARAŞÜTLE ATLADI
2 TÜRK YARALI
Düşen uçağın parçalarının savrulduğu Yayladağı’nın Dutlubahçe Köyü’nde iki Türk köylü yaralandı. Yaralılardan Mahmut Horoz’un ameliyata alındığı, diğerinin durumunun iyi olduğu belirtildi.
http://www.milliyet.com.tr/yerel-kaynaklar-pilotlardan-biri-gundem-2152740/ (http://www.milliyet.com.tr/yerel-kaynaklar-pilotlardan-biri-gundem-2152740/)
-
Genelkurmay’dan düşürülen uçakla ilgili açıklama
24 Kasım 2015 - 12:20:09
Genelkurmay’dan düşürülen uçakla ilgili açıklama
Genelkurmay Başkanlığı, Suriye sınırında düşürülen savaş uçağı ile ilgili açıklama yaptı. hava sahasına ilişkin radar izi analizi de askeri kaynaklar tarafından paylaşıldı.
İşte TSK’dan yapılan açıklama:
24 Kasım 2015 tarihinde saat 09.20 civarında Hatay Yayladağı bölgesinde Türk Hava Sahasını ihlal eden milliyeti bilinmeyen bir uçak defalarca (beş dakika içerisinde 10 kez) ikaz edilmesine rağmen Türk Hava Sahasını ihlal etmiştir.
Söz konusu uçağa angajman kuralları çerçevesinde 24 Kasım 2015 saat 09.24’te bölgede hava devriye görevinde bulunan iki adet F-16 uçağımız tarafından müdahalede bulunulmuştur.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5654392d0f254432e87530f1)
İHLAL RADAR İZİNDE
Bu arada askeri kaynaklar hava sahası ihlaliyle ilgili radar izi analizi haritası paylaştı.
Analizde düşürülen uçağın Türk hava sahasını ihlalinin nasıl gerçekleştiği belirtildi.
http://www.hurriyet.com.tr/genelkurmaydan-dusurulen-ucakla-ilgili-aciklama-40017991 (http://www.hurriyet.com.tr/genelkurmaydan-dusurulen-ucakla-ilgili-aciklama-40017991)
-
Radardaki rotaya bakılırsa, Rus uçağının ihlal ettiği mesafe yaklaşık 3 kilometre. Bir savaş uçağının bu kadar kısa bir mesafeyi 5 dakikada aşması tuhaf. Ancak rotaya bakarsak uçak bir daire çizerek ikinci defa hava sahamıza girmiş gibi.
-
Rus savaş gemisi Çanakkale'den geçti
Rus Donanmasına ait bir savaş gemisi, Çanakkale Boğazı'ndan geçti
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/11/24/rus-savas-gemisi-canakkale-den-gecti-6318464.Jpeg)
Rus savaş gemisi Çanakkale'den geçti
Marmara Denizi yönünden gelerek, boğaza giren 156 borda numaralı savaş gemisi "Yamal", Ege Denizi'ne doğru seyrini sürdürdü.
Geminin rotası hakkında bilgi verilmedi.
http://www.milliyet.com.tr/rus-savas-gemisi-canakkale-den-gundem-2152814/ (http://www.milliyet.com.tr/rus-savas-gemisi-canakkale-den-gundem-2152814/)
-
Düşürülen Rus uçağıyla ilgili NATO'dan açıklama
hurriyet.com.tr24 Kasım 2015 - 14:28:31
Düşürülen Rus uçağıyla ilgili NATO'dan açıklama
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/5654481e67b0a919181946e3.jpg)
Türk hava sahasını ihlal eden Rus uçağının Suriye sınırında düşürülmesinin ardından NATO'dan açıklama geldi.
AFP'ye konuşan bir NATO yetkilisi, "Durumu yakından takip ediyoruz. Türk yetkililerle temas halindeyiz" dedi.
AFP'nin haberine göre NATO ayrıca, Türkiye sınırında düşürülen Rus uçağı nedeniyle olağanüstü toplantı çağrısında bulundu.
Anadolu Ajansı da NATO'nun, Türkiye'nin talebi üzerine TSİ 18.00'da olağanüstü toplanacağını duyurdu.
NATO sözcüsü Irina Novakova, "Amaç, Türkiye'nin müttefiklerini, bu sabahki olaylarla ilgili bilgilendirmesi" dedi.
Olay sonrası, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun talimatıyla Dışişleri Bakanlığınca NATO, BM ve ilgili ülkeler nezdinde gerekli girişimlerde bulunulacağı belirtilmtişti.
Ankara, Rus savaş uçaklarının geçen ay Suriye sınırında Türk hava sahasını ihlal etmesi nedeniyle NATO'dan acil toplantı talebinde bulunmuştu.
NATO o dönemki ihlalleri kınayarak, "böylesi sorumsuz davranışların aşırı derecede tehlikeli olduğu" konusunda Rusya'yı uyarmıştı. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, "NATO, müttefik ülkeleri herhangi bir tehdide karşı savunmaya hazır. Türkiye de bu ülkelerden biridir" demişti.
http://www.hurriyet.com.tr/natodan-dusurulen-rus-ucagiyla-ilgili-aciklama-40018080 (http://www.hurriyet.com.tr/natodan-dusurulen-rus-ucagiyla-ilgili-aciklama-40018080)
-
Rusya'dan 'Uçak Türk hava sahasını ihlal etmedi' iddiası
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/565435f967b0a91918194511.jpg)
Rusya Savunma Bakanlığı, "Suriye'de düşürülen Su-24 tipi Rus uçağının Türk hava sahasını ihlal etmediğini" öne sürdü. Kremlin'den gelen ilk açıklamada ise, "Rus uçağının Suriye'de düşürülmesinin çok ciddi bir olay olduğu" belirtildi. Kremlin sözcüsü, “Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov yarın gerçekleşmesi beklenen Türkiye ziyaretini iptal edecek” söylentilerini de oldukça sinirli bir şekilde yanıtlayarak, “Bunu telefon açıp bizim Dışişleri Bakanlığımıza sorun" dedi.
Bakanlık açıklamasında, "Uçağın tüm uçuş boyunca Suriye sınırları içerisinde olduğunu kanıtlayabiliriz" iddiasında bulunuldu.
Açıklamada, “Tahminimize göre karadan atılan füzeyle vurulan SU-24 savaş uçağı Rusya Hava Kuvvetlerine ait. Olayı araştırıyoruz” denildi.
Açıklamada ayrıca, “İlk araştırma sonucunda, uçağımızın Suriye hava sahasında 6 bin metre irtifada bulunduğu sırada vurulduğu anlaşılmıştır” ifadesi kullanıldı.
Rus Savunma Bakanlığı, uçaktan paraşütle atlayan pilotların akıbetinin bilinmediğini duyurdu.
Kremlim Sözcüsü Dimitri Peskov, Rus uçağının Suriye'de düşürülmesinin "çok ciddi bir olay" olduğunu söylerken, "Sonuca varmak için çok erken" dedi.
Peskov, sabah saatlerinde Rus basınında yer alan “Putin, Türkiye'nin vurduğu uçakla ilgili Rusya Güvenlik Konseyi’ni topluyor” bilgisinin gerçeği yansıtmadığını söyledi. Peskov, “Rusya Güvenlik Konseyi şu anda bu olayla ilgili toplantıya çağrılmıyor” diye konuştu.
PESKOV'U KIZDIRAN SORU
“Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov yarın gerçekleşmesi beklenen Türkiye ziyaretini iptal edecek” söylentilerini de oldukça sinirli bir şekilde yanıtlayan Peskov, “Bunu telefon açıp bizim Dışişleri Bakanlığımıza sorun. Lavrov’un gezisini Dışişleri Bakanlığı planlıyor ve iptal edilip edilmeyeceğini de orası kararlaştıracaktır” dedi.
Sosyal medyada aralarında Wall Street Journal muhabiri Habib Khan Totakhil’in de bulunduğu bazı isimler, Lavrov’un yarınki Türkiye ziyaretini iptal ettiğini öne sürmüş ve bu iddia Rus basınında da yer almıştı.
Savunma Bakanlığı'ndan uçağın düşürülmesiyle ilgili detaylı raporun gelmesini beklendiğin aktaran Peskov, "Bu raporu inceledikten sonra tavrımızı ortaya koyacak açıklama yapılacak" diye konuştu.
Peskov ayrıca, Rus Savunma Bakanlığı’nın resmi açıklamasına kadar Rusya’nın BM’nin 51'inci maddesini kullanıp kullanmayacağı hakkında konuşmasının mümkün olmadığını söyledi.
51'İNCİ MADDE NE DİYOR?
Birleşmiş Milletler'in 51'inci maddesi "meşru müdafa" halinde kuvvet kullanımı hakkını içeriyor.
“KARADAN FÜZEYLE VURULDU”
Bu arada Rusya televizyonuna çıkan Rus askeri uzmanlar, “Lazkiye üssündeki radarlarımız, uçağımızın vurulma anında yakınında başka savaş uçağı bulunmadığını gösteriyor. Dolayısıyla 6 bin metre irtifadaki Su-24’ün, Türkiye topraklarında konuşlandırılan Amerikan yapımı ‘Hawk MIM-23L/M’ uçaksavar füzesiyle vurulduğu anlaşılıyor” dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-ilk-aciklama-40017988 (http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-ilk-aciklama-40017988)
-
Putin'den Suriye sınırında düşürülen Rus uçağıyla ilgili şoke eden açıklamalar
hurriyet.com.tr24 Kasım 2015 - 14:59:51
Putin'den Suriye sınırında düşürülen Rus uçağıyla ilgili şoke eden açıklamalar
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ürdün Kralı Abdullah ile Soçi'de düzenlediği basın toplantısında Rus uçağının Türkiye sınırının 4 kilometre dışında Suriye topraklarında düşürüldüğünü söyledi.
Konuya ilişkin açıklamasında sert ifadeler kullanan Putin, "Sırtımızdan bıçaklandık" dedi.
Uçağın düşürülmesinin Rus-Türk ilişkilerinde çok ciddi sonuçlar doğuracağını söyleyen Putin, "Türkiye'nin Rusya'nın kendi uçağını kendi düşürmüş gibi davrandığını" öne sürdü.
Uçağın Türkiye'ye tehdit oluşturmadığını ifade eden Putin, Suriye'deki miltanlardan Türkiye'ye büyük miktarda petrol geldiğini de öne sürdü.
http://www.hurriyet.com.tr/putinden-suriye-sinirinda-dusurulen-rus-ucagiyla-ilgili-soke-eden-aciklamalar-40018143 (http://www.hurriyet.com.tr/putinden-suriye-sinirinda-dusurulen-rus-ucagiyla-ilgili-soke-eden-aciklamalar-40018143)
-
Uçaktan sonra şimdi de Rus helikopteri düşürüldü
24 Kasım 2015 - 15:24:03
Uçaktan sonra şimdi de Rus helikopteri düşürüldü
Hatay sınırında düşürülen Su 24 tipi Rus uçağından sonra şimdi de Suriye'de bir Rus helikopteri düşürüldü.
Reuters'ın haberine göre Suriyeli isyancılar helikopterin tanksavar füzeyle düşürüldüğünü duyurdu.
Bölgedeki DHA ekibi ise Suriye sınırındaki Türkmen bölgesine iki cismin daha yanarak düştüğünü bildirdi.
http://www.hurriyet.com.tr/ucaktan-sonra-simdi-de-rus-helikopteri-dusuruldu-40018163 (http://www.hurriyet.com.tr/ucaktan-sonra-simdi-de-rus-helikopteri-dusuruldu-40018163)
-
Türkmen Komutan: Rus pilotları paraşütle inerken vurduk
hurriyet.com.tr24 Kasım 2015 - 16:20:29
Türkmen Komutan: Rus pilotları paraşütle inerken vurduk
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/56546ba067b0a91918194b01.jpg)
Türkiye hava sahasını ihlal eden bir savaş uçağının düşürüldüğü bölge yakınlarında Suriyeli Türkmenlerin, Kızıldağ’ı rejim birliklerinden geri aldığı açıklandı. Bir muhalif komutan, sıcak çatışmaların devam ettiği alan paraşütle inen pilotlardan birini yakaladıklarını söyledi. DHA muhabirinin görüştüğü Türkmen 2'nci Sahil Tümen Komutan Yardımcısı Alpaslan Çelik ise, "Pilotların ikisini de paraşütle inerken vurduk" dedi. Rus basınında yer alan haberlerde Sergey Rumyantsev isimli pilotun öldüğü iddia edildi.
Bölgedeki Türkmen birliklerinden Sultan Abdulhamid Han Tugayı Sözcüsü Mustafa Abdullah, AA muhabirine yaptığı açıklamada, cuma günü rejim birliklerinin kontrolüne geçen Türkmen Dağı'nın en stratejik tepesi olan Kızıldağ'da bu sabah saatlerinden itibaren geniş çaplı operasyon başlattıklarını belirtti.
Kızıldağ bölgesinde 3 gündür şiddetli çatışmalar yaşandığını ifade eden Abdullah, şunları kaydetti:
"Kızıldağ bölgesinde 3 gündür devam eden operasyonlar sonrasında bugün saat 06.00 sıralarında geniş çaplı operasyon başlatıldı. 6 şehit ve 14-15 yaralımız var. Rejimin eline geçen Kızıldağ, bütün noktalarıyla bizlerin kontrolüne geçti. Sıcak çatışmalar devam ediyor, inşallah ilerleyişimiz devam edecek. Çatışmalar sırasında bir tank, 3 doçka ve bir buldozer ele geçirdik. Rejim askerleri, Şii milisler ve Mihraç Ural teröristlerinden yüzlerce ölü Kızıldağ'da kaldı. Operasyonlar devam ederken Türkiye sınırını ihlal eden Rus savaş uçağı düşürüldü, pilotlar paraşütle atladı. Rejim ile bizim aramızda kalan, iki tarafın da giremediği, sıcak çatışmaların devam ettiği alana inen pilotlardan birisi mücahitlerimizin eline geçti."
Öte yandan DHA, Rus pilotlara ait olduğu iddia edilen bu görüntüleri geçti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/56547170c03c0e1500ef8ed8)
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5654717ec03c0e1500ef8eda)
Reuters, Rus pilotlardan birinin ölü olduğunu duyurdu. Habere göre pilotun ölü olduğu bilgisi Suriyeli isyancı gruplardan öğrenildi. Fransız haber ajansı AFP de Suriyeli muhaliflere dayandırdığı haberde bir pilotun öldüğünü, diğerinin ise kayıp olduğunu bildirdi.
Rus basınında yer alan haberlerde Sergey Rumyantsev isimli bir pilotun hayatını kaybettiği iddia edildi.
http://www.hurriyet.com.tr/ucak-dustu-komutan-aaya-acikladi-pilotlardan-biri-elimizde-40018089 (http://www.hurriyet.com.tr/ucak-dustu-komutan-aaya-acikladi-pilotlardan-biri-elimizde-40018089)
-
İlk ucagida vurmaliydik. Gec oldu ama yerinde oldu. simdi ruslar ve iran biraz frene basacaktir.
-
Düşürülen Rus Su 24 uçağı, akıllara Enver Paşa' nın hesapsız işlerini getiriyor!.. Akdenizde İngiliz Donanmasından kaçan Alman Goeben ( Yavuz ) ve Breslau ( Midilli ) zırhlılarının Çanakkale Boğazından geçmesine müsaade ettikten sonra; ilgili gemilerin satın alındığını iddia ederek ilgili zırhlılara Osmanlı bayrağı toka edilmişti. Sonrasında bu gemiler Karadenize açılarak Rus limanlarını bombalamıştı. Sonuç Osmanlı İmparatorluğu açısından felaket olmuştu.
Aynı hatalar tekrar mı ediliyor dersiniz !.. Hem de beteriyle. Beterin beteri var demişler.
Dün Alman politikalarına alet oluyorduk , bugün ise Amerikan BOP' ne !
Şimdi bir takım gençler; OLEYYYY NE KOYDUK AMA:) modundalar gerçi de ! kazın ayağı maalesef ki öyle değildir.
Son derece yanlış ve hesapsız işler yapılıyor.
-
İlk açıklamya göre milliyeti belirlenemeyen uçak demelerine istinaden, muhtemelen Suriye'ye ait bir uçak sandıkları için düşürdüler.
İlk ucagida vurmaliydik. Gec oldu ama yerinde oldu. simdi ruslar ve iran biraz frene basacaktir.
Ruslar ve İran'ın bize ne gibi bir zararı var da frene basmaları bu kadar hoşuna gidiyor! Suriye'de BOP kapsamında çıkartılan bir iç savaş var. Bu savaş bölgedeki tüm ülkeleri hedef alıyor. Bu nedenle bölgedeki ülkelerin barıştan yana olmaları lazım. Suriye'yi yöneten Esad yönetimi iç savaşı çıkaran unsurlarla mücadele ediyor. O unsurları kandırıp silahlandıranlar, Esad'ın işini bitirdikten sonra aynı planı bizim için uygulayacaklar. Tıpkı Irak, Libya, ve diğerlerinde olduğu gibi. Biz başkalarının projelerine ortak olup bu pis savaşta asla olduğumuz tarafta olmamalıydık. Ne zaman başkalarının PİS projelerine ortak olduysak felakete uğradık! İnsanlar kandırıldıklarını anladıklarında zaten pek çoğu ölmüştü!
-
Rusya Savunma Bakanlığı'ndan flaş açıklama
Reuters - DHA
24 Kasım 2015 - 20:38:21
Rusya Savunma Bakanlığı'ndan flaş açıklama
Türkiye sınırında Rus uçağının düşürülmesiyle ilgili olarak Rusya Savunma Bakanlığı tarafından açıklama yapıldı. Açıklamada Türkiye ile askeri ilişkilerin askıya alındığı ve Hatay sınırındaki Lazkiye kenti açıklarına Rus savaş gemilerinin konuşlandırılacağı belirtildi.
Rusya Savunma Bakanlığı Türkiye'nin Rus savaş uçağını düşürmesini dostane olmayan bir tutum olarak gördüğünü belirterek, benzer olaylarda verilecek karşılık konusunda bir paket üzerinde çalıştıklarını bildirdi.
Açıklamada, Türk askeri ataşesine resmi protesto notası verildiği ve askeri ilişkilerin askıya alındığı ifade edildi. Savunma Bakanlığı'ndan Rus savaş gemilerinin Lazkiye'nin batısında konuşlandırılacağı bilgisi verildi.
FEDERASYON KONSEYİ GEÇİCİ OLARAK TÜRKİYE İLE TÜM TEMASLARIN DURDURULMASINI TEKLİF ETTİ
Rusya Federasyon Konseyi Uluslararası Komite Başkanı Konstantin Kosaçev, uçağın düşürülmesi sebebiyle tüm devletlerarası temaslara geçici olarak son vermesi gerektiğini bildirdi.
Kosaçev konuyla ilgili yaptığı açıklamalarda, "Rus-Türk ilişkilerinde yıllardır biriken her şey bir anda yok edildi. Güven ve partnerlik. Güvensizlik ve düşmanlık geri döndü" ifadesini kullandı.
Kosaçev, Türkiye'nin özür dilemesini beklemediklerini ve Moskova'nın küresel terör karşıtı koalisyonundaki partnerlerinden tepki beklediklerini belirtti. Kosaçev, "Türkiye ile tüm devletlerarası temasları daha iyi zamana kadar iptal etmemiz gerektiğini düşünüyorum" dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-savunma-bakanligindan-flas-aciklama-40018304 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-savunma-bakanligindan-flas-aciklama-40018304)
-
Bizim düsen uçagimizi ve sehit pilotlarimizi hatirlatirim beyler.
O olayda ruslarin parmagi yoktu sanki..Suriye kimki bizim uçagi vuracak cesareti aldi
Baris olmasi lazimmis ?! DAES militani bitti sankide bogazlayacak adam ariyorlar
Baris isteyen Rusya uçakla çoluk çoçuk demeyecek soydasini bombalayacak
baris isteyen Iran askerini hizbullah sii milislerini gönderecek bizim sinirimizda cirit atacak bizde sözüm size hesap kitap muhabbeti yapcaz. TC hükümeti ve bopçu Erdogan dimi problem ? Tebrik ediyorum sizi arkadaslar
-
Bizim düsen uçagimizi ve sehit pilotlarimizi hatirlatirim beyler.
O olayda ruslarin parmagi yoktu sanki..Suriye kimki bizim uçagi vuracak cesareti aldi
Baris olmasi lazimmis ?! DAES militani bitti sankide bogazlayacak adam ariyorlar
Baris isteyen Rusya uçakla çoluk çoçuk demeyecek soydasini bombalayacak
baris isteyen Iran askerini hizbullah sii milislerini gönderecek bizim sinirimizda cirit atacak bizde sözüm size hesap kitap muhabbeti yapcaz. TC hükümeti ve bopçu Erdogan dimi problem ? Tebrik ediyorum sizi arkadaslar
Suriye, çok defa israil uçakları tarafından bombalanan bir ülke. Bu konuda çok tedirgin oldukları için yanlışlıkla bizim uçağımızı vurdular. Bunu da defalarca belirttiler zaten. Esad salak değil, Türkiye ile savaşmak istemez başında bunca dert varken.
Evet tebrik edebilirsin. O cirit atanlar Suriye'nin toprak bütünlüğü için uğraşıyorlar. Sonrasında sıranın kimlerde olacağını çok iyi biliyorlar çünkü.
Bugün Daeş daesş diye yırtınanlar, Rusya soydaşlarımızı çoluk çocuk demeden bombalıyor diye kıyameti koparanlar, nedese Işid geçen sene Türkmenleri ve diğer etnik unsurları katlederken nedense gıklarını çıkarmıyorlardı. Pardon çıkarmışlardı, Işid bir terör örgütü değil, sadece öfkeden bir araya gelmiş insanlar topluluğu demişlerdi değil mi! Ne de balık hafızalı milletiz! Nereye çekerlerse hep oraya gidiyoruz. Fikirler hep sabit, hep körü körüne fanatik!
Birileri birilerinin eline silah tutuşturuyor, türlü türlü yalanlarla kandırıp diğelerini katlettiriyor. Kürtler devlet kurduklarını sanıyor. Türkmenler de devlet kuracaklarını sanıyor. Şiiler de ayrı bir devlet kuracaklarını sanıyor. Ne tesadüf sunniler de aynı düşüncelerde. Ha bir de ışid gibi caniler var. Onlar kurdular bile ömrü fazla olmasa da! Kimi de çürüyüp gitmiş olan Osmanlı'yı yeniden hortlattıklarını sanıyor. Bu kadar insan nasıl olduysa asırlarca bir arada yaşarken şimdi birbirlerini gırtlaklıyor. Ahmaklar da ayakta uyuyup klavye başında kendilerini kahraman ilan ediyor. Milyonlarca insan hayatını kaybediyor, milyonlarcası herşeyini bırakıp uzaklara kaçıyor. Hayaller tatlı. Gerçekler acı!
-
Bizim düsen uçagimizi ve sehit pilotlarimizi hatirlatirim beyler.
O olayda ruslarin parmagi yoktu sanki..Suriye kimki bizim uçagi vuracak cesareti aldi
Baris olmasi lazimmis ?! DAES militani bitti sankide bogazlayacak adam ariyorlar
Baris isteyen Rusya uçakla çoluk çoçuk demeyecek soydasini bombalayacak
baris isteyen Iran askerini hizbullah sii milislerini gönderecek bizim sinirimizda cirit atacak bizde sözüm size hesap kitap muhabbeti yapcaz. TC hükümeti ve bopçu Erdogan dimi problem ? Tebrik ediyorum sizi arkadaslar
173. Filo bağlısı düşürülen RF-4 uçağımızın nasıl düşürüldüğü konusunda hali hazırda perde aralanmış değildir. Bir takım resmi açıklamalar yapılmış olmakla birlikte, bu ülkede resmi açıklamalara itibar etmeyen büyük bir kitle mevcuttur. İş bu kite, enflasyon oranalarından tutunda işsizlik oranlarına kadar hiç bir resmi açıklamaya inanmadıkları gibi itibar da etmezler. Bu kitlenin yaklaşık mevcudu toplam kütlenin % 50.5 i kadardır ... Diğer % 49, 5 ise; her denilene inanacak kadar yüce gönüllüdür !!!...
Bu memleketin insanları arasında öyle ilginç tipler var ki; kendi başkentlerinde patlatılan bomba sonucu ölen vatandaşlara OH OLSUN diyebilmişlerdir !.. İş bu yüce gönüllü insanlar, kendi vatandaşlarının paramparça olmasına sevinirlerken sözüm ona Suriye' deki Türkmen kardeşlerimize yardım ettiklerini zannediyorlar. Düşürülen Rus uçağı için ise alkış tufanı koparıyorlar. Öğretmenler gününde ki öğretmenlerin profiline bakınız !.. Bu tiplerin yetiştirdiği öğrencilerden memlekete hayır gelir mi ?! Cenabı Hak bu tip öğretmenlerden cümle cemalini korusun ! Şayet Türkmen kardeşlerimiz Galü Beladan beri birilerinin umurlarında olsaydı; bir Türkmen şehri olan Kerkük; Barzani güçleri tarafından talan edilemezdi. Ne yazık ki Irak' daki Türkmen nüfusu darmaduman edilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti parçalanmak isteniyor. Talihsizliğimize bakınız ki, büyük resmi göremeyen kocaman bir % 49, 5 var. Gerçeklerin farkında bile değiller. Türkiye' nin bölgede dayanak noktası kalmamıştır. Amerikalı ne diyor, '' Eninde sonunda Kürdistan kurulacak '' demiyor mu ?! peki bu proje karşı nasıl mücadele edeceksiniz ? Etrafınızda bir tane dostunuz kalmamış, tamamen Amerikan politikalarına alet olmuş bir Ortadoğu politikası var. Son Amerikan açıklamalarından anlaşıldığına göre , düşürülen Rus SU 24 olayında Amerikan gazına gelinmiştir. Aklı başında bir devlet ricalinin yapacağı icraat değildir. Onlarca yıldır Ege' de Yunan uçaklarıyla it dalaşı yaparız; bu tip bir olay bir kaç taneyi geçmez. Kaldı ki Rus politikaları Türkiye' nin hayrına seyrediyordu. Türkiye' yi Amerikan hegamonyasından bir nebze kurtarmıştı. Rusya ile düşmanlık direkt olarak amerikanın işe yarar. Büyük bir kumpasın kokusunu alıyorum. Allah sonumuzu hayır etsin.
-
2. ihlalde vuruldu
UĞUR ERGAN - ANKARA25 Kasım 2015 - 07:21:47
2. ihlalde vuruldu
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/5654bb5b67b0a91918194f6e.jpg)
Suriye’de Esad rejimini destekleyen ve Türkiye sınırı yakınındaki Bayırbucak Türkmenleri’ni bombalayan Rus savaş uçağı, Türk hava sahasını ihlal edince F-16’lar tarafından düşürüldü. Rus uçağının sınır ihlaline 24 kilometre kala uyarıldığı kaydedildi.
Genelkurmay Başkanlığı da uçağın 5 dakika içerisinde 10 kez ikaz edildiğini açıkladı. Emekli Hava Korgeneral Erdoğan Karakuş, uçağın ilk turdaki ihlali ikinci turda da sürdürmesi nedeniyle vurulduğunu kaydetti.
SURİYE’de Esad rejiminin Rusya’nın hava desteğini alarak Türkiye sınırı yakınında Türkmenlerin yoğun olduğu Bayırbucak bölgesine yaptığı operasyonlar nedeniyle Ankara-Moskova arasında yaşanan gerginlik, dün sabah Rus yapımı olduğu belirtilen SU 24 tipi uçağın Türkiye hava sahasını ihlal ettiği gerekçesiyle Türk F-16’ları tarafından düşürülmesiyle doruk noktaya çıktı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5654bb5b67b0a91918194f6a)
KIZILDAĞ’A ÇAKILDI
Uçak yoğun çatışmaların yaşandığı Türkmen bölgesindeki Kızıldağ’ın ormanlık alanına çakıldı. Pilotların fırlatma kolunu çekerek paraşütle atladıkları Kızıldağ bölgesindeki çatışmaları, sınırın Türkiye tarafından izleyen kameramanlar tarafından görüntülendi. Askeri uzmanlar ilk kez bir Rus yapımı uçağın bir NATO üyesi ülke tarafından düşürüldüğünü belirterek, “Bunun ileride önemli gelişmelere yol açabileceğini” öne sürüldüler.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5654bb5b67b0a91918194f6b)
MİLLİYETİ BELLİ DEĞİL
Genelkurmay Başkanlığı, ilk açıklamasında düşürülen uçağın “milliyetinin belli olmadığını” duyurdu. Uçaklar, kimlik belirleme radarlarını kapattıklarında ve kuyruklarındaki bayraklarını sildiklerinde milliyeti belirlenemiyor. Genelkurmay Başkanlığı, “milliyeti belirlenemeyen” sözkonusu uçağın saat 09.20 civarında Yayladağı bölgesinde Türk hava sahasını ihlal etttiğini, 5 dakika içinde 10 kez ikaz edilmesine rağmen ihlali sürdürdüğünü bildirdi. Genelkurmay, angajman kuralları çerçevesinde uçağa 09.24’te sınır hattında devriye uçuşu yapan iki Türk F-16’sı tarafından müdahalede bulunulduğunu kaydetti. Askeri kaynaklar, uçak Suriye içindeyken de birkaç kez ihlal yaptığına dair uyarıldığını söylediler. Bilindiği gibi Rusya’ya ait savaş uçaklarının 3-4 Ekim’de Türkiye hava sahasını ihlal etmesi üzerine Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov art arda üç kez Dışişleri’ne çağrılmış ve bundan sonra bir ihlal durumunda Türkiye’nin angajman kurallarının uygulayacağı kendisine iletilmişti.
FLARE ATIP UZAKLAŞTILAR
Türk F-16’larının füzelerini ateşledikten sonra, kendilerine havadan veya karadan olası bir füze saldırısını önlemek için “Isı topu (Flare)” atarak bölgeden uzaklaştıkları bildirildi. Uçağın egzozundan daha fazla ısı yayan “ısı topları”, uçağı hedefleyen füzeleri yanıltıyor.
2 MİLDE BİR UYARI
Rus yapımı SU 24 tipi uçağın 15 mil (Yaklaşık 24.1 kilometre) uzaklıktan itibaren uyarılmaya başlandığı bildirildi. Türk yetkililer, değişen angajman kuralarına göre normalde uyarının 10 mil (16.09 kilometre) uzaklıktan itibaren yapıldığını ancak radarda tespit edilen hava aracının Rus uçağı olma ihtimali nedeniyle uyarının “iyi niyetle” 15 milden itibaren yapılmaya başlandığını söylediler. Yetkililer uyarının her 2 milde (3.2 kilometre) bir tekrarlandığını ancak Rus uçağının bu uyarıları dikkate almadığını ileri sürdüler.
RADAR İZİYLE YANIT
Rusya Savunma Bakanlığı’nın “Uçağın Türkiye hava sahasını ihlal etmediğini ve bunu kanıtlayabileceklerini” açıklamasına öğle saatlerinde Genelkurmay Başkanlığı radar izini yayınlayarak yanıt verdi. Radar izinde, düşürülen uçağın Hatay Yayladağı bölgesinin Suriye içine doğru giren en uç noktasında ihlal yaptığı görülüyor.
BİLGİ VERDİ
GENELKURMAY Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu telefonla arayarak olayın medyana gelişiyle ilgili ayrıntılı bilgi paylaştı. Davutoğlu, Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu’na olayla ilgili BM ve NATO’nun bilgilendirilmesi talimatını verdi. Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Vekili Ahmet Muhtar Gün, BM Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) daimi ülkeleri ABD, İngiltere, Fransa ve Çin’in Ankara büyükelçilerini Dışişleri Bakanlığı’na davet ederek olayla ilgili bilgilendirdi. Ahmet Muhtar Gün, BMGK’nın diğer daimi üyesi Rusya’nın Ankara Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Sergey Panov’la ise yarım saat süren ayrı bir görüşme yaptı. Aynı şekilde terör örgütü IŞİD’le mücadele koalisyonu içinde yer alan ülkelerle de bilgi paylaşımı yapıldı.
TÜRKMENLER: VURDUK ANKARA: YAŞIYORLAR
RUS uçağındaki 2 pilot paraşütle atladı. Türkmen 2. Sahil Tümeni’nin komutanı Alpaslan Çelik, “Pilotlar paraşütle inerken vurduk” dedi. Ankara’daki güvenlik birimleri ise, pilotların sağ ve muhaliflerin elinde olabileceğini kaydetti. Sosyal medyada yer alan ölü Rus pilotun ise muhaliflerce düşürüldüğü belirtilen helikopter personeli olduğu tahmin ediliyor.
UZMAN GÖRÜŞÜ: GİRMEYECEKTİ
Genelkurmay Başkanlığı, Rus savaş uçağı vurulduktan yaklaşık 3 saat sonra uçağa ilişkin radar izlerini paylaştı. Radar izlerini yorumlayan emekli Hava Korgeneral Erdoğan Karakuş, radar izi okunduğunda uçağın iki tur yaptığının anlaşıldığını, ilk turdaki ihlali ikinci turda da sürdürmesi nedeniyle vurulduğunu savundu.
Karakuş şunları söyledi:“Radar izinde gördüğünüz noktalar, uçağın geçiş noktaları. Bunlar birleştirilerek iz tespit ediliyor. Kırmızı çizgi Rus uçağı, açık gri ise Türk uçağına ait radar izleri. Yayladağı’nın Suriye içine giren sivri ucun genişliği yaklaşık 4 kilometredir. Bu durumda uçağın 8-10 saniye ihlal yaptığı ortaya çıkıyor. Pilotlar, tüm uyarılara rağmen hava sahasına doğru gelen uçağın artık ihlal yapacağını anlar. Bu nedenle fırlatma düğmesine, Rus uçağı daha Suriye içindeyken ancak Türkiye hava sahasını ihlal ederek manevra yapabileceği, ki fiziken başkası mümkün değildir, noktada basılmıştır.
Füzenin menzili yaklaşık 60 kilometre. Uçak Suriye içine kaçsa da ısıya duyarlı füze motor ısısından onu bulur. Bu nedenle uyarıları dikkate alacaksınız, başka bir ülkenin hava sahasına girmeyeceksiniz.”
2 UÇAK 17 SANİYE
Türkiye'nin hava sahasını ihlal eden Rus SU-24 tipi uçağın düşürülmesiyle ilgili BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon ve BM Güvenlik Konseyi Dönem Başkanı İngiltere’ye gönderdiği mektup, olay sırasında havada iki Rus uçağının olduğunu ortaya koydu.
Türkiye’nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Halit Çevik’in imzasını taşıyan mektuptaki bilgilere göre, sınırda devriye görevi yapan Türk F-16’larının uyarısını dikkate alıp Türkiye Hava Sahası’nı terk eden SU-24’lerden birisi kurtulurken, diğeri ihlale devam edince angajman kuralları gereğince vurularak düşürüldü. İhlalin 17 saniye sürdüğü bildirildi.
Mektupta dün yaşanan gelişmeyle ilgili şu bilgilere yer verildi:
“Bu sabah (dün sabah) milliyetleri belirlenemeyen 2 SU-24 tipi uçak Türkiye’nin Hatay-Yayladağı bölgesindeki hava sahasına yaklaştı. Bu uçaklar acil durum kanalından 5 dakika boyunca 10 kez uyarıldı ve rotalarını acil şekilde güneye doğru değiştirmeleri istendi. Bu uyarılara rağmen iki uçak 19 bin feet yükseklikte Türkiye Hava Sahası’nı 1.36 mil derinlikte, 1.15 mil genişlikte yerel saatle 09.24.05’ten itibaren 17 saniye süreyle ihlal etti. Bu ihlalin ardından birinci uçak Türkiye Hava Sahası’ndan ayrıldı. İkinci uçak o sırada angajman kuralları çerçevesinde Türkiye Hava Sahası’nda bulunan Türk F-16 savaş uçağı tarafından vuruldu. Vurulan uçak sınırın Suriye tarafına düştü.”
DÜŞÜRÜLEN HAVA ARAÇLARI
Türkiye’nin Suriye tarafından kaynaklanan hava ihlallerine müdahaleleri de şunlar:
16 Eylül 2013 - Hatay Yayladağı’nda Türkiye hava sahasını ihlal eden bir Suriye helikopteri düşürüldü.
23 Mart 2014 - Suriye’ye ait MİG 23 uçağı-Yayladağı’nda düşürüldü.
16 Mayıs 2015 - Suriye’ye ait olduğu anlaşılan hava aracı Cilvegözü yakınlarında düşürüldü.
16 Ekim 2015 - Kilis semalarına giren ve hangi ülkeye ait olduğu belirlenemeyen küçük bir İHA düşürüldü.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5654baff67b0a91918194f60)
HELİKOPTERİ ABD FÜZESİYLE VURDULAR
VURULAN Rus uçağından atlayan iki pilotu bulmak için bölgeye Rus helikopterleri de gitti. Helikopterlerden biri bölgedeki muhalif güçler tarafından vurulunca zorunlu olarak indi.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5654bb9a67b0a91918194f70)
Bu helikopter, bölgede ABD tarafından silahlandırıldığı iddia edilen muhalif güçlerce, TOW füzesiyle ikinci kez vuruldu. Helikopterdeki yaklaşık 10 personel, kaçmayı başardı.
http://www.hurriyet.com.tr/2-ihlalde-vuruldu-40018363 (http://www.hurriyet.com.tr/2-ihlalde-vuruldu-40018363)
-
Tam olarak dün belirttiğim şekilde, tur atıp ikinci kez ihlal ettiğinde vurulmuş!
-
Merhabalar, uzun zamandan beri izlerim sitenizi daha evvelden üye olmuştum lakin yorum bugüne kısmetmiş.Yorumlarda öyle tezatlıklarınız varki hangisinden başlamalı milli bir olayda bile 49.5-50.5 hesabını yapmak ne kadar ahlaki.Kendisini Atatürkçü tanımlayıp tamamen alman yahudi sermayesinin kuklası olmuş bir grubun aylardır pkk ve avanesi güzellemesini görmeden haberlerini paylaşıp alternatif yorumlara karşı ise hakaret sınırlarında yorum yapıp cevap vermek.Başına çuval geçirilince amerikaya say söv eyvallah.ruslar vatan toprağını delik deşik yaparken aman onlara dokunmayalım sonra neoluruz hezeyanları.Rusların pkk unsuru olan pyd ye verdiği desteği görmeyip 3-5 ekimde yaptıklarını görmeyip,rusların başında olduğu hava üssünden atılan füze ile düşen uçağı ama açıkladılar onlar bizim uçak olduğunu bilmiyorlarmış gibi çocuğun bile inanmayacağı savunmaları burada inanarak dillendirmek.Eğer bu sitede yalnızca kendinizin tez ve antitezlerinizin doğru olduğunu varsayıyorsanız vay halinize.Ağızlarda bop aşağı bop yukarı.Allahtan Atatürk sizler gibi düşünmemişde hastalık döneminde bile uğraşıp Hatayı vatan toprağı yapmış.Beyler 900 km yi aşan sınır boyu herkes bi iş tutuyor siz diyorsunuzki biz karışmayalım çok romantik kalırsınız o kadar.evet bu yazdıklarıma klasik yukardan bakan öğretmen edasıyla ders verir mahiyetteki cevaplarınızı bekliyorum.Yani beğenmediğiniz her yorumcuya yaptığınız gibi.
-
Türk Pilotlarının Rus Uçağını Uyardığı Kayıtlar Ortaya Çıktı
24 Kasım 2015 Salı 23:28
Türk F-16 pilotlarının Rus uçağını vurmadan önce uyardığı ses kayıtları yayınlandı.
Türk F-16'larının sınır ihlali yapan SU 24 tipi Rus savaş uçağını düşürmeden önce uyardığı anların kayıtları ortaya çıktı. FOX TV'nin yayınladığı haberde, Rus uçaklarına "Nöbetteki Türk Hava Kuvvetleri konuşuyor. Türk Hava sahasına yaklaşıyorsunuz. Rotanızı acilen güneye değiştirin" deniliyor.
BİRÇOK KEZ UYARI YAPILDI
Askeri kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Türk F-16'ları sınır ihlali yapan SU 24 tipi Rus uçağını birçok kez uyardı. Ancak bu uyarılara Rus pilotlardan yanıt gelmiyor. Türkiye sınırına 30 mil kala başlayan uyarının 10 kez tekrar edildiği belirtiliyor.
Kayıtlarda yer alan konuşmada şunlar kaydedildi:
"Türk Hava Kuvvetleri konuşuyor. Türk Hava sahasına yaklaşıyorsunuz. Rotanızı acilen güneye değiştirin. (The unknown air traffic position to humaynim 020 Radial 26 Miles.. This is Turkish Air Force speaking on guard you are aproaching Turkish Air Space change your heading south immediately)"
Bu uyarının ardından sınır ihlali yapan uçağa Türk F16'ları tarafından müdahale edildi.
http://www.haberler.com/turk-pilotlarinin-rus-ucagini-uyardigi-kayitlar-7907495-haberi/ (http://www.haberler.com/turk-pilotlarinin-rus-ucagini-uyardigi-kayitlar-7907495-haberi/)
-
Merhabalar, uzun zamandan beri izlerim sitenizi daha evvelden üye olmuştum lakin yorum bugüne kısmetmiş.Yorumlarda öyle tezatlıklarınız varki hangisinden başlamalı milli bir olayda bile 49.5-50.5 hesabını yapmak ne kadar ahlaki.Kendisini Atatürkçü tanımlayıp tamamen alman yahudi sermayesinin kuklası olmuş bir grubun aylardır pkk ve avanesi güzellemesini görmeden haberlerini paylaşıp alternatif yorumlara karşı ise hakaret sınırlarında yorum yapıp cevap vermek.Başına çuval geçirilince amerikaya say söv eyvallah.ruslar vatan toprağını delik deşik yaparken aman onlara dokunmayalım sonra neoluruz hezeyanları.Rusların pkk unsuru olan pyd ye verdiği desteği görmeyip 3-5 ekimde yaptıklarını görmeyip,rusların başında olduğu hava üssünden atılan füze ile düşen uçağı ama açıkladılar onlar bizim uçak olduğunu bilmiyorlarmış gibi çocuğun bile inanmayacağı savunmaları burada inanarak dillendirmek.Eğer bu sitede yalnızca kendinizin tez ve antitezlerinizin doğru olduğunu varsayıyorsanız vay halinize.Ağızlarda bop aşağı bop yukarı.Allahtan Atatürk sizler gibi düşünmemişde hastalık döneminde bile uğraşıp Hatayı vatan toprağı yapmış.Beyler 900 km yi aşan sınır boyu herkes bi iş tutuyor siz diyorsunuzki biz karışmayalım çok romantik kalırsınız o kadar.evet bu yazdıklarıma klasik yukardan bakan öğretmen edasıyla ders verir mahiyetteki cevaplarınızı bekliyorum.Yani beğenmediğiniz her yorumcuya yaptığınız gibi.
Şayet tezatlıktan bahsedeceksek; filmi 2002 yılına sarıp baştan seyretmek gerekiyor. 2003 Çuval Olayı hafızalardan silinmiş değildir. Ya da bütün uyarılara rağmen Gazze yolunu tutan Mavi Marmara gemisi !.. Süleyman Şah türbesinin nakli ise tam bir rezalet. Ege' de işgal edilen adalar konusunu da hiç açmayalım. İnsanın sinirleri bozuluyor...
Ne yazıkki liyaketin para etmediği bir devirde yaşıyoruz. Bu devir öyle bir devir ki; asıl para getiren şey şakşakçılıktır. Öğretmenler gününde yaşanan olayda; ne zaman neyi alkışlayacağını bilmez bir öğretmen kitlesi ile karşı karşıya kaldık. İş bu kitleye en nihayetinde Cumhurbaşkanı ayar vermek zorunda kalmıştır. '' Arkadaşlar bu olay, öyle alkış meselesi yapılacak bir konu değildir '' demek zorunda kaldı. Böyle bir kitleye çocuklarımızı emanet ettiğimiz için hicap duyuyoruz. Adamlar ne yazan ne yapacaklarının bile ayırdımında değildir !.. Bu tip insanlar nasıl öğretmen oldu !.. Hayret yani.
Memleketim öğretmeni böyle olunca; yetiştirdiği öğrencilerden farkı bir davranış modeli beklenebilir mi ?! Adam yanlışla doğruyu, elmayla armutu, sapla samanı birbirinden ayırmaktan acizdir. Büyük Atatürk diyor ki; '' Öğretmenler yeni nesil sizlerin eseri olacaktır !.. '' Alttan nasıl bir neslin yetiştiği ortada değil mi ! Ne yazık ki ülkemizi çok kötü günler beklemektedir.
Asıl meseleye gelirsek, bu iş başımızı çok ağrıtacaktır. Orta Anadolu' da bir laf var- derler ki; '' YİĞİTSİN DERLER CANDAN EDERLER, CÖMERTSİN DERLER MALDAN EDERLER '' denir. Hakikaten bu özlü sözün çokça kullanılması gereken bir devir yaşanıyor. Bir takım kişilerin egolarını tatmin eden büyük küresel güçler; sen ağasın, beysin- aslansın, kaplansın '' dedikten sonra; 2 Milyon küsür Suriyeliyi misafir etmek zorunda kaldık. Aynı şekilde memleketi Rusya ile savaşın eşiğine getirmişlerdir. Kişisel hırslarla bir memleket yönetilebilir mi ? 78 milyon insanın sorumluluğu yok mu !? Kendi hesapsız işlerinizden dolayı koskocaman bir ülkeyiadeta feleketin eşiğine getirdiler. kaldı ki Amerika ve Rusya kendi aralarında mutabakata varmış, antlaşma imzalamışlar. İki ülke hava kuvetleri Suriye' de karşı karşıya gelmeyecek diye. İki dev bu hamleleri yapıyorda sen hangi akla maksatla Rus uçağını düşüryorsun. Üstelik diplomasinin ince ayarlarını hiç kullanmadan !
velhasıl kelam, nereden tutsan elinde kalıyor. Asıl insanın canını sıkan mesele ise toplumun genelinin idraksiz olmasıdır. Basiretsizlik diz boyu...
-
anlaşılan siz hala akp iktidarını nasıl hırpalarımda kalmışsınız sorun değil beni de ilgilendirmez açıkcası.Fakat siz hala belkide ideolojik yaklaşımlarla ruslara toz kondurmazsanız orada durun bakalım derim.Eğer bu topraklara vatan deniliyorsa gerekirse uğrunda savaşıldığı içindir.Osmanlı imparatorluğunun neden ve kim yüzünden battığını hepimiz biliyoruz ama siz sadece almanlardan alınan iki geminin rus limanlarını bombalamayla başlatırsanız tarihi o zaman sizden başkalarının tarihi bilmediğini zanneder durursunuz.Anti emperyalist tutum takındığını savunanlar tarih boyunca hep kendi nesillerini ve ecdadlarını kötülemiştir.En ufak empati gereği duymayanlar oturduğu koltuktan klavye kahramanlığı yaparak belkide yüzyıl sonra bile o dönemin şartları durumlarını detaylı olarak tahlil etmeden devri sabık yaratmaya çalışmışlardır.Aynı sava göre Mustafa Kemal paşa başarılı olamasaydı sizin mantelitenize sahip kişiler tarafından aynı şekilde yargılanacaktı.Ama tarih böyledir işte.Sizin gibilerin ağzından rusların kırım türklerine dindaşlarımıza yapılan ve orta asya bozkırlarında biten soykırımları duymazsınız mesela.Ermenilere karabağ işgali sırasında yapılan Azeri kardeşlerimizi katleden silah ve lojistik yardımlarıda.Yunan ve rum tarafında yer alarak Ortodoks kardeşliği yaptıklarını da.Ülkemizde işledikleri veya işlettikleri muhalif ve çeçen suikastlerinide.Lafı bağlayacak olursak ne batı ne de doğu hepsi emperyal ve pislik asıl olay menfaatlerdir o kadar.Amaa bu vatan toprağında şu gibi olaylarda bile birlik sergileyemeyenlerin benim gözümde istiklal savaşında yunanı tutan ingilize hoş geldin diyen veya kars düştüğünde ruslar kadar sevinenlerden farkı yok.
-
Daha önce de belirttim galiba. Genel Kurmay açıklamasında düşen uçak için milliyeti bilinmeyen tabiri kullanıldı. Acaba uçağın Suriye'ye ait olduğunu mu düşünüyorlardı? Kim bilir! Genel Kurmayın açıklamasına bakarak, uçaklardaki dost düşman tanıma sisteminden aslında hangi ülkeye ait olduğunun bilinmesi gerektiği sonucunu çıkarabiliriz. Ancak ilk etapta bu anlaşılamamış. Demek ki bu tip olaylarda böyle şeylerle karşılaşılabiliyormuş. Muhtemelen bizim düşen F-4 olayında da benzer bir durum gerçekleşti. Bizim uçağın sinyallerini algılamış olmaları lazım, ancak İsrail uçakları Suriye içlerine defalarca girip bazı noktaları vurmuşlardı. Belki İsrail'e ait bir uçak sandılar ve füzeleri ateşlediler. Bu da muamma! Yapılan araştırmada uçaklar üzerinde herhangi bir barut izine rastlanmadı. Ama Suriye tarafı olaydan hemen sonra uçağı kendilerinin düşürdüğünü belirtmişti. Hatta özür bile dilemişti. Bu konuda en kuvvetli varsayım, bizim uçağın füzeden kaçınma manevraları sırasında denize çakıldığıydı! Bu tip olaylarda ani reaksiyon süreleri çok kısa. Tehdit her şey olabilir ve riske girmemek gerekir.
Rus uçağının düşürülmesi konusunda da benzer şekilde, tespit edilen uçak defalarca uyarılmasına rağmen rotasını değiştirmeden ilerlediği için düşürülmüş. Gerek radar kayıtları, gerek telsiz konuşmaları, her şey, işin kitabına uygun yapıldığını gösteriyor. Belki uçağın telsizi arızalıydı vs kim bilir! Ama bu haklılık sağlamıyor. Rus tarafının bu konuda savunabileceği bir şey yok. Ayrıca daha kısa süre önce benzer durumlar bir krize neden olmuş, iki ülke yetkilileri görüşerek ortak bir yol belirlemişlerdi. Umarım bu olay ileride başımıza daha ciddi olayların gelmesine neden olmaz.
Yunan savaş uçakları ile yüzlerce, belki de binlerce kez Ege'de benzer olaylar yaşadık. Hatta bir uçağımızı düşürdüklerine dair çok ciddi iddialar da var. Ancak böyle bir gerilim hiç yaşamadık. Muhtemelen Ege'de bir savaş hali olmadığı içindir.
Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da görünen bir gerçek var. Milyonlarca kayıp yaşam söz konusu. Bütün bunlar sistematik bir programın aşamaları neticesinde gerçekleşiyor. Görünen köy kılavuz istemez. Farklı boyutlarda sürekli tekrarlanıyor. Suriye'deki durum da bu projenin bir aşaması. Durumun bu noktaya geleceği on yıllarca öncesinden belliydi. Ki örneklerini daha önce gördük. Ancak ne yazık ki uzun vadeli planlarımız hiç yok, hiç olmadı. Bunu hiç bir zaman X partisini kötülemek veya Y partisini övmek için söylemiyorum. Hiçbirinin fanatiği değilim ve hepsinin canı cehenneme! Hep akıntıya göre hareket ettik ve etmeye de devam ediyoruz. Her zaman bekleyelim ve görelim dedik. Suriye'de de durum böyle. Nedense Şamda Cuma namazı kılmaya çok hevesliydik. Oysa ondan çok kısa önce kardeştik ve görüşüp tüm sorunları çözmüştük! Nasıl da bu kadar kısa sürede böyle büyük bir U dönüşü gerçekleştirdik! Nasıl oldu da bu kadar geniş bir bölgede kısa sürece bu kadar çok karışıklık çıktı! Hiç bir zaman bir B planımız olmadı. Hatta A planımız bile yok. Başkalarının elimize tutuşturduğu planlar var!
Bugün Türkmenler konusunda milliyetçi kesilenler, ne çabuk unutuverdiler Kerkük'ü hediye ettikleri aşiret liderini kahraman gibi karşıladıklarını. Kerkük'te, Musul'da Türkmen kardeşlerimize ait yerlere yerleşenleri " Türkiye seninle gurur duyuyor diye karşıladıklarını! Çok değil daha geçen sene Işid Irak ve Suriye'de Türkmenleri katlederken, isterseniz hatırlayalım >> https://youtu.be/jQ_ap_Yujxw sessiz kalanların bugün Türkmenler üzerinden milliyetçilik naraları atmaları hiç inandırıcı gelmiyor. Daha pek çok konuda inandırıcı gelmediği gibi!
İnsanların eline birkaç silah tutuşturup çakalların önüne atmak, onlara yardım etmek değildir. Ki o kadar çok çakal var ki o silahların kimlerin elinde olduğu belli değil! Suriye'deki Türkmenler konusunda yapılabilecek çok şey var. Bir sürü olasılık var. Mesela Suriye'deki iç savaş ve artık tüm dünyada infial yaratmış bir terör örgütü de bulunuyor. Türkmenler de hemen sınırımızda yaşayan soydaşlarımız. Suriye sınırları içerisinde yaşayan Türkmen kardeşlerimizin can ve mal güvenliğini sağlamakla yükümlü olan Suriye yönetimi, ne yazık ki bu konuda başarılı olamıyor.Çünkü kendi sınırları içerisinde kontrolü sağlayamıyor. Türkiye olarak Türkmen kardeşlerimizin can ve mal güvenliğinin sağlanması konusunda A planı olarak Birleşmiş Milletler'den acil olarak barış gücü talebinde bulunulabilir. Eğer BM bu konuda ağır ve yetersiz kalırsa, B planı olarak Türkiye; asırlardır o toprakların sahibi olan Türkmen kardeşlerimizi Suriye'deki karışıklıktan ve terörist eylemlerden korumak için, Suriye yönetiminin asli görevlerini yerine getirememesini ve Işid gibi terörist unsurları gerekçe göstererek, Suriye'deki karışıklık sona erene ve Suriye'nin toprak bütünlüğü yeniden sağlanana veya uluslararası barış gücü oluşturulana kadar koruma altına alabilir. Türkmen bölgelerine asker göndererek güvenliği sağlayabilir. Büyük devlet olmak ve bölgede gerçekten söz sahibi olmak bunu gerektirir. Yoksa öyle biz bölgesel gücüz demekle, sınırı aşan hava araçlarını düşürmekle, sınırdan gelen mermilere misliyle karşılık vermekle, yada birilerinin eline silah tutuşturup birilerine yem yapmakla, millete gaz vermekle hiç bir sorun çözülmez. Herkes kendi bölgesinde bölgesel güç. Gerçekleştirdiğiniz icraatlar Suriye konusunu örnek göstererek belirteyim mesela Türkmenlerin can ve mal güvenliğini sağlamıyorsa, birilerinin Türkiye'yi teröre destek veren ülke olarak tanımlamasına neden oluyorsa, bütün komşularla savaşın eşiğine getirecek kadar büyük krizlere neden oluyorsa, o zaman o icraatlarda bir sorun var demektir.
Suriye'deki Türkmenler konusunda buna benzer net çizgileri belirleyip, stratejinizi uzun vadeli buna uygun geliştirmezseniz, tıpkı Irak'da olduğu gibi, Suriye'nin parçalanması durumunda Türkmenlere ait topraklar yine başkaları tarafından istila edilecektir. Uzun vadede hızla güçlenen, yeni ve toprak bütünlüğümüze kast eden düşman komşularımız olacaktır!
-
ABD'li yetkili Reuters'a konuştu: Türkiye hava sahasına giren uçak, Suriye içerisinde düşürüldü
Nerdun HACIOĞLU (MOSKOVA) / hurriyet.com.tr25 Kasım 2015 - 10:51:10
ABD'li yetkili Reuters'a konuştu: Türkiye hava sahasına giren uçak, Suriye içerisinde düşürüldü
Adının gizli kalması kaydıyla Reuters’a konuşan ABD’li bir yetkili, Rus uçağının Türk hava sahasına kısa bir giriş yaptıktan sonra Suriye içerisinde vurulduğunu söyledi. Söz konusu yetkili, değerlendirmesini jetin ısı haritasına dayandırdığını belirtti.
Rusya ise Türkiye’nin hava sahası ihlali gerekçesiyle düşürdüğü Rus savaş uçağının izlediği rotaya dair kendi radar izlerini yayınladı. Moskova’nın yayınladığı şemaya göre; SU-24 bombardıman uçağı, Suriye sınırları içerisinde vuruldu.
Rusya’nın radar izi şemasını Savunma Bakanlığı Operasyon Dairesi Komutanı General Sergey Rudskoy basına tanıttı.
Gösterdiği şema üzerinde izahatlar da veren Rus general, “Savaş uçağımız şemada da görüldüğü gibi Türkiye sınırına en yakın 1 km mesafeden geçmiştir. Uçağımıza karşı ateş bu noktada açılmadı. Sınırın 4 km uzağında bulunduğu sırada vuruldu” ifadelerini kullandı.
Rudskoy, Türkiye’nin iddiasının doğru olmadığını öne sürerek daha da ileri gitti ve “Hatta saldırıya geçen iki Türk jeti, Suriye hava sahasına girerek bizim uçağımıza ateş açmıştır” dedi.
Rus tarafı ayrıca dün akşamki NATO durum değerlendirme toplantısında Ankara’nın savunduğu tezi müttefiklerine kanıtlayamadığı iddiasını da ortaya attı.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-dusurulen-ucagin-rotasina-dair-kendi-radar-izlerini-yayinladi-40018491 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-dusurulen-ucagin-rotasina-dair-kendi-radar-izlerini-yayinladi-40018491)
-
Rusya ısrarla hava sahamızın ihlal edilmediğini ve uçaklarının Suriye hava sahasında düşürüldüğünü belirtiyor. Onların radar izi haritası kendilerini haklı çıkartıyor. ABD'den çelişkili açıklamalar geliyor. Umarım ülkeyi yönetenler ABD'nin ipi ile kuyuya inmeyi düşünmüyorlardı!
-
Rusya S-400'leri Lazkiye'ye gönderiyor
hurriyet.com.tr25 Kasım 2015 - 11:44:57
Rusya S-400'leri Lazkiye'ye gönderiyor
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/565577d567b0a93f74335760.jpg)
Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Rusya'nın gelişmiş S-400 hava savunma sistemini Lazkiye'deki Hmeymim hava üssüne göndereceğini açıkladı.
Rus haber ajanslarını kaynak gösteren Reuters, bu kararın, Türkiye'nin bir Rus savaş uçağını düşürmesinin ardından alındığını belirtti.
S-400, 480 kilometreden hedefe kilitlenme özelliği ve 400 kilometre yarı çap menzilde hedefi imha kapasitesine sahip. Yükseklikte ise 56 kilometre irtifa ile balistik füzelere karşı da kullanılabiliyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise S-400'lerin yanı sıra Suriye'ye S-300 füzelerinin de gönderileceğini açıkladı
Rus pilotlardan biri Lazkiye'deki Rus üssünde
Rus pilotlardan biri Lazkiye'deki Rus üssünde
Rusya Savunma Bakanlığı dün Rus savaş uçağının düşürülmesinin ardından alınacak önlemleri şöyle açıklamıştı.
1- Türkiye ile askeri kanallardan tüm irtibat kesecek
2- Rus bombardıman uçaklarına bundan böyle havada avcı uçakları eşlik edecek.
3- Akdeniz’de bulunan “Moskova” kruvazörü Lazkiye kıyılarına yaklaşarak, güvertesinde bulunan S-300 benzeri “Fragat” füzeleriyle hava kuvvetlerimize tehdit oluşturan tüm hedefi sorgusuz sualsiz vuracak.”
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-s-400leri-lazkiyeye-gonderiyor-40018533 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-s-400leri-lazkiyeye-gonderiyor-40018533)
-
Rus pilotlardan biri Lazkiye'deki Rus üssünde
25 Kasım 2015 - 11:56:39
Rus pilotlardan biri Lazkiye'deki Rus üssünde
Rusya'nın Paris Büyükelçisi, Türkiye tarafından düşürülen Rus uçağının pilotlarından birinin Suriye ordusunun elinde olduğunu söyledi. Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu ise pilotun Rus ve Suriyeli özel kuvvetlerin düzenlediği operasyonla kurtarıldığını ve Lazkiye'deki Rusya'ya ait Hmeymim Hava Üssü'ne götürüldüğünü açıkladı.
Rus Büyükelçi Aleksandr Orlov'un açıklamalarını Reuters haber ajansı aktardı. Europe 1 radyosuna konuşan Orlov, "Kaçmayı başardı. Ve edindiğimiz son bilgiye göre, Suriye ordusu tarafından alındı. Rus üssüne götürülecek" dedi.
Haberde uçağın diğer pilotunun ise öldüğü belirtildi.
Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu ise Orlov'un açıklamalarından kısa süre sonra pilotun Rus ve Suriyeli özel güvenlik kuvvetlerinin operasyonuyla kurtarıldığını açıkladı.
"Operasyon başarıyla sonuçlandı. İkinci pilot üssümüze getirildi. Hayatta ve sağlılığı iyi" diyen Şoygu, açıklamasında operasyona katılanlara teşekkür etti.
Rusya lideri Vladimir Putin de Şoygu'nun açıklamalarını tekrar ederek, operasyona katılanlara ve kurtarılan pilota devlet nişanı verileceğini açıkladı.
Putin, hayatını kaybeden pilotun ise Rusya'nın en yüksek kahramanlık madalyasıyla onurlandırılacağını belirtti.
http://www.hurriyet.com.tr/rus-pilotlardan-biri-suriye-ordusunun-elinde-40018456 (http://www.hurriyet.com.tr/rus-pilotlardan-biri-suriye-ordusunun-elinde-40018456)
-
sayın skywolf siz kıta sahanlığı ile kara sahasını aynı şeymi sayıyorsunuz onu anlamadım?Ayrıca angajman kurallarını ülke kaç yıl evvel ilan etmiş akabinde bununla ilgili icraatda da bulunmuştu.Düşürülen suriye helikopter,uçak ,uav v.s.Rus makamları defaatle uyarıldığı halde hala bunu yapıyorlarsa amaç nedir siz açıklayında bilelim.Batının ve onun gazetelerinin tüm algı operasyonlarına rağmen rus ve iran tarafıyla yaklaşmaya çalışan bu yüzden eksen kaymaları suçlamasıyla karşılanlar bu hükümet değilmiydi yanılıyormuyum yoksa.Rus tarafının lakabı olduğu gibi son 3-4 yıldır Gürcistan-Osetya,kırım v.s. yaptığı ayılıkları ve yayılmacı anlayışı görmezden mi geleceğiz?uzun uzun geçmişe yönelik tahlil yapmağa kalkılırsa 90 lara da dönülebilir mesela Elçibeylere,pkk ya yapılan rus yardımlarına.siyasi iktidar sevilmeyebilir bunuda hak olarak görür ve saygı duyarım ama her olayda haklı olan davalarda bile sürekli vurmaya kalkılırsa zaten bunlar aptal,oy verenlerde saftirik salak şeklinde yaklaşımlar yapılırsa forumun aslında forum değil belli ideolojilere angaje olmuş bir monolog ortamı olduğu otaya çıkar(umarım böyle değildir).Bu ülkede Amerikan,israil,ingiliz sevicileri köşebaşlarında ve onun karşısında kendini anti emperyal tanımlayan rus,çin ve iran ekseni sevicilerini gördümde ne yazıkki herşeye rağmen salt vatan sevdası ve menfaatlerini düşünenlerine çok rastlamadım açıkçası.
-
skymoonhunter hoşgeldin.
Bunu hiç bir zaman X partisini kötülemek veya Y partisini övmek için söylemiyorum. Hiçbirinin fanatiği değilim ve hepsinin canı cehenneme! Hep akıntıya göre hareket ettik ve etmeye de devam ediyoruz. Her zaman bekleyelim ve görelim dedik.
-
hoşbulduk.
-
anlaşılan siz hala akp iktidarını nasıl hırpalarımda kalmışsınız sorun değil beni de ilgilendirmez açıkcası.Fakat siz hala belkide ideolojik yaklaşımlarla ruslara toz kondurmazsanız orada durun bakalım derim.Eğer bu topraklara vatan deniliyorsa gerekirse uğrunda savaşıldığı içindir.Osmanlı imparatorluğunun neden ve kim yüzünden battığını hepimiz biliyoruz ama siz sadece almanlardan alınan iki geminin rus limanlarını bombalamayla başlatırsanız tarihi o zaman sizden başkalarının tarihi bilmediğini zanneder durursunuz.Anti emperyalist tutum takındığını savunanlar tarih boyunca hep kendi nesillerini ve ecdadlarını kötülemiştir.En ufak empati gereği duymayanlar oturduğu koltuktan klavye kahramanlığı yaparak belkide yüzyıl sonra bile o dönemin şartları durumlarını detaylı olarak tahlil etmeden devri sabık yaratmaya çalışmışlardır.Aynı sava göre Mustafa Kemal paşa başarılı olamasaydı sizin mantelitenize sahip kişiler tarafından aynı şekilde yargılanacaktı.Ama tarih böyledir işte.Sizin gibilerin ağzından rusların kırım türklerine dindaşlarımıza yapılan ve orta asya bozkırlarında biten soykırımları duymazsınız mesela.Ermenilere karabağ işgali sırasında yapılan Azeri kardeşlerimizi katleden silah ve lojistik yardımlarıda.Yunan ve rum tarafında yer alarak Ortodoks kardeşliği yaptıklarını da.Ülkemizde işledikleri veya işlettikleri muhalif ve çeçen suikastlerinide.Lafı bağlayacak olursak ne batı ne de doğu hepsi emperyal ve pislik asıl olay menfaatlerdir o kadar.Amaa bu vatan toprağında şu gibi olaylarda bile birlik sergileyemeyenlerin benim gözümde istiklal savaşında yunanı tutan ingilize hoş geldin diyen veya kars düştüğünde ruslar kadar sevinenlerden farkı yok.
Bizler, Büyük Atatürk' ün çizmiş olduğu istikametten bir an olsun çıkmayacak kadar akıllı insanlarız. Ne yazık ki diğerleri için aynı şeyi söylemek mümkün değildir. İşte o diğerleri, Kurtuluş Savaşında Atatürk' ü dinsiz ilan ederek idam fermanını imzalayan Padişah Vahdettin' in yolundan gidenlerdir. İş bu ülkenin aydınlık insanları, hiç bir zaman İskilipli Atıf Hocaları, Şeyhülislam Ebu Suud Efendileri, Damat Ferit Paşaları, Padişah Vahdettin gibilerini kendilerine önder seçmeyecektir. Ve ülkesini esaretten kurtaran önderine '' İKİ AYYAŞ '' demeyecektir. Kurtarıcısına hakaret eden bir kitleyle aynı duygu ve düşüncede buluşmaları ise mümkün değildir. Devletin asıl kurucusu olanlar; bir şekilde devleti ele geçirmiş kadrolarla aynı duyguda kesinlikle buluşamazlar. Sözü geçen bu memleketin diğer insanları ise; Çanakkale Savaşını asıl kazanan kişilerin, gökten zembille inen yeşil sarıklılar olduğuna inanarak, bu uğurda şehit düşmüş dedelerimizin manevi hatırasının içine edenlerdir.
Osmanlı' nın Birinci Dünya Savaşına dahil olmasının asıl sebebi elbette Yavuz ve Midilli zırhlıları değildi. Az zaman da çok şey anlatmaya çalıştığımızdan; ve asıl mesele başka bir konu olduğundan dolayı, mevzuyu kısa kesmek durumundayız. Yoksa Birinci Cihan Harbinin çıkacağı belli olduktan sonra; Osmanlı yönetiminin ilk önce Fransızlar ve İngilizlerle temasa geçtiklerini- olmayınca mecburen Almanya saflarında savaşa katıldıklarını bilecek kadar da tarih kitaplarını karıştırmışızdır. Savaş sonrasında Rusya gizli antlaşmaları açıkladığında; eşekten düşmüş karpuza dönen idraksizlerin durumuna da düşmeyiz.
Konuya dönecek olursak, sebep sonuç ilişkisi diye bir şey var. Bir nedeni diğer bir şeyin sonucudur. Şayet Rusya Suriye' de müdahil olduysa bir nedeni vardır elbet. Ve bu nedenler Türkiye' nin çıkarlarına aykırıdır. BOP Türkiye' nin ve bütün Ortadoğunun parçalanması demektir. Şimdi Türkiye olarak sen kalkıyorsun, kendini parçalamak için harekete geçiyorsun!.. Kendi ipini çekmekle eşdeğerdir. Aklı başında devlet adamlarının yapacağı iş değildir. TÜRKİYE HARİÇ, DÜNYA ÜZERİNDE Kİ HİÇ BİR DEVLET; KENDİ ZARARINA OLAN BİR İŞİN ORTAĞI OLMAZ / OLAMAZ. Ve koskoca bir insan kitlesi, sağduyudan yoksun bir şekilde kayıtsız ve şartsız olarak yanlış politikaları desteklemez !..
Son açıklamalarda Rusya' nın füze yüklü gemilerinin Akdeniz açıklarında konuşlandırılacağı haberi çıktı. Rusya diyor ki, Rusya' yı tehdit eden her hangi bir hava unsuru uyarılmadan düşürülecektir diyor. Allah vermesin, yarın bir gün iki F-16 uçağımız Akdenizde düşürülürse ne yapacaksınız !? Rusya ile Nükleer Savaşa mı gireceksiniz ! NATO' ya gelince; beş dakikada Türkiye' yi satacaktır. Zaten adamların derdi ülkemizi parçalamak değil mi ! Aynen I. Dünya Savaşında olduğu gibi meseleyi kavrayamamış kadroların esareti altındayız. Ve dünyanın gerçeklerinden bi haber kalabalıklar...
-
siz vatan savunmasını sadece seküler bir anlayışla yapıldığını ve bununlada başarılı olduğunu mu ifade etmeye çalışıyorsunuz.Örneklendirmede bulunduklarınız (vahdettin hariç ki o da yıkılan bir imparatorluğun padişahı)hiçbirisinin liderlik iddiasi yada dahli olacak konumları yoktu.Ama çanakkalede taarruz emri alacakları sabahın hemen öncesinde sırf abdest edebine riayetten iç çamaşırları değiştiren.Barutu bittiği zaman süngüyle öleceklerini bilecekleri halde verilen ölmeyi emreden komuta isyan etmeyip şehadet tatmaya gidenleri yoksaymışsınız.Bu zamana kadar bizi ne nato korudu ne de ruslar doğu anadoludan ve boğazlar hayalinden vazgeçti.(Osmanlının asıl batması ise Osmanlı rus savaşları sonucunda İngiliz(Yahudi) ve Fransız bankerlerden alınan borçlardır).Sonuç olarak siz bu kadar sınırı olan bir ülkeye herhangi bi şekilde angaje olmayalımmı diyorsunuz?Ama ruslar gelip Hatay'ın hemen yanındaki üslerde her haltı yapsınlar.Kürtler de fakto devlet kursunlar e o zaman Kerkük musula kızmaya hakkımız olmamalı müdahil olmadık diye.angaje olma şekillerine müdahil olma tarzlarına yöntemleri eleştirmeye hepsine EyvAllah ama neden oluyoruz aman bizene diyemezsiniz istesenizde dedirtmezler maalesef.
-
İyi de Kürtler Rusya'nın desteğiyle devlet kurma çabasında değiller ki? Burada bir yanlışlık var! Pkkya destek sağlamayan ülke sayısı herhalde çok azdır. Ancak özellikle son yıllarda, onlara en fazla desteği ABD ve AB sağlıyor. Irak'ı işgal edip parçalayan ABD önderliğindeki batı! Şimdi aynı şeyi Suriye'de gerçekleştiriyorlar. Şu an Suriye'nin sonunun da Irak gibi olmaması için Rusya orada. Rusya doğal olarak kendisini Akdeniz'e çıkartacak olan yolun kapanmasını istemiyor. Körfez savaşı sırasında Rusya, üzerindeki Sovyetlerden kalma yükü henüz atamamıştı. Şimdi ise kutuplaşan dünyada Ortadoğu ve diğer bölgelerde Çin ve İran gibi ülkelerle batıya karşı bir cephe halindeler. Rusya sadece Ortadoğuda değil, ulaşabildiği her yerde gücünü hissettirmeye çalışıyor. Sadece Suriye sınırında değil, Kanada'ya kadar pek çok ülkenin hava kuvvetlerinde alarma neden oluyor. Geçen sene yüzden fazla ihlal gerçekleştirdi. Kendisine fazla güveniyordu ve piyango bize patladı. Biraz da Suriye'deki çatışma ortamından kaynaklanıyor piyangonun bize patlaması. Bu en fazla Rusya üzerinde şok etkisi yarattı dünyada.
-
Sınırda rekor sayıda F-16
Uğur ERGAN / ANKARA25 Kasım 2015 - 12:51:27
Sınırda rekor sayıda F-16
TÜRKİYE, Rus uçağının düşürülmesinden sonra Suriye hudutunda devriye uçuşu yapan F-16 sayısını 18’e çıkardı.
Uçak sayısının ilk kez 18’e çıkarıldığına dair bilgi Genelkurmay Başkanlığı'nın günlük faaliyetler raporu bölümünde yer adı.
Türkiye daha önce uçak sayısını 14’e kadar çıkarmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/sinirda-rekor-sayida-f-16-40018614 (http://www.hurriyet.com.tr/sinirda-rekor-sayida-f-16-40018614)
-
Evet katılıyorum ama sadece bölüp parçalamada batının öncü rolüne.Eğer aynı şeyden bahsediyorsak pyd den yani onlar için herşey mübah dün Amerika olur bugün rusya.Pyd nin şu aralar kumrular gibi olduklarını biliyoruz rusyayla.Açıkcası putinin suriyenin toprak bütünlüğünü düşündüğünü de sanmıyorum,hatta öso ile de moskovada biraraya geldiler sanırım istediğini alamadığı için askeri üs anlamında tekrar esada döndü(Tabiki iran etkisini de atlamamak lazım)Benim kanaatim biraz daha ruslar sesini yükseltir karizmadan kaynaklı açığımızı ararlar karşılık vermek için sonrasında tansiyon iner.Rusyanın çok şansı yok batıyla araları iyi değil enerji haricinde ambargo altındalar.Bizim gibi bir partneride kaybetmek işlerine gelmez ama bizimkilerinde artık akıllanıp ruslara olan enerji bağımlılığını artık iyice azaltmaları lazım kürt doğalgazı,azeri gazı tanap gibi.Ne biz gergin bir rus görmek isteriz ne de onlar 90 lara dönmek.Ayrıca uzak olmayan gelecekte israil gazının da bi şekilde üzerimizden avrupaya gideceğini varsayıyorum.
-
Evet katılıyorum ama sadece bölüp parçalamada batının öncü rolüne.Eğer aynı şeyden bahsediyorsak pyd den yani onlar için herşey mübah dün Amerika olur bugün rusya.Pyd nin şu aralar kumrular gibi olduklarını biliyoruz rusyayla.Açıkcası putinin suriyenin toprak bütünlüğünü düşündüğünü de sanmıyorum,hatta öso ile de moskovada biraraya geldiler sanırım istediğini alamadığı için askeri üs anlamında tekrar esada döndü(Tabiki iran etkisini de atlamamak lazım)Benim kanaatim biraz daha ruslar sesini yükseltir karizmadan kaynaklı açığımızı ararlar karşılık vermek için sonrasında tansiyon iner.Rusyanın çok şansı yok batıyla araları iyi değil enerji haricinde ambargo altındalar.Bizim gibi bir partneride kaybetmek işlerine gelmez ama bizimkilerinde artık akıllanıp ruslara olan enerji bağımlılığını artık iyice azaltmaları lazım kürt doğalgazı,azeri gazı tanap gibi.Ne biz gergin bir rus görmek isteriz ne de onlar 90 lara dönmek.Ayrıca uzak olmayan gelecekte israil gazının da bi şekilde üzerimizden avrupaya gideceğini varsayıyorum.
+1
-
Türkmen bölgesine ağır bombardıman
AA25 Kasım 2015 - 13:11:11
Türkmen bölgesine ağır bombardıman
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/5655917bc03c0e56f0e2fc18.jpg)
Suriye rejim güçleri, Bayırbucak Türkmen bölgesinde dün kontrolünü kaybettiği Kızıldağ'a karadan ağır bombardıman başlattı.
Rejim güçleri Suriye'nin Keseb kasabasından Bayırbucak Türkmenlerinin dün ele geçirdiği Kızıldağ'ı yeniden alabilmek için bölgeyi yoğun havan ve top atışına tutuyor.
Esad güçlerinin Keseb'te bulundurduğu topçu birliklerinin yaptığı top ve havan atışları kamera objektiflerine de yansıyor.
Çatışma seslerinin de rahatlıkla Yayladağı'ndan duyulduğu bölgede çatışmalar sürüyor.
Bayırbucak Türkmen bölgesinde, Rus Hava Kuvvetleri'nin takviyesi ile rejim birliklerinin kontrolü sağladığı Kızıldağ, dün (24 Kasım) tekrar Türkmenlerin eline geçmişti.
TÜRKMEN DAĞI ve KIZILDAĞ'I ELE GEÇİRMİŞLERDİ
Türkmenlerin 2’nci Sahil Tümen Komutanı Beşer Molla, dün Türkmen Dağı’nı tekrar geri aldıklarını açıklarken, Tugay Komutanı Muhammed Abdullah ise, Kızıldağ’ın tamamen Türkmenlerin eline geçtiğini söylemişti. Eski yerlerleri tamamen geri aldıklarını ve biraz da ilerlediklerini kaydeden Muhammed Abdullah, "Rus uçağı Türkiye sınırını geçmiş, bu yüzden Türkiye tarafından vurulmuş, bizim bir bilgimiz yok. Kadınlarımız ve çocuklarımızı Türkiye sınırına gönderdik, biz erkekler burada mücadelemizi sürdürüyor. Türk milletinden Allah razı olsun" diye konuşmuştu.
TÜRKMEN KOMUTANDAN AÇIKLAMA
Suriye'deki muhalif gruplardan Cephetul Şam'ın Türkmen komutanlarından Zekeriya Karslı, terör örgütü IŞİD'i Türkiye sınırından uzaklaştırmaya kararlı olduklarını söyledi.
Karslı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) olarak Halep'e bağlı Azez ilçesinde IŞİD'e yönelik saldırılarını artırdıklarını belirtti.
Bölgedeki 40 köyün yaklaşık 2 yıl önce IŞİD militanları tarafından işgal edildiğini hatırlatan Karslı, şöyle konuştu:
"Yaklaşık 10 gün önce DAEŞ'in denetimine geçen Delha ve Harcele köylerinin kontrolü bugün bize geçti. Çatışmalarda 62 DAEŞ mensubu öldürüldü, 19'u yaralı ve 4'ü de sağ ele geçirildi. Azez'e bağlı Hirbi, Gazele ve Tukli köylerini de alabilmek için yeni cephe açtık. Terör örgütü DAEŞ'i Türkiye sınırından uzaklaştırmaya kararlıyız."
Karslı, Azez'den Fırat Nehri kenarındaki Cerablus kasabasına kadar olan bölgeyi teröristlerinden tamamen arındıracaklarını vurguladı.
Türkiye'den silah ve lojistik destek beklediklerini ifade eden Karslı, "Eğitimli ve çok deneyimli seçkin askerlerimiz var. Yeterli cephane ve mühimmat olması halinde ise bölgeyi IŞİD'ten en kısa sürede temizleme gücüne sahibiz" diye konuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/turkmen-bolgesine-agir-bombardiman-40018608 (http://www.hurriyet.com.tr/turkmen-bolgesine-agir-bombardiman-40018608)
-
Birçok yabancı savunma formuna baktım. 3. dünya savaşı korkusu sarmış bazılarını. Her şerde hayır olduğu için bu olaydan da ders çıkarmamız gerekiyor. askeri doktrinimizi yeniden gözden geçirmeliyiz. Atom bombası ve biyolojik silahlar üretmeliyiz. Çünkü düşmmanınızda o silahlar var aynılarını sizde üretmelisiniz. Biz yıllarca yunanistanla, boşuna uğraştık daha büyük düşünmeliydik. ordumuzu büyük bir savaşa hazır hale getirmeliydik. 1950 lerden buyana rus - sovyet uçağını bizden başka düşüren olmamış. Bu olay geçiştirilecektir ama mutlaka ordumuzun vizyonu değiştirilmelidir. stratejik silahlara yoğunlaşmamız gerekecektir.
Birazda olaya espiri katalım
önce
(http://fs5.directupload.net/images/151125/nahll3yq.jpg)
sonra
(http://fs5.directupload.net/images/151125/3cfyzrks.jpg)
-
siz vatan savunmasını sadece seküler bir anlayışla yapıldığını ve bununlada başarılı olduğunu mu ifade etmeye çalışıyorsunuz.Örneklendirmede bulunduklarınız (vahdettin hariç ki o da yıkılan bir imparatorluğun padişahı)hiçbirisinin liderlik iddiasi yada dahli olacak konumları yoktu.Ama çanakkalede taarruz emri alacakları sabahın hemen öncesinde sırf abdest edebine riayetten iç çamaşırları değiştiren.Barutu bittiği zaman süngüyle öleceklerini bilecekleri halde verilen ölmeyi emreden komuta isyan etmeyip şehadet tatmaya gidenleri yoksaymışsınız.Bu zamana kadar bizi ne nato korudu ne de ruslar doğu anadoludan ve boğazlar hayalinden vazgeçti.(Osmanlının asıl batması ise Osmanlı rus savaşları sonucunda İngiliz(Yahudi) ve Fransız bankerlerden alınan borçlardır).Sonuç olarak siz bu kadar sınırı olan bir ülkeye herhangi bi şekilde angaje olmayalımmı diyorsunuz?Ama ruslar gelip Hatay'ın hemen yanındaki üslerde her haltı yapsınlar.Kürtler de fakto devlet kursunlar e o zaman Kerkük musula kızmaya hakkımız olmamalı müdahil olmadık diye.angaje olma şekillerine müdahil olma tarzlarına yöntemleri eleştirmeye hepsine EyvAllah ama neden oluyoruz aman bizene diyemezsiniz istesenizde dedirtmezler maalesef.
Sekülerizm en yalın haliyle AKLI İŞLETMEK demektir. Dünya işleri- hele ki devlet işleri akılla, izan ile yürütülür. Hacı-hoca takımıyla dünya linginde mücadele edemezsiniz. Ancak amatör kümede- o da seyircisiz- maç yapmanıza müsaade ederler- Hepsi o kadar yani. Yunus Suresi 100. ayetinde buyuruluyor ki; '' Allah'ın izni olmadıkça hiçbir benlik iman edemez. Allah, pisliği, aklını kullanmayanlar üzerine bırakır '' deniliyor. Kur'an da dâhi akılsızların üzerine pislik yağdırız denilirken; hangi akla maksatla akılsız işler yapılmaktadır... anlamak mümkün değil ! Kendi ülkenin aleyhine olacak şekilde niye komşu ülkelerin ocağına kiprik suyu döküyorsun ki !.. Bunun cevabını versinler... Cumhuriyetin kurucuları geri zekalımıydı da '' YURTTA SULH, DÜNYADA SULH '' parolasıyla hareket ettiler. Yedi köyün bir akıllısı sen misin yani ! derler adama...
Şayet bir devleti yıkan asıl unsurun borç olduğunu; ve buradan hareketle bir yiğidi diz üstü çökerten musubetin de aynı şekilde borç olduğu biliyorsak; 2015 yılı 2. çeyrek verilerine göre Türkiye' nin toplam bürüt dış borç stokunun 405 Milyar 223 Milyon dolar olduğunu da bilmek durumundayız (her ne kadar resmi rakamlara inancımız kalmamış olsada! ). Ve bu dış borç stoğu GSMH' nin % 52, 5' ine denk gelmektedir. Ülkenin geleceği bu şekilde şimdiden ipotek altına alınmıştır. Bu borç nasıl ödenecek, kim ödeyecek ? Petrolün yok, sanayin yok, teknolojin yok, basiret yok, akıl izan yok... nasıl olacak bu iş ! Bir tek toprağın var, bir de uğrunda ölümü göze alabilecek kadar yiğit evlatların. Borcu ödemek için evlatlarını ölüme mi göndereceksin ? Küresel süpekülator George Soros ne diyordu; '' EN BÜYÜK İHRAÇ KALEMİNİZ ASKERİNİZ ! '' demiyor muydu ?! Adam bilerek konuşuyormuş demek ki.
-
Fırtına obüsleri' Suriye sınırında
Çağlar ÖZTÜRK/ YAYLADAĞI(Hatay), (DHA)25 Kasım 2015 - 15:20:47
'Fırtına obüsleri' Suriye sınırında
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/5655b53b18c77301acdc08a8.jpg)
Rus uçağının düşürülmesinin ardından Hatay’ın Yayladağı İlçesi’nde askeri hareketlilik artarak devam ediyor.
Dün TIR’larla tank sevkiyatı yapılan ilçeye bugün de mobil obüs topu getirildi. Görünümü sade bir tankı andıran uzun namlulu zırhlı aracın, Suriye sınırındaki askeri birliklere takviye olarak götürüldüğü bildirildi. Fırtına obüsünün sevki ilçede kısa süreli heyecan yaşattı.
http://www.hurriyet.com.tr/firtina-obusleri-suriye-sinirind-40018730 (http://www.hurriyet.com.tr/firtina-obusleri-suriye-sinirind-40018730)
-
PİLOT RUS TELEVİZYONUNA KONUŞTU
Russia Today'e konuşan Rus pilot Konstantin Murahtin, uçağın Türkiye hava sahasına girmediğini ve vurulmadan önce herhangi bir şekilde uyarılmadığını iddia etti.
Rusya'nın Rossiya 1 kanalına konuşan Murahtin, "Hava sahasını bir saniyeliğine bile ihlal etmiş olmamız mümkün değil. Açık bir havada, 6 bin metre irtifada uçuyorduk ve tüm uçuş boyunca uçağın kontrolü bendeydi" ifadelerini kullandı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5655cf8767b0a93f74335fb4)
Rus haber siteleri fotoğraftaki askerin Konstantin Murahtin olduğunu bildirdi.
http://www.hurriyet.com.tr/rus-pilotlardan-biri-suriye-ordusunun-elinde-40018456 (http://www.hurriyet.com.tr/rus-pilotlardan-biri-suriye-ordusunun-elinde-40018456)
-
sn. Partikül e detaylı bir cevap vermiştim ama sitenin maalesef son dönemde karşılaştığı arasıra ulaşılamama sorunu yüzünden yazdıklarım maalesef güme gitti.Hayırlısı diyelim yine de siz ülkenizi,kurmaylarla ve düşünce yani think tank kuruluşlarının yaptığı stratejileri yabana atmayınız derim.Bildiğiniz yada bilmediğiniz çokça senaryolar ve bunun üzerinde kafa yoran analizler yapan beyin takımları var yüksek derecelerle eğitim görmüş Mba yapmış.Yani dışarıdan bakıldığı gibi ayağı takunyalı omzunda havlu asılı tayfa değil yani.
-
sn. Partikül e detaylı bir cevap vermiştim ama sitenin maalesef son dönemde karşılaştığı arasıra ulaşılamama sorunu yüzünden yazdıklarım maalesef güme gitti.Hayırlısı diyelim yine de siz ülkenizi,kurmaylarla ve düşünce yani think tank kuruluşlarının yaptığı stratejileri yabana atmayınız derim.Bildiğiniz yada bilmediğiniz çokça senaryolar ve bunun üzerinde kafa yoran analizler yapan beyin takımları var yüksek derecelerle eğitim görmüş Mba yapmış.Yani dışarıdan bakıldığı gibi ayağı takunyalı omzunda havlu asılı tayfa değil yani.
Emeğinizin heba olması kötü olmuş, üzüldüm doğrusu. Aynı şekilde, 92 yıllık Türkiye Cumhuriyeti için verilen emekler de ne yazık ki heba olup güme gitmiştir !.. Kişilik olarak benimde en gıcık olduğum şey aslında bu tür olgulardır. Sen emek verir birşeyi vücuda getirirsin; birisi de gelir işin içine eder ! Zannediyorum benim kadar gıcık olması gereken bir Genel Kurmaya sahibiz. Netekim, binbir emekler sonucunda hayat bulmuş savaş planları; bir gaflet ve delalet sonucunda heba olup gitmiştir. Sonrasında dönemin Başbakanı bizzat kandırıldık demedi mi ? Kandıranları da hain olarak yaftalamıştır. Bizler yine de insaflı insanlarız ! Gaflet-dalalet diyerekten işi birazcık olsun sevimli hale getirmeye çalışıyoruz.
İhanetin asıl gerekçesi neydi peki ? Türk Ordusu bugünleri öngörerekten bir plan hazırlamıştı. Amerika' nın Irak işgali ve sonrasında Türkiye' nin müdahil olma durumu hasıl olursa, batıda ki bir takım birlikler doğu bölgelerine kaydırılacağı için, batı bölgelerinde güvenlik zafiyeti oluşabilirdi. Bu zaafiyetten istifade etmek isteyecek fırsatçı Yunanistan' ın; bir oldu bitti sonucu, Ege' de karasularını 12 mile çıkarttığını açıklaması durumunda ne gibi tedbirler alınacağına dair bir takım senaryolar hazırlanmıştı. Sadece Yunanistan olsa iyi üstelik ! Bu zaafiyetten istifade etmek isteyecek gerici ayaklanmalar çıkarsa, Türk Silahlı Kuvvetleri ülkesini nasıl koruyacaktı ? Bütün mesele buydu. Bu tür akıl oyunları ile çareler arayan TSK' nın yetişmiş- nitelikli vatansever kadroları; seçilmiş hükümete darbe yapacaklar bahanesiyle kodese tıkılmıştır. Tink tank kuruluşları diyorsunuz ya; TSK' den daha disiplinli çalışan bir Think Thank kuruluşu olabilir mi !? Onu da mahvettiler. Şu memlekette ahkâm kesen nice Prof. ların, nice akademisyenlerin, nice siyasetçilerin; ne kadar çapsız, ne kadar sünepe varlıklar olduklarını yaşayarak en nihayetinde görmüş insanlarız. Nitelikli insanların harcandığı, yanaşmaların ise itibar gördüğü öylesine bir dönemden geçiyoruz. Toplumsal izdüşüme baktığımızda; sözüne itibar edebileceğimiz kalibrede bir insan kalmamıştır. Kalanları ise araki bulasın ! Bu gibi zor dönemlerde toplumu aydınlatacak, beyin damarlarına oksijen enjekte edecek insanlar ne yazık ki küstürülmüş veya yok edilmiştir. Geride kalanların ise işi gücü şakşakçılık yada goygoyculuktur. Dönemin Başbakanı zaman zaman mitinglerde söylerdi; işte o atasözü diyor ki; '' Klavuzu Karga Olanın ... '' Devamını siz getirin artık.
-
TSK: Rus Savunma ve Kara Ataşesi karargaha çağrılıp bilgilendirildi
25 Kasım 2015 - 21:38:23
TSK: Rus Savunma ve Kara Ataşesi karargaha çağrılıp bilgilendirildi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/563b11fbc03c0e2918328d43.jpg)
Genelkurmay Başkanlığı, SU-24 Rus savaş uçağının düşürülmesiyle ilgili 24 ve 25 Kasım’da Rusya Federasyonu Savunma Ataşesi ve Kara Ataşesi’nin, Genelkurmay Başkanlığına davet edildiğini ve olayın meydana gelişi konusunda bilgilendirme yapılarak görüş alışverişinde bulunulduğunu bildirdi.
Genelkurmay Başkanlığının resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, Rusya Federasyonu’na ait SU-24 savaş uçağının düşürülmesi ile ilgili olarak 24 ve 25 Kasım 2015 tarihlerinde Rusya Federasyonu Savunma Ataşesi ve Kara Ataşesi’nin, Genelkurmay Başkanlığı Karargahına davet edilerek, olayın meydana gelişi konusunda bilgilendirme yapıldığı ve görüş alışverişinde bulunulduğu belirtildi. Açıklamada, “Bahse konu görüşmelerde;
a. Tarafımızdan uçağın uyarılması esnasında milliyetinin bilinmediği
b. Israrla yapılan ve 10 kez tekrarlanan çağrılarımıza cevap vermemesi üzerine hava sahamızı ihlal eden uçağa yönelik ilgili angajman kuralının uygulandığı
c. Pilotların bulunması ve kurtarılması yönünde Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk Silahlı Kuvvetleri olarak yoğun gayret gösterildiği
d. Olayla ilgili her türlü soruya cevap verilmiş, Rus tarafınca anlaşılması için radar iz haritaları kullanılarak konu anlatılmış ve her türlü bilginin paylaşılmasına hazır olunduğu belirtilmiş
e. Ayrıca daha önce yapılan toplantılarda Rus tarafına angajman kurallarına uyulması konusunda Türkiye’nin hassasiyetinin iletildiği tekrar hatırlatılmış, milliyeti bilinmeyen bir uçağın ikazlara rağmen Türk hava sahasına yaklaşması halinde angajman kurallarının otomatik olarak yürürlüğe girdiği tekrar ifade edilmiştir” denildi.
Açıklamada, bunlara ilaveten Moskova’daki askeri makamların telefonla aranarak irtibat kurulduğu ve Moskova ile her türlü iş birliğine hazır olunduğunun belirtildiği kaydedildi.
http://www.hurriyet.com.tr/insani-yardim-konvoyu-turkiye-sinirinda-vuruldu-40018860 (http://www.hurriyet.com.tr/insani-yardim-konvoyu-turkiye-sinirinda-vuruldu-40018860)
-
17 Haziran - 1 Kasım seçim dönemleri arasında ki geçen sürede; artan terör olayaları ile birlikte Suruç ve Ankara' da patlatılan bombaların da etkisiyle iyice politize olmuş seçmen kitlesi; AKP hükümetine teveccüh göstermek suretiyle, tek başına iktidarı hediye etmişti. Yapılan değerlendirmelere göre vatandaşların; ''hükümeti tekrar işbaşına getirelim de, bari terör olayları yaşanmaz'' saiki ile hareket ettikleri anlaşılıyor. Etkili olan diğer bir neden ise; MHP Genel Başkanının akıl almaz tutum ve davranışlarıdır.
Geriye dönüp baktığımız da görüyoruz ki, vatandaşlar yamuğdan kaçarken doluya tutulmuştur. Şu ülkede terör olayları yaşanmasın mantığıyla hareket eden seçmen kitlesi; bir dünya deviyle savaşın eşiğine gelmiştir. Yapılan beyanatlara bakıyoruz; Rusya temkinli ve soğukkanlı bir şekilde hareket etmeye çalışırken, ne yazık ki ülkemiz cenahından hiç de sükunet telkin eden açıklamalar göremiyoruz. Adamlar diyor ki;'' uçağımızı düşürdünüz bari özür dileyin, zararı tazmin edin'' derken, bizimkiler tutturmuşlar ''bugün olsa bir daha düşürürüz'' diyorlar !.. Böyle bir diplomasi dili olabilir mi ya !.. Putin bunun üzerine diyor ki; '' Türkiye kasten gerilimi arttırmaya çalışıyor '' diyor. AB' den açıklamalar geliyor, diyorlar ki; Rusya' nın bundan sonra neler yapabileceği tahmin edilebilirken, Türkiye' nin hangi yolu izleyeceği belirsizdir diyor. Böyle bir şey olabilir mi yahu ! Ne yapmaya çalışıyorsunuz ?
-
Bildiğiniz yada bilmediğiniz çokça senaryolar ve bunun üzerinde kafa yoran analizler yapan beyin takımları var yüksek derecelerle eğitim görmüş Mba yapmış.
Bence yok, ya da yanlış insanlar yanlış işlerle uğraşıyorlar. Sonuçlara bakarak çok net bir şekilde görülebilir. Irak'ta bir zamanlar var olan ve şimdi yerinde yellerin estiği kırmızı çizgilerimizin akibetine benzer bir durum şu an Suriye'de gerçekleşiyor.
Daha önce de söylediğim gibi bizim B,C,D,.... planlarımız yok. Hatta A planımız dahi yok. Birilerinin elimize tutuşturduğu planlar var! O planlara göre hep zarardayız!
17 Haziran - 1 Kasım seçim dönemleri arasında ki geçen sürede; artan terör olayaları ile birlikte Suruç ve Ankara' da patlatılan bombaların da etkisiyle iyice politize olmuş seçmen kitlesi
Aklıma gelmişken sorayım; Ankara ve Suruç'ta patlatılan bombaların arkasında kimlerin olduğu ortaya çıkarıldı mı?
-
17 Haziran - 1 Kasım seçim dönemleri arasında ki geçen sürede; artan terör olayaları ile birlikte Suruç ve Ankara' da patlatılan bombaların da etkisiyle iyice politize olmuş seçmen kitlesi
Aklıma gelmişken sorayım; Ankara ve Suruç'ta patlatılan bombaların arkasında kimlerin olduğu ortaya çıkarıldı mı?
IŞİD bağlantılı hücrelerin marifeti olduğu açıklanmıştı. Devletin üst kademeleri ise kokteyl falan demişti !
Asıl mesele ise IŞİD ' in arkasında ki oluşum kimlerdir ?!
IŞİD' in bir Amerikan, İngiliz, İsrail ortak aklının ürünü olduğunu; zannediyorum ki aklı başında ki herkes kabul eder.
Bir de bunların alt taşeronları var muhakkak.
Onların da Marslılar, Andromedalılar veya Zetalar olamayacağı bilindiğine göre...
Amerika' nın fedailiğini yapabilecek kudretdeki tetikçiler acaba kimlerdir ?
Bundan sonrasını henüz çözebilmiş değilim açıkçası !
-
Işid dünya genelinde gerçekleştirdiği her eylemi üstlendi. Örneğin Fransa'daki terör eylemleri, ya da düşürülen Rus yolcu uçağı, ki Işid'in açıklama yaparak üstlenmesine rağmen Ruslar başta terör eylemi olmadığını iddia etmişlerdi!
Ancak bildiğim kadarıyla Ankara ve Suruç; bu iki eylem hakkında Işid bir açıklamada bulunmadı!!!!!!!!!
Bu iki terörist saldırıyı üstlenmedi!
Gerçekten de Işid mi yaptı!
-
Türkmenler Türkiye'ye geçti
hurriyet.com.tr26 Kasım 2015 - 16:55:05
Türkmenler Türkiye'ye geçti
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'a bağlı güçlerin karadan, Rusya'nın ise havadan ve denizden vurduğu Bayırbucak bölgesindeki Türkmenlerin Türkiye sınırına geldiği bildirildi.
DHA'nın haberine göre, sınıra yakın Yamadi köyündeki çadır kampta kalan 80 Türkmen de öğle saatlerinde sınırı aşarak Hatay'ın Yayladağı ilçesine geçti.
Yayladağı ilçe merkezine gelen Arap ve Türkmen Suriyeliler bombalı saldırı nedeniyle kaçanların Türkiye sınırına doğru geldiğini söyledi.
Bölgedeki hava saldırılarının yoğunlaştığı aktarılırken; kaçanlardan biri, daha çok gelen olabileceğini belirtti ve "Yağmur gibi bomba yağıyor" diye konuştu.
KIZLDAĞ EL DEĞİŞTİRMİŞTİ
Anadolu Ajansı'nın haberine göre; Kızıldağ tepesi bu sabah saatlerinde tekrar rejim güçlerinin eline geçti.
Alınan bilgiye göre, Esad rejiminin Ruslar'ın desteğiyle Türkmendağı bölgesine yönelik sürdürdüğü saldırılar aralıksız sürüyor.
İki gün önceki çatışmalarda Türkmenlerin eline geçen stratejik öneme sahip Kızıldağ tepesi, dün sabah saatlerinden itibaren bombardımana tutuldu.
Tepeyi yoğun saldırılara tutan rejim, karadan zırhlı araçlarla ilerlemeye çalıştı. Gece geç saatlere kadar süren çatışmalar sonucu Kızıldağ rejim güçlerinin eline geçti.
Öte yandan, bölgedeki saldırı ve çatışmalar, Kızıldağ tepesi ve Gimam köyü çevresinde sürüyor.
Bu arada Kilis'in karşısındaki Suriye'nin Azez bölgesinde, kullanılmadığı belirtilen bir un ve bir tekstil fabrikasına hava saldırısı düzenlendi. DHA'nın haberine göre, saldırıyı, Rus uçaklarının yaptığı öne sürüldü.
http://www.hurriyet.com.tr/kizildag-tepesi-esadin-kontrolune-gecti-40019066 (http://www.hurriyet.com.tr/kizildag-tepesi-esadin-kontrolune-gecti-40019066)
-
Rusya ile gerilim stratejisi son derece hatalıdır. Dengeleri bozarak iyi bir şey yaptıklarını mı zannediyorlar !? Peki Türkiye' yi Amerika' nın elinden kim kurtaracak ! Bunu hiç düşünmüşler midir acaba ? Amerika bas bas bağırıyor. Ortadoğu' da haritaları yeniden çizeceğim; Kürtlere' de bir devlet kuracağım diyor. Ha keza Almanya, İngiltere ve Fransa da aynı şekilde... Öyle inanıyorum ki, İsrail ise perde arkasından kıs kıs gülüyordur. Bir yandan da memleketim insanlarına bakıyorum, akıl beş karış havada !.. Ayaklar yere kesin kez basmıyor. Beyin dumura uğramış vaziyette akıl tutulması yaşıyorlar. Geçen birisi söylüyordu; mevcut durumu '' DÜŞÜK YOĞUNLUKLU 3' NCÜ PAYLAŞIM SAVAŞI '' olarak nitelendiriyorum diyordu. Peki Türkiye olarak hangi taraftayız ? Paylaşmak isteyenlerin tarafında mı, yoksa paylaşılanların tarafında mı !? Beyin damarlarına oksijen gitmeyen genel kitleye bakacak olursanız; paylaşanların tarafınday MIŞIZ ! :) PEH... La Fonteine' den masallar ! İnsanlar galiba kandırılmayı seviyor. Ya da güzel sözlerle kandırılmak istiyorlar. Saftirik bir genç kıza '' seninle evleneceğim ne de olsa, gel sana pul kolleksiyonumu göstereyim '' der gibi !.. Ey ahali, yahu bu kadar da saftirik olunmaz ki ! PES...
Bari Abdülhamit' ten ders çıkartsalardı. Bu arada birinci değil ikinci olandan !.. Abdülhamit Han, uygulamış olduğu denge politikası sayesinde büyük devletleri birbilerine karşı gayet güzel kullanmıştı. Bu şekilde imparatorluğun ömrünü yüz yıl uzattığı söyleniyor. Bari bundan ders alınsa diyorum. Rusya ile münasebetleri bozduğunuzda CUNKAAAAAA... Amerikanın kucağına düşmüş olmuyor musunuz !? Yoksa başka hesaplar mı var. Zaten Türkiye Cumhuriyeti' nin üniter yapısını bozmak niyetindeyiz. fedaratif sisteme geçtiğimizde zaten TC diye bir şey kalmayacak- hiç problem değil mi diyorlar acaba ! Ne var ki yanlış hesap illaki Bağdat' tan dönecektir. Bu kutsal topraklar, vatansever ocaklardan illa ki bir Mustafa Kemal çıkartır. Mayamızda var- bu toprakları kimseciklere yar etmeyiz, EVELALLAH.
-
natasalari gözümüzde büyütmeyelim
-
Yani olayın üzerinde yaklaşık 72 saat geçti dışardan bir gözle objektif bakalım.Olay nerede geçiyor Sochi demi?Betta damı?Kırım damı?İşid'in suriyede bilinen onlarca noktası varken neden ısrarla Hatay ın dibindeki Türkmen dağı ve Bayırbucak Türkmenleri ısrarla günlerdir hedefte neden?Verilen tepkilere bakın bir içimizdekilere birde Rusların bize verdiği tepkilere nasıl birlik olmuşlar topyekün.Yazıklar olsun şu olayda bile hiç olmazsa 24 saat birlik gösteremeyenlere.Hangi olayda birlik olunacak daha adamlar vatan toprağını işgal etseler ya adamlar haklı bizde kaşındık amamı denilecek.Kardeşim ne gaza gelen var nede gazla giden.Bence gaza gelenler belli zannımca terazilerinin ayarı bozulmuş.Beni doğrudan ilgilendiren sınır komşumda olaylar varsa ve bu etkilemeye başlamışsa kusura bakma kardeşim dahil olurum.rusu,ingilizi,fransızı oturmuş sofraya paylanırken ben İnönü politikası izleyip etliside sütlüsü de sizin olsunmu diyeceğim.Kardeşim ya o masada olursun ya da bir sonraki masada seni paylaşırlar.Anlaşılması gereken olay biz yazları kurak ve sıcak,kışları yağmurlu ve ılıman dışarıya incir,pamuk,fındık satan ülke değiliz artık.Bari biz kendimize hasta adam muamelesi yapmayalım.
-
Rusya Savunma Bakanlığı: Yardım konvoyunu biz vurmadık
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/5657e91ec03c0e58540183d4.jpg)
Rusya Savunma Bakanlığı, Kilis’in karşısındaki Suriye’nin Azez ilçesinde Türkiye’den insani yardım getiren TIR’ların vurulmasının kendileriyle bir ilgili olmadığını açıkladı.
Savunma Bakanlığı Sözcüsü General Igor Konaşenkov, Türk ve yabancı basında çıkan, konvoyun Rus uçakları tarafından vurulduğu şeklindeki haberlerin spekülasyon olduğunu savunarak, “Yayınlanan görüntülerde patlama yerinde herhangi bir krater görünmüyor. Uçaklar tarafından vurulmuş olsaydı, olay yerinde krater açılırdı. Ayrıca parçaların çevreye dağılması gerekirdi ki, böyle bir durum da yok” dedi.
Rus sözcü, ayrıca patlama yerinde uçaktan düşen bombaların kalıntılarının olması gerektiğini belirterek, bu tür parçaların da olay yerinde bulunmadığını kaydetti.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-savunma-bakanligi-yardim-konvoyunu-biz-vurmadik-40019495 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-savunma-bakanligi-yardim-konvoyunu-biz-vurmadik-40019495)
-
Birlik olunacak konular bellidir. Yunanistan' ın işgal etmiş olduğu adaları derhal gidip kurtaralım mesela. Derhal-hemen şuan silahları kuşanalım ve Yunanistan' ın işgal etmiş olduğu adalara dalalım. Ya da bölücü teröristleri yerle yeksan edelim- başımız gözümüz üstüne. Ancak vatanseverlerin, birilerinin kişisel hırslarına ve bitmek tükenmek bilmez yanlışlarına ortak olması beklenmemelidir. Oksijen soluyan, omurgalılardan olmayacak şeyler isteniyor. Suriye ve Irak' ın parçalanması demek; Türkiye' nin de parçalanması demektir diyoruz. Kaldı ki mezhepçi bir bakış açısıyla hareket edenlerin; yarın bir gün aynı bağnaz yaklaşımlarıyla, Türkiye' de de mezhep savaşını başlatmayacaklarının garantisi var mı ?! Her ağzını açtıklarında Türk, Kürt, Laz, Çerkez... diye başlayarak, 36 etnik kimliği saydıktan sonra; HADİ GELİN, ŞİMDİ BİRLİK OLALIM demeleri kadar akıl dışı bir şey olamaz. Yahu, memleketi ayrıştıranlar zaten kendileridir. Hangi birlikten bahsediyorlar. Hiç bir aklı başında insan, Suriye ve Irak' ta MUAVİYE CUMHURİYETİ kurulmasını istemez.
Bir de şöyle bir durum var. Türkiye Cumhuriyetini içine bir türlü sindirememiş, rejimle sürekli kavgalı, imkânaları olsa Atatürk' ü bir kaşık suda boğacak insanlarla nasıl birlik olalım !? Atatürk devrimleriyle kavga et-et ondan sonra gel birlik olalım ! Yok öyle bir şey. Milliyetçilik diyoruz; ayaklarımızın altına alırız diyorlar. Laiklik diyoruz; bir insan hem şeriatçı hem laik olamaz diyorlar. Devletçilik diyoruz; devletin malını babalar gibi satarız diyorlar. Satılmadık bir tane devlet teşekkülü kalmamıştır. TÜPRAŞ, TELEKOM, Şeker Fabrikaları, Barajlar, Limanlar, Yollar, Hanlar, hamamlar... velhasıl kelam şu memlekette bir dikili ağacımız kalmamıştır. Bu sanayi teşekkülleri milletin malıydı. Arpalık veya Ali Babanın çiftliği haline geldi. Milletin malını ölmüş eşek fiyata şahıslara sattılar. Çoğuda Arap veya Gayri Müslimdir - Türk yok yani. Nüfus Cüzdanında Türk yazmış olsa bile adamlarda Türklük şuuru yok ! Kısacası üstatlar, vatanını sevemeyen insanlarla biraraya gelmemiz mümkün değildir. Şunu da ifade etmek gerekir ki; SURİYE POLİTİKASI MİLLİ BİR MESELE DEĞİLDİR- KİŞİSELDİR. Bir şahsın kişisel hırsları için, koskoca ülkeyi ateşe atacak kadar akılsız değiliz.
-
Dikkat ederseniz tansiyon yükselten biz değil ruslardır.Her defasında birlik beraberlik mesajlarına karşı farklı farklı karşılık veriyorsunuz.Tabiki amacınızı niyetinizi tabiyetinizi bilemiyorum ama ben vatandan bahsederken siz hala siyasetten bahsediyorsunuz ben vatan savunmadan bahsederken siz telekomdan bahsediyorsunuz.Hiç olmazsa şu günlerde diyorum hala tribünlere mesaj verir gibisiniz.Şık değil hırs ve siyasi kızgınlığınız maalesef sizi subjektif yapmış.
-
Açıkçası halen bazılarımız günlük yaşıyor. Halen hiçbir planı olmayanlar gibi akıntıya göre konuşuyor. Suriye'de günümüzde gerçekleşmekte olan karışıklığın, çok önceden gerçekleşeceği biliniyordu. Sadece ben bile geçmişte bunu defalarca dile getirdim ki, bu işlere kafa yorması gerekenlerin görememesi imkansız. Irak, Libya, Mısır vs hatta Ukrayna, her yer bir anda birbirine düşman insanların yaşadığı ülkelere dönüşüverdi. Suriye'nin de bazıları halen kabul edemese de bir projeye uygun olarak karıştırılıp parçalanacağı çok açık ve netti!
E Suriye parçalanırken bize pay kalmayacak mı diyerek bir sırtlan zekasıyla düşünmek sadece günü kurtarmak, geçmişten ders alıp geleceği güvenceye almayı akıl edememektir. Özellikle son yıllarda bilinçli olarak artırılan kutuplaşma, bitmiş olan terörün yeniden hortlatılması ve hatta kitlesel isyan seviyesine getirilmesi, vatandaşların bilinçli olarak borçlandırılması vb pek çok etkene bakarsak, uygulanan projede sıranın bize çok yaklaştığını görebiliriz.
Bu bağlamda, "vatanımızın" birlik ve beraberliğine öncelikle tehdit oluşturanlarla işbirliği içerisinde, sıra bize geldiğinde bize yardımcı olacaklara karşı bilinçli bir karşıt kampanya başlatmak, buna destek olmak, sadece anı yaşamak ve geçmişten ders alıp geleceği görememektir.
Yakın gelecekte eğer Türkiye, tıpkı Suriye, Irak, Libya ve diğerleri gibi iç karışıklıklarla boğuşmaya başlarsa, artırılan kutuplaşma ve terör kitlesel katliamlara dönüşürse, ülkemizin birlik ve bütünlüğü zarar görürse, bunun tek sorumlusu her fırsatta yarattığı gerilimlerin ardına sığınıp fanatiklerine hayali, düşmanları hedef göstererek o zamanların temelini atanlar olacaktır.
Ülkemizin birlik ve beraberliği, buna kastedenlerin projelerine körü körüne uymakla mümkün olmayacaktır. Söz konusu vatan ise, ne siyasi irade, ne siyasi fanatizm ne de yöneticilerin kişisel hırsları kalkan olarak kullanılamaz.
Günümüzün en tehlikeli silahı artık nükleer silahlar değil, insanları inandıkları değerlerle kandırıp, o değerlerin temel ilkelerinin aksine, kendi çıkarlarına uygun şekilde yönlendirmektir. Günümüz iletişim araçları ile bunu gerçekleştirmek son derece kolaydır! Gerçekleri göremeyip anı yaşayan insanlar, sürekli değişen gündemin kendilerini bir amaca yönlendiren bir senaryo olduğunu kavradıklarında ne yazık ki çok geç kalınmış olunuyor!
-
Suriye tarafından 22 Haziran 2012 tarihinde ihtarsız olarak, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ait RF-4E tipi keşif uçağı düşürüldü. Uçağın düşmesiyle şehit olan Hava Pilot Yüzbaşı Gökhan Ertan'ın babası Ali Ertan, Rus savaş uçağının düşürülmesini değerlendirdi. Angajman kurallarının oğlunun da içinde yer aldığı uçağın düşürülmesi sonucu değiştiğini anımsatan Ertan, şöyle dedi:
"2012'de oğlumun da içinde bulunduğu Türk askeri keşif uçağının düşürülmesinin ardından angajman kuralları değişmişti. Türk hükümeti, sınıra yaklaşan, sınır ihlali yapan uçakların düşürüleceği belirtilmişti. Bir süre önce de bir helikopter düşürülmüştü. 24 Kasım'da da angajman kuralları çerçevesinde Rus askeri uçağı düşürüldü. Bu devletin aldığı doğru bir karardır."
http://kokpit.aero/oglumun-ucagini-uyarmadan-vurdular (http://kokpit.aero/oglumun-ucagini-uyarmadan-vurdular)
-
Anlaşılan o ki sebep yokken vurulan Türk uçağının,şehit olan pilotumuzun,Bayırbucakta katledilen Türkmenlerin,katledilen 380 bin Suriyelinin kıymeti harbiyesi yokmuş.Varsa yoksa iç siyaset.Kimse ruslar burada ne arıyor demiyor da sürekli bizi yargılama enterasan.
-
Anlaşılan o ki sebep yokken vurulan Türk uçağının,şehit olan pilotumuzun,Bayırbucakta katledilen Türkmenlerin,katledilen 380 bin Suriyelinin kıymeti harbiyesi yokmuş.Varsa yoksa iç siyaset.Kimse ruslar burada ne arıyor demiyor da sürekli bizi yargılama enterasan.
Kusura bakma da o kadar yazılandan hiçbir şey anlamamışsın. O bahsettiğin kayıpların çok büyük önemi var. Ve ne yazık ki bu yönetim zihniyeti ile çok daha fazla kayıplarımız olacak! Aklı başında olan, anı yaşamayı hayat felsefesi sananların değil, geleceği görenlerin en büyük endişesi bu! Esas konu "Ruslar buraya neden geldi "!
Bu iç siyaset konusu değil! Vatanın bütünlüğü konusu, memleket meselesi, varlığını koruma içgüdüsü, tarihte yaşananların tekerrür edeceğini hissedebilme öngörüsüne sahip olma yeteneği vs vs. Vatan; üzerinde yaşadığımız toprak parçası.. İçerisinde bulunduğumuz gemi! Gemiyi yürütmek bizlerin belirlediği rota ile olmalı. Başkalarının elimize tutuşturduğu planlarla değil! Elimize tutuşturulan rota bizi kayalıklara sürüklüyor. Tarih tekerrür ediyor. Bizden önce bu yolda giden gemilerin hepsi battı! Bu gemi battığında hepimiz suya gömüleceğiz. Sadece ısrarla bu rotayı savunanlar fareler gibi terk edecekler batmadan hemen önce!
-
Yazdıklarınızı okudum,okuğumuda iyi anlarım.Sizin çekinceleriniz girdap gibi içine çekmiş ve korkularınıza dönüşmüş sürekli geçmişden bahsederek tekerrür edeceği yönündeki beyanlarınız ise sadece vehimden ibaret.Aslına bakacak olursak sizin kızdığınız Kerkük-Musul durumlarındaki pasif kalma durumunun bir benzerini de sizler yapıyorsunuz.Ne yapalım peki sorusuna cevap vermeyip hala etrafından dönüyorsunuz.Savınız nedir?ülkenin ne yapması gerekir dış siyasette politikada güç dengelerinde net cevap yok.Diyarbakırdan verilen uçağı düşür emrini veren karargahdan yola çıkarak tüm siyasete yön vermeyi marifet mi sayıyorsunuz.Fareler gibi kaçmaya gelince sizlerin tabiriyle % 49 un içinde başka ülkelerde evi barkı ve dahi pasaportu olanları pek görmedimde şu ünlü %50.5 içinde avrupayla,amerikayla sıkı fıkı olup fareler gibi kaçmak fırsat kollayıp can atan çok köpek soyu gördüm.
-
Yazdıklarınızı okudum,okuğumuda iyi anlarım.Sizin çekinceleriniz girdap gibi içine çekmiş ve korkularınıza dönüşmüş sürekli geçmişden bahsederek tekerrür edeceği yönündeki beyanlarınız ise sadece vehimden ibaret.Aslına bakacak olursak sizin kızdığınız Kerkük-Musul durumlarındaki pasif kalma durumunun bir benzerini de sizler yapıyorsunuz.Ne yapalım peki sorusuna cevap vermeyip hala etrafından dönüyorsunuz.Savınız nedir?ülkenin ne yapması gerekir dış siyasette politikada güç dengelerinde net cevap yok.Diyarbakırdan verilen uçağı düşür emrini veren karargahdan yola çıkarak tüm siyasete yön vermeyi marifet mi sayıyorsunuz.Fareler gibi kaçmaya gelince sizlerin tabiriyle % 49 un içinde başka ülkelerde evi barkı ve dahi pasaportu olanları pek görmedimde şu ünlü %50.5 içinde avrupayla,amerikayla sıkı fıkı olup fareler gibi kaçmak fırsat kollayıp can atan çok köpek soyu gördüm.
Ben bugünlerde o %49'un içerisindeki, sıkı savunmacı itlerden, Rus uçağının düştüğü anda Avrupa'ya kaçmaktan bahseden, bu ülkeyi vatan olarak görmediğini belirteni de gördüm. Bu nedenle endişelerim çok daha arttı. Sadece Musul-Kerkük konusundaki pasiflik değil, koskoca imparatorluğun bile nasıl salakça idare yöntemiyle emperyalistlere peşkeş çekilmesi gibi pek çok tarihi örnek, sadece vehim değil, tarihin tekerrürden ibaret olduğu gerçeğini ortaya koyuyor!
Ülkeler arasında dostluk değil, çıkarlar söz konusudur. Bugün ülkemin bütünlüğüne açık şekilde kast edenlerle çıkarlarımızın uyuşması kesinlikle mümkün değildir.
-
Şu memleket yurttaşlarından bazılarına hayret etmemek mümkün değil ! IFF dedikleri Dost Düşman Tanıma Sistemleri hiç bir şekilde çalışmıyor ! Çünkü kullandıkları sistem milli değil. Amerika' nın kuyruğunu takılmış gidiyorlar. Dost kim, düşman kim haberleri yok. Yahu adam bangır bangır bağırıyor; Ortadoğuyu çil yavrusu gibi dağıtacağım, kendi çıkarlarıma uygun olacak şekilde yeniden dizayn edeceğim, haritaları baştan çizeceğim, 22 yeni devletçik kuracağım, milletin anasını ağlatacağım diyor- daha ne demesi lazım anlamıyorum ki !.. Yani yapacaklarını baştan söylüyorlar. Bu kadar da dürüstler. Birileri de kalkmış Amerikan projelerine taşeronluk yapıyor. Hiç bir şekilde taşeronluk yapmayacak vatanseverlere de ; haydi gelin birlikte taşeronluk yapalım diyorlar. Böyle bir saçmalık olabilir mi !.. Olacak şey değil.
Türkiye Cumhuriyeti pek çok şeyi başardı lakin bir şeyi başaramadı- vatandaşlarını eğitemedi. Tevhidi Tedrisat Kanunu ile eğitim öğretim birliğini sağlamayı düşünüyorlardı. Son derece doğru ve yerinde bir hareketti. Çünkü farklı farklı eğitim modelleri; farlı farklı insan tipleri yetiştirir. Atatürk' ün ölümü ile birlikte Tevhidi Tedrisat Kanununun da içine ettiler. En nihayetinde iki tip insan yetişmeye başladı. Bunlar bir süre sonra birbirlerinden de ayrı düştüler. Bir tarafta Atatürk' ün aydınlattığı yoldan gitmeyi tercih eden vatanseverler; diğer tarafta ise padişahın kulları olmayı yeğleyen sözüm ona muhafazakarlar !.. Muhafazakarların tarihten gelen ortakları vardır; Amerika ve İngiltere !.. IŞİD denilen Ali Kıran Baş Kesenler, zaten bu ortaklığın ürünüdür.
Düşürülen iki tane RF-4 uçağı konusunda şaibeler var. Toplum vicdanı rahatlamış değildir. Aynı şekilde Afyon Cephaneliğinin patlaması olayı. Akabinde hapisten çıkartılan Hizbullah militanları- Bu adamlar nereye gitti belli değil !.. Hatırlatalım; bir kanun maddesine dayanılarak tutuklu bulunan Hizbullah militanları salıverilmişti. Hemen akabinde tekrar yakalama kararı çıkartıldı falan!.. Bunların hepsi şaibeli işlerdir. Uçağı şu düşürmüştü, bu yapmıştı falan- bunlara itibar edecek insanlar değiliz. Her söylenene inanacak kadar ahmak değiliz vesselam.
-
Sadece Türkiye' de değil, Rusya' nın da aklını peynir ekmekle yemiş bir dünya insanı var :) Bunlardan birisi de Rus Liberal Demokrat Partisinin lideri ırkçı Jirinovski. İstanbul' un ortasına atom bombası atalım havaya uçuralım diyor. Nükleer savaş korkusundan NATO' nun sesi soluğu çıkmaz diyor. ( https://www.cihan.com.tr/tr/jirinovskiden-korkunc-teklif-bogazi-bombalayalim-1949607.htm (https://www.cihan.com.tr/tr/jirinovskiden-korkunc-teklif-bogazi-bombalayalim-1949607.htm) ) Akılsız, dünyanın her yerinde akılsız... ona hiç şüphe yok:)
Bu iş o kadar can sıkıcı ki anlatamam. Ne yazık ki bir adım sonrasını düşünemeyen öngörüsüzler ülkesi haline geldik. Denildiği gibi adamlar resmen günübirlik yaşıyor. Önünü arkasını düşünmeden o an için aklına ne geliyorsa onu yapıyorlar yani. Tepkisel reflekslere esir olmuşlar. Akıl diye bir şey hak getire !
Amerika' nın gazıyla Rus uçağının düşürülmesi, elimizi son derece zayıflatmıştır. Şimdi bir değil iki düşmanla mücadele etmek zorunda kalacağız. Daha doğrusu düşman kazanmak üzereyiz. Amerika' nın yanına bir de Rusya !.. Halimiz nice olur düşünebiliyor musunuz ? Savaşlar safları güçlendirerek kazanılır. Ne kadar çok düşmanın olursa, yapabileceklerinin sayısı o kadar azalır. Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya ve İsrail, şiddetle Kürt devleti kurmak istiyor. Buna direnen kimlerdir; Suriye, İran ve Rusya !.. Rus uçağının düşürülmesinden sonra Rusya' da bu gruba dahil olarak YPG' ye destek vermeye başladı. Bütün bunlar yetmezmiş gibi iç siyasette de başkanlık rejimi meselesi var. Ne diyor, başkanlık sistemi iyidir. tamam da Başkanlık sistemi demek Federasyon demek. Federasyon' da bir sonra ki aşamada Kürdistan demektir. Görüldüğü üzere tezgahı gayet güzel kurmuşlar ! Bu işin sonu aynen kurtuluş Savaşında ki mücadeleye döneceğe benziyor. İçerde ki Kürtçü, şeriatçılarla mücadele ederken aynı zamanda Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya ve İsraile karşıda savaş vereceğiz. Ancak bu sefer yanımızda Sovyetler Birliği olmayacak. Tezgahın büyüklüğüne bakar mısınız !
-
Cumhuriyetçilere çok iş duşecek. Anladık ki Ortadoğu olarak biz kendimizi yonetemiyoruz. Ben dahil bütün o anti-amerikancılığın içi boşmuş.
-
Ben bugünlerde o %49'un içerisindeki, sıkı savunmacı itlerden, Rus uçağının düştüğü anda Avrupa'ya kaçmaktan bahseden, bu ülkeyi vatan olarak görmediğini belirteni de gördüm. Bu nedenle endişelerim çok daha arttı.
valla ben o %49'un içinde değilim ama ben de Mısır ya da Tunus düşünüyorum be Skywolf. Rahatıma düşkün olduğumdan değil, ne bileyim öyle işte...
-
Jirinovski zır delisini dünyada ciddiye alan var mıdır acaba? Sadece bizdeki her şeyi bildiklerini sanan kahvehane kahramanları var bence!
Gerilimin ortaya çıkışı ve ilerleyişine bakarsak, ABD ve saz arkadaşları, önceki eylemlerindeki iç karışıklıklara ek olarak Rusya'ya da görev verecekler gibi! Umarım Rusya'yı yönetenler bu tuzağa düşmezler! Her sıkıştıklarında hep birilerinin yönlendirmesiyle başkalarını suçlayarak "büyük oyun" diye saçmalayanlar, ülkeyi esasında uydurduklarının aksine gerçekten büyük bir oyunun içerisine sürüklediklerinin farkında bile değiller!
Uyvar arkadaşım, isteyen istediği yere gidebilir! Savaştan iğreniyor olabilir insanlar. Hiçbir şeye karışmadan yaşamayı tercih ediyor da olabilir. Ama benim gibiler kaçmaz. Büyük dedem Yemen'de Osmanlı askeri olarak savaştı. Ömrünün son 14 yılını orada görev yaparak tamamladı. Diğer bir dedem ise henüz bıyıkları terleyen genç bir delikanlıyken Kurtuluş Savaş'ında Yunan askerlerine karşı savaştı. Onunla birlikte savaşan kardeşi de İstiklal Gazisiydi. O dedemin eşi olan büyükannem anlatırdı, henüz çocuk sayılacak yaştayken köylerine gelen Yunan askerlerinin, köylerine ilk geldiklerinde bütün hayvanlarını nasıl katlettiğini... Yumurtadan yeni çıkmış civcivlere kadar. Köyde sadece yaşlılar ve çocuklar olduğunu, Yunan askerlerinin gençlerin nerede olduklarını sorduğunu. Köye ikinci geldiklerinde kalan yaşlı ve çocukları bir araya toplayıp tam katledecekleri anda "MUSTAFA KEMAL'İN ASKERLERİNİN" nasıl yetişip kurtardıklarını anlatırdı. Anadolu'nun başka yerlerinde onlar kadar şanslı olamayanlar da az değildi! Tecavüze uğrayanlar, camilere toplayıp yakılanlar, kurşuna dizilenler... Tarih bunların hepsini yazıyor.
Bütün bu gerçeklere rağmen bugün, tarihin yalan olduğunu söyleyip, Yunanlılarla bile bir savaş yapmadığımıza inanan büyük bir beyinsizler topluluğu bile var bu ülkede! Gerçeği görmezden gelip büyük bir ısrarla yalanı savunanlar o kadar fazla ki! Bunların arasında İstiklal gazisi dedenin torunu olan kuzenlerim bile var! Bu ülkedeki kutuplaşmanın geldiği noktayı varın siz düşünün. Başkalarını bilmem ama "O" olmasaydı olmazdık muhtemelen. Allah'a şükürler olsun ki tam zamanında O'nun gibi bir lideri gönderdi bu millete! Bir daha böyle bir durum olsa gönderir mi bilemem. Çünkü Allah nankörlük edenlere yardım etmez!
-
Büyük ortadoğu projesinin eşbaşkani görevini layikiyla yapiyor fazla söze gerek var mi?
-
S-400 Sistemi Suriye'de
Türkiye - Rusya krizi beşinci gününde
Nerdun HACIOĞLU/MOSKOVA28 Kasım 2015 - 10:41:38
Türkiye - Rusya krizi beşinci gününde
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/5659636f67b0a95c540e50f2.jpg)
Türkiye ile Rusya arasındaki kriz beşinci gününe girdi. Rusya, Lazkiye'deki üsse göndereceğini açıkladığı S-400 füzelerinin görüntüsünü yayınladı.
10.10
S-400'LERİN GÖRÜNTÜSÜ YAYINLANDI
Rusya uçağın düşürülmesine misilleme olarak 400 km menziliyle Türkiye’nin iç bölgelerine kadar tehdit oluşturabilecek S-400 füze savunma sistemini Lazkiye’ye konuşlandıracağını açıklamıştı.
Rusya Savunma Bakanlığı, önceki gün hava yoluyla Suriye’ye naklettiği S-400 füzelerinin Lazkiye’deki Rus hava üssüne nasıl konuşlandırıldığını ve savaş nöbeti tutmaya başladığını gösteren çekim yayınladı.
Dev nakliye uçağından indirilen iki adet S-400 füze rampası, Hmeymim hava üssünde önceden hazırlanan alanlara yerleştirilerek atışa hazır konuma geçirildiği gösterildi.
10.00
YAPTIRIM KARARI 30 KASIM'DA
Rusya Başbakanı Dmitriy Medvedev’in “Türkiye’ye karşı uygulanabilecek yaptırım paketi hazırlayın” emri süresi bugün dolmasına rağmen, nihai yaptırım kararının 30 Kasım Paris’te yapılacak çevre zirvesi sonrasında Pazartesi akşamı açıklanacağı bildirildi.
Hükümet kaynakları 48 saatlik erteleme anonsu yaparak Paris’te Putin ile Erdoğan’ın belirsizliklere rağmen bir araya gelebilecekleri kapısını açık bırakmış oldu.
9.10
PESKOV: İŞ ÇEVRELERİ ERDOĞAN'I ANLAMIYOR
Rusya’nın Türkiye’ye yönelik hazırlamakta olduğu yaptırım paketini “Russia-24” televizyon kanalına çıkarak değerlendiren Putin’in basın danışmanı Dmitriy Peskov, “Rusya’daki Türk iş çevreleri ve toplum örgütlerinden bize bir dizi alarm sinyalleri geliyor. Rusya’daki iş çevreleri de Erdoğan’ın neden böyle davrandığını anlamış değil” ifadesini kullandı.
9.00
UKRAYNA: DEVREYE GİRMEYE HAZIRIZ
Ukrayna Tahıl Üreticileri Birliği Başkanı Vladimir Klimenko, Rusya’nın misilleme paketine buğdayı katması durumunda Ukrayna’nın devreye girmeye hazır olduğunu açıkladı. Türkiye’yi buğdaysız bırakmayacaklarını duyuran Klimenko, “Bizim buğday Rusya’nın tahılından üstelik daha kaliteli. Rusya’dan boşalacak bu pazara memnuniyetle girmeye hazırız. Benzer şekilde gerekirse Türkiye’ye ayçiçeği yağı da tedarik etmeye hazırız” dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/kriz-besinci-gune-girdi-40020027 (http://www.hurriyet.com.tr/kriz-besinci-gune-girdi-40020027)
-
Yahu sanki onların toprağını bizmi defalarca taciz ettikte bilmiyoruz.Yok bilmemne gazına gelmişiz düşürmüşüz
uçaklarını buna kimseyi inandıramazsınız.Şurada kaç gündür yazıyoruz birinizin ağzından türkmen soydaşlarımızı katledenler hakkında kötü bir lafınızı görmedik çok şükür.Stalin leninist kominist hülyası gören onun bunun çocuğu soysuz putin ı savunuyorsunuz.Sizlerin tüm hezeyenlarına ve sizlerin fikir dünyasını paylaşanların twiterlarda facebooklarda Ruslara destek veren açıklamalarına rağmen vatanımız ve bu forumu bile açmanıza sebep olan savunma sanayii büyümeye devam edecektir.Ayrıca Rusların pyd ye desteği uçak düşürülmeden başladı.Azıcık bölgeyi okursanız salih müslim köpeğinin ruslarla temasını görebilirsiniz.Hani diyordunuz ya bunların gözleri kör diye maalesef bazılarının ideolojiden dolayı körden beter olmuş.Vicdan,vatan ve soydaş sevgisi dilerim sizlere.Keşke tenisçi sarapova kadar olabilseydik.
-
EYYYYYYY % 49... Ne yaptığınızın farkında bile değilsiniz. En okumuşundan en okumamışına kadar hem de !.. Samimi olarak söylüyorum, gerçekten sizler için üzülüyorum. Daha çok üzüldüğüm nokta ise; SİZLERİN AKILSIZLIĞI YÜZÜNDEN BİZLER DE YANACAĞIZ. Eğer bu işin sonunda Türkiye Cumhuriyeti Devletini sağ sağlim kurtarmayı başarabilirsek, şunu iyi bilin ki; BU SİZLERİN BÜTÜN AKILSIZLIKLARINIZA RAĞMEN, BİZLERİN ÜSTÜN GAYRETLERİ İLE OLACAKTIR. Yol yakınken aklınızı başınıza alın ve yanlıştan dönün.
Bakınız Amerikan tarihçi yazar Dr. Webster Griffin Tarpley ne diyor !.. Dr. Tarpley aynı zamanda Demokrat Partisinin bir üyesi olup, 2005 yılında 9/11 Sentetik Terör: Made in USA kitabının da yazarıdır. Bundan bir kaç yıl önce İran Press TV ye mülakat vermişti. Mulakatta o kadar ilginç şeyler anlatıyor ki, geçen zaman zarfında yaşananları hatırlarımıza getirirsek taşlar yerli yerine oturmaktadır. Buyrun;
https://www.youtube.com/watch?v=fDCBMyhH1ZM (https://www.youtube.com/watch?v=fDCBMyhH1ZM)
! No longer available (http://www.youtube.com/watch?v=fDCBMyhH1ZM#)
-
sn partikül,biraz yavaş gel .burada haklı olan biziz ve biz yanlış bir şey yapmadık,bu belliki rusyanın bölge üzerindeki planının bir parçası olarak kasten yapılmış bir provakasyon .bizim bölgemizde bize ragmen kendi başına buyruk ve yanında iran denen islam düşmanı devlet bizim çıkarlarımızı yok etmek için uğraşıyorlar .hem suçlular hem bizden özür dilememizi bekliyorlar?!?!bune perhiz bu ne lahana turşusu!!!!!Hem sen kendini milli iradenin üstünde görme belki okadarda akıllı değilsindir kimbilir!!biz pire için yorgan yakan milletiz rusya yaptığı ambargo misillemelerinin karşılığını fazlasıyla görür ve zararlı rusya olur bundan emin ol.Biz aciz bir devlet değiliz BİZ TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİYİZ,geçmişimiz ve mazimiz uludur,BU yüzden rusyadan bukadar korkma!!!!!
-
Yahu sanki onların toprağını bizmi defalarca taciz ettikte bilmiyoruz.Yok bilmemne gazına gelmişiz düşürmüşüz
uçaklarını buna kimseyi inandıramazsınız.Şurada kaç gündür yazıyoruz birinizin ağzından türkmen soydaşlarımızı katledenler hakkında kötü bir lafınızı görmedik çok şükür.
Yoo, çok defa gerekeçeleri ve yapılması gerekenleri de belirterek tepki gösterdik! Soydaşlarımız katledilirken sessiz kalanların, şimdi Rus uçağı düşürüldüğü için, Türkmenleri kanı üzerinden şov yapacak kadar alçalmasına ortak olmadık, olmayacağız da. Tribünlere oynamak yerine, Rus uçağının düşürülmesi öncesi ve sonrasında Türkmenlerin durumunda herhangi bir olumlu gelişme olup olmadığını söyleyiniz! Daha fazla bomba yağıyor üzerlerine ve kimse Türkmenleri konuşmuyor dünyada! Gündem sadece Türkiye-Rusya gerilimi!
Stalin leninist kominist hülyası gören onun bunun çocuğu soysuz putin ı savunuyorsunuz.
Yalan!
Kuyruklusundan hemde!
Kendi adıma önceki iletilerime bakarak düşen uçak konusunda Rusya'nın haksız durumda olduğunu bir defa daha söyleyebilirim.
Rus uçağının hava sahamızı ihlal ederek, yine anı göstererek trübinlere oynamak yerine, Rusya'nın Suriye'de ne işi var gerçeğini dile getirmek birilerini savunmak değildir!
Sizlerin tüm hezeyenlarına ve sizlerin fikir dünyasını paylaşanların twiterlarda facebooklarda Ruslara destek veren açıklamalarına rağmen vatanımız ve bu forumu bile açmanıza sebep olan savunma sanayii büyümeye devam edecektir.
Bizim hezeyanımız yok. Geçmişe bakarak izlenen yolu görebilme ve başımıza gelecekleri önceden tahmin edebilme gibi Allah vergisi bir özelliğimiz var. Tarihimize baktımızda övündüğümüz devletlerimizin benzer nedenlerle yıkıldığını görebilecek zekaya sahibiz.
Ayrıca Rusların pyd ye desteği uçak düşürülmeden başladı.Azıcık bölgeyi okursanız salih müslim köpeğinin ruslarla temasını görebilirsiniz.Hani diyordunuz ya bunların gözleri kör diye maalesef bazılarının ideolojiden dolayı körden beter olmuş.
Ruslar da Işid denilen yahudi topluluğu yolcu uçaklarını düşürdükten sonra, tıpkı "sözde müttefiklerimiz" gibi, kendi askerleri yerine eline silah tutuşturabilceği başkalarını kullanıyor. Düşmanımın düşmanı dostumdur mantığı. Forumu uzun süreden beri takip ettiğini söylemiştin. Bu forumda devletimizin Işid'e karşı pkk gibi mücadele etmesini ve yılanın başının küçükken ezilmesi gerektiğini belirtmiştim defalarca. O zaman pkk ile şavaşıyor diye yine sadece "anı yaşayanlar" ışidi destekliyorlardı. Bugün bazıları ne denek istediğimi anlıyorlar. Demek ki hezeyan değilmiş bazı şeyler. pkk ve uzantıları, Işidin önüne sürülmek üzere silaha boğuluyor. O silahların hepsi Işide doğrultumuyor malesef.
Maalesef bazılarının gözleri ideolojiden dolayı körden beter olmuş.
Vicdan,vatan ve soydaş sevgisi dilerim sizlere.Keşke tenisçi sarapova kadar olabilseydik.
Vicdanım hiç rahat değil. Bütün ortadoğuda milyonlara masum insan hayatını kaybederken sessiz kalanlara karşı vicdan duygun hiç yok. Açık şekilde ülkemizi parçalayacağını duyuran sözde müttefiklerimizin oyunlarından rahatsız olduğum için içim de rahat değil. Vatanım için derin endişelerim var. Daha önce de belirttiğim gibi mesela Irak'taki Türkmen kardeşlerimizin sahip olduklarına el koyan barzani deilen yahudi aşiret liderini " Türkiye seninle gurur duyuyor" naraları ile karşılayanların, yine aynı şekilde Işid tarafından koyun gibi kesilen Türkmen kardeşlerimize yardım etmek yerine "Işid bir terör örgütü değil, öfekeden bir araya gelmiş insanlar topluluğudur" diyenlerin ve destekçilerinin bana soydaş sevgisi öğretmeye kalmasınına da izin verecek kadar salak değilim! Keşke tenisçi Sarapova kadar olabilseniz!
Onca tantanaya rağmen Irak ve Suriye'deki Türkmenlerin durumunda hiçbir düzelme yokken, aksine bu anlayış nedeniyle her geçen gün yok olma yolunda ilerlerken birilerinin bana ideoloji masalları anlatmaları ancak sedece birilerini kandırma amacıyla trübilere oynaması demektir! Bu dürüstlük değildir!
Büyük resmi görmek; olayların nedenlerine ve sonuçlarına bakmak yerine, içerisinde bazı şeyleri cımbızla seçip, ısrarla göz önüne koymaya çalışarak, gündem yaratmak ve dikkati başka yönlere çekmek, son dönemlerde çok defa gözlemlediğimiz bir şey. Bunu yapanlar kesinlikle özel olarak görevlendirilmiş kişilerdir!
-
Rusya Suriye’de T-90 tanklarıyla vuruyor
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2015/11/3oHuOw1WGy4.jpg)
Rusya, Esad rejimine silah ve mühimmat desteğini sürdürmenin yanı sıra ülkeye gönderdiği T-90 tankları ile bölgede kontrolü ele almaya çalışıyor.
Muhammet METİN/savunmaveteknoloji.com
Rusya’nın Suriye’nin Lazkiye kentinde bulunan askeri üsse gönderdiği T-90 tankları Halep şehrinde aktif görev alıyor. Esad rejimine bağlı birliklere destek veren T-90 tankları üstün ateş kabiliyeti sayesinde muhalif gruplara ağır darbe vuruyor.
RUS ORDUSUNUN VURUCU GÜCÜ
Rus Ordusu’nun envanterinde yer alan en modern ana muharebe tankı olarak gösterilen T-90, 1993 yılında hizmete girdi. T-72 ana muharebe tankının gelişmiş versiyonu olarak tanımlanıyor. Reaktif zırh panelleri ve Shtora-1 aktif koruma sistemi ile dikkat çekiyor.
Rus Ordusu’nun 1999 yılında gerçekleştirdiği ikinci Çeçenistan harekatında başarılı bir performans sergileyen T-90, Çeçen savaşçıların çoklu tanksavar atışlarına karşı koyarak kendini kanıtladı. 125 mm yivsiz topa ait 42 adet 9K119 Refleks mühimmatı taşıma kapasitesine sahip olan T-90’de 3 kişilik mürettebat tarafından kontrol ediliyor. 46,5 ton ağırlığındaki tankın harekat menzili 550 km.
http://savunmaveteknoloji.com/rusya-suriyede-t-90-tankiyla-vuruyor/ (http://savunmaveteknoloji.com/rusya-suriyede-t-90-tankiyla-vuruyor/)
-
Bugün ilginç bir hadise yaşandı; Rus uçakları İsrail hava sahasını 1.6 km ihlal ettiler. Bunun üzerine İsrailli yetkililer, Rus pilot ile iletişime geçerek gereken uyarıyı yapılmışlar. Rus pilot da gerisin geriye derhal hava sahasını terk edip gitmiş. İsrailli Bakan demiş ki; '' Yakın zamanda yanlış anlaşılmaları önlemek amacıyla Rus tarafıyla bir iletişim kanalı kurduk. Rus uçaklarının bize karşı saldırı düzenleme niyetleri yok. Bir şekilde hata yapıldığında da otomatik olarak uçakları düşürmeye gerek yok." demiş. Netice de bir yanlışlık oldu, gereken uyarı yapıldı iş tatlıya bağlandı diyor. Şimdi burada alınması gereken ibretler yok mu !?
Bunun üzerine başka bir olay gündeme geldi. Bizim yetkililerimiz diyor ki '' 10 defa uyardık, hiç karşılık alamadık '' diyor. Sağ kalan Rus pilot ise '' her hangi uyarı almadık, uyarı alsaydık derhal gerekeni yapardık '' diyor mealen. Akıllara gelen soru şu; bir elektronik karıştırma ile uçağımızın Rus pilotlarla temas kurması engellenmiş olabilir mi !?
Olmaz demeyin, olur - zaten olmadı mı !? Hatırlayınız, Kıbrıs Barış Harekatı sırasında kendi uçaklarımızla kendi muhribimizi vurmamış mıydık ? Peki nasıl oldu da Kocatepe Muhribini kendi uçağımızla vurduk ! Bu konular savunma forumlarında çokca konuşuldu ve konuşuluyor. Tekrar gündeme getirmekte fayda olacağı kanısındayım.
Velhasıl kelam, bir oldu bitti ile karşı karşıya GETİRİLDİĞİMİZ anlaşılıyor. Getirildiğimiz diyorum dikkat ! Acaba kim getirmiş olabilir öyle değil mi ? Bu işten en karlı çıkacak kişi kimse o tabi ki. Zaten ibre o tarafı işaret etmeye de başlamıştır. ABD' nin açıklamalarına dikkat ederseniz; beyanatlarının altında bir kaypaklık, bir çapanoğlu olduğu hemencik görürsünüz. Efendim, siz de akıllı olun; bu tip oyunlara alet olmayın diyeceğim de- ne yazık ki diyemiyorum yani !..
Burada hemen akıllara, İstiklal Marşı Şairimiz -büyük üstat Mehmet Akif geliveriyor. Diyor ki;
Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey!
Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi?
"Tarih"i "tekerrür" diye tarif ediyorlar;
Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?
-
Rusya Hava Kuvvetleri: Suriye'de artık havadan havaya füzeler taşıyan uçaklarımız var
hurriyet.com.tr
30 Kasım 2015 - 17:20:11
Rusya Hava Kuvvetleri: Suriye'de artık havadan havaya füzeler taşıyan uçaklarımız var
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/565c6498c03c0e3eac6ac6e3.jpg)
Rusya Hava Kuvvetleri Sözcüsü İgor Klimov, havadan havaya füze ateşleme kapasitesine sahip savaş uçaklarının bugünden itibaren Suriye'deki operasyonlarda kullanılmaya başladığını duyurdu.
Klimov, "Bugün Rus Su-34 bombardıman uçakları ilk sortilerini yaptılar. Uçaklarımızda sadece yüksek patlayıcılık özelliğine sahip bombalar değil, aynı zamanda kısa ve orta menzilli havadan havaya füzeler de bulunuyor" dedi.
Rus Sözcü, uçaklardaki füzelerin "savunma amaçlı" olduğunu da vurguladı.
Klimov, füzelerin hedefe kilitlenen düzeneklerle donatıldığını ve "60 kilometre yarıçapındaki hava hedeflerini vurabilme kapasitesine sahip" olduğunu da sözlerine ekledi.
Suriye'deki Rus uçakları daha önce havadan karaya bırakılan füzeler taşıyordu.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-hava-kuvvetleri-suriyede-artik-havadan-havaya-fuzeler-tasiyan-ucaklarimiz-var-40021025 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-hava-kuvvetleri-suriyede-artik-havadan-havaya-fuzeler-tasiyan-ucaklarimiz-var-40021025)
-
Genelkurmay'dan 'Rus pilot' açıklaması
AA
30 Kasım 2015 - 16:16:22
Genelkurmay'dan 'Rus pilot' açıklaması
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/565c59a2c03c0e3eac6ac5b7.jpg)
Genelkurmay Başkanlığı bir açıklama yaparak, Suriye'de düşürülen Rus SU-24 uçağının düşürülmesinden sonra ölen pilotun Moskova'ya gönderildiğini bildirdi.
Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada "Esenboğa'da Garnizon Komutanı başkanlığında Türk Silahlı Kuvvetlerinden bir heyet ile Rusya Federasyonu Büyükelçisi, Savunma/Hava ve Kara Ataşelerinin katıldığı askerî töreni müteakip cenaze, saat 10:45'te uçakla Moskova'ya uğurlanmıştır" ifadesi kullanıldı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/565c5985c03c0e3eac6ac594)
Genelkurmay Başkanlığı, Rus pilotun cenazesinin nakliyle ilgili yaptığı açıklamada "30 Kasım 2015 tarihinde saat 09.40'da, Gülhane Askerî Tıp Akademisinde, Garnizon Komutanı, GATA Komutanı, Rusya Federasyonu Büyükelçisi, Savunma/Hava ve Kara Ataşeleri ile Türk Silahlı Kuvvetlerinden bir heyetin katıldığı askerî ve dini törenle pilotun cenazesi hastaneden alınarak, Esenboğa Havaalanı'na nakledilmiştir.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/565c5985c03c0e3eac6ac596)
Esenboğa'da; Garnizon Komutanı başkanlığında Türk Silahlı Kuvvetlerinden bir heyet ile Rusya Federasyonu Büyükelçisi, Savunma/Hava ve Kara Ataşelerinin katıldığı askerî töreni müteakip cenaze, saat 10:45'te uçakla Moskova'ya uğurlanmıştır" dedi.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/565c5985c03c0e3eac6ac59a)
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/565c5985c03c0e3eac6ac5a4)
http://www.hurriyet.com.tr/genelkurmaydan-rus-pilot-aciklamasi-40020832 (http://www.hurriyet.com.tr/genelkurmaydan-rus-pilot-aciklamasi-40020832)
-
Putin'den skandal Türkiye iddiası
Putin, sınır ihlali yaptığı için düşürülen Rus uçağıyla ilgili skandal bir iddia ortaya atarak "Türkiye, İŞİD petrolü için vurdu" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise Rusya'nın iddiasını, "Türkiye’nin DAEŞ’ten petrol alıyormuş’ gibi yakıştırmayı kabul etmemiz mümkün değil. Eğer böyle bir belge varsa ortaya koysunlar. İspat edildiği anda ben bu makamda durmam" sözleriyle yalanladı.
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/11/30/putin-den-skandal-turkiye-iddiasi-6344073.Jpeg)
Putin'den skandal Türkiye iddiası
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Paris’te soruları yanıtladı.
Fransa Cumhurbaşkanı Hollande ile görüşmesinde Türkiye-Rusya arasındaki gelişmeleri değerlendirdiklerini belirten Erdoğan, “Daha ilk günden Putin ile görüşme isteğimizi ifade ettik” dedi.
Erdoğan, şöyle devam etti: “Stratejik ortak iki ülkenin böyle duygusallıkla dolu açıklamalar içerisinde bulunmasını doğru bulmadığımızı defaatle ifade ettik. Hele hele ‘Türkiye’nin DAEŞ’ten petrol alıyormuş’ gibi yakıştırmayı kabul etmemiz mümkün değil ve bunu da ahlaki bulmadığımızı ifade ettim. Eğer böyle bir belge varsa ortaya koysunlar. Bizim petrol kaynağımız, petrol aldığımız ülke bellidir. Şu anda DAİŞ terör örgütünden petrol alan kişilerden bir tanesi mesela Rus ve Suriye vatandaşı olduğu Amerikan Hazine Bakanlığı tarafından söylenmiş olan bir George Haswani’dir ve bu kişi Suriye rejimine petrol satmaktadır. Önce bunun hesabını versinler ve bunu kalkıp da yani kendilerine göre ‘İftira at, tutmazsa iz bırakır’, bu onların zaten geleneğinde var. Burada çok çok iddialı bir şeyi de ortaya koyarım. Böyle bir şey ispat edildiği anda bizim milletimizin asaleti şunu gerektirir, ben bu makamda durmam ama Sayın Putin’e diyorum, ‘Sen o makamda durur musun?’ Bu kadar açık bunu konuşuyorum. Biz petrol kaçakçılığı yapanları da enseleriz ve gereğini de bugüne kadar hep yapmışızdır, yapmaya da devam ederiz. Terör örgütleriyle bu tür alışverişi yapacak kadar haysiyetsiz değiliz.”
‘Duygusal davranmayalım’
Rusya’dan çeşitli yaptırımlara yönelik açıklamaların geldiği belirtilerek, “Türkiye’nin karşı bir adımının olup olmayacağı” sorulan Erdoğan, “Biraz sabırlı olalım. Biz duygusal davranmayalım. Eteklerde ne kadar taş varsa dökülsün, ondan sonra bizde de varsa birikmiş taşlar, biz de dökmeye başlarız. Devletler, milletler arasında böyle uzun uzadıya iplerin koparıldığı şeyler olmaz. Mümkün olan, yani bir iplik bile olsa o bağı tutmaktır, korumaktır. Biz bunu korumaya şu anda gayret ediyoruz. Kopmasını istemiyoruz. Gelişmelere göre nihai bir karar vereceğiz. Türkiye bir kabile devleti değildir” yanıtını verdi.
Putin'den skandal Türkiye iddiası
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, sınır ihlali yaptığı için düşürülen Rus uçağıyla ilgili skandal bir iddia ortaya atarak "Türkiye, İŞİD petrolü için vurdu" dedi.
Paris’ten ayrılmadan önce Türkiye ve vurulan uçak hakkında yeni açıklamalar yapan Putin ise şöyle konuştu: “Elimizde yeni kanıtlar var. Mesele, Suriye’deki Türkmen halkını savunmak değil. Türkmenler işin bahanesi. Uçağımızı bir daha emin oluyoruz ki Suriye’den İŞİD petrol kervanlarını rahatça Türkiye’ye girişini sağlamak için vurdular. Son günlerde 'emri Erdoğan vermemiş' diyorlar. Bizim için bunun artık hiçbir önemi kalmadı." açıklamasını yaptı.
Moskova’nın terör konusunda Türkiye ile uzun zamandan beri problemleri bulunduğunu da dile getiren Putin, “Rusya’da ve özellikle Kafkaslar bölgesinde bizimle savaşan teröristler çoğu zaman Türkiye’de peydahlanıyor. Burada Türkiye yönetimi himayesi altında bir süre saklandıktan sonra tekrar Rusya topraklarında belirerek terör eylemleri düzenliyor. Biz Türkiye yönetimiyle defalarca bu konuyu gündeme getirdik. Ama şimdiye kadar maalesef bu konuda da Türkiye’den yardım ve anlayış görmedik.” şeklinde konuştu.
http://www.milliyet.com.tr/putin-den-skandal-turkiye-iddiasi/dunya/detay/2156259/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/putin-den-skandal-turkiye-iddiasi/dunya/detay/2156259/default.htm)
-
Rusya'nın tavırlarından, Türkiye'nin uçaklarını düşürmesini hiç beklemedikleri açıkça belli oluyor. Bir şok yaşadılar ve bu şokla duygusal hareket ettiler. Halen de aynı şekilde devam ediyorlar. Ülkeler duygusallıktan çok mantıkla yönetilmeli!
Erdoğan bu konuda haklı. Her zaman söylerim, "ispat edilemeyen her suçlama iftiradan öteye geçemez!". Bir suçlamada bulunuyorsanız, onun haklılığını ispat etmek zorundasınız! Özellikle sonuçları büyük kitleleri etkileyen devletler arası ilişkilerde...
-
İki ülkeninde nasıl yönetildiği ortada, her ikisinde de cumhurbaşkanını tekrarlayan papağan birer başbakan, gücü tekelinde toplamış bir çar ve padişah özentisi, birinde boğaza nükleer bomba atmayı isteyen bizim tarafta da karşı devletin başkanına "puşt" diyen hükümet sözcüsü şaklaban.
-
Rusya'nın tavırlarından, Türkiye'nin uçaklarını düşürmesini hiç beklemedikleri açıkça belli oluyor. Bir şok yaşadılar ve bu şokla duygusal hareket ettiler. Halen de aynı şekilde devam ediyorlar. Ülkeler duygusallıktan çok mantıkla yönetilmeli!
Erdoğan bu konuda haklı. Her zaman söylerim, "ispat edilemeyen her suçlama iftiradan öteye geçemez!". Bir suçlamada bulunuyorsanız, onun haklılığını ispat etmek zorundasınız! Özellikle sonuçları büyük kitleleri etkileyen devletler arası ilişkilerde...
Türkler ve Ruslar asıl itibariyle doğu toplumlarıdır. Olgulara yaklaşım tarzları birbirlerine yakındır. Batı toplumları tarihin diyalektiğinde şekillenirken; kendine bir takım normlar ürettiler ve medeniyeti bu normlar üzerine inşa ettiler. Bu grubun içerisine dahil olanlara kısaca Batı Medeniyeti diyoruz. Aynı şekil doğu toplumları da kendi şartları içerinde şekillendiler. Bunlara da kısaca Doğu Toplumları diyoruz. Batı toplumları genel olarak bilim, teknoloji ve diğer değerler bütünü içerisinde zamanla doğu toplumlarını geçti ve dünyanın başat gücü haline geldi. Batıda egemen olan güç genel olarak akıldır. İstisnalar hariç tabi k... Doğu toplumlarına gelirsek; olgulara yaklaşım ölçümüz biraz farklılaşıyor.
Meseleye dönersek; Ruslar olaya duygusal yaklaştılar diyoruz !.. Tamam da Ruslar duygusal yaklaştı diyoruz da; Türkler akıllıca mı yaklaştı yani !.. Türkler derken içerisinde az buçuk Türklük şuuru olanlardan bahsediyorum -Arapçılığı Türkçülük diye yutturmaya çalışanlar işbu katagoriye girmiyor !.. - Putin diyor ki, Arkamızdan Hançerlendik... Aynı şeyi biz de demiyor muyuz ?! Birinci Cihan Harbinde Araplar bizi arkamızdan hançerledi- demiyor muyuz ! Belki de Putin buraya gönderme yapmak istiyordur. Doğu kültüründe ARKADAN HANÇERLENMENİN karşılığı bellidir. İşte biz de aynı duyguları yaşıyoruz demeye getiriyor gibime geliyor. Netice de onlarda doğuludur. Ancak Ruslar Kabile Arap Devletleri gibi yönetilmezler.Her ne kadar doğulu olsalar da, hesap kitap yaparlar diye düşünmek gerekir. Öyle olmasalardı zaten Arap gibi olurlardı ki; Bir Türk atasözü der ki; NE ŞAM' IN ŞEKERİ NE ARAP' IN YÜZÜ ! Bu atasözleri boşuna söylenmemiştir elbet. Bu satırları okuyan Arap dostlar alınmasınlar; lakin bir milleti toptan yeri dibine batırmak için söylenmiyor, kültürel bakış açıları izah edilmeye çalışılıyor.
Netice itibariyle ülkemiz ne yazık ki ARAPSEVER bir kadro tarafından yönetilmektedir. Onlara göre MİLLET kelimesi ÜMMETİ işaret eder. ÜMMET=MİLLET yani. Türkçe konuşan, Türkçe düşünen, ağıtları Türkçe yakan, rüyasına Türkçe görenler için Türk demek TÖRE demektir. Türk milleti tarihin en derinlerinden fırşkırıp gelen yüce bir millet olup; gelenekleri, görenekleri, örf ve adetleri kendine has özellikler taşır. Bu gelenekleri bir tarafa atarak TÜRK MİLLETİNİ ARAP YÖNETİR GİBİ YÖNETMEYE ÇALIŞIRSANIZ; bu mızrak bu çuvala sığmaz kardeşim ! Devlet aklını, devlet geleneğini, akıl ve mantığı rafa kaldırarak; koskoca Türkiye Cumhuriyeti' ni rezil rüsva etmeye kimsenin hakkı ve hukuku yoktur. Elbet tarih bu günleri de yazacak diyoruz. Sonraki nesiller bu günleri okuduklarında hayret içerinde kalacaklardır. Ne yazık ki aklını peynir ekmekle yememiş yurttaşların sayısı şu an için azınlıktadır. O nedenle musibet üzerimize üzerimize geliyor.
-
NATO, Türkiye için Akdeniz'e uçak ve savaş gemileri gönderiyor
DHA/Brüksel02 Aralık 2015 - 08:30:16
NATO, Türkiye için Akdeniz'e uçak ve savaş gemileri gönderiyor
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/565dea0418c7736fb89beb20.jpg)
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Akdeniz'e gönderilecek uçakların ve savaş gemilerinin, düşürülen Rus uçağıyla bağlantılı olmadığını söyledi.
Belçika'nın başkenti Brüksel’de, NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı öncesinde bir basın toplantısı düzenleyen Jens Stoltenberg, Rusya ile ilişkilerde öngörülebilirliği yeniden sağlamanın yollarını da ele alacaklarını belirterek, kontrolden çıkabilecek olayları ve kazaları önlemek için şeffaflık ve risklerin azaltılması üzerinde çalışacaklarını söyledi.
"ÖNLEMLER RUS UÇAĞININ DÜŞÜRÜLMESİYLE BAĞLANTILI DEĞİL"
Jens Stoltenberg, bir soru üzerine, NATO'nun yıllarca Türkiye'ye destek verdiğini ve eskiden beri savunma planları olduğunu söyledi. Geçtiğimiz yıllarda Türkiye’ye hava savunma sistemlerinin (Patriotlar) de konuşlandırıldığına değinen Stoltenberg, bugünkü toplantıda da bu desteğin nasıl devam edeceğini ve hangi tür güvencelerin sağlanabileceğini ele alacaklarını söyledi.
Bu önlemlerin Rus uçağının düşürülmesiyle bağlantılı olmadığını, bundan daha önce bazı kararların alındığını savunan Stoltenberg, Türkiye'de halen İspanya'ya ait Patriotlar ile Amerikan savaş uçaklarının destek amaçlı bulunduğunu belirtti.
İNGİLTERE'DEN TÜRKİYE'YE UÇAK
Türkiye’ye gönderilecek destek hakkında bilgiler de veren Stoltenberg, İngiltere’nin NATO ittifakı kapsamında Türkiye'ye uçak, Almanya ve Danimarka'nın Akdeniz'e taktik komuta gemileri sevk edeceğini söyledi.
NATO Genel Sekreteri, öteki müttefiklerden de benzer taahhütler beklediğini, Türkiye'ye yapılacak bu taahhütlerden bazılarının birkaç hafta içinde yerine getirileceğini söyledi.
Stoltenberg, Rusya kriziyle ilgili olarak ise gerginliklerin azaltılması ve geçtiğimiz haftakine benzer olayların tekrar etmemesi için mevcut mekanizmaların güçlendirilmesine odaklanılması yönündeki çağrıyı yineledi.
Rusya'nın Suriye'ye gönderdiği S-400 füzelerinin ardından ABD öncülüğündeki koalisyonun bu ülkedeki İŞİD hedeflerine yönelik saldırılarının azaldığının sorulması üzerine Stoltenberg, Rusya'nın Doğu Akdeniz'de yaptığı yığınaklarla başka askeri güçlerin yaklaşmasına engel olacak kapasiteler geliştirdiğini kabul etti.
Stoltenberg, “İşte NATO'yu harekete geçiren nedenlerden biri de tam olarak bu. Bu yüzden, güçlerimizin hazır olma kapasitesini artırdık. İttifak’ın Doğu kısmındaki varlığımızı bu yüzden artırdık. Bu yüzden, daha iddialı bir Rusya’ya karşı askeri kapasitemizi ve caydırıcılığımızı güçlendirmeye devam ediyoruz” dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/nato-akdenize-ucak-ve-savas-gemileri-gonderiyor-40021595 (http://www.hurriyet.com.tr/nato-akdenize-ucak-ve-savas-gemileri-gonderiyor-40021595)
-
Rusların gözü Koral'da... Sinyal karıştırıcı Koral'ın sınırda görevlendirilmesi Rusların dikkatini çekti, hemen yorumlar geldi.
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/12/02/ruslarin-gozu-koral-da-6351735.Jpeg)
Tehdit oluşturan füze, uçak ve radar sistemlerini, sinyal karıştırma özelliği ile etkisiz hale getiren, Aselsan yapımı "KORAL" adlı yerli hava savunma sistemi, Suriye sınır hattına sevk edilerek aktif hale getirilmişti.
Milli üretim olan KORAL Hava Savunma Sistemi, 100 kilometre menzili sahip. Araç üzerine entegre edilerek kullanılabilen mobil sistemde, iki farklı unsur bulunuyor. Bu unsurlardan ilkini Radar Elektronik Destek Sistemi (KORAL-ED), diğerini ise Radar Elektronik Taarruz Sistemi (KORAL ET) oluşturuyor. ASELSAN'ın ürettiği ve 2015 tarihinde TSK'nın envanterine giren KORAL ilk olarak Ege'deki ihlallere karşı İzmir'de devreye sokulmuştu.
RUSLARIN DİKKATİNİ ÇEKTİ
Koral'ın göreve başlaması ise Rusların dikkatini çekti. Rus siteleri gelişmeyi okurlarına duyurdu, çok sayıda yorum yapıldı. Rusya Jeopolitik Sorunlar Akademizi Öğretim üyesi Konstantin Sivkov ise açıklama yaptı.
TASS haber ajansının haberine göre Sivkov, "KORAL sistemleri S-400'ler için bir engel teşkil edebilir ve gözleme menzilini yüzde 20 oranında düşürebilir" dedi. Sivkov, Rusya'nın Suriye'ye yerleştirdiği S-400'lerin ise tamamen kör olmayacağı iddiasında.
HAVA KUVVETLERİ'NİN ETKİNLİĞİ ARTACAK
Koral Kara SOJ Sistemi'nde araçlar birbirinden 500 metre uzaklıkta fiber optik kablolar sayesinde irtibata geçebiliyorlar. Radar Elektronik Destek (KORAL ED) araçları düşman radar yayınlarını tespit ettikten sonra tüm bilgiyi Radar Elektronik Taarruz (KORAL ET) Sistemine iletiyor. Sistemde hedef radarlarını karıştırıyor veya köreltiyor.
RUS FÜZELERİ SORU İŞARETİ YARATTI
Öte yandan DHA'nın haberine göre F-16’ların sınır ihlali yapan Rus Sukhoi Su-24’ünü vurmasının ardından, bölgede uçan Rus uçakları hava hava füzeleriyle göreve çıkmaya başladı. NATO’da AA-10 Alamo olan R-27 tipi orta menzilli füzeler, radar takibi yaparak hedeflerini vuruyor. Ancak askeri uzmanlar ise farklı bir detaya dikkat çekiyor:
HİNDİSTAN'A SATTIKLARININ YARISI ÇALIŞMADI
"Rusların en yeni geliştirdiği hava-hava füzesi R-77. Ancak, Ruslar menzili çok uzun olan bu füzeleri Suriye’ye getirmemesi soru işareti yaratıyor. Ruslar en son bu füzeleri Hindistan’a satmıştı. Kendilerine gönderilen 2 bin adet füzenin yarısının çalışmadığını tespit eden Hint Hava Kuvvetleri, atış testlerinde de istediği verimi alamamıştı. Ruslar daha garantili olan orta menzilli R-27’leri Suriye’ye getirmeleri bu açıdan anlamlı."
F-16 uçaklarında R-27’lerin karşılığında orta menzilli AIM-120 AMRAAM hava-hava füzeleri bulunuyor. Geçtiğimiz yıl bu füzelerin en yeni modeli C7 modeli teslim edilmişti. AIM-120 C7’de pilot atış yapıp havada hedef değiştirebiliyor. Konuyla ilgili kaynaklar, sınır ihlali yapan Rus Sukhoi Su-24 uçağının AIM-120C7 füzesiyle vurulmuş olabileceğine dikkat çekiyor.
Kaynak:http://www.milliyet.com.tr/ruslarin-gozu-koral-da/dunya/detay/2157376/default.htm
-
Guzel reklami oluyor. Yakinda siparisler gelir...
-
"Rusların en yeni geliştirdiği hava-hava füzesi R-77. Ancak, Ruslar menzili çok uzun olan bu füzeleri Suriye’ye getirmemesi soru işareti yaratıyor. Ruslar en son bu füzeleri Hindistan’a satmıştı. Kendilerine gönderilen 2 bin adet füzenin yarısının çalışmadığını tespit eden Hint Hava Kuvvetleri, atış testlerinde de istediği verimi alamamıştı. Ruslar daha garantili olan orta menzilli R-27’leri Suriye’ye getirmeleri bu açıdan anlamlı."
Hiç böyle bir şey duymamıştım!
-
Rusya'nın S-300 füzelerini Suriye'ye konuşlandırmasının ardından, Suriye 'Şam'la koordine olmadan hava sahasına giren' uçakları düşüreceğini ilan etmeye hazırlanıyor. İran'a ait 2 hava filosu da Suriye operasyonuna katılmaya hazır.
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/12/03/-suriye-hava-sahasini-ihlal-eden-ucaklari-dusurecek--6354973.Jpeg)
Askeri durumun her gün gerginleştiği Suriye'de, Moskova, Tahran ve Şam Su-24'ün düşürülmesine karşılık vermeye hazırlanıyor.
Kuveyt merkezli Er-Rai'dan Elijah J. Magnier'in haberine göre, S-300'lerin Suriye'ye yerleştirilmesinin ardından, Şam yönetimi kendisinden izinsiz hava sahasını ihlal eden tüm uçakları uyarı yapmadan düşüreceğini duyurmaya hazırlanıyor.
Bilgiyi veren üst düzey yetkili, Şam'da Rusya, İran, Suriye ve Hizbullah'ın dahil olduğu ortak operasyon odasından.
Aynı yetkili, İran'ın da 2 Sukhoi savaş uçağı filosuyla Suriye'deki operasyonlara katılmaya hazırlandığını belirtti. Filoların Humus'taki T4 Üssü'ne (eski Tiyas üssü) konuşlandırılacağı söyleniyor.
Haberde, İran'ın 4 bin Devrim Muhafızı'nı Suriye'ye gönderdiği ve bu kara birliklerinin Palmira'da Rakka'ya hava koruması altında savaşacağı vurgulanıyor.
Kaynak:http://www.milliyet.com.tr/-suriye-hava-sahasini-ihlal-eden/dunya/detay/2157826/default.htm
Haberde S-300 füzeleri diyor.Suriye'ye S-400 yerleştirilmişti yanlışlık yapmışlar .
-
Öncelikle herkese iyi forumlar. Bu ilk mesajım olacak. Rus ayısının uçağını düşürmekle,olabilecek en yanlış işi yaptık. Ruslar yavaştan ellerindeki belgeleri yayarak, dünya kamuoyunu aleyhimize çevirecek, sonrada misillemesini yapacak diye düşünüyorum. Dünya kamuoyu aleyhimize döneceği için NATO sadece laf üretecek. Ne cevap vereceğimiz ise hükümetin kaderini belirleyecek.
-
Uluslararası camiada ülkemizin içine düşmüş olduğu durum adeta içler acısıdır. 2010 yılına kadar ülkemiz; sözüne itibar edilen, bölgede ve dünyada ağırlığı olan saygın ve CİDDİ bir devletti. Ne olduysa oldu, 90 yıllık Türkiye Cumhuriyetinin politikaları bir anda değişiverdi. Libya' da NATO' nun ne işi var dediler, bir sabah kalktık baktık ki; Türkiye 360 derece DEĞİL , tam 180 derece politika değiştirmiş ! Bari 360 derece değiştirseydiniz demek geçiyor insanın içinden:) Ondan sonra Mısır, Suriye falan derken milli siyaset diye bir şey kalmadı.
Son Rusya krizi ise tam anlamıyla facia... Bu konuda çok yazdık çizdik, çünkü başımızı çok ağrıtacağınız biliyoruz. Rusya dediğiniz ülke en neticede Uganda falan değildir. Yahu bir de iç siyaset argümanlarının dış siyasette kullanılması adeti çıktı. Efendim neymiş; eğer ispatlarsa ben bu koltukta oturmam; ispatlayamazsa Putin de aynı şeyi yapacak mı ?! diye soruyorlar. Gülsem mi, ağlasam mı bilemedim. Ya böyle bir şey olabilir mi , çıldırmamak elde değil. Sonuçta ne oldu, Rus yetkili çıktı ve; O koltukta oturup oturmayacağınız Türk halkının bileceği bir şeydir '' dedi. Yani arkadaş, hakikaten üzülmemek elde değil. Yazarken bile hicap duyuyorum ya !.. Devlet adamı dediğin zat, ağzından çıkan kelimeleri ölçerek konuşması lazım. Bir kelam edecekse kırk kere düşünmelidir. Laf yetiştirmek devlet adamlarının işi değildir. Hakikaten üzülmemek elde değil. Ne hallere geldik ya !
-
Rusya ile İran arasında yapılan anlaşma sonucu, Suriye'de İran Devrim Muhafızları Ordusu adına savaşan paralı askerlere 10 bin ünitelik kalaşnikof dağıtıldığı ortaya çıktı.
(http://img.haberler.com/haber/517/rusya-dan-3-cepheye-40-bin-keles-7937517_x_9334_300.jpg)
Rusya ile İran arasında 40 bin ünitelik kalaşnikof silah ticareti, Suriye'deki Şii örgütlerin silah kaynağını ortaya çıkardı. Suriye PKK'sına tonlarca silah yardımı yapan Rusya'nın, Türkmenleri vuran Şii paralı askerlere İran üzerinden gönderdiği Kalaşnikof'ların belgesi ortaya çıktı.
RUSYA'DAN SİLAH DESTEĞİ
Suriye'de yaklaşık 5 yıldır devam eden iç savaşta İran'ın bölgeye göndererek rejim muhalifi unsurlarla savaştırdığı Şii örgütlerin silah ve mühimmatları Rusya tarafından sağlanıyor. Rusya'nın silah 'yardımı' sadece Şii örgütlere yönelik değil. PKK'nın Suriye'deki silahlı kolu YPG'ye de Rusya'nın sağladığı silah ve mühimmat yardımı son süreçte sıklaştı.
40 BİN ÜNİTELİK KALAŞNİKOF ANLAŞMASI
Rusya ile İran arasında, Suriye'deki paramiliter Şii unsurlara gönderilmek üzere 40 bin ünitelik Kalaşnikof anlaşması yapıldığı da ortaya çıktı. Rusya Savunma Bakanlığı ile İran Savunma Bakanlığı arasında imzalanan sözleşmeye göre 40 bin kalaşnikof, İran'a teslim edildi. Silah sözleşmesi geçtiğimiz ay imzalandı. Bu silahlar, İran Devrim Muhafızları Ordusu'nın Kudüs Gücü birimi tarafından Türkmen Dağı cephesi başta olmak üzere Halep, Hama kırsalı, Irak ve Yemen'deki Şii militanlara sevk edildi. Rusya ile İran arasında 40 bin 'keleş'lik silah ticareti, Türk güvenlik kaynakları tarafından da doğrulandı.
"İHRAÇ DEĞİL" DİYORLAR AMA...
Sözleşmede, Rusya'nın İran'a verdiği silahların başka bir ülkeye 'ihraç' edilemeyeceği şartı bulunuyor. Ancak, yurtdışındaki İran güdümlü proksi ordular, İran'ın Devrim Muhafızları Ordusu'nca koordine edildiği için silahların başka bir ülkeye gönderilmesi 'ihraç' kapsamında değerlendirilmiyor. Şu an Irak ve Suriye'de başta Lübnan, Afganistan, Pakistan gibi ülkelerden getirilen binlerce yabancı asker İran tarafından cepheye sürülmüş durumda. Özellikle Suriye'de Esad rejimi ile muhaliflerin çatışmalarının yoğun olduğu bölgelerde Esad güçlerinin içinde yoğunlukla paralı yabancı askerler bulunuyor.
YPG'YE SİLAH YARDIMI
Rus uçağının düşürülmesinin ardından Rusya ile PKK arasındaki ilişkiler de hiç olmadığı kadar güçlendi. Rusya, Afrin ve Halep'teki YPG unsurlarına yaklaşık 10 ton silah yardımı yaptı. Rusya'nın Suriye PKK'sı olarak bilinen YPG'ye silah yardımı yapmasının ardından hem Afrin hem de Halep'te YPG'lilerin muhaliflere saldırıları artış gösterdi.
(http://img.haberler.com/haber/517/rusya-dan-3-cepheye-40-bin-keles-7937517_4376_m.jpg)
FÜZELER İRAN YOLUNDA
Türkiye'nin güneyinin Suriye PKK'sı tarafından kuşatılması planına destek veren Rusya, bir yandan da Esad muhaliflerini öldürmede en önemli müttefiki olan İran'ı hava savunma sistemleriyle teçhiz ediyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in askeri işbirliğinden sorumlu yardımcısı Vladimir Kojin, İran'a S-300 füze savunma sistemi sevkiyatının başladığını söyledi. İran, Rusya'nın S-300 füze sistemlerini verme sürecini başlattığını 23 Kasım'da duyurmuştu. Dünyanın en gelişmiş hava savunma sistemleri arasında gösterilen S-300'ler önce demiryolu ile Hazar Denizi'ndeki bir limana ve oradan da deniz yoluyla İran'a ulaştırılacak. İran, Rusya'dan 20 milyar dolarlık petrol karşılığında S-300 tipi hava savunma füzesi alma anlaşması imzalamıştı. Saldırı amacıyla da kullanılabilecek S-300'ler, 150 kilometrelik menziliyle düşman uçak, gemi ve kara hedeflerini de vurabiliyor. Sözkonusu silah sistemine Rusya'nın hava savunma kruvazörü 'Moskova' da sahip durumda. Suriye sınırında Rus uçağının Türk F16'larınca vurulmasının ardından Rusya, bu gemiyi Akdeniz'de Lazkiye açıklarına göndermişti.
http://www.haberler.com/rusya-dan-3-cepheye-40-bin-keles-7937517-haberi/ (http://www.haberler.com/rusya-dan-3-cepheye-40-bin-keles-7937517-haberi/)
-
Kıvılcıma bir kala
Suriye’de sular iyice ısındı. BM’nin 1 Ocak için ateşkes çağrısına az bir zaman kala bu ülkede söz sahibi olmak isteyen ülkeler harekete geçti. Akdeniz Türkiye ve Suriye dışında 13 ülkenin savaş gemileriyle doldu. Amerikan, İngiliz, Fransız ve Rus jetlerinin her gün bomba yağdırdığı bölgeye Almanya, Kanada, Hollanda, Belçika ve İran’ın dışında Çin de geliyor. Türkiye ise çıkması muhtemel yangın için teyakkuza geçti.
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/12/05/kivilcima-bir-kala-6361062.Jpeg)
Kıvılcıma bir kala
Suriye'deki iç savaşa çözüm için Viyana'da varılan mutabakat ve Birleşmiş Milletler'in 1 Ocak 2016 itibariyle başlatılmasını istediği ateşkes, yılbaşına az bir zaman kala bölgenin geleceğinden pay kapmak isteyen ülkeleri Doğu Akdeniz'e çekti. Adeta Suriye'ye giriş bileti haline gelen 'IŞİD' ve 'terörle mücadele' gibi gerekçeler, onlarca gemiyle yüzlerce savaş jetini bölgeye çekti. Koalisyon ülkeleri Suriye'deki hava operasyonları için genellikle İncirlik Üssü'nü kullanmak isterken, Fransa ise buna ek olarak Charles De Gaulle uçak gemisini Doğu Akdeniz'de konuşlandırdı. Paris saldırılarının ardından sevkiyata hız veren Fransa, jetler için İncirlik'i de kullanmak istiyor. Fransa'nın diğer talebi ise nükleer yakıtlı uçak gemisine Mersin'deki Taşucu Limanı'ndan lojistik destek sağlamak.
ALMANYA TEZKEREYİ GEÇİRDİ
İngiltere ise dış operasyon tezkeresinin parlamentoda onaylanmasından sadece 57 dakika sonra Suriye'yi bombaladı. Güney Kıbrıs'taki Akrotiri Üssü'nden havalanan İngiliz jetleri Suriye'deki operasyonları iki katına çıkardı. Bölgeye 16 savaş uçağı daha gönderecek İngiltere, NATO ittifakı kapsamında İncirlik'i de kullanmak istiyor. Türkiye'ye daha önce patriot hava savunma sistemi gönderip kısa süre sonra geri çeken Almanya, Suriye'de operasyon için dün parlamentodan tezkere çıkardı. Almanya 'IŞİD'e karşı savaş için' 1200 asker, 6 tornado, bir yakıt ikmal uçağı ve bir savaş gemisi gönderecek. Doğrudan çatışma planlamayan Almanlar, 'Augsburg' fırkateyni ile Fransız uçak gemisini koruyacak.
ABD, Belçika, Kanada...
IŞİD operasyonlarına 2014 Eylül'ünde katılan Belçika da uzun bir aradan sonra Suriye'ye askeri birlik ve F-16 uçaklarını göndermeye hazırlanıyor. Yeni başbakan Justin Trudeau ile birlikte hava operasyonlarını durduran Kanada ise bölgeden vazgeçmiş değil. Kuzey Irak'ta özel birlikleriyle peşmergeyi eğiten Kanada, savaş gemisiyle de Akdeniz'de varlık gösteriyor. ABD'nin operasyona çağırdığı Hollanda'nın da önümüzdeki günlerde koalisyona katılması bekleniyor. Hollanda, bir yıldır Irak'ı bombalamak için kullandığı 8 adet F16 uçağını Suriye'ye yönlendirecek. Henüz Suriye'de hava gücüyle varlık göstermeyen İtalya ise 1 savaş gemisiyle Akdeniz'de teyakkuzda bekliyor. Suriye'de en çok operasyon düzenleyen ABD ise havada Rus savaş uçaklarının engellemeleri sonrası bir süredir sessiz duruyordu. Ancak önceki gün Pentagon, hava harekatının rafa kaldırılmadığını duyurdu. ABD'nin önümüzdeki günlerde başta Cerablus olmak üzere birçok yere bomba atacağı belirtiliyor. Özel eğitimli az sayıdaki ABD askeri de şu an Suriye'de bulunuyor. Irak'ta ise bu ülkenin güvenlik güçlerini eğiten 3 bin 500 kadar Amerikalı var.
İRAN DA UÇAK GÖNDERECEK
Suriye hava sahasının şu anki en büyük hakimi ise Rusya. Viyana görüşmelerinin ardından hava operasyonlarını artırarak Türkmenleri, Suriye muhalefetini ve sivil halkı bombalayan Ruslar, burada İran ile birlikte önemli bir askeri güç olarak varlık gösteriyor. Esed'e destek veren bu iki ülke, ateşkes öncesi rejimin masaya güçlü gelebilmesi ve çıkarlarını korumak için kesintisiz operasyonlar yürütüyor. 30 Eylül'den beri Suriye'ye bomba yağdıran Rusya, Türkiye ile yaşadığı uçak krizinin ardından Suriye'deki askeri tahkimatına hız verdi. Yeni hava üsleri kurdu, savunma sistemlerini güçlendirdi. Rusya'ya destek için İran'ın da önümüzdeki günlerde iki düzine savaş uçağını Suriye'ye göndermesi bekleniyor. İran jetlerinin Humus yakınındaki 'Tias' havalimanını kullanması planlanıyor. Üst düzey komutanlarını Suriye'ye gönderen İran, Suriye ordusuna karadan da destek veriyor. Bütün bunların dışında masaya oturanlar arasında Çin de var. Savaş jetleriyle Rusya'nın yanında boy göstermeye hazırlanan Çin, önümüzdeki günlerde bölgeye J-15 uçaklarını gönderecek. Çin'in Akdeniz'e savaş gemisi göndermesi de gündemde.
Herkes istiyor Burhanettin Duran (SETA Başkanı): “Suriye'de çok ciddi bir jeopolitik bir mücadele var. Geldiğimiz noktada vekalet güçleri de büyük güçler de aynı masada. Viyana'dan bir sonuç çıkarsa geçiş olacak ama diğer yandan da Rusya ve İran için Esed; Amerika için PYD; Türkiye için ise muhalefet ve Türkmenler... 'IŞİD sonrası Suriye'nin geleceği nasıl şekillenir' diye herkes masadaki yerini tahkim etmeye çalışıyor. Masadaki yerinin tahkim etmenin yolu da sahada güçlü olmaktan geçiyor. Herkes orada olmak istiyor.” Mesele enerji Mete Yarar (Güvenlik Uzmanı): “Biz Suriye olayına daha insancıl bakıyoruz. Diğer ülkeler meseleyi tamamen ekonomik görüyor. Bölgede tespit edilmiş büyük enerji yatakları var. Suriye, Irak dahil olmak üzere alternatif koridorlar gerekiyor. Şuanda verilen mücalenin sebeplerinden bir tanesi enerji koridorunun güvenliğinin sağlanması ve bu koridorun kimin elinde olacağı... Önümüzdeki yıllarda piyasaya verilecek enerjinin büyük bölümü buradan çıkarılacak. Elde edilecek rakam, bazı ülkelerin gayri safi milli hasılasının da üzerinde. Suriye'ye giren Fransa, Rusya, Amerika, Çin gibi ülkeler, şirketleriyle dünya enerji piyasasını da kontrol ediyor.”
FRANSA
Paris saldırılarının ardından Suriye açıklarına uçak gemisi Charles De Gaulle'ü gönderen Fransa'nın, Akdeniz'de 2 muhrip gemi, 1 fırkateyn ve 1 de istihbarat gemisi bulunuyor. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Savunma Bakanı Jean-Yves Le Drian ile birlikte dün helikopterle uçak gemisine geldi. Hollande, burada incelemelerde bulundu.
DİĞER ÜLKELER
İtalya'ya ait 1 fırkateyn ile 1 denizaltının Akdeniz'de konuşlu olduğu öğrenilirken, İngiltere, Belçika, İspanya, Kanada, Portekiz, Yunanistan ve Hollanda'nın ise birer gemileri Suriye açıklarında bulunuyor. Almanya ve Danimarka'nın taktik komuta gemileri ise yolda.
Akdeniz savaş gemisiyle doldu Suriye hava sularındaki hareketlilik, denizde daha da yoğun durumda. Suriye'de çatışmalar başladıktan sonra Akdeniz, üzerindeki fırkateyn varlığıyla tam bir savaş gölü haline geldi.
TÜRKİYE
Akdeniz'de Türkiye'ye ait 20'si muhrip, 14'ü yardımcı gemi olmak üzere toplam 34 gemi bulunuyor. Bu gemiler arasında 3 korvet, 1 denizaltı, 1 hücumbot ve 1 de fırkateyn sürekli hareket halinde.
RUSYA
Suriye'nin Lazkiye bölgesinde hava üssü ve Tartus'ta da deniz üssü bulunan Rusya, 13 gemisiyle Akdeniz'de. Bu gemilerden 4'ü muhrip, 9'u ise yardımcı gemi.
ABD
ABD'nin Akdeniz'de görev yapan gemi sayısı şu anda 3. Bunlara 3 muhrip daha eklenecek.
Göktürk izlemede uçaklar devriyede Suriye'de uluslararası güçlerin varlığı artarak devam ederken, çıkacak yangının Türkiye sınırlarını etkilememesi için Türk Silahları Kuvvetleri azami teyakkuz durumunda. PYD'nin Fırat'ın batısına geçmesi halinde Mehmetçik müdahale edecek. Fakat öncelik sınır hattında. Bu kapsamda Bolu ve Kayseri komando tugaylarından birlikler bölgeye yönlendirildi. Bölgedeki hareketliliği anbean takip için sınırda görevli istihbarat elemanı sayısı da artırıldı. 120 yeni istihbaratçı bölgeye gönderilirken Urfa, Kilis ve Hatay'da 3 istihbarat koordinasyon merkezi kuruldu. Sınır hattı insansız hava araçları, hattın gerisi ise Göktürk-2 keşif ve gözetleme uydusu ile markaja alındı. Göktürk-2, Suriye üzerinden her 9 saatte bir geçiyor. Belli periyotlarla alınan görüntülerin önceki görüntülerle karşılaştırılması suretiyle bölgedeki siper kazma, askeri yığınak gibi hareketlilik dikkatle inceleniyor. Sınır hattında uçakların etkinliği de artırıldı. Son 60 saattir Suriye hava sınırı 18 Türk savaş uçağı tarafından denetleniyor. Uçaklar, hat boyunca devriye geziyor. Suriye sınırına duvar örme çalışmaları ise hızla sürüyor. Edinilen bilgiye göre şuana kadar Kilis-Öncüpınar, Hatay Reyhanlı ve Antep-Karkamış hattına duvar örüldü. Urfa sınırları ise elektronik tel örgülerle kapatıldı.
http://www.milliyet.com.tr/kivilcima-bir-kala/dunya/detay/2158776/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/kivilcima-bir-kala/dunya/detay/2158776/default.htm)
-
Yılbaşına kadar bir dolaplar dönebilir!
-
Kızıldağ yine Suriye ordusunun denetimine girmiş.
-
Koalisyon güçleri, Suriye ordusunu vurdu
hurriyet.com.tr07 Aralık 2015 - 10:10:17
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/5665365967b0a92df82cb19d.jpg)
ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerine ait savaş uçaklarının, Suriye ordusunun Deyr ez Zor'daki askeri kampını vurduğu bildirildi.
AFP'nin haberine göre, Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'nden yapılan açıklamada, terör örgütü IŞİD kontrolündeki bölgeye yaklaşık 2 kilometre uzalıktaki kampta dört Suriyeli askerin öldüğü, 13'ünün de yaralandığı belirtildi.
Açıklamada, Irak ve Suriye'deki IŞİD hedeflerini bombalayan koalisyon güçlerinin ilk kez rejim askerlerini öldürdüğünün altı çizildi.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, dün Rakka'daki IŞİD hedeflerini vuran koalisyon güçlerine ait savaş uçaklarının 49 örgüt üyesini öldürdüğünü bildirmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/koalisyon-gucleri-suriye-ordusunu-vurdu-40023701 (http://www.hurriyet.com.tr/koalisyon-gucleri-suriye-ordusunu-vurdu-40023701)
-
Takke düştü, kel görüldü! Restler çekildi! Buyurun üçüncü dünya savaşına!
-
Rusya'dan şok eden uçak iddiası
Rusya Federasyon Konseyi'nin Uluslararası işlerden sorumlu komite üyesi İgor Morozov, Türkiye tarafından Su-24 tipi uçağının düşürülme olayının arkasında ABD'nin olduğunu bildirdi.
Rusya'dan şok eden uçak iddiası
İgor Morozov, Türkiye'nin ABD'nin desteğiyle Rusya'ya ait savaş uçağını düşürdüğünü ve bundan yola çıkarak Türkiye'nin ileride hangi adımları atacağına ilişkin sonuçlara varılabileceğini belirtti.
ABD Dışişleri Bakanı'nın Suriye'deki Rus uçakları ile uyarıda bulunduğunu söyleyen Morozov şu şekilde devam etti:
"ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin Rusya'nın bu şekilde hareket etmeye devam etmesi halinde uçaklarının düşmeye başlayacağını söylediğini hatırlıyoruz, işte Su-24 tipi uçağımız düştü. Bunun diğer taraftan olacağını düşünüyorduk, ama kendi partnerimizden müttefikimizden oldu."
http://www.milliyet.com.tr/-rus-ucaginin-dusurulmesinin/dunya/detay/2159619/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/-rus-ucaginin-dusurulmesinin/dunya/detay/2159619/default.htm)
-
Bu işin arkasında ABD olduğu zaten belliydi. Ben bile durumu fark ederek daha ilk günden yazmıştım zaten. Kaldı ki bizler sıradan yurttaşlarız. Ancak benim anlayamadım şey odur ki; kendilerine akademisyen, savunma ve güvenlik uzmanı gibi unvanlar verenlerden bazıları ne söylediklerinin farkında mıdır acaba !? Her Allah' ın günü televizyonlarda ahkâm kesenlerin yeterliliklerinden şüphe etmek gerekir. Öyle saçmalayanlar oluyor ki, artık bu kadar da olmaz demekten kendimizi alamıyoruz.
Bu coğrafyanın insanları tarihlerini ezbere bilmek zorundadır. Dün başımıza ne belalar geldi ise aynısı tekraren gelmek üzeredir. Doğu Akdeniz adeta savaş alanı haline gelmek üzere. Bütün dünyanın leş kargaları bu bölgeye çullanmış durumdalar. Doğu Akdeniz' de ki petrol ve Doğal Gaz yataklarınız maddi değerinin 100 Trilyon Dolar olduğu hesap ediliyor-belki de daha fazlası var. Denizin altında adeta petrol denizi var.
-Bu bölge kimin hâkimiyetine girecek ?
-Leş kargaları, bölgenin doğal zenginliklerini gasp edebilecek mi ?
-Kıbrıs elimizden çıkacak mı ?
-Kürt koridoru hayat bulacak mı?
-De facto Kürdistan ile İsrail birleşebilecek mi ?
-Peki Türkiye olarak milli menfaatlerimiz ölçüsünde mi hareket ediyoruz ?
-Türkiye maşa olmaktan ne zaman kurtulacak- doğal kaynaklar paylaşıldıktan; bize hiç bir şey kakmadıktan sonra mı !?
Sorular, sorular... cevabını ancak vatanseverlerin verebileceği sorular !..
-
Takip ettiğim Milliyet Haber'den bir reklam amaçlı gelen elektronik postada başlık şöyle: Rus askerinin skandal girişiminden sonra… Boğaz’da Rusya’ya dev misilleme..
NATO gemileri Sarayburnu'nda!
İspanya, Portekiz ve Kanada donanmalarına ait 3 askeri gemi, Sarayburnu Limanı'nda bekliyor.
([url]http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/12/07/nato-gemileri-sarayburnu-nda--6366965.Jpeg[/url])
NATO gemileri Sarayburnu'nda!
Rus Donanması'na ait 158 numaralı savaş gemisi İstanbul Boğazı'ndan geçtiği sırada üzerinde füzeli askerler görülmesinin ardından NATO Boğaz'daki güvenlik seviyesini artırdı.
TAKVİYE 3 SAVAŞ GEMİSİ
Ege Denizi yönünden, Çanakkale Boğazı'nı geçerek İstanbul'a gelen İspanyol "Sps Blas De Lezo", Portekiz donanmasına ait "Dom Francisco De Almeida" ile Kanada askeri gemisi "HMCS Winnipeg" Sarayburnu'ndaki limanda demirli bulunuyor.
ASKERLER NÖBET TUTUYOR
Gemilerin güvertelerinde askerler nöbet tutarken polis ekipleri de çevredeki önlemlerini sürdürüyor.
İSTANBUL BOĞAZI'NDA FÜZELERLE GEÇTİLER
İstanbul Boğazı’nı geçişi sırasında Rus savaş gemisinin güvertesinde bir askerin omzunda atış pozisyonunda 4200 metre menzilli ‘sam strela-2’ füzesi taşıması tartışma yaratmıştı.
Emekli amiraller ve stratejistler, Rus savaş gemisinin güvertesindeki “tacizkâr” fotoğrafı değerlendirdi. Yorumcular, Rus makamlarından açıklama istenmesi gerektiğini söyledi
O anı fotoğraflayan uluslararası ilişkiler uzmanı Yörük Işık, eski Donanma Komutanı emekli Oramiral Nusret Güner, Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz ve Stratejist Dr. Nejat Tarakçı bu fotoğrafın iki şekilde yorumlanabileceğini ifade etti.
Uluslararası İlişkiler Uzmanı Yörük Işık, olayın poz vermek için gerçekleştirilmiş olabileceğini belirtirken, Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz “Bunun Rus hükümetinin onaylı bir davranışı olduğunu sanmıyoru' dedi.
Jeopolitikçi ve Stratejist Dr. Nejat Tarakçı: “Rus askerinin bu davranışı, Türkiye- Rusya krizinin en alt kademeye kadar olumsuz bir şekilde yansıdığının bir göstergesidir" dedi.
[url]http://www.milliyet.com.tr/nato-gemileri-sarayburnu-nda--gundem-2159599/?utm_source=apsis-anp-3&utm_medium=email&utm_content=mailing&utm_campaign=gunluk_bulten[/url] ([url]http://www.milliyet.com.tr/nato-gemileri-sarayburnu-nda--gundem-2159599/?utm_source=apsis-anp-3&utm_medium=email&utm_content=mailing&utm_campaign=gunluk_bulten[/url])
Rus gemisindeki bir dingilin 4200 metre menzilli Strela-2 füesi ile poz vermesinden sonra adeta NATO kırmızı alarma geçip savaş gemilerini boğaza yığıvermiş. ;D ;D ;D
Vay canına Ruslar Strela füzeleri ile boğazı yakıp yıkacaklar anlaşılan. Olay çok tartışma yaratmış yazmışlar. Tartışma yaratmaya çalışanlar kendileri farkında değiller.
Herhalde Milliyet gaz verme konusunda diğer yanlı medyaya tur bindirmeye çalışıyor. Sinekten yağ çıkarmaya çalışmak bu olsa gerek. O NATO gemilerinin geçen haftadan beri boğazda olduğundan haberleri yok galiba kendilerinin.
Birilerine yaranmak için şaklabanlık yaparken rezil olmak nasıl bir şey!
Hala gülüyorum... ;D ;D ;D
-
NATO gemileri Çanakkale Boğazı’ndan gece geçti
Burak GEZEN- Mustafa SUİÇMEZ / ÇANAKKALE, (DHA)
07 Aralık 2015 - 23:08:26
NATO gemileri Çanakkale Boğazı’ndan gece geçti
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/5665f4c867b0a92df82cbeaa.jpg)
ÇANAKKALE Boğazı’ndan, öğle saatlerinde İstanbul’dan ayrılan NATO’ya bağlı 3 savaş gemisi geçti.
NATO gemileri Portekiz Donanması’na ait 334 borda numaralı ’NRP D. Francisco de Almeida’, İspanya Donanması’na ait 103 borda numaralı ’SPS Blas de Lezo’ ve Kanada Donanması’na ait 338 borda numaralı ’HMCS Winnipeg’ isimli savaş gemileri 3 Aralık günü Çanakkale Boğazı’ndan geçerek İstanbul’a ulaşmıştı. Savaş gemileri, demir atarak 4 gün boyunca İstanbul Sarayburnu’nda beklemiş ve bugün saat 11.00 sıralarında da demir alıp İstanbul’dan ayrılmıştı. O savaş gemileri saat 19.00’da Marmara Denizi’nden Çanakkale Boğazı’na giriş yaptı. Ardından da saat 21.15’te Çanakkale önlerine ulaştı. Savaş gemilerine, Çanakkale önlerinden geçerken Türk Sahil Güvenlik Botu eşlik etti.
Çanakkale önlerinden gece karanlığında sessiz bir şekilde arka arkaya geçiş yapan savaş gemileri Ege Denizi’ne doğru yol aldı.
http://www.hurriyet.com.tr/nato-gemileri-canakkale-bogazindan-gece-gecti-40024052 (http://www.hurriyet.com.tr/nato-gemileri-canakkale-bogazindan-gece-gecti-40024052)
-
Eeee milliyet hani NATO'nun dev misillemesiydi!
! No longer available (http://www.youtube.com/watch?v=HydXqAp9Pe0&feature=youtu.be#)
-
Suriye'ye uçuş yok
HABER ANALİZ: DENİZ ZEYREK09 Aralık 2015 - 07:04:19
Suriye'ye uçuş yok
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/5667457667b0a95c9831f8e2.jpg)
Türkiye ile Rusya arasındaki uçak krizinin sonuçları gün yüzüne çıkmaya başladı. Türkiye’nin Rus uçağını düşürdüğü 24 Kasım’dan beri tek bir Türk Hava Kuvvetleri uçağı Suriye hava sahasına geçmedi. Silahlı Kuvvetler’e ikinci bir siyasi direktif gelinceye dek geçilmemesi emri de verildi. ABD de Suriye uçuşlarını 10’da 1’e düşürdü. 24 Kasım’dan beri IŞİD’e yapılan etkili tek hava operasyonu, Rusya’yla koordinasyon içinde Fransa tarafından gerçekleştirildi.
RUSYA ordusu, Beşar Esad’ın davetiyle konuşlandığı Suriye’de, Beşar Esad’ın kontrolü altındaki bölgede ‘askeri otorite’ olarak hareket ediyor. Gerekçesini de Esad’a karşı hareket eden ‘teröristlerle’ mücadele olarak açıklıyor. IŞİD ile birlikte El Nusra, Ahrar ür Şam, İslami Cephe gibi örgütleri de hedef olarak görüyor. Buna karşın IŞİD ile mücadele eden PYD’yi ‘doğal müttefik’ olarak görüyor. Diplomatik kaynakların verdiği bilgiye göre, Rusya lideri Vladimir Putin, ABD’nin öncülük ettiği IŞİD karşıtı koalisyonu ‘müttefik’ olarak görmekle birlikte, Türkiye’den yapılan operasyonlar konusunda sorun yaşanmaması için detaylı bir koordinasyon talep etti.
TÜRKİYE BİTİRDİ, ABD YAVAŞLATTI
Rusya’nın S400 füzelerini Suriye’ye konuşlandırması, bombardıman uçaklarını havadan havaya taarruz kapasitesine sahip uçaklarla takviye etmesi, Rusya yönetiminin ‘Gerekli tedbiri alırız’ açıklamaları, Türkiye’yi mevcut krizi derinleştirecek, hatta çatışma ortamı yaratacak gelişmelerden endişelendirdi. Ankara’nın tansiyonu düşürme amaçlı olarak izlediği politika çerçevesinde, böyle bir gelişme yaşanmasın diye ‘Suriye’de uçmama’ kararı aldığı da öğrenildi. Güvenlik kaynakları, Rus uçağının düşürüldüğü 24 Kasım gününden beri, Türk jetlerinin Suriye hava sahasında tek bir operasyona katılmadığına dikkat çektiler. Edinilen bilgiye göre, hükümet de TSK’ya ikinci bir siyasi direktife kadar Suriye hava sahasını kullanmama emri verdi. Sözkonusu emrin, siyasi otorite tarafından kaldırılacağına dikkat çeken askeri yetkililer, hükümetten ‘uçun’ direktifinin beklendiğine işaret ettiler.
Türkiye cephesinde bu yaşanırken, sorun, ABD öncülüğündeki IŞİD Karşıtı Koalisyon mensubu diğer ülkelerin operasyonlarını da etkiledi. ABD’nin 24 Kasım’dan beri İncirlik merkezli Suriye uçuşlarını 10’da 1’e düşürdüğü, Almanların ve Fransızların İncirlik’te konuşlanma planlarını ağırdan aldığı bildirildi. ABD yönetimi ile Rusya arasında yeni bir kanal açıldığı ve IŞİD’e karşı hava operasyonlarının normal rutinine dönmesi için koordinasyon modelleri üzerinde pazarlık yapıldığı öğrenildi.
KOALİSYONU MUSUL’A YÖNELTTİ
Suriye’de Türkiye ile Rusya arasında yaşanan krizin, IŞİD’e yönelik uluslararası hava operasyonlarının hızını kesmesi, koalisyonun yol haritasını da etkiledi. Yetkililer, bir süredir planlanan Musul’u kurtarma taarruzunun her an başlayabileceğine işaret ettiler. İran’ın desteklediği Şii güçlerin güneyden; ABD, Türkiye, Almanya gibi ülkelerin desteklediği Kürt ve Sünni Arap birliklerin kuzeyden büyük bir taarruza geçebileceği yorumları yapılıyor.
Üst düzey bir diplomatik kaynak, IŞİD’in iki önemli kalesi olduğunu belirterek şu yorumu yaptı:
“Biri Rakka, diğeri Musul. Koalisyon, bu iki kaleyi elinden alarak IŞİD’in belini kırmak istiyor. Türk-Rus gerilimi, Rusya’nın Suriye hava sahasında Koalisyon güçleri için yarattığı ‘fiili uçuşa yasak bölge’ durumu, IŞİD’in işine yaradı ve Rakka’nın güçlü bir şekilde hedef alınmasını zorlaştırdı. Bu nedenle Musul operasyonu taktik ve stratejik açıdan büyük önem kazandı.”
http://www.hurriyet.com.tr/suriyeye-ucus-yok-40024580 (http://www.hurriyet.com.tr/suriyeye-ucus-yok-40024580)
-
12 ülke Akdeniz’de güç gösterisi yapıyor
Doğu Akdeniz, Rusya’nın da Suriye’deki savaşa dahil olmasıyla 12 ülkenin güçlü savaş gemileriyle boy gösterdiği sıcak bölge haline geldi. Türk donanması da 14 muharip, 14 lojistik destek gemisiyle tedbirlerini artırdı
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/12/09/12-ulke-akdeniz-de-guc-gosterisi-yapiyor-6374301.Jpeg)
12 ülke Akdeniz’de güç gösterisi yapıyor
Gökhan Karakaş
Suriye’de yaşanan savaşın uluslararası kriz haline gelmesi, Akdeniz’in savaş gemisi dolmasına neden oldu. Rusya’nın yeni gemilerini Akdeniz’e göndermesinin ardından Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı da teyakkuz duruma geçti. Doğu Akdeniz’de Türkiye dahil 12 ülkeden 36 gemi dolaşırken Türk Donanması çevre limanlarda da 14 muharip, 14 lojistik destek gemisi ile tedbirlerini artırdı. Gölcük’teki Donanma Komutanlığı’ndan herhangi bir savaş gemisinin bölgeye gitme süresi ise sadece 18 saat sürüyor.
En sıcak günler
Suriye’ye destek vermek için Karadeniz donanmasının önemli kısmını ve uçak gemisi avcısı olarak bilinen RFS Moskva adlı savaş fırkateynini Doğu Akdeniz’e gönderen Rusya, bölgede tarihin en sıcak günlerinin yaşanmasına neden oluyor. Rusya’nın, Suriye’deki Lazkiye hava üssü ve Tartus deniz üssünde 10 tanesi muharip (3 korvet, 2 fırkateyn, 2 muhrip, 2 denizaltı, 1 istihbarat gemisi), 3 tanesi lojistik destek gemisi olmak üzere 13 savaş unsuru bölgede. Sürekli değişim yapan Rus savaş gemileri, Karadeniz’den Türk boğazları yoluyla bölgeye geliyor.
ABD’nin 9 gemisi var
ABD’nin ise USS Roosevelt uçak gemisi ve USS Donald Cook adlı modern destroyeri ile toplam 9 (3 fırkateyn, 2 destroyer, 1 elektronik harp gemisi, 1 istihbarat gemisi ve 1 hava savunma) muharip gemisi var. NATO üyesi Fransa’nın Doğu Akdeniz’de Charles de Gaulle adlı uçak gemisinin yanı sıra 2 fırkateyni, bir denizaltısı bulunuyor. Bölgede ayrıca İtalya’nın 2 (1 fırkateyn ve 1 denizaltı), İngiltere, Kanada, İspanya, Belçika, Portekiz, Yunanistan ve Hollanda’nın ise birer savaş gemisi seyir halinde.
Aylarca karakol görevi yapabilecek savaş gemisi bulunduran Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, 20 muharip, 14 lojistik destek gemisi ile bölgede tedbirleri artırdı. Aksaz Deniz Üssü, Mersin Limanı ve Mağusa Limanı’nı kullanarak pek çok savaş gemisini görevlendiren Deniz Kuvvetleri, deniz karakol uçaklarıyla da hava sahasında devriye uçuşu yapıyor.
Burakreis denizaltısı
III. Muhrip Filotillası’ndan uzun menzilli füze sistemlerine sahip 138 metre uzunluğundaki TCG Gökçeada fırkateyni, yüksek süratli TCG Atak hücumbotu ve donanmanın en modern denizaltısı TCG Burakreis öncülüğünde en az 6 gemi bölgede karakol nöbeti tutuyor. Çağın en modern savaş gemilerinden olan fırkateyn, korvet ve hücumbotlar devriye gezerken, TCG Burakreis diğer denizaltıları dinleyerek su üstü gemilerini koruyor.
Uzun mesafeleri kısa sürede kat edecek hıza sahip hücumbot TCG Atak, etkin savunma sistemi ile bölgedeki Türk gücünü artırırken, yüksek manevra kabiliyetine sahip korvet ise fırkateynin en büyük destekçisi. Bu gemilere su, akaryakıt ve yiyecek desteği veren lojistik gemisi de Doğu Akdeniz’de sürekli görev yapıyor. Ayrıca Gölcük’teki Donanma Komutanlığı’ndan herhangi bir savaş gemisinin bölgeye gitme süresi sadece 18 saat.
Bizim kontrolümüzde
Doğu Akdeniz’in hava sahası da Dalaman’daki Deniz Hava Üssü’nden kalkan uçaklar tarafından denetleniyor. Deniz karakol uçakları belirli aralıklarla gemilerimizin çevresinde dolaşarak diğer ülkelerin hareketlerini takip ediyor. CN 235 tipi deniz karakol uçakları gelişmiş sonar ve radarlarıyla denizi tararken, fırkateyn üzerinde de bir Sea Hawk helikopter bulunuyor.
Tatbikata katılan gemiler Akdeniz’de
Bölgedeki sıcak gelişmeler nedeniyle 28 Kasım’da NATO üyesi Türkiye, İspanya ve Kanada’nın katılımıyla bir eğitim tatbikatı düzenlendi.
‘Doğu Akdeniz’de İttifak Dayanışması’ adlı tatbikata NATO Daimi Deniz Görev Grubu-1 unsurlarından Kanada Deniz Kuvvetleri’ne ait HMCS Winnipeg fırkateyni, İspanya Deniz Kuvvetleri’nin SPS Blas De Lez, Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan TCG Gökçeada fırkateyni ile TCG Atak hücumbotu katıldı.
Kıbrıs Adası’nın güneyinde gerçekleşen tatbikatta NATO üyesi Deniz Kuvvetleri unsurları arasındaki iş birliği kanıtlandı. Tatbikata katılan gemiler halen Akdeniz’de.
(http://i.milliyet.com.tr/GazeteHaberIciResim/2015/12/09/fft16_mf6374300.Jpeg)
Akdeniz Kalkanı Harekâtı sürüyor
1 Nisan 2006’dan beri uygulanan Akdeniz Kalkanı Harekâtı, Doğu Akdeniz bölgesinde Ceyhan çıkışlı petrolün güvenliği için oluşturuldu. Bölgedeki risk ve tehdit unsurlarına karşı varlık göstererek caydırıcılık sağlama amacı taşıyan harekat aynı zamanda NATO’nun bölgedeki deniz güvenliği çabalarına da destek oluyor. Türkiye’nin deniz yetki alanlarında sancak (varlık) göstermek için Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın aralıksız sürdürdüğü harekât son aylarda çok sayıda gemiyle gerçekleşiyor.
http://www.milliyet.com.tr/12-ulke-akdeniz-de-guc-gosterisi-gundem-2160603/ (http://www.milliyet.com.tr/12-ulke-akdeniz-de-guc-gosterisi-gundem-2160603/)
-
İşid'in hangi gemisini batırmak için o kadar gemi toplandı acaba? ::) ::) Rusya ya meydanı boş bırakmamak için geldikleri ve bayrak gösterdikleri ortada.
-
Rusya, ‘Smetliviy' adlı Rus fırkateynin bir Türk balıkçı teknesine uyarı ateşi açtığını duyurdu. Rus Savunma Bakanlığı'nın açıklamasında Rus savaş gemisi ile Türk balıkçı teknesinin çarpışma noktasına geldiği, bu nedenle uyarı ateşi açıldığı iddia edildi.
Ege'de sıcak saatler... Rus Savunma Bakanlığı'nın açıklamasında Ege'de bir Türk balıkçı teknesi ile Rus fırkateyninin çarpışmasının son anda engellendiğı iddia edildi. Rus savaş gemisinin Türk balıkçı teknesine uyarı ateşi açtığı belirtiliyor.
ASKERİ ATAŞEYİ ÇAĞIRDILAR
Rusya Savunma Bakanlığı Basın Servisi Rus "Smetlivıy" devriye gemisinin Ege denizinde bir Türk balıkçı gemisi ile çarpışmayı son anda engellediği iddiasını duyurdu. Yapılan açıklamada, "13 Aralık 2015 tarihinde Yunan Lemnos adasından 22 kilometre uzaklıkta Ege Denizi'nin kuzey kısmında bulunan Rus 'Smetlivıy' devriye gemisi Türk balıkçı gemisi ile çarpışma olasılığını son anda engelledi" denildi.
TÜRK TEKNESİNE UYARI ATEŞ AÇTILAR
Rus fırkateyninden Türk balıkçı teknesine uyarı ateşi açıldığı belirtiliyor.
"UYARIYA CEVAP VERMEDİ" İDDİASINDA BULUNDULAR
Rusya kaynaklı haberlerde "Rus mürettebatın, iki gemi arasında 1 kilometrelik mesafe kaldığını görüp Türk balıkçı gemisinin telsiz kanalları ve fişeklerle uyardığı, ancak Türk gemisinin uyarılara cevap vermediği" iddia edildi.
İki gemi arasındaki mesafenin 600 metreye indiği sırada, Rus askeri gemisinin karşı tarafı etkilemeyecek şekilde silah kullandığı öne sürüldü. Türk balıkçı gemisinin, uyarı ateşinin ardından yön değiştirdiği ve Rus mürettebatla iletişime geçmemeyi sürdürerek seferine devam ettiği iddia edildi.
Rusya'ya ait "Smetlivy" isimli güdümlü füze destroyeri 19 Eylül'de Çanakkale Boğazı'ndan geçip Ege Denizi'ne açılmıştı.
http://www.milliyet.com.tr/rusya-yla-ege-de-sicak-gelisme-gundem-2163004/ (http://www.milliyet.com.tr/rusya-yla-ege-de-sicak-gelisme-gundem-2163004/)
-
'' Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Suriyeli sığınmacılara ilişkin yaptığı açıklamada, "Harcadığımız para 9 milyar dolara ulaştı. Uçuşa yasak bölge ilan edelim ve onların güvenliğini sağlama alalım, bunları kendi toprakları üzerinde iskan edelim. 2.5-3 milyon insanı nereye kadar besleyeceğiz ?" demiş. http://ilerihaber.org/erdogan-nereye-kadar-besleyecegiz/27014/ (http://ilerihaber.org/erdogan-nereye-kadar-besleyecegiz/27014/)
Rus uçağının düşürülmesi ile birlikte Türkiye' nin angajman kuralları değişmek zorunda kaldı biliyorsunuz. Angajman kuralı neydi; Efendim, benim sınırlarıma 5 km den fazla yaklaşırsan vururum deniliyordu. Henüz Suriye hava sahasındayken yani... Türkiye sınırına henüz yaklaşmadan, daha 5 km varken !.. Yani angajman kuralları gereği fiili olarak 5 km lik mesafede uçuşa yasak bölge uygulaması vardı. Rus uçağı düşürülünce işin rengi bir anda değişiverdi. Rusya' da bizim uçağımızı düşürebilir korkusuyla angajman kuralı falan kalmadı. Rusya; muhalifleri, ılımlı teröristleri, yarı sıcak teröristleri, çok sıcak teröristleri ve radikal teröristleri bombalarken bir yandan da petrol tüccarlarını falan da bombalıyordu. Uçuşa yasak bölge uygulaması olsaydı bombalayamayacaktı.
Yahu, Suriye' deki muhalifleri desteklerken ülkelerinin tarumar olacağını hesap edemediniz mi !.. İnsanlar canlarını kurtarabilmek için mecburen komşu ülkelere sığınmak zorunda kalmayacak mıydı ? Bunları hesap edebilmek için Einstein olmaya gerek var mı ? Şimdi de zarar 9 Milyar Dolar oldu, daha nereye kadar diyorlar ! Olacak iş değil.
-
'' Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Suriyeli sığınmacılara ilişkin yaptığı açıklamada, "Harcadığımız para 9 milyar dolara ulaştı. Uçuşa yasak bölge ilan edelim ve onların güvenliğini sağlama alalım, bunları kendi toprakları üzerinde iskan edelim. 2.5-3 milyon insanı nereye kadar besleyeceğiz ?" demiş. [url]http://ilerihaber.org/erdogan-nereye-kadar-besleyecegiz/27014/[/url] ([url]http://ilerihaber.org/erdogan-nereye-kadar-besleyecegiz/27014/[/url])
Rus uçağının düşürülmesi ile birlikte Türkiye' nin angajman kuralları değişmek zorunda kaldı biliyorsunuz. Angajman kuralı neydi; Efendim, benim sınırlarıma 5 km den fazla yaklaşırsan vururum deniliyordu. Henüz Suriye hava sahasındayken yani... Türkiye sınırına henüz yaklaşmadan, daha 5 km varken !.. Yani angajman kuralları gereği fiili olarak 5 km lik mesafede uçuşa yasak bölge uygulaması vardı. Rus uçağı düşürülünce işin rengi bir anda değişiverdi. Rusya' da bizim uçağımızı düşürebilir korkusuyla angajman kuralı falan kalmadı. Rusya; muhalifleri, ılımlı teröristleri, yarı sıcak teröristleri, çok sıcak teröristleri ve radikal teröristleri bombalarken bir yandan da petrol tüccarlarını falan da bombalıyordu. Uçuşa yasak bölge uygulaması olsaydı bombalayamayacaktı.
Yahu, Suriye' deki muhalifleri desteklerken ülkelerinin tarumar olacağını hesap edemediniz mi !.. İnsanlar canlarını kurtarabilmek için mecburen komşu ülkelere sığınmak zorunda kalmayacak mıydı ? Bunları hesap edebilmek için Einstein olmaya gerek var mı ? Şimdi de zarar 9 Milyar Dolar oldu, daha nereye kadar diyorlar ! Olacak iş değil.
Yani...
Aslında bu klasik tribünlere oynama taktiğinden başka bir şey değil. Sadece sonuçlara odaklandırıp, nedenlerini unutturma çabaları. Suriye'de oluşturulmaya çalışılan uçuşa yasak bölge kimlerin uçuşuna yasak olacak? Irak'daki uçuşa yasak bölge Irak'ın üçe bölünmesine neden oldu mu? Olmadı mı? Peki bir milyondan fazla Iraklının ölmesine engel oldu mu? Ya da ülkemize sığınanların arasında Iraklıların da olmasına engel olabildi mi? Tabi ki hayır!
-
Bir hafta öncesine kadar Suriye ile yatıp kalkıyorduk. Suriye ordusu ilerlemesini, Rus bombardımanı azalmadan aksine artarak sürmekte. Ne basında ne de haberlerde bahsi geçmiyor. Havuz medyası ve doğan grubu işini iyi yapıyor.
-
(https://fbcdn-sphotos-b-a.akamaihd.net/hphotos-ak-xtl1/v/t1.0-9/12390837_745292855604603_4000704775831300137_n.jpg?oh=e4f2d9ef8591952605ead2f5007a2ef9&oe=570F8881&__gda__=1457748028_8617fde98120576b306e2e843556e1b0)
-
Rusya'dan ilginç 'karakutu' açıklaması: Veriler deşifre edilemiyor
Nerdun HACIOĞLU/MOSKOVA
21 Aralık 2015 - 16:47:09
Rusya'dan ilginç 'karakutu' açıklaması: Veriler deşifre edilemiyor
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/56780ee567b0ac5998f195ed.jpg)
Türk hava sahasını ihlal ettikten sonra düşürülen Rus Su-24 bombardıman uçağıyla ilgili Moskova'dan ilginç bir açıklama geldi.
Uçağın karakutusunu inceleyen Rus araştırma komisyonu, hasar gördüğü öne sürülen cihazdaki verilerin çözülüp okunmasının imkansız olduğunu iddia etti.
Moskova'da basın toplantısı düzenleyen Rus komisyon üyesi, "Karakutunun deşifre edilmesi uzun zaman alacak ve bunun yapılabilmesi bu alanda uzmanlaşmış için bilimsel kuruluşların yardımına ihtiyacımız var" dedi.
Rus yetkililer Cuma günü yaptıkları açıklamada, canlı yayında açtıkları karakutunun 16 hafıza çipinden üçünün parçalandığını ve bunlardan bilgi edinilemeyeceğini savunmuştu. Bu durum da Türk jetinden atılan füzenin uçağın arka kısmına isabet etmiş olmasıyla izah edilmişti.
Rusya Su-24'ün karakutusunu canlı yayında açtıRusya Su-24'ün karakutusunu canlı yayında açtı
Düşürülen uçağın karakutusu Putin’e getirildiDüşürülen uçağın karakutusu Putin’e getirildi
"SADECE BİR ÇİP İYİ DURUMDA"
Rus resmi haber ajansı Sputnik'in aktardığına göre, Rusya Savunma Bakanlığı yetkilileri bugün Moskova'da düzenledikleri basın toplantısında, karakutudaki 16 mikroçipten sadece birinin iyi durumda olduğunu öne sürdü.
Rusya Hava ve Uzay Birlikleri Güvenlik Bölümü Komutan Yardımcısı Sergey Baynetov, "Geriye kalan 15 bellek içindeki bilgilere ulaşmak için yapılacak denemelere ancak uzman enstitüler düzeyinde devam edilecek. Ancak kesin bir netice alınıp alınamayacağı şu anda belli değil” dedi.
Yetkililer, karakutunun deşifre edilmesi amacıyla sürdürülen çalışmalara Çin, İngiltere ve ABD'den uzmanların da katıldığını söyledi.
Rusya Hava ve Uzay Birlikleri Komutan Yardımcısı Sergey Drogov, Cuma günü karakutu açılırken yaptığı açıklamada, "Elimizde vurulan uçağımızın Türk hava sahasını ihlal etmediğini kanıtlayan somut veriler var" iddiasında bulunmuştu.
YALNIZCA ÜÇ ÜLKE UZMAN GÖNDERMEYİ KABUL ETTİ
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 24 Kasım'da düşen uçağın karakutusunun uluslararası uzmanlar gelmeden açılmaması için talimat vermişti.
Rus basını, karakutu kayıtlarının incelenmesi için 14 farklı ülkeden uzman davet edildiğini ama bu teklife sadece Çin, İngiltere ve ABD'nin olumlu yanıt verdiğini bildirmişti.
Rus televizyonunda bir saat boyunca canlı yayınlanan Cuma günkü 'karakutu şovu'nda Rus teknik uzmanlar, karakutuyu İngiliz ve Çinli uzmanların tanıklığında açtı. İngiliz, Çinli ve Hint askeri ataşeler de gazetecilerle birlikte kutunun açılışını canlı yayında izledi.
Rusya lideri Putin vurulan uçağın karakutusunu Kremlin Sarayı'nda Savunma Bakanı Sergey Şoygu’dan teslim alırken, “İçinden ne bilgi çıkarsa çıksın, Türkiye yönetimine karşı tavrımız değişmeyecek” açıklamasında bulunmuştu.
Türkiye’deki radarlar Su-24 savaş uçağının düşürülmeden önce Türk hava sahasını ihlal ettiğini gösterirken, Rus tarafı uçağın sadece Suriye hava sahasında uçtuğunu savunuyor. Türkiye'nin tezi ABD ve NATO tarafından da doğrulanıyor.
http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-ilginc-karakutu-aciklamasi-40029909 (http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-ilginc-karakutu-aciklamasi-40029909)
-
infilak eden uçaklardan,patlayan hava araçlarından hep elde edildi fakat titanyum alaşımlı bu savaş uçakların karakutusundan ne hikmetse bilgi alınamıyor. Pavlovun köpeklerine yakışır bir yaklaşım.
-
(http://kokpit.aero//image/cache/data/Resimler/Resimler/rusya/kilit1-700x350.jpg)
http://kokpit.aero/kilit-iddiasi (http://kokpit.aero/kilit-iddiasi)
Boyle bisey oldugunda farkina varamamamiz olurmu.? Yoksa oylece sallama bir habermidir.
-
Türk F-16 savaş uçaklari daha cok kilitlerler
-
Boyle bisey oldugunda farkina varamamamiz olurmu.? Yoksa oylece sallama bir habermidir.
Uçaklar fark eder. Zaten Suriye uçağı diye düşürdüğümüz Rus uçağından sonra gerilimi daha da artırmamak için gündeme getirilmemiş olabilir.
-
(http://kokpit.aero//image/cache/data/Resimler/Resimler/incirlik/tornacik1-700x350.jpg)
http://kokpit.aero/almanya-dan-havalandilar (http://kokpit.aero/almanya-dan-havalandilar)
Bunlar kalmisti gelmeyen.
-
Bunlar ne zamandır geleceklerdi. Daha yeni mi çıkmışlar yola. 4 Tornado...
-
Ancak bulabilmisler yolu demekki :) :) :)
-
(http://kokpit.aero//image/cache/data/Resimler/Resimler/incirlik/gorevbasla1-700x350.jpg)
Alman Tornadoları Suriye’de ilk uçuşlarını gerçekleştirdi!
Almanya’nın IŞİD’e karşı mücadelede uluslararası koalisyona destek olmak amacıyla gönderdiği Tornadolar, ilk uçuşlarını gerçekleştirdi.
http://kokpit.aero/tornadolar-goreve-basladi (http://kokpit.aero/tornadolar-goreve-basladi)
Incirlikten kalkip. Bunlarda isid I vuruyoruz adi altinda Rusya ve koalisyon gibi Turkmenleri hatta Abd gibi bizim destekledigimiz. Muhalifleri de vurup pyd ye pardon Sdg ye yol acmasinlar.
-
İster misiniz Suriye'de düşen uçak listesine bir de Tornado eklensin ::)
-
İsrail düşürmeye aday olur ::)
-
Israil niye dusursunki. Surekli dunyanin silahini bedava veya sudan ucuza aliyor Almandan kendi ayagina sikarmi hic.
-
İster misiniz Suriye'de düşen uçak listesine bir de Tornado eklensin ::)
Olabilir. Saddam 6 tanesini düşümüştü diye hatırlıyorum.
-
Artik sinir hattinda 2 ucakla devriye geziyoruz. Alarm duzeyimiz dustumu yoksa.
-
(http://kokpit.aero//image/cache/data/Resimler/Resimler/rusya/1vur-700x350.jpg)
Rus uçaklarının varil bombalı saldırısı 70 can aldı!
Rusya'ya ait uçakların Hatay'ın Reyhanlı İlçesi'ne 45 kilometre uzaklıkta, Suriye muhaliflerinin kontrolündeki İdlib kentine bağlı Maarat El Numan Kasabası'nda pazar yerine attığı varil bombası ile 70 kişi öldü, 135 kişi yaralandı.
http://kokpit.aero/70-kisi-oldu (http://kokpit.aero/70-kisi-oldu)
Aslinda Kirimi,Ukraynanin dogusunu,osetyayai,cecenistan,g.irani kasimak lazim. Onlar doguyu kasiyor.
-
İlginç bir haber. Nedense yabancı medyada pek fazla bu konuyla ilgili haber yok! Birkaç haber buldum ve onlarda kaynak olarak Anadolu Ajansı'nı gösteriyorlar. Bu haber de Doğan Haber Ajansı kaynaklı. Konuyla ilgili haberler çoğalır diye düşünüyorum. Sivilleri bombalamak çok canice bir davranış. Herhalde bu da yanlıklık değildir. Tabi haber doğruysa!
Hangi doğudan bahsediyorsun Maraşlı?
-
Sur dan,nusaybinden su an bizim askerlerin temizlik yaptigi yerlerden hocam. Daha gecenlerde 2 Çinli doktor birkac tanede rus yakalanmisti.
-
Sur dan,nusaybinden su an bizim askerlerin temizlik yaptigi yerlerden hocam. Daha gecenlerde 2 Çinli doktor birkac tanede rus yakalanmisti.
Ben bunu hiç duymadım. Nasıl kaçırdım bilmiyorum. Ama doğuda en fazla Alman ajanı olduğu bilinir. Zaten AB'den ara sıra siyasetçiler gelip pkknın siyasi koluyla pozlar verirler. İnsan hakları vs bahsederler. CIA, Mossad vs ajanları hiç eksik olmaz. Senelerdir...
Bu durumda İsraili, Avrupa Birliğini ve ABD'yi karıştırmanız gerekiyor!
-
Hatta carsaf icinde operasyon bolgesinden kacan ingiliz bi kadin dahi yakalandi. Bunlarin hepsi basina yansidi.
-
Hatta carsaf icinde operasyon bolgesinden kacan ingiliz bi kadin dahi yakalandi. Bunlarin hepsi basina yansidi.
Uzun lafın kısası Afrika ve Güney Amerika, Avustralya, Yeni Zellanda, Japonya vs hariç her yeri karıştırmamız lazım. ;D ;D
(https://fbcdn-sphotos-f-a.akamaihd.net/hphotos-ak-xpl1/v/t1.0-9/1148976_10153544533433509_4582805604079769078_n.jpg?oh=5e0a40753212699fb2b64da2a1f44e0c&oe=57487E13&__gda__=1459565495_b787f63bc35c62463c5973d2d6922e7f)
-
(http://image.cdn.haber7.com//haber/haber7/photos/2016/02/isid_ve_pydye_operasyon_hedef_cerablus_1452495381_0704.jpg)
Genelkurmaydan aciklama.
IŞİD ve PYD'ye OPERASYON! Hedef CERABLUS..
Halep'in kuzeyinde bulunan terör örgütü IŞİD militanlarına yönelik operasyon kapsamlı şekilde devam ediyor. Dün devam eden operasyonda muhalif askerler IŞİD militanlarından Karaköprü, Haraba, Kara Mezere ve Kuzul isimli 4 köyü geri aldı. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin fırtına obüsleri ve tanklarla mevzileri ateş altına alarak destek verdiği operasyona bin 200 muhalif asker katıldı. Operasyon sırasında ise 60 IŞİD militanı öldürüldü.
Rus savaş uçakları Suriye'de sivillerin yaşadığı bölgeleri bombalamaya devam ediyor. Önceki gece Halep'te muhaliflerin kontrolündeki Sukeri ile Amiriye mahallesine Rus savaş uçakları yine bomba yağdırdı.
HASTANELERE KALDIRILDILAR
Halep'teki sivil savunma yetkililerinin verdiği bilgiye göre, Rus jetlerinin gerçekleştirdiği saldırılar sonucu aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 17 sivil yaşamını yitirdi, 35 kişi yaralandı. Hava saldırısının yapıldığı bölgede sivil savunma ekiplerinin enkaz altında ölü ve yaralı çıkartığını aktaran yetkililer, yaralıların ambulanslarla bölgedeki sahra hastanelerine kaldırıldığını ifade etti.
BİR CAMİ YIKILDI
Rus bombardımanında Amiriye'de bir cami ile çok sayıda yerleşim yerinin yıkıldığı ve hasar gördüğü kaydedildi. Rus uçakları 30 Eylül'de başlattığı saldırılarında daha çok Humus, Hama, İdlib ve Halep'te ılımlı muhaliflere ait karargah ve eğitim kamplarıyla sivil yerleşim yerlerini hedef alıyor. Varil 70 can aldıRus savaş uçaklarının muhaliflerin kontrolündeki İdlib kentine bağlı Maarat El Numan Kasabası'nda pazar yerine attığı varil bombası yüzünden hayatını kaybedenlerin sayısı 70'e yükseldi.
4 BOMBA ATILDI
Önceki gün Rusya'ya ait 2 savaş uçağı kasabanın üzerinden uçarken, biri pazar yerine ve mahkeme binasına 4 varil bombası attı. Suriyeli mahalli kaynaklar 68 kişinin öldüğünü, 135 kişinin de yaralandığını açıkladı. Ölenlerin çoğunun kadın ve çocuklar olduğu belirtilirken, bölgedeki hastahanelere kaldırılan yaralılardan 9'u Hatay'a getirildi. Hatay'daki hastahanelere getirilen yaralılardan 2'si hayatını kaybetti, 2 kişinin ise sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu bildirildi. Hatay'da ölen 2 kişiyle birlikte ölü sayısı 70'e çıktı.
ÖZGÜRLEŞME SÜRECEK
Bölgede sıcak temas devam ederken, Yeni Şafak'a bilgi veren muhalif kaynaklar, birçok köyün yakın dönemde özgürleşeceğini söyledi. Operasyona katılan gruplar arasında, Türkmen tümeni Liva Sultan Murat, Cephe Şamia ve Feylak eş-Şam bulunuyor. Çatışmalarda 60'tan fazla IŞİD militanı öldürülürken, 100'den fazlası da yaralandı. Muhalif cephede ise 2 can kaybı, 8 de yaralı var. Operasyona koalisyon uçaklarının hava desteği de sürüyor.
24 KÖY İLK HEDEF
PYD'nin Munbuç yönünden Afrin bölgesinde ilerlemesi ve muhaliflere uygulanan kıskaç taktiği Türkiye'yi harekete geçirdi. Güvenli bölge projesini tamamen bitirecek ve PYD'nin Afrin'den Irak sınırı Yağrubiye kapısına kadar olan koridor hattını tek parça kontrol altına alacak olması Türkiye'nin kırmızı çizgilerinin ihlali anlamına geliyor. Bu dönemde harekete geçen muhalifler ilk olarak IŞİD'in elinde olan 24 köyü askeri alan ilan ettiler. Bu bölgede hiçbir sivilin kalmaması uyarısı, dün geceki harekatın ilk sinyali oldu. Akşam 19'da başlayan harekatda ilk hedef Cerablus yönünde bulunan 24 köy olarak açıklandı. Harekatın Suriye içlerine, Mera yönüne ve Cerablus kasabasına doğru genişleyerek devam etmesi bekleniyor.
http://www.haber7.com/ortadogu/haber/1744116-isid-ve-pydye-operasyon-hedef-cerablus (http://www.haber7.com/ortadogu/haber/1744116-isid-ve-pydye-operasyon-hedef-cerablus)
-
(http://media.dunyabulteni.net/haber/2016/01/11/isci.jpg)
Suriyelilere çalışma izni geliyor
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır Türkiye'deki Suriyelilere çalışma izni vereceklerini ifade etti
http://www.dunyabulteni.net/m/turkiye/351545/suriyelilere-calisma-izni-geliyor (http://www.dunyabulteni.net/m/turkiye/351545/suriyelilere-calisma-izni-geliyor)
Bu da anlasmanin bir parcasimi acaba.
-
akp hükümetin kırmızı çizgileri vardı bir ara irakta sonunda çizgi mizgi kalmadı umarım suriyede de aynısı olmaz...
-
Rusya, Suriye’ye Ka-52 helikopteri gönderecek.
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/f4206cbaef69053a801e7a21336758d3.jpeg)
Rusya, Suriye’de bulunan askeri üslerinin güvenliğini sağlamak için bölgeye Ka-52 taarruz helikopterlerini sevk edecek.
Muhammet METİN/savunmaveteknoloji.com
Suriye sınırında Türkiye hava sahasını ihlal eden SU-24 tipi Rus savaş uçağının, Türk F-16’ları tarafından düşürülmesinin ardından S-400 ve PANTSİR-S1 hava savunma sistemlerini Lazkiye’deki Hmeymim hava üssüne konuşlandıran Rusya, üssün korunması amacıyla Suriye’ye Ka-52 taarruz helikopterleri gönderecek.
RUS ORDUSUNUN “YILDIZI”
Ka-50 Hokum’un iki kişilik türevi olan Ka-52 Alligator yeni nesil keşif ve saldırı helikopteri ilk uçuşunu 2 Haziran 1997’de yaptı. 30 mm top, Vikhr lazer güdümlü füzeleri, Igla-V hava-hava füzeleri ve roketler gibi çeşitli silah sistemleriyle donatılabiliyor. Biri hava, diğeri kara hedefleri için iki radarı bulunan helikopter ayrıca Samshite gece / gündüz termal görüntüleme sistemine de sahip.
Her türlü hava koşulunda düşman tanklarını, zırhlı piyade araçlarını ve askeri teçhizatını imha etme kabiliyetine sahip olan Ka-52’de pilotlar acil durumlarda kokpiti fırlatma koltukları ile terk edebiliyor. Azami hızı 310 km olan Ka-52’nin menzili 545 kilometre.
Kaynak: www.savunmaveteknoloji.com (http://www.savunmaveteknoloji.com)
-
Kilis'te okul patlaması sonrası karşılık verildi
AA18 Ocak 2016 - 13:23:00
Kilis'te okul patlaması sonrası karşılık verildi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/569ccc8767b0a9410021a06b.jpg)
Kilis'te bir kişinin hayatını kaybettiği okuldaki patlamaya neden olan ve Suriye'den geldiği tespit edilen roketlerin çıkış noktasının belirlenerek hedefin misliyle mukabele edilip etkisiz hale getirildiği öğrenildi.
Bölgedeki güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye göre, AN/TPQ-36 hedef tespit radarı, Suriye'den ateşlenen ve 20 kilometre menzilli katyuşa türü 3 roketin kaynağını, ateşlendiği anda tespit etti.
Hedefe misliyle mukabelede bulunan güvenlik güçleri, roketleri atan hedefi etkisiz hale getirdi.Patlama sonucu 1 kişi hayatını kaybetmiş, okullar bölgesindeki Eyüp Gökçeimam Ortaokulu ve yanındaki Nazlı Ömer Çetin İlkokulu hasar görmüştü.
Kilis Valiliği de patlamanın saat 09.30 sıralarında meydana geldiğini belirterek, "Suriye’den geldiği tahmin edilen 3 roket mermisinden 2'sinin boş araziye düştüğü, 1 roket mermisinin ise 4 okulun bulunduğu okullar bölgesindeki Nazlı Ömer Çetin İlkokuluna isabet ettiği anlaşılmıştır" açıklamasında bulunmuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/kiliste-okul-patlamasi-sonrasi-karsilik-verildi-40042014 (http://www.hurriyet.com.tr/kiliste-okul-patlamasi-sonrasi-karsilik-verildi-40042014)
-
(http://c4defence.com/ImageM/7c8f8aa3-5639-4dfd-a797-e0f7f8b1f399.JPEG)
Alman Tornado'lar gece uçamıyor.
Almanya’nın Turkiye’de konuşlandırdığı altı Tornado uçağının gece görev yapamadığı ortaya çıktı. Son bir yıl içinde tüfeklerinin ısınınca hedefi vuramadığı, helikopterlerinin bakımsızlıktan uçamadığı gibi birkaç skandal yaşayan ordu bu defa gece uçuş yapılmamasını önemsemediğini açıkladı anak durumun iki haftada düzeleceğini belirtti.
Alman Bild Gazetesinin bildiğine göre uçaklar Suriye’de gözlem uçuşu yapıyor ancak kokpitin çok aydınlık olması nedeniyle gece uçuşlarına katılamıyor. Bild, gece görüş cihazı takan pilotların kokpitin aydınlığı nedeniyle etrafını göremediğini bu nedenle uçuşa çıkılmadığını yazdı. Bild, Alman Savunma Bakanlığı’nın sorunu kabul ettiğini ancak gece görüşüne ihtiyaç duyulmadığını savunduğunu yazdı. Geçtiğimiz yakın dönemlerde Alman Heckler&Koch üretimi G36 piyade tüfeğinin ısınınca hedefi tutturamadığı ortaya çıkmıştı. Der Spiegel Dergisi ise ülkenin elindeki 39 NH90 Genel Maksat Helikopterinin yalnız dördünün uçabildiğini ortaya çıkarmıştı. Çok yakın zamanda da Eurofigther Typhhon uçaklarından birinin harici yakıt tankı uçak havalanırken düşmüştü.
http://m.c4defence.com/Gundem/alman-tornado-lar-gece-ucamiyor/196/1 (http://m.c4defence.com/Gundem/alman-tornado-lar-gece-ucamiyor/196/1)
Cok enterasan adamlar. Bu hanslar. İsraile bedava devasa denizalti ver. Kendi elindeki yeni silahlara bile bakim yapma. Typoonlarin bile bircogu ucamiyor.
-
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/bozena-5.jpg)
TSK sınırdaki mayınları “Bozena 5” ile avlıyor.
Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Gaziantep’in Karkamış ilçesindeki Suriye sınırına Bozena 5 mayın temizleme aracı gönderildi. Bozena 5 aracı ile terör örgütü DAEŞ’ın sınıra yakın bölgelere döşediği mayınlar temizleniyor.
Türk Silahlı Kuvvetleri envanterinde bulunan mayın temizleme aracı Bozena 5, kontrolü terör örgütü DAEŞ’in elinde bulunan ve sınırın karşı tarafında yer alan Halep’in Cerablus ilçesindeki Türkiye-Suriye sınır hattına döşenen mayınların temizleme çalışmalarına başladı.
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/bozena-5-2.jpg)
BOZENA 5 İNSANSIZ MAYIN AVCISI
Bozena 5 uzaktan kumanda sistemi ile 5000 m mesafeden kontrol edilebilen Slovakyalı Way Industries tarafından geliştirilen insansız mayın temizleme aracıdır. Anti-personel ve 9 kg TNT’ye eşdeğer patlayıcılar içeren mayınlara karşı etkilidir. Mayınlı alanlarda 2,6 m genişliğinde koridorlar açabilen aracın zincir sisteminin arkasında zırhlı bir plaka bulunur.
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/image-160-l.jpg)
Kullanıcı isteğine bağlı olarak otomatik yangın bastırma sistemi ile donatılabilen Bozena 5, bakım ve onarımını kolaylaştıran bir vince sahiptir. Dakikada 400-500 tur dönen 52 zincire bağlı gürzler ile mayın temizleme görevlerini yerine getirebilen aracın toplam ağırlığı 12 tonun üzerindedir. Azami hızı 9 km olan araç 11 saat görev yapabiliyor.
Kaynak: www.savunmaveteknoloji.com (http://www.savunmaveteknoloji.com)
Aslinda dunun onune kepce takilsa hendek kazilmis sokaklari. Dumduz eder.
-
Cok enterasan adamlar. Bu hanslar. İsraile bedava devasa denizalti ver.
İsrail'e verilen 6 Dolphin denizaltısının sadece ilk ikisi bedelsiz diye biliyorum. Üçüncü Denizaltı 350 milyon dolar olması lazım. Hem 68.6 metre uzunluğundaki denizaltı bence pek devasa değil.
-
(http://d.denizhaber.com.tr/news/86753.jpg)
RUSYA, SURİYE'DEKİ SALKİN KASABASINI DENİZDEN VURDU! 20 ÖLÜ
(http://d.denizhaber.com.tr/news/86411.jpg)
Rusya, İdlib'e bağlı Salkin Kasabası’nı, Akdeniz'de konuşlu savaş gemisinden attığı füzelerle vurdu. Yerleşim yerlerinin hedef alındığı saldırıda 20 kişi hayatını kaybederken, 40 kişi de yaralandı
http://www.denizhaber.com.tr/mobi/news_detail.php?id=66179 (http://www.denizhaber.com.tr/mobi/news_detail.php?id=66179)
____________________________________________________________
(http://kokpit.aero//image/cache/data/Resimler/Resimler/rusya/opa-700x350.jpg)
Suriye ordusu 'Rabia'yı ele geçirdi'
Suriye devlet televizyonu, yaklaşık 4 yıldır Nusra Cephesi dahil birden fazla grubun elinde bulunan Rabia kentinin ordu ve hükümet yanlısı güçler tarafından alındığını açıkladı.
Suriye ordusu 'Rabia'yı ele geçirdi'
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın memleketi olan ve Alevi nüfusun yaşadığı Lazkiye çevresinde yürütülen operasyonlara Rusya'nın da yoğun hava desteği sağladığı ifade ediliyor.
http://kokpit.aero/suriye-ordusu-rabia-yi-ele-gecirdi (http://kokpit.aero/suriye-ordusu-rabia-yi-ele-gecirdi)
-
Türkmenler çağrılmadı
Gizem KARAKIŞ / ANKARA25 Ocak 2016 - 21:26:00
Türkmenler çağrılmadı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/56a67a0318c77312288563a6.jpg)
Suriye’de diplomatik çözümü öngören ve Esad rejimi ile muhalif grup temsilcilerini bir araya getirmeyi amaçlayan Cenevre turu ile ilgi Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Mustafa, davetli listesinde hiçbir Türkmen temsilcinin olmadığını ifade etti.
SURİYE Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa, Suriye’de çözümü öngören ve ertelenen Cenevre görüşmeleri için hazırlanan davetli listesinde hiçbir Türkmen temsilcinin olmadığını söyledi. Rusya’nın PYD’nin davet edilmesi için bastırdığını belirten Mustafa, “3.5 milyon Türkmen nüfusu görmezden gelip, kantonlar ilan edip Suriye’yi alenen bölmeye kastedenleri davet etmek, devrim ruhu ile bağdaşmamaktadır” dedi. Suriye Türkmenleri’nin Cenevre’deki görüşmelerde yer almayacak olmasını “manidar” bulan Mustafa, tepkisini şu sözlerle dile getirdi:
‘ENGELLEME iLE KARŞILAŞTIK’
“Türkmenlerin, Suriye muhalefeti içinde engellenmesiyle karşı karşıyayız. Kurulduğumuz günden bu yana Suriye Ulusal Koalisyonu içerisinde temsiliyetimizi ve etkimizi arttırabilmek için yoğun çaba sarfetmemize rağmen hep bir engelleme ile karşılaştık. Bugün yeni bir Suriye inşa ediliyor ve Türkmenler görünmez kılınmaya çalışıyor. Bu durumu kesinlikle kabul etmiyoruz.”
HABER ANALİZ / Deniz ZEYREK
TEK SORUN PYD DEĞİL
CENEVRE görüşmelerinin, “Türkiye’nin PYD konusundaki tutumu” nedeniyle ertelendiği yorumları yapılsa da sorun sadece Türkiye ve PYD’ye boykotu ile sınırlı değil. Türk ve Amerikan diplomatik kaynaklara göre gecikmedeki etkenler şunlar:
Türkiye PYD’yi masada görmek istemiyor. Oysa hem ABD hem Rusya PYD’yi önemli bir aktör olarak görüyor.
ABD ve Rusya, Türkiye’nin PYD ile ilgili tutumunu Suriye bağlamından uzak görüyor ve sorunun hükümetin iç politika kaygılarından kaynaklandığına inanıyor.
Türkmenlerin Cenevre’ye katılımı önündeki en büyük engel Rusya. Moskova, özellikle düşürülen uçağın pilotunun öldürülmesi nedeniyle ‘düşman’ olarak nitelediği Türkmenleri istemiyor.
Katılımcı tarafların ‘tehdit öncelikleri’ farklı. ABD’ye göre 1’inci tehdit IŞİD. Dolayısıyla PYD vazgeçilmez. Rusya’ya ve Esad’a göre 1’inci tehdit ÖSO bileşenleri ve Türkmenler. Türkiye ve Suudi Arabistan ve Katar cephesi, ilk hedef olarak Esad’ın devrilmesini istiyor.
http://www.hurriyet.com.tr/turkmenler-cagrilmadi-40045130 (http://www.hurriyet.com.tr/turkmenler-cagrilmadi-40045130)
-
(http://d.denizhaber.com.tr/news/86817.jpg)
DANİMARKA’DA SIĞINMACILARA ‘NAZİ’ UYGULAMASINA ONAY
Danimarka Meclisi, sığınmacıların ziynet eşyaları ve paralarına el konulmasını öngören tartışmalı yasa tasarını kabul etti. Tepki çeken yasa tasarısı Nazi Almanya'sı uygulamalarına benzediği için eleştiriliyordu.
İsviçre ve Almanya'da da uygulamada
Bu arada Her ne kadar Danimarka sığınmacıların para ve ziynet eşyalarına el koyma kararından dolayı eleştirilse de, İsviçre ve Almanya da benzer uygulamalara sahip. Ay başında İsviçre'de yaklaşık 100 kişinin bin dolardan fazla para ve eşyasına el konulmuştu. Geçen hafta da Almanya'nın Bavyera ve Baden-Württemberg eyaletleri sığınmacıların nakit para ve altın gibi değerli eşyalarına el koymaya başlamıştı.
Sığınmacı krizi
Suriye ve Irak'taki durumun kötüleşmesiyle Avrupa'ya e, 2015 içinde bir milyondan fazla sığınmacı giriş yaptı. Eğer bir çözüm bulunmazsa 2017 sonuna kadar bu sayının 3 milyona ulaşmasını bekleyen Avrupa ülkeleri, düzenlenen zirveler ve alınan önlemlerle akışı durdurmaya çalışıyor. Bazı Balkan ülkelerinin sınırlarına dikenli teller örmeye başlamasının ardından İsveç, Danimarka ve Avusturya, serbest dolaşım imkanı veren Schengen Anlaşması'nı tek taraflı olarak askıya aldıklarını açıklamıştı.
http://www.denizhaber.com.tr/mobi/news_detail.php?id=66210 (http://www.denizhaber.com.tr/mobi/news_detail.php?id=66210)
En iyisini yapiyorlar.
-
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/DSC082671.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/SAVX3669-11.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/SAVX3548-1.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/SAVX2327.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/GRIX81601.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/GRIX80191.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/GRIX81811.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/GRIX81871.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/SAVX3599-11.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/SAVX3630-11.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/SAVX3705-1.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/SAVX3728-1.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/SAVX3199-11.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/SAVX3078-1.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/SAVX2542-1.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/DSC083531.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/9581936543825922239.jpg)
Suriye’deki küçük Rusya!
Rusya’nın Akdeniz’deki tek askeri üssüne ev sahipliği yapan Suriye’nin kuzeybatısındaki Lazkiye’de bulunan Bassel El-Esed Hava Üssü’ne (Himeymim) ait görüntüler yayınlandı.
Suriye ve Rusya arasında 26 ağustos 2015’te imzalanan anlaşma kapsamında Rusya’nın süresiz olarak kullanımına açılan Bassel El-Esed hava üssüne (Himeymim) ait görüntüler Rus Savunma Bakanlığı tarafından yayınlandı. 2 binin üzerinde Rus personelin bulunduğu üs adeta küçük bir Rusya.
RUSYA’NIN AKDENİZ’DEKİ KALBİ
Lazkiye kentindeki Himeymim Hava Üssü Moskova yönetiminin Akdeniz’deki en önemli müttefiki olan Esad rejiminin iç savaşta ayakta kalabilmesi için sağlanan silah ve teknik desteğin merkezi konumunda.
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/SAVX3296-11.jpg)
Hava üssünde Rusya’ya ait Su-24, Su-30SM, Su-25 Grach, Su-34 savaş uçakları, Mi-8 ve Mi-24 taarruz ve nakliye helikopterleri, Ilyushin Il-20 ELINT (Elektronik İstihbarat) uçağı ile Ilyushin Il-76 nakliye uçağı bulunuyor.
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/566aa716c46188a40e8b4572.jpg)
Türk Hava Sahasını ihlal eden Su-24 uçağının düşürülmesinin ardından Rusya üssün korunması amacıyla envanterindeki en gelişmiş hava savunma sistemi S-400 ile Pantsir-S1sistemini burada konuşlandırdı.
Kaynak: www.savunmaveteknoloji.com (http://www.savunmaveteknoloji.com)
-
Şu Su-34'lere bayılıyorum. 1/48 ölçekli maketi olsa da yapsak. :D 8)
-
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/jpmp531.jpg)
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/2K12_Kub.jpg)
DAEŞ Suriye’de hava savunma sistemi ele geçirdi!
Suriye’nin kuzeydoğusunda yer alan Deyr ez Zor şehrine saldıran terör örgütü DAEŞ Suriye ordusuna ait SA-6 hava savunma sistemini ele geçirdi.
Suriye ordusu ile DAEŞ arasında Deyr ez Zor şehrinde meydana gelen çatışmaların ardından şehre giren militanlar SA-6 (2K12 Kub) hava savunma sistemini ele geçirdi. Sovyetler Birliği döneminde geliştirilen füze ilk olarak 1970’lerde kullanılmaya başlandı.
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/11_edited-1.jpg)
İki aşamalı, katı yakıt kullanan SA-6, düşük irtifadaki hava araçları, füzeler ve taarruz helikopterlerini yok etmek için tasarlandı.
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/7619970.jpg)
Rusya’nın NPO Vympel şirketi tarafından geliştirilen füze, Soğuk Savaş döneminin en başarılı uçak savar füzelerinden biri olarak kabul ediliyor.
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/01/14_edited-2.jpg)
ABD’NİN HAYALET UÇAĞINI DÜŞÜRDÜ
SA-6, 5.8 metre uzunluğunda, 610 kg ağırlığında. Roketin savaş başlığı 60 kg. Silahın etkili olduğu menzil 3-24 bin metre. Standart SA-6 bataryası, hedefi 75 km menzilden tespit edebiliyor. 28 km’den menzilli atış kontrol radarı, tespit ve takip radarı ile her biri üç füze taşıyan dört fırlatma aracından meydana geliyor. Sistem, 360 derece yatay ve 80 derece dikey hareket edebiliyor.
Sovyet Ordusu’nun en etkili füze sistemlerinden biri olan SA-6, 1973 yılında Yom Kippur savaşında en çok uçak düşüren füze unvanına kavuştu. Sırplar, 1999 yılında ABD’ye ait F-117 hayalet uçağını da bir SAM füzesiyle düşürdü.
Kaynak: www.savunmaveteknoloji.com (http://www.savunmaveteknoloji.com)
-
O füzeleri ateşleyebilecek kapasiteleri olduğunu zannetmiyorum
-
Riyad heyeti: Suriye barış görüşmelerine katılmıyoruz
BBC Türkçe29 Ocak 2016 - 11:27:00
Riyad heyeti: Suriye barış görüşmelerine katılmıyoruz
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/56ab31d718c7736cb4a9154a.jpg)
Suudi Arabistan, Türkiye ve Katar destekli Suriyeli muhalifler heyeti, Birleşmiş Milletler'in (BM) arabuluculuğu ile Cenevre'de düzenlenmesi planlanan barış görüşmelerine katılmama kararı aldı.
Riyad heyeti, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'dan iyi niyet adımlarının gelmediğini söyledi.
Riyad heyeti, bugün başlaması planlanan görüşmelere katılmak için Suriye ordusunun düzenlediği hava saldırılarını sonlandırmasını önkoşul olarak BM'ye iletiyordu.
Riyad'da oluşturulan Yüksek Müzakere Komitesi üyesi George Sabra, "Kesinlikle Cenevre'ye gitmeyeceğiz. Cenevre'de de bizi temsil eden bir heyet olmayacak" dedi.
Heyetin bir diğer talebi ise BM'dendi. Cenevre'de muhalif grupları sadece Riyad heyetinin temsil etmesini isteyen grup, BM'nin Suriye Özel Temsilcisi Stefan De Mistura'dan tatmin edici bir yanıt alamadıklarını ifade etti.
Reuters haber ajansına konuşan bir Riyad heyeti yetkilisi, taleplerinin bir-iki gün içerisinde karşılanması halinde Cenevre'ye gidebileceklerini belirtse de bu olasılığı 'son derece düşük' olarak niteledi.
DE MİSTURA: BİRKAÇ GÜNE BAŞLAYABİLİR
Planlanan Cenevre görüşmeleri öncesindeki bir haftalık süreçte başta Lazkiye olmak üzere Suriye'nin batısı ve güneyinde ilerleyen Esad yönetimi, müzakerelere hazır olduğunu ifade etmişti.
BM Özel Temsilcisi De Mistura, taraflar arasında dolaylı müzakerelerin başlatılmasını talep ediyor.
ABD ve İngiltere'den de Riyad heyetine Cenevre görüşmelerine katılmaları yönünde çağrılar yapıldı.
De Mistura'nın ofisi tarafından gönderilen bir video mesajda ise Mistura’nın görüşmelerin birkaç gün içerisinde başlamasını ümit ettiği ifade edildi.
BM'nin Suriye Özel Temsilcisi, Riyad heyetinin boykot açıklamasına karşın görüşmelerin birkaç gün içerisinde başlayabileceğini söyledi.
"TALEPLER KAĞIT ÜSTÜNDE KALDI"
BM Güvenlik Konseyi'nin çerçevesini çizdiği görüşmelerin başlaması için Riyad heyeti üç temel noktada Esad yönetiminden adım bekliyordu:
- Hava saldırılarının durdurulması
- Mahkumların serbest bırakılması
- Ablukaların kaldırılması
Ancak heyet temsilcisi Sabra, BM'nin yazıya da döktüğü bu talepler için "Maalesef bu talepler hala sadece kağıt üstünde. Cenevre'nin tarihi bir fırsat olduğundan emin değiliz" dedi.
Suriye'de yaklaşık beş yıl önce başlayan savaşta 250 binden fazla kişi öldü. Savaş nedeniyle 11 milyon kişi de evlerini terk etmek zorunda kaldı.
Savaşı sona erdirmeye yönelik son görüşmeler yine Cenevre'de düzenlenmiş ancak Şubat 2014'te iki turun ardından kesilmişti.
Birleşmiş Milletler, muhalefetin istifa talebine yanaşmayan Esad yönetimini suçlamıştı.
Tarafların pozisyonunda fazla bir değişiklik olmamasına rağmen, IŞİD'in yükselişi nedeniyle ABD ve Rusya, savaşan tarafları müzakere masasına oturtma çabalarına hız verdi.
http://www.hurriyet.com.tr/riyad-heyeti-suriye-baris-gorusmelerine-katilmiyoruz-40046787 (http://www.hurriyet.com.tr/riyad-heyeti-suriye-baris-gorusmelerine-katilmiyoruz-40046787)
-
Suriye ordusu ilerliyor, Türkmenler Türkiye'ye sığınıyor
Çağıl Kasapoğlu - BBC Türkçe30 Ocak 2016 - 10:12:00
Suriye ordusu ilerliyor, Türkmenler Türkiye'ye sığınıyor
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/56ac708218c7736720de82ca.jpg)
Suriye'nin kuzeybatısında Türkmen Dağı bölgesindeki Türkmen siviller, Suriye rejimine bağlı ordunun havadan Rus savaş uçaklarının desteğiyle bölgede ilerlemesi üzerine Türkiye'ye geçmeye başladı.
Rejime bağlı birliklerin bölgede ilerlemesi üzerine sınır hattına yığılan Türkmenlerin önce bir kamp ve hastane bulunan sınıra yakın Yamadi köyüne, oradan da Türkiye'ye geçtiği bildiriliyor.
Bölge, Türkiye sınırında Hatay'a bağlı Yayladağı ilçesinin karşısında.
BBC Türkçe'ye Yayladağı'ndan bilgi veren bir gazeteci, sınırı geçenlerin sayısının yaklaşık 600 olduğunu ancak siviller hareket halinde olduğu için sayının değişebildiğini söyledi.
Rejime bağlı birlikler hafta içinde Lazkiye'de ilerleyip Türkiye sınırına yakın Rabia (Gebelli) kasabasını da ele geçirdi.
Rabia'nın yanı sıra Kızıldağ olarak bilinen bölgeye bağlı Murtlu, Kırbeştepe, Gökdağ ve Acısı da rejimin kontrolüne geçti. Kuruca, Karamanlı ve Kelez hattının da rejimin ilerlemek istediği hedeflerden olduğu bildiriliyor.
Bölge, Suriye'nin kuzeyini Akdeniz'e bağlayan hattın üstünde, Beşar Esad rejiminin de kalesi Lazkiye vilayetine bağlı.
Türkiye'yle ikmal yollarının üzerindeki ve Rusya'nın Suriye'deki tek limanı Tartus'a yakın konumuyla da stratejik öneme sahip.
Rusya Savunma Bakanlığı sözcüsü Igor Konaşenkov da geçen Pazar günü yaptığı açıklamada 28 farklı yerleşim bölgesinde 92 kilometrekare'den fazla bir alanın rejime geçtiğini söylemiş, Rabia için de "gelecek operasyonlar için stratejik önemde" ifadesini kullanmıştı.
REJİM İDLİB'E YAKLAŞIYOR
Bölgede Türkmen savaşçıların yanı sıra Ahrar ür Şam, El Nusra ve Ensar el Şam'a bağlı güçler de var.
Rejim birliklerinin safında ise İranlı milis grupların ve Lübnan Hizbullahı'nın da bulunduğu belirtiliyor.
Suriye rejiminin bölgede ilerleyişi, Ahrar üş Şam ve El Nusra Cephesi'nin kontrolündeki İdlib'e de yaklaşması anlamına geliyor.
Bölgede çatışmalar devam ederken insani duruma ilişkin ise kaygılar artıyor.
Suriyeli Türkmenler için yardım faaliyetleri yürüten Kızılay'ın Genel Başkanvekili Kerem Kınık Türkiye'ye geçişlerin artması ihtimaline karşı Kızılay ve AFAD'ın yeni bir kamp oluşmaya başladığını söyledi.
BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Kınık, Suriye sınırları içinde gündelik sıcak yemek ve ekmek yardımı yapıldığını ancak saldırılar nedeniyle lojistik faaliyetlerin de zorlaştığını ifade etti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/56ac70d618c7736720de82ce)
Rejime bağlı birliklerin ele geçirdiği Rabia, konumu itibariyle stratejik öneme sahip.
Sivillerin yaşadığı bölgelerde misket bombası, ağır havan topu ve havadan varil bombası saldırıları düzenlendiğini belirten Kınık, "İnsani kriz derinleşiyor. Türkmenler sınıra yakın dağlık köylere sıkıştı" dedi.
Suriye Türkmen Milli Hareket Partisi Kurucusu ve Başkan Yardımcısı Tarık Cevizci de Suriye'nin kuzeybatısında Türkmen yerleşimi olarak Sallur, Yamadi ve Çömerel köyleri ile Toros mahallesinin kaldığını bu yerleşimlerdeki Türkmen sayısının da yaklaşık 2 bin olduğunu ifade ediyor.
Cevizci, havadan Rus savaş uçaklarının yürüttüğü operasyonun yanı sıra bölge halkının 'kara harekâtı' endişesiyle bölgeyi terk ettiğini söyledi:
"Esad güçleri Kızıldağ'da ele geçirdiği yerlere batarya, tanklar yerleştirmiş. Bölge halkı, Suriye'nin kara harekâtı başlatacağına dair duyumlar almış. Dar bir alana sıkışmış haldeler, kaçma imkânları yok. Kara harekâtı başlamadan köyleri boşaltmaya çalışıyorlar."
'SURİYE'NİN NEFES BORUSU'
Kızılay Genel Başkanı Kınık, bölgenin 'Suriye'de yardıma muhtaç 7 buçuk milyon kişiye giden gıda ve temel ihtiyaçların geçiş yolunda' olduğuna dikkat çekti ve Rus müdahalesine kadar bölgede çatışma olmadığını belirtti:
"Türkmen direnişçiler Rusya'nın hava saldırısı sonrasında çok ciddi kayıp verdiler, toprak kaybettiler. Rusya hava saldırısı yapana kadar orada rejim ile Türkmenler arasında bir istikrar, denge vardı. Bölgeler paylaşılmıştı, ağır çatışmalar yoktu."
Bölge için "Buranın Suriye'nin bir nefes borusu olduğunu bütün dünya bilir" tanımlaması yapan Kınık, "Burası kapanırsa Suriye'deki 7 milyon insan açlıktan ölür, çocuklar ilaçsızlıktan ölür. Şu an bölgeye gönderdiğimiz yardım kamyonları vuruluyor" diyor.
Tarık Cevizci de Esad rejiminin 'alanını bölgede genişletme amacında' olduğu görüşünde. Bölgenin önemine ilişkin görüşleri şöyle:
"Esad, Nusayri devleti kurulursa ihtiyaç duyulması halinde burayı Nusayri bölgesine bağlama niyetinde. Kuzey Kürdistan'ın kurulması durumunda da bu bölge o coğrafyanın Akdeniz'e açılan kapısı olacak."
Rusya'nın Suriye rejimine destek çıkıp Lazkiye çevresinde operasyonlarını yoğunlaştırmasıyla rejimin kontrolü ele geçirdiği bölgelerin sayısı artıyor.
Bu da, muhalif örgütlerin Akdeniz'e açılan hattının kesilmesi, Lazkiye'ye olası tehditlerin de engellenmesi anlamına geliyor.
Bölge halkına yardım sağlanması için kullanılan koridor da daralırken, kaçakçılık faaliyetleri de büyük oranda azalıyor.
http://www.hurriyet.com.tr/suriye-ordusu-ilerliyor-turkmenler-turkiyeye-siginiyor-40047180 (http://www.hurriyet.com.tr/suriye-ordusu-ilerliyor-turkmenler-turkiyeye-siginiyor-40047180)
-
Times: Türkiye ve Rusya, Suriye'de çatışabilir
BBC Türkçe29 Ocak 2016 - 09:51:00
Times: Türkiye ve Rusya, Suriye'de çatışabilir
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/56ab1a7d67b0a92aa4460b59.jpg)
Times gazetesi, Türkiye ve Rusya'nın Suriye topraklarında çatışmaya girebileceğini yazdı. Gazete iki ülkenin de Suriye sınırındaki askeri varlığını güçlendirdiğini belirtti.
Gazetenin haberi özetle şöyle:
"Türkiye, IŞİD'in denetimindeki Cerablus'a yakın bir bölgede, sınırın kendi tarafındaki mayınları temizlemeye başladı. Bu, Türkiye'nin bir kara harekâtı hazırlığında olabileceğine işaret ediyor. Kremlin de Kürt güçlerle yakınlaşıyor. Bu hafta ülkenin kuzeydoğusunda, Rus subaylar Türkiye'nin burnunun dibindeki Cerablus'a bir operasyonu ele almak için Kürt yetkililerle bir araya geldi. Rusya askeri havaalanı inşa ettiği Kürtlerin denetimindeki Kamışlı'da 200 asker konuşlandırdı."
"Türkiye ve Rusya arasında sert bir söz düellosu yaşanıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçen hafta görüştüğü ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'a, Rusya'nın Kamışlı'daki askeri varlığına müsamaha göstermeyeceklerini söyledi. Salı günü Kremlin Türkiye'ye cevap verdi ve Ankara'nın Suriye sınırında büyük yığınak yaptığını savundu."
'CERABLUS, RUSYA İÇİN MÜKEMMEL BİR BASKI NOKTASI'
"Doğu ve Batı'daki topraklarını birbirine bağlamaya ve neredeyse tüm sınır hattı boyunca uzanacak kesintisiz bir alan oluşturmaya çalışan YPG, Cerablus'u ilk kez geçen yaz hedefine almıştı. Şimdi böyle bir bölge yaratabilmeleri için Ruslar Kürtlere aktif olarak destek veriyor. Cerablus, Rusya için Türkiye'nin altını oyabileceği mükemmel bir baskı noktası haline geldi. Strateji Ankara'yı alarma geçirdi. YPG, PKK'nın bir kolu. Erdoğan defalarca YPG'nin Cerablus'a girmesi halinde Türkiye'nin kırmızı çizgisini aşmış olacağını söyledi."
"Düşünce kuruluşu Atlantik Konseyi'nden Aaron Stein, 'Rusya'nın Türk çıkarlarına sekte vurmaya çalıştığına şüphe yok. Rusya, Türkiye ile Kürtler arasındaki gerilimden yararlanıyor ve Kürtler kendi çıkarlarına bakıyor. ABD, Rusya ve rejimle ilişkilerinde çok taktiksel davranıyorlar. Kendi zamanlarının geldiğini düşünüyorlar ve savaşı siyasi programlarını ilerletmek için kullanıyorlar' diyor."
"Kürtlerin Cerablus'a odaklanması ABD'yi de rahatsız ediyor. Çünkü ABD, YPG'yi IŞİD'in kalesi Rakka'dan çıkarmak için başlatılacak kara harekatında öncü güç olarak kullanmayı umuyordu. Geçen ay Rakka cephesinde YPG'nin kayıpları azalırken, Cerablus bölgesinde arttı. Bu, Kürtlerin ilgilerini Cerablus'a kaydırdığının başka bir işareti."
SALİH MÜSLİM: CERABLUS'A GİRMEYE HAZIRIZ
"Suriyeli Kürtlerin siyasi lideri (PYD lideri) Salih Müslim, Times'a açıklamasında Rakka'ya etkili bir operasyon başlatabilmesi için YPG'nin daha fazla, Kürt olmayan müttefike ihtiyacı olacağını söyledi. Rakka Arapların çoğunlukta olduğu bir kent ve Bir Kürt gücüne muhtemelen hasmane davranacaklar. Müslim, 'Hem Rakka'ya hem Cerablus'a girmeye hazırız. IŞİD'in olduğu her yeri hedef alacağız. Ama Rakka'da daha fazla Arap müttefikimiz olmalı. Önce hangisine gireceğimizi koşullar belirleyecek' dedi."
http://www.hurriyet.com.tr/times-turkiye-ve-rusya-suriyede-catisabilir-40046702 (http://www.hurriyet.com.tr/times-turkiye-ve-rusya-suriyede-catisabilir-40046702)
-
Rus uçağını düşürdüğümüzde sevinçten göbek atanlara o zaman da söylediğim gibi ne yazık ki Suriye politikamızda üst üste yaptığımız hatalar nedeniyle büyük kayıplardayız. Bu hatalar nedeniyle Suriye'de Türkmen varlığı neredeyse tükendi!
Ne yazık ki ülkemizi yönetenler geçmişten ders alıp geleceği okuyamıyorlar. Hep anlık hareketler ve ucuz hesaplar peşinde koşup kısa yoldan köşeyi dönme düşünceleri nedeniyle Irak'takine benzer şekilde Suriye'de de Türkmen kardeşlerimiz zararda! Türkmenlerin önceki durumları ile bugünkü durumları arasındaki korkunç fark, bu konudaki başarısızlığı açık ve net bir şekilde ortaya koyuyor!
-
Bunlar hep stratejik derinlik işte!
-
Rus uçağını düşürdüğümüzde sevinçten göbek atanlara o zaman da söylediğim gibi ne yazık ki Suriye politikamızda üst üste yaptığımız hatalar nedeniyle büyük kayıplardayız. Bu hatalar nedeniyle Suriye'de Türkmen varlığı neredeyse tükendi!
Aynen öyle oldu. Şu konu başlığında 10-15 sayfa geriye gidip de, bahsedilen iletilere bir göz gezdirmiş olsalar; resmen kendimizi parçaladık yahu. Rus uçağını düşürmenin ne kadar akılsızca bir şey olduğunu söyledik durduk. Tabii olarak itiraz edenler çok olmuştur.
Ortadoğu ve daha da ötesi dünya ölçeğinde bir satranç oynanıyor. Stratejiler, taktikler öyle bir hesaplanıyor ki; hamle yapmadan önce, daha sonra ki hamleler hesap edilmektedir. Peki Türkiye bu satranç tahtasının neresindedir demiş olsak; Türkiye' yi yönetenlerin satranç tahtasıyla hiç bir alakaları olmadığı ayan beyan ortadadır. Onlar şöyle bir köşeye kurulmuşlar kendilerince tavla oynuyorlar;
'' haydi kemik, bu sefer düşeş gelmezsen bozuşuruz haa !.. '' diyorlar mesela.
Tesadüfen- PENÇ-Ü SE gelirse; severler güzeli gencüse...
Şayet DUBARA gelirse ; yak bir sigara ! diyorlar.
Bu mantık çerçevesinde koskoca bir devlet yönetilebilir mi yahu !?
Diğer bir ilginç olay ise tavlayı seyreden ahalidir. Bu ahaliyi de yandaş basından beslenen genel kitle olarak düşünebiliriz.
Yandaş basından birisi ortaya şöyle laf atıyor mesela '' Zar ne güzel geldi bea... büyük oyuncu ne güzel de oynadı ! '' diyor. Ahali ise OLEYYY çekiyor.
İçinde bulunduğumuz feci durum işte aynen böyledir. Oysa ki öbür tarafta büyük bir satranç müsabakası devam etmektedir. Bizimkiler ise kendi dünyalarında yaşıyorlar. Arada tek tük; senin benim gibi aykırı kelam edenler çıkınca da demediklerini bırakmıyorlar. Büyük Atatürk' ün dediği gibi; Cumhuriyet; fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister. İşte onlar federasyoncuların, ikinci cumhuriyetçilerin, hilafetçilerin hiç haz etmediği insan profilidir.
-
Dışişleri Bakanlığı'ndan flaş 'Rusya' açıklaması
Dışişleri : Rusya Hava Kuvvetlerine ait bir adet SU-34 uçağı dün saat 11:46'da Türk hava sahasını ihlal etti
0Sitene Ekle
Dışişleri Bakanlığı, Rusya Hava Kuvvetlerine ait bir adet SU-34 uçağının dün saat 11:46'da Türk hava sahasını ihlal ettiğini açıkladı. Açıklamada, " Bu tür sorumsuzca davranışlar sonucunda ortaya çıkabilecek arzu edilmeyen vahim gelişmelerin sorumluluğunun bütünüyle Rusya Federasyonu’na ait olacağını bir kez daha vurguluyoruz. Bu hususlar dün akşam Bakanlığımıza davet edilen RF Büyükelçisine tekraren ifade edilmiş, bahse konu ihlal kuvvetle protesto edilmiş ve kınanmıştır" denildi.
Dışişleri Bakanlığı, tarafından yapılan yazılı açıklama şöyle; "Dün (29 Ocak 2016) saat 11:46'da Rusya Federasyonu Hava Kuvvetlerine ait bir adet SU-34 uçağı Türk hava sahasını ihlal etmiştir. İhlal öncesinde, Rusya Federasyonu uçağı, Türk hava radar unsurlarınca defalarca Rusça ve İngilizce ikaz edilmiştir. Ülkemizce ve NATO tarafından yapılan açık uyarılara rağmen, bu ihlal de Rusya Federasyonu'nun sorunların tırmanmasına yönelik eylemlerinin yeni ve somut bir göstergesidir. Rusya Federasyonu'na, Türk hava sahasının, dolayısıyla NATO hava sahasının ihlal edilmemesi konusunda sorumlu davranmak için açık ve net çağrıda bulunuyoruz. Bu tür sorumsuzca davranışlar sonucunda ortaya çıkabilecek arzu edilmeyen vahim gelişmelerin sorumluluğunun bütünüyle Rusya Federasyonu'na ait olacağını bir kez daha vurguluyoruz. Bu hususlar dün akşam Bakanlığımıza davet edilen Rusya Federasyonu F Büyükelçisine tekraren ifade edilmiş, bahse konu ihlal kuvvetle protesto edilmiş ve kınanmıştır."
http://www.milliyet.com.tr/disisleri-bakanligi-ndan-flas-gundem-2186851/ (http://www.milliyet.com.tr/disisleri-bakanligi-ndan-flas-gundem-2186851/)
-
Bundan sonra da bu türden haberler görebiliriz
Önemli olan,bunların önemli olmadığını idrak edebilmekte
-
Bundan sonra da bu türden haberler görebiliriz
Önemli olan,bunların önemli olmadığını idrak edebilmekte
Hava sahası ihlalinden mi bahsediyorsunuz??
Eğer öyleyse neden önemli değil???
-
Bundan sonra da bu türden haberler görebiliriz
Önemli olan,bunların önemli olmadığını idrak edebilmekte
Hava sahası ihlalinden mi bahsediyorsunuz??
Eğer öyleyse neden önemli değil???
Bu konuyu namus meselesi noktasına kadar götüren
Zihniyete karşıyım
Güvenli bir alan oluşturma konusuna ABD tam razı olacakken
Uçak düşürüldü
Sonrası malum
Biz Suriyeye burnumuzu sokamazken Rusya geldi girdi
-
Sanırım tepkiniz uçak düşürdük diye mutluluktan uçanlara ve gaza gelenlere.Katılıyorum...
-
Sanırım tepkiniz uçak düşürdük diye mutluluktan uçanlara ve gaza gelenlere.Katılıyorum...
Aynen söylediğiniz gibi
Ve dahası Rusya İle Türkiye
Arasındaki bir meselenin
Ençok batıyı mutlu edeceğini de
Eklemek lazım
Zira ab-d bizden çekiniyor algısının
Cüce demek de istemiyorum ama
Boyumuzu ve boyutumuzu abartmayalım
Güç vehmi bizi bozar
-
Rusya son ihlâlin ardından Lazkiye'ye 4 uçak daha gönderdi
Nerdun HACIOĞLU/ MOSKOVA01 Şubat 2016 - 10:20:00
Rusya son ihlâlin ardından Lazkiye'ye 4 uçak daha gönderdi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/56af166467b0a93cb4146a80.jpg)
Ankara, Su-34 tipi Rus bombardıman uçağının Türkiye hava sahasını ihlâl etmesinin ardından Moskova’dan izahat beklerken, Rusya Savunma Bakanlığı’nın olası hava düellosuna karşı Suriye’deki Lazkiye Havaüssü’ne dört modern Su-35 avcı uçağı gönderdiği ortaya çıktı. NATO standartlarına göre; “Flanker E+” olarak bilinen Su-35 çok amaçlı avcı uçağının elektronik parazit üreten donanım taşıdığı da kaydedildi.
İddia, Rus Kommersant gazetesine ait… Rusya Savunma Bakanlığı kaynaklarına dayandırılan haberde, “Suriye ile Türkiye arasında havada olası sıcak çatışma ihtimaline karşı Lazkiye’deki Hmeymim Üssü’ne 4 adet Su-35 savaş uçağı takviyesi yapıldı. Beşinci nesil savaş uçaklarına yakın 4++ sınıfına giren bu uçaklar Hazar üzerinden ve sırasıyla İran ve Irak topraklarından geçerek Suriye’deki üsse nakledildi” dendi.
UÇAK SAYISI 70'E YÜKSELDİ
30 Ocak tarihinde gerçekleştiği belirtilen nakil işleminin yine Tu-154M nakliye uçağından çekilmiş görüntüleri de yayınlanırken, haberde, “Yeni savaş uçaklarının üzerlerinde elektronik muharebe aracı, düşman uçaklarına hedef şaşırtmaya yarayan “Hibina-M” düzeneğinin monte edildiği de gözleniyor” ifadesi kullanıldı. Kommersant, 4 uçak da eklenince Lazkiye’deki Rus uçak filosunun 70’e ulaştığını yazdı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/56af167167b0a93cb4146a82)
ÇOK TARTIŞILACAK İFADE
Rusya’nın son ihlalinin ardından Rusya parlamentosu senatörlerinden İgor Morozov, Türkiye ile Suriye arasındaki sınır çizgisinin tartışılır olduğunu iddia etti.
Yeni uçak kriziyle ilgili resmi RİA ajansına açıklama yapan Rusya Federasyon Konseyi Uluslararası İlişkiler Komitesi üyesi Morozov, “Türkiye’nin kendi toprağı saydığı bölge üzerindeki hava sahasına anlık girişler olsa bile Ankara’nın bizim uçakları tekrar vurmaya kalkışacağını düşünmüyorum. Çünkü birincisi Rus savaş uçağı vurma kararını Ankara değil, NATO karargâhı veriyor. Türkleri ikinci engelleyici unsur ise Rusya’nın Su-24 bombardıman uçağımızın vurulmasından sonra Suriye’ye yeni hava savunma sistemleri S-400 aktarmış olmasıdır” dedi.
Rus senatörün açıklamasında can alıcı nokta, “Türkiye’nin kendi toprağı saydığı bölge üzerindeki hava sahası” ifadesi oldu.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-son-ihlalin-ardindan-lazkiyeye-4-ucak-daha-gonderdi-40047784 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-son-ihlalin-ardindan-lazkiyeye-4-ucak-daha-gonderdi-40047784)
-
Sanırım tepkiniz uçak düşürdük diye mutluluktan uçanlara ve gaza gelenlere.Katılıyorum...
Aynen söylediğiniz gibi
Ve dahası Rusya İle Türkiye
Arasındaki bir meselenin
Ençok batıyı mutlu edeceğini de
Eklemek lazım
Zira ab-d bizden çekiniyor algısının
Cüce demek de istemiyorum ama
Boyumuzu ve boyutumuzu abartmayalım
Güç vehmi bizi bozar
+1
-
Bu arada kuledeki aletin ne olduğu konusunda fikirlerinizi bekliyorum...
(http://defence-blog.com/wp-content/uploads/2016/02/CaNzgphWYAE-eJ0.jpg)
(http://defence-blog.com/wp-content/uploads/2016/02/cR0JN24z7HE.jpg)
(http://defence-blog.com/wp-content/uploads/2016/02/CaNQ0hFXEAAoyR9.jpg)
-
youtu.be/7ud1fc9madA (http://youtu.be/7ud1fc9madA)
-
ne anlama geliyor bu video ?
-
Muhtemelen "Türk topçusu sivilleri vuruyor"(!) propagandası anlamına geliyor...
-
Türk topçusu suriye yerleşim alanlarını vuruyor veya vurdu tam çevrisi bu ..
-
Bugun italyanlar memleketim e geldiler. Sanirim uzun menzilli fuze savunma sistemi isi icin adimmi atildi acaba.
-
Esad Halep'teki muhalifleri kuşatmaya hazırlanırken siviller Türkiye'ye kaçıyor
İpek YEZDANİ05 Şubat 2016 - 01:40:00
Esad Halep'teki muhalifleri kuşatmaya hazırlanırken siviller Türkiye'ye kaçıyor
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/56b39c3918c7730e3cdb6ff3.jpg)
Suriye’de rejim birlikleri, Rusya’nın yoğun hava bombardımanın da yardımıyla Türkiye ile bağlantı yollarını kestikleri Halep’teki muhalifleri şimdi de tümüyle kuşatma altına almaya hazırlanıyor. Londra’da konuşan Başbakan Davutoğlu, “Türkiye ile Halep arasındaki koridor saldırılar sonucu kapandı. Durum endişe verici” dedi. Davutoğlu, 10 bin yeni sığınmacının sınırda beklediğini, 60-70 bin kişinin ise Türkiye’ye doğru hareket halinde olduğunu söyledi.
SURİYE ordusu, Lübnan Hizbullah’ı ve Iraklı Şii milislerin katıldığı, Rus uçaklarının havadan yoğun destek verdiği operasyonla, önceki gün hem Halep’in kuzey kırsalındaki Şii nüfusa sahip Nubbul ve Zehra köylerini ele geçirmiş hem de muhaliflerin Halep-Türkiye ikmal yolunu kesmişti. Suriye ordusu, Rus savaş uçaklarının desteğiyle Halep’te muhalifleri tamamen kuşatma altına almaya çalışırken dün aralarında Türkmenlerin de bulunduğu binlerce Suriyeli, Türkiye sınırına akın etmeye başladı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/56b43183c03c0e3dd0d0006b)
KALBİMİZ BÜTÇEMİZDEN BÜYÜK
Başbakan Ahmet Davutoğlu dün İngiltere’nin başkenti Londra’da Suriye’ye insani yardım toplanması amacıyla düzenlenen uluslararası donörler konferansında artan hava saldırıları nedeniyle Suriye’nin Halep kentinden onbinlerce kişinin Türkiye sınırına doğru ilerlediğini söyledi. Halep’e yönelik saldırılar ve havadan bombardıman nedeniyle 10 bin yeni sığınmacının Kilis sınır kapısında beklediğini söyleyen Başbakan “Halep’in kuzeyindeki kamplarda bulunan 60-70 bin kişi ise Türkiye’ye doğru hareket ediyor. Şu anda benim kalbim ülkemin sınırında. Onları kabul etmeye devam edeceğiz. Çünkü bütçemizden daha büyük kalbimiz var. Bu savaş suçu ne zaman sona erecek” dedi.
ABD, RUSYA’YA TAVIR KOYMALI
Başbakan Davutoğlu ayrıca “Şimdi Halep’e karşı son 5 yılın en büyük, en tehlikeli ve en ağır saldırısı gerçekleştiriliyor. Halep, Suriye’nin ikinci büyük şehir ve ekonomisinin bel kemiğidir. Rejim karşıtı muhaliflerin güvenli bölgesi haline gelmişti. Türkiye ve Halep arasındaki koridor da uluslararası toplumdan gelen tüm yardım ve malzemelerin TIR’larla geçtiği bir yerdi. Şimdi Suriye rejimi, farklı ülkelerden belli paramiliter güçler, Hizbullah gibi aşırı Şii milisler ve Rusya’da havadan olmak üzere hepsi Halep’e saldırıyor. Şimdi Türkiye ile Halep arasındaki hayat koridoru kesildi. Halep’teki durum çok kaygı verici” ifadelerini kullandı. Davutoğlu, ayrıca ABD ile Rusya arasındaki her görüşme sonrasında, Rusya’nın Suriye’deki hedeflere daha çok saldırdığını belirterek, ABD’yi Rusya’ya karşı daha kararlı tavır almaya davet ettiklerini söyledi.
BİLGİ NOTU: Halep’in şehir merkezinin batısını ordu, doğusunu ise El Nusra’nın da olduğu muhalifler kontrol ediyor. Kırsal kesimde ise batıda muhalifler doğusunda ise IŞİD var. Suriye ordusu son zamanlarda IŞİD’in olduğu kırsal bölgelerde de ilerlemişti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/56b431b5c03c0e3dd0d0006e)
SURİYE ORDUSU: MUHALİFLERİ KUŞATACAĞIZ
Suriye ordusunun önceki gün kestiği ikmal hattı, Halep’teki muhaliflerin kontrolündeki bölgelerden Kilis’e açılan ve Suriye’nin Azez kasabasında yer alan Bab es-Selam kapısına uzanıyor. Halep şehir merkezi kuzeyden kuşatılırken Suriye ordusu şimdi Hatay’ın Reyhanlı ilçesinin karşısındaki İdlib ili ile bağlantıyı sağlayan Kastillo-Anadan yolunu da ele geçirerek Halep merkezindeki muhalifleri tamamen kuşatmak istiyor. İngiliz Reuters haber ajansına konuşan Suriye ordusundan bir kaynak, “Rusya’nın havadan verdiği destekle askerlerin Halep’in güneybatısına doğru ilerlediğini ve kentteki tüm sevkiyat noktalarının ele geçirilmesiyle teröristlerin tümüyle kuşatma altına alınacağını” söyledi. Muhaliflere yakın Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi Başkanı Rami Abdurrahman ise ordunun Türkiye ile sevkiyat yolunu ele geçirmesinin muhalefete büyük darbe vurduğunu belirterek “Rejim 72 saatte son üç yılda kaybettiğini geri kazandı. İsyancılar ellerinde kalan son sevkiyat yolunu da kaybederse, bu durum Halep’te sonun başlangıcı olacak” dedi.
ÖSO KOMUTANI: 48 SAATTE 2 BİN SORTİ YAPTILAR
HALEP kırsalında savaşan muhalif Özgür Suriye Ordusu liderlerinden ve eski Suriye ordusu albaylarından “Emin” adlı ÖSO komutanı; Rus uçaklarının son 48 saatte bölgeye 2 bindenn fazla sorti yaparak bombaladığını, bunun yanısıra ordu helikopterlerinin de varil bombaları ve sürekli top atışlarıyla bölgeyi dümdüz ettiğini belirterek, Türkiye’den sivillere ve yaralılara sınırlarını açmasını istedi. ÖSO komutanı, bölgedeki durum hakkında Skype üzerinden Hürriyet’e şunları anlattı:
‘İNSANİ KRİZ ÇIKACAK’
Şu anda ağır bombardımandan kaçan binlerce insan Türkiye sınırına yığılmış durumda. Aralarında ağır yaralılar, kadınlar ve çocuklar var. Ancak Türkiye şu ana kadar sınırı açmadı. Türk devletinden isteğimiz en azından yaralıları, kadınları ve çocukları içeri alması. Bölgenin kuşatma altına alınmasıyla birlikte Halep’ten Gaziantep’e giden yol ve insani yardım koridoru da kapanmış oldu. Bu adacıkta kalan köylere ve buralarda yaşayan sivillere artık insani yardım ulaşamayacak, ayrıca çok yakın zamanda gıda, sağlık malzemesi ve yakıt ihtiyacı ortaya çıkacak. Yakıt yokluğundan dolayı elektrik olmadığı için insanlar ısınamayacak, hastaneler çalışmayacak, arabalar çalışmayacak. Yani bu bölgeyi çok yakın zamanda bir insani kriz bekliyor.
http://www.hurriyet.com.tr/esad-halepteki-muhalifleri-kusatmaya-hazirlanirken-siviller-turkiyeye-kaciyor-40049581 (http://www.hurriyet.com.tr/esad-halepteki-muhalifleri-kusatmaya-hazirlanirken-siviller-turkiyeye-kaciyor-40049581)
-
Öso komutanındaki özgüvene de bakın hele! Rus uçakları son 48 saatte 2000'den fazla sorti yapmış! Ya sortinin anlamını bilmiyor, ya da Rusya'nın Suriye'de yüzlerce savaş uçağı var sanıyor! Ve ya bir tarafından uyduruyor!
-
Suriye ordusu Tel Rıfat’a ilerliyor
DIŞ HABER SERVİSİ07 Şubat 2016 - 23:56:00
Suriye ordusu Tel Rıfat’a ilerliyor
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/620x350/56b7bfcb18c7732488484349.jpg)
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi Suriye ordusunun, Türkiye sınırına yaklaşık 20 kilometre uzaklıktaki Tel Rıfat kasabasına ilerlediğini bildirdi.
Halep’in kuzeyindeki stratejik öneme sahip Tel Rıfat kasabası muhaliflerin kontrolünde. Gözlemevi Başkanı Rami Abdülrahman, Rusya’nın hava saldırılarının da desteğiyle ordunun kasabaya 7 kilometre yaklaştığını söyledi. Abdülrahman’a göre ordu kuzeye ilerleyerek ülkeye muhaliflerin ve silahların girmesini önlemek istiyor. Ülkede rejim yanlısı El Vatan gazetesi de dün “Tel Rıfat rejim için büyük hediye olacak. Tel Rıfat düşerse, ordu ilerleyişini sürdürebilecek ve Halep vilayetinin kuzeyini tamamen kontrol altına alacak” yorumunda bulundu. Suriye ordusu, geçen hafta Halep’in kuzeyinde büyük bir harekat başlatmış, Nubbul ve Zehra köylerindeki kuşatmayı kırıp, muhaliflerin Türkiye ikmal yolunu kesmişti. Öte yandan Suudi Arabistan ve Bahreyn’den sonra Birleşik Arap Emirlikleri de dün IŞİD karşıtı koalisyona destek için Suriye’ye asker göndermeye hazır olduğunu açıkladı.
http://www.hurriyet.com.tr/suriye-ordusu-tel-rifata-ilerliyor-40050778 (http://www.hurriyet.com.tr/suriye-ordusu-tel-rifata-ilerliyor-40050778)
-
Suriye'de Kürt güçleri, Türkiye sınırı yakınlarındaki Miniğ Üssü'nü ele geçirdi
hurriyet.com.tr11 Şubat 2016 - 09:39:00
Suriye'de Kürt güçleri, Türkiye sınırı yakınlarındaki Miniğ Üssü'nü ele geçirdi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56bc3b5418c7736a28fde730.jpg)
İngiliz Reuters haber ajansı, Suriyeli Kürt güçlerinin (YPG) Türkiye sınırı yakınlarında bulunan ve muhaliflerin elindeki Suriye ordusuna ait askeri hava üssünü dün gece ele geçirdiğini duyurdu.
İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, Kürt güçleri ile muhalifler arasında şiddetli çatışmalara sahne olan Miniğ Hava Üssü ile ilgili ilk haberleri doğruladı. İzleme Örgütü, Rusya'nın bölgede direnen muhaliflere karşı en az 30 hava saldırısı düzenlediğini de belirtti.
Terör örgütü PKK'nın Suriye kolu PYD'ye bağlı YPG'nin, muhaliflerin geçen hafta Şam rejimi tarafından Halep'in kuzeyinde başlatılan kara operasyonuyla mücadele etmesini fırsata çevirdiği belirtiliyor.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/249x335/56bc430618c7736a28fde83a)
Rus hava desteği altında, Türkiye sınırına doğru ilerleyişini sürdüren Esad güçleri Azez koridorunun güneyinde Mayir ve Kiffin köylerini de alarak muhaliflerin kuzey Halep kırsalındaki kalesi Tel Rıfat’a dayandırmıştı.
MİNİĞİ DÜŞMESİ MUHALİFLERE DARBE
Miniğ’in düşmesi muhalifler adına bir darbe daha anlamına geliyor. Muhaliflerin Halep kırsalındaki kalesi Tel Rifat’ın Türkiye ile olan bağlantısı büyük oranda kesilecek.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/56bc3e9718c7736a28fde7c7)
Azez koridorunun batısındaki PYD’nin denetimindeki Afrin üzerinden harekete geçen YPG güçleri de Tel Rıfat’ın kuzeyine yükleniyor. YPG’nin belkemiğini oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG), Rus hava desteğiyle Tel Rıfat ve Azez arasındaki Miniğ Hava Üssü bölgesinde altı köyün kontrolünü ele geçirmişti.
REJİM AZEZ KORİDORUNU KESMİŞTİ
3 Şubat’ta silahlı muhaliflerin kuşatması altındaki Şii nüfusa sahip Nubul ve Zehra köylerine ulaşan ordu birlikleri ve müttefiki Hizbullah güçleri, Türkiye ile vilayetin merkezi olan bölünmüş Halep şehri arasındaki yaşamsal öneme sahip Azez koridorunu kesmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/suriyede-kurt-gucleri-turkiye-siniri-yakinlarindaki-minig-ussunu-ele-gecirdi-40052960 (http://www.hurriyet.com.tr/suriyede-kurt-gucleri-turkiye-siniri-yakinlarindaki-minig-ussunu-ele-gecirdi-40052960)
-
Nur topu gibi bir dış politika faciamız daha oldu...
-
Bizden habersiz ortadoğuda yaprak kımıldamaz ...A.D
-
ABD ve Rusya Suriye'de "şiddetin durdurulması" konusunda uzlaşmaya vardı
Nafiz ALBAYRAK/ (DHA) - hurriyet.com.tr12 Şubat 2016 - 03:24:00
ABD ve Rusya Suriye'de
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56bd34e367b0a9291c97cec5.jpg)
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Almanya’nın Münih kentinde yapılan Suriye toplantısında, tarafların bir hafta içinde "şiddetin durdurulması" konusunda uzlaştıklarını açıkladı.
ABD ve Rusya’nın yanı sıra bölge ülkeleri Suudi Arabistan, İran ve Türkiye’nin de katıldığı görüşmelerin tamamlanmasının ardından yaptığı açıklamada Kerry, ilk yapılacak işin insanı yardımları artırıp, bunların ulaştırılmasının sağlanması olduğunu belirtti.
Kerry, şöyle devam etti:
"İkinci olarak da ulusal çapta saldırıların durmasını sağlayıp, bir hafta içinde ateşkesi yürürlüğe sokma konusunda görüş birliğine vardık. Bu iddialı gibi görünebilir ancak herkes bu amaca ulaşmak için olabildiği kadar çabuk davranma konusunda kararlı."
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/56bd390e67b0a9291c97ceec)
Suriye’de savaşın beş yıldır sürdüğünü anımsatan Kerry, "Şimdi elimizde olan, sözlerin kâğıda dökülmüş hali. Gelecek birkaç gün içinde sahada somut adımlar atılması gerek" diye konuştu. Kerry, Münih’teki görüşmelerin verimli geçmesinden memnuniyet duyduğunu belirtti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/56bd6bb418c7736ba022494b)
Almanya'nın Münih kentinde düzenlenen Uluslararası Suriye Ön Destek Grubu Toplantısı'nda Türkiye'yi Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu temsil etti. Çavuşoğlu, ABD'li mevkidaşı Kerry ile bir süre sohbet etti.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre; Münih'te 17 ülkeden dışişleri bakanlarının katılımıyla yapılan “Uluslararası Suriye Destek Grubu” toplantısında varılan uzlaşmayı açıklarken, “ateşkes” yerine “şiddetin durdurulması” kavramını kullanan Kerry, bir gazetecinin sorusu üzerine, ateşkes kavramının hukuki anlamda daha fazla bağlayıcılık içerdiğini, bu kavramın şu aşamada bazı katılımcı ülkeler tarafından benimsenmediğini kaydetti.
Basın toplantısındaki açıklamaların ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kerry, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’in geleceğiyle ilgili bir soru üzerine, bu konuda görüşlerinin değişmediğini kaydetti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/56bd6d3f18c7736ba022496d)
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin ev sahipliğinde Münih Hilton Otel'de kısıtlı katılımlı Uluslararası Suriye Ön Destek Grubu Toplantısı düzenlendi. Toplantıya Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Mohammed bin Abdulrahman bin Jassim Al Thani (soldan ikinci) de katıldı.
KERRY: ESAD İLE ÇÖZÜM OLMAZ
Esad’ın liderlik etmeye devam edeceği bir Suriye’de barışın olamayacağı görüşünde olduğunu kaydeden Kerry, şöyle devam etti:
“Benim ve bu toplantıda yer alan ülkelerin çoğunluğunun görüşü şöyle: Esad ülkede kalmakta ve liderlik etmekte kararlılık gösterirse Suriye’de barış olamaz. Bu bizim görüşümüz, başkalarının farklı bakış açıları olabilir. Ancak biz bu şekilde barışın tesis edilemeyeceğini düşünüyoruz. Çünkü bu ihtilafa dahil olan belli başlı ülkeler ve aktörler, ülkede meşru bir geçiş süreci olmadan çatışmaya son vermeyecektir.”
IŞİD VE EL NUSRA DAHİL DEĞİL
Kerry, "şiddetin durdurulması" yönündeki anlaşmaya IŞİD ve El Nusra gibi terör örgütlerinin dahil olmadığını belirtti.
Varılan anlaşma uyarınca; insani krizin derinleştiği Suriye'ye cumartesi gününden itibaren yardımlar gönderilmeye başlayacak. Ardından bir hafta içinde Esad rejimi ve muhalifler arasında geçici ateşkes sağlanacak.
Varılan mutabakatın ardından tarafların Cenevre'deki barış müzakerelerine yeniden başlaması öngörülüyor.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/56bd6bd218c7736ba022494d)
RUSYA VURMAYA DEVAM EDECEK
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, ülkesinin Suriye’deki operasyonlarını sürdüreceğini kaydetti.
Lavrov, “Bu anlaşma, BM Güvenlik Konseyi tarafından terör örgütleri olarak tanının IŞİD ve El Nusra gibi terör örgütlerini kapsamayacak. Bu nedenle hava kuvvetlerimiz bu örgütlere karşı faaliyetlerini sürdürecek” yorumunu yaptı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/56bd736418c7736ba022499d)
Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier
ASKERİ YÖNTEMLE SORUN ÇÖZÜLEMEZ
Toplantı sonrası açıklamalarda bulunan Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier ise Suriye'nin geleceğinin askeri çözümle inşa edilemeyeceğinin, son bir haftada meydana gelen gelişmelerle görüldüğünü dile getirdi.
"Bugün daha önce söylediğimiz gibi şiddetin belirgin bir şekilde azaltılmasına derhal başlanması konusunda anlaştık" ifadesini kullanan Steinmeier, aralarında Rusya ve ABD'nin de bulunduğu 17 ülkenin iç savaşın devam ettiği Suriye'de bir hafta içinde çatışmaların durdurulması kararı aldığını da sözlerine ekledi.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/56bd73cd18c7736ba02249a6)
AB'DEN MUTABAKATA İLİŞKİN AÇIKLAMA
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini de "Aralık ayında BM Güvenlik Konseyinde alınan kararın tam olarak uygulanması noktasında karar aldık" dedi. Mogherini, önemli olanın görüşmelerde alınan kararların uygulanması olduğunu belirterek, “Görüşmelerde ortak bir karar alınmış olması olumlu bir gelişme” dedi.
Öte yandan, Suriyeli muhaliflerin oluşturduğu Müzakere Yüksek Komitesi (MYK) sözcülerinden Salim el-Muslet, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kendilerine destek veren ülkelerin gösterdiği çabalardan dolayı memnun olduklarını kaydederek, "Biz Suriye'de Suriye halkı için bir eylem bekliyoruz. Burada konuşulanlar hayata geçirilmeli" diye konuştu.
BM Güvenlik Konseyi, 18 Aralık'ta, Suriye'de siyasi diyalog sürecinin başlaması ve ülke genelinde ateşkes ilan edilmesini isteyen ve Cenevre Bildirisi ile Viyana toplantılarında alınan kararları teyit eden karar tasarısını oy birliğiyle kabul etmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/abd-ve-rusya-suriyede-siddetin-durdurulmasi-konusunda-uzlasmaya-vardi-40053451 (http://www.hurriyet.com.tr/abd-ve-rusya-suriyede-siddetin-durdurulmasi-konusunda-uzlasmaya-vardi-40053451)
-
Başbakan Ahmet Davutoğlu: Biraz bekleyin göreceksiniz
İsmet BERKAN12 Şubat 2016 - 02:02:17
Başbakan Ahmet Davutoğlu: Biraz bekleyin göreceksiniz
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56bcf30d67b0ac6ab4bc1c05.jpg)
Başbakan Ahmet Davutoğlu, terör örgütü PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD’nin askeri kanadı YPG’yle ilgili,“Eğer bizim güvenliğimizi tehdit ederse gereği yapılır” diye konuştu. Terör örgütü IŞİD’le savaşının YPG’yi meşru kılmayacağını belirten Başbakan Davutoğlu, Hollanda’nın başkenti Lahey’deki temasları sonrası uçakta gazetecilerin sorularına özetle şu yanıtları verdi:
MEŞRU GÖREMEYİZ
(‘Eskiden PYD’yle görüşüyordunuz eleştirileri var’ sorusuna) Çözüm süreci devam ediyor olsaydı, PYD ile ilişkimiz de farklı olurdu bugün. Nitekim geçmişte de farklıydı, çünkü çözüm süreci devam ediyordu, PKK yurtiçinde saldırmıyordu, ülkeyi terketmeleri beklentisi vardı. Bugün öyle değil.
Bizim hassasiyetlerimizi müttefiklerimizin gözetmesini bekliyoruz. Biz onların hassasiyetlerini gözetiyoruz. DEAŞ bize zarar veriyor hepimize. ‘DEAŞ’la mücadele edelim’ dedikten sonra ve bunda anlaştıktan sonra, ‘PKK Suriye’de bana zarar vermiyor, dolayısıyla size zarar vermeye devam etsin’ demenin mantığı yok. Sayın Joe Biden geldiğinde 5 saate yakın harita üzerinde her şeyi paylaştık. Hangi yollardan YPG’nin Türkiye’ye silah soktuğundan tutun da neler yaşanmakta olduğuna kadar her şeyi paylaştık. Bizim beklediğimiz bir hassasiyet var. DEAŞ’a karşı mücadele ediyor diye YPG’yi meşru göremeyiz.
ASKERİN EMRİNDE Mİ?
Bir kere devlet ne demek? Devlet dediğiniz şey demokrasilerde seçimle meşruiyetini halktan almış bir siyasi partinin kamu otoritesini kullanma yetkisi almasından ibarettir. Eski Türkiye’de seçimle gelmiş olsanız bile partinin dışında bir de ‘devlet’ vardı; kendi bildiğini yapan, söz geçirilemeyen. Ama artık böyle değil. Bu sözleri söyleyenler (HDP Lideri Demirtaş’ı kastediyor) eski Türkiye’de kalmışlar.
Kendileri iradelerini Kandil’e teslim etmişler, herkesi de kendileri gibi sanıyorlar. Türkiye’de bütün kararlar siyasi irade tarafından alınıyor.m Bakın şunu da söyleyeyim: Geçen yıl 23 Temmuz’da PKK, DAEŞ ve DHKP-C’ye aynı anda başlattığımız operasyonu bekliyor muydunuz? Hayır değil mi? O operasyon kararı benim kafamda 6-7-8 Ekim (2014) olayları sonrasında oluştu; kafamda o tarihlerde alındı.
6-7-8 Ekim kalkışması sonrası yaptığımız güvenlik toplantılarında, kafamın bir yerinde bunların çözüm sürecini bitirecekleri ihtimali güçlü biçimde belirdiği için, askerimize polisimize talimat verdim, ‘Çözüm sürecinin bitmesi ihtimaline hazırlıklı olun, dedim. Ben bir gün size ‘O gün geldi’ diyeceğim, o güne bütün hazırlıklarımız tamam olmalı. Bütün eksiklerinizi tamamlayın’ dedim.
23 Temmuz’da Cumhurbaşkanımız yurtdışındaydı, o gün Genelkurmay Başkanımızla haftalık görüşmemi yaparken askerimizin şehit düştüğü haberi geldi. Görüşme sırasında kararlaştırdık, güvenlik zirvesi topladık. Herkes hazırdı. Mükemmel bir koordinasyonla aynı gün PKK, DAEŞ ve DHKP-C’ye kapsamlı operasyon yapıldı. Bizim kararımızdı.
Diyorlar ki, savaşı 1 Kasımı kazanmak için AK Parti çıkardı, hem Ak Parti’yi devlet ele geçirdi. Hangisi? Bütün güvenlik bürokrasisi hükümetin emrindedir ve uyum içindedir.GÜL - ERDOĞAN GÖRÜŞMESİm Birbirleriyle 30 yıldan fazla zamandır arkadaş olan, dava arkadaşı olan insanların birbirleriyle görüşmesine ‘Ne oluyor’ diye yaklaşmak ne demek? Birbirimizle görüşmemizden daha normal ne olabilir? Her zaman görüşüyoruz, daha da görüşeceğiz...
'ŞENGAL'İ PKK'YA VERMEDİ'
Biliyorsunuz, Irak’ın Kuzeyindeki Kürt bölgesi ile Suriye’nin Kuzeyinde PYD denetimindeki Kürt bölgesi arasında bir koridor var. Bu geçişkenlikten Barzani de biz de rahatsızız.m YPG’nin PKK bağlantısı dediğim gibi aşikar. Eğer YPG, bizim güvenliğimizi tehdit ederse gereği yapılır.
Zaten dikkat edin, Irak ve Suriye coğrafyasını yatay olarak kullanan iki örgüt var. Biri DAEŞ, diğeri PKK... Coğrafyanın iki tarafında da faaliyetteler. PKK bir ara Irak’ta Şengal’de de hâkimiyet kurmaya kalktı ama Barzani izin vermedi ona. Bu iki terör örgütü de Türkiye sınırında Türkiye’yi rahatsız edecek faaliyetler yaptığında bizim için aralarında bir fark kalmaz. Birinin diğerine karşı savaşta olması onu meşru kılmaz.m Nitekim Nusra’yı düşünün. Bu örgüt de Kaide’nin uzantısı ve DAEŞ’le çarpışıyor ama DAEŞ’le savaşmaları onları meşru yapmaz. Aynı şekilde PKK da bir meşruiyet edinemez.
HALEP CEVABI: ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERİ BEKLEYİN
Başbakan Davutoğlu, Suriye’de rejim güçlerinin Halep’teki muhalifler için yaşamsal öneme sahip Türkiye’ye açılan Azez koridorunu kontrol etmek için ilerlemesiyle ilgili de konuştu: “Türkiye ve Avrupa Birliği ve Almanya birlikte Suriye’de Rusya’yı durdurmak için diplomatik girişimler yapıyor, işte Birleşmiş Milletler’e başvuruldu en son. Almanya Başbakanı Merkel geldiğinde ona, “Avrupa’ya mülteci akımını durdurmak için önce Türkiye’ye akımı durdurmak lazım” dedim, ‘Bunun için de önce Rusya’yı durdurmak lazım.’ Pazartesi günkü toplantıda Bakanlar Kurulu’na Genelkurmay Başkanımızın, MİT Müsteşarımızın sunduğu yeni durum, yani Türkiye ile Halep arasındaki koridorun kesilmiş olmasının doğurduğu muhtemel senaryoları ele aldık. Dün de güvenlik zirvesinde bu çerçevede yaptığımız çalışmaları Sayın Cumhurbaşkanımızla da değerlendirdik...”
Davutoğlu, “Halep koridorunun yeniden açılması için Türkiye kendisi bir şey yapacak mı” sorusu üzerine de “Önümüzdeki günleri bekleyin, cevabını göreceksiniz” yanıtını verdi.
http://www.hurriyet.com.tr/ypg-kritik-minig-hava-ussunu-ele-gecirdi-40053373 (http://www.hurriyet.com.tr/ypg-kritik-minig-hava-ussunu-ele-gecirdi-40053373)
-
Ah be Davutoğlu! Bekledik ve gördük bugüne kadar. Geçen sene yırtındım ben ışid ile mücadele edilmesi konusunda! Defalarca dedim bu konuda çok pasif kalıyoruz ve pkknın uzantısı bunu kullanarak çok iyi reklam yapıyor. Dünya onları özgürlük savaşçısı olarak görüyor. Meşrulaşıyorlar diye! Sen meşru görmesen de başkaları öyle görüyor artık! Dünyanın her yerinden silah desteği alıyorlar ve o silahların bazıları bize karşı kullanılacak dedim eyyyyy ... Çok geç kaldınız yine her zamanki gibi.
Hala hayal aleminde yaşıyorsunuz. Pkknın yurt içinde saldırı yapmadığı ve ülkeyi terk etme beklentileri vardı diyorsun ya, bunu sadece siz bekliyordunuz. Bunların olacağını senelerdir defalarca dile getirdik biz.
Malesef geçmişi ve olayları analiz edip geleceğe yön verme yeteneğiniz yok. Bu nedenle biz beklemeyelim. Bizim öngürdüklerimiz gerçekleşirken sizinkilerin hep tersi oluyor. Bu zihniyetle devam ederseniz, siz bekleyin ve görün!
Not: Kimse sabrımızı sınamaya kalkmasın demeyi unutmuşsun!
-
Rusya Başbakanı: “ABD, Rusya ve hatta Türkiye dünya savaşı çıkmasını önlemeli”
Nerdun HACIOĞLU/MOSKOVA11 Şubat 2016 - 23:38:00
Rusya Başbakanı: “ABD, Rusya ve hatta Türkiye dünya savaşı çıkmasını önlemeli”
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56bcfff518c7776a2821fdba.jpg)
RUSYA Başbakanı Dimitriy Medvedev, Suriye’de başlatılacak olası bir kara harekâtının dünya savaşına davet çıkarma anlamına geleceğini belirterek “ABD, Rusya ve hatta Türkiye dünya savaşı çıkmasını önlemeli” dedi.
TÜRKİYE ENGELLEMELİ: Almanya’nın Münih şehrindeki 52. Güvenlik Konferansı öncesi açıklamalarda bulunan Medvedev, “Suudi Arabistan Suriye’ye karadan girdiği takdirde bölgedeki başka ülkeler de otomatik olarak ihtilafa iştirak edecektir. Bu yüzden hem ABD, hem de Suudi Arabistan onlarca yıl devam edecek ve hatta tüm dünyayı içine çekecek yeni cihan harbi çıkmasını istiyor mu? Bilindiği üzere özellikle Arap dünyasında böyle bir savaş bir kere patlak verdiğinde herkes herkese karşı savaşmaya başlar” diye konuştu. Medvedev, “Suriye’de patlak verebilecek savaş kimsenin çıkarına olamayacağına göre ABD ve Rusya’nın ve hatta belirli çekincelerle Türkiye’nin de uyguladığı sert adımlarla taraflar görüşme masasına çekilmeli. Üçüncü Dünya Savaşı başlamasının kimse tarafından istenmediği düşünüyorum” dedi.
GÜVENLİ BÖLGEYİ KABUL ETMEYİZ: Öte yandan Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Oleg Sıromolotov, IŞİD karşıtı koalisyonun Suriye-Türkiye sınırında 45 kilometrelik güvenli bölge oluşturma girişimlerini kabul etmediklerini söyledi. Sıromolotov, “Koalisyon üyelerinin, Şam ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin izni olmadan Suriye topraklarına asker göndermesini, doğrudan askeri müdahale olarak görürüz” dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-basbakani-abd-rusya-ve-hatta-turkiye-dunya-savasi-cikmasini-onlemeli-40053427 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-basbakani-abd-rusya-ve-hatta-turkiye-dunya-savasi-cikmasini-onlemeli-40053427)
-
YPG kritik Miniğ Hava Üssü'nü ele geçirdi, Azez'e yöneldi
11 Şubat 2016 - 21:14:00
YPG kritik Miniğ Hava Üssü'nü ele geçirdi, Azez'e yöneldi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56bcde1318c7776a2821fc55.jpg)
Suriye’deki savaşın kaderini belirleyecek olan Halep cephesinde terör örgütü PKK bağlantılı YPG’nin, stratejik Miniğ Hava Üssü’nü ele geçirdikten sonra Türkiye sınırında bulunan, muhaliflerin can damarı Azez kasabasına operasyon başlattığı belirtiliyor.
SURİYE’de ‘tüm savaşların anası’ olarak nitelendirilen Halep cephesinde ordu güçlerinin 3 Şubat’ta Nubbul ve Zehra köylerine ulaşarak Türkiye’ye uzanan Azez koridorunu kesmesinin ardından silahlı muhalif gruplar açısından tablo giderek olumsuzlaşıyor.
CAN DAMARINA OPERASYON: PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD’nin silahlı kanadı YPG ve Arap ortaklarından oluşan Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ise dün muhaliflerin kontrolündeki Miniğ hava üssünü ele geçirdi. YPG, 13 saat süren şiddetli çatışmalar sonucunda Ahrar’uş Şam ve Nusra Cephesi’nin kontrolündeki stratejik öneme sahip üste hâkimiyeti tamamen sağladı. Akşam saatlerinde muhalif kaynaklar, SDG’nin Türkiye sınırındaki Azez kasabasına batı yönünden, Afrin kenti üzerinden operasyon başlattığını bildirdi.
Miniğ Hava Üssü’nün 6 kilometre kuzeyindeki Azez kasabası Kilis’e açılan Bab es-Selam kapısına ev sahipliği yapıyor. Bu kapı 2012 yılının Temmuz ayında Nusra Cephesi ve Özgür Suriye Ordusu tarafından kontrol altına alınmış, hemen ardından muhalifler Halep operasyonunu başlatarak kent merkezinin doğu kısmını ele geçirmişti. Ancak operasyon iddialarıyla ilgili YPG’den resmi bir açıklama yapılmadı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/153x205/56bd712b18c7736ba0224993)
KORİDORUN ORTASINDA: Miniğ’in kaybedilmesi muhaliflere büyük bir darbe oldu. Muhaliflerin Halep kırsalındaki kalesi Tel Rıfat’ın Türkiye ile olan bağlantısı büyük oranda kesilecek.
SON ÜÇ KENT: 2013 yılında yaklaşık 1 yıl süren kuşatma ve çatışmaların ardından Nusra Cephesi’nin eline geçen üs, Türkiye sınırında Kilis’in hemen karşısında bulunan Azez, PYD’nin kontrolündeki Afrin kantonu ve Halep üçgeninin ortasında yer alıyor. Halep’ten Türkiye’ye uzanan Azez koridorunun da üzerinde bulunuyor. Azez, Tel Rıfat ve Mare kentleri, Halep’in kuzeyinde muhaliflerin elinde kalan ve Türkiye ile bağlantı sağlayabildikleri son bölgeler. Suriye ordusunun Tel Rıfat’a 3 kilometreye kadar ilerlediği belirtiliyor.
‘ABD DE HALEP’İ BOMBALADI’
Rusya Savunma Bakanlığı, ABD uçaklarının Türkiye topraklarından Suriye hava sahasına girerek, Halep’teki hedefleri bombaladığını öne sürdü. Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, dün Rus hava kuvvetlerinin düzenlediği operasyonlar hakkında bilgi verirken “ABD’li meslektaşlarımıza Rusya’nın hava saldırılarıyla ilgili tüm bilgileri kendilerine verebileceğimizi söyledik ve bu dediğimizi yaptık. ABD’nin 2 adet A-10 bombardıman uçağı, dün (önceki gün) Moskova saati ile 13.55’te Türkiye topraklarından Suriye hava sahasına girdi ve Halep’teki hedefleri bombaladı. Ancak Pentagon sözcüsü Albay Steve Warren bu sortileri kamuoyuyla paylaşmamayı tercih etti” dedi. Sözcü, ABD’nin vurduğu hedefler arasında iki hastanenin de olabileceğini, bunu dikkatle incelediklerini söyledi. ABD Dışişleri Bakanlığı ise Rusya’nın iddialarını yalanladı.
http://www.hurriyet.com.tr/ypg-kritik-minig-hava-ussunu-ele-gecirdi-azeze-yoneldi-40053373 (http://www.hurriyet.com.tr/ypg-kritik-minig-hava-ussunu-ele-gecirdi-azeze-yoneldi-40053373)
-
Tarih bilmemenin acısını yaşıyoruz.Sorun AKP veya RTE değil. Dünyadan kendini soyutlamış, bilgisiz, ilgisiz, yüzeysen dünya görüşüne sahip büyükçe bir kitleye sahibiz. Hatırladığım kadarıyla, AP- ANAP- DYP -AKP sırayla yandaşına avanta, seçmenine din pazarlayarak iktidar oldu. Ekonomi batana kadar gittiler. Ardından sırayla iktidara geldiler. Sorun Şimdiki iktidar değil, bilgisiz seçmen kitleleri.Araplara Osmanlı satmak isteyen adamlardan bahsediyoruz. Yunanlıların bize Bizans satması kadar gerçekçi.
-
Dünya ajansları sondakika duyurdu! TSK fırtına toplarıyla Azez'deki YPG mevzilerini vurdu. Türkiye YPG'nin eline geçen Minniğ hava üssündeki mevzileri bombaladı.
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2016/02/13/turkiye-pyd-yi-vurdu-iddiasi--6617027.Jpeg)
TÜRK Silahlı Kuvvetleri Kilis'te konuşlu obüslerle, Suriye'nin Azez ilçesi yakınlarında birkaç gün önce PYD'nin denetimi ele geçirdiği Minnig Havaalanı çevresindeki bölgelere top atışı yaptı.
Kilis'te saat 17.00'den itibaren sınır hattında konuşlu obüs toplarıyla Türkiye sınırına 13 kilometre uzaklıkta olan ve birkaç gün önce Özgür Suriye Ordusu (ÖSO)'ndan PYD denetimine geçen Minnig Havaalanının bulunduğu bölgeye atış yapıldı.
PYD'nin silahlı kanadı YPG mevzilerinin bulunduğu belirtilen Maranaz Köyü yakınlarına yönelik gerçekleştirilen top atışlarının sesleri Türkiye tarafından da duyuldu. Yetkililer konuya ilişkin açıklama yapmazken, aralıklarla sınır hattında top sesleri duyuluyor.
'BOMBALAR YPG KONTROLÜNDEKİ BÖLGEYE DÜŞTÜ"
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Türkiye'den topçu birliklerinin açtığı ateşin Halep vilayetinin kuzey kesimlerinde YPG kontrolündeki bölgeye düştüğünü söyledi. İzleme örgütü, hedef alınan alanda askeri hava üssü Menneğ'nin de olduğunu ve üssün kontrolünün yakın zamanda YPG tarafından ele geçirildiğini belirtti.
PYD resmi Twitter hesabından hava üssünün vurulduğunu doğruladı.
Reuters, hükümet kaynaklarına dayandırdığını söylediği haberinde, Azez yakınlarında da YPG mevzilerinin Türk topçu ateşiyle vurulduğunu söyledi.
Fırat nehrinin Suriye tarafında YPG ile IŞİD arasındaki çatışmalardan ötürü Fırat'ın batısına düşen havan mermilerine karşılık, angajman kuralları gereği Türkiye'den karşılık verildi. Al Jazeera'ye bilgi veren güvnelik kaynakları, karşı ateşi doğruladı.
Reuters'a konuşan bir PYD yetkilisi, vurulan hava üssünün de yakınlarındaki köyün de YPG tarafından değil, Suriye Demokratik Güçleri içindeki PYD ile ittifak halinde olan Ceyş-ul Suvar birliklerinin kontrolünde olduğunu söyledi.
Kaynak: Reuters, AFP, Al Jazeera, DHA
http://www.milliyet.com.tr/tsk-ypg-mevzilerini-vuruyor-gundem-2193886/ (http://www.milliyet.com.tr/tsk-ypg-mevzilerini-vuruyor-gundem-2193886/)
-
Reuters: Türkiye Suriye'nin kuzeyinde Kürt güçlerini ikinci kez vurdu
hurriyet.com.tr
14 Şubat 2016 - 10:21:00
Reuters: Türkiye Suriye'nin kuzeyinde Kürt güçlerini ikinci kez vurdu
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56c03e75c03c0e5f40a60ea5.jpg)
İngiliz Reuters haber ajansı, Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne dayandırarak, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyinde Kürt güçleri tarafından kontrol edilen bölgeye ikinci gün de top atışı gerçekleştirdiğini duyurdu. İzleme Örgütü, topçu atışı sonucu omurgasını PKK'nın Suriye kolu PYD'nin askeri kanadı YPG'nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri'ne mensup 2 militanın öldüğünü, 7'sinin ise yaralandığını açıkladı.
Reuters, topçu atışının hedefinin Kürt güçlerinin geçtiğimiz günlerde muhaliflerden aldığı Miniğ Hava Üssü ve başkaca mevkiler olduğunu yazdı.
Suriye Demokratik Güçleri'nden ise henüz bir doğrulama gelmedi.
Türk Silahlı Kuvvetleri obüslerle dün Halep’in kuzeyindeki Azez çevresinde ilerleyen, terör örgütü PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD’nin silahlı gücü YPG’nin mevzilerine ve rejim güçlerine top atışları yapmıştı.
Dün TSK'nın ilk hedefi rejim güçleri olmuştu. Saat 14.55 sıralarında Hatay’ın Çalıboğazı karakolu bölgesine Suriye tarafındaki rejim unsurlarınca havan atışı yapılmış, bunun üzerinde sınırda konuşlu 40 kilometre menzile sahip Fırtına obüsleri rejim güçlerine karşılık vermişti.
İkinci olay ise YPG’nin kritik öneme sahip Miniğ Hava Üssü’nü ele geçirmesinden sonra ilerlediği Azez’in güneybatısında gerçekleşti.
Maranas bölgesindeki YPG unsurları, Akçabağlar (Kilis) üs bölgesine ateş açtı. Bunun üzerine angajman kuralları kapsamında YPG mevzileri vuruldu.
Suriye tarafından hem rejim, hem de YPG güçlerince açılan ateş sonucu ölen veya yaralanan olmamıştı.
MİNİĞ HAVA ÜSSÜ DE VURULDU
Kilis’te sınır hattında konuşlu obüs topları, Türkiye sınırına 13 kilometre uzaklıktaki, çarşamba günü YPG’nin ele geçirdiği Miniğ Hava Üssü’nün bulunduğu bölgeye de atış yaptı.
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi Örgütü, Türk topçularının Miniğ hava üssünü vurduğunu açıkladı. YPG kaynakları da bu haberi doğruladı.
Hürriyet’e konuşan bir yetkili de “Miniğ Hava Üssü civarındaki YPG hedeflerini Türk topçu birliğinin bombaladığı doğru” dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/reuters-turkiye-suriyenin-kuzeyinde-kurt-guclerini-ikinci-kez-vurdu-40054333?utm_source=email&utm_medium=newsletter&utm_channel=Mail&utm_content=manset_gorsel (http://www.hurriyet.com.tr/reuters-turkiye-suriyenin-kuzeyinde-kurt-guclerini-ikinci-kez-vurdu-40054333?utm_source=email&utm_medium=newsletter&utm_channel=Mail&utm_content=manset_gorsel)
-
PYD'den flaş 'Türkiye' açıklaması
hurriyet.com.tr
14 Şubat 2016 - 12:25:00
PYD'den flaş 'Türkiye' açıklaması
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56c0565fc03c0e5f40a60fa1.jpg)
Türkiye bugün de Halep'in kuzeyindeki PKK bağlantılı YPG unsurlarını top atışına tutarken, örgütün siyasi kanadı PYD'nin Eşbaşkanı Salih Müslim, Ankara'nın taleplerini reddettiklerini açıkladı.
Reuters'a konuşan Müslim, Suriyelilerin, Türkiye'nin herhangi bir müdahalesine karşı direneceğini söyledi.
Reuters: Türkiye Suriye'nin kuzeyinde Kürt güçlerini ikinci kez vurduReuters: Türkiye Suriye'nin kuzeyinde Kürt güçlerini ikinci kez vurdu
Müslim, Türkiye'nin Suriye'nin içişlerin karışma hakkı olmadığını belirterek, Türkiye'nin top ateşine tuttuğu hava üssünün, Suriye Demokratik Güçleri tarafından geçen hafta ele geçirilmeden önce El Kaide bağlantılı Nusra Cephesi'nin kontrolünde olduğunu ekledi.
İŞTE TÜRKİYE'NİN KIRMIZI ÇİZGİLERİ
TSK'nın PYD mevzilerinin vurulduğunu ve Suriyeli rejim unsurlarınca yapılan havan atışına da misliyle karşılık verildiğini duyururken dün akşam saatlerinde Başbakan Ahmet Davutoğlu, önemli açıklamalarda bulunmuştu.
Davutoğlu, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ile yaptığı telefon görüşmesinde şu üç maddenin altını çizdiğini aktarmıştı:
1- Terör örgütü YPG derhal, Azez ve çevresinden uzaklaşacak.
2- Koridoru tekrar kırma çabalarında bulunmayacak.
3- Minnak (Minniğ Hava Üssğ) Havaalanı'nı, Türkiye'ye veya muhalefete karşı kullanma hevesine kapılmayacak ve o havaalanını derhal boşaltacak.
http://www.hurriyet.com.tr/pydden-flas-turkiye-aciklamasi-40054369 (http://www.hurriyet.com.tr/pydden-flas-turkiye-aciklamasi-40054369)
-
Biri şuna söylesin,karar versin artık kendisi Kürt mü,Suriyeli mi? Adam işine geldiğinde hemen satıveriyo milliyetini...
Suriye'ye sava açtınız muhabbeti yapacaklar ,zemin hazırlıyorlar..
-
Reuters: Türkiye Suriye'nin kuzeyinde Kürt güçlerini ikinci kez vurdu
hurriyet.com.tr
14 Şubat 2016 - 10:21:00
Reuters: Türkiye Suriye'nin kuzeyinde Kürt güçlerini ikinci kez vurdu
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56c03e75c03c0e5f40a60ea5.jpg)
İngiliz Reuters haber ajansı, Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne dayandırarak, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyinde Kürt güçleri tarafından kontrol edilen bölgeye ikinci gün de top atışı gerçekleştirdiğini duyurdu. İzleme Örgütü, topçu atışı sonucu omurgasını PKK'nın Suriye kolu PYD'nin askeri kanadı YPG'nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri'ne mensup 2 militanın öldüğünü, 7'sinin ise yaralandığını açıkladı.
Reuters, topçu atışının hedefinin Kürt güçlerinin geçtiğimiz günlerde muhaliflerden aldığı Miniğ Hava Üssü ve başkaca mevkiler olduğunu yazdı.
Suriye Demokratik Güçleri'nden ise henüz bir doğrulama gelmedi.
Anadolu Ajansı (AA) da TSK'nın Halep'e bağlı Azez ilçesinde bölücü terör örgütü PYD/PKK hedeflerini Fırtına obüsleriyle ateş altına aldığını duyurdu.
"29 PYD'Lİ ÖLDÜ" İDDİASI
Al Jazeera Türk’ün haberine göre; ÖSO’ya bağlı Cephetu'ş Şamiye'nin Azez'deki Türkmen komutanlarından Zekeriya Karslı, Türkiye’nin saldırılarında 29 PYD'linin öldürüldüğünü öne sürdü.
Karslı, Azez'e bağlı Minniğ köyü ve yakınındaki PYD güçlerine yönelik saldırıda 10, Maranas köyü civarındaki mevzilerde 12 ve Meryemin köyünde de 7 olmak üzere 29 kişinin öldüğünü söyledi, ''TSK'nın Suriye'deki PYD hedeflerine yönelik top atışları halen devam ediyor'' diye konuştu.
SURİYE'DEN BM'YE MEKTUP
Türkiye'nin Halep'in kuzeyindeki hamlesine Suriye'den karşılık geldi. Reuters'ın Suriye devlet televizyonundan aktardığına göre; Şam rejimi, BM'ye mektup göndererek, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun açıklamalarını kınadı, "Suriye'nin içişlerine müdahale" olarak tanımladı. Mektupta "Türkiye'nin Kuzey Suriye'ye yönelik topçu atışı, Türklerin muhalifler gruplara doğrudan verdiği desteğin bir göstergesi" ifadesi yer aldı.
Türk Silahlı Kuvvetleri obüslerle dün Halep’in kuzeyindeki Azez çevresinde ilerleyen, terör örgütü PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD’nin silahlı gücü YPG’nin mevzilerine ve rejim güçlerine top atışları yapmıştı.
Dün TSK'nın ilk hedefi rejim güçleri olmuştu. Saat 14.55 sıralarında Hatay’ın Çalıboğazı karakolu bölgesine Suriye tarafındaki rejim unsurlarınca havan atışı yapılmış, bunun üzerinde sınırda konuşlu 40 kilometre menzile sahip Fırtına obüsleri rejim güçlerine karşılık vermişti.
İkinci olay ise YPG’nin kritik öneme sahip Miniğ Hava Üssü’nü ele geçirmesinden sonra ilerlediği Azez’in güneybatısında gerçekleşti.
Maranas bölgesindeki YPG unsurları, Akçabağlar (Kilis) üs bölgesine ateş açtı. Bunun üzerine angajman kuralları kapsamında YPG mevzileri vuruldu.
Suriye tarafından hem rejim, hem de YPG güçlerince açılan ateş sonucu ölen veya yaralanan olmamıştı.
MİNİĞ HAVA ÜSSÜ DE VURULDU
Kilis’te sınır hattında konuşlu obüs topları, Türkiye sınırına 13 kilometre uzaklıktaki, çarşamba günü YPG’nin ele geçirdiği Miniğ Hava Üssü’nün bulunduğu bölgeye de atış yaptı.
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi Örgütü, Türk topçularının Miniğ hava üssünü vurduğunu açıkladı. YPG kaynakları da bu haberi doğruladı.
Hürriyet’e konuşan bir yetkili de “Miniğ Hava Üssü civarındaki YPG hedeflerini Türk topçu birliğinin bombaladığı doğru” dedi.
(https://media.giphy.com/media/FzEWhTkLxRB1C/giphy.gif)
Amerikan Washington Post gazetesinde kullanılan yukarıdaki hareketli GIF, Şubat ayı başından geçen pazartesi gününe kadar Suriye'nin Halep şehri çevresindeki son gelişmeleri detaylandırıyor. Halep, haritanın ortasında altta.
İki haftadan kısa bir süre içinde rejim güçleri ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'a bağlı milisler (Bej renkle gösterilmiş) Halep'te muhaliflerin kontrolündeki mevkileri kuşatmayı başardı ve Türkiye ile ikmal hatlarını kesti.
Yeşil boyalı alan ise genel hatlarıyla muhaliflerin kontrolü altında; Türkiye'ye bağlanan hayati koridor giderek artan bir şekilde rejim güçleri ve terör örgütü PKK'nın Suriye kolu PYD'nin askeri kanadı YPG'nin tehdidi altında. (Sarıyla gösterilmiş)
Geçen hafta süresince bu hat kesildi ve bu, Halep'te muhaliflerin elindeki bölgelere yönelik katı ve ölümcül kuşatma olasılığını artırdı.
http://www.hurriyet.com.tr/reuters-turkiye-suriyenin-kuzeyinde-kurt-guclerini-ikinci-kez-vurdu-40054333 (http://www.hurriyet.com.tr/reuters-turkiye-suriyenin-kuzeyinde-kurt-guclerini-ikinci-kez-vurdu-40054333)
-
Rusya'nın Azez'de vurduğu hastanede 14 sivil öldü
hurriyet.com.tr15 Şubat 2016 - 12:30:00
Rusya'nın Azez'de vurduğu hastanede 14 sivil öldü
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56c1a98b67b0a960181c2eaf.jpg)
Suriye'nin kuzeyindeki Azez kasabasındaki bir hastane, Rus füzeleriyle vuruldu.
Reuters'a konuşan bir Türk güvenlik yetkilisi, yedi füze isabet eden hastanede 14 sivilin öldüğünü söyledi.
Özgür Suriye Ordusu kontrolündeki Azez'de bulunan hastane, Suriyeli sivil toplum kuruluşu Bağımsız Doktorlar Birliği tarafından yönetiliyor.
Ajansa konuşan kaynaklar, füzelerin, Suriye ordusunun taarruzundan kaçan mültecilerin kaldığı okula da isabet ettiğini belirtti.
Bir kasaba sakini, kentin güneyindeki bir mülteci sığınağının da bombalandığını ifade etti.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-suriyede-hastane-ve-firinlari-kasitli-vuruyor-40054629 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-suriyede-hastane-ve-firinlari-kasitli-vuruyor-40054629)
'Rusya, Suriye'de hastane ve fırınları kasıtlı vuruyor'
BBC Türkçe15 Şubat 2016 - 08:24:00
'Rusya, Suriye'de hastane ve fırınları kasıtlı vuruyor'
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56c16f4018c77324a4e059f0.jpg)
Financial Times gazetesi manşetinde "Batı, Suriye savaşında Moskova'yı mültecileri silah olarak kullanmakla suçluyor" diyor.
Gazetenin haberinde özetle şöyle deniyor:
"Batılı diplomatlar ve siyasetçiler, Moskova'nın mülteci krizini tırmandırmaya çalışmak için Suriye'de kasıtlı olarak sivilleri vurduğu uyarısında bulunuyor. Bu, hassas ateşkesin daha başlamadan bozulabileceğine dair bir işaret."
'Hedef Avrupa projesini baltalamak'
"ABD'li senatör John McCain, dün Münih'teki yıllık güvenlik konferansında 'Rusya'nın stratejisinin odağında mülteci krizini tırmandırmak ve bunu bir silah olarak kullanarak Avrupa projesine sekte vurmak var' dedi."
"ABD'nin yakın müttefiklerinden iki kıdemli siyasetçi ve bir Avrupalı istibarat yetkilisi de McCain'in açıklamalarını destekler nitelikte konuştu. Bu, konferansta, askeri yetkililer, diplomatlar ve siyasetçiler arasında hakim olan karamsar havayı yansıtıyor."
'Bu filmi Ukrayna'da da gördük'
"Bir Avrupalı yetkiliye göre Moskova siyasi avantaj sağlamak için mülteci krizini silah olarak kullanıyor. Fırın ve hastane gibi yerler hedef alınarak yerel halkın evlerini terk etmesi, Türkiye ve Avrupa'ya mülteci akınının yoğunlaşması hedefleniyor."
"Uluslararası Suriye Destek Grubu'nun Münih'te Cuma günü uzlaştığı ateşkesin Cuma günü başlaması planlanıyor.
Moskova'nın hava operasyonları dengeleri Beşar Esad rejimi lehine değiştirdi, Suriye'nin kuzeyinde Washington'ın desteklediği birçok ılımlı muhalif grup teslim olma noktasına geldi."
"Senatör McCain, 'Bu diplomasinin asgari saldırganlık için kullanılmasıdır. Bu strateji işe yarıyor, çünkü biz izin veriyoruz. Putin'in işini bitirdikten sonra faaliyetlerin durdurulmasını (ateşkes) kabul etmesi tesadüf değil. Bu filmi Ukrayna'da da gördük' dedi."
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-suriyede-hastane-ve-firinlari-kasitli-vuruyor-40054629 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-suriyede-hastane-ve-firinlari-kasitli-vuruyor-40054629)
-
Rusya’dan Türkiye’ye küstah tehdit
Nerdun HACIOĞLU/MOSKOVA15 Şubat 2016 - 14:04:00
Rusya’dan Türkiye’ye küstah tehdit
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56c1bf7867b0a960181c30bc.jpg)
Rusya parlamentosunun üst kanadı Federasyon Konseyi’nin Uluslararası İlişkiler Komitesi Başkanı Konstantin Kosaçov, Türkiye’nin Suriye’ye karadan girmesi durumunda arkasında Batı desteği olmayacağı gibi, “karşısında İran ve daha kötüsü Rusya’yı bulacağını” iddia etti. Federasyon Konseyi Savunma ve Güvenlik Komitesi Başkanı Viktor Ozerov ise Türk askerlerinin Suriye'deki Rus askerlerini vurmadığını belirterek, Türkiye ile çatışmayacaklarını söyledi.
Rusya’nın resmi haber ajansı RİA’ya konuşan Kosaçov, “Türkiye yönetimi son davranışlarıyla Suriye bahsini artırma çabaları sergiliyor. Ancak Ankara’nın izlemeye başladığı bu çizginin Batılı müttefikleri tarafından desteklenmediğini hatırlatmak isterim. Batı Suriye krizinin görüşmeler yoluyla çözümünden yana. Türkiye’nin davranışlarında ikinci ve belki de daha ciddi tehlike, Suriye’ye girmesi halinde İran ile büyük bir savaş başlatacak olması” dedi.
Kosaçov, “En kötü senaryo ise Suriye’deki savaş alanında karşısına Rusya’yı alması olacak. Bilindiği üzere Rusya son aylarda silahlarının gücünü Suriye’de kanıtladı ve gerektiğinde onları kullanmaktan çekinmeyeceğini herkese gösterdi” iddiasında bulundu.
"TÜRKİYE İLE ÇATIŞMAYIZ"
Rusya Federasyon Konseyi Savunma ve Güvenlik Komitesi Başkanı Viktor Ozerov ise Türk askerlerinin Suriye'deki Rus askerlerini vurmadığını belirterek, Türkiye ile çatışmayacaklarını söyledi.
Sputnik'in haberine göre; Ozerov, RİA Novosti'ye yaptığı açıklamada, "Türk askerleri, Suriye'deki Rus askerlerini vurmuyor. Suriye'deki Rus askerlerinin hedefi de teröristlerle mücadele. Rusya, gerilimli ilişkileri daha da zorlaştırmamak için diğer ülkelerin askerleriyle çatışmaya girmeyecek" dedi.
Rusya Hava-Uzay Kuvvetleri'nin terör örgütleriyle mücadele ettiğini söyleyen Ozerov, "Dolayısıyla Türkiye ve Suriye arasındaki çatışmaya askeri açıdan müdahil olmayacağız. Ancak Suriye'nin BM Güvenlik Konseyi'ne başvurması halinde, siyasi katılım sağlayacağız ve görüşümüzü ifade edeceğiz" diye konuştu.
RUS DIŞİŞLERİ'DEN AÇIKLAMA
Öte yandan Rusya Dışişleri Bakanlığı Türkiye'nin, Suriye'nin kuzeyindeki YPG ve rejim mevzilerini vurmasını "provokatif" bir eylem olarak niteledi.
AFP'nin haberine göre, Rusya Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Türk topçuları, 13 Şubat'tan beri rejim güçleri Kürt milislerce teröristlerin elinden alınan Suriye kasabalarını vuruyor" denildi.
Açıklamada, Rusya'nın bu konuyu BM Güvenlik Konseyi'ne götüreceği bilgisine yer verildi.
http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-turkiyeye-kustah-tehdit-40054847 (http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-turkiyeye-kustah-tehdit-40054847)
-
Üçüncü Dünya Savaşı'na hazır mıyız gençler!
-
Savaş filan çıkacağı yok sky herkes pazu gösteriyor birbirine hırlıyor ne İran ne Rusya ne Türkiye kimsenin birbiriyle savaşacağı yok biz pyd yi vurmaya rusya bombalamaya İran hizbullahla bu satranca devam edecek olacak olan o Rusya Ukrayna'da rahata erdi de Suriye'de savaşacak ......bu tür demeçleri ve daha radikal demeçleri daha çooooook duyacaz
-
Savaş filan çıkacağı yok sky herkes pazu gösteriyor birbirine hırlıyor ne İran ne Rusya ne Türkiye kimsenin birbiriyle savaşacağı yok biz pyd yi vurmaya rusya bombalamaya İran hizbullahla bu satranca devam edecek olacak olan o Rusya Ukrayna'da rahata erdi de Suriye'de savaşacak ......bu tür demeçleri ve daha radikal demeçleri daha çooooook duyacaz
Umarım dediğin gibi olur. Allah beterinden korusun.
-
buna sadece AŞK İLE AMİN DERİM.....
-
Ben de çok içten bir amin derim,savaş çok kötü şey.
Savaşın kıvılcımını oluşturmak çok basit;"Yaptığınız topçu atışları savaş ilanıdır" deyip ,suriye topçusu da karşı taraftan ateş açarsa al sana savaş,kişilerin anlık kararlarına bakıyor maalesef...
-
YPG bölgesinden ateş açıldı, obüsler karşılık verdi
Reşit ÇELEBİOĞLU / DHA - Cihan15 Şubat 2016 - 16:18:00
YPG bölgesinden ateş açıldı, obüsler karşılık verdi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56c1df17c03c0e71c8283090.jpg)
Suriye’de YPG bölgesinden ateş açıldı, obüsler karşılık vermeye başladı.
Türk Silahlı Kuvvetleri(TSK), PKK’nın Suriye’deki uzantısı YPG hedeflerini vurmaya devam ediyor. Kilis Akçbağlar Askeri Üssü’nde konuşlandırılan Fırtına obüsleri 3 günden bu yana YPG’nin Azez bölgesinde ele geçirdiği alana top atışı yapıyor.
TSK, Azez'deki PYD’nin silahlı kanadı YPG mevzilerini ateş altına aldı. Kilis’teki birliklerden Fırtına obüs toplarıyla YPG’nin ele geçirdiği Minnig Havaalanı, Tel Rıfat ve Şavarikat bölgelerine atışlar devam ediyor. Obüslerin namluları sık sık hedef değiştiriyor.
Geçen günlere göre top atışlarının sıklaştığı bölgede her 5 dakikada bir top atışı yapılıyor. Bir yandan atışlar yapılırken diğer yandan iş makinelerinin mevzi ve siper çalışması yaptığı gözlendi. Top atışlarının sesi Kilis kent merkezinden rahatlıkla duyuluyor.
YPG'Yİ VURAN FIRTINA OBÜSLER SAKARYA'DA ÜRETİLİYOR
Sınır ötesinde terör örgütü YPG'yi Suriye’de vuran Fırtına obüsler Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Sakarya Arifiye'de 1. Ana Bakım Merkezi Komutanlığı’nda üretiliyor.
1’inci Ana Bakım Merkezi Komutanlığı tesislerinde T155 K/M Fırtına obüs ve Poyraz mühimmat aracı imalatının yanı sıra Leopard 1 tanklarının iyileştirmesi, zırhlı araçların motor, transmisyon, hız azaltan ve tali komple malzemelerinin yenilenmesi yapılıyor. Ayrıca klasik optik sistemleri ile birlikte tırtıllı araçlarda kullanılan palet sistemlerinin imalat ve yenileştirilmesi, Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın ihtiyacı olan yedek parçaların imalatı da bu tesiste gerçekleştiriliyor.
TSK’NIN YERLİ İMALATI FIRTINA OBÜS’ÜN ÜSTÜN ÖZELLİKLERİ
Fırtına obüsünün 155 mm'lik her cins NATO mühimmatını kullanabilecek şekilde tasarlandı. Bu özelliği ile Fırtına'nın müttefik güçlerle ortak kullanıma imkan sağlıyor. T-155 Kundağı Motorlu Fırtına Obüsü'nün tasarımı, prototip ve seri imalatı tamamen yurt içinde Türk mühendisleri ve işçisi tarafından gerçekleştirilen ilk Türk kundağı motorlu obüs özelliği taşıyor.
Fırtına obüsler bilgisayar destekli tasarım, analiz ve simülasyon programları kullanılarak geliştirildi. T-155 Fırtına, dünya orduları içerisinde kendi sınıfında çok az silah sisteminde bulunan özelliklere sahipti. Yaklaşık 8 metre uzunluğunda 52 kalibre namlusu ile 40 kilometre üzeri atış menzili, silah üstü atış idare bilgisayarı, küresel yer bulma, otomatik namlu yönlendirme sistemi ve otomatik mermi doldurma sistemi Fırtına'ya yüksek ateş gücü sağlıyor.
47 ton muharebe ağırlığına sahip Fırtına, 1000 beygir gücündeki motoru sayesinde her türlü arazi şartlarında hareket kabiliyetine sahip bulunuyor. Üstün hareket sığasına sahip obüsler bu özelliği ile süratle mevzi değiştirebiliyor. Bu da hedef olmasını zorlaştırıyor.
Tesisler 18 Haziran 2014 tarihinde kapılarını basına açmış, obüslerin üstün özellikleri gösterilmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/ypg-bolgesinden-ates-acildi-obusler-karsilik-verdi-40055026 (http://www.hurriyet.com.tr/ypg-bolgesinden-ates-acildi-obusler-karsilik-verdi-40055026)
-
Savaş filan çıkacağı yok sky herkes pazu gösteriyor birbirine hırlıyor ne İran ne Rusya ne Türkiye kimsenin birbiriyle savaşacağı yok biz pyd yi vurmaya rusya bombalamaya İran hizbullahla bu satranca devam edecek olacak olan o Rusya Ukrayna'da rahata erdi de Suriye'de savaşacak ......bu tür demeçleri ve daha radikal demeçleri daha çooooook duyacaz
Çok güzel bir yorum
Aynen katılıyorum
-
Bence pkk nın Fırat ın batısına geçmesi kırmızı kitapta bulunması kuvvetle muhtemel kırmızı çizgimiz, bence biz kılıçları çekerizde diğerleri ister pazu gösterir ister hırlar
-
BM Güvenlik Konseyi, Türkiye'nin PYD'ye müdahalesini görüşecek
AA16 Şubat 2016 - 07:42:00
BM Güvenlik Konseyi, Türkiye'nin PYD'ye müdahalesini görüşecek
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56c2b80bc03c0e4098dc77c7.jpg)
BM Güvenlik Konseyi, Rusya'nın talebi üzerine bugünkü kapalı oturumunda TSK unsurlarının Suriye'deki PYD mevzilerine yönelik top atışı konusunu görüşecek.
Rusya'nın konuyu BM Güvenlik Konseyi gündemine taşıması üzerine gerçekleşecek kapalı toplantıda, BM Siyasi İşler Birimi'nden yetkililerin konuya ilişkin Konsey'e sunum yapması bekleniyor.
Konsey'in bugünkü ilk gündemi Yemen'deki çatışmalar ve bu ülkedeki insani durum olacak. Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vitaly Churkin, Halep'e yapılan hava saldırılarının ardından geçen hafta BMGK'da düzenlenen "Suriye'deki insani durum" toplantısına tepki göstererek, kendilerinin de Yemen'deki insani durumu görüşmek için Konsey'i toplayabileceklerini söylemişti.
Yemen toplantısının ardından Konsey'in "Diğer meseleler" başlıklı kapalı oturumunda TSK unsurlarının PYD mevzilerine yönelik top atışlarının görüşüleceği kaydedildi.
Toplantıda Batılı ülkelerin, Rusya'nın hava saldırılarında okul ve hastaneleri hedef almasını gündeme getirebilecekleri belirtildi.
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, PYD/PKK'lılar tarafından Kilis'teki Demirışık Hudut Karakolu sorumluluk bölgesine havan mermisi atıldığını, bu nedenle angajman kuralları çerçevesinde caydırıcı bir şekilde misliyle karşılık verildiğini açıklamıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/bm-guvenlik-konseyi-turkiyenin-pydye-mudahalesini-gorusecek-40055234 (http://www.hurriyet.com.tr/bm-guvenlik-konseyi-turkiyenin-pydye-mudahalesini-gorusecek-40055234)
-
Fırtına obüsleri PYD bölgesini yine vuruyor
Reşit ÇELEBİOĞLU / KİLİS,(DHA)16 Şubat 2016 - 10:21:00
Fırtına obüsleri PYD bölgesini yine vuruyor
Kilis sınırında konuşlu Türk Silahlı Kuvvetleri'nin topçu bataryaları, bu sabah Suriye tarafındaki PYD bölgesinden açılan ateşe Fırtına obüsleri ile karşılık vermeye başladı.
Suriye'nin Azez kentinin yakınındaki Minnig Havaalanı ve çevresini geçen hafta ele geçiren PYD, geçen cumartesi günü Türkiye tarafına ateş açınca, topçu atışlarıyla karşılık verdi. 3 gündür Türkiye'nin topçu birlikleri ile müdahale ettiği PYD bölgesinden bu sabah yine ateş açıldı. Bunun üzerine Kilis sınırındaki Akçabağlar Köyü yakınlarında konuşlu topçu birlikleri, saat 10.00 sıralarında Fırtına obüsleriyle PYD bölgesine top atışları yapmaya başladı.Top atışlarının sesi Kilis kent merkezinden de duyulurken, sınır hattında güvenlik önlemleri artırıldı.
http://www.hurriyet.com.tr/firtina-obusleri-pyd-bolgesini-yine-vuruyor-40055335 (http://www.hurriyet.com.tr/firtina-obusleri-pyd-bolgesini-yine-vuruyor-40055335)
-
Rus Uçaklarının Halep Bombardımanı Anbean Görüntülendi
Rus uçaklarının, yerleşim bölgelerine yağdırdığı misket bombalarının patlama anları saniye saniye görüntülendi.
(http://img.sondakika.com/haber/458/rus-ucaklarinin-halep-bombardimani-anbean-8162458_4601_m.jpg)
Suriye ordu birliklerinin Halep saldırısına hava bombardımanıyla destek veren Rus uçaklarının, yerleşim bölgelerine yağdırdığı misket bombalarının patlama anları saniye saniye kameraya yansıdı.
RUSYA, ABD'Yİ SUÇLAMIŞTI
Halep'in bombalanmasıyla ilgili Rusya resmi haber ajansı Tass'a konuşan Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü Igor Konashenkov, "Türkiye'den kalkan ABD'ye ait iki A-10 savaş uçağı Halep'te bazı hedefleri bombaladı. Ardından Pentagon sözcüsü yaptığı açıklamada Rusya'yı iki hastaneyi bombalamakla suçladı." demişti.
(http://img.sondakika.com/haber/458/rus-ucaklarinin-halep-bombardimani-anbean-8162458_5019_m.jpg)
"500 FARKLI HEDEFİ VURDUK"
Rusya'nın Suriye'de yürüttüğü askeri operasyonlarla ilgili de açıklama yapan Savunma Bakanlığı sözcüsü Igor Konashenkov, Rusya Hava Kuvvetlerine ait savaş uçaklarının 4-11 Şubat tarihleri arasında 500 farklı hedefi vurarak bin 900 teröristi öldürdüğünü öne sürmüştü.
http://www.sondakika.com/haber/haber-dha-dis-haber-rus-ucaklarinin-halep-bombardimani-8162458/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-dha-dis-haber-rus-ucaklarinin-halep-bombardimani-8162458/)
-
Rus uçaklarının sivil hedefleri vurması kabul edilemez! Bu insanlık suçudur! Savaşta sivillerin zarar görmemesine azami dikkat edilir. Sivillerin bulunduğu binaları vurma da ne demek oluyor!
Başbakan bugünkü açıklamalarında Türkiye'nin YPG hedeflerini topçu ateşiyle vurmasını Birleşmiş Milletlere şikayet ettiğinden dert yanıyor. Acaba kendileri de Rusya'nın davranışları nedeniyle şikayetlerde bulunuyorlar mı? Yoksa her zaman olduğu gibi türbinlere mi oynuyorlar. Mesela PYD için Rusya'nın paralı askerleri demiş. Keşke bunu ABD uçakları havadan PYD'ye yardım atarken de diyebilseydi zamanında! Adı üstünde; poli-tika! Yani iki yüzlülük... Bu tarz davranışlar sadece iç politikada yandaşlara gaz veriyor. Ancak dış politikada sonucu değiştirmiyor. Bu tür söylemler arttıkça Rusya daha fazla kan döküyor. Olan hep masumlara oluyor. Umarım bu söylemlerin amacı bizi bir bataklığa sokmaya zemin hazırlamak değildir!
-
Rusya, Suriye’ye TU-214R casus uçağı konuşlandırdı
Nerdun HACIOĞLU/MOSKOVA16 Şubat 2016 - 13:53:00
Rusya, Suriye’ye TU-214R casus uçağı konuşlandırdı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56c30e4cc03c0e4098dc81d3.jpg)
Rusya’nın Suriye’nin Lazkiye şehrindeki Hmeimim Havaüssü’ne son model TU-214R casus uçağı konuşlandırdığı bildirildi. Batılı askeri kaynakların bu hamleye ilişkin yorumu şöyle: “Rusya Suriye hava sahasını tamamen kontrol altına aldı.”
The Aviationist havacılık sitesinin bildirdiğine göre; Rus casus uçağı önceki gün Rusya’nın Tataristan Özerk Cumhuriyeti’nin başkenti Kazan’dan havalanarak sırasıyla Hazar Denizi, İran ve Irak toprakları üzerinden geçerek Suriye’ye ulaştı.
Rusya’da envantere kayıtlı bu türde sadece iki uçak bulunuyor. Birincisi 2009 yılında Hava Kuvvetleri’ne teslim edilmişti. İkincisi ise RF-64514 kuyruk numarasıyla dün Suriye’ye gönderilmiş oldu.
ALMANYA ŞİKÂYET ETMİŞTİ
Sovyet döneminden kalan IL-20 casus uçaklarının yerine alınan TU-214R, awacs benzeri erken uyarı radar sistemlerinin yanı sıra yüksek çözünürlükte optik gözlem yapılabilmesine olanak sağlayan aygıtlarla donatılmış durumda.
Rusya’nın Suriye’ye son model casus uçağı konuşlandırmasından bir gün önce Batılı ülkelerin oluşturduğu ittifakın üyesi Almanya, şikâyette bulunarak, Suriye üzerinde gözlem uçuşu gerçekleştiren Tornado uçaklarının Ruslara ait SU-35 avcı uçakları tarafından takibe alındığını duyurmuştu. Almanya Savunma Bakanlığı yaptığı açıklamayla “Böylece Ruslar Suriye üzerinde tüm hava sahasının kendilerinden sorulduğunu ima ediyor” demişti.
HASTANEYİ BİZ VURMADIK
Öte yandan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in basın danışmanı Dmitriy Peskov, Suriye’nin kuzeyindeki Azez kasabasında önceki gün bombalanan hastaneyle Rus Hava Kuvvetleri’nin hiçbir ilgisi bulunmadığını öne sürdü. Peskov, Suriyeli yetkililerin resmi açıklamalarını yineleyerek, Halep ve Azez'deki sivil hedeflerin ABD bombardıman uçakları tarafından vurulduğunu öne sürdü.
ASKERİ ÇATIŞMA RİSKİ
Rusya, Ermenistan, Belarus, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan'ın oluşturduğu Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü Genel Sekreteri Nikolay Borduyuzha, "Türkiye'nin Suriye'deki hedefleri bombalaması ve Ankara ile Riyad yönetimlerinin kara operasyonuna yönelik görüşmelerinin bölgesel devletler arasında doğrudan askeri çatışmaya yol açabileceğini" söyledi.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-suriyeye-tu-214r-casus-ucagi-konuslandirdi-40055572 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-suriyeye-tu-214r-casus-ucagi-konuslandirdi-40055572)
-
Times: YPG, Minniğ hava üssünün adını 'Serok Apo' yaptı
hurriyet.com.tr18 Şubat 2016 - 08:29:00
Times: YPG, Minniğ hava üssünün adını 'Serok Apo' yaptı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56c581c667b0a90e70f1f6ef.jpg)
İngiliz Times gazetesi, PKK'nın Suriye'deki uzantısı YPG'nin Minniğ hava üssünün adını terör örgütünün hapisteki lideri Abdullah Öcalan'a atfen "Serok Apo" (Önder Apo) olarak değiştirdiğini yazdı.
Gazeteye göre, Türkiye'nin beş gündür top ateşine tuttuğu grup, ele geçirdiği Tel Rıfat'ın adını da "Arpet" olarak değiştirdi.
BBC Türkçe'nin Times'dan aktardığı haberde, 'Esad'la aynı safta olan YPG'nin' muhalif grupların elindeki bölgeye giden son yolu da kesmesinden sonra ülkenin ikinci en büyük kenti Halep'in beş yıldır devam eden savaşta ilk kez tamamen kuşatılma riski altında kaldığı belirtildi.
Haberde özetle şöyle deniyor:
"YPG'nin, işbirliği yaptığı bir Arap grubuyla Halep'in kuzeyinden gelerek Castello yolunu bombaladığı ve kullanılmaz hale getirdiği haber veriliyor. Bu yol, muhaliflerin denetimindeki doğu mahallelerinde kalan 300 bin kişi için tek yardım hattı. Sukur el-Cebel Tugayı adlı muhalif gruptan Mustafa Halebi, 'Aramızda ateşkes anlaşması vardı. Saldırganlıkları bizim için sürpriz oldu' dedi."
'ABD DE ŞAŞIRDI'
"Bu, YPG'nin Rusya ve Esad rejimi güçleriyle iş yaptığı işbirliği yaptığı en aleni saldırı oldu. Bu aynı zamanda, Halep için en acımasız savaşın ve muhalifler için yıkıcı bir yenilginin başlangıcı olabilir."
Times'ın haberinde Suriyeli ılımlı muhalifleri ve Kürtleri IŞİD'i hedef almaları için silahlandıran ABD'nin Kürtlerin ilerleyişi karşısında şaşkınlığını ifade ettiğini belirtiyor.
Gazeteye göre, ABD öncülüğündeki koalisyonun sözcüsü Albay Steve Warren, "Onların birbirleriyle savaşmayı bırakıp Daeş'le savaşmasını istiyoruz. Eğit-donat'ın amacı IŞİD'le savaşmaktı. Ama biz kimseyi bir şey yapmaya zorlayacak durumda değiliz" dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/times-ypg-minnig-hava-ussunun-adini-serok-apo-yapti-40056920 (http://www.hurriyet.com.tr/times-ypg-minnig-hava-ussunun-adini-serok-apo-yapti-40056920)
-
Fırtına obüsleri PYD bölgesini vurdu
KİLİS DHA
18 Şubat 2016 - 20:52:00
Fırtına obüsleri PYD bölgesini vurdu
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56c6148118c7732bc4f79f5b.jpg)
SURİYE”nin PYD’nin kontrolündeki Azez bölgesinden Türkiye’ye ateş açılınca Kilis sınırında konuşlu topçu birlikleri angajman kuralları kapsamında fırtına obüsleriyle karşılık vermeye başladı.
Bugün saat 19.30 sıralarında Suriye’nin PYD’nin kontrolündeki Azez bölgesinden Türkiye tarafına ateş açılması üzerine angajman kuralları uygulandı. Bunun üzerine Kilis sınırında konuşlu bulanan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin topçu bataryaları fırtına obüsleriyle anında karşılık verdi. Top atışlarının sesi Kilis kent merkezinden de duyulurken, sınır hattında güvenlik önlemleri artırıldı.
http://www.hurriyet.com.tr/firtina-obusleri-pyd-bolgesini-vurdu-40057276 (http://www.hurriyet.com.tr/firtina-obusleri-pyd-bolgesini-vurdu-40057276)
-
Bu haber biraz komik değil mi? Stinger ve hawk füzeleriyle suriye mevzilerini vurmuşuz...
Fırtına obüsleri PYD mevzilerini vurdu
Hafta sonundan bu yana obüslerle hedef alınan Suriye'nin Azez kentinden havanın kararmasıyla yine Türkiye tarafına ateş açıldı. Kimsenin yaralanmadığı saldırıda ateş açılan PYD bölgesine sınırda konuşlu birlikler Fırtına obüsleriyle top atışı yaptı
PYD'nin silahlı kanadı YPG unsurları, saat 19.30 sıralarında Türkiye sınırındaki Azez kenti yakınında denetiminde bulundurdukları Minnig Havaalanı ve Tel Rıfat kasabasından Türkiye tarafına ateş açtı. Sabah saatlerinden itibaren hakim olan sessizliğin bozulmasıyla sınırdaki Yüksektepe ve İnanlı bölgesinde konuşlu topçu birlikleri angajman kuralları kapsamında PYD bölgesine misilleme amacıyla top atışları yaptı.
Top atışları duyulduğu Kilis kent merkezinde heyecana yol açarken, sınırda güvenlik önlemleri artırıldı.
SURİYE'DEKİ HEDEFLER HATAY’DAN VURULMAYA BAŞLANDI
Hatay’ın Kırıkhan ilçesinde bulunan hava savunma sistemleri ile Suriye’de belirlenen hedefler vurulmaya başlandı.
Suriye’de belirlenen hedeflere saat 22.00 surlarında, Stinger ve Hawk füzeleriyle 4-5 atış yapıldığı öğrenildi. Hava Savunma sistemlerinin bulunduğu askeri tesislerden yapılan atışlar, bölgedeki yerleşim alanlarından izlenebildiği görüldü.
Kaynak: http://m.milliyet.com.tr/pyd-mevzileri-vuruluyor--gundem-2196440/ (http://m.milliyet.com.tr/pyd-mevzileri-vuruluyor--gundem-2196440/)
-
Pentagon: "Gerekirse soruşturma açarız"
ABD'nin Suriye'nin kuzeyindeki hava bombardımanında ölen sivil sayısı artıyor. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne göre iki günde 38 kişi hayatını kaybetti. Pentagon "gerekirse soruşturma açarız" açıklaması yaptı.
Pentagon: "Gerekirse soruşturma açarız"
Saldırılar Mardin'in karşısındaki Haseke'de gerçekleşti. Önce IŞİD'in elindeki Şeddadi'de ekmek kuyruğundaki 15 kişi ABD jetlerinin hedefi oldu. Ardından da üç köyde yapılan saldırılarda üçü çocuk 15 kişi daha... Gözlemevi diğer bölgelerde de 8 sivilin öldüğünü belirtti.
Pentagon'dan sivil kayıplarla ilgili açıklama geldi. Korgeneral Charles Brown, haberleri takip ettiklerini, teyit için çalışmaya başlayacaklarını söyledi.
Brown, gerekirse soruşturma açacaklarını da sözlerini ekledi.
http://www.milliyet.com.tr/pentagon-gerekirse-sorusturma/dunya/detay/2196470/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/pentagon-gerekirse-sorusturma/dunya/detay/2196470/default.htm)
-
Beş farklı noktada toplam 38 sivil hava saldırısında hayatını kaybediyorsa bu kesinlikle yanlışlıkla olan bir şey değil! Tabi ki soruşturma açılması gerekiyor. Temelde sivil halkı kurtarmaya yönelik gerçekleştirilen operasyonlarda sivil halk hedef alınıyorsa bu kesinlikle insanlık suçudur!
-
adamlar yeni haçlı seferi başlatmış ne sivili?muslüman canı bunlar için hayvandan daha değersiz büyük israil için insansızlaştırma yapıyorlar suriyede insan kalmadı doğuda boşaltılmaya başlandı eskiden köyler mezralar boşaltıldı şimdi de ilçeler sebebe gelince ya bu sebeble ya şu sebeb .Allah muhavaza biz o duruma düşersek bize 10 katı fazlasını yaparlar 1000 yıllık kinleri var türklere karşı...
-
Demiştim bölgeyi temizliyorlar diye çok daha önce!
Ama haçlılar Büyük israil için sefer yapmazlar bence! Haçlıların kinden çok çıkarları var bence. Ama onları arka planda kullanan B. israili kurmak isteyenler var gibi. Büyük ihtimalle Türkiye, Irak ve Suriye'ye göre daha güçlü bir ülke ve Türkler Araplara göre çok daha iyi savaşçılar oldukları için, İç karışıklık bizi parçalamaya yeterli olamayacağı için üzerimize bir ayı salacaklar. Daha doğrusu ayı ile biz birbirimize doğru koşuyoruz! Bizde birileri bir şeylerin arkasına gizlenip gazla birbirlerini coştururken; arka planda da birileri, amaçlarına adım adım ilerlemenin verdiği hazla ellerini ovuşturuyor.
Gerçeğin farkında olanları da zaten hain ilan ediyorlar. Hain ilan edenlerse iş işten geçince nasıl olsa yine bir yolunu bulup kendilerini haklı çıkacaklarını sanıyorlar ama bu sefer iş çok ciddi farkında değil çoğu!
-
Lüksemburg'dan 'NATO her halükârda Türkiye'yi desteklemez' iddiası
Celal ÖZCAN / BERLİN19 Şubat 2016 - 15:38:00
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56c71b47c03c115be02551b3.jpeg)
Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn, Türkiye'yi "Rusya'yı askeri bir gerginliğe kışkırtması halinde NATO'nun desteğine güvenmemesi gerektiği" konusunda uyardı.
Spiegel Online'a konuşan Asselborn, Lüksemburg'un da üyesi olduğu NATO'nun, her halükârda Türkiye'yi desteklemeyeceğini savundu.
Lüksemburglu bakan, NATO'nun, Türkiye ile Rusya arasındaki gerilim nedeniyle çıkabilecek bir askeri çatışmanın içine kendini çektirmeyeceğini söyledi.
Diğer NATO müttefiklerini temsilen konuştuğunu iddia eden Asselborn, desteğin “sadece bir üye ülke açık bir biçimde saldırıya uğrarsa” geçerli olacağını belirtti.
http://www.hurriyet.com.tr/luksemburgdan-nato-her-halukarda-turkiyeyi-desteklemez-iddiasi-40057619 (http://www.hurriyet.com.tr/luksemburgdan-nato-her-halukarda-turkiyeyi-desteklemez-iddiasi-40057619)
-
yahudilerin büyük israil projesi yani nil ile fırat nehirleri arası tevratta kendilerine vaad edilmiş toprakları ve mescidi aksa yıkılarak yerine Süleyman tapınağı yapılması,hristiyanlarında armagedon savaşı ilginç kısmı bütünlar müslüman corafyada merak edenler Ramazan.K. Kurt dinleyebilirler...
-
Türkiye'yi yasa boğan ve 28 kişinin hayatını kaybettiği kanlı Ankara saldırısının failinin YPG bağlantısının ortaya çıkması, gözleri Suriye sınırında çatışmalarını yoğunlaştıran YPG'ye çevirdi.
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2016/02/20/sakarya-nin-namlusu-ypg-ye-cevrildi-6642650.Jpeg)
Terör örgütü PKK'nın Suriye'deki kolu olan YPG'ye saldırının cevabını en sert şekilde vermeye hazırlanan Türk Silahlı Kuvvetleri'nden (TSK) yeni bir adım daha geldi. Daha önce angajman kuralları çerçevesinde YPG güçlerini Fırtına obüsleriyle vuran TSK, bu kez Sakarya Çok Namlulu Roketatar (ÇNRA) bataryalarını Suriye sınırına sevk etti.
122 milimetrelik roketleri kullanan ve ağır bölgesel tahrip gücüne sahip Sakarya ÇNRA'ların namluları ise Suriye'de YPG denetiminde olan Afrin bölgesine çevrildi. Konuya ilişkin bilgi veren askeri yetkililer, Sakarya'nın etkisinin çok daha kapsamlı olduğunu ifade etti. İki podda 40 roket bulunan bu silahla 500 metrekarelik bir bölgenin tek atışta vurulabildiğinin altını çizdi. bugün'de yer alan habere göre atış kapasitesi yüksek bu silahın kullanımıyla YPG'nin Afrin bölgesinde çok ağır zayiat vermesi bekleniyor.
http://www.milliyet.com.tr/sakarya-nin-namlusu-ypg-ye-cevrildi-gundem-2197274/ (http://www.milliyet.com.tr/sakarya-nin-namlusu-ypg-ye-cevrildi-gundem-2197274/)
-
Sonunda kafa basmış, etkili olunmak isteniyorsa bu tarz satüre edici silahlar şart.
-
pyd karşı baskı oluşturmak istiyorlarsa depolarda imha sırasını bekleyen tarihi geçmiş top mermilerini bedavaya imha ederek günlük 10 000 atış yaparak günlerce devam edilmeli .Depolarda bekleyen tarihi geçmiş milyonlarca top mermisi var...
-
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, Suriye'de ılımlı muhalefete verecekleri silah desteğinin kapsamının büyüyeceğini söyledi. Muhalif gruplara karadan havaya füze verilecek.
(http://img.haberler.com/haber/939/suudi-arabistan-suriye-deki-muhaliflere-karadan-8177939_x_363_300.jpg)
Alman dergisi Spiegel'e konuşan Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil Cübeyr, "Karadan havaya füze temininin Suriye'deki güç dengesini değiştireceğini düşünüyoruz. Bu füzeler ılımlı muhalefete, rejimin kimyasal saldırılarda ve hava saldırılarında kullandığı helikopter ve uçaklarını devre dışı bırakma fırsatı verir. Karadan havaya füzeleri, Suriye'deki güç dengesini değiştirir, tıpkı daha önce Afganistan'da değiştirdiği gibi. Her halükârda bu konuda, silahın yanlış ellere geçmemesi için çok dikkatli olmak gerekir" ifadelerini kullandı.
"RUSLAR ESAD'I KURTARAMAYACAK"
Rusya'nın Suriye hükümetine verdiği desteğin uzun vadede Beşşar Esad'ı kurtaramayacağını savunan Suudi bakan, siyasi sürecin mümkün olması için Esad'ın görevden ayrılması gerektiğini söyleyerek, "Diğer seçenekte, savaş devam eder ve Esad kaybeder" dedi.
"İSTİKRARLI BİR SURİYE İSTİYORUZ"
Rusya ile ilişkileri genel olarak olumlu değerlendiren Cübeyr, "Suriye konusundaki anlaşmazlıklara bakmazsak Rusya'yla ilişkilerimiz çok iyi, ilişkileri daha da genişletmek istiyoruz. Rusya'nın yaklaşık 20 milyon vatandaşı Müslüman. Rusya gibi biz de aşırılığı ve terörü yenmek istiyoruz. Birlikte enerji piyasaların istikrarlı olmasına ilgi duyuyoruz. Suriye'yle ilgili anlaşmazlık, stratejik değil daha çok taktik doğaya sahip. Hep birlikte, tüm Suriyelilerin eşit haklara sahip olacağı tek ve istikrarlı Suriye'yi istiyoruz" diye konuştu.
http://www.haberler.com/suudi-arabistan-suriye-deki-muhaliflere-karadan-8177939-haberi/ (http://www.haberler.com/suudi-arabistan-suriye-deki-muhaliflere-karadan-8177939-haberi/)
-
dengeler degise bilir
-
Suriye'de ateşkes için koşullu anlaşma
21 Şubat 2016 - 19:43:00
Suriye'de ateşkes için koşullu anlaşma
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56c9f79c67b0a959e47d1009.jpg)
Suriye’de taraflar, ateşkese hazır olduklarını açıkladı ancak kendi şartlarını sıraladı. Muhalifler, Rusya ve İran’ın saldırılarını durdurmasını isterken, Suriye Cumhurbaşkanı Esad başta Türkiye olmak üzere yabancı ülkelerin muhaliflere desteği kesmesini istedi. ABD Dışişleri Bakanı Kerry ise Rus mevkidaşı Lavrov’la Suriye’de “çatışmaların durdurulması” için koşullu anlaşmayı sağladıklarını ve Obama ile Putin’in noktayı koymasını beklediklerini açıkladı.
Suriye’de ateşkes için BM’nin girişimiyle 1 Şubat’ta başlayan Cenevre sürecinin ve Münih’te 12 Şubat’ta Suriye’deki içsavaşa taraf ülkelerin “çatışmaların durdurulması” konusunda uzlaşmaya varmasının ardından Şam rejiminden ve muhaliflerden karşılıklı ateşkes açıklamaları geldi. Münih’te varılan “bir hafta içinde çatışmaların durdurulması” kararı şimdiye kadar sahaya yansımazken, önceki gün Suriye muhalefeti ve Şam yönetimi kendi ateşkes şartlarını öne sürdü.
MUHALİFLERİN KOŞULLARI
Suriyeli muhaliflerin ana temsilcisi konumundaki Yüksek Müzakere Komitesi, ateşkes için Rusya, İran ve Esad rejimi yanlısı milislerin saldırılarını durdurmasını istedi. Suriye eski Başbakanı ve Yüksek Müzakere Komitesi Koordinatörü Riyad Hicab’ın çeşitli muhalif gruplarla görüştüğü toplantının ardından yapılan açıklamada, “Suriye’deki muhalif gruplar, güvenlik garantileri verilmesi, Rusya, İran, mezhepçi ve paralı milislerin saldırılarını durdurması şartıyla taraflar arasında muhtemel ateşkese prensip olarak uymayı kabul edebileceklerini dile getirdi” denildi. Muhalifler, “bütün tarafların çatışmayı aynı anda bırakmasını, çeşitli bölge ve kentlere uygulanan ablukaların kalkmasını, başta kadın ve çocuklar olmak üzere tutukluların serbest bırakılmasını” da ateşkes şartları olarak sıraladı.
ESAD’DAN ŞARTLI YEŞİL IŞIK
Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad ise önceki gün İspanyol El Pais gazetesinde yayımlanan röportajında ateşkese şartlı yeşil ışık yaktı. Esad, “Askeri operasyonları durdurmaya hazır olduğumuzu söyledik ancak mesele daha önemli faktörlere bağlı. Teröristlerin bu durumu (ateşkesi) pozisyonlarını ilerletmek için kullanması önlenmeli. Diğer ülkelerin özellikle de Türkiye’nin daha fazla terörist, daha fazla silah ve herhangi bir türde lojistik destek sağlaması engellenmeli” ifadelerini kullandı.
KERRY-LAVROV GÖRÜŞMESİ
Ateşkes konusunda dikkat çekici bir açıklama da ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’den geldi. Kerry, dün Ürdün’ün başkenti Amman’da yaptığı açıklamada, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile telefon görüşmesi yaptığını ve “Suriye’de çatışmaların durdurulması konusunda, prensipte koşullu anlaşmaya vardıklarını ve önümüzdeki günlerde bunun uygulamaya geçebileceğini” kaydetti. “Ateşkese bugün daha yakınız” diyen Kerry, ilerleme kaydedildiğini, Suriye’de kuşatma altındaki yerlere yardımlar ulaştırılırken, çatışmaların durdurulması konusunda yöntemlerin tamamlanmakta olduğunu ifade etti. Kerry, “Henüz bitmiş değil. Gelecek günlerde Başkan Obama ve (Rusya) Devlet Başkanı Putin’in bu misyonu tamamlamak için görüşme yapmasını bekliyorum” dedi. Bu gelişmeler 25 Şubat tarihine ertelenen Cenevre müzakerelerinin yeniden yapılıp yapılmayacağını da gündeme getirdi. BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada müzakerelerin 25 Şubat’ta yapılmasını “gerçekçi” görmediğini söylemişti.
http://www.hurriyet.com.tr/suriyede-ateskes-icin-kosullu-anlasma-40058254 (http://www.hurriyet.com.tr/suriyede-ateskes-icin-kosullu-anlasma-40058254)
-
ABD ve Rusya, "Suriye'de ateşkes tarihi" için anlaştı
hurriyet.com.tr
22 Şubat 2016 - 17:37:00
ABD ve Rusya,
Rusya ve ABD'nin ortak yaptığı açıklamada, Suriye'de ateşkesin 27 Şubat'ta başlaması konusunda anlaştıklarını duyurdu.
Rusya ve ABD'den Suriye'de ateşkes konusunda ortak açıklama geldi. Ortak açıklamada, iki ülkenin Suriye'de ateşkesin 27 Şubat'ta başlaması konusunda anlaştıkları belirtildi. Açıklamada, Birleşmiş Milletler'in terör listesinde yer alan El Kaide'nin Suriye kolu Nusra Cephesi ve IŞİD'in ateşkes kapsamına alınmayacağının ifade edildi.
Reuters'ın haberine göre, anlaşma kapsamında ABD öncülüğünde kurulan IŞİD karşıtı koalisyon, Suriye ve Rusya'nın IŞİD, Nusra Cephesi ve diğer 'terör örgütlerine' karşı askeri operasyonları sürecek. Açıklamada, tarafların 26 Şubat'ta, Şam saatiyle öğlen 12'ye kadar 'şiddetin durması' anlaşmasına katılıp katılmadıkları konusunu bildirmeleri çağrısı yapıldı.
Suriyeli muhaliflerin ana temsilcisi konumundaki Yüksek Müzakere Komitesi'nin koordinatörü Riyad Hicab, geçici ateşkes konusunda şartlı bir anlaşma sağlandığını belirtti. Suriye eski Başbakanı Hicab, anlaşmanın, "uluslararası güvenceler" çerçevesinde olacağını sözlerine ekledi.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, taraflara, anlaşmayı kabul etme ve uygulama çağrısında bulundu. Al Jazeera, akşam saatlerinde anlaşmaya varıldığını duyurmuştu.
BM MEMNUNİYETLE KARŞILADI
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban ki Mun'un ABD ve Rusya arasındaki Suriye için varılan ateşkes anlaşmasını memnuniyetle karşıladığı belirtildi. BM Sözcüsü Stephane Dujarric tüm taraflara, ateşkese uyma çağrısında bulundu. Dujarric varılan anlaşmanın daha sağlam bir ateşkesin 'ilk adımı' olduğunu söyledi.
DÜN KAN GÖLÜNE DÖNMÜŞTÜ
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry dün, Rus mevkidaşı Sergey Lavrov'la telefonda görüştüğünü ve iki ülkenin taraflar nezdinde temaslarda bulunacağını söylemişti. Kerry'nin açıklamayı yaptığı gün, başkent Şam ile Humus'ta düzenlenen ve IŞİD'in üstlendiği intihar saldırılarında en az 179 kişi yaşamını yitirdi.
Bu ayın başında BM öncülüğünde İsviçre'nin Cenevre kentinde gerçekleştirilen barış görüşmeleri, başladıktan kısa süre sonra çökmüştü.
Suriye'de yaklaşık beş yıldır süren savaşta, bugüne kadar 260 binden fazla kişi yaşamını yitirdi, 11 milyondan fazla kişi yaşadığı yerlerden ayrılmak zorunda kaldı.
Suudi destekli Yüksek Müzakere Komitesi, Suudi Arabistan'da gerçekleştirdiği toplantıda, ABD ve Rusya'nın sunduğu ateşkes planını görüşüyordu.
http://www.hurriyet.com.tr/abd-ve-rusya-suriyede-ateskes-tarihi-icin-anlasti-40058700 (http://www.hurriyet.com.tr/abd-ve-rusya-suriyede-ateskes-tarihi-icin-anlasti-40058700)
-
ABD’den Türkiye’ye yine obüs mesajı
Tolga TANIŞ / WASHINGTON
22 Şubat 2016 - 23:11:00
ABD’den Türkiye’ye yine obüs mesajı
ABD Yönetimi, Rusya’yla varılan Suriye’de “düşmanlıkların durdurulması” mutabakatına Türkiye’nin Suriye’deki YPG hedeflerine yönelik 13 Şubat’tan beri devam eden obüs atışlarının da girip girmediği konusunda, Türkiye’ye sınır ötesi top atışlarını durdurma çağrısını yineledi.
ABD Yönetimi, bugün Rusya ile üzerinde mutabakata varılan ve Şam saatiyle cuma gece yarısı yürürlüğe girmesi planlanan Suriye’de “düşmanlıkların durudurulması” anlaşması sonrası, Türkiye’ye Suriye’deki PYD hedeflerine yönelik topçu atışlarına son verme çağrısını yineledi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Mark Toner, günlük basın toplantısında mutabakata ilişkin sorulara cevap verirken, düşmanlıkların durdurulmasına Türkiye’nin Suriye’deki YPG hedeflerine yönelik topçu atışlarının da girip girmediği sorulduğunda şöyle yanıt verdi:
“Biz PKK ve PYD arasında bir bağ görmüyoruz. Ancak Türkiye’nin PKK ve terörizm konusundaki kaygılarını anlıyoruz. Kendini savunma hakkı var. Ancak biz sınır ötesi topçu atışlarını durdurmasını istedik. YPG’den de Halep civarında sahada gerginliği artıcı eylemlere son vermesini istedik. Sahadaki gerginliğin azaltılmasında yapıcı değil.”
Toner, mutabakat kapsamında uygulanacak ateşkese uymanın Suriye’de rejimin ve Birleşmiş Milletler terör listesinde yer almayan grupların kendi tercihini olduğunu söylerken, Türkiye’ye ilişkin ise “Biz Türkiye’nin top atışlarını durdurduğunu görmek istediğimiz konusunda çok netiz” dedi.
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüleri, geçen hafta da YPG’ye yönelik “İlerlemeyin” çağrısının yanı sıra Türkiye’den Suriye’ye obüs atışlarını durdurmasını istemiş, cuma günü yapılan telefon görüşmesinde ABD Başkanı Barack Obama, aynı isteği Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a da aktarmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/abdden-turkiyeye-yine-obus-mesaji-40058771 (http://www.hurriyet.com.tr/abdden-turkiyeye-yine-obus-mesaji-40058771)
-
Bizi kimsenin iplediği yok, şimdi ciddi ciddi şüphelenmeye başladım Rus uçağının bilerek düşürülmüş olabileceği konusunda fazla komplo teorisi gibi ama varılan nokta bu. Hele bir de Nisan seçimlerinde Esad'ın istediği sonuç alınırsa bizimkiler istediği kadar esed diye yırtsınlar bir taraflarını.
-
ESAD istediğini alacak seçim olursa zaten 2010 yılı itibari ile yaklaşık 20 milyon nüfus var 5 milyonu ülke dışında mülteci ki tamamına yakını muhalif bundan fazlasıda ülke içinde mülteci geri kalanda rejim kontrolünde bölgelerde yaşayan lar içinde bir seçim yaptığında galip kim olur bu secimde o belli zaten......
burda kimsenin seçimi taktığı yok onun sonucu belli zaten rusya ile abd anlaşmış senaryoyu yazmış şimdi oyun sergilenecek...
bizde burada bağıracaz işte eyyy amerika ,,eyyyyyyyyyyyyy rusya ............
-
Rusya, Türkiye ile olan bütün askeri-teknik işbirliğini durdurduğunu duyurdu.
(http://img.haberler.com/haber/791/rusya-turkiye-ye-yonelik-tum-silah-8190791_x_1550_300.jpg)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in askeri-teknik konulardaki danışmanı olan Vladimir Kozhin, bütün hizmet sözleşmeleri, silah tedarik görüşmeleri ve anlaşmalarının durdurulduğunu söyledi.
BÜTÜN SEVKİYATLAR DURDU
Rus İnterfax ajansına konuşan Putin'in danışmanı, "Kontratlarımız vardı, silah ve cephane tedarik ediyorduk. Doğal olarak bütün sevkıyatlar ve bütün kontratlar, hizmet kontratları da dahil, şu anda durdu." dedi.
"PUTİN'İN İSTEDİĞİ OLANA KADAR YOK"
Kozhin, "Şu anda ne görüşme var ne de kontrat var. Durum Rusya Başkanı'nın belirttiği noktaya gelinceye kadar da olmayacak." şeklinde konuştu.
http://www.haberler.com/rusya-turkiye-ye-yonelik-tum-silah-anlasmalarini-8190791-haberi/ (http://www.haberler.com/rusya-turkiye-ye-yonelik-tum-silah-anlasmalarini-8190791-haberi/)
-
Suriye’de 'B planı' tartışması
25 Şubat 2016 - 00:30:00
Suriye’de 'B planı' tartışması
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56ce246567b0a976d88ecd23.jpg)
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin 27 Şubat’a başlaması öngörülen ateşkesin uygulanamaması halinde Suriye’de bölünme anlamına gelecek B planının yürürlüğe girebileceğini söylemesinin ardından Moskova ve Şam’dan tepki geldi. Rusya, “Şu anda tüm taraflar A planının başarıya ulaşması için çalışmalı” dedi. Şam yönetimi ise “Suriye’nin birliğini korumak için bugün her zamankinden daha kararlıyız” açıklaması yaptı.
27 Şubat’tan itibaren Suriye’de geçici ateşkese gidilmesi konusunda uzlaştıklarını açıklayan Rusya ve ABD arasında bu kez A ve B planı tartışması çıktı. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, ABD Senatosu’nun Dış İlişkiler Komitesi’nde önceki gün yaptığı açıklamada, ateşkesin başarısızlığa uğraması ya da birkaç ay içinde geçiş hükümetine geçilmemesi durumunda Amerikan yönetiminin, Suriye’nin bölünmesini de içeren bir B planı olduğunu söyledi.
John Kerry Suriye'de ateşkesten emin değil
John Kerry Suriye'de ateşkesten emin değil
İŞLER ÇİRKİNLEŞEBİLİR�
Suriye’nin bölünmesinin öncelikli tercihleri olmadığını söyleyen “Geçiş süreci gerçekten ciddi mi, değil mi, bir ya da iki ay içinde göreceğiz. Beşar Esad’ın gerçek bir geçiş yönetimi sürecinin oluşturulması konusunda gerçek kararlar alması gerekecek. Eğer bu olmazsa, muhakkak ki değerlendirilen B planı seçenekleri bulunmaktadır... İşler (Rusya için) daha da çirkinleşebilir. Suriye de oturup bu seçeneği değerlendirmek zorunda. Rusya da şu anda bu ihtimali [bölünme] değerlendiriyordur. Daha fazla beklersek Suriye bir bütün halinde tutmak için geç kalınmış olabilir” dedi.
B PLANININ ZAMANI DEĞİL
Kerry’nin sözlerine Moskova’dan ve Şam yönetiminden tepki geldi. Suriye Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada Kerry’nin sözlerinin ABD’nin teröristlere verdiği desteği saklama amacı taşıdığı belirtilirken “Şam, terörizmi yenmek ve Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve egemenliğini koruma konusunda her zamankinden daha kararlı” denildi. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ise düzenlediği basın toplantısında “B planını düşünmek istemiyoruz. Biz şu anda A planına odaklanıyoruz. Yedek planları görüşmenin zamanı değil. Rusya ve ABD liderlerinin, Suriye’de daha fazla kan akıtılmasını önlemek için belirledikleri ateşkes planını hayata geçirilmesi için çalışmak gerek. Uzman heyetler seviyesinde yoğun temaslar sürdürülüyor. İki ülke de söz geçirdikleri tarafları ateşkese gitmelerini ikna etmeye çalışıyor” dedi.
İnterfaks ajansına konuşan Rusya Dışişleri Bakanlığı yetkilisi de “Şu anda tüm taraflar A planının başarıya ulaşması için çalışmalı” açıklamasını yaptı.
YEDEK PLAN NE OLABİLİR
Dışişleri Bakanı John Kerry, ilk kez kamuoyu önünde yaptığı bir konuşmada Suriye’nin bölünmesi ihtimalini dile getirdi.
Kerry, senatörlerden gelen bölünmenin nasıl olacağına veya planın detaylarına ilişkin sorulara ise net bir yanıt vermedi. Sadece masada çözüm bulunmazsa ABD Başkanı Obama’nın “Moskova’ya karşı harekete geçebileceğini, aksini düşünmenin hata olacağını” söyledi.
Amerikan Wall Street Journal gazetesinin haberine göre ise Savunma Bakanı Ashton Carter, Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford, CIA Başkanı John Brennan, Rusya’nın ateşkese uyacağına inanmıyor ve Beyaz Saray’daki görüşmelerde Obama’ya, “Rusya’ya ciddi darbe indirecek yeni önlemler alınması” çağrısında bulundular.
Seçenekler arasında, Rus hava saldırılarına karşı kendilerini savunmaları için ılımlı muhaliflere istihbarat desteği vermek, silah sevkiyatı yapılması, Rusya’ya yeni ekonomik yaptırımlar uygulamak var. Önerilerin resmi olarak Obama’ya sunulmadığı, riskli bulunan bu planlara Başkan’ın destek verip vermeyeceğinin belirsiz olduğu belirtildi.
http://www.hurriyet.com.tr/suriyede-b-plani-tartismasi-40060061 (http://www.hurriyet.com.tr/suriyede-b-plani-tartismasi-40060061)
-
YPG'den ateşkes açıklaması
25 Şubat 2016 - 00:30:00
YPG'den ateşkes açıklaması
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56ce24bd67b0a976d88ecd2b.jpg)
YPG'den Suriye'de ateşkes planına ilişkin ilk açıklama geldi.
cnnturk.com'un haberine göre, YPG Sözcüsü Redur Halil, ABD ve Rusya'nın öne sürdüğü maddelere uyacaklarını ancak meşru müdafaa hakkını saklı tuttuklarını söyledi.
Halil, ateşkes planına büyük önem verdiklerini ve buna tamamen uyacaklarını açıkladı. Ancak meşru müdafaa vurgusu yapmayı ihmal etmedi. YPG Sözcüsü, meşru müdafaa çerçevesinde gelen saldırılara karşılık verme hakkını saklı tuttuklarını söyledi.
Açıklama önemli çünkü YPG mevzilerini vuran Türkiye de benzer vurgu yapmıştı. Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, gerektiği takdirde, Suriye'den gelen ateşe karşılık vereceklerini ifade etmişti.
Diğer yandan Rusya'dan da ateşkese dair açıklamalar geldi. Rus Savunma Bakanlığı son iki günde yaptığı sortileri gözle görülür şekilde azalttığını açıkladı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de Suriye Lideri Esad'la görüştü. Esad, çatışmaların durması için yardıma hazır olduklarını yineledi.
http://www.hurriyet.com.tr/ypgden-ateskes-aciklamasi-40060043 (http://www.hurriyet.com.tr/ypgden-ateskes-aciklamasi-40060043)
-
BOP kapsamında Suriye eninde sonunda parçalanacak. Ondan sonra sıra bizde!
-
https://www.youtube.com/watch?v=eWMteBO3duc (https://www.youtube.com/watch?v=eWMteBO3duc) bu konuşma 1992 yılında mecliste yapılmış ama hala amerikadan medet umuyoruz ve dost biliyoruz !
-
Suudi 'konakçı heyeti' İncirlik’e geldi
Uğur ERGAN / ANKARA25 Şubat 2016 - 11:01:00
Suudi 'konakçı heyeti' İncirlik’e geldi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56cec4ba18c7733278df1e6e.jpg)
Suudi Arabistan’ın IŞİD’le mücadele koalisyonuna destek amacıyla göndereceği savaş uçaklarıyla ilgili ön incelemelerde bulunacak, 'konakçı heyeti' İncirlik’e geldi.
Edinilen bilgiye göre Suudi havacılardan oluşan heyet, uçaklar için belirlenen hangarlar ile yakıt ikmalinin yapılacağı yerler, Suudi askerlerinin ihtiyaçlarının karşılanacağı bölümler, konaklama ve ailesini yanında getirecek olan askerlerin talepleriyle ilgili görüşmelerde bulunacak. Olağanüstü bir durum olmadığı takdirde Suudi Arabistan uçaklarının yarından itibaren İncirlik’te olmaları planlanıyor.
KESİN SAYI 4 UÇAK
Suudi Arabistan’dan gelecek olan muharip uçak sayısı da kesinleşti. Gelecek uçakların 4 adet F-15E “Vurucu Kartal (Strike Eagle)” olacağı öğrenildi. Suudi Arabistan, dünyada ABD’den sonra İsrail’le birlikte en fazla F 15 tipi savaş uçağına sahip ülke. Rusya’nın Suriye’de konuşlu SU 30 tipi savaş uçaklarıyla benzerlik içeren bu uçakların IŞİD mevzilerine havadan taarruzlarda kullanılması bekleniyor.
KONYA’DAKİLER DÖNDÜ
Suudi Arabistan’dan savaş uçaklarının geleceğini Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 13 Şubat’ta Münih’teki güvenlik konferansından dönüşü sırasında uçakta gazetecilere açıklamıştı. Bu açıklamadan sonra Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçlerinin sözcüsü Tuğgeneral Ahmet El-Asiri, Suudi uçaklarının Türkiye’ye intikal ettiği öne sürmüştü. Ancak Genelkurmay Başkanlığı yetkilileri bunun doğru olmadığını, Konya’da ise İncirlik’ten ayrı olarak eğitim amaçlı Suudi Arabistan uçakları bulunduğunu bildirmişti. Yetkililer, Konya’daki muharip uçakların geri döndüklerini, İncirlik’e doğrudan Suudi Arabistan’dan uçak geleceğini söylediler.
http://www.hurriyet.com.tr/suudi-konakci-heyeti-incirlike-geldi-40060158 (http://www.hurriyet.com.tr/suudi-konakci-heyeti-incirlike-geldi-40060158)
-
ABD Savunma Bakanlığı, Suriye’nin kuzeyinde YPG’ye gelişmiş antitank füzeleri verdiklerine ilişkin iddiaları yalanladı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56ce3abe18c77301647bad30.jpg)
Bakanlık Sözcüsü Yüzbaşı Jeff Davis, Pentagon’da gazetecilere yaptığı açıklamada, Suriye’nin kuzeyinde DAEŞ ile savaşan YPG militanlarına ABD’nin ileri teknoloji ürünü Javelin füzeleri verdiğine dair haberlerle ilgili soruları yanıtladı. Davis, “Orada YPG ya da şu andaki misyonumuzun parçası olan diğer güçlere Javelin füzeleri vermedik” dedi.
"Suriye Demokratik Güçleri ile çalışan Suriye Arap Koalisyonuna şu anda Şadadi’ye ilerlediklerinde olduğu gibi her hedefleri için ayrı özellikleri bulunan ekipman sağladıklarını" belirten Davis, şunları söyledi: "Bunlar performanslarına dayalı olarak onlara verdiğimiz şeyler. Bir sonraki hedefleri için ihtiyaçlarının ne olduğunu değerlendiriyoruz ve bu amacı yerine getirmek için gerekli şeyleri onlara sağlıyoruz. Bir sonraki hedefe geçmeden önce de nasıl performans gösterdiklerine bakıyoruz."
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x620/56ce397b18c77301647bad29)
Geçtiğimiz günlerde sosyal medyaya düşen bu fotoğraf tartışma yaratmış, YPG'nin elinde gelişmiş anti tank füzesi javelin olduğu iddia edilmişti.
Davis, Suriye Arap Koalisyonunun kendilerine sağlanan malzemeleri belirlenen amaç dışında kullandıklarına dair bir kanıt görmediklerini söyledi. Uluslararası basında ve sosyal medyada ABD’nin askeri malzeme desteği yaptığı grupların DAEŞ ile çatışmalarda ABD yapımı yüksek teknoloji ürünü FGM-148 Javelin antitank füzeleri kullandığı iddia edilmiş, bu gruplar arasında terör örgütü YPG’nin de bulunduğu belirtilmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/abd-ypgye-javelin-verdildigi-iddialarini-reddetti-40060080 (http://www.hurriyet.com.tr/abd-ypgye-javelin-verdildigi-iddialarini-reddetti-40060080)
-
Rusya Suriye'de ateşkese saatler kala saldırılarını artırdı
hurriyet.com.tr26 Şubat 2016 - 11:54:00
Rusya Suriye'de ateşkese saatler kala saldırılarını artırdı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56d022dcc03c0e6dd8f70c6b.jpg)
Suriye'de 2011'den bu yana devam eden iş savaşta ilk kez geniş çaplı bir 'ateşkes'e saatler kala, Rusya bombardımana hız verdi.
Moskova ile Washington Yönetimi arasında varılan ve tarafların da riayet sözü verdiği 'şiddetin durdurulması' anlaşması bugün (TSİ) 00:00'da yürürlüğe girecek.
Fransız haber ajansı AFP, Kremlin'den yapılan açıklamayı duyurarak, Rus savaş uçaklarının Suriye'de 'terör örgütlerini’ vurduğunu belirtti.
KREMLİN İDDİALARI REDDEDİYOR AMA...
Kremlin, Rus Hava Kuvvetleri'nin muhaliflere yönelik hava operasyonu düzenlediği yönündeki iddiaları reddetti.
Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün Rus uçaklarının muhalifleri vurduğunu açıklamasının ardından, "Rus Hava Kuvvetleri, şüphesiz terör örgütlerine karşı operasyonlarına devam ediyor" dedi.
'SALDIRILARIN YOĞUNLUĞU ARTTI'
Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü Direktörü Rami Abdülrahman, Rus hava saldırılarının normaldekinden daha yoğun olduğunu ve başkent Şam'ın Doğu Guta bölgesi, Humus'un kuzeyi ve Halep'in batısı dâhil muhalifleri hedef aldığını öne sürdü.
Abdülrahman, "Bombardıman alışılmıştan daha yoğun. Sanki Ruslar ve rejim, bu bölgelerdeki muhaliflere boyun eğdirmeye ya da ateşkesten önce puan kazanmaya çalışıyor" diye konuştu.
İzleme Örgütü, Halep'in Kaptan el Cebel bölgesinde radikal dinci olmayan grupları da vurduğunu belirterek, bu bölgeye yönelik operasyonda üçü çocuk olmak üzere aynı aileden sekiz kişinin öldüğünü duyurdu.
PESKOV: ATEŞKESTEN SONRA DA VURACAĞIZ
Peskov, Abdülrahman’ın açıklamalarını reddederek, Rusya’nın Birleşmiş Milletler tarafından ateşkesin dışında tutulan IŞİD, Nusra Cephesi ve başkaca radikal grupları vurduğunu ve ateşkes yürürlüğe girdikten sonra da söz konusu grupları vurmaya devam edeceğini söyledi.
ŞİMDİYE KADAR 470 BİN KİŞİ ÖLDÜ
Suriye Politika Araştırma Merkezi adlı grup, Suriye iç savaşında şimdiye kadar 470 bin kişinin öldüğünü, 1.9 milyon kişinin yaralandığını bildirmişti. Bu rakamın ülke nüfusunun yüzde 11.5’e denk geldiği ifade edilmişti.
6 milyondan fazla Suriyeli, ülke içinde yer değiştirirken, 4 milyondan fazla kişi yabancı ülkelere kaçtı. Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü ise iç savaştaki can kaybını 370 bin olarak vermişti.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-suriyede-ateskese-saatler-kala-saldirilarini-artirdi-40060672 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-suriyede-ateskese-saatler-kala-saldirilarini-artirdi-40060672)
-
Suudi Arabistan uçakları geldi
Uğur ERGAN / ANKARA
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56d03d6cc03c0e6dd8f70ddf.jpg)
Suudi Arabistan Hava Kuvvetleri’ne ait muharip savaş uçakları İncirlik’e geldi.
Dört adet F-15E “Vurucu Kartal (Strike Eagle)” tipi savaş uçağının İncirlik’e gelmesiyle birlikte üste IŞİD’le mücadele koalisyonu kapsamında uçağı bulunan ülke sayısı 5’e yükselmiş oldu.
İncirlik Üssü’ne daha önce de ABD, İngiltere, Almanya ve Katar’ın savaş ve havadan erken uyarı ve ihbar uçakları (AWACS) ile insansız hava araçları gelmişti.
Suudi Arabistan, dünyada ABD’den sonra İsrail’le birlikte en fazla F 15 tipi savaş uçağına sahip ülke.
Rusya’nın Suriye’de konuşlu SU 30 tipi savaş uçaklarıyla benzerlik içeren bu uçakların IŞİD mevzilerine havadan taarruzlarda kullanılması bekleniyor.
Suudi Arabistan uçaklarının Türkiye-Suriye sınır hattında kimi zaman devriye uçuşu yapacakları da ileri sürüldü.
Uçaklar için belirlenen hangarlar ile yakıt ikmalinin yapılacağı yerler, Suudi askerlerinin ihtiyaçlarının karşılanacağı bölümler, konaklama ve ailesini yanında getirecek pilotların talepleriyle ilgili inceleme ve hazırlıklar için 30 kişilik öncü “konakçı heyet” geçen Salı günü İncirlik’e gelmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/suudi-arabistan-ucaklari-geldi-40060733 (http://www.hurriyet.com.tr/suudi-arabistan-ucaklari-geldi-40060733)
-
Hatay sınırında insansız hava aracı düştü
Suriye’nin Hatay sınırında Yayladağı İlçesi bölgesinde bir insansız hava aracının düştüğü iddia edildi.
HATAY'ın Suriye sınırında bugün öğle saatlerinde duyulan patlama sesi üzerine, Yayladağı-Altınözü ilçeleri bölgesinde güvenlik güçlerince arama başlatıldı.
Suriye'deki yerel kaynaklar bir İnsansız Hava Aracı (İHA)'nın düştükten sonra parçalarının etrafa savrulduğunu iddia ederken, bu bilgi resmi makamlarca henüz doğrulanmadı.
ABD'li kaynaklar da kendilerine ait bir İHA'nın düştüğü iddiasını doğrulamadı.
Bölgede bir İHA'nın düşmüş olabileceği ya da ses patlaması meydana gelmiş olabileceği olasılıkları üzerinde duruluyor.
http://www.hurriyet.com.tr/hatay-sinirinda-insansiz-hava-araci-dustu-40060752 (http://www.hurriyet.com.tr/hatay-sinirinda-insansiz-hava-araci-dustu-40060752)
-
BOP kapsamında Suriye eninde sonunda parçalanacak. Ondan sonra sıra bizde!
Asıl hedef Türkiye !
Bu gerçeği herkes söylüyordu zaten.
Benim anlayamadığım nokta ise; koskoca bir millet nasıl oluyorda, mışıl mışıl UYUTULABİLİYOR !
Gerçekten ilginç bir sosyoloji...
Yaşadığımız son 13-15 yıllık dönemden öğrendiğim odur ki; PLATON haklıymış... Ne diyordu ;
'' Demokrasinin esas prensibi, halkın egemenliğidir. Ancak toplumun kendini yönetecekleri iyi seçebilmesi için yetişkin ve iyi eğitim görmüş olması şarttır. Eğer bu sağlanamazsa demokrasi, otokrasiye, tek bir kişinin mutlak, sınırsız biçimde iktidarı elinde tuttuğu bir siyasal sisteme evrilir. Halk övülmeyi sever. Onun için güzel sözlü halkavcıları (demagoglar) yetersiz de olsalar başa geçebilirler. Oy toplamasını bilen herkesin, devleti idare edebileceği de sanılır. ''
VE DEVAM EDİYOR...
'' Demokrasi bir eğitim işidir. Eğitimsiz kitlelerle demokrasiye geçilirse, oligarşi, az sayıda kişinin iktidarı elinde bulundurduğu düzen oluşur. Sürdürülürse halkavcıları, demagoglar türer. Halkavcılarından (demogoglardan) da diktatörler çıkar.”
DİYOR... Harika bir tespit öyle değil mi !.. Filozof bu sözleri M.Ö 427-437 tarihleri arasında söylüyor üstelik.
Bir Milattan Önce yaşamış insan idrakine bakınız; bir de günümüzde yaşayan İDRAKSİZLERİN rezaletine bakınız !
Hangisi daha ilerde ! Bilinç hangisinde daha önde !?
Benim bulmuş olduğum çözüm ise şudur;
DEMOKRASİYE GEÇİLİNCEYE KADAR ARİSTOKRASİ !
Biraz gaddarca gelebilir ancak; 15 yıllık sürede ediNmiş Oduğumuz ACI tecrübeler bunu dikte ediyor SANKİ- GİBİ !..
Devletmizi HATİPLER- DEMAGOGLAR DEĞİL; DEVLET ADAMLARI YÖNETSİN DİYORUZ.
Peki Devlet Adamı tanımı içerisine girenler kimlerdir ?
Benim düşünceme göre; Kemal Atatürk prensipleri dışına çıkan hiç bir kimse DEVLET ADAMI DEĞİLDİR.
Benim ölçüm bu ! İSTERSE GÖKTEN ZEBBİLLE İNSİN, İSTERSE AĞZIYLA KUŞ TUTSUN !
Okumuş zırcahillerden artık bıktık ve buramıza kadar da geldi yani...
Dağ başında ki çobanı, okumuş zır cahile tercih ederim !
Memleket neredeyse elden gidecek yahu !
Benim dedem; bir takım adamlar gelsinler de ülkenin içine etsinler diye şehit olmadı- anlatabiliyor muyum !
Bu ülkeyi idraksizlere bırakacak değiliz.
-
Ateşkes başladı: Yeni müzakere tarihi 7 Mart
27 Şubat 2016 - 01:23:00
Ateşkes başladı: Yeni müzakere tarihi 7 Mart
Suriye’de savaşın başlamasından bu yana ilk büyük ateşkes dün gece başladı. Ateşkes öncesi BM Güvenlik Konseyi çatışmaların durdurulmasına ilişkin kararı oy birliği ile kabul etti. BM Suriye Özel Temsilcisi, “Cumartesi (bugün) Suriye için tarihi bir gün olacak. İhtiyacımız olan şey tarafların anlaşmaya sadık kalması” dedi. ABD Başkanı Barack Obama ise temkinli konuştu.
SURİYE’de 2011’den beri devam eden, yüzbinlerce can alan savaşta kritik bir dönem... ABD ile Rusya’nın bu hafta uzlaşmaya vardığı geçici ateşkes, dün gece 00.00 itibarıyla başladı. Ateşkese tarafların uyup uymayacağını ABD ve Rusya eş başkanlığı altında çalışacak “Ateşkes Görev Gücü” izleyecek. Ateşkese dakikalar kala BM Güvenlik Konseyi, Suriye’de çatışmaların durmasını içeren karar tasarısını oy birliği ile kabul etti. Kararda, Suriye rejimi ve müttefikleri ile muhalefetin, çatışmaların durması kararına uyacaklarını ABD ve Rusya’ya ilettikleri belirtildi.
MÜZAKERELER 7 MART’TA
Karara göre Suriye’de çatışmalar sona erdirilecek, 2254 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararı uygulanacak. Kararda, 2254 sayılı kararda kabul edildiği üzere ülkede siyasi geçiş sürecinin başlatılması ve Suriye’nin geleceğine halkın karar vermesi isteniyor. Ateşkes IŞİD, El Nusra ve BMGK tarafından ‘terörist’ kabul edilen grupları kapsamıyor. BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, çatışmaların durması ve yardımların ulaştırılması kararına bağlı kalınırsa Suriye müzakerelerine 7 Mart’ta devam edileceğini bildirirken “Cumartesi (bugün) Suriye için tarihi bir gün olacak. İhtiyacımız olan şey tarafların anlaşmaya sadık kalması. Suriye için yol ayrımındayız. 5 yıldır süren kanlı çatışmaları sona erdirebiliriz” dedi.
OBAMA: ESAD’IN YERİ YOK
ABD Başkanı Barack Obama ise ateşkesten önce temkinli konuştu. ‘Eğer uygulanırsa’ diye başlayan Obama, ‘düşmanlıkların durdurulması’ adı verilen ateşkesle Suriye’de yaşamların kurtarılabileceğini söyledi. Obama, ‘tüm dünyanın Moskova ve Şam yönetimlerinin ateşkese bağlı kalıp kalmayacağını izleyeceğini’ sözlerine ekledi. Başkan Obama, Suriye’nin geleceğinde Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın yer almaması gerektiğini, birçok Suriyelinin Esad düşmeden savaşmayı bırakmayacağını söyledi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise Suriye’de ateşkes sürecinin “karmaşık” olacağını belirtmekle beraber bunu yapmanın başka bir yolu olmadığını belirtti. Öte yandan dün ateşkes öncesi Rusya, muhalif bölgelere hava saldırılarını yoğunlaştırdı. Saldırıda cihatçı olmayan muhalif gruplar da hedef alındı.
KALIN: PKK GÜDÜMÜNDE DEVLETE İZİN VERMEYİZ
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ateşkesle ilgili olarak “Biz prensip olarak bu ateşkesi destekliyoruz, bu kararın alınmasında Türkiye de aktif bir rol oynadı” dedi. Kalın, ayrıca, Türkiye’nin Suriye Kürtleriyle bir sorunu olmadığını belirterek, “Bizim mücadelemiz PKK’nın güdümünde bir devlet oluşumuna doğru giden süreçle ilgidir. Türkiye sınırının hemen güneyinde PKK güdümlü bir devlet yapılanması, devlete benzer bir yapı, otonom yapı, kanton türü şeylere elbette izin vermez” ifadelerini kullandı.
http://www.hurriyet.com.tr/ateskes-basladi-yeni-muzakere-tarihi-7-mart-40060952 (http://www.hurriyet.com.tr/ateskes-basladi-yeni-muzakere-tarihi-7-mart-40060952)
-
Bu ateşkes ile Suriye'de çözüm sağlanacağını sanmıyorum. Rusya'nın Suriye'de ağırlığını hissettirmesinin sonucu olduğu düşüncesindeyim. Bu ateşkes fırtına öncesi sessizlik gibi! Eğer bu süreçte bölgeye müdahale edebilecek askeri yığınak devam ederse, önümüzdeki üç ay içerisinde ciddi bir çatışmayı tetikleyecek gelişmeler olabilir! Küçük bir kıvılcım yetebilir. Üçüncü Dünya Savaşı başlayabilir. Çünkü son dünya savaşından bu yana, dünyaya yön veren zıt kutuplar, bir bölgeye karşılıklı olarak hiç bu kadar askeri güçlerini yığmamıştı! Hiç bu kadar gerilimli halde karşı karşıya gelmemişlerdi!
-
Ateşkes başladı denililiyor öyle değil mi ?!
Peki kimler antlaştı da başladı ?
Cevap: Amerika ve Rusya
EEEE....
Rusya' nın kimin adına ateşkes için müzakerelere katıldığı belli olduğuna göre;
EYYY AMERİKA SEN NE AYAKSIN ! demezler mi adama...
Gariplikler bununla da bitmiyor elbette; bir de meselenin IŞİD ve EL NUSRA boyutu var.
Şimdi bu iki güç anlaşıyorlar ancak IŞİD ve EL NUSRA ile mücadeleye devam edileceği karara bağlanıyor.
Peki bu terör örgütlerinin;
HAMİSİ, AGA BABASI, REFERANS NOKTASI, AKIL HOCASI, YAN DESTEKÇİSİ, SÜMENALTI EDİCİSİ KİM veya KİMLERDİR ?
Bu örgütlerin AGA BABASI her kim ise- işte O Rusya ve Amerika diyor ki ;
Bu örgütler ile mücadeleye devam edelecektir- antlaşmanın tarafı değildirler- diyorlar.
Demek ki AGA BABALARI aynı anda iki süper güçle birden mücadele etmek zorunda kalacaktır.
Akılsızlığın da bu kadarı !...
-
ABD Rusya ve İran'ın anlaşmasına göre Suriye, PYD güdümlü Kürt devleti, Esed yönetimi ve çöle hapsedilmiş DAEŞ bölgesi olarak 3'e bölünecek.
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2016/02/27/-suriye-3-e-bolunecek-iddiasi-6667993.Jpeg)
Suriye'de Mart 2011'den bu yana devam eden iç savaşta ilk ateşkes adımı ABD veRusya tarafından Münih'te atıldı. Sözde ateşkes, Nusra Cephesi ve DAEŞ terör örgütünü kapsamıyor. Geçtiğimiz Eylül ayından bu yana Rus uçakları tarafından “Nusra ve DAEŞ” bahanesiyle bombalanan muhalifler, ateşkesin bir işlevinin olmadığını ve Rusya'nın Nusra Cephesi'ni öne sürüp kendilerini bombalayacağına devam edeceğini belirtiyor.
PLAN DEVREYE SOKULDU
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ise, ateşkesin işe yaramaması durumunda bir B planlarının olduğunu ve Suriye'nin bölünebileceğini öne sürerek “Birkaç ay içinde siyasi geçiş sürecine geçilmemesi durumunda B Planı'na yöneleceklerini” söyledi.Diplomatik kaynaklara göre ABD'nin B Planı olarak ilk sinyallerini verdiği durum, Suriye'nin yönetilebilir bir şekilde bölünmesini anlatıyor.
BEYAZ SARAY KABUL ETTİ
12 Eylül 2012'de Libya'daki ABD Büyükelçisi Christopher Stevens'in saldırıda öldürülmesinin ardından Suriye'deki politikasını köklü bir şekilde değiştiren ABD, Beşşar Esed sonrası Suriye yönetimine ABD ve İsrail karşıtı grupların hakim olmasından korkuyor. O süreçte ABD Başkanı Obama'nın eski Danışmanı olan Philip Gordon'un hazırladığı “Deescalation and Decentralization” planı Beyaz Saray tarafından kabul gördü.
ÜÇE BÖLME PLANI
Gordon'un 2 yıl önce hazırladığı ve “Çatışmayı bitirmek ve adem-i merkeziyetçiliği güçlendirmek” konulu plan ABD tarafından devreye sokuldu ve ana politikalardan biri olarak uygulanmaya başlandı.
RUSYA ONAYLADI
Bu plan çerçevesinde PKK'nın Suriye'deki yapılanması PYD'ye ve bazı seküler ancak savaş sahasında başarısız gruplara askeri destek veren ABD, uluslararası bir askeri müdahale olmaksızın ülkedeki savaşı bitirmek ve Suriye'nin yönetilebilir bir biçimde bölünmesini sağlamak için harekete geçti. Rusya ve İran'ın da kabul ettiği bölünme planına karşı çıkan Suriye muhalefeti bileşenlerinin ise DAEŞ ve Nusra bağlantılı olduğu iddiasıyla hava bombardımanlarıyla yok edilmeye çalışılacağı ön görülüyor.
TÜRKİYE İLE BAĞ KESİLECEK
Uluslararası kaynaklara göre, Gordon Planı'nın sonunda Suriye, kuzeyde PYD güdümlü bir Kürt devleti, ılımlı-seküler muhaliflerin kısmen temsil edildiği sahil hattını, Hama, Humus, Halep ve Şam'ı da kapsayan Esed devleti ve Suriye'de çöl bölgelerine hapsedilmiş bir DAEŞ bölgesi olarak 3'e bölünecek.Bu plan sadece Suriye'yi bölmüş olmayacak aynı zamanda Türkiye'nin Arap coğrafyasıyla da bağını da kesmiş olacak.
ABD FİTNE PEŞİNDE
ABD, Suriye iç savaşı sürecinde sadece YPG'ye destek vermekle kalmadı aynı zamanda uluslararası askeri koalisyon eliyle desteklediği ılımlı-seküler gruplara verdiği silah desteğini de ambargolu olarak sağladı. Özellikle Ürdün sınırında desteklediği bazı gruplara, verilen silahları rejime karşı değil DAEŞ ve Nusra'ya karşı kullanılması karşılığında verdi.
DAHA ÖNCE AÇIKLANMIŞTI
ABD'nin, Halep'te direnen bazı gruplara da bu teklifle geldiği ancak şehirde ABD'nin bu teklifinin kabul görmediği belirtiliyor. Bazı devrimci gruplar da Suriye'nin bölünme planının yapıldığını duyurmuştu. Özellikle Ahraru'ş Şam hareketi temsilcileri yaparak, Suriye'nin bölüneceği yönünde açıklamalar yapmıştı.
Konseyde kıdemli
2009-2013 arası ABD-Avrupa ve Avrasya İlişkileri Koordinatörlüğü yapan Gordon, 2013-2015 yılları arasında Obama'nın özel danışmanlığının yanısıra Beyaz Saray Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Körfez ülkeleri ilişkilerinden sorumlu koordinatörlük görevindeydi. Şu an ise ABD Dışişleri Konseyi'nde kıdemli üye olarak siyasi hayatını sürdürüyor.
Senaryo hazır
ABD merkezli düşünce kuruluşu Rand Corporation'ın (RC) hazırladığı “Suriye İçin Barış Planı'nda” da Suriye'ye yönelik bölünme senaryoları hazırlandı. RC, Suriye'de üç bölge oluşturulması gerektiğini belirtiyor. Bölgelerden ilki rejim tarafından kontrol edilen, Şam'ın güney banliyölerinden, Humus, Tartus ve Banyas'ı içine alıp ve Lazkiye'ye ve Türkiye sınırına uzanan bölge. İkincisi Kürt Bölgesi; bu bölge Halep'in doğusundan Haseke ve Kamışlı'ya dek uzanan ülkenin halen Kürt kontrolü altındaki kuzey şeridini içeriyor. Üçüncü bölge muhalefet güçleri tarafından kontrol edilen iki alanı içeriyor. Bu iki alandan birincisi ülkenin güneybatısındaki Deraa civarı, ikincisi ise İdlib merkezli alan. Halep ve Hama ise rejim ile muhalefet arasında paylaşılıyor. Ayrıca rejim, Halep'e doğru uzanan lojistik bir hatta sahip oluyor. Dördüncü bölge ise şu an itibariyle DAEŞ kontrolü altında. Yerleşim olmayan geniş bir bölge burası ve buranın ana yerleşim bölgeleri Fırat vadisindeki Deyr-i Zor ve Rakka ile ülkenin merkezinde yer alan Palmira kenti. Dördüncü bölge DAEŞ bölgeden atıldığında DAEŞ ile savaşan uluslararası koalisyonun denetimine bırakılacak.
Kaynak : Yenişafak
http://www.milliyet.com.tr/-suriye-3-e-bolunecek-iddiasi/dunya/detay/2200738/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/-suriye-3-e-bolunecek-iddiasi/dunya/detay/2200738/default.htm)
-
NATO Gemileri, Ege'deki Uluslararası Sularda Göreve Başladı
Göçmenlerin Ege'deki yolculuklarında ölümleri en aza indirmek gayesiyle devreye giren NATO'ya ait gemiler, Ege'deki uluslararası sularda ve bazı Yunan adalarının açıklarında göreve başladı.
NATO Gemileri, Ege'deki Uluslararası Sularda Göreve Başladı.
(http://img.sondakika.com/haber/023/nato-gemileri-ege-deki-uluslararasi-sularda-8206023_x_4816_o.jpg)
NATO'ya ait savaş ve kurtarma gemileri, göçmenlerin Ege'deki yolculuklarında ölümleri en aza indirmek ve sınırları kontrol etmek amacı ile devreye girdi. Bu çerçevede NATO'ya ait savaş ve kurtarma gemilerinin, Ege'deki uluslararası sularda göreve başladığı belirtildi.
"3 GEMİ ULUSLARARASI SULARDA GÖREVE BAŞLADI"
Yunanistan'da yayın yapan 'vimatisko.gar' sitesi, NATO'ya ait gemilerin, Yunanistan'ın Rodos, Kos ( İstanköy), Leros, Sakız, Sisam ve Midilli adalarının açıklarında görev yapacağını, üç geminin Ege'deki uluslararası sularda göreve başladığını duyurdu.
"BÖLGEDE KEŞİF, İZLEME VE GÖZETİM YAPACAKLAR"
Haberde, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in, NATO'nun sığınmacı konusu ile ilgili olarak Ege'deki görevinin, mülteci teknelerini Türkiye'ye geri göndermek değil, bölgede keşif, izleme ve gözetim görevi üstlenmek olduğunu söylediği belirtildi.
"FRONTEX'LE TEMAS HALİNDE OLUNACAK"
Avrupa Birliği Üye Ülkelerinin Dış Sınırlarının Yönetimi için Operasyonel İşbirliği Ajansı (FRONTEX) ile temas halinde olunacağını belirten Stoltenberg, NATO'nun, Ege Denizi'nde yasadışı trafik ve yasadışı mültecilik hattının kesilmesi amacıyla gerçekleşen uluslararası çabalara katılacağını, 'Standart Maritime Group-2' gücünün, Yunanistan ve Türkiye'nin sahil güvenlik ve başka ulusal kurumlarına bilgi aktaracağını söyledi.
Stoltenberg, NATO gemilerinin, Türkiye'den hareket eden ve tehlikede olan teknelerden kurtardıkları sığınmacıları Türkiye'ye geri götüreceklerini de vurguladı.
http://www.sondakika.com/haber/haber-nato-gemileri-ege-deki-uluslararasi-sularda-8206023/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-nato-gemileri-ege-deki-uluslararasi-sularda-8206023/)
-
Suudi Arabistan: Kara operasyonuna hazırız
REUTERS
29 Şubat 2016 - 21:31:00
Suudi Arabistan: Kara operasyonuna hazırız
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56d4a052c03c0e35200d011c.jpg)
Suudi Arabistan, ABD öncülüğündeki koalisyon tarafından iki hafta önce Brüksel'de siyasi düzeyde tartışılan Suriye'ye olası bir kara operasyonunun askeri detaylarının netleşmesi halinde böyle bir operasyona katılmaya hazır olduğunu belirtti.
Suudi Arabistan Savunma Bakanı Danışmanı Tuğgeneral Ahmed Assari Reuters'a telefonda yaptığı açıklamada, "(Kara operasyonu) İki hafta önce Brüksel'de koalisyonun savunma bakanları tarafından tartışıldı. Siyasi düzeyde tartışıldı ancak askeri detayları ele alınmadı...
Askeri plan netleştiğinde, kaç askerin gideceği, nereye intikal edecekleri,orada ne yapacakları gibi detaylara askeri anlamda karar verildiğinde Suudi Arabistan da operasyonda yer alacak" dedi.
ABD öncülüğündeki koalisyon son dönemde Irak ve Suriye'de mevcudiyetini artıran IŞİD'in Suriye'deki varlığına karşı havaoperasyonları düzenliyor.
Avrupa'daki bazı ülkelerin de yeraldığı koalisyon uçakları İncirlik hava üssünü de kullanıyor.
Brüksel'de koalisyonda yer alan ülkelerin savunma bakanlarının IŞİD'e karşı operasyonların nasılarttırılabileceğini de görüştüğünü belirten Assari, "Koalisyon IŞİD'e karşı Suriye'de gerçekleştirilecek havaoperasyonların sayısını arttırmaya karar verdi... (Biz de)İncirlik'e intikalin bize Suriye'de IŞİD'e karşı mücadelede operasyonel anlamda daha çok ulaşılabilirlik sağlayacağını düşünüyoruz... Bu kapsamda Cuma gününden beri uçaklarımız oradalar.4 F16 uçağı mürettebatı ile birlikte İncirlik'te" dedi.
İncirlik'e intikal eden uçakların henüz bir operasyona katılmadığını da belirten Assari, koalisyonun görev dağılımında İncirlik'teki unsurlara görev verilmesi halinde ise operasyona katılmaya hazır olduklarını da belirterek, "Ne görev verilirse bunu uygulamaya hazırız" dedi.
Assari Reuters'ın İncirlik üssünde bulunan uçak sayısının önümüzdeki dönemde arttırılıp arttırılmayacağına ilişkin birsorusuna ise şöyle cevap verdi:
"Burada esas konu (uçak) sayısı değil katılım. IŞİD'e karşı koalisyonda 62 ülke yer alıyor. Komuta merkezi Amerikalıların kontrolünde ve katılımcılara görevleri onlar veriyor. Görev almamız halinde uygulamaya geçeriz. Az ya da çok sayıda uçak olması önemli değil. Biz katılım konusunda istekliyiz."
http://www.hurriyet.com.tr/suudi-arabistan-kara-operasyonuna-haziriz-40061970 (http://www.hurriyet.com.tr/suudi-arabistan-kara-operasyonuna-haziriz-40061970)
-
Ege’ye 'Barbaros' denetimi
Uğur ERGAN / ANKARA04 Mart 2016 - 11:39:00
Ege’ye 'Barbaros' denetimi
(https://c1.staticflickr.com/5/4106/5042116817_fca5f51eff_b.jpg)
KAÇAK mülteci akınını önlemek için NATO Daimi Deniz Gücü’nde görev alan Türk savaş gemisi belli oldu. Türk Deniz Kuvvetleri’ne ait TCG Barbaros fırkateyni Almanya komutasındaki NATO gücünde yer alması için görevlendirildi.
NATO adına Akdeniz’de uluslararası sularda görev yapan TCG Barbaros yeni görev yeri olan Ege’ye geçti. Kurmay yarbay komutasında 118 metre uzunluğundaki TCG Barbaros’ta yaklaşık 200 kadar personel bulunuyor. Türk fırkateyni, Türkiye karasularında görev yapacak. Ancak çok acil durumlarda, NATO gücü komutasını üstlenen Alman fırkateyninden talep gelmesi durumunda, Türkiye karasuları dışında da görev alabilecek. TCG Barbaros, denizin yanısıra, Türkiye’de kaçakların Yunanistan’a ait adalara geçiş yapmak için toplandığı kıyıları da gözetleyecek.
NATO gücünün liderliğinin yapan Alman Deniz Kuvvetleri’ne ait “Bonn” isimli savaş gemisinde iki Türk irtibat subayının da görev yapmaya başladığı öğrenildi. İki deniz kurmay binbaşı, NATO Gücü’nün komutanı Alman amiralin özellikle Türkiye ile irtibatında görev üstlenecek.
http://www.hurriyet.com.tr/egeye-barbaros-denetimi-40063637 (http://www.hurriyet.com.tr/egeye-barbaros-denetimi-40063637)
-
Suriye 3 Bölgeye Bölünüyor! Kuzey ve Kuzeydoğu Kürtlere Verilecek
Rusya ve batılı devletlerin bölgesel yönetimlere geniş özerklik veren bir federasyon haline getirmeyi tartıştığı Suriye'de, kuzey ve Kuzeydoğunun Kürtlere verilmesi planlanıyor.
(http://img.sondakika.com/haber/248/suriye-3-bolgeye-bolunuyor-kurtlere-verilecek-8250248_3347_m.jpg)
Rusya ve Batılı güçler, Suriye'nin gelecekte bir federasyon olmasını tartışıyor. Federasyon planları BM Suriye Özel Temsilcisi'ne sunulurken, Moskova'nın Bosna Hersek benzeri bir model öngördüğü iddia edildi.
Suriye iç savaşına çözüm bulmak adına Birleşmiş Milletler (BM) sponsorluğunda gerçekleşen barış görüşmelerine dahil olan dünya güçleri, Suriye'nin, 'toprak bütünlüğünü koruyan ancak bölgesel yönetimlere geniş özerklik veren bir federasyon' haline gelmesini tartışıyor.
"BUNA KİM İTİRAZ EDEBİLİR Kİ?"
Suriye'de iki hafta önce ilan edilen "çatışmasızlık" sürerken, bu ay Cenevre'de yürütülen barış görüşmelerine devam edilecek. Cenevre'de kalıcı bir barış modeli aranırken, ilk kez Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, Suriye'nin gelecekte federasyon olabileceğini söylemişti. Ryabkov şubat ayının son günlerinde yaptığı açıklamada, "Suriye'nin gelecekteki düzeni hakkında yapılan görüşmelerin sonucunda; federasyon modelinin Suriye'nin birleşik, seküler, bağımsız ve egemen bir devlet olmasını sağlayacağı fikri ortaya çıkarsa, buna kim itiraz edebilir ki?" demişti.
PYD İSTEKLİ
Reuters ajansına konuşan BM Güvenlik Konseyi'nden bir diplomata göre, sadece Rusya değil, bazı büyük Batılı güçler de Suriye'de federal bir yapının olabileceği ihtimalini değerlendiriyor. Söz konusu fikirlerin BM Suriye Özel Temsilcisi Steffan de Mistura'ya sunulduğunu söyleyen diplomat, "Suriye'nin bölgesel bütünlüğünün korunmasında, yani tek bir ülke olmasına devam etmesinde ısrar edilirken; aynı zamanda oldukça gevşek bir merkez ve farklı bölgeler için güçlü bir otonomi sağlayacak farklı federasyon modelleri de gündemde" dedi. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad da eylül ayında verdiği bir röportajda, federasyonun üstünü çizmememiş, ancak bunun referandumla yapılabileceğini söylemişti.
PKK'nın kolu olarak nitelenen Suriyeli Kürtlerin PYD partisi ise, federasyon fikrine en sıcak bakan taraf. PYD Eş Başkanı Salih Müslim, Reuters'a "Adına ne dediğiniz önemli değil. Tekrar tekrar söyledik, biz adem-i merkeziyetçi bir Suriye istiyoruz. Buna yönetimler ya da federalizm deyin, hepsi mümkün" dedi.
İLHAM DAYTON'DAN
İtalyan gazetesi La Stampa ise "Moskova'nın sessiz bir şekilde Suriye'yi mezhep ve etnik kökene dayanan özerk bölgelere ayıracak bir federasyon modeli üzerinde çalıştığını" yazdı. La Stampa, Rusya'nın bu planı Balkanlardan ders alarak hazırladığını belirtti. Gazeteye göre, Moskova'nın planı, 1995'te Bosna krizinin çözümü için imzalanan Dayton Anlaşması'ndan ilham alıyor. Anlaşma ile Bosna, gevşek bir merkezi yönetim ile birlikte yönetim açısından Bosna-Hersek Federasyonu ve Sırp Cumhuriyeti olarak iki devletçiğe ayrılmıştı. La Stampa'ya göre, Suriyeli Kürtlerin giderek güçlenmesi, Moskova'nın bağımsız bir Kürdistan fikrini reddetmekle beraber, daha fazla özerklik sağlanması fikrini göz önüne almasını sağladı. Gazete, kısa bir süre önce PYD liderlerinin Rus gazetecilerle bir araya gelerek adem-i merkeziyetçi yapının gerekliğini anlattıklarını aktardı. Ateşkesin devreye girmesinden bir gün sonra PYD'den İlham Ahmed; Rusya, ABD ve muhalefetin arasında federal çözüm konusunda mutabakat olduğunu söyledi.
KUZEY VE KUZEYDOĞU KÜRTLERİN
La Stampa, Rusya'nın planlarına yönelik bir harita yayınlarken, Suriye'nin üçe bölünmesinin gündemde olduğunu iddia etti. Buna göre, kuzey ve kuzeydoğu Kürtlerin, merkez ve doğu Sünnilerin özerk bölgesi olacak. Halep'ten Şam'a uzanan sahil kesimi ise Şii Nusayriler, Dürziler, Sünniler ve diğer azınlıkların yaşayacağı üçüncü özerk bölge olacak. Türkiye'nin kırmızı çizgi ilan ettiği Azez-Cerablus hattının ise Sünni bölgesine dahil edildiği iddia edildi. Böylece batıdaki Afrin, diğer Kürt kantonlarıyla birleşmezken tüm özerk bölgelerin Türkiye ile sınırı bulunacak.
REJİM, PALMİRA'YA SALDIRIYA GEÇTİ
Suriye rejimi, Rus ordusunun hava desteğini kullanarak IŞİD'in elinden antik Palmira kentini almak üzere saldırıya geçti. Rejime yakın bir isme dayandırılan habere göre, rejim bu hafta bitmeden antik kentin kontrolünü alarak doğudaki Deyrizor'a yol açmayı hedefliyor. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne göre, Rus uçakları çarşamba gününden beri Palmira'nın çevresine düzinelerce hava saldırısı düzenledi. Rejim güçleri de dün, antik kentin 7 km dışında IŞİD ile çatışmaya girdi. IŞİD geçen sene, UNESCO dünya mirası listesindeki Palmira'da bazı eserleri havaya uçurmuştu.
BAŞKANLIK SEÇİMİ 18 AY İÇİNDE
Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, Suriye'de seçimlerin, Cenevre görüşmelerinin ikinci turunun başlayacağı tarih olan 14 Mart'ı izleyen 18 ay içinde yapılacağını söyledi. Rus haber ajansı RIA Novosti'ye konuşan Mistura, "Gündemimizde üç konu var. Bunlardan birincisi Suriye'de yeni bir hükümet oluşturulması. İkincisi yeni Anayasa, üçüncüsü ise yeni seçimler. Bu seçimlerin Cenevre görüşmelerinin başlayacağı tarih olan 14 Mart'ı izleyen 18 ay içinde yapılmalı. Hem devlet başkanlığı hem de parlamento seçimleri BM'nin gözetiminde yapılacak" dedi. (Kaynak: Milliyet)
http://www.sondakika.com/haber/haber-suriye-3-bolgeye-bolunuyor-kurtlere-verilecek-8250248/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-suriye-3-bolgeye-bolunuyor-kurtlere-verilecek-8250248/)
-
BOP
Bu da gerçekleştiğinde, bizde yeniden hortlatılan pkk terörünün eylemleri genişledikçe "verelim kurtulalımcılar" türemeye başlarsa hiç şaşırmayın!
-
Suriyede yine ucakmi indirmisler.
(https://pbs.twimg.com/media/CdWf2XoXIAADV0L.jpg)
https://mobile.twitter.com/furkan_azeri/status/708650155487195136/video/1
-
(https://3.bp.blogspot.com/-Kobeczuh-YE/VuLjiFElsTI/AAAAAAAAFRQ/YsuZ1dKHILMi50yFjBVOQWTDwH1VTKRZg/s1600/Cck_EUg_WWIAAN_PY_jpg_large.jpg)http://spioenkop.blogspot.com.tr/2016/03/north-Korean-ht-16pgj-manpads-in-syria.html (http://spioenkop.blogspot.com.tr/2016/03/north-Korean-ht-16pgj-manpads-in-syria.html) suriyede en sonunda küzey Kore omuzdan atılan üçaksavarı görüntülendi..
-
(http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/02/1021112813.jpg)
Suriye’de Mig-21 uçağı düşürüldü
Suriyeli muhaliflerin, Hama kentinin kuzeyinde Esed rejimine ait MİG-21 tipi savaş uçağını düşürdüğü iddia edildi.
Muhalif birlikler Hama’nın kuzeyindeki Kafrnbuda beldesi yakınlarında rejim ordusuna ait MİG-21 tipi bir savaş uçağına uçaksavarla ateş açtı.
Açılan ateş sonucu pilotun paraşütle atlayarak rejimin kontrolündeki Kafrnaz beldesine indiği, uçağın ise Mahrada beldesinin güneyine düştüğü belirtildi.
Suriye rejimi, uçak düşürülmesi olayına ilişkin henüz bir açıklama yapmadı.
Kaynak: www.savunmaveteknoloji.com (http://www.savunmaveteknoloji.com)
13.03.2016
(http://www.kokpit.aero//image/cache/data/suriye/suriye%20mig21-700x350.jpg)
-
([url]http://savunmaveteknoloji.com/wp-content/uploads/2016/02/1021112813.jpg[/url])
Suriye’de Mig-21 uçağı düşürüldü
Savunmaveteknolojideki akadaşlar kusura bakmasın ama haberde kullandıkları bu fotoğraftaki uçak Mig-21 değil!
Su-22
(http://www.aerospaceweb.org/aircraft/attack/su17/su17_02.jpg)
-
(http://www.kokpit.aero//image/cache/data/suriye/suriye%20cekilme-700x350.jpg)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Suriye'deki Rus güçlerinin büyük bölümünün çekilmesi için emir verdiği duyuruldu.
Rus haber ajansı TASS, Putin'in, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Savunma Bakanı Sergey Şoygu ile Suriye'deki duruma ilişkin bir görüşme yaptığını duyurdu. TASS'ın haberine göre, Putin görüşmede Şoygu'ya Suriye'deki Rus ordusunun büyük bölümün yarından itibaren çekilmeye başlaması talimatını verdi.
"Savunma Bakanlığının ve ordunun kendisine verilen görevleri genel olarak yerine getirdiğini düşünüyorum" diyen Putin, Tartus'taki deniz üssü ile Hımeymim'deki askeri hava üssünün durumunun muhafaza edilmesini istedi.
Kremlin'in resmi internet sitesinde yer alan haberde de Putin ve Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in bir telefon görüşmesi yaparak Suriye'deki Rus güçlerinin çekilmesi konusunda anlaştıkları duyuruldu.
http://www.dunyabulteni.net/dunya/358079/rus-askerleri-suriyeden-cekiliyor (http://www.dunyabulteni.net/dunya/358079/rus-askerleri-suriyeden-cekiliyor)
Bizim Ukrayna ile yakinlasmamiz ve Ukrayna orada biraz bastirmaya basladida Ukrayna tarafinami yuklenecek yoksa baska planlarmi var.
-
Rus uçakları Suriye'den ayrılmaya başladı
Nerdun HACIOĞLU / MOSKOVA15 Mart 2016 - 10:28:00
Rus uçakları Suriye'den ayrılmaya başladı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56e7cd7b18c7736b604a80e2.jpg)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in dün çekilme talimatı vermesinin ardından Rus savaş uçakları Suriye’deki Hmeymim üssünü terk etmeye başladı.
Rusya Savunma Bakanlığı, Suriye’deki Hmeymim hava üssünde eve dönüş hazırlıklarını tamamlayan ilk uçak filosunun Rusya’ya dönmek üzere yola çıktığını duyurdu.
Yapılan resmi açıklamada toplanan ilk gurubun başında Rusya hava kuvvetlerine ait TU-154 nakliye uçağı bulunduğu, geride kalan uçakların ise SU-34 bombardıman uçaklarından oluştuğu kaydedildi.
Toplam kaç uçağın döndüğü ve hangi rota kullanılarak Rusya’ya ulaşacakları belirtilmeyen filonun daha önce kullanılan Suriye-Irak-İran-Hazar denizi güzergâhını kullanacakları tahmin ediliyor.
PUTİN TALİMATI DÜN VERDİ
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 30 Eylül’de Rus uçaklarına Suriye’deki silahlı muhalif grupları bombalamaları için verdiği emir gibi yine sürpriz bir biçimde dün, Suriye’deki Rus askeri varlığının kısmen geri çekilmesini istedi.
"BARIŞ GÖRÜŞMELERİNE ŞANS TANIMAK İÇİN ÇEKİLİYORUZ"
Rus televizyonlarında dün akşam canlı yayınlanan toplantıda Putin, Savunma Bakanı Sergey Şoygu ve Dışişleri Bakanı Lavrov’dan Suriye’deki durum hakkında bilgi aldıktan sonra, kararını şöyle duyurmuştu:
“Söylediklerinizden Rusya Savunma Bakanlığı olarak Suriye’de önünüze koymuş olduğum görevleri büyük ölçüde yerine getirdiğinizi anlıyorum. Bunun için yarından itibaren Suriye’deki ana askeri birliklerimizi geri çekilmeye başlatmanızı emrediyorum. Askerlerimizin kahramanlığı sayesinde terörizmin belini kırdık. Şimdi daha önce de söylediğim gibi barış görüşmelerine şans tanımak için geri çekiliyoruz. Birkaç ay boyunca askeri operasyonları yürüttüğümüz Tartus deniz üssüyle Hmeymim hava üssü ise vurucu güçlerimizin geri çekilmesine rağmen karadan ve denizden koruma altında tutulmaya devam edilecek.”
http://www.hurriyet.com.tr/rus-ucaklari-suriyeden-ayrilmaya-basladi-40069075 (http://www.hurriyet.com.tr/rus-ucaklari-suriyeden-ayrilmaya-basladi-40069075)
-
Rusya: S-400'ler Geri Çekilmeyecek
Kremlin yönetimi, Suriye'deki hava gücünün ana gövdesinin çekilmesine karşın, bölgedeki S-400 füzelerinin yerinde kalacağını duyurdu.
Kremlin yönetiminden sorumlu Sergey Ivanov, RIA Novosti'ye konuştu. Kremlin yönetiminden sorumlu Sergey Ivanov, Suriye'deki hava gücünün ana gövdesinin çekilmesine karşın, bölgedeki S-400 füzelerinin yerinde kalacağını duyurdu.
"ÜSLERİ KORUMAK İÇİN S-400'LERİ GERİ ÇEKMEYECEĞİZ"
RIA Novosti'ye konuşan Kremlin yönetiminden sorumlu Sergey Ivanov, Himeymim ve Tartus üslerinin korunması için S-400 karadan havaya füzelerinin geri çekilmeyeceğini bildirdi.
UÇAKLARIN BİR BÖLÜMÜ RUS ASKERİ ÜSSÜNE VARMIŞTI
Geri çekilme planı çerçevesinde Suriye'deki Himeymim üssünde bulunan Su-24 bombardıman uçakları ve S-25 avcı uçakları ile Su-34 avcı bombırdaman uçaklarının bir bölümü bugün Irak ve İran üzerinden Voronez'deki Rus askeri üssüne varmıştı.
http://www.sondakika.com/haber/haber-kremlin-s-400-ler-geri-cekilmeyecek-8261438/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-kremlin-s-400-ler-geri-cekilmeyecek-8261438/)
-
http://www.defenceturk.com/index.php?topic=156.msg69641;topicseen#msg69641 (http://www.defenceturk.com/index.php?topic=156.msg69641;topicseen#msg69641)
ABD: Suriye'de yarı otonom bölgeleri tanımıyoruz
DHA / AA
16 Mart 2016 - 21:19:00
ABD: Suriye'de yarı otonom bölgeleri tanımıyoruz
ABD Dışişleri Bakanlığı Suriye'deki siyasal durumla ilgili çok önemli açıklamalarda bulundu. Bakanlık açıklamasında ABD'nin Suriye'deki herhangi bir özerk bir bölgeyi tanımıyoruz ifadelerini kullandı.
ABD Dışişleri Bakanlığı, Suriye’de özerk yada yarı özerk bir Kürt yönetimini tanımayacağını açıkladı.
Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Mark Toner, başkent Washington’da düzenlediği günlük basın toplantısında, ABD’nin Suriye’de özerk yada yarı özerk bir Kürt bölgesini tanımayacağını, Suriye’nin bütünlüğünden yana olduklarını söyledi.
Toner, Suriye'nin bütünlüğünü koruyacak bir yönetimi desteklediklerini ifade ederek, şöyle devam etti: "Bu durum, Cenevre'de bulunan ilgili tarafların birlikte tartışması ve karar vermesi gereken bir durum. Daha geniş anlamda da Suriye halkı tarafından kabul edilmelidir." Toner, "Eğer Suriyeliler bir araya gelir ve federal bölgelere bölünmek isterse buna da karşı çıkar mısınız" şeklindeki soru üzerine ise "Bu, Suriyelilerin kendilerinin vereceği bir karardır" diye konuştu.
Mark Toner, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve birliğini koruyacak bir siyasi oluşumu desteklerini kaydederek, özerk bölgelerin oluşmasının buna engel teşkil edeceğini dile getirdi.
'SURİYE'NİN GELECEKTEKİ YAPISINA SURİYELİLER KARAR VERECEK'
Öte yandan Suriye Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Beşar el-Caferi de Cenevre'de düzenlediği basın toplantısında konuya değindi. Beşar el-Caferi, “PYD’nin Suriye’nin kuzeyinde federasyon ilan etmeye hazırlandığına ait bir soruya BM’nin cevabı nettir, bütün Suriyeliler toprak bütünlüğünün önemini gayet iyi biliyor. Suriye’nin gelecekteki yapısına Suriyeliler karar verecek. Ben bu konuda açıklama yapmayacağım” dedi. / Zafer Atamer - Cenevre DHA
http://www.hurriyet.com.tr/abd-suriyede-yari-otonom-bolgeleri-tanimiyoruz-40070683 (http://www.hurriyet.com.tr/abd-suriyede-yari-otonom-bolgeleri-tanimiyoruz-40070683)
-
Suriyeli Kürtler federal sistemi onayladı
hurriyet.com.tr
17 Mart 2016 - 14:02:00
Suriyeli Kürtler federal sistemi onayladı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56eaa0a667b0a93ac4d0bbdc.jpg)
Suriye'nin kuzeyinde Suriyeli Kürtlerin kontrolündeki üç bölge; Ankara, Şam ve Washington'ın aksi yöndeki uyarılarına rağmen "federal sistemin" kurulmasını onayladı.
Federal sistemin kurulması için Suriye'nin kuzeyindeki Rimelan kasabasında dün bir konferans toplanmıştı. Konferansta bugün yapılan oylamada, Türkiye sınırı boyunca yer alan Cezire, Kobani ve Afrin bölgelerinin "federal sistem" altında birleştirilmesine onay verildi.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/56eaa0e667b0a93ac4d0bbe4)
Savaşın başlamasından bir yıl sonra Suriye ordusunun çekilmesinin ardından, Rojava adı verilen Suriye’nin kuzeyi, Kürtlerin yönetiminde fiili özerk bir bölge oldu. Demokratik Birlik Partisi (PYD), 2014’te Rojava’daki üç kantonda, Afrin, Kobani ve Cezire’de ‘Demokratik Özerk Yönetim’ ilan etti. Suriyeli Kürtler, Irak sınırından Fırat Nehri’ne kadar 400 km’lik bir alanı kontrol ediyor.
TÜRKİYE: TEK TARAFLI ADIM ATILAMAZ
Oylamanın ardından Reuters’a konuşan üst düzey bir Türk yetkili, Suriye'de belli bir kesimin etnik kökene bağlı olarak tek taraflı şekilde atım atamayacağını, ülkenin geleceğine halkın birlikte karar vermesi gerektiğini söyledi.
Türk yetkili, Suriye'de federal bir yapı oluşturulması için bazı adımların atılmakta olduğunu belirterek, "Bu konuda Türkiye'nin tutumu tamamen net ve açık. Kim olursa olsun Suriye'nin içinde hiç kimsenin oldu bittiyle yeni yapılar kurmasını, Suriye'ye yön çizmesini istemiyoruz" dedi.
"Suriye'de belli bir kesim, etnik kökene bağlı olarak tek taraflı şekilde adımlar atamaz" diyen aynı yetkili, şöyle konuştu:
"Suriye'de çözüm için müzakereler devam ediyor. Belki ağır işliyor ama bunun sonuçlarını göreceğiz. Rusya'nın belli ölçüde çekilmesi orada iklimi yumuşatabilir. Suriye'nin bir bütün olarak kalıp, zayıflatılmadan, uzlaşmayla ve anayasayla Suriye halkı geleceğine karar vermeli. Tek taraflı her türlü girişim Suriye'nin bütünlüğüne zarar verir."
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/56ea9f6067b0a93ac4d0bbbe)
HEM REJİM HEM DE MUHALİFLER REDDETTİ
Suriye hükümeti de gelişmenin yasal veya siyasi bir etkisi olmadığını belirtti.
Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan bir kaynak, resmi haber ajansı SANA'ya, "Böylesi bir duyurunun, Suriyelilerin tamamının isteğini yansıtmadığı sürece ne yasal bir değeri vardır, ne de yasal, siyasi, sosyal ve ekonomik bir etkisi vardır" açıklamasında bulundu.
Kaynak, "Suriye Arap Cumhuriyeti hükümeti toprak bütünlüğünü ve Suriye halkını küçümseyen herkesi uyarıyor. Birlik veya federalizm konusunu gündeme getirmek Suriye'nin toprak birliği, anayasa, milliyetçilik ve uluslararası uzlaşmalara aykırıdır" dedi.
Federal sistem oylamasına, Suriyeli muhalif gruplardan Yüksek Müzakere Komitesi ve Ulusal Koalisyon da tepki gösterdi.
"KUZEY SURİYE FEDERASYONU"
Reuters’a konuşan Kobani kantonu Dış İlişkiler yetkilisi İdris Nassan dün, ülkenin kuzeyinde “Kuzey Suriye Federasyonu” adıyla federal bir sistem ilan edileceğini açıklamıştı. Reuters’ın incelediği taslak belgelere göre, federal sistem konusunda önerilen model, demokratik bir öz yönetim ile idare edilen bölgelerin ekonomi, güvenlik ve savunma alanlarında kendi kararlarını almalarını öngörüyor.
http://www.hurriyet.com.tr/suriyeli-kurtler-federal-sistemi-onayladi-40070969 (http://www.hurriyet.com.tr/suriyeli-kurtler-federal-sistemi-onayladi-40070969)
-
Palmira tamamen Suriye güçlerinin elinde
hurriyet.com.tr
27 Mart 2016 - 09:34:00
Son dakika... Palmira tamamen Suriye güçlerinin elinde
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/56f7871f67b0a959682093d3.jpg)
Suriye medyası ve İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, antik kent Palmira'nın tamamıyla Şam rejimi güçlerinin kontrolüne geçtiğini duyurdu.
Suriye ordusunun bu hamlesi, geçen yıl Mayıs ayından bu yana şehrin kontrolünü elinde bulunduran Irak Şam İslam Devleti'ne (IŞİD) büyük bir darbe niteliği taşıyor.
Suriye televizyonu, askeri bir kaynağın "Ordu ve bağlı milisler, Palmira şehrinin kontrolünü tamamen ele geçirdi" ifadesini aktardı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/56f7876c67b0a959682093da)
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ise bu sabah kentin doğu yakasında çatışmaların sürdüğünü, ancak IŞİD üyelerinin büyük oranda çekilmek zorunda kaldığını belirtti.
Suriye ordusundan yapılan açıklamada Palmira'nın geri alınması, "IŞİD için ağır bir darbe" olarak nitelendirildi.
PALMİRA ZAFERİ ÇÖKÜŞÜN BAŞLANGICI
Orduya göre Palmira zaferi IŞİD için "çöküşün başlangıcı" niteliğinde.
Açıklamada Rusya'nın da desteği ile Palmira'da güvenliğin ve istikrarın tesis edildiği, antik kentte yaşananların "Suriye ordusunun ve dostlarının, terörizmle mücadele edip onu ortadan kaldırabilecek tek güç olduğunu gösterdiği" vurgulandı.
AFP'nin haberine göre; Suriye ordusu Palmira zaferinin ardından IŞİD'i Deyrizor ve fiili 'başkenti' Rakka'da da bitirme sözü verdi.
Reuters'ın haberine göre; Gözlemevi Direktörü Rami Abdülrahman, Palmira savaşında 400 IŞİD üyesinin öldüğünü söyleyerek, antik kentin kaybının, 2014 yılında Suriye ve Irak'ta kontrolü altındaki bölgelerde halifelik ilan etmesinden bu yana terör örgütü için tek bir savaşta en büyük yenilgi olduğunu belirtti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/56f7878967b0a959682093df)
Suriye içsavaşı patlak vermeden önce 2011 yılında Palmira Antik Kenti, yılda 150 bini aşkın turist çekiyordu.
PALMİRA'DA SAVAŞ SUÇU İŞLENDİ
IŞİD, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Palmira'da birçok tarihi eseri talan ederken, antik kentin amfitiyatrosunda da kan donduran toplu infazlar gerçekleştirdi.
Suriye ordusu, Perşembe günü antik kente kısa bir süreliğine girmiş ancak daha sonra püskürtülmüştü.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/56f7b95b67b0a959682097c2)
UNESCO, Palmira antik kentindeki yıkımı 'savaş suçu' olarak tanımladı.
Tarihi öneminin yanı sıra Palmira, konumu itibariyle de stratejik öneme sahip.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/56f7b96567b0a959682097c5)
Kent, başkent Şam ile Deyrizor arasında bulunuyor.
Palmira'nın geri alınması, Suriye hükümeti ve ülkeden birliklerini geçen hafta çeken Rusya için önemli bir zafer olabilir.
http://www.hurriyet.com.tr/son-dakika-palmira-tamamen-suriye-guclerinin-elinde-40076351 (http://www.hurriyet.com.tr/son-dakika-palmira-tamamen-suriye-guclerinin-elinde-40076351)
-
ABD ile Türkiye Arasında Menbic Anlaşmazlığı
ABD, 'IŞİD militanlarının geçişine engel olmak için' Türkiye'nin Suriye'de sınıra yakın Menbic'le arasındaki yolları kapatmasını ve bölgeye Kürtlerin yerleşmesini istiyor.
(http://img.sondakika.com/haber/648/times-abd-ile-turkiye-arasinda-menbic-8301648_4011_m.jpg)
The Times gazetesi, ABD'nin 'IŞİD militanlarının geçişine engel olmak için' Türkiye'nin Suriye'de sınıra yakın IŞİD kontrolündeki Menbic'le arasındaki yolları kapatmasını istediğini ve Washington'ın o bölgeye Suriyeli Kürtlerin yerleşmesinden yana olduğunu yazdı.
EN BÜYÜK ANLAŞMAZLIK SURİYELİ KÜRTLER
Haberde, Türkiye ile ABD arasındaki en büyük anlaşmazlığın da Suriyeli Kürtler olduğu belirtilirken, Brüksel saldırıları sonrası ise Menbic'e açılan yolların kapatılması için Ankara'ya yapılan taleplerin yenilendiği ifade ediliyor.
Habere göre ABD, Menbic'e açılan yola Suriyeli Kürtlerin çoğunlukta olduğu Suriye Demokratik Güçleri'nin yerleştirilmesini istedi.
"ANKARA ABD'NİN DESTEKLEDİĞİ KÜRTLERİ TERÖRİST OLARAK GÖRÜYOR"
Yazıda ilgili satırlar şöyle:
"Batılı istihbarat birimleri, Paris ve Brüksel saldırılarıyla bağlantılı olan bazı teröristlerin Fransa ve Belçika'ya gitmeden önce Suriye-Türkiye sınırının güneyinde IŞİD kontrolündeki Menbic'i çevreleyen yaklaşık 96 km uzunluğundaki yolu kullandıklarına inanıyor.
Amerika'nın planı, Menbic'in dışarı açılan yolu ile sınır noktasını ele geçirmeleri için Kürt savaşçıları desteklemek. Fakat Türkiye ısrarla, Kürtlerin bu önemli sınır geçişinden sorumlu olmalarına karşı çıkıyor. Ankara hükümeti, ABD'nin desteklediği Kürt savaşçıları terörist olarak görüyor.
'MENBİC BOŞLUĞU'
Amerika, bu kilit alanı 'Menbic Boşluğu' olarak adlandırıyor. Yabancı savaşçıların Suriye'ye giriş çıkışları için örgütün burayı elinde bulundurması önemli. Zira IŞİD bu kenti bu yüzden bir kaleye dönüştürdü. IŞİD komutanları yabancı savaşçıları Menbic'de topluyor ve onları savaş alanlarına, Suriye'ye ya da sınır boyundan Türkiye ve Avrupa'ya yönlendiriyor.
96 km'lik yolun yaklaşık 40 km'lik bölümü Dabık kentini de içeriyor. IŞİD buranın 'Mahşer'in başlayacağı yer olacağına inanıyor."
The Times gazetesine konuşan ABD'nin IŞİD'le mücadele koalisyonu özel temsilcisi Brett McGurk de Dabık için "Burası onların kalbi, orayı kuvvetlendiriyorlar" diyor.
ABD ISRAR EDİYOR
Gazete, Brüksel saldırılarından sonra ABD'nin 'Menbic Boşluğu'nun kapatılması için Türk hükümetini ikna etmeye çalıştığını yazıyor:
"Brüksel'deki terör saldırılarının ardından Amerika Türk hükümetini Menbic Boşluğu'nun kapanmasına destek olması ve çoğu Kürtlerden oluşan iyi eğitimli Suriye Demokratik Güçleri'nin yolu kontrol etmelerine, yabancı savaşçı ve silah geçişlerini durdurmalarına izin vermesi için ikna çabalarını yeniledi."
Gazete, Türkiye'nin ABD'ye İncirlik üssünü açmasına rağmen iki ülke arasındaki en büyük anlaşmazlığın da Kürtlerle ilgili olduğunu belirtiyor ve şu yorumu yapıyor:
"Türk hükümeti hala ABD'nin Suriye'nin kuzeyinde uçuşa yasak bölge oluşturulması için ısrar ediyor. ABD Başkanı Obama da bununla ilgili tüm önerileri reddetti. Menbic Boşluğu'yla ilgili anlaşmaya varılana kadar Amerika'nın yabancı savaşçıların geçişini havadan gözetlemek dışında başka alternatifi yok."
http://www.sondakika.com/haber/haber-times-abd-ile-turkiye-arasinda-menbic-8301648/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-times-abd-ile-turkiye-arasinda-menbic-8301648/)
-
ABD, Fırat'ın Batısında PYD'nin Önünü Açıyor
ABD Hava Kuvvetleri, terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı PYD'nin operasyon hazırlığı yaptığı Halep'in Münbiç ilçesinin çevresine yoğun hava saldırıları düzenliyor.
(http://img.sondakika.com/haber/275/abd-firat-in-batisinda-pyd-nin-onunu-aciyor-8308275_189_m.jpg)
Amerika, Fırat'ın batısında terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı PYD'nin önünü Açıyor. ABD Hava Kuvvetleri, terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı PYD'nin operasyon hazırlığı yaptığı Halep'in Münbiç ilçesinin çevresine yoğun hava saldırıları düzenliyor.
DÜN GECE BOYUNCA HAVA SALDIRISI DÜZENLEMEYE DEVAM ETTİ
Yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre, ABD'ye ait savaş uçakları dün gece boyunca Münbiç'e hava saldırısı düzenlemeye devam etti.
TOPLAMDA 25 KEZ VURULDU
Önceki gün başlayan hava saldırılarıyla ilçe çevresinin toplam 25 kez vurulduğunu belirten kaynaklar, ilçedeki semtlerden Değirmenler bölgesi ve güvenli bölgeyle Hafse beldesinin hedef alındığını ifade etti.
"REJİM GÜÇLERİ DE SALDIRI HAZIRLIĞINDA OLABİLİR"
Kaynaklar, rejim güçlerinin de bölgede saldırı hazırlığında olma ihtimaline dikkati çekti. Rejim ve PYD'nin birlikte IŞİD'e karşı birden fazla cephe açarak, örgütü zayıflatmak isteyebilecekleri belirtiliyor.
ESAD REJİMİ VE PYD ARASINDA İŞ BİRLİĞİ MEVCUT
Rejim güçleri ve PYD'nin Suriye'nin kuzeyinde birçok noktada iş birliği içinde olduğu biliniyor. Rejim ve PYD, Haseke ilini adeta birlikte yönetiyor. PYD rejime vergi verirken, rejim de kamu kurumlarını çalıştırmaya devam ediyor. Esad rejimine bağlı memurlar 2011 öncesinde olduğu gibi işlerini sürdürüyor. Haseke'deki bazı yerlerin vergileri, PYD ve rejim arasında paylaşılıyor. Çoğu zaman rejimin ve PYD'nin kolluk güçleri kentte müşterek devriyeler yapıyor.
(http://img.sondakika.com/haber/275/abd-firat-in-batisinda-pyd-nin-onunu-aciyor-8308275_x_5612_o.jpg)
AFRİN'DE REJİMLE ORTAK OPERASYON ODASI VAR
Ayrıca PYD'nin Halep'in kuzeyinde Azez-Cerablus hattında ilerleyişi için Afrin'de rejimle ortak operasyon odası bulunuyor. Aralık 2015'te Haseke'de vardıkları mutabakat sonucu rejim, Şeyh Maksud ve Afrin'de PYD güçlerine mühimmat ve eğitim veriyor.
İŞ BİRLİĞİ YAPTIKLARI BAŞKA BİR YER ŞEDDADİ
Rejim ve PYD'nin iş birliği yaptığı bir diğer cephe ise Haseke'nin güneyindeki Şeddadi. Suriye'deki Yerel Koordinasyon Komitesi, rejimin bu iş birliğiyle Haseke'den güneyde IŞİD kontrolündeki Deyr ez-Zur'a ilerlemeyi hedeflediğini ifade etmişti.
Terör örgütü IŞİD'in kontrolündeki ilçe, geçen ay sonunda PYD'nin eline geçmişti.
YAKINDA MÜNBİÇ'E OPERASYON YAPABİLİRLER
Yerel kaynaklar, hava saldırılarının, PYD'nin Fırat Nehri'nin batısında IŞİD kontrolündeki Cerablus'a doğru ilerlemek amacıyla uzun süredir planladığı " Münbiç operasyonu"na yardım için düzenlendiğini ifade ediyor.
Örgütün yakın zamanda "Büyük Münbiç Operasyonu" adını verdiği saldırılara başlaması bekleniyor. Münbiç, Türkiye sınırındaki Cerablus'a yaklaşık 40 kilometre mesafede bulunuyor.
Yerel kaynaklar ayrıca, PYD'nin Fırat'ın doğu kıyısında yer alan Sırrin beldesinde IŞİD'e ait 5 depodaki mühimmata el koyduğunu, bunlar içerisinde tanklara karşı kullanılan füzelerin bulunduğunu söylüyor. PYD'nin Münbiç'te Arap ve Türkmen aşiretlerle irtibata geçerek, IŞİD'in Münbiç'ten çıkarılması için iş birliği teklif ettiğini belirten kaynaklar, aşiretlerinse örgüte güvenmediği için buna yanaşmadığını ifade ediyor.
PYD GÜÇLERİ AYN EL-ARAB'I ELE GEÇRİMİŞTİ
PYD güçleri, ABD'nin hava desteğiyle Ocak 2015'te Türkiye sınırı boyunca Ayn el-Arab'ı ( Kobani) ele geçirmiş, mayısta da Tel Abyad'ı IŞİD'ten almıştı. Böylece ülkenin kuzeyinde birbirinden kopuk olan Haseke ve Ayn el-Arab bölgelerini birleştiren PYD, bir sonraki hedefine yoğunlaşmıştı. Örgütün sonraki hedefi, Fırat'ın batısında Cerablus-Azez hattında ilerleyerek, Ayn el-Arab ve Afrin'i birleştirmek.
Bu doğrultuda PYD, bir süredir Halep'in kuzeyinde Türkiye sınırında güvenli bölge ilan edilmesi planlanan Azez-Cerablus hattında iki yönlü ilerlemeye çalışıyordu. Örgüt, 27 Aralık 2015'te ABD uçaklarının hava saldırısının ardından Fırat Nehri üzerindeki Tişrin Barajı'nı IŞİD'ten almıştı. Ardından PYD liderliğindeki güçler, nehrin batısında Tişrin Barajı'nın 9 kilometre kuzeybatısındaki Ebu Kalkal bölgesine dayanmıştı.
IŞİD'in şiddetli direnişi nedeniyle PYD'nin nehrin batısında Halep'e bağlı Münbiç ilçesini alabilmesi, hava desteğinin durumuna bağlı kalmıştı. PYD öncülüğündeki güçler bölgede yığınaklarına devam ederken ABD, örgütün daha ileriye gitmemesi konusunda yapılan uyarılar nedeniyle örgüte hava desteğini ertelemişti.
Örgütün hedefine ulaşabilmesi halinde, Suriye'nin kuzeydoğu sınırından başlayarak Türkiye sınırı boyunca ilerleyen hakimiyet kuşağı, Halep-Türkiye bağlantısını da keserek, Reyhanlı ilçesinin karşısına dayanacak.
İngilliz The Times gazetesi, önceki gün ABD'nin " Münbiç cebi" olarak adlandırdığı Türkiye sınırıyla Münbiç arasında kalan bölgeden IŞİD'i çıkararak, PYD'ye bağlı güçlerin yerleştirilmesini istediğini yazmıştı.
http://www.sondakika.com/haber/haber-grafikli-abd-firat-in-batisinda-pyd-nin-onunu-8308275/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-grafikli-abd-firat-in-batisinda-pyd-nin-onunu-8308275/)
-
https://mobile.twitter.com/ValkryV/status/717292731714969600/video/1
https://mobile.twitter.com/ValkryV/status/717299438713184256/video/1
Yine bir ucak dusurmusler.
(https://pbs.twimg.com/media/CfRamiKWEAAblN7.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/CfRamhXWwAAS_2p.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/CfRamj0W8AAAyFx.jpg)
-
Düşürülen Suriye Uçağının Pilotunu İdlib Sokaklarında Dolaştırdılar
El Nusra militanları Halep'in güneyinde karadan havaya füzeyle düşürülen Suriye savaş uçağının pilotunu ele geçirdikten sonra İdlib sokaklarında dolaştırdı.
El Nusra militanları Helep'in güneyinde düşürülen Suriye uçağının pilotu İdlib sokaklarında sürüklenerek gezdirildi. O anlar bir kameranın objektifine işte böyle yansıdı.
MİLİTANLAR İDLİB'E GÖTÜRDÜ
Vurulan uçağın Talat el-iss tepelerine düştüğü sırada uçaktan paraşütle atlayan pilotun El Nusra militanları tarafından yakalanarak İdlib'e götürüldüğü ortaya çıktı.
SAĞ OLARAK YAKALANDI
Yayınlanan görüntülere göre, kimliğinin Albay Halid Said olduğu ortaya çıkan Suriyeli pilotun yakalandığı anda sağ olduğu anlaşıldı.
SOKAKLARDA SÜRÜKLENDİ
Görüntülerde, İdlib sokaklarında sürüklenerek dolaştırılan yarı baygın haldeki pilotun zaman zaman militanlar tarafından darp edilip tekmelendiği ve ağzından kan geldiği görülüyor.
http://www.sondakika.com/haber/haber-dha-dis-haber-dusurulen-suriye-ucaginin-pilotunu-8329276/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-dha-dis-haber-dusurulen-suriye-ucaginin-pilotunu-8329276/)
-
Kritik açıklama: “Rusya ile operasyona hazırlanıyoruz”
Reuters
10 Nisan 2016 - 20:11:00
Kritik açıklama: “Rusya ile operasyona hazırlanıyoruz”
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/570a8a92c03c0e674c61844c.jpg)
Suriye Başbakanı Vail Nadir Halki, Rus Hava-Uzay Kuvvetleri ile Suriye ordusunun Halep'i kurtarmak için ortak operasyona hazırlandığını açıkladı.
Rus haber ajansı TASS'in haberine göre Başkent Şam'ı ziyaret eden Rus parlamenterler heyetiyle görüşen Halki, "Rus ortaklarımızla birlikte Halep'i kurtarma ve ateşkes anlaşmasına katılmayan veya ateşkesi ihlal eden tüm yasadışı silahlı oluşumları bloke etme operasyonuna hazırlanıyoruz" dedi.
Halki, "Rus Hava-Uzay Kuvvetleri'nin yardımıyla 500'den fazla yerleşim birimi kurtarıldı. Bu yaklaşık 40 bin kilometrekare eder" konuştu. Suriye Başbakanı, Rusya'nın havadan verdiği desteğin, savaş alanındaki güç dengesini Suriye ordusu lehine değiştirdiğini aktardı.
Halep’e yönelik askeri harekâtın yaklaştığını Rus askeri yetkililer de teyit etti. Rusya, 14 Mart’tabu ülkedeki hava harekâtının ana operasyonlarının sona erdiğini açıklamıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/kritik-aciklama-rusya-ile-operasyona-hazirlaniyoruz-40085297 (http://www.hurriyet.com.tr/kritik-aciklama-rusya-ile-operasyona-hazirlaniyoruz-40085297)
-
Kilis'e Roketatar Mermileri Düştü! 4'ü Ağır 12 Yaralı
Suriye tarafından ateşlenen 5 katyuşa roketatar mermisinin Kilis'e düşmesi sonucu 4'ü ağır 12 kişi yaralandı. Patlamalar sonrası TSK da, IŞİD mevzilerini vurmaya başladı.
Kilis kent merkezindeki 2 mahalleye, Suriye tarafından ateşlenen 5 katyuşa roketatar mermisi düştü. Roketlerden 3'ü boş araziye düşerken, 2'si yerleşim alanlarında patladı. 4'ü ağır 12 kişinin yaralandığı patlamalara neden olan roket mermilerinin atıldığı IŞİD denetimindeki Bab bölgesi de topçu birlikleri tarafından angajman kuralları çerçevesinde Fırtına obüsleriyle ateş altına alındı.
BÖLGEDEKİ EV VE ARAÇLAR HASAR GÖRDÜ
Saat 18.15 sıralarında Suriye tarafından ateşlenen 5 Katyuşa roketatar mermisi, Atatürk ve Saraç Mehmet Çavuş mahallelerine düşerek patladı. Roket mermilerinden 3'ü boş araziye düşerken, 2'si ise yerleşim alanlarının bulunduğu bölgede patladı. Patlamaların şiddetiyle bölgedeki ev ve araçlarda hasar meydana gelirken, bölgeye polis, sağlık ve kurtarma ekipleri sevk edildi.
4 KİŞİ AMELİYATA ALINDI
Bölgeye giden ekipler, vatandaşları uzaklaştırıp yaralanan 12 kişiyi ambulanslarla Kilis Devlet Hastanesi'ne kaldırdı. Acil serviste tedavisine başlanan yaralılardan vücuduna şarapnel parçası isabet eden ve hayati tehlikesi bulunan 4 kişi ameliyata alındı. Diğer yaralıların genel sağlık durumlarının ise iyi olduğu bildirildi.
IŞİD BÖLGESİNE TOP ATIŞLARI YAPILIYOR
Kentte gerginliğe yol açan gelişmenin ardından roket mermilerinin daha önce olduğu gibi yine patlamanın olduğu bölgeye 20 kilometre mesafedeki IŞİD denetiminde olan Bab bölgesinden geldiği saptandı. Bu saptama sonrası sınır hattında konuşlu topçu birlikleri Fırtına obüsleriyle Bab bölgesini ateş altına alındı. Sık sık obüslerle Suriye tarafındaki IŞİD mevzileri hedef alınırken, patlama sesleri Kilis'ten de duyuluyor.
DAHA ÖNCE 4 KİŞİ ÖLMÜŞTÜ
Suriye'nin IŞİD denetimindeki Bab bölgesinden geçen 18 Ocak ile 8 Mart günleri ateşlenen roket mermileri Kilis'te bir okul ile mahalleye isabet etmiş 4 kişi ölmüş, 4 kişi de yaralanmıştı. Bunların yanı sıra Suriye tarafından zaman zaman atılan roketler Kilis kent merkezindeki yerleşim alanlarına isabet etmiş, hasara yol açan patlamalarda yaralanan olmamıştı. Son olarak geçen perşembe günü Suriye tarafından atılan roket mermileri nedeniyle 3 kişi yaralanmıştı.
VALİLİK AÇIKLAMA YAPTI
Kilis kent merkezine roket mermilerinin düşmesinin ardından Kilis Valiliği de açıklama yaptı. Açıklamada patlamada 12 kişinin yaralandığı belirtilerek şöyle denildi:
"11.04.2016 tarihinde saat: 18.30 sıralarında Suriye'den geldiği tahmin edilen 3 roket Kilis şehir merkezindeki muhtelif yerlere düşmüştür. Olay sonucunda İlimizde yaşayan 12 vatandaşımız yaralı olarak kaldırıldıkları Kilis Devlet Hastanesinde tedavi altına alınmıştır. Ağır yaralı bir vatandaşımızın tedavisi devam etmekte olup diğer yaralı vatandaşlarımızın ise hayati tehlikesi bulunmamaktadır."
http://www.sondakika.com/haber/haber-kilis-e-roketatar-mermileri-dustu-4-u-agir-12-8348752/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-kilis-e-roketatar-mermileri-dustu-4-u-agir-12-8348752/)
-
2013 İdef'den beri sesimi yükseltmeye çalıştığım bir konu ve korktuğumun başımıza gelmesi üzücü. Hisar'ın veya bir varyasyonunun sırf bu roket mermilerine karşı savunma yapabilmek için geliştirilmesi kanaatindeyim. Bu konuda ciddi bir açık var sadece Türkiye olarak değil, buradaki tehlikeyi bir tek İsrail görüp önlem almış durumda. TBM tehdit seviyesi dahada düşerek 300mm'lik hatta 122'lik roket mermilerine kadar düşüyor hassasiyet konusunda bunlara karşı etkili önlemler alınmalı şuan güdümsüz serseri bir roket ile tehdit içindeyiz ama ileride durum değişecek bu konuda kesinlikle önlem almalıyız. Bugün İron Dome gibi bir sistemimiz bunları konuşmuyor olurduk ve düşman ülkelerine büyük bir göz dağı olurdu.
-
Şöyle bir sistem lazım >> http://www.defenceturk.com/index.php?topic=7437.0 (http://www.defenceturk.com/index.php?topic=7437.0)
-
Aslında kastettiğim tam olarak bu tarz bir sistem değil MHTK biraz daha point defence kavramı üzerine inşa edilen bir sistem bir nevi RAM gibi askeri üsler için iyi bir çözüm ama geniş-alan savunması için yetersiz bir sistem olur. Hisar-O üzerinden two way datalink+ku/ka band aktif radar harp başlığı 0'a indirgenip yerine ekstra yakıtla uzun menzilli hit to kill önleyici bir füze geliştirilebilir. Aynı lançerdende kullanılabilir kanaatindeyim.
-
İsrail'deki demir kubbe tarzı bir sistem kurulabilir.Bu sistem Filistin'den atılan roketlere karşı bayağı etkili olmuştu.
-
Kilis'te Sınırı Aşan Roket Mermilerinden Ölen Kişi Sayısı 6 Oldu
Kilis'te sınırı aşan roket mermilerinin patlaması sonucu 1 kişi daha yaşamını yitirdi. Kentte, Suriye tarafından gelen roketlerle ölenlerin sayısı 6'ya yükselmiş oldu.
Kilis'te sınırı aşan roket mermilerinin patlaması sonucu yaralanan belediye işçisi 48 yaşındaki Mehmet Hanifi Sağlam, tedavi gördüğü Kilis Devlet Hastanesi'nde yaşamını yitirdi. Tedavisi süren diğer 6 işçinin ise sağlık durumlarının iyi olduğu bildirildi.
ROKETLERLE ÖLENLERİN SAYISI 6 OLDU
Bu arada, bugün yaşamını yitiren 2 belediye işçisi ile birlikte, kentte Suriye tarafından gelen roketlerle ölenlerin sayısı 6'ya yükselmiş oldu.
http://www.sondakika.com/haber/haber-kilis-te-olu-sayisi-2-oldu-8352487/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-kilis-te-olu-sayisi-2-oldu-8352487/)
-
Times: Esad ve İran, Halep taarruzu için yığınak yapıyor
BBC Türkçe14 Nisan 2016 - 07:47:00
Times: Esad ve İran, Halep taarruzu için yığınak yapıyor
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/570f20e367b0a95554448b9c.jpg)
Times gazetesi, İran ve Suriye rejim güçlerinin, muhalifleri Suriye'nin en büyük kenti Halep'ten tamamen çıkarmak için büyük bir saldırı hazırlığında olduğunu yazıyor.
Haberde, Suriye lideri Beşar Esad'ın memleketi olan Lazkiye'den Halep'in güneyine yüzlerce askerin gönderildiği, rejimin bölgeye misket bombası saldırıları düzenlediği aktarılıyor.
Buna ek olarak, yerel medyanın bildirdiğine göre, İran'ın 1000 kadar asker gönderdiği belirtiliyor; "İran Devrim Güçleri, Halep'in kuzeyindeki kırsal bölgede üs kurdu. Geçen hafta Suriye'de 11 İranlı asker öldü" deniyor.
Halep yaklaşık 3 buçuk yıldır, rejim güçleri ve muhalifler arasında bölünmüş durumda. Kentin güneyi ve batısı büyük oranda El Kaide bağlantılı El Nusra grubunun elinde bulunuyor.
Makale şöyle devam ediyor:
"Halep, muhaliflerin merkezinde etkin olduğu son büyük kent ve kuzeydeki son kaleleri. Halep'in batısındaki İdlib İslamcı koalisyonun elinde. Kuzey doğusundaki Rakka ve Deyr ez Zor da IŞİD'in kontrolünde.[...] Rejimin Halep'te olası bir zaferi, muhalefete çok büyük bir darbe indirir".
Times taarruza geçilmesi durumunda, bunun ülkede 8 haftadır süren kısmi ateşkesin sonu anlamına geleceğine de dikkat çekiyor.
Haberde, Esad'ın bir diğer önemli müttefiki Rusya'nın ise Halep'in geri alınması konusunda suskun kaldığı belirtiliyor. Rusya'ın hava saldırılarının Halep'teki muhaliflerin Türkiye'den ikmal yollarını kestiğini hatırlatan Times, bu kez Rusya'nın ateşkese uymayı seçtiğini yazıyor.
Rusya Genelkurmay Başkanlığı Ana Operasyon Dairesi Başkanı Sergey Rudskoy'un, Rusya'nın ateşkese uyan taraflara düzenlenecek saldırılara katılmayacağını söylediği aktarılıyor.
Haberde ayrıca Rusya'nın düşürülen savaş uçağı nedeniyle Türkiye ile arasında oluşan gerginliği gidermeye hazır olduğu da iddia ediliyor.
Halep'e taarruz düzenleneceği haberlerinin, yeni bir mülteci akınına neden olabileceği gerekçesiyle Türkiye'yi endişelendirdiği de Times'ın makalesinde aktarılan görüşlerden.
http://www.hurriyet.com.tr/times-esad-ve-iran-halep-taarruzu-icin-yiginak-yapiyor-40088044 (http://www.hurriyet.com.tr/times-esad-ve-iran-halep-taarruzu-icin-yiginak-yapiyor-40088044)
-
Rus savaş gemisinde kamufle edilmiş askeri araçlar dikkat çekti
İHA14 Nisan 2016 - 19:10:00
Rus savaş gemisinde kamufle edilmiş askeri araçlar dikkat çekti
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/570fc12ec03c1247e801171a)
Rus Donanması’na ait 150 borda numaralı “Saratov” isimli savaş gemisi İstanbul Boğazı’ndan geçti. Savaş gemisinin güvertesinde kamufle edilmiş halde çok sayıda askeri araç olduğu görüldü.
Rus Donanması’na ait 150 borda numaralı “Saratov” isimli savaş gemisi saat 17.00 sıralarında İstanbul Boğazı’ndan geçerek Marmara Denizi'ne doğru açıldı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/570fc12ec03c1247e8011708)
Geçişi sırasında güvenlik önlemleri alınan savaş gemisine, denizden Sahil Güvenlik Komutanlığı’na bağlı bot ve gemi, havadan ise polis helikopteri takip etti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/570fc12ec03c1247e8011707)
Savaş gemisinin boğazdan geçişi sırasında güvertesinde kamufle edilmiş çok sayıda askeri araç olduğu görüldü. Geminin güvertesinin başında ve sonunda ise çok sayıda askerin etrafı izledikleri gözlendi. Karadeniz’den giriş yapan gemi yaklaşık 1 buçuk saatte İstanbul Boğazından geçişini tamamlayarak Marmara Denizi'ne doğru açıldı.
http://www.hurriyet.com.tr/rus-savas-gemisinde-kamufle-edilmis-askeri-araclar-dikkat-cekti-40088572 (http://www.hurriyet.com.tr/rus-savas-gemisinde-kamufle-edilmis-askeri-araclar-dikkat-cekti-40088572)
-
Suriye'nin başkenti Şam'da yönetime bağlı Rus yapımı MİG 23 savaş uçağının havalanmasından kısa süre sonra düştüğü belirtildi.
(http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2016/04/22/suriye-de-savas-ucagi-dustu--6919814.Jpeg)
Muhalif gruplardan Ceyşul İslam (İslam Ordusu) savaş uçağının havalanmasından kısa süre sonra muhtemelen teknik bir arıza sebebiyle düştüğünü duyurdu.
DAEŞ'e bağlı internet sitesinde ise uçağın yerden fırlatılan uçaksavarlarla düştüğü iddia edildi. Ancak DAEŞ uçağın düşürülmesini şu ana kadar üstlenmedi.
http://www.milliyet.com.tr/suriye-de-savas-ucagi-dustu-/dunya/detay/2232096/default.htm (http://www.milliyet.com.tr/suriye-de-savas-ucagi-dustu-/dunya/detay/2232096/default.htm)
-
Rus savaş gemisi 'Türk bayrağı' dalgalandırarak geçti
İHA
24 Nisan 2016 - 18:31:00
Rus savaş gemisi 'Türk bayrağı' dalgalandırarak geçti
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/571ce73318c773582c24a270.jpg)
Rus Donanması'na ait 031 borda numaralı 'Aleksandr Otrakovskiy' savaş gemisi, Karadeniz'den İstanbul Boğazı'na girerek Marmara Denizi'ne doğru açıldı. Geniş güvenlik önlemleri arasında boğazdan geçen savaş gemisi diğer geçişlerinin aksine bu sefer Türk bayrağı dalgalandırdı.
Rus Donanması'na ait 031 borda numaralı 'Aleksandr Otrakovskiy' gemisi, saat 15.30 sıralarında İstanbul Boğazı'ndan geçerek Marmara Denizi'ne doğru açıldı. Geniş güvenlik önlemleri arasında İstanbul Boğazı'ndan geçen Rus savaş gemisinin geçişine, denizden Sahil Güvenlik Komutanlığı'na bağlı bot, gemi ile deniz polisi, havadan ise polis helikopteri eşlik etti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/571ce73718c773582c24a272)
TÜRK BAYRAĞI ÇEKEREK GEÇTİLER
Öte yandan, bugün boğazdan geçen Rus savaş gemisinin Türk bayrağı dalgalandırdıkları görüldü. Güvertesinde çok sayıda asker olduğu görülen savaş gemisi, yaklaşık 2 saatte İstanbul Boğazı'ndan geçişini tamamlayarak Marmara Denizi'ne doğru açıldı.
Rus savaş gemisinin geçişi sırasında güvertedeki bazı askerlerin dürbün ile etrafı gözledikleri görüldü. Üzerlerinde silah olmadığı gözlenen askerler sohbet ederek boğazdan geçti.
http://www.hurriyet.com.tr/rus-savas-gemisi-turk-bayragi-dalgalandirarak-gecti-40093887 (http://www.hurriyet.com.tr/rus-savas-gemisi-turk-bayragi-dalgalandirarak-gecti-40093887)
-
Rusya: Suriye Ordusu Rakka Harekatına Hazırlanıyor
Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Aleksey Borodavkin, Suriye ordusunun Rakka'ya harekat hazırlığında olduğunu, Rus uçaklarının da operasyona destek vereceğini söyledi.
Rusya'nın Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Aleksey Borodavkin, hem Rakka hem de Deyr ez Zor'un Suriye ordusunun hedefinde olduğunu, Rus savaş uçaklarının da bu harekatlarda Suriyeli kara birliklerine destek vereceğini ifade etti.
"ATEŞKES IŞİD VE NUSRA'YI KAPSAMIYOR"
İsviçre'nin Cenevre kentinde Rus haber ajansı RIA'nın sorularını yanıtlayan Borodavkin, ateşkes IŞİD ya da Nusra Cephesi'ni ya da diğer terör örgütlerini kapsamıyor. Palmira'nın özgürleştirilmesinin ardından Deyr Ez Zor ve Rakka operasyonlarının planlaması başladı" dedi.
"BAZI GRUPLAR ATEŞKESİ ÇÖKERTMEK İSTİYOR"
Son günlerde Halep'te düzenlenen hava saldırılarında çok sayıda sivilin hayatını kaybettiği belirtiliyor. Suriye'deki ateşkese büyük ölçüde uyulduğunu söyleyen Borodavkin, sadece ülkenin kuzeyinde, Halep çevresinde 'bazı grupların ateşkesi çökertmeye çalıştığını' savundu.
MUHALİFLER ŞAM VE MOSKOVA'YI SUÇLUYOR
Muhaliflerse, Halep ve çevresinde yoğunlaşan çatışmalar nedeniyle Şam ve Moskova'yı suçluyor. Suriye ordusu son günlerde muhaliflere yönelik hava saldırılarını yoğunlaştırmış, muhalifler de rejimin kontrolündeki bölgelere karşı saldırılar düzenlemişlerdi.
BM: ŞEHİRDE DURUM FELAKET
BM'nin, Suriye'ye insani yardım ulaştırmaktan sorumlu yetkilisi olan Egeland, kentteki durumu "felaket" olarak niteleyip, önümüzdeki gün ve saatlerin Halep için ne kadar önemli olduğunu kelimelerle ifade edemeyeceğini söyledi.
Egeland, Halep'te son günlerde her şeyin kötüye gittiğini vurguladı. Kentte düzenlenen saldırılarda son 24 saatte 50'den fazla kişi ölmüştü.
http://www.sondakika.com/haber/haber-rusya-suriye-ordusu-rakka-harekatina-hazirlaniyor-8394795/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-rusya-suriye-ordusu-rakka-harekatina-hazirlaniyor-8394795/)
-
Doğumevine ölüm füzesi
Hürriyet Haber03 Mayıs 2016 - 21:54:00
Doğumevine ölüm füzesi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/5728f4c3c03c0e1ce05002d2.jpg)
SURİYE’nin Halep kentinde muhalifler dün El Dabbit Doğum Hastanesi’ni vurdu.
Suriye’nin resmi haber ajansı SANA saldırıda aralarında 3 kadının da bulunduğu 4 kişinin yaşamını yitirdiğini, 18 kişinin de yaralandığını bildirdi. Şam yönetimine yakın bazı kaynaklar ise ölü sayısının 25’e ulaştığını duyurdu. Hastanenin vurulması, El Kaide’nin Suriye kolu Nusra Cephesi ve Nureddin Zengi Hareketi’nin batı Halep bölgesine yönelik saldırı başlatmasının hemen ardından geldi. Londra merkezli ve muhalif çizgideki Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) muhaliflerin hükümet kontrolündeki Halep’e yönelik roket ve havan saldırılarında en az 19 kişinin öldüğünü ve 80 kişinin yaralandığını açıkladı.
KERRY: HALEP DÜŞMEYECEK
Saldırı Rusya ve ABD’nin Halep’te ateşkesi görüştüğü sırada geldi. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry “Hastaneyi vuran füzenin muhaliflerin kontrolündeki bölgeden ateşlendiği açık” derken, ‘Hem Esad rejiminden hem de batı destekli muhaliflerden gelen şiddeti kabul etmeyeceklerini’ söyledi. Kerry ilan etmeye hazırlandıkları ateşkesin de ‘Halep’in düşmesine müsaade etmeyeceğini’ vurguladı.
Suriye’de geçtiğimiz hafta orduya ait uçaklar, muhaliflerin kontrolündeki Kudüs Hastanesi’ni vurmuştu. Saldırıda en az 25 kişi yaşamını yitirirken, bir gün sonra bu kez muhaliflerin attığı havan topları ordu kontrolündeki Halidiye semtindeki bir hastaneye isabet etmişti. SOHR, 22 Nisan’dan bu yana Halep’te 279 sivilin yaşamını yitirdiğini bildirdi. Gözlemevi’ne göre ölenlerin 155’i muhaliflerin kontrolündeki bölgelerde, 124’ü de ordu kontrolündeki mahallelerde bulunuyordu.
http://www.hurriyet.com.tr/dogumevine-olum-fuzesi-40098760 (http://www.hurriyet.com.tr/dogumevine-olum-fuzesi-40098760)
-
Terör örgütü PKK tarafından malumunuz Rus üretimi SA-18 Igla tipi omuzdan atmalı çok alçak irtifa hava savunma füzesi sistemi(MANPADS) ile Bell AH-1W Super Cobra savaş helikopterimiz düşürülmüş ve 2 pilotumuz şehit düşmüştü. Bütün yabancı medya ve özellikle Yunan, Ermeni ile Rus sayfaları bayram yapıyordu az önce aldığımız bilgiler doğrultusunda terör örgütü IŞİD, Suriye'nin Humus Doğusu T4 Tiyaş(Altifor) Hava Üssüne yaptığı saldırı sonucu(Bu üste Rus kuvvetleri bulunuyordu) büyük bir yangın çıktığı ve 4 Rus saldırı helikopterini yandığı 20'den fazla Rus kamyonun cephaneliklerle havaya uçtuğu Rus Savaş Helikopterlerinden bir tanesi havalanacakken yanarak havalanamadığı ve çok sayıda Rus pilotun öldüğü haberi geldi.
Muhaliflerin 1 hafta önce Halep ve civarlarında kurdukları pusu sonucu Rus Ordusuna ait T-90A 3. nesil ana muharebe tankını(AMT) imha ettiler ve tank yanarak hareketsiz kalmış Muhaliflerin verdiği bilgiler doğrultusunda Tank mürettebatlarının öldüğü açıklandı.
NOT:Görsel Suriye'de kullanılan Rus Ordusuna ait T-90A model 3. nesil bir ana muharebe tankıdır(AMT) ve Muhalifler tarafından ele geçirilmiştir.Diğer iki görsel ise Muhaliflerin yaptıkları sonucu imha edilen Rus Ordusuna ait T-90A tankı Drone Muhaliflere aittir tanktan dumanla yükselmektedir.
Kaynak:Savunma sanayi haberleri facebook sayfasi
-
Lütfen eklediğiniz haberlerin bağlantı adreslerini ekleyiniz!
-
https://m.facebook.com/story.php?story_fbid=1167112556645877&id=873939095963226
-
Halep'e varil bombalı saldırı: 7 ölü, 32 yaralı
Suriye ordusuna ait helikopterlerin Halep'in Anadan ilçesi ile Han Asel beldesine varil bombasıyla saldırısı sonucu 7 sivilin öldüğü, 32 kişinin yaralandığı bildirildi.
Sivil savunma yetkililerinden alınan bilgilere göre, orduya ait helikopterler, Halep'in kuzeyindeki Anadan ilçesi ile kentin batısındaki Han Asel beldesine varil bombasıyla' saldırdı.
Saldırıda, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 7 kişi yaşamını yitirdi, 32 kişi yaralandı. Yaralılar, söz konusu ilçe ve beldedeki sahra hastanesine kaldırıldı. AA
http://www.trthaber.com/m/index.php?news=halepe-varil-bombali-saldiri-7-olu-32-yarali&news_id=251735&category_id=4 (http://www.trthaber.com/m/index.php?news=halepe-varil-bombali-saldiri-7-olu-32-yarali&news_id=251735&category_id=4)
-
Suriye’nin iki kentinde yedi patlama: En az 100 ölü!
hurriyet.com.tr23 Mayıs 2016 - 11:56:00
Suriye’nin iki kentinde yedi patlama: En az 100 ölü!
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/5742c71a67b0a9624464ea4a.jpg)
Suriye'deki patlamalardan ilk görüntülerSuriye'deki patlamalardan ilk görüntülerSuriye'deki patlamalardan ilk görüntülerSuriye'deki patlamalardan ilk görüntüler
Suriye'de Lazkiye ve Tartus şehirlerinde gerçekleşen patlamalarda en az 100 kişinin yaşamını kaybettiği belirtildi.
Suriye’nin Lazkiye kentine bağlı Cebele ilçesi ile Tartus kentinde bir dizi patlama meydana geldi.
Reuters haber ajansı, Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne dayandırdığı bilgide patlamalarda en az 100 kişinin öldüğünü bildirdi.
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Cebele’de dört, Tartus’ta ise üç ayrı patlama gerçekleştiğini açıkladı. Saldırılardan en az ikisinin canlı bomba ile gerçekleştirildiğini aktaran Gözlemevi, saldırıda hayatını kaybedenlerde olduğunu belirtti, ancak ölü ve yaralı sayısına ilişkin kesin bilgi vermedi.
Sputnik Türkiye'nin aktardığı habere göre Suriye hükümetine yakınlığı ile bilinen İkbariye televizyonu ise Cebele’de üç patlama yaşandığını kaydetti ve patlamaları ‘terörist’ saldırı olarak niteledi. Cebele’deki patlamalardan birinde bir hastanenin hedef alındığı da vurgulandı.Haber ayrıca, Tartus’taki saldırılardan birinin bomba yüklü araçla düzenlendiğini, birinin ise canlı bomba saldırı olduğu kaydedildi.
http://www.hurriyet.com.tr/suriyenin-iki-kentinde-yedi-patlama-en-az-100-olu-40107702 (http://www.hurriyet.com.tr/suriyenin-iki-kentinde-yedi-patlama-en-az-100-olu-40107702)
-
Hatay'a Top Mermisi Düştü
Hatay'ın Yayladağı ilçesine, Suriye tarafından atılan top mermisi düştü. Olayda ölen ya da yaralanan olmadığı öğrenildi.
(http://img.sondakika.com/haber/202/hatay-a-top-mermisi-dustu-8462202_x_4783_o.jpg)
Suriye tarafından atılan top mermisi Hatay'ın Yayladağı ilçesine düştü. Ölen yada yaralananın olmadığı olayda bazı evlerde maddi hasar meydana geldi.
http://www.sondakika.com/haber/haber-flas-8462202/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-flas-8462202/)
-
Flaş iddia: Suriye'nin yeni ismi 'Suriye Cumhuriyeti' olacak
hurriyet.com.tr26 Mayıs 2016 - 08:01:00
Flaş iddia: Suriye'nin yeni ismi 'Suriye Cumhuriyeti' olacak
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57468373c03c0e6ec87f8588.jpg)
Nihai şekli Rusya ve ABD tarafından verilen Suriye'nin yeni anayasa taslağının detaylarının ortaya çıktığı öne sürüldü.
Gulf News muhabiri Sami Moubayed'in haberine göre, taslakta, Suriye Arap Cumhuriyeti'nin adının "Suriye Cumhuriyeti" olarak değiştirildiği görülüyor. Böylece ülkenin, 1932-1958 yılları arasında kullanılan ismine geri döneceği belirtildi.
Taslağa göre ayrıca, yeni Anayasa ile birlikte Beşar Esad'ın oturduğu cumhurbaşkanlığı koltuğunun yetkileri azaltılıyor, iktidar gücü Bakanlar Kurulu'nun lehine yeniden paylaştırılıyor.
İlk hali Şam'daki milletvekillerince yazılan yeni anayasanın taslak metninin Mart ayında değişikliklerin Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'a sunulduğu belirtildi.
Lavrov'un da daha sonra taslağı ABD'li mevkidaşı John Kerry ile paylaştığı ve metnin Nisan-Mayıs aylarında Moskova ile ABD arasında müzakere edildiği aktarıldı.
ABD ve Rusya'nın, yeni anayasayı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararının öngördüğü 1 Ağustos tarihine yetiştirmeye çalıştığı bildirildi.
http://www.hurriyet.com.tr/flas-iddia-suriyenin-yeni-ismi-suriye-cumhuriyeti-olacak-40109131 (http://www.hurriyet.com.tr/flas-iddia-suriyenin-yeni-ismi-suriye-cumhuriyeti-olacak-40109131)
-
Rus savaş gemisi Boğaz'dan böyle geçti
DHA26 Mayıs 2016 - 10:54:00
Rus savaş gemisi Boğaz'dan böyle geçti
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/5746abdf67b0a94fa43f8741.jpg)
Rus savaş gemisi İstanbul Boğazı’ndan böyle geçtiRus savaş gemisi İstanbul Boğazı’ndan böyle geçtiRus savaş gemisi İstanbul Boğazı’ndan böyle geçtiRus savaş gemisi İstanbul Boğazı’ndan böyle geçti
Rusya Donanması'na ait 868 borda numaralı “Pytlivy” savaş gemisi, İstanbul Boğazı'ndan geçerek Marmara Denizi’ne açıldı. Geçişi esnasında yoğun güvenlik önlemi alınan geminin yoğun duman çıkartması dikkat çekerken, geminin güvertesindeki çok sayıda askerin ise sahili izlediği görüldü.
RUS Donanması’na ait 868 borda numaralı "Pytlivy" isimli savaş gemisi İstanbul Boğazı’ndan geçerek Marmara Denizi’ne açıldı. Karadeniz’den saat 09.00 sıralarında İstanbul Boğazı’na giriş yapan Rus savaş gemisi, 10.30 sıralarında geçişini tamamlayarak Marmara Denizi’ne açıldı.
RUS ASKERİ PERSONEL GÜVERTEDE
Rus savaş gemisinin boğazdan geçişi sırasında, Rus askeri personelin geminin güvertesinde sıra halinde dizildiği ve bir askerin de bu anları kamera ile kayda aldığı görüldü.
http://www.hurriyet.com.tr/rus-savas-gemisi-bogazdan-boyle-gecti-40109219 (http://www.hurriyet.com.tr/rus-savas-gemisi-bogazdan-boyle-gecti-40109219)
-
Daha önce bir Rus askeri elinde füze ile güvertede poz verirken türlü senaryolar yazan hayalperest arkadaşların bu görüntü için yapacakları yorumları çok merak ediyorum.
(http://rs194.pbsrc.com/albums/z296/minstrel_blue/Emoticons/Happy.gif~c200)(http://rs194.pbsrc.com/albums/z296/minstrel_blue/Emoticons/Happy.gif~c200)
-
Daha önce bir Rus askeri elinde füze ile güvertede poz verirken türlü senaryolar yazan hayalperest arkadaşların bu görüntü için yapacakları yorumları çok merak ediyorum.
([url]http://rs194.pbsrc.com/albums/z296/minstrel_blue/Emoticons/Happy.gif~c200[/url])([url]http://rs194.pbsrc.com/albums/z296/minstrel_blue/Emoticons/Happy.gif~c200[/url])
''Bizim gücümüzü anladılar, kısa donları ile saygı duruşunda bulunuyorlar! '' diyebilirler mesela:)
Artık anlaşılmalıdır; Türkiye olarak Rusya ile kanlı bıçaklı olmanın kimseye faydası yoktur. HA... Bölgede ki Amerikan politikalarına faydası pekalâ olabilir, orası ayrı!
Bugün bir TV programında Yurt Partisi Genel Başkanı Saadettin TANTAN ilginç bir laf etti, diyor ki; '' RUS UÇAĞINI DA ZATEN BİZ DÜŞÜRMEDİK Kİ, BİZİMKİLER SUÇU ÜZERLERİNE ALDILAR'' diyor.
Vay canına!...
-
Suriye İç Savaşında 283 Bin Kişi Öldü
Birleşmiş Milletler tarafından yapılan açıklamada, Suriye'de son beş yıl içinde 283 bin kişinin hayatını kaybettiği ortaya kondu.
(http://img.sondakika.com/haber/053/suriye-ic-savasinda-283-bin-kisi-oldu-8474053_x_8483_o.jpg)
Birleşmiş Milletler'den yapılan açıklamada, Suriye'deki iç savaşın acı bilançosu ortaya kondu.
YENİ RAPOR AÇIKLANDI
Cenevre Birleşmiş Milletler'deki İnsan Hakları Komisyonu'ndan yapılan açıklamada, Suriye İnsan Hakları Gözlemcileri'nin yeni raporu yazılı olarak açıklandı. Raporda, Suriye'de son beş yıl içinde 283 bin kişinin hayatını kaybettiği belirtildi.
ÖLENLERİN ÇOĞU SİVİL
Ölenlerden 81 bin 436 kişinin sivil halk, 10 bin 40'ının çocuk, 9 bin 106'sının ise kadın olduğu, 48 bin 568'inin muhalifler ve terör örgütleri militanı, 47 bin 95 kişinin ise yabancı uyruklu militanlar olduğu aktarıldı.
ESAD ASKERLERİ ÖLDÜRÜLDÜ
Raporda ayrıca, hayatını kaybedenlerin 101 bin 662'sinin Esad rejimi savaşçısı olduğu, bunlardan 56 bin 609'unun da asker olduğu bilgisi yer aldı.
MART 2016'A KADAR
Söz konusu veriler Suriye İnsan Hakları Gözlemcileri tarafından hazırlanan raporda yer alırken, bilgilerin Mart 2016 sonuna kadar yaşanmış kayıpları kapsadığı belirtildi.
http://www.sondakika.com/haber/haber-suriye-ic-savasinda-283-bin-kisinin-oldugu-8474053/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-suriye-ic-savasinda-283-bin-kisinin-oldugu-8474053/)
-
"SUÇLU SANDALYESİNDE OTURAN BİR ÜLKE DEĞİLİZ"
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/574dcf2118c773312078ad70.jpg)
"Sayın Putin'in Atina ziyareti sırasında bir ifadesi vardı, Türkiye'nin adımlar atması yönünde. Rusya'nın ve Putin'in tutumu hala değişmedi. Bu konuda Türkiye adım atacak mı? Önümüzdeki süreçte Türkiye-Rusya ilişkilerinde bir gelişme yaşanacak mı?" sorusunu da yanıtlayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Şimdi beni meraklandıran konu, acaba bizden nasıl bir ilk adım bekleniyor, onu ben anlamakta zorlanıyorum. Yoksa biz Türkiye olarak suçlu sandalyesinde oturan bir ülke değiliz ve biz kesinlikle Rusya ile münasebetleri bozmak isteyen de değiliz. Tam aksine Rusya ile münasebetlerimizi geliştirmeyi arzu eden bir ülkeyiz. Kaldı ki Sayın Putin ile bizim ilişkilerimiz gerçekten çok farklı noktadayken, iki iyi dost noktasındayken böyle bir konuma gelmiş olması veyahut bir pilotun yapmış olduğu hata veya yanlış sebebiyle koskoca Türkiye’yi feda etmesi gerçekten düşündürücüdür. Rusya ile münasebetlerimizi kesinlikle yeniden geliştirmenin, yeniden çok daha farklı bir konuma taşımanın gayreti içerisinde olmamız gerekir diye düşünüyorum. Temenni ederim ki bir an önce bu sıkıntı aşılır ve Türkiye ile Rusya şu son 10 yıl içerisinde attıkları adımları yeniden atarlar, atmaya devam ederler."
http://www.hurriyet.com.tr/cumhurbaskani-erdogan-alisacaklar-40111550 (http://www.hurriyet.com.tr/cumhurbaskani-erdogan-alisacaklar-40111550)
-
Herhalde Rus pilotu kastediyor!
-
Putin Erdoğan'ı Uyarmış: Amerikalılar Orayı Kürtlere Vermeyi Planlıyor!
Hükümete yakınlığıyla bilinen yazar Abdulkadir Selvi, Antalya'da düzenlenen G-20 Zirvesi'nde Putin ile Erdoğan arasında geçen kritik görüşmeyi köşesine taşıdı.
Hükümete yakınlığıyla bilinen Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi, Antalya'da düzenlenen G-20 Zirvesi'nde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'la görüşmesinde Rusya Başkanı Putin'in Suriye'deki Cerablus bölgesine ilişkin olarak, "Amerikalılar orayı Kürtlere vermeyi planlıyor" dediğini iddia etti.
Selvi, ABD'nin koalisyondan farklı bir ajandası olduğunu da iddia ederek "Biz başından beri Suriye'nin parçalanmasına karşı çıktık, toprak bütünlüğünü savunduk. Türkiye ile Rusya tam olarak anlaşmasa da Türkiye, Rusya ve İran'ın oluşturacağı güç birliği, Suriye'nin bölünmesi planını engelleyebilir. Bu durumda Esad'la ilgili itirazlarımızı sürdüreceğiz ama görünen o ki, Suriye'nin bölünmemesi daha önce geliyor" diye yazdı.
Abdulkadir Selvi'nin bugünkü 'Dış politikaya rötuş' başlıklı köşe yazısı şöyle:
"DOSTLARI ÇOĞALT DÜŞMANLARI AZALT"
"Binali Yıldırım hükümeti kurulduktan sonra, dış politikada bir değişim yaşanıyor. Binali Bey, 'Dostları çoğaltıp düşmanları azaltmak' olarak formül etmişti bunu. Numan Kurtulmuş da 'Mutlaka bir değişikliğe gidilmesi zaruri görünüyor' diye konuştu. Görülen o ki sadece Başbakan değişmedi. Yeni hükümetle birlikte dış politikada bir revizyona ve restorasyona gidiliyor. Numan Kurtulmuş'un, 'Ruslarla ilişkilerin düzelmesini istiyorum' sözleri yeni sürecin ipuçlarını veriyordu.
Ülke çıkarları söz konusu olunca, kurulmaz denilen ittifakların kurulduğu, "olmaz olmaz" diye bir şeyin olmadığı günleri yaşıyoruz.
Dış politikadaki değişiklikleri anlamak için kulak kabarttım. Yeni sürecin ruhunu yansıtan değerlendirmeleri paylaşmak istiyorum.
Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkiler düzeldikçe, Türkiye-Rusya ilişkileri bundan olumlu etkilenmeye başladı.
SURİYE ÜZERİNDEN BAŞKA İTTİFAKLAR
Suriye üzerinden bozulan ittifaklar yine Suriye üzerinden başka ittifakları gerekli kılıyor.
ABD, Irak'ın kuzeyinde Talabani ve Barzani ile gerçekleştirdiği Kürt oluşumunu, Suriye'de PYD ile yapıyor. ABD'nin Suriye'nin kuzeyinde Kürt bölgesi oluşturma çabası Suriye'nin parçalanacağı anlamını taşıyor.
Rusya ile ilişkilerimizin iyi olduğu dönemde Putin, G-20 Zirvesi için bulunduğu Antalya'ya gelmişti. Erdoğan-Putin görüşmesinde masaya yayılan harita üzerinden, "Büyük Cerablus Operasyonu"na ilşkin bilgi verilirken Putin, "Amerikalılar orayı Kürtlere vermeyi planlıyor" demişti.
Ankara uzun bir süredir, ABD'nin, Türkiye'nin de içinde yer aldığı koalisyon güçlerinden farklı olarak Rusya ve PYD ile ayrı ajanda yürüttüğü kanaatinde.
TÜRKİYE - RUSYA - İRAN GÜÇ BİRLİĞİ
Biz başından beri Suriye'nin parçalanmasına karşı çıktık, toprak bütünlüğünü savunduk.
Rusya ve İran, Suriye'de rejimin güçlenmesini ama sonuç itibariyle Suriye'nin bütünlüğünü savunuyor.
Türkiye ile Rusya tam olarak anlaşmasa da Türkiye, Rusya ve İran'ın oluşturacağı güç birliği, Suriye'nin bölünmesi planını engelleyebilir.
Bu durumda Esad'la ilgili itirazlarımızı sürdüreceğiz ama görünen o ki, Suriye'nin bölünmemesi daha önce geliyor."
http://www.sondakika.com/haber/haber-dis-politikaya-rutus-geliyor-8487914/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-dis-politikaya-rutus-geliyor-8487914/)
-
ABD'nin Suriye'Yi parçalama niyetinde olduğunu, Rusya'nın da buna engel olmak için orada olduğunu yeni anlamış numarası böyle yapılır!
-
Yıllar önce Türkiye için en doğru seçeneği açık açık dile getirenler; meşhur Ergenekon - Balyoz davaları ile içeri tıkılmıştı. Hatta o dönemin Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Tuncer KILINÇ Paşa; Türkiye' nin İran ve Rusya ile münasebetlerini geliştirmek durumunda olduğunu bir toplantıda dile getirmiştir. Başına sonradan gelenler malumunuz!..
Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yerin kürkçü dükkanı olması gibi; hükümet edenler de en sonunda olması gereken yere doğru gelmek mecburiyetinde kaldılar- kalıyorlar.
-Devletin, züccaciyeler çarşısında olduğu gibi usta- çırak ilişkisi ile yönetilemeyeceği;
-''Ben evvelden çırak idim, artık Usta oldum'' demek ile Usta olunmadığını;
-Devleti yöneten, idare eden, işleten, organize eden kurumların olduğunu;
-''Benden sonrası Tufan! Ben olmaz isem devlet yıkılır! şeklinde bir düşüncenin olamayacağını. Sen olmasan da devletin var olacağını- hatta daha mürehfeh olacağını;
-Aklın yaş da değil baş da olduğu;
- Herşeyden önce ise MİLLİ BİR DURUŞ, OMURGALI BİR SİYASET, SORUMLU BİR ANLAYIŞ, SAYGIN BİR TUTUM sergilemek gerektiğini;
birilerinin artık anlaması şart!..
-
PKK ve rejim karşıtı silahlı Kürt grup kuruldu
Hürriyet Haber 02 Haziran 2016 - 07:32Son Güncelleme : 02 Haziran 2016 - 07:36
PKK ve rejim karşıtı silahlı Kürt grup kuruldu
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/574fb6ddc03c0e59dc7470af.jpg)
Suriye’de PKK'ya da Esad rejimine de karşı olduğunu söyleyen ve kendilerine ‘Kürt Devrimciler Tugayları’ adını veren bir grup, silahlı mücadeleye başladığını açıkladı.
El Cezire Türk'te yer alan habere göre, grup tarafından 30 Mayıs tarihinde sosyal medyada bir video paylaşıldı. Videoda, bir kişi aralarında yüzleri maskeli insanların da olduğu yaklaşık 30 silahlı kişiyi arkasına alarak Arapça ve Kürtçe bir deklarasyon okurken görülüyor.
Rejimin ve PKK’nın, Suriye halkına karşı suç işlediğini vurgulayan konuşmacı, "Kürt Devrimci Tugayları" adını verdikleri silahlı grubu Suriye toprağının bütünlüğünü korumak için kurduklarını söylüyor.
Konuşmacı, ‘Kürt Devrimciler Tugayları’nın Suriye’deki Kürtlerin temsilcisi hâline gelmesi için genç Kürtleri kendilerine katılmaya şu sözlerle davet etti:
"Özgür Kürtler olarak, Suriye halkını ve özellikle Kürtleri korumak için Kürt Devrimciler Tugayları grubunu kurmaya karar verdik. Bu örgütün Kürtleri temsil etmesi için Kürt halkı içindeki tüm diğer özgür insanları bize katılmaya davet ediyorum."
PKK'nın Esad için savaştığını söyleyen konuşmacı, "Onlar, Kürtleri öldüren Tahran'ın safında yer alıyor" dedi.
Videoda maskeli bir kişi de söz alarak, kamera önüne geçti ve bu gruba katılmak için Afrin’den geldiğini anlattı.
PKK’nın tüm gençleri zorunlu olarak silah altına aldığını söyleyen maskeli kişi, Kürtlerin Müslüman bir halk olduğunu, PKK’nın ise bu halkı Allah’tan uzaklaştırmak istediğini söyledi.
http://www.hurriyet.com.tr/pkk-ve-rejim-karsiti-silahli-kurt-grup-kuruldu-40112115 (http://www.hurriyet.com.tr/pkk-ve-rejim-karsiti-silahli-kurt-grup-kuruldu-40112115)
-
PYD, Türkiye'nin Kırmızı Çizgisini Geçti! İlerliyor
PYD'nin öncülüğündeki Demokratik Suriye Güçleri, Türkiye'nin kırmızı çizgi olarak belirlediği Fırat'ın batısına geçti ve Menbic'e doğru ilerliyor.
İngiliz yayın kuruluşu BBC tarafından servis edilen bilgiye göre, PYD'nin öncülüğündeki Suriye Demokratik Güçleri, ABD özel harekat birimlerinin ve hava operasyonlarının da desteğiyle Fırat'ın batısında yer alan Menbic bölgesine doğru ilerlemeye başladı.
3'Ü ÇOCUK 15 SİVİL ÖLDÜRÜLDÜ
Suriye'deki muhalif gruplara yakınlığıyla bilinen Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Menbic'e ilerleyen güçleri büyük ölçüde YPG'nin oluşturduğunu ifade etti.
Gözlemevi ayrıca son 24 saat içerisinde ABD'nin Menbic'de düzenlediği hava operasyonlarında 3'ü çocuk 15 sivilin öldüğünü söyledi.
(http://img.sondakika.com/haber/019/pyd-turkiye-nin-kirmizi-cizgisini-gecti-8491019_534_m.jpg)
'SURİYELİ ARAPLARA BIRAKILACAK'
ABD'li bir yetkili ise Menbic operasyonunda Kürt YPG güçlerinin değil yine Suriye Demokratik Güçleri'ne bağlı Arap grupların çoğunlukta olduğunu söyledi.
İsmini vermeyen ABD'li yetkili "Menbic alındıktan sonra YPG bölgede kalmayacak... Böylece tarihsel olarak Suriyeli Arapları yaşadığı bölgeyi yine Suriyeli Araplar kontrol edecek" dedi.
TSK SINIRA YIĞINAK YAPMAYA BAŞLADI
Öte yandan ABD'nin PYD ile IŞİD'e yönelik operasyonları devam ederken, TSK özellikle sınıra bir haftadır yığınak yapmaya başladı. PYD'nin Fırat'ın batısına geçmesi halinde Türkiye'nin müdahale edebileceği söylentileri de askeri kaynaklar tarafından dillendiriliyor.
http://www.sondakika.com/haber/haber-pyd-turkiye-nin-kirmizi-cizgisini-gecti-8491019/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-pyd-turkiye-nin-kirmizi-cizgisini-gecti-8491019/)
-
Türkiye Menbic'i Yakın Takibe Aldı! Operasyon An Meselesi
Suriye Demokratik Güçleri'nin ABD desteğiyle başlattığı Menbiç operasyonunda Türkiye'nin güvenliğini zedeleyecek bir durumun ortaya çıkması halinde, asker anında müdahale edecek.
Ankara, Washington'a yaptığı "Menbiç'e ortak operasyon" teklifine yanıt alamazken, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) ABD'nin desteğiyle başlattığı Münbiç harekâtını yakın takibe aldı. Özel Kuvvetler'e bağlı bordo berelilerin küçük gruplar halinde sık sık sınır ötesine geçerek, gelişmeleri yakından takip ettiği öğrenildi. Türkiye'nin güvenliğini ve çıkarlarını zedeleyecek bir durumun ortaya çıkması halinde, TSK'nın süratle müdahil olmasına yönelik tüm harekât planları hazır. Hatırlanacağı üzere Türkiye Menbiç'i "kırmızı çizgi" olarak belirlemiş ve o çizginin geçilmesi halinde operasyon düzenleyeceğini defalarca belirtmişti.
Ağırlıklı olarak PKK'nın uzantısı niteliğindeki YPG'lilerden oluşan SDG, Menbiç harekâtını önceki gün başlattı. Operasyon, bölgenin IŞİD'den temizlenmesini hedefliyor. ABD harekâta ve PYD'ye açık destek veriyor. DSG güçlerinin Münbiç'e 10 kilometre kadar yaklaştığı şehre birkaç gün içerisinde ulaşabilecekleri belirtiliyor.
KIRMIZI ÇİZGİ TEHLİKEDE
Ankara, Washington'a, "90 kilometrelik Mare - Cerablus hattı öncelikli olarak Türkiye'yi ilgilendiriyor. Bu hat, Türkiye'nin ulusal güvenlik hattı. Bu hattın batısında hem PYD'nin hem IŞİD'in bulunması Türkiye'nin güvenliğini tehdit eder. Harekâtı iki ülke özel kuvvetlerinin işbirliğiyle yürütelim" teklifi götürmüştü. Ankara'nın teklifine dair görüşmeler devam ederken, PYD ağırlıklı güçlerin operasyonu başlatması, Ankara'nın endişelerini artırdı. Ortaya çıkan tablonun Türkiye'nin "kırmızı çizgi" olarak belirlediği kriterleri tehlikeye soktuğu değerlendiriliyor.
ANKARA ENDİŞELİ
ABD, "Menbiç IŞİD'den temizlendikten sonra YPG bölgede kalmayacak, çıkacak. Suriyeli Araplar, geleneksel olarak Suriyeli Arap olan bölgeyi kontrol etmiş olacak" sözü verdi. Ancak, YPG'nin Suriye'nin kuzeyinde Afrin, Kobani ve Cezire kantonlarını kontrol altında tutması, Mare hattında da kontrolü elde etmesi halinde Irak'tan Akdeniz'e uzanan bir koridorun ortaya çıkma riski Ankara'yı endişeye sevk ediyor.
(Kaynak: Habertürk)
http://www.sondakika.com/haber/haber-turkiye-munbic-i-yakin-takibe-aldi-operasyon-an-8494746/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-turkiye-munbic-i-yakin-takibe-aldi-operasyon-an-8494746/)
-
İlk Kez Oldu! ABD'den Suriyeli Muhaliflere Havadan Silah Yardımı
ABD, Suriye'de IŞİD'le savaşan Demokratik Suriye Güçleri dışındaki bazı silahlı örgütlere ilk defa havadan silah ve mühimmat yardımı yaptı.
(http://img.sondakika.com/haber/554/ilk-kez-oldu-abd-den-suriyeli-muhaliflere-8495554_8654_m.jpg)
ABD'nin Suriye'de Halep'in Mare bölgesinde içinde YPG'nin de olduğu muhalif gruplara havadan silah desteğinde bulunduğu bildirildi.
MENBİC OPERASYONU SÜRÜYOR
Suriye'de ABD destekli Suriye Demokratik güçlerinin IŞİD'e yönelik operasyonları sürüyor. Halep'in kuzeyindeki Menbic'e bağlı 8 köyün PYD güçlerinin eline geçtiği belirtildi.
HAVADAN SİLAH YARDIMI
Merkezi Londra'da bulunan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Perşembe günü ABD'nin başında olduğu koalisyon uçaklarının Halep'in Mare bölgesinde muhalifleri havadan silah ve mühimmat yaptığını açıkladı.
Türkiye sınırına yaklaşık 20 kilometre uzaklıkta bulunan Mare'deki komutan, "Durum kötüye gidiyordu. Müttefikler mühimmat yolladı" dedi.
İLK KEZ GÖNDERDİ
Söz konusu yardımla ABD ilk kez içinde YPG'yi de barındıran Suriye Demokratik Güçleri dışında bir gruba havadan silah göndermiş oldu.
IŞİD'İN SALDIRILARI SÜRÜYOR
IŞİD haftasonunda Mare'ye sürpriz bir saldırı başlatmış ve kenti almak için tankların yanı sıra bomba yüklü araçlar kullanmıştı.
Örgütün henüz kente giremese de, çevredeki küçük yerleşim yerlerini ele geçirdiği ve Mare'yi kuşattığı ifade ediliyor. Bölgede şiddetli çatışmaların da devam ettiği belirtiliyor.
Birleşmiş Milletler, Mare'de on binin üzerinde sivilin insanın mahsur kalmış olabileceğini ifade etmişti.
Mare'de 15 bin kişinin yaşadığı tahmin ediliyor.
http://www.sondakika.com/haber/haber-abd-den-suriyeli-muhaliflere-havadan-silah-yardimi-8495554/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-abd-den-suriyeli-muhaliflere-havadan-silah-yardimi-8495554/)
-
Rusya'dan Türkiye'ye suçlama: '200 terörist Türkiye'den geçti'
DHA06 Haziran 2016 - 07:20Son Güncelleme : 06 Haziran 2016 - 08:14
Rusya'dan Türkiye'ye suçlama: '200 terörist Türkiye'den geçti'
Rusya, 200'den fazla El Nusra üyesinin Türkiye'den geçerek Suriye'ye ulaştığını iddia etti.
Suriye'nin Türkiye'ye yakın bölgelerinde çatışmalar hızlanırken, Moskova yeni bir iddia ortaya attı. Rusya'nın Suriye'deki ateşkes izleme merkezi, El Nusra'nın 200'den fazla üyesinin yasadışı olarak Türkiye sınırını geçip Suriye ordu birliklerine saldırdığını iddia etti.
Rusya Savunma Bakanlığı'nın internet sitesinden yayınlanan raporda, “Uluslararası terör örgütü El Nusra'nın 200'den fazla üyesi, Beysun yerleşim birimi yakınlarında yasadışı olarak Türkiye sınırını geçtikten sonra Suriye ordu birliklerinin mevzilerine saldırdı denildi.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/5755069967b0a96cf877d7ec)
RIA Novosti ajansı ayrıca, Rusya Savunma Bakanlığı'na ait insansız hava araçlarının, Türkiye'den Suriye'nin Halep ve İdlib bölgelerindeki teröristlere silah taşıyan TIR konvoylarını görüntülediğini ileri sürdü.
http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-turkiyeye-suclama-200-terorist-turkiyeden-gecti-40113645 (http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-turkiyeye-suclama-200-terorist-turkiyeden-gecti-40113645)
-
İdlib'e Hava Saldırısı: 7 Ölü, 30 Yaralı
Rusya'ya ait uçakların, ülkenin kuzeybatısındaki muhaliflerin denetiminde yer alan İdlib'deki yerleşim yerlerine düzenlediği saldırılarda 7 sivil yaşamını yitirdi, 30 kişi de yaralandı.
Rus ordusuna ait savaş uçakları, ülkenin kuzeybatısındaki muhaliflerin denetiminde yer alan İdlib'deki yerleşim yerlerine 12 hava saldırısı düzenledi. Saldırılarda 7 sivil hayatını kaybetti, 30 kişi de yaralandı.
"İDLİB'İN KENT MERKEZİNE SALDIRDILAR"
İdlib'deki sivil savunma yetkilisi Leys Firas, muhaliflerin kontrolündeki İdlib'in kent merkezindeki çarşı, Akraiy Camisi, Şamaat kavşağı, Amn el Davle kavşağı ile Carlton Hotel'in çevresine Rusya'ya ait savaş uçakları tarafından saldırı düzenlendiğini söyledi.
"7 SİVİL YAŞAMINI YİTİRDİ"
Bombardıman sonucu aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 7 sivilin hayatını kaybettiğini, 30 kişinin de yaralandığını ifade eden Firas, Rusların hava saldırılarında çok sayıda iş yeri ve evde maddi hasarın meydana geldiğini dile getirdi.
"ÇOK SAYIDA İŞ YERİNDE YANGIN ÇIKTI"
Çarşıda çok sayıda iş yerinde yangının çıktığını aktaran Firas, sivil savunma ile itfaiye ekiplerinin saldırı sonrasında çıkan yangınları söndürdüğünü kaydetti.
SALDIRILARINI YÜKSEK İRTİFADAN YAPAMIYORLAR
Rejime ait Rus yapımı savaş uçakları, eski teknoloji olmasından dolayı saldırılarını yüksek irtifadan yapamıyor ve dolayısıyla Rus hava kuvvetlerinin Suriye'de gerçekleştirdiği saldırılardan kolaylıkla ayırt ediliyor.
NOKTA ATIŞI YAPAMADIKLARINDAN TAHRİBAT GENİŞ BİR ÇEVREYE YAYILIYOR
Alçalarak hedefe doğru yaklaşıp sadece geniş alanları vuruyor. Nokta atış yapılmadığı ve kullanılan mühimmat fazla tutulduğu için tahribat geniş bir çevreye yayılıyor. Ayrıca rejim uçakları, saldırı için irtifa kaybederken yüksek ses çıkartıyor.
REJİM UÇAKLARI BOMBARDIMAN İÇİN HEDEFLERE TEKER TEKER YAKLAŞIYOR
Rus uçakları ise saldırı anında hedefe fazla yaklaşmadığı için sesleri yerden pek duyulmuyor ve ilk duyulan ses, bombaların infilak etmesi oluyor. Rejim uçakları bombardıman için hedeflere teker teker yaklaşırken, Rus uçakları en az 2'si bir arada havalanıp saldırıyor. Saldırılarda kullanılan mühimmat kalıntılarından eski nesil olanları bunların rejime, yeniler ise Ruslara ait olduğunu gösteriyor.
Öte yandan muhalifler, üsler çevresinde ve ülkenin kilit noktalarında ekipmanlarıyla konuşlandırılmış "rasat sistemi" ve "telsiz kırma" yoluyla uçakları tespit edebiliyor.
http://www.sondakika.com/haber/haber-idlib-e-hava-saldirisi-7-olu-30-yarali-8502289/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-idlib-e-hava-saldirisi-7-olu-30-yarali-8502289/)
-
Suriye Sınırında Hareketlilik! Bordo Berelilerin Elleri Tetikte
Terör örgütü IŞİD'ten boşalacak Fırat'ın batısındaki bölgede PYD – YPG güçlerinin etkin olmasına karşı, TSK önlem olarak sınıra bordo berelileri takviye etti.
Terör örgütü IŞİD'ten boşalacak Fırat'ın batısındaki bölgede PYD – YPG güçlerinin etkin olması ve etnik temizlik başlatması ihtimaline karşı Türk Silahlı Kuvvetleri önlem aldı. Sınırda; hudut birlikleri ve topçu unsurlarının varlığının Özel Kuvvetler Komutanlığı'na bağlı bordo berelilerin operasyonel timleri ile takviye edildiği ve alarm durumuna geçirildiği konuşuluyor.
CUMHURBAŞKANLIĞI'NDA TOPLANTI YAPILDI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında, Cumhurbaşkanlığı'nda bugün öğleden sonra güvenlik toplantısı yapıldı. Toplantıya; Başbakan Binali Yıldırım, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, İçişleri Bakanı Efkan Ala ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan katıldı.
MÜNBİÇ HAREKATI
Toplantının yapılması dün planlanmıştı. Bugün Sabah saatlerinde İstanbul'da düzenlenen terör saldırısı da, toplantıda kapsamlı olarak ve bütün boyutlarıyla ele alındı. Ancak saldırıdan önce planlanan toplantının temel Gündem maddeleri arasında; Güneydoğu'daki bazı ilçelerde sona eren operasyonların yanı sıra Münbiç harekatı önemli yer tutuyordu.
ULUSAL GÜVENLİK AÇISINDAN ÖNEMLİ
Bu harekat, Türkiye için ulusal güvenliği açısından önemli. Çünkü, terör örgütü PKK'nın Suriye kolu YPG, bu harekatın sonuçlarından yararlanarak, Türkiye'nin Fırat'ın batısı olarak belirlediği kırmızı çizgilerini bir oldu bitti ile ABD gölgesinde aşmak niyetinde.
400 YPG'Lİ MÜNPİÇ OPERASYONUNDA
Suriye Demokratik Güçleri, Fırat Nehri'nin batısındaki Münbiç kentini IŞİD'in elinden almak için koalisyon güçlerinin hava desteği altında 30 Mayıs'ta harekat başlattı. Bu harekatın ileri iki kolunda, 3 bin 150 kişilik bir kuvvet var. Bu iki kol, Münbiç'e yaklaştı. Bu kuvvetin içinde 400 dolayında YPG'linin olduğu Ankara tarafından tespit edilmiş durumda.
Harekatın ağırlıklı gücünü, yerel Arap birlikleri oluşturuyor. Ancak harekatın ardından YPG'nin bölgede kalıcı olması ve etnik temizlik yapması ihtimaline karşı Ankara tedirgin.
ABD GARANTİ VERDİ
ABD, IŞİD'in temizlenmesinin ardından YPG'nin bölgeden çekileceği konusunda Türkiye'ye garanti verdi. Ancak Ankara'nın tedirginliği sürüyor. Bu rahatsızlığın Cumhurbaşkanlığı'nda yapılan güvenlik toplantısında kapsamlı olarak ele alındığı konuşuluyor.
Türk Silahlı Kuvvetleri, son bir hafta içinde Suriye sınırındaki unsurlarını Özel Kuvvetler Komutanlığı'na bağlı bordo bereli komandolar ile takviye etmişti. TSK, ulusal güvenliğiyle ilgili tehdit olasılıklarına karşı alternatif harekat planları hazırlamıştı. Bu planların, bütün ayrıntıları ile Cumhurbaşkanlığı'ndaki güvenlik toplantısında ele alındığı belirtildi.
http://www.sondakika.com/haber/haber-bordo-berelilerin-elleri-tetikte-8508872/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-bordo-berelilerin-elleri-tetikte-8508872/)
-
Türkiye'den 15 km uyarısı: Vururuz
Hürriyet Haber 08 Haziran 2016 - 14:57Son Güncelleme : 08 Haziran 2016 - 15:04
Türkiye'den 15 km uyarısı: Vururuz
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/575808f1c03c0e0facacb2a5.jpg)
ABD'nin desteğiyle Suriye'de ilerleyen PKK/PYD'ye Türkiye'den sınır resti geldi. PYD'nin Türkiye sınırına 15 kilometreden fazla yaklaşması halinde vurulacağı uyarısında bulundu.
Terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı PYD'nin ABD destekli Münbiç operasyonu 8'inci gününe girdi. Münbiç merkezle birlikte Cerablus yönünde devam eden operasyonda PYD, Türkiye sınırının 35 kilometre güneyinde yer alıyor. PYD, operasyonda son 24 saat içerisinde 640 kilometrekarelik bir alanda ve 30'dan fazla köy ve kasabada hakimiyet sağladı.
BÖLGEDE SADECE ARAPLAR OLACAK
Bu durum karşısında harekete geçen Türkiye, Münbiç ilçe merkezi ile birlikte sınır hattı yönünde PYD ilerleyişinden duyduğu rahatsızlığı ABD'li yetkililere iletti. Münbiç konusunda ABD'li yetkililer, “PYD'lilerin ilçe merkezinin IŞİD'den temizlenmesine dönük desteğinin, IŞİD tehdidinin ortadan kalkması ile birlikte son ereceğini ve bölgede tek etkin gücün Araplardan oluşacağı" garantisini yineledi.
SINIRI AŞARSA VURULACAK
Türk resmi makamları ise, PYD'nin Türkiye sınırına 15 kilometreden fazla yaklaşması halinde vurulacağı uyarısında bulundu. Cerablus'un güneyinde başlayan ve Türkiye sınırına doğru devam eden PYD ilerleyişinin Türkiye sınırına 15 kilometreden fazla yaklaşmaması yönündeki uyarı ABD tarafından örgüte iletidi. PYD'nin ihlal etmemesi konusunda uyardığı 15 kilometrelik sınıra paralel uzanan koridor Aktarin, İrşef, Havar Nehir, Mare, Şeyh İsa ve Tel Rıfat köylerinden oluşuyor.
IŞİD, CERABLUS'TAN ÇEKİLİYOR
Terör örgütü IŞİD 2014 yılı başlarından itibaren kontrol ettiği Halep'in sınır ilçelerinden Cerablus'u boşaltıyor. Örgüt militanları ailelerini büyük oranda Rakka ve El Bab kasabasına nakletti. Bölgede bulunan kaynaklar Cerablus'un her an PYD tarafından kuşatılabileceğini yaklaşan tehlike sebebi ile militanların ailelerini farklı merkezlere naklettiği ve her an kasabayı boşaltabileceği bilgisini veriyorlar.
Daha önce vurduk
Geçtiğimiz aylarda Afrin merkezden başlattığı saldırı ile Tel Rıfat yönünde ilerleyen ve 6 köyü ele geçiren PYD, Kobani-Afrin bağlantısını sağlamayı hedeflemişti. Türkiye ise PYD'ye ait cephe hatlarını sınırdan vurarak Suriyeli muhaliflere destek vermiş ve PYD'nin sınırımıza yaklaşmasına engel olmuştu.
Yeni Şafak
http://www.hurriyet.com.tr/turkiyeden-15-km-uyarisi-vururuz-40114972 (http://www.hurriyet.com.tr/turkiyeden-15-km-uyarisi-vururuz-40114972)
-
Almanlar gitti, İtalyanlar böyle geldi
Hürriyet Haber08 Haziran 2016 - 15:04Son Güncelleme : 08 Haziran 2016 - 15:29
Almanlar gitti, İtalyanlar böyle geldi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57580afc18c7732040f4c42f.jpg)
İtalyan askerleri Kahramanmaraş'taİtalyan askerleri Kahramanmaraş'taİtalyan askerleri Kahramanmaraş'taİtalyan askerleri Kahramanmaraş'ta
İtalya'dan gelen Hava Savuma Sistemi, Kahramanmaraş'taki Gazi Kışlası'nda Almanya Patriot Hava Savunma Birliği'nin yerine konuşlandırılıyor.
Sistemin, operasyon merkezi ile radar ve füze rampalarının yerleştirileceği alanlar da hazırlandı. Hava Savunma Sistemi'nin bir süre sonra yapılacak test işlemleri sonrasında faaliyete geçeceği öğrenildi. Alman Patriot Birliği 2015'in son aylarında kentten ayrılmıştı.
MEADS, Orta Menzilli Hava Savunma Sistemi (MEADS - Medium Extended Air Defense System) NATO tarafından yönetilen, Patriot füze sisteminin yerini alması düşünülen, yer tabanlı, taşınabilir bir füze savunma sistemi.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/590x0/57580c0218c7732040f4c468.jpeg)
ÜÇ ÜLKE BİRLİKTE TASARLADI
Program, ABD, Almanya ve İtalya'nın geliştiriciliğinde ilerleyen üç uluslu bir proje. Almanya Haziran 2015'te kendi MIM-104 Patriot sistemleri yerine MEADS'ı seçti. MEADS, yarıştığı sistemlerin eksikliklerinin giderilmesi için ve ABD ile müttefik kuvvetler arasında tam birlikte çalışabilirliğe izin verecek şekilde tasarlandı.
Sistem taktik, balistik füzeler, seyir füzeleri, insansız hava araçları, uçak ve büyük kalibreli roketlere karşı 360 derecelik kapsama alanı sağlıyor. MEADS, genişletilmiş kapsama alanı ile yer tabanlı taşınabilir bir hava ve füze savunması sağlarken, üç boyutlu tehditlere karşı da görev yapıyor.
http://www.hurriyet.com.tr/almanlar-gitti-italyanlar-boyle-geldi-40114982 (http://www.hurriyet.com.tr/almanlar-gitti-italyanlar-boyle-geldi-40114982)
-
"PYD, Menbic’i Mabuk yaptı" iddiası
Hürriyet Haber11 Haziran 2016 - 08:46Son Güncelleme : 11 Haziran 2016 - 09:47
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/575ba5dbc03c0e5084b8f487.jpg)
ABD desteğiyle Menbic’i kuşatan terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı PYD'nin, şehirde özerklik ilanına hazırlandığı iddia edildi. Terör örgütünün, şehrin adını da Kürtçe’de “ölümsüz gelin” anlamına gelen "Mabuk" olarak değiştirdiği ileri sürülüyor. Menbic Mahalli Meclisi Başkanı Münzir Ebu Sellel, “Araplar zorla göçe tabi tutulabilir. Bölge sözde Kürdistan projesine dahil edilecek” dedi.
Yeni Şafak Gazetesi'nin haberine göre, terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı PYD'nin ABD desteğiyle başlattığı Menbic operasyonu 11'inci gününe girdi.
Set Tişrin bölgesinden başlayan operasyonda, yüzde 93 oranında Araplardan oluşan nüfusuyla Halep'in en büyük ilçesi olan Menbic, PYD kuşatması altına girdi. Menbic'in çevresindeki Avun Dedat, Kersen, Manguba ve Hattaf bölgelerinin kuşatılmasıyla PYD'nin şehir merkezine uzaklığı 1,5 kilometreye kadar düştü.
Menbic operasyonu ABD'nin “Araplardan oluşan grupların yoğunluğu" iddiasına rağmen, PYD'li teröristler eliyle devam ediyor. PYD'nin üst düzey yöneticilerinden Mahmut er-Reş, ABD'li özel kuvvet timlerinin desteğiyle ilk günden beri sahada görev yapıyor.
Menbic'i kuşatma altına alan PYD'nin, ilk olarak şehrin adını değiştirdiği öne sürüldü. IŞİD sonrası özerklik ilanına hazırlandığını duyuran PYD, Menbic'in adını Kürtçe'de “ölümsüz gelin" anlamına gelen "Mabuk" olarak değiştirdi. PYD'nin yüzde 93'ü Arap olan ilçede etnik temizliğe girişmesinden endişe ediliyor.
Menbic Yerel Meclisi Başkanlığı görevini yürüten Münzir Ebu Sellel şehirde yaşananları anlattı. PYD'nin şehirdeki oyununu gözler önüne seren Ebu Sellel, PYD'nin Ebu Emced isimli Esed yanlısı bir kişiyi başkan ilan ettiğini ifade etti.
Örgütün, Menbic Halk Meclisi kurduğunu ve ilçeyi ele geçirmeden federal yönetim oluşturacaklarını anlatan Ebu Sellel, “Tel Abyad örneği tekerrür edecek ve halkımızın evleri ellerinden alınarak, bölge sözde Kürdistan projesine dahil edilecek" diye konuştu.
''BÖLGEYE KÜRT NÜFUSU YERLEŞTİRİLECEK''
Ebu Sellel, PYD'nin hedeflerine ulaşmak için federal yönetim ilanına dönük hazırlıklarını bildiklerini söyledi. Yüzde 3 oranında Kürt'ün yaşadığı Menbic merkez ve çevresindeki Arapların zorla göç ettirileceğini ifade eden Ebu Sellel, “Arapların zorla göç ettirilmesi sonrası Tel Abyad ve Haseke'de olduğu gibi bölgeye Kürt nüfusu yerleştirilecek" ifadelerini kullandı.
Ebu Sellel, ilçede halen 150 bin sivilin yaşadığını, 70 bine yakın insanın son çatışmalardan dolayı bölgeyi terk ettiğini söyledi. İnsanların Azez yönüne kaçmak istediğini anlatan Ebu Sellel, “İnsanlar tehlikelerden dolayı el-Bab'a sığınmak zorunda kalıyor. Önümüzdeki günlerde daha önemli göç hareketliliği yaşanacak" dedi.
IŞİD KÖYLERDEN ÇEKİLDİ
Öte yandan Kuzey Halep'te muhaliflere karşı vahşet sergileyen IŞİD'in PYD'ye karşı savaşmaması ise dikkat çekti. IŞİD, son 3 günde 46 köyden direnmeden çekildi. Bu durumun dikkate değer olduğunu vurgulayan Münzir Ebu Sellel, “PYD'yi bir gövde olarak düşünürsek, onun Suriye'deki ayaklarının IŞİD terör örgütü olduğunu söyleyebiliriz" dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/pyd-munbici-mabuk-yapti-iddiasi-40116156 (http://www.hurriyet.com.tr/pyd-munbici-mabuk-yapti-iddiasi-40116156)
-
Bakalım kırmızı çizgilerimiz var diyenler bu durumu kınamak dışında başka bir şey yapacaklar mı?
-
İyi uykular Türkiye!
(https://scontent-cdg2-1.xx.fbcdn.net/v/t1.0-9/13434720_10154281518889308_2660372843969909709_n.jpg?oh=65e3d4312d5882f26760eabf92f5baf6&oe=580F3665)
Yoksa siz Suriye'deki iç savaşın gerçekten sadece Esad'ı devirmek için mi çıktığını sanıyorsunuz!
-
Abd bize söz verdi ya Araptır onlar Arap😡
-
Reuters: Suriye'nin Kuzeyinde 'Üç Ay İçinde Anayasa Oluşturulacak'
Reuters'a konuşan Kürt yetkili, 'üç ay veya daha kısa bir süre içinde anayasanın tamamlanacağını ve ardından seçimlere gidileceğini' söyledi.
YPG birliklerinin de içinde bulunduğu ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri, Suriye'nin kuzeyinde IŞİD'e karşı ilerlerken Reuters haber ajansı, bir Kürt yetkilinin sözlerine dayandırdığı haberinde, Suriyeli Kürtlerin yeni bir federal hükümet sistemi oluşturmaya yaklaştıklarını yazdı.
ÜYELER TARAFINDAN GÖRÜŞÜLDÜ
Haberde, "Yeni ele geçirilen toprakların, 'Kuzey Suriye – Rojava için Demokratik Federal Sistem'e dâhil edilmesi, geçen hafta IŞİD kontrolündeki Menbic'in idaresi için oluşturulan yerel konsey üyeleri tarafından görüşüldü" denildi.
"ARZUMUZU DİLE GETİRDİK"
BBC Türkçe'nin aktardığı haberde bu projenin idaresinden sorumlu olduğu belirtilen yerel konseyin eş başkanı üst düzey Kürt yetkili Hadiya Yousef de, "Üstünde çalıştığımız planla ilgili onlara bir fikir verdik ve Menbic'in özgürleştirildikten sonra demokratik federal bölgemizin bir parçası olması arzumu dile getirdik" diye konuştu.
"PLANI SEVDİLER"
Yousef, "Meseleye olumlu bir yaklaşım vardı. Planı sevdiler" dedi ve konseyin geçici olmasından dolayı nihai kararın daha sonra 'kalıcı bir konsey' tarafından alınması gerektiğini söyledi.
ABD, RUSYA VE AVRUPA'YA ANLATILDI
Yousef de, ABD, Rusya ve Avrupa'da planlarını açıklamak için toplantılar düzenlendiğini ve amaçlarının bağımsız bir devlet kurmak olmadığı konusunda bilgi verildiğini söyledi.
Suriye Demokratik Güçleri, Menbic'i IŞİD'den geri almak için operasyon yürütüyor.
ABD Başkanı Barack Obama ve BM'nin Suriye temsilcisi Staffan de Mistura'ya da mektup gönderildiğini belirten Yousef, "Bu planın kabul edilmesini umuyoruz, uluslararası, iç ve bölge desteğini kazanmak için çalışıyoruz" dedi.
Suriye'den telefonla Reuters'ın sorularını yanıtlayan Yousef, 'toplumsal sözleşme' olarak adlandırılacak bir anayasanın da tamamlanmak üzere olduğunu ifade etti.
http://www.sondakika.com/haber/haber-reuters-suriye-nin-kuzeyinde-uc-ay-icinde-8534767/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-reuters-suriye-nin-kuzeyinde-uc-ay-icinde-8534767/)
-
ABD: Rusya, Suriye'de ABD'nin Desteklediği Muhalifleri Vurdu
Pentagon yetkilisi, Rus savaş uçaklarının dün Suriye'nin güneyinde aralarında ABD'nin desteklediği muhaliflerin bulunduğu IŞİD karşıtı güçleri vurduğunu açıkladı.
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Rus savaş uçaklarının Suriye'de ABD'nin desteklediği muhalifleri vurduğunu bildirdi.
"RUSYA ABD'NİN DESTEKLEDİĞİ MUHALİFLERİ VURDU"
Adının açıklanmasını istemeyen üst düzey Pentagon yetkilisi, Rus savaş uçaklarının dün Suriye'nin güneyinde al-Tanf'a yakın bir bölgede aralarında ABD'nin desteklediği muhaliflerin bulunduğu IŞİD karşıtı güçleri vurduğunu açıkladı.
"SURİYE VE RUS ASKERİ YOK"
Rus uçaklarının Suriye'nin güneyinde uzun zamandır aktif olmadıklarına vurgu yapan yetkili, saldırının gerçekleştiği bölgede herhangi bir Suriye ve Rus askerinin bulunmadığına işaret etti.
"SALDIRIYI NİÇİN GERÇEKLEŞTİRDİKLERİNİ AÇIKLASINLAR"
Yetkili, "Rusya'nın son dönemdeki eylemleri onların niyetleri hakkında ciddi endişeler doğuruyor. Rusya'dan bu saldırıyı niçin gerçekleştirdiğini açıklamasını ve bunun bir daha yaşanmamasının güvencesini isteyeceğiz." ifadesini kullandı.
http://www.sondakika.com/haber/haber-pentagon-rusya-suriye-de-abd-nin-destekledigi-8538305/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-pentagon-rusya-suriye-de-abd-nin-destekledigi-8538305/)
-
ÖSO komutanı: ABD güvenli bölgeyi PYD’ye verecek
Hürriyet Haber18 Haziran 2016 - 10:22Son Güncelleme : 18 Haziran 2016 - 11:00
ÖSO komutanı: ABD güvenli bölgeyi PYD’ye verecek
ABD askerinin PYD arması takması tepki çekmişti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/5764f8dc18c77324a4b5d154)
Suriye'nin kuzeyinde süren çatışmaları değerlendiren Şam Cephesi sözcüsü Muhammed Ahmed, “ABD’nin hedefi, Azez-Cerablus bağlantısını sağlamak ve bu bölgeyi PYD’ye teslim etmek. Güvenli bölge için IŞİD’in yanında PYD ile de savaşma ihtiyacı doğdu, fakat bu çok zor” dedi.
Suriye'de önemli muhalif gruplardan Şam Cephesi'nin sözcüsü Muhammed el-Ahmed, Türkiye'nin 'güvenli bölge' projesinin siviller kadar savaşın kaderine de etki edecek önemde olduğunu, fakat ABD'nin farklı planları bulunduğunu söyledi. “ABD'nin hedefi güvenli bölgenin tamamını PYD'ye teslim etmek" diyen Ahmed, Azez-Cerablus arasında 'Mare Hattı' olarak da bilinen 90 kilometre uzunluğa 35 kilometre derinliğe sahip bölgedeki PYD varlığına dikkat çekti.
Bu toprakların 6-7 ay öncesine kadar IŞİD ve muhaliflerin kontrolünde olduğunu hatırlatan Ahmed, şimdi ise Suriye PKK'sının güvenli bölge olarak düşünülen alanın yüzde 20'sini kontrol ettiğini kaydetti. PYD'nin ABD ve Rusya desteği ile Afrin'in doğusunda 6 köy ile Tel Rıfat kasabasını ele geçirdiğini anlatan Ahmed, Yeni Şafak gazetesine şunları söyledi:
IŞİD PYD'YE ALAN AÇIYOR
“PYD daha 1,5 yıl öncesine kadar küçük bir grup iken IŞİD'in Kobani saldırısı sonrası ABD eliyle düzenli ordu haline getirildi; esas hedef ise Türkiye sınır hattını kontrol eden uydu bir devlet oluşturmak. PYD istenen seviyeye gelince ABD bir sonraki planı devreye soktu. IŞİD'in kontrol ettiği bölgelerden çıkarılması için ABD-PYD işbirliğiyle saldırı dalgası başlatıldı. Şurası ilginç ki, IŞİD'in tüm hareketliliği ABD üzerinden PYD'ye alan açma amaçlı gerçekleşiyor ve sonrasında kurulacak etnik-Kürt devletinin altyapısı oluşturuluyor."
ÖSO komutanı: ABD güvenli bölgeyi PYD’ye verecek
AFRİN CERABLUS TEK HEDEF
* “Afrin-Cerablus bağlantısının sağlanması ABD ve PYD'nin tek motivasyonu. Münbiç saldırısı da aynı amaca hizmet ediyor. Münbiç bahane, esas olan Azez'e daha fazla yaklaşmak ve sırf bunun için PYD Münbiç'e yönlendirdiği militanlarının önemli bir kısmını batı yönüne kaydırdı. Sebebi ise çok basit: Aktarin, Gandura istikametinden Tel Rıfat'taki güçleriyle bir biçimde bağlantı kurmak. Bu bağlantının sağlanmasını takip eden 6 ay içerisinde kuzeyde federal bölge adı altında devlet ilan edilecek ve bu girişim için altyapı da hazır."
* “Güvenli bölge için artık IŞİD'le birlikte PYD ile de savaşma zorunluluğu doğdu. Mevcut imkanlar dahilinde bu oldukça zor."
Özgür Suriye Ordusu'na bağlı Şam Cephesi de ABD'den son yıllarda tanksavar dahil silah yardımı alan gruplar arasında.
http://www.hurriyet.com.tr/oso-komutani-abd-guvenli-bolgeyi-pydye-verecek-40119136 (http://www.hurriyet.com.tr/oso-komutani-abd-guvenli-bolgeyi-pydye-verecek-40119136)
-
Suriye'de Bir Savaş Uçağı Düştü
Merkezi Londra'da bulunan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Hama Askeri Havaalanı yakınında savaş uçağı düştüğünü duyurdu.
Suriye'de Hama Askeri Havaalanı yakınında bir uçağın düştüğü belirtildi.
METRELERCE DUMAN YÜKSELDİ
Merkezi Londra'da bulunan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Hama Askeri Havaalanı yakınında savaş uçağı düştüğünü duyurdu. Uçağın düşmesinin ardından metrelerce dumanların yükseldiği belirtildi.
Düşen uçağın kime ait olduğu ve nasıl düşürüldüğü konusunda ise herhangi bir açıklama yapılmadı.
http://www.sondakika.com/haber/haber-suriye-de-bir-savas-ucagi-dustu-8541885/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-suriye-de-bir-savas-ucagi-dustu-8541885/)
-
Türkiye'den Rusya'ya mühimmat tepkisi
AA23 Haziran 2016 - 07:43Son Güncelleme : 23 Haziran 2016 - 08:22
Türkiye'den Rusya'ya mühimmat tepkisi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/576b6b3067b0a91cb8c198fc.jpg)
Dışişleri Bakanlığı Rusya'nın Suriye'de sivillere karşı fosfor ve misket bombası kullandığını kanıtlayan görüntüler üzerine açıklama yaptı. Bakanlık, sivillere karşı her türlü silah ve mühimmatı kullanmasının insanlık adına kabul edilemez olduğunu söyledi.
Dışişleri Bakanlığından, Rusya Federasyonu gibi BM Güvenlik Konseyinin daimi bir üyesinin, Suriye halkı üzerinde tıpkı rejim gibi sivillere karşı her türlü silah ve mühimmatı kullanmasının insanlık adına kabul edilemez bir durum olduğu bildirildi.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, rejim ve Rusya'nın Suriye'de sivil hedeflere karşı yürüttükleri saldırılar ve bu bağlamda işledikleri suçlara ilişkin dosyanın günden güne kabardığına dikkat çekildi.
Rusya'nın, yine Rusya'ya ait televizyonlarda Suriye'de “demet” nitelikli mühimmat kullandığının görüntülenmesi ve son iki gündür Halep'in kuzey kesiminde Rus uçaklarının fosforlu bombalar kullandığının tespit edilmesi son derece endişe ve ibret verici olduğu vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Nitekim, BM Genel Sekreteri'nin Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura da bu saldırılara ve kuşatma altındaki bölgelerin insani yardım ulaştırılmadan önce veya hemen sonrasında bombalandığına özellikle dikkat çekmekte ve sivillerin bu şekilde hedef alınmasının siyasi çözüm için görüşmelere olanak tanımadığını vurgulamaktadır. Rusya Federasyonu gibi BM Güvenlik Konseyinin daimi bir üyesinin Suriye halkı üzerinde, tıpkı rejim gibi sivillere karşı her türlü silah ve mühimmatı kullanması insanlık adına kabul edilemez bir durumdur. Temennimiz, Rusya Federasyonunun Suriye'de işlediği yanlıştan bir an önce dönmesi ve Suriye halkına yönelik saldırıları durdurarak, Suriye'de, halkın iradesi temelinde, tam siyasi geçişin gerçekleşmesine katkı sağlamasıdır."
GÖRÜNTÜLERİ YANLIŞLIKLA YAYINLAMIŞLARDI
Geçtiğimiz günlerde Rusların Suriye’de misket bombası kullandığına ilişkin kanıtlar Rus televizyonunda yanlışlıkla yayınlanmıştı. Rusya’nın devlet destekli haber kanalı RT'nin yanlışlıkla yayınladığı görüntülerde, Suriye’de hava harekatına katılmak için hazırlanan Rus savaş uçağındaki misket bombaları görülüyordu. Videonun sosyal medyada yayılması üzerine RT yetkilileri görüntülerde montaj yaptı ve haberi tekrar yayınlamıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/turkiyeden-rusyaya-muhimmat-tepkisi-40121037 (http://www.hurriyet.com.tr/turkiyeden-rusyaya-muhimmat-tepkisi-40121037)
-
Amerikan ve Müttefik Uçakları İle Rus Uçakları Suriye'de Defalarca Karşılaşmış
(https://theaviationist.com/wp-content/uploads/2016/06/Su-34-Syria.jpg)
Pentagon'un açıklamasına göre Rus savaş uçaklarının Eylül 2015 sonunda Lazkiye'de konuşlanmasından sonra ABD ve müttefikleri ile Rusya'nın insanlı ve insansız uçakları arasında bir kaç defa yakın temas yaşandı.
10 Ekim 2015 tarihinde bir Rus Su-30SM Inherent Resolve Operasyonunu destekleyen bir ABD savaş uçağı ile yakın bir karşılaşma yaşadı. Rusya Savunma Bakanlığına göre Flanker-türevi 4 ++ nesil savaş uçağı, bir saldırı uçağı grubuna koruma görevindeydi. Amerikan uçağı, Rus uçağı ile görsel teması sağladığı anda ikazda bulunarak Rus uçağını önledi.
Başka bir karşılaşmada İncirlik Üssü'nden havalanan Amerikan F-16 savaş uçakları Rus Su-34 uçaklarıyla karşı karşıya geldi.
Bu olaylardan sonra Rusya ve ABD Suriye semalarında kendi hava faaliyeti koordine konusunda anlaştı. Ancak 24 Kasım 2015 tarihinde Türk Hava Sahasını ihlal eden bir Rus Su-24 uçağının bir Türk F-16 uçağı ile düşürülmesi sonrası, bu tip karşılaşma ve taciz raporları arttı.
Şubat 2016 tarihinde İncirlik Üssü'nden havalanan Alman Tornado uçakları, gerçekleştirmekte oldukları keşif görevi sırasında, 4 ++ nesil Su-35S Flanker hava üstünlüğü uçakları ile karşılaştılar.
Diğer bir yakın temas olayında İsrail'e ait 4 F-15 uçağı ile 2 Su-30 karşılaştı. Akdeniz üzerinde uçan İsrail uçakları Lazkiye'ye fazla yaklaşında Rus uçakları alarma geçerek havalandı. İsrail medyasında bu olayda, Rus uçaklarının İsrail uçaklarına en az 2 defa ateş açtığı iddia edilse de bu iddia teyit edilmedi.
Son karşılaşma geçe hafta (16 Haziran) gerçekleşti. İki Su-24 uçağı Suriye'nin Ürdün sınırındaki isyancıları bombaladı. Bölgeye silahlı F/A-18 uçakları gönderildi. Amerikan uçakları önceden belirlenen telsiz kanalından bölgeyi terk eden Rus uçaklarına ulaşmayı denedi ancak cevap alamadı. Bir süre sonra ABD uçakları yakıt ikmali için ayrıldılar. Rus uçakları tekrar gelerek isyancı grupları ve Işid militanlarını bombaladı.
DefenceTurk.com
-
Başbakan Yıldırım: Gerekirse Rusya'ya Tazminat Veririz
Başbakan Binali Yıldırım, düşürülen Rus uçağıyla ilgili gerekirse Rusya'ya tazminat ödenebileceğini söyledi. Mısır'a da yeşil ışık yaktı: Bakanlar seviyesinde ilişkiler başlayabilir.
(http://img.sondakika.com/haber/359/yildirim-gerekirse-rusya-ya-tazminat-veririz-8566359_x_2822_o.jpg)
Başbakan Binali Yıldırım, TRT Haber'e yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya'ya üzüntülerini dile getirdiği mektup göndermesiyle 'işin tatlıya bağlandığını' ve askeri uçağının düşürülmesiyle ilgili olarak gerekirse Rusya'ya tazminat ödenebileceğini söyledi.
"İŞ TATLIYA BAĞLANMIŞTIR"
'6 ayda yaşananları yaşanmamış gibi kabul edip yola devam edeceklerini' belirten Yıldırım, "Gerekirse tazminat vereceğimizi, ilişkilerin normale dönmesini arzu ettiğimizi ifade ediyoruz. Olayın özü aslı budur, tek taraflı değil iki taraflı bir iradedir. İş tatlıya bağlanmıştır" dedi.
MISIR'A YEŞİL IŞIK
Başbakan, "Aynı bölgede yaşıyoruz, birbirimize ihtiyacımız var. Bakanlar seviyesinde bile ilişkiler başlayabilir. Buna mani bir hal yok. Bunun olması konusunda da biz hazırız. 3 günlük dünya, neyin kavgasını ediyoruz." diyerek Mısır'a da yeşil ışık yaktı.
Başbakan Binali Yıldırım, TRT Haber ekranlarında yayınlanan bir programda gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
"GEREKİRSE TAZMİNAT VERİRİZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Rusya Devlet Başkanı Putin'e gönderdiği mektubun içeriğine değinen Başbakan Yıldırım, "Mektubun içeriği çok açık. Üzüntülerimizi ifade ediyoruz. Burada hayatını kaybedenlerden acılarını paylaştığımızı söylüyoruz. Gerekirse tazminat vereceğimizi söylüyoruz. Bu ilişkilerin bundan sonra normale dönmesi gerektiğini ifade ediyoruz. Karşı tarafta bunu uygun buluyor, onaylıyor. İş siyasette öyle takdir edilir, böyle takdir edilir. Biz o tarafında değiliz. Her ne şekilde takdim edilirse edilsin olayın özü budur ve tek taraflı bir irade de değildir. Bunun üzerini eşelemek, ayrıntıya girmek ne ülkemize ne Rusya'ya faydası yoktur. Bence mesele tatlıya bağlanmıştır. Bundan sonra önümüze bakmalıyız" şeklinde konuştu.
"ÖNEMLİ OLAN ŞİKAYET ETMEK DEĞİL, ÖNEMLİ OLAN SORUN ÇÖZMEKTİR"
Başbakan Yıldırım, Rusya'nın Birleşmiş Milletler nezdinde Türkiye ile ilgili şikayetleri olup, olmadığı yönündeki soruya, "Herkes birbirini şikayet ediyor da bir şey çıkmıyor. İsrail şikayetlerinin sayısı 100'ü aştı. Önemli olan şikayet etmek değil, önemli olan sorun çözmektir. Şikayet etmekle neyi çözeceğiz? Orada kan akmaya devam ederse, orada insanların gözyaşı dinmezse bunlar boş işler. Birbirimizin daha olumlu yönlerini öne çıkarmamız lazım. Dostluklarımızı artırmamız, düşmanlıklarımızı azaltmamız lazım. Bu coğrafyada bunu yapmaya mecburuz. Bu coğrafya çok dinamik bir coğrafya. Kültürlerin birbirleriyle buluştuğu bir coğrafyadan bahsediyoruz. Bir ada ülkesi olsak bunları belki hiç konuşmamıza ihtiyaç yok. Türkiye, tarihin bütün dönemlerinde, hep dinlerin, medeniyetlerin, kültürlerin buluştuğu, kesiştiği bir yer olmuştur" diye cevap verdi.
"MISIR'LA BAKANLAR SEVİYESİNDE İLİŞKİ BAŞLAYABİLİR"
Türkiye'nin Irak ve Mısır'la ilişkilerine de değinen Yıldırım, "Biz Irak'ın toprak bütünlüğünü her şeyin üstünde tutarız. Bölgedeki mezhep, etnik çatışmaların tarafı olmayız. Merkezi Irak yönetimiyle, Kuzey Irak'taki bölgesel yönetimle de bir sıkıntımız yok. Irak'la aramızı açmaya çalışanların olduğunu biliyoruz, bunlara fırsat vermeyeceğiz. Mısır'da demokrasiye bir darbe olmuştur. Seçimle iş başına gelen Sayın Mursi darbeyle indirilmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımız en başından beri bunun bir darbe olduğunu, bununla ilgili değişimi asla onaylamayacağımızı bütün dünyaya duyurmuştur. Bunu bir tarafa koyalım ama bir yandan da hayat devam ediyor.
Aynı bölgede yaşıyoruz, birbirimize ihtiyacımız var. Gemilerimiz Süveyş'ten Kızıldeniz'e geçiyor, oradan Arabistan'a, Ürdün'e, Yemen'e, Afrika'nın doğusuna gidiyor. Her şeyi istesek de birden bire kesemeyiz. Böyle bir coğrafi yakınlığımız var. Aynı zamanda dini, kültürel bağlantılarımızı söylemiyorum. Oradaki rejim değişikliğinin şekli şemali, işbaşından uzaklaştırılan Mursi başta olmak üzere, onun ekibinden uzaklaştırılanlara haksız isnatlar bir tarafa, ekonomik ilişkilerin geliştirilmesinde bir mani hal yok. İş adamlarımız, yatırımcılarımız karşılıklı gidip gelebilirler. Böylece belki ileride normalleşmeye de bir zemin olur. Bakanlar seviyesinde bile ilişkiler başlayabilir. Buna mani bir hal yok. Bunun olması konusunda da biz hazırız. Karşılıklı olarak bizden Mısır'a, Mısır'dan bize ziyaretler olabilir, iş adamlarımız, iş heyetleri gidip gelebilir, kültürel, askeri temaslar yapılabilir. Bunlarla ilgili herhangi bir sorun yok. 3 günlük dünya, neyin kavgasını ediyoruz. Kavga edecek şeylerimiz az, paylaşacaklarımız daha fazla" değerlendirmelerinde bulundu.
http://www.sondakika.com/haber/haber-basbakan-yildirim-in-aciklamalari-2-8566359/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-basbakan-yildirim-in-aciklamalari-2-8566359/)
-
Siyasetteki son günlerde gerçekleşen "U" dönüşlerinden başım döndü.
Siz aylarca medyanız ile Rusya'ya yüklenin. Dünyaya haklı olduğunuzu haykırın.
Sonra da gerekirse tazminat bile öderiz deyin!!!
Devlet yönetimi ciddiyet ve keskin zeka gerektirir!
Rusya'ya koyduk diye sağda solda zafer sarhoşluğu içerisinde salya saçanlar, görünen o ki Rusya bize tükürdüğümüzü yalatacak şekilde ...
Türkiye uçak düşürme olayında genel kurallara göre haklıdır. Tazminat ödemesini gerektiren bir durum söz konusu değildir. Ancak bu olayın gerçekleşmesine en başından engel olabilirdi ülkeyi yönetenler. Ne uçak düşerdi, ne Türkmen kardeşlerimize saldırı olurdu. Hatta ülkemiz Suriyeli dolmazdı. Turizm sektörümüz kan ağlama yerine altın çağını yaşıyor olurdu. Tarım sektörümüz çok daha iyi seviyede olurdu. Hatta enerji ve sanayi alanında daha iyi konumda olurduk! Olurduk da olurduk...
Milyonlarca insan bu durumdan olumsuz etkilenmezdi!
Ha biz bunları aylardır söylerken bize hain diyecek kadar alçalabilen alçaklar şimdi düşünsünler! Ne oldu!
Gazla, fanatizmle gerçekleri görmezden gelirseniz, o gerçekler bir gün gelir gözünüze girer!
Maharet testiyi kırmadan suyu taşımakta! Zor bir iş de değil ayrıca!
-
Rusya'dan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mektubuna olumlu tepki
Siyamend KAÇMAZ / MOSKOVA (DHA)28 Haziran 2016 - 08:13Son Güncelleme : 28 Haziran 2016 - 08:45
Rusya'dan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mektubuna olumlu tepki
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57720d0cc03c0e565cbf1643.jpg)
Rus parlamentosunun üst kanadı olan Federasyon Konseyi'nin Başkanı Valentina Matviyenko, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e gönderdiği mektubun Ankara-Moskova ilişkilerinin düzelmesi için temel oluşturabileceğini belirtti.
Matviyenko, "Özür gecikmiş olsa da bildiğiniz gibi geç olması hiç olmamasından iyidir. Bu zaman içerisinde karşılıklı ilişkilerimiz bazı negatif süreçten geçti, eski güven anlayışı kaybedildi. Yine de bu mektup Rusya ve Türkiye'nin bağlarının düzelmesi için temel oluşturabilir" ifadesini kullandı.
Putin'in uçak krizi nedeniyle yaşanan durumun Rusya'nın Türk halkına olan dostça duygularını etkilemediğine ilişkin açıklamalarını hatırlatan Matviyenko, "Yapılanların farkına varıldığı için bu mektubu sadece olumlu karşılayabiliriz. Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı'na mektubunda özürlerini dile getirdi, hayatını kaybeden pilotun ailesine baş sağlığı diledi, durumun düzelmesini istediğini belirterek Rusya ile dostça ilişkilerin düzelmesi için her şeyi yapmaya hazır olduğunu belirtti" dedi.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/770x0/57720d28c03c0e565cbf164c)
Rusya Federasyon Konseyi Başkanı Valentina Matviyenko
KADİROV DA YORUM YAPTI
Öte yandan Çeçenistan Cumhurbaşkanı Ramazan Kadirov da Instagram hesabından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Putin'e gönderdiği mektuba ilişkin açıklamalarda bulundu. Kadirov konuyla ilgili, "Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ülkemizle bir kez ilişkileri bozmak yerine yüzlerce yıl dostça kalınması gereken büyük bir güç olduğunu bir kez daha kanıtladı. Biz Türkiye'nin zararı tazmin etme ve suçlulara cezalarını verme sorununu çözmeye hazır olduğuna ilişkin niyetleri hayata geçirmesini umuyoruz" ifadelerini kullandı.
Kadirov, on binlerce Türk inşaatçının işsiz kalmasına sebep olan endüstrinin çöküşüne rağmen Rus hükümetinin eylemlerinin doğru olduğunu, çünkü Rus vatandaşının canının ve ülkenin onurunun milyarlarla ölçülemeyeceğini söyledi.
http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-cumhurbaskani-erdoganin-mektubuna-olumlu-tepki-40123146 (http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-cumhurbaskani-erdoganin-mektubuna-olumlu-tepki-40123146)
-
Bu nasıl bir densizliktir.Rus uçağını düşürdükten sonra kahramanlık gösterisi yapanlar bugün ayının önünde diz çöküyor!Bunu yaparken utanma gereği bile duymuyorlar.Allah rus uçağına amraam ı yapıştıran pilota sabır versin.Şimdi soruyorum Tsk ve personeli böyle edepsiz bir yürütmeye nasıl güvensin?
-
Kilis'e Yerli Hava Savunma Sistemleri Kuruluyor
Kilis'te Serhat ve Korkut radar ve hava savunma sistemi kurulumuna başlandı. Yerli yapım sistemler Suriye'den atılan füzeleri havada imha edecek.
Kilis'te yerli yapım hava savunma sistemlerinin kurulumuna başlandı. Güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye göre, ASELSAN tarafından tamamen yerli teknolojik imkanlarla üretilen ve kent merkezinde kurulumuna devam edilen hava savunma sistemi Serhat ve Korkut sayesinde, Suriye'den Kilis'e atılabilecek roketlerin havada radarla tespit edilip imhası mümkün olacak.
DAKİKADA BİN 100 ATIŞ
Suriye'den atılan roketleri hedefine ulaşmadan imha etme özelliği bulunan sistem, dakikada bin 100 atış yapabiliyor.
ŞİMDİYE KADAR 83 ROKET DÜŞTÜ
Terör örgütü IŞİD tarafından 18 Ocak 2016 tarihinden itibaren Kilis'e 83 roket mermisi atılmıştı. Atılan roketler sonucu 21 kişi yaşamını yitirmiş, 80'den fazla kişi yaralanmıştı.
http://www.sondakika.com/haber/haber-kilis-e-yerli-savunma-sistemleri-kuruluyor-8569076/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-kilis-e-yerli-savunma-sistemleri-kuruluyor-8569076/)
-
Türkmendağı'nda Tank Ateşiyle Vurulan Sakaryalı 2 Kişi Öldü
(http://img.sondakika.com/haber/359/turkmendagi-nda-tank-atesiyle-vurulan-sakarya-8568359_x_o.jpg)
Suriye'de Türkmendağı'nda rejim güçleriyle savaşan Sakaryalı Yavuz Batur ve Zeki Aşkar, tank ateşiyle öldü.
Türkmendağı'nda Tank Ateşiyle Vurulan Sakaryalı 2 Kişi Öldü, System.String[]
Suriye'de Türkmendağı'nda rejim güçleriyle savaşan Sakaryalı Yavuz Batur ve Zeki Aşkar, tank ateşı sonucu hayatını kaybetti.
UYGUR TÜRKLERİYLE BİRLİKTE ÖLDÜLER
(http://img.sondakika.com/haber/359/turkmendagi-nda-tank-atesiyle-vurulan-sakarya-2-8568359_o.jpg)
Türkmenlerin yanında, rejim güçlerine karşı savaşmaya giden Batur ve Aşkar, dün gece açılan tank ateşinde 2 Uygur Türkü ile birlikte öldü.
AİLELERİ CENAZELERİ ALMAK İÇİN BÖLGEYE GİTTİ
Aileleri Batur ve Aşkar'ın cenazelerini almak için bölgeye gitti. Öte yandan Batur ve Aşkar'ın naaşlarının yarın Adapazarı'nda toprağa verilmesi bekleniyor.
http://www.sondakika.com/haber/haber-turkmendagi-nda-tank-atesiyle-vurulan-sakaryali-2-8568359/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-turkmendagi-nda-tank-atesiyle-vurulan-sakaryali-2-8568359/)
-
Allah rahmet eylesin :'(
-
Teröre karşı ortak mücadele
Nerdun HACIOĞLU / MOSKOVA02 Temmuz 2016 - 01:38Son Güncelleme : 02 Temmuz 2016 - 01:40
Teröre karşı ortak mücadele
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/5776f15118c7763ec0a678a0.jpg)
Türkiye ile Rusya arasında geçen kasımdan bu yana süren gerilimi aşma konusunda dün önemli bir buluşma gerçekleşti. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ile Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü toplantısı kapsamında Rusya’nın Soçi kentinde bir araya geldi. Kriz sonrası ilk yüz yüze görüşmeden teröre karşı ortak mücadele kararı çıktı.
RUSYA ile Türkiye arasında geçen yılın kasım ayında Türk hava sahasını ihlal ettiği gerekçesiyle Rus savaş uçağının düşürülmesi sonrası gerilen ilişkilerde normalleşme adımları sürüyor. Rusya’nın Soçi kentinde dün düzenlenen Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü (KEİ) 34’üncü Bakanlar Konseyi Toplantısı için bu ülkeye gelen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ile bir araya geldi. Suriye konusu ele alınırken, iki ülkenin IŞİD terörüyle mücadelede kararlılığı da önemli bir yer tuttu.
Yaklaşık 50 dakika süren ikili görüşme sonrası ilk açıklama Lavrov’dan geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mektubu ve ardından Rusya Devlet Başkanı Putin ile Erdoğan arasında yapılan telefon görüşmesini hatırlatan Lavrov, “Üst düzeyde gerçekleşen son temas ve Türkiye Cumhurbaşkanı’ndan alınan mektuptan sonra şimdiki temasa büyük değer veriyoruz. Beklentimiz görüşmemizin doğru tonda sürmesidir. İkili ilişkilerimizde ekonomiden ticarete, turizmden Suriye krizi ve bölgesel meselelere kadar tüm konuları gözden geçireceğiz” dedi.İkili görüşmenin ilk somut sonucu Rusya ile Türkiye’nin teröre karşı ortak mücadele kararı oldu. Lavrov, görüşme sonrası yaptığı açıklamada, “Türk tarafıyla aramızda yeni terörle mücadele temas grubu oluşturuldu. Bu grupta iki ülke dışişleri bakanlıkları mensuplarıyla güvenlik servisi elemanları yer alacak. Kriz öncesinde zaten böyle bir grup vardı... Hava kuvvetlerimizin faaliyeti (Suriye’de) göz önünde bulundurulduğunda temaslar, iki ülke orduları dahil diğer kanallar geliştirecektir” dedi. Rus TASS haber ajansına göre ise Lavrov, ‘Rusya ve Türkiye ordusu arasında Suriye üzerine diyalog olacağını umut ettiğini’ söyledi.
‘BÜYÜK GÖRÜŞ AYRILIĞI YOK’
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu görüşmenin son derece faydalı ve yapıcı geçtiğini belirtti. Lavrov ile görüşmede Suriye krizine önemli yer ayrıldığını söyleyen Çavuşoğlu ise “Aslında Rusya ile Türkiye arasında Suriye’deki olaylar hakkında sanıldığı gibi büyük görüş ayrılığı yok. Türkiye de Rusya gibi IŞİD ve El Nusra gibi örgütleri terörist sayıyor. Onlarla tıpkı Rusya gibi mücadele ediyoruz. Onların Türkiye’de terör saldırıları düzenlemesi de Türkiye’nin mücadelesine verdikleri yanıttır. Rusya ile aramızda danışarak Suriye konusunda birlikte hareket etmemiz gerekli. Suriye krizinin siyaset dışında çözümü olmadığı için de bir an önce Cenevre görüşmeleri yeniden başlatılmalı. Türkiye, burada da Rusya ile daha geniş işbirliği yapacaktır” dedi.
PUTİN-ERDOĞAN ZİRVESİ AĞUSTOS AYINDA OLUR MU
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 29 Haziran’da yaptıkları telefon görüşmesinden sonra iki ülke liderinin eylül ayından daha önce bir araya gelebilecekleri söylendi. İki liderin 4-5 Eylül’de Çin’de düzenlenecek G-20 zirvesinde görüşebileceği belirtilmişti. Rus ve Türk diplomatik kaynaklar, liderler zirvesinin geçtiğimiz yıl uçak krizi yüzünden iptal edilen Üst Düzey İşbirliği Konseyi (ÜDİK) biçiminde gerçekleşebileceğini telaffuz etmeye başladı. Ağustos ayında olası Putin-Erdoğan görüşmesi ve ÜDİK toplantılarının yine Soçi şehrinde yapılabileceği olasılığı üzerinde duruluyor. Putin’in sözcüsü Dimitriy Peskov, henüz bir karar verilmediğini söyledi.
http://www.hurriyet.com.tr/terore-karsi-ortak-mucadele-40125617 (http://www.hurriyet.com.tr/terore-karsi-ortak-mucadele-40125617)
-
Halep'te muhalifler yeni saldırı başlattı
BBC Türkçe12 Temmuz 2016 - 12:05Son Güncelleme : 12 Temmuz 2016 - 12:29
Halep'te muhalifler yeni saldırı başlattı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/5784b48767b0a90f2068e4d8.jpg)
Suriye'nin en büyük ikinci kenti Halep'te çatışmalar tekrar şiddetlendi. Suriye ordusunun ilerleyişi nedeniyle son ikmal yolunu kaybeden muhalif gruplar, kent merkezine doğru yeni bir harekat başlattı.
Halep'te muhalifler yeni saldırı başlattı
Günün erken saatlerinde başlatılan harekatta muhalif grupların yüzlerce havan topu atışı yaptığı ve Halep'in batısında çok şiddetli çatışmaların yaşandığı belirtiliyor.
Muhalif gruplara yakın Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, toplamda 300'ün üzerinde havan topunun atıldığını aktardı.
Suriye devlet televizyonu havan topu atışları nedeniyle 8 kişinin hayatını kaybettiğini, çok sayıda da yaralı olduğunu belirtiyor.
Halep'teki muhaliflerin son harekatı ordunun Castello yolu olarak bilinen ve Türkiye'ye açılan ana hattı kontrol eden ikmal yolunu ele geçirmesinin ardından geldi.
Halep'in muhaliflerin kontrolünde bulunan ve Suriye ordusu tarafından kuşatılan doğu bölgelerinde yaklaşık 300 bin kişi yaşıyor.
Başlatılan harekatta muhalifler şu ana kadar önemli bir ilerleme sağlayabilmiş değil.
Halep'te muhalifler yeni saldırı başlattı
Gözlemevi, Suriye savaş uçaklarının muhalif mevzilerini yoğun hava saldırılarıyla vurduğunu aktarıyor.
Kentin ordu kontrolündeki batı bölgelerinde yaşayan Ahmed adlı bir Halepli, Fransız haber ajansı AFP'ye muhalif bombardımanı nedeniyle evinin tamamen yıkıldığını anlattı. Görgü tanığı, "Çatışma sesleri çok güçlü. Hâlâ duyuyoruz. Batı mahallelerini bombalıyorlar" dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/halepte-muhalifler-yeni-saldiri-baslatti-40141781 (http://www.hurriyet.com.tr/halepte-muhalifler-yeni-saldiri-baslatti-40141781)
-
Suriye'de muhalifler 12 yaşında bir çocuğun başını kesti. Haberde grubun Türkiye destekli olduğu yazıyor anlış anlamadıysam!
https://www.almasdarnews.com/article/aleppo-rebels-behead-a-child/ (https://www.almasdarnews.com/article/aleppo-rebels-behead-a-child/)
Bir de tekbir getiriyorlar. Allah bin belanızı versin. >:( >:( >:(
-
Halep te çok şiddetli çatışmalar var. Savaşın kırılma anı olabilir. Muhalifler tüm gücüyle kuşatmayı kırmaya. Suriye ordusu püskürtmeye çalışıyor.
-
Al-Monitor’da yer alan bir makalede 17 Temmuz’da İsrail Hava Sahası’na giren insansız hava aracına iki patriat füzesi atılması, F-16’larında düşürümemesiyle ilgili ilginç bir makale yayınlandı. İşte o makale;
"İsrail Hava Kuvvetleri başarısızlığa alışık değildir. Mükemmeliyet ve titizlikle anılan İsrail Hava Kuvvetleri, son 10 gündür bir bilmeceyi çözmeye çalışıyor. 17 Temmuz’da Golan Tepeleri bölgesinden İsrail hava sahasına giren bir insansız hava aracına (İHA) iki Patriot füzesi atıldı ancak her iki füze hedefini ıskaladı. Gizemli İHA’ya karşı bir F-16 savaş uçağı da havalandı ancak onun attığı füze de hedefini vuramadı. Havacılar büyük şaşkınlık yaşarken İHA geri yöneldi ve geldiği gibi hızla Suriye hava sahasında kaybolmayı başardı.
Hava Kuvvetleri bu olayla ilgili henüz şu temel soruları bile yanıtlayabilmiş değil: İHA’nın türü neydi? Kim tarafından gönderildi ve niçin vurulamadı? Al-Monitor’un edindiği bilgiye göre İHA İsrail semalarında yaklaşık 30 dakika kaldı. Havacılık ölçülerinde bu süre bir nevi “sonsuzluk” sayılıyor.
Kıdemli bir Hava Kuvvetleri yetkilisi, kimliğinin gizli kalması kaydıyla Al-Monitor’a şöyle konuştu: “Olay araştırılıyor, hâlâ Operasyonel Araştırma’da. Şu an bulgu açıklayamıyoruz. Ne oldu, nasıl oldu bunları tam olarak tespit edip gereken sonuçları çıkarmayı umuyoruz.”
Hava Kuvvetleri’nin gafil avlandığını anlatan kaynak şöyle devam etti: “Patriot füzeleri İHA vurma kabiliyetlerini kanıtlamıştır. Bu tür görevleri hem tatbikatlarda hem Koruyucu Hat Harekâtı sırasında başarıyla gerçekleştirdi. Bu kez görevimizi yerine getiremedik ve bunun nedenini bulmak her şeyden önemli.”
Bu olay, uzun zamandır İsrail’in kuzeyini koruyan Patriot füze sistemi için ilk mahcup edici başarısızlık oldu. 23 Eylül 2014’te İsrail, Golan Tepeleri üzerinden İsrail hava sahasına giren, Suriye’ye ait bir Su-24 savaş uçağını uçaksavar füzeleriyle düşürmüştü. Bunun bir ay öncesinde de Suriye Hava Kuvvetleri’ne ait olduğu düşünülen bir İHA’ya Patriot füzesiyle önleme yapılmıştı. Patriot füzelerinin İsrail’e, önleme uçaklarından bile daha etkili bir ani müdahale kabiliyeti sağladığı düşünülüyordu. Ta ki 17 Temmuz’daki başarısızlığa kadar.
İHA’ların önlenmesi, bazı bakımlardan savaş uçaklarının düşürülmesinden daha zor bir iş sayılıyor. Sebebi şu: Bu araçların boyutu savaş uçaklarından daha küçük, bazen çok çok daha küçük. Ayrıca yavaş hareket ettikleri için savaş uçağı füzeleri veya önleme füzeleri için vurulması daha zor bir hedef oluyor. Zira bu füzeler daha büyük ve daha hızlı hareket eden kütlelere kilitlenmek üzere tasarlanmıştır. Dolayısıyla İHA’ların görünürde zaaf olan bu özellikleri onlara avantaj kazandırıyor.
İsrail Hava Kuvvetleri’nin cevabını aradığı daha önemli soru ise şu: Önlenemeyen İHA’yı kim yönetiyordu? Golan bölgesindeki isyancılara ilişkin istihbarat toplamaya çalışan Suriye Hava Kuvvetleri’ne ait bir araç yanlışlıkla İsrail hava sahasına mı girmişti? Yoksa Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’a yardım eden Rus hava unsurlarının aracı yine yanlışlıkla sınırı mı geçmişti?
Bu iki ihtimalin dışında uzak da olsa üçüncü bir ihtimal var: İHA Ruslara aitti ve İsrail’in sınırlarını test etmeye, hatta belki İsrail’in Golan Tepeleri’ndeki gelişkin, devasa askeri yığınağı hakkında bilgi toplamaya çalışıyordu. Bu ihtimal doğrulanırsa yanıtın ne olması gerektiği konusunda İsrail Hava Kuvvetleri’nde kafalar karışık.
Al-Monitor aylar önce hayli üst düzey bir askeri yetkilinin ağzından İsrail hava sahasına giren Rus uçaklarının vurulmayacağını aktarmıştı. Bu, yerleşik uygulamaya taban tabana zıt bir yaklaşımdı. Zira küçük bir ülke olması hasebiyle son derece kısıtlı müdahale süresine sahip olan İsrail’de sınırı geçen her şeyin sorgusuz sualsiz vurulması yönünde katı kurallar ve daimi emirler mevcut. Ancak sınırı geçen bir Rus uçağıysa emirler, önleme yapılmaması yönünde. Nokta.
Al-Monitor’a konuşan bir İsrail askeri kaynağı, kasım 2015’te bir Rus uçağını düşüren Türkiye’yi anımsatarak şöyle dedi: “Erdoğan’ın düştüğü hataya biz düşmeyeceğiz. Ruslar bizim düşmanımız değil, bir Rus uçağı İsrail için tehdit olamaz. Burada yanlışlıkla yapılan bir şeyden söz ediyoruz, uçak düşürmenin gereği yok.”
17 Temmuz’da Golan Tepeleri’nden hava sahası ihlali yapan İHA’nın kim tarafından gönderildiği bilinmiyordu. Buna rağmen İsrail araca iki Patriot füzesi fırlattı. Peki, araç düşürülseydi ve sonra Rusya’ya ait olduğu anlaşılsaydı ne olacaktı? İsrail’de bu sorunun cevabı yok.
Öte yandan İHA’lar, Türkiye’nin düşürdüğü uçak gibi içinde Rus pilotların olduğu savaş uçaklarıyla aynı kategoride değil. Ancak ne olursa olsun İsrail Hava Kuvvetleri iki Patriot füzesi ile bir F-16 uçağının hedefi niçin ıskaladığını bulana kadar huzura kavuşamaz. Havada mutlak üstünlük ve hava sahasını ihlal eden yabancı uçaklara sıfır tolerans politikasıyla bilinen İsrail bu sicilini yeniden tesis etmek zorunda.
Suriye’deki Rus müdahalesinin ilk aşamalarında İsrail, IDF ile Rus ordusu arasında bir tür eş güdüm ve irtibatın sürdürüleceğini umuyordu. Gelinen noktada böyle bir eş güdümünün hiç olmadığı anlaşılıyor. İki ülkenin hava kuvvetleri arasında herhangi bir iletişim kanalı yok ve Ruslar, İsrail sınırlarına veya İsrail hava kuvvetlerinin hareket hâlinde olduğu alanlara teğet bölgelerde uçtuklarında İsrail’e her zaman ön bilgi vermiyor. Oysa İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında medyada da geniş yankı bulan görüşmeler yapılmış, eylül 2015’teki görüşmeye İsrail Genelkurmay Başkanı Korgeneral Gadi Eizenkot da katılmıştı.
İki taraf alternatif olarak “çakışmayı önleme” mekanizması oluşturmuş durumda. Buna göre İsrail tarafı Rusların hareketlerini radardan izliyor ve eş anlı olarak aynı bölgede aktif olmaktan kaçınıyor. Dolayısıyla İsrail, Ruslarla sürtüşme olmasın diye eskiye nazaran çok daha dikkatli davranıyor.
Bu durum İsrail’in canını çok da sıkmıyor. Bunun başlıca sebebi ABD’nin İsrail ve Rus güçleri arasındaki durumu çok yakından ve sıkı bir şekilde takip etmesi. İsrailli bir askeri kaynak durumu şöyle özetliyor: “Stratejik müttefikimizin kim olduğuna dair tereddüt oluşmasına izin veremeyiz. Rusya, bölgede faaliyet gösteren dost bir yabancı unsur ve biz onun faaliyetlerine müdahale etmiyoruz. ABD ise stratejik müttefikimiz.”
Kaynak: www.kokpit.aero (http://www.kokpit.aero)
-
İlginç! acaba gelişmiş karıştıma sistemleri kullanan bir iha olabilir mi? Rus yapımı...
-
Evet bendede ayni süphe olustu. Bu olayda muhtemelen Elektronik Taarruz Sistemi devreye girdi. Nereden ve nasil simdilik soru isareti.
-
Biz hatay üzerinde dolaşan İsrail IHA sını izledik izledik vurmadık nasıl olmuşsa telefon konuşmaları youtube a düşmüştü
Üstelik stinger düşürmek için izin beklerken
https://www.youtube.com/watch?v=oBcnz3CaKHA (https://www.youtube.com/watch?v=oBcnz3CaKHA)
İsrail ise IHA ya iki patriot atıyor peşi sırada F16 kaldırıyor düşüremeyincede bunu ulusal mesele haline getiriyor hiç utanç duymadan. İsrailden başkada kimse bir IHA ya iki patriod atmaz.
-
Rusya, Suriye'deki Üssü Tam Teşekküllü Hale Getirecek
(http://img.sondakika.com/haber/393/rusya-suriye-deki-ussu-tam-tesekkullu-hale-8690393_4277_o.jpg)
Rusya, Suriye'deki askeri operasyonlar için kullandığı Himeymim üssünü tam teşekküllü hale getirecek. Değişim sonrası Rus askerleri daimi olarak kalabilecek.
Rusya'nın Suriye'deki operasyonlarında kullandığı Himeymim (Bassel El-Esed) üssünü genişleterek tam teşekküllü askeri hava üssüne dönüştürmeyi planladığı bildirildi.
RUS ASKERİ DAİMİ OLARAK KALACAK
Rus İzvestiya gazetesinin, Federasyon Konseyi Savunma Komisyonu Başkan Yardımcısı Frants Klintseviç'e dayandırdığı haberde, Suriye'nin kuzeybatısındaki Lazkiye'de bulunan üssün hukuki statüsünün belirlenmesinin ardından genişletileceği ve Rus askerlerin daimi olarak kalabileceği koşulların oluşturulacağı belirtildi.
NÜKLEER SİLAH YERLEŞTİRİLMEYECEK
Klintseviç açıklamasında, üsse konuşlandırılacak uçak sayısının ikili anlaşmalar neticesinde artırılabileceğini ancak şu an için buna gerek olmadığını ifade etti. Rus senatör, üsse nükleer silah ve ağır bombardıman uçaklarının yerleştirilmeyeceğini kaydetti.
GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ARTIRILACAK
Haberde, Himeymim üssünün büyük uçakların inebileceği şeklide genişletileceği, askeri personelin kalması için altyapı oluşturulacağı ve üsteki güvenlik önlemlerinin artırılacağı ifade edildi.
http://www.sondakika.com/haber/haber-rusya-suriye-deki-ussu-tam-tesekkullu-yapaca-8690393/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-rusya-suriye-deki-ussu-tam-tesekkullu-yapaca-8690393/)
-
Türkiye'nin Rusya Büyükelçisi: Suriye'deki Yönetim Görüşmelere Katılabilir
Reuters'in haberine göre Türkiye'nin Rusya Büyükelçisi Ümit Yardım, Suriye'deki mevcut yönetimin ülkedeki iç savaşın sona ermesine yönelik görüşmelere katılabileceğini söyledi.
Türkiye'nin Rusya Büyükelçisi Ümit Yardım, Suriye yönetimiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Yardım, Suriye'deki mevcut yönetimin ülkedeki iç savaşın sona ermesine yönelik görüşmelere katılabileceğini söyledi.
"ANKARA KARŞI DEĞİL"
TASS haber ajansında yer alan habere göre Yardım, Ankara'nın Suriye'deki siyasi geçiş sürecinde mevcut yönetimin rol oynamasına karşı olmadığını ifade etti.
ÇAVUŞOĞLU "ESAD İLE OLMAZ" DEMİŞTİ
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu NTV'de yaptığı açıklamada, " Suriye Devlet Başkanı Esad'ın başında olduğu bir geçiş sürecinin gerçek bir geçiş süreci olamayacağını anlatırken, " Dönüşüm istiyorsak bir geçiş hükümeti olmalı. Esad ile kapsayıcı bir geçiş olmaz" diye konuşmuştu.
http://www.sondakika.com/haber/haber-rusya-suriye-deki-ussu-tam-tesekkullu-yapaca-8690393/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-rusya-suriye-deki-ussu-tam-tesekkullu-yapaca-8690393/)
-
Mete Sohtaoğlu Suriye hava sahasının Türk savaş uçaklarına açıldığını söylemiş...
https://twitter.com/metesohtaoglu/status/763773018162233344
-
Türk uçakları Suriye’ye dönecek
Uğur ERGAN / ANKARA11 Ağustos 2016 - 21:17Son Güncelleme : 12 Ağustos 2016 - 06:59
Türk uçakları Suriye’ye dönecek
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57ad499d67b0a90c1c23d802.jpg)
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile St.Petersburg’da salı günü yaptığı görüşmede kararlaştırılan “Üçlü Mekanizma” dün Moskova’da ilk toplantısını yaptı. Toplantıda varılan uzlaşmaya göre, Türk savaş uçakları yaklaşık 10 ay sonra yeniden Suriye’de IŞİD hedeflerine yönelik hava taarruzlarına katılabilecek.
MOSKOVA’daki toplantıda MİT Müsteşarı Hakan Fidan başkanlığındaki Türk heyetinde, Dışişleri’inden Müsteşar Yardımcısı seviyesinde bir yetkili, Genelkurmay Karargâhı’ndan ve Harekât Başkanlığı’ndan bir askeri uzman yer aldı. St. Petersburg’daki görüşmede alınan karar doğrultusunda kurulan ve Suriye konusunda çalışacak mekanizmanın öncelikli gündemi, Türk savaş uçaklarının Suriye’de IŞİD’e yönelik hava operasyonlarına katılabilmesi. Geçen yıl 24 Kasım’da Rus savaş uçağının düşürülmesinin ardından Rusya, Suriye’ye karadan havaya S- 400 füzeleri yerleştirdiği için Türkiye, IŞİD’le mücadele koalisyonu içinde yer almasına rağmen füze tehdidi nedeniyle IŞİD’e yönelik hava operasyonlarına katılamıyor.
10 AY SONRA YENİDEN
24 Kasım 2015 tarihine kadar sadece 11 kez IŞİD’i hedefleyen hava harekâtlarına destek verebilen Türkiye, daha sonra sınır hattındaki IŞİD hedeflerine karşı sadece Fırtına obüsleri ile çok namlulu roketatarları kullanmak zorunda kalmıştı. “Üçlü Mekanizma” toplantısında uzlaşmaya varılmasından sonra Türk savaş uçakları, yaklaşık 10 ay sonra yeniden Suriye’de IŞİD hedeflerine yönelik hava taarruzlarına katılabilecek. Rusya, Türk savaş uçaklarının ABD liderliğindeki koalisyon gücü kapsamında Suriye Hava Sahası’nı kullanabileceğini Şam yönetimine bildirecek.
HAVADA DA KIRMIZI HAT
İki ülke askeri makamları arasında kurulacak olan koordinasyon mekanizması sayesinde Türkiye ve Rusya, iki ülke uçaklarının sınır hattındaki hareketliliğinden haberdar olacak. Hava sahası ihlali yapılmaması için önceden koordinat ve zaman bildirilecek. Hava sahası konusunda bir sıkıntı yaşanmaması için iki ülke hava kuvvetleri arasında da kırmızı hattın kurulabileceği belirtildi. İki ülke başta IŞİD olmak üzere Suriye içinde radikal unsurlarla ilgili istihbarat toplamada da işbirliğine gidecek. Türkiye, özellikle yerel unsurlarla yüz yüze temasa geçerek topladığı istihbarat bilgilerini koalisyonu oluşturan güçlerin yanı sıra Rusya ile de paylaşmayı planlıyor.
ÇAVUŞOĞLU DA DOĞRULADI
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, özel bir kanala verdiği demeçte gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Çavuşoğlu, İncirlik Üssü’nde darbe girişimini sağlayan hainler olduğunu ve bu nedenle bu kişilerin ayıklanması gerektiği için doğal olarak bazı faaliyetlere kısıtlama getirildiğini belirterek “Bundan sonraki süreçte yine aktif bir şekilde uçaklarımızla DAEŞ’e yönelik operasyonlara katılacağız. Biz uçak düşürme hadisesinden sonra da Rusya’ya ‘Sizin vurduğunuz yerlerde siviller ölüyor. Buralara öncelik vermeyin. Bu süreçte hep birlikte DAEŞ’e odaklanalım’ diye çağrılarda bulunduk. İlişkilerimizin bu süreçte koptuğu noktada bile biz bu çağrıları Rusya’ya her zaman yaptık... Esed konusunda farklı düşünüyoruz diye tüm Suriye konusunda diyaloğu sona erdirmek ya da başka tutumlar içine girmek doğru olmaz” dedi.
TÜRKİYE, HALEP’E İNSANİ YARDIM İÇİN DESTEK İSTEDİ
Türkiye ile Rusya arasındaki en sıcak konulardan biri de muhalifler ile ordunun kanlı çatışmalarına sahne olan Halep oldu. Rusya, Halep ve çevresine sivillere insani yardım ulaştırmak isteyen Türkiye’nin isteklerini karşılama konusunda işbirliğine açık olduğu mesajı verdi. Türkiye, BM’nin ateşkes çağrısına uyulması için Rusya’nın desteğini de istedi.
http://www.hurriyet.com.tr/turk-ucaklari-suriyeye-donecek-40190063 (http://www.hurriyet.com.tr/turk-ucaklari-suriyeye-donecek-40190063)
-
Rejim uçakları Sarmada'yı vurdu: 25 ölü
Hatay'ın Reyhanlı İlçesi'ndeki Cilvegözü Sınır Kapısı'na yaklaşık 10 kilometre uzaklıkta bulunan Suriye'nin İdlib iline bağlı Sarmada Kasabası'ndaki yerleşim yerleri rejim uçakları tarafından vuruldu. Yerel kaynaklar, saldırıda 25 kişinin öldüğünü, 40 kişinin de yaralandığını bildirdi.
DHA
Cilvegözü Sınır Kapısı'nın karşısında bulunan Suriye'nin Bab-Al Hava Sınır Kapısı yakınındaki muhaliflerin kontrolünde olan Sarmada Kasabası'na dün öğle ve aksam saatlerinde rejim uçakları tarafından 2 ayrı hava saldırısı düzenlendi. Yerel Kaynaklar, hava saldırısında uçakların yerleşim yerlerini hedef aldığını ve 25 kişinin öldüğünü belirtti. Patlama seslerinin Reyhanlı'dan da duyulduğu saldırıda 40 kişinin de yaralandığı bildirilirken, ölü sayısının artmasından endişe ediliyor.
http://www.milliyet.com.tr/rejim-ucaklari-sarmada-yi-vurdu--dunya-2294224/ (http://www.milliyet.com.tr/rejim-ucaklari-sarmada-yi-vurdu--dunya-2294224/)
-
ABD'den flaş 'Menbic' açıklaması: Türkiye'ye verilen taahhütlere bağlı kalınacak
AA
15 Ağustos 2016 - 22:00Son Güncelleme : 16 Ağustos 2016 - 08:15
ABD'den flaş 'Menbic' açıklaması: Türkiye'ye verilen taahhütlere bağlı kalınacak
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57b211df18c77324ec485210.jpg)
Suriye'deki stratejik Menbiç kasabasının terör örgütü IŞİD'in elinden alınmasının ardından ABD, Türkiye'ye bir kez daha güvence verdi. Menbiç'in kalıcı olarak PKK'nın Suriye kolu PYD kontrolüne girmesinden endişe eden Türkiye'nin kaygılarını gidermeye çalışan Washington, "Operasyonlar ABD ile Türkiye arasındaki taahhütlere bağlı şekilde yürütülecek.... Kasabayı yerli Arap halkı tekrar kuracak" açıklamasında bulundu.
Menbiç'in, ana bileşenini PYD’nin silahlı gücü YPG’nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’nce (SDG) ele geçirilmesi sonrası, Ankara PYD'nin bölgeden çekilmesi için çağrısını yinelemişti.
Bunun üzerine ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Suriye'de Fırat'ın batısındaki Menbiç'in IŞİD'den alınmasına yönelik operasyonları ABD ile Türkiye arasındaki taahhütlere bağlı şekilde yürüteceklerini bildirdi. ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada da Menbiç'in geri alınmasından sonra şehirde Arapların kalacağı ve Kürtlerin ise bölgeden ayrılacaklarının kendilerine taahhüt edildiği bildirildi.
Pentagon Sözcüsü Adrian Rankine-Galloway, Suriye'nin kuzeyindeki Menbiç kasabasının, SDG tarafından IŞİD'in elinden alınması ve sonrasında atılacak adımlara yönelik soruları yanıtladı.
Menbiç'teki operasyonların IŞİD'in yenilgiye uğratılmasının yanında kentin kontrolü ile yönetiminin de yerel halka bırakılması amacıyla yapıldığını açıkça belirttiklerini vurgulayan Galloway, IŞİD'in kentte kalan savaşçıları ile onlarla savaşan yerel güçler göz önünde bulundurulduğunda Menbiç'te çok değişken bir durum bulunduğuna dikkati çekti.
Galloway, şunları kaydetti:
"Suriye Arap Koalisyonunun, Menbiç'in IŞİD'den kurtarılmasına dönük uzun ve zorlu bir savaşın sonuna yaklaştığını düşünüyoruz. Güçlerin son konuşlandırılması Suriye Arap Koalisyonu ve Suriye Demokratik Güçleri'nin komutasında yapılıyor. Herhangi bir takvime dair spekülasyonda bulunmayacağız."
ABD'nin, Türkiye'nin IŞİD'e karşı savaştaki ortaklığından memnuniyet duyduğunu ifade eden Galloway, "Bu operasyonların iki ülke arasında verilen sözlerle uyumlu bir şekilde yürütüleceğini açıkça taahhüt ettik. Ankara'yla bu ve diğer konularla alakalı da sürekli iletişim halinde olmaya devam ediyoruz" ifadesini kullandı.
Washington yönetimi, PYD'nin bazı yerel Arap unsurlarla Fırat nehrinin batısında operasyonlara katılması gerektiğinde ısrarcı olmuştu. Örgütün Suriye'de uygulamaya koymak istediği planlar konusunda Washington'u uzun süredir uyaran Ankara ise müttefiklik ilişkileri çerçevesinde Türkiye'nin ulusal güvenliğini tehlikeye atan adımlardan kaçınılması gerektiğini vurgulamıştı.
ABD yönetimi, Fırat'ın batısındaki Menbiç'in IŞİD'den alınmasının ardından operasyonlara katılan PYD'nin ilçeyi terk edeceğine dair Türkiye'ye güvence vermişti.
ABD DIŞİŞLERİ: MENBİÇ'İ YERLİ ARAP HALKI TEKRAR KURACAK
ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan, Menbiç'in terör örgütü IŞİD'den alınmasının ardından, şehirde Arapların kalacağı ve Kürtlerin ise bölgeden ayrılacaklarının kendilerine taahhüt edildiği bildirildi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Elizabeth Trudeau, Menbiç'in IŞİD'den kurtarılmasından sonra atılacak adımlara yönelik, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Menbiç'in IŞİD’den kurtarılması için verilen mücadelede yer alan Arapların bu ilçeden insanlar olduğuna dikkat çeken Trudeau, “Araplar evlerini IŞİD’den geri almak için savaşıyorlar” dedi.
Trudeau, “Kürtler ise Suriyeli Demokratik Güçler içerisinde önemli bir yere sahip” ifadesini kullanarak, “Bununla birlikte, yerli Arapların bölge temizlendikten sonra şehri kurma ve restore etme hakkına sahip oldukları yönünde Kürt liderlerden teminat aldık” diye konuştu.
Menbiç'in IŞİD’den kurtarılmasının bölgesel anlamda stratejik önemine de değinen Trudeau, şunları kaydetti:
“Menbiç'in temizlenmesi, IŞİD’in Irak ve Suriye’de kontrol ettiği topraklarla bağlantısını sağladığı ve savaşçı, para, silah ve ihtiyaçlarını burası sayesinde getirip götürdüğü önemli bir yolun kesilmiş olmasını sağlayacak. Şehrin temizlenmesi Rakka’nın izole edilmesi ve IŞİD’in Suriye’den temizlenmesi adına da önemli bir adım olacaktır.”
Trudeau, Menbiç operasyonunun, koalisyon güçlerinin IŞİD’in Türkiye’ye olan tehdidini azaltmak için yaptığı diğer operasyonlarla uyum içinde olduğunu ve Mara hattındaki muhalifleri desteklediğini söyledi.
Sözcü Trudeau, Menbiç'İN 35 bin ila 40 bin arasında olduğunu tahmin ettikleri nüfusunun ise IŞİD’den kurtulacağına dikkat çekti.
Washington yönetimi, PYD'nin, bazı yerel Arap unsurlarla Fırat nehrinin batısında operasyonlara katılması gerektiğinde ısrarcı olmuştu. Örgütün Suriye'de uygulamaya koymak istediği planlar konusunda Washington'u uzun süredir uyaran Ankara ise müttefiklik ilişkileri çerçevesinde Türkiye'nin ulusal güvenliğini tehlikeye atan adımlardan kaçınılması gerektiğini vurgulamıştı. ABD yönetimi, Fırat'ın batısındaki Menbiç'in IŞİD'den alınmasının ardından operasyonlara katılan PYD'nin ilçeyi terk edeceğine dair Türkiye'ye güvence vermişti.
ABD SAVUNMA BAKANI TÜRKİYE'YE TEŞEKKÜR ETTİ
ABD Savunma Bakanı Ashton Carter, Suriye'de Menbiç ilçesinin terör örgütü IŞİD'den temizlenmesine yönelik operasyona katılan güçleri tebrik etti ve Türkiye'ye operasyonlara destek verdiği için şükranlarını bildirdi.
Carter, Menbiç'in IŞİD'den alınması hakkında yazılı açıklama yayımladı.
"Menbiç halkı, Menbiç Askeri Konseyi, Suriye Arap Koalisyonu ve Suriye Demokratik Güçlerini IŞİD'in nefret dolu yönetiminden kurtarılmasındaki başarılarından dolayı tebrik ederim" ifadesini kullanan Carter, uluslararası koalisyonun destek verdiği operasyonun başarısının IŞİD karşıtı mücadelede önemli bir dönüm noktası teşkil ettiğini belirtti.
Carter, "Menbiç , Suriye ve Irak'a giren IŞİD savaşçıları ile müttefiklerimize, ortaklarımıza ve kendi ülkemize saldırı planlayan örgütün dış unsurları için önemli bir transit noktasıydı" ifadesine yer verdi.
Carter, şöyle devam etti:
"Menbiç'teki başarı aynı zamanda Rakka'nın artan izolasyonunu güçlendirmeye yardım edecek ve Suriye'de bir sonraki amacımız olan IŞİD'in Rakka'daki kontrolünü kırmamıza imkan verecek. Ayrıca, bu vesileyle Türk hükümetine bu hayati operasyona verdikleri destekten dolayı da şükranlarımı sunmak istiyorum."
Carter, evlerini ve mahallelerini yeniden kuracak Menbiç halkı için bundan sonra işin zorlu kısmının başladığını belirterek, koalisyon ortaklarından Menbiç halkına bu konuda yardım etmelerini istedi. Carter, koalisyonun yetkin ve motive yerel güçlerle IŞİD'i yenmek için çalışmasını sürdüreceğini kaydetti.
Suriye'nin Halep ilinin kuzeydoğusundaki Menbiç ilçesi, geçen hafta Suriye Arap Koalisyonu (SAK) ve PYD'nin içinde yer aldığı Suriye Demokratik Güçleri tarafından ele geçirildi. SAK ve PYD güçleri, IŞİD kontrolündeki Menbiç'e yönelik operasyonu mayıs sonunda başlatmıştı. Fırat'ın batısından ilerleyerek çok sayıda köyü ve beldeyi ele geçiren SAK ve PYD güçleri, yaklaşık 2 aydır ilçeyi kuşatma altında tutuyordu.
Washington yönetimi, Menbiç'in alınması için PYD'nin bazı yerel Arap unsurlarla Fırat nehrinin batısında operasyonlara katılması gerektiğinde ısrarcı olmuştu. Örgütün Suriye'de uygulamaya koymak istediği planlar konusunda Washington'u uzun süredir uyaran Ankara ise müttefiklik ilişkileri çerçevesinde Türkiye'nin ulusal güvenliğini tehlikeye atan adımlardan kaçınılması gerektiğini vurgulamıştı. ABD yönetimi, Fırat'ın batısındaki Menbiç'in IŞİD'den alınmasının ardından operasyonlara katılan PYD'nin ilçeyi terk edeceğine dair Türkiye'ye güvence vermişti.
http://www.hurriyet.com.tr/abdden-flas-aciklama-turkiye-ile-taahhutlere-bagli-sekilde-yurutulecek-40195346 (http://www.hurriyet.com.tr/abdden-flas-aciklama-turkiye-ile-taahhutlere-bagli-sekilde-yurutulecek-40195346)
-
Türkiyeyi Suriye batakligina sokmaya calisiyor ABD...
Ama olmayacak, ABDnin ve Zionistlerin rüyalari suya düsecek. Türkiyeyi bölemeyecekler.
Türk Milleti 80 Milyona cikmistir ve Milliyetci, vatansever ve dindardir.
bölücü teröristler ezilecektir.
-
Rus uçakları İran'dan Suriye'ye havalandı
Hürriyet Haber
16 Ağustos 2016 - 12:25Son Güncelleme : 16 Ağustos 2016 - 12:32
Rus uçakları İran'dan Suriye'ye havalandı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57b2dd5b0f254435b4af387f.jpg)
Rusya Savunma Bakanlığı, İran'ın Hamedan kentindeki üsten havalanan Rus uçaklarının Suriye'deki terörist gruplara bombardıman düzenlediğini duyurdu.
Sputnik Türkiye'nin haberine göre Rusya Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, ilk kez İran'daki bir üsten (Hamedan kentindeki üs) havalanan uzun menzilli Tu-22M3 ve Su-34 bombardıman uçaklarının Suriye'nin Halep, Deyr ez Zor ve İdlib kentlerinde IŞİD ve El Nusra Cephesi (yeni adıyla Fetih el Şam) hedeflerini vurduğu belirtildi.
Açıklamaya göre terörist gruplara ait 5 silah deposu, 3 komuta noktası ve eğitim kampının imha edildiği operasyonda çok sayıda militan öldürüldü.
Operasyon süresince Lazkiye yakınlarındaki Hmeymim Üssü'nden havalanan Su-30SM ve Su-35 jetlerinin koruduğu bombardıman uçaklarının görevlerini tamamlamaları ardından üslerine geri döndüğü kaydedildi.
Bakanlık bu açıklamasıyla İran'ın Hamedan kentindeki üsse bombardıman uçaklarının konuşlandırıldığını doğrulamış oldu.
Nitekim daha önce Rossiya 24 televizyonunun İran ve Arap basınına dayandırdığı bir haberinde, İran'ın Hamedan kentine konuşlandırılan uzun menzilli bombardıman uçaklarının Suriye'deki terörist grupları buradan havalanarak vuracağı belirtilmişti. Fakat haberde İran'daki üsse konuşlandırılan bombardıman uçaklarının sayısına dair bilgi verilmemişti.
Rusya Suriye'deki operasyonlarında daha önce de uzun menzilli Tu-22 uçaklarını kullanmıştı. Ancak bu uçaklar Rusya'daki Mozdok üssünden havalanıyordu. Rossiya 24'e göre uçakların İran'a konuşlandırılması ise uçuş süresini yüzde 60 oranında kısaltacak.
http://www.hurriyet.com.tr/rus-ucaklari-irandan-suriyeye-havalandi-40196140 (http://www.hurriyet.com.tr/rus-ucaklari-irandan-suriyeye-havalandi-40196140)
-
ABD'den Esad rejimine sert uyarı: Bir daha olursa...
hurriyet.com.tr
20 Ağustos 2016 - 11:10Son Güncelleme : 20 Ağustos 2016 - 12:15
ABD'den Esad rejimine sert uyarı: Bir daha olursa...
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57b811ee18c7730e24faf961.jpg)
Suriye ordusunun Haseke'de PYD kontrolündeki bölgeye hava saldırıları gerçekleştirmesinin yankıları sürüyor. Bu gelişme üzerine özel harekat güçlerini mevzilerden çeken ABD, kendi askerlerinin güvenliği için bölgeye jetlerini gönderdi.
Esad rejimine ait savaş uçakları Haseke üzerinde uçarken ABD'nin F-22 jetleriyle karşılaştı.
Esad'ın savaş uçaklarıyla ABD jetleri arasındaki mesafe 1.6 kilometreye kadar düştü. F-22 pilotları, Suriye uçaklarıyla temas kurmak istedi ancak yanıt alamadı. ABD'li yetkililerin açıklamalarına göre, Esad rejiminin uçakları daha sonra ise bölgeyi terk etti.
Bir yetkilinin CNN'e verdiği bilgiye göre, Esad güçlerinin bombardımanının ardından ABD, özel harekat güçlerini mevzilerden çekti. Yetkili, çekilen asker sayısını açıklamadı. Bombardımanda yaralanan ABD askeri olmadığı belirtildi.
"BİR DAHA OLURSA..."
CNN'e konuşan bir başka yetkili ise, "Suriyeliler bunu bir daha yaparsa, uçaklarını kaybetme riski büyük" dedi.
CNN, bölgedeki Amerikan özel güçlerinin, ana bileşeni YPG olan Suriye Demokratik Güçleri'ne aylardır eğitim ve danışmanlık desteği verdiğini belirtti.
http://www.hurriyet.com.tr/abdden-esad-rejimine-sert-uyari-bir-daha-olursa-40202715 (http://www.hurriyet.com.tr/abdden-esad-rejimine-sert-uyari-bir-daha-olursa-40202715)
-
'Cerablus' iddiası
Hürriyet Haber
21 Ağustos 2016 - 21:29Son Güncelleme : 22 Ağustos 2016 - 11:47
'Cerablus' iddiası
Bir ÖSO komutanı, Türkiye sınırında Suriye’nin Cerablus kentine girmek üzere bekleyen güçleri olduğunu ve operasyonun birkaç gün içinde başlayacağını söyledi. Buna göre ÖSO’nun hedefi bölgeyi IŞİD’den almak. Harekâtın Kürt kuşağı oluşturmaya çalışan terör örgütü PKK bağlantılı YPG’ye karşı da olacağı konuşuluyor.
Suriye'nin kuzeyindeki Cerablus kentini IŞİD’in elinden almak üzere Türkiye’den bir savaşçı grubunun, Suriye’ye girmeye hazırlandığı iddia ediliyor. İngiliz haber ajansı Reuters, ismi gizli tutulan Suriyeli bir üst düzey muhalif komutana dayandırdığı haberinde, Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) adı altında yüzlerce silahlı muhalifin Cerablus’a saldırı düzenleyeceğini bildirdi. ÖSO komutanı, “Farklı fraksiyonlar, sınırdaki alanda toplanıyor” derken, saldırının birkaç gün içinde gerçekleşeceğini ifade etti. Analizlere göre ÖSO, Cerablus’u IŞİD’in elinden aldığı takdirde hem Türkiye için sınırdaki IŞİD tehdidini azaltmış olacak hem de terör örgütü PKK’nın Suriye kolu PYD/YPG’nin ağırlığı oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) Cerablus’a yönelik olası bir operasyonunun önüne geçecek. Cerablus, IŞİD’in Türkiye sınırında elinde tuttuğu son önemli kent.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/622x513/57babc03c03c0e2914a360a4)
IŞİD MAYINLADI
İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ise IŞİD militanlarının ailelerinin Cerablus ve El Bab kentlerinden ayrılarak örgütün Suriye’deki kalesi konumundaki Rakka’ya gittiğini bildirdi. Reuters de muhalif kaynaklara dayanarak IŞİD’in militanlarını saldırı beklenen Cerablus’tan çekmeye başladığını aktardı. İngiliz haber ajansına konuşan bir yetkili, operasyonun kolay olmayacağını söyledi. Yetkili, “Kesinlikle direniş olacak. Büyük çapta mayınlama yapmış olacaklar. Cerablus’a girme operasyonu kolay olmayacak” ifadelerini kullandı.
ÖZEL GÜVENLİK BÖLGESİ
Cerablus’a operasyon haberleri gelirken, Gaziantep Valiliği de önceki akşam Karkamış ilçesinin Beşkılıç ile Türkyurdu arasındaki bölgeyi 15 gün süreyle özel güvenlik bölgesi olarak ilan etti. Valiliğin açıklamasına göre söz konusu bölgelerde her türlü araç ve insan giriş ve çıkışı kontrol edilecek ve gerektiği taktirde yasaklanacak. Karar, önceki akşam Cerablus’tan atılan havan mermilerinin Karkamış’a düşmesinin ardından geldi. Türkiye’den de Cerablus tarafına top atışıyla karşılık verildi.
SDG KUZEYE OPERASYONU TAMAMLADI
Bu arada, SDG’nin oluşturduğu Menbiç Askeri Konseyi, önceki gün yaptığı yazılı açıklamayla kentin kuzeyindeki operasyonları tamamladıklarını, güneydeki operasyonların ise devam edeceğini duyurdu. Bu, SDG’nin, Cerablus yerine daha güneydeki El Bab’a doğru ilerlemeye çalışacağı anlamına geliyor.
SINIR 2.5 YILDIR KAPALI
Terör örgütü IŞİD, Cerablus’u, 2014 yılının Ocak ayında bir başka terör örgütü El Kaide’nin o dönemki Suriye kolu El Nusra Cephesi’nin elinden almıştı. Çatışmalar sırasında Türkiye, 6 Ocak 2014 tarihi itibarıyla Cerablus’un karşısına düşen Karkamış Sınır Kapısı’nı kapatmıştı. Kapı bugüne kadar kapalı kalsa da bölgede kaçak geçişler olduğu söyleniyor.
IŞİD’E MUSUL’DA AĞIR DARBE
Irak güçlerinin Musul’un kuzeyinde terör örgütü IŞİD’i hedef aldığı hava saldırısında aralarında örgütün üst düzey isimlerinin de olduğu 19 militan öldürüldü. Öldürülenler arasında Irak Emiri İyad Hamid Mahal el-Cemili, örgütün eski lideri Ebu Ömer el-Bağdadi’nin ofis müdürlüğünü yapan Muhammed el-Vavi, askeri üretim sorumlusu Hacci Teysir ve kimyasal üretim sorumlusu Saddam el-Hadidi gibi üst düzey isimlerin bulunduğu kaydedildi.
http://www.hurriyet.com.tr/cerablus-iddiasi-40204523 (http://www.hurriyet.com.tr/cerablus-iddiasi-40204523)
-
Halep Yeniden Kuşatıldı! Sivillerin Tahliyesi İçin Türkiye Devreye Girdi
Suriye'de Beşşar Esed rejimi, yoğun çatışmaların sürdüğü Halep'in merkezini yeniden kuşattı. Başbakan Yıldırım sivillerin tahliyesi için Türkiye'nin temaslarda bulunduğunu söyledi.
(http://img.sondakika.com/manset/1/halep-kusatildi-turkiye-devrede-binlerce_x_8753983_99.jpg)
Suriye'de Beşşar Esed rejimi, yoğun çatışmaların sürdüğü Halep'in merkezini yeniden kuşattı.Yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre, Esed güçleri, devam eden çatışmalar sonrası kentin güneyindeki topçu birliği ve yanındaki askeri kışlaların denetimini sağlayarak kenti güneyden kontrol altına aldı ve kent merkezi kuşatma altına girdi.
RUS SAVAŞ UÇAKLARI DESTEK VERİYOR
Bölgedeki çatışmalar devam ederken, Rus ve rejim savaş uçaklarının Şam yönetimine bağlı güçlere hava desteği verdiği belirtildi.
AĞUSTOS AYINDA KUŞATMA KIRILMIŞTI
Rejim güçleri Temmuz'da, kentin kuzeyindeki muhaliflerin tek çıkış noktası olan Kastillo yolunun kontrolünü sağlamış, bunun üzerine muhalif bölgeler kuşatma altına girmişti. Ağustos ayında karşı saldırıya geçen muhalifler de Ramuse bölgesinde stratejik öneme sahip topçu okulu, silahlandırma külliyesi ile Beyanat Külliyesi'nin kontrolünü ele geçirerek kuşatmayı kırmıştı.
"BÜYÜK GAYRET İÇİNDEYİZ"
Öte yandan Halep'te bugün büyük bir insanlık dramının yaşandığını ve oradaki insanların her şeyden yoksun olduğunu anlatan Başbakan Yıldırım, "İki ateş altında feryat ediyor, feryatlarını duyan yok. Türkiye'ye gelecekler, bırakmıyorlar. Ürdün'e, Libya'ya gidecekler bırakmıyorlar. Adeta bir kapana sıkışmış durumdalar. İnşallah kısa sürede yapılacak temaslarla buradaki insanlık dramını da sona erdirmek için büyük bir gayret içindeyiz" ifadelerinde bulundu.
http://www.sondakika.com/haber/haber-halep-yeniden-kusatildi-8753983/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-halep-yeniden-kusatildi-8753983/)
-
Suriye'de Dört Büyük Patlama!: 18 Ölü
Suriye'de Tartus ve Humus kentleri dahil olmak üzere devlet kontrolü altındaki bölgelerde bugün en az dört patlama meydana geldi. Patlamalarda 18 kişi öldü.
Suriye'nin devlet kontrolü altındaki bölgelerinde, bomba yüklü araçlarla dört ayrı patlama meydana geldi. Suriye hükümeti yayın organlarında bombalı saldırılarda 18 kişinin yaşamını yitirdiğini duyurdu.
BOMBA YÜKLÜ ARAÇLARLA SALDIRDILAR
Suriye İnsan Hakları Gözlem Örgütü'nün yaptığı açıklamaya göre, Tartus ve Humus kentlerinde düzenlenen bombalı saldırılarda bomba yüklü araçlar kullanıldı.
(http://img.sondakika.com/haber/714/suriye-de-dort-buyuk-patlama-18-olu-8754714_5927_m.jpg)
Açıklamada, patlamaların ikisinin kıyı kenti Tartus'ta, bir tanesinin Humus kentinde ve dördüncüsünün de başkent Şam'ın dışındaki el Sobura ile el-Bija arasındaki karayolu üzerinde meydana geldiği belirtildi.
(http://img.sondakika.com/haber/714/suriye-de-dort-buyuk-patlama-18-olu-8754714_3245_m.jpg)
SANA'nın haberine göre Homs Valiliğinde bir kaynak, açıklamasında intihar eylemcisi bir teröristin, büyük miktarda patlayıcı ile hazırlanmış bomba düzenekleri yüklü bir aracı Homs Kentinin Bab Tedmur (Palmira Kapısı) Semtinde havaya uçurduğunu aktardı.
(http://img.sondakika.com/haber/714/suriye-de-dort-buyuk-patlama-18-olu-8754714_4057_m.jpg)
(http://img.sondakika.com/haber/714/suriye-de-dort-buyuk-patlama-18-olu-8754714_8738_m.jpg)
http://www.sondakika.com/haber/haber-suriye-de-dort-buyuk-patlama-8754714/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-suriye-de-dort-buyuk-patlama-8754714/)
-
Rus Savaş Uçağı Hastaneyi Bombaladı!
Rus ordusuna ait savaş uçağı, Suriye'nin İdlib kentine bağlı Serakib ilçesinde tek hastaneyi bombaladı. Saldırı sonrası hastanede büyük hasar oluştu ve kullanılamaz hale geldi.
(http://img.sondakika.com/haber/663/rus-savas-ucagi-hastaneyi-bombaladi-idlib-3-8754663_o.jpg)
Rus ordusuna ait savaş uçağının, Suriye'nin İdlib kentine bağlı Serakib ilçesinde bir hastaneyi bombaladığı bildirildi.
Bölgenin sivil savunma yetkilisi Hazim Sileybi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Rus jetinin İdlib kentinin kuzeydoğusunda, muhaliflerin denetimindeki Serakib ilçesinde yer alan Şifa Hastanesine iki hava saldırısı düzenlediğini söyledi.
BÖLGEDE BULUNAN TEK HASTANEYDİ, KULLANILAMAZ HALE GELDİ
Saldırıda bir kişinin yaralandığını dile getiren Sileybi, "Ruslar bölgede bulunan tek hastaneyi bombaladı. Bu hastane ilçe ve çevresindeki köylere hizmet veriyordu. Saldırı sonrası hastanede büyük hasar oluştu ve kullanılamaz hale geldi." dedi.
RUSYA 30 EYLÜL'DEN BERİ OKUL, HASTANE VE ÇARŞILARI BOMBALIYOR
Rusya, Suriye'ye yönelik müdahalesinin başladığı 30 Eylül'den bu yana İdlib, Halep ve Hama'da yönetim karşıtlarının kontrolündeki bölgelerde okul, hastane ve çarşıları bombalıyor.
http://www.sondakika.com/haber/haber-rus-savas-ucagi-hastaneyi-bombaladi-idlib-8754663/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-rus-savas-ucagi-hastaneyi-bombaladi-idlib-8754663/)
-
Suriye 'Savaş uçağını düşürdük' dedi, İsrail yalanladı
hurriyet.com.tr
13 Eylül 2016 - 10:14Son Güncelleme : 13 Eylül 2016 - 11:53
Son dakika haberi: Suriye 'Savaş uçağını düşürdük' dedi, İsrail yalanladı
Sabah saatlerinde ardı ardına gelen iddialar ile gündemde sıcak gelişmeler yaşanıyor. Suriye, İsrail ordusuna ait bir savaş uçağı ve bir insansız hava aracını düşürdüğünü öne sürerken, İsrail'den bu flaş iddiaya yalanlama geldi.
Bir haftalık ateşkesin dün akşamdan itibaren yürürlüğe girdiği Suriye'de İsrail ile Esad rejimi arasında gerilim yükseldi.
Reuters'ın haberine göre, Suriye ordusu, İsrail'e ait bir savaş uçağı ve insansız hava aracını düşürdüğünü öne sürdü.
Olayın Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra kentinde rejim güçlerine ait bir mevzinin İsrail savaş uçağı tarafından vurulmasının ardından yaşandığı belirtildi.
Suriye resmi haber ajansı SANA, mevzinin yerel saatle 01.00'de vurulduğunu duyurdu. Ajans, bunun üzerine Suriye ordusunun, söz konusu İsrail uçağı ile bir İHA'yı düşürdüğünü bildirdi.
İSRAİL'DEN YALANLAMA
Ancak İsrail ordusu, hiçbir hava aracının düşürülmediğini duyurdu.
İsrail ordusu, hava saldırısı sırasında iki füze atıldığını ancak bunların hedeflerini bulmadığını belirterek, Esad rejimini yalanladı.
AFP'nin haberine göre, ordu sözcüsü Arye Shalicar, "Gece yarısı Suriye topçu mevzilerinin hedef aldığımız hava operasyonunun ardından, Suriye tarafından iki füze (karadan havaya) ateşlendi" dedi. Shalicar, İsrail hava araçlarının vurulması gibi bir durumun söz konusu olmadığını ve Suriye'nin iddialarının gerçek dışı olduğunu ifade etti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/693x436/57d7b0850f25441468b28559)
OLAYLAR NASIL GELİŞTİ?
İsrail ile Suriye rejimi arasındaki son gerilim, Golan Tepeleri'nin İsrail tarafından işgal edilen topraklarına, Suriye'den atılan bir roket düşmesiyle başladı. Olayda herhangi bir can kaybı ya da yaralanma yaşanmadı. İsrail ordusundan bir sözcü, AFP'ye yaptığı açıklamada, roketin muhtemelen kasten atılmadığını, olayın Suriye'deki iç çatışmalar sonucunda gerçekleştiğinin tahmin edildiğini belirtti.
İsrail, 'roket olayı'na karşılık, Golan Tepeleri'nde Suriye rejimine ait bazı askeri hedefleri vurdu. İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, yaptığı yazılı açıklamada, Golan Tepeleri'nin Suriye tarafından roket atılmasına tepki olarak, Golan Tepeleri'nin orta kesimlerinde Suriye rejim güçlerine ait askeri alanların vurulduğunu belirtti.
Golan Tepeleri'nde daha önce de Suriye'de devam eden iç savaş nedeniyle benzer durumlar yaşanmış, İsrail de çeşitli şekillerde karşılık vermişti. Associated Press, son dokuz günde dört kez, Suriye'den atılan roketlerin İsrail'e düştüğünü hatırlattı.
GOLAN TEPELERİ
Suriye'nin güneybatısında, İsrail'in ise kuzeydoğusunda yer alan tepelik bölge, zengin su kaynakları ile biliniyor. Bölge, 1967'de Suriye, Ürdün ve Mısır'dan oluşan Arap İttifakı ile İsrail arasında yaşanan "Altı Gün Savaşı" sonucunda İsrail tarafından işgal edilmişti. Golan Tepeleri, 1981'de Tel Aviv yönetimi tarafından tek yanlı olarak ilhak edildi.
http://www.hurriyet.com.tr/suriye-israil-savas-ucagini-dusurduk-40222825 (http://www.hurriyet.com.tr/suriye-israil-savas-ucagini-dusurduk-40222825)
-
ABD Suriye ordusunu bombaladı
AA / Ajanslar ve hurriyet.com.tr
17 Eylül 2016 - 22:28Son Güncelleme : 17 Eylül 2016 - 22:43
ABD Suriye ordusunu bombaladı
Rusya Savunma Bakanlığı, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Suriye'nin doğusundaki Deyr Ez-zur ilinde Beşşar Esed rejimine ait bir askeri üssü vurduğunu açıkladı. Açıklamada 62 Suriye askerinin öldüğü de belirtildi.
Savunma Bakanlığı Sözcüsü Tümgeneral Igor Konaşenkov, Deyr Ez-Zur havaalanının yakınlarına yapılan hava saldırısının koalisyona ait 2 F-16 ve 2 A-10 ile gerçekleştirildiğini söyledi.
Suriyeli yetkililerin kendilerine 62 rejim askerinin öldüğü, 100’den fazla askerin de yaralandığı bilgisini verdiğini belirten Konaşenkov, uçakların ülkenin Irak sınırı tarafından geldiğini ifade etti.
Beşşar Esed rejimi ordusu, Deyr ez-Zur'daki hava saldırısının bölgede IŞİD'in ilerlemesine imkan verdiğini savunmuştu.
ABD ile Rusya'nın Kurban Bayramı'nda Suriye'de çatışmaların durması konusunda vardığı anlaşma, 12 Eylül Pazartesi günü Suriye yerel saatiyle 18.45'te yürürlüğe girmişti. Önce 1 hafta süreceği açıklanan ateşkesin daha sonra iki gün uzatılması konusunda ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un anlaştığı bildirilmişti.
PENTAGON: İNCELİYORUZ
BBC Türkçe'de yer alan habere göre ise, konu hakkında açıklama yapan Suriye İnsan hakları İçin Gözlemevi (SOHR) saldırıda en az 80 Suriye askerinin yaşamını yitirdiğini bildirdi.
Sputniknews'de yer alan habere ise, Russia Today'a (RT) bilgi veren ABD Savunma Bakanlığı kaynakları, söz konusu haberlerin incelendiğini belirtti.
http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-bomba-iddia-abd-suriye-ordusunu-bombaladi-40225632 (http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-bomba-iddia-abd-suriye-ordusunu-bombaladi-40225632)
-
ABD Suriye ordusunu bombaladı
AA / Ajanslar ve hurriyet.com.tr
17 Eylül 2016 - 22:28Son Güncelleme : 18 Eylül 2016 - 10:51
Son dakika haberi: ABD Suriye ordusunu bombaladı
Rusya Savunma Bakanlığı, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Suriye'nin doğusundaki Deyr Ez-zur ilinde Suriye rejimine ait bir askeri üssü vurduğunu açıkladı. Açıklamada 62 Suriye askerinin öldüğü de belirtildi. Rusya'dan sonra bir açıklama yapan ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) ise hedeflerin 'IŞİD sanılarak vurulduğunu' belirtti ve hava operasyonlarının durdurulduğunu açıkladı. Öte yandan Rusya'nın talebi üzerine Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) acil toplandı.Kapalı toplantının ardından ABD ve Rusya elçileri karşılıklı suçlamalarda bulundu.
Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü Tümgeneral Igor Konaşenkov, Deyr Ez-Zur havaalanının yakınlarına yapılan hava saldırısının koalisyona ait 2 F-16 ve 2 A-10 ile gerçekleştirildiğini söyledi.
Suriyeli yetkililerin kendilerine 62 rejim askerinin öldüğü, 100’den fazla askerin de yaralandığı bilgisini verdiğini belirten Konaşenkov, uçakların ülkenin Irak sınırı tarafından geldiğini ifade etti.
Suriye rejimi ordusu, Deyr ez-Zur'daki hava saldırısının bölgede IŞİD'in ilerlemesine imkan verdiğini savunmuştu.
ABD ile Rusya'nın Kurban Bayramı'nda Suriye'de çatışmaların durması konusunda vardığı anlaşma, 12 Eylül Pazartesi günü Suriye yerel saatiyle 18.45'te yürürlüğe girmişti. Önce 1 hafta süreceği açıklanan ateşkesin daha sonra iki gün uzatılması konusunda ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un anlaştığı bildirilmişti.
SOHR: EN AZ 80 ASKER ÖLDÜ
BBC Türkçe'de yer alan habere göre ise, konu hakkında açıklama yapan Suriye İnsan hakları İçin Gözlemevi (SOHR) saldırıda en az 80 Suriye askerinin yaşamını yitirdiğini bildirdi.
ABD: IŞİD SANDIK
ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), Suriye'nin Deyr Ez-Zur kentinin güneyinde Suriye rejimine ait bir askeri üssün vurulmasıyla ilgili yazılı açıklama yaptı.
ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Deyr Ez-Zur kentinin güneyindeki bir hedefe "IŞİD hedefi sanılarak" hava saldırısı düzenlediği aktarılan açıklamada, "Suriye ordusuna ait personel ve araçların vurulmuş olabileceği yönündeki Rus yetkililerin bilgilendirmesi üzerine koalisyon güçlerinin hava saldırıları durdurulmuştur" ifadelerine yer verildi.
Saldırı yapılan bölgede, saldırıdan önce yeteri kadar gözlem ve takip yapıldığı belirtilen açıklamada, muhatap Rus yetkililerin Birleşik Hava Harekat Merkezi'nde yer alan koalisyon unsurları tarafından bilgilendirildiği de not edildi.
CENTCOM, Rus yetkililere zaman zaman yapılan bu tür bilgilendirmelerin "nezaketen" yapıldığını ve Rusya ile koalisyon unsurları arasında bir çatışma yaşanmaması amacının güdüldüğünü vurguladı.
'BİLEREK VURULMAZ'
Suriye'nin askeri açıdan oldukça karmaşık bir ülke haline geldiğine işaret edilen açıklamada, "Koalisyon güçleri, Suriye askeri unsuru olduğu bilinen bir hedefi bilerek vurmaz." değerlendirmesi yapıldı. Ayrıca, bu saldırının nasıl ve ne şekilde gerçekleştiğinin inceleneceği ve gerekli çıkarımların yapılacağı kaydedildi.
BMGK ACİL TOPLANDI
Yaşanan bombalama olayı sonrasında Rusya'nın talebi üzerine, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) acil toplandı.
Konsey'de yaklaşık 1 saat süreyle kapalı gerçekleşen toplantının ardından ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Samantha Power, gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD'nin Suriye rejimi askerlerini vurduğu iddialarının incelendiğini belirterek, "Bu teyit edilirse bilinmesini isteriz ki niyetimiz rejim askerlerini vurmak değildi. Tabii ki can kayıpları dolayısıyla üzgünüz" dedi.
Rusya'nın BMGK'yı acil toplantıya çağırmasını eleştiren Power, "Rusya, BMGK'yı toplayarak ahlakçılıkla dolu bir oyun sergiliyor. Bu oyun Rusya'nın standartlarına göre bile eşsiz derecede şüpheci ve ikiyüzlü" değerlendirmesinde bulundu.
2011'den beri Suriye'de Esed rejiminin sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını, kendi halkına karşı kimyasal silah kullandığını, kentleri kuşatıp insanları ölüme mahkum ettiğini vurgulayan Power, "Tüm bunlar yaşanırken Rusya bırakın cumartesi gecesi Konseyi acil toplantıya çağırmayı, tepki bile vermedi. Sorumluların hesap vermesi için BMGK'na getirilen tasarıları da bloke etti" diye konuştu.
Son bir yıldır Rusya'nın Esed rejimine katılarak sivilleri, hastaneleri, okulları ve altyapı tesislerini vurduğunu ancak hiç pişmanlık beyan etmediğini kaydeden Power, "Rusya, çatışmaların durdurulması anlaşmasında kendi üzerine düşeni yerine getirmedi. Esed rejimi saldırılarına devam ediyor. Anlaşmaya göre bunu durduracaktı" ifadelerini kullandı.
Power, Rusya'nın "hokkabaz" taktiği de uyguladığını savunarak, Rusya'nın dikkati başka yöne çekerek rejimin suçlarını gözden kaçırdığını söyledi.
ABD'Yİ SUÇLADI
Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vitaly Churkin de ABD'yi Suriye'de çatışmaların durması anlaşmasını ihlal ederek Suriye rejimi unsurlarına saldırıp IŞİD'in hedeflerine destek vermekle suçladı.
"Washington'da yönetim Beyaz Saray'da mı yoksa Pentagon'da mı?" diye soran Churkin, ABD tarafından farklı açıklamalar geldiğini kaydetti.
Suriye rejiminin insani yardım için gerekli izinleri verdiğini de ifade eden Churkin, "Suriye'de ilk yardım konvoyunun yarın sabah yola çıkmasını bekliyoruz." dedi.
Churkin, gazetecilerin "ABD ile Rusya arasında Suriye anlaşması bozuldu mu?" sorusuna "Bu, şu anda büyük bir soru işareti. ABD'nin bizi ve tüm kamuoyunu Suriye'de siyasi çözüm istediğine ikna etmesini umuyorum." yanıtını verdi.
Power'ın BM Genel Kurulu'ndaki toplantıya geç geldiğini ve kendisini dinlemediğini anlatan Churkin, bu nedenle Power konuşurken de kendisinin salonu terk ettiğini söyledi.
Churkin, Power'ı demogoji yaparak puan toplamaya çalışmakla da suçladı.
ABD: ÜZÜNTÜ VE PİŞMANLIK DUYUYORUZ
Sputnik Türkiye'nin haberine göre ABD medyasına yansıyan haberlerde Başkan Barack Obama yönetimi adına konuşan üst düzey bir yetkili, 'onlarca Suriye askerinin kasıtsız bir şekilde vurulması sonucu öldürülmesinden üzüntü ve pişmanlık duyduğunu' belirtti.
Obama yönetiminden gelen açıklamadan saatler önce de ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), Suriye'nin Deyr Ez-Zor kentinin güneyindeki askeri üssün vurulmasıyla ilgili yazılı açıklama yapmış ve vurulan yerlerin IŞİD hedefi sanıldığını iddia etmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/abd-suriye-ordusunu-bombaladi-40225632 (http://www.hurriyet.com.tr/abd-suriye-ordusunu-bombaladi-40225632)
-
Suriye: Havalimanı kontrolünü geri aldık
Hürriyet Haber
18 Eylül 2016 - 12:57Son Güncelleme : 18 Eylül 2016 - 13:56
Son dakika haberi: Suriye: Havalimanı kontrolünü geri aldık
Suriye'nin resmi haber ajansı SANA'nın haberine göre Suriye ordusu, ABD uçaklarının bombalamasının ardından terör örgütü IŞİD'in eline geçen havalimanı ve o bölgedeki kritik noktaları IŞİD'den geri aldı.
SANA'nın Suriye Savunma Bakanlığı'na dayandırdığı habere göre kontrolü tekrardan Suriye Ordusu'nun geçen havalimanının yanı sıra stratejik önemdeki Altharda Dağı'ndaki mevzilerin de IŞİD'ten geri alındığı belirtildi.
Diğer yandan Suriye Dışişleri Bakanlığı Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri ve BM Güvenlik Konseyi'ne gönderdiği mektupla ABD uçaklarının Deyr Ez Zor Havalimanı ve al-Tharda Dağı'ndaki Suriye Ordusu güçlerinin bombalanmasını kınayarak, ABD'yi IŞİD'e destek vermekle suçladı.
Dün akşam saatlerinde Rusya Savunma Bakanlığı, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Suriye'nin doğusundaki Deyr Ez-zur ilinde Suriye rejimine ait bir askeri üssü vurduğunu açıklamıştı.
Saldırıda 62 askerin öldüğü bildirildi. Rusya'dan sonra bir açıklama yapan ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) ise hedeflerin 'IŞİD sanılarak vurulduğunu' belirtti ve hava operasyonlarının durdurulduğunu açıkladı. Öte yandan Rusya'nın talebi üzerine Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) acil toplandı.Kapalı toplantının ardından ABD ve Rusya elçileri karşılıklı suçlamalarda bulundu.
http://www.hurriyet.com.tr/suriye-havalimani-kontrolunu-geri-aldik-40225862 (http://www.hurriyet.com.tr/suriye-havalimani-kontrolunu-geri-aldik-40225862)
-
Suriye'de rejime ait savaş uçağı düşürüldü
AA
18 Eylül 2016 - 15:42Son Güncelleme : 18 Eylül 2016 - 16:01
Suriye'de rejime ait savaş uçağı düşürüldü
Suriye'nin Deyr ez-Zur kentinde rejime ait savaş uçağının vurularak düşürüldüğü bildirildi. IŞİD'e yakın kaynaklar uçağı IŞİD'in düşürdüğünü yazsa da ABD uçaklarının dün gece Suriye Ordusu'nu bombalaması olayı ABD güçlerinin yapmış olma ihtimalini ortaya koyuyor.
Suriye devlet televizyonunun haberine göre, Deyr ez-Zur kentinde terör örgütü IŞİD'e karşı hava operasyonu gerçekleştiren savaş uçağı düştü.
Haberde pilotun hayatını kaybettiği belirtilirken uçağın kim tarafından düşürüldüğüne ilişkin bilgi verilmedi. Öte yandan, IŞİD'e yakınlığıyla bilinen Amak haber ajansı, Deyr ez-Zur kentinde Suriye rejimine ait savaş uçağının örgüt tarafından düşürüldüğünü duyurdu.
http://www.hurriyet.com.tr/suriyede-rejime-ait-savas-ucagi-dusuruldu-40225997 (http://www.hurriyet.com.tr/suriyede-rejime-ait-savas-ucagi-dusuruldu-40225997)
-
BMGK’da gerginlik
Hürriyet Haber18 Eylül 2016 - 23:06Son Güncelleme : 18 Eylül 2016 - 23:08
BMGK’da gerginlik
ABD öncülüğündeki koalisyon savaş uçaklarının önceki gün en az 62 Suriye askerini öldürmesi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) toplantısında Washington ile Moskova arasında sözlü atışma ve gerilime yol açtı.
SURİYE’nin doğusunda IŞİD’in kuşatması altındaki Deyr Ez Zor çevresinde ABD öncülüğündeki dört koalisyon savaş uçağının Esad rejimine bağlı birlikleri bombalayarak en az 62 Suriye askerini öldürmesinin yankıları sürüyor. Amerikan CNN’e konuşan adını açıklamayan üst düzey bir Amerikalı yetkili, “DAEŞ’e (IŞİD) karşı savaşan Suriyeli güçlerin kasıtsız yaşamlarını yitirmeleri ile ilgili ABD, Rusya Federasyonu yoluyla pişmanlığını iletmiştir. DAEŞ ve El Kaide’ye karşı askeri operasyonları sürdürürken, ABD olarak ateşkese desteğe devam edeceğiz” dedi. Avustralya Savunma Bakanlığı yaptığı açıklamada Avustralya savaş uçaklarının Deyr Ez Zor operasyonunda yer aldığını ve bir süredir izledikleri ve IŞİD pozisyonu olduğuna inandıkları pozisyonların hedef alındığını bildirdi. Bakanlık, Rus yetkililerin koalisyonun Birleşik Hava Operasyonları Merkezi’ni vurulan yerlerin rejim güçlerine ait olabileceğine dair açıklaması sonrası bombalamanın derhal durdurulduğunu da belirtti.
Öte yandan olayın ardından Rusya’nın çağrısıyla olağanüstü toplanan BM Güvenlik Konseyi’nde ABD ve Rusya temsilcileri arasında gerginlik yaşandı. Konsey’de yaklaşık 1 saat süreyle kapalı gerçekleşen toplantının ardından ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Samantha Power, ABD’nin Suriye rejimi askerlerini vurduğu iddialarının incelendiğini belirterek, “Bu teyit edilirse bilinmesini isteriz ki niyetimiz rejim askerlerini vurmak değildi. Tabii ki can kayıpları dolayısıyla üzgünüz” dedi. Rusya’nın BMGK’yı acil toplantıya çağırmasını eleştiren Power, “Rusya, BMGK’yı toplayarak ahlakçılıkla dolu bir oyun sergiliyor. Bu oyun Rusya’nın standartlarına göre bile eşsiz derecede şüpheci ve ikiyüzlü” değerlendirmesinde bulundu. Power, “Rusya, çatışmaların durdurulması anlaşmasında kendi üzerine düşeni yerine getirmedi. Esad rejimi saldırılarına devam ediyor. Anlaşmaya göre bunu durduracaktı” ifadelerini kullandı. Power, Rusya’nın “akrobasi” taktiği de uyguladığını savunarak, Rusya’nın dikkati başka yöne çekerek rejimin suçlarını gözden kaçırdığını söyledi.
BİRBİRLERİNİ DİNLEMEDİLER
Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vitaly Churkin ise Power’ın BM Genel Kurulu’ndaki toplantıya geç geldiğini ve kendisini dinlemediğini söyledi. Churkin, bu nedenle Power konuşurken de kendisinin salonu terk ettiğini söyledi. Rus temsilci, Power’ı demogoji yaparak puan toplamaya çalışmakla da suçladı. Vitaly Churkin, ABD’yi Suriye’de çatışmaların durmasını öngören anlaşmayı ihlal ederek Suriye yönetimi rejimi unsurlarına saldırıp IŞİD’in hedeflerine destek vermekle itham etti.
PENTAGON: TÜM OLGULARI SAPTAMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ
Koalisyonun Suriye birliklerini bombalaması ülkede 12 Eylül’de başlayan ve uzatılması için çabaların yoğunlaştığı bir döneme denk geldi. Bu saldırının neden meydana geldiği ile ilgili incelemeler de sürüyor. İngiliz Reuters ajansının haberine göre ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü Peter Cook e-posta ile yaptığı açıklamada, “Tüm olguları saptamak için halen çalışmalarımızı sürdürürken, eğer bir Suriye askeri pozisyonunu yanlışlıkla vurduysak, bunu yaptığımız için, özellikle de can kayıpları için pişmanız” dedi. Cook aynı zamanda ABD öncülüğündeki koalisyon uçaklarının saldırı bölgesindeki faaliyeti bildirildiğinde Rus yetkililerin daha öncesinde endişelerini dile getirmediğini söyledi.
IŞİD O BÖLGEDE SURİYE SAVAŞ UÇAĞINI DÜŞÜRDÜ
Suriye askerlerinin vurulması sonrası Deyr Ez Zor çevresinde Esad rejimi güçleri ile IŞİD arasındaki çatışmalar da şiddetlendi. Deyr Ez Zor kentinde rejime ait bir savaş uçağı dün vurularak düşürüldü. Suriye devlet televizyonunun haberine göre pilot hayatını kaybetti. Uçağın kim tarafından düşürüldüğüne ilişkin bilgi verilmedi. Öte yandan, IŞİD’e yakınlığıyla bilinen Amak haber ajansı, Deyr Ez Zor kentinde Suriye rejimine ait savaş uçağının örgüt tarafından düşürüldüğünü duyurdu. Öte yandan Deyr Ez Zor’da rejim güçleri, IŞİD’in havaalanı çevresinde ele geçirdiği yerlerin büyük bölümünün geri alındığını açıkladı.
http://www.hurriyet.com.tr/bmgkda-gerginlik-40226205 (http://www.hurriyet.com.tr/bmgkda-gerginlik-40226205)
-
Suriye Ordusu ABD'ye Ait İHA Düşürdü!
Suriye ordusu, Deir ez Zor'un doğusundaki Jabal Therdeh bölgesinde bulunan dağların çevresinde tespit edilen bir ABD'ye İHA'yı düşürdü.
ABD'nin Suriye Ordusu'nu Deir ez Zor bölgesinde 'yanlışlıkla' bombalamasının ardından bu sabah aynı bölgede ABD'ye ait İHA düşürüldü.
ABD'YE AİT İHA DÜŞÜRÜLDÜ
Sputnik Türkiye'nin İran televizyon kanalı Press TV'den aktardığı habere göre, Suriye ordusu, Deir ez Zor'un doğusundaki Jabal Therdeh bölgesinde bulunan dağların çevresinde tespit edilen bir İHA'yı düşürdü.
"İHA SURİYE HAVA SAHASINI TERK ETTİ"
AMN haber ajansı ise 'Arap dünyasına yakın' bir kaynağa dayandırdığı haberinde, Suriye ordusunun 137. Topçu Tugayı'na bağlı 17. Tank Birliği tarafından ateş edilen İHA'nın Suriye hava sahasını terk etmeyi başardığını kaydetti.
ABD öncülüğündeki koalisyon uçakları Deir ez Zor'daki Suriye ordusuna ait mevzileri vurmuştu.
ABD, 62 Suriye askerinin hayatını kaybettiği saldırının 'yanlışlıkla' yapıldığını açıklamış ve pişman olduklarını belirtmişti.
http://www.sondakika.com/haber/haber-suriye-de-abd-ye-ait-iha-dusuruldu-8784666/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-suriye-de-abd-ye-ait-iha-dusuruldu-8784666/)
-
'Pardon' Diyen ABD'den Rusya'ya Bu Kez Sert Uyarı: Gösteriş Yapmayı Bırakın
Suriye ordusunu vurduktan sonra 'pardon' diyen ABD, bu kez alttan almaktan vazgeçerek Rusya'ya sert uyarıda bulundu: Gösteriş yapmayı bırakıp insani yardımları yerlerine ulaştırın.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Suriye'de ateşkesin etkin şekilde uygulanamaması ve insani yardımların yerlerine ulaştırılamaması konusunda Esed rejimini sorumlu tuttu ve rejime ateşkes konusunda "yeterli baskıyı yapmadığı" gerekçesiyle de Rusya'yı eleştirdi. Washington yönetimi, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Suriye'nin Deyrizor kentinin güneyindeki bir hava saldırısı sonucu 62 Suriye rejimi askerinin ölmesinin ardından 'özür' açıklaması yapmıştı.
"GÖSTERİŞ YAPMAYI BIRAKIN"
Kerry, CNN kanalında katıldığı bir programda, Suriye'deki ateşkes ve Rusya'nın bu konudaki tavrına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Rusya'nın ateşkesle ilgili özellikle insani yardımların yerlerine ulaştırılmasını engelleyen Esed rejimine baskı yapmadığını belirten Kerry, Moskova'ya seslenerek, "Sahneye oynamayı ve gösteriş yapmayı bırakıp insani yardımların yerine ulaştırılmasını sağlayın. Eğer Rusya ateşkes konusunda ciddiyse Esed'in uçaklarının uçmasını engellesin ve ateşkese saygı gösterdiğini kanıtlasın." dedi. İnsani yardımları Esed rejiminin bir kez daha engellediğinin altını çizen Kerry, Rusya'nın desteklediği Esed rejiminin ülkede "ileri bir adım atılmasını önleyen en büyük unsur" olduğunu kaydetti. Mevcut ateşkes anlaşmasının güven üzerinde değil tarafların söz verdikleri başlıklarda somut adımlar atmaları üzerine kurulu olduğunu vurgulayan Kerry, somut anlamda insani yardımların yerlerine ulaştırılamamasının çok önemli bir sorun oluşturduğunu söyledi.
"KOORDİNASYON SAĞLANMALI"
Kerry, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Esed rejimi askerlerini "yanlışlıkla" vurmasıyla ilgili olarak da şu ifadeleri kullandı:
"Şunu açıkça söyleyeyim: Rusya ateşkes anlaşmasını imzaladı. Esed bu anlaşmaya uyacağını söyledi. Dolayısıyla Esed'in durması ve ortak uygulama merkezinin uygulamaya geçmesi lazım ki ABD ile Rusya dün meydana gelen ve bizim kabul edip üzüntümüzü ifade ettiğimiz türden kötü şeylerden sakınabilmek için koordinasyon kurabilsinler."
IŞİD SANARAK VURMUŞLARDI
Washington yönetimi, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Suriye'nin Deyrizor kentinin güneyindeki bir hava saldırısı sonucu 62 Suriye rejimi askerinin hayatını kaybetmesinden üzüntü duyduklarını açıklamıştı. Pentagon, hedeflerin terör örgütü IŞİD mevzileri olduğu sanılarak vurulduğunu bildirmişti.
http://www.sondakika.com/haber/haber-abd-den-rusya-ya-sert-uyari-gosteris-yapmayi-8784337/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-abd-den-rusya-ya-sert-uyari-gosteris-yapmayi-8784337/)
-
Esad, İnsani Yardım Kafilesini Bombaladı
Suriye rejimine bağlı helikopterlerin, Halep'te batı kırsalına giden insani yardım kafilesine varil bombasıyla düzenlediği saldırıda, 2 kişi hayatını kaybetti, 20 kamyon yandı.
Suriyeli aktivist Ahmed Nebhan, rejimin kontrolü altında bulunan Batı Halep'teki mahallelerden, kentin batısında muhaliflerin kontrolündeki kırsal bölgelere doğru yola çıkan Suriye Kızılayı'na ait 36 kamyonluk insani yardım kafilesine, rejim helikopterleri tarafından 2 varil bombası atıldığını söyledi.
2 ŞOFÖR ÖLDÜ, YARDIM KAMYONLARI YANDI
Nebhan, Urum el-Kubra bölgesinde olduğu sırada bombalanan yardım kamyonlarından ilk belirlemelere göre 20'sinin yandığını, 2 şoförün de hayatını kaybettiğini ifade etti.
Rejim tarafından konuya ilişkin açıklama yapılmazken, saldırının, Suriye ordusunun ateşkesin sona erdiğini açıklamasının ardından gelmesi dikkati çekti.
KURBAN BAYRAMINDA ATEŞKES İLAN EDİLMİŞTİ
Suriye ordusu tarafından bu akşam yapılan açıklamada, geçen hafta pazartesi günü yürürlüğe giren ateşkesin sona erdiği belirtilmişti.
İsviçre'nin Cenevre kentinde varılan anlaşmaya göre, Suriye'de Kurban Bayramı'nda çatışmaların durması konusunda ABD ile Rusya arasında varılan ateşkesin 12 Eylül Pazartesi yerel saat ile 19.00'da yürürlüğe girdiği duyurulmuştu. Ateşkes anlaşmasının daha sonra ABD ile Rusya arasındaki görüşmeler sonucu 2 gün daha uzatıldığı açıklanmıştı.
http://www.sondakika.com/haber/haber-suriye-rejimi-insani-yardim-kafilesini-bombaladi-8787063/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-suriye-rejimi-insani-yardim-kafilesini-bombaladi-8787063/)
-
El Nusra, Suriye Ordusuna Karşı Büyük Bir Saldırı Başlattı
Rusya'nın Suriye'deki ateşkes izleme merkezi, El Nusra'nın Halep'in güneybatısında Suriye ordusu birliklerine yönelik büyük bir saldırı gerçekleştirdiğini duyurdu.
El Nusra'nın Halep'in güneybatısında Suriye ordusuna büyük bir saldırı başlattı.
Rusya'nın Suriye'deki ateşkes izleme merkezinden yapılan açıklamada, "Halep'in güneybatısında, Nusra militanları, Han Tuman yönünden Suriye ordusunun Esad Akademisi ve 1070 mahallesindeki mevzilerine kapsamlı saldırıya geçti" dendi.
YOĞUN SALDIRI
Militanların, saldırı öncesinde, tank, çok namlulu roketatar ve havan toplarıyla yoğun hazırlık ateşi gerçekleştirdiğini aktaran merkez, "Halep'in güneybatısındaki hükümet ordusu mevzileri ile yerleşim mahalleleri ateşe tutuldu. Hayatını kaybeden ya da yaralanan Suriyeli askerler ile siviller olduğuna dair bilgiler inceleniyor" ifadelerini kullandı.
SURİYE ORDUSU PÜSKÜRTMEYE ÇALIŞIYOR
Açıklamada, Suriye ordusunun teröristlerin saldırılarını püskürtmek için büyük çaba harcadığı kaydedildi.
http://www.sondakika.com/haber/haber-el-nusra-suriye-ordusuna-karsi-buyuk-bir-saldiri-8787131/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-el-nusra-suriye-ordusuna-karsi-buyuk-bir-saldiri-8787131/)
-
Rusya: BM'ye ait konvoyu biz vurmadık
Hürriyet Haber20 Eylül 2016 - 15:05Son Güncelleme : 20 Eylül 2016 - 15:47
Rusya: BM'ye ait konvoyu biz vurmadık
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57e1287d18c77b1af0ed4b0d.jpg)
Suriye'de yardım konvoyları vurulduSuriye'de yardım konvoyları vurulduSuriye'de yardım konvoyları vurulduSuriye'de yardım konvoyları vuruldu
Rusya Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Rusya ve Suriye ordusuna ait savaş uçaklarının BM'ye ait insani yardım konvoyuna ateş açmadığı belirtildi.
Reuters'ın haberine göre, Halep'e giden insani yardım konvoyunun Rus jetleri tarafından vurulduğuna dair iddialara yanıt veren Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, "Rusya ve Suriye uçakları, Halep'in güneybatısında BM'ye ait insani yardım konvoyuna ateş açmadı. Konvoyun güzergahı, militanların kontrolündeki bölgelerden geçtiği için Rus gözlem merkezi, konvoyun geçişini insansız hava araçları aracılığıyla izledi" ifadelerini kullandı.
REJİM DE YALANLADI
Rusya'dan sonra Suriye devlet televizyonuna konuşan bir askeri yetkili de konvoyun Suriye ordusu tarafından vurulmadığını belirtti.
Suriye'nin Halep kentindeki Urum el Kubra bölgesine yardım götüren konvoya dün saldırı düzenlenmişti. Yaklaşık 20 kişinin öldüğü belirtilen saldırıda, BM ve Suriye Kızılayı'nın gönderdiği konvoydaki 18 araç da kullanılamaz hale gelmişti.
İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, kuşatma altındaki Halep'e insani yardım götürmek üzere yola çıkan yardım konvoyunun, Suriye veya Rusya savaş uçakları tarafından vurulduğunu bildirmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-bmye-ait-konvoyu-biz-vurmadik-40227750 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-bmye-ait-konvoyu-biz-vurmadik-40227750)
-
İki saat kadar önce Suriye Hava Kuvvetlerine ait bir Mig-23 Işid tarafından düşürülmüş.
(https://pbs.twimg.com/media/Cs3yDg1UAAArbBa.jpg)
-
ABD Dışişleri Bakanı Kerry’den 'uçuşa yasak bölge' çağrısı
Hürriyet Haber22 Eylül 2016 - 07:37Son Güncelleme : 22 Eylül 2016 - 07:53
ABD Dışişleri Bakanı Kerry’den 'uçuşa yasak bölge' çağrısı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57e3612818c7732678141628.jpg)
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nde yaptığı açıklamada Suriye’de kilit noktalarda tüm uçakların uçuşunun yasaklanması gerektiğini söyledi. Suriye'de uçuşa yasak 'güvenli bölge' kurulması fikri, Türkiye tarafından Mayıs 2013'ten bu yana öneriliyordu.
Türkiye’nin Suriye’deki güvenli bölge talebindeki en önemli unsurlardan birisi olan “uçuşa yasak bölge” oluşturulması fikrini ABD de benimsedi.
Suriye’de insani yardım konvoyunun vurulmasıyla ve ateşkes süreciyle ilgili konuşan ABD Dışişleri Bakanı Kerry, “Bize ayrım (muhaliflerin terör gruplarından ayrımı) yapabilme şansı verilmesi için Suriye savaş uçaklarının meşru muhalefetin ve El Nusra’nın olduğu bölgelerde uçuş yapması yasaklanmalı... Uçuşlara sınırlama getirmeliyiz arkadaşlar. Bu Suriye rejiminin geçmişte sıklıkla yaptığı gibi, ‘El Nusra ile mücadele ediyorum’ bahanesiyle sivil hedeflere saldırmasını engeller.” dedi.
Kerry, bu sözlerinin ardından “gerilimi azaltmak ve insani yardımların engelsiz ulaşımına şans vermek için bazı kilit bölgelerde tüm hava araçlarının yere inmesini sağlanması gerektiğini” de söyledi.
"OYUNBOZAN ESAD"
ABD Dışişleri Bakanı Kerry, konuşmasında ayrıca Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad için de “oyunbozan” ifadesini kullandı.
Kerry, kendisinden önce yaptığı konuşmada yardım konvoyunu Rusya ya da Suriye’ye ait uçakların vurmadığını söyleyen Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile ilgili “Rus Dışişleri Bakanı’nı dinlerken kendimi paralel evrende gibi hissettim” dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/abd-disisleri-bakani-kerryden-ucusa-yasak-bolge-cagrisi-40228838 (http://www.hurriyet.com.tr/abd-disisleri-bakani-kerryden-ucusa-yasak-bolge-cagrisi-40228838)
-
SURİYE'DE İNSANİ YARDIM KONVOYUNA SALDIRI
Öte yandan Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerine ait bir insansız hava aracının (İHA) Halep'e bağlı Urum el-Kubra bölgesinde BM ve Suriye Kızılayına ait insani yardım konvoyuna saldırı düzenlendiği anda bölgede uçtuğunu iddia etti.
Konaşenkov, koalisyona ait hava aracının İncirlik Üssü'nden havalandığını öne sürerek "Predator 19 Eylül akşamı konvoyun bulunduğu bölgede 3 bin 600 metre yükseklikte ve yaklaşık 200 km hızla seyir ediyordu. İHA olay yaşanmadan birkaç dakika önce bölgeye girdi ve yaklaşık yarım saat sonra çıktı" ifadelerini kullandı.
Halep'e bağlı Urum el-Kubra'da Suriye Kızılayına ait insani yardım taşıyan konvoya düzenlenen hava saldırısında 12 kişi ölmüş, 18 kişi yaralanmıştı. Urum el-Kubra beldesi sivil savunma yetkilisi Hüseyin Bedu, "Urum el- Kubra'daki insani yardım konvoyu Rus ve rejim uçaklarınca bombalandı." açıklamasını yapmıştı.
http://www.sondakika.com/haber/haber-rusya-akdeniz-e-ucak-gemisi-gondermeyi-planliyor-8792588/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-rusya-akdeniz-e-ucak-gemisi-gondermeyi-planliyor-8792588/)
-
Suriye ve Rus uçaklarının bombardımanı sonrasında Halep'den fotoğraflar.
(https://pbs.twimg.com/media/CtCWB97WYAAABEq.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/CtCWB97WEAU--yw.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/CtCWB98XYAAKWTW.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/CtCWB-YWEAAmiPK.jpg)
-
(https://pbs.twimg.com/media/CtCRmXhUEAIMJcB.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/CtCWQ9bXEAARKwl.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/CtBhzGXWIAACoRb.jpg)
-
Şam daki evinde çekilmiş fotoları önüne koyduğumuzda bile bizde apo diye biri yok diyen Hafız Esat kalkta mezarından ülkene neler yaptık gör kurtar bakalım kurtarabilirsen şimdi ülkeni elimizden
İntikam soğuk yenen yemektir
-
Şam daki evinde çekilmiş fotoları önüne koyduğumuzda bile bizde apo diye biri yok diyen Hafız Esat kalkta mezarından ülkene neler yaptık gör kurtar bakalım kurtarabilirsen şimdi ülkeni elimizden
İntikam soğuk yenen yemektir
İntikam mı!
Bu masumlardan mı intikam!
http://www.youtube.com/watch?v=9CKg_waIRWg&feature=youtu.be# (http://www.youtube.com/watch?v=9CKg_waIRWg&feature=youtu.be#)
-
(https://pbs.twimg.com/media/CtTYyfkVIAA6DFo.jpg)
Günlerdir yoğun bombardıman altında olan Halep'de siviller zarar görüyor. Böyle savaş olmaz!
-
ABD ve Rusya arasında Halep gerilimi tırmanıyor!
Hürriyet Haber29 Eylül 2016 - 11:32Son Güncelleme : 29 Eylül 2016 - 11:44
ABD ve Rusya arasında Halep gerilimi tırmanıyor!
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57ecd26b18c7731a68561a21.jpg)
Rejim güçleri Rusya'nın hava saldırılarının yardımıyla Halep kentine yönelik operasyonlarını sürdürürken, ABD, Rus yönetimini tüm görüşmelerin sona ermesiyle tehdit etti. Rusya'dan ise bu tehdit ve şantaj politikasının kabul edilemez olduğu açıklaması geldi. Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Ryabkov, Rusya'da iki günlük 'insani mola' önerisinde bulundu.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Rusya’nın ve Suriye’nin Halep’te düzenlediği bombardımanlar sona ermezse, Moskova'yla olan görüşmeleri kesme tehdidinde bulundu.
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Ryabkov, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Kirby'nin "Teröristler Rus kentlerine saldırabilir" sözlerine tepki göstererek "Tehdit politikasıyla bir yere varmak imkansız" dedi.
Ryabkov Sputnik'e yaptığı açıklamada, "Bu (Kerry'nin açıklamaları), ABD ve müşterilerinin lehine olacak kararları zorla kabul ettirmek amacıyla uygulanan bir tehdit ve şantaj politikası. Bu şekilde bir anlaşma ve istikrara ulaşmak imkansız" dedi ve "Bir atı su kenarına yönlendirebilirsiniz ama atı o suyu içmeye zorlayamazsınız. Bizim de kendi yaklaşımlarımız ve kendi prensiplerimiz var." diye konuştu.
Rusya ve ABD'nin Suriye'yle ilgili bir anlaşmaya varmasının, 'herkes için uygun olan bir denge ve eşitliğe ulaşma' gereksinimi nedeniyle uzun sürdüğünü belirten Ryabkov, "Şimdiyse bu anlaşma ABD tarafından sorgulanıyor. Bu, onların siyasi seçimi. bunlar Washington'daki savaş çığırtkanı grupların ve Rusya ile olan ikili ilişkilere daha fazla zarar vermek isteyenlerin pozisyonlarının güçlenmesinin bir yansıması" dedi. Ryabkov'a göre, ABD'nin Suriye ve Rusya karşıtı bir söylem benimsemesinin sebebi, anlaşmadaki yükümlülüklerinin pek çoğunu yerine getirmemiş olmaması.
"Bu, bizim için hiçbir zaman kabul edilebilir olmayan tek taraflı yaklaşımlar dayatmakla ilgili" diyen Ryabkov, "Bu durumun, Halep'teki durumla, halkın insani problemleriyle ya da orada her gün yaşanan trajediler hakkında duyulan kaygılarla ilgisi yok. Tüm bunlar salt politika ve jeopolitik" ifadelerini kullandı.
İNSANİ MOLA ÖNERİSİ
Suriye'nin Halep kentinde yedi günlük insani molalar verilmesi teklifini kabul edilemez bulduklarını çünkü bunun militanların yeniden bir araya gelmesine fırsat vereceğini söyleyen Ryabkov, insani yardımların ulaştırılması için Halep'te 48 saatlik çatışmasızlık dönemleri uygulanmasını önerdiklerini belirtti.
http://www.hurriyet.com.tr/abd-ve-rusya-arasindaki-gerilim-tirmaniyor-40234798 (http://www.hurriyet.com.tr/abd-ve-rusya-arasindaki-gerilim-tirmaniyor-40234798)
-
Rusya: Türkiye ile Suriye konusunda ortak hareket edebiliriz
Hürriyet Haber29 Eylül 2016 - 12:24Son Güncelleme : 29 Eylül 2016 - 12:26
Rusya: Türkiye ile Suriye konusunda ortak hareket edebiliriz
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57ecde3e18c7731a68561b0e.jpg)
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zaharova'dan Suriye açıklaması geldi. Zaharova, "Türkiye ile Suriye konusunda yapıcı işbirliği görüyoruz." dedi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zaharova, Türkiye'yle Suriye konusundaki işbirliğinin yapıcı olacağına gösteren bir eğilim olduğunu belirtip ortak eylemlerin mümkün olduğunu belirtti.
Zaharova, "Suriye konusunda endişelerimizi ve üzerinde anlaşmaktan uzak olduğumuz meseleleri de yapıcı bir biçimde tartışılıyoruz. Ankara'nın yaptıklarını çok gerçekçi bir biçimde izliyoruz, burada herhangi bir yanılsama ya da şüpheye yer yok" ifadelerini kullandı.
Zaharova, "Türkiye ile 'diyalog ve işbirliği yeniden sağlandığını' da belirten Zaharova, "Bu işbirliği fikir alış verişi, bilgi paylaşımı öngörüyor. Gerekmesi hâlinde ortak eylemler de mümkün" diye ekledi.
http://www.hurriyet.com.tr/rusya-turkiye-ile-suriye-konusunda-ortak-hareket-edebiliriz-40234882 (http://www.hurriyet.com.tr/rusya-turkiye-ile-suriye-konusunda-ortak-hareket-edebiliriz-40234882)
-
ABD Sözcüsü: Rusya ile İlişkilerin Sona Ermesine Çok Yakın Bir Noktadayız
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner, "Rusya'nın henüz Suriye'de bizim görmek istediğimiz adımları atmaması nedeniyle ilişkilerin sona ermesine çok yakın bir noktadayız." dedi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner, Rusya ile Suriye hakkında diplomatik ilişkileri henüz sonlandırmadıklarını belirterek, " Rusya ile önümüzde farklı seçenekler var. Bunlardan birçoğunun sonucu çok iyi değil, bu yüzden kapıları biz tamamen çarpıp kapatmadan meselenin ciddiyetinin bizim ve Rusya tarafından anlaşıldığından emin olmak istiyoruz." dedi.
Toner, günlük basın toplantısında Washington ve Moskova arasındaki Suriye'ye ilişkin gerginlik hakkında konuştu.
"KAPILARI TAMAMEN KAPATMADIK"
Mark Toner, Dışişleri Bakanı John Kerry'nin İsrail'den dönüşü sırasında Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ile telefonda konuştuğunu söyledi.
Toner, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin henüz sona ermediğini belirterek, "Hala aynı noktadayız. Kapıları tamamen kapatmadık. Rusya'nın henüz Suriye'de bizim görmek istediğimiz adımları atmaması nedeniyle ilişkilerin sona ermesine çok yakın bir noktadayız." diye konuştu.
"FARKLI SEÇENEKLER VAR, ÇOĞUNUN SONUCU ÇOK İYİ DEĞİL"
Rusya ile Suriye'de diplomatik bir çözüm arayışı için çok fazla mesai harcadıklarını belirten Toner şunları kaydetti:
"Burada daha önce konuştuğumuz gibi önümüzde farklı seçenekler var. Bunlardan birçoğunun sonucu çok iyi değil, bu yüzden kapıları biz tamamen çarpıp kapatmadan meselenin ciddiyetinin bizim ve Rusya tarafından anlaşıldığından emin olmak istiyoruz."
Toner, Suriye'de taraflar arasında gerilimin daha da artmasından çekindiklerini dile getirerek, "Diplomatik sürecin öldüğünü kabul etmemiz durumunda gerilimin artmasını istemeyiz, fakat diplomasi sona ererse pekala sonuç bu olabilir." değerlendirmesinde bulundu.
"RUSYA İLE İLİŞKİLERİMİZ YAŞAM DESTEK ÜNİTESİNDE"
Sözcü Toner, Washington ve Moskova ilişkilerinin yaşam destek ünitesinde olduğunu, fakat ünitedeki çizginin henüz düz olmadığını söyledi.
Barack Obama yönetiminin Halep'teki gelişmelerin ardından Rusya'ya daha fazla yaptırım uygulayıp uygulamayacağı yönündeki soruyu da cevaplandıran Toner, Rusya'ya daha fazla yaptırım uygulanmasının seçeneklerden birisi olduğunu kaydetti.
http://www.sondakika.com/haber/haber-abd-disisleri-bakanligi-sozcusu-toner-aciklamasi-8817864/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-abd-disisleri-bakanligi-sozcusu-toner-aciklamasi-8817864/)
-
Suriye'de Diplomatik Çözüm Rafa Kalktı! B Planı Devrede
Suriye'de ateşkesin bozulmasının ardından ABD'nin Suriyeli muhaliflere daha güçlü silahlar verilmesini içeren 'B Planı'nı yeniden tartışmaya başladığı öne sürüldü.
ABD ile Rusya arasında varılan ve Suriye genelinde 12 - 19 Eylül tarihlerinde uygulanan ateşkesin Beşar Esad rejimi tarafından bozulmasının ardından gerilen Washington - Moskova hattında tansiyon zirveye çıktı.
ABD, RUSYA'YI TEHDİT ETMİŞTİ
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Rusya ve Esad'ın Halep bombardımanları sona ermezse, Moskova'yla olan görüşmeleri kesme tehdidinde bulundu. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby de, Suriye'de şiddetin durmasının Rusya'nın çıkarına olduğunu söyledi ve aşırılık yanlılarının Rus kentlerine saldırabilecekleri konusunda uyarıda bulundu.
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov bu açıklamayı, 'tehdit ve şantaj' olarak nitelendirdi. ABD Dışişleri Sözcüsü Kirby, ayrıca Washington'un Suriye'de Rusya ile kararlaştırılan ateşkesin çökmesinden sonra diplomasi dışı seçenekleri ele aldığını da söyledi.
DAHA GÜÇLÜ SİLAHLA VURACAK
Sözcü detay vermese de ABD basınındaki haberlerde ABD'nin Suriyeli muhaliflere daha güçlü silahlar verilmesini içeren B Planı'nı yeniden tartışmaya başladığı öne sürdü. Wall Street Journal gazetesi, ABD'nin " Türkiye ve Suudi arabistan gibi bölgesel müttefiklerine, muhaliflere daha güçlü silah sistemleri sağlamada yeşil ışık yakmayı değerlendirdiğini" yazdı.
BEYAZ SARAY ÜZERİNDE BASKI
"ABD yetkililerine göre, yeniden başlayan ve yönetim içerisinde B Planı olarak adlandırılan planla ilgili tartışma, CIA tarafından onaylanan muhalif birliklere daha uzun mesafelerden Suriyeli ve Rus topçu mevzilerini bombalamaya imkan verecek silah sistemlerini teslim etmelerine izin verip verilmemesine odaklanıyor" denilen haberde Rusya ve Suriye'nin Halep saldırılarının hızının,Beyaz Saray üzerinde baskı yarattığını ve politika yapıcılarının "önce dikkate almaya isteksiz oldukları seçenekleri ciddi olarak değerlendirmeye zorladığı" kaydedildi. Haberde, bazı ABD'li yetkililerinin artık savaş alanını etkilemek için geç kalındığını ve Esad rejimine karşı "ABD'nin doğrudan askeri eyleme geçmeyi" düşünmesi gerektiğine inandıkları bildirildi. (Kaynak: Milliyet)
http://www.sondakika.com/haber/haber-suriye-de-diplomatik-cozum-rafa-kalkti-b-plani-8816277/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-suriye-de-diplomatik-cozum-rafa-kalkti-b-plani-8816277/)
-
Ortadoğu’da deprem olur
Nerdun HACIOĞLU / MOSKOVA
01 Ekim 2016 - 22:33Son Güncelleme : 02 Ekim 2016 - 10:23
Ortadoğu’da deprem olur
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57f00fab67b0a92994670268.jpg)
Halep’te Esad rejimi ve müttefiklerinin yoğun bombardımanı sürerken ABD ile Şam yönetiminin destekçisi Rusya arasındaki söz düellosu şiddetlendi. Rusya Dışişleri Sözcüsü Zaharova, ABD’nin Şam yönetimine askeri operasyon başlatması halinde bölgede büyük depremi tetikleyeceği uyarısında bulundu.
SURİYE’de 12 Eylül’de başlayıp 18 Eylül’de sona eren ateşkesin uzatılamaması özellikle Halep şehrinde çatışma ve bombardımanların şiddetini artırırken, ABD ile Rusya arasındaki karşılıklı atışmanın dozu da giderek yükseliyor.
‘İŞBİRLİĞİ SONA EREBİLİR’ MESAJI
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner, önceki gün “Washington ve Moskova ilişkilerinin yaşam destek ünitesinde olduğunu” söyledi. Sözcü ayrıca, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’ın, ABD’nin Esad’ı yerinde etmek için El Nusra’yı korumaya çalıştığı suçlamasını “absürt” olarak nitelendirdi. Dün ayrıca ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin, aralarında Suriyeli sivil muhalif aktivistlerin de olduğu küçük bir gruba hitaben yaptığı konuşmada kendi Suriye diplomasisinin ciddi bir askeri tehditle desteklenmediğini belirterek, “Kuvvet kullanmanın lehinde oldum... ama işler farklı bir sürece evrildi” dediği ortaya çıktı.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova ise dün, ABD’nin Suriye hükümetine karşı doğrudan askeri eyleme geçmesinin Ortadoğu’da ‘tektonik kaymalara’ sebep olacağı uyarısında bulundu. Rus TVC televizyonunda konuşan Zaharova, “ABD yönetimi Suriye’de yöntem değiştirerek doğrudan Şam yönetimini ve Esad’ı vurmaya kalkışırsa bölgede tektonik hareketleri, büyük depremi tetiklemiş olur. Amerikan yönetimi Esad’ı ortadan kaldırarak Suriye’de yerini ılımlı muhalefetin alacağını düşünüyorsa, derin yanılgı içinde olduğunu söyleyebilirim. ABD’nin müdahalesi sonucu Esad giderse envai çeşit terörist grup Suriye’yi bölüşmeye başlar. Netice itibarıyla sadece Suriye değil, tüm bölge bu tektonik (deprem için kullanılan) hareketlilikten nasibini alır” dedi.
YENİ RUS YIĞINAĞI
Suriye’deki hava operasyonlarının ağırlıklı kısmını 15 Mart’ta durdurduğunu ilan eden Moskova, bu ülkenin Lazkiye vilayetindeki Hmeymim Üssü’ne rejime destek amacıyla yeni savaş uçakları göndermeye başladı. Üsse ilk etapta sayısı belirtilmeden ek SU-24 ve SU-34 bombardıman uçaklarının ulaştırıldığı kaydedilirken, SU-25 uçaklarının da Suriye’ye gönderileceği bildirildi. Rus uçak gemisi Amiral Kuznetsov da yakında Doğu Akdeniz’de olacak.
YİNE HASTANE HEDEF
Öte yandan dün muhaliflerin denetimindeki Doğu Halep’in en büyük hastanesi, dört gün içinde ikinci kez vuruldu, 10 hasta yaralandı. Suriye-Amerikan Tıp Derneği (SAMS), hastanenin varil bombalarıyla vurulduğunu duyurdu. SAMS radyoloğu ve hastane yöneticisi Mohammad Abu Rajab, M10 kompleksinden yolladığı sesli mesajında, “Hastane yok ediliyor. SOS, herkes” dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/ortadoguda-deprem-olur-40237270 (http://www.hurriyet.com.tr/ortadoguda-deprem-olur-40237270)
-
ABD: Rusya ile Suriye görüşmeleri durduruldu
AA
03 Ekim 2016 - 20:46Son Güncelleme : 03 Ekim 2016 - 22:00
Son dakika haberi: ABD: Rusya ile Suriye görüşmeleri durduruldu
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57f2aaca18c77311bc57c397.jpg)
ABD yönetimi, Rusya ile Suriye'de çatışmaların durdurulması anlaşması çerçevesindeki ikili temasları durdurma kararı aldığını açıkladı. Washington’ın Suriye konusunda Moskova’ya ikili ilişkileri askıya alma kararını değerlendiren Rusya Dışişleri Bakanlığı, Suriye’deki taahhütlerini yerine getirmekte başarısız olan ABD’nin kabahati Rusya’ya yıkmaya çalıştığını belirtti.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, Suriye'deki çatışmaların durdurulması anlaşması kapsamındaki son duruma ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.
Kirby, "ABD, çatışmaların durdurulması anlaşmasının sürdürülmesi için Rusya ile kurulan ikili temaslara katılımını durduruyor." ifadelerini kullandı.
Alınan kararın kolay olmadığını vurgulayan Kirby, Washington yönetiminin; Suriye'de şiddetin azaltılması, insani yardımların yerine ulaştırılması ve DAEŞ ile el-Kaide gibi terör örgütlerinin geriletilmesi için elinden geleni yaptığını kaydetti.
RUSYA TAAHHÜTLERİNİ YERİNE GETİREMEDİ
Rusya'nın, uluslararası insani yardım hukuku ve BM Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararı da dahil, taahhütlerini yerine getirmede başarısız olduğu ifade edilen açıklamada, Moskova yönetiminin, isteksiz olması veya gücünün yetmemesi sebebiyle Suriye rejiminin, ateşkes anlaşmasına bağlı kalmasını sağlayamadığı kaydedildi. Bununla birlikte Rusya ile Esed rejiminin, 19 Eylül'deki insani yardım konvoyuna saldırı da dahil sivilleri, hastaneleri ve altyapı tesislerini bombalamak suretiyle askeri yöntemi kullanmaya devam ettiği belirtildi.
ABD yönetimi, ayrıca, (Rusya ile uygulanması) muhtemel Ortak Uygulama Merkezi kapsamında görevlendirilen tüm personelin de geri çekildiğini bildirdi. Bununla birlikte bölgede görev yapan Amerikalı personelin güvenliği ve Suriye'de iki ülke arasında çatışmanın yaşanmaması için Rusya ile iletişim kanallarının sürdürüleceği de ifade edildi.
Sabah saatlerinde Rusya Dışişleri Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD ile yaptıkları Suriye anlaşmalarının "Washington yönetiminin tutumundaki belirsizlik" nedeniyle askıda olduğunu söylemişti.
RUSYA'DAN JET YANIT
Washington’ın Suriye konusunda Moskova’ya ikili ilişkileri askıya alma kararını değerlendiren Rusya Dışişleri Bakanlığı, Suriye’deki taahhütlerini yerine getirmekte başarısız olan ABD’nin kabahati Rusya’ya yıkmaya çalıştığını belirtti.
http://www.hurriyet.com.tr/abd-rusya-ile-suriye-gorusmeleri-durduruldu-40238759 (http://www.hurriyet.com.tr/abd-rusya-ile-suriye-gorusmeleri-durduruldu-40238759)
-
ABD ve Rusya arasında son günlerdeki restleşme tehlikei boyuta ulaşmak üzere!
-
ABD-Rusya ilişkilerinde korkutan gelişmeler
Hürriyet Haber04 Ekim 2016 - 10:05Son Güncelleme : 04 Ekim 2016 - 12:26
ABD-Rusya ilişkilerinde korkutan gelişmeler
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57f360bd0f254441f8a80241.jpg)
ABD ile Rusya arasındaki ilişkilerin Suriye'deki gelişmeler nedeniyle gerildiği günlerde Washington'dan flaş bir iddia geldi. ABD'den üst düzey askeri yetkililer, Rusya'nın Suriye'ye ilk kez SA-23 Gladiator (S-300VM) gelişmiş füze savunma sistemi yerleştirdiğini öne sürdü. Öte yandan İngiliz basınının iddiasına göre, Rusya, Batı'nın olası bir nükleer saldırısına karşılık, hazırlık yapmaya başladı.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre, Amerikan Fox News kanalına açıklama yapan üst düzey üç askeri yetkili, SA-23 Gladiator olarak adlandırılan anti-balistik füze savunma sisteminin geçen hafta sonu Suriye'nin Tartus Limanı'na ulaştığını bildirdi.
Açıklama yapan yetkililerden biri, geçen haftalarda Rusya içinde SA-23 Gladiator füze sistemi parçalarının taşınmasıyla ilgili bazı istihbarat bilgilerine sahip olduklarını ifade etti. ABD ile Rusya arasındaki Suriye kapsamlı ikili temasların durdurulduğu gün gelen bu açıklama, Rusya'nın Esed rejimine askeri desteğini sürdüreceğinin açık bir göstergesi olarak değerlendirildi.
150 mil menzili bulunan SA-23 Gladiator sisteminin, Rusya sınırları dışında ilk kez yerleştirildiği belirtildi.
YENİ FÜZE SİSTEMİNİN AMACI 'BELİRSİZ'
Henüz aktif olmadığı kaydedilen füze savunma sisteminin hangi amaçla Suriye'ye getirildiği netlik kazanmazken, bölgede DEAŞ ve el-Nusra gibi unsurların hava gücüne sahip olmaması nedeniyle yeni füze savunma sisteminin amacı sorgulanıyor. Yeni sistemin, muhtemel bir Amerikan "Cruise" füze saldırısına karşı "tedbir" amaçlı olup olmadığı ise şu aşamada bilinmiyor.
Moskova yönetimi, geçen yıl kasım ayında, sınırlarını ihlal etmesi dolayısıyla Türkiye tarafından bir savaş uçağının düşürülmesinin ardından Suriye'ye S-400 füze savunma sistemi konuşlandırmıştı.
SURİYE GÖRÜŞMELERİNİ DURDURDULAR
Suriye'de 12 Eylül'de bir haftalığına başlayan ateşkesin sürdürülemesinin ardından ABD ile Rusya karşılıklı suçlamalarda bulunmuş, dün de iki ülke Suriye kapsamındaki görüşmeleri durdurduklarını açıklamıştı.
RUSYA'DA 'NÜKLEER' HAZIRLIK
İngiliz The Mirror gazetesinin haberine göre ise Rus medyası ve yetkililer, ABD’nin, Suriye’deki faaliyetleri nedeniyle Rusya’ya saldırı düzenlemek istediğini iddia etti.
Gazetenin haberine göre, yetkililer Cuma günü, olası bir saldırı halinde Moskova’nın 12 milyonluk nüfusunu barındırabilecek yeraltı sığınakları sahip olduğunu açıkladı.
Rusya Savunma Bakanlığı’na ait Zvezda (Yıldız) televizyonunun geçen haftaki başlıklarından birinde, “Amerikalı şizofrenler, Moskova için nükleer silahlarını geliştiriyor” ifadesini kullandı.
PUTİN 'PLÜTONYUM' ANLAŞMASINI ASKIYA ALDI
Bu arada Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya ile ABD arasında plütonyum imhasına yönelik anlaşmanın askıya alınmasını öngören kararı imzaladı.
Devletin resmi internet sitesinde yayımlanan Putin'in imzaladığı karara gerekçe olarak "koşullarda yaşanan köklü değişiklikler ve ABD'nin Rusya'ya düşmanca davranması sonucu stratejik istikrara karşı oluşan tehditler" gösterildi.
Bir diğer gerekçe olarak da "ABD'nin plütonyum imhası konusundaki taahhütlerini yerine getirmediği" öne sürüldü.
Rusya ve ABD, 29 Ağustos 2000'de plütonyum stoklarını azaltma konusunda anlaşmıştı.
RUSYA'DAN SERT AÇIKLAMA
Rusya Dışişleri Bakanlığı'ndan bugün yapılan yazılı açıklamada "ABD'nin Suriye'de arzu ettiği rejim değişikliğini elde etmek için şeytanla anlaşma yapmaya, tarihi geri çevirmeyi hayal eden teröristlerle ittifak yapmaya hazır olduğunu izlenimi giderek güçleniyor" denildi.
"Riskler çok yüksek" uyarısının yer aldığı açıklamada, "Eğer ABD'nin kararı sonucunda Suriye teröristlerin yeni saldırılarının hedefi olursa bunun suçlusu Beyaz Saray olacak. Seçim Washington'ın: Suriye halkı için nasıl bir gelecek istediklerini onlar akıllıca tartmalı" ifadelerine yer verildi.
http://www.hurriyet.com.tr/abd-rusya-suriyeye-fuze-savunma-sistemi-yerlestirdi-40238980 (http://www.hurriyet.com.tr/abd-rusya-suriyeye-fuze-savunma-sistemi-yerlestirdi-40238980)
-
Rusya'dan ABD'ye tehdit
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/57f6a0f218c77328686dc22c.jpg)
AA06 Ekim 2016 - 22:06Son Güncelleme : 06 Ekim 2016 - 22:54
Rusya'dan ABD'ye tehdit
Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, Suriye'de rejim güçlerinin kontrolündeki bölgelere yapılacak hava veya füze saldırılarının Rus askerleri için tehdit oluşturacağını belirterek, "Amerikalı stratejistlere hatırlatmak isterim ki S-300 ve S-400'lerin etki alanı, tanımlanamayan nesneler için sürpriz oluşturabilir." dedi.
Konaşenkov, Moskova'da yaptığı açıklamada, bazı basın kuruluşlarında yer alan "ABD'nin Suriye'de rejim güçlerine karşı askeri operasyon yapabileceği" yönündeki haberleri değerlendirdi.
Suriye'de kurulu koordinasyon merkezindeki Rus subayların çoğunun sahada görev yaptığını ifade eden İgor Konaşenkov, "Bu nedenle Suriye hükümeti kontrolündeki bölgelere yapılacak hava veya füze saldırısı, Rus askerleri için açık bir tehdit oluşturur. ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Deyr ez-Zur şehrinde Ordu birliklerini bombalamasının ardından, Rus askerlerine karşı olası hataları önlemek için tüm tedbirleri aldık." diye konuştu.
Konaşenkov, Amerikalı mevkidaşlarına bu tür planları hayata geçirmeden önce olası sonuçlarını iyi hesap etmelerini tavsiye ederek, "Amerikalı stratejistlere hatırlatmak isterim ki S-300 ve S-400 hava savunma sistemlerinin etki alanı, tanımlanamayan nesneler için sürpriz oluşturabilir. Sistemin, roketin menşeini belirlemek için vakti olmayacaktır." ifadelerini kullandı.
http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-abdye-tehdit-40241883 (http://www.hurriyet.com.tr/rusyadan-abdye-tehdit-40241883)
-
Rus Uçakları Suriye'de Süresiz Kalacak
Rus parlamentosunun alt kanadı Duma, savaş uçaklarının iç savaş ülkesindeki Himeymim Hava Üssü'nde süre sınırı olmaksızın konuşlanmasını onayladı.
00:16-04:16
Rusya, Suriye'de kalıcı olmak için yeni bir adım daha attı. Parlamentonun alt kanadı Duma, Rus savaş uçaklarının Beşar Esad'ın kalesi Lazkiye'de bulunan Himeymim Hava Üssü'nde süresiz konuşlandırılmasını öngören anlaşmayı onayladı.
Rusya ile Suriye hükümeti arasında 26 Ağustos 2015'te imzalanan antlaşma, Rus uçaklarının ve askerlerinin üsse süresiz olarak yerleşmesini kapsıyor.
RUSYA ÜCRET ÖDEMEYECEK
Antlaşmaya göre, Rusya üssün kullanımı için Suriye'ye herhangi bir ücret ödemeyecek. Üsse yerleştirilecek uçak, personel ve teçhizat Rusya tarafından belirlenecek.
RUS PERSONELİ VE AİLELERİ DOKUNULMAZLIĞA SAHİP OLACAK
Himeymim Üssü'ne getirilecek eşyalar vergiye ve gümrük kontrolüne tabi olmayacak. Burada görev yapacak Rus personel ve aileleri, diplomatlara benzer ayrıcalık ve dokunulmazlığa sahip olacak.
SURİYE DAVA AÇAMAYACAK
Suriye, faaliyetlerinden ötürü Rusya'ya ve görevli personeline herhangi bir dava açmayacak.
Söz konusu anlaşma, bir kaç gün içinde onaylanmak üzere parlamentonun üst kanadı Federasyon Konseyi'nde de görüşülecek.
Moskova yönetimi, halihazırda Şam rejiminin en önemli destekçisi konumunda ve Beşar Esad'ın koltuğunu korumasında en etkili rolü oynuyor.
http://www.sondakika.com/haber/haber-rus-ucaklari-suriye-de-suresiz-kalacak-8838024/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-rus-ucaklari-suriye-de-suresiz-kalacak-8838024/)
-
(https://pbs.twimg.com/media/CukyZBOWEAAS9R7.jpg)
Rusya'nın Amrial Kuznetsov uçak gemisi Suriye yolunda...
-
Esad'dan 'Türkiye' açıklaması
Hürriyet Haber14 Ekim 2016 - 07:43Son Güncelleme : 14 Ekim 2016 - 08:14
Esad'dan 'Türkiye' açıklaması
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/580066b067b0a902c47e0861.jpg)
Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad, Halep'i muhalif güçlerden almanın "teröristleri Türkiye'ye geri püskürtecek bir sıçrama tahtası sağlayacağını" söyledi.
Sputnik Türkiye'nin haberine göre Rusya’nın Komsomolskaya Pravda gazetesine konuşan Esad, Halep’in teröristlerden geri alınmasının diğer Suriye kentlerinin özgürleştirilmesi için ilk adım olacağını ifade etti. “Bu bölgeyi temiz tutmak ve teröristleri geldikleri yer olan Türkiye’ye itmek ya da öldürmek zorundasınız. Başka bir seçene yok” diyen Esad, şöyle devam etti:
“Askeri ve stratejik açıdan, El Nusra’yı izole etmemiz mümkün değil. Ancak Halep’i almak, diğer şehirlere doğru ilerlemek ve onları da teröristlerden kurtarmak için başlama noktası olabilir. Halep bu yüzden önemli.”
‘ÖSO İLE IŞİD VE NUSRA ARASINDA BİR FARK YOK’
Özgür Suriye Ordusu ile IŞİD ve El Nusra arasında herhangi bir fark olmadığının altını çizen Esad, “Teröristler Suriye’ye ilk geldiğinde kimse El Nusra ya da IŞİD’den bahsetmiyordu. Onlara basitçe Özgür Suriye Ordusu deniyordu, hükümetin ve ordunun karşısındaydılar. Ancak gerçekte, biz ilk haftalardan insanların kafalarını kesmeye başladıklarını gördük. Bu, onların başından beri radikal bir grup olduğunu gösteriyor” diye konuştu. Suriye lideri, “ÖSO büyümeye başladığında, suçlarını saklamak imkansız hale geldi ve Batı da El Nusra’nın varlığını kabul etmek zorunda kaldı. Ancak aslında bu Özgür Suriye Ordusu, bu IŞİD. Aynı köklere sahipler ve bir yerden diğer yere hareket edip duruyorlar” dedi.
SUUDİ ARABİSTAN, İRAN'DAN UZAKLAŞMAMIZ KARŞILIĞINDA DESTEK TEKLİF ETTİ'
Suudi Arabistan’ın İran’dan uzaklaşılması karşılığında Suriye’ye destek sözü verdiğini kaydeden Esad, “Eğer İran’dan uzaklaşırsak ve onlarla bütün ilişkimizi kestiğimizi açıklarsak bana yardım edeceklerini söylediler” dedi. Esad, Suudi Arabistan Suriye’deki krizi şantaj için kullanmak istediğini ifade etti.
Rusya’nın Suriye’deki dengenin değişmesine ve teröristlerin kontrolündeki alanların azaltılmasına yardımcı olduğunu kaydeden Suriyeli lider, “Öncede, sözde ABD müttefikleri burada aktifti ancak eylemleri yanıltıcıydı, hiçbir şey yapmadılar. İslam Devleti ve El Nusra ilerlemeye devam ediyordu ve çok sayıda militanları vardı. Türkiye’ye her gün daha fazla petrol ihraç ediyorlardı. Ancak Rusya’nın dahil olmasıyla birlikte kontrolleri altındaki alanlar azaldı” diye konuştu.
‘KÜRTLERİN ÇOĞU BAĞIMSIZLIK İSTEMİYOR’
Suriye’deki Kürtlerin büyük bir kısmının bağımsızlık istemediğini savunan Esad, “Tüm Kürtleri ve aynı zamanda Ermenileri, Çeçenleri, Türkleri, Arapları değerlendirmeden, sadece Kürtlerin bir kısmıyla konuşamayız. Kürtlerin büyük bir bölümü bağımsızlık istemiyor, sadece bazılarının bu talebi var” ifadelerini kullandı.
‘KÜRTLERE SİLAH YOLLADIK’
Suriye yönetiminin Kürtlerle diyalogu sürdürdüğünü aktaran Esad, “Görüşmelere devam ediyoruz. Onları IŞİD’e karşı savaşlarında destekledik, silah yolladık” dedi.
KRİTİK TOPLANTI CUMARTESİ GÜNÜ
Cumartesi günü, İsviçre'nin Lozan kentinde Türkiye'nin de katılacağı bir Suriye toplantısı düzenlenecek. Lozan'daki toplantıya Rusya'nın yanı sıra ABD'nin ve Suudi Arabistan'ın da katılması bekleniyor.
Türkiye ve Rusya'nın ilişkileri normalleştirme yolunda attıkları adımlar, şu ana kadar tarafların Suriye'nin geleceği konusunda bir uzlaşı sağlamasına yeterli olmuş değil. Beşar Esad karşıtı muhalif grupları destekleyen Türkiye, Suriye'nin siyasi geleceğinde Beşar Esad'ın yeri olamayacağını ifade ediyor. Suriye ordusuyla birlikte muhaliflere yönelik hava operasyonları düzenleyen Rusya ise Suriye'nin geleceğine Suriye halkının karar verebileceğini söylüyor.
http://www.hurriyet.com.tr/esaddan-turkiye-aciklamasi-40248247 (http://www.hurriyet.com.tr/esaddan-turkiye-aciklamasi-40248247)
-
Halep'e dün düzenlenen hava saldırısında 50'den fazla sivilin hayatını kaybettiği söyleniyor. :'( :'( :'(
(https://pbs.twimg.com/media/Cu9qmuTWEAA0wGy.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/Cu9qmuVXYAQCftQ.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/Cu9qi1GXYAA2yY4.jpg)
-
Bu saçmalığın artık sona ermesi lazım,birileri geri adım atmak zorunda.Her iki tarafta birbirini terörist olarak suçlamaya devam ettikçe bu sona ermeyecek.Açık söyleyeyim,bu ölümlerin sona ermesi için belki de bizim de "Katil Esed" söylemini bırakıp barış için yol aramamız gerekiyor.Burada Esad'ın yaptıklarını aklamaya çalıştığım falan düşünülmesin,aldığı masum canların haddi hesabı yok ama böyle bitmiyor işte.Bu söylemlerle kendi sınır güvenliğimizi ve bölgesel çıkarlarımızı da tehlikeye atıyoruz...
-
Suriyeli Umran Bebeğin Durumu Ağır
18 Ağustos'ta Halep'te gerçekleşen Esad ve Rus hava saldırısında yaralanan Umran bebeğin, dün gece gerçekleşen Rus hava saldırısında bir kez daha yaralandığı ve durumunun ağır olduğu ortaya çıktı.
(http://img.sondakika.com/manset/5/suriye-nin-cocuk-sembolu-umran-agir-yarali_x_8868500_6.jpg)
DÜN GECE AĞIR YARALANDI
18 Ağustos'ta Suriye'nin Halep kentinde Esad ve Rusya'nın hava saldırılarında yaralanan ve ambulansta korkulu gözlerle ve sessizce tedavi olmayı bekleyen 5 yaşındaki Suriyeli Umran, dün gece gerçekleşen Rus hava saldırısında ağır yaralandı.
DÜNYA UMRAN'A AĞLAMIŞTI
Esad güçlerinin hava saldırısında kanlar içerisindeki görüntüsü ve soğukkanlılığı ile tüm dünya kamuoyunun dikkatini çekmişti. Halep'teki hava saldırısında yaralanan ve ambulansta sessiz bir şekilde bekleyen Umran'ın durumu Suriye'de yaşanan dramı gözler önüne sermişti.
http://www.sondakika.com/haber/haber-umranbebegin-durumu-agir-8868500/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-umranbebegin-durumu-agir-8868500/)
-
BM komisyonu: Suriye reijimi 3 kez kimyasal silah kullandı
AA
22 Ekim 2016 - 20:48Son Güncelleme : 22 Ekim 2016 - 20:50
BM komisyonu: Suriye reijimi 3 kez kimyasal silah kullandı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/580ba6c618c77328f8760eef.jpg)
Birleşmiş Milletler (BM) Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW), Suriye rejiminin üç defa kimyasal silah kullandığını açıkladı.
BM bağımsız araştırma komisyonu tarafından BM Güvenlik Konseyi'ne sunulan rapora göre, İdlib kentinde rejim güçleri, geçen yıl mart ayında gerçekleştirilen saldırılarda klorin gazı kullandı.
Raporda, helikopterlerden atılan varil bombalarıyla klor gazı saldırısında bulunduğu belirtildi.
OPCW, bir önceki raporunda da Suriye'de iki bölgede rejimin, bir bölgede ise terör örgütü DEAŞ'ın kimyasal silah kullandığını tespit etmişti.
Örgütün yeni raporunda ise geçen sene 16 Mart'ta İdlib kentinde düzenlenen saldırıların rejim güçleri tarafından yapıldığına dair yeterli kanıt olduğu ifade edildi.
Rapor, Suriye'de rejim güçlerinin üçüncü kez kimyasal silah kullandığını ortaya koydu.
http://www.hurriyet.com.tr/bm-komisyonu-suriye-reijimi-3-kez-kimyasal-silah-kullandi-40256319 (http://www.hurriyet.com.tr/bm-komisyonu-suriye-reijimi-3-kez-kimyasal-silah-kullandi-40256319)
-
Mariya Zaharova: Halep'te Sorumluluğu Rusya'ya Yüklemek Sahtekarlık
Rusya Dışişleri Bakanlığı Basın Sözcüsü Mariya Zaharova, "El Nusra'yı besleyen Batılı ülkelerin Halep'teki durumun suçunu Rusya'ya atma çabaları sahtekarlık" dedi.
00:17-00:13
Rusya Dışişleri Bakanlığı Basın Sözcüsü Mariya Zaharova, batılı ülkelerin Halep'teki durumun suçunu Rusya'ya atma çabalarının sahtekarlık olduğunu bildirdi. Zaharova, Halep'e insani yardımın batılı ülkelerin desteklediği teröristler tarafından engellendiğini öne sürdü.
"BİLİYORLAR, SUSUYORLAR VE HİÇBİR ADIM ATMIYORLAR"
Zaharova yaptığı açıklamada, "Halep'te insani durum sebebiyle sinir krizi geçiren ülkelerin sivil halk için insani yardımın düzenli olarak yardım ettikleri teröristler tarafından engellendiğini bilmeleri çok korkunç. Biliyorlar, susuyorlar ve hiçbir adım atmıyorlar" ifadelerini kullandı.
"EL NUSRA'YI BESLEYİP TEDAVİ EDİYORLAR; SONRA ONLARIN SİVİL HALKA GÖNDERİLEN YARDIMLARI NASIL ENGELLEDİKLERİNİ İZLİYORLAR"
Zaharova konuşmasına şöyle devam etti, "El Nusra'yı besliyorlar ve tedavi ediyorlar, daha sonra onların sivil halka gönderilen gıda ürünleri ve ilaç yardımlarının nasıl engellediklerini izliyorlar. Bu durumda BM Güvenlik Konseyi'nin Halep'teki insani felaketten dolayı Rusya'yı suçlaması sahtekarlıktır."
http://www.sondakika.com/haber/haber-zaharova-halep-te-sorumlulugu-rusya-ya-yuklemek-8888776/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-zaharova-halep-te-sorumlulugu-rusya-ya-yuklemek-8888776/)
-
Rusya: Halep'te Hava Saldırılarını Durdurmaya Hazırız
Rusya, uluslararası kuruluşların sivillerin tahliyesi için garanti vermesi durumunda, Halep'te hava saldırılarına ara verme kararı alınabileceğini duyurdu.
Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, uluslararası kuruluşların sivillerin tahliyesi için garanti vermesi durumunda Suriye'nin Halep şehrinde hava saldırılarına yeniden ara vermeye hazır olduklarını bildirdi.
"İNSANİ MOLAYA BAŞLAMAYA YENİDEN HAZIR"
Konaşenkov, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, " Rusya ve Suriye hükümeti, sivil ve yaralıların Halep'te silahlı grupların kontrolündeki bölgelerden tahliye edileceği yönünde uluslararası kuruluşların garanti vermesi durumunda insani molalara yeniden başlamaya hazır." ifadesini kullandı.
ŞEHRİN TERK EDİLMESİ İÇİN OPERASYON DURDU
Rusya Savunma Bakanlığı, 20 Ekim'de Rusya ve rejim güçlerinin Halep'te "sivillerin tahliyesi ve silahlı grupların İdlib'e doğru şehri terk etmeleri" için "insani mola" kararı alındığını ve bu süre zarfında Halep'e hava saldırısı düzenlenmeyeceğini duyurmuştu. Bu süre önce 22 Ekim Cumartesi gününe daha sonra 24 Ekim Pazartesi gününe uzatılmıştı.
"TALEP EDİLEN ŞEYLER GERÇEKLEŞMEDİ"
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, pazartesi günü yaptığı açıklamada, Halep'te hava saldırılarına ara verdikleri süre zarfında "talep edilen şeylerin gerçekleşmediğini" belirterek, "Bu nedenle insani molaların yeniden başlaması şu an için gündemde değil" demişti.
http://www.sondakika.com/haber/haber-rusya-dan-halep-aciklamasi-8896743/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-rusya-dan-halep-aciklamasi-8896743/)
-
Bu görüntüler İdlib'den, Suriye Hava Kuvvetlerine ait uçakların saldırısı sonrasından...
Görüntüler rahatsız edici ama Ortadoğunun içler acısı durumunu net olarak sergilediği için paylaşıyorum. Bunlar gibi binlercesi var... Senelerdir süren savaşlar ile milyonu aşan insan hayatını kaybetti, milyonlarcasının da hayatı mahvoldu! Bu topraklara barış ne zaman gelecek! İnsanlar neyi paylaşamıyorlar bu fani dünyada!
Yazık!
! No longer available (http://www.youtube.com/watch?v=AzabLEJxMR0&feature=youtu.be#)
(https://pbs.twimg.com/media/Cvs0NSNWcAEdm2O.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/CvuOFMjUEAAv7OG.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/Cvr8deZXYAMKbyM.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/CvsTif_WIAAK_eI.jpg)
-
Bir öğretmen olarak gerçekten bundan daha aşağılık bir şey düşünemiyorum. Yani insanlara deniyor ki okula hastane ye hiç bir yere gitmeyin. Hiç bir yerde güvende değilsiniz. Yazıklar olsun...
-
ABD: Okula Saldırıyı Suriye Rejimi veya Ruslar Yaptı
ABD, Suriye'nin İdlib kentinde çok sayıda öğrenci ve öğretmenin hayatını kaybettiği okula yönelik saldırının, Suriye rejimi veya Ruslar tarafından yapıldığını bildirdi.
Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest, günlük basın brifinginde, İdlib'de 22 öğrenci ile 6 öğretmenin öldüğü okul saldırısına ilişkin soruları yanıtladı. Söz konusu saldırının sivillerin Esad rejimi veya Ruslar tarafından hedef alınmasının son örneği olduğunu belirten Earnest, "Bir okulu bombalamanın hiçbir haklılığı olamaz." dedi.
"RUS DESTEĞİ OLMADAN YAPAMAZLAR"
Earnest, okulun hava saldırısında vurulduğunu belirterek, "Bu saldırıyı Esad rejimi mi yoksa Ruslar mı yaptı henüz bilmiyoruz ama bildiğimiz bu ikisinden birinin yaptığı. Saldırıyı yapan Esad rejimiyse de onlar bu tür saldırıları Rus hükümetinin desteklemesiyle yapabilir." ifadesini kullandı.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-mun, İdlib'deki saldırının savuş suçu teşkil edebileceğini bildirmişti. Rusya ise okul saldırısının ardından kendilerinin olduğunu yalanlamıştı.
IŞİD'İN KONTROLÜNDEKİ RAKKA
Öte yandan, Earnest'a basın toplantısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD Başkanı Barack Obama ile dün yaptığı telefon konuşması hatırlatılarak, Türkiye'nin kendi başına Suriye'nin Rakka kentini IŞİD'den almayı planlayıp planlamadığının görüşmede gündeme gelip gelmediği soruldu.
İki liderin görüşmesinin detaylarına ilişkin dün yaptıkları bilgilendirmenin dışında fazla bilgi veremeyeceğini belirten Earnest, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Obama'nın daha önce IŞİD ile mücadele kapsamındaki tüm operasyonların uluslararası koalisyonun diğer üyeleriyle koordineli bir şekilde yapılması gerektiğini ele aldıklarına vurgu yaptı.
"KOORDİNASYONDAN MEMNUNUZ"
Earnest, "Savaş alanına dönmüş Suriye'de bu tür eylemlerin, istenmeyen sonuçlar doğurmaması veya bölgedeki çıkar çatışmalarında artışa neden olmaması için iyi koordine edilmesi önemli. Dolayısıyla bu bölgenin ne kadar komplike olduğunun farkındayız." diye konuştu.
Earnest, Türkiye'nin geçen yıldan itibaren IŞİD ile mücadele kapmasında sunduğu iş birliği ve koordinasyondan memnuniyet duyduklarını kaydetti.
http://www.sondakika.com/haber/haber-beyaz-saray-sozcusune-rakka-sorusu-8904291/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-beyaz-saray-sozcusune-rakka-sorusu-8904291/)
-
Halep'te Muhaliflerden Rejime Büyük Operasyon
Suriye'nin Halep ilindeki muhalif gruplar, kent merkezindeki rejim kuşatmasını kırmak için büyük bir operasyon başlattı.
(http://img.sondakika.com/haber/637/halep-te-muhaliflerden-rejime-buyuk-operasyon-8905637_9219_o.jpg)
Muhalifler, Halep'in kent merkezinin doğusunda, Beşşar Esad rejimi ve destekçilerinin kuşatmasını kırmak için büyük ölçüde Grad ve Fil füzelerini kullandıkları şiddetli bir saldırı gerçekleştiriyor.
Suriye'nin kuzeyindeki muhalif grupların koordinatörlüğünü yapan Abdumun'im Ezzin, operasyonla ilgili AA muhabirine açıklama yaptı.
"BU OPERASYON HALEP'E YÖNELİK EN BÜYÜK OPERASYON"
Ezzin, "Bu operasyon, katılan savaşcıların sayısı ve donanımı açısından Halep'e yönelik en büyük operasyondur.
"HEDEF İRAN VE RUSYA'YA MEYDAN OKUMAK"
Hedef, Halep'in kuşatmasını kırıp İran ve Rusya'ya meydan okumaktır. Bütün muhalif savaşçıların morali yüksektir. Halep kuşatmasını kırana kadar devam etmekte kararlılar." ifadelerini kullandı.
HALEP FETİH ORDUSU
Halep'teki AA muhabirlerinin bildirdiğine göre, saldırıyı çok sayıda muhalif grubu bünyesinde toplayan Halep Fetih Ordusu gerçekleştiriyor.
Halep Fetih Ordusu, kent merkezinin doğusunda rejim kuşatması içinde ve dışında kalan batı bölgelerinde konuşlu bazı unsurlarıyla saldırıyor.
İLK SAVUNMA HATTINI KIRDILAR
Muhalif gruplar sosyal medya hesaplarında yaptıkları açıklamalarda, Dahiyyetül Esed semti çevresindeki karton ve taş kırma fabrikasını alarak rejimin ilk savunma hattını kırdıklarını duyurdu.
AFP: 15 SİVİL ÖLDÜ, 100'DEN FAZLA SİVİL YARALI
Fransız haber ajansı AFP, bugün başlayan çatışmalarda nedeniyle hükümetin kontrolündeki bölgelerde öğlen saatlerine kadar en az 15 sivilin öldüğünü ve 100'den fazla sivilin de yaralandığını duyurdu.
Savaştan önce Suriye'nin en büyük şehri olan Halep 2012'den beri hükümet güçleri ile muhalifler arasında bölünmüş durumda. Kentin batısı rejim güçlerinin, doğusu ise muhaliflerin elinde bulunuyor.
Suriye ordusu, Eylül ayında Rusya'nın da desteğiyle Halep'i muhaliflerin elinden almak için yeni bir operasyon başlatmıştı.
Kentte yaklaşık 275 bin kişi kuşatma altında yaşıyor.
http://www.sondakika.com/haber/haber-halep-te-muhaliflerden-rejime-buyuk-operasyon-8905637/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-halep-te-muhaliflerden-rejime-buyuk-operasyon-8905637/)
-
TSK, Suriye'de rejim kontrolündeki bölgeyi obüslerle vurdu
ANKARA DHA
29 Ekim 2016 - 22:52Son Güncelleme : 29 Ekim 2016 - 23:01
TSK, Suriyede rejim kontrolündeki bölgeyi obüslerle vurdu
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/5814ffa50f254440e004c7ce.jpg)
Türk Silahlı Kuvvetleri, Hatay Yayladağı'na düşen 3 top mermisinin ardından angajman kuralları çerçevesinde tespit edilen 6 hedefe Fırtına obüsleri ile 18 atım yapıldığını açıkladı.
Türk Silahlı Kuvvetleri, Hatay Yayladağı'na düşen 3 top mermisinin ardından angajman kuralları çerçevesinde tespit edilen 6 hedefe Fırtına obüsleri ile 18 atım yapıldığını açıkladı.
Bugün saat 17.20 sularında, Hatay ili Yayladağı ilçesi Pulluyazı Hudut Karakolu sorumluluk bölgesine, boş araziye 3 adet top mermisi düştü. Bölgede bulunan Hedef Tespit Radarları ile mermilerin Suriye rejiminin kontrolünde olduğu bilinen bölgeden atıldığı tespit edildi. Angajman kuralları çerçevesinde bölgede bulunan Fırtına Obüsleri ile 6 hedefe toplam 18 atım yapıldı.
http://www.hurriyet.com.tr/tsk-suriyede-rejim-kontrolundeki-bolgeyi-obuslerle-vurdu-40262955 (http://www.hurriyet.com.tr/tsk-suriyede-rejim-kontrolundeki-bolgeyi-obuslerle-vurdu-40262955)
-
Sunday Times: Akdeniz'e Üç Rus Denizaltısı Geçti
İngiliz gazetesi Sunday Times, üç Rus denizaltısının Akdeniz'e geçerek donanmaya katıldığını ve denizaltıların Suriye'deki hedefleri vurabilecek donanımda olduğunu yazdı.
Sunday Times, üç Rus denizaltısının Akdeniz'deki Rus donanmasına katıldığını yazdı.
KRALİYET DONANMASI DOĞRULADI
Rus haber ajansı Ria Novosti'nin verdiği habere göre Sunday Times bu haberini İngiltere Kraliyet Donanması ve NATO'da adını açıklamadığı kaynaklara dayandırdı.
İKİSİ NÜKLEER DENİZALTI PROJESİ
Habere göre bu denizaltıların ikisi nükleer denizaltı projesi 971 'Şuka-B' ve diğeri ise dizel-elektrik projesi '877 Paltus'. Geçen hafta İngiliz donanması gemilerin Akdeniz'e geçerken tespit etti.
SURİYE'DEKİ HEDEFLERİ VURABİLİR
Gazetenin kaynaklarına göre denizaltılar Suriye'deki hedefleri vurmak için füzeler "Kalibr" ile donatılmış durumda.
NATO DURUMDAN ENDİŞE DUYUYOR
Daha önce NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg yaptığı açıklamada Koalisyon 'un Rus donanmasının Akdeniz'in doğusunda bulunmasından endişe duyduğunu söylemişti. Stoltenberg'e göre bu gemiler Halep bombardımanında kullanılabilecek.
RUSYA: HER ZAMAN AKDENİZ'DEYDİK
Rusya Dışişleri Bakanlığı ise yaptığı açıklamada endişelenmeyi gerektirecek bir şey olmadığını çünkü Rus gemilerinin daha önce ve her zaman Akdeniz'de olduklarını söyledi.
ÇOK SAYIDA GEMİ GÖREV BAŞINDA
Rusya'nın Akdeniz'deki Kuzey Filosu grubunda uçak gemisi Amiral Kuznetsov'un yanış sıra kruvazör gemisi 'Büyük Petro', anti-denizaltı gemileri 'Severomorsk' ve 'Vitse-admiral Kulakov' ayrıca destek gemileri bulunuyor.
http://www.sondakika.com/haber/haber-times-akdeniz-e-uc-rus-denizaltisi-gecti-8913342/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-times-akdeniz-e-uc-rus-denizaltisi-gecti-8913342/)
-
Suriye ordusu , muhaliflere Halep'i boşaltması için 24 saat süre tanımış. Son gelişmeleri göz önüne alırsak nihai saldırıya başlayacaklar.
-
Rusya'nın Tek Uçak Gemisi Suriye'deki Operasyona Katıldı, Rusya Görüntüleri Paylaştı
Amiral Kuznetsov gemisinden kalkan uçaklar ve diğer gemilerden fırlatılan füzelerle Suriye'de ilk kez saldırı düzenleyen Moskova, aynı günün akşamında fotoğrafları yayınladı.
Tek uçak gemisini ve diğer savaş gemilerini Suriye'deki Şam rejimine yardım etmek için Akdeniz'e gönderen Rusya, Nusra Cephesi ve IŞİD hedeflerini vurdu.
Suriye'de düzenlediği hava saldırılarında ilk kez Akdeniz'e gönderdiği uçak gemisi Amiral Kuznetsov'u kullanan Moskova yönetimi, operasyonun görüntülerini paylaştı. Fotoğraflarda gemiden havalanan uçaklar ve diğer gemilerden fırlatılan füzeler yer alıyor.
"RUS DONANMA TARİHİNDE BİR İLK"
Rusya Savunma Bakanı Şoygu, "Amiral Kuznetsov Rus donanma tarihinde ilk kez savaş eylemlerine katıldı" dedi.
(http://img.sondakika.com/haber/130/rusya-nin-tek-ucak-gemisi-suriye-deki-8965130_2973_m.jpg)
Bakan Şoygu, Suriye'deki hedefleri füzelerle de vurduklarını duyurdu. Rusya lideri Vladimir Putin'le görüştüğünü belirten Şoygu, saldırıların devam edeceğini belirterek Putin'in Tartus kentindeki donanma tesisi ve Hmeymim Üssü'ndeki Rus güçlerini koruma emri verdiğini aktardı.
(http://img.sondakika.com/haber/130/rusya-nin-tek-ucak-gemisi-suriye-deki-8965130_9214_m.jpg)
Savunma Bakanı, muhaliflerin elindeki İdlib ve ülkenin orta kesimlerindeki Humus'ta bulunan cephanelikler, eğitim kampları ve silah fabrikalarını hedef almaya devam edeceklerini söyledi. Şoygu, Amiral Kuznetsov'dan kalkan uçakların Halep'e yönelik bir saldırısından ise bahsetmedi.
(http://img.sondakika.com/haber/130/rusya-nin-tek-ucak-gemisi-suriye-deki-8965130_2747_m.jpg)
MOSKOVA, SURİYE'YE TAMAMEN YERLEŞİYOR
Suriye'deki Şam rejiminin en önemli koruyucusu konumunda olan Rusya, son aylarda söz konusu ülkeye tamamen yerleşmeye karar verdi. Kalıcı üs kararını onaylayan Moskova yönetimi, Suriye'ye S-300 füze savunma sistemi yerleştirdi ve birçok savaş gemisini Karadeniz'den Akdeniz'e gönderdi.
(http://img.sondakika.com/haber/130/rusya-nin-tek-ucak-gemisi-suriye-deki-8965130_7429_m.jpg)
(http://img.sondakika.com/haber/130/rusya-nin-tek-ucak-gemisi-suriye-deki-8965130_5821_m.jpg)
Rusya'nın tek uçak gemisi Amiral Kuznetsov ve beraberindeki nükleer füzeler taşıyan savaş gemileri, Ekim ayı ortasında Kuzey Denizi'nden yola çıkarak Suriye'ye ulaştı.
http://www.sondakika.com/haber/haber-rusya-nin-tek-ucak-gemisi-suriye-deki-8965130/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-rusya-nin-tek-ucak-gemisi-suriye-deki-8965130/)
-
Ruslar Suriye'yi bombalaya bombalaya silah stoklarını bitirecekler.
-
Ruslar Suriye'yi bombalaya bombalaya silah stoklarını bitirecekler.
Belkide ellerinde kalan eski stokları bitirmek istiyorlardır.
-
Halep'e Ölüm Yağıyor: 61 Ölü, 133 Yaralı
Suriye'nin Halep ilinde muhaliflerin kontrolündeki bölgelere yoğun bombardıman sürüyor. Rusya ve Esad rejimine ait savaş uçaklarının katliamında 61 kişi hayatını kaybetti, 133 kişi yaralandı.
Suriye'nin kuzeyindeki Halep ilinin muhaliflerin kontrolündeki semtleri, dün öğleden bu yana yoğun hava saldırısına maruz kalıyor.
Halep'teki sivil savunma yetkililerinden Bibers Mişal "Esad rejimi ve Rusya'ya ait savaş uçakları dün sabahtan beri Halep semalarından hiç ayrılmadı" dedi.
61 KİŞİ ÖLDÜ
Suriye'nin kuzeyindeki Halep ilinin muhaliflerin kontrolündeki semtleri, dün öğleden bu yana yoğun hava saldırısına maruz kalıyor. Hava saldırılarında ölen sivil sayısı sayısı 61'e, yaralı sayısı 1333'e çıktı.
KARADAN HEDEF ALDI
Mişal, Halep'in doğusunda muhaliflerin kontrolündeki Şear, Salahaddin, Muyesir, Mesekin Hanano, Haydariye ve Sahur semtlerinin karadan da hedef alındığını söyledi.
"HALK EVLERİNDEN ÇIKAMIYOR"
Şear semtinde bir okulun da vurulduğunu belirten Mişal, ''Sivil savunma ve sağlık ekipleri yoğun saldırılar nedeniyle olay yerlerine ulaşmakta güçlük çekiyor. Halk korkudan evlerinden çıkamıyor" diye konuştu.
''OLAY YERİNE GİDEN AMBULANS BOMBALANDI''
Olay yerine giden bir ambulans şoförünün de hava saldırısında öldüğünü söyleyen Mişal, 6 sivilin daha yaşamını yitirdiğini, onlarcasının da yaralandığını aktardı.
Mişal, "Hareket eden her şey bombalanıyor. Halk panik içinde ne yapacağını bilmiyor. Yaralılar hastanelerine dahi götürülemiyor" dedi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Elizabeth Trudeau dün yaptığı açıklamada, Rusya'nın ve Esad rejiminin Halep'te hava saldırılarını yenilemesini kınadıklarını belirterek, "Son raporlara göre Suriye'de beş hastaneye ve bir ambulansa saldırdılar. Bunun uluslararası hukukun ihlali olduğuna inanıyoruz." ifadesini kullanmıştı.
Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov ise dün yaptığı açıklamada, Rus jetlerinin 28 gündür Halep üzerinde uçmadığını savunmuştu.
http://www.sondakika.com/haber/haber-halep-e-olum-yagiyor-42-olu-82-yarali-8967893/ (http://www.sondakika.com/haber/haber-halep-e-olum-yagiyor-42-olu-82-yarali-8967893/)
-
Esad rejiminden BM'nin özerklik teklifine ret
hurriyet.com.tr21 Kasım 2016 - 11:01Son Güncelleme : 21 Kasım 2016 - 11:21
Esad rejiminden BMnin özerklik teklifine ret
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/90/620x350/5832a9e50f25444128ff7cb3.jpg)
Suriye'de Esad rejimi, Halep'in doğusunda muhaliflere özerklik sağlanmasını teklif eden Birleşmiş Milletler'in önerisini reddetti.
Suriye'de silahlı muhaliflerin Halep'in doğusundan ayrılmasını ve burada muhaliflerin yönetiminde özerk bir bölge kurulmasını öngören ateşkes planına Esad rejimi karşı çıktı.
Esad rejiminden BMnin özerklik teklifine ret
Şam'da BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan De Mistura ile görüşen Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim, bu önerinin ‘ulusal egemenliğin ihlali’ anlamına geldiğini belirtti.
"200 BİN KİŞİ TÜRKİYE'YE DOĞRU..."
Görüşmenin ardından gazetecilere konuşan Mistura ise, “Noel'e kadar, çatışmaların şiddetlenmesi nedeniyle doğu Halep’te geri kalanın da fiilen yıkıldığını göreceksiniz, belki 200 bin kişi Türkiye’ye doğru hareketlenecek. Bu da insani bir felaket söz konusu olur” dedi.
2012 yılının ortalarında muhaliflerin kontrolüne geçen doğu Halep, yaklaşık dört aydır rejim güçlerinin kuşatması altında. Bu tarihten beri yardım ulaştırılamayan ve hem gıda hem de yakıt sıkıntısı çekilen bölgede 250 binden fazla insan yaşıyor.
http://www.hurriyet.com.tr/esad-rejiminden-bmnin-ozerklik-teklifine-ret-40283779 (http://www.hurriyet.com.tr/esad-rejiminden-bmnin-ozerklik-teklifine-ret-40283779)
-
(https://pbs.twimg.com/media/DVDVVSKWAAItnbS.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DVDVW2tW0AAqrly.jpg)
Ruslar İdlib'de sivil bir konvoyu vurmuşlar. :'(
Bu kaçıncı sivil katliamı!
Gerçekten savaşmayı bizim kadar iyi bilen bir millet yok gibi!
-
Sarakib'de muhalifler Rusya'ya ait bir Su-25 uçağını düşürdüler.
-
Bu nasıl bir vicdansizlik tır
-
Sarakib'de muhalifler Rusya'ya ait bir Su-25 uçağını düşürdüler.
ilginizi çekerse diye link paylaşıyorum
uçağın vurulma anı
https://m.youtube.com/watch?v=B4iYpP6fPNI (https://m.youtube.com/watch?v=B4iYpP6fPNI)
pilot paraşütle inerken
https://mobile.twitter.com/huseyinbozan/status/959799604031246337/video/1 (https://mobile.twitter.com/huseyinbozan/status/959799604031246337/video/1)
-
Sarakib'de muhalifler Rusya'ya ait bir Su-25 uçağını düşürdüler.
ilginizi çekerse diye link paylaşıyorum
uçağın vurulma anı
https://m.youtube.com/watch?v=B4iYpP6fPNI (https://m.youtube.com/watch?v=B4iYpP6fPNI)
pilot paraşütle inerken
https://mobile.twitter.com/huseyinbozan/status/959799604031246337/video/1 (https://mobile.twitter.com/huseyinbozan/status/959799604031246337/video/1)
İyi olmuş şerefsize
-
Kardeşim iyi mi kötü mü tam çözemedim , daha tam net değil hangi grubun yaptığı , nette farklı grup isimleri söyleniyor , sık isim değiştirmelerde olduğu için takip edemiyor kimse,
geçende değindim cevap alamadım el nusra dan ayrılma bir grup öso ile ilişkilendiriliyor ama anladığım kadarıyla bizimle hareket etmiyorlar , silah veriyormuyuz o daha başka mesele... sorun Rusya ile aramızı bozar mı
-
Feci görüntüler! Dünyayı şoke etti
Suriye İdlib'de rejim veya Rus uçaklarının attığı klor gazı bombası, bir hastaneyi vurdu. Kimyasal saldırıdan sonra çekilen video kayıtları şoke edici.
(http://idora.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2018/02/05/son-dakika-feci-goruntuler-dunyayi-soke-etti-10762098.Jpeg)
Suriye'de muhaliflerin kontrolündeki tek büyük vilayet olan İdlib'de rejimin hava saldırıları yeniden dehşete düşürdü.
Aktivistler ve bölgedeki muhabirler, Maarat el Numan'daki hastanenin kimyasal saldırıya uğradığını aktarıyor. Hastaneden paylaşılan görüntüler şoke edici.
BBC muhabiri Riam Dalati, klor gazı kullanılan saldırıdan sonra çekilen video kaydını 'yürek parçalayıcı' notunu düşerek paylaştı. Klor gazına maruz kalanlar arasında birkaç günlük bir bebek de var.
Muhalifler saldırıyı Rus savaş uçaklarının düzenlediğini savunurken, sivillerin tedavi gördüğü hastanenin gece saatlerinde yedi kez saldırıya uğradığını bildiriyor.
Anadolu Ajansı, İdlib'in Serakib ilçesindeki klor gazı saldırısının ise yedi sivili etkilediğini duyurdu.
Muhaliflerin bir Rus savaş uçağını hafta sonu düşürmesiyle İdlib'e yoğun hava saldırıları düzenleniyor. Dün akşamki saldırılarda sekiz sivil yaşamını yitirmişti.
Türkiye, Rusya ve İran'ın ateşkes bölgesi ilan ettiği İdlib'de son bir aydır rejim ve müttefiklerinin saldırıları arttı. Ocak ayındaki saldırılarda 211 sivil hayatını kaybetti.
http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-feci-goruntuler--dunya-2604011/ (http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-feci-goruntuler--dunya-2604011/)
-
Alın Rusya bu işte...Biz şimdi zerre ses çıkartamayız.
ABD yıllardır gerek Irak'ta gerek Suriye'deki politikalarında Türkiye'nin güvenlik kaygılarını dikkate almadı..Türkiye şuan'da yaptığıyla ABD'ye karşı her anlamda haklı.Ama bu ilişkilerin kopuşuna gitmemeli.Bazı arkadaşların algısı sadece pis,hain batı ama bu kafayla Türkiye batar daha akıllıca hareket etmeliyiz...Rusya'ya karşıda müttefike ihtiyacımız olacağımız zamanlar olacak.
-
Alın Rusya bu işte...Biz şimdi zerre ses çıkartamayız.
ABD yıllardır gerek Irak'ta gerek Suriye'deki politikalarında Türkiye'nin güvenlik kaygılarını dikkate almadı..Türkiye şuan'da yaptığıyla ABD'ye karşı her anlamda haklı.Ama bu ilişkilerin kopuşuna gitmemeli.Bazı arkadaşların algısı sadece pis,hain batı ama bu kafayla Türkiye batar daha akıllıca hareket etmeliyiz...Rusya'ya karşıda müttefike ihtiyacımız olacağımız zamanlar olacak.
Abd gibi dostum olacağına Rusya gibi düşmanım olsun !
-
Bu nasıl bir vicdansizlik tır
Hiçkimsenin ahı yerde kalmaz tabiki gavur bunu bilmez çok sukur biz ve askerimiz bunun farkında.
-
Bu basın yayın kuruluşları Türkler sivilleri katlediyor deyince kızıyoruz Ruslar klor gazı kullandı deyince hemen inanıyoruz. BBC bu kraliçenin televizyonu ingilizlerin ABD müttefikliğindeki en birinci vazifeleri bu tür uyduruk haberler yayınlamaktır. Saddamıda aynı yayın kurumunun cehennem topu haberleri ile yüklendiler onun saçmalığı anlaşılınca bu seferde nükleer silah kimyasal silah diye yüklendiler. Bizede şimdi sivilleri vuruyorlar diyorlar. Rusya klor gazı kullanır mı akıl var mantık var. Bunlar süper güç bu silahlara sahipler ama dünyaya karşı terörist devlet gibi davranamazlar. Zor zahmet bir dünya silahsızlanma dengesi yakalanmı onu zaten kazandığı yada her şekilde kazanabileceği bir savaşta niye durduk yerde klor gazı kullanarak riske atsın. BBC demişmiş aman ne güvenilir kaynak. Bizim içinde neler yazıyor adamlar onlara da inanalım o zaman. Rusya nın kullandığı bir şey var oda fosfor bombası. Onuda İSrail alenen TV lere çıkarak edepsizce kullandı dünya sustu kaldı o silah legalleşti bir anlamda dünya algısında. Rusya da kullanıyor alana hakimiyet kurmak mevzilenmiş insanları mevziden uzaklaştırmak için. Ama Klor gazı sarin gazi siyanür gazı bunlar nükleer silah kullanmak gibi bir şey dünya gözünde.
-
Ruslar galiba Suriyenin hava sahasini kapatti bizim ucaklar ucamiyor
-
Ruslar galiba Suriyenin hava sahasini kapatti bizim ucaklar ucamiyor
Açık.
-
Bu basın yayın kuruluşları Türkler sivilleri katlediyor deyince kızıyoruz Ruslar klor gazı kullandı deyince hemen inanıyoruz. BBC bu kraliçenin televizyonu ingilizlerin ABD müttefikliğindeki en birinci vazifeleri bu tür uyduruk haberler yayınlamaktır.
Serkan arkadaşın görüşüne bende katılıyorum. Rusya' nın kimyasal silah kullandığına zerre kadar inanmıyorum. Putin akılsız bir adam değil. Bu tür haberler kara propagandalardan ibarettir. Savaşlar aynı zamanda propagandalar savaşıdır. Kamuoyu yaratarak vicdanları harekete geçirmeye çalışıyorlar. O şekilde sahaya müdahale etmek için gerekçe üretmiş oluyorlar. Aynı kara propagandayı Esad için de yaptılar. Arkadaş Saddam örneğini vermiş, o da tarihi bir gerçeklik.
İlk önce kara propaganda yaparlar, amaçlarına ulaştıktan sonra da ''hata yapmışız, Allah affetsin'' derler. İngiliz Başkan Tony Blair' de aynı haltı yemişti. Sen hata yaptın lakin ortada Irak diye bir devlet kalmadı! Güya Kilise' de günah çıkartıyorlar. Hristiyan kültüründe-inanç yapısında bu vardır. Yapar yapar, ondan sonra özür diler, falan... İslam kültüründe de aynı mekanizma var. Bazıları için söylüyorum; her türlü haltı işledikten sonra umreye gidip Hacı olurlar. İbadet, Hristiyan kültüründe ki ''Günah Çıkartma'' mekanizmasına dönüştürülmüş durumda. Güya arınıyorlar!
Kısacası bu tür haberler propaganda faaliyetlerinden ibarettir. Zerre kadar inanmıyorum. Aynı kara lekeyi bize de yüklemeye çalışıyorlar. Bunlar şeytana papucunu ters giydirir!
-
Rusya kimyasal kullanıyor mu kullanmıyor mu bilemem. Ancak Suriye'de gerçekleştirdikleri bombardımanlarla oldukça fazla sivil katliama neden oldular!
-
Rusya kimyasal kullanıyor mu kullanmıyor mu bilemem. Ancak Suriye'de gerçekleştirdikleri bombardımanlarla oldukça fazla sivil katliama neden oldular!
Hakaret için söylemiyorum ama zaten Ruslar genel itibariyle AYI özellikleri taşır. Gördüğüm kadarıyla Türk ordusu bu konuda çok hassas. Suçluyla, masumu birbirinden ayırt etmek için azami çaba sarf ediyor. Üstelik kendi canı pahasına... Ruslardan aynı hassasiyeti beklemek hata olur. Daha ben merkezci karakter özelliklerine sahipler. Diğerlerinin canı yanmasın diye kendini ateşe atmazlar. Türk milletinde öyle bir karakter yok. Suçluyla suçsuzu, günahkarla masumu ayırt etmek; günahsızın günahına girmemek için azami çaba sarf eder. Öyle ki bazen düşmanına bile gereğinden fazla merhamet gösterir. Bu da bizim yaradılış özelliğimiz olsa gerek. İstisnalar hariç durum budur.
-
Ek olarak, Saddam' ın kimyasal silah kullanmışlığı vardı. Halepçe' de binlerce insanın ölümüne neden olan Hardal-Sarin gazı kullandılar. O hadisenin vicdanlarda bıraktığı yaraları kullanmak da batı kulübü düştü. Ondan sonraki dönemde önüne gelene kimyasal silah kullandı iftirası attılar. Saddam örneğinde bu propaganda tuttu çünkü daha öncesinde gerçekten de kullanmıştı.
-
İdlib'de Su-25 tipi bir Rus savaş uçağının muhalifler tarafından düşürülmesinin ardından, Suriye'deki Rus uçaklarına daha yüksek irtifada uçmaları yönünde yeni bir talimat verildi.
(http://i2.haber7.com//haber/haber7/photos/2018/06/suriyedeki_rus_ucaklarina_yeni_emir_1517836691_3408.jpg)
Rus İzvestiya gazetesi, İdlib'de Su-25 tipi bir Rus savaş uçağının Suriyeli muhalifler tarafından düşürülmesinin ardından, Suriye'deki Rus uçaklarına daha yüksek irtifada uçmaları yönünde yeni bir talimat verildiğini yazdı.
İzvestiya gazetesinin Rusya Savunma Bakanlığı'ndan kaynaklara dayandırılan haberinde, Suriye'de hava operasyonları düzenleyen Rus uçaklarına, bir güvenlik önlemi olarak 5.000 metre yüksekliğin üzerinde uçmaları yönünde bir talimat verildiği belirtildi.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2542818-suriyedeki-rus-ucaklarina-yeni-emir (http://www.haber7.com/dunya/haber/2542818-suriyedeki-rus-ucaklarina-yeni-emir)
-
Resimdeki de Rus F-16'sı herhalde. ;D ;D
-
Resimdeki de Rus F-16'sı herhalde. ;D ;D
İşte bizim cahil basınımız ne yaparsın ;D ;D
-
Ruhani açıkladı... Suriye için liderler zirvesi yapılacak
AA
06.02.2018 - 21:13 | Son Güncelleme: 06.02.2018 - 21:29
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Suriye krizi, Türkiye'nin Zeytin Dalı Harekatı ve ABD'nin bölgedeki mevcudiyetine ilişkin açıklamalarda bulundu. Ruhani, önümüzdeki günlerde Erdoğan ve Putin'le birlikte Suriye konulu bir liderler zirvesi gerçekleştireceklerini de söyledi.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/590x332/5a79f05d7152d835a0d913c2.jpg)
Tahran'da yerli ve yabancı basın mensuplarıyla bir araya gelen Ruhani, bölgenin gündemine ilişkin değerlendirmeler yaptı.
Ruhani, ülkesinin Türkiye ve Rusya ile ilişkileri hakkında, "Suriye konusunda İran, Türkiye ve Rusya arasında çok iyi bir ilişki sağlanmıştı. Şimdi Türkiye ve Rusya ile ilişkilerimiz son derece iyi durumda." ifadelerini kullandı.
Ruhani, Türkiye ve Rusya ile diyaloglarının "çok iyi durumda" olduğunu vurguladı.
ABD'nin Suriye'deki varlığı ve Türkiye'nin terör örgütü PYD/PKK'ya karşı başlattığı Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin bir soru üzerine İran
Cumhurbaşkanı Ruhani, şunları söyledi: "ABD'nin Suriye'deki mevcudiyetini kınıyoruz. Çünkü amaç ve hedefleri dürüstçe değil. ABD, Suriye'yi parçalamanın peşinde. Türkiye'nin attığı adımlarla ilgili yaklaşımımız da ilkeseldir. Bir ülkenin ordusu başka bir ülkenin toprağına girerken o ülkenin devleti ve halkından izin almalıdır. Biz Türkiye'nin Suriye'ye girmesine bu açıdan bakıyoruz. O nedenle arzumuz Türkiye'nin askeri operasyonlarının sona ermesidir."
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bugün yaptığı telefon konuşmasını da hatırlatan Ruhani, şunları aktardı: "Bugün telefon konuşmamızda Sayın Putin de söyledi. Türkiye, Rusya ve İran'ın gelecek günlerde Suriye için üçlü liderler zirvesi gerçekleştirmelerinin zaruri olduğunu ifade etti."
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/ruhani-acikladi-suriye-icin-liderler-zirvesi-yapilacak-40733540 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/ruhani-acikladi-suriye-icin-liderler-zirvesi-yapilacak-40733540)
-
Putin görevi bırakırsa bilinki bu ikisini devamlı görmekten bırakır. Hayaller /gerçekler gibi birşey bu ya
-
Türkiye, Rusya için devreye girdi!
Geçtiğimiz günlerde Suriye'nin İdlib kentinde düşürülen Rus uçağının pilotu Filip Romanov'un Türkiye'nin devreye girmesi ile birlikte naaşının alındığı belirtildi.
(http://i2.haber7.com//haber/haber7/photos/2018/06/turkiye_rusya_icin_devreye_girdi_1517924855_375.jpg)
Rusya Savunma Bakanlığı, İdlib'de düşürülen Rus savaş uçağında hayatını kaybeden Rus pilotun cenazesinin Rusya'ya teslim edilmesinde Türkiye'nin yardımı olduğunu açıkladı.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, "3 Şubat'ta Suriye'de hayatını kaybeden Rus pilot Roman Filipov'un naaşı, Rus askeri istihbaratı tarafından Türk tarafıyla yapılan işbirliğiyle Rusya'ya ulaştırıldı" dendi.
HATAY'DAKİ RUS UÇAĞI
Al Jazeera muhabiri Stefanie Dekker, dün Hatay'daki Rus uçağının fotoğrafını paylaşmıştı. Bu uçağın, pilotun naaşını Rusya'ya götürdüğü tahmin ediliyor.
(http://i2.haber7.com//haber/haber7/photos/2018/06/p2Nwg_1517924385_0338.jpg)
8 ŞUBAT'TA TOPRAĞA VERİLECEK
Rus pilotun cenazesinin, Türkiye’nin yardımlarıyla Rusya’ya getirildiğinin kaydedildiği açıklamada, Romanov'un 8 Şubat’ta Rusya’nın Voronej kentinde düzenlenecek törenle toprağa verileceği ifade edildi.
PARAŞÜTLE ATLADI, ETRAFI SARILINCA KENDİNİ HAVAYA UÇURDU
İdlib'de düşürülen Su-25 uçağının pilotu Roman Filipov uçağın vurulması ardından kendini paraşütle fırlatarak yere inmişti. Karada da çatışmaya giren Filipov, çevresi tamamen sarılıncaysa bir el bombası ile kendini havaya uçurmuştu.
Filipov'a ölümünden sonra Rusya Kahramanı nişanı verilmişti.
http://www.haber7.com/dis-politika/haber/2543731-turkiye-rusya-icin-devreye-girdi/?detay=1 (http://www.haber7.com/dis-politika/haber/2543731-turkiye-rusya-icin-devreye-girdi/?detay=1)
-
Gece yarısı sıcak gelişme: Esad PYD'yi ABD Esad'ı vurdu!
WASHINGTON/AA08.02.2018 - 02:10 | Son Güncelleme: 08.02.2018 - 06:40
ABD öncülüğündeki DEAŞ karşıtı koalisyon, Suriye'de rejim yanlısı güçlerin, SDG ismini kullanan terör örgütü PYD/PKK’nın "karargahına" saldırdığını açıkladı.
Birleşik Görev Gücü Doğal Kararlılık Operasyonu’ndan yapılan açıklamada Esed yanlısı güçlerin Fırat Nehri’nin 8 kilometre doğusunda bulunan "SDG karargahına" saldırdığı kaydedildi.
KARŞI SALDIRI DÜZENLENDİ
Saldırının herhangi bir kışkırtma sonucu olmadığı ifade edilen açıklamada saldırı sırasında koalisyona bağlı askerlerin de karargahta bulunduğu belirtildi.
Açıklamada “Koalisyon, koalisyon askerlerini ve ortak kuvvetleri savunmak üzere, küresel DEAŞ karşıtı koalisyon misyonuna angaje olan ortaklar,
karşı saldırıyı düzenleyenleri püskürtmek üzere saldırı düzenledi” ifadesi yer aldı.
ORTA FIRAT VADİSİ
Açıklamada koalisyonun Orta Fırat vadisinde DEAŞ ile mücadeleye devam ettiği kaydedildi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberleri-esad-pydyi-abd-esadi-vurdu-40734890 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberleri-esad-pydyi-abd-esadi-vurdu-40734890)
-
Suriye rejim güçleri, ABD askerleri ve YPG ile çatıştı! 100'den fazla ölü var
Beşar Esad'a bağlı rejim askerleri ile Hizbullah militanları, ABD ve müttefiki YPG'li teröristlerin karargahına dev bir saldırı düzenledi. Bugüne kadar benzeri olmayan saldırının ardından çatışma çıktı. ABD, 100'den fazla rejim askerinin öldürüldüğünü resmen açıkladı.
Türkiye'nin Afrin'e Zeytin Dalı harekâtı sürerken Suriye'nin bir başka noktasından büyük bir çatışma haberi geldi.
ABD, işbirliği yaptığı terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı YPG'ye Beşar Esad güçlerinin saldırı düzenlediğini duyurdu.
Fırat Nehri'nin doğusunda yer alan terör karargahına gerçekleşen büyük saldırının ardından taraflar çatışmaya girdi. Savaşın bir cephesinde ABD askerleri, YPG'li teröristler vardı, diğer yanda ise rejim güçleri ile Hizbullah militanları.
ABD'nin resmi açıklamasında 500'den fazla rejim askerinin katıldığı saldırıda tanklar, toplar ve çoklu roket sistemleri kullanıldığı belirtildi. Çıkan çatışmada 100'den fazla rejim kuvveti öldürüldü.
İç savaşın yedinci yılını doldurmak üzere olduğu Suriye'de bugüne kadar bu çapta bir çatışma yaşanmamıştı.
Büyük çatışmayı uluslararası haber ajansları dünyaya 'son dakika' koduyla geçti.
Türkiye'nin karşı çıkmasına rağmen terör örgütü YPG ile birlikte hareket eden ABD, ilk kez rejim güçlerinin saldırısına uğramış oldu.
Bir diğer terör örgütü IŞİD'e karşı YPG'yi destekleyen Washington, bugüne kadar teröristlere sayısı 5 bini aşan TIR dolusu silah gönderdi. Bu silahlardan birçoğu şu an Zeytin Dalı harekâtında Türk askerine karşı kullanılıyor.
http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-suriye-rejim-dunya-2606026/ (http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-suriye-rejim-dunya-2606026/)
-
Amerikan saldırısında ölenler arasında Rus askerleri olduğu da iddia ediliyor. Hatta rütbeli askerler olduğu söyleniyor.
-
Ek olarak ruslar ve esad ın ucaklarında bölgeyi dombaladığı söyleniyor. Yer yer çatışmalar devam ediyormuş.
Benim anlamadığım esad 500 asker ve 10 + tankla + toplarla saldırmış ve bu saldırır 7 senelik savaşın en şiddedtli saldırısı denimiş. eğer bu saldırı şiddetliyse bizim zeytin dali ne bilmiyorum ?
-
ABd/ypg den kaç eks var bilginiz var mı ?
-
İnşallah birbirlerine girerler öldürdükleri masumların intikamı alınır
-
Ben sayı duymadım abd ypg tarafından inşallah olay körüklenirde ypg ruslardan esaddan bari desdek alamaz ;) Ne kadar çok exs o kadar iyi ;)
-
100 civarında da ypglinin öldüğü söylentisi var. Tabi bet bilgi değil.
Rusya ile ABD arasında oradaki petrolün paylaşımı konusunda anlaşmazlık olduğu, bu nedenle gerilimin arttığı söylentileri de dolaşıyor.
-
Gerçek ortaya çıktı... ABD Suriye'de İran güçlerini vurdu!
AA08.02.2018 - 13:41 | Son Güncelleme: 08.02.2018 - 13:56
Suriye'de Beşar Esad rejimi saflarında çatışan bir grup, Deyrizor'da terör örgütü PYD/PKK'nın işgalindeki enerji sahalarına ilerlemek istedi. ABD'nin yoğun hava saldırılarıyla karşılık verdiği olayda, ABD'li savaş uçaklarının İran güçlerini hedef aldığı ortaya çıktı. Saldırının ardından ABD'nin hedef aldığı ve PYD/PKK'ya yönelik atağa geçen Esad destekçisi grubun kimliği belirsiz kalmıştı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/590x332/5a7c29052269a2313c411a0f.jpg)
Deyrizor'daki AA muhabirlerinden alınan bilgiye göre, İran güçleri, dün gece geç saatlerde Deyrizor'un doğusunda bulunan terör örgütü PYD/PKK'ya saldırı başlattı.
ABD'nin SDG olarak adlandırdığı PYD/PKK'nın işgalindeki Koniko gaz ve El Ömer petrol sahasını ele geçirmek isteyen İran güçleri, Fırat Nehri boyunca uzun bir hatta füze ve topçu saldırısı düzenledi.
İran güçleri, Fırat Nehri'nin doğusundaki PYD/PKK'nın elinde bulunan Dahla Cedide ve Akidat beldelerini de hedef aldı. PYD/PKK'nın büyük kayıp vermesi üzerine El Ömer'de askerleri bulunan ABD ordusu, İran güçlerini Fırat'ın batısında özelikle Haşam ve Mırat beldelerinde 3 saat kesintisiz bombardımana tuttu.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5a7c28a12269a2313c411a0d)
Bombardımanda, İran güçlerinden 50'den fazla kişinin öldüğü öğrenildi.
DEAŞ DA İLERLEMEK İSTEDİ
Bu sırada, Deyrizor'daki rejim-PYD/PKK cephe hattının güneyinden sokulan terör örgütü DEAŞ da ABD saldırısını fırsat bilerek ilerlemek istedi.
PYD/PKK'nın işgalindeki Hraniç beldesine saldıran DEAŞ, beldenin yakınlarına ulaştı. Ancak ABD bombardımanı nedeniyle beldeye giremedi.
DEYRİZORDA'DAKİ ENERJİ KAYNAKLARI
Irak sınırına hakim Deyrizor, ülkenin en büyük enerji kaynaklarına ev sahipliği yapıyor. Kenti ikiye bölen Fırat Nehri'nin doğusu, Suriye'nin en büyük petrol sahalarını oluşturan 11 yatağı barındırıyor. El Ömer, Tanak, Vard, Afra, Kevari, Cafra, Carnuf, Azrak, Kahar, Şueytat ve Galban petrol sahaları, tahmini hesaplamalara göre Suriye’nin enerji kaynaklarının yaklaşık üçte birini oluşturuyor.
PKK/PYD, geçen yılın son çeyreğinde, rejim güçleriyle eşzamanlı olarak Deyrizor kırsalının enerji kaynaklarının yoğun olduğu kuzeydoğusunda, yani Fırat Nehri'nin doğusunda ilerlemişti.
23 Eylül 2017'de Deyrizor'un kuzeydoğu kırsalındaki en büyük gaz tesisi Konoko'yu ele geçiren örgüt, 22 Ekim 2017'de de Suriye'nin en büyük petrol sahası El Ömer'i işgal etmişti. Halihazırda Deyrizor'da Fırat Nehri'nin doğusuna PYD/PKK, batısına Esed rejimi ve güneyinde dar bir alanda DEAŞ hakim.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/gercek-ortaya-cikti-abd-suriyede-iran-guclerini-vurdu-40735396 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/gercek-ortaya-cikti-abd-suriyede-iran-guclerini-vurdu-40735396)
-
Rusya’dan ABD’ye patladı!
ABD’nin Suriye’de Esed rejimini destekleyen milisleri vurmasının ardından, Rusya Dışişleri Bakanlığı ABD’ye yönelik sert ifadeler kullandı.
Rus tarafından gelen açıklamalarda, ABD Suriye'nin ekonomik varlıklarını ele geçirmeye çalışmakla ve IŞİD'in gizlenmesine yol açmakla suçlanıyor.
Rusya Dışişleri Bakanlığı, ABD ve YPG’nin Deyr ez Zor yakınlarında Esed rejimi yanlısı güçlerle çatışmasını eleştirdi.
Rejim yanlısı güçlerin DAEŞ karşıtı operasyon için keşfe çıktığını belirten Moskova, milislerin bu durumu kendilerine bildirmediğini öne sürdü.
Açıklamada, "Son olaylar ABD'nin, Suriye'deki yasa dışı varlığını sürmesinin sebebinin IŞİD'le mücadele etmek değil, sadece Suriye'ye ait olan ekonomik varlıkları ele geçirip elinde tutmak olduğunu bir defa daha gösterdi" ifadelerine yer verildi.
Rus Dışişleri, ABD savaş uçaklarının kendi sınırlarında telsizlerini kapatarak dolaştığını da belirtti.
Suriye'de Beşşar Esed rejimi saflarında çatışan milisler, gece Deyrizor'da terör örgütü PYD/PKK'nın işgalindeki enerji sahalarına ilerlemek istemişti. ABD’li yetkililer, yoğun hava saldırılarıyla karşılık verdikleri milislerden en az 100’ünün öldürüldüğünü açıklamıştı.
"ABD'nin güvenlik bölgesi IŞİD'i gizliyor"
Haftalık basın toplantısı düzenleyen Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova da, ABD'nin Suriye'de kurduğu güvenlik bölgesinin IŞİD militanlarının hükümet güçlerinden gizlenmesine yardımcı olduğunu söyledi.
Zaharova, "ABD'nin Suriye'nin güneyindeki Tanf kırsalında kendi üssü etrafında tek taraflı olarak kurduğu 55 kilometrelik güvenlik bölgesi, IŞİD'in geri kalan militanları tarafından kullanılıyor. Militanlar, bu geniş bölgede Suriye hükümet güçlerinden gizlenme, burada gruplaşma ve çöl bölgelerine yeniden sızmak için silahlanma imkanı buluyor" dedi.
http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-rusya-dan-abd-ye-sert-dunya-2606311/ (http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-rusya-dan-abd-ye-sert-dunya-2606311/)
-
Rusya'dan Afrin yorumu: ABD'den 'hava saldırısı' çıkışı
AA
08.02.2018 - 21:20 | Son Güncelleme: 09.02.2018 - 00:21
Rusya Dışişleri Bakanlığı, rejim güçlerinin bulunmadığı Afrin'de gerilimin ABD tarafından tırmandırıldığını öne sürdü. ABD Dışişleri Bakanlığı ise, Doğu Guta ve İdlib dahil olmak üzere Suriye'de rejim ve Rusya'nın hava saldırılarından aşırı derecede kaygı duyduğunu açıkladı. Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Suriye'de insani yardımların ulaştırılabilmesi için çatışmaların bir ay durdurulmasına yönelik çağrıları "tamamen gerçeklikten uzak" bulduklarını söyledi.
Rus Dışişleri, Afrin'deki duruma ilişkin bir açıklama yayınladı.
Sputnik'in haberine göre Bakanlığın açıklamasında, "Halihazırda Suriye hükümet güçlerinin bulunmadığı Afrin'de gerilim, Washington'un Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması konusunda verdiği güvencelere rağmen ABD'nin 'vekillerine' destek amacıyla gerçekleştirdiği eylemler vasıtasıyla tırmandırılıyor" dendi.
'BM'NİN ENDİŞELERİNİ PAYLAŞIYORUZ'
BM'nin Afrin, Haseke, Rakka, İdlib ve Doğu Guta gibi bölgelerdeki insani duruma ilişkin açıklamasını ve insani yardım sevkiyatıyla yaralı ve hastaların tahliyesi için çatışmaların bir ay süreyle durdurulması yönündeki çağrısını da anımsatan bakanlık, Rusya'nın bu endişeleri paylaştığının altını çizdi.
"TAMAMEN GERÇEKLİKTEN UZAK"
Rusya'nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Vasiliy Nebenzya, Suriye'de insani yardımların ulaştırılabilmesi için çatışmaların bir ay durdurulmasına yönelik çağrıları "tamamen gerçeklikten uzak" bulduklarını söyledi.
Nebenzya, gazetecilere yaptığı açıklamada, Suriye'de Doğu Guta ve İdlib kırsalının hedef alındığı saldırılar nedeniyle, BM tarafından yapılan çatışmaların bir ay durdurulmasına yönelik çağrıyı değerlendirdi.
Rusya'nın Suriye'de ateşkesi veya savaşın sonlanmasını desteklediğini savunan Nebenzya, "Ancak teröristlerin bu yaklaşıma katılacaklarından emin değiliz. Bu nedenle BM’nin ateşkes çağrısını tamamen gerçeklikten uzak buluyoruz." dedi.
BM Güvenlik Konseyi'nin bugün Suriye'de insani yardımların ulaştırılabilmesi için bir aylık ateşkes çağrısını görüşmesi bekleniyor.
PEŞ PEŞE AÇIKLAMALAR
Rusya'nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, Rusya'nın Suriye'ye “meşru hükümet” tarafından “terörle mücadele” için davet edildiğini belirterek, Suriye'ye “hiçbir zaman davet edilmeyen” ABD'yi “agresif” olmakla suçladı.
Nebenzia, BM Güvenlik Konseyi'nde özellikle Doğu Guta ve İdlib'deki insani krizin kapalı oturumda görüşüleceği toplantı öncesi gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Suriye'deki insani durumun kötü olduğu ancak bir ay öncesinden farklı olmadığını savunan Nebenzia, Rusya'nın Soçi'deki Suriye Ulusal Diyalog
Kongresi'nin başarıya ulaşmasının ardından Rusya'nın siyasi uzlaşıya yönelik
çabalarının itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını belirtti.
Siyasi çözüm konusunda ne zaman ilerleme kaydedilse “birden bire kimyasal silah saldırısı ya da insani kriz dosyalarının gündeme getirildiğini” savunan Nebenzia, “Rusya Suriye'ye teröristleri yenmelerine yardım etmek için meşru hükümet tarafından davet edildi ve 2015'ten beri de bunu yapıyor ama ABD hiçbir zaman Suriye'ye davet edilmedi. Kim agresif burada söyleyin?” değerlendirmesinde bulundu.
“SURİYE'DE EN KARANLIK DÖNEME GERİ DÖNÜLDÜ”
Fransa'nın BM Daimi Temsilcisi François Delattre ise Suriye'de çatışmalarda en karanlık dönemine geri dönüldüğünü ve son bir yılda çok sayıda sivil kaybının yaşandığını söyledi.
Özellikle İdlib ve Doğu Guta'da insani durumun giderek kötüleştiğine dikkati çeken Delattre, "Suriye rejimi kendi halkını bombalamaya ve kuşatma altında tutmaya devam ediyor. İdlib'te gözlerimizin önünde yeni bir Halep (faciası) yaşanıyor." dedi.
Delattre, Doğu Guta'da Orta Çağ döneminden kalma bir kuşatma yaşandığını ve bu durumun kabul edilemez olduğunu söyleyerek, Suriye'ye insani yardım yapılabilmesi için acil ateşkes çağrısında bulundu.
İdlib ve Doğu Guta'da gerçek istikrar sağlanmadan siyasi sürecin de başarısız olacağına dikkati çeken Delattre, Afrin'deki gelişmelere ilişkin bir soruya ise "Ateşkes çağrısı Suriye geneli için geçerli. Afrin'deki durum da tabii ki bunun bir parçası.” yanıtını verdi.
ABD'DEN İDLİB VE GUTA AÇIKLAMASI
ABD Dışişleri Bakanlığı, Doğu Guta ve İdlib dahil olmak üzere Suriye'de rejim ve Rusya'nın hava saldırılarından aşırı derecede kaygı duyduğunu açıkladı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert'in, yazılı açıklamasında "ABD, İdlib, Doğu Guta ve Suriye'nin diğer bölgelerinde şiddetin artmasından, rejim ve Rusya hava saldırılarından aşırı derecede kaygı duymaktadır." ifadesine yer verildi.
SALDIRILAR SONA ERMELİ
Son 48 saatte rejimin kimyasal silah kullandığına yönelik haberler aldıklarını belirten Sözcü Nauert, saldırıların sona ermesi gerektiğini kaydetti.
BM'nin, Doğu Guta'ya insani yardımların ulaşması için şiddet olaylarına ara verilmesi ve sağlık gerekçeleriyle 700 sivilin dışarı çıkarılması çağrısını desteklediklerini belirten Nauert, Rusya'nın Şam üzerindeki etkisini kullanması gerektiğini bildirdi.
Rus Dışişleri, Astana sürecinin garantörleri olan Rusya, Türkiye ve İran'ında çalışmalarının da bu doğrultuda olduğunu vurguladı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rusyadan-afrin-aciklamasi-abd-tirmandiriyor-40735903 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rusyadan-afrin-aciklamasi-abd-tirmandiriyor-40735903)
-
(https://pbs.twimg.com/media/DVioR78WAAAqXJs.jpg)
Rus ve Esed uçakları tarafından #DoğuGuta'ya son bir hafta içerisinde düzenlenen saldırılarda 242 kişi hayatını kaybetti.
(https://pbs.twimg.com/media/DVhe46LWkAAPCaL.jpg)
Bombardıman sonrası çorapları ile sokağa fırlamış belki de kızının ölü bedenine sımsıkı sarılmış çaresizliği ve korkusu yüzünden okunan Doğu Guta'lı Baba.
-
TSK konvoyu oraya ulaştı... 6 kilometre karşısında onlar var
İDLİB/ANKARA (AA)
09.02.2018 - 21:59 | Son Güncelleme: 09.02.2018 - 22:01
Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) ait bir konvoy, Astana anlaşmaları çerçevesinde İdlib gerginliği azaltma bölgesinde oluşturulacak ateşkes gözlem noktası için bölgeye ulaştı.
(https://pbs.twimg.com/media/DVnejAKU8AE6CC8.jpg)
İdlib'deki AA muhabirinin bildirdiğine göre, akşam saatlerinde Türkiye-Suriye sınırını geçen askeri konvoy, İdlib-Afrin hattında güneye doğru yol aldı.
Konvoy, İdlib gerginliği azaltma bölgesinin güneydoğusunda Ebu Zuhur ilçesine bağlı Tel Tukan kasabasında konuşlandı.
Konuşlanan noktanın yaklaşık 6 kilometre karşısındaki hatlarda, Beşşar Esed rejimi ordusu unsurları ve İran destekli gruplar bulunuyor.
Yeni gözlem noktası Türkiye-Suriye sınırından yaklaşık 50 kilometre derinlikte yer alıyor.
Askeri kaynaklardan alınan bilgiye göre, Astana anlaşması çerçevesinde gerçekleşen intikalin amacı, 6. ateşkes gözlem noktasının oluşturulması.
Kazakistan'ın başkenti Astana'da garantör ülkeler Türkiye, Rusya ve İran arasında sağlanan anlaşma çerçevesinde, TSK, 12 Ekim 2017'de İdlib gerginliği azaltma bölgesindeki ateşkes rejiminin takibi için gözlem noktaları oluşturmaya başlamıştı.
Anlaşmaya göre, kademeli olarak İdlib'in kuzeyinden güneyine uzanacak intikalde TSK'nın toplam 12 bölgede gözlem noktası kurması öngörülüyor.
İntikalin sona erip, TSK'nın gözlem misyonunun başlamasının ardından Gerginliği Azaltma Kontrol Gücü’nde yer alan Rus güçlerinin İdlib gerginliği azaltma bölgesinin dış kısmında, rejim ile muhaliflerin cephe hattında konuşlanması bekleniyor.
http://www.hurriyet.com.tr/tsk-konvoyu-oraya-ulasti-6-kilometre-karsisinda-onlar-var-40737122 (http://www.hurriyet.com.tr/tsk-konvoyu-oraya-ulasti-6-kilometre-karsisinda-onlar-var-40737122)
-
(https://pbs.twimg.com/media/DVnejoQVMAADu4T.jpg:large)
-
Esad ve Rusya'nın Guta'daki hava saldırıları devam ediyor. Sivil kaybın 200'ü geçtiği belirtiliyor.
(https://pbs.twimg.com/media/DViG4zqX4AEVuIu.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DViG4-3W4AE7e3o.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DViG5I0W0AEnuQB.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DViG5ItWAAA22nq.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DVoS8l9W0AIOHmf.jpg)
:'( :'( :'(
-
Suriye hava savunma sistemleri bir İsrail F-16'sını düşürmüş. Suriye tarafı daha çok uçağın düştüğünü iddia edyor. Ortalık iyice karışacak.
-
İran insansız hava aracını durduran İsrail'de, F-16 düştü! Füze saldırısıyla sirenler çaldı.
İsrail-Suriye sınır bölgesinde olağanüstü hareketlilik var, fırlatılan füzeyle bir İsrail F-16'sının düştüğü bildiriliyor. Uçak enkazından ilk fotoğraf yayınlandı.
Suriye tarafı, füze savunma sisteminin daha fazla uçağı düşürdüğünü duyurdu. Sınır bölgesinde yaşayanlar çok sayıda patlama sesi duyduklarını bildiriyor.
(http://idora.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2018/02/10/son-dakika-iran-insansiz-hava-aracini-durduran-israil-de-f-16-dustu-fuze-saldirisiyla-sirenler--10797268.Jpeg)
İsrail-Suriye sınırında aylardır devam eden gerginlik, bu sabah saatlerinde çatışmaya dönüştü.
İsrail ordusu, iç savaş ülkesi Suriye'de İran'a ait bir insansız hava aracını düşürdüğünü duyurdu.
Bu haberden dakikalar sonra Suriye tarafından fırlatılan füzenin bir İsrail F-16'sını düşürdüğü açıklandı. Pilotlar, düşen uçaktan yaralı olarak kurtuldu.
Suriye'den yapılan resmi açıklamada ise, füze savunma sisteminin daha fazla uçağı düşürdüğü ve İsrail'in ülkedeki bir askeri üsse taarruza geçmesi nedeniyle uçakların vurulduğu belirtildi.
İsrail medyası, Suriye tarafından fırlatılan füzelerin ülkenin kuzeyinde kırmızı alarm sirenlerin çalmasına yol açtığını bildiriyor. Sirenlerin çaldığı ilk yer, Golan Tepeleri'ndeki Beyt Şean oldu, ardından diğer yerlerde siren sesleri duyuldu.
Sınırda yaşayan bölge sakinleri, son yarım saatte çok sayıda patlama sesi duyduklarını aktarıyor.
İsrail, iç savaşın sürdüğü Suriye'ye son yıllarda çok sayıda füze saldırısı düzenledi ve birçok askeri hedef vurdu.
http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-israil-iran-insansiz-dunya-2607324/ (http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-israil-iran-insansiz-dunya-2607324/)
-
Bilgisayar başında olmadığım için kaynak linki atamadım kusura bakma SKYWOLF hocam. Mobilden ancak bukadar oluyor.
-
Karışsın karışsın sadece bizim mi canımız yansın israil de aşşağıdan bir saldırır başlatsın da yukarıdaki güçleri bölünsün. Esad ölürse belki ortak bir mutabakat sağlanabilir.
Vuran sistem ne acaba ?
-
Bilgisayar başında olmadığım için kaynak linki atamadım kusura bakma SKYWOLF hocam. Mobilden ancak bukadar oluyor.
Ne kusuru arkadaşım. :)
(https://pbs.twimg.com/media/DVp8ZtjX0AAnvn3.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DVp8ZtkWsAA_4eG.jpg)
-
Esad ın israil ile kafa kafaya gelmesi bizim işimize yarar mı? Ben böyle birşey de israilin daha avantajlı ve ypg nin daha rahat olacağını düşünüyorum.Alan hakimiyeti artar. Bu sefer esad gücünün yarısını bu tarafa kaydırmak zorunda kalır. Acaba yanlış mı düşünüyorum?
-
Ben ypg nin esad tarafından desdeklendiğini düşünüyorum. esad tarafından desdeklenmese bu kadar rahat ilerleyemezdi. Yukarıdan eger biz dediğimizi yapıpda pyd yi silemezsek evet pydnin işine
yarar fakat biz dediğimizi yaparsak bu hem bizim hemde kuzaydeki öso nun çok işine gelir.
-
Ben ypg nin esad tarafından desdeklendiğini düşünüyorum. esad tarafından desdeklenmese bu kadar rahat ilerleyemezdi. Yukarıdan eger biz dediğimizi yapıpda pyd yi silemezsek evet pydnin işine
yarar fakat biz dediğimizi yaparsak bu hem bizim hemde kuzaydeki öso nun çok işine gelir.
Esad daha iki gün önce Ypgye saldırdı. ABD'de Esad'ın saldıran askerlerine bomba yağdırdı. Esad'ın ypgyi destekleyecek hali mi kaldı.
Aksine Esad İdlib bölgesindeki birliklerini ypg ile mücadele için Der ez-Zor'a kaydırıyor. Bu da bize İdlib bölgesinde alan açıyor. İşin ilginç yanı; İsrail bu güne kadar defalarca Suriye'ye hava saldırıları düzenledi. Ama hiç kayıp vermedi. Geçtiğimiz günlerde Rus uçağının düşürülmesinden sonra Suriye hava sahası bir süreliğine kapatılmıştı. Rusya'nın bir güvenlik sistemi kurduğu, bu nedenle geç,c, olarak hava sahasını kapattığı belirtilmişti.
Bütün bunlar olurken başka bir iddia daha ortaya atılmıştı: ABD, Suudi Arabistan ve İsrail ile birlikte bölge ülkelerinin Suriye'de kapsamlı bir savaş hazırlandığı...
Tam bu esnada Esad Ypgye saldırdı, ABD'de Esad'a... ABD saldırısında ölenler arasında rütbeli Rus askerleri de olduğu iddia ediliyor.
Daha önce elektronik karıştırma ile Suriye'ye defalarca saldırı düzenleyen İsrail uçaklarının bugün kayıp vermesi bir tesadüf değil mi yoksa!
Acaba Rusya'nın yeni kurduğu güvenlik sistemi nedeniyle mi böyle bir olay yaşandı! Geçtiğimiz günlerde Türkiye, İran ve Rus liderler bir araya geldiler. İRan ile Türkiye arasındaki gerilimi düşürmek miydi acaba nedeni. Yoksa bu görüşmeden bir ittifak mı doğdu!
-
Ben ypg nin esad tarafından desdeklendiğini düşünüyorum. esad tarafından desdeklenmese bu kadar rahat ilerleyemezdi.
Bunun mantığını anlamadım YPG Suriye den toprak alıyor siz bunu kanıt olarak gösterip Suriye desteklemiştir diyorsunuz.
-
Birtarafta ABD, Suudi Arabistan, İsrail bir tarafta Rusya, İran ve Türkiye sizce bu mücadeleden hangi grup galip çıkar?
-
Bu yazdıklarım tamamen çıkarımdır. Herhangi bir kanıt sunamam.
İsrail'in rakibi ne Lübnan, ne Suriye, ne de İran'dır. Doğrudan Rusya'dır! Arada sıklet farkı var. Bence İsrail bölgedeki güvenliği kesinleştirmek için eninde sonunda Rusya ile yüzleşmek zorunda. Bunu da göze almış vaziyette.
Ancak Ortadoğu'da karizması çizilen Rusya'yı kimse ayakta tutamaz. Bu da hristiyan aleminin işine gelmez. Zira hristiyanların Ruslarla ilgili başka planları var.
-
Bölge kaynıyor... İran'dan ilk açıklama
Hürriyet Haber
10.02.2018 - 14:06 | Son Güncelleme: 10.02.2018 - 14:39
İsrail ordusu Suriye'de İran'a ait insansız hava aracı düşürdüğünü açıklamış ardından Suriye tarafından fırlatılan bir füzenin İsrail F-16'sı düşürdüğü bildirilmişti. Konuyla ilgili İran'dan çok sert açıklama geldi.
İsrail'in Suriye topraklarında bir insansız hava aracı düşürdüğünü duyurması ve İsrail'e ait bir F-16'nın Suriye hava savunma sistemleri tarafından düşürülmesinin ardından İran'dan açıklama geldi.
Devrim Muhafızları'ndan Hüseyin Selami yaptığı açıklamada 'İsrail yalancı, yaptıkları hiçbir açıklamaya güvenmiyoruz" ifadelerini kullandı. Selami İran'ın bölgedeki tüm ABD üslerini vurabilecek durumda olduğunu söyledi.
İsrail ordusu da Suriye'de bir İsrail uçağı düştüğünü doğrulamıştı. Yapılan açıklamada İsrail'e ait F-16 savaş jetinin Suriye'de "İran'a ait üsleri" vururken hava savunma sistemleri tarafından düşürüldüğü ifadeleri yer almıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/bolge-kayniyor-irandan-ilk-aciklama-40737569 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/bolge-kayniyor-irandan-ilk-aciklama-40737569)
-
Rusya'dan İsrail'e sert uyarı: Kesinlikle kabul edilemez
Hürriyet Haber
10.02.2018 - 18:14 | Son Güncelleme: 10.02.2018 - 18:16
Rusya, Suriye'deki büyük çaplı İsrail hava saldırılarının, Rus askerlerinin hayatlarını tehlikeye atmasının "kesinlikle kabul edilemez" olduğunu açıkladı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/590x332/5a7f0c2667b0a910e08df710.jpg)
İsrail'in Suriye'deki saldırılarına ilişkin Rusya Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada "Suriye'deki saldırılar ve olayların gelişme biçiminden ciddi bir endişe duyuyoruz. Suriye topraklarındaki şiddetin azaltılmasında önemli bir faktör olan gerilimi azaltma bölgeleri içinde ve çevresinde gerginliğin artması tehlikesi de ayrı bir endişe konusu" ifadeleri kullanıldı.
İTİDAL ÇAĞRISI
Suriye ordusunun gerilimi azaltma bölgelerinin işleyişini korumaya yönelik sorumluluklarını yerine getirdiği belirtilen Rus Dışişleri açıklamasında, tüm taraflara itidal çağrısı yapıldı:
''Tüm tarafları itidalli olmaya ve Suriye'deki durumun daha da kötü hale gelmesine neden olacak eylemlerden kaçınmaya çağırıyoruz. Suriye ile diğer bölge ülkelerinin bağımsızlık ve toprak bütünlüğüne koşulsuz şartsız saygı duyulması gerektiği görüşündeyiz.''
'ASKERLERİMİZİN TEHLİKEYE ATILMASI KABUL EDİLEMEZ'
Rus Dışişleri açıklamasında şu vurgu yapıldı: ''Suriye’ye meşru hükümet tarafından terörle mücadeleyi desteklemesi için davet edilen Rus askerlerinin hayatlarına ve güvenliğine yönelik herhangi bir tehlike oluşturulması kesinlikle kabul edilemez.''
İsrail ordusu Golan Tepeleri'ne giren İran'a ait bir insansız hava aracını ve Suriye'de 4'ü İran'a ait 12 hedefi vurduğunu duyurmuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyadan-israile-sert-uyari-kesinlikle-kabul-edilemez-40737910 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyadan-israile-sert-uyari-kesinlikle-kabul-edilemez-40737910)
-
(https://pbs.twimg.com/media/DVpxCi_W4AA8F52.jpg:large)
İsrail uçağını Rus yapımı Pantsir sisteminin düşürdüğü iddia ediliyor.
-
İsrail'in Suriye'ye düzenlediği hava saldırısında kullandığı roketlere ait kalıntılar Lübnan topraklarına düştü.
(http://idora.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2018/02/10/israil-e-ait-roket-kalintilari-lubnan-a-dustu-10800111.Jpeg)
Bölgede bulunan AA muhabirinin verdiği bilgiye göre, İsrail'in bu sabah düzenlediği ve Esed rejiminin karşılık vermesiyle bir savaş uçağını kaybettiği açıklanan saldırıda kullanılan roketlerin kuyruk kısmına ait kalıntılar Lübnan topraklarına düştü.
Roket kalıntılarından bir kısmı Lübnan'ın doğusunda bulunan Bekaa Vadisi'ndeki Ser Ayn kasabası kırsalına, şarapnel parçaları ise Ali En-Nehri kasabasına düştü. Kalıntılar, herhangi bir can kaybına ya da yaralanmaya neden olmadı.
[(http://idora.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2018/02/10/israil-e-ait-roket-kalintilari-lubnan-a-dustu-10800135.Jpeg)
Bölgede güvenlik önlemleri arttırılarak, roketlere ait kalıntılar da incelenmek üzere yetkililer tarafından taşındı.
İsrail, bu sabah erken saatlerde hava sahasını ihlal ettiğini ileri sürdüğü İran'a ait askeri insansız hava aracını vurduğunu açıklamıştı.
Suriye rejimi de hava sahasını ihlal eden İsrail'e ait bir savaş uçağını düşürdüğünü ilan etmiş, İsrail de gelişmeyi doğrulamıştı. Savaş uçağındaki 2 pilotun İsrail'in kuzeyine düştüğü, birinin durumunun ağır olduğu İsrail makamlarınca bildirilmişti.
İsrail ordusu, aralarında Esed rejimine ait üç hava savunma sistemi ile İran'a ait dört askeri üssün de yer aldığı Suriye topraklarında 12 hedefi hava saldırısıyla vurduğunu açıklamıştı
http://www.milliyet.com.tr/israil-e-ait-roket-kalintilari-dunya-2607600/ (http://www.milliyet.com.tr/israil-e-ait-roket-kalintilari-dunya-2607600/)
-
([url]http://idora.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2018/02/10/israil-e-ait-roket-kalintilari-lubnan-a-dustu-10800111.Jpeg[/url])
(https://pbs.twimg.com/media/DVsBm_JX4AU-Qx8?format=jpg)
S-125 Pechora-2M hava savunma sistemi fuzelerine ait bu.
İsrailin değil.
-
ABD'den İsrail'e destek açıklaması
AA
10.02.2018 - 23:50 | Son Güncelleme: 10.02.2018 - 23:57
ABD Dışişleri Bakanlığınca, İsrail sınırında gerilimin artmasından dolayı derin kaygı duyulduğu belirtilerek, İsrail'in egemenliğinin ve kendisini koruma hakkının güçlü bir şekilde desteklendiği bildirildi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, İsrail ve Suriye sınırındaki gerginliğe ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Sözcü Nauert açıklamada, "ABD, bugün İsrail sınırında gerginliğin artmasından dolayı derin kaygı duymaktadır ve İsrail'in egemenliğini ve kendisini koruma hakkını güçlü bir şekilde desteklemektedir." ifadelerine yer verdi.
Açıklamada şunlar kaydedildi: "İran'ın hesaplı bir şekilde tehlikeyi artırması, gücünü ve hakimiyetini yayma projeleri Yemen'den Lübnan'a bölgedeki bütün halkı riske atmaktadır. ABD, İran'ın bölgedeki habis çabalarının bütünlüğünü ve bölgedeki barış ve istikrarı tehdit eden tutumunu geri püskürtmeye devam etmektedir."
İsrail ordusu, Suriye'den kalkan ve İran'a ait olduğu belirtilen bir insansız hava aracının (İHA) İsrail hava sahasını ihlal etmesi üzerine düşürüldüğünü duyurmuş, buna karşılık Suriye'de İran'a ait hedeflere hava saldırısı düzenlendiğini açıklamıştı.
İsrail ordusu, Suriye'de bulunan "İran hedeflerine" saldırı düzenlerken jetlerinin uçaksavar ateşiyle hedef alındığını ve bir F-16'nın düştüğünü bildirmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abdden-israile-destek-aciklamasi-40738102 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abdden-israile-destek-aciklamasi-40738102)
-
İran ve İsrail arasındaki tansiyon çok yüksek! Savaşa mı gidiliyor?
AA
11.02.2018 - 12:12 | Son Güncelleme: 11.02.2018 - 12:27
İsrail'in Suriye'deki İran hedeflerine saldırı düzenlemesi ve bir F-16 uçağının bu saldırılar sırasında düşürülmesiyle tırmanan gerginlik, söz konusu iki ülkenin Suriye'de işi ne kadar ileri götürebileceği sorusunu gündeme getirdi. Öte yandan, İsrail ve İran arasındaki büyük gerginlik 'tehdit düeallosuna' dönüştü. İran'a ait insansız bir hava aracını düşürdüğünü öne sürerek İran'ı "ateşle oynamakla" tehdit eden İsrail'e Tahran'dan aynı sertlikte yanıt geldi. İran Devrim Muhafızları Komutan Yardımcısı Hüseyin Selami, "Bölgeyi Siyonistler (İsrail) için cehenneme çevirebiliriz" dedi.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/590x332/5a800acd2269a23120eb4bb8.jpg)
Uzmanlar, İsrail'in, İran'ın Suriye'deki varlığıyla ilgili kırmızı çizgilerinden ödün vermeyeceğini ifade etse de bunun İran ile İsrail arasında bir savaşla sonuçlanmayacağı tezini savundu.
İki ülke arasındaki gerilimin geçmişi birkaç ay öncesine dayanıyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçen aylarda İran'ın Suriye'deki varlığına karşı uyarıda bulunmuş ancak İran tarafı buna pek kulak asmamıştı. Netanyahu, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yanı sıra ABD ve Avrupalı yetkililerle gerçekleştirdiği görüşmelerde de bu sorunu gündeme getirmiş ancak ne Suriye ne İran ne de Rusya bu konuya ihtimam göstermişti.
AA muhabirine konuşan İsrailli siyasi analist Avi Issacharoff, dün yaşanan gelişmelerin Netanyahu'nun birkaç ay önce yaptığı uyarıyla başlayan süreçte yeni bir aşama olduğu değerlendirmesinde bulundu.
"İran'ın, Suriye'deki askeri varlığı çok büyük. Bu da demek oluyor ki Suriye'de söz sahibi olan Devlet Başkanı Beşar Esad değil İran." diyen Issacharoff, dün yaşananların İran'ın Suriye üzerindeki tesirinin ne boyutta olduğunun bir kanıtı olduğuna işaret etti.
İsrail uçağının düşürülmesinin 1980'lerden bu yana görülmeyen yeni ve olağan dışı bir durum olduğunun altını çizen Issacharoff, "Yine de her halükarda bu uçak İsrail sınırları içinde düşürüldü ve pilotlar da alıkonulmadı. Sanıyorum İsrail için, Suriye ve İran hedeflerini bombalamak yeterli bir cevaptı. Ama asıl sorulması gereken soru, İsrail ile İran'ın işi nereye vardırmaya çalıştıklarıdır." diye konuştu.
"ANAHTAR ESAD'İN ELİNDE"
Söz konusu gelişmeler karşısında "anahtarın Esad'in elinde olduğu" değerlendirmesinde bulunan Issacharoff, "Esed, İran'ın elinde bir piyon olabilir ama hala kendisini ülkenin devlet başkanı olarak addediyor ve kararları kendisi alıyorsa İran'ın, Suriye'de nüfuz kurma çalışmalarına son vermesi gerekiyor diye düşünüyorum." ifadesini kullandı.
İsrail'in bölgede Esad'e ulaşabilecek tek güç olduğunu savunan Issacharoff, "Esed, İsrail ile gerilimi tırmandırmaktan ne tür bir menfaat umuyor?" diye sordu.- İran'la savaşa girmek Netanyahu'ya fayda sağlamaz
Netanyahu'nun izlediği politikanın, iktidarda kalma politikası olduğunu söyleyen Issacharoff, İsrail'in İran'la savaşa girmesi durumunda bu politikanın ona bir fayda sağlamayacağını, kaybedilecek bir savaşın Netanyahu'nun popülaritesinde büyük bir düşüşe neden olacağını ve onun da bunu istemediğini belirtti.
Issacharoff şunları kaydetti:
"Savaş demek, füzeler, ölümler ve soruşturma komisyonları demektir. Bu doğal olarak Netanyahu'ya fayda sağlamaz. O nedenle, Netanyahu'nun savaşa girerek yolsuzluk soruşturmalarından kaçtığı yönündeki iddialar gerçeğin görmezden gelinmesidir."
Issacharoff, gerilimin tırmandırılmasında taraflardan hiçbirinin çıkarı olmadığını, İsrail'in sükunet istediğini ancak bu konuda sağlam bir politika izlenmediğini dile getirdi.
"NE İRAN CAYIYOR NE DE İSRAİL TAVİZ VERİYOR"
İsrail konusunda uzman Antoine Shalhat da yaşananlara atıfta bulunarak bu zamana kadar ortamın hiç bu kadar gerilmediğini belirtti ve sözlerini "Ancak görünen o ki, ne İran cayıyor ne de İsrail, İran'ın Suriye'deki varlığıyla ilgili dillendirdiği kırmızı çizgilerden taviz veriyor." şeklinde sürdürdü.
Yaşanan son gelişmenin gerilimi ne derece tırmandıracağı ile ilgili Shalhat, "Milyon dolarlık soru bu, ama kimse bu sorunun cevabını bilmiyor. Taraflar savaş istemese de en ufak bir olay ortalığı karıştırabilir." yorumunu yaptı.
Shalhat şöyle devam etti:
"Bu çok tehlikeli boyutlara varabilir ancak bu her iki tarafın da karşılıklı mücadeleye girmeyi istediği anlamına gelmiyor. Bunu da Netanyahu'nun Rusya'dan Suriye'ye müdahale etmesini istemesinden anlıyoruz. İşlerin nasıl gelişeceği, sahadaki gidişatla bağlantılı ama anlaşılan o ki taraflar ağaca çıktı ve nasıl ineceklerini bilmiyorlar."
İsrail'in Rusya'nın müdahalesini talep etmesiyle ilgili Shalhat, "Rusya, İsrail için Suriye ve İran'la olan ilişkilerini feda etmez. İsrail'le olan ilişkilerine önem vermesine rağmen Rusya'nın menfaati Suriye ve İran'ın yanında olmasını gerektiriyor."
GERİLİMİ TIRMANDIRMAK VE YOLSUZLUK SORUŞTURMASI
Netanyahu hakkındaki yolsuzluk soruşturmasının, onu Suriye'de İran'la askeri gerilimi tırmandırmaya sevk etmiş olabileceği yönündeki yorumlara da değinen Shalhat, soruşturmadan kaçmak için sonucu belli olmayan böyle bir maceraya girmenin, işleri basitleştirmek olduğunu, soruşturmanın tek sebep değil ancak sebeplerden biri olabileceğini ifade etti.
Shalhat, "Unutmayalım ki İsrail güvenlik teşkilatı, İran'ın Suriye'deki askeri varlığı konusunda Netanyahu ile aynı görüşü paylaşıyor oysa daha önce İran'a askeri darbe vurulması konusunda onunla ayrı düşmüşlerdi." dedi.
İsrail ordusu, Suriye'den kalkan ve İran'a ait olduğu belirtilen bir insansız hava aracının (İHA) İsrail hava sahasını ihlal etmesi üzerine düşürüldüğünü duyurmuş, buna karşılık Suriye'de İran'a ait hedeflere hava saldırısı düzenlendiğini açıklamıştı.
İsrail ordusu, Suriye'de bulunan "İran hedeflerine" saldırı düzenlerken jetlerinin uçaksavar ateşiyle hedef alındığını ve bir F-16'sının düştüğünü bildirmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/iran-ve-israil-arasindaki-tansiyon-cok-yuksek-savasa-mi-gidiliyor-40738304 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/iran-ve-israil-arasindaki-tansiyon-cok-yuksek-savasa-mi-gidiliyor-40738304)
-
ABD'nin Deyrez Zor'da yanlışlıkla Pkk grubunu vurduğu ve yaklaşık 300 pkklının öldüğü iddiası dolaşıyor sosyal medyada.
https://mobile.almasdarnews.com/article/breaking-kurdish-forces-bombed-us-coalition-airpower-east-syria-amid-big-battle-isis-reports/
-
İçim rahatladı inşallah doğrudur
-
Bizim medya adam olmaz. Başlığa bak, içeriğe bak... >> http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-abd-deyrizor-da-rus-dunya-2609499/ (http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-abd-deyrizor-da-rus-dunya-2609499/)
Neden kendilerini aptal durumuna düşürmeye bu kadar hevesliler anlamıyorum...
-
Milliyeti ben gazete olarak görmüyorum. Yandaş gazete filan bile değil. Yandaşında mandaşında herkesin sinirini bozan bir ucubelik.
-
Bir örnekte ben vereyim bu kadar cahil bu kadar yaptığından kendinin bile haberi olmayan bir basın olabilir mi? Haberin içeriğine bakın resimine bir bakın . Resimde bizim ALTAY tankı var haberin başlığı ve içeriği ''Rus basını yazdı: ABD onlarca Rus askerini vurdu'' Gülsem mi bizim basının haline mi üzülsem bilemedim.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2550052-rus-basini-yazdi-abd-onlarca-rus-askerini-vurdu (http://www.haber7.com/dunya/haber/2550052-rus-basini-yazdi-abd-onlarca-rus-askerini-vurdu)
-
Her medya kuruluşa bir savunma uzmanı desteği gerekli mi aslında? Hiç bir şey bilmeyen biri bile bu çağda yazar arama motoruna T-72 tankı diye görür tankı. Çok zor değil.
-
Milliyet i gazete olarak bile görmemek gerek. Yandaşlıktan filan bahsetmiyorum yandaşlık ayrı bir mesele Milliyet yandaş bile olamaz gazete bile olamaz. Ben en sonunda bu ne ya dedim sinirlendim crome dan kısayolunu sildim tıklamamak için. Video yu tıklarsın açılmaz açılsa başka video çıkar linki tıklarsın başka haber çıkar yada buradaki eleştiri gibi başlıkla kel alaka bir haber çıkar. Yani yandaşlığa hatalı haberciliğe sıra bile gelmiyor Milliyette. Sarhoş kafa ile sitesi düzenlenmiş sanki girince nevrin dönüyor sitede. Bence girmeyin bu gazetenin sitesine. Ben yandaş olsam yine aynı şeyi yaparım yandaş gazetelere bakmıyor değilim ayrıca ama Milliyet yandaş bile olamaz yani. İnternet sitesini kastediyorum tabi gazete demek site demek değil ama bizi mahallede artık gazete satılmadığı için ben gazete den interneti anlıyorum artık
-
Deyr Ez Zor'da ABD saldırısında ölen Rus askerlere ait olduğu iddia edilen video...
https://twitter.com/SaadEddin_souma/status/964792347463684096
Ancak video 2015 yılında youtube kanalı yüklenmiş. Muhtemelen Ukrayna'dan görüntüler...
https://youtu.be/Qu3UZuBb-fg
-
Rusya'dan ABD'ye sert mesaj: 'Derhal o bölgeden çekilin…'
(http://idora.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2018/02/19/rusya-abd-ye-resti-cekti-derhal-o-bolgeden-cekilim--10857529.Jpeg)
Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, ABD'nin, Suriye'nin güneyinde yer alan El Tanf'taki güçlerini derhal buradan çekmesi gerektiğini söyledi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, "ABD, PYD'yi (PYD/PKK) kullanarak Suriye'yi bölmeye yönelik adımlar atıyor. ABD'yi ateşle oynamamaya davet ediyoruz." dedi.
Lavrov, başkent Moskova'da Valday Tartışma Kulübü tarafından düzenlenen "Rusya, Ortadoğu'da: Tüm Sahnelerde Rol Sahibi" adlı oturumda Suriye'deki son gelişmeleri değerlendirdi.
ABD'nin, Suriye'de attığı adımları eleştiren Lavrov, "ABD'nin özellikle sahada, Fırat Nehri'nin doğusunda, Suriye'nin Türkiye ve Irak sınırında, Suriye'yi bölmeye yönelik adımlarını endişeyle takip ediyoruz. ABD'nin, Suriye'de tek amacının DEAŞ'la mücadele olduğuna yönelik güvencesini tekrar teyit edecek adımlara ihtiyaç var gibi görünüyor." diye konuştu.
ABD'ye, Suriye'de günlük siyasi ihtiyaca yönelik kısa vadeli adımlar atmama çağrısında bulunan Lavrov, "ABD, PYD'yi (PYD/PKK) kullanarak Suriye'yi bölmeye yönelik adımlar atıyor. Bu da Türkiye ile ilişkilerin gerginleşmesine neden oldu. ABD'yi ateşle oynamamaya davet ediyoruz. Suriye'de Kürtler de dahil olmak üzere Suriye halkının uzun vadeli çıkarlarını gözeten adımlar atmaya çağırıyoruz." diye konuştu.
Lavrov, konuşması sırasında terör örgütü PKK destekçisi bir kişiye, konferansta slogan atmamasını tavsiye ederek, "Kürtlerin, bazı oyuncuların jeopolitik amaçları doğrultusunda kullanılmasını doğru bulmuyoruz." dedi.
ABD'nin Suriye'nin güneyindeki birliklerini de derhal çekmesi gerektiğini vurgulayan Lavrov, "ABD'nin El Tanf etrafında kurduğu güvenlik bölgesinde bir mülteci kampı bulunuyor ve bu kampın yeni militanların yetiştirilmesi için kullanıldığını düşünüyoruz. Bu bölgenin derhal kapatılması gerekiyor ve bu kampa insani yardımların ulaştırılmasına izin verilmeli." diye konuştu.
"TÜRKİYE'NİN ENDİŞELERİ ANLAŞILABİLİR"
Oturumun soru cevap kısmında söz alan İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, ABD'nin Suriye'deki adımlarına yönelik Türkiye'nin endişelerinin anlaşılır olduğuna işaret etti.
Zarif, ABD'nin Suriye'de vizyonsuz adımlar attığını belirterek, "ABD, Suriye'de dar bakışlı jeopolitik ve jeoekonomik adımlar atıyor. Aynı zamanda maalesef, Kürt nüfusunun bir kısmını da suistimal ediyor. Dolayısıyla ABD'nin burada attığı adımlara yönelik Türkiye'nin endişesi anlaşılabilir bir durum." ifadelerini kullandı.
http://www.milliyet.com.tr/rusya-abd-ye-resti-cekti-derhal-dunya-2613134/ (http://www.milliyet.com.tr/rusya-abd-ye-resti-cekti-derhal-dunya-2613134/)
-
(https://pbs.twimg.com/media/DWeyNEuW0AETAnT.jpg)
Esad rejiminin Doğu Guta'ya düzenlediği saldırılarda son 48 saatte 167 sivil hayatını kaybetti.
-
Allah belalarını versin.
Şimdi anlaşılıyormu bizim birlikler başta Harekâtı neden yavaş sürdüklerini?
-
Yok anlaşılmıyor. Vietnam'da portakal gazı kullanan abd, Afganistan'da Suriye'de kimyasal kullanan rusya neden bu yola başvuruyor? Sonuç kesin, karşı tedbiri düşmanda yok, maliyeti düşük. Alemin kerizi biz miyiz?
Kimse de onlara birşey diyemiyor.
-
Ne yazık ki yine onlarca masum insanı katletmişler. :'( :'(
https://pbs.twimg.com/media/DWZoyu8X4AEuFbX.jpg
https://pbs.twimg.com/media/DWejCiXWkAEz7nz.jpg
https://pbs.twimg.com/media/DWejAXbX4AAQnMF.jpg
https://pbs.twimg.com/media/DWei_D-XUAAMUnm.jpg
https://pbs.twimg.com/media/DWei85OWsAYmiCZ.jpg
https://pbs.twimg.com/media/DWelAnBWsAASzHb.jpg
https://pbs.twimg.com/media/DWemIY6W4AE32L_.jpg
https://pbs.twimg.com/media/DWemW60W4AAV7YV.jpg
https://pbs.twimg.com/media/DWemhfVX4AE4Wo0.jpg
-
Hepsi sivil bir çoğu çocuk lan .... siz nasıl bir yaratiksınız caniler
-
Savaşın başından itibaren Rusya Guta`ya hiç hava saldırısı yapmamıştı, bu defa şiddetli bombalamaya başlamış. TOS-1A termobarik roketlerini getirmiş, Rusya bu defa ciddi.
(https://pbs.twimg.com/media/DWfUUGZXkAMPPJ5.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DWfdggKXUAA7OS8.jpg)
(https://pp.userapi.com/c841034/v841034213/726e6/le25fA9-oRs.jpg)
-
Gelde sövbe yiyorsa ABD askerlerine ve YPG ye saldırdım bu silahlarla Ruslar hep sivil hep sivil ABD de aynısı
-
BMGK'da Rusya'dan Suriye kararı
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER(AA)
22.02.2018 - 23:17 | Son Güncelleme: 22.02.2018 - 23:34
Rusya'nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, Suriye'de bir ay insani ateşkes talep edilen BM Güvenlik Konseyi (BMGK) karar tasarısını, değişikler yapılmadan desteklemeyeceklerini söyledi.
BM Güvenlik Konseyi, rejimin kuşatması altındaki Doğu Guta'daki katliamı görüşmek üzere toplandı. Konsey'de konuşan Nebenzia, İsveç ve Kuveyt tarafından sunulan ve Suriye'de bir ay insani ateşkes talep edilen tasarı için “gerçekçi değil” değerlendirmesinde bulundu. Tasarı üzerinde uzlaşma olmadığını ifade etti.
Nebenzia, "üzerinde uzlaşma bulunmayan" tasarıyı bu haliyle desteklemeyeceklerini ve bazı değişiklikler önereceklerini belirtti. Tasarıda, Suriye'de 30 günlük insani ateşkes talep ediliyor ve bunun BMGK'de kabul edilmesi durumunda 72 saat içinde yürürlüğe girmesi, sonraki 48 saatte de insani yardımlar ve tıbbi tahliyelerin başlaması isteniyor.
"BÜYÜK BİR SORUMLULUK"
Nebenzia, Doğu Guta'da yaşanan katliama ilişkin ise orada “teröristlere karşı mücadele verildiğini” ve Guta'da hala "binlerce terörist olduğunu” iddia etti.
ABD'nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Kelley Currie ise Rusya'yı “Doğu Guta'da akan kanı durdurmaya yönelik her türlü anlamlı çabayı engellemekle” suçladı.
İsveç'in BM Daimi Temsilcisi Olof Skoog da BMGK'da bugün insanlığın sınandığını ve Suriye'deki krize son vermek için çok büyük bir sorumluluk taşıdıklarını söyledi.
Diğer yandan BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock, Doğu Guta'da devam eden çatışmalar ve hava saldırıları nedeniyle son 24 saatte 50 sivilin hayatını kaybettiğini, 200 kişinin yaralandığını ve saldırılarda 7 hastanenin hedef alındığını kaydetti.
TOPLANTI ÖNCESİ EYLEM
Lowcock, terörle mücadelenin sivillere yönelik saldırları ve şehirleri yok etmeyi hiçbir şekilde meşrulaştıramayacağını vurguladı. Öte yandan BMGK'deki toplantı öncesi BM Genel Merkezi önünde Doğu Guta'da yaşanan insani duruma dikkati çekmek için eylem düzenlendi. Toplantı öncesi üzerinde akıllı bilboard bulunan üç kamyonet, BM Genel Merkezi önüne geldi. BM binası önüne gelen kamyonetlerin üzerinde “Suriye'de 500 bin kişi hayatını kaybetti nasıl oluyor da Güvenlik Konseyi hala harekete geçmiyor?” şeklinde ifadeler yer aldı.
LAVROV'DAN 'ATEŞKES' AÇIKLAMASI
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde (BMGK) Suriye'deki ateşkese ilişkin tasarıyı değerlendirmeye hazır olduklarını belirterek ancak bu ateşkesin kesinlikle DEAŞ, Nusra Cephesi ve bunlarla iş birliği yapan gruplara yönelik operasyonları kapsamaması gerektiğini ifade etti.
Sırbistan'daki Belgrad Üniversitesinde öğrencilerle buluşan Lavrov, BMGK gündeminde olan Suriye'deki ateşkese ilişkin tasarı hakkında gazetecilerin sorduğu bir soruyu yanıtladı.
Ateşkes çağrısına karşı çıkmanın zor olduğunun altını çizen Lavrov, zira ateşkesin sivillere yardım imkanı sunduğunu söyledi.
Rusya'nın, BMGK'de görüşülecek karar tasarısını değerlendirmeye hazır olduğunu ifade eden Lavrov, ateşkesin kesinlikle DEAŞ, Nusra Cephesi ve bu örgütlerle iş birliği içindeki gruplara yönelik operasyonları kapsamaması gerektiğini kaydetti.
Lavrov, Moskova'nın Nusra Cephesi'ne Doğu Guta'yı terk etmesi teklifinde bulunduğunu hatırlatarak bu teklifin Nusra Cephesi tarafından reddedildiğini ifade etti. BMGK'deki tasarının amacının, her şeyin sorumlusu olarak Şam yönetimini göstermek olduğunu savunan Lavrov, "Eğer bizim argümanlarımız yeniden yok sayılırsa, bu girişimin sahiplerinin oklarını Şam'a çevirdiğini ve terörist gruplardan kendilerini tecrit ettiklerini düşünmekten başka seçeneğimiz yok." dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-bmgkda-rusyadan-suriye-karari-40750877 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-bmgkda-rusyadan-suriye-karari-40750877)
-
(https://pbs.twimg.com/media/DW00pC4X0AAv0yX.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DW00qnIXcAEDDFD.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DW00rc0WAAACRMM.jpg)
https://twitter.com/M_Alneser/status/967487462820982786
-
Anladığım kadarıyla afrin bölgesiyle ilgili bir karar alınmamış.
-
Hep fitne hep fesat
-
Rejim ateşkes dinlemedi! Bu sabah yeniden hedef aldı
Hürriyet Haber
25.02.2018 - 10:30 | Son Güncelleme: 25.02.2018 - 11:01
Suriye'de Beşar Esad rejimi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) alınan 1 aylık insani ateşkes kararını ilk günde bozdu. AFP haber ajansı, Esad rejiminin bu sabah Doğu Guta'da hava saldırısı düzenlediğini duyurdu.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) Suriye'de bir ay "insani ateşkes" kararını dün gece almıştı. Doğu Guta'da 18 Şubat'tan bu yana 519 kişi Esad rejiminin hava saldırıları sonucu hayatını kaybetmişti.
BM Güvenlik Konseyi'nde oy birliğiyle kabul edilen tasarı ile Suriye'ye insani yardım ulaştırılabilmesi ve özellikle rejimin kuşatması altında bulunan Doğu Guta'daki durumu ağır hasta ve yaralıların tahliyesi için en az bir ay insani ateşkes kararı alınmıştı.
Ancak Esad bütün dünyanın birleştiği bu karar rağmen bu sabah ateşkesi bozdu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rejim-ateskes-dinlemedi-bu-sabah-yeniden-hedef-aldi-40752953 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rejim-ateskes-dinlemedi-bu-sabah-yeniden-hedef-aldi-40752953)
-
https://www.facebook.com/yunus.trlmz.969/videos/558430874518865/ (https://www.facebook.com/yunus.trlmz.969/videos/558430874518865/)
Bu nasıl bir vahşettir! Ne isterler sivillerden! Masumlardan, kadın ve çocuklardan! Bu savaş değil açık bir şekilde cinayet! :'( :'(
-
[url]https://www.facebook.com/yunus.trlmz.969/videos/558430874518865/[/url] ([url]https://www.facebook.com/yunus.trlmz.969/videos/558430874518865/[/url])
Bu nasıl bir vahşettir! Ne isterler sivillerden! Masumlardan, kadın ve çocuklardan! Bu savaş değil açık bir şekilde cinayet! :'( :'(
Sn.Skywolf video yalan Guta ile yakından uzaktan alakası yok.
Son zamanlarda propaganda amacı ile paylaşılan göruntüleri burda paylaşmanız size yakışmaz.
Geçen senenin Nisan ayına ait görüntüler, zaten çevreye bakınca havalar sıcak ve her taraf yemyeşil. Halepte yaşayan sivil halkı savaş alanından uzaklaştırmak için Rusya arabulcu olmuş, 48 saat ateşkes ilan edilerek rejim otobüsleri gönderiyor ve tahliye ederken bombalanıyor. Roket saldırısı yapılıyor,130 sivil ölmüştü. Rejim Nusra`yı suçluyor, Nusra da rejimi suçlamıştı, kimin yaptığı belli değil hala...
Ortalık iyice karışmıştı o zamanlarda, Guta`da aynı olay yaşanırsa inanin o facebookta bu görüntüyü paylaşan cahilden önce biz haberdar oluruz, ortalık toz duman olur.
! No longer available (http://www.youtube.com/watch?time_continue=373&v=mr_B2uUDRD4#)
https://www.theguardian.com/world/video/2017/apr/16/aftermath-of-syrian-bus-bombing-which-killed-126-people-video (https://www.theguardian.com/world/video/2017/apr/16/aftermath-of-syrian-bus-bombing-which-killed-126-people-video)
http://www.bbc.com/news/world-middle-east-39613313 (http://www.bbc.com/news/world-middle-east-39613313)
-
[url]https://www.facebook.com/yunus.trlmz.969/videos/558430874518865/[/url] ([url]https://www.facebook.com/yunus.trlmz.969/videos/558430874518865/[/url])
Bu nasıl bir vahşettir! Ne isterler sivillerden! Masumlardan, kadın ve çocuklardan! Bu savaş değil açık bir şekilde cinayet! :'( :'(
Sn.Skywolf video yalan Guta ile yakından uzaktan alakası yok.
Son zamanlarda propaganda amacı ile paylaşılan göruntüleri burda paylaşmanız size yakışmaz.
Geçen senenin Nisan ayına ait görüntüler, zaten çevreye bakınca havalar sıcak ve her taraf yemyeşil. Halepte yaşayan sivil halkı savaş alanından uzaklaştırmak için Rusya arabulcu olmuş, 48 saat ateşkes ilan edilerek rejim otobüsleri gönderiyor ve tahliye ederken bombalanıyor. Roket saldırısı yapılıyor,130 sivil ölmüştü. Rejim Nusra`yı suçluyor, Nusra da rejimi suçlamıştı, kimin yaptığı belli değil hala...
Ortalık iyice karışmıştı o zamanlarda, Guta`da aynı olay yaşanırsa inanin o facebookta bu görüntüyü paylaşan cahilden önce biz haberdar oluruz, ortalık toz duman olur.
! No longer available ([url]http://www.youtube.com/watch?time_continue=373&v=mr_B2uUDRD4#[/url])
[url]https://www.theguardian.com/world/video/2017/apr/16/aftermath-of-syrian-bus-bombing-which-killed-126-people-video[/url] ([url]https://www.theguardian.com/world/video/2017/apr/16/aftermath-of-syrian-bus-bombing-which-killed-126-people-video[/url])
[url]http://www.bbc.com/news/world-middle-east-39613313[/url] ([url]http://www.bbc.com/news/world-middle-east-39613313[/url])
Doğrudur. Video eski olabilir. Ama o kadar çok video var ki son dönemde. Birilerinin birilerini kandırmak için yaptıkları, sahte, özel makyajlı, bol kanlı videolar da gördüm. Bütün bunlara karşın ne yazık ki gerçekten de masumlar hayatlarını kaybediyorlar. Haberler de harabeye dönmüş şehirleri görüyoruz. Ki insanlar yaşıyordu bir zamanlar oralarda.
Bir insan olarak ben çok üzülüyorum. :(
-
ABD istihbaratından flaş açıklama: Esed rejimine geçen yıla benzer bir saldırı...
ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Coats, Amerikan yönetiminin Beşşar Esed rejiminin kimyasal saldırılarına karşı rejime yönelik geçen yıla benzer bir saldırı düzenlenmesini konuştuğunu söyledi.
(http://idora.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2018/03/06/abd-istihbarati-acikladi-esed-rejimine-gecen-yila-benzer-bir-saldiri--10953925.Jpeg)
ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Daniel Coats, Savunma İstihbarat Direktörü Korgeneral Robert P. Ashley, Jr. Senato Silahlı Hizmetler Komitesinde küresel tehditler konulu bir oturumda senatörlerin sorularını yanıtladı.
Bir senatörün Suriye rejimin neredeyse günlük olarak kullandığı klor gazının kitle imha silahı olarak değerlendirip değerlendirmediğine ilişkin bir soruya Coats şu yanıtı verdi:
"Bunu da kitle imha silahı olarak değerlendiriyoruz. Orada sarinden çok klor kullanımı var. Son saldırıları hali hazırda değerlendiriyoruz. Bununla ilgili henüz tam bilgi sahibi değiliz. Taraflar birbirini suçluyor. Henüz değerlendirmeyi tamamlamış değiliz ancak bu konuda oldukça kaygılıyız. Başkanın geçen yılki saldırıya verdiği tepkiyi gördünüz. Bu, şu anda biz konuşurken bile ciddi bir şekilde tartışılıyor ancak yine ifade ediyorum bu kapalı bir oturumda konuşulmalı."
ABD geçen yıl İdlib'in Han Şeyhun beldesinde kimyasal silahla saldırması üzerine ABD Başkanı Donald Trump saldırıda kullanılan Şeyrat Hava Üssünün vurulmasına karar vermişti. ABD'nin Akdeniz'de konuşlu gemilerinden fırlatılan füzelerle hava üssündeki 59 nokta vurulmuştu.
http://www.milliyet.com.tr/abd-istihbarati-acikladi-esed-dunya-2622372/ (http://www.milliyet.com.tr/abd-istihbarati-acikladi-esed-dunya-2622372/)
-
ABD'den çok kritik Suriye hamlesi! İki ülke orada karşı karşıya geldi...
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5aa2639fd3806c3ba89f7d5a.jpg)
ABD, Suriye'nin güneyine askeri unsur sevk ederek bölgedeki İran güçlerine yönelik askeri varlığını güçlendirdi.
Suriye-Ürdün sınırındaki güvenilir kaynaklardan alınan bilgiye göre, ABD, son haftalarda Suriye'nin güneyindeki askeri varlığını artırdı. ABD ordusu, Irak-Ürdün sınırı yakınındaki Tanif üssüne 200'den fazla asker sevk etti.
Kaynaklar, ABD öncülüğünde kurulan ve merkezi Ürdün'de bulunan operasyon odasının (MOC) Suriye'nin güneyindeki İran üslerine yönelik bir dizi tedbir aldığını bildirdi.
Bu arada İngiliz komutanların Ürdün-Suriye sınırına ziyaretleri sıklaştı. ABD ve İngiltere destekli ÖSO, Suriye'nin Irak-Ürdün sınırına hakim çöl bölgesini, geçen mayıs ayında DEAŞ'tan temizlemişti. Bu sırada, İran destekli milisler ve rejim güçleri, Irak sınırına ulaşma amacıyla ÖSO'nun önünü kesmek için harekete geçmişti.
ABD, ÖSO güçlerini taciz eden İran kontrolündeki bazı gruplara Tanif bölgesi çevresinde 3 kez saldırı düzenlemişti. Ancak DEAŞ'ın geçen haziran ayında binlerce kilometrekare alandan çatışmaksızın çekilmesi, boşalttığı bölgede Esed ve İran güçlerinin ilerlemesine neden olmuştu.
İran güçlerinin yoğun olarak halkın "ölüm üçgeni" tabir ettiği Şam'ın güneybatı kırsalı-Dera'nın ve Kuneytra'nın kuzeykırsalının buluştuğu alanda konuşlandığı biliniyor. Bu alanda Kanakir, Tel Adas ve Deyr Makir noktaları üs şeklinde kullanılıyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abdden-irana-karsi-cok-onemli-hamle-asker-sayisi-artirildi-40766609 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abdden-irana-karsi-cok-onemli-hamle-asker-sayisi-artirildi-40766609)
-
Rusya rest çekti! ABD'ye çok sert sözler
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5aa79a077af5071efc764bb8.jpg)
Rusya Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov, ABD'nin, Suriye hükümetini kimyasal silah kullanmakla suçlamayı planladığını ve bunu gerekçe göstererek başkent Şam'ın hükümet denetiminde olan mahallelerine füze saldırısı düzenlemeyi tasarladığını belirtti.
Rusya Genelkurmay Başkanı, Şam'daki resmi kurumlar ile Suriye ordusuna ait binalarda Rus askeri danışmanlar, Rusya'nın Suriye'deki tarafları uzlaştırma merkezinden yetkililer ve Rus askeri polis görevlilerinin yer aldığını hatırlattı.
Sputnik'in haberine göre Gerasimov, başkent Şam da dahil olmak üzere, Suriye'nin bir noktasının bombalanması ve bunun, bu ülkede bulunan Rus askerlerin hayatı için tehlike oluşturması halinde, hem söz konusu saldırıda kullanılan füzelere hem de bu füzeleri taşıyan savaş araçlarına karşılık verileceğini vurguladı.
Öte yandan Gerismov, ellerinde, Suriye'deki militanların, sorumluluğunu hükümete yükleyecekleri sahte bir kimyasal silah saldırısının hazırlıklarını yapmakta olduğuna ilişkin güvenilir bilgiler olduğunu kaydetti.
Bakan açıkladı... YPG çekilecek, ABD ve Türk askerleri olacakBakan açıkladı... 'YPG çekilecek, ABD ve Türk askerleri olacak'
Gerasimov, planlanan sahte saldırının kurbanları gibi gösterilmeleri amacıyla ülkenin çeşitli bölgelerinden kadın, çocuk ve yaşlı kişilerin Doğu Guta'ya götürüldüğünü söyledi.
Gerasimov'un anlattığına göre kendilerini 'yardım örgütü' olarak tanımlayan Beyaz Miğferler üyeleri ve film ekipleri, uydu vericileri ve kameralar ile sahte saldırının düzenleneceği yere gitti.
Rus Genelkurmay Başkanı, önceki gün Doğu Guta'nın Aftris köyünde kimyasal mühimmat üretimi amacıyla kullanılan bir atölye bulunmasının da militanların sahte saldırı planını doğruladığını da ekledi.
Bu açıklama, ABD'nin BM Büyükelçisi Nikki Haley'nin, kimyasal silah saldırısı düzenlemesi halinde Washington'ın Şam'a karşı saldırı düzenleyebileceği tehdidinde bulunmasından bir gün sonra geldi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusya-rest-cekti-abdye-cok-sert-sozler-40770402 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusya-rest-cekti-abdye-cok-sert-sozler-40770402)
-
Hatay'ın Yayladağı ilçesine Suriye'den atılan füze düştü
Hatay'ın Yayladağı ilçesi Hammut Tepe Karakolu yakınındaki boş araziye düşen füzenin Suriye'de Esed rejiminin kontrolündeki bir bölgeden atıldığı belirlendi.
(https://cdnuploads.aa.com.tr/uploads/Contents/2018/03/20/thumbs_b_c_43f3f0ada76c364fbba3763c1f751d99.jpg?v=014113)
Suriye'de Esed rejiminin kontrol ettiği bir bölgeden atıldığı tespit edilen füze, Hatay'ın Yayladağı ilçesinde sınır karakolu yakınındaki boş araziye düştü.
Alınan bilgiye göre, saat 23.00 sıralarında rejim bölgesinden atılan bir füze Hammut Tepe Karakolu yakınındaki boş araziye isabet etti.
Füzenin düşüşü esnasında çıkan patlama başta Yayladağı ilçesi olmak üzere sınırdaki mahallerden duyuldu.
Yetkililer füzenin düşmesinin ardından bir askerin hafif yaralandığını ve ayakta tedavi edildiğini bildirdi.
Askeri uzmanlar, füzenin tipinin tespiti için çalışma yürüttükleri belirtti.
Olayla ilgili başlatılan inceleme sürüyor.
Muhabir: Erdal Türkoğlu
https://aa.com.tr/tr/turkiye/hatayin-yayladagi-ilcesine-suriyeden-atilan-fuze-dustu/1093685
-
(https://pbs.twimg.com/media/DYthwMGX0AAl0uv.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DYthwIIW4AAoqui.jpg)
OTR-21 Tochka
-
Bilerek mi atıldı, yoksa yanlışlıkla mı düştü! Herhangi bir açıklama yok!
-
Bilerek mi atıldı, yoksa yanlışlıkla mı düştü! Herhangi bir açıklama yok!
Tel Rıfat dendikten sonra oldu. Bence bunun için.
-
Suriyelilerin Yurtiçi ve Yurtdışı telefon görüşmelerini bedava yapabilmeleri için telefon kartı ihalesi yapılacakmış. İlk etapta 60.000 adet telefon kartı Suriyelilere dağıtılacak olup dağıtılan bu kartlarla Yurtiçi ve Yurtdışı görüşmeleri bedava yapabileceklermiş (!)
https://tr.sputniknews.com/turkiye/201803201032704829-suriyeli-yurtdisi-yurtici-telefon-gorusme/?utm_source=https://t.co/Qugz7tsLp9&utm_medium=short_url&utm_content=ha3D&utm_campaign=URL_shortening
-
Suriyelilerin Yurtiçi ve Yurtdışı telefon görüşmelerini bedava yapabilmeleri için telefon kartı ihalesi yapılacakmış. İlk etapta 60.000 adet telefon kartı Suriyelilere dağıtılacak olup dağıtılan bu kartlarla Yurtiçi ve Yurtdışı görüşmeleri bedava yapabileceklermiş (!)
https://tr.sputniknews.com/turkiye/201803201032704829-suriyeli-yurtdisi-yurtici-telefon-gorusme/?utm_source=https://t.co/Qugz7tsLp9&utm_medium=short_url&utm_content=ha3D&utm_campaign=URL_shortening
Ohh mis. Hepsi artık tek bir yerden fitne mesajı alır. Sonra bu ülkedede savaş çıkarırlar.
-
Halep’in kuzeyinde Anadan bölgesinde TSK tarafından yeni oluşturulan gözlem noktasına rejim güçlerinin grad füzeleri ile saldırdığına dair haberler var. Gerçekliği nedir? Konuyla ilgili bilgisi olan var mı?
-
Eğer şu kart meselesi doğruysa hakkım, vergim şunu yapan bürokratlara zehir zıkkım olsun. Ben hakkımı haram ediyorum. Bu sabah işe benzin yüzünden otobüsle gittim.
-
ABD'den ters köşe 'çekilme' açıklaması
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ac674c8c9de3f1ef47f9aa6.jpg)
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü Dana White, ABD Başkanı Donald Trump'ın ABD kuvvetlerini Suriye'den çekeceğine yönelik iddiaları "dedikodu" olarak niteledi.
White, ABD Genelkurmay Başkanlığı Sözcüsü Korgeneral Kenneth McKenzie ile haftalık basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, Pentagon'un Suriye'de kalmak istediği, Beyaz Saray'ın ise çekilmek istediğinin basına yansıdığını, bunun Pentagon ile Beyaz Saray arasında iletişimsizliğe işaret edip etmediğine ilişkin sorusunu White, şöyle yanıtladı:
"Çekilme hakkında insanların dedikodularını duydum. Başkan'ın 'Çok yakında' dediğini biliyorum. Çünkü DEAŞ'ı yenmekte çok başarılı olduk ama DEAŞ bitmiş değil ve DEAŞ’ın yenildiğini sağlama amacına bağlıyız. Her zaman dediğimiz gibi Suriye'de görevimiz DEAŞ'ı yenmektir. Bu, neredeyse tamamlanmak üzere ancak bitmiş değil."
MCKENZİE: SURİYE KONUSUNDA BİR ŞEY DEĞİŞMEDİ
Korgeneral McKenzie de DEAŞ'ın sonunun geldiğini ancak önlerinde çekilme konusunda bir takvim olmadığını söyledi.
McKenzie, "Yolumuza devam ederken, bize verilmeyen şeylerden biri takvimdi. Bu aslında çok etkili oldu. Bu daha önce Afganistan'da gördüğümüz üzere, düşmanın bildiği bir takvime karşı faaliyet göstermemiz sorun olabilirdi. Başkan bize bir takvim vermemekle çok iyi yaptı. Bu yolumuzda ilerlerken kendi lehimize kullanabileceğimiz bir araçtır." ifadelerini kullandı.
Bölgedeki ülke ve uluslararası örgütlerin de Suriye'deki sorunun çözümüne çalışması gerektiğini savunan ABD'li komutan, uzun dönem istikrar için daha yapılacak çok şey olduğunu kaydetti.
Bir gazetecinin, Trump'ın geçen haftadan bu yana iki kez yaptığı Suriye'den çekileceğine yönelik açıklamalarının Suriye konusunda neyi değiştirdiğine yönelik sorusu üzerine McKenzie, "Her zaman şunu düşündük; Suriye'de DEAŞ'a karşı mücadelemizin sonuna yaklaştıkça oradaki varlığımızın seviyesini ona göre ayarlayacağız. Dolayısıyla bu anlamda bir şey değişmedi." dedi.
AMERİKAN KAMUOYUNDA "KARIŞIK" MESAJLAR
Amerikan AP haber ajansının, adının açıklanmasını istemeyen üst düzey Beyaz Saray yetkililerine dayandırdığı haberinde, Trump'ın, ABD askerlerini Suriye'den 6 ay içinde çekmek istediği iddiasına yer verilmişti.
Haberde söz konusu yetkililer, ABD Başkanı'nın henüz resmi bir geri çekilme talimatı vermediğini ve kamuya açık bir çekilme takvimi açıklamadığını ancak birliklerin, kasım ayında yapılacak Kongre ara seçimlerine kadar ABD'ye dönmesini istediğini ifade etmişti.
Beyaz Saray'da salı günü Ulusal Güvenlik Konseyi (NSC) toplantısında konuşulan konulara hakim yetkililer, toplantıda, Trump'ın geri çekilme konusundaki sabrının giderek tükendiğini kaydettiğini, buna mukabil, ulusal güvenlik ve askeri yetkililer arasında net bir çekilme takvimi konusunda mutabakata varılmadığını dile getirmişti.
Aynı yetkililer, Trump'ın, Suriye'nin yeniden inşa süreci için Suudi Arabistan'dan 4 milyar dolarlık katkı talep ettiği ve Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz ile önceki gün yaptığı telefon görüşmesinde, Suudi kralın bu talebe "evet" yanıtı verdiğini iddia etmişti.
"YEREL GÜÇLERE GEÇİŞ"
Öte yandan, Beyaz Saray Sözcüsü Sarah Sanders'ın dünkü basın brifingindeki "Amerikan askerlerinin DEAŞ'a karşı görevi bitiyor, artık yerel güçlere geçiş sürecine odaklanmak istiyoruz" açıklaması da dikkati çekti.
Ayrıca Amerikan medyasındaki bazı haberlerde de Trump'ın geri çekilmeyi yavaşlatma konusunda kısmen ikna olduğu belirtilmiş, hatta adının açıklanmasını istemeyen Beyaz Saray yetkililerinin, "ABD askerleri bir süre daha kalıyor ancak bu sürenin sonunda çekilme gerçekleşecek" yorumlarına yer verilmişti.
Dün sabah saatlerinde konuyla ilgili yazılı açıklama yapan Beyaz Saray, "Suriye'de DEAŞ'ı yok etme askeri misyonu, DEAŞ'ın neredeyse tamamen ortadan kaldırılmasıyla hızlı bir şekilde sonuna geliyor. (Suriye ile ilgili) Gelecek planları hakkında müttefiklerimiz ve dostlarımızla konuşmaya devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulunmuştu.
ABD Başkanı Trump, önceki gün Beyaz Saray'da yaptığı açıklamada, "Suriye'den çıkma planı üzerinde çalışıyoruz. Suriye'de olmamızın ana nedeni DEAŞ'tan kurtulmaktı ve bu görevi hemen hemen tamamladık. Şimdi çok kısa süre içinde bölge ülkeleriyle koordinasyon içinde kararımızı vereceğiz. Suudi Arabistan, bizim Suriye'de kalmamızı istiyorsa parasını ödemesi gerekecek. DEAŞ'a karşı çok başarılı olduk ama artık zamanı geldi. Bazen eve dönmenin zamanı gelmiştir. Biz de bunu çok ciddi şekilde düşünüyoruz." ifadelerini kullanmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abdden-ters-kose-cekilme-aciklamasi-40796085 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abdden-ters-kose-cekilme-aciklamasi-40796085)
-
Suriye Doğu Guta’da kimyasal saldırı: Can kaybı 80'e çıktı
Tahliyelerin sürdüğü Duma semtini cehenneme çeviren saldırıda yüzlerce kişi de yaralandı. Doğu Guta'dan paylaşılan feci görüntüler dünyayı ayağa kaldırdı, saldırı BBC'den CNN'e, Al Jazeera'dan Washington Post'a anında dünyada ilk haber oldu. Yerel kaynaklar, helikopterden Sarin gazı atıldığnı bildiriyor.
Paylaş
(http://idora.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2018/04/08/son-dakika-suriye-dogu-guta-da-kimyasal-saldiri-en-az-70-olu-11190883.Jpeg)
Suriye’nin başkenti Şam yakınlarında yer alan Doğu Guta’da bugün bir kimyasal katliam gerçekleşti.
Beyaz Baretliler grubu, muhaliflerin elindeki son semt olan Duma’yı hedef alan saldırıda can kaybının 80'e çıktığını bildiriyor.
Yerel kaynaklar ayrıca cehenneme dönen semtte yüzlerce kişinin de kimyasal gazdan etkilendiğini aktarıyor.
Beyaz Baretliler grubunun paylaştığı feci fotoğraflar, dünyayı ayağa kaldırdı. Saldırı BBC'den CNN'e, Al Jazeera'dan Washington Post'a anında dünyada ilk haber oldu.
Saldırıya maruz kalanlar, Rejim veya Rusya'nın kimyasal Sarin gazını helikopterden attığını söylüyor.
Rejim ve destekçilerinin yıllardır kuşatma altında tuttuğu Doğu Guta'dan haftalardır silahlı muhalifler ve aileleri tahliye ediliyor. Tahliyeler başlamadan önce Doğu Guta'da yaklaşık 400 bin kişi yaşıyordu.
ABD, Şam ve Rusya'yı suçladı
Amerika Birleşik Devletleri (ABD), saldırıya karşı tepki gösteren ilk ülke oldu.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, "7 Nisan'da yeniden kimyasal silah kullanıldığı yönündeki haberleri yakından takip ediyoruz. Eğer bu dehşet verici haberler doğrulanırsa acil şekilde uluslararası toplumun cevabını gerektirir" dedi.
Anadolu Ajansı'na konuşan bir başka Dışişleri Bakanlığı yetkilisi ise, "Suriye'de rejimin daha öncede kendi halkına karşı kimyasal silahlar kullandığı açık şekilde ortada. Daha öncede belirttiğimiz gibi, Rusya, Suriye halkının acımasız bir şekilde kimyasal silahlarla hedef alınmasında sorumludur" ifadesini kullandı.
Henüz uluslararası kuruluşlar tarafından kimyasal saldırı doğrulanmasa da Beşar Esad rejiminin bu konuda sicili var. Geçen yıl yine Nisan ayında Han Şeyhun kasabasını hedef alan saldırıda, en az 90 kişi can vermişti. Ölenlerin çoğunluğu çocuklar ve kadınlardı.
http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-suriye-dogu-guta-da-dunya-2643510/ (http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-suriye-dogu-guta-da-dunya-2643510/)
-
SON DAKİKA HABERİ: ABD Başkanı Trump, "Esad kimyasal saldırı nedeniyle büyük bedel ödeyecek" dedi. Trump, Esad için "hayvan" ifadesini kullandı.
https://www.google.com.tr/amp/s/www.ntv.com.tr/amp/dunya/son-dakika-abd-baskani-trump-esad-kimyasal-saldiri-nedeniyle-buyuk-bedel-odeyec,-cisJVrRwkOUj-xPs-dkGQ (https://www.google.com.tr/amp/s/www.ntv.com.tr/amp/dunya/son-dakika-abd-baskani-trump-esad-kimyasal-saldiri-nedeniyle-buyuk-bedel-odeyec,-cisJVrRwkOUj-xPs-dkGQ)
-
Başbakan Yardımcısı Bozdağ: Bu vahşetten dolayı Suriye yönetimini şiddetle kınıyoruzEsed güçlerinin Duma'daki katliamına bir tepki de Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'dan geldi. Bozdağ, "Suriye rejimi, BMGK kararlarını bir kez daha çiğnemiştir." dedi.
http://www.trthaber.com/m/?news=basbakan-yardimcisi-bozdag-bu-vahsetten-dolayi-suriye-yonetimini-siddetle-kiniyoruz&news_id=359521&category_id=1 (http://www.trthaber.com/m/?news=basbakan-yardimcisi-bozdag-bu-vahsetten-dolayi-suriye-yonetimini-siddetle-kiniyoruz&news_id=359521&category_id=1)
-
Işın rengi değişmek üzere. Trump, twitter'dan saydırıyor. Gece Tomahawk'lar uçuşabilir.
-
Abd ulusal güvenlik komitesi toplantıya başladı. Toplantı sonrası Suriye'ye müdahale ihtimali yüksek. Abd genelkurmayı Suriye'de muhtemel vurulacak hedeflerle ilgili Trump'a sunum yapacak.
Suriye'de Rus askeri olan tüm üslerde'de kırmızı alarm verildi. Suriye'de saha çok sıcak.
-
Bi kaç çatapat patlar. Esat yerinde kalir. Esad'in ve ruslarin yerine koyacak adam bulamiyorlar. ;D
-
Suriye'de kötü şeyler olduğu gerçek. Ancak sahte videolar yayınlayan şu beyaz baretliler değil miydi?
-
Rusya ile anlaşıp Suriye'ye dalsak dünyanın primini yaparız yalnız he buda bir gerçek. Esad'ın kaldıgı yeri tespit edip Kıbrıs'ın yanından geçerek Şam'a TCG Sancaktar-Bayraktar eşliğinde bir çıkarma yapsak bir iki günde Şam'ı alırız. Getireceksin esadı da Bayburtta yargılayacaksın.
-
Hazır, CH-47'lerde varken, Esadın malikânesine Özel kuvvetlerle operasyon yapıp getirsek fena olmazdı.
-
Suriye'ye dalman demek ruslari çizip atman demek. Tr'de o maça yok, ruslar da o niyet yok.
Kibris'in yanindan gecip şama çikarma yapmayi birak, mavi marmarayi escortsuz göndermiş adamiz.
Birileri bizim çapimizi çoktan ölçtü ona uygun bir deli gömleği hazirlaniyor bence.
-
Suriye'ye dalman demek ruslari çizip atman demek. Tr'de o maça yok, ruslar da o niyet yok.
Kibris'in yanindan gecip şama çikarma yapmayi birak, mavi marmarayi escortsuz göndermiş adamiz.
Birileri bizim çapimizi çoktan ölçtü ona uygun bir deli gömleği hazirlaniyor bence.
Yok ben zaten içimden geçenleri söyledim. Biri çıkıp Khalesside ejderhalarıyla havadan destek versin dese kabulümdü yani :))
-
Suriye'de askeri havaalanı vuruldu
Suriye resmi haber ajansı SANA, ülkenin merkezindeki Tayfur askeri havaalanına füze saldırısı gerçekleştirildiğini duyurdu. SANA "Tayfur havaalanını birden fazla füze vurdu" ifadelerini kullandı. BBC Türkçe'de yer alan habere göre saldırıda, birden fazla kişi yaralandı ya da hayatını kaybetti.
Suriye televizyonu da, Humus'taki Tayfur askeri havaalanı yakınlarında yüksek seste patlamaların duyulduğunu bildirdi.
Başkent Şam yakınlarındaki Doğu Guta'daki yardım görevlileri hükümeti Cumartesi akşamı kuşatma altındaki bölgeye kimyasal silahla saldırı düzenlemekle suçladıktan sonra ABD Başkanı Donald Trump "hayvan" ifadesini kullandığı Esad için "büyük bir bedel ödeyecek" demişti.
Ancak Amerikalı yetkililer saldırıyı Washington'ın gerçekleştirmediğini söylüyor.
Fransız haber ajansı AFP'ye konuşan bir Savunma Bakanlığı (Pentagon) sözcüsü, "Şu an, Savunma Bakanlığı Suriye'de hava saldırıları gerçekleştirmiyor" dedi.
Sözcü, "Ancak durumu yakından izlemeye devam ediyoruz ve Suriye ile başka yerlerde kimyasal silah kullananlardan hesap sorulması için diplomatik çabalarımızı sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı.
Reuters'a konuşan Amerikalı bir üst düzey yetkili de, ABD'nin Suriye hükümetine ait askeri üsse herhangi bir saldırı gerçekleştirmediğini söyledi.
BM GÜVENLİK KONSEYİ TOPLANIYOR
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) Pazartesi günü sabah saatlerinde ABD'nin ve diğer sekiz üye ülkenin talebiyle acil olarak toplanacak.
"Uluslararası barış ve güvenliğe yönelik tehditler" nedeniyle Rusya'nın talebi sonucu yapılacak BMGK acil toplantısı ise öğle saatlerinde olacak.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-suriyede-askeri-havaalani-vuruldu-40798822 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-suriyede-askeri-havaalani-vuruldu-40798822)
-
Rusya kırmızı alarma geçti! ABD müdahale ederse vuracaklar
Doğu Guta'daki kimyasal saldırının ardından Rusya, ABD tarafından füze saldırısı ya da başka müdahaleye karşı Suriye'de askeri pozisyonunu değiştiriyor.
NTV'nin haberine göre Suriye'de bulunan Rus füze savunma S-400 sistemi aktive edildi. İki motorlu yüksek irtifa önleme uçağı olan MIG-31'ler de 24 saat devriye geziyor. Esad rejiminin ABD füzelerin menzilinde 20 kritik bölge ve üssü olduğuna dikkat çekiliyor.
Üslerin bazılarında Rus askeri varlığının bulunduğu da gelen bilgiler arasında. ABD'nin Rus askerlerinin olmadığı bölgeleri hedef alabileceği belirtiliyor. Suriye içindeki Rus askeri varlığı olan tüm üslerde kırmızı alarm verilmiş durumda. Olası bir ABD müdahalesine karşı ABD donanmasına ait gemi ve uçaklara karşı ateş açılacağı ileri sürülüyor.
ABD'nin olası Esad askeri noktalarını Akdeniz'deki gemilerinden vurabileceği tahmin ediliyor. ABD'nin bu hareketle hem Rusya hem İran'a da bir cevap vermek istediği yorumları dikkat çekiyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusya-kirmizi-alarma-gecti-abd-mudahale-ederse-vuracaklar-40798804 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusya-kirmizi-alarma-gecti-abd-mudahale-ederse-vuracaklar-40798804)
-
En olasi senaryoyu yaziyorum: abd atar tutar, rusya resti görür, abd geri adim atar, ruslar prim yapmiş olur.
rusyanin ağzini burnunu dağitacak olan ülke abd değil.
-
Bu Amerikanlar ne amaçlıyorlar? Savunma sanayi hareketlendirmek için dünyayı yakacaklar.
-
Bu Amerikanlar ne amaçlıyorlar? Savunma sanayi hareketlendirmek için dünyayı yakacaklar.
Nicholas Cage' in Savaş Tanrısı filmi açılış konuşması Amerika nedir sorusuna çok güzel cevap veriyor aslında...
"Dünyada 550 milyon ateşli silah var. Bu da her 12 kişiden 1nin silahli olduğunu gösteriyor. Sorulması gereken soru şu , geri kalan 11 kişiyi nasıl silahlandirabilirim"
-
Suriye'de Askeri Havaalanını İsrail Vurmuş
Suriye resmi haber ajansı SANA, ülkenin merkezindeki Tayfur askeri havaalanına füze saldırısı gerçekleştirildiğini duyurdu. SANA "Tayfur havaalanını birden fazla füze vurdu" ifadelerini kullandı. Rusya saldırının Lübnan hava sahası içerisinden, İsrail savaş uçakları tarafından düzenlendiğini duyurdu. Rusya, iki İsrail savaş uçağı tarafından atılan 8 füzeden 5'inin Suriye hava savunma savunma sistemleri tarafından engellendiğini duyurdu. Suriye ise Rusya'nın ardından yaptığı açıklamada İsrail'i suçladı. Suriye devlet medyasında "T-4 Havaalanına Lübnan hava sahasından gerçekleşen saldırı birkaç füze ateşleyen F-15 hava araçları tarafından düzenlendi" ifadesi yer aldı.
Suriye devlet televizyonu, Humus'taki Tayfur askeri havaalanı yakınlarında yüksek seste patlamaların duyulduğunu bildirdi.
Başkent Şam yakınlarındaki Doğu Guta'daki yardım görevlileri hükümeti Cumartesi akşamı kuşatma altındaki bölgeye kimyasal silahla saldırı düzenlemekle suçladıktan sonra ABD Başkanı Donald Trump "hayvan" ifadesini kullandığı Esad için "büyük bir bedel ödeyecek" demişti. Ancak Amerikalı yetkililer saldırıyı Washington'ın gerçekleştirmediğini söylüyor.
Fransız haber ajansı AFP'ye konuşan bir Savunma Bakanlığı (Pentagon) sözcüsü, "Şu an, Savunma Bakanlığı Suriye'de hava saldırıları gerçekleştirmiyor" dedi.
Sözcü, "Ancak durumu yakından izlemeye devam ediyoruz ve Suriye ile başka yerlerde kimyasal silah kullananlardan hesap sorulması için diplomatik çabalarımızı sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı. Reuters'a konuşan Amerikalı bir üst düzey yetkili de, ABD'nin Suriye hükümetine ait askeri üsse herhangi bir saldırı gerçekleştirmediğini söyledi.
RUSYA SAVUNMA BAKANLIĞI SALDIRIYI İSRAİL'İN YAPTIĞINI AÇIKLADI
Rusya Savunma Bakanlığı, Pazartesi sabaha karşı TSI saati 3:25-3:53 arasında İsrail Hava Kuvvetlerine ait iki F-15 savaş uçağının Suriye hava sahasına girmeden, Lübnan üzerinden Homs yakınındaki Tifor, diğer adıyla T-4 hava üssüne 5 füze ateşlediklerini açıkladı. Rusya Savunma Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlıklarının İsrail’den saldırıyla ilgili ısrarla açıklama bekledikleri de kaydedildi.
Hava savunma sistemlerinin devreye girdiği saldırı sırasında atılan füzelerden üçünün havada imha edildiği, ikisinin ise hava üssüne isabet ettiği kaydedildi. Suriye yönetimi kontrolündeki Tifor üssünde görevli Rus askeri danışmanlar arasında şans eseri can kaybı olmadığı da söylendi.
Suriye’deki hava üssüne İsrail’in neden saldırı düzenlediğini sorgulayan Rusya Federasyon Konseyi Uluslararası İlişkiler Komitesi Başkan Yardımcısı Vladimir Cabarov, “İsrail’den bunu neden yaptıklarını bir an önce öğrenmek istiyoruz. Gerekli yazışma savunma ve dışişleri bakanlıkları kanallarından yapıldı bile. Üsse yönelik füzelerin ateşlenmesi Suriye’nin Duma kasabasında kimyasal saldırı düzenlendiği provokasyonundan hemen sonra gerçekleşmesi İsrail’in başka ülkelerin (ABD) telkiniyle de hareket etmiş olabileceğine işaret ediyor. İsrain anlamlı gerekçe gösterememesi halinde durum son derece vahım sonuçlar doğuracaktır” dedi. (Nerdun Hacıoğlu / MOSKOVA)
HAMA'DAN T-4 HAVA ÜSSÜ NE KADAR ÖNEMLİ?
Tiyas (T-4), Suriye'nin en büyük askeri hava üssü olarak biliniyor. Antik kent Palmira'nın batısında bulunan askeri üste 4 filo ve 60 hangar bulunuyor. Esad rejimi ve İran Devrim Muhafızlarına bağlı Kudüs Güçleri tarafından muhaliflere karşı yürütülen askeri harekâtlarda hava üssü olarak kullanılıyor.
Aralık 2016'da terör örgütü DEAŞ mensupları askeri üsse saldırmış, örgüt Esad rejimine bağlı 4 savaş uçağını yok ettiğini iddia etmişti.
LÜBNAN BASINI: İSRAİL SALDIRGANLIĞI
Hizbullah'a yakınlığıyla bilinen Al Manar kanalı, olayın 'İsrail saldırganlığı' olduğunu iddia etti. Haaretz gazetesinin aktardığına göre, İsrail Savunma Bakanlığı'ndan bir yetkili söz konusu iddia hakkında konuşmayı reddetti.
BM GÜVENLİK KONSEYİ TOPLANIYOR
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) Pazartesi günü sabah saatlerinde ABD'nin ve diğer sekiz üye ülkenin talebiyle acil olarak toplanacak.
"Uluslararası barış ve güvenliğe yönelik tehditler" nedeniyle Rusya'nın talebi sonucu yapılacak BMGK acil toplantısı ise öğle saatlerinde olacak.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-suriyede-askeri-havaalani-vuruldu-40798822 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-suriyede-askeri-havaalani-vuruldu-40798822)
-
Barış görüşmelerimi? Ne barış görüşmeleri?
O sahneyi hatırlıyormusun ;D
-
Dünya Trump’ın açıklamasına kilitlendi: Gün bitmeden bir karar vereceğim
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/900x350/5acb8e642269a30704b6a507.jpg)
ABD Başkanı Donald Trump Suriye ile ilgili olarak, "Askeri yetkililerle görüşüyorum. Muhtemelen gün bitmeden bir karar vereceğim" dedi.
Trıump, "Suriye’deki korkunç saldırıyı kınıyorum. Rusya mı, Suriye mi, İran mı yoksa hepsi birden mi yaptı, bunu anlayacağız. Askeri yetkililerle görüşüyorum. Muhtemelen gün bitmeden bir karar vereceğim. 24-48 saat içinde büyük bir karar vereceğiz" dedi.
Ayrıca Trump askeri seçenek sorusuna, “bütün seçenekler masada cevabını verdi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/trumptan-suriye-cikisi-24-saat-icinde-buyuk-bir-karar-verecegim-40799788 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/trumptan-suriye-cikisi-24-saat-icinde-buyuk-bir-karar-verecegim-40799788)
-
bir şey olmaz tabi trump ruslarla savaşı göze alırsa işler değişir
-
Beyaz Saray: Rusya sözünde durmadı
Hürriyet Haber
09.04.2018 - 21:56 | Son Güncelleme: 09.04.2018 - 22:06
"Suriye’deki saldırıda sinir gazı kullanıldığı iddialarının ardından Beyaz Saray'dan açıklama geldi. Açıklamada "Rusya, Suriye'nin kimyasal programını bitirme sözünde durmadı. Duma'da saldırının yapıldığı yer incelemeye açılsın." dendi.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-beyaz-saray-rusya-sozunde-durmadi-40799870 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-beyaz-saray-rusya-sozunde-durmadi-40799870)
-
Son dakika: Gözler Trump'tayken Rusya cephesinden flaş açıklama
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5acbb8970f254401787e3959.jpg)
Rusya Ordusu Duma'da herhangi bir kimyasal saldırı bulgusuna rastlanmadığını ve yaralılarda kimyasal zehirlenme izi olmadığını öne sürdü.
Açıklamada, "Ateşkes izleme merkezinin radyasyon, kimyasal ve biyolojik savunma uzmanları ile sağlık personelinden oluşan grubu, 9 Nisan günü, kimyasal silahın kullanıldığı iddia edilen Suriye'nin Duma kentinde incelemelerde bulundu" dendi.
İnceleme sonuçlarının herhangi bir kimyasal madde izinin olmadığını gösterdiğini iddia eden merkez, "Ateşkes izleme merkezinin askeri hekimleri, Duma'daki sağlık kuruluşunu ziyaret etti. Buradaki hastalarda kimyasal zehirlenme belirtileri veya kimyasal madde etkileri tespit edilmedi" diye ekledi.
Beyaz Miğferler'in verdiği bilgilerin ve sosyal medya üzerinden yaydığı ‘kimyasal saldırı kurbanları' ile ilgili görsellerin "uydurma ve varılan ateşkesi bozma çabasından başka bir şey olmadığını" öne süren merkez, "Batı ülkelerinin temsilcilerinin, terörist ve militanların bu arsız suç ortaklarının yalanına inanması şaşkınlık yaratıyor" dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/gozler-trumptayken-rusya-cephesinden-flas-aciklama-40799828 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/gozler-trumptayken-rusya-cephesinden-flas-aciklama-40799828)
-
SON DAKİKA HABERİ: ABD'den Suriye Doğu Gura'daki kimyasal saldırıyla ilgili olarak yapılan açıklamada "BMGK kararı ne olursa olsun saldırıya yanıt verilecek" denildi.
https://www.ntv.com.tr/dunya/son-dakikaabd-bmgk-karari-ne-olursa-olsun-saldiriya-yanit-verilecek%2cTI3v2IbCQUCKjA9Q7S83JQ (https://www.ntv.com.tr/dunya/son-dakikaabd-bmgk-karari-ne-olursa-olsun-saldiriya-yanit-verilecek%2cTI3v2IbCQUCKjA9Q7S83JQ)
-
Tansiyon yükseldi, 3 ülke salonu terk etti!
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5acbe8a60f254401787e3b54.jpg)
ABD, Suriye'de kimyasal silah kullanımının soruşturulması için yeni bir BM mekanizması kurulmasını talep eden karar tasarısını BMGK'ye sundu. Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia ise tasarıyı değerlendireceklerini söyledi. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Suriye'nin Duma kentinde yaşanan kimyasal saldırıyı görüşmek üzere New York'ta toplandı. Toplantıda ABD ve Rusya arasında sert tartışmalar yaşanırken ABD'li temsilci Haley karar ne olursa olsun saldırıya karşılık verileceğini söyledi. Rusya ise olası bir müdahalenin ciddi sonuçlar doğuracağını vurguladı. BM Suriye özel temsilcisi de kritik bir uyarıda bulunarak "ilk kez sadece bölgesel, ulusal ya da Suriye'nin güvenliği değil uluslararası güvenlikten endişe duyduğum bir noktaya ulaştı" ifadelerini kullandı. Kürsüye Suriye Büyükelçisi'nin çıktığı sırada ABD, İngiltere ve Fransa'nın temsilcilerinin salonu terketmesi dikkat çekti.
BM Güvenlik Konseyi (BMGK), Suriye'de rejimin kuşatması altındaki Doğu Guta'nın Duma ilçesindeki kimyasal silah saldırısı üzerine Fransa, İngiltere, ABD ve konseyin geçici üyelerinden Fildişi Sahili, Hollanda, Peru, Polonya, Kuveyt ve İsveç'in talebiyle toplandı.
SORUŞTURMA ÇAĞRISI
Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, Cenevre'den video konferansla katıldığı toplantıda, Duma'daki “şüpheli” kimyasal silah saldırısında en az 49 kişinin hayatını kaybettiği ve yüzlerce kişinin yaralandığı yönünde haberler aldıklarını ancak BM'nin bu saldırıları ve sorumlularını belirleyemediğini söyledi. De Mistura, Duma'daki “iğrenç” saldırı için “kapsamlı ve bağımsız” bir soruşturma çağrısı yaptı.
AFRİN'E DE PARANTEZ
Afrin'deki gelişmelere ilişkin de değerlendirmede bulunan de Mistura, “Türk hükümeti, Afrin harekatının ardından, PYD/YPG güçleri Suriye'nin kuzeyindeki diğer bölgelerden çıkarılmazsa daha fazla operasyon yürüteceklerini belirtti. Bu bölgelerdeki askeri operasyonlar uluslararası gerginlik potansiyeline sahip ve bu nedenle tüm taraflara gerginliği azaltma ve itidal çağrısı yapıyoruz.” dedi.
De Mistura, Suriye'de yaşanan son gelişmelere ilişkin ise “Bölgesel ve küresel güçlerin yıkıcı ve hayal dahi edilemez sonuçlara neden olacak çıkar çatışmaları yüzünden ilk kez sadece bölgesel, ulusal ya da Suriye'nin güvenliği değil uluslararası güvenlikten endişe duyduğum bir noktaya ulaştı.” değerlendirmesinde bulundu.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5acbe63b0f254401787e3b36)
RUSYA: CİDDİ SONUÇLARI OLUR
Rusya'nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, Duma'da rejimin kimyasal silah saldırısı düzenlemediği iddiasında bulunarak, ABD, Fransa ve İngiltere'yi Suriye'de Rusya'ya karşı “agresif bir politika” yürütmekle suçladı.
Fransa ve İngiltere'nin “hakaretler, savaş yanlısı söylemler ve yaptırımlarla körü körüne ABD'nin peşinden gittiğini” belirten Nebenzia, Rusya'ya karşı tutumun Soğuk Savaş dönemindeki “kabul edilebilir” söylemin de ötesine geçtiğini ifade etti.
Duma'daki kimyasal silah saldırısını "yalan” olarak nitelendiren Nebenzia,”ABD'ye ilgili kanallar aracılığıyla askeri müdahaleninin ciddi sonuçları olacağınını ilettik.” dedi.
Nebenzia, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü'nden (OPCW) yetkililerin kimyasal silah saldırısı soruşturması için hemen salı günü Suriye'ye uçabileceğini ve koruma sağlanacağını aktardı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5acbe5770f254401787e3b2e)
ABD: KARŞILIK VERİLECEK
ABD'nin BM Büyükelçisi Nikki Haley, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) yaptığı konuşmada Doğu Guta’daki Duma kasabasındaki kimyasal saldırı ile ilgili Rusya'ya ağır eleştiriler yöneltti.
Suriye’deki Rus yetkililer muhaliflere aç kal ve teslim ol kampanyası yaptıklarını ve Esat rejiminin Ruslar tarafından verilen silahlarla ayakta kalmaya çalıştığını belirterek, 75 kişinin yaşamını yitirdiği kimyasal saldırı için toplanan BMGK’da Rusya’yı hedef alarak; 'Bu saldırıyı kimler yapabilir? sadece canavarlar yapabilir, sorumluların vicdanı yok, ölen çocukların fotoğraflarını burada gösterebilirdim, ama bu saldırının sorumlu olan canavarın vicdanı da yok‘ diye konuştu.
Suriye’de Kimyasal saldırının gerçekleşmediğini ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü'nün müfettişlerini hemen yarın uçağa atlayıp, Şam'a gelmeye ve kimyasal silah saldırısının olduğu iddia edilen Duma'yı ziyaret etmeye çağıran Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vasili Nebenzia’dan sonra söz alan Haley, daha da ileri giderek şu ifadeleri kullandı:
"HESAP SORULACAK"
"Bu tip insanların utandıracak ne gibi bir şey olabilir ki Güvenlik Konseyi geçtiğimiz yıl bu fotoğrafları gördüğü halde bir şey yapamadı. Rusların engelliyle karşıladı. Biz burada bu kimyasal saldırıyı kınıyoruz, ama Rusya vetosu sayesinde BMGK olarak bir şey yapamıyoruz. Ancak BMGK kararı ne olursa olsun, karşılık vereceğiz. Rusya’nın engelleme politikasına rağmen, ABD, Suriye halkının üzerine kimyasal silah atanlardan hesap soracak."
Rusya’nın veto hakkını defalarca kullanarak BMGK’daki mekanizmayı öldürüp, Suriye halkının korunmasını engellediğini ileri süren Haley; ‘Endenozya’dan köyünden İngiltere’ye ve Suriye’de herkes kimyasal saldırılar yapılıyor. Bu konsey hiç bir şey yapamıyor.’ diye de ekledi.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5acbe5c80f254401787e3b33)
Toplantıya, Suriye'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Beşar el-Caferi de katıldı.
SURİYE TEMSİLCİSİ O ÜLKELERİ SUÇLADI
Suriye rejimi temsilcisi ise konuşmasında ABD, Fransa ve Suudi Arabistan’ı Suriye’deki teröristleri silahlandırmakla suçladı.
Suriye Rejimi temsilcisi ayrıca “Uzun sakallı, siyah bayraklı ve hafif silahlı ılımlı muhalifleri ülkelerinde ağırlamak isteyen devletlerin Suriye Hükümetine taleplerini iletmesini” tavsiye ettiğini ifade etti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5acbe73d0f254401787e3b3f)
Kürsüye Suriye Büyükelçisi'nin çıktığı sırada ABD, İngiltere ve Fransa'nın temsilcilerinin salonu terketmesi dikkat çekti.
FRANSA: RUSYA’NIN HABERİ OLMADAN HİÇBİR SURİYE UÇAĞI KALKAMAZ
Birleşik Milletler Fransa Elçisi François Delattre “Rusya’nın haberi olmadan hiçbir Suriye uçağı kalkamaz” diyerek “7 Nisan saldırıları ya Rusya ile zımnen veya açıkça anlaşarak gerçekleşti ya da askeri varlığına rağmen.” ifadesinde bulundu.
İNGİLTERE: UYGUN BİR SORUŞTURMA BAŞLATILSIN
İngiltere'nin BM Daimi Temsilcisi Karen Pierce, konseyden Duma'daki "korkunç" kimyasal silah saldırına yönelik soruşturma yürütülmesini talep etti.
ABD'nin Suriye'ye olası askeri müdahalesine değinen Pierce, "Öncelikle uygun bir soruşturma başlatılmasını tercih ediyoruz. En yakın müttefiklerimizle irtibat halindeyiz, özellikle ABD ve Fransa ile. Tüm seçenekler masada." ifadelerini kullandı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5acbf21a0f254401787e3c08)
FRANSA: KİMYASAL SİLAH SALDIRISINDA RUSYA'NIN PARMAĞI VAR
Fransa'nın BM Daimi Temsilcisi François Delattre ise Duma'daki kimyasal silah saldırısında Rusya'nın da "parmağı olduğunu" belirterek, "Bu saldırılar, doğrudan ya da dolaylı, Rusya'nın bilgisinde gerçekleşti." diye konuştu.
ABD, TASARIYI BMGK'YA SUNDU
Öte yandan ABD, Suriye'de kimyasal silah kullanımının soruşturulması için yeni bir BM mekanizması kurulmasını talep eden karar tasarısını BMGK'ye sundu.
Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia ise tasarıyı değerlendireceklerini söyledi.
Karar tasarısının kabul edilmesi durumunda, BM Bağımsız Soruşturma Mekanizmasının (UNIMI) görev süresi bir yıl olacak ve gerek duyulduğunda BMGK tarafından uzatılacak. BM mekanizması tam faaliyetlerine başladığı tarihten itibaren 90 gün içinde ilk raporunu konseye ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütüne (OPCW) sunacak.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-bmgk-toplandi-yuksek-tansiyon-40799891 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-bmgk-toplandi-yuksek-tansiyon-40799891)
-
ABD harita çıkardı! İşte vurulacak 22 nokta
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5acc41c60f25430fac766f42.jpg)
CIA ve Pentagon rejime ait 22 kritik noktanın haritasını çıkardı. Hedefler arasında İran destekli Şii milis merkezleri ile içinde Rus askerleri bulunan Humus ve Tartus’taki üsler de bulunuyor.
Guta'ya yapılan kimyasal saldırıya misilleme olarak CIA ve Pentagon, Esed'e ait 22 kritik noktanın haritasını çıkardı. Vurulacak üsler arasında, Şii milislerin ağırlıklı olduğu stratejik bölgeler de bulunuyor. Ayrıca Humus ve Tartus bölgelerinde ABD hedefleri arasında yer alan 2 askeri üste Rus askerlerin bulunduğu bildiriliyor.
KARA GÜCÜ İMHA EDİLECEK
Yeni Şafak'ın haberine göre, vurulacak askeri üsler konusunda Fransa, İngiltere, ABD ve İsrail'in eşgüdüm dahilinde hareket edeceği belirtilirken Suriye rejimine ait askeri karargahların bombardımanı, deniz, hava ve kara füzeleri eşliğinde gerçekleştirilecek. Suriyeli Uluslararası İlişkiler Uzmanı Zekeriye Molahafci, ABD’nin detaylı bir hedef haritası çıkardığını, Suriye genelinde 20’den fazla askeri noktayı önümüzdeki birkaç gün içerisinde vurma hazırlığı yaptığını belirtiyor.
HAVALİMANLARI DA HEDEFTE
Deyrizor-El Bukemal hattında DEAŞ cephesinde yaşanan hareketliliğe dikkat çeken Molahafci, ABD'nin yanına Fransa, İngiltere ve İsrail’i alarak başta askeri havalimanları olmak üzere stratejik noktaları bombalayacağını iddia etti. Molahafci, Humus, Şam, Tartus ve Hama ile birlikte Haseke, Deyrizor ve Rakka sınırları dahilinde yer alan askeri karargahların da belirlenen hedefler arasında yer aldığını söyledi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abd-harita-cikardi-iste-vurulacak-22-nokta-40799972 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abd-harita-cikardi-iste-vurulacak-22-nokta-40799972)
-
Batının stratejisi, Suriye yönetimine bağlı askeri hedefleri havadan vurmak, karadan da pyd ile ilerleyerek bu bölgeleri ele geçirmek, Esad'ı devirip Suriye'de bir Kürt devleti kurmak gibi görünüyor. PYD'ye verilen o kadar silah sadece Işidle mücadele için değil! Sadece Türkiye için de değil! Bizim operasyonlarımız bu planı geciktiriyor olsa da PYD Suriye'de oldukça büyük bir alanı kontrol altında tutuyor.
-
Bu iş için PYD'nin sağlayabileceğinden daha fazla insan gücü gerekmez mi? PYD konusundan ayrı olarak bizim ivedilikle etkili bir hava savunma şemsiyesini örmemiz gerekiyor. Bu adamların niyeti iyi değil.
-
Dünyayı ayağa kaldıran müthiş iddia! ABD hareketlendi Rusya yanıt verdi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5acc66c87152d81bb824dc6c.jpg)
ABD donanmasına ait USS Donald Cook destroyeri Kıbrıs'ın Larnaka limanından ayrılarak Suriye karasularına yaklaştığı iddia edildi. Rus uçaklarının gemiyi dört defa alçak uçuş ile taciz ettiği de iddialar arasında yer alıyor. Doğu Guta'da rejim tarafından gerçekleştirildiği iddia edilen kimyasal saldırının ardından ABD'nin Suriye'ye askeri müdahale seçeneği ağırlık kazanıyor. Alman basını ise Suriye'de hedef olabilecek bazı askeri üslerin boşaltıldığını öne sürdü.
ABD Savunma Bakanlığının (Pentagon) ABD Başkanı Donald Trump’a, Suriye’de abluka altındaki Duma kasabasında Esed rejiminin gerçekleştirdiği kimyasal saldırıya cevap vermek üzere bir dizi askeri seçenek sunacağı bildirildi.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan ABD Genelkurmay Sözcüsü Albay Patrick Ryder, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Joseph Dunford’un Trump’a çeşitli seçenekler sunduğunu, ancak bunların detayları hakkında bir değerlendirme yapmayacağını söyledi.
Amerikan ordusunun söz konusu kimyasal saldırıyı nasıl değerlendirdiğine ve bunun askeri bir cevabının olması gerekip gerekmediğine ilişkin bir soru üzerine Ryder, “Televizyonda gördüğümüz resimler korkunç. (Askeri seçenek) kesinlikle değerlendiğimiz bir şey.” ifadesini kullandı.
Albay Ryder şunları kaydetti: “Bir cevap vereceksek bunun hangi seçeneklerden oluşacağı hakkında konuşmayacağım. Görevimiz Başkana seçenekler sunmak. Bu korkunç olay ışığında olduğumuz nokta şu; potansiyel askeri seçeneklere bakıyoruz ve bunu Başkana sunuyoruz.” AA muhabirine açıklama yapan Pentagon sözcülerinden Eric Pahon da ABD ordusunun Trump’a esneklik sağlamak üzere birçok seçenek sunacağını belirtti.
Pahon, “Bazıları askeri, bazıları diplomatik olmak üzere birçok seçeneğimiz masada şu anda, ancak Başkan karar vermeden bunları konuşamam.” dedi.
KUVVET KOMUTANLARI WASHINGTON’DA
ABD ordusunun kuvvet komutanlarının da bu akşam Beyaz Saray’daki ulusal güvenlik toplantısına katılmak üzere Washington’da olduğu bildirildi.
Trump’ın kabine toplantısı sırasında 78 kişinin hayatını kaybettiği kimyasal saldırıya cevap vermek üzere 24 ile 48 saat içerisinde büyük bir karara varacağını ifade etmesi, ABD’nin Suriye rejimine karşı bir saldırı yapılacağı yorumlarına neden oldu.
Diğer taraftan Trump’ın başta Fransa ve İngiltere olmak üzere birçok ülke lideri ile görüşmesi ABD’nin böyle bir saldırıyı tek başına yapmayacağı değerlendirmelerini beraberinde getirdi.
ABD'YE AİT DESTROYERİN KIBRIS’TAN HAREKET ETMESİ TARTIŞMALARA NEDEN OLDU
Öte yandan ABD donanmasına ait USS Donald Cook adlı "Aleigh Burke" sınıfı destroyer gemisinin Kıbrıs Rum Kesimi’nin Larnaka Limanı'ndan ayrılması tartışmalara yol açtı. Bazı haber kanalları destroyerin Suriye karasularına yaklaştığını öne sürdü.
Donald Cook (DDG-75) adlı füze destroyerinin, Tartus'un 100 kilometre açığına kadar geldiği iddia edildi.
Rus uçaklarının gemiyi dört defa alçak uçuş ile taciz ettiği de iddialar arasında yer alıyor.
ABD Donanmasından ise geminin Larnaka’dan ayrıldıktan sonra nereye gittiğine ilişkin sorular yanıtsız bırakıldı. Donanmadan, USS Donald Cook gemisinin Suriye karasularına yaklaştığı ve Rus uçaklarınca taciz edildiğine ilişkin iddialar da yalanlandı. Suriye rejiminin, Doğu Guta'da muhaliflerin kontrolündeki son nokta olan Duma ilçesinde sivil yerleşimlere düzenlediği kimyasal silah saldırısında 78 sivil ölmüştü. Saldırının ardından Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin konuyla ilgili acil toplantıya çağrıldığı açıklanmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/dunyayi-ayaga-kaldiran-muthis-iddia-abd-savas-gemisi-suriyeye-yoneldi-40800146 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/dunyayi-ayaga-kaldiran-muthis-iddia-abd-savas-gemisi-suriyeye-yoneldi-40800146)
-
Bu iş için PYD'nin sağlayabileceğinden daha fazla insan gücü gerekmez mi? PYD konusundan ayrı olarak bizim ivedilikle etkili bir hava savunma şemsiyesini örmemiz gerekiyor. Bu adamların niyeti iyi değil.
Bu yöntemle kısa sürede ışidi süpürdüler. Gerçi Işid bu nedenle vardı belki! Biz de Zeytindalı ve Fırat Kalkanı harekatlarında benzer bir yöntem uyguladık.
-
Batının stratejisi, Suriye yönetimine bağlı askeri hedefleri havadan vurmak, karadan da pyd ile ilerleyerek bu bölgeleri ele geçirmek, Esad'ı devirip Suriye'de bir Kürt devleti kurmak gibi görünüyor. PYD'ye verilen o kadar silah sadece Işidle mücadele için değil! Sadece Türkiye için de değil! Bizim operasyonlarımız bu planı geciktiriyor olsa da PYD Suriye'de oldukça büyük bir alanı kontrol altında tutuyor.
Ypg konusunda benim düşüncem, aslında Amerikanın Ypg'yi Türkiye ye karşı kullanmayacağını düşünüyorum. Asıl hedefinin, Suriyenin doğusundan Israil ile buluşmak olduğunu düşünüyorum. Bu sayede Esad rejimi ile Hizbullahı Suriyenin batısında kıyı bölgede sıkıştıracak ve Iran ile Esad ve Hizbullahın karadan bağlantısını kopartacak. Ve yapabilirse deyrezor ile ırak'ın kuzeyinden gelen petrolü Suriyenin doğusundan Israil'e oradanda Akdenize ulaştırmak olduğunu düşünüyorum. Orta vadede Petrol gelirleri ile güçlenen Ypg'yi Esad ve Hizbullah üzerine yürütüp. Esadı devirip hizbullah güçlerininde imhasını sağlamak olduğunu düşünüyorum. Rusya zaten hava gücü ile var karada askeri yok yani Esad ve Hizbullah giderse Rusyada duramaz 30 uçağıyla bölgede var olamaz. Bu sayede,
-Petrolü israil üzerinden akdenize ulaştırmak.
-Iran'ın Akdeniz ile bağlantısını koparmak.
-Israil'e tehdit oluşturan Hizbullah ve Esad rejimini imha etmek.
-Rusyayı bölgeden uzaklaştırmak.
-Ve bölgede Amerikan ve Israil güdümünde yeni bir katil devletçiği oluşturmak
-
Bizim polise Rus elçisini vurduran güç Esad'ı birilerine çoktan vurdurturda demekki kimse istemiyor bilhassa körfez
-
Allah Rusya ya kolaylık versin, yoksa israil hariç bizi tüm bölge ülkelerini duman ederler
-
Stratejimiz ne olmalı? Sınırlarımızdan, özellikle de ayn el arap bölgesinden başlayarak PYD'yi süpürmek ve Güney Suriye'de İran proxyleri ile PYD'yi kafa kafaya tokuşturmak olmalıdır. Merhametsiz bir denge politikası güdülmeli, Güney Suriye arazisine de bir damlacık bile tatlı su bırakılmamalı... PYD'nin hem tuzlu suya (denize), hem de tatlı suya erişimi kat-i olarak engellenmelidir. Esat idaresiyse tatlı suya bizden bir lütuf olarak erişebilmelidir.
-
Suriye'yi Kıbrıs Rum Kesimi'nden vuracak'
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5acc7d8ec03c0e0cf04f1047.jpg)
Suriyeli muhaliflerin kontrolündeki Duma’da yaşanan kimyasal saldırının ardından Suriye rejimine yönelik ABD’nin planladığı saldırıya İngiltere’nin de destek verebileceği belirtildi.
Daily Mail gazetesinin haberine göre İngiliz bakanlar, askeri sorumlulara geniş çaplı bir operasyon planlamaları için talimat verdi. Habere göre İngiltere Başbakanı Theresa May, operasyon kararını parlamentonun onayı olmadan alabilir. 2013 yılında dönemin Başbakanı David Cameron Suriye’ye operasyon için parlamentoya gitmiş ancak parlamento saldırıya onay vermeyince planlar iptal olmuştu.
STORM SHADOW FÜZELERİ
Daily Mail, İngiltere’nin Suriye’deki hedeflere yönelik muhtemel operasyonda GR4 Tornado jetlerinin kullanılabileceğini yazdı.
Jetler Storm Shadow denilen füzeler fırlatabiliyor. Bu füzelerin menzili 240 km’den fazla.
Füzelerin yüksek menzili, GR4 Tornado savaş uçaklarının operasyonu Suriye hava savunma sistemi tarafından vurulmadan yapabilmelerine de olanak sağlıyor. Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ndeki İngiliz üssünde 6 adet GR4 Tornado jeti bulunuyor.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5acc7df4c03c0e0cf04f1049)
Storm Shadow
AKDENİZ'DEN TOMAHAWK FIRLATABİLİRLER
Bir başka saldırı seçeneği Akdeniz’deki İngiliz denizaltılardan atılabilecek Tomahawk füzeleri. Bu füzeler, geçtiğimiz yıl Han Şeyhun’daki kimyasal saldırının ardından Suriye hedeflerini vurmak üzere Amerikan savaş gemisi USS Donald Cook’tan fırlatılmıştı.
İngiliz ordusunun elindeki bir başka silah da Reaper modeli insansız hava araçları. Kuveyt’te konuşlu bulunan Reaperlar, Hellfire denilen füzeleri taşıyıp fırlatma kapasitesine sahip.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5acc7e19c03c0e0cf04f104b)
Reaper
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/muthis-iddia-suriyeyi-kibris-rum-kesiminden-vuracak-40800348 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/muthis-iddia-suriyeyi-kibris-rum-kesiminden-vuracak-40800348)
-
Son dakika! İran'dan İsrail'e tehdit gibi açıklama
Reuters haber ajansı, Şam'da bulunan üst düzey bir İranlı yetkilinin İsrail'in Suriye'de düzenlediği hava saldırısına ilişkin "Bu saldırı yanıtsız kalmayacak" dediğini aktardı. Hama'daki T-4 hava üssünde 3 İranlının hayatını kaybettiği açıklanmıştı.
Ayrıntılar geliyor...
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-irandan-israile-tehdit-gibi-aciklama-40800476 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-irandan-israile-tehdit-gibi-aciklama-40800476)
-
ABD basınında müthiş iddia! 'Rusya ABD drone'larını engelliyor'
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5accc8317152d81bb824e312.jpg)
ABD basını, Rusya'nın birkaç haftadır Suriye'de ABD'ye karşı önlem almaya başladığını yazdı. ABD merkezli NBC News'in haberine göre, Rusya'ya bağlı güçler birkaç hafta önce ABD'ye ait İHA'lara jammer yardımıyla sinyal gitmesini engellemeye başladı.
NBC News'ın ABD'li yetkililere dayandırdığı haberinde, Rusya'nın bu hamlesinin nedeninin, son haftalarda Doğu Guta'da kimyasal silah kullanıldığına yönelik iddiaların artması ve ABD'nin buna karşılık vereceği endişesi olduğu öne sürüldü.
Haberde, Rusya'nın bu yolla ABD'nin Suriye'deki birçok askeri operasyonunu engellediği bilgisine yer verildi.
Pentagon sözcüsü, askeri operasyonların güvenliği nedeniyle jammerların insansız hava araçlarının düşmesine neden olup olmadığıyla ilgili yorum yapmaktan kaçındı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abd-basininda-muthis-iddia-rusya-abd-dronelarini-engelliyor-40800963 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abd-basininda-muthis-iddia-rusya-abd-dronelarini-engelliyor-40800963)
-
Psikolojik savaş + Elektronik savaş = Fiili savaş.
-
ABD'den kritik hamle: Uçak gemileri yolda
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5acceb097af5070dc0f36a8d.jpg)
ABD Donanmasının "USS Harry Truman Uçak Gemisi" ve beraberindeki 7 savaş gemisini Akdeniz’e sevk ettiği bildirildi. Öte yandan USS Theodore Roosvelt uçak gemisinin de Pasifik Okyanusu'nun kuzeyinde Çin ve kıyı komşusu ülkeler arasında egemenlik ihtilaflarına konu olan güney Çin Denizi'ne girdiği açıklandı.
ABD Donanmasından yapılan yazılı açıklamada, "USS Harry Truman" uçak gemisinin beraberindeki gemilerle yarın Norfolk limanından demir alacağı ve ABD’nin 5 ile 6’ncı filo bölgelerinde görev icra etmek üzere yola çıkacağı ifade edildi.
ALMAN FIRKATEYNİ DE KATILACAK
Açıklamada, uçak gemisine güdümlü füze kruvazörü "USS Normandy"nin yanı sıra güdümlü füze destroyerleri "USS Arleigh Burke", "USS Bulkeley", "USS Forrest Sherman" ve "USS Farragut"un eşlik edileceği belirtildi. "USS Jason Dunham" ve "USS The Sullivans" destroyerlerinin de daha sonra gruba dahil olacağı belirtildi.
6 bin 500 personel ve Birinci Hava Kol Komutanlığına bağlı savaş uçakları ile yola çıkacak gemi grubuna bir süre Alman Fırkateyni FGS Hessen’in
de eşlik edeceği kaydedildi.
“PLANLI BİR SEVKİYAT”
ABD yönetimi, Suriye rejiminin abluka altındaki Duma kasabasında kimyasal saldırı düzenlemesine cevap verme hazırlıkları yaparken USS Harry Truman uçak gemisi grubunun bölgeye sevkedilmesi, geminin Suriye’ye karşı muhtemel bir operasyona katılmak üzere gönderildiği yorumlarına neden oldu.
ABD Donanmasından yapılan açıklamada, söz konusu sevkiyatın “planlı bir sevkiyat” olduğu savunuldu.
USS Harry Truman uçak gemisi grubu, 2016 yılında DEAŞ ile mücadeleye destek vermek üzere Akdeniz’e gönderilmişti.
GÜNEY ÇİN DENİZİ'NE DE UÇAK GEMİSİ
Öte yandan ABD Donanması'na bağlı USS Theodore Roosvelt uçak gemisinin Pasifik Okyanusu'nun kuzeyinde Çin ve kıyı komşusu ülkeler arasında egemenlik ihtilaflarına konu olan güney Çin Denizi'ne girdiği bildirildi.
Associated Press'in gemiden bildirdiği habere göre, USS Theodore Roosvelt Uçak Gemisi, müttefik ülke Filipinler'den generaller, sivil yetkililer ve gazetecilerden oluşan bir heyeti Güney Çin Denizi açıklarında misafir etti.
SAVAŞ UÇAKLARINDAN GÖZDAĞI
Muhrip gemi filosu eşliğinde seyreden uçak gemisinin pistinden gösteri amaçlı savaş uçakları kalktı. ABD'nin Çin'in tek taraflı egemenlik ilan ettiği sularda savaş gemileri ve uçaklarıyla gövde gösterisi yapması Çin'e karşı bölgesel müttefiklerine destek olarak yorumlandı.
Dünyanın en önemli deniz güzergahlarından olan uluslararası sularda Çin başta olmak üzere kıyı ülkeleri Filipinler, Vietnam, Malezya, Brunei ve Tayvan hak iddia ediyor.
Çin, 1947'de yayımladığı 9 kesik çizgili haritayla egemenlik ihtilaflarının yaşandığı bölgenin yaklaşık yüzde 80'i üzerinde hak iddiasında bulunmuştu. Pekin'in, tartışmalı sularda inşa ettiği yapay adalar üzerinde kurduğu üsleri silahlandırdığına yönelik iddialar bölge ülkeleri ile arasında gerginliğe sebep oluyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abdden-kritik-hamle-ucak-gemisi-taaruz-grubunu-yolladi-40801015 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abdden-kritik-hamle-ucak-gemisi-taaruz-grubunu-yolladi-40801015)
-
Akdenizdeki Çine savaş gemilerinin suriyeye olası bir müdahalede rus donanmasına katılma emri aldığı söyleniyor olası bir müdahalede bütün dünya karışır
-
Akdenizdeki Çine savaş gemilerinin suriyeye olası bir müdahalede rus donanmasına katılma emri aldığı söyleniyor olası bir müdahalede bütün dünya karışır
Söyleniyor derken? Kaynak? Ben Çin'in Akdeniz'e donanma sokmayacaği konusunda israrliyim.
Trump'in twitter hesabindan Xi Jinping'e "gösterdiği anlayiş ve nezaket" nedeniyle teşekkür mesaji yayinlanmişken hem de...
-
Akdenizdeki Çine savaş gemilerinin suriyeye olası bir müdahalede rus donanmasına katılma emri aldığı söyleniyor olası bir müdahalede bütün dünya karışır
Söyleniyor derken? Kaynak? Ben Çin'in Akdeniz'e donanma sokmayacaği konusunda israrliyim.
Trump'in twitter hesabindan Xi Jinping'e "gösterdiği anlayiş ve nezaket" nedeniyle teşekkür mesaji yayinlanmişken hem de...
Çin ne akdenize gelir nede savaşa girer. Kara savaşı ihtimali olsa belki diyebilirdim ama ta çinden gelip Akdenizde gemi tutmak gezdirmek birde olası savaşa girip o savaşı sürdürmek Çin için o kadar kolay değil. Kaldıki hiç savaş tecrübelerinin olmaması ayrı bir konu.Yerler Çini Akdenizde.
-
Nükleer savaş olursa arkadaşlar İstanbulda toplanma merkezimiz Beylikdüzü meydan olsun sakat hasta ve ihtiyar ları geride bırakın sağlıklı kişilerle birlikte meydana toplanın silahınız varsa almayı unutmayın trakyada av bölgelerine yakın bir yerleşim komini kurar güvenliğimizi sağlarız hayatta kalmaya çalışırız. Yoksa 12 milyonluk şehirde hiç şansımız yok son erzağınız ile Avrupa yakasındakiler Beylikdüzü meydana 48 saat içinde toplansın.
-
Nükleer savaş olursa arkadaşlar İstanbulda toplanma merkezimiz Beylikdüzü meydan olsun sakat hasta ve ihtiyar ları geride bırakın sağlıklı kişilerle birlikte meydana toplanın silahınız varsa almayı unutmayın trakyada av bölgelerine yakın bir yerleşim komini kurar güvenliğimizi sağlarız hayatta kalmaya çalışırız. Yoksa 12 milyonluk şehirde hiç şansımız yok son erzağınız ile Avrupa yakasındakiler Beylikdüzü meydana 48 saat içinde toplansın.
futbol topuyla melemen malzemeside alın serkan
-
Atom bombaları patlayınca şaka yapamayacaksın. Bu forumda en militarist bin kişiyiz bu dayanışma için çok doğru kitleyiz böyle doğru kominler hayatta kalacak çocuklarını büyütebilecek anarşiye karşı kendimizi korumalıyız. Belki anadoluya geçmemiz gerekebilir durum değerlendirmesi yaparız ben sizi karşılıycam geçici lider benim inşallah.
-
Mangal varsa bende gelirim serkan. Mangal kömürleri benden.
-
Bir süre protein kaynağı olarak fare yemek zorunda kalabiliriz mangalı bir daha düşün istersen pek hayallerindeki gibi olmayabilir zira.
-
Rusya'dan ABD’ye net mesaj: Eğer Suriye'yi vurursanız...
Rusya’nın Avrupa Birliği (AB) Temsilcisi, Moskova’nın ABD’yi Suriye’ye saldırmaması yönünde uyardığını söyledi.
(http://idora.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2018/04/11/rusya-dan-abd-ye-net-mesaj-eger-suriye-yi-vurursaniz--11212470.Jpeg)
Vladimir Chizhov Euronews’a yaptığı açıklamada, “Rusya’nın, ABD temsilcilerini, hem kamuoyu önünde hem de uygun kanallar üzerinden, bu saldırıların olması ve ister kasten ister başka türlü olsun Rus vatandaşlarına zarar gelmesi halinde bunun ağır sonuçları olacağı yönünde uyardığını” belirtti.
Rusya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Valery Gerasimov da gün içinde yaptığı açıklamada, ABD’nin Suriye hükümetine ait tesislere saldırması halinde Rusya’nın karşılık vereceğini kaydetmişti.
Gerasimov geçen ayki bir açıklamasında da, Rus askeri yetkililerinin Suriye tesislerinde mevcut olduğunu söylemiş ve “askerlere yönelik bir tehdidin oluşması halinde Rus silahlı güçlerinin gerek füzeler gerekse de bu füzeleri fırlatan taşıyıcılara karşı misilleme adımları atacağı” uyarısında bulunmuştu.
Başkan Donald Trump, Esat rejiminin Şam yakınlarındaki Doğu Guta’da sivillere karşı kimyasal saldırı düzenlendiği haberlerinin ardından Amerika’nın buna “kuvvetli” bir yanıt vereceğini belirtmişti.
Bu arada Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fransa’nın Suriye’deki kimyasal saldırıya nasıl bir yanıt verileceği konusunda gelecek günlerde ABD ve İngiltere’yle bir karar alacağını açıkladı.
Macron, Duma’daki saldırıya “güçlü ve ortak bir yanıt” verilmesini istediğini söyledi.
Fransa’nın askeri bir adım atıp atmayacağı sorusu üzerine Macron, Fransa’nın ABD ve İngiliz müttefikleriyle birlikte teknik ve stratejik bilgileri konuşmaya devam edeceğini belirterek, “gelecek günlerde kararımızı açıklayacağız” dedi.
Herhangi bir adımın “kimyasal silahlar stokunu hedef alacağını” kaydeden Macron, Suriye’de kimyasal silah kullanımının Fransa açısından “kırmızı çizgi” olduğunu yineledi.
Macron, ABD Başkanı Donald Trump’la son iki günde iki kez telefonda görüşmüştü.
İngiltere Başbakanı Theresa May’ın ofisinden yapılan açıklamada da, İngiltere, Fransa ve ABD liderlerinin Suriye’de kimyasal saldırıdan sorumlu olanlardan “hesap sorulmasını” sağlamaya kararlı olduğu vurgulandı.
May’in ABD Başkanı Trump ve Fransa Cumhurbaşkanı Macron’la telefon görüşmeleri yaptığı da belirtildi.
http://www.milliyet.com.tr/rusya-dan-abd-ye-net-mesaj-eger-dunya-2645440/ (http://www.milliyet.com.tr/rusya-dan-abd-ye-net-mesaj-eger-dunya-2645440/)
-
Bir süre protein kaynağı olarak fare yemek zorunda kalabiliriz mangalı bir daha düşün istersen pek hayallerindeki gibi olmayabilir zira.
Konserve vs stoklasak!
-
Biraz komplo teorisi yapalım. 8)
Bütün dünya Suriye'yi kimyasal silah kullanmakla suçluyor. Suriye ve onun destekçisi Rusya ise bunu kabul etmiyor! Ama ortada ölen siviller var!
Dünya gündemini meşgul eden Suriye ordusunun sivilleri katlettiği saldırının gerçekleştiği zamanda, İsrail uçaklarının da bir Suriye askeri üssünü vurduğu haberleri çıkmıştı.
Acaba Suriye uçakları bombardıman yaparken, İsrail uçakları da aynı bölgeye fark edilmeden kimyasal bombalar atmış olabilir mi? Fark edilmeden Suriye'de defalarca bombardıman da yapmışlardı.
Veya ABD? ABD'nin elinde radarlarla tespit edilmesi neredeyse imkansız olan uçaklar var! O hengamenin ortasında fark edilmeden bir iki kimyasal başlıklı bomba bırakabilir mi? Zaten Suriye ve Rusya kimyasal silah vs kullanımı konusunda sabıkalı görünmüyorlar mı!
Alın size kafa karıştırıcı sorularla yeni bir komplo teorisi.
Serkan o elindeki fareyi yavaşça yere bırak. ;D 8)
-
Gayet yerinde bir teori. Ve geçmişte de buna benzer teorileri ve senaryolara çok kez şahit olduk. Kitle imha silahı bahanesiyle amerikan yönetimi zamandaki Iraka girmedimi ardından felaket bir enkaz bırakmak için? Bunun gibi geçmiş tarihte daha ne örnekler var.
-
Serkan o elindeki fareyi yavaşça yere bırak. ;D 8)
Aslında Putty ciddi bir konuya değindi. Erzak stokunun yanında mesela ne gibi hazırlık önerirsiniz fare avından hariç?
-
Akdenizdeki Çine savaş gemilerinin suriyeye olası bir müdahalede rus donanmasına katılma emri aldığı söyleniyor olası bir müdahalede bütün dünya karışır
Söyleniyor derken? Kaynak? Ben Çin'in Akdeniz'e donanma sokmayacaği konusunda israrliyim.
Trump'in twitter hesabindan Xi Jinping'e "gösterdiği anlayiş ve nezaket" nedeniyle teşekkür mesaji yayinlanmişken hem de...
Çin ne akdenize gelir nede savaşa girer. Kara savaşı ihtimali olsa belki diyebilirdim ama ta çinden gelip Akdenizde gemi tutmak gezdirmek birde olası savaşa girip o savaşı sürdürmek Çin için o kadar kolay değil. Kaldıki hiç savaş tecrübelerinin olmaması ayrı bir konu.Yerler Çini Akdenizde.
Kore savaşini babam mi yapti? Çin-Rus, Çin-Hindu savaşi da cabasi.
https://www.google.com.tr/search?q=chinese+destroyer+054&client=ms-android-huawei&prmd=visn&source=lnms&tbm=isch&sa=X&ved=0ahUKEwi2-Nfv0bHaAhXOJFAKHQVwDFAQ_AUIEigC&biw=360&bih=524#imgrc=N97LjnPKLxChiM: (https://www.google.com.tr/search?q=chinese+destroyer+054&client=ms-android-huawei&prmd=visn&source=lnms&tbm=isch&sa=X&ved=0ahUKEwi2-Nfv0bHaAhXOJFAKHQVwDFAQ_AUIEigC&biw=360&bih=524#imgrc=N97LjnPKLxChiM:)
Bu yavrulardan 26 tane var ellerinde. 5'i de görülmemiş bir hizla inşa ediliyor.
-
Serkan o elindeki fareyi yavaşça yere bırak. ;D 8)
Aslında Putty ciddi bir konuya değindi. Erzak stokunun yanında mesela ne gibi hazırlık önerirsiniz fare avından hariç?
Bir süre protein kaynağı olarak fare yemek zorunda kalabiliriz mangalı bir daha düşün istersen pek hayallerindeki gibi olmayabilir zira.
Konserve vs stoklasak!
-
Akdenizdeki Çine savaş gemilerinin suriyeye olası bir müdahalede rus donanmasına katılma emri aldığı söyleniyor olası bir müdahalede bütün dünya karışır
Söyleniyor derken? Kaynak? Ben Çin'in Akdeniz'e donanma sokmayacaği konusunda israrliyim.
Trump'in twitter hesabindan Xi Jinping'e "gösterdiği anlayiş ve nezaket" nedeniyle teşekkür mesaji yayinlanmişken hem de...
Çin ne akdenize gelir nede savaşa girer. Kara savaşı ihtimali olsa belki diyebilirdim ama ta çinden gelip Akdenizde gemi tutmak gezdirmek birde olası savaşa girip o savaşı sürdürmek Çin için o kadar kolay değil. Kaldıki hiç savaş tecrübelerinin olmaması ayrı bir konu.Yerler Çini Akdenizde.
Kore savaşini babam mi yapti? Çin-Rus, Çin-Hindu savaşi da cabasi.
https://www.google.com.tr/search?q=chinese+destroyer+054&client=ms-android-huawei&prmd=visn&source=lnms&tbm=isch&sa=X&ved=0ahUKEwi2-Nfv0bHaAhXOJFAKHQVwDFAQ_AUIEigC&biw=360&bih=524#imgrc=N97LjnPKLxChiM: (https://www.google.com.tr/search?q=chinese+destroyer+054&client=ms-android-huawei&prmd=visn&source=lnms&tbm=isch&sa=X&ved=0ahUKEwi2-Nfv0bHaAhXOJFAKHQVwDFAQ_AUIEigC&biw=360&bih=524#imgrc=N97LjnPKLxChiM:)
Bu yavrulardan 26 tane var ellerinde. 5'i de görülmemiş bir hizla inşa ediliyor.
işte çin donanması heryerde operasyon yapabilecek güce kavuştu veya kavuşmak üzere diyebiliriz
-
Eğer Çin Akdenize güç gönderecekse 2 adet boğazın birisinden gecnesi lazım. O boğazları açmazlar/ actirmazlar. Sadecek pasifikte pazı gösterir. Saldirması olasılik dışı.
-
Tekrar ediyorum. Çin, Akdeniz'e donanma gemisi değil konteyner gemisi gönderir ancak. Tatli tatli ticaret yapiyor, salak mi bu adam?
-
Akdenizdeki Çine savaş gemilerinin suriyeye olası bir müdahalede rus donanmasına katılma emri aldığı söyleniyor olası bir müdahalede bütün dünya karışır
Söyleniyor derken? Kaynak? Ben Çin'in Akdeniz'e donanma sokmayacaği konusunda israrliyim.
Trump'in twitter hesabindan Xi Jinping'e "gösterdiği anlayiş ve nezaket" nedeniyle teşekkür mesaji yayinlanmişken hem de...
Çin ne akdenize gelir nede savaşa girer. Kara savaşı ihtimali olsa belki diyebilirdim ama ta çinden gelip Akdenizde gemi tutmak gezdirmek birde olası savaşa girip o savaşı sürdürmek Çin için o kadar kolay değil. Kaldıki hiç savaş tecrübelerinin olmaması ayrı bir konu.Yerler Çini Akdenizde.
Kore savaşini babam mi yapti? Çin-Rus, Çin-Hindu savaşi da cabasi.
https://www.google.com.tr/search?q=chinese+destroyer+054&client=ms-android-huawei&prmd=visn&source=lnms&tbm=isch&sa=X&ved=0ahUKEwi2-Nfv0bHaAhXOJFAKHQVwDFAQ_AUIEigC&biw=360&bih=524#imgrc=N97LjnPKLxChiM: (https://www.google.com.tr/search?q=chinese+destroyer+054&client=ms-android-huawei&prmd=visn&source=lnms&tbm=isch&sa=X&ved=0ahUKEwi2-Nfv0bHaAhXOJFAKHQVwDFAQ_AUIEigC&biw=360&bih=524#imgrc=N97LjnPKLxChiM:)
Bu yavrulardan 26 tane var ellerinde. 5'i de görülmemiş bir hizla inşa ediliyor.
Kore savaşı denizde mi oldu yahu. Hatta bundan 60 yılı öncesi... Askerlerin operasyon kabiliyeti nedir ? Uçak gemilerini gercek savaşta kullandılar mi ? Savaş uçaklarının gerçek savasta kullanmadi tecrübeli savaş pilotları bile yok adamların...karşındaki ülkeler 1950nin aciz Koresi değil. Bizde biliyoruz eski ssavaslari
-
Çin tecrube kazanmak için deniz muharebelerine girmeye teşne. Ancak bu tip muharebe için Akdeniz uygun bir yer değil. Anglosaxonlar Süveyş ve Cebel-i Tarık üzerinde mutlak denebilecek kontrole sahipler.
Suriye özelinde konuşursak, acımasız bir denge politikası gütmeliyiz. İran/Rusya veya Batı/PYD net kazanç sağlayamamalı.
-
Bir komplo teoriside benden.
Irak savası düzmece kimyasal silah kurgusu yüzunden başladı. Şimdide Suriye de kimyasal silah saldırisı.
Her iki olaydada şu anki yeni göreve gelen ABD nin ulusal güvenlik danışmanının kurgusumu??????
-
Dünya dehşet içinde! Trump: Füzelerimiz geliyor, hazır ol Rusya
Rusya ve ABD arasındaki gerilim 'tamiri zor bir hal' almaya doğru gidiyor. ABD Başkanı Donald Trump, Rusya'nın açıklamalarının ardından twitter'dan 'Füzelerimiz geliyor, hazır ol Rusya' ifadesini kullandı. Trump, "Rusya Suriye'ye yönelik bütün füzeleri düşüreceği sözünü verdi. Hazır ol Rusya çünkü onlar geliyor olacak, güzel, yeni ve 'akıllı'." cümlesine yer verdi.
ABD ve Rusya cephesinde karşılıklı açıklamalar Üçüncü Dünya Svaaşı konusundaki endişelere neden oluyor.
Rusya cephesinde ABD'nin Suriye'yi vurması durumunda bu füzelerin engelleneceğine yönelik açıklamalar geldi. ABD Başkanı Donald Trump ise Rusya cephesinden bu açıklamalara çok sert bir cevap verdi.
Trump, "Hazır ol Rusya, füzelerimiz geliyor" ifadesini kullandı.
Donald J. Trump
✔
@realDonaldTrump
Russia vows to shoot down any and all missiles fired at Syria. Get ready Russia, because they will be coming, nice and new and “smart!” You shouldn’t be partners with a Gas Killing Animal who kills his people and enjoys it!
13:57 - 11 Nis 2018
17,4 B
17,4 B kişi bunun hakkında konuşuyor
Twitter Reklamları'na ilişkin bilgiler ve gizlilik
"Rusya, Suriye'ye ateşelenen herhangi ve bütün füzeleri düşüreceği sözü verdi! Hazır ol Rusya, çünkü onlar geliyor olacak, güzel ve yeni ve 'akıllı'! Gazla öldüren ve bundan keyif alan bir hayvanla partner olmamalısınız"
"EĞER AMERİKALILAR ATEŞLERSE FÜZELER DÜŞÜRÜLECEK"
Bugün Rusya'nın Lübnan Büyükelçisi Suriye'ye ateş edilen herhangi bir ABD füzesinin vurulacağını açıklamıştı. Alexander Zasypkin, Hizbullah'a yakın El Manar televizyonuna yaptığı açıklamada "Eğer Amerikalılar bir füze ateşlerse füzeler düşürülecek" ifadelerini kullandı.
iki Rus milletvekili, Amerikan ordusunun Suriye'yi vurması halinde buna askeri bir karşılık verilmesi için Kremlin'e çağrı yaptı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-dunya-dehset-icinde-trump-fuzelerimiz-geliyor-hazir-ol-rusya-40801693 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-dunya-dehset-icinde-trump-fuzelerimiz-geliyor-hazir-ol-rusya-40801693)
-
Cinin akdenizdeki gemilerine rus donanmasına katılma emri verilmiş. Mete yarar retweetlemiş arkadaşlar.
Sıcak çatışma ihtimali var mı ? Bu savaşın dışında kalabilirmiyiz ? 2. Dünya savaşındaki gibi ?
-
3. Dünya Savaşı'nın ayak sesleri mi?
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5acde803d3806c202893e2a6.jpg)
Rusya'nın Beyrut Büyükelçisi Alexander Zasypkin, "ABD'nin Suriye'ye göndereceği füzeler düşürülecek." açıklamasında bulundu. İngiliz Daily Telegraph gazetesi, Rusya'da şahin milletvekillerinin Devlet Başkanı Vladimir Putin'e, Suriye'ye saldırı düzenlemesi halinde ABD füzelerini vurma çağrısı yaptıklarını yazdı. Rusya ve ABD'nin Suriye konusundaki karşılıklı açıklamaları suların ısınmasına neden oluyor. 'Esad Suriye'den İran'a kaçtı' iddiası ise rejim tarafından reddedildi. Jerusalem Post gazetesine konuşan üst düzey bir İsrailli yetkili, İsrail'in Suriye'ye saldırmasının ardından İran'ın İsrail'e karşı eyleme girişmesi durumunda, 'Esad rejimi ve Esad'ın kendisi haritadan silinecek' ifadesini kullandı.
İngiliz The Telegraph gazetesinden Alec Luhn, Ben Riley-Smith ve Raf Sanchez imzalı haberde, ABD'nin Suriye'ye kimyasal saldırı iddiaları nedeniyle saldırı düzenlemesi ihtimali masadayken Rusya'nın Salı akşamı askeri tatbikat yaptığı da kaydediliyor.
BBC Türkçe'nin aktardığı haberde, Rusya Savunma Bakanlığı'nın "alçaktan uçan uzun menzilli kruz füzelerini tespit etmek ve yok etmek için askeri tatbikat" yaptığını açıkladığı bilgisi yer aldı. Habere göre iki Rus milletvekili, Amerikan ordusunun Suriye'yi vurması halinde buna askeri bir karşılık verilmesi için Kremlin'e çağrı yaptı.
Daha önce Rusya'nın paraşüt birliğinde albay olarak görev yapan Frants Klintsevich, ABD'nin Suriye açıklarında bekleyen savaş gemisinden füze atılması halinde, "Rusya bu Tomahawk füzelerini vurarak düşürmeli" dedi. Parlamento Savunma Komitesi'nin başındaki Vladimir Shamanov ise, Moskova'nın Suriye'deki "yasa dışı eylemlere" yanıt vereceğini söyleyerek, "gerekirse askeri önlemler alınmalı" ifadelerini kullandı.
'ESAD KAÇTI' İDDİASI YALANLANDI
Ortadoğu'da bazı yayın organlarında Esad ve ailesinin İran'a kaçtığı iddia edildi. Rejim sözcüleri bu iddiayı yalanladı. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ve ailesinin Suriye’den kaçtığı iddialarının gerçeği yansıtmadığı belirtildi.
Ortadoğu’nun bazı basın yayın organları, başta ABD olmak üzere Batı ülkelerinin Suriye’yi vurma tehdidinin ardından Esad ve ailesinin İran’a tahliye edildiğini ileri sürmüştü. Sputnik’teki haberde bu iddialara yanıt veren bir kaynak, “Esad ve ailesi halen Suriye’deler. Bu haberler gerçeği yansıtmıyor” dedi.
İSRAİL: İRAN SALDIRIRSA ESAD'I DEVİRİRİZ
İsrail merkezli Jerusalem Post gazetesine konuşan üst düzey bir İsrailli yetkili, İsraiil'in Suriye'ye saldırmasının ardından İran'ın İsrail'e karşı eyleme girişmesi durumunda, 'Esad'ı devireceklerini' açıkladı.
İsmi açıklanmayan yetkili, İranlıların Suriye'den İsrail'e saldırması durumunda Suriye'de Beşar Esad rejiminin bu olaydan 'en büyük zararı görecek' kesim olduğunu aktardı. Yetkili, "Eğer İranlılar Suriye bölgesinden İsrail'e ve onun çıkarlarına saldırırsa, Esad rejimi ve Esad'ın kendisi haritadan silenecek" ifadesini kullandı.
3. Dünya Savaşının ayak sesleri mi
KREMLİN SÖZCÜSÜ: BÖLGEYİ DAHA DA İSTİKRARSIZLAŞTIRMAKTAN KAÇINMALILAR
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Duma'daki kimyasal saldırı sonrası Suriye’deki durum ile ilgili, tüm tarafların bölgeyi daha da istikrarsızlaştırabilecek adımlardan kaçınacağını ümit ettiğini söyledi.
Peskov, basına yaptığı açıklamada, “Tüm tarafların, bölgede zaten kırılgan olan durumu daha büyük ölçüde istikrarsızlaştırabilecek, provoke edilmiş herhangi bir adım atmaktan kaçınacağını ümit ediyorum.” dedi. Peskov, Duma’daki kimyasal saldırı ile ilgili soruşturma konusunda tarafsız bir incelemeden yana olduklarını vurguladı.
RUSYA'NIN LÜBNAN BÜYÜKELÇİSİ: ABD FÜZE ATEŞLERSE DÜŞÜRÜRÜZ
Rusya'nın Lübnan Büyükelçisi Suriye'ye ateş edilen herhangi bir ABD füzesinin vurulacağını açıkladı.
Alexander Zasypkin, Hizbullah'a yakın El Manar televizyonuna yaptığı açıklamada "Eğer Amerikalılar bir füze ateşlerse füzeler düşürülecek" ifadelerini kullandı.
3. Dünya Savaşının ayak sesleri mi
'TRUMP CUMHURİYETÇİLERDEN BASKI ALTINDA'
ABD Başkanı Donald Trump'ın da Doğu Guta'daki kimyasal saldırı iddialarına askeri bir yanıt verilmesi için Cumhuriyetçi senatörlerin baskısı altında olduğu belirtiliyor.
Güney Carolina eyaletinin Cumhuriyetçi senatörü Lindsey Graham, Trump'ın Suriye'ye askeri bir yanıt vermemesinin "başkanlık döneminin en büyük hatası" olacağını söylediği kaydediliyor. Suriye'de başkent Şam yakınlarındaki Doğu Guta'yı kontrolü altında tutan silahlı örgütler ve bunlara yakın yardım kuruluşları, Cumartesi akşamı ordunun Duma'ya kimyasal saldırı düzenlediğini ve en az 70 kişinin ölümüne yol açtığını iddia etmişti.
Duma ilçesi, Doğu Guta'da silahlı muhalif örgütlerin elindeki son yer. Bu iddialar bağımsız kaynaklarca doğrulanamadı, ancak Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW), iddiaları araştırmak üzere bölgeye bir heyet gönderme kararı aldı.
Suriye hükümeti iddiaların doğru olmadığını söylüyor.
Trump ise Suriye'ye, 'kısa sürede etkili bir yanıt' verileceğini söylemişti.
Rusya, ABD'nin kimyasal saldırı iddialarının araştırılması için Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'ne sunduğu tasarıyı veto ederek, bu tasarıyı 'Suriye'ye karşı müdahale için bahane olarak kullanmakla' suçlamıştı.
Bir Kremlin sözcüsü Salı günü, Rusya'nın Suriye krizinin görüşmelerle çözmeye devam edeceğini söyledi.
Haberde analistlerin, Rusya'nın S-400 füze savunma sistemi ile ABD'nin Tomahawk füzelerini durdurabileceğine şüpheyle yaklaştığı da belirtiliyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/3-dunya-savasinin-ayak-sesleri-mi-rus-sahinlerden-putine-cagri-40801260 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/3-dunya-savasinin-ayak-sesleri-mi-rus-sahinlerden-putine-cagri-40801260)
-
Cinin akdenizdeki gemilerine rus donanmasına katılma emri verilmiş. Mete yarar retweetlemiş arkadaşlar.
Sıcak çatışma ihtimali var mı ? Bu savaşın dışında kalabilirmiyiz ? 2. Dünya savaşındaki gibi ?
İhtimali halen düşük görüyorum. Olsa olsa ABD füzelerini vururlar. Gemilere saldırmak intihardan farksız olur. Savaş çıkarsa, bize de resmen saldırıda bulunulmazsa, resmen savaşın dışında kalabiliriz. Gayriresmi olarak zaten savaşın içindeyiz.
-
Amerikanın ne yaptığı belli değil. Kimyasal saldırısı olduğu belli olduğu anda. Suriyede 1, 2 üssü Tomahawk'larla vurup geçeceklerdi. Süreyi çok uzattılar. Şimdi Trump'ın açıklamalarıyla mecburen Rusya da topa girmek zorunda kaldı. Yok yere uluslar arası piyasalarıda olumsuz etkilediler. Dolar 4.15 lere çıktı. Işın sonunda hiç birşey olmayacak. Olsa olsa 1, 2 üs vurulup geçilir.
-
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova açıklamasında Suriye'ye yönelik olası bir füze saldırısının, Doğu Guta'nın Duma ilçesinde kimyasal saldırı düzenlenmediğini doğrulayan kanıtları ortadan kaldırma girişimi olabileceğini de ima etti. Rus sözcü "Sahiden, bu arada OPCW (Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü) denetçilerini, bu akıllı füzelerin karada kimyasal silah kullanıldığını gösterecek kanıtların her birini yok edeceği konusunda önceden uyaran oldu mu? Ya da yapılmak istenen şey, provokasyonun izlerini akıllı füzelerle hızlıca ortadan kaldırıp uluslararası denetçilere kanıt olarak bulabilecekleri bir şey bırakmamak mı?" ifadelerini kullandı.
[url]http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-trumpin-vuracagiz-aciklamasina-rusyadan-jet-yanit-40801739[/url] ([url]http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-trumpin-vuracagiz-aciklamasina-rusyadan-jet-yanit-40801739[/url])
-
Cinin akdenizdeki gemilerine rus donanmasına katılma emri verilmiş. Mete yarar retweetlemiş arkadaşlar.
Sıcak çatışma ihtimali var mı ? Bu savaşın dışında kalabilirmiyiz ? 2. Dünya savaşındaki gibi ?
İhtimali halen düşük görüyorum. Olsa olsa ABD füzelerini vururlar. Gemilere saldırmak intihardan farksız olur. Savaş çıkarsa, bize de resmen saldırıda bulunulmazsa, resmen savaşın dışında kalabiliriz. Gayriresmi olarak zaten savaşın içindeyiz.
Savaş kapında oluyor dışında kalırsan yarın bu bölgeler hakkında agzını açmaya hakkın dahi olamaz. Suriye topraklarında hak iddia edip dalacaksın abi. Esad belini dogrultursa ilk hangi ülkeyi hedef alacak çok iyi biliyoruz. Rusyacılık oynamanın zamanı değil. Hatta ÖSO teyakkuza geçirilmeli olası bir durumda Şam'a hareket edebilmeli.
-
Cinin akdenizdeki gemilerine rus donanmasına katılma emri verilmiş. Mete yarar retweetlemiş arkadaşlar.
Sıcak çatışma ihtimali var mı ? Bu savaşın dışında kalabilirmiyiz ? 2. Dünya savaşındaki gibi ?
İhtimali halen düşük görüyorum. Olsa olsa ABD füzelerini vururlar. Gemilere saldırmak intihardan farksız olur. Savaş çıkarsa, bize de resmen saldırıda bulunulmazsa, resmen savaşın dışında kalabiliriz. Gayriresmi olarak zaten savaşın içindeyiz.
Savaş kapında oluyor dışında kalırsan yarın bu bölgeler hakkında agzını açmaya hakkın dahi olamaz. Suriye topraklarında hak iddia edip dalacaksın abi. Esad belini dogrultursa ilk hangi ülkeyi hedef alacak çok iyi biliyoruz. Rusyacılık oynamanın zamanı değil. Hatta ÖSO teyakkuza geçirilmeli olası bir durumda Şam'a hareket edebilmeli.
Suriye sınırımızda, olası müdahalede zaten Amerikaya zarar veremez. Hırsını bizden çıkartır. Tepemize scut füzeleri yeme ihtimalimiz yüksek. Daha geçende balistik füze fırlattı. Özellikle hava savunma işini halletmeden hiç bir ülkeyle sıcak çatışmaya girmememiz en sağlıklı olanı.
-
Çok çok acilen ulusal katmanlı hava savunma şemsiyesini kurmalıyız.
Radar ağın NATO'nun malı, uzun ve orta menzilli hava savunma füzelerin yok ve hepsinden öte hava kuvvetlerin insanlı uçaklarda tamamıyla dışa bağımlı! Böylesi bir hava kuvvetleriyle hiçbir ciddi savaşa girmem ben.
-
Konu dışı olacak ama, yahu bu ülkenin hava savunması onca yıldır neden resmen yok hükmündeydi? Eldeki en uzun menzilli hava savunma füzesi nike hercules! İnanılacak şey değil. Keza şimdi anlıyoruz ki "zırhlı" birlikler de aslında zırhlı falan değilmiş. Bir ATGM'lik canları varmış.
Zırhlılar neyse de, çok çok acilen ulusal katmanlı hava savunma şemsiyesini kurmalıyız.
Radar ağın NATO'nun malı, uzun ve orta menzilli hava savunma füzelerin yok ve hepsinden öte hava kuvvetlerin insanlı uçaklarda tamamıyla dışa bağımlı! Böylesi bir hava kuvvetleriyle hiçbir ciddi savaşa girmem ben. Bu da konuyla ilgili yorumum.
O sebepten bizim, şuanda yapmamız gereken; oturup izlemek. Diyarbakır ana jet üssü, Hatay bölgesi, Adana incirlik bölgesinde toplam 3 batarya Samp-T olsaydı Zırhlı birliklerimizde modern seviyede olsaydı.@Yabgu'nun dediğini yapalım derdim. Sadece F-16'lara güvenerek harekât yapamayız.
-
Cinin akdenizdeki gemilerine rus donanmasına katılma emri verilmiş. Mete yarar retweetlemiş arkadaşlar.
Sıcak çatışma ihtimali var mı ? Bu savaşın dışında kalabilirmiyiz ? 2. Dünya savaşındaki gibi ?
İhtimali halen düşük görüyorum. Olsa olsa ABD füzelerini vururlar. Gemilere saldırmak intihardan farksız olur. Savaş çıkarsa, bize de resmen saldırıda bulunulmazsa, resmen savaşın dışında kalabiliriz. Gayriresmi olarak zaten savaşın içindeyiz.
Savaş kapında oluyor dışında kalırsan yarın bu bölgeler hakkında agzını açmaya hakkın dahi olamaz. Suriye topraklarında hak iddia edip dalacaksın abi. Esad belini dogrultursa ilk hangi ülkeyi hedef alacak çok iyi biliyoruz. Rusyacılık oynamanın zamanı değil. Hatta ÖSO teyakkuza geçirilmeli olası bir durumda Şam'a hareket edebilmeli.
Suriye sınırımızda, olası müdahalede zaten Amerikaya zarar veremez. Hırsını bizden çıkartır. Tepemize scut füzeleri yeme ihtimalimiz yüksek. Daha geçende balistik füze fırlattı. Özellikle hava savunma işini halletmeden hiç bir ülkeyle sıcak çatışmaya girmememiz en sağlıklı olanı.
Bu tür savaşlarda yer alıp son sözün söylendiği masada bulunmayacaksan 3 bucuk milyon suriyeliyi neden besliyorsun ? O masada bulunmadıgımız zaman pkk devletide kurulur başka şeylerde olur. Olası bir savaşta kaçınma şansımız yok. Olay sadece Esad değil , olay o masada bulunmak. Suriye savaş sonrası ne olacak bunda bizimde söz hakkımız olmayacaksa kepenkleri kapatalım
-
İncirlik üssüne'de Amerikan A-10 ve F-16 uçaklarının gönderildiği iddia ediliyor. 6 A-10, bir filonun tamamı ve bir başka filonun ise 12 F-16 uçağı (yaklaşık 35-40) İncirlik Üssüne gönderilmiş https://t.co/1meQ2uNOFm
Şu ana kadar bölgeye gönderilen kuvvet;
6 tanker uçağı
35 F-16 ve 6 A-10 incirlik üssüne.
Uss harry truman uçak gemisi üzerinde 90 F/A-18 Süper hornet
7 Arleigh burke destroyer.
Bölgede ki önceki Amerkan kuvvetinide hesaba katarsak ciddi yığınaklanma var. Her an Esad rejimine güle güle diyebiliriz.
-
Amerika haraket yaparsa suriyede eli cok gücnelebillir
-
Cinin akdenizdeki gemilerine rus donanmasına katılma emri verilmiş. Mete yarar retweetlemiş arkadaşlar.
Sıcak çatışma ihtimali var mı ? Bu savaşın dışında kalabilirmiyiz ? 2. Dünya savaşındaki gibi ?
İhtimali halen düşük görüyorum. Olsa olsa ABD füzelerini vururlar. Gemilere saldırmak intihardan farksız olur. Savaş çıkarsa, bize de resmen saldırıda bulunulmazsa, resmen savaşın dışında kalabiliriz. Gayriresmi olarak zaten savaşın içindeyiz.
Savaş kapında oluyor dışında kalırsan yarın bu bölgeler hakkında agzını açmaya hakkın dahi olamaz. Suriye topraklarında hak iddia edip dalacaksın abi. Esad belini dogrultursa ilk hangi ülkeyi hedef alacak çok iyi biliyoruz. Rusyacılık oynamanın zamanı değil. Hatta ÖSO teyakkuza geçirilmeli olası bir durumda Şam'a hareket edebilmeli.
Esad'ın Türkiye'yi hedef alacak kadar akıl yoksunu olduğunu zannetmiyorum. ABD safında savaşa dahil olmak Rusya ve İran ile fiili çatışma ihtimalini doğuracak, olası çatışmada ilk hedeflerden biri olacağız, maddi ve manevi kayıplar vereceğiz. Peki kazanç ne olacak ? İçindekilerle birlikte Suriye'nin küçük, işe yaramaz bir bölümünü ilhak mı edeceğiz yoksa bölünen Suriye'den gereksiz bir uydu devlet mi oluşturacağız. Mevcut durumda Rusya yörüngesine kayma ihtimali varken bile Türkiye lehine davranmayan ABD, karşı tarafla papaz olup tamamen eline düşmüş Türkiye'ye pkk konusunda taviz vermez. Üstelik bunun için Rusya ile çatışmayı bile göze almışsa tartışma konusu bile yapmaz. İşin sonunda Davutoğlu politikasını tamamlar terör devletini kendi elimizle kurmuş oluruz.
-
amerika ırak a saldırmadan önceki gibi birlikleri kaydırıyor arap yarımadasındaki askeri varlığı ortada eğer piyadede aktarırlarsa müdahale etme ihtimalleri artar ama bir müdahale olursada rusya izlemez akdenizek varlığı suriyeye bağlı sıcak bir çatışma çıkar iş füzelerin vurulmasıylada kalmaz uçaklarda düşürülür gemilerde hedef alınır rusya kısa bir süre içinde bu bölgeye ciddi bir kuvvet aktarıcak ahanda buraya yazıyorum
-
Cinin akdenizdeki gemilerine rus donanmasına katılma emri verilmiş. Mete yarar retweetlemiş arkadaşlar.
Sıcak çatışma ihtimali var mı ? Bu savaşın dışında kalabilirmiyiz ? 2. Dünya savaşındaki gibi ?
İhtimali halen düşük görüyorum. Olsa olsa ABD füzelerini vururlar. Gemilere saldırmak intihardan farksız olur. Savaş çıkarsa, bize de resmen saldırıda bulunulmazsa, resmen savaşın dışında kalabiliriz. Gayriresmi olarak zaten savaşın içindeyiz.
Savaş kapında oluyor dışında kalırsan yarın bu bölgeler hakkında agzını açmaya hakkın dahi olamaz. Suriye topraklarında hak iddia edip dalacaksın abi. Esad belini dogrultursa ilk hangi ülkeyi hedef alacak çok iyi biliyoruz. Rusyacılık oynamanın zamanı değil. Hatta ÖSO teyakkuza geçirilmeli olası bir durumda Şam'a hareket edebilmeli.
Esad'ın Türkiye'yi hedef alacak kadar akıl yoksunu olduğunu zannetmiyorum. ABD safında savaşa dahil olmak Rusya ve İran ile fiili çatışma ihtimalini doğuracak, olası çatışmada ilk hedeflerden biri olacağız, maddi ve manevi kayıplar vereceğiz. Peki kazanç ne olacak ? İçindekilerle birlikte Suriye'nin küçük, işe yaramaz bir bölümünü ilhak mı edeceğiz yoksa bölünen Suriye'den gereksiz bir uydu devlet mi oluşturacağız. Mevcut durumda Rusya yörüngesine kayma ihtimali varken bile Türkiye lehine davranmayan ABD, karşı tarafla papaz olup tamamen eline düşmüş Türkiye'ye pkk konusunda taviz vermez. Üstelik bunun için Rusya ile çatışmayı bile göze almışsa tartışma konusu bile yapmaz. İşin sonunda Davutoğlu politikasını tamamlar terör devletini kendi elimizle kurmuş oluruz.
Biz şuanki durumdan bahsetmiyoruz , kaç yıldır savaş veriyor Esad ve kendine hiç sordun mu bu adamın topu tüfeği neden bitmiyor diye ? Kaç ülke destekliyor Esadı ? Kendini toparlaması çok uzun sürmeyecek ve o gün geldiğinde Türkiyeye saldırma şekli füze atarak olacak diyede bir kanun yok. Yıllarca pkkyı besleyen Esad bu kez Türkiye düşmanlarını farklı şekilde daha etkin destekleyecektir. Aman şu olmasın aman bu olmasın kafasıyla yaşayacaksak bırakalım pyd devlet kursun , şehit veririz menbiçede girmeyelim. Bu nasıl bir kafa. Senin evinin bahçesine toplanmışlar kavga edecekler sne pencereden kafanı cıkartamayacaksın var mı böyle bir dünya ? Sen Türkiyesin. şunla çatışırız bunla şunu yaşarız kaygısı aciz ülkeler içindir
-
Esad'ın Türkiye'yi hedef alacak kadar akıl yoksunu olduğunu zannetmiyorum.
Esad Rejimi eninde sonunda bize saldıracaktır, bundan zerrece kuşkunuz olmasın. Bizim yapmamız gereken şey, Esad rejimini ve PYD'yi her zaman baskı altında tutacak tarzda, acımasız bir denge politikası gütmek olmalıdır. Su, karşıt terör tehdidi ve ekonomik ilişkiler, bu baskıda kritik rol alacak.
Sınırın ötesine mutlaka güvenlik kuşağı oluşturulmalı, kıyılarımıza Brahmos tarzı hipersonik antigemi füzeleri, karaya da uzun menzilli balistik füzeler yerleştirilmelidir. Hava savunma işi gecikecek nasılsa, bari yıkıcı saldırı kapasitemiz olsun.
Bu 3. dünya savaşı ve biz içindeyiz bu savaşın. Soğuk savaşla, hibrit savaşın karışımı bir savaş bu. Soğuk savaştan daha sıcak, konvansiyonel top yekün harpten daha soğuk bir savaş. Sayabildiğim belli başlı cepheleri: Ukrayna, Irak/Suriye, Yemen, Afganistan, Güney Çin Denizi, Venezuella ve İnternet... Savaş 11 Eylül 2001 tarihinde başladı, bana göre 2040'lı tarihlerde sona erer.
Bu arada, biz ne yaparsak yapalım, iktidarda kim olursa olsun, ABD ve yardakçıları bizimle PYD için asla pazarlık yapmayacaklar. Adamların onca seneden sonra Suriye'ye müdahale etmelerinin nedeni de aslında PYD. Önceleri müdahale etmediler çünkü sahada müttefikten sayabilecekleri bir PYD yoktu. Ölen o kadar sivil hiç umurlarında değil. Onlar laflarından çıkmayacak bir kukla istiyorlar.
-
Sıcak gelişme! Esad askeri üsleri ve havaalanlarını boşaltıyor
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ace0ef97152d818608893c2.jpg)
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Esad rejiminin başlıca havaalanları ve askeri üsleri ABD saldırısı tehlikesi nedeniyle boşalttığını aktardı. Suriye'nin başkenti Şam'ı ziyaret eden İran'nın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney'in başdanışmanı Ali Ekber Velayeti ise olası bir ABD saldırısına karşı Suriye hükümetinin yanında olduklarını belirtti.
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'nden yapılan açıklamaya göre Esad güçleri havalimanları ve askeri hava üslerini boşaltıyor.
ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'ye yönelik saldırı yapılacağını son attığı tweet'lerle duyurmuştu.
Trump'ın söz konusu açıklamalarına Rusya'dan jet yanıt verilmişti. Rusya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Maria Zarahova, "Akıllı füzeler meşru hükümetlere değil, teröristlere doğru fırlatılmalı" mesajını Facebook üzerinden paylaşmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/sicak-gelisme-esad-askeri-usleri-ve-havaalanlarini-bosaltiyor-40801939 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/sicak-gelisme-esad-askeri-usleri-ve-havaalanlarini-bosaltiyor-40801939)
-
Son dakika: ABD'den flaş Suriye açıklaması
Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada Trump'ın saldırıdan Suriye ve Rusya'yı sorumlu tuttuğu belirtilerek "tüm seçenekler masada ama henüz karar verilmedi" denildi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert ise yaptığı açıklamada Esad rejiminin kimyasal silah kullanım tarihi hakkında ihtilaf edilecek bir durumun olmadığını belirtti.
DIŞİŞLERİ'NDEN DE AÇIKLAMA
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Esed rejiminin kimyasal silah kullanımının tarihi hakkında ihtilaf edilecek bir durum yok. Kimyasal Silah Anlaşması'na imza atan taraf olarak attığı adımlarda çok kötü ihlaller var" ifadesini kullandı.
Rusya ile ilgili eleştiride de bulunan Nauert, "Rusya'nın reddetmesi ve diğer bloke eden politikaları Suriye'nin silahsızlandırılması yönündeki kendi çabalarını şüpheye düşürüyor." görüşüne yer verdi.
Nauert, şunları kaydetti:
"Duma'da bulunan kontaklarımızdan aldığımız bilgiler güvenilir ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) tarafından incelenecek. Bu barbarca bir saldırıydı ve uluslararası toplum kimyasal silahları kullanan tarafı sorumlu tutmalıdır. Suriye halkı için ayağa kalkacağız."
Suriye'de Esed rejiminin 7 Nisan'da Doğu Guta'da muhaliflerin kontrolündeki son nokta olan Duma ilçesinde sivil yerleşimlere düzenlediği kimyasal silah saldırısında 78 sivil hayatını kaybetmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-abdden-flas-aciklama-40802217 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-abdden-flas-aciklama-40802217)
-
Çok yanlış analizler yapılıyor. Analiz yaparken, maddi verilere dayanarak analiz yapılır. Dünya nereye gidiyor, biz ne yapmak istiyoruz, bizim çıkarlarımız nedir, yapacağımız hamle hangi amaca hizmet eder? Analiz yaparken bu ve benzer soruları kendimize sormamız lazım
Efendim, diyorlar ki; Bu gidişle savaş çıkacak, savaşa taraf olalım ve Esad' a saldıralım. Biz Esad' a saldırmazsak zaten Esad bize saldıracak? Bu kadar yanlış analiz olamaz! Niye Esad' a saldıralım, derdimiz ne? Amerika saldıracak, bari bizde saldıralım da masada kazanan tarafın masasında olalım!
Kazanacağın tarafta olmak, masada da kazanacağın anlamına gelmez. hele Türkiye hiçin hiç gelmez. Tarihten örnekleri bile vardır. Çarlık Rusya' sına karşı Avrupa devletleriyle birlikte Kırım Savaşı yapıldı. Savaşı Rusya kaybetmesine rağmen 1856 Paris Kongresinde alınan kararları baktığımızda Osmanlı' nın elle tutulur bir kazancı olmadığı gibi üstüne bir takım egemenlik haklarını da kaybettiğini görüyoruz. üstüne savaş giderlerini karşılamak için alınan devasa dış borçlar, belli bir süre sonra Osmanlı' nın belini bükecekti.
O nedenle, savaş çıkarsa güçlünün yanında yer alalım anlayışı, son derece iyimser bir yaklaşımdır. Düşünebiliyor musunuz? Bir büyük ülke başka bir büyük ülkeyi sizin de yardımınızla yenecek ve tek büyük ülke olarak kalacak. Peki bu tek kalan büyük ülkeden almak istediklerinizi nasıl alacaksınız? İyi niyetle yaklaşıp, yahu bak biz sizinle birlikte savaştık, şimdi bize şunları vermeniz lazım mı -diyeceksiniz? :)Bunlar çocukça yaklaşımlardır. Öyle olmadığı tariih ispat etmiştir. Örnek verdik işte; Kırım Savaşı.
Akıllıca olan strateji, büyük ülkelerin birbirini yenmesine mani olmaktır. Mani olamıyorsanız mani olacak şekilde pozisyon alacaksınız. Onu da yapamıyorsanız ilk etapta taraf olmayacaksınız. Türkiye' nin yapacağı en akıllı iş, Amerikan siyasetine alet olmamaktır. Diyelim ki oldu, Amerika' nın insafına kaldınız demektir. ondan sonrasında ''Kürt Devleti'' kurulmasını nasıl engelleyeceksiniz? Aman abi, yapma abi... biz hani müttefiktik, hani stratejik ortaktık mı diyeceksiniz?
Türkiye Amerikan siyasetine alet olduğu gün, mevcut konumunu da kaybeder ki, bu da sonun başlangıcı olur. Aman ha...!
-
rusya ve abd. Bu iki ülkenin resmi olarak taraf olduğu bir savaşta einstein bir kez daha haklı çıkar. üçüncü dünya savaşı hangi teknoloji silahlarla yapılır bilemem ama dördüncü dünya savaşı taşlar ve sopalarla yapılacaktır. rusya ve abd dünya dalının üzerindeler, sizce bu dali keserlerimi
-
rusya ve abd. Bu iki ülkenin resmi olarak taraf olduğu bir savaşta einstein bir kez daha haklı çıkar. üçüncü dünya savaşı hangi teknoloji silahlarla yapılır bilemem ama dördüncü dünya savaşı taşlar ve sopalarla yapılacaktır. rusya ve abd dünya dalının üzerindeler, sizce bu dali keserlerimi
Artık dünyayı, mantıklı insanlar yönetmiyor. meselenin boyutu, nükleer savaşa varmayacaktır belki ama karşılıklı küçük çaplı çatışmalar olabilir. Kuzey Kore-Güney Kore, Hindistan-Pakistan gibi... Örneğin nedir? Keşmir nedeniyle Hindistan-Pakistan çatışmaları yaşandı ancak mesele nükleer savaş veya topyekun savaş boyutuna evrilmedi. Kore örneğinde de aynı şekilde; karşılıklı top atışları falan her zaman olmuştur. Ha ne olur? ABD Rus uçaklarını düşürür, Rusya' da ABD destroyerini imha eder.... mesele bu şekilde tatlıya bağlanır.
-
Son dakika: İngiltere Başbakanı Suriye'ye askeri müdahaleye yeşil ışık yaktı
hurriyet.com.tr ve ajanslar
11.04.2018 - 21:08 | Son Güncelleme: 12.04.2018 - 00:14
İngiliz medya kuruluşu BBC'nin haberine göre, İngiltere Başbakanı Theresa May, Suriye'ye askeri müdahaleye onaya hazır. Başbakan May, askeri müdahale onayı için İngiliz Parlamentosu'nun onayını da aramayacak. Öte yandan bir diğer İngiliz gazetesi Daily Telegraph ise Başbakan May'in İngiliz denizaltılarını Suriye'yi vurmak üzere füze menzili içine gönderdiğini aktardı. İngiliz basınından gelen son iddia ise Sky televizyonuna ait. Sky'ın haberine göre, May perşembe sabahı 'savaş kabinesini' toplayacak.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/590x332/5ace605218c7730df8808e2a.jpg)
BBC, Başbakan Theresa May'in ABD'nin Suriye'ye olası saldırısına İngiltere'nin katılması için hazır olduğunu duyurdu. Habere göre May, Suriye'ye askeri harekata parlamento onayı aramayacak.
BBC'ye göre Muhafazakar Parti lideri May, Duma'da düzenlendiği iddia edilen kimyasal saldırıya acilen cevap verilmesi gerektiğine inanıyor. May bu yüzden dolayı parlamento oylamasına da gitmek istemiyor.
İngiltere'de hükümetin herhangi bir askeri eylem için parlamento onayı almasını gerektiren anayasal bir zorunluluk yok. Ancak İngiliz parlamentosu 2013'te yine kimyasal saldırı iddiaları patlak verdiğinde Suriye'ye olası saldırıyı reddetmişti.
Öte yandan anamuhalefetteki İşçi Partisi'nin lideri Jeremy Corbyn, Suriye'ye olası saldırıya karşı çıkarken hükümetin bu yöndeki bir karar için parlamentoda oylamaya gidilmesini talep ediyor.
DENİZALTILARA VURMA EMRİ VERİLDİ İDDİASI
İngiliz Daily Telegraph gazetesi ise, Başbakan Theresa May'in İngiliz donanmasındaki denizaltıların Suriye'yi vurmak üzere füze menzili içine gönderilmesi talimatı verdiğini yazdı. Gazete ayrıca haberinde saldırının perşembe gecesi gerçekleşmesinin beklendiğini de iddia etti.
İngiliz basınından gelen son iddia ise Sky televizyonuna ait. Sky'ın haberine göre, Başbakan Theresa May, perşembe sabahı 'savaş kabinesini' toplayacak. Bu iddia May'in müdahale için parlamento onayı aramayacağı ile saldırının perşembe gecesi başlayacağı iddialarıyla aynı paralelde.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-ingiltere-basbakani-suriyeye-askeri-mudahaleye-yesil-isik-yakti-40802161 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-ingiltere-basbakani-suriyeye-askeri-mudahaleye-yesil-isik-yakti-40802161)
-
Rusya Savunma Bakanlığı, Suriye ordusunun Doğu Guta'da kontrolü tamamen ele geçirdiğini açıkladı.
-
Rusya doğruladı! Rus gemileri askeri üssünü terk etti
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/900x350/5acf5b667af5071e2830313f.jpg)
Reuters'a açıklama yapan bir Rus milletvekili, Suriye'de bulunan Tartus limanındaki Rus gemilerinin bölgeden ayrıldığını doğrularken, bunun nedeninin Rus askeri gemilerinin güvenliği olduğunu söyledi.
Reuters'a konuşan bir Rus milletvekili, Rus gemilerinin Tartus limanını terk ettiği yönündeki iddiaları doğrularken, bunun Rus gemilerinin güvenliğini sağlamaya yönelik olduğunu söyledi.
Öte yandan, Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Suriye konusunda ABD ve Rusya arasında yaşanan yüksek gerilime ilişkin bir açıklama yaptı. Bakanlık, ABD ve Fransa'nın tehditlerinin Birleşmiş Milletler Tüzüğü'nü ihlal ettiğini söyledi.
Zaharova, haftalık basın toplantısında yaptığı açıklamada, İsrail'in Suriye'deki hava saldırısının bölgedeki istikrarsızlığı daha kötü bir hâle getirdiğini ifade etti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rus-dogruladi-rus-gemileri-askeri-ussunu-terk-etti-40803078 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rus-dogruladi-rus-gemileri-askeri-ussunu-terk-etti-40803078)
-
Yoksa arada kim vurduya giderdi. :) İtalya kadar ekonomisi olan güç Amerikayla boy ölçüşemez. Rusyanın Nükleer gücünü çıkartın. Benim gözümde bölgesel güçten ileri gidemez.
-
gemiler limanda açık hedef olmamak için açık denize açılmışlar gayette mantıklı bir hareket açık denizde daha efektif kullanılabilir
-
Yoksa arada kim vurduya giderdi. :) İtalya kadar ekonomisi olan güç Amerikayla boy ölçüşemez. Rusyanın Nükleer gücünü çıkartın. Benim gözümde bölgesel güçten ileri gidemez.
Senin verdiğin mantıkla hareket edersek, bizim Hollanda kadar ekonomimiz ile bölgesel güç bile olamayız. NATO nun ikinci ordusuyuz diyoruz da ama ekonomi ile kıyaslarsak NATO`da ilk 5 bile giremeyiz.
Ordunun gücü ekonomi ile kıyaslarsak Hollanda kadar ordumuz var...
-
@marmara
Yok, Hollanda kadar bile degiliz. O adamlarda bizde yokken, Patriot, Leo2a5, Lpd vardi cunku.
-
@marmara
Yok, Hollanda kadar bile degiliz. O adamlarda bizde yokken, Patriot, Leo2a5, Lpd vardi cunku.
Aynen, asker sayımıza bak ve savunma bütçemize bak, asker başına düşen para 3. sınıf ülkelerin her askere ayrılan para ile aynı. Aynadan kendimizi dinozor gibi görüyoruz, birilerini çoktan dünya lideri ilan ettik...
-
Yoksa arada kim vurduya giderdi. :) İtalya kadar ekonomisi olan güç Amerikayla boy ölçüşemez. Rusyanın Nükleer gücünü çıkartın. Benim gözümde bölgesel güçten ileri gidemez.
Savaş durumunda gemiler limanda demirli beklemez!
-
ben diyorum burda birşeyler olacak
-
Hafız Esat kalk da mezarından ülkeni ne hallere getirdik bir gör.
(http://www.cumhuriyet.com.tr/Archive/2018/4/12/957374_resource/MC-syrian-civil-war-getty.jpg)
-
Hafız Esat kalk da mezarından ülkeni ne hallere getirdik bir gör.
([url]http://www.cumhuriyet.com.tr/Archive/2018/4/12/957374_resource/MC-syrian-civil-war-getty.jpg[/url])
@serkan
Meskun mahal savaşların sonucu böyle olur, bizim de Nusaybin`de yaptığımız daha beterdi...
(https://warsonline.info/images/stories/news/16/05may/turkey/27/nusaybin-may16-1.jpg)
(https://warsonline.info/images/stories/news/16/05may/turkey/27/nusaybin-may16-4.jpg)
(https://i0.wp.com/stockholmcf.org/wp-content/uploads/2018/01/Nusaybin.jpg?fit=1024%2C684&ssl=1)
-
Sayın Marmara örneklerinizi pek benzetemedim.
-
İşte ABD'nin vurmaya hazırlandığı hedefler
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ad06c81d3806c1b90004a5f.jpg)
ABD Başkanı Donald Trump'ın dün Ulusal Güvenlik Konseyi'ni toplamasının ardından CNBC kanalına isim vermeden konuşan bir kaynak, Nihai bir karar alınmadığını, fakat ABD'nin Suriye'de sekiz muhtemel hedefe saldırı gerçekleştirmeyi değerlendirdiğini söyledi.
CNBC'deki habere göre adının verilmemesi koşuluyla konuşan kaynak bu hedeflerin arasında iki Suriye hava üssü, bir araştırma merkezi olduğunu ileri sürdü.
Habere göre kaynak aynı zamanda Suriye ordusunun Rusya'nın kontrolündeki hava sahasına, ABD'nin bu noktalara saldırı yapmayacağı umuduyla ciddi anlamda mühimmat ve silah konumlandırdığını söyledi.
ABD medyasından Esad için yeni iddiaABD medyasından Esad için yeni iddia
SAVAŞ HAZIRLIKLARI SÜRÜYOR
SURİYE’de ABD, Fransa ve İngiltere’nin ortak bir saldırıya geçeceği yönünde işaretler dün devam etti. Önceki gün Twitter’dan Rusya’ya ‘füzelerimiz geliyor’ diye sert bir mesaj gönderen daha sonra ise sözlerini yumuşatan ABD Başkanı Donald Trump, dün önce kafa karıştıran bir tweet daha attı. Trump, tweet’inde, “Suriye’ye saldırının ne zaman olacağını hiç söylemedim.
İngiliz basını yazdı... Suriye Ordusu alarmda Böyle hazırlık yapıyorlarİngiliz basını yazdı... Suriye Ordusu alarmda! Böyle hazırlık yapıyorlar
Çok yakın zamanda da olabilir ya da hiç de yakın olmayan bir zamanda da olabilir. Her koşulda, benim yönetimimdeki ABD, bölgeden DEAŞ’ı defetme konusunda harika bir iş çıkardı. ‘Amerika’ya teşekkür’ nerede” diye yazdı. Trump daha sonra yaptığı açıklamada, yakında Suriye ile ilgili karar alınacağını söyledi. Akşam saatlerinde ise ulusal güvenlik danışmanlarıyla bir araya gelen Trump, nihai kararını veremedi.
Beyaz Saray’dan “İstihbarat değerlendirmesine, ortak ve müttefiklerimizle görüşmelere devam ediyoruz” açıklaması geldi. Bu arada, ABD Savunma Bakanı James Mattis’in Dışişleri Bakanlığı koltuğuna oturmaya hazırlanan CIA Başkanı Mike Pompeo ile Suriye konusundaki seçenekleri ele almak üzere önceki gün bir araya geldiği ve toplantıya Başkan Yardımcısı Mike Pence’in başkanlık ettiği ifade edildi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/iste-abdnin-vurmaya-hazirlandigi-hedefler-40803708 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/iste-abdnin-vurmaya-hazirlandigi-hedefler-40803708)
-
Eski Mossad Başkanı: "Rusya ile savaş durumuna gelebiliriz"
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ad05f0cd3806c1b90004949.jpg)
İsrail'in istihbarat servisi Mossad'ın eski başkanlarından Efraim Halevy, İsrail ile Rusya arasında askeri çatışma olasılığının arttığını söyledi.
İsrail'in Kanal 10 televizyonuna konuşan Halevy, İsrail ile Rusya arasında son dönemde yaşanan gerginliğe ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Rusya ile savaş ihtimalinin arttığını belirten Halevy, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu savaş ülkemizin kuzeyinde (Suriye'de) konuşlanan ve varlığını pekiştiren büyük bir ülkeyle olacak. Bu ülke kuzey sınırında belirleyici bir taraf. Rusya ile savaş durumuna gelebiliriz. İsrail güçleri Rusya güçleriyle karşı karşıya gelebilir ve savaş çıkabilir. Bu süper güçle savaşmadan baş etmenin yolunu bulmalıyız ancak savaş çıkması durumunda da bundan galip ayrılmalıyız."
Halevy, Rusya'nın İsrail'e neden boyun eğdirmek istediğine ilişkin bir soru üzerine, "Rusya, çok uzun süre kalmak için Suriye'ye girdi. Askeri üslerini ve gücünü onlarca yıl devam edecek şekilde inşa etti. Zannediyorum ki bölgedeki önde gelen stratejik ortağı İran'ın yenilmesini istemeyecektir ve bu onun yararına da olmaz" ifadelerini kullandı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/mossad-eski-baskani-rusya-ile-savas-durumuna-gelebiliriz-40803632 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/mossad-eski-baskani-rusya-ile-savas-durumuna-gelebiliriz-40803632)
-
ABD ve Rusya'nın Suriye de ki planlarından dolayı bir birleri ile savaşı göze alacaklarını hiç sanmam , neticede hiç ihtimal vermediğim bu olasılıkta kazanan olmayacağını her ikisi de bilir bu nedenden dolayı mümkün olduğu kadar oratmı germe poltikası ve bundan bir birlerine güç gösterisi yapmadan öteye gideceğini sanmam. kriz şayet operasyon aşamasına dönüşürse sahadaki Rus ve ABD hedefleri direk etkilenmemesi için gereken özeni göstereceklerine inanıyorum. Neticede sahadaki proxy güclerin vurulması hedeflenecek ve bu arada Rus ve ABD ise ellerindeki son silah sistemlerinin kapasitesini bir oranda deneyecekler saldırı ve savunma esnasında. Sonrada bu Silahları paralı ülkelere pazarlayacaklarına inanırım.
-
Almanya ve İtalya Suriye kararını açıkladı!
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5acf7a6e7af5071e283032eb.jpg)
Almanya Başbakanı Merkel, olası bir Suriye müdahalesinde yer almayacaklarını açıkladı. Almanya'nın ardından İtalya da Suriye'de herhangi bir operasyona katılmayacağını duyurdu. Hollanda Başbakanı Mark Rutte ise ülkesinin Suriye'de düzenlenecek olası bir askeri harekata anlayış gösterdiğini ancak bunun orantılı olması gerektiğini söyledi.
Almanya Başbakanı Merkel, Suriye'ye yönelik gerçekleşecek olası bir hava operasyonunda yer almayacaklarını açıkladı.
Merkel, 'Suriye ile ilgili tüm önlemlerin değerlendirilmesi gerektiğini, ancak Almanya'nın Suriye ordusu ya da diğer hükümet güçlerine saldırmayacağını' ifade etti.
FRANSA KARARINI AÇIKLADI İNGİLTERE BUGÜN TOPLANIYOR
Fransa Cumhurbaşkanı Macron, "Esad'ın kimyasal silah kullandığına dair kanıtlarımız var." ifadelerini kullandı.
Kimyasal saldırıyla ilgili istihbaratı inceleyip denetledikten sonra Suriye ile ilgili bundan sonraki eylemlere dair karar vereceklerini söyleyen Macron, Fransa'nın bölgede tırmanmaya izin vermeyeceğinden söz etti.
Suriye'yi vurup vurmama kararını 'zamanı geldiğinde' vereceklerini dile getiren Macron, Fransa'nın Suriye'ye karşılığı 'kendi seçtiği zamanda vereceğini' ifade etti.
İngiltere’de bakanlar kurulu, ABD'nin Suriye'ye gerçekleştirmesi muhtemel bir askeri harekata desteği tartışmak üzere toplanacak.
ABD, İngiltere ve Fransa Suriye'de kimyasal silah kullanıldığı iddiaları üzerinden Suriye hükümetine yönelik saldırı hazırlıkları yapıyor
HOLLANDA'DAN ASKERİ MÜDAHALE AÇIKLAMASI
Hollanda Başbakanı Mark Rutte, ülkesinin Suriye'de düzenlenecek olası bir askeri harekata anlayış gösterdiğini ancak bunun orantılı olması gerektiğini söyledi.
Çin'de, Boao Asya Forumu 2018 Yıllık Konferansı'na katılan Rutte, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, "Yaşanan korkunç saldırının arkasında büyük ihtimalle Suriye'nin olduğunu düşündüğümüz için, Suriye'de düzenlenecek olası bir askeri harekata anlayış gösteriyoruz. Fakat bunun orantılı olması gerekir ve bu bizim için belirleyicidir." dedi.
Rutte, "Rusya'nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) Suriye'de kimyasal silahları araştırma tasarısını kabul etmemesi üzücü. Böyle bir araştırma saldırıdan kimin sorumlu olduğunu ortaya çıkarabilirdi." diye konuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-merkel-suriye-kararini-acikladi-40802920 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-merkel-suriye-kararini-acikladi-40802920)
-
Hollanda da Suriye kararını açıkladı
Almanya ve İtalya'nın ardından Hollanda'da ABD'nin Suriye'de düzenleyeceği muhtemel bir saldırıya katılmayacağını açıkladı.
Almanya ve İtalya daha önce olası bir Suriye müdahalesinde yer almayacaklarını açıklamıştı.
Hollanda Başbakanı Mark Rutte dün ülkesinin Suriye'de düzenlenecek olası bir askeri harekata anlayış gösterdiğini ancak bunun orantılı olması gerektiğini söylemişti.
Rutte bugün yaptığı açıklamada, Hollanda'nın Suriye'deki olası bir operasyona katılmayı düşünmediğini açıkladı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-hollanda-da-suriye-kararini-acikladi-40804095 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-hollanda-da-suriye-kararini-acikladi-40804095)
-
Olası bir Suriye saldırısında bence Avrupa ikiye bölündü demek oluyor bu son açıklamalar. Buda aynı zamanda kendi içinde bir sürtüşme içinde olduğunda. Ve bu görüşlerden sonra Amerika'nın ve Amerika Başkan'ının bunlara Tepkisi ne olacak hadi hayırlısı.
-
Olası bir Suriye saldırısında bence Avrupa ikiye bölündü demek oluyor bu son açıklamalar. Buda aynı zamanda kendi içinde bir sürtüşme içinde olduğunda. Ve bu görüşlerden sonra Amerika'nın ve Amerika Başkan'ının bunlara Tepkisi ne olacak hadi hayırlısı.
Bence bölünmedi temkinli davranıyolar. Trump'ın ilk konuşmaları kesin bir saldırı yapılacagı yönündeydi , birçok avrupa ülkeside Amerikaya güvenip bizde yardım ederiz falan artislendiler ama baktılar Amerikada durumlar karışık biraz geri plana çekilelim bari rusyayla kötü olmayalım kafası yaşıyolar özelliklede fransa.. İngiltereyi muaf tutuyorum çünki onların Rusya ile husumetleri Suriye ile alakalı değil onlar Rusyaya zarar verebilecek her türlü oluşuma destek verecektir.İtalya ve İspanyadan olağanüstü birşeyler beklememek lazım. Zaten geriyede dogru düzgün bir ordu kalmıyor.
-
Bu doğru dün Alman gazetesinde okuduğum haber beni çok güldürdü. Alman ordusu yerel Asker bulamıyormuş . Ve yeni yöntem olarak hafta sonu askerleri oluşturmak. Kısaca hafta içi sivil hayata devam, hafta sonu askeri eğitim görecekler.
-
Bu doğru dün Alman gazetesinde okuduğum haber beni çok güldürdü. Alman ordusu yerel Asker bulamıyormuş . Ve yeni yöntem olarak hafta sonu askerleri oluşturmak. Kısaca hafta içi sivil hayata devam, hafta sonu askeri eğitim görecekler.
Komik değil aslında. Dünyada bazı ülkeler var. Eğitim , yaşam kalitesi , iş bulma kolaylığı bakımından bizim gibi değiller. İsveçli , Danimarkalı , Finlandiyalı , Yeni Zelandalı , Avustralya yada İsviçreli herhangi bir genç neden asker olsunki. İsviçrede her 4 kişiden 1i bilimle uğraşıyor. Eğitim kaliteleri yüksek bide kendi ülkelerinde tıkılıp kalmıyolar. AB ülkelerinin birbirleri arasında geçiş yapma kolaylığı bizim bi şehirden başka şehre girmemizden daha kolay. Neden asker olsun ? herhangi bir gencin ya çok aşırı işsiz kalmış olması lazım yada aşırı ırkçı olması lazım oda yok çoğu sosyalist bir kafada. Askerlik değerli birşey değil bizdeki gibi yani ben normal karşılıyorum. Hiç asker bulamazsa Black water tarzı bir şirketle anlaşır paradan bol ne var almanda.
-
Yabgu'ya katılmakla birlikte, ülkeler vatandaşları için vardır. Sen vatandaşını refah içinde yaşatamadıktan sonra "Süper güç" olsan ne yazar. Türkiye 'de asker bolda ne oluyor. Işsizlik %11, alım gücü bitmiş, 300 Euro için insanlar gecesini gündüzüne katıyor, kimsenin birbirine tahammülü kalmamış, mutsuz, fakir bir ülke olduktan sonra 1 milyon askerin olsa ne yazar. Sn uzasem06 lafım size değil.
-
Almanya ,Hollanda italya ve ispanya nın böylesi bir operasyona katılımda İngiltere ve Fransaya oranla imkanları kısıtlı . Ayni zamanda Almanya ,Hollanda italya ve ispanya Suriyeden kaynaklanabilecek olası terör olaylarını ülkelerinden uzak tutmaya çalışıyorlar . Bu ülkeler turizimden hayli gelir sağlıyorlar bu nedenle fiili olarak katılmaktansa sadece diplomatik destek vermekte yentiniyorlar. Fransa ve İngiltere nin durumu diğer ülkelere göre daha değisik Fransa ve İngilterenin koloniyal zamandan kalma ilgi alanları. İngiltere ABD nin sadık gerçek stratejik ortağı Fransa ise Libya da olduğu gibi ben de buralarda varım demek istiyor alanı tamamı ile ABD ile ingiltereye kaptırmamak için.
-
3 dünya savasi cikacak ne cep ne bilgisayarimiz olacak
-
Trump saldırı emrini verdi: ABD, Fransa ve İngiltere Suriye'yi vurdu
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5ad15d4db699de1cfc06385b)
ABD, İngiltere ve Fransa'nın Doğu Guta'da sivillere yönelik kimyasal silah kullanan Esad rejimi güçlerini hedef aldığı saldırıda Suriye'nin başkent Şam ile Hama, Humus, Dera ve Süveyda kentlerindeki askeri noktalar bombalandı. ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki kimyasal saldırıya ilişkin 'saldırı emri' verdiğini söyleyerek, ABD ile Fransa ve İngiltere'nin, Suriye rejimi hedeflerini vurmaya başladığını duyurdu. Uluslararası ajanslardan gelen son dakika haberlerine göre; saldırıda başkent Şam'daki askeri noktalar hedef alındı. Mezze havaalanı, 41.Tugay ve araştırma merkezi vurulanlar arasında... ABD’nin saldırılarda Tomahawk füzelerini kullandığı ileri sürülürken Suriye devlet televizyonu da hava saldırılarına uçaksavarlarla karşılık verildiğini bildirdi. Şam’daki yerel kaynaklar başkentteki bilimsel araştırma tesisinin bombalandığını ileri sürdü.Suriye’den yapılan açıklamada Kisva Bölgesi’nde 13 füzenin imha edildiği belirtildi.
ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki kimyasal saldırıya ilişkin "saldırı emri" verdiğini söyledi. Trump, ABD ile Fransa ve İngiltere'nin, Suriye rejimi hedeflerini vurmaya başladığını duyurdu. Trump'ın saldırı emri sonrası Şam'dan patlama sesleri duyulduğu ifade edildi. ABD, saldırılarda savaş uçakları ve Tomahawk füzelerini kullandı.
Suriye devlet televiyonu hava saldırılarına uçaksavarlarla karşılık verildiğini bildirdi.
ABD Savunma Bakanlığı, "Suriye'deki operasyonumuzu bozmaya çalışan askeri platformları veya ekipmanları hedefleyeceğiz." ifadelerini kullandı.
ABD bombardımanı Barza bölgesinde bilimsel araştırma merkezi, Qaysun dağlarında Cumhuriyet Muhafızları genel merkezi, Mezzeh Askeri Havaalanı, Damir Askeri Havaalanı, Alkaswa bölgesi ve başkent Şam'da bazı merkezleri kapsadı.
Barza'daki bilimsel araştırma merkezinden dumanlar yükseliyor. ABD savaş gemilerinden atılan Tomahawk füzeleri ile hedeflenmesi sonucunda 4. Tugay milis kuvvetlerinin merkezi de vuruldu
TRUMP'IN AÇIKLAMASI
Trump, Duma’da kimyasal silahların kullanılmasının önemli bir askeri gerginlik yarattığını söyledi ve Fransa ile İngiltere’nin de bu operasyonda ABD’ye katıldığını kaydetti.
ABD Başkanı, bu saldırının Rusya’nın Suriye’yi kimyasal silah kullanımı konusunda engelleyememesinin doğrudan bir sonucu olduğunu savundu. Rusya’ya da çağrı yapan Trump, Moskova’nın "karanlık yolu mu seçeceğine yoksa medeni uluslar arasına mı katılacağına karar vermesi" gerektiğini bildirdi.
Trump, operasyonların Suriye rejimi kimyasal silahlar kullanmaya son verene kadar devam edeceğini vurguladı.
Başkan Trump, "Bugünkü eylemlerimizin amacı, kimyasal silahların üretimi, yayılması ve kullanımına karşı güçlü bir caydırıcılık oluşturmak. Bu caydırıcılığı tesis etmek, ABD'nin çok önemli bir ulusal güvenlik çıkarı. Bu mezalimlere Amerikan, İngiliz ve Fransız ortak yanıtı, askeri, ekonomik ve diplomatik olmak üzere, ulusal gücümüzün tüm araçlarını birleştirecek. Suriye rejimi yasaklı kimyasal maddeleri kullanmaya son verene kadar bu yanıtı sürdürmeye hazırız" diye konuştu.
Suriyeyi neden vurduğunu açıkladıSuriye'yi neden vurduğunu açıkladı
MACRON: SALDIRI KİMYASAL TESİSLERE YAPILDI
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Suriye'de ABD ve İngiltere ile ortak gerçekleştirdikleri operasyonun, rejimin kimyasal tesislerine yönelik olduğunu belirtti.
Konuya ilişkin yazılı bir açıklama yapan Cumhurbaşkanı Macron, geçen hafta Suriye'nin Duma kasabasına düzenlenen kimyasal saldırı ile "kırmızı çizginin aşıldığını" vurguladı.
Kimyasal saldırının arkasında Suriye rejiminin olduğunu kaydeden Macron, ABD ve İngiltere ile gerçekleştirdikleri saldırının Suriye rejiminin kimyasal silah üretim tesisleri ile sınırlandırıldığını ifade etti.
Macron, saldırıda ne tür mühimmat veya silah kullanıldığı ile hangi tesislerin hedeflendiğine ilişkin detay vermedi.
Şamda siren sesleri acil koduyla çaldıŞam'da siren sesleri acil koduyla çaldı
SURİYE'DE VURULAN HEDEFLER
AA muhabirinin yerel kaynaklardan aldığı bilgiye göre ise saldırıda ilk etapta başkent Şam'daki Cumhuriyet Muhafızları, Dumeyr Havaalanı, Şam Uluslararası Havalimanı çevresi, Cemeyre Bilimsel Araştırmalar Merkezi, Kasyun Dağı'ndaki hava savunma sistemleri, Kisve ve Kalamun bölgelerindeki askeri noktalar vuruldu.
ABD, İngiliz ve Fransız güçleri ayrıca rejimin kontrolünde bulunan Hama ilinde havaalanı, Humus ilinin Kuseyr bölgesinde Hizbullah güçleri, Dera'da 89. Tugay olarak bilinen İran güçleri ve bazı askeri noktalar, Suveyda ilinde Halhala Havaalanı ve Dera ilinin İzra bölgesindeki hedeflere saldırı gerçekleştirdi.
Bu arada, Beşşar Esed rejimi medyası hava savunma birliklerinin saldırılara karşılık vererek bazı füzeleri havada imha ettiğini öne sürdü.
NATO'DAN DESTEK
NATO, ABD ile İngiltere ve Fransa'nın, Suriye rejiminin kimyasal silah kapasitesiyle ilgili hedeflerini vurmaya başlamasını desteklediğini bildirdi.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg yaptığı yazılı açıklamada, ABD ile İngiltere ve Fransa'nın Beşşar Esed'in kimyasal silah kapasitesiyle ilgili yerlere yönelik saldırısını desteklediğini belirterek, "Bu saldırı rejimin Suriye halkına tekrar kimyasal saldırı düzenleme gücünü zayıflatacaktır." ifadesini kullandı.
Müttefiklerin daha önce de rejimin Suriye'de kimyasal silah kullanmasını kınadığını hatırlatan Stoltenberg, bu tür saldırıların uluslararası kuralların ve anlaşmaların açık bir ihlali olduğunu kaydetti.
Stoltenberg, açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"Kimyasal silahların kullanılması kabul edilemez ve sorumlular hesap vermelidir. NATO, kimyasal silahların kullanımını uluslararası barışa bir tehdit olarak görmektedir ve Kimyasal Silahlar Sözleşmesi'ne (CWC) bağlı kalınması önem arz etmektedir."
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-abd-suriyeye-operasyona-basladi-40804544 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-abd-suriyeye-operasyona-basladi-40804544)
-
Suriye operasyonuna Rusya'dan ilk açıklama
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ad16cec67b0a81f08ed58dc.jpg)
ABD, İngiltere ve Fransa'nın Suriye'nin Duma'daki kimyasal saldırı sonrası Esad rejimine yönelik başlatığı operasyona Rusya'dan peş peşe tepkiler geldi. Rusya'nın ABD Büyükelçisi Antanov 'Suriye'ye saldırı sonuçsuz kalmayacak' derken Parlamentonun alt kanadı Duma'nın Savunma Komitesi Başkanı Şerin ise, "Rusya bu yaşananları saldırganlık eylemi olarak görmektedir' yorumunu yaptı. Rus Dışişleri de "Şam barışçıl bir gelecek şansı elde ettiği anda saldırıya uğradı" açıklamasında bulundu.Rusya Savunma Bakanlığı da saldırı sırasında füzelerden hiçbirinin Tartus ve Hmeymim'de bulunan üslere isabet etmediğini duyurdu.
Rusya'nın ABD Büyükelçisi Antanov yaptığı yazılı açıklamada, bu gece yapılan hava operasyonunu kast ederek 'Bu tür eylemler sonuçsuz kalmayacak' dedi.
Antanov'un açıklamasında şu satırlar yer aldı: "En büyük endişelerimiz gerçeğe döndü. Uyarılarımız dikkate alınmadı.Önceden tasarlanmış bir senaryo sahnelendi. Bir kez daha tehdit edildik. Bu eylemlerin karşılıksız kalmayacağını söylemiştik.Rusya devlet başkanının küçük düşürülmesi kabul edilemez."
'SALDIRGANLIK EYLEMİ'
Öte yandan Rus parlamentosunun alt kanadı Duma'nın Savunma Komitesi başkanı Aleksandr Şerin de, "ABD Suriye'ye yönelik saldırılar düzenleyerek tüm uluslararası kuralları ihlal ediyor ve Rusya bunu saldırganlık eylemi olarak görmektedir" açıklamasında bulundu.
Şerin, "ABD Başkanı Trump sadece dünya çapındaki bir suçlu değil, ikinci bir Adolf Hitler'dir. Bu, ikinci Belgrad'dır. Bu bir dönüm noktasıdır, egemen bir devlete karşı savaş ilanıdır" dedi.
DIŞİŞLERİ: BARIŞ ŞANSI...
Rusya Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada ise, "Şam barışçıl bir gelecek şansı elde ettiği anda saldırıya uğradı" ifadeleri kullanıldı.
Konuya ilişkin açıklamayı yapan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mariya Zaharova, şu ifadeleri kullandı:
"Suriye halkı önce Arap Baharı'na, sonra IŞİD'e, şimdi de 'akıllı' Amerikan füzelerine maruz bırakıldı. Yıllardır terör tehdidi altında ayakta kalmaya çalışan egemen bir devletin başkentine saldırı düzenlendi."
Beyaz Saray'ın saldırı kararını almasında internet ve ana akım medya üzerinden yayınlanan fotoğraf ve videoların etkili olduğunu vurgulayan Zaharova, ABD'nin biyolojik silah labaratuarları iddiasını Irak işgaline gerekçe olarak göstermesini ima ederek "15 yıl önce Beyaz Saray bir şişe ve Dışişleri Bakanı'nı kullanmıştı. Şimdi ise Washington, şişe yerine medyayı kullandı" dedi.
Irak işgali öncesinde eski ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell, 5 Şubat 2003'te Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda konuşmuş ve Irak'ta hareketli biyolojik silah laboratuarları olduğunu ileri sürmüştü. Powell, iddiasını daha etkileyici kılmak için BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşma esnasında elinde bir şişe dolusu şarbon tutmuş, bunu dinleyicilere göstermişti. Ancak daha sonra bu iddiaların gerçeği yansıtmadığı ortaya çıkmıştı.
RUS ÜSLERİ SALDIRIDAN ZARAR GÖRMEDİ
Rusya Savunma Bakanlığı, ABD, İngiltere ve Fransa'nın Esed rejimine yönelik saldırısı sırasında füzelerden hiçbirinin Tartus ve Hmeymim'de bulunan üslere isabet etmediğini duyurdu.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, İngiliz ve Fransız hava kuvvetleri ile ABD savaş gemilerinden gerçekleştirilen saldırılarda Suriye'de askeri ve sivil altyapıların hedef alındığı belirtildi.
Açıklamada, "ABD ve müttefiklerinin güdümlü füzelerinden hiçbiri Rusya Hava Savunma Birliğinin sorumluluğu altında olan Tartus ve Hmeymim'de bulunan üslere isabet etmedi." ifadesine yer verildi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-suriye-operasyonuna-rusyadan-ilk-aciklama-40804549 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-suriye-operasyonuna-rusyadan-ilk-aciklama-40804549)
-
! No longer available (http://www.youtube.com/watch?v=oP_JjNWStHk#)
! No longer available (http://www.youtube.com/watch?v=IOBLJnU0rPo#)
! No longer available (http://www.youtube.com/watch?v=uUppvZkPVSQ#)
! No longer available (http://www.youtube.com/watch?v=fgUZds7crdk#)
-
İranlı gazeteciden çarpıcı iddia
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ad1800f2269a21cfc58412f.jpg)
İran'ın yarı resmi haber ajansı Tasnim'in Askeri Haberler Servisi Editörü Hossein Dalirian, İranlı yetkililerin, Rus bombardıman uçaklarının ülkenin hava sahasını ve yakıt ikmali için Hemedan eyaletindeki NOJEH Hava Üssü'nü kullanmalarına izin verdiklerini öne sürdü.
İran'ın yarı resmi haber ajansı Tasnim'in Askeri Haberler Servisi Editörü Hossein Dalirian, Twitter hesabından, "İran, Rusya'nın isteği üzerine bu ülkeye ait uzun menzilli bombardıman uçaklarının ülkemizin hava sahasını kullanmasını hatta yakıt ikmali için Hamedan'da bulunan Nojeh Hava Üssü'ne iniş yapmalarını kabul etmiş durumda." paylaşımında bulundu.
Devrim Muhafızları Ordusu'na yakınlığıyla bilinen Tasnim'in editörü, Rusya'nın, İran hava sahasını kullanabilmesi yönündeki isteğin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in temsilcisi tarafından İranlı yetkililere iletildiğini ileri sürerek, "Bu istek, Putin'in temsilcisi ve Şemhani arasında gerçekleşen gizli görüşme esnasında İranlı tarafa iletilmiştir." ifadelerini kullandı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Suriye Özel Temsilcisi Alexander Lavrentiev, 10 Nisan Salı günü Tahran'a sürpriz ziyaret gerçekleştirmiş ve İran Milli Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Ali Şemhani ile kapalı kapılar ardında görüşmüştü.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/iranli-gazeteciden-carpici-iddia-40804557 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/iranli-gazeteciden-carpici-iddia-40804557)
-
Suriye'yi neden vurduğunu açıkladı
ABD, Esad rejiminin Suriye'deki Duma kentinde kimyasal saldırı gerçekleştirdiğinden "çok emin" olduğunu ve elinde kanıt bulunduğunu açıkladı. ABD'li yetkililer, Suriye'ye yönelik askeri operasyon planları yapmasına neden olan Duma'daki kimyasal saldırı iddiasıyla ilgili yeni açıklamalarda bulundu.Beyaz Saray sözcüsü Sarah Sanders, geçen hafta sonu düzenlendiği öne sürülen saldırıdan Esad rejiminin sorumlu olduğu konusunda "çok emin" olduklarını söyledi. Sanders, Rusya'nın Suriye'yi durduramasının da "sorunun bir parçası olduğunu" sözlerine ekledi.
İşte Suriyenin vurulduğu anlarİşte Suriyenin vurulduğu anlarİşte Suriyenin vurulduğu anlarİşte Suriyenin vurulduğu anlar
Haberle ilgili daha fazla fotoğraf için galeriyi ziyaret edin.
Bilgi notundan ana başlıklar şöyle:
- ABD güvenle Suriye rejiminin 7 Nisan 2018’de Şam’ın doğu kırsalındaki Duma’da onlarca çocuk, kadın ve erkeği öldüren ve yüzlercesini yaralayan saldırıda kimyasal silah kullandığı değerlendirmesi yapmaktadır.
- Bu sonuca, saldırıya dair haberler, kurbanların semptomları, saldırıdan kalma iki varil bombasının görüldüğü video ve fotoğrafların yanı sıra saldırı öncesinde Suriye askerlerinin arasındaki koordinasyonu gösteren güvenilir bilgiler üzerinden varılmıştır.
- Bilgilerin büyük bölümü Duma’daki bombardımanda rejimin klor gazı kullandığına işaret ederken rejimin aynı zamanda sarin gazı kullandığına dair ek bilgiler de var.
- Bu münferit bir vaka değildir. Suriye rejiminin kimyasal silah programını sonlandırdığını ilan ettikten sonra dahi kimsayasal kullandığına dair belirgin bir tarihi var.
- 7 Nisan’da Duma’da görgü tanıkları spesifik olarak Mi-8 helikopteri gördüklerini söylemiştir. Bu helikopterin Suriye rejiminin yakınlarındaki Dumayr hava üssünden kalkarak saldırı sırasında Duma üzerinde keşif yaptığı biliniyor. Pek çok sayıda görgü tanığı helikopterlerden varil bombaları bırakıldığını söylüyor ki bu savaş boyunca rejimin ayrım yapmadan sivilleri hedef aldığı bir saldırı taktiği. Duma’ya bırakılan varil bombaları rejimin daha önce kullandıklarıyla uyuşuyor. Güvenilir istihbarat bilgileri, klorin olduğu anlaşılan kimyasalın koordinasyonunda Suriye ordu mensuplarının görev aldığını ortaya koydu. Varil bombalarının bırakılmasının ardından Duma’daki doktorlar ve görev yapan kuruluşlar yoğun klor kokusu rapor ettiler ve aynı zamanda sarinle temasta ortaya çıkan bazı semptomlarla karşılaştıklarını bildirdiler.
- Rusya sadece Esad rejimini kimyasal saldırılarından sorumlu tutulmasını engellemekle kalmadı aynı zamanda 4 Mart 2018’de İngiltere’de bir suikast girişiminde sinir gazı kullanarak kimyasal silahlara dair tabuya saygı duymadığını gösterdi.
- 7 Nisan saldırısından bir kaç saat sonra Suriye’nin devlet ajansı Doğu Guta’daki son kalan muhalif grup Ceyş ül İslam’a yöenlik bir karalama kampanyası başlattı. Elimizde bu grubun herhangi bir tarihte kimyasal silah kullandığını öner sürecek hiçbir bilgi yok.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/suriyeyi-neden-vurdugunu-acikladi-40804551 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/suriyeyi-neden-vurdugunu-acikladi-40804551)
-
Pentagon'da kritik açıklamalar: Operasyon nokta atışı!
ABD, İngiltere ve Fransa'nın Suriye'ye yönelik operasyonuna ilişkin ABD Savunma Bakanlığı'nda (PENTAGON) basın toplantısı düzenlendi. Pentagon'daki toplantıda operasyonun ilk etabının sona erdiğini ve nokta atışı bir operasyon olduğu açıklandı.
ABD Başkanı Donald Trump’ın açıklamasından yaklaşık bir saat sonra Savunma Bakanı Mattis ve Genelkurmay Başkanı Dunford Pentagon’da kameraların karşısına geçti.
ABD Savunma Bakanı James Mattis, yeni saldırı planlarının olmadığını açıkladı. Mattis “Esad rejiminin geçen sene mesajı almadıkları anlaşılıyor. Şimdi biz ve müttefiklerimiz daha sert vurduk ve hep birlikte Esad’a ve onun katil kurmaylarına yeni bir silahlı saldırı daha düzenlememeleri gerektiğine dair mesajımızı gönderdik” dedi.
ABD Genelkurmay Başkanı Dunford, ABD, İngiltere ve Fransa'nın Suriye rejimine karşı yürütülen ilk dalga saldırının sona erdiğini duyurdu.
Suriye operasyonuna Rusyadan ilk açıklamaSuriye operasyonuna Rusya'dan ilk açıklama
Trump saldırı emrini verdi: ABD, Fransa ve İngiltere Suriyeyi vurduTrump saldırı emrini verdi: ABD, Fransa ve İngiltere Suriye'yi vurdu
Mattis şunları söyledi:
Mattis şunları söyledi:
- Başkomutan olarak Başkan Trump anayasanın 2. Maddesi uyarınca ABD ulusal çıkarlarını savunmak için askeri güç kullanma yetkisine sahip. Suriye’de kötüleşn insani krizi durdurmak ve özellikle kimyasal silahların kullanımını engellemek ABD’nin ulusal çıkarıdır.
- Geçen yıl rejimin sivillere karşı kimyasal silah kullanımına yanıt olarak kimyasal silahların gönderildiği askeri üssü hedef almıştık.
- Bugün önceki saatlerde Başkan Trump ABD ordusuna, müttefiklerimizle birlikte, Suriye rejiminin kimyasak silah araştırma-geliştirme-üretim kabiliyetlerini yok etme taliamatı verdi.
- Bu gece Fransa, İngiltere ve ABD Suriye’nin kimyasal silah altyapısını vurma konusunda kararlı bir eylem başlattı.
- Açıkça görülüyor ki Esad rejimi geçen sene mesajı almamış. Bu kez, müttefiklerimiz ve biz daha kuvvetli vurduk. Hep birlikte Esad’a ve ölümcül litenenats...sorumlu tutulacakları başka bir kimyasal saldırıya girişmemeleri yönünde açık bir mesaj gönderdik.
- 70 üyeli DEAŞ ile mücadele koalisyonu Suriye’de DEAŞ’I yenme hedefine bağlıdır. Bu geceki saldırı ondan ayrı olarak kimyasal silahlar kim tarafından hangi koşulda kullanılırsa uluslararası hukukun ihlali olduğununu sergiledi.
- Saldırılar Suriye rejimine yöneliktir. Bu saldırıları gerçekleştirirken sivil ve yabancı kayıpları önlemek için önemli tedbirler aldık.
- Tüm medeni ulusları Suriye’deki iç savaşı bitimek için acilen birlik olmaya ve Cenevre’deki barış sürecini desteklemeye davet etme zamanıdır.
- Yakın zamandaki deneyimlere dayalı olarak önümüzdeki günlerde Esad rejimiyle birlikte hareket edenlerin kayda değer bir dezenformasyon kampanyası başlatmasını bekliyoruz. Şeffaflık ve netliği korumak için Halkla İlişkiler konusundaki yardımcım Dana White ve Genelkurmay Sözcüsü General McKenzie yarın sabah 9’da (TSİ 16.00) bir brifing daha düzenleyecek.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-pentagon-operasyon-nokta-atisi-40804550 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-pentagon-operasyon-nokta-atisi-40804550)
-
3 dünya savasi cikacak ne cep ne bilgisayarimiz olacak
Rahatlayın, 11 Eylül 2001 tarihinde başlamış bir savaş yeniden başlayamaz.
İçi boş teneke kutulara ateş eden kovboy misali, çok ses çıkartan ama askeri önemi olmayan hedefleri vurdu Uncle Sam ve iki haşarı kankası.
O hedefler zaten boştu.
-
Dilerim bundan ileri gitmezler.
-
Büyük ihtimal ile perde arkasında anlaşılmış. Rus hava savunma sistemlerinin karşılık vermediği görülüyor. Daha önceki saldırılarda savunma sistemleri çalışıyordu.
Aksi taktirde okadar gelen uçak ve füzenin Rus üslerini vurmayacağının garantisi olmayacağı için Rusya savunma sistemlerini çalıştırır ve karşılık verirdi.
Bakalım gelişmeler ne olacak. Ama Rusya nın caydırıcılığı çok büyük darbe almış oldu.
-
Rusya tepkisiz kalırsa kazanımları büyük yara alır bakalım ne olacak tepkisi. Kendisi atmasa bile esada birkaç füze verip can yakıcı saldırıda bulunması gerek bence abd ye karşı.
-
Yine anladık Rusya hiçbir zaman Amerika'nın dengi ülke değil. Bu rezil olma tüm gözleri Çin'e çevirdi. Rusya bu saatten sonra tüm caydırıcılığını kaybetmiştir bana göre ve arkasında ona güvenen kimseyi de bulamaz. Mesele boş alanın vurulup vurulmaması değil. Trump vuracağım dedi, Putin havada imha edeceğiz dedi. Bu durumda Trump vurdu mu? Vurdu. Putin sözünü yedi mi? Yedi. O füzeler aslında Rusya'nın kalbine atıldı.
-
Yine anladık Rusya hiçbir zaman Amerika'nın dengi ülke değil. Bu rezil olma tüm gözleri Çin'e çevirdi. Rusya bu saatten sonra tüm caydırıcılığını kaybetmiştir bana göre ve arkasında ona güvenen kimseyi de bulamaz. Mesele boş alanın vurulup vurulmaması değil. Trump vuracağım dedi, Putin havada imha edeceğiz dedi. Bu durumda Trump vurdu mu? Vurdu. Putin sözünü yedi mi? Yedi. O füzeler aslında Rusya'nın kalbine atıldı.
+1
Müdahale edildi füzelere hocam müdahale işe yaramadı. Havada füzelerin vurulma videoları var. Önceden de söylemiştim, istediği kadar müdahale etsin durduramaz Amerikayı. S400'ler zaten seyir füzesi vursun diye üretilmedi. Seyir füzelerine Pantsir hava savunma sistemleri etkili. Onlarda bu kadar füzeyi nasıl imha etsin. Diyelim hepsini imha etti. Amerika bi o kadar daha atar. Esad duruyorsa Rusya ve Iran sayesinde değil. Amerika ve israil gitmesini istemediği için duruyor.
-
Ben bu saldırının Trumph'ın iç siyasetine katkısı olduğunu düşünüyorum. ABD açıklama yapıyor Rusya'ya haber verilmedi diye Fransa biz haber verdik diyor. Rusya'nın tarafından bakarsak içi boşaltılmış binaları korumak için S400 ün kapasitesini ifşa etmek hiç mantıklı değil ayrıca üçüncü dünya savaşı riski var. ABD savunma bakanı Mattis'den hemen açıklama geldi yeni operasyonlar planlanmıyor diye. ABD açısından biz de varız ve yalnız değiliz demekten başka sahada hiç bir getirisi yok.
-
Aslında ilginç bir iddia var!
Şu an ABD'de bir iç çatışma var. Başkanlık seçimlerinde Trump cephesinin büyük hileler yaptığı, FBI'ın da bu nedenle Trump'ı başkanlıktan etmek için çaba sarf ettiği söyleniyor. Ayrıca FBI'ın , Trump'ın Rusya desteği ile göreve geldiği iddiaları da dolaşıyor. CIA ise Trump'dan yana...
İç siyasete yönelik olarak Rusya'nın kontrolündeki Suriye'de bir kaç yere füze atarak, Trump'ın Rusya'ya meydan okuyormuş gibi gösterilerek bu iddialara cevap vermesi olarak yorumlanıyor. Yani Trump'ın yine Rusya ile gizli anlaşmasına bağlı kalarak kendisini kurtarma çabası olarak yorumlanıyor.
Bu iddianın gerçek olmasını dilerim. Üçüncü dünya savaşından iyidir en azından.
Bakalım ilerleyen günler bize neler gösterecek!
-
https://www.youtube.com/watch?time_continue=1&v=2LvWNnILx0Y (https://www.youtube.com/watch?time_continue=1&v=2LvWNnILx0Y)
Şam'da Suriye savunma sistemlerinin müdahalesi olduğu söylenen bir video.
-
Bizimde acil 200, 250 Som üretmemiz lazım. Seyir füzeleri çok önemli hava sahasına girmeden vurma imkanı veriyor. Tf-2000'lerde üretilip Gezgin seyir füzemizide koyduk mu. Şampiyonlar ligine yükseliriz.
-
Rusya müdahale etmeyerek karizmasını cizdirdi o b1 leri tornadoları tomahawkları cehennemin dibine göndermeliydi şimdi karizmasını toparlamak istiyorsa b1 lerin tornadoların kalktığı üslere saldırmalı tomahawkların atıldığı gemileri batırmalı yapması gereken bu
-
Hocam amerikanın bölgedeki ''müttefiki'' ypg yi vursun bizim için yeterli :)
-
RAF Tornados launched Storm Shadow missiles at a regime chemical weapons facility fifteen miles west of Homs, Syria. See images and video here: https://t.co/uSI3loV6Q0 https://t.co/Rd85WLScSR
French Air Force Rafale jet fighters (twin-seat version) with SCALP-EG cruise missiles involved in air strikes against alleged chemical weapons sites in #Syria.
By @EtatMajorFR via @Defense137 https://t.co/an7UoizRv3
Saldırıya B-1B uçaklarınında AGM-158 füzeleri ile katıldığı sabahleyin bazı ajanslarda söylendi.
Garibanın S-300/400'ler napsın şu füzenin dizayn/şekil güzelliğine estetiğine bakın. Gerçi füzeye güzel demek hoş/etik değil.Fakat gerçekten dizayn çok etkileyici. Videoyu seyredin. https://t.co/Deq266kquf
Adamlar acayip Pr yaptı.
-
Rusya müdahale etmeyerek karizmasını cizdirdi o b1 leri tornadoları tomahawkları cehennemin dibine göndermeliydi şimdi karizmasını toparlamak istiyorsa b1 lerin tornadoların kalktığı üslere saldırmalı tomahawkların atıldığı gemileri batırmalı yapması gereken bu
Bence bir şey yapmamalı. Doğrudan Rus askeri birimlerine bir saldırı olmadı. Vurulan hedeflerin zaten boşaltılmış oldukları belirtiliyor. ABD zaten o hedeflerin boşaltıldığını görebiliyor. Buna rağmen vurdu. Bunun karizmayla falan alakası yok! Ruslar bu durumda cevap vermez. Vermek istese saldırı sırasında verir, pek çok uçağı düşürürlerdi. Şundan bir kaç sene önce Rus uçağı düşürdüğümüzde bize de saldırmadılar. Putin mantıklı düşünebilen bir adam. Pek çoğundan farklı!
-
RAF Tornados launched Storm Shadow missiles at a regime chemical weapons facility fifteen miles west of Homs, Syria. See images and video here: https://t.co/uSI3loV6Q0 https://t.co/Rd85WLScSR
French Air Force Rafale jet fighters (twin-seat version) with SCALP-EG cruise missiles involved in air strikes against alleged chemical weapons sites in #Syria.
By @EtatMajorFR via @Defense137 https://t.co/an7UoizRv3
Saldırıya B-1B uçaklarınında AGM-158 füzeleri ile katıldığı sabahleyin bazı ajanslarda söylendi.
Garibanın S-300/400'ler napsın şu füzenin dizayn/şekil güzelliğine estetiğine bakın. Gerçi füzeye güzel demek hoş/etik değil.Fakat gerçekten dizayn çok etkileyici. Videoyu seyredin. https://t.co/Deq266kquf
Adamlar acayip Pr yaptı.
s300-s400 leri yok ve s-125,s-200,buk larla 103'ünden 71'ini vurdular.
-
RAF Tornados launched Storm Shadow missiles at a regime chemical weapons facility fifteen miles west of Homs, Syria. See images and video here: https://t.co/uSI3loV6Q0 https://t.co/Rd85WLScSR
French Air Force Rafale jet fighters (twin-seat version) with SCALP-EG cruise missiles involved in air strikes against alleged chemical weapons sites in #Syria.
By @EtatMajorFR via @Defense137 https://t.co/an7UoizRv3
Saldırıya B-1B uçaklarınında AGM-158 füzeleri ile katıldığı sabahleyin bazı ajanslarda söylendi.
Garibanın S-300/400'ler napsın şu füzenin dizayn/şekil güzelliğine estetiğine bakın. Gerçi füzeye güzel demek hoş/etik değil.Fakat gerçekten dizayn çok etkileyici. Videoyu seyredin. https://t.co/Deq266kquf
Adamlar acayip Pr yaptı.
s300-s400 leri yok ve s-125,s-200,buk larla 103'ünden 71'ini vurdular.
Hocam, dediğiniz gibiyse en az sizin kadar sevinirim. Hiç bir yerde bulamadım bu dediğiniz rakamları. Kaynak verebilirseniz sevinirim. Hem vurduysa da eminim Suriye füze stoğunu bitirmiştir. Abd 103 adet daha atar :)
-
Rusya'nın yaptığı açıklama doğruysa ki ben şüpheliyim. S125, S200 ve buk'larla ki bunlar 30 sene önce SSCB'den alındı 103 füzenin 71 ini etkisiz hale getirilmesi koalisyonun başarısızlığını gösterir.
Rusya'nın Suriye'ye S300 vermeyi düşünüyoruz açıklaması ise ne koalisyon ne de bizim için iyi bir haber değil.
-
https://www.cnnturk.com/dunya/rusya-genelkurmayi-suriye-hava-sahasi-103-fuzenin-71ini-onledi (https://www.cnnturk.com/dunya/rusya-genelkurmayi-suriye-hava-sahasi-103-fuzenin-71ini-onledi)
-
Tarih sahnesinde, uzatmalarda gelen faul atişini gole çeviremeyen rusya, küme düştü. Şansi varsa orada kalir.
-
Tarih sahnesinde, uzatmalarda gelen faul atişini gole çeviremeyen rusya, küme düştü. Şansi varsa orada kalir.
Ortada düşülen bir küme yok. (Henüz) Hedefler boş olduğuna emin olmak için önceden sızdırılmıştı. Ciddi bir savaş çıksaydı küme düşerdi Rusya. Orası Rusya'nın savaşması için uygun bir yer değil.
-
Şu anda yeryüzünde hiçbiryer onlar için savaşmaya uygun değil.
Tam 100 yil sonra, müttefikimiz yenildiği için yenik sayiliyormuşuz gibi bir his var içimde.
-
Saldırı pehh. Bunlar gerçekten boş ülkeler.
-
Saldırımı?
Buna cümcükleme derler.
-
Süriye`deki Rus kaynaklı bilgilere göre yaklaşık 3 saat içinde 103 seyir füzesi fırlatılmış. Radara yakalanan, havada vurulan ve hedefine ulaşan fuzeler sayılmış. Kızıl Denizden 2 adet ABD Arleigh Burke`ler tarafindan fırlatılan Tomahawk füzeleri, Kıbrıs`tan kalkan İngiliz EF uçaklarıyla Storm Shadow füzeleri fırlatılmış. 71 adet seyir füzesi havada imha edilmiş, daha başarılı olani Tomahawklar olmuş, İngilizlerin stealth özellikli dediği Storm Shadow`lar Humus`taki hedeflere fırlatılmış ve hepsi havada imha edilmiş.
Kısa süre içerisinde en çok seyir füzesi fırlatılan ve en başarısız operasiyon diyebiliriz. 1991 Saddam`a karşı 297 adet Tomahawk fırlatıldı bütün savaş boyunca, 282 adeti hedefi vurdu.
3 saat içinde 103 füze fırlatıldı ve 70% imha edildi, inanılmaz büyük başarı. Füzelerin çoğu Buk ve Pantsir tarafından vurulmuş. Tamamen Esad`ın başarısı değil, doğrudan olmasa da dolaylı yoldan Rusya`nın yardımıyla da imha edildi.
(http://s3.uploads.ru/agsqz.jpg)
-
Bu 100 füzeden 70ini düşürdük açıklaması bence Rus kamuoyuna yönelik. Şuan Rus halkı sarsılmış durumda.
Şundan 10 sene önce abd kim diyorlardı. Şu an noluyor ya havasını yaşıyorlar.
-
Barze`deki iç savaştan dolayı hasar gören ve faal olmayan askeri araştırma merkezi ve yanindaki sivil yaşayan binalar ağır hasar görmüş.Hava savunması zayıf bölgeye firlatılan seyir füzeler hedefine ulaşmış ve dünkü operasyondan en ağır hasar alan burasıymış. 30 adet fırlatılan füzeden 7 adeti imha edilmiş ve 23 adeti resimdeki binayı ve yanindaki sivil yaşayan binaları vurmuş.
(https://s31.postimg.cc/4yp2v61vv/30698051_200279963907212_4116458456494374912_n.jpg)
(https://s31.postimg.cc/trymvunh7/30698559_200279733907235_8796056356072194048_n.jpg)
(https://s31.postimg.cc/ramvolbaj/30698323_200280100573865_7561892358195773440_n.jpg)
(https://s31.postimg.cc/3jni6ey7v/30705061_200280203907188_2519349140622671872_n.jpg)
(https://s31.postimg.cc/pvg939jgr/30706165_200280360573839_3283950222362804224_n.jpg)
(https://s31.postimg.cc/pitwtnx2j/30706830_200279823907226_1474518725766938624_n.jpg)
(https://s31.postimg.cc/kk1cikctn/30708040_200280150573860_7155581021700751360_n.jpg)
(https://s31.postimg.cc/dtpx5pljf/30709899_200279800573895_4609305726077108224_n.jpg)
-
Bu operasyonun olmayan başarı ve kahramanligini yakın bir zamanda Hollywood filmlerinde görürüz heralde.
-
Sayılar çıktı 103 adet füzelerin adresi belli oldu. 2 adet füze boş tarlaya düşmüş, 101 adeti ise;
- Duvali`ye 4 adet fırlatılmış, 4 adeti de imha edildi.
- Dumeyir hava üssüne 12 adet fırlatılmış, 12 adeti de imha edildi.
- Blay 18 adet adet fırlatılmış, 18 adeti de imha edildi.
- Shayrat hava üssüne 12 adet fırlatılmış, 12 adeti de imha edildi.
- Faal olmayan Mezze üssüne 9 adet fırlatılmış, 5 adeti de imha edildi. Yaklaşık 2 sene önce Daeş`in elindeydi.
- Humus 16 adet fırlatılmış, 13 adeti imha edildi. Hedefe ulaşanlar Tomahawk imiş, Storm Shadow`lar havada imha edilmiş.
- Barzeye 30 adet fırlatılmış, 7 adeti imha edildi. Yukarida resimde belirttim.
Boş araziye düşen 2 adet füzeden biriymiş.
(http://sa.uploads.ru/t/S8Bs6.jpg)
Havada vurulan Storm Shadow kalıntısı
(http://sg.uploads.ru/t/5qwzb.jpg)
(http://sh.uploads.ru/t/Fl8sD.jpg)
-
valla durum ortada o s 300 s 400 leri beğenmeyenler bence boyunun ölçüsünü almışlardır.abd pentagon fransa ingiltere gibi kibir timsali ülkelerden parmak sallama ve aşşağılama videoları göremedik.pentagon saldırıyı durdurduk dedi.anlaşılan storm shadow bir halta yaramıyor ve hiçbir hedefi vurmaya mecali yok.azıcıkta olsa tomahawklar bir şeyler yapmış onlarda hss alanları az olan bölgelerde işe yaramış.abd bayaa bir afallamışa benziyor.bu pentagonun kalesine gol yemesiyle trump ın bu gol sayesinde pentagona hesap sorabilme hakkını doğuracağa benziyor.işler karışacak zannımca
-
İngiltere ve Fransa, biryerlerdeki ihalelerden pay kapmaya çalisiyorlar zannimca. En son Libya'da böyle aceleci davranip rezil olmuşlardi.
Bir diğer rezil olan ülke de rusya oldu bence. "Putin" hikayesi bile herifleri kurtarmaya yetmedi. Devami gelebilir.
Abd ise ortadoğuda uzatmalari oynuyor. Belki depodaki silahlari eritip yeni oyuncaklar edinmek istiyordur.
-
Düzeltme;
Fransız Hava Kuvvetleri ve Deniz Kuvvetleri de katılmış, bununla birlikte Kıbrıs`tan kalkan EF değil Tornadolarmış.
Fransa resmi olarak açıkladı, operasyona 4 adet Rafale, 2 adet AWACS, 3 adet tanker uçağı ve 5 adet Mirage 2000 eskort görevini üstlenmiş. Toplam 12 adet füze fırlatılmış, 8 adeti Storm Shadow/SCALP ve 4 adet SCALP Naval füzeleri ise FREMM sınıfı fırkatenden fırlatılmış.
Fransız ve Ingiliz uçakları Akdenizden hedefe yaklaşırken A-50U Rus AWACSlarına ve uçan füzeleri radara yakalanmaması için alçaktan uçarak fırlatmış. Deniz üzerinden uçan füzeleri yakalamak daha kolay olduğu için Rus radarları ve AWACSları seyir füzelerini takip ederek, uçuş yönu ve hızı SAM bataryalarına bildirmiş ve hepsi imha edildiği belirtiliyor, Ingiliz füzeleri de aynen bu şekilde imha edilmiş.
Fransa başka saldırı olmayacağını belirtti resmi olarak.
(https://pbs.twimg.com/media/DauTWanW4AASnDt.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DaudOBhXkAAy9eu.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DaunO3ZWAAA73n8.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DaukvJjXcAE07ef.jpg)
! No longer available (http://www.youtube.com/watch?v=_j641GsLX0U#)
-
İngiliz Savunma Bakanlıgı twitter hesabından resimleri paylaşmış.
https://twitter.com/DefenceHQ/status/985029618016145409
-
Kızıl Denizden fırlatılan Tomahawklar, USS Monterey (CG-61). Resimler Pentagon resmi hesabından.
Ürdün üzerinden uçarak gelen Tomahawklar vurulması en zor olan füzeler olduğu belirtiliyor. Deniz kıyısında bekleyen Rus SAM bataryaları, radar ve AWACS yardımıyla imha edilen Ingiliz, Fransız füzelerin aksine, dağlı ve hava savunması zayıf bölgeden Süriye sınırlarına giriş yaptılar. Şam`ın kuzeyinde yer alan Barze`deki üniversite binasina ait faal olmayan askeri araştırma merkezini vurdu. Daha önce Israil ayni binayı vurmuştu ve yaklaşık 3 senedir çalışmıyordu. Barze Ürdün ve İsrail sınırına yakın bir kent.
Diğer hedeflere doğru füzeler ulaşmadı/ulaşamadı, havada imha edildi.
(http://s4.uploads.ru/x2i7U.jpg)
(http://sd.uploads.ru/xHXYg.jpg)
(http://sh.uploads.ru/djtwL.jpg)
(http://sd.uploads.ru/WZwdl.jpg)
-
Pentagon resmen açıkladı. 105 adet seyir füzeleri fırlatılmış.
76 adet ABD ve 22 adet Fransa/Ingiltere tarafından. 57 adet Tomahawk, 19 adet AGM-158 JASSM, 22 adet Storm Shadow/Scalp/Scalp Naval. Diğer 7 adeti ise belirtilmiyor kim tarafından ve ne tür füzeler olduğu(tahminen 90% İsrail olduğu zaten belli).
ABD resmi olarak asıl hedefi Barze olduğunu açıkladı. Ruslar da 6 saat önce Kızıl Denizden fırlatılan 30 adet füzenin 7 adeti imha edildiğini ve en çok bu hedefe atıldığını açıklamıştı
Ruslar yaklaşık 6 saat önce 103 olduğunu belirtmişti, doğruymuş. 2 adet füzesi yine boş araziye düştü sanırım.
-
Ruslar rezil olmamış lafımı geri alıyorum pentagon fransa ingiltere rezil olmuş
-
Rusların açıklamaları şu durumda doğru görünüyor. Kullanılan eski sistemler göz önüne alındığında muazzam başarı olmuş bu kadar roketi havada imha etmek.
-
Bence saldırıyı yapan başarılı vurmak istediği hedefi vurmuşmu?Vurmuş olay bitmiştir.
Rusya füzelerin %100ünü vuramayacağına göre füzelerin atıldığı yerleri vurması gerekirdi.
Savun savun nereye kadar bataklık kurumadığı sürece sivrisineği öldürmekle bitiremezsin
-
Suriyenin rejim kontrolündeki bölgelerde 10a yakın patlama meydana geldi , Şamda dahil birçok bölgenin elektriklerinin gittiği haberleri geliyor. Halepteki bir İran üssünde de patlama oldu.
-
tekrar saldırıyamı başladı amerikalılar devam ederlerse ruslar müdahale etmek zorundalar
-
Mesele vurmak değil ki, asıl mesele neyi vurmak ve vurabilmektir. Israil basını bazen ilgimi çekiyor, şu anda takip ediyorum. Tamamen hayal kırıklığına uğramışlar, hedefine ulaşan füzeler daha önce bizim de vurduğumuz boş binayı ABD vurmakla övünüyor diyorlar.
Korunaksız tuvaleti vurmakla vurduk dersen mesele başka...
Saldırı falan yok, Tramp “Eğer Esad gene kimyasal silah kullanırsa vururuz” dedi.
-
Mesele vurmak değil ki, asıl mesele neyi vurmak ve vurabilmektir. Israil basını bazen ilgimi çekiyor, şu anda takip ediyorum. Tamamen hayal kırıklığına uğramışlar, hedefine ulaşan füzeler daha önce bizim de vurduğumuz boş binayı ABD vurmakla övünüyor diyorlar.
Korunaksız tuvaleti vurmakla vurduk dersen mesele başka...
Saldırı falan yok, Tramp “Eğer Esad gene kimyasal silah kullanırsa vururuz” dedi.
Amerika Rusyanın korudugu bölgeye saldırı yaptı hocam bunun psikolojisi farklıdır. Ruslar şu kadar füze düşürdük desin dursun senin koruduguna saldırdılar. Amerika için bu bir kazanım mıdır bana göre evet. Olay sadece yıkılan binalardan ibaret değil. Nerde ne vurulmuş bence buda değil. Amerika resmen Rusya'ya "senin koruduguna heran zarar verebilirim" kafasını yaşattı. Rusya ne tepki verebildi ? Atarlı Rusya neden Amerikanın vuracagını söylediği üslerden asker çekti ? Bildiğimiz Rusyanın normalde amiyane tabirle "yiyorsa vur" demesi lazımdı. Neden korkup asker çekti hedef üslerden. Bu bile Amerikaya senin atacagın füzeyi engelleyemem bari boşaltıyım burayı demektir.Ben dün gecedne bunu anladım. Rusyanın çaresizliğini gördüm. Nükleersz bir Rusyanın boş oldugunu tekrar anladım
-
Rusya`nın koruduğu bölge Tartus limanı ve Hmeymim hava üssu. Bırakın her iki üssü, Pentagon ve Kremlin kaynaklarına bakıyorum Lazkiye bölgesinin üzerinden bile hiç seyir füzesi uçmamış ki. Nasıl oluyor da Rusya`nın koruduğu bölgelere saldırı yapıyor?
Saldırı yapılsaydı abartmıyorum 3. Dünya Savaşı çıkardı, Rusya`nın koruduğu bölgeye saldırmak resmen Rusya`ya savaş açmaktır demek. Böyle saçmalık olamaz!
-
Bölgeden fotoğraflar düşmeye başladı Halep Güneyi Azzan dağında vurulan İran ve Hizbullah’ın konuşlu olduğu askeri üs alev alev yanıyor https://t.co/5mc4f0VjjO
-
Bölgeden fotoğraflar düşmeye başladı Halep Güneyi Azzan dağında vurulan İran ve Hizbullah’ın konuşlu olduğu askeri üs alev alev yanıyor https://t.co/5mc4f0VjjO
-
Rusya`nın koruduğu bölge Tartus limanı ve Hmeymim hava üssu. Bırakın her iki üssü, Pentagon ve Kremlin kaynaklarına bakıyorum Lazkiye bölgesinin üzerinden bile hiç seyir füzesi uçmamış ki. Nasıl oluyor da Rusya`nın koruduğu bölgelere saldırı yapıyor?
Saldırı yapılsaydı abartmıyorum 3. Dünya Savaşı çıkardı, Rusya`nın koruduğu bölgeye saldırmak resmen Rusya`ya savaş açmaktır demek. Böyle saçmalık olamaz!
Bölge olarak yada kendi askeri üslerini baz alarak mı konuşcaz ? Esad'ı saydıgınız bölgelerin içinde muhafaza ederek mi koruyolar kaç yıldır ? Benim korumaktan kastım Esad ve Esadın fikirleri. Rusya Esad'ın kalmasını istiyor ve onu orada tutan güç şuanda. Sen Esadı vuruyorsun.Bu bir nevi Rusyaya mesaj değil midir ? Size bir soru sordum. Rusya neden hedef gösterilen üslerden askerini çekti ? bu kabullenmek değil midir ? aksi halde amerikayla anlaştılar o bölgelerin vurulması konusunda görüşü ortaya çıkıyor. Ya Rusya esad'a ihanet etti askerini çekti yada Amerikayı engelleyemeyeceğini biliyordu o nedenle çekti. Üçüncü bir alternatif yok.
-
Ben ABD'nin bu saldırısına anlam veremedim. Bizim müdahalemizden sonra YPG ile istediğini elde edemedi. Stratejiyi değiştirdiler bence vazgeçmeyecekler. Yoksa Suriye'de kullanılan kimyasal silah yüzünden ölen sivilleri düşündüklerini sanmıyorum. Rusya'ya da mesaj gönderiyor istediğim zaman istediğim yeri vururum. Şunu anlayamadım açıklamalara bakılırsa operasyon bundan ibaret gibi görünüyor. ABD'nin bu operasyondan siyasi mesajdan başka bir kazanımı yok boş alanların vurulması dışında. Şu sorular aklıma geliyor. Gerçek amaç sivilleri öldüren Esad'ı cezalandırmak mı? Yoksa Rusya'ya her yerde patron benim mesajı mı? Yoksa yeni bir planın habercisi mi? Bekleyip görmek gerek.
-
Bölgeden fotoğraflar düşmeye başladı Halep Güneyi Azzan dağında vurulan İran ve Hizbullah’ın konuşlu olduğu askeri üs alev alev yanıyor https://t.co/5mc4f0VjjO (https://t.co/5mc4f0VjjO)
Fake haber, fotoğraf geçen senenin 11 Aralık 2017 tarihine aittir.
https://www.qasioun-news.com/en/news/show/115313/Unidentified_Warplanes_Hit_The_Syrian_Regime_Positions_Southern_Aleppo (https://www.qasioun-news.com/en/news/show/115313/Unidentified_Warplanes_Hit_The_Syrian_Regime_Positions_Southern_Aleppo)
-
Amerikanın bu hamlesi;
-Moral tazelemek
-Kaybolan prestijini kurtarmak
-Varlığını tekrar hissettirmek
-Rusya, Suriye ve İran' ın teksini test etmek
-Kendi müttefikleriyle olan ilişkilerini yeniden yapılandırmak -ki Fransa ve İngiltere hariç destek veren olmamıştır. Oysaki ''Skripal'' olayında Avrupa ülkelerinin neredeyse tamamı Rus konsoloslarını sınır dışı etmişti. İş silahlı mücadeleye gelince, diğer ülkelerin maçası yemedi.
- Burada Türkiye' nin pozisyonu da ilginç... hem ABD nin müdahalesini kutsuyor hem de Rusya' yla stratejik ortağız diyor! Elbette böyle bir saçmalık olamaz. Bu operasyon, öyle anlaşılıyor ki en çok Türkiye' nin kafasını karıştırmıştır. Böyle bir hamle karşısında stratejisi-politikası yok. Oysaki olması gereken, müdahaleye karşı net tavır almaktır. Alamıyorsanız, bari konuşmayın. Çünkü yarın bir gün PYD' nin üzerine yürüdüğünüzde karşınıza dikilecek ülkeler ABD ve Fransa' dır. O zaman ne yapacaksınız, ''katil Esed'' mi diyeceksiniz (?) Ya da terörle mücadeleden vazgeçtiler!
Öyle anlaşılıyor ki, ABD' nin bu hamlesi psikolojik destek mahiyetinin ötesine geçemiyor. Bir de Türkiye' nin pozisyonunu zayıflatmıştır.
-
Amerikanın bu hamlesi;
-Moral tazelemek
-Kaybolan prestijini kurtarmak
-Varlığını tekrar hissettirmek
-Rusya, Suriye ve İran' ın teksini test etmek
-Kendi müttefikleriyle olan ilişkilerini yeniden yapılandırmak -ki Fransa ve İngiltere hariç destek veren olmamıştır. Oysaki ''Skripal'' olayında Avrupa ülkelerinin neredeyse tamamı Rus konsoloslarını sınır dışı etmişti. İş silahlı mücadeleye gelince, diğer ülkelerin maçası yemedi.
- Burada Türkiye' nin pozisyonu da ilginç... hem ABD nin müdahalesini kutsuyor hem de Rusya' yla stratejik ortağız diyor! Elbette böyle bir saçmalık olamaz. Bu operasyon, öyle anlaşılıyor ki en çok Türkiye' nin kafasını karıştırmıştır. Böyle bir hamle karşısında stratejisi-politikası yok. Oysaki olması gereken, müdahaleye karşı net tavır almaktır. Alamıyorsanız, bari konuşmayın. Çünkü yarın bir gün PYD' nin üzerine yürüdüğünüzde karşınıza dikilecek ülkeler ABD ve Fransa' dır. O zaman ne yapacaksınız, ''katil Esed'' mi diyeceksiniz (?) Ya da terörle mücadeleden vazgeçtiler!
Öyle anlaşılıyor ki, ABD' nin bu hamlesi psikolojik destek mahiyetinin ötesine geçemiyor. Bir de Türkiye' nin pozisyonunu zayıflatmıştır.
Destekleme olayını bende anlayabilmiş değilim. Desteklediğin ülkeler PYD'yi başına bela eden hala da etmeye devam eden ülkeler. ABD'nin Esad'ı cezalandırmak için yapmadığını da biliyorsun bu saldırıları. Rusya ile çıkarlarımızın daha çok örtüştüğü bir Suriye gerçeği var. ABD füzeleri gönderdikten sonra gene Rusya ile baş başa kalacaksın. ''Bu operasyon dilimize tercüman olmuştur destekliyoruz, yetmez devamı gelmeli'' tarzı açıklama yapmanın bize bir faydası yok. Yapacağın açıklama tüm taraflara itidal çağrısı yapıyoruz, gelişmeleri endişe ile takip ediyoruz vs vs.. olmalıydı bence..
-
ABD İLE RUSYA ASLA SAVAŞMAZ. PUTİN TRUMP'IN KİMYASINI BOZDU
https://www.youtube.com/watch?v=UzUlhd5tifI (https://www.youtube.com/watch?v=UzUlhd5tifI)
! No longer available (http://www.youtube.com/watch?v=UzUlhd5tifI#)
-
Zaten dün bütün Rus medyasının ana haberi Erdoğanın Trumpu tebrik etmesiydi. Arkasından Putin Erdoğanı aradı. Nedeni belli. Çok omurgasız bir siyasetimiz var. Pyd ye tam destek veren iki ülkeyi kutlamanın nedeni nedir?
Taraf tutmayıp iki tarafa da itidal çağrısı yap bari.
Şu iki yüzlü şark kurnazlığından vazgeçemedik gitti.
-
Zaten dün bütün Rus medyasının ana haberi Erdoğanın Trumpu tebrik etmesiydi. Arkasından Putin Erdoğanı aradı. Nedeni belli. Çok omurgasız bir siyasetimiz var. Pyd ye tam destek veren iki ülkeyi kutlamanın nedeni nedir?
Taraf tutmayıp iki tarafa da itidal çağrısı yap bari.
Şu iki yüzlü şark kurnazlığından vazgeçemedik gitti.
Ne alakası var. ? Türkiye'nin Amerika -pyd mevzusuna farklı , Esad rejimine daha farklı bakış açısı olamaz mı ?. Ben burda bir iktidar muhalifi olarak anormal bir durum görmüyorum.Amerikalılar ve Ruslar değil miydi bugüne kadar bir yerde didişip diğer yerde dostane olanlar. Ruslar dğeil mi deyrizorda pyd ile çatışıp afrinde pydyi bize karşı koruyan sonrada çekildiler ama bu bile politik bir olaydı. Şuanda Tel Rıfatı koruyolar. Omurgasız siyaset yaptıgımız çok mevzu var ama ben bunu onlardan biri olarak görmüyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devleti başından bu yana Esad'a karşıydı. Ruslar ne der yada ne dedi diye bakacaksak Amerikan baskısından nedne şikayet ediyoruz ki. İkiside aynı halt oluyor o zaman
-
Yahu taraf seçmek zorunda değilsin ki. Tarafsız kal. Esad vurulup devrilirse en çok kimin işine yarayacak? Pyd nin. Adamlar rahatlıkla ülkelerini kuracak bizde yanlış politikalarını sonucu en büyük düşmanımız olacak devleti kurdurmuş olacağız.
Tabi bunları görebilmek için ileri görüşlülük lazım. Daha olayların başında katil Esed dediler tüm güney sınırımız terör örgütünün eline geçti. Şamda namaz kılma hevesinin sonu ülkeye gelen milyonlarca göçmen ve ekonominin dibe vurması olayın artı bonusu.
-
Yahu taraf seçmek zorunda değilsin ki. Tarafsız kal. Esad vurulup devrilirse en çok kimin işine yarayacak? Pyd nin. Adamlar rahatlıkla ülkelerini kuracak bizde yanlış politikalarını sonucu en büyük düşmanımız olacak devleti kurdurmuş olacağız.
Tabi bunları görebilmek için ileri görüşlülük lazım. Daha olayların başında katil Esed dediler tüm güney sınırımız terör örgütünün eline geçti. Şamda namaz kılma hevesinin sonu ülkeye gelen milyonlarca göçmen ve ekonominin dibe vurması olayın artı bonusu.
Taraf seçilmiş zaten oda Esadîn gitmesi. pkk-amerika ilişkisinin aynısını eski gücünü yakaladıgında esadda bu defa daha öfkeli ve acımasız yapacak.Esad düşman değil miydi bize karşı ? bunca yıl pkkyı bize karşı besleyen saldırtan silah desteği veren kimdi esad degil miydi ? Amerika ne kadar düşmanınsa esadda o kadar düşmanın. Nedir bu esad sempatizanlıgınız anlamış değilim. Bildiğin katil herif sırf muhalif olcaz diye elin katiline aşık olmanın ileri görüşlülük ile nasıl bir bağı var.
-
http://www.kokpit.aero/sanli-urfaya-s200-fuzesi-atilmis (http://www.kokpit.aero/sanli-urfaya-s200-fuzesi-atilmis)
Bir kaç gün önce yakıt tankı deniliyordu laki hareketli kanat parçası vardı.
-
Yahu taraf seçmek zorunda değilsin ki. Tarafsız kal. Esad vurulup devrilirse en çok kimin işine yarayacak? Pyd nin. Adamlar rahatlıkla ülkelerini kuracak bizde yanlış politikalarını sonucu en büyük düşmanımız olacak devleti kurdurmuş olacağız.
Tabi bunları görebilmek için ileri görüşlülük lazım. Daha olayların başında katil Esed dediler tüm güney sınırımız terör örgütünün eline geçti. Şamda namaz kılma hevesinin sonu ülkeye gelen milyonlarca göçmen ve ekonominin dibe vurması olayın artı bonusu.
Taraf seçilmiş zaten oda Esadîn gitmesi. pkk-amerika ilişkisinin aynısını eski gücünü yakaladıgında esadda bu defa daha öfkeli ve acımasız yapacak.Esad düşman değil miydi bize karşı ? bunca yıl pkkyı bize karşı besleyen saldırtan silah desteği veren kimdi esad degil miydi ? Amerika ne kadar düşmanınsa esadda o kadar düşmanın. Nedir bu esad sempatizanlıgınız anlamış değilim. Bildiğin katil herif sırf muhalif olcaz diye elin katiline aşık olmanın ileri görüşlülük ile nasıl bir bağı var.
Yanlış. Suriye krizinden önce çok iyi ilişkiler vardı. Esad yakaladığı pkk lıyı bize teslim ediyordu. İkili ekonomik ilişkiler çok iyi düzeye çıkmıştı.
Bırakın artık şu katil Esed lafını. Tamamen batının uzunun gözünü şamda cuma namazı ve katar gazı hayali ile doldurularak katil Esed oluverdi bizim için. İsrail ve ABD Esadın fişini çekmek için ortaya attıkları katil Esad propagandasını AKP güzel yedi. Sonra kandırıldığını anladı ama iş işten geçti. Zannetti ki bütün kuzey Suriye Türkiyeye kalacak. Ama abd kürtlere verince ancak jeton düştü.
Şimdide hem ekonomik hemde terör olarak bedelini ödüyoruz.
-
Yahu taraf seçmek zorunda değilsin ki. Tarafsız kal. Esad vurulup devrilirse en çok kimin işine yarayacak? Pyd nin. Adamlar rahatlıkla ülkelerini kuracak bizde yanlış politikalarını sonucu en büyük düşmanımız olacak devleti kurdurmuş olacağız.
Tabi bunları görebilmek için ileri görüşlülük lazım. Daha olayların başında katil Esed dediler tüm güney sınırımız terör örgütünün eline geçti. Şamda namaz kılma hevesinin sonu ülkeye gelen milyonlarca göçmen ve ekonominin dibe vurması olayın artı bonusu.
Taraf seçilmiş zaten oda Esadîn gitmesi. pkk-amerika ilişkisinin aynısını eski gücünü yakaladıgında esadda bu defa daha öfkeli ve acımasız yapacak.Esad düşman değil miydi bize karşı ? bunca yıl pkkyı bize karşı besleyen saldırtan silah desteği veren kimdi esad degil miydi ? Amerika ne kadar düşmanınsa esadda o kadar düşmanın. Nedir bu esad sempatizanlıgınız anlamış değilim. Bildiğin katil herif sırf muhalif olcaz diye elin katiline aşık olmanın ileri görüşlülük ile nasıl bir bağı var.
Yanlış. Suriye krizinden önce çok iyi ilişkiler vardı. Esad yakaladığı pkk lıyı bize teslim ediyordu. İkili ekonomik ilişkiler çok iyi düzeye çıkmıştı.
Bırakın artık şu katil Esed lafını. Tamamen batının uzunun gözünü şamda cuma namazı ve katar gazı hayali ile doldurularak katil Esed oluverdi bizim için. İsrail ve ABD Esadın fişini çekmek için ortaya attıkları katil Esad propagandasını AKP güzel yedi. Sonra kandırıldığını anladı ama iş işten geçti. Zannetti ki bütün kuzey Suriye Türkiyeye kalacak. Ama abd kürtlere verince ancak jeton düştü.
Şimdide hem ekonomik hemde terör olarak bedelini ödüyoruz.
Apo itini Türkiyedne kaçırıp yıllarca suriye topraklarında Türkiyeye zarar verme amaçlı eğiten destek sağlayan esad ailesiydi yahu nasıl aramız güzeldi ? bugünki pkknın temelleri bile suriyede esad ailesi tarafından atıldı. Polinezya hedef alınmadı Türkiye alındı. Ben amerika pkk ilişkisi bakımından söylediklerinize katılıyorum. Mevcut hükümetin bayaga bir kandırılmaya müsait oldugunu defalarca gördük. Bunda da haklısınız ama esad katildir.Bu şu demek değildir ki işte batının , radikal örgütleirn ve özellikle beyaz baretlilerin propagandaıs yok. Var hemde çok var ama bunlar esadın katil oldugu gerçeğini değiştirmiyor hocam. Esad birçok bölgede radikalllerin halkın arasına gizlendiğini bildiği için özellikle halkı bombalamış bölogeden gitmelerini sağlamıştır. Bu birçok kaynakta var. Sakın ola yanlış anlaşılmasın ben olaya ne mezhepseş nede yayılmacı bakıyorum. Ben sadece esad gitmeli diyorum şu saatten sonra esadın varoldugu hiçbir dönem suriye huzur bulmayacak.
-
Evet Suriye yıllarca pkk yı destekledi. Fakat ikili ilişkilerimiz 2000 yılından sonra çok gelişti. Kardeşim Esad oldu. Adam yakaladığı pkklıları bize teslim ediyordu. Burada parantez açıyorum. Bir ülke ile sürekli düşmanlık yapamazsınız. Rusya bile 24 milyon vatandaşını öldüren Almanya ile iyi ilişkiler kurmuştur savaştan sonra.
Başımızdakiler bir rüya alemine dalıp çok yanlış politika ile Türkiyeyi de ateşin içine attı.
Bakın esadın gitmesini birtek biz istiyoruz artık. Batı Esad ile pazarlık yapıyor. Pyd ye özerklik tanı rahat bırakalım diyor. Abd ve AB var gücüyle kürdistan kurma peşinde. Biz ne yapıyoruz? Onları destekliyoruz. Kendi celladına aşık olan mahkum misaliyiz.
-
Ek olarak belirteyim. Birde esadın İran ile bağını kesmeye çalışıyor batı. Çünkü çanlar artık İran için çalıyor yavaştan. Amaç İsraile tehdit olabilecek sağlam bir ülke bırakmamak.
-
Bizimkiler en başında ABD ve saz arkadaşlarının gazına gelmeseydi, kardeşim esad devri devam ederdi! Biz olayların başında Esad ve Rusya'dan yana olsaydık, muhtemelen şimdi Suriye'de karşıklık olmayacaktı. En azından bu seviyede olmayacaktı! Minyonlarca Suriyeliyi misafir etmek zoruda kalmayacaktık!. Sınırlarımızda pyd gibi bir tehdit de olmayacaktı.
Ancak batının daha fazla baskısı altında kalacaktık. Ekonomimiz daha da kötü durumda olacaktı muhtemelen.
Suriye'de huzursuzluk ortamı olmayınca, ölen binlerce insan hayatta olacaktı. Muhtemelen fazla baskı altında olmayan Esad, katil esede dönüşmeyecekti.
Bu siyasette bizim büyük hatamız var. Esad'ın da büyük hataları var. Esad malesef kendi halkını katleden bir lider artık. Bu saatten sonra Esad'ın Suriye'de geleceği zor. Rusya'nın desteği ile kaybettiği toprakların büyük bölümünü kurtarmış gibi görünüyor. Ancak ülkesinde huzur kalmadı. Kendisine güvenen de kamadı neredeyse! ABD ve saz arkadaşlarının planlarına Rusya ve dolaylı yoldan Türkiye taş koydu! ABD'nin bu aralar komik şovlar yapmasının nedenlerinden bri de bu eziklik duygusu.
Artık bizim ne yapacağımızı kestirmek zor. Dışarıdan bakınca asla güvenilmeyecek bir ülke izlenimi verdiğimiz bir gerçek!
-
Uzunun operasyondan sonra birtek I love you Trump yazılı tişört giymediği kaldı.
Dün Rus medyasının ana konusundan biri de uzunun 90 derece dönüşü oldu. Zaten akabinde Putin uzunu aramış. Büyük ihtimal ile ne yapıyorsun sen demiştir.
-
Apo itini Türkiyedne kaçırıp yıllarca suriye topraklarında Türkiyeye zarar verme amaçlı eğiten destek sağlayan esad ailesiydi...
Evet, Baba Esad PKK' yı destekledi. 1980 döneminde Suriye' de büyük çaplı ayaklanmalar yaşanmıştı. İhvan-ı Müslümin (Müslüman Kardeşler) örgütünün başlattığı bu ayaklanmalar, Baasçılar tarafından kanlı şekilde bastırıldı. Suriyeliler bu ayaklanmalardan Türkiye' yi sorumlu tuttu. ''Madem içimizde ki terör faaliyetlerini destekliyorsunuz, o halde biz de aynı şekilde karşılık veririz'' dediler ve bu şekilde PKK' yı kullanmaya başladılar.
Bakınız aynı paradigma bugün de devam ediyor. Türkiye İhvancıları kullanırken, Esad karşılık olarak YPG' ye belli bir dönem destek vermiştir. En azından iki kuvvet arasında bugüne kadar silahlı çatışa yaşanmadı. Fakat Beş' ar Esad bu gidişe bir son vermek istemiştir. Türkiye' yle entegre olmak, hatta konfedaratif bir devlet kurmak istiyordu. Yani Suriye' nin anahtarını altın tepside Türkiye' ye sunmuştur. Bu kapsamda iki ulusun yakınlaşması için adımlar atıldı. Fenerbahçe Spor Kulübü ile Al İttihat Spor Klubü arasında ki dostluk maçı 2-2 berabere bitmişti. O dönem RTE ile Beş' ar Esad dostluk ilişkileri kuruluyordu. Esad bu dostluğa binaen PKK' lıları derdest edip Türkiye' ye teslim etti. İlişkiler daha da geliştirilerek Ortak Bakanlar Kurulu Toplantılarına kadar ilerletildi. Fakat ne olduysa oldu; araya ABD girdi, kara kedi girdi, FETÖ girdi ve altın tepsi içinde Türkiye' ye verilen Suriye anahtarı çöpe atılarak bir çuval incir berbat edilmiş oldu.
Şimdi, bu gerçekleri milleti nasıl yedireceksiniz (?)
ESAD YILLARCA PKK' YI DESTEKLEMEDİ Mİ, BUNLAR TÜRKİYE' YE ŞUNLARI ŞUNLARI YAPMADI MI (!) Propagandasıyla...
Gelin görün ki, bu propaganda tutmuştur. ''Esad'' dediğinizde, ortaya atılan ilk argüman haline gelmiştir. Hemen, bunlar şunları şunları yapmadı mı, PKK yı desteklemedi mi? derler. Bu propagandayı bir türlü yıkamadık. Oysaki gerçekler yukarıda yazdığımız şekildedir. Evet belli bir dönem Türkiye' ye karşı kullandılar... Tamam da efendiler; ESKİ ÇAMLAR BARDAK OLDU deyimini hiç duymadınız mı? Olan oldu, ne yapalım; kıyamet gününe kadar ABD yalakalığı mı yapalım yani?
O zaman sormak lazım, dedelerimiz Çanakkale' de, Irak çöllerinde -Kut' ül Amara' da, Mısır Çöllerinde İngilize karşı savaştılar. Tutarlı olacaksak, niye İngilizle dostluk ilişkileri kuruyorsunuz? Onlar değil miydi Arapları Türk milletine karşı kışkırtan (!) Suriye' ye gelince, onlar PKK' yı kullandı; İngilize, Fransız' a, Amerikalıya gelince; hiç oralarda beziniz yok! tutarlı olacaksak, her zaman tutarlı olacağız.
Mantık hatasını anlatmak için bu örneği verdim.
-
Hep gönlük Şia yı aklamak yönünde meylediyor Partikul. Nusayrilerin pkk yı desteklemesini bile bizim kabahatimize bağladın ya.
-
Hep gönlük Şia yı aklamak yönünde meylediyor Partikul. Nusayrilerin pkk yı desteklemesini bile bizim kabahatimize bağladın ya.
Arkadaş, boş boş konuşacağına aç biraz kitap oku ya! Biraz araştır... sana sunulanı değil, hakikate ulaşmaya gayret et. Onların propagandalarına alet olacağına, gerçeğin ne olduğunu öğrenmeye çalış.
Şia propagandası yapmıyorum. Her türlü din devletine ve cemaat ilişkisine karşı insan olarak; benim tek ülküm Türk milleti ve Türklüğü yüceltmektir. Başkası düşman ol dedi diye komşu ülkelerle düşman olacak değilim. Fakat siz, ABD propagandalarına alet olmaya pek meyillisiniz.
-
@SKYWOLF
Eğer biz Esadın yanında yer alsaydık, emin ol Esad rejimini devirirlerdi. Esad ayakta duruyorsa Türkiye'ye düşmanlığı sayesindedir. Tıpkı Amerikanın, Barzaniyi harcadığı gibi. Barzani Pkk çizgisinde olsaydı sonu bu sekilde olmazdı. Önce destek çıktılar, sonra yanlız bıraktılar. Resmen Barzaniyi faka bastırdılar. Türkiye'ye kim dostsa veya kim dost olmak istiyorsa işi zor valla.
-
Orta doğu, 1945 sonrası dönemde Sovyetler Birliği' yle ABD' nin çekişme alanı haline gelmişti. Geleneksel olarak Baas Partileri Sovyet etki alanında kaldığından (onların da ayrıca gerekçeleri vardır) ABD' nin Baas Partilerine karşı dinci-İhvancı hareketleri destelemesi doğaldır. Mısır' da da öyle olmuştur, Suriye' de de öyle olmuştur. Hatırlanırsa İsrail' e karşı Baas Partilerinin ittifakıyla Mısır-Suriye ortak devleti kurulmuştu. Suriye, Irak, Lübnan ve Mısır Kuvvetleri İsrail' le defalarca savaştı.
Meseleyi bu çerçeven analiz ederseniz ABD' nin niye Baas Partilerine düşman olduğunu ve niye bu partileri yıkmak istediğini pekala da anlayabilirsiniz. Türkiye' ye gelince; 1947 sonrası dönemde adeta ABD sömürgesi haline gelmiştir. Başbakan olmak isteyenler Amerikan icazet almak için Amerika' ya giderdi. Amerika' nın onaylamadığı hiç bir güç kolay kolay iktidara gelemeyeceti. Gelse bile bir şekilde iktidardan indirilmiştir.
Buradan hareketle, Amerikan güdümünde ki Türkiye hükumetlerinin Suriye' yi İhvan üzerinden karıştırmak istemelerine niye şaşıyorsunuz? Sanki böyle bir şey yaşanmamış gibi? Aynı şekilde 1980 İhtilali ile dinciler Türkiye' de de iktidara getirilmiştir. Yani bir dincinin diğer bir dinciyi desteklemesi niye garibinize gidiyor?
Evet, PKK' yı Türkiye' de ki ABD Gladyosu kurmuştur. Bu örgüt devletin en mahrem yerlerine kadar sızmış ve adeta devleti ele geçirmişti. Faili meçhul suikastlerin tamamından sorumludur. Her türlü yasa dışı terör örgütünü kurmuş ve desteklemiştir. Düşünebiliyor musunuz, bir terör örgütü kuruluyor ve koskoca devlet bu örgütü bitiremiyor! Gladyo olmasaydı, devlet tam anlamıyla vatanseverlerin yönetiminde olsaydı; öyle bir şey mümkün olabilir miydi? Yönetenler-bürokrasi açısından, Atatürk sonrası dönem Türkiye Cumhuriyetine ihanet tarihidir. Çünkü devlet, Gladyo denetimine geçmişti ve direkt ABD' den direktif alıyordu. 15 Temmuz da açıkça görülmüştür.
-
Partikul Sovyetler zamanı Suriye nin doğu bloğunun köpeği olduğunu Bulgaristan Suriye gibi ülkelerin aleni görevinin NATO üyesi Türkiye ye saldırmak olduğunu GAP projesi sonrasında Suriye nin misilleme için pkk yı daha da bir mazeret bulmuş gibi aleni desteklediğini es geçip Mısır lı guruplara bağlamak normalmi. Biz başlattık yani Esat ların günahı yok öylemi bu pkk işini biz hak ettik. Kitap oku deyip sadece kominist kitapları okursan o olmuyor eğer pkk lılardan daha çok kitap okuyan yok ona bakarsan. Zaten kitap gözleri bozuyor çok zararlı iyice kafanıda karıştırır gözlerinde bozulur.
-
Artık güvenilmez bir ülke oldugumuz yüzde yüz dogru bir sonuçtur. Hatta dış politikamız müslümanlık-sünnilik ekseninde ilerliyor. Ortadogunun bu denli savaşta olması halkların aşırı dinci yobazların elinde bir türlü ileriye bakamamasından , kendini geliştirmemesinden kaynaklanıyor. Bugün Türkiyede karşılaştıgım konuştugum yaşları farketmez hiçbir Iraklı Türkmen okul okumamış keza Suriyeliler onlardan da beter. Bizde şuan o karanlık bok çukuruna dogru yol alıyoruz. Hergün o kadar salakça bir haberle karşılaşıyorumki aklım almıyor. Saçma saçma fetva verenlerin , cemaatlerin , aptal dincilerin elinde koskoca bir ülke mahvoluyor. bir trtworldumuz varki bazen pakistan kanalı mı yoksa arap kanalı mı karıştırıyorum. O kadar Türkiyeden uzak tamamen arap -müslüman-sünni yaklaşım içindeki olaylara körü körüne giderek CBnin fikri cücelerini bir takım kitleye gerçek budur diye dayatmaya çalışıyor. Esadın yıkılmasını isteyen bir Türk genciyim ama bazen kendi yönetimimden bu kadar şikayetci iken banane elin esadından demedende edemiyorum. Birleşmiş Milletlere göre Suriyeden Türkiye sınırına 2 milyon göçmen gelmesi bekleniyormuş. Keza yine İran üzerinden 2 milyon afgan ve pakistanlı ile beraber toplamda 4 milyondan fazla yeni mültecilerin gelmesi sözkonusu. Almanya ülkesine aldıgı mültecilere aile kurma zorunlulugu getirdiği için almanyadaki birçok mültecide tekrar Türkiyeye geliyor. Türkiyede ev kiraları yükseliyor , işsizlik artıyor. Dolar yükseliyor ve sen (CB) çıkıp "eyyy esad" diye bagırınca hiçbir anlam ve önemi kalmıyor.
-
Eskisi de çok matah değildi yenisi de matah değil bu ülkenin. Ancak bir fak var yeniyi anlamlı kılan. Eski azınlıktakilerin çoğunluğu yönetme haliydi bu yüzden aşırı endişeli tedbirli gayretli dikkatli idiler buda ülkeyi gerim gerim yapıyordu. Yeni yönetim de kötü ama sırtını büyük çoğunluğa yaslamış bu yüzden bu ülkeyi noralleştirmeye çalışmak için bu yeni yönetim daha doğru bir başlangıçtır. Bu yönetimi ıslah edebilirsin zamanla ama eskiyi edemezsin çünkü o zaman iktidarı kaybetme ile karşı karşıya kalıyorlardı izin vermiyorlardı. Şimdikinin üstünde çağdaşlaşmaya çalışmak daha doğru seçim eskisi ile çağdaşlaşmak mümkün değildi genel kanının tam aksine.
-
Arkadaşım, soğuk savaş dönemi her iki ülkede tarafını seçmişti. Fransa ve İngiltere yeni dünya dengelerinde orta doğudan çıkmaya zorlanmış; bu kapsam da Suriye bağımsızlığını kazanmıştı. Sonraki dönem Suriye' de denetimi ele geçirmek için defalarca askeri darbeler yaşandı. En sonunda Baasçılar devleti ele geçirince devletin Sovyet hegomanyasına girdiği tescillenmiş oldu. Baas partisi niye Sovyet etkisindeyken, dinciler ABD denetimindedir? Onunda mantıklı, haklı gerekçeleri var elbette. Baas partileri Laik, Arap milliyetçiliği esaslarında devlet yapısı kurmak isteyen totaliter karakterli oluşumlardı. Totaliter olmaları ise doğası gereğidir. Hangi Arap ülkesinde demokrasi var ki, Mısır mı? Göstermelik seçim sistemi falan filan...
Kısacası orta doğu atların tepiştiği yer haline gelmişti. Biliyorsunuz ki atların tepiştiği yerde ezilen eşekler olur! O nedenle eşeğin sırtına altın semer vursan da eşek yine eşek olacağından; eşek olmak istemeyen ülkeler tam bağımsız olmaya sıkı sıkı sarılmak zorundaydı. Evet, Suriye ve Arap diğer ülkelerinin tam bağımsız olabilme gibi bir lüksü yoktu fakat Türk milleti tam bağımsızlığını kan döke döke kazanmıştır. İnsana lanet okutan şey; kanımızı vere vere kazandığımız tam bağımsızlığın, bir ayak oyunuyla ABD' ye teslim edilmesidir. Bağımsızlığımız kaybettiğimizden dolayı da ABD güdümündeki siyasete mahkum edildik. Türkiye' nin dış siyasetini böyle yorumlamak lazım. Bağımsız hareket edebiliyor olsaydık, daha rasyonel siyasetler geliştirebilirdik.
Vaziyet bundan ibaretken, sizin ABD politikalarını savunmanız da ilginç bir yaklaşım. Uygulayıcıların nüfus cüzdanında Türk vatandaşı yazıyor diye; uyguladıkları siyaset '' milli'' mi oluyor (!) Türk kimliği adı altında, ABD politikalarına hizmet edenleri savunarak nereye kadar?
-
... Kitap oku deyip sadece kominist kitapları okursan o olmuyor...
Dinci olacağıma komünist olurum ondan iyi (!) En azından Komünizmin akla mantığa sığan bir tarafı var. Öteki tamamen safsatadan ibarettir -ki ben Komünist değilim. Ben Kemalist' im arkadaşım.
-
Eskisi de çok matah değildi yenisi de matah değil bu ülkenin. Ancak bir fak var yeniyi anlamlı kılan. Eski azınlıktakilerin çoğunluğu yönetme haliydi bu yüzden aşırı endişeli tedbirli gayretli dikkatli idiler buda ülkeyi gerim gerim yapıyordu. Yeni yönetim de kötü ama sırtını büyük çoğunluğa yaslamış bu yüzden bu ülkeyi noralleştirmeye çalışmak için bu yeni yönetim daha doğru bir başlangıçtır. Bu yönetimi ıslah edebilirsin zamanla ama eskiyi edemezsin çünkü o zaman iktidarı kaybetme ile karşı karşıya kalıyorlardı izin vermiyorlardı. Şimdikinin üstünde çağdaşlaşmaya çalışmak daha doğru seçim eskisi ile çağdaşlaşmak mümkün değildi genel kanının tam aksine.
Alakası bile yok. Seçim kaybetme korkusudur insanlara doğruyu yaptıran. Ben ne yaparsam seçimi kazanırım kafasındaki bir zihniyete çağdaş olmayı nasıl öğreteceksin ? 15-16 yıldır iktidarda kalan bundan sonrası içinde elinin altında %50nin varoldugu bilincindeki kişi zaten kendisini Tanrı gibi görüyodur. Daha 10 cocugun tecavüze ugradıgı ensar vakfına ağzını açamadı kapatamadı. Halkın tepkisini önemsemeyen , ötekileştiren , devamlı surette "onlar - siz" diye hitap edip bölücü ayrıştırıcı bir üslup içinde bulunan kişilerin şu saatten sonra çağdaş olmaya uygun olduklarını sanmıyorum. Özelliklede tamamen kişisel hırslarını "millet böyle istiyor" kılıfına uyduran şahısların yine şahsi düşüncelerini milli görüş diye lanse etmeleride o kadar iğrenç. Altını tekrar çiziyorum en az sizler kadar bende esaddan nefret ediyorum ve devrinin bitttiğine inanıyorum ama Esad'ı eleştirdiğin konuları sen yapıyorsan burda bir sorun var demektir. Bu ülkede kılık kıyafete karışıp , insanların içtiği alkole carta curta laf edip birde üstüne turist beklemek zaten başlı başına ayrı bir salaklıkta bunları es geçiyorum. Ama şuda bir gerçekki dolmuşta mini etek giydi diye kıza tekme atan şahıs bu cesareti mevcut hükümetten alıyor. Bunun gibi onlarca örnek sayarım. Dünyadaki tüm büyük halk felaketlerinin başlangıc noktaları ufak önemsenmeyen hadiselerdir. Önlem alınmadıgı için sonu felaket olmuştur.
-
Maşallah bazi arkadaşlar tarihi kafalarina göre baştan yaziyorlar.
Pkk'yi Gladyo değil cia ve onun tr şubesi mit kurdurmuştur. Tapu kadastro memuruyken çengel atilip koynundaki karisi bile mitten özenle seçilmiştir.
Ancak apo, çok kurnazdir. Kendisini kontrol ettirmeyince harcanacağini anlayip birkaç sadik adamiyla yurtdisina kaçmiştir.
Şu anda ise bu ülkeyi kontrol eden faiz ve inşaat sektörü, Pkk'yi tasfiye etmeye karar vermişlerdir. Zira pkk, bağimsizlik istemekte, faiz ve inşaat sektörünün ise bölgede ciddi yatirimlari bulunmaktadir.
Ayni faiz ve inşaat sektörü, abd'de hilary clinton'i seçtirebilseydi, esad çoktan gitmişti. (Fetönün de hilary'ye oynadiğini unutmayalim.)
Ben bu ülkenin artik konsolide edildiğini düşünüyorum. 20-30 yillik kredi borçlarini alanlar, 3+1 daireye 1milyon tl ödeyen dahiler düşünsün ne yapalim.
-
Maşallah bazi arkadaşlar tarihi kafalarina göre baştan yaziyorlar.
Pkk'yi Gladyo değil cia ve onun tr şubesi mit kurdurmuştur. Tapu kadastro memuruyken çengel atilip koynundaki karisi bile mitten özenle seçilmiştir.
Gladyo dediğimiz, İtalya' da ki Gladyo değil elbette. Gladyo tabiri, ABD' nin diğer müttefikleri NATO üzerinden kontrol etme mekanizmasının genel kabul görmüş adıdır. Bazıları buna Gladyo der, bazıları Süper NATO örgütü der, bazıları Kontrgerilla der, Bazıları Derin Devlet der, bazıları Komünizmle Mücadele Dernekleri der... Türkiye' deki yapılanmaya geçerli bir ad bulunamadığından; biz de bu Amerikan örgütüne İtalya' da olduğu üzere Gladyo diyoruz. Bazıları da ''Ergenekon'' diyordu! Adı her ne olursa; ABD amaçlarına hizmet ettiği için ve İtalya' da deşifre olan örgütün adı da sabit olduğundan oradan hareketle Gladyo denilmiştir. Bu örgüt mensuplarının, devletin her kademesine sızdığı açıktır. O nedenle ülke siyasetini tartışırken, koyun postu altında ki tilkiyi görmek lazım. Zira kimin ne halt olduğu belli değildir.
-
Bizimkiler en başında ABD ve saz arkadaşlarının gazına gelmeseydi, kardeşim esad devri devam ederdi! Biz olayların başında Esad ve Rusya'dan yana olsaydık, muhtemelen şimdi Suriye'de karşıklık olmayacaktı. En azından bu seviyede olmayacaktı! Minyonlarca Suriyeliyi misafir etmek zoruda kalmayacaktık!. Sınırlarımızda pyd gibi bir tehdit de olmayacaktı.
Ancak batının daha fazla baskısı altında kalacaktık. Ekonomimiz daha da kötü durumda olacaktı muhtemelen.
Suriye'de huzursuzluk ortamı olmayınca, ölen binlerce insan hayatta olacaktı. Muhtemelen fazla baskı altında olmayan Esad, katil esede dönüşmeyecekti.
Bu siyasette bizim büyük hatamız var. Esad'ın da büyük hataları var. Esad malesef kendi halkını katleden bir lider artık. Bu saatten sonra Esad'ın Suriye'de geleceği zor. Rusya'nın desteği ile kaybettiği toprakların büyük bölümünü kurtarmış gibi görünüyor. Ancak ülkesinde huzur kalmadı. Kendisine güvenen de kamadı neredeyse! ABD ve saz arkadaşlarının planlarına Rusya ve dolaylı yoldan Türkiye taş koydu! ABD'nin bu aralar komik şovlar yapmasının nedenlerinden bri de bu eziklik duygusu.
Artık bizim ne yapacağımızı kestirmek zor. Dışarıdan bakınca asla güvenilmeyecek bir ülke izlenimi verdiğimiz bir gerçek!
Bu son cümlemize kadar değerlemeniz tamamen yanlış. “ Kardeşim Esatla " adamı ileriye dönük Türkiye’ye yakın tutup o bölgede etkisini artıracaklardı bizimkiler. Olmadı neden çünkü araya arap baharı girdi . Yoksa Suriye ile ileriye dönük ekonomik ve stratejik işbirliği gayet yoluna girmiş olacaktı. Ayaklanmaların ardından Özgür Suriye’nin ordusunun peşinden hemen hemen işid çıktı piyasaya. Ondan sonra katliamlar bir bireyimlerini izledi işit tarafından olsun esatın askerler tarafından olsun .
Uzunu sevmesem de bunun gibi konularda biraz daha o pektif davranın. Yok böyle yapsaydın öyle olurdu öyle yapsaydım böyle olurdu artık bu palavralarıdan bana kına geldi beni neredeyse sıkıntıya boğuyor.
Bu felaketin sonuçları böyle olacağını kimse öngöremezdi aksini iddia eden yalan söylüyor .
-
Bizimkiler en başında ABD ve saz arkadaşlarının gazına gelmeseydi, kardeşim esad devri devam ederdi! Biz olayların başında Esad ve Rusya'dan yana olsaydık, muhtemelen şimdi Suriye'de karşıklık olmayacaktı. En azından bu seviyede olmayacaktı! Minyonlarca Suriyeliyi misafir etmek zoruda kalmayacaktık!. Sınırlarımızda pyd gibi bir tehdit de olmayacaktı.
Ancak batının daha fazla baskısı altında kalacaktık. Ekonomimiz daha da kötü durumda olacaktı muhtemelen.
Suriye'de huzursuzluk ortamı olmayınca, ölen binlerce insan hayatta olacaktı. Muhtemelen fazla baskı altında olmayan Esad, katil esede dönüşmeyecekti.
Bu siyasette bizim büyük hatamız var. Esad'ın da büyük hataları var. Esad malesef kendi halkını katleden bir lider artık. Bu saatten sonra Esad'ın Suriye'de geleceği zor. Rusya'nın desteği ile kaybettiği toprakların büyük bölümünü kurtarmış gibi görünüyor. Ancak ülkesinde huzur kalmadı. Kendisine güvenen de kamadı neredeyse! ABD ve saz arkadaşlarının planlarına Rusya ve dolaylı yoldan Türkiye taş koydu! ABD'nin bu aralar komik şovlar yapmasının nedenlerinden bri de bu eziklik duygusu.
Artık bizim ne yapacağımızı kestirmek zor. Dışarıdan bakınca asla güvenilmeyecek bir ülke izlenimi verdiğimiz bir gerçek!
Bu son cümlemize kadar değerlemeniz tamamen yanlış. “ Kardeşim Esatla " adamı ileriye dönük Türkiye’ye yakın tutup o bölgede etkisini artıracaklardı bizimkiler. Olmadı neden çünkü araya arap baharı girdi . Yoksa Suriye ile ileriye dönük ekonomik ve stratejik işbirliği gayet yoluna girmiş olacaktı. Ayaklanmaların ardından Özgür Suriye’nin ordusunun peşinden hemen hemen işid çıktı piyasaya. Ondan sonra katliamlar bir bireyimlerini izledi işit tarafından olsun esatın askerler tarafından olsun .
Uzunu sevmesem de bunun gibi konularda biraz daha o pektif davranın. Yok böyle yapsaydın öyle olurdu öyle yapsaydım böyle olurdu artık bu palavralarıdan bana kına geldi beni neredeyse sıkıntıya boğuyor.
Bu felaketin sonuçları böyle olacağını kimse öngöremezdi aksini iddia eden yalan söylüyor .
İyi de o Arap baharı Arapların bir anda aklına nasıl geliverdi de başladı! Biraz mantıklı düşünün!
-
Bizimkiler en başında ABD ve saz arkadaşlarının gazına gelmeseydi, kardeşim esad devri devam ederdi! Biz olayların başında Esad ve Rusya'dan yana olsaydık, muhtemelen şimdi Suriye'de karşıklık olmayacaktı. En azından bu seviyede olmayacaktı! Minyonlarca Suriyeliyi misafir etmek zoruda kalmayacaktık!. Sınırlarımızda pyd gibi bir tehdit de olmayacaktı.
Ancak batının daha fazla baskısı altında kalacaktık. Ekonomimiz daha da kötü durumda olacaktı muhtemelen.
Suriye'de huzursuzluk ortamı olmayınca, ölen binlerce insan hayatta olacaktı. Muhtemelen fazla baskı altında olmayan Esad, katil esede dönüşmeyecekti.
Bu siyasette bizim büyük hatamız var. Esad'ın da büyük hataları var. Esad malesef kendi halkını katleden bir lider artık. Bu saatten sonra Esad'ın Suriye'de geleceği zor. Rusya'nın desteği ile kaybettiği toprakların büyük bölümünü kurtarmış gibi görünüyor. Ancak ülkesinde huzur kalmadı. Kendisine güvenen de kamadı neredeyse! ABD ve saz arkadaşlarının planlarına Rusya ve dolaylı yoldan Türkiye taş koydu! ABD'nin bu aralar komik şovlar yapmasının nedenlerinden bri de bu eziklik duygusu.
Artık bizim ne yapacağımızı kestirmek zor. Dışarıdan bakınca asla güvenilmeyecek bir ülke izlenimi verdiğimiz bir gerçek!
Bu son cümlemize kadar değerlemeniz tamamen yanlış. “ Kardeşim Esatla " adamı ileriye dönük Türkiye’ye yakın tutup o bölgede etkisini artıracaklardı bizimkiler. Olmadı neden çünkü araya arap baharı girdi . Yoksa Suriye ile ileriye dönük ekonomik ve stratejik işbirliği gayet yoluna girmiş olacaktı. Ayaklanmaların ardından Özgür Suriye’nin ordusunun peşinden hemen hemen işid çıktı piyasaya. Ondan sonra katliamlar bir bireyimlerini izledi işit tarafından olsun esatın askerler tarafından olsun .
Uzunu sevmesem de bunun gibi konularda biraz daha o pektif davranın. Yok böyle yapsaydın öyle olurdu öyle yapsaydım böyle olurdu artık bu palavralarıdan bana kına geldi beni neredeyse sıkıntıya boğuyor.
Bu felaketin sonuçları böyle olacağını kimse öngöremezdi aksini iddia eden yalan söylüyor .
İyi de o Arap baharı Arapların bir anda aklına nasıl geliverdi de başladı! Biraz mantıklı düşünün!
Domino etkisi hocam. Bunu batı iyi değerlendirdi.
-
Şu Arap baharı hangi ülkeleri etkiledi?
-
Suriyeye yönelik saldırı bence son zamanlarda ki en büyük "Füzelerin savaşı" diyebiliriz. Bizimde bazı çıkarımlar elde etmemiz gerekli.
Özellikle, Hava savunma sistemlerinin ve seyir füzelerinin önemi birkez daha ortaya çıktı. 3, 5 seyir füzesiyle tesislerin vurulamayacağı ortada. Ayrıyette Alçak ve Orta menzilli hava savunma sistemlerinin önemi birkez daha anlaşıldı. Bizim öncelikle hava üslerimizi acil katmanlı hava savunma şemsiyesiyle korumaya almamız lâzım.
Korkut Ciws, Hisar A, Hisar O sistemlerimizi büyük hava üstlerimizde aktif hale getirmemiz gerekli. Önümüzde ki 5 yıl içersinde bu işi başarabiliriz. Hisar A 2020, Hisar O 2021 yılında seri üretime geçecekler. 1 üssü bu şekilde katmanlı hava savunma şemsiyesiyle korunduğu taktirde en az 50, 100 adet füze atılması gerekiyor.
Diyarbakır, Merzifon, Akıncılar, Eskişehir, Incirlik, Malatya, Konya, Balıkesir, Çiğli ana jet üslerimiz ve Aksaz deniz üssümüz vs sadece hava üslerimiz 10 adet bu kadar üssü vurmak için en az 1000 adet seyir füzesine ihtiyaç duyulur. Bu kadar füze Amerika hariç hangi ülkede var ? Yunanistanda 50 Scalp var onla hangi üssü vuracak. Balıkesir üssümüz bile Korkut, Hisar A/O ile korunduğu taktirde 50 Scalp ile tam anlamıyla imha edemez. Hal böyleyken Alçak irtifa hava savunma sistemleri bile çok çok önemli. 5 yıl içinde biz bu kapasiteye ulaşabiliriz. Bence bu kapasiteye ulaşmak F-35, Tf2000, LHD gibi projelerden bile daha önemli ve daha az maliyetli ve daha kısa sürede başarılabilir.
Ayrıyetten az sayıda seyir füzelerinin de pek bir önemi kalmadı. Eskiden Yunanistan'ın 50 Scalp füzesini ciddiye alırdım. Şimdi o kadarda ciddiye almıyorum. Bizim ciddi sayılarda bu füzeleri üretmemiz gerekiyor. 50 Slam Er var düşük üretimde 9 Adet Som teslim edildi. Bu sayılar çok düşük. En az 250, 300 Som füzesine ihtiyacımız var. Som'un motoruda yerli olacak yakında. Istediğimiz kadar üretebiliriz. Önümüzde ki 5 yılda 250 adetlere ulaşmamız çok önemli. 250 adet demek 5 Hava savunma sistemi dahil olan hava veya deniz üssünü vurabilmek demek. Buda çok önemli özellikle Yunanistan'ın zaten elinde anca 5, 6 önemli hava üssü var hepsini vurabilme imkânı sağlıyor. Ama 50 Slam Er ile zarar veremeyiz. En az 250, 300 Som kesin şart. 5 yıl içinde hem savunmada hemde saldırıda çok önemli işler yapabiliriz.
-
Arap Birliği zirvesinde Türkiye ve İranın bazı arap ülkelerinin iç işlerine karışmasından duyulan rahatsızlık dile getirilip Türkiyenin afrin operasyonu kınanacakmış.Rusya-İran ve Türkiye arasındaki görüşmelerde arap bulunmaması zaten yeterince zorlarına gidiyordu. Afrinde bulunan cephanelerin üstünde arapca yazılar oldugu ve cephanenin körfezden geldiğide bilinen birşeydi. bu araplara hala kardeş gözüyle bakan tatlı su kardeşciklerine duyurulur.
-
suan anlasindiki nükler silah ve Gezgin füzemizin acilen elimizde olamsi gerekliligi
abd-ab bunlar da her düsmanlik gele bilir
-
Ben nükleer bombamız var diye biliyorum.
-
cift anahtar sizdemi ile var abd ile incirlikdeki B 61 atom bombasi pakistan olan ilgili
bilinmiyor
-
Bitmedi şu bizde nükleer var denilen şehir efsanesi. Yok arkadaşlar. İncirliktekiler götürülmediyse bile zaten abd nin malı idiler. Ha üssü basıp el koyduk diyelim. Aktif hale getirecek kodlar bizde mi sizce? Artı onları neyle atacaksınız? Bizdeki F16 lar onları atmak için sertifiyeli değil.
Pakistan bize gizlice vermiştir muhabbeti var birde. Yok öyle birşey. Adamların bütün bombaları abd nin kontrolü altında.
Şöyle düşünün bir ara elimize el altından bir miktar zenginleştirilmiş uranyum geçmişti. Daha bizi yönetenlerin haberi yeni olmuşken abd den açıklama geldi. Türk güvenlik güçleri zenginleştirilmiş uranyum ele geçirdi bunu bize teslim ettikleri için teşekkür ederiz dediler.
Adamlar bizim en gizli yerlerimizi bile biliyordu.
Kısacası gizli nükleer silahımız var safsatalarını bırakın.
-
'Ankara 5 kilo uranyumdan vazgeçti'
Türkiye atom bombasında kullanılabilecek düzeydeki 5 kilo 400 gram uranyumu Washington'a ulaştırdı.
https://www.sabah.com.tr/dunya/2012/03/23/ankaradan-abdye-bas-kilo-uranyum (https://www.sabah.com.tr/dunya/2012/03/23/ankaradan-abdye-bas-kilo-uranyum)
incirlikdeki bombasi kapatilirsa götürürler incirlik abd icin önemli kapatilmadi üs
israil yeni haber yapildi incirlik kapatilacak yunanizdana tasilacak diye abd bu habere uydurma dedi
ecevit kibris hakarete yapti atom bombasina cift anahtar sistemi getirildi vede Türkiyeye silah ambargosu koydular abdiler
Bizde sadece B61 atom bombasi bombalarini ceylan ablemli F16 lar adabiliyor
‘Türk nükleer bombaları’ Ceylan taşıyacak
01 Aralık 2011
Nükleer bombalardan 10-20 tanesi Türkiye’nin kullanımına verildi.
http://www.gazetevatan.com/-turk-nukleer-bombalari--ceylan-tasiyacak-414607-gundem/ (http://www.gazetevatan.com/-turk-nukleer-bombalari--ceylan-tasiyacak-414607-gundem/)
pakistan olayi cok eskilere dayaliyor Kenan evren siki yönetim yaptik sonra
avrupanin bizi gözetledigini bildigi icin pakistan da Türk yetkililere atom bombasini yapdirinmisdir
pakistan daki bombalarin kontrolu abd abd pyd destek verdiginde bu güne kadar insansiz hava ucaklarini calismiyor Türkiyenin
direktivinde yardim parasini keseriz dedi pakistana
Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi
Türkiye'nin ilk Proton Hızlandırıcı Tesisi Açıldı.
http://fizikdunyasi.ankara.edu.tr/j/genelfizmenuopt/32-protonacctesisi (http://fizikdunyasi.ankara.edu.tr/j/genelfizmenuopt/32-protonacctesisi)
-
Sovyetler dağıldığında bir tesisten aracı yoluyla gizlice ana materyalin alındığı söyleniyor. Bununla bir boş tünelde uygun hale getirilip takribi 4-8 arası nükleer bombamız olduğu iddaa ediliyor. Bir tanesinide yer altında deneme için patlatmışız. Ben bu ülkedeki bazı insanların büyük süprizleri getireceğini düşünüyorum.
-
Sovyetler dağıldığında bir tesisten aracı yoluyla gizlice ana materyalin alındığı söyleniyor. Bununla bir boş tünelde uygun hale getirilip takribi 4-8 arası nükleer bombamız olduğu iddaa ediliyor. Bir tanesinide yer altında deneme için patlatmışız. Ben bu ülkedeki bazı insanların büyük süprizleri getireceğini düşünüyorum.
Arkadaş o hikaye gerçek değil , bilim kurgu yazarı Mehmet Emin Arı vaktiyle yazmış, kaynaksız yazarsız internette paylaşılınca hikaye yayılıp gerçek sanılmış, oysa yazar bile orjinalinin altında "hayal ürünüdür" diyor ...
-
Sovyetler dağıldığında bir tesisten aracı yoluyla gizlice ana materyalin alındığı söyleniyor. Bununla bir boş tünelde uygun hale getirilip takribi 4-8 arası nükleer bombamız olduğu iddaa ediliyor. Bir tanesinide yer altında deneme için patlatmışız. Ben bu ülkedeki bazı insanların büyük süprizleri getireceğini düşünüyorum.
Arkadaş o hikaye gerçek değil , bilim kurgu yazarı Mehmet Emin Arı vaktiyle yazmış, kaynaksız yazarsız internette paylaşılınca hikaye yayılıp gerçek sanılmış, oysa yazar bile orjinalinin altında "hayal ürünüdür" diyor ...
Bende diyorum 2009da bir yazı okudum. Orada olduğunu söylüyordu. Hatta bizimkiler sırtında taşımış nükleer bomba malzemesini.
Hayallerimiz battı.
-
Suriyeye yönelik saldırı bence son zamanlarda ki en büyük "Füzelerin savaşı" diyebiliriz. Bizimde bazı çıkarımlar elde etmemiz gerekli.
Özellikle, Hava savunma sistemlerinin ve seyir füzelerinin önemi birkez daha ortaya çıktı. 3, 5 seyir füzesiyle tesislerin vurulamayacağı ortada. Ayrıyette Alçak ve Orta menzilli hava savunma sistemlerinin önemi birkez daha anlaşıldı. Bizim öncelikle hava üslerimizi acil katmanlı hava savunma şemsiyesiyle korumaya almamız lâzım.
Korkut Ciws, Hisar A, Hisar O sistemlerimizi büyük hava üstlerimizde aktif hale getirmemiz gerekli. Önümüzde ki 5 yıl içersinde bu işi başarabiliriz. Hisar A 2020, Hisar O 2021 yılında seri üretime geçecekler. 1 üssü bu şekilde katmanlı hava savunma şemsiyesiyle korunduğu taktirde en az 50, 100 adet füze atılması gerekiyor.
Diyarbakır, Merzifon, Akıncılar, Eskişehir, Incirlik, Malatya, Konya, Balıkesir, Çiğli ana jet üslerimiz ve Aksaz deniz üssümüz vs sadece hava üslerimiz 10 adet bu kadar üssü vurmak için en az 1000 adet seyir füzesine ihtiyaç duyulur. Bu kadar füze Amerika hariç hangi ülkede var ? Yunanistanda 50 Scalp var onla hangi üssü vuracak. Balıkesir üssümüz bile Korkut, Hisar A/O ile korunduğu taktirde 50 Scalp ile tam anlamıyla imha edemez. Hal böyleyken Alçak irtifa hava savunma sistemleri bile çok çok önemli. 5 yıl içinde biz bu kapasiteye ulaşabiliriz. Bence bu kapasiteye ulaşmak F-35, Tf2000, LHD gibi projelerden bile daha önemli ve daha az maliyetli ve daha kısa sürede başarılabilir.
Ayrıyetten az sayıda seyir füzelerinin de pek bir önemi kalmadı. Eskiden Yunanistan'ın 50 Scalp füzesini ciddiye alırdım. Şimdi o kadarda ciddiye almıyorum. Bizim ciddi sayılarda bu füzeleri üretmemiz gerekiyor. 50 Slam Er var düşük üretimde 9 Adet Som teslim edildi. Bu sayılar çok düşük. En az 250, 300 Som füzesine ihtiyacımız var. Som'un motoruda yerli olacak yakında. Istediğimiz kadar üretebiliriz. Önümüzde ki 5 yılda 250 adetlere ulaşmamız çok önemli. 250 adet demek 5 Hava savunma sistemi dahil olan hava veya deniz üssünü vurabilmek demek. Buda çok önemli özellikle Yunanistan'ın zaten elinde anca 5, 6 önemli hava üssü var hepsini vurabilme imkânı sağlıyor. Ama 50 Slam Er ile zarar veremeyiz. En az 250, 300 Som kesin şart. 5 yıl içinde hem savunmada hemde saldırıda çok önemli işler yapabiliriz.
Varsayımınız şu anda ki saldırıya dayanıyor. Bu önceden haber verilerek yapılan bir saldırı idi. Ya birden bire yapılacak ani bir saldırıda hava savunma sisteminiz ne kadar aktif olabilecek? Ani bir saldırıda Radara az yakalanma özelliği olan sistemlerle bir iki füze ile baya hasar alabiliriz.
-
Krizde yeni saha BMGK
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5ad3ba852269a21160286988)
ABD, Fransa ve İngiltere’nin Suriye’deki kimyasal tesisleri önceki gün füzelerle vurmasının ardından yakın zamanda yeni bir saldırı beklenmezken, kriz diplomasi alanına taşındı. Rus basını ABD, Fransa ve İngiltere’nin Suriye’de ateşkes için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) ortak bir girişimde bulunacağını yazdı. BMGK’nın geçen şubat ayındaki ateşkes kararı hayata geçmemişti.
ABD, İngiltere ve Fransa’nın Duma’da kimyasal saldırı düzenlendiği gerekçesiyle Suriye’ye müdahalesinin ardından Suriye krizi tekrar Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) taşındı. Rusya’nın BMGK’ya sunduğu “14 Nisan’da bağımsız ve egemen Suriye devletine karşı düzenlenen saldırı kınanmalı” bildirisi Batılı ülkeler tarafından dün reddedildi. 15 üyeli BMGK’da Rusya’nın yanı sıra sadece Çin ve Bolivya’nın destek verdiği bildiride “Suriye’ye karşı saldırgan tavra derhal son verilmesi ve gerginliği artırıcı eylemlerden kaçınılması” çağrısı da vardı. Bunun ardından ABD, İngiltere ve Fransa ortak bir girişimle Suriye’de yeni bir ateşkes planı hazırladı.
2401 SAYILI KARAR
Rus basınının BM’deki diplomatik kaynaklara dayandırdığı haberlere göre bu üç ülke, ateşkes için şubatta BMGK’da kabul edilen 2401 sayılı kararın Rusya, İran ve Suriye’nin tavrı nedeniyle hayata geçirilemediğini belirterek, yeni tasarıda “Barış için son şans” vurgusu yapacak. Yeni tasarı maddeleri şöyle: 1-Suriye’nin tüm cephelerinde ateşkes ilan edilmesi ve hemen uygulanması. 2-İnsani yardım konvoylarına koşulsuz şartsız geçiş sağlanması. 3-Şam rejiminin BM kontrolündeki siyasi çözüm masasına yapıcı ve iyi niyetli oturması. 4-Yeni siyasi çözüm görüşmelerinde hiçbir tarafın ön şart koymaması.
ESAD: RUSYA ARTIK EV SAHİBİ
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Batılı ülkelerin müdahalesinin ardından dün Rusya’dan gelen siyasi bir heyetle görüştü. Görüşmede yer alan Rusya’daki iktidar partisi Birleşik Rusya’nın milletvekili ve Suriye Dostluk Gurubu üyesi Dmitry Sablin, Esad’ın “Rusya Suriye’de artık misafir değil, ev sahibi. Verdiğimiz mücadelenin tüm süreçlerini bizimle birlikte yaşadı” dediğini aktardı.
‘AYIRMAYI BAŞARDI’
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, dünkü açıklamasında, ABD Başkanı Trump’ı Suriye’de kalması için ikna ettiğini savundu. “Kalıcı çözümü inşa etmek için Türkiye, İran, Suriye ve Rusya ile görüşmek gerek” diyen Macron, operasyonun Türkler ile Rusları ayırmayı sağladığını söyledi. Fransa lideri, Rusya Başkanı Putin’e kimyasal saldırıda Moskova’nun suç ortağı olduğunu söylediğini de aktardı.
‘ŞİMDİLİK ÇEKİLME YOK’
ABD’nin BM Büyükelçisi Nikki Haley, Fox News kanalına yaptığı açıklamada ABD’nin hedefleri gerçekleştirilene kadar Suriye’deki askerlerini çekmeyeceklerini söyledi. Haley, bu hedefleri şöyle sıraladı: “Kimyasal silahların Amerikan çıkarlarına risk teşkil edecek biçimde kullanılmayacağını garanti altına almak, DEAŞ’ın yenilmesi ve İran’ı izlemek üzere avantajlı bir durum sağlamak.” Öte yandan Haley, Washington’ın Moskova’ya yeni yaptırımlar getireceğini açıkladı.
TRUMP: OPERASYON MÜKEMMELDİ
ABD Başkanı Donald Trump dün paylaştığı Suriye’ye operasyonla ilgili mesajında, “Suriye baskını o kadar isabetle, öylesine mükemmel yürütüldü ki, Yalan Haber Medyası’nın bunu küçümseyebilmesinin tek yolu, benim ‘Görev Tamamlandı’ terimini kullanmamdı. Bunun üstünde tepineceklerini biliyordum ancak bunun o kadar mükemmel bir askeri terim olduğunu hissettim ki, yeniden kullanılması gerekiyordu. Sık kullanın!” dedi. Öte yandan Amerikan CNN, 14 Nisan’da Humus’ta vurulan tesislerden birinin bombardıman öncesi ve sonrası fotoğrafını yayınladı.
BİLGİ NOTU: Harekât öncesi ABD’nin Duma’daki kimyasal saldırının hem incelenmesi hem de sorumlunun tespiti için sunduğu BMGK tasarısını Rusya veto etmişti. Rusya’nın da sunduğu iki tasarı gerekli desteği almamıştı. Son olarak harekât sonrası Moskova’nın rejime saldırıyı kınadığı tasarıyı ABD veto etti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/krizde-yeni-saha-bmgk-40806038 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/krizde-yeni-saha-bmgk-40806038)
-
Macron’dan ilginç Türkiye yorumu
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ad3b6b42269a21160286970.jpg)
ABD ve İngiltere ile birlikte Suriye rejimine ait bazı tesisleri hedef alan askeri operasyonun başarıya ulaştığını söyleyen Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’dan ilginç bir Türkiye yorumu geldi. Fransız televizyon kanallarına konuşan Macron, Ruslar karşısında yeninden kredibilite elde ettiklerini belirterek, operasyonun Türkler ile Rusları ayırmayı sağladığını söyledi.
ABD, İngiltere ve Fransa tarafından düzenlenen operasyona diğer tüm NATO ülkeleriyle birlikte Türkiye de destek verirken Rusya karşı çıkmış ve güçlü şekilde kınamıştı.
ABD Başkanı Donald Trump’ı, Suriye’de kalması gerektiği konusunda ikna ettiğini de savunan Macron, herkesle konuşmayı amaçladığını kaydederek, “Hedefim en azından Rusları ve Türkleri bu müzakere masasına oturtmayı başarabilmek” diye konuştu.
Son aylarda Suriye’de diplomatik ve insani alanda en aktif ülkenin Fransa olduğunu vurgulayan Macron, “Topluluğumuza kredibilite kazandırmak için bu operasyonun kaçınılmaz olduğu bir aşamaya gelmiştik” dedi.
Fransa Cumhurbaşkanı, “Bu kalıcı çözümü inşa etmek için Türkiye, İran, Suriye ve Rusya ile görüşmek gerek” dedi.
Barışın bombardımanlarla kazanılmadığının altını çizen Macron, “Fransa, Başar Esad rejimine savaş açmadı. Uluslararası hukukun ve Birleşmiş Milletler kararlarının bir daha ihlal edilmemesi için eyleme geçtik” dedi.
Macron, Suriye’de bir geçiş sürecine olanak sağlayacak siyasi bir çözüm üzerinde çalıştıklarını ifade etti.
Fransa lideri, Rusya lideri Vladimir Putin’e kimyasal saldırıda Moskova’nun suç ortağı olduğunu söylediğini aktardı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/macrondan-ilginc-turkiye-yorumu-40806029 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/macrondan-ilginc-turkiye-yorumu-40806029)
-
Rus gemisi böyle geçti! Dikkat çeken görüntü
Burak GEZEN- Mustafa SUİÇMEZ/ÇANAKKKALE, (DHA)16.04.2018 - 12:44 | Son Güncelleme: 16.04.2018 - 13:01
Rus Donanması’na ait askeri araç yüklü 148 borda numaralı ’Orsk’ adlı askeri gemi, Çanakkale Boğazı’ndan geçerek, Akdeniz’e doğru yol aldı. Geminin üzerindeki askeri
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5ad470f3c03c0e1aec63d503)
Marmara Denizi’nden, Çanakkale Boğazı’na bu sabah saat 09.00 sıralarında giriş yapan, Rus Donanması’nın Karadeniz filosuna bağlı 148 borda numaralı ’Orks’ adlı askeri gemi, saat 10.45’te Çanakkale önlerine ulaştı. Kilitbahir köyünde dağdaki ’Dur Yolcu’ yazısı ile Kilitbahir Kalesi önünden geçiş yapan gemiye, Türk Sahil Güvenlik Botu eşlik etti. Askeri araç yüklü Rus askeri geminin güvertesinde nöbet tutan askerler dikkat çekti. Rus gemisi ilk olarak Ege Denizi’ne açılacak. Ardından da Akdeniz'e inmek üzere yoluna devam edecek.
SEVKIYAT İNGİLİZ BASINININ DA DİKKATİNİ ÇEKTİ
İngiliz Daily Mail gazetesi, ‘Rus takviyeleri Suriye’ye gidiyor’ başlığıyla duyurduğu haberde, Cuma günü ABD’nin Suriye’de düzenlediği hava saldırısının ardından Rusya’nın bölgeye sevkıyatta bulunduğunu yazdı. İngiliz basını, Putin’in Esad’a karşı düzenlenecek bir askeri müdahale durumunda ‘bunun bir bedeli olacağı’ şeklindeki uyarısını hatırlattı; ‘dünya Putin’in saldırıya vereceği yanıtı bekliyor’ ifadesini kullandı. Daily Mail, Rus askeri gemisinin Tartus limanına doğru ilerlediğini ifade etti.
Fotoğraflar: Yörük Işık
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/rus-gemisi-boyle-gecti-dikkat-ceken-goruntu-40806498 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/rus-gemisi-boyle-gecti-dikkat-ceken-goruntu-40806498)
-
Parisin Eyfel kulesi cok güzel cikmis
Macron ne dedigi anlasinmiyor Rusya-Türkiye ayrinmaz nokta
-
Rusya'dan flaş Suriye açıklaması!
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı, Suriye'ye yönelik bundan sonra yapılacak herhangi bir saldırıya karşı koyacaklarını söyledi
https://www.f5haber.com/haberturk/rusya-dan-flas-suriye-aciklamasi-haberi-6793519/ (https://www.f5haber.com/haberturk/rusya-dan-flas-suriye-aciklamasi-haberi-6793519/)
-
... Macron’dan ilginç bir Türkiye yorumu geldi. Fransız televizyon kanallarına konuşan Macron, Ruslar karşısında yeninden kredibilite elde ettiklerini belirterek, operasyonun Türkler ile Rusları ayırmayı sağladığını söyledi.
Düşüncelerimizin ne kadar isabetli olduğunu, bir kez daha görmüş olduk. Adamların derdi, Türk-Rus ittifakı çatlatmak mış.
-
Ve bunu da acik acik soyluyorlar oyle mi? Karsilarinda kendileri gibi cocuk mu var saniyorlar bunlar?
-
Suriye'ye düzenlenen saldırıların Türkiye'yi Rusya'dan ayırdığını savunan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un bu sözleri hakkında Kremlin'den açıklama geldi.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Suriye'ye yönelik saldırının Rusya ve Türkiye'yi birbirinden ayırmadı dedi.
https://www.dunya.com/dunya/kremlin-suriye-saldirisi-rusya-ve-turkiyeyi-ayirmadi-haberi-411868 (https://www.dunya.com/dunya/kremlin-suriye-saldirisi-rusya-ve-turkiyeyi-ayirmadi-haberi-411868)
-
Çavuşoğlu' da;
'' Bizim farklı düşüncelerimiz olabilir ama Rusya ile ilişkilerimiz Fransa Cumhurbaşkanının ayıracağı kadar zayıf değil. Biz her ülkeyle ilişkilerimizi güçlü tutmak zorundayız" demiş.
Özellikle altı çizili cümle son derece anlamsız! Adam Türk-Rus ilişkilerini baltalayamaya çalışıyoruz diyor, bizimki de tutmuş ne şiş yansız ne kebap -diyor! Güler misin, ağlar mısın? Türk evladı ne zaman gerçek devlet adamlarıyla tanışma şerefine erecek? Şu memlekette aklı başında bir tanecik devlet adamı yok mu yahu?
-
Herkes hakettiği gibi yönetilir. Belediyecilerle takilmaya devam.
-
Abi bakan doğru söylemiş ne demiş de böle eleştiriyorsunuz ? Gerçekten anlamıyorum ? Size göre nasıl bir cevap verilmeliydi bu durumda ? Lütfen bu insanlar da bu ülke için birşeyler yapmaya
çalışıyor iyi kötü bizim insanımız hemen irite etmenin ne anlamı var birde dış ülkelere karşı gercekden anlam veremiyorum vede nasıl düşündüğünüzü kavramakda güçlük cekiyorum.
-
Abi bakan doğru söylemiş ne demiş de böle eleştiriyorsunuz ? Gerçekten anlamıyorum ? Size göre nasıl bir cevap verilmeliydi bu durumda ? Lütfen bu insanlar da bu ülke için birşeyler yapmaya
çalışıyor iyi kötü bizim insanımız hemen irite etmenin ne anlamı var birde dış ülkelere karşı gercekden anlam veremiyorum vede nasıl düşündüğünüzü kavramakda güçlük cekiyorum.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu değil de Partiküloğlu olsaydı ne yapardı biliyor musunuz? İlk önce kimyasal kullandı yalanına şabbadak atlamaz; uluslararası denetim kurumlarının hakikati araştırmasını ve sonuçların beklenmesi gerektiği tezini ileri sürer; taraflara karşılıklı olarak İTİDAL çağrısında bulunur, ABD, Fransa, İngiltere Anonim Şirketinin füze saldırında bulunmasının bölgeye ateşe atabileceği telkinlerinde bulunur; Türkiye olarak; kimyasal silah kullanıldı iddialarının araştırılması sonucunun beklenmesi gerektiği tezini ileri sürer ve buna rağmen füze saldırısı olursa; savaştan en çok etkilenen ülke olarak iş bu saldırıya destek verilmeyeceğini deklare ederdi.
Bu durumda yukarıda ki beyanata hiç gerek kalmaz, illa ki bir açıklama yapılması gerekiyorsa; Türkiye her ülkeyle iyi geçinmek zorunda değildir. Türkiye olarak milli menfaatlerimiz neyi gerektiriyorsa ona uygun davranmak durumundayız. Müttefiklerimizin de defalarca aynı mantık çerçevesinde hareket ettiklerine şahit olmuşuzdur. kaldı ki, kimyasal kullanıldı iddialarının provakasyon olma ihtimalide var -der tavrını ortaya koyardı.
-
Rusya Savunma Bakanlığı açıklama yapmış.
Suriye hava savunmasının ABD, İngiltere ve Fransa'nın saldırısını püskürtmek için 112 hava savunma füzesi kullanılmış.
- Pantsir-S1 hava savunma sisteminden 25 füze fırlatıldı, 23 hedef imha edildi,
- Buk'tan 29 füze fırlatıldı, 24 hedef imha edildi,
- Osa'dan 11 füze fırlatıldı, 5 hedef imha edildi,
- S-125'ten 13 füze fırlatıldı, 5 hedef imha edildi,
- Strela-10'dan 5 füze fırlatıldı, 3 hedef imha edildi,
- Kvadrat'tan 21 füze fırlatıldı, 11 hedef imha edildi,
- S-200'den 8 füze fırlatıldı, hedefler imha edilmedi.
Ancak S-200'ün düşük göstergeleri kimseyi yanıltmamalı, zira bu sistemler öncelikle uçaklara karşı tasarlandı. Bu sistem geçtiğimiz zamanda, komşu ülkelerden birinin savaş uçağını imha etmişti" dedi.( 10 şubat 2018 tarihinde İsrail`e ait F-16 Sufa`yı vurmuştu )
- Duval hava üssüne yönelik 4 füze fırlatıldı, tüm füzeler imha edildi.
- Dumeyr hava üssüne 12 füze fırlatıldı, tümü imha edildi.
- Bley hava üssüne 18 füze fırlatıldı, tümü imha edildi.
- Şayrat hava üssüne 12 füze fırlatıldı, tümü imha edildi.
- T-4 hava üssüne 2 füze fırlatıldı, tümü imha edildi.
- Mezze hava üssüne 9 füze fırlatıldı, 5'i imha edildi.
- Humus hava üssüne 16 füze fırlatıldı, 13'ü imha edildi.
Barza ve Caramani'deki bilimsel araştırma tesislerine yönelik 30 füze ve güdümlü hava bombasının atıldığını, aralarından sadece 5'nin Suriye hava savunma tarafından imha edildi.
-
Rusların Pantsir ve buk sistemleri çok etkileyici. Buk sisteminin yeni versiyonu özellikle çok iyi.
Edit: TorM2 sisteminide unutmayalım.
-
Rusların Pantsir ve buk sistemleri çok etkileyici. Buk sisteminin yeni versiyonu özellikle çok iyi.
Bende Pantsiri çok beğeniyorum.Ruslar çok iyi iş çıkarmış.
-
Aslında ben TorM2 sistemini çok beğeniyorum. Özellikle M2 versiyonu çok etkili. Hareket halindeyken ateş edebiliyor ve kullandığı füze hedefini hassas olarak vuruyor.
-
Pantsire hem Korkut gibi namlulu sistem koyup üzerine radarları ve 12 tane füze yerleştirmek gerçekten mühendislik harikası.Komple bir sistem.
-
Alçak ve Orta menzilli hava savunma sistemleri seyir füzelerine karşı muazzam etkili. Bilimsel araştırma ve kimyasal tesisler imha edilmiş muhtemelen oralarda Hava savunma sistemi yoktur. Önceki mesajımda da belirttiğim gibi bütün hava üslerimizi Korkut, Hisar A, Hisar O ile sağlama almalıyız.
-
Ruslar gerçekten iyi iş çıkarmış rus hava savunma sistemleri çok iyi bir mühendislik harikası gerçekten
-
Gerçek bir savaş olsaydı ilk önce bu hava savunma sistemi çökertilecekti ondan sonra bu hedefler imha edilecekti yada ikisi eş güdümlü olacaktı. Rusya askerini öldürmemek için böyle bir füzelere dokunmadan hedeflere saldırı düzenlendi. Biz mesela Yunanistan a savaş açsak ilk önce adalardaki yeri belli radarlara füze üslerine araçlara saldıracaktık. Bu safhayı bir mecburiyetle harekattan çıkartır sonraki aşamaları sadece yaparsan tabiki füzelerin vurulur bu demek değilki Ruslar madar etti.
-
Gerçek bir savaş olsaydı ilk önce bu hava savunma sistemi çökertilecekti ondan sonra bu hedefler imha edilecekti yada ikisi eş güdümlü olacaktı. Rusya askerini öldürmemek için böyle bir füzelere dokunmadan hedeflere saldırı düzenlendi. Biz mesela Yunanistan a savaş açsak ilk önce adalardaki yeri belli radarlara füze üslerine araçlara saldıracaktık. Bu safhayı bir mecburiyetle harekattan çıkartır sonraki aşamaları sadece yaparsan tabiki füzelerin vurulur bu demek değilki Ruslar madar etti.
+1
Doğru. Bu operasyon ABD ile Rusya arasında bir sıcak çatışma değildi. Sadece Suriye'deki belirli kimyasal tesisler hedef alınmıştı. Zaten hemen hepsi de boşaltılmıştı. O kadar yaygaradan sonra... Penaltı atışı gibiydi!
Ancak gerçek savaşta önce Serkan'ın da dediği gibi hava savunma sistemleri hedef alınırdı. Muhtemelen B-2 gibi radara yakalanmayan uçaklar kullanılırdı. 1. Körfez Savaş'ında ilk bombayı F-117 uçağından bırakmışlardı!
-
Nereden nereye...
Dünya Siber Savaşı başlıyor! Ruslar harekete geçti, dünya alarmda
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ad571d867b0a823bcda5227.png)
Suriye operasyonunun ardından gözler Rusya'nın tepkilerine çevrilmişken, Rusların siber saldırı hazırlığı içinde olduğu ve bu bağlamda dünya genelinde çok sayıda route'u (yönlendirici) hack'leyerek kamu kurumlarına, büyük şirketlerin veritabanına ve kritik önemde görülen internet servis sağlayacılarına sızmayı planladığı ortaya çıktı.
ABD ve İngiltere'de yetkililer Rusya'nın siber saldırı hazırlığında olduğunu ve devlet kurumları ve hatta evlere kadar pek çok kritik noktaya saldırı düzenleyeceğini duyurdu. Rus hacker'ların dünya genelinde milyonlarca bilgisayara girmeyi planladığı belirtilirken, router (yönlendirici), switch ve güvenlik duvarlarını aşarak sistemleri savunmasız bırakmayı planladığı kaydedildi.
Rusların sadece sistemleri çökertmek için saldırı düzenlemediğini belirten yetkililere göre uzun vadede hacker'lar sadece kişisel bilgileri çalmayı planlamıyor; aynı zamanda yakın gelecekte yapacağı saldırılar için sızdığı bilgisayarları 'zombi'ye çevirip saldırıda bu bilgisayardan da faydalanmayı öngörüyor.
Rus hacker'lar router'ları kırıp milyonlarca bilgisayara sızmayı planlıyor
Aynı ağ iletişim kurallarını kullanan iki bilgisayar ağı arasında veri çerçevelerinin iletimini sağlayan ağ donanımı olan router yani yönlendiriciler büyük bir güvenlik zafiyetine sahip. Daha önce yapılan çeşitli araştırmalar router'ların pek çoğunda varsayılan şifrelerin 1-2-3-4 gibi çok basit şifrelemelerden oluştuğu, bu router'ların kırılmasının çocuk oyuncağı olduğu vurgulanıyor.
İNGİLTERE SİBER SAVAŞA HAZIRLANIYOR
Londra yönetimi, Rusya’yla siber savaşa hazırlanıyor. May hükümeti, Rusya’daki bilgisayar ağlarına saldırmak için 1.9 milyar sterlin kaynak ayıracak. The Sunday Times gazetesinin İngiliz istihbarat kurumlarındaki kaynaklara dayandırdığı haberine göre Londra yönetimi, ülkedeki kilit öneme sahip altyapı tesislerine, özellikle de sağlık kurumlarına Rusya tarafından siber saldırı yapılmasını bekliyor.
Haberde, İngiliz istihbaratının Rusya'nın hükümet üyelerinin, parlamenterlerin ve diğer üst düzey yetkililerinin itibarını zedeleyebilecek bilgileri internete sızdırabileceğinden şüphelendiği de ifade edildi. İstihbaratın bu konuda Başbakan Teresa May'e bilgi verdiği kaydedildi.
http://www.hurriyet.com.tr/teknoloji/dunya-siber-savasi-basliyor-ruslar-harekete-gecti-dunya-alarmda-40807285 (http://www.hurriyet.com.tr/teknoloji/dunya-siber-savasi-basliyor-ruslar-harekete-gecti-dunya-alarmda-40807285)
-
Yanlız. Abd diyelimki Rus üslerini hedef aldı. Ozaman işin rengi çok değişirdi. Rusların nükleer savaş başlatma ihtimali çok yüksek. Çünkü kendisine yapılmış bir saldırı söz konusu. Bu konuda ruslar blöf yapsaydı abd çoktan vururdu Rus üslerini.
Şuan Rusya nükleer savaş ihtimali soğuk savaş döneminden bile daha yüksek açıklaması yaptı geçen. Mesela benim bulunduğum şehir ilk nükleer darbeyi yiyecek şehirlerden biri. Roket ve radar üslerinden biri var burada. Mçs, ve polis birimleri halkı nükleer savaşa hazırlıyor şuan.
Bu hazırlıklara bakarak ben rusların blöf yaptığını düşünmüyorum. Alarm verildiğinde biz köye kaçacağız hazırlıkları yapıyoruz.
Rus askeri uzmanlar nükleer savaş çıktığında NATO ya nekadar zarar verebileceklerini animasyonlar ile gösterdiler. Abd ve natonun sahip olduğu coğrafyanın tamamı nükleer silahlarla imha edilebilecek kadar çok nükleer silah var rusyada. Rusyanın ise %70 i nükleer silahlardan etkileniyor.
ABD ve yancıkları Suriyede Rus üslerini vurduğu anda ICBM ve diğer nükleer leri ateşleme olasılığını ben çok yüksek görüyorum.
Soru şu Batı bu riski alırmı?
-
Gerçek bir savaş olsaydı ilk önce bu hava savunma sistemi çökertilecekti ondan sonra bu hedefler imha edilecekti yada ikisi eş güdümlü olacaktı. Rusya askerini öldürmemek için böyle bir füzelere dokunmadan hedeflere saldırı düzenlendi. Biz mesela Yunanistan a savaş açsak ilk önce adalardaki yeri belli radarlara füze üslerine araçlara saldıracaktık. Bu safhayı bir mecburiyetle harekattan çıkartır sonraki aşamaları sadece yaparsan tabiki füzelerin vurulur bu demek değilki Ruslar madar etti.
+1
Doğru. Bu operasyon ABD ile Rusya arasında bir sıcak çatışma değildi. Sadece Suriye'deki belirli kimyasal tesisler hedef alınmıştı. Zaten hemen hepsi de boşaltılmıştı. O kadar yaygaradan sonra... Penaltı atışı gibiydi!
Ancak gerçek savaşta önce Serkan'ın da dediği gibi hava savunma sistemleri hedef alınırdı. Muhtemelen B-2 gibi radara yakalanmayan uçaklar kullanılırdı. 1. Körfez Savaş'ında ilk bombayı F-117 uçağından bırakmışlardı!
Hocam, Hava savunma sistemleri hedef alınsa bile, Sadece Suriye hava savunma sistemlerinin çökertilmesi için en az 300, 500 Cruise füzesine ihtiyaç var. Bu kadar Füze Abd hariç kaç ülkede var. ? Rusya ve Çin ihtimal. Ben bu saldırının önemli bir dönüm noktası olduğunu düşünüyorum. Savunma sistemleri kendini ispat etti. Bana göre.
B-2 ücaklarıda diyelim hava savunma sistemlerine yakalanmadan ( S400 ve S300) füzeyi bıraksa bile, Pantsir gibi Hss'ler ile gene imha edebilirler. Hava savunma sistemlerini imha etmek istiyorsanız bana göre Suriyede diyelim 300 hss füzesi var 400 füze atarak imha edebilirsiniz. Bunuda Abd dışında yapacak ülke yoktur. + Uzun menzilli gemisavar füzeleri, denizaltılar, elektronik harp gibi gibi savunan ülkelerinde karşı saldırı imkanları var. Düşman destroyerlerini, B-1 uçaklarına müdahale edebilecek imkanları var. Suriyede yoktu ama Karadeniz için işler değişir mesela.
-
Hocam, Hava savunma sistemleri hedef alınsa bile, Sadece Suriye hava savunma sistemlerinin çökertilmesi için en az 300, 500 Cruise füzesine ihtiyaç var.
Hava Savunma Sistemini Tomahawk' la değil AGM-88 HARM füzeleriyle saf dışı bırakacaklar. Radarı vurduğun zaman geriye ne kalır ki!
-
Abd Rus üslerini vurmak istese vurma ihtimali yüksek. Ama arkasından Rusyanın nükleer kartını masaya koyma riski büyük. Bu kart Rusyanın en güçlü ve abd içinde ölümcül bir kart. Bu kart yüzünden ABD ve batı asla bu riske giremez girmemeli de. Bu iş ancak böyle vekalet savaşı şeklinde sürer gider.
-
Hocam, Hava savunma sistemleri hedef alınsa bile, Sadece Suriye hava savunma sistemlerinin çökertilmesi için en az 300, 500 Cruise füzesine ihtiyaç var.
Hava Savunma Sistemini Tomahawk' la değil AGM-88 HARM füzeleriyle saf dışı bırakacaklar. Radarı vurduğun zaman geriye ne kalır ki!
AGM-88 HARM'yi hesaba katmadım. Awacks var, Gemilerdeki radarlar var, Aesa radarlı savaş uçakları var. Bunlardan da Buk, Pantsir gibi hava savunma sistemlerine bilgi aktarılır. Füzelerin rotası aktarılır vs. Aslında bu söylediklerimle ilgili bende ciddi bilgilenmek istiyorum. Kendi araştırmalarımla forumlarda yazılanlarla bu sonuca vardım. Doğrumu yanlış m bilmiyorum.
-
Ayrıyetten AGM-88 HARM gerçekten ne kadar etkili ? Bu füzelere karşı ne gibi savunma yapılır. ?
-
Ayrıyetten AGM-88 HARM gerçekten ne kadar etkili ? Bu füzelere karşı ne gibi savunma yapılır. ?
TorM2 ve Pantsir sistemini geçebilirse vurmamazlık yapmasın. Tek harm füzesi ile hiçbirşey vurulmaz.
-
Hocam, Hava savunma sistemleri hedef alınsa bile, Sadece Suriye hava savunma sistemlerinin çökertilmesi için en az 300, 500 Cruise füzesine ihtiyaç var.
Hava Savunma Sistemini Tomahawk' la değil AGM-88 HARM füzeleriyle saf dışı bırakacaklar. Radarı vurduğun zaman geriye ne kalır ki!
Pantsir veya Buk icin HARM ile Tomahawk`in ne farki var? Stealth dedigi Scalp/Storm Shadow keklik gibi vurdu...
-
Sıcak gelişme. Rusya Abd nin Rus askerlerini bombalamasının intikamını almaya hazırlanıyor. Bombardımanın Tu22M3 uçakları ile yapılacağı yazıyor. Önümüzdeki günlerde Rusya yoğun şekilde ypg yi bombalayabilir.
ABD nin füze saldırısında kendi eski sistemlerinin başarısından sonra daha agresif bir Rusya görecek gibiyiz.
Not:Suriye konusunu bulamadım. Lütfen yazıyı ilgili bölüme taşırmısınız.
-
Sıcak gelişme. Rusya Abd nin Rus askerlerini bombalamasının intikamını almaya hazırlanıyor. Bombardımanın Tu21 uçakları ile yapılacağı yazıyor. Önümüzdeki günlerde Rusya yoğun şekilde ypg yi bombalayabilir.
ABD nin füze saldırısında kendi eski sistemlerinin başarısından sonra daha agresif bir Rusya görecek gibiyiz.
Not:Suriye konusunu bulamadım. Lütfen yazıyı ilgili bölüme taşırmısınız.
Rus envanterinde böyle uçak yok, nasıl bombalayacaklar ;D
-
Sıcak gelişme. Rusya Abd nin Rus askerlerini bombalamasının intikamını almaya hazırlanıyor. Bombardımanın Tu21 uçakları ile yapılacağı yazıyor. Önümüzdeki günlerde Rusya yoğun şekilde ypg yi bombalayabilir.
ABD nin füze saldırısında kendi eski sistemlerinin başarısından sonra daha agresif bir Rusya görecek gibiyiz.
Not:Suriye konusunu bulamadım. Lütfen yazıyı ilgili bölüme taşırmısınız.
Rus envanterinde böyle uçak yok, nasıl bombalayacaklar ;D
Benim hatam. Haberde TU22M3 uçakları yazıyor. Yanlış okumuşum.
-
Lavrov biraz önce: Batıya karşı artık hiçbir ahlaki yükümlülüğümüz kalmadı. S300 sistemlerini Suriyeye veriyoruz açıklaması yaptı.
-
Yanlız. Abd diyelimki Rus üslerini hedef aldı. Ozaman işin rengi çok değişirdi. Rusların nükleer savaş başlatma ihtimali çok yüksek. Çünkü kendisine yapılmış bir saldırı söz konusu.
Hayır. Kendi anakaralarına saldırı olmadığı sürece nükleer ateşlemezler. İkinci dünya savaşında nükleerden daha az ölümcül olan kimyasal silahlar her iki tarafta da vardı. Kimse cesaret edemedi.
Bu riske ne Rusya ne de ABD girmez elbette. Kimyasal neyse de nükleer silahların yapacağı tahribat inanılmaz olur.
-
Yanlız. Abd diyelimki Rus üslerini hedef aldı. Ozaman işin rengi çok değişirdi. Rusların nükleer savaş başlatma ihtimali çok yüksek. Çünkü kendisine yapılmış bir saldırı söz konusu.
Hayır. Kendi anakaralarına saldırı olmadığı sürece nükleer ateşlemezler. İkinci dünya savaşında nükleerden daha az ölümcül olan kimyasal silahlar her iki tarafta da vardı. Kimse cesaret edemedi.
Bu riske ne Rusya ne de ABD girmez elbette. Kimyasal neyse de nükleer silahların yapacağı tahribat inanılmaz olur.
Bunun bir garantisi yok. Abd ve AB Rusya ya verdiği sözü tutmayıp Baltık ülkelerini NATO ya alınca Rusya 2010 yılında savaşta ilk nükleer silahı kullanan olmama prensibini ortadan kaldırarak hızla nükleer silahlarını artırma stratejisine gitti.
Yani kısacası eskiden sadece anavatana karşı yapılacak saldırıya nükleer ile cevap verme stratejisi değişerek, nükleer silah kullanma çıtasını daha aşağıya çekti.
Yani şuan abd ve yancıkları Suriyede ki Rus üslerini yerle bir ederlerse Rusyanın cevabının nükleer olmayacağına dair bir garanti yok. Zaten buna emin olsalar çoktan saldırırlardı. Kazayla birkaç roket yada bomba düşerdi.
-
Lavrov biraz önce: Batıya karşı artık hiçbir ahlaki yükümlülüğümüz kalmadı. S300 sistemlerini Suriyeye veriyoruz açıklaması yaptı.
.
Kendilerini ayakta tutan batiya daha uzun yillar bekçi köpekliği yapacaklar. Boş yapmasinlar!
-
İnşallah diyorum. Abd hâlâ terörizm bölgesinden vazgeçmiş değil.
-
http://nabizapp.com/jump.php?id=12427504 (http://nabizapp.com/jump.php?id=12427504)
-
http://nabizapp.com/jump.php?id=12427312 (http://nabizapp.com/jump.php?id=12427312)
-
http://nabizapp.com/jump.php?id=12430704 (http://nabizapp.com/jump.php?id=12430704)
-
http://nabizapp.com/jump.php?id=12430955 (http://nabizapp.com/jump.php?id=12430955)
-
http://nabizapp.com/jump.php?id=12463972 (http://nabizapp.com/jump.php?id=12463972)
Geçtiğimiz haftalarda ortaya atılan, Rusya'nın Suriye'ye yeni hava savunma sistemleri göndereceği ile ilgili haberler doğrulandı. Rusya, Esad'a S-300 sevkiyatı yapmaya hazırlandığını açıkladı.
Rusya Savunma Bakanlığı Suriye kararını resmen açıkladı. Buna göre Rusya, ABD liderliğindeki üçlü ittifakın Suriye’de düzenlediği operasyonun ardından Esad rejimine S-300 hava savunma sistemleri gönderileceğini duyurdu.
Öte yandan Savunma Bakanlığı, Suriye ordusunun ele geçirdiği ABD yapımı Tomahawk füzesinin incelenerek, kendi sistemlerini güçlendirmek adına kullanılacağını da ifade etti.
-
Rusya: ABD'nin Suriye'de yeni askeri eylemde bulunmasına izin vermeyeceğiz
Suriye'de yeni 'sahte bayrak' (false-flag) saldırıları düzenlemekten kaçınılmasının önemli olduğunu söyleyen Rusya'nın Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) Daimi Temsilcisi Aleksandr Şulgin, Rusya'nın ABD'ye askeri eylemlerde bulunmaya izin vermeyeceğini söyledi.
Lahey'de basın toplantısı düzenleyen Şulgin, Suriye'nin başkenti Şam'a bağlı Doğu Guta'nın Duma ilçesindeki kimyasal saldırı iddialarına ilişkin çalışmaları değerlendirdi.
Rus uzmanların sözde kimyasal saldırı alanında elde ettiği bulguların detaylarını aktaran Şulgin, yeni 'sahte bayrak' saldırılarına izin vermemeleri gerektiğini belirtti.
Rus diplomat, "Şam'a karşı yeni sahte bayrak operasyonları düzenlenebilir. Zira ABD'li partnerlerimiz, Suriye'de yeni askeri eylem gerçekleştirme tehdidinde bulunuyor. Ancak buna izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
https://tr.sputniknews.com/rusya/201804281033219748-rusya-abd-suriye-yeni-askeri-eylemde-bulunmasina-izin-vermeyecegiz/
-
Rusya'dan ABD'ye şok! Milyonluk füzeyi esir aldılar
ABD'nin Nisan başında Suriye'deki Esad rejimini hedef alan operasyonda kullanılan Tomahawk füzelerinden biri infilak etmemiş olması üzerine Rus makamlar harekete geçti. Uzmanlar 'esir' olarak tanımladığı füzeyi deney tavşanı olarak kullanacak ve savunma mekanizmasını araştıracak.
Rusya Savunma Bakanlığı, ABD, Fransa ve İngiltere'nin Suriye'ye düzenledikleri füzeli saldırıda ele geçirilen füze parçalarının arasında arızalandığı için hedefine ulaşamayan bir Tomahawkfüzesini incelemeye alıyor.
'İmha etmeyi öğreneceğiz'
Sputnik'in haberine göre; Popular Mechanics uzmanları, ele geçirilen füzelerin gerçek değerinin, Moskova'nın rakibinin silahını inceleyerek onu imha etmeyi öğrenmesinden ibaret olduğunu ifade etti.
Ele geçirilen füzelerin ‘deney tavşanları' olarak kullanılacağı belirtilen haberde, öncelikle deneme standında füzenin hedefe kilitlenme sistemlerinin komutlarının incelendiğini ve bunun ‘esir füzenin' uzun ölümünün sadece başlangıcı olabileceği kaydedildi.
https://www.cnnturk.com/dunya/rusyadan-abdye-sok-milyonluk-fuzeyi-esir-aldilar (https://www.cnnturk.com/dunya/rusyadan-abdye-sok-milyonluk-fuzeyi-esir-aldilar)
-
Fransa’nın PYD'ye desteği artıyor
Fransız ordusu, Suriye’nin kuzeyinde terör örgütü YPG/PKK işgalindeki alanlarda hareketliliğini ve örgütle temaslarını artırdı.
SDG ismini kullanan terör örgütünün elebaşları, 29 Mart’ta Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile Paris’te görüşmüştü. Fransız özel birlikleri, önceki gece YPG/PKK işgalindeki Rümeylan İlçesi'nde yer alan ABD üssüne ulaştı. Kaynaklar, son dönemde Fransız askerlerinin Irak’tan Suriye’ye sık sık giriş çıkış yaptığını bildiriyor.
https://www.aksam.com.tr/dunya/fransanin-pydye--c2-destegi-artiyor/haber-730245 (https://www.aksam.com.tr/dunya/fransanin-pydye--c2-destegi-artiyor/haber-730245)
-
Kosova savaşi sirasinda bir fransiz subayin ihaneti sonucu duşurulen f117'den de "çok şey" öğrenmişlerdi. Abd, f22yi f35'i yapti sonra. Pak fa hala ortalikta yok. Öğrenme güçlüğü çekiyorlar sanirim!
-
Rusya, Türkiye ve İran'dan ortak Suriye deklarasyonu
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Moskova'da Mevlüt Çavuşoğlu ve Cevad Zarif'le yaptıkları görüşmenin sonunda Suriye kriziyle ilgili ortak deklarasyon kabul ettiklerini açıkladı. Lavrov, Çavuşoğlu'yla yaptıkları görüşmede teröristlerin hareketleri hakkında istihbarat değişimi yapılması konusunda mutabakat sağladıklarının altını çizdi.
Görüşmenin sonunda düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Lavrov, "Bugünkü görüşmemizin sonuçlarının yer aldığı bir ortak deklarasyon kabul ettik. Her halükarda BM Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 2254 sayılı kararı ve Soçi'de Suriye Ulusal Diyalog Konseyi'nin tavsiyeleri doğrultusunda siyasi çözümün alternatifsizliğine sıkı bağlılığımızı koruyoruz" dedi.
Lavrov, Rusya, Türkiye ve İran'ın Suriye'yi bölme girişimlerini kabul edilemez bulduğunu kaydetti.
'ORTAK ÇABALARA ZARAR VERİLMESİNE KARŞI KOYACAĞIZ'
Lavrov, üç ülkenin Astana formatı kapsamındaki çabalarına zarar verilmesine karşı koyacaklarını belirterek, "Bu çabaların devam etmesinde kararlıyız. Üç ülkenin Suriye'deki durumu 2254 sayılı karardaki hedeflere ulaşma çizgisine yeniden getirmek için gerek müştereken gerekse de münferiden atacağı adımlar üzerinde mutabakat sağladık" ifadelerini kullandı.
'MUHALEFETİN İKTİDAR DEĞİŞİKLİĞİ TALEBİ YIKICI'
Lavrov'a göre Rusya, Türkiye ve İran, Suriye muhalefetinin Cenevre müzakerelerinin ön koşulu olarak Şam'da iktidar değişikliği talebini yıkıcı buluyor.
Lavrov, "Cenevre müzakerelerine dönülmesine yönelik çabalar sürerken bazı dış muhalefet temsilcilerinin açıklamalarını son derece yıkıcı buluyoruz. Bu taraflar, Suriye krizinin çözümü ve siyasi müzakerelere geçiş için iktidar değişikliği, Suriye yönetiminin savaş suçlusu olarak mahkemeye sevk edilmesi gibi ön koşullar öne sürüyorlar. Bu tür yaklaşımlar 2254 sayılı kararın içeriğiyle çelişmekle kalmıyor, aynı zamanda da müzakere sürecini yeniden başlatmaya yönelik çabaları zora sokmak istiyor" dedi.
'GERİLİMİ AZALTMA BÖLGELERİNDE TERÖRLE MÜCADELEDEN TAVİZ VERMEYECEĞİZ'
Lavrov, Suriye'deki gerilimi azaltma bölgelerinde saklanmaya çalışan teröristlerle mücadelenin taviz verilmeden sürdürüleceğini belirtti.
Lavrov, vatansever militanların teröristlerden derhal ayrılması gerektiğini sözlerine ekledi.
ATEŞKES REJİMİNE BAĞLILIK TEYİT EDİLDİ
Bakanlar, Suriye'de gerilimin düşmesine katkı sunan ateşkes rejimini korumaya bağlılıklarını teyit ettiler.
'ANKARA İLE İSTİHBARAT DEĞİŞİMİ KONUSUNDA MUTABAKAT SAĞLADIK'
Lavrov, bugün Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'yla yaptıkları görüşmede istihbarat kurumları arasında teröristlerin hareketleri hakkında istihbarat değişimi yapılması konusunda mutabakat sağladıklarının altını çizdi.
Lavrov, "Yetkili makamlarımızın yabancı teröristlerin ve militanların takip edilmesi için azami seviyede net, somut ve gerçek zamanlı istihbarat değişimi yapmaları gerekiyor. Bugün söz konusu çalışmanın yapılması konusunda mutabakat sağladık. Türkiye veya Rusya'nın ülkeye giriş yasağı getirdiği kişiler ile Türkiye tarafından sınırdışı edilen kişiler hakkında düzenli olarak istihbarat değişimi yapacağız" diye konuştu.
'ÇAVUŞOĞLU'YLA VİZE REJİMİNİ KONUŞTUK'
Lavrov'a göre Çavuşoğlu'yla görüşmeleri sırasında masada vize rejiminin basitleştirilmesi de vardı.
"Rusya, bir süre önce ilk olarak hizmet pasaport sahiplerine, ikinci olarak da uluslararası taşımacılıkta çalışan uzun mesafe sürücüleri için vizesiz rejime dönülmesini önerdi" diye devam eden Lavrov, şunları ekledi:
"Basitleştirilmiş vize rejiminden, vizesiz rejimden yararlanacak kategorileri artırmayı planlıyoruz. Bu amaca ulaşmak istiyoruz."
https://tr.sputniknews.com/ortadogu/201804281033225197-rusya-turkiye-iran-suriye-deklarasyonu/
-
BAE ve Suud arasında kirli ittifak
BAE ve Suud ittifakı Suriyeli muhalif grupları hedef alan sabotaj faaliyetlerine devam ediyor.
Suriye genelinde savaşan gruplar, terör örgütü PKK’yı koruma amaçlı kurulmaya çalışılan Arap Ordusu’na katılmaya zorlanıyor. PKK’yı himaye amaçlı için kurulmaya çalışılan korsan orduya en az 50 bin yeni Arap savaşçı toplamak istiyorlar. Ayda bin dolar vaadiyle gençler, Ürdün ve Haseke bölgelerinde ABD’li uzmanlar tarafından eğitime tabi tutulacaklar. Suudi İstihbarat bu kampanyada en aktif unsur olarak dikkat çekiyor.
PROJE İÇİN 40 MİLYAR DOLAR AYRILDI
Haseke, Deyrezor, Humus, Dera, Şam, Halep, İdlib, Tartus, Lazkiye ve Kuneytra bölgelerinde paralı savaşçı arama faaliyetleri devam ediyor. Önceliği savaş tecrübesi olanlara veriyorlar ancak hiç savaşmamış gençleri de bu projeye dahil etmek istiyorlar. PKK’yı koruma amaçlı kurulmak istenen Arap Ordusu için 40 milyar dolarlık bütçe ayrıldı. Ancak Suriye içerisinde herhangi bir mesafe alamadıkları için başta Mısır olmak üzere Afrika ülkelerinden paralı asker toplama planlarının da olduğunu biliyoruz.
ÖLDÜRMEKLE TEHDİT EDİYORLAR
Suud istihbaratı PKK’yı koruma ve korsan koridorun güvenliğini sağlama konusunda yoğun çaba yürütüyor. Sahayı en iyi tanıyan elemanları grup ve şahıs düzeyinde görüşmeler yürütüyor. İnsanlara para vadediyorlar. Türkiye aleyhine bazı söylemlerde bulunarak Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatları ile kazanılan zaferi gölgelemeye çalışıyorlar. Bazı isimleri de ölümle tehdit ediyorlar. Kendilerine, ailelerine suikast ile katledilecekleri yönünde tehditler savuruyorlar.
SON 2 AYDA 40 KOMUTAN ÖLDÜRÜLDÜ
PKK’yı himaye amaçlı kurulmak istenen Arap Gücü’ne katmak için en büyük faaliyet Şam’da yürütüldü. Muhaliflere, Ürdün’e geçmeleri teklifinde bulunuldu. Tüm gruplar bu teklifi reddetti. Ancak son 2 ayda başta İdlib olmak üzere muhalif bölgelerde 40 önemli isim düzenlenen suikastlerle öldürüldü.
(Yeni Şafak)
https://www.yeniakit.com.tr/haber/bae-ve-suud-arasinda-kirli-ittifak-456159.html (https://www.yeniakit.com.tr/haber/bae-ve-suud-arasinda-kirli-ittifak-456159.html)
-
Suriye'de askeri üslerde büyük patlamalar: Gözler o ülkeye döndü
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ae64ab9c03c0e0d94aa6779.jpg)
Suriye televizyonları, Hama ve Halep'te rejime ait bazı askeri üslere füze saldırıları gerçekleştirildiğini duyurdu. İsrail medyasında saldırıların arkasında İsrail'in bulunduğu yönündeki iddialar yer aldı. Saldırı sonrası yangın çıktığı ve en az 38 kişinin hayatını kaybettiği, 57 kişinin ise yaralandığı öne sürüldü. Patlamanın şiddetiyle 2.6 büyüklüğünde deprem meydana geldi.
Suriye Hama'da rejim ve İran Devrim Muhafızlarının bulunduğu tugaya düzenlenen saldırıda mühimmat deposunun isabet alması sonucu şiddetli patlamalar meydan geldi. İlk belirlemelere göre 38 kişi öldü 57 kişi yaralandı.
Gece 10 buçuk sularında meydana gelen patlamaların etkisiyle bölgede 2.6 şiddetinde deprem meydana geldiği tespit edildi. Saldırıyı kimin düzenlediği henüz bilinmiyor.
SURİYE GAZETESİ: SALDIRIYI ABD VE İNGİLTERE DÜZENLEDİ
İsrail merkezli Tishreen gazetesi, saldırıların Ürdün'deki ABD ve İngiltere'ye ait askeri üslerden gerçekleştirildiğini iddia etti.
Suriye ordusu, dün gece düzenlenen saldırılarda herhangi bir füzenin 'hava savunma sistemleri' tarafından düşürüldüğü yönünde bir açıklamada bulunmadı.
Hama'nın batısında bulunan Salhab kasabası yakınlarında konuşlu Suriye ordusuna ait askeri üsse de roket saldırısı gerçekleştirildiği iddia edildi. Suriye ordusuna ait 47'nci Tugay'ın konuşlu olduğu askeri üste İranlı milisler de bulunuyor.
İsrail Savunma Bakanı Avigdor Lieberman dün İsrail'in Suriye'deki askeri operasyon özgürlüğünü koruyacağını söylemişti.
Lieberman, "Rusya'ya saldırma ya da Suriye'nin iç işlerine karışma gibi bir niyetimiz yok. Ancak birisi füze saldırısı düzenlemeye, İsrail'e ve hatta bizim hava güçlerimize saldırmanın mümkün olduğunu düşünürse, şüphesiz ki karşılık vereceğiz ve cevabımız çok sert olacak" demişti.
İsrail Haaretz gazetesinin haberinde, saldırıların arkasında İsrail'in bulunduğu yönündeki iddiaya yer verildi.
Sky News Arabia kanalı da, muhalif kaynaklara dayandırdığı haberinde, saldırılar sonucu en az 38 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-suriyede-askeri-uslerde-buyuk-patlamalar-gozler-o-ulkeye-dondu-40820940 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-suriyede-askeri-uslerde-buyuk-patlamalar-gozler-o-ulkeye-dondu-40820940)
-
Süriyede görev yapan Su-30SM Akdenize düşmüş, 2 pilot vefat etmiş. Rus Savunma Bakanlığının açıklamasına göre 2 pilot da son ana kadar uçağı indirmek için uğraşmış. Yerden ateş açılmadığını altını çizerken, pilotların son konuşmalarına göre kuş sürüsüne çarptığı tahmin ediliyor.
Resim uçağın denize çarptığı anda çekilmiş.
(https://ic.pics.livejournal.com/bmpd/38024980/5424647/5424647_original.jpg)
-
Uçak denize düşmüş. Ancak bildiğim kadarıyla bu uçakların fırlatma sistemi oldukça alçak irtifada bile hayat kurtarıyor. Pilotlar uçağı denize indiremeyeceklerine göre terk edebilirlerdi!
-
Sn.SKYWOLF, Hmeymim üssünden 3km ötede düşmüş ve pilotlar uçağı son ana kadar kurtarmaya gayret etmis. Uçak kaybetmek maddi açıdan kayıptır ama 2 insani kaybetmek acıdır Ruslar içın, hele yetişkin 2 pilot yetiştirmenin maliyeti neredeyse 1 adet Su-30 eder.
-
iktidara yakın haber kaynaklarına göre bu düşen uçakların arkasında Abd nin olduğunu söylüyorlar
-
iktidara yakın haber kaynaklarına göre bu düşen uçakların arkasında Abd nin olduğunu söylüyorlar
Nasıl düşürmüşler uçağı?
-
elektronik harb diyorlar ama ne olduğunu bilmiyorum
-
İsrail'den Suriye'ye hava saldırısı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5af20f1d5d1c2e25a4362864.jpg)
Reuters'in geçtiği son dakika haberine göre, Suriye'nin başkenti Şam'ın güneyindeki bazı askeri hedeflere İsrail hava saldırısı gerçekleştirildi. Suriye devletinin resmi haber ajansı ise hava savunma sistemlerinin iki İsrail füzesini düşürdüğünü iddia etti.
Suriye Devlet Televizyonu, İsrail'in Şam'ın güneyinde orduya ait bir hedefi vurduğunu öne sürdü.
Diğer taraftan, İsrail ordusu, işgal altındaki Golan Tepeleri’ne "Demir Kubbe Savunma Sistemi"ne ait bataryalar yerleştirmeye başladığını duyurdu.
İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamada, ordu güçlerinin başta işgal altındaki Golan Tepeleri olmak üzere ülkenin kuzey bölgelerine Patriot füzeleri ile Demir Kubbe Savunma Sistemi’ne ait füze bataryaları yerleştirdiği belirtildi.
İran ile yaşanan gerilime dikkat çekilen açıklamada, kuzeyden gelebilecek muhtemel saldırılara karşı hazırlıklı olunduğu belirtilerek, kuzey bölgelerinde yaşayan vatandaşlara ordudan gelecek talimatlara uyma çağrısı yapıldı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-israilden-suriyeye-hava-saldirisi-40830344 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-israilden-suriyeye-hava-saldirisi-40830344)
-
Kafama takılan bir şey var! Suriye'deki hava savunma sistemleri ABD ve İngiliz seyir füzelerinin çoğunu imha etmeyi başarmıştı. Ancak İsrail'in saldırılarına karşı neden o kadar fazla etkin olamıyorlar?
-
Tansiyon çok yüksek: Golan Tepelerinde alarm verildi
İsrail ordusu Golan tepelerinde sirenlerin çaldığını bildirdi. Suriye kaynaklı iddialara göre ise Suriye bölgesinden İsrail hedeflerine 20'den fazla topçu atışı yapıldığı öne sürüldü.
İsrail ordusu Golan Tepeleri'nde sirenlerin aktive edildiğini bildirdi. Bölgeden patlama sesleri geldiği belirtildi. İsrail Ordu radyosu Suriye'deki İran yanlısı milislerin Golan'daki İsrail hedeflerine füze fırlattığını aktardı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-gerilim-tirmaniyor-sirenler-caliyor-40831600 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-gerilim-tirmaniyor-sirenler-caliyor-40831600)
-
İsrail tank ve uçaklarla vurdu! Golan tepelerinde siren sesleri...
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5af3c3d82269a221d0e6d5f6.jpg)
Suriye ve çevresindeki İran-İsrail gerilimi artarak sürüyor... İsrail, Suriye'nin güneyindeki Kuneytra iline bağlı Baas ve Hadar bölgelerine tank atışları ve hava akınları düzenledi. İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamada ise İran Devrim Muhafızları Ordusu'na bağlı Kudüs Gücü'nün Suriye'den İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri'ndeki üslere doğru yirmi kadar roket attığı belirtildi. İran güçleri tarafından İsrail hedeflerine atıldığı belirtilen füzelerden bazılarının havada engellendiği ifade edilirken, olayda ölü ya da yaralı bulunmadığı aktarıldı. İsrail ordusu sözcüsü Jonathan Conricus gazetecilere "İsrail ordusu, Suriye'deki onlarca İranlı askeri hedefi vurdu" dedi.
Suriye'nin Kuneytra ilindeki yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre, İsrail güçleri Golan işgal altında tuttuğu Golan'dan Suriye'nin güneyinde Beşar Esad rejiminin kontrolündeki Kuneytra iline bağlı Baas ve Hadar kentine tank atışları düzenledi.
Rejim güçlerinin çoklu roketatarlar ile karşılık vermesinin ardından İsrail savaş uçakları Baas kentinin çevresindeki bölgelere ve Kuneytra ilinin kuzey kırsalındaki Tel Ahmar bölgesine akınlar düzenledi. Saldırı sonrası İsrail'in Golan bölgesinde siren sesleri çalmaya başladı.
İsrail ordu sözcülüğünden AA muhabirinin sorusunu yanıtlayan bir yetkili, "Sirenlerin çalıştığını söyleyebilirim ancak nedenini söyleyemem. Henüz bilmiyorum." ifadelerini kullandı. Yetkili, tank saldırısına ilişkin de yorum yapmadı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5af3ce95d3806c175c064eb2)
İSRAİL: İRAN GÜÇLERİ 20 ROKET ATTI
İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamada, İran Devrim Muhafızları Ordusu'na bağlı Kudüs Gücü'nün Suriye'den İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri'ndeki üslere doğru yirmi kadar roket attığı belirtildi.
Atılan tüm roketlerin İsrail hava savunma sistemi Demir Kubbe tarafından havada etkisiz hale getirildiği ifade edilen açıklamada, saldırıda ölen ya da yaralanan olmadığı kaydedildi. Açıklamada ayrıca, "İsrail ordusu bunu vahim bir olay olarak görmektedir ve çeşitli senaryolara hazırlıklı olmaya devam etmektedir." ifadesine yer verildi.
İsrail ordu sözcülüğünden AA muhabirinin sorusunu yanıtlayan bir yetkili de Golan Tepeleri'nde sirenlerin çaldığını söylemişti ancak nedeni hakkında bilgi vermemişti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/israil-tank-ve-ucaklarla-vurdu-golan-tepelerinde-siren-sesleri-40831641 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/israil-tank-ve-ucaklarla-vurdu-golan-tepelerinde-siren-sesleri-40831641)
-
İsrail topraklarını bir kez daha büyütmek gibi yaşamsal hedefine kışkırta kışkırta yaklaşıyor.
-
İngiliz basınında korkutan yorum! 'Bu artık bir vekalet savaşı değil'
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5af41db0d3806c175c065205.jpg)
Suriye ve çevresindeki İran-İsrail gerilimi artarak sürüyor... İsrail, Suriye'deki İranlı milis güçlerini Golan Tepeleri'ne roket saldırısı düzenlemekle suçlayıp gece boyu Suriye'deki İran yanlısı milislerin mevzilerini hedef aldı. Suriye'de İran'a ait 50'den fazla hedefin vurulduğu ifade ediliyor. İsrail ordusu sözcüsü Jonathan Conricus gazetecilere "İsrail ordusu, Suriye'deki onlarca İranlı askeri hedefi vurdu" dedi. Sözcü, İranlı milislerin roketleri attığı kaynak olarak gösterdiği istihbarat, lojistik, depo ve araçların hedef alındığını söyledi. 50'den fazla noktanın bombalandığı açıklanırken, Rusya Savunma Bakanlığı, İsrail'in Suriye'ye attığı füzelerden yarısından fazlasının Suriye hava savunma sistemleri tarafından havada engellendiğini duyurdu. BBC'nin Ortadoğu editörü, Jeremy Bowen, "Vekalet savaşı olduğunu söylemeyin. Bu artık, İsrail ile İran arasında doğrudan bir meseledir." yorumunda bulundu.
Suriye sınırındaki İsrail tankları böyle görüntülendiSuriye sınırındaki İsrail tankları böyle görüntülendiSuriye sınırındaki İsrail tankları böyle görüntülendiSuriye sınırındaki
İsrail'in saldırısı son yıllarda İranlı hedeflere yönelik düzenlediği en büyük askeri operasyon oldu. Suriye'den yapılan açıklamada da gece boyu İsrail'den atılan füzelerin havada 'bir bir imha edildiği' belirtildi.
Bölgede gerilim Salı günü Suriye ile İsrail arasındaki 'roket atışı' suçlamalarından sonra Perşembe günü yeni bir dalgayla tırmandı. Suriye resmi haber ajansı İsrail'den atılan füzelerin havada imha edilme görüntülerini paylaştı.
'TALİMATI KASIM SÜLEYMANİ VERDİ'
İsrail ordusu Perşembe erken saatlerde yaptığı açıklamada, Suriye"'deki İran Devrim Muhafızları Ordusu'na bağlı güçleri Golan Tepeleri'ndeki mevzilerine '20 roket atmakla' suçladı. Ordu, roket saldırısı emrini de Devrim Muhafızları'nın özel kuvvetleri Kudüs Gücü komutanı Kasım Süleymani'nin verdiğini söyledi.
Bu açıklamadan birkaç saat sonra, sabaha karşı da ordudan yapılan yeni açıklamada Suriye'deki İran askeri mevzilerinin vurulduğu duyuruldu.
Şam medyası da gece, İsrail'in Suriye'ye çok sayıda füze attığını ve füzelerin bir bir düşürüldüğünü aktardı. Askeri kaynaklar, İsrail füzelerinin İranlı milislerin bulunduğu askeri üsleri hedef aldığını, bir füzenin de cephanelik deposuna isabet ettiğini söyledi.
'VEKALET SAVAŞI DEĞİL, ARTIK DOĞRUDAN...'
Reuters haber ajansı, İsrail'in Perşembe sabahı Suriye'ye yönelik füze atışının daha önceki saldırılardan çok daha yoğun olduğunu aktardı.
BBC'nin Orta Doğu Editörü Jeremy Bowen gelişmelerle ilgili Twitter hesabından paylaştığı mesajda, "Vekalet savaşı olduğunu söylemeyin. Bu artık, İsrail ile İran arasında doğrudan bir meseledir. Trump'ın İran nükleer anlaşmasından ayrılmasından beri böyle. Tırmanması gerçek bir risk" dedi. Gerilim, Suriye'nin Salı günü İsrail'i, Şam'ın güneyindeki bir askeri üsse hava saldırısı düzenlemekle suçlamasıyla başladı.
İSRAİL KISA SÜRE ÖNCE 8 İRANLIYI ÖLDÜRMÜŞTÜ
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, İsrail'in Şam yakınlarındaki üsse düzenlediği saldırıda 8'i İranlı, en az 15 kişinin öldüğünü duyurdu. Gözlemevi, saldırının hedefinde de İranlı birlikler ve Hizbullah milislerinin bulunduğu söyledi. Suriye resmi medyası da hava savunma sistemlerinin aynı gün iki İsrail füzesini imha ettiğini belirtti.
İsrail ordusu sözcüsü Jonathan Conricus İsrail'i hedef aldığını söylediği yaklaşık 20 roket atışının İran Devrim Muhafızları Ordusu'na özel kuvvetler Kudüs Gücü tarafından yapıldığını kaydetti ve "Roketlerin bazıları İsrail'in Demir Kubbe hava savunma sistemi tarafından imha edildi" dedi.
Suriye resmi medyası SANA ise askeri kaynaklara dayandırdığı haberinde, İsrail'in Suriye'nin güneyindeki Kuneytra vilayetine bağlı Baas şehrine topçu atışı yaptığını bildirdi. Hafta başında Suriye devlet televizyonu Şam yakınlarına düşen İsrail füzelerinin görüntülerini paylaşmıştı.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne göre İsrail roketlerinin hedefinde Suriye ordusunun askeri mevzileri ve Baas şehrindeki müttefik kuvvetler vardı.
Suriye resmi haber ajansı SANA, "Suriye hava savunma sistemleri İsrail'in yeni roket saldırılarına karşı koyuyor, onlarca İsrail füzesini Suriye hava sahasında birer birer düşürüyor" dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/ingiliz-basininda-korkutan-yorum-bu-artik-bir-vekalet-savasi-degil-40832125 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/ingiliz-basininda-korkutan-yorum-bu-artik-bir-vekalet-savasi-degil-40832125)
-
Tanklara bakın galactica gibi
-
İsrail ve İran arasında en çatışmalı gece... Füze kapışması
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5af4bcf9ac05631918bf966d.jpg)
ABD Başkanı Trump’ın İran’la nükleer anlaşmadan çekilme kararı sonrası anlaşmanın iptalini en çok isteyen İsrail ile İran arasında saldırılar oldu. Suriye’deki İran güçleri, İsrail’in Golan Tepeleri’ndeki askeri unsurlarını vurdu. İsrail, Suriye’deki İran hedeflerine yönelik saldırılarla yanıt verdi. 28 İsrail uçağı 60 füze attı. Karadan da 10 füze fırlatıldı.
DONALD Trump’ın İran ile yapılan uluslararası nükleer anlaşmadan çekileceklerini açıklamasının ardından savaş senaryoları konuşulurken, önceki gece Suriye’den İsrail’in işgali altındaki Golan Tepeleri’ne füzeler atıldı. Ardından İsrail, Suriye’deki askeri hedeflere hava saldırısı gerçekleştirdi. Bu, Suriye’de iç savaşın başladığı 2011’den beri İsrail ile İran arasındaki en büyük askeri çatışma oldu. İran’ın bu ülkeye yerleşmesinden rahatsız olan İsrail, son dönemde endişesini giderek yüksek tondan dünya kamuoyuyla paylaşıyordu. Uluslararası toplumun İran ile nükleer anlaşma yapmasını yıllardır en sert eleştiren ülke olan İsrail, Trump’ın mutabakattan çıkması için de yoğun diplomatik çaba göstermişti.
İSRAİL: ALTYAPI ÇÖKERTİLDİ
Önceki gece yaşanan roket saldırılarıyla ilgili İsrail Savunma Bakanı Avigdor Lieberman, İsrail’in “neredeyse Suriye’deki İran altyapısının tamamını vurduğunu” söyledi. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise, İran’ın “kırmızı çizgiyi aştığını” ifade etti. Netanyahu, Facebook hesabından yaptığı açıklamada, hiçbir roketin İsrail topraklarına düşmediğini belirterek,“Bizim eylemlerimiz doğrudan Suriye’deki İran’a ait hedeflere yönelik. Ancak Suriye ordusu bize karşı eylemde bulunursa biz de ona karşı eylem yaparız. Dün (önceki gün) de bu yaşandı ve bize ateş açan Suriye ordusuna ait hava savunma sistemlerini vurduk” ifadelerine yer verdi. Suriye devlet medyası, İsrail saldırılarında bir radar istasyonunun, Suriye hava savunma sistemlerinin ve bir cephane atık alanının vurulduğunu duyurdu.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5af4bcd1ac05631918bf9669)
‘KASIM SÜLEYMANİ’ İDDİASI
İsrailli ordu sözcüsü Yarbay Jonathan Conricus, İran füzelerinin, İran Devrim Muhafızları’nın seçkin birliği Kudüs Gücü Komutanı General Kasım Süleymani’nin emri ve komutasıyla atıldığını söylerken, füzelerin başarısız olduğunu söyledi. İsrailli sözcü, Suriye’de onlarca İran askeri üssünün ve Suriye hava savunma biriminin imha edildiğini öne sürdü. Rusya Savunma Bakanlığı ise Suriye hava savunmasının, İsrail’in attığı füzelerden yarısını düşürdüğünü açıkladı.
Rusya, İsrail’in F-15 ve F-16’lardan oluşan 28 savaş uçağıyla saldırdığını, uçaklardan havadan karaya 60 füze atıldığını bildirdi. Bunların yanı sıra İsrail’in10 adet karadan karaya füzeyi de kullandığı aktarıldı. Moskova, Amerikan ambargosuna rağmen İran’la tek taraflı olarak bağlarını derinleştirmeye devam edeceğini de vurguladı. İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, İsrail’in İran’a yönelik hava saldırısı sonucu 23 savaşçının öldüğü, bunlardan beşinin Suriye askeri olduğunu bildirdi.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5af4bce8ac05631918bf966b)
ABD: TRUMP’IN HAKLILIĞINI KANITLADI
BEYAZ Saray Sözcüsü Sarah Sanders, Fox News’e yaptığı açıklamada, “Golan saldırısı İran rejimine güvenilemeyeceğine dair bir başka olay oldu.
Aynı zamanda başkanın (Donald Trump) İran anlaşmasından çıkma kararının doğru olduğunu hatırlattı” dedi. Sanders, yayınladığı yazılı açıklamayla da İran’ı kınadı ve İsrail’in kendini savunma hakkına verdikleri güçlü desteği ifade etti. Sanders, “İran rejiminin Suriye’ye İsrail’i hedef alan saldırı roketleri ve füze sistemleri konuşlandırması kabul edilemez ve tüm Ortadoğu için çok tehlikeli bir gelişmedir” ifadelerine yer verdi.
RUSYA VE FRANSA’DAN İTİDAL ÇAĞRISI
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Rusya Dışişleri Bakanı Yardımcısı Mikhail Bogdanov, İran ile İsrail arasında gerginliğin azaltılması ve itidal çağrısı yaptı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, “Bu son derece rahatsız edici bir trend. Tüm meselelerin diyalogla çözülebileceği gerçeğinden hareket ediyoruz” dedi.
ALMANYA VE İNGİLTERE’DEN TAHRAN’A KINAMA
Almanya Başbakanı Merkel, İran Cumhurbaşkanı Ruhani ile yaptığı telefon görüşmesinde, İran’ın Golan Tepeleri’ne yönelik roket saldırısını kınadı. Merkel’in Ruhani’ye Tahran, yükümlülükleri yerine getirdiği sürece, ülkesiyle birlikte Fransa ve İngiltere’nin nükleer anlaşmaya destek vereceğini ilettiği belirtildi. İngiltere Başbakanı Theresa May de İsrail lideri Netanyahu ile yaptığı telefon görüşmesinde, İran saldırısını kınadı. 10 Numara’dan gelen açıklamaya göre; May, İran’ın saldırganlığı karşısında İsrail’in kendini savunma hakkını desteklediklerini ifade etti. İngiltere’nin, Tahran’a yeni saldırılardan kaçınması için yaptığı çağrıyı Netanyahu’ya da aktaran May, tarafları sükunete davet ettiklerini yineledi.
KÖRFEZ’DEN İSRAİL’E DESTEK
En sürpriz açıklama Bahreyn’den geldi. Dışişleri Bakanı Şeyh Halid bin Ahmed el Halife, Twitter açıklamasında, “İran bölgedeki statükoyu ihlal, diğer ülkeleri işgal ettiği sürece bölgedeki her ülke -buna İsrail de dahil- tehlike kaynaklarını yok ederek kendini savunma hakkına sahiptir” ifadeleriyle İsrail’in Suriye’ye yönelik operasyonlarının haklı olduğunu savundu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/israil-ve-iran-arasinda-en-catismali-gece-fuze-kapismasi-40832819 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/israil-ve-iran-arasinda-en-catismali-gece-fuze-kapismasi-40832819)
-
Müthiş iddia... 'ABD Suriye'de İran üssünü vurdu'
Suriye devlet basını, ABD liderliğinde Suriye ve Irak'ta görev yapan uluslararası koalisyonun sabah karşı İran Devrim Muhafızları'na bağlı olduğu iddia edilen bir askeri üsse düzenlediği hava saldırısında 12 yabancı milisin hayatını kaybettiğini yazdı.
İsrail merkezli Haaretz gazetesi, hayatını kaybeden kişilerin Beşar Esad rejimine bağlı değil, İranlı olduğu tahmin edilen yabancılar olduğunun belirtildiğini duyurdu.
Suriye ordusundan bir askeri kaynak, ülkenin güneydoğusundaki Ebu Kemal ile Hamimiye arasında yer alan askeri tesislerin hedef alındığını söyledi.
Lübnan merkezli Hizbullah'tan yapılan açıklamada ise saldırının Fırat nehrinin batısında Irak sınırına 100 kilometre mesafedeki bir enerji tesisinin yakınında olduğu açıkladı.
İddiaların ardından konuşan bir ABD'li yetkili, hava saldırıları hakkında bir bilgisi olmadığını söyledi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-muthis-iddia-abd-suriyede-iran-ussunu-vurdu-40846789 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-muthis-iddia-abd-suriyede-iran-ussunu-vurdu-40846789)
-
Menbiç'te işbirliğinde yol haritasının çerçevesi çizildi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/590x332/5b08984566be5d1eccd0b036.jpg)
DIŞİŞLERİ Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Suriye konulu Türkiye-ABD Çalışma Grubu, Suriye ve her iki tarafı ilgilendiren diğer işbirliği konularında sürmekte olan görüşmelere devam etmek amacıyla bugün Ankara’da toplanmıştır. Taraflar, Münbiç’te güvenlik ve istikrarın sağlanması hususunda yürütecekleri işbirliği için bir yol haritasının ana hatlarını belirlemiştir" denildi.
Dışişleri Bakanlığı tarafından bugün Suriye konulu Türkiye-ABD Çalışma Grubu’nun Ankara’da toplanmasına ilişkin yapılan yazılı açıklamada, "Suriye konulu Türkiye-ABD Çalışma Grubu, Suriye ve her iki tarafı ilgilendiren diğer işbirliği konularında sürmekte olan görüşmelere devam etmek amacıyla bugün Ankara’da toplanmıştır. Taraflar, Münbiç’te güvenlik ve istikrarın sağlanması hususunda yürütecekleri işbirliği için bir Yol Haritasının ana hatlarını belirlemiştir. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ve Dışişleri Bakanı Pompeo Çalışma Grubu’nun tavsiyelerini değerlendirmek üzere 4 Haziran’da biraraya gelecektir" denildi.
KRİTİK TOPLANTI GERÇEKLEŞTİ
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aksoy bugün Türkiye ile ABD arasında Suriye konulu toplantının gerçekleştirildiğini açıklamıştı. Görüşme yaklaşık 4,5 saat sürmüştü.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-menbicte-yol-haritasi-belirlendi-40848524 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-menbicte-yol-haritasi-belirlendi-40848524)
-
Çok açıklayıcı bir açıklama olmuş.
-Biz bir şeyler yaptık.
-Eeee ne yaptınız?
-Bir şeyler işte.
-Ama ne?
-
4 Rus'u kim öldürdü? Suriye'de kafaları karıştıran saldırı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b0b26820e32f81d8c42fa0e.jpg)
Suriye’nin doğusundaki petrol zengini Deyrizor‘da Rus askerlerine saldırı oldu. Moskova önceki gece yaşanan olayda 4 Rus askerinin öldüğünü duyurdu, örgüt ismi vermedi. Gözlemevi ise saldırının arkasında DEAŞ’ın olduğunu duyurdu. Bölge, Suriye rejimi ile YPG’nin ana gövdesinin oluşturduğu SDG arasında.
Suriye rejimi ve müttefikleriyle, terör örgütü PKK’nın Suriye kolu YPG’nin ana gövdesini oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) bulunduğu Deyrizor vilayetinde Rus güçlerine yönelik saldırı gerçekleştirildi. Rusya Savunma Bakanlığı, önceki gece terörist olarak nitelediği birkaç mobil grubun düzenlediği saldırıda 4 Rus askerinin öldüğünü, üçünün de yaralandığını bildirdi. Rus tarafının açıklamasında söz konusu grupların hangi örgütten olduğu belirtilmeden sadece ‘teröristler’ ifadesi kullanıldı. Rus yönetimi, saldırıyı yapan gruptan da 43 kişinin öldüğünü aktardı.
Rusya yönetimine yakınlığıyla bilinen Federal Haber Ajansı, saldırıyı terör örgütü DEAŞ’ın düzenlediğini bildirdi. Söz konusu bölgede daha önce Suriye rejimine yakın gruplarla SDG arasında çatışmalar yaşanmıştı. ABD’nin de hava gücüyle SDG lehine müdahil olduğu bu olaylardan birinde Wagner adlı oluşum altında yüzlerce paralı Rus milis ölmüştü. O dönemde, Wagner’in, ABD’de de benzerleri bulunan bir özel güvenlik şirketi olduğu basına yansımıştı. Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ise olayın çarşamba günü yaşandığını ve saldırıyı DEAŞ’ın yaptığını ileri sürdü. Gözlemevi’nin verdiği bilgilere göre; saldırıda 26 Suriye askeri ve 9 Rus vatandaşı öldü. Gözlemevi, ölen Rusların bazılarının asker olduğunu aktardı.
HEDEF PETROL KUYULARI MIYDI
Rusya’da muhalif yayınlarıyla tanınan ‘Novaya Gazeta’ gazetesi, Rus ordusundaki kaynaklarına dayanarak, “Suriye’de çatışmayla ilgili bizim elde ettiğimiz veriler Savunma Bakanlığı’nın resmi açıklamasından oldukça farklı. Suriye’de resmi görevle gönderilen 4 Rus askerinin yanısıra paralı Wagner grubu da 2 can kaybı vermiş. Buna göre dün gece toplam 6 Rus vatandaşı çatışmalarda hayatını kaybetti” diye yazdı. Novaya Gazeta, çatışmanın nedenine ilişkin olarak “Deyrizor bölgesinde Suriye lideri Beşar Esad’a gelir sağlayan birkaç petrol kuyusu işletiliyor. Bunların güvenliğini Rus Wagner paralı askerleri sağlıyor. Dün geceki saldırıların hedefi işte bu kuyular oldu” diye yazdı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/petrol-bolgesinde-ruslara-saldiri-40849888 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/petrol-bolgesinde-ruslara-saldiri-40849888)
-
'Trump yanlışlıkla ABD'nin sırlarını ifşa etti'
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b0f858db5a79315083d961e.jpg)
ABD Başkanı Donald Trump’ın, şubat ayında Suriye’de Rus askerlerinin de öldürüldüğü ABD ordusunun düzenlediği saldırıya ilişkin gizli detayları New York’ta bir bağış etkinliğinde ifşa ettiği iddia edildi.
Şubat ayında Deyrizor’da ABD askerlerinin de bulunduğu SDG ismini kullanan YPG/PKK kampına saldırı girişiminde bulunan bir gruba, ABD’nin düzenlediği hava saldırılarına ilişkin detaylar gizli tutuluyor.
Ancak Trump Zafer Komitesi adlı Trump destekçisi bir kuruluşun geçen hafta düzenlediği bir bağış etkinliğinde konuşan ABD Başkanı'nın saldırıya katılan bir F-18 tipi savaş uçağı pilotunun performansını överken, saldırının detaylarını ifşa ettiği ortaya çıktı.
Amerikan medyasına konuşan ve etkinlikte bulunan bir kişi, Trump’ın “hava saldırısının 10 dakika sürdüğü ve bu süre içerisinde 100 ile 300 arasında Rus’un öldürüldüğünü” söylediğini iddia etti.
Geçen hafta New York Times gazetesi ABD askerleri ile Esed rejimi yanlısı grup arasındaki çatışmaların dört saat sürdüğünü ve 300’e yakın rejim yanlısı milisin öldürüldüğünü iddia etmişti. Saldırının detayları gizli olduğu için Amerikan yönetimi konuyla ilgili açıklama yapmayı reddetmişti.
Trump'ın, New York Lotte Palace’da düzenlenen etkinlikte ayrıca ABD’nin Tel Aviv Büyükelçiliğinin Kudüs’e taşınmasına da değindiğini ve eski başkanların “krallar ve kraliçelerin lobi çabaları arasında kendilerinde elçiliği taşıma gücü bulamadığını” ancak kendisinin bunu başardığını anlattığı iddia edildi.
Trump'ın, tüm dünya liderlerinin Kudüs kararından vazgeçmesi için kendisini aradığını ancak fikrini değiştiremediklerini ifade ettiği öne sürüldü.
Yaklaşık 5 milyon doların toplandığı etkinliğe 100 civarında Trump destekçisi iş adamının katıldığı belirtiliyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/trumpa-abdnin-sirlarini-ifsa-etti-suclamasi-40853133 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/trumpa-abdnin-sirlarini-ifsa-etti-suclamasi-40853133)
-
Anadolu Ajansı: Esad ve YPG petrol takasında anlaştı
Şam rejimi YPG'li teröristlere askeri müdahale tehdidi savursa da Deyr ez Zor'daki en büyük sahadan çıkan petrol Esad güçlerine verilecek, karşılığında dörtte üç oranında mazot alınacak. AA, El Ömer petrol sahasında halihazırda onlarca ABD askerinin bulunduğunu bildiriyor.
(http://idora.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2018/06/02/anadolu-ajansi-esad-ve-ypg-petrol-takasinda-anlasti-11618348.Jpeg)
Terör örgütü YPG/PKK ve Beşşar Esed rejimi, Suriye'nin doğusundaki Deyrizor ilinde örgütün işgalindeki en büyük yataklardan El Ömer'den çıkartılan petrolü takas etme konusunda anlaşmaya vardı.
AA'nın Deyrizor'daki güvenilir kaynaklardan edindiği bilgiye göre, YPG/PKK terör örgütü Deyrizor'da işgal ettiği en büyük petrol yatağı El Ömer'den elde ettiği ham petrolü mazot karşılığında rejimle takas konusunda anlaştı.
Anlaşma gereği, YPG/PKK'nın rejime verdiği her 100 varil ham petrol karşılığında rejimden 75 varil mazot alacak.
Ekim 2017'de terör örgütü DEAŞ'ın El Ömer yatağından çekilmesinin ardından onlarca ABD askeri YPG/PKK'lı teröristlerin safında bölgeyi koruma altına almıştı.
Kaynaklar, ülkenin en zengin petrol yatağı niteliğindeki El Ömer'den günde yaklaşık 15 bin varil petrolün çıkarıldığını kaydetti.
Rejim ve YPG/PKK yaklaşık bir yıl önce Suriye'de örgütün işgal ettiği Haseke ilindeki sahalardan çıkarılan petrolün gelirini paylaşma kararı almıştı.
ABD destekli terör örgütü, Suriye'de petrol kaynaklarının yaklaşık yüzde 70'ini işgal ediyor.
Deyrizor'daki enerji kaynakları
Irak sınırına hakim Deyrizor, ülkenin en büyük enerji kaynaklarına sahip. Kenti ikiye bölen Fırat Nehri'nin doğusu Suriye'nin en büyük petrol sahalarını oluşturan 11 yatağı barındırıyor.
Bu petrol sahaları, tahmini hesaplamalara göre Suriye'nin enerji kaynaklarının yaklaşık üçte birini oluşturuyor.
Terör örgütü, Deyrizor'un kuzeydoğu kırsalındaki en büyük gaz tesisi Koniko'yu 23 Eylül 2017'de ele geçirirken, 22 Ekim 2017'de de Suriye'nin en büyük petrol sahası El Ömer'i işgal etmişti.
Ülkedeki bütün petrol rafinerileri ise rejim güçlerinin kontrolü altında bulunuyor.
http://www.milliyet.com.tr/anadolu-ajansi-esad-ve-ypg-petrol-dunya-2681140/ (http://www.milliyet.com.tr/anadolu-ajansi-esad-ve-ypg-petrol-dunya-2681140/)
-
Ve Putin açıkladı... Rusya geri çekiliyor
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b34c1e95379ff10bc4d2e9e.jpg)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ülkesinin son birkaç gün içinde Suriye'den 1140 askeri personel ve 13 savaş uçağını geri çektiğini söyledi.
Putin Kremlin'de düzenlenen askeri okul mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada Suriye'ye Aralık ayında yaptığı geziye atıfta bulunarak, "Bildiğiniz gibi Hmeimim üssünü ziyaretim esnasında geri çekilmeye başladık. Bu geri çekilme sürüyor" dedi.
Putin, Rus hava güçlerinin Suriye'deki konuşlanma noktası olan Hmeymim üssünü Aralık 2017'de ziyaret etmişti.
Rusya lideri ayrıca, Hmeymim'de askere yaptığı konuşmada, Suriye'deki Rus güçlerin önemli bir kısmını buradan geri çekme kararı aldıklarını söylemişti. Putin bu kararı, Suriye'de terörist grupların neredeyse yenilmek üzere olmasıyla ve dolayısıyla büyük çaplı operasyonlara artık gereksinim kalmamış olmasıyla açıklamıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/ve-putin-acikladi-rusya-geri-cekiliyor-40880150 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/ve-putin-acikladi-rusya-geri-cekiliyor-40880150)
-
Geri çekiliyor yanıltıcı bir açıklama. Daha öncede geri çekildirler. Üslerde kalmaya devam edecekler. Savaşı kazandılar birliklerin büyük kısmı anlamsız tabi artık ama bu Suriye den Ruslar çekiliyor demek değil. En az 50 yıl daha oradalar anlaşmaları yaptılar hemde nerede ise Rusya toprağı gibi verilen üsler yapılan anlaşmalar o derece ağır ki Suriye için.
-
Yakin zamanda suriye'ye yardim gondermek astari yuzunden pahaliya gelecek. Ya cebelitariki dolanacaklar, ya da hazar-iran-irak yolunu kullanacaklar.
-
Boğazdan geçiyor işte niye cebelitarık ı dolaşsın. Samsundan Mersine gitmek gibi bir şey Rusya nın Suriye ye ulaşması. Boğazlar uluslar arası su biliyorsunuz bizim lütfumuza kalmış değil geçmeleri. Savaşsak bile geçmeye hakları var soğuk savaş yıllarında bile engel olamadık hakkımız yok çünkü. İyi niyet yada lütuf değil yani boğazdan geçmeye izin vermek. Kendi su yolu istediği gibi geçer engellersen savaş çıkar.
-
Savaş ve yakın savaş hallerinde kapatabiliyorsun. Barış zamanında da bazı ''taktik''ler kullanabilirsin. Savaş çıkarsa da çıkar. 1917'de batan ben değildim!
-
Savaş ve yakın savaş hallerinde kapatabiliyorsun. Barış zamanında da bazı ''taktik''ler kullanabilirsin. Savaş çıkarsa da çıkar. 1917'de batan ben değildim!
Kiminle savaş durumunda kapatacaksınız? Barış zamanı hangi taktikleri kullanacaksınız? Karşında Rus ayısı var.
-
Tc'yi tehdit eden herhangi bir savaş durumunda. Suriye iç savaşi, yakin savaş sayilip boğaz kapatilabilirdi. Doğalgaz sağolsun.
O rus ayisi da sen süs köpeği misin? Bu lafi bir ülkenin generali söylese rütbesini ere indirip tuvalet temizletirler!
-
İsrail ordusu resmen açıkladı: Tekrar vurduk
İsrail ordusu, Suriye'de Beşşar Esed güçlerine ait bir askeri noktayı vurduğunu duyurdu.
(http://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2018/27/israil_ordusu_resmen_acikladi_tekrar_vurduk_1530885944_164.jpg)
İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamaya göre, Esed güçleri tarafından ateşlenen bir havan topunun İsrail ile Suriye sınırındaki tampon bölgeye düşmesi üzerine sınırda bulunan İsrail askerleri rejim güçlerine ait bir askeri noktayı vurdu.
İSRAİL, ASKERİ NOKTAYI NEDEN VURDUĞUNU AÇIKLADI
Esed güçleri tarafından atıldığı ileri sürülen ve İsrail ile Suriye sınırındaki tampon bölgeye düşen havan topunun, Suriye'nin İsrail sınırına yakın bölgede yaşanan iç savaş nedeniyle atılmış olduğu belirtildi.
Açıklamada Esed güçlerine ait askeri noktanın nasıl vurulduğu ve saldırıda kayıp olup olmadığına ilişkin herhangi bir bilgi verilmezken, İsrail ordusunun Suriye iç savaşına müdahil olmadığı belirtilerek "Ancak 1974'te imzalanan Kuvvetlerin Çekilme Anlaşması uygulanmaya devam edecektir" denildi.
ESED REJİMİ SALDIRI BAŞLATMIŞTI
Suriye'de rejim güçleri ve destekçileri, ülkenin güneybatısındaki Dera'da 10 Haziran'dan itibaren muhaliflerin elinde bazı noktaları ele geçirmiş, 20 Haziran'da da Rusya'nın hava saldırıları başlamıştı.
İsrail'in 1967'deki Altı Gün Savaşları sırasında Golan Tepeleri'ni işgal etmesinin ardından, 1973'te İsrail ve Suriye arasındaki savaş sonrasında Suriye, bölgenin yüzde 5'ini geri almıştı. İki ülke arasında 1974'te oluşturulan tampon bölgede UNDOF, İsrail ve Suriye arasındaki Kuvvetlerin Çekilme Anlaşması'nı izlemek üzere bölgede bulunuyor. UNDOF misyonunda Nisan 2018 itibarıyla Fiji, İrlanda, Hindistan, Nepal ve Gana'dan bin 112 barış gücü görevlisi yer alıyor.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2664041-israil-ordusu-resmen-acikladi-tekrar-vurduk (http://www.haber7.com/dunya/haber/2664041-israil-ordusu-resmen-acikladi-tekrar-vurduk)
-
Son dakika! ABD Esad rejimini vurdu
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b48f4745379ff024cff6277.jpg)
ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyon, Suriye'nin kuzeydoğusundaki Deyrizor ilinde Esed rejimine ait hedefleri vururken, saldırıda en az 40 rejim askeri öldü.
AA muhabirinin yerel kaynaklardan edindiği bilgiye göre, Deyrizor'a bağlı Ebu Kemal beldesi kırsalındaki rejim güçleri, sabah saatlerinde Fırat'ın
doğusunda yer alan ve DEAŞ'ın kontrolündeki Hecin beldesine ilerlemeye çalıştı.
Rejim askerleri, Fırat nehri üzerine karşıya geçmek için mobil köprü kurarak Hecin beldesi etrafına ulaştı. Rejim güçlerinin Hecin'in etrafına yerleştikten birkaç saat sonra koalisyon uçaklarının şiddetli saldırısına uğradığı bildirildi.
Saldırıda aralarında üst düzey rejim subaylarının da bulunduğu en az 40 rejim askeri hayatını kaybetti, diğerleri ise bölgeden çekilmek zorunda kaldı.
Ayrıca koalisyon uçakları, rejimin Fırat'ı geçmek için kurduğu seyyar köprüyü vurarak kullanılamaz hale getirdi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-abd-esad-rejimini-vurdu-40896400 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-abd-esad-rejimini-vurdu-40896400)
-
Acilen Esad gavatı ile işbirliği yapmamız gerekiyor bu ibne devrilirse sıra İran a sonra tahmin edin sıra kime gelecek
-
Maşallah müttefikleriniz hakkinda çok olumlu laflar ediyorsunuz. Peki ittifak kurup ne fayda sağlayacağiz? Adam kendi caninin derdinde. Bir de siralama konusunda emin miyiz?
-
https://www.memurlar.net/haber/762779/gaziantep-e-dustu-ne-oldugunu-bilmiyoruz.html (https://www.memurlar.net/haber/762779/gaziantep-e-dustu-ne-oldugunu-bilmiyoruz.html)
(https://www.memurlar.net/common/news/images/762779/headline.jpg)
Kalibr olmalı. S200 de olabilir. Tam anlayamadım görüntüden.
Bundan bir süre öncede yine Rus füzesi enkazı bulunmuştu. Önce yakıt tankı felan denmişti, hareketli parçası olan yakıt tankı nasıl oluyorsa.
-
Gaziantep'te bulunmuştu! Bilinmeyen enkaz Rus füzesi çıktı...
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b4ec3345379ff1e9c27f259.jpg)
Gaziantep’in Nurdağı ilçesinde bulunan ve roket parçası olduğu zannedilen enkazın Rus yapımı S-200 hava savunma sistemi füzesi olduğu ortaya çıktı.
Önceki gün Gaziantep’in Nurdağı ilçesinin Hamidiye Mahallesi ormanlık alanında görülen enkaz, heyecan yarattı. Jandarma ekipleri sevk edilen bölgede yapılan ilk incelemeyi izleyen Nurdağı Kaymakamı Lokman Düzgün, “Ne olduğunu bilmiyoruz. Teknik ekipler enkazı inceleyince sonuç ortaya çıkacak” demişti.
NÜKLEER ETKİ YOK
Akşam saatlerinde Gaziantep Valiliği’nden yapılan yazılı açıklamada ise çevrede kimyasal, biyolojik ve nükleer bir etki olmadığı söylendi: İl Jandarma Komutanlığı olay yeri inceleme ekiplerimizce, olay yerinde güvenlik önlemleri alınarak yapılan ilk tespitlere göre, bulunan parçaların bir uydu veya füzenin orta motor kısmına ait olduğu, yaklaşık 3-4 ay önce düştüğü ve çevresinde herhangi bir kimyasal, biyolojik veya nükleer etkiye rastlanılmadığı değerlendirilmiştir. Söz konusu parçalar üzerinde ileri teknik incelemeler devam etmektedir.
'İSRAİL JETLERİNE Mİ?'
Gazetevatan'dan İlker Akgüngör'ün haberine göre; Savunma sanayi araştırmacısı Arda Mevlütoğlu, parçaların Rus yapımı ‘S-200 Angara’ (NATO kodu SA-5 ‘Gammon’) hava savunma sisteminin füzesi olduğunu söyledi. Mevlütoğlu, Suriye’nin 2016 Ocak ayında Halep’in kuzeyindeki Kuveyres hava üssünü S-200 hava savunma sistemi ile takviye ettiğini belirterek önceki gece İsrail Hava Kuvvetleri’nin Halep yakınlarındaki bazı hedefleri bombaladığına dair haberler çıktığını vurguladı. Arda Mevlütoğlu, “Kullanılan füzenin tipine bağlı olarak 180 ile 300 km. arasında azami menzili var. Bu füzenin İsrail jetlerine karşı ateşlenmiş ancak Türkiye’ye düşmüş olabileceğini tahmin ediyorum” dedi.
ŞANLIURFA'YA DA DÜŞMÜŞTÜ
Yaklaşık 3 ay önce yine bir S-200 Angara füzesi Şanlıurfa’nın Hilvan ilçesine düşmüştü. 12 Nisan 2018’de şans eseri Hilvan kırsalındaki Akçamescit Mahallesi’ndeki boş araziye düşen füze önce savaş uçağının yakıt tankı sanılmıştı. Daha sonra Şanlıurfa Valiliği’nin yaptığı açıklamada İHA olduğu değerlendirilen enkazın yine Rus yapımı S-200 Angara hava savunma sistemi füzesi olduğu ortaya çıkmıştı. Uzmanların değerlendirmesi füzenin yine Suriye’den fırlatıldığı yönünde olmuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/gaziantepte-bulunmustu-bilinmeyen-enkaz-rus-fuzesi-cikti-40900322 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/gaziantepte-bulunmustu-bilinmeyen-enkaz-rus-fuzesi-cikti-40900322)
-
Suriye'de taşları yerinden oynatacak iddia: Halep'in kontrolü Türkiye'ye geçecek
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b51599e5379ff07d48c63c0.jpg)
Türkiye ve Rusya’nın, Esed rejiminin Halep’ten çekileceği ve kontrolün Türkiye’ye geçeceği bir formül üzerinde görüştüğü iddia edildi. Anlaşma sağlanırsa Suriye’nin ikinci büyük kenti Halep, yeniden imar edilecek, Türkiye ve Avrupa’da yaşayan 3 milyondan fazla mülteci de eve dönecek.
Suriye’nin en büyük ikinci kenti Halep’in yakında Türkiye’nin nüfuz alanına dahil edileceği iddia ediliyor. İç savaş öncesi 5,5 milyon insanın yaşadığı Halep, rejimin yoğun saldırıları ve 2013 yılında muhaliflerin tamamen çıkarılması sebebiyle yüzde 75 oranında boşaltıldı. Bir zamanlar Ortadoğu’nun en büyük sanayi olan Halep, Türkiye’nin kontrolüne bırakıldıktan sonra yeniden imar edilip ayağa kaldırılacak; sonrasında Türkiye ve Avrupa’da yaşayan 3 milyondan fazla mültecinin geri dönüşleri için TSK-ÖSO ittifakına devredilecek.
ANKARA-MOSKOVA TEMAS HALİNDE
Yeni Şafak'ın haberine göre, Türk ve Rus heyetleri arasında Halep’in devrine yönelik görüşmelerin sürdüğü bildiriliyor. Suriye Muhalif Devrimci Güçler Koalisyonu (SMDK) üyesi Fuat Aliko, “Hama, Halep ve İdlib’in Türkiye’nin nüfuz alanına bırakılması ile ilgili siyasi ve askeri açıdan büyük mesafe katedildi. Avrupa’dan ve Türkiye’den 3 milyondan fazla sivilin yeniden Halep’e dönüşü, rejim ve Şii milislerin bölgeden çıkması ile başlayacak” dedi. İdlib’e bağlı Fua ve Keferya kasabalarının boşaltılması sonrası Hama, Halep ve İdlib’den oluşan ‘Sünni koridor’ haritasının netleştiğini söyleyen Fuat Aliko, 2018 yılı ikinci yarısından itibaren doğuda ABD-PKK, orta bölgede Türkiye-ÖSO, güney ve batı bölgelerinde ise Rus-Esed idari nüfuz alanlarının oluşacağını kaydetti. SMDK üyesi Aliko şu bilgileri verdi:
MASADA 3 AYRI BÖLGE
“Lazkiye, Tartus, Humus, Şam ve Deyrizor Esed-Rusya-İran ittifakının etki alanına girecek. Fırat’ın doğusunda Haseke, Rakka, Deyrizor kırsalı ABD-PKK’ya devredilecek. Orta bölgede ise Sünni kitlenin ağırlıkta bulunacağı Hama, İdlib ve Halep bölgeleri Türkiye’nin nüfuz alanı olacak. Bu yönde devletler arası görüşmeler devam ediyor. El-Iys, Raşidin, El-Bab, Han Asal yönlerinden Halep zaten TSK-ÖSO ittifakının kuşatması altında. Önümüzdeki süreç askeri olmaktan ziyade, diplomasi ve siyaset alanında adımların atılacağı dönem olacak. Türkiye’nin de içerisinde yer aldığı süreç çok boyutlu, bölgesel ve küresel aktörlerin de dahil olduğu bir çerçevede ilerliyor.”
YENİ DÖNEM BAŞLIYOR
“Esed-Rus ittifakının kontrol ettiği bölgelerde Şii milislerin varlığı uluslararası bir sorun. İdlib’de Cund’ül Aksa ve Tahrir’üş Şam oluşumları da yine benzer bir problem olarak varlığını sürdürmekte. Fırat’ın doğusunda ise birçok ülkenin terör listesinde olan PKK en temel problem. Halep’in Türkiye’ye devri ile yeni bir süreç başlayabilir. Suriye’nin tek ve bütün olarak kalması ve istikrar süreci açısından bu önemli bir adım niteliği taşır. Terörden arındırılan ve meşru güçlerin sahada şekillenen haritaya paralel olarak inisiyatif üstlendiği yeni dönemin başlangıcı, siyasi, askeri, ekonomik çözüm umutlarını da artıracak. Şam, Humus, Dera’daki operasyonlar nüfuz alanlarının netleşmesine dönük en belirgin müdahaleler olarak görülmeli.”
REJİMİN GÜCÜ YETMEZ
“Halep konusunda Türkiye’nin bölgede inisiyatif üstlenmesi, şehrin yeniden imarı, sanayi ve ticaretin yeniden canlanması ve 3 milyondan fazla Suriyelinin ülkesine dönecek olması Avrupa ve Arap ülkeleri başta olmak üzere pek çok devlet tarafından da destekleniyor. Halep, Hama ve İdlib’de sanayi tesisleri, evler, şehir altyapısı, elektrik, su gibi altyapı unsurları neredeyse tamamen tahrip oldu. Şam yönetiminin bu enkazı ortadan kaldıracak ve Halep başta olmak üzere İdlib ve Hama’yı ayağa kaldıracak imkanı yok. Bu konuda uluslararası destek görme ihtimali de sıfır. Bu sorun ancak Türkiye gibi güçlü bir ülkenin garantörlüğü ve mesuliyeti ile aşılabilir. Rusya, Şam ve İran da bu durumun farkında.”
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/suriyede-taslari-yerinden-oynatacak-iddia-halepin-kontrolu-turkiyeye-gececek-40902750?utm_source=email&utm_medium=newsletter&utm_channel=Mail&utm_content=kutu1_baslik (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/suriyede-taslari-yerinden-oynatacak-iddia-halepin-kontrolu-turkiyeye-gececek-40902750?utm_source=email&utm_medium=newsletter&utm_channel=Mail&utm_content=kutu1_baslik)
-
İsrail: Suriye savaş uçağını düşürdük
İsrail ordusu, hava sahasını ihlal ettiği iddiasıyla Esed rejimine ait bir savaş uçağını düşürdüğünü duyurdu.
Açıklamada, İsrail hava sahasını 2 kilometre ihlal eden Rus yapımı Suriye uçağın, 2 adet Patriot füzesiyle düşürüldüğü belirtildi.
Haaretz gazetesi, Suriye uçağının hangi bölgeye düştüğünün henüz belli olmadığını söyledi.
Suriye savaş uçağının füze ile vurulduğu yönündeki haberlerden önce, Golan Tepeleri yakınlarındaki alanlarda siren sesleri duyulduğu açıklanmıştı. İsrail ordusu, Suriye'ye ait savaş uçağının İsrail hava sahasına girmeden önce bir süre boyunca izlendiğini aktardı.
İsrail'in 1985 yılından bu yana ikinci kez Rus yapımı savaş uçağını düşürdüğü ifade edildi. İsrail, 2014 yılında da Golan Tepeleri yakınlarında uçak Rus yapımı SU-24 model aracı düşürmüştü.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-israil-suriye-savas-ucagini-dusurduk-40907009 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-israil-suriye-savas-ucagini-dusurduk-40907009)
-
Suriyenin İdlip'e operasyon için hazırlandığı söyleniliyor.
-
Çinde idlibe operasyona sıcak bakıyor. Siyasi karar gerekli demiş. Harika ya. Ne güzel bir Suriye politikamız varmış öyle, gelmeyen kalmadı.
-
Çin Afrika da çok etkin bir şekilde rol oynuyor Arap yarımadası na gelmesi şaşırtıçı olmaz beklediğim bir durumdu
-
Ben Suriye'de onumuzdeki 100 yil boyunca bir yaşam varliği olacağini sanmiyorum. Failed state olarak 22. Yüzyila girerler. Sonrasina bakilir.
Çin'in de üzerine yük almak isteyecegini sanmam. Ölü yatirim olur bence.
-
İdlibe saldırı başladı. Kaynak syria.liveuamap.com.
-
Ben Esad'ın yerinde olsaydım, M5 ve sonrasında M4 kara yolunun güvenliğini sağlar sonrasında Cilvegözü kapısına dayanırdım.
Bu durumda,
A) Sınır kapısı güvenliğe alınmış
B) Halep Lazkiye hattı güvenliğe alınmış
C) Bağımsız muhalefet tamamen tasfiye edilmiş olur.
Geriye Masaya oturup ülkeyi bölmek veya birleştirmek kalır. Türkiye destekli güçleri Türkiye elinde tutabilirse savaşın bu aşaması yıl sonuna biter gibi.
Geriye Kürtler ile Federasyon veya Ayrılık gibi bir ESAD + Rusya + İran / Kürtler + ABD cepheleşmesi kalır.
Bence Cerablus çevresine mülteci kampı kurmaya devam etmek lazım, 2 milyon kadar yeni mülteciyi ülkeye almamak için.
-
Kral’dan SDG bölgesine destek
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b7730e818c7731958d74c81.jpg)
Suudi Arabistan, Suriye’de terör örgütü DEAŞ’tan alınan kuzeydoğu bölgeleri ve Rakka için 100 milyon dolar bağışladığını açıkladı. Söz konusu bölgeler büyük ölçüde terör örgütü PKK’nın uzantısı YPG’nin ana unsur olduğu SDG’nin kontrolünde bulunuyor.
SUUDİ Arabistan’ın 12 Temmuz’da Brüksel’de yapılan DEAŞ Karşıtı Küresel Koalisyon toplantısında Suriye’nin DEAŞ’tan alınan kuzeydoğusu ve Rakka kentinin restorasyonu ve istikrarının sağlanması için 100 milyon dolar taahhütte bulunduğu açıklandı. Suudi Arabistan’ın Washington D.C. Büyükelçiliği, “Bu katkı, hayatları kurtaracak, yerinden edilmiş Suriyelilerin geri dönüşünü sağlayacak ve DEAŞ’ın Suriye’yi ve komşularını tehdit ederek yeniden ortaya çıkmamasını ve uluslararası topluma karşı saldırılar planlamamasını sağlayacak” açıklamasında bulundu.
TOPLAM YARDIM 300 MİLYON DOLAR
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert ise Washington’ın Riyad yönetiminin “cömert katkısından” ötürü memnun olduğunu dile getirdi, teşekkür etti. ABD Dışişleri Bakanlığı, Suriye’nin kuzeydoğusunda DEAŞ’tan kurtarılan bölgeler için koalisyon ortaklarının taahhütte bulunduğu yardım miktarının toplam 300 milyon dolara çıktığını açıkladı.
Suudi yardımının bölgede tarım, eğitim, yol çalışmaları, enkaz kaldırma ve kullanım suyu gibi alanlarda harcanacağı bildirildi. Suudi Arabistan’ın Rakka konusunda ABD ve terör örgütü YPG ile ‘yakın bir görüntü’ vermesi ise yeni bir durum değil. Suudi Arabistan Körfez İşleri Bakanı Samir es Sebhan, Ekim 2017’de, ABD’nin DEAŞ’la Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk ile Rakka’nın Ayn İsa bölgesi ve bazı köylerini ziyaret etmişti.
BAE’DEN 50 MİLYON DOLAR
Suudilerin yanı sıra Birleşik Arap Emirlikleri de temmuzda Rakka için 50 milyon dolar yardım vereceğini açıklamıştı. DEAŞ, 2014’te ele geçirdiği Rakka’yı başkent ilan etmiş ve 3 yıl kontrolü altında tutmuştu. ABD’nin liderliğinde kurulan SDG ise Haziran 2017’de Rakka’ya kara harekâtına başlamış, birkaç ay içinde kontrolü sağlamıştı. Terör örgütü YPG’nin ana unsur olduğu SDG’nin hâkimiyeti ele almasının ardından bölgede çok sayıda insan hakları ihlali yapıldığına dair işaretler bulunuyor.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5b77303718c7731958d74c7e)
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, meme kanseri olduğu açıklanan eşi Esma Esad ile birlikte Suriye’nin başkenti Şam’da bir tünelde incelemelerde bulundu. Cobar bölgesinde muhaliflerin kuşatma altındayken yaptığı tüneli inceleyen Esad çifti, ‘ARAM’ isimli sanatçı ekibi tarafından tünele çizilen resimler hakkında bilgi aldı.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, meme kanseri olduğu açıklanan eşi Esma Esad ile birlikte Suriye’nin başkenti Şam’da bir tünelde incelemelerde bulundu. Cobar bölgesinde muhaliflerin kuşatma altındayken yaptığı tüneli inceleyen Esad çifti, ‘ARAM’ isimli sanatçı ekibi tarafından tünele çizilen resimler hakkında bilgi aldı.
ABD’DEN SURİYE BÜTÇESİNDE KESİNTİ
DONALD Trump yönetimi, DEAŞ karşıtı koalisyon ortaklarının artan katkıları dolasıyısıyla, Suriye’nin stabilizasyonu için öngördüğü 230 milyon dolarlık bütçeyi sonlandırdığını açıkladı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert tarafından yapılan açıklamada, ayrılan bütçenin ‘başlıca dış politika önceliklerini desteklemek için’ kullanılacağı ve kesintinin insani yardımları kapsamadığı bildirildi. Sözcü Nauert, bütçe kesintisinin ABD’nin Suriye’ye olan ilgisinin azaldığı yönünde bir anlam ifade etmediğinin altını çizdi ve DEAŞ yenilene kadar ABD’nin Suriye’de etkin olarak kalacağını kaydetti. Nauert ayrıca, ABD’nin Türkiye Büyükelçiliği görevinde de bulunan James Jeffrey’nin, Suriye Özel Temsilcisi olarak atandığını duyurdu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/kraldan-sdg-bolgesine-destek-40931899 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/kraldan-sdg-bolgesine-destek-40931899)
-
ABD Münbiç için tarih verdi: 72 saat içinde...
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b7742ecc03c0d197070bf4c.jpg)
ABD Savunma Bakanı Jim Mattis, Türk ve Amerikan askerlerinin Münbiç'te ortak devriyeler gerçekleştirmeleri için gereken eğitimlerin 3 gün içinde başlayabileceğini açıkladı. Mattis devriye sorusuna "72 saat içinde diyebilirim. Çok yakında, belki daha da önce." şeklinde yanıt verdi.
Latin Amerika ziyareti sürerken uçakta kendisine eşlik eden Amerikalı basın mensuplarına değerlendirmelerde bulunan Mattis, Münbiç konusuna da değindi.
Münbiç civarında koordineli ancak bağımsız devriyelerine devam eden Türk ve Amerikan güçlerinin ne zaman ortak devriye faaliyetine başlayacağına ilişkin bir soru üzerine Mattis, "72 saat içinde diyebilirim. Çok yakında, belki daha da önce." şeklinde yanıt verdi.
Mattis ayrıca, söz konusu eğitimler için ilgili personelin ve ekipmanların şu anda Türkiye'de olduğunu ifade etti, ancak detaylara girmeyeceğini belirtti.
ABD Savunma Bakanı, ortak devriyelerin ne zaman başlayacağı sorusuna ise yanıt vermedi.
"MÜNBİÇ'E HİÇBİR ETKİSİ YOK"
Öte yandan ABD Dışişleri Bakanlığı Ortadoğudan Sorumlu Müsteşar Vekili David Satterfield da Dışişleri Bakanlığında katıldığı bir toplantıda, Münbiç konusunda açıklamalar yaptı.
Satterfield, Türkiye ile ABD arasındaki son gerilimin Münbiç'teki mutabakata olumsuz yansıyıp yansımadığı hakkındaki bir soruya, "Hiçbir etkisi yok. İlgili tarafların dahil olduğu Münbiç Yol Haritası süreci, sorunsuz ve oldukça cesaret verici şekilde sürüyor. İkili ilişkilerdeki diğer konuların burada etkisini görmüyoruz." şeklinde cevap verdi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abd-munbic-icin-tarih-verdi-72-saat-icinde-40931926 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abd-munbic-icin-tarih-verdi-72-saat-icinde-40931926)
-
Idlib'e Suriye ulusal güçlerinin saldırması artık son hazırlıkların tamamlanması ile başlaması an meselesi. Moskovada yapılan son görüşmede alınan kararlar çarçevesinde TSK nın Idlib'de rolü ne olacak?
ABD Kuzey Suriye'de uçuşa kapalı bölge yaratmak için hazırlık yapmakta . Şu anda bölgede seyyar radar istasyonları kurmakla meşgül . Gerek ucuşa kapalı alanlar ve kurulmakta olan radarlar TSK operasyonlarını ne derece kısıtlayacak?
-
Akdeniz’de donanma satrancı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b85bcb118c7731338935e82.jpg)
Rusya, Suriye’deki iç savaşa müdahale ettiği Eylül 2015 tarihinden beri en büyük savaş gemisi filosunu Akdeniz’e indirdi. ABD donanmasının da Doğu Akdeniz’deki yoğunluğunu arttırdığı iddia edildi.
Rusya merkezli İzvestiya gazetesine konuşan Rusya Savunma Bakanlığı yetkilileri, Rusya’nın Akdeniz’de şu anda 9 savaş gemisiyle 2 denizaltına sahip olduğunu söyledi. Bakanlık yetkilileri, Rusya’nın ilerleyen günlerde Akdeniz’e daha fazla gemi göndermeyi planladığını ifade ederken “Kalibar” füzeleriyle donatılmış 3 savaş gemisinin Şam rejiminin operasyon başlatması beklenen İdlib harekatına destek vereceği iddia edildi. İzvestiya’daki habere göre vurucu güç olarak tanımlanan Rus filosunda kruvazör Marşal Ustinov, büyük mayın gemisi Severomorsk, firkateyn Admiral Grigoreviç, devriye gemisi Pıtliviy, Admiral Essen ve Admiral Makarov, güdümlü füze gemisi Grad Sviyajsk, Veliki Ustyug ve Vişniy Voloçok da bulunuyor. Bölgedeki savaş gemilerine ayrıca iki denizaltı “Velikiy Novgorod” ile “Kolpino” destek veriyor. Haberde ayrıca önümüzdeki günlerde 3 savaş gemisinin daha Akdeniz’e inerek Suriye kıyılarındaki savaş gemisi sayısının 12’yi bulacağı belirtildi.
NEDENİ ‘İDLİB’
İzvestiya’ya konuşan Rusya Savunma Bakanlığı’ndaki yetkili, Rus donanmasının bölgedeki etkinliği artırmasının asıl nedeninin İdlib harekâtı olduğunu iddia etti. Söz konusu donanma gücünün bir yandan Suriye’yi denizden koruyacağı, bir yandan da Şam rejiminin ‘gün saydığını’ söylediği İdlib harekatına “Kalibar” füzeleriyle destek vereceği öne sürüldü. Rus Deniz Kuvvetleri, Suriye’de Deraa operasyonları sırasında da Akdeniz sularına birçok savaş gemisi göndermişti. Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü Sözcüsü İgor Konaşenkov, önceki gün Akdeniz’deki ABD gemilerinin Suriye’yi her an vurabileceğini söylemişti. Konaşenkov, güdümlü füzeye sahip USS Ross destroyerinin 25 Ağustos’ta Akdeniz’e vardığını, Akdeniz’deki ABD gemilerinin Tomahawk füzeleri taşıdığını açıklamıştı. ABD, geçen nisan ayında Tomahawk füzeleriyle Esad rejimine ait hedefleri vurmuştu.
ESAD YIĞINAK YAPIYOR
Öte yandan, Beşar Esad rejiminin İdlib’in güneyine yoğun askeri yığınak yaptığı gözleniyor. 2011’de başlayan iç savaşta kritik bölgelerde görev alan Kaplan Birlikleri ve Dördüncü Tank Tugayı’nın da İdlib sınırına gönderildiği biliniyor. Suriye’de Rusya Uzlaşma Merkezi’nden bir heyet, İdlib’deki bazı silahlı grupların liderleriyle görüştü. Şoygu, Rusya Uzlaşma Merkezi yetkilileri ile birlikte Suriye’nin İdlib kentindeki silahlı grupların liderleriyle barışçıl bir çözüm bulmak için bir araya geldiklerini açıkladı. Rus bakan, görüşmelerin çok zorlu olduğunu ve ileri görüşmelerde aşiret liderleri ve bölgenin ileri gelenleriyle görüşeceklerini açıkladı. Rusya Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Rusya’nın Suriye’de yeniden yapılandırma çalışmalarının ardından, en az 1 milyon mültecinin
ülkelerine geri döndüğü belirtildi.
NATO’DAN DOĞRULAMA
İSRAİL basınından Haaretz’e konuşan NATO Sözcüsü Oana Lungescu, “Rus Donanması, modern kruz füzeleriyle donatılmış birkaç gemi de dahil olmak üzere önemli deniz kuvvetlerini Akdeniz’e sevk etti. Akdeniz’e sınırı olan birçok NATO müttefiki ve bizim donanmalarımız bölgede devamlı çalışıyor. Böylece, Rusya’nınki de dahil bölgedeki donanma hareketliliğini izliyoruz” dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/akdenizde-donanma-satranci-40939901 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/akdenizde-donanma-satranci-40939901)
-
Suriye savaşını Esad ve Rusya kazanmıştır net bir şekilde bu ortada
-
Lavrov: ABD ile İdlib görüşmeleri devam ediyor
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye'nin İdlib kenti ile ilgili Amerika Birleşik Devletleri ile görüşmelerin devam ettiğini söyledi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil el-Cubeyr ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
ABD ile İdlib görüşmelerinin devam ettiğini ifade eden Lavrov, Rusya’nın İdlib konusunda Türkiye ile son derece aktif bir şekilde çalıştığını ifade etti. Rus Bakan, Rus ve Türk tarafının İdlib’te düzenlenecek olası operasyon hakkında görüşmeler gerçekleştirdiğini bildirdi.
Sergey Lavrov, Batılı ülkelerin İdlib’te terörle mücadele operasyonlarını engellememesini beklediğini dile getirdi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rusyadan-idlib-aciklamasi-40940613 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rusyadan-idlib-aciklamasi-40940613)
-
BM dünyayı böyle uyardı: "Kusursuz bir fırtına" yaklaşmakta
Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, Suriye'nin İdlib kentinde olası bir askeri çatışmanın önüne geçilmesi için Astana sürecinin garantörleri Türkiye, Rusya ve İran'a daha fazla zaman verilmesi çağrısında bulundu.
Mistura, BM Cenevre Ofisi'nde düzenlediği basın toplantısında, Suriye'nin İdlib kentinde "kusursuz bir fırtınanın" yaklaşmakta olduğu uyarısında bulundu.
Bölgede yaşanan askeri hareketliliğe dikkati çeken Mistura, buradaki yaklaşan muhtemel bir çatışmanın Suriye'nin sınırlarının dışına taşma potansiyeli olduğuna işaret etti.
Mistura, İdlib'de 2,9 milyon sivilin yaşandığını, bunların 1,4 milyonunun zaten en az bir kez yerinden edildiğini, çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan sivillerin 2,1 milyonunun insani yardımlarla yaşamlarını sürdürdüğünü belirtti.
SAVAŞ SUÇU UYARISI
Aileleri de dahil sadece 10 bin El Nusra ve El Kaide terör örgütü mensubunun bölgede yaşadığını aktaran Mistura, "İdlib genelinde 2,9 milyon insan yaşıyor. Bu nedenle yoğun nüfuslu bölgede ağır silahları kullanmak kaçınılmaz olduğundan, teröristlerle savaşmak için haklı bir gerekçe yok." dedi.
Mistura, yoğun nüfuslu bölgelerde silahların ayrım gözetmeksizin sistematik olarak kullanılmasının savaş suçu sayılacağı uyarısını yaptı.
İdlib'de kimyasal saldırıların önüne geçilmesinin "hayati" olduğunu vurgulayan Mistura, "Hükümet (Beşşar Esed rejimi) ve El Nusra'nın klor gazını silaha çevirebilme kabiliyetinin farkındayız. Ama insanların konuşmadığı ise sarin gazı." dedi.
Mistura, Astana sürecinin garantörleri Türkiye, Rusya ve İran'a İdlib'de büyük bir askeri çatışmayı önlemek üzere müzakereler yapmaları için daha fazla zaman verilmesi gerektiğinin altını çizdi.
"İSTİŞARELERE DEVAM EDİYORUZ"
BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, İdlib'de askeri gerginliğin tırmandırılmaması ve müzakerelere devam edilmesi gerektiğine dikkati çekerek, sivil halkın daha güvenli bir alana geçici olarak tahliye edilmesini kolaylaştırmak için güvenli bir insani koridor açılması tavsiyesinde bulundu.
Bir soru üzerine Mistura, İdlib'e yakın bir tarihte saldırı yapılacağına dair kendisinin özel bir bilgiye sahip olmadığını ifade ederek, bölgedeki "en kötü senaryonun" önüne geçilmesi için "iki ana garantör" Türkiye ve Rusya ile istişarelere devam ettiği bilgisini paylaştı.
Mistura, daha önce 11-12 Eylül'de de Türkiye, Rusya ve İran heyetleriyle İsviçre'nin Cenevre'de yapacağı toplantıların 10-11 Eylül'e alındığını kaydetti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/bm-dunyayi-boyle-uyardi-kusursuz-bir-firtina-yaklasmakta-40941766 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/bm-dunyayi-boyle-uyardi-kusursuz-bir-firtina-yaklasmakta-40941766)
-
Türkiye teyakkuza geçti! Sayı 4 milyona ulaştı...
Dünya kamuoyunun son günlerde yakından takip ettiği Esad rejiminin İdlib'e yönelik olası operasyonu, Türkiye'yi alarma geçirdi. İdlib'in nüfusu, rejim kontrolüne giren bölgelerden kaçanların sığınmasıyla birlikte 4 milyona ulaştı.
Muhaliflerin son kalesi olarak bilinen İdlib'e yönelik rejimin olası operasyonunun engellenmesi için diplomasi trafiği devam ederken, sahadaki hareketlilik de her geçen gün artıyor. Kenti kontrolü altında tutan silahlı gruplar, İdlib'in çevresine hendekler kazıyor. Türkiye operasyon durumunda 4 milyona yakın sivilin sığınmak isteyeceği adres olduğu için çok bilinmeyenli İdlib denkleminin masada çözülmesi için çaba harcıyor. Çatışma durumunda sınır hattına yönelebilecek sivillerin ilk etapta Türkiye sınırına yakın noktada, Suriye tarafındaki Atme kampı ve civarında tutulması hedefleniyor.
Suriye’nin kuzeybatısında yer alan Hatay'ın karşısındaki İdlib kenti, ülkedeki iç savaşın başlamasıyla birlikte muhaliflerin kontrolüne girdi. 1,5 milyon nüfusa sahip Lazkiye, Halep ve Hama ile komşu olan tarım kenti İdlib'in nüfusu, rejim kontrolüne giren bölgelerden kaçanların sığınmasıyla birlikte 4 milyona ulaştı.
REJİM KARŞITLARININ SON KALESİ
Fırtına öncesi sessizliğin hakim olduğu İdlib, şu anda ülkede muhaliflerin son kalesi olarak biliniyor. Birçok grubun bulunduğu kentin kontrolünü HTŞ olarak adlandırılan Heyet Tahriri Şam elinde bulunduruyor. Bünyesinde 70 bin civarında savaşçı barındıran radikal dinci örgüt HTŞ'nin yanı sıra kentte diğer muhalif grupların oluşturduğu Suriye Ulusal Özgürleştirme Cephesi'nin de 30 bin civarında silahlı gücü bulunuyor.
REJİM SALDIRISI AN MESELESİ
Suriye rejiminin kontrolü sağladığı bölgelerdeki muhaliflerle yapılan anlaşmalar ile sivillerin gönderildiği kent olan İdlib, Dera'da kontrolü sağlayan Esad rejimi tarafından yeni hedef olarak belirlendi. Astana mutabakatı kapsamında çatışmasızlık bölgesi ilan edilen İdlib, muhtemel operasyon nedeniyle dünyanın gözünü çevirdiği adres oldu. Zaman zaman havadan ve karadan ateş altına aldığı kentin çevresine askeri yığınak yapan rejim güçleri, 9 Ağustos günü İdlib kırsalına havadan; 'Suriye Arap Ordusu ile işbirliği sizi militan ve teröristlerin hakimiyetinden kurtaracak, sizin ve ailenizin hayatını koruyacak. Suriye'de diğerlerinin yaptığı gibi siz de yerel uzlaşıya katılın' yazılı bildiriler atarak operasyonun her an olabileceği mesajını yinelemiş oldu.
OPERASYON 'KATLİAMA YOL AÇAR' ENDİŞESİ
Suriye rejimi tarafından 'terörist' ilan edilen çoğunluğu HTŞ üyesi, 100 bin civarında silahlı unsurun bulunduğu İdlib'e yönelik olası operasyon, kentteki 4 milyon sivili de tehdit ediyor. Esad rejimi terörist olarak tanımladığı muhalifleri hedef alacağını duyursa da silahlı güçlerin sivillerin bulunduğu kent merkezinde yer alması, yapılacak operasyonda terörist-sivil ayırımı yapılamayacağı ve bunun da katliama yol açacağı belirtiliyor. Ağır sonuçları olabilecek operasyonun yapılmaması için Astana süreci ile İdlib'de garantör ülke olarak yer alan Türkiye, Rusya ve İran operasyon seçeneği dışındaki çözüm yolları için diplomasi trafiği yürütüyor.
SAHADA DA HAREKETLİLİK YOĞUNLAŞTI
Rejimin olası operasyonuna karşı kentte, HTŞ ve diğer silahlı gruplar da teyakkuza geçti. Silahlı gruplar, kentin etrafına hendekler kazarak rejimin olası kara operasyonuna karşı hazırlık yapıyor. Muhalif gruplar, ellerindeki son kale olan ve etrafında savunma hattı oluşturulan İdlib'in kaybedilmemesi için farklı bölgelerden de kente takviye güç kaydırıyor.
TSK'NIN 12 GÖZLEM NOKTASINA TAKVİYE YAPILDI
Astana mutabakatı kapsamında varılan anlaşmayla Türkiye, Rusya ve İran; dünyanın yakından takip ettiği İdlib'de, askeri güç bulunduruyor. 'Gerginliği Azaltma Kontrol Gücü' olarak İdlib'de şu anda Türkiye 12, Rusya 10 ve İran 7 gözlem noktası inşa etti. Çatışmasızlık bölgesi ilan edilen İdlib'de, 3 ülke askerleri ateşkesin etkinliğinin artırılması, insani yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması, yerlerinden edilenlerin evlerine dönüşü için uygun şartların sağlanması ve ihtilafın barışçıl yollarla çözülmesi için uygun koşulların oluşturulmasına destek sağlanması amacıyla inşa edilen gözlem noktalarında görev yapıyor. Afrin'in güneyi, Halep’in batısı, Hama’nın kuzeyi ve Lazkiye’nin güneyindeki 12 noktada TSK tarafından kurulan gözlem noktalarına, yaşanan son gelişmelerin ardından takviyeler yapıldı. Hatay'ın Reyhanlı ilçesinden sınırı geçen zırhlı araç ve personeller, sevk edildikleri alarm durumuna geçilen gözlem noktalarında görev yapmaya başladı.
OPERASYON BAŞLARSA SİVİLLERİN KAÇIŞ NOKTASI TÜRKİYE
Askeri harekat seçeneğinin devre dışı bırakılması için diplomatik çalışmalar sürerken, en kötü senaryoda rejimin başlatacağı bir operasyonda hedef olabilecek sivillerin tek kaçış noktası ise Türkiye. Çatışma durumunda kentte yaşayan 4 milyona yakın Suriyeli'nin, Hatay sınırına dayanması kaçınılmaz gözüküyor. Türkiye bu nedenle rejimin İdlib'e yönelik operasyona karşı çıkıyor. TSK hem İdlib'deki gözlem noktalarında, hem de sınır hattında teyakkuz durumuna geçerken, diğer resmi kurumlar da oluşabilecek göç dalgasına karşı çalışma yürütüyor. Olası operasyonla sınır hattına yönelebilecek sivillerin ilk etapta Türkiye sınırına yakın noktada Suriye tarafındaki Atme kampı ve civarında tutulması hedefleniyor.
İDLİB'DE BEKLENTİ VE UMUT: TSK
Fırtına öncesi sessizliğin hüküm sürdüğü İdlib'de 4 milyona yakın sivil, rejimin olası operasyonunu nedeniyle tedirgin. İdlib'de milyonlarca insanın endişe içerisinde olduğunu ifade eden siviller, kentte çözümün TSK tarafından sağlanmasını istiyor. Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından düzenlenen Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatları ile Carablus ile Afrin arasındaki bölgenin terör örgütlerinden arındırılarak özgürleştirildiğini anlatan kentteki siviller, benzer bir harekat ile İdlib'in de HTŞ ve diğer silahlı unsurlardan temizlenerek huzura kavuşturulmasını arzuladıklarını ifade ediyor.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/turkiyede-idlib-alarmi-40941546 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/turkiyede-idlib-alarmi-40941546)
-
siviller sığınsa bile kesinlikle bir tanesinin bile sınırın Türkiye tarafına geçmesine izin verilmemeli sınır dışında kamp kurulabilir yine olan bize oluyor
-
Türkiye Akdeniz’de teyakkuza geçti!
ABD, Tomahawk füzesi yüklü savaş gemilerinin yönünü Akdeniz’e çevirirken, Rusya da 25 gemi ve 30 savaş uçağıyla tatbikat başlattığını duyurmuştu. Bu gelişmeler üzerine, uzun süredir 10 gemiyle Akdeniz nöbeti tutan Deniz Kuvvetleri, savaş gemilerinin sayısını artırdı.
(http://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2018/35/turkiye_akdenizde_teyakkuza_gecti_1535861558_2893.jpg)
Akdeniz’de artan hareketlilik, Türk Deniz Kuvvetleri’nin de yakın markajında. ABD’nin Tomahawk füzesi yüklü savaş gemileri yönünü Akdeniz’e çevirirken, Rus savaş gemileri dün 25 gemi ve 30 savaş uçağıyla tatbikat başlattı. Doğu Akdeniz, İdlib üzerinden geriliyor. Olası müdahaleyi desteklemeyen Türkiye ise denizlerdeki hak ve menfaatlerinin korunması kapsamında gerekli her türlü tedbiri almış durumda. Çok sayıda gemi Doğu Akdeniz’de nöbet tutuyor.
DOĞU AKDENİZ’DE İDLİB GERİLİMİ
İdlib’de kimyasal saldırı söylemleri üzerinden Akdeniz’de hareketlilik arttırıldı. Halen 9 savaş gemisi ve 2 denizaltısıyla Akdeniz’de ciddi oranda savaş gemisi varlığı bulunan Rusya, bölgeye, yeni nesil füzelerle donatılmış en büyük savaş gemisi filosunu gönderme kararı aldı. Dün itibariyle de Rus donanması Akdeniz’de 25 savaş gemisi ve 30 savaş uçağının katılacağı askeri tatbikat başlattı. Amerika’nın müdahale söylemleri üzerine başlatılan tatbikat, süresi uzatılmadığı taktirde 8 Eylül’e kadar sürecek. Tatbikat devam ettiği sırada da 7 Eylül’de Astana garantörü Türkiye, Rusya ve İran liderleri Tebriz’de bir araya gelecek. Bu sürede de tatbikat yoluyla Akdeniz’den Suriye’ye sürpriz müdahalelerin de önüne geçilmiş olundu.
SAVAŞ GEMİLERİ HAZIR BEKLİYOR
Yine ABD ile başta İngiltere ve Fransa olmak üzere NATO üyesi ülkeler Akdeniz’deki savaş gemilerini hazırlıklı tutuyor. Rusya, ABD’nin Karni ve Ross destroyerlerini 24 saat içinde Suriye’ye saldırıya hazır hale getirebileceğini açıkladı. ABD donanmasına ait USNS Carson City T-EPF-7 isimli 103 metrelik savaş gemisi de Akdeniz’e inmek üzere Çanakkale boğazından önceki gün geçiş yaptı. Amerika, Suriye’ye daha önce Akdeniz, Kızıldeniz ve Basra Körfezi’ndeki savaş gemilerinden füze fırlatmıştı.
DONANMA SAYIMIZ ARTTI
İdlib’e olası müdahaleyi desteklemeyen Türkiye ise uzunca bir süredir Akdeniz’de sürekli teyakkuz halinde. Son gelişmelerle birlikte de, denizlerdeki hak ve menfaatlerinin korunması kapsamında gerekli her türlü tedbir alınmış durumda.
Çok sayıda gemi Doğu Akdeniz’de nöbet tutuyor. Deniz Kuvvetleri, Doğu Akdeniz’de arttırılmış tedbirler ile rutin görevler kapsamında uzunca bir süredir 10’dan fazla gemiyle sürekli varlık gösteriyordu. Bugün, bu sayı daha da arttırılmış durumda.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bölgedeki askeri hareketliliği anbean takip ediyor.
RUSYA KADAR TÜRK GEMİSİ
Asker kaynaklara göre Akdeniz’de Rus savaş gemisi kadar Türk savaş gemisi bölgede görev yapıyor. Kesin rakam olmamakla birlikte, Akdeniz ve Karadeniz’de Türk donanmasının varlığı artarak devam ediyor. Türk donanması Akdeniz’de sadece İdlib gerilimi değil Türk deniz suları ve enerji sahalarındaki oldubitti çabalarına karşı da güvenliği temin ediyor. Akdeniz’de halen Rusya, Amerika, İngiltere, Fransa’nın yanısıra Alman ve İtalyan donanması ile İsrail, Yunanistan ve Mısır gemileri de bulunuyor.
http://www.haber7.com/guncel/haber/2702743-turkiye-akdenizde-teyakkuza-gecti (http://www.haber7.com/guncel/haber/2702743-turkiye-akdenizde-teyakkuza-gecti)
-
Fransa'dan İdlib açıklaması: Türkiye ile...
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b8c613db699de05344f9a56.jpg)
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, İdlib konusunda Rusya ve Türkiye ile bir çıkış yolu bulmaya çalıştıklarını söyledi.
Le Drian, France Inter radyosu, Le Monde gazetesi ve France 2 televizyon kanalının ortak programında açıklamalarda bulundu.
"ESAD SAVAŞI KAZANDI ANCAK..."
Esad rejiminin daha önce de kimyasal silah kullandığını hatırlatan Le Drian, "İdlib'de Esad rejiminin yeniden kimyasal silah kullanımına ilişkin bir risk var. Bu kanıtlanmadı ancak bir girişim olabilir. Bazılarının açıklamalarına baktığımda böyle bir risk olduğunu düşünüyorum. Ölümlere neden olan kimyasal silah kullanıldığına dair kanıt olduğunda Fransa'nın cevabı bir öncekiyle aynı olacaktır." diye konuştu.
Le Drian, İdlib'deki durumun endişe verici olduğunu kaydederek, "Beşşar (Esad) savaşı kazandı ancak barışı kazanamadı. Bunu Esad rejimini destekleyenler için de söyleyebiliriz. Özellikle Rusya için diyorum." ifadesini kullandı.
İdlib'de bir katliamın yaşanmaması için Fransa'nın Astana grubuyla çalıştığını belirten Le Drian, "İdlib'deki tek çözüm siyasi bir çözüm." dedi. Le Drian, Suriye'de anayasa reformu ve seçimlerin yapılması için çalışmalar yaptıklarını söyledi.
"TÜRKİYE VE İRAN ÇÖZÜM BULMALI"
İdlib'de insani durumun çok kötü ve güvenlik açısından "saatli bomba" gibi olduğunu dile getiren Le Drian, "Eğer İdlib savaşı olursa burada yaşanacaklar Halep'te yaşanan acı ve katliamlardan çok daha basit kalır. Bu nedenle bu saatli bombanın patlamaması için uluslararası toplumun ve harekete geçebilecek herkesin harekete geçmesi gerekiyor. Cumhurbaşkanı (Emmanuel) Macron ile Rus ve Türklere bunu söylüyoruz çünkü İdlib Türkiye sınırında." diye konuştu.
İdlib konusunda aciliyetin olduğunu ve Astana grubun garantörleri Rusya, Türkiye ve İran'ın bu soruna çözüm bulmalarını istediğini söyleyen Le Drian, İdlib'de savaşın çıkması halinde mültecilerin Türkiye'ye geleceğine dikkati çekti.
"RUSYA VE TÜRKİYE İLE BİR ÇIKIŞ YOLU BULMAYA ÇALIŞIYORUZ"
İdlib ile ilgili, "Rusya ve Türkiye’nin itibarını her şekilde etkileyecek insani trajediden kaçınmak gerekir. Rusya ve Türkiye ile bir çıkış yolu bulmaya çalışıyoruz." açıklamasında bulunan Le Drian, ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye'deki durumla ilgilenmediği yönündeki soruya ilişkin ABD'nin Suriye'den çekilmediğini ve Suriye'nin kuzeydoğusunda varlığını sürdürdüğünü ifade etti.
Le Drian, Fransa'da ve Avrupa'da terör saldırılarının olası artışıyla ilgili soruya, "Belki Avrupa'da (terör saldırısı) olmaz. Terör örgütleri var ve Rusya bunu biliyor. Orta Asya'dan çok terörist geliyor." yanıtı verdi.
Fransız Bakan, İran nükleer anlaşmasının sürdürülebilmesi için ABD, Almanya, İngiltere, Çin ve Rusya ile çalıştıklarını sözlerini ekledi.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, pazartesi günü büyükelçilere yaptığı konuşmada, Suriye'de Esad'ın yönetimde kalmasının "feci bir senaryo" olacağını söylemişti. Le Drian, birkaç gün önce yaptığı açıklamada, Suriye ile ilgili, "ABD ile ortak bir görüşümüz var. Buna göre, barışın tekrar tesis edilmesi ve yabancı güçlerin geri çekilmesi için güven verici bazı önlemlerin alınması gerekiyor. Bunun için de Suriyeli ve mültecilerin katılabileceği seçimleri hazırlamak adına tarafsız bir ortamda anayasal reform gerçekleştirilmeli. Bu platformun Rusya ve Türkiye’nin de dahil olduğu daha geniş bir diyaloğun temeli olmasını umuyoruz." demişti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/fransadan-idlib-aciklamasi-turkiye-ile-40944486 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/fransadan-idlib-aciklamasi-turkiye-ile-40944486)
-
Lavrov: İdlib’de olanlara sonsuza kadar tahammül etmek imkansız
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye’nin İdlib kentindeki zorlaşan duruma sonsuza kadar tahammül edilmesinin imkânsız olduğunu, teröristlerle silahlı muhaliflerin birbirinden ayrılması gerektiğini ifade etti. (http://Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye’nin İdlib kentindeki zorlaşan duruma sonsuza kadar tahammül edilmesinin imkânsız olduğunu, teröristlerle silahlı muhaliflerin birbirinden ayrılması gerektiğini ifade etti.)
-
Sorun da orada zaten. Kimine göre muhalif olan diğerine göre terörist!
-
Nasil da biliyor Suriye'nin ikinci raundunun Ukrayna'da olacagini!
İyimser olanlar Öso'ya af ciktigini da dusunebilir.
-
M-60 tankları Suriye sınırına gidiyor: İdlib göçünü durduracak
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b8d7b32d3806c1f20f6c358.jpg)
Suriye'de rejim güçlerinin İdlib’e yönelik askeri harekâtının olası sonuçlarına karşı Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) sınır hattında teyakkuz haline geçti. TSK, İdlib vilayetinin sınır olduğu Hatay bölgesine yoğun personel ve zırhlı sevkıyatı yapıyor. Sınır hattında görevli askeri personele Türkiye’nin farklı bölgelerinden takviye gönderiliyor.
Aynı şekilde bölgeye TIR’larla sevk edilen tank sayısında da artış var. Gönderilen zırhlı paletli araçlar arasında modernize edilmiş M-60 tanklarının olması dikkat çekiyor. Bu tanklar yeni iklimlendirme (Özel klima donanımı) sistemiyle bölge koşullarına uygun zırhlı araçlar arasında yer alıyor.
Tanklarda göç hareketliliğini gözlemede faydalanılacak yakın mesafe gözetleme sistemi de bulunuyor. Tanklar ayrıca füzelere karşı lazer uyarı sistemi, 12.7 milimetre SARP uzaktan kumanda edilen silah sistemi, ASELSAN sürücü görüş sistemi ve zırhı güçlendiren koruma astarına da sahipler.
ATME KAMPI HAZIR
TSK unsurları ile diğer istihbarat ve güvenlik güçleri olası bir hareketlilikte göç dalgasını, Suriye toprakları içinde karşılayacak. Bunun için bölgede bulunan Atme Kampı’nın yeni göç dalgasına hazır olması için genişletme ve yenileme çalışmaları devam ediyor. TSK’nın İdlib’i çevreleyen şekilde 12 ayrı gözlem noktası bulunuyor. Gözlem noktalarının güvenliği beton bariyerler ve ateş destek unsurlarıyla güçlendirildi. Türk birliklerine sığınmaya çalışan göçmenlere yönelik radikal unsurlar veya rejim güçlerinden bir müdahale olması halinde, bunlara da anında misliyle karşılık verileceği bildirildi.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/m-60-tanklari-suriye-sinirina-gidiyor-idlib-gocunu-durduracak-40945454 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/m-60-tanklari-suriye-sinirina-gidiyor-idlib-gocunu-durduracak-40945454)
-
Son dakika! Rusya İdlib'i vurdu
Reuters'te yer alan bilgilere göre; Suriye İnsan Hakları Gözlemevi yetkilileri Rus savaş uçaklarının 22 gün aradan sonra Suriye'nin İdlib kentine hava saldırı düzenlediğini bildirdi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rusya-idlibi-vurdu-40945875 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rusya-idlibi-vurdu-40945875)
-
Rusya İdlib'i vurdu
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5b8e4de47152d827603dd2dc)
Rus savaş uçakları 22 gün aradan sonra Suriye'nin İdlib kentine hava saldırısı düzenledi. Türkiye'nin komşusu İdlib, askeri ve siyasi açıdan stratejik öneme sahip.
Reuters'te yer alan bilgilere göre; Suriye İnsan Hakları Gözlemevi yetkilileri Rus savaş uçaklarının 22 gün aradan sonra Suriye'nin İdlib kentine hava saldırı düzenlediğini bildirdi.
Muhaliflerden yapılan açıklamaya göre; Hımeymim askeri üssünden kalkan 3 Rus savaş uçağı şu ana kadar 20 saldırı düzenledi.
SURİYE ORDUSU DA VURMAYA BAŞLADI
Suriye ordusu da İdlib'i zaman zaman havadan vuruyor. Esad rejimine bağlı Suriye ordusu aralıklarla İdlib'i topçu ateşiyle de hedef alıyor.
İDLİB'DE 4 MİLYON SİVİL VAR
İdlib, kuzeyinde Hatay'ın Reyhanlı ilçesine, batısında Yayladağı, Güveççi'ye komşu. Bölge, savaşın çıktığı 2011'de Türkiye'ye ilk sivil göçün yaşandığı ve yabancı savaşçıların da Suriye'ye en fazla geçiş yaptığı yerdi.
Birleşmiş Milletler geçtiğimiz gün İdlib'deki sivillerin durumu ile ilgili endişelerini dile getirmişti. Uluslararası kamuoyu yeni göç dalgası konusunda endişelerini her fırsatta dile getirdi.
TÜRKİYE SINIRDA ÖNLEMLERİNİ ARTIRMIŞTI
Suriye'de İdlib'e yönelik müdahaleye karşı Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) sınır hattında güvenlik önlemlerini artırdı. Farklı kentlerden askeri birlik takviyesi yapılan sınır hattında, modernize edilen M-60 tankları da bulunuyor. Teyakkuz haline geçen TSK, İdlib'e komşu Hatay'ın sınır hattına birçok bölgeden askeri araç ve personel takviyesi yapıyor.
TRUMP'TAN DÜN GECE İDLİB TWEETi GELDİ
Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump'tan Suriye ve müttefikleri Rusya ile İran'a sert bir uyarı geldi. Sosyal medya hesabı Twitter’dan Suriye ile ilgili paylaşımda bulunan Amerikalı lider, Şam yönetiminden İdlib'e "düşünmeden" saldırmamasını istedi. Moskova ve Tahran yönetimlerini de uyaran Trump, insanlık trajedisi yaşanmasına izin verilmemesi gerektiğini belirtti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rusya-idlibi-vurdu-40945875 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rusya-idlibi-vurdu-40945875)
-
Bizim zırhlı birlikler Suriye sınırına ilerlemeye devam ediyor.
(http://idora.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2018/09/04/askeri-konvoy-sinira-dogru-ilerliyor-12260266.Jpeg)
(http://idora.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2018/09/04/askeri-konvoy-sinira-dogru-ilerliyor-12260268.Jpeg)
(http://www.milliyet.com.tr/gundem/askeri-konvoy-sinira-dogru-ilerliyor-2736163/gundem/SonDakikaGaleri/04.09.2018/2736163/default.htm?PAGE=6)
Ayrıca sınır birliklerine ve gözlem noktalarına beton bloklar gönderiliyor.
(http://idora.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2018/09/04/askeri-konvoy-sinira-dogru-ilerliyor-12260272.Jpeg)
(http://idora.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2018/09/04/askeri-konvoy-sinira-dogru-ilerliyor-12260274.Jpeg)
(http://idora.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2018/09/04/askeri-konvoy-sinira-dogru-ilerliyor-12260276.Jpeg)
(http://idora.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2018/09/04/askeri-konvoy-sinira-dogru-ilerliyor-12260278.Jpeg)
(http://idora.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2018/09/04/askeri-konvoy-sinira-dogru-ilerliyor-12260280.Jpeg)
(http://idora.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2018/09/04/askeri-konvoy-sinira-dogru-ilerliyor-12260284.Jpeg)
(http://[http://idora.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2018/09/04/askeri-konvoy-sinira-dogru-ilerliyor-12260286.Jpeg/img][img]http://idora.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2018/09/04/askeri-konvoy-sinira-dogru-ilerliyor-12260288.Jpeg)
(http://idora.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2018/09/04/askeri-konvoy-sinira-dogru-ilerliyor-12260290.Jpeg)
(http://idora.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2018/09/04/askeri-konvoy-sinira-dogru-ilerliyor-12260302.Jpeg)
-
"BM İdlib için yüksek alarmda"
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b8f6ab27152d827603dd6e5.jpg)
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib ilinde Beşşar Esed rejimi ve destekçilerinin olası operasyonuna karşı "yüksek alarm" halinde olduklarını açıkladı.
Dujarric, günlük basın brifinginde İdlib'e olası operasyon ve Rusya'nın bugün bölgeye düzenlediği hava saldırıları konusunda açıklamalarda bulundu.
Bugün İdlib ve Hama'da düzenlenen hava saldırılarının ölüm ve yaralanmalara ayrıca okul ve market gibi sivil yapılarda zarara yol açtığının altını çizen Dujarric, "BM, İdlib'deki insani durum ve bölgedeki askeri gerginliğin artmasının yol açacağı potansiyel yıkıcı insani sonuçlardan duyduğu endişeyi bir kez daha tekrar ediyor." ifadesini kullandı.
Dujarric, İdlib'de 3 milyon civarında sivilin yaşadığını ve BM'nin Türkiye üzerinden yardımlarını bölgeye ulaştırdığına vurgu yaparak, Suriye'nin kuzeybatısında muhtemel bir operasyon durumunda doğacak ihtiyaçları karşılamak için 311 milyon dolar civarı fona ihtiyaç duyduklarını belirtti.
"BM, İdlib için yüksek alarmda." ifadelerini kullanan Dujarric, "BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura sürekli Suriye'deki taraflarla telefonla görüşüyor. Ancak bölgedeki sivililerin çatışmalardan uzaklaştırılmasını sağlamak bölgedeki tarafların sorumluluğu." açıklamasında bulundu.
Mistura, İsviçre'nin Cenevre kentindeki basın toplantısında İdlib'deki duruma çözüm bulunması için Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, İran, Rusya ve Türkiye'nin katılımıyla 7 Eylül'de Tahran'da düzenlenecek toplantı öncesinde görüşmelerinin "büyük fark yaratabileceğini" söylemişti.
Türkiye, Rusya ve İran heyetleriyle Cenevre'de 10-11 Eylül'de gerçekleştireceği görüşmelere de değinen Mistura, görüşmelerin Suriye'deki siyasi sürece ilişkin "kader anı" olacağını dile getirmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/bm-idlib-icin-yuksek-alarmda-40946667 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/bm-idlib-icin-yuksek-alarmda-40946667)
-
israil ordusunun üst düzey yetkililerinin gazetecilere verdikleri brifingde Suriye deki İşid li teröristlere silah ve nakit desteği verdiği resmen doğrulandı
-
Kaynak?
-
İdlibe olası bir harekat düzenleme ihtimalimiz varmı
-
Kaynak?
https://www.google.com.tr/url?sa=t&source=web&rct=j&url=https://tr.sputniknews.com/amp/ortadogu/201809051035058369-israil-suriye-de-cihatcilara-silah-verdigini-ilk-kez-teyit-etti-ama-haber-siteden-kaldrildi/&ved=2ahUKEwi40JDj_KXdAhWDjKQKHQPDCSMQFjAAegQIBRAB&usg=AOvVaw1ZhtyVjGHpav0V0HSzWBRY&cf=1&cshid=1536223247306 (https://www.google.com.tr/url?sa=t&source=web&rct=j&url=https://tr.sputniknews.com/amp/ortadogu/201809051035058369-israil-suriye-de-cihatcilara-silah-verdigini-ilk-kez-teyit-etti-ama-haber-siteden-kaldrildi/&ved=2ahUKEwi40JDj_KXdAhWDjKQKHQPDCSMQFjAAegQIBRAB&usg=AOvVaw1ZhtyVjGHpav0V0HSzWBRY&cf=1&cshid=1536223247306)
-
ABD'den flaş İdlib açıklaması: Kanıt var...
ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, İdlib'e ilişkin açıklamalarda bulundu. Bölgede kimyasal silah saldırısı hazırlığı yapıldığına dair birçok kanıt olduğunu söyledi.
İdlib'deki durumun çok tehlikeli olduğunu söyleyen Jeffrey "Kimyasal silah hazırlandığına dair birçok kanıt var" dedi. ABD'nin İdlib'de operasyon yapmak için defalarca izin istediğini belirten temsilci, bölgede hava harekatı yapıp yapmayacaklarına ilişkin bilgi vermedi.
James Jeffrey, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın lider olarak bir geleceği olmadığını, ancak onu görevden almanın ABD'nin işi olmadığını söyledi. "Suriye için büyük bir diplomatik girişimin zamanı geldi" diyen ABD'li diplomat, Birleşmiş Milletler ve ABD müttefiklerinin de destek verebileceğini ifade etti.
DAEŞ'i kalıcı olarak yenmek için Suriye'de kalmaya devam edeceklerini de dile getiren Jeffrey, ABD Başkanı Donald Trump'ın da bu fikre destek verdiğini söyledi. Trump daha önce Suriye'den çekileceklerini açıklamıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-abdden-flas-idlib-aciklamasi-kanit-var-40948901 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-abdden-flas-idlib-aciklamasi-kanit-var-40948901)
-
Dünya ayakta! İdlib'e yeni bombardıman...
(http://idora.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2018/09/07/son-dakika-dunya-ayakta-idlib-e-yeni-bombardiman-basladi-12282823.Jpeg)
Tahran'daki kritik zirvenin başlamasına saatler kala, Suriyeli muhaliflerin kontrolündeki vilayeti iki Suriye ve üç Rus savaş uçağı vurdu. Saldırının ilk görüntüleri geldi.
Suriye iç savaşının düğümünün çözüleceği yer olan İdlib'e, bugün yeni hava saldırıları düzenleniyor.
İran'ın başkenti Tahran'da Türkiye, Rusya ve İran liderlerini bir araya getirecek kritik zirve başlamadan saatler önce, saldırı haberleri geldi.
İki Suriye ve üç Rus savaş uçağı, İdlib'in güneyindeki farklı noktaları bombardımana tutuyor.
Yerel kaynaklar, Han Şeyhun, El Habit, Tel Assas, Kefer Zita ve Kefr Ayn gibi noktalar hedef alındığını bildiriyor.
Patlama seslerinin duyulduğu El Habit'te en az bir can kaybı, çok sayıda yaralı var.
Muhaliflere ait uçak gözlemevi, sosyal medya üzerinden "Hımeymim askeri üssünden kalkan Rusya'ya ait üç ve Esed rejimine bağlı iki savaş uçağı Hama ve İdlib'in güneyindeki sivil yerleşimlere ve muhaliflerin cephe hatlarına hava saldırısı düzenledi" paylaşımını yaptı.
Beşar Esad'ın başında bulunduğu Şam rejimi ile destekçileri Rusya ve İran, haftalardır İdlib'e operasyon sinyali veriyordu. İlk hava saldrıları hafta başında gerçekleşti.
Türkiye, ABD ve diğer Batılı devletler ile Birleşmiş Milletler, üç milyondan fazla insanın sıkışıp kaldığı İdlib'e bir askeri harekatın felakete yol açacağı uyarısını yapıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün Rusya lideri Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile, İdlib'i masaya yatıracak. Üç ülke daha önce İdlib'i çatışmasızlık bölgesi ilan etmişti.
http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-idlib-e-yeni-hava-dunya-2738080/ (http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-idlib-e-yeni-hava-dunya-2738080/)
-
! No longer available (http://www.youtube.com/watch?v=nQtBpVkT3Ug#)
Sınırdaki duvarın üzerine elektrikli tel vs döşemedikçe bu duvar bir işe yaramaz!
-
Tahran'da tarihi İdlib zirvesi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkiye-Rusya-İran Üçlü Zirvesi'ne katılmak üzere İran'da. Türkiye, Rusya ve İran liderlerinin Tahran'daki İdlib görüşmesi başladı. Erdoğan tarihi zirvede 'ateşkes' çağrısında bulundu. Ruhani de "Teröristler silahlı eylemlerine son versin" derken Putin de "Silahları bırakma çağrısı yaptık" dedi. Toplantının ardından 12 maddelik ortak bildiri yayınlandı. İşte o bildiri...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in üçlü İdlib zirvesi Tahran'da başladı.
Baş başa ikili görüşmelerin ardından liderler ortak toplantıda önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarihi zirvede, "Bugün burada bir ateşkes ilanı yapabilirsek inanıyorum ki bu zirvenin en önemli adımlarından biri olacaktır" dedi.
LİDERLERDEN ORTAK AÇIKLAMA
Zirvenin sona ermesinin ardından üç lider ortak açıklama yapıyor. Ortak açıklamada söz alan Cumhurbaşkanı Erdoğan; " Bizim burada bulunmamızın nedeni yaşanan insani drama son vermenin yollarını aramaktır. Üçlü zirveler Suriye’de istikrar ortamının tesisi yönünde belli bir mesafenin alınmasına katkı sağlamıştır. Yangını seyretmek yerine söndürmenin yollarını arıyoruz. Türkiye olarak Suriye’de rejimin dizginlenmemesini yol açacağı tehlikeleri dile getirdik. İdlib adeta tüm Suriye’nin küçük bir modeli konumundadır. Sivillerin güvenliğini hiçe sayan yöntemler teröristlerin ekmeğine yağ sürmekten başka fayda sağlamayacaktır. İdlib halkının yeni felaketlere maruz kalmasını asla onaylamıyoruz. İdlib meselesi Astana ruhuna sadık kalınarak çözülmelidir. İdlib halkının kaçacağı yer Türkiye. 3,5 milyon mülteci daha ev sahipliği yapmaya gücümüz yetmez.
Putin : Sayın Başkan Erdoğan'ı destekliyorum. Teröristler sivilleri siper olarak kullanıyor.
İŞTE TARİHİ ZİRVENİN SONUCU
1. Astana formatının Ocak 2017’den bu yana sağladığı başarılardan, özellikle de Suriye Arap Cumhuriyeti genelindeki şiddetin azaltılmasında katedilen ilerlemeden ve ülkede barış, güvenlik ile istikrara yapılan katkıdan duydukları memnuniyeti ifade etmişlerdir.
2. Suriye Arap Cumhuriyeti’nin egemenliği, bağımsızlığı, birliği ve toprak bütünlüğü ile BM Şartı’nın amaç ve ilkelerine olan kuvvetli ve devam eden taahhütlerini vurgulamış ve bunlara herkes tarafından saygı gösterilmesi gerektiğinin altını çizmişlerdir. Kim tarafından gerçekleştirildiğine bakılmaksızın, hiçbir eylemin bu ilkelere halel getirmemesi gerektiğini yinelemişlerdir. Terörle mücadele kisvesi altında sahada yeni gerçeklikler yaratılmasına dair her türlü girişimi reddetmiş, Suriye’nin egemenliği ve toprak bütünlüğü ile komşu ülkelerin ulusal güvenliğini zayıflatmayı amaçlayan ayrılıkçı gündemlere karşı durma kararlılıklarını ifade etmişlerdir.
3. Sahadaki güncel durumu ele almışlar, 4 Nisan 2018 tarihinde Ankara’da yapılan son toplantılarının ardından Suriye Arap Cumhuriyeti’yle ilgili meydana gelen gelişmeleri değerlendirmişler ve aralarındaki mutabakat uyarınca üçlü eşgüdümü sürdürmek hususunda hemfikir kalmışlardır. Bu çerçevede, İdlip gerginliği azaltma bölgesindeki durumu görüşmüşler ve bu konuyu yukarıda belirtilen ilkelere ve Astana formatını tanımlayan işbirliği ruhuna uygun olarak ele almayı kararlaştırmışlardır.
4. BM Güvenlik Konseyi tarafından terörist olarak tanımlanan DEAŞ, Nusra Cephesi ile El Kaide veya DEAŞ’la bağlantılı tüm diğer bireyler, gruplar, teşebbüsler ve oluşumların tamamen ortadan kaldırılması amacıyla aralarındaki işbirliğini sürdürme kararlılıklarını teyit etmişlerdir. Terörle mücadelede, yukarıda belirtilen terörist grupların ateşkes rejimine katılmış veya katılacak olan silahlı muhalif gruplardan ayrıştırılmasının sivil zayiatın önlenmesi bakımından da dahil olmak üzere büyük önem arzettiğinin altını çizmişlerdir.
5. Suriye ihtilafına askeri çözüm getirilemeyeceğine ve ihtilafın yalnızca müzakere edilmiş bir siyasi süreç yoluyla sona erdirilebileceğine dair inançlarını yinelemişlerdir. Siyasi sürecin Soçi’de düzenlenen Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’nin kararları ve BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararıyla uyumlu olarak ilerletilmesi amacıyla aralarındaki aktif işbirliğini sürdürme kararlılıklarını teyit etmişlerdir.
6. Suriyelilerin öncülüğünde ve sahipliğinde bir siyasi çözüme ulaşma sürecini ilerletme amaçlı ortak çabaları sürdürme konusundaki kararlılıklarını yinelemişler ve Anayasa Komitesi’nin kurulması ile çalışmalarının başlatılmasına yardımcı olmaya yönelik taahhütlerini vurgulamışlardır. Kıdemli memurları ile Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Suriye Özel Temsilcisi arasındaki yararlı istişarelerden duydukları memnuniyeti vurgulamışlardır.
7. Bütün Suriyelilerin normal ve huzurlu bir hayata yeniden kavuşmalarına ve acılarının hafifletilmesine yönelik tüm çabalara destek olma ihtiyacını vurgulamışlardır. Bu bağlamda, ilave insani yardım göndermek, insani mayın temizliği faaliyetlerini kolaylaştırmak, sosyal ve ekonomik tesisler de dahil olmak üzere temel altyapı unsurlarını eski haline getirmek ve tarihi mirası korumak suretiyle Suriye'ye yapılan yardımı artırmaları için başta Birleşmiş Milletler ve insani ajansları olmak üzere uluslararası topluma çağrıda bulunmuşlardır.
8. İhtiyaç duyan tüm Suriyelilere hızlı, güvenli ve kesintisiz insani erişim sağlanmasını kolaylaştırma yoluyla, sivillerin korunması ve insani durumun iyileştirilmesini hedefleyen ortak çabaları sürdürmedeki kararlılıklarını yinelemişlerdir.
9. Sığınmacıların ve ülke içinde yerlerinden edilmiş kişilerin Suriye'de ikamet ettikleri asıl yerlere güvenli ve gönüllü olarak geri dönüşleri için gerekli şartların oluşturulması ihtiyacının altını çizmişlerdir. Bu amaçla, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) ve diğer uluslararası uzmanlık kuruluşları da dahil olmak üzere, ilgili tüm taraflar arasındaki eşgüdüm ihtiyacını vurgulamışlardır. [Suriyeli mülteciler ve ülke içinde yerlerinden edilmiş kişiler hakkında uluslararası bir konferansın toplanması fikrini değerlendirmek hususunda mutabık kalmışlardır.]
10. BM ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) uzmanlarının katılımıyla yürütülen, alıkonulanlar/kaçırılanların serbest bırakılması, cenazelerin teslimi ve kayıp şahısların tespiti Çalışma Grubu’nun faaliyetlerindeki ilerlemeyi memnuniyetle karşılamışlardır.
11. Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Sayın Vladimir Putin’in daveti üzerine, bir sonraki toplantılarını Rusya Federasyonu’nda yapmayı kararlaştırmışlardır.
12. Rusya Federasyonu ve Türkiye Cumhuriyeti Devlet Başkanları, Tahran’daki Üçlü Zirve’ye evsahipliği yapmalarından ötürü İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Hasan Ruhani’ye içten teşekkürlerini sunmuşlardır.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5b92725bc9de3d22f8bee82f)
ERDOĞAN: ATEŞKES İLANI OLURSA ÖNEMLİ BİR ADIM OLACAK
Cumhurbaşkanı Erdoğan toplantıda söz aldı. İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Sayın Ruhani’ye ev sahipliği için şükranlarımı sunuyorum. Zirveden çıkacak sonuçlar tüm dünya tarafından sabırsızlıkla bekleniyor. Bu beklentileri boşa çıkarmayacağımıza inanıyorum. Suriye'nin siyasi birliği sağlanmalı. Astana kapsamında hayata geçirdiğimi en kritik adım gerginliği azaltma bölgelerini tesisiydi. Ancak bunlar zamanla farklı bahanelerle tasfiye edildi. Bunlardan geriye sadece İdlib kaldı. Burada muhalefet yaşanan gelişmeler nedeniyle aldatıldıklarını düşünüyorlar. Türkiye olarak şehitler verdiğimiz bu sürecin şu an itibariyle çok riskli bir yere geldiğini düşünüyoruz. İdlib sadece Suriye’nin geleceği için değil bizim milli güvenliğimiz ve bölgenin geleceği için de öneme sahiptir. İdlib’e yapılacak saldırı felaketle sonuçlanacaktır. Teröristlerle mücadelede zaman ve sabra dayanan yöntemlere gerek var. İdlib’in kan gölüne dönmesini asla istemiyoruz. Siz dostlarımızdan da bu çabalarımıza destek olmanızı bekliyoruz. İdlib için makul bir çıkış yolu bulmalıyız. Astana garantörlerinin Suriye’de yeni bir insani kriz yaşanmasına izin vermeyecekleri mesajı bu zirveden dünya kamuoyuna verilmelidir. Fırat’ın doğusunda arzu etmediğimiz gelişmeler yaşanıyor. Bir takım yabancı güçlerin attığı adımların artık bambaşka bir yere yöneldiği bir gerçektir. ABD’nin bölgede bir diğer terör örgütünü güçlendirmesinden fevkalade rahatsızız. Türkiye bölgedeki varlığını korumakta kararlıdır. Türkiye göçmen ağırlama kapasitesini doldurmuştur. Suriye rejimimin de göz yummasıyla terör örgütü varlığını kalıcı hale getirmeye çalışıyor. Bu durum aynı zamanda Suriye’nin toprak bütünlüğüne de tehdit oluşturuyor. Bu zirveden çıkacak sonuçların hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Herkes Tahran bildirisini bekliyor. 12 maddelik bu bildiriyi toplantının ardından sunacağız. Bir sonraki toplantımız da Rusya'da olacak. İdlib'de çok sayıda sivil var, dikkatli olmalıyız. Bombardıman durmalı sivillere zarar veriyor. İdlib halkı ciddi manada korku içinde, göç başladı. Bugün burada bir ateşkes ilanı yapabilirsek inanıyorum ki bu zirvenin en önemli adımlarından bir olacaktır ve sivilleri rahatlatacaktır.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5b926dc8b699de1ed835de19)
RUHANİ: İLK VE SON ROL SURİYE HALKININDIR
İran Cumhurbaşkanı Ruhani'nin açıklamalarından satır başları şöyle;
Biz Suriye’deki savaşın alevlerini söndürmek için bütünlüğünü korumak için, geleceğini kendi belirleme hakkına saygı duymak için ortak bir kalıp belirlemek çok önemliydi. Biz Suriye krizini çözmek için askeri seçeneğin işe yaramadığını vurgulamıştık. Bu çalışma Astana sürecinin devamı niteliğindedir. İran cumhuriyeti Suriye hükümetinin isteği üzerine bu ülkede bulundu. Bu bulunma ne gelecekte ne geçmişte kendi karar ve görüşümüzü zorla kabul ettirmek yönünde olmamıştır. Biz bölgedeki bazı ülkelerin terör ve ayrılıkçı endişelerini anlıyoruz. Ama bunu için en etkili yöntemin Suriye hükümetiyle işbirliği yapılması olduğuna inanıyoruz. Biz barış için savaşıyoruz. Bu mücadele sivillere zarar vermemeli. İşgalci bir rejim olan Siyonist rejim terörizmle mücadele ettiğini iddia edemez. Bu rejimin işgal ettiği Suriye topraklarını derhal terk etmesi gerekir. Kanunsuzca Suriye’de bulunan siyonist rejimi destekleyen ABD hükümetinden olumlu ve yapıcı bir rol alacağı beklenemez. Suriye’nin geleceği için ilk ve son rol Suriye halkına aittir. Suriye krizi sonlandırması için Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygı duyulmalıdır. Özellikle İdlib’de terörle mücadele devam etmelidir. Suriye’ye yardım etmek uluslararası toplumun gündeminde olmalıdır. ABD’nin oradaki varlığı derhal son bulmalıdır.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5b926df4b699de1ed835de1d)
PUTİN: DAHA ÖNCE ALINAN KARARLAR BAŞARILI OLDU
İşte toplantıda Rusya Devlet Başkanı Putin'in konuşmasından satır başları;
Suriye'de kalan teröristler İdlib'de bulunuyor. Daha önceki zirvelerde alınan kararlar başarılı bir şekilde hayata geçiriliyor. Uluslararası terörizm hemen hemen yok edildi. Suriye topraklarının neredeyse tamamı kontrol altına alındı. Kalanlar İdlib çatışmasızlık bölgesinde yer alıyor. Çeşitli provokasyonlar hazırlıyorlar. Hatta kimyasal silahların kullanımıyla oluyor bu provokasyonlar.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5b926de4b699de1ed835de1b)
REUTERS: KADER ANI
Reuters haber ajansı üçlü zirveyi, "İdlib'in kaderine Türkiye, Rusya ve İran karar verecek" diye duyurdu.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5b925b94b699de1ed835ddbc)
Türkiye'nin sınırındaki İdlib'de rejimin kimyasal silah kullanılmasından ve yaşayan 4 milyon sivilin hayatından endişe ediliyor. Yeni saldırılar büyük bir göç dalgasını tekrar harekete geçirebilir.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5b925b94b699de1ed835ddbe)
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Suriye konulu üçlü zirve kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu, toplantıların ikili ilişkileri görüşmek için de bir fırsat olduğunu söyledi. Velencek Toplantı Salonu'nda Erdoğan'ı karşılayan Ruhani, kendisini Tahran'da görmekten mutluluk duyduğunu ifade etti.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5b924c4ab699de1ed835dd75)
Ruhani, "Bugün 3 ülke olarak bölgesel sorunları çözmek üzere üçüncü zirve toplantımızı yapıyoruz. Bu görüşme, iki ülke meselelerini konuşmak ve müzakere etmek için de bir fırsattır. Tahran'a tekrar hoş geldiniz. Bu yolculuğunuzun iki ülke ve iki millet için hayırlı ve bereketli olmasını temenni ediyorum." diye konuştu. Daha sonra toplantı, basına kapalı devam etti. Erdoğan, İran Liderler Konferans Salonu'nda Ruhani'nin ev sahipliğindeki Suriye meselesi için yapılacak Türkiye-Rusya-İran Üçlü Zirvesi'ne iştirak ediyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a İran seyahatinde Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, MİT Başkanı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'ın da bulunduğu heyet eşlik ediyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-erdogan-ve-ruhani-gorusmesi-basladi-40949318 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-erdogan-ve-ruhani-gorusmesi-basladi-40949318)
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Böyle bir oyunun ortağı da seyircisi de olamayız
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Twitter hesabından Türkçe, İngilizce, Farsça ve Rusça mesajlar paylaştı. Erdoğan, "Rejimin çıkarları uğruna on binlerce masum insanın öldürülmesine göz yumulması durumunda, böyle bir oyunun ortağı da seyircisi de olamayız." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açıklamasında, "Türkiye olarak, baştan beri Suriye’de akan kanın durması için mücadele ettik. Hiçbir ayrım gözetmeden Suriyeli kardeşlerimize sahip çıktık. Dün olduğu gibi bugün de tek bir Suriyeli kardeşimizin dahi burnunun kanamasını istemiyoruz." ifadelerine yer verdi.
Erdoğan'ın mesajları şöyle:
Türkiye olarak, baştan beri Suriye’de akan kanın durması için mücadele ettik. Hiçbir ayrım gözetmeden Suriyeli kardeşlerimize sahip çıktık. Dün olduğu gibi bugün de tek bir Suriyeli kardeşimizin dahi burnunun kanamasını istemiyoruz.
Bugün aziz kardeşim Sayın Ruhani'nin ev sahipliği ve değerli dostum Sayın Putin'in katılımıyla gerçekleştirdiğimiz Türkiye-Rusya-İran üçlü Zirvesine atfettiğimiz önem Suriyeli kardeşlerimizin geleceğine yönelik hassasiyetimizden kaynaklanıyor.
Bugün gerçekleştirilen Tahran Zirvesinde Türkiye, Suriyeli sivillerin can güvenliğini hiçe sayan yöntemlerin, teröristlerin ekmeğine yağ sürmekten başka hiçbir fayda sağlamayacağını açıkça ifade etmiştir.
Rejimin çıkarları uğruna on binlerce masum insanın öldürülmesine göz yumulması durumunda, biz böyle bir oyunun ortağı da seyircisi de olamayız.
İdlib meselesi, yeni acılara, yeni gerginliklere, yeni sıkıntılara mahal vermeden Astana ruhuna sadık kalınarak çözülmelidir. Astana'da mutabakata vardığımız ilkelerin muhafazası, Suriye krizine sürdürülebilir siyasi çözüm bulunması bakımından da mühimdir.
Terörle mücadele kisvesi altında sahada oldu-bittilere gidilmemesi, Suriye’nin toprak bütünlüğü ile komşu ülkelerin milli güvenliğini zayıflatmayı amaçlayan ayrılıkçı gündemlere karşı durulması gerekmektedir.
3,5 milyonu aşkın Suriyeliye ev sahipliği yapan bir ülke olarak, mültecilerin gönüllü ve güvenli biçimde geri dönüşlerinin sağlanması ve Suriye ihtilafına tüm paydaşların ortak bir zeminde buluştuğu kalıcı bir çözüm bulunması için çalışmaya devam edeceğiz.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/cumhurbaskani-erdogan-boyle-bir-oyunun-ortagi-da-seyircisi-de-olamayiz-40949934 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/cumhurbaskani-erdogan-boyle-bir-oyunun-ortagi-da-seyircisi-de-olamayiz-40949934)
-
İbrahim Kalın: Türk askeri oradayken göze alamazlar…
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b9370b4b699de24a00397eb.jpg)
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın çok çarpıcı İdlib değerlendirmesi geldi. Kalın "Türkiye'nin İdlib'de 12 gözlem noktası bulunuyor. Türk askerlerinin varlığı, muhtemel bir saldırıyı önlemenin tek garantisi. Zira Rus savaş uçakları ve rejim kara kuvvetleri, Türk askerleri oradayken bir saldırı gerçekleştirmeyi göze alamaz" dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "İdlib'e yönelik herhangi bir saldırı ölüm ve yıkımdan başka bir şey getirmeyecek olup hem Cenevre hem de Astana süreçlerindeki tüm siyasi çabaları baltalayacak, bu da Esed rejiminin ahlaksız bir zaferi olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Kalın, Daily Sabah gazetesinde "İdlib Çıkmazı: Uluslararası Sistemin Yeni Sınavı" başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Yazısında Suriye savaşının, yedinci yılında "kaos, insani dram ve siyasi çalkantı" üretmeye devam ettiğini belirten Kalın, sağlam ve sürdürülebilir bir siyasi çözüm olmadan devam eden siyasi ve askeri çatışmaların yalnızca mevcut krizi daha da tırmandıracağına dikkati çekti.
İdlib ve çevresindeki son gelişmelerin durumu iyileştirmek yerine daha da vahim hale getireceğine işaret eden Kalın, "Suriye'yi aşan bir mesele haline gelen bu savaşın Suriye halkına hiçbir faydası olmadığı ortadadır. Küresel ve bölgesel güçler arasında yürütülen bir vesayet savaşına tanık oluyoruz. Daha fazla güç ve nüfuz elde etme isteği ve açgözlü dürtülerin neden olduğu bu vahşetin kaynağı sadece silahlar değil. Eğer taraflar farklı bir yaklaşıma sahip olsaydı, sağduyu, erdem ve merhamete dayalı bir çözüm uzun süre önce mümkün olabilirdi." ifadelerini kullandı.
Dünyanın, Suriye halkına ekseriyetle sırtını döndüğünü kaydeden Kalın, Suriye halkının acılarına desteklerin sözde kaldığını, esas aktörlerin savaşı durdurmak için ya çok az şey yaptığını ya da hiçbir şey yapmadığını aktardı.
"TERÖRİST GRUPLAR DA SURİYE TOPRAKLARINDAKİ ÖLÜM VE YIKIMDAN SORUMLUDUR"
Kalın, "Herkes savaşın ikiz canavarları arasında sıkışan Suriye halkını izlemekle yetindi. Yüzlerce insanını katleden acımasız Esed rejimi ve DEAŞ ile PKK’ya bağlı PYD-YPG gibi farklı terörist gruplar da Suriye topraklarındaki ölüm ve yıkımdan sorumludur." değerlendirmesini yaptı.
Cenevre ve Astana süreçlerinin kısmen sonuç verdiyse de akan kanı durduramadığını anlatan Kalın, Amerika'nın Kuzeydoğu Suriye'deki varlıklarını meşrulaştırmak için DEAŞ'ı kullandığını belirtti.
DEAŞ tehdidinin büyük ölçüde ortadan kalkmasıyla ABD'nin, Türkiye ile stratejik ortaklığını ihlal etme pahasına Suriye'deki PKK ile ilişkilerini meşrulaştırmanın yollarını aradığını kaydeden Kalın, yazısında "Türkiye’nin bu karanlık ilişkiyi durdurma konusunda yaptığı çağrılara ABD kulaklarını tıkamış durumda. Rejim ve destekçileri İran ve Rusya da Levant'ta yeni bir harita çizme gayelerini haklı çıkarmak için DEAŞ canavarını kullanıyor. Tüm bu unsurların Suriye’deki ılımlı muhalif grupları siyasi ve askeri olarak yok ettiğine veya zayıflattığına şahit olduk." ifadelerine yer verdi.
"UYARI, ÖFKE, ENDİŞE VESAİRE GİBİ AÇIKLAMALAR İLE HİÇBİR YERE VARILAMAZ"
Suriye muhalif güçlerinin son kalesi olarak İdlib'in kaldığına dikkati çeken Kalın, şöyle devam etti:
"3,5 milyon nüfusa sahip bu vilayete yönelik herhangi bir saldırı büyük bir insani felakete yol açacaktır. Bu ise Türkiye'ye, buradan da Avrupa'ya ve başka yerlere yeni bir göç dalgasını tetikleyecektir. İdlib’e yönelik herhangi bir saldırı ölüm ve yıkımdan başka bir şey getirmeyecek olup hem Cenevre hem de Astana süreçlerindeki tüm siyasi çabaları baltalayacak, bu da Esed rejiminin ahlaksız bir zaferi olacaktır. Böylece Suriye'de istediğini elde etmenin tek yolunun fark gözetmeksizin acımasızca güç kullanmak olduğu bir kez daha gözler önüne serilecek. Suriye’deki çatışmanın çözüm yolu elbette bu olamaz."
Kalın, dünyanın İdlib ve çevresindeki çıkmazı önlemek için de çok az çaba gösterdiğini aktararak, "Uyarı, öfke, endişe vesaire gibi açıklamalar ile hiçbir yere varılamaz. Kimyasal silah kullanması halinde Esed rejimine saldırı tehditleri şu iki nedenden dolayı anlamsızdır. İlk olarak rejim geçmişte kimyasal silah kullanmış ve rejimin bu kapasitesini yok etmek için hiçbir şey yapılmamıştır. Sadece görüntü vermek için yapılan az sayıdaki saldırı hiçbir anlam ifade etmemektedir. İkinci olarak, kimyasal silah kullanımını şarta bağlamak, rejimin konvansiyonel silahlarla katliama devam edebileceğini söylemenin başka bir yoludur. İşte bu, Suriye savaşının utanç verici bir ironisidir. Rejim kimyasal silah kullanmanın yanı sıra konvansiyonel silahlarla çok daha fazla insan öldürmüştür. Ve rejim halen bu iki tehdide sırtını dayamaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa için savaşın sonlanmasının öncelik teşkil etmediğini ve şimdiye kadar bu konuda kayda değer bir öneri ya da çaba göremediklerini belirten Kalın, Avrupa ülkelerinin temel kaygısının 2015 ve 2016'da olduğu gibi yeni bir göç dalgası ile karşı karşıya kalmak olduğunu belirtti.
Bu konuda Avrupa devletlerinin Türkiye’nin yanında yer aldığını ve bu dayanışmanın güçlenmesinin önemli olduğunu kaydeden Kalın, "Askeri çatışmayı sonlandırma, siyasi çözüme ulaşma ve mültecilere sahip çıkma yükünü Türkiye dahil hiçbir ülke tek başına taşıyamaz. Avrupalılar bir adım daha öne çıkarak elini taşın altına koymalıdır." ifadesini kullandı.
İdlib'in Astana anlaşması kapsamında bir çatışmasızlık bölgesi olduğunu hatırlatan Kalın, şunları kaydetti:
"Üç garantör ülke olan Türkiye, Rusya ve İran burada askeri gözlem noktaları kurdu. Türkiye'nin 12 gözlem noktası bulunuyor. Türk askerlerinin varlığı, muhtemel bir saldırıyı önlemenin tek garantisi. Zira Rus savaş uçakları ve rejim kara kuvvetleri, Türk askerleri oradayken bir saldırı gerçekleştirmeyi göze alamaz (sivilleri ve meşru, ılımlı muhalif güçleri umursamadıklarını biliyoruz). Terörist grupların ortadan kaldırılması gerekçesiyle İdlib’e yapılacak herhangi bir saldırı Astana sürecini baltalayacaktır.
Türkiye, Suriye'de yeni bir insani felaketi önlemek için elinden geleni yaptı ve bu konuda çabalarına yılmadan devam edecektir. Uluslararası destek mekanizması, kaygı veya Amerikan Başkanı Trump’ın twitinde kullandığı gibi 'öfke' ifadelerinin ötesine geçerek gerek siyasi gerekse mültecilerle ilgili çözüm içeren somut eyleme evrilmelidir. İdlib saatli bomba gibi karşımızda. Eğer uluslararası toplum Suriye’deki savaşı ciddiye alıp Suriye halkını umursadığını gösterebilirse, bu saatli bombayı durdurup yeni bir sürece başlayabiliriz."
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/ibrahim-kalin-turk-askeri-oradayken-goze-alamazlar-40950000?utm_source=email&utm_medium=newsletter&utm_channel=Mail&utm_content=manset_gorsel (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/ibrahim-kalin-turk-askeri-oradayken-goze-alamazlar-40950000?utm_source=email&utm_medium=newsletter&utm_channel=Mail&utm_content=manset_gorsel)
-
Benim bu konuda endişelerim var. Çok kritik bir bölge. Çoğu şey iç içe girmiş durumda. Rus uçakları bombardıman yaparken, birileri (İsrail veya ABD olabilir) bizim gözlem noktalarımıza gizlice havadan saldırı düzenleyebilir. Ne de olsa her ikisinin de bunu yapabilecek stealth uçakları ve gelişmiş elektronik sistemleri var. Bu saldırıyı Rusların gerçekleştirdiği düşüncesi yaratarak, Rusya ile şu ara olan ilişkilerimizi tam tersine çevirebilirler.
-
Son dakika: İdlib'de okul vuruldu
Rusya ve Esed rejimine ait savaş uçaklarının, İdlib ve Hama illerinde sivil yerleşimlere, bir okula ve askeri muhaliflerin cephe hatlarına saldırıları sonucu 17 kişi yaralandı - Bu kişiler arasında Cercenaz beldesinde bir okula yapılan hava saldırısında yaralanan 2 çocuk da bulunuyor.
Suriye'de Beşşar Esed rejimi ve Rusya'nın, ülkenin kuzeybatısındaki İdlib ve orta kesimlerindeki Hama illerinde düzenlediği hava saldırılarında 17 kişi yaralandı.
AA muhabirinin yerel kaynaklardan aldığı bilgiye göre, Rusya ve Esed rejimine ait savaş uçakları ile rejimin helikopterleri, sabah saatlerinden itibaren İdlib'in güneyindeki, Habit, Cercenaz, Hiş, Temenia, ve Hama'nın Latamne bölgeleri hava saldırılarıyla vuruyor. Saldırılarda 17 sivil yaralandı. Bu kişiler arasında Cercenaz beldesinde bir okula yapılan hava saldırısında yaralanan 2 çocuk da bulunuyor.
Sivil Savunma Müdürü Mustafa Hac Yusuf yaptığı açıklamada, "Sabah saatlerinden bu yana düzenlenen hava saldırılarında çoğunluğu kadın ve çocuk 17 sivil yaralandı." dedi.
Muhaliflere ait uçak gözlemevi yetkilileri, saldırılara ilişkin sosyal medyadan yaptıkları paylaşımda, "Hmeymim askeri üssünden kalkan Rusya'ya ait savaş uçakları ve Esed rejimi savaş uçaklarıyla helikopterleri, Hama ve İdlib'in güneyindeki sivil yerleşimlere ve muhaliflerin cephe hatlarına hava saldırıları düzenledi. Cercenaz beldesindeki okulu Esed rejimine bağlı savaş uçakları vurdu." ifadelerini kullandı.
Savaş uçakları ve helikopterin hava saldırıları devam ediyor.
Son 9 günde 29 sivil öldü
Sivil savunma kaynaklarına göre, bu ayın başından itibaren İdlib'in batısı, güneybatısı ve Hama'nın kuzeyine düzenlenen hava ve kara saldırılarında 29 sivil hayatını kaybetti. En az 71 kişi yaralandı.
Söz konusu sürede, Hama'nın kuzeyinden Keferzita beldesinde bir sivil savunma merkezi ile Has köyündeki yer altı hastanesi ve Hama kırsalındaki Latamne beldesinde bir hastane, düzenlenen hava saldırısında hizmet dışı kaldı.
Suriye'nin kuzeybatısında, askeri muhalifler ve rejim karşıtı silahlı grupların kontrolündeki İdlib ve çevresindeki bazı bölgelerin 4-5 Mayıs 2017'deki Astana toplantısında "gerginliği azaltma bölgesi" ilan edilmesine karşın rejim ve zaman zaman Rusya, bölgeye hava saldırıları düzenlemeye devam ediyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-idlibde-okul-vuruldu-40951643 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-idlibde-okul-vuruldu-40951643)
-
Rusya'dan flaş iddia: ABD Suriye'yi fosfor bombalarıyla vurdu
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b956d370f2543125c76e7de.jpg)
Rusya Savunma Bakanlığı, ABD’ye ait 2 F-15 uçağının Suriye’nin Deyr ez Zor bölgesini fosfor bombalarıyla vurduğunu belirtti.
Sputnik'de yer alan habere göre, Rusya'nın Suriye'deki Ateşkes İzleme Merkezi Başkanı Korgeneral Vladimir Savçenko, ABD Hava Kuvvetleri’ne ait 2 adet F-15 uçağının dün Suriye’nin Deyr ez Zor bölgesini kullanımı yasak olan fosfor mühimmatlarıyla vurduğunu açıkladı.
Savçenko, “Deyr ez Zor eyaletinde 8 Eylül günü Amerikan Hava Kuvvetlerine ait iki F-15 uçağıyla Hajin yerleşimine yanıcı fosfor mühimmatları kullanılarak saldırı düzenlendi” diye konuştu.
Saldırı sonucunda büyük yangınların görüldüğüne dikkat çeken Savçenko, “Ölü ve yaralı hakkındaki bilgiler netleştiriliyor” ifadelerini kullandı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyadan-flas-iddia-abd-suriyeyi-fosfor-bombalariyla-vurdu-40951182 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyadan-flas-iddia-abd-suriyeyi-fosfor-bombalariyla-vurdu-40951182)
-
Twitter de bir video denk geldi;
İdlibi satarsanız şu gördüğünüz duvarların altındaki tünellerden 2 saatte reyhanlıya geliriz diye tehdit içerikli bir kayıt yapılmış.(Bizim sınır duvarlarının önünde çekilmiş)
BBC muhabiri paylaşmış.
-
2011'de her iki tarafin da paramiliter guclerini gozden cikardigini yazmistim. Kemiksiz kilciksiz zemin ariyorlar pazar yapmak icin ama hesap hatasi yaptilar. Savas o kadar uzadi ki efendi uslu adamlar da radikallesmeye basladi.
İki care var: Ya hedef gozetmeksizin basicaklar kimyasali ya da yok sayacaklar.
-
Suriye'de Beşşar Esed rejimi ve destekçileri, Fırat Kalkanı Harekatı'yla terörden arındırılan bölgelerin karşısındaki cephe hatlarına da askeri yığınak yapmaya başladı.
Bölgedeki AA muhabirlerinin bildirdiğine göre, Esed güçleri, terörden temizlenen Fırat Kalkanı bölgesinin karşısındaki cephe hatlarına askeri sevkiyat yapıyor.
Sevkiyatlar, terör örgütü YPG/PKK işgalinde bulunan Deyr Cemal, Tel Rıfat, Ayn Dakne, Ahras, Harbil, Umgura, Umhuş bölgelerine ve Bab ilçesi karşısındaki Tadif bölgelerine yapıldı.
Rejim bölgeye piyade unsurlarının yanı sıra çok sayıda tank, zırhlı araç, top ve füze bataryası ve ağır silah da sevk etti.
Askeri sevkiyatlarda Esed rejimi, Bab ve Azez kentleri karşısında terör örgütü YPG/PKK ile ortak kontrol ettiği hattı güçlendirme çalışmalarını sürdürüyor.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2708435-bolge-turkiyenin-kontrolunde-cok-tehlikeli-adim (http://www.haber7.com/dunya/haber/2708435-bolge-turkiyenin-kontrolunde-cok-tehlikeli-adim)
-
Munbic hattında 44 devriye yapılmış?
https://www.ntv.com.tr/turkiye/tskdan-munbic-hattinda-44-devriye,20z8dDuCO0ekRXz4eP-jtA (https://www.ntv.com.tr/turkiye/tskdan-munbic-hattinda-44-devriye,20z8dDuCO0ekRXz4eP-jtA)
Uzunca bir süre Münbicte ABD TSK unsurlarını ortak ve bağımsız devriye yapma konusunda eğitiyordu !
''yani TSK bugüne kadar sayısız yurtdışı icra etmiş bir kuvvet olarak bunu bilmiyordu sanki''
'' ABD tarafından yapılmış olan bir başka acıklamada, münbiç mrk de TSK unsurları görev yapmayacak''
'' Fıratın batısında PKK/PYD den arıtıldımı ?''
Kim kimi uyutuyor aceba
Kim kimi uyutuyor ?
-
İşte ABD’nin Suriye önerileri
Suriye’de yeni bir anayasa hazırlığı için kurulması öngörülen komisyon başta olmak üzere sürecin ana parametrelerinin belirlenmesi için dün Cenevre’de BM’nin Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura tarafından düzenlenen son tur görüşmelerde ABD kapsamlı bir çerçeve öneri sundu.
Hürriyet’in bir kopyasına ulaştığı belge ABD’nin Suriye’de Esad’lı geçişi ve bölgesel yönetimleri dışlamadığına yönelik önemli ipuçları taşıyor. ABD, kurulacak anayasa komisyonunda ‘kuzeydoğu Suriye’den de temsilciler bulunmasını istiyor. ‘Kuzeydoğu Suriye’, terör örgütü PKK’nın uzantısı YPG’nin ana unsur olduğu SDG’nin kontrolünde bulunuyor.
ABD başta olmak üzere Batı’nın Suriye’de siyasi çözüm arayışlarının adresi olarak gördüğü Cenevre sürecinin canlandırılması için Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, yeniden devrede. Mistura, Cenevre’de hafta boyunca süren toplantılarda Suriye krizinin başat aktörleriyle kurulması öngörülen yeni anayasa komisyonu ile anayasal reform sürecini masaya yatırdı. Mistura, ilk iki gün Astana sürecinin garantörü Türkiye, Rusya ve İran’ın temsilcileriyle bir araya geldi. Hemen ertesinde ise Mistura’nın masasında, ABD’nin başını çektiği Fransa, Almanya, İngiltere, Mısır, Ürdün ve Suudi Arabistan’dan oluşan ‘Küçük Grup’ temsilcileri vardı. Toplantıda ABD’yi Suriye Özel Temsilcisi Büyükelçi James Jeffrey ile yardımcısı Joel Rayburn temsil etti.
ABD heyeti Cenevre’de masaya Trump yönetiminin Suriye için öngördüğü siyasi vizyonu ortaya koyan, bağlayıcılığı olmayan bir belge (non-paper) koydu. Kamuoyu ile paylaşılmak üzere hazırlanmadığı vurgulanan belgenin Suriye’de siyasi çözüm için ABD’nin ‘Küçük Grup’taki ülkelerle birlikte çizdiği hedefler açısından rehber niteliğinde olduğu belirtildi. Belgede siyasi çözüm parametresi olarak sekiz maddeye yer verildi:
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5b9c2efa2269a21c0c6974d5)
BM’nin Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 2254 sayılı kararına bağlı olarak ‘Küçük Grup’ şöyle bir Suriye hükümetinin arayışında olmalı:
Teröristleri desteklemeyen ve onlara güvenli alan sağlamayan;
Kitle imha silahlarından arındırılmış ve kitle imha silahı programlarını kanıtlanabilir bir biçimde sonlandırmış;
İran rejimi ve onun militan uzantılarıyla ilişkisini kesmiş;
Komşularına tehdit oluşturmayan;
Sığınmacıların evlerine gönüllülük esasına dayalı, güvenli ve onurlu dönüşü için gerekli koşulları sağlayan;
Savaş suçlularını ve insanlığa karşı suç işleyenleri yargılayan ya da bunu yapması için uluslararası toplumla işbirliği içinde olan.
BM himayesinde ve BMGK 2254 sayılı kararı uyarınca işletilecek siyasi süreç, anayasal reformlar ve BM’nin gözetiminde yapılacak seçimlerle sonuçlanmalı.
Suriye hükümeti tarafından kontrol edilen alanlarda, bağışçı ülkeleri tatmin edecek, anayasal reform ve BM gözetiminde seçimle sonuçlanacak bir siyasi sürecin olmaması durumunda uluslararası yeniden inşa desteği verilmeyecek.
Anayasa reformu, seçimler ve Suriye’de siyasi çözüm için uygun mekanizma BM himayesi ve kontrolündeki bir anayasa komisyonudur. BM en kısa zamanda anayasa komisyonunu kurmalıdır.
KUZEYDOĞU SURİYE’DEN TEMSİLCİLER VURGUSU
Anayasa komisyonunun belirlenmesi BM’nin sorumluluğunda olmalı. Küçük Grup, BM’yi anayasa reformu ve seçimlerin uygulanması için Suriye hükümetinin, kuzeydoğu Suriye’den temsilcilerin ve burada bahsedilen prensiplere bağlı bir çözümden yana olan Suriye muhalefetinin de aralarında bulunduğu bütün siyasi güçleri sürece dahil etmeye teşvik eder.
DEAŞ’ın kalıcı biçimde yenilgiye uğratılması ile Küresel Koalisyon ve ortakları tarafından temizlenen bölgelere istikrar desteği Suriye’de siyasi çözümün vazgeçilmez unsurlarıdır.
Özellikle Ürdün, Golan ve Türkiye sınırlarında burada bahsedilen prensiplerle uyumlu biçimde insani krizi hafifletmeye yönelik çabaların tümü teşvik edilmeli.
Küçük Grup, Suriye’de kimyasal silahların kullanımını engellemek için gerekli tüm adımları atacaktır.
MERKEZİYETÇİ YAPI YERİNE YETKİ DEVRİ
ABD’nin Cenevre’de masaya getirdiği metinde Suriye’deki siyasi sürecin ilk adımı olarak gördükleri ‘anayasa reformu’ için gereken adımlar ise altı maddede özetlendi. Yeni anayasada cumhurbaşkanının yetkilerinin bölgesel hükümet kurumlarının bağımsızlığını garanti edecek şekilde düzenlenmesi gerektiği belirtiliyor. Merkeziyetçi yapı yerine bölgelere yetki devri vurgusu da var. Detaylar şöyle:
Cumhurbaşkanının yetkileri hem kuvvetler ayrılığını daha geniş biçimde sağlayacak, hem de diğer merkezi ve bölgesel hükümet kurumlarının bağımsızlığını garanti edecek şekilde yeniden düzenlenmeli.
Hükümet, güçlendirilmiş yetkileri olan bir başbakan tarafından yönetilmeli. Cumhurbaşkanı ve Başbakanın yetkileri arasında net bir ayrım olmalı. Başbakan ve hükümet, cumhurbaşkanı onayına bağlı olmayan bir biçimde atanmalı.
Yargı daha geniş bir bağımsızlığa sahip olmalı.
Güvenlik kurumları reformdan geçirilerek sivil otoritenin gözetimi sağlanmalı.
Yönetme yetkisi açık biçimde devredilmeli, sorumluluk bölgesel bazı kapsayacak şekilde dağıtılmalı.
Seçimlerde aday gösterilebilme üzerindeki sınırlamalar kaldırılmalı. Sığınmacıların, yerlerinden edilmişlerin ve sürgündekilerin de cumhurbaşkanlığı dahil olmak üzere tüm makamlar için aday olabilmeleri sağlanmalı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5b9c27352269a20714af93d2)
ABD destekli YPG’nin içinde yer aldığı SDG, halihazırda Suriye’nin doğusundaki Deyrizor’da operasyon yürütüyor.
BİLGİ NOTU: Belgede terör örgütü PKK’nın uzantısı YPG’nin ana unsur olduğu SDG’nin kontrolündeki bölgelerden ‘kuzeydoğu Suriye’ diye bahsediliyor. Kuzeydoğu Suriye’den temsilcilerin de anayasa komisyonunda yer alması gerektiği belirtiliyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/iste-abdnin-suriye-onerileri-40956780 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/iste-abdnin-suriye-onerileri-40956780)
-
Suriye VE RUS HSS kedi Lazkiye üzerinde bazı cisimleri vurmaya çalışıyorlar tanımlanamıyor
-
Erdoğan Putin zirvesinde mutabakat: Silahlardan arındırılmış bölge
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b9fd90e67b0a904d4a00684.jpg)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Soçi'de görüştü. Görüşme yaklaşık 1 saat 25 dakika sürdü. İki lider yaptığı ortak açıklamada İdlib'de silahlardan arındırılmış bölge konusunda mutabık olduklarını vurguladı. Türkiye ve Rusya arasında İdlib'e ilişkin mutabakat zaptı imzalandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Soçi görüşmesi sonrası ortak basın toplantısı düzenlendi. Türkiye ve Rusya arasında "İdlib Gerginliğin Azaltılması Bölgesindeki Durumun İstikrarlaştırılmasına İlişkin Mutabakat Zaptı" imzalandı
Satırbaşları şu şekilde:
PUTİN: SİLAHLARLA BÖLGEDEN ÇEKİLECEKLER
Putin: "Türkiye Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan ile çok yapıcı ve kapsamlı görüşmeleri yaptık. Bu sene dördüncü kez bir araya geliyoruz. 10 gün önce Tahran’daki zirveye katılmıştık. Güncel ikili konuları görüştük, işbirliği konuları görüştük. İkili ticaret hacminin artışını kaydettik. Bu sene 7 ay içerisinde ticaret hacmimiz yüzde 34 artmıştır ve 15 milyar dolara ulaşmıştır.
Sayın Erdoğan ile ikili ticarette milli para birimleri kullanmamız lazım. Enerji alanında stratejik projelerin geliştirilmesine devam edeceğiz. Akkuyu Nükleer Santrali’nden bahsediyorum. Türk Akım doğalgaz boru hattı projesini sürdüreceğiz. Önümüzdeki sene Türkiye ve Rusya turizm yılı hazırlıklarını değerlendirdik. Bu sene ilk 6 ay içerisinde Rus turist sayısı artmıştır."
Bugün özellikle Suriye’deki çözüm konularını ele aldık. Yaşam koşullarının iyileştirilmesi konusunda beraber çalışma yürütüyoruz. İdlib konusunda işbirliği içindeyiz.
MUTABAKATLARA ULAŞTIK
Çok önemli mutabakatlara ulaştık. Ve onaylanmış kararlar konusunda mutabakat sağlamıştık. Rusya’nın endişeleri ve biz Rusya olarak İdlib çatışmasızlık bölgesizlik kuran ülkelerden biriyiz. Bizim endişelerimiz İdlib’de olan savaşçılardan, özellikle Halep noktasına saldırı tehlikesi var. Rus üslerine tehlikesi de var. Bugün yapılan görüşmelerde bu durum ayrıntılı şekilde değerlendirdik. Ve şu kararı aldık. 15 Ekim tarihinde silahsızlanma bölgesi, Nusra’daki savaşçılar bu bölgeden çekilecekler. O bölgeden, sayın Erdoğan’ın teklifiyle ağır silahların çekilmesi kararını aldık. Bütün muhalif grupların silahlarla bölgeden çekilecekler. O bölgede kontrol, Rus ve Türk askerler tarafından ortak yapılacaktır.
Bizim düşüncelerimize göre alınan kararların yerine getirilmesi, Suriye’deki çözüm sürecinin pekiştirilmesi, Cenevre’deki görüşmelerin hızlandırılması ve barışın tesis edilmesine katkı sağlayacaktır. Önemli olan şudur ki hem Rusya hem Türkiye, hem Astana formatını kullanacaktır hem de Cenevre’de siyasi çözüm arayışını da sağlayacağız. Bugün ortak, önemli, yapıcı yoğun çalışmalar neticesinde Türk meslektaşlarıma şükranlarımı sunmak istiyorum.
Zirvede mutabakat: Silahlardan arındırılmış bölgeCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Soçi'de görüştü. Görüşme yaklaşık 1 saat 25 dakika sürdü. İki lider yaptığı ortak açıklamada İdlib'de silahlardan arındırılmış bölge konusunda mutabık olduklarını vurguladı. Türkiye ve Rusya arasında İdlib'e ilişkin mutabakat zaptı imzalandı.
daha fazla video için
ERDOĞAN: BİRLİKTE TEMİN EDECEĞİZ
Erdoğan: Değerli dostum Putin, kıymetli heyet üyeleri, değerli basın mensupları sizleri saygıyla selamlıyorum. Rusya’dan bulunmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Misafirperverlikten ötürü başta sayın Putin olmak üzere bütün Rus dostlarımıza şükranlarımı sunuyorum.
Kıymetli dostum ile bu yıl dördüncü kez bir araya gelmiş bulunuyoruz. Gerekli hallerde telefonla görüşmek suretiyle fikir teatisinde bulunuyoruz. İşbirliğimiz güçleniyor. Ekonomi alanında olumlu sonuçlar alıyoruz. Bir önceki yıla kıyasla yüzde 31’lik artışın artından bu yılın ilk yarısında yüzde 33’lük yükseliş söz konusu. Akkuyu Santrali ve Türk Akım Doğalgaz Boru Hattı Projeleri devam ediyor.
Geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da Rus turistler ilk sırada yer alıyor. 4,7 milyonluk rekorumuzu bu yıl görünen o ki 6 milyonla gerçekleştireceğiz. Vizesiz seyahat rejiminin yeniden başlaması yönündeki beklentimiz devam ediyor. Bu konuda ilgili bakanlıklarımız çalışıyorlar. Bu çalışmalardan da bir an önce sonuç alınmasını bekliyoruz.
Sayın Putin ile Suriye konusunu son olarak Tahran’da düzenlenen zirvede ele alma imkanı bulmuştuk. Türkiye olarak hassasiyetlerimizi açıkça ifade etmiştik. Bugün de vardığımız mutabakatı sahada nasıl hayata geçirebileceğimizi müzakere etme imkanını bulduk. İkili ve heyetler arası görüşmelerimizde, İdlib’de karşılıklı endişelerimizi hedef alan çıkış yolu bulunmasında çok önemli mesafe kat ettik.
Muhalifler ve rejim kontrolü arasındaki alanlar arasında silahlardan arındırılmış bir bölge oluşturulmasını kararlaştırdık. Muhalifler bulundukları alanda kalmaya devam edecekler. Buna karşılık, radikal grupların söz konusu alanda faaliyet göstermemelerini sağlayacağız. Rusya, İdlib çatışmasızlık bölgesinde saldırılmayacağını temin için gereken tedbirleri alacaktır.
Gerek üçüncü tarafların provokasyonlarını, gerekse ihlallerin tespitini ve engellenmesini de yine birlikte temin edeceğiz. Rusya ve Türkiye, silahsızlandırılmış bölge sınırlarında koordineli devriye faaliyeti gösterecektir. Türkiye, İdlib çatışmasızlık bölgelerindeki gözlem noktalarını da tahkim edecektir. İdlib’de insani kriz yaşanmasının önüne geçtiğimize inanıyorum. Türkiye, İdlib meselesinde de üzerine düşeni yapmaya devam edecektir.
FIRAT'IN DOĞUSUNDAKİ TERÖR YUVALARI
Bu mutabakat konuya taraf ülkeler için de önemli bir kazanımdır. Ayrıca, Suriye sahasındaki teröristlerin varlık gösterdiği alanların İdlib’le sınırlı olmadığına dikkat çektik. Asıl yapı PYD YPG’dir. Bu örgütün Fırat doğusunda gerçekleştirdiği katliamlar ve etnik temizlik faaliyetleri ortadadır. Suriye’nin geleceğine yönelik en büyük tehdit, Fırat'ın doğusundaki terör yuvalarından kaynaklanmaktadır. Öncelikle bu terör bataklıklarının kurutulması gerekiyor. Biz hem Fırat Kalkanı hem de zeytin dalı harekatıyla önemli adımlar attık. 4 bin km'lik alanı DEAŞ ve PKK’lılardan temizledik. Suriyeli kardeşlerimizin güven içinde dönmelerini sağladık. Benzer adımların PYD YPG’nin elinde bulunduğu diğer bölgeler için de atılması önem arz ediyor.
SURİYE HALKI İÇİN HAYIRLARA VESİLE OLMASINI DİLİYORUM
Astana garantörlerinin, BM Suriye özel temsilcisiyle geçen hafta başıdna Cenevre’de anayasa komitesi toplantısının sonuçlarını değerlendirdik. Hedefimiz önce bir anayasanın oluşması, ardından orada demokratik bir seçimin gerçekleşmesi ve ondan sonra da Suriye halkının kendi gerçek demokratik iktidarına kavuşmasıdır. Komitenin kuruluş sürecine en kısa sürede tamamlamak için çabalarımızı hızlandırmak konusunda mutabık kaldık.
Türk Rus ilişkilerini tanımlayan ana unsurlar, iyi komşuluk, ortak çıkarlar ve karşılıklı saygıdır. Pek çok adım attık ancak yeterli görmüyoruz. Önümüzdeki süreçte çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bu anlayıştan hareketle değerli dostum sayın Putin’e bana ve heyetime gösterdiği konukseverlik için tekrar teşekkür ediyorum. Bugün attığımız adımların Suriye halkı için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
TOPLANTI ÖNCESİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Soçi Uluslararası Havalimanı'na gelişinde Soçi Belediye Başkanı Anatoli Pakhomov, Rusya Dışişleri Bakanlığı protokol yetkilileri ve Türkiye Cumhuriyeti Moskova Büyükelçisi Hüseyin Diriöz karşıladı.
Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan da Soçi'ye geldi.
1 SAAT 25 DAKİKA SÜRDÜ
Devlet Başkanlığı Rezidansı'nda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile mevkidaşı Putin'in baş başa görüşmesi sonrası başlayan ve basına kapalı gerçekleştirilen görüşme, 1 saat 25 dakika sürdü.
Heyetler arası görüşmede Başkan Erdoğan'a Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, MİT Başkanı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun da eşlik etti.
Rus heyetinden ise Putin'in beraberinde Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Enerji Bakanı Aleksandr Novak, Savunma Bakanı Sergey Şoygu ile Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov da hazır bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve mevkidaşı Putin'in görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenlemesi bekleniyor.
ERDOĞAN: DÜNYANIN GÖZÜ BURADA, HERKES SONUCU BEKLİYOR
Görüşme öncesi gazetecilere kısa bir açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siyasi, askeri, ekonomik birçok konularda fikir alışverişlerimiz birbirimizi güçlendirecek boyuttadır. Şu anda sadece bölgenin değil dünyanın gözü inanıyorum ki bugün Soçi'de. Soçi'den çıkacak açıklama inanıyorum ki bölgeye de çok daha farklı bir umut olacaktır." dedi.
PUTİN: ÇÖZÜM YOLLARI ARAYACAĞIZ
Rusya Devlet Başkanı Putin de "Görüşeceğimiz çok konu var. Bazıları komplike konular. Bunları hem gözden geçireceğiz hem de bunların çözüm yollarını arayacağız." ifadelerini kullandı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-socideki-erdogan-putin-gorusmesi-basladi-40958998 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-socideki-erdogan-putin-gorusmesi-basladi-40958998)
-
İsrail yayınladı: 'Taktiksel tehdit"
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5b9fe8d00f2543122c2f3234.jpg)
İsrail, Suriye’nin başkenti Şam’da Beşşar Esad rejimine ait başkanlık sarayının da aralarında bulunduğu bazı stratejik bölgelerin uydudan çekilmiş fotoğraflarını yayınladı.
İsrail Savunma Bakanlığı, devlet başkanlığı sarayının yanı sıra Şam Havalimanı ve rejime ait bir askeri üssün uydudan çekilmiş fotoğraflarını basınla paylaştı.
Bakanlıktan yapılan açıklamada fotoğrafların İsrail'e ait "Ofek 11" adlı istihbarat uydusu tarafından çekildiği belirtilerek, "Bu fotoğraflar OFC 1 isimli ilk İsrail uydusunun fırlatılmasının 30. yıl dönümü vesilesiyle sunuldu." ifadesine yer verildi.
200'DEN FAZLA SALDIRI
Öte yandan İsrail basınında, Esad rejimi için stratejik öneme sahip bölgelerin uydu fotoğraflarının Tel Aviv yönetimi tarafından yayınlanması, İsrail'in "taktiksel tehdidi" olarak yorumlandı.
İran'ın Suriye'ye yerleşmeye çalıştığını sık sık iddia eden İsrailli yetkililer, Tel Aviv'in Suriye'deki İran varlığına karşı olduğunu dile getiriyor. Bir süre önce yerel basına konuşan ve ismi açıklanmayan İsrail ordusundan bir yetkili, son 18 ayda İsrail'in Suriye'de İran'a ait olduğu ileri sürülen 200'den fazla hedefi, çoğunluğu savaş uçakları tarafından gerçekleştirilen saldırılarla vurduğunu belirtmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/israil-yayinladi-taktiksel-tehdit-40959363 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/israil-yayinladi-taktiksel-tehdit-40959363)
-
Suriye'de peş peşe patlamalar
SURİYE’nin Humus ve Lazkiye kentleri ile sahil şeridinde gece saatlerinde peş peşe patlamalar meydana geldi. Saldırıyı kimin gerçekleştirdiği henüz bilinmezken bazı yerel kaynaklar İsrail'i işaret etti. Saldırıların seyir füzeleri ve insansız hava aracı ile gerçekleştirildiği de iddia edildi.
Humus ve Lazkiye ile sahil şeridindeki Tartus, Banyas ve Hel Vadisi bölgelerinde peş peşe patlamalar oldu. Yerel kaynaklar, patlamaların füze saldırısı olduğu ve arkasında İsrail'in olduğu yönünde iddiada bulundu.-
Patlamaların yaşandığı bölgelerde ölü veya yaralı olup olmadığı konusunda henüz bilgi alınamadı.
SEYİR FÜZESİ Mİ?
Rusya’ya ait askeri üssün bulunduğu Lazkiye’nin, Akdeniz üzerinden fırlatılan seyir füzeleri ile vurulduğu öne sürüldü. Patlamaların yaşandığı bölgelerde ölü veya yaralı olup olmadığı konusunda ise bilgi bulunmuyor.
Suriye resmi haber ajansı SANA, Lazkiye’deki devlete ait teknik endüstri kurumlarının hedef alındığını duyurdu. Açıklamada, füzelerin kim tarafından gönderildiğinin hemen söylenemeyeceği belirtildi.
AFP’ye açıklama yapan Suriye askeri kaynakları, deniz yönünden atılan füzeler üzerine hava savunma sisteminin devreye girdiğini ve bazılarının engellendiğini bildirdi.
İHA'YLA SALDIRI İDDİASI
Sputnik'in haberine Suriye güvenlik güçlerinden bir kaynak, "Suriye hava savunma sistemleri, Lazkiye'ye hava saldırısına karşılık verdi. Büyük ihtimalle söz konusu insansız hava araçları ve füzelerdi" dedi.
İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, kentte büyük patlamalar duyulduğunu ve buradaki teknik endüstri kurumlarında bulunan mühimmat depolarının hedef alındığını açıkladı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-suriyede-pes-pese-patlamalar-40959423 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-suriyede-pes-pese-patlamalar-40959423)
-
Bir Rus karakol uçağı yanlışlıkla(!) ABD uçaksavarları ile vurulup düştüğü yönünde haberler var sular ısınıcak anlaşılan Ruslar iyi bir karşılık vermek zorunda
-
Rusya'dan flaş iddia: Fransızlar vurdu
SURİYE’nin Humus ve Lazkiye kentleri ile sahil şeridinde gece saatlerinde peş peşe patlamalar meydana geldi. Saldırıların seyir füzeleriyle gerçekleştirildiği öne sürüldü. Rusya Savunma Bakanlığı ise Lazkiye'ye yapılan füze saldırısının, Akdeniz'de bulunan Fransa'ya ait bir fırkateynden yapıldığını söyledi. Bakanlık ayrıca Lazkiye yakınlarında il-20 tipi Rus uçağının radardan çıktığını bildirdi.
Humus ve Lazkiye ile sahil şeridindeki Tartus, Banyas ve Hel Vadisi bölgelerinde peş peşe patlamalar oldu. Yerel kaynaklar, patlamaların füze saldırısı olduğu ve arkasında İsrail'in olduğu yönünde iddiada bulundu.
SEYİR FÜZESİ Mİ?
Rusya’ya ait askeri üssün bulunduğu Lazkiye’nin, Akdeniz üzerinden fırlatılan seyir füzeleri ile vurulduğu öne sürüldü. Patlamaların yaşandığı bölgelerde ölü veya yaralı olup olmadığı konusunda ise bilgi bulunmuyor.
AFP’ye açıklama yapan Suriye askeri kaynakları, deniz yönünden atılan füzeler üzerine hava savunma sisteminin devreye girdiğini ve bazılarının engellendiğini bildirdi.
12 NOKTA VURULDU
Esad rejimine ait Humus’ta 2, Lazkiye’de 4, Banyas’ta 4 ve Hama’daki 47’nci Alay’da 2 olmak üzere toplam 12 patlama meydana geldiği iddia edildi. Suriye Arap Haber Ajansı (SANA) ise askeri bir kaynağa dayandırdığı haberinde, saldırının denizden yapıldığını ve bir kaç füzenin rejimin Hava Savunma Sistemleri’nce vurularak etkisiz hale getirildiğini öne sürdü. SANA, Lazkiye’deki devlete ait teknik endüstri kurumlarının hedef alındığını duyurdu. Açıklamada, füzelerin kim tarafından gönderildiğinin hemen söylenemeyeceği belirtildi.
İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, kentte büyük patlamalar duyulduğunu ve buradaki teknik endüstri kurumlarında bulunan mühimmat depolarının hedef alındığını açıkladı.
RUSYA'DAN FLAŞ İDDİA
Rusya Savunma Bakanlığı, Lazkiye'ye yapılan füze saldırısının, Akdeniz'de bulunan Fransa'ya ait bir fırkateynden yapıldığını söyledi. Yine bakanlık, Lazkiye'de bulunan Rus üssü Hmeymim yakınlarında il-20 tipi bir Rus uçağının radardan çıktığını bildirdi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rusyadan-flas-iddia-fransizlar-vurdu-40959423 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rusyadan-flas-iddia-fransizlar-vurdu-40959423)
-
14 Rus askerini taşıyan uçak radarda kayboldu
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ba0795c67b0a8080878e7a1.jpg)
Rusya Savunma Bakanlığı, içinde 14 asker bulunan İl-20 model Rus askeri uçağının Akdeniz üzerinde radardan çıktığını bildirerek, "Uçak, İsrail'e ait 4 F-16 uçağının Lazkiye saldırısı sırasında kayboldu" açıklamasını yaptı.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, içinde 14 asker bulunan Rus İl-20 askeri uçağının, Rusya'nın Suriye'deki Hmeymim üssüne dönüşü sırasında Akdeniz üzerinde radardan çıktığı bildirildi.
Uçağın, İsrail'e ait dört F-16 savaş uçağının Suriye'nin Lazkiye kentine gerçekleştirdiği saldırı sırasında kaybolduğu belirtilen açıklamada, Akdeniz'de bulunan Fransa'ya ait bir fırkateynden bölgeye yönelik füze saldırısı yapıldığının da tespit edildiği öne sürüldü.
Açıklamada, söz konusu uçaktaki Rus askerlerinin akıbetine ilişkin henüz herhangi bir bilgiye ulaşılamadığı bilgisi de paylaşıldı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-14-rus-askerini-tasiyan-ucak-radarda-kayboldu-40959516 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-14-rus-askerini-tasiyan-ucak-radarda-kayboldu-40959516)
-
İran Soçi'de alınan İdlib kararından memnun
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ba0a41f7152d818f0c054e8.jpg)
İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, aktif diplomasinin İdlib'deki savaşı durdurduğunu ve diplomasinin etkili olduğunu belirtti.
Bakan Zarif, Türkiye ile Rusya arasında İdlib'de silahlardan arındırılmış bir bölge oluşturulmasına ilişkin alınan kararla ilgili Twitter hesabından açıklama yaptı.
Zarif, Ankara ve Şam'a yaptığı ziyaretlerin, Tahran'daki Türkiye-Rusya-İran zirvesinin ve son olarak Soçi'deki görüşmenin ve aktif diplomasinin İdlib'deki savaşı durdurduğunu ve diplomasinin etkili olduğunu ifade etti.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Behram Kasımi de yazılı açıklamasında, Türkiye ile Rusya arasında İdlib'le ilgili alınan kararı olumlu karşıladıklarını bildirdi.
Kasımi, Soçi'de alınan kararın Suriye'deki terörist kalıntılarının tamamen ortadan kaldırılması için önemli bir adım olduğunu ve siyasi çözüme katkı sağlayabileceğini dile getirdi.
Kan ve şiddetin her türünün sona ermesinin ve İdlib'in teröristlerden temizlenmesinin İran'ın dış siyasetinin temel prensiplerinden biri olduğunu savunan Kasımi, Soçi'deki toplantının insani unsurların da dikkate alınarak Suriye'deki barışın kalıcı hale gelmesine yardımcı olabileceğini kaydetti.
Kasımi, toplantının, başarılı geçen Astana süreci ile son Tahran zirvesindeki diplomatik çabalar çerçevesinde, Suriye halkının çilesinin süratle sona ermesinde olumlu bir rol oynamasını temenni ettiklerini ifade etti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/iran-socide-alinan-idlib-kararindan-memnun-40959615 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/iran-socide-alinan-idlib-kararindan-memnun-40959615)
-
Rusya açıkladı: Uçağımızı Suriye vurdu!
(http://idora.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2018/09/18/son-dakika-rusya-acikladi-ucagimizi-suriye-vurdu--12354969.Jpeg)
Düşen uçaklarının Esed güçleri tarafından vurulduğunu açıklayan Rusya Savunma Bakanlığı, olayla ilgili olarak İsrail'i suçladı.
Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, dün Suriye’de kaybolan İl-20 uçağıyla ilgili açıklamalar yaptı.
15 personelin bulunduğu Rus askeri uçağının Esed güçlerine ait S-200 sistemi tarafından vurulduğını belirten Konaşenkov, olayla ilgili olarak İsrail'i suçladı.
Bakanlık Sözcüsü, İsrailli pilotların, Rus uçağını adeta Suriye hava savunma sistemlerinin önüne attığını vurguladı.
İsrail'in kendilerini operasyondan bir dakika önce uyardığını, ancak bu zamanın Rus askeri uçağını güvenli bir yere sevk etmeye yetmediğini belirtti.
"Düşmanca provokasyon"
Konaşenkov, "İsrail tarafından yapılan bu provokasyonu düşmanca olarak nitelendiriyoruz. 15 personelimiz, İsrail'in sorumsuz davranışları yüzünden öldü. Bu kesinlikle Rusya-İsrail ilişkilerinin ruhuna aykırı" dedi.
"Karşılık vermek hakkımızı koruyoruz"
Açıklamada Rusya'nın karşılık verme hakkını koruduğu da ifade edildi.
"Kalkan yaptılar"
Gece Hmeymim üssü yakınlarında radardan kaybolan İl-20 tipi uçağının Suriye ordusunun S-200 savunma sisteminden fırlatılan bir füzeyle vurulduğu da belirtildi. Açıklamaya göre İsrailli pilotlar uçağı Suriye hava savunma sisteminin bulunduğu bölgeye sürükleyip kalkan olarak kullandı.
http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-rusya-acikladi--dunya-2744433/ (http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-rusya-acikladi--dunya-2744433/)
-
Varoş bir ülke vardı hani " bak İsrail şunu yaparsan vururuz , bak İsrail bunu yaparsan vururuz" diye aniran... İrandan bahsediyorum tabi. Ne oldu o vurma işi. Hep çene başka birşey yok. Adam geliyor vuruyor gidiyor bunlarda izliyor. Yaa su İsrail'e gıpta ile bakıyorum. Adam resmen at koşturuyor. Helal olsun.
-
(http://idora.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2018/09/18/son-dakika-orta-dogu-da-yer-yerinden-oynuyor-rusya-dan-ucak-aciklamasi--12355594.Jpeg)
-
@yabgu
Dur şimdi Kasım suleymani bir iki goruntu verir, kudus gucu birseyler vurduk der olay kapanir. Kasim suleymani cidden buyuk yatırım.
-
Çok garip bir durum, rus uçağı nasıl böyle bir duruma düştü/düşürüldü.
Çok bilmiyorum ama biraz hollywood filmi gibi olmamış mı ?
Füzeyi tak peşine getir rus vurdur.
Rus personeline üzüldüm, çok kahpece bir durum bu :(
-
Doğru söylüyorsun sırf hava...
Varoş bir ülke vardı hani " bak İsrail şunu yaparsan vururuz , bak İsrail bunu yaparsan vururuz" diye aniran... İrandan bahsediyorum tabi. Ne oldu o vurma işi. Hep çene başka birşey yok. Adam geliyor vuruyor gidiyor bunlarda izliyor. Yaa su İsrail'e gıpta ile bakıyorum. Adam resmen at koşturuyor. Helal olsun.
-
Acemler palavradan başka bir şey yapmazlar da Ruslar ne yapacak onu merak ediyorum! Sonuçta vurulan Rus uçağı!
-
Yapan İsrail oldumu Ruslarda ses çıkarmıyor
-
Rusya'dan 'kayıp uçak' açıklaması!
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ba0d63867b0a904d4a00877.jpg)
Rusya Savunma Bakanlığı, İl-20 model 15 kişilik askeri mürettebat taşıyan uçağı Suriye'nin düşürdüğünü açıkladı. Rusya İsrail Büyükelçisi'ni Dışişleri Bakanlığı'na çağırdı. İsrail ordusu ise Rusya'nın iddialarını yalanladı.
Rusya Savunma Bakanlığı, içinde 15 asker bulunan İl-20 model Rus askeri uçağının Akdeniz üzerinde radardan çıktığını bildirerek, "Uçak, İsrail'e ait 4 F-16 uçağının Lazkiye saldırısı sırasında kayboldu" açıklamasını yapmıştı.
"İSRAİL'İN SORUMSUZ DAVRANIŞI NEDENİYLE 15 ASKERİMİZ ÖLDÜ"
Rus Savunma Bakanlığı; " Radarda kaybolan uçağımızı Esed güçleri vurdu ve buna İsrail sebep oldu. İsrail'in sorumsuz davranışı nedeniyle 15 askerimiz öldü. İsrailli pilotlar askeri uçağımızı Suriye hava savunma sisteminin olduğu yöne itti. İsrail planlanan operasyondan sadece 1 dakika önce bizi uyardı. Ancak bu süre savaş uçağımızın güvenli alana geçmesi için yeterli değildi. 15 askerimiz İsrail'in sorumsuz davranışları nedeniyle öldü. İsrail'in Rusya'daki davranışları provokasyona neden oluyor. İsrail ordusunun uçağımızı inişe hazırlanırken görmemesi imkansız. İsrail'in bu düşmanca davranışına uygun ölçülerde karşılık verme hakkına sahibiz." açıklaması yapıldı.
Rus askeri uçağı radarda kaybolduRus askeri uçağı radarda kayboldu
RUS SAVUNMA BAKANI İSRAİLLİ BAKAN İLE GÖRÜŞTÜ
Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu İsrail Savunma Bakanı Avigdor Lieberman ile konuştu. Şoygu; "İsrail Savunma Bakanı ile konuştuk onlara İsrail'in davranışlarının sorumsuzca olduğunu söyledim. 15 Rus'un ölümüne onların davranışlarının neden olduğunu ve tek sorumlunun İsrail olduğunu belirttim" ifadelerini kullandı.
KREMLİN: ANLAŞMA ETKİLENMEYECEK
Kremlin'den yapılan açıklamada; "Rus uçağının düşürülmesi endişe verici, durum değerlendiriliyor. " açıklamasında bulunuldu. Kremlin sözcüsü Dmitri Peskov da, Türkiye ve Rusya arasında varılan İdlib anlaşmasının, Suriye’nin geleceği açısından son derece önemli olduğunu belirterek, "Suriye’de düşen Rus uçağı bu anlaşmayı asla etkilemeyecek" dedi.
RUSYA BÜYÜKELÇİSİNİ ÇAĞIRDI
Rusya İsrail Büyükelçisi'nin Dışişleri Bakanlığı'na çağırdı.
İSRAİL'DEN YANIT
İsrail, Rus askeri uçağının Suriye'de Esed güçleri tarafından vurularak düşürülmesinde sorumluluğu olduğu suçlamasını reddetti. İsrail ordusundan yapılan açıklamada, "Rus askerlerin ölümünden dolayı üzgünüz, ama sorumlusu Esad, İran ve Hizbullah'tır. İsrail jetleri çoktan üslerine dönmüştü" denildi.
FRANSA 'MÜDAHALEMİZ YOK' DEMİŞTİ
Uçağın radarda kaybolmasının ardından Fransa'nın Rus askeri uçağını düşürdüğüne dair iddialar ortaya atılmıştı. Reuters'e konuşan Fransız askeri yetkili, "Olayla ilgili hiçbir bağlantımız yok" açıklamasında bulunmuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/israil-ve-fransa-saldirirken-rus-ucagi-radarda-kayboldu-40959594 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/israil-ve-fransa-saldirirken-rus-ucagi-radarda-kayboldu-40959594)
-
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'den flaş bir açıklama geldi. Putin, 'Rus uçağını İsrail vurmadı. Trajik ve bir şansızlık zinciri gibi görünüyor. Hala ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz. Alınacak önlemler herkesi ilgilendiriyor. Önlemler Suriye'deki askeri personelin güvenliğine yönelik olacak.' dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/israil-ve-fransa-saldirirken-rus-ucagi-radarda-kayboldu-40959594 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/israil-ve-fransa-saldirirken-rus-ucagi-radarda-kayboldu-40959594)
-
Bakan Akar'dan önemli mesajlar
[img][http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ba10275c03c0d0e3ce6b4b1.jpg/img]
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Soçi'de varılan mutabakatı konuya taraf ülkeler ve bölge halkı için önemli bir kazanım olarak nitelendirerek, "İdlib'deki askeri pozisyonumuzla ilgili faaliyetlere bugüne kadar olduğu gibi Rusya ile koordineli şekilde devam edilecek." dedi.
Akar, bazı ülkelerin büyükelçileriyle bir araya geldiği yemekteki konuşmasında, uluslararası güvenlik ve istikrarın önemli risklerle karşı karşıya kaldığı bir dönemden geçildiğini belirtti.
Türkiye'nin aynı anda birden çok tehditle mücadele ettiğini vurgulayan Bakan Akar, "Bir yandan FETÖ, PKK/PYD/YPG/KCK ile mücadele ederken bir yandan da 3 milyondan fazla Suriyeliye ev sahipliği yapıyoruz." diye konuştu.
Türkiye'nin sadece Suriye ve Irak'ın değil, tüm komşularının toprak ve politik bütünlüğüne saygılı olduğunu kaydeden Akar, "Ancak bu ülkelerden ülkemize saldırı gerçekleştirilmesine sessiz kalmadık, bundan sonra da kalmayacağız. Bölgedeki temel hedefimiz barış ve istikrarı sağlamak, terörle mücadele etmektir. Bunu yaparken de masum insanların, çevrenin, dini ve kültürel yapıların zarar görmemesi için büyük hassasiyet gösteriyoruz." ifadelerini kullandı.
Akar, terör örgütü PKK'nın aynı zamanda YPG demek olduğuna dikkati çekerek, "Aynı kaynaktan beslenen tek bir terörist yapı. Türkiye ve Irak'ta adı PKK, Suriye'ye geçince ise adı YPG oluyor. Bölgede bir terör koridorunun oluşturulmasına, bu kapsamda terör örgütlerinin burayı serbestçe kullanmasına müsaade etmeyeceğiz." dedi.
"İdlib'de büyük bir insani kriz yaşanmasının önüne geçildiğine inanıyorum"
Dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki görüşmelerin ardından ortaya konulan "İdlib Gerginliğin Azaltılması Bölgesindeki Durumun İstikrarlaştırılmasına İlişkin Mutabakat Zaptı"na da değinen Akar, şunları dile getirdi:
"Cumhurbaşkanımızın yoğun çalışmalarıyla İdlib'de büyük bir insani kriz yaşanmasının önüne geçildiğine inanıyorum. Türkiye, Suriye krizinin başından beri olduğu gibi İdlib meselesinde de üzerine düşeni yapmaya devam edecektir. Bu mutabakat, Türkiye'nin yeni yüklerle karşılaşmaması bakımından olduğu kadar Rusya başta olmak üzere konuya taraf ülkeler ve bölge halkı için de önemli bir kazanımdır."
Akar, "İdlib'deki askeri pozisyonumuzla ilgili faaliyetlere bugüne kadar olduğu gibi Rusya ile koordineli şekilde devam edilecek." dedi.
Terör örgütlerine yönelik Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarının düzenlendiğini anımsatan Akar, şunları kaydetti:
"Fırat Kalkanı Harekatı'nda 3 binden fazla azılı DEAŞ mensubu teröristi etkisiz hale getirdik. Türkiye olarak DEAŞ ile göğüs göğüse savaşan tek ülkeyiz. Diğer ülkeler havadan bombalıyor ama biz ordumuzla birebir DEAŞ ile karşı karşıya gelen tek ülkeyiz. Zeytin Dalı Harekatı'nda ise 5 bine yakın PKK ve DEAŞ teröristini etkisiz hale getirdik.
Başarıyla gerçekleştirdiğimiz iki operasyonla güney sınırlarımız boyunca bir terör koridoru oluşmasını engelledik. İki operasyonda da sivillerin, çevrenin, dini ve kültürel yapıların zarar görmemesi için hiçbir ülkenin göstermediği kadar hassasiyet gösterdik."
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-bakan-akardan-onemli-mesajlar-40960315 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-bakan-akardan-onemli-mesajlar-40960315)
-
kim vurdu ya gitti adamlar resmen. Hani bir Niyazi varsa oda bu uçaktaki askerlerdir heralde.Adamların askeri bandosu bile Suriye pisliğinde kayboldu. Yalnız bu durum bana şunu gösterdiki Rusya bitmiş. Bitmiş derken gücünü kastetmiyorum. Yani o eski korkutuculugu kalmamış. Olaylara daha akli/mantıklı bakan bir Rusya var. "kimse bir Rus uçağını düşüremez" diyen Rus dönemlerinden , neden düşürülmüşü - nedenselliği arayan bir Rusya var. Buda açıkca "herkes bir nedenden ötürü Rus uçağını düşürebilir"i gün yüzüne çıkarıyor. Bence yakın tarihte Avrupa taraflarında bir Rus uçağının düşürüldüğü haberini duyarız.
-
Eh dunya bir ofke patlamasi, bir enerji bosalmasi yasayacakti zaten. Ama istenen surede bitmedi, bitmiyor, bitmeyecek.
Bir sonraki adim "en iyi..... Ölü olandir" mottosunun hortlamasi olacaktir. İlk kimler nasiplenecek gorecegiz!
-
İsrail bu saldırı ile bölgeyi karıştırmaya çalıştı lakin olmadı
-
Adam gibi bir HSSmiz olmadıgı için her haltı rusyaya danışan bizde kendimize biraz pay çıkaralım. Bazı arkadaşlarımız kızacak belki ama Türk askerinin oldugu yere (İdlib) operasyon meselesini ordan oraya koşup masa başında çözüyoruz. Karşı tarafta bir "Türk askeri varlığı" korkusu yok. Biraz sert olacak belki ama aşırı bir "şefkat" saçmalığı dolanıyor ortada. Türk askeri şöyle şefkatlidir , Türk askeri böyle iyilik severdir. Türk askeri şunu vurmaz bunu vurmaz. Şuna bilmem ne yapmaz. Bu resmen ordunun sonunu hazırlar. Bu cümleleri duyan terörist 3. katın bodrumunda iş görür diğer katlara cocukları oturtur. Ben cocukları vuralım demiyorum ama birazda Türk askerinin savaş meydanında ne kadar korkutucu oldugunu gösterelim. cengizhan elçilerini öldürdü diye harzemşahların topragında taş üstünde taş koymadı. Nefes alan canlı bırakmadı. Tiksindim artık şu polyannacılıktan. Dünyaya düzenli askerlik nedir öğreten TÜRK japon animelerindeki perilere döndürülüyor. Asker yahu ne şefkati.
-
Adam gibi bir HSSmiz olmadıgı için her haltı rusyaya danışan bizde kendimize biraz pay çıkaralım. Bazı arkadaşlarımız kızacak belki ama Türk askerinin oldugu yere (İdlib) operasyon meselesini ordan oraya koşup masa başında çözüyoruz. Karşı tarafta bir "Türk askeri varlığı" korkusu yok. Biraz sert olacak belki ama aşırı bir "şefkat" saçmalığı dolanıyor ortada. Türk askeri şöyle şefkatlidir , Türk askeri böyle iyilik severdir. Türk askeri şunu vurmaz bunu vurmaz. Şuna bilmem ne yapmaz. Bu resmen ordunun sonunu hazırlar. Bu cümleleri duyan terörist 3. katın bodrumunda iş görür diğer katlara cocukları oturtur. Ben cocukları vuralım demiyorum ama birazda Türk askerinin savaş meydanında ne kadar korkutucu oldugunu gösterelim. cengizhan elçilerini öldürdü diye harzemşahların topragında taş üstünde taş koymadı. Nefes alan canlı bırakmadı. Tiksindim artık şu polyannacılıktan. Dünyaya düzenli askerlik nedir öğreten TÜRK japon animelerindeki perilere döndürülüyor. Asker yahu ne şefkati.
Ne alaka!
Türk askeri savaş meydanında düşmana çiçek mi atıyor sanıyorsun sen. Sadece Fırat Kalkanı ve Zeytindalı operasyonlarında öldürülen binlerce terörist mutluluktan mı geberdi! Neredeyse hergün izlediğimiz, uçaklar, ihalar vs vurulan terör hedefi görüntüleri gerçek değil mi?
Türk askeri tabi ki şefkatlidir. Gittiği her yerde mazlumların yarasını sarmıştır, bundan sonra da saracaktır! Türk askeri çoluk çocuğu vurmaz! Polyannacılık değil bu! Bu, senin anlayacağın dille, genlerimizde var olan bir özellik. Bu özelliği özümseyemeyenler, anlayamayanlar kendilerini boşuna Türk olarak görmesinler. En yakın hastaneye gidip DNA testi yaptırsınlar. Hitlerle falan akraba çıkarlar belki!
-
Kavga etmeyin yahu siz kardeşsiniz!
-
Kavga etmeyin yahu siz kardeşsiniz!
Kavga eden yok ki!
-
Dogrudur. Bunlar demokratik munazaralar.
-
Adam gibi bir HSSmiz olmadıgı için her haltı rusyaya danışan bizde kendimize biraz pay çıkaralım. Bazı arkadaşlarımız kızacak belki ama Türk askerinin oldugu yere (İdlib) operasyon meselesini ordan oraya koşup masa başında çözüyoruz. Karşı tarafta bir "Türk askeri varlığı" korkusu yok. Biraz sert olacak belki ama aşırı bir "şefkat" saçmalığı dolanıyor ortada. Türk askeri şöyle şefkatlidir , Türk askeri böyle iyilik severdir. Türk askeri şunu vurmaz bunu vurmaz. Şuna bilmem ne yapmaz. Bu resmen ordunun sonunu hazırlar. Bu cümleleri duyan terörist 3. katın bodrumunda iş görür diğer katlara cocukları oturtur. Ben cocukları vuralım demiyorum ama birazda Türk askerinin savaş meydanında ne kadar korkutucu oldugunu gösterelim. cengizhan elçilerini öldürdü diye harzemşahların topragında taş üstünde taş koymadı. Nefes alan canlı bırakmadı. Tiksindim artık şu polyannacılıktan. Dünyaya düzenli askerlik nedir öğreten TÜRK japon animelerindeki perilere döndürülüyor. Asker yahu ne şefkati.
Ne alaka!
Türk askeri savaş meydanında düşmana çiçek mi atıyor sanıyorsun sen. Sadece Fırat Kalkanı ve Zeytindalı operasyonlarında öldürülen binlerce terörist mutluluktan mı geberdi! Neredeyse hergün izlediğimiz, uçaklar, ihalar vs vurulan terör hedefi görüntüleri gerçek değil mi?
Türk askeri tabi ki şefkatlidir. Gittiği her yerde mazlumların yarasını sarmıştır, bundan sonra da saracaktır! Türk askeri çoluk çocuğu vurmaz! Polyannacılık değil bu! Bu, senin anlayacağın dille, genlerimizde var olan bir özellik. Bu özelliği özümseyemeyenler, anlayamayanlar kendilerini boşuna Türk olarak görmesinler. En yakın hastaneye gidip DNA testi yaptırsınlar. Hitlerle falan akraba çıkarlar belki!
Tam bir şeyler yazıcam derken iletiyi okudum ben de kesinlikle katılıyorum
-
Raptor44 hangimize katildin abi ?
-
Türkiye ve Rusya ezber bozdu! İlk kez yan yana operasyon…
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ba1cdc8d3806c27d8ab4cf1.jpg)
Türkiye, bölgesel bir savaş başlatma riski olan İdlib krizini, ısrarlı diplomatik çabalarla çözerken, ezberleri de bozdu. Suriye’de NATO ve ABD’nin 6 yıldır yanaşmadığı “güvenli bölge” Rusya’nın desteğiyle kuruldu. NATO üyesi Türkiye ilk kez Rusya ile yan yana operasyon yürütecek.
Yeni Şafak’tan Yılmaz Bilgen’in haberine göre; Türkiye’nin İdlib hamlesi Suriye’de kaosun devamını isteyen güçlerin tüm planını bozdu. İç savaş mağduru milyonlarca sığınmacı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın peş peşe hamleleriyle rahat bir nefes aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rus mevkidaşı Vladimir Putin arasında Soçi’de yapılan tarihi anlaşma, ülkede çözüm için vazgeçilmez iki gücün Ankara ile Moskova olduğunu gerçeğini dünyaya ilan etti.
‘Astana ruhu’na bağlı kalınarak İdlib’e saldırı olmaması karşılığında kent sınırlarındaki muhalif savaşçıların elinden ağır silahların alınmasını ve denetimin de Türk askeriyle Rus askerleri tarafından yapılmasını hükme bağlayan Soçi anlaşması, Türkiye’nin Suriye için 6 yıldır dile getirdiği ‘güvenli bölge’ çağrısının hayata geçmesi anlamına geliyor. Ayrıca ilk kez NATO üyesi bir ülkenin askerleri, Rus güvenlik güçleriyle yanyana, ortaklaşa çalışacak. İdlib’de katliam heveslilerinin işgal tasarımını yerlebir eden süreç başarıya ulaştığı takdirde bu, ABD destekli PKK’yı işgal ettiği bölgelerden atmak için de ‘model’ olabilir
ESED-İRAN SALDIRMAYACAK
Soçi zirvesinde Türkiye, İdlib’deki gruplar adına, Rusya ise kendi adına olduğu kadar Esed ve İran adına İdlib’in bir ‘güvenli bölge’ olması için garanti verdi. Esed’in ağır silahları bölgeye 15-20 kilometre uzaklıkta kalacak; rejim kent sınırlarını tank ve toplarla taciz edemeyecek. Varılan anlaşmaya göre muhalifler de mevcut yerlerinde kalacak. 15-20 kilometre derinliğindeki tampon bölgede kalan muhaliflerin ağır silahları iç bölgelere kaydırılacak. Güvenliğin garantörü ise Türkiye ve Rusya olacak. Silahsızlandırılmış güvenli bölgenin kontrolünü iki ülke sağlayacak. Esed ve İran da bu mutabakata uyacak.
15 EKİM’E KADAR TAMAM
Soçi anlaşmasının modeli tamamen yeni bir model ancak ruhu Astana sürecine dayanıyor. İdlib anlaşması, ilişkilerini kısa süre önce ‘stratejik ortaklık’ seviyesine çıkaran Türkiye ve Rusya için ‘sahada güven testi’ anlamı da taşıyor. Güvenli bölgenin sağlıklı yürüyebilmesi yolunda gereken sistem zaten Astana kapsamında kurulmuş durumda ve gözlem noktalarıyla oluşturulmuş altyapı kısa sürede harekete geçirilecek. Ankara ve Moskova, İdlib’deki güvenlik gücü sayısını artıracak. Tüm hazırlıkların 15 Ekim’e kadar tamamlanması bekleniyor. Anlaşma öncesi bölgeye ilişkin sıkı bir hazırlık süreci yürüten Ankara, öncelikle Rus üslerinin emniyetinin sağlanması olmak üzere bölgeden geçen yollar, coğrafi şartlar ve gözetleme vasıtalarının durumu da dahil her türlü ayrıntının incelendiği geniş bir dosyayla Soçi’ye gitti. Detaylı hazırlık süreci, İdlib’in silahlardan arındırılmış bir çatışmasızlık bölgesi olarak tesisi için gerekli çalışmaların Türkiye’de aylar öncesinden yapıldığını gösteriyor. Her türlü ayrıntının düşünülmüş olması, Ankara’nın planlama başarısı olarak not edildi. Erdoğan ile Putin, İdlib dışında Suriye genelinde istikrarın tesisi için yapılacakları da konuştu. Bu amaçla oluşturulan anayasa komisyonu hakkında Cenevre’de yapılan toplantı ve İstanbul’da Almanya ve Fransa temsilcilerinin de katılacağı dörtlü zirve hazırlıklarına ilişkin ayrıntılar da görüşüldü.
İŞTE ÇOK KRİTİK HAMLELER
- Türkiye ve Rusya, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Tahran zirvesindeki teklifi üzerine İdlib’deki ateşkesi güçlendirmek için Soçi’de anlaşma sağladı.
- Mutabakat, İdlib’deki sivillerin can güvenliği yönelik riskleri, olası çatışma halinde göç dalgası ve terör gruplarının sızması olasılıklarını ortadan kaldırmayı hedefliyor.
- Mutabakata göre tüm savaşçılar, saha şartlarına göre oluşturulacak ve 15-20 kilometre derinliğe varacak hatta ağır silahlarını bırakacak.
- Muhalifler, İdlib’deki kontrol alanlarını kendileri kontrol etmeye devam edecek.
- Türkiye ve Rusya, sorumlu bulundukları silahsızlanma bölgelerini eş güdümlü denetleyecek, koordineli bağımsız devriyeler yapacak.
- İki garantör, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi içindeki radikal grupları birlikte belirleyecek, tasfiye süreci yürütecek.
BMGK MUTABAKATI GÖRÜŞTÜ
Türkiye ile Rusya arasındaki mutabakat dün BM Güvenlik Konseyi’nde ele alındı. BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, Putin ve Erdoğan’a teşekkür ederek, “Bu toplantıdan çok önemli bir sonuç alındı” dedi. ABD’nin BM Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey de saldırganca ifadelerle Rusya’yı suçladı. Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia da mutabakatın tarihi bir dönüm noktası olduğunu ifade etti. Nebenzia, anlaşmanın ayrıca ateşkesin sürdürülmesine ve terörle mücadeleye de katkısı olacağını söyledi. Türkiye’nin BM Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu ise “Bu anlaşma sadece İdlib’e yönelik saldırıları engellemekle kalmayacak aynı zamanda nihai hedef olan Suriye’de siyasi sürecini hızlandırma amacına hizmet edecek’’ ifadelerini kullandı.
5 BİN ASKER GİDİYOR
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin arasında Soçi’de varılan anlaşma, İdlib kuşatmasının son bulması anlamına geliyor. Zirvede, Lazkiye-Yamadi bölgesinden Halep-Eşrefiyye’ye uzanan cephe hattı boyunca 180 kilometrelik koridorda 15-20 kilometrelik tampon bölge oluşturulması kararlaştırıldı. Türkiye; Lazkiye, Hama ve Halep kırsalı ile birlikte İdlib merkez ve çevresinde yaşayan 5 milyona yakın sivilin can güvenliğini sağlayan taraf oldu. Yürüttüğü çok yönlü diplomasi trafiğiyle 8 bin 500 kilometrekarelik alanı güvenli hale getiren Ankara, Afrin ve Fırat Kalkanı alanları da dahil 14 bin kilometrekarelik güvenli bölge kuşağı oluşturdu. Esed rejiminin ‘Hama kırsalı’, İran’ın ‘Han Şeyhun’, Rusya’nın ise ‘Cisr’eş Şuğur’u istediği süreç sonunda Türkiye’nin dediği oldu ve mevcut durumun korunması sağlandı. Suriye’nin tahıl ambarı niteliğindeki Gab Ovası ile Cisr’eş Şuğur bölgelerinin muhaliflerde kalması kesinleşti. Bu iki bölge, müzakerelerdeki en zorlu başlıkları oluşturdu.
TAZE GÜÇ YOLA ÇIKIYOR
Halep, Hama, Lazkiye kırsalı ve İdlib’i kapsayan güvenli koridor için bölgedeki Mehmetçikler takviye edilecek. Halen 12 olan gözlem noktalarına yeni birimlerin eklenmesi bekleniyor. Yeni sevkiyatın kısa süre içerisinde başlaması ve 5 bin kişilik taze gücün İdlib ve çevresine konuşlanması bekleniyor. 15 kilometre derinliğin 7,5 kilometrelik kısmında yalnızca Türk askeri görev yapacak. ÖSO’ya ait ağır silahların tamamı da envantere kaydedilerek kontrol altında tutulacak.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/turkiye-ve-rusya-ezber-bozdu-ilk-kez-yan-yana-operasyon-40960571 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/turkiye-ve-rusya-ezber-bozdu-ilk-kez-yan-yana-operasyon-40960571)
-
Türkiye düşmanlığından zarar görülen bir ülke olduğunu ABD de anlayacaktır yakında. Onlar alıştılar eski kimseye faydasıda zararıda dokunamayan Türkiye ye.
-
http://www.kokpit.aero/rus-ucagi-dusurulme-senaryolar (http://www.kokpit.aero/rus-ucagi-dusurulme-senaryolar)
Rus Il-20 nasıl düşürüldü? Gerçekler ve senaryolar
Son Güncelleme: 18/09/18 16:53:575
Paylaş
Rus Hava Kuvvetleri’ne ait Ilyushin IL-20 tipi uçak, dün gece gerçekleştirilen saldırı sırasında Suriye hava savunma sistemi tarafından ‘dost ateşi’ ile düşürüldü. Kokpit.aero yazarı Aybars Meriç, kısıtlı bilgiler ışığı altında olası senaryoları kaleme aldı.
Konu üzerindeki gerçekler şu anda oldukça kalın bir sis tabakasının ardında gizleniyor. Çeşitli açıklamalar yapılsa bile bunlar yeterince güvenilir mi? Doğru mu? Gerçeği birebir yansıtıyor mu? Gelin konuya bu sefer tersten bakalım. Gerçekler değil senaryolar üzerinden yürüyelim. Neler olmuş olabilir sorusunu sorarak başlayalım.
Senaryo 1: Rus sinyal istihbarat uçağı, önceden haber verilen yani Ruslar tarafından bilinen bir saldırıdan maksimum fayda çıkarmak için havalanır. Fakat bu saldırıda İsrail yalnızca F-16’ları değil F-35 Adir uçaklarını da kullanmaktadır. İl-20 bu tayyarelere karşı oldukça kritik veriler toplar. Bu nedenle İsrail uçağı kaotik hava sahasında bilinçli bir şekilde düşürür. Tayyare içerisindeki kritik verilerle birlikte kim vuduya gider.
Senaryo 2: İstihbarat toplayan uçak aktif elektronik dinleme yapmakta ve savaş alanından verileri toplamaktadır. İsrail uçakları da aktif EH ve öz savunma sistemlerini açmıştır. Daha önce de görüldüğü gibi (İsrail Modern F-16I Soufa’sının düşüşü, F-15’in yaralanması.) bu sistemler %100 güvenlik saylayamamaktadır modernize edilmiş Rus yapımı HSS’lere karşı.
Çok sayıda Suriye SAM füzesi ateşlenince İsrail pilotları, İl-20’yi füzelerin geldiği istikametle aramıza koysak düşüncesine kapılırlar. Buna göre manevra yaparlar. İl-20 zaten spesifikasyonlarını bildiği füzelere karşı aktif savunma yapmak zorunda kalır. Fakat gücü ve kabiliyeti gelen kalabalığın tamamını durdurmak için yeterli değildir. Ayrıca arkasında İsrail uçakları da EH yayını yapmaktadır. Bu nedenle karıştırmanın merkezine yönelme (HOJ) özelliğine sahip modernize füzelerden birkaçı isabet kaydederek İl-20 uçağını düşürür.
Senaryo 3: Rus uçağı sinyal istihbaratı toplamak amacıyla önceden belirlenmiş bir rotada faaliyet icra etmektedir. Bunu Rus ve Suriye hava savunma sistemleri de bilmektedir. Fakat ufukta İl-20 için çok değerli bir hedef görünür. Bu bir F-35 Adir uçağı, yeni bir EH sistemi, İsrail yapımı bir EH uçağı veya özel bir seyir füzesi yada Aktif Jammer olabilir vs.vs. Bu nedenle Rus uçağı bu çok değerli fırsatı kaçırmamak ve hedefi daha yakından analiz edebilmek için belirlenen rotasından çıkma riskini alır. Bu nedenle düşmanla birlikte hedef olarak algılanır ve düşürülür. Ya da İsrail tarafından uygun zamanlamayla düşürülür ki kim vurduya gitsin.
Senaryo 4: Rus İl-20 uçağı EH ve öz savunma kabiliyeti açısından kendisinden beklenilenden çok daha kötü bir kabiliyete sahiptir aslında. Ya da başka bir deyişle teknolojik olarak yetersizdir. Bir başka olasılık da bu tayyarenin sadece dinleme amaçlı dizayn edilmiş olması ve harp sahasına farklı tayyareler (eskortlar) ile birlikte sürülmesinin düşünülmüş olmasıdır. Yani konsept olarak bir görev gücünün parçası olarak dizayn edilmiş ve tek başına yetersiz kalmış da olabilir. Her iki halde de uçağın kabiliyeti özellikle öz savunma sistemlerindeki eksiklik dolayısıyla, düşürülmüş olması olasılık dahilindedir.
Senaryo 5: Bildiğiniz gibi IFF yani Dost Düşman Tanımlama sistemlerinin sorguları normal aktif yayınlardan oldukça değişik bir yapıdadır. İsrail oldukça sağlam bir EH kabiliyetine sahiptir ve Rus IFF sistemlerini de epeyce etüt etmiştir. Güncel anahtarla birlikte havada bulunan Rus İl-20 uçağından gerekli IFF sinyal yapısını alır. Kopyalar ve tüm İsrail uçakları Suriye ve Rus radarlarında dost olarak görünmeye başlar. Bunun üzerine hasa savunma birliklerinden birinin komutanı inisiyatif alarak IFF anahtarını off durumuna getirir ve havadaki tüm uçan hedefleri düşman olarak algılayacak biçimde ateş etmeye başlar. Bu şekilde İl-20’de düşman olarak addedilip düşürülür.
Senaryo 6: Bu tip bir çatışmadan çıkar sağlayacak bir üçüncü taraf vardır. (ABD, İngiltere, Fransa, İsrail vs.) Havada uçan İl-20’nin sinyal kalitesi ve gücü belirli bir seviyenin üzerine çıkamaz. Fakat kara yada deniz konuşlu güçlü bir sistem, iyonosferden doğru açıyla yansıtmalar yaparak bu tayyarenin hem IFF yayınlarını hem de EH kabiliyetini kirletebilir. Bu tipte bir teknoloji kullanılarak İl-20’nin IFF yada EH öz savunma kabiliyetleri yetersiz hale getirilmiş ve Suriye + Rus hava savunma sistemlerinin kafası karıştırılmış olabilir. Böylece hem İl-20 düşürülmüş, hem sistemin etkinliği test edilmiş, hem de amaçlanan politik fayda sağlanmış olacaktır.
Birçok alternatif senaryo daha üretilebilir. Hatta hali hazırda ürettiğimiz senaryoların birkaçı birleştirilerek hibrit senaryolar haline de getirilebilir. Bununla birlikte aslında senaryoların önemi ve gerçekliği çok da ehemmiyet arz etmez. Çünkü zaten uçak düşmüştür ve Rusya için maksimum verim ve karşılık alabileceği senaryoyu işlemek, bundan çıkar sağlamak çağı gelmiştir. Dolayısıyla gerçekler isteklerin ve çıkarların gölgesinde kalmaya mahkûm olacaktır.
Yine de beyin jimnastiği yapmak ve konudan kendi adımıza dersler çıkarmanın faydası oldukça yüksektir. Bu yazıyı kaleme almaktaki amacım da budur. Rus tarafının son açıklamalarına baktığımızda failin dost ateşi yani Suriye Hava Savunma Sistemleri ama suçlunun ve müsebbibin İsrail olmaya başladığını görmekteyiz.
Bu durum da senaryolarımızın birden fazlasıyla örtüşmektedir. Değerli yöneticilerimize bir hatırlatma yapmak isterim. Konudan Türkiye’nin de çıkar sağlaması ciddi olasılık dahilindedir. Bu nedenle gelişmeleri yakından takip etmek ve aktif bir rol oynamak faydamıza olacaktır.
Kaynak: www.kokpit.aero (http://www.kokpit.aero)
-
Raptor44 hangimize katildin abi ?
Skywolfa katılıyor aynı benim gibi. Onun cevabına eklenecek bir şey yok.
-
Her ülke askerini daha sevgi dolu zanneder. Ama hepsi büyük oranda yanlıştır. Ahlaklı ordular vardır Türk ordusu da bunların biridir ama savaş cehennemin kapısının aralanmasıdır. Rumlara sorun kendilerinin yediği naneleri bilmezler ve samimi olarakta kendilerine yakıştırmazlar biz yapmayız derler. İnanırlarda buna ama asker askerdir Türkü Yunanı Rumu pek değişmez. Biraz değişir ama bu birazcık kimseyi yavru kedi masumiyetinde filan yapmaz. Youtubee da video var dimi terörist karıyı attık kayalardan aşağıya. Düşman işte hep aynı
-
Dikkat çekmekte fayda var o mahluk eline silah almıştır.
Aldığı an işi bitmiştir, yapılan hareket kayda alınmasa daha iyi olacaktır.
Elinde silah varsa aynı cehennem kapısını o aralamıştır...
Her ülke askerini daha sevgi dolu zanneder. Ama hepsi büyük oranda yanlıştır. Ahlaklı ordular vardır Türk ordusu da bunların biridir ama savaş cehennemin kapısının aralanmasıdır. Rumlara sorun kendilerinin yediği naneleri bilmezler ve samimi olarakta kendilerine yakıştırmazlar biz yapmayız derler. İnanırlarda buna ama asker askerdir Türkü Yunanı Rumu pek değişmez. Biraz değişir ama bu birazcık kimseyi yavru kedi masumiyetinde filan yapmaz. Youtubee da video var dimi karıya sıktık attık kayalardan aşağıya. Düşman işte düşman düşmandır savaşta hep
-
Dikkat çekmekte fayda var o mahluk eline silah almıştır.
Aldığı an işi bitmiştir, yapılan hareket kayda alınmasa daha iyi olacaktır.
Elinde silah varsa aynı cehennem kapısını o aralamıştır...
Her ülke askerini daha sevgi dolu zanneder. Ama hepsi büyük oranda yanlıştır. Ahlaklı ordular vardır Türk ordusu da bunların biridir ama savaş cehennemin kapısının aralanmasıdır. Rumlara sorun kendilerinin yediği naneleri bilmezler ve samimi olarakta kendilerine yakıştırmazlar biz yapmayız derler. İnanırlarda buna ama asker askerdir Türkü Yunanı Rumu pek değişmez. Biraz değişir ama bu birazcık kimseyi yavru kedi masumiyetinde filan yapmaz. Youtubee da video var dimi karıya sıktık attık kayalardan aşağıya. Düşman işte düşman düşmandır savaşta hep
+1
Eline silahı alıp saldırana acımazsın.
Ama Taş taş üstünde bırakmayalım, yerle bir edelim, kimseyi sağ bırakmayalım mantığı ne kadar ilkel, ne kadar iğrenç bir mantıktır!
Pire için yorgan yakan fukara zihniyetin daha da vahşi hali!
Kendileri gibi olmayan, kendileri gibi düşünmeyen hiç kimseye yaşama hakkı tanımayan, kendilerini adeta tanrı gibi gören ezik karakterli zavallıların mantığı!
Ne kadar çok masumun canına kıyarlarsa, o kadar korku salacaklarını ve güçlü olacaklarını sananların mantığı.
Oysa insanoğlu sosyal bir varlıktır. Doğasında, özünde iyilik vardır! Ancak ortam ve zaman özünden uzaklaştırabilir.Bu sosyal yapı içerisinde iyisi de vardır kötüsü de. Toplumların genelinin kabul ettiği bir doğru yol vardır. Her topluma göre farklılık gösterebilen etik kurallar vardır. Bu yolda yürüyerek yaşamını sürdürenler iyi, bu yoldan sapanlara da kötü karakterli denir.
Kötü karakterlilerin yaptıklarının bedelini o kötülerle birlikte yakınlarındaki iyilere de ödetmeye çalışanlara da kesinlikle ruh hastası denir!
-
Dünyanın en güçlü duygusu korkudur. Siz ne kadar şefkatli olursanız olun , siz ne kadar iyilik yaparsanız yapın kazanan hep korkutan olacaktır. Ayrıca çocuk örneğim çocukları öldürelim diye neden algılandı anlamadım. Ben gereksiz şefkat gösterisi karşı tarafa fırsatlar sunar demek istedim. Tıpkı Hulusi Paşa'nın afrin örneği gibi... Pkk o hareketi Ruslara yada amerikaliya yapamazdı cunki biliyorki yaptığında o binadan toz kalmaz. Artık gereksiz şefkat sovunuzdan , elinde silah olmayana sikmayalim hikayelerinizden , ilk ateşi onlar etsin muhabbetinden şehit vermek istemiyorum. Benim askerim polisim yerine kim olursa olsun karşı taraftan birinin ölmesi benim için daha ön plandaki bir secenektir.olay bu.
-
Sanırım irdelenmekte olunan konuda , TC Anayasamızın ne dediğine bakmakta yarar vardır.
Kişinin Hakları ve Ödevleri
I. Kişinin dokunulmazlığı, maddî ve manevî varlığı
MADDE 17
-
Herkes, yaşama, maddî ve manevî varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.Tıbbî zorunluluklar ve kanunda yazılı haller dışında, kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamaz; rızası olmadan bilimsel ve tıbbî deneylere tâbi tutulamaz.Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz; kimse insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tâbi tutulamaz.
(Değişik: 7/5/2004 5170/3 md.) Meşrû müdafaa hali, yakalama ve tutuklama kararlarının yerine getirilmesi, bir tutuklu veya hükümlünün kaçmasının önlenmesi, bir ayaklanma veya isyanın bastırılması, sıkıyönetim veya olağanüstü hallerde yetkili merciin verdiği emirlerin uygulanması sırasında silah kullanılmasına kanunun cevaz verdiği zorunlu durumlarda meydana gelen öldürme fiilleri, birinci fıkra hükmü dışındadır.
Görüldüğü üzere kanun istisnasız herkesi koruma altına alır . Yani terörle mücadele dahi ancak kanunlar carçevesinde belirtildiği şekilde uygulanabilir.
Mesleğim Avukatlık olmadığından ,kanunu yanlış yorumlamış da olabilirim .
-
Sanırım irdelenmekte olunan konuda , TC Anayasamızın ne dediğine bakmakta yarar vardır.
Kişinin Hakları ve Ödevleri
I. Kişinin dokunulmazlığı, maddî ve manevî varlığı
MADDE 17
-
Herkes, yaşama, maddî ve manevî varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.Tıbbî zorunluluklar ve kanunda yazılı haller dışında, kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamaz; rızası olmadan bilimsel ve tıbbî deneylere tâbi tutulamaz.Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz; kimse insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tâbi tutulamaz.
(Değişik: 7/5/2004 5170/3 md.) Meşrû müdafaa hali, yakalama ve tutuklama kararlarının yerine getirilmesi, bir tutuklu veya hükümlünün kaçmasının önlenmesi, bir ayaklanma veya isyanın bastırılması, sıkıyönetim veya olağanüstü hallerde yetkili merciin verdiği emirlerin uygulanması sırasında silah kullanılmasına kanunun cevaz verdiği zorunlu durumlarda meydana gelen öldürme fiilleri, birinci fıkra hükmü dışındadır.
Görüldüğü üzere kanun istisnasız herkesi koruma altına alır . Yani terörle mücadele dahi ancak kanunlar carçevesinde belirtildiği şekilde uygulanabilir.
Mesleğim Avukatlık olmadığından ,kanunu yanlış yorumlamış da olabilirim .
Yeterince açıklayıcı olmuş. Hatta cuk diye oturmuş!
Tabi anlamak isteyenler için!
Teşekkürler bilgilendirme için...
-
Bu formun güzelliğinin kısa özeti.
1) Tüm üyelerin kurallara bağlı kalmak kaydı ile , görüş ve düşüncelerine ifade edebilmeleri için olanak sağlaması.
2) Tüm üye arkadaşların bilgi ve görüş paylaşımı aracıliğı ile hem kendi hem de diğer üyelerin bilgi dağarcıklarının gelişimine katkı sağlaması.
3) Tüm üyelerin kendi kişisel görüşleri ve düşünceleri haricinde daha değişik düşüncelerin de varlığının olduğuna farkındalık yaratmasıdır.
-
Dikkat çekmekte fayda var o mahluk eline silah almıştır.
Aldığı an işi bitmiştir, yapılan hareket kayda alınmasa daha iyi olacaktır.
Elinde silah varsa aynı cehennem kapısını o aralamıştır...
Her ülke askerini daha sevgi dolu zanneder. Ama hepsi büyük oranda yanlıştır. Ahlaklı ordular vardır Türk ordusu da bunların biridir ama savaş cehennemin kapısının aralanmasıdır. Rumlara sorun kendilerinin yediği naneleri bilmezler ve samimi olarakta kendilerine yakıştırmazlar biz yapmayız derler. İnanırlarda buna ama asker askerdir Türkü Yunanı Rumu pek değişmez. Biraz değişir ama bu birazcık kimseyi yavru kedi masumiyetinde filan yapmaz. Youtubee da video var dimi karıya sıktık attık kayalardan aşağıya. Düşman işte düşman düşmandır savaşta hep
+1
Eline silahı alıp saldırana acımazsın.
Ama Taş taş üstünde bırakmayalım, yerle bir edelim, kimseyi sağ bırakmayalım mantığı ne kadar ilkel, ne kadar iğrenç bir mantıktır!
Pire için yorgan yakan fukara zihniyetin daha da vahşi hali!
Kendileri gibi olmayan, kendileri gibi düşünmeyen hiç kimseye yaşama hakkı tanımayan, kendilerini adeta tanrı gibi gören ezik karakterli zavallıların mantığı!
Ne kadar çok masumun canına kıyarlarsa, o kadar korku salacaklarını ve güçlü olacaklarını sananların mantığı.
Oysa insanoğlu sosyal bir varlıktır. Doğasında, özünde iyilik vardır! Ancak ortam ve zaman özünden uzaklaştırabilir.Bu sosyal yapı içerisinde iyisi de vardır kötüsü de. Toplumların genelinin kabul ettiği bir doğru yol vardır. Her topluma göre farklılık gösterebilen etik kurallar vardır. Bu yolda yürüyerek yaşamını sürdürenler iyi, bu yoldan sapanlara da kötü karakterli denir.
Kötü karakterlilerin yaptıklarının bedelini o kötülerle birlikte yakınlarındaki iyilere de ödetmeye çalışanlara da kesinlikle ruh hastası denir!
Bu konuyu ben zeytindalı harekâtında yorumumda Anlatmaya çalışmıştım. Afrini bir haftaya kalmaz tamamen ele geçirebilirdik ama veama ne bir canlı ne de taş üstüne taş kalırdı. Bizleri zalimlerden farklı kılan budur.
-
Rusya: İl-20 uçağının vurulma nedeni arıza değil
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ba36d3d2269a20358ddf9ad.jpg)
Rusya Savunma Bakanlığı, İsrail uçaklarının Suriye füze savunma sistemlerinin hedefi haline getirmesi sonucu içindeki 15 kişiyle düşürülen İl-20 uçağının dost-düşman tanıma sisteminde meydana gelen arıza nedeniyle vurulduğuna dair iddiaları reddetti.
Basın toplantısında söz konusu iddiaları değerlendiren Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, "Sözde uzmanların İl-20 uçağının dost-düşman tanıma sisteminde meydana gelen arıza nedeniyle düşürüldüğü yönündeki tüm çıkarımları, sıradan amatör fantezilerden ibaret" dedi.
'S-200'DE RUS DOST-DÜŞMAN TANIMA SİSTEMİ YOKTU'
Sputnik'te yer alan habere göre; İl-20'yi vuran Suriye'ye ait S-200 savunma sisteminde dost-düşman tanıma sisteminin bulunmadığın altını çizen Konaşenkov, "Dost-düşman tanıma sistemi, her ülkeye özgü olup, askeri-teknik işbirliği kapsamında Rusya'nın ihraç ettiği silahlara ve teçhizatlara hiçbir zaman yüklenmedi.Bu durum, Suriye'ye teslim edilen hava savunma sistemleri için de tamamen geçerlidir" diye konuştu.
Konaşenkov, Rusya'da kullanılan dost-düşman tanıma sisteminin yalnızca Rus olarak tanımlanan uçaklar ve hava savunma sistemleri tarafından kullanıldığına da dikkat çekti ve ekledi: "Bu sistem, Rus tanımlama kodlarıyla birlikte başka bir ülkeye teslim edilmedi ve ilkesel olarak da edilemez."
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusya-il-20-ucaginin-vurulma-nedeni-ariza-degil-40962324 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusya-il-20-ucaginin-vurulma-nedeni-ariza-degil-40962324)
-
Son dakika... Rusya: Tek suçlu İsrail!
Moskova yönetimi, Suriye rejimi tarafından vurulan Rus uçağının İsrail F-16'ları tarafından hava savunma sistemine itildiğini yineledi. İsrail'i doğrudan suçlayan Savunma Bakanlığı Sözcüsü Konaşenkov, "Bu eylem, ortak çalışma gruplarının faaliyetleri çerçevesinde sağlanan, 2015 yılında 'Suriye'deki iki ülkenin silahlı kuvvetleri arasında olayların önlenmesi' anlaşmasının doğrudan ihlalidir. İsrail uçakları, Rus İl-20 uçağını hava savunma sistemine karşı siper edinerek, manevra yapmaya devam etti. Saat 22.03'te de Suriye hava savunma füzesi daha büyük ve daha yakın bir hedef olan İl-20'yi vurdu" dedi.
(http://idora.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2018/09/23/son-dakika-rusya-vurulma-anini-yayinladi--12391177.Jpeg)
Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, Suriye'de Rus İl-20 askeri uçağının düşürülmesinin sorumlusunun İsrail Hava Kuvvetleri olduğunu söyledi.
Konaşenkov, düzenlediği brifingde, 17 Eylül'de Rus uçağı İl-20'nin Suriye'de düşürülmesine ilişkin kronolojik detayları anlattı.
İsrail'e ait 4 F-16 uçağının Suriye'deki hedefleri vurmadan bir dakika önce Rus tarafına bilgi verdiğini vurgulayan Konaşenkov, İsrail uçaklarının 21.40'ta kısa bir süre önce verdikleri bilgiye göre ülkenin kuzeyinde değil, batısında bulunan Lazkiye ilinde sanayi tesislerini vurduğunu ifade etti.
Konaşenkov, İsrail tarafının, Rus tarafına önceden değil, operasyonun başlaması ile birlikte bilgi verdiğine dikkat çekerek, "Bu eylem, ortak çalışma gruplarının faaliyetleri çerçevesinde sağlanan, 2015 yılında 'Suriye'deki iki ülkenin silahlı kuvvetleri arasında olayların önlenmesi' anlaşmasının doğrudan ihlalidir." dedi.
İsrail uçaklarının yeri hakkında da bilgi verilmediğine işaret eden Konaşenkov, 21.51'de Suriye hava savunma sistemlerinin çalışmaya başladığını bildirdi. İlk saldırı sonrası İsrail uçaklarının yeni bir saldırıya daha hazırlandığını anlatan Konaşenkov, 21.59'da yeni bir saldırıya yönelen İsrail uçaklarından birinin manevra yaparak İl-20'ye doğru yaklaştığını belirtti.
Bu esnada İl-20'nin inişe doğru geçtiğini ifade eden Konaşenkov, Suriye hava savunma sisteminin ise bu yeni bir atak olarak algıladığını dile getirdi.
Konaşenkov, "İsrailli pilotun, İl-20 uçağının etkin yansıtıcı yüzeyinin F-16'dan çok daha büyük olduğunu ve Rus uçağının bu nedenle uçaksavar füzesinin hedefi haline geleceğini anlamaması mümkün değil. İsrailliler, Rusya'nın silahlı kuvvetlerinin, Suriye silahlı kuvvetlerinden, dost düşman tanıma sistemlerinin farklı olduğunu biliyorlardı. Bu yüzden Suriye sisteminin, Rus uçağını İsrail uçağı olarak algılayabileceğini biliyorlardı." diye konuştu.
Bu sırada Hmeymim Üssü'ne iniş için dönüş yapan İl-20 uçağının Suriye hava savunma sistemlerinin hedefine girdiğini bildiren Konaşenkov, "Özellikle altını çiziyorum, İsrail uçakları, Rus İl-20 uçağını hava savunma sistemine karşı siper edinerek, manevra yapmaya devam etti. Saat 22.03'te de Suriye hava savunma füzesi daha büyük ve daha yakın bir hedef olan İl-20'yi vurdu. Mürettebatın komutanı, uçaktaki yangını ve uçağın düşmeye başladığını bildirdi. Saat 22.07'de uçak radardan kayboldu." ifadesini kullandı.
İsrail uçaklarının yaklaşık 40 dakika daha bölgede bulunduğunu kaydeden Konaşenkov, 22.29'da Rus askeri yetkililerinin uçağın kaybolduğunu, uçağa ulaşmak için İsrailli yetkilileri bilgilendirdiğini aktardı. Konaşenkov, olaydan 50 dakika sonra İsrailli askeri yetkililerin talebe yanıt verdiğini ve bölgenin temizlediğini bildirdiklerini kaydetti.
İsrail Hava Kuvvetleri Komutanı Amikom Norkin ve beraberindeki heyet, hafta içi gerçekleştirdikleri ziyarette, İl-20 uçağı hadisesine ilişkin, Rusya'yı ikna etmek için Moskova'da görüşmeler gerçekleştirmişti.
Rus İl-20 askeri uçağı, 17 Eylül'de, Suriye rejimine ait S-200 hava savunma sistemi tarafından düşürülmüş ve Rusya, İsrail'e ait F-16 savaş uçaklarının, İl-20 uçağını kalkan olarak kullandığı için uçağın füzelere maruz kaldığını öne sürmüştü.
http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-rusya-vurulma-anini-dunya-2747576/ (http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-rusya-vurulma-anini-dunya-2747576/)
-
Düşen uçağın ardından Rusya'dan flaş hamle!
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5ba8b30b7152d81fe84f62a0.jpg)
Rusya Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada iki hafta içerisinde Suriye'ye S-300 füzelerinin sevk edileceği belirtildi.
Rusya Savunma Bakanlığı, Suriye'ye iki hafta içerisinde S-300 hava savunma sistemlerinin sevk edileceğini duyurdu.
Geçtiğimiz hafta Rusya'ya ait İl-20 tipi savaş uçağı, İsrail'in Suriye'ye saldırısı sırasında, rejime ait S-200 sistemlerince vurulmuştu.
Rusya Savunma Bakanlığı, İsrail savaş uçaklarının İl-20'yi savunma sistemlerine karşı kalkan yaptığını belirterek, olayın sorumlusunun İsrail olduğunu savunmuştu.
Olayda 15 Rus askeri hayatını kaybetmişti.
KREMLİN'DEN ÜSTÜ KAPALI İSRAİL AÇIKLAMASI
Suriye'ye gönderilecek S-300'lerle alakalı olarak Kremlin'den de açıklama geldi.
Kremlin; "Suriye'ye S-300 sevkiyatı kararının hiçbir üçüncü ülke ile bağlantısı yoktur. Sevkiyatın nedeni Rusya ordusunun güvenliğini artırmaktır." denildi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/dusen-ucagin-ardindan-rusyadan-flas-suriye-hamlesi-40965994 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/dusen-ucagin-ardindan-rusyadan-flas-suriye-hamlesi-40965994)
-
Sizce bir israil uçağı düşer mi ?
-
İsrail elektronik harpte çok iyi. Yakın zamanda İsrail uçağına Suriye'den ateşlenen bir s200 fuzesini kendi hss fuzeleriyle vurmuştu İsrail. Pilotlarinida başarılı bulurum İsrail'in. Yani İsrail uçağını düşürmek imkansız değil ama zor adamlar kendi topraklarından gönderiyor füzeleri nasıl vuracaksin
-
İran'dan, Suriye topraklarına füze
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5bb1b3ec2269a204a8caf2d3.jpg)
İran Devrim Muhafızları, Suriye'ye füze saldırısı düzenledi.
İran devlet televizyonunun haberine göre, Devrim Muhafızları tarafından düzenlenen füze saldırısında Suriye'nin Deyrizor kentine bağlı Elbu Kemal ilçesi vuruldu.
Açıklamada, kaç füze atıldığı bilgisine yer verilmezken saldırının "Ahvaz'daki saldırıya misilleme olarak DEAŞ mevzilerine yönelik yapıldığı" belirtildi.
Fars Haber Ajansı'na göre, yerel saatle 02.00'de İran'ın batısındaki Kermanşah kentinden atılan balistik füzelerin 750 Kilometre menzilli "Zülfikar" ve 800 Kilometre menzilli "Kıyam" füzeleri olduğu duyuruldu.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5bb1b3fa2269a204a8caf2d5)
İran'ın güneybatısındaki Huzistan eyaletine bağlı Ahvaz'da 22 Eylül'de İran-Irak savaşının 38. yılı münasebetiyle gerçekleştirilen askeri geçit törenini hedef alan terör saldırısında 25 kişi ölmüş, 69 kişi yaralanmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/irandan-suriye-topraklarina-fuze-40972709 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/irandan-suriye-topraklarina-fuze-40972709)
-
Seni gidi İran seni...,,
Trümp sana şimdi sorar.
-
Kılıçlar çekildi: 'Denize dökeriz' mesajı
'Lübnan ve Suriye'deki İran varlığı'na karşı ne gerekirse yapmaya devam edeceklerini söyleyen İsrail Başbakanı Netanyahu'ya, İran Devrim Muhafızları'ndan yanıt geldi.
İran Devrim Muhafızları 2. Komutanı Hüseyin Selami, Netanyahu'ya '' Siyonist rejimin başbakanına Akdeniz'de yüzme denemeleri yapmasını öneriyorum çünkü denizden kaçamayacak'' sözleriyle yanıt verdi.
Sputnik'te yer alan Fars Haber Ajansı'nın haberine göre Selami, orduya katılan gönüllülere yaptığı konuşmada İsrail için '' Onlar bizim için tehdit değil. Hizbullah, onları yok etmek için yeterli güce sahip'' açıklamasını yaparken, Tel Aviv yönetimini İran hakkında dünyayı aldatmakla suçladı.
'Politik mankenlik'le suçladığı ABD'nin Ortadoğu'daki savaşa 7 trilyon dolar ayırdığını ancak bölgede 'yenildiğini' söyleyen Selami, bölgede hiçbir yerde üssü olmayan İran'ın etkisinin artmasına değindi.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu BM Genel Kurulu konuşmasında ''İran'a karşı Suriye, Irak, her nerede gerekiyorsa eyleme geçeceğiz' demiş ve yine elinde fotoğraflarla Tahran'da gizli nükleer tesis iddiasında bulunmuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/acik-acik-tehdit-denize-dokeriz-mesaji-40978245 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/acik-acik-tehdit-denize-dokeriz-mesaji-40978245)
-
Rusya'dan Türkiye açıklaması
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Verşinin, Türkiye ile Rusya’nın İdlib’de oluşturulması üzerinde anlaşılan silahsızlaştırılmış bölgenin sınırlarını belirlediğini söyledi.
Sputnik’in haberine göre, Verşinin "Silahsızlaştırılmış bölgenin sınırları belirlendi. Türkiye ile Rusya orduları arasında çok iyi temaslar, işbirliği ve bağlantı sağlandı. İki ordunun temsilcileri mutabakatın ardından birçok kez bir araya geldi" dedi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Soçi’de yaptıkları görüşmede İdlib’de silahsızlaştırılmış bölge oluşturulması yönünde mutabakat sağlamıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyadan-turkiye-aciklamasi-40979974 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyadan-turkiye-aciklamasi-40979974)
-
Çekilme tamam
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5bbbce750f25442b706bb0f1.jpg)
Türkiye ile Rusya arasındaki Soçi mutabakatı çerçevesinde, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’ndeki silahsızlanma hattında ağır silahların çekilmesi sürecinin yüzde 99 oranında tamamlandığı bildirildi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, 15 Ekim’e kadar süresi olan HTŞ’nin de ağır silahlarını bu alandan çıkardığını duyurdu.
Ankara, Suriye’de muhalif Ulusal Kurtuluş Cephesi Sözcüsü Naci Mustafa’nın “Türkiye ile Rusya arasındaki mutabakat uyarınca İdlib çevresinde oluşturulacak tampon bölgeden ağır silahların çekilmeye başladığı” açıklamasını doğruladı.
Hürriyet’e bilgi veren güvenlik kaynakları, dün öğle saatleri itibarıyla ağır silahların yüzde 99’luk kesiminin çekildiğini, geriye kalan yüzde 1’lik kesimin de çekilmeye hazır halde olduğunu, ilerleyen saatlerde bunların da çekilme sürecine gireceğini ifade etti. Aynı kaynaklar terör örgütü El Kaide’nin uzantısı Heyet Tahrir el Şam örgütünün (HTŞ) de 15 Ekim’e kadar süresi olduğunu, HTŞ’nin içinde yer alan bazı unsurların bölgeyi terk etmemede direnmeleri durumunda elimine edileceklerini vurguladı. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ise, HTŞ ile diğer cihatçı örgütlerin ağır silahlarını silahtan arındırılmış bölge olarak planlanan alandan çektiğini duyurdu. Fransız AFP ajansının haberine göre; Gözlemevi Direktörü Rami Aldülrahman, “Heyet Tahrir el Şam ve daha etkisiz başkaca cihatçı gruplar, ağır silahlarını İdlib vilayetindeki ‘silahtan arındırılmış bölge’nin geniş alanlarından geri çekti” açıklamasında bulundu. HTŞ ise bu bilgiyi doğrulamadı. Ancak HTŞ’nin Soçi mutabakatına uyup uymayacağına dair bir açıklama yapmasının şart olmadığı, arazide alınacak pozisyonla da tutumun ortaya konulabileceği ifade edildi.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5bbbce6c0f25442b706bb0ef)
DEVRİYE BAŞLAYACAK
Çekilmenin tamamlanmasından sonra Türk ve Rus askerleri tampon bölgede araçlı ve yaya devriyeye başlayacak. Devriye başlamadan önce taraflar devriye güzergâhları, kontrol noktaları ile koordinasyon için telsiz frekansları ve konuşma kodlarını belirleyecek. Her iki ülke askeri unsurları bölgeye hâkim olduğu için devriye görüşmelerinin kısa sürede tamamlanması bekleniyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında Soçi’de varılan mutabakat 15 Ekim’e kadar 15 ila 20 kilometrelik bir hatta silahsızlanma bölgesi oluşturulmasını, denetimin Türk ve Rus askerleri tarafından yapılmasını öngörüyor.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5bbbcdec0f25442b706bb0ed)
ESAD: GEÇİCİ BİR ÖNLEM
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Türkiye ve Rusya arasında varılan İdlib mutabakatının “geçici bir önlem” olduğunu kaydederek, İdlib’in Şam yönetimine geçeceğini söyledi. Rejiminin haber organı SANA’nın geçtiği habere göre, Esad, Baas Partisi’nin önceki günkü merkez komite toplantısında konuştu. Toplantıda, Türkiye ile Rusya’nın İdlib’le ilgili vardığı Soçi mutabakatı hakkında konuşan Esad, “İdlib ile ilgili varılan anlaşma geçici bir önlemdir. İdlib de diğer bölgeler gibi Suriye devletinin parçası olacak. Anlaşma çerçevesinde sahada çeşitli kazançlar elde ettik” ifadelerini kullandı. Esad rejiminin İran destekli milisler ve Rusya’nın İdlib’e topyekûn operasyonu, Astana süreci ortakları Türkiye, Rusya ve İran arasında yapılan görüşmeler ve Soçi mutabakatı çerçevesinde önlenmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/cekilme-tamam-40980826 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/cekilme-tamam-40980826)
-
(https://pbs.twimg.com/media/DpDYJUuX4AEfkfY.jpg:large)
Rusya, bu ayın başından itibaren Suriye’ye 3 tabur S-300 HSS sevk etti. Rusya’nın her bir tabura 8 fırlatıcı konuşlandırdığı ve 100’den fazla füze teslim ettiği bildirildi.
https://twitter.com/TAHSAVUNMA/status/1049576374309199873
-
Rusya'dan ABD'ye YPG/PKK çıkışı: Endişe duyuyoruz
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5bbe20777af50715b48cd7c8.jpg)
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, ABD’nin terör örgütü YPG/PKK unsurlarına verdiği destekle özerk yönetim oluşturma çabalarından dolayı "Rusya'nın Fırat’ın doğusundaki durumdan endişe duyduğunu" bildirdi.
Zaharova, haftalık basın toplantısında Fırat’ın doğusundaki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
"Fırat’ın doğu kıyısındaki gelişen durum gittikçe daha rahatsız edici hale geliyor." diyen Zaharova, Amerikalıların bu bölgedeki yapılanma ile ittifak halinde olduğuna işaret etti.
Suriye’deki mevcut anayasaya uymayan bazı özel yönetim oluşturma çabalarının sonuç vermeyeceğini anlatan Zaharova, "Böyle bir yarı-devlet inşası, Kürt olmayan nüfusu, Arapları, Süryanileri, Türkmenleri rahatsız eder." dedi.
Ayrıca Zaharova, bölge halkının ABD tarafından denetlenen yerel güvenlik görevlilerinin keyfiliğinden memnun olmadığını da aktardı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyadan-abdye-ypg-pkk-cikisi-endise-duyuyoruz-40983083 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyadan-abdye-ypg-pkk-cikisi-endise-duyuyoruz-40983083)
-
Haaretz gazetesi: Rusya, İsrail'in hava özgürlüğünü kısıtladı
Suriye’de 17 Eylül’de Rusya'ya ait Ilyushin-20 tipi uçağından düşürülmesinden sonra Moskova yönetiminin İsrail Hava Kuvvetleri’nin faaliyeti ile ilgili olarak İsrail'e karşı daha güçlü bir tutum aldığı belirtildi.
Rusya, uçağının düşürülmesinden sonra Humus kentinin kuzeyindeki Masyaf bölgesinde S-300 füzelerini konuşlandıracağını ilan etmişti. Rusya’nın bu hamlesinin İsrail'in Suriye'deki manevra yapma özgürlüğünü sınırlama niyetinde olduğunu gösterdiği yorumları yapılmıştı. Tel Aviv merkezli Haaretz gazetesinde yer alan haberde, Rusya’nın hamlelerinin Suriye’deki İsrail hava saldırılarının sonu anlamına gelmediği ancak uçak düşürme olayından sonra İsrail'in operasyon özgürlüğünün en azından bir kısmını korumak için yeni bir diplomatik ve askeri yaklaşım benimsemesi gerektiği yorumlarına yer verildi. Gazetenin haberinde “İsrail hava kuvvetlerinin Suriye’deki faaliyetleri üzerine Rus hava savunma radarları devreye alındı” ifadeleri kullanıldı.
Başbakan Benjamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Avigdor Lieberman geçen hafta yaptığı açıklamada, İsrail'in Hizbullah’ın askeri birikimini engellemek amacıyla Suriye'de faaliyet göstermeye devam edeceğini söylemişti.
İsrail güvenlik teşkilatı, gerekirse, İsrail hava kuvvetlerinin yeni füze bataryalarına rağmen Suriye'de hedefleri vurmayı başarabileceğine inanıyor.
http://www.kokpit.aero/israile-suriyede-s300-freni (http://www.kokpit.aero/israile-suriyede-s300-freni)
-
(https://pbs.twimg.com/media/DqVwgeGWoAAN7CK.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DqVoj1ZXQAAAZ2Q.jpg)
-
Kremlin, ABD'yi saldırıyla suçladı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5bd19f85b699de03a8a7cb51.jpg)
Kremlin, ABD'yi, Rusya'nın Suriye'deki hava üssü Hımeymin'e saldırmakla suçladı.
Kremlin, geçtiğimiz ocak ayında bir ABD casus uçağının, Rusya'nın Suriye'deki hava üssü Hımeymim'e drone saldırısı koordine ettiğini gösteren Rusya Savunma Bakanlığı raporuyla alarma geçtiklerini duyurdu. Kremlin tarafından yapılan açıklamada, Putin'in Trump'la bu konu hakkında görüşeceği söylendi.
Çin’in Pekin şehrinde düzenlenen bir konferansta konuşan Rusya Savunma Bakanı Yardımcısı Aleksander Formin de, Rusya’nın Suriye’deki Hımeymim üssüne yapılan bir SİHA saldırısı nedeniyle ABD’yi suçladı.
Hımeymim’e 13 SİHA ile eşzamanlı saldırı yapıldığını belirten Fomin, "SİHA’ları kontrol etmeniz için modern ekipmanlara ihtiyacınız vardır. Bu saldırı esnasında ABD keşif uçağı Poseidon-8 yaklaşık 8 saat boyunca Akdeniz üzerinde uçarak saldırıyı koordine etti." dedi.
SİHA’ların, Rus elektronik harp sistemleri tarafından durdurulduğunu anlatan Fomin, "SİHA’lar durdurulduktan sonra, güvenli bir mesafeye geçip, uzay seviyesinden aldıkları sinyallerle sistemdeki açıkları bulmaya çalıştılar. Sonrasında tüm SİHA’lar Rus hava savunma sistemi tarafından yok edildi." diye konuştu.
Fomin, saldırıların hangi tarihte gerçekleştiğini açıklamadı.
Rusya Savunma Bakanlığından bir süre önce yapılan açıklamada, sadece ağustos ayında Hımeymim’e saldıran 47 SİHA’nın etkisiz hale getirildiği iddia edilmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/kremlinden-abd-aciklamasi-40998140 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/kremlinden-abd-aciklamasi-40998140)
-
Hareketlenme başladı.
Twitter da ki kaynaklara göre ATGM atılmış yaklaşık 2 saat önce fakat araca isabet etmemiş.
https://syria.liveuamap.com/en/2018/31-october-the-turkish-army-continues-its-attacks-on-Koreli
-
Fırat'ın doğusuna operasyon! 4 terörist öldürüldü
Fırat'ın doğusuna operasyon! 4 terörist öldürüldü
Şanlıurfa sınır hattından Suriye'nin Ayn el Arap bölgesine yapılan obüs atışlarında PYD/PKK'lı 4 terörist etkisiz hale getirildi, 6 terörist yaralandı.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/firatin-dogusuna-operasyon-4-terorist-olduruldu-41004174 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/firatin-dogusuna-operasyon-4-terorist-olduruldu-41004174)
-
Cerablusta da hareketlenme başlamış.
https://syria.liveuamap.com/en/2018/1-november-turkish-forces-evacuated-one-of-their-locations
-
Sizce yakın tarihte Fırat'ın doğusuna bir harekat yapılacak mı?
-
Kanaatimce en azından Nato tatbikatı bitmeden başlamayacak, en fazla da 1 ay sonra başlamış olur.
hepimizin gördüğü üzere,sahada hareketlilik mevcut .
Görünmüyor fakat yoğun iha faaliyeti de mevcut, hemde 1 aydır.
Topçuların vuruş sayıları ve yoğunluğuna göre ayrıca tahmin yürütülebilir.
Son olarak ABD personelinin sahadan çekilme durumu da var tabiki.
-
http://www.defenceturk.com/index.php?topic=375.msg86572#new (http://www.defenceturk.com/index.php?topic=375.msg86572#new)
Bu bağlantıdaki habere bakarsak ABD, Pkknın Suriye kolu ile halen yoğun işbirliği içerisinde. Bu durumdayken ABD bizim bir harekat yapmamıza göz yumabilir mi?
-
pkk/ypg'yı menbicle korkutmak yerine Kobani üzerinden korkutsak daha etkili olmaz mı ? Mardin sınırının dibinde kamışlı var sanırım isimde yanlışlık olabilir ordanda aktif olabiliriz. Menbic yerleşim alanı olarak büyük buna guveniyolar
-
pkk/ypg'yı menbicle korkutmak yerine Kobani üzerinden korkutsak daha etkili olmaz mı ? Mardin sınırının dibinde kamışlı var sanırım isimde yanlışlık olabilir ordanda aktif olabiliriz. Menbic yerleşim alanı olarak büyük buna guveniyolar
Olabilir. Ben de zaten Menbiç'den değil, Fırat'ın doğusundan bahsediyorum. Bence bunları önce hazırlık yapmadıkları yerlerde vuralım. Şaşırtalım. Sürekli farklı yerlerden hava operasyonları yapalım. Topçu atışı yapalım. Ama attığımızı mutlaka vuralım. Vurduğumuzda da yoğun vuralım. Öyle bir iki atış değil! Neler yapabileceğimizi önceden kestiremesinler!
Şamaroğlanına çevirelim. ;D
-
Bu soysuzlar korkudan daeş operasyonunu durdurduk demiş.
Muhtemelen abd ye kendilerince şantaj yapacaklar, zaten pentagon da daeş daeş deyip duruyordu.
-
Sanki aman aman çarpışmışlar da. Amerikanlar havadan ortalığı dümdüz ettikten sonra pisliklere hazıra konmak düşüyordu.
-
Bütün dünya daeş denilen caniler sürüsüne düşman. Bunlara karşı pkk uzantılarını kullanmayı bahane ediyorlar ve kolluyorlar. O zaman biz hem daeşi hem de pkkyı vuralım. Önce pkk kontrolü üzerinden geçerek daeş hedeflerini yerle bir edelim. Şaşırtalım! Pkk leşe üşüşen çakal sürüsü gibi vurduğumuz yerlere hareketlenecektir. Yaptıkları savunma hatlarını terk edeceklerdir. O anda onları da vuralım!
-
Süper olur lakin o zaman tam da suriyenin ortasına kadar inmiş oluruz.
öte yandan şehit sayımız inşallah diğer 2 harekattan daha da az olur.
Gönül ister hiç olmasın...
-
Bütün dünya daeş denilen caniler sürüsüne düşman. Bunlara karşı pkk uzantılarını kullanmayı bahane ediyorlar ve kolluyorlar. O zaman biz hem daeşi hem de pkkyı vuralım. Önce pkk kontrolü üzerinden geçerek daeş hedeflerini yerle bir edelim. Şaşırtalım! Pkk leşe üşüşen çakal sürüsü gibi vurduğumuz yerlere hareketlenecektir. Yaptıkları savunma hatlarını terk edeceklerdir. O anda onları da vuralım!
mantıklı ama ABD isidin yok olmasını ister mi sizce ? Tam bitti derken devamlı hortluyor bir yerlerden.hortladigi yerlerde birbiriyle çok alakasız yerler ve biz gidip bunları vurcaz. ? Menbic op.unda bildiğim tek şey abdnin bizi "yanlışlıkla" vuracağı... Kesinlikle vuracak.
-
Topçulara bugün izin verildiğine dair bilgiler okudum akşam ya yoğun mesai yapacaklar veya operasyon başlıyor
-
E başlasın artık. Böyle 1 yıl önceden geliyoruz diyoruz adamlar tünel kazınca "-bakın tünel kazıyolar"kafası yaşıyoruz. e bu adamlar salak değil ya resmen adamlara tünel kazın - tankların gelebileceği yerlere anti tanklarla yerleşin , mayın döşeyin - kalınlıgı 100cmden büyük duvar örün sonra biz "kesin bir nato ülkesinin planı bu" diyelim saçmalıgını yaşıyoruz. Ulan ben bile bombadan korunmak için beton duvar yapsam kalınlıgını 1 metreden aşağıda yapmam.Bunu natodan birinin söylemesine ne gerek var.TSKnın nasıl saldıracagı belli işte ya obüslerle yada 500 librelik bombalarla. İnternetten bunun etkilerini araştırdıgın an bir nato ülkesine ne gerek var. Bir gece ansızın gelebiliriz lafını 1 yıl önceden rezervasyon yapmaya evirdik. Menbiçe operasyon yapmayacak gibi durup aniden yapsak bence daha başarılı oluruz. çünki 1 yıl önceden söyleyince sadece adamlara takviye yapın hazırlanın demiş gibi oluyoruz.Şimdi cıkar biri "her türlü alırız" kafası yaşar forumda. Ordular stratejilerle ayakta durur karşımızda bugün kıytırık bir örgüt var yarın bir devlet oldugunda o 1 yıl önceden geliyoruzun bedeli çok agır olabilir.
-
Anka Sler bir an önce etkin kullanıma girse de hiç değilse rahat hareket edemesinler.
-
ABD öncülüğündeki DEAŞ karşıtı koalisyonun sözcüsü Albay Sen Ryan, Suriye sınırında kurulacak gözlem noktalarının amacının Suriye'den kaçıp Türkiye'ye girmeye çalışacak terör örgütü DEAŞ'ın militanlarını durdurmak olduğunu söyledi. ;D
http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-abd-den-kritik-dunya-2785640/ (http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-abd-den-kritik-dunya-2785640/)
Albaya Allah akıl nizam versin, bize de sabır .
Hava savunma radarı da herhalde Deaş için.
-
Albay gözlerimizi yaşarttı meğer ne çok düşünüyorlarmış bizi!!!
-
Bunları kafanıza takmayın bizim lehimizde bu olayların hepsi. Kürtlere topraklarımız dışında devlet veriyorlar bu zaten bizim en çok isteyeceğimiz şey kızacak bir şey yok. Bizim kaşlarımızı çattığımıza bakmayın gayet memnunuz olup bitenlerden. Sadece Fırat ı geçip denize ulaşamasınlar bizim mevzumuz bu kadar onunda önünü aldık. Sınırlarımız dışında komşulardan birinde ikisinde fark etmez bir kürt devleti bizim için çok iyidir. İçinde illaki pkk da olacak tabi bizemi gelsinler Suriye yi bırakıp. İstedikleri devlet o işte bizim meselemiz değil. Ayrıca teröristlerin bu yeni durum ile ilgilerinin alakalarının sınırlarımız dışına kaydığınıda görmemiz lazım. Gayet mutlular bu yeni durumdan. Yani Amerika bize çalışıyor aslında bunun kendileride farkında o yüzden böyle utanmaz görünüyorlar memnun olduğumuzun aslında farkındalar. Bizde fıratı geçme gerisine karışmam diyoruz zaten. Kürtler sınırlarımız dışında kendilerine bir hayat kuruyor bizimle bu işin olmayacağını görüyorlar. Bu çatışmalar sonsuza dek hiç bir yerde sürmemiştir bizdede bitecek illaki. Kürtlerde kendilerine böyle Suriye Irak arasında bir kader çizecekler. Bir sakinleşme fark etmiyormusunuz bu sakinliği bastırılma yenme gibi görmek öyle izah etmek bence doğru değil. Sadece başarılı operasyonlar değil bu sakinleşmenin sebebi. İlgileri öncelikleri değişti
-
Aha başladı yine Kürt devleti iyidir söylemine.
Pkkdan önce asala vardı! Amacı Türkiye'den toprak alarak büyük Ermenistan'ı kurmaktı. O zamanlar Ermenistan da vardı üstelik!
Yunanistan! Halen Megali İdea peşinde koşuyor. Oysa üzerinde yaşadıkları bir toprak parçasına sahipler. Bağımsızlar. Ancak her fırsatta Türkiye'nin yoluna taş koyuyorlar! Halen Türkiye topraklarında gözleri var!
Dünya üzerinde bunun gibi pek çok örnek var. Ve bu örnekler, bilimsel çerçeve ile bakarsak, Serkan'ın Kürtlerin Türkiye dışında bir devlet kurmalarıyla Türkiye'den toprak talebi beklentisinin ve dolayısıyla terörün sonra ereceği tezini net bir şekilde çürütüyorlar.
2X2=4
-
Biz de yeni osmanli hayaliyle suriye'ye daldik ama. Hem de toprak talebi, en azindan yonetim degisikligi istegiyle.
-
Serkan bey sanki motoru ateşlemek için gaz veriyor?
-
Bunları kafanıza takmayın bizim lehimizde bu olayların hepsi. Kürtlere topraklarımız dışında devlet veriyorlar bu zaten bizim en çok isteyeceğimiz şey kızacak bir şey yok. Bizim kaşlarımızı çattığımıza bakmayın gayet memnunuz olup bitenlerden. Sadece Fırat ı geçip denize ulaşamasınlar bizim mevzumuz bu kadar onunda önünü aldık. Sınırlarımız dışında komşulardan birinde ikisinde fark etmez bir kürt devleti bizim için çok iyidir. İçinde illaki pkk da olacak tabi bizemi gelsinler Suriye yi bırakıp. İstedikleri devlet o işte bizim meselemiz değil. Ayrıca teröristlerin bu yeni durum ile ilgilerinin alakalarının sınırlarımız dışına kaydığınıda görmemiz lazım. Gayet mutlular bu yeni durumdan. Yani Amerika bize çalışıyor aslında bunun kendileride farkında o yüzden böyle utanmaz görünüyorlar memnun olduğumuzun aslında farkındalar. Bizde fıratı geçme gerisine karışmam diyoruz zaten. Kürtler sınırlarımız dışında kendilerine bir hayat kuruyor bizimle bu işin olmayacağını görüyorlar. Bu çatışmalar sonsuza dek hiç bir yerde sürmemiştir bizdede bitecek illaki. Kürtlerde kendilerine böyle Suriye Irak arasında bir kader çizecekler. Bir sakinleşme fark etmiyormusunuz bu sakinliği bastırılma yenme gibi görmek öyle izah etmek bence doğru değil. Sadece başarılı operasyonlar değil bu sakinleşmenin sebebi. İlgileri öncelikleri değişti
Kürtler dediğin gibi bir sıkıntı oluşturuyorlarsa ki ülkeden gitmeleri iyi olacak noktasına çıkıyor söylediklerin kürdistanın kurulmasını beklemeden her hangi bir yöntemle bu sıkıntı çözülmeli. Sanıyor musunki kürt devleti bir Yunanistan bir israil olmayacak her fırsatta ağa babalarından aldığı silahları bize doğrultup askeri ve politik krizler çıkarmayacak sanıyor musunki tasmasını kim tutarsa onun için havlamayacak saldırmayacak. Her türlü kürt devleti bizim çıkarlarımıza terstir. İki halk arasında düşmanlık varken çıkarların uyuşsa dahi sağlam ilişkiler kuramazsın.
-
Bunları kafanıza takmayın bizim lehimizde bu olayların hepsi. Kürtlere topraklarımız dışında devlet veriyorlar bu zaten bizim en çok isteyeceğimiz şey kızacak bir şey yok. Bizim kaşlarımızı çattığımıza bakmayın gayet memnunuz olup bitenlerden. Sadece Fırat ı geçip denize ulaşamasınlar bizim mevzumuz bu kadar onunda önünü aldık. Sınırlarımız dışında komşulardan birinde ikisinde fark etmez bir kürt devleti bizim için çok iyidir. İçinde illaki pkk da olacak tabi bizemi gelsinler Suriye yi bırakıp. İstedikleri devlet o işte bizim meselemiz değil. Ayrıca teröristlerin bu yeni durum ile ilgilerinin alakalarının sınırlarımız dışına kaydığınıda görmemiz lazım. Gayet mutlular bu yeni durumdan. Yani Amerika bize çalışıyor aslında bunun kendileride farkında o yüzden böyle utanmaz görünüyorlar memnun olduğumuzun aslında farkındalar. Bizde fıratı geçme gerisine karışmam diyoruz zaten. Kürtler sınırlarımız dışında kendilerine bir hayat kuruyor bizimle bu işin olmayacağını görüyorlar. Bu çatışmalar sonsuza dek hiç bir yerde sürmemiştir bizdede bitecek illaki. Kürtlerde kendilerine böyle Suriye Irak arasında bir kader çizecekler. Bir sakinleşme fark etmiyormusunuz bu sakinliği bastırılma yenme gibi görmek öyle izah etmek bence doğru değil. Sadece başarılı operasyonlar değil bu sakinleşmenin sebebi. İlgileri öncelikleri değişti
Kürtler dediğin gibi bir sıkıntı oluşturuyorlarsa ki ülkeden gitmeleri iyi olacak noktasına çıkıyor söylediklerin kürdistanın kurulmasını beklemeden her hangi bir yöntemle bu sıkıntı çözülmeli. Sanıyor musunki kürt devleti bir Yunanistan bir israil olmayacak her fırsatta ağa babalarından aldığı silahları bize doğrultup askeri ve politik krizler çıkarmayacak sanıyor musunki tasmasını kim tutarsa onun için havlamayacak saldırmayacak. Her türlü kürt devleti bizim çıkarlarımıza terstir. İki halk arasında düşmanlık varken çıkarların uyuşsa dahi sağlam ilişkiler kuramazsın.
Kürtler devlet olurlarsa bizimle kötü olmalarını ben beklemiyorum. Çünkü o durumda Türkiye Kürtler için hayati bir komşu olacak. Denize kapalı bir kara ülkesi komşuları ile iyi ilişkiler kurmayı ister hep. Ermenistan bile bize sürekli alttan alıyor bu yüzden. Biz işi Karabağ yüzünden yokuşa sürmesek iki dakka da ne ermeni katliamı söylemi kalır ne başka bir şey ilişkileri düzeltirler. Ayrıca kötü olmak istersede olsun Kürtler bu onların hakkıdır iyi olmak zorunda değil. Biz törör e varan devletsizlik sendromu üzerine bir beklentideyiz. Bu sorun ortadan kalkar ise biz çok rahatlarız ondan sonra Kürtler Yunanistan olmuş önemi o kadar yok. Bu terör meselesi o zaman kürtler için sadece bir ukteye dönüşür duvarlardaki sembolik büyük kürdistan haritası olarak yetinilir. Devletleri olmaması her kürdü yaşadığı yerde kürdistan kurma gayesine mecbur bırakıyor. Bizim amacımız bu devletsiz kürdün kafasındaki devletsizlik durumunu ortadan kaldırmak. Diyarbakırlı şunu demesin dünyada bir kürdistan yok onu kuracağım demesin ya ne desin çok istiyor ise ben kürdistanı büyüteceğim isterse desin yine. Bu ikinci sebep birincinin binde biri kadar motive edicidir bize faydası böyle olur. Yoksa bende biliyorum hep büyük kürdistan isteyen birileri olacaktır. IRA nasıl zaptedildi kendini firenledi çünkü ortada zaten bir İrlanda var ondan. Türkiye bu yüzden Suriye deki ABD girişimlerinden rahatsız değildir. Sadece kendi menfaatleri doğrultusunda disipline ediyor oluşumu. Bunu başardı gerisi bizi ırgalamaz. ABD zaten oralarda çok büyük ihtimal ile kürt devletide kuramaz ama olaki kurulsa bile bize zararı değil faydası olur biliyoruz. türkiye sınırları dışında ne kadar büyük kürt devleti olursa o kadar mutlu olur. Denize ulaşmamaları bir tercihtir ama oda şart değil. Bizim için denize ulaşmamalarının bizi bir arap coğrafyasından kopartacakları için önemi var buna esir kalmak istemeyiz bu büyük Arap coğrafyası ile tabiki kara bağımız kalmalı seçenek olarak. Bu yüzden denizle aralarına girdik yoksa güçleri yeterse güneyden körfeze insinler oradada deniz var o bizi ırgalamaz. Yani demek istediğim Türkiye ABD den rahatsız değil aksine işine geliyor. Pkk ya rağmen bu böyle. Biz burada kaşlarımızı çatıyor görünmek zorundayız bu bizim rolümüz repliğimiz bu oyunda. Bunun faydaları var çünkü bu kürt devletini biz kuruyor durumunda kalmamalıyızki Araplar la küs olmayalım. Bütün suçu ABD ye Fransaya Almanaya ya İsrail e atarak amaca ulaşıyoruz. Hemde kaşlarımızı çatarak tepki gösterme hakkımızı koruyoruz ara sıra tepki bombaları atabiliriz bu sayede. Buda onları kontrollü olmaya zorlar. Terör çünkü onlar için bir kazanım ve bitirmek istemeyeceklerdir bir süre varlığımız devam ediyor görüntüsü vermeye çalışacaklar o zaman bombalayacak ceza kesilecek bir yerler olmalı. Zaten içinde pkk olan bir yerle iyi olacak halimiz yok asabı bozuk görüneceğiz tabiki rol bu. ama ziyadesi ile memnunuz aslında bu yeni durumdan biz. İtirazı olanlarda korkmasın batı bize bu iyiliği yapmaz orada kürt devleti kurmaz çünkü bu devlet türkiye ye yarayacak bilirler. Bakın Irak da bağımsızlık oylamasını nasıl engellediler. Kimse Kürt devleti kurup kürt meselesi bitsin istemiyor aslında. Bir tek kürtler ve biz istiyoruz bunu. Bu yüzdende olması çok zor maalesef.
-
Yahu Serkan, halen devletsizlik sendromu diyorsun. Bak sadece iki örnek verdim. İki devleti olan ama düşmanlıktan sınır tanımayan ülke.
Bir yadan denize kapalı kürt devleti diyorsun, bir yandan Suriye'de ABD kürt devleti kurarsa bizim işimize yarar diyorsun. E o devlet Akdeniz'e ulaşamayacak mı? Tabi ki ulaşacak! Ve sahiplerinin istediği şekilde bize baskı uygulamak için eskisinden daha güçlü bir silah olacak! Türkiye neredeyse tamamne kuşatılmış olacak!
İRA örneğini vermişsin yine. İrlanda dışında İngiltere'den toprak talep eden İrlandalılar var mı!
Türkiye dışında devletleri olan ama halen Türkiye'nin topraklarına göz dikenler var.
Yani ikisi çok çok farklı!
Bilimsel olarak tezin toprak oldu!
-
Burada asıl sorun kürt devleti kurmak değil aksine kuramamaktır onu size anlatacağım. Pkk ile Kuzey Irak Kürt yönetimi arasında bir görüş ayrılığı var. Irak kürt yönetim eldeki kazanımlar ile Irak da bağımsız devlet olalım diyor. Pkk ise bunun kendi sonları olacağını bildiği için karşı tez olarak hayır ilk önce Suriye Irak ve Türkiye de ve birazda İran da belki özerk federe kürt yönetimlerini sağlayıp sonra bunların birleşmelerine gelecekte sağlayıp büyük Kürdistan kuralım diyorlar. Şimdi bu Suriye olayı pkk nın görüşüne yaklaşan bir gelişme aslında ve bu hali ile bize zararlı olacak. Devlet kurabilseler işimiz kolay olurdu ama Suriye ile federal bir çözüme gittiklerinde bu Irak dada zaten böyle oldu geriye Türkiye ye bu dayatılacak model olarak. Bu çok büyük tehlike bizim için. Devlet kursalar bu tehlike olmazdı ama kuramazlar ile federal özerk yapılar olursa biz çok sıkıntı çekeceğiz. Şu anki durum buna doğru gidiyor. Bizim iyiliğimizi istemeyenlerde bunu dayatacaklar kimse kürtlere bağımsız devlet vermeyecek. Irak daki bağımsızlık çabasında nasıl telaş yaptılar gördünüz. Yani endişelenelim ama kürt devleti kurulmayacak diye endişelenelim kurulacak diye değil. Ve benim istediğimde olmayacak sevinebilirsiniz sizin istediğiniz olacak kürdistan kurulmayacak onun yerine federe özerk kazanılmış hakları olan devletimsiler kurulacak. Ondan sonra göreceğim ben sizi kıvranırken. Benim önerim küçük büyük demeden devleti kurmak ama olmayacak bu kimse çünkü kürt çatışması bitsin Türkler bir oh desin istemiyor.
-
Serkan' ın ki tezden ziyade temennidir. Bir Kürt devleti kurulsun temennisi. Fakat bir sonraki adımı söylemiyor, O nedir; Türkiye' den toprak kopartmak. Bu kısmı niye söylemiyorsun? Şimdi bile Türkiye' den toprak talebi var. 40 yıldır mücadele ediyorlar. Peki, bu konuda ki düşüncesi nedir?
Devletsizlik sendromu'' diyor. Bu zaten emperyalizmin teorisidir. Mikro milliyetçilik ve inançlar üzerinden yutulabilecek kadar küçük devletcikler yaratmak! Serkan' sa bunu allayıp, pullayıp, cilalayıp sanki yeni bir şeymiş gibi giydirmeye çalışıyor. Oysaki direkt KÜRESELCİLERİN projesidir.
Tekraren yazalım; MİKRO MİLLİYETÇİLİK ve ÇOK KÜLTÜRLÜLÜK
Bu kapsamda bir zamanlar, Türkiye Mozaiktir; 36 etnik unsur vardır dedikten sonra, başlıyor saymaya; Türk, Kürt, Laz, Çerkes, Abaza, Gürcü, Arnavut, Pomak derken... yemiyor Alevi, Sünni, Şii, Selefi, Ezidi, Süryani, Rum Ortodoks, Katolik derken... 72 parçaya bölüyorlardı. Ağızlarını her açtıklarında Türk, Kürt, Laz, Çerkez...
Kardeşim, Göğün Oğlu Mustafa Kemal; bütün bunlara Türk milleti demiştir. Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkına Türk milleti denir. BİTTİ...! Niye kaşıyorsunuz? Dedik ya MİKRO MİLLİYETÇİK, emperyalizmin projesidir.
Devletsizlik sendromu diyorlar.. Peki, Kürdün sendromu var da Laz' ın yok mu? Yarın birgün Sendromum hgeldi; ben de Lazistan kuracağım derse!
Hatırlanacağı üzere Ermeniler de bu tuzağa düşmüştü. Bir zamanlar, Sadık-ı Milletti... Ne oldu? Arabı, Bulgarı, Yunanı, Sırpı devlet kurdu, bizim neyümüz eksük dediler?
YAHU KARDEŞİM! BURASI HACI BABA TEKKESİ Mİ?
Felsefi olarak da çokça tartışılmıştır. Dünya üzerinde yaşayan şu kadar halk var, bunların konuştuğu şu kadar dil var... tahminen 5000 tane. Her halk, her millet, farklı bir lisan konuşan her insan topluluğunun devlet kurmaya hakkı var mı?
İşte emperyalizm bu tartışmadan hareketle; EVET VAR DİYOR. 5000 tane devlet kurulsun, site devletler şehir devletler kurulsun. En güçlü ben olayım, diğerleri bana tabi olsun. Birlikten kuvvet doğmasın diyorlar. Bu gerçeği anlamak bu kadar zor mu?
BÜYÜK TÜRK MİLLETİ, HİÇ BİR ALLAH KULUNA TOPRAK FALAN BAHŞETMEZ ARKADAŞIM. Anca maçası yetenler alır. Kaldı ki Kürt kardeşlerimizin öyle bir talebi yoktur. Olanlar ise Siyonizmin maşası olanlardır. Orta doğu da bir Kürt devleti kurulmuş olsa, buna en çok İsrail sevinecektir. Al sana vadedilmiş topraklar! Bu toprakları yönetmeye beşeri gücü yemediği için, bir diğer halk üzerinden elde etme çabasıdır.
-
Partikül sen ne istiyorsun toprak istemeyen kürtler mi istiyorsun var mı böyle bir seçenek. Tabi ki Yunanlılar nasıl İstanbul'u istiyor ise ilelebet Kürtlerde Diyarbakır'ı isteyecek bunu biliyoruz. Ama devleti olmayan kürdün devleti Diyarbakır'da kurmaya çalışması ile 20 milyon nüfuslu kürdistan da bir kahvede oturup Diyarbakırı'da istemek aynı motivasyon değil. Biri devleti büyütmek isteyenlerin basit alışılagelmiş romantizmi öbürü devleti olmayanların hayati gayesi. Sonuçta Türkiye kürt devleti kurmaya çalışıyor buna kendinizi razı edin bizim askerlik yaptığımız devlet istiyor bunu ben değil sadece. Ben size farkında olun devlet TV ye çıkıp anlatamıyor diye bilmiyor olmayın diye diyorum. Devletin gizli hülyası Kürt devleti kurmaktır. Karşı olanlara da bir şey söyleyim. Sizin görüşünüz Pkk nın savunduğu görüştür benim dediklerim pkk nın şiddetle muhalif olduğu görüştür. Pkk kürt devletini istemeyen kesimdir kürtlerin içindeki tartışmalarda. Pkk özerklik istiyor gelecek nesiller kürt devletini büyük kürdistan olarak kursun diyor. Bir kesim ise daha ziyade Irak kürtleri yani kazanılmış topraklarda riske etmeden bir an önce ilk önce kürt devletini ilan edelim yoksa oda gidecek diyor yani kuzey Irak da kurulsun diyor. Pkk buna şiddetle karşı onlar devlet bize zarar verir diyor. Yani siz pkk tarafındasınız görüş olarak ben karşı taraftayım. Pkk nın görüşü Fransa İsrail Almanya ABD ninde görüşüdür. Onlarda Suriye Irak ve sonrasında baskılar ile Türkiye de federal kürt yönetimleri dayatmak peşindeler. Kürt devletini bir tek biz ve Irak daki kürt ler istiyor. Pkk ile aynı görüşte olmayın diye sizi uyarıyorum. Oynanan türlü oyun Kürt devletinin kurulmasını engellemek isteyen Batı'nın oyunudur asıl. Kürt devleti bizim menfaatimizedir bunu bilen batı onun yerine federatif çözümler dayatıyor. Federal kazanılmış hakları birbirine komşu 4 ülkede de isteyebilirsiniz ama bağımsız devleti 4 ülkede ayrı ayrı isteyemezsiniz devlet küçük büyük bir kere kurulur sonra büyük harita hayali elbet olur ama oda romantik bir hayal olarak Yunan megola idea sı gibi olur her ülkenin olduğu gibi yani. Sizin asıl korkunuz devlet değilde federal seçenek olduğunda olacakları düşünün. Suriye deki kürtler yıllar önce federal haklar elde etmişlerdi olmayacak sanmayın sonra kaldırıldı bu zorla. Yine olacak asıl korkmanız gereken budur Suriye kürtleri haklarını kazandı Irak bile kazandı hani Türkiye'de diyecekler. Ama hani Türkiye'de kürt devleti kimse demezdi dört tane yan yana kürt devleti olmaz çünkü. Ama federal haklar olur bu insani istek çünkü öyle sunulacak. Uyan Türkiyem kandırııyorsunuz Kürt devleti istemek vatanseverliktir. Bu makale tadındaki yazılarımı da 2018 in en faydalı üyesi seçiminde dikkate alırsınız diye umuyorum
-
Serkan' ın ki tezden ziyade temennidir. Bir Kürt devleti kurulsun temennisi. Fakat bir sonraki adımı söylemiyor, O nedir; Türkiye' den toprak kopartmak. Bu kısmı niye söylemiyorsun? Şimdi bile Türkiye' den toprak talebi var. 40 yıldır mücadele ediyorlar. Peki, bu konuda ki düşüncesi nedir?
Devletsizlik sendromu'' diyor. Bu zaten emperyalizmin teorisidir. Mikro milliyetçilik ve inançlar üzerinden yutulabilecek kadar küçük devletcikler yaratmak! Serkan' sa bunu allayıp, pullayıp, cilalayıp sanki yeni bir şeymiş gibi giydirmeye çalışıyor. Oysaki direkt KÜRESELCİLERİN projesidir.
Tekraren yazalım; MİKRO MİLLİYETÇİLİK ve ÇOK KÜLTÜRLÜLÜK
Bu kapsamda bir zamanlar, Türkiye Mozaiktir; 36 etnik unsur vardır dedikten sonra, başlıyor saymaya; Türk, Kürt, Laz, Çerkes, Abaza, Gürcü, Arnavut, Pomak derken... yemiyor Alevi, Sünni, Şii, Selefi, Ezidi, Süryani, Rum Ortodoks, Katolik derken... 72 parçaya bölüyorlardı. Ağızlarını her açtıklarında Türk, Kürt, Laz, Çerkez...
Kardeşim, Göğün Oğlu Mustafa Kemal; bütün bunlara Türk milleti demiştir. Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkına Türk milleti denir. BİTTİ...! Niye kaşıyorsunuz? Dedik ya MİKRO MİLLİYETÇİK, emperyalizmin projesidir.
Devletsizlik sendromu diyorlar.. Peki, Kürdün sendromu var da Laz' ın yok mu? Yarın birgün Sendromum hgeldi; ben de Lazistan kuracağım derse!
Hatırlanacağı üzere Ermeniler de bu tuzağa düşmüştü. Bir zamanlar, Sadık-ı Milletti... Ne oldu? Arabı, Bulgarı, Yunanı, Sırpı devlet kurdu, bizim neyümüz eksük dediler?
YAHU KARDEŞİM! BURASI HACI BABA TEKKESİ Mİ?
Felsefi olarak da çokça tartışılmıştır. Dünya üzerinde yaşayan şu kadar halk var, bunların konuştuğu şu kadar dil var... tahminen 5000 tane. Her halk, her millet, farklı bir lisan konuşan her insan topluluğunun devlet kurmaya hakkı var mı?
İşte emperyalizm bu tartışmadan hareketle; EVET VAR DİYOR. 5000 tane devlet kurulsun, site devletler şehir devletler kurulsun. En güçlü ben olayım, diğerleri bana tabi olsun. Birlikten kuvvet doğmasın diyorlar. Bu gerçeği anlamak bu kadar zor mu?
BÜYÜK TÜRK MİLLETİ, HİÇ BİR ALLAH KULUNA TOPRAK FALAN BAHŞETMEZ ARKADAŞIM. Anca maçası yetenler alır. Kaldı ki Kürt kardeşlerimizin öyle bir talebi yoktur. Olanlar ise Siyonizmin maşası olanlardır. Orta doğu da bir Kürt devleti kurulmuş olsa, buna en çok İsrail sevinecektir. Al sana vadedilmiş topraklar! Bu toprakları yönetmeye beşeri gücü yemediği için, bir diğer halk üzerinden elde etme çabasıdır.
+1
Partikül sen ne istiyorsun toprak istemeyen kürtler mi sitiyorsun varmı böyle bir seçenek. Tabiki Yunanlılar nasıl İstanbulu istiyor ise ilelebet Kürtlerde Diyarbakırı isteyecek bunu biliyoruz. Ama devleti olmayan kürdün devleti Diyarbakır da kurmaya çalışması ile 20 milyon nüfuslu kürdistan da bir kahvede oturupta Diyarbakırı da istemek aynı motivasyon değil. Bizi devleti büyütmek isteyenlerin romantizmi öbürü devleti olmayanların hayati gayesi. Sonuçta Türkiye kürt devleti kurmaya çalışıyor buna kendinizi razı edin bizim askerlik yaptığımız devlet istiyor bunu ben değil sadece. Ben size farkında olun devlet TV ye çıkıp anlatmıyor diye bilmiyor olmayın diye diyorum. Devletin gizli hülyası Kürt devleti kurmaktır. Karşı olanlara da bir şey döyleyim. Sizin görüşünüz Pkk nın savunduğu dörüştür benim dediklerim pkk nın şiddetle muahlif olduğu görüştür. Pkk kürt devletini istemeyen kesimdir kürtlerin içindeki tartışmalarda. Pkk özerklik istiyor gelecek nesiller kürt devletini kursun diyor. Bir kesim ise daha ziyade Irak kürtleri yani kazanılmış topraklarda ilk önce kürt devletini ilan edelim diyor yani kuzey Irak da kurulsun diyor. Pkk buna şiddetle karşı onlar devlet bize zarar verir diyor. Yani siz pkk tarafındasınız görüş olarak ben karşı taraftayım. Pkk nın görüşü Fransa İsrail Almanya ABD ninde görüşüdür. Onlarda Suriye Irak ve sonrasında baskılar ile Türkiye de federal kürt yönetimleri dayatmak peşindeler. Kürt devletini bir tek biz ve Irak daki kürt ler istiyor. Pkk ile aynı görüşte olmayın diye sizi uyarıyorum. Bu makale tadındaki yazılarımı da 2018 in en faydalı üyesi seçiminde dikkate alırsınız diye umuyorum
-1
Yahu bir zamanlar o Yunanlılar da devleti olmayanların haleti ruhiyesi içerisinde değiller miydi? O zaman da emrperyalistler tarafından kullanılıyorlardı. Şimdi de kullanılıyorlar. Kürt devleti kurunca, bugün emperyalistler tarafından kullanılanlar o zaman da kullanılmaya devam edecek. O zaman bizim için eksi bir fark da bu sefer karşımızda bütün dünyanın kabul ettiği bir terör örgütü değil, bütün dünyanın tanıdığı ve desteklediği bir devlet olacağı!
Asırlardır bu oyun böyle gemiş böyle gidiyor. Tarih tekerrüden ibaret. Sen hiç duymamışsın. Bu senin istediğini devlet mi ister yoksa devleti yönetenler mi bilemem. Ancak emperyalistler ve özellikle de büyük israilciler kesinlikle istiyor!
-
Partikül sen ne istiyorsun toprak istemeyen kürtler mi sitiyorsun varmı böyle bir seçenek. Tabiki Yunanlılar nasıl İstanbulu istiyor ise ilelebet Kürtlerde Diyarbakırı isteyecek bunu biliyoruz. Ama devleti olmayan kürdün devleti Diyarbakır da kurmaya çalışması ile 20 milyon nüfuslu kürdistan da bir kahvede oturupta Diyarbakırı da istemek aynı motivasyon değil. Biri devleti büyütmek isteyenlerin romantizmi öbürü devleti olmayanların hayati gayesi. Sonuçta Türkiye kürt devleti kurmaya çalışıyor buna kendinizi razı edin bizim askerlik yaptığımız devlet istiyor bunu ben değil sadece. Ben size farkında olun devlet TV ye çıkıp anlatmıyor diye bilmiyor olmayın diye diyorum. Devletin gizli hülyası Kürt devleti kurmaktır. Karşı olanlara da bir şey döyleyim. Sizin görüşünüz Pkk nın savunduğu dörüştür benim dediklerim pkk nın şiddetle muahlif olduğu görüştür. Pkk kürt devletini istemeyen kesimdir kürtlerin içindeki tartışmalarda. Pkk özerklik istiyor gelecek nesiller kürt devletini kursun diyor. Bir kesim ise daha ziyade Irak kürtleri yani kazanılmış topraklarda ilk önce kürt devletini ilan edelim diyor yani kuzey Irak da kurulsun diyor. Pkk buna şiddetle karşı onlar devlet bize zarar verir diyor. Yani siz pkk tarafındasınız görüş olarak ben karşı taraftayım. Pkk nın görüşü Fransa İsrail Almanya ABD ninde görüşüdür. Onlarda Suriye Irak ve sonrasında baskılar ile Türkiye de federal kürt yönetimleri dayatmak peşindeler. Kürt devletini bir tek biz ve Irak daki kürt ler istiyor. Pkk ile aynı görüşte olmayın diye sizi uyarıyorum. Bu makale tadındaki yazılarımı da 2018 in en faydalı üyesi seçiminde dikkate alırsınız diye umuyorum
Yav, de get işine Serkan kardeş ya:) Adam resmen bize PKK' lı diyor iyi mi(!)
Kardeş senin mantığına göre biz PKK' lıyız, sense Barzanici' sin öyle mi? Tövbe Ya Rabbel Alemin... Kürdistan kurulmasını reddetmek ne zamandır PKK' cılık oldu (!) Şu kadar şehit, şu kadar gazi vermişiz. Bunlar enayi miydi? Güya Kürt devleti kurulmasını devlet de istiyor muş?
O zaman bende açıkça yazayım, KİM İSTİYORSA HAİNDİR arkadaş. Ne demek miş ya!
Ona devlet, buna devlet...! Burası, batan geminin malları mı, Hacı Baba tekkesi mi? Henüz Türk milleti ölmedi hocam, kusura bakma. Kurulmasını isteyen devlet adamı varsa da haindir, kalleştir, FETÖ' cüdür. Bu kadar net yani.
Peki PKK niye istemiyor? çünkü bunlar terörist, devlet yönetmeyi bilmiyorlar. Barzani de bilmiyor. Hiç devletleri olmamış ki kardeşim! Kuzey Irak da ki özerk yapıya bakma sen... PKK' nın, Barzani' den farklı olarak söylediği şey;
Federasyon kuralım, ilk önce kendi kendimizi yönetmeyi öğrenelim, bu arada sizden destek de alalım. Devlet olmayı öğrenince kendi başımızın çaresine bakarız. Hadi eyvallah ... deme çabasıdır. Diğeri ise (Yani Barzo) İsrailli ırkdaşlarına güveniyor. Barzan aşiretinin cibilliyeti bellidir.
-
Pkk nın görüşünü savunuyorsunuz bilgi veriyorum. Pkk da sizin gibi Kürt devleti kurulmasın tezini savunuyor haberiniz olsunda sonra Serkan a kızın. Ben pkk karşıtı görüşü siz pkk yanlısı görüşü savunuyorsunuz.
Google da aratın "pkk kürt devleti istemiyor" diye çıkan yazıları okuyun onlar sizi serkan dan daha iyi ikna eder.
-
Pkk nın görüşünü savunuyorsunuz bilgi veriyorum. Pkk da sizin gibi Kürt devleti kurulmasın tezini savunuyor haberiniz olsunda sonra Serkan a kızın. Ben pkk karşıtı görüşü siz pkk yanlısı görüşü savunuyorsunuz.
Google da aratın "pkk kürt devleti istemiyor" diye çıkan yazıları okuyun onlar sizi serkan dan daha iyi ikna eder.
Abicim, bende niye istemediği yazdım işte. Çünkü, devlet yönetmeye maçası yetmiyor. Allah aşkına, onun istememesiyle benim istememem aynı şey mi?
Bakınız örnekle açıklıyacam;
Ben lokantada yemek yemek istemiyorum. Öteki de istemiyor! Ancak ben.. karnım tok olduğu için, ötekiyse parası olmadığı için... Şimdi bunun ikisi aynı şey mi?
-
Laf ola torba dola konuşuyonuz boş geçmemiş olmak cevap yetiştirmemiş olmamak için. Devlet yönetmeyi maçası yetmemiş ondan istememiş bunlar akılcı laflar değil. Ben böyle akıl süzgecinden geçmeden konuşanlarala iş edinip cevap yetiştiremem
-
Laf ola torba dola konuşuyonuz boş geçmemiş olmak cevap yetiştirmemiş olmamak için. Devlet yönetmeyi maçası yetmemiş ondan istememiş bunlar akılcı laflar değil. Ben böyle akıl süzgecinden geçmeden konuşanlarala iş edinip cevap yetiştiremem
Bu kendi söylemleri, benim değil ki! hatta kendin bile söyledin ya. Farkında değil misin yoksa? '' devlet kurmanın bize zararı olur'' dememişler mi? Daha demin sen yazdın yahu, yoksa inkar mı ediyorsun? Maçası yetmiyor işte... başka izahı var mı?
-
Maçası yetmediğinden değil anlatıyorumya pkk küçük ırak da kürt devleti yerine risk alıp Suriye Irak Türkiye İran da federal hakları kazanıp sonra büyük birleşik Kürdistan devletini savunuyor. Yani yüz yıl daha pkk var olsun derdindeler. Irak da bağımsız devlet kurarsak bu kürdistan mevzusu bu sınırlar ile bitmiş olur diyorlar. Karşı görüş ise yani Irak kürt yönetiminin görüşü ise bu riski alamayız şartlar çok uygun iken devletimizi kuralım sonra bir daha bu şansı yakalayamayız az olsun bizim olsun hayale dayalı beklersek kaybederiz diyorlar. Sonuçta her kürt görüşü kürt devleti istiyor ama birisi yani pkk bunu en az 2050 den sonra sı için planlarsak büyük kürdistan hayalimiz gerçekleşir görüşünde. Bence küçük kürdistan daha akıllıca tabiki kürtler için. Altın tepside bir devlet imkanı ortaya sunulmuş bunu kullanmaları gerek. Sulanır ise geleceğin dünyasında kimse sana bu şansı bir daha vermeyebilir.
-
Arkadaşım, paradigman yanlış. Bak, sana kendi teorilerinden örnek vereceğim. Sen bir ara da Şİİ HİLALİ, Şİİ HİLALİ diye tutturmuştun. Peki buna niye karşı çıkıyordun kardeşim?
Demek ki, mevcut yapı mevcudiyetini devam ettirebilmek için; ya yayılma politikası izleyecek ya da kendine benzetmeye çalışacaktır. Şayet Kürdistan kurulursa, yaşayabilmek için genişlemek zorunda. Peki ne tarafa doğru genişleyecek, bana söyler misin?
Bunlar devlet kurabilseler, hemen abicikleri harekete geçip hamilik yaparlar, garantörlüğe soyunurlar. Bir daha kılına dokuna bilir misin? Şimdi bile dokunabiliyor musun mesela? Terörist zırhlı aracında ABD bayrağını sallandırdığında kılına dokuna bilir misin? Fırat' ın doğusuna dokuna bildin mi?
Anca gonuşuyon ya!
-
Bölgede Amerika İsrail Rusya ve Ab'nin desteğiyle bir Kürt devleti kurulacak ve siz bu devletin bölgedeki Kürt topluluklara sessiz kalacağını mı sanıyorsunuz. Bu sizin kurulacak dediğiniz devlet yarın öbür gün bizim iç işlerimize karışmak isteyecektir. Barzani bile zamanında Türkiye Erbile karışırsa bizde Diyarbakır'a karışırız demisti. Söylediğinde aşiret reisiydi.
-
Amerika Kurt devleti kurdurmaz!
Tuhaf mi geldi bu soylem? Amerika Kurtleri bolge devletlerini zayiflatma unsuru olarak kullaniyor, boyle yarim yamalak ozerk gibi olusum olarak birakir devlet yapmaz.
Islem Romalilardan beri kullanilan usul: bol ve yonet.
Bir avuc Ingiliz nasil zamaninda koskoca kalabalik Hindistani yonetti? Maharadja beyliklerini birbirine dusurerek Hintliyi Hintliye kirdirarak adamlar bir guzel hukmetti.
Afrika'da tek bir tek kabileden olusan devlet yok, sinirlari oyle cizdiler ki en az iki veya uc rakip kabile olsun o ulkede. Ne zaman bir Afrika ulkesi biraz belini dogrultsa hemen bir ic karisiklik cikariyordu Ingiliz, kabilelerden birini silahlandirip otekinin uzerine saliyordu.
Simdi Amerika niye bir Kurt devleti kurdursun? Amerika istedigi zaman Kurtleri ayaklandiriyor silahlandiriyor ve ortadogu ulkelerinde karisiklik yaratiyor, nicin Amerika bu silahi kendi eliyle yok etsin ki?
-
Simdi Amerika niye bir Kurt devleti kurdursun? Amerika istedigi zaman Kurtleri ayaklandiriyor silahlandiriyor ve ortadogu ulkelerinde karisiklik yaratiyor, nicin Amerika bu silahi kendi eliyle yok etsin ki?
Çünkü, kuracağı devleti kendisi yönlendirecek. Bölge için istikrarsızlık unsuru olacak. Peki niye İsrail' i kurdular? O gün bugündür, Orta doğu ülkeleri belini doğrultabilmiş mi? Her zaman aynı taktiği uygulayacak değil ya! Önemli olan sonuca gitmektir. Al sana Arabistan... ABD politikalarından bir santim sapabiliyor mu? Çünkü varlığı emperyalizme borçlu, Geçen, TRump da söyle; biz olmasak iki haftada yerler dedi. Kürdistan da aynı şekilde olacak. Onlar olmasa iki haftalık canı var.... Yani muhtaçlığı olduğu için sürekli olarak ABD, İsrail politikaların maşası olacak ve bölge için istikrarsızlık unsuru olmaya devam edecek. Paralı asker olacaklar yani. Bu şekilde İsrail; hem Türkiye' nin hem de İran' ın komşusu olacaktır.
Bu kadar basit şeyi nasıl düşünemedin hocam?
-
Simdi Amerika niye bir Kurt devleti kurdursun? Amerika istedigi zaman Kurtleri ayaklandiriyor silahlandiriyor ve ortadogu ulkelerinde karisiklik yaratiyor, nicin Amerika bu silahi kendi eliyle yok etsin ki?
Çünkü, kuracağı devleti kendisi yönlendirecek. Bölge için istikrarsızlık unsuru olacak. Peki niye İsrail' i kurdular? O gün bugündür, Orta doğu ülkeleri belini doğrultabilmiş mi? Her zaman aynı taktiği uygulayacak değil ya! Önemli olan sonuca gitmektir. Al sana Arabistan... ABD politikalarından bir santim sapabiliyor mu? Çünkü varlığı emperyalizme borçlu, Geçen, TRump da söyle; biz olmasak iki haftada yerler dedi. Kürdistan da aynı şekilde olacak. Onlar olmasa iki haftalık canı var.... Yani muhtaçlığı olduğu için sürekli olarak ABD, İsrail politikaların maşası olacak ve bölge için istikrarsızlık unsuru olmaya devam edecek. Paralı asker olacaklar yani. Bu şekilde İsrail; hem Türkiye' nin hem de İran' ın komşusu olacaktır.
Bu kadar basit şeyi nasıl düşünemedin hocam?
Oyle bir niyeti olsaydi, Irak'i yonlendirdi nicin bir Kurt devleti icin ugrassin? Irak zaten Amerikanin elindeydi.
Kurtleri kullanmak daha akillica, ortadoguda 4 ulkeyi karistirabiliyor (ki bunu uzun suredir yapiyor da). Devletlestirmek isine gelmez, icabinda Iran butun Kurtleri tutar ulkesinden Kurdistana surer, veya Turkiye bunu yapar / yapabilir.
Kurt devleti Amerikaya ne kazandirir?
Ama boyle flu bir halde kalmis bir Kurt toplulugunu herturlu kullanabiliyor, terorde, ic karisikliklarda (bol yonet icin ideal bir durum)
-
Çok konunun derinine girmiyeceğim bu konu bitmez tükenmez bir tartışmadır. Bir yerden sonrada fikir mücadelesinden çok, inatlaşmaya döner... Bence özetle sen yap Güney Kore gibi Ekonomik sıçramanı olsun 10000 kişinin üstünde sürekli personel çalıştırabilen 10 tane özel sektör firman (Samsung, Hyumdai vs..İnşaat firmalarından bahsetmiyorum onlar araçtır...) Bak sorun kalıyormu! Ortadoğu çölünde vahaya dönersin... Bunun en güzel modelide THY gibi markalar üretmektir, aileler değil... Toplum kişinin, ailenin adından çok markanın adını konuşmaya başladığı zaman işler değişmeye başlayacaktır... Mesela bir örnek vereyim Ürdün'lü çok güzide eğitimli bir genç arkadaşım var Ürdün'de yaşamak istemiyor... Git ozaman İstanbul'a diyorum ... Gel gör istemiyor.. Biz o genci İstanbul'a heyecan duydurtarak getirebildiğimiz gün, çıtayı kıracağız... Mesele Ekonomik, Eğitimsel ve Sosyal kalkınmadır... Gerisi Ardcıdır...
-
Cok fazla uzatmadan sayin Partikul'e yazdigim yaziya ufak bir ekleme daha yapmak istiyorum.
Amerikanin gayesi bir Kurdistan kurmak olsaydi, zaten 15-20 senedir Irakta bir cesit Kurdistan ozerk bolgesi var, devlet olarak taninmak icin yanip tutusuyorlar ama Amerikanin umrunda degil. Daha evelki soyledigim gibi Amerika bir Kurdistan pesinde degil, ne yok olsun ne de olsun istiyor, boyle kasiyip kanatabilecek bir yara olarak kalmasini istiyor. Dikat ederseniz ISIT'i de bitirmiyor.
-
Cok fazla uzatmadan sayin Partikul'e yazdigim yaziya ufak bir ekleme daha yapmak istiyorum.
Amerikanin gayesi bir Kurdistan kurmak olsaydi, zaten 15-20 senedir Irakta bir cesit Kurdistan ozerk bolgesi var, devlet olarak taninmak icin yanip tutusuyorlar ama Amerikanin umrunda degil. Daha evelki soyledigim gibi Amerika bir Kurdistan pesinde degil, ne yok olsun ne de olsun istiyor, boyle kasiyip kanatabilecek bir yara olarak kalmasini istiyor. Dikat ederseniz ISIT'i de bitirmiyor.
Hocam istemek başka, yapabilmek başka şeydir. Bende tekrar etmiş olayım; Kürdistan yüz yıllık projedir. Peki niye yapamadılar; çünkü gökten zembille Mustafa Kemal diye bir Türk oğlu inerek bunların planlarını yerle yeksan etti. Mustafa Kemal hazımsızlığı da buradan geliyor. Baksana Pontusçunun teki; ''keşke Yunan galip gelseydi'' diyebiliyor. Yunan galip gelseydi ne olacaktı; Pontus Rum Cumhuriyeti kurulacaktı. Peki, kurulabildi mi? NANİK! O Fesli Rum Kadir var ya; anca babayı alır! Biraz argo oldu ama; Cehennem ateşi bol olsun. Hak etti yani.
İşte Emperyalizmde aynı şekilde havasını aldı. Yapamadılar hocam... Zannediliyor ki Amerika istediği her şeyi yapabilir...! yapamıyor işte hocam ya... yapamadığı için de '' sanki yapmak istemediği gibi bir sonuca ulaşıyorsunuz'' yapmak istemediğinden değil, yapamadığından! Örneğin Suriye' yi işgal edebildi mi, rejimi devirebildi mi? deviremedi. Deviremeyince B planına geçerek bari sarı devleti kurayım, Akdeniz' e açılayım dedi ama orada da Önüne Türkiye çıktı. FK harekatı Zeytin dalı derken; hedefine ulaşamadı.
Madem yapmak istemiyor diyorsun; o zaman niye Fırat Kalkanı Harekatını yaptık? Madem devlet kurmak istemiyordu! Öyle ya! Bu adamlar devlet kurmak istemiyorsa, o zaman niye Fırat kalkanı yaptık? Peki IŞİD niye bitmedi; çünkü hedefine ulaşamadı. Bu argümana halen ihtiyacı var.
Bunları düşünebilmek lazım.
-
Hocam istemek başka, yapabilmek başka şeydir. Bende tekrar etmiş olayım; Kürdistan yüz yıllık projedir. Peki niye yapamadılar; çünkü gökten zembille Mustafa Kemal diye bir Türk oğlu inerek bunların planlarını yerle yeksan etti. Mustafa Kemal hazımsızlığı da buradan geliyor. Baksana Pontusçunun teki; ''keşke Yunan galip gelseydi'' diyebiliyor. Yunan galip gelseydi ne olacaktı; Pontus Rum Cumhuriyeti kurulacaktı. Peki, kurulabildi mi? NANİK! O Fesli Rum Kadir var ya; anca babayı alır! Biraz argo oldu ama; Cehennem ateşi bol olsun. Hak etti yani.
İşte Emperyalizmde aynı şekilde havasını aldı. Yapamadılar hocam... Zannediliyor ki Amerika istediği her şeyi yapabilir...! yapamıyor işte hocam ya... yapamadığı için de '' sanki yapmak istemediği gibi bir sonuca ulaşıyorsunuz'' yapmak istemediğinden değil, yapamadığından! Örneğin Suriye' yi işgal edebildi mi, rejimi devirebildi mi? deviremedi. Deviremeyince B planına geçerek bari sarı devleti kurayım, Akdeniz' e açılayım dedi ama orada da Önüne Türkiye çıktı. FK harekatı Zeytin dalı derken; hedefine ulaşamadı.
Madem yapmak istemiyor diyorsun; o zaman niye Fırat Kalkanı Harekatını yaptık? Madem devlet kurmak istemiyordu! Öyle ya! Bu adamlar devlet kurmak istemiyorsa, o zaman niye Fırat kalkanı yaptık? Peki IŞİD niye bitmedi; çünkü hedefine ulaşamadı. Bu argümana halen ihtiyacı var.
Bunları düşünebilmek lazım.
+1
Işid ile pkk, her ikisi de bizim için tehdit içeren terör örgütleri olsa da, amaç olarak tamamen farklılar.
"Büyük Kürdistan", Anadolu'nun işgali dönemleri öncesinden var olan bir proje. Bu sadece bizim topraklarımızı değil, komşu ülkeleri de tehdit ediyor. ABD'nin bu hayali gerçekleştirmek gibi bir hayali olduğuna inanıyorum. Ancak bu uzun vadeli bir proje. Şu an buna karşı durabilecek oldukça fazla ülke varken riske girmeye gerek yok!
Biraz şöyle düşünelim: Eğer Rusya Suriye'ye yerleşmemiş olsaydı, Esad'ın sonu Saddam gibi olurdu ve Suriye'de toprak bütünlüğü tamamen tükenmiş olurdu. Bunun sonrasında İran'da iç karışıklıkların bir anda arttığını görebilirdik. Şaşırmayın! Aynı dönemlerde, mesela ülkemizdeki darbe girişimi başarılı olmuş olsaydı, FETÖ denilen CIA uzantısı ülkenin yönetimini tamamen eline almış olacaktı. Çözüm süreci saçmalığı, içeride pkkyı şımartarak hiç olmadığı kadar rahat bir hareket alanı sağlayacak, ülkemizin Güneydoğusunda yarım kalan bölünme sürecini hızlandıracaklardı. İçeride buna ek olarak verelim kurtulalım gibi mesajlar vermeye başlayacak olan sözde aydın kripto ajanları da unutmayalım. Buna benzer bir zemin hazırlandığında o hallerini gerçekleştireceklerdir.
Ancak şu an henüz bu zemin hazır değil! Bu hazırlık tamamlanana kadar da pkk ve diğerlerini çıkarlarına göre tepe tepe kullanacaklarını mantıklı düşünenlerin gözlerinden kaçmayacak bir gerçek!
O Proje neden gerçekleşecek? Emperyalizm böyle işliyor çünkü. İnsanları ırkına, dinine vs olabildiğince ayrıştırmak, birbirlerine düşürmek. Kargaşa yaratmak! Hani hep beklenen bir deccal var ya! İşte o aslında Emperyalizm! Birbirine düşman küçük devletçikler kurmak. Onlara dost görünmek. Ellerindeki her şeyi alıp karşılığında silah vermek! Zor zamanlar ortaya çıkarı dost gbi görünmek ve borç vererek iyice köleleştirmek!
Bir terör örgütüne hiç bir şey satamazsınız! Hatta aksine silah ve lojistik destek ile aslında yük bile olur. Ama size mecburen bağlı bir devlete her şeyi pazarlayabilirsiniz!
-
Güzel bir analiz tebrikler
-
Amerika her klasik emperyalist gibi kendi cikarlari neyse onu yapiyor, oyle baskalarina ulke kurma sevdasi filan gutmuyor. Isteseydi zaten bunu Irak'taki (Kurdistan bolgesi diyelim) olusumda yapardi. Hertur imkani vardi, ordusu Iraki isgal etmisti her tur olusumu empoze edebilirdi.
Ama ne yapti? Bir zamanlar "Johnny Kurtleri" diye bildiklerimizi kullandi kullandi pecete gibi atti.
Benim de demek istedigim Amerikanin hayallerini bir "Kurdistan" suslemiyor, adamlarin senaryolari ihtiyaca gore degisiyor. Dedigim gibi kullanabilecegi bazi toplumlari ne bitiriyor, ne de belirli bir guce getiriyor. Zamani geldiginde yine istedigi gibi ortalik karistirmak icin kullaniyor. Yeni degil taa Romalilarin zamanindan beri kullanilan taktigin devami.
-
Amerika her klasik emperyalist gibi kendi cikarlari neyse onu yapiyor, oyle baskalarina ulke kurma sevdasi filan gutmuyor. Isteseydi zaten bunu Irak'taki (Kurdistan bolgesi diyelim) olusumda yapardi. Hertur imkani vardi, ordusu Iraki isgal etmisti her tur olusumu empoze edebilirdi.
Ama ne yapti? Bir zamanlar "Johnny Kurtleri" diye bildiklerimizi kullandi kullandi pecete gibi atti.
Benim de demek istedigim Amerikanin hayallerini bir "Kurdistan" suslemiyor, adamlarin senaryolari ihtiyaca gore degisiyor. Dedigim gibi kullanabilecegi bazi toplumlari ne bitiriyor, ne de belirli bir guce getiriyor. Zamani geldiginde yine istedigi gibi ortalik karistirmak icin kullaniyor. Yeni degil taa Romalilarin zamanindan beri kullanilan taktigin devami.
Yanılıyorsun! Her türlü imkan yoktu! Irak'da bir Kürt devleti kurulmasına kesinlikle karşı olan Türkiye, İran, Suriye ve Irak devletleri vardı. Bu devletlerin güçleri belirli bir seviyeye gelene kadar da bunu gerçekleştirmeyecek! Ancak bu ülkelerde güç kaybı için pkk ve diğer örgütleri kullanacak! Bunu yaparken de bahsi geçen ülkelerin bazılarına silah da satacak! O silahları süs olsun diye de vermiyor. olur olmaz gruplar, terör örgütleri türetiyor. Silahlar bunlara karşı kullanılıyor. Sonra yeniden silah sat. Komşulara karşı kışkırt. Daha fazla silah sat. Daha fazla işbirliği adı altında ülkelerin kaynaklarına el koy!
İşi özü şu: Ne Kürtler, ne Araplar ne de biz ABD derin devletinin umurunda bile değiliz! Onlar sadece kendi çıkarlarına bakarlar!
-
Şimdi konu gerçekten güzel tartışılmaya başlandı .Teşekkürler Partikül,Nutuk Skywolf ....
-
İşi özü şu: Ne Kürtler, ne Araplar ne de biz ABD derin devletinin umurunda bile değiliz! Onlar sadece kendi çıkarlarına bakarlar!
Evet, agzina saglik. Bende aynen bunu diyorum zaten, isine geldigi gibi strateji degistiriyor. Oyle ajandalarinda Kurt devleti kuracagim diye birsey yok.
Zaten el altindan Amerika hep besledi PKK'yi. 1996 miydi tam hatirlamiyorum ABD Irakta Turk helikopteri diye yanlislikla kendi Blackhawk helikopterlerini dusurmustu bizimkiler Iraktaki operasyonu yarida kesmek zorunda kaldi.
Ama Amerika biz PKK'yi teror listemize aldik, PKK'nin yaptiklarindan biz sorumlu degiliz diyebiliyordu. Irak, Suriye, Iran besliyor onlari diyebiliyordu. Kurdistan kurulursa boyle biz degildik deme luksleri ortadan tamamen kalkar. Hatta daha dune kadar Amerikanin verdigi yanlis koordinatlarla dagi tasi bombaliyorduk, cok sukur kendi IHA'larimizla simdi gercek koordinatlari vurabiliyoruz.
-
Cok fazla uzatmadan sayin Partikul'e yazdigim yaziya ufak bir ekleme daha yapmak istiyorum.
Amerikanin gayesi bir Kurdistan kurmak olsaydi, zaten 15-20 senedir Irakta bir cesit Kurdistan ozerk bolgesi var, devlet olarak taninmak icin yanip tutusuyorlar ama Amerikanin umrunda degil. Daha evelki soyledigim gibi Amerika bir Kurdistan pesinde degil, ne yok olsun ne de olsun istiyor, boyle kasiyip kanatabilecek bir yara olarak kalmasini istiyor. Dikat ederseniz ISIT'i de bitirmiyor.
Hocam istemek başka, yapabilmek başka şeydir. Bende tekrar etmiş olayım; Kürdistan yüz yıllık projedir. Peki niye yapamadılar; çünkü gökten zembille Mustafa Kemal diye bir Türk oğlu inerek bunların planlarını yerle yeksan etti. Mustafa Kemal hazımsızlığı da buradan geliyor. Baksana Pontusçunun teki; ''keşke Yunan galip gelseydi'' diyebiliyor. Yunan galip gelseydi ne olacaktı; Pontus Rum Cumhuriyeti kurulacaktı. Peki, kurulabildi mi? NANİK! O Fesli Rum Kadir var ya; anca babayı alır! Biraz argo oldu ama; Cehennem ateşi bol olsun. Hak etti yani.
İşte Emperyalizmde aynı şekilde havasını aldı. Yapamadılar hocam... Zannediliyor ki Amerika istediği her şeyi yapabilir...! yapamıyor işte hocam ya... yapamadığı için de '' sanki yapmak istemediği gibi bir sonuca ulaşıyorsunuz'' yapmak istemediğinden değil, yapamadığından! Örneğin Suriye' yi işgal edebildi mi, rejimi devirebildi mi? deviremedi. Deviremeyince B planına geçerek bari sarı devleti kurayım, Akdeniz' e açılayım dedi ama orada da Önüne Türkiye çıktı. FK harekatı Zeytin dalı derken; hedefine ulaşamadı.
Madem yapmak istemiyor diyorsun; o zaman niye Fırat Kalkanı Harekatını yaptık? Madem devlet kurmak istemiyordu! Öyle ya! Bu adamlar devlet kurmak istemiyorsa, o zaman niye Fırat kalkanı yaptık? Peki IŞİD niye bitmedi; çünkü hedefine ulaşamadı. Bu argümana halen ihtiyacı var.
Bunları düşünebilmek lazım.
Şimdi anlıyormusunuz Partikülü tekrar yılın üyesi için önerdiğimi ? Gayet net açıklıyıcı ve akil çerçeve içinde konuyu özetledi.
-
Anlaşamadığımız nokta şu: Ajandalarında bir Kürt Devleti Kurmak var! Sadece Kürt devleti de değil, Ortadoğu'da irili ufaklı bir kaç devlet daha kurmak var. Bunlar uzun vadeli planları içerisinde. ABD hükümetleri gözler önünde güncel çıkarlarına göre hareket ederler. Biz bunu o şekilde izleriz. A,B ve C planları vardır. O planlar arasında birkaç devletçik kurma amaçları da bulunuyor. Her zaman da olmuştur. Sadece şartların oluşmasını bekliyorlar. O şartların oluşması da oldukça fazla faktöre bağlı. O faktörlerin hepsinin bir arada gerçekleşmesi mümkün değil sadece! Dış müdahaleler oldukça fazla çünkü!
Örneğin Irak'da dış müdahale azdı! Kolaylıkla (10 yıldan fazla sürdü) Irak'ı üç parçaya ayırdılar. Farklı grupları birbirlerine düşürdüler. Irak'da şu anda merkezi bir yönetim var. Şu aşamada olması da ABD çıkarları için gerekli zaten. İstedikleri an o merkezi hükümeti yok edebilirler!
Suriye'de istediklerini tam olarak yapamadılar. Dış müdahale oldukça fazlaydı.
Işid adında bir terör örgütü türedi. Önüne geleni katleden bu caniler topluluğu Irak ve Suriye'de temizliğe başladı. Bunların temizledikleri alanlara kurmayı düşündükleri devletin temellerini oluşturmasını beklediklerini silahlandırarak öne çıkardılar. Ben o zamanlar uyarmıştım!
Dış müdahale oldukça fazlaydı. Çünkü Irak konusunda gücü yetmediği için sessiz kalan Rusya, oyunu fark edip bu sefer sahaya ciddi olarak indi! Ülkemizdeki darbe girişimi de boşa çıktı. Ya da biz şimdilik öyle sanıyoruz. Henüz soruşturmalar tamamlanmadı. Bizim de Suriye'deki oyunu fark ederek müdahil olmamızla işler oldukça değişti! Bu şartlar altında, Irak'da temeli atılan ve Akdeniz'e kadar uzanan devletçik oluşumu şimdilik rafa kalktı! Hayal kırıklığına uğrayan Kürtler buna rağmen yine de devam etmek istediler. Silahlı baskıyı görünce geri adım atmak zorunda kaldılar.
Bu nedenle ABD ondan alıp buna, bundan alıp diğerine koyarak devam ediyorlar. Ama her zaman kazanan kendileri oluyor!
Irak'da attıkları golü Suriye'de atamadılar. Hatta kalelerinde gol bile gördüler. Şimdi ellerindeki oyuncularla orta sahada top çeviriyorlar.
-
Anlaşamadığımız nokta şu: Ajandalarında bir Kürt Devleti Kurmak var!
Dogru, bu konuda anlasamadik. Bende yok diyorum, cunku daha evel belirttigim gibi ne yok olsun ne de var olsun Kurdistan oyununu oynuyor Amerika.
Aha zaten gozumuzun onunde oynuyor olay. 2017 Irak Kurtleri referendum yapti bagimsizlik ilani icin, ardindan ne oldu? Amerika Irak hukumetine yesil isik yakti, Irak ordusu yurudu ve sozde "Irak Kurdistan" bolgesi ucte bir kuculdu. Talabani ve Barzani kiclarinin uzerine oturdu.
Niye dagilmis ve kacan pesmergeleri daha fazla kovalamadi Irak ordusu? Cunku Amerika orkestre ediyor: Kurdistan ne olsun, ne de yok olsun.
-
Anlaşamadığımız nokta şu: Ajandalarında bir Kürt Devleti Kurmak var!
Dogru, bu konuda anlasamadik. Bende yok diyorum, cunku daha evel belirttigim gibi ne yok olsun ne de var olsun Kurdistan oyununu oynuyor Amerika.
Aha zaten gozumuzun onunde oynuyor olay. 2017 Irak Kurtleri referendum yapti bagimsizlik ilani icin, ardindan ne oldu? Amerika Irak hukumetine yesil isik yakti, Irak ordusu yurudu ve sozde "Irak Kurdistan" bolgesi ucte bir kuculdu. Talabani ve Barzani kiclarinin uzerine oturdu.
Niye dagilmis ve kacan pesmergeleri daha fazla kovalamadi Irak ordusu? Cunku Amerika orkestre ediyor: Kurdistan ne olsun, ne de yok olsun.
amaç kürdistan değil tıpkı suriye ve ırakta libyada olduğu gibi karma karışık bir Türkiye iran yaratmak istediği gibi manüple etmek sömürmek
mesela
Amerika ırağın petrolünü cukkalıyormu evet
suriyenin petrol ve doğal gaz bölgelerini evet
şu an ırak suriye veya Lübnan veya Ürdün veya herkimse israile yani amerikanın ileri karakoluna bir tehditmi... hayır..
buralarda istediği gibi at koşturuyor keza afganistanda da öyle
geriye kim kaldı
Türkiye ve İran Bu iki devlet Arap ülkelerinden farklı olarak iki büyük imparatorluk mirasçısı devlet geleneği olan ülkeler
bunlarıda aradan çıkar birbirine girmiş belki yüzyıllarca ayağa kalkamayacak bir coğrafya sonuç
Amerika rahat İsrail rahat ohh misss
-
Dogru, bu konuda anlasamadik. Bende yok diyorum, cunku daha evel belirttigim gibi ne yok olsun ne de var olsun Kurdistan oyununu oynuyor Amerika.
Aha zaten gozumuzun onunde oynuyor olay. 2017 Irak Kurtleri referendum yapti bagimsizlik ilani icin, ardindan ne oldu? Amerika Irak hukumetine yesil isik yakti, Irak ordusu yurudu ve sozde "Irak Kurdistan" bolgesi ucte bir kuculdu. Talabani ve Barzani kiclarinin uzerine oturdu.
Niye dagilmis ve kacan pesmergeleri daha fazla kovalamadi Irak ordusu? Cunku Amerika orkestre ediyor: Kurdistan ne olsun, ne de yok olsun.
2017'de neden öyle olduğu bir önceki iletilerimde açık şekilde yazıyor! Eğer biz Suriye'ye girip Suriye'nin Kuzeyine yerleşmemiş ve bir Kürt devletine karşı sert tepki göstermemiş olsaydık, O zaman görürdün ABD geri adım atıyor muydu? O zaman görürdün Irak hükümetine mi yeşil ışık yakıyordu, yoksa Irak'da yönetim mi değişiyordu!
Uzunca bir zamandır Fetö ile uyutulan ülkemizi yönetenler, eğer darbe girişimi başarısız olmasaydı bir süre daha uyumaya devam edeceklerdi. Uyandılar ve oyunu bozduk. Fırat Kalkanı ve Zeytindalı harekatları boşuna yapılmadı!
ABD'nin bu konudaki atağını kestik. ABD'nin A planı boşa çıktı. Ek olarak Rusya'nın Suriye'deki varlığı B planını da bozdu. Şimdi C planı için halen İşid'i öne sürerek pkk uzantılarını kolluyorlar. Orta sahada top çeviriyorlar. Bir sağa bir sola. Yeni atak için fırsat arıyorlar!
-
Turkiye kurdistaninin onundeki en buyuk engel finans sermaye ve insaat firmalaridir. Deli gibi bina yapip mortgage ile sattilar. Biz bir cekilsek, o kredileri pkk'dan barzaniden istemek zorunda kalacaklar. Alirsa...
-
Bence Sky, butun o harita oyunlari genel olarak Kurtleri ve dunya kamu oyunu kandirmak icin.
Teroru nasil bir nebze "legalize" edecekler? Devletsiz toplum vatan icin savasiyor tezi, bunlar terorist degil gerilla yalanini islemek icin. Dunya medyasi zaten adamlarin elinde, istedikleri gibi gercekleri ve yalanlari pisirip servis edebiliyor.
Ayni adamlar dun ASALA'yi ayni sekilde kullaniyordu, Asala bitti PKK geldi. Ne tesaduftur ki her iki orgutte (gercegi ayni orgutun isim evrilmisi ASALA, PKK, YPG) gitiler Lubnandaki Bekaa vadisindeki ayni kamplarini kullandilar.
Hep isim ve ayak oyunlari. Amerika isimleri degistiriyor terror orgutlerini istedigi gibi oynatiyor ve sozde bir amac varmis gibi (devlet kurmak isteyen toplum diye yutturuyor). Yeri geldiginde (K. Irak Kurtleri referendum yapsalar bile) yine ayni Amerika bir oyunla olusmasini engelliyor.
Madem bu Amerikanin ajandasinda bir Kurdistan kurmak var, niye engelledi?
-
Madem bu Amerikanin ajandasinda bir Kurdistan kurmak var, niye engelledi?
Engelleyen ABD değil ki! Anlatamadım herhalde! Galiba daha önce yazdıklarımı okumuyorsun!
-
Engelleyen ABD değil ki! Anlatamadım herhalde! Galiba daha önce yazdıklarımı okumuyorsun!
Degil mi? Irak ordusu hangi araclarla donatildi? ABD hummerlari vizir vizir gitmiyor muydu. O kadar guzel dengelemis ki Amerikalilar, ne Kurdistanin olusmasina izin Verdi, ne de Irakin Pesmergeyi onune surup tamamen "Kurt bolgesini" geri almasina izin Verdi.
Bu oyunu tam olarak bir Turkiye ve Iranda uygulayamadi, gerci girisim oldu bircok sehirde hendek operasyonu gerekti. Gorursun bak bundan 10 sene sonra yine ayni seyleri konusacagiz ve "Kurdistan" kurulmamis olacak (ne Irakta, ne Suriyede), ama kanayan yara hep orada kalacak. Bu iki devlet daima kangrenli hasta gibi kalacak (ABD gucunu kaybedene dek, veya petrolun hicbir onemi kalmayana dek).
-
Engelleyen ABD değil ki! Anlatamadım herhalde! Galiba daha önce yazdıklarımı okumuyorsun!
Degil mi? Irak ordusu hangi araclarla donatildi? ABD hummerlari vizir vizir gitmiyor muydu. O kadar guzel dengelemis ki Amerikalilar, ne Kurdistanin olusmasina izin Verdi, ne de Irakin Pesmergeyi onune surup tamamen "Kurt bolgesini" geri almasina izin Verdi.
Bu oyunu tam olarak bir Turkiye ve Iranda uygulayamadi, gerci girisim oldu bircok sehirde hendek operasyonu gerekti. Gorursun bak bundan 10 sene sonra yine ayni seyleri konusacagiz ve "Kurdistan" kurulmamis olacak (ne Irakta, ne Suriyede), ama kanayan yara hep orada kalacak. Bu iki devlet daima kangrenli hasta gibi kalacak (ABD gucunu kaybedene dek, veya petrolun hicbir onemi kalmayana dek).
Değil!
Tekrar yazıyorum. Türkiye'deki darbe girişimi başarılı olmuş olsaydı, ülkemizin yönetimi tamamen CIA uzantısı olan fetönün eline geçecekti! Akdeniz'e uzanan Kürt devleti için ne Fırat Kalkanı ne de Zeytindalı harekatları yapılmayacaktı! Koridorun önü ardına kadar açık olacaktı!
Aynı şekilde Rusya Suriye'nin toprak bütünlüğünü büyük ölçüde korumak için Suriye'ye yerleşmiş olmasaydı, ABD pkk uzantılarıyla birlikte Esad'ın üzerine yürüyecekti!
Pkk uzantılarına Suriye'de serbestlik sağlanacaktı! Rahatlıkla Kuzey Suriye'de ABD koruması altında hareket edeceklerdi! ABD yönetimi bu şartlar altında Barzani'ye değil, Irak yönetimine baskı yapacaktı! Irak Yönetimi karşı gelseydi de değiştirmek kolaydı. İki sünni camisi yakılıp iki şii türbesi bombalandıktan sonra ABD'nin verdiği silahlarla şiiler ve sünniler birbirleri yerken Irak ve Suriye'nin Kuzeyinde Akdeniz'e uzanan bir Kürt devleti kurulacaktı! Irak resmen üçe bölünecekti!
Aynı zamanda, ülkemizde de bazı şehirlerde süren Hendek olayları ülke geneline yayılmış olacaktı. Darbe, darbe karşıtları ve teröristlerle bir arada iç karışıklıkla uğraştırılan ve Fetö tarafından yönetilen ülkemiz de bu nedenle Akdeniz'e ulaşan terör örgütüne gerektiği gibi tepki göstermeyecekti!
Yukarıda altı çizgili olarak belirttiğim kısımlar gerçekleştiği için bu A planı suya düştü! O planı büyük ölçüde biz bozduk! Bu nedenle Barzani'ye susması talimatı verildi. Ama hevesi kursağında kalan Barzani önce talimata uymadı! O zaman aba altından sopa ile dürtüldü ve sesi kısıldı!
Suriye'de iç karışıklık, Türkiye'de darbe girişimi ve bağımsız kürdistan çabasının, Işid vs gibi farklı etkenlerin aynı dönemde olmasının sadece bir tesadüf olduğunu düşünüyorsan, büyük resmi göremiyor, sadece anı yaşıyorsun demektir!
-
Değil!
Tekrar yazıyorum. Türkiye'deki darbe girişimi başarılı olmuş olsaydı, ülkemizin yönetimi tamamen CIA uzantısı olan fetönün eline geçecekti! Akdeniz'e uzanan Kürt devleti için ne Fırat Kalkanı ne de Zeytindalı harekatları yapılmayacaktı! Koridorun önü ardına kadar açık olacaktı!
Olmayacakti, birkere o koridor haritasinda Suriyenin Lazkiye sehiri (dolayisi ile Rus donanma ussu) icinde olacakti. Ruslar ussunu vereceklerdi oyle mi?
Turkiyedeki, olaylar senin dedigin gibi olsun mantikli bir senaryo ama benim bahsettigim Irak'taki Kurt bagimsizlik referandumu.
Niye engelledi Amerika? Ona cevap ver guzel adli sinirli kardesim ;D
-
Devam beyler çok güzel ve çok kaliteli gidiyor
-
Niye engelledi Amerika? Ona cevap ver guzel adli sinirli kardesim ;D
Amerika engellemedi ki; Türkiye, İran, Irak bir olup Barzonun üzerine çullanınca, ABD' nin yapabileceği bir şey kalmamıştı. Fırsat ellerine geçinceye kadar, mecburen bir ağacın kovuğuna tünediler! Hafızalar henüz taze, hatırlamıyor musunuz? Habur Sınır Kapısını Irak merkezi hükumetine devredilince, Barzonun cülusü düştü. Peşmergenin maaşını dahi ödeyemediler yahu! En sonunda İsrail uşağı Barzo; ''bağımsızlığımızı ilan edememiş olabiliriz fakat referandumu yapıp cebimize koyduk'' demedi mi? Bu ne demektir; şartlar olgunlaşırsa, bağımsızlığımızı ilan edeceğiz demektir. Bunun için de Türkiye ve İran' ın zayıflatılması gerekiyor. Mesela bu iki devlet birbiriyle kapışsa ne güzel olur değil mi (!) YOK Şİİ HİLALİ, YOK SÜNNİ BİLMEM NESİ... falan. Yeme de yanın da yat... İşte FETÖ kalkışması başarıya ulaşsaydı; Türkiye ve İran kanlı bir mezhep savaşına tutuşacaktı. Hocam, bunları bilelim.
-
Devam beyler çok güzel ve çok kaliteli gidiyor tartışma. Dişarıdan yapmış olduğunuz yorumları okumak gerçekten güzel, savunmakta olduğunuz fikirler arasında büyük bir fark olmamakla birlikte sadece belirli bir konuda ayrılıyorsunuz sanki ‘’O da ABD kürt kartını nereye kadar ve ne şekilde oynak istediğinde ayrışıyorsunuz.’’
Yani kürtlere Irak,Suriye ve Türkiyeyi den koparılacak ve kopmuş olan parçaların birleşmesi ile büyük Bağımsız kürdistanmı ?
sadece Irak ve Suriyden koparılacak daha küçük federatif kürt devletimi planlanıyor?
yoksa kürtleri sadece proxy olarak kendi amaçlarını gerçekleştirmek amacı ile araç olarak mı kullanmakta?
Belki bu soruları deşmek sureti ile ,yani ABD açısından getiri ve götürülerini değerlendirmeniz sonrası ortak noktaya ulaşabilirsiniz.
Benim kişisel düşüncem ABD sadece ve sadece öncelikle kendi çıkarlarını sonra da İsrailin güvenliğini değerlendirmek urety ile ortadoğu politikasını şekillendirmekte .
Yani bu günkü ABD orta doğu politikasında öncelik kürtlere, büyük güçlü bağımsız bir devlet yaratma düşüncesi olduğunu sanmıyorum .Çünkü büyük ekonomik bakımdan güçlü bir Kürdistan belirli bir zaman sonrası kontol dışına çıkar .
Büyük güçlü Kürdistan yerine , daha kontrol edilebilir bir Irak ve Suriye oluşacak federative bir kürdistan öncelikli plan olduğu kanısındayım. Böyle bir yapı hali ile iplerin dolaylı yoldan ABD elinde olmasından dolayı İsraile de hizmet eder. Ayni zamanda bölgede her zaman batlamaya hazır bir çıban başı olarak yaratılmış olur. Kürtler her zaman tam bağımsızlıkları ve büyük kürdistan hayali ile yaşatılır gerektiğinde bu koz ABD tarfından oynanır. Bölgede ulunan Türkiye ve İranı da dolaylı yoldan meşgül eder.
ABD nin amacı bölgenin stabilizasyonunu bozmak surety ile kendi çıkarlarını elde edip sürdürebirlik olduğu kanısındayım. Bu nedenle de bana dokunmayan yılan bin yaşasın politikasının doğru olmadığı kanısındayım .
Bu yılan bu bölgeden atılmadan veya başı ezilmeden her fırsatta bizleri sokmaya yelteneceği kesin. Bizleri de direk kendisi sokmayacak çünkü hırpalanma olasılığı yüksek ,bu nedenle PKK/PYD , veya FETÖ proxy ayağını mı kullanır , yoksa yurt içinde mezhepleri kaşımak ile mi yapar onu da o günkü şartlar göstereceği kanısındayım.
-
Aynen Metin,
Benim de anlatmak istedigim de bu. ABD bir Kurdistan yaratmis olursa bir azinligi, ayrilikci unsuru olmayan bir devlet yaratmis olur (ki hicbir emperyalist ulke bunu yapmiyor, ornekleri de verdim Ingilizlerin Afrikada yaratigi ulkeler). Emperyalist herzaman proxy olarak kullanabilcek unsurlar iceren ulke ister ki gerektiginde iceriden karistirabilsin. Kendi eli ile oyle homojen ulke yaratmaz, ozellikle orta doguda.
-
Yani bu günkü ABD orta doğu politikasında öncelik kürtlere, büyük güçlü bağımsız bir devlet yaratma düşüncesi olduğunu sanmıyorum .Çünkü büyük ekonomik bakımdan güçlü bir Kürdistan belirli bir zaman sonrası kontol dışına çıkar
Bende kontrol dışına çıkmaz diyorum. Gerekçeler; Bir ülkeyi büyük yapan şey sadece coğrafi büyüklük değildir. Örneğin Moğolistan' ın yüz ölçümü 1,5 Milyon km². Peki Moğolistan büyük bir devlet mi? Çin ve Rusya arasına sıkışmış, denizle bağlantısı olmayan ve nüfusu son derece az; Wiki' ye göre 3 Milyon... Böyle bir bir ülkenini büyük olabilmesi mümkün mü?
Hadi Moğolistan, arada derede kalmış; denizle bağlantısı olmayan bir ülke diyelim... O zaman alın size Pakistan! 880 Bin km² yüz ölçümü, 197 Milyon Yurttaş ve aynı zamanda Nükleer güç. Pakistan' a ''Büyük Pakistan'' denilebilir mi?
Örnekleri çoğaltabiliriz. Arabistan' dan tutunda Mısır, Libya, Cezayir, Irak... say babam say. Bu ülkelerin hangisi kontrolden çıkmıştır!
Bakınız, Çin' den tutunda teee Kuzey Afrika' nın öteki ucuna kadar; şu kadar milyon km² yüz ölçümü içinde kontrolden çıkabilecek sadece iki tane HAKİKİ DEVLET vardır; İran ve Türkiye...
Kaldı ki, Kürtler büyük ölçüde orta çağın feodal yaşam biçimine göre hayat sürmektedirler. Klanlar, büyük aileler ve aşiret düzeni içinde ki Kürt nüfusun hiç bir şekilde Büyük Kürdistan kurabilmesi mümkün değildir. Türkiye ve İran' ın zayıflığından yararlanarak Kürdistan kurabilirler lakin o devlet hiç bir zaman büyük olamaz.
Yine örnek verelim: Şu kadar imkana, doğal kaynağa, insan gücüne, tarihi mirasa rağmen Büyük Türk Milleti BÜYÜK TÜRKİYE' yi yaratabilmiş midir (?) Büyük Türkiye' yi bırakınız, bazıları Küçük Amerika olacağız diye 70 sene içinde milletin anasını ağlatmıştır. O Küçük Amerikacıların profiline baktığınızda, yine karşınıza feodal yaşam biçiminden kurtulamamış; büyük toprak ağaları, aşiret reisleri, ağalar, beyler, işbirlikçi kodamanlar çıktığını göreceksiniz. Hele ki bu insan profilini, Peşmerge türü insan motifinden bulmak daha kolaydır. Ayrıca Kürt nüfusu daha dindardır. Doğal olarak manipüle etmesi daha kolaydır. Tutucu bir toplumu da kontrol edemeyeceklerse; dükkanı kapatıp gitsinler hocam.
-
Aynen Metin,
Benim de anlatmak istedigim de bu. ABD bir Kurdistan yaratmis olursa bir azinligi, ayrilikci unsuru olmayan bir devlet yaratmis olur (ki hicbir emperyalist ulke bunu yapmiyor, ornekleri de verdim Ingilizlerin Afrikada yaratigi ulkeler). Emperyalist herzaman proxy olarak kullanabilcek unsurlar iceren ulke ister ki gerektiginde iceriden karistirabilsin. Kendi eli ile oyle homojen ulke yaratmaz, ozellikle orta doguda.
Katkı olsun, bir bilgi daha verelim. Bugün Kürt dediğiniz nüfus homojen bir nüfus değildir. Konuştukları lehçelere bakacak olursanız; Kurmançî, Soranî, Gorani, Zazakî (-ki bu Zazacayı konuşanlar Kürt olarak kabul edilmiyor. Kendileri Kürt demiyorlar yani... Fakat Kürt ayrılıkçı hareketinin içine bir şekilde monte edilmiştir.) ve ayrıca Lekî ve Kelhurî dilini konuşan azınlık bir grubun olduğu da biliniyor. Ve bunların hiçbir birbiriniz anlamaz ha...! Bizim bilmediğimiz belki daha neler vardır?
Kısacası kaşımak istedikten sonra; buradaki her bir dil ailesine yeni bir tarih yazabilirsiniz. Türk milletine yapılan da aynı şey değil midir? Konu Mikro Milliyetçilikse; al Mikro Milliyetçilik!
-
Sanırım tam ifade edemedim , büyük güçlü kürdistan dan kastım sadece toprak yüzölcümü değildi.
Büyük ile kastım Nüfüs idi ayni zamanda , Irak,Suriye,Türkiye, İran coğrafyasında yaşamakta olan tüm kürt nüfusu pek de küçük bir rakam yapmaz sanırım. Bunun bir kısmı sadece dahi oluşacak böyle bir yapıya katılmaya karar kılsa yine pek küçük sayılmazlar . Ekonomik olarak da hali ile petrol geliri şu anki ekonomik durumlarının iyileşmesini sağlayacağı kanısındayım. Kürtlerin feadol yapıları konusunda tamamı ile size katılmakle birlikte kısa bir zamanda olmasa da bu insanlarda bir miktar eski feodal yapılarından arınma yolunu arayacakları kanısındayım . Bu da var sayalım iki generasyon sürse o zaman işte ABD döngesini hali ile sorgulayacaktır kanısındayım. Ama sizlerin savunmakta olduğu görüşler de geçersiz olduğunu iddia edemem çünkü oluşma olasılığı yüksek.
Bu arada Hocalık sizlere daha yakışır kanısındayım. Sadece bu konuda değil forumda tartışılmakta olan bir çok konuda vermiş olduğunuz yanıtları okuduğum zaman kendimi elinize su dökecek seviyede görmüyorum. ''iltifat değil fact''
-
Değinmediğiniz bir problem var demografik yapı. Öyle yada böyle kurulsada kurulmasada bir kürdistan tehlikesi var. Şimdi bir kaç ülkeye parça parça yayılmış bir kürt nüfusu birilerinin kucağına oturmadan etkili hareketler devrimler gerçekleştiremez. Ya 50 60 70 yıl sonra? Doğum kontrol namına zerrece çabası olmayan kürt halkının nüfusu aleyhimize evrildiğinde ne olacak?
-
Bu arada Hocalık sizlere daha yakışır kanısındayım. Sadece bu konuda değil forumda tartışılmakta olan bir çok konuda vermiş olduğunuz yanıtları okuduğum zaman kendimi elinize su dökecek seviyede görmüyorum. ''iltifat değil fact''
Estağfurullah....
Büyük olabilmek için bir takım parametrelere ihtiyaç vardır. Şurada 80 milyon insanız, henüz büyük olabilmiş değiliz. bakınız kaç nesil geçti halen bocalayıp duruyoruz. Zayıf noktalarımız vardı ve buraları kullandılar.
Türkiye' nin içindeki Kürt nüfus, diğer ülke Kürtlerine göre daha şanslıdır. En azından Atatürk Türkiyesinde yaşayarak nimetlerinden faydalanabilmişlerdir. Örneğin Türkiye' deki Kürt kardeşlerimiz daha bilinçlidir, daha savaşçıdır ve daha girişimcidir. Her ne kadar aşiret bağları ve törelerin varlığı devam etmiş olsa da demokratik hayatın parçası oldular. Cumhuriyetin nimetlerini tattılar ve onurlu yurttaşlar olarak her türlü hakka sahiptiler. Peki diğerleri öyle mi? Suriye Kürtlerinin daha düne kadar nüfus cüzdanları bile yoktu. Vatandaşlık kavramı nedir bilmiyorlardı. Keza Irak Peşmergeleri öyle... İran Kürtleri de farklı değildir.
Birde ülkemizde ki duruma bakalım. İstanbul' da doğup büyümüş Kürt ile Van' daki, Hakkari' deki Kürt kardeşimiz bir mi? Dünyaya bakış açıları farklı, düşünce dünyaları farklı, yaşam biçimleri farklı. Bakınız İstanbul' da doğup büyümüş olmalarına rağmen halen feodal yaşa biçiminden kurtulabilmiş değiller. Bunlar en modern diyebileceğim Kürt nüfusu. Almanya' daki, Hollanda' daki, Avrupa'daki Kürtler de ha keza...
Aslında Kürt kardeşlerimiz; Türkiye' den kopmak, ayrılmak istemiyor. örneğin gerçek bir kopuş olsa; öyle inanıyorum ki bir yarılarını eksik hissedeceklerdir. Kız alıp, kız vermişsin... kültür tamamen birbirine karışmış. Nasıl ayıracaksınız, ayıramıyorlar işte... 100 yıl oldu ayıramıyorlar. 1. Dünya Savaşında İngilizler çok denedi; başaramayacaklarını anlayınca; bu şartlarda koparabilmek mümkün değildir diye İstihbarat raporları yazmışlardır. İşte ondan sonra şartları oluşturmaya başladılar. Mesela nedir; ayrı bir tarih bilinci, ayrı bir kültür yaratma çabası, milli şuur yaratma gayretleri... bunları yaptılar fakat başaramıyorlar. Bakmayın siz Kürtler de istemiyor. İsteyen azınlık bir gruptur. %3' tür %5' tir. Ama şartları zorluyorlar işte.
-
Hadi yaratiklari varsayalim Kurdistan dedigin gibi homojen olmayiversin ama aldigi ulkeler ne oluyor?
Kurtler Turkiyeden ayrildiginda Turkiye gayet homojen oluyor, Suriye ve Irak'ta bayagi bir homojenlesiyor.
Emperyalistin derdi zaten bu ulkeleri karistirmak, niye bu karistirici unsuru tutsun bagimsiz bir ulke yapsin? Yani cikari ne olacak?
Ben tarihte sadece idealism icin Emperyalist ulkelerin bagimsiz ulkeler yaratigini gormedim, varsa soyleyin ogrenmis olurum
-
Hadi yaratiklari varsayalim Kurdistan dedigin gibi homojen olmayiversin ama aldigi ulkeler ne oluyor?
Kurtler Turkiyeden ayrildiginda Turkiye gayet homojen oluyor, Suriye ve Irak'ta bayagi bir homojenlesiyor.
Emperyalistin derdi zaten bu ulkeleri karistirmak, niye bu karistirici unsuru tutsun bagimsiz bir ulke yapsin? Yani cikari ne olacak?
Ben tarihte sadece idealism icin Emperyalist ulkelerin bagimsiz ulkeler yaratigini gormedim, varsa soyleyin ogrenmis olurum
hocam, kaşımak istedikten sonra pek çok ayrılık unsuru bulabilirsin. Örneğin toplumu öyle bir dejenere edersin ki; Fenerbahçeliler - Galatasaraylılar diye birbirine düşürürsün. Kaldı ki oraya gelene kadar; Alevi-Sünni meselesi var... Kürtler ayrıldı diyelim; Laz var, Çerkes var, Terekeme Var, Roman var, Gürcü var, Abaza var,... var oğlu var. Yeter ki kaşımak istesinler.
Yahu camiye gidenler, gitmeyenler; namaz kılanlar, kılmayanlar diye bir şey yapsalar, oradan bile bi ton ekmek çıkar! Hatta Türk' ü Türk' e düşman ederler. Müslümanlar ve Tengriciler diye bi' ayrıştırsalar; en Türkçüyüm diyenler bile bi' bakmışsın ki ayrışmış! kendini bilmez provokatör bir siyasetçi çıksa ve ''Tengriciler Kafirdir'' derse mesela; seyreyle sen gümbürtüyü! Ve zaman içerisinde bu ayrılıkları kaşıya kaşıya büyütür, kardeşi kardeşe düşman dahi ederler. Sağ-Sol davasında öyle olmadı mı?
En homojen nesneyi bile ikiye böle bilirsin hocam. Örneğin, al sana elma! Bir bıçakla elmayı bile ikiye böle bilirsin! Örneğin Korelileri ele alalım; bunları birbirinden ayıran şey nedir? Biri Sosyalist, diğeri Kapitalist. Fark topu topu bu kadar yani. Fakat bir elma misali ikiye bölmüşlerdir. Hele ki Kürtçüleri bölmek daha kolaydır. Bir kan davası başlatırsın; 100 nesil devam eder gider.
-
Tam Türkce karşılığını hatırlayamadım pardon ''Volnerable'' Bizleri niye millet olarak kaşımak çok kolay veya kaşınabilecek çok tarafımız olduğu konusunu bir başka konu başlığı altında tartışmak mümkün sanırım . ''Tabii siyasetten arınmış olarak şu anda devam etmekte olan seviyeli haşgörülü şekilde''
-
Hayır yani, Nutuk üstadın tezine karşılık açılmış bir konudur. Amerika , bölgede homojen bir devlet yapısını niye kursun ki diyor da, o açıdan... Ben de diyorum ki, homojen diye bir şey yoktur. Elma örneği verdim, en homojen nesneyi dahi bölübilirsiniz kabîlinde. Atomu parçalayan adamlar, toplumu parçalamasını da bilir demek istemiştim. Üniversite kürsüleri harıl harıl tez üretiyor. Bizim gibi ezberleyip meselenin üstünden geçmiyorlar.
-
O kadar kolay degil sayin Partikul
Hadi tum ortadoguda Amerikanin kullanabilecegi (4 ulke, Iran, Irak, Suriye ve Turkiye) bir proxy bul: PKK
Evet ABD ISID gibi olusumlar da uretebiliyor (ama ISID'in bile belkemigi buyuk oranla PKK, adamlar sapka elbise degistiriyor bir anda oteki terror orgutu mensubu oluyor).
Ruslar Amerikalilarin ISID'i vurmadigini defalarca bellirti, hatta ISID militanlari otobuslerle ElBab'a tasindigi bize karsi kullanildigi da ortada.
ISID bize karsi amansiz savasirken, tek bir kursun atmadan cekildigi bolgelere YPG/SDF nasil yerlestigine tanik olmadik mi? Hep anyni ayak oyunlari (good cop, bad cop Amerikan isi). ISID'in petrolleri kime satigi beli (Amerikan medyasi bunu Turkiyeye yamamaya calisti birkac sene)
Kasimak icin unsur bulunur elbet, ama cografi gercekleri ve yerel toplumlari kullanmak en kolay ve en etkilisi
-
Değil!
Tekrar yazıyorum. Türkiye'deki darbe girişimi başarılı olmuş olsaydı, ülkemizin yönetimi tamamen CIA uzantısı olan fetönün eline geçecekti! Akdeniz'e uzanan Kürt devleti için ne Fırat Kalkanı ne de Zeytindalı harekatları yapılmayacaktı! Koridorun önü ardına kadar açık olacaktı!
Olmayacakti, birkere o koridor haritasinda Suriyenin Lazkiye sehiri (dolayisi ile Rus donanma ussu) icinde olacakti. Ruslar ussunu vereceklerdi oyle mi?
Turkiyedeki, olaylar senin dedigin gibi olsun mantikli bir senaryo ama benim bahsettigim Irak'taki Kurt bagimsizlik referandumu.
Niye engelledi Amerika? Ona cevap ver guzel adli sinirli kardesim ;D
Aradığın tüm cevapları önceki iletilerimde verdim. Gayet açık ve net bir Türkçe ile yazdığımı düşünüyorum ki senin dışında herkes anlamış görünüyor. Bilirsin tekrarlamalardan hoşlanmam. Merak ediyorsan okursun ve öğrenirsin!
Yani bu günkü ABD orta doğu politikasında öncelik kürtlere, büyük güçlü bağımsız bir devlet yaratma düşüncesi olduğunu sanmıyorum .Çünkü büyük ekonomik bakımdan güçlü bir Kürdistan belirli bir zaman sonrası kontol dışına çıkar .
Ortadoğuda emperyalistlerin kurduğu büyük ve güçlü olan, ancak ABD tarafından kontrol edilmeyen (israil hariç) tek bir devlet var mı?
Hele ki o kadar çok birbirlerine nefretle doldurulabilen, çabuk dolduruşa gelebilen insanlar olduklarını göz önüne alırsak!
Çok uzağa gitmeyelim. Bu coğrafyada büyük ve güçlü sayılabilecek bir ülkeye bakalım. Belki en gelişmişine! Mesela Türkiye! Yaşı 90'ın üzerinde! Bu süre boyunca neler yaşamış!Sağ-sol çatışmaları, dinci-laik çatışmaları, Türk-Kürt ayrıştırmaları, Alevi-Sünni ayrıştırmaları, dış destekli darbeler... Bu insanlar bunca zaman bir arada yaşamışlar ve birlik olup ülkelerini geliştirmek yerine hep birbirlerinin kuyusunu kazmakla meşgul olmuşlar. Siyaset hep belirli ideolojilerin devleti ele geçirme kavgası haline gelmiş! Millete değil, her zaman yandaşa hizmet önemsenmiş. Bizden sonra yola çıkıp bizi geçen Japonya, Almanya ve Güney Kore gibi ülkelerdeki ilerlemenin milli bir disiplinle gerçekleştiği gerçeği hiç düşünülmemiş! Bugün bir yaklaşık 15 yıllık bir iktidarla yönetiliyoruz ve demokratik bir seçimle bu kadar zamandır ülkeyi yönetenlerden halkın yarısı nefret ediyor. Bizler bile böyleyken, kolaylıkla birbirine düşürülülebilecek ortadoğu kültürüne sahip ülkelerin hiçbir zaman birilerinin kontrolünden çıkabileceklerini düşünmüyorum.
Bağımsız ve güçlü, kontrol edilemeyen Mısır, Suudi Arabistan, Irak ... Daha sayayım mı!
Büyük Kürdistan...
Onlara da birbirlerini yemeleri için çeşitli sebepler verilecektir. O süreye kadar zaten düşman olarak bilecekleri Türkiye, İran, Irak ve Suriye gibi ülkelere karşı olabildiğince silahlandırılaracaklardır. Tabi o silahlar bedava değil, karşılığı fazlasıyla alınarak verilecektir. Büyük bir Kürdistanın da ömrü fazla uzun gitmeyecektir zaten.
Ortadoğu ülkeleri, devletçikleri birbirlerini yiye yiye zayıflatıp tükettikleride, kendilerini kutsal olarak bu toprakların sahibi sayan bir devlet her birini teker teker yutarak amacına ulaşacaktır!
Muhtemelen bu aşamayı görmeye ömrümüz yetmez!
-
Değil!
Tekrar yazıyorum. Türkiye'deki darbe girişimi başarılı olmuş olsaydı, ülkemizin yönetimi tamamen CIA uzantısı olan fetönün eline geçecekti! Akdeniz'e uzanan Kürt devleti için ne Fırat Kalkanı ne de Zeytindalı harekatları yapılmayacaktı! Koridorun önü ardına kadar açık olacaktı!
Olmayacakti, birkere o koridor haritasinda Suriyenin Lazkiye sehiri (dolayisi ile Rus donanma ussu) icinde olacakti. Ruslar ussunu vereceklerdi oyle mi?
Turkiyedeki, olaylar senin dedigin gibi olsun mantikli bir senaryo ama benim bahsettigim Irak'taki Kurt bagimsizlik referandumu.
Niye engelledi Amerika? Ona cevap ver guzel adli sinirli kardesim ;D
Aradığın tüm cevapları önceki iletilerimde verdim. Gayet açık ve net bir Türkçe ile yazdığımı düşünüyorum ki senin dışında herkes anlamış görünüyor. Bilirsin tekrarlamalardan hoşlanmam. Merak ediyorsan okursun ve öğrenirsin!
Yani bu günkü ABD orta doğu politikasında öncelik kürtlere, büyük güçlü bağımsız bir devlet yaratma düşüncesi olduğunu sanmıyorum .Çünkü büyük ekonomik bakımdan güçlü bir Kürdistan belirli bir zaman sonrası kontol dışına çıkar .
Ortadoğuda emperyalistlerin kurduğu büyük ve güçlü olan, ancak ABD tarafından kontrol edilmeyen (israil hariç) tek bir devlet var mı?
Hele ki o kadar çok birbirlerine nefretle doldurulabilen, çabuk dolduruşa gelebilen insanlar olduklarını göz önüne alırsak!
Çok uzağa gitmeyelim. Bu coğrafyada büyük ve güçlü sayılabilecek bir ülkeye bakalım. Belki en gelişmişine! Mesela Türkiye! Yaşı 90'ın üzerinde! Bu süre boyunca neler yaşamış!Sağ-sol çatışmaları, dinci-laik çatışmaları, Türk-Kürt ayrıştırmaları, Alevi-Sünni ayrıştırmaları, dış destekli darbeler... Bu insanlar bunca zaman bir arada yaşamışlar ve birlik olup ülkelerini geliştirmek yerine hep birbirlerinin kuyusunu kazmakla meşgul olmuşlar. Siyaset hep belirli ideolojilerin devleti ele geçirme kavgası haline gelmiş! Millete değil, her zaman yandaşa hizmet önemsenmiş. Bizden sonra yola çıkıp bizi geçen Japonya, Almanya ve Güney Kore gibi ülkelerdeki ilerlemenin milli bir disiplinle gerçekleştiği gerçeği hiç düşünülmemiş! Bugün bir yaklaşık 15 yıllık bir iktidarla yönetiliyoruz ve demokratik bir seçimle bu kadar zamandır ülkeyi yönetenlerden halkın yarısı nefret ediyor. Bizler bile böyleyken, kolaylıkla birbirine düşürülülebilecek ortadoğu kültürüne sahip ülkelerin hiçbir zaman birilerinin kontrolünden çıkabileceklerini düşünmüyorum.
Bağımsız ve güçlü, kontrol edilemeyen Mısır, Suudi Arabistan, Irak ... Daha sayayım mı!
Büyük Kürdistan...
Onlara da birbirlerini yemeleri için çeşitli sebepler verilecektir. O süreye kadar zaten düşman olarak bilecekleri Türkiye, İran, Irak ve Suriye gibi ülkelere karşı olabildiğince silahlandırılaracaklardır. Tabi o silahlar bedava değil, karşılığı fazlasıyla alınarak verilecektir. Büyük bir Kürdistanın da ömrü fazla uzun gitmeyecektir zaten.
Ortadoğu ülkeleri, devletçikleri birbirlerini yiye yiye zayıflatıp tükettikleride, kendilerini kutsal olarak bu toprakların sahibi sayan bir devlet her birini teker teker yutarak amacına ulaşacaktır!
Muhtemelen bu aşamayı görmeye ömrümüz yetmez!
Valla o yamyamlar roma'yi da britanya'yi da sscb'yi de, abd'yi de gomdu. Ortada hala o "devlet" yok.
Uzaklarda biryerlerde, bir mahallede gençler kosebaslarinda yaslilari cevirip hesap sormaya baslamis diyorlar. "Bunca sene bize yalan mi soylediniz lan?!" diye.
-
Elbette bir "buyuk Kurdistan" hayali pompalanacak ki saf idealistleri bir dava pesinde kostuklarina inandirip istedikleri pis islerde kullanacak, bok yoluna niyazi edecekler.
-
Russian Exercises
@RUSexercises
ZVEZDA: Media: Syria's air defense shot down an Israeli plane in the south of the country https://tvzvezda.ru/news/forces/content/201811292343-wd3g.htm …
https://twitter.com/RUSexercises/status/1068247504855003136
Suriye'nin güneyinde İsrail uçağı düşürüldü
© AA /
Ortadoğu
Suriye hava savunmasının, ülkenin güneyindeki el-Kisvi köyü üzerindeki hava sahasında bir İsrail uçağı ile 4 füzeyi vurarak imha ettiği belirtildi.
Suriye hava savunma sistemleri, ülkenin güneyindeki 'birkaç düşman hedefini' vurdu
Suriye devlet televizyonu, Suriye hava savunmasının Şam kırsalındaki el-Kisva köyüne yönelik füze saldırısını başarıyla püskürtmeye devam ettiğini aktardı. Şu ana kadar hiçbir füzenin hedefine ulaşmadığı kaydedildi.
Suriye güvenlik güçlerinden bir kaynak Sputnik’e açıklamasında, “Hava savunmamız bir İsrail savaş uçağını ve 4 füzeyi, onlar hedeflerine ulaşmadan vurdu” dedi.
Böylelikle El-Kisva yakınlarındaki hedeflere yöneltilen tüm füzelerin imha edildiğini aktaran kaynak, “Hava savunmamız, tüm düşman hedefleri büyük bir hassasiyetle vurma yeteneğine sahip” diye konuştu.
https://tr.sputniknews.com/ortadogu/201811291036395545-suriye-guney-israil-ucagi-dusuruldu/?utm_source=https://t.co/wyUSpeXx6F&utm_medium=short_url&utm_content=kg2B&utm_campaign=URL_shortening
-
http://www.kokpit.aero/israil-ucaginin-vuruldu-iddiasi (http://www.kokpit.aero/israil-ucaginin-vuruldu-iddiasi)
İddia doğru mu acaba? Haber tek kaynaktan yayılmış görünüyor. Başka bir kaynaktan açıklama yok!
-
https://www.reuters.com/article/us-mideast-crisis-syria-strike/syrian-army-says-downs-hostile-targets-in-suspected-israel-attack-sources-idUSKCN1NY2MF (https://www.reuters.com/article/us-mideast-crisis-syria-strike/syrian-army-says-downs-hostile-targets-in-suspected-israel-attack-sources-idUSKCN1NY2MF)
İsrail tarafı haberi yalanlamış!
-
Kremlin'den flaş açıklama! 'Anlaştık'
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5c069b7ec03c0e20dca69b20.jpg)
Kremlin Dış Politika Danışmanı Yuriy Uşakov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Almanya Başbakanı Angela Merkel ile Suriye konulu dörtlü zirvenin ikincisinin yapılması konusunda anlaştığını duyurdu.
Uşakov, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Erdoğan ve Merkel ile gerektiğinde Putin, Erdoğan, Merkel ve (Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel) Macron'un katılımıyla yeni bir forum düzenlenebileceği konusunda anlaştık." ifadelerini kullandı.
Suriye konulu dörtlü zirve toplantısının ilki, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ev sahipliğinde Putin, Macron ve Merkel'in katılımıyla 27 Ekim'de İstanbul'da Vahdettin Köşkü'nde yapılmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/kremlinden-aciklama-geldi-dortlu-zirvenin-ikincisi-yapilacak-41040849 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/kremlinden-aciklama-geldi-dortlu-zirvenin-ikincisi-yapilacak-41040849)
-
Türkiye, Rusya ve İran'dan Cenevre'de Suriye zirvesi
(http://idora.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2018/12/17/son-dakika-turkiye-rusya-ve-iran-cenevre-de-suriye-konulu-toplanti-yapacak-12958116.Jpeg)
Astana sürecinin garantör ülkelerinin dışişleri bakanlarının, BM Suriye özel temsilcisi ile birlikte Suriye'nin yeni anayasasını yazacak komiteyi açıklaması bekleniyor.
Türkiye, Rusya ve İran dışişleri bakanlarının, yarın İsviçre'nin Cenevre kentinde Suriye krizine siyasi çözüm bulma çabaları çerçevesinde yeni anayasayı yazacak komiteyi ilan etmesi bekleniyor.
Diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, yarın Cenevre'deki Birleşmiş Milletler (BM) ofisinde, Rus ve İranlı mevkidaşlarıyla bir araya gelecek.
BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura'nın başkanlık edeceği toplantıda, dörtlünün Anayasa Komitesi'nin kurulduğunu ilan etmesi bekleniyor.
BM Güvenlik Konseyinin (BMGK) 2254 sayılı kararı çerçevesinde siyasi geçiş sürecinde Suriye anayasasının yeniden yazılması öngörülmüştü. Ocak 2018'de Soçi'de yapılan Ulusal Diyalog Kongresi'nde BM, Türkiye, İran ve ev sahibi Rusya'nın temsilcileri ile Suriyeli taraflar, bir Anayasa Komitesi oluşturulması kararını almıştı.
150 kişiden oluşacak Anayasa Komitesi'nde rejim ve muhalifler 50'şer kişi belirlerken, De Mistura da son 50 kişiyi Suriyeli aydın ve sivil toplum temsilcileri arasından seçecekti.
İlk 50'şer kişilik grup üzerinde nispeten kısa sürece uzlaşan taraflar, son grup konusunda rejimin uzlaşmaz tavrı nedeniyle anlaşmazlık yaşamıştı.
De Mistura, sene boyunca Cenevre'de garantör ülkeler, rejim ve muhalefet heyetleriyle toplantılar yaparken, Türk, Rus ve İranlı yetkililer, komiteyi oluşturacak isimler üzerinde anlaşmak için birçok kez bir araya gelmişti.
Türkiye, görüşmeler boyunca komitenin "dengeli ve muteber" nitelikte olması gerektiğini vurgulamıştı.
İstanbul'da 27 Ekim'de düzenlenen Suriye Zirvesi'nde Türkiye, Rusya, Almanya ve Fransa liderleri, komitenin 31 Aralık'a kadar kurulması konusunda mutabık kalmıştı.
http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-turkiye-rusya-ve-dunya-2796727/ (http://www.milliyet.com.tr/son-dakika-turkiye-rusya-ve-dunya-2796727/)
-
Çok uçuk kalabilir fikrim lakin esadla masaya oturacak bizimkiler ve bu operasyonla suriye kendi haritasına dönecek.
üstten biz alttan daha sonra suriye ordusu gelecek, petrol bölgeleri geri alınacak.
Ayrıca biz ırak sınırına dayanıp erbile kadar olan PKK bölgelerini yurda girmeden etkisiz kılacağımız bir operasyon olmasını isterim.
Daha sonra da mevcut suriye vatandaşları ülkesini kalkındırmak için geri yollarız.
-
Amerika olmasa şimdi bütün harita kırmızıydı Suriye bize nanik yapıyordu oda var
-
Suriye de iç savaş kıyıda köşede kalmış bir kaç işid grubu dışında bitme noktasına geldi. Geri kalan Türkmen gruplar ve sünni Arap grupları zaten ateşkes halinde. Ülkesine geri dönecek Suriyeliler Türkiyeden götürdükleri para ile bizde ekonomik kriz çıkartabilirler. Bu yüzden Avrupanın yaptığı gibi Suriyelilerin Türkiyedeki paralarına el koymak gerekir.
-
Suriye de iç savaş kıyıda köşede kalmış bir kaç işid grubu dışında bitme noktasına geldi. Geri kalan Türkmen gruplar ve sünni Arap grupları zaten ateşkes halinde. Ülkesine geri dönecek Suriyeliler Türkiyeden götürdükleri para ile bizde ekonomik kriz çıkartabilirler. Bu yüzden Avrupanın yaptığı gibi Suriyelilerin Türkiyedeki paralarına el koymak gerekir.
Kriz yıllardır var hocam. Sadece adı konmadı. Biz 2008 den beri krizdeyiz.
Mültecilerin hiç biri geri gitmez bence. Kimseninde niyeti yok zaten. Büyük İsrail planına hizmet olarak Suriye bize itelendi.
-
suriye krizide nereden nereye gelindi ders kitaplarina girer
-
O bomba iddianın ardından dikkat çeken görüşme
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5c17e7e70f25442d649f92dd.jpg)
Eski Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesut Barzani ile ABD Başkanı Donald Trump'ın terör örgütü DEAŞ'la Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk, Suriye'nin son siyasi ve güvenlik durumunu görüştü. Öte yandan IKBY'de eğitim alan Suriyeli Peşmerge komutanları ile terör örgütü YPG/PKK'lıların dün ABD’nin himayesinde gizli bir toplantı yaptığı ileri sürülmüştü
Kürdistan Demokrat Partisi Başkanı Barzani'nin resmi internet sayfasından yapılan açıklamaya göre, Barzani ile McGurk başkanlığındaki bir heyet, eski IKBY liderinin Erbil'in Salahaddin kasabasındaki konutunda basına kapalı görüşme gerçekleştirdi.
Görüşmede, konuk heyet Suriye'nin son siyasi ve güvenlik durumu başta olmak üzere DEAŞ ile mücadele ve ABD'nin Suriye’deki stratejisi hakkında bilgi verdi.
Barzani de Kürtlerin Suriye'deki geleceğinden endişelerini dile getirdi, bu konudaki risklere karşı fikirlerini paylaştı.
ABD öncülüğündeki DEAŞ ile Mücadele Koalisyonu temsilcilerinden William Roebuck, ABD'nin Bağdat Büyükelçisi Doaglas Silliman ve ABD'nin Erbil Başkonsolosu Stave Fagin de kabulde hazır bulundu.
GİZLİ TOPLANTI İDDİASI
AA'nın haberine göre Suriye Kürdistan Demokrat Partisi Üyesi Müslim Muhammed, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nde (IKBY) eğitim alan Suriyeli Peşmerge komutanları ile terör örgütü YPG/PKK'lıların dün ABD’nin himayesinde Suriye'nin kuzeyinde gizli bir toplantı yaptığını ileri sürdü.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/o-bomba-iddianin-ardindan-dikkat-ceken-gorusme-41055197 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/o-bomba-iddianin-ardindan-dikkat-ceken-gorusme-41055197)
-
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-abdden-kritik-aciklama-41057333 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-abdden-kritik-aciklama-41057333)
ABD Suriyedeki askerlerini çekmeyi planlıyormuş. ''DÜŞÜNÜYORLAR''
*Askerlerimizi çekiyoruz /çektik Secim yatırımı. Pentagonu da memnun etmek için özel güvenlik şirketlerimiz kalıp ortağımız SDG'ye yardıma devam edecek :)
-
Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, ABD askerlerinin Suriye'den çekilmeye başladığını duyurdu.
İç savaş ülkesinin kuzeyinde çok sayıda askeri ve üssü bulunan Pentagon, Suriye'den tamamen ve hızlı bir şekilde çekilmeyi planlıyor. Dünyada anında son dakika olan habere göre, karar Başkan Trump tarafından alındı.
ABD Başkanı Trump, "Suriye'de DEAŞ'ı yendik. Benim başkanlık dönemimde orada kalmak için tek sebebimiz oydu" demişti.
http://www.milliyet.com.tr/beyaz-saray-resmen-duyurdu-abd-dunya-2797955/ (http://www.milliyet.com.tr/beyaz-saray-resmen-duyurdu-abd-dunya-2797955/)
-
5000 askeri var 3000 tanesini filan çekecek çekilme dediği o. Rusya da Suriye den asker çekiyorum dedi aynı şeyi sandik asker azaltıyormuş meğerse. ABD için 5000 asker olmuş bir manga olmuş farkı yokki giremezsin dedimmi giremezsin. Bizde bir sürü yeri osmanlı zamanı bir bölük askerle elde tutuyorduk. Sıkıysa bir şey yapsın deryalar dolusu asker gelirdi peşinden
-
5000 askeri var 3000 tanesini filan çekecek çekilme dediği o. Rusya da Suriye den asker çekiyorum dedi aynı şeyi sandik asker azaltıyormuş meğerse. ABD için 5000 asker olmuş bir manga olmuş farkı yokki giremezsin dedimmi giremezsin. Bizde bir sürü yeri osmanlı zamanı bir bölük askerle elde tutuyorduk. Sıkıysa bir şey yapsın deryalar dolusu asker gelirdi peşinden
Hayir Serkancigim.
Amerikan birliklerin 10000 askerleri var ve sadece 2000 ´ni geri cekiyorlar.
Evladim seninle isimiz gercekten zor.
-
Pentagon bu kadar hızlı vazgeçmez adamlar o kadar masrafı kürtleri sevdiklerinden mi yaptı ?
-
Hollanda haber ajanslarında askerlerin tamamının 2019'da geri çekileceği söyleniyor,
Ama trump'a kendi partisinden çok büyük bir tepki varmış.
Abd hükümet kaynakları trump'ın kürtleri sattını söylüyorlar.
Bizim cb ile trump neler konuştular acaba?
Karşılığında operasyondan vaz mı geçeceğiz, peşmergenin konuşlanmasına gözmü yumacağız?
-
"YEREL ORTAKLARLA ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), ABD birliklerinin Suriye'den dönüşünün başladığını ancak "yerel ortaklarla" çalışmaya devam edeceklerini açıkladı.
Pentagon Sözcüsü Dana White, ABD'nin Suriye'den çekilmesi konusuyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. White, açıklamasında, "Koalisyon DEAŞ'ın elindeki toprakları özgürleştirdi ancak DEAŞ'e karşı kampanya bitmedi. DEAŞ karşıtı kampanyanın yeni aşamasına geçerken Suriye'den askerlerimizin eve dönüş sürecini başlattık." ifadesini kullandı.
Kuvvet koruma ve operasyonların güvenliği için daha fazla detay vermeyeceğini belirten White "DEAŞ'ı her nerede faaliyet gösterirse göstersin DEAŞ'ı yenmek üzere ortak ve müttefiklerimizle çalışmaya devam edeceğiz." ifadelerine yer verdi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-beyaz-saray-suriyeden-cekilmeye-basladik-41057498 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-beyaz-saray-suriyeden-cekilmeye-basladik-41057498)
-
https://mobile.twitter.com/yasiremres/status/1075492574721384448
😂😂😂
-
Rusya sert tepki verdi... "Yakından takip ediyoruz"
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5c1a65c30f254432c40e4bff.jpg)
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Suriye’nin kuzeydoğusunda artan gerginliği yakından takip ettiklerini belirterek, “Türkiye-Suriye sınırındaki gerginlik, ABD’nin buradaki yasa dışı askeri varlığı yüzünden hızlı bir şekilde tırmanabilir." dedi.
Zaharova, başkent Moskova'da düzenlediği basın toplantısında, Suriye'deki son gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Fırat'ın doğusunda son dönemde gerginliğin arttığına işaret eden Zaharova, “Washington’un ayrılıkçı Kürtlerle devam ettirdiği oyunlar ve Türkiye’nin ulusal güvenliğine yönelik artan endişelerinin, ABD tarafından giderilememesi nedeniyle bölgedeki gerginlik artıyor.” diye konuştu.
ENGELE DÖNÜŞÜYOR
Zaharova, ABD’nin bölgedeki askeri varlığını da eleştirerek, “Fırat’ın doğusu boyunca Türkiye-Suriye sınırındaki gerginlik, ABD’nin buradaki yasa dışı askeri varlığı yüzünden hızlı bir şekilde tırmanabilir. ABD’nin terörizme yönelik söz konusu varlığı, Suriye krizinin çözümü önünde duran bir engele dönüşüyor.” ifadelerini kullandı.
Suriye krizine yönelik devam eden anayasa komitesi görüşmelerine de değinen Zaharova, “Bu görüşmelerin, Cenevre’de 2019’un başında başlayarak, Suriye’de anayasa reformunu hayata geçireceğini umuyoruz.” dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/rusya-sert-tepki-verdi-yakindan-takip-ediyoruz-41057483 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/rusya-sert-tepki-verdi-yakindan-takip-ediyoruz-41057483)
-
ABD'nin kararı terör örgütü YPG'yi şoke etti... Esad'dan ilk tepki
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5c1ab2730f254432c40e506c.jpg)
ABD yönetiminin Suriye'deki askeri birliklerini çekmeye başlayacağını açıklaması sahadaki “ortağı” YPG/PKK’da şaşkınlığa sebep oldu. Öte yandan Deyrizorda’ki Beşşar Esad rejimi güçleri, ilin kontrol ettikleri kısmında, Amerikan yönetiminden gelen açıklamaları havaya silahla ateş açarak kutladı.
ABD Başkanı Donald Trump’ın Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Başkanlığım döneminde Suriye'de bulunmamızın tek nedeni olan DEAŞ'ı yendik." ifadesini kullanması Suriye gündemini hareketlendirdi.
Trump ve ABD’li askeri yetkililerin paylaşımlarının ardından YPG/PKK'ya ait ya da örgüte yakınlığıyla bilinen sosyal medya hesapları büyük ölçüde duruma sessiz kaldı. Bazı hesaplarda ise ABD’nin örgütü yüz üstü bıraktığı yorumları yapıldı.
Kuzeydoğu Suriye’deki yerel medya mensupları mesajları yanıtsız bırakan örgüt elebaşlarına ulaşamadı. AA’nın Haseke’deki güvenilir yerel kaynaklardan aldığı bilgiye göre, YPG/PKK elebaşları örgüt işgalindeki yerleşimlerde sözde yerel idarelere talimatlar göndererek kitle gösterileri düzenlemelerini istedi.
Öte yandan Deyrizorda’ki Beşşar Esad rejimi güçleri, ilin kontrol ettikleri kısmında, Amerikan yönetiminden gelen açıklamaları havaya silahla ateş açarak kutladı.
AMERİKAN YÖNETİMİN AÇIKLAMALARI
Trump, Twitter hesabındaki paylaşımından bir süre sonra Beyaz Saray Sözcüsü Sarah Sanders, "DEAŞ ile mücadelenin yeni evresine girmekle beraber, ABD askerlerini ülkeye geri çekmeye başladık." şeklinde açıklama yapmıştı.
Amerikan medyasının Dışişleri yetkililerine dayandırdığı haberlerde ise Dışişleri Bakanlığının Suriye'deki tüm personelini 24 saat içinde çekeceği ve ABD'nin Suriye'deki askerlerinin de 60 ile 100 gün içinde ülkeden çıkacağı iddia edilmişti.
Diğer taraftan ABD Savunma Bakanlığı yetkilileri çekilme kararına karşın “yerel ortaklarla çalışmaya devam edileceği”ni bildirmişti.
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'nin (SOHR) internet sitesinde yer verilen iddiaya göre ise ABD'li komutanlar SDG adını kullanan YPG/PKK elebaşlarını Münbiç ve Fıratı'ın doğusundaki bütün bölgelerden çekileceklerini yönünde bilgilendirdi.
ABD’nin Suriye’deki askeri varlığını çekme takvimi, tüm unsurlarını çekip çekmeyeceği, terör örgütü YPG/PKK’yla ne şekilde çalışmaya devam edeceği ve Türkiye’ye sözünü verdiği üzere örgüte sağladığı silahları ne zaman ve ne şekilde geri toplayacağı gibi sorular halen yanıt bekliyor.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/abdnin-karari-teror-orgutu-ypgyi-sok-etti-esaddan-ilk-tepki-41057644 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/abdnin-karari-teror-orgutu-ypgyi-sok-etti-esaddan-ilk-tepki-41057644)
-
Abi ne planlıyorlar acaba ?
2 konu var aklım da ama
-
Ben olayı çözdüm ABD neden çekiliyor anlatıcam
Önce Suriye hakında bir bilgi vereyim Suriyede neden savaş var onu bilelim.
Suriye de 3 tane halk var bunlar devleti yöneten Alevi Nusayri azınlık halkı diğeri yine azınlık kürtler ve kalanıda ülkede yönetim de olmayan ama nüfusun çoğunluğu olan Sünni halk. Savaş bu Sünni lerin Nusayri yönetimi devirmek istemesi ile çıktı bizde bu yüzden Sünni leri her ne olursa olsun destekledik. Yani durum böyle.
Bu durumda eğer bir demokratik seçim olur ise iktidar otomatikman anında Sünnilere geçecek bu yüzden Suriye demokrasiye geçemeyen bir dikta ülkedir.
Bu savaş neye yol açıyor peki. Sünnilerin yenilgisi ile neticelenen savaşta ülke Nusayri devlet ile Kürtler arasında pay edilince haliyle Sünniler Ürdün Türkiye Irak belki Kürt kesimi arasında dağılacak. Buda Nusayri yönetimin hep istediği çoğunluğu elde etmesini sağlayacak ve gerçek bir devlet olarak yoluna korkusuzca devam edecek. Bu tabiki Rusya nında işine geliyor çünkü ancak Nusayri devlet iktidarda kalır ise Rusya Suriye de var olabilir.
Reis işte ABD yi buna ikna etti. Rusya yı Suriye den hemen değilse bile bir süre sonra kovabilmenin tek bir yolu var oda Suriye de Sünnilerin iktidara demokratik yollarla gelebilmesidir. Bunun içinde nüfusun korunması bu kesimin dağılmaması Suriye de olması gerekiyor.
Eğer ülke Kürtlere filan pay edilir ise bu olamayacak bunun yerine şu anda Kürtlerde olan kesim eğer Sünnilerin eline geçer ise o zaman Suriye barışından sonra ülkede ilk demokratik seçimde iktidar Rusya düşmanlarının eline geçer. Türkiye üzerinden bu Sünni kesimde bir şekilde ABD ile yakınlaştırılır.
ABD buna ikna oldu artık oyununu Sünni nüfus üzerine oynayacak Suriye de yoksa Rusya yı suriye den atmak asla mümkün olamayacak.
Başka bir güzel haberde bizim Suriye lilerde bu plan dahilinde Suriye ye geri dönmeye teşvik edilecek yani zorlanacaklar mantıken. Çünkü bize Suriye de sünni egemenlik lazım.
Özetle ABD hinlik yapmıyor bizimle aynı çizgiye geldi planımıza ikna oldu ve bence gerçekten akıllıca bir plan. Rusya nın Kürtler ile değil aksine Sünni ler ile ancak durdurulabileceğini ABD gördü bu yüzden oyunu Türkiye nin önerdiği gibi oynayacak buda onun için gerçekten en akıllıca seçimdir. Kürtlerde tabi artık oralarda duramazlar onlarada Irak yolu göründü yine bir kazık yani kullan at olayı.
-
Bu salt sizin görüşünüzmü Sn Serkan ? yoksa bilgi paylaşımıda varmı?
-
benim görüşüm
Yani özetle şöyle durum
ABD nin meselesi nedir? Rusyanın suriye ye inmesidir
Rusya nasıl Suriye den atılabilir? Nusayriler iktidarı kaybederlerse atılabilir
Nusayriler nasıl iktidarı kaybeder? Sünniler ülkede çoğunluk halk olursa ilk demokratik seçimde kaybeder
Sünnilerin çoğunluk olması için ne yapmak gerek? Kürtlerce ele geçen yerleri Sünnilere vermek gerek.
Kürtlere ne yapamak gerek? Demokratik seçimde Nusayri ler ile bir olacakları için Suriye den kovmak gerek
Gerisi malum işte ABD çekilecek Sünniler istila edecek kürtler barınamayacak Irak e göçecek barış olacak seçim dayatılacak iktidar değişecek Rusya gidecek
Amerika buna ikna oldu
İsrail de dahil kimse hoşlanmadı bundan tabi ama ABD için Rusya dedimmi babasının oğlunu tanımaz. İsrail de bu yüzden şaşkın.
-
Sayın Serkan iletiniz ziyadesiyle kafama yattı ve mantıklı buldum ve sormak isterim Rusya sizce Suriye yönetiminin Sünnilere geçmesine izin verir mi? Elbette vermez bu durum yeni bir çatışma ortamını hazırlamayacak mı? Bu çatışma ortamı ABD'yi tekrar Suriye'ye çekmeyecek mi?
-
Suriye için her barış planı kaçınılmaz şekilde demokratik seçimi dayatacaktır buda ülkenin çoğunluk halkı olan Sünnilerin iktidara gelmesi demektir. Bunun üstüne oyunu oynamaktan başka çıkar yol yok ABD için artık. Kürtler ancak bir cephe yaratmakta işe yaradılar ama bunun Rusya yı kovmaya bir faydası yok aksine Rusya nın kalmasını sağlayan bir tablo ortaya çıkartıyor. ABD bu çatışmayı ne kadar devam ettirebilir bir tarafta meşru devlet öbür yanda isyancı Kürtler ne kadar bu tabloda yer alacaksın devlet sabreder bekler işi bu ama Kürtler ilelebet bu pozisyonda kalamaz ABD yi çok yorardı bu tablo. ABD şimdi Suriye de tarafların barışmasını destekleyecek bizde öyle sonrada illaki adil demokratik seçimler dayatılacak. Bakın Irak 4. Murat dan beri Sünni devlettir ama ilk demokratik seçimde Şii ler ülkeyi ele geçirdi maalesef.
-
Kilit kelime "Demokratik seçim" ama demek istediğim ya seçimi Ruslar kendi çıkarları doğrultusunda manipüle ederse ne olacak.
-
Suriye demografik yapısı diye google da arattırıp biraz fikir sahibi olursanız bunun olamayacağını görürsünüz.
Mesela ben aradım şu linkte okuyun öyle % 48 - % 52 filan değil oran dörtte üçü sünni kalanı Nusayri ve Kürt. Nusayri nedir merak eden varsa bir çeşit Aleviliktir ama bizimki gibi değil başka folklorde bir alevilik. İran ile ilişkisi oradan geliyor mevcur hükümetin İran ile yakınlığı yani. Bunları Fransızlar giderken böyle bırakmışlar ellerinede tankı topu verince iktidar onlarda kalmış seçimde yok bir kaç kere kalkışma olmuş devletle baş edilirmi ezmiş geçmiş hep yönetim Sünni leri.
Şu alıntıyı koyayım olayı anlayın nedir bu savaş yani. Bu alıntılar hep biraz yanlıdır ama bu bayağı gerçek. Yani kısaca adil seçimi yönlendirmek etkilemek çok zor. A tipik B tipik olayı yani buda. Fransızda orayı bu şartla terk etmiş bunu miras bırakmış.
Son 41 yılını Esad ailesinin yönetiminde geçiren Suriye'de Baas Partisi'nin egemenliği 48 yılı buluyor. Fransız sömürgesinden bağımsızlığın ilan edildiği 1946 yılından Esad'ların iktidara geldiği 1970'e kadar ülkede pek çok darbe gerçekleşti.
20 milyon insanın yaşadığı Suriye'de nüfus ve dini yapı çeşitlilik gösteriyor. Arapların ezici bir çoğunluğa sahip olduğu Suriye'de Kürtler, Ermeniler, Çerkezler, Süryaniler ve Türkmenler de var. Araplar dışında en büyük grup Kürtler, ülkenin kuzeyindeki Kamışlı, Haseke gibi bölgelerde yaşıyor.
Nüfusun yüzde 74'ünü Sünniler oluşturuyor ancak Sünniler şimdiye kadar ülkede iktidara gelebilmiş değil. Yaklaşık 30 yıl süren manda döneminde Fransızlar özellikle diğer inanç gruplarını destekledi ve kritik görevlere getirdi.
Nüfusun yüzde 13'üne sahip Aleviler, yıllardır ülkenin yönetimini elinde bulunduruyor. 1970'de iktidarı ele geçiren ve koltuğunu oğlu Beşar Esad'a devreden Hafız Esad Alevi kökenlidir.
Yüzde 10'luk dilimdeki Hristiyanlar da Esad ailesine yakın bir grup. Üst düzey görevlere atanabiliyorlar.
185 bin kilometre kare üzerine kurulu ülkede Dürzi inancına mensup insanların oranı yüzde 3. En önemli şehirleri güneydeki El Süveyda.
http://www.aljazeera.com.tr/haber/suriyenin-dini-ve-etnik-haritasi (http://www.aljazeera.com.tr/haber/suriyenin-dini-ve-etnik-haritasi)
-
ABD'de 1964 yılında Afrika kökenlilere seçme hakkı verilmiş. Bir önceki başkan da eskiden çoğu kişinin tahmin edemeyeceği şekilde bir zenciydi. Yani daha düne kadar köle olarak gördüklerini artık başlarına yönetici geçirebilecek kadar geliştiler.
Ortadoğu'ya bakarsak her geçen gün daha da geriye gidiyor. Daha da yozlaşıyor. Sünniler devleti ele geçirecek, nusayriler devleti yönetiyor, yok kürtler şöyle vs. Halen ilkel bir zihniyetle bir arada yayşayan ama sürekli birbilerini yiyen insanlar topluluğu.
Oysa gelişmiş devletlerin dili, rengi, vatandaşları tek bir kökenden olmadıkça ırkı olmaz! Olmamalı da! Eşitlik olmalı. Herkese eşit mesafede olmalı. Olmalı ki birlik olsun. Birlik olunca da dirlik olur!
-
https://twitter.com/realDonaldTrump/status/1075878792168685568l
Pentagon ile Trump, arasında kriz çok büyük. ABD savunma bakanı Jim Mattis istifa etti. Centcom'da çok büyük istifalar gelebilirmiş.
-
iyi iyi bölgedeki en büyük pkk destekçisi Pentagondur.
-
Pkk konu başlığına içerik yazılmış.
bu sebeple haberi ve linki kaldırdım.
-
ABD nin Suriyeden asker çekme kararı ve bugünkü CB Erdoğanın açıklamasını değerledirecek olursak bence şu anki durumu şu şekilde görüyorum.
Pentagonun planlarını bir kenara koyarsak Trump askeri ve cumhuriyetciler tarafından eleştirilsede de akıllı bir hamle yaptığı kanısındayım.
Trump tekrardan başkan seçilmek istiyor ,ülkesinde kendi tarftarları haricinde hemen herkes ile kavgalı .Son yapmış olduğu hamle ister CB nımızın yardımı olsun ister kendi kararı , neticede şunları elde etti ve ABD kamuoyuna kazanç olarak pazarladı ve pazarlamakta. DAEŞ'e karşi savaşı kazandım, yıl sonuna dek Suriye'de sahada bulunan Diplomatik /danışmanlar ABD dönecek,Suriyede bulunan askerlerin bir kısmı geriye kalanı da ileriki günlerde yurtlarına ailelerine dönecekler. Suriye'ye şimdiki kadar harcama yapmak zorunda kalmayacağız, artık bütceyi kendi vatandaşlarımıza harcayacağım. ABD askerlerinin Suriyede ölümüleri önlenmiş olacak...... say say bitmez bunların 1/2 tam olarak gerçekleştiği taktirde Trump kazançlı. (ABD demiyorum)
Peki CB baskanı Erdoğanın önceki hafta ve bu gün söylediklerinin özeti ne .
Geçen haftaki Fıratın doğusuna girmekten başka çaremiz kalmadı açıklaması ile pentagon tarafından yaklaşık bir yıldan süre devam etmekte olan menbiç tiyatrosuna son vereceğini resmi olarak deklere etti.Bu kararın da aniden CB Erdoğan -Trump arasında yapılan tel görüşmesinde alındığını sanmıyorum, bunun hazırlığı MİT müsteşarının ABD gezisi , Methisin Türkiye ziyaretinde enine boyuna eline alındığı kanısındayım . TC tarfından istenilen cevap alınamayınca Trump-CB Erdoğan görüşmesinde ise son hali ile ortaya çıktı.
Şu an ki durum da ABD askerleri için deklere edilmiş olan süre beklenecek (kuzey Suriyenin ABD askerinden arınması)
YPG/PKK bu hafta gerçekleşmesi beklene harekat geciktiği için Allaha şükrderken ,ABD nin kendilerini yolda bırakmalarına dövünüp hayal kırıklığı yaşamaya devam edecekler. paralelde ise Fransa ,ingiltere gibi eski sömürgecilerden medet ummaya çalışacaklar . TSK operasyonuna karşın da cephe hattındaki tahkimatlarını mümkün olduğunca güçlendirmeye çalışacaklar.
TSK ise hazırlıklarını pekiştirip beklemede kalacak. Ta ki ABD bölgeyi boşaltana kadar . Bu arada acil durum ihtiva ederse o bölgelere kısıtlı harekatlar düzenlenebilir. ABD ne zaman Kuzey Suriyeden ayrılır o zaman operasyon başlar daha önce planlanmış derinlikten belki bir miktar feragat yapılır ama sınır hattı PKK/YDP den arındırılır. Son mutabakat sonrası TSK Suriyenin kuzeyinde sadece PKK/PYD degil ayni zamanda DEAS le de uğraşması gerekecek. PYD pek yakında elindeki DEAS'lı esirleri resmi gayri resmi olarak salmaya başlayacağı kanısındayım. Esad güçleri ise Rusya ile anlaşarak TSK girmeyeceği + feraget etmiş olduğu bölgeleri alır.
-
Abd içinde Ypg yanlılarından birer birer kurtuluyoruz. McGurk istifa etmiş. Ilerleyen zamanlarda Abd ile ilişkilerde yeni bir sayfa açılacağa benziyor.
https://www.google.com/amp/s/www.amerikaninsesi.com/amp/4712163.html (https://www.google.com/amp/s/www.amerikaninsesi.com/amp/4712163.html)
-
Herifin cehenemme kadar yolu var. Onun defolup gitmesine içimdeki yağları eritiyor
-
Trump'tan Türkiye mesajı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5c1e7b62c03c0e1c5cfda59a.jpg)
ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'den çekilme kararına atıfta bulunarak, "Geri kalan (DEAŞ) kalıntılarını Türkiye'nin de dahil olduğu bölgesel ülkeler kolaylıkla halledebilir. Eve dönüyoruz." ifadelerini kullandı.
Trump, Twitter'dan, ABD askerlerinin Suriye'den çekilmesi kararına ilişkin açıklamalarda bulundu.
ABD medyasında yer alan Suriye haberlerinin çoğunun "yalan" olduğunu savunan Trump, "Oraya aslen 7 yıl önce 3 aylığına diye gitmiştik. Hiç ayrılmadık." ifadelerini kullandı.
Göreve geldiğinde güçlü olan DEAŞ'ın Başkanlığı sırasında büyük oranda yok edildiğini belirten Trump, "Geri kalan kalıntıları Türkiye'nin de dahil olduğu bölgesel ülkeler kolaylıkla halledebilir. Eve dönüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Trump, ayrıca, şu an Beyaz Saray'daki ofisinde olduğunu ve ABD'nin sınır güvenliği kapsamında yaptırmak istediği Meksika duvarının finanse edilmesi konusunda çalışmalar yaptığını belirtti.
Trump'ın Meksika duvarı için finansman içermeyen geçici bütçe tasarısını imzalamayacağı restiyle ortaya çıkan bütçe krizi, Demokratlar'ın geri adım atmaması sonrasında federal hükümetin kısmen kapanmasıyla sonuçlanmıştı.
WASHİNGTON'DA SURİYE'DEN ÇEKİLME KRİZİ
Trump yönetiminin salı günü Suriye'deki ABD askerlerini ve diplomatlarını çekeceğini duyurması Washington'da büyük tartışmalara yol açtı.
Bu tartışmalar sırasında uzun zamandır görevden ayrılacağı iddia edilen Savunma Bakanı Jim Mattis ve Trump'ın terör örgütü DEAŞ'la Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk istifa etti.
Trump, daha önce de Twitter'dan, "Suriye'den çekilmek bir sürpriz değil. Yıllardır bu konuda kampanya yürütüyorum ve altı ay önce çıkmak istediğimde bir süre daha kalmayı kabul ettim. Rusya, İran, Suriye ve diğerleri DEAŞ'ın yerel düşmanlarıdır. Biz onların işini yapıyoruz. Eve gelme ve tekrar inşa etme zamanı." paylaşımında bulundu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/trumptan-turkiye-mesaji-41060558 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/trumptan-turkiye-mesaji-41060558)
-
Suriye'de hareketli gece
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5c22addbc03c0e0cc054f3db.jpg)
Suriye hava savunma sistemlerinin başkent Şam yakınlarında "düşman hedeflere" ateş açtığı belirtildi. İsrail ordusu da saldırıların ardından Suriye'den uçaksavar füzesi ateşlendiğini iddia etti.
SANA haber ajansı, bazı düşman hedeflerinin hava savunma sistemleri tarafından düşürüldüğünü duyurdu.
İngiltere Merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi Direktörü Rami Abdülrahman, "İsrail uçaklar tarafından fırlatılan füzelerin Şam'ın güneybatısında ve güneyinde bulunan Hizbullah ya da İran güçlerine ait silah depolarını hedef aldığını" söyledi.
İSRAİL'DEN FÜZE İDDİASI
İsrail ordusu, Suriye'den atılan bir uçaksavar füzesinin hava savunma sistemi tarafından vurulduğunu duyurdu.
Ordudan yapılan yazılı açıklamada, "Suriye tarafından ateşlenen bir uçaksavar füzesi hava savunma sistemimiz tarafından imha edildi." ifadesi kullanıldı.
İsrail tarafında herhangi bir hasar veya can kaybının yaşanmadığı belirtilen açıklamada, olaya ilişkin daha fazla detaya yer verilmedi.
LÜBNAN'DA İHLAL
İsrail savaş uçaklarının Lübnan'ın güney bölgelerinde hava sahasını ihlal ettiği bildirildi.
Lübnan resmi haber ajansı NNA'nın haberine göre, yerel saatle 21.50'den itibaren ülkenin güneyindeki en-Nebatiye ve İklim et-Tuffah bölgelerinde İsrail savaş uçakları alçak irtifada gerçekleştirdiği uçuşlarla saldırı imitasyonu yaptı.
Lübnan hava sahasını deniz tarafından ihlal eden İsrail savaş uçakları, ayrıca Sayda ve Sur kentlerine bağlı diğer bölgelerde de aynı şekilde alçak irtifada uçuşlar gerçekleştirdi.
Lübnan Başbakanı Saad el-Hariri, ülkesinin güneyinde konuşlu Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü (UNIFIL) Komutanı General Stefano Del Col ile geçen hafta başkent Beyrut'ta bir araya gelmesinin ardından BM'ye İsrail'in Lübnan'ın hava sahası ve kara suları ihlalleri konusunda sorumluluğunu üstlenmesi çağrısında bulunmuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/yine-israil-mi-suriyede-hareketli-gece-41063633 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/yine-israil-mi-suriyede-hareketli-gece-41063633)
-
Rejimin menbiçe girdim giriyorum dediği vakit, bu saldırı hayır olsun.
Bir de Netin saçma sapan açıklamaları cabası.
fakat onların da hesabı farklıdır, asla bizim için kurşun atmazlar.
-
İngiliz basını, Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova'nın, "ABD askerlerinin çekildiği yerlere Esad güçleri girmeli, Türkiye Suriye'den çekilmeli." açıklamasında bulunduğunu yazdı.
(https://foto.haberler.com/haber/2018/12/27/son-dakika-rusya-disisleri-bakanligi-abd-den-11581500_5990_m.jpg)
İngiliz basını, ABD'nin Suriye'den çekilme kararı almasının ardından Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova'nın, "ABD askerlerinin çekildiği yerlere Esad güçleri girmeli, Türkiye Suriye'den çekilmeli." açıklamasında bulunduğunu yazdı.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zakharova, ABD askerlerinden boşalan bölgelerin Esad güçlerine teslim edilmesini ummasına rağmen Türkiye, ABD müttefiklerini Suriye'nin kuzeyindeki Münbiç'ten temizlemek için kararlı görünüyor.
ABD'NİN ÇIKACAĞI YERLERİN ESAD'A BIRAKILMASINI VURGULADI
İngiliz basınında yer alan habere göre; dün açıklama yapan Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova, ABD askerlerinden boşalan bölgelerin uluslararası kanunlara göre Esad güçlerine teslim edilmesinin önemine vurgu yaptı.
"BARIŞ VE DEMOKRASİ GETİRECEK"
Zakharoa, Amerika'nın çekilme planının farkında olmadıklarını ve bu yüzden çok şaşırdıklarını söyledi. Sözcü, Amerika'nın çekilmesinin Suriye'ye barış ve huzur getireceğini de sözlerine ekledi.
Türkiye'nin Suriye operasyonu planı hakkında sorulan soruya sözcü, Türkiye ve Suriye'nin ordularının bölgede karşı karşıya gelmemesi için koordineli bir şekilde çalıştıklarını ama artık bu işbirliğin daha fazla genişletilemeyeceğini söyledi.
https://www.haberler.com/son-dakika-rusya-disisleri-bakanligi-abd-den-11581500-haberi/?utm_source=Partner&utm_medium=manset&utm_campaign=Milliyet_300x250_Manset (https://www.haberler.com/son-dakika-rusya-disisleri-bakanligi-abd-den-11581500-haberi/?utm_source=Partner&utm_medium=manset&utm_campaign=Milliyet_300x250_Manset)
-
Haftaya Sanırım Fıratın batısına ,doğusuna planlanan operasyonun yapılıp yapılmayacağı netlik kazanır .
Rusya ABD den boşalacak alnı Rejim doldursun tezini işliyor, ABD heyetince 8 Ocakta yapılması planlanan ziyaret öncesi ,ABD PKK/PYD yi Türk ordusundan koruma altına alınabilecek bir anlaşma peşinde . İran İdlibi kaşımakle meşgül. hade yırlısı.
https://www.sozcu.com.tr/2019/dunya/son-dakika-abdden-flas-turkiye-aciklamasi-3-3007758/ (https://www.sozcu.com.tr/2019/dunya/son-dakika-abdden-flas-turkiye-aciklamasi-3-3007758/)
-
Sorry... (http://www.youtube.com/watch?v=aSXWyIwNiI8#)
-
Bunu sevdim :)
-
İdlipte bu günlerde ne olup bittiği konusunda medyamız fazla sessiz!
-
Pompeo'dan kafa karıştıran açıklamalar
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5c3755ffc03c0e22684dde16.jpg)
ABD Dışişleri Bakanı Pompeo, ABD'nin Suriye'den çekilme kararı ile ilgili kafa karıştıran açıklamalarda bulundu.
Mısır'da çeşitli temaslarda bulunan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo burada Suriye konusuna değindi.
Pompeo, 'Donald Trump, Suriye'de yeniden askeri alanda etkinlik kurmayı düşünüyor ama umarım buna gerek kalmaz' şeklinde kafa karıştıran açıklamalar yaptı.
Ortadoğu'daki ABD varlığına da değinen Mike Pompeo, 'ABD Ortadoğu'da her zaman özgürleştirici bir güç olmuştur, asla işgalci olmamıştır.' dedi.
Pompeo, ABD' nin askeri müdahalede bulunduğu yerlerden geri çekildiğinde ise her zaman kaosun ortaya çıktığını savundu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-pompeodan-kafa-karistiran-aciklamalar-41079377 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-pompeodan-kafa-karistiran-aciklamalar-41079377)
-
Ortadoğu'daki ABD varlığına da değinen Mike Pompeo, 'ABD Ortadoğu'da her zaman özgürleştirici bir güç olmuştur, asla işgalci olmamıştır.' dedi.
Pompeo, ABD' nin askeri müdahalede bulunduğu yerlerden geri çekildiğinde ise her zaman kaosun ortaya çıktığını savundu.
[url]http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-pompeodan-kafa-karistiran-aciklamalar-41079377[/url] ([url]http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-pompeodan-kafa-karistiran-aciklamalar-41079377[/url])
Pompanin bu son iki cümlesine ölüyorum.
-
Ortadoğu'daki ABD varlığına da değinen Mike Pompeo, 'ABD Ortadoğu'da her zaman özgürleştirici bir güç olmuştur, asla işgalci olmamıştır.' dedi.
Pompeo, ABD' nin askeri müdahalede bulunduğu yerlerden geri çekildiğinde ise her zaman kaosun ortaya çıktığını savundu.
[url]http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-pompeodan-kafa-karistiran-aciklamalar-41079377[/url] ([url]http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-pompeodan-kafa-karistiran-aciklamalar-41079377[/url])
Pompanin bu son iki cümlesine ölüyorum.
Adam haklı petrolü özgürleştirip greencardla galon galon benzini abd vatandaşı yapıyorlar.
-
Dünyanın en karmaşık jeopolitiği sınırımızın hemen güneyinde
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5c38fc260f25441504e6fe13)
BUGÜN sınırlarımızın hemen güneyinde dünyanın en karmaşık jeopolitiğine sahne olan bölgelerinden birini, belki de en karmaşık olanını büyüteç altına yatırıyoruz. Kuzey Suriye’de kuş uçuşu 100 kilometre eksenindeki bir coğrafyada dünyanın önde gelen güç merkezlerinin, bölgesel güçlerin, onların himayesindeki silahlı grupların ve ayrıca terör örgütlerinin hepsinin buradaki dar bir koridora sıkıştıklarını görüyoruz.
Büyük çıkarların ve hesapların söz konusu olduğu, herkesin Suriye’nin ve aynı zamanda bölgenin geleceğiyle ilgili pozisyon aldığı, sahada çatıştığı, ittifaklar kurduğu, büyük pazarlıkların sürdüğü, dolayısıyla ittifakların da her an değişmeye açık durduğu bir coğrafyadan söz ediyoruz.
Bu bölgede 100 kilometrelik stratejik bir eksen üzerinde hangi ülke ve grupların askeri varlık gösterdiğine işaret ederek işin karmaşıklığını anlatmaya çalışabiliriz.
Bunu yapmak üzere son günlerde adını sıkça duyduğumuz iki yerleşimi baz alıyor ve araya düz bir çizgi çiziyoruz. Bu hattın doğu ucunda Menbiç, batısında ise Daret İzze yer alıyor. Yakınlıkları gözümüzde canlandırabilmek için buradaki sıkışık jeopolitiğin yayıldığı 100 kilometreyi, İstanbul Üsküdar’dan Sapanca Gölü’ne ya da Sirkeci’den Çorlu’ya kadar uzanan bir mesafe olarak da gözümüzde canlandırabiliriz.
Dünyanın en karmaşık jeopolitiği sınırımızın hemen güneyinde
MENBİÇ’TE HERKES BİRBİRİYLE DEVRİYEDE
Şimdi bu mesafe içinde bakalım hangi aktörler karşımıza çıkacak?
Menbiç’ten başlayalım. Geçmişte Arap nüfusun çoğunlukta olduğu, ancak DEAŞ ile mücadele sırasında 2016 yılında Amerikalılarla birlikte gelen PKK uzantısı YPG’nin sonradan yerleşip yerel mecliste de yönetimi eline aldığı bir bölge Menbiç. ABD, YPG’yi Menbiç’ten çıkaracağına ilişkin Türkiye’ye verdiği sözleri bugüne dek yerine getirmiş değil. Menbiç’in 25 kilometre doğusuna gittiğimizde Fırat Nehri’ne varıyoruz. Karşı kıyısından doğuya doğru Irak sınırına kadar ABD’nin himayesi altında YPG’nin kontrol ettiği bölge başlıyor.
Menbiç’te ABD’nin de askeri tesisleri bulunuyor. ABD ordusu ve YPG unsurları zaman zaman birlikte devriyeye çıkıyor. Çok sık olmamakla birlikte zaman zaman Fransız askerleri de bu ortak devriye faaliyetine katılıyor.
Menbiç yerleşim merkezinin tam 11 kilometre kuzeyinde ise Türk Silahlı Kuvvetleri ve onun desteklediği Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) kontrolündeki Fırat Kalkanı bölgesi başlıyor. Menbiç’teki ABD askerleri zaman zaman buradaki sınır hattı boyunca Türk askerleriyle de birlikte devriye yapıyorlar.
Menbiç bölgesinde işleri karıştıran çok yeni bir gelişme, Suriye ordusu ve beraberinde Rus askerlerinin de buraya gelmesi oldu. YPG, ABD Başkanı Donald Trump’ın geçen ay sonunda Suriye’den çekilme kararını açıklamasından bir süre sonra ilginç bir adım attı. YPG, Menbiç’in merkezini tutmakla birlikte, 20 kilometre batısındaki El Arima yerleşiminden çekilerek burayı Suriye ordusuna bıraktı. Böylelikle, “Esad rejimi ile anlaşabilirim” mesajını da vermiş oldu.
Suriye ordusu ile birlikte Rus askerleri de Menbiç’in batısına intikal etti ve devriye görevleri icra etmeye başladı. Hatta önceki gün bazı televizyon kanallarında Rus askerlerinin YPG unsurlarıyla birlikte ortak devriyeye çıktıklarını gösteren görüntüler yayımlandı.
TSK, ÖSO, SURİYE VE RUS ORDULARI KOMŞU OLUNCA
El Arima’dan kuş uçuşu 8 kilometre batıya gittiğimizde bu kez TSK ve ÖSO’nun gözetimi altındaki Fırat Kalkanı bölgesine giriyoruz. Bu bölgenin en önemli çekim merkezlerinden biri olan El Bab da yakın bir noktada bulunuyor.
Aynı düz çizgi üzerinde 25 kilometre kadar yolumuza devam edersek batıda bu kez Tel Rifat’a ulaşıyoruz. Burası batı ucunda Afrin’e uzanan bir bölge. Tel Rifat’ta fotoğraf biraz karışık. Çünkü, sahada hem Rus, hem Suriye ordusu, hem de YPG var. Türkiye, geçen yılın başında Afrin’deki ‘Zeytin Dalı’ harekâtı sırasında bu bölgeye girmek istediyse de Rusya olumsuz bir tutum almıştı. Tel Rifat’ın hemen kuzeybatısında Rusların kontrolündeki Minnig askeri havaalanı bulunuyor. TSK Afrin harekâtında havaalanının sınırına kadar gelip burada durmuştu.
Aynı hat üstünde Tel Rifat’ta 15 kilometre daha yol kat ettiğimizde, haritada pembe renkle taranan bölgeye giriyoruz. Esad rejiminin kontrolü altındaki bölgedeyiz. Tel Rifat’a bitişik bu bölgenin batısında özellikle Zahra kasabası ve civarı yoğun bir Şii nüfusun barındığı bir yer. Bu bölgede İran’ın etkisine açık Şii milisler de bulunuyor. Dolayısıyla bu bölgeye Suriye’nin yanı sıra bir İran bayrağı da koymak hata olmaz.
VE İDLİB’DE HÂKİM GÜÇ HTŞ
Batıya doğru aynı çizgide ilerlemeye devam edersek 10 kilometre kadar sonra bu kez Suriye iç savaşında muhalefetin çekildiği son kalelerden biri olan İdlib’e ayak basmış oluyoruz. Buraya adım attığımız noktada 5-6 kilometre genişliğindeki küçük cep Suriye muhalefetindeki Ulusal Kurtuluş Cephesi’nin (UKC) kontrolündeki bir alanı gösteriyor. Ancak hemen sonrasında El Kaide uzantısı terörist Heyet Tahrir Üş Şam’ın egemenlik alanına giriyoruz. 15 kilometre kadar daha batıya devam edersek güzergâhımızın son durağı Daret İzze’ye varmış oluyoruz.
Daret İzze, geçen haftaya kadar UKC bünyesindeki Nurettin Zengi hareketinin kontrolü altında altındaydı. HTŞ, girdiği çatışmalarla İdlib’in kuzeybatısındaki bu bölgeyi muhalefetten aldı. Türkiye’nin desteklediği muhalif grupların yıl başından bu yana HTŞ karşısında ciddi bir zemin kaybına uğradığı bir yer İdlib. HTŞ’nin kazanımları, bütün bir İdlib’i yeniden bir yüksek gerilim alanına çevirdi. Herkesin eli tetikte.
Bu arada, Türkiye’nin kontrolü altındaki Afrin bölgesine de çok yaklaşmış bulunuyoruz. Daret İzze yerleşiminin merkezinden kuş uçuşu kuzeye doğru 6.5 kilometre sonra Türkiye’nin kontrolündeki Afrin’e varacaksınız. Ancak dördüncü kilometrede dikkat; Türkiye’nin İdlib’deki 3 numaralı askeri gözlem noktasının yanından geçeceksiniz.
Haritadan da görüleceği gibi bu bölge Astana mutabakatı çerçevesinde Türkiye, Rusya ve İran’ın tesis ettikleri askeri gözlem noktalarının yoğunlaştığı bir alan. Haritamızın kapsadığı alanda Türkiye’nin 5, İran’ın 5 ve Rusya’nın 3 gözlem noktası bulunuyor.
Sonuçta 100 kilometrelik güzergâh üzerinde Rusya, ABD, Türkiye, İran ve ev sahibi Suriye olmak üzere 5 ülke, Özgür Suriye Ordusu ve Ulusal Kurtuluş Cephesi olmak üzere cihatçı ağırlıklı iki silahlı muhalefet oluşumu, HTŞ ve YPG olmak üzere iki terör örgütü ve ayrıca Şii milis grupları sahaya yayılmış durumda. Uyuyan DEAŞ hücreleri ihtimalini de unutmayalım.
Kuzey Suriye’ye hoş geldiniz.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/sedat-ergin/dunyanin-en-karmasik-jeopolitigi-sinirimizin-hemen-guneyinde-41080691 (http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/sedat-ergin/dunyanin-en-karmasik-jeopolitigi-sinirimizin-hemen-guneyinde-41080691)
-
Sınır hattında önemli toplantı...
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5c3996aac03c0e0fa46e7f10.jpg)
Milli Savunma Bakanı Akar, Genelkurmay Başkanı Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Dündar ve MİT Başkanı Fidan sınır hattında bir araya geldi. Akar, Fidan ve komutanların toplantısında, Suriye'nin kuzeyindeki gelişmelerle İdlib’de ateşkesin devamına yönelik çalışmalar ele alındı.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar ve MİT Başkanı Hakan Fidan’ın katıldığı toplantıda Suriye kuzeyindeki gelişmelerle, İdlib’de ateşkesin devamına yönelik çalışmalardaki son durum ele alındı. Akar, "Soçi’deki mutabakat doğrultusunda ateşkesin ve istikrarın devamı için her türlü gayret gösterilmektedir. Rusya ile bu konudaki yakın iş birliğimiz devam ediyor" dedi.
Akar, Şanlıurfa’daki sınır birliklerine gerçekleştirdiği inceleme ve denetlemelerinin ardından Orgeneral Güler ve Orgeneral Dündar’la dün Hatay’a geçti.
Denetleme ve incelemelerine buradaki birliklerde devam eden Bakan Akar, daha sonra MİT Başkanı Fidan ile bir araya geldi.
Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Dündar ve MİT Başkanı Fidan’ın da katıldığı heyetler arası toplantıda, Suriye’nin kuzeyindeki son gelişmeler değerlendirildi.
Soçi’de imzalanan mutabakat çerçevesinde İdlib’deki son durumun da gündeme geldiği toplantıda, ateşkesin devamına ilişkin çalışmalarla bölgede huzur ve istikrarın sağlanmasına yönelik yapılması gerekenler ele alındı.
Milli Savunma Bakanı Akar, konuya ilişkin, "Soçi’deki mutabakat doğrultusunda ateşkesin ve istikrarın devamı için her türlü gayret gösterilmektedir. Rusya ile bu konudaki yakın iş birliğimiz devam ediyor" ifadelerini kullandı.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-akar-fidan-ve-guler-sinir-hattinda-41080813 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-akar-fidan-ve-guler-sinir-hattinda-41080813)
-
İsrail’den Şam’a füze saldırısı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5c398ed20f2544240cf82978.jpg)
Suriye Arap Haber Ajansı, İsrail’in Suriye’ye çok sayıda füze saldırısında bulunduğunu açıkladı.
Suriye Arap Haber Ajansı (SANA), İsrail’in Suriye’ye çok sayıda füze saldırısında bulunduğunu; çoğunun önlendiğini, sadece bir füzenin bir depoyu vurduğunu duyurdu.
Ajans, Suriye hava savunma sistemlerinin füzeleri engellediğini ancak sadece bir füzenin Şam Havaalanındaki depolardan birine isabet ettiğini duyurdu.
Ajans, Suriye Ulaştırma Bakanlığı’ndan bir kaynağa dayandırarak verdiği haberde, Şam Uluslararası Havalimanı’ndaki hava trafiğinin saldırılardan etkilenmediğini yazdı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/israilden-sama-fuze-saldirisi-41080788 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/israilden-sama-fuze-saldirisi-41080788)
-
Ayın 23 ünde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğanın Putin ile görüşmesi olacakmış.Herşey bu görüşmeden sonra netleşir artık herhalde.8 gün daha operasyon yok gibi gözüküyor
-
Menbiçte patlama olmuş bilin bakalım kim yaralanmış abd askerleri :)
kaynak twitter opsshield adresi.
-
https://www.cnnturk.com/dunya/son-dakika-munbicte-buyuk-patlama-yaralilar-arasinda-abd-askerleri-de-var (https://www.cnnturk.com/dunya/son-dakika-munbicte-buyuk-patlama-yaralilar-arasinda-abd-askerleri-de-var)
Terör örgütü YPG/PKK'nın işgalindeki Münbiç'te, ABD askerlerinin devriye yaptığı sırada patlama meydana geldi.
Yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre, YPG/PKK'nın işgalindeki Münbiç'te bilinmeyen bir sebeple patlama oldu.
Patlama sırasında devriye faaliyeti icra eden ABD askerlerinden birkaçı yaralandı.
ABD ordusu, helikopterlerle askerlerini tahliye etti.
Faili ve nedeni henüz bilinmeyen patlamada ölenler olduğu da öğrenildi.
Halep'in Münbiç ilçesi, Ağustos 2016'dan bu yana YPG/PKK'nın işgalinde bulunuyor. ABD, ilçenin DEAŞ'tan temizlenmesinin ardından YPG/PKK'lıların ilçeyi terk edeceğini sözünü vermişti. Taahhütün yerine getirilmediği uzun sürenin ardından Türkiye ve ABD, 2018'in Haziran ayında Münbiç yol haritasında uzlaşmıştı. Plan çerçevesinde Türkiye ve ABD, ilçede ortak devriyelerini sürdürüyor.
-
Tüm bu yaşananlar bugünkü patlama,İdlipde abd nin paralı askerleri HTŞ nin birden hareketlenmesi,abd nin çekilme kandırmacası tesadüf değil arkadaşlar.Tam da Türkiyenin operasyon yapacağını duyurmasının ardından bu olayların yaşanması Türkiyenin operasyonunu zora sokmak,geciktirmek amacı güdüyor olabilir ki büyük ihtimalle de öyle.Bir de bu güvenli bölge saçmalığı çıktı.Türkiye ne olursa olsun her an girecekmiş gibi hazır durumda beklemeli
-
Şimdi patlama görüntüsünü izledim, sağlam patlama olmuş.
-
5 abd askeri de karambole gitmiş anlaşılan.Şimdi bu durumda bakın Işid hala bitmedi diyerek çekilmekten vazgeçiyoruz derse hiç şaşırmam abd.Bizim operasyonumuz geciktikçe bakalım daha nelere şahit olacağız
-
IŞİD üstlenmiş.
(http://rusvesna.su/sites/default/files/styles/orign_wm/public/skrin_tv_igil_siriya.jpg)
ABD askerleri öldüğü bilgisi teyit edildi, kaç asker öldüğü hakkında kesin bilgi yok.
https://twitter.com/OIRSpox/status/1085549023111626754 (https://twitter.com/OIRSpox/status/1085549023111626754)
(https://pbs.twimg.com/media/DxB0uBpXQAA4ecq.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DxB0uBpWwAApyEb.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/DxB0uB4W0AEcVye.jpg)
-
AA görüntüledi! Ruslar ve YPG…
Rusya, YPG/PKK işgalindeki Münbiç bölgesi çevresinde bağımsız devriyelere devam ediyor. AA'nın elde ettiği görüntülerde Rus ordusunun YPG/PKK'nın kurduğu sözde Bab Askeri Meclisi flamaları kullanan araçlarla da ortak devriye yaptığı anlaşılıyor.
Rusya, terör örgütü YPG/PKK işgalindeki Münbiç'in çevresinde bağımsız ve "ortak" devriye faaliyetlerinde bulunuyor.
AA'nın güvenilir yerel kaynaklardan aldığı bilgilere göre, Rusya, Münbiç'in çevresinde bazı noktalarda bağımsız, bazılarında ise YPG/PKK'nin kurduğu sözde Bab Askeri Meclisi ile ortak devriye atıyor.
AA'nın elde ettiği görüntülerde, Rus bayraklı zırhlı araçlar kullanan ordu armalı askerlerin, ilçenin güneybatısındaki Arima beldesinin kenar mahalleleri ve çevresinde devriye faaliyeti yürüttüğü görülüyor.
Rus ordusu Arima civarında ayrıca, Bab Askeri Meclisi adını kullanan YPG/PKK unsurlarıyla ortak devriye gerçekleştiriyor.
Ortak devriye faaliyetinin planlanıp yönetildiği karakoldaki toplantının görüntülerinde, iki katlı yapının çatısında sözde Bab Askeri Meclisi bayrağı dikkati çekiyor.
Görüntülerde karakolun dış duvarına asılan Rus bayrağı ile YPG ve YPJ'nin örgütsel flamaları yan yana görülüyor.
YPG/PKK, sözde Bab Askeri Meclisini, Fırat Kalkanı Harekatı'ndan hemen önce DEAŞ işgalindeki Bab'ı ele geçirmek amacıyla kurmuştu. Örgüt, kendi ismini ve varlığını gizleyebilmek amacıyla böyle bir yola başvurmuştu.
Rusya Savunma Bakanlığı, Münbiç çevresindeki devriye faaliyetine ilişkin 10 Ocak ve 13 Ocak'ta basına yaptığı bilgilendirmede biri 48, diğeri 32 kilometre uzunluğunda iki hatta Rus ordusunun devriye yaptığını açıklamıştı. Bakanlık, 48 kilometrelik hattın güzergahını, Ajami, Maisra, Halid el Hicam, Deliafr, Hibret, Nafakh, Meşerfet, El Buayir, Bozgöklü olarak bildirmişti. 32 kilometrelik güzergah ise Ajami, El Hutta, Mil Viran, Meşerfa hattı şeklinde açıklanmıştı.
Halep'in Münbiç ilçesi, Ağustos 2016'dan bu yana YPG/PKK'nın işgalinde bulunuyor.
İlçenin kuzey ve batısı Türk Silahlı Kuvvetleri ve Özgür Suriye Ordusu'nun kontrol ettiği Fırat Kalkanı Harekatı bölgesine komşu. Münbiç'in güneyi ve güneybatısı ise Beşşar Esed rejimi güçlerinin hakimiyetinde.
ABD, ilçenin DEAŞ'tan temizlenmesinin ardından YPG/PKK'lıların ilçeyi terk edeceği sözünü vermişti. Washington yönetimi taahhüdünü yerine getirmezken Türkiye ve ABD, 2018'in haziran ayında Münbiç yol haritasında uzlaşmıştı. İki ülke, 1 Kasım 2018'de Münbiç'te ortak devriye faaliyetlerine başlamıştı. 10. ortak devriye, 5 Ocak'ta yapılmıştı. Ancak ABD'nin oyalamaları nedeniyle yol haritası halen tamamlanamadı.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-aa-goruntuledi-ruslar-ve-ypg-41087515 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-aa-goruntuledi-ruslar-ve-ypg-41087515)
-
Ortam beyruta döndü iyice...
Tam bağımsızlık Tam bağımsızlık Tam bağımsızlık...
-
Şu 23 Ocak bir gelsin Erdoğan-Putin görüşmesinden ne çıkacak bakalım.İnşallah Afrindeki gibi bir uzlaşma olur
-
Rusya Savunma Bakanlığı ve Rusya Silahlı Kuvvetleri'nin üst düzey komuta ve kontrol merkezi olan Ulusal Savunma Yönetimi Merkezi'nden yapılan açıklamada, Suriye'de konuşlanmış olan Pantsir ve Buk hava savunma sistemlerinin, İsrail uçakları tarafından ateşlenen 7 füzeyi imha ettiği bildirildi.
Bugün yerel saatle 13.32'de İsrail Hava Kuvvetleri'ne ait 4 adet F-16 uçağının Akdeniz hava sahasından başkent Şam'ın güneydoğusundaki Duwali Uluslararası Havalimanı'nı hedef alan güdümlü füzelerle saldırdığı kaydedilen açıklamada, "Pantsir ve Buk füze savunma sistemleri İsrail'in 7 füzesini imha etti" denildi.
Daha önce Suriye ordusundan Sputnik'e yapılan açıklamada hava savunma sistemlerinin, İsrail'in ülkenin güneyine yönelik gerçekleştirdiği saldırıyı püskürttüğü, fırlatılan tüm füzelerin imha edildiği belirtilmişti.
https://tr.sputniknews.com/rusya/201901201037193532-rusya-israil-suriye-saldiri-hava-savunma-sistemi/
-
İsrail'den Suriye'deki İran hedeflerine saldırı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5c45619e67b0a90ad82684cf.jpg)
İsrail Ordusu'nun, Suriye topraklarında İran Devrim Muhafızları'na bağlı özel güç Feylak el-Kudüs'e ait hedeflere hava saldırısı düzenlediği belirtildi. İran rest çekti.
Ordu tarafından yapılan yazılı açıklamada, "İsrail savunma ordusu, şu saat itibariyle Suriye'de Feylak el-Kudüs'e ait hedefleri vuruyor." ifadesine yer verildi.
Açıklamada, Suriye rejimi, İsrail topraklarını ya da güçlerini hedef almaya karşı uyarıldı.
Öte yandan, Suriye haber ajansı SANA'nın askeri bir yetkiliye dayandırdığı haberde, İsrail'in karadan ve havadan güdümlü füzelerle Suriye topraklarına saldırdığı, Suriye hava savunma sistemlerinin saldırıyı engellediği ve füzelerin çoğunu hedefine ulaşmadan imha ettiği kaydedildi.
SANA'da daha önce yer alan haberde ise İsrail'in söz konusu saldırısının Lübnan toprakları, El-Celil ve Taberiyye Gölü üzerinden gerçekleştiği ancak hava savunma sistemlerinin onlarcasını imha ettiği bilgisi geçildi. Füzelerin imha anına ilişkin video görüntüleri paylaşıldı.
İsrail ordusu dün akşam, Golan Tepeleri 'nin kuzeyine bir roket altıldığını ve bunun Demir Kubbe hava savunma sistemi tarafından imha edildiğini duyurmuştu.
Başbakan Binyamin Netanyahu geçen hafta, İsrail ordusunun son 36 saat içinde Şam'da aralarında İran'a ait silah depolarının da bulunduğu "İran'a ve Hizbullah'a ait" noktaların vurulduğunu ifade ederek, İsrail'in daha önce de benzer saldırılar düzenlediğini söylemişti.
RUSYA AÇIKLAMA YAPTI
Rusya Ulusal Savunma Kontrolü Merkezi, rejim güçlerinin İsrail tarafından atılan 30 güdümlü füzeyi imha ettiğini, saldırı sonucu 4 rejim askerinin yaşamını yitirdiğini ve 6 kişinin yaralandığını açıkladı.
AFP haber ajansının Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne dayandırdığı habere göre ise saldırı sonucu 11 kişi hayatını kaybetti.
İRAN REST ÇEKTİ
İran Hava Kuvvetleri komutanı, ülkesinin İsrail'e saldırmak ve İsrail'i yok etmek için sabırsızlandığını söyledi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/israilden-suriyedeki-iran-hedeflerine-saldiri-41089364 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/israilden-suriyedeki-iran-hedeflerine-saldiri-41089364)
-
Yine bir Pantsir S1 uçurmuşlar.Stand off mühimmat kullanıyorlar sonuçta.Suriyelilerin S-300 leri de daha devreye girmiş değil eğitimleri devam ediyor.Tabi rus personelle Suriyeli personel arasında fark var ruslar kadar etkin kullanabileceklerini sanmıyorum bu sistemleri.Ayrıca satüre bir füze saldırısına hiçbir HSS çare olamaz
-
Bakan Çavuşoğlu ile Pompeo Suriye konusunu görüştü
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5c46091fc03c0e0a6c5c5e9b.jpg)
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile telefonda görüştü. İki bakan, ABD'nin Suriye'den çekilme süreci ve ikili konuları değerlendirdi. ABD Dışişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile Amerikalı mevkidaşı Pompeo arasında yapılan görüşmeye ilişkin, "Bakan Pompeo, Suriye sınırına ilişkin Türkiye'nin güvenlik endişelerine karşılık verilmesi konusundaki ABD'nin bağlılığını teyit etti." açıklamasını yaptı.
Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Çavuşoğlu ile ABD'li mevkidaşı Pompeo, telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede, ABD'nin Suriye'den çekilme süreci ve gündemdeki ikili konular değerlendirildi.
ABD'DEN AÇIKLAMA
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Robert Palladino, Çavuşoğlu-Pompeo görüşmesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.
ABD'nin Suriye'den çekilme sürecine ilişkin konuların iki bakan arasındaki telefon görüşmesinde kapsamlı şekilde ele alındığı bildirilen açıklamada, "Bakan Pompeo, Suriye sınırına ilişkin Türkiye'nin güvenlik endişelerine karşılık verilmesi konusundaki ABD'nin bağlılığını teyit etti." ifadesi kullanıldı.
Açıklamada ayrıca, terör örgütü YPG/PKK'nın adı anılmadan, "ABD ve Koalisyon güçleriyle birlikte DEAŞ'a karşı savaşan güçlerin" korunmasının ABD için önemli olduğu değerlendirmesine yer verildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump da dün bir telefon görüşmesi gerçekleştirmiş, görüşmede iki ülke arasındaki Suriye eksenli iş birliğinin kapsamlı şekilde ele alındığı bildirilmişti.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-bakan-cavusoglu-ile-pompeo-suriye-konusunu-gorustu-41090163 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-bakan-cavusoglu-ile-pompeo-suriye-konusunu-gorustu-41090163)
-
Yine bir Pantsir S1 uçurmuşlar.Stand off mühimmat kullanıyorlar sonuçta.Suriyelilerin S-300 leri de daha devreye girmiş değil eğitimleri devam ediyor.Tabi rus personelle Suriyeli personel arasında fark var ruslar kadar etkin kullanabileceklerini sanmıyorum bu sistemleri.Ayrıca satüre bir füze saldırısına hiçbir HSS çare olamaz
Pantsir'i vuran İsrail yapımı Delilah seyir füzesiymiş.
-
Yine bir Pantsir S1 uçurmuşlar.Stand off mühimmat kullanıyorlar sonuçta.Suriyelilerin S-300 leri de daha devreye girmiş değil eğitimleri devam ediyor.Tabi rus personelle Suriyeli personel arasında fark var ruslar kadar etkin kullanabileceklerini sanmıyorum bu sistemleri.Ayrıca satüre bir füze saldırısına hiçbir HSS çare olamaz
Pantsir'i vuran İsrail yapımı Delilah seyir füzesiymiş.
Evet öyleymiş tabi burada yetersiz Suriyeli personel kadar İsrailin istihbarat başarısı da söz konusu.Pantsir S1 yine de aktive konumda bu şekilde yakalamak önemli.Birileri hal böyleyken ruslar yine madara oldu şeklinde manipülasyon yapıyor ki çok yanlış.Eğitimi yeterli olmayan personele dünyanın en iyi silahını versen yine işe yaramaz.Muhtemelen yakında S-300 ler devreye girince onların da patlatıldığını görebiliriz ki zaten düşük versiyonları verildi
-
Yine bir Pantsir S1 uçurmuşlar.Stand off mühimmat kullanıyorlar sonuçta.Suriyelilerin S-300 leri de daha devreye girmiş değil eğitimleri devam ediyor.Tabi rus personelle Suriyeli personel arasında fark var ruslar kadar etkin kullanabileceklerini sanmıyorum bu sistemleri.Ayrıca satüre bir füze saldırısına hiçbir HSS çare olamaz
Pantsir'i vuran İsrail yapımı Delilah seyir füzesiymiş.
Evet öyleymiş tabi burada yetersiz Suriyeli personel kadar İsrailin istihbarat başarısı da söz konusu.Pantsir S1 yine de aktive konumda bu şekilde yakalamak önemli.Birileri hal böyleyken ruslar yine madara oldu şeklinde manipülasyon yapıyor ki çok yanlış.Eğitimi yeterli olmayan personele dünyanın en iyi silahını versen yine işe yaramaz.Muhtemelen yakında S-300 ler devreye girince onların da patlatıldığını görebiliriz ki zaten düşük versiyonları verildi
Tabikide öyle elindeki sistemleri farkındalıkla ve tam anlamda kullanmak çok önemli. Sayın orko konferansında şey demişti iş sisteme sahip olmaya kalsa saddamın ordusunun ta zamanında milli insansız hava araçları, awacsları ve hava savunma sistemleri vardı.
-
Yine bir Pantsir S1 uçurmuşlar.Stand off mühimmat kullanıyorlar sonuçta.Suriyelilerin S-300 leri de daha devreye girmiş değil eğitimleri devam ediyor.Tabi rus personelle Suriyeli personel arasında fark var ruslar kadar etkin kullanabileceklerini sanmıyorum bu sistemleri.Ayrıca satüre bir füze saldırısına hiçbir HSS çare olamaz
Pantsir'i vuran İsrail yapımı Delilah seyir füzesiymiş.
Evet öyleymiş tabi burada yetersiz Suriyeli personel kadar İsrailin istihbarat başarısı da söz konusu.Pantsir S1 yine de aktive konumda bu şekilde yakalamak önemli.Birileri hal böyleyken ruslar yine madara oldu şeklinde manipülasyon yapıyor ki çok yanlış.Eğitimi yeterli olmayan personele dünyanın en iyi silahını versen yine işe yaramaz.Muhtemelen yakında S-300 ler devreye girince onların da patlatıldığını görebiliriz ki zaten düşük versiyonları verildi
Tabikide öyle elindeki sistemleri farkındalıkla ve tam anlamda kullanmak çok önemli. Sayın orko konferansında şey demişti iş sisteme sahip olmaya kalsa saddamın ordusunun ta zamanında milli insansız hava araçları, awacsları ve hava savunma sistemleri vardı.
Arda Bey çok haklı tabiki.Düşünün Suriyeli personel yetersiz,sistemler stand alone bir radar ağına bağlı değil,buna mukabil PantsirS1 dışındakiler demode ve karşısında ise EH konusunda dünyada birinci hava kuvvetleri olarak da bölgenin en güçlü ve modern kuvveti var sonuç meydanda madara olan ise ruslar! Hala bazıları soruyor hani nerede şu meşhur S-400 ler bir türlü göremedik diye.kardeşim göremeyeceksin çünkü ne İsrail Rus üslerine ne de Rusya İsrail uçaklarına saldırmayacak olağanüstü bir durum olmazsa!
-
İran Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Başkanı Haşmetullah Felahetpişe İsrail’in Suriye’ye saldırıları sırasında Rusya’nın S-300 sistemlerini devre dışı bıraktığını söyledi.
(http://defenceandtechnology.com/wp-content/uploads/2018/09/xs-300-744x370.jpg.pagespeed.ic.ObeTuXAoUs.webp)
İran resmi ajansı IRNA’ya konuşan Felahetpişe, İsrail ordusunun, hafta başında Suriye topraklarında İran Devrim Muhafızları Ordusu’na ait hedeflere düzenlediği hava saldırısıyla ilgili Moskova’yı suçladı.
Rusya’nın Suriye topraklarına konuşlandırdığı hava savunma sistemlerine işaret eden Felahetpişe, “Siyonist rejimin Suriye’ye saldırıları sırasında S-300 hava savunma sistemlerini devre dışı bırakan Rusya ciddi biçimde eleştirilmelidir. Rusların S-300 sistemleri faal olsaydı siyonist rejim Suriye topraklarına rahatlıkla saldıramazdı.” dedi.
Felahetpişe, İsrail’in Suriye’ye saldırılarının Moskova’nın koordinasyonunda gerçekleşmiş olabileceğini ifade etti.
İsrail’in Suriye saldırısı
İsrail, pazartesi sabaha karşı Suriye topraklarındaki İran Devrim Muhafızları Ordusu’na bağlı güçlere hava saldırısı düzenlemişti.
Esed rejiminin haber ajansı SANA’nın askeri bir yetkiliye dayandırdığı haberde, İsrail’in karadan ve havadan güdümlü füzelerle Suriye topraklarına saldırdığı, Suriye hava savunma sistemlerinin saldırıyı engellediği ve füzelerin çoğunu hedefine ulaşmadan imha ettiği kaydedilmişti.
Rusya Savunma Bakanlığı, İsrail’in saldırıları sonucu 4 Suriye askerinin öldüğünü, 6 askerin yaralandığını duyurmuştu. Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ise saldırıda 12’si Devrim Muhafızları mensubu 21 kişinin öldüğünü bildirmişti.
http://defenceandtechnology.com/2019/01/25/irandan-rusyaya-s-300-suclamasi/ (http://defenceandtechnology.com/2019/01/25/irandan-rusyaya-s-300-suclamasi/)
-
ABD'nin gönderdiği ek 600 asker Suriye'ye ulaştı
Suriye'deki yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre, 600 civarı ABD askeri, dün Fırat Nehri'nin doğusundaki Harab Işk ve Sırrin hava üslerine ulaştı.
Askerlerin gruplar halinde üslere dağılacağı, tahliyenin başlaması durumunda Harab Işk ve Sırrin'in ana tahliye merkezleri olarak kullanılacağı öğrenildi.
Haseke ilinin kuzeydoğusundaki Rümeylan ve kuzeyindeki Tel Beyder'deki üsler ise ağır malzemelerin hava yolu tahliyesi için kullanılacak.
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), geçen perşembe Suriye'de çekilme sürecine destek olmak üzere ülkeye ek asker gönderildiğini bildirmişti. Konuyla ilgili AA muhabirine açıklama yapan ve ismini açıklamayan bir savunma yetkilisi, operasyonların güvenliği gerekçesiyle gönderilen ek asker sayısını ve askerlerin konumlarına ilişkin detay vermekten kaçınmıştı.
ABD Başkanı Trump, 19 ve 20 Aralık 2018’deki mesajlarında, Suriye'de bulunmalarının tek gerekçesi olan DEAŞ’la mücadeleyi tamamladıklarını ilan etmişti. Amerikan güçlerinin eve dönme zamanının geldiğini vurgulayan Trump, sonraki günlerde ABD güvenlik bürokrasisinin telkinleri sonucu “yavaş ve güvenli çekilme" mesajı vermişti. Trump, güvenli bölge fikrini ortaya atarken ABD’li yetkililer Türkiye’den terör örgütü YPG/PKK’ya yönelik operasyon yapmayacağı yönünde güvence istemişti. Türkiye, teröristlerin korunması talebine karşı çıkmış, güvenli bölge fikrini ise desteklemişti.
ABD'nin Suriye'de müttefiki YPG/PKK işgalindeki alanda 18 üssü ve 2 bin civarı personeli bulunuyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abdnin-gonderdigi-ek-600-asker-suriyeye-ulasti-41096924 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/abdnin-gonderdigi-ek-600-asker-suriyeye-ulasti-41096924)
-
Bunlar bizimle kafa buluyorlar
-
Rus ve İran destekli güçler arasında çatışma
Suriye'de Beşşar Esed rejimi saflarında savaşan Rus ve İran destekli iki grup arasında çatışmalar yaşanıyor.
Suriye'de Beşşar Esed rejimi için savaşan Rusya ve İran destekli gruplar arasında çatışma çıktı.
AA muhabirinin güvenilir kaynaklardan edindiği bilgiye göre, Esed rejimine bağlı ve Rusya destekli "Kaplan Güçlerinin 5. Birliği" ile Beşşar Esed'in kardeşi Mahir Esed komutasında ve İran destekli "4. Fırka" arasında çatışmalar sürüyor.
Çatışmalar, Hama ilinin kuzeybatı kırsalındaki Şatha, Bredic, Haydarayye, İnnab köylerinde yaşanıyor. İki grubun bölgedeki Skeylbiyye, Araştırma Merkezi ve El Ibır isimli geçiş noktalarına askeri sevkiyatları sürüyor.
Yerel kaynaklar çatışmaları, İran'ın bölgedeki etkisini azaltmaya yönelik bir girişim olarak nitelendiriyor.
Çatışmalarda çok sayıda ölen ve yaralanan olduğu öğrenildi.
Özgür Suriye Ordusu bileşenlerinden Ulusal Özgürleştirme Cephesi çatısı altındaki Nasır Ordusu'nun sözcüsü Muhammed Raşit de AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Şiddetli çatışmalarda zaman zaman ağır silahlar kullanılıyor. Çatışmalar, askeri muhaliflerin kontrolündeki köylere de sirayet ediyor. Rejim aynı zamanda bu çatışmaları gizlemek için sivil yerleşimlere top ve tank atışları düzenliyor." dedi.
Beşşar Esed rejimi, uzun süredir Suriye'de muhaliflere karşı operasyonlarını kendi ordusu vasıtasıyla değil, esas olarak İran destekli yabancı terörist güçlerle yürütüyor. Bu gruplar halihazırda en yoğun olarak İdlib, Şam, Humus, Deyrizor kırsalı ve özellikle Lübnan sınırında konuşlu bulunuyor.
Rusya ise rejimin kara güçlerine eğitim ve danışmanlık desteği veriyor. Humus'un Tedmur ilçesini (Palmira) terör örgütü DEAŞ'tan temizleme operasyonunda aktif rol alan Rusya destekli kara güçleri, Dera ve Doğu Guta'da güvenliği sağlıyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rus-ve-iran-destekli-gucler-arasinda-catisma-41097567 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rus-ve-iran-destekli-gucler-arasinda-catisma-41097567)
-
Arda Mevlutoglu
Onaylanmış hesap @orko_8
8 sa.8 saat önce
Makalede aktarılan iki ilginç iddia:
1. Daha önce paylaşılan videoda vurulduğu görülen sistem, Pantsir'in yeni nesil versiyonu olan Pantsir S2
2. Pantsir'i vuran ise HAROP kamikaze dronu.
https://twitter.com/orko_8/status/1089882544563200000
(https://pbs.twimg.com/card_img/1089074993428758528/kjZhYrAT?format=jpg&name=600x314)
-
ABD Savunma Bakanı Vekili Shanahan'dan Suriye açıklaması
Anadolu Ajansı 29.01.2019 - 21:06 Dünya
(https://cdn1.ntv.com.tr/gorsel/dunya/abd-savunma-bakani-vekili-shanahandan-suriye-aciklamasi,kUPMFWE8eUGCSTQxTm678g.jpg?width=620&mode=crop&scale=both&v=20181226145257712&meta=rectangle)
ABD Savunma Bakan Vekili Patrick Shanahan, Suriye'de DAEŞ'in elindeki toprakların yüzde 99,5'ten fazlasının alındığını, önümüzdeki bir iki hafta içinde terör örgütünün kontrolündeki toprakların tamamının alınacağını söyledi. Suriye'den çekilme kararına yönelik bir soruyu yanıtlayan Shanahan, Suriye'den çekilmenin "ilk aşamalarında" olduklarını ifade etti.
Shanahan, Savunma Bakanlığına vekaleten atandıktan sonra ilk kez Bakanlıkta (Pentagon) basın toplantısı düzenledi.
Eski Savunma Bakanı Jim Mattis'in strateji ve planlarına yönelik çalışmaların aynen devam ettiğinin altını çizen Shanahan, Suriye konusuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye'den çekilme kararına yönelik bir soruyu yanıtlayan Shanahan, Suriye'den çekilmenin "ilk aşamalarında" olduklarını ifade etti.
Çekilmeyi "maksatlı, koordineli ve disiplinli bir çekilme" olarak niteleyen Shanahan, şunları kaydetti:
"DAEŞ artık bir alanı yönetmiyor. DAEŞ'in artık kuvvet toplama özgürlüğü yok. Suriye artık onlar için güvenli bölge değil. Onların lider kadrosunun çoğunu ortadan kaldırdık. Finansal kapasitelerini önemli ölçüde gerilettik. Onların bir zamanlar yere göğe sığdıramadığı sosyal medyalarının büyük bir kısmını yok ettik. Onların online faaliyetlerine baktığınızda çok fazla kafa karışıklığı var. Kilit noktaları ve nüfus yoğunluğu olan önemli merkezleri artık kontrol etmiyorlar. İki yıl öncesine zamanı saracak olursak DAEŞ'in elindeki toprakların yüzde 99,5'ten fazlası Suriyelilere iade edildi. Bir iki hafta içinde bu yüzde 100 olacak. Suriye'deki askeri operasyonları şöyle karakterize ediyorum: Terörizm riski ve toplu göç önemli ölçüde azaltıldı."
Shanahan, Suriye'nin kuzeydoğusunda karmaşık bir durumun söz konusu olduğuna işaret ederek, "Sınırın (Türkiye-Suriye) bir tarafında 3,5 milyon mülteci, diğer tarafında ise önemli ölçüde iç mülteci var." dedi.
ABD'li Bakan Vekili, çekilme sürecinde koalisyon ortakları ile askeri ve diplomatik görüşmelerinin güçlü bir şekilde devam ettiğini belirterek, "Avrupa'nın büyük başkentlerinde Suriye'nin kuzeydoğusuna destek konusunda önemli görüşmeler yapılıyor." diye konuştu.
Suriye'nin kuzeydoğusunda yerel güvenliğin nasıl sağlanacağı konusunda da görüşmeler yaptıklarını aktaran Shanahan, bu görüşmeleri kimlerle yaptıklarına değinmedi.
Shanahan, "Şimdi aşırıcılığı kalıcı olarak ortadan kaldırma konusunda ise ümit ediyorum ki yaşadığım süre içerisinde bu sonuca ulaştığımızı söyleyebileceğiz." şeklinde konuştu.
https://www.ntv.com.tr/dunya/abd-savunma-bakani-vekili-shanahandan-suriye-aciklamasi,5fzsLds-_kOkYmavkcV3LA (https://www.ntv.com.tr/dunya/abd-savunma-bakani-vekili-shanahandan-suriye-aciklamasi,5fzsLds-_kOkYmavkcV3LA)
-
İdlib’de yıkım
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5c5e047667b0a91e98423431.jpg)
Uğur Ergan
uergan@hurriyet.com.tr
Esad rejimi birlikleri, İdlib’in güneyini tank ve topçu ile bombalıyor. İki beldede tahribat büyük. Yoğun bombardıman yüzünden vilayetin güneyinden Türkiye sınırına doğru göç başladığı bildiriliyor.
SURİYE’de rejim güçleri, çatışmasızlık bölgesi İdlib’in güneyine son dönemin en yoğun saldırısını başlattı. Yerel kaynaklar, özellikle son iki gündür tank ve top atışları sonucu İdlib’in güneyinde en büyük yerleşim yeri olan Maraat el Numan’a bağlı başta Cercenaz olmak üzere birçok belde ve köyün yerle bir olduğunu duyurdu. En güneyde Latamina’yı da hedef alan saldırılar nedeniyle İdlib’in güneyinden Türkiye sınır hattına doğru göç başladığı bildirildi.
ROKETLİ SALDIRI
Esad güçlerinin saldırılarını, Rusya’nın Türkiye’nin İdlib’deki çabalarının yeterli olmadığını belirtip yükümlülüklerini yerine getirme çağrısı yapmasından sonra yoğunlaştırması dikkat çekti. İdlib’in güneybatısındaki Cisr el Şuğur beldesinin kırsal alanları da rejim güçlerinin roketli saldırısına hedef olurken, güney uçta Latamina, Kafr Zayta ve Hişh, Hama kırsalından yapılan top atışlarıyla vuruldu. Latamina bölgesinde muhalif güçlerin rejim birliklerine karşı koymaya çalıştığı ancak ellerindeki silahların yetersiz olduğu belirtildi. Yerel kaynaklar, en fazla zararı gören Cercenaz ve Tuh beldelerinde çok sayıda sivilin yaşamını yitirdiğini söyledi.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Abdurrahman Mustafa da, asıl rejimin Soçi Mutabakatı’nı ihlal ettiğini belirterek “Suriye ve bölgeye istikrar gelmesinin birinci şartı Suriye’nin Esad rejiminden kurtulmasıdır” dedi. Türk kaynaklar da İdlib’in güneyinden vilayetin merkezine ve Türkiye sınır hattına doğru onlarca ailenin göç etmeye başladığı bilgisini verdi. Kaynaklar, saldırılarda sivil halkın ihtiyacını karşılayan fırınların da vurulduğu, bu nedenle bölgede kalan az sayıda insanın açlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu vurguladı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5c5e04e567b0a91e98423437)
RUSYA: SONSUZA DEK SÜREMEZ
Öte yandan, Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Verşinin, El Nusra ve ona bağlı Heyet Tahrir el Şam militanlarının İdlib’de kontrol ettiği toprakları genişlettiğini belirtip, bu varlığının sonsuza dek süremeyeceğini söyledi. Dün Rus basınına konuşan Verşinin, “Bu, kötüye gidiş anlamına geliyor. Hem Rusya hem de BM, söz konusu grupları terör örgütü kabul ediyor. Onlarla müzakere yapılamaz” ifadelerini kullandı. Verşinin, ‘olası İdlib harekâtının daha etkili şekilde yürütüleceğini’ de vurguladı.
BİLGİ NOTU
Tuh ve Cercenaz beldelerinin, Türkiye ve Rusya arasında imzalanan Soçi Mutabakatı çerçevesinde ağır silahlardan arındırılmış olması öngörülmüştü.
‘REJİM İKİ AYDIR SALDIRIYOR’
Tuh beldesinin yerel meclis üyesi Medyad Gacar, Anadolu Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, beldenin iki aydan bu yana Esad rejiminin topçu saldırılarına uğradığını söyledi. Gacar, “İnsanlar hayati endişe taşıyordu. Halk daha güvenli yerleşimlere ve Türkiye sınırına göç etti” dedi. Suriye Müdahale Kurumu Müdürü Muhammed Hallac da, “Tuh beldesinde yerli ve dışarıdan göç eden 33 bin aile yaşıyordu. Bunların yüzde 85’i göçtü. Cercenaz’da da 4 bin aile yaşıyordu. Şu an beldenin çevresinde ancak 520 aile yaşıyor. Beldelerdeki 9 okul, bir fırın ve bir hastane işlevsiz hale geldi” ifadelerini kullandı.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5c5e047667b0a91e98423433)
WSJ’DEN İDDİA: ABD NİSAN SONU ÇEKİLECEK
Amerikan Wall Street Journal (WSJ) gazetesi Amerikan askerlerinin nisan sonuna kadar Suriye’den çekilmelerinin planlandığını yazdı. WSJ’nin görevdeki ve eski Amerikalı yetkililere dayandırdığı haberine göre Trump yönetimi, terör örgütü PKK’nın kolu YPG’nin akıbetine dair bir plan yapılmasını beklemeyebilir. Yetkililer birkaç gün içinde terör örgütü DEAŞ’ın elindeki son beldenin de alınması ile ABD’nin Suriye’deki güçlerinin artık tamamen çekilmeye odaklanacağını ifade etti. Gazete, ABD’nin YPG/PKK’nın korunması konusunda Türkiye ile görüşmeler yaptığını, ancak bu konuda çok az yol alındığını aktardı. WSJ’a göre ABD, Suriye’deki tüm askerleri gelecek haftalarda çekecek. Herhangi bir değişiklik olmazsa ABD güçlerinin önemli bir kısmı mart ayında çekilmiş olacak, diğerleri ise nisan sonuna kadar Suriye’den ayrılacak. Çekilmeye ülkenin güneyindeki 200 ABD askerinin konuşlandığı Al Tanf üssünün de dahil olduğu iddia edildi. Bu üssün gayri resmi olarak İran’a karşı kullanıldığı belirtiliyordu. Suriye’de 2 bin Amerikan askeri bulunuyor.
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5c5e047667b0a91e9842342f)
‘KÜRT GRUPLARIN ŞAM İLE ANLAŞACAĞINI UMUYORUZ’
Rusya’nın Soçi şehrinde 14 Şubat’ta yapılacak Suriye konulu üçlü Rusya-Türkiye-İran zirvesine sayılı günler kala, Rusya’nın Şam Büyükelçisi Aleksandr Efimov önemli açıklamalar yaptı. ABD’nin çekilme kararı ardından en hassas mesele haline gelen Kürt grupların elindeki Fırat’ın doğusundaki topraklar hakkında konuşan Efimov, “Şam yönetimiyle Fırat’ın doğusundaki yerel Kürt gruplar arasında yapılan görüşmelerin her iki tarafı tatmin edecek ve aynı zamanda Suriye devlet bütünlüğü ile egemenliğinin tüm toprakları kapsayacak biçimde yeniden tesis edilmesini umuyoruz. ABD’nin bölgeden askeri varlığını çekme niyeti, bu süreçte pozitif adım sayılmasına rağmen şimdilik kapsamlı geri çekilme adımları da görmüyoruz” dedi. Esad rejiminin Rusya tarafından sadece ülke içinde değil, dışarıda da Moskova tarafından desteklendiği mesajını veren Rus Büyükelçi, “Suriye’nin Arap Birliği üyeliğinin de bir an önce geri verilmesi gerektiğini düşünüyoruz” dedi. Nerdun HACIOĞLU / MOSKOVA
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/idlibde-yikim-41110825 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/idlibde-yikim-41110825)
-
Suriye toprak bütünlüğü diye birsey artik masada yok. Ruslar once bunu bir icsellestirecek!
Kapali kapilar ardinda ne tur pazarliklar döndü/dönüyor bilemem.
-
Suriye toprak bütünlüğü diye birsey artik masada yok. Ruslar once bunu bir icsellestirecek!
Kapali kapilar ardinda ne tur pazarliklar döndü/dönüyor bilemem.
Bunda seninle tamamen hemfikiriz. Cetvelle çizilmiş Sykes-Pikot konstrüksiyonun günleri sayılı. Esad sadece Rusya’nın Valisi.
-
Rusya yatıp kalkıp bize dua etsin önce. Ypg konusunda tavrımızı çok net ortaya koymasaydık, önümüzde ki seneler bırakın komple Suriye'yi Şamda bile kalamazdı. Rejimin hiç bir şeyi kalmadı, ülkede ekonomi yok, insanlar sefalet içinde, askerler haraç toplayarak geçiniyor tam bir anarşi devleti. Iran ambargolar altında inliyor. Rusya için sürdürülebilir değil. Iran'ın petrol ihracatını bitirince. Eminim petrol fiyatları dibe vuracak ve arkasından Rusyayı çekilmeye zorlayacaklar. Abd ve Israil, rejimi devirmekten vazgeçmedi süreyi ertelediler. Bunun sebebi bizim Ypg konusunda tavrımızın çok net olması.
-
Son dakika! ABD'ye çok kritik Suriye ziyareti
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'in de bulunduğu heyetle yarın ABD'ye gidecek. �
Edinilen bilgiye göre, Bakan Akar, beraberindeki bir heyetle ABD'de temaslarda bulunacak.
Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'in de aralarında bulunduğu heyetle başkent Washington'a gidecek. Akar, ABD Savunma Bakan Vekili Patrick Shanahan'la da görüşecek.
Görüşmelerde, Suriye başta olmak üzere, bölgesel konuların ve iki ülke arasındaki ilişkilerin ele alınacağı öğrenildi.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-abdy (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-abdy) ...i-41124192
-
Peş peşe flaş Suriye açıklamaları! Önce Trump sonra Pentagon...
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5c705a37c03c0e046cb45dd7)
ABD Başkanı Donald Trump, "Diğer ortaklarımızla birlikte Suriye'de küçük bir grup askerimizi bırakabiliriz. Geri adım atmadım. Bunlar Suriye'deki insanlarımızın sadece küçük bir bölümünü oluşturuyor." ifadelerini kullandı. Pentagon, Suriye'nin kuzeydoğusunda güvenli bölge kurmak için uluslararası bir koalisyona destek vermek üzere birkaç yüz asker bırakacağını açıkladı. Öte yandan ABD'nin Suriye'den çekilme sürecine ilişkin tartışmalar sürerken, Washington yönetiminin, 200 kadarı Suriye'nin kuzeydoğusunda, 200 kadarı da güneydoğusundaki El Tanf bölgesinde olmak üzere yaklaşık 400 askerini bir süre daha Suriye'de bırakacağı iddia edildi.
Beyaz Saray, ABD'nin Suriye'den askerlerinin çekmesinin ardından yaklaşık 200 askerin bir süre daha ülkede kalacağını duyurmasının ardından bir açıklama da ABD Başkanı Donald Trump'tan geldi.
Beyaz Saray'daki bir etkinlikte konuşan Trump, "Diğer ortaklarımızla birlikte Suriye'de küçük bir grup askerimizi bırakabiliriz. Geri adım atmadım. Bunlar Suriye'deki insanlarımızın sadece küçük bir bölümünü oluşturuyor" ifadelerini kullandı.
PENTAGON'DAN AÇIKLAMA
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), güvenli bölge oluşturmak için uluslararası bir gücün parçası olarak Suriye'nin kuzeydoğusunda birkaç yüz asker bırakacaklarını duyurdu. Konuyla ilgili gazetecilere açıklama yapan Pentagon Sözcüsü Binbaşı Sean Robertson, "ABD, uluslararası bir gücün parçası olarak Suriye'nin kuzeydoğusunda birkaç yüz asker bırakacak. Ayrıca ABD Suriye’nin güneyindeki El Tanif garnizonundaki varlığını sürdürecek." dedi.
Binbaşı Robertson, "Bu çok uluslu gözlem gücü ABD güçleriyle bölgede istikrarı sağlayacak ve DEAŞ’ın geri gelmesini engelleyecek, öncelikli olarak NATO müttefiklerinden oluşacaktır." diye konuştu. Az sayıdaki bu askerlerin dışında Suriye'deki diğer askerlerin çekileceğini belirten Binbaşı Robertson, ABD öncülüğündeki bu koalisyona katılacak ülkeler konusunda da ise yorum yapmaktan kaçındı.
Bir gazetecinin "Bu bir güvenli bölge midir?" sorusuna ise Robertson, "Terminoloji olarak güvenli bölgedir." yanıtını verdi.
Binbaşı, bu kuvvetin Suriye'nin kuzeydoğusunda güvenlik ve istikrarı sağlamakla görevli olacağına dikkat çekti.
Bu kuvvetin güvenli bölgenin inşasında nasıl bir rol oynayacağına yönelik bir soru üzerine Sözcü Robertson, "Güvenli bölge Türkiye’nin sınırı boyunca kuzeydoğu Suriye'de olacak. (Bunlar da) oradaki güvenlik ve istikrarı sağlayacaklar." ifadelerini kullandı.
ABD kuvvetlerinin söz konusu güvenli bölgede devriye gezip gezmeyeceğine ilişkin bir soruya ise Sözcü, "Evet." cevabını verdi.
Amerikan askerlerinin Münbiç'ten çekilip çekilmeyeceğine ve Türkiye sınırındaki gözlem noktalarına ilişkin sorulara yanıt vermekten kaçınan Robertson, ABD’nin El Tanif üssünde asker bulundurmasının sebebine ilişkin ise DEAŞ’ın kalıcı bir şekilde yenilmesinde bu üssün önemli rol oynadığını ifade etti.
ABD'NİN SURİYE'DE 400 ASKER BIRAKACAĞI İDDİA ETMİŞTİ
Amerikan Washington Post (WP) gazetesinde yer alan ve adı açıklanmayan üst düzey bir yetkiliye dayandırılan haberde, Donald Trump yönetiminin çekilme sürecinin ardından Suriye'de yaklaşık 400 askerini bırakmayı planladığı ileri sürülmüştü.
Beyaz Saray Sözcüsü Sarah Sanders'ın dün yaptığı "Yaklaşık 200 askerimiz Suriye'de kalacak" açıklamasının ardından ortaya atılan bu iddia, ABD yönetiminin Suriye'den çekilme stratejisinin "çok net olmadığı" yorumlarına neden olmuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/pes-pese-flas-suriye-aciklamalari-once-trump-sonra-pentagon-41126908 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/pes-pese-flas-suriye-aciklamalari-once-trump-sonra-pentagon-41126908)
-
Oyalanıyoruz oyalanıyoruz oyalanıyoruz! Diplomasiyle bu işin çözülmeyeceği abd yi bu yolla ikna etmenin mümkün olmadığı apaçık ortada.Operasyon geciktikçe işimiz daha da zorlaşacaktır.
-
ABD heyeti Suriye'yi tartışmak için Ankara'ya geliyor!
ABD'nin Suriye'den çekilme sürecini koordine etmek için Türkiye ve ABD tarafından kurulan görev gücü, 28 Şubat'ta Ankara'da ikinci kez toplanacak
https://www.f5haber.com/gundem/abd-heyeti-turkiye-ye-geliyor-haberi-1079654/ (https://www.f5haber.com/gundem/abd-heyeti-turkiye-ye-geliyor-haberi-1079654/)
-
Tüm dünya şoke olmuştu... Ve doğrulandı
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5c7980fcc03c0e3b1c9f7faf.jpg)
Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (KSYÖ), Durum Tespit Misyonunun (FFM), geçen yıl 7 Nisan'da Suriye'de Doğu Guta'nın Duma ilçesinde kimyasal silah kullanıldığını doğruladığını açıkladı.
KSYÖ'nün, 7 Nisan 2018'de Doğu Guta'nın Duma ilçesinde yapılan saldırıya ilişkin nihai raporu açıklandı.
Raporda, FFM tarafından yapılan araştırma ve deneyler ile dinlenilen şahitlerden edinilen bilgilerin, 7 Nisan'da, Doğu Guta'nın Duma ilçesinde yapılan saldırıda zehirli kimyasalların silah olarak kullanıldığını gösteren makul dayanaklar sağladığı belirtildi.
Raporun taraf devletlere ve Birleşmiş Millet Güvenlik Konseyi'ne sunulduğu aktarılırken, KSYÖ binasında yakın bir zamanda konuyla ilgili taraf devletlere brifing verileceği kaydedildi.
SURİYE'YE HAVA HAREKATI
Kimyasal saldırı sonrası rejim kenti ele geçirmişti
Doğu Guta'nın Duma ilçesindeki sivil yerleşimlere 7 Nisan'da düzenlenen kimyasal silah saldırısında 78 kişi yaşamını yitirmişti.
Rejim güçlerinin kimyasal silah kullanması, muhaliflerin bölgeden çekilmesine ve sivillerin kentten zorunlu tahliyesine yol açan süreci başlatmıştı.
ABD, İngiltere ve Fransa, bunun üzerine 14 Nisan'da Esad rejimine karşı düzenlediği saldırılarda, Suriye'nin başkenti Şam'daki hedeflerin yanı sıra Hama, Humus, Dera ve Süveyda'daki bazı askeri noktaları vurmuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/dunya-sok-olmustu-ve-dogrulandi-41134854 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/dunya-sok-olmustu-ve-dogrulandi-41134854)
-
İsrail basını, Rusya’nın Suriye'de Hmeymim Hava Üssüne karadan karaya atılan İskender balistik füzeleri yerleştirdiğini iddia etti.
(http://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2019/16/dFBrT_1555667844_3654.jpg)
İsrail basınının uydu görüntülerine dayandırarak yaptığı haberlerde, Rusya’nın Suriye’deki hava üssü olan Hmeymim Hava Üssüne İskender füze sistemleri yerleştirdiği iddia edildi. Haberlerde, kurulan füze sistemleriyle Suriye’de balistik füze sistemlerinin kullanıldığı ifade edildi. İsrail basınının Rusya’nın Suriye’ye İskender füze sistemlerini yerleştirdiği iddiasına ise Rusya’dan herhangi bir cevap gelmedi.
Rusya’nın etkin bir biçimde Baltık Denizi çevresinde bu füze sisteminin kullanmasından dolayı Avrupa arasında gerilimler yaşanıyor.
(http://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2019/16/GefIJ_1555667860_0675.jpg)
ABD’nin balistik füze kalkanını delmek için Ruslar tarafından özel tasarlanan İskender füze sistemlerinin 500 kilometre menzilli ve katı yakıtla çalışan bir Soyuz NPO katı mevcut. İskender füze sisteminin bataryasının konuşlandırılması hazırlık süresi 4 dakika gibi bir sürede gerçekleşebiliyor. 2 ile 6 dakika aralığında ise çift füze fırlatma başarısı gösterebiliyor.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2853049-sadece-4-dakikada-hazir-oluyor-rusya-fuzeleri-konuslandirdi/?detay=1 (http://www.haber7.com/dunya/haber/2853049-sadece-4-dakikada-hazir-oluyor-rusya-fuzeleri-konuslandirdi/?detay=1)
-
Putin’in Suriye Temsilcisi Lavrentyev: Türkiye’nin İdlib’de kontrolü kaybetmesi hayal kırıklığına yol açtı
Rusya lideri Vladimir Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev, Türkiye ile ılımlı muhaliflerin İdlib’deki durumun kontrolünü kaybetmesinin, kendilerinde hayal kırıklığı yarattığını söyledi.
(https://cdntr2.img.sputniknews.com/images/103638/72/1036387233.jpg)
Kazakistan’ın başkenti Nursultan’da düzenlenen Astana görüşmeleri sonrası bir basın toplantısı düzenleyen Rus Özel Temsilci Lavrentyev, Suriye’nin İdlib bölgesindeki duruma da değindi.
Lavrentyev, “Türk dostlarımızla ılımlı muhalifler orada (İdlib) geriye kalan teröristleri yok etme çalışmalarını yerine getiremedi. Onların (Heyet Tahrir Şam militanları) bu toprakların büyük bölümünde kontrol sağlamış olabilmeleri, elbette ki pek çok soru işaretine ve bizde büyük bir hayal kırıklığına yol açıyor” dedi.
Putin’in Suriye Özel Temsilcisi şöyle devam etti: “Rusya ve Türkiye liderlerinin geçtiğimiz senenin eylül ayında Soçi’de anlaşmaya varmalarının (Soçi Mutabakatı) üzerinden yeterince uzun bir zaman, neredeyse altı ay geçmiş olması, bizi İdlib’deki durum konusunda özel olarak endişelendiriyor."
Şu anda İdlib topraklarının neredeyse tamamının Heyet Tahrir Şam militanlarının denetiminde olduğunu ekleyen Lavrentyev, “Heyet Tahrir Şam dediğimiz aslında El Nusra Cephesi’nin yeniden biçimlendirilmiş hali” vurgusunu yaptı.
"Terörizme karşı tavizsiz mücadele devam edecek. İdlib’de bulunan radikal militanların günün birinde bir Avrupa ülkesinde ya da yeryüzünün başka bir yerinde ortaya çıkmaları, kimsenin menfaatine olmaz. Ateşkes uygulaması, bu gruplar için geçerli değil. Onlarla mücadele devam edecek” ifadelerini de kullanan Lavrentyev, “Ilımlı gruplara, terörist gruplardan ayrılmaları ve bu toprak parçasının teröristlerden ortak çabalarla temizlenmesi için çağrı yapıyoruz” diye ekledi.
‘TÜRKİYE’NİN GÜVENLİ BÖLGE İSTEĞİNİ BİLİYORUZ, BÖYLE BİR BÖLGENİN OLUŞTURULMASINA KARŞI DEĞİLİZ FAKAT OLUŞTURULMASI HALİNDE BU BÖLGE SURİYE HÜKÜMETİNİN KONTROLÜNDE OLMALI’
Putin’in Özel Temsilcisi, basın toplantısında Türkiye’ye ilişkin aldığı bir soru karşısındaysa Rusya’nın Suriye-Irak sınırında güvenli bölgeler oluşturulmasına karşı olmadığını, fakat oluşturulmaları halinde bu bölgelerin Suriye hükümetinin kontrolünde olması gerektiğini düşündüklerini söyledi.
“Türkiye’nin Suriye-Irak sınırında güvenli bölge oluşturmak ve buraya Türk askerlerini sokmak istediğini biliyoruz. Biz böyle bir bölgenin oluşturulabileceğini düşünüyoruz, ancak en iyi seçenek, bu bölgelerin kontrolünün hükümete devredilmesi olur. Sadece sınırlarını kontrol altına alabilmesi için değil, bu aynı zamanda güvenliği sağlaması ve provokasyonları önlemesi için de gerekli” diyen Lavrentyev, “Hem Afrin’den hem de Azez ve Cerablus şehirleri arasındaki bölgeden bahsediyorum” vurgusunu yaptı.
https://tr.sputniknews.com/rusya/201904261038878277-putinin-suriye-temsilcisi-lavrentyev-turkiyenin-idlibde-kontrolu-kaybetmesi-hayal-kirikligina-yol/
-
Esad, YPG kontrolündeki Rakka'ya operasyon başlattı
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/04/29/asd_3300.jpg)
Rusya'nın hava desteğini arkasına alan Esad, terör örgütü YPG'ye kaptırdığı toprakları geri almak için harekete geçti.
Terör örgütü PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD, ABD öncülüğündeki koalisyonun hava desteğiyle Rakka'nın Tabka ilçesindeki Tabka Barajı'nın kontrolünü 3 yıl önce ele geçirmişti.
Terör örgütü YPG/PKK'ya katılan ABD'li ve İngiliz teröristlerin barajda yüzerken çektikleri fotoğraf tepki çekmişti. >> https://www.ensonhaber.com/teroristler-tabka-barajinda.html (https://www.ensonhaber.com/teroristler-tabka-barajinda.html)
ESAD OPERASYON BAŞLATTI
YPG/PKK'lı teröristlerin kontrolünde bulunan Tabka'nın güneybatısına Suriye ordusu tarafından operasyon başlatıldı.
RUSYA HAVADAN DESTEK VERDİ
Operasyonda Suriye ordusunun, üç kilometrelik bir ilerlemeyle Cedin ve Şaeb el Zukr bölgelerini Suriye Demokratik Güçleri’nden aldığı belirtildi.
ABD ETKİSİZ KALDI
Saldırı sırasında Suriye ordusuna Rusya havadan destek verdi. Bu sıralar ABD'ye ait uçaklar taciz uçuşu gerçekleştirse de etkili olamadı. ABD'nin Rusya'nın kara ve hava harekatından çekindiği ifade edildi.
https://www.ensonhaber.com/esad-ypg-kontrolundeki-rakkaya-operasyon-baslatti.html (https://www.ensonhaber.com/esad-ypg-kontrolundeki-rakkaya-operasyon-baslatti.html)
-
Suriye Krizinden faydalanıp doğu akdenizde kendine pay çıkaran Rusya. Allah yardımcımız olsun, hem doğu Akdeniz de hem Suriye de dengeler çok değişecek.
Rusya Başbakan Yardımcısı ve Rusya-Suriye Hükümetlerarası Komisyonu Eş Başkanı Yuriy Borisov, Rusya’nın Suriye’deki Tartus limanının 49 yıl süreyle kiralayacağını, ilgili anlaşmanın önümüzdeki hafta imzalanacağını açıkladı.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’la yaptığı görüşme sonrasında basın mensuplarına açıklama yapan Borisov, Rusya’nın Suriye’deki Tartus limanını ticari taşımacılık amacıyla kullanmak üzere 49 yıl süreyle kiralama konusunda anlaşma sağladığını, imzaların önümüzdeki hafta atılacağını belirtti.
https://tr.sputniknews.com/rusya/201904201038823851-rusya-basbakan-yardimcisi-borisov-rusya-suriyenin-tartus-limanini-49-yilligina-kiraliyor/
-
1 Yüzbaşı şehit oldu, 1 Binbaşı ağır yaralı.
https://www.ensonhaber.com/azezde-bir-yuzbasi-sehit-oldu.html (https://www.ensonhaber.com/azezde-bir-yuzbasi-sehit-oldu.html)
-
Suriye’nin Deyrizor kentinde Arap aşiretlerinin terör örgütü YPG/PKK işgaline yönelik isyanı büyüyünce ABD ordusu devreye girdi. Şehil Kasabasında “YPG işgaline hayır” sloganı atan Suriyelilere ateş açan Amerikan helikopterleri ve teröristler 6 sivili katletti.
(http://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2019/19/araplar_pkkya_isyan_etti_abd_helikopteri_katliam_yapti_1557564649_4675.jpg)
Terör örgütü YPG PKK işgalindeki Arap nüfus yoğunluklu bölgelerde Suriyelilerin isyanı sürüyor. Deyrizor kentinde bir haftadır süren ve YPG/PKK işgaline karşı çıkan Arap aşiretlerin gösterileri kana bulandı. YPG’li teröristlerin ayaklanmayı bastıramaması üzerine olaya müdahale eden Amerikan ordusu, bölgedeki üslerinden kaldırdığı helikopterlerle sivillerin üzerine ateş açtı. Saldırıda 6 kişi hayatını kaybetti, 4 kişi de yaralandı.
'İŞGALE HAYIR' SLOGANI
Bir haftadır süren gösterilerde dün yine Arap aşiretlerinin çağrısıyla Deyrizor sokaklarını dolduran göstericiler, YPG’li teröristlerin keyfi tutuklamalarına, zorunlu askerlik uygulamasına, petrole el koyarak Esed rejimine satmasına tepki gösterdi. ''YPG işgaline hayır'' sloganı atan eylemciler, Şehil Kasabası’nın Ketf Semtinde yer alan teröristlere ait bir kontrol noktasını da ateşe verdi. Lastik yakarak yolları kapatan halk, örgütün yolsuzluklarına tepki gösterdi.
SİVİLLERE ÇAPRAZ ATEŞ
Suriye’deki maşası terör örgütü YPG/PKK'nın isyanı kontrol edememesi üzerine devreye giren Pentagon, helikopterlerle Ketf'i ablukaya aldı. Yerel kaynaklar, helikopterlerin göstericilere ateş atığını aynı anda YPG'li teröristlerin de semti basarak insanları taradığını aktardı. Çapraz ateş arasında kalan sivillerden 6’sinin hayatını kaybettiği kaydedildi. Amerikan Washington Post gazetesi, önceki gün yayımladığı bir analizde, protestoların ABD'nin bölge çıkarlarını tehdit ettiğini belirtmişti.
http://www.haber7.com/guncel/haber/2859542-araplar-pkkya-isyan-etti-abd-helikopteri-katliam-yapti (http://www.haber7.com/guncel/haber/2859542-araplar-pkkya-isyan-etti-abd-helikopteri-katliam-yapti)
-
Esad İdlib'e yine saldırdı
Bölgede sivillerin göç etmesi riskine karşı TSK gerekli önlemleri alıyor.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/05/13/dsa_1726.jpg)
Suriye'de Beşar Esad rejimi ordusu ve İran destekli yabancı teröristlerden oluşan rejim güçleri, Türk Silahlı Kuvvetlerinin ( TSK) " İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi"nde, İdlib ilinin güney kırsalında, Hama'nın kuzeybatı kırsalındaki Zaviye bölgesinde kurduğu 10 numaralı gözlem noktasının yakınını topçu atışlarıyla tekrar hedef aldı.
Söz konusu saldırıda gözlem noktasında herhangi bir hasar meydana gelmedi.
2 HAFTADA 3 SALDIRI
Rejim ve destekçileri, 10 no'lu gözlem noktasının yakınlarına son iki haftada üç saldırı düzenledi.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/05/13/asd_9773.jpg)
Rejim güçleri, "İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi" sınırları içerisindeki yerleşimlere bir haftadan bu yana başlattığı saldırılarda aynı noktayı 29 Nisan'da ve 4 Mayıs'ta hedef almıştı.
TSK'NIN 12 GÖZLEM NOKTASI VAR
TSK'nin, Astana anlaşmaları çerçevesinde "İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi"ndeki ateşkesi korumak için kurduğu 12 adet gözlem noktası bulunuyor. Söz konusu noktaların birkaç kilometre karşısında Beşar Esad rejimi ordusu unsurları ve İran destekli yabancı terörist gruplar konuşlu.
Rejim ve destekçileri, bölgedeki sivil yerleşimleri 17 Eylül 2018'de Türkiye ve Rusya arasında imzalanan mutabakata rağmen o tarihten bu yana hedef alıyor.
ÖNLEM ALINDI
Bu durum sivillerin göç etmesini tetikleyebilir. Bölgede yaklaşık 3.5 milyon sivil var. TSK bu saldırıdan sonra İdlib'in kuzeyine konvoy gönderdi. Bölgede önlem alındı.
https://www.ensonhaber.com/esad-idlibe-yine-saldirdi.html (https://www.ensonhaber.com/esad-idlibe-yine-saldirdi.html)
-
İdlip'in patlayacağı belli birşeydi.Türkiye olarak Rusya ve Esada verilen sözler yerine getirilemedi.HTŞ bölgeden atılmayı bırak nüfuz alanını daha da genişletti.Eh bu durum da ne Rusya ne de rejim tarafından kabul edilebilir değil.Esad Türkiye ile görüşmeye hazırız demiş.Ama bizimkiler hala katil Esed diye böğürüp duruyor.Devley yönetiminde kişisel egolar değil ulusal çıkarlar esastır.Umarım bu akıl dışı politikadan bir an evvel geri dönülür çünkü hem Suriyede hem de Akdenizde sıkışmış durumdayız
-
İdlip'in patlayacağı belli birşeydi.Türkiye olarak Rusya ve Esada verilen sözler yerine getirilemedi.HTŞ bölgeden atılmayı bırak nüfuz alanını daha da genişletti.Eh bu durum da ne Rusya ne de rejim tarafından kabul edilebilir değil.Esad Türkiye ile görüşmeye hazırız demiş.Ama bizimkiler hala katil Esed diye böğürüp duruyor.Devley yönetiminde kişisel egolar değil ulusal çıkarlar esastır.Umarım bu akıl dışı politikadan bir an evvel geri dönülür çünkü hem Suriyede hem de Akdenizde sıkışmış durumdayız
+++1
-
iran üzerinden esad bilgi alis veris var bunu iran yapiyor
bizimkilerin esada katil görüsmem demekle olmadi onun icin davutoglu gitti
Türkiye-rusya-iran esad var
-
AB'nin Türkiye'ye aktardığı para
4 yıl önce Türkiye'ye 6 milyar euro ödeme sözü veren AB, şu ana kadar ancak 2.2 milyar euro ödeyebildi. Geri kalanını ödeme sözü verdi.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/05/17/asd_8410.jpg)
AB Komisyonu, Türkiye'deki Suriyelilerin desteklenmesine yönelik mali yardım programının (FRIT) 12’inci idari komite toplantısının, Brüksel'de yapıldığını açıkladı.
845 MİLYON EURO PROJE TEKLİFİ
Komite toplantısında, mali yardım programına ilişkin yıllık raporunun incelendiği kaydedilen açıklamada, sığınmacıları desteklemeye yönelik 845 milyon euroluk çeşitli proje tekliflerinin değerlendirme sürecinin tamamlandığı bildirildi.
FONUN BÜTÇESİ
Açıklamada, Türkiye'deki Suriyelileri desteklemek için kurulan fonun toplam 6 milyar euro bütçesi olduğu, fona 4.2 milyar euro tahsis edildiği, 3.45 milyar euroluk sözleşme yapıldığı ve 2.22 milyar euro ödeme gerçekleştiği belirtildi.
2015'TE KARAR VERİLMİŞTİ
AB, 29 Kasım 2015'te düzenlenen Türkiye-AB Zirvesi'nde, Türkiye'deki Suriyeliler için 3 milyar euroluk fon sağlamayı taahhüt etmişti. 18 Mart'taki zirvede ise 3 milyar euroluk ek fonun hayata geçirilmesi kararlaştırılmıştı.
Fonların, Türkiye'deki Suriyelilerin sağlık, eğitim, altyapı, gıda ve diğer ihtiyaçları için geliştirilecek projelere harcanması karara bağlanmıştı.
Dünyada en fazla sayıda sığınmacıya ev sahipliği yapan Türkiye, AB'yi, Türkiye'deki Suriyelilere yönelik mali yardımını yeterince hızlı aktarmamakla itham ediyor.
https://www.ensonhaber.com/abnin-turkiyeye-aktardigi-para.html (https://www.ensonhaber.com/abnin-turkiyeye-aktardigi-para.html)
-
AB'nin Türkiye'ye aktardığı para
4 yıl önce Türkiye'ye 6 milyar euro ödeme sözü veren AB, şu ana kadar ancak 2.2 milyar euro ödeyebildi. Geri kalanını ödeme sözü verdi.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/05/17/asd_8410.jpg)
AB Komisyonu, Türkiye'deki Suriyelilerin desteklenmesine yönelik mali yardım programının (FRIT) 12’inci idari komite toplantısının, Brüksel'de yapıldığını açıkladı.
845 MİLYON EURO PROJE TEKLİFİ
Komite toplantısında, mali yardım programına ilişkin yıllık raporunun incelendiği kaydedilen açıklamada, sığınmacıları desteklemeye yönelik 845 milyon euroluk çeşitli proje tekliflerinin değerlendirme sürecinin tamamlandığı bildirildi.
FONUN BÜTÇESİ
Açıklamada, Türkiye'deki Suriyelileri desteklemek için kurulan fonun toplam 6 milyar euro bütçesi olduğu, fona 4.2 milyar euro tahsis edildiği, 3.45 milyar euroluk sözleşme yapıldığı ve 2.22 milyar euro ödeme gerçekleştiği belirtildi.
2015'TE KARAR VERİLMİŞTİ
AB, 29 Kasım 2015'te düzenlenen Türkiye-AB Zirvesi'nde, Türkiye'deki Suriyeliler için 3 milyar euroluk fon sağlamayı taahhüt etmişti. 18 Mart'taki zirvede ise 3 milyar euroluk ek fonun hayata geçirilmesi kararlaştırılmıştı.
Fonların, Türkiye'deki Suriyelilerin sağlık, eğitim, altyapı, gıda ve diğer ihtiyaçları için geliştirilecek projelere harcanması karara bağlanmıştı.
Dünyada en fazla sayıda sığınmacıya ev sahipliği yapan Türkiye, AB'yi, Türkiye'deki Suriyelilere yönelik mali yardımını yeterince hızlı aktarmamakla itham ediyor.
https://www.ensonhaber.com/abnin-turkiyeye-aktardigi-para.html (https://www.ensonhaber.com/abnin-turkiyeye-aktardigi-para.html)
Kapıyı azacık aralasak sanırım hemen hızlanır. ;D
-
ABD Esad'ın kimyasal kullandığını iddia etti
Dışişleri Bakanlığı'ndan, Esad'ın kimyasal silah kullanmasının müdahale gerektirdiği açıklandı.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/05/22/asd_7284.jpg)
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus, Suriye'ye ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, "ABD, rejimin yeni kimyasal silah kullandığı belirtileri dahil Esad rejiminin Suriye'nin kuzeybatısındaki operasyonlarını yakından izliyor." dedi.
KİMYASAL SİLAH KULLANIMI İDDİASI
Ortagus, "Maalesef ki 19 Mayıs 2019'da Suriye'nin kuzey batısında bir klor gazlı saldırı dahil, Esad rejimin kimyasal silah kullanımına yeniden başlayabileceğine ilişkin işaretler görmeye devam ediyoruz. Bu olayla ilgili bilgi toplamaya devam ediyoruz ancak Esad rejimi kimyasal silah kullanırsa ABD ve müttefiklerinin hızlı ve uygun bir yanıt vereceğine dair uyarımızı tekrar ediyoruz." ifadelerini kullandı.
19 Mayıs'daki saldırının, Esad rejiminin ateşkesi ihlal edip milyonlarca sivili tehlikeye atarak saldırı başlattığı İdlib bölgesinde meydana geldiğini belirten Ortagus, söz konusu saldırının Suriye'nin çeşitli bölgelerindeki çatışmalardan kaçan ve İdlib'e sığınan mültecileri hedef aldığını kaydetti.
Morgan Ortagus, açıklamasında şöyle devam etti:
"Rejimin Suriye'nin kuzey batısındaki toplumlara yönelik saldırıları durmalıdır. ABD, Başkan Donald Trump tarafından 2018 Eylül'de yapılan uyarısını yineliyor. İdlib'de çatışmaları azaltma bölgesine yönelik bir saldırı, bölgeyi istikrarsızlığa sürükleyecek düşüncesiz bir gerginlik olur. Rusya'nın son zamanlarda Beyaz Baretlilerin ve diğerlerinin Rusya ve Esad rejimine karşı karalama kampanyasının parçası olduğu iddiası, Rusya ve Esad rejiminin gerçekleştirdiği kimyasal silah saldırılarından başkasını suçlamaya yönelik bilgi kirliliğinin parçasıdır."
ESED REJİMİNİN KİMYASAL SİLAH KULLANIMI
Esad rejiminin 24 Kasım 2018'de muhalifleri suçlamak için Halep yakınlarında bir kimyasal saldırı gerçekleştirildiğini uydurduğunu kaydeden Ortagus, "Rusya ve Esad rejimi zaman zaman, Esad rejiminin barbarca kimyasal saldırılarını haklı çıkarmak için bu tür yanıltıcı iddiaları ortaya atmıştır." ifadesine yer verdi.
Morgan Ortagus, "Gerçekler ortadadır. Birleşmiş Milletlerin tekrar tekrar vardığı sonuca göre, Suriye'de gerçekleştirilen doğrulanmış kimyasal saldırıların tamamını Esad rejimi kendisi gerçekleştirmiştir." dedi.
https://www.ensonhaber.com/abdden-esed-rejiminin-idlibde-kimyasal-silah-kullandigi.html (https://www.ensonhaber.com/abdden-esed-rejiminin-idlibde-kimyasal-silah-kullandigi.html)
-
İdlib'de büyük bir kriz ortaya çıkabilir
3 milyondan fazla Suriyelinin yaşadığı bölgeden Türkiye'ye göç riski var.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/05/28/asd_8416.jpg)
Suriye'de Beşar Esad rejimine ait savaş uçakları, her gün İdlib bölgesini bombalıyor. Sivillerin de hedef alındığı saldırılarda her hafta onlarca kişi hayatını kaybediyor.
Bölgede 3 milyonun üzerinde kişi yaşıyor. Büyük bir kriz durumunda hepsi Türkiye'ye göç edecek.
"ÇEKİLMEMİZ SÖZ KONUSU DEĞİL"
Bu konuyla ilgili son durum Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'a soruldu. Bakan Akar şu yanıtı verdi: "İdlib'de gereği yapılıyor, çekilmemiz söz konusu değil. Ruslardan Esad rejimini durdurmasını talep ediyoruz. Orada muhalifler de var.
ATEŞKES SAĞLANMALI
Biz diyoruz ki, öncelikle rejimin işgal ettiği yerlerden çekilmeleri, daha önce 17 Eylül'de vardığımız mutabakat sınırlarına çekilmeli ve buna bağlı olarak muhaliflerin de ateş kesmelerini sağlamalı. Bu konuda Rusya ile görüşmelerimizi sürdürüyoruz.
ESAD ACIMASIZ BİR ŞEKİLDE MASUMLARI BOMBALIYOR
Esad rejimiyle görüşmemiz söz konusu değil. Onlar acımasız bir şekilde hastane, okul, evlerde birçok masum insanın ölümüne sebebiyet veriyorlar. Bu konunun artık bitmesini bekliyoruz. Önümüzdeki günlerde bu konuda gelişme bekliyoruz.
300 BİN CİVARINDA YER DEĞİŞTİRME VAR
300 bin civarında yer değiştirmeyi tespit ettik. Biz de diyoruz ki, bu devam ederse yeni göç dalgasına sebebiyet verir. Bu Türkiye, Avrupa değil Amerika'ya kadar gidebilir.
https://www.ensonhaber.com/idlibde-buyuk-bir-kriz-ortaya-cikabilir.html (https://www.ensonhaber.com/idlibde-buyuk-bir-kriz-ortaya-cikabilir.html)
-
Şunu bilmeliyiz ki amerika ve rusya suriye konusunda anlaştılar ve bizi burda oldukça zorlayacaklar.Bizim acilen oturup düşünüp yeni bir oyunbozan hareket(fırat kalkanı,zeytin dalı) yapmamız lazım. Önce idlip sonra da fıratın doğusuna
-
ABD, Rusya ve İsrail ulusal güvenlik danışmanları görüşecek
29.05.2019 - 23:56 | Son Güncelleme: 30.05.2019 - 00:14
AA
ABD, Rusya ve İsrail ulusal güvenlik danışmanları görüşecek
ABD, Rusya ve İsrail'in ulusal güvenlik danışmanlarının haziran ayında Kudüs'te üçlü bir görüşme yapacağı bildirildi.
haber metninin boyutu
haber metnini yazdır
Beyaz Saray Basın Sözcülüğü'nden yapılan yazılı açıklamada, üç ülkenin ulusal güvenlik danışmanlarının haziran ayı içinde Kudüs'te bir araya geleceği kaydedildi, ancak görüşmenin net tarihi belirtilmedi.
Açıklamada, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Nikolay Patrushev ve İsrail Ulusal Güvenlik Danışmanı Meir Ben-Shabbat'ın üçlü görüşmede bölgesel konuları kapsamlı şekilde ele alacağı ifade edildi.
Amerikan medyasına yansıyan haberlerde söz konusu görüşmede İran, Suriye ve İsrail-Filistin meselesi gibi konuların ele alınmasının beklendiği ifade etti.
Yazdığımın üstüne gelmesi sevindirdi ama suriyede başımıza gelecekler için üzülüyorum. İdlibde htş yi, fıratın doğusunda ypg yi bitirmemiz lazım biran önce
-
Kremlin Sarayı'ndan, Trump'ın Rusya'nın İdlib'e yapılan hava saldırılarını durdurması çağrısıyla ilgili önemli bir açıklama geldi.
(http://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2019/23/rusyadan_abdye_mesaj_bunu_turkiye_ile_cozecegiz_1559561207_9179.jpg)
ABD Başkanı Donald Trump, Rusya'nın İdlib'e düzenlediği hava saldırılarını sonlandırması gerektiğini vurgulamıştı.
Moskova yönetimi ise bölgeden sivillere ve askeri unsurlarına saldırılar yapıldığını ifade etti.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, İdlib’deki teröristlerin kabul edilemez saldırılarının önlenmesi için tedbirlerin alınması gerektiğini ifade etti.
Peskov, “İdlib’de hala eskisi gibi çok fazla terörist ve militan toplanmış durumda. Burayı saldırılar için kullanıyorlar. Sivil mevzilere olduğu gibi Rus askeri mevzilerine yönelik de saldırgan eylemlerde bulunuyorlar. Bu kabul edilemez” dedi ve ekledi, "İdlib'teki durum Türkiye ile çalışarak durduracağımız bir mesele" dedi.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2866340-rusyadan-abdye-mesaj-bunu-turkiye-ile-cozecegiz (http://www.haber7.com/dunya/haber/2866340-rusyadan-abdye-mesaj-bunu-turkiye-ile-cozecegiz)
-
Türk gözlem noktası yakınına ikinci taciz
Uğur Ergan
Uğur Ergan
uergan@hurriyet.com.tr
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5cfd5863d3806c17d0cb304c)
Suriye’de rejim güçlerinin İdlib’e saldırıları sürüyor. Hama’nın kuzey kırsalındaki TSK askeri gözlem noktasının yakınları iki gün içinde ikinci kez Şam yönetiminin hedefi oldu.
SURİYE’de çatışmasızlık bölgesi İdlib vilayetinin güneydoğusunda Hama’nın kuzey kırsalında bulunan Morik’teki Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) gözlem kulesi yakını, iki gün içinde ikinci kez rejim güçlerinin hedefi oldu. Edinilen bilgiye göre önceki gece rejime ait topçu birlikleri Morik ve yakınını yoğun şekilde vurdu. Atılan top mermilerinden birkaçı 9 numaralı TSK gözlem noktasının yakınlarına isabet etti. TSK gözlem noktasında herhangi bir hasar meydana gelmedi.
TANK YIĞINAĞI
Rejim güçleri geçen perşembe gecesi de aynı yeri vurmuş, Suriye ordusuna ait tankların da Hama’dan Morik’e doğru yola çıktığı bildirilmişti. Rejim birlikleri yine İdlib’in güneyinde Zaviye bölgesinde kurulu 10 numaralı gözlem noktasının yakınını 29 Nisan’da, 4 ve 12 Mayıs’ta da hedef almıştı.
‘BİLİNÇLİ TACİZ’ İDDİASI
Muhalifler, rejim birliklerinin bilinçli olarak TSK gözlem noktasına taciz atışı yaptığı görüşünde. Rejimin taciz atışlarıyla Türk askerini bölgeden çıkmaya zorladığı iddia ediliyor. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ise mayıs ayında yaptığı açıklamada TSK’nın İdlib’deki gözlem noktalarından çekilmesinin söz konusu olmadığını belirterek, “TSK nerede olursa olsun bulunduğu yerden geriye bir tek adım dahi atmayacak” demişti. TSK’nın, Astana anlaşmaları çerçevesinde İdlib’de ateşkesi korumak için kurduğu 12 gözlem noktası bulunuyor.
Rusya’ya ait savaş uçakları ile Suriye Ordusu’nun kara birlikleri önceki gece ve dün stratejik açıdan önemli M-5 karayolu üzerinde bulunan Han Şeyhun ilçesini yoğun şekilde vurdu. Rus savaş uçakları kenti bombalarken, rejimin de karadan füzelerle bölgeyi hedef aldığı bildirildi. Sivillerin terk ettiği Han Şeyhun’da terör örgütü El Kaide bağlantılı Heyet Tahrir el Şam’ın (HTŞ) çok sayıda mevzisi bulunuyor.
VARİL BOMBALARI İLE BOMBARDIMAN
- Yerel muhalif kaynaklar Suriye Ordusu’na bağlı helikopterlerden İdlib’in güneyindeki Kefer Zita, Mukayar, Madaya ve Alm Tamaniah bölgelerine varil bombaları atıldığı, en az dört sivilin hayatını kaybettiği bilgisini verdi. İdlib’in güneybatısında rejime ait olduğu değerlendirilen bir insansız hava aracının da (İHA) teknik arıza nedeniyle düştüğü bildirildi. Güneybatıda Cis el Şuğr bölgesinde bir apartmanda meydana gelen patlamada iki sivil yaralandı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/turk-gozlem-noktasi-yakinina-ikinci-taciz-41238990 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/turk-gozlem-noktasi-yakinina-ikinci-taciz-41238990)
-
Esad ordusuna yeni uçakların geleceğini duyurdu
Suriye'de katliama devam eden Esad'ın hedefinde 3 milyondan fazla sivilin yaşadığı İdlib var.
Suriye'de 8 yıldır devam eden savaşta dönem dönem tansiyon düşse de bölgedeki gerginlik bir türlü dinmedi.
Birleşmiş Milletler, İdlib'de yaşanacak bir insani krizde 2 milyondan fazla kişinin Türkiye'ye göç edebileceğini söylüyor.
Beşşar Esad'ın ordusu bölgeyi bombalamaya devam ediyor.
RUSYA İLE ANLAŞILDI
Ancak 8 yıldır savaşa devam eden Suriye ordusunun uçaklarından bazıları ömrünü tüketti. Bu yüzden Rusya ile yeni bir anlaşma yapıldı.
Anlaşmaya göre Esad rejimi, Rusya'dan 1 filo 'mi-28 gece avcısı' tipinde helikoptere ek olarak 1 filo 'Mig-29 smt' tipinde uçak, 2 filo 'yak-130' ileri eğitim uçağı ithal edecek.
2020'DE TESLİM
Uçakların 2020'ye kadar teslim edileceği belirtiliyor. Yeni savaş uçakları İdlib'i bombalamada kullanılacak.
https://www.ensonhaber.com/esad-ordusuna-yeni-ucaklarin-gelecegini-duyurdu.html (https://www.ensonhaber.com/esad-ordusuna-yeni-ucaklarin-gelecegini-duyurdu.html)
-
Ruslar, daha iyisini bulduklari anda esad'i satarlar. Ama o çorak ulkeye talip olacak keriz yok.
Su anda esadi destekleyen konsorsiyum da oldukca genis: ingiltere, rusya, iran, hatta israil.
-
İdlib'de Türkiye öncülüğünde ateşkes sağlandı
İdlib'de gerilimi azaltma bölgesinde Rusya ve Türkiye arabuluculuğunda ateşkesin sağlandığını belirtildi.
Rejim güçleri ile muhalifler arasında yaşanan yoğun çatışmalar haricinde özellikle Suriye ve Rus uçakları tarafından bombardımana tutulan İdlib'de Türkiye'nin de devreye girmesiyle ateşkes sağlandı.
Reuters'in duyurduğu haber, Rusya tarafından da doğrulandı.
RUSYA DA DUYURDU
Rusya'nın Suriye'deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi Başkanı Tuğgeneral Kupçişin, İdlib gerilimi azaltma bölgesinde Rusya ve Türkiye arabuluculuğunda ateşkesin sağlandığını belirtti.
Kupçişin, bugünkü basın brifinginde, “Rusya tarafının girişimiyle Rusya ve Türkiye’nin arabuluculuğunda İdlib gerilimi azaltma bölgesinin genelinde 12 Haziran saat 00.00 itibariyle tam ateşkesle ilgili anlaşmaya varıldı” diye açıkladı.
https://www.ensonhaber.com/idlibde-turkiye-onculugunde-ateskes-saglandi.html (https://www.ensonhaber.com/idlibde-turkiye-onculugunde-ateskes-saglandi.html)
-
İdlib'de TSK kontrolündeki gözlem noktasına saldırı
Esad rejimi, ateşkes kararına rağmen 35 havan atışı ile saldırı gerçekleştirdi.
Dün Türkiye ve Rusya'nın arabuluculuğunda, Suriye'nin kuzeyinde bulunan İdlib'de muhalifler ve hükümet güçleri arasında ateşkes ilan edildiği duyuruldu.
Ancak bu karara rağmen Esad rejimi, TSK kontrolündeki bölgeye saldırı düzenledi.
MSB'NİN AÇIKLAMASI
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) tarafından yapılan açıklamada, "Suriye rejim güçlerinin İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesinde kontrol ettiği As Shariah bölgesinden, 3 kilometre mesafedeki Zawiyah Dağı bölgesinde yer alan 10 numaralı Gözlem Noktamıza kasıtlı olduğu değerlendirilen 35 havan atışı ile bir saldırı gerçekleştirilmiştir.
3 ASKERİMİZ YARALANDI
Yapılan havan saldırısında üç kahraman silah arkadaşımız hafif şekilde yaralanmış; üs bölgemizde yer alan, tesis, teçhizat ve malzemelerden bir kısmı kısmi hasar görmüştür. Yaralı personelin tahliye ve tedavileri devam etmektedir.
Saldırıyla ilgili olarak Rusya nezdinde gerekli girişimlerde bulunulmuştur." ifadelerine yer verildi.
https://www.ensonhaber.com/idlibde-tsk-kontrolundeki-gozlem-noktasina-saldiri.html (https://www.ensonhaber.com/idlibde-tsk-kontrolundeki-gozlem-noktasina-saldiri.html)
-
Rusya uçaklarının, Türkiye'nin isteği ve verdiği koordinatlar doğrultusunda Suriye'nin İdlib bölgesinde teröristlere bombardıman düzenlediği belirtildi.
Rusya Savunma Bakanlığı yetkilileri, Ankara'nın talebi üzerine Türkiye'nin İdlib'de yer alan gözlem noktalarından birisine saldıran militanlara hava saldırıları düzenlediklerini söyledi.
"13 Haziran gecesi teröristler, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin İdlib'deki Cebel el Zaviye bölgesine yerleştirilmiş olan gözlem noktasına havan toplarıyla ateş açtı" denilen açıklamaya göre, Türkiye bu saldırıların ardından, gözlem noktasındaki askerlerinin güvenliğinin sağlanması için Rus tarafından yardım isteyip teröristlerin mevzilerine hava saldırısı düzenlenmesini talep etti.
Rusya Savunma Bakanlığı'nın açıklaması şöyle devam etti: "Türk tarafının gösterdiği koordinatlara, Rusya hava güçlerinin uçakları tarafından dört bombardıman düzenlendi. Bunun sonucunda, Dokmak ve Cebel Tavert yerleşim yerlerinde gruplanmış militanlar ve Türk gözlem noktasına ateş açılması için kullanılan havan topları yok edildi."
Ayrıca açıklamada, 'Rusya ve Türkiye komuta merkezlerinin terörist gruplarla müdahale alanındaki yakın işbirliğinin devam edeceğine' vurgu yapıldı.
Rus savunma yetkilileri, Rusya'nın girişimi ve Türkiye'nin arabuluculuğunun yardımıyla İdlib'de gece yarısından tamamen ateşkes yapılacağına ilişkin anlaşmaya varıldığını duyurmuştu. Fakat bazı terörist grupların temsilcilere bu ateşkese uymayacaklarını söyledi.
http://www.kokpit.aero/rus-ucaklari-idlib (http://www.kokpit.aero/rus-ucaklari-idlib)
-
Suriye 9. GN'dan sonra 10. noktaya atış yapıyor. Mehmetcik de topçu atışıyla karşılık veriyor.
Rus/Esed kuvvetlerinin dev bir mühimmat deposu havaya uçuruldu.
(https://pbs.twimg.com/media/D9DMX9qW4AEkDvt?format=jpg&name=900x900)
#Syria: huge fireball illuminated entire N. #Hama & SE. #Idlib countryside when one of main Regime ammo depots blew up tonight in area of #AbuDali.
-
Rejim saldırdı karşılık verildi
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5d06bd5a7152d813d4bfac9f.jpg)
Uğur Ergan
Uğur Ergan
uergan@hurriyet.com.tr
Esad rejimine bağlı güçler, İdlib’in güneyinde bulunan Hama’nın kuzey kırsalında Morik yakınlarındaki TSK’nın 9 numaralı gözlem kulesini havan ve top mermileriyle vurdu. Bunun üzerine TSK, ateş açılan noktaya ağır silahlarla karşılık verdi.
SURİYE’de Esad rejimi, Türkiye’nin, “Cevabını veririz” uyarısına rağmen, çatışmasızlık bölgesi İdlib’deki Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) unsurlarına yönelik saldırısını sürdürdü. Rejim güçleri dün, çatışmaların yoğun olduğu İdlib’in güneyinde bulunan Hama’nın kuzey kırsalında Morik yakınlarındaki TSK’nın 9 numaralı gözlem kulesini havan ve top mermileriyle vurdu. Rejimin bu saldırısına, TSK anında ağır silahlarla karşılık verdi. Saldırının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le Tacikistan’da görüşmesinden bir gün sonra yapılması da dikkat çekti.
Rejim güçlerinin dünkü saldırısını Milli Savunma Bakanlığı resmi Twitter hesabından yaptığı açıklama ile duyurdu. Açıklamada, “Suriye rejim güçlerinin İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’nde kontrol ettiği Tall Bazan bölgesinden, Murak (Morik) bölgesinde yer alan 9 numaralı gözlem noktamıza ‘kasıtlı olduğu’ değerlendirilen top/havan atışları ile bir saldırı gerçekleştirilmiştir. Saldırıya bölgedeki ağır silahlarla anında karşılık verilmiştir. Yapılan saldırıda personel zayiatı olmayıp, üs bölgemizde yer alan, tesis, teçhizat ve malzemelerden bir kısmı kısmi hasar görmüştür. Saldırıyla ilgili olarak Rusya nezdinde gerekli girişimlerde bulunulmuştur. Durum yakından takip edilmektedir” denildi.
MİSLİYLE KARŞILIK VERİLDİ
Gözlem kulesindeki radar sistemleri, saldırının yapıldığı yerleri tespit etti. Kuledeki top ve diğer ağır silahlarla rejim güçlerinin bulunduğu mevzilere misliyle karşılık verildi. Karşılık verilmesi sonucu, rejim güçlerinin saldırısı durdu.
Kasıtlı hedef alınan Morik’teki 9 numaralı gözlem kulesine 6 ve 8 Haziran tarihlerinde de rejim birlikleri tarafından taciz atışında bulunulmuş, kulenin etrafında güvenlik duvarları hasar görümüştü. Geçen perşembe günü Zaviye’deki 10 numaralı gözlem kulesine da bilinçli olarak 35 havan mermisi atılmış, üç asker hafif şekilde yaralanırken, gözlem kulesindeki bazı malzemeler ile nöbet yerlerinde hasar meydana gelmişti.
KOMANDOLAR SURİYE’DE
Rejim saldırılarının artması nedeniyle, TSK İdlib’de 12 ayrı yerde bulunan gözlem kulelerini güçlendirmek için önceki gün Suriye içine yeni ağır silahlar ile saldırıların yapıldığı yerlerin tespiti için ek radar sistemleri göndermişti. Yerel muhalif kaynaklar dün de, Hatay’dan Zeytin Dalı harekât bölgesine komando birliklerinin giriş yaptığını, birliklerden bir kesiminin İdlib’in güneyindeki gözlem kulelerine gitmek için Suriye içinde yol aldığı bilgisini paylaştı.
ÇAVUŞOĞLU: KABULLENMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “(Suriye’deki gözlem noktasına saldırı) Rejimin bu saldırganlığını kabullenmemiz mümkün değil ve İdlib Muhturası’na da aykırı, Rusya’yla imzaladığımız. Burada rejimi durdurmak da Suriye konusunda yakın iş birliğinde çalıştığımız Rusya’nın ve İran’ın sorumluğudur.
Çünkü her ikisi de rejimin garantörüdür” dedi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rejim-saldirdi-karsilik-verildi-41246158 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rejim-saldirdi-karsilik-verildi-41246158)
-
İspanya Adana'daki Patriot'ların kalma süresini uzattı
Türkiye'nin hava savunması için Adana’ya konuşlandırılmış Patriot füze savunma sisteminin süresi 6 ay daha uzatıldı.
AA muhabirinin İspanyol diplomatik kaynaklardan edindiği bilgilere göre, sistemin yıl sonuna kadar uzatılması onaylandı.
Süre uzatımı, NATO'nun onayıyla yapılacak bildirimden sonra resmi olarak kamuoyuna açıklanacak.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/06/18/asd_5760.jpg)
Suriye’den Türkiye’ye yönelik saldırı tehdidi kapsamında NATO’nun Türkiye’yi koruma çabalarını desteklemek üzere Hollanda’ya ait Patriot füze savunma sistemi 26 Ocak 2013'te Adana’da konuşlandırılmıştı.
Hollanda'dan Ocak 2015'te bu görevi devralan İspanya, 4 yıldır bu misyonu sürdürüyor.
https://www.ensonhaber.com/ispanya-adanadaki-patriotlarin-kalma-suresini-uzatti.html (https://www.ensonhaber.com/ispanya-adanadaki-patriotlarin-kalma-suresini-uzatti.html)
-
Suriye ordusu, Tel Malah ve Cubbeyn'i tekrar almayı başaramamasının ardından muhalifler Kernaz güneyinde yeni operasyona başlattı.(https://pbs.twimg.com/media/D9U0dWjXUAAq1pN?format=png&name=900x900)
-
Suriye: İdlib'de düzenlediğimiz harekatın Türkiye'nin bu kentten çıkmasını sağlayacağını düşünüyoruz
Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim, Suriye hükümet güçlerinin İdlib'de düzenlediği harekatın Türk askerinin bu kentten çıkmasını sağlayacağını düşündüklerini söyledi.
(https://cdntr1.img.sputniknews.com/images/103809/91/1038099182.jpg)
Suriye resmi haber ajansı SANA'nın aktardığına göre Muallim, "Çağımızda işgal kabul edilemez olduğu için Türkiye'nin İdlib'den çıkmasını umuyoruz ve bunun için çalışıyoruz" dedi.
İdlib'deki harekatın militanlara karşı düzenlendiğini belirten Muallim, "Türkiye'yle cepheleşme istemiyoruz. Topraklarımızı özgürleştirmek istiyoruz ve bu bizim yasal hakkımız. Terör çok kısa süre sonra sona erecek, halkımızın da beklentisi bu yönde" ifadelerini kullandı.
"Suriye, BM Güvenlik Konseyi'nin tüm kararlarında egemen bir devlet olarak kabul ediliyor. Toprak bütünlüğümüzü ve bağımsızlığımızı destekleyen ABD, Türkiye ve uluslararası toplum da bunu kabul ediyor ve buna uymalılar" diye devam eden Muallim, Türkiye'nin Suriye'deki askerlerini çekmesi ve ülkenin toprak bütünlüğünü ve bağımsızlığını tanıması gerektiğinin altını çizdi.
Muallim, Türkiye'nin bu koşulu yerine getirmemesi halinde Türk güçlerini İsrail güçleri gibi işgalci kabul edeceklerini sözlerine ekledi.
https://tr.sputniknews.com/ortadogu/201906201039419508-suriye-idlibde-duzenledigimiz-harekatin-turkiyenin-bu-kentten-cikmasini-saglayacagini-dusunuyoruz/
-
Bu idlip konusu daha da basimizi agritacak gibi. Biz orada iki tarfin carpismamasi icin gozlemci rolundeyiz, yani bir nevi BM milletler askeri gibi . idlipte radikal orgut muhalifler mevcut karsi tarafta ise hukumet gucleri. Oradan cekilmemiz veya gorevi ifa edemez kilinirsak bizlere guvenip bolgede kalan Siviller nasil korunacak?
Bizim onlari baskalarinin insafina terkimiz ile Bosnadaki olaylarin yasanma ihtimali olasi. Bunun olmamasi icin nasil ? Yoksa Bosnadaki Fransiz Hollandal askerlerle aramizda ne fark olur?
Umarim dusundugum olasiliklarin hic biri gerceklesmez.
-
Şu dönemde Suriye ordusu ile çatışmaya girmemiz, Doğu Akdeniz'deki çıkarlarımızı tehlikeye atabilir.
Ancak Türk askeri İdlib'de Suriye'nin bilgisi ve izni dahilinde görev yapmıyor mu? Bizimkilerin Suriye yönetimi ile araya Rusya veya başka bir ülkeyi sokmadan doğrudan görüşmesi gerek! Bir yetkiliden duymuştum sanki televizyonda; biz Esed yönetimiyle iletişimde değiliz, Ruslara söylüyoruz demişti...
-
İdlib de olaylar karıştı.Takip eden var mı? karşılıklı saldırı var.TSK ya ait helikopterin düştüğü iddia ediliyor.
-
İdlib de olaylar karıştı.Takip eden var mı? karşılıklı saldırı var.TSK ya ait helikopterin düştüğü iddia ediliyor.
İnanmayın herşeye twitterda takip ediyorum. Birkaç hesap özellikle kasıyor etrafı. Şuan resmen insanların damarlarıyla oynuyolar... Suriye Türkiye ile neden bir savaşa girsin durduk yere akıl var mantık var..Bir karar vermeden önce İdlibteki Amerikan ve BAE güdümlü bazı gruplardan şüphe duymakta gerekiyor. S400ün geleceği bu günlerde hiç mantıklı gelmiyor bu olanlar
-
Şu an twitter'a göre durum şöyle ;
+ 8 atak helikopteri sınırı geçti. 1'i vuruldu.
+ Diyarbakır 8. ana jet üssü F-16'lar bir bir havalandı. Suriye'de karşı koymak için kendi savaş uçaklarını kaldırdı.
+ Hamadaki hava üssü sarı olan alarm seviyesini kırmızı yaptı.
+ Karadan birlikler idlibe sevk ediliyor.
+ Bütün dünya kanalları suriye ile savaşa girdiğimizi veriyor bizim tvler sessiz.
Sonuç
Muamma en azından tüm dünya kanallarının son dakika böyle birşey vermediği kesin. Hayırlısı.
-
Şu an twitter'a göre durum şöyle ;
+ 8 atak helikopteri sınırı geçti. 1'i vuruldu.
+ Diyarbakır 8. ana jet üssü F-16'lar bir bir havalandı. Suriye'de karşı koymak için kendi savaş uçaklarını kaldırdı.
+ Hamadaki hava üssü sarı olan alarm seviyesini kırmızı yaptı.
+ Karadan birlikler idlibe sevk ediliyor.
+ Bütün dünya kanalları suriye ile savaşa girdiğimizi veriyor bizim tvler sessiz.
Sonuç
Muamma en azından tüm dünya kanallarının son dakika böyle birşey vermediği kesin. Hayırlısı.
Hocam yanlış anlaşılsın istemem ama açıkcası TSKnın hiçbirşey yapmayacak olması yukardaki yalanlardan daha çok canımı sıkıyor. Yani bir TÜRK askerinin canı 4 tane obüsle karşılık vermek olmamalı bu kadar ucuz olmamalı. İsrail zamanında 1 askeri için Lübnanı işgale kalkmıştı. Elin lavugu yapıyor biz 4 tane obusle karşılık verip sonra Rusyaya koşup "bak bize bunu yaptılar" mı dicez ? Bu mu Türk Silahlı Kuvvetleri. Evet işin içinde oyun olabilir her türlü pisliğin döndüğü yer suriye lakin ibreti alem olsun diyede bir gücünü göstereceksin.
-
savaş çalkantıları gibi
-
https://www.reuters.com/article/us-syria-security-turkey/attacks-on-turkish-observation-post-in-syrias-idlib-kills-soldier-ministry-idUSKCN1TS32A (https://www.reuters.com/article/us-syria-security-turkey/attacks-on-turkish-observation-post-in-syrias-idlib-kills-soldier-ministry-idUSKCN1TS32A)
-
Suriye sınırına komando takviyesi
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/ajans/2019/06/28/7e42d63a-f82f-4705-b341-f6ccd1bdc8c6.jpg)
İdlib kentinde yaşanan sıcak çatışmanın ardından TSK tarafından Suriye sınırına olağanüstü askeri sevkiyat gerçekleştiriliyor.
ESAD güçleri tarafından İdlib’te TSK gözlem noktalarına yapılan saldırıların ardından Hatay’ın Kırıkhan ilçesine yüzlerce askeri personel ve askeri araç ve zırhlı personel taşıyıcı ulaştı.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/ajans/2019/06/28/d152410d-63a3-42c9-a07b-30c10c3d6134.jpg)
YOLA ÇIKTILAR
Burada askeri araçların dolumlarının yapılmasının ardından askeri personeller askeri araçlar ve zırhlı personel taşıyıcılarla yola çıktı.
Askeri personellerin sıcak çatışmaların yaşandığı İdlib bölgesine konuşlandırılması bekleniyor.
https://www.ensonhaber.com/880-suriye-sinirina-komando-takviyesi.html (https://www.ensonhaber.com/880-suriye-sinirina-komando-takviyesi.html)
-
Bu 6. saldırı oldu (kısa süre içerisinde)
Rusya yularlarını ya gevşetti yada bilerek gevşetiyor.
Personel hareketliliği 1 haftadır tekrar artmıştı(ikmal dışında)
Yarın da bölgeye gidecek unsurlar mevcut.
Nicki japonca olan arkadaş maalesef çok haklı :(
-
Peki ne yapmamızı önerirsiniz? Bir yanda Akdeniz'de bir gerilim var. Diğer yanda halen bizi bekleyen Fırat'ın doğusu. Bunların üzerine bir de Suriye ile savaşalım mı?
Ya da bu tip saldırılar sonrasında İsrail'İn yaptığı gibi, Suriye'ye ait bir kaç hedefi vursak acaba akıllanırlar mı?
-
Peki ne yapmamızı önerirsiniz? Bir yanda Akdeniz'de bir gerilim var. Diğer yanda halen bizi bekleyen Fırat'ın doğusu. Bunların üzerine bir de Suriye ile savaşalım mı?
Ya da bu tip saldırılar sonrasında İsrail'İn yaptığı gibi, Suriye'ye ait bir kaç hedefi vursak acaba akıllanırlar mı?
Sahsi dusuncem.
1-Rusya ile idlip konusunu gunun sartlarina gore tekrar muzakere etmek.
2-Turkiyenin mevcut gozlemci statusunun etkin surdurulebilmesi icin Ruslarin Sahada daha fazla rol almalarini talep etmek.
3- Idlipte bulunan hukumet karsiti orgutlerin bolgeden cikarilmasi icin yontem gelistirmek ve bu sahislari kendi ulkeleri veya kabul gorecekleri ulkelere transferi. Bunun icin Rusya ve BM de katki saglayabilir.
4-Suriye devletine bu sure dahilinde sabirli olmasi icin Rusya tarfindan baski yapilmasi.
5-Bolgedeki koruma altinda olan siviller ayrildiktan sonra bu bolgeyi Suriye devletine bir takvim cercevesinde geri vermek ve askerlerimizi oradan cekmek.
*Butun bunlar yapiliriken onceligimiz silahli kuvvetler mensuplarimizi guvenligi, bolgenin asli sahiplerine teslimi , ilskilerin normallesmesine katki saglayabilecegi gibi sinirdasimiz Suriye devleti olmasi ile guvenlik sorunu minimuma inmis olabilir.
-
+1 Metin Bey,
Aslında sizi dışişleri bakanı yapmak gerek.
Gözlem noktalarımıza saldırıları, o noktalarda Rus askerilerinin de görev yapmasını sağlayarak durdurabilir miyiz?
-
Aslında sizi dışişleri bakanı yapmak gerek.
Gözlem noktalarımıza saldırıları, o noktalarda Rus askerilerinin de görev yapmasını sağlayarak durdurabilir miyiz?
"Dis isleri bakanligimizda rakamlari gun gectikce azalsa da, halen deneyimli akli basinda danismanlar mevcut .Yeterki onlari azacik dinleyen olsun."
Suriye rejim guclerinin hamisi Rusya .Idlip ve cevresindeki soz hakkini ABD Rusyaya birakti .Ruslar da ABD ye Suriyenin baska alanlarinda soz hakkini birakti.
Ruslar ile musterek devriye veya gozlem noktalari olusturmak sureti ile rejim guclerinin sozde kazaen ihlallerinin vs onune gecileblir veya azaltilabilir kanisindayim.
Asil disli sorun idlipteki terorist tanimli radikallerin bolgeden cikarilmasi bunun icin yontem gelistirilmeden cozum zor.
-
YANLIŞLARI OLURSA GEREKLİ DERSİ ALMAYA DEVAM EDECEKLER
Cumhurbaşkanı Erdoğan: ''Suriye konusuna dönecek olursak. İdlib'deki saldırıları rejim yapıyor ama Rusya'nın da kontrolünde olan bir yer. Siz Putin ile bu konuyu konuştuğunuzu söylediniz. Nasıl açıklıyorlar bu saldırıları? Bununla ilgili ne söylüyorlar? Bir de ABD'nin de İdlib'e ilgi duyduğunu söylediniz. Biraz açar mısınız, onların bir talebi var mı bu konuda?' sorusu üzerine Erdoğan, şunları söyledi:
"Yani talep demeyeyim de şunu söyleyelim. Hep söyledikleri şu; 'İdlib'i beraber başardık' Ama işin doğrusuna bakarsanız İdlib'de biz hakikaten Sayın Putin'le çalıştık ve çalışıyoruz. Şu anda orada Rusya'nın tesiri olsa bile biz bunun arkasında rejimin olduğunu görüyoruz. Putin'e bu saldırılar konusunda rejimi uyarmasını söylüyoruz. Son olayda rejimin bizim gözlem noktalarımıza yaptığı saldırıda 1 askerimiz şehit oldu. Biz de buna gerekli karşılığı verdik. Bundan sonraki süreçte de eğer böyle bir yanlışları olursa gerekli dersi almaya devam edecekler. Bugün bizim en çok üzerinde durduğumuz konulardan biri de özellikle şu anda buradaki mücadelede 300 bin insanın bizim sınırımıza doğru hareketlenmesi emareleridir. Biz bu hareketlenmenin durdurulması arzusundayız. Zira 330 bin kişi Suriye'ye geri dönüş yaptı. Biz geri dönenlerin daha da artmasını beklerken İdlib'den böyle bir durum söz konusu olursa o zaman demek ki elde var sıfır. Böyle bir noktaya gelmeyi arzu etmiyoruz. Öyleyse bunun önünü öyle ya da böyle kesmemiz lazım. Başta BM Genel Sekreteri Guterres olmak üzere diğer görüşmelerde de bunu etraflıca konuştuk. Daha önce Sayın Trump'la da yaptığımız görüşmede terör koridoru olarak belirlenen yerde bir 20 mil meselesi vardı. Yani kuzeyden güneye doğru 32 kilometrelik bir derinlikte güvenli bölge olarak söylediğimiz mesele vardı. Şimdi burayı öyle bir güvenli bölge yapalım ki burada biz devlet olarak TOKİ ile devreye girebiliriz. Ama diğer tarafta ABD, Rusya, Almanya, İngiltere, Fransa, koalisyon güçleri bize mali destek versinler ve bu mali destekle biz buralarda konutlar inşa edelim"
https://www.ensonhaber.com/erdogan-trumptan-s-400-icin-yaptirim-duymadim.html (https://www.ensonhaber.com/erdogan-trumptan-s-400-icin-yaptirim-duymadim.html)
-
Dış siyasette halen duygusal davranma hatasına düşüyoruz!
Rusya'ya söylemişiz, daha doğrusu Putin'e söylemişiz rejimi uyarsın diye! Halen kurumlar değil, kişiler üzerinden iş yapma hevesindeyiz. Biz burada bir kişiyi değil, bir devleti temsil ediyoruz. O bölge Rusya'nın kontrolü altıysa burada sadece Putin'e söylemek yetmez! Rusya devleti savunma bakanlığına resmi bir yazı ile durumun ne kadar tehlikeli olduğu belirtilir. Ancak bunun öncesinde, mutabakata varılmış bir görev için saldırıya uğradığımıza göre Suriye yönetimine sert bir nota verilir! Biz Esad rejimini tanımıyoruz falan demekle olmaz o iş! Eğer bir mutabakat anlaşması varsa o zaman tanıyorsunuz demektir! Devletler arasında duygusallığa yer yok! Bizim orada hangi amaçla bulunduğumuzu, bu nedenle Rusya ile işbirliği içerisinde olduğumuzu anlatırsın resmi olarak. Ki zaten biliyor olması gerek! Bilmezden geliyorsa o zaman anlayacağı dilden konuşursun. Öyle çocuk gibi, ben Esada küstüm, ağabeyi Putin'e şikayet ettim diye bir şey olmaz!
Diğer önemli konu, orada gözlem amacıyla bulunan ülkelerin farklı bölgeleri paylaşmaları yerine, eşit sayıda aynı bölgede birlikte görev yapmaları. Türk askerinin yanında Rus askeri de bulunmalı! Bu konu için Rusya'dan resmi talepte bulunulmalı!
-
Diğer önemli konu, orada gözlem amacıyla bulunan ülkelerin farklı bölgeleri paylaşmaları yerine, eşit sayıda aynı bölgede birlikte görev yapmaları. Türk askerinin yanında Rus askeri de bulunmalı! Bu konu için Rusya'dan resmi talepte bulunulmalı!
Kucuk bir ekleme .Rusya ile ayni gozlem noktasini paylasmak soyle olabilir . Gozlem noktalarinin daimi ortak kullanimi, Gozlem noktalarinina Ruslarin Bayraginin eklenmesi ve Ruslarin bu noktalara fasilalar ile ugramasi. Ortak devriye. Neticede Suriye rejiminin hamisi Rusya olduguna gore Bayraginin dalgalandigi nokta Suriye rejimi tarafindan top atisina tutulacagini sanmiyorum.
-
"Rusya ve Türkiye’nin çabaları uluslararası istikrar unsuru"
(http://i.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5d1c94390f25441168646f23.jpg)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya ve Türkiye’nin Suriye’deki çabalarının uluslararası istikrarın önemli unsuru olduğunu belirtti.
Putin, Kremlin Sarayı’nda Rusya’da görevine başlayan 18 ülkenin büyükelçisini kabul etti.
Törende, Türkiye’nin Moskova Büyükelçisi Mehmet Samsar da Putin’e güven mektubunu sundu.
Putin, burada yaptığı konuşmada, Rusya- Türkiye ilişkilerini değerlendirdi.
İki ülke arasındaki ortaklığın stratejik seviyeye ulaştığını belirten Putin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile sürekli iletişim halinde olduğunu ifade etti.
Putin, nisan ayında Moskova’da yapılan Rusya-Türkiye Yüksek Düzeyli İş Birliği Konseyi toplantısının verimli geçtiğini hatırlatarak “Akkuyu Nükleer Enerji Santrali ve TürkAkım doğal gaz boru hattının yapımı gibi büyük ve önemli projeler başarıyla uygulanmaktadır. Pek çok ilginç projemiz ve ortak girişimimiz var.” dedi.
Rusya ve Türkiye'nin uluslararası istikrar için çalıştığına işaret eden Putin, “Rusya ve Türkiye'nin Suriye’de durumu normalleştirmek ve barış sürecini başlatmak için koordineli çabaları uluslararası istikrarın önemli bir unsurudur.” ifadelerini kullandı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusya-ve-turkiyenin-cabalari-uluslararasi-istikrar-unsuru-41262864 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusya-ve-turkiyenin-cabalari-uluslararasi-istikrar-unsuru-41262864)
-
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: Saldırıları durması gerekiyor. Rusya'nın rejimi kontrol altında tutması gerekiyor.
[url]http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-bakan-cavusoglundan-s-400-aciklamasi-41263451[/url] ([url]http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-bakan-cavusoglundan-s-400-aciklamasi-41263451[/url])
-
Hangi arada mesajlari sildin? Meraktan patliyorum ;D
-
Tamam buldum buldum.
-
Bu aksam itibari ile Akcakale >Tel Abyad hattinda bulunan Sinir duvarinin sokuldugune dair bazi forumlarda bilgi verilmekte. ;)
-
Bu aksam itibari ile Akcakale >Tel Abyad hattinda bulunan Sinir duvarinin sokuldugune dair bazi forumlarda bilgi verilmekte. ;)
S400ler aktif olana kadar Amerikan bölgesine girileceğine pek ihtimal vermiyordum açıkcası.. Geçtiğimiz günlerde Amerikalı yetkililer Amerikan basınına , CİA raporlarına dayanarak Türkiyenin Suriye'ye her an girebilme ihtimalinin oldugunu ve bunu ispatlayan bir askeri güç kaydırması yaptıgını aktarmışlardı..Bu hafta içerisinde de Amerikadan bir heyet "acil" kafasıyla Türkiyeye Suriye konusunu görüşmeye gelecek... Ben o heyetle görüşülmeden olası bir operasyonu öngörmüyorum açıkcası... Bunu Amerikadan korktuğumuzdan dolayı giremiyoruz kafasında söylemiyorum şahsen bende görüşülmesi taraftarıyım.. Belki Amerikalılar "Lan bunlar S400leride aldı bize eyvallahları yok artık bari şu sınır boyunca 30 kmlik güvenli alan konusunu halledelim bari" falan derler... Acil görüşme kafasıyla geldiklerine göre bizim ciddiyetimizi anlamış olmalılar diye düşünüyorum.
-
Turkish Market
@kamerknc
Tel Abyad sınırındaki beton bloklar kaldırılmaya başlandı.
PKK'lılar şehirde alarm durumuna geçti.
(https://pbs.twimg.com/media/D_hblrQUIAER9eA?format=jpg&name=medium)
ABD savaş uçakları Türkiye-Suriye sınırına sıfır noktada uçuş gerçekleştiriyorlar. Haseke semalarında ABD'ye ait Apache helikopterleri uçuş gerçekleştiriyor. Koalisyon ve PKK/YPG üyeleri şu sıralarda Ayn İssa’da bir buluşma gerçekleştiriyor.
ABD durumu yatıştırmaya çalışıyor.
PKK/YPG’liler ile çok yoğun bir görüşme trafiğine girmiş durumdalar. PKK/YPG'li teröristler duvarların kaldırılmasının ardından Tel Abyad'a yoğun sevkiyata başladı.
PKK'nın üst düzey isimleri aileleriyle birlikte Tel Rıfat'tan çıkarak Halep merkeze kaçtı.
-
TSK, Tel Abyad’in karsisinda, Akcakale sinirinda, bir yandan beton bloklari kaldirmaya basladi, diger yandan da sevk ettigi is makinalariyla istihkam faaliyetleri baslatti.
(https://pbs.twimg.com/media/D_sqaOMXsAAf0ke?format=jpg&name=240x240)
(https://pbs.twimg.com/media/D_sqaONX4AErmHX?format=jpg&name=small)
(https://pbs.twimg.com/media/D_sqaOPWsAIBgtr?format=jpg&name=360x360)
(https://pbs.twimg.com/media/D_sqaOPXUAAMwRA?format=jpg&name=360x360)
-
ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey'nin temaslarda bulunmak üzere Türkiye'ye geldiği gün, ABD Merkez Kuvvetler Komutanı (CENTCOM) General Kenneth McKenzie, Suriye'de YPG/PKK'nın elebaşlarıyla ile Ayn el-Arab’ta görüştü.
(https://pbs.twimg.com/media/EAEyM3pWsAA4UBF?format=jpg&name=small)
https://mobile.twitter.com/kamerknc/status/1153258215976636417
-
Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesine roket düştü, yaralılar var.
roketin bir eve düştüğünü ve 5 kişinin yaralandığı bildiriliyor.
Ceylanpınar Belediye Başkanı ve yetkililerin olay yerine gittiği öğrenildi: Yerel medya
Roketler Suriye'den ateşlendi.
(https://pbs.twimg.com/media/EAGbfOHX4AEHTW1?format=jpg&name=small)
(https://pbs.twimg.com/media/EAGbfPPXoAE0cfI?format=jpg&name=small)
Kaynak:
Urfanatik Gazetesi
Türk Silahlı Kuvvetleri, Resulayn'da bulunan terör örgütü PKK/PYD hedeflerini top atışlarıyla vuruyoruz.
(https://pbs.twimg.com/media/EAGhsstW4AMG23U?format=jpg&name=900x900)
-
Yıllardır sabrediyoruz zaten sabır sabır burnumuzun dibinden milyon tane silah geçirildi.
eğer bir operasyon olursa bu afrin gibi olmayacak belki şehit sayımız daha da artacak.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Suriye'de güvenli bölge oluşturulması çalışmalarına ilişkin, "ABD'nin getirdiği yeni öneriler bizi tatmin eder düzeyde değil. Bir an önce güvenli bölgeyle ilgili mutabakata varmamız lazım. Bizim artık sabrımız kalmadı" dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Nikaragua Dışişleri Bakanı Denis Moncada Colindres ile düzenlediği ortak basın toplantısında, Suriye krizine çözüm çabalarına ilişkin, "Önümüzdeki günlerde Anayasa Komisyonunun kuruluşunu ilan edebiliriz." dedi.
https://www.cnnturk.com/turkiye/bakan-cavusoglu-abdnin-onerisi-bizi-tatmin-eder-duzeyde-degil (https://www.cnnturk.com/turkiye/bakan-cavusoglu-abdnin-onerisi-bizi-tatmin-eder-duzeyde-degil)
-
İ.Kalın abd heyetine bu şekilde konuşmuş.
Kalın-Jeffrey görüşmesinde, Türkiye'nin ulusal güvenlik öncelikleri açık şekilde vurgulandı. Görüşmede, güvenli bölgenin kurulmasının, ancak Türkiye'nin beklentilerini karşılayacak bir plan ile mümkün olduğu ifade edildi.
https://www.cnnturk.com/turkiye/ankaradaki-kritik-gorusmede-abdte-net-mesaj (https://www.cnnturk.com/turkiye/ankaradaki-kritik-gorusmede-abdte-net-mesaj)
-
Türk hava Kuvvetlerine ait TCT02 kodlu İHA/SİHA Türkiye/Hatay ve Suriye/İdlib üzerinde keşif uçuşu gerçekleştiriyor.
(https://pbs.twimg.com/media/EAbRxbpXkAAZGL1?format=jpg&name=medium)
#Turkish #AirForces #UAV #TCT02 #Turkey #Syria #Hatay #Idlib #Türkiye #Suriye
https://mobile.twitter.com/TurkishAF_/status/1154841019709612032
-
(https://pbs.twimg.com/media/EAzUkKdWsAAyNcb?format=jpg&name=small)
Sabah saatlerinden bu yana Afrin'in güneydoğusundaki Pkk hedeflerine yaklaşık 200 atış yapıldı. TSK topçu bataryaları , Tel Rıfat güneyinde pkk/ypg mevzilerini vurmaya devam ediyor. #Suriye
Münbiç kuzeyi.
(https://pbs.twimg.com/media/EAzpiRhXoAERS90?format=jpg&name=large)
rejim kaynakları: Kamışlı’da Suriye ordusu kontrolü altında olan bir köy kimliği belirsiz bir ülke tarafından bombalandı. Bir kişi öldü.
ABD veya Türkiye’ye ait olduğu düşünülen bir uçak, Kamışlı’nın güneyindeki Raşidiye köyünü bombaladı.
-
Bana Anka gibi geldi
-
Kazakistan’ın başkenti Nur-Sultan’da gerçekleşen Astana görüşmeleri bugün 3 garantör ülke olan Türkiye-Rusya ve İran’ın katılımıyla başladı.
Görüşmelere ilk kez Ürdün, Lübnan ve Irak’tan da gözlemciler katılacak. Yarın da devam edecek.
Türkiye, Rusya ve İran 11 Eylül’de Ankara’da bir araya gelecekler. Suriye Anayasa Komitesi’nin kuruluşu bu zirvede açıklanacak.
-
Bana Anka gibi geldi
Sanırım Anka SAR ve EO/IR ile görüntü istihbaratı yapar iken yakalanmış bir poz.
-
BM’den Esed rejimi ve Rusya hakkında flaş hamle!
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Suriye'de gerginliği azaltma bölgesi İdlib'de rejim ve Rusya'nın hastanelere yönelik saldırılarına ilişkin soruşturma başlatacak.
BM Genel Sekreterliği Sözcülüğünden yapılan açıklamada, Guterres'in Suriye'nin kuzeybatısında Türkiye ve Rusya arasında İdlib'de gerginliğin azaltılması için imzalanan memoranduma rağmen devam eden saldırılara ilişkin soruşturma başlatacağı bildirildi.
Açıklamada, Guterres'in BM Sözleşmesi'nin 97. maddesi uyarınca, İdlib'de BM destekli hastane ve okul gibi sivil altyapılara yönelik saldırıların soruşturulması kararı aldığı ifade edildi. Guterres, açılacak soruşturma kapsamında tüm taraflara soruşturma ekibiyle iş birliği çağrısında da bulundu. Üye 10 ülke "soruşturma başlatılmasını" istemişti
BM Güvenlik Konseyi üyesi 10 ülke ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, Belçika, Peru, Kuveyt, Polonya, Dominik Cumhuriyeti ve Endonezya, Suriye'de gerginliği azaltma bölgesi İdlib'de hastanelere yönelik saldırılara ilişkin, Guterres'e "soruşturma başlatması" çağrısında bulunmuştu.
BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock de BM Güvenlik Konseyinde yaptığı konuşmada, saldırıların sorumluların rejim ve Rusya olduğunu belirterek "Suriye hükümeti ve Rusya'nın sözde gerginliği azaltma bölgesi İdlib'i 90 günden uzun süredir bombalaması kıyıma neden oldu." ifadelerini kullanmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/bmden-esed-rejimi-ve-rusya-hakkinda-flas-hamle-41290884 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/bmden-esed-rejimi-ve-rusya-hakkinda-flas-hamle-41290884)
-
BM’den Esed rejimi ve Rusya hakkında flaş hamle!
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Suriye'de gerginliği azaltma bölgesi İdlib'de rejim ve Rusya'nın hastanelere yönelik saldırılarına ilişkin soruşturma başlatacak.
BM Genel Sekreterliği Sözcülüğünden yapılan açıklamada, Guterres'in Suriye'nin kuzeybatısında Türkiye ve Rusya arasında İdlib'de gerginliğin azaltılması için imzalanan memoranduma rağmen devam eden saldırılara ilişkin soruşturma başlatacağı bildirildi.
Açıklamada, Guterres'in BM Sözleşmesi'nin 97. maddesi uyarınca, İdlib'de BM destekli hastane ve okul gibi sivil altyapılara yönelik saldırıların soruşturulması kararı aldığı ifade edildi. Guterres, açılacak soruşturma kapsamında tüm taraflara soruşturma ekibiyle iş birliği çağrısında da bulundu. Üye 10 ülke "soruşturma başlatılmasını" istemişti
BM Güvenlik Konseyi üyesi 10 ülke ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, Belçika, Peru, Kuveyt, Polonya, Dominik Cumhuriyeti ve Endonezya, Suriye'de gerginliği azaltma bölgesi İdlib'de hastanelere yönelik saldırılara ilişkin, Guterres'e "soruşturma başlatması" çağrısında bulunmuştu.
BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock de BM Güvenlik Konseyinde yaptığı konuşmada, saldırıların sorumluların rejim ve Rusya olduğunu belirterek "Suriye hükümeti ve Rusya'nın sözde gerginliği azaltma bölgesi İdlib'i 90 günden uzun süredir bombalaması kıyıma neden oldu." ifadelerini kullanmıştı.
[url]http://www.hurriyet.com.tr/dunya/bmden-esed-rejimi-ve-rusya-hakkinda-flas-hamle-41290884[/url] ([url]http://www.hurriyet.com.tr/dunya/bmden-esed-rejimi-ve-rusya-hakkinda-flas-hamle-41290884[/url])
Bu soruşturmanın arkasında duruyorum. Enkazların altından nice bebekleri çıkardılar mucizevi bir şekilde hemde canlı.
Sayın Guterres” ay pardon DEAŞ’ı temizleyelim derken 1300 sivilide beraberinde götürmüşüz” katillere ve terör destekçi U.S. Airforce’a da bir soruşturma başlattsa olmazmı?
Bu YPG pisliklerin tarafından nice ocaklar söndü Kürt’lerin çoçuklarının Silah zoruyla ailelerinden koparırken.
Alcalmanın sınırı yok.
-
Suriye rejimi kaynakları Astana’da gerçekleştirilen görüşmelerde Türkiye’nin yarından itibaren başlayarak Suriye’de bir ateşkes çağrısı yaptığı belirtiyor.
ABD Suriye Özel Temsilcisi Jeffrey:” DAEŞ’i Suriye’nin kuzeydoğusunda alt etmeye kararlıyız. SDG bizim orada partnerimiz. Bizimle savaşanların saldırıya uğramayacağına, hiç kimse tarafından zarar görmeyeceğine emin olmaya çalışıyoruz.
Jeffrey: “Türkiye ile güvenli bölge görüşmeleri devam ediyor ancak Türkiye ABD’nin son tekliflerini reddetti. Türkiye sınırında sadece kendi güçlerinden oluşan bir plan istiyor. Türkiye Bizim sınırda olmamızı istemiyor.
Ve Suriye'de ateşkes ilan edildi. Bu geceden itibaren başlıyor. Muhalifler ; "Çekilme yok , Astana şartlarına bağlı kalınırsa ateşkese uyarız
-
El Kaide'nin eski uzantısı Heyet Tahrir el-Şam (HTS), İdlib'de oluşturulması önerilen tampon bölgeden çekilmeyeceklerini duyurdu.
(http://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2019/31/teror_orgutu_rest_cekti_bolgeden_asla_cekilmeyecegiz_1564935195_7109.jpg)
Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib kentindeki silahlı grup HTS'nin lideri Ebu Muhammed Colani, "şartlı ateşkes" ilan edilen İdlib'de gelecekte oluşturulacak tampon bölgeden çekilmeyi reddettiklerini söyledi.
"BÖLGEDEN ASLA ÇEKİLMEYECEĞİZ"
"Bölgeden asla çekilmeyeceğiz." diyen Colani, basın mensuplarına yaptığı konuşmada "Rejim, askeri olarak ya da güç kullanarak alamadığını barışçıl yollarla veya pazarlık ve politikalarla alamayacak." ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE-RUSYA ARASINDA 'TAMPON BÖLGE' ANLAŞMASI
Suriye devlet haber ajansına göre perşembe günü Şam yönetimi, Türkiye ile Rusya arasında tampon bölge anlaşması yapılması şartıyla İdlib için ateşkes kararı vermişti.
İdlib bölgesinin büyük bir kısmını, Halep, Hama ve Latakya'nınsa bir bölümünü kontrol altında tutan HTS ise silahsızlandırılmış tampo bölgeden çekilmeyi kesin bir biçimde reddetti. Bununla beraber "düşmanları tarafından yapılacak herhangi bir ateşkes ihlaline cevap verileceği" konusunda uyarıda bulundu.
Öte yandan Suriye'de Şam yönetiminin ateşkes ilanının ardından cuma günü İdlib bölgesine hava saldırıları durdu.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2884626-acik-acik-tehdit-ettiler-bolgeden-asla-cekilmeyecegiz (http://www.haber7.com/dunya/haber/2884626-acik-acik-tehdit-ettiler-bolgeden-asla-cekilmeyecegiz)
-
ÖSO komutanlarından Türkiye ile birlikte "Fırat'ın doğusuna gireceğiz" açıklamaları gelmeye başladı.
Terör örgütü Ypg , Türkiye'yi kınadı.
Deyrezzor güneyinde aşiretler ile PKK/PYD arasında çatışmalar yaşanıyor.
-
ÖSO komutanlarından Türkiye ile birlikte "Fırat'ın doğusuna gireceğiz" açıklamaları gelmeye başladı.
Terör örgütü Ypg , Türkiye'yi kınadı.
Deyrezzor güneyinde aşiretler ile PKK/PYD arasında çatışmalar yaşanıyor.PKK/YPG’liler Tel Abyad'da tahkimat calismalarinin hizlandirdi ve Araplardan olusan bir grub YPG’yi birakip bolgeden cekildi. Türk Silahlı Kuvvetleri Aynel Arab sınırındaki beton blokların bir kısmını kaldırdı.
-
Milli Savunma Bakanlığı (MSB), terör örgütü PKK/YPG'nin Afrin'deki bir üsse saldırı düzenlediğini ve iki askerin yaralandığını açıkladı. Öte yandan, terör örgütü YPG/PKK'nın işgal ettiği Tel Rıfat'tan Özgür Suriye Ordusu'nun (ÖSO) Mare ilçesindeki cephe hatlarına sızma girişiminde bulunması sonucu çıkan çatışmalarda bir kişi hayatını kaybetti, beş kişi yaralandı.
(http://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2019/32/b4BaQ_1565349912_1563.jpg)
Milli Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Tel Rıfat bölgesinden YPG/PKK’lı teröristler tarafından Afrin'deki bir üs bölgemize yapılan tanksavar saldırısı sonucu, iki kahraman silah arkadaşımız yaralanmıştır. Saldırının yapıldığı bölgede tespit edilen hedefler ateş destek vasıtalarımızla vurulmuştur" denildi.
ÖSO GÜÇLERİYLE YPG'LİLER ARASINDA DA ÇATIŞMA ÇIKTI
Tel Rıfat ilçesinde yuvalanan terör örgütü YPG/PKK, gece saatlerinde Mare'nin güneydoğusundaki Tüveys bölgesinde ÖSO güçlerinin mevzilerine sızma girişiminde bulundu.
Çıkan çatışmalarda bir ÖSO mensubu öldü, 5 ÖSO mensubu yaralandı.
Afrin'in güneydoğusunda, Azez'in güneyinde yer alan Tel Rıfat, 3 yıldır terör örgütünün işgalinde. Bölgede yaşayan 250 bin civarındaki sivili zorla göç ettiren YPG/PKK, zaman zaman ilçeden ÖSO hatlarına sızma girişiminde bulunarak saldırılar düzenliyor.
http://www.haber7.com/guncel/haber/2886176-pkkypgden-tsk-ussune-saldiri-msbden-aciklama-yarali-askerler-var (http://www.haber7.com/guncel/haber/2886176-pkkypgden-tsk-ussune-saldiri-msbden-aciklama-yarali-askerler-var)
-
Hava sahasının açılması ile TSK'ya ait Siha'larla Fırat'ın Doğusu'nda devriye icra edildi ve daha sonra Siha'lar #Hama nin kuzeyine çatışmaların yaşandığı bölgeye indi. #Suriye
Muhalifler , #Hama nin kuzeyinde bir rus savaş uçağını düşürdü. Pilot rehin. Tamanah yakınlarında. Düsürülen ucak Su-22. rejim İdlib yakınlarında savaş uçağının. Hava savunma füzesiyle düşürüldügünü doğruladı.
-
(https://pbs.twimg.com/media/ECBkRvWXkAE8P-a?format=jpg&name=small)@op_shield.
TR ve Abd'nin anlaşmaya vardığı, sözde Sdf oluşumunun TR'nin birçok isteğini kabul ettiği iddia ediliyor.
(https://pbs.twimg.com/media/EBxFvd1X4AAAgYO?format=png&name=small)
(https://pbs.twimg.com/media/EBxFvdfXkAEkE_-?format=jpg&name=small)
Güvenli bölge ile ilgili bazı teyitsiz iddialar.
-
Rejim kimyasal attığı yerde
Esad rejimi iki yıl önce kimyasal silahla saldırarak 100’den fazla sivili öldürdüğü İdlib’in Han Şeyhun beldesine bu kez karadan dayandı. Han Şeyhun merkezine 3 km kadar yaklaşan rejimin hedefi kasabayı ve M5 karayolunun bir kısmını ele geçirmek.
SURİYE’de Beşar Esad rejimi İdlib’in güneyinde ilerleyişini sürdürüyor. Önceki gece Han Şeyhun’un batısındaki köyleri terör örgütü El Kaide ile bağlantılı Heyet el Tahrir eş-Şam (HTŞ) örgütünden ele geçiren rejim, kritik konumdaki beldeye 3 kilometre kadar yaklaştı. Rejimin doğu ve batısından ilerleyerek kıskaca aldığı Han Şeyhun, başkent Şam’ı İdlib üzerinden Halep’e bağlayan M5 karayolunun tam üzerinde olduğu için haftalardır şiddetli bir şekilde bombardımana maruz kalıyor. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin raporuna göre, nisan ayının sonundan beri İdlib’de düzenlenen saldırılar 820 sivilin ölümüne neden oldu. Yoğun bombardıman yaklaşık 400 bin sivili ise yerinden etti.
KİMYASAL KATLİAM
Rejimin kapısına dayandığı Han Şeyhun kasabası 2017’de uğradığı kimyasal saldırı sonrasında dünya kamuoyunda haftalarca gündemde kalmıştı. Rejimin 4 Nisan 2017’de düzenlediği sarin gazı saldırısında 100’den fazla sivil ölmüş, 500’den fazla sivil yaralanmıştı. Kimyasal saldırının ardından Trump yönetimi, 7 Nisan’da rejime ait Şayrat askeri hava üssünü 59 adet Tomahawk füzesiyle vurmuştu. Birleşmiş Milletler (BM) ile Kimyasal Silahları Yasaklama Örgütü (KSYÖ) ortak soruşturma misyonu tarafından (JIM), 6 Eylül 2017’de Han Şeyhun’da sarin gazı kullanıldığı, 27 Ekim 2017’de de saldırının rejim tarafından düzenlendiği teyit edilmişti.
Muhalifler ile rejim karşıtı silahlı gruplar, önceki gün İdlib ilinin güney kırsalında Beşar Esad rejimine ait bir savaş uçağını düşürdü. Düşürülen SU 22 tipi uçağın pilotu paraşütle Temaniye beldesi civarına inmesi sonrasında yakalandı.
10 SİVİL ÖLDÜ
Suriye’de hava saldırıları, Han Şeyhun ve Maaret el Numan ilçelerine, Bıdama beldesi, Marrıthırme ve Medaya köyleri ile Hama’nın kuzey kırsalında Kefer Zita, Latamine ilçelerine ve Latmin köyüne yoğunlaştı. İdlib Sivil Savunma Müdürü Mustafa Hac Yusuf, “Dün akşam (önceki gün) saatlerinden sonra hava saldırıları şiddetlendi. Rejim ve destekçilerinin saldırılarında 10 sivil hayatını kaybetti” dedi. A.A.’nın muhalif kaynaklardan aktardığına göre, Rus savaş uçaklarının önceki akşam saatlerinden sonraki bombardımanında İdlib’in Marrıthırme köyündeki bir sağlık merkezi hedef alındı. Saldırıda biri sivil savunma görevlisi, 2’si sağlık çalışanı olmak üzere 3 sivil hayatını kaybetti. Suriye Amerikan Doktorları Derneği’nin (SAMS) sorumlularından Doktor Muhammed Kettub da söz konusu saldırıya ilişkin, akşam saatlerinde bir sağlık noktasının 17 kez hedef alındığını söyledi. Kettub, “Saldırıda bir hemşire ve bir ambulans şoförü de vefat etti. Ambulans da kullanılmaz hale geldi” diye konuştu.
ANLAŞMAYA RAĞMEN
Türkiye, Rusya ve İran 4-5 Mayıs 2017’deki Astana toplantısında, İdlib ve çevresini “Gerginliği Azaltma Bölgesi” ilan etti. Rejim güçlerinin ateşkesi sık sık ihlal etmesi üzerine Türkiye ve Rusya ek mutabakata vardı. Rejim güçleri, destekçilerinin yardımıyla 17 Eylül 2018’de Rusya’nın Soçi kentinde imzalanan mutabakata rağmen saldırılarına devam ediyor. Kazakistan’ın başkenti Nur Sultan’da 25-26 Nisan’da Türkiye, Rusya ve İran arasında düzenlenen 12’nci toplantı sırasında artan saldırılar, aynı yoğunlukta sürüyor.
BİLGİ NOTU
Suriye’nin kuzeybatısındaki İdlib ili neredeyse iç savaşın başından bu yana muhaliflerin kalesi olarak biliniyor. İç göçle nüfusu 4 milyona ulaşan İdlib’in merkezi, Mart 2015’te muhaliflerin kontrolüne geçti. İdlib, rejimin en yoğun hedef aldığı bölgelerin başında geliyor.
‘ESAD GEREKEN YANITI ALIR’
SURİYE’de rejim güçlerinin İdlib’in güneyinde önemli yerleşim merkezlerinden biri olan Han Şeyhun’un 3 kilometre kadar yakınlarına gelmesi nedeniyle, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) ait bölgede bulunan Morik’teki gözlem noktasının da kuşatılacağı iddiaları Ankara’da yalanlandı. Morik’deki gözlem noktasının kuşatıldığı iddialarının doğru olmadığını savunan bir güvenlik yetkilisi, gözlem noktasının hedef alınması durumunda TSK’nın gereken yanıtı vereceğinden kimsenin şüphesi olmaması gerektiğini vurguladı.
TSK DAHA ÖNCE VURMUŞTU
Türkiye’nin İdlib’de 12 gözlem noktası bulunuyor. Rejim güçlerinin saldırılarını yoğunlaştırdığı İdlib’in güneyindeki Zaviye (10 numaralı) ve Morik’teki (9 nuramalı) gözlem noktaları geçen haziran ayında Esad birliklerinin hedefi olmuştu. 16 Haziran’da Morik’teki gözlem kulesinin yakınlarına rejim güçlerinin havan topu atması sonucu güvenlik duvarı zarar görmüş, TSK da bu taciz atışına Fırtına obüsleriyle misliyle karşılık vermişti. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın Rus muhataplarıyla yaptığı telefon görüşmeleri sonrası rejim güçleri Türk gözlem kulelerini hedef almayı durdurmuştu. (Uğur ERGAN / ANKARA)
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rejim-kimyasal-attigi-yerde-41303126 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rejim-kimyasal-attigi-yerde-41303126)
-
Rus savaş uçakları vurdu: Çok sayıda ölü ve yaralı var
Suriye'de Beşşar Esed rejiminin destekçisi Rusya’nın, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi sınırları içerisindeki bir köye düzenlediği hava saldırısında 13 sivil yaşamını yitirdi, 20 sivil yaralandı.
Rejim ve destekçilerinin İdlib’in Han Şeyhun ve Eriha ilçeleri, Bıdama beldesi, Marrıthırme, Hiş, Rekaya, Gadfa, Has köyleri ile Hama'nın kuzey kırsalında Kefer Zita, Latamine ilçelerine ve Latmin köyüne kara ve hava saldırıları sürüyor.
Muhaliflere ait uçak gözlemevinden alınan bilgiye göre, Rus savaş uçakları, Lazkiye'nin Kebine köyüne, İdlib'in Teri, Secne, Rekaya ve Has köylerine saldırı düzenlendi.
İdlib Sivil Savunma (Beyaz Baretliler) Müdürü Mustafa Hac Yusuf, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Rusya’ya ait savaş uçaklarının İdlib kırsalında Has köyüne düzenlediği hava saldırısında 13 sivilin hayatını kaybettiğini, 20 sivilin yaralandığını söyledi.
Söz konusu saldırıda hamile bir kadının hayatını kaybettiği görüntüler sosyal medyaya yansıdı.
Gün içinde Esed rejiminin de İdlib’e saldırılarında 2 sivil yaşamını yitirmiş, 23 sivil yaralanmıştı.
Böylece Esed rejimi ve Rusya’nın bugünkü hava saldırılarında 15 sivil hayatını kaybetti, 43 sivil yaralandı.
Yerel sivil toplum kuruluşlarından Suriye Müdahale Koordinatörlüğü, Esed rejimi ve destekçisi Rusya'nın İdlib'in güneyindeki Han Şeyhun ilçesi civarında ilerlediği Kurban Bayramı süresince de 124 bin dolayında sivilin yerinden edildiği bilgisine yer vermişti.
İDLİB GERGİNLİĞİ AZALTMA BÖLGESİ'NDEKİ DURUM
Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib ili neredeyse iç savaşın başından bu yana muhaliflerin kalesi olarak biliniyor. İç göçle nüfusu 4 milyona ulaşan İdlib'in merkezi, Mart 2015'te muhaliflerin kontrolüne geçti. İdlib, rejimin en yoğun hedef aldığı bölgelerin başında geliyor.
Türkiye, Rusya ve İran 4-5 Mayıs 2017'deki Astana toplantısında, İdlib ve çevresini "Gerginliği Azaltma Bölgesi" ilan etti. Rejim güçlerinin ateşkesi sık sık ihlal etmesi üzerine Türkiye ve Rusya ek mutabakata vardı.
Rejim güçleri, destekçilerinin yardımıyla 17 Eylül 2018'de Rusya'nın Soçi kentinde imzalanan mutabakata rağmen saldırılarına devam ediyor.
Kazakistan'ın başkenti Nur Sultan'da 25-26 Nisan'da Türkiye, Rusya ve İran arasında düzenlenen 12'nci toplantı sırasında artan saldırılar, aynı yoğunlukta sürüyor.
Esed rejimi ve destekçilerinin, Türkiye ve Rusya'nın İdlib mutabakatını imzaladığı 17 Eylül 2018'den beri ateşkesi ihlal ederek gerçekleştirdiği saldırılarda 750 binden fazla sivil yerlerinden edildi.
Suriye İnsan Hakları Ağı, Esed ve destekçilerinin, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'ne 26 Nisan-27 Temmuz'da düzenlediği saldırılarda 208'i çocuk, 140'ı kadın 781 sivilin yaşamını yitirdiğini duyurmuştu.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rus-savas-ucaklari-vurdu-cok-sayida-olu-ve-yarali-var-41303891 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rus-savas-ucaklari-vurdu-cok-sayida-olu-ve-yarali-var-41303891)
-
Hulusi Akar :(https://pbs.twimg.com/media/ECGjU04XkAAfO2N?format=jpg&name=small) Ypg'nin bölgeden çıkarılması ve ağır silahların toplanması konusunda mutabakat sağlandı.
- Terör örgütü tahkimatlarının bir bütün olarak ele alınıp imhası mutabakata bağlandı.
- İstihbarat değişimi konusunda mutabakat sağlandı.
- Bir takvim üzerinde mutabakat sağlandı.
- İha'larımız hava sahasını kullanmaya başladı.
- Herhangi bir ilerleme olmazsa , takvime uyulmazsa B ve C planları kullanıma hazır.
(https://pbs.twimg.com/media/ECGwDxoXYAEA_f7?format=jpg&name=small)
Bugünkü toplantıdan. Suan TSK topçu bataryaları Tel Rıfat batısı Binah'ta Ypg mevzilerini vuruyor.
-
İdlib'ten kaçan onbinlerce kişi Türkiye sınırına doğru akın ediyor.
-
Bild am Sonntag/İçişleri Bakanı Horst Seehofer: Almanya, sürekli olarak Suriye’yi ziyaret eden Suriyeli mültecilerin mülteci statüsünü ellerinden almaya hazırlanıyor.
Seehofer: “Düzenli olarak Suriye’ye tatile giden Suriyeli mülteciler orada zulme uğradığını söyleyemez. Böyle insanların mülteci statüsü ellerinden alınmalı.”
Türkiye destekli Öso'nun #İdlip ve #Hama cephe hatlarına sevkiyatı devam ediyor #Suriye
(https://pbs.twimg.com/media/ECPYMW9XsAEgOMm?format=jpg&name=small)
Fırat Kalkanı bölelerinde de olduğu gibi Afrin'deki yerel mahali meclisleri de Türk bayraklı ve Türkçe kimlikler dağıtıyor.
(https://pbs.twimg.com/media/ECNMx-mXUAEIsHo?format=jpg&name=small)
-
tank ve zırhlılardan oluşan TSK konvoyu İdlip güneyine ilerliyor.
(https://pbs.twimg.com/media/ECT_oDcWsAAZ_iP?format=jpg&name=360x360)(https://pbs.twimg.com/media/ECT_nUiXUAAjoay?format=jpg&name=360x360)
-
tank ve zırhlılardan oluşan TSK konvoyu İdlip güneyine ilerliyor.
(https://pbs.twimg.com/media/ECT_oDcWsAAZ_iP?format=jpg&name=360x360)(https://pbs.twimg.com/media/ECT_nUiXUAAjoay?format=jpg&name=360x360)
Kaynak?
-
tank ve zırhlılardan oluşan TSK konvoyu İdlip güneyine ilerliyor.
(https://pbs.twimg.com/media/ECT_oDcWsAAZ_iP?format=jpg&name=360x360)(https://pbs.twimg.com/media/ECT_nUiXUAAjoay?format=jpg&name=360x360)
Kaynak?
Doğru olabilir. Keza İdlib'te rejim askerleri birkaç köyü aldı ve biraz daha ilerlerseler kurdugumuz üslerden bir tanesini kuşatmış olacaklar. Büyük ihtimal Rejimin yolunu kesmek için gönderililiyor. Yeni bir takviye ile rejimin yolu üzerine yapılacak üs hem diğer üslerimizin güvenliğini sağlayacaktır hemde rejimin daha fazla köy almasını engelleyecektir. 40-50 bin kişilin İdlibi terkedip Türkiye sınırına dogru yöneldiği zaten biliniyor.
-
Twitter de F16 ların konvoyun üstünde uçtuğu da bildiriliyor.
video veya foto görmedim.
ama konvoyun önüne düşün atışları gösteren video mevcut.
Turan Oğuz da paylaştı.
-
MSB'den son dakika açıklaması: İdlib'te konvoyumuza hava saldırısı düzenlendi
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) yaptığı son dakika açıklamasında "İdlib'de 9 Numaralı Gözlem Noktası'na intikal esnasında konvoyumuza bir hava saldırısı düzenlenmiş, 3 sivil ölmüş, 12 sivil yaralanmıştır. Mevcut anlaşmalara ve Rusya ile aramızdaki iş birliği ve diyaloga aykırı bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz" ifadelerini kullandı.
Suriye'nin İdlib kentindeki 9 Numaralı Gözlem Noktası'na intikal etmekte olan Türk askeri konvoyuna yönelik hava saldırısı düzenlendiği, 3 sivilin yaşamını yitirdiği, 12 sivilin de yaralandığı bildirildi. Milli Savunma Bakanlığınca saldırı kınanırken, gerekli tedbirlerin ivedilikle alınması istendi.
Milli Savunma Bakanlığından yapılan açıklamada, "İdlib bölgesinde Rusya Federasyonu ile yapılan mevcut mutabakat ve anlaşmalara aykırı olarak Rejim tarafından gerçekleştirilen ve sivil, masum insanlara büyük zararlar vererek giderek insanlık dramına dönüşen operasyonların, Rusya Federasyonu makamlarına yapılan tüm uyarılara rağmen devam ettiği" belirtildi.
Söz konusu operasyonların mutabakat ve anlaşmalara aykırı yürütüldüğüne vurgu yapılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Mutabakat ve anlaşmalara aykırı yürütülen bu operasyonlar sonucunda ikmal yollarının kesilme tehlikesiyle karşı karşıya kalan 9 Numaralı Gözlem Noktası'nın güvenliğini sağlamak, ikmal yollarını açık bulundurmak ve bölgedeki sivil/masum insanların can kaybını önleyerek taraflar arasındaki gerginliği azaltmak maksadıyla, 19 Ağustos 2019 günü saat 05.30'da, koordinasyon için önceden Rusya Federasyonu tarafına bilgi verilerek bölgeye bir kuvvet intikali başlatılmıştır. Söz konusu intikal esnasında konvoyumuza, saat 08.55'te bir hava saldırısı düzenlenmiş, saldırıda konvoy bölgesinde bulunan 3 sivil ölmüş, 12 sivil yaralanmıştır. Mevcut anlaşmalara ve Rusya Federasyonu ile aramızdaki iş birliği ve diyaloga aykırı olan bu saldırıyı şiddetle kınıyor, meşru müdafaa haklarımız saklı kalmak kaydıyla, tekrar etmemesi için gerekli tedbirlerin ivedilikle alınmasını bekliyoruz."
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/msbden-son-dakika-aciklamasi-idlibte-konvoyumuza-hava-saldirisi-duzenlendi-41305966 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/msbden-son-dakika-aciklamasi-idlibte-konvoyumuza-hava-saldirisi-duzenlendi-41305966)
-
Turkish Armed Forces 🇹🇷
Süriye İdlibe Türk Ordusu konvoyları girmeye devam ediyor.
(https://pbs.twimg.com/media/ECUjjtZXYAA4Gmf?format=jpg&name=360x360)
(https://pbs.twimg.com/media/ECUjka6XoAEzd6s?format=jpg&name=360x360)
(https://pbs.twimg.com/media/ECUjnvTWkAAduqG?format=jpg&name=360x360)
(https://pbs.twimg.com/media/ECUjmURXUAAwEJ7?format=jpg&name=360x360)
(https://pbs.twimg.com/media/ECUbpCqWkAAtRU3?format=jpg&name=small)
.
-
MSB'den son dakika açıklaması: İdlib'te konvoyumuza hava saldırısı düzenlendi
MSB yaptığı son dakika açıklamasında "İdlib'de 9 Numaralı Gözlem Noktası'na intikal esnasında konvoyumuza bir hava saldırısı düzenlenmiş, 3 sivil ölmüş, 12 sivil yaralanmıştır. Mevcut anlaşmalara ve Rusya ile aramızdaki iş birliği ve diyaloga aykırı bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz" ifadelerini kullandı.
[url]http://www.hurriyet.com.tr/gundem/msbden-son-dakika-aciklamasi-idlibte-konvoyumuza-hava-saldirisi-duzenlendi-41305966[/url] ([url]http://www.hurriyet.com.tr/gundem/msbden-son-dakika-aciklamasi-idlibte-konvoyumuza-hava-saldirisi-duzenlendi-41305966[/url])
Rus sevicileri üzücek bir haber ama konvoya saldıran Rus uçağının Su-34 olduğu gelen bilgiler arasında.
Artık S-400 milli hava savunma sistemi ile Rusları kovalarız :)
-
Rus sevicileri üzücek bir haber ama konvoya saldıran Rus uçağının Su-34 olduğu gelen bilgiler arasında.
Artık S-400 milli hava savunma sistemi ile Rusları kovalarız :)
Nereden geliyor bu bilgi?
-
youtu.be/-VQ5jNHuiDU (http://youtu.be/-VQ5jNHuiDU)
-
Rus sevicileri üzücek bir haber ama konvoya saldıran Rus uçağının Su-34 olduğu gelen bilgiler arasında.
Artık S-400 milli hava savunma sistemi ile Rusları kovalarız :)
Nereden geliyor bu bilgi?
Haberleri genelde Twitter veya instagram dan almadığımdan kaynak açıklamam zor.
Şimdi Rus Büyükelçisi bizim Bakanlığa doğru hareket etti.
Yüksek ihtimal kazara olan bir durum iletişim ve kordinasyon eksikliği.Ruslarda klasik bir durumdur.
-
Bombayı atan vatandaş Mig-23 içinde Rus pilot var :)
SU-34 zannetim yanılmışım.
(https://i.ibb.co/2ynNg8F/mig.png) (https://imgbb.com/)
-
MSB'den son dakika açıklaması: İdlib'te konvoyumuza hava saldırısı düzenlendi
MSB yaptığı son dakika açıklamasında "İdlib'de 9 Numaralı Gözlem Noktası'na intikal esnasında konvoyumuza bir hava saldırısı düzenlenmiş, 3 sivil ölmüş, 12 sivil yaralanmıştır. Mevcut anlaşmalara ve Rusya ile aramızdaki iş birliği ve diyaloga aykırı bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz" ifadelerini kullandı.
[url]http://www.hurriyet.com.tr/gundem/msbden-son-dakika-aciklamasi-idlibte-konvoyumuza-hava-saldirisi-duzenlendi-41305966[/url] ([url]http://www.hurriyet.com.tr/gundem/msbden-son-dakika-aciklamasi-idlibte-konvoyumuza-hava-saldirisi-duzenlendi-41305966[/url])
Rus sevicileri üzücek bir haber ama konvoya saldıran Rus uçağının Su-34 olduğu gelen bilgiler arasında.
Artık S-400 milli hava savunma sistemi ile Rusları kovalarız :)
Amerika ile vardığımız bazı mutabıkların cezasımıdır acaba? “Seni ben kimseye yar etmem “ tehdididir. Öyle mi?
-
Bombayı atan vatandaş Mig-23 içinde Rus pilot var :)
SU-34 zannetim yanılmışım.
(https://i.ibb.co/2ynNg8F/mig.png) (https://imgbb.com/)
Bu doğrulanmış bilgi mi? Kaynak nedir?
-
Bombayı atan vatandaş Mig-23 içinde Rus pilot var :)
SU-34 zannetim yanılmışım.
(https://i.ibb.co/2ynNg8F/mig.png) (https://imgbb.com/)
Bu doğrulanmış bilgi mi? Kaynak nedir?
SU- 34 zannetmiş yanılmış. Pilotun Rus olduğundan eminmiş.
-
SU- 34 zannetmiş yanılmış. Pilotun Rus olduğundan eminmiş.
Pilot Rus olmasa bile en azından uçak Rus! -diyebilir miyiz (?)
Suriye' de ki düşmanlarımızı sayıyorum;
1- ABD
2- İsrail
3- İŞİD
4- PYD/YPG
5- Ve buralardan nemalanmaya çalışan diğer emperyalist devletler (İngiltere, Fransa... gibi)
Müttefikler;
1- Suriye
2- Rusya
3- İran
4- Türkiye' nin denetim ve kontrolünde olan muhalif unsurlar. Bu unsurlar Suriye' yle yapılacak bir anlaşma kapsamında silah bırakacak ve karşılığında Suriye Hükumeti tarafından affedilecek unsurlar olacaktır. Silah bırakmayı reddedenler ise zaten ABD/İsrail güdümündeki terör unsurları olup; bunların akıbeti şimdilik meçhuldür.
-
SU- 34 zannetmiş yanılmış. Pilotun Rus olduğundan eminmiş.
Pilot Rus olmasa bile en azından uçak Rus! -diyebilir miyiz (?)
Suriye' de ki düşmanlarımızı sayıyorum;
1- ABD
2- İsrail
3- İŞİD
4- PYD/YPG
5- Ve buralardan nemalanmaya çalışan diğer emperyalist devletler (İngiltere, Fransa... gibi)
Müttefikler;
1- Suriye
2- Rusya
3- İran
4- Türkiye' nin denetim ve kontrolünde olan muhalif unsurlar. Bu unsurlar Suriye' yle yapılacak bir anlaşma kapsamında silah bırakacak ve karşılığında Suriye Hükumeti tarafından affedilecek unsurlar olacaktır. Silah bırakmayı reddedenler ise zaten ABD/İsrail güdümündeki terör unsurları olup; bunların akıbeti şimdilik meçhuldür.
Onu sil.
-
Onu sil.
Anlamadım, neyi sileyim?
-
Şimdi fark ettim, Suriye' yi sil diyormuşsun... Jeopolitik olarak, Suriye' yle müttefik olmak zorundayız. Aksi taktirde Türkiye' nin bölünme süreci başlar. Özetle;
-Suriye' nin bütünlüğü Türkiye' nin bütünlüğüdür.
Söylemiş olduğum şey, olması gereken genel çerçevedir ve dolayısıyla; gündelik provokasyonlardan, taciz atışlarından veya silahlı çatışmalardan münehzehtir. Öyle olmak zorunda.
Örnek olsun diye söylüyorum... Şu Amerikalılar;
- 90' lı yıllarda bizim Muavenet gemisini vurdu mu?
- 2003 yılında askerlerimizin başına çuval geçirdi mi?
- 15 Temmuz günü FETÖ kalkışmasını tertipledi mi?
- Bize rağmen, YPG/PYD terör örgütünü silahlandırdı mı?
daha evveliyatı da var (listeyi uzatırsak iş, Johnson Mektubuna kadar gider) fakat O kısmı es geçiyorum... bakınız buna rağmen birileri çıkıp '' AMERİKA BİZİM STRATEJİK ORTAĞIMIZ-MÜTTEFİKİMİZDİR'' diyebiliyor. Kimseciklerden de itiraz geldiğini bugüne kadar duymadım. Anca bizim gibi Atatürkçü, Kemalist kesimden üç-beş kişi dile getiriyor O kadar. Diğerleri koro halinde ; AMERİKA BİZİM STRATEJİK MÜTTEFİKİMİZDİR teranelerini söylemeye devam ediyor. Ben de buna mukabil;
- Suriye, Rusya ve İran bizim stratejik müttefikimizdir -demeye devam edeceğim. Çünkü öyle olmak zorunda. Ayrıca bu konu stratejik müttefikliğin de ötesinde; hayat memat meselesidir. Adam direkt benim toprak bütünlüğüme, iç barış ortamıma saldırıyor. benimle aynı kaderi paylaşmak üzere olan ülkelerle ittifak kurmam aklın gereği değil midir? Tersi durum ya beyinsizlik ya da vatan hainliğidir. Üçüncü ihtimal yok.
-
pyd-pkk kim destek veriyor abd-yahudi-ingiltere-fransa
bunlar Türkiye düsmanlaridir
-
Suriyede desteklediğimiz grupların bazıları pek desteklenecek gruplar değiller. 100 görüşlerinden 99u işidle aynı olan gruplarla Türk askerinin yan yana olmasını ben sindiremiyorum. İdlibteki grupların bazıları zamanında işid içinde bulunmuş gruplar. Tabi bu tüm grupları kapsamıyor lakin belirgin birkaç tanesi var. İster Orta Asyacı olun isterseniz Osmanlıcı istersenizde Cumhuriyetçi... Tarihin hiçbir döneminde Türk askeri ortadogu hacivatlarıyla bu kadar içli dışlı olmamıştı. Suriyede ailesi - namusu - vatanı için savaşanlar dışında ordan burdan savaşarak para kazanmak için kopup gelmiş radikal dincilerin bugün hedefi esad olur yarın siz olursunuz. Bu grupların diğer gruplardan izole edilmesi lazım. Türk askeri radikal dincilerin sapkın inançları için kurban edilemez.
-
(https://pbs.twimg.com/media/ECVSVSqXoAAR-WX?format=jpg&name=medium)
METIN GURCAN
@Metin4020
Suriyeli kaynaklara göre Suriye SU 22'leri tarafından vurulan Faylak al Sham'a ait pick up'ın konvoyumuz içindeki resmi. Below is the picture of pick up hit by Syrian Su 22s in the Turkish convoy just before entering Maraet al Numaan...
https://twitter.com/Metin4020/status/1163426656687726593
-
(https://pbs.twimg.com/media/ECVSVSqXoAAR-WX?format=jpg&name=medium)
METIN GURCAN
@Metin4020
Suriyeli kaynaklara göre Suriye SU 22'leri tarafından vurulan Faylak al Sham'a ait pick up'ın konvoyumuz içindeki resmi. Below is the picture of pick up hit by Syrian Su 22s in the Turkish convoy just before entering Maraet al Numaan...
https://twitter.com/Metin4020/status/1163426656687726593
Morek üssümüz Esad askerleri tarafından kuşatılmış. Koskoca TSK üssünü kıytırık Rejim askerleri kuşatmış yahu. Bir vatandaş olarak kuşatılırken ne yapıyordunuz diye sormak istiyorum. Madem bu tür olaylara reaksiyon göstermeyecektik neden üs kurduk oraya ? Konvoyu hedef alıyolar tepki yok , üssü kuşatıyolar tepki yok. Eee neden Suriyedeyiz o halde madem hiçbirşeye tepki vermiyoruz. Amaç Rejim askerleriyle Sivil halk arasında güvenliği sağlamaktı ama kendi güvenliğimizi dahi sağlayamamışız. Şimdi Ruslara yalvarcaz ki burdan çıkarken bizi koruyun diye... Bahsettiğimiz ordu binlerce yıllık TÜRK ordusu bu arada... Geldiğimiz noktaya bak.
-
Türkiye evet Suriyenin toprak bütünlüğünden yana ama bu rejim ile değil. Amaç suriyeyi parçalamak değil bizim güdümümüzde bir yönetim oluşturmak.
-
Bunun mümkün olamayacağı kanıtlandı. Rusya' nın müdahil olmasıyla birlikte süreç ters yüz oldu. Bana göre iyi de oldu... Çünkü proje Amerikan projesiydi ve İsrail' in güvenliğine hizmet ediyordu. Türkiye' yi de İhvancılık ve Yeni Osmanlıcılık üzerinden tav ettiler. Halbuki bizlerin İhvancılıkla veya Yeni Osmanlıcılıkla ne işimiz olabilir! Kendi gücümüze dayanmayan bir projeye ortak olmamamız gerekiyordu. Gel gör ki ideolojik körlük, bizi bu noktalara kadar getirdi. Bundan sonra yapılması gereken iş; Suriye Devletiyle anlaşıp biran önce bu kepazeliğe son vermektir. Anlaşma kapsamında;
-Türkiye' ye bağlı grupların affedilmesi ve hukuki güvence altına alınması. Geçiş sürecinde Türkiye gözlemci/garantör olabilir.
-Türkiye' de sığınmacıların/misafirlerin tekraren ülkelerine kabulü... Can ve mal güvenliklerinin güvence altına alınması.
-Amerikan teröristlerine karşı ortak operasyon
-Ve Türkiye' yle iyi komşuluk ilişkilerine dayanan yeni bir dönem ve buna döneme uygun anlaşmaların yapılması...
gibi şartlar üzerinde anlaşarak, bu kepazeliğe artık bir son vermenin zamanı gelmiştir.
-
Yeni haberlere hazirmisiniz?
Bölgede inceleme yapan uzmanlar atilan bombanin BETAP 500 siginak delici bomba oldugunun kesinlestigini belirttiler.Bu fuze en dusuk versiyon olarak su 24 ucaklarindan atilabilen ve envanterde su an sahada tek kullananin Ruslar oldugunu bilgidimiz bir siginak delici hava yer bombasi.Mig 23 lerinde ara ara kullanabildigi bir bomba turu.Genelde Terorist hedeflere karsi kullanilmakta.Zaten videoda dikkat edilir ise dusen noktada 10 metre derinlik 1 metre genisliginde delik mevcut.
https://mobile.twitter.com/Suhoi27flanker/status/651174245569990657/photo/1
-
Han Şeyhun ateşi
Suriye’de Esad’a bağlı birliklerin İdlib’in güneyinde stratejik açıdan öneme sahip Han Şeyhun ilçesine doğru ilerleyişi sürerken, Morik’te Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 9 numaralı gözlem kulesine takviye götüren Türk askeri konvoyu havadan saldırıya uğradı. Saldırıda 3 sivilin öldüğü açıklandı. Milli Savunma Bakanlığı, saldırıyı kimin yaptığına dair bilgi vermedi ancak konvoyla ilgili Rusya’nın haberdar edildiğine dikkat çekti. Açıklamada, “Mevcut anlaşmalara ve Rusya Federasyonu ile aramızdaki işbirliği ve diyaloğa aykırı olan bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz” denildi.
REJİM güçlerinin Rusya’nın desteğiyle Han Şeyhun ilçesine 500 metre kadar yaklaşması üzerine TSK’ya ait 9 numaralı Morik gözlem noktası rejim birlikleri ve Rusya’nın yaptığı operasyonun tam ortasında kalma riski yaşadı. Bölgedeki riskin büyümesi üzerine TSK, dün sabah yine İdlib sınırları içinde kalan Serakib ilçesine bağlı Tel Tukan köyündeki 7 numaralı gözlem kulesinden Morik’e takviye güç gönderme kararı aldı. Ancak TSK konvoyu Serakib sınırları içinde Morik’e doğru yol alırken havadan yapılan saldırıyla karşı karşıya kaldı. Hava saldırısı sonucu TSK konvoyunun bulunduğu yolun yakınlarında şiddetli patlamalar yaşandı. Bu nedenle TSK konvoyu hareket edemeyerek kullandığı Halep-Şam karayolu üzerinde beklemek zorunda kaldı. Konvoydaki bazı araçların 8 numaralı Sırman Gözlem Kulesi’ne gittiği ileri sürüldü. Bölgedeki kaynaklar, konvoyun tedbir amaçlı durduğunu bildirdi.
İHA’LARDAN YAKIN TAKİP
Türkiye’ye ait insansız hava araçları (İHA) Türk konvoyunun hedef alındığı yerlerin üzerinde uçuş yaparak hareketliliği ve İdlib’de yaşananları yakından takip etti. Yerel kaynaklar, Türkiye ile ABD’nin Fırat’ın doğusunda güvenli bölge kurulması için anlaşmasından sonra İdlib’de TSK gözlem kuleleri yakınlarında saldırıların artmasına dikkat çekti. Türkiye’nin İdlib’de 12 gözlem noktası bulunuyor. Muhalifler, saldırıların genişlemesi durumunda Morik’teki gözlem noktasının kuşatma tehlikesi altına gireceğini savunuyor.
Dün sabah saat 08.55’te meydana gelen saldırıyla ilgili başta sosyal medya olmak üzere Suriye çıkışlı haberlerde değişik iddialar gündeme geldi. Bu iddialar arasında Türk konvoyunun Rusya uçakları tarafından vurulduğu iddiası en dikkat çekeni oldu. Milli Savunma Bakanlığı’ndan öğleden sonra yapılan açıklamada da konvoyun hareketi ve güzergâhına ilişkin Rusya’nın bilgilendirildiği vurgulandı. Açıklamada şöyle denildi:
MEŞRU MÜDAFAA VURGUSU
“İdlib bölgesinde Rusya Federasyonu ile yapılan mevcut mutabakat ve anlaşmalara aykırı olarak rejim tarafından gerçekleştirilen ve sivil masum insanlara büyük zararlar vererek giderek insanlık dramına dönüşen operasyonlar, Rusya Federasyonu makamlarına yapılan tüm uyarılara rağmen devam etmektedir. Mutabakat ve anlaşmalara aykırı yürütülen bu operasyonlar sonucunda ikmal yollarının kesilme tehlikesiyle karşı karşıya kalan 9 numaralı gözlem noktasının güvenliğini sağlamak, ikmal yollarını açık bulundurmak ve bölgedeki sivil masum insanların can kaybını önleyerek taraflar arasındaki gerginliği azaltmak maksadıyla, 19 Ağustos 2019 günü saat 05.30’da, koordinasyon için önceden Rusya Federasyonu tarafına bilgi verilerek bölgeye bir kuvvet intikali başlatılmıştır.
Söz konusu intikal esnasında konvoyumuza, saat 08.55’te bir hava saldırısı düzenlenmiş, saldırıda konvoy bölgesinde bulunan 3 sivil ölmüş, 12 sivil yaralanmıştır. Mevcut anlaşmalara ve Rusya Federasyonu ile aramızdaki işbirliği ve diyaloga aykırı olan bu saldırıyı şiddetle kınıyor, meşru müdafaa haklarımız saklı kalmak kaydıyla, tekrar etmemesi için gerekli tedbirlerin ivedilikle alınmasını bekliyoruz.”
BM: ENDİŞE VERİCİ
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, Suriye’nin İdlib kentinde Türk askeri konvoyuna yönelik hava saldırısının ve saldırının neden olduğu zayiatın son derece endişe verici olduğunu söyledi. Basın brifinginde konuşan Dujarric, “İdlib’deki şiddet olayları sadece insani bir sorun değil, aynı zamanda bölgesel güvenlik açısından da büyük risk teşkil ediyor. BM, Suriye’nin kuzeybatısında gerginliğin bir an önce azaltılması ve taraflara, Rusya ve Türkiye tarafından geçen sene varılan ateşkese uymaları çağrısını yineliyor” diye konuştu.
BİNLERCE KİŞİ KAÇIYOR
Öte yandan İdlib’e, rejim askerleri tarafından havadan ve karadan saldırılar devam ederken, binlerce kişi Türkiye sınırına yakın olan yerlere kaçıyor. Son saldırıların ardından binlerce sivil, evlerini terk etmek zorunda kaldı. Can korkusu yaşayan siviller, güvenli bölge olarak Türkiye sınırına yakın yerlere göç etmeye başladı. (AA-DHA)
REJİM İLERLEYİŞİNİ SÜRDÜRDÜ
Yerel kaynaklar bölgeden farklı haberler verdi. Bazı kaynaklar İdlib’in güneyindeki Hama kırsalından ilerleyen rejim güçlerinin, Habit beldesini, Sukeyk ve Teri Tepelerini, Kefreydun ve Sabbayiye çiftlikleri ile Han Şeyhun ilçesi sınırlarına giriş noktalarından biri olan Fakir Noktası’nı ele geçirdiğini söyledi. Bazı muhalif kaynaklar ise rejim birliklerinin Han Şeyhun’a giriş yaptığını ve ilçenin içinden geçen Halep-Şam M5 otoyolunu kesmek üzere olduğunu iddia etti.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/han-seyhun-atesi-41306381 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/han-seyhun-atesi-41306381)
-
Morek üssümüz Esad askerleri tarafından kuşatılmış. Koskoca TSK üssünü kıytırık Rejim askerleri kuşatmış yahu. Bir vatandaş olarak kuşatılırken ne yapıyordunuz diye sormak istiyorum. Madem bu tür olaylara reaksiyon göstermeyecektik neden üs kurduk oraya ? Konvoyu hedef alıyolar tepki yok , üssü kuşatıyolar tepki yok. Eee neden Suriyedeyiz o halde madem hiçbirşeye tepki vermiyoruz. Amaç Rejim askerleriyle Sivil halk arasında güvenliği sağlamaktı ama kendi güvenliğimizi dahi sağlayamamışız. Şimdi Ruslara yalvarcaz ki burdan çıkarken bizi koruyun diye... Bahsettiğimiz ordu binlerce yıllık TÜRK ordusu bu arada... Geldiğimiz noktaya bak.
Biz orada güvenliği sağlamak değil, gözlemci olarak bulunuyoruz. Sadece bize doğrudan bir saldırı olduğunda meşru müdafaa ile karşılık verebiliriz.
Suriye ordusunun Rusya ile birlikte bu bölgeye ilerlemesi çok uzun zamandır zaten bekleniyordu. Ne yazık ki batılılar kadar bunlar da askeri hedeflerin vurulması konusunda hassas davranmıyorlar. İnşallah çatışmanın ortasında, kendimizi savunmak zorunda kalacak olaylar yaşamayız.
-
Basın açıklamalarından da görebildiğiniz üzere olayın Rusların vurması dışında cereyan etmediğini görebilirsiniz.
Zaten Suriye vursa bunu MSB direk açıklardı.
Yanlız ilginç nokta Rusların nokta atış yapabilme kabiliyeti mevcut ise.Demek ki bizim gördüğümüz Ruslar hedefi ıskalıyor tezi cidden çürümüş olur.
Adamlar tereyağından kıl çeker gibi Pick-up'ı havaya uçurdu tabi blast etkisi olmaması açısından da sığınak delici bomba kullandı ki bu çok akıllıca.Normal hava-yer bombası kullansa bizim araçlarda hasar görebilirdi.
Olayın kazaradan çok profesyonel bir biçimde yapıldığı kesin gibi yapılan analizlere göre.Bunuda Suriye hava kuvvetlerinin yapabilme becerisinin olmadığını düşündüğümüzde Rusya Türkiye'ye şu mesajı veriyor.Benim desteklemediğim kimse ile anlaşma yapıp koruma sağlayamazsın.Eğer sağlarsan sana zarar verip karşıma almam ama yanındakileri çok ince hesaplamalar ile senden ayırırım mesajını veriyor.
Ben forumda boşuna Rus ayısı ile çıkarın örtüşse bile anlaşılmaz demiyordum.Ruslar Nato veya Amerika gibi davranmaz.Yeri geldiğinde bütün gözlem noktalarını uçurur sende sadece seyretmek zorunda kalırsın.
Çünkü karşındaki güç senin dengin bir güç değil.
-
Rusların bütün gözlem noktalarını uçuracağına kesinlikle ihtimal vermiyorum. Aptal değiller! Rusya her ne kadar eskiden izler taşıyor olsa da artık Sovyet mantığı ile yönetilmiyor.
Geçenlerde Putin açıkça belirtti; Türkiye, Suriye'de bir operasyon yapmak istiyorsa Suriye yönetimiyle görüşmelidir!
Beğenip beğenmemek, sevip sevmemek meselesi değil bu. Bu ülkemin çıkar meselesi. Varlığını sürdürebilme, beka meselesi! Bu nedenle şu an Suriye'nin halen resmi olarak yönetimi kimdeyse, öncelikle onunla pazarlık edilmesi gerekirdi ve halen öyle! Çocukça küsmek olmaz devletler arasında! Çıkarların neyi gerektiriyorsa onu yap, duyguların neyi istiyorsa değil! Tanımıyorum diyemezsin, çünkü dünya tanıyor ve onların topraklarındasın! O topraklarda, sözde müttefiklerin senin can düşmanın olan bir terör örgütünü devletleştirirken özellikle!
-
Gozlemci statusunun ana yukumlulukleri nelerdir.
Ateşkes anlaşmalarını izlemek ve denetlemek.
Şiddet ve rahatsızlıkların yeniden canlanmasını önlemek.
Savaşın perişan olduğu ülkelerde demokratik kurumların yeniden inşasını desteklemek.
Yerel halkın insani yardımını sağlamak.
Mültecileri ve yerlerinden edilmiş kişileri evlerine izlemek ve onlara yardım etmek.
Bu siralamada belirtilmemis olsa da bolgede bulunan sivil halkin korunmasindan dolayli yoldan sorumludur. Dolayli derken mevcut gozlemci gucleri koruma yapabilecek kadar buyuk olmadiklarindan bu gorevi tek baslarina yapmalari pek imkan dahilinde olmadigindan BM veya baska kurumlarin destegine ihtiyac duyarlar. O
Bosna savasi esnasinda Hollandali ve Fransiz BM milletler askerlerinin yetersiz kalip koruduklari bolgeden cekilmeleri ile koruma altinda olan Bosnaklarin Siplarin eline gecmelerine olanak saglamalari ve sonrasi katliamlar.
1961 Irlanda BM askerlerinin Kongo da yerli halki korumaya karar verip direk catismaya girmeleri ve cephanelerinin tukenmesi sonrasi teslim olmalari ancak tum koruma altina alinan sivillerin kurtarmalari.
Kanimca su asamada BM ayagi kaldirmaya yonlenmeliyiz ,Hatta Rejim kuvvetlerinin ABD ve sair gucler tarafindan vurulmasini saglayabilirsek idlipde nihayi cozum icin bir miktar daha zaman kazanilabilir. Nihayi cozum Suriye ile yapilmasi gerekligi sart .
-
Son dönemde ukrayna ile yapılan askeri anlaşmalarında rus ayısının bu hareketinde etkili olduğunu düşünüyorum
-
Rusların bütün gözlem noktalarını uçuracağına kesinlikle ihtimal vermiyorum. Aptal değiller! Rusya her ne kadar eskiden izler taşıyor olsa da artık Sovyet mantığı ile yönetilmiyor.
Geçenlerde Putin açıkça belirtti; Türkiye, Suriye'de bir operasyon yapmak istiyorsa Suriye yönetimiyle görüşmelidir!
Beğenip beğenmemek, sevip sevmemek meselesi değil bu. Bu ülkemin çıkar meselesi. Varlığını sürdürebilme, beka meselesi! Bu nedenle şu an Suriye'nin halen resmi olarak yönetimi kimdeyse, öncelikle onunla pazarlık edilmesi gerekirdi ve halen öyle! Çocukça küsmek olmaz devletler arasında! Çıkarların neyi gerektiriyorsa onu yap, duyguların neyi istiyorsa değil! Tanımıyorum diyemezsin, çünkü dünya tanıyor ve onların topraklarındasın! O topraklarda, sözde müttefiklerin senin can düşmanın olan bir terör örgütünü devletleştirirken özellikle!
Yoo bence gayet akıllı olduklarını bu forumda yazılanları okuyarak anlayabilirsiniz rahat bir şekilde :)
Kahrolsun Amerika yaşasın Rusya çıkarlarımız örtüşüyor,S-400 füzemiz seve seve bineriz diyenler bugün Rusların kafalarına attığı füzenin ne olduğunu anlamaya çalışıyorlar.
Lafım size veya foruma değil genel insanların duygu düşüncesi bu.
Yani Rusya bu konuda asla aptal değil.Bizi Nato ve Amerika ile ters düşürüp F-35 gibi bölgede ciddi dengeleri değiştiricek uçaktan mahrum edip hem politik hem askeri açıdan kendilerine bağlama noktasında epey başarılı oldular.
Yarın öbürgün Rusya çıkın dediği zaman seve seve uyucaksınız.Bakmayın baştaki elemanların gürlemesine onlar gürlemeden önce Rusyanın kapısında izin bekledikleri günleri gayet net hatırlarım ben.
Suriye Rusya'nın ve Amerikanın Toprağı bunu kabul etmek iki gücü aynı dengede tutmak yerine popülist Emperyalist Amerika diyerek köprüleri atmaya çalışıp Rusya'nın güdümüne girerseniz şu videodaki durumdan pekte farkınız olmaz.
https://www.youtube.com/watch?v=MgC1Un_ONig (https://www.youtube.com/watch?v=MgC1Un_ONig)
-
İyi de ABD ile köprüleri atan biz değiliz ki! Halen bunu kavrayamamışsınız!
Biz bir müttefik olarak ihtiyacımız olan bir sistemi istedik. Sonuç seneler süren oyalamalar ve elde var sıfır. Doğal olarak başkasından aldık bizde.
Buna karşın parasını ödediğimiz ve ortağı olduğumuz projeden çıkartılan biziz! Bütün bu olaylar olurken, sınırımızın dibinde Akdeniz'e uzanan ve amacı sadece bize düşmanlık etmek olan bir terör devleti kurma çabalarını da aynı sözde müttefikimiz gerçekleştiriyordu!
Aynı sözde müttefikimiz daha birkaç yıl önce bu ülkede bir darbe girişimi içerisinde bulunanları da kollamıyor mu?
Daha sayalım mı?
Mesele ABD size göre daha iyi Rusya rezalet düşüncesi ile hareket etmek değil, bu ülkenin çıkarları ve geleceği olmalı!
O videoda görüldüğü gibi Esad Ruslar için sevilen biri değil! Hatta Suriye'nin geleceğinde Esad'ın yerinin olmadığını da çok iyi biliyorlar. Ama şu an, şimdi çıkarları onunla hareket etmeyi gerektirdiği için yanındalar! Yoksa Akdeniz'de üsleri hayal olurdu!
Biz en başta yanlış ata oynadığımız için şimdi günü kurtarmaya çalışıyoruz. Ama bunu yaparken halen duygusal davranıyoruz!
-
İki Su-35, Türk F-16’larını Suriye’de engeledi mi?
Son Güncelleme: 20/08/19 08:41:330
Paylaş
Rus savaş uçaklarının Suriye’nin İdlib şehri üzerinde Türk Hava Kuvvetleri’ne ait F-16 uçaklarını engellediği ileri sürüldü.
Almastar News'in Avia.Pro sitesine dayandırdığı haberine göre Suriye ordusunun Han Şeyhun şehri yakınlarında bir dizi kazanım elde etmesi sonrası Türkiye bölgeye savaş uçakları gönderdi. Henüz doğrulanmayan iddialara göre iki Rus Su-35 savaş uçağı Türk savaş uçaklarını engelledi ve Suriye hava sahasını terk etmeye zorladı. 30-40 km kadar Suriye toprakları içine giren savaş uçakları bunun üzerine geri döndü.
Kaynak: Avia.Pro
Kokpitaero.com
Garip şeyler olmak üzere...
-
İyi de ABD ile köprüleri atan biz değiliz ki! Halen bunu kavrayamamışsınız!
Biz bir müttefik olarak ihtiyacımız olan bir sistemi istedik. Sonuç seneler süren oyalamalar ve elde var sıfır. Doğal olarak başkasından aldık bizde.
Buna karşın parasını ödediğimiz ve ortağı olduğumuz projeden çıkartılan biziz! Bütün bu olaylar olurken, sınırımızın dibinde Akdeniz'e uzanan ve amacı sadece bize düşmanlık etmek olan bir terör devleti kurma çabalarını da aynı sözde müttefikimiz gerçekleştiriyordu!
Aynı sözde müttefikimiz daha birkaç yıl önce bu ülkede bir darbe girişimi içerisinde bulunanları da kollamıyor mu?
Daha sayalım mı?
Mesele ABD size göre daha iyi Rusya rezalet düşüncesi ile hareket etmek değil, bu ülkenin çıkarları ve geleceği olmalı!
O videoda görüldüğü gibi Esad Ruslar için sevilen biri değil! Hatta Suriye'nin geleceğinde Esad'ın yerinin olmadığını da çok iyi biliyorlar. Ama şu an, şimdi çıkarları onunla hareket etmeyi gerektirdiği için yanındalar! Yoksa Akdeniz'de üsleri hayal olurdu!
Biz en başta yanlış ata oynadığımız için şimdi günü kurtarmaya çalışıyoruz. Ama bunu yaparken halen duygusal davranıyoruz!
Siz elma ile armutları fena karıştırmışsınız :)
Meseleleri ayrı ayrı ele almanız lazım.Bize Patriot satmadılar diye Nato veya Amerikanın sinir uçları ile oynayacağınız bir hamle yapıp S-400 alırsanız yarın öbür gün Rusya kafanıza bombayı attığında olayı geçiştiririp tepki veremez hale gelirsiniz.
Hava Savunma Sistemi evet kritik bir sistem gerekli ama Suriyede'ki iki büyük hasımdan birini tercih etme noktası değildi.S-400 sistemi hem teknik hemde yapısal olarak zaten bizim isterlerimizi çokta fazla karşılayan bir sistem değil.Efektif kullanım bakımından bugün Yunanistan bile depoya kaldırıp yılda bir bakım yapıyor ise o dönemin en kritik hava savunma sistemini bizim onun bir üst export versiyonunu tam kapasite kullanmamızı kimsenin beklememesi gerekir.
Darbe teşebbüsü ve diğer konular siyasete girer askeri meseleler değildir.Zaten o teşebbüsün altını kimlerin yıllarca destek verip basında hasretle liderlerinin gelmesini bekleyip hazırladığını bizler gayet iyi biliyoruz.
Amerika YPG ye yardım etti o tü kaka diyoruz.Rusya Amerikadan daha fazla yardım etti 1980 lerden beri bunu daha önceki konularda defalarca anlaşılmasını umarak yazdım.PKK nın bayragın özgürlük anıtı yok Kızılyıldız Amblemi var.Dolayısı ile küresel dengeleri gözetirken Amerika bizi dövdü yardım et Rusya veya Rusya bizi dövdü yardım et Amerika moduna düşülmesi çokta ülkenin çıkarına değil.
Küresel dengeyi korumak için sizin diplomasi yeteneğiniz olmalı hep yanlış ata oynayıp kandırıldık bahanesi kabile devletlerinin sığındığı bir husustur.Bugün Rusların konvoya saldırı yapmasını bile geçiştiricek ve üstünü kapatıcak şekilde davranılıyor ise zaten o videodaki durumun eğer bu şekilde devam eder ise bizimde başımıza geleceği aşikardır.
-
Halen konuyu kavrayamadınız ya da işinize öyle geldiği için çarpıtmaya çalışıyorsunuz?
Darbe ve diğer konular siyasete girdiği gibi, Suriye konusu da siyasete giriyor!
Küresel dengeyi korumak önemli ama o dengeyi bizim lehimize bozmaya çalışanlar şu an sınırımızın dibinde bize düşman bir terör devleti kurmakla meşguller. Pkk herkesin kullandığı bir ortalık malı olmaktan çıkartılıp daha güçlü bir maşa haline getirilmek isteniyor.
Şu habere bir bakalım, Rusya ile işbirliği içerisine girmememizi kimler istiyor? >> https://www.haberturk.com/rus-buyukelci-karlov-suikasti-davasi-basladi-2285104 (https://www.haberturk.com/rus-buyukelci-karlov-suikasti-davasi-basladi-2285104)
Her şey gayet net ortada! Biz aptal değiliz!
Denge politikası birileri ile düşman olup diğerleriyle "dost" olmak değildir! Ama birileri bize düşmanca davranırsa, diğerleriyle "işbirliği" içerisine girmemiz kaçınılmazdır!
-
Suriye meselesi bir siyasi mesele değil küresel diplomasi meselesidir.
Bu noktada bile neyi nasıl kategori haline getirilmesi gerektiğini tam anlayamamışsınız.
Siz hala aklınızda Rusya-Türkiye ortak stratejik planlama noktasına takılmışsınız.Halbuki Ruslar bugüne kadar Suriye'de Amerika'dan daha fazla Türkiye ile bir çok krizin eşiğine gelmiş bir ülkedir.
Suriye'de Rusların çıkarına uymadığınız sürece bu tarz olayların olması normaldir.Ortada Türkiye'nin çıkarını savunucak bir oluşum,grup veya müttefiklik söz konusu değildir.
Unutmayın ki ülkemiz Rusların izni ile Astana sürecinde bize biçilen rol ile ordayız.Kendi ulusal güvenliğimiz için değil.
Amerika Rusya ile aramızı bozmaya çalışacağınız düşünmeniz meseleyi sığ taraftan bakmanız demektir.Amerika'nın Rusya ile ilişkilerimizi bozmasına asla gerek yok.Çünkü zaten bunu yapabilen bir dış politikamız mevcut.
Şunu unutmayın Rusya son 100 yıldır bu topraklarda Amerika'dan daha fazla düşmanca davranmıştır.
Yine hafızaları tazelemek için şu makaleyi koyalım ki okuyup Rus sevdanızı bir nebze dindirsin.
https://www.yenisafak.com/video-galeri/dunya/rusya-menbicte-teror-orgutu-ypg-ile-ortak-devriye-yapti-2188939 (https://www.yenisafak.com/video-galeri/dunya/rusya-menbicte-teror-orgutu-ypg-ile-ortak-devriye-yapti-2188939)
http://www.hurriyet.com.tr/pkk-denkleminde-rusya-39044027 (http://www.hurriyet.com.tr/pkk-denkleminde-rusya-39044027)
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/rusya-turkiye-ile-ortulu-savas-halinde-245987h.htm (https://www.yenicaggazetesi.com.tr/rusya-turkiye-ile-ortulu-savas-halinde-245987h.htm)
-
Öyle anlaşılıyor ki, @Hilal-i Ahmer; karşılıksız olarak Amerikan politikalarını savunmamız gerektiği, Amerika ne derse onu yapmamız gerektiğini falan savunuyor! yanılıyor muyum? Yanılıyorsam, anlaşılır şekilde ne demek istediğinizi açıklarsınız.
Örneğin;
- Türkiye' nin Suriye politikası ne olmalı?
- Amerika/Rusya denkleminde Türkiye' nin yeri neresidir?
- YPG/PYD Amerikan devletine karşı nasıl bir önlem düşünüyorlar?
-
Yine hafızaları tazelemek için şu makaleyi koyalım ki okuyup Rus sevdanızı bir nebze dindirsin.
Kusura bakma ama benim Rus sevdam yok! ABD sevdam da yok! Ben sadece ülkemin çıkarları neyi gerektiriyorsa onu yapmaktan yanayım. Birilerinden nefret ediyorum diye diğerlerinin kucağına oturmamaktan yanayım. Bağımsızlıktan yanayım.
Birileri Türk konvoyuna saldırdığında aşağıdaki gibi sevinerek etrafa gülücükler de atmıyorum!
Rus sevicileri üzücek bir haber ama konvoya saldıran Rus uçağının Su-34 olduğu gelen bilgiler arasında.
Artık S-400 milli hava savunma sistemi ile Rusları kovalarız :)
Bombayı atan vatandaş Mig-23 içinde Rus pilot var :)
SU-34 zannetim yanılmışım.
(https://i.ibb.co/2ynNg8F/mig.png) (https://imgbb.com/)
-
Meseleyi kişiselleştirip attığım mesajlardaki smileyleri tartışıcak kadar detaya indi iseniz bu noktada zaten meselenin doğru noktalarda tarafımca cevaplandığını düşünüyorum.
Siz sevdam yok diyorsunuz ama duygusal yaklaşıyorsunuz.Amerika bunu yaptı şunu yaptı diyorsunuz.Hiç bir iletinizde Rusya YGP ye yardım etti,dikkatli olmak zorundayız,Türkiye sırf birilerine yaranmak için Rusya ile yakınlaşmamalı sözünü görmedim.Demek ki duygusal yaklaşan veya celladına aşık olan ben değilmişim.
Bakın bugün yukarıda F-16 lar SU-35 ler tarafından engellendi haberi malesef ki doğru siz ordaki gözlem noktasına şu an destek bile veremiyorsunuz.Konvoy durduruldu ve ileriye gidemiyor.MD-5 otobanı Suriye ve Rusya tarafından kapatıldı.Şu an 9.Gözlem noktası eğer Türkiye lojistik destekte ısrar ederse yok edilicek Suriye tarafından(Rusya Destekli).
Kime şikayet ediyorsunuz durumu BM'yemi hayır,
Nato'yamı hayır,
Rusya evet.
Demek ki zaten siz birilerinin kucağına çoktan oturmuşsunuz haberiniz yok.
Bulunduğunuz alanda Rusya'nın kanunları geçerli sizin değil.
Dolayısı ile çıkarlara böyle yukarıdaki gibi Amerika bunu yaptı ağlıyoruz Rusya çok yaşa derseniz böyle gülünç komik duruma Türk askerini düşürürsünüz.
Ama sıkıntı yok kandırıldık der geçersiniz.
-
Meseleyi kişiselleştirip attığım mesajlardaki smileyleri tartışıcak kadar detaya indi iseniz bu noktada zaten meselenin doğru noktalarda tarafımca cevaplandığını düşünüyorum.
Siz sevdam yok diyorsunuz ama duygusal yaklaşıyorsunuz.Amerika bunu yaptı şunu yaptı diyorsunuz.Hiç bir iletinizde Rusya YGP ye yardım etti,dikkatli olmak zorundayız,Türkiye sırf birilerine yaranmak için Rusya ile yakınlaşmamalı sözünü görmedim.Demek ki duygusal yaklaşan veya celladına aşık olan ben değilmişim.
Bakın bugün yukarıda F-16 lar SU-35 ler tarafından engellendi haberi malesef ki doğru siz ordaki gözlem noktasına şu an destek bile veremiyorsunuz.Konvoy durduruldu ve ileriye gidemiyor.MD-5 otobanı Suriye ve Rusya tarafından kapatıldı.Şu an 9.Gözlem noktası eğer Türkiye lojistik destekte ısrar ederse yok edilicek Suriye tarafından(Rusya Destekli).
Kime şikayet ediyorsunuz durumu BM'yemi hayır,
Nato'yamı hayır,
Rusya evet.
Demek ki zaten siz birilerinin kucağına çoktan oturmuşsunuz haberiniz yok.
Bulunduğunuz alanda Rusya'nın kanunları geçerli sizin değil.
Dolayısı ile çıkarlara böyle yukarıdaki gibi Amerika bunu yaptı ağlıyoruz Rusya çok yaşa derseniz böyle gülünç komik duruma Türk askerini düşürürsünüz.
Ama sıkıntı yok kandırıldık der geçersiniz.
Meseleyi kişiselleştirmiyorum. Ama merak etmeden de duramıyorum: Bunda bu kadar sevinecek ne var? Nasıl bir ruh hali kendi ülkenizin askeri konvoyuna birileri hava saldırısı düzenlediğinde mutluluk duyar?
Ayrıca bu bahsettiklerinde bol bol "siz" kelimesi kullanarak sen kişiselleştiriyorsun!
Kişisel olarak cevap vereyim. Kendi adıma söylüyorum. Kimsenin kucağına oturmuyorum. Çok yaşa Rusya veya ABD veya Zambia vs de demiyorum.
Tekrar açık açık daha net söylüyorum. ABD'nin de Rusya'nın da canı cehenneme! Ben kendi bağımsızlığımdan yanayım. Denge politikası sürdüreceğim diye birinin kucağından inip diğerine binmek zorunda değilim! Ülkemin çıkarları için her türlü işbirliğine girerim. Ama dediğim gibi, ülkemin çıkarları için, başkasının değil! Benim çıkarlarıma ters düşen herkes benim karşımdadır.
Şu an karşımda, ülkemde kaos yaratmak isteyip darbe yapmaya kalkan, burnumun dibinde bana düşman bir terör devleti kuramaya çalışan, müttefik olduğunu söyleyip bunu gereklerini yerine getirmeyen, örtülü ambargolar uygulayan, saymakla bitmeyecek sabıkası olan bir ülke var!
Eğer anlaşmaya uymayıp 9. gözlem noktasını birileri yok ederse, benim askerime zarar verirse onlar da karşımda olacaklardır!
-
Benim anlamadığım uluslararası ilişkiler olduğunda neden toptan bir yaklaşım içerisinde değerlendirme yapılıyor. Unutmayalım ki ne A.B.D. ve ne de Rusya ile ilişkilerimiz dostluk seviyesinde sadece çıkarlarımıza göre davranıyoruz. Nasıl derseniz ;
- Rusya ile müttefikiz diyoruz;
a ) Ukrayna ile savunmaya sanayi alanında işbirliği yapıyoruz
b ) Rusya PKK/PYD ofisini kapatmıyor
- A.B.D ile müttefikiz diyoruz ;
a ) A.B.D.'ye Suriye konusunda ( Fırat'ın doğusu ) rest çekiyoruz
b ) S-400 alıyoruz
gibi...
o halde bizim önceliklerimiz ve bu önceliklere uygun askeri/siyasi politikalarımızın neler olması gerektiğini konuşmamız, neler olabileceği hakkında senaryolar üretmemiz ve bu senaryolara uygun çözümler üretmemiz daha yapıcı olabileceği kanısındayım. Onunla müttefikiz de bununla neden müttefik değiliz tartışmaları bize var olandan daha fazla bir katkı sunmamaktadır..
-
Han Şeyhun'da şiddetli çatışmalar yaşanıyor.Askerlerimiz hala Morek gözlem üssünde kuşatma altında ve rejim askerleri tarafından 2 km mesafeden çok dikkatli gözlemleniyor, herhangi bir saldırı veya sürtüşmeden özellikle kaçınılıyor. Muhalifler Han Şeyhun'da etrafı çevrelenen Ltamine, Kafr Zita, Morek, Latmin, Laheya ve Marakba bölgelerinden çekildiler.
(http://resimag.com/p1/e7d6db7e736.jpeg)
-
Meseleyi kişiselleştirip attığım mesajlardaki smileyleri tartışıcak kadar detaya indi iseniz bu noktada zaten meselenin doğru noktalarda tarafımca cevaplandığını düşünüyorum.
Siz sevdam yok diyorsunuz ama duygusal yaklaşıyorsunuz.Amerika bunu yaptı şunu yaptı diyorsunuz.Hiç bir iletinizde Rusya YGP ye yardım etti,dikkatli olmak zorundayız,Türkiye sırf birilerine yaranmak için Rusya ile yakınlaşmamalı sözünü görmedim.Demek ki duygusal yaklaşan veya celladına aşık olan ben değilmişim.
Bakın bugün yukarıda F-16 lar SU-35 ler tarafından engellendi haberi malesef ki doğru siz ordaki gözlem noktasına şu an destek bile veremiyorsunuz.Konvoy durduruldu ve ileriye gidemiyor.MD-5 otobanı Suriye ve Rusya tarafından kapatıldı.Şu an 9.Gözlem noktası eğer Türkiye lojistik destekte ısrar ederse yok edilicek Suriye tarafından(Rusya Destekli).
Kime şikayet ediyorsunuz durumu BM'yemi hayır,
Nato'yamı hayır,
Rusya evet.
Demek ki zaten siz birilerinin kucağına çoktan oturmuşsunuz haberiniz yok.
Bulunduğunuz alanda Rusya'nın kanunları geçerli sizin değil.
Dolayısı ile çıkarlara böyle yukarıdaki gibi Amerika bunu yaptı ağlıyoruz Rusya çok yaşa derseniz böyle gülünç komik duruma Türk askerini düşürürsünüz.
Ama sıkıntı yok kandırıldık der geçersiniz.
Meseleyi kişiselleştirmiyorum. Ama merak etmeden de duramıyorum: Bunda bu kadar sevinecek ne var? Nasıl bir ruh hali kendi ülkenizin askeri konvoyuna birileri hava saldırısı düzenlediğinde mutluluk duyar?
Ayrıca bu bahsettiklerinde bol bol "siz" kelimesi kullanarak sen kişiselleştiriyorsun!
Kişisel olarak cevap vereyim. Kendi adıma söylüyorum. Kimsenin kucağına oturmuyorum. Çok yaşa Rusya veya ABD veya Zambia vs de demiyorum.
Tekrar açık açık daha net söylüyorum. ABD'nin de Rusya'nın da canı cehenneme! Ben kendi bağımsızlığımdan yanayım. Denge politikası sürdüreceğim diye birinin kucağından inip diğerine binmek zorunda değilim! Ülkemin çıkarları için her türlü işbirliğine girerim. Ama dediğim gibi, ülkemin çıkarları için, başkasının değil! Benim çıkarlarıma ters düşen herkes benim karşımdadır.
Şu an karşımda, ülkemde kaos yaratmak isteyip darbe yapmaya kalkan, burnumun dibinde bana düşman bir terör devleti kuramaya çalışan, müttefik olduğunu söyleyip bunu gereklerini yerine getirmeyen, örtülü ambargolar uygulayan, saymakla bitmeyecek sabıkası olan bir ülke var!
Eğer anlaşmaya uymayıp 9. gözlem noktasını birileri yok ederse, benim askerime zarar verirse onlar da karşımda olacaklardır!
Hala kişiselleştirme noktasından devam ediyorsunuz.
Ve yukarıda dediğim noktada hala ısrar edip duruyorsunuz işin ilginç kısmı söylediklerime karşılık herhangi bir mantıklı açıklama getirmeyip bol bol popülist söylemle cevap verip konunun mantığı dışında yüzeysel olarak dolanmaya devam ettiğiniz sürece ortak bir nokta tartışmada bulamayız.
Bakın yukarıda cümleniz bile karşımda bir düşman var oda Amerika diyorsunuz sonra durumu eşitlemek için ben çıkarımı düşünürüm Rusya,Amerika umrumda değil diyerek konuyu toparlama uğraşıyorsunuz.
Burada bile yukarıdaki söylemlerimi destekler nitelikte açıklama yapıyorsunuz.
Bence bu noktada konuyu sonlandıralım nihayetinde ne siz beni Ruslar konusunda ikna edebilirsiniz ne de ben sizi küresel diplomasi noktasında eşit mesafede durma bilincine eriştirebilirim.
-
Bilinç konusuna erişmekten bahsetmişken...
Halen konuyu kavrayamadınız ya da işinize öyle geldiği için çarpıtmaya çalışıyorsunuz?
Mesela sorulmuş...
Öyle anlaşılıyor ki, @Hilal-i Ahmer; karşılıksız olarak Amerikan politikalarını savunmamız gerektiği, Amerika ne derse onu yapmamız gerektiğini falan savunuyor! yanılıyor muyum? Yanılıyorsam, anlaşılır şekilde ne demek istediğinizi açıklarsınız.
Örneğin;
- Türkiye' nin Suriye politikası ne olmalı?
- Amerika/Rusya denkleminde Türkiye' nin yeri neresidir?
- YPG/PYD Amerikan devletine karşı nasıl bir önlem düşünüyorlar?
Ama cevap vermek yerine halen Rus sevicileri vs saçma sapan bir yığın söylem...
-
Rus sevici denilince aklıma yıllardır ne işe yaradığını - ne iş yaptıgını - ne iş yapmaya çabaladıgını çözemediğim Perinçek geliyor. :)))
Sayın @Patikül sorularına kendimce cevaplar vermek isterim...
-Türkiye'nin Suriye politikasında bir defa ajandanıza Esad'ın adını yazacaksınız. Şu andan itibaren Suriyede Türkiye güdümlü bir yapı istemek fazla ütopik olur. Türkiyedeki Suriyeliler Esadla anlaşmadıkça sıkıntı olmaya devam edecekler..
-Türkiye bugün İdlibte birşey yapamıyorsa bu Rusya yüzündendir , Amerikaya söylenen sözleri nasıl haklı buluyorsam Rusyaya söylenmeyen/söylenemeyen sözleride o kadar korkakça buluyorum. Bugün İdlibi konuşuyorsak rejimin sırtını dayadığı Rusya yüzündendir.
-Güvenli bölge kimin güvenliğini sağlayacak sorusuna cevabım nettir. pkknın. Türkiyenin Amerikayla oluşturulmaya çalışılan güvenli bölge politikasından vazgecmesi gerektiğini düşünüyorum. Oluşturulacak bir güvenli bölge demek , kurulması olası pkk devletine dokunamayacagımız anlamına geliyor. Resmi olarakta Amerikan ordusunun sınırımızda daha güçlü olmasını sağlar.
-
Bakan Çavuşoğlu'ndan Türk konvoyuna saldırı açıklaması
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Suriye'de TSK konvoyuna yönelik saldırıya ilişkin Bakan Çavuşoğlu, "Rejimin ateşle oynamaması gerekiyor. Askerimizin güvenliği için ne gerekiyorsa yaparız" dedi.
Bakan Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle;
(İdlib'de Türk konvoyuna düzenlenen saldırı)
Bu saldırıdan sonra Rus muhattaplarımızla temasa geçtik. Sükunet için Rusya'yla sürekli görüşüyüroz. Rusya ile her düzeyde temaslarımız var.
Saldırılar felakete yol açar. Rejimin ateşle oynamaması gerekiyor. Askerimizin güvenliği için ne gerekiyorsa yaparız.
9. gözlem noktasını başka yere taşıma gibi bir niyetimiz yok
(ABD ile müşterek harekat merkezi)
ABD'den yetkililer gelmeye başladılar. Çalışma sürüyor.
ABD'nin 2. Münbiç sürecini işletmesine izin vermeyiz. Müzakere sürecek. Olmazsa bizim kendi planımız var.
http://www.milliyet.com.tr/siyaset/son-dakika-bakan-cavusoglu-konusuyor-6019659 (http://www.milliyet.com.tr/siyaset/son-dakika-bakan-cavusoglu-konusuyor-6019659)
-
Bakan Çavuşoğlu'ndan Türk konvoyuna saldırı açıklaması
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Suriye'de TSK konvoyuna yönelik saldırıya ilişkin Bakan Çavuşoğlu, "Rejimin ateşle oynamaması gerekiyor. Askerimizin güvenliği için ne gerekiyorsa yaparız" dedi.
Bakan Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle;
(İdlib'de Türk konvoyuna düzenlenen saldırı)
Bu saldırıdan sonra Rus muhattaplarımızla temasa geçtik. Sükunet için Rusya'yla sürekli görüşüyüroz. Rusya ile her düzeyde temaslarımız var.
Saldırılar felakete yol açar. Rejimin ateşle oynamaması gerekiyor. Askerimizin güvenliği için ne gerekiyorsa yaparız.
9. gözlem noktasını başka yere taşıma gibi bir niyetimiz yok
(ABD ile müşterek harekat merkezi)
ABD'den yetkililer gelmeye başladılar. Çalışma sürüyor.
ABD'nin 2. Münbiç sürecini işletmesine izin vermeyiz. Müzakere sürecek. Olmazsa bizim kendi planımız var.
[url]http://www.milliyet.com.tr/siyaset/son-dakika-bakan-cavusoglu-konusuyor-6019659[/url] ([url]http://www.milliyet.com.tr/siyaset/son-dakika-bakan-cavusoglu-konusuyor-6019659[/url])
Lavrov bugün verdiği demeçte , İdlibteki teröristler yok edilene kadar operasyon devam edecek demiş. Ayrıca yine Lavrov'un dediğine göre İdlib operasyonlarında Rus askerlerde var. Bu operasyonu Rusya yönetiyor ama biz Rusyayı karşımıza almamak için "Rejime söyleyin akıllı dursunlar" diyoruz. Rejimin bizim konvoyun içindeki öso aracını vuracak çapta ne istihbaratı nede yeteneği olabilir.
-
Bakan Çavuşoğlu'ndan İdlib'de Türk konvoyunu hedef alan saldırıya ilişkin açıklama
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İdlib'de Türk konvoyunu hedef alan saldırı için, "Rejimin ateşle oynamaması lazım." dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, El Salvadorlu mevkidaşı Alexandra Hill ile ortak basın toplantısı düzenledi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satır başları;
İDLİB'DE TÜRK KONVOYUNA SALDIRI
İdlib'de sukunetin sağlanması için Rusya'yla görüşmelerimiz sürekli yapıyoruz. Burada ateşkesi sağlamamız lazım. Rejim askeri çözümü zorlamaya başladı. Rusların oradan taciz geliyor açıklaması doğru değil, menzil bakımından da uzak. Bu saldırıların burada ancak bir felakete yol açabileceğini anlatıyoruz, tüm tüm dünyaya da bu konuda çağrıda bulunuyoruz. İdlib Suriye'nin geleceği bakımından önemlidir. Eğer bu saldırılar ya da çatışmalar durdurulmazsa sayın Cumhurbaşkanımız da ihtiyaç olduğu zaman Putin'le görüşüyor. Ruslarla her düzeyde temasımız var hem dünkü saldırı ile ilgili hem de İdlib'de genel bir ateşkesin tesis edilmesi ile ilgili temaslarımızı sürdürüyoruz. Çünkü misyonumuzun görevi 9'uncu gözlem noktamızın güvenliğini sağlamak. Burası Astana çerçevesinde yaptığımız mutabakat çerçevesinde kuruldu. Rejimin ateşle oynamaması lazım. 9. gözlem noktasını başka yere taşıma gibi bir niyetimiz yok.
ABD İLE MÜŞTEREK HAREKAT MERKEZİ
ABD'den yetkililer geldi, çalışmalar sürüyor. ABD'nin ikinci bir Münbiç sürecini işletmesine biz müsaade etmeyeceğiz. Anlaştığımız ve anlaşamadığımız konular var. Müzakere sürecek, olmazsa kendi planımız var. NATO müttefiki olan bir ülkenin terörle ittifak kurması kabul edilemez. ABD'nin Türkiye'yi oyalayıp terör örgütüne silah vermesi kabul edilemez.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-bakan-cavusoglundan-idlibde-turk-konvoyunu-hedef-alan-saldiriya-iliskin-aciklama-41306459 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-bakan-cavusoglundan-idlibde-turk-konvoyunu-hedef-alan-saldiriya-iliskin-aciklama-41306459)
-
Meseleyi kişiselleştirip attığım mesajlardaki smileyleri tartışıcak kadar detaya indi iseniz bu noktada zaten meselenin doğru noktalarda tarafımca cevaplandığını düşünüyorum.
Siz sevdam yok diyorsunuz ama duygusal yaklaşıyorsunuz.Amerika bunu yaptı şunu yaptı diyorsunuz.Hiç bir iletinizde Rusya YGP ye yardım etti,dikkatli olmak zorundayız,Türkiye sırf birilerine yaranmak için Rusya ile yakınlaşmamalı sözünü görmedim.Demek ki duygusal yaklaşan veya celladına aşık olan ben değilmişim.
Bakın bugün yukarıda F-16 lar SU-35 ler tarafından engellendi haberi malesef ki doğru siz ordaki gözlem noktasına şu an destek bile veremiyorsunuz.Konvoy durduruldu ve ileriye gidemiyor.MD-5 otobanı Suriye ve Rusya tarafından kapatıldı.Şu an 9.Gözlem noktası eğer Türkiye lojistik destekte ısrar ederse yok edilicek Suriye tarafından(Rusya Destekli).
Kime şikayet ediyorsunuz durumu BM'yemi hayır,
Nato'yamı hayır,
Rusya evet.
Demek ki zaten siz birilerinin kucağına çoktan oturmuşsunuz haberiniz yok.
Bulunduğunuz alanda Rusya'nın kanunları geçerli sizin değil.
Dolayısı ile çıkarlara böyle yukarıdaki gibi Amerika bunu yaptı ağlıyoruz Rusya çok yaşa derseniz böyle gülünç komik duruma Türk askerini düşürürsünüz.
Ama sıkıntı yok kandırıldık der geçersiniz.
Meseleyi kişiselleştirmiyorum. Ama merak etmeden de duramıyorum: Bunda bu kadar sevinecek ne var? Nasıl bir ruh hali kendi ülkenizin askeri konvoyuna birileri hava saldırısı düzenlediğinde mutluluk duyar?
Ayrıca bu bahsettiklerinde bol bol "siz" kelimesi kullanarak sen kişiselleştiriyorsun!
Kişisel olarak cevap vereyim. Kendi adıma söylüyorum. Kimsenin kucağına oturmuyorum. Çok yaşa Rusya veya ABD veya Zambia vs de demiyorum.
Tekrar açık açık daha net söylüyorum. ABD'nin de Rusya'nın da canı cehenneme! Ben kendi bağımsızlığımdan yanayım. Denge politikası sürdüreceğim diye birinin kucağından inip diğerine binmek zorunda değilim! Ülkemin çıkarları için her türlü işbirliğine girerim. Ama dediğim gibi, ülkemin çıkarları için, başkasının değil! Benim çıkarlarıma ters düşen herkes benim karşımdadır.
Şu an karşımda, ülkemde kaos yaratmak isteyip darbe yapmaya kalkan, burnumun dibinde bana düşman bir terör devleti kuramaya çalışan, müttefik olduğunu söyleyip bunu gereklerini yerine getirmeyen, örtülü ambargolar uygulayan, saymakla bitmeyecek sabıkası olan bir ülke var!
Eğer anlaşmaya uymayıp 9. gözlem noktasını birileri yok ederse, benim askerime zarar verirse onlar da karşımda olacaklardır!
Hala kişiselleştirme noktasından devam ediyorsunuz.
Ve yukarıda dediğim noktada hala ısrar edip duruyorsunuz işin ilginç kısmı söylediklerime karşılık herhangi bir mantıklı açıklama getirmeyip bol bol popülist söylemle cevap verip konunun mantığı dışında yüzeysel olarak dolanmaya devam ettiğiniz sürece ortak bir nokta tartışmada bulamayız.
Bakın yukarıda cümleniz bile karşımda bir düşman var oda Amerika diyorsunuz sonra durumu eşitlemek için ben çıkarımı düşünürüm Rusya,Amerika umrumda değil diyerek konuyu toparlama uğraşıyorsunuz.
Burada bile yukarıdaki söylemlerimi destekler nitelikte açıklama yapıyorsunuz.
Bence bu noktada konuyu sonlandıralım nihayetinde ne siz beni Ruslar konusunda ikna edebilirsiniz ne de ben sizi küresel diplomasi noktasında eşit mesafede durma bilincine eriştirebilirim.
Sayın Master aramıza hoş gelmediniz. Kendinizi yırtmayın.
-
Bilinç konusuna erişmekten bahsetmişken...
Halen konuyu kavrayamadınız ya da işinize öyle geldiği için çarpıtmaya çalışıyorsunuz?
Mesela sorulmuş...
Öyle anlaşılıyor ki, @Hilal-i Ahmer; karşılıksız olarak Amerikan politikalarını savunmamız gerektiği, Amerika ne derse onu yapmamız gerektiğini falan savunuyor! yanılıyor muyum? Yanılıyorsam, anlaşılır şekilde ne demek istediğinizi açıklarsınız.
Örneğin;
- Türkiye' nin Suriye politikası ne olmalı?
- Amerika/Rusya denkleminde Türkiye' nin yeri neresidir?
- YPG/PYD Amerikan devletine karşı nasıl bir önlem düşünüyorlar?
Ama cevap vermek yerine halen Rus sevicileri vs saçma sapan bir yığın söylem...
Bu sorular benimle alakalı değil.Neticede dış politikayı ben belirlemiyorum.
Ben olan ve şu anki durumu analiz edebilirim.Gelecekte ne yapılması gerektiğini devlet büyüklerine sormanız gerekiyor bana değil.
-
Bu sorular benimle alakalı değil.Neticede dış politikayı ben belirlemiyorum.
Ben olan ve şu anki durumu analiz edebilirim.Gelecekte ne yapılması gerektiğini devlet büyüklerine sormanız gerekiyor bana değil.
Güzel. Anlamaya başlamışsın.
O kadar iletide bize yazdığın şeylerin muhatabı da biz değilmişiz değil mi!
-
Batılıların Rus mühimmatları hassas vuruş yapamaz iddiaları çöp oldu bu saldırı ile şuan yapılması gereken tek şey Esad ve Rusya ile konuşmak oradaki üsse yardım edemeyiz. Etmek için operasyon yapsak bile bunun sonuçları ağır olur iki seçenek var ya geri çekilmek yada teminat almak
-
Bu sorular benimle alakalı değil.Neticede dış politikayı ben belirlemiyorum.
Ben olan ve şu anki durumu analiz edebilirim.Gelecekte ne yapılması gerektiğini devlet büyüklerine sormanız gerekiyor bana değil.
Güzel. Anlamaya başlamışsın.
O kadar iletide bize yazdığın şeylerin muhatabı da biz değilmişiz değil mi!
Ben anlıyorum ama malesef size anlatamıyorum sıkıntı orda :)
Umarım bir gün anlamaya çalışırsınız.
-
Batılıların Rus mühimmatları hassas vuruş yapamaz iddiaları çöp oldu bu saldırı ile şuan yapılması gereken tek şey Esad ve Rusya ile konuşmak oradaki üsse yardım edemeyiz. Etmek için operasyon yapsak bile bunun sonuçları ağır olur iki seçenek var ya geri çekilmek yada teminat almak
Uçuk bir düşünce olacak ama maalesef musul olayını hepimiz hatırlıyoruz, daha sonra işidin kaçırdığı askerlerimizi de unutmadık.
Şimdi burada kesin olan o gediğin kapandığı, sosyal medyada bir sürü idda dolanıyor.
Üsse saldırı yada askerleri esir alma durumu olursa ?
Rusya ya güvenemeyiz.
Sadece sesli düşünüyorum.
-
Bu Rus ayısı bizim F-16'lara önleme yaparken Israil'e neden dokunmuyor acaba. Israil her ay düzenli tecavüz ediyor rejime. Bu soytariları perişan etmek lazım. Bunların borusu anca bize ötüyor. Israil, ABD oldumu gıkları çıkmıyor. Umarım ABD ile anlaşma doğru ilerlerde YPG daha guneye iner. Sonra rejim ile karşi karşiya gelirler. Çok sevinicem çok. 2 düsmanı birbirine kırdırmak lazım.
-
Son dakika… Rusya’dan çok kritik Suriye açıklaması geldi
Rusya Dışişlerİ Bakanı Sergei Lavrov, yıllardır bitmek bilmeyen Suriye krizi ile ilgili açıklamalarda bulundu. Lavrov, İdlib'de askeri personellerinin bulunduğu söyledi. Interfax haber ajansının haberinde Lavrov'un, "Gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Çatışmasızlık bölgesinde yaşanacak herhangi bir saldırıyı güç kullanarak bastıracağız" sözlerine yer verdi.
Bunun anlamı TSK bölgede Rejime veya başka bir gruba herhangi bir hareketi olursa TSK'yı Suriyeden sileceğiz demektir.
Eh artık S-400 lerde geldi elimiz rahat kuralım idlib e Ruslar korksun gelmesin :)
-
Suriye' de statükonun sürdürülebilir olmadığı ortadadır. Cevap aranan sorular şunlar;
- İdlib merkezli cihatçı örgütlerin akıbeti ne olacak?
- Amerika/İsrail destekli PYD/YPG teröristlerinin akıbeti ne olacak?
- Türkiye' nin Suriye devletiyle olan ilişkileri nereye evrilecek?
- Suriye için nasıl bir gelecek öngörülüyor?
- Türkiye olarak bölgesel çıkarlarımız nelerdir ve nasıl bir pozisyon almalıyız?
Bu ve buna benzer soruların cevabını bulmak durumundayız. Aksi taktirde, politika belirleyen değil yaprak gibi savrulan bir ülke durumuna düşeriz. Buradan hareketle, iki tane yakıcı gündem maddemiz var;
1- Rusya/Suriye ile İdlib meselesi
2- Amerika/İsrail ikilisi ile YPG/PYD meselesi
Öyle bir hamle yapmalıyız ki, bu iki sorunu birden çözebilelim. Yani bir taşla iki kuş vuralım... Mümkün müdür? mümkündür diyorum. Aylardır, yıllardır ifade etmeye çalıştığım gibi; Suriye devletini muhatap kabul etmeden bu sorunları çözmenin mümkün olamayacağı anlaşılmıştır. Dünya devletlerinin at koşturduğu bir coğrafyada, kendi kafamıza göre at koşturmaya çalışıyoruz! Mümkün olamayacağının anlaşılmış olması gerekirdi.
Rusya, Suriye devletiyle anlaşmamız için bizi zorluyor. Amerika ise YPG/PYD teröristlerine operasyon yapmamız için zorluyor. Peki Suriye devletiyle masaya otur mamamızın gerekçe nedir? Detaylarını bilmiyoruz ama bunun iki nedeni olabilir;
1- AKP hükumetinin kuru inadı
2- Bir takım muhalif örgütlere verilmiş olması muhtemel; sözler, vaatler
Fakat bu böyle gitmez... İş sürüncemede kaldıkça yıpranan taraf biz olacağız. Gordion düğümünü çözmek gerekiyor. Bu gidişat gidişat değildir.
-
Suriye' de statükonun sürdürülebilir olmadığı ortadadır. Cevap aranan sorular şunlar;
- İdlib merkezli cihatçı örgütlerin akıbeti ne olacak?
- Amerika/İsrail destekli PYD/YPG teröristlerinin akıbeti ne olacak?
- Türkiye' nin Suriye devletiyle olan ilişkileri nereye evrilecek?
- Suriye için nasıl bir gelecek öngörülüyor?
- Türkiye olarak bölgesel çıkarlarımız nelerdir ve nasıl bir pozisyon almalıyız?
Bu ve buna benzer soruların cevabını bulmak durumundayız. Aksi taktirde, politika belirleyen değil yaprak gibi savrulan bir ülke durumuna düşeriz. Buradan hareketle, iki tane yakıcı gündem maddemiz var;
1- Rusya/Suriye ile İdlib meselesi
2- Amerika/İsrail ikilisi ile YPG/PYD meselesi
Öyle bir hamle yapmalıyız ki, bu iki sorunu birden çözebilelim. Yani bir taşla iki kuş vuralım... Mümkün müdür? mümkündür diyorum. Aylardır, yıllardır ifade etmeye çalıştığım gibi; Suriye devletini muhatap kabul etmeden bu sorunları çözmenin mümkün olamayacağı anlaşılmıştır. Dünya devletlerinin at koşturduğu bir coğrafyada, kendi kafamıza göre at koşturmaya çalışıyoruz! Mümkün olamayacağının anlaşılmış olması gerekirdi.
Rusya, Suriye devletiyle anlaşmamız için bizi zorluyor. Amerika ise YPG/PYD teröristlerine operasyon yapmamız için zorluyor. Peki Suriye devletiyle masaya otur mamamızın gerekçe nedir? Detaylarını bilmiyoruz ama bunun iki nedeni olabilir;
1- AKP hükumetinin kuru inadı
2- Bir takım muhalif örgütlere verilmiş olması muhtemel; sözler, vaatler
Fakat bu böyle gitmez... İş sürüncemede kaldıkça yıpranan taraf biz olacağız. Gordion düğümünü çözmek gerekiyor. Bu gidişat gidişat değildir.
+1
İnatla iş yürümez. Çıkmaza girer. Her zaman da öyle olmuştur.
-
Suriye' de statükonun sürdürülebilir olmadığı ortadadır. Cevap aranan sorular şunlar;
- İdlib merkezli cihatçı örgütlerin akıbeti ne olacak?
- Amerika/İsrail destekli PYD/YPG teröristlerinin akıbeti ne olacak?
- Türkiye' nin Suriye devletiyle olan ilişkileri nereye evrilecek?
- Suriye için nasıl bir gelecek öngörülüyor?
- Türkiye olarak bölgesel çıkarlarımız nelerdir ve nasıl bir pozisyon almalıyız?
Bu ve buna benzer soruların cevabını bulmak durumundayız. Aksi taktirde, politika belirleyen değil yaprak gibi savrulan bir ülke durumuna düşeriz. Buradan hareketle, iki tane yakıcı gündem maddemiz var;
1- Rusya/Suriye ile İdlib meselesi
2- Amerika/İsrail ikilisi ile YPG/PYD meselesi
Öyle bir hamle yapmalıyız ki, bu iki sorunu birden çözebilelim. Yani bir taşla iki kuş vuralım... Mümkün müdür? mümkündür diyorum. Aylardır, yıllardır ifade etmeye çalıştığım gibi; Suriye devletini muhatap kabul etmeden bu sorunları çözmenin mümkün olamayacağı anlaşılmıştır. Dünya devletlerinin at koşturduğu bir coğrafyada, kendi kafamıza göre at koşturmaya çalışıyoruz! Mümkün olamayacağının anlaşılmış olması gerekirdi.
Rusya, Suriye devletiyle anlaşmamız için bizi zorluyor. Amerika ise YPG/PYD teröristlerine operasyon yapmamız için zorluyor. Peki Suriye devletiyle masaya otur mamamızın gerekçe nedir? Detaylarını bilmiyoruz ama bunun iki nedeni olabilir;
1- AKP hükumetinin kuru inadı
2- Bir takım muhalif örgütlere verilmiş olması muhtemel; sözler, vaatler
Fakat bu böyle gitmez... İş sürüncemede kaldıkça yıpranan taraf biz olacağız. Gordion düğümünü çözmek gerekiyor. Bu gidişat gidişat değildir.
Bu kadar yazmama gerek yok ama bu cografyanin kaderini Irak ta rahat gorebilirsiniz ;)
Sizinki ütopik ve bos hayaller malesef.Bölgede sizin bilmediğiniz durumlar mevcut.İş sadece Suriye devleti ile oturarak çözülücek mesele değil.
Zaten ortada Suriye devleti yok Rusya var.
-
İdlibte HTŞ ve türevleri oldugu sürece o bölgede çamura batmaya mahkumuz. Bunların Suriye halkını , o insanların yaşamlarını önemsediklerine falan inanan varsa cidden tekrar düşünsün. Bu radikal dincilerden elimizi ne kadar erken kurtarırsak o kadar iyidir.
-
Bu kadar yazmama gerek yok ama bu cografyanin kaderini Irak ta rahat gorebilirsiniz ;)
Sizinki ütopik ve bos hayaller malesef.Bölgede sizin bilmediğiniz durumlar mevcut.İş sadece Suriye devleti ile oturarak çözülücek mesele değil.
Zaten ortada Suriye devleti yok Rusya var.
Şu bizim bilmediğimiz ama senin bildiğin durumları bize anlat da biz de bilelim o zaman!
-
Esad konusu kapanmistir beyler. Temas falan yok. Olmesini bekleyecegiz. Yerine gelen adamin tandansina gore temasa gecilir.
Suriye'ye bu hukumeti sokanlar, siyasal islamin burnunun surtulmesini istiyordu. Bu cok net. Ne Esad'i ezdirdiler, ne de bu hukumete kazandirdilar. Arada harcanan islami degerler ve mucahitler oldu.
Turkiye-suriye evliligi uzerine az makale yayinlanmamisti zamaninda. Biraz Ruslar engel oldu, biraz abd bizi satti.
Son tahlilde Esad diye biri yok artik. Cenazesine katiliriz. Sonraki gelene bakariz.
-
Bu kadar yazmama gerek yok ama bu cografyanin kaderini Irak ta rahat gorebilirsiniz ;)
Sizinki ütopik ve bos hayaller malesef.Bölgede sizin bilmediğiniz durumlar mevcut.İş sadece Suriye devleti ile oturarak çözülücek mesele değil.
Zaten ortada Suriye devleti yok Rusya var.
Şu bizim bilmediğimiz ama senin bildiğin durumları bize anlat da biz de bilelim o zaman!
Bu arkadaşımızın bi' şey bildiğini hiç zannetmiyorum! Peki bizim bilmediğimiz şeyler ne olabilir dersek; kapalı kapılar arkasında kotarılan işler, yapılan anlaşmalar veya ihanetler olabilir ancak... Bunun dışında olan şeyler zaten sahaya yansıyor ve bizlerde bu yansımaya dayanaraktan öngörülerde bulunuyoruz.
Bizi ''hayal dünyasınında'' gezinmekle suçlamış... Halbuki Suriye meselesinde en başından itibaren neyi öngördüysek bir bir gerçekleşmiştir. Kendisini tanımayız, etmeyiz. Bir resmi görevi var mı, yok mu... bilemeyiz. Neye dayanaraktan ''sizin bilmediğiniz şeyler var'' diyebiliyor... Onu da anlamış değiliz fakat Türk milletinin önüne koya koya '' öğrenilmiş çaresizlik'' koyabiliyor! Neymiş efenim; bölgenin kaderi zaten belliymiş, terör devletinin kurulması kaçınılmazmış mış (!!!) eee, biz neyiz burada o zaman? Bir Türk evladının kaderine razı olduğu nerede görülmüş? Yahu...! bir Türk Oğlu Türk, kendisine biçilmiş kadere razı olabilir mi yav...! Birisi benim geleceğim hakkında kader biçecek ve ben bir Türk evladı olarak bu kadere razı olacağım, öyle mi! Olacak iş mi yav!
Türk milletinin sadece ve sadece adam gibi yönetilmeye, doğru düzgün politikalara ve gerçek devlet adamlarına ihtiyacı vardır. Öyle inanıyorum ki, su dolanıp günün birinde yatağını bulacaktır.
-
Bir Türk evladının kaderine razı olduğu nerede görülmüş? Yahu...! bir Türk Oğlu Türk, kendisine biçilmiş kadere razı olabilir mi .. Birisi benim geleceğim hakkında kader biçecek ve ben bir Türk evladı olarak bu kadere razı olacağım, öyle mi! Olacak iş mi !
[/quote]
Sanirim milletce kaderimizin baskalari tarafindan cizilmesine izin vermeyecegimizi tarih boyunca defalarca isbatlamis bulunuyoruz. "Gecmise azacik bakmamiz yeterli Milli mucadele ve kurtulus savasi ,Canakkale mudafaasi ve niceleri"
-
Bölgede Israilin güvenliği ve Rusya nin hak iddasi sağlanmadan konusmalariniz sadece klavye shownizimden oteye gecmez malesef :)
Ama yazilari begendim bu gazla bir Viyana yapabiliriz.
Ben gidip depodan 1945 model silahimi alip geliyorum taksim meydanda buluşuruz.Ordan Şam a akariz akabinde İsrailin hakkindan gelip Amerikayi ele geçiririz.Ortadoğuyu kurtarip forumda siradaki planimizi konusuruz
Not:Ciddiye almayin şaka sadece.
-
Ben de bilmediğimiz bir şey diyeceksin sandıydım. Neyse, masa örtüsünü de kefen niyetine alıver. Saatlerimizi ayarlayalım. ;D
-
İçişleri Bakanı Soylu: "14 gün önce Suriye'de MLKP ile ABD'liler görüştü."
İçişleri Bakanı Soylu: "Bir saat önce, Kızıltepe'den önemli bir ilimize giden bombayı arkadaşlarımız yakaladı."
Bu, programın başında söylediği Şanlıurfa'dan giden bomba değil, ikinci bir bomba.
Suan üs kuşatmada değil ve M5 karayolu açık. Han Şeyhun'da şu an ne rejim var ne muhalifler. TSK , Han Şeyhun / Maarrat Numan arası Hiş'e gözlem noktası kurmanın yanında araziye ağır silahlar sevk ediyor.
(https://pbs.twimg.com/media/ECbgCHTW4AArMAP?format=jpg&name=small)
(https://pbs.twimg.com/media/ECbgEo9XUAAyn4q?format=jpg&name=360x360)
(https://pbs.twimg.com/media/ECa9BElXkAU60U1?format=jpg&name=360x360)
-
Bu üssü kurmanın amacı tam olarak ne ? Kuşatılan üs ne işe yaradı ki bu üssü kurma gereği duymuşuz. Baktıgımızda amaç gözlem yapmak adıda gözlem üssüydü zaten..Lakin adamlar ne yaptıgını söylüyor , bizzat Lavrov İdlib teröristlerden arınana kadar op. devam edecek dedi. Hayır gözlem değil yaklaşanı vuracağımız bir üs ise yine Lavrovun dediğine göre Rus askerler operasyonun bizzat merkezinde... Bu üssümüzde kuşatılınca biraz daha geriye çıkıp baska bir üs mü kurcaz amaç ne ? ordaki üslerimizin fonksiyonu nedir ?
-
...Suriye'ye bu hukumeti sokanlar, siyasal islamin burnunun surtulmesini istiyordu. Bu cok net. Ne Esad'i ezdirdiler, ne de bu hukumete kazandirdilar. Arada harcanan islami degerler ve mucahitler oldu...
Siyasal İslamcıların tarihi, kendilerini kullandırma tarihidir. Hem kendilerine ihanet ettiler hem de milletlerine. Zaten adamların literatüründe MİLLET diye kavram yok. Oysaki milletler çağında yaşıyoruz, öyle değil mi?
1400 yıl önceki ÜMMET kavramını günümüze taşımak istiyorlardı. Oysaki ortalık yerde ÜMMET diye bir topluluk yoktu. Ümmet, Hz. Peygamber öldüğü gün dağılmıştır. Ümmet dediğiniz adamlar, Peygamberin naaşına bile hürmet göstermediler ki! Kimin Ümmetinden bahsediyorlar? Peygamber Ümmeti, Peygamberine ihanet etmiştir ve O gün bugündür lanetlidir. Bakınız, yüzyıllardır iki yakası biraya gelebilmiş mi? Gelemez hocam; çünkü Allah Kelamına, Peygamber öğretisine ihanet ettiler. İşte Siyasal İslamcı dediğiniz adamlar bunların bir kanadıdır. Bunların başka kolları, başka kanatları da var elbet...
İslamcılık anlayışının; insanlığa, dünyaya, kainata söyleyebileceği hiç bir değerler bütünü yoktur ve zaten kendi kendini de değersizleştirmiştir. Değerli olan şey Peygamber öğretisiydi; O günün şartlarında insanlığa güzel bir gelecek müjdeliyordu. Fakat bu Sami ırkı var ya...! İşte bu Sami ırkı, İnsanlığın başına beladır. Mücahit diyorlar! Peki kime karşı mücahit? Küfrana karşı mı, hayır kendine karşı?
Hocam bizim köyde, kendiyle mücadele edenlere ''derisiyle dalaşıyor!'' derlerdi. İslam dünyası işte aynen öyledir. Bir kanser hücresi gibi; kendi kendini yok ediyor. İnsanlık namına buralardan hiç bir fayda gelmeyecektir.
-
Yukarıda ki düşüncelere ek olarak;
Tez elden Siyasal İslamcılık anlayışı ve İhvancılık belasından kendilerini kurtarsınlar. Din/İman edebiyatıyla dünya işlerinin yürütülemedi defalarca kanıtlandı. Olmayacak duaya Amin! demesinler. Zaten milleti perişan ettiler... Şu İhvancılık belasından; kendilerini de milleti de kurtarsınlar. Tez tövbe edip; Türkçü-Kemalist çizgiye yönelsinler. Çünkü akıl burada, mantık burada, ilim irfan burada... Öteki taraftan elde edebileceğin hiçbir kazanç yoktur. Çünkü akıl olmayan yerde kazançta yoktur. Adam santranç tahtasına resmen zar atıyor! Penç-ü Se; Severler Güzeli Gencüse!
-
İslamciligin antitezi kemalizm degildir. Ya da kemalizmin antitezi islamcilik.
İkisi de millet kavramini carpitmaya calisir. Biri ummet uzerinden oburu bir kült uzerinden. Turkculuk uzerinden gideceksek soy kutugu okumaya baslayacagiz. Nufus mudurlugunun soy kutugu calismalari bu yolda atilmis onemli adimdir.
-
İyi de... Türkçülük hiçbir zaman kafatasçılık olmadı ki! Lakin yapmak isteyenler oldu. Bi' ara kendi kafataslarını ölçenler oldu; sonuç negatif çıktı! Zaten Atatürk' ün Türklük kavramı açık ve nettir; NE MUTLU TÜRK' ÜM -diyebiliyor musun? Samimi, inanarak, yürekten diyebiliyorsan; zaten seni Türk olarak kabul etmişiz ve bağrımıza basmışız demektir.
Nasıl ki, Müslüman olmak için Kelime-i Şahadet getirmek yeterlidir; Türk olmak için de kendini Türk hissetmek yeterlidir. Tutup da senin 1500 göbek ötede ki dedeni araştırmaya cağımıza göre... Zaten bunun anlamı da yok. Modern çağ düşüncesinde; insanı Ademoğlu kabul ederek, insanlığın ortak mirasını yüceltmek esastır. Bunu yapabilmek içinse evvela kendi milletimden işe başlıyorsun. Çünkü henüz O kıvama gelmedik... Zaten bir müddet sonra; dil, din, ırk... bunların bir önemi kalmayacak; insanlık realitesi yükselecek ve günün birinde ''hepimiz Ademoğluyuz'' diyeceğiz. Fakat gün bugündür; insanlık henüz O bilinç düzeyine erişemedi. Tek tek erişebilen insanlar muhakkak vardır; çoğunluğu da bilim adamıdır. İslamcılara gelirsek; onlar kurtarılamayacak grupta yer alıyor. İnsanlık realitesinin feda etmek zorunda kalacağı insanlar olarak tarih sahnesinde yerlerini alacaklardır. Yani umutsuz vakaa! Ne kendilerine, ne de insanlığa! Hiç bir şeye faydası olmayan inanmış insanlar... Neye inandıkları ise tartışma götürür.
-
Mustafa kemalin "ne mutlu türküm diyene" mottosu patlamistir. Genetik bilimi bunu bize dikte ediyor.
O soz uluslasamamis, koyunden disari kiz vermemis feodal kabileleri bir araya getirmek ve tutmak icin uydurulmus bir söz.
O zaman ben de kendime amerikali diyeyim bakalim abd'dekiler nereleriyle gulecek?
Ha millet kimdir? Belli bir genetik icerigi referans aliriz. Çan egrisi gibi... Alti ve ustu millet mensubu degildir. Bu kadar basit!
-
Amerikan milleti diye bir millet yok ki! İşe yarar adam ol veyahut Amerikalıdan çok Amerikancılık yap, senden iyisi yok! hemen Green Card' ını cebine koyarlar. Yeter ki işe yarar ol...
Hocam, artık neyse... Konu Mustafa Kemal değil gerçi de; bizim çizgimiz bellidir, yolumuz doğru yoldur, inancımız ise tamdır. Tükçe konuşan, Türkü söyleyebilen, Türk dili ve kültürünü yaşatan, rüyasını Türkçe gören, atasını dedesini unutmamış; Araplaşma mış, Frenkleşme miş her Anadolu evladını Türk evladı olarak bilir, kabul ederiz.
Şimdi bu konuyu es geçiyorum... Mesele Suriye meselesi olduğuna göre; Suriye' deki musibetin ana nedeni Arapçılıktır. Arapçılık demek İslamcılık demektir; Arapçılığın antitezi de -bu topraklarda - Türkçülüktür. Çünkü bizler Türk' üz hocam! Ben bir Arap gibi düşünemem, yaşayamam. İbadet anlayışım, Allah inancım bile başkadır. Ben nasıl Arap olabilirim? Benim yaşantım, inancım, ibadetim dosdoğru Türktür. Şayet günün birinde Arap gibi düşünürsem; inanki Arap olayım(!) Sami ırkı, zaten kendi Peygamberlerine ihanet ederek lanetlenmiş bir kavimdir. Buradan hareketle; İslamcılık benden de Türk milletinde de uzak dursun diyorum.
-
Han Şeyhun düştü ve tamamen rejimin kontrolünde.. Rejim Tal Tar cephesinden ilerleyerek aynı zamanda Sukayk ve Han Şeyhun hattını köprüledi. Morek Türk gözlem noktası ikmal hattı ulaşıma kesildi. TSK'nın Morek üssüne gönderdiği takviye birlikler için İdlib güneyindeki Hiş kasabası yakınlarında yeni bir üs kuruluyor.
(http://resimag.com/p1/f20ddca6b84.jpeg)
-
Rejim şunu yaparsa Ruslara söyleriz , Rejim bunu yaparsa Ruslara söyleriz diye diye askerlerimiz şuan çember içinde kaldı. Suriyede Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kendi insiyatifi yok mu ? İdlib denilen bölgenin tüm yükünü biz çekiyoruz ama son kararları Ruslar mı söylüyor ? Bu askerin kafasına çuval geçirildi bu millet sineye çekti ama unutmadı , Irakta dağ fareleri Üsse saldırdı yaktı yıktı bu millet sineye çekti ama unutmadı , olası bir rejim gücünün bu askerlere dokunması ve TSK'nın sessiz çaresiz kalıp Ruslardan yardım dilenmesi durumunda yine mi sineye çekecez ? Bekliyorum. İnşallah böyle bir rezillik yapılmaz. Türk askerinin tek saç teline dokunuldugunda TÜRK ASKERİ ruslara koşmaz , Suriyeyi haritadan siler. Türk ordusu budur. Bunu yapamayan Asker olmasın , bunu yapamayan ülke yönetmesin Artık bu askerin düştüğü durumlara bakınca üzülüyorum.
-
Bu ülke ne çekti ise bu mezhepçi kafalardan çekti ve hala çekiyor...o zaman o kafayı koparmak lazım...ne dış politikadan anladıkları var nede askeri düşünceden tek bildikleri meydana çıkıp işkembeden sallamak...kimse kusura bakmasın ama aysun kayacı çok haklı idi, herkesin oyu eşit olamaz !!dünyanın öküzün boynuzunun üzerinde durduğunu sanan beyinler ülkemin geleceğinde söz sahibi olamaz olmamalı !!!
-
Bu ülke ne çekti ise bu mezhepçi kafalardan çekti ve hala çekiyor...o zaman o kafayı koparmak lazım...ne dış politikadan anladıkları var nede askeri düşünceden tek bildikleri meydana çıkıp işkembeden sallamak...kimse kusura bakmasın ama aysun kayacı çok haklı idi, herkesin oyu eşit olamaz !!dünyanın öküzün boynuzunun üzerinde durduğunu sanan beyinler ülkemin geleceğinde söz sahibi olamaz olmamalı !!!
Senin kafada baya uçmuş
-
Yıkarda paylaştıgım görsel eski. Şuan Han Şeyhun ile Sukayk birleşti. TSK gözlem üssü tamamen çevrildi. Çevrildi/kuşatıldı derken hemen üssümüzün dibindeler demiyorum. birkaç km mesafedeler. Hiçbir şekilde o üsse karadan bağlantı kalmadı. Havadanda manpads tehlikesi var. Helikopter gönderilir mi bilemiyorum. Benim kızdıgım nokta. Bu adamlar buraları 2 günde almadı. Aylar sürdü. Neden hiçbir tepki yok. Neden o üs hala orda ? Biz Menbiç derken adamlar etrafımızı sarmış hiçbir gazetede görebiliyor musunuz Allah aşkına ? Bu tür sitelerde , birkaç twitter hesabında yazılmasa hanginiz askerimizin çevresinin kuşatılgını bilecektiniz ? Bu ülkenin gariban vatandaşı neden askerinin kuşatıldıgını bilmiyor. Zeytindalı op. canlı yayın yapan ahmak bir tv kanalı vardı. Neden vermiyor bu haberleri ?. Ruslara bu kadar güvenirsen askerin böyle zor durumda kalır. O askerleri ordan güvenli şekilde çıkarmak karşılığında rejim bizden ne isteyecek oturup düşünelim artık.
-
O askerleri oraya gomeriz yine de rejimle temas kurmayiz biz. Hatirlarsan isid 2 askerimizi diri diri yakmisti. Bazi askerlerin dedigine gore kapimizda yatmislar, yalvarmislar bize gorusmek icin. Teroristle pazarlik olmaz denmis kendilerine. Bir ofke haliyle o korkunc goruntuler ortaya cikmis.
Biz devletiz. Gorusme yok dedik mi gorusmeyiz!
-
O askerleri oraya gomeriz yine de rejimle temas kurmayiz biz. Hatirlarsan isid 2 askerimizi diri diri yakmisti. Bazi askerlerin dedigine gore kapimizda yatmislar, yalvarmislar bize gorusmek icin. Teroristle pazarlik olmaz denmis kendilerine. Bir ofke haliyle o korkunc goruntuler ortaya cikmis.
Biz devletiz. Gorusme yok dedik mi gorusmeyiz!
Etrafımızı kuşatanlar için rejim falan diyoruzda ,Afrine girdiğimizde 4-5 araç gelip , meydanda artislik yaptıktan sonra arkalarına bakmadan kaçan rejimin Türk üslerini göre göre İdlibi kuşatmaya kalkması pek rejimlik bir durum değil. Belliki destek alınmış. O bölgelerde hem İran hemde Rus komutanların liderlik ettiği rejim birlikleri var. Soçide , Astanada el ele tutuştugumuz ülkeler kuşattı etrafımızı... Bu denli kapsamlı bir operasyon ve sonucunda Türk üssünün çevrelenmesi pek rejimin yiyeceği halt değil. Devlet görüşecektir , görüşmeside lazım. Ben askerlerimizin başına birşey geleceğini sanmıyorum. Karşılığında birşeyler istenecek ve askerler güvenli bir koridordan geçeceklerdir. Kızdıgım nokta neden bu duruma düştük. Neden koz verdik karşı tarafa.. Rejim ya askerleriniz yada İdlib dese tek yapacagın şey İdlibi boşaltmak olacak. Askerini o duruma düşürmeyeceksin. Yok öyle görüşmem , iletişim kurmam kafası bitti. Ülke menfaatin neyi gerektiriyorsa görüşeceksin. Buna karşı adım atılmaz , askerler orda terkedilirse bir daha kimsenin bu ülkede "beka beka" diye bagırmaya hakkı olmaz. Kimsenin milletin yüzüne bakacak yüzü olmaz. Yinede ben devletimi bu durumda ne kadar ihmalkar görsemde askerimizi ordan çıkaracagını düşünüyorum.. Bakalım bekleyip görecez
-
Esad rejiminden TSK gözlem noktasına taciz atışı
Beşşar Esad rejimi, Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) ait 8 nolu gözlem noktasına taciz atışı yaptı.
Rejime ait savaş uçakları, İdlib'in güneydoğusundaki Maaretinuman ilçesinde yer alan 8 nolu gözlem noktasının yakınına ağır makineli tüfeklerle ateş etti.
Atış neticesinde herhangi bir hasar oluşmadı.
Sirman bölgesindeki 8 nolu nokta, rejimin dün kuşatmaya aldığı Han Şeyhun ilçesinin kuzeyinde bulunuyor. Rejim, Rusya'nın ve İran destekli yabancı terörist grupların yardımıyla son 10 gündür İdlib'in güneyinde ilerliyor.
Söz konusu bölgeden 17 Eylül 2018'de imzalanan İdlib mutabakatından bu yana 1 milyona yakın sivil Suriye-Türkiye sınırı hattına göç etti. Yerel kaynaklar, saldırıların Maaretinuman ve Serakib ilçelerine yayılması halinde yerinden edilenlerin sayısının 1,5 milyona ulaşabileceğini belirtiyor.
Rejim, 19 Ağustos'ta 8 nolu noktanın güneyindeki Morik'te bulunan 9 nolu noktaya intikal esnasında TSK konvoyuna hava saldırısı düzenlenmiş, 3 sivil ölmüş, 12 sivil yaralanmıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-esad-rejiminden-tsk-gozlem-noktasina-taciz-atisi-41309058 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-esad-rejiminden-tsk-gozlem-noktasina-taciz-atisi-41309058)
-
Esad, Rusya'nın desteğiyle Han Şeyhun'u ele geçirdi
Rusya'nın hava desteğiyle Astana anlaşmalarını ve İdlib mutabakatını çiğneyen Beşşar Esad rejimi güçleri, Han Şeyhun ilçesini hakimiyetine aldı.
İran destekli yabancı terörist grupların ve Rus özel kuvvetleri ile paralı askerlerinin karadan desteğini alan rejim, ilçeye girmek için operasyon başlatmıştı.
Rejim güçleri, ilçeye batı yönünden girişte bulunan Fakir ve Nimr kontrol noktalarını ele geçirdikten sonra, dün öğle saatlerinde Hazzanat noktasını da almış ve ilçeyi her yönden çevrelemişti.
Bu hamleyle ilçeyi kuzeydoğusundan da kuşatan rejim güçleri, ilçe merkezine girdi. Han Şeyhun'un yanı sıra, güneyindeki Morik ve Kefer Zita ilçeleri de rejimin muhasarasında kaldı.
Rusya, Esad rejimi ve İran güçlerine, Han Şeyhun saldırıları sırasında yoğun hava desteği vermişti.
İLÇEDEN 112 BİN KİŞİ KAÇMAK ZORUNDA KALDI
İdlib'e bağlı Han Şeyhun ilçesi, 4 Nisan 2017'de Esad rejiminin düzenlediği kimyasal silah katliamıyla 100 kişiyi öldürmesinin ardından dünya gündemine oturmuştu.
ABD, 7 Nisan'da rejime ait Şayrat askeri hava üssünü vurmuş, Birleşmiş Milletler (BM) ile Kimyasal Silahları Yasaklama Örgütü (KSYÖ) ortak soruşturma misyonu (JIM), 27 Ekim 2017'de de saldırının rejim tarafından düzenlendiğini doğrulamıştı. Türkiye, Rusya ve İran 4-5 Mayıs 2017'deki Astana toplantısında Han Şeyhun'u da içeren alanı İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi ilan etmişti.
Ancak Han Şeyhun, Esad rejimi ve destekçilerinin yoğun saldırılarının hedefi olmaya devam etti.
Rusya, İran destekli terörist gruplar ve Esad rejiminin saldırılarında Han Şeyhun'da yaşayan yaklaşık 112 bin sivil yerinden edildi.
İlçe merkezinde şu an sivil bulunmuyor.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-esad-rusyanin-destegiyle-han-seyhunu-ele-gecirdi-41309209 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-esad-rusyanin-destegiyle-han-seyhunu-ele-gecirdi-41309209)
-
Rusya’dan Soçi mutabakatı vurgusu
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, "İdlib’de hem teröristlerle mücadele etmeyi hem de sivillerin güvenliğini sağlamayı amaçlayan tüm anlaşmalara sıkı şekilde uymanın önemli olduğunu" söyledi.
Zaharova, düzenlediği basın toplantısında, Suriye’nin İdlib bölgesindeki gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
İdlib konusunda Rusya ile Türkiye arasında imzalanan Soçi mutabakatının önemine dikkati çeken Zaharova, "İdlib'de hem teröristlerle mücadeleyi sürdürmeyi hem de sivillerin güvenliğini sağlamayı amaçlayan tüm anlaşmalara sıkı bir şekilde uymanın önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu bağlamda, 17 Eylül 2018 tarihli Soçi mutabakatı çerçevesinde Türkiye ile etkileşime devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Zaharova, "Rusya’nın Türkiye ile Suriye arasındaki problemi çözmeye yardımcı olmak için hangi siyasi ve diplomatik araçları kullanabileceğine" yönelik bir soru üzerine şunları kaydetti:
"Türk tarafı ile anlaşmalarımız var. Onların uygulanmasına bağlıyız. Her şey planlandığı gibi gitmiyor fakat bunun yanı sıra üzerinde anlaşmaya vardığımız konularda ayarlama yapmak için Türk meslektaşlarımızla temas halindeyiz. Her şey siyasi, diplomatik ve askeri siyasi düzlemde yatıyor. Geleneksel araçlar olmadan, basit bir şekilde bu sorunu çözmek mümkün değildir."
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyadan-soci-mutabakati-vurgusu-41309349 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyadan-soci-mutabakati-vurgusu-41309349)
-
"Rusyanin Soci mutabakatina vurgu yapmasi"
Idlipte Rusyaninda gozyummasi ile rejim kuvvetlerinin son gunlerde gerceklestirmis olunan harekat sonrasi sahadaki son durum ve muhasara altinda kalan gozlem noktasindaki TSK mensublarrinin oncelikle guvenligi ve acil ihtiyaclarinin giderimi icin acilen iktidarin yontem gelistirmesi ve bunu da Soci mutabakatina ortak olan ulkeler ile anlasip acilen sahada uygulanmasini saglamasi gerekiyor.
Belki Ruslar idlip sureci istenildigi gibi gitmedi diyebilir ,ama TC bu argumani telafuz etmesi bir atam tamina saflik olur. Idlip operasyonu oncesi medyamizda olasi risklerin neler olabilecegi acik acik gunlerce yazilmisti. Bu nedenle gunun sartlarini iceren ve Rejimide kapsayan gercekci bir plan yapmakta ve uygulamakta yarar oldugu kanisindayim. "ister begenelim ister begenmeyelim Suriyede rejim ayakta olduguna gore plana dahil edilme vakti geldigi kanisindayim"
-
Türkiye’yi İdlib’de bekleyen zor kararlar var,
İdlib’de endişe edilen ihtimal sonunda bütün riskleriyle karşımıza çıkmış bulunuyor. İdlib’in en güney ucunda muhalefetle rejim bölgelerini ayıran sınıra bitişik Morik’te kurulu Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (9) numaralı askeri gözlem noktası kuzeyden Suriye ordusu tarafından çevrelenmiştir. Doğusu, batısı ve güneyi zaten rejim bölgesidir. Bunun sonucu buradaki Türk birliğinin tek çıkış yolu olan İdlib’in kuzeyine karadan bağlantısı sıkıntıya girmiştir.
Bu gelişme Suriye ordusunun Halep’ten güneye Şam’a doğru uzanan M-5 otoyolunun üzerinde bulunan Han Şeyhun kasabasını ele geçirmiş olmasının yarattığı bir durumdur. Bu kasaba Morik’teki TSK gözlem noktasının 10 kilometre kadar kuzeyindedir.
Han Şeyhun bu hafta başına kadar muhalif grupların kontrolünde olduğu için M-5 otoyolu Türk tarafının kullanımına açıktı ve bu çerçevede (9) numaralı gözlem noktası bu stratejik yol üzerinden İdlib’in kuzeyine ve bağlantı yollarıyla Hatay’daki Cilvegözü sınır kapısına kadar tam bir ulaşım serbestisine sahipti.
Aslında geçen hafta rejim güçlerinin Han Şeyhun’u hem batıdan hem doğudan kıskaca alma yönünde ilerlemeye başlaması, (9) numaralı noktanın kuzey bağlantısının tehlikeye girmekte olduğunu da haber veriyordu.
*
Milli Savunma Bakanlığı’nın pazartesi günkü açıklamasına göre (9) numaralı gözlem noktası “ikmal yollarının kesilmesi tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştı”. Bu nedenle, yine aynı açıklamaya göre, bu noktanın “güvenliğini sağlamak, ikmal yollarını açık bulundurmak ve taraflar arasındaki gerginliği azaltmak maksadıyla” pazartesi sabahı buraya kuvvet intikali başlatıldı.
Bu kuvvet intikali gerçekleştirilememiştir. Sabah saatlerinde M-5 üzerinden güneye doğru intikal ederken Han Şeyhun’a yaklaşmak üzere olan Türk askeri konvoyuna düzenlenen bir hava saldırısıyla Türkiye’nin bu hamlesi önlenmiştir.
Türkiye’nin bu askeri konvoyun gelişini önceden Rus tarafına bildirdiği dikkate alınırsa, bu hamleyi Rusya ve Suriye’nin ortak iradesinin durdurduğunu teslim etmemiz gerekir.
*
Dahası, M-5 otoyolunun Han Şeyhun kasabasından geçen bölümü salı gününden sonraki süreçte rejimin kontrolüne girmiştir.
Sahada ortaya çıkan durumu analiz edebilmek için asker ya da strateji uzmanı olmaya gerek yoktur. En yalın anlatımıyla, Türk gözlem noktasının ikmal yolu karadan kesilmiştir.
Kaçınılmaz olarak TV-gazete haberlerini izleyen herkesin zihnini meşgul eden bir soru var. Bu soru, Esad ordusu tarafından dört bir yönden çevrelenen Morik’teki Türk birliğinin akıbetinin ne olacağıdır?
*
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, yaptıkları açıklamalarda (9) numaralı gözlem noktasının kapatılmayacağını, başka bir yere kaydırılmayacağını ve görevine devam edeceğini bildirmiştir. Türkiye, bu aşamada geri adım atmak, ‘İdlib’den çekilmeye başladığı’ görüntüsünü vermek niyetinde değildir.
Buradaki Türk birliği faaliyetine devam edecekse, lojistik desteğin sağlanması havadan helikopterle -ancak sınırlı bir şekilde- mümkün olabilir. Karadan bağlantı sağlanacaksa, TSK unsurları bir şekilde M-5 otoyolunda rejim bölgesinden geçmek zorunda kalacaktır. Bu geçiş nasıl sağlanacaktır? Herkesin elinin tetikte olduğu bir yüksek gerilim ortamının büyük bir itidalle idare edilmesi gerekiyor.
*
Sonuçta Türkiye’nin oradaki askeri varlığını sürdürmesi, sahada ortaya çıkan güçlükler nedeniyle, bir şekilde Suriye ve/ya da Rusya ile belli bir müzakere ve işbirliği anlayışını zorunlu kılacaktır.
Belki de Rusya, başından beri oyun planı olan Türkiye ile Suriye’yi diyaloğa girme, masaya oturtma stratejisini hayata geçirebilmek için eline bir fırsat geçirdiğini düşünüyor olabilir. Rusya’nın bu tutumuna Adana Mutabakatı tartışmasında da tanık olmuştuk.
Ancak Türkiye Suriye ile diyalogsuzluğu tercih ettiği takdirde, bütün süreci yine Rusya üzerinden yürütmek zorunda kalacaktır. Bu durumun Suriye denkleminde Moskova’nın Ankara karşısında elindeki kaldıraçların daha da güçlenmesine yol açması muhtemeldir.
*
Rusya ile Türkiye’nin İdlib’de artan ölçüde karşı karşıya geldikleri bir sürecin işlemeye başladığına dikkat çekmemiz gerekiyor. Rusya lideri Vladimir Putin ve Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, bu hafta Esad rejiminin askeri operasyonlarına kuvvetli destek açıklamalarında bulunmuştur.
Bu arada, Türkiye’nin İdlib’de Han Şeyhun’un 25 kilometre kadar kuzeydoğusunda bulunan Surman’daki (8) numaralı askeri gözlem noktasına dün Suriye ordusu tarafından makineli tüfekle taciz atışı yapılmıştır. Aslında geçen haziran ayından bu yana Türkiye’nin güneydeki gözlem noktaları belli aralıklarla Suriye ordusunun taciz ateşine hedef olmaktadır. Rusya’nın bu saldırılarda Suriye’yi frenlememesi Ankara’da ciddi bir rahatsızlığa yol açıyor.
Adını koymamız gerekirse, Türkiye ile Suriye arasında düşük yoğunlukta bir çatışma durumu yaşanıyor İdlib’de. Tabii Rusya’yı da müttefiki olarak bu çatışmada Suriye’nin safında konumlandırmamız gerekiyor.
Rusya’nın artan ölçüde ağırlığını koymaya başladığı bu gerginliğin Türkiye’nin ABD ile Fırat’ın doğusunda bir güvenli bölge kurulması için anlaştığı bir sırada yükselmekte oluşu, yapılacak bir değerlendirmede kuşkusuz göz ardı edilemeyecek bir faktördür.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/sedat-ergin/turkiyeyi-idlibde-bekleyen-zor-kararlar-var-41309697 (http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/sedat-ergin/turkiyeyi-idlibde-bekleyen-zor-kararlar-var-41309697)
-
Yapılan anlaşma nasıldı bir bakalım...
Rusya ve Türkiye, Suriye’de dört güvenli bölge oluşturulmasına yönelik anlaşmanın tam metnini yayınladı. Rusya, Türkiye ve İran’ın Astana’da 3-4 Mayıs tarihlerinde imzaladığı anlaşmanın Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın internet sitesinden yayınlanan anlaşmanın tam metni şöyle:
“İran İslam Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu ve Türkiye Cumhuriyeti, Suriye Arap Cumhuriyeti’ndeki ateşkesin garantörü olarak, BMGK’nın 2254 (2015) numaralı, Suriye’nin toprak bütünlüğünü, bağımsızlığını ve egemenliğinin korunmasını öngören kararı doğrultusunda, Suriye’deki çatışmaların durdurulması ve sivillerin güvenliğini sağlamak amacıyla aşağıdakiler hususunda mutabık kalmıştır:
‘ALTI AY SONRA YENİLENEBİLİR’
1- Suriye’de şiddetin en kısa zamanda durdurulması, insani durumun daha iyi hale getirilmesi ve krize yönelik siyasi bir çözümün bulunması için uygun koşullar yaratmak amacıyla ülkede şu bölgelerde güvenli bölge oluşturulacak: İdlib ve civarındaki Lazkiye, Hama ve Halep viyaletlerinin belirli bölgeleri, Humus vilayetinin kuzeyindeki belirli bir bölge, Doğu Guta, Suriye’nin güneyindeki belirli bölgeler (Dera ve Kuneytra vilayeti). Güvenli bölgeler ve güvenlik şeridi oluşturulması 6 ay sürecek geçici bir önlem olup, garantör ülkelerin mutabakatı doğrultusunda otomatik olarak devam edecektir.
‘İNSANİ YARDIM ULAŞTIRILACAK’
2- Güvenli bölgelerde, çatışan taraflar arasındaki (Suriye hükümeti ve silahlı muhalif gruplar), hava saldırıları da dahil olmak üzere her türlü silah kullanımı durdurulacak; hızlı, güvenli ve engelsiz şekilde insani yardımın ulaştırılması sağlanacak; halka tıbbi yardım ve vatandaşların öncelikli ihtiyaçlarının sağlanması için koşullar yaratılacak; su ve enerji altyapıları başta olmak üzere tüm altyapıların restore edilmesi için tedbirler alınacak; sığınmacıların ve ülke içinde yer değiştiren kişilerin gönüllü ve güvenli bir şekilde geri dönmesi için koşullar oluşturulacak.
‘GÜVENLİK ŞERİTLERİ’
3- Güvenli bölgelerin sınırları boyunca çatışan taraflar arasında çarpışmaları önlemek amacıyla güvenlik şeritleri oluşturulacak.
‘KONTROL NOKTALARINI GARANTÖRLER YÖNETECEK’
4- Güvenlik şeritlerinde: sivillerin silahsız şekilde, engellenmeden yer değiştirmesi, insani yardım sevkıyatı ve ekonomik faaliyetlerin yerine getirilmesi için kontrol noktaları; ateşkes rejimine riayetin sağlanması için gözlem noktaları yer alacak. Kontrol ve gözlem noktalarındaki çalışmalar ve güvenli bölgelerin yönetimi Garantör ülkeler tarafından mutabakata dayalı olarak gerçekleştirilecek. Gerekli görüldüğü takdirde, Garantör ülkelerin mutabakatı dahilinde üçüncü taraflar da katılabilecek.
‘IŞİD VE EL NUSRA’YA KARŞI TEDBİR’
5- Garantör ülkeler: ateşkes rejiminin çatışan taraflar tarafından uygulanmasını sağlamak için gerekli tüm tedbirleri alacağını; güvenli bölgelerin içerisi ve dışarısında IŞİD, El Nusra ve El Kaide veya IŞİD ile ve BMGK tarafından terör örgütü olarak kabul edilen tüm örgütlerle bağlantılı her türlü kişi, grup, oluşum, kuruluşlarla mücadeleyi sürdürmeye yönelik tüm tedbirleri alacağını; şimdiye kadar katılmamış olan silahlı grupların ateşkes rejimine katılmalarını sağlamaya yönelik çabalarına devam edeceğini taahhüt eder.
‘ORTAK ÇALIŞMA GRUBU’
6- Güvenli bölgeler ve güvenlik şeritlerinin sınırlarını belirlenmesi ve Anlaşmanın yerine getirilmesine yönelik tüm işlevsel ve teknik konuların çözümü için Garantör ülkeler, Anlaşmanın imzalanmasının ardından iki hafta içinde yetkilendirildikleri temsilcilerinden oluşan ortak bir çalışma grubu kuracak.
Garantör ülkeler güvenli bölgelerin ve güvenlik şeridinin haritalarını çıkarılmasına yönelik çalışmaların tamamlanması ve işbu Anlaşmanın 5. maddesinde adı geçen terör örgütleriyle silahlı muhaliflerin birbirinden ayrılması için 4 Haziran 2017’ye kadar adımlar atacak.
Aynı tarihe kadar Ortak çalışma grubu, Garantör ülkelerin onayını almak üzere, güvenli bölgeler ve güvenlik şeridine yönelik oluşturulan haritaların yanı sıra çalışma grubunun tanzimine yönelik taslak hazırlayacak.
Ortak çalışma grubu Astana’da gerçekleştirilen Suriye görüşmelerinin faaliyetleri konusunda rapor verecek.
İşbu Anlaşma, imzalanmasından sonraki gün yürürlüğe girecek.”
https://www.kapsamhaber.com/kapsam/astana-anlasmasi-nedir-neden-astana-h50654.html (https://www.kapsamhaber.com/kapsam/astana-anlasmasi-nedir-neden-astana-h50654.html)
-
Bugün geldiğimiz noktaya kadar geçen zamanda yukarıdaki anlaşma metninde belirtilen maddelerin ne kadarının tam olarak uygulandığını söyleyebiliriz? 5. maddede belirtilen terör gruplarıyla yeterince mücadele edildi mi? Bugünkü şartlar içerisinde güvenli bölgeden söz edebilir miyiz? Etrafı kuşatılmış olan gözlem noktaları hangi görevini yerine getirecek?
-
Bugün geldiğimiz noktaya kadar geçen zamanda yukarıdaki anlaşma metninde belirtilen maddelerin ne kadarının tam olarak uygulandığını söyleyebiliriz? 5. maddede belirtilen terör gruplarıyla yeterince mücadele edildi mi? Bugünkü şartlar içerisinde güvenli bölgeden söz edebilir miyiz? Etrafı kuşatılmış olan gözlem noktaları hangi görevini yerine getirecek?
Guzel soru, Kisisel gorusum karnedeki en zayif notlar madde 4 ve 5 de.
Idlipteki su anki sorunu aylar oncesinden gelmekte oldugu belli idi. Hatta Idlip mutabakati imzalanmadan olasi riskler defalarca dillendirilmisti. Mevcut durumun CB -Putin telefon gorusmesinden cikacak olan sonuca gore degerlendirilmesi kanimca pek dogru bir yaklasim degil. Neticede Sn CB da danismanlari bilgi vermis olsa da bu tur konularin sadece iktidar tarafindan alinmasi saglikli degil. Dogrusu TC nin bu tur konulari meclinde tartisabilmesi ve gerekli adimlari stratejileri ortak karar dahilde almasi en guzel olani ama ne yazik ki TBMM artik ismi var kendisi yok oldu.
Neticede Idlip den tutun da Suriyenin butunlugu ve yeni anayasa hazirlanimi , TC nin Suriye konusunda masada olabilmesi ,Dogu Akdenizdeki haklarimizin savunulmasi icin Suriye rejiminin de dahil oldugu stratejik bir plana ihtiyacimiz mevcut su anda oyle bir planimizin oldugunu pek gorunmedigi gibi bilakis gunu kurtarma ve inattan geri donmeme politakisi halen agir basmakta. "kisisel gorusum"
-
Bugün geldiğimiz noktaya kadar geçen zamanda yukarıdaki anlaşma metninde belirtilen maddelerin ne kadarının tam olarak uygulandığını söyleyebiliriz? 5. maddede belirtilen terör gruplarıyla yeterince mücadele edildi mi? Bugünkü şartlar içerisinde güvenli bölgeden söz edebilir miyiz? Etrafı kuşatılmış olan gözlem noktaları hangi görevini yerine getirecek?
İdlib işid artığı aşırı dinci sapkın iblislerle dolu. Ülke olarak HTŞ ve türevleri orda oldugu sürece Rusya'ya , Rejime buraları neden vuruyorsunuz demek saçma olur. Kaldı ki Rusya ilerledikçe o sapkınlar ülkemize dolacak. Adımız çıkmış 9a inmez 8e. Ne işimiz var neden kolluyoruz şu fareleri anlamıyorum ki. Suriye savaşının asıl tarafı ÖSOdur , İdlibte olacaksa ÖSO olmalı HTŞ ve türevleri değil. Adamlar sormaz mı bize "siz ne kadar uydunuz 5. maddeye" diye...
-
Erdoğan ile Putin telefonda görüştü
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin'le görüşmesinde rejimin İdlib’deki ateşkes ihlalleri ve saldırılarının büyük bir insani krize yol açtığını belirtti.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/08/23/fsd_9265.jpg)
Türkiye daha önce Rusya’yla sağlanan mutabakat çerçevesinde bölgede 12 gözlem noktası kurmuştu.
Suriye askerleri Morek'te TSK kontrol noktası önüne kadar geldi.
Beş gün önce bölgede bulunan 9 numaralı gözlem noktasına giden Türk askerlerine yönelik hava saldırısı düzenlenmiş, olayda 3 sivil hayatını kaybetmişti.
TÜRK ÜSSÜNDE SELFİE ÇEKTİLER
Morek’te TSK üssünün çevresine yerleşen Suriye askerlerinin sosyal medyada yayımladıkları selfie fotoğrafları yayılmıştı.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/08/23/fsd_4479.jpg)
ERDOĞAN, PUTİN'İ ARADI
Yaşananların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan Rusya Devlet Başkanı Putin ile telefonda görüştü. Erdoğan-Putin görüşmesinde Suriye ve Libya’daki gelişmeler ile ikili ilişkiler ele alındı. Erdoğan, İdlib’deki saldırıların çözüm çabalarına zarar verdiğini ve Türkiye'nin milli güvenliği bakımından çok ciddi bir tehdide dönüştüğünü belirtti.
"SURİYE ORDUSUNUN İDLİB'İN HAN ŞEYHUN KASABASINI ELE GEÇİRMESİNDEN MEMNUNUZ"
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Suriye ordusunun teröristlerin İdlib’deki ikmal hatları üstünde yer alan Han Şeyhun kasabasında kontrolü ele geçirmesinden memnuniyet duyduklarını ve bunu teröre karşı kazanılan yerel bir zafer olarak gördüklerini söyledi.
Basın toplantısında konuşan Peskov, "Suriye ordusuna ve Rus Hmeymim Hava Üssü'ne saldırılarını sürdüren teröristler de dahil olmak üzere tüm bölgelerde teröristlerle ve terör örgütleriyle mücadelenin devam edeceği en başından beri söyleniyordu. Bu nedenle, bu tür örgütlere karşı kazanılan bu tür zaferler, yerel veya daha önemli zaferler ancak memnuniyet verebilir" dedi.
https://www.ensonhaber.com/587-erdogan-ile-putin-telefonda-gorustu.html (https://www.ensonhaber.com/587-erdogan-ile-putin-telefonda-gorustu.html)
-
Sonuc , Kremlin Sozcusu rejim guclerinin Han Seyhunu elegecirmelerenden memnun olduklarini ,daha buyukzaferlerden daha fazla memnun olacaklarini belirti. "E putin gorusmesi de yarar getirmedigine gore artik geriye iki alternatif kaldi ya alani bosaltma, ya da rejim ve Rusya ile anlasip idlipteki asiri uc rejim karsitlarinin bolgeden uzaklastirilmasi icin anlasma.
-
Suriye politikası gittikçe b.ka sarıyor.
Yoksa bana mı öyle geliyor.
-
Sonuc , Kremlin Sozcusu rejim guclerinin Han Seyhunu elegecirmelerenden memnun olduklarini ,daha buyukzaferlerden daha fazla memnun olacaklarini belirti. "E putin gorusmesi de yarar getirmedigine gore artik geriye iki alternatif kaldi ya alani bosaltma, ya da rejim ve Rusya ile anlasip idlipteki asiri uc rejim karsitlarinin bolgeden uzaklastirilmasi icin anlasma.
Peki şu an tamamen kontrolümüz altındaki bölgeler ne olabilir?
-
Peki şu an tamamen kontrolümüz altındaki bölgeler ne olabilir?
Sorunuz sadece Idlip ile sinirli sanirim. "Idlipte rejim baltayi tasa vurmaz ise yani baska bir degisle sivil halkin etkilenecegi gaz veya benzer silahlar kullanmadigi surece kanimca yavas yavas idlipteki sair sehir ve kasabalari da ele gecirmeye devam edecek . Gaz veya benzeri kitle silahlarinin sivil halk uzerinde kullanimi olursa o zaman batili devletler ve ABD Rusyayi pek dinlemez ve daha once yapmis olduklari uzere mudahale eder. Idlipte bulunan rejim karsiti asiri unsurlarin yani El Nusra vs tek kurtulusu oradan ayrilmalaridir ama nereye giderler onu bilemem , kanimca bunlarin cogunlugu para verildimi baska memleketlere giderler .
-
Bence ortada sorun falan yok. Abd-Rusya-tr masada coktan anlasti.
Tek sikinti Hatay konusundaydi bana gore. Cozuldu. Hts, nusra, isid, hele hele öso, bunlar tali konular. Kendilerine is bulduklari yerde sabahlarlar.
Demografik yapi ne olacak mesele o!
-
Biz Türk üssü kuşatılıyor dediğimizde aradaki mesafe 4-5 kmydi. Şimdi şu görsele bakın mesafe ne olmuş.
(http://resimag.com/p1/53014210ffc.jpeg)
-
Bölgede göreve atanan 5 generalin istifa ettiğine dair haberler var. Nedir olay acaba?!
https://t24.com.tr/haber/idlib-den-sorumlu-tumenin-komutan-ve-komutan-yardimcisinin-da-aralarinda-bulundugu-5-general-tsk-dan-istifa-etti,836417 (https://t24.com.tr/haber/idlib-den-sorumlu-tumenin-komutan-ve-komutan-yardimcisinin-da-aralarinda-bulundugu-5-general-tsk-dan-istifa-etti,836417)
-
Türkiye’nin ABD ve Rusya ile ilişkileri... Temel ilke Suriye’nin toprak bütünlüğü
(http://i2.hurimg.com/i/hurriyet/75/84x84/5c481e90c03c0e1198af71a1.jpg)
İpek Özbey
iozbey@hurriyet.com.tr
(http://i2.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5d6312de7af507259c2c9886.jpg)
İdlib’de Türk Silahlı Kuvvetleri konvoyunun açılan ateş sonrasında durdurulmasıyla gerginleşen ilişkiler nereye gidiyor? Sınırımızda göç dalgası var, Ankara ‘milli güvenlik tehdidi’ ifadesini kullanıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Lideri Putin yarın Moskova’da bir araya gelecek, ne sonuç çıkar? Türk-Rus ilişkileri alarm mı veriyor? Kuşatılan Han Şeyhun’un önemi nedir, Türkiye gözlem noktalarını kaydırmalı mı? Emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz’a göre bölgede altın kural, Suriye’nin toprak bütünlüğünü sağlayıcı adımları atmak ve ABD’yi oyun dışına itebilmek. Bu da bizi Suriye devletiyle işbirliğine zorluyor. Yavuz bu noktada Atatürk gibi düşünmenin önemine vurgu yapıyor: Çözüm odaklı ol, merkeze kendini değil işi koy...
Türkiye’nin ABD ve Rusya ile ilişkileri... Temel ilke Suriye’nin toprak bütünlüğüSOÇİ’NİN SONA ERDİĞİ HENÜZ SÖYLENEMEZ
- Astana sürecinde gerilimi düşürme bölgesi olarak belirlenen İdlib’de olanlar Soçi mutabakatını fiilen bitirir mi?
Soçi mutabakatının ruhu zarar gördü ama henüz sona erdiği ileri sürülemez.
- Mutabakatın sağlıklı ilerleyebilmesi için ne yapılmalı?
Bana göre temel ilke Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması. Bunu sağlamaya potansiyel olarak en büyük aday rejimdir ve ona zemin hazırlanmalıdır. Türkiye’nin ulusal çıkarı her şeyin üzerindedir. Türkiye bütün taahhütlerine dört elle sarılmalıdır.
- Rejim, Han Şeyhun kasabasına girdi. Burası Türkiye için niye önemli?�
Han Şeyhun Türkiye’nin elini en zor uzatabileceği, sınıra en uzak iki gözlem noktasından birini kontrol eden bir konuma sahiptir. Rejim açısından önemi çok büyüktür. Zira M5 isimli Halep-Şam karayolu üzerindedir. Türkiye için de çok önemlidir. Morik’teki gözlem noktasına ulaşım buradan sağlanacaktır.
- 12 askeri gözlem noktasının dokuzuncusu Morik. Başka yere taşınması konusundaki tartışmalara Türkiye net bir tavırla karşı çıkıyor...
Morik de Han Şeyhun ile birlikte değerlendirilmelidir. M5 otoyolu üzerindedir. Rejimin, harekâtı M5’i kontrole yönelik sürdürmesi beklenmelidir. Morik’in kuzeye daha elverişli bir yere kaydırılması uygun olur. O noktalar oraya konurken teröristlerin temizlenmesi, belli bölgelerin silahlardan arındırılması, göçün önlenmesi, yolların açılması gibi maksatlara matuf olduğu için konmuştu. Teröristlerin imhası ve sivil halktan arındırılması hem Suriye hem Türkiye hem de bölge için gereklidir. Şimdi 9 numaralı gözlem noktasının işlevi kaldı mı, kalmadı. E o zaman çekeceksiniz. “Ben onu çekmem” diyerek direnmek gereksiz olur. O gün o gözlem noktası bir işlev üstlendi ve bitti. Şimdi daha kuzeyde ya da yolun batısında açarsınız, sınırla araya bir kalkan koyarsınız. Bu yolu bir kere denemek lazım. Atatürk’e dair Norveçlilerin kullandığı bir söz vardır, bilir misiniz? Bir sorunla karşı karşıya kalıp çözümsüz kaldıklarında “Atatürk gibi düşün” diyorlar. Bugün öyle düşünmenin zamanı.
ATATÜRK’ÜN SÖZÜ: BAŞKA CEPHEDEN BAK
(http://i2.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5d6312e57af507259c2c9888)
- “Atatürk gibi düşün” sözüyle kast edilen...
Yani “Soruna başka bir cepheden yaklaş. Çözüm odaklı ol. Merkeze kendini değil işi koy” felsefesidir bu.
- Erdoğan yarın Rusya’ya gidiyor. Bu görüşmeden sonuç alınır mı?
Genel olarak Rusya’nın Türkiye’ye, Türkiye’nin Rusya’ya ihtiyacı var. İki taraf da ilişkiyi sürdürmek durumundadır. Ancak Türkiye’nin ABD ile birlikte adım atma arzusu dışarıdan bakınca anlaşılan bir husustur. Rusya’nın bundan rahatsız olduğu bellidir. Köprüler atılmayacaktır ama ileride neler doğuracağını birlikte göreceğiz. Şunu dikkatten uzak tutmamalıyız: Rusya Suriye’nin toprak bütünlüğünden yanadır ama içinde tek veya çok parçalı olması; başka bir ifadeyle üniter veya federatif yapıda olması onu ilgilendirmiyor. ABD ise Suriye’nin parçalanmasından yanadır ve içinden yeni bir devletçik çıkarmak istemektedir. Türkiye’nin Fırat’ın doğusunda ABD ile yürüme kararı Rusya’nın Suriye perspektifiyle çelişiktir. Bu husus Rusya’nın dikkatinden uzak tutacağı bir boyut değildir. Bundan sonra ikili ilişkilere daha farklı yaklaşabilir.
- Cumhurbaşkanlığı açıklamasında Türkiye’nin milli güvenliğinin tehdit altında olduğu vurgulandı. Açıklamayı nasıl okumak gerekiyor?
Bunun iki boyutu var. Morik’te ortaya çıkan durum. 9 numaralı gözlem yeri bir anlamda kuşatma altındadır. Ayrıca rejim güçleri kuzeye doğru ilerledikçe diğer gözlem noktaları da tecride maruz kalabilir. Diğer boyutu ise olası göç dalgası... Bu dalgayla birlikte yurtiçine terörist grupların girmesi olasılığı mevcuttur. Gerçekten güvenlik sorunudur.
- Esad’ın “Son saldırılar Türkiye’nin teröre desteğini deşifre etti” açıklaması Ankara’yı baskılamak amacını mı taşıyor?
Rejim Türkiye’yi işbirliğine zorluyor. Bunun için her yola başvuruyor. M5 karayolunu kuzeyden kestiği zaman Morik’teki gözlem noktasına Türkiye’nin ulaşması fiziki olarak mümkün değil. Havadan ikmal yapmak zorunda kalacak. Peki görüşme olursa... Gözlem noktası çekilinceye kadar, oranın lojistiğine ihtiyaç var. Her şeyi havadan sağlayamazsınız. Bu bir noktada görüşmeye zorlayan bir durum haline gelecek.
KONVOY HEDEF DEĞİLDİ AMA MESAJ VERİLDİ
- Putin militanların bu bölgeden dünyanın diğer bölgelerine aktarıldığını, Suriye ordusunun çabasını desteklediklerini söylerken hedefi Türkiye mi?
Putin kendi ülkesinden gelen teröristlerin yerinde imhasını istiyor. Ülkesinin çıkarı bunu gerekli kılıyor. Bize karşı da tavır alıyor.
- Konvoya saldırı için rejim işaret edildi ama kamuoyunda bu konuda kafalar karışık. Rusya’nın göz yumduğunu söyleyebilir miyiz? Türkiye’yi gözetmekten vaz mı geçiyor?
Yapılan saldırıya Rusya’nın oluru mutlaka vardır. Ancak bu saldırının doğrudan konvoyu hedef almadığı açıktır.
- Türkiye’nin ABD ile ilişkisinden rahatsız mı?
Rusya’nın ABD-Türkiye yakınlaşmasından belli bir yerden sonra rahatsız olacağı aşikârdır. Bunu da belli eder.
- Nasıl belli eder?
Geçen gün bir konvoyumuz ateş altına alındı dendi ama doğru değil. Konvoy hedef alınmış olsa zayiat haberi alırdık. Hedef alınmadığını anlıyoruz ama mesaj veriyor, “Ben seni havadan vururum” diyor. Suriye’nin bunu Rusya’nın bilgisi dışında yaptığını varsaymak hatalı bir yaklaşım olur. İkincisi yarın bir gün hava sahasının kontrolü konusunda bir takım kısıtlar getirebilir. Bunu Afrin’de 3 gün süreyle yaptı, bundan zarar gördük. Bunu diplomatik olarak da ifade edebilir. “Fırat’ın batısını Rusya’yla, doğusunu ABD ile götürürüm” demek, ömür boyu götürülebilecek bir strateji değildir.
- Hava sahasını kapatır mı?
Teorik olarak kapatabilir ve bu konuda adım atması her türden atılacak askeri adımı etkiler. Oldubittiler ile karşı karşıya kalma durumu ortaya çıkabilir.
- Akla hemen “S-400 anlaşması ne olur” sorusu geliyor...
S-400 savunma sistemi niçin 2020 Nisan’da kuruluyor, bunu anlamış değilim. Bu bile bazı beklentilerin sonucu olabilir.
- Bir de İran cephesine bakalım. Suriye sorununun başında durduğu noktada mı hâlâ?
İran zor koşullardan geçiyor, büyük bir ambargoyla karşı karşıya ve içeride giderek güçlenen bir muhalefet var. İran hem içindeki karışıklık nedeniyle hem de ambargolar sebebiyle zorlanıyor. Ancak Suriye’den umdukları değişmemiştir.
TERÖRİST GİRİŞİ ENGELLENMELİ
- İdlib’de ateşkes sağlanmazsa Türkiye yara alır mı?
Ateşkes sağlanmazsa işin nereye evrileceği belli olmaz. Bölgedeki HTŞ unsurlarının temizlenmesi ve sivil halkın bölge dışına; mesela Afrin, Cerablus bölgelerine kaydırılması yerinde olur. Bu başlangıç mutabakatında yer alan, gecikmiş bir husustur. Sınırımızdan içeriye göçü ve terörist girişini engellemeliyiz. Yeni göç dalgasını asgari kılmanın yolu da rejimle yakınlaşmaktan geçiyor. Belki M5 yolunun kontrolü rejime bırakılacak şekilde sınır ile M5 arasında daha yakın yerlerde bir kalkan oluşturulabilir ve sınırdan içeriye girenlerin sayısı da daha sınırlı tutulabilir.
- Bu noktada coğrafyadan ve geçişlerin nasıl olduğundan bahseder misiniz? 1 milyondan fazla kişinin sınıra doğru geldiği iddiası var çünkü...
Oradan geçişler peyderpey oluyor. Bu işi organize edenler var. İşin başında sınır elek gibiydi. Şimdi duvar örüldü, kontrol altına alındı. Buna rağmen geçişler oluyor. Demek ki kontrollü geçiyorlar. 1.5 yıllık süreç içinde teröristlerin liderlerini imha ederek dağılmasına yol açılmış olsaydı, belki sivil halkın bir kısmını Afrin, Cerablus’a yerleştirmek belki mümkün olabilirdi. Ama bu saatte bu nasıl önlenir diye sorarsanız, bunun cevabı yok.
- Zirvenin beşincisi önümüzdeki ay Türkiye’de yapılacak. Meseleler bir kez daha masaya yatırılacak. Beklentiniz?
Zirveden mevcut duruma eleştiri gelecektir. İplerin kopacağını sanmam ama gergin geçeceği ileri sürülebilir. Zaman daralıyor. O yüzden daha radikal kararlar çıkma olasılığı var. Tabii Türkiye’nin Fırat’ın doğusunda ABD ile attığı ortak adımları Fırat’ın batısındaki ilişkiler ağı adına bir kaldıraç gibi görme olasılığı var. Bu iyi sonuç vermez. Çünkü hayat sadece bu bölgeden hatta Suriye’den ibaret değil. Doğu Akdeniz’de karşımızdaki bloğun arkasında da ABD’nin durduğunu unutmayalım.
- Siyasi sürece niçin bir türlü odaklanılamıyor?
Siyasi sürecin tamamlanmasını isteyen yok ortada. Ya da ben göremiyorum. Rejim üniter yapıyı istiyor. Bizim Suriye’nin toprak bütünlüğünden anladığımız, kontrol altına aldığımız bölgeleri kendimize müzahir olanları himaye edecek şekilde elimizin altında tutmaya yönelik. YPG kendi egemenlik alanını inşa derdinde; mümkünse ABD himayesinde devletleşmek, mümkün değilse özerk bir yapı arayışında. Sünni Arapların da şimdilik korumalı bir bölgede rejimin egemenliği dışında olma arzusu var gibi görünüyor. Rusya Suriye’nin toprak bütünlüğünden yana ancak federatif bir yapıya hayır demeyecektir. Oysa Suriye ve Türkiye için esas öncelik toprak bütünlüğünde olmalı. İkisi yakınlaşsa siyasal çözüme doğru önemli bir adım atılmış olur.
YIKIM ARTTIKÇA YAPIM UZAR
- Hesaplamalara göre Suriye’nin yeniden inşası 50 yıldan fazla sürecek. Bu kadar uzun bir süreç ülkenin sürekli tehlikeye açık kalmasına yol açmaz mı?
Suriye’nin toprak bütünlüğünü bir an önce sağlayalım, anayasası yapılsın diye ısrarımın sebeplerinden biri bu. Yıkım arttıkça yapım uzayacaktır. Bunu uzatmamanın yollarını bulmalıyız. Taraflar sorunu çözemezse, sorun onları çözer.
- Rejimle görüşme gereğinin her fırsatta altını çiziyorsunuz...
Bazıları “Rusya üzerinden Suriye’yle görüşüyoruz” diyorlar... Neden Rusya üzerinden görüşelim ki? Bir gelecek inşa edeceksek, bu gelecekte Suriye Türkiye’nin sigortasıysa görüşmeliyiz. Bu adımı atınca başka adımlar gelir. Şimdi İdlib’de en önemli konulardan biri iki ülkenin savaş noktasına gelmiş olmasıdır. Bundan süratle kaçınılması gerekir.
ALTIN KURAL ABD’Yİ OYUN DIŞINA İTEBİLMEKTİR
TÜRKİYE’nin Suriye politikası jeopolitik bir tuzağa düşmeyi ifade ediyor benim için. ABD’nin bölge politikası sınırları yeniden düzenlemeyi amaç ediniyor. Bizi de kullanmak istedi. Suriye’nin kuzeyinde üç Kürt kantonundan ikisi birleştirildikten sonra siyasi iktidar uyandı. Hatasını telafi maksatlı yerinde adımlar attı. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekâtı başarıyla icra edildi. Rusya ve İran ile birlikte atılan adımların sonucu olarak İdlib bölgesine de geçici dahi olsa bir çözüm bulundu. Süreç içinde yapılan stratejik hata ise IŞİD’in Ayn el Arab’a dayandığı günlerde Süleyman Şah Türbesi’ni takviye etmek yerine tahliye etmek oldu. O dönemde kuzeyden güneye Fırat’ın doğusu ve batısından operatif seviyede bir kuvvetle IŞİD’e savaşı başlatsaydık, bize çok daha erkenden Amerikan koridorunu engelleme imkânı verirdi. IŞİD ile karada savaşarak ilk yenen olurduk. Tarihsel misyonumuza uygun olarak Kürtler başta, bölge halkını koruyan olurduk. Şu an son derece haklı gerekçelerle yapmak istediklerimiz bile Kürtlere karşı yapılan operasyon algısından kurtulamıyor. Sığınmacı sayısı bu noktalara gelmezdi. Strateji hatalıysa taktikler doğru olsa bile istenen sonuç elde edilemez. Mevcut durum bu söylediklerimi doğruluyor. Fırat’ın doğusunda inşası öngörülen ‘güvenli bölge’nin ne getireceği belli değildir. Ama belli ki YPG/PKK’nın devletçik olarak oluşması muhtemeldir. Bu adım, Fırat’ın batısında Rusya ile ilişkileri etkileyecektir. Nitekim etkileri İdlib’de görülmeye başlandı. Astana sürecinin olumsuz etkilenmesi kaçınılmazdır. Bölgede altın kural, Suriye’nin toprak bütünlüğünü sağlayıcı adımları tereddütsüz atmak ve ABD’yi oyun dışına itebilmektir. Bu da bizi Suriye devletiyle işbirliğine mecbur kılıyor.
GÜVENLİ BÖLGE SORULARI
- ABD ile ‘Birleşik Müşterek Harekât Merkezi’ faaliyete başladı. “Yerleşim birimlerini yerel güçler kontrol edecek. Kürt nüfusun yoğun olduğu yerlerde Türk güçleri yok. Bu Türkiye’nin katkısıyla PYD/PKK kukla devletçiğinin kurulmasıdır” şeklinde eleştiriler de var... Güvenli bölge meselesine nasıl yaklaşıyorsunuz?
Güvenli bölgeye karşıyım. YPG/PKK’yı meşrulaştıracak ve devletçik oluşturmasını kolaylaştıracaktır. Bu yaklaşım da bizi rejimle işbirliği yapmanın gerekli olduğu noktasına getiriyor. Güvenli bölgeyi eğer rejimle uyum içinde gerçekleştirirsek YPG’nin de rejime yaklaşmasını sağlayabiliriz.
- ABD ile anlaşırsak Kürtler Esad’la yakınlaşır mı, uzaklaşır mı?
ABD ile yakınlaşmamız Kürtleri Esad’dan uzaklaştırır. İroni olarak belirtelim. Belki de onları bize yaklaştırır.
MİLLİ GÜCÜNÜZÜ ÖLÇÜN
- İdlib’de kaç terörist gruptan bahsedebiliriz, bunların arasında bir geçişkenlik var mı?
Geçişkenlik var tabii. Dolayısıyla 20 grup var dersek bugün bir fotoğraf çekmiş oluruz. Resim yapmak istersek fotoğraftaki unsurlar birbirine karışabilir, ebruliye dönebilir. Burada kaç grup olduğunu ben bilmiyorum, bilenler de doğru söylemiyordur. Çünkü grupların niteliği her gün değişiyor.
- Türkiye hep “Ya ABD ya Rusya’nın yanında durmalı” diye bir tercih yapmaya zorlanıyor ama diplomasinin böyle bir şey olmadığını söyleyenler de çok. Siz burada hangi noktadasınız?
Elinizde tansiyon aleti gibi bir alet olacak. Bu alet, milli gücünüzün neler yapmaya yetkin olduğunu size söyleyecek. Siz de adımlarınızı ona göre atacaksınız. Bu şu demektir: Türkiye, milli gücüyle orantılı/uyumlu maksatlara yönelecek, bu hedeflerin dışında kalan daha büyük hedeflere yöneldiği zaman yönetemeyeceği durumlarla karşı karşıya kalacağını önceden bilecek.
- Bugün o tansiyon aleti, milli gücümüzle ilgili bize ne söylüyor?
Atatürk’ün ortaya koyduğu “Yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesini zorunlu kılıyor. Herkesle iyi geçinmeyi, kimseyle kavga etmemeyi ama temel değerlerden taviz vermemeyi de gerekli kılıyor. Bizim bugün Türkiye’de bilime, üretime, iç huzurumuzu sağlayacak hukuk devleti ilkelerine sıkı sıkıya sarılmaya ve komşularımızla çok iyi geçinmeye ihtiyacımız var. Çünkü komşularımızla aramızda oluşabilecek en küçük sorun alanına dış güçlerin sirayet etmesi mümkündür. Türkiye’nin sırrı, her zaman çözebileceği sorunlara el uzatması, çözemeyeceği sorunlardan kısmen uzak durmasına bağlıydı. Çok sevdiğim bir atasözü vardır, der ki: “Başın göğe değsin, ayağın yerden kesilmesin.” Bugün ayaklar yerden biraz kesilmiş gibi...
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/turkiyenin-abd-ve-rusya-ile-iliskileri-temel-ilke-suriyenin-toprak-butunlugu-41312018 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/turkiyenin-abd-ve-rusya-ile-iliskileri-temel-ilke-suriyenin-toprak-butunlugu-41312018)
-
Bölgede göreve atanan 5 generalin istifa ettiğine dair haberler var. Nedir olay acaba?!
https://t24.com.tr/haber/idlib-den-sorumlu-tumenin-komutan-ve-komutan-yardimcisinin-da-aralarinda-bulundugu-5-general-tsk-dan-istifa-etti,836417 (https://t24.com.tr/haber/idlib-den-sorumlu-tumenin-komutan-ve-komutan-yardimcisinin-da-aralarinda-bulundugu-5-general-tsk-dan-istifa-etti,836417)
Haberdeki bilgiye göre...
Güvenlik uzmanı Metin Gürcan istifalara ilişkin "TSK 'da 5 general istifa etti. 4’ü Suriye'de faaliyet gösteren birimlere yeni atanmış subaylar. Bu, yalnızca silahlı kuvvetlerde suların durulmadığını ve Akar'a karşı bir direnç olduğunu göstermiyor aynı zamanda Suriye, Türk generaller arasında kariyer bitirici ve ‘boş’ olanın doldurulduğu bir yer olarak görülüyor" yorumunu yaptı.
İstifa edince kariyer tamamen bitmiyor mu?
-
Bu direncin sebebi nedir?
-
Bölgede göreve atanan 5 generalin istifa ettiğine dair haberler var. Nedir olay acaba?!
https://t24.com.tr/haber/idlib-den-sorumlu-tumenin-komutan-ve-komutan-yardimcisinin-da-aralarinda-bulundugu-5-general-tsk-dan-istifa-etti,836417 (https://t24.com.tr/haber/idlib-den-sorumlu-tumenin-komutan-ve-komutan-yardimcisinin-da-aralarinda-bulundugu-5-general-tsk-dan-istifa-etti,836417)
Haberdeki bilgiye göre...
Güvenlik uzmanı Metin Gürcan istifalara ilişkin "TSK 'da 5 general istifa etti. 4’ü Suriye'de faaliyet gösteren birimlere yeni atanmış subaylar. Bu, yalnızca silahlı kuvvetlerde suların durulmadığını ve Akar'a karşı bir direnç olduğunu göstermiyor aynı zamanda Suriye, Türk generaller arasında kariyer bitirici ve ‘boş’ olanın doldurulduğu bir yer olarak görülüyor" yorumunu yaptı.
İstifa edince kariyer tamamen bitmiyor mu?
Bitiyor ama onurlu bir sekilde bitiyor. Rezil olup ordudan atilmak hatta askeri mahkemede yargilanmak da var!
-
Bir duyuma göre de istifa eden paşalar, liyakat konusunda adil davranılmadığını düşündükleri için görevlerini bırakmışlar.
-
Kremlin: Putin, Erdoğan'ın İdlib endişelerini anlıyor
Rusya Devlet Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada Putin'in Erdoğan'ın İdlib endişelerini anladığı belirtildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İdlib'i görüşmek için Moskova'ya gidecek.
Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le bir araya gelerek bölgedeki son gelişmeleri masaya yatıracak.
"PUTİN KAYGILI"
Bu ziyaret öncesinde Kremlin'den yapılan açıklamada; "Putin, Erdoğan'ın İdlib endişelerini anlıyor ancak artan militan saldırıları nedeniyle kaygılı." denildi.
Bu arada Rusya Dişişleri Bakanı Sergey Lavrov'dan da bir açıklama geldi. Lavrov, Suriye hükümetinin İdlib'deki saldırısının, Türkiye ile herhangi bir anlaşmayi ihlal etmediğini söyledi.
https://www.ensonhaber.com/kremlin-putin-erdoganin-idlib-endiselerini-anliyor.html (https://www.ensonhaber.com/kremlin-putin-erdoganin-idlib-endiselerini-anliyor.html)
-
Erdoğan ve Putin, İdlib için anlaşma sağladı
Moskova'da Rus mevkidaşıyla baş başa görüşen Türkiye Cumhurbaşkanı, "İdlib için Astana ruhuna uygun çalışmalıyız. Suriye'nin istikrarı için adımlar attık" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moskova'daki Jukovskiy Uluslararası Havaalanı'nda baş başa görüştü. Anadolu Ajansı, randevunun 1 saat 20 dakika sürdüğünü bildiriyor.
Baş başa randevunun ardından geçilen heyetler arası görüşmede Türk tarafından Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, MİT Başkanı Hakan Fidan, İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da yer aldı.
Ardından liderler kameraların karşısına geçti ve ortak basın toplantısı düzenledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Suriye'yi İdlib özelinde görüştük. Rejim saldırılarında Mayıs ayından bu yana 500'ün üzerinde insan hayatını kaybetti. 1,5 milyon Suriyeli yeni bir insani felaketle karşı karşıya. İdlib yeni bir insani dramla karşı karşıya" dedi.
Türkiye sınırına dönük göç tehlikesi olduğunu vurgulayan Erdoğan,"İdlib için Astana ruhuna uygun çalışmalıyız. Suriye'nin istikrarı için adımlar attık. Teröre karşı gereken adımları atmalıyız. Eylül ayında İstanbul'da üçlü zirve yapılacak. Gayemiz akan kanın durması, Suriye'nin sekiz yıldır özlemini çektiği huzur ortamına bir önce kavuşmasıdır" ifadesini kullandı.
PUTİN: ANLAŞMA SAĞLADIK
Rusya lideri Putin ise, "Türkiye Cumhurbaşkanı ile İdlib'de teröristlerin ortadan kaldırılması ve yapılması gerekenler için anlaşma sağladık" dedi:
"Rusya ve Türkiye, Suriye krizinin çözümünde en verimli süreç olan Astana formatındaki çalışmalarını verimli bir şekilde sürdürmektedir. Rusya ve Türkiye ilişkileri dostluk, karşılıklı saygı ve çıkarlar üzerinde gelişmektedir.. Türkiye'nin hassasiyetlerini iyi anlıyoruz."
Liderler, bugün ilk olarak MAKS-2019 Uluslararası Havacılık ve Uzay Fuarı'nın açılış töreninde konuşmuş ve daha sonra gösterileri izlemişti. Erdoğan ve Putin ayrıca SU-57 beşinci nesil jetini yakından incelemişti.
http://www.milliyet.com.tr/dunya/son-dakika-erdogan-ve-putin-gorusuyor-6023287 (http://www.milliyet.com.tr/dunya/son-dakika-erdogan-ve-putin-gorusuyor-6023287)
-
Yerel kaynaklar, Suriye rejiminin Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait 10 numaralı gözlem noktasını yada noktasına çok yakın bir alanı bombaladığını belirtiyor.
-
Bize diyorlar ki artık buradan çıkın bir zahmet
-
Ulusal Ordu bünyesindeki 3. Kolordu ve pkk -ypgli teröristler arasında Tel Rıfat kuzeyindeki Kafr Kaşir ekseninde şiddetli çatışmalar yaşanıyor. Türk Silahlı Kuvvetleri topçu birlikleri Tel Rıfat kuzey eksenindeki Malikiye, Marenez ve Akiba'daki pkk-ypgli teröristlerin pozisyonlarını vuruyor.
-
Rus uçakları İdlib sehri merkezini ve cevresini vurdu. Mülteci akınının Türkiye sınırına dogru yogunlaşması bekleniyor..
-
Rus uçakları İdlib sehri merkezini ve cevresini vurdu. Mülteci akınının Türkiye sınırına dogru yogunlaşması bekleniyor..
Rus uçaklarının İdlib bölgesinde yaptıgı bombardımanlar ve RTE/Putin ikilisinin yakınlığı bazı muhalif gruplarda özelliklede her iki ülke tarafındanda terör örgütü kabul edilen HTŞde rahatsızlık yaratmış olabilir. Bu konu hakkında özellikle dondurma yeme videosu üzerinden etkileşime giriyolar. Önlem alınmazsa bu radikal dinci asalaklar bizimde başımıza bela olabilirler.
-
pkk terör örgütü Resulayn'da örgütün sözde öz yönetimini en çok destekleyenlerden Halit İyana Divani'yi tutukladı. Bizim için önemi güvenli bölge içinde yer alan bir bölgede gerçekleşmesi.
(Anlamayanlar için kısaca pkk teröristleri , fotodaki pkklı teröristi tutuklamış.)
(https://resmim.net/f/A87QVw.jpg)
-
Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Suriye sınırındaki askeri birliklere tank ve zırhlı araç sevkiyatı yapıldı.
(https://cdnuploads.aa.com.tr/uploads/Contents/2019/08/30/thumbs_b_c_5a3752ac7b7224dc69338719bf1251ae.jpg)
Ülke genelindeki çeşitli birliklerden gönderilen tank ve zırhlı personel taşıyıcılar (ZPT) Hatay'ın Antakya ilçesine ulaştı.
Tırların üzerine yüklenmiş askeri araçlar güvenlik önlemleri altında sınır birliklerine doğru hareket etti.
Askeri araçların Suriye sınırındaki birliklere takviye amaçlı gönderildiği öğrenildi.
https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/suriye-sinirina-tank-ve-zirhli-arac-sevkiyati/1568906 (https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/suriye-sinirina-tank-ve-zirhli-arac-sevkiyati/1568906)
-
Rus uçakları İdlib sehri merkezini ve cevresini vurdu. Mülteci akınının Türkiye sınırına dogru yogunlaşması bekleniyor..
Atme ve Babul hattında yerel halkın hudud kapısını kırarak Türkiye toprağına giriş yaptığı , Jandarmanın TOMA’yla müdahale ettiği haberleri geliyor. Biz kurtulmaya çalıştıkça milyonlarcası geliyor. Bu gelenlerin içinde işid ve el kaide artıklarıda var ve biz yine hiçbir arama/tarama yapmadan , kimlik tespitinde bulunmadan içeri sokarsak bunun bedelini uzun yıllarda çok agır öderiz.
Ek bir bilgi...
Bu sınır kapısını bizdeki aşırı dinci yardım kuruluşları kullanıyordu.
(https://resmim.net/f/3uUiyu.jpg)
(https://resmim.net/f/9YPDEC.jpg)
-
Atme ve Babul kapısından geçen Suriyeliler kendilerini engellemeye çalışan Jandarma tomasına taş ve sopalarla saldırıyor. Tomanın ön camındaki fırlatılan taşın parçalanma anı.(videodan alıntıdır)
(https://resmim.net/f/NCbL3a.png)
-
Rusya Savunma Bakanlığı, 31 Ağustos (yarın) Cumartesi gününden geçerli olmak üzere, Esed rejiminin İdlib'deki Gerginliği Azaltma Bölgesinde ateşkes ilan ettiğini duyurdu.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2892140-rusya-duyurdu-erdogan-putin-gorusmesi-sonrasi-esedten-flas-karar (http://www.haber7.com/dunya/haber/2892140-rusya-duyurdu-erdogan-putin-gorusmesi-sonrasi-esedten-flas-karar)
-
Eğer izin verilirse bu vahşi yobaz hayvanlar ülkemize yerleşip hayatımızı zehir edecek. Bunların boşalttığı yere de PKK geçecek.
Bu olursa bu ülkenin bitik bir kabileden farkı kalmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Ben İngiltere vizesi alırken bizim devlet memurlarının alımında bile görülmeyen bir araştırmadan geçiyorum. Bu herifler kapıyı ittirip elinde silahla ülkemize giriyor. Yazıklar olsun.
-
Twitter'daki haberlere göre sınırdaki Suriye'li kendini bilmezler, İdlib'te sessiz kaldığı için Türk Ordusu'nu protesto ediyorlarmış. Sınırı yıkıp geçenlerde ÖSO ve Nusra'ya bağlı gruplarmış.Sınırdaki jandarma protestoyu ve sınırdan kaçak geçişi durdurmak için yollara barikat kurup havaya ateş açmaya başlamış. Bunlar hep Suriye'deki yanlış politikamızın sonuçları devlet büyüklerimiz sınırda olanlar hakkında ne düşünüyorlardır acaba.
-
Dün aynı konuya yaşanabilecekleri , bölgedeki grupların Türkiyeye bakış acısını tek tek yazmıştım. Bugün gerçekleşti.
-
Hani derler ya ne ekersen onu bicersin ,bu konu icin de gecerli ;)
-
... Bunlar hep Suriye'deki yanlış politikamızın sonuçları devlet büyüklerimiz sınırda olanlar hakkında ne düşünüyorlardır acaba.
Bu memlekette devlet büyüğü diye bir şey kaldı mı ki! bunlar devlet küçükleri... Ülkenin içine ettiler. İt, kopuk, şerefsiz, hain ne kadar mahlukat varsa şuan itibariyle Türkiye sınırını zorluyor. Memlekette en az 4-5 milyon Suriyeli, bilmediğimiz sayıda Afgan ve bilimum sayıda Iraklı yaşıyor. Bu cihatçılar da gelirse, nereden baksanız 9-10 milyon ne idiğü belirsiz peş para etmez insanla karşı karşıya kalacağız. Önümüzde ki 3-5 senelik zaman dilimi; Türkiye' nin Suriyeleşme süreci olacağa benziyor. Bu it sürülerinden kendimizi ve ülkemizi nasıl koruyacağız; şimdiden bunları düşünsek iyi olacak. İşimiz devlet küçüklerine kaldıysa... bu gidişle kendileri gibi devleti de küçültecekler! Biran önce tedbirini alsınlar... Esad' la mı anlaşacaklar, toplama kampımı inşaa edecekler, tümünü Afganistan' a mı sürecekler... Lamı cimi yok, bu cihatçılardan bir şekilde insanlığın kurtulması gerekiyor.
-
Neden halk olarak tepkimizi göstermiyoruz ki.
-
Kesinlikle daha fazla Suriye'linin içeriye alınmaması lazım. Bu ülke daha fazla mülteciyi kaldıramaz. Bir an önce ordunun sınırda kontrolü ele alması ve gelen mülteci akınının sınırın öteki tarafında karşılanması gerekiyor yoksa durumlar vahim. Hazır İdlib'te rejim ateşkeste ilan etmişken bu fırsatın değerlendirilmesi lazım.
-
Ben hala İdlibe o üsleri ne amaçlı kurduk onu dahi çözemedim. Gözlem ise yapamadık , Halkı korumaksa koruyamadık , Rejimin önünü kesmek ise kesemedik. O üsler ne işe yarıyor Allah aşkına dostlar biriniz bana şu işe yarıyor diyin.
-
Sınırı geçen suriyelikere vuracaksın aslında neden vur emri verilmiyor
-
Ben hala İdlibe o üsleri ne amaçlı kurduk onu dahi çözemedim. Gözlem ise yapamadık , Halkı korumaksa koruyamadık , Rejimin önünü kesmek ise kesemedik. O üsler ne işe yarıyor Allah aşkına dostlar biriniz bana şu işe yarıyor diyin.
Hiçbir işe yaradığı yok askerlerimiz orada olmasına rağmen rejim Rusya desteğiyle halkı bombalamaya devam ediyor. Ruslarda gözümüzün içine baka baka İdlip'te anlasmayı ihlal etmiyoruz diye yalan söylemeye devam ediyor. Yarın birgün o gözlem noktalarından biri "yanlışlıkla" vurulsa ve askerlerimiz şehit olsa bunun hesabını kim verecek merak ediyorum. Sözde ateşkes ilan edildi bakalım rejim bu ateşkesi ne kadar sürdürecek göreceğiz.
-
Şimdilik sosyal medyada, orada, burada, şurada sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Yarın bir gün bu cihatçılar gelip bizimde kellemizi kesmeye çalışacaksa; ya devlet başa ya kuzgun leşe!
Cihatçıların geleceği açısından, benim naçizane önerim;
Bu adamlar atsan atılmaz, satsan satılmaz! Küfranla bir olup kendi ülkelerine cihat ilan etmiş, lanetli insanlardan bahsediyoruz. Yahu, bir insan kendi ülkesine Cihat ilan eder mi! hem de kafirle bir olup? O nedenle bu insanların sürgün edileceği bir coğrafyaya ihtiyaç var. Ve O coğrafya parçası Türkiye olmamalıdır. Şayet Türkiye olursa; Türkiye yok olur gider. Bu varlıkları derhal uzak diyarlara sürgün etmek lazımdır. Esad bile bunları kabul etmiyor. Zaten dünyada ki hiçbir ülke kabul etmez. Lakin bunların iskan edilebileceği birkaç tane uygun yer var;
- Madem ki Selefisin, madem ki Tekfircisin; O halde doğru Arabistan' a! En temizi bu... Olmadı diyelim, Afganistan bir seçenek olabilir... Afganistan' ı dünyanın hapishanesi olarak düşünebiliriz. Orada ki masum insanlara belki yazık olacak ama yazık olabilecek masumları bu taraflara çekebiliriz belki. Yani masum Afganlar Suriye' ye, azılı cihatçılar Afganistan' a...! O da olmadı diyelim, diğer seçenekler;
- Büyük Sahra Çölünün kuş uçmaz kervan geçmez bir köşesine ''Cihadistan'' kurulabilir. Cihat mı ilan ediyorsun; O halde al sana Cihatistan, tepe tepe kullan! sahra altı ülkeleri buna inka etmek zor olmasa gerek.
- Patagonya' yı seçenek olarak düşünmek istemiyorum.
- Görönland, Güney Kutbu gibi seçenekler de asıl itibariyle seçenek değildir.
- Belki Madagaskar gibi bir ada devletini bu Cihatçılara tahsis edebilirler.
kısacası ne yapılacaksa yapılacak ve bu cihatçılara bir yer bulunacak! Aksi taktirde insanlığın başına beladır.
-
Suriyelilerin yıktıgı kapıya beton bloklar konmuş. Geçişler kapatılmış.
(https://resmim.net/f/qlXUex.jpg)
-
Hocam devlet büyüklerimiz görüyorlar neden şu suriyeli sorununa el atmıyorlar,halk bir gün suriyelilere karşı ayaklanacak.
-
Ben hala İdlibe o üsleri ne amaçlı kurduk onu dahi çözemedim. Gözlem ise yapamadık , Halkı korumaksa koruyamadık , Rejimin önünü kesmek ise kesemedik. O üsler ne işe yarıyor Allah aşkına dostlar biriniz bana şu işe yarıyor diyin.
Hiçbir işe yaradığı yok askerlerimiz orada olmasına rağmen rejim Rusya desteğiyle halkı bombalamaya devam ediyor. Ruslarda gözümüzün içine baka baka İdlip'te anlasmayı ihlal etmiyoruz diye yalan söylemeye devam ediyor. Yarın birgün o gözlem noktalarından biri "yanlışlıkla" vurulsa ve askerlerimiz şehit olsa bunun hesabını kim verecek merak ediyorum. Sözde ateşkes ilan edildi bakalım rejim bu ateşkesi ne kadar sürdürecek göreceğiz.
Yorumumu siyasi algılayabilir bazı arkadaşlar ama Türkiyedeki sisteme bakarsak hesap vermek yerine , bir yere kayyum atanır şehitlerde üssümüzde yapılan hatalarda 2 günde unutulur. Ben güvenli bölge anlaşmasının yapıldıgı ilk gün yeni bir kandırıldık yaşamayız inşallah dedim bugünlerde gelen haberler orda da işlerin iyi gitmediğini gösteriyor. Çok açık ve net Türkiyenişn Suriye politikası iflas etmiştir.
-
Resme büyük bakmak lazım. Bütün bunların sebebi siyasi arenada Türkiyenin yanlızlaşması. Politika üretememek. Rusya, Iran gibi ezeli rakiplerimizle anlaşmaya çabalamak. Ama iran gibi bir devletle anlaşamazsın. Adamların hayalleri pers imparatorluğunu kurmak. Sünnileri katletmek. Çocuklarına osman, ayşe ismi dahi koymaz bu caniler. Bu kadar mezhepçi bu kadar ırkçı insanlardır. Suriye rejimi desen yaptıkları katliamlar, tecavüzler, zulümler anlatmaya bile gerek yok. Reyhanlıda Suriye istihbarat birimi El muharebatın yaptığı saldırıda 53 vatandaşımız şehit oldu. Milyonlarca insan mülteci oldu. Hatayda bile hak idda eder bu caniler. Bunların hakkından Israil geliyor. Rejim sonrası öngörülebilse şimdiye devirmişlerdi bu esad itini. Suriye özelinde Israil ole işbirliği dahi yapılabilir. Rejimi devirsinler guney onların olur. Kuzey' de halep merkezli Türkmen devleti kurabiliriz. Bu şartlarda politika üretememe durumunda yakında komple çıkarız ıdlipte haberiniz olsun. Radikal kararlar almak lazım.
-
Resme büyük bakmak lazım. Bütün bunların sebebi siyasi arenada Türkiyenin yanlızlaşması. Politika üretememek. Rusya, Iran gibi ezeli rakiplerimizle anlaşmaya çabalamak. Ama iran gibi bir devletle anlaşamazsın. Adamların hayalleri pers imparatorluğunu kurmak. Sünnileri katletmek. Çocuklarına osman, ayşe ismi dahi koymaz bu caniler. Bu kadar mezhepçi bu kadar ırkçı insanlardır. Suriye rejimi desen yaptıkları katliamlar, tecavüzler, zulümler anlatmaya bile gerek yok. Reyhanlıda Suriye istihbarat birimi El muharebatın yaptığı saldırıda 53 vatandaşımız şehit oldu. Milyonlarca insan mülteci oldu. Hatayda bile hak idda eder bu caniler. Bunların hakkından Israil geliyor. Rejim sonrası öngörülebilse şimdiye devirmişlerdi bu esad itini. Suriye özelinde Israil ole işbirliği dahi yapılabilir. Rejimi devirsinler guney onların olur. Kuzey' de halep merkezli Türkmen devleti kurabiliriz. Bu şartlarda politika üretememe durumunda yakında komple çıkarız ıdlipte haberiniz olsun. Radikal kararlar almak lazım.
Resme yanlış açıdan bakıyorsun hatta bakıyoruz Devlet olarak bence. Türkiye yalnızlaşıyorsa tek suçlusu başımızdakiler. Bir ülkeyle ortak çıkar ve hedef üzerine ittifak kurmak ayrı şey o ülkenin dümen suyuna girip mandası olmak ayrı. Bir Amerikanın bir Rusyanın yancısı oluşumuzun sebebi bu taktiğimiz.
İranın mezhepçiliği kötü ama bizimki de altta kalır değil. Aynı mezhep diye kolladığımız Arapların bizi her daim satışından sonra mezhepçiliğin faydalı bir taktik olmadığını görmeliyiz. Sanırım bunun için bazılarının şu sünni arapların Cumhurbaşkanımızın posterini yaktığı videoyu görmesi gerekiyordu. İranı düşman görüyor ve alt etmek istiyorsan oradaki soydaşın olan Azerilerle ilişki kurup kollamalısın ama biz tutup da Suriyedeki Iraktaki Araplar için kendimizi ateşe attık.
İsraille işbirliği yapıp güneyi onlara bırakacağız kuzeyde de Türkmen devleti mi kuracağız?! Gerçekçi ol kuzey Suriyede bizim için kurulabilecek tek devlet İslam bilmem ne Devleti olur ki plan orada Kürt Devletinin kurulması. İsrailin ise bizimle işbirliği yapmasına gerek yok zaten Suriyeyi karıştırıp da ekmeklerine yağ sürdük. Amerika da bize sınırımızı çizdi. Zaten yine çok sevgili Filistinli Araplar ve Doğu Akdenizde de İsraili karşımıza aldık.
Yemin ediyorum ki Devletin üst kademesinde bir plan program yok. O gün geldiğinde ne akla gelirse o yapılıyor. Ülke adeta fakülte reisi edasıyla yönetiliyor. Her fırsatta asarım keserim Şamda cuma namazı kılarım vs. deyip olmayınca da yumuşak bir R
-
" Ben Herseyi Bilirim " Piskozuna burunmus olan Kisi ,iktidar her kimse , kendisi gibi dusunenler haricinde hic kimseyi tolore edemeyen ,dinlememeye onlari catlak ses olarak tanimlamaya basladigi zaman iste su anki konumuz Suriye politikasi veya benzeri problemlerle karsilasiriz. "Malesef konunun ozeti bu"
-
Resme büyük bakmak lazım. Bütün bunların sebebi siyasi arenada Türkiyenin yanlızlaşması. Politika üretememek. Rusya, Iran gibi ezeli rakiplerimizle anlaşmaya çabalamak. Ama iran gibi bir devletle anlaşamazsın. Adamların hayalleri pers imparatorluğunu kurmak. Sünnileri katletmek. Çocuklarına osman, ayşe ismi dahi koymaz bu caniler. Bu kadar mezhepçi bu kadar ırkçı insanlardır. Suriye rejimi desen yaptıkları katliamlar, tecavüzler, zulümler anlatmaya bile gerek yok. Reyhanlıda Suriye istihbarat birimi El muharebatın yaptığı saldırıda 53 vatandaşımız şehit oldu. Milyonlarca insan mülteci oldu. Hatayda bile hak idda eder bu caniler. Bunların hakkından Israil geliyor. Rejim sonrası öngörülebilse şimdiye devirmişlerdi bu esad itini. Suriye özelinde Israil ole işbirliği dahi yapılabilir. Rejimi devirsinler guney onların olur. Kuzey' de halep merkezli Türkmen devleti kurabiliriz. Bu şartlarda politika üretememe durumunda yakında komple çıkarız ıdlipte haberiniz olsun. Radikal kararlar almak lazım.
Kalsın. Büyük resme böyle bakacaksak hiç ellemeyelim kalsın. İçerisinde bulunduğumuz durumun nedeni zaten bu zihniyet. Neresinden tutarsan tut elinde kalıyorken halen boş hayaller peşinde çabalamak, daha fazla yalnızlaşmak, herkesi kendisi gibi dini fanatik olarak görmek ve içerisinde bulunduğu toplumu da dünyaya o şekilde sandırmak!
Allah beterinden saklasın.
Allah tez zamanda akıl versin!
-
Çavuşoğlu: Suriye'de siyasi çözüme ulaşıldığında Türk askeri geri çekilecek
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye'de siyasi çözüme ulaşıldığında Türk askerinin geri çekileceğini söyledi. Ancak Çavuşoğlu, Esad rejiminin şu an için siyasi bir çözüme inanmadığını dile getirdi.
https://www.haberler.com/cavusoglu-suriye-de-siyasi-cozume-ulasildiginda-12375673-haberi/ (https://www.haberler.com/cavusoglu-suriye-de-siyasi-cozume-ulasildiginda-12375673-haberi/)
Bu nedemek şimdi? Sen Astana ve Soçi'de ''Ateşkesi izleyeceğim'' diyerek sokmadınmı askeri Suriye'ye? Bu askerlerin hayatıyla kumar oynamaya kimin hakkı var? Bu açıklama resmen Suriye'de rejim değişsin ben askerleri ondan sonra çekerim diye itirafta bulunmak demek. Hükümetin ateşkesi izlemekten farklı amaçları var demmekki. Bunu hala kavrayamamışlar Suriye rejimi Rusya'nın oyuna katılmasıyla beraber artık Suriye'de kalıcı hale geldi.
-
Orduyu zayif birakanlar ile Suriye rejimini koruyanlar ayni adamlar.
Dedigim gibi "Esad'la anlasmak zorundayiz" diyenlere kulaginizi tikayin. Öyle biri artik yok!
-
Şu kısmı unutmayalım. Dünki sınır kapısına dayanan kitle sadece sınıra yakın kamplardakilerdi. Bunun birde İdlib kitlesi varki o sayısı milyonları buluyor. Tüm bölgeyi ele aldıgımızda 1,5-2 milyona yakın bir mülteci akınından bahsediyoruz. Bizim İdlibteki en büyük hatamız HTŞ ve türevlerinin o bölgede olmasıdır. Rusya ve Esad neden Afrine giremiyor yada neden Fırat Kalkanı bölgesine giremiyor. Çünki o bölgeye girecek bir nedeni yok İdlibte ise o nedeni HTŞ onlara çok rahat sağlıyor. HTŞ ülkemiz tarafındanda terör listesinde olan bir grup HTŞ halkı savunmuyor resmen Rusya ve Esad'a gelin bizi vurun diye sebep üretiyor. O kadar gözlem noktası yapmak yerine İdlibten HTŞyi çıkarmış olsak bugün konuştugumuz konuların hiçbirini konuşmuyor olacaktık.Kaldıki elimizde İdlib gibi Suriyelilerin yaşayabileceği büyük bir yerleşim merkezi olacaktı.
-
Şu kısmı unutmayalım. Dünki sınır kapısına dayanan kitle sadece sınıra yakın kamplardakilerdi. Bunun birde İdlib kitlesi varki o sayısı milyonları buluyor. Tüm bölgeyi ele aldıgımızda 1,5-2 milyona yakın bir mülteci akınından bahsediyoruz. Bizim İdlibteki en büyük hatamız HTŞ ve türevlerinin o bölgede olmasıdır. Rusya ve Esad neden Afrine giremiyor yada neden Fırat Kalkanı bölgesine giremiyor. Çünki o bölgeye girecek bir nedeni yok İdlibte ise o nedeni HTŞ onlara çok rahat sağlıyor. HTŞ ülkemiz tarafındanda terör listesinde olan bir grup HTŞ halkı savunmuyor resmen Rusya ve Esad'a gelin bizi vurun diye sebep üretiyor. O kadar gözlem noktası yapmak yerine İdlibten HTŞyi çıkarmış olsak bugün konuştugumuz konuların hiçbirini konuşmuyor olacaktık.Kaldıki elimizde İdlib gibi Suriyelilerin yaşayabileceği büyük bir yerleşim merkezi olacaktı.
+1
Gözlem noktalarını kurmamızın amaçlarından biri buydu.
-
Orduyu zayif birakanlar ile Suriye rejimini koruyanlar ayni adamlar.
Dedigim gibi "Esad'la anlasmak zorundayiz" diyenlere kulaginizi tikayin. Öyle biri artik yok!
''Esad' la anlaşmak zorundayız'' diyenlerin en başında ben geliyorum. Hem de yaklaşık 5-6 yıldır. Fikrim hiçbir şekilde değişmedi. Hatta bu fikrimi sonuna kadar savunduğum için TrMilitary' den banladılar:) Aynen senin gibi düşünüyorlardı; ESAD YOK, PUTİN VAR... Yahu, ne kadar yanlış bir bakış açısı..! Peki, Esad için savaşan halk uzaydan mı geldi? Adamın arkasında halk yok mu? Adam ülkesine sahip çıkıyor, sahip çıkmasın mı yani!
Göreceksiniz! tilkinin dönüp dolaşacağı yer kürkçü dükkanıdır hesabı, en sonunda Esad' la anlaşmak ZORUNDA kalacaklar. Tabii olarak anlaşma koşulları bu sefer Esad' ın lehine olacaktır. Anlaşma zeminini zamanında zorlasalardı; anlaşma koşulları Türkiye lehine daha çok olabilirdi. Yine de iş işten geçmiş değildir. Esad, Türkiye' yi anlaşma yapmaya zorluyor.
-
Trmilitary'den o sebeple ATİLAMAZSİN!
Dedigim gibi gorusme falan yok. Olmayacak. Bundan sonraki surec de esadin aleyhine isleyecek!
-
ACE; gercekçiyim ayrıca kuzey de kurulacak Türkmen devleti tabiki de islami kurallara göre yönetilir. Bunda ne gibi bir bahis olabilir. Arkadaşlar Suudi Arabistan, Iran gibi devletlerin yönetim şekli islami değildir. Oraya bakarak yanlış algı oluşmasın. Şeriat deyince insanlara ne oluyor anlamış değilim. Şuanda gerçek anlamda şeriatı uygulayan hiç bir devlet yok. Hele bu körfez, Suud, Iran gibi devletler hiç mi hiç değil. Gerçek anlamda Ehli sünnet üzere, Peygamber efendimizin uygulama şekli ile yönetilecekse bunda hiç bir zarar gelmez. Ama bunu bir takım insanlar kendi çıkarları için kullanacaksa tabiki de yanlış olur. Örnek deaş islamı kullanarak ne büyük zulümler yaptı. Ama gene aynı şekilde islami yönetilerek Osmanlı imparatorluğu 3 kıtada at koşturdu, Akdenizi Türk gölü haline getirdi. Burada önemli olan doğru bir şekilde ve ehil insanlar tarafından yönetilmek.
---
Eninde sonunda Esad gidecek. Mesele süreci hızlandırmak. Bunun için gerekirse Israil ile işbirliği dabi yapılabilir kanımca. Suriye zaten bölündü eskisi gibide hiç olmayacak. Mesele biz ne kadar yer kapabiliriz. Halep merkezli Türkmen devleti kurabiliriz. Bunun içinde rejimin devrilmesi lazım. Israil'i ve ABD'yi kendi çıkarlarımız içinde kullanabiliriz. Hiç savaşmadan koskoca Suriye önümüze serilebilir.
-
Resme büyük bakmak lazım. Bütün bunların sebebi siyasi arenada Türkiyenin yanlızlaşması. Politika üretememek. Rusya, Iran gibi ezeli rakiplerimizle anlaşmaya çabalamak. Ama iran gibi bir devletle anlaşamazsın. Adamların hayalleri pers imparatorluğunu kurmak. Sünnileri katletmek. Çocuklarına osman, ayşe ismi dahi koymaz bu caniler. Bu kadar mezhepçi bu kadar ırkçı insanlardır. Suriye rejimi desen yaptıkları katliamlar, tecavüzler, zulümler anlatmaya bile gerek yok. Reyhanlıda Suriye istihbarat birimi El muharebatın yaptığı saldırıda 53 vatandaşımız şehit oldu. Milyonlarca insan mülteci oldu. Hatayda bile hak idda eder bu caniler. Bunların hakkından Israil geliyor. Rejim sonrası öngörülebilse şimdiye devirmişlerdi bu esad itini. Suriye özelinde Israil ole işbirliği dahi yapılabilir. Rejimi devirsinler guney onların olur. Kuzey' de halep merkezli Türkmen devleti kurabiliriz. Bu şartlarda politika üretememe durumunda yakında komple çıkarız ıdlipte haberiniz olsun. Radikal kararlar almak lazım.
Nice Osman'lar Ayse'ler gordum. Dibine kadar aryandilar.
False flagler heryerde!
-
Silinebilir.
-
Resme büyük bakmak lazım. Bütün bunların sebebi siyasi arenada Türkiyenin yanlızlaşması. Politika üretememek. Rusya, Iran gibi ezeli rakiplerimizle anlaşmaya çabalamak. Ama iran gibi bir devletle anlaşamazsın. Adamların hayalleri pers imparatorluğunu kurmak. Sünnileri katletmek. Çocuklarına osman, ayşe ismi dahi koymaz bu caniler. Bu kadar mezhepçi bu kadar ırkçı insanlardır. Suriye rejimi desen yaptıkları katliamlar, tecavüzler, zulümler anlatmaya bile gerek yok. Reyhanlıda Suriye istihbarat birimi El muharebatın yaptığı saldırıda 53 vatandaşımız şehit oldu. Milyonlarca insan mülteci oldu. Hatayda bile hak idda eder bu caniler. Bunların hakkından Israil geliyor. Rejim sonrası öngörülebilse şimdiye devirmişlerdi bu esad itini. Suriye özelinde Israil ole işbirliği dahi yapılabilir. Rejimi devirsinler guney onların olur. Kuzey' de halep merkezli Türkmen devleti kurabiliriz. Bu şartlarda politika üretememe durumunda yakında komple çıkarız ıdlipte haberiniz olsun. Radikal kararlar almak lazım.
Nice Osman'lar Ayse'ler gordum. Dibine kadar aryandilar.
False flagler heryerde!
Iranda mezheple işi olmayan çok ciddi kitle var. Hatta nüfusunun %20'si sünni'dir. Osman, Ayşe ismini rahatlıkla görebilirsiniz. 30 milyon civarı Türk var zaten. Ama iş yönetime gelince çok çok farklı bir dünya ortaya çıkıyor. Taa bu Yavuz Sultan'dan beri böyleydi. Bide bunlar aşırı takiyecidir. Konuşurken sanarsın bunlar insansa ben neyim yani öyle iyi insanlardır ki kendini sorgulardır sana. Sonra kafanı kaldırır bakarsın. Irakta Haşdi Şabi keser, yakar arkasında iran çıkar. Suriyede esad yakar keser, sürer, zulm eder arkasında gene iran vardır. Pkk yakar keser kalleşçe arkadan vurur, masum insanları patlatır arkasında gene iran vardır. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.
-
ACE; gercekçiyim ayrıca kuzey de kurulacak Türkmen devleti tabiki de islami kurallara göre yönetilir. Bunda ne gibi bir bahis olabilir. Arkadaşlar Suudi Arabistan, Iran gibi devletlerin yönetim şekli islami değildir. Oraya bakarak yanlış algı oluşmasın. Şeriat deyince insanlara ne oluyor anlamış değilim. Şuanda gerçek anlamda şeriatı uygulayan hiç bir devlet yok. Hele bu körfez, Suud, Iran gibi devletler hiç mi hiç değil. Gerçek anlamda Ehli sünnet üzere, Peygamber efendimizin uygulama şekli ile yönetilecekse bunda hiç bir zarar gelmez. Ama bunu bir takım insanlar kendi çıkarları için kullanacaksa tabiki de yanlış olur. Örnek deaş islamı kullanarak ne büyük zulümler yaptı. Ama gene aynı şekilde islami yönetilerek Osmanlı imparatorluğu 3 kıtada at koşturdu, Akdenizi Türk gölü haline getirdi. Burada önemli olan doğru bir şekilde ve ehil insanlar tarafından yönetilmek.
---
Eninde sonunda Esad gidecek. Mesele süreci hızlandırmak. Bunun için gerekirse Israil ile işbirliği dabi yapılabilir kanımca. Suriye zaten bölündü eskisi gibide hiç olmayacak. Mesele biz ne kadar yer kapabiliriz. Halep merkezli Türkmen devleti kurabiliriz. Bunun içinde rejimin devrilmesi lazım. Israil'i ve ABD'yi kendi çıkarlarımız içinde kullanabiliriz. Hiç savaşmadan koskoca Suriye önümüze serilebilir.
Biz din merkezli bir yönetim sorun oluyor dedikçe sen şeriat diyorsun. Şeriat ile yönetilen ve çağdaş görülen bir ülke var mı? Yok... ama sen “onlar gerçek şeriat değil” diyorsun.
Gerçek şeriatın ne olduğuna dair kesin bir dille tanım yok ama hadi dediğin gibi çok güzel olsun. Bir yönetim düşüncesi fraksiyon ve benzeri şeylerin topluma tatbiki öyle sandığın gibi kolay olmaz. Konuya o açıdan baktığında sosyalizm ve komunizm de gayet insancıl ve eşit yaşamlar sunuyor ama pratikte olmuyor işte. Kuzey Suriyede şeriat devleti dediğinde sana şunu söyleyim öncelikle şu an kapımıza dayanan sakallı barbar herifler oraya çöküp söz sahibi olmak isteyecek. Ortada Türkmen falan kalmadı zaten. Güneyimizde IŞİD türevi bir ülke olacak; arada kafa kesecek arada sağı solu tarayacak....
Bu çağda ayakta duracak modern bir Ülke laik olmak zorunda. Üniter olmak zorunda, evrensel yasalarla yönetilmek ve herkese eşit olmak zorunda. Böyle bir komşu Devlet zararlıdır. Ülkemiz için de bu fikirlerden sıyrılmak şart.
Bu ülkede nonteist oranı %12-14 arasında geziniyor. İslamı siyasete alet ettikçe de bu oran artıyor. Şu an Hakkaride Şırnakta askerlik yapan kaç tane ateist, deist veya agnostik asker var tahmin edemezsiniz. Bunları o dağlarda tutan şey vatandaşlık bilinci... Suriye ve Iraktaki Türkmenlerin önemli bir kısmı da sünni değildir hatırlatayım. Bu fikirler kendine Türk diyen topluluğu böler. Sünni Türkmen ile şii Türkmeni karşı karşıya getirirseniz bu bir hatadır ve biz buna çalışıyoruz.
-
... Şuanda gerçek anlamda şeriatı uygulayan hiç bir devlet yok. Hele bu körfez, Suud, Iran gibi devletler hiç mi hiç değil. Gerçek anlamda Ehli sünnet üzere, Peygamber efendimizin uygulama şekli ile yönetilecekse bunda hiç bir zarar gelmez...
Ohhoooooooo...! bakış açısı buysa, seninle işimiz var. Bu şekilde hiç bir dünyevi problemi çözemeyiz. Dünyevi problemleri de geçtim, bu şekilde düşüneceksek; uzaylılarla temas kurma şansımız hiç yok (!) Kusura bakma ama henüz burnumuzun ucunu bile göremiyoruz.
ŞERİAT diyorlar; peki ne Şeriatı, kimin Şeriatı; Allah' ın Şeriatı mı?
Alakası yok...!
Zamanında Ulema toplanmış ve meseleler üzerinde fikir birliğine varmış; ona da Şeriat demişler. Peki Allah' ın bu düşüncelerden, onun adına yapılan uygulamalardan rızası var mı? Allah rızası için diyorlar öyle değil mi, peki Allah' ın rızası var mı?
Yanlış anladığın, yanlış yorumladığın bir fık'hi yorum nedeniyle insanları cezalandıracaksın, belki de kellesini keseceksin. Peki, Allah' ın bu durumdan rızası var mı? Ona da Şeriat diyorlar! Şeriat nedir demiş olsak; Allah' ın değişmeyen kuralları diyeceklerdir. madem ki Allah bir kural koymuş; kuralları uygulamakla mükellefiz, farzdır diyecekler. İyide O senin yorumun, acaba gerçekten öyle mi?
Ne demiştik; Ulema toplandı bir karar verdi. Peki neye göre, Şer' i kaynaklara göre... Nedir onlar;
-Kur'an
-Sünnet
-Kıyas
-İcmâ
Eeee, İçtihat kapısı da kapandı diyorlar, nasıl olacak bu iş? Güya Ulema toplanmış ve demiş ki; iki yüz yıldır her türlü konu konuşuldu, tartışıldı, çözüm yolları düşünüldü; tartışılmayan, konuşulmayan hiç bir şey kalmadı. O nedenle yeni içtihata gerek yoktur, bundan kelli içtihat kapısı kapanmıştır -demiş. İyi de bunu dedikleri tarih, M.S. 9'ncu belki 10'ncu yüzyıl... henüz ortalıkta otomobil yok, cep telefonu yok, internet yok, TV yok, sosyal medya yok; uzaylıların varlığı bile bilinmiyor. Yarın bir gün bir uzaylı ile bir dünyalı evlenmeye karar verdi diyelim; Şer' i hükümlere göre o iş nasıl olacak(?) Bunları düşünmüşler mi? Örnek çok abartılı mı geldi...? Zaten gelsin diye abartıyorum; yani O dönemin Uleması her türlü soruna çözüm bulmuş olamaz. İmkansız bir şey yahu, hayat dinamiktir ve akıp gidiyor. Sen ise bir takım cahil Ulemanın fetvasıyla sosyal hayatı dizayn etmeye çalışacaksın! Mümkün mü yahu!
Allah' ın Şeriatı, hiç bir zaman değişmeyecek kurallar demekse; O kurallar olsa olsa Sünnetullah olabilir. Yani evren yasaları. Kainatın yaratıcısı, bu evren için bir kurallar bütünü oluşturmuştur; O da Fiziktir, Kimyadır, Matematiktir. Evrenin her yerinde 2 kere 2 dört' tür. Sünnetullah' sa al sana Sünnetullah. Sosyal hayatın kurallarını, Allah' ın değişmeyen kuralları olarak dayatamazsın. Şayet dayatırsan, O senin yanlışın olur. Ve Sünni dünyanın yanlışı işte budur. Dört Tane Ulema bir araya gelmiş ve herhangi bir konu üzerinde saçmalamış! Ve bu saçmalık, O gün bugündür devam ediyor. Ona da Şeriat diyorlar...!
Malesef... İslam dünyasının insanlığa söyleyebileceği hiç bir sözü, verebileceği hiçbir güzelliği kalmamıştır.
-
Suraya son fetvayi birakip gidiyorum.
Bir askerin nerede gorev yaptigi beni ilgilendirmez. Ama devlet yerine sihina, pirine, dedesine, asiretine hizmet etmeye kalkarsa Yavuz Sultan gibi timarlariz!
-
Morek üssümüze yakın Han Seyhun'da muhalifler Rus İHASI düşürdü.
-
İslam dünyasının bölen en önemli fay hattı; Sünni/Şii fay hattıdır. Hatta bir Sünni' ye soracak olsanız; Şiileri Müslüman olarak kabul etmezler. Aynı şey Şiiler için de geçerli... Birbirlerini Mü' min olarak kabul etmiyorlar. Ya Münkir' dir ya da Münafık! Peki gerçekten de öyle mi?
Bana göre mezhepler mezhep olmaktan çıkmış, adeta birer din haline gelmiştir.
-Şiilik Dini
-Sünnilik Dini
-Selefilik Dini
Peki hangisi gerçek din? Allah' ın Kelamını hangisi en doğru şekilde yorumluyor? Bu dinlerin hangisine sorsanız, en doğru yolun kendi yolları olduğunu iddia edeceklerdir. Elbette ki bu iddia sadece kendi iddiaları olmaktan öteye gidemez. Halbuki tek bir doğru olması gerekir, öyle değil mi?
Dinler dünyasında durum böyleyken, tarikatlar dünyasında durum nedir demiş olsak; Onlarda ki durum da bundan farklı değildir. Herkes kendi yolunu en doğru yol olarak dayatıyor veya iddia ediyor. Elbette ki sadece bir iddiadır. İnananlar doğru olduklarına inandıkları için o yala girmişlerdir. Acaba gerçek dolan hangisi? Ya da herkesin doğrusu kendi doğrusu mu?
İslam dünyasında ki vaziyet böyleyken, tutup da; efenim, Şeriat adına şu şu şu tasarruflarda bulunacağız. Çünkü Allah böyle emrediyor! kim diyebilir ki?
-
Partikül; bu kadar yazmışsın ama ben bunlara teferruatli cevap verecek bilgi ve birikimde değilim. Ama yazmış olduğun her satıra sayfalar dolusu cevap verecek insanlar tanıyorum. Şeriat dediğin islam'dır. Sadece yönetim şekli değil.
Şura Suresi, 13. ayet: O: "Dini dosdoğru ayakta tutun ve onda ayrılığa düşmeyin" diye dinden Nuh'a vasiyet ettiğini ve sana vahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya vasiyet ettiğimizi sizin için de teşri' etti (bir şeriat kıldı). Senin kendilerini çağırdığın şey, müşriklere ağır geldi. Allah, dilediğini buna seçer ve içten Kendisi'ne yöneleni hidayete erdirir.
Casiye Suresi, 18. ayet: Sonra seni de bu emirden bir şeriat üzerine kıldık; öyleyse sen ona uy ve bilmeyenlerin heva (istek ve tutku)larına uyma.
Sizin 4 ulema bir araya gelmiş ve herhangi bir konuda saçmalamış dediğiniz şey kuranda geçiyor. 1400 yıldır ehli sünnet inancına göre yönetildik. Şimdi bazı akıllılar çıkmış mezhep yok, şeriat yok, saçmalamıslar vs diyorlar. Yahu 1400 yildır bilinmiyordu da şimdi size vahiy mi geldi hâşâ siz doğrusunu biliyorsunuz.
-
Din ve mezhep tartışmanız hiç keyif vermiyor. Daha iki kişi bir araya gelip tartışamıyorsunuz sonra Suriye - Irak neden bu halde diye Amerikayı - İsraile suç atıyoruz. En güzel din benim dedemin ak sakalıyla namazını eda edip yoldan geçen üni. öğrencilerine (kızlı ,erkekli - mini eteklisinden tut başı kapalısına kadar) meyve ikram ettiği dindir. Onun dısında şu hoca ne demiş şu şıh o şeyh ıvır zıvır hiiiç keyif vermiyor. 2015e kadar namaz kılıp bugün ateist olan arkadaşlarım var neden mi ? hep şu iki taraflı hoşgörüsüzlük , birşeyleri dikte etme hevesi , şunu yap bunu yapma kafası... Atam sen ne büyük lütufsun bu ülke için insan yaşadıkca tekrar tekrar anlıyor.
-
...Sizin 4 ulema bir araya gelmiş ve herhangi bir konuda saçmalamış dediğiniz şey kuranda geçiyor. 1400 yıldır ehli sünnet inancına göre yönetildik. Şimdi bazı akıllılar çıkmış mezhep yok, şeriat yok, saçmalamıslar vs diyorlar. Yahu 1400 yildır bilinmiyordu da şimdi size vahiy mi geldi hâşâ siz doğrusunu biliyorsunuz...
Sevgili arkadaşım, etrafında benim düşüncelerime cevap verebilecek pek çok insan olduğunun farkındayım... Ama şunu bilmen lazım ki, verecekleri cevap kendi düşünceleri olmayacaktır. En fazla 1400 yıl önceki bir ulemanın söylediklerini getirip önümüze dayatacaklardır. Ne diyeceklerini de söyleyeyim; İmam Gazali şöyle dedi, Sahih' i Buhari böyle nakletti, İbn-i Tırmizi şöyle buyurdu...!
Açıkça söyleyeyim mi; bunların hiçbirisi beni ırgalamıyor. Zerre kadar umursamıyorum bile... Bizler bu insanlardan en az 1000 yıl ilerde yaşıyoruz. Yani bizlerin bu ismi geçen insanlardan 1000 kere daha iyi düşünmemiz, 1000 kere daha iyi konuşmamız, yapacağımız işleri en az 1000 kere daha güzel yapmamız gerekirdi. Fakat gelin görün ki, onlar ne diyorsa aynen onu yapıyoruz! Burada bir saçmalık yok mu, bir akılsızlık yok mu, bir dengesizlik yok mu?
Derler ya... Ahiret günü geldiğinde; bir organ diğer organın yaptığı yanlışı bile kabul etmeyecek. Örneğin sağ el çaldıysa, sol el diyecek ki; benim suçum yok! Bizlere küçüklükten beridir böyle öğretildi öyle değil mi? Kalp bunu diyecek, böbrek bunu diyecek, el/ayak bunu söyleyecek..! Peki beyin (!) Allah demeyecek mi; düşünmen için sana beyin verdim... ama sen ne yaptın; İmam Gazali, Sahih-i Buhari, İbn Tırmizi, Ebu bilmem Kim gibi düşündün. Onlar ne diyorsa sen onu söyledin. İmam' a uydun... Şimdi yallah Cehenneme, derse ne yapacaksın?
Madem ki insanız, bizim hiç kimsenin aklına ihtiyacımız yok. Hele 1400 yıl önceki ulemanın aklına hiç ihtiyacımız yok. Fakat bir gerçeği de itiraf etmem gerekiyor... 1400 yıl önceki ulema en azından düşünmüş... Ama O dönemin şartlarında düşünmüş. Yani düşünme eylemini gerçekleştirmiş. İslam dünyasında bugün kaç kişi düşünüyor yahu! Birbirinden aldıklarını yine birbirine satıyorlar. 1400 yıl önceki ulemanın bile gerisindeyiz. Çünkü hiç düşünme eylemi yok. O dönem düşünülenleri bugün halen uyguluyoruz. Ona da Şeriat diyorlar.
-
Yahu, felsefede doğru sürekli değişir diye birşey mi var ? Doğru olan şey 1400 yıl önce diye şimdi değişmek mi zorunda ? Hadi diyelim 1400 yıl önce söylenene doğru değil diyorsun, şimdi hangi bilginle, neye göre kime göre nasıl yorumlayacaksın ? Vs. Bu konu uzar gider. En iyisimi biz burada kapatalım. Bazı arkadaşlarda sıkılmış zaten.
-
...Sizin 4 ulema bir araya gelmiş ve herhangi bir konuda saçmalamış dediğiniz şey kuranda geçiyor. 1400 yıldır ehli sünnet inancına göre yönetildik. Şimdi bazı akıllılar çıkmış mezhep yok, şeriat yok, saçmalamıslar vs diyorlar. Yahu 1400 yildır bilinmiyordu da şimdi size vahiy mi geldi hâşâ siz doğrusunu biliyorsunuz...
Sevgili arkadaşım, etrafında benim düşüncelerime cevap verebilecek pek çok insan olduğunun farkındayım... Ama şunu bilmen lazım ki, verecekleri cevap kendi düşünceleri olmayacaktır. En fazla 1400 yıl önceki bir ulemanın söylediklerini getirip önümüze dayatacaklardır. Ne diyeceklerini de söyleyeyim; İmam Gazali şöyle dedi, Sahih' i Buhari böyle nakletti, İbn-i Tırmizi şöyle buyurdu...!
Açıkça söyleyeyim mi; bunların hiçbirisi beni ırgalamıyor. Zerre kadar umursamıyorum bile... Bizler bu insanlardan en az 1000 yıl ilerde yaşıyoruz. Yani bizlerin bu ismi geçen insanlardan 1000 kere daha iyi düşünmemiz, 1000 kere daha iyi konuşmamız, yapacağımız işleri en az 1000 kere daha güzel yapmamız gerekirdi. Fakat gelin görün ki, onlar ne diyorsa aynen onu yapıyoruz! Burada bir saçmalık yok mu, bir akılsızlık yok mu, bir dengesizlik yok mu?
Derler ya... Ahiret günü geldiğinde; bir organ diğer organın yaptığı yanlışı bile kabul etmeyecek. Örneğin sağ el çaldıysa, sol el diyecek ki; benim suçum yok! Bizlere küçüklükten beridir böyle öğretildi öyle değil mi? Kalp bunu diyecek, böbrek bunu diyecek, el/ayak bunu söyleyecek..! Peki beyin (!) Allah demeyecek mi; düşünmen için sana beyin verdim... ama sen ne yaptın; İmam Gazali, Sahih-i Buhari, İbn Tırmizi, Ebu bilmem Kim gibi düşündün. Onlar ne diyorsa sen onu söyledin. İmam' a uydun... Şimdi yallah Cehenneme, derse ne yapacaksın?
Madem ki insanız, bizim hiç kimsenin aklına ihtiyacımız yok. Hele 1400 yıl önceki ulemanın aklına hiç ihtiyacımız yok. Fakat bir gerçeği de itiraf etmem gerekiyor... 1400 yıl önceki ulema en azından düşünmüş... Ama O dönemin şartlarında düşünmüş. Yani düşünme eylemini gerçekleştirmiş. İslam dünyasında bugün kaç kişi düşünüyor yahu! Birbirinden aldıklarını yine birbirine satıyorlar. 1400 yıl önceki ulemanın bile gerisindeyiz. Çünkü hiç düşünme eylemi yok. O dönem düşünülenleri bugün halen uyguluyoruz. Ona da Şeriat diyorlar.
Yahu, felsefede doğru sürekli değişir diye birşey mi var ? Doğru olan şey 1400 yıl önce diye şimdi değişmek mi zorunda ? Hadi diyelim 1400 yıl önce söylenene doğru değil diyorsun, şimdi hangi bilginle, neye göre kime göre nasıl yorumlayacaksın ? Vs. Bu konu uzar gider. En iyisimi biz burada kapatalım. Bazı arkadaşlarda sıkılmış zaten.
-
Tamam da, Suriye meselesinin ana kaynağı bu meseleler değil mi? İran Şiiliği diyoruz, Suudi Arabistan Selefiliği diyoruz, yok efenim İhvan-ı Müslimin diyoruz... Peki bunlar neyin nesidir, bunlar neyin derdindedir?
İran yayılmacılığı diyorlar... Bi' ara Sünni Ordusu, İslam NATO' su falan diyorlardı. Peki kime karşı, İsrail' e karşı mı? Tabi ki İran' a karşı. Peki İran' la alıp veremediği ne? İşte şu konuştuğumuz konular değil midir?
Şiiler çocuklarına Ayşe ve Osman ismini koymazlar mış! Şiililer ilk üç halifeyi halifeden kabul etmezmiş...! Tamam abi, etmesin, bize ne? Ayrıca kabul etmek zorunda mı?
Şiilere göreyse; Hz. Ali' nin hakkı gasp edilmiştir; üstelik Gadir-i Hum da Peygamber buyruğu olduğu halde... Üstüne Kur'an' dan delil gösteriyorlar... Ona bakarsanız Sünniler de bunu kabul etmiyor.
Kerbela olayı var, zaten başlı başına bir fecehat... Peygamber soyunu kılıçtan geçirdiler ve Sünni dünya İmam soyunu kılıçtan geçirenlere mübarek insan muamelesi yapıyor! Buna ne diyeceksiniz. Yahu, Muaviye' ye Hz. Mu'aviye diyorlar; Vahiy Katibi diyorlar. Halbuki alakası yok! Tamamen uydurma... Muaviye oğlu Yezid' i lanetle yemiyorlar bile...!
Görüleceği üzere iki tarafta da çelişkili durumlar var ve çelişkileri savunacağız diye yüzyıllar içinde milyonlarca insan ölmüş ve halen ölmeye devam ediyor. Peki bu yolun bir sonu var mı, kime yarıyor, problemlere çözüm getirebiliyor mu? Elbette ki hayır... O nedenle her hangi bir mezhebin görüşünü kuru kuruya savunmanın alemi yoktur. Çağımızın problemlerine ışık tutamadıkları gibi; üzerinde kavga edilen mevzular 1400 yıl öncesinin problemleridir. Halen bu sıkıntıları çözebilmiş değiliz. Kavga 1400 yıl öncesinin kavgası.
-
Ben orada çocuklarına Ayşe, Osman koymazlar derken. Mezhepçi olduklarını vurguladım. Yoksa koyar koymaz banane. Mezhepçiliği Iran yapıyor. Biz daha ırakta ki, Suriyede ki Türkmenlerin hakkını savunamıyoruz. Iranda ki Türklerin hakkını savunamıyoruz. Irakta ısıtıp ısıtıp her sene bu olayları gün yüzüne çıkartıyorlar. Mezhepçilik yapan taraf ıran. Türkiyede kerbela olayını bile bilmeyen milyonlarca insan var. Iran'ın tarihine bak her zaman arkadan hançerleyen taraf oldular. Okadar iyi niyetimize rağmen yıllardır Pkk terör orğütüne destek verdiler. Teröristlerin en büyük yol guzerğahı ağrı tendurek bölgesi. Oradaki teröristler nereden geldi sence. Iran yıllardır Pkk'ya dokunmadı hatta sınırlarını açtı. Ama yüzümüze gelince islam kardeşliği edebiyatı yaptılar. Karabağ konusunda bile Ermenistanın yanında yer alan bir devlet. Biz refleks olarak kendimizi savunuyoruz. Bunada sanki mezhepçilik yapıyoruz gibi bir anlam yüklemeyin lütfen.
-
Ben orada çocuklarına Ayşe, Osman koymazlar derken. Mezhepçi olduklarını vurguladım. Yoksa koyar koymaz banane. Mezhepçiliği Iran yapıyor. Biz daha ırakta ki, Suriyede ki Türkmenlerin hakkını savunamıyoruz. Iranda ki Türklerin hakkını savunamıyoruz. Irakta ısıtıp ısıtıp her sene bu olayları gün yüzüne çıkartıyorlar. Mezhepçilik yapan taraf ıran. Türkiyede kerbela olayını bile bilmeyen milyonlarca insan var. Iran'ın tarihine bak her zaman arkadan hançerleyen taraf oldular. Okadar iyi niyetimize rağmen yıllardır Pkk terör orğütüne destek verdiler. Teröristlerin en büyük yol guzerğahı ağrı tendurek bölgesi. Oradaki teröristler nereden geldi sence. Iran yıllardır Pkk'ya dokunmadı hatta sınırlarını açtı. Ama yüzümüze gelince islam kardeşliği edebiyatı yaptılar. Karabağ konusunda bile Ermenistanın yanında yer alan bir devlet. Biz refleks olarak kendimizi savunuyoruz. Bunada sanki mezhepçilik yapıyoruz gibi bir anlam yüklemeyin lütfen.
Yani, görünen köye kulp takmayın. ;D ;D ;D
Suriye konusunda Esad ile anlaşmaya gitmemekten söz eden arkadaşlar, Şu an Esad halen Suriye devletinin lideri. Suriye'de ABD, Rusya ve Esad var. Birlindiği üzere Rusya Esad'dan yana. Peki müttefikimiz ABD ne yapıyor? Sürekli teröristlere silah gönderiyor, onları korumak için güvenli bölge oluşturuyor.
Bu işin başından beri bizim çıkarlarımız için Suriye'nin toprak bütünlüğü sürdürülmeliydi. Halen de aynı. Emperyalistler asla bir ülkede bütünlük sağlamazlar. Kandırdıkları komşuları ve içeride grupları birbirine düşürür, sonra oraya demokrasi getirdikleri söyler ve en sonunda kaynaklara konarlar. Halen bunların masallarına inanıp falancalar mezhepçi, filancalar şucu diyerek, aslında kendilerini tarif edenler varsa uyansın lütfen.
Suriye'deki çatışmaların bir an önce sona ermesi, Suriye'nin toprak bütünlüğünü koruyacak bir anayasanın bir an önce yürürlüğe girmesi gerek! Yoksa biz daha çooook Suriyeliye ev sahipliği yaparız. Sadece Suriyeliler olsa...
-
Rusya: ABD, Moskova ve Ankara'ya bildirimde bulunmadan İdlib'e saldırdı
(http://i2.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5d564eed2269a21bdce29b1c.jpg)
Reuters'ın TASS Haber Ajansı'ndan aktardığı son dakika haberine göre, Rus ordusu, ABD'nin İdlib'deki çatışmasızlık bölgesinde saldırı düzenleyip ateşkesi ihlal ettiğini açıkladı. Esed rejimi de sabah saatlerinde İdlib'in Serakib ilçesi, Cercenaz beldesi ile Tuh, Deyr Şarki ve Deyr Garbi köylerine saldırılarda bulundu.
Rusya'nın Suriyeli Tarafları Uzlaştırma Merkezi, ABD'nin Rusya ve Türkiye'ye bildirimde bulunmadan İdlib'de hava saldırısı düzenlediğini açıkladı. Rusya, ABD'nin İdlib'deki saldırıları bölgedeki ateşkesin riske atıldığını bildirdi.
Öte yandan Esed rejimi, sabah saatlerinde İdlib'in Serakib ilçesi, Cercenaz beldesi ile Tuh, Deyr Şarki ve Deyr Garbi köylerine havan ve roket gibi karadan karaya silahlarla saldırılar gerçekleştirdi.
Rusya Savunma Bakanlığı, önceki gün öğleden sonra rejimin askeri birliklerinin tek taraflı olarak İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'nde ateşkes ilan ettiğini ve 06.00 itibarıyla geçerli olacağını duyurmuştu.
Esed rejimi, dün de İdlib'in güneyindeki Kefrenbil ilçesi, Cercenaz beldesi, Kefersecne, Hiş, Ureynibe, Has, Deyr Şarki ve Deyr Garbi köylerini havan ve roket gibi karadan karaya silahlarla vurarak ilan ettiği ateşkesi bozmuştu.
Türkiye ve Rusya arasında 17 Eylül 2018'de imzalanan mutabakattan bu yana İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'nde 945 bin 992 sivil yerinden edildi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusya-abd-moskova-ve-ankaraya-bildirimde-bulunmadan-idlibe-saldirdi-41318142 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusya-abd-moskova-ve-ankaraya-bildirimde-bulunmadan-idlibe-saldirdi-41318142)
-
İdlib hakkında birçok yerli ve yabancı kaynaktan bilgiler okuyorum. Kimi dogru kimi kısmen dogru kimiside yanlış. Esad katil midir ? Katildir. Değil diyenin beyninden şüphe duyarım. Suriye hakkında birçok şey yazıldı çizildi. Hep ya bu tarafı okuduk yada diğer tarafı okudular. Ortada buluşamadık. Esad bina içindeki sivilleri mi vuruyor ? evet. Vuruyor. Kızıyoruz tepki gösteriyoruz. Bakın o binadaki sivil kayıplarının yarısı vurulmamak için halkı kendine kalkan eden HTŞ yüzündendir. Hulusi Akar yalnılmıyorsam Afrin operasyonuna dair "3 katlı binanın 2. ve 3. katlarında siviller yaşıyor diğer kat örgüt ofisi olarak kullanılıyor" demişti... Aynısını bugün HTŞ yapıyor yalnız HTŞnin karşısındaki insanlar (rejm-rusya) Türk askerinin sahip oldugu şefkat ve sivil hassasiyetine sahip değiller.Bu HTŞ İdlibten sonra kaçacak yeri olmadıgı için tek çözüm bir şekilde Türkiye sınırından içeri kaçmak olacak. Bu radikal caniler bizimle aynı sokakta gezecek , aynı kafede oturacak ve birgün Türkiye bizi sattı diye kendini patlatacak. O sınırdan giren Suriyelilerin içinde htşliside var işidliside... Bunun önlemi bugünlerde alınmaz ise yakın tarihlerde , özellikle Rusya ve rejim İdlib merkezi ele gecirip sınırımıza dogru geldikçe sancısını ülke içinde biz çekeriz. Umarım bunu düşünen birileri vardır. Umarım o kapıları açma/açmama hakkında karar verenler bunları düşünüyodur.
-
Bugune kadar kendini patlatan pkkli, dhkpcli, tikkolu, mlkpli gordum.
Ama hic htşli, isidli gormedim. Kendine isidci susu vermis, islami ve muslumanlari karalamayi amac edinmis reenkarnasyona inanmis ateist de gordum. Ha bunlar kendini patlatmaya kalkarsa yedi ceddini gebertmek farz-i ayn'dir. Tabi oldurmeden once biraz egleniriz!
-
Bugune kadar kendini patlatan pkkli, dhkpcli, tikkolu, mlkpli gordum.
Ama hic htşli, isidli gormedim. Kendine isidci susu vermis, islami ve muslumanlari karalamayi amac edinmis reenkarnasyona inanmis ateist de gordum. Ha bunlar kendini patlatmaya kalkarsa yedi ceddini gebertmek farz-i ayn'dir. Tabi oldurmeden once biraz egleniriz!
Kırgız bir mal gelip işid adına bu ülkede yılbasında katliam yapabiliyorsa Suriyeden/Iraktan gelen herkes benim için potansiyel canlı bomba adayıdır. htşli yada işidli hangi b.ktan örgüte baglı olduguda önemli değil. Daha bugün Konyada işidin bombacısı olan bir Suriyeli yakalandı. Geçenlerde yanlarında bomba tasıyan 4 suriyeli yakalandı. Hatayda içinde bomba yüklü olan arac patladı suriyeliler öldü. Benim için bu geri kalmış , eğitimsiz , kandırılmaya hazır kitle ulusal güvenlik konusudur. Birilerinin ortadogu hacivatı aşkı yüzünden bu ülkedeki bir masumun saçının teline dahi zarar gelsin istemem. Kim nereye alıyorsa bassın gitsinler. Bu millete birilerinin Suriyeli sevdası yüzünden heran yanında biri kendini patlatacak mı acaba kaygısı yaşatmasına kimsenin hakkı yok.
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Güvenli bölgenin şu anda sadece adı kaldı. Atmamız gereken adımları atıyoruz.
-
Vakti olan arkadaslar Suriye ic savasinin perde arkasi ile ilgili degerlendirmeleri Basbug pasanin agzindan dinlesin.
https://www.youtube.com/watch?v=f1lrv_ik1Lc (https://www.youtube.com/watch?v=f1lrv_ik1Lc)
-
Vakti olan arkadaslar Suriye ic savasinin perde arkasi ile ilgili degerlendirmeleri Basbug pasanin agzindan dinlesin.
https://www.youtube.com/watch?v=f1lrv_ik1Lc (https://www.youtube.com/watch?v=f1lrv_ik1Lc)
Suriyede perde mi kalmışda arkası konuşulsun. Milyonlarca mülteci , ne yaptıgı belli olmayan bir TSK. Yine ne yapacagı şaşırmış bir yönetim. Suriye mi kalmış Allah aşkına. Ayrıca Başbuğ önce bu ülkenin vatansever komutanları ergenekonda- balyozda içeri atılırken izlemesinin perde arkasını anlatsın. Yok öyle ucuz yırtmak. Mensubu oldugu kurum fetöcü dolmuş , cemaatler cirit atmış farkedemeyen herif çıkmış Suriye hakkında derin analiz yapmış. Aman.
-
Paylaşım için teşekkürler. İlker paşanın Ulu önder Mustafa kemalin daha kurmay binbaşı iken öngörülerinden alıp günümüze kadar gelişmeleri sakin ağzıyla irdelemiş. S-400 konusunda artık sistemin envantere girdiğini ve kullanılacağını söylüyor. Sağ tarafda oturan zat da "Belki sistemin paketten çıkmayacağını" ifade ediyor. Sanki Türkiyenin elinde yüksek hava savunma sistemi var.
Başbuğ önce bu ülkenin vatansever komutanları ergenekonda- balyozda içeri atılırken izlemesinin perde arkasını anlatsın. Yok öyle ucuz yırtmak. Mensubu oldugu kurum fetöcü dolmuş , cemaatler cirit atmış farkedemeyen herif çıkmış Suriye hakkında derin analiz yapmış.
Fetö'ün nasıl organize olduğunu, nasıl yapılandığı ve devletin kurumlarına nasıl sızdığını bırakın anlatmayı doktora tezleri hazırlansa yine ne anlatabiliriz ne de çözebiliriz. Tabi hatalarda var. Rahmetli Özden Örnek paşa en mahrem ve gizli konuştuğu toplantılar bile youtube a düşüyor. Sen ulu orta darbe veya müdahale planları yaparsan Fetöde bu fırsatı kaçırmaz. Bilgileri hemen hükumete servis eder. Mevcut yönetim yada devletin akil kafaları işin nereye gittiğini öngöremez. Balyoz ve Egenekon ile kıymetli insanlar elimizde patlar.
Fetö öyle dün çıkmış bir yapı değil. 60 yıllık bir süreç ve işleyiş var. Suçu tekil şahıslarda aramamak lazım.
-
FETÖ dediğimiz örgüt, Amerikan casusluk örgütü... Türkiye' nin bütün mahrem bilgilerinin götürüp Amerika' ya teslime etmişler. Mandacılık, Amerikancılık; en nihayetinde insanı vatan hainliğine kadar götürebiliyor. Yüzyıl öncesindeyse başımızda ''İngilizciler'' belası vardı. Düşünün, Padişahlar bile İngilizciydi..! Adamlar, İngiliz Muhipleri (sevenleri) Cemiyetine üyeydi; Padişah Vahidettin, Damat Ferit, Ali Kemal, Sait Molla...! Peki sonuçta ne oldu; Atatürk' ün hışmından İngiliz gemisine binerek kurtuldular.
Şu memleket ne çektiyse; İngizlicilerden, Arapçılardan, Amerikancılardan, AB' cilerden çekmiştir. Bu adamlar her şey oldular da bir tek Türkçü olamadılar! Peki bir insan niye; İngilizci, Amerikancı veyahut Arapçı olmayı tercih eder? Yoksa aşağılık kompleksleri falan mı var! Adam kendi milletini inkar ediyor gidip; İngiliz'in, Amerikalının, Arap' ın uşaklığını yapıyor! Bunun hikmeti nedir?
-
Güvenli alan konusunda MSB Hulusi Akar sürmekte olan hava devriyelerine ek olarak kara devriyelerininde başlayacagını söylüyor. Ülkenin basındaki CB ise Amerikalılar ile bizim güvenli bölge anlayışımız aynı değil , eylül sonu gibi adım atacagız diyor. Yahu daha birkaç hafta önce anlaştık demediniz mi ? İngilizce mi bilmiyorsunuz , birbirinizden mi haberiniz yok benim aklım almıyor. Aynı değilse , anlaşmazlık varsa Hulusi Akar neyin devriyesini atıyor. Anlaşma tamam devriyeler düzenli şekilde atılıyorsa aynı olmayan anlayış nedir. Hulusi Akarın demeçlerini okuyunca herşey yolunda , CBnin konuşmalarını dinleyince hiçbirşey yolunda değil. Hanginize kulak verelim şaşırdık.
-
Esad, Suriye'de genel af kararına imza attı
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/09/15/asd_6714.jpg)
Belli koşulları olan karara göre asker kaçakları, teslim olması halinde aftan yararlanabilecek.
Yarın Ankara'da Rusya, Türkiye ve İran liderleri arasında zirve gerçekleştirilecek.
Zirvenin en önemli gündem maddesi, Suriye meselesi olacak.
Bu zirve öncesi Beşar Esad'dan, dikkat çeken bir hamle geldi.
Esad, 14 Eylül 2019'dan önce işlenen suçlar için af öngören yasama kararını onayladı.
Sana'da yer alan habere göre, belirli şartlar ve koşullar kapsamında 14 Eylül tarihinden önce işlenen suçların affedilmesini öngören yasama kararı, Resmi Gazete'de yayınlanmasıyla geçerli olacak.
Af kararına ilişkin koşullar şöyle sıralandı:
İdam cezası, ağır hapis cezasına çevrilecek;
Müebbet hapis cezası 20 yıl hapis cezasına çevrilecek;
Üç ay içinde teslim olan ülke içindeki asker kaçakları aftan yararlanabilecek;
Ülke dışındaki asker kaçakları altı ay içinde teslim olursa af kapsamında tutulacak.
DEVLETE KARŞI SİLAHLANANLAR KAPSAM DIŞI
Af kararında kapsam dışı tutulan suçlar ise şöyle sıralandı:
Devlete karşı silahlanmak,
Suriye’ye karşı yabancı devletlerle iş birliği yapmak,
Silahlı gruplara üye olmak,
Uyuşturucu veya silah kaçakçılığından hüküm giymiş olmak.
https://www.ensonhaber.com/esad-suriyede-genel-af-kararina-imza-atti.html (https://www.ensonhaber.com/esad-suriyede-genel-af-kararina-imza-atti.html)
-
Yedi başlıkta ankara zirvesinin dökümü
(http://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/120x120/58c7fcb3c03c0e0ae48f0072)
Sedat Ergin
sergin1@hurriyet.com.tr
Ankara’da dün Türkiye, Rusya ve İran Cumhurbaşkanları’nın bir araya gelmeleriyle gerçekleştirilen Astana süreci çerçevesindeki Beşinci Zirve’nin sonuçlarını ana başlıklar halinde özetle şöyle değerlendirebiliriz:
1) ANAYASA KOMİTESİ İÇİN FİNALE DOĞRU:
Yayımlanan ortak bildiride “Anayasa komitesinin oluşumuna dair çalışmaların başarıyla tamamlandığı”nın açıklanmış olması zirvenin en somut, elle tutulur sonuçlarından biri olarak görülebilir. Bu açıklama gerçekten hayata geçirilebilirse, Ankara zirvesi, Suriye’de dokuz yıldır süren iç savaşın ardından siyasi çözüm arayışının başlamasına kapıyı aralayan bir toplantı olarak kayıtlara geçebilir. Liderlerin açıklamalarında komiteye katılacak delegelerin isim listesi konusundaki pürüzlerin tümüyle çözüme kavuştuğu belirtilmiştir. Bu, kuşkusuz başlı başına önemli bir gelişmedir. Bununla birlikte, anayasa komitesi toplandığında kararların ne şekilde alınacağı, örneğin oylamalarda karar yeterlik sayısının ne olacağı gibi usul konularında kat edilmesi gereken biraz daha mesafe olduğu anlaşılıyor.
2) İDLİB’DE TSK GÖZLEM NOKTALARINA DEVAM
Zirve İdlib’de yüzbinlerce insanın yerinden olduğu ciddi bir göç dalgasının hemen ertesinde gerçekleştiği için Hatay’ın doğusundaki bu bölgeyle ilgili nasıl bir anlayış birliğinin ortaya çıkacağı en önemli soruyu oluşturuyordu. Bildiride geçen yıl tam bugün Türkiye ile Rusya arasında imzalanan Soçi Mutabakatı’nın tüm unsurlarıyla hayata geçirileceğinin belirtilmiş olması, uygulamada karşılaşılan bütün güçlüklere rağmen tarafların bu mutabakattan vazgeçemediklerini gösteriyor. Bu arada, metinde Türkiye’nin İdlib’deki askeri gözlem noktalarının güvenliği konusunda alınacak somut önlemlerden söz edilmesi, Rusya’nın Türkiye’nin buradaki askeri varlığına herhangi bir zarar gelmeyeceği hususunda verdiği kuvvetli bir güvence olarak görülebilir.
3) ANCAK RUSYA KISITLI HAREKATTA ISRARLI
Ancak konu Soçi Mutabakatı’nın bundan sonrasında nasıl uygulanacağına gelince farklı vurgular karşımıza çıkıyor. Bir kere “insani durumun daha da kötüleşmesi riskinden duyulan endişe”nin ifade edilmesi, tarafların yeni bir göç dalgası ihtimalinden rahatsız olduklarını gösteriyor. Bu çerçevede “sahada sükunetin sağlanması gerekliliği” de vurgulanıyor. Gelgelelim, aynı zamanda BM’nin ‘terörist’ olarak tanımladığı Heyet Tahrir üş Şam’ın “tamamen ortadan kaldırılması” için atılacak adımlardan da söz ediliyor. Buradaki en dikkat çekici açıklama, Rusya lideri Vladimir Putin’in “Terör tehdidini yok etmek için Suriye ordusuna kısıtlı harekatlarda destek vereceğiz. Çünkü mutabakatlarımız terör örgütlerini kapsamamaktadır” şeklindeki sözleridir. Putin’in bu sözleri, Esad ordusunun topyekun olmasa da kısıtlı bir çerçevedeki askeri operasyonlarının Rusya desteğinde süreceğini gösteriyor. Buna karşılık Rusya lideri, “Sivil halkın zarar görmemesi için her türlü adımı atmaya hazırız” şeklinde bir güvence de veriyor. Yakın zamandaki tecrübelerin ışığında hem askeri operasyonların sürdürülmesi hem de insani durumun kötüleşmemesi hedeflerinin nasıl bir arada gözetileceği sorusu önümüzdeki günlere dönük ciddi bir belirsizlik yaratıyor.
4) FIRAT’IN DOĞUSUNDA ABD’YE TAVIR
Bir başka önemli konu, tarafların Fırat’ın doğusuna bakışlarıyla ilgilidir. Üç lider, bildiride aralarındaki önemli bir ortak payda olarak “gayrimeşru özyönetim teşebbüsleri dahil olmak üzere, terörle mücadele kisvesi altında sahada yeni gerçeklikler yaratılması girişimlerini reddederek, Suriye’nin toprak bütünlüğünü zayıflatmayı amaçlayan ve komşu ülkelerin güvenliğini tehdit eden ayrılıkçı gündemlere karşı durma kararlılıklarını” vurgulamıştır. Burada mesaj çok açık bir şekilde ABD’ye ve onun sahadaki müttefiki olan PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD/YPG’ye gidiyor. Üç ülke, böylelikle PYD/YPG kontrolündeki özerk yönetime karşı açık bir tavır alıyor.
5) RUSYA FIRAT’IN DOĞUSUNDA ESAD’I GÖRMEK İSTİYOR
Buna karşılık liderlerin açıklamaları, DEAŞ (IŞİD) tehdidi konusunda farklı bakışların bulunduğuna işaret ediyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “(Suriye’de) DEAŞ tehdidi ortadan kalkmıştır. En büyük tehdit kaynağı PKK ve onun uzantısı YPG’dir” derken, Putin “Kuzeydoğu bölgesindeki durum bizi endişelendiriyor. Çünkü IŞİD (DEAŞ) hücreleri aktif hale geliyor” diyerek farklı bir tutum sergiliyor. Putin’in “İstikrarın sağlanması bölgenin kontrolünün Suriye hükümetine geçmesiyle mümkün olacaktır” şeklindeki sözleri, Esad rejiminin bir an önce Fırat’ın doğusunda egemenliğini tesis etmesini istediğini gösteriyor.
6) İRAN ANKARA İLE ŞAM ARASINDA NORMALLEŞME BEKLENTİSİNDE
Bu arada, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin Suriye ile Türkiye arasında 1998 yılında imzalanan Adana Mutabakatı’nın yeniden hayata geçirilmesinin “iki tarafın endişelerini giderecek bir başlangıç için uygun olacağı” yolundaki sözleri de Tahran’ın Ankara ile Esad rejimi arasındaki normalleşme beklentisini yansıtıyor. Bu noktada Putin de Ruhani ile aynı dalga boyundadır.
7) ERDOĞAN’DAN FIRAT’IN GÜNEYİNE DOĞRU BARIŞ KORİDORU
Erdoğan, Fırat’ın doğusunda sınır boyunca oluşturulacak ‘güvenli bölge’ye yerleştirilmesi tasarlanan Suriyeli mülteci sayısını daha önce bir milyon şeklinde telaffuz ederken, dün bu hedefi iki milyona çıkartması dikkat çekicidir. Erdoğan, mültecilerin aktarılacağı yerleşimlerin aynı zamanda Fırat’ın güney doğu aksında Rakka ve Deyrezor’a doğru indirilebileceğini, böylelikle Suriye’ye dönüş yapacak mülteci sayısının üç milyona çıkabileceğini de söylemiştir. Dönüş yapacak mülteci sayısının mümkün olduğunca yukarı çekilmesinin Erdoğan için önemli bir siyasi hedef haline gelmekte olduğunu söyleyebiliriz.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/sedat-ergin/yedi-baslikta-ankara-zirvesinin-dokumu-41331746 (http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/sedat-ergin/yedi-baslikta-ankara-zirvesinin-dokumu-41331746)
-
Esad, YPG'yi BM'ye terör örgütü ifadesiyle şikayet etti
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/09/17/sg_6564.jpg)
Suriye'de Beşar Esad rejimi, iç savaşın başlamasından beri çatışmaya girmediği ve pek çok alanda iş birliği yaptığı YPG/PKK'yı, 'ayrılıkçı terör örgütü' olarak nitelendirdi.
Esad rejiminin ajansı SANA'nın haberine göre, rejimin dışişleri bakanlığı, Suriye'de SDG adını kullanan terör örgütü YPG/PKK'yı, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'ne gönderdiği mektupta şikayet etti.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/09/17/esad_9907.jpg)
"AYRILIKÇI TERÖR ÖRGÜTÜ" DEDİ
Terör örgütü YPG/PKK ile defalarca müzakere masasına oturan ve çok alanda iş birliği yapan Esad rejimi, mektupta, SDG için (YPG/PKK) "ayrılıkçı terör örgütü" ifadesini kullandı.
Mektupta, SDG'nin "Suriye halkına karşı Batılı ülkelerle ortak hareket ettiği" belirtilirken, örgütün Suriye halkına yönelik insan hakları ihlallerini sürdürdüğü kaydedildi.
YPG'YE "ÖZERKLİK" VADEDİLMİŞTİ
Rejimin Dışişleri Bakanı Velid Muallim, Eylül 2017'de örgüt ile özerklik konusunu müzakere etmeye hazır olduklarını söylemişti. Daha sonrasında da rejim ve örgüt arasında, Şam ve Haseke illerinde iş birliği konusunda defalarca müzakereler yapılmıştı.
YPG, REJİMLER BİRLİKTE PETROL ÇIKARIYOR
Suriye'nin üçte birini elinde bulunduran terör örgütü YPG/PKK, işgal ettiği bölgelerde rejimle petrol çıkarıyor.
PKK'yı terör örgütü olarak kabul eden ABD, örgütle iş birliğine kılıf bulma amacıyla SDG ismini vermişti. ABD Özel Kuvvetler Komutanı Orgeneral Raymond Thomas, 22 Temmuz 2017'de, YPG'nin adını kendilerinin tavsiyesiyle "Suriye Demokratik Güçleri" (SDG) olarak değiştirdiğini itiraf etmişti.
https://www.ensonhaber.com/esad-ypgyi-bmye-teror-orgutu-ifadesiyle-sikayet-etti.html (https://www.ensonhaber.com/esad-ypgyi-bmye-teror-orgutu-ifadesiyle-sikayet-etti.html)
-
Üçlü Suriye Zirvesi
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/09/16/asd_9432.jpg)
Putin ve Ruhani ile Suriye meselesine dair kritik meseleleri ele alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Artık sığınmacıların dönüşüne odaklanmamız gerekiyor." dedi.
Ankara'da Üçlü Suriye Zirvesi düzenleyen Rusya, İran ve Türkiye liderleri toplantı sonunda önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ev sahibi olarak ilk açıklamayı yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"Suriye'nin toprak bütünlüğü ve siyasi çözümde mutabık kaldık. Bölgede hayırlı gelişmelerin yaşanacağını ümit ediyoruz.
Suriye'nin toprak bütünlüğü ve siyasi çözümde mutabık kaldık. Bölgede hayırlı gelişmelerin yaşanacağını ümit ediyoruz.
Ortak çabalarımızla Suriye Anayasa Komitesi'nin oluşumuna ilişkin pürüzler giderilmiştir.
ARTIK EN BÜYÜK TEHDİT PYD/PKK
Geldiğimiz nokta itibariyle Suriye'de DEAŞ tehdidi ortadan kalkmıştır. En büyük tehdit kaynağı PKK ve onun uzantısı PYD'dir. Sınırlarımız boyunca terör oluşumuna müsaade etmeyeceğimizi 2 dostuma da belirttim.
ABD İLE ANLAŞAMAZSAK KENDİ PLANIMIZ VAR
2-3 hafta içinde ABD ile mutabakata varamazsak kendi harekat planımızı uygulayacağımızı Ruhani ve Putin’e anlattım.
BÜYÜK FEDAKARLIKLARDA BULUNDUK
Suriye'deki çatışmadan kaçan 3,6 milyon insana ev sahipliği yapan bir ülkeyiz. Bu konuda gerçekten büyük fedakarlıklarda bulunduk, halen de bulunuyoruz.
ARTIK SURİYELİLERİN DÖNÜŞÜNE YOĞUNLAŞMALIYIZ
Türkiye'nin sığınmacı yükünü tek başına taşıyamayacağı ortadır. Ülkemizin bir göç akınını daha kaldırması da mümkün değildir. Artık Suriyelilerin ülkelerine güvenli ve gönüllü bir şekilde dönmeleri konusuna yoğunlaşmamız gerekiyor.
GERİ DÖNECEK SIĞINMACI SAYISI 3 MİLYONA YÜKSELEBİLİR
Fırat'ın doğusundaki Barış Koridoru mülteciler için de korunaklı bir liman olacaktır. Ülkemize sığınan en az 2 milyon Suriyeli kardeşimizin bu bölgeye yerleştirilebileceğini düşünüyoruz. Hatta bu hattı Deyrizor, Rakka taraflarına kadar indirebilirsek geri dönecek sığınmacı sayısı 3 milyonu aşabilir."
Ruhani'nin açıklamalarından satır başları şöyle:
"Neredeyse tüm konularda görüş birliği var.
ABD Suriye'yi bölmeye çalışıyor.
ABD Suriye'de teröristleri destekledi, Suriye'yi bölmeye çalıştı. Bu kabul edilebilir değil.
Suriye halkı 9 senedir eziyet çekiyor.
İdlib'te teröristlerin varlığı daha güçlü hale geldi.
İdlib'teki teröristlerle mücadele etmeliyiz.
Fırat'ın doğusu ABD'nin hakimiyetinde ve burada da teröristler bulunmaktadır.
İdlib'te teröristleri kimler destekliyor biliyoruz.
ABD Suriye'yi bölmek dahil tehlikeli planlar içinde.
Anayasa bir anda önce düzenlenmeli."
Putin'in açıklamalarından satır başları şöyle:
"Bildiride kalıcı barış için maddeler var.
Anayasa Komitesi hızla çalışmaya başlamalı.
Suriye'nin toprak bütünlüğünü sağlayacak 3 ülkeyiz.
Üç ülke de Suriye'nin toprak bütünlüğünü destekliyor.
İdlib'te gerginliğin azalması için için ilave adımlar atacağız.
İdlib mutabakatı terör örgütlerini kapsamamaktadır."
https://www.ensonhaber.com/uclu-suriye-zirvesi-sona-erdi.html (https://www.ensonhaber.com/uclu-suriye-zirvesi-sona-erdi.html)
-
Putin ayet okuyarak barış çağrısı yaptı
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/09/16/asd_9320.jpg)
Ankara'daki Üçlü Suriye Zirvesi'nde Rus liderin, Kur'an-ı Kerim'den ayet ile mesaj vermesi dikkat çekti.
Ankara'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya lideri Vladimir Putin ve İran lideri Hasan Ruhani, Suriye meselesini görüşmek üzere bir araya geldi.
Zirvenin ardından liderler basına açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ruhani'nin ardından konuşan Putin, konuşmasında bir araya geldiği ülkelerin ve liderlerinin Müslüman olmasına dikkat çekerek, Kur'an-ı Kerim'den ayet okudu.
AYETLE BARIŞ ÇAĞRISI
Putin, Ali İmran suresinin 103. ayetinde yer alan, "Hani siz birbirinize düşman idiniz. Allah gönüllerinizi birleştirmiş ve O’nun nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz." ifadelerini okuyarak barış çağrısı yaptı.
https://www.ensonhaber.com/putin-ayet-okuyarak-baris-cagrisi-yapti.html (https://www.ensonhaber.com/putin-ayet-okuyarak-baris-cagrisi-yapti.html)
-
Putin ayet okuyarak barış çağrısı yaptı
Diplomatik tecrubesi olan kisi kime ne okunmasi gerektigini iyi bilir. ;)
-
Cumhurbaşkanı halen ABD ile güvenli bölge konusunda anlaşabileceğini düşünüyor anlaşılan. Halen 2-3 hafta diyor. Bitmiyor o haftalar. Rakka'ya kadar inmekten bahsediyor. Ancak bunu yapabilmesi için öncelikle ABD'nin oradan ayrılması gerekli! Orası Suriye toprakları ve orada kendi başına hareket etmek çok riskli!
Ruhani Suriye'nin bugün içerisinde bulunduğu durumun nedenlerini gayet iyi açıklamış. Her şeyin farkında. En başından beri söylediklerimi belirtiyor. Bizimkiler de farkındalar ama halen görmezden gelir gibi davranıyorlar. Aslında cesaret edemiyorlar.
Suriye'de yeni anayasanın hayata geçirilmesi, çatışmaların sona ermesi, ülkemizdeki Suriyelilerin geri dönmelerinin sağlanması için, bütün bu karışıklığa neden olan ABD'nin Suriye'yi terk etmesi şart.
-
Suriye'de Cecenistan'da, Turkiye'de mucahitleri suikastlerle oldurmeyi biliyor ama.
Yemen'deki husileri destekletip Suudilere silah satmaya calismayi da...
İslam'in savunucusuyuz ama ayeti kimin okuduguna da bakariz!
-
Cumhurbaşkanı halen ABD ile güvenli bölge konusunda anlaşabileceğini düşünüyor anlaşılan. Halen 2-3 hafta diyor. Bitmiyor o haftalar. Rakka'ya kadar inmekten bahsediyor. Ancak bunu yapabilmesi için öncelikle ABD'nin oradan ayrılması gerekli! Orası Suriye toprakları ve orada kendi başına hareket etmek çok riskli!
Ruhani Suriye'nin bugün içerisinde bulunduğu durumun nedenlerini gayet iyi açıklamış. Her şeyin farkında. En başından beri söylediklerimi belirtiyor. Bizimkiler de farkındalar ama halen görmezden gelir gibi davranıyorlar. Aslında cesaret edemiyorlar.
Suriye'de yeni anayasanın hayata geçirilmesi, çatışmaların sona ermesi, ülkemizdeki Suriyelilerin geri dönmelerinin sağlanması için, bütün bu karışıklığa neden olan ABD'nin Suriye'yi terk etmesi şart.
O bölgede çıbanın başı abd dir.Hala daha ortak devriyelere rağmen ypg ye silah yardımı devam etmektedir.Nedense bunu görmezden gelen ortak devriyeleri savunan bir milli savunma bakanı var.Ne yapmaya çalışıyorlar anlamak güç.Abd ile bir yere varılamayacağını hala anlamadılarsa durum vahim demektir.Bakınız Esad çok olumlu adımla attı hem ypg yi hain ilan etti ve toprak hakimiyetini tüm Suriyede sağlayacağız dedi hem de genel af ilan etti.Bu Türkiyeye uzatılmış bir zeytin dalıdır ve gelin anlaşalım artık demektir.Buna rağmen biz hala İdlipin Esadın eline geçmemesi için çalışıp oradaki cihatçılara destek çıkarsak çok büyük yanlış yaparız ve vebali çok ağır olur.Esadla anlaş sonra İran,Rusya ve Suriye ve biz hep birlikte ypg ve abd nin üzerine gidelim.Böyle olursa bakın abd orada barınabiliyor mu zaten haksız ve hukuksuz olarak orada.Katil Esed,zalim Esed edebiyatı sürdürülecek olursa bu tamamen abd çıkarlarına ve BOP'a hizmet eder o bölgede.
-
ABD’den Suriye’nin kuzeyinde yeni üs
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ile Fırat’ın doğusunda ortak kara devriyesi başlatan ABD yönetimi, bölgedeki askeri faaliyetlerini artırıyor. Bu kapsamda Mardin’in Nusaybin ilçesi karşısında yer alan Haseki’ye bağlı Kamışlı ilçesinde büyük bir hava üssü inşaatına başladı. Üs alanının çevresi ve inşaat sahası terör örgütü DSG-YPG’nin silahlı grupları ve ABD askerleri tarafından ortak korunurken, bölgeye ABD’li yetkililer dışında kimsenin giremediği bildirildi. ‘Güvenli Bölge’yi kontrol amacıyla inşasına devam edilen üsle birlikte ABD’nin bölgedeki üs sayısı 29’a çıkacak.
http://www.milliyet.com.tr/gundem/abdden-suriyein-kuzeyinde-yeni-us-6035834 (http://www.milliyet.com.tr/gundem/abdden-suriyein-kuzeyinde-yeni-us-6035834)
-
Burnumuzun dibine bir üs daha demek.Biz de hala devriye atmaya devam edelim.Aralık 2018 den beri 3 defa operasyon erteledik artık inşallah Eylül sonunda dediğini yapar cumhurbaşkanı bir dördüncü erteleme daha görmeyiz.Esad ypg yi hain ilan ettiğine göre artık ypg ortak düşman demektir hem bizim için hem Esad için.Bölgede abd ve ypg varlığından memnun bir tane çevre ülkesi yoktur İsrail ve bir iki arap ülkesi hariç.O yüzden Suriye hükümeti,İran ve Rusyayı yanımıza çekip bu operasyon ay sonu başlamalıdır artık.
-
Ankarada evelsi gun yapilmis olan Rusya ve Iran CB larinin katilmis olduklari Suriye toplantisinda konusulanlar ve sahsi dusuncelerim.
Oncelikle toplanti oncesi Suriye rejimi tarafindan aciklanmis olan genel af ve BM gonderilmis olan mektup ne ifade ettigini irdeleyelim. BM milletlere gonderilmis olan mektupta ABD nin Suriye topraklari uzerinde bulunusu genel anlamda izinsiz ve Suriyenin toprak butunlugune aykiri isgal olarak tanimlanmistir.
Ayni bildiride ABD nin Suriyedeki mutefikki PKK/SDG hakkinda ise terorist tanimlamasi yapilmistir. Bunun acilimi ise SDG/PKK rejim ile masaya oturma yolu kapanmistir. " Dikkat kurtler demedim"
PKK ve SDG nin bu guruba dahil edilmesi Rusya ve Iranin istegi dogrultusunda rejim tarafindan alinmistir yani dolayli sekilde TC ye jest yapilmakta .TC gecmiste Suriye ile imzalamis oldugu Adana mutabakatina sayesinde gerektiginde aksyon alabilmesi icin hukuki dayanagi kullanabilir.
Suriye rejiminin ilan etmis oldugu genel af kanimca yeterli degildir. Af kapsaminda devlete silahli bas kaldiranlar yaralanamiyor. Halbuki Suriye bolunme ile yuz yuze olan ic savas yasamakta olan bir savas ulkesi bu yuzden kanimca af kapsamina devlete karsi silah kullanan muhalif gurup elemanlarinin da yararlanabilecegi sekilde degistirilmesi daha yararli olacaktir. Genel af suresinin uzatilmasinda yarar vardir .kopuslar yavas ve zaman icerisinde ancak gerceklesebilir.
Idlip konusunda daha once belirtmis oldugum gibi rejim gucleri kitle kiyimina girmeden yavas yavas bu bolgedeki terorist unsurlari etkisizlestirecek sekilde opersyonlarina devam edecek bunu yaparken de TC ne olasi bir goc dalgasina imkan vermemek icin Rusyanin izin verdigi sekilde yapacak. TC idlip bolgesindeki gozlem noktalarinin konumlarini tekrardan gozden gecirmek zorunda kalacak. Zaman icerisinde idlip tamami ile rejim kontrolune gececek.
Firatin batisinda bulunan TC konrolu altinda bulunan sair bolgeler ise belirli bir sure "yillar " daha TC konrolu dahilinde kalacak gibi gorunmekte ,ancak nihayi olarak Suriyede ic baris ve yeni anayasanin devreye girmesi ile bu bolgelerde Suriye rejimine birakilacaktir.
Firatin dogusu ile ilgili olarak ,Iran ve Rusya bolgenin kontrolunun rejimde olamasi gerkliligini belirtmekteler. Rejim SDG/PKK bir terorist gurup oldugunu tanimlayip bolgenin kurtarilmasi gerekliginde burada TC ile nasil bir yol izlenebilir arayisinda . TC nin bu konudaki tutumu su an itibari ile net degil. TC aylardan beri tum Suriye sinir hattimizi kapsayacak sekilde bir operasyon yapacagi ile ilgili sayiz haberler ve demecler ile dolup tasmakta. Ancak bunu yapabilmek icin bir sekilde ABD iliskiler ,ekonomimizdeki sorunlar nedeni ile direk olarak goz onune alinamadigi ve surekli otelenmekte oldugu kanisindayim. Sayet gerceklesecek bir operasyon olur ise o zaman Firatin dogusunda ancak kisitli operasyonlar , cepler ve daha once TC topagi olan tasinmis turbe ve civarlarini iceren bolgenin tekrardan ele alinmasi sozkonusu oldugu kanisindayim.
Suriye ABD yi isgalci olarak tanimlanmis ,ancak ABD Suriyedeki mutejigi SDK/PKK kullanmak sureti ile bolgedeki kurt kartini oynayarak kendi ve Israilin savunmasina yardimci olmakta .Mevcut durumda ABD nin Suriyeden elini etegini kisa surede cekmesini beklemek ancak hayal . ABD bir ulkeden hangi sartlar altinda askeri olarak cekilir ? " Ne zaman ulkesine giden ceset torba sayisi cogalir , o zaman o ulkeyi terk eder"
Ama Suriyedeki durum pek oyle degil cunku ABD manivella olarak Kurtleri kullanmakta , yani bizler bir sekilde PKK/PYD manivellasini devre disi birakilabilirsek veya etkisini azaltabilirsek iste o zaman senaryo degisebilir. Bu senaryonun gerceklesmesi de daha uzun yillar alacaga benzemekte .Burada onemli olan Rusya ve ABD nin goz kirpmakta oldugu kurtlerin yapilacak yeni anayasada , kurulacak yeni Suriyede otonomiden oteye haklar elde edememelerini saglamak en gercekci plan olur kanisindayim. Butun bunlari gerceklestirebilmek icin TC nin ivedilikle tek adam diplomasini birakip,gercek diplomatlarin surdurecegi ve rejim dahil tum taraflari kapsayacak sekilde temaslara baslanmasi ile ancak gerceklestirilebilir.
-
Rusya ve Çin'den İdlib vetosu
Rusya ve Çin, Suriye'nin İdlib kentinde ateşkes ve uluslararası insani hukuka saygı duyulmasını talep eden Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) tasarısını veto etti.
BMGK, biri Almanya, Kuveyt ve Belçika tarafından sunulan, diğeri ise Rusya ve Çin tarafından konseye getirilen iki tasarı oyladı.
Rusya ve Çin, Suriye'nin İdlib kentinde ateşkes ve uluslararası insani hukuka saygı gösterilmesini isteyen tasarıya vetoda bulundu.
Tasarıya, ABD, Almanya, Belçika, Kuveyt, Fransa, İngiltere, Endonezya, Polonya, Peru, Güney Afrika, Dominik Cumhuriyeti, Fildişi Sahili destek verirken, Ekvator Ginesi ise çekimser kaldı.
Batılı ülkeler, Rusya ve Suriye rejimini sivilleri, okul ve hastaneleri hedef almakla suçlarken, Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, suçlamaları reddederek, İdlib'de sadece terör örgütlerine karşı mücadele edildiğini savundu.
KARŞI TASARI KABUL EDİLMEDİ
Rusya ise Çin ile sunduğu karşı tasarıda, ateşkesin “BMGK'nın terör listesindeki örgütlerle bağlantılı kişi ve grupları kapsamamasını” istedi.
Rusya'nın bu tasarısı ise gerekli olan 9 oyu alamadığı için kabul edilmedi.
Tasarıya sadece Rusya ve Çin destek verirken, 9 ülke karşı çıktı, 4 ülke ise çekimser kaldı.
Tasarıya destek vermeyen ülkeler, Rusya'nın tasarısında İdlib'deki insani krize “sadece terörist grupların neden olduğunun” savunulduğuna dikkati çekti.
1 MİLYON 42 BİN KİŞİ GÖÇ ETTİ
Suriye'de rejiminin İdlib'in güney kırsalındaki yerleşimlere topçu saldırıları devam ediyor.
Türkiye ve Rusya arasında 17 Eylül 2018'de imzalanan mutabakattan bu yana İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'nde, rejim ve Rusya'nın saldırılarında 1300'den fazla sivil öldü. Saldırıların yoğun olduğu yerlerden nispeten sakin yerlere ve özellikle Türkiye sınırı yakınına göç edenlerin sayısı ise 1 milyon 42 bine ulaştı.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rusya-ve-cinden-idlib-vetosu-41333979 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-rusya-ve-cinden-idlib-vetosu-41333979)
-
Urfa Valiliği, ikinci bir emre kadar doktorların bütün izinlerini iptal ederken, aralarında İstanbul, İzmir ve Ankara’nın da olduğu 11 ildeki çok sayıda doktor Urfa ve Mardin’e görevlendirildi.
Yalaşıyor yaklaşmakta olan.
-
Urfa Valiliği, ikinci bir emre kadar doktorların bütün izinlerini iptal ederken, aralarında İstanbul, İzmir ve Ankara’nın da olduğu 11 ildeki çok sayıda doktor Urfa ve Mardin’e görevlendirildi.
Yalaşıyor yaklaşmakta olan.
su nedenden dolayi olmasin ;)
https://www.sanliurfaolay.com/saglik/urfada-doktor-sikintisi-yasaniyor/34687 (https://www.sanliurfaolay.com/saglik/urfada-doktor-sikintisi-yasaniyor/34687)
-
Urfa Valiliği, ikinci bir emre kadar doktorların bütün izinlerini iptal ederken, aralarında İstanbul, İzmir ve Ankara’nın da olduğu 11 ildeki çok sayıda doktor Urfa ve Mardin’e görevlendirildi.
Yalaşıyor yaklaşmakta olan.
su nedenden dolayi olmasin ;)
https://www.sanliurfaolay.com/saglik/urfada-doktor-sikintisi-yasaniyor/34687 (https://www.sanliurfaolay.com/saglik/urfada-doktor-sikintisi-yasaniyor/34687)
Pek ihtimal vermiyorum hocam. Zira 81 vilyetin 70 tanesi bu şekilde. Bunu Üniversitedeki prof.lara kadar yayabiliriz. Şuan ülkede yetişmiş doktor ve pro. doç. sıkıntısı yaşanıyor. Birçok üniversitede bölümlere hoca bulunamıyor. Doktor ve akademisyen sıkıntıları bu şekilde izinleri iptal ederek , kaydırarak çözülmez. İhtimal vermiyorum ama sizin dediğiniz içinse yanlışa yanlışla cevap vermekten başka bir halt değil. Ne kadar berbat bir durum ülkemiz için. Hayırlısı bakalım.
-
https://twitter.com/GanaAkra/status/1175029565707771905?s=20
Bir de böyle bir kağıt dolanıyor ortalıkta ama büyük ihtimalle sahte çünkü tarih yok ve zaman aralığı elle yazılmış
-
Erdoğan'dan Suriye'yi kalkındırma açıklaması
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/09/25/d_19.jpg)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları Zirvesi'nde yer aldı ve Genel Kurul'a hitap etti.
Birleşmiş Milletler (BM) 74. Genel Kurulu görüşmelerine katılmak üzere New York'ta bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BM'deki programları çerçevesinde, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları Zirvesi kapsamındaki "Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin Hayata Geçirilmesini Etkileyen Mega Eğilimler" konulu liderler diyaloğu oturumunda konuştu.
Erdoğan, BM Sürdürülebilir Kalkınma İçin 2030 Gündeminin kabulünden bu yana yerel ve uluslararası düzeydeki politikalarda kimsenin geride bırakılmaması ilkesini temel aldıklarını söyledi.
DÜNYADA EMPATİ EKSİKLİĞİ VAR
Yoksulluğun, açlığın, eşitsizliğin giderilmesi, herkese eğitim ve sağlık hizmeti sağlanması hedeflerine ancak bu şekilde ulaşabileceğini belirten Erdoğan, en az gelişmiş ülkeler ve mülteciler gibi savunmasız kesimlerin ihtiyaçlarının dikkate alınması gerektiğini ifade etti. Erdoğan, bugün dünyada yaşanan pek çok sorunun temelinde maddi imkan kıtlığı değil, merhamet ve empati eksikliği bulunduğunu vurguladı.
"SIĞINMACILARA 40 MİLYAR DOLAR HARCAMA YAPTIK"
Türkiye'nin, dünyada en fazla mülteciyi barındıran ülke konumunda olduğunu anımsatan Erdoğan, şunları söyledi:
"Ülkemize sığınan ve halen 3,6 milyonu sınırlarımız içinde yaşayan sığınmacılar için 40 milyar dolar harcama yaptık. Geçen sene insani bir krizin eşiğine gelen ve 4 milyon sivilin yaşadığı İdlib'de sükuneti korumak için diplomatik gayretlerimizi sürdürüyoruz. Suriye’de terörden temizlediğimiz bölgelerde okulları, hastaneleri, altyapı ve üst yapı imkanlarını yeniden ayağa kaldırıyoruz. Şimdi aynı amaçla Fırat'ın doğusunu terör örgütlerinden temizlemeye hazırlanıyoruz. Hem ülkemizdeki Suriyelilerin hem de güvenli hale getirdiğimiz bölgede ikamet eden kardeşlerimizin kalıcı barış sağlanınca, Suriye'nin yeniden inşasına katkıda bulunacak bireyler olarak yetişmelerini hedefliyoruz. Sizlerden de Türkiye'nin, tüm insanlık adına yürüttüğü bu çabalara destek olmanızı bekliyoruz."
Küresel iş gücü piyasasının idamesi bakımından düzenli göçün sürdürülmesi ihtiyacının ortada olduğunu belirten Erdoğan, "Teknolojik ilerlemenin, eğitim, sağlık, finans ve tarım sektörlerinde sağladığı radikal değişimlerden herkes faydalandırılmalıdır." diye konuştu.
https://www.ensonhaber.com/erdogandan-suriyeyi-kalkindirma-aciklamasi.html (https://www.ensonhaber.com/erdogandan-suriyeyi-kalkindirma-aciklamasi.html)
-
Suriyedeki Rus üssüne saldırıda kullanılan drone/iha sistemleri 150+ km menzilden ve 4000 m irtifadan uçabiliyorlarmış.
(https://pbs.twimg.com/media/EFQMk99W4AED7vc?format=jpg&name=360x360)
(https://pbs.twimg.com/media/EFQMk97XoAQRSsL?format=jpg&name=360x360)
Cok ilginc
-
Milli Savunma Bakanlığı'ndan (MSB) yapılan açıklamada, milliyeti ve tipi tespit edilemeyen bir İHA'nın Fırat Kalkanı Harekat Bölgesi ve Kilis batısı bölgesinde Türk Hava Sahasını 6 kez ihlal ettiği, yapılan koordineler sonucu kime ait olduğu belirlenemeyen İHA'nın İncirlik’ten kalkan iki adet F-16 tarafından saat 13.24’te vurulduğunu bildirildi. İHA’nın enkazı Kilis İl Jandarma unsurlarınca Çıldıroba Üs Bölgesi-Beşiriye Geçici Barınma Merkezi arasında düşmüş olarak bulundu.
(http://www.kokpit.aero//image/data/acil/1ihaihlal2.jpg)
(https://cdnuploads.aa.com.tr/uploads/Contents/2019/09/29/thumbs_b_c_39ef72c677120f0c39b8dfd74cab0d8e.jpg)
http://www.kokpit.aero/sinirda-iha-vurdular (http://www.kokpit.aero/sinirda-iha-vurdular)
-
ABD, Suriye'nin doğusundaki petrol sahalarını güvence altına almak için 30 Abrams tankı ve asker gönderecek
Washington yönetiminin bir yandan Suriye'den çekilirken diğer yandan da ülkenin doğusundaki petrol sahalarının güvence altına alınması için bölgeye Abrams tankları ve asker göndermeyi planladığı belirtildi.
(https://cdntr2.img.sputniknews.com/images//104043/72/1040437295.jpg)
Newsweek'e konuşan ABD Savunma Bakanlığı'ndan (Pentagon) bir üst düzey yetkili, Washington'un yaklaşık 30 Abrams tankını askeri personelle birlikte ABD öncülüğündeki IŞİD'le mücadelede yer alan Kürt güçlerin kontrol ettiği, verimli petrol sahalarının bulunduğu Suriye'nin doğusuna göndermeyi planladığını, bunun için Beyaz Saray'ın onayının beklendiğini ifade etti.
ABD'li yetkili, büyük ölçüde YPG unsurlarından oluşan Demokratik Suriye Güçleri'nin (DSG) bu petrol sahalarının güvenliğini sağlamaya devam edeceğini söyledi.
Yetkili, tank sevkiyatının IŞİD'in yanı sıra Suriye hükümetini, İran'ı ve onların silahlı müttefik milislerini doğudaki petrol sahalarından uzak tutma amacı taşıdığının altını çizdi.
Trump, dün yaptığı açıklamada "Şu anda bölgedeki ülkeler, Türkiye-Suriye sınırındaki polislik faaliyetlerine yardım etmek için tüm sorumluluğu üstlenmeli. Diğer ülkelerin de bu bölgeye dahil olmalarını istiyoruz. Petrolü güvence altına aldık bu nedenle de az miktarda ABD askeri, petrol olan alanlarda kalacak" demişti.
https://tr.sputniknews.com/abd/201910241040465716-abd-suriyenin-dogusundaki-petrol-sahalarini-guvence-altina-almak-icin-30-abrams-tanki-ve-asker/
-
Rusya'nın AB Daimi Temsilcisi Çijov: Türkiye'deki Suriyeli sığınmacıların ülkelerine döneceğinden şüpheliyim
Rusya'nın AB Daimi Temsilcisi Vladimir Çijov, Türkiye'de yaşayan Suriyelilerin ülkelerine dönmesi konusunda şüpheleri olduğunu söyledi.
(https://cdntr2.img.sputniknews.com/images/101578/81/1015788179.jpg)
Sputnik'e konuşan Çijov, Türkiye'de yaşayan Suriyelilerin ülkelerine dönüp dönmeyeceğine ilişkin görüşlerini paylaştı.
Çijov, AB ülkeleri tarafından toplanan mali yardımların Şam'a gönderilmediğini, bu yardımların önemli bölümünün yaklaşık 3 milyon 500 bin sığınmacıya ev sahipliği yapan Türkiye ile Ürdün ve Lübnan gibi ülkelere gittiğini belirtti.
Bu kaynakların sığınmacıların Türkiye'ye yerleşmelerine, çocuklarının eğitim görmesine ve Türkçe ders kitaplarının sağlanmasına harcandığına dikkat çeken Rus diplomat, "Eğer yetişkinler, Türkiye'de düşük maaşlı da olsa bir iş bulurlarsa ve çocuklar okula giderse, onların Suriye'ye dönmeleri konusunda ne düşünürsünüz? Ben bundan çok şüphe ediyorum" ifadelerini kullandı.
https://tr.sputniknews.com/rusya/201910251040475877-rusyanin-ab-daimi-temsilcisi-cijov-turkiyedeki-suriyeli-siginmacilarin-ulkelerine-doneceginden/
-
ABD Savunma Bakanı Mark Esper'in "DEAŞ'ın petrol rezervlerine ulaşmasını engellemek için Suriye'nin doğusunda ABD askerinin tamamen çekilmeyeceği" açıklamasının üzerine, Rusya Savunma Bakanlığından çok çarpıcı bir açıklama geldi. Bakanlık sözcüsü Igor Konaşenkov, "Bu hiç şaşırtıcı bir açıklama değil, ABD devlet eşkıyalığı yapmaktadır" yorumunda bulundu.
(https://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2019/43/rus_savunma_bakanligi_abd_devlet_eskiyaligi_yapmaktadir_1572099523_5109.jpg)
BD Savunma Bakanı Mark Esper'in Suriye'nin doğusunda asker bulundurmaya devam edecekleri açıklamasına Rusya'dan çok sert tepki geldi. Rusya Savunma Bakanlığı sözcüsü Igor Konaşenkov, "Washington'un yaptığı, uluslararası arenada devlet eşkıyalığı yapmaktır. Suriye petrol rezervleri Suriye Arap Cumhuriyeti ve onun vatandaşlarına aittir. Petrol rezervleri ne ABD'ye ne de ABD'li 'koruyucu'lar aittir." açıklamasında bulundu.
RUSYA SAVUNMA BAKANLIĞI: ABD PETROL KAÇAKÇILIĞINA YARDIM ETTİ
Uluslararası hukukun ve ABD yasalarının, ABD askerinin şu anda petrol rezervlerinde nöbet beklemesini meşrulaştırmadığının altını çizen Konaşenkov, "DEAŞ'ın Fırat'ın doğusunda aldığı yenilgiden önce de sonra da Suriye petrolü çıkarılıyor ve ABD'li askerlerin gözetiminde kaçakçılık yapılıyordu." ifadesini kullanarak büyük bir iddia oraya atmış oldu. Konaşenkov bu süre zarfı içerisinde ABD'nin Suriye'yle petrol ticaretine uyguladığı yaptırımları hatırlatarak, "Suriye petrolü ABD'den gelen ekipmanlarla ve 'Doğu Suriye Özerk Yönetimi' adı altında bir ABD'li şirket tarafından çıkarılıyordu." ifadelerini kullandı.
"ESPER VE TRUMP'IN AÇIKLAMALARI ÇELİŞKİLİ"
Bakanlığın açıklamasında, Trump'ın geçtiğimiz aylarda "DEAŞ'ı yüzde 100 oranında yenilgiye uğrattık" sözleri hatırlatıldı, "Esper petrol rezervlerinin DEAŞ'lı teröristlerine eline geçmemesi için bölgeden tam olarak çekilmeyeceklerini söylüyor; fakat bu Trump'ın DEAŞ tamamen yenildi sözleriyle çelişiyor." yorumu yapıldı.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2909892-rusyadan-abdye-cok-sert-tepki-eskiyalik-yapiyor (http://www.haber7.com/dunya/haber/2909892-rusyadan-abdye-cok-sert-tepki-eskiyalik-yapiyor)
-
ABD, Suriye'de terör örgütünün işgali altındaki bölgeye takviye askeri güç gönderdi
ABD Başkanı Trump ve ABD Savunma Bakanı Mark Esper'in günlerdir dile getirdiği Suriye'ye asker sevkiyatı yapıldı. ABD, Suriye'nin doğusunda terör örgütü YPG/PKK'nın işgalindeki petrol sahasına takviye askeri güç konuşlandırdı.
(https://foto.haberler.com/haber/2019/10/26/abd-suriye-nin-dogusuna-teror-orgutunun-isgali-12563175_4380_o.jpg)
Suriye'nin doğusunda YPG/PKK işgalindeki petrol sahalarında askeri varlığını güçlendirme kararı alan ABD yönetimi, bölgeye ilk takviye güç sevkiyatını yaptı.
ABD Başkanı Donald Trump önceki günkü Twitter paylaşımında, "Kürtler (YPG/PKK) için petrol yataklarına doğru gitmeye başlamalarının zamanıdır" ifadelerini kullanmış, ardından ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) açıklaması gelmişti. Pentagon, Suriye'nin doğusundaki petrol yataklarını korumak üzere bölgeye askeri takviyede bulunacaklarını duyurmuştu.
AA'nın Deyrizor'da güvenilir kaynaklardan aldığı bilgiye göre, ABD ordusunun Irak'ta konuşlu unsurlarından ayrılan bir askeri konvoy sabah saatlerinde Irak-Suriye sınırındaki El Yarubiyye kapısına ulaştı. Askeri konvoy, buradan geçerek Deyrizor ilinin güneydoğusundaki El Ömer petrol sahasına vardı.
Konvoyda, personel taşıyıcı ve tankların yer aldığı en az 30 zırhlı araç görüldü.
El Ömer sahası, terör örgütü YPG/PKK'nın işgalinde bulunuyor.
ABD ORDUSUNDAN YENİ ÜS HAZIRLIĞI
ABD ordusu ayrıca, Deyrizor ilinin güneydoğusunda, Suriye-Irak sınırında inşa edeceği yeni üs için arazi yeri belirledi.
Yeni üssün Deyrizor'un Bagoz bölgesinde inşa edilmesi bekleniyor.
Halihazırda ABD'nin Deyrizor'un farklı noktalarında üs ve askeri noktaları var. Üslerin en büyüğü ise El Ömer petrol sahasında faaliyet gösteriyor.
Kurulması beklenen yeni üssün konumu, Beşşar Esed rejimi ve İran destekli yabancı teröristlerin kontrolündeki Bukemal ilçesine yakın olması nedeniyle stratejik öneme sahip.
ABD, yeni üsten YPG/PKK'nın ve petrol sahalarının güvenliğini sağlamak için de faydalanacak.
ABD'li komutanlar, 15 Ekim'de Deyrizor'da aşiret reisleri ile bir araya gelerek, bölgeden çekilmeyecekleri sözünü vermişti.
Deyrizor ilinin içinden geçen Fırat Nehri'nin doğusu YPG/PKK'nın işgalindeyken, batısında Esed rejimi ve İran destekli terörist gruplar hakim.
DEYRİZOR EN BÜYÜK ENERJİ KAYNAĞI KENTİ
Suriye'nin doğusunda Irak sınırına hakim Deyrizor ili, ülkenin en büyük enerji kaynaklarına sahip. Kenti ikiye bölen Fırat Nehri'nin doğusu Suriye'nin en büyük petrol sahalarını oluşturan 11 yatak yer alıyor.
Bu petrol sahalarının toplandığı alan, tahminlere göre Suriye'nin enerji kaynaklarının yaklaşık üçte birini oluşturuyor.
Terör örgütü, Deyrizor'un kuzeydoğu kırsalındaki en büyük gaz tesisi Koniko'yu 23 Eylül 2017'de ele geçirmiş, 22 Ekim 2017'de de Suriye'nin en büyük petrol sahası El Ömer'i işgal etmişti.
ESPER DE DİLE GETİRMİŞTİ
ABD Savunma Bakanı Mark Esper, yaptığı açıklamada ABD'nin, Suriye'nin kuzeydoğusundaki YPG kontrolünde bulunan alandaki petrol sahalarını korumak için asker ve zırhlı araçlar göndermeyi düşündüğünü söylemişti. ABD'nin petrol sahaları çevresinde zırhlı araçlarla askerlerini yeniden konumlandırmayı düşündüğünü belirten Esper, kaç asker olacağını söylemekten çekinmişti.
https://www.haberler.com/abd-suriye-nin-dogusuna-teror-orgutunun-isgali-12563175-haberi/ (https://www.haberler.com/abd-suriye-nin-dogusuna-teror-orgutunun-isgali-12563175-haberi/)
-
MSB: Ele geçirilen 18 rejim unsuru teslim edildi
Milli Savunma Bakanlığı'ndan, 29 Ekim tarihinde ele geçirilen 18 rejim askerine ilişkin açıklama geldi.
Türk Silahları Kuvvetleri tarafından Resulayn'ın güneydoğusunda arama/tarama/keşif/emniyet faaliyeti sırasında 18 Rejim unsuru, sağ olarak ele geçirilmişti.
Milli Savunma Bakanlığı 18 Rejim unsurunu Ruslara teslim edildiğini belirterek, "29 Ekim tarihinde Resulayn’ın güneydoğusunda arama/tarama/keşif/emniyet faaliyeti sırasında ele geçirilen 18 Rejim unsuru, Rusya Federasyonu makamları ile yapılan koordine neticesinde teslim edildi." dedi.
https://www.ensonhaber.com/msb-ele-gecirilen-18-rejim-unsuru-teslim-edildi.html (https://www.ensonhaber.com/msb-ele-gecirilen-18-rejim-unsuru-teslim-edildi.html)
-
Esad’a, Erdoğan ile görüşme soruldu
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2019/11/01/qq_448.jpg)
Beşar Esad, çıkarları doğrultusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşebileceğini söyledi.
Suriye’de Rusya’nın desteğiyle gücünü koruyan Beşar Esad, devlet televizyonunda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Esad, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşme konusunda gelen soruya şöyle yanıt verdi: “Ulusların çıkarları söz konusu olduğunda, kişisel duygularımızı bir kenara bırakmalıyız. Eğer bir araya gelmek sonuç verecekse, ulusların çıkarları için her şeyin yapılması gerektiğini söyleyebilirim.”
https://www.ensonhaber.com/esada-erdogan-ile-gorusme-soruldu.html (https://www.ensonhaber.com/esada-erdogan-ile-gorusme-soruldu.html)
-
Zeytindalı geldi. Top Erdoğan’da!
-
Bu fırsat kaçmaz.... Orta geldi , yükselip kafayı vurma - gol atma zamanı .... Hadi bari bu sefer akıllı bir iş yapılsın...
-
Rusya’dan yeni hava üsleri
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5dd6f8a5c9de3d29a8dceb4b.jpg)
ABD’nin Suriye’nin kuzeyinden çekilmesinin ardından Rusya’nın kontrolü altına giren Sarrin askeri üssüne her türlü askeri uçağın iniş yapabilmesi için çalışmalar başladı. Lazkiye ve Tartus’ta hava üsleri bulunan Rusya, Kamışlı ve Sarrin ile bölgedeki hava gücünü arttıracak.
Suriye’de Fırat’ın doğusunda ABD’nin terk ettiği askeri üslerin peş peşe Rus kontrolü altına geçmesinin ardından Rusya’dan ülkenin kuzeyindeki hava gücünü genişletme hamleleri geliyor. Son olarak Menbiç ve çevresini kontrol eden Sarrin’deki eski Amerikan üssü buradaki havaalanıyla birlikte Rus ordusunun kontrolüne geçti. Sarrin üssüyle ilgili RIA haber ajansına dün açıklama yapan bölgedeki Rus komutan Safar Safarov, “(Sarrin’deki) Metras hava üssü pisti şu anda her çeşit uçak tarafından kullanılabilir duruma getiriliyor. İleride bu havalimanı kuzeydeki lojistik merkez olacak. Alan tam teşekküllü çalışmaya başladığında buraya Rus birlikleri de sevk edilecek” ifadesini kullandı.
Safarov, “Sarrin üssüne girdiğimizde buradaki dizel jeneratör bile hâlâ çalışıyordu. Ayrıca mutfak araç gereçleriyle masalardaki bilgisayarları dahi götürmemişler. Tüm bunları olduğu gibi teslim almış olduk” ifadelerini kullandı.
KAMIŞLI DA GENİŞLİYOR
Sarrin’deki Matras havaalanının yanı sıra Rusya’nın Kamışlı’daki hava üssüne yönelik çalışma yaptığı da biliniyor. ABD’nin Kamışlı’dan çekilmesinin ardından Rus askeri polisinin bölgedeki konvoylarına destek için Kamışlı’ya askeri helikopterler gönderen Rusya, bu bölgede de hava günü arttırmak için yoğun çalışma içine girdi. Kamışlı ve Sarrin’deki hava üslerinin tam kapasiteye ulaşması durumunda Suriye’de tüm savaş uçaklarına uygun dört adet Rus askeri üssü bulunmuş olacak. Rusya, 22 Ekim Soçi Mutabakatı’ndan sonra Kamışlı’dan başlayıp Kobani’ye kadar ABD’nin çekildiği kontrol noktalarını denetimi altına almaya başlamıştı.
SİVİLLERE KORKUNÇ SALDIRI
Suriye’de Beşar Esad rejiminin destekçisi İranlı milislerin konuşlandığı Halep’in güneyindeki Azzan Dağı’ndan İdlib’de sivillerin kaldığı kamplara saldırı düzenledi. Saldırılarda çoğu çocuk 12 sivil yaşamını yitirdi. Kah kampı sakini Ahmet Zidan saldırıya ilişkin “Büyük patlamadan sonra farklı patlama seslerin duyuldu. Yangınlar çıktı. Çok sayıda şehit ve yaralı vardı. İnsanlar panikten farklı kamplara kaçtı. Diğerleri de zeytin arazilerine sığındı” dedi. Diğer bir çadır kamp sakini Ebu Ammar ise, Esed rejiminin yaşadıkları yerleşimleri bombalamasının yetmediğini, sığındıkları çadırları da bombalamaya başladığını söyledi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyadan-yeni-hava-usleri-41379680 (http://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyadan-yeni-hava-usleri-41379680)
-
(https://cdnuploads.aa.com.tr/uploads/InfoGraphic/2019/12/17/c926e1b19bf6ec9339283e9477b5b4c6.jpg)
-
"ENKS ile terör örgütü YPG/PKK anlaştı"
ABD, Rusya ve Fransa ara buluculuğunda Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ile terör örgütü YPG/PKK arasında yürütülen "uzlaşı" görüşmeleri anlaşmayla sonuçlandı.
ABD, Rusya ve Fransa ara buluculuğunda Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ile terör örgütü YPG/PKK arasında yürütülen "uzlaşı" görüşmelerinin anlaşmayla sonuçlandığı öğrenildi.
Adının açıklanmasını istemeyen ENKS'den bir üst düzey yetkili, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ABD, Rusya ve Fransa ara buluculuğunda yürütülen görüşmeler sonucu YPG/PKK ile uzlaşmaya vardıklarını söyledi.
Yetkili, varılan anlaşma gereği, YPG/PKK işgalindeki bölgelerde örgütün daha önce kapattığı ofislerinin yeniden açılarak, faaliyetlere başlayacaklarını kaydetti.
Anlaşma gereği YPG/PKK'lı teröristlerin elinde tuttuğu ENKS'lilerin serbest kalacağını dile getiren yetkili, ENKS'ye bağlı Suriyeli Peşmergelerin de bölgeye girmesine izin verildiğini belirtti.
Yetkili, bu hususta danıştıkları Irak Kürt Bölgesel Yönetiminden de olumlu yanıt aldıklarını ifade ederek, ENKS'li yöneticilerin görüştükleri ABD'li yetkililerden Suriye hava sahasının kapatılması ve Türkiye'nin bölgeden çıkarılmasını istediklerini ileri sürdü.
Anlaşmaya dair iki taraftan da henüz net bir açıklama gelmedi.
AA'nın anlaşmayla ilgili detayları sorduğu ENKS üst düzey yöneticisi Fuat Aliko ise YPG/PKK elebaşı Mazlum Kobani/Şahin Cilo kod adlı Ferhat Abdi Şahin ile bir araya geldiklerini belirterek, şunları söyledi:
"YPG'den, tutuklu mensuplarımızın serbest bırakılması, hakkında tutuklama kararı çıkartılanlarımıza dokunulmaması, izin gerekmeksizin ofislerimizin tekrar açılması ve kaybolan ENKS'lilerin akıbetinin ortaya çıkarılması gibi güven artırıcı adımlar atmasını istemiştik. Bunlar yerine getirilirse diyaloğa gireceğimizi söylemiştik. YPG bu talepleri dikkate alacağını bildirince biz de memnuniyetimizi ifade ettik."
Taraflar arasındaki sorunların çözülmesi için yürütülen görüşmeler son bir ayda ABD, Rusya ve Fransa'nın ara bulucuğuyla hızlanmıştı. Üç ülke YPG/PKK'ya, ENKS ile anlaşması durumunda bölgedeki varlığını daha kolay meşrulaştıracağını telkin ediyordu.
YPG/PKK, Suriye'nin kuzeyini işgal ettikten sonra muhalif ENKS üyelerinin faaliyetlerini engellemiş, silahlı unsurlarını tasfiye ettirmiş ve siyasi mensuplarının birçoğunu tutuklamıştı. Terör örgütü, ENKS ofislerine de kilit vurmuştu.
https://www.kibrispostasi.com/c37-DUNYA/n306587-enks-ile-teror-orgutu-ypgpkk-anlasti (https://www.kibrispostasi.com/c37-DUNYA/n306587-enks-ile-teror-orgutu-ypgpkk-anlasti)
*Haberin gercekliginin teyidi gerekli oldugu kadar yine de gercekmis gibi onlem almakta yarar var.
-
Suriye Idlib.
Ağır bir muhalif karşı saldırısı var. Al tah Cercenaz ekseninde Suriye ordusu ile çatışmalar çok şiddetli gecti. Ve Cercenaz muhalifler tarafından ele geçirildi.
İdlib'de camilerden Selalar ve Tekbirler yükseliyor.
https://mobile.twitter.com/42ali421453/status/1210939347161272327
https://mobile.twitter.com/temmuz1071/status/1210935715682488320
-
Sınırın sıfır noktasına kritik ziyaret
Milli Savunma Bakanı Akar ve TSK komuta kademesi, İdlib’deki gelişmelerin ardından Suriye sınırının sıfır noktasında birlik komutanları ile bir araya geldi. Sınırın sıfır noktasındaki ziyaret sırasında açıklamalarda bulunan Bakan Akar İdlib’deki son durumla ilgili “Hiçbir şekilde ateşkes sağlanmasına yönelik görevlerini kahramanca yapan 12 gözlem noktasını boşaltmayacağız, buradan çıkmayacağız. Gözlem noktalarımız bu konuda talimatlıdır. Herhangi bir şekilde kendilerine saldırı, taciz olduğu takdirde tereddütsüz karşılık verecekler" ifadelerini kullandı. Libya tezkeresi hakkında da konuşan Akar “TSK, ülkemizin hak ve menfaatlerini korumak için yurt içinde ve sınır ötesinde nerede görev verilirse yapmaya hazır" dedi.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin komuta kademesi, İdlib'deki gelişmelerin ardından Suriye sınırının sıfır noktasında birlik komutanları ile bir araya geldi. Kritik toplantı sonrasında Akar, Türkiye ile Rusya arasındaki mutabakatı hatırlatarak Rusya'nın mutabakata uymasını beklediklerini bildirdi. Akar, "Biz hiçbir şekilde ateşkes sağlanmasına yönelik görevlerini kahramanca ve fedakarane şekilde ifa eden 12 gözlem noktasını boşaltmayacağız, buradan çıkmayacağız" dedi.
Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ile sınır birliklerinde inceleme ve denetlemelerde bulunmak üzere dün Hatay'a gitti.
Hatay Havalimanı'nda 2. Ordu Komutanı Korgeneral Sinan Yayla ve diğer yetkililer tarafından karşılanan Akar ve TSK komuta kademesi, buradan Reyhanlı'ya geçti. Birlikleri denetleyen Akar ve komutanlar, sınırın sıfır noktasında bölgedeki birliklerin komutanlarıyla bir araya gelerek brifing aldı, talimatlar verdi.
Suriye'nin kuzeyindeki gelişmeler ve İdlib'de yaşananların da ele alındığı kritik toplantı sonrasında konuşan Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin, asil milletinin rahatı, huzuru, güvenliği ve Türkiye Cumhuriyeti'nin egemenliği, bağımsızlığı ile karada, denizde ve havadaki tüm hak ve menfaatlerinin korunması için çalıştığını belirtti.
Kendisine verilen tüm görevleri azim ve kararlılıkla yerine getiren Mehmetçiğin bundan sonra da görevlerini yerine getirmeye devam edeceğini kaydeden Akar, TSK'nin gerek yurt içi gerekse sınır ötesindeki tüm faaliyetlerinin yasalara, uluslararası hukuka, BM sözleşmesine, ikili anlaşma ve mutabakatlara uygun gerçekleştiğini vurguladı.
Akar, "Irak'ın, Suriye'nin kuzeyindeki bizim tek hedefimiz teröristler, terör örgütleri. Bunlara karşı mücadele yürütüyoruz. Bizim oradaki etnik ve dini gruplara yönelik ayrım yapmamız söz konusu değil. Araplar, Kürtler, Aramiler, Keldaniler, Yahudiler, Hristiyanlara karşı bizim herhangi bir tavrımız, hareketimiz, operasyonumuz kesinlikle söz konusu değildir." diye konuştu.
Bir taraftan hudutları koruduklarını diğer taraftan da Türkiye'nin sınırlarının güneyinde bir terör koridoruna izin vermemek için çalıştıklarını bildiren Akar, "Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla gerçekleştirdiğimiz Barış Pınarı Harekatı'yla söz konusu terör koridoru tamamen parçalanmıştır. Terör koridoruna müsaade etmeyeceğiz dedik ve etmedik. Diğer taraftan bir barış koridoru oluşması için de elimizden gelen gayreti gösteriyoruz." ifadesini kullandı.
Bu süreçte ABD ve Rusya ile yapılan mutabakatlara işaret eden Akar, "Biz verdiğimiz sözlerin arkasındayız ve bunları titizlikle yerine getirdik. ABD ve Rusların da verdikleri sözlerin arkasında durmasını, mutabakat muhtırasındaki sözleri yerine getirmelerini bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, son olarak da Barış Pınarı Harekatı ile kendisine verilen görevleri başarıyla yerine getirdiğini vurgulayarak, "TSK, yaptığı bu başarılı, örnek operasyonlarla yaklaşık 8 bin 200 kilometrekare toprağı teröristlerden arındırdı. Buralar yaşanabilir hale geldi. Şu ana kadar bu bölgelere 600 bin civarında Suriyeli kardeşimiz dönüş yaptı." dedi.
İDLİB'DEKİ GELİŞMELER
İdlib'de son dönemde yaşananlara da değinen Akar, "Türkiye, buradaki insanlık dramını önlemek için gece gündüz demeden elinden gelen gayreti göstermektedir." diye konuştu. Bölgedeki acı ve felaketi dindirmek için fedakarca çalıştıklarını belirten Akar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Buradaki insanların güvenliğini sağlamak, en azından temel ihtiyaçlarını karşılayabilmek için faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Fakat verilen tüm sözlere, yapılan mutabakatlara rağmen rejim masum insanlara saldırmaya devam ediyor. Burada, aralarında çocukların, yaşlıların, kadınların bulunduğu birçok masum insanın katledilmesine sebebiyet veriyorlar. Bu katliama bir son verilmesi için yapılması gereken ne lazımsa bunları yapmaya çalışıyoruz. Rejimin yaptıkları ne mutabakat konularına ne vicdana sığar. Bunların bir an önce durdurulmasını bekliyoruz. Bu noktada da Rusya'dan yaptığımız mutabakatlar ve görüşmelerde vardığımız sonuçlar çerçevesinde rejime nüfuzlarını kullanmak suretiyle karadan ve havadan yapılan saldırıların durdurulması için gerekli telkinlerde bulunmalarını bekliyoruz."
Saldırılar sonrasında İdlib'de son dönemde 280 bin, toplamda ise 1 milyon insanın evlerini terk etmek zorunda kaldığına dikkati çeken Akar, "Bu baskı devam ettiği takdirde önemli bir göç dalgasına daha sebep olur. 4 milyon civarında Suriyeli kardeşimizi ağırlamakta olan Türkiye için bu ilave yük ağır gelecektir. Dolayısıyla bu göçün önlenmesi için de elimizden gelen gayreti gösteriyoruz." görüşünü dile getirdi.
"24 SAAT TAKİP EDİYORUZ"
Soçi mutabakatı kapsamında bölgede TSK'ye ait 12 gözlem noktasının oluşturulduğunu anımsatan Akar, şunları kaydetti:
"Yaptığımız mutabakata biz saygılıyız, Rusya'nın da bu mutabakata uymasını bekliyoruz. Biz hiçbir şekilde ateşkes sağlanmasına yönelik görevlerini kahramanca ve fedakarane bir şekilde ifa eden 12 gözlem noktasını boşaltmayacağız, buradan çıkmayacağız. Burada kalmaya devam edeceğiz. Herkesin bu mutabakat muhtıralarında verilen sözlerin gerçekleşmesi için gayret göstermesi gerekiyor. Masum insanlara yeteri kadar zarar verildi. Gayretimiz, çabamız, hedefimiz bundan sonra rejim tarafından daha fazla zarar verilmesine engel olmak içindir. Gözlem noktalarımız bu konuda talimatlıdır. Herhangi bir şekilde kendilerine saldırı, taciz olduğu takdirde tereddütsüz karşılık vereceklerdir. Oradaki arkadaşlarımız bulundukları yeri sonuna kadar savunacaktır. TSK olarak gözümüz onların üzerindedir. 24 saat onları takip ediyoruz. İlgili arkadaşlarımız tarafından ihtiyaçları karşılanmaktadır. Bu şekilde oradaki varlığımızı sürdürmeye devam edeceğiz."
"ÜÇÜNCÜ TARAFLARIN YAPMASI GEREKEN ŞEY?"
Tüm bu faaliyetlerin yanı sıra Türkiye'nin denizdeki hak, alaka ve menfaatlerine yönelik faaliyetleri de kararlılıkla sürdürdüklerini vurgulayan Akar, Libya ile imzalanan mutabakat muhtırasına ilişkin ise şu bilgileri verdi:
"Uluslararası tanınırlığı olan Libya'daki Ulusal Mutabakat Hükümeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında atılan bir imza bu. Dolayısıyla iki tarafın da egemenlik, bağımsızlık hakkı var. Bu mutabakat muhtırası ile ilgili üçüncü tarafların yapması gereken tek şey var, o da alınan bu karara saygı duymaktır. Burada herhangi bir oldubitti, uluslararası hukuka aykırılık söz konusu değil. Bu takriben 10 yılı aşkın bir süredir devam eden, akademisyenlerin, üniversitelerin, Dışişleri Bakanlığının, Milli Savunma Bakanlığının, Genelkurmay'ın, Kara, Hava, Deniz Kuvvetleri Komutanlıklarının diğer ilgili kurumların çok yoğun bir çalışması sonucu geldiğimiz bir noktadır. Bu iki tarafın hak ve menfaatlerinin korunması ve kollanması için alınmış bir karardır."
Libya'nın askeri yardım talebi konusundaki görüşlerini de dile getiren Akar, "Türk Silahlı Kuvvetleri, ülkemizin ve asil milletimizin hak, alaka ve menfaatlerini korumak ve kollamak için yurt içinde ve sınır ötesinde nerede görev verilirse, etkin, caydırıcı ve saygın yapısıyla her türlü görevi yapmaya hazırdır. Bu konuda bize bir görev verilirse bunu da yapmaya hazırız." açıklamasında bulundu.
SOMALİ'DEKİ TERÖR SALDIRISI
Somali'nin başkenti Mogadişu'da düzenlenen ve ikisi Türk vatandaşı, 80 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısına da değinen Akar, "Somali'de masum kardeşlerimize karşı yapılan terör saldırısını şiddetle ve nefretle kınıyorum. Daima Somalili kardeşlerimizin yanında olduğumuzu belirtir, saldırıda hayatını kaybeden iki vatandaşımıza ve Somalili kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara da acil şifalar dileriz." ifadesini kullandı.
Bakan Akar, konuşmasının sonunda gerek yurt içi gerekse sınır ötesinde vatanı ve milleti için görevinin başında olan tüm Mehmetçiğin yeni yılını kutladı.
Milli Savunma Bakanı Akar ve komutanlar daha sonra Cilvegözü Sınır Kapısı'na geçti. Buradaki çalışmalara ilişkin bilgi alan Akar ve TSK komuta kademesi, Milli Savunma Bakanlığı Seyyar İleri Cerrahi Hastanesindeki çalışmaları da inceledi.
Akar ve TSK komuta kademesi, inceleme ve denetlemelerinin ardından gece geç saatlerde bölgeden ayrıldı.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-sinirin-sifir-noktasina-kritik-ziyaret-41408170 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-sinirin-sifir-noktasina-kritik-ziyaret-41408170)
-
Sınırın sıfır noktasına kritik ziyaret
bilindigi uzere Idlip de TSK imkansiza yakin bir misyon yuklenmisti.
Idlipe bolgesine Suriye rejimi ve ABD tarafindan yonlendirmis olan radikal muhallifler,iran yanlilari arada kalmis bir takim yerel azinliklar Turkiye,Iran,Rusya, Rejimin mutabakati sonrasinda Soci de onaylnip TC bolgenin icerisinde 12 gozlem noktasi kurmasi ,dis cevrenin ise Ruslarca saglanmasi kararlastirilmisti.
Idlip icin alinan bu onlemin ana amaci ,Rejim guclerinin futursuzce bolgedeki muhalifleri ve sivil halkin saf disi etmesininin one gecmek oldugu kadar ,TC topraklarina yeni bir goc dalgasinin onune gecmek, bolgenin PYD ve ABD yandaslarinin eline gecmesini onlem ,bolgedeki radikal unsurlarin tasviyesi re lokasyunu gibi nedenleri siralayabiliriz....
Ancak Suriye rejiminin Suriyenin sair bolgelerinde agirlikli olarak kontrolu tekrardan ele gecirmeye baslamasi ile Rusya tarafindan dan kerhen onaylanmis olan Idlipe siranin gelecegi sinyalleri uzunca bir sureden beri verilmekte idi. Neticede Suriye rejim kuvvetlerinin saldirilari 2019 yili ortalarinda dilimleme yaparcasina ufak ufak baslayip gunumuze kadar devam etmektedir.
Bu cerceveden bakilip gelinen mevcut durum degerlendirildiginde Idlip Soci mutabakati pek basarili oldu denemez. " Mevcut durumun ileriki zaman surecinde de olumluya donusecegi konusuna pek olasilik vermiyorum" Bu durumda TSK unsurlarinin bu bolge icerisndeki durumlarinin ivedilikle tartisilip degerlendirilmesinde yarar oldugu kanisindayim. Bolgede kurulan 12 gozlem noktasindan 2 tanesi rejim guclerinin kontrol etmekte oldugu bolge dahilinde kaldi yani bir baska deyisle islevini kaybetti. Geriye kalan 10 gozlem noktasi ise sahadaki durumun rejim lehinde degismesi olasindiginda ne faydasi olacaginin degerlendirilmesinin yapilip yeni olasi duruma gore sekillendirilmesinin daha yararli olacagi kanisindayim. Neticede idlipin tamaminin rejim kontrolune gecmesi halinde bolgede konumlanmis olan TSK unsurlari risk altinda olacaklari gibi islevsel bir fonksiyonlari kalmaycagi dusuncesindeyim.
-
Bomba iddia… Hakan Fidan Moskova’da Suriyeli mevkidaşıyla görüştü;
İç savaşın 8.5 yılı aştığı Suriye krizinde çok kritik gelişme... Suriye'nin resmi haber ajansı SANA, pazartesi günü Moskova'da Türkiye-Rusya-Suriye'den üst düzey isimlerin yer aldığı üçlü bir toplantı gerçekleştirildiğini duyurdu. Toplantıda Türkiye'yi Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı Hakan Fidan'ın temsil ettiği öne sürüldü. Suriye tarafında ise Ulusal Güvenlik Bürosu Başkanı Tümgeneral Ali Memlük vardı.
https://www.sozcu.com.tr/2020/dunya/son-dakika-bomba-iddia-hakan-fidan-moskovada-suriyeli-mevkidasiyla-gorustu-5566329/ (https://www.sozcu.com.tr/2020/dunya/son-dakika-bomba-iddia-hakan-fidan-moskovada-suriyeli-mevkidasiyla-gorustu-5566329/)
** Sayet iddia gercek ise ki kanimca dogru o zaman gec olsada dogru bir yaklasim oldugu asikar. Stratejik hedeflerimiz Suriye devleti ile gelistirecegimiz iyi iliskilerden gecer.
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan işareti verdi, sevkiyatlar hızlandı
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İdlib'de askeri güç kullanılabileceğini söylemesinin ardından İdlib yakınlarına tanklar sevk edildi.
Esad rejimi ve Rusya'nın düzenlediği saldırılar nedeniyle büyük bir dramın yaşandığı İdlib'den kaçan insanlar Türkiye sınırlarına doğru gelmeye başladı.
Bölgede yaşanan insani krizin son bulması için saldırıların son bulmasını isteyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son saldırıların ardından resti çekti.
ASKERİ GÜÇ KULLANABİLİRİZ
Erdoğan, İdlib için "Askeri güç kullanmak dahil ne gerekiyorsa yapmaktan çekinmeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
TANKLAR İDLİB SINIRINDA
Erdoğan'ın bu sözlerinin ardından Türk Silahlı Kuvvetleri düğmeye bastı.
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından askeri birliklere takviye olarak gönderilen zırhlı personel taşıyıcı (ZPT) ve tanklar, Hatay'ın Reyhanlı ilçesine ulaştı. Çok sayıda askeri araç takviye amaçlı sınır hattına gönderildi.
TSK'nın sevkiyat yaptığı Reyhanlı ilçesi, İdlib'in kuzeyinde yer alıyor.
https://www.ensonhaber.com/cumhurbaskani-erdogan-isareti-verdi-sevkiyatlar-hizlandi.html (https://www.ensonhaber.com/cumhurbaskani-erdogan-isareti-verdi-sevkiyatlar-hizlandi.html)
-
Esad rejiminden El Bab'a hava saldırısı: 6 yaralı
Esad rejimine ait savaş uçakları, El Bab ilçesine hava saldırısı düzenledi. Saldırıda 1'i ağır 6 sivil yaralandı.
Suriye'de Esad rejimine ait savaş uçakları, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından düzenlenen Fırat Kalkanı Harekatı ile terörden temizlenen El Bab ilçesine, hava saldırısı düzenledi.
1'i AĞIR 6 SİVİL YARALANDI
Yerleşim yerlerinin hedef alındığı saldırıda 1'i ağır 6 sivilin yaralandığı öğrenildi.
Öte yandan, Suriye Milli Ordusu (SMO), Esad rejiminin Halep'in kuzeyine ve doğusuna yönelik saldırılarına karşılık dün askeri operasyon başlatmıştı.
Operasyon kapsamında SMO birkaç stratejik askeri noktayı ele geçirmişti.
https://www.ensonhaber.com/esad-rejiminden-el-baba-hava-saldirisi-6-yarali.html (https://www.ensonhaber.com/esad-rejiminden-el-baba-hava-saldirisi-6-yarali.html)
-
El Bab hava saldirisi .Idlip teki durum ve Rejimin tekrar ilerleyisi. Libyada Haftere karsin kullanilmak uzere gonderilen malzemenin goruntulerinin ortaya cikmasi. "Aceba sadece tesaduf mu? " Yoksa yeni dostumuzun bak bende daha ne numaralar var mesajimi veriyor kibarca"
-
ElBab bizim denetimimiz alltında değilmi? Bu doğrudan bize yapılmış bir saldırıdır. Çok şiddetli karşılığının verilmesi gerekir.
-
ElBab bizim denetimimiz alltında değilmi? Bu doğrudan bize yapılmış bir saldırıdır. Çok şiddetli karşılığının verilmesi gerekir.
Sayet denildigi gibi saldiri Rejim hava unsurlari tarfindan gercekten yapilip yapilmadigina bakilmasi gerek,sayet haber dogru ise unutmayalim ki Rusyanin oluru olmadan Rejim oralara kadar ucamaz . Onun icin saldiriya karsilik vermeye temkinli davranmakta yarar vardir. " dogru adim once niye boyle bir mesaj verilmek istenmis onu anlamakta yarar vardir ki gereken yapilsin"
-
Teyyit edemesemde bölgeye askeri sevkiyat ile alakalı sosyal medyaya çok fazla video geliyor. Türkiye nin hareketlenmesi İdlipdeki silahlı grupları tetikledi. Kendilerine ait hesaplardan devamlı resim ve video paylaşıyorlar. +18 lik disiplinsiz videoları gördükce rejimin ve özellikle Rusya nın buna kayıtsız kalamayacağı düşünüyorum. Bu arada bir T-90 tankı muhaliflerin eline geçti.
-
İdlib'de 4 asker şehit oldu, 9 asker yaralı
Milli Savunma Bakanlığı, İdlib'de rejim unsurları tarafından yapılan yoğun topçu atışı neticesinde 4 askerimizin şehit olduğunu, 1'i ağır 9 askerin de yaralandığını duyurdu.
Milli Savunma Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği'nden yapılan açıklamada şöyle denildi:
"İdlip’te çatışmaların önlenmesi maksadıyla bölgeye takviye olarak gönderilen unsurlarımıza, bulunacakları yerler önceden koordine edilmesine rağmen Rejim unsurları tarafından 03 Şubat 2020 tarihinde yapılan yoğun topçu atışı neticesinde, 4 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 1’i ağır 9 silah arkadaşımız yaralanmıştır.
Bölgede tespit edilen hedefler derhal ateş destek vasıtalarımızla yoğun şekilde ateş altına alınarak gerekli karşılık verilmiş ve hedefler tahrip edilmiştir. Gelişmeler takip edilmekte ve gerekli tedbirler alınmaktadır.
Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu olayda hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetleri ile asil milletimize başsağlığı ve sabır, yaralı personelimiz için acil şifalar dileriz."
UZMANLAR NE DİYOR?
Eski Hava Kuvvetleri İstihbarat Daire Başkanı Gürsel Tokmakoğlu:
"Bu konu dün geceden itibaren gündemdeydi. Türk birlikleri zırhlı vasıtalar başta olmak üzere İdlib bölgesine doğru ilerleme gösterdiler. Gözlem noktalarımıza ilave olarak bölgeye 200'den fazla askeri vasıta ile birlikte Türk birlikleri içeriye girdi.
M5 Karayolu üzerindeki bu noktaya Türk birlikleri girince, bir anlamda güneyden kuzeye doğru hareket etmekte olan rejim güçlerinin durdurulması anlamına geliyordu. Bölgede Türk varlığının bu şekilde olması bir anlamda Esed güçlerinin bütün harekatını engellemişti.
Beklenen şuydu, Rusya destekli Esed güçlerinin harekatının duracağı ve böylelikle Halep ile Lazkiye hattı güneyince birliklerin bekleyeceği ve kuzeye doğru gitmekte olan bütün mültecilerin, sığınmacıların rahat edeceğiydi. Fakat tabi sanıyorum Esed güçleri topçu ateşiyle gözlem noktasına doğru bir hareketta bulundu ve burada şehitlerimiz oldu. Tekrar başımız sağ olsun. Bundan sonra gelişmeleri izleyeceğiz. Bölgede bu şekilde bir durum söz konusu olursa TSK, Esed rejimine karşı mücadelesini sürdürecektir. Orada Türkiye bir güvenli bölge oluşturmaya çaba gösterecektir diye düşünüyorum."
Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşın:
Burada ciddi bir hadise var. Biliyorsunuz Amerikan Büyükelçisi, Türkiye ve Rusya arasındaki Soçi mutabakatının fişini çekeceğim demişti. Ve fişin çekildiğini görüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız sert bir şekilde eleştiride bulununca, Peskov "Rusya tüm sorumluluklarını yerine getiriyor." demişti.
Sayın Putin ile Sayın Erdoğan'ın müzakerelerine rağmen Suriye ordusu bize karşı olan saldırılarını sürdürüyor. Şu tespiti yapmakta fayda var. Türk ordusunun bulunduğu bölge barışı koruma kuvvetidir. İkincisi, işgal kuvveti olmayıp sivilleri korumayı amaçlamaktadır. Bu bir insanlık faciasıdır. Ne zaman ki Ege'yi geçip Yunanistan'a gelince Türkiye'nin sınırları korumadığı yönünde eleştiriler yapılıyor.
İdlib'deki durum son derece kritik. İdlib'de artan gerilim Amerikalılarla da görüşüldü. Amerika, Türkiye'ye her türlü desteğin sağlanabileceğini söyledi. Rusya bence burada yanlış yapıyor. Rejim kuvvetlerini engellemeyi onların yapması gerekiyordu."
Güvenlik Politikaları Danışmanı Mete Yarar:
"Milli Savunma Bakanlığı, bilerek ve isteyerek bir saldırının yapıldığını söylüyor. Çatışmasızlık alanı bulunduğumuz yer Astana sürecinin bir parçası. Ve Astana sürecinin içerisinde aslında Suriye de bir taraf. Hatta bu taraflığı şöyle anlayın. Suriye, Fırat Kalkanı ve diğer alanlardaki askerlerle ilgili olumsuz açıklamalar yaparken yalnızca İdlib sahasındaki TSK pozisyonunu anlayışla karşıladığını söyleyecek kadar bir açıklama yapmıştı.
İdlib'de çatışmasızlık alanlarının olduğu yerler Astana sürecindeki grupların bildiği yerler. Onun tam karşısında İran ve Rusya'nın da kontrol noktaları var. Birkaç gün öncesi itibariyle bu harekat başlamıştı ve bölgeye yeni takviye unsurlar gönderilmişti."
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-idlibde-4-asker-sehit-oldu-9-asker-yarali-41436830 (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-idlibde-4-asker-sehit-oldu-9-asker-yarali-41436830)
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Saldırının cevabını misliyle verdik, vermeye devam edeceğiz. Şu an F-16'lar bölgeyi vuruyor.
Saldırılarla kararlılığımızı sınayanlar hata yapıyor. Operasyonlarımızı sürdürmekte kararlıyız.
40'a yakın hedefe harekat devam ediyor. Karşı taraftan 30 ila 35 civarında Suriyeli etkisiz hale getirilmiş vaziyette.
Saldırı sonrası Milli Savunma Bakanımıza Ankara'da kalması talimatı verdim."
http://m.haber7.com/siyaset/haber/2939948-erdogandan-son-dakika-aciklama-saldiri-sonrasi-harekat-baslatildi (http://m.haber7.com/siyaset/haber/2939948-erdogandan-son-dakika-aciklama-saldiri-sonrasi-harekat-baslatildi)
-
Rusya' dan: ''Türkiye bizi uyarmadı, hedef haline geldi'' şeklinde açıklama gelmiş. Defalarca söyledik, Rusya' yı aradan çıkartın diye. Suriye' de Rusya muhatabımız olamaz. Suriye devletini muhatap almadığımız için Rusya' yı gereğinden fazla şişirmiş durumdayız. Gereğinden fazla söz sahibi oldular.
Diyorlar ki; Esad' la görüşene kadar Putin' le görüşün. Zaten Putin ne derse onu yapmak zorunda! Bu yanlış bakış açısı yüzünden, Esad' ı Putin' e mahkum etmiş oluyorsunuz. Bağımsız politika belirleyemediğinden dolayı, Rusya' ya bağımlı kalmaya mecbur bırakıyorsunuz ve bu durumda Rusya gereğinden fazla söz hakkına sahip oluyor. Zaten yapmış olduğu açıklama bu vaziyeti teyit ediyor. Neymiş; onlara haber vermemişiz bu yüzden olmuş!
Ne yazık ki, yanlış üstüne yanlış yapılıyor. İdlib' de ki statüko, ilanihaye sürdürülebilir bir durum değildir. Çatışmasızlık ortamı nereye kadar! Adam ülkesini biran evvel istikrara kavuşturmak istiyor. İdlib' te onlar için kabul edilemeyen bir durum var. Öte taraftan bizim kendi çekincelerimiz var. Yeni göç dalgasından korkuluyor, şudur budur... Peki bu işin sonu nereye varacak; Suriye veya Rusya' yla savaşa mı tutuşacağız! Böyle bir çözüm yolu olamaz. Gel gelelim bunu isteyenler, tahrik edenler ve ahkam kesen Amerikancılar var. Sevinir gibi nanik yapıp; Ne oldu! Rusçular, Avrasyacılar neredesiniz diyorlar. Amerika' nın değirmenine su taşıyorlar; işin kötüsü, bir kısmı bilerek ve isteyerek; bir kısmı ise propagandanın, mahalle baskısının etkisinde kalarak! Mahalle baskısına maruz kalanlar için söylüyorum; insanın kendine ait fikirleri, ilkeleri ve duruşu olması lazım.
Ne yazık ki, dört askerimizi pisi pisine şehit verdik. Dokuz askerimiz de yaralıymış. Allah rahmet eylesin... İçimizi ferahlatan açıklama; gereken cevabın misliyle verildiği söyleniyor. İllaki verilecekti ve verilmeliydi; hiçbir surette, her kim olursa olsun; şehit kanı yerde kalmaz. Suriye' de olsa, Rusya' da olsa, Amerika' da olsa... ucu nereye dokunursa dokunsun şehidin kanını yerde bırakmayacaksın arkadaş. Ve nitekim, gereğinin yapıldığı söyleniyor. Ama bu yanlıştan dönelim. Suriye' de ne yapmak istiyoruz? Artık bir karara varalım. İdlib' ti şuydu, buydu... Artık bu işi bir sonuca bağlayalım. En az maliyetle ve en yüksek faydayla.
-
Hadi Kuzey Suriye tamam sınırımız da ; İdlib'den bize ne yahu... Kim var bu İblid'de ?
Suriye,Rusya,İran ; radikal islamcılar var diyor.
Türkiye ;sivil Suriye vatandaşları , muhalifler var diyor?
Kimisi Radikal dinci muhalifler var diyor...
Hangisi doğru?
-
Sn serkan1976,
İdlip’te bizim daha önce destekleyip silahlandırdığımız zibil gibi aşırı islamcı guruplar var. Bunlar rejime karşı yani”Eset’e” karşı savaşıyorlar. Burada ayrıca rejim’in Halep’ten kovduğu aşırı güçler ve kaçan halk var. 3.5 -4 milyon insan Türkiye’ye gelmeye hazır. Burası ve bizim işgal ettiğimiz yerler Özgür Suriye yapısının ana taşları ve gelecekteki barış görüşmelerinin pazarlık elini güçlendirecek yerler. Esad buraları alıp kendi elini güçlendirmeyi hedefliyor.
-
Oncelikle sehitlerimize Allahtan rahmet yaralilarimiza sifalar dilerim.
Idlip konusunda gerek forum uyelerimiz tarafindan, gerek yazili gorsel medyamizda konun icerigi uzun uzadiya tartisildi ve bir cok kesim tarafindan Idlipte TSK lerine yuklenmis olan yukumluluklerin zorluklari ve risklerini hep birlikte tartistik.
Malesef kimin kim oldugu net olarak belli olmayan . Her an tarf degistire bilen silahli guclerden tutun da radikal kafa kesicelere kadar guruplarin cirit attigi bir bolge icerisinde bulunan guruplarin tasfiyesini , rejim guclerinin saldirilarindan sivil halki koruma ,yurdumuzun sinirlarina yeni bir goc dalgasindan uzak tutmak amaci ile bu goreve devletimiz ortaklari Rusya,Iran ve dolayli yoldan Rejim ile mutabik kalarak gorevin en zor kismi olan bolge icerisindeki radikal guclerin silahsizlastirilmasi ve baska diyarlara yerlestirilmesi gorevini ustlenmistir. Belirtmis oldugun bu gorevin zorluguna bakilmaksizin TSK bu bolgenin icerisine yerlestirilmesine onay vermistir.
Iste simdi zamaninda bahsedilmis risklerin olasi provokosyonlarin bir neticesi olarak bu istenmeyen durum ile karsi karsiya kalip dun bugun 6 sehit daha onceki aylarda 1 asker daha sonra ise ,2 DSI calisanimizi yitirdik. Bu listeye yeni ilaveler olmadan , devletimizin bir an evel Idlip politikasi ve hatta kokten Suriye ile ilgili hatali politikalarini gozden gecirmesinde yara oldugu kanisindayim.
Bu etapta daha once de belirtmis oldugum sekilde iflas etmis olan Suriye ile gorusmem politikasini bir yere birakip Suriye devleti ile gecmiste soylenenlere sunger cekip yeniden diplomatic iliski kurmalidir. Unutmayalim ki Suriye her zaman komsumuz olarak kalacak bu nedenle diplomasimizi Rusya uzerinden oynama aliskanligimiza son vermeliyiz . Proxy uzerinden diplomaside bugun oldugu gibi Rusyanin eline resmen koz vermemizden baska birsey degil. Rusyayi Idlip konusunda ABD uzerinden noturleme dusuncesi ise tamami ile hatalidir. Bugun Rusya olan iliskilerimizi boyle ikili oynamalar ile sinamak buyuk hatalar icerir . Idlip konusunda ABD bize goz kirpsa bile, ABD nin Suriyede ve bolgemizde aleyhimize oynamakta ve desteklemekte oldugu rolleri untmamaliyiz.
Unutmayalim ki daha bir hafta once sayin CB nimiz Idlip konusundaRusyaya kendi gobegimizi daha once oldugu gibi keseriz diye aciklama yapmisti. Bakin bugun Rusyanin idlipteki aciklamasinda Rejimin hareketinden bir haerdik denmekte artik inana ama durum boyle. ABD niye son 10 gundur Idlip konusunda Turkiye lehinde beyanatta bulunmakta ,ama daha fazlasi icin adim atmamakta Rusya ile aramizin acilmasinin isine geldiginden olabilirmi? Bizler husnikuruntularimizi bir yere birakip Suriye ile diplomatik iliskilerimizi normallestirme yoluna gitmis olsak ne ABD ne Rusya ile Suriye konusunda direk muhatap olmak zorunda kalmazdik.
-
Karara bağlanması gereken konular var, bunlar;
• İdlib' deki cihatçıların akıbeti,
• Fırat' ın doğusunun geleceği,
• Türkiye' deki Suriyelilerin durumu,
• Suriye' de kalıcı barışın nasıl tesis edileceği ve Suriye' nin toprak bütünlüğünün temini...
Bu soruların cevabını bulmak zorundayız. Bir planımız veya yol haritamızın olması gerekiyor. Aksi taktirde, rüzgarda savrulan yaprak misali, günü birlik politikalarla yolumuzu bulmaya çalışıyoruz. Yaşanan gelişmelere bakılacak olursa, bunca zaman geçmiş olmasına rağmen halen bir politika belirleyemediğimiz net şekilde görülmektedir. Çünkü politika belirlemiş olsaydık, ona uygun hamleler yapılmış olması gerekeceğinden... Oysaki ortalık yerde elle tutulur hiç bir veri yok.
Pazarlık yapılacaksa, bu pazarlık ne Rusya' yla ne de İran' la yapılabilir. Meselenin muhatabı orada öylece duruyor. Peki ne dediler; pazarlığı Rusya' ya yapalım! Çünkü Suriye' de Rusya ne derse o olur! dediler. İşte bu yanlış yaklaşımın sonucu olarak, mesele bir noktaya kadar geldi ve kitlendi. Ve hiç istenmeyen sonuçlara katlanmak zorunda kalıyoruz.
Artık Suriye defteri kapanmak zorunda. Sürdürülebilir olmaktan çıkmıştır. Milyonlarca Suriyeliye baktığımız yetmezmiş gibi üstüne onlarca şehit veriyoruz. Artık bu işin maliyeti arşa dayandı. Politikasızlığın politika olmadığı gerçeğinden hareketle, artık ne yapmak istediğimize karar verme zamanı geçmiştir. Bu mesele daha fazla bu şekilde devam ettirilemez.
-
Türkiye öyle veya böyle denge politikasını yapmak zorunda. NATO 2016 önce bize dayattığı şeyler, kürtlere özerklik, kuralsız serbest piyasa, 2016 darbesi vs.. Yönümüzü mecbur rusya ya çevirdik. Şimdi de Rusya libyada, idlibte ve fıratın doğusunda ters yapınca tekrar NATO dedik. Koşulsuz bitarafa bağlanma beklenmemesi gerekir. Bu yaptığımızı abd de, rusya da biliyor.
-
Milli Savunma Bakanlığı, İdlib'de 5 asker ve 3 sivilin şehit olduğu saldırıya Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından yanıt verildiğini duyurdu. Akar, "76 rejim mensubu asker etkisiz hale getirildi" dedi.
https://tr.sputniknews.com/turkiye/202002031041320801-akar-76-rejim-mensubu-asker-etkisiz-hale-getirildi/
-
Türkiye öyle veya böyle denge politikasını yapmak zorunda. NATO 2016 önce bize dayattığı şeyler, kürtlere özerklik, kuralsız serbest piyasa, 2016 darbesi vs.. Yönümüzü mecbur rusya ya çevirdik. Şimdi de Rusya libyada, idlibte ve fıratın doğusunda ters yapınca tekrar NATO dedik. Koşulsuz bitarafa bağlanma beklenmemesi gerekir. Bu yaptığımızı abd de, rusya da biliyor.
NATO nun dayattığı için falan değil birilerinin kandırılmasının sonucu bunu açık açık söyleyemek gerek. Yine 2013 de sızan wikileaks de yayınlanan belgelerde ABD nin kimlerle çalışacağı falan hepsi açıkça ortaya dökülmüştü yani dayatılan bir durum olmadı. Tam tersine birileri korkuya kapıldı hata üstü hata yaptı. Süleyman Soylu CnnTürk de yayınında Fetönün nasıl ikna ettiğini net şekilde anlatı. İnsanların aklıyla dalga geçmeyin ayıptır ya.
https://youtu.be/b_NU1mcqq4A?t=4470
1:14:29 kendisi anlatıyor nasıl kandırıldıklarını.
-
Türkiye öyle veya böyle denge politikasını yapmak zorunda. NATO 2016 önce bize dayattığı şeyler, kürtlere özerklik, kuralsız serbest piyasa, 2016 darbesi vs.. Yönümüzü mecbur rusya ya çevirdik. Şimdi de Rusya libyada, idlibte ve fıratın doğusunda ters yapınca tekrar NATO dedik. Koşulsuz bitarafa bağlanma beklenmemesi gerekir. Bu yaptığımızı abd de, rusya da biliyor.
NATO nun dayattığı için falan değil birilerinin kandırılmasının sonucu bunu açık açık söyleyemek gerek. Yine 2013 de sızan wikileaks de yayınlanan belgelerde ABD nin kimlerle çalışacağı falan hepsi açıkça ortaya dökülmüştü yani dayatılan bir durum olmadı. Tam tersine birileri korkuya kapıldı hata üstü hata yaptı. Süleyman Soylu CnnTürk de yayınında Fetönün nasıl ikna ettiğini net şekilde anlatı. İnsanların aklıyla dalga geçmeyin ayıptır ya.
https://youtu.be/b_NU1mcqq4A?t=4470
1:14:29 kendisi anlatıyor nasıl kandırıldıklarını.
Ben hiç bir mesajımda kişiler üzerinden konuşmadım. bu kişi gider diğer kişi gelir, gene kişiler üzerinden konuşmam. öyle veya böyle abd yıllardır Türk dış politikasına yön veriyor(1-2 istisna hariç). 2011 suriye krizinde aldığımız pozisyon , 2013 çözüm süreci, imf dayatması gibi ve 15 temmuz darbesi vb... suriyede kapı komşumuz olan rusyayla ilişkileri düzelltik. ama emperyal devletlerin politikası hep aynıdır. 1 koyup 5 alırlar ve kendi politikalarını dayatmaya çalışıyolar. rusyada aynısnı yapıyor şu anda .
-
Dostum haritaya bakarsan idlib şehride bizim Hatay sınırımız.Dolayısı ile afrin ve el bab ne ise idlip’de o derece önemli.
Hatayın güvenliği idlib’den geçer.Daha aşağılar bizi pek ilgilendirmiyor.
Diğer bir konu ise esed ile iş birliğine rusya izin vermez diye düşünüyorum.Daha bir’de iran var.
-
Ben hiç bir mesajımda kişiler üzerinden konuşmadım. bu kişi gider diğer kişi gelir, gene kişiler üzerinden konuşmam. öyle veya böyle abd yıllardır Türk dış politikasına yön veriyor(1-2 istisna hariç). 2011 suriye krizinde aldığımız pozisyon , 2013 çözüm süreci, imf dayatması gibi ve 15 temmuz darbesi vb... suriyede kapı komşumuz olan rusyayla ilişkileri düzelltik. ama emperyal devletlerin politikası hep aynıdır. 1 koyup 5 alırlar ve kendi politikalarını dayatmaya çalışıyolar. rusyada aynısnı yapıyor şu anda .
Çözüm sürecinin nasıl olduğu gayet açık utanmadan dışarıdan baskı geldi diye nasıl savunuyorsun. İmf süreciymiş yeni bir ekonomik model değişim mi uyguladı mı hükumet şimdiye kadar hayır ekonomi iyi iken bundan şikayet etti mi hayır. 15 temmuz süreciymiş hoca efendi hoca efendi diye bi taraflarını yırtan ben değildim o kandırmış zaten. 2011 suriye krizi gibi bir olay yok sınır komşunu istikrarsızlaştırmak için elimizden geleni yaptık. Rusya-Türkiye ticareti 20m - 4m dolar gibi saçma bir açık şeklinde bende düzeltirim bu mu düzeltme.
Ortada denge politikası falan yok kandırılan korkutulan ve ikna edilen birileri var. Bunun adı ne denge ne politika.
-
Ben hiç bir mesajımda kişiler üzerinden konuşmadım. bu kişi gider diğer kişi gelir, gene kişiler üzerinden konuşmam. öyle veya böyle abd yıllardır Türk dış politikasına yön veriyor(1-2 istisna hariç). 2011 suriye krizinde aldığımız pozisyon , 2013 çözüm süreci, imf dayatması gibi ve 15 temmuz darbesi vb... suriyede kapı komşumuz olan rusyayla ilişkileri düzelltik. ama emperyal devletlerin politikası hep aynıdır. 1 koyup 5 alırlar ve kendi politikalarını dayatmaya çalışıyolar. rusyada aynısnı yapıyor şu anda .
Çözüm sürecinin nasıl olduğu gayet açık utanmadan dışarıdan baskı geldi diye nasıl savunuyorsun. İmf süreciymiş yeni bir ekonomik model değişim mi uyguladı mı hükumet şimdiye kadar hayır ekonomi iyi iken bundan şikayet etti mi hayır. 15 temmuz süreciymiş hoca efendi hoca efendi diye bi taraflarını yırtan ben değildim o kandırmış zaten. 2011 suriye krizi gibi bir olay yok sınır komşunu istikrarsızlaştırmak için elimizden geleni yaptık. Rusya-Türkiye ticareti 20m - 4m dolar gibi saçma bir açık şeklinde bende düzeltirim bu mu düzeltme.
Ortada denge politikası falan yok kandırılan korkutulan ve ikna edilen birileri var. Bunun adı ne denge ne politika.
Siyaset konuşmam konuşmayacağım
-
Nasıl iiletişimcisin sen ;)
-
İletişimci değilim sade vatandaşım. ;) Siyaset konuştuğum tek yer sandık başıdır.
-
Sandık başında konuşuyorsan can hıraş şekilde birilerini savunmak zorunda değilsin yada yaptığı açık hatalara kılıf uydurma zorunluluğun yok.
-
Türkiye öyle veya böyle denge politikasını yapmak zorunda. NATO 2016 önce bize dayattığı şeyler, kürtlere özerklik, kuralsız serbest piyasa, 2016 darbesi vs.. Yönümüzü mecbur rusya ya çevirdik. Şimdi de Rusya libyada, idlibte ve fıratın doğusunda ters yapınca tekrar NATO dedik. Koşulsuz bitarafa bağlanma beklenmemesi gerekir. Bu yaptığımızı abd de, rusya da biliyor.
NATO nun dayattığı için falan değil birilerinin kandırılmasının sonucu bunu açık açık söyleyemek gerek. Yine 2013 de sızan wikileaks de yayınlanan belgelerde ABD nin kimlerle çalışacağı falan hepsi açıkça ortaya dökülmüştü yani dayatılan bir durum olmadı. Tam tersine birileri korkuya kapıldı hata üstü hata yaptı. Süleyman Soylu CnnTürk de yayınında Fetönün nasıl ikna ettiğini net şekilde anlatı. İnsanların aklıyla dalga geçmeyin ayıptır ya.
https://youtu.be/b_NU1mcqq4A?t=4470
1:14:29 kendisi anlatıyor nasıl kandırıldıklarını.
İnsanların aklıyla dalga geçmeyin ayıptır ya.
Ben hiç bir mesajımda kişiler üzerinden konuşmadım. bu kişi gider diğer kişi gelir, gene kişiler üzerinden konuşmam. öyle veya böyle abd yıllardır Türk dış politikasına yön veriyor(1-2 istisna hariç). 2011 suriye krizinde aldığımız pozisyon , 2013 çözüm süreci, imf dayatması gibi ve 15 temmuz darbesi vb... suriyede kapı komşumuz olan rusyayla ilişkileri düzelltik. ama emperyal devletlerin politikası hep aynıdır. 1 koyup 5 alırlar ve kendi politikalarını dayatmaya çalışıyolar. rusyada aynısnı yapıyor şu anda .
Çözüm sürecinin nasıl olduğu gayet açık utanmadan dışarıdan baskı geldi diye nasıl savunuyorsun. İmf süreciymiş yeni bir ekonomik model değişim mi uyguladı mı hükumet şimdiye kadar hayır ekonomi iyi iken bundan şikayet etti mi hayır. 15 temmuz süreciymiş hoca efendi hoca efendi diye bi taraflarını yırtan ben değildim o kandırmış zaten. 2011 suriye krizi gibi bir olay yok sınır komşunu istikrarsızlaştırmak için elimizden geleni yaptık. Rusya-Türkiye ticareti 20m - 4m dolar gibi saçma bir açık şeklinde bende düzeltirim bu mu düzeltme.
Ortada denge politikası falan yok kandırılan korkutulan ve ikna edilen birileri var. Bunun adı ne denge ne politika.
Çözüm sürecinin nasıl olduğu gayet açık utanmadan dışarıdan baskı geldi diye nasıl savunuyorsun.
Sandık başında konuşuyorsan can hıraş şekilde birilerini savunmak zorunda değilsin yada yaptığı açık hatalara kılıf uydurma zorunluluğun yok.
Benim mesajlarımı alıntılayarak verdiğiniz cevaplarda hakaret boyutunda kelimeler kullandınız ve de bende cevap vermeyeceğimi söyledim. Sondan bir önceki mesajınızda da espri mahiyetinde bir cevap vermişsiniz ya da ben böyle anladım. konuyu tatlıya bağlamak adına ben de bir mesaj yazdım.Gene kötü bir üslupla cevap yazmışsınız. Niyet okuyuculuk yaparak beni suçlayamazsınız. Sizi terbiyeye davet ediyorum.
-
Konu dışındaki tartışmaları özel mesaj yoluyla yapar mısınız?
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan flaş sözler: Rejime Şubat sonuna kadar süre...
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda önemli değerlendirmelerde bulunuyor. ''Suriye konusunda izleyeceğimiz stratejiyi paylaşmak istiyorum'' diyen Erdoğan, ''Askerlerimize yapılan saldırı Türkiye açısından Suriye’de yeni bir dönemin miladıdır'' dedi. Şubat ayında rejimin gözlem noktalarının gerisine çekilmesini umut ettiklerini belirten Erdoğan, ''Rejim bunu yapmazsa Türkiye Cumhuriyeti bu işi bizzat yapmak mecburiyetinde kalacaktır'' ifadelerini kullandı.
İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:
Önceki gün İdlib’de uğradıkları alçak saldırı sonucu şehit olan askeri ve sivil personelimize Allah’tan rahmet diliyorum. Yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.
Suriye konusunda izleyeceğimiz stratejiyi paylaşmak istiyorum.
Türkiye’nin Suriye’deki varlığı basit çıkar hesapları sonucu ortaya çıkmış değildir.
Yıllarca sabrettik. Suriye halkına desteğimizi hep sınırlarımızın bu tarafında verdik.
ADANA MUTABAKATI ANLAŞMASININ GEREĞİ ORADAYIZ
2015 yılından itibaren Suriye’deki kriz tamamen kontrolden çıktı. Rejim ve terör örgütlerinin sınırlarımızı taciz etmeye başladığı bir noktaya ulaştı.
Rusya ile yaşadığımız ve provokasyon olarak kabul ettiğimiz FETÖ’nün doğrudan içinde olduğu uçak krizi Suriye krizini daha da içinden çıkılmaz hale getirdi.
Suriye hükümetiyle 1998’de imzaladığımız Adana mutabakatı Türkiye’ye Suriye topraklarında operasyon yürütme hakkı tanıyor.
Bu çerçevede ilk olarak 2016 Ağustos'unda Fırat Kalkanı harekatını başlattık. 3 bin DEAŞ’lıyı etkisiz hale getirerek Cerablus ve El Bab’ı temizledik.
Bizim elimizde kapı gibi Adana Mutabakatı anlaşması var ve biz bu anlaşmanın gereği oradayız. Fırat Kalkanı harekatı DEAŞ’a karşı yapılan tek ciddi operasyondur.
DÜNYA VAHŞETE SESSİZ KALDI
Suriye rejimi ağır bir yıkımın ardından Halep’i ele geçirmekle meşguldü.
2017 yılında Astana görüşmeleri başladı. İdlib, Humus, Hama, Lazkiye, Doğu Guta bölgelerinin çatışmasızlık alanı olması kabul edildi.
Ama bu mutabakata uymadılar. Dünya bu vahşete sessiz kaldı.
2018 yılı Ocak ayındaki Zeytindalı Harekatı ile Afrin’i de teröristlerden temizledik. Etkisiz hale getirilen terörist sayısı 4500’ü buldu.
Rusya ile Soçi’de İdlib’de gerginliği azaltma bölgesi konusunda anlaştık.
Tüm bu süreçleri ABD ile birlikte Rusya ile birlikte en üst düzeyde tesis ettiğimiz temaslarla yürüttük.
Sınırlarımızda bir terör koridoru oluşturma gayretleri hiç durmadı. Amacın bir terör örgütü eliyle Suriye’yi bölme olduğu açıktı.
Amaç petrol kuyularıydı.
Bunun üzerine 2019 yılı Ekim ayında ABD ile de gereken mutabakatı sağlayarak Barış Pınarı Harekatı'nı başlattık.
BU SALDIRI SURİYE'DE YENİ BİR DÖNEMİN MİLADIDIR
Bugün geldiğimiz noktada ne İdlib'de ne de Barış Pınarı Harekatı bölgesindeki güvenli bölge mutabakatlarının işlemediğini görüyoruz.
Suriye’de anlaşmalara uyulmuyor.
Askerlerimize yapılan saldırı Türkiye açısından Suriye’de yeni bir dönemin miladıdır. Çünkü bu askerlerimize karşı taammüden yapılmış bir saldırıdır.
Türk askerinin kanını aktığı bir yerde hiçbir şeyin eskisi gibi devam etmesine izin veremeyiz.
Taraflardan biri uymayacaksa bu mutabakatlar neden yapılıyor?
HER KİM 'TÜRKİYE'NİN SURİYE'DE NE İŞİ VAR?' DİYORSA GAFİLDİR
Rejim denilen kuklanın kendi ülkesinde herhangi bir karşılığı yokken suni solunumla yaşatıldığının farkında olmadığımız mı düşünülüyor.
Ülkemizdeki Suriyelilerin ülkelerine dönüşlerine bilinçli olarak dönmelerin engellendiğini bilmediğimiz mi sanılıyor.
Türkiye her ne yapacaksa bunu hiçbir masumun canına zarar gelmeden yapma prensibiyle hareket ediyor. Aksi takdirde zalimlerden bir farkımız kalmaz.
Medeniyetimizin ve kültürümüzün bize gösterdiği yol 'zalimin başını ezmek mazluma sahip çıkmaktır.'
Her kim “Türkiye’nin Suriye’de ne işi var?” diyorsa ya gafildir ya da taammüden bu milletin hasmıdır.
Bölgemizin güvenliği ve huzuru için çalışmayı sürdüreceğiz.
REJİM BUNU YAPMAZSA TÜRKİYE CUMHURİYETİ YAPMAK ZORUNDA KALACAKTIR
İdlib’den harekete geçen kişi sayısı 1 milyona yaklaştı. Kimsenin böyle bir yükü omuzlarımıza yükleme hakkı yoktur.
Bu çarpık fotoğrafı düzelterek İdlib halkının evinde güvenle yaşatmakta kararlıyız.
Bundan sonra mutabakat ihlallerine göz yummayacağız.
Rejimin gözlem noktası sınırlarına çekilmesini dün akşam Sayın Putin’e ifade ettim.
Şubat ayı içinde rejimin gözlem noktalarımızın gerisine çekilmesi umut ediyoruz.
Rejim bunu yapmazsa Türkiye Cumhuriyeti bu işi bizzat yapmak mecburiyetinde kalacaktır.
Rejimin ihlalleri muhalif grupların ihlallerinden kat ve kat fazladır.
Dost unsurlara havadan ve karadan yapılan her saldırı kaynağına bakılmaksızın misliyle cevaplandırılacaktır.
Madem İdlib’deki askerlerimizin güvenliği sağlanamıyor bunu bizzat yapma hakkımıza kimse itiraz edemez.
PUTİN İLE KAPSAMLI BİR TELEFON GÖRÜŞMESİ YAPTIM
TSK’nın hava ve kara unsurları tüm harekat bölgesinde serbestçe hareket edecek gerektiğinde operasyon yürüteceklerdir.
Tel Rıfat bölgesi derhal teröristlerden temizlenerek Suriye halkına bırakılmalıdır.
Barış Pınarı Harekatı bölgesinde halen terör örgütü kontrolünde olan kısımlar vardır.
Türkiye bu bölgelerle ilgili mutabakatlarında terör örgütünün ülkemize karşı saldırılarının durdurulması şartını ortaya koymuştur. Bu beklentimiz karşılanamadı.
Madem bu saldırılar garantör ülkeler tarafından sağlanamıyor bizim bu işi bizzat kendimizin yapması kaçınılmaz hale gelecektir.
Önümüzdeki günlerde beklediğimiz adımlar atılmadığı takdirde Barış Pınarı Harekat bölgesinden operasyonu sürdürmekten çekinmeyeceğiz.
Suriye’deki krizi sona erene kadar en doğru en sağlıklı en güvenli ve sürdürülebilir çözümü bulmaktır.
Rusya ile dostluğumuzun sürmesine özel önem veriyoruz.
Rusya’dan tek beklentimiz Suriye’deki hassasiyetlerimizi daha iyi anlamasıdır.
Dün akşam Sayın Putin ile verimli ve kapsamlı bir telefon görüşmesi yaptım.
Kendisiyle tekrar bir araya geleceğiz.
TÜRKİYE'NİN SURİYE TOPRAKLARINDA KALMAK GİBİ BİR AMACI YOKTUR
Suriye’de ABD, İran, Avrupa ülkeleri, Körfez ülkelerinden bazıları, PKK terör örgütü, az da olsa DEAŞ kalıntılar var.
Velhasıl Suriye’de herkes var. Elbette Türkiye’ de var.
Buna karşı Suriye’de sadece Türkiye’nin varlığından rahatsızlık duyuluyor.
Üstelik bu rahatsızlığı en çok da Suriye krizinin bugünlere gelmesinde payı olanlar dile getiriyor.
Bu kadar Suriyeli 4 milyon bizim topraklarımızda kalıyor.
Onlara biz ev sahipliği yapıyoruz. Bakın şimdi briket barınaklar yapmaya başladık.
Bunlara işte İdlib’den gelmekte olan Suriyelileri yerleştirmeyi planladık.
Biz dertliyiz ya. Bunların böyle bir derdi var mı? Hiçbirinin böyle bir derdi yok. Onlarında derdi acaba biz bu PKK’yı daha fazla nasıl silahlandırırız? Öyle silahlandıralım ki bunlar Türkiye’ye karşı ayakta dursunlar.
Rejimin terör örgütlerinin etnik yapılarına karşı tavrını çok iyi bilirim.
“Ne işimiz var orada?” diyor Bay Kemal. Bay Kemal Misak-ı Milli’nin altında kimin imzası var onu araştır.
Sen diyorsun ya CHP Atatürk’ün partisidir. Ama sen kimin partisi olduğunun bile farkında değilsin.
Suriye’de herkes var sadece halkını temsil eden bir yönetim yok.
Burada olmaya en çok hakkı bulunan Adana Mutabakatıyla Türkiye’dir bunu da böyle bilesin.
Halkını katleden rejimin sadece Rusya ve İran’ın desteği ile ayakta kalması da kimseyi rahatsız etmiyor.
Türkiye’nin Suriye topraklarında kalmak gibi bir amacı yoktur.
Ne zaman halkını temsil eden bir yönetim gelir, terör örgütlerinden temizlenir, Suriye’ye istikrar gelir Türkiye’nin Suriye’de işi kalmaz.
Suriye’nin siyasi istikrarı ve toprak bütünlüğü ne kadar çabuk sağlanırsa bizim işimiz de o zaman biter.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-cumhurbaskani-erdogandan-onemli-aciklamalar-41439469 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-cumhurbaskani-erdogandan-onemli-aciklamalar-41439469)
-
Sn CB beyanini okuyunca halen devam etmekte olan israrci hatali Idlip politikasindaki gorusunu surdurmek oldugunu anlasiliyor. "Acikca Suriye rejim kuvvetlerinin mevcut gozlem noktalarimizin ilerisine cekilmelerini ,sayet cekilmezler ise bizim rejimi o hatta cekebilecegimiz mesajini vermekte.
Oncelikle Soci anlasmasina gore idlipte bulunma amacimizda biz de dahil tum taraflarca sapmalar yapilmis oldugu asikar. " Yukumlulukler gerceklestirilememis veya gerceklestirilememesi icin ozen gosterilmemis"
Bu bakis acisindan bakarak Idlip ile Socide yapilan anlasma kaduk oldugu artik resmen belli olmustur. O zaman TC olarak Idlipte yapmamiz gereken nedir "sahsi gorusum" Idlipte bulunan mevcut gozlem noktalarimizin ozellikle rejim bolgesinde kalanlari yani islevini yitirmis olanlari sinirimiza dogru geri cekip sinir hattimizdan 20-25 mil derinliginde bir guvenli bolge olusturacak sekilde tekrardan konuslandirmaliyiz.
Olusacak bu guvenli bolgeye Rejim kuvvetlerinin ilerleyisini onlemek icin gerekli onlemleri almaliyiz hatta buguvenli bolgenin olusturulmasinda BM lereden ve AB ulkelerinin destegini arkamiza almaliyiz. Buradaki amacimizin Idlipte sikismis ve gunluk hayatlari cekilmez hale gelen gocmenlerin kalabilecegi bir bolge yaratilmalidir ki rejimden kacan insanlarin memleketimiz sinirlari icine girmesini onleyebilmek icin. Destek alinip yaratilacak boyle bir olusuma Rusyanin ve Iranin da fazla ayak surebilecegini sanmiyorum.
Idlip de bizim rejimi mevcut gozlem noktalarimizin ilerisine cekilmesini beklemek veya onlara karsin operasyon hata olacaktir. Neticede rejim dedigimiz BM tarafindan kabul edilen Suriyenin resmi devleti ve bu devlet topraklarindaki karsit silahli guruplara karsin mucadelede bulunmakta " evet futursuzce ama konu bu degil"
Bu noktada ister bugunku rejim isterse yenileri her zaman komsumuz Suriye devleti olacaktir ve bizler de bu devlet ile iyi komsuluk iliskileri kurmamiz sadece bu konuda degil sair konularda da lehimize olacagindan bir butunluk icerisinde degerlendirilmesi sarttir "or Dogu Akdeniz" Bi rdiger konu ise rejime karsin takinacagimiz boyle bir tutum da Rusya olan iliskilerimiz etkilenecektir ki su anda Rusya ile bu iliskiyi bozmak lehimize olmayacaktir.
Bir diger konu ise El Bab ,Afrin ve Firatin dogusunda tamamlayamidigimiz operasyonlarin ana nedeni PKK/PYD olusumunu sinirlarimizdan uazk tutmak, ABD nin planladigi oyunu bozmak idi. Bu nedenle oz guvenligimiz icin operasyonlar yapip nice sehitler vermis bulunuyoruz ama neticede bu ugurda sehitlerin verilmesinin verilmesinin kabul edilir bir aciklamasi olmustur. Idlipte malesef bahsetmis oldugumuz bir tehdit mevcut degil bu nedenle niye ilerisi icin barismak istedigim Suriye devleti ile carpismaya girip mehmetciklerimizin elzem olmayan nedenlerden dolayi kayip edilmesine sebep olalim. kanimca inadi ve hasameti bir yana birakip daha gercekci bir Idlip politikasinin zamani coktan geldi hatta gecmekte .
-
Millî Alçak İrtifa Hava Savunma Füze Sistemi (AİHSFS) HİSAR-A, Suriye’ye konuşlandırılacak.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “HİSAR-A hava savunma sistemini, mümkün olan en kısa sürede Suriye sınırına konuşlandırarak önemli bir eksikliği gidermiş olacağız.” dedi.
Hisar -A El Bab ve Afrine mi konuslandirilacak ?
Bolgedeki TSK unsurlarinin hava korumasi simdiye dek yurt icindeki sistemler tarafindan mi saglanmakta idi?
ElBab ve Afrin de hava kontrolu tamami ile TSK sorumlulugundami ,Yoksa Rus ,ABD guclerine bilgilendirme
zorunlulugu varmi?
Idlip havava sorumlugu kime ait ?
Sayet Idlip hava sahasi Ruslarin sorumluk alaninda ise Hisar-A kurmus olmamiz ne kadar islevsel olabilir?
Idlip te Rejim ucaklarini bazen Rus pilotlari tarfindan kullanilmakte oldugu bilinmekte. Sair zamanlarda ise yapilan tum ucuslar Ruslarin bilgisi dahilinde.
Evelsi gunku El Bab da, TSK unsurlarina karsin yapilmis olan hava saldirisi Rus ucaklari tarfindan yapilmis oldugu bircok organda belirtilmekte ,boyle bir ortamda Rus ucagini vurmayi mi planliyoruz?
-
Millî Alçak İrtifa Hava Savunma Füze Sistemi (AİHSFS) HİSAR-A, Suriye’ye konuşlandırılacak.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “HİSAR-A hava savunma sistemini, mümkün olan en kısa sürede Suriye sınırına konuşlandırarak önemli bir eksikliği gidermiş olacağız.” dedi.
Hisar -A El Bab ve Afrine mi konuslandirilacak ?
Bolgedeki TSK unsurlarinin hava korumasi simdiye dek yurt icindeki sistemler tarafindan mi saglanmakta idi?
ElBab ve Afrin de hava kontrolu tamami ile TSK sorumlulugundami ,Yoksa Rus ,ABD guclerine bilgilendirme
zorunlulugu varmi?
Idlip havava sorumlugu kime ait ?
Sayet Idlip hava sahasi Ruslarin sorumluk alaninda ise Hisar-A kurmus olmamiz ne kadar islevsel olabilir?
Idlip te Rejim ucaklarini bazen Rus pilotlari tarfindan kullanilmakte oldugu bilinmekte. Sair zamanlarda ise yapilan tum ucuslar Ruslarin bilgisi dahilinde.
Evelsi gunku El Bab da, TSK unsurlarina karsin yapilmis olan hava saldirisi Rus ucaklari tarfindan yapilmis oldugu bircok organda belirtilmekte ,boyle bir ortamda Rus ucagini vurmayi mi planliyoruz?
Sayın metin62 dikkat ettiyseniz Cumhurbaşkanımız ''Suriye sınırına konuşlandırılacak'' diye açıklama yapmış yani Suriye'nin içlerine hava savunma sistemi konuşlandırılması şu an için düşünülmüyor olabilir. Fakat ileriki zamanlarda olabilir tabiki. İlk önce Rusya ile görüşmeler yapılıp rejimin İdlib'teki saldırılarına son vermesi istendi büyük ihtimalle. Eğer rejim saldırmaya devam ederse bu hava savunma sistemlerinden Suriye içlerine konuşlandırılması söz konusu olabilir.
-
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “HİSAR-A hava savunma sistemini, mümkün olan en kısa sürede Suriye sınırına konuşlandırarak önemli bir eksikliği gidermiş olacağız.” dedi.
Sayın metin62 dikkat ettiyseniz Cumhurbaşkanımız ''Suriye sınırına konuşlandırılacak'' diye açıklama yapmış yani Suriye'nin içlerine hava savunma sistemi konuşlandırılması şu an için düşünülmüyor olabilir. Fakat ileriki zamanlarda olabilir tabiki. İlk önce Rusya ile görüşmeler yapılıp rejimin İdlib'teki saldırılarına son vermesi istendi büyük ihtimalle. Eğer rejim saldırmaya devam ederse bu hava savunma sistemlerinden Suriye içlerine konuşlandırılması söz konusu olabilir.
[/quote]
Uyari icin tesekkurler Sn Firtina06 . "Resmen kendi kendime lades yapmisim " ;D
-
Vakti olan arkadaslar linkini paylasmakta oldugum idlip konulu oturumda genel kurmay eski istihbarat baskani Ismail Hakki Pekin goruslerini dinleyebilirler.
https://www.youtube.com/watch?v=e36sFfCLEKc (https://www.youtube.com/watch?v=e36sFfCLEKc)
-
MSB'den İdlib açıklaması: TSK, en sert şekilde karşılık vermeye hazır
Son dakika haberler... MSB'den İdlib açıklaması: TSK, en sert şekilde karşılık vermeye hazır
Askeri kaynaklar, TSK’nın İdlib’de gözlem noktalarına yapılacak saldırılara en sert şekilde karşılık vermeye hazır olduğunu vurguladı. 8 ve 9 numaralı gözlem noktalarının ardından 7 numaralı gözlem noktasının da rejimin kontrol ettiği bölgede kaldığını belirten kaynaklar, özetle şunları söyledi:
“Türkiye, gözlem noktalarına yapılacak saldırılara en sert şekilde karşılık verecek. Türk askeri, bölgede çatışmaların durdurulması ve ateşkesin sağlanması noktasında önlemlerini alıyor ve almaya da devam edecek. Gözlem noktalarındaki personel zaman zaman rotasyona tabi tutuluyor ancak bugüne kadar noktaların tahliyesi anlamında hiçbir işlem yapılmadı. Rusya ile Türkiye’nin sahadaki koordinasyonu ile ilgili bir sorun bulunmuyor.
3 ŞUBAT’TAKİ SALDIRI
Çıkış saati, karayolu gibi bilgiler tüm ayrıntılarıyla koordine ediliyor. Rusların bazı açıklamaları oldu ancak teknik detayları kendi aralarındaki konuşmaları bilemiyoruz. Bir takım kopukluklar olmuş mudur, sahada rejim, onların milisleri, alt unsurlar var, onlara kadar gitmiş midir, gitmemiş midir, onun analizini yapacak durumda değiliz.
DEVRİYEDE ERTELEME YOK
Ancak, biz sahada üstümüze düşen sistemi çalıştıracak işlemi yerine getirdik, bu bilgiler ilgililere muhataplarımıza verildi. Türk-Rus devriyelerine ara verilmesi gibi bir durum söz konusu değil. Hava şartlarından dolayı zaman zaman devriyeler ertelenebiliyor.
500’DEN FAZLA SALDIRI
Öte yandan MSB Plan Koordinasyon Analiz Şube Müdürü Albay Olcay Deniz de bakanlıkta yaptığı açıklamada, pençe harekatları kapsamında yılbaşından bu yana 47 teröristin etkisiz hale getirildiğini belirterek, “Barış Pınarı Harekat alanında unsurlarımıza yapılan 500’den fazla saldırıya misliyle karşılık verildi” dedi.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msbden-idlib-aciklamasi-tsk-en-sert-sekilde-karsilik-vermeye-hazir-41442144 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msbden-idlib-aciklamasi-tsk-en-sert-sekilde-karsilik-vermeye-hazir-41442144)
-
Suriye' yle ne kadar çok savaşmak isteyen varmış, hayret! Sormak lazım, sonrasını düşünmüşler mi? Yoksa Polat Alemdar misali, kahraman mı olmak istiyorlar! Hani diyordu ya... sonrasını düşünen kahraman olmaz -diye. Yoksa ''Kervan yolda düzülür'' mantığıyla düşünme işini sonraya mı bıraktılar!
Sağda solda görüyorum... millet, bir takım Amerikancıların etki alanına girmekten kurtulamamış. Kafası karışık olanlar, yörünge tayin edemezler. Yaptıkları algı yönetimi, Amerikan değirmenine su taşımaktan başka bir işe de yaramaz.
Peki doğru olan nedir?
Milyonlarca sığınmacının Türkiye' ye akın etmesinden endişe ediliyor mış. Diyorlar ki; Esad' la savaşalım, sığınmacıların Türkiye' ye gelmesini engelleyelim -diyorlar. Gerçekten böyle düşünüyorlarsa, Suriye' nin bölünmesini istiyorlar demektir. Suriye bölünürse, en büyük zararı Türkiye çeker. Artık gerekçesini uzun uzadıya yazmanın alemi yok, defalarca yazdık. Suriye' yi bölme planı Amerikanın BOP projesidir. Alet olmaya devam etmek mi istiyorlar!
Suriye' nin istikrara ihtiyacı var. Savaş üstüne savaş, Türkiye' ye yıkım getirir. Suriye' yle savaştığın anda Doğu Akdeniz' i kaybedersin. 20 Milyon Suriyelinin bütün yükü sırtımıza yüklenir ve altında eziliriz. Ve savaş öyle kolay da bitmez. Düzenli orduyu bertaraf etmiş olsak bile olay asimetrik savaşa döner ve cehennemin kapıları aralanır.
(...!!! Lütfen forum kullarına uyalım, yazdıklarımıza dikkat edelim!!! SKYWOLF)
-
Sınıra 300 araçlık sevkiyat >> https://www.milliyet.com.tr/galeri/sinira-300-araclik-sevkiyat-6141713/1 (https://www.milliyet.com.tr/galeri/sinira-300-araclik-sevkiyat-6141713/1)
-
Resmi olmayan hesaplara göre rejimin bir üssümüze saldırısı var.
Şehit ve yaralımız var.
-
8 şehitten bahsediliyor :(
-
5 şehit var. Şu hale bak ya yazık. Rejimi kim bu kadar gaza getiriyor. Pitbul gibi üzerimize süren kim. Hava harekâtı bile yapamıyoruz. Ucaklarimızıda düşürür bu köpekler. Iran, Rusya ve Suriye bizim en azılı düşmanlarımız.
-
MSB açıkladı: İdlib'de 5 asker şehit, 5 asker yaralı
Milli Savunma Bakanlığı, İdlib'de rejim güçlerinin topçu ateşi sonucu 5 askerin şehit olduğunu, 5 askerin de yaralandığını açıkladı.
Bakanlıktan yapılan açıklamada tespit edilen hedeflerin yoğun şekilde ateş altına alındığı ve gerekli karşılığın verildiği belirtildi.
Saldırıya ilişkin şu dakikalarda Cumhurbaşkanı Erdoğan, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'dan bilgi alıyor.
SINIRDA HELİKOPTER HAREKETLİLİĞİ
5 askerin şehit olmasının ardından Hatay'da Suriye sınırında askeri helikopter hareketliliği yaşandı.
Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde 2 'Skorsky' ve 1 askeri helikopterin, sınır hattına doğru ilerlediği görüldü. Helikopterin tam teçhizatlı oldukları gözlendi. Helikopterler daha sonra sınırı geçerek gözden kayboldu.
İDLİB'DEKİ GÖZLEM NOKTALARINA KOMANDO TAKVİYESİ
Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından, İdlib'deki gözlem noktalarına komando takviyesi yapıldı. Konvoy, geniş güvenlik önlemleri altında İdlib'deki gözlem noktalarına yönlendirildi.
Ayrıca Türkiye'nin çeşitli birliklerinde Suriye sınır birliklerine sevk edilen askeri araç sevkiyatları sürüyor.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msb-acikladi-idlibde-5-asker-sehit-41444168 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msb-acikladi-idlibde-5-asker-sehit-41444168)
-
Türk askeri, Suriye Milli Ordusu'nun da desteği ile İdlib'in doğu kırsalında bulunan Serakib ilçesine doğru ilerliyor...
https://m.haberler.com/turk-askeri-smo-ile-serakib-e-dogru-ilerliyor-12904724-haberi/
-
Yahu arkadaş biz ne yapıyoruz Suriye'de... Hala Türk ordusu , Suriye Milli Ordusu ile ..... 'ya ilerliyor , ....buraya ilerliyor... deniliyor....
Yahu koca ülkeyi savaşa soktular.... İdlib düşerse Suriye ordusu sınıra gelirmiş...Yahu 1000 senedir Suriye ordusu sınırımızda değil mi zaten? Statükoyu korumamız gerekirken mezhepsel nedenlerle Suriye batağına sürüklendik. Efendim , biz müdahele etmesek YPG çıkar , kürt koridoru oluşurmuş....
Yahu Suriye iç savaşında muhalifleri destekledik , rejim zayıfladı bu boşluğu da kürt ypg , IŞİD doldurmadı mı?
Hem "Şam'da cuma namazı kılacağız" diye olayları destekle , olaylar boyumuzu aşınca da "müdahele etmezsek sınırlarımıza teröristler gelir" de...
Suriye iç savaşını biz destekleyip,sınırlarımızı tüm dünyadan gelen radikallere Suriye'ye serbestçe geçişte görmezden gelmeseydik YPG bu kadar palazlanabilir miydi?
Bu ne manyakça bir mantık....
-
Milli Savunma Bakanlığı, 5 şehit verdiğimiz saldırı sonrası yapılan misillemede İdlib'de 101 Rejim unsurunun etkisiz hale getirildiği duyurdu.
(https://foto.haberler.com/haber/2020/02/10/milli-savunma-bakanligi-duyurdu-101-rejim-12905426_3400_o.jpg)
Milli Savunma Bakanlığı tarafından 5 şehit verdiğimiz saldırı sonrası yapılan açıklamada "İdlib bölgesine takviye olarak gönderilen unsurlarımıza, Rejim tarafından yapılan son saldırılar sonrası angajman kuralları ve meşru müdafaa çerçevesinde anında misliyle mukabele edilmiştir. Şu ana kadar bölgede tespit edilen 115 rejim hedefi derhal ateş altına alınmış, çeşitli kaynaklardan edinilen ilk bilgilere göre 101 Rejim unsurunun etkisiz hale getirildiği, 3 tank ve 2 top/havan mevziinin tahrip edildiği, ayrıca 1 helikopterin isabet aldığı öğrenilmiştir" denildi.
101 REJİM UNSURU ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ
MSB tarafından yapılan açıklamada şunlar denildi:
İdlib bölgesine takviye olarak gönderilen unsurlarımıza, Rejim tarafından yapılan son saldırılar sonrası angajman kuralları ve meşru müdafaa çerçevesinde anında misliyle mukabele edilmiştir. Şu ana kadar bölgede tespit edilen 115 rejim hedefi derhal ateş altına alınmış, çeşitli kaynaklardan edinilen ilk bilgilere göre 101 Rejim unsurunun etkisiz hale getirildiği, 3 tank ve 2 top/havan mevziinin tahrip edildiği, ayrıca 1 helikopterin isabet aldığı öğrenilmiştir. Belirlenen hedeflere meşru müdafaa kapsamında atışlar devam etmektedir.
"ŞEHİTLERİMİZİN KANI YERDE KALMAMIŞTIR"
Şehit ve yaralı silah arkadaşlarımızın kanı yerde bırakılmamış, bırakılmayacaktır. Bu menfur saldırıyı yapanlardan hesap sorulacak ve benzeri saldırılara karşı şimdiye kadar olduğu gibi meşru müdafaa hakkımız en sert şekilde kullanılacaktır. Gelişmeler yakından takip edilmekte ve gerekli tedbirler alınmaktadır. Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu olayda hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet, kederli ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetleri ile asil milletimize başsağlığı ve sabırlar, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz.
https://www.haberler.com/milli-savunma-bakanligi-duyurdu-101-rejim-12905426-haberi/ (https://www.haberler.com/milli-savunma-bakanligi-duyurdu-101-rejim-12905426-haberi/)
-
Esad köpekleri konvoyu vurmuş.
#Syria: airstrikes on #TSK convoy in #Idlib countryside are now visually confirmed. https://t.co/jAHINzwNPE
-
Yeni mi bu? Yoksa 5 şehit bu olayda mı verildi?
-
Yeni değil. Saldırıda vurulan birlikler yeni fotoları düştü.
-
3 şubat saldırısı deniliyor... 8 şehit olan saldırı... M-60 dağılmış...Hava saldırısı mı top atışı mı acaba....
-
Sehitlerimizin kani yerde kalmamistir , evet kalmamali . Idlip konusunda sonuc getirmeyecek olan israrli tutumumuz dolayisi ile malesef son iki hafta icerisinde 14 askerimizi sehit oldu onlarcasi ise yaralanmis bulunuyor. Evet bugun sadece ikinci haftanin basi, dilerim ilerisi gunlerde kara haberlerin arkasi artmaz.
Idlipte artik ne yapabilecegimizi dusunuyoruz ki bu israrci tutumuzda israrciyiz. "idlip konusunda Soci mutabakati malesef artik olmustur. Olen birsey dirilemeyecegine gore niye israr . Rejime kafayi takmisiz peki Rusya ne diyor onceki hafta vuku bulan olay sonrasi bize haber vermediniz intikaliniz konusunda deyip camura yattilar. Peki bizler ne dedik Soci mutabakatina gore anlasilan gozlem noktalarinin berisine Rejim gucleri cekilmeli . Ruslar bugun ne dediler biz ayni fikirde degiliz yani adamlar Soci mutabakati olmus oldugunu teyid ettiler. Bizler halen israrci sekilde gozlem noktalarinin konumunu degistirmeye yanasmiyoruz, ustune ustluk rejimin geri cekilmesini bekledigimizi belirtip konuyu gorusmeye katilanlar ile anlasamadigimiz icin topu en ust kademeye CB lari seviyesinde halletmeyi umuyoruz. "Peki toplanti icin gelip giden Ruslar butun bunlari Putinden habersiz mi yaptiklarini umuyoruz ki putin ile gorusulmeye odaklanildi"
Sehitlerimizin kani yerde kalmamasi konusuna gelince , malesef konu Sehitlerin kanin yerde kalip kalmamasina endekslenmemeli . Asil yapilmasi gereken Onca Sehit verilmeden once , Idlip konusundaki riskleri onceden gorabilme ve olasi kayiplarin konu uzerindeki reel getirisinin ne olabilecegini heasplayip idrak edebilinmesidir. Malesef su asamada Idlip konusunda verilmekte olan kayiplarimizin Soci mutabakatina artik bir katkida bulunmadigi kanisindayim.
-
Serakib M5 yolu üzerinde parkın yanında Rus uçakları tarafından vurulmuştu konvoy.
(https://i.imgur.com/dgqI0yH.jpg)
-
Şimdi 3 şubatta ki saldırıyı Rus uçakları mı yaptı. Yorumlardan doğru mu anladım. >:(
-
Evet, oldukça hassas vuruş yapılmış. Başka açıdan çekilmiş fotoğraflar da var, burda paylaşmak doğru olmaz. Dönme dolabın resmini boşuna paylaşmadım, aynen onun yanında konvoyumuz vuruldu.
Krasnopol öbüsten ateşlenen lazer güdümlü topla vurulmuş da olabilir. Havadan IHA ile hedefi göteriyor ve 20-30km öteden vuruş yapılıyor.
Atarib`de Rus uçakları yine konvoyumuzu vurmuş, henüz teyitli değil. Bu aralar Rus uçakları Idlib üzerinde durmadan uçuyor. Rus Hava Kuvvetleri kırmızı alarma geçmiş, Rus forumlarında kentlerin üzerinde durmadan uçuş yaptığı belirtiliyor.
-
sanırım şu saatten sonra kaçınılamaza geldik, SAVAŞ
bunu başka çıkar yolu yok.
Rusya ya rejimi kontrol edemiyor yada bizi vurarak İdlib den çıkarmak istiyor.
Ya rejime savaş açıcaz ya da 3m suriyeli yi içeri alıcaz gibi duruyor.
Ama ekonomi ikisinide kaldırmaz
-
Rejime ait helikopter vuruldu diye bugün haberler çıkmıştı. ÖSO tarafından 57mm`lik C-60 tipi topla vurulmuş. Kanadına isabet etmiş, üsse geri dönmüş, hasar büyük değil.
(http://forumuploads.ru/uploads/000a/e3/16/232/23431.jpg)
C-60
(http://armedman.ru/wp-content/uploads/2016/01/S-60-4.jpg)
-
Bu saatten sonra geri dönüş olmaz!
Esad toprakları içerisinde Türk askeri istemiyor. Ancak Türk askeri orada bir anlaşmaya göre bulunuyor. Bu anlaşmada imzası bulunan tarafların diğerine doğrudan saldırması kesinlikle kabul edilebilir bir durum değil. 8 şehit verdiğimiz saldırı sonrası CB karşı tarafı anlaşmaya uyması konusunda sert şekilde uyardı. Hatta neredeyse ültimatom verdi. Bu uyarıya karşılık yapılan saldırılar açıkça meydan okumaktır.
(https://pbs.twimg.com/media/EQQNamMWoAAw-w2?format=jpg&name=900x900)
Gönderilen konvoylarımız ne yazık ki bu şekilde açık hedef olarak bulunuyorlar. Bu konuda önlem alınmalı. Allah zeval vermesin.
-
Geri dönüş olmazsa, ülke felakete sürüklenir. Çok yanlış yapıyorlar. Bu aklı kim verdiyse, derhal geri vitese takıp pozisyon almamız lazım. Aksi taktirde, çok müşkül durumlarda kalırız.
Suriye politikasının akılla, izanla, vicdanla açıklanır tarafı yoktur. Yangına körükle gidilmez. Suriye' yi parçalamak mı istiyorlar! Türkiye-Suriye birbirine girince tee Amerika' dan ses geldi; Türkiye' nin yanındalar mış (!) Yok ya..! gözlerim yaşardı.
Devlet yöneticilerini uyarmak lazım. Saddam' ın düştüğü tuzağa düşmesinler. Amerikan gazlamasıyla, önce İran' a sonra Kuveyt' e saldırmıştı. Sonuç itibariyle, Irak diye bir devlet kalmadı. Bu işin şakası yok.
Bizim mücadele edeceğimiz bölgeler bellidir; Doğu Akdeniz, Libya, Ege... ve kesinlikle Türkiye' nin güney sınırlarında bir vekil devletin kurulmaması gerekiyor. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekatları doğru; Türkiye' nin İdlip politikası ise yanlış karardır. Yanlışta ısrar edilmez, yanlış hesap Bağdat' tan döner.
Yanlış siyaset yüzünden pisi pisine askerlerimiz şehit düşüyor. Böyle bir saçmalık olamaz, olabilemez ve kat'iyen olmamalıydı. Politikacının hata yapma lüksü yoktur. Ne yazık ki cezasını Tük evladı çekiyor.
-
Belki de künefeye veda etme zamani gelmistir. 🙄
-
Geri dönüş olmazsa, ülke felakete sürüklenir. Çok yanlış yapıyorlar. Bu aklı kim verdiyse, derhal geri vitese takıp pozisyon almamız lazım. Aksi taktirde, çok müşkül durumlarda kalırız.
Suriye politikasının akılla, izanla, vicdanla açıklanır tarafı yoktur. Yangına körükle gidilmez. Suriye' yi parçalamak mı istiyorlar! Türkiye-Suriye birbirine girince tee Amerika' dan ses geldi; Türkiye' nin yanındalar mış (!) Yok ya..! gözlerim yaşardı.
Devlet yöneticilerini uyarmak lazım. Saddam' ın düştüğü tuzağa düşmesinler. Amerikan gazlamasıyla, önce İran' a sonra Kuveyt' e saldırmıştı. Sonuç itibariyle, Irak diye bir devlet kalmadı. Bu işin şakası yok.
Bizim mücadele edeceğimiz bölgeler bellidir; Doğu Akdeniz, Libya, Ege... ve kesinlikle Türkiye' nin güney sınırlarında bir vekil devletin kurulmaması gerekiyor. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekatları doğru; Türkiye' nin İdlip politikası ise yanlış karardır. Yanlışta ısrar edilmez, yanlış hesap Bağdat' tan döner.
Yanlış siyaset yüzünden pisi pisine askerlerimiz şehit düşüyor. Böyle bir saçmalık olamaz, olabilemez ve kat'iyen olmamalıydı. Politikacının hata yapma lüksü yoktur. Ne yazık ki cezasını Tük evladı çekiyor.
Tamam bizimkilerin büyük hataları var.
Ancak karşı tarafın yok mu?
Bir anlaşma var ve bu anlaşma Suriyelilerin güvenliği için değil mi?
Anlaşmayı sürekli hiçe sayıp sivillere saldırdıkları yetmiyormuş gibi orada gözlemci olan askerlerimize "kasıtlı olarak" saldırıyorlar.
-
İdlib politikasının eder tutar tarafı yoktur. Ne zamana kadar HTŞ' nin, El-Kaide' nin başını bekleyeceğiz! Bunun bi' sonu olması lazım. İlanihaye sürdürülebilir politika değildir. Sürdürmeyi bırakın, politika bile değildir. Biz ne yapıyoruz yahu!
Suriye Devleti için de sıkıntı... Adam biran evvel ülke bütünlüğünü sağlamak istiyor. Ülkeleri bitmiş, tükenmiş... bizimkilerse hariçten gazel okuyor. Oturup anlaşabileceğimiz bir sorun için niye savaşıyoruz? Bu sorunun mantıklı cevabı var mı? Su kadar milyon göçten söz ediyorlar; bu da hikaye!
Arkadaşlar, İdlib halkının bu şekilde yaşamını devam ettirebilmesi mümkün mü? Yaşam denilen şey, sadece eller tetikte beklemek midir? Eğitim yok, ticaret yok, sosyal hayat yok, et yok etmek yok... böyle bir hayat olabilir mi? Bu yaşam şekli devam ettirilebilir mi? Bir yerden sonra oturup anlaşacaksın, hayatı normal akışına getireceksin.
Savaşmak kolay da barışmak zor mu? Ne yazık ki; zor olanı kolay, kolay olanı zor hale getirdiler. Hep yanlış, hep yanlış.
Bir devlet bu kadar çok hata yapar mı? Zaten hata olduğuna da inanmıyorum; bilerek, isteyerek, planlayarak yapıyorlar. İç siyaset için, kendi ikballeri için, şantaja direnemedikleri için! Tarih elbet bunları yazacak, ben sadece not düşüyorum.
-
Türkiye'nin Suriye politikasını başta mülteciler olmak üzere yanlış. Türkiye'nin Suriye'deki misyonu Türkmenleri korumak ve bizi ilgilendiren deaş ve ypg ile kalmalıydı ama Suriye'de Esad vurdukça halķı Türkiye'ye geliyor. Kendi ülke toprakları içerisinde deaş ve ypgnin kontrol ettiği topraklar mevcut ama Esad amca deaş ve ypg dururken bütün gücünü muhalif gruplar ve ösoya kullandı. Bunlarda ayrı bir gerçek.
-
Arkadaşlar lütfen iletilerinizde seçtiğiniz kelimelere dikkat edin! Kurallarımıza aykırı söylemlerden kaçınırsanız memnun olurum.
-
Arkadaşlar lütfen iletilerinizde seçtiğiniz kelimelere dikkat edin! Kurallarımıza aykırı söylemlerden kaçınırsanız memnun olurum.
Sevgili dostum, güzel bir ileti yazmıştım; içinde hakaret, ima olmayan... bana göre güzel bir analizdi. İletini görünce sildim. Seni sıkıntıya sokmak istemiyorum. Artık bu konularda ileti falan da yazmayacağım. Cümlesine lanet olsun diyorum ve başkada birşey demiyorum.
-
Ruslara ait Mi-28 Havoc vurulmuş. Sanırım 2 pilot da öldü. Tansiyon yükseliyor, Engels hava üssünden Tu-160`lar havalanmış Süriye`ye doğru, Idlib yakın saatlerde kaynayacak.
(https://pbs.twimg.com/media/EQfFyg9WoAAxRxf?format=jpg&name=small)
-
Arkadaşlar lütfen iletilerinizde seçtiğiniz kelimelere dikkat edin! Kurallarımıza aykırı söylemlerden kaçınırsanız memnun olurum.
Sevgili dostum, güzel bir ileti yazmıştım; içinde hakaret, ima olmayan... bana göre güzel bir analizdi. İletini görünce sildim. Seni sıkıntıya sokmak istemiyorum. Artık bu konularda ileti falan da yazmayacağım. Cümlesine lanet olsun diyorum ve başkada birşey demiyorum.
Keşke silmeseydin. Kurallara uygun yazdıktan sonra sorun yok. Ama arkadaşlar bu ara çok gerginler. Ben kullandıkları kötü kelimeleri istem dışı yazdıklarını düşünüyorum. Sürekli iletileri ayıklamaktan yoruldum. Sakin ve mantıklı olursak her şey yolunda gider.
-
Eski 3 sene oncesine aitmis. Dun vurulan helikopterin halini paylasmistim. Bugun vurulan rejime ait Mi-8/17 oldugu belirtiliyor rejim kaynaklarinda.
-
İskenderun’a trenle gelen askeri araçlar sınıra gönderildi
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/900x350/5e4276dd7af50727982dec91.jpg)
GündemUfuk AKTUĞ/İSKENDERUN (Hatay) (DHA) - İHA Haber Giriş: 11.02.2020 - 12:16,Son Güncelleme:11.02.2020 - 12:57
İskenderun’a trenle gelen askeri araçlar sınıra gönderildiİskenderun’a trenle gelen askeri araçlar sınıra gönderildiİskenderun’a trenle gelen askeri araçlar sınıra gönderildiİskenderun’a trenle gelen askeri araçlar sınıra gönderildi
Haberle ilgili daha fazla fotoğraf için galeriyi ziyaret edin.
Türkiye'nin farklı birliklerinden gönderilen ve aralarında komando, mühimmat ve saldırılara dayanıklı akordiyon mevziler için tellerinde yer aldığı askeri konvoy, Hatay'ın Reyhanlı ilçesine geldi. Araçlar güvenlik önlemleriyle sınır birliklerine yönlendirildi.
Öte yandan, İskenderun Garı'na da 43 vagon paletli zırhlı personel taşıyıcı (ZPT) geldi. Askeri araç yüklü TIR'lar, geniş güvenlik önlemleri altında Suriye sınırındaki birliklere hareket etti.
SINIRA MÜHİMMAT SEVKİYATI
Türkiye'nin çeşitli birliklerinden gönderilen mühimmatları taşıyan zırhlı araçlardan oluşan konvoy, Hatay'ın Kırıkhan ilçesinden geniş güvenlik önlemleri altından geçerek Reyhanlı ilçesi sınır hattına gitti. Mühimmat yüklü TIR'ların da Suriye sınırındaki birliklere gönderildiği öğrenildi.
Ayrıca Kırıkhan'da konuşlandırılan askeri personelin de ihtiyaç halinde sınır birliklerine takviye amaçlı gönderileceği öğrenildi.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/iskenderuna-trenle-gelen-askeri-araclar-sinira-gonderildi-41444739 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/iskenderuna-trenle-gelen-askeri-araclar-sinira-gonderildi-41444739)
-
İdlib'de Esad rejiminin helikopteri vuruldu!
Suriye’de muhalifler İdlib’in Serakib bölgesinde Esed rejimine ait bir helikopteri vurdu. Helikopterin düşme anları ise birçok noktadan kaydedildi. Milli Savunma Bakanlığı da yaptığı açıklamada ‘Alınan son bilgilere göre; İdlib bölgesindeki An Nayrab’dan rejim unsurlarının çıktığı ve Rejime ait 1 helikopterin düştüğü öğrenilmiştir’ ifadelerini kullanıldı.
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5e428e0b0f25442854dce529)
Suriye'nin İdlib kentinde muhaliflerin Esed rejiminden geri almaya çalıştığı Serakib ilçe merkezinin batısında rejime ait bir helikopter düşürüldü.
Askeri muhalifler, Serakib ilçe merkezinin batısındaki Neyrab ile kuzeyindeki Afis köyü hattında rejime ait 2 tankı imha ederken, 1 tank ve 1 adet 23 mm uçaksavar ele geçirdi.
Esed rejimi ve destekçileri, ay başında Rusya'nın hava desteğiyle Serakib ilçe merkezi ve Neyrab ve Afis'in de aralarında olduğu bazı köylere hakim olmuştu.
MSB'DEN AÇIKLAMA
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) açıklamasında, "Alınan son bilgilere göre, İdlib bölgesindeki An Nayrab'dan rejim unsurlarının çıktığı ve rejime ait 1 helikopterin düştüğü öğrenilmiştir." ifadesi kullanıldı.
MSB'nin Twitter hesabından yapılan açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
"Alınan son bilgilere göre, İdlib bölgesindeki An Nayrab'dan rejim unsurlarının çıktığı ve rejime ait 1 helikopterin düştüğü öğrenilmiştir."
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5e428e0b0f25442854dce527)
ASTANA ANLAŞMALARI VE SOÇİ MUTABAKATINA UYMADILAR
Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib, neredeyse iç savaşın başından bu yana muhaliflerin ve rejim karşıtı silahlı grupların kalesi niteliğinde bulunuyor. İç göçle nüfusu 4 milyona ulaşan İdlib'in merkezi, 2015'te muhaliflerin kontrolüne geçti. İdlib, rejimin en yoğun hedef aldığı bölgelerin başında geliyor.
Türkiye, Rusya ve İran'ın katıldığı, 4-5 Mayıs 2017'deki Astana toplantısında, İdlib ve komşu illerin (Lazkiye, Hama ve Halep vilayetleri) bazı bölgeleri, Humus ilinin kuzeyi, başkent Şam'daki Doğu Guta ile ülkenin güney bölgeleri (Dera ve Kuneytra vilayetleri) olmak üzere 4 "gerginliği azaltma bölgesi" oluşturuldu. Ancak rejim ve İran destekli teröristler, ateşkes ilanıyla durumun muhafaza edilmesinin kararlaştırıldığı 4 bölgeden 3'ünü Rusya'nın hava desteği sayesinde ele geçirdi ve İdlib'e yoğunlaştı. Rejim güçlerinin Eylül 2018'de askeri yığınağına hız vermesi üzerine, Türkiye ve Rusya, 17 Eylül 2018'de ateşkesi güçlendirmek için Soçi'de ek mutabakata vardı. Saldırılarına kısa bir süre ara verdikten sonra yeniden başlayan rejim güçleri, Mayıs 2019'da bölgeyi tümüyle ele geçirmek için kara operasyonu düzenledi.
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5e428e0b0f25442854dce525)
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, 10 Mayıs 2019'da yaptığı açıklamada, rejim unsurlarının İdlib’in güneyine yönelik artan saldırı ve tacizlerinin 6 Mayıs’tan itibaren kara harekatına dönüştüğüne dikkati çekmişti.
Rejim ve destekçileri bu tarihten itibaren, Kefrenbude, Han Şeyhun, Maraatinüman, Serakib gibi büyük ilçelerin yanı sıra İdlib'in güneyi ve güneydoğusu, Hama'nın kuzey ve doğu kırsalı ile Halep'in güney ve batı kırsalında çok sayıda yerleşimi yoğun topçu ve hava saldırıları neticesinde ele geçirdi.
17 Eylül 2018'deki Soçi mutabakatından bu yana rejim ve destekçilerinin İdlib'e saldırılarında 1800'den fazla sivil can verdi. Ocak 2019'dan beri Türkiye sınırı yakınlarına göç edenlerin sayısı 1 milyon 767 bine ulaştı.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberler-idlibde-esad-rejiminin-helikopteri-vuruldu-41444810 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberler-idlibde-esad-rejiminin-helikopteri-vuruldu-41444810)
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5e427d990f25442854dce46a)
Suriye’de muhalifler İdlib’in Serakib bölgesinde Esed rejimine ait bir helikopteri vurdu. Helikopterin düşme anları ise birçok noktadan kaydedildi.
Ayrıntılar geliyor...
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberler-idlibde-esad-rejiminin-helikopteri-vuruldu-41444810 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberler-idlibde-esad-rejiminin-helikopteri-vuruldu-41444810)
Kremlin'den İdlib açıklaması: Durum endişe verici
Kremlin'den yapılan açıklamada, İdlib'deki durumun endişe verici olduğu ve Rusya ile Türkiye arasındaki anlaşmanın uygulanmak zorunda olduğu belirtildi.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberler-kremlinden-idlib-aciklamasi-durum-endise-verici-41444797 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberler-kremlinden-idlib-aciklamasi-durum-endise-verici-41444797)
-
Error 404 (Not Found)!!1 (http://www.youtube.com/watch?v=nu6Mx-TSxsI#)
-
Engels hava üssünden Tu-160`lar havalanmış Süriye`ye doğru, Idlib yakın saatlerde kaynayacak.
Tu-160 ları nokta saldırı için kaldırmak maliyetli olur. Bu kadar Türk askerinin olduğu bir ortamda bölgesel saldırı yapmak da Rusya açısından mantıklı olmaz. Ama düşen helikopter de parmağımız var ise Rusya bir göz dağı vermek istiyor olabilir.
-
Ortaya bir soru; Suriye'de Rusya ile sıcak çatışmaya girersek NATO buna dahil olur mu?
-
olmaması için neden ?
-
Ortaya bir soru; Suriye'de Rusya ile sıcak çatışmaya girersek NATO buna dahil olur mu?
Yüksek teknolojik sofistike sistemler verirler. Hava savunma sistemleri ve elektronik harp imkânlarından yararlanmak gibi.
-
youtu.be/ztlTafSW9qc (http://youtu.be/ztlTafSW9qc)
(https://pbs.twimg.com/media/EQcVvBQXYAEVtuo?format=jpg&name=small)(https://pbs.twimg.com/media/EQfJllIXUAA2Mg0?format=jpg&name=small)
-
Kremlin'den İdlib açıklaması: Durum endişe verici
Kremlin'den yapılan açıklamada, İdlib'deki durumun endişe verici olduğu ve Rusya ile Türkiye arasındaki anlaşmanın uygulanmak zorunda olduğu belirtildi.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, İdlib'deki durumdan ötürü endişe duyduklarını belirterek, "Rusya, Soçi anlaşmalarının uygulanmasını en önemli konu olarak görüyor." dedi.
Peskov, başkent Moskova'da gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında Suriye'ye ilişkin bir toplantının henüz planlanmadığını söyledi.
Liderlerin talep etmesi halinde böyle bir toplantının düzenlenebileceğini belirten Peskov, "Rusya, İdlib'deki durum ve bu bölgede teröristlerin rahatça gezmesi hakkındaki endişesini gizlemiyor." diye konuştu.
İdlib'de rejim güçlerine ve Rus askeri tesislerine "terör saldırılarının" devam ettiğini savunan Peskov, "Rusya, Soçi anlaşmalarının uygulanmasını en önemli konu olarak görüyor. Suriye ordusuna ve Rus askeri tesislerine yönelik terör faaliyetlerinin bastırılması da büyük önem taşıyor. İdlib'de yapılan bu saldırılar kabul edilemez." dedi.
Peskov, İdlib'de Türkiye'nin sorumluluklarına dair sorulan bir soruyu, "Bu konuda bir değerlendirme yapmıyoruz, imzalanan belgeye odaklanıyoruz. Farklı çıkarımlar yapmaya gereksiz buluyoruz." diye yanıtladı.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberler-kremlinden-idlib-aciklamasi-durum-endise-verici-41444797 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberler-kremlinden-idlib-aciklamasi-durum-endise-verici-41444797)
-
BM'den İdlib'de yerinden edilenler için 'acil koruma ve barınak' çağrısı
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK), İdlib'de, Beşşar Esed rejimi ve destekçilerinin saldırıları sonucu yerinden edilen sivillerin acil barınak ve korumaya ihtiyaç duyduğunu bildirdi.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Sözcüsü Andrej Mahecic, BM Cenevre Ofisinde düzenlenen basın toplantısında, Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib'de sivillerin güvenliği ve refahı konusunda derin endişe duyduklarını kaydetti.
Bölgede insani krizin gittikçe vahim bir hal aldığına işaret eden Mahecic, "devasa" sayıda sivilin evlerini terk etmek zorunda kaldığı uyarısında bulundu.
Mahecic, aralık ayı başından bu yana İdlib ve Halep'teki çatışma bölgelerinden 700 bin sivilin yerinden edildiğini belirterek, bu sivillerin dondurucu soğuk ve zorlu kış şartlarında acil barınak ve korumaya ihtiyaç duyduğuna dikkati çekti.
Sivillerin Suriye iç savaşında zaten pek çok kez yerinden edildiğine işaret eden Mahecic, BMMYK'nın insani yardım faaliyetlerinin bir parçası olarak İdlib'deki sivillere ulaşmak için ilave adımlar attığı bilgisini paylaştı.
Mahecic, İdlib'de pek çok okul ve caminin yerinden edilmiş ailelerle dolup taştığını hatta inşaatı devam eden binalarda dahi yer bulmanın imkansız hale geldiğine vurgu yaptı.
2011'den bu yana devam eden Suriye iç savaşının dünyanın en büyük "yerinden edilme krizine" neden olduğunu aktaran Mahecic, "Bölgedeki komşu ülkelerde 5,5 milyon Suriyeli, mülteci olarak yaşıyor. Ülke içinde de 6 milyondan fazla Suriyeli yerinden edildi." diye konuştu.
17 Eylül 2018'deki Soçi mutabakatından bu yana rejim ve destekçilerinin İdlib'e saldırılarında 1800'den fazla sivil can verdi. Ocak 2019'dan beri Türkiye sınırı yakınlarına göç edenlerin sayısı 1 milyon 767 bine ulaştı.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/bmden-idlibde-yerinden-edilenler-icin-acil-koruma-ve-barinak-cagrisi-41444865 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/bmden-idlibde-yerinden-edilenler-icin-acil-koruma-ve-barinak-cagrisi-41444865)
-
NATO'dan İdlib açıklaması: Acilen saldırıları durdurmalı
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, "İdlib'deki saldırıları kınıyor, Esed rejimi ve Rusya'ya acilen saldırıları durdurma çağrısında bulunuyorum." dedi.
Stoltenberg, Brüksel'de düzenlenecek NATO Savunma Bakanları Toplantısı öncesinde basına açıklamalarda bulundu.
AA muhabirinin, "İdlib'in Savunma Bakanları Toplantısı'nda gündeme gelmesini bekliyor musunuz? Rusya destekli Esed rejiminin artan saldırıları hakkında değerlendirmeleriniz nedir?" sorusunu yanıtlayan Stoltenberg, bakanların İdlib'deki güncel gelişmeleri ele almasını beklediğini söyledi.
Stoltenberg, İdlib'deki gelişmelerden "derin endişe" duyduğunun altını çizerek, sivilleri hedef alan saldırıların yüzbinlerce insanı yerinden ettiğine dikkati çekti.
Ayrım yapmaksızın sivilleri hedef alan hava bombardımanlarının da gerçekleştiğini belirten Stoltenberg, "İdlib'deki saldırıları kınıyor, Esed rejimi ve Rusya'ya acilen saldırıları durdurma çağrısında bulunuyorum." diye konuştu.
Esed rejimi ve Rusya'ya uluslararası hukuka uyma çağrısında bulunan Stoltenberg, insanlara zulmeden Rusya destekli söz konusu saldırıların acilen son bulması gerektiğini vurguladı.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberler-natodan-idlib-aciklamasi-acilen-saldirilari-durdurmali-41444833 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberler-natodan-idlib-aciklamasi-acilen-saldirilari-durdurmali-41444833)
-
Suriye'de işler iyice karıştı. Türkiye, İdlib'e olan saldırıları durdurun diyor, 2 kere askerlerimize saldırıldı yakında büyük bir harekat başlatacak büyük bir ihtimal, Suriye rejimi ve Rusya bize muhalifler saldırıyor durması lazım diyor saldırılarına devam ediyor, ABD, Türkiye'ye karşı yapılan saldırıları mana edip araya NATO'yu sokma peşinde, yüzbinlerce Suriyeli İdlib'ten kaçıp Türkiye - Suriye sınırına yığılmış durumda, bunun 3-4 milyonu bulabileceği söyleniyor. Daha kaç gün önce can ciğer kuzu sarması olduğumuz Rusya ile doğrudan bir çatışmaya girme ihtimali var ki bunu iki tarafında isteyeceğini düşünmüyorum. Bu kördüğüm nasıl çözülecek bakalım....
-
Ülke çıkarları gerektirdiginde rusya ile de savasirsin. Bunu kabullenemeyen ordu ordu degildir, subay subay degildir.
Abd vekaleti ruslara birakti gitti diye nedir bu tirsaklik? Ne anladim ben onca fetoden ihractan. Lagvedelim gitsin o zaman!
-
Ortaya bir soru; Suriye'de Rusya ile sıcak çatışmaya girersek NATO buna dahil olur mu?
Yüksek teknolojik sofistike sistemler verirler. Hava savunma sistemleri ve elektronik harp imkânlarından yararlanmak gibi.
Hiç bir şey vermezler.
-
Ülke çıkarları gerektirdiginde rusya ile de savasirsin. Bunu kabullenemeyen ordu ordu degildir, subay subay degildir.
Abd vekaleti ruslara birakti gitti diye nedir bu tirsaklik? Ne anladim ben onca fetoden ihractan. Lagvedelim gitsin o zaman!
Girmesine girersinde hocam bunun sadece askeri yönü yokki ekonomik yönüde var ve en can alıcı noktada bu.
Gazını Rusya'dan alıyorsun, geçen yıl ülkene 7 milyon turist göndermiş, nükleer santralini yapıyor, ihracatının çoğunu Rusya'ya yapıyorsun, ticaret hacmin 20 küsür milyar dolar. Ruslardan çok bizim kaybedeceğimiz şeyler daha fazla. Zaten ülke ekonomisi pamuk ipliği üzerinde yürüyor birde Rusya ile gireceğimiz çatışma ekonomiyi mahveder.
Kendi şahsi fikrim vatanım ve tek bir askerimin canı bile dünyadaki hiçbirşeyden önemli değildir uğruna savaşılırda, çatışmaya da girilir o başka tabiki.
-
Suriye'de düşen helikopter:
https://twitter.com/SavunmaSanayiST/status/1227218507949101056?s=20
-
Suriye'de düşen helikopter:
https://twitter.com/SavunmaSanayiST/status/1227218507949101056?s=20
Önceki sayfada fazlasıyla görüntüleri var.
Suriye'de ilginç bir çember var. Biz Esad'ın sivillere saldırıları nedeniyle şikayetçiyiz. Ki bu saldırılar ve diğer terör örgütlerinin baskısı nedeniyle kaçan milyonlarca Suriyeliyi misafir ediyoruz. Bunların hakları için mücadele eden Özgür Suriye Ordusunu eğitip silahlandırıyoruz. Bunlar da bu günlere kadar ağırlıklı olarak sınırları içerisindeki ypg/pkk teröristleriyle oldukça mücadele ettiler. Ancak sadece onlarla değil, özellikle son dönemde Esad rejimi askerleriyle de mücadele içerisindeler. Bu nedenle Esad rejimi bunları terörist olarak adlandırıyor ve saldırıyor. Esad'la paralel hareket eden Rusya da aynı şekilde. Bir de Aynı eksende İran'ın uzantılarını sayabiliriz.
Bütün bu gruplar İdlip bölgesinde bir arada ve orada anlaşma ile ortaya konulmuş sözde bir çatışmasızlık alanı var. Ama sadece sözde.
Esad rejimi ve Ruslar sürekli siviller dahil bizim desteklediğimiz Özgür Suriye ordusunu vuruyor. Biz Esad'ı tanımıyor ve onları desteklemeye devam ediyoruz. Rusya ise hem bizimle dost oluyor hem de Esad'la birlikte bizim desteklediğimiz gruplara saldırıyor.
Kim haklı? ???
-
Tam bir bahçıvan,uşak, şoför denklemi
-
Ülke çıkarları gerektirdiginde rusya ile de savasirsin. Bunu kabullenemeyen ordu ordu degildir, subay subay degildir.
Abd vekaleti ruslara birakti gitti diye nedir bu tirsaklik? Ne anladim ben onca fetoden ihractan. Lagvedelim gitsin o zaman!
Girmesine girersinde hocam bunun sadece askeri yönü yokki ekonomik yönüde var ve en can alıcı noktada bu.
Gazını Rusya'dan alıyorsun, geçen yıl ülkene 7 milyon turist göndermiş, nükleer santralini yapıyor, ihracatının çoğunu Rusya'ya yapıyorsun, ticaret hacmin 20 küsür milyar dolar. Ruslardan çok bizim kaybedeceğimiz şeyler daha fazla. Zaten ülke ekonomisi pamuk ipliği üzerinde yürüyor birde Rusya ile gireceğimiz çatışma ekonomiyi mahveder.
Kendi şahsi fikrim vatanım ve tek bir askerimin canı bile dünyadaki hiçbirşeyden önemli değildir uğruna savaşılırda, çatışmaya da girilir o başka tabiki.
20 milyar dolar ticaret olsa ne yazar. İhracatın 3, 5 milyar doları geçmez. Doğalgaz konusunda Almanyaya metreküp 250 dolar iken bize 400 dolara kazık fiyata satıyorlar. Niye satmasın. Ayrıca Türk akımı ile onlarda bize muhtaç. Rusyanın ekonomisi italya kadar bile değil. Rusya kimmiş ya. Rusyayı adam yerine koyanlara acıyorum ben. 2 gün oldu kremlin ötmeye başladı. Daha oyun yeni başladı kremlin. Hava kuvvetleriyle adam gibi darbe indirsek Suriyenin 1 gecelik işi var. İsrail devamlı vuruyor bunları karşılık bile veremiyorlar. Batıyla bu kadar ipler kopmuşken, F-35, HSS filan yokken bile biz bunlara ayar veriyoruz.
-
Ben halen Diplomasinin girisilecek herhangi bir savastan daha etkili olduguna inaniyorum.
Hele hele Idlip gibi bir yerde savasmak ile sonuc elde edemyecegim asikar olan bir savasa girmek mantikli degil.
Suriye ile gorusmek bir zafiyet olamaz. Idlip Suriye topragi bu gun orada savassak bize ne getirisi olacak onu bir soylesenize ben de bir anlayim ?
Bir gun gelecek ve bizler Suriyeden elimizi etegimizi cekecegiz. Biz bu gun Suriyede neye istinaden bulunuyoruz unutmayalim ,bizler komsu topraklarina girmemize neden olarak PKK/PYD nin kendi sinirlarimiz gerisine sizmasindan ve Suriye topraklarindan yurdumuza yapmakta oldugu terorist hareketleri onlemek amaci ile bulunuyoruz. "Bu ise anlasilir bir gerekce" Idlipte durum oyle degil malesef burada bizim korkumuz rejimin bolgeye girisi degil. Rejimin bolge icerisinde ilerlemesi ile yukarilara olusacak goc dalgasinin olusturacagi ekonomik ve sair sorunlar bizi acikca tedirgin etmekte. Bu konu ile ilgili de Oturup direk Suriyenin BM tarafindan taninmakta olan resmi devleti ile gorusmekten gecer. Ha diyeceksiniz ki iki hafta icerisinde 13 askerimizi oldurmus olan sabikali bir Suriye devleti ile mi gorusulur . Cevabim net evet bal gibi gorusulur sair onlarca yuzlerce askerimizin kaybina sebep olan ismi Mutefigimiz Stratejik ortaklarimiz diye atlandirilan uc kagitci devletlerle gorusuyoruz da sorunlu oldugum komsumlami gorusulemez.Rica ederim birakin bu savas tamtamlarini bir tarafa biraz aklimizi kullanalim niye onca vatan evladinin bu dipsiz kuyuda hayatlarini son bulmasinin onunu acmakta bu kadar istekli olalim. Aklin yolu birdir biz Suriye davasina hatali basladik. ""Gomlegi iliklerken yanlis dugmeden basladik bu nedenle aradikelerini dogru iliklesek de malesef olmuyor "
-
Ülke çıkarları gerektirdiginde rusya ile de savasirsin. Bunu kabullenemeyen ordu ordu degildir, subay subay degildir.
Abd vekaleti ruslara birakti gitti diye nedir bu tirsaklik? Ne anladim ben onca fetoden ihractan. Lagvedelim gitsin o zaman!
Girmesine girersinde hocam bunun sadece askeri yönü yokki ekonomik yönüde var ve en can alıcı noktada bu.
Gazını Rusya'dan alıyorsun, geçen yıl ülkene 7 milyon turist göndermiş, nükleer santralini yapıyor, ihracatının çoğunu Rusya'ya yapıyorsun, ticaret hacmin 20 küsür milyar dolar. Ruslardan çok bizim kaybedeceğimiz şeyler daha fazla. Zaten ülke ekonomisi pamuk ipliği üzerinde yürüyor birde Rusya ile gireceğimiz çatışma ekonomiyi mahveder.
Kendi şahsi fikrim vatanım ve tek bir askerimin canı bile dünyadaki hiçbirşeyden önemli değildir uğruna savaşılırda, çatışmaya da girilir o başka tabiki.
20 milyar dolar ticaret olsa ne yazar. İhracatın 3, 5 milyar doları geçmez. Doğalgaz konusunda Almanyaya metreküp 250 dolar iken bize 400 dolara kazık fiyata satıyorlar. Niye satmasın. Ayrıca Türk akımı ile onlarda bize muhtaç. Rusyanın ekonomisi italya kadar bile değil. Rusya kimmiş ya. Rusyayı adam yerine koyanlara acıyorum ben. 2 gün oldu kremlin ötmeye başladı. Daha oyun yeni başladı kremlin. Hava kuvvetleriyle adam gibi darbe indirsek Suriyenin 1 gecelik işi var. İsrail devamlı vuruyor bunları karşılık bile veremiyorlar. Batıyla bu kadar ipler kopmuşken, F-35, HSS filan yokken bile biz bunlara ayar veriyoruz.
Nasıl adam yerine koymuyorsun uçak düşürme olayından sonra Suriye'de uçurtma bile uçurtmadılar sana. Niye İdlib'in üzerinde F-16 uçuramıyorsun? O beğenmediğiniz Rusların eski hava savunma sistemlerinden biri bizim F-4'ü düşürdü. Bir sene turist göndermediler diye turizmci kan ağladı. Bak şimdi Rusya'ya koronavirüs yüzünden daha çok meyve sebze ihracatı yapılacak diye bizim esnaf bayram ediyor. ABD dediğin ülke senden binlerce km uzakta fakat Rusya hemen yanı başında. Bütün bunları görmezden gelemezsin ayrıca lütfen kelimelerimizi biraz daha düzgün seçelim...
-
Ülke çıkarları gerektirdiginde rusya ile de savasirsin. Bunu kabullenemeyen ordu ordu degildir, subay subay degildir.
Abd vekaleti ruslara birakti gitti diye nedir bu tirsaklik? Ne anladim ben onca fetoden ihractan. Lagvedelim gitsin o zaman!
Girmesine girersinde hocam bunun sadece askeri yönü yokki ekonomik yönüde var ve en can alıcı noktada bu.
Gazını Rusya'dan alıyorsun, geçen yıl ülkene 7 milyon turist göndermiş, nükleer santralini yapıyor, ihracatının çoğunu Rusya'ya yapıyorsun, ticaret hacmin 20 küsür milyar dolar. Ruslardan çok bizim kaybedeceğimiz şeyler daha fazla. Zaten ülke ekonomisi pamuk ipliği üzerinde yürüyor birde Rusya ile gireceğimiz çatışma ekonomiyi mahveder.
Kendi şahsi fikrim vatanım ve tek bir askerimin canı bile dünyadaki hiçbirşeyden önemli değildir uğruna savaşılırda, çatışmaya da girilir o başka tabiki.
20 milyar dolar ticaret olsa ne yazar. İhracatın 3, 5 milyar doları geçmez. Doğalgaz konusunda Almanyaya metreküp 250 dolar iken bize 400 dolara kazık fiyata satıyorlar. Niye satmasın. Ayrıca Türk akımı ile onlarda bize muhtaç. Rusyanın ekonomisi italya kadar bile değil. Rusya kimmiş ya. Rusyayı adam yerine koyanlara acıyorum ben. 2 gün oldu kremlin ötmeye başladı. Daha oyun yeni başladı kremlin. Hava kuvvetleriyle adam gibi darbe indirsek Suriyenin 1 gecelik işi var. İsrail devamlı vuruyor bunları karşılık bile veremiyorlar. Batıyla bu kadar ipler kopmuşken, F-35, HSS filan yokken bile biz bunlara ayar veriyoruz.
Nasıl adam yerine koymuyorsun uçak düşürme olayından sonra Suriye'de uçurtma bile uçurtmadılar sana. Niye İdlib'in üzerinde F-16 uçuramıyorsun? O beğenmediğiniz Rusların eski hava savunma sistemlerinden biri bizim F-4'ü düşürdü. Bir sene turist göndermediler diye turizmci kan ağladı. Bak şimdi Rusya'ya koronavirüs yüzünden daha çok meyve sebze ihracatı yapılacak diye bizim esnaf bayram ediyor. ABD dediğin ülke senden binlerce km uzakta fakat Rusya hemen yanı başında. Bütün bunları görmezden gelemezsin ayrıca lütfen kelimelerimizi biraz daha düzgün seçelim...
Senin Rusya ve Çine yaptığın ihracat italya'ya yaptığın ihracat kadar bile değil. Sen ne anlatıyorsun bana. Israil'e bile Rusya'ya yaptığımız ihracattan fazla. Bakta övdüğün Rusya neredeymiş gör. İsrail bile etmiyor la Rusya vay anasını.
https://www.drdatastats.com/turkiyenin-ulkeler-bazinda-ihracat-rakamlari-2018-yili/ (https://www.drdatastats.com/turkiyenin-ulkeler-bazinda-ihracat-rakamlari-2018-yili/)
-
Ülke çıkarları gerektirdiginde rusya ile de savasirsin. Bunu kabullenemeyen ordu ordu degildir, subay subay degildir.
Abd vekaleti ruslara birakti gitti diye nedir bu tirsaklik? Ne anladim ben onca fetoden ihractan. Lagvedelim gitsin o zaman!
Girmesine girersinde hocam bunun sadece askeri yönü yokki ekonomik yönüde var ve en can alıcı noktada bu.
Gazını Rusya'dan alıyorsun, geçen yıl ülkene 7 milyon turist göndermiş, nükleer santralini yapıyor, ihracatının çoğunu Rusya'ya yapıyorsun, ticaret hacmin 20 küsür milyar dolar. Ruslardan çok bizim kaybedeceğimiz şeyler daha fazla. Zaten ülke ekonomisi pamuk ipliği üzerinde yürüyor birde Rusya ile gireceğimiz çatışma ekonomiyi mahveder.
Kendi şahsi fikrim vatanım ve tek bir askerimin canı bile dünyadaki hiçbirşeyden önemli değildir uğruna savaşılırda, çatışmaya da girilir o başka tabiki.
20 milyar dolar ticaret olsa ne yazar. İhracatın 3, 5 milyar doları geçmez. Doğalgaz konusunda Almanyaya metreküp 250 dolar iken bize 400 dolara kazık fiyata satıyorlar. Niye satmasın. Ayrıca Türk akımı ile onlarda bize muhtaç. Rusyanın ekonomisi italya kadar bile değil. Rusya kimmiş ya. Rusyayı adam yerine koyanlara acıyorum ben. 2 gün oldu kremlin ötmeye başladı. Daha oyun yeni başladı kremlin. Hava kuvvetleriyle adam gibi darbe indirsek Suriyenin 1 gecelik işi var. İsrail devamlı vuruyor bunları karşılık bile veremiyorlar. Batıyla bu kadar ipler kopmuşken, F-35, HSS filan yokken bile biz bunlara ayar veriyoruz.
Nasıl adam yerine koymuyorsun uçak düşürme olayından sonra Suriye'de uçurtma bile uçurtmadılar sana. Niye İdlib'in üzerinde F-16 uçuramıyorsun? O beğenmediğiniz Rusların eski hava savunma sistemlerinden biri bizim F-4'ü düşürdü. Bir sene turist göndermediler diye turizmci kan ağladı. Bak şimdi Rusya'ya koronavirüs yüzünden daha çok meyve sebze ihracatı yapılacak diye bizim esnaf bayram ediyor. ABD dediğin ülke senden binlerce km uzakta fakat Rusya hemen yanı başında. Bütün bunları görmezden gelemezsin ayrıca lütfen kelimelerimizi biraz daha düzgün seçelim...
Senin Rusya ve Çine yaptığın ihracat italya'ya yaptığın ihracat kadar bile değil. Sen ne anlatıyorsun bana. Israil'e bile Rusya'ya yaptığımız ihracattan fazla. Bakta övdüğün Rusya neredeymiş gör. İsrail bile etmiyor la Rusya vay anasını.
https://www.drdatastats.com/turkiyenin-ulkeler-bazinda-ihracat-rakamlari-2018-yili/ (https://www.drdatastats.com/turkiyenin-ulkeler-bazinda-ihracat-rakamlari-2018-yili/)
Sizinle daha fazla polemiğe girmeme gerek yok gerçekler ortada, yazdıklarımın bir tanesi bile yanlış diye yazın? Gerçekler acı geliyor maalesef. Ben taraf tutmuyorum sadece vatanımdan tarafım ama ne hikmetse el altından en azılı düşmanımıza gözümüzün içine baka baka yardım eden ABD şimdi melek oldu Rusya şeytan şimdi buna vay anasını demek gerekiyor.
-
Ülke çıkarları gerektirdiginde rusya ile de savasirsin. Bunu kabullenemeyen ordu ordu degildir, subay subay degildir.
Abd vekaleti ruslara birakti gitti diye nedir bu tirsaklik? Ne anladim ben onca fetoden ihractan. Lagvedelim gitsin o zaman!
Girmesine girersinde hocam bunun sadece askeri yönü yokki ekonomik yönüde var ve en can alıcı noktada bu.
Gazını Rusya'dan alıyorsun, geçen yıl ülkene 7 milyon turist göndermiş, nükleer santralini yapıyor, ihracatının çoğunu Rusya'ya yapıyorsun, ticaret hacmin 20 küsür milyar dolar. Ruslardan çok bizim kaybedeceğimiz şeyler daha fazla. Zaten ülke ekonomisi pamuk ipliği üzerinde yürüyor birde Rusya ile gireceğimiz çatışma ekonomiyi mahveder.
Kendi şahsi fikrim vatanım ve tek bir askerimin canı bile dünyadaki hiçbirşeyden önemli değildir uğruna savaşılırda, çatışmaya da girilir o başka tabiki.
20 milyar dolar ticaret olsa ne yazar. İhracatın 3, 5 milyar doları geçmez. Doğalgaz konusunda Almanyaya metreküp 250 dolar iken bize 400 dolara kazık fiyata satıyorlar. Niye satmasın. Ayrıca Türk akımı ile onlarda bize muhtaç. Rusyanın ekonomisi italya kadar bile değil. Rusya kimmiş ya. Rusyayı adam yerine koyanlara acıyorum ben. 2 gün oldu kremlin ötmeye başladı. Daha oyun yeni başladı kremlin. Hava kuvvetleriyle adam gibi darbe indirsek Suriyenin 1 gecelik işi var. İsrail devamlı vuruyor bunları karşılık bile veremiyorlar. Batıyla bu kadar ipler kopmuşken, F-35, HSS filan yokken bile biz bunlara ayar veriyoruz.
Nasıl adam yerine koymuyorsun uçak düşürme olayından sonra Suriye'de uçurtma bile uçurtmadılar sana. Niye İdlib'in üzerinde F-16 uçuramıyorsun? O beğenmediğiniz Rusların eski hava savunma sistemlerinden biri bizim F-4'ü düşürdü. Bir sene turist göndermediler diye turizmci kan ağladı. Bak şimdi Rusya'ya koronavirüs yüzünden daha çok meyve sebze ihracatı yapılacak diye bizim esnaf bayram ediyor. ABD dediğin ülke senden binlerce km uzakta fakat Rusya hemen yanı başında. Bütün bunları görmezden gelemezsin ayrıca lütfen kelimelerimizi biraz daha düzgün seçelim...
Senin Rusya ve Çine yaptığın ihracat italya'ya yaptığın ihracat kadar bile değil. Sen ne anlatıyorsun bana. Israil'e bile Rusya'ya yaptığımız ihracattan fazla. Bakta övdüğün Rusya neredeymiş gör. İsrail bile etmiyor la Rusya vay anasını.
https://www.drdatastats.com/turkiyenin-ulkeler-bazinda-ihracat-rakamlari-2018-yili/ (https://www.drdatastats.com/turkiyenin-ulkeler-bazinda-ihracat-rakamlari-2018-yili/)
Sizinle daha fazla polemiğe girmeme gerek yok gerçekler ortada, yazdıklarımın bir tanesi bile yanlış diye yazın? Gerçekler acı geliyor maalesef. Ben taraf tutmuyorum sadece vatanımdan tarafım ama ne hikmetse el altından en azılı düşmanımıza gözümüzün içine baka baka yardım eden ABD şimdi melek oldu Rusya şeytan şimdi buna vay anasını demek gerekiyor.
Bak ben seni seviyorum. İyi bir insansın. Dediklerin yanlış değil. Ama 20 milyar dolar ticaret yapıp bunun sadece 3 milyar doları bizim ihracatımız olunca olmuyor işte. İsrail bile etmiyor :) Ypg için de ordu kurdular eyvah deyip. 10 güne dağılması gibi 😂😂 Demekki her görünen doğru olmuyormuş. Derine inince aslında ne kadar yanlışmış.
-
İthalat bence daha önemli. En fazla ithalatı Rusya'dan yapıyoruz. O da doğalgaz nedeniyle yüksek. Doğalgazı ayrıca İran'dan da alıyoruz. Ülkemizdeki enerji ihtiyacının önemli bir bölümünü doğalgaz karşılıyor. Termik ve hidroelektrik santraller yeterli gelmediği için doğalgaz çevrim santralleri kuruldu. Doğalgaz olmazsa enerji konusunda sıkıntıya gireriz. Kendi kaynaklarımız yeterli değil. Akdeniz'deki durum bile net değil, netleşse dahi zaman gerekecek. Nükleer santralimizi bile Ruslar yapıyor.
Rusya'yı boş verelim desek ne olacak ki! Önümüze gelenle kavga ediyor ve boş veriyoruz zaten. Boş verdiklerimizin listesini üst üste yazarsak...
-
Ülke çıkarları gerektirdiginde rusya ile de savasirsin. Bunu kabullenemeyen ordu ordu degildir, subay subay degildir.
Abd vekaleti ruslara birakti gitti diye nedir bu tirsaklik? Ne anladim ben onca fetoden ihractan. Lagvedelim gitsin o zaman!
Girmesine girersinde hocam bunun sadece askeri yönü yokki ekonomik yönüde var ve en can alıcı noktada bu.
Gazını Rusya'dan alıyorsun, geçen yıl ülkene 7 milyon turist göndermiş, nükleer santralini yapıyor, ihracatının çoğunu Rusya'ya yapıyorsun, ticaret hacmin 20 küsür milyar dolar. Ruslardan çok bizim kaybedeceğimiz şeyler daha fazla. Zaten ülke ekonomisi pamuk ipliği üzerinde yürüyor birde Rusya ile gireceğimiz çatışma ekonomiyi mahveder.
Kendi şahsi fikrim vatanım ve tek bir askerimin canı bile dünyadaki hiçbirşeyden önemli değildir uğruna savaşılırda, çatışmaya da girilir o başka tabiki.
20 milyar dolar ticaret olsa ne yazar. İhracatın 3, 5 milyar doları geçmez. Doğalgaz konusunda Almanyaya metreküp 250 dolar iken bize 400 dolara kazık fiyata satıyorlar. Niye satmasın. Ayrıca Türk akımı ile onlarda bize muhtaç. Rusyanın ekonomisi italya kadar bile değil. Rusya kimmiş ya. Rusyayı adam yerine koyanlara acıyorum ben. 2 gün oldu kremlin ötmeye başladı. Daha oyun yeni başladı kremlin. Hava kuvvetleriyle adam gibi darbe indirsek Suriyenin 1 gecelik işi var. İsrail devamlı vuruyor bunları karşılık bile veremiyorlar. Batıyla bu kadar ipler kopmuşken, F-35, HSS filan yokken bile biz bunlara ayar veriyoruz.
Nasıl adam yerine koymuyorsun uçak düşürme olayından sonra Suriye'de uçurtma bile uçurtmadılar sana. Niye İdlib'in üzerinde F-16 uçuramıyorsun? O beğenmediğiniz Rusların eski hava savunma sistemlerinden biri bizim F-4'ü düşürdü. Bir sene turist göndermediler diye turizmci kan ağladı. Bak şimdi Rusya'ya koronavirüs yüzünden daha çok meyve sebze ihracatı yapılacak diye bizim esnaf bayram ediyor. ABD dediğin ülke senden binlerce km uzakta fakat Rusya hemen yanı başında. Bütün bunları görmezden gelemezsin ayrıca lütfen kelimelerimizi biraz daha düzgün seçelim...
Senin Rusya ve Çine yaptığın ihracat italya'ya yaptığın ihracat kadar bile değil. Sen ne anlatıyorsun bana. Israil'e bile Rusya'ya yaptığımız ihracattan fazla. Bakta övdüğün Rusya neredeymiş gör. İsrail bile etmiyor la Rusya vay anasını.
https://www.drdatastats.com/turkiyenin-ulkeler-bazinda-ihracat-rakamlari-2018-yili/ (https://www.drdatastats.com/turkiyenin-ulkeler-bazinda-ihracat-rakamlari-2018-yili/)
Sizinle daha fazla polemiğe girmeme gerek yok gerçekler ortada, yazdıklarımın bir tanesi bile yanlış diye yazın? Gerçekler acı geliyor maalesef. Ben taraf tutmuyorum sadece vatanımdan tarafım ama ne hikmetse el altından en azılı düşmanımıza gözümüzün içine baka baka yardım eden ABD şimdi melek oldu Rusya şeytan şimdi buna vay anasını demek gerekiyor.
Bak ben seni seviyorum. İyi bir insansın. Dediklerin yanlış değil. Ama 20 milyar dolar ticaret yapıp bunun sadece 3 milyar doları bizim ihracatımız olunca olmuyor işte. İsrail bile etmiyor :) Ypg için de ordu kurdular eyvah deyip. 10 güne dağılması gibi 😂😂 Demekki her görünen doğru olmuyormuş. Derine inince aslında ne kadar yanlışmış.
Size ne yazayımki başka siz sadece ticaret hacmine takılmışsınız :) Neyse daha fazla tartışmanın bir anlamı yok zaten sonuçta Rusya'da sütten çıkmış ak kaşık değil bu bize yapılan 2 saldırıda da Rus parmağı olduğu gün gibi ortada. Resimlerde gördüğümüz bence ilk saldırıda pusuya düşürülen konvoyumuzun nokta atışıyla vurulduğu, bunu da Suriye ordusunun tek başına beceremeyeceği çok belli. Ruslar son saldırıdan sonra bile sanki kendileri haklıymış gibi sadece İdlib'teki durumdan endişe duymaya devam ettiklerini ve Suriye rejimi ve kendilerine yapılan saldırıların durdurulmasını istediler.
Sanki bana İdlib'te de bir güvenli bölge oluşturulması için harekat yapılacak gibi geliyor. Çünkü sınırdaki durum gittikçe kötüleşmeye ve insanlar yığılmaya başladı. Türkiye daha fazla mülteciyi bünyesinde barındıracak durumda değil ve bunu sınırın öteki tarafında karşılamak durumunda fakat sınırda bunu karşılamaya çalıştıkça ve mülteci sayısı çoğaldıkça işler daha fazla zorlaşıyor. Bu da eğer Rus ve Türk tarafları anlaşamazsa ve diplomatik seçenekler iyice tükenirse harekatı kaçınılmaz hale getiriyor. Ordu boşuna yığınak yapmadı oraya sonuçta bakalım neler olacak.
-
Türk askerine yönelik yapılan saldırının ardından, Türkiye'den Esed rejimine bir büyük darbe daha geldi. Milli Savunma Bakanlığı, 51 rejim unsurunun etkisiz hale getirildiğini açıkladı. Yapılan açıklamada, ''İdlib'de 51 rejim unsuru etkisiz hale getirildi, 2 tank, 1 uçaksavar mevzii ile 1 mühimmat deposu imha edildi, 1 tank ele geçirildi." ifadeleri kullanıldı.
http://www.haber7.com/guncel/haber/2942567-son-dakika-msb-acikladi-esede-bir-buyuk-darbe-daha (http://www.haber7.com/guncel/haber/2942567-son-dakika-msb-acikladi-esede-bir-buyuk-darbe-daha)
-
Biz Suriye'de ne istiyoruz? Esad yönetimden çekildiğini ilan edince ne olacak? Suriye'de nasıl bir tablo görmeyi istiyoruz?
Suriye'de yüzbinlerce şii ve sünni, kürt birbirini öldürdü...Savaş bitince ne olacak bunlar kucaklaşıp bir arada mı yaşayacak?
Bunların artık bir arada yaşayamayacağı çok açık... Federasyon tipi bir devlet mi isteniyor? Şiiler için ayrı ,Sünniler için ayrı , Kürtler için ayrı bölgeler mi olacak?
Biz bunlardan hangi seçeneği istiyoruz? Bence biz ne istediğimizi de bilmiyoruz istesek bile istediğimizi alacak gücümüz olmadığını da biliyoruz...
Şaşkın ördek gibi gündelik gelişmelere göre bir oraya bir buraya savruluyoruz... Oraya Heyyyyt , buraya Huytttt deyip kendimizi kandırıyoruz... Sayın Skywolf inşallah bu mesajımı da silmezsiniz...
-
O değilde İdlib'e son yılların en büyük yığınağını yaptık şöyle bir sosyal medyadan takip ediyorum da konvoyların ucu bucağı görünmüyor. Sanki ülkedeki tüm tankları, zpt'leri zırhlı araçları yığmışız artık amaç neyse....
-
Tamam burası savunma sanayi forumu , silaha-uçağa ilgi duyuyoruz ama arkadaşlar bu kadar savaş çığırtkanlığı da yapmak en basitinden ayıp... Biri Ruslar'a dalalım diyor diğeri Şam'a girelim diyor..
Akıl-mantık-sağduyu tamamen uçmuş...
Adam domates-portakal alımını durdurdu Putin'e özür mektupları yazdınız,kapılarda Putin'e selam vermek için bekleştiniz...
Hergün şehit verdiğimiz Kuzey Suriye'deki teröristlere harekat yaptık Dünya'da bizi kınamayan ülke kalmadı.... Gaza gelmeyin tekrar ediyorum gaza gelmeyin... Dolar 10 lira olunca da ağlaşmayın...
-
Serkan1976, Türk halkının genel hissiyatının yanlışlarını ve de toplum psikolojisi ile davranıldığında ne kadar yanlış yapılabileceğini güzel yazmış.
Her hareketin belli bir karşılığı vardır. Genel savaş açmıyoruz herhalde Suriye’ye. Adamların ülkesinde ve topraklarında kendilerinin terörist olarak gördüğü (ki bir ölçüde haklılar. İdlib’in içinde 60-70 bin kadar savaşçının arasında çok sayıda el-Nusra cı, el-Kaide ci ve hatta belki de İşidci var.) adamlarla savaşıyorlar. Biz de nasılsa bunlara destek veriyoruz. Bizim ana dayanak noktamızın göç ve sınırlarımızın mülteci akımına uğramaması olması lazım. Ama baştakilerin anti Esat’çılığı ve Müslüman kardeşler yandaşlığı olayın çehresini değiştiriyor. Soçi mutabakatı çerçevesinde oradayız. Birliklerimize yapılan saldırılara istediğimiz belli bir oranda karşılık verme hakkımız var. Ama bu Suriye’ye savaş açma demek değildir. Onlar olayı alevlendirirlerse o zaman ülkelerini başına yıkarız. Ancak şu an itidal gereklidir. Uluslararası kurallara uygun olarak elimizi güçlendirip Rusya ile masaya oturmamız lazım.
-
Tekrar soruyorum , bizim Suriye içinde ne işimiz var? Bu olayların en başında "Ortadoğu bataklığına girmeyelim" demedik mi hepimiz?
-
Tekrar soruyorum , bizim Suriye içinde ne işimiz var? Bu olayların en başında "Ortadoğu bataklığına girmeyelim" demedik mi hepimiz?
Dedik.
Ama bizi dinleyen olmadı.
Belki bizi dinlemeyelerin bir bildiği vardır diyeceğim. Diyeceğim de genelde birşey bilmedikleri ortaya çıkıyor.
-
Vallahi yazık bu ülkeye... Kişisel ihtiraslarla ne hale geldik.
Ortadoğu "Arap dünyasının lideri kim olacak?" ihtiraslarıyla yıllarca savaştan savaşa sürüklenmedi mi?
Şimdi bize veriyorlar bu gazı. Bu gazı alanlar da ülkeyi felakete sürüklüyor... Prompter'den yazılanları okuyup okuyup Şam'a girelim diyor koca koca adamlar...
Savaş zaruri olmadıkça cinayettir...
-
Tekrar soruyorum , bizim Suriye içinde ne işimiz var? Bu olayların en başında "Ortadoğu bataklığına girmeyelim" demedik mi hepimiz?
Gorunen sebeplere bakarsak :
1- masum sivillerin siddetle zorunlu goce tabi kaldirilip ulke demografimizin degismesini engellemek.
2- Ana karamiza sinir bolgelere direkt veya uydu kuvvetler vasitasiyla kontrol altina alip bu noktalari teror yapilandirmalarindan ayirip ulkemize yapilacak en direkt saldirilari otelemek.
3- Esat gibi arap bahari sonrasi aleyhimize donmus bir liderle sinirdas bir devletin olmanin onune gecmek.
4- Hadi artik masaya oturalim denildiginde turkmenler icin mantikli bir gelecek olusturacak kadar soz sahibi olabilecegimiz bolgeyi elimizde tutmak.
5- Ve ayrica tabi bu isin sonunda mali zararimizi karsilayacak ekonomik bir somurgede bulmak.
Ihtimaller bunlar.
-
ÖSO coktan beri stinger füze sistemi verilmeliydi hükümet kec kaldi
simdi helikopter -ucak düsmeye basladi
-
Tekrar soruyorum , bizim Suriye içinde ne işimiz var? Bu olayların en başında "Ortadoğu bataklığına girmeyelim" demedik mi hepimiz?
Gorunen sebeplere bakarsak :
1- masum sivillerin siddetle zorunlu goce tabi kaldirilip ulke demografimizin degismesini engellemek.
2- Ana karamiza sinir bolgelere direkt veya uydu kuvvetler vasitasiyla kontrol altina alip bu noktalari teror yapilandirmalarindan ayirip ulkemize yapilacak en direkt saldirilari otelemek.
3- Esat gibi arap bahari sonrasi aleyhimize donmus bir liderle sinirdas bir devletin olmanin onune gecmek.
4- Hadi artik masaya oturalim denildiginde turkmenler icin mantikli bir gelecek olusturacak kadar soz sahibi olabilecegimiz bolgeyi elimizde tutmak.
5- Ve ayrica tabi bu isin sonunda mali zararimizi karsilayacak ekonomik bir somurgede bulmak.
Ihtimaller bunlar.
[/quote]
Sn Serkan1976 nin sormus oldugu sorunun cevabi bu olabilir ancak ben Suriye konusunda izlemekte oldugumuz politikalarin pek dogru olmadigi kanisinda israrciyim. Ilk hatamiz yillar oncesinde konun baslangic asamasinda yapildi, yapilan hata daha sonra revize edilmeye calisildi ama baslangic yanlis yapildigi icin revizyon malesef yapilamadi. Idlip konusunda ise bastan asaiya hatalar zinciri .
Sn BATTLESTAR Siralamis bulundugunuz maddelerden 3 cu maddedesinde fikir birligi olmamiz imkansiz. "Esat gibi arap bahari sonrasi aleyhimize donmus bir liderle sinirdas bir devletin olmanin onune gecmek" Bahsi soz konusu ulke Suriye yani bizim kapi komsumuz bir baska deyisle baska bir ulke.
Baska bir ulkenin basinin kimin olup olmamasi konusunda bizim bir emrivaki yapmamiz ve bunu bir neden gostermek sureti ile o ulkenin topraklarina girmek ne izah edilebilir ne de kabul edilebilir .
5 ci maddeyi pek anlamadim onun icin kabul ettim diyemem :)
-
Tekrar soruyorum , bizim Suriye içinde ne işimiz var? Bu olayların en başında "Ortadoğu bataklığına girmeyelim" demedik mi hepimiz?
Gorunen sebeplere bakarsak :
1- masum sivillerin siddetle zorunlu goce tabi kaldirilip ulke demografimizin degismesini engellemek.
2- Ana karamiza sinir bolgelere direkt veya uydu kuvvetler vasitasiyla kontrol altina alip bu noktalari teror yapilandirmalarindan ayirip ulkemize yapilacak en direkt saldirilari otelemek.
3- Esat gibi arap bahari sonrasi aleyhimize donmus bir liderle sinirdas bir devletin olmanin onune gecmek.
4- Hadi artik masaya oturalim denildiginde turkmenler icin mantikli bir gelecek olusturacak kadar soz sahibi olabilecegimiz bolgeyi elimizde tutmak.
5- Ve ayrica tabi bu isin sonunda mali zararimizi karsilayacak ekonomik bir somurgede bulmak.
Ihtimaller bunlar.
Sn Serkan1976 nin sormus oldugu sorunun cevabi bu olabilir ancak ben Suriye konusunda izlemekte oldugumuz politikalarin pek dogru olmadigi kanisinda israrciyim. Ilk hatamiz yillar oncesinde konun baslangic asamasinda yapildi, yapilan hata daha sonra revize edilmeye calisildi ama baslangic yanlis yapildigi icin revizyon malesef yapilamadi. Idlip konusunda ise bastan asaiya hatalar zinciri .
Sn BATTLESTAR Siralamis bulundugunuz maddelerden 3 cu maddedesinde fikir birligi olmamiz imkansiz. "Esat gibi arap bahari sonrasi aleyhimize donmus bir liderle sinirdas bir devletin olmanin onune gecmek" Bahsi soz konusu ulke Suriye yani bizim kapi komsumuz bir baska deyisle baska bir ulke.
Baska bir ulkenin basinin kimin olup olmamasi konusunda bizim bir emrivaki yapmamiz ve bunu bir neden gostermek sureti ile o ulkenin topraklarina girmek ne izah edilebilir ne de kabul edilebilir .
5 ci maddeyi pek anlamadim onun icin kabul ettim diyemem :)
[/quote]
3. Madde hakkında etik olmasada boyle bir madde gerekli. Çünkü günümüzde muhalif olupta yonetime gelen veya gelmeye yakın liderleri görüyorsunuz. Bknz. Sisi/Hafter. Birde bunlarla sınırdaş olduğumuzu düşünün ? Kötü olurdu dimi. Suriye şu boş haliyle bile Yunanistan'ın iki katı nüfusa ve petrole sahip. Ilerde sular durulup Esad başta kaldığında pekala bizim aleyhimizdeki kuvvetler tarafından donatılıp eğitilmeye ve herhangi bir durumda bizi direk veya arkadan vurmaya hazır bir devlet olacaklardır.
5. Maddede günümüzde devletler başka bir devleti nasıl sömürürler ? Şöyle mevcut hükümeti devirip yerine ordusundan siyasetine kwndi kontrolünde bir yapı kurarsın ve o ülkede 50-60 sene senden habersiz hicbir 3. Kuvvet ihale alamaz. Boylece hem zararını hemde daha fazlasını kazanırsın.
-
Tekrar soruyorum , bizim Suriye içinde ne işimiz var? Bu olayların en başında "Ortadoğu bataklığına girmeyelim" demedik mi hepimiz?
Gorunen sebeplere bakarsak :
1- masum sivillerin siddetle zorunlu goce tabi kaldirilip ulke demografimizin degismesini engellemek.
2- Ana karamiza sinir bolgelere direkt veya uydu kuvvetler vasitasiyla kontrol altina alip bu noktalari teror yapilandirmalarindan ayirip ulkemize yapilacak en direkt saldirilari otelemek.
3- Esat gibi arap bahari sonrasi aleyhimize donmus bir liderle sinirdas bir devletin olmanin onune gecmek.
4- Hadi artik masaya oturalim denildiginde turkmenler icin mantikli bir gelecek olusturacak kadar soz sahibi olabilecegimiz bolgeyi elimizde tutmak.
5- Ve ayrica tabi bu isin sonunda mali zararimizi karsilayacak ekonomik bir somurgede bulmak.
Ihtimaller bunlar.
Görüşlerinizin hiçbirine maalesef katılmıyorum. Çünkü olaya sadece Suriye özelinde bakıyorsunuz. Sebep 2010 yılında Tunus'ta başlatılan Arap baharı ile özelleştirilen BOP 'dir...
Tunus,mısır,cezayir,ürdün,körfez ülkelerinde yönetimlere bu süreçte ya Abd-İsrail politikalarına uyumlu adamlar geldi yada değişmeyen liderlerde sıra bize de gelir diye korkudan içlerine kapandı....
Yok Esad halkına kötü davranıyormuş vs...vs... Bunlar sadece bahaneydi...Sebep İsrail-Abd eksenli grupları iktidara taşımak veya uyumlu hale gelmeye zorlamaktı.
Şu anda mısır-israil donanması ortak tatbikat yapıyor. Bu bile ne demek istediğimin kanıtı...
Bizi de devlet aklı olmadığından , zaten iktidarımızın mezhepsel -ideolojik fantazileri olduğunu bildiklerinden işin içine kolayca sokuverdiler...
Sizin saydığınız 5 madde ; Türk halkını Suriye'ye müdahaleye ikna etmek için kullandığı basit argümanlar... Sizin gibi akıllı insanların bu basit nedenlerle Suriye olaylarını meşru görmesi beni ayrıca üzdü...
Sonuç: Bu olaylardan en büyük faydayı kim gördü: Tartışmasız İsrail. 50 yıldır kendisinin en büyük düşmanları Suriye,mısır, libya dağıldı gitti...
Bir cinayette her zaman bu işten kim fayda sağladı ona bakacaksınız. Suriye bu savaşı kazansa bile 20 yıl belini doğrultamaz... İsrail en az 20 yıl bekaasını garantiledi
-
Tekrar soruyorum , bizim Suriye içinde ne işimiz var? Bu olayların en başında "Ortadoğu bataklığına girmeyelim" demedik mi hepimiz?
Gorunen sebeplere bakarsak :
1- masum sivillerin siddetle zorunlu goce tabi kaldirilip ulke demografimizin degismesini engellemek.
2- Ana karamiza sinir bolgelere direkt veya uydu kuvvetler vasitasiyla kontrol altina alip bu noktalari teror yapilandirmalarindan ayirip ulkemize yapilacak en direkt saldirilari otelemek.
3- Esat gibi arap bahari sonrasi aleyhimize donmus bir liderle sinirdas bir devletin olmanin onune gecmek.
4- Hadi artik masaya oturalim denildiginde turkmenler icin mantikli bir gelecek olusturacak kadar soz sahibi olabilecegimiz bolgeyi elimizde tutmak.
5- Ve ayrica tabi bu isin sonunda mali zararimizi karsilayacak ekonomik bir somurgede bulmak.
Ihtimaller bunlar.
Görüşlerinizin hiçbirine maalesef katılmıyorum. Çünkü olaya sadece Suriye özelinde bakıyorsunuz. Sebep 2010 yılında Tunus'ta başlatılan Arap baharı ile özelleştirilen BOP 'dir...
Tunus,mısır,cezayir,ürdün,körfez ülkelerinde yönetimlere bu süreçte ya Abd-İsrail politikalarına uyumlu adamlar geldi yada değişmeyen liderlerde sıra bize de gelir diye korkudan içlerine kapandı....
Yok Esad halkına kötü davranıyormuş vs...vs... Bunlar sadece bahaneydi...Sebep İsrail-Abd eksenli grupları iktidara taşımak veya uyumlu hale gelmeye zorlamaktı.
Şu anda mısır-israil donanması ortak tatbikat yapıyor. Bu bile ne demek istediğimin kanıtı...
Bizi de devlet aklı olmadığından , zaten iktidarımızın mezhepsel -ideolojik fantazileri olduğunu bildiklerinden işin içine kolayca sokuverdiler...
Sizin saydığınız 5 madde ; Türk halkını Suriye'ye müdahaleye ikna etmek için kullandığı basit argümanlar... Sizin gibi akıllı insanların bu basit nedenlerle Suriye olaylarını meşru görmesi beni ayrıca üzdü...
Sonuç: Bu olaylardan en büyük faydayı kim gördü: Tartışmasız İsrail. 50 yıldır kendisinin en büyük düşmanları Suriye,mısır, libya dağıldı gitti...
Bir cinayette her zaman bu işten kim fayda sağladı ona bakacaksınız. Suriye bu savaşı kazansa bile 20 yıl belini doğrultamaz... İsrail en az 20 yıl bekaasını garantiledi
Onlar benim fikirlerim degil hocam. Su konjonkturde bizim orada olma sebeplerimiz hakkinda ihtimaller. Yoksa abd ve israilin veya bizim davutoglu donemi amac ve menfaatlerimiz ayri tabiki.
-
Tekrar soruyorum , bizim Suriye içinde ne işimiz var? Bu olayların en başında "Ortadoğu bataklığına girmeyelim" demedik mi hepimiz?
Gorunen sebeplere bakarsak :
1- masum sivillerin siddetle zorunlu goce tabi kaldirilip ulke demografimizin degismesini engellemek.
2- Ana karamiza sinir bolgelere direkt veya uydu kuvvetler vasitasiyla kontrol altina alip bu noktalari teror yapilandirmalarindan ayirip ulkemize yapilacak en direkt saldirilari otelemek.
3- Esat gibi arap bahari sonrasi aleyhimize donmus bir liderle sinirdas bir devletin olmanin onune gecmek.
4- Hadi artik masaya oturalim denildiginde turkmenler icin mantikli bir gelecek olusturacak kadar soz sahibi olabilecegimiz bolgeyi elimizde tutmak.
5- Ve ayrica tabi bu isin sonunda mali zararimizi karsilayacak ekonomik bir somurgede bulmak.
Ihtimaller bunlar.
Sn Serkan1976 Siralanmis olan maddeler Suriye icin gecerli zaten sorunuzun ilk kismida bu idi diye ben de anladim. Sn BATTLESTAR in siralamis oldugu maddelere bu bakis acisindan degerlendirsek 1,2,4 kanimca gecerli nedenler . 4 numarali madde konusunda aciklayici bilgi sonrasinda dahi ayni goruste degilim ."Konu etiklik ile ilgili degil sadece biz bu tur uygulamayi baskalarina yaparsak yarin baskalarinin bu bizlere karsin yapacagi veya yapmaya calismis oldugu uygulama mesruluk kazanir" 5 ci madde pek halen aklima yatmadi sanki bir nevi kaputulasyon kokusu algiliyorum gibi . Ama yine de aciklayici bilgiler icin tesekkurler tum maddelerde anlasamasak da toptan red dogru olmadigi kanisindayim.
-
18-40 yaşa arası ne kadar suriyeli varsa acil silah altına alınmalıdır.
En acilinden idlibe yollanmalıdır.
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan Ak Parti grup toplantısında şöyle konuştu;
"Önceki gün rejim güçlerinin ateşi sonucu İdlib’te şehit olan askerlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifa niyaz ediyorum. Bu son saldırıyla, bugüne kadar İdlib’te verdiğimiz şehit sayısı 14’ü, yaralı sayısı 45’i buldu. Ülkemizin kontrolü altında tuttuğu yerlerdeki huzur ortamından rahatsız olan terör örgütleri, sürekli insanlık dışı eylemleriyle kana susamışlıklarını gösteriyor. Sadece iki gün önce Afrin’de meydana gelen bombalı araç saldırısında, aralarında çocukların da olduğu tamamı sivil 8 kişi hayatını kaybetti, 7 kişi yaralandı. Benzer tacizler diğer harekât bölgelerimizdeki sivillere de yöneltiliyor. İdlib’te rejim ve onlarla birlikte hareket eden Rus güçleri ile İran destekli militanlar sürekli sivil halka saldırıyor, katliam yapıyor, kan döküyorlar.
"RUSLAR VE REJİM SİVİL HALKA SALDIRIYOR"
Söze gelince insan haklarını, çocukları, kadınları, sivil hassasiyetini ağızlarından düşürmeyenler, tüm bu saldırılar karşısında derin bir sessizliğe gömülmüş durumdadır. İdlib’le ilgili kimi endişe ifadelerinin de, insan hayatına ve onuruna olan saygıdan değil, başka saiklerden kaynaklandığını çok iyi biliyoruz. Herkes gözünü kapatsa, sırtını dönse, vicdanını dondursa da, Türkiye bu duruma seyirci kalmayacaktır.
İdlib’te, rejim ve Ruslar ile yine rejimle birlikte hareket eden güçlerin çoğu saldırılarının, teröristleri değil, doğrudan sivil halkı hedef aldığı gerçeğinin altını bir kez daha çizmek istiyorum. Amaç, kolayca işgal etmek için bölge halkını ülkemiz sınırlarına doğru hareketlenmeye zorlayarak sahayı tamamen boşaltmaktır.
"HİÇBİR ŞEYE GÖZ YUMMAYACAĞIZ"
Bugüne kadar, yapılan anlaşmalara, verilen sözlere riayet edilmesini bekleyerek, en az fiili müdahaleyle süreci yönetmeye çalıştık. Ama bize verilen sözler yerine getirilmediği gibi, anlaşmalara da kimse uymuyor. Üstelik bir süredir bu saldırılar doğrudan askerlerimizi, dolayısıyla doğrudan Türkiye’yi de hedef almaya başladı. Madem durum bu, öyleyse biz de artık lafa değil, sadece sahadaki gerçeklere bakarak hareket edeceğiz.
Şubat ayı sonuna kadar rejimi Soçi Muhtırası sınırları dışına, yani gözlem noktalarımızın gerisine çıkartmakta kararlıyız. Bunun için karada ve havada her ne gerekiyorsa çekinmeden, tereddüt etmeden, hiçbir oyalamaya meydan vermeden yapacağız. Bitmez tükenmez toplantıların sonucunu beklemeden, hemen şimdi ne yapmamız gerekiyorsa onun adımlarını atacağız. Bu amaçla son günlerde İdlib’teki askeri gücümüzü ciddi oranda tahkim ettik. Bölgedeki muhalif gruplardan, başıbozuk hareket ederek, rejime saldırı bahanesi verenlere de, artık tavizsiz davranacağımızın mesajını ilettik. Geldiğimiz noktada artık kimsenin taşkınlığına, bağnazlığına, satılmışlığına, provakasyonlarına göz yumacak değiliz.
"REJİM GÜÇLERİNİ HER YERDE VURACAĞIZ"
Ülkemizle birlikte mücadelede eden Suriyeli kardeşlerimiz, rejimi Soçi Mutabakatı sınırlarının ötesine atmak üzere harekete geçtiler. Biz de kendilerine her türlü desteği veriyoruz. İdlib’te sivil yerleşim yerlerini vuran hava araçları artık eskisi gibi rahat hareket edemeyeceklerdir. Karada da rejim güçlerini, aynı şekilde belirlediğimiz sınırların ötesine kadar kovalayacağız. Bu süreçte, Gözlem Noktalarındaki veya diğer yerlerdeki askerlerimize en küçük bir zarar gelmesi halinde, bugünden itibaren, İdlib’le ve Soçi Muhtırası sınırlarıyla bağlı kalmadan, rejim güçlerini her yerde vuracağımızı buradan ilan ediyorum.
"EN KÜÇÜK İHLALİ AFFETMEYECEĞİZ"
Türkiye’yi hedef alan herkes, bunun bedelini, sadece saldırı alanında değil, her yerde ödeyeceğini bilmelidir. Harekât bölgelerimize yönelik tacizlere ilişkin karşılık hakkımızı da, gerektiğinde bire 10, bire 50, bire 100 misliyle vereceğimiz, en küçük bir ihlali dahi affetmeyeceğimiz bir döneme girdik.
"KİM KENDİNİ NE KADAR BÜYÜK GÖRÜRSE GÖRSÜN KİMSE GÜVENDE OLAMAZ"
Şehitlerimizin bir tek damla kanını dahi teröristlerin ve rejimin tüm güçlerine değişmeyiz. İdlib başta olmak üzere Suriye halkının hayatta kalma ve onurunu koruma mücadelesine destek vermek, hem tarihi, hem ahlaki, hem insani sorumluluğumuzdur. Şayet bunun için hesap vermemiz gerekiyorsa, her platformda göğsümüzü gere gere ve her türlü bedeli ödeyerek onu da yaparız.
Mehmetçiklerin kanının döküldüğü bir yerde, kendini ne kadar büyük görürse görsün, hiç kimsenin güvende olamayacağını da burada açıkça söylüyorum. Bugün Suriye’de vermekten imtina edeceğimiz mücadeleyi, yarın kendi topraklarımızda yürüteceğimizin bilinciyle, tüm gücümüzü kullanacağız.
"SURİYE GÜVENDE OLACAK Kİ BİZDE GÜVENDE OLALIM"
Unutulmamalıdır ki, Suriye halkının özgürlük mücadelesi, aynı zamanda 83 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının beka mücadelesidir. Bu mücadeleyi başarıya ulaştırırsak, önümüzdeki yarım asırda, bir asırda Anadolu topraklarında huzurla yaşayabiliriz. Eğer Suriye terör örgütlerinin ve ipi başkalarının elinde kukla rejimlerin elinde kalırsa, bizim de burada güvenliğimiz ve istikrarımız tehdit altına girer. Suriye güvende olacak ki, biz de kendi evimizde rahat edebilelim,"
http://m.haber7.com/siyaset/haber/2942712-son-dakika-cumhurbaskani-erdogandan-suriye-karari-her-yerde-vuracagiz?detay=1 (http://m.haber7.com/siyaset/haber/2942712-son-dakika-cumhurbaskani-erdogandan-suriye-karari-her-yerde-vuracagiz?detay=1)
-
Türkiye Cumhuriyeti devleti ortadoğuda ne işi var dersenin ülkenize güvenmiyorsunuz demektir. İsrail hayvan gibi heryere saldırırken ABD Kasım Süleymanileri öldürürken bataklığa saplanmıyorda biz mi bataklığa saplanıyoruz ? Demek ki mesele neymiş ? Mesele güçlü olabilmek, mesele teknoloji üretebilmek. Terörle mücadeleden tutta her alanda bir F-16 ile caydırıcı olmaya çalışırsan o F-16'yı kullanamayınca sonuç ortada. Yazdık çizdik bizim acil hava savunma sistemlerine ihtiyacımız var. Hava savunma gemilerine ihtiyacımız var. Harekât yarıçapı yüksek güçlü uçaklara ihtiyacımız var. Zırhlı birliklerimizin modernize edilmesi lazım vuruş gücünü aktif ve pasif savunmalarını güçlendirmemiz gerekiyor dedik. Ama anlatamadık sonrada aa burası bataklıkmış deniyor. Bataklıkta yürüyebilmek için ona göre hazırlanmak gerekir. Adam koymuş S-300'ü S-400'ü kitledi durumu uçak sokamıyorsun. Al sana F-35'in önemi. F-35 ne için var tamda bu durumlar için var. Mesele F-35'te değil savunma sistemlerinin bu kadar gelistiği bir ortamda Stealth bi uçağa kesinlikle ihtiyaç meselesi. Daha şimdiden stealth bir uçağın önemi ortada ilerde çok üzülücez. Deli gibi bu uçaklara talep var. Ben illa F-35 olacak demiyorum varsa başka alternatif o olsun ama Stealth kesinlikle olsun. Yoksa hava kuvvetleri çok ciddi bir kapasiteden mahrum kalacak. Bizde bize Suriye sınırımız için Rusya ve Rejime karşı etkili olabilecek HSS gerekiyor. Nato bari HSS koysa Hata'ya veya nize satsın, kiralasın. Samp-T çok iyi olurdu.
-
Sayın mermi ; " Türkiye'nin ortadoğu da ne işi var diyorsanız , ülkenize güvenmiyorsunuz demektir"diyorsunuz arkasından da HSS'miz yok , Stealth uçağımız yok, hava savunma gemimiz yok ,modern zırhlı tanklarımız yok diyorsunuz... Bunları. envanterine sok da güveneyim Ortadoğuya girerken....Bunlar olmayınca şehitlerle ödüyoruz bu eksikliklerimizi...
Abd ve İsrail ; Suriye ve İran ile savaşta... Sen Suriye ile savaşta mısın?
Şunu yaparsan anlarım.Sınırımdan içeri yapılacak saldırıda vururum dersen tamam. Ama ben ülkendeki kendi ideolojime yakın grupları silahlandırıp sana karşı savaştırıcağım dersen o başka bir yere gider...
Ben size soruyorum Suriye iç savaşından,Suriye'nin yok olmasından en çok kimin yararı olur? Siz bu soruma yanıt verin sayın mermi...
-
ABD askerleri, Suriye'nin Haseke bölgesinde kendilerini durduran Esed rejimi güçleriyle yaşadıkları arbedede 1 rejim unsurunu öldürdü. ABD savaş uçakları, Haseke'de Esed rejimi güçleriyle yaşadıkları gerginliğin ardından rejime ait 2 askeri noktayı vurdu.
http://m.haber7.com/dunya/haber/2942788-son-dakika-abd-savas-ucaklari-esed-rejimi-vurdu (http://m.haber7.com/dunya/haber/2942788-son-dakika-abd-savas-ucaklari-esed-rejimi-vurdu)
-
Rejime bu cesaret nereden geldi acaba ?
-
Rejime bu cesaret nereden geldi acaba ?
Türk askerine yapılan iki saldırı akabinde kim ara buluculuk teklifi sunuyorsa cevabı orada aramak lazım. Suriye de 130 bin İran milisinin olduğu söyleniyor. Yalnız rejim askerleri ile karşı karşıya değiliz.
-
Rejime bu cesaret nereden geldi acaba ?
Türk askerine yapılan iki saldırı akabinde kim ara buluculuk teklifi sunuyorsa cevabı orada aramak lazım. Suriye de 130 bin İran milisinin olduğu söyleniyor. Yalnız rejim askerleri ile karşı karşıya değiliz.
Sadece İran değil Ruslarada arkalarını dayadılar. Ruslar son teknoloji hangi silah varsa hem rejime veriyor hem de kendileri kullanıyor. Zaten Ruslar işin içine girmeseydi muhalifler çoktan rejimi devirmişti.Gerçi rejim devrilseydi bile muhalifler bu seferde kendi aralarında savaşacaktı.
-
Suriye başlığına ileti yazmayacağım dedim ama... insan dayanamıyor. Yanlış Suriye politikasına devam edilirse, bu işin sonu Kürt Devletinin kurulmasıyla sonuçlanır.
Amerikalılar, Saddam' ı gaza getirdikleri gibi Türkiye' yi de gazlıyorlar. Net hatırlıyorum, bir Amerikan yetkilisi Saddam' a '' Kuveyt' i işgal edersen size karışmayız'' güvencesi vermişti. Saddam bu güvenceye itimat etmekle büyük hata yaptı ve ülkesi mahvoldu gitti... Şimdi aynısını bize yapıyorlar. Suriye' yle sıcak çatışma durumu hasıl olunca ABD' nin Türkiye Özel Temsilci James Jaffrey anında Türkiye' ye damlayarak; şehidimiz var(!) dedi. Yok yav..!
Şimdi de öğreniyoruz ki, Amerikalılar Esad güçlerini vurmuş! Belli ki ortalığı ısıtmaya çalışıyorlar, Türkiye ye yanınızdayız mesajı veriyorlar. Aslansın, kaplansın; yürü koçum arkanda ben varım diyorlar.
Bir atasözümüz vardır;
YİĞİTSİN DERLER CANDAN EDERLER, CÖMERTSİN DERLER MALDAN EDERLER!
Yanlış Suriye Siyaseti nedeniyle bu atasözü aynen gerçek olmuştur. Çok cömert milletiz ya..! 5 Milyon Suriyeliye baktığımız yetmezmiş gibi üstüne Amerikalılar için savaşıp ölüyoruz. Öyle ya, BOP kimin projesiydi..!
Bunlar yetmemiş gibi; Rusya, Suriye ve İran' la savaşalım diyenler var. Peki niçin savaşacağız abi..!
El Cevap;
Rusya' nın tee çarlık döneminden beri sıcak denizlere açılma planları var. Rusya' yla savaşalım ki, Rusya' yı doğu akdeniz' de denize gömelim! Böylece sıcak denizlere açılmalarını engellemiş oluruz. -demek suretiyle, her dediği yanlış çıktığı halde sakal bırakmış insanlar gördüm.
Adamcağız... vatan, millet, devlet için hiç bir şekilde hayrı olmayacak yanlış bir analiz yapıyor; hükumettekiler bu yanlış analize uygun yanlış işler yapınca da; bak gördünüz mü, benim dediğim aynen çıktı! diyerek sakal bırakıyor!
Ne günlere kaldık, Yarab-ül Alemin!
Peki, İran?
İran, çünkü onlar Şii! Tarihi Pers yayılmacılığı, rejim ihracı, onlar Şii, biz Sünni... vırt zırt, kıl tüy.
Abi, Suriye?
Halkına zulmetti, bebekleri bombaladı, varil bombası attı, zaten babasını da sevmezdik... falan filan.
Görüldüğü üzere, savaş lobisinin gerekçeleri bundan ibarettir. Var mı başka bir gerekçeleri? Bir iki saçmalık daha var ama lafı uzatmaya gerek görmedim.
Yanlışta ısrar edilmez, Amerikan ipiyle kuyuya inilmez.
Suriye, Rusya veya İran' la savaş Türkiye' ye yıkım getirir. Bu işin sonucunda Kürt devleti kurulur. Devlet çok müşkül durumlara düşer. İçeride kim olduğu belli olmayan 5 Milyon Suriyeli cabası... Çok yanlış yapıyorlar, ateşe odun taşıyorlar.
-
O değil propaganda yapmayı bile beceremiyoruz Suriyeliler sosyal medyaya vurulan konvoyunun resimlerini koymuş çok övündüğümüz daha yeni modernize edilmiş tank taşıyıcı üzerinde vurulmuş M-60TM'nin bile yanmış hurda fotoğrafları ile Suriyeliler alay ediyor, Türk Ordusu bumuymuş diye. Bizde sadece muhaliflerin yaptıkları saldırılar var. Savaş sadece sahada değil, sosyal medya üzerindede yürüyor biz bunu ihmal ediyoruz.
-
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/02/12/suriye_3179.jpg)
Güncel durum...
-
Sayın mermi ; " Türkiye'nin ortadoğu da ne işi var diyorsanız , ülkenize güvenmiyorsunuz demektir"diyorsunuz arkasından da HSS'miz yok , Stealth uçağımız yok, hava savunma gemimiz yok ,modern zırhlı tanklarımız yok diyorsunuz... Bunları. envanterine sok da güveneyim Ortadoğuya girerken....Bunlar olmayınca şehitlerle ödüyoruz bu eksikliklerimizi...
Abd ve İsrail ; Suriye ve İran ile savaşta... Sen Suriye ile savaşta mısın?
Şunu yaparsan anlarım.Sınırımdan içeri yapılacak saldırıda vururum dersen tamam. Ama ben ülkendeki kendi ideolojime yakın grupları silahlandırıp sana karşı savaştırıcağım dersen o başka bir yere gider...
Ben size soruyorum Suriye iç savaşından,Suriye'nin yok olmasından en çok kimin yararı olur? Siz bu soruma yanıt verin sayın mermi...
Benim söylemeye çalıştığım şey; ortadoğu bataklığında ne işimiz var demek yanlış olduğu gibi askerin altına moden, tankları, uçakları, savunma sistemlerini vermemekte yanlış. Herşeye para bulan hükümet buna mı para bulamıyor ? Biz ortadoğuda olmalıyız hemde hard power ile. Ama sofistike silahlarımızda olmalıydı.
Şimdi geliyim soruna; bak kardeşim Suriye dediğin devlet zalim katliamcı bir devlettir. Onun orada olması esad gibi bir canının olması kimseye fayda getirmez.Ayrılıkçı teröristleri nasıl başı ezilmeliyse, iran ve rejim milislerinin başı aynen ezilmelidir. Koskoca Suriye haritasında muhalifler için kala kala idlib kaldı halen bu cani durmuyor. Golan tepeleri yıllardır işgal altında ses yok. Abd fıratın doğuşunu ele geçirdi ses yok. Ama konu biz olunca pitbul oluyorlar. Bunlar en azılı Türk düşmanlarıdır. Israil bunlara dokunmasa emin olun bunlar israille dost bile olurlar.
-
Bizde sadece muhaliflerin yaptıkları saldırılar var. Savaş sadece sahada değil, sosyal medya üzerindede yürüyor biz bunu ihmal ediyoruz.
Resmi olarak muharebeye girdik, giriyoruz henüz diyemedik. (Rusya ile ince bir çizgi var) Yoksa SİHA ve İHA lazer işaretlemesi ile F-16 ların uzak mesafeden bırakacağı yüzlerce MK ve TEBER videosu seyrettirilir. Yalnız eski ABD elcisinin gelip Türkçe açıklama yapması beni işkillendirdi. Leş kargası bunlar. ABD nin rejim askerini vurması, ABD uçaklarının haseke uçuşu ne iş dedirttiriyor adama. Partikulun dedikleri de yabana atılmaz. Ters köşeye düşmek de var.
-
Partikulun dedikleri de yabana atılmaz. Ters köşeye düşmek de var.
Yalnız Irak'ın Kuveyt'e girmesinden farklı bir durum var. Kuveyt Emiri Irak'ın işgali sonrasında ABD başkanına resmen yalvarmıştı kendilerini kurtarması için. Esad'ın böyle bir şey yapmayacağını hepimiz biliyoruz. Rusya'ya daha fazla sarılacaktır. Bu durumda Ruslarla çatışma olasılığımızı ve bunun da NATO'nun devreye girmesine neden olacağı düşünebilir.
-
Bir diğer yanlış; NATO' dan, AB' den, BM' den medet umanlar var.
Efendim... Savaşa girersek NATO' bize yardım eder mi, NATO' yu bölgeye davet edelim mi? diyenler var.
Sakın ha..! En yanlış siyaset bu olur. Kendi elimizle, kendi kendimize kazık çakmış oluruz.
Libya örneği gibi;
Önce ''NATO' nın Libya' da ne işi var?'' dediler, çark ettikten sonra;
''NATO, Libya' nın Libya' lılara ait olduğunu tescil etmek için Libya' dadır'' deyiverdiler!
Sonuç; Libya diye bir ülke kalmadı.
Genel Kural; Milli konuları üçüncü ülkelere havale etmeyeceksin. Kıbrıs meselesini AB' ye havale ettiler; AB Ülkeleri, hiç hakları olmadığı halde Doğu Akdeniz' de söz hakkına sahip olmuştu. Aynı hataya düşmesinler.
-
O değil propaganda yapmayı bile beceremiyoruz Suriyeliler sosyal medyaya vurulan konvoyunun resimlerini koymuş çok övündüğümüz daha yeni modernize edilmiş tank taşıyıcı üzerinde vurulmuş M-60TM'nin bile yanmış hurda fotoğrafları ile Suriyeliler alay ediyor, Türk Ordusu bumuymuş diye. Bizde sadece muhaliflerin yaptıkları saldırılar var. Savaş sadece sahada değil, sosyal medya üzerindede yürüyor biz bunu ihmal ediyoruz.
Sn Firtina06 nin belirtmis oldugu konuya ek olarak sormak istiyorum . Idlip icerisinde yapilmakta olan intikaller ve takviyelerin yapimi pek duzenli yapilmadigi kanisindayim . Tv lerde gormekte oldugumuz intikal yapmakta olan konvoylarin arasinda bulunan sivil araclar konvoyun sagindan solundan gecen araclar motosikletler ....
Ne acik kol ne kapali kol nizaminda hareket etmekte olan konvoylar. Konvoylar duzensiz guvenliksiz bicimde park halleri . Cephe hattin veya riskli bolgenin sonuna dek Tir dorsesinde yuklu Tanklar ki fotoda goruldugu gibi kacamadiklari icin avlanmislar . Saldirida bulunan her kim ise belli ki amaci komle kolumuzu imha etmek degilmis ,ya da imha etmeye yeterli gucu yokmus ki edememis. Formda bu konulari dogru olarak aciklayabilecek tecrubeli arkadaslarimiz var . Hava unsurlarimizin korumasindan yoksun sekilede yapilmakta olan bu tip intikallerde sanki biz bir miktar rahat hareket ediyormusuz gibi algiliyorum.
-
Yalnız Irak'ın Kuveyt'e girmesinden farklı bir durum var. Kuveyt Emiri Irak'ın işgali sonrasında ABD başkanına resmen yalvarmıştı kendilerini kurtarması için.
Aynı yaştayız, konuları sende hatırlıyorsun. Öncesinde Saddam' ı gazladılar; Saddam belaya bir kere bulaştığı için sonradan geri adım atamadı. Sovyetler Birliği' nin kendisine yardım edebileceğini düşünüyordu. O tarihte Sovyetler Birliği henüz yıkılmamıştı.
İşte diktatörler, dünya gerçeklerinden bu kadar kopuk yaşayan insanlardır. Kibirlidirler... Saddam' da kibrine yenildi. Büyük devletler, kibirli insanları çok severler! O nedenle diğer ülkelerin krallar, şeyhler veya diktatörler tarafından yönetilmesini isterler. Hak yok, hukuk yok, denetim mekanizması yok... birazcık kibrini okşadıkları zaman; aslansın, kaplansın diyerek hataya zorlarlar; sonra git ülkesini işgal et!
-
Bir diğer yanlış; NATO' dan, AB' den, BM' den medet umanlar var.
BM lerin ne tur sakincasini oldugunu dusunuyorsunuz Sn Partikul?
"kanimca BM her ne kadar da etkisiz olsa ve sonuc cikarmasada konuyu BM den yoksun birakmaktan daha iyidir neticede Idlipte bizi gercekten ilgilendiren yegane ana sorun yurdumuz sinirlari icerisine girmeye calisacak olan yeni multeci dalgalari olmalidir. Multeci sorunun dogru adresi ise BM oldugu kanisindayim.
-
Ankara'daki kritik zirveden ilk mesaj: Kabul edilemez
Cumhurbaşkanlığı Sözücü İbrahim Kalın ile ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey görüşmesinde İdlib'de rejim tarafından Türk gözlem noktalarının hedef alınmasının kabul edilemez olduğu ifade edildi. Görüşmede İdlib mutabakatı kapsamında Türk askeri ve sivillerin korunması konusunda Türkiye’nin kararlılığı güçlü şekilde vurgulandı.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey ile görüştü.
Cumhurbaşkanlığı Sözcülüğünden yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde basına kapalı gerçekleştirilen görüşme, yaklaşık 1,5 saat sürdü.
İdlib'de yoğunlaşan krizin çözümüne ilişkin görüş alışverişinde bulunulan görüşmede, rejim tarafından Türk gözlem noktalarının hedef alınmasının kabul edilemez olduğu belirtildi.
Görüşmede, İdlib Mutabakatı çerçevesinde, Türk askerlerinin ve sivillerin korunması konusunda Türkiye'nin kararlılığı güçlü bir şekilde vurgulandı.
Mutabakatın korunmasının önemine vurgu yapılırken, yaşanan insani krizin daha da derinleşmemesi için tüm ülkelerin sorumluluklarını yerine getirmeleri gerektiği kaydedilen görüşmede, siyasi çözüm sürecinin işletilebilmesi için rejimin saldırılarının sona ermesi gerektiği belirtildi.
Anayasa Komitesi çalışmalarının hızlandırılması ile adil ve özgür bir seçim ortamının sağlanması konularında uluslararası toplumun somut desteğinin önemine işaret edilen görüşmede, İdlib'deki sivillere yönelik rejim saldırılarının artmasıyla büyük bir insani trajediye dönüşen göç dalgasının önlenmesi için diplomatik girişimlerin ivedilikle artırılması gerektiğinin altı çizildi.
Bölgedeki terör unsurları ile ayrım gözetmeksizin, mücadele konusunda Türkiye'nin kararlılığının yinelendiği görüşmede, Libya ile ilgili son gelişmeler ele alınırken, ateşkesin sürdürülebilirliğinin sağlanması ve siyasi sürece geçişin önemi vurgulandı.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-ankaradaki-kritik-zirveden-ilk-mesaj-kabul-edilemez-41445903 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-ankaradaki-kritik-zirveden-ilk-mesaj-kabul-edilemez-41445903)
-
BM lerin ne tur sakincasini oldugunu dusunuyorsunuz Sn Partikul?
Kendi sorununu kendin çözeceksin. Problemi uluslararası mesele haline getirmeyeceksin. Hele ki NATO' yu hiç bulaştırmayacaksın. Çünkü, her ne kadar bu örgütler uluslararası örgütmüş gibi görünse de, sadece beş ülkenin borusu ötmektedir.
Hani CB diyordu ya... Dünya Beş' ten büyüktür.
Eee... Dünya beş' ten büyükse; O beş ülke, nasıl oluyor da Dünya' yı insanlığa dar edebiliyor?
O nedene; Dünya' nın bu bölgesine O beş ülkeyi yanaştırmayacaksın. Ama şunu da söylemek gerekir ki, mecbur kalınırsa NATO' dan iyidir.
-
Yalnız Irak'ın Kuveyt'e girmesinden farklı bir durum var. Kuveyt Emiri Irak'ın işgali sonrasında ABD başkanına resmen yalvarmıştı kendilerini kurtarması için.
Aynı yaştayız, konuları sende hatırlıyorsun. Öncesinde Saddam' ı gazladılar; Saddam belaya bir kere bulaştığı için sonradan geri adım atamadı. Sovyetler Birliği' nin kendisine yardım edebileceğini düşünüyordu. O tarihte Sovyetler Birliği henüz yıkılmamıştı.
İşte diktatörler, dünya gerçeklerinden bu kadar kopuk yaşayan insanlardır. Kibirlidirler... Saddam' da kibrine yenildi. Büyük devletler, kibirli insanları çok severler! O nedenle diğer ülkelerin krallar, şeyhler veya diktatörler tarafından yönetilmesini isterler. Hak yok, hukuk yok, denetim mekanizması yok... birazcık kibrini okşadıkları zaman; aslansın, kaplansın diyerek hataya zorlarlar; sonra git ülkesini işgal et!
Türkiye devleti ne Çoğrafi nede Askeri açıdan Saddam ile bir tutulamaz. AB ile sınır olan ve 80 küsür milyon nüfusu olan bir devletz. Bu devletin yıkılması demek Suriye ve Irakta ki savaşın AB sınırlarına gelmesi demek. Ta Afganistandan, iran, Suriye, Iraklı göçmenlerin Türkiyede ki 80 milyon insanla AB sınırlarına dayanması demek ki bu AB için sonun başlangıcı olur.
-
Türkiye devleti ne Çoğrafi nede Askeri açıdan Saddam ile bir tutulamaz. AB ile sınır olan ve 80 küsür milyon nüfusu olan bir devletz. Bu devletin yıkılması demek Suriye ve Irakta ki savaşın AB sınırlarına gelmesi demek. Ta Afganistandan, iran, Suriye, Iraklı göçmenlerin Türkiyede ki 80 milyon insanla AB sınırlarına dayanması demek ki bu AB için sonun başlangıcı olur.
Elbette bir tutulamaz, her şeyden önce bizler Türk' üz. Türk olmanın bir şerefi, bir haysiyeti, bir ağırlığı var. Bizler öyle, malı mülkü bırakıp kaçacak insanlar değiliz. Başka gidecek yerimiz yok, bizi kabul edecek başka millet de yok. Mecburuz bu toprakları savunmaya, mecburuz gerekiyorsa vatan için ölmeye. Ama vatan için, ama Türk milleti için...
Ben gidip de Amerika' nın BOP ' si için niye ölüyorum arkadaş ya? Sıkıyorsa, gelsin kendi ölsün; ben niye taşeronluk yapıyorum? Suriye şöyle oldu, Rusya böyle oldu -diyorlar. İyide bunlar sonuç... birde bunun sebebi var. Yani gömleğin ilk düğmesi. İlk düğmeyi yanlış iliklediler, ondan sonra aşağıya kadar yanlış geldi. Bi' ara FK, ZD ve BP Harekatları kapsamında üç düğmeyi doğru iliklemeye çalıştılar gerçi de... Ama bu şekilde de gömlek giyilmez ki! İlk iki düğmesi yanlış; üçüncü düğme beşinci ilikte, altıncı düğme yedinci ilikte! Gel şu gömleği düzeltelim arkadaş diyoruz, dinletemiyoruz.
-
Suriye Dışişleri Bakanlığı Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerini içi boş ve gerçeklikten kopuk olarak açıklama yapmış. Eğer en kötü senaryo olurda Suriye Ordusu ile çatışmaya girersek, Türk Ordusu'nun balyozunu başlarına yediklerinde görürüz içi boşmu değilmi. Bunlar İran ve Rusya'dan aldıkları gazla bizi fazla küçümsemeye başladılar....
-
Rusya Dışişleri: İdlib'deki durumun nedeni Ankara'nın yükümlülüklerini yerine getirmemesi
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, İdlib'deki durumun kötüye gitmesinin nedeninin Ankara'nın yükümlülüklerini yerine getirmemesi olduğunu söyledi.
Haftalık basın toplantısında konuşan Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zaharova, İdlib 'deki mevcut durumun sorumlusu olarak Ankara 'yı işaret etti. Zaharova, bölgedeki durumun bozulmasının nedeninin Ankara'nın yükümlülüklerini kronik bir şekilde yerine getirmemesi olduğunu vurguladı.
Zaharova, "Mevcut gerilimin nedeni olarak, Türkiye'nin 17 Eylül 2018 tarihli Soçi Mutabakatı'ndaki yükümlülüklerini yerine getirmemesini görüyoruz" ifadelerini kullandı.
"TÜRKİYE İLE ÇALIŞMALARA DEVAM ETMEK İSTİYORUZ"
Sputnik Türkçe'nin aktardığına göre, Zaharova, İdlib'deki sorunun çözülmesi için Türkiye'yle çalışmaların devam etmesini beklediklerini ve buna ilişkin programın hazırlanmasına ilişkin çalışmaların sürdüğünü söyledi.
Zaharova, "Önümüzdeki dönemde Rus ve Türk temsilcilerin İdlib sorununa kapsamlı bir çözüm bulunması için çalışmalarına devam etmelerini bekliyoruz. Rus heyeti geçtiğimiz günlerde Ankara'daydı. Şu anda kurumlar arası yeni temasların takvimi oluşturuluyor. Bununla ilgili açıklama yapılacak" dedi.
"BAĞLILIĞIMIZI KORUYORUZ"
Rusya'nın Astana görüşmeleri kapsamında yapılan İdlib'le ilgili mutabakatlara bağlılığını koruduğunu ve bunların tamamen uygulanması için ortak çalışmaları sürdürme eğiliminde olduğunu belirten Zaharova, "Moskova, mevcut koşullar altında, en önemli görevin sahadaki gerilimin azaltılması, garantör ülkelerin gerilimi azaltma bölgesi içindeki ve dışındaki askerlerinin güvenliğinin sağlanması ve düşünülmeden gerçekleştirilen güç eylemleri sonucu silahlı çatışma yaşanmasının önlenmesi olduğunu düşünüyor" ifadelerini kullandı.
https://www.haberler.com/rusya-disisleri-idlib-deki-durumun-nedeni-ankara-12912247-haberi/ (https://www.haberler.com/rusya-disisleri-idlib-deki-durumun-nedeni-ankara-12912247-haberi/)
-
Arkadaşlar şu Suriye olaylarının başından beri olanları gördünüz.
Emevi camisi fantazisinden , Rus uçağı düşürülmesine ; bölgede oluşan siyasi boşluktan ortaya çıkan boğaz kesen İşid'lilerin Türkiye'yi kana bulamalarından , nerdeyse sınırımızdaki ypg devletinin kurulacak olmasına ; milyonlarca mültecinin Türkiye'nin demografik-ekonomik yapısını mahvetmesinden Fırat'ın doğusunun tamamen emperyalistlerin eline geçmesine ; kontrol noktası diye iç savaşın tam ortasına mehmetçiği gönderip her gün şehitler gelmesine kadar o kadar olay gördünüz ...
Bu kadar hata üstüne hata yapmamıza rağmen şaşkınlıkla izliyorum ki hala hala hala " Oraya dalalım , buraya girelim , Şam'ı bombalayalım , Rusları yakalım " saçmalıklarını savunuyorsunuz...
Görüyorsunuz rüzgarın önündeki yaprak gibi bir oraya bir buraya savruluyoruz...Dünya tarihinde ABD güdümünde veya Rusya güdümünde birçok ülke vardır. Ama Türkiye gibi 3 gün ABD , 3 gün Rusya politikası güden başka şaşkın bir ülke var mı vallahi bilemedim...
Sonuç: Türkiye maalesef ekonomik-siyasal-askeri olarak hele de işin içinde ABD-RUSYA-İSRAİL gibi devler varken bölge politikası oluşturabilecek güçte bir ülke değil.Bunu anlamamakta ısrar edip ideolojik takıntılarla maceralara girersen rüzgarın önündeki yaprak gibi bir o yana bir bu yana savrulursun...
-
Sen asimetrik savaş uygun ordunu yapılandır. Majör platformları envantere al sana kimse birşey yapamaz. Bizi siyasiler veya trollerle karşılaştırma. Kimse şamı vuralım, Suriye'yi işgal edelim demiyor. İsrail işte ortada o ne yapıyorsa sende onu yapacaksın. Yüksek teknoloji silahlara ihtiyacımız var. Ama biz sırekli yok işletim maliyeti, yok pahalı, yok şu yok bu. Ulan görmüyor mu düşmanları. Koca hava nüfusu 10 milyonljk Yunan hava kuvvetleri bizimle eşit güçte. Koca orduya milli gelirin %2'sini bile harcamıyoruz. Biz iskandinav ülkesimiyiz ? Onlarda bile Sm-2 kabiliyetli destroyerler var. F-35 alıyorlar. Leopard tankları 2a6 modernize ediyorlar. Apache, CH-47 var. Cepheden cepheye koşan mehmedime ne veriyorsun senn
-
Sayın Mermi sizinle aynı düşünüyoruz AMA siz bu donanımı edinmeden harekete geçelim tarzı konuşuyorsunuz , ben bu donanımı edinip harekete geçelim diyorum...
Şam'a girelim diyen ben değilim siyasiler ve troller diyorsunuz ama o siyasi dediğiniz kişi bugün Suriye politikasını belirliyor siz değil...
Bir de ben forumdaki arkadaşların düşüncelerini tam anlayamadım ; Tüm forumda da aynı kafa karışıklığı var...Siz şu anda Suriye'de ne istiyorsunuz? Biraz büyük resme bakıp ne yapılmalı onu yazın lütfen...5 yıl sonra nasıl bir Suriye olsun istiyorsunuz?
Statüko değişince bölgemiz nasıl olacak , nasıl olmalı?
5 şehit verildi şurayı vuralım , 3 şehit verildi burayı vuralım ile olmaz ki bu işler...
-
5 yıl sonrada aynı Suriye'yi düşünüyorum mâlesef. Hayaller tabi farklıdır ama gerçekte 5 yıl sonra aynı böyle olur Suriye. Rus ayısı yerleşti birkere çıkmaz. Baksana bizle o kadar işbirliği içinde Suriye için yakacak gemileri. En azından Türk askerinin kanının akıtmanın bedeli olduğu gösterilmeli. Bu Şama girmek demek değildir. Israil ne yapıyorsa onu yapacaksın diyorum. Benim suriye ve ıraktan umudum yok. Peygamber efendimizin torununu şehit edildiği topraklar. Orada savaş bitmez. Belalı. M4 ve M5 üzeri bizim. Yoksa savaş ülkemize sıçrar. Tampon bölge oluşturulmalı. Bizde onu yapıyoruz.
-
Sayın Mermi sizinle aynı düşünüyoruz AMA siz bu donanımı edinmeden harekete geçelim tarzı konuşuyorsunuz , ben bu donanımı edinip harekete geçelim diyorum...
Şam'a girelim diyen ben değilim siyasiler ve troller diyorsunuz ama o siyasi dediğiniz kişi bugün Suriye politikasını belirliyor siz değil...
Bir de ben forumdaki arkadaşların düşüncelerini tam anlayamadım ; Tüm forumda da aynı kafa karışıklığı var...Siz şu anda Suriye'de ne istiyorsunuz? Biraz büyük resme bakıp ne yapılmalı onu yazın lütfen...5 yıl sonra nasıl bir Suriye olsun istiyorsunuz?
Statüko değişince bölgemiz nasıl olacak , nasıl olmalı?
5 şehit verildi şurayı vuralım , 3 şehit verildi burayı vuralım ile olmaz ki bu işler...
Sn Serkan1976 donanımı edinelim edinmesine de vermiyorlarsa ne yapacaksınız bir çok ülkenin gizli ambargosu altında olduğumuzu bilmeden yazıyorsunuz sanki. Geçmişte hatalar yapıldı hatta benim düşünceme göre Suriye'de bu duruma gelinmesinin sebeplerinden biri de Türkiye'nin yanlış Suriye politikasıdır bunu herkes kabulleniyor zaten fakat olan olmuş biten bitmiş şu saatten sonra Esad ile iletişime geçilmeye çalışılsa reddedileceğimiz gün gibi ortada.
Bu iş döndü dolaştı yine Suriye'nin içlerinde ne işimiz var konusuna geldi şu an bunun yapılmasının sebebi mecburiyetten olmasıdır. Senin sınırından içeri sürekli YPG-PKK tarafından roketler fırlatılırken, taciz ateşleri açılırken hatta topçu sistemlerin ATGM füzeleri ile vurulurken elin kolun bağlı olamazdı. Hatta İdlib'de muhaliflerden çok siviller vurulurken ve sivillerin çoğu Suriye sınırına yığılmış durumda ileride 3-4 milyon gibi çok korkunç rakamlardan bahsedilirken elin kolun bağlı duracakmıydı? Ruslarla anlaşıp gözlem noktaları kurmuşsun gözlem noktalarına 2 kere saldırı düzenlenip askerlerin şehit edilirken elin kolun bağlı duracakmıydı? Bir söz vardır ''Bana dokunmayan yılan bin yaşasın'' diye Suriye'de ne işimiz var diyenler bu moddalar. Bu yılan sen Suriye'ye girmeseydin de bizi her türlü sokacaktı zaten, biz de üç maymunu oynamaya devam edecektik bunun kabul edilebilir bir yanı yok.
-
TSK Halep’te rejimi vurdu.
https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/son-dakika-tsk-halepte-rejim-hedeflerini-vurdu-5621411/ (https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/son-dakika-tsk-halepte-rejim-hedeflerini-vurdu-5621411/)
-
Ben de diyorum ki Amerikan goygoyuna sakın ola gelmeyin. Büyük bir tuzağa doğru çekiliyoruz. Bu plan Türkiye' nin işgal planıdır. Suriye' ye haddini bildireceğiz diye yola çıkacaklar; Türk evladını oralarda pisi pisine harcatacaklar. Peki ondan sonra memleketi kim koruyacak?
Güney sınırlarımıza büyük bir yığınak yapıldığı söyleniyor. Geçen Ankara' dan İstanbul' a seyahat halindeyken; onlarca zırhlı araç ve Fırtına Obüs intikali yapılırken gördüm. Bütün orduyu Güney Doğu' ya yığarsanız, Trakya' yı kim savunacak?
Yunan sitelerinde sürekli tartışılır; Türkler FK, ZD, BP Harekatlarını yaptılar, hiçbir fırsatı değerlendiremedik. Hendek Operasyonlarına yoğunlaştılar O fırsatı da değerlendiremedik! Askeri darbe oldu, onu da değerlendiremedik! Bir daha ki sefere değerlendirelim -diyorlar. Adam bir fırsat daha çıkacağını biliyor. Bakıyor devlet yönetimine, bakıyor bürokrasinin haline; bu yönetimden bize ekmek çıkar -diyor. Yanlış yapacağını biliyor. Peki bir devlet bu kadar yanlışı nasıl yapar? Zevahiri kurtarmak için eskiden FETÖCÜLER yaptı diyerek kendimizi avutuyorduk. Peki şimdi ne diyeceğiz; TETÖCÜLER Mİ DİYELİM!
Bu kadar yanlış siyaset olmaz. Yahu ben niye El-Kaide' nin, HTŞ' nin bekçiliğini yapıyorum. Teröristler veyahut ÖSO içinde ki bir takım radikaller marifetiyle savaşın eşiğine getirildik. Ortada açık bir komplo var. Her şey, kimliği meçhul bir takım adamların üst düzey Rus istihbaratçılarını öldürmesiyle başlamış. Hemen ardın askerlerimize yönelik saldırı geldi. Belli ki birileri Türkiye' yi Rusya ve Suriye' yle karşı karşıya getirmeye çalışıyor.
BEN BU SAVAŞA KARŞIYIM ARKADAŞ! BÜYÜK BİR KOMPLO OLDUĞUNU GÖRÜYORUM VE MİLLETİM ADINA FERYAT EDİYORUM.
-
TSK Halep’te rejimi vurdu.
[url]https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/son-dakika-tsk-halepte-rejim-hedeflerini-vurdu-5621411/[/url] ([url]https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/son-dakika-tsk-halepte-rejim-hedeflerini-vurdu-5621411/[/url])
Haberin videosu
http://youtu.be/YOYRWvYaIho (http://youtu.be/YOYRWvYaIho)
-
TSK Halep’te rejimi vurdu.
[url]https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/son-dakika-tsk-halepte-rejim-hedeflerini-vurdu-5621411/[/url] ([url]https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/son-dakika-tsk-halepte-rejim-hedeflerini-vurdu-5621411/[/url])
Haberin videosu
Sn Fırtına, benim verdiğim haberin içinde de vardı bu video da. Bu site de resim ve video yüklemesini henüz becerebilmiş değilim!!!
[url]http://youtu.be/YOYRWvYaIho[/url] ([url]http://youtu.be/YOYRWvYaIho[/url])
-
Ben de diyorum ki Amerikan goygoyuna sakın ola gelmeyin. Büyük bir tuzağa doğru çekiliyoruz. Bu plan Türkiye' nin işgal planıdır. Suriye' ye haddini bildireceğiz diye yola çıkacaklar; Türk evladını oralarda pisi pisine harcatacaklar. Peki ondan sonra memleketi kim koruyacak?
Güney sınırlarımıza büyük bir yığınak yapıldığı söyleniyor. Geçen Ankara' dan İstanbul' a seyahat halindeyken; onlarca zırhlı araç ve Fırtına Obüs intikali yapılırken gördüm. Bütün orduyu Güney Doğu' ya yığarsanız, Trakya' yı kim savunacak?
Yunan sitelerinde sürekli tartışılır; Türkler FK, ZD, BP Harekatlarını yaptılar, hiçbir fırsatı değerlendiremedik. Hendek Operasyonlarına yoğunlaştılar O fırsatı da değerlendiremedik! Askeri darbe oldu, onu da değerlendiremedik! Bir daha ki sefere değerlendirelim -diyorlar. Adam bir fırsat daha çıkacağını biliyor. Bakıyor devlet yönetimine, bakıyor bürokrasinin haline; bu yönetimden bize ekmek çıkar -diyor. Yanlış yapacağını biliyor. Peki bir devlet bu kadar yanlışı nasıl yapar? Zevahiri kurtarmak için eskiden FETÖCÜLER yaptı diyerek kendimizi avutuyorduk. Peki şimdi ne diyeceğiz; TETÖCÜLER Mİ DİYELİM!
Bu kadar yanlış siyaset olmaz. Yahu ben niye El-Kaide' nin, HTŞ' nin bekçiliğini yapıyorum. Teröristler veyahut ÖSO içinde ki bir takım radikaller marifetiyle savaşın eşiğine getirildik. Ortada açık bir komplo var. Her şey, kimliği meçhul bir takım adamların üst düzey Rus istihbaratçılarını öldürmesiyle başlamış. Hemen ardın askerlerimize yönelik saldırı geldi. Belli ki birileri Türkiye' yi Rusya ve Suriye' yle karşı karşıya getirmeye çalışıyor.
BEN BU SAVAŞA KARŞIYIM ARKADAŞ! BÜYÜK BİR KOMPLO OLDUĞUNU GÖRÜYORUM VE MİLLETİM ADINA FERYAT EDİYORUM.
Hocam zaten topyekün bir savaşa gireceğimize yüzde 10 bile ihtimal vermiyorum. Çünkü her şeyden önce bu savaşın ekonomimiz için büyük bir yıkım anlamına geldiğini siyasiler bizden daha iyi biliyorlar. Rusya ile ekonomik olsun, siyasi olsun bu kadar içli dışlı olmuşken bu savaşı göze alamazlar. Erdoğan ile Putin neredeyse hergün görüşüyorlar bugünde görüştüler eninde sonunda aklı selim kazanacaktır yine.
-
Sn Fırtına06’ya katılıyorum
Bu bizim Suriye’ye ayar verme operasyonları. Rusya’da izliyor. Topyekün savaşı ne biz ne de Rusya göze alabilir. Bu sadece Suriye’ye sınırlı olsa dahi her iki taraf için yıkım olur. Ortada çok büyük kaybedilecek şeyler var.
Ruslar bir ölçüde haklı lar “Türkiye başarısız oldu” derken. İdlib içerisinde bir yığın el-Nusracı ve El-Kaideci terörist var. Bunları temizlemedik. Belki de bilinçli olarak. Ama bizden beklenen İdlib’i “terörist”’lerden temizlememiz di.
Şimdi herkes değişik bir oyun oynuyor. Bunu iyi kullanıp Rusya’yı küstürmeden ABD ile soğuyan ilişkileri lehimize çevirmemiz lazım.
-
Ben akl-ı selimin galip geleceği kanısında değilim. Bir devletin oturmuş politikaları olur. Bakanlar değişir, Başbakanlar değişir, Cumhurbaşkanları değişir fakat devlet politikası kesinlikle değişmez. Yahu bir bakıyorsun ki, bunların hiçbirisi değişmediği halde devlet politikası sürekli olarak değişiyor! Bunda bir tuhaflık yok mu?
-
Ben akl-ı selimin galip geleceği kanısında değilim. Bir devletin oturmuş politikaları olur. Bakanlar değişir, Başbakanlar değişir, Cumhurbaşkanları değişir fakat devlet politikası kesinlikle değişmez. Yahu bir bakıyorsun ki, bunların hiçbirisi değişmediği halde devlet politikası sürekli olarak değişiyor! Bunda bir tuhaflık yok mu?
Hocam ben yine de topyekün bir savaşa gireceğimize hemde bu kadar içli dışlı olduğumuz bir ülkeyle olacağına inanmıyorum. Gerçekler ortada bu ilişkinin savaşa dönüşmesi ile bizim Rusya'dan daha fazla kaybedeceğimiz şeyler var. Hem Rusya'da bizi daha çok batıya iteceklerinin farkında, Türkiye'nin batı ile ilişkileri bu kadar kötüyken bu fırsatı kolayca çöpe atmayı göze alamazlar.
-
Sayın Partikül bu konu başlığını bayağıdır takip edip yorum yazıyorum... Sizi tebrik ederim en aklı başında yorumları siz yapıyorsunuz...Sizin Suriye konusundaki görüşlerinize tamamen katılıyorum....
Biz Türk milleti olarak kendi hatalarımızı başkalarına mal etmekte eşsiziz.. İşi Suriye'de afedersiniz b.k ettik , sıvadık hala bu durum şunun hatası , bunun hatası deyip kendimizi kandırıyoruz...
Tamam bir halt işledik gaza geldin Suriye olayına müdahil olduk...Rusya'yı-İran'ı hesap edemedik... Baktık olmadı , çek kendini işin içinden sıyır... Daha da hatanda ısrar etme... Esad-Rusya-İran'ı ve de bir sürü ne idüğü belirsiz terör örgütünü karşına alıp , gururumuz kırılacak-geri çekilmem deyip mehmetçiklerimizi heba etmeyelim...
-
ABD Büyükelçiliği'nin videolu İdlib paylaşımına Rusya'dan dikkat çeken yanıt: Takdiri size bırakıyoruz
ABD'nin Ankara Büyükelçiliği'nin "NATO müttefikimiz Türkiye'nin yanındayız" paylaşımına Rusya'dan cevap geldi. ABD'nin 2021 yılı bütçesinde terör örgütü YPG'ye ayrılan 200 milyon dolarlık bütçeyi hatırlatan Rusya Büyükelçiliği "Takdiri size bırakıyoruz" paylaşımını yaptı.
(https://www.technoturkiye.com/wp-content/uploads/2020/02/abd-buyukelciliginden-videolu-idlib-paylasimi.jpg)
ABD'nin Ankara Büyükelçiliği sosyal medya hesabı Twitter üzerinden Suriye'nin İdlib kentinde yaşanan olaylara ilişkin video paylaşımında bulundu. Videoda "NATO müttefikimiz Türkiye'nin yanındayız" mesajı verildi.
ABD Ankara Büyükelçiliği, "Eye On Idlıb" yani "Gözler İdlib'in Üzerinde" başlıklı videosunu sosyal medya hesabı Twitter üzerinden paylaştı. Videolu mesajda "Suriye'de barışın tesis edilmesi ve sivilleri hedef alan Esed rejiminin uluslararası toplum nezdinde normalleşmesine karşı çıkmak için ABD'nin elindeki tüm gücü kullanacağı" belirtildi. Ayrıca videoda "NATO müttefikimiz Türkiye'nin yanındayız" denildi.
RUSYA'DAN YANIT GECİKMEDİ
ABD Büyükelçiliği'nin söz konusu paylaşımının ardından Rusya'nın Ankara Büyükelçiliği'nden cevap geldi. Paylaşımda, İdlib'de rejim saldırıları nedeniyle 13 askerin şehit olmasının ardından açıklama yapan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun "NATO müttefikimiz Türkiye'nin yanındayız" sözleriyle birlikte, Pentagon tarafından terör örgütü PKK kontrolündeki 10 bin kişilik birlik için bütçe talebi istenildiğine dair bir görsel yer aldı.
Büyükelçiliğin paylaşımında "Takdiri size bırakıyoruz" ifadesi kullanıldı.
(https://foto.haberler.com/haber/2020/02/12/abd-buyukelciligi-nin-videolu-idlib-paylasimina-12912885_6087_m.jpg)
https://www.haberler.com/abd-buyukelciligi-nin-videolu-idlib-paylasimina-12912885-haberi/ (https://www.haberler.com/abd-buyukelciligi-nin-videolu-idlib-paylasimina-12912885-haberi/)
-
Tamam bir halt işledik gaza geldin Suriye olayına müdahil olduk...Rusya'yı-İran'ı hesap edemedik... Baktık olmadı , çek kendini işin içinden sıyır... Daha da hatanda ısrar etme... Esad-Rusya-İran'ı ve de bir sürü ne idüğü belirsiz terör örgütünü karşına alıp , gururumuz kırılacak-geri çekilmem deyip mehmetçiklerimizi heba etmeyelim...
+1 Aynen katılıyorum... Mehmetcik; kurban edilecek, feda edilecek, heba edilecek, heder edilecek, önden sürülecek, gereksiz yere yıpratılacak, piyon misali kullanılacak, ihraç edilecek bir kuvvet değildir.
Silahlı kuvvetler, en gerekli yerde ve en son aşamada kullanılır. Askeri seçenek en son çözümdür. Bütün yolları denersin, başka seçenek kalmadığı zaman kullanırsın. Fakat bunlar öyle yapmıyor ki, politika üretemeyince askeri ileri sürüyorlar. Halbuki çözüm yolları bitmiş değildir.
İlk önce ne yapmak istediğine karar vereceksin. O bile belli değil. Sığınmacı sorununu savaşarak çözemeyiz ki..! Savaş başladığında, O bölgede bir tanecik normal insan kalmaz. Zaten göç edecek... Çünkü savaş alanı İdlib' in ta kendisidir. Hatırlayalım... Hendek Operasyonları sırasında, halkın güvenliğini sağlamak için zorunlu göç karar alınmıştı. Aksi taktirde operasyonların başarılı olma ihtimali çok azdı. Sivil kayıplar, alıp başını giderdi... Mevcut durumda Esad' ın öyle bir derdi yok ki! Adam önüne gelen yere bomba atıyor. Peki Türkiye bunu yapabilir mi? O nedenle mecburen insanları göç ettireceklerdi.
Savaşsak ta savaşmasak ta bu insanlar göç edeceğine göre; ben niye savaşıyorum arkadaş! Gerekçe, sığınmacı akınını engellemekse çözüm savaşmak değildir. Oturup anlaşacaksın. Esad genel af çıkartacak, teröristler silahlarını teslim edecek; güvenli bölge tesis edilecek ve belki on yılları kapsayan rehabilitasyon süreci başlatılacak. Kolay değil ama başka çaresi yok.
-
Bu nedir ya! :o :o
https://www.ensonhaber.com/esadin-en-guvendigi-isim-suheyl-hasan.html (https://www.ensonhaber.com/esadin-en-guvendigi-isim-suheyl-hasan.html)
-
Suriye sınırına askeri sevkiyat
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/02/13/o_6347.jpg)
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından, Hatay'daki sınır birliklerine fırtına obüsü ve askeri araç sevkiyatı yapıldı.
Suriye'nin İdlib şehrinde, Rusya destekli Esad rejiminin saldırıları devam ediyor. Rejim tarafından Türk gözlem noktasına düzenlenen saldırıda 5 askerimizin şehit olmasının ardından bölgede gerilim artmıştı.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın, bugün NATO Savunma Bakanları Toplantısı'nda, bölgede ateşkesin sağlanması ve kalıcı olması amacıyla askeri sevkiyatların süreceği açıklamalarının ardından sevkiyatlar hız kazandı.
FIRTINA OBÜSLERİ VE KOMANDOLAR SINIRDA
Hatay'daki sınır birliklerine fırtına obüsü ve askeri araç sevkiyatı yapıldı. Konvoy içerisindeki çok sayıda asker de bölgeye gönderildi. Burada tırlardan indirilen araçlar, sınır birliklerine doğru hareket etti.
https://www.ensonhaber.com/291-suriye-sinirina-askeri-sevkiyat.html (https://www.ensonhaber.com/291-suriye-sinirina-askeri-sevkiyat.html)
-
Umarim arkada gorunun okul binasi degil. Sayet oyle ise yukleme yapilmasi dogru bir yer oldugu soylenemez. " Bina jandarma karakolu da olabilir"
-
Milli Savunma Bakanlığı, İdlib'de çeşitli kaynaklardan alınan son bilgilere göre 63 Rejim unsurunun etkisiz hale getirildiğini duyurdu.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-idlibde-63-rejim-unsuru-etkisiz-hale-getirildi-41447105 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-idlibde-63-rejim-unsuru-etkisiz-hale-getirildi-41447105)
-
Error 404 (Not Found)!!1 (http://www.youtube.com/watch?v=s7RBiLFSYS4#)
-
Esad'ın parlamentosu sözde soykırımı kabul etti
1915 olaylarını soykırım olarak tanıyan karar tasarısı Suriye Parlamentosu tarafından oybirliğiyle kabul edildi.
Sahada Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) amansız mücadelesi ve kararlılığı karşısında eli kolu bağlanan Esad, çareyi soykırım yalanını kabul etmekte buldu.
Ermeni medyasında yer alan bir habere göre, Suriye Parlamentosu sözde Ermeni soykırımını tanıyan ve kınayan tasarıyı kabul etti.
"KABUL EDİLMESİ GEREKLİYDİ"
Haberde, Parlamento Sekreteri Rami Saleh'in "Her ne kadar daha önce Ermeni Soykırımı kurbanlarının hatıralarına saygılarını sunduklarını hatırlatsa da bu tasarısının kabul edilmesinin gerekli olduğunu" ifadelerine yer verildi
"AYNI SUÇ SURİYE HALKINA KARŞI İŞLENİYOR"
Suriye'nin Ermenistan Büyükelçisi Muhammed Hac İbrahim de, "Geçmişte soykırım suçu işleyenlerin haleflerinin aynı suçu bugün teröristler aracılığıyla Suriye halkına karşı işlediğini" savundu.
https://www.ensonhaber.com/esadin-parlamentosu-sozde-soykirimi-kabul-etti.html (https://www.ensonhaber.com/esadin-parlamentosu-sozde-soykirimi-kabul-etti.html)
-
Rejime ait bir helikopter daha vuruldu.
Kaynak Sosyal Medya.
Ops shield
-
stinger ise yaramaya basladi
-
stinger ise yaramaya basladi
Sosyal medyada Hawk sistemi ile düşürüldüğü iddia ediliyor. Biz oraya bu sistemi gönderdik mi?
-
stinger ise yaramaya basladi
Sosyal medyada Hawk sistemi ile düşürüldüğü iddia ediliyor. Biz oraya bu sistemi gönderdik mi?
Sosyal medyada Ruslar ve Suriyeliler helikopteri vuran füzenin Türk gözlem noktasından ateşlendiğini iddia ediyorlar. Yeni bir provokasyonla karşı karşıyayız büyük ihmal. Türkiye'yi ateşkese uymamakla suçlayacaklar.
-
Birliklerimizi veya konvoylarımızı hava saldırısına karşı nasıl koruyoruz acaba? Atılgan-zıpkın da göremedim ben...
-
ÖSO vermis de ola bilir stingeri bundan sonra rusya -suriye-iran düsünsün
Türkiye bu sistemi cokdan beri vermiyordu
-
(https://pbs.twimg.com/media/EQr1KTvXsAAo9qI?format=jpg&name=large)
-
Rusya destekli Suriye Ordusu Halep'in kontrolünü tamamen ele geçirdi. Muhalifler Halep'ten çekildi.
https://m.haberler.com/esed-rejiminin-saldirilari-sonucu-muhalif-gruplar-12925050-haberi/
-
Türkiye ile Rusya'nın ortak devriyeleri yeniden başladı
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/02/18/turkiye-rusya-devriye_7254.jpg)
Rusya'nın Suriye'deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi, Rus askeri polisi ve TSK'nın Türkiye-Suriye sınırında devriye gerçekleştirdiğini bildirdi.
Rusya’nın Suriye’deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi Başkanı Oleg Juravlyov, basın toplantısında, "Kamışlı-Şeyrek-Dellik-Kasra-Arada-Kebira-Tavrat-Şevkat-Dellik-Şeyrek-Kamışlı güzergahında yeni ortak Rus-Türk devriyesi gerçekleştirdi" ifadelerini kullandı.
Rus askeri polis birliklerinin Halep ve Rakka bölgelerinde de devriye görevine devam ettiğini söyleyen Juravlyov, ayrıca hava devriyesinin de gerçekleştiğini dile getirdi.
Tüm etkinliklerin onaylanan plana göre ve olaysız geçtiği kaydedildi.
https://www.ensonhaber.com/turkiye-ile-rusyanin-ortak-devriyeleri-yeniden-basladi.html (https://www.ensonhaber.com/turkiye-ile-rusyanin-ortak-devriyeleri-yeniden-basladi.html)
-
Trump: İdlib konusunda Erdoğan ile beraber çalışıyoruz
Trump, İdlib konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile beraber çalıştıklarını ve neler yapabileceğini görüştüklerini bildirdi.
ABD Başkanı Donald Trump, Los Angeles'a hareketi öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Bir soru üzerine hafta sonu Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesini değerlendiren Trump, "güçlü ve sert" bir lider olarak nitelendirdiği Erdoğan ile iyi ilişkisi olduğunu belirtti.
İdlib konusunda ABD ile Türkiye'nin yakın çalıştığını dile getiren Trump, "Erdoğan ile (İdlib konusunda) birlikte çalışıyoruz." dedi.
Trump, "Sert adamlarla daha iyi iş çıkarıyorum. Yüz binlerce insanın orada öldürülmesini istemiyor" diye konuştu.
"TRUMP, ERDOĞAN'A TEŞEKKÜR ETTİ"
Hafta sonu Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ABD Başkanı Trump arasındaki telefon görüşmesine ilişkin Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, "Trump, Erdoğan'a Türkiye'nin insani bir felaketi önlemek için gösterdiği çabalardan ötürü teşekkür etti." ifadesine yer verilmişti.
https://www.ensonhaber.com/trump-idlib-konusunda-erdogan-ile-beraber-calisiyoruz.html (https://www.ensonhaber.com/trump-idlib-konusunda-erdogan-ile-beraber-calisiyoruz.html)
-
Erdoğan’ın sözlerinden hemen sonra Kremlin’den flaş açıklama: En kötü senaryo olur
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İdlib'le ilgili yaptığı açıklamalardan hemen sonra Kremlin'den kritik bir yanıt geldi. Reuters'ın son dakika geçtiği açıklamaya göre, "Türkiye'nin İdlib'de Suriye Ordusu'na yönelik yapacağı operasyon en kötü senaryo olur" denildi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov Ankara ile Moskova arasındaki anlaşma görüşmelerinde sonuç çıkmadığını açıkladı.
(https://i.sozcu.com.tr/wp-content/uploads/2020/02/19/iecrop/peskov-reuters_16_9_1582106366.jpg)
Ankara-Moskova hattında peş peşe gelen açıklamalar iki ülke arasında gerilimi artırdı. İç savaşın, şiddetin ve kaosun bitmek bilmediği Suriye ile ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarının ardından Reuters haber ajansı arka arkaya son dakika ibareli haberler servis etti.
Haberde Rusya’nın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “İdlib harekatı bir an meselesidir” sözlerine jet yanıt geldiği belirtildi. Reuters’ın son dakika geçtiği haberine göre Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, olası operasyon ihtimaline karşı ‘uyarılarda’ bulundu. Türkiye’nin İdlib’de Suriye Ordusu’na yönelik yapacağı operasyonun en kötü senaryo olacağı savunan Peskov, bu durumu önlemek için Türkiye ve Rusya arasında diyaloğun süreceğini söyledi.
LAVROV DA DEVREYE GİRDİ
Bu açıklamadan sonra bir diğer haberde ise Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov’un konu ile ilgili ifadeleri gündeme bomba gibi düştü. Rusya Dışişleri Bakanı düzenlediği basın toplantısında Ankara ile Moskova arasındaki görüşmelerden anlaşma çıkmadığını söyledi. Lavrov, Şam yönetimine bağlı askeri güçlerin bölgede varlığını sürdürdüğünü söylerken, “Militanların, İdlib’teki Suriye ve Rus güçlerine saldırısı devam ediyor” dedi.
(https://i.sozcu.com.tr/wp-content/uploads/2020/02/19/harita.jpg)
Krize ilişkin Türk ve Rus heyetlerinin Rusya'nın başkenti Moskova'daki görüşmelerinin sonuçsuz kalması üzerine operasyon sinyali veren Erdoğan, “Şu ana kadar maalesef arzu ettiğimiz neticeye ulaşamadık. Masada bizim istediğimiz yerin çok uzağında olunduğu bir gerçektir. Türkiye, İdlib konusunda kendi harekat planını uygulamak için her türlü hazırlığını yapmıştır. ‘Bir gece ansızın gelebiliriz' diyoruz. Daha açık ifadeyle İdlib harekatı bir an meselesidir” dedi.
AKAR: İNSANİ DRAM YAŞANIYOR
Öte yandan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, TBMM’de gazetecilerin sorularını yanıtlarken İdlib konusuna da değindi. Akar, “Oradaki mesele tam bir güvenlik meselesi, tam bir savunma meselesi; fakat bunun ötesinde de gerçekten bir insani dram yaşanıyor. Burada rejim havadan ve karadan saldırılarıyla gerçekten insanlık dışı faaliyet göstermiştir. Hastane ve okulları vurdular. Her ne kadar onlar inkar etseler de bunların fotoğrafları her tarafta mevcut. Dolayısıyla öncelikle bu akan kanın durdurulması ateşkesin sağlanması bizim birinci amacımız” diye konuştu.
‘ZOR DA KULLANABİLİRİZ’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daha önce açıkladığı ilkeleri aynen koruduklarını ifade eden Akar, şöyle konuştu:
“Herhangi bir şekilde gözlem noktalarımızın çekilmesi söz konusu değil. Herhangi bir şekilde onlara bir şey yapıldığı takdirde misliyle karşılık vereceğimizi söyledik, söylemeye de devam ediyoruz. Dolayısıyla bu ateşkesin sağlanabilmesi için süratle tarafların Soçi mutabakatındaki taahhütlerine uymasını bekliyoruz. Biz orada ateşkesin sağlanması için ne gerekiyorsa bunu yapmaya çalışıyoruz. Gerekirse oradaki muhaliflere ya da ateşkesi bozanlara karşı zor da kullanabileceğimizi ifade ettik.”
https://www.sozcu.com.tr/2020/dunya/son-dakika-erdoganin-sozlerinden-hemen-sonra-kremlinden-flas-aciklama-en-kotu-senaryo-olur-5634245/ (https://www.sozcu.com.tr/2020/dunya/son-dakika-erdoganin-sozlerinden-hemen-sonra-kremlinden-flas-aciklama-en-kotu-senaryo-olur-5634245/)
-
Kacinilmaz gün yaklasti...
Allah askerlerimize zafer versin düsmanlarinada korku salsin... !!! Amin Amin Amin !!!
-
ABD, İngiltere ve Almanya'dan İdlib için flaş çağrı
ABD, İngiltere ve Almanya, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyinde, Suriye rejimini Türkiye'nin İdlib'deki gözlem noktalarına saldırılarına son vermeye çağırdı.
ABD'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Kelly Craft, BM Güvenlik Konseyi'nde yaptığı konuşmada, Suriye'de çocuklar soğuktan ölürken, rejimin, destekçileri Rusya, İran ve Hizbullah'ın saldırılarıyla askeri zafer ilan ettiğini söyledi.
ABD Başkanı Donald Trump'ın, Rusya'nın Suriye rejimine verdiği desteği kestiğini görmeyi istediğini belirten Craft, şunları kaydetti:
"ABD olarak, Suriyeli mültecilere yardım konusunda en fazla yükü taşıyan NATO müttefikimiz Türkiye'nin meşru çıkarlarını destekliyoruz ve Türkiye'nin çatışmalar nedeniyle yeni bir mülteci akını konusundaki endişelerini anlıyoruz. Türkiye'yi Suriye'nin kuzeybatısında gerginliği artırmakla suçlayan Rus yetkililerinin açıklamalarını kesinlikle reddediyoruz. Bunun sorumlusunun Esed rejimi ve Rusya olduğundan hiç şüphemiz yok.”
Craft, ABD'nin, ateşkesin yeniden sağlanması ve rejim güçlerinin 2018'de Soçi'de varılan ateşkes hattına geri çekilmesi için diplomatik çabalar konusunda Türkiye ile koordinasyon çalışmalarını sürdüreceğini vurguladı.
Almanya'nın BM Daimi Temsilcisi Christoph Heusgen de Türkiye'nin İdlib'deki gözlem noktalarının çevresinde artan gerginlikten endişe duyduklarını belirterek, “Suriye rejiminden, Türk kuvvetlerine yönelik saldırılarını durdurmasını ve derhal gerginliği azaltmasını talep ediyoruz.” dedi.
İngiltere'nin BM Daimi Temsilcisi Karen Pierce ise "Türkiye'ye saldırıların durması gerek. Türkiye İdlib'de barışçıl bir çözüm için çaba gösterdi ve gerginliğin artmasının halihazırda 3,5 milyon mültecinin yükünü taşıyan Türkiye'yi etkileyecek olmasından endişe duyuyoruz." ifadelerini kullandı.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberi-abd-ingiltere-ve-almanyadan-idlib-icin-flas-cagri-41451110 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberi-abd-ingiltere-ve-almanyadan-idlib-icin-flas-cagri-41451110)
-
Rusya'dan İdlib açıklaması
Rusya Dışişleri Başkanı Sergey Lavrov açıklamalarda bulunarak, Suriye konusunda Türkiye ile anlaşmaya varılamadığını belirtti.
"SURİYE KONUSUNDA TÜRKİYE İLE ANLAŞMAYA VARILAMADI"
Lavrov, anlaşmaya varılamadığını belirttiği açıklamada, "Suriye konusunda Türkiye ile anlaşmaya varılamadı. Rusya Türkiye ile görüşmelerde yeni bir talepte de bulunmadı. İdlib'de rejim ve Rus kuvvetlerine yönelik saldırılar devam ediyor." dedi.
Lavrov, ayrıca "Türkiye'nin İdlib'de rejim güçlerine yönelik olası operasyonu en kötü senaryo olacaktır." diye sözlerine ekledi.
https://www.ensonhaber.com/rusyada-idlib-aciklamasi.html (https://www.ensonhaber.com/rusyada-idlib-aciklamasi.html)
-
İşte Moskova görüşmelerinde Türkiye’nin kabul etmediği plan
Moskova’daki görüşmelerde Rusya, “çatışmasızlık bölgesi alanının” yüzde 60 oranında daraltılmasını, TSK gözlem noktalarının M-4, M-5 otoyollarının kuzeyine çekilmesini teklif etti. Türkiye bu öneriyi net biçimde reddedince müzakereler tıkandı. Üçüncü tur görüşmeler için Ankara’ya önümüzdeki günlerde Rus heyet gelecek. Heyetler anlaşamazsa liderler görüşecek.
Türkiye ile Rusya arasında Ankara’nın ardından Moskova’da gerçekleştirilen heyetlerarası ikinci tur İdlib görüşmelerinde yol alınamadı. Görüşmelerde, Rusya, “çatışmasızlık bölgesi alanının” yüzde 60 oranında daraltılmasını, TSK’nın 12 gözlem noktasını M-4, M-5 otoyollarının kuzeyine çekilmesini teklif etti. Bu durumun “sahadaki gerçeklere uygun olmadığı” tezini savunan Türkiye ise, TSK’nın İdlib’in yüzde 40’lık bölümüne çekilmesi sonucunu doğuracak öneriyi net biçimde reddetti.
Müzakereler bu noktada tıkanırken, önümüzdeki günlerde yeni bir Rus heyetin Ankara’ya geleceği öğrenildi.
Edinilen bilgiye göre, Rusya tarafı 17 Eylül 2018 tarihli, “Soçi Mutabakatı”nın güncellenmesi önerisiyle geldiği müzakere masasına, yeni bir harita ve “kağıt” koydu. Rus tarafının, etrafını Türkiye’nin gözlem noktalarının çevirdiği, “çatışmasızlık bölgesi alanının daraltılması” önerisi, Türkiye tarafından kabul görmedi. Önerinin mevcut anlaşma çerçevesini yüzde 60 oranında daha daralttığı kaydedildi. Türkiye’nin İdlib’in yüzde 40’lık alanına çekilmesine yol açacak öneri kesin bir dille reddedilirken, rejimin bu bölgede etkin olması ile milyonlarca mültecinin yerinden edileceği, endişesi dile getirildi.
Görüşmelerde Hmeymim Üssü ve bölgesine ılımlı muhalifler tarafından saldırı yapıldığı iddiasını da gündeme getiren Rusya, bu gerekçeyle de gözlem noktalarının daha kuzeye, M-4 ve M-5 karayollarının yukarısına çekilmesi önerisinde ısrarcı oldu. Türk tarafı, bu saldırıların söz konusu olmadığını söylerken, müzakereler bu noktada tıkandı. Türkiye Rusya’dan, Moskova’dakinin aksine Ankara’da “daha kabul edilebilir”, “saha gerçeklerine uygun” yeni bir plan sunmasını bekliyor.
Sonuç çıkmazsa Putin-Erdoğan görüşecek
Üçüncü tur görüşmeden de bir sonuç alınamaması halinde ise, liderlerin devreye girebileceği belirtiliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in önümüzdeki günlerde bir telefon görüşmesi yapabileceği de kaydediliyor. 5 Mart’ta Tahran’da gerçekleşmesi planlanan üçlü zirve de güncelliğini korurken, Türkiye, “Sahada gelişme olmaz ise zirve anlamını kaybeder” görüşünü savunuyor. Kaynaklar, liderler düzeyinde görüşme ile bu konuda aşama kaydedilebileceğini vurguluyor.
İNSANLIK DRAMI UYDUDAN TESCİLLENDİ
17 Eylül 2018’deki Soçi mutabakatından bu yana rejim ve destekçilerinin İdlib’e saldırılarında 1800’den fazla sivil can verdi. Ocak 2019’dan bu yana göç edenlerin sayısı 1 milyon 942 bini buldu. Colorado merkezli Maxar Teknoloji firmasının uydu görüntüleri de İdlib’den kaçan Suriyelilerin yaşadıkları insanlık dramını gözler önüne serdi.
(https://i2.milimaj.com/i/milliyet/75/770x0/5e4db98e5542800efced8eae)
Maxar’ın paylaştığı ilk fotoğraf 5 Şubat 2019 tarihine ait. İdlib’in kuzeyinde bulunan Deir Hassan ve Kefaldin bölgelerinde bir kaç tane irili ufaklı kamp bulunuyor.
16 Şubat 2020 tarihli uydu görüntüsünde ise aynı bölgedeki kamplar neredeyse tamamen birbirleriyle birleşmiş durumda.
(https://i2.milimaj.com/i/milliyet/75/770x0/5e4db97d5542800efced8eac)
Bir yıl içinde Esad rejiminin saldırılarından kaçanlar için ağaçlık alanlar hariç diğer arazilerin tamamına yakınına çadır kurulmuş.
https://www.milliyet.com.tr/gundem/son-dakika-iste-moskova-gorusmelerinde-turkiyenin-kabul-etmedigi-plan-6148806 (https://www.milliyet.com.tr/gundem/son-dakika-iste-moskova-gorusmelerinde-turkiyenin-kabul-etmedigi-plan-6148806)
-
SMO, İdlib'in güneyinde operasyon başlattı
TSK tarafından desteklenen Suriye Milli Ordusu, İdlib'in güneyinde rejim güçlerine üst üste darbeler vurmaya başladı.
Suriye'nin İdlib şehrindeki Türk gözlem noktasına Esad güçlerinin saldırıları sonucu 5 askerimiz şehit olmuştu. Saldırının ardından Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), rejim güçlerine misliyle karşılık vererek askerlerimizin kanını yerde bırakmadı.
ESAD'A UYARI SONRASINDA SEVKİYATLAR
Bu gelişmelerden sonda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Esad'a bölgeden çekilmesi için şubat sonuna kadar mühlet vermiş, akabinde TSK güçleri İdlib'e silah ve asker sevkiyatına başlamıştı.
İDLİB'İN GÜNEYİNDE OPERASYON BAŞLADI
Astana ve Soçi'de varılan mutabakatları hiçe sayarak İdlib'in güneyinde ilerleyen Esad rejimi güçlerine karşı, TSK destekli Suriye Milli Ordusu (SMO) güçlerinin operasyon başlattığı bildirildi.
SMO, SERAKİB VE NEYRAB KÖYÜNE GİRDİ
SMO, rejim güçlerinin İdlib'in güneyinde ele geçirdiği yerleşimleri geri almak için başlattıkları operasyonda, Serakib ilçesinin kuzeybatısında yer alan Neyrab köyüne girdi.
NEYRAB BÜYÜK ORANDA KONTROL ALTINA ALINDI
SMO askerlerinin, Neyrab köyünü büyük oranda kontrol altına aldığı bildirildi.
1 TANK VE 1 ZIRHLI ARAÇ İMHA EDİLDİ
Köydeki rejim hedeflerine yönelik topçu atışlarının ardından karadan ilerlemeye başlayan SMO, rejime ait bir tank ve bir de zırhlı personal taşıyıcıyı imha ederken, bir tankı da ele geçirdi.
ŞİDDETLİ ÇALIŞMALAR
Bölgede SMO ile rejim güçleri arasında şiddetli çatışmalar sürüyor.
KOMANDOLAR BÖLGEDE
SMO güçlerine destek olan Türk komandoları da bölgede.
https://www.ensonhaber.com/smo-idlibin-guneyinde-operasyon-baslatti.html (https://www.ensonhaber.com/smo-idlibin-guneyinde-operasyon-baslatti.html)
-
Milli Savunma Bakanlığı: Ateşkesi sağlamak üzere İdlib bölgesinde bulunan unsurlarımıza yapılan hava saldırısı sonucu 2 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 5 kahraman silah arkadaşımız yaralanmıştır. Belirlenen hedefler ateş altına alınmış, alınmaya devam edilmektedir. Bugüne kadar olduğu gibi şehitlerimizin kanı yerde bırakılmamış, bundan sonra da bırakılmayacaktır. Hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine, TSK ile asil milletimize başsağlığı ve sabır, yaralı personelimiz için de acil şifalar dileriz. İdlib bölgesindeki çeşitli kaynaklardan alınan son bilgilere göre; 50’den fazla Rejim unsuru, 5 tank, 2 zırhlı personel taşıyıcı, 2 silahlı pikap, 1 obüsün imha edildiği öğrenilmiştir.
https://twitter.com/tcsavunma/status/1230500316011016193
-
Sonunda geldiğimiz noktaya bak... YPG hariç , rejim güçlerinin sınırımıza yerleşmesine neden izin verilmiyor? 90 yıldır suriye sınırında suriye devleti bulunmuyor muydu?
Biz Zeytindalı vb. operasyonları Batı'ya "sınırımızda pkk/ypg var bunlar aynı göbekten birbirine bağlı " diye meşrulaştırmadık mı?
Şimdi bu operasyonu nasıl meşrulaştıracağız? "Rejim Soçi mutabakatına uymuyor , bu operasyon bunun için yapılıyor" diyeceğiz... Sonra şu şu şu nedenle bu operasyon yapıldı diye konuşacağız... Sürekli Suriye batağın içinde debelenmeye başladık....
Bu Ortadoğu bataklık dedik maalesef dinletemedik... Batı-ABD ; Rus gücünü kırmak için Suriye'de bize verdikçe veriyor gazı....
-
Bu saldırının da Rus uçakları tarafından yapılmış olma olasılığı var.
-
Böyle rezil dansöz gibi bir dış politika olamaz.Bizimkiler gene yapacağını yaptı abd nin kucağına oturmayı becerdiler.Hem de ne uğruna birkaç çapulcu cihatçı pislik için Rusya ile savaşı dahi göze alarak.Abd İsrail ve ypg göbek atmıyorsa şu anda ne olayım.Askerimizi boş yete kırdıracaklar orada Allah kahretsin
-
1 haftadır gümbür gümbür savaşa giriyoruz dedik. Kuşatma altında kalan askerlerimiz var gözlem noktalarında, silahlı esirdir onlar. Hava desteği olmadan, nasıl yapacaktık operasyonu. Yeri gelince “We are NATO” deyip destek istiyoruz, 2 batarya
Patriot istiyoruz ABD`den. Yeri gelince NATO`dan çıkarız, FETÖ ve PKK`dan dolayı ABD`ye rest çekiyoruz.
Şunu kabul edelim Rusya karşısında çaresiz kaldık maalesef. Rusla savaşırız, denize dökeriz, Hmeymim hava üssünü bombalarız diyen beyinsizler de oldu. Karadenizin öbür tarafında kuzeyden komşu olduğumuzu unutuyorlar. Rusya sadece Hmeymim üssünden ibaret değil...
-
Aklım almıyor bir iki milyon daha mülteci gelecek bahanesiyle Rusya gibi bir ülke ile kapışmayı göze alıyoruz.Ama bence mülteciler bahane işin altında başka sebepler yatıyor BOP un amacına ulaşması gibi abd ve İsrailin taşeronluğunu yapıo onları rahatlatmak gibi ypg terör devletini kendi elimizle kurulmasına yardımcı olmak gibi.Ulan gelecek bir iki milyon mültecinin bedeli var da kurulacak terör devletinin orada bir hiç uğruna şehit olacak askerlerin vereceğimiz kayıpların ordumuzun zayıflayıp yıpranmasının bedeli yok mu? Allah bu hülçkümeti bildiği gibi yapsın ne diyeyim!
-
S-400'leride bîtaraflarına sokarlar umarım. Bir ton patriotlar laf edildi. Şimdi patriot talebi olmuş. Gülermişim ağlar mısın. Ruslar mafyavari bir devlet hala anlamayanlar var. Bizim en büyük düşmanımız Rusya. Adam göstere göstere Türk askerini hedef alıyor. Resmen savaş ilanı. Bunları söyleyince Amerikancı oluyoruz bide. Lan kimsenin Abdyi savunduğu yok. Asıl tehdit ortada. Abd sana en fazla terörü kullanır. Ruslar doğrudan hedef alıyor. Yakında Nato'ya yalvarırız herhalde. Sahi biz Nato ile savaşacaktık demiiiiiiiii S400'leride ondan aldım demiiiiiii. Ne ileri görüşlülük. Batılı ülkeler sevismeyı bırakınca seninle savaşır. Aptal mı onlar sevişmek varken savaşsın. Vekalet piyonları kullanır en fazla.
-
Suriye parçalanırsa Doğu Akdeniz' i kaybederiz demiştim... düşüncelerimi güncelliyorum; bu işin sonu memleketi parçalanmaya kadar götürebilir. Tam her şey yoluna girecekti derken, Türk milletini bir hiç uğruna heder edecekler.
-
Eğer ABD'den Patriot istendiyse çok vahim bir durum zaten verilen bilgiye göre ABD'liler bu isteğe cevap verme gereği bile duymamışlar. Rusya'ya gelecek olursak Rusya, Suriye rejiminin isteğiyle burada bulunduğunu ve yardım ettiklerini söylüyor aynısını biz şu anda Libya için söylüyoruz yani bizim Rusya'yı suçlayacak herhangi bir geçerli sebebimiz yok. ''Rus Dışişleri Sözcüsü ayrıca, “Suriyeli yetkililerin kendi topraklarında neler yapması gerektiği yönündeki açıklamalar konusunda da egemen bir devletin söz konusu olduğunu ve Suriye silahlı kuvvetlerinin kendi toprağında bulunduklarını unutmamak gerekiyor. Baz ilke bu olmalı” ifadelerini kullandı.'' Bu açıklamaya karşı biz haklı ne söyleyebilirizki.
Ayrıca Rusya ile ilişkiler Suriye yüzünden bozulursa bizim onlardan daha çok şey kaybedeceğimizi Ruslar iyi biliyorlar. Ki şimdiden bu bozulma durumu başlamış gibi görünüyor şimdiden Ruslar tatil rezervasyonları iptal ettirmeye ya da başka bölgeler seçmeye başlamışlar bile.
-
S-400'leride bîtaraflarına sokarlar umarım. Bir ton patriotlar laf edildi. Şimdi patriot talebi olmuş. Gülermişim ağlar mısın. Ruslar mafyavari bir devlet hala anlamayan beyinsizler var. Bizim en büyük düşmanımız Rusya. Adam göstere göstere Türk askerini hedef alıyor. Resmen savaş ilanı. Bunları söyleyince Amerikancı oluyoruz bide. Lan kimsenin Abdyi savunduğu yok. Asıl tehdit ortada. Abd sana en fazla terörü kullanır. Ruslar doğrudan hedef alıyor. Yakında Nato'ya yalvarırız herhalde. Sahi biz Nato ile savaşacaktık demiiiiiiiii S400'leride ondan aldım demiiiiiii. Ne ileri görüşlülük. Batılı ülkeler sevismeyı bırakınca seninle savaşır. Aptal mı onlar sevişmek varken savaşsın. Vekalet piyonları kullanır en fazla.
Arkadaşım sen TRM' dekilerin analizlerine çok güvenme... Ne söyledilerse tersi çıkmıştır. Zaman zaman göz atıyorum, onların gazına çok geliyorsun. Oradaki Amerikancılara söyle de... gelsinler burada özgürce tartışalım. Analizlerini teker teker çürütelim.
-
S-400'leride bîtaraflarına sokarlar umarım. Bir ton patriotlar laf edildi. Şimdi patriot talebi olmuş. Gülermişim ağlar mısın. Ruslar mafyavari bir devlet hala anlamayan beyinsizler var. Bizim en büyük düşmanımız Rusya. Adam göstere göstere Türk askerini hedef alıyor. Resmen savaş ilanı. Bunları söyleyince Amerikancı oluyoruz bide. Lan kimsenin Abdyi savunduğu yok. Asıl tehdit ortada. Abd sana en fazla terörü kullanır. Ruslar doğrudan hedef alıyor. Yakında Nato'ya yalvarırız herhalde. Sahi biz Nato ile savaşacaktık demiiiiiiiii S400'leride ondan aldım demiiiiiii. Ne ileri görüşlülük. Batılı ülkeler sevismeyı bırakınca seninle savaşır. Aptal mı onlar sevişmek varken savaşsın. Vekalet piyonları kullanır en fazla.
Arkadaşım sen TRM' dekilerin analizlerine çok güvenme... Ne söyledilerse tersi çıkmıştır. Zaman zaman göz atıyorum, onların gazına çok geliyorsun. Oradaki Amerikancılara söyle de... gelsinler burada özgürce tartışalım. Analizlerini teker teker çürütelim.
Onların gazına geldiğim falan yok. Görmüyormusum olan biteni. Göz göre göre askerlerimiz hedef alınıyor.
-
Tamam anladım ama bu iktidarın yanlışı. Ne yapmak istedikleri belli değil ki! Amaç belli değil, hedef belli değil, strateji belli değil... Yaprak gibi savruluyorlar. Bir devlet böyle yönetilmez. Sabahtan akşama kadar kırk kere dalavere çeviriyorlar. İnsanın bir günü bir gününü tutmaz mı yav! Sabahtan akşama kanun değişiyoruz, kural değişiyor, hukuk değişiyor, görüş değişiyor, strateji değişiyor, plan değişiyor. Şimdi de Suriye politikası değişti...Olacak iş mi yani!
-
Tamam anladım ama bu iktidarın yanlışı. Ne yapmak istedikleri belli değil ki! Amaç belli değil, hedef belli değil, strateji belli değil... Yaprak gibi savruluyorlar. Bir devlet böyle yönetilmez. Sabahtan akşama kadar kırk kere dalavere çeviriyorlar. İnsanın bir günü bir gününü tutmaz mı yav! Sabahtan akşama kanun değişiyoruz, kural değişiyor, hukuk değişiyor, görüş değişiyor, strateji değişiyor, plan değişiyor. Şimdi de Suriye politikası değişti...Olacak iş mi yani!
Gerçekten bak ben kimseyı kırmak, üzmek istemiyorum. Bu forumda yazan herkez ülkesini seven insanlardır. Herkezin görüşüne saygım var. Ama sende perinçekçilerin sözcüsü gibisin. Hükumetin yanlışları olması 3 defa doğrudan Türk askerine saldırı yapmak anlamına gelmiyor. Idlibe 3 milyon sığınmacı var. Çekilirsek o insanlar nereye gidecek bu ılke 3 milyon sığınmacıyı kaldırır mı ? Ustelik terorist unsurlarda var onlarda bu sivillere karmışmış vaziyette. Idlib'ten taviz veremeyiz. Bunu Ruslarin anlaması lazım.
-
... Herkezin görüşüne saygım var. Ama sende perinçekçilerin sözcüsü gibisin...
Aklın yolu bir... Adamlar doğruyu söylüyorsa, sırf onlar söyledi diye tersini mi söyleyelim yani! Kaldı ki, onlarla yakından uzaktan alakam yoktur. Bir keresinde TÜYAP Kitap Fuarında görmüştüm O kadar... Sen boş ver arkadaşım, Amerikancıları sözüne gitme.
Bakıyorum da milleti gazlıyorlar. Yok Suriye' yle savaşalım, yok Rusya' yı denize gömelim! Peki, ne için kimin için? Eline ne geçecek! Hiç birşey.
2 Milyon Suriyeli' yi bahane ediyorlar mış! O zaman 5 Milyon Suriyeliyi, 2 milyon Afgan, Tacik, Iraklı, şuralı buralıyı içimize niye aldın kardeşim? Çarşıya pazara çıkıyorum, Türkçe konuşan adam yok! Bunların hepsi hikaye, bize yutturamazlar.
Türk milletinin en seçkin birlikleri Suriye' de heder edilecek, yıpratılacak. Öteki tarafta Yunanistan, Bulgaristan' da şu kadar bin Amerikan askeri hazırda bekliyor. Ne için, kimin için oradalar? Bu soruları soralım. Adam Trakya' dan girse İstanbul' dan çıkar. Kim engel olacak, peki?
Saddam' ın düştüğü tuzağa düşmesinler. Hakiki Türk evladı da; Wilsoncuların, İngiliz Muhipleri Cemiyeti' nin, Kürt Teali Cemiyeti' nin tuzağına düşmesin. Bu toprakların/Ortadoğu' nun Tunç kanunudur; Amerikan ipiyle kuyaya inen, İngiliz sicimiyle asılır.
-
Milli Savunma Bakanlığı, Türkiye'nin ABD'den İdlib için Patriot füze savunma sistemi istediği yönündeki iddiaları yalanladı.
https://tr.sputniknews.com/turkiye/202002201041444158-milli-savunma-bakanligi-abdden-patriot-istenildigi-haberini-yalanladi/
-
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, katıldığı canlı yayında İdlib'de yaşanan gelişmelerle ilgili açıklamalarda bulundu. Rusya ile görüşmelerin devam edeceğini ve Soçi mutabakatının esas alınacağını belirten Akar, "Rusya ile karşı karşıya gelme niyetimiz yok" dedi.
(https://foto.haberler.com/haber/2020/02/20/milli-savunma-bakani-akar-rusya-ile-karsi-12938932_414_o.jpg)
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, CNN Türk ekranlarında yayınlanan Gece Görüşü programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Akar İdlib'deki son gelişmelere ilişkin "Rusya ile Türkiye arasındaki diyalog devam ediyor. İdlib'de zor kullanmak dahil ateşkesi sağlayacağız. A,B, C planlarımız hazır, yeri gelince uygulanır. Soçi mutabakatının arkasındayız, taraflar uysun" dedi. Akar, Rusya'ya ilişkin ise "Rusya ile karşı karşıya gelme niyetimiz yok" ifadelerini kullandı.
https://www.haberler.com/milli-savunma-bakani-akar-a-b-c-planlarimiz-12938932-haberi/ (https://www.haberler.com/milli-savunma-bakani-akar-a-b-c-planlarimiz-12938932-haberi/)
-
"Idlipteki durumumuz icin tek kullanilabilecek bir kelime dusunebiliyorum "Inat" Mevcut politikamizin mantiksal hicbir aciklamasi malesef yok sadece salt inat ve bir inat uguruna gereksiz ardi ardina kesilmeyen hatalar zinciri.
Idlipte bulunmamizin artik hic ama hic bir mantikli aciklamasi kalmadi. Soci mutabakatinin isminden baska bir sey geriye kalmadigi asikar. Taraflarca idlip icin ocak basinda ilan edilmis olan son umut olan ataskes anlasmasi murekkebi kurumadan anlasmanin taraflarinca 48saat icerisinde bozuldu . Hal bu durumda biz neyin gozlemini yapmayi hedeflemekteyiz anlasilir gibi degil.
Bir defa Idlipte Rusya net sekilde rejimi desteklemekte , Iran bildigini okuyor. Bizler ise tum yapilmakta olan israrlara ragmen Idlipde isimizin ne olduguna inanmakta gucluk cektigimiz bir acmaz icerisindeyiz.
Idlip batakliginda isimiz nedir?
Soci olmus niye halen oradayiz?
Suriyenin toprak butunlugune inandigimizi defalarca belirttik o zaman Suriye devleti ile arap veremedigimiz nedir , amacimiz mevcut Suriye rejimini devirmekmi?
Niye Silahli kuvetlerimizi bize direk tehtit icermeyen ve eninde sonunda Suriye devletinin kontrolune gececek olan Idlip bir bataklikta tutmakta israr ediyoruz?
Niye Rusya ile bize getirisi olmayan bir konuda papaz oluyoruz ? Amerikadan yetterince kazik yemedikmi ki halen Amerikalilarla Ruslara karsi hesaplar icerisindeyiz?
** Yerli HSS sistemlerimize ne oldu ki Patriot ihtiyacimiz olusuverdi hemencecik ?
"yoksa durumumuz bu kadar mi vahim ki bizlere onlarca kazik atmis ve halen de atmayi planlayan dostumuz ABD den Patriot talepte bulunduk/ onlarilerini geri ceviremedik . Dusunun patriotun dumeni ABD linin elinde benim Idlipteki askerimi korumak icin.
-
Allah şehitlerimize rahmet eylesin.
Bu konuda defalarca dile getirdiğim gibi bu işin en başında Suriye'nin toprak bütünlüğü için Rusya ve rejimle işbirliği içerisinde olmamız gerekirdi. Suriye'de farklı grupların kışkırtılarak, silahlandırılarak, terörist ithal edilerek karıştırılacağı o zamanlar kabak gibi belliydi. Ama biz gittik ortalığı karıştıranlara uyduk, Şam'da cuma namazı kılacağız dedik. Elimizde patladı. Katliamlardan kaçan milyonlarca Suriyeliyi misafir etmek zorunda kaldık. Üzerine sınırımızda terör koridoru kurdular. O koridor yüzünden sırırın öbür yanına geçmek zorunda kaldık. Harekatlar düzenledik. Şehitler vermemize rağmen oldukça temizledik. Suriye'deki muhalif gurupları da silahlandırarak bu harekatlarda kullandık. Şimdi ise bize doğrudan terör tehditi olmayan bir bölgede gözlemci olarak görev yapıyoruz. Ancak bu bölgede bizim silahlandırdığımız gruplarda diğerlerininkiler sürekli çatışıyor. Bu guruplar arasındaki çatışmaya rejim güçleri oğrudan müdahil oldukça biz de olmaya başladık. Buna paralel olarak rejimin destekçisi Rusya da aynı şekilde. O bölgedeki amacımız nedir? Göç dalgasını engellemek mi? Daha önce Işid katliamından biize sığınan milyonlar varken buradan avaz avaz sesleniyordum, teröristleri vuralım diye, ama o dönem pek bir şey yapmamıştık! Neden? Amacımız silahlandırıp kullandığımız muhalif grupları korumak mı? O zaman karşı tarafla aralarında ateşkes sağlamamız gerek miyor mu? Amacımız Esad'ı devirmek mi? Bunu bir avuç muhalifle yapmamız mümkün mü? Esad'ın ardında Rusya varken özellikle? Her fırsatta da Suriye'nin toprak bütünlüğünden yana olduğumuzu belirtirken!
Bir Soçi mutabakatıdır gidiyor. Peki o mutabakatta alınan kararlar nedir ve kimler ne kadar uymuştur? Herkes birbirini suçladığına göre uyan yok!
Bu durumda Rusya ile savaşacak mıyız? Alıştık nasıl olsa bir iki senede bir bir yerleri fethetmeye, sonra da oraların liderleriyle dost olmaya. Bugün Ali'yle dost, Veli'ye düşman, yarın tam tersi, öbür gün onun da tersi.
Her zaman dile getiriyoruz: Ülkeler arasında dostluk olmaz, çıkarlar olur! Ülkemizin çıkarları kiminle çakışıyorsa, onunla düşman oluruz. Birgün ABD olur, diğer gün Rusya. Ama adım atarken karşındakine ortak çıkarlarınızın ne olduğunu iyi anlatmamnız gerekir. Ortak çıkarlarınızı siz de bilyorsanız, karşınızdakinin de bilmesini beklemeyin. Sürekli kullanılırsınız ve sürekli taraf değiştirmeniz zaten kaçınılmaz olur.
Ancak şunu da açık net söyleyeyim: Son günlerdeki bütün bu kargaşa içerisinde bizim Rus askeri varlığına doğrudan bir saldırımız oldu mu? Eğer böyle birşey söz konusu değilse ve bugünkü saldırıyı iddia edildiği gibi Ruslar yaptıysa bunun bedeli ağır ödetilmeli. Nasıl ki terör saldırılarına ve rejimin saldırılarına misliye karşılık vermeye alışkınız, bugünkü saldırıyı yapanlara da aynı tarife uygulanmalı! En üst düzeyde bunun hesabı sorulmalı! Kimse bu devleti kullanamaz, aptal yerine koyamaz! Eğer inat yapılacaksa bu noktada yapılacak! İster rejim olsun, ister Rus olsun, isterse ABD olsun, kimse bir mutabakatla görevlendirilmiş Türk askerine saldıramaz! Saldırırsa bedelini ağır öder.
Bunun dışında vay efendim Rus ayısına güvenilmez miş de s400'leri boşuna almışızda ABD'den patriot alsak daha iyiymiş. Halen aynı yerdesiniz. Dar bir çerçeveden dünyaya bakıyorsunuz. O çerçeve de size ait değil, birileri tutuşturmuş elinize. Ya bırakın bu avuntuları. Ne Rus ayısına, ne ABD'ye, ne de AB'ye güven olmayacağını halen öğrenemediniz mi? Bu kaosun mimarı zaten ABD. Senelerdir "istediğiniz" patrotlarınız nerede? Tabi ki vermeyenden değil, verenden alacaksınız, kendiniz yapamıyorsanız! Tabi ki bu kaostan çıkar sağlamak isteyenler çıkacak. Köprüyü geçene kadar...
-
(https://pbs.twimg.com/media/ERPKOT7VAAI1Anw?format=jpg&name=medium)
Sosyal medyada resimlerle söylentiler dolaşıyor. Yukarıdaki Su-24 bizim askeri araçlara bombayı atarken mesela!
Bizim desteklediğimiz muhalifler Rus uçağına bir füze atmışlar ve vuramamışlar. O uçak da dönüp muhaliflerin yakınındaki bizim park halindeki konvoyumuzu vurmuş. Böyle diyorlar. Ama bu konuda her iki taraftan da resmi bir açıklama yok. Resimdeki Rus yapımı Su-24 uçağı Ruslara mı yoksa Suriye'ye mi ait?
İdlib bölgesi daha önce harekat yaptığımız bölgeler gibi değil! Diğer operasyonlarda karşımızda, ağırlıklı olarak müttefiklerimizin silahlandırdığı pkk/ypg teröristleri vardı. İdlib'de ise rejime karşı olanlari rejim, biz ve Rus askerleri neredeyse iç içeyiz. Daha dün Rus askerleri ile devriye attık. Aynı anda Rusya'nın desteklediği rejim unsurlarını da vuruyoruz. Rusya 'da bizin desteklediğim muhalifleri vuruyor. Çok bilinmeyenli denklem!
-
Türkiye' nin öncelikleri ve çıkar alanları şunlardır;
1- Güney sınırlarımızda kesinlikle bir Kürt devleti kurulamaz, kurulmamalıdır. Otonomi, özerklik, federasyon gibi seçenekler orta ve uzun vadede kurulmak istenen Kürt devletini bağımsızlığa götürür ve bu işten en çok zararlı çıkan ülke Türkiye olur. O halde Suriye' nin toprak bütünlüğü savunacağız. Mecburuz... Suriye için değil kendimiz için.
Birileri de diyor ki,
Musul' dan Kerkük' ten başlayarak, tee Laskiye' ye kadar bir Türkmeneli Devleti kuralım. Misak-i Milli... falan diyenler de var. Bu arkadaşlar resmen hayal görüyorlar. Kuzey Irak' da Barzani Devleti kuruldu, son dakika hamlesiyle bağımsızlığını ilan etmesi engellendi. Bu arkadaşlar, Kerkük' de Türkmen soykırımı yapılırken neredeydi. Oysaki Kerkük bir Türkmen şehriydi. Tapu dairelerine kadar imha ettiler. Kentin demografik yapısının bozulmasına rağmen bir Allah' ın kulu çıkıp da Türk milletinin hakkını savunmadı. Şimdi hangi Türkmen devletinden söz ediyorlar? Bu işler; 81 KERKÜK, 82 MUSUL, 83 KAHİRE demeye benzemez. Hakkını savunmayana, gerektiği yerde gereken hamleyi yapmayana, Allah' ın verdiği aklı kullanmayana; sırf sen Türksün diye ''Tükmeneli Devleti'' kurdurtmazlar. O nedenle hikayeden martaval okumasınlar.
O halde Suriye' nin toprak bütünlüğünü savunmaya mecburuz.
Suriye' nin toprak bütünlüğünü savunmaya mecbursak, niye Suriye devletiyle savaşıyoruz kardeşim? Devletle savaşarak devletin toprak bütünlüğü sağlamak mümkün mü? Kaldı ki savaş dediğiniz şey çocuk oyuncağı değildir. Bir sürü parametresi var. Tamam Amarikancılara, mandacılara uyalım, Suriye' yle savaşalım demiş olsak; karşı tarafta İran ve Rusya var. Peki, ben bu devletlerle niye kötü oluyorum ya?
Bana öyle geliyor ki, bu işin arkasında bir FETÖ' cü var. Adamların en büyük amacı Türkiye' yi Rusya ve İran' la savaştırmaktı. Gittiler adamların uçağını düşürttüler, yetmedi Rusya Konsolosunu indirdiler. Yetmedi, 15 Temmuz darbe girişimi başarılı olsaydı, İran' la savaştıracaklardı. Şimdi geldiğimiz noktada FETÖ yok, METÖ yok fakat Türkiye' yi savaşa sokmaya çalışanlar var. Amacınız nedir kardeşim?
-
Merkel ve Macron'dan Putin'e İdlib çağrısı: Derhal son bulsun
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5e4ef220c03c0f2b185a707c.jpg)
Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, telefonda görüştükleri Rusya Devlet Başkanı Vladmir Putin'e İdlib'de çatışmanın derhal son bulması çağrısında bulundu. İki lider, Putin ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile siyasi çözüm için buluşmaya hazır olduklarını bildirdi.
Alman Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert tarafından yapılan yazılı açıklamaya göre, Merkel ve Macron, Putin ile telefonda görüşme gerçekleştirdi.
Şansölye Merkel ve Cumhurbaşkanı Macron, Suriye’nin İdlib kentinde felaket verici insani durumdan ne kadar kaygılı olduklarını ifade etti, Putin'e İdlib’de derhal çatışmaların son bulması çağrısında bulundu.
İhtiyaç sahipleri için insani yardımların erişiminin engellenmemesini isteyen iki lider, Putin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile (İdlib’deki) krizde siyasi çözümün bulunması için buluşmaya hazır olduklarını bildirdi.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberi-merkel-ve-macrondan-putine-idlib-cagrisi-derhal-son-bulsun-41452047 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberi-merkel-ve-macrondan-putine-idlib-cagrisi-derhal-son-bulsun-41452047)
-
2 milyon mülteci gelecekmiş de o yüzden Suriye ve dolayısıyla Rusya ile savaşı göze almışız! Kuyruklu yalan! Ulan o zaman zamanında 4 milyon mülteciyi ne .... doldurdun ülkeye.Sayıları da aynı kalmıypr üstelik it sürüsü gibi çoğalıyorlar.Gençleri nargile tüttürüp keyif çatıp zibidilik yaparken karı kıza sarkarrken benim Mehmedim orada can veriyor.Sadece kadın çocuk ve de yaşlıları alsaydın ya madem amaç insani yardımsa bu zibidileri doldurmanın ne gereği vardı.Pekiiii velev ki geldi 2 milyon daha mülteci o zaman sen de aç kapılarını yolla avrupaya 2 milyon mülteciyi niye yapmıyorsun.Ayrıca şu soruyu sormak lazım 2 milyon mültecinin faturası mı daha ağır olur bizim için yoksa Suriye ve Rusya ile savaşın faturası mı? Rusya ile bozulan ilişkiler rus turistlerin kesilmesi tarım ürünlerinin ihracının kesilmesi ordumuzun yıpranması zayıflaması vereceğimiz kayıplar ve en önemlisi gidecek canlar! Ne uğruna bir hiç uğruna değer mi? Ayrıca bu durum Sn.Partikülün dediği gibi önce Doğu Akdeniz ve Kıbrısı kaybetmemize sonra da ülkemizin parçalanmasına sebep olabilir.Böyle bir savaştan tek kazanan abd ve İsrail olur kesinlikle!
Skywolf:Lütfen kullandığımız kelimelere dikkat edelim.
-
2 milyon mülteci gelecekmiş de o yüzden Suriye ve dolayısıyla Rusya ile savaşı göze almışız! Kuyruklu yalan! Ulan o zaman zamanında 4 milyon mülteciyi ne ... doldurdun ülkeye.Sayıları da aynı kalmıyor üstelik it sürüsü gibi çoğalıyorlar.Gençleri nargile tüttürüp keyif çatıp zibidilik yaparken karı kıza sarkarken benim Mehmedim orada can veriyor.Sadece kadın çocuk ve de yaşlıları alsaydın ya madem amaç insani yardımsa bu zibidileri doldurmanın ne gereği vardı.Pekiiii velev ki geldi 2 milyon daha mülteci o zaman sen de aç kapılarını yolla avrupaya 2 milyon mülteciyi niye yapmıyorsun.Ayrıca şu soruyu sormak lazım 2 milyon mültecinin faturası mı daha ağır olur bizim için yoksa Suriye ve Rusya ile savaşın faturası mı? Rusya ile bozulan ilişkiler rus turistlerin kesilmesi tarım ürünlerinin ihracının kesilmesi ordumuzun yıpranması zayıflaması vereceğimiz kayıplar ve en önemlisi gidecek canlar! Ne uğruna bir hiç uğruna değer mi? Ayrıca bu durum Sn.Partikülün dediği gibi önce Doğu Akdeniz ve Kıbrısı kaybetmemize sonra da ülkemizin parçalanmasına sebep olabilir.Böyle bir savaştan tek kazanan abd ve İsrail olur kesinlikle!
-
Rusya: SMO destek vermeyi durdurun
Rusya, Esad rejimi güçlerinin ağır kayıplar vermesinin ardından Türkiye'ye, SMO'ya destek vermemesi çağrısında bulundu.
Rusya'nın Suriye'deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi, Türkiye'ye, Suriye Milli Ordusu'na destek vermeyi ve onlara silah sevk etmeyi durdurma çağrısı yaptı.
Türkiye destekli SMO'nun Kminas ve Neyrab bölgelerinde Esad rejim güçlerinin savunmasını Türk ordusunun desteğiyle kırdığını vurgulayan Rusya'nın Suriye'deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi, şu açıklamayı yaptı:
"TÜRK TARAFINI DESTEK VERMEYİ DURDURMAYA ÇAĞIRIYORUZ"
"Bunun Türk Silahlı Kuvvetleri'nin militanlara destek verdiği ilk vaka olmadığına dikkat çekmek isteriz. Türk tarafını teröristlerin faaliyetlerine destek vermeyi ve onlara silah sevk etmeyi durdurmaya çağırıyoruz."
ESAD'IN SAVUNMASI KIRILDI
SMO'nun, Kminas-Neyrab hattındarejime yönelik saldırıları çok sayıda zırhlı tankla gerçekleştirdiğini ve Türk ordusunun buna topçu ateşiyle destek verdiğini aktaran Merkez, Esad rejimi güçlerinin savunmasının bunun sonucunda kırıldığını belirtti.
https://www.ensonhaber.com/rusya-smo-destek-vermeyi-durdurun.html (https://www.ensonhaber.com/rusya-smo-destek-vermeyi-durdurun.html)
-
(https://pbs.twimg.com/media/ERPKOT7VAAI1Anw?format=jpg&name=medium)
Sosyal medyada resimlerle söylentiler dolaşıyor. Yukarıdaki Su-24 bizim askeri araçlara bombayı atarken mesela!
Bizim desteklediğimiz muhalifler Rus uçağına bir füze atmışlar ve vuramamışlar. O uçak da dönüp muhaliflerin yakınındaki bizim park halindeki konvoyumuzu vurmuş. Böyle diyorlar. Ama bu konuda her iki taraftan da resmi bir açıklama yok. Resimdeki Rus yapımı Su-24 uçağı Ruslara mı yoksa Suriye'ye mi ait?
İdlib bölgesi daha önce harekat yaptığımız bölgeler gibi değil! Diğer operasyonlarda karşımızda, ağırlıklı olarak müttefiklerimizin silahlandırdığı pkk/ypg teröristleri vardı. İdlib'de ise rejime karşı olanlari rejim, biz ve Rus askerleri neredeyse iç içeyiz. Daha dün Rus askerleri ile devriye attık. Aynı anda Rusya'nın desteklediği rejim unsurlarını da vuruyoruz. Rusya 'da bizin desteklediğim muhalifleri vuruyor. Çok bilinmeyenli denklem!
Abi yakıt tankı taşıyormuş yakın fotoları yayınlandı.
Suriyenin elindekiler de bu tanklar yokmuş.
O uçak ruslara ait zaten daha sonra suriye istedi biz de vurduk gibi bir açıklama oldu rusyadan.
yazık pisi pisine şehit oldu askerlerimiz.
Ben hala soçiden sonra bu bölgeye yine bu kadar asker yığılıp htş nbn btr ismi ne haltsa salak saçma muhaliflerin temizlenmemesini anlamıyorum.
Adamların ne halt olduğu belli değil düzen nizam yok vahşiler cesetlere kurşun sıkma vb.
Bu adamları temizlesek şimdi rusların bahanesi kalmazdı.
Aciz kaldık, Cb geçen gün esti gürledi neden şimdi çıkıp bir şey diyemedi ?
Düşündükçe içim daralıyor.
Orada 15K askerimiz var ne olacak şimdi ?
Manpads ile kolorduya hava şemsiyesi mi kuracağız ?
-
Türkiye, Rus askeri kargo uçaklarının Türk hava sahasını kullanmasını yasaklamış, ayrıca TSK ve muhalifleri izleyen rejim kontrolündeki 2 Rus insansız hava aracının düşürüldüğü iddia ediliyor.
Bu arada ABD'li bir yetkili Türkiye'nin, ABD'den Patriot istediği yönündeki haberleri doğruladı.
https://m.haberler.com/tsk-rejim-hedeflerini-boyle-vurdu-12938355-haberi (https://m.haberler.com/tsk-rejim-hedeflerini-boyle-vurdu-12938355-haberi)
https://www.aa.com.tr/tr/dunya/abdden-patriot-aciklamasi/1740283 (https://www.aa.com.tr/tr/dunya/abdden-patriot-aciklamasi/1740283)
-
Her forumda dün idlib operasyonunda Suriye'de şehit olan tankçı teğmenimizin "Uçak saldırısından saklanarak zor kurtulduk" videosu dolaşıyor....
Atılganlar-zıpkınlar nerede? Zırhlı birliklerin hava savunması bu harekatta nasıl sağlanıyor? Ben hiç Atılgan göremedim...
-
Atılgan ve Zıpkın performansı yetersiz, Stinger füzesi kullanan sistemin menzili ve irtifası sınırlı. Rus uçakları yüksekte uçuyor.
Dün veya bugün Rus Su-24 karşı omuzdan fırlatılan Stinger. Nefesi yetmez o irtifadaki uçağı vurmak için. Husiler gibi hava hava füzesini bir şekilde güdümleyip yerden fırlatırsan F-15 ve Tornadoyu keklik gibi vurursun. MANPADS çözüm değil.
(http://forumuploads.ru/uploads/000a/e3/16/232/32495.jpg)
(http://forumuploads.ru/uploads/000a/e3/16/232/15986.jpg)
(http://forumuploads.ru/uploads/000a/e3/16/232/54626.jpg)
(https://pbs.twimg.com/media/ERTmx3QWoAE2Niu.jpg)
02-00 dk itibaren
Error 404 (Not Found)!!1 (http://www.youtube.com/watch?v=IGmgWRyupS4&feature=emb_logo#)
-
" ATILGAN’ın temel görevi; muharebe sahasında yer alan sabit veya hareketli birliklerin, konvoyların, taktik tesislerin hava tehditlerine karşı savunmasını sağlamaktır. Yüksek hassasiyetteki nişan ve atış hattı stabilizasyonu sayesinde ATILGAN, hareket halinde iken hedef arama, tespit, takip ve atış kabiliyetine sahiptir. "
Böyle yazıyor Atılgan sistemi.... Su-24 , 10000 feetten tank vuracak hali yok ya mutlaka stinger irtifasına inmeyecek mi? Ruslar sabit tesisleri bile vurmakta zorlanırken hareket halindeki zırhlılara nasıl isabet kaydedecek...
Biliyorum iyice saçma şeyler yazıyorum da bu kadar aciz olduğumuza inanmak istemiyorum ...
Peki Atılgan irtifa-menzil olarak yetersizse bizim kuvvet , oradaki birliklerin hava savunmasını nasıl sağlamayı düşünüyor?
Forumlarda çoğu insan bu duruma çemkiriyor ama ben bizimkilerin bir bildiği olduğuna inanmak istiyorum...
-
Süriye`de Su-24M2 var, 5 yıl önce vurduğumuz uçak da aynı model idi. Gece ve kötü hava şartlarında görev yapabilecek, hassas vuruş, güdümlü mühimmat kullanma yeteneğe sahip. Süriye`nin elindeki Su-24M`lerden farklı ve genelde lazer güdümlü mühammatla vuruyor. 1 hafta önce M5 yolu üzerinde hareketli konvoyumuzu da vurmuştu ve aynı şekilde 2-3 ay önce ÖSO`ya ait pickup vurulmuştu bizim MRAP`lı konvoyumuzun ortasında giderken. 3000-4000m yükseklikten daha üzeri uçarak vuruyor.
Dün vurulan tankımızın vurulma anı ortalıkta dolaşıyor.
Su-34 ise daha üstün yeteneğe sahip, Sniper/LANTIRN gibi gövdesinde Platan podu taşıyor.
(http://www.balancer.ru/cache/sites/ru/ma/mail/foto/content/bk/rabic/_answers/640x640/i-164.jpg)
(http://www.balancer.ru/cache/sites/ru/ma/mail/foto/content/mail/sam-blake/_answers/640x640/i-1414.jpg)
-
Türkiye'nin İdlib'de Rusya ile yaşadığı gerilim sonrası ortaya çıkan "Türkiye, ABD'den Patriot istedi" iddialarıyla ilgili önemli gelişmeler yaşanıyor. ABD'nin Türkiye'nin istediği Patriot gönderme talebine sıcak bakmadığı ifade ediliyor. Bu gelişme sonrası konuşan Türk yetkili, Patriot füzeleri için İspanya ve İtalya'nın öne çıktığını belirtti.
(https://foto.haberler.com/haber/2020/02/21/abd-turkiye-nin-patriot-talebine-sicak-12942527_1829_o.jpg)
İdlib'de Rus destekli rejim saldırılarının ardından Ankara, Moskova ve Washington hattında art arda gelişmeler yaşanıyor. Dün Türkiye'nin ABD'den Patriot hava savunma sistemi talep ettiği iddialarına ilişkin Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar açıklama yapmış ve "ABD'nin Patriot desteği olabilir" ifadelerini kullanmıştı. Bugün konuya ilişkin konuşan üst düzey bir güvenlik yetkilisi ise, ABD'nin Patriot talebine olumlu bakmadığını ve bu nedenle de Türkiye'nin başka bir NATO ülkesiyle görüştüğünü belirtti.
Bloomberg haber ajansı, Çarşamba günü üst düzey bir Türk yetkiliye dayandırdığı haberinde Türkiye'nin ABD'den hava savunması takviyesi için Patriot füzesi talep ettiğini yazdı.
AKAR "ABD'NİN PATRİOT DESTEĞİ OLABİLİR" DEMİŞTİ
Perşembe günü CNN Türk'e konuşan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ise ABD'nin İdlib'de verebileceği destekle ilgili soruyu yanıtlarken, "Daha önce hava savunma bataryalarını bize gönderdiler. Çünkü ülkemize karşı hem hava, füze tehdidi var hem de bu konuda daha önce yaşanmış bazı olaylar var. Bu manada bir Patriot bataryası desteği olabilir" dedi. Akar, "Ayrıca bu konuda NATO Genel Sekreterinin de çeşitli açıklamaları var. (Jens) Stoltenberg de bu konuyu yakinen takip etmekte, onların da bir takım teşvikleri, planları, uygulamaları önümüzdeki günlerde ortaya çıkabilir" diye konuştu.
PATRIOT İÇİN İKİ ÜLKEYLE GÖRÜŞÜLÜYOR
Konuyla ilgili olarak BBC Türkçe'ye konuşan bir Türk güvenlik yetkilisi, ABD'nin Türkiye'nin hava savunması için NATO misyonu kapsamında yeniden bir Patriot füzesi göndermeye istekli olmadığını, bunun için başka bir NATO üyesi ülkeyle görüşmelerin sürdüğünü söyledi. Ankara'da, Hatay'a yerleştirilmesi planlanan yeni Patriot füzesinin İspanya'dan ya da İtalya'dan gelebileceği yönünde değerlendirme yapılıyor.
ABD'DEN 'PATRIOT' AÇIKLAMASI
Sputnik'e konuşan bir Pentagon yetkilisi ise konuya ilişkin "Türkiye'nin Suriye sınırı yakınına Patriot sistemleri konuşlandırılmasına ilişkin talebinden haberdarız ancak buna dair henüz bir karar alınmadı. İdlib'deki endişe verici durum hakkında Türk hükümetiyle görüşmelere devam edeceğiz" dedi.
https://www.haberler.com/abd-turkiye-nin-patriot-talebine-sicak-12942527-haberi/ (https://www.haberler.com/abd-turkiye-nin-patriot-talebine-sicak-12942527-haberi/)
-
Ruslar bilerek Türk askerini ve araçlarını hedef alıyorlar. Ve bizde hala Soçi mutabakatına uyduğumuzu açıklıyoruz. Ortada mutabakat felan kaldıysa tabiki. Acilen bu konunun Ruslarla görüşülmesi ve engellenmesi ya da önlem alınması lazım. F-16'ların devreye girmesi gerekiyor. Yoksa daha çok şehit haberleri duyacağız gibime geliyor inşallah olmaz tabiki temennimiz bu.
(https://pbs.twimg.com/media/ERUiL7AWsAYbjM0?format=jpg&name=large)
(https://pbs.twimg.com/media/ERUiL7AW4AAP9ac?format=jpg&name=900x900)
(https://pbs.twimg.com/media/ERUiL6_WAAAzpj5?format=jpg&name=900x900)
-
https://youtu.be/5ZSo9aZz-z4
Kaç aracımızı vurmuşlar?
-
https://youtu.be/5ZSo9aZz-z4
Kaç aracımızı vurmuşlar?
Hocam bir M-60T tankımızın vurulduğu kesin diğerlerinin sayısını bilemiyorum çünkü SMO'nun elinde de bizim verdiğimiz çok sayıda zpt mevcut.
(https://pbs.twimg.com/media/ERUXmObXUAA_mUt?format=png&name=900x900)
(https://pbs.twimg.com/media/ERUXmOoWAAEKzdL?format=png&name=900x900)
-
Ben videoda daha fazla gördüm sanki!
-
Ben videoda daha fazla gördüm sanki!
Hocam zpt'leride vuruyorlar hepsi tank değil SMO'ya verilen zpt'ler büyük ihtimal. Ruslar açık açık bizi vurduklarını söylerken bizde hala rejimi suçluyoruz böyle bir mantık olabilirmi? Ne yapmaya çalışıyoruz anlamadım gitti.
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Putin'den çok kritik İdlib görüşmesi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, İdlib'deki son gelişmelerle ilgili telefon görüşmesi yaptı. Görüşmede taraflar tüm anlaşmalara bağlı olduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
İletişim Başkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre görüşmede, Erdoğan, rejimin İdlib'de dizginlenmesinin ve insani krizin durdurulmasının şart olduğunu vurgulayarak, İdlib'de çözümün Soçi Mutabakatının tam olarak uygulanmasından geçtiğini belirtti.
İki liderin yapılan tüm anlaşmalara bağlı olduklarını ifade ettikleri görüşmede, Libya'daki gelişmeler de ele alındı.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-cumhurbaskani-erdogan-ile-putinden-cok-kritik-idlib-gorusmesi-41452773 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-cumhurbaskani-erdogan-ile-putinden-cok-kritik-idlib-gorusmesi-41452773)
-
Biraz mantıklı düşünelim. Suriye'nin kuzeyine harekatlar düzenledik. O harekatlarda hedefimiz ypg/pkk ve ışid terör örgütleriydi. Bu örgütler bize doğrudan defalarca saldırmıştı ve haklıydık. Bu harekatar sırasında Suriye'deki iç savaş da oldukça sert geçiyordu. Ne rejim ne de Rusya bize engel olamadılar. Hedefimizde teröristlerde bize ciddi tehdit oluşturacak hava savunma sistemleri de yoktu.
Ancak şimdi durum farklı! Suriye'deki iç savaşın artık sıkışıp kaldığı bir alandayız. Karşımızda terör örgütleri değil, o ülkenin ordusu ve onu kollayan Rusya var. Hava savunma sistemleri sayesinde hava sahasının kontrolü Ruslarda. Biz de orada rejime muhalif olanlara destek veriyoruz. Sadece silah, lojistik destek vs değil, doğrudan ateş desteği olduğu da internetteki videolarda görülebiliyor. Özellikle son haftalarda sürekli birlikler, araçlar gönderiyoruz. Cumhurbaşkanı resmen ültimatom veriyor, ay sonuna kadar süre tanıyor.
- O bölgenin hava sahasının kontrolü bizde değil!
- Oraya gönderdiğimiz birlikleri koruyabilecek bir hava savunma sistemi bulunmadığı da söyleniyor.
- Yayılan görüntüler de vurulan askeri araçlarımız da bu söylentileri destekler nitelikte!
Biz neye güvenerek bu kadar sert söylemlerde bulunuyor ve hareket ediyoruz? Askerlerimizi nasıl savunmasız olarak bu ateşin içerisine gönderiyoruz. Yoksa karar vericiler Ruslardan böyle bir tepki beklemiyorlar mıydı? Bu kaosun ortasında böyle bir şeyin gerçekleşme olasılığını kesinlikle göz ardı etmemeleri gerekirdi! Bu çok vahim bir hata!
Peki bu aşamada ne yapacağımızı biliyorlar mı acaba?
-
ABD'den İdlib şehitleri için başsağlığı mesajı: Türkiye'nin yanındayız
ABD Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, İdlib'deki şehitler için Türk hükümetine başsağlığı dilenerek, "NATO müttefikimiz Türkiye'nin yanındayız." ifadesi kullanıldı.
ABD Dışişleri Bakanlığından bir yetkili, AA muhabirinin İdlib'de yaşanan son gelişmeler ve Türk askerlerinin şehit düşmesine ilişkin sorusuna yazılı cevap verdi.
Açıklamada, "Türkiye hükümetine, askerlerinin ölümünden dolayı başsağlığı dileklerimizi gönderiyoruz." ifadesi kullanıldı.
Türk askerlerinin bölgede koordinasyon ve gerginliğin azaltılması için İdlib'de bulunduğuna dikkat çekilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Bu tür eylemlere karşı NATO müttefikimiz Türkiye'nin yanındayız. Başkan Donald Trump, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile cumartesi günü yaptığı telefon görüşmesinde İdlib'e yönelik endişelerini dile getirmiştir. Ayrıca, Trump bu görüşmede Rusya'ya Esed rejiminin zulümlerine desteği sonlandırması ve Suriye'deki iç savaşa siyasi bir çözüm bulunması için yaptığı çağrıyı yinelemiştir."
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-abdden-idlib-sehitleri-icin-bassagligi-mesaji-turkiyenin-yanindayiz-41452837 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-abdden-idlib-sehitleri-icin-bassagligi-mesaji-turkiyenin-yanindayiz-41452837)
-
Ben videoda daha fazla gördüm sanki!
Hocam zpt'leride vuruyorlar hepsi tank değil SMO'ya verilen zpt'ler büyük ihtimal. Ruslar açık açık bizi vurduklarını söylerken bizde hala rejimi suçluyoruz böyle bir mantık olabilirmi? Ne yapmaya çalışıyoruz anlamadım gitti.
(https://pbs.twimg.com/media/ERUggGbWsAEPirJ?format=jpg&name=900x900)
(https://pbs.twimg.com/media/ERUghASXYAEmAfL?format=jpg&name=large)
(https://pbs.twimg.com/media/ERUghjeXUAgUQUQ?format=jpg&name=900x900)
(https://pbs.twimg.com/media/ERUa9cuW4AEhlEC?format=jpg&name=large)
-
Doğrudan Rus ordusu tarafından hedef alınıyor askerlerimiz. Net bir savaş sebebidir. Bizimkiler sorunumuz rejimle diyor. Hulusi Akarın istifa etmesi lazım şu olaydan sonra. Ruslarda ki bu Türk düşmanlığında neymiş ulan ben o kadar Rus düşmanıyim ben bile bu olayları hayal edemedim. Ülkenin yarısı ABD tarafından işgal altında, Petrolü Abd sömürüyor. Golan tepeleri israil tarafından işgal altında. Adamların bize yaptığına bak.
-
Acaba ABD ne düşünüyordur ? BPH harekâtında neden Türk askerini hedef almadım diye kara kara düşünuyorlardır bence. Gücümüz teröristlere yetiyormuş demekki. Dışardan muhtemelen olayları böyle okuyorlardır.
-
Ben videoda daha fazla gördüm sanki!
Hocam zpt'leride vuruyorlar hepsi tank değil SMO'ya verilen zpt'ler büyük ihtimal. Ruslar açık açık bizi vurduklarını söylerken bizde hala rejimi suçluyoruz böyle bir mantık olabilirmi? Ne yapmaya çalışıyoruz anlamadım gitti.
(https://pbs.twimg.com/media/ERUggGbWsAEPirJ?format=jpg&name=900x900)
(https://pbs.twimg.com/media/ERUghASXYAEmAfL?format=jpg&name=large)
(https://pbs.twimg.com/media/ERUghjeXUAgUQUQ?format=jpg&name=900x900)
(https://pbs.twimg.com/media/ERUa9cuW4AEhlEC?format=jpg&name=large)
2. ve 4. resimler aynı tankın değişik açılardan çekilmiş fotoları diğer 2'si yazdığınız gibi olabilir. Sonuçta tanklarımız veya zpt'lerimiz faketmez herşekilde biz vuruluyoruz ve hala ortada şehit haberi yok bilerek kayıp haberleri saklanıyor olabilir bilemiyorum inşallah o araçlardan sağ çıkmayı başarmışlardır. Hava desteğimiz yada belirli bir hava savunma füzesi desteğimiz olmadığı sürece keklik gibi ortada duruyoruz İdlib'te, büyük ihtimal bunu için Patriot diye bastırlıyor ABD vermeyecek gibi diğer NATO ülkelerinden istenecek bakalım ne cevap verecekler. Bunun sonucunda Ruslara diş geçiremeyip çekilirsek çok fena rezil olacağız ve kaybettiğimiz itibar da yanında tuzu biberi olacak ben yine de topyekün bir çatışma beklemiyorum ve iyimserliğimi korumak istiyorum bu iki taraf içinde telafisi zor sonuçlar doğuracaktır.
-
Eksen kayması, eksen kayması derken; bu işin sonunda gerçekten de memleketin ekseni kayacak. Şuraya yazayım da... Herkes şimdiden yeni bir KÜRT AÇILIMINA hazır olsun.
Bağımsız dış politikadan vazgeçip, yeniden ABD güdümüne girmeye karar verdiklerine göre, bu işin sonunda;
1- Yeni bir ''Açılım Süreci'' başlatılır,
2- Kıbrıs' da eski Annan Planı' na benzer yeni bir süreç ısıtılır,
3- Doğu Akdeniz' de ki hak ve menfaatlerimizden belli ölçülerde feragat edilir,
4- Ergenekon Sürecine benzer yeni davalar süreci başlar...
Bunların karşılığında ne istenmiş olabileceğini yazmak bile istemiyorum. Aksi taktirde, SKYWOF -haklı olarak- iletimi silecek.
Orta vadede Otonom Kürt Devleti kurulur, ondan hiç şüpheniz olmasın. İtiraz eden vatanseveler kodese tıkılır... Zaten şimdiden alt yapısı oluşturulmaya başlandı... Daha bir hafta öncesine kadar; Atatürkçüler darbe yapacak! -diye yaygara koparıyorlardı. Anlamalıydık... tekrardan ABD' yörüngesine gireceğimizi sezinlemeliydik. Bir hafta geç oldu ama yine de jeton düştü.
Yaşanan bütün bu gelişmeler ışığında, yanılmış olmayı öyle çok isterim ki... Yanılmaktan da hiç utanmam. Keşke yanılmış olsam diyorum. Aksi taktirde orta vadede bölünmeye doğru gidiyoruz. Bu da benim öngörüm olsun. Ölmez de hayatta kalırsak; 3-5 sene sonra bu söylediklerimin bire birer hayata geçtiğine şahit olacaksınız.
-
ABD son günlerde Avrupa'daki güçlerine destek olarak Polonya'ya askeri araç yığıyor. Bu görüntülere bakıpta insanın aklına farklı düşünceler gelmemesi mümkün değil. ???
(https://pbs.twimg.com/media/EQh56xUWkAEErTT?format=jpg&name=large)
(https://pbs.twimg.com/media/ERHflFpX0AA3cMm?format=jpg&name=4096x4096)
(https://pbs.twimg.com/media/EQrjjcRWsAAiKgJ?format=jpg&name=large)
(https://pbs.twimg.com/media/EQbNUS4WkAQ4ACJ?format=jpg&name=large)
(https://pbs.twimg.com/media/EPt2jvZWAAA7uu4?format=jpg&name=large)
-
Polonyanın ABD 'den çok ciddi destek talebi var. Hatta ABD personelinin giderlerini karşılamayıda kabul etti. Polonya ABD kuvvetleri sayesinde kendisini garantiye almak istiyor. Patriot alımları oldu. Son olarak F-35 siparişleri oldu. Son olayla alakası yok. Zaten ABD ciddiye alsa bize Patriot gönderir. Ne haliniz varsa görün modundalar.
https://www.google.com/amp/s/m.sabah.com.tr/amerika/2019/09/23/abd-Polonya'daki-asker-sayisini-5-bin-500e-cikaran-anlasmayi-imzaladi/amp (https://www.google.com/amp/s/m.sabah.com.tr/amerika/2019/09/23/abd-Polonya'daki-asker-sayisini-5-bin-500e-cikaran-anlasmayi-imzaladi/amp)
-
Osman Başıbüyük komutanımız güzel bir analiz paylaşmış, özetle diyor ki; ABD' NİN OYUNUNA GELİYORUZ... Aynen katılıyorum.
Maddeler halinde yazacak olursak;
- Güç mücadelesini küresel ölçekte devam ettiremeyen ABD, kendisini toparlayana kadar geçecek sürede, diğer rakiplerine zaman ve kan kaybettirmek için Türkiye' yi taşeron olarak kullanmak istiyor.
- Türkiye' yi de; sen aslansın-kaplansın, ne zamana kadar kendi sınırlarına hapsolacaksın? Büyümek istiyorsan Suriye' ye doğru açılım yapman gerekiyor... diyerekten kandırmaya çalışıyor.
Görünüşe göre bir takım adamlar bu zokayı yutmuş olacak ki, ABD güdümüne girmiş bulunuyoruz. Bu işin sonu Rusya ve İran' la savaşa kadar gider. Türkiye' nin ABD desteğiyle bu iki devleti yıpratacak gücü vardır lakin en büyük zararı Türkiye çeker. Bu şekilde ABD, elini sıcak sudan soğuk suya sokmadan; üç bölge ülkesini birbirine kırdırmak suretiyle hem zaman kazanır hem de bu üç devleti zayıflatmış olur -diyor.
En sonunda da not iliştirmiş; Borç para karşılığı operasyona soyunmak, köleliğin son noktasıdır -demiş.
Bak şimdi, bunu bilmiyordum işte! Demek ki, Başıbüyük komutanımız istihbaratını almış. Her şey daha da netleşmeye başladı. Amerikan goygoyu yapanlar bu işin sonunda çok mahcup olacaklar.
Link eklememişiz; şuradan okuyabilirsiniz: https://veryansintv.com/mehmetciki-dusunuyorsaniz-friedmanin-idlib-tuzagina-dusmeyin/
-
Gecenin son iletisi olarak şunları da söylemek isterim. Sosyal medyayı, forumları falan dolaşıyorum da... mesele sadece ve sadece TAKTİK DÜZLEMDE inceleniyor. Örneğin diyorlar ki, Rusya göstere göstere tanklarımızı, zırhlı araçlarımızı vurduğu halde biz niye hiç bir şey yapmıyoruz? Biz de vuralım, şöyle yapalım böyle yapalım! Ve hatta kendini kaybedenler var... fakat bir kişi de çıkıp demiyor ki; biz Suriye' de ne yapmak istiyoruz? demiyor.
Yaşanan süreçte Rusya' nın da çok büyük yanlışları var. Yanlış hatırlamıyorsam; sabır taşı çatlamak üzere! falan demişlerdi. Astana ve Soçi Mutabakatları sürecinde Türkiye' nin yükümlülüklerini yerine getirmediğini; Rusya ve Suriye' yi oyalamaya çalıştığını, o nedenle de sabırlarının taştığını söylüyorlardı.
Diğer taraftan, geçen günlerde Türkiye' yi ziyaret eden James Jeffrey' in; HTŞ teröristlerini korumamız konusundan bizden ricacı olduğuna dair analizler okudum. Peki, ABD' nin HTŞ' den beklentisi nedir? Artık güya terörist faaliyetlerde bulunmuyorlar mış, uslu çocuk olmaya karar vermişler! Sanki bu kelimeler bir yerden kulağımı ısırıyor! IŞID için birileri; ONLAR ÖFKELİ ÇOCUKLAR -diyordu. Onlarda ne kadar öfkeli olduklarını, cümle aleme vahşice göstermiş oldular. Bunları da unutmadık.
Biz, İdlib' deki teröristleri niye koruyoruz kardeşim? Bu sorunun cevabını versinler.
Diğerleri de TAKTİK DÜZLEMDE meseleyi tartışmaya devam etsin. Aynen cambaza bak oyunu gibi kumda oynasınlar. Öteki tarafta adam malı götürüyor... Tabii olarak bunları görebilmek için meseleyi STRATEJİK açıdan değerlendirebilmek lazım. Görebildiğim kadarıyla; çok çabuk gaza gelen, çok çabuk goygoya gelen insan profilimiz var. Tabi olarak bu durum, müstevlilerin siyasi emellerine ulaşmasına yardım ediyor.
Türk her zaman için uyanık, her zaman için akıllı olmak zorundadır. Maalesef göremiyoruz.
-
Polonyanın ABD 'den çok ciddi destek talebi var. Hatta ABD personelinin giderlerini karşılamayıda kabul etti. Polonya ABD kuvvetleri sayesinde kendisini garantiye almak istiyor. Patriot alımları oldu. Son olarak F-35 siparişleri oldu. Son olayla alakası yok. Zaten ABD ciddiye alsa bize Patriot gönderir. Ne haliniz varsa görün modundalar.
https://www.google.com/amp/s/m.sabah.com.tr/amerika/2019/09/23/abd-Polonya'daki-asker-sayisini-5-bin-500e-cikaran-anlasmayi-imzaladi/amp (https://www.google.com/amp/s/m.sabah.com.tr/amerika/2019/09/23/abd-Polonya'daki-asker-sayisini-5-bin-500e-cikaran-anlasmayi-imzaladi/amp)
Son olayla alakasının olma ihtimali zayıf. Ancak Bu günlerde sadece Suriye hareketli değil.
TAH Savunma
@TAHSAVUNMA
Rusya Federasyonu destekli Rus işgalciler, Ukrayna'nın Donbas bölgesine saldırdı. İşgalcilerin saldırısı sonucunda Ukrayna Ordusu kayıplar verdi. Rusya Federasyonu, Karadeniz'i ve Ukrayna'yı işgale devam ediyor.
Tweeti Alıntıla
Ukraine in Turkey
@UKRinTR
· 18 Şub
#Donbas'ta savaş: #Rus işgalciler ateşkesi ihlal ederek #Ukrayna ordusunun pozisyonlarına saldırdı.
Çatışmalar sonucunda Ukrayna ordusu askerleri kayıplar verdi https://twitter.com/MVS_UA/status/ (https://twitter.com/MVS_UA/status/)
Ayrıca bilmiyorum dikkatinizi çekti mi; Polonya'ya gönderilen askeri araçlar neden çöl kamuflajlı?
(https://pbs.twimg.com/media/ERHflFpX0AA3cMm?format=jpg&name=4096x4096)
-
TAH Savunma
@TAHSAVUNMA
Rus Hava Kuvvetlerine ait savaş uçaklarının Suriye'nin Halep şehri semalarında Türk Hava Kuvvetleri'ne ait F-16'ları engellediği bildirildi.Rus jetleri, Türk jetlerinin Suriye'nin kuzeyine/Suriye hava sahasına "izinsiz" girdiği gerekçesi ile Khmeimim Hava Üssünden acil havalandı.
https://twitter.com/TAHSAVUNMA/status/1231122227984293888
-
https://youtu.be/5ZSo9aZz-z4
Kaç aracımızı vurmuşlar?
TAH Savunma
@TAHSAVUNMA
Rusya Federasyonu, 21 Şubat 2020 tarihinde Türk Kara Kuvvetleri'ne ait 4 adet M60 Sabra tankına yönelik yapılan hava saldırısının görüntülerini Esad resmi haber ajansı üzerinden servis etti. Hava saldırısının Rus Hava Kuvvetleri tarafından (Su-24) yapıldığı belirtiliyor.
Cevabı belli oldu hocam zaten bu saldırıdan sonra Türk Ordusu'nun opersayonlarına bir süre ara verdiği konuşuluyordu sosyal medyada.
https://twitter.com/TAHSAVUNMA/status/1231097885657354240
Bu arada Atılgan KMS'ler Suriye sınırına gönderilmeye başlanmış.Aslında hala işe yarar olan Hawk'lardan da göndermemiz lazım ki büyük ihtimal gönderiyoruz.
(https://pbs.twimg.com/media/ERXq6gFWAAAwnCW?format=jpg&name=4096x4096)
-
Önemli olan oraya Hawk , S-400 , Patriot koymak değil ki. Onu ateşleyecek siyasi iradeye sahibi olmak. Bu siyasi iradenin olmadığını-olamayacağını şu şekilde anlatayım;
Fırat kalkanı-zeytindalı , baharpınarı operasyonları gibi ahlaki-siyasi-askeri olarak kesinlikle haklı olduğumuz için siyasi irade sağlam durdu.Batı karşı çıksa bile durdu...
Çünkü sınırımızda , vatandaşlarımıza hergün roketlerle zarar veriliyor , kürt koridoru adı altında ülkenin ileri ki zamanlarda parçalanmasına yol açacak emperyalist bir oluşum gerçekleştiriliyordu...
(Gerçi Suriye'nin egemenliğini parçalamaya yönelik faaliyetleri destekleyen, suriye'nin dostları toplantılarını organize eden , ÖSO karargahlarını-kamplarını ülke içinde kuran bizdik ama olsun... Esad acaba "Kocatepe camisinde cuma namazı kılacağız " deseydi ne yapardık... ?)
İdlib olayında ise bizim iç kamuoyumuz bile oradaki işlere karışmamıza karşı...Çünkü kamuoyuna anlatacak bir haklılık noktamız yok...En mantıklısı olan "Sınırımıza 1 milyon mülteci gelir" varsayımı bile "yahu zaten içeride 5 milyon mülteci var bunun için o kadar şehite değer mi! " antiteziyle boşa çıkar...
Oysaki hiçbir geçerli sebebimiz olmadığı şu idlib olayında hawk vb. kullanır bir rus uçağı düşürürsek ruslar bu bataryalarımızı kesinlikle vurma hakkına sahip olur ve de vurur... Bundan da şu ana kadar bize her olayda ihanet eden ABD-AB zevk alır...
Adamlar sürekli kuzey suriye harekatlarımızda bizi yerden yere vurdular ama bu idlib olayında Trump-Merkel hatta Macron denen Türk düşmanı bile bizi destekliyor , bu işte bir bit yeniği olduğunu buradan bile mi anlamıyorsunuz şaşkınlar????
Bizim taaaa en başından ABD-Batı'nın kürt koridorunu destekleyip bizim operasyonlarımızı durdurtmaları ve ambargo olaylarından sonra gerçeği anlamamız,bunun Suriye'yi parçalama oyunu , emperyal bir plan görüp Suriye'ye destek vermemiz gerekiyordu...
-
Ekşi'de yazdığım bir yazıyı burda da paylaşayım ;
ülkesini seven milliyetçi bir kişilik ve senelerdir bu işle hem mesleki hemde özel ilgiyle ilgilenen birisi olarak hazır ortalık karışıkken ordumuzun avantaj ve dezavantajlarından bahsetmek gerekmesi durumudur. Asıl amacı ise avantajlar kadar dezavantajlara ışık tutup belirli bir farkındalık yaratarak ülkenin bekasını kuvvetlendirmektir.
Tsk'nın En öne çıkan avantajları ;
+ Gelişmekte olan bir savunma sanayisine sahip olmak. Montaj- Modernizeci dediğimiz ülkelerinde ilerisinde ar&ge yapabilen ve bunu belli değil her alanda yapan bir sanayi.
+ Havadan yere mühimmat kabiliyeti üst düzeyde olmak. Milli olarak havadan yere stratejik ve operasyonel tüm sınıflarda bir kaçı dışında yeterli sayıda ve çeşitte yerli mühimmatımız var.
+ Jet ve stealth versiyonları henüz ortada olmasa ve stratejik saldırı kabiliyetinbin eli kulağında olsada operasyonel saldırı yapabilen geniş bir iha ve siha envanterine sahip olmak.
+ Gps güdümlü topçu mühimmatı olmasa da etkin topçu birlikleri.
+ Piyade teçhizatı olarak iyi durumda ve senelerdir terör belası yüzünden hem gayri nizami hemde genel anlamda combat proven (çatışmada kendini kanıtlamış) kara ve hava kuvvetleri personeli. Komando olgusunu standart piyadeymişcesine yüksek sayıda ve tecrübede sahip olmak.
+ Modernlik açısından Normal sayısal olarak ve tecrübe olarak yüksek denizaltı kuvveti ve kayda değer fırkateyn sayısı.
Gözden kaçırdığım ufak detaylar olabilir.
Şimdi gelelim dezavantajlara (bu kısım daha önemli);
+ 2000+ sayıda aktif tankımız vardır. Ancak bunlardan her saldırıya açık modern savaş ortamında hayatta kalabilecek tank sayısı sadece 170 adet m-60 sabra tankıdır. (ki son vurulanlarla bu daha da düştü.) Elimizde 334 adet leopard 2a4 vardı. Ancak onlar her ne kadar modern olsada zırhları tank tanka savaşa göre bir tank olduğundan anti tankın gırla atıldığı ortamda reaktif zırh modernizasyonuna girmeleri lazımdır. Zaten leopard 1 ve geri kalan m-60 tankları artık bu saatten sonra modernize etmek saçmadır.
Evet altay projemiz var ve bazı sebeplerden yapılamıyor. Ancak en azından altaya kadar eldeği 160+ sabra'nın hepsine pulat aktif koruma sistemi ve 330+ leopard 2a4'lere de açılı reaktif + uks + lwr + pulat modernizesinden hızlı bir şekilde geçirerek en azından 500 adet birinci seviye tanka sahip olmalıyız. Mısır'ın bile 2500+ tankı ki bunların 1500 adeti birinci seviye tankı varken ruslara felan girmiyorum bile.
+ Yine zma yani zırhlı muharebe aracı dediğimiz araçlardan 600 adet sahip olsakta ki bizdeki acv-300 ler safkan zma'dan çok zpt kırmasıdır. Bu sayının modern tank sayısı x2 olması gerekmektedir. Ayrıca evet bu zma'ları modernize etmek için bir proje açıklandı ancak bir zma'nın en önemli unsurlarından eş eksenli anti tank füzesi atıcısı yok. Envanter'de gırla tow, kornet ve hatta yeni girecek omtas varken bunları zırh olarak daha kötü 4x4 sta'lardan çok bunlara takalımki hem piyade taşımasına göre daha mobil olsun ve karşısına zart diye bir tank çıktığında karşı koyabilecek bir silahı olsun.
+ Hava kuvvetlerine gelirsek en büyük sorunu yeni nesil bir savaş uçağı olmayışıdır. Evet MMU var 2030 da envantere girecek geniş kapsamda dişe dokunur olması 2040'ı bulur. Evet F-16'lar var. Bir 10 sene öncesi için iyi uçaklar iken şu an orta seviyeler ve ruslara, abd ye , israil'e hiç girmiyorum yunanlıların yeni f-16 viper modernizasyonuna ve o beğenmediğimiz mısır'ın (daha fazla savaş uçakları var.) rafaleleri ve yeni alacakları su serisi uçaklara göre yetersiz.
Evet hava yer saldırısı konusunda yerli silah ailesi konusunda iyi seviyede. Ama hava-hava muharebesinde hiçte iyi değil. Savaşsız ortamda yunanla egede it dalaşı yapmak hava- hava muharebesinde iyi olmak değil. Artık modern hava savaşlarında muharebeler düşmanı uzaktan tespit edip radar güdümlü hava hava füzesi atıp kaçmak üzerine kurulu. Yani radarı ve füzesi iyi olanın şansı yüksek.
Bizde ise durum şöyle en iyi f-16 versiyonumuzdaki radar versiyonunu iphone 5 gibi düşünelim rakiplerimizde genelde iphone 9-10 var. Füze olarakta uzun menzilli radar güdümlü füzelerimizden en uzunun sayısı yunanistandan az diye hatırlıyorum diğer rakiplerimizde bizde az olan füzenin 1.5 katı menzillilerinden (R-77m , aim-120d, meteor ) kum gibi.
Evet şu an milli f-16 modernize programımız var ve içinde milli aesa radarda var. Ancak bu radar modernizesi eldeki 240 a yakın f-16'nın şu an %15'i için planlanmakta ve henüz ortada testlerden başka birşey yokki tüm f-16'lara uygulanması gerekir. Füze olarakta gökdoğan füzesi olsada menzili yukarıda saydığım füzelerden geri de dir ve o sınıfta füze yapmamız için daha çok çalışmak lazım. Ancak Avrupa'dan mmu'da da olmasını istediğimiz Meteor füzelerini alıp bu modernize ile f-16'lara kalifiye edebiliriz.
+ Deniz kuvvetlerimize gelirsek; Arkadaşlar envanter geniş ama eski. Son 4 milgem dışında en yenisi yarı ömrüne gelmiş durumda. Bakın; bir filonun sağlıklı şekilde savaşa bilmesi için bünyesinde Su Üstü Harbi, Su Altı Harbi, Hava Savunma Harbi rollerinde kalifiye olmuş belirli sayıda gemiye ihtiyacı vardır.
Bizde şu an hava savunma gemisi yok. Hava Savunma kabiliyetine sahip gemi var ancak sadece mühimmatlara veya helikopterelere karşı mukavemet eder. Bu büyük bir zaaf. Envantere girdiğinde dünyanın en iyilerinden olacak Tf- 2000 muhribi var ama ilki 2025-2026'da envantere girecek ve dişe dokunur sayıda envantere girmesi çok uzun sürer. Bu açığı kapatmak için stop-gap çözümler üretilebilir.
Mesela Barbaros sınıfı gemiler hazır yarı ömür modernizasyonuna girecekken öndeki ciwsin yerine 8-16'lı vls koyup geminin vls sayısını 32'ye çıkarıp Siper hava savunma füzeleri 2021'de ortaya çıktığında g-40 füzesiyle tandem olarak burada kullanılabilir. Hafif sınıfta olsa ciddi bir kabiliyet olur. Ancak böyle bir bakış açısı yok. Benzeri Envantere girecek İ sınıflarına'da uygulanabilir. Bu tarz füzeleri atmak için çafrada gerek yok smart-s mk2 + mar-d radarları yeter.
Su üstü harbi gemilerimizin çoğu gövde ömrünü doldurmuş durumda. Yerlerine geçecek i sınıfı gemilerin henüz ilki tamamlanmadı ki yavaş kalındı diğer gemileri ise daha ihalesi yapılmadı. Sualtı harbi gemisi olarak şükür Milgemlerimiz olsa da sayılarının biraz daha artması ve essm veya g-40 veya en azından hisar-o eklenmesi lazım gelmektedir.
+ Gel gelelim hava savunmaya son sipariş edilen tartışmalı 1 sistem s-400 dışında uzun menzilli hava savunma sistemimiz yok. Ki hangi ülkelerde ne sistemler var görseniz şaşırırsınız tüm rakiplerimiz suriye dışında bizden önde. Bu alanda en iyi ihtimal 2021-2022'de ortaya çıkacak milli siper projemiz var.
Orta menzilde her ne kadar sınıfının en iyisi olsalarda artık eskimeye başlamış ve sayıları bizim gibi bir ülke için bile yetersiz hawk sistemleri var. Yerlerine geçecek hisar-o ve g-40 füzelerinin henüz zamanı var.
Kısa menzilde ise çöpten farksız rapierler var ama hisar-a ' lar yerlerine geçmeye başlayacak.
Nokta savunma anlamında da atılgan, zıpkın kms ve korkut var. O konuda iyiyiz.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------
Sonuç olarak bu bahsettiğim dezavantajlardan çoğu çok ciddi sonuçlara varacak ancak bizim gibi bir ülkenin kolayca kapatabileceği (çözüm önerileri dahi verdim.) natonun en büyük ikinci ordusuna yakışmayan dezavantajlar. Umarım en kısa zamanda düzeltiriz ve Suriye, Libya ve Doğu akdenizde elimiz daha güçlü olur.
-
Serkan1976 arkadaşıma +1
Ek olarak...
Diğer ortamlarda da görüyorum, diyorlar ki; Bunlarda Rus uçağını düşürecek siyasi irade nerede(!)
Ne yazık ki meseleye yanlış düşünüyorlar. Mesele Rus uçağı düşürecek irade meselesi değil, Türkiye' yi felakete götürme potansiyeli olan İdlip politikasının yanlışlığıdır.
Biz niye teröristleri koruyoruz; onların bekçisi miyiz, bodyguard' ımıyız, fedaisi miyiz arkadaş ya! Bu sorunun cevabını versinler.
İlk önce gündüz gözüyle, hava hakimiyetini sağlamadan ve korumasız şekilde İdlib bölgesine intikal yaptırıyorlar, ondan sonrada şehit haberleri gelmeye başlayınca; ilk önce Suriye' ye, dolaylı olarak da Rusya' yla savaşa girdiğimizi ilan ediyorlar!
Kurmay zekası olan hangi komutan gündüz gözüyle intikal yaptırır yav! Ben burada mutlaka bir Çapanoğlu ararım arkadaş! Bilinçli olarak Suriye' yle savaştırılmak istendiğimizi düşünüyorum. Milletin ruh haline bakacak olursak; kamuoyu da hazır... Bir Amerikan goygoyunun peşine takılmış gidiyorlar. Bu senaryoyu kim hazırladı arkadaş?
-
Esed rejimi, hava savunma sistemlerinin ülkenin hava sahasını ihlal eden her uçağı vuracağını açıkladı.
Esed rejimine bağlı ülkenin resmi haber ajansı SANA'da yer alan son dakika haberine göre; Suriye hava sahasını ihlal eden her uçağın vuracağı duyuruldu.
Suriye silahlı kuvvetleri komuta merkezinden yapılan açıklamada, hava savunma birliklerine, ülkenin hava sahasını yasalara aykırı olarak ihlal eden hava araçlarına doğrudan ateş açma emri verildiği belirtildi.
Açıklamada, "Suriye'nin hava sahasını ihlal eden her uçak, bizim semalarımızda bulunmasına izin verilmeyen düşman hedefi olarak değerlendirilecek. Tespit edilir edilmez takip edilecek ve hava sahamızı ihlal eder etmez yok edilecek" ifadelerine yer verildi.
http://m.haber7.com/dunya/haber/2945943-son-dakika-esedden-yeni-karar-emri-verdi-ihlal-eden-vurulacak (http://m.haber7.com/dunya/haber/2945943-son-dakika-esedden-yeni-karar-emri-verdi-ihlal-eden-vurulacak)
-
Yeminle bizimkilerin Suriye'de ne amaçladığını anlamadım gitti ...
ABD yanlısı desem YPG'yi vurduk , dediklerini yapmıyoruz ;
Rus yanlısı desem İdlib'i-Rejimi vurduk nerdeyse savaşa gireceğiz ;
toprak kazanalım diye girdik desem Dünya "hössst , geri bas" deyince durduk ,
İç kamuoyunu ülkedeki ekonomik-sosyal sorunlarını unutturmak için oyalamaya çalışıyorlar desem , millet şehit haberi geldikçe , çarşıda pazarda Suriyeli gördükçe sabah-akşam daha fazla saydırıyor bunlara...
Yahu siz neyin peşindesiniz Suriye'de... ??? Bence en mantıklı cevap şu : Birileri bunları gaza getirdi bu iç savaş başlamadan önce .. . Sonrada sap gibi ortada bıraktı Timur'un filleri gibi .
Şimdi de herkes kenara -cephelerine çekildi bunlar da başı kesik tavuk gibi bir oyana bir bu yana ne yaptıklarını bilmeden koşturuyorlar"
-
Yeminle bizimkilerin Suriye'de ne amaçladığını anlamadım gitti ...
ABD yanlısı desem YPG'yi vurduk , dediklerini yapmıyoruz ;
Rus yanlısı desem İdlib'i-Rejimi vurduk nerdeyse savaşa gireceğiz ;
toprak kazanalım diye girdik desem Dünya "hössst , geri bas" deyince durduk ,
İç kamuoyunu ülkedeki ekonomik-sosyal sorunlarını unutturmak için oyalamaya çalışıyorlar desem , millet şehit haberi geldikçe , çarşıda pazarda Suriyeli gördükçe sabah-akşam daha fazla saydırıyor bunlara...
Yahu siz neyin peşindesiniz Suriye'de... ??? Bence en mantıklı cevap şu : Birileri bunları gaza getirdi bu iç savaş başlamadan önce .. . Sonrada sap gibi ortada bıraktı Timur'un filleri gibi .
Şimdi de herkes kenara -cephelerine çekildi bunlar da başı kesik tavuk gibi bir oyana bir bu yana ne yaptıklarını bilmeden koşturuyorlar"
serkan1976 +1
Hakikaten ne yaptığımızı bilmiyoruz. Bir Türk yetkili çıkıpta Ruslar askerlerimizi, tanklarımızı vururken, resmen Ruslar bizi vuruyor diye açıklama yapamıyor varsa yoksa rejim, rejim, rejim. Sen insanları uyutabileceğinimi zannediyorsun insanlar artık internetten ve sosyal medyadan herşeyi açıkca görebiliyorlar. Tanklarımızın vurulduğu videoyu izlediğimde o anda girdiğim ruh halini ve üzüntüyü tarif edemiyorum.
Bugünde 1 asker şehit verdik hemde tankçıymış büyük ihtimal yine bir tankımız vuruldu hava desteği olmadan İdlib'te kara harekatı imkansız keklik gibi açıktayız eğer ağır bir zayiat verirsek bunun hesabını kime soracağız?
Büyük ihtimal bizimkiler Rusların bize bu kadar sert karşılık vereceklerini beklemiyorlardı. Ruslar bu saldırılarla bence Suriye'yi, Türkiye'ye tercih etmiş, daha fazla ilerlersen seni vururum uyarısı vermiştir.
Yinede Rusların, bizimle topyekün sıcak bir çatışmaya girmek istemeyeceklerini düşünüyorum. Aksi halde iki ülkede bu işten büyük zararlar göreceklerdir. İki ülkenin de birbiri ile anlaşması mecburi bir hal almıştır. Fakat şunun unutulmaması lazım Türk milleti, Rusların bizim askerlerimize karşı yaptıklarını asla unutmayacaktır...
-
Surda sayfada hepimiz aklı başında insanlarız. Idlib hangi ülkenin toprağı? Suriye... Iblidteki radikal dinci militanlar hangi ülkeye karşı savaşıyor? Suriye...
Şimdi olay suriyede Suriye rejime karşı yapılıyor ise Türkiye olarak veya başka bir ülkede olsa farketmez. Esada "idlibi neden vuruyorsun" diyemezsiniz. Adamın ülkesi la. Sana karşı terörist olmayanlar o adama karşı terörist. Sen nasıl almanyaya karşı pkkyi fetoyu beslemeyin diyorsan sende o adamın terorist dediğini beslemeyecek-korumayacaksin. Adam iblidi vuruyor bizimki Esada bağırıyor, sanane. Biz hendek olaylarında pkkyi gebertirken Amerika endişeliyiz diyordu bizde haklı olarak icislerimize karışma diyorduk e sen neden karışıyorsun. Esadi devirmeye çalışanların hepsi gitti artık Suriye ve esadla sorun yaşayan hiçbir ülke kalmadı birtek biz uzatıyoruz. Suriyeden toprak mı koparacaksin? Petrollerine mi cokeceksin? Hayır amacımız nedir? Oradaki 4 tane tarla faresini koruycaz diye verdiğimiz şehitler dışında elimize ne geçti? Ne geçecek?elimize şu geçecek diyinde okey diyim. Benim düşünceme göre ki- git gide dahada bunun gerçekliğine inanıyorum. Iblidteki tek amacımız oradaki radikal dinci savaşçı maymunları korumak herhalde.
-
Surda sayfada hepimiz aklı başında insanlarız. Idlib hangi ülkenin toprağı? Suriye... Iblidteki radikal dinci militanlar hangi ülkeye karşı savaşıyor? Suriye...
Şimdi olay suriyede Suriye rejime karşı yapılıyor ise Türkiye olarak veya başka bir ülkede olsa farketmez. Esada "idlibi neden vuruyorsun" diyemezsiniz. Adamın ülkesi la. Sana karşı terörist olmayanlar o adama karşı terörist. Sen nasıl almanyaya karşı pkkyi fetoyu beslemeyin diyorsan sende o adamın terorist dediğini beslemeyecek-korumayacaksin. Adam iblidi vuruyor bizimki Esada bağırıyor, sanane. Biz hendek olaylarında pkkyi gebertirken Amerika endişeliyiz diyordu bizde haklı olarak icislerimize karışma diyorduk e sen neden karışıyorsun. Esadi devirmeye çalışanların hepsi gitti artık Suriye ve esadla sorun yaşayan hiçbir ülke kalmadı birtek biz uzatıyoruz. Suriyeden toprak mı koparacaksin? Petrollerine mi cokeceksin? Hayır amacımız nedir? Oradaki 4 tane tarla faresini koruycaz diye verdiğimiz şehitler dışında elimize ne geçti? Ne geçecek?elimize şu geçecek diyinde okey diyim. Benim düşünceme göre ki- git gide dahada bunun gerçekliğine inanıyorum. Iblidteki tek amacımız oradaki radikal dinci savaşçı maymunları korumak herhalde.
Hocam Suriye'de iç savaş başladığında bu muhalif denilen çapulculara desteği vermeseydik belki de iç savaş bu kadar uzamayacaktı hep yanlış Suriye politikasının sonuçları bunlar. Şimdi içimizde 4 milyon saatli bombayla yaşıyor bunları nasıl ülkelerine geri göndereceğimizi kara kara düşünüyoruz.Yüzbinlerceside sınırda bekliyor. Mültecilere harcanan 40 küsür milyar dolar parayla yepyeni ve modern bir orduyu sıfırdan kurabilidik. Boşuboşuna askerlerimiz şehit olmayacaktı. Hükumet Suriye'de ne hesap yaptıysa hepsi Ruslar işin içine girince tepetaklak oldu şimdi ne yaptığımızı bilmez haldeyiz biran önce toparlanmamız ve Ruslarla anlaşıp bu çatışmayı sona erdirmemiz lazım.
-
Şöyle yapılması gerekirdi;
İdlib' i savunmayı bırakıp, tampon bölge oluşturacak şekilde Türkiye sınıra doğru çekilmek. Göç dalgası hasıl olursa, göç dalgasını tampon bölgede karşılamak... Gereken insanı yardımları Türkiye sınırları dışında gidermek. Bırakın... HTŞ, Suriye ordusuyla hesaplaşsın. Nihayetinde bu onların savaşı; bize ne? Pisi pisine Türk askeri ölüyor. Ne için, kimin için?
-
Yaa hergun gereksiz yere, nedenini kimsenin bilmediği bir şekilde askerlerimizin toprak olması zoruma gidiyor. Arkadaş bu askerler ne için ölüyor? Kimse sehidlik falan hikaye yapmasın. Ölüm tek gerçektir. Bu yiğitler vatan için asker oluyor, vatan savunması uğruna, namusu bayrağı toprağı uğruna asker oluyor. Us bölgesi kuruyorsun la us bölgesi kurmanin bir esprisi vardır. Karşı tarafa ben burdayım dersin. Karşı taraf bunu anlamıyorsa ya savaşırsın yada askerini geri çekersin bizde ikiside yok. Garibanlari koyduk us bölgesine tepenize havan gelirse sehidsiniz gelmezse gelene kadar yaşarsınız dedik resmen. Us bolgesiyle aramızda 1000lerce km yok. Şurası hemen ama o kısacık yeri koruyamıyoruz. Askerimizi koruyamıyoruz. Rusya askerimizi vuruyor (kimse bana Suriye vuruyor yalanı atmasın) biz hala Rusyaya şaklabanlık derdindeyiz. Uçak tank yapıyoruz guclenmemiz lazımken daha dibe batıyoruz, kıytırık Arap ordularından farkımız kalmayacak bu gidişle... Hala birileri özellikle mete yarar gibi kendi fikri olmayıp birileri ne derse onun dışına çıkmayan sözde yorumcularda bir gece ansızın idlib hikayeleri uydurup dursun. Ben şunu çok net anladım bu ülkede siyaset yapılabilmesi için birilerine şehitler lazım. Günlük gülistanlık bir ülkede kim neden bu partilere oy atsın değil mi? Bıktım ya eskiden SKYWOLF kapıdan kovardi ben pencereden girer yine gelirdim bu siteye artık giresim gelmiyor cunkı kimse matematikle mantıkla uğraşmiyor.askeri terimler, stratejiler boş, bir kişinin ihtirasları ve hırsları ne ise konuşacağımız konu budur. Dış siyasetimiz primatlarin pilav gününe dönmüş karman çorban olmuş bunu hangi analizle aciklayacaksin
-
Şu an bazı sitelerde birileri isyan ediyor “niye hiç bir komutan karar almıyor; neden HSS ile Rus uçağını düşürmüyoruz?”
Yıllar önce biri siyasi otoriteye güvendi; emri verdi ve uçağı düşürdü. Sonuç? O vurma emrini veren komutanın fetöcü olduğu ve Rusya ilişkilerine zarar vermek için yaptığı söylendi. Neredeyse adamı içeri atarlar; kim elini düğmeye götürür şimdi söyleyin.
Zaten Biliyorsunuz 15 temmuzdan sonra vurgulanan bir şey var cumhurbaşkanımız için (başkomutan)
Bu ülkenin en büyük sıkıntılarından biridir. Yöneticinin her konuda ahkam kesip direksiyona geçmesi. Üniversitede bina yapılacaktır rektör mimariye karışır, vali şehir planına karışır vs vs egosunu tatmin etmiş olur. hepsi de yanlışa gebedir.
Bu da oraya gidiyor. Sen komutan değilsin Cumhurbaşkanım hele dur diyen yok.
-
Elimizde F-16'lar ile SEAD kabiliyetimiz var. Suriye de CAS/CAP yapabiliriz. Bu işin bahanesi yok. He olaki senin F-16'na kilitlendi o hava savunma sistemi sende ona Antiradyasyon füzesi ile karşılık verebilirsin. Rejimin hepi topu 3, 4 üssü var. 20, 30'u geçmez savaş uçağı. Oraları vurdu mu Rejim diye birşey kalmıyor ortada. Hadi F-16 ile yapmıyorsun. Bora/Yıldırim/Kasırga gibi Cep değeri tatmin edici karadan atılan füzelerimiz var. Rus'a dokunmadan güvenli şekilde, Suriye hava sahasına girmeden rejimin belini kıracak kabiliyetimiz var ama kullanmıyoruz. Eger kullanmayacaksan 10 bin askeri Suriye' ye sokmanın anlamı nedir ?
-
Elimizde F-16'lar ile SEAD kabiliyetimiz var. Suriye de CAS/CAP yapabiliriz. Bu işin bahanesi yok. He olaki senin F-16'na kilitlendi o hava savunma sistemi sende ona Antiradyasyon füzesi ile karşılık verebilirsin. Rejimin hepi topu 3, 4 üssü var. 20, 30'u geçmez savaş uçağı. Oraları vurdu mu Rejim diye birşey kalmıyor ortada. Hadi F-16 ile yapmıyorsun. Bora/Yıldırim/Kasırga gibi Cep değeri tatmin edici karadan atılan füzelerimiz var. Rus'a dokunmadan güvenli şekilde, Suriye hava sahasına girmeden rejimin belini kıracak kabiliyetimiz var ama kullanmıyoruz. Eger kullanmayacaksan 10 bin askeri Suriye' ye sokmanın anlamı nedir ?
vurursunuz tabiki... Şehit verildikten 1 saat sonra savunma bakanı 120 rejim askeri öldü diye açıklama yapıyor haber kanallarına... Videoda 2 obus atışı tabi hangi haber kanalı yalanlayacak yada hangi vatandaş gidip sayacak cesetleri... Ahaber 10000 rejim askeri öldü dese aksini iddia edecek bir kurum yada şahıs var mı ülkede... Dediğin an ya fetocusun yada hain... ;D kırmızı bültenle aranan teröristin devlet kanalına çıktığı ülkenin medyası Avrupa parlementosunu kırmızı bültenle aranan kişiyi davet ettiniz diye azarlıyor birader bu ülke böyle bir ülke sen nereye bora atıyorsun rejim birliklerini Rus askeri danışmanlar komuta ediyor. O attığın bora fuzesiyle birinin burnu kanasın o askerin ertesi gün fetoculukten hapse atılır la hiç düşündün mü bunları. Pilotları saymıyorum bile 1metre irtifa alcaltsalar "acaba" damgası yiyecekler. Sen nereye füze atıyorsun. Suriyede saldiracagin her yeri önceden rusyaya bildirmek zorundasın e Rusya mal mı sen koordinat verince o bölgede rejim askeri kalmıyor.
-
İçinde olduğumuz son durumda ülkecek biraz sıkışmış durumdayız. Libya, Doğu Akdeniz ve Suriye'de ilerleme tıkandı diyebiliriz.
Tabi bunun sebebi askeri yetersizlikler. Bunun tek çıkar yolu bazı tavizler vererek kendimize askeri manevra alanı yaratmak. Çünkü bizi doğu illeri bağımsızlık derecesine gelme durumundan savaşı suriyeye ve doğu akdenize taşıyabilmemizin nedeni yerli savunma sanayisi idi. Şu an tıkandığımız nokta da savunma sanayisi.
Şu an en hızlı şekilde siper projesinin bitmesi gerekiyor. Eğer siper projesi biterse ;
1- Suriyede Esad Hava Kuvvetleri
2- Libyada Hafter Hava Kuvvetleri
3- Akdenizde Müttefik Donanmalara karşı filolalarımızın hava savunma problemleri gibi sorunlar çözülmüş olacak.
Bir diğer önemli konuda Libya özelinde denizden vuruş kabiliyeti (atmaca, som-d ve trg serisinini deniz uygulamaları) ve Suriye özelinde Tank modernizeleri ve altay konusunu halletmemiz bize avantaj kazandırır.
Diğer bir önemli konuda F-35 meselesi bunu halledebilirsek zaten hem suriye hava sahasında hemde anadolu ile libya özelinde çok güçleniriz. Suriye bizim için ekonomik değil siyasi bir sorundur. Ama doğu akdeniz ekonomiktir. Ekonomi ve askeri güç olmadan sonumuz kötü olur. Bu çercevede en mantıklı çözüm abd ile anlaşmak ama kolumuzu kaptırarak değil minimum zararla maksimum fayda ekseninde olmalı bu. Mesela;
Şartlar :
+ Thaad projesine veya en azından Patriot'un anti balistik versiyonlarına dahil olup anti balistik savunmasını güvenceye almamız.
+ S-400 defterini kapamamız için Amerikanın Siper projemizi hızlandıracak her desteği vermesi, S-400'ler gidince F-35'lerin başta B modelleri olmak üzere teslim edilmesi.
+ Modernize Projeleri ve Altay Tanklarındaki sorunların halledilmesi konusunda Amerikanın Almanya üzerindeki etkisini kullanması.
Taviz Opsiyonlar ;
+ Doğu akdeniz Türk parsellerini Amerikalı şirketlerle ortak aramak.
+ Kürtlerin içinde olmadığı bir senaryoda İsrail gaz koridorunu Akdenize taşımak.
+ Filistin konusunda sessiz kalmak.
Vb.
-
Sarı öküzü verelim diyorsun yani!
-
Sarı öküzü verelim diyorsun yani!
Ben birşey yapalım demiyorum hocam . Sadece bir ihtimal. Ancak bahsettiğim ihtimal Sarı Öküzü vermekten çok Kısır koyunu verip süt sağma makinesini almak gibi birşey.
-
Sn BATTLESTAR in paylasmakta oldugu goruslerin tumune katilmam mukun degil .
Oncelikle savunma sanayisinde bir tikaniklik oldugu gorusune katilmaktayim. Ancak bu tikanikligin ana nedenleri siyasi ve ekonomik nedenler olarak siralanabilir. Siyasi ayakderken yurt icerisinde yapilmis ve yapilmakta olan hatalar serisi ki bunlar kisaca hatali ihaleler , tum eksiklerin ayni zamanda giderilmeye calisilip kaynak yetersizligi olusumu. Yurt disi siyasi derken de olusabilecek direk veya ortulu ambargolarin olusumunun onceden ongorilememesi vs....
Ekonomik ayak ise kaynak yetersizligi olarak siralanabilir. Kaynak yetersizliginin olusabilecegi onceden gorulebilir olmali idi . Genelde projelerin gelistirilmesi ve uretime gecilebilmesi icin dis finansmana veya yerli kaynaga ihtiyac bulunulur ancak bizim projelerimizin buyuk bir kismi yurt icerisinden veya devletimizce finansal olarak desteklenmekte hal bu durumda iken ekononomik olarak kotuye gidis trendi oldugu andan itibaren dar bogaz ile karsilasilmasi normal. Butun bunlarin uzerine birde ek savunmamiz ile ilgili "operasyonlar" masraflar olustugu icin Savunma sanayimizde kaynak eksikligi dogar.
Katilmadigim bir diger gorus ise Dogu akdeniz meselesinin salt ekonomik olarak algilanmasi . Dogu akdeniz TC icin oncelikli olarak Siyasi ikincil olarak da ekonomik dir.
Gelelim Tavizler kismina ki bu goruse de katilmiyorum.
Oncelikle yapilmasi gereken ben herseyi bilirim mantigindan vazgecip ,dunya aleme eyt uyt cekmeyi bir yana birakip diplomasiyi bilenlere birakmaktan baslar. Uc bes yandas danismanin fikirlerine gore uretilen diplomasi uzun soluklu olmayacagi kabul edilmeli ve degisime gidilmeli. Yoksa verilecek olan tavizlerin ardi arkasi kesilmez oyle iki uc kalem taviz vermekle isler duzluge cikabilse zamaninda Osmanli da bir miktar daha ayakta kalabilirdi. Baskasina taviz verilmeden once once neyi nerede yanlis yaptik onu algilayip duzelme yoluna gidilmeli.
-
Sn BATTLESTAR in paylasmakta oldugu goruslerin tumune katilmam mukun degil .
Oncelikle savunma sanayisinde bir tikaniklik oldugu gorusune katilmaktayim. Ancak bu tikanikligin ana nedenleri siyasi ve ekonomik nedenler olarak siralanabilir. Siyasi ayakderken yurt icerisinde yapilmis ve yapilmakta olan hatalar serisi ki bunlar kisaca hatali ihaleler , tum eksiklerin ayni zamanda giderilmeye calisilip kaynak yetersizligi olusumu. Yurt disi siyasi derken de olusabilecek direk veya ortulu ambargolarin olusumunun onceden ongorilememesi vs....
Ekonomik ayak ise kaynak yetersizligi olarak siralanabilir. Kaynak yetersizliginin olusabilecegi onceden gorulebilir olmali idi . Genelde projelerin gelistirilmesi ve uretime gecilebilmesi icin dis finansmana veya yerli kaynaga ihtiyac bulunulur ancak bizim projelerimizin buyuk bir kismi yurt icerisinden veya devletimizce finansal olarak desteklenmekte hal bu durumda iken ekononomik olarak kotuye gidis trendi oldugu andan itibaren dar bogaz ile karsilasilmasi normal. Butun bunlarin uzerine birde ek savunmamiz ile ilgili "operasyonlar" masraflar olustugu icin Savunma sanayimizde kaynak eksikligi dogar.
Katilmadigim bir diger gorus ise Dogu akdeniz meselesinin salt ekonomik olarak algilanmasi . Dogu akdeniz TC icin oncelikli olarak Siyasi ikincil olarak da ekonomik dir.
Gelelim Tavizler kismina ki bu goruse de katilmiyorum.
Oncelikle yapilmasi gereken ben herseyi bilirim mantigindan vazgecip ,dunya aleme eyt uyt cekmeyi bir yana birakip diplomasiyi bilenlere birakmaktan baslar. Uc bes yandas danismanin fikirlerine gore uretilen diplomasi uzun soluklu olmayacagi kabul edilmeli ve degisime gidilmeli. Yoksa verilecek olan tavizlerin ardi arkasi kesilmez oyle iki uc kalem taviz vermekle isler duzluge cikabilse zamaninda Osmanli da bir miktar daha ayakta kalabilirdi. Baskasina taviz verilmeden once once neyi nerede yanlis yaptik onu algilayip duzelme yoluna gidilmeli.
1- Savunma sanayisindeki tıkanıklık siyasi ve ekonomik değil. Ekonomik zaten değilde. Keza gerekli önem ve şu anki anda bile ayrılan bütçenin total bütçeye oranla çok az olması gerektiğinde bütçe aktarılabileceğini düşünüyorum.
Siyasi ise evet siyasi ben dedim zaten bunu. Altay yapamıyorsun ve leopardları modernize edemiyorsun Almanya problem oluyor, M-60a3 leri edemiyorsun çünkü ek motorsuz verimsiz. Ne oluyor Suriyede atgm saldırısında ciddi kayıp veriyorsun.
Hava savunma füzesi vermiyorlar donanma filolalarını esnek kullanamıyorsun idlib'de askerini koruyamıyorsun. Denizden saldırı kabiliyetin yok niye F-35 vermiyorlar motorlarda sorun çıkartıyorlar libyada çakıyorsun vs. vs.
2- Doğu akdeniz bana göre bölgenin ekonomik potansiyeli neticesinde siyasileştirilmiş bir platform. Bence.
3- Evet buna katılırım ancak şunu sen ne kadar iyi politika yapsanda taraflar sana birşeyler vermek için senden birşey isteyecekler. Burdaki mesele bu alışverişi fayda/zarar oranında en mantıklı çerceveye oturtmak.
-
Bir ülke dış politikasını askeri-ekonomik-sosyal gücü kapasitesiyle çizer... Türkiye de askeri-ekonomik-sosyal olarak henüz güçlenmeden kapasitesini aşan dış politikalara yöneldi...Şu anki sorunların tek nedeni budur...
Geçmişte yaşanan olayları ve her olayda nasıl tornistan yaptığımızı göremeyenler veya görmek istemeyenler bir hülya hallüsinasyon'u içerisinde olayları anlayamamanın şaşkınlığını yaşıyorlar...
1000 km. duble yol , 10 milyon ecnebi turist , 100 ton domates satınca ekonomik dev ilan edip kendisini G7 ülkesi olduğunu zannedenler ; 50-100 gavur motorlu tank-iha-helikopter yapınca da dünya sahnesinde askeri güç olup rus-abd-ab karşısında pazarlık yapacaklarını zannettiler...
170 tankla Ortadoğu bataklığını kurutup 1400 yıllık şiilik anlayışı gerçeğini devireceğini zannetmek en ufak tabirle Pollyannacılık'tır...
Türkiye düşmanları tam yerli silah sanayimiz kurulmuş emeklemekten yürümeye başladığını gördükleri anda başlarına gelecekleri görmüş ve adım adım güzelce gelişen savunma sanayimize darbe indirmek için "Din kartını kullanarak tabiri caizse bizi Suriye'de Libya'da gazlamışlar" bizi batağa sürüklemişlerdir... Savunma sanayimizin tüm alt sistem tedarik zinciri durmuş , projeler iyice aksamıştır...
Amma gerçeklerin bir gün mutlaka günyüzüne çıkma gibi kötü bir huyu vardır ve çıkmıştır....
Türkiye potansiyeli çok büyük bir ülke ama ben en çok yerli savunma sanayimiz gelişirken şundan korkuyordum:"Emeklemeden koşmaya çalışmak" Bizde emeklerken tam yürümeden koşmaya çalıştık maceralara girdik ve egemen güçler arasında bocalıyoruz ... Toparlanmak uzun sürecek...
-
1- Savunma sanayisindeki tıkanıklık siyasi ve ekonomik değil. Ekonomik zaten değilde. Keza gerekli önem ve şu anki anda bile ayrılan bütçenin total bütçeye oranla çok az olması gerektiğinde bütçe aktarılabileceğini düşünüyorum.
Siyasi ise evet siyasi ben dedim zaten bunu. Altay yapamıyorsun ve leopardları modernize edemiyorsun Almanya problem oluyor, M-60a3 leri edemiyorsun çünkü ek motorsuz verimsiz. Ne oluyor Suriyede atgm saldırısında ciddi kayıp veriyorsun.
Hava savunma füzesi vermiyorlar donanma filolalarını esnek kullanamıyorsun idlib'de askerini koruyamıyorsun. Denizden saldırı kabiliyetin yok niye F-35 vermiyorlar motorlarda sorun çıkartıyorlar libyada çakıyorsun vs. vs.
2- Doğu akdeniz bana göre bölgenin ekonomik potansiyeli neticesinde siyasileştirilmiş bir platform. Bence.
3- Evet buna katılırım ancak şunu sen ne kadar iyi politika yapsanda taraflar sana birşeyler vermek için senden birşey isteyecekler. Burdaki mesele bu alışverişi fayda/zarar oranında en mantıklı çerceveye oturtmak.
Sn BATTLESTAR yapmis oldugunuz aciklamalara kisisel dusuncelerimi belirteyim.
1-Savunma Sanayimizde tikaniklik.
Kanimca hem Siyasal hem de Finansal oldugu kanisindayim.
Siyasal kisminda sizin orneklemelerinize katilmaktayim ancak bu isin bir yani asil eksik olan yan zamaninda eksiklerin gorulemeyisi ve gerekli hizli onlem ve yatirimlarin yapilanamamasi. "sakin yanlis anlasilmasin bu hata sadece mevcut iktidarin hatasi degil isin ucu gecmise de dayaniyor" Yani demek istedigim su TSK nin eksikleri aksamdan sabaha ortaya cikmadi bunlarin bazilari bayagi eskiye dayanmakta. Bu eksiklikleri bir misal gelisi bir gecede ne distan alim ile ne de yerli imalat ile gidermek imkansiz. Yani Siyasal olarak Savunma sanayimizin alt yapisina kritik konularda eleman yetistirebilmek icin pek yatirim yaptigimiz soylenemez . Su andakiler ya kendilerini kendi oz verileri ile yerlestirmisler ya da disardan kendilerinin edinmis oldugu tecrubeyi yurdumuza katki olarak sunmaktalar. Yani isin egitim bacagi pek yeterli degil. Diger bir eksiklik oncelik ve ivedilik hedefleri konulmasi ve bunlarin ivedikle tedarigi ve uretimi icin gerekli reformlarin yapilmasi. Ekonomik olarak butce kaynaklarinin istikrarli sekilde altyatirima kaydirilabilmesi. Su anda belirtmis oldugunuz gibi TSK nin bircok eksigi mevcut bunlarin yurt sathinda uretilebilmesi tercih ediliyorsa ki ediyoruz o zaman ekonomimiz saglam olmali ki istikrarli yatirimlar yapilabilsin. Su anki durum malesef pek oyle degil tasima su ile Savunma sanayimize katki saglamaktayiz . Hem butceden kisarak veya baska amacler ile toplanmis olunan vergilerin kanalizasyonu ile ile giderilmekte. Halkimizin Savunmamiz yaninda , saglik,egitim ,adalet ... gibi bir sosyal devletten beklentilerini pek sagladik diyemeyiz. Savunma yatirimi altinda bazilari pek net olmayan birtakim haricten gelen yatirimlar da mevcut. Yani lafin ozu savunma sanayimizin durumu disardan su hali ile bir miktar kafasi karisik bir kisinin yillardan beri gelmekte olan eksikliklerini yetersiz donanimi ile eldeki birikmis parayi oncelik sirasindan yoksun olarak gidermeye calismasina benzetiyorum.
2-Dogu Akdeniz kanimca oncelikle Siyasal ikincil olarak Ekonomik degerlendirilmelidir.
Siyasi irade olmali ki diplomatik kanallar veya askeri olarak bolgenin ekonomik getirilerinden faydalanilabilsin.
Neticede Dogu Akdeniz TC Su altindaki Sinirlarini belirleyecek. Dogu Akdeniz Kibris politikamizin onemli bir Siyasi ayagi. " Ekonomik getirisi de var ama o isin ikincil kismi her konuyu sadece ekonomik getiri uzerinden degerlendirme dogru olmayacagi kanisindayim . Sadece ekonomik yonden bakis tuccer zihniyeti olur"
3-Taviz .
+ Dogu Akdeniz Gazinin TC uzerinden tasinmasi
" Bunu hayata gecirebilmek icin Tavize gerek olmadigi kanisindayim sadece Sn CB nimizin ve danismanlarinin Israil ve Misir aleyhine soylemlerini yumusatmalari iyi bir baslangic olur"
+ Filistin Konusunda sesiz kalmak
" Filistin konusunda BM haricinde gereksiz beyanatlardan kacinmak"
"Arap ulkelerinin islerine karismamak , saga sola diklenmemek"
Bu konulardan vaz gecersek iyi bir baslangic olur kanatindayim bu da Taviz ise desteklerim.
-
Öncelikle herkezin görüşüne saygı duymakla birlikte. Zaten malum beni bilen bilir. Görüşlerim bellidir. Ben S400'leri her daim sarı öküz den ziyade Truva atı olarak görüyorum. Ruslar T-Loramids ihalesine katıldıklarında S300 ile katıldılar ve çok fahiş fiyatla dahil oldular. Ihalede 4 şirket vardı ve Ruslar son sırada idi. Biz çinli firmaya verdik sonra iptal oldu ve yeni teklifler istedik. Ruslar yeni teklifle katılmayı bırak ihaleye bile girmedi. Çok katı idi kuralları. Sonra bir anda ne olduysa S400 verdiler ve çok uygun koşullarda. İnsan bir düşünür bu adama ne olduda bu teklifi bana yaptı. Cevabı çok basit. 15 temmuz darbe sonrası malum ABD ile aramız çok fazla gerildi. Çok büyük bir kriz yaşadık. Ruslar bu krizi gördü ve krizi daha fazla derinleştirmek için bize S400 teklifi ile geldiler. Amaçları bizi daha fazla yanlızlaştırmak idi. Ve malum F-35 projesinden çıkartıldık. Rusların bile henüz ulaşmadığı teknolojiye biz sahip olacaktık. Tabi o F-35 sayesinde Rusa karşı ciddi bir tehdit olabilirdik. Suriyede, Libyada, karadenizde üstün konumda olabilirdik. Tabi bir S400 satışı ile herşey berbat oldu. Ve 2.5 milyar dolar gelir elde ettiler. Şimdide bizim bu sıkışmışım halimizi kullanıyorlar. Ben herzaman Ruslar ile eninde sonunda karşı karşıya geleceğimizi biliyordum. Çünkü Kırım, Karabağ, Suriye, Libya neredeyse etrafımızda ki bütün sorunlu bölgelerde çıkarlarımız çatışıyor. Belki Putin ile Erdoğan arasında iyi ilişkiler olabilir ama sahada tam tersiyiz. Düşünün ya Ukraynadan, Libya'ya heryerde karşı karşıyayız. Bu şartlar altında nasıl sağlam ilişki kurabilirsin. Bir yerde kopacaktı zaten. Ekonomik olarak bile aynı. Italya kadar ekonomileri var. Ihracat 3 milyar dolar. Yahu senin 180 milyar dolar ihracatının 3 milyar dolarını yapıyon bu adama. Israil'e bile daha fazla ihracat yapıyoruz. Gerçekler çok farklıydı ama birileri hayaller kurdu. Milleti gazladı olanlar oldu. Twitter 'da bana ne hakaret ettiler. Ruslar en büyük müttefikimizdi bi ara. Şimdi hepsi ana avrat sövüyor Rusya'ya. Be bile olayların bu kadar hızlı gelişeceğini tahmin etmiyordum.
Yapılması gerekler;
S-400'leri Pakistan, Libya, Somali, Katar artık neresi müsait ose oraya transferi gerçekleşip, tekrar F-35 projesine dahil olmak. Son olarak bize Pac3 teklifi yaptılar. 360 derece GaN radar seti dahil. Gayet güzel teklifler. Patriot ve F-35 alırız. Ve ben dindar bir insanım. Siyonistlere karşı düşmanlığım bellidir. Gönlüm suvermez ama hükümetin geçici olarak Israil'e olan tavrını düşürüp, Doğu akdenizde israil gazını Türkiye üzerinden AB'ye transferi gerçekleşebilir. Bu senaryo olursa doğu akdenizde bütün dengeler lehimize döner. ABD bize karşı çok daha pozitif olur. Ypg zaten büyük darbe yedi. Belki tamamen vazgeçebilirler. Yeterki Israil'e tutumumuz biraz yumuşaşın. Bu Israil'in ortadoğu politikalarına onay vermek değildir. Ekonomik ilişkiler kurulabilir. Zaten aramızda baya ticaret hacmi var.
-
Genel anlamda Türkiye' nin en büyük problemi, kuruluş ayarlarının saptırılmasıdır. Saptıranların kim olduğu belli... Atatürk sonrasında iktidara gelmiş hükumetlerin tamamı Türk milletine ihanet etmiştir. Öyle ki, yeri gelmiş; millet bile kendi varlığına ihanet etmiştir. Kendi devletine düşman bir halk olabilir mi? Ama oluyor işte... Birileri çıkıp; ''Türkiye Cumhuriyeti' ni yıkacağız yerine yeniden Osmanlı devletini ihya edeceğiz'' diyebiliyor mesela!
Peki, bunu yapabilmek için en büyük destekçileri kimlerdir dersek;
EL CEVAP: AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ.
Eskiden en büyük destekçileri İngiltere' ydi. Padişah bile İngilizci' ydi yahu! Kurtuluşun İngiltere' nin himayesinden geçtiğini zannediyordu. İngiliz Himayesini isteyenler; İngiliz Muhipleri (Sevenleri) Cemiyetini kurarken, Amerikan hegemonyasını isteyenler 'Wilsoncular Cemiyetini'' kurmuştu.
Ogün bu gündür bu iki cemiyetle başımız beladadır. Bunlara kısaca Mandacılar diyoruz. Büyük Atatürk, bu Mandacılarla çok mücadele etti. Erzurum Kongresinde ''Manda ve Himaye Kabul edilemez'' kararını çıkarttı çıkartmasına da; savaş kazanıldıktan, devlet kurulduktan, millet yaralarını sarmaya başladıktan sonra bile işbu mandacıların İngiltere-ABD sevgileri hiçbir şekilde azalmadı. Büyük Atatürk öldükten/öldürüldükten sonra; doğruca koşup ABD' nin kucağına oturdular.
Atatürk sonrası siyasetçi profilimize bakın; sanki hepsi tornadan çıkmış gibi! Arada Ecevit' e birazcık olsun torpil geçiyoruz; o da Kıbrıs davasının yüzü suyu hürmetine...
Şimdi tarih bu şekilde yazılmışken; nasıl oluyor da halen Amerika' yla anlaşalım, şöyle yapalım böyle yapalım diyebiliyorsunuz? Dinci, Sağcı, Muhafazakar siyaset olmasaydı -yani Kuruluş felsefesi aşındırılmamış olsaydı- bugün dünyanın ilk 5 ülkesinden biriydik. Yahu, 2. Dünya savaşında Almanya yerle bir oldu; şimdi dünya 4. sü! yani biz İngiltere' den, Almanya' dan, Japonya' dan daha güçlü olacaktık. Pek, niye olamadık? İşte bunun sorunlusu mandacılar, İşbirlikçilerdir.
SKYWOLF kızacak diye işi dolandırarak anlatmaya çalıştım ama... İhvancılık yapmamış olsalar; başımıza bu belaların hiçbirisi gelmeyecekti.
Kamuoyunda gördüğüm kadarıyla, kendilerince bir tespit yapıyorlar; oradan da yanlış sonuçlara ulaşıyorlar. Doğru tespit, yanlış sonuç veya yanlış tespit yanlış sonuç... Bugüne kadar; meseleyi doğru tespit ettikten sonra doğru sonuçlara ulaşan herhangi bir sağcı, dinci, muhafazakar veya liberal görmedim. Hep yanlış, hep yanlış...
-
Duygusal bir milletiz. Olaylar karşısında çok çabuk soğukkanlılığımızı kaybediyoruz. Buna ülkeyi yönetenlerin algı çalışmaları da büyük katkı sağlıyor. Rüzgarda savrulan kuru yaprak gibi bir o yana bir bu yana sürükleniyoruz.
Bu huyumuzdan bir an önce vazgeçmemiz şart!
Şam'da cuma namazı kılma hevesiyle başladığımız Suriye politikamızda ciddi revizyonlar yapmalıyız.
Suriye'de yıllar süren bir iç savaş var. Bu iç savaş nedeniyle sınırlarımızda ciddi terör tehdidi oluşturuldu. Müttefiklerimiz tarafından neredeyse tüm güneydoğu sınırımızı çevreleyen bir terör koridoru oluşturuluyordu. Bu bizim için ciddi tehditti. Ayrıca iç savaştan kaçan milyonlarca sığınmacıyı da misafir etmek zorunda kaldık.
Suriye politikamızda başlangıçta gözardı edilen ama artan saldırılar nedeniyle katlanılmaz noktaya gelen terör tehdidi, gerçekleştirilen operasyonlarla şimdilik sınırlarımızdan uzaklaştırıldı. Bunun etkilerini, artık eskiye göre büyük ölçüde azalan terör saldırıları karşısında görebiliyoruz.
Bu operasyonlar ayrıca Suriye'den ülkemize olan göçün azalmasını da sağladı. Karışıklığın azaldığı bölgelere insanların bir bölümü geri dönmeye başladı.
Artık sonlanmaya dönük iç savaşın bu bölümünde çatışmalar İdlib bölgesinde yoğunlaştı. Biz de iç savaşta rol alan diğer ülkelerle birlikte bu bölgede gerginliği azaltmak amacıyla anlaşarak gözlem noktalarına yerleştik. Bu bölgede gerginliğin azaltılması çok önemli. Çünkü Suriye'den, özellikle bu bölgeden kaçanların ilk durağı Türkiye... Bize yük olan milyonlarca sığınmacıya yenilerinin eklenmesini istemiyoruz. Bu nedenle bu bölgenin de, diğer kontrolünü sağladığımız bölgeler gibi çatışmalardan arındırılmasını istiyoruz.
Peki bunda ne kadar başarılıyız? Bu bölgede, kontrolünü sağladığımız bölgelerdeki gibi bize doğrudan tehdit oluşturan Işid veya pkk yok. Suriye'deki iç savaşın baş aktörleri olan Esad yönetimi, onun destekçisi Rusya ve İran ile muhalif gruplar var. Genel gidişata bakarsak bu savaşı muhalifler kaybetmek üzere. Batı dünyası bile destek vermezken biz nedense muhaliflere destek veriyor gibi görünüyoruz. Sosyal medyada bile bunu destekleyen bir yığın video var. Bir yandan Suriye'nin toprak bütünlüğünden yana olduğumuzu söylüyor, diğer yandan da bunun aksi eylemde bulunuyor gibi görünüyoruz. Suriye'nin resmi lideri Esad tarafından tehdit olarak görülen ve terörist olarak nitelendirilen bu grupları biz aynı şekilde değerlendirmiyoruz. Anlaşmazlık işte bu noktada başlıyor.
Buraya kadar özetlediğim konuyla ilgili olarak bundan sonra atılabilecek adımları daha sonra yazacağım.
-
Birleşmiş Milletler: İdlib kan gölüne dönebilir
BM Suriye Krizi Bölgesel İnsani Yardım Koordinatör Yardımcısı Mark Cutts, İdlib'de 3 milyondan fazla sivilin savaş alanında kapana kısıldığını ve bölgenin kan gölüne dönebileceği uyarısında bulundu.
Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Krizi için Bölgesel İnsani Yardımlar Koordinatör Yardımcısı Mark Cutts, BM Cenevre Ofisi'nde düzenlediği basın toplantısında, İdlib'de yaşanan insani krize ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.
İdlib'e sınır ötesi insani yardım operasyonları kapsamında günlük 50 tır yardım gönderdiklerini belirten Cutts, BM'nin amacının bunu günlük 100 tıra çıkarmak olduğunu söyledi.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/02/25/idlib_4297.jpg)
Cutts, isim vermeden Esad rejimi ve destekçilerinin saldırılarının 1 milyondan fazla sivili, Türkiye sınırına göçe zorladığını ifade etti.
İdlib'in savaş alanına dönüştüğünü vurgulayan Cutts, "İdlib'de 3 milyondan fazla sivil savaş alanında kapana kısıldı. Kuşkusuz ki bu bölgede gerçek bir kan gölü, gerçek bir sivil katliamı göreceğiz." ifadelerini kullandı.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/02/25/idlib_1836.jpg)
"SURİYE'DE DEVASA BİR KORUNMA KRİZİ VAR"
Cutts, Suriye'de 2011 yılında başlayan iç savaşın başından bu yana İdlib'dekine benzer bir sivil göçün yaşanmadığını aktararak, "Suriye'de devasa bir korunma krizi var." dedi.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/02/25/idlib_3754.jpg)
"TÜRKİYE, İNSANİ YARDIMLARA EN BÜYÜK DESTEKÇİ"
Türkiye'nin halihazırda dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yaptığını, bunların 3.6 milyonunun Suriyelilerden oluştuğunu ifade eden Cutts, "Türkiye, daha fazla mültecinin geldiğini görmek istemiyor." diye konuştu.
Cutts, Türkiye'nin ayrıca BM'nin İdlib'e yönelik sınır ötesi insani yardım operasyonlarına büyük destek vermesinden övgüyle bahsetti.
BM'nin Türkiye ile sınırın açık kalması için çok yakın iş birliği yaptığını aktaran Cutts, "Burası, Suriye'nin kuzeybatısında milyonlarca insan için hayati bir yaşam çizgisi." şeklinde konuştu.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/02/25/idlib_8072.jpg)
"REJİMİN SAVAŞ SUÇLARI BELGELENDİ"
Esad rejiminin saldırılarını yine isim vermeden paylaşan Cutts, şunları kaydetti:
"Son birkaç ay içinde çok sayıda hastane, okul ve pazar yeri ile pastaneler ve su istasyonları, hava saldırıları ve bombardımanlarda vuruldu. Şu anda terörize edilen, travma geçiren ve korku içinde yaşayan bir topluluk var. İnsanlar korkudan sınırlara kaçıyor."
AA muhabirinin "Sivillere yönelik tüm bu saldırılar savaş suçu teşkil etmez mi?" şeklindeki sorusuna ise Cutts, "Suriye'de geçmişte pek çok kez işlenen savaş suçlarının BM tarafından belgelendiğini" anımsattı.
Cutts, İdlib'de sivillere yönelik halen süren saldırıların ise savaş suçu olup olmayacağına ileride mahkemelerin karar vereceğini kaydetti.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/02/25/idlib_4016.jpg)
https://www.ensonhaber.com/birlesmis-milletler-idlib-kan-golune-donebilir.html (https://www.ensonhaber.com/birlesmis-milletler-idlib-kan-golune-donebilir.html)
-
Suriye haber ajansı SANA, Suriye ordusunun Anka-S İHA'mızı düşürdüğünü iddia ediyor, bazı sosyal medya hesapları da İHA'nın düşürülmediğini, teknik bir arıza nedeniyle düştüğünü iddia ediyor. Bana da düşmüş gibi geldi çünkü İHA yapısal bütünlüğünü korumuş ve kırıma uğramış füze ile düşürülmüş olsa paraçalanır ve yanardı Suriye bunu kendilerinin düşürdüklerini açıklayarak propaganda amaçlı kullanıyor büyük ihtimal.
(https://pbs.twimg.com/media/ERopcvqXsAEhcrX?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/ERopcRDWoAAumY1?format=jpg&name=large)
-
Suriye haber ajansı SANA, Suriye ordusunun Anka-S İHA'mızı düşürdüğünü iddia ediyor, bazı sosyal medya hesapları da İHA'nın düşürülmediğini, teknik bir arıza nedeniyle düştüğünü iddia ediyor.
(https://pbs.twimg.com/media/ERopcvqXsAEhcrX?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/ERopcRDWoAAumY1?format=jpg&name=large)
Mümkün.bu aletler namlulu sistemlerin menzili dışında uçuyorlar. Füze vursa böyle yekpare ve yanmamış halde olmazdı.
-
İnternette, çok sayıda Türk askeri’nin İdlib’te yerde kanlı ve vurulmuş haldeki videoları dolaşıyor. Başlarında ceset soyan rejim güçleri.
Bu ana kuzularını , bu kahramanları oraya hava koruması olmadan telef olmaya gönderenler vatan hainleridir.
Bu çocuklar “Bir kaç tane” değildirler. Onlar bu vatanın en şerefli çocuklarıdırlar.
Videoları izleyince yüreğim paralandı.
Siyasi kazanım için bu çocukları böyle kurban etmeye kim nasıl cesaret ediyor? Olacak şey değil yani!
-
İnternette, çok sayıda Türk askeri’nin İdlib’te yerde kanlı ve vurulmuş haldeki videoları dolaşıyor. Başlarında ceset soyan rejim güçleri.
Bu ana kuzularını , bu kahramanları oraya hava koruması olmadan telef olmaya gönderenler vatan hainleridir.
Bu çocuklar “Bir kaç tane” değildirler. Onlar bu vatanın en şerefli çocuklarıdırlar.
Videoları izleyince yüreğim paralandı.
Siyasi kazanım için bu çocukları böyle kurban etmeye kim nasıl cesaret ediyor? Olacak şey değil yani!
Kamuflajlara iyice dikkat ettinmi ? Genelde haşti şabi ile karışa biliyor bizimkiler.
-
Suriye haber ajansı SANA, Suriye ordusunun Anka-S İHA'mızı düşürdüğünü iddia ediyor, bazı sosyal medya hesapları da İHA'nın düşürülmediğini, teknik bir arıza nedeniyle düştüğünü iddia ediyor.
(https://pbs.twimg.com/media/ERopcvqXsAEhcrX?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/ERopcRDWoAAumY1?format=jpg&name=large)
Mümkün.bu aletler namlulu sistemlerin menzili dışında uçuyorlar. Füze vursa böyle yekpare ve yanmamış halde olmazdı.
Sn. Battlestar’a katılıyorum.
Uçak ta hiç bir vurulma emaresi yok. Bunlar 25000 ft+ üzeri uçar düşman hava. sahasında. Manpad falan vuramaz. Füze vursa darmadağın olur. Sanki tarlaya iniş yaparken parçalanmış bu alet.
-
İnternette, çok sayıda Türk askeri’nin İdlib’te yerde kanlı ve vurulmuş haldeki videoları dolaşıyor. Başlarında ceset soyan rejim güçleri.
Bu ana kuzularını , bu kahramanları oraya hava koruması olmadan telef olmaya gönderenler vatan hainleridir.
Bu çocuklar “Bir kaç tane” değildirler. Onlar bu vatanın en şerefli çocuklarıdırlar.
Videoları izleyince yüreğim paralandı.
Siyasi kazanım için bu çocukları böyle kurban etmeye kim nasıl cesaret ediyor? Olacak şey değil yani!
Videoyu bende seyrettim onlar Türk askeri değil büyük ihtimal muhalifler, bizim askerin kamuflajı o renk değil ayrıca o renk bot kullanmıyorlar video da dikkat ettiysen. O kamuflajları muhaliflere bizimkiler vermişte olabilirler.
-
İnternette, çok sayıda Türk askeri’nin İdlib’te yerde kanlı ve vurulmuş haldeki videoları dolaşıyor. Başlarında ceset soyan rejim güçleri.
Bu ana kuzularını , bu kahramanları oraya hava koruması olmadan telef olmaya gönderenler vatan hainleridir.
Bu çocuklar “Bir kaç tane” değildirler. Onlar bu vatanın en şerefli çocuklarıdırlar.
Videoları izleyince yüreğim paralandı.
Siyasi kazanım için bu çocukları böyle kurban etmeye kim nasıl cesaret ediyor? Olacak şey değil yani!
Videoyu bende seyrettim onlar Türk askeri değil büyük ihtimal muhalifler, bizim askerin kamuflajı o renk değil ayrıca o renk bot kullanmıyorlar video da dikkat ettiysen. O kamuflajları muhaliflere bizimkiler vermişte olabilirler.
Biraz olsun sakinleştirdiniz beni fırtına06.
İnşallah sizin dediğiniz gibidir.
Sağolun!
-
İnternette, çok sayıda Türk askeri’nin İdlib’te yerde kanlı ve vurulmuş haldeki videoları dolaşıyor. Başlarında ceset soyan rejim güçleri.
Bu ana kuzularını , bu kahramanları oraya hava koruması olmadan telef olmaya gönderenler vatan hainleridir.
Bu çocuklar “Bir kaç tane” değildirler. Onlar bu vatanın en şerefli çocuklarıdırlar.
Videoları izleyince yüreğim paralandı.
Siyasi kazanım için bu çocukları böyle kurban etmeye kim nasıl cesaret ediyor? Olacak şey değil yani!
Videoyu bende seyrettim onlar Türk askeri değil büyük ihtimal muhalifler, bizim askerin kamuflajı o renk değil ayrıca o renk bot kullanmıyorlar video da dikkat ettiysen. O kamuflajları muhaliflere bizimkiler vermişte olabilirler.
Biraz olsun sakinleştirdiniz beni fırtına06.
İnşallah sizin dediğiniz gibidir.
Sağolun!
Değildir hocam emin olun ayrıca öyle bir şey olsaydı bile bizim askerimiz şehidini öyle ortada bırakıp kaçıp gitmez herşekilde alınır o naaşlar oradan....
-
(https://pbs.twimg.com/media/ERojOS6WAAAYNy8?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/ERojO-cW4AACi3K?format=jpg&name=4096x4096)
Bence de teknik arıza nedeniyle düşmüş.
-
Suriye sınırına askeri araç sevkiyatı yapıldı
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/02/26/h_1223.jpg)
Türk Silahlı Kuvvetlerinin Suriye sınırındaki askeri birliklere zırhlı araç takviyesi devam ediyor.
Türkiye’nin farklı bölgelerinden gönderilen çok sayıda obüs ve kirpi geniş güvenlik önlemleri arasında Suriye sınırına sevk edildi.
İDLİB'DEKİ GÖZLEM NOKTASINA KONUŞLANDIRILACAK
Kırıkhan ilçesinden geçen konvoy, Hatay’daki sınır birliklerine doğru hareket etti. Askeri araç konvoyunun Hatay’ın Reyhanlı ilçesi sınırından geçerek Suriye’ye gireceği ve İdlib’de bulunan gözlem noktasında konuşlandırılacağı öğrenildi.
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/02/26/h_6377.jpg)
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/02/26/h_3494.jpg)
https://www.ensonhaber.com/suriye-sinirina-askeri-arac-sevkiyati-yapildi.html (https://www.ensonhaber.com/suriye-sinirina-askeri-arac-sevkiyati-yapildi.html)
-
Bence de teknik arıza nedeniyle düşmüş.
Sorum tüm arkadaşlara, acaba teknik arıza nedeniyle mi düşmesi daha kötü pr, yoksa vurulup düşmesi mi?
Kendi fikrim ;
Vurulup düşerse karizma açısından olumsuz. Ancak bu aracın belirli menzil ve irtifa verileri var. O irtifaya ulaşan menzil içi bir füze atıldıgında vurulur.
Teknik arıza nedeniyle düşünce karizma çizilmesede aracın güvenilirliği açısından sorunlu.
-
Sorum tüm arkadaşlara, acaba teknik arıza nedeniyle mi düşmesi daha kötü pr, yoksa vurulup düşmesi mi?
Neticede eldeki mevcuttan bir eksildi demek , o nedenle hic fark etmez kanimca . Suriyede oyle veya boyle savas halindeyiz bu nedenle UAV nin de dusurulmus olmasi yuzumuzu kara cikarmaz .
-
Sorum tüm arkadaşlara, acaba teknik arıza nedeniyle mi düşmesi daha kötü pr, yoksa vurulup düşmesi mi?
Neticede eldeki mevcuttan bir eksildi demek , o nedenle hic fark etmez kanimca . Suriyede oyle veya boyle savas halindeyiz bu nedenle UAV nin de dusurulmus olmasi yuzumuzu kara cikarmaz .
Ben pr açısından yani reklam ve ihracat başarısı olarak demiştim hocam.
-
Başkan Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda çok önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, İdlib konusu ile ilgili en büyük sıkıntının hava sahasını kullanamayışımızın olduğunu dile getirerek buna yakında bir çare bulunulacağını söyledi.
Başkan Erdoğan, "(İdlib) Şuanda en büyük sıkıntımız hava sahasını kullanamıyor oluşumuzdur. Yakında buna bir çare bulacağız. Diplomasi kanallarını da sonunda kadar kullanıyoruz. İdlib'de en küçük bir geri adım atmayacak, rejimi mutlaka belirlediğimiz sınırların dışına çıkartacak, halkın evlerine dönüşünü sağlayacağız" ifadelerini kullandı.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2947081-son-dakika-haberi-baskan-erdogandan-esedi-titretecek-aciklama (http://www.haber7.com/dunya/haber/2947081-son-dakika-haberi-baskan-erdogandan-esedi-titretecek-aciklama)
Kemal Kılıçtaroğlu'na Suriye ile ilgili sert yüklendi;
"BANA YAPTIĞI TEKLİFE BAK!"
İnsanoğlunda bir vicdan var değil mi? İdlib'de adam kendi toprağını savunuyor diyerek, kendi ülkesi yerine Eead'in yanında yer alan bir kişi asla bu milletin evladı olamaz. İnsanda vicdan önemli bir sestir. Bu İdlib'deki sen o yavruları televizyonda izlemiyor musun? 3-5-7 yaşındaki o yavruları nasıl sığınacak yer aradıklarını görmüyor musun? O yavruların ahı sana yeter. Başlarını sokacak bir çadır dahi bulamıyorlar. Bunları, bu katil Esed'in insafına mı bırakacağız? Bana yaptığı teklife bak ya! 'Git Esed'le görüş diyor' sen yokken biz onunla görüşüyorduk zaten. Benim Kürt orijinli kardeşlerime pasaport dahi vermiyordu.Sen görüşüyorsun zaten, yeter.
http://www.haber7.com/guncel/haber/2947010-son-dakika-haberi-erdogandan-cok-sert-sozler-bana-yaptigi-teklife-bak-ya?detay=1 (http://www.haber7.com/guncel/haber/2947010-son-dakika-haberi-erdogandan-cok-sert-sozler-bana-yaptigi-teklife-bak-ya?detay=1)
-
Sorum tüm arkadaşlara, acaba teknik arıza nedeniyle mi düşmesi daha kötü pr, yoksa vurulup düşmesi mi?
Neticede eldeki mevcuttan bir eksildi demek , o nedenle hic fark etmez kanimca . Suriyede oyle veya boyle savas halindeyiz bu nedenle UAV nin de dusurulmus olmasi yuzumuzu kara cikarmaz .
Ben pr açısından yani reklam ve ihracat başarısı olarak demiştim hocam.
Haklisiniz Sn BATTLESTAR ,PR kismini atlamisim .
"PR olarak da kotu bir etki yapacagini sanmiyorum"
Neticede bahsi soz konusu olan UAV nin degerlendirmesini yapacak olanlar UAV nin savas tecrubesi mevcudiyetine, UAV nin getirileri ile basarilarina odaklanacak diye dusunuyorum. Kirim sayisi yuksek olmayan , operasyona hazirlik yuzdesi yuksek olan bir UAV kanimca kabul gorur.
-
Sayın CB diyorki " "Biliyoruz ki bugün Suriye ile olan 911 km'lik sınırımızın ötesinde verdiğimiz her mücadeleyi, yarın kendi topraklarımızda, bugünkünden on kat yüz kat büyük kayıplarla yürütmek zorunda kalacağız."...
Şimdi ben merak ediyorum.Suan 911 kmde savaştığımiz tek unsur rejim. Rejimden dolayıda Rusya ile aramız bozuk. Amerika zaten gitti sinir hattına rejim ve ruslari yerleştirdik. Yani direk olarak pkk ile catisamiyoruz. Ülkemizi işgal edecek olan kim sayın CB?
Rejim mi? Rusya mi? Bu cümleden - ki ben bu saçma cümlenin aslında ülkedeki mevzuyu anlamayan hala uyuyan akplilere söylendiğini çok iyi biliyorum ama yinede merak ediyorum. Kim ya bizim ülkemizi işgal edecek.?
Rejimin bu gücü var mı? Rejimi kastediyorsunuz aklıma bu gelir. Hayır rusyayi kastediyorsaniz s400 aldın, putinle kankaydin ne oldu. Hayır Amerika ise suriyede Amerika kalmadı. Şimdi bir kişi açıklasın yarın birgun bizi işgal edecek düşman kim? Yine milleti salak bulup kandırmaya yönelik bir laf değilse bize savaş açacak düşman kim ya ben merak ediyorum.
Ne kadar savaştan, kaostan yada onlara göre BEKAdan geçinen bir CBmiz var. Milleti ülke işgal edilecek korkusuyla hala kendisine oy atmasını isteyecek kadar nasıl düştük biz ya. Ülkeler refah düzeyine göre yönetilir biz millet olarak işgal edilmeyeceğiz ölmeyeceğiz kafasıyla mi seçimlere gircez. Milleti hayali dusmanlarla korkutarak mi o koltukta oturacaksiniz
-
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov, bugün Ankara'da Rus ve Türk heyetleri arasında yapılacak İdlib konulu görüşmelerden olumlu sonuçlar çıkmasını beklediklerini söyledi.
Basın mensuplarının görüşmelere yönelik beklentiler hakkındaki bir sorusunu yanıtlayan Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov, "Beklentilerimiz her zamanki gibi. Güzel sonuçlar bekliyoruz" dedi.
"RUSYA, SURİYE'DE MUHALİF GÜÇLERLE SAVAŞMIYOR"
Bogdanov, Rusya'nın Suriye'de muhalif güçlerle savaşmadığını vurguladı.
Dışişleri Bakan Yardımcısı, "Biz, Suriye'deki savaşın tarafı değiliz. Suriyelilerle, muhalefetle savaşmıyoruz. Aksine, Astana formatındaki diyalog da dahil muhalefetle çok yapıcı bir diyalog içindeyiz" diye konuştu.
Bogdanov, Suriye'ye BM gözlem misyonu gönderilmesi yönündeki önerileri de değerlendirdi. Rus yetkili, Suriye'ye BM gözlem misyonu gönderilmesi için Şam yönetiminin onayının alınması gerektiğini söyledi.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2947094-rusyadan-dikkat-ceken-turkiye-aciklamasi?detay=2 (http://www.haber7.com/dunya/haber/2947094-rusyadan-dikkat-ceken-turkiye-aciklamasi?detay=2)
-
Sayın CB diyorki " "Biliyoruz ki bugün Suriye ile olan 911 km'lik sınırımızın ötesinde verdiğimiz her mücadeleyi, yarın kendi topraklarımızda, bugünkünden on kat yüz kat büyük kayıplarla yürütmek zorunda kalacağız."...
Şimdi ben merak ediyorum.Suan 911 kmde savaştığımiz tek unsur rejim. Rejimden dolayıda Rusya ile aramız bozuk. Amerika zaten gitti sinir hattına rejim ve ruslari yerleştirdik. Yani direk olarak pkk ile catisamiyoruz. Ülkemizi işgal edecek olan kim sayın CB?
Rejim mi? Rusya mi? Bu cümleden - ki ben bu saçma cümlenin aslında ülkedeki mevzuyu anlamayan hala uyuyan akplilere söylendiğini çok iyi biliyorum ama yinede merak ediyorum. Kim ya bizim ülkemizi işgal edecek.?
Rejimin bu gücü var mı? Rejimi kastediyorsunuz aklıma bu gelir. Hayır rusyayi kastediyorsaniz s400 aldın, putinle kankaydin ne oldu. Hayır Amerika ise suriyede Amerika kalmadı. Şimdi bir kişi açıklasın yarın birgun bizi işgal edecek düşman kim? Yine milleti salak bulup kandırmaya yönelik bir laf değilse bize savaş açacak düşman kim ya ben merak ediyorum.
Ne kadar savaştan, kaostan yada onlara göre BEKAdan geçinen bir CBmiz var. Milleti ülke işgal edilecek korkusuyla hala kendisine oy atmasını isteyecek kadar nasıl düştük biz ya. Ülkeler refah düzeyine göre yönetilir biz millet olarak işgal edilmeyeceğiz ölmeyeceğiz kafasıyla mi seçimlere gircez. Milleti hayali dusmanlarla korkutarak mi o koltukta oturacaksiniz
Bugüne kadar herhalde baştan aşşa katılacağım nadir yorumlardan. Tebrik ediyorum yabgu. Sabah akşam ABD'ye giydirenler şimdi sıra Rus' a gelince bakalım ne yapacaklar. Ha buradan ABD haklı dedik diye birşey çıkarmasın. ABD' nin Fetö'yü, pkk'yı desteklediğini biliyoruz. Ama mesele demek ki Rusya yeri geldiğinde ABD ' yı aratacak bir katil devlet olduğunu, Suriye' de milyonlarca masum insanın katili olan bir devlet olduğunu değiştirmiyormuş. ABD ile çıkar çatışması yaşadığında gidip'te başka muttefikler araman gerekmiyormuş. Ağ savunmamıza entegre olamayacak, tam kapasite kullanamayacağın silahların, S400, Su-35 peşine düşmen gerekmiyormuş. Çakma Steatejistler, analistçiler Putine güzellemeler diziyordu. Erdoğan, Putin liderliğinde dünyayı emperyalizim'den kurtaracaklardı. Bunlar yüzbinlerce takipçisi olan insanlar. En büyük TV kanallarına çıkıp konuşan insanlar. Sorduğun soruların cevabını bende merak ediyorum. Biz kimle savaşıyoruz ?
-
Sayın CB diyorki " "Biliyoruz ki bugün Suriye ile olan 911 km'lik sınırımızın ötesinde verdiğimiz her mücadeleyi, yarın kendi topraklarımızda, bugünkünden on kat yüz kat büyük kayıplarla yürütmek zorunda kalacağız."...
Şimdi ben merak ediyorum.Suan 911 kmde savaştığımiz tek unsur rejim. Rejimden dolayıda Rusya ile aramız bozuk. Amerika zaten gitti sinir hattına rejim ve ruslari yerleştirdik. Yani direk olarak pkk ile catisamiyoruz. Ülkemizi işgal edecek olan kim sayın CB?
Rejim mi? Rusya mi? Bu cümleden - ki ben bu saçma cümlenin aslında ülkedeki mevzuyu anlamayan hala uyuyan akplilere söylendiğini çok iyi biliyorum ama yinede merak ediyorum. Kim ya bizim ülkemizi işgal edecek.?
Rejimin bu gücü var mı? Rejimi kastediyorsunuz aklıma bu gelir. Hayır rusyayi kastediyorsaniz s400 aldın, putinle kankaydin ne oldu. Hayır Amerika ise suriyede Amerika kalmadı. Şimdi bir kişi açıklasın yarın birgun bizi işgal edecek düşman kim? Yine milleti salak bulup kandırmaya yönelik bir laf değilse bize savaş açacak düşman kim ya ben merak ediyorum.
Ne kadar savaştan, kaostan yada onlara göre BEKAdan geçinen bir CBmiz var. Milleti ülke işgal edilecek korkusuyla hala kendisine oy atmasını isteyecek kadar nasıl düştük biz ya. Ülkeler refah düzeyine göre yönetilir biz millet olarak işgal edilmeyeceğiz ölmeyeceğiz kafasıyla mi seçimlere gircez. Milleti hayali dusmanlarla korkutarak mi o koltukta oturacaksiniz
Bence ABD veya Rusya ya da rejimden bahsetmiyor. Terörden bahsediyor. Ki bahsettiği konuda da haklı. Biz bahsettiği sınır hattının ötesinde kontrolü sağlamadan önce her gün terör eylemleri nedeniyle şehitler veriyorduk. Eğer kontrol altında tuttuğumuz alanlardan geri çekilirsek, o bölgeler yeniden terör yuvası haline gelecek ve yine bize saldırılar düzenleyecekler.
-
Sayın CB diyorki " "Biliyoruz ki bugün Suriye ile olan 911 km'lik sınırımızın ötesinde verdiğimiz her mücadeleyi, yarın kendi topraklarımızda, bugünkünden on kat yüz kat büyük kayıplarla yürütmek zorunda kalacağız."...
Şimdi ben merak ediyorum.Suan 911 kmde savaştığımiz tek unsur rejim. Rejimden dolayıda Rusya ile aramız bozuk. Amerika zaten gitti sinir hattına rejim ve ruslari yerleştirdik. Yani direk olarak pkk ile catisamiyoruz. Ülkemizi işgal edecek olan kim sayın CB?
Rejim mi? Rusya mi? Bu cümleden - ki ben bu saçma cümlenin aslında ülkedeki mevzuyu anlamayan hala uyuyan akplilere söylendiğini çok iyi biliyorum ama yinede merak ediyorum. Kim ya bizim ülkemizi işgal edecek.?
Rejimin bu gücü var mı? Rejimi kastediyorsunuz aklıma bu gelir. Hayır rusyayi kastediyorsaniz s400 aldın, putinle kankaydin ne oldu. Hayır Amerika ise suriyede Amerika kalmadı. Şimdi bir kişi açıklasın yarın birgun bizi işgal edecek düşman kim? Yine milleti salak bulup kandırmaya yönelik bir laf değilse bize savaş açacak düşman kim ya ben merak ediyorum.
Ne kadar savaştan, kaostan yada onlara göre BEKAdan geçinen bir CBmiz var. Milleti ülke işgal edilecek korkusuyla hala kendisine oy atmasını isteyecek kadar nasıl düştük biz ya. Ülkeler refah düzeyine göre yönetilir biz millet olarak işgal edilmeyeceğiz ölmeyeceğiz kafasıyla mi seçimlere gircez. Milleti hayali dusmanlarla korkutarak mi o koltukta oturacaksiniz
Bence ABD veya Rusya ya da rejimden bahsetmiyor. Terörden bahsediyor. Ki bahsettiği konuda da haklı. Biz bahsettiği sınır hattının ötesinde kontrolü sağlamadan önce her gün terör eylemleri nedeniyle şehitler veriyorduk. Eğer kontrol altında tuttuğumuz alanlardan geri çekilirsek, o bölgeler yeniden terör yuvası haline gelecek ve yine bize saldırılar düzenleyecekler.
terörden korkan bir lider fıratın doğusunu rejim ve rusyaya teslim etmezdi. Şuan pkk fıratin doğusunda, biz ise mücadeleyi fıratin batısında veriyoruz. Idlib rejimin eline geçince Türkiye cumhuriyetini terör mu teslim alacak? Dibimizdeki kobanide pkklilar halaya durmuş bizi izliyor biz idlib giderse ülke gider kafası mı yaşıyoruz.. CBye katılmadığım birçok konu var ama hiçbiri idlib kadar rahatsız etmedi beni. Esada şart koşuyoruz geri çekil diye ya adamın ülkesi arkadaş ta sanane. Amerika gelse ve hakkariye us bölgesi kursa bizede us bölgesinden askerlerinizi çekin dese okey mi dicez. Ürdün'e kaçan tüm Suriyeliler geri geldi suriyede yaşıyor ama biz hala savaşı sürdürme derdindeyiz. Turkıyeden Suriyeliler şimdi halepe gitse Esad gelmeyin demiyorki anlamadığım bir şekilde biz göndermiyoruz sanki orda savaşı uzatabilmek için koz gibi kullanıyoruz gibime geliyor. Bunlar benim fikrim. Ürdune kaçanlar geri gidebiliyoda turkıyedeki Suriyeliler neden geri gidemiyor anlamiyorum
-
Urdun'e gidenlerin geri donup, turkiye'ye gidenlerin geri donememesi sundan kaynakli.
1) gelenlerin bura ile etnik ve mezhebi bagi var. (Sunnilik degil)
2) gelenler, burada lejyoner olarak kullanilacak. Baska bir izahi yok bunun.
-
Fırat'ın doğusunda olmaları şu aşamada çok önemli değil. O harekatları yapmadan önceki durumla bugünkü durumu karşılaştırın. Ne demek istediğini anlayacaksınız. Terör koridorunu böldük! Teröristlere ağır zayiat verdirdik. Halen de devam ediyoruz. Hem Suriye'de hem de Irak da nefes alamıyorlar. MİT artık daha etkin görünüyor. Daha önemlisi Teröristleri sınırımızdan ötelemekle aynı zamanda içerideki etkileşimlerini azalttık. Siyasi baskı ile propagandalarını da sindirdik diyebilirim. Özellikle sivil tepki çok işe yaradı. Evlatlarını geri isteyen anne ve babalar terör örgütünün siyasi konunun kapısında bekleyerek büyük baskı kurdular. Geri çekilirsek kısa sürede her şey eski haline dönecek.
İdlib konusuna gelince;
Rejim ve Rus uçaklarının bombaladığı bu bölgeden kaçan siviller Türkiye sınırına yığılıyorlar. Bu sayının 3 milyon kişiye ulaştığı söyleniyor. Eğer askeri varlığımız orada olmazsa bu iş çoktan bitmiş olacaktı. Ama sınırdaki yığılan milyonlara daha fazlası eklenmiş bir şekilde sınırı aşarak bize geleceklerdi. Bu halen olabilecek bir durum. Ya ölecekler ya da bize sığınacaklar başka şansları yok bu insanların.
Bizi bu konuda sürüncemede bırakan konulardan ikisi bu.
Esad ve destekçileri bir an önce iç savaşı sonlandırmak istiyorlar. İç savaş da İdlib bölgesine sıkışıp kaldı. Suriye'nin toprak bütünlüğü için iç savaşın sona ermesi şart. Ancak Esad ve diğerleri bunu yaparken muhalif/terörist- sivil ayrımı yapmıyorlar. Hedef gördüğü her yeri bombalıyorlar. Orada siviller varmış yokmuş umurlarında değil! Bu nedenle oluşan sığınmacı dalgasından en çok etkilenen ve etkilenecek olan biziz. Esad'ı durdurmak için yaptığımız hamleler de ters tepiyor görünüyor. Rusya bu konuda Esad'a destek veriyor gibi görünüyor son olaylara bakarsak.
Bizim artık İdlib konusunda tek başımıza hareket edemeyeceğimiz anlaşılıyor. Uluslararası bir destek gerekli. Özellikle de Avrupa'nın, ülkemize gelen göç dalgasının kendilerini de etkileyebileceğini ciddi şekilde hissetmesi gerekli.
Benim düşüncem bu. İdlib bölgesinde AB ve hatta ABD ile görüşerek Esad üzerinde bir baskı sağlanmalı. Esad iç savaştan galip çıktı. Bu artık tartışma götürmez. Ancak bu savaşın yan etkilerinin başka ülkeleri etkilememesi için Esad'ın son eylemlerini sivileri bombalayarak değil, barışçıl yollarla yapması gerek! Biz bu konuda oldukça sert tepki veriyoruz. Cumhurbaşkanı resti çekti. Rest çekmek yerine göre iyidir, yerine göre yangına körükle gitmektir. Esad'ın ardında Rusya olmasa hiç sorun değil. Ancak Rusya açık destek veriyor. Biz bu konuda Rusya ile savaşa girebilir miyiz? Bunun bize faydası veya zararı ne olur iyice düşünmemiz gerekir. Üçüncü dünya savaşını başlatmak kime ne fayda sağlar detaylıca değerlendirmek gerekir.
Bu değerlendirmeleri ayrıca Rusya'ya da hissettirmemiz lazım. Eğer kendi gücüne güvenerek Esad'ın katliamlarına karşın bizimle savaşmayı göze alabiliyorlarsa, bunu Rusya'nın ne kadar büyük zararına olacağını anlamaları lazım. Türkiye bir NATO üyesi. NATO da Rusya'ya, özellikle Suriye'deki ve Ukrayna'daki eylemleri sonucunda büyük bir tepki gösteriyor. Rusya'nın, üyelerinden birine, ki oldukça güçlü bir üyeye saldırması, savaşa tutuşması, NATO için bir fırsattır. Rusya'yı tamamen Ortadoğu'dan ve Karadeniz'den söküp atmak için...
Bu Rusya'nın ve aynı zamanda Esad'ın ve de İran'ın sonu demektir.
Bu konuda yazılabilecek daha çok şey var. Ancak Rusya'ya bir Rus ruleti oynadığını anlatmalıyız. Bu aşamadan sonra İdlib bölgesinde normalleşme sağlanana kadar kontrolün uluslararası bir yönetime verilmesi, terör örgütleriyle mücadele için harekat düzenleyerek kontrolü sağladığımız alanların da, terörle mücadele kapsamında yine bizim kontrolümüzde kalmaya devam etmesine izin verilmesi konusunda anlaşmalıyız. Ancak bu sayede Rusya'nın Suriye ve Akdeniz'deki edinimlerini kaybetmeden varlığını sürdürebileceğini, aksi takdirde her şeylerini kaybetme risklerinin bulunduğunu kavramalılar.
-
...Sabah akşam ABD'ye giydirenler şimdi sıra Rus' a gelince bakalım ne yapacaklar.
Valla onlardan biride benim. Amerika'ya ne kadar giydirsek azdır. Ben asıl Amerikan sevicilerini anlamıyorum! O ülkeyi ve politikalarını niye seviyorlar, beklentileri nedir, niye böyle yapıyorlar anlamak mümkün değil! Çünkü insanın kendi katiline aşık olması gibi birşey bu...! Stockholm Sedromu diyorlar; yani hastalık hali... Mazlum milletlerin aklından zoru yoksa, derisiyle dalaşmıyorlarsa, kendi devletlerine ihanet içinde değillerse veya herhangi bir menfaatleri-işbirlikleri yoksa; normal bir insanın ABD Politikalarını desteklemesi mümkün değildir.
Anadolu İnsanı elbette bu gerçekleri biliyor. Milletimizin köklerden gelen bir feraseti vardır. Bu gerçekleri hazmedebilmek için Oxford bitirmeye de gerek yoktur. Örneğin Mahsuni baba ne demiş;
Defol git benim yurdumdan, Amerika katil katil...
Adam tee o zamanlardan bu gerçeği görmüş ve milletini uyarıyor. Sene 60' lar - 70' ler...Mahsuni baba gerçekleri haykırırken, diğerleri Saratoga Uçak gemisini Kıble yapıp, karşısına geçip namaza duruyordu. İçte milletimiz böyle ihanet süreçlerinden geçmiştir.
Bakınız Mahsuni baba, teee o zamandan bir geçeği nasıl da haykırmış;
Devleti devlete çatar, it gibi pusuda yatar
Kan döktürür silah satar
Amerika KATİL, KATİL, KATİL... -diyor yav!
Adamcağız sanki bugünleri anlatıyor. Türkünün bu kısmını dinlerken, Amerika' nın Türkiye Temsilcisi James Jeffrey' in: Şehidimiz var! açıklaması gözümün önüne geldi.
Valla büyüksün Mahsuni Baba... Filozof gibi adammışsın.
şu da Türkünün linki: https://www.youtube.com/watch?v=t0c9jxO0gnI (https://www.youtube.com/watch?v=t0c9jxO0gnI)
-
Bu işin Amerikayla Rusyayla AB ile alakası yoookkkk. Zayıf , kendi kendine yeterli ülke olmazsan mecburen bir güce dayanırsın...
Yahu Osmanlı zamanında Amerika mı vardı? O zaman da Mısır'ı işgal edene kadar İngilizlere , Fransaya yanaşıyordun...Zayıftın mecburdun...
Kendi Mısır Valin Kavalalı taaa Kütahyaya kadar bütün paşalarını bozguna uğratıp İstanbul'u , payitahdı tehdit edince Moskofları , baş düşmanını İstanbul'a çağırmadın mı?
Sen zayıfsan ölmemek için birine yamanacaksın işte bütün mesele bu!!! Birbirimizi Amerikancı Rusçu diye suçlamayalım ne olur...Zayıfsan kucaktan kucağa gezdirirler adamı...
Coğrafi konumumuza bakalım , çok kötü bölgedeyiz.... Bizim acilen savunma sanayi için köklü bir yerli silahlanma politikası uygulamalıyız... Cumhurbaşkanı bile bugün itiraf etti " Hava sahasına giremiyoruz" yani diyor ki HSS yok ABD'nin patriotlarına ihtiyacımız var , aciziz bu konuda diyor...
-
Sen zayıfsan ölmemek için birine yamanacaksın işte bütün mesele bu!!! Birbirimizi Amerikancı Rusçu diye suçlamayalım ne olur...Zayıfsan kucaktan kucağa gezdirirler adamı...
İşte bende onu diyorum. Yeni bir devlet kurmuşum, Atatürk dönemindeyim ve büyüyorum, gelişiyorum, güçleniyorum... Ve hatta uçak yapar hale bile gelmişim... Amerika emperyalizmi geliyor; kendine birtakım yerli işbirlikçiler de bulmak suretiyle kuruluş ve kurtuluş felsefesini yerle bir ediyor.
Motor yapma! ben sana veririm, uçak yapma! ben sana veririm, tren yolu yapma! bunlar Gominist işi, sen karayolu yap; araban da benden... Arada da yapma, montaj yap diyor.
Niye zayıfız, niye Amerikanın kucağındayız; Amerika ve yerli işbirlikçileri yüzünden. Biz sadece Amerika karşı değiliz, onların işbirlikçilerine de karşıyız. Biz Türk düşmanı olan, Türklüğe ihanet eden herkese karşıyız.
-Kürt Teali Cemiyeti
-İngiliz Muhipleri Cemiyeti
-Wilsoncular
-Osmanlıcılar
Bunlar el birliğiyle Türkiye Cumhuriyetini çökertmeye çalışıyor. Çok açık, kendi ağızlarıyla söylediler yahu! Canlı varlığın birisi; Allah' ın izniyle ilk padişahımız RTE olacak dedi. Daha ne olsun!
-
Türkiye gelişiyor ,gelişecek , bu kadar dinamik bir nüfusu sonsuza kadar engellemeleri mümkün değil... Benim kızdığım bu yola girmişken , yerli savunma sanayi gelişimi hızlanmışken bazı ideolojik-mezhepsel nedenlerle kısıtlı olan kaynaklarımızı maceralarda tüketilmesi...
Seni tehdit eden bölücüleri vur , ışıd'lileri vur tamam da Suriye'yi bölmeye çalışıyorlar ki bu işten en büyük faydayı İsrail görecekken nasıl oluyor da bu maceraya , maşa olmaya atlıyorsun?
Siyasal bilgiler fakültesi 1. sınıf öğrencisine bile sor :" Suriye zayıflarsa en büyük faydayı kim sağlar? " 1 saniye beklemeden İsrail der...
Bu Suriye Krizi başlığına birşey yazmayı hiç sevmiyorum. Çünkü testiyi kırdılar ,kırmak içinde bizi kullandılar şimdi kırılan testiden akan suyu toplamaya çalışıyoruz... Yani bu işe baştan girmeyecek , tuzağı baştan fark edecektik...
Uzmanlar "Suriye'nin iç savaştan sonra toparlanması 50 yıl sürer" diyor... Size soruyorum : "Türkiye'nin bu iç savaş nedeniyle elinde kalan sorunlardan kurtulması kaç yıl sürer? " :-X :-X :-X
-
Hocam, ben meselenin en temel nedenini anlatıyorum. Bütün sıkıntı Türkiye Cumhuriyeti' nin LAİK, ÜNİTER ve EGEMEN bir devlet olarak kurulmasından kaynaklanıyor.
-Osmanlıcılar; Laik yapısına
-Bölücüler; Üniter yapısına
-İşbirlikçilerse Egemen yapısına karşı...
Bu üç grup bir araya gelerek Türkiye Cumhuriyeti' nin çökertmeye çalışmıştır. Bunlar;
-Kürt Açılımı sürecinde,
-Kıbrıs' ın paylaşımı; Annan Planı sürecinde,
-Ergenekon/Balyoz Davaları sürecinde,
-Anayasa' nın değiştirilmesi - Yargıyı ele geçirme, 2010 Referandumu sürecinde,
-Suriye siyaseti ve Büyük Ortadoğu Projesi sürecinde...
birlikte hareket etmişlerdir. Burada açık bir devlet düşmanlığı var.
Bunlar, Türkiye Cumhuriyeti' nin temel politikalarını yok sayarak yerle bir edenlerdir. FETÖ ise bunlardan ayrı olarak; her birinin içinde yerleştirilmiş Amerikan Casusluk Şebekesidir.
Doğrusu, Amerikalı iyi yere tezgah açmış!
-
Benim için ne ABD ne Rusya hepsine giydiririm. ABD' nin Fetö, Pkk, Ypg' li itlere verdikleri desteği biliyoruz. Emperyalist bir devlet olduğunu biliyoruz. Ama Rusya'da katıl bir devlettir. Suriye'de 1 milyon insanın ölümünden sorumludur. Pkk ve Ypg'ye verdiği destek ortada. Şimdi Fıratın doğusun da Ypg'yi destekliyor. Ikisi de birbirinden aşşa değil. Mevcut dünya konjöktüründe, ekonomik ve askeri tam bağımsız bir ülke olmadığımız için birisini tercih etmek zorundayız. Türkiye'ye ekonomik ve askeri imkânlar sağlayacak tarafı tercih etmeliyiz. E malum 2 taraf arasında uçurum var. Ben niye italya kadar ekonomisi olan bir ülkeyi tercih edeyim ? 3 milyar dolar ihracat yaptığım ülke bana ne katabilir ? Ha biri iyi diğeri kötü olsa anlarım. İkiside birbirinden beter.
Ayrıca Erdoğan'ın hava sahasına giremiyoruz lafına bakmayın. Yahu bir Patriot mu seni kurtaracak. Patriot olduğunda S-300 sana kitlenmeyecek mı ?
-
Geçenlerde burda okuduğum yazıda biri yazmıştı şuan kim yazdı hatırlamadım ama güzeldi.. Demişti ki "insansız hava araci yapmakla kendimizi küresel güç sandık"... Harika bir tespitti...
-
İdlib'de alçak saldırı: 2 asker şehit oldu, 2 asker yaralandı
MSB'den yapılan açıklamada, "İdlib'deki hava saldırısında 2 asker şehit oldu, 2 asker yaralandı." ifadelerini kullandı.
MSB'den yapılan açıklama şöyle;
Ateşkesi sağlamak üzere İdlib bölgesinde bulunan unsurlarımıza düzenlenen hava saldırısı sonucu 2 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 2 kahraman silah arkadaşımız da yaralanmıştır. Bölgedeki Rejim hedefleri derhal ateş altına alınmış; alınmaya devam edilmektedir.
Hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine, TSK ile asil milletimize başsağlığı ve sabır, yaralı personelimiz için de acil şifalar dileriz. Unutulmamalıdır ki; şehitlerimizin kanı hiçbir zaman yerde bırakılmamış, bundan sonra da bırakılmayacaktır!
Bölgedeki çeşitli kaynaklardan alınan bilgilere göre; 1 adet hava savunma füze sistemi, 1 adet ZU-23 uçaksavar, 1 adet Tanksavar, 3 tank, 1 mühimmat aracı, 2 iş makinesinin imha edildiği, 3 tankın ele geçirildiği ve 114 Rejim unsurunun etkisiz hale getirildiği öğrenilmiştir.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-sizma-girisiminde-bulunan-7-terorist-etkisiz-hale-getirildi-41456202 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-sizma-girisiminde-bulunan-7-terorist-etkisiz-hale-getirildi-41456202)
-
ABD Genelkurmay Başkanı'ndan flaş açıklama: Türkiye-Suriye sınırına bir daha asker konuşlandırmayacağız
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5e56d95ac9de3d27208f6684.jpg)
ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley, Birleşik Devletlerin Suriye'deki askeri faaliyetleri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Miley, "Türkiye-Suriye sınırına bir daha asker konuşlandırma konusunda ne niyetimiz ne de planımız var." dedi.
ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley, ülkesinin, Suriye'nin kuzeydoğusunda Türkiye sınırına yakın bölgelere bir daha asker konuşlandırma planının olmadığını bildirdi.
Orgeneral Milley, ABD Savunma Bakanı Mark Esper ile Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komitesinde 2021 savunma bütçesine ilişkin soruları yanıtladı.
Milley, "Suriye'deki misyonumuz değişmedi. Misyonumuz, Suriye'nin doğusunda DEAŞ ile yapılan mücadeledir. Türkiye-Suriye sınırına bir daha asker konuşlandırma konusunda ne niyetimiz ne de planımız var." diye konuştu.
Bakan Esper de ABD'nin misyonunun, şu anda sadece ülkenin doğusundaki petrol bölgelerinde, terör örgütü DEAŞ'ın tekrar ortaya çıkmasını engellemek olduğunu vurgulayarak, "Sınır bölgesine asker göndermemiz şu aşamada olası görünmüyor." dedi.
Bir kongre üyesinin, "ABD'nin bir daha Suriye iç savaşına karışıp karışmayacağı" sorusuna Esper, "Bu yönde bir tartışmanın olmadığı" yanıtını verdi.
ABD, Suriye'nin doğusunda SDG ismini kullanan YPG/PKK terör örgütüne destek vermek üzere 600 asker bulunduruyor.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/abd-genelkurmay-baskanindan-flas-aciklama-turkiye-suriye-sinirina-bir-daha-asker-konuslandirmayacagiz-41456325 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/abd-genelkurmay-baskanindan-flas-aciklama-turkiye-suriye-sinirina-bir-daha-asker-konuslandirmayacagiz-41456325)
-
ABD Genelkurmay Başkanı'ndan flaş açıklama: Türkiye-Suriye sınırına bir daha asker konuşlandırmayacağız
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5e56d95ac9de3d27208f6684.jpg)
ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley, Birleşik Devletlerin Suriye'deki askeri faaliyetleri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Miley, "Türkiye-Suriye sınırına bir daha asker konuşlandırma konusunda ne niyetimiz ne de planımız var." dedi.
ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley, ülkesinin, Suriye'nin kuzeydoğusunda Türkiye sınırına yakın bölgelere bir daha asker konuşlandırma planının olmadığını bildirdi.
Orgeneral Milley, ABD Savunma Bakanı Mark Esper ile Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komitesinde 2021 savunma bütçesine ilişkin soruları yanıtladı.
Milley, "Suriye'deki misyonumuz değişmedi. Misyonumuz, Suriye'nin doğusunda DEAŞ ile yapılan mücadeledir. Türkiye-Suriye sınırına bir daha asker konuşlandırma konusunda ne niyetimiz ne de planımız var." diye konuştu.
Bakan Esper de ABD'nin misyonunun, şu anda sadece ülkenin doğusundaki petrol bölgelerinde, terör örgütü DEAŞ'ın tekrar ortaya çıkmasını engellemek olduğunu vurgulayarak, "Sınır bölgesine asker göndermemiz şu aşamada olası görünmüyor." dedi.
Bir kongre üyesinin, "ABD'nin bir daha Suriye iç savaşına karışıp karışmayacağı" sorusuna Esper, "Bu yönde bir tartışmanın olmadığı" yanıtını verdi.
ABD, Suriye'nin doğusunda SDG ismini kullanan YPG/PKK terör örgütüne destek vermek üzere 600 asker bulunduruyor.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/abd-genelkurmay-baskanindan-flas-aciklama-turkiye-suriye-sinirina-bir-daha-asker-konuslandirmayacagiz-41456325 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/abd-genelkurmay-baskanindan-flas-aciklama-turkiye-suriye-sinirina-bir-daha-asker-konuslandirmayacagiz-41456325)
Bakan Esper de ABD'nin misyonunun, şu anda sadece ülkenin doğusundaki petrol bölgelerinde, terör örgütü DEAŞ'ın tekrar ortaya çıkmasını engellemek olduğunu söyledi.
Yazının ve Amerika'nın Ortadoğu politikasının en kilit noktalarından birisi bu bence. Petrol Bölgeleri.
-
İdlib'de ılımlı muhalifler Serakib kasabasını geri aldı
Reuters haber ajansı; Ilımlı muhaliflerin stratejik öneme sahip İdlib'in Serakib kasabasını geri aldığını duyurdu.
Muhalifler, kenti batıdan ve kuzeyden kuşattı. İdlib'e açılan kapı olarak da bilinen Serakip geri alındı. Serakib; Şam - Halep bağlantısını sağlıyor. Bugüne kadar rejim kuvvetlerinin İdlib içine ilerlemek için seçtiği bir yerdi. İki haftadır burada rejime karşı direniş başlamıştı.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberi-idlibde-ilimli-muhalifler-serakip-kasabasini-geri-aldi-41456376 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberi-idlibde-ilimli-muhalifler-serakip-kasabasini-geri-aldi-41456376)
-
ABD gazetesi Suriye konusunda Türkiye'yi övdü
Washington Post gazetesi, Batılı hükümetlerin Suriye’deki iç savaş konusunda bir şey yapmadığını belirterek, Suriyeli çaresiz insanların tek savunucusunun Türkiye olduğunu yazdı.
Amerikan Washington Post gazetesisinin bugünkü başyazısında, İdlib’deki insani kriz ele alındı.
Batılı hükümetlerin sonu gelecek gibi görünmeyen Suriye iç savaşından bıktığı aktarılan yazıda, kendi iç gündemlerindeki kutuplaşmalardan dolayı batının dikkatlerini Suriye’den çektiği vurgulandı.
'SIĞINACAK YER BULAMIYORLAR'
Birleşmiş Milletlere (BM) göre aralıktan bu yana İdlib’te 500 bini çocuk 900 bin mültecinin Beşar Esad rejimi ve Rus saldırılarından kaçarak Türkiye sınırına sığındığı kaydedilen yazıda, mültecilerin sınır bölgesinde soğuk hava şartlarında sığınacak yer bulamadıkları da bildirildi.
"TEK SAVUNUCU TÜRKİYE"
Rusya ve Esad rejiminin muhaliflerin elindeki bölgeleri almak için sivillerin kaçmasını sağlayacak şekilde hava saldırıları düzenlediği belirtilen başyazıda, "Oradaki çaresiz insanların tek savunucusu son haftalarda bölgeye binlerce asker, tank ve top yığınağı yapan Türkiye’dir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu hafta sonuna kadar çekilmediği takdirde, Esad rejimine karşı saldırı başlatacağı tehdidinde bulundu." ifadeleri kullanıldı.
'RUSYA GÜVENLİ BÖLGEYİ KABUL EDEBİLİR'
Ankara'da Türkiye ile Rusya arasındaki görüşmelerin dün başladığı hatırlatılan yazıda, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İdlib kent merkezini de içine alan 20 kilometre derinliğinde bir güvenli bölge oluşturmak istediği belirtildi. Rusya’nın güvenli bölge teklifini kabul edebileceğine işaret edilen yazıda, "Esad rejiminin ise insan kaybı konusunda bedeli ne olursa olsun tüm İdlib’i almak istediği" değerlendirmesi yapıldı.
"ABD, PUTİN'E BASKI YAPSIN"
Gazetenin başyazısında, Rusya’nın Esad’i kontrol etme konusundaki sözünü tutmadığı vurgulanarak, "Bu yüzden ABD ve Avrupa ülkelerinin Putin’e saldırıları durdurması, ateşkesi sağlaması ve insani yardımın İdlib’e erişmesini sağlamak için acilen somut baskılar yapması gerekir." çağrısına da yer verildi.
https://www.ensonhaber.com/abd-gazetesi-suriye-konusunda-turkiyeyi-ovdu.html (https://www.ensonhaber.com/abd-gazetesi-suriye-konusunda-turkiyeyi-ovdu.html)
-
114 rejim unsuru etkisiz hale getirilmiş. Gidip sayan yok nede olsa ne zaman şehit verdik salla bir rakam halk yer nede olsa ve hep hayret ederim bu rejim unsurları hep şehitlerden sonra vuruluyor. Şehitlerden önce şu kadar rejim unsuru vuruldu haberi yok. Hep sehitten sonra bunu yıllar önce pkk olaylarında görmüştük. Ne zaman şehit verilirse bir uçak kandil dağını vururdu ve onlarca pkkli ölürdü. Sonra ogrendikki fetocu askerler boş dağları dövüyormus. Benim bu rakamlara güvenim yok açıkçası... Ben askerime güveniyorumda askerime emir verenlere nedense hiiiiic güvenmiyorum. Aksakalli Fırat op. yönetti kayboldu. Metin temel paşa zeytindalini yönetti yok oldu. Acaba idlib op. kim yönetecek ve ortalıktan kaybolacak merak ediyorum
-
O komutanlar millet yüzünden kayboldu. Her biri kahraman ilan edildi. Tamam op. Yönetmiş tabi her asker gibi oda kahraman askerlerimiz. Ama bir kişiyi ön plana çıkaramazsınız. Hem göze batar hemde o kişi kendi görüşlerini de ortaya koymaya başlar. Sonra kuvvet komutanları ile zıt düşer. İşin sonunda da başka yere gönderirler. Olursa idlib harekâtını yöneten komutan, medya'ya düşerse oda aynı akıbete uğrar.
-
O komutanlar millet yüzünden kayboldu. Her biri kahraman ilan edildi. Tamam op. Yönetmiş tabi her asker gibi oda kahraman askerlerimiz. Ama bir kişiyi ön plana çıkaramazsınız. Hem göze batar hemde o kişi kendi görüşlerini de ortaya koymaya başlar. Sonra kuvvet komutanları ile zıt düşer. İşin sonunda da başka yere gönderirler. Olursa idlib harekâtını yöneten komutan, medya'ya düşerse oda aynı akıbete uğrar.
komutanları on plana çıkarmazsan ilerde on plana çıkacak komutan bulamazsın. Bu komutanlar erik dali oynama festivalindeki başarılarından dolayı on plana çıkmıyorlar, kahramanliklari ve gösterdikleri başarıları onları on plana itiyor. Itmeside lazım. İnsanların önüne bir idol, hedef koyacaksınız ki başarılı olmaya adasin kendini... Aksi halde her başarılı olan subayın gözden kaybolduğu bir yerde kim başarılı olmaya çalışır? Siz askerin karar alma/verme yetkisini elinden alır her olaya sıfır bilgiyle burnunuzu sokarsaniz bugunki askeri yanlışlıklar çıkar ortaya... Atatürk askeri bir rol modeldir mesela Türk subayı için... İran için Kasım Süleyman'ı, Vietnam için General Vo Nguyen Giap... İnsanlar bu karakterlerin hikayeleri ile asker olmayı hayal eder. Askerlik sadece pkk ile çatışmak değildir bazıları için rüyalarinin, hayallerinin gerçekleşmesidir. Bugün turkıyede ufak bir çocuğa rol modelin kim sorusuna yarısı çukur dizisi yamaç der, çocuk asker tanimiyorki söylesin. Aksakalli bir marka olmuştu kısa dönem içinde, Temel Paşa bolu komandoda iken benim tugay komutanimdi askerler tarafından çok sevilirdi. Ben yanlış buluyorum bir anda isimlerinin yok olmasini
-
Bu konuda sana katılmıyorum. Modern, gelişmiş ordularda bireylerden çok ortak akıl ön plandadır. Hiç bir zaman bir komutanın sıyrılmasına, bu kadar ön planda olmasına izin verilmez. 3. Dünya ülkelerinde olur o dediğin. En önemli örnek kasım süleymani işte. Ayrıca o komutanların yaptığını, kurmay eğitim almış her türk askeri yapabilir. Mesele zekai aksakallı FK operasyonunu çokta iyi yönetemedi. Akıl tepesi olaylarını hatırlayın.
-
Bu konuda sana katılmıyorum. Modern, gelişmiş ordularda bireylerden çok ortak akıl ön plandadır. Hiç bir zaman bir komutanın sıyrılmasına, bu kadar ön planda olmasına izin verilmez. 3. Dünya ülkelerinde olur o dediğin. En önemli örnek kasım süleymani işte. Ayrıca o komutanların yaptığını, kurmay eğitim almış her türk askeri yapabilir. Mesele zekai aksakallı FK operasyonunu çokta iyi yönetemedi. Akıl tepesi olaylarını hatırlayın.
yalnız asker ilk defa bu tarzda bir savaşa çıkıyordu bu noktayı es geçme. Yıllardır pusu kurmaktan başka bir halt bilmeyen kahpe pkk ile savaşmış cephe savaşı görmemiş bir ordudan bahsediyoruz. Bilhassa 15 temmuz gibi bir olaydan çok kısa süre sonra başlamış bir operasyondu - ki henüz fetoculer temizlenmemisti. Yetersiz kurmay kadro ve aradaki güven sorunlarıyla birde karşında kendini mısir gibi patlatmaya meyilli isid ucubeleri var bu TSK için yeni bir savaş konseptiydi. En son Kıbrıs savaşında bu halde savasmissin hiç hata yapmadan başarı beklemek biraz hayali olur. Maalesef askeri kurallar planlar stratejilerde bazen uçak güvenlik kanunları gibi kanla yazılmak zorunda kalıyor. O günün şartlarına bakarsak, büyük darbe yemiş bir ordu resmen yeniden doğmuştu. Belki Türk askeri tarihinin en kötü durumuna düşmüş bir ordu vardı 2016 yılında bu basit birsey degil
-
Sosyal medya çalkalanıyor İdlib'de askeri konvoyumuzun vurulduğu en az 50-60 şehidin olduğu söyleniyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan acil güvenlik toplantısında şu anda ve CHP lideri Kılıçtaroğlu'da acil MYK'yı toplamış umarım haberler gerçek değildir.
-
Twitter erişim engeli geldi. Çok büyük bir olay oldu galiba. Doğrudan mekanize birlik vurulmuş deniyor.
-
Esed'e ağır darbe! "Bin 709 rejim unsuru etkisiz hale getirildi"
İdlib'deki operasyonlarda 17 günde bin 709 rejim askeri, 55 tank, 3 helikopter, 18 zırhlı araç, 29 obüs etkisiz hale getirildi.
Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgilere göre, son 17 günde bin 709 rejim askeri etkisiz hale getirildi. İdlib’de yapılan operasyonlar kapsamında Suriye rejimine ait 55 tank, 3 helikopter, 18 zırhlı araç, 29 obüs 21 askeri araç, 4 doçka, 6 mühimmat deposu ve 7 havan imha edildi.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-esede-agir-darbe-bin-709-rejim-unsuru-etkisiz-hale-getirildi-41457218 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-esede-agir-darbe-bin-709-rejim-unsuru-etkisiz-hale-getirildi-41457218)
-
Esed'e ağır darbe! "Bin 709 rejim unsuru etkisiz hale getirildi"
İdlib'deki operasyonlarda 17 günde bin 709 rejim askeri, 55 tank, 3 helikopter, 18 zırhlı araç, 29 obüs etkisiz hale getirildi.
Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgilere göre, son 17 günde bin 709 rejim askeri etkisiz hale getirildi. İdlib’de yapılan operasyonlar kapsamında Suriye rejimine ait 55 tank, 3 helikopter, 18 zırhlı araç, 29 obüs 21 askeri araç, 4 doçka, 6 mühimmat deposu ve 7 havan imha edildi.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-esede-agir-darbe-bin-709-rejim-unsuru-etkisiz-hale-getirildi-41457218 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-esede-agir-darbe-bin-709-rejim-unsuru-etkisiz-hale-getirildi-41457218)
Bütün medyada bu haber dolaştığına göre askerlerimize saldırı haberleri doğru gibi görünüyor. Zaten bir yalanlama da göremedim.
-
Esed'e ağır darbe! "Bin 709 rejim unsuru etkisiz hale getirildi"
İdlib'deki operasyonlarda 17 günde bin 709 rejim askeri, 55 tank, 3 helikopter, 18 zırhlı araç, 29 obüs etkisiz hale getirildi.
Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgilere göre, son 17 günde bin 709 rejim askeri etkisiz hale getirildi. İdlib’de yapılan operasyonlar kapsamında Suriye rejimine ait 55 tank, 3 helikopter, 18 zırhlı araç, 29 obüs 21 askeri araç, 4 doçka, 6 mühimmat deposu ve 7 havan imha edildi.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-esede-agir-darbe-bin-709-rejim-unsuru-etkisiz-hale-getirildi-41457218 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-esede-agir-darbe-bin-709-rejim-unsuru-etkisiz-hale-getirildi-41457218)
Bütün medyada bu haber dolaştığına göre askerlerimize saldırı haberleri doğru gibi görünüyor. Zaten bir yalanlama da göremedim.
Hocam inanmak istemiyorum kimileri 100'lü rakamlardan, kimileri 30'lu,40'lı, 50'li rakamlardan bahsediyor ve Twitter'e kesinlikle ulaşılamıyor bu gece bize uyku haram anlaşılan henüz bir açıklama da yok...
-
9 şehidimiz var. Rabbim şehadetlerini kabul etsin.
-
Hatay Valisi Doğan: "İdlib'de rejim kuvvetleri tarafından TSK unsurları hava saldırısına uğramıştır. Bu saldırı sonucu 9 Mehmetçiğimiz şehit olmuştur"
Son dakika haberi: İdlib'de alçak saldırılar neticesinde 9 Mehmetçiğimiz şehit düştü.
Hatay Valisi Doğan, "İdlib'de rejim kuvvetleri tarafından TSK unsurları hava saldırısına uğramıştır. Bu saldırı sonucu 9 Mehmetçiğimiz şehit olmuştur. Ağır yaralılarımız var, yaralılarımızı Cilvegözü Sınır Kapısından Türkiye'ye aldık. Tedavileri devam ediyor." açıklamasında bulundu.
KAN İHTİYACI YOK
Hatay Valisi Doğan, "Hastanelerimizde yaralılarımız için herhangi bir kan ihtiyacı yoktur.Tüm tedbirler alınmış, tüm sağlık personelimiz görevi başındadır. Yaralılarımıza gerekli müdahaleler yapılmaktadır. Hemşehrilerimden müsterih olmalarını, hastanelerin etrafında herhangi yığılma olmamasını buradan istirham ediyorum." dedi.
http://www.haber7.com/guncel/haber/2947577-son-dakika-idlibden-sehit-haberleri-geldi (http://www.haber7.com/guncel/haber/2947577-son-dakika-idlibden-sehit-haberleri-geldi)
-
Şehitlerimize Allah rahmet etsin, kederli ailelerinin başı sağ olsun... ama böyle olmamalıydı. Aklı başında olanlar günlerdir uyarıyor. Şu saatten sonra eleştirmek istemiyorum ama koca orduyu gerekli tedbirleri almadan nasıl olur da ateşe sürersin!?
-
Çok kötü haberler var çok kötü resmi makamlarin söylemesi daha doğru olur lakin çok kötü haberler Allah kahretsin ya Allah kahretsin
-
Şehit sayısı 22'ye yükselmiş daha da artacak gibi görünüyor yavaş yavaş söylüyorlar Allah mekanlarını cennet etsin inşallah...
-
Şehit sayısı 22'ye yükselmiş daha da artacak gibi görünüyor yavaş yavaş söylüyorlar Allah mekanlarını cennet etsin inşallah...
9 dan 22 ye birden yükselmesi hiç hayra alamet değil.
-
Güvenilir kaynaklardan çok vahim haberler geliyor. Bölgede bulunan bir tanıdıktan bana da ses kaydı geldi, yazmak istemiyorum... yoksa ağzım bozulacak.
-
Merakta bırakma bizi ne olmuş. Ne diyor askerlerimiz.
-
Reuters'a göre en az 34 şehidimiz var yinede resmi makamlarin ne diyeceği önemli.. . Sinir kapıları suriyelilere açılmış. suriyeyi savs ilan edilecek gibi haberler dolaniyor teyitsiz
-
Merakta bırakma bizi ne olmuş. Ne diyor askerlerimiz.
Özelde yazayım bari...
-
Ülkeyi bu hale getirenler utansın lanet olsun ne yapılacaksa yapılsın artık sözün bittiği yerdeyiz
-
Ses kayıtlarını bende dinledim çok vahim haberler var Kirpilerin içinin şehitlerle dolu olduğundan tutunda enkaz altında hala şehitlerimizin olduğuna kadar saklamayın hocam herkez gerçekleri öğrensin.....
-
Ses kayıtlarını bende dinledim çok vahim haberler var Kirpilerin içinin şehitlerle dolu olduğundan tutunda enkaz altında hala şehitlerimizin olduğuna kadar saklamayın hocam herkez gerçekleri öğrensin.....
hocam biz saklamayız her öğrendiğimizi yazarizda biri öyle bir bilgi yok, halkı galeyana getirmeyin diye şikayet ederse mal gibi ortada kalırız. Koskoca tabur vurulmuş burda direk şu kadar şehidimiz var desek yetkililer demeyecekki biz yalancı duruma duscez
-
En az 34 şehit diyorlar ama en az içim yanıyor ama 50 civarında tahmin ediyorum. Bundan sonra Rusya'nın İran'ın da aq.
-
Galiba herkes olan biteni duymuş, özel mesajlarla herkes birbirine aktarır olmuş. Şimdi cep telefonuma bir fotoğraf düştü ki, sebep olanların Allah belasını versin.
-
Rusyanin bu gece yaptığı kahpelikleride yazıyoruz, rejim kadar rusyaninda eli var bu hain saldırıda kimse su saatten sonra rusya güzellemesi yapmasın...
-
Uzun zaman beri Idlip konusunda cogu arkadaslarca belirtilmekte olan kotu senaryolar malesef gerceklesmeye basladi.
Bunun bir neticesi olarak bu aksam hepimiz uzuntuluyuz. Cephede olan askerlerimizi ve onlarin ailelerini de dusunerek bu aksam butunluk icerisinde olmamiz daha dogru olacagi kanisindayim.
-
Ses kayıtlarını bende dinledim çok vahim haberler var Kirpilerin içinin şehitlerle dolu olduğundan tutunda enkaz altında hala şehitlerimizin olduğuna kadar saklamayın hocam herkez gerçekleri öğrensin.....
hocam biz saklamayız her öğrendiğimizi yazarizda biri öyle bir bilgi yok, halkı galeyana getirmeyin diye şikayet ederse mal gibi ortada kalırız. Koskoca tabur vurulmuş burda direk şu kadar şehidimiz var desek yetkililer demeyecekki biz yalancı duruma duscez
Haklısın hocam yetkililer ne derse onu kabul edeceğiz başka çare yok
-
Arkadaşlar şehit sayısı 100'e yakın olabilir ama bilin ki rusya ...... yiyecek
-
görüntüler bu geceki olaya mi ait tam bilmiyorum Arap hesaplarında dönüyor Allah belanızı versin şerefsizler o Suriyede taş üstüne taş kalmasin yıkılsın Suriye yıkılsın idlib...
-
Biz Ypg ye bomba yağdırırken ABD apar topar askerini çekiyor. 1 askere zarar gelmesin diye. Biz atılan bombaların ortasına askerlerimizi sürüyoruz. Bu nasıl bir kurmay akıldır. Tarihe geçecek türden bir olay. Askerleri resmen ölüme sürdüler.
-
Suriye hava kuvvetlerinin gece harekat yapabilme kabiliyeti var mı hiç sanmıyorum rusların işi bu
-
Suriye hava kuvvetlerinin gece harekat yapabilme kabiliyeti var mı hiç sanmıyorum rusların işi bu
Suriye pilotsuz ve techizatsiz kalmaz. Mısır bae olmadı İran yollar yine kavuşur ama ben hiç onlara gerek kalmadan Rus destekli olduğunda ısrar ediyorum.
-
Biz Ypg ye bomba yağdırırken ABD apar topar askerini çekiyor. 1 askere zarar gelmesin diye. Biz atılan bombaların ortasına askerlerimizi sürüyoruz. Bu nasıl bir kurmay akıldır. Tarihe geçecek türden bir olay. Askerleri resmen ölüme sürdüler.
Bilinçli tercih olduğu kanısındayım. Malum kişi; Şehitler tepesinden asker eksilmesin diyordu! Elli kere söyledik, Amerika' nın ipiyle kuyuya inmesinler diye. Bu işin sonu çok kötüye gidiyor...
-
Idlipte bu derece israrci olunulmasinda baska seylerin kamufle edilebilmesi icin yapilmis olamazmi
-
Arkadaşlar öfkenizi anlıyorum fakat mümkün olduğunca artık argo kelimelerden ve tahmini şehit sayısı vermekten kaçınalım. Resmi açıklamaları bekleyelim.
-
Son dakika haberi: Türkiye, Suriyeli mültecilerin Avrupa'ya geçişini engellememe kararı aldı. İdlib'de verdiğimiz 22 şehidin ardından Türkiye, Suriyeli mültecilerin kara ya da deniz yoluyla Avrupa'ya geçişlerini durdurmama kararı aldığını duyurdu.
Son dakika haberi: Reuters'ın geçtiği habere göre; Türkiye'den üst düzey bir yetkili, Reuters'e verdiği demeçte, Türkiye'ye Suriyeli mültecilerin artık karadan ve denizden Avrupa'ya ulaşmasını durdurmamaya karar verdi.
Haberde Türkiye'deki emniyet güçleri, Sahil güvenlik ve sınır güvenlik görevlilerinin geri çekilmesinin emredildiği de yer aldı.
http://www.haber7.com/guncel/haber/2947585-turkiyeden-son-dakika-multeci-hamlesi-avrupaya-kapilar-aciliyor (http://www.haber7.com/guncel/haber/2947585-turkiyeden-son-dakika-multeci-hamlesi-avrupaya-kapilar-aciliyor)
-
Arkadaşlar öfkenizi anlıyorum fakat mümkün olduğunca artık argo kelimelerden ve tahmini şehit sayısı vermekten kaçınalım. Resmi açıklamaları bekleyelim.
haklisinda sorsana hangi resmi makama güvenin kaldı diye, tüik'e el uzatir enflasyonla oynarlar. Bilmem nereye dokunur gerçeği gizlerler. Sabah "birkaç şehit" diyip öğlen demedim diye inkar edenlere güvenemiyorum abi. Kanka dostum dediği putin vurdu bizi yarın ne diyecek. Aldatıldık mi, kandırıldık mi? Ne diyecek yahu. Bıktım ben bunlar saçma sapan siyasetinden... Kötü gün birlik olalım okeyde yapılan bunca hatayı neremize sineye çekelim kaç tane şehit geldi yahu kaç tane. Her hafta konuştuğu putin şerefsizi vurdu bizi. Şehitleri almak için giden helikopteri bile ruslar sokmadı bölgeye... Tüm bunlar olmuş birlik beraberlik günü hadi herseyi unutalım olmuyor abi.. Bunlar kime kardeş kanka dediyse geldi anamızı s..ti... Bir arada Esada kardeşim diyordular.
-
Avrupaya giden Suriyeliler durdurulmayacakmis. Siz idlibten kaçan Suriyelilerin Avrupaya mi gideceğini düşünüyorsunuz? Turkıyeye gelecek 3-4 milyon suriyeli ve biz bunları içeri aldık diyemedikleri için suriyeden direk Avrupaya gidecekler algısı veriyorlar halka... Halbuki yarın sabahtan itibran nur topu gibi 4 milyon daha suriyelimiz olacak.
-
Arkadaşlar öfkenizi anlıyorum fakat mümkün olduğunca artık argo kelimelerden ve tahmini şehit sayısı vermekten kaçınalım. Resmi açıklamaları bekleyelim.
haklisinda sorsana hangi resmi makama güvenin kaldı diye, tüik'e el uzatir enflasyonla oynarlar. Bilmem nereye dokunur gerçeği gizlerler. Sabah "birkaç şehit" diyip öğlen demedim diye inkar edenlere güvenemiyorum abi. Kanka dostum dediği putin vurdu bizi yarın ne diyecek. Aldatıldık mi, kandırıldık mi? Ne diyecek yahu. Bıktım ben bunlar saçma sapan siyasetinden... Kötü gün birlik olalım okeyde yapılan bunca hatayı neremize sineye çekelim kaç tane şehit geldi yahu kaç tane. Her hafta konuştuğu putin şerefsizi vurdu bizi. Şehitleri almak için giden helikopteri bile ruslar sokmadı bölgeye... Tüm bunlar olmuş birlik beraberlik günü hadi herseyi unutalım olmuyor abi.. Bunlar kime kardeş kanka dediyse geldi anamızı s..ti... Bir arada Esada kardeşim diyordular.
Zaten sineye çekilecek birsey değil bu fakat biraz daha sakin olalım öfkeyle kalkan zararla oturur diye bir sözümüz var. Bu saatten sonra mubarek cuma günü şehitlerimize bol bol dua etmekten başka birşey gelmez şu anda elimizden.
-
Fahrettin altun'un yaptığı açıklamaya göre rejimin belirlenen bütün askeri hedefleri hava ve kara unsurlarımızca ateş altına alınmış. Demek ki Hava üslerimizdeki hareketlilik doğruymuş.
-
Bilmem kaç milyon kere yazdık. İmkan yoksa meydan okumayacaksın. Elindeki en ciddi sistem Hawk iken , ne demeye meydan okuyorsun. Elinde yeterli menzil olsa bile su-34'ler dahili olarak çok gelişmiş elektronik harp ve karıştırma sistemleri ve uzun menzilli mühimmatlara sahipler.
F-16'lara hiç güvenmeyin su-35'ler manevra, radar menzili, uzun menzilli aa mühimmatı açısından bizdeki f-16'lardan kat kat üstün. Bu şu demek bir uçak vurulacaksa bu ilk bizimkisi olacak.
-
TV'ye bakıyım dedim 5 dk zor baktım. Yok serakib düşmüş bunlar sanmış şamda düşecek ondan sert tepki vermişler. Ulan serakip nere Şam nere. Hâlâ kahramanlık çıkarmaya çalışıyor. Esedin çöküşü başladı vs. 10 yıldır bu çöküş her yıl düzenli olarak başlar ama ne hikmetse bi türlü çökmez. Arkadaşlar geçen dediydim. Benim görüsüm esed en az 20 yıl burada. İleri gidersek yarın Rusya bu sefer 50 şehit verdirir. Dış politika iflas etmiştir. Bize çok çok acil patriot veya Samp T lazım. Sade F-16 ilede bu iş yürümez. Yeni uçaklar lazim. EF, Rafale olsa onada razıyım artık. Yoksa devletin güvenliği riskte. S400'leri konya'ya koyup tatbikatlarda kullanacağız. Hatta ABD'ye verin bazı kritik parçaları incelesinler. Türkün kolay lokma olmadığını gösterelim dicemde . Bunuda yapmazlar hiç umudum yok. Dostum putin ile görüşürler olay durur.
-
Yanlız akşam taburu vurmalarının yanında bugün kaç kere sahadaki birlikleri de alenen hedef almışlar. Mesela bir konvoyumuzu vurmuşlar. Bir tim'i yine vurmuşlar bunlar canlarını zor kurtarmış. Başka bir yerde kirpiler yine canlarını zor kurtarmış tekerler hepsinin paramparça olana kadar bir yerden bir yere yardırmışlar. Saldırı geliyorum demiş.
Çok merak ediyorum acaba şu an bölgede nasıl bir hava savunma tertipi var hawk varmı ? Korkut var mı ? atılgan var mı ? Bu kalleş ruslar hukuk felanda dinlemez cluster yani parçacıklı mühimmat kullanır ki kayıbı maksimize etmek için.
-
TV'ye bakıyım dedim 5 dk zor baktım. Yok serakib düşmüş bunlar sanmış şamda düşecek ondan sert tepki vermişler. Ulan serakip nere Şam nere. Hâlâ kahramanlık çıkarmaya çalışıyor. Esedin çöküşü başladı vs. 10 yıldır bu çöküş her yıl düzenli olarak başlar ama ne hikmetse bi türlü çökmez. Arkadaşlar geçen dediydim. Benim görüsüm esed en az 20 yıl burada. İleri gidersek yarın Rusya bu sefer 50 şehit verdirir. Dış politika iflas etmiştir. Bize çok çok acil patriot veya Samp T lazım. Sade F-16 ilede bu iş yürümez. Yeni uçaklar lazim. EF, Rafale olsa onada razıyım artık. Yoksa devletin güvenliği riskte. S400'leri konya'ya koyup tatbikatlarda kullanacağız. Hatta ABD'ye verin bazı kritik parçaları incelesinler. Türkün kolay lokma olmadığını gösterelim dicemde . Bunuda yapmazlar hiç umudum yok. Dostum putin ile görüşürler olay durur.
haberi hala üç beş satılmış TV ve gazetecide mi arıyorsun mermi? Saatler önce reuters en az 34 dedi bizimkiler biri birsey desede yayınlasak diye bekliyor. Ula bu ülkenin göbeğindeki buyukelcilikte gazeteciyi kesip bictilerde ilk haberi yapan yabancı haber kanaliydi.. Bizden takip etmeyeceksin haberleri... Bak İsraile her gece vuruyor sam'i... Bu İsraili sevmeyiz. Neden cunkı Filistinlileri öldürüyor. Derdim İsrailcilik falan değil topunun ...... Bugün şehitlerin sebebi Rusya bakalım İsraile Filistinlileri öldürüyor diye düşmanlık besleyenler toprak olan Türk olunca rusyaya ne tepki verecek. Ama kimse rejimdi diye yedirmeye kalkmasın cunkı herkes biliyorki rejim kendi gücüne bakarak Türkiyeye saldırmaz. Yanında turkıyeye gücü yetecek biri varki bu cesareti buldu.
-
Ulan O kadar yazdık çizdik buralarda hep beraber. Hava üstünlük uçağı al dedik. Hava savunma sistemi al dedik. Ulan savaş kapına dayamış git leopardını modernize et. Iskandinav ülkeleri 2a6 yapmış. Sen 4 tarafın düşmanla çevrili ne bu rahatlık. Donanma projeleri sürekli gecikiyor. Gemi yapıyorsun üzerine bir ram koyuyon. Ama içerde süper güç Türkiye. Alamanya bizi kıskanıyor. Sözü dinlenen bir Türkiye naralari attın. Olm sen haketmişsin bu durumu. Ben ne diyeyim ki sana.
-
Yapmayın dedik o çocukları hava desteksiz o bölgeye kurbanlık koyun gibi yollamayın dedik abd nin gazına gelmeyin tuzağa çekiliyoruz dedik bu durum sadece abd İsrail ve ypg yi memnun edecek dedik.O gözlem noktalarını boşaltın askeri sınıra çekip mültecilere önlem alın dedik.Derdiniz mültecilerse kapıları açın salın avrupaya biraz da o şerefsizler yükü üstlensin dedik bunları derken yumuşak biryerlerimizi yırttık nah daha yeni kapıları açtılar.Ben böyle kurmay aklşının da böyle hükümeritin de...Şimdi Natodan yardım dilenirler bekleyin Nato kurtarır k.çımızı bekleyin siz!
-
Ulan O kadar yazdık çizdik buralarda hep beraber. Hava üstünlük uçağı al dedik. Hava savunma sistemi al dedik. Ulan savaş kapına dayamış git leopardını modernize et. Iskandinav ülkeleri 2a6 yapmış. Sen 4 tarafın düşmanla çevrili ne bu rahatlık. Donanma projeleri sürekli gecikiyor. Gemi yapıyorsun üzerine bir ram koyuyon. Ama içerde süper güç Türkiye. Alamanya bizi kıskanıyor. Sözü dinlenen bir Türkiye naralari attın. Olm sen haketmişsin bu durumu. Ben ne diyeyim ki sana.
20 yılda 4 tane muharip gemi envantere sokabildik o da VLS siz Ada sınıfı.Uçak konusunda F-16 ya takıldık kaldık Altay tankını fabrikası olmayan yandaşa verdik sonra Arifiyeyi hizmetine sunduk sonra ambargo yedik.Hakikaten bu durumu hakettik.Tamam güzel gelişmeler oluyor ama çok yavaşız be çok!
-
Ya hocam, cidde ABD gazladı mı sanıyorsunuz ? Ne gazlaması ABD hiç ortada yokken bunlar askerlerimizi vurmadı mı ? Sonra jeffrey geldi şehitlerimiz var filan diye açıklama yaptı. Adam sana ne Patriot vermiş ve başka bir silah hiç bir desteği yok nasıl gazlıyor ? Diyelim gazladı, hiç bir desteği olmadanda sen onun gazına geliyorsan afedersinde gerizekâlısın demektir. Kimsenin gaz filan verdiği yokta. Bizimkiler herzaman ki gibi birşey umdular, ummadıkları oldu. Sanıyorlar ki Rusya, Türk askerine dokunmaz. Aramızda iyi ilişkiler var böyle bir hata yapmaz sandılar. Ama olanlar oldu. Rusya ukrayna'ya acımamış sana mı acıyacak. Şunu bilelim artık. Esad Rusya için manevi evlattır. Israil ABD için ne ise Esad'da Rusya için odur. Adamın Akdenizde ki tek üssü burası. Buradan taviz verirse doğrudan kendi topraklarında savunma hattı oluşturacak. Onlar için Suriyenin stratejik değeri çok yüksek.
-
Habere bak, hala bir yalakalık hala ağzını açamama... Ahaber kısaca "Putin iyide çevresi kötü" demiş..
https://mobile.twitter.com/Ahaber/status/1233180928006066177
-
Ulan O kadar yazdık çizdik buralarda hep beraber. Hava üstünlük uçağı al dedik. Hava savunma sistemi al dedik. Ulan savaş kapına dayamış git leopardını modernize et. Iskandinav ülkeleri 2a6 yapmış. Sen 4 tarafın düşmanla çevrili ne bu rahatlık. Donanma projeleri sürekli gecikiyor. Gemi yapıyorsun üzerine bir ram koyuyon. Ama içerde süper güç Türkiye. Alamanya bizi kıskanıyor. Sözü dinlenen bir Türkiye naralari attın. Olm sen haketmişsin bu durumu. Ben ne diyeyim ki sana.
Foruma bu şekilde döneceğim aklımın ucundan geçmezdi keşke dönmez olaydım. Merminin dediklerinin hepsini bende dahil bir çok kişi dedi. Tabi yapıldı mı hayır 2. Dünya savaşı ve sonrasında hiç bir askeri harekat hava üstünlüğünü ele geçirilirmeden yapılırsa felakete dönüşür (Vietnam istisna) bu kadar büyük bir yığınağı Hava üstünlüğü sağlanmadan yapılırsa büyük bir kumar oynamış oluruz dedik. Bu kumarıda kaybettik. 33 şehit var. 33 insan öldü, 66 ana- babanın yüreği bir daha hiç iyileşmeyecek şekilde yara aldı. Bizim gibi hayalleri umutları olan seven sevilen 33 insan bu gün şehit oldu ve bu şehitler göz göre göre verildi. Hükümetin açıklaması rejimin vurduğu yönünde ancak bunun yalan olduğunu hepimiz biliyoruz. Rejimin bunu yapıcak ne gücü nede cesareti var. Ruslar askerlerimizi vurdu. Vuran asıl gücü bile söyleyemiyoruz onun yerine rejimi ve bütün rejim unsurlarını düşman ilan ediyoruz. Boyumuza bakmadan harekât düzenlemenin bedelini ödüyoruz.
-
Fahrettin Altun: Rejime misliyle mukabele edilmesi kararlaştırılmıştır
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Güvenlik Zirvesi'nde namlusunu, Türk askerlerine doğrultan gayrı meşru rejime misliyle mukabele edilmesinin kararlaştırıldığını belirterek, "Hava ve kara ateş destek unsurlarımızla rejimin bilinen tüm hedefleri ateş altına alınmıştır, alınmaya devam etmektedir." ifadesini kullandı.
Altun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde devam etmekte olan Güvenlik Zirvesi'ne ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Zirvenin İdlib'de görev yapan askerlere yönelik menfur saldırı dolayısıyla gerçekleştirildiğini belirten Altun, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Zirvede, Esed rejiminin yüz binlerce Suriyeli'nin ölümünden sorumlu olduğu vurgulanarak, namlusunu, Türkiye Cumhuriyeti’nin hak ve menfaatlerini korumak üzere görev yapan askerlerimize doğrultan gayrı meşru rejime misliyle mukabele edilmesi kararlaştırılmıştır. Bu kapsamda hava ve kara ateş destek unsurlarımızla rejimin bilinen tüm hedefleri ateş altına alınmıştır, alınmaya devam etmektedir. Bu vesileyle rejimin işlediği insanlığa karşı suçların durdurulması amacıyla Astana Süreci'nin tarafları başta olmak üzere tüm uluslararası toplumu üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeye çağırıyoruz. Geçmişte Ruanda'da, Bosna Hersek'te yaşananların bugün İdlib'de tekrarlanmasına seyirci kalınamaz; kalınmayacaktır. Kahraman askerlerimizin kanı yerde bırakılmayacaktır. Suriye sahasında devam eden faaliyetlerimiz, bayrağımıza uzatılan eller kırılana dek sürecektir."
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-fahrettin-altun-rejime-misliyle-mukabele-edilmesi-kararlastirilmistir-41457251 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-fahrettin-altun-rejime-misliyle-mukabele-edilmesi-kararlastirilmistir-41457251)
-
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay: Alçakça saldırının bedelini ağır ödeyecekler
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, İdlib'deki hain saldırı sonrası açıklamalarda bulundu. Oktay, "Tarihe savaş suçlusu olarak geçecek terör devletinin başı Esed ve rejim unsurları bu alçakça saldırının bedelini ağır ödeyeceklerdir" dedi.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/cumhurbaskani-yardimcisi-fuat-oktay-alcakca-saldirinin-bedelini-agir-odeyecekler-41457298 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/cumhurbaskani-yardimcisi-fuat-oktay-alcakca-saldirinin-bedelini-agir-odeyecekler-41457298)
-
ABD'den İdlib'deki hain saldırı sonrası açıklama
ABD Dışişleri Bakanlığı, İdlib'deki hain saldırı sonrası yaptığı açıklamada, "NATO müttefikimiz Türkiye'nin yanındayız. Türkiye'yi bu krizde en iyi şekilde nasıl destekleyebileceğimize ilişkin seçenekleri değerlendiriyoruz" ifadelerini kullandı.
İdlib'deki rejim saldırısına ilişkin yazılı bir açıklama yayımlayan ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, sahadan gelen haberlerin farkında olduklarını ve daha fazla netlik sağlamak için Türk makamlarıyla temas halinde olduklarını belirtti.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Bu gelişmeleri teyit etmek ve mevcut durum hakkında daha fazla netlik sağlamak için Türk makamlarıyla temas halindeyiz. NATO müttefiki Türkiye'nin yanındayız ve Esed rejimi, Rusya ve İran destekli güçlerini bu alçak saldırılara derhal son vermeye çağırıyoruz. Başkan (Donald Trump) ve Bakanın (Mike Pompeo) söylediği gibi, bu krizde Türkiye'ye en iyi nasıl destek verebileceğimize dair seçenekler arıyoruz."
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/abdden-idlibdeki-hain-saldiri-sonrasi-aciklama-41457291 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/abdden-idlibdeki-hain-saldiri-sonrasi-aciklama-41457291)
-
İdlib'deki alçak saldırı dünya basınında
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5e589df018c77324bc1e9107.jpg)
Esed rejiminin İdlib'deki alçak saldırısında 33 askerimiz şehit oldu. Dünya basını, saldırıyı son dakika olarak duyurdu. Uluslararası haber ajanslarının 'acil' koduyla duyurduğu İdlib saldırısı için Financial Times topyekûn bir çatışma riskinin ortaya çıktığını yazdı.
Uluslararası gazeteler ve haber ajansları, hava saldırısı sonucu 33 Türk askerinin hayatını kaybetmesini son dakika olarak duyurdu.
Deutsche Welle (DW): Türkiye, NATO'nun 5. maddesini işletme hakkına sahip. Ancak böyle bir kontekste bu maddenin işletilmesine onay verilir mi bilinmiyor. Daha önce sadece bir kez bu madde işletildi o da ABD'nin talebiyle Afganistan'da.
Al Jazeera: Hava saldırısında Türk askerlerinin hayatını kaybetmesi gerilimi daha artıracak, yeni bir insani kriz dalgası tetiklenebilir.
New York Times: Türk ordusu, Suriye'nin kuzeybatısındaki hava saldırısında büyük kayıp yaşadı. Bu saldırı Suriye'deki savaşın seyrini değiştirebilir.
Associated Press (AP): Türk yetkililer Suriye'nin kuzeybatısındaki hava saldırısında askerlerin hayatını kaybettiğini açıkladı, bir gündeki en büyük kayıp.
The Guardian: Türkiye, Suriye iç savaşında en kötü günü yaşadı. Rusya üç aydır İdlib'de Şam'a yardım ediyor.
Le Monde: Bombardımanlar Ankara ile Moskova'nın arasını açma riski doğuruyor. Rus ve Türk yetkililer arasındaki yeni tur görüşmeler Perşembe günü Ankara'da gerçekleşti, sonucuyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı.
Financial Times: Saldırı, Türkiye'yi Suriye rejimi ile Rus müttefiklerine karşı topyekûn bir çatışmaya itme riski taşıyor. Saldırıyla, İdlib'deki insani krizi ve mülteci akınını önlemeye çalışan Türkiye, NATO üyesi müttefiklerinden destek çağrısını yineleyecektir.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-idlibdeki-alcak-saldiri-dunya-basininda-turkiye-natonun-5-maddesini-isletme-hakkina-sahip-41457321 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-idlibdeki-alcak-saldiri-dunya-basininda-turkiye-natonun-5-maddesini-isletme-hakkina-sahip-41457321)
-
Suriye'nin İdlib kentinde Rusya'nın desteğiyle ilerleyen Esed rejiminin hava saldırısında 33 Mehmetçiğin şehit düşmesi sonrası Rusya Savunma Bakanlığından son dakika bir açıklama geldi.
Rusya Savunma Bakanlığından yapılan son dakika açıklamasında "Suriyeli muhalifler çatışmasızlık bölgesinde büyük bir saldırı planlıyordu. Türkiye bu bölgede Türk askerlerinin olduğu konusunda bizi bilgilendirmedi. Hava saldırısında Rus uçağı görev almadı. Rusya ateşkesin sürmesi için elinden geleni yaptı"
http://m.haber7.com/dunya/haber/2947627-33-askerin-sehit-edilmesinin-ardindan-rusyadan-son-dakika-aciklamasi (http://m.haber7.com/dunya/haber/2947627-33-askerin-sehit-edilmesinin-ardindan-rusyadan-son-dakika-aciklamasi)
-
Ruslardan yalanlama geldi ancak saldırının arkasında Rusların olduğu ortada
-
Fahrettin Altun: Rejime misliyle mukabele edilmesi kararlaştırılmıştır
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Güvenlik Zirvesi'nde namlusunu, Türk askerlerine doğrultan gayrı meşru rejime misliyle mukabele edilmesinin kararlaştırıldığını belirterek, "Hava ve kara ateş destek unsurlarımızla rejimin bilinen tüm hedefleri ateş altına alınmıştır, alınmaya devam etmektedir." ifadesini kullandı.
Bu tip kriz anlarında iletişimi kesmek, toplumda ters tepki doğuruyor. Malesef bunu henüz anlayamadık. Yabancı basın ve özellikle sosyal medya bu saldırı haberleriyle çalkanırken, sosyal medyada bununla ilgili olduğu iddia edilen görüntüler dolaşırken sessiz kalmak, toplumu bu forum dahil her yerde görebileceğiniz gibi sert tepki vermeye teşvik ediyor.
Bir askeri harekat ile bilgili dünya genelinde bir askeri uzman basın önünde bir brifing şeklinde verir! Bizdeki gibi işler iyi giderken alakasız kişiler dahil kimse, olur olmadık yerlerde açıklama yapmaz, işler kötü giderken kimse sessiz kalmaz! Başarısızlığın sorumlusu olanlar da kesinlikle istifa ederler.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay: Alçakça saldırının bedelini ağır ödeyecekler
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, İdlib'deki hain saldırı sonrası açıklamalarda bulundu. Oktay, "Tarihe savaş suçlusu olarak geçecek terör devletinin başı Esed ve rejim unsurları bu alçakça saldırının bedelini ağır ödeyeceklerdir" dedi.
[url]https://www.hurriyet.com.tr/gundem/cumhurbaskani-yardimcisi-fuat-oktay-alcakca-saldirinin-bedelini-agir-odeyecekler-41457298[/url] ([url]https://www.hurriyet.com.tr/gundem/cumhurbaskani-yardimcisi-fuat-oktay-alcakca-saldirinin-bedelini-agir-odeyecekler-41457298[/url])
Her iki yetkilinin açıklamalarına bakarsak, klasik söylemler görüyoruz. Misliyle mukabele! Böyle bir durumda misliyle mukabele kelimesi "Tarihe savaş suçlusu olarak geçecek terör devletinin başı Esed ve rejim unsurları bu alçakça saldırının bedelini ağır ödetmez!"
ABD'den İdlib'deki hain saldırı sonrası açıklama
ABD Dışişleri Bakanlığı, İdlib'deki hain saldırı sonrası yaptığı açıklamada, "NATO müttefikimiz Türkiye'nin yanındayız. Türkiye'yi bu krizde en iyi şekilde nasıl destekleyebileceğimize ilişkin seçenekleri değerlendiriyoruz" ifadelerini kullandı.
İdlib'deki rejim saldırısına ilişkin yazılı bir açıklama yayımlayan ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, sahadan gelen haberlerin farkında olduklarını ve daha fazla netlik sağlamak için Türk makamlarıyla temas halinde olduklarını belirtti.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Bu gelişmeleri teyit etmek ve mevcut durum hakkında daha fazla netlik sağlamak için Türk makamlarıyla temas halindeyiz. NATO müttefiki Türkiye'nin yanındayız ve Esed rejimi, Rusya ve İran destekli güçlerini bu alçak saldırılara derhal son vermeye çağırıyoruz. Başkan (Donald Trump) ve Bakanın (Mike Pompeo) söylediği gibi, bu krizde Türkiye'ye en iyi nasıl destek verebileceğimize dair seçenekler arıyoruz."
[url]https://www.hurriyet.com.tr/dunya/abdden-idlibdeki-hain-saldiri-sonrasi-aciklama-41457291[/url] ([url]https://www.hurriyet.com.tr/dunya/abdden-idlibdeki-hain-saldiri-sonrasi-aciklama-41457291[/url])
Rusya Savunma Bakanlığından yapılan son dakika açıklamasında "Suriyeli muhalifler çatışmasızlık bölgesinde büyük bir saldırı planlıyordu. Türkiye bu bölgede Türk askerlerinin olduğu konusunda bizi bilgilendirmedi. Hava saldırısında Rus uçağı görev almadı. Rusya ateşkesin sürmesi için elinden geleni yaptı"
[url]http://m.haber7.com/dunya/haber/2947627-33-askerin-sehit-edilmesinin-ardindan-rusyadan-son-dakika-aciklamasi[/url] ([url]http://m.haber7.com/dunya/haber/2947627-33-askerin-sehit-edilmesinin-ardindan-rusyadan-son-dakika-aciklamasi[/url])
Rusya'nın bu açıklamasından sonra yapacağı tek şey Esad'a desteği derhal kesmesidir.
ABD açıklamalarında Türkiye'ye destek için mesaj göndermekte.
Suriye politikamızda gerçekten haklı olduğumuzu düşünüyorsak, bu saldırıdan sonra Cumhurbaşkanlığı güvenlik zirvesi kararları ile yetinilmemeli. Bu açık bir savaş halidir ve bu saldırının faiilerine cevap verilmesi, hesap sorulması misliyle mukabele ile olmaz! Derhal meclis toplanır ve Suriye'deki saldırıların sorumlularına savaş ilan edilir. Aynı zamanda NATO 5. madde kapsamında göreve davet edilir!
Ya da orada savunmasız oldukları kanıtlanan askerlerimiz geri çekilir.
Artık iki seçenek var. Bu iki seçenek dışındaki her türlü söylem boş laf olarak kalır!
-
Skywolfun söylediklerine katılıyorum ancak Rusların çekilmeyeceği ortada
-
Rusya Türk askerinin kayıpları sonrası ateşkesi uygulamaya hazırız diye açıklama yapmış. Benim 33 tane askerim orada şehit olduktan sonra sen ateşkesi uygulasan ne, uygulamasan ne. Rusya bu saatten sonra güvenirliliğini tamamen kaybetmiştir. Elimizde Suriye'nin başkenti Şam'ı vurabilecek kapasitede uzun menzilli silahlar var en azından misilleme olarak Şam'da belirlenen askeri hedefler vurulabilirdi benim düşünceme göre...
-
Dun yapilan saldiridan sonra, sehitlerimizin tahliyesi icin helikopter gondermek istemisiz Rusya reddetmis.
Biraz once Rus haberlerinden gecti, 30 yakin F-16 lar bugun sabah Idlib'e girerken Rusya uyari vermis ve F-16'lar geri cekilmis. Rusya resmen biraz once Suriye hava sahasini no fly zone ilan etti, sivil ucaklarin da uzak durmasini istedi.
-
Her dakika rus medyasini ve savunma forumlarini takip ediyorum. Rusya ateskes isteginde bulunmadi, Idlib bolgesinde Turk askerlerinin bulundugu hakkinda bilgisi olmadigini soyluyor. Serakib kentini bombalamaya devam ediyor ve rejim gucleri karsi saldiriya gectiler.
Rusya tansiyonu yukseltiyor, hic de cekilecegine benzemiyor. Putin su anda Soci'de. Hava Kuvvetleri guneye dogru kaydirilmaya basladi.
-
herkese selamlar.
Milletimizin başı sağolsun.Şehit Olan kardeşlerimizin ailelerine Allah sabır versin.
Rusya Konusunda yaptırım olacaksa sadece suriye ile sınırlı kalınmamalı
boğazlarını savaş gemilerine kapat
havasahanı sivil askeri farketmez rus uçaklarına kapat
ekonomik ambargo uygula..bu bizi de vuracak turizm vs ama olsun
natoya de ki özellikle avrupaya mülteciler geliyor ya da bana hava savunma sistemlerini gönder acil..
ve 5.maddeyi devreye sok
almanya mtu motoru vermiyor mu altay prototipini çine gönder motoru kopyalasın sen de git çinden al motoru altayı hızlı bir şekilde üret ve savaşa sok
idlib konusunda Rusya kankine de ki ben buraları vuracam haber vereeyim sonra ben duymadım demeyin..
bora/kaplan füzelerinle f16larınla som füzelerinle ayrıca koral radarlarınla hava savunma sistemlerini yok et
yanıldığım noktalar olabilir
-
Türkiye talep etti... NATO olağanüstü toplanma kararı aldı
NATO SALDIRIYI KINAMIŞTI
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Esed rejimi ve destekçisi Rusya'nın İdlib'deki saldırılarını kınadı ve saldırılara son vermeleri çağrısında bulundu.
NATO Sözcüsü Oana Lungescu, Stoltenberg ile Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu arasında gerçekleşen telefon görüşmesi hakkında bilgi verdi. Buna göre, Genel Sekreter Stoltenberg, Esed rejimi ve destekçisi Rusya'nın İdlib'de ayrım yapmaksızın süren hava saldırılarını kınayarak, saldırılara son vermelerini istedi.
Esed rejimi ve destekçisi Rusya'ya, uluslararası hukuka uyma ve Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde yürütülen barış çabalarına destek vermesini isteyen Stoltenberg, tüm taraflara itidal çağrısında bulundu.
Stoltenberg, "Tüm taraflar, gerginliği azaltarak bu çok tehlikeli durumun ve bölgedeki korkunç insancıl koşulların daha da kötüleşmesini engellemeli." vurgusunu yaptı.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-turkiye-talep-etti-nato-olaganustu-toplanma-karari-aldi-41457359 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-turkiye-talep-etti-nato-olaganustu-toplanma-karari-aldi-41457359)
-
Her dakika rus medyasini ve savunma forumlarini takip ediyorum. Rusya ateskes isteginde bulunmadi, Idlib bolgesinde Turk askerlerinin bulundugu hakkinda bilgisi olmadigini soyluyor. Serakib kentini bombalamaya devam ediyor ve rejim gucleri karsi saldiriya gectiler.
Rusya tansiyonu yukseltiyor, hic de cekilecegine benzemiyor. Putin su anda Soci'de. Hava Kuvvetleri guneye dogru kaydirilmaya basladi.
Daha geçen hafta bizim birliklerin havadan görüntülerini paylaşan Rusya mı orada Türk askeri olduğunu bilmiyormuş?
-
Dun yapilan saldiridan sonra, sehitlerimizin tahliyesi icin helikopter gondermek istemisiz Rusya reddetmis.
Biraz once Rus haberlerinden gecti, 30 yakin F-16 lar bugun sabah Idlib'e girerken Rusya uyari vermis ve F-16'lar geri cekilmis. Rusya resmen biraz once Suriye hava sahasini no fly zone ilan etti, sivil ucaklarin da uzak durmasini istedi.
Rus forum sitelerini şöyle bizde bakalım
-
Dun yapilan saldiridan sonra, sehitlerimizin tahliyesi icin helikopter gondermek istemisiz Rusya reddetmis.
Biraz once Rus haberlerinden gecti, 30 yakin F-16 lar bugun sabah Idlib'e girerken Rusya uyari vermis ve F-16'lar geri cekilmis. Rusya resmen biraz once Suriye hava sahasini no fly zone ilan etti, sivil ucaklarin da uzak durmasini istedi.
Rus forum sitelerini şöyle bizde bakalım
http://otvaga2004.mybb.ru/viewtopic.php?id=2254&p=27 (http://otvaga2004.mybb.ru/viewtopic.php?id=2254&p=27)
-
Her dakika rus medyasini ve savunma forumlarini takip ediyorum. Rusya ateskes isteginde bulunmadi, Idlib bolgesinde Turk askerlerinin bulundugu hakkinda bilgisi olmadigini soyluyor. Serakib kentini bombalamaya devam ediyor ve rejim gucleri karsi saldiriya gectiler.
Rusya tansiyonu yukseltiyor, hic de cekilecegine benzemiyor. Putin su anda Soci'de. Hava Kuvvetleri guneye dogru kaydirilmaya basladi.
Daha geçen hafta bizim birliklerin havadan görüntülerini paylaşan Rusya mı orada Türk askeri olduğunu bilmiyormuş?
Tabi ki biliyor, nasil bilmiyordur. Her tarfta, twitter, savunma forumlarinda resimler, goruntuler paylasildi, IHA ile takip ettiler her dakika.
Bize Turkiye haber vermedi diyor askerlerinin nerede oldugunu. Biz ve Suriye orda teroristleri bombaliyorduk vs diyor. Aptal moduna gectiler kisaca.
-
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sosyal medya hesabından açıklamalarda, "Türkiye kendini savunma hakkını kullandı ve İdlib'de insani felaketi önlemek için operasyonlarını uluslararası yasalara saygılı şekilde yürütüyor. Suriye'de uçuşa yasak bölge uygulamalı" ifadelerini kullandı.
https://www.milliyet.com.tr/gundem/son-dakika-cumhurbaskanligindan-idlib-aciklamasi-6154744 (https://www.milliyet.com.tr/gundem/son-dakika-cumhurbaskanligindan-idlib-aciklamasi-6154744)
Kimse uymasın diye mi?
-
Bundan sonra yapılması gereken derhal askerleri bölgeden sınıra çekmek tek bir tane bile mülteci almamak Barış Pınarına kaldığı yerden devam etmek ypg yi vurmak ve mülteciler için kapıları sonuna kadar açıp içimizdekilerin en az yarısını Avrupaya postalamak olmalıdır.Natodan falan destek beklemek tam anlamıyla mallıktır
-
Sosyal medyada vs hep Rus uçaklarının Türk uçaklarını engellediği haberleri dolaşıyordu. Ancak dünden beri servis edilen; rejim güçlerini vurduğumuz görüntüler hep havadan çekilmişler. Yani biz orada havadan istediğimiz hedefi vurabiliyoruz. O halde askerlerimize saldıran uçakları da vurabilmeliyiz. Tıpkı yerdeki vurabildiğimiz gibi...
-
Her dakika rus medyasini ve savunma forumlarini takip ediyorum. Rusya ateskes isteginde bulunmadi, Idlib bolgesinde Turk askerlerinin bulundugu hakkinda bilgisi olmadigini soyluyor. Serakib kentini bombalamaya devam ediyor ve rejim gucleri karsi saldiriya gectiler.
Rusya tansiyonu yukseltiyor, hic de cekilecegine benzemiyor. Putin su anda Soci'de. Hava Kuvvetleri guneye dogru kaydirilmaya basladi.
Daha geçen hafta bizim birliklerin havadan görüntülerini paylaşan Rusya mı orada Türk askeri olduğunu bilmiyormuş?
Tabi ki biliyor, nasil bilmiyordur. Her tarfta, twitter, savunma forumlarinda resimler, goruntuler paylasildi, IHA ile takip ettiler her dakika.
Bize Turkiye haber vermedi diyor askerlerinin nerede oldugunu. Biz ve Suriye orda teroristleri bombaliyorduk vs diyor. Aptal moduna gectiler kisaca.
Aynısını biz de yapalım. Rus uçaklarının kalktığı üslerden birini vuralım ve orada Rus uçağı olduğunu bilmiyorduk diyelim mesela!
-
Amerikan savaş gemilerini karadenize yığdıracaksın ardından rusyayı suriyeden kovacaksın, katardan gelen gazı önce israil sonra türkiye sonra avrupaya bağlayacaksın, rus gemilerine boğazı kapatacaksın putin öyle düşünecek
-
Herkesin gırtlağına düğümlenen gerçekler var ama kimse söylemek istemiyor. Hükumet, İktidar, Başkanlık Sistemi ve çapsız bürokrasi... bunlar Türk milletini uçuruma götürüyor. Bir daha soruyoruz; ne için, kimin için?
Adamlar milletine gerçekleri söylemekten kaçınıyor demeyeceğim; RESMEN KAÇIYOR. Türk askeri, dağ başında avlanacak keklik değildir. Bu kınalı kuzuları tedbirsiz, savunmasız kim oralara gönderdi kardeşim! Gariban çocuğunun kanıyla kimler dünyaya efeleniyor?
-
Malesef dun aksamki olay bagira bagira geldi .Onca uyariya karsin duyup gerekeni yapmasi gerekenler yine ihtiras ve kibirlerine yenik dustuler . Aksam itibari ile idlip politikamizda takke dustu kel gorunmus oldu.
Dustugumuz duruma bakin ,ABD ve Natodan Idlip konusunda medet umar olduk. Daha yazilabilecek cok ama cok sey var ama bugun o gun degil.
-
Her dakika rus medyasini ve savunma forumlarini takip ediyorum. Rusya ateskes isteginde bulunmadi, Idlib bolgesinde Turk askerlerinin bulundugu hakkinda bilgisi olmadigini soyluyor. Serakib kentini bombalamaya devam ediyor ve rejim gucleri karsi saldiriya gectiler.
Rusya tansiyonu yukseltiyor, hic de cekilecegine benzemiyor. Putin su anda Soci'de. Hava Kuvvetleri guneye dogru kaydirilmaya basladi.
Daha geçen hafta bizim birliklerin havadan görüntülerini paylaşan Rusya mı orada Türk askeri olduğunu bilmiyormuş?
Tabi ki biliyor, nasil bilmiyordur. Her tarfta, twitter, savunma forumlarinda resimler, goruntuler paylasildi, IHA ile takip ettiler her dakika.
Bize Turkiye haber vermedi diyor askerlerinin nerede oldugunu. Biz ve Suriye orda teroristleri bombaliyorduk vs diyor. Aptal moduna gectiler kisaca.
Aynısını biz de yapalım. Rus uçaklarının kalktığı üslerden birini vuralım ve orada Rus uçağı olduğunu bilmiyorduk diyelim mesela!
Neden olmasin. Onemli olan tepede o irade varsa bombalansin. Sonra onlar da cevap verir bize sizlerin orda oldugunuzu bilmiyorduk diye.
Bu arda Serakib, Neyrab ve Sarmin havadan siddetli bombardiman altinda. Ruslar M5 yolunu dumduz edecek bu gidisle.
Gece olunca yine siddetlenecegi belirtiliyor bombardiman tum Idlib bolgesi.
-
Her dakika rus medyasini ve savunma forumlarini takip ediyorum. Rusya ateskes isteginde bulunmadi, Idlib bolgesinde Turk askerlerinin bulundugu hakkinda bilgisi olmadigini soyluyor. Serakib kentini bombalamaya devam ediyor ve rejim gucleri karsi saldiriya gectiler.
Rusya tansiyonu yukseltiyor, hic de cekilecegine benzemiyor. Putin su anda Soci'de. Hava Kuvvetleri guneye dogru kaydirilmaya basladi.
Daha geçen hafta bizim birliklerin havadan görüntülerini paylaşan Rusya mı orada Türk askeri olduğunu bilmiyormuş?
Tabi ki biliyor, nasil bilmiyordur. Her tarfta, twitter, savunma forumlarinda resimler, goruntuler paylasildi, IHA ile takip ettiler her dakika.
Bize Turkiye haber vermedi diyor askerlerinin nerede oldugunu. Biz ve Suriye orda teroristleri bombaliyorduk vs diyor. Aptal moduna gectiler kisaca.
Aynısını biz de yapalım. Rus uçaklarının kalktığı üslerden birini vuralım ve orada Rus uçağı olduğunu bilmiyorduk diyelim mesela!
Neden olmasin. Onemli olan tepede o irade varsa bombalansin. Sonra onlar da cevap verir bize sizlerin orda oldugunuzu bilmiyorduk diye.
Bu arda Serakib, Neyrab ve Sarmin havadan siddetli bombardiman altinda. Ruslar M5 yolunu dumduz edecek bu gidisle.
Gece olunca yine siddetlenecegi belirtiliyor bombardiman tum Idlib bolgesi.
sonrada tüm askerler Rusya ile arayı bozmaktan fetocu damgası yiyip içeri atılsın değil mi? Hatırlatayım burası Türkiye...
-
Her dakika rus medyasini ve savunma forumlarini takip ediyorum. Rusya ateskes isteginde bulunmadi, Idlib bolgesinde Turk askerlerinin bulundugu hakkinda bilgisi olmadigini soyluyor. Serakib kentini bombalamaya devam ediyor ve rejim gucleri karsi saldiriya gectiler.
Rusya tansiyonu yukseltiyor, hic de cekilecegine benzemiyor. Putin su anda Soci'de. Hava Kuvvetleri guneye dogru kaydirilmaya basladi.
Daha geçen hafta bizim birliklerin havadan görüntülerini paylaşan Rusya mı orada Türk askeri olduğunu bilmiyormuş?
Tabi ki biliyor, nasil bilmiyordur. Her tarfta, twitter, savunma forumlarinda resimler, goruntuler paylasildi, IHA ile takip ettiler her dakika.
Bize Turkiye haber vermedi diyor askerlerinin nerede oldugunu. Biz ve Suriye orda teroristleri bombaliyorduk vs diyor. Aptal moduna gectiler kisaca.
Aynısını biz de yapalım. Rus uçaklarının kalktığı üslerden birini vuralım ve orada Rus uçağı olduğunu bilmiyorduk diyelim mesela!
Neden olmasin. Onemli olan tepede o irade varsa bombalansin. Sonra onlar da cevap verir bize sizlerin orda oldugunuzu bilmiyorduk diye.
Bu arda Serakib, Neyrab ve Sarmin havadan siddetli bombardiman altinda. Ruslar M5 yolunu dumduz edecek bu gidisle.
Gece olunca yine siddetlenecegi belirtiliyor bombardiman tum Idlib bolgesi.
sonrada tüm askerler Rusya ile arayı bozmaktan fetocu damgası yiyip içeri atılsın değil mi? Hatırlatayım burası Türkiye...
Demi ya uçak krizinde bile. 3 defa adam ülkemizi ihlal etti. Erdoğan bizzat G20 zirvesinde Putini uyardı. Sonra tekrar ihlal edilince angajman kuralı uygulandı. Gittiler Fetö ye attılar suçu. Utanıyorum artık. Beynim almıyor bu olanları.
-
(https://i.hizliresim.com/p2YOmL.jpg)
(https://i.hizliresim.com/BG9jE9.jpg)
Seyir füzeleri taşıyan Rus Karadeniz Filosu'na bağlı Proje 11356 sınıfı RFNS Admiral Grigorovich ve Amiral Makarov fırkateynleri, Boğaz yönünde Akdeniz'e doğru ilerliyor.
https://sinirotesihaber.com/
-
Bakan Akar'dan Rusya'nın açıklamasına yalanlama!
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar yaptığı son dakika açıklamasında Rusya’nın açıklaması ile ilgili “Birliklerimizin bulunduğu yerler önceden Rusya'nın sahadaki yetkilileri ile koordine edilmesine rağmen bu saldırı gerçekleştirilmiştir. İlk atışa müteakip bir kez daha uyarı yapılmasına rağmen saldırı devam etmiş, bu hava saldırıları sırasında ambulanslar dahi vurulmuştur" ifadelerini kullandı.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, İdlib'deki hain saldırı sonrasında uçak, SİHA ve kara ateş destek vasıtalarıyla 200'den fazla rejim hedefinin ağır şekilde ateş altına alındığını, 5 helikopter, 23 tank, 10 zırhlı araç, 23 top ve obüs, 5 mühimmat kamyonu, bir SA-17, bir SA-22 hava savunma sistemi, 3 mühimmat deposu, 2 malzeme deposu, 1 karargah binası ve 309 rejim askerinin etkisiz hale getirildiğini bildirdi.
Bakan Akar, beraberinde Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile geceyi Hatay'da sınırın sıfır noktasındaki Taktik Komuta Yeri'nde geçirdi.
Sabahın ilk ışıklarına kadar İdlib'deki rejim hedeflerine yönelik kara ve hava destek vasıtalarıyla gerçekleştirilen operasyonu sevk ve idare eden Akar, "Ateşkesi sağlamak, göçü önlemek ve bölgede yaşanan insanlık dramını sona erdirmek üzere İdlib'de bulunan birliklerimiz alçakça bir hava saldırısına maruz kalmış, 33 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 32 kahraman silah arkadaşımız yaralanmıştır." diye konuştu.
Akar, şunları söyledi:
"Birliklerimizin bulunduğu yerler önceden Rusya Federasyonu'nun sahadaki yetkilileri ile koordine edilmesine rağmen bu saldırı gerçekleştirilmiş, ilk atışa müteakip bir kez daha uyarı yapılmasına rağmen maalesef saldırı devam etmiştir. Bu hava saldırıları sırasında ambulanslar dahi vurulmuştur. Ayrıca bu saldırı sırasında birliklerimizin etrafında hiçbir silahlı grubun da bulunmadığını burada belirtmek isterim. Hain saldırı sonrasında uçak, SİHA ve kara ateş destek vasıtalarımızla derhal 200'den fazla rejim hedefi ağır şekilde ateş altına alınmıştır. Bu atışlar sonucunda 5 helikopter, 23 tank, 10 zırhlı araç, 23 çeşitli cins ve çapta top ve obüs, 5 mühimmat kamyonu, bir SA-17, bir SA-22 hava savunma sistemi, 3 mühimmat deposu, 2 malzeme deposu, bir karargah binası ve 309 rejim askeri etkisiz hale getirilmiştir. Atışlarımız ve faaliyetlerimiz planlandığı şekilde devam etmektedir."
Şehitlere rahmet, kederli ailelerine, TSK'ya ve asil millete başsağlığı, yaralı personele acil şifa dileyen Akar, "Bugüne kadar şehitlerimizin kanını yerde bırakmadık, bundan sonra da bırakmayacağız. Operasyonlarımız Mehmetçike ve bölgedeki mazlumlara uzanan kanlı eller kırılana kadar devam edecektir." dedi.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/bakan-akar-200u-askin-rejim-hedefi-agir-ates-altina-alindi-41457507 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/bakan-akar-200u-askin-rejim-hedefi-agir-ates-altina-alindi-41457507)
-
Ateş düştüğü yeri yakar. Hep böyle olmuştur. Bizim radarlar izlemiyor mu , uçaklar konvoya yaklaşıyor diye uyarmıyor mu , konvoyda atılgan yok mu? Nerden baksan tutarsızlık... Nerden baksan ihmal... Bu forumdaki sivilceli ergenler bile hava desteksiz harekat planı olmaz.Hele de 3 kere hava taarruzunda kayıp verdiğin durum varken... Diyecek şey hem var hem de yok... Allah sizi bildiği gibi yapsın , beddua bile edilmez bu acizlere.. Biz de saf saf olanları izliyoruz... Abd biz de patriot yok demiş...
-
İngiliz basınından Türk askerlerini Ruslar vurdu iddiası
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/02/28/1_476.jpg)
Esad rejiminin Türk askerlerini hedef alan alçak saldırısı dünyada büyük yankı uyandırdı. İngiliz basını, saldırının Rus uçakları tarafından yapıldığı iddiasını yazdı.
Suriye'de Esad rejimi, İdlib'de kalleşçe saldırıda Türk askerlerini hedef aldı.
Alçak saldırıda 33 vatan evladı şehit oldu.
Dünya basınında geniş yankı uyandıran saldırı sonrası gözler Rusya'ya çevrildi.
Moskova'dan gelen açıklamada, "Hava saldırısında Rus uçağı görev almadı." denildi. Ancak, İngiliz medyasında saldırının Rus jetlerince yapıldığı iddiası yer aldı.
İNGİLİZ BASINI: SALDIRIYI RUS JETLERİ YAPTI
The Guardian gazetesi, Türk yetkililerin saldırı için Suriye rejimini suçladığını aktardı.
İdlib'deki çeşitli kaynaklara işaret edilen haberde, 33 Türk askerinin şehit düştüğü saldırının Rus hava kuvvetleri tarafından düzenlendiği iddiasına yer verildi.
ABD MEDYASI: SAVAŞIN GİDİŞATI DEĞİŞEBİLİR
New York Times gazetesi de söz konusu saldırının, Suriye'de savaşın gidişatını değiştirebileceğini yazdı.
Türk yetkililerin ifadelerinin yer aldığı haberde, düzenlenen saldırının Esad rejimi güçleri tarafından gerçekleştirildiği belirtildi.
Ancak, son haftalarda bölgedeki hava saldırılarının çoğunu Rus jetlerinin yaptığına dikkat çekildi.
https://www.ensonhaber.com/ingiliz-basinindan-turk-askerlerini-ruslar-vurdu-iddiasi.html (https://www.ensonhaber.com/ingiliz-basinindan-turk-askerlerini-ruslar-vurdu-iddiasi.html)
-
Saldırıları kimin uçaklarının yaptığı radar kayıtlarında zaten bellidir. Askerimize saldıranlara karada ve havada cevap vermeliyiz!
-
Tabi canım kesin tespit edilip ağır cevap verilir. Bundan önceki hava saldırılarında ne yaptık peki? Koca bir hiç...
Bu iş 100 ton domates+2 milyon orta sınıf rus turist alım garantisiyle çözülür...
Ağır konuşacağım ama forum kapatılır diye kendimi tutuyorum...
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin'le görüştü
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/02/28/ggu_5951.jpg)
Suriye'nin İdlib kentinde Türk askerine yapılan hain saldırı sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ile telefonla görüştü.
Türkiye'yi yasa boğan şehit haberlerinin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir görüşme gerçekleştirdi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin'in telefon görüşmesine dair bilgiler paylaşıldı.
Kremlin'den yapılan açıklamada, "Putin ile Erdoğan, İdlib'deki durumun normalleşmesi için ek tedbirler alınmasında anlaştı." denildi.
"KOORDİNASYON SÜRÜCEK"
Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise yaptığı açıklamada, "Rusya Türkiye ile İdlib'de koordinasyonu sürdürmeye hazır" ifadelerini kullandı.
BAŞSAĞLIĞI DİLEDİ
Putin ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Suriye konusunda anlaşmaların uygulanması konusunu tartıştıklarını dile getiren Lavrov, şehit olan Türk askerleri için ise başsağlığı dileklerinin iletildiğini belirtti.
https://www.ensonhaber.com/610-cumhurbaskani-erdogan-putinle-gorustu.html (https://www.ensonhaber.com/610-cumhurbaskani-erdogan-putinle-gorustu.html)
-
İdlib'de 33 askerimizin şehit olduğu hain saldırının ardından, gözler Türkiye'nin atacağı adımlara çevrildi. Esed rejimini açıkça destekleyen Rusya'nın Türkiye için savaş tehdidi oluşturabileceğini kaydeden uzmanlar, "Montrö gereğince boğazlar Rus gemilerine kapatılabilir" değerlendirmesinde bulundu.
Esed rejimi güçlerinin İdlib'de TSK unsurlarına yönelik saldırılarda 33 askerin şehit verilmesinin ardından, "Türkiye bundan sonra hangi adımları atabilir?" sorusu önem kazandı.
Rusya'nın Beşşar Esed rejiminin İdlib'e yönelik saldırılarına açık destek verdiği biliniyor. Son olarak, Rusya'nın seyir füzesi yüklü savaş gemilerini boğazlar üzerinden Suriye'ye göndermesi yeni bir tartışmaya kapı araladı.
Peki, Türkiye Suriye rejimine destek için giden savaş gemilerine boğazları kapatabilir mi?
Rusya Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Salih Yılmaz, Yeni Şafak'tan Hasan Hız'a yaptığı açıklamada, "33 asker ve onun öncesinde 16 şehidin verilmesi Türkiye'nin çok daha ciddi tedbirler alması gerektiğini gösteriyor" ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE'NİN ATABİLECEĞİ ADIMLAR VAR
Türkiye'nin Esed rejimine destek için giden savaş gemilerine boğazları kapatabileceğini belirten Yılmaz şu ifadelere yer verdi:
"Türkiye, Montrö Sözleşmesi'nin 21. maddesini devreye sokabilir. Suriye rejiminin kullandığı tanklar havadan gitmiyor, boğazları kullanarak deniz yolu ile gidiyor. Yine Libya'da Hafter rejimine gönderilen silahların da boğazlar üzerinden gittiğini biliyoruz. İdlib'de Türk askerine yönelik saldırılardan Suriye rejimi sorumluysa, Türkiye savaş tehdidi hissettiği için Suriye rejimine gidecek tüm gemileri engellemesi gerekir. Bunu doğrudan Rusya'yı hedef alarak değil, bütün silah taşıyan kargo gemilerine 21. maddeyi gerekçe göstererek kapatabilir. Bu şimdi uygulanırsa etkili olacaktır."
"NATO'NUN 5. MADDESİNİN DEVREYE GİRMESİ MÜMKÜN"
Türkiye'nin NATO'yu acil toplantıya çağırdığını hatırlatan Yılmaz, ittifakın 5. maddesinin devreye girmesinin önünde bir engel olmadığına dikkat çekti:
"5. madde kendi sınırları içerisinde herhangi bir müttefikin saldırıya uğraması üzerine giriyor ancak gözden kaçan bir durum var. Göç ve terör tehdidi varsa, NATO'nun 5. maddesinin devreye girmesi mümkün. Türkiye sığınmacı tehdidiyle karşı karşıya. 1 milyon mülteci sınırda bekliyor. Terör örgütü üyelerinin sınırdan geçmesi mümkün olduğu için 5. madde devreye sokulabilir."
Suriyeli muhaliflerin İdlib'deki son kazanımlarının dengeleri değiştirdiğine dikkat çeken Yılmaz, "Son haftalarda Türkiye'nin SİHA kullanması İdlib'deki Esed rejimi hatlarının yıkılmasına neden oldu ve rejim güçlerinin ele geçirdiği birçok noktayı boşaltmasını sağladı." diye konuştu.
http://www.haber7.com/guncel/haber/2947745-dikkat-ceken-detay-turkiye-rusyaya-bogazlari-kapatabilir/?detay=2 (http://www.haber7.com/guncel/haber/2947745-dikkat-ceken-detay-turkiye-rusyaya-bogazlari-kapatabilir/?detay=2)
-
Daha bir kaç saat önce iki Rus fırkateyni İstanbul boğazından geçti!
-
Daha bir kaç saat önce iki Rus fırkateyni İstanbul boğazından geçti!
Hocam zaten ne yapmak istiyoruz anlamadım ki İsrail ve ya ABD askerlerinden dahamı değersiz bizim askerimizin canı. Bu ülkeler bir kerede bu kadar kayıp yaşasalar Şam'da vurulmadık yer kalmazdı. Şimdiye kadar rejime ait araçların, yapıların vurulma görüntüsü gösteriliyor şu kadar rejim askeri öldü, şu kadar araç imha edildi deniyor insanın inanası gelmiyor. Elimizde seyir füzesinden tutta Suriye'de pek çok yeri vurabilecek füzeler var ama kullanmıyorsun. O kadar SOM'uydu, Bora'sıydı, Yıldırım'ıydı şimdi kullanmayacaksan ne zaman kullanacaksın. Gene Erdoğan- Putin görüşmesi oldu anca havanda su dövülüyor maalesef...
-
Evet acimiz buyuk ancak gelinen noktadan daha da ileriye gitmeden once ,neyi nerede yanlis yaptik ki bu duruma gelindi degerlendirmesinin yapilmasi en dogru karar olacagi kanisindayim. "Oncelikle hislerimizin haykirisi dogrultusunda degil mantigimizi kullanarak ortak bir karar ile yola nasil devam edilecegine karar verilmesi en dogru olandir.
-
https://www.ensonhaber.com/4-suriye-sinirina-komando-ve-askeri-arac-sevkiyati.html (https://www.ensonhaber.com/4-suriye-sinirina-komando-ve-askeri-arac-sevkiyati.html)
Halen sınıra zırhlı araç ve komando sevkiyatı yapıyoruz. Bu çocukları orada koruyamadıktan sonra göndermenin anlamı yok.
-
NATO Genel Sekreteri'nden kritik toplantı sonrası Türkiye açıklaması
NATO'da Türkiye'nin talebinin ardından düzenlenen olağanüstü Suriye toplantısı sona erdi. Türkiye'nin talebi ile yapılan toplantı 1 saat 10 dakika sürdü. NATO Genel Sekreteri toplantı sonrasında canlı yayında açıklamalarda bulundu. NATO Genel Başkanı Jens Stoltenberg, "Saldırıyı kınıyoruz. NATO Türkiye'nin yanındadır. Hava savunması dahil Türkiye'ye destek veriyoruz" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin talebinin ardından düzenlenen NATO toplantısının sonrasında Genel Başkan Stoltenberg açıklamalarda bulundu.
İşte NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in açıklamalarından satır başları:
Suriye’deki durum ile ilgili bir telefon görüşmesi yaptım ve kendisi danışma talebinde bulundu ve şu an şunu söylemek istiyoruz. Müttefikler, Türkiye’nin geçtiğimiz gece İdlib’de bombalı saldırıda askerlerinin kaybetmesi üzerine yaşadığı trajediden dolayı üzüntülerini iletmektedir. Biz bu saldırıyı kınıyoruz. Beşar Esad yönetimindeki askerler bu saldırıyı gerçekleştirmiştir. Bu saldırının durdurulmasını, uluslararası hukuka uyulmasını ve BM destekli barış süreçlerinin devam etmesi gerektiğini dile getiriyorum.
2018 tarihli ateşkese devam edilmelidir. Yapılmazsa insani kriz kötüleşecektir. Şu anda İdlib’de kalanlar için insani durum oldukça kötü durumdadır. NATO Türkiye’nin yanındadır, Türkiye’yi çok kıymetli bir müttefik olarak görmektedir. Türkiye, milyonlarca mülteciye ev sahipliği yapmaktadır. NATO Türkiye’ye desteğini birkaç farklı yöntemle gösterecektir. Biri hava koruma yolları ile olacaktır. Bu da Suriye’den gelen hava saldırıların durdurulmasını sağlayacaktır. NATO’nun güneydoğu sınırını korumaya devam edeceğiz.
NATO müttefiki üyeler; yaşanan can kayıpları nedeniyle taziyelerini şehit ailelerine ve Türk halkına iletmiştir. Aynı zamanda NATO, Beşar Esad’ı arayarak bu hava saldırılarını durdurması, ateşkese uyması gerektiği konusunda ayrıca Suriye’deki krizi insani şekilde diplomatik şekilde çözme konusunda taleplerini iletmiştir. Ayrıca uluslararası hukukun tamamen uygulanması gerektiğini söylemiştir.
Yüz binlerce kişi kendi evlerini terk etmek zorunda kalmıştır. NATO müttefikleri bugün Türkiye’ye desteğini sunuyor. Hava savunma sistemlerini değiştirmeyi öneriyoruz. Erken uyarı ve gözlem uçakları var. Ancak NATO müttefikleri her zaman daha fazla neler yapabileceğini araştırmaktadır Türkiye’ye desteğini artırmak için…
SORU- CEVAP
SORU: NATO’dan daha somut adım bekleyebilir miyiz? Türkiye sınırında üç milyon mülteci var.
NATO çok güçlü siyasi destek ve uygulamaya dönük destekler sunmaktadır. Bunu farklı teminatlarımızla gerçekleştirmeliyiz. Müttefikler daha fazla ne yapabileceğini araştırmaktadır. Bunu toplantıda dile getirdik. Biz bölgedeki durumu yakından izliyoruz. Ve Türkiye diğer müttefik olarak diğer NATO müttefiklerini yeni bilgilerle güncellemektedir. NATO müttefikleri bu konuda BM öncülüğünde barışçıl çözümü desteklemektedir. Ve bu noktada Suriye, Türkiye ve Rusya’yı BM öncülüğündeki barış çözümüne uymaya çağırıyoruz.
TWITTER'DAN 4. MADDE DUYURUSU
Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, NATO Daimi Temsilciler düzeyinde İdlib gündemiyle bir araya gelen Kuzey Atlantik Konseyi toplantısı sona erdi.
Toplantı çerçevesinde Türkiye'nin NATO Daimi Temsilcisi Büyükelçi Basat Öztürk'ün son gelişmelere ilişkin bir sunum yapması ve müttefikleri bilgilendirmesi öngörülüyor.
Stoltenberg, sabah saatlerinde Twitter'dan Türkiye'nin talebi üzerine NATO'nun Kuzey Atlantik Anlaşması'nın 4'üncü maddesinin işletildiğini duyurmuştu.
NATO'NUN 4'ÜNCÜ MADDESİ
NATO'nun Kuzey Atlantik Anlaşması'nın 4'üncü maddesi uyarınca bir müttefik toprak bütünlüğü, siyasi bağımsızlığı ya da güvenliğinin tehdit edildiğini düşündüğünde, tüm müttefiklerle danışma talebinde bulunabiliyor.
Türkiye en son 2015'te terör örgütü DEAŞ'ın Suruç'taki terör saldırısından sonra 4'üncü maddenin işletilmesini istemiş, bunun ardından NATO Suriye'den kaynaklanan tehditlere karşı Türkiye'ye uyarlanmış güvence tedbirlerini kabul etmişti.
Bu çerçevede erken uyarı ve gözlem uçaklarının (AWACS) bölgede devriye gezmesi, Doğu Akdeniz'deki askeri unsurların artırılması ve istihbarat, keşif ve gözetleme faaliyetlerinin güçlendirilmesi gibi tedbirler öngörülmüştü.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberleri-natoda-olaganustu-suriye-toplantisi-basladi-41457573 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberleri-natoda-olaganustu-suriye-toplantisi-basladi-41457573)
-
Hava savunma sistemlerini değiştirmeyi öneriyoruz.... Bu ne demek şimdi S-400'lerimi kastediyorlarki. Eğer öyleyse NATO kafa işte hala S-400'lerin peşindeler. Biz ne istiyoruz bunlar ne istiyor....
-
Türkiye'yi yoneten is dunyasinin rusya'da ciddi baglantilari var. O yuzden tabandan gaz alma hareketinden baska birsey beklemeyin.
Sinira sevkiyat, komandolar teyakkuzda... Sonuç? Ertesi gun bankaya ev kredini öde, dogalgaz zammina razi ol. Sesini cikarma.
O is dunyasi ki, rusya'da elde edecegi kapitulasyonlar karsiliginda hic dusunmeden taşır fabrikalarini!
-
Ben halktan bir insan olarak ne yaptığımızı anlayamıyorum açıkçası . Belki kapalı kapılar arkasında başka şeyler vardır anlayabilirim. Fakat İdlib ısrarı neden ?
orayı ilhak mı edeceğiz ? buna kim izin verir ? dünyada ki mazlumları kimse düşünmüyor da biz mi düşüneceğiz ?
idlib dekiler kendi insanları ne yaparlarsa yapsınlar .Bir tane Mehmetçik için değer mi ?. Mülteciler mi gelecek gelsinler zaten doyuma ulaştı gelen gitsin Avrupa ya her konuda bize kazık atıyorlar zaten .
Kaç haftadır havadan bombardıman yiyoruz . Acaba senelerini askerliğe vermiş komutanlar bunun sonunda ne olabileceğini bilemiyorlar mıydı ?
Eğer bombardıman bekleniyor idi ise tüm Askerimizi dip dibe konuşlandırmanın manası çok kötü yerlere geliyor..
Strateji üretemiyoruz fikir üretemiyoruz . Bu oyun un arkasında kim var ? Ukrayna da Gürcistan da Nato nun gözünün içine baka baka neler yaptı göremiyorlar mı ?
Güç önce kendini bilmekten gelir . Amerika nın yıllar önce envanterden çıkarıp bize verdiği tanklar ile asker sokuyoruz .
Bizim askerimiz dünya nın en cesur en cefakar askeridir gerçekten ; ama zamanı teknolojiyi stratejiyi anlayamıyoruz bence . Suriye de Suriye yok kardeş anlamıyorsan ben diyim Rusya anlayın bunu .
-
Kapalı kapılar ardında falan birsey yok. Beceriksiz bir yönetim ve bunun sonucu Şehid olan askerler var. Kimse kivirmasin bu sehidler kötü yönetimin sonucudur. Ülkenin dibindeki askerini koruyamayan bir yonetim olsa ne olur olmasa ne olur. Misliyle karşılık verilecekmiş açıklamaya bak bunlar Türk mü lan? Tarihte hangi dönem bu kadar aciz olmuşuz. Bitik rejim ordusu askerimizi vuruyor lafa bak misliyle karşılık verilecek. Allah bunları tez zamanda iktidardan alır inşallah kepaze ettiler bizi dünyaya alsınlar süper güclüğünü başlarına sursunlar. Sinirimden duramıyorum arkadaş kafayı yedirtecek bunlar millete
-
Mevcut durumun sebep olduğu ruh halinizi anlayabiliyorum. Ancak duygularınız dile getirirken kullanacağınız kelimelere dikkat etmenizi hatırlatırım.
-
Gayet net .
Iktidar Rusyanin Idlipte aksam bu derece ileri gidebilecegine pek ihtimal vermiyordu.dunya alem her ne kadar da tersini iddia edilmis olsa da. Rusya Suriye de Iktidara defalarca benim borum oter ,benim onaylamadigim bir hareketin gerceklestirilmesinin bir bedeli olacagini belirtmisti. Bu ikazlar sirasi ile once El Babda ,son son iki ay da Idlipte muhtelif hava saldirilari ile gerceklestirildi bu saldirilar aksama dek nisbeten daha orantili guc kullanimi ile gerceklestirildi ta ki son aksam gerceklestirilmis olan son darbeye kadar. Dikkat etmisseniz Rusya her atmis oldugu adimin gunler oncesi degisik kanallardan bizleri uyardi. Evet canimiz cok acidi yurgimiz yaniyor ama bu Israr niye .
-
Bu gece Hava kuvvetlerimizden Suriye hava üslerine video görüntüleri eşliğinde ağır bir hava saldırısı bekliyorum... Eğer bu dediğim olmazsa bu olaylar soğuduktan en geç 1 hafta sonra rus hava kuvvetleri bizi bir daha vurur...
-
Celiskili goruntuler servis ediliyor. Mekanize konvoy vuruldu diyen var da... Benim izledigim goruntulerde (su anda Habertürk'te) araziye yayilmis birlikler birer ikiser keklik gibi vuruluyor.
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan Putin ile ne konuştu? İletişim Başkanı Altun açıkladı
İdlib'de 33 askerin Esad Rejimi’nin hava saldırısı ile şehit olması ve Türkiye’nin rejime yönelik operasyonunun ardından İletişim Başkanı Fahrettin Altun Ankara’da medya yöneticileri ile buluştu.
Altun’un açıklamalarından satırbaşları şöyle:
*Suriye krizinde başından beri en mağdur ülke Türkiye. Sürecin başından itibaren çözüm konusunda en güçlü, kararlı ve net adımları atan Türkiye oldu.
*Türkiye milli güvenlik sorunundan kaynaklanan “terörü kaynağında kurutmak” ve mülteci sorununu çözmek için “güvenli bölge oluşturulması” için irade gösterdi, adımlar attı. Eğer adımlar atılmasaydı kriz Türkiye’ye sıçramış olacaktı, gündelik hayatlarımız büyük ölçüde tarumar olacaktı.
*Süreç boyunca uluslararası kamuoyundan yeterli desteği görmedik. Aksine zaman zaman bizden değil, terörden yana tavır takınıldığını gördük.
*Batılı ülkeler Suriye krizine “bize mülteci gelmesin, bize yabancı savaşçı gelmesin” perspektifi ile baktı.
*Bugün itibariyle terör sorunu varlığını devam ettiriyor. Mülteci sorunu ise adım atılmadığı için ertelenmiştir.
*33 askerin şehit olduğu saldırıdan birinci derecede Esad rejimi sorumludur. Rusya ise gerek ikili ilişkilerimiz çerçevesinde gerek Astana ve Soçi mutabakatları kapsamında rejimin saldırılarını durdurmalı, engel olmalıydı.
*Rejim hedefleri, Türkiye Cumhuriyeti açısından meşru hedeftir.
10 Şubat 2020’den bu yana TSK’nın düzenlediği operasyonlar kapsamında;
2038 Rejim askeri etkisiz hale getirildi.
48 Tank, 29 zırhlı araç, 53 obüs, 27 askeri araç, 9 mühhimat deposu kullanılamaz hale getirildi.
*TSK’nın Suriye sahasındaki tüm faaliyetleri TBMM’nin verdiği yetki temeli ve yetki kapsamında gerçekleştirilmektedir.
*İdlib Türkiye açısından hem milli güvenlik meselesi hem de insani boyutu ile hayati meseledir.
*İdlib düşerse milyonlarca mülteci Türkiye’ye, Avrupa’ya kaçmaya çalışacak. Yeni mültecilere Türkiye’nin yardım etme, kaynak üretme imkanı kalmamıştır.
*Esad, ulusulararası toplumun kayıtsızlığından faydalanarak, etnik temizlik yapıyor, insansızlaştırma hayalini gerçeğe dönüştürmeye çalışıyor. Ruanda, Bosna-Hersek’de yaşananlar karşısında bazı liderler üç maymunu oynamıştı. İdlib için de aynı durum söz konusu.
ERDOĞAN-PUTİN GÖRÜŞMESİ
*Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin sabah 10.15 itibariyle bir telefon görüşmesi yaptı.
*Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Putin’e verdiği mesajlar : Sayıları milyonları aşan sınırımıza yığılmaya başlayan insanların durumundan rejimin ihmalleri sorumludur. Milli Güvenlik sorununa bir de askerimizin kanı eklendi. Şehitlerimizin kanı yerde kalmayacak. Ülkemize saldırılan bir ortamda rejimin tüm unsurları meşru hedeftir.
*Görüşmede iki liderin bir araya gelmeleri de kararlaştırıldı.
UÇUŞA YASAK BÖLGE GEREKLİ
*Uluslar arası toplum sivil halkı korumak için harekete geçmeli. Uçuşa yasak bölge hava saldırılarına son vermek için gereklidir.
*NATO ile ilgili metinler, maddeler Türkiye’nin desteklenmesini gerektiriyor.
ESAD DİYALOG ÇAĞRISINA SERT YANIT
*Namlusunu Türk askerine doğrultan Esad ile diyaloğa çağıran Türkiye’deki aktörleri milletin vicdanına havale edeceğiz.
MÜLTECİLER İÇİN AVRUPA SINIRININ AÇILMASI
*Türkiye 4 milyon mülteciyi ağırlıyor. AB başta olmak üzere Türkiye ile müttefiklik ilişkisi olanlar sorumluluklarını yerine getirmiyor.
*İdlib’de 4 milyon sivil yaşıyor. İdlib’te yaşananlar, Türkiye-AB mülteci anlaşmasını uygulanamaz hale getirmiştir.
*Yeterli desteği alamayan Türkiye, yeni sığınmacı yükünü kaldıramaz. Bu yük herkes tarafından paylaşılmalı. Türkiye Avrupa ve ABD’yi bölge için işbirliğine davet etmektedir.
*Türkiye mültecileri hiçbir zaman silah olarak kullanmadı. Türkiye her türlü işbirliğine açıktır.
BATI BASININDAKİ “TÜRKİYE- RUSYA YAKINLAŞMASI ELEŞTİRİLERİNE YANIT
*Batı basınında Türkiye bunu hak etti ithamları var. Bizim için esas olan milletimizin, ülkemizin, devletimizin çıkarlarıdır. Türkiye bağımsız bir dış politika yürütmektedir. Tüm aktörlerle ilişki kurmaktadır. NATO ittifakının ikinci büyük ülkesiyiz, AB hedefimiz sürüyor. Türkiye’nin her ikisinden de beklentileri bulunmaktadır.
CHP GENEL BAŞKANI DIŞINDAKİ LİDERLER ARADI
*MHP Genel Başkanı Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamalloğlu başta olmak üzere birçok siyasi parti genel başkanını arayarak taziyelerini iletti.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-cumhurbaskani-erdogandan-putine-rejimin-tum-unsurlari-mesru-hedeftir-41457730 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-cumhurbaskani-erdogandan-putine-rejimin-tum-unsurlari-mesru-hedeftir-41457730)
-
Kapalı kapılar ardında falan birsey yok. Beceriksiz bir yönetim ve bunun sonucu Şehid olan askerler var. Kimse kivirmasin bu sehidler kötü yönetimin sonucudur. Ülkenin dibindeki askerini koruyamayan bir yonetim olsa ne olur olmasa ne olur. Misliyle karşılık verilecekmiş açıklamaya bak bunlar Türk mü lan? Tarihte hangi dönem bu kadar aciz olmuşuz. Bitik rejim ordusu askerimizi vuruyor lafa bak misliyle karşılık verilecek. Allah bunları tez zamanda iktidardan alır inşallah kepaze ettiler bizi dünyaya alsınlar süper güclüğünü başlarına sursunlar. Sinirimden duramıyorum arkadaş kafayı yedirtecek bunlar millete
Hocam işte o bitik rejimin arkasında Rusya var. Zaten Rusya, Suriye iç savaşına dahil olmasaydı rejim çoktan devrilmişti. Hatırlarsanız Ruslar, Suriye'ye karışmadan önce muhalifler kazanmak üzereydi. Ruslar araya girince işler tersine dönmeye başladı. Ve sonuçta iç savaşı kazanan Ruslar sayesinde rejim oldu Ruslarda Akdeniz'e inme hayallerini gerçekleştirdiler. Ruslar bir taraftan Türkiye ile ilişkilerinde hiç bir şey yokmuş gibi devam ederken, bir taraftan da İdlib'te Türk Ordusu'nu bile hedef almaktan geri durmuyorlar. Uçaklarını düşürdüğümüzü hala unutmuyorlar ve hala kin gütmekten geri durmuyorlar. Şimdide İdlib'de hava sahasını kapatarak ne olacağını önceden tahmin etmişlerdir. Hava sahası açılmadan ve gerekli hava savunma donanımı olmadan İdlib'e yapılan askeri yığınağın acı sonuçlarını şimdi daha ağır hissetmeye başladık maalesef. Ruslar şehitlerimiz için kalkan helikopterlere bile izin vermemişler. Bizde daha hala Ruslardan medet umuyoruz.
Askerimizin eline Manpads verilip bu silahla kendilerini savaş uçaklarından korumalarını istemek hangi akla mantığa uyuyorsa artık bunuda komutanlara ve Milli Savunma Bakanımıza sormak lazım.
-
Sen düşman bölgesinden... Askerin saldırıya uğramış adına "hain saldiri" diyorsun. Ya dalga mı ge iyor bunlar. Zaten kaç gündür şehitler gelip duruyordu adam açık açık saldıracam demiş sen önlem almamışsın sonra çıkmış hain saldırı diyorsun. Hain saldırı beklemediğin bir yerden saldırı olursa söylenir la bu adam düşmanın saldıracak belli yani aklım almıyor.
-
Rusya İran`ın Hamadan üssünü kullanmak için görüşmeler yapıyormuş Tu-22M3 ve Su-25 konuşlandırmak için.
Ruslar Idlib`de 8-10km yükseklikten halı bombardimanı yapacak gibi Tu-22M3`le.
-
Plan A = Basarisiz
Plan B = Hayal Kirikligi
Plan C = Laf Kalabaligi
Plan D = ??
Z ye daha var umut kesilmez.
-
Bu saldırı tam olarak hangi noktada oldu? Resim veya video internete düşmeye başladı mı? Bize hangi uçak tipiyle saldırdılar? Konvoy ne tür bir konvoydu? Bazıları konvoy değil araziye yayılmış 2'şerli 3'erli askerler vurulmuş diyor... Bu saldırı olayı nasıl oldu tam olarak anlatabilecek var mı acaba?
Bir de atılgan'ın menzili uçakları vurmaya yetmez denilip duruyor... 8 km. menzil , 5 km irtifa deniliyor kapasitesi için... Bununla hangi havadan sağlıklı bir bombalama irtifasına inen hangi rus uçakları vurulabilir ?
-
Hiçbirisi vurulamaz. Helikopter indirirsin onunla.
Hava sahasını kapatacaksan 2 seçeneğin var:
a) Jet motorlu avcı süpersonik dron geliştireceksin. Ki bunu daha beceren yok. Motor da yok gerçi!
b) Hisar-O'yu bekleyeceksin paşa paşa. Hisar-A da işe yaramaz. Bunlara ek olarak kum gibi (pek çok sayıda yani) Korkut da gerekli.
Ha söylemeyi unuttum, sağlamından en az 100 tane de nuke (ve nuke'yi adrese teslim gönderecek füzeler) lazım. Yoksa bu işten milli onura leke sürdürmeden kurtulmak bu saatten sonra zor.
Rusya'nın -işler kızışırsa- mini nükleer başlık kullanmayacağının garantisini kim verdi? Onu da pek merak ediyorum doğrusu...
-
Elimizde bu silahların hiçbiri yoksa; sabahtan akşama kadar ''hadi Ruslarla savaşalım, Rusları denize dökelim'' diyenler neyin kafasını yaşıyordu? Yoksa bunlar FETÖ' cü müydü!
-
Koca Türkiye devleti HSS almamış-alamamış-yapmamış-yapamamış bu saate kadar vay anasını sayın seyirciler... Yıl 2020 ...
Arkadaş bari raf ömrü dolan İstanbul'daki Nike hercules füzelerini getirip sınıra koyun... Depoda hala iş gören Hercules füzesi yok mudur? Bize 2 batarya HSS verecek bir ülke , Nato yok mu?
-
Herseyi geçtim bugün neden ulusal yas ilan edilmedi? Bu ülkede ulusal yas edilmesi için suudilerden birinin kıl dönmesi, Katar emirinin basur olması mı gerekiyor? Son yılların en büyük askeri kaybını verdik nasıl bu ülkede ulusal yas ilan edilmez
-
Birkaç ay önce beka beka diye kastettikleri, sınırlarımızı işgal edecek dedikleri, ne işiniz var suriyede dedikleri Amerikadan destek istiyormuşuz!!!! Yaa sinirimden gülsem mi ağlasam mı bilemedim
-
(https://pbs.twimg.com/media/ER3xbFZXUAI9N19?format=jpg&name=900x900)
Sevabına şu telleri kesip bir geçit açsaydık...
-
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Güvenlik Konseyi'yle bir araya geldiği toplantıda, "Türk askerleri gözlem noktasından dışarı çıkmamalıydı. Rusya gözlem noktasındaki askerlerin güvenliği için mümkün olan her şeyi yaptı" ifadelerini kullandı.
Türkiye 'yi yasa boğan İdlib'deki saldırının yankıları devam ederken Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'den skandal bir açıklama geldi. Bölgedeki son durumu değerlendirmek için güvenlik konseyini acil toplayan Putin, toplantıda yaptığı konuşmada Türkiye'yi suçladı.
"GÖZLEM NOKTASINDAN ÇIKMAMALARI GEREKİYORDU"
Reuters tarafından son dakika olarak duyurulan açıklamada Putin, "Türk askerleri gözlem noktasından dışarı çıkmamalıydı. Rusya gözlem noktasındaki askerlerin güvenliği için mümkün olan her şeyi yaptı" ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE'YE ÇAĞRI
Putin, açıklamasının devamında "Türkiye'nin ülkede bulunan Rus vatandaşları ve diplomatik temsilcilikleri korumak için her şeyi yapacağını umuyoruz" sözlerine yer verdi.
ABD'DEN TAZİYE MESAJI
ABD'nin Ankara Büyükelçiliği ise Putin'in aksine Esed'in saldırısını kınadı ve Türkiye'ye taziye mesajlarını iletti. Büyükelçilikten yapılan açıklamada "İdlib'de dün gece gerçekleştirilen korkunç saldırılarda Türk askerlerinin hayatlarını kaybetmesi dolayısıyla Türk halkına en içten taziyelerimizi sunuyoruz" ifadelerine yer verildi.
ERDOĞAN VE PUTİN GÖRÜŞTÜ
Rusya kanadından gelen bir diğer açıklama ise Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov'dan geldi. Lavrov, Türkiye ile Rusya'nın İdlib üzerinde koordineli bir şekilde çalışmaya hazır olduğunu söylerken, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in telefonla görüştüğünü dile getirdi. Lavrov, Putin ile Erdoğan'ın İdlib konusundaki anlaşmanın uygulanması için fikir alışverişinde bulunduğunu duyurdu.
https://www.haberler.com/putin-guvenlik-konseyiyle-yaptigi-toplantida-12965142-haberi/ (https://www.haberler.com/putin-guvenlik-konseyiyle-yaptigi-toplantida-12965142-haberi/)
-
Rusların şu açıklamalarına bak ... Ulan adamlar resmen dalga geçmiş bizimle . Bu ayılarda en ufak bir pişmanlık yok...
Bunlar haftasına yine vurur bizi yine salağa yatarlar...
Ya çekin şu askerlerimizi ya da vurun havalanan tüm rus-rejim uçaklarını ... Ya da E planınızı devreye sokun , artık o plan neyse ... A,B,C,D planları işe yaramadı çünkü ... ::) ::) ::)
-
Bir de atılgan'ın menzili uçakları vurmaya yetmez denilip duruyor... 8 km. menzil , 5 km irtifa deniliyor kapasitesi için... Bununla hangi havadan sağlıklı bir bombalama irtifasına inen hangi rus uçakları vurulabilir ?
Atılgan ve Zıpkın Stinger füzesi kullanıyor, 5km irtifaya çıkamaz, nefesi tükenir, en fazla 4km. Menzili ve irtifası klasik MANPADS`lerden farkı yok, zaten aynı füzeyi ateşliyor.
Hmeymim üssünde hava-yer görevini icra eden 12 adet Su-24M2 ve 12 adet Su-34 var. Her ikisi de her hava koşullarında güdümlü ve güdümsüz mühimmat kullanabilen ve nokta vuruşu yapabilen jet uçaklar.
Teorik olarak mümkün MANPADS ile vurmak ama Ruslar da aptal değil, biliyorlar hangi irtifada uçması gerektiğini.
500kg`lık güdümlü bombaları kullanıyorlar.
KAB-500C GLONASS güdüm kiti kullanır. 0.5-10km irtifadan bırakılır, at unut şeklinde.
KAB-500L lazer güdümlü olanı 0.5-8 km irtifadan bırakılır.
Ayrıca bunların aptal bomba dediğimiz güdümsüz klasik KAB-500 olanları da var.
1500kg`lık olanları
KAB-1500PR/LG lazer güdümlü ve KAB-1500KR TV güdümlüdür.
Ruslar sadece aptal bomba kullanıyor, hedefi vuramazmış vs şehir efsanesidir. Yeri geldimi oldukça nokta vuruşu da yapıyorlar.
-
Koca Türkiye devleti HSS almamış-alamamış-yapmamış-yapamamış bu saate kadar vay anasını sayın seyirciler... Yıl 2020 ...
Arkadaş bari raf ömrü dolan İstanbul'daki Nike hercules füzelerini getirip sınıra koyun... Depoda hala iş gören Hercules füzesi yok mudur? Bize 2 batarya HSS verecek bir ülke , Nato yok mu?
İran bile sm-1'leri modlayıp işe yarar hava savunma yapabiliyorken bizim sm-1'ler ve nike'lerin boosterlarını bozdoğanın rf arayıcı başlığı ve rf veri bağı ile modlayıp deneme yapmamamız çok aptalca kimsenin aklına gelmiyormu ? Daha hızlı bir stop gap olamaz herhalde.
-
Falkland Savaşında İngiliz savaş gemileri Fransız Exocet füzeleri ile vurulunca; Margaret Thatcher, François Mitterrand'ı "Ya füzelerin radar kodlarını verirsin, ya da ben nükleer ile temizlik yaparım!" diye tehdit etmişti.
Bunu unutmadıkları için, nükleer güçle çatışan ülkeye kimse silah satmaz. Hele o ülke saldırıya uğramamış ise.
Özetle; ya ateş gücümüzü kendi çabamızla her anlamda Rusya ile eş hale getiririz, ya da olay daha fazla çetrefilleşmeden diplomasi ile işin içinden çıkarız.
-
Bu olay inşallah bize ders olur... Elin şeyiyle gerdeğe girmeye çalışmayız bir daha... Dilenci gibi sağdan soldan HSS dileniyoruz...
Yemen'de bedeviler hava-hava füzelerini değiştirip yerden havaya sallayıp F-15 , Tornado vuruyor...
S-400 nisan'da aktive olacakmış... İnşallah bu füzelerle Rus uçağı vurulamayacağı gibi bir dert çıkmaz başımıza... Ben şimdiden şüphelendim S-400'den...
-
Falkland Savaşında İngiliz savaş gemileri Fransız Exocet füzeleri ile vurulunca; Margaret Thatcher, François Mitterrand'ı "Ya füzelerin radar kodlarını verirsin, ya da ben nükleer ile temizlik yaparım!" diye tehdit etmişti.
Bunu unutmadıkları için, nükleer güçle çatışan ülkeye kimse silah satmaz. Hele o ülke saldırıya uğramamış ise.
Özetle; ya ateş gücümüzü kendi çabamızla her anlamda Rusya ile eş hale getiririz, ya da olay daha fazla çetrefilleşmeden diplomasi ile işin içinden çıkarız.
yada süper gücüz diye gezip arada kalınca iki ülkeden birinden yardım istemeye koşarız... Amerikayi görünce Rusya abimize, rusyayi görünce Amerika abimize... Al sana turkish bağımsızlık... 2033e kadar raaatiz
-
Günlerdir, haftalardır söylüyoruz. Bölgeye eşi görülmemiş ölçekte güç intikal ettirildi. Neredeyse memleketin bütün kuvvetleri daracık bir alana sıkıştırıldı. İdlip' e intikal ettirilen kısmıysa, hava korumasından mahrum şekilde intikal ettirildi. Hem de gündüz gözüyle...
Öyle yağma yok! Gün gelir illaki bunun hesabı sorulur. Burada ihanet yoksa gaflet var... Bu kadar büyük gücü korumasız şekilde nasıl gönderirsin arkadaş ya! TV' de biri söylüyordu; askerler dar alana sıkıştıklarını, birlik halinde hareket edemediklerini veya hava saldırısına açık olduklarını bildikleri için saklanacak yer bulamadıklarından şikayetçilermiş... Yani asker başına ne geleceğinin farkında... bizde farkındaydık. Günlerdir bas bas bağırıyoruz, bu kadar askeri korumasız şekilde ne demeye gönderiyorsun dedik. Memleketin en seçkin kuvvetlerini ne demeye daracık bir alana sıkıştırıyorsun dedik ve hatta diğer bölgelerde güvenlik zafiyeti yaşanabileceğinden bile bahsettik. Tekirdağ' dan tankı, obüsü aldın teee İdlib' e gönderdin arkadaş yahu... ve bu intikal günlerce sürdü. İstanbul-Ankara seyahatinde ben bile şahit oldum.
Anlayan, anlamayan herkes bu gerçekleri gördüğü halde bir tek devleti yönetemeyenler mi göremedi yani! En başta; ''ihanet yoksa bile gaflet var'' dedim ama bunun tam tersi de olabilir. Göz göre göre bu kadar asker şehit düştükten sonra; kendini sorumlu hisseden bir yurttaş olarak mecburum, artık kötü niyet aramak zorundayım.
İnşallah vakti zamanı geldiğinde sorumlulardan, önlem almayanlardan, gereğini yapmayanlardan, başka ajandası olanlardan, yanlış strateji kuranlardan, strateji kurduğunu zannedenlerden, kendini bir şey oldum sananlardan, bu yapılanların hesabı teker teker sorulur demek istiyorum.
-
İnşallah vakti zamanı geldiğinde sorumlulardan, önlem almayanlardan, gereğini yapmayanlardan, başka ajandası olanlardan, yanlış strateji kuranlardan, strateji kurduğunu zannedenlerden, kendini bir şey oldum sananlardan, bu yapılanların hesabı teker teker sorulur demek istiyorum.
Bak buna 100% katilirim Sn Partikul. " Bu defaki hatanin umarim bir bedeli olur ve oncekiler gibi Insallah ile baslayan bir temenni olarak kalmaz"
+1
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trump ve Merkel'le görüştü
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump ile telefonda görüştü. İki lider, İdlib bölgesinde yaşanan büyük insanlık dramının önüne geçilmesi için ilave adımların vakit kaybetmeden atılması hususunda mutabık kaldı. Beyaz Saray, ABD Başkanı Trump’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesinde İdlib’de Türk askerine yönelik saldırıyı kınadığını bildirdi. Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Başbakanı Merkel ile telefonda görüştü.
İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, görüşmede ikili meselelerin yanı sıra İdlib'de yaşanan son gelişmeler başta olmak üzere, bölgesel konular ele alındı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kahraman Türk askerlerini hedef alan alçakça saldırının faillerine gereken karşılığın verildiğini hatırlatarak, Türkiye'nin İdlib'de Soçi Muhtırası ile belirlenen alanın rejim unsurlarından temizlenmesi hususunda kararlılığını yeniden teyit etti.
İki lider, İdlib bölgesinde yaşanan büyük insanlık dramının önüne geçilmesi için ilave adımların vakit kaybetmeden atılması hususunda mutabık kaldı.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, MERKEL İLE TELEFONDA GÖRÜŞTÜ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Başbakanı Merkel ile telefonda görüştü. Görüşmede, İdlib'deki son gelişmeler ve Suriye krizinin ele alındı, bölgesel meseleler üzerinde işbirliği ve ortak çalışma konuları masaya yatırıldı.
Almanya'dan yapılan açıklamada, Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert, Başbakan Angela Merkel'in Türk birliklerine düzenlenen acımasız saldırıları kınadığını ve Suriye rejimi ile destekçilerinin saldırılarına son vermesi çağrısında bulunduğunu belirtti.
Seibert, yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Merkel ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün telefonda İdlib'deki güncel durumu ele aldıklarını belirtti.
Angela Merkel'in, İdlib ve çevresinde hayatını kaybeden askerlerden dolayı taziyede bulunduğunu ifade eden Steffen Seibert, "Şansölye Merkel, Türk birliklerine yönelik acımasız saldırıyı kınadı ve Suriye rejimi ile destekçilerinin saldırılara son vermesi çağrısında bulundu." ifadesini kullandı.
Seibert, iki liderin, ateşkes konusunda yeni bir anlaşmanın acil olarak sağlanmasının gerekli olduğu ve bunun için mümkün olan en kısa zamanda siyasi görüşmelerin başlatılması hususunda hemfikir olduğunu aktardı.
Steffen Seibert ayrıca, Merkel'in İdlib'de yerlerinden edilenlere insani destek konusunda Alman hükümetinin dayanışmasını Cumhurbaşkanı Erdoğan'a taahhüt ettiğini de kaydetti.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-cumhurbaskani-erdogan-trump-ve-merkelle-gorustu-41457847 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-cumhurbaskani-erdogan-trump-ve-merkelle-gorustu-41457847)
-
Şehit olan askerlerimizin yaşındaki Suriyeliler bugün avrupaya kaçtı.
-
Kacan yok. Yunanistan sınırı kapatti. Gaz bombasi ve plastik mermi kullaniyor.
-
Kacan yok. Yunanistan sınırı kapatti. Gaz bombasi ve plastik mermi kullaniyor.
Oldukça kaçan var. Yunan sadece kapıyı tuttu. Ama sınır kapıdan ibaret değil!
-
Şehit olan askerlerimizin yaşındaki Suriyeliler bugün avrupaya kaçtı.
Bana kalırsa, orada da bir bit yeniği var! Televizyoncunun biri söylüyordu: bu Suriyelilere ne oldu ki, hep birlikte memleketi terk etmeyi seçtiler? Suriyelilere hava bedava, su bedava, her birine maaş bağlanmış, sağlık hizmetlerinde öncelikleri var, hiç kimse kötü davranmamış, eziyet etmemiş, devlet kendi vatandaşından çok Suriyelileri düşünür olmuş... hatta bedavadan vatandaşlık vermeyi bile düşünürken... Arkadaş ne oldu da memleketi terk etmek istiyorsunuz? Sizlere iyi mi bakamadık, cebimizde ki üç kuruşun ikisini mi vermedik.... Size ne yaptık da Türkiye' yi terk ediyorsunuz diye sormayalım mı şimdi? Sanki gittiğin yerde sana daha mı iyi bakacaklar?
Güya santaj yapmayı deniyorlar ama bular ucuz numaralar... Yunan askeri sınıra tabur tabur dizilmiş, oradan nasıl geçecekler? AB açıklama yaptı; Türkiye taahhütlerinin arkasında durmalıdır diyor. 6 Milyar Euro karşılığında geri kabul anlaşması yapmışsın... televizyonda seyrettim, birisi çıktı ve dedi ki; taahhütlerimizin arkasındayız! madem taahhütlerinizin arkasın daysanız; eeeee o zaman niye gönderiyorsun arkadaş bunları? Zaten geri kabul anlaşması kapsamında geri alacaksın... demek ki başka maksat var.
Bana kalırsa, şehit haberlerini başka bir haber dalgasıyla ezmeye çalışıyorlar. Çünkü suç çok büyük... Normal bir adalet düzeni olsaydı; bu işin sonu Divan-ı Harp' e kadar giderdi. 10 Bin - 20 Bin askeri, hem de hava savunması olmadan daracık bir alana nasıl sıkıştırırsın sen ya! Tek bir bombayla onlarca asker şehit oldu.
-
Error 404 (Not Found)!!1 (http://www.youtube.com/watch?v=x8krXeTYb8I#)
-
https://mobile.twitter.com/YorukIsik/status/1233414528366522368
Gayet rahatlar...
-
Error 404 (Not Found)!!1 (http://www.youtube.com/watch?v=IMSRcFgMJHs#)
-
Error 404 (Not Found)!!1 ([url]http://www.youtube.com/watch?v=IMSRcFgMJHs#[/url])
Rusların meşhur Pantsir sistemi hemde aktif haldeyken SİHA vurmuş nasıl görememiş SİHA'yı hayret. Birde hava sahası kapalı deniyordu İHA - SİHA'lar İdlib'in her tarafında Ruslardan izin aldı herhalde bizimkiler...
-
T.C. Millî Savunma Bakanlığı
@tcsavunma
Ateşkesi sağlamak üzere İdlib bölgesinde bulunan unsurlarımıza Rejim tarafından düzenlenen topçu saldırısında 1 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 2 kahraman silah arkadaşımız da yaralanmıştır. Bölgede ateş altına alınan Rejim hedefleri vurulmaya devam edilmektedir.
https://mobile.twitter.com/tcsavunma/status/1233485854041092104
-
İzin falan yok. Rus uçağı F16 kilidini yedi döndü. Bunları vuracak Panstir'in hali de bu...
-
İzin falan yok. Rus uçağı F16 kilidini yedi döndü. Bunları vuracak Panstir'in hali de bu...
Kaynak ?
-
Aslında en büyük koz yine elimizde bulunuyor.
Tarımsal sulama ayağına Fırat nehrini tamamen kontrol altına almamız lazım.belliki önümüzdeki senelerde lazım olacak.Su hayattır.Yavaş yavaş azalırlar.en büyük ceza bu olur.Canımızı sıktıkça keseniz suyu.kum yerler.
-
Rus Wanger Gurubunun 6. TÜMEN Komutanı Ve Karargahının İmha edildiği söyleniyor.
-
Rusların bu sinir tanımaz hali daha 2015 de kendini bizim hava sahamızı ısrarla ihlal ettiklerinde belliydi.
-
Türk Ordusu'nun Halepte bir askeri toplantıyı vurduğu, biri general olmak üzere, çok sayıda Suriyeli subayın öldürüldüğü, ayrıca yine Halep'te rejime ait bir kimyasal silah tesisinin vurulduğu haberleri var.
-
Biraz teknik konuları tartışalım.
http://www.millisavunma.com/aselsan-milli-elektronik-harp-podu-mehpod/ (http://www.millisavunma.com/aselsan-milli-elektronik-harp-podu-mehpod/)
Bizdeki bu tip elektronik sistemler, Suriye'deki hava savunma sistemlerine karşı etkili değil mi? İsrail bile rahatlıkla Suriye'deki hedefleri vurabiliyorken!
-
Türk Ordusu'nun Halepte bir askeri toplantıyı vurduğu, biri general olmak üzere, çok sayıda Suriyeli subayın öldürüldüğü, ayrıca yine Halep'te rejime ait bir kimyasal silah tesisinin vurulduğu haberleri var.
(https://pbs.twimg.com/media/ER42ZxtWkAIpbHa?format=jpg&name=medium)
PES ETMEDİK DAHA
Türkiye Bayrağı
@TSKgerigeldi
Etkisiz hale getirilen rejim subayları tam listesi
Tümgeneral: Burhan Rahman
Tuğgeneral: İsmail Ali
Albay: Mazen Frowati
Dekan: Nasr Dawya.
https://twitter.com/TSKgerigeldi/status/1233483171485954050
-
Biraz teknik konuları tartışalım.
Sevgili dostum, bu ruh haliyle teknik konuları nasıl tartışabiliriz yahu... Birazcık insaf et! İki gündür ağzımdan kötü bir söz çıkacak diye yutkuna yutkuna yazıyorum. Elimizde fotoğraflar, ses kayıtları var. Olayın sıcaklığıyla millet birbirine gönderiverdi... Konuşamıyoruz, yazamıyoruz, duygularımızı ifade edemiyoruz. Yutkuna yutkuna bi' hal olduk. Hadi resmi açıklamalara itibar edelim diyelim! 33 asker şehit olmuş; ne için kim için? Hiçbir yetkili çıkıp ta herhangi bir açıklama yapamıyor. Bir TV kanalında emekli Amirallerden birisi durumun daha vahim olduğunu ve açıklayamadıklarını söyledi... Zaten herkesin bildiği ama söylemek istemediği gerçekler var. Millet sus pus olmuş; acıların küllenmesini bekliyor. Millet haber almasın, belki kara propagandaya alet olmasın, infial yaşanması diye İnterneti, sosyal medyayı blokladılar...
Bu işin bir sorumlusu olması lazım. Gariban çocuğunun kanıyla kimler kahramanlık taslamaya çalışıyor, kimler kahraman olmak istiyor? Tarihe kendini kahraman olarak yazdırmak isteyenler varsa; kahramanlık öyle bedavadan verilen bir paye değildir. Milletin gönlünde taht kurmak isteyenler, tarihe kahraman olarak geçmek isteyeler varsa; Çanakkale' de, Sakarya' da, Dumlupınar Meydan Savaşında olduğu gibi düşmanın karşısına yüreklice çıkacak arkadaş! Bakınız... yirmi yıldır uğraşıyorlar, gerçek kahramanları milletin gönlünden silebildiler mi? Milletin gönlünde taht kurabilmek için sadece yiğit olmak da yetmez, aynı zamanda akıllı da olmak zorundasınız. Akılsız yiğitliğe amiyane tabirle EFELENME diyoruz. Efelenerek yiğitlik olmaz, efelenerek kahramanlık taslanmaz, gariban çocuğunun kanı üzerinden siyaset yapılmaz.
Yurttaşlar olarak... sorumlu makamları işgal ettiği halde, milletin karşısına geçip gerçekleri anlatan bir yetkili göremeyince, insanın asabı daha da bozuluyor.
-
Biraz teknik konuları tartışalım.
[url]http://www.millisavunma.com/aselsan-milli-elektronik-harp-podu-mehpod/[/url] ([url]http://www.millisavunma.com/aselsan-milli-elektronik-harp-podu-mehpod/[/url])
Bizdeki bu tip elektronik sistemler, Suriye'deki hava savunma sistemlerine karşı etkili değil mi? İsrail bile rahatlıkla Suriye'deki hedefleri vurabiliyorken!
EH sistemlerinin kapasitesi biryere kadar. Yoğun bir EH uyguladığında belki köreltirsin ama Rusyada buna karşı kendi imkânlarıyla tepki verecektir. Bizde olan onlarda da var. Anka Siha nasıl düştü bilemiyoruz mesela. Belki EH uygulandı.
-
Biraz teknik konuları tartışalım.
Sevgili dostum, bu ruh haliyle teknik konuları nasıl tartışabiliriz yahu... Birazcık insaf et! İki gündür ağzımdan kötü bir söz çıkacak diye yutkuna yutkuna yazıyorum. Elimizde fotoğraflar, ses kayıtları var. Olayın sıcaklığıyla millet birbirine gönderiverdi... Konuşamıyoruz, yazamıyoruz, duygularımızı ifade edemiyoruz. Yutkuna yutkuna bi' hal olduk. Hadi resmi açıklamalara itibar edelim diyelim! 33 asker şehit olmuş; ne için kim için? Hiçbir yetkili çıkıp ta herhangi bir açıklama yapamıyor. Bir TV kanalında emekli Amirallerden birisi durumun daha vahim olduğunu ve açıklayamadıklarını söyledi... Zaten herkesin bildiği ama söylemek istemediği gerçekler var. Millet sus pus olmuş; acıların küllenmesini bekliyor. Millet haber almasın, belki kara propagandaya alet olmasın, infial yaşanması diye İnterneti, sosyal medyayı blokladılar...
Bu işin bir sorumlusu olması lazım. Gariban çocuğunun kanıyla kimler kahramanlık taslamaya çalışıyor, kimler kahraman olmak istiyor? Tarihe kendini kahraman olarak yazdırmak isteyenler varsa; kahramanlık öyle bedavadan verilen bir paye değildir. Milletin gönlünde taht kurmak isteyenler, tarihe kahraman olarak geçmek isteyeler varsa; Çanakkale' de, Sakarya' da, Dumlupınar Meydan Savaşında olduğu gibi düşmanın karşısına yüreklice çıkacak arkadaş! Bakınız... yirmi yıldır uğraşıyorlar, gerçek kahramanları milletin gönlünden silebildiler mi? Milletin gönlünde taht kurabilmek için sadece yiğit olmak da yetmez, aynı zamanda akıllı da olmak zorundasınız. Akılsız yiğitliğe amiyane tabirle EFELENME diyoruz. Efelenerek yiğitlik olmaz, efelenerek kahramanlık taslanmaz, gariban çocuğunun kanı üzerinden siyaset yapılmaz.
Yurttaşlar olarak... sorumlu makamları işgal ettiği halde, milletin karşısına geçip gerçekleri anlatan bir yetkili göremeyince, insanın asabı daha da bozuluyor.
Bunları tabi ki biliyoruz. Ancak bunu bilmek bizi içerisinde bulunduğumuz durumdan çıkarmıyor. Söylem yerine eylem zamanı. Hesap sorma zamanı. Hesabı önce ellerine Mehmetçik kanı bulaşmış olanlardan soracağız. Bunu nasıl yapacağız? Elimizdeki imkanlar nelerdir? Ruslar Suriye hava sahasını kapattılar deniliyor. Ancak hedeflerin havadan vurulduğu videolar yayınlanıyor. Hava sahası kapalıysa bu kadar yoğun bombardımanı nasıl yapıyoruz? Elektronik harp sistemlerimiz mi etkili? Yoksa Ruslar geri adım mı attı? Ya da bize bu konuda yardım een başka birileri mi var? Eğer bizim sistemlerimiz etkiliyse bu kadar şehit neden verdik? Neden askerlerimize havadan korunma sağlamadık? Bir yığın konuşabileceğimiz ve çözüm üretebileceğimiz konu var. Ancak biz papağan gibi hep aynı şeyleri konuşuyoruz?
Peki hep örnek gösterdiğimiz Yüce Atatürk böyle mi yapmıştı? Hani ülkemizin her yeri işgal edilmişken, ülkeyi yönetenler kendisini vatan haini ilan etmişken, elimizde hiçbir şey yokken milleti etrafına toplayıp sürekli padişah şunu yaptı, İngilizler bunu yaptı, Fransızlar böyle yaptı, Yunanlılar şöyle yaptı diye mi konuşuyordu. Yoksa neler yapacağımızı mı?
Gerçekleşenler vahim hatalar. Ancak sürekli o hataları yapanları mı eleştireceğiz. Biz savunma ve stratejik değerlendirmeler üzerine bir forum sitesi değil miyiz? Bu konuda içeriğimize göre yol gösterecek yorumlar yapmayacak mıyız? Yapmazsak biz de vahim bir hata yapmış olmaz mıyız?
-
(https://pbs.twimg.com/media/ER5OEIjW4AMcb9K?format=jpg&name=medium)
Clash Report
@clashreport
Türk Hava Kuvvetleri tarafından saldırıya uğrayan #Kuveyris Hava Üssü'nün son hali.
https://twitter.com/clashreport/status/1233509187180781568
-
Sende haklısın... galiba suçlu arıyorum. Arada kaynamasını istemiyor olabilirim. Zaten suçlarını bildikleri için milletin karşısına çıkmaya cesaret edemiyorlar. Bu da insanın asabını bozuyor. Ucuz kahramanlığa prim vermek istemiyorum diyelim.
Bu işin teknik çözümü yok, çünkü ortalık yerde stratejik hata var. Ve bunu yapanların kim olduğu da belli... Üstüne yetmezmiş gibi yandaş-yalaka medyada 32 dişini göstererek sırıtan soytarıları gördükçe daha da asabım bozuluyor. Görmemek için başka mecralara takılıyorum, bu seferde orada kaşıma çıkıyorlar.
Atatürk ne yapmıştı dersek; evvela stratejiyi doğru kurmuştu. Düşman kim, amaçları ne, hedefleri ne; ben bu amaçlara nasıl engel olabilirim? İmkanlarım nelerdir, yeteneklerim nelerdir, harekete geçirebileceğim güç ne kadardır? Efendime söyleyim, milleten isteyebileceğim maksimum fedakarlık nedir? Kendime müttefik seçebileceğim çevre ülkeler var mı? Düşmanların ortak hedeflerini çatlatabilir miyim, saptırabilir miyim, aralarına nifak sokabilir miyim, çıkar ayrılığı yaratabilir miyim, kendi safıma çekebilir miyim? gibi sorulara cevap bulduktan sonra teknik meselelere yönelmiştir.
Yunan' a karşı kaç top, kaç tüfek, kaç yüz milyon mermi; bunların saklanmaları, depolanmaları, intikalleri, birliklere dağıtılması, lojistiği... planlar, karargahlar, emirler, harekatlar, manevralar... bunlar yapıldıktan sonra da aldığı karaların doğrulu veya yanlışlığı hakkında millete hesap verme... İşte NUTUK dediğim büyük eser bu sorumluluğun gereği yazılmış ve Millet Meclisinde okunmuştur. Bu okuma bizzat Atatürk tarafından yapılmış; sabah saat 10:00 da başlamak üzere, günde 6' şar saatten 36 saat 31 dakika olmak üzere 6 gün sürmüştür. İşte devlet adamı sorumluluğu budur.
Şimdi Allah aşkına, bu saydıklarımın hangisini doğru yaptılar yahu! Baştan strateji yanlış... Peki taktik doğru mu? hava koruması, yakın hava desteği olmadan 10 bin-20 bin askeri hangi taktik bilgiye dayanarak dar bir alana sıkıştırmışlar. Askerliğin hangi kitabında yazıyor, askerlik kanununda böyle bir rezillik olabilir mi?
Bunun sorumlusu kim diye ortaya çıktığımızda, onun da cevabı yok. Yav bir insan çıkıp da şunu şunu şunu yaptık, şöyle oldu, böyle oldu der... kimse sorumluluk almak istemiyor. Atatürk böyle mi yapmıştı. Kurtuluş Savaşında vermiş olduğu emirlerin gerekçelerini, nedenlerini, sonuçlarının hesabını milletine vermiştir. ve bunu yapmasını zorlayacak herhangi bir mekanizma olmadığı halde. Liderlik budur, sorumluluk bilinci budur, kahramanlık budur. Bi' de şimdikilere bakalım; adamlar koltuklarının arkasına saklanır halde sus pus olmuşlar, milletin karşısına çıkacak cesaretleri bile yok.
Tamam biz yine tartışalım... MAM-L nin mezili şu kadar, LGB' nin tesir gücü bu kadar... dedim ya, buradan bir sonuca varmak mümkün değil... cambaza bak der gibi. Çünkü kafadan strateji yanlış.
-
Amerika gitmiş zaten sınırlarını koru bırak çık şu Suriyeden artık ama yok aksiyon lazım bunlara... Şehitler tepesinin boş kalmaması lazım bunlar için keza kendi lafidir bu... Şu TV'lerde sehidligi öve öve bitiremeyenleri götüreceksin savaşa... Hersey sehidlikten ibaret sanki bunlar için... Bu insanlar bakmak zorunda oldukları aileleri yok sanırım, arkada bıraktıkları sevdikleri hayalleri yok cunkı bu ümmet takıntısı saykolar için hersey sehidlik için... Siz gidin la madem sehidlik hersey neden kaçırdı oğlunu askerden? Nasılda guzellemeler yapıyorlar. 33 insan arkasında hayallerini bırakıp toprak oldu. Ne için? Birileri arkalarından iki dakika sehidlik güzellemesi yapıp 10 dakika sonra unutulması için... Benim için askerimiz hayalleri, sevdikleriyle beraber olması sehidlikten daha degerlidir. Varsa tersini söyleyen idlib orda hadi gitsin şehit olsun.
-
Birde herseyi geçtim Filistine oraya buraya boş boş konuşan devlet yetkilileri kaç saat oldu ağzını açmadı. Bir yerleri kınamakla meşhur CB henüz hiç konuşmadı. Bu saldırıyi İsrail Filistine yapmış olsa tüm tvler canlı verir 1 saat konuşurdu. Birde ne CB nede başka biri konuşmadı tek konuşan Hatay valisi. La ülke tarihinin en büyük dramlarindan biri yaşanmış ortada kimse yok. Nerde bu CB? Devletin başı kayboldu ortalıktan...
-
Şehit konusunda sosyal medyada bir şey gördüm; bir zir-zop çıkmış TV Programında ölen askerlerimiz için konuşuyor, özetle diyor ki;
''Şu kadar askerimizi kaybettik demeyin, onlar kaybedilmiş insanlar değildir; sadece mekan değiştirdiler'' -diyor.
Yorumları okudum da... İnşallah mekan değiştirenlerden biri de sen olursun demişler... Bütün yüreğimle tasdik ediyorum.
-
"esadla gorusme yok, olmayacak"dedigimde dalga gecen arkadaslari piste alalim.
Perde arkasinda gorustugunuz, gorusulmesi icin baski yaptiginiz esad rejimini gördünüz mü şimdi?! Ummadik taş baş yarar boyle iste!
-
Idlib operasyonuna ben destek veriyorum. Ama bu şekilde olmamalıydı. Binlerce askeri oraya sokarak olmamalıydı. Özel kuvvetler ve tecrübeli komando birliklerimizle yapilmalıydı. 300, 500 asker onlarda sahaya yayılmış vaziyette olmalıydı. Yoğun obüs, Çnra, Kasırga, Siha ile desteklenmeliydi.
-
Idlip kirsalindaki askerlerimizin HSS konusunda bir zafiyeti oldugu gorulmekte . TSK unsurlarinin alcak irtifa HSS kapsaminda ,olasi hasim helikopter,UAV ,ve alcak irtifada olan ucaklardan korunmasi icin MANPADS agirlikli sistemler ile donatildigi belirtilmekle birlikte ,eldeki sistemlerin daha yuksekten ucmakta olan ucak taruzlarina karsin zafiyetlerinin oldugu gorulmektedir. Yurdumuz sinirlari icerisinde konuslu bulunan Yuksek, Orta irtifa HSS lerin menzil yetersizligi veya kullanilamayislari nedeni ile Idlipteki TSK unsurlarinin tam olarak hava savunmasinin yapilamadigi anlasiliyor.
Elimizdeki Rapier veya Hawk HSS lerinin bir kacini Idlipteki birliklerimize daha etkin hava savunma kabiliyeti saglanmasi icin kullanilamazmi? yoksa bu sistemlerin yurt disinda konuslandirilmasinda bir engel mi mevcut ?
"Bazi arkadaslar saldiran ucak Rejim ise eyvallah ama Rus ucagina sen fuze mi atamayi planliyorsun diye dusunebilirler" Yanitim sayet evelsi gun gibi konumunu bildirimde bulundugum birlige hava taruzunda israrci olan unsuru vurmak gecerli bir arguman olur"
-
Son dakika: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe'de yaptığı açıklamada, şehit sayımızın 36'ya yükseldiğini söyledi.
https://www.haberler.com/son-dakika-cumhurbaskani-recep-tayyip-erdogan-12966680-haberi/ (https://www.haberler.com/son-dakika-cumhurbaskani-recep-tayyip-erdogan-12966680-haberi/)
-
Son dakika: Rusya, İdlib'de tansiyonun düşürülmesi konusunda Türkiye ile anlaştıklarını duyurdu
Son dakika: Rusya, İdlib'de Esed rejiminin gerçekleştirdiği saldırının ardından yükselen tansiyonun düşürülmesi için Türkiye ile anlaştıklarını duyurdu. Türkiye'den konuyla ilgili henüz bir açıklama gelmedi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı, Ankara'da yapılan Suriye görüşmelerine ilişkin, "Yapılan görüşmeler, sahada tansiyonu düşürme anlaşmasıyla sona erdi" açıklamasında bulundu.
https://www.haberler.com/son-dakika-rusya-ankara-da-gerceklestirilen-12966567-haberi/ (https://www.haberler.com/son-dakika-rusya-ankara-da-gerceklestirilen-12966567-haberi/)
-
Idlib operasyonuna ben destek veriyorum. Ama bu şekilde olmamalıydı. Binlerce askeri oraya sokarak olmamalıydı. Özel kuvvetler ve tecrübeli komando birliklerimizle yapilmalıydı. 300, 500 asker onlarda sahaya yayılmış vaziyette olmalıydı. Yoğun obüs, Çnra, Kasırga, Siha ile desteklenmeliydi.
İdlib operasyonuna destek veriyorsanız , idlib operasyonunun amacını bize de açıklayında öğrenelim... Ama açıklarken 5 yıl sonra Suriye topraklarının durumunun sizce ne olacağını da bi zahmet açıklayıverin...
Yani rejimin idlib'i alıp sınırımıza gelmesi mi yoksa Suriye'nin emperyalistlerce 3-5 parçaya ayrılması mı Türkiye için daha iyi?
-
Idlip kirsalindaki askerlerimizin HSS konusunda bir zafiyeti oldugu gorulmekte . TSK unsurlarinin alcak irtifa HSS kapsaminda ,olasi hasim helikopter,UAV ,ve alcak irtifada olan ucaklardan korunmasi icin MANPADS agirlikli sistemler ile donatildigi belirtilmekle birlikte ,eldeki sistemlerin daha yuksekten ucmakta olan ucak taruzlarina karsin zafiyetlerinin oldugu gorulmektedir. Yurdumuz sinirlari icerisinde konuslu bulunan Yuksek, Orta irtifa HSS lerin menzil yetersizligi veya kullanilamayislari nedeni ile Idlipteki TSK unsurlarinin tam olarak hava savunmasinin yapilamadigi anlasiliyor.
Elimizdeki Rapier veya Hawk HSS lerinin bir kacini Idlipteki birliklerimize daha etkin hava savunma kabiliyeti saglanmasi icin kullanilamazmi? yoksa bu sistemlerin yurt disinda konuslandirilmasinda bir engel mi mevcut ?
"Bazi arkadaslar saldiran ucak Rejim ise eyvallah ama Rus ucagina sen fuze mi atamayi planliyorsun diye dusunebilirler" Yanitim sayet evelsi gun gibi konumunu bildirimde bulundugum birlige hava taruzunda israrci olan unsuru vurmak gecerli bir arguman olur"
Hocam anca oraya mobil HSS gönderebilirsin. Hawk lar öyle değil. Oraya götürmeden önce altyapıyı hazırlayacaksın. Sonra götürmen kurman zaman alır. Ayrıca bu kadar zahmetten sonra vurulma ihtimalide çok yüksek çünkü savaş bölgesi. Bizimkiler pek sıcak bakmıyor.
-
Idlib operasyonuna ben destek veriyorum. Ama bu şekilde olmamalıydı. Binlerce askeri oraya sokarak olmamalıydı. Özel kuvvetler ve tecrübeli komando birliklerimizle yapilmalıydı. 300, 500 asker onlarda sahaya yayılmış vaziyette olmalıydı. Yoğun obüs, Çnra, Kasırga, Siha ile desteklenmeliydi.
İdlib operasyonuna destek veriyorsanız , idlib operasyonunun amacını bize de açıklayında öğrenelim... Ama açıklarken 5 yıl sonra Suriye topraklarının durumunun sizce ne olacağını da bi zahmet açıklayıverin...
Yani rejimin idlib'i alıp sınırımıza gelmesi mi yoksa Suriye'nin emperyalistlerce 3-5 parçaya ayrılması mı Türkiye için daha iyi?
Hocam, toprak bütünlüğümü kalmış. Param parça olsun yeminlen artık yetti ya.
-
Elimizdeki raf ömrü dolmuş hava-hava füzelerini modifiye ederek Yemen'de Husilerin yaptığı gibi yerden fırlatsak aslında fena olmazdı. Büyük ihtimal Husiler, İran yardımıyla modifiye ediyorlar o füzeleri bizimde bu işi yapabilecek imkanımız vardır diye düşünüyorum.
-
Cumhurbaşkanımız az önce şunları söyledi:
Dün sayın Putin'e de söyledim. “Sizin orada ne işiniz var, üs kuracaksanız üssü yine kurun. Ama şu anda siz bizim önümüzden çekilin, rejimle baş başa bırakın. Biz gereğini yaparız.”
Yani Putin' e telefon açıp " Aradan çekilin bizi rejimle başbaşa bırakın" demişiz... :o
Canlı canlı kulaklarımla duydum vallahi... Ne kadar mantıklı , realist bir teklif yapmışız şaşırdım kaldım... Dış politikamızın neden bu halde olduğu , sadece Putin'e yapılan bu parlak teklifle bile anlaşılabilir... Siz de hala mantık arayın neden bu kadar kayıp veriyoruz , neden önlemler alınmıyor diye...
-
Elimizdeki raf ömrü dolmuş hava-hava füzelerini modifiye ederek Yemen'de Husilerin yaptığı gibi yerden fırlatsak aslında fena olmazdı. Büyük ihtimal Husiler, İran yardımıyla modifiye ediyorlar o füzeleri bizimde bu işi yapabilecek imkanımız vardır diye düşünüyorum.
Amraam'ları böyle bir işe sokmasalarda bence aim-7f sparrow'lar denenebilir. 70 km menzilleri ve zaten rf veri ağı içinde var. Vuruş ihtimalini arttırmak için bozdoğan'ın aktif radarı eklenebilir. Booster'da elimizde vardır. Ki olmasa bile Nike herculeslerin boosterlar tekli olarak kullanılabilir. Ancak bunun için orduda bunu düşünecek yaratıcılık ve işleme koyacak insiyatif lazım.Şöyle bir kaç hava saldırısı daha yersek belki akıllarına gelir.
-
Dün sayın Putin'e de söyledim. “Sizin orada ne işiniz var, üs kuracaksanız üssü yine kurun. Ama şu anda siz bizim önümüzden çekilin, rejimle baş başa bırakın. Biz gereğini yaparız.”
Görmek istemediğim için televizyonu kapatmıştım. Gülüyor falan... İnsanın ağırına gidiyor tabii. Bu millete gerçekten yazık yav! Ne günah işledik Yarab-ül Alemin?
-
Son yayınlanan 14 dakikalık videoyu izlediğimde gerçekten kara konuşlu ve iha saldırı kabiliyeti olarak çok ileri bir seviye'de olduğumuzu gördüm.
Eğer gps güdümlü topçu mühimmatı ve Uzun menzil ve yüksek irtifa kabiliyetli akıncı ve aksungurlarımızda olsaydı. Rejime çok daha güvenli irtifalardan çok daha etkili mühimmatlarla saldırabilirdik. Anlaşılan şu an için sadece ihalar sahada gezebiliyor. Akıncı ve aksungur sayesinde lazkiye, hama vb. geniş alanda mesela himeynim gibi üslere yüksek irtifadan kgk saldırıs yapmak mümkün olabilirdi.
-
Bizim şu anda rejimi hama,lazkiye yani İdlib dışında bir yerde vurmamız 3. Dünya savaşı çıkmış demektir. Rusya'yı kesin kez karşımıza almış oluruz... Bütün tezlerimiz geçersiz olur ve bir vekalet savaşının maşası olduğumuz izlenimi doğar...
33 şehit saldırısı olduğu gece Suriye'nin bütün hava üslerine bir kerelik cezalandırıcı şok bir saldırı yapsaydık İdlib meselesinde bence rusya ve rejime karşı daha net mesaj vermiş olurduk... Sonra da ufak ufak Ypg/pkk tehlikesi olmayan Suriye topraklarından çekilirdim...
Ben Türkiye'nin karar vericisi olsam bunu yapardım...
Tabi taaa en başında bu iç savaşı "Suriye'nin dostları toplantısı ayaklarıyla" hiç körüklemezdim orası ayrı...
-
Son yayınlanan 14 dakikalık videoyu izlediğimde gerçekten kara konuşlu ve iha saldırı kabiliyeti olarak çok ileri bir seviye'de olduğumuzu gördüm.
Video adresini paylaşabilir misiniz?
-
Son yayınlanan 14 dakikalık videoyu izlediğimde gerçekten kara konuşlu ve iha saldırı kabiliyeti olarak çok ileri bir seviye'de olduğumuzu gördüm.
Eğer gps güdümlü topçu mühimmatı ve Uzun menzil ve yüksek irtifa kabiliyetli akıncı ve aksungurlarımızda olsaydı. Rejime çok daha güvenli irtifalardan çok daha etkili mühimmatlarla saldırabilirdik. Anlaşılan şu an için sadece ihalar sahada gezebiliyor. Akıncı ve aksungur sayesinde lazkiye, hama vb. geniş alanda mesela himeynim gibi üslere yüksek irtifadan kgk saldırıs yapmak mümkün olabilirdi.
Hocam Pantsir gibi bir sistemi SİHA ile hemde radarı açıkken vurmak bizim kabiliyetimizmi yoksa bu Rus sistemleri korkulduğu ve övüldüğü kadar iyi değilmi bilemedim. Bu Rus sistemleri ABD ve İsrail'in, Suriye'de yaptığı saldırılarda da çok iyi bir performans gösterememişti. Ha tabiki önemli sistemler bunu inkar etmemek lazım fakat gerektiğinden fazlamı övülüyor ya da şişiriliyorlar acaba?
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkladı! Esed’e büyük darbe! 2 bin 100’ün üzerinde askerleri öldürüldü
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5e5a247f7152d81d38b22edc.jpg)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İstanbul milletvekilleriyle Dolmabahçe Ofisi'nde buluşmasında konuştu. Erdoğan konuşmasında "İdlib harekatımızda şehit sayımız 34. Şehitlerimiz inanıyorum ki bu milletin vatan kılınması mücadelesinin zirve yaptığı noktalardır. Hamd olsun şehitlerimizin kanlarını yerde bırakmıyoruz, bırakmayacağız. Şu ana kadar 2 bin 100’ün üzerinde rejim unsuru; artık rejim unsuru demeyelim. Aralarında 94 tank, 17 zırhlı aracın da bulunduğu 300’e yakın araç gereç imha edilmiştir" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları:
Ülkemizin göz bebeği İstanbul’da ikamet eden siz mevcut ve eski milletvekili arkadaşlarımla bu vesileyle bir araya gelmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Özellikli bir mücadeleyi yürüttüğümüz dönemde burada yapacağımız istişarelerin önemli olduğuna inanıyorum. Suriye meselesi Türkiye için asla bir macera ve sınırlarını genişletme çabası değildir. gerek siyasette gerek medyada gerekse diğer çeşitli platformlarda ülkemizin Suriye’de yürüttüğü mücadelenin anlamını hala kavramayanlar bulunduğunu üzüntüyle görüyoruz.
‘TERÖR ÖRGÜTÜNÜN SAHADA VARLIK GÖSTEREMEZ TEDBİRLERİ ALDIK’
Terör örgütünün sahada varlık gösteremez tedbirleri aldık. Terör örgütlerinin istismar ederek vatandaşlarımızın kafasını bulandırdığı sorun alanlarını çözmek için tarihi adımlar attık. Geniş bir yelpazede uzanan bu adımların olumlu neticesini de hamd olsun aldık. Ekonomide ve temel hizmet alt yapısında sağladığımız genel iyileşme ile tüm vatandaşlarımızın hayat seviyelerini yükselttik. Bundan 9 yıl önce 2011 yılında ilan ettiğimiz 2023 hedeflerimiz ulaşmak istediğimiz seviyeyi gösteren çok önemli bir çıtaydı. Türkiye şahlanışa geçmişken Gezi olaylarıyla başlayıp ardı arkası kesilmeden devam eden iç ve dış sıkıntılarla karşılaşmaya başladık. Milletimiz bu süreçte her zaman hayranlıkla ifade ettiğimiz derin irfanıyla oynanan oyunu gördü ve bizim yanımızda yer aldı.
‘ÜLKEMİZİ BİR TERÖR KORİDORUYLA KUŞATMAYA KALKTILAR’
Allah’ın yardımı ve milletimizin desteğiyle engelleri birer birer aşarak yolumuza devam ettik. Elbette bedeller ödedik. Hedeflerimize ulaşmada gecikmeler yaşadık. Ama ülkemizin yere kapaklanmasına, yeniden eski günlere dönmesine asla fırsat vermedik. 15 Temmuz darbe girişimi Türkiye’yi içerden çökertme girişimlerinin zirvesini teşkil ediyordu. Buradan da netice çıkmayınca, bu defa ülkemizi bir terör koridoruyla kuşatmaya kalktılar. Şu gördüğünüz mekan 15 Temmuz’u tam manasıyla yaşamış bir mekandır. Çatımızın üstüne çıkmaya yeltendiler, duvarlara merhume annemle ilgili haşa edepsizce, hayasızca sloganlar yazdılar. Ve 500 metre ötede bezmi alem valide sultan camiini üç gün üç gece işgal ettiler ve orada bira şişelerini kutularını topladık. Bütün bunları yaşadık. Bunlar burada yaşandığı halde kendilerine güya vatansever havasına girenler, bu ülkeyi sevdiklerini ilan edenler ne yazık ki aydınlık gençler diye ana muhalefetin başı bu gençleri ilan etmeye çalıştı. Bunlar aydınlık filan değil tamamıyla aldatılmış gençler. Bu da ifademin en iyi yanıdır.
‘4 MİLYON İNSAN SINIRLARIMIZA DOĞRU ŞU ANDA HAREKETE GEÇMİŞTİR’
Bölgede etkinlik gösteren güçlerle diyaloğu sürdürmeye özel ehemmiyet verdik. Ne kadar bize verilen sözlerin çoğu tutulmamış olsa da bu yolu açık tutmak için özel gayret gösterdik. İdlib meselesi ise diğer kazanımları elimizden almak için özellikle kurgulanan, kışkırtılan bir konu olarak önümüze geldi. Bölgede yaşayan ve diğer yerlerden kaçarak gelen 4 milyon insan rejimin kanlı saldırıları sebebiyle sınırlarımıza doğru şu anda harekete geçmiştir. Bunların 1,5 milyonu şu anda sınırımızdadır. Biz bütün bunlara yönelik bir güvenli bölge oluşturalım ve iskan edelim diye çalışmalar yürütüyoruz.
‘BURADA GARİP ŞEYİ İFADE EDECEĞİM. MERKEL’E DEDİM Kİ…’
Burada garip şeyi ifade edeceğim. Merkel’e dedim ki, bak böyle bir durum var. Sizin bana daha önce verilmiş büyük rakamlarla sözleriniz vardı, şuraya gelin siz de destek verin, bir an önce burayı yapalım. Söyleye söyleye en fazla 25 milyon avro ben de vereyim dedi. Biz ona da tabi kabul dedik. Ve sonra kızılhaç’a vereceğini, kızılhaç’tan da kızılay’a bu aktarılır. Anlama, tanıma; ve bu rakam takip ediyoruz. Dediler ki BM Mülteciler Başkomiserliğine gitmek durumundadır. Mülteciler, dünya BM mülteciler başkomiserliğine gidecekler oradan da kızılhaç’a oradan da kızılay’a yaklaşımını ortaya koydular. Aradım tekrar şansölyeyi. Para hazır dedi. Dedim, hazır olan paranız buraya gelmiyor. Verecekseniz verin, vermeyecekseniz, dün söylediğimi söylüyorum. O zaman bu mültecileri biz size gönderelim, o zaman biz size 25 değil 100 milyon Euro gönderelim. Ben dedi onu istemem dedi. Ben sizin pratik olmanızı istiyorum dedim. Biz ölüm kalım mücadelesini veriyoruz.
‘BİZ ORAYA ESED’İN DAVETLİSİ OLARAK GİTMEDİK…’
Üç beş yaşındaki yavruların ne halde olduğunu izlemiyor musunuz dedim. E izliyorum. E o zaman bunu bir an önce göndermeniz lazım. Yani güvenmek mümkün değil. Hep söylüyorum ya biz kendi göbeğimizi kendimiz kesmeye mahkumuz. Sadece 3,7 milyon Suriyeliyi biz ülkemizde barındırıyoruz. Tabi yeni bir göç dalgasını kaldıracak durumda değiliz. Ayrıca İdlib’deki, onca insanı rejimin insafına terk etmek de bizim ne tarihimize ne inancımıza sığar. Bize diyorlar ki “Sizin orada ne işiniz var” Şu anda Suriye tabi ki diyorlar, işgal altındaki topraklarını korumak durumundadır. Bunu da çok açık net söyleyenlere söyledim. Dedim ki, kusura bakmayın; biz oraya Esed’in davetlisi olarak gitmedik. Biz oraya Suriye halkının davetlisi olarak gittik.
‘TRUMP DİYOR Kİ, PUTİN’İN NE BEKLENTİSİ VAR?’
Suriye halkı “tamam bu iş bitti” demeden bizim oradan çıkma niyetimiz yok. Bunu da dedim özellikle bilmenizi istiyorum. dün sayın Putin’e de söyledim. “Sizin orada ne işiniz var” Üs kuracaksanız üssü yine kurun. Ama şu anda siz bizim önümüzden çekilin, rejimle baş başa bırakın. Biz gereğini yaparız. E tabi ona da “biz çekildik” diyemiyorlar. Menfaatleri nedir? İnanın bunu çözebilmiş değiliz. İki üç tane üs ise e kurun. Bununla bizim bir derdimiz yok. Ve dün gece Trump diyor ki, burada Putin’in diyor ne beklentisi var, ne isteği var? Bunları söyledikten sonra Kamışlı’da bir petrol olayı bunların dedim. Orada petrol var mı dedi, orada petrol var dedim. Ama Deyrizor kadar değil dedim.
Ondan sonra böyle bir tabloyla karşı karşıyayız. Fakat bizim böyle bir derdimiz yok. Ne petrol derdimiz var, ne toprak derdimiz var. güvenli bölgeyle sınırlarımızı teminat altına almak istiyoruz. Bütün bunlardan sonra tabi İdlib’de şu anda 3-4 milyon insanın yaşadığı yerde her tarafı yerle yeksan ettiler acımasızca. İdlib’deki ısrarla mücadeleyi sürdürmenin arkasında bu yavruların, insanların muhatap kılındıkları acımasız felakettir.
'HERKESİN GÖRMESİ VE KABUL ETMESİ GEREKİYOR'
Bugün Kamışlı’da Tel Abyad’da Cerablus’da Münbiç’de El Bab’da İdlib’de vermediğimiz savaşı Allah göstermesin yarn Şırnak’ta Hatay’da Gaziantep’te Şanlıurfa’da vermek zorunda kalırız. Karşımızdaki senaryonun asıl hedefi Suriye değil, Türkiye’dir. Suriye’de istediklerini alanlar namlularını yarın Türkiye’ye çevireceklerdir. PKK’nın 1984 yılında gerçekleştirdiği ilk eyleminden itibaren kendi topraklarımızda 7 bin 500’e yakın güvenlik görevlimiz ile 6 bin 800’e yakın sivil vatandaşımızı kaybettiğimizi unutmayalım. Bugün sadece Suriye’de eğitilmiş ve donatılmış bölücü terörist sayısı 40 bin ile 60 bin arasında ifade ediliyor. Suriye’deki mücadeleyi başarıyla sonuçlandıramazsak teröristlerin çoğu ülkemize yönelecektir. Öyleyse Suriye’de verilen mücadelenin hepimizin geleceğiyle ilgili olduğunu herkesin görmesi ve kabul etmesi gerekiyor.
'HANGİ BEDELİ ÖDEMEMİZ GEREKİYORSA ÖDEYECEĞİZ'
Milletime özellikle söylüyorum. “Türkiye’nin Suriye’de ne işi var” sorusu, aslında Türkiye terör örgütlerine ve kendine düşman bir rejime teslim olma önerisini bize tavsiye ediyorlar. Buradan milletime soruyorum. Terör örgütlerine teslim mi olalım? Ülkemize düşman rejime düşman rejime boyun mu eğelim? Vatanımızın bütünlüğüne göz dikenlerin önünde diz mi çökelim? Bölgemizde her yerde evinden yurdundan olanların gidecek yerleri var. En azından onları koyalım bir kenara hiçbir şey olmasa bile Türkiye var.
Peki bizim evimizden yurdumuzdan olduğumuzda gidecek bir yerimiz var mı? Kimileri Avrupa’yı kimileri Amerika’yı aklından geçirebilir. Ama milletimin herhangi bir ferdinin gitmeyi düşünebileceği hiçbir yer olmadığını biliyorum. Değerli arkadaşlar şahsen benim yok. Sizlerin de olmadığına inanıyorum. Öyleyse ülkemize, devletimize, vatanımıza sıkı sıkıya sahip çıkacak bunların bekası için hangi mücadeleyi vermek gerekiyorsa vereceğiz, hangi bedeli ödememiz gerekiyorsa ödeyeceğiz.
'ŞEHİT DÜŞEN HER EVLADIMIZIN ACISI YÜREĞİMİZİ DAĞLIYOR'
Şehit düşen her evladımızın acısı yüreğimizi dağlıyor. Bin yıldır bu topraklarımızı vatanımız kılmak için yürüttüğümüz mücadeleyi verdiğimiz sayısız şehitler kervanına bunu da ilave etmemiz gerekiyor. Ve şehitler tepesi hiçbir zaman boş kalmayacak. İdlib harekatımızda önceki gün vermiş olduğumuz şehit sayısı 34. 20 günlük harekat boyunca vermiş olduğumuz şehitlerin ailelerine şahsım, milletim adına baş sağlığı dilerken milletimizin de başı sağ olsun diyorum.
Yaralı kahramanlarımıza da rabbimden acil şifalar niyaz ediyorum. Amacımız ülkemizi, şehitler vermediğimiz huzurlu, güvenli, müreffeh bir geleceğe inşallah taşımaktır. Bugün canımız dahil her şeyimizi ortaya koyacağız ki yarın bu hedefe ulaşabilelim. Uğruna nice güneşler batsa da Allah’ın izniyle bu hilal hiçbir zaman oradan inmeyecek. Hamd olsun şehitlerimizin kanlarını yerde bırakmıyoruz, bırakmayacağız.
"2 BİN 100 REJİM ASKERİ ÖLDÜRÜLDÜ"
Şu ana kadar 2 bin 100’ün üzerinde rejim unsuru; artık rejim unsuru da demeyelim. Onların askerleri öldürülürken aralarında 94 tank, 37 obüs topu, 28 çok namlulu roketatar, 17 zırhlı aracın da bulunduğu 300’e yakın araç gereç imha edilmiştir. Ayrıca aralarında uçak pistlerinin kimyasal silah üretim tesislerinin yer aldığı pek çok yer de ağır ateş altına alınmak suretiyle onlar da tahrip edilmiştir. Her geçen gün bu baskıyı artıracak, rejime de onları destekleyenlere de kararlılığımızı göstereceğiz. Dün akşam itibariyle 7 kimyasal ürünlerin olduğu depo onlar da yine patlatılmıştır. İşin bu noktaya gelmesini asla arzu etmezdik, ama madem ki kendileri bizi buna zorladılar sonuçlarına da katlanacaklar.
'ANA MUHALEFETİN BAŞI HARİÇ. O ARAMA LÜTFUNDA BULUNMADI'
Bir an için empati yapalım. Ve Suriye’de ne işimiz var diyenlere hak verip hemen bugün son askerimize kadar oradan çıktığımızı düşünelim. Türkiye olarak yarın sabaha daha güvenli, huzurlu, güçlü bir şekilde mi uyanacağız? Rusya’sından Amerika’sına rejiminden terör örgütlerine kadar mücadele ettiğimiz herkes tüm projelerinden vazgeçip bizi mi alkışlayacak? Milyonlarca Suriyeli güle oynaya evlerine dönüp kendilerine yeni bir gelecek mi acaba kuracaklar? Türkiye’nin etrafındaki kuşatma kalkacak herkes bize destek vermek için seferber mi olacak? Yoksa Suriye içinde tuttuğumuz sorunların peşimizden sınırlara dayandığını mı göreceğiz? Cesaretlenen terör örgütleri, rejim yeniden şehitlerimizi bombalamaya işgale mi yeltenecek? İnanın bütün bunlar olurken tabi dün gün boyu sürekli liderlerle görüşmelerimiz oldu; ana muhalefetin başı hariç. O arama lütfunda bulunmadı, neymiş ben onu arayacakmışım. Ben seni niye arayayım ya? Dünya bizi arıyor, sen de bizi arayacaksın, biz de sana her şeyi veririz. Milletimiz kendi zihninde bu meseleyi çözdüğü için mücadeleye kayıtsız şartsız destek veriyoruz. Kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz.
Suriye’de 30 km derinliğinde bir güvenli bölgeyi oluşturmak için çalışmalarımız devam ediyor. Dün sayın Putin’e de Trump’a da söyledim ve diğerlerine de. Bize verilen söz neydi? “YPG’yi PYD’yi bunlar bu bölgeden çıkaracaklardı. Ne Rusya verdiği sözü tutabildi ne Amerika; çıkaramadılar. PYD YPG buralarda yine terör estiriyorlar. Bunları her iki liderle de paylaştım. Kalkıp şunu diyemiyorlar. “Hayır çıkardık” diyemiyorlar. Ama biz yazılı sözleşmeyle onlardan bunun sözünü aldık, altında imzaları var. ve bu sözleri yerine getiremediler. Ve şimdi kalkıp bize yok şöyle yok böyle diyorlar. Biz gereğini yapıyoruz ama onlar gereğini yapamıyorlar. Ve teröristler her fırsatta saldırıyor veya sızmaya çalışıyorlar. İdlib’de de mutabakatlara uymadı. Rejim yüz bin defa ateşkesi bozduğu halde bunu asla gündeme getiremeyenler, kendi topraklarını savunan muhalifleri gerekçe gösteriyor. Masum insanlar öldürülürken seslerini çıkarmayanlar, bizim huzuru koruma çalışmalarımıza ateşle karşılık veriyorlar. Bunu sadece seyretmekle kalıp üzüntü beyanlarında bulunanlar samimi değildir. Terör örgütlerine binlerce TIR silah, mühimmat, araç gereç yardımını yapanlar; rejim çok ciddi manada silah mühimmat füze her şeyi yine bu ülkelerden alırken, kimse Türkiye’ye ne bu konuda bir destek veriyor ne de bu mültecilerle ilgili bize destek veriyor.
'KAPILARI AÇTIK BUNDAN SONRAKİ SÜREÇTE DE KAPATMAYACAĞIZ'
Ne dedik aylar önce “Böyle giderse kapıları açmak zorunda kalacağız” İnanmadılar. Biz dün ne yaptık? Kapıları açtık, bu sabah itibariyle 18 bin oldu. Bugün herhalde 25 bin 30 bini bulabilir. Biz bu kapıları bundan sonraki süreçte de kapatmayacağız ve bu devam edecek. Neden? AB sözünde durması lazım. Sözünü tutması lazım. Biz bu kadar mülteciyi bakmak, onları beslemek durumunda değiliz. Eğer dürüstseniz, samimiyseniz o zaman siz de buradan bir paylaşımda bulunacaksınız. Bulunmadığınız takdirde biz bu kapıları açarız.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-cumhurbaskani-erdogan-suriye-meselesi-turkiye-icin-macera-degildir-41458076 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-cumhurbaskani-erdogan-suriye-meselesi-turkiye-icin-macera-degildir-41458076)
-
Son yayınlanan 14 dakikalık videoyu izlediğimde gerçekten kara konuşlu ve iha saldırı kabiliyeti olarak çok ileri bir seviye'de olduğumuzu gördüm.
Eğer gps güdümlü topçu mühimmatı ve Uzun menzil ve yüksek irtifa kabiliyetli akıncı ve aksungurlarımızda olsaydı. Rejime çok daha güvenli irtifalardan çok daha etkili mühimmatlarla saldırabilirdik. Anlaşılan şu an için sadece ihalar sahada gezebiliyor. Akıncı ve aksungur sayesinde lazkiye, hama vb. geniş alanda mesela himeynim gibi üslere yüksek irtifadan kgk saldırıs yapmak mümkün olabilirdi.
Hocam Pantsir gibi bir sistemi SİHA ile hemde radarı açıkken vurmak bizim kabiliyetimizmi yoksa bu Rus sistemleri korkulduğu ve övüldüğü kadar iyi değilmi bilemedim. Bu Rus sistemleri ABD ve İsrail'in, Suriye'de yaptığı saldırılarda da çok iyi bir performans gösterememişti. Ha tabiki önemli sistemler bunu inkar etmemek lazım fakat gerektiğinden fazlamı övülüyor ya da şişiriliyorlar acaba?
Rus sistemleri güvenilir bence. Ama batı teknolojisine ulaşamaz. Suriyede Rusya sayıca az. 4 batarya S300 ve 1 filo bile etmeyen Su-34 var. Bu kadar azlığa iyi iş çikartıyorlar bence. 1 tabur asker nüfuz edici bomba ile hedef alındı. Ne çabuk unuttuk. Ve bunun faili Rusya biz rejimi vuruyoruz.
-
Pantsir vurduğumuz kesin mi? Önce bunu sorgulamak lazım... Nerede vurmuşuz?
Kritik tesis, hss korumak için kullanılan değerli bir sistem pantsir... Idlib'de nerde bulmuşuzda vurmuşuz?
-
Konuyu siyasete çekmek istemiyorum. Ancak...
Her fırsatta neredeyse tüm kanallarda gördüğümüz, canlı yayınlarla ekranlarımızı kaplayan cumhurbaşkanımız sonunda kendisini göstermiş. Türk Milletinin büyük tepki gösterdiği askerlerimize saldırı sonrası kendisini ekranlarda milleti bilgilendirirken görmek istedik. Ama yoktu!
Bunca yıldır ülkeyi yönetiyor ve sayısız kriz yönetti. Ancak hiç bu kadar saçmaldığı bir açıklama yaptığını hatırlamıyorum. Gezi olayları, 15 Temmuz'dan tutun da Merkel'e şunu dedim, Trump bana şunu sordu vs. Putin Kamışlı'daki petrolün peşinde dedim. Bize ne! Türk milleti telefon görüşmesiyle yapılan dedikoduyu mu merak ediyor sanıyorsunuz? Bunlar yaşanılanlar karşısında milletin tepkisini yumuşatacak mı gerçekten? Yoksa tam tersi bir etki mi yapacak!
'HERKESİN GÖRMESİ VE KABUL ETMESİ GEREKİYOR'
Bugün Kamışlı’da Tel Abyad’da Cerablus’da Münbiç’de El Bab’da İdlib’de vermediğimiz savaşı Allah göstermesin yarn Şırnak’ta Hatay’da Gaziantep’te Şanlıurfa’da vermek zorunda kalırız. Karşımızdaki senaryonun asıl hedefi Suriye değil, Türkiye’dir. Suriye’de istediklerini alanlar namlularını yarın Türkiye’ye çevireceklerdir. PKK’nın 1984 yılında gerçekleştirdiği ilk eyleminden itibaren kendi topraklarımızda 7 bin 500’e yakın güvenlik görevlimiz ile 6 bin 800’e yakın sivil vatandaşımızı kaybettiğimizi unutmayalım. Bugün sadece Suriye’de eğitilmiş ve donatılmış bölücü terörist sayısı 40 bin ile 60 bin arasında ifade ediliyor. Suriye’deki mücadeleyi başarıyla sonuçlandıramazsak teröristlerin çoğu ülkemize yönelecektir. Öyleyse Suriye’de verilen mücadelenin hepimizin geleceğiyle ilgili olduğunu herkesin görmesi ve kabul etmesi gerekiyor.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-cumhurbaskani-erdogan-suriye-meselesi-turkiye-icin-macera-degildir-41458076 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-cumhurbaskani-erdogan-suriye-meselesi-turkiye-icin-macera-degildir-41458076)
Karşımızdaki senaryonun hedefinin sadece Suriye olmadığını, sonrasında diğer ülkelerin ve özellikle Türkiye'nin hedef olduğunu biz çok uzun yıllardır biliyor ve dile getiriyoruz. O nedenle her zaman Suriye'nin, Irak'ın, İran'ın toprak bütünlüğünün korunması gerektiğini söylüyoruz. Suriye'ye gönderilen silahların zamanı geldiğinde Türkiye'ye yöneleceğini her zaman uyarı olarak belirtiyoruz. Ancak o silahlar gemilerle, uçaklarla, tırlarla, ülkemiz üzerinden geçip oralara giderken bu ülkeyi yönetenler herhalde tanımadığımız birileri değildi! Eğer bir komuşunuzun toprak bütünlüğünün korunmasından, o ülkenin terör yuvası olmamasından bahsediyorsanız, o ülkeyi parçalamak için oraya silah yığanlara göz yummazsınız! Eğer o bir ülkeyi düşman olarak görüyorsanız, o ülkeye desteği engellemelisiniz. Daha dün boğazdan Rus gemileri geçti! Bir önceki gün 33 askerimizi şehit eden Esad'a destek veren Rus gemileri!
Bu kadar tutarsızlık asla kabul görmez!
-
Son yayınlanan 14 dakikalık videoyu izlediğimde gerçekten kara konuşlu ve iha saldırı kabiliyeti olarak çok ileri bir seviye'de olduğumuzu gördüm.
Eğer gps güdümlü topçu mühimmatı ve Uzun menzil ve yüksek irtifa kabiliyetli akıncı ve aksungurlarımızda olsaydı. Rejime çok daha güvenli irtifalardan çok daha etkili mühimmatlarla saldırabilirdik. Anlaşılan şu an için sadece ihalar sahada gezebiliyor. Akıncı ve aksungur sayesinde lazkiye, hama vb. geniş alanda mesela himeynim gibi üslere yüksek irtifadan kgk saldırıs yapmak mümkün olabilirdi.
Hocam Pantsir gibi bir sistemi SİHA ile hemde radarı açıkken vurmak bizim kabiliyetimizmi yoksa bu Rus sistemleri korkulduğu ve övüldüğü kadar iyi değilmi bilemedim. Bu Rus sistemleri ABD ve İsrail'in, Suriye'de yaptığı saldırılarda da çok iyi bir performans gösterememişti. Ha tabiki önemli sistemler bunu inkar etmemek lazım fakat gerektiğinden fazlamı övülüyor ya da şişiriliyorlar acaba?
Rus sistemleri güvenilir bence. Ama batı teknolojisine ulaşamaz. Suriyede Rusya sayıca az. 4 batarya S300 ve 1 filo bile etmeyen Su-34 var. Bu kadar azlığa iyi iş çikartıyorlar bence. 1 tabur asker nüfuz edici bomba ile hedef alındı. Ne çabuk unuttuk. Ve bunun faili Rusya biz rejimi vuruyoruz.
Hocam zaten Rus sitemleri kötüdür demedim yazımı dikkatli okuduysanız sadece çokmu abartılıyor demek istemiştim yanlış anlaşıldım galiba.
-
Pantsir vurduğumuz kesin mi? Önce bunu sorgulamak lazım... Nerede vurmuşuz?
Kritik tesis, hss korumak için kullanılan değerli bir sistem pantsir... Idlib'de nerde bulmuşuzda vurmuşuz?
http://youtu.be/IMSRcFgMJHs (http://youtu.be/IMSRcFgMJHs)
SKYWOLF hocam paylaşmıştı zaten birde ben paylaşayım. Dikkat ettiyseniz radarının aktif halde olduğu ve görüntününde aynı SİHA tarafından çekildiği belli. oluyor.
-
Son yayınlanan 14 dakikalık videoyu izlediğimde gerçekten kara konuşlu ve iha saldırı kabiliyeti olarak çok ileri bir seviye'de olduğumuzu gördüm.
Eğer gps güdümlü topçu mühimmatı ve Uzun menzil ve yüksek irtifa kabiliyetli akıncı ve aksungurlarımızda olsaydı. Rejime çok daha güvenli irtifalardan çok daha etkili mühimmatlarla saldırabilirdik. Anlaşılan şu an için sadece ihalar sahada gezebiliyor. Akıncı ve aksungur sayesinde lazkiye, hama vb. geniş alanda mesela himeynim gibi üslere yüksek irtifadan kgk saldırıs yapmak mümkün olabilirdi.
Hocam Pantsir gibi bir sistemi SİHA ile hemde radarı açıkken vurmak bizim kabiliyetimizmi yoksa bu Rus sistemleri korkulduğu ve övüldüğü kadar iyi değilmi bilemedim. Bu Rus sistemleri ABD ve İsrail'in, Suriye'de yaptığı saldırılarda da çok iyi bir performans gösterememişti. Ha tabiki önemli sistemler bunu inkar etmemek lazım fakat gerektiğinden fazlamı övülüyor ya da şişiriliyorlar acaba?
Rus sistemleri güvenilir bence. Ama batı teknolojisine ulaşamaz. Suriyede Rusya sayıca az. 4 batarya S300 ve 1 filo bile etmeyen Su-34 var. Bu kadar azlığa iyi iş çikartıyorlar bence. 1 tabur asker nüfuz edici bomba ile hedef alındı. Ne çabuk unuttuk. Ve bunun faili Rusya biz rejimi vuruyoruz.
Hocam zaten Rus sitemleri kötüdür demedim yazımı dikkatli okuduysanız sadece çokmu abartılıyor demek istemiştim yanlış anlaşıldım galiba.
Yok hocam lafım size değil. Bizim medya filan daldan dala. S400 gelirken öve öve bitiremiyorlardı. Burada herhalde benden daha fazla Rus düşmanı yoktur. S400'lere şiddetle karşı çıktım. Rus sistemleri bize hiç uymasada, kendi içinde etkili sistemler. Tankından, Uçağına kadar çok farklı bir ekol, haklarını yemem.
-
Bu millete gerçekten yazık yav! Ne günah işledik Yarab-ül Alemin?
Şu örnekle açıklamaya çalışayım
Peki hep örnek gösterdiğimiz Yüce Atatürk böyle mi yapmıştı? Hani ülkemizin her yeri işgal edilmişken, ülkeyi yönetenler kendisini vatan haini ilan etmişken, elimizde hiçbir şey yokken milleti etrafına toplayıp sürekli padişah şunu yaptı, İngilizler bunu yaptı, Fransızlar böyle yaptı, Yunanlılar şöyle yaptı diye mi konuşuyordu. Yoksa neler yapacağımızı mı?
Atatürk ne yapmıştı dersek; evvela stratejiyi doğru kurmuştu. Düşman kim, amaçları ne, hedefleri ne; ben bu amaçlara nasıl engel olabilirim? İmkanlarım nelerdir, yeteneklerim nelerdir, harekete geçirebileceğim güç ne kadardır? Efendime söyleyim, milleten isteyebileceğim maksimum fedakarlık nedir? Kendime müttefik seçebileceğim çevre ülkeler var mı? Düşmanların ortak hedeflerini çatlatabilir miyim, saptırabilir miyim, aralarına nifak sokabilir miyim, çıkar ayrılığı yaratabilir miyim, kendi safıma çekebilir miyim? gibi sorulara cevap bulduktan sonra teknik meselelere yönelmiştir.
Yunan' a karşı kaç top, kaç tüfek, kaç yüz milyon mermi; bunların saklanmaları, depolanmaları, intikalleri, birliklere dağıtılması, lojistiği... planlar, karargahlar, emirler, harekatlar, manevralar... bunlar yapıldıktan sonra da aldığı karaların doğrulu veya yanlışlığı hakkında millete hesap verme... İşte NUTUK dediğim büyük eser bu sorumluluğun gereği yazılmış ve Millet Meclisinde okunmuştur. Bu okuma bizzat Atatürk tarafından yapılmış; sabah saat 10:00 da başlamak üzere, günde 6' şar saatten 36 saat 31 dakika olmak üzere 6 gün sürmüştür. İşte devlet adamı sorumluluğu budur.
Şimdi Allah aşkına, bu saydıklarımın hangisini doğru yaptılar yahu! Baştan strateji yanlış... Peki taktik doğru mu? hava koruması, yakın hava desteği olmadan 10 bin-20 bin askeri hangi taktik bilgiye dayanarak dar bir alana sıkıştırmışlar. Askerliğin hangi kitabında yazıyor, askerlik kanununda böyle bir rezillik olabilir mi?
Bunun sorumlusu kim diye ortaya çıktığımızda, onun da cevabı yok. Yav bir insan çıkıp da şunu şunu şunu yaptık, şöyle oldu, böyle oldu der... kimse sorumluluk almak istemiyor. Atatürk böyle mi yapmıştı. Kurtuluş Savaşında vermiş olduğu emirlerin gerekçelerini, nedenlerini, sonuçlarının hesabını milletine vermiştir. ve bunu yapmasını zorlayacak herhangi bir mekanizma olmadığı halde. Liderlik budur, sorumluluk bilinci budur, kahramanlık budur. Bi' de şimdikilere bakalım; adamlar koltuklarının arkasına saklanır halde sus pus olmuşlar, milletin karşısına çıkacak cesaretleri bile yok.
Tamam biz yine tartışalım... MAM-L nin mezili şu kadar, LGB' nin tesir gücü bu kadar... dedim ya, buradan bir sonuca varmak mümkün değil... cambaza bak der gibi. Çünkü kafadan strateji yanlış.
Ülkemizdeki Atatürkçülerin genel sorunu bu! Atatürk şunu yaptı, bunu yaptı vs. Evet yaptı. Çok şey yaptı. Bundan art niyetli olanlar dışında kimsenin şüphesi yok. Ancak o ağır şartlar altında bütün bu başaraılara imza atarak bize örnek olurken, bizler ne yaptık? Ne yapıyoruz!
Şunu yapıyoruz: Atatürk şunu yaptı, bunu yaptı vs... Şimdikiler bunu yapıyor, şunu yapıyor.
Papağan taklidi gibi...
Geçmiş geçmişte kalmıştır. Geçmişten ders alınır. Ama geçmişte yaşanmaz! Geri gelmez.
Gelecek ise belirsiz. Sürpriz içerir. Maceradır. Her şey olabilir.
Önemli olan şimdidir. Şu andır. Şu an eylem zamanıdır. Söylem değil. İcraat zamanıdır.
Atatürk geçmişe saplanıp kalmamıştır. Şimdiyi yaşamış, geleceği şimdide yaptıklarıyla şekillendirmiştir.
Kısacası Atatürkçüyüz diyenlere son cümle...
Papağan gibi Atatürkçüyüz, Atatürk şunu yaptı bunu yaptı diyerek yerinizde saymak yerine, süreki bir kurtarıcı beklemek yerine eyleme geçin, ATATÜRK olun!
-
Papağan gibi Atatürkçüyüz, Atatürk şunu yaptı bunu yaptı diyerek yerinizde saymak yerine, süreki bir kurtarıcı beklemek yerine eyleme geçin, ATATÜRK olun!
Sevgili arkadaşım, Atatürk böyle mi yapmıştı? dediğin için o açıklamaları yaptım. Atatürk böyle yapmamıştı diyorum bende... Atatürk' ün hareket tarzı aklın, mantığın, bilimin gereğidir.
Bizler, Atatürk böyle yaptı O halde bizde aynısı yapalım demiyoruz. Aklın, mantığın yolundan gidelim diyoruz. Bilimsel verilerle hareket edenler, aynı verilerle aynı sonuçlara ulaşır. Farklı bir sonuç beklemek akıl dışı olur.
Baştan stratejileri yanlış diyoruz... Peki uyguladıkları taktik doğru mu dersek; O da yanlış. Peki, bunların sorumluluğunu alabiliyor musun? Onuda almıyorsun. Halen lay lay lom... Peki Atatürk böyle mi yapmıştı? Kesinlikle böyle yapmamıştı. Dünyada ki hiçbir devlet adamı da bu şekilde davranmaz.
Atatürk bizler için rol modeldir; gerçek devlet adamı nasıl olmalıdır modeli. Çünkü yapmış, başarmış ve kazanmış... tek bir yenilgisi yok. Her dediği doğru çıkmış, her yaptığı doğruya götürmüştür. Yanlış yaptığı zaman geri dönmesini de bilmiştir. Örneğin, dilin sadeleştirilmesi mevzusu...
Atatürk olun! diyorsun. Atatürk olun demekle Atatürk olunuyor mu? O müstesna bir insandır. Lord Curson' un dediği gibi; dahi insanlar yüz yılda bir gelir, o da Türk milletine nasip oldu.
Bizim gerçek devlet adamlarına ihtiyacımız var. Milleti derleyip toparlayacak, milletine her zaman doğruları söyleyecek. Liderlik budur. Herkes de lider olamaz. Yaşayarak görüyoruz. Lider demekle de lider olunmuyor.
-
Ota b.ka her halta tvye koşan devlet yetkilileri henüz ağzını açtı mı yahu hiç farkedemedik. Yaptıkları hatalardan çok ne kadar fazla düşman öldürdüğünü söyleyen biri beceriksizdir. Diyorki 2100 rejim askeri öldürüldü. Burda soruyorum hanginiz bu laftan sonra "2100 düşman olduyse o zaman tamam aferin bize" dediniz... Kimse demez cunkı 33 askerimizin yerini 2100 rejim askeri doldurmaz. Bunu biz biliyoruz lakin yukardakilerin birseylerin arkasına saklanması lazım. Bakın biz hata yaptık, hatamizdan dolayı bu kadar şehit verdik ama kanları yerde kalmadı 2100 düşman öldürdük. İşte bu cümle ne kadar aciz olduklarını gösteriyor, Şehid sayımızı diğer tarafın kayıp sayısı ile yaristiriyorlar. Onlardan daha çok gitti demeye getiriyorlar. Cunkı bunu diyecekki halk neden idlibteyiz Tayyip efendi demesin. Bu arada bunları eleştirenleri yerli ve milli olmamakla suclayacaklarki hatalarını halka aciklayanlar sussun. Meclisin acil toplanması gerekmiyormus cunkı büyük bir olay olarak görmüyorlar bunları. 33 asker şehit olduğuyla kaldı dün putinle görüştü anlaştılar hersey bitti. Olan 33 askere oldu. Yarın bir camiye gider kuran okur, bir kamerada hala camide biri nasıl eline telefon alıp görüntü çeker anlamam ama bunu çeker servis eder hersey eski haline döner. Bizim süt koyunlarida süper gücüz diye gezer. Devam devam. Burda AKP propagandası yapan muesseroglu falan vardı ne zaman ülke böyle bir olay yaşıyor bu sayfadaki AKP propagandacilari ortadan kayboluyor. Hayat güzelken gelip burda salvo yapmak hoş tabi..
-
Papağan gibi Atatürkçüyüz, Atatürk şunu yaptı bunu yaptı diyerek yerinizde saymak yerine, süreki bir kurtarıcı beklemek yerine eyleme geçin, ATATÜRK olun!
Sevgili arkadaşım, Atatürk böyle mi yapmıştı? dediğin için o açıklamaları yaptım. Atatürk böyle yapmamıştı diyorum bende... Atatürk' ün hareket tarzı aklın, mantığın, bilimin gereğidir.
Bizler, Atatürk böyle yaptı O halde bizde aynısı yapalım demiyoruz. Aklın, mantığın yolundan gidelim diyoruz. Bilimsel verilerle hareket edenler, aynı verilerle aynı sonuçlara ulaşır. Farklı bir sonuç beklemek akıl dışı olur.
Baştan stratejileri yanlış diyoruz... Peki uyguladıkları taktik doğru mu dersek; O da yanlış. Peki, bunların sorumluluğunu alabiliyor musun? Onuda almıyorsun. Halen lay lay lom... Peki Atatürk böyle mi yapmıştı? Kesinlikle böyle yapmamıştı. Dünyada ki hiçbir devlet adamı da bu şekilde davranmaz.
Atatürk bizler için rol modeldir; gerçek devlet adamı nasıl olmalıdır modeli. Çünkü yapmış, başarmış ve kazanmış... tek bir yenilgisi yok. Her dediği doğru çıkmış, her yaptığı doğruya götürmüştür. Yanlış yaptığı zaman geri dönmesini de bilmiştir. Örneğin, dilin sadeleştirilmesi mevzusu...
Atatürk olun! diyorsun. Atatürk olun demekle Atatürk olunuyor mu? O müstesna bir insandır. Lord Curson' un dediği gibi; dahi insanlar yüz yılda bir gelir, o da Türk milletine nasip oldu.
Bizim gerçek devlet adamlarına ihtiyacımız var. Milleti derleyip toparlayacak, milletine her zaman doğruları söyleyecek. Liderlik budur. Herkes de lider olamaz. Yaşayarak görüyoruz. Lider demekle de lider olunmuyor.
İşte anlamadığınız nokta bu. Bu zihniyet ne yazık ki Atatürk'ün zihniyeti değil! Atatürk'ün olmayan bir zihniyet Atatürkçülük değil!
Bu zihniyetle asla istediğiniz yerde olamazsınız!
Asla ilerleyemezsiniz!
Her zaman
Bu millete gerçekten yazık yav! Ne günah işledik Yarab-ül Alemin?
dersiniz...
-
Ota b.ka her halta tvye koşan devlet yetkilileri henüz ağzını açtı mı yahu hiç farkedemedik. Yaptıkları hatalardan çok ne kadar fazla düşman öldürdüğünü söyleyen biri beceriksizdir. Diyorki 2100 rejim askeri öldürüldü. Burda soruyorum hanginiz bu laftan sonra "2100 düşman olduyse o zaman tamam aferin bize" dediniz... Kimse demez cunkı 33 askerimizin yerini 2100 rejim askeri doldurmaz. Bunu biz biliyoruz lakin yukardakilerin birseylerin arkasına saklanması lazım. Bakın biz hata yaptık, hatamizdan dolayı bu kadar şehit verdik ama kanları yerde kalmadı 2100 düşman öldürdük. İşte bu cümle ne kadar aciz olduklarını gösteriyor, Şehid sayımızı diğer tarafın kayıp sayısı ile yaristiriyorlar. Onlardan daha çok gitti demeye getiriyorlar. Cunkı bunu diyecekki halk neden idlibteyiz Tayyip efendi demesin. Bu arada bunları eleştirenleri yerli ve milli olmamakla suclayacaklarki hatalarını halka aciklayanlar sussun. Meclisin acil toplanması gerekmiyormus cunkı büyük bir olay olarak görmüyorlar bunları. 33 asker şehit olduğuyla kaldı dün putinle görüştü anlaştılar hersey bitti. Olan 33 askere oldu. Yarın bir camiye gider kuran okur, bir kamerada hala camide biri nasıl eline telefon alıp görüntü çeker anlamam ama bunu çeker servis eder hersey eski haline döner. Bizim süt koyunlarida süper gücüz diye gezer. Devam devam. Burda AKP propagandası yapan muesseroglu falan vardı ne zaman ülke böyle bir olay yaşıyor bu sayfadaki AKP propagandacilari ortadan kayboluyor. Hayat güzelken gelip burda salvo yapmak hoş tabi..
+1
Şu an cumhurbaşkanı şehit cenazesinde, eli tabutun üzerinde konuşma yapıyor. Neredeyse bütün kanallarda canlı yayında...
-
Ha... sen oraya mı takıldın:) İroni yapıyorum yahu. Yaşadığımız bu kötü günlerin elbette bir sosyolojisi vardır. Gerekirse onuda yazarım... Adına günah diyeceksek, ne günah işlediğimizi elbette biliyorum. Çıkış yolunu da biliyorum, sonuçlarını da biliyorum.
Öyle bir ahir zamanda yaşıyoruz ki; ağzımıza geleni değil aklımıza geleni söylemek istediğimiz halde, yeri geliyor onu bile söyleyemiyoruz. Mecbur ironi yapıyoruz. Neyse, boşver gitsin; uzatmayalım.
-
BM'de haddi aşan Türkiye açıklaması
Esed rejiminin İdlib'de düzenlediği hain hava saldırısı sonrası 34 askerimizin şehit olmasının ardından Türkiye harekete geçerek rejim askerlerine ağır darbe indirmişti. Yaşanan gelişmelerin ardından Suriye'nin BM Daimi Temsilcisi Beşar Caferi, Avrupa ülkelerine Türkiye'yi durdurmaları için çağrı yaptı.
TÜRKİYE'Yİ DURDURUN ÇAĞRISI
İdlib'de gerilimin tırmanması nedeniyle acil olarak toplanan Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nde konuşan Caferi, küstah cümleler sarf ederek "Ülkem, Erdoğan rejiminin barışçıl Suriyelileri savaşı körüklemek için kullanmasına, NATO'yu kendi çocukça maceralarına çekmek ve Türkiye'nin AB'ye girişini kolaylaştırmak amacıyla sivilleri Avrupa ülkelerine şantaj aracı olarak kullanmasına kararlılıkla karşı çıkıyor" dedi.
Suriye'de sivillere yönelik katliam üstüne katliam yapan Esed rejiminin BM'deki sözcüsü Caferi, Avrupa ülkelerine yükümlülüklerini yerine getirme ve uluslararası yasalara uyma çağrısı yaptı. Caferi, insan haklarına uyulmasını sağlamaya yönelik mekanizmaların desteklenmesi ve 'rejimle' Suriye halkına zarar verecek anlaşmalar yapılmaması gerektiğini de kaydetti.
http://www.haber7.com/guncel/haber/2948054-son-dakika-esed-rejimini-korku-sardi-bmde-haddi-asan-turkiye-aciklamasi (http://www.haber7.com/guncel/haber/2948054-son-dakika-esed-rejimini-korku-sardi-bmde-haddi-asan-turkiye-aciklamasi)
-
Rus basını, İdlib'de Türk askerine yönelik saldırıyı Rus savaş uçaklarının düzenlediğini yazdı.
(https://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2019/51/rusya_suriyede_hava_devriyesi_yapti_1577006422_9762.jpg)
Suriye'nin İdlib kentinde 33 Mehmetçik'in şehit olmasıyla sonuçlanan kalleş saldırıyla ilgili soru işaretleri henüz cevap bulmuş değil.
İngiltere'nin en çok okunan gazetelerinden biri olan The Guardian, Türk askerine yönelik saldırıyı Rusların düzenlediğini iddia etti.
(https://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2020/09/ZVyIy_1582956568_1579.jpg)
RUS MEDYASI SALDIRIYI ÜSTLENDİ
İngilizlerin bu iddiasının ardından Rus basınında da benzer haberler yer aldı.
Ülke medyası, Türk askerine yönelik düzenlenen hava saldırısına Rus savaş uçaklarının katıldığını yazdı.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2947931-rus-basininda-putini-zora-sokacak-idlib-iddiasi/?detay=1 (http://www.haber7.com/dunya/haber/2947931-rus-basininda-putini-zora-sokacak-idlib-iddiasi/?detay=1)
-
Ben Suriye iç savaşı başladığında bu işin bize de sıçrayacağını , emperyalist Batı'nın tüm kendine muhalif ülkelerde ayaklanmalar çıkardığını bunun bir halkasının da Suriye iç savaşı olduğunu sonrasında ise sıranın İran ve Türkiye'ye geleceğini söyledim defalarca yazdım. Suriye'yi bölme işlerine karışmamalıyız dedim... Çünkü Arap Baharı aslında bilinen ismiyle BOP projesiydi...
Dikkat edin bu hareketler sonucu İsrail'in en büyük düşmanları sırasıyla saf dışı kaldı ya da sıranın kendilerine geleceği korkusuyla kafalarını çıkarmaya , hareketlerin yaşandığı ülkelere destek vermeye korktular... Yahu İsrail ile yüz kere savaşan Mısır artık İsrail ile ortak deniz tatbikatı yapıyor daha ne diyeyim ki...En büyük düşmanı Suriye 5 parçaya bölündü , Libya paramparça...
Şu anda İslam ülkelerini yönetenlere bakın ; Ya can derdine düşmüş ülkelerinin bölünmemesi için iç savaşlarla uğraşıyor (Suriye,Libya vb.) ya da batının çıkarlarına uygun politikaları uygulamakla meşguller (Mısır, Suudi Arabistan,Bae vb.) ...
İleride de bizi bu iki seçenekten birini seçmeye zorlayacaklar...
-
Rus basını, İdlib'de Türk askerine yönelik saldırıyı Rus savaş uçaklarının düzenlediğini yazdı.
([url]https://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2019/51/rusya_suriyede_hava_devriyesi_yapti_1577006422_9762.jpg[/url])
Suriye'nin İdlib kentinde 33 Mehmetçik'in şehit olmasıyla sonuçlanan kalleş saldırıyla ilgili soru işaretleri henüz cevap bulmuş değil.
İngiltere'nin en çok okunan gazetelerinden biri olan The Guardian, Türk askerine yönelik saldırıyı Rusların düzenlediğini iddia etti.
([url]https://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2020/09/ZVyIy_1582956568_1579.jpg[/url])
RUS MEDYASI SALDIRIYI ÜSTLENDİ
İngilizlerin bu iddiasının ardından Rus basınında da benzer haberler yer aldı.
Ülke medyası, Türk askerine yönelik düzenlenen hava saldırısına Rus savaş uçaklarının katıldığını yazdı.
[url]http://www.haber7.com/dunya/haber/2947931-rus-basininda-putini-zora-sokacak-idlib-iddiasi/?detay=1[/url] ([url]http://www.haber7.com/dunya/haber/2947931-rus-basininda-putini-zora-sokacak-idlib-iddiasi/?detay=1[/url])
Bu konuda Rus tarafının tutarsı bir açıklaması vardı. Orada Türk askerlerinin olduğunu bilmiyorduk dediler. Saldırıda Rus uçaklarının bulunmadığını belirttiler. Ancak Türk askerinin orada olduğunu dünya alem biliyorken, kendi insansız hava araçları ile çektikleri görüntüleri sosyal medyada kendileri paylaşırken bu açıklama hiç inandrıcı gelmedi. Savunma bakanımız da ilk saldırıda Rusları uyardıklarını ama uyarılara kulak verilmediğini belirtmişti.
Bu iddiaların medyada dolaşmasına rağmen savunma bakanının sadece bu açıklama ile yetinmesi yeterli değil. Muhtemelen son günlerdeki yoğunluğu nedeniyle farkında değil. Daha önce Rus uçağını düşürdüğümüzde Rus uçağının hangi anda hangi konumda olduğunu gösteren radar kayıtları sergilenmişti. Bu saldırı ile ilgil olarak tüm radar kayıtları ortaya dökülmeli. Bu saldırının faiileri net olarak belirlenmeli ve hesap sorulmalı!
Bu konu halen netleştirilmemişken Rus gemileri halen boğazlardan geçerek Suriye'ye askeri techizat taşıyorlar. Doğrudan bize saldırı düzenleyen bir ülkeye gönderilen askeri teçhizatlar nedeniyle, bu tip malzeme taşıyan gemilerin boğazlardan geçişi engellenmelidir!
-
Error 404 (Not Found)!!1 (http://www.youtube.com/watch?v=AbW-hOTH2ws#)
Söz konusu atılan bombanın kab-1500 serisi olduğu tespit edilebilirse sebep vericiside bulunur keza bu bombalardan sadece rusyada var.
-
Türkiye'de bunu birilerinin sorması lazım...Saldırıyı kim yaptı? diye ... Fatih Portakal sorsun... Zira yandaşların en çok izlediği kanal FOX TV... A haber diyeceğimi zannettiniz ama yanıldınız...Yandaşlar bile artık A haber izlemeye dayanamıyor...
Şaka bir yana bu saldırıyı yapan uçaklar radar kayıtlarından çıkamaz mı? Sayın Battlestar'ın dediği gibi mühimmat tespitiyle de çıkarılır ama Ruslar inkar edebilir bunu?
Yada Ruslara bir askeri nota verilebilir , saldırıyı kim yaptı diye... Sonuçta hava sahasını onlar kontrol ediyor...
-
ucak düsürünmenin intikamini aldilar ruslar
bizim bir sey yapib cevap vermek S 400 abdye actirmak
-
Hatay'ın en ucuna yerleştirilecek Hawk bataryaları ne kadarlık bir koruma sağlayabilir Suriye topraklarında?
-
Türkiye'de bunu birilerinin sorması lazım...Saldırıyı kim yaptı? diye ... Fatih Portakal sorsun... Zira yandaşların en çok izlediği kanal FOX TV... A haber diyeceğimi zannettiniz ama yanıldınız...Yandaşlar bile artık A haber izlemeye dayanamıyor...
Şaka bir yana bu saldırıyı yapan uçaklar radar kayıtlarından çıkamaz mı? Sayın Battlestar'ın dediği gibi mühimmat tespitiyle de çıkarılır ama Ruslar inkar edebilir bunu?
Yada Ruslara bir askeri nota verilebilir , saldırıyı kim yaptı diye... Sonuçta hava sahasını onlar kontrol ediyor...
Hocam bu olayı bizde biliyoruz ruslarda ancak biz açık açık ruslar bunu yaptı dersek rusyaya ciddi bir saldırı misillemesi yapmamız lazım, ancak bunu yaptığımızda alacağımız karşılıkta vereceğimiz kayıp 33 şehitle karşılaştırılamaz.
Ha ne zaman dikeriz sınıra siperleri, uçururuz aesa'lı aim-120d/meteor'lu veya benzer sınıf yerli füzeli F-16'yı işte o zaman dağıt geç adamları.
-
Hatay'ın en ucuna yerleştirilecek Hawk bataryaları ne kadarlık bir koruma sağlayabilir Suriye topraklarında?
Sıfır noktasına koysan en uç noktada üslerin çok az kısmına yetişir. Ancak rus uçakları bir 10-15 km daha geriden lazer güdümlü silahlarla saldırdıkları için adamları vuramazsın.
Ayrıca hawk sistemlerinin o menzillerde etkinliği tartışılır. Aktif hızı mach 2.4 zaten kilidi yediği an o menzillerde hedef uçak tapa gaz bombayı atıp kaçsa vuramazsın.
-
Hatay'ın en ucuna yerleştirilecek Hawk bataryaları ne kadarlık bir koruma sağlayabilir Suriye topraklarında?
Sıfır noktasına koysan en uç noktada üslerin çok az kısmına yetişir. Ancak rus uçakları bir 10-15 km daha geriden lazer güdümlü silahlarla saldırdıkları için adamları vuramazsın.
Ayrıca hawk sistemlerinin o menzillerde etkinliği tartışılır. Aktif hızı mach 2.4 zaten kilidi yediği an o menzillerde hedef uçak tapa gaz bombayı atıp kaçsa vuramazsın.
Anladım.. Teşekkürler...
-
Error 404 (Not Found)!!1 ([url]http://www.youtube.com/watch?v=AbW-hOTH2ws#[/url])
Söz konusu atılan bombanın kab-1500 serisi olduğu tespit edilebilirse sebep vericiside bulunur keza bu bombalardan sadece rusyada var.
Twitter da bir video vardı. Askerler birbirine dayanmış o esnada bu aynı video daki patlamaya benzer patlama olmuştu. Bence Rusların işi bu saldırı.
-
Ruslarında zamanı gelecek
-
Alper Aytekin Retweetledi
Alper Aytekin
@alpaytkn_ss
Çin, Suriye'ye Rejime ait S-300 ve Pantsir-S1 hava savunma sistemleri başarısız olduğu için FD-2000 (HQ-9) HSS gönderebileceğini bildirmiş. FD-2000, YLC-20 pasif gözetim radarı ile desteklendiğinde stealth hedeflere karşı etkinliği artıyor.
https://twitter.com/alpaytkn_ss/status/1233801200082018317
-
Yunanistan, Türkiye'ye yapılması planlanan NATO desteği konusundaki itirazını geri çekti. Böylelikle Türkiye'ye hava desteği verilmesinin önündeki engel kalktı.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2948158-yunanistan-turkiye-itirazini-geri-cekti (http://www.haber7.com/dunya/haber/2948158-yunanistan-turkiye-itirazini-geri-cekti)
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan yarım saattir Suriye ile ilgili Twitter'den açıklamalar yapıyor, bu gece Suriye'ye verilen süre doluyor başlayacak harekatın sinyalleri olabilir.
-
Hatay'ın en ucuna yerleştirilecek Hawk bataryaları ne kadarlık bir koruma sağlayabilir Suriye topraklarında?
Sıfır noktasına koysan en uç noktada üslerin çok az kısmına yetişir. Ancak rus uçakları bir 10-15 km daha geriden lazer güdümlü silahlarla saldırdıkları için adamları vuramazsın.
Ayrıca hawk sistemlerinin o menzillerde etkinliği tartışılır. Aktif hızı mach 2.4 zaten kilidi yediği an o menzillerde hedef uçak tapa gaz bombayı atıp kaçsa vuramazsın.
Anladım.. Teşekkürler...
Tabi şöyle bir durum var. Elimizdeki hawk'lar aşırı derecede gelişmiş. Balistik füze vurabilecek irtifa, harp başlığı ve kabiliyete erişti. Üstünde 50 km'lik yarı aktif radar alıcısı var. Gökdoğan'ın tam aktif başlığı ile dual modda 115 km'leri bulabilir. Trg-300',ün yakıt ve roket motoru kısmıyla 120 km'ye rahat ulaşmanın yanında 30-40 km gibi bir irtifaya ulaşır.
Smart-s mk2'nin kara araç üstü versiyonu (arama radarı) , mar-d (atış kontrol radarı ), Akr-d serisi aydınlatma radarı ile eldeki imkanlarla bile etkili bir sistem elde edebiliriz.
Açıkcası Hisar-O'dan sonra bu sistemlerin çöpe gitmesini istemem. Elden geçirip değerlendirildiğinde bulabildiğimiz en kabiliyetli core füze olur.
-
33 sehitin olmazi erdoganin sucutur
15 -16 yil iktidarda HSS sistemi almamistir
idlipde olayda HSS olmada asker göndermistir
Teknoloji Transferi kelimesi batsin yasiklar olsun
-
Yunanistan NATO’daki itirazını geri çekti
İdlib'deki hava saldırısının ardından Türkiye'nin talebi üzerine bir araya gelen NATO, Türkiye'nin tedbir çerçevesinde hava savunma sisteminin güçlendirilmesi yönünde karar aldı.
NTV’nin haberine göre, NATO Genel sekreteri Jens Stoltenberg, ittifakın Türkiye’ye desteğini artırma kararı aldığını açıkladı. Bununla birlikte müttefikler Türkiye’ye yönelik olarak destek deklarasyonu yayınlama kararı aldılar.
Ancak Atina, yayınlanacak olan açıklamaya Türkiye’nin AB ile imzalamış olduğu 18 Mart göçmenler anlaşmasına atıfta bulunulmasını ve Ankara’nın bu taahhüdünü yerine getirmesini şarta bağlanmasını talep etti.
Atina’nın talebi karşılık bulmadı. NATO’ya üye tüm ülkeler Yunanistan’ın bu talebinin yersiz olduğu gerekçesiyle kabul etmediler.
Bundan sonra ittifak üyesi ülkeler, Türkiye’nin hava savunmasının güçlendirilmesi için ittifaka ait olan imkan ve yeteneklerle NATO’ya üye ülkelerin ikili düzeyde Türkiye’ye göndereceği imkan ve yetenekleri tespit edecekler.
https://www.sozcu.com.tr/2020/dunya/son-dakika-yunanistan-natodaki-itirazini-geri-cekti-5653749/ (https://www.sozcu.com.tr/2020/dunya/son-dakika-yunanistan-natodaki-itirazini-geri-cekti-5653749/)
-
33 sehitin olmazi erdoganin sucutur
15 -16 yil iktidarda HSS sistemi almamistir
idlipde olayda HSS olmada asker göndermistir
Teknoloji Transferi kelimesi batsin yasiklar olsun
çok ayıp hss mi önemli yoksa yapımı devam eden 2. ve 3. Saraylar mi? Sizi kınıyorum. Hssiz yaşarız ama ya alamanlar ingilizler "aaa bakın türklerin sadece 1 sarayı varmış" diye bizle dalga geçerse ne yapcaz? İtibarda tasarruf olmaz. 5. Sarayı yaptığımızda süper güç olacaz. Bak trumpin kaldığı beyaz saraya küçücük. Koskoca Amerika başkanısın ufacık eskimiş sarayda kalıyor bizde mi öyle olalım. Bunlar hep Cehape fikirleri kurtul hemen.. Tüm dünya ummetleri 4.sarayi yapmamızı bekliyor sen hss diyorsun. Ümmet olmak kolunda 250 bin liralık çantasıyla garibana "şükredin" diyen emine Erdoğana inanmaktır. Yırtık donla, cebinde 5 lira olmadan 1000 odalı sarayda yaşayan CBye seni yalnız bırakmayacaz diye bagirmaktir. Özüne dön hemen.
-
Cumhurbaşkanının verdiği süre doldu. Savaş uçaklarının üslerden havalandığı haberleri dolaşıyor sosyal medyada.
-
Cumhurbaşkanının verdiği süre doldu. Savaş uçaklarının üslerden havalandığı haberleri dolaşıyor sosyal medyada.
Hocam Rus savaş uçaklarının önleme yapmak için Suriye'deki üslerden kalktığı da konuşuluyor bakalım ilerleyen dakikalar ne gösterecek.
-
Suriye ordusunun kontrolündeki Neyrab ve Minnag hava üslerinin Türk Ordusu tarafından yoğun bir şekilde bombalandığı iddiaları var
-
İnternette bilinçli olarak saçma sapan haberler yayan bir kitle var. Amaçları ne bilmiyorum. Okudukça normandiya çıkartması gibi bir sahne canlanıyor gözünüzde... Buradan okuyuculara naçizane tavsiyem lütfen teyit edilmediği sürece hiçbir şeye inanmayın.. Farklı kaynaklardan takip ederek doğrulayin ne habersiz kalın nede yanlış habere inanın.. Bu demek değil ki yetkililer ne derse ona inancaz? Hayır tabiki. İkinci dünya savaşında ruslar Almanyanin kapısına dayanana kadar almanlar savaşı kazandığını düşünüyordu cunkı Hitler devleti halka yalan söylüyordu. Herkes bilgi edinmede özgür lakin gerçek olmak kaydıyla...
-
İnternette bilinçli olarak saçma sapan haberler yayan bir kitle var. Amaçları ne bilmiyorum. Okudukça normandiya çıkartması gibi bir sahne canlanıyor gözünüzde... Buradan okuyuculara naçizane tavsiyem lütfen teyit edilmediği sürece hiçbir şeye inanmayın.. Farklı kaynaklardan takip ederek doğrulayin ne habersiz kalın nede yanlış habere inanın.. Bu demek değil ki yetkililer ne derse ona inancaz? Hayır tabiki. İkinci dünya savaşında ruslar Almanyanin kapısına dayanana kadar almanlar savaşı kazandığını düşünüyordu cunkı Hitler devleti halka yalan söylüyordu. Herkes bilgi edinmede özgür lakin gerçek olmak kaydıyla...
Evet zaten twitter karman çorman olmuş, biri diyor 60 uçak havalanmış, öteki diyor 2 uçak. Biri diyor F-16'lar Suriye içlerinde bombalıyor. F-16'lar bombalasa bile sınırı geçmiyordur yine sınır dışından bombalıyorlardır. Zaten bir saat oldu ana akım medyada bile operasyon haberi yok olsaydı çoktan " vurduk, yıktık, taş üzerinde taş bırakmadık, destan yazıyoruz" diye başlarlardı. Bakalım ilerleyen saatlerde göreceğiz ya da göremeyeceğiz artık ne olacaksa.
-
SOM füzelerinin de kullanıldığı söyleniyor. Çok yazılan şey ama teyit yok henüz. Bakalım resmi haberler, görüntüler ne zaman gelecek!
-
Us bölgeleri rejim tarafından kuşatılmış iken büyük bir operasyon bilhassa suriyeye savaş ilan etmek biraz intihar olmaz mı yahu? Yani o us bölgeleri öyle yada böyle çevresi kuşatılmış durumda anlamadım bu mevzuyu
-
Suriye ile ilgili mallum sitede,Sinirdan kasirga fuze atis videosu paylasilmakta.
-
Us bölgeleri rejim tarafından kuşatılmış iken büyük bir operasyon bilhassa suriyeye savaş ilan etmek biraz intihar olmaz mı yahu? Yani o us bölgeleri öyle yada böyle çevresi kuşatılmış durumda anlamadım bu mevzuyu
İki gündür üs bölgelerinin etrafında ne kadar rejim unsuru varsa vuruyorlar. Sen hiç görüntüleri izlemedin galiba.
-
Yorumsuz....
http://youtu.be/6W2knNIzBtQ (http://youtu.be/6W2knNIzBtQ)
-
Us bölgeleri rejim tarafından kuşatılmış iken büyük bir operasyon bilhassa suriyeye savaş ilan etmek biraz intihar olmaz mı yahu? Yani o us bölgeleri öyle yada böyle çevresi kuşatılmış durumda anlamadım bu mevzuyu
İki gündür üs bölgelerinin etrafında ne kadar rejim unsuru varsa vuruyorlar. Sen hiç görüntüleri izlemedin galiba.
. Vurduğunu biliyorum da us bölgesini çevirenlerin tamamen yok olduğunu bilmiyorum herkeste eksik bilgi var ve benim tek yapabileceğim askerim için endiselenmek
-
(https://pbs.twimg.com/media/ESA6N1yX0AEvv0c?format=jpg&name=medium)
Soyal medyada rejime ait olduğu öne sürülen bir uçağın düşürüldüğü belirtiliyor. Ancak görüntülerdeki araç ANKA'ya benziyor. Sağda yerde görülen MAM-L değil mi?
-
Bakan Akar'dan önemli açıklama: 2212 rejim askeri etkisiz hale getirildi
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar "27 Şubat’ta İdlib'deki menfur saldırıyı müteakip başlatılan Bahar Kalkanı Harekatı başarıyla sürdürülmektedir" açıklamasını yaptı. Akar, "Bugüne kadar 1 İHA, 8 helikopter, 103 tank, 72 top/obüs/ÇNRA, 3 hava savunma sistemi ve 2 bin 212 Rejim askeri etkisiz hale getirilmiştir." dedi. Bakan Akar, "Rusya'yla karşı karşıya gelmek gibi ne niyetimiz ne maksadımız var. Niyetimiz rejimin katliama son vermesi radikalleşmenin ve göçün önlenmesidir." ifadelerini kullandı ve "Rusya'dan beklentimiz, rejimin saldırılarını durdurarak Soçi mutabakat sınırlarına çekilmesi için etkilerini kullanmasıdır." dedi.
Bakan Akar'ın açıklamaları şöyle:
27 Şubat’ta İdlib'deki menfur saldırıyı müteakip başlatılan Bahar Kalkanı Harekatı başarıyla sürdürülmektedir.
Bugüne kadar 1 İHA, 8 helikopter, 103 tank, 72 top/obüs/ÇNRA, 3 hava savunma sistemi ve 2 bin 212 Rejim askeri etkisiz hale getirilmiştir.
Rusya'yla karşı karşıya gelmek gibi ne niyetimiz ne maksadımız var.Niyetimiz rejimin katliama son vermesi radikalleşmenin ve göçün önlenmesidir
Rusya'dan beklentimiz, rejimin saldırılarını durdurarak Soçi mutabakat sınırlarına çekilmesi için etkilerini kullanmasıdır.
(İdlib)Birlik, gözlem noktası ve mevzilerimize yönelik saldırılara, meşru müdafaa kapsamında karşılık verileceğinden kimsenin şüphesi olmasın"
(İdlib'de) Meşru müdafaa kapsamında hedefimiz sadece birliklerimize saldıran Rejim askerleri ve unsurları olacaktır"
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-bakan-akardan-onemli-aciklama-2212-rejim-askeri-etkisiz-hale-getirildi-41458553 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-bakan-akardan-onemli-aciklama-2212-rejim-askeri-etkisiz-hale-getirildi-41458553)
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Putin 5 Mart'ta Moskova'da görüşecek
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya lideri Putin'in görüşmesi, 5 Mart Perşembe günü Rusya'nın başkenti Moskova'da gerçekleşecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in görüşmesi, 5 Mart Perşembe günü Rusya'nın başkenti Moskova'da gerçekleşecek.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-cumhurbaskani-erdogan-ile-putin-gorusmesi-5-martta-moskovada-41458510 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-cumhurbaskani-erdogan-ile-putin-gorusmesi-5-martta-moskovada-41458510)
-
Üçüncü HSS hangi sistem acaba?
-
Reis deplasmana gidiyor
-
(https://pbs.twimg.com/media/ESA6N1yX0AEvv0c?format=jpg&name=medium)
Soyal medyada rejime ait olduğu öne sürülen bir uçağın düşürüldüğü belirtiliyor. Ancak görüntülerdeki araç ANKA'ya benziyor. Sağda yerde görülen MAM-L değil mi?
Hocam harbi Suriye savaş uçağı diye ANKA'yı vurmuşlar videoları izledim. Sosyal medya'da Suriye'liler dalga geçiyorlar neredeyse göbek atıyorlar. Bizimkilerin muhaliflere İHA'larla savaş uçaklarının farkını öğretmesi lazım yoksa ellerindeki manpadslarla istemeden de olsa başımıza bela olacaklar.
-
Savaş geriliminde bu tip hatalar olabilir. Genelde dost ateşi ile verilen kayıplar görülür. Suriyelilerin dalga geçmesinin nedeni, fotoğrafta görülenlerin düşürdükleri aracın kendilerine destek veren bir araç olduğunu halen anlamadan sevinç gösterilerine devam etmeleridir muhtemelen. Aslında dalga geçenlerin şunu düşünmeleri gerek, 33 askerimizi anlaşmanın dışına çıkarak şehit etmelerinin bedelini bir kaç gündür nasıl ödemekteler! Orada kendi ihalarımız bile düşürülürken Suriye uçakları ne yapabilir! O bölgede kontroü tamamen kaybettiler ve dışarıdan güçlü bir dstek almadıkça sağlamaları da imkansız. Eğer saldırıya devam ederlerse sonlarının ne olacağı ortada!
-
Suriye Hava kuvetlerine ait bir Su-24 uçağının vurulduğu ve Kırıkhan'a düştüğü iddia ediliyor. Bakalım doğrulanacak mı?
-
Bende kendi kendime diyorum bu su24 lerin kanat açıklığı ne kadar da uzunmuş diye neyse cana gelen mala gelsin
-
https://twitter.com/haskologlu/status/1234087810912661506?s=09
Suriye haber ajansı geçti. Suriye uçağı düşen.
-
İki uçak düşürmüşüz.
https://twitter.com/turksavunmaa/status/1234090517555798021
Demek ki rejimin uçaklarına karşı hava savunması sağlayabiliyormuşuz.
-
Hocam harbi Suriye savaş uçağı diye ANKA'yı vurmuşlar videoları izledim. Sosyal medya'da Suriye'liler dalga geçiyorlar neredeyse göbek atıyorlar.
T.C. Millî Savunma Bakanlığı
@tcsavunma
Bir SİHA’mızı düşüren Hava Savunma Sistemi ile diğer iki Hava Savunma Sistemi imha edilmiş, uçaklarımıza taarruz eden Rejime ait iki adet SU-24 tipi uçak düşürülmüştür.
https://msb.gov.tr/SlaytHaber/132020-48754
O göbek atan Suriyelileri şöyle pistin ortasına doğru alalım...
-TSK kaç tane rejim uçağını düşürdü?
(https://pbs.twimg.com/media/ESBh1vkW4AIl6jr?format=jpg&name=small)
-
Yok uzakta, masa altindan rakı yudumlayan saplar masasi vardir ya dugunlerde. Taki torenine gecmeden toz olurlar.
Hah donus yolunda trafik cevirmesine yakalanmislar, ehliyet gitmis, arabayi baglamislar, 1500 tl ceza yemisler!
-
Hocam harbi Suriye savaş uçağı diye ANKA'yı vurmuşlar videoları izledim. Sosyal medya'da Suriye'liler dalga geçiyorlar neredeyse göbek atıyorlar.
T.C. Millî Savunma Bakanlığı
@tcsavunma
Bir SİHA’mızı düşüren Hava Savunma Sistemi ile diğer iki Hava Savunma Sistemi imha edilmiş, uçaklarımıza taarruz eden Rejime ait iki adet SU-24 tipi uçak düşürülmüştür.
https://msb.gov.tr/SlaytHaber/132020-48754
O göbek atan Suriyelileri şöyle pistin ortasına doğru alalım...
-TSK kaç tane rejim uçağını düşürdü?
(https://pbs.twimg.com/media/ESBh1vkW4AIl6jr?format=jpg&name=small)
Bu Esad karşıtı militanlara dost/düşman eğitimi vermeden manpads verirsen böyle olur. Gitti 20 milyon dolar!
-
Bu Esad karşıtı militanlara dost/düşman eğitimi vermeden manpads verirsen böyle olur. Gitti 20 milyon dolar!
ANKA'yı düşürenler muhalifler değil, Suriye'ye ait bir hava savunma sistemiymiş. Milli savunma bakanlığının açıklamasına göre o HSS ile birlikte iki HSS daha imha edilmiş.
-
Ihanin üzerindeki Atatürk imzasını görünce "bizim iha değilmiş diyen Arap özentisi vatansız pic kurulari var bu ülkede... O imzayı görmeye devam edeceksiniz, o imza hep olacak. Hasedinizden gebersenizde o imza hep olacak. Sizler gideceksiniz o imza kalacak vatansız adiler.
-
Teyit göremedim. Ama rejimin S300 sisteminin de vurulan hss ler arasında olduğu iddia ediliyor değişik forumlarda.
Kasırgaların Halep’in güneyini ve askeri fabrikaları vurduğu haberide var.
-
Rejim askerlerinin sihaların görüş alanını kapatmak için lastik yakmaya başladıkları, ayrıca rejime ait uçakların üslerine döndükleri, ve şu anda hava sahasında uçan rejim uçağı olmadığı bildiriliyor. Türk ordusu zorlayarak hava sahasını rejim uçaklarına kapatmış.
-
Vurulan tank sayısı 103 olmuş.
Daha önce forumda tartıştığımız konuda önemli bir kriter. 103 tankın kaçını bizim tanklar vurdu? Yoksa çoğu insansız hava araçları ve birazı da tanksavar füzelerle mi imha edildi!
Tekrar edeim: Tanka karşı tank devir kapanalı çok oldu!
-
Vurulan tank sayısı 103 olmuş.
Daha önce forumda tartıştığımız konuda önemli bir kriter. 103 tankın kaçını bizim tanklar vurdu? Yoksa çoğu insansız hava araçları ve birazı da tanksavar füzelerle mi imha edildi!
Tekrar edeim: Tanka karşı tank devir kapanalı çok oldu!
Sn Skywolf’un parmak bastığı nokta çok önemli. Bu adette tankın ne kadarını kendi ve hangi tankımızla vurduk? Çoğunluğu siha ile vurulmuşsa ki videolardan o sonuç çıkıyor. Tanklar savaş meydanlarında iş görse de eldeki kıymetli elemanlara tabut görevi görüyor da olabilir.
Modern tanklı orduya karşı tanksız savaş yaptığınızı düşünün. Karşınızdaki tank birlikleri oyun oynayacak arkadaş bulamamaktan sıkılmazmı? Ya da El-Bab’ da hastane bölgesinde bizim leo-4 lere olan mı olur?
-
s-300 vurdugumuz söyleniyor sosyal medyada ne kadar dogrudur bilmem ama eger dogruysa rusların prestiji yerlerde pantsirin tanınıtım videosunda yorumları kapatmışlar yanarım yanarım s-400 yüzünden f-35 lerden olduk ona yanarım ruscu avrasyacı yavşakların sesi solugu cıkmaz oldu nedendir acaba ?!!!
-
F-16 ve Amraam ikilisi ile ortalığın tozunu atıyoruz. Ya elimizde F-35 olsaydı ? F-35 tam bir game changer. Suriyede Rus mus kalmaz. Yazık oldu güzelim alete. O S-400 Antiradyasyon füzesine bakar. Olmadı Som ile satüre saldırıya bakar. Çok dedikte dinletemedik.
-
s-300 vurdugumuz söyleniyor sosyal medyada ne kadar dogrudur bilmem ama eger dogruysa rusların prestiji yerlerde pantsirin tanınıtım videosunda yorumları kapatmışlar yanarım yanarım s-400 yüzünden f-35 lerden olduk ona yanarım ruscu avrasyacı yavşakların sesi solugu cıkmaz oldu nedendir acaba ?!!!
SOM boşuna yapılmadı. Hama 'da S300 sisteminin vurulduğu söylentisi doğru ise bu SOM açısından ciddi bir reklam. Zira daha önce Avrupa yapımı Scalb füzeleri Rus yapımı hava savunma sistemleri ile etkisiz hale getirilmişti!
-
s-300 vurdugumuz söyleniyor sosyal medyada ne kadar dogrudur bilmem ama eger dogruysa rusların prestiji yerlerde pantsirin tanınıtım videosunda yorumları kapatmışlar yanarım yanarım s-400 yüzünden f-35 lerden olduk ona yanarım ruscu avrasyacı yavşakların sesi solugu cıkmaz oldu nedendir acaba ?!!!
SOM boşuna yapılmadı. Hama 'da S300 sisteminin vurulduğu söylentisi doğru ise bu SOM açısından ciddi bir reklam. Zira daha önce Avrupa yapımı Scalb füzeleri Rus yapımı hava savunma sistemleri ile etkisiz hale getirilmişti!
Som kullandığımız da belli değil. Bence vurulmamiştır S-300'ler ben inanmıyorum. Bir kaç füze ile olacak iş değil. Ama olası satüre saldırıda şansı yok.
-
Alper Aytekin
@alpaytkn_ss
·
3d
E-7T HEİK (AEW&C) uçaklarımız Suriye Rejimine ait 2 adet Su-24 kalktığında "Link-16" veri aktarımı sayesinde çok kısa bir sürede hava muharebe devriye görevi (CAP) icra eden F-16'larımıza haber vererek bölgeye yönlendirdi. F-16'larımız düşman tarafından tespit edilmemesi için +
Alper Aytekin
@alpaytkn_ss
·
4d
Radarını kasıtlı olarak kapattı, o esnada E-7T HEİK (AEW&C) uçağımız tarafından kendisine aktarılan radar verisi sureti ile AIM-120C7 AMRAAM aktif radar seeker başlıklı görüş ötesi menzilli hava hava füzesi (BVRAAM) ateşlemesi ile birlikte Su-24'leri başarılı bir şekilde vurdu.
https://twitter.com/alpaytkn_ss/status/1234135972377432064
-
Bir Su-24 uçağının daha düşürüldüğü söyleniyor.
-
Rusya ve İran' la sıcak çatışmaya girmeyecek şekilde harekat planlanmalı, hedeflerine ulaşıldıktan sonra da durulması gereken yerde durulmalıdır. Meselenin buralara gelmesini istemezdik ama bundan sonra yapılacak en akıllı iş budur.
Aksi halde ne olacağını da yazayım;
Bi' kere ''batılı müttefiklerimiz'' diyerek hiç kimse kendini kandırmasın; TÜRK' ÜN TÜRK' TEN BAŞKA DOSTU YOKTUR. O nedenle seçkin birliklerimizi yormayacağız, yıpratmayacağız, gerektiği yerde gerektiği kadar kullanacağız, kuvvet israfını önleyeceğiz ve harcanan mühimmatları biran evvel yerine koymaya çalışacağız. Mühimmat stokları, silah stokları, yarım kalan projeler, aciliyeti olan projeler biran evvel tamamlanmalıdır. Yok yandaştı, yok arkadaştı... bunları geçeceksiniz.
Diğer husus:
Sağdan soldan destek haberleri geliyor; İngiltere bir şeyler diyor, Amerikalı destek mesajları gönderiyor, İsrail bayram ediyor falan... bunlara güvenmeyeceksiniz. Hadi oğlum, korkma arkanda ben varım, kim tutar seni! derler; İran ve Rusya' yla kapıştırılar; bir yere kadar da desteklerler, sonuç itibariyle üç devlette pert olur. Sonra gelir memleketi işgal ederler. Daha üç sene önce işgal edeceklerdi zaten... FETÖ darbesi başarıya ulaşsaydı, Kıbrıs' da konuşlandırılmış 10 Bin İngiliz Komandosu; vatandaşlarımızı koruyacağız-tahliye deceğiz bahanesiyle memleketin bir bölümünü işgale edecekti. Bunlar açıklanan, ortaya çıkarılmış gerçekler... İngiliz bunu yapar da Amerika' lı durur mu! Bir diğer düşman Yunanistan... Sosyal Medyada gördüm; F-16' lar 12' li kol uçuşuyla formasyon uçuşu gerçekleştirmiş. Türk tarafında bu uçuşlar şok etkisi yarattı yazıyor : https://twitter.com/TAHSAVUNMA/status/1234074858314752000
Etrafımızın it-köpek kaynıyor... bu gerçekleri bilerek hareket edelim ve kuvvetleri gereksiz yere yıpratmayalım.
-
yani demek oluyorki düşürülen uçak sayısı 3 oluyor
-
Şu haberler ne kadar bilinçsiz. İki de bir Su-24 için avcı uçağı diyorlar. Bizim uçakları önlemek için havalanmışlarmış.
Ne alaka!
-
Rusya ve İran' la sıcak çatışmaya girmeyecek şekilde harekat planlanmalı, hedeflerine ulaşıldıktan sonra da durulması gereken yerde durulmalıdır. Meselenin buralara gelmesini istemezdik ama bundan sonra yapılacak en akıllı iş budur.
Aksi halde ne olacağını da yazayım;
Bi' kere ''batılı müttefiklerimiz'' diyerek hiç kimse kendini kandırmasın; TÜRK' ÜN TÜRK' TEN BAŞKA DOSTU YOKTUR. O nedenle seçkin birliklerimizi yormayacağız, yıpratmayacağız, gerektiği yerde gerektiği kadar kullanacağız, kuvvet israfını önleyeceğiz ve harcanan mühimmatları biran evvel yerine koymaya çalışacağız. Mühimmat stokları, silah stokları, yarım kalan projeler, aciliyeti olan projeler biran evvel tamamlanmalıdır. Yok yandaştı, yok arkadaştı... bunları geçeceksiniz.
Diğer husus:
Sağdan soldan destek haberleri geliyor; İngiltere bir şeyler diyor, Amerikalı destek mesajları gönderiyor, İsrail bayram ediyor falan... bunlara güvenmeyeceksiniz. Hadi oğlum, korkma arkanda ben varım, kim tutar seni! derler; İran ve Rusya' yla kapıştırılar; bir yere kadar da desteklerler, sonuç itibariyle üç devlette pert olur. Sonra gelir memleketi işgal ederler. Daha üç sene önce işgal edeceklerdi zaten... FETÖ darbesi başarıya ulaşsaydı, Kıbrıs' da konuşlandırılmış 10 Bin İngiliz Komandosu; vatandaşlarımızı koruyacağız-tahliye deceğiz bahanesiyle memleketin bir bölümünü işgale edecekti. Bunlar açıklanan, ortaya çıkarılmış gerçekler... İngiliz bunu yapar da Amerika' lı durur mu! Bir diğer düşman Yunanistan... Sosyal Medyada gördüm; F-16' lar 12' li kol uçuşuyla formasyon uçuşu gerçekleştirmiş. Türk tarafında bu uçuşlar şok etkisi yarattı yazıyor : https://twitter.com/TAHSAVUNMA/status/1234074858314752000
Etrafımızın it-köpek kaynıyor... bu gerçekleri bilerek hareket edelim ve kuvvetleri gereksiz yere yıpratmayalım.
Yapsınlar hocam Türk tarafının şoka ve sinir şokuna uğradığını nereden öğrenmişler? Büyük ihtimal radarlarımızda görüldü ve kısa süreli bir şaşkınlık yaşanmış olabilir buda normal abartılıyor Yunanlılar tarafından. Biraz uzun uçsalardı bizim F-16'larda selamlamaya gelirdi Yunanlıları. Bu uçuş anca bizim sınırı açmamız nedeniyle akıllarınca bizi tahrik etmeye çalışmak içindir başka birsey değil.
-
Suriye haber ajansı SANA bugün 3 Türk İHA'sının düşürüldüğünü iddia etti.
https://sana.sy/en/?cat=495
-
Amerika askeri ekipman yardımı yapacakmış. Excaliburlardan yollarlar da NATO muttefikligi bir işe yarar.
-
Partikül ve UYVAR konuyu yine nerelere götürdünüz ve biribirinizi suçlayıcı ifadeler kullanıyorsunuz bu nedenle iletilerinizi Gereksiz ve ya Yasaklı İletiler ve Konular bölümüne taşıdım lütfen tartışmayı bırakın konumuza dönün.
http://www.defenceturk.com/index.php?topic=8919.0 (http://www.defenceturk.com/index.php?topic=8919.0)
-
Partikül ve UYVAR konuyu yine nerelere götürdünüz ve biribirinizi suçlayıcı ifadeler kullanıyorsunuz bu nedenle iletilerinizi Gereksiz ve ya Yasaklı İletiler ve Konular bölümüne taşıdım lütfen tartışmayı bırakın konumuza dönün.
Aslında iyi ettin, teşekkürler... eline sağlık. Konuyu okuduğuna göre Suriye politikasında aslın amaçlanan şeyin ne olduğu görmüş olman lazım. O nedenle bundan sonra YANLIŞ SURİYE POLİTİKASI demeyeceğim; BİLEREK, İSTEYEREK, PLANLANARAK HAYATA GEÇİRİLEN SURİYE POLİTİKASI diyeceğim. Zaten tarihte böyle yazacak... Fakat Türk milletinin bu gerçekleri görmesi için bedel ödemesi gerekecek. Ancak bedel ödedikten sonra haklıya haklı suçluya suçlu diyebilecektir. Çünkü kitleleri bilinçlendirmek kolay iş değildir. İllaki bedel ödemesi gerekiyor. Aklı başına geldikten sonra, bu milletin önünde durabilecek güç yoktur.
-
T.C. Milli Savunma Bakanlığı, geçtiğimiz saatlerde yaptığı açıklama ile Esad Rejimi’ne ait iki adet Sukhoi Su-24 tipi savaş uçağının düşürüldüğünü açıklamıştı.
SavunmaSanayiST.com tarafından edinilen bilgiye göre Türk Hava Kuvvetleri’ne ait E-7T Havadan İhbar ve Kontrol Uçağı (HİK), Rejime ait Su-24 savaş uçaklarını kalkış yapar yapmaz tespit etti. Buna müteakiben E-7T HİK, Hava Muharebe Devriye Görevi (CAP) icra etmekte olan Türk F-16 savaş uçaklarını bölgeye yönlendirdi. Bölgeye intikal eden F-16 savaş uçaklarından bir tanesi, radarını kasıtlı olarak kapatarak (düşman tarafından tespit edilmemek için), E-7T tarafından kendisine aktarılan radar verisini kullanmak suretiyle Su-24 uçaklarına iki adet AIM-120C7 Orta Menzilli Hava Hava Füzesini (AMRAAM) ateşledi.
Böylelikle rejime ait iki Su-24 uçağı, aynı Türk pilotu tarafından vuruldu.
https://www.savunmasanayist.com/iki-su-24u-ayni-turk-pilotu-vurdu/ (https://www.savunmasanayist.com/iki-su-24u-ayni-turk-pilotu-vurdu/)
-
Partikül ve UYVAR konuyu yine nerelere götürdünüz ve biribirinizi suçlayıcı ifadeler kullanıyorsunuz bu nedenle iletilerinizi Gereksiz ve ya Yasaklı İletiler ve Konular bölümüne taşıdım lütfen tartışmayı bırakın konumuza dönün.
[url]http://www.defenceturk.com/index.php?topic=8919.0[/url] ([url]http://www.defenceturk.com/index.php?topic=8919.0[/url])
Olayi biryerlere ceken ben degilim. Yemek tarifi programina bile Atatürk'un sevdigi kurufasulye nasil yapilirdi diye atlayacak olan da ben degilim.
Suriye savasi bilerek isteyerek cikarildi. Ama beklenen olmadi. Üzerine oynadiklari "şahıs" bunlari suya götürdü susuz getirdi.
Sonuç suriye-tc evliligi tutmadi, cocuklar ortada kaldi
-
Partikül ve UYVAR konuyu yine nerelere götürdünüz ve biribirinizi suçlayıcı ifadeler kullanıyorsunuz bu nedenle iletilerinizi Gereksiz ve ya Yasaklı İletiler ve Konular bölümüne taşıdım lütfen tartışmayı bırakın konumuza dönün.
[url]http://www.defenceturk.com/index.php?topic=8919.0[/url] ([url]http://www.defenceturk.com/index.php?topic=8919.0[/url])
Olayi biryerlere ceken ben degilim. Yemek tarifi programina bile Atatürk'un sevdigi kurufasulye nasil yapilirdi diye atlayacak olan da ben degilim.
:D güzel espri +1
-
Rejim telsizcisi düşen uçakları ararken şoke oldu! 'Vuruldu. Vuruldu. Vuruldu'
Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK), Beşşar Esed rejimine karşılık vererek iki uçağını vurduğu anlarda pilotlara ulaşmak isteyen rejim telsizcisine yanıtı, muhaliflerin telsizcisi verdi. Muhalif telsizci, "Vuruldu. Vuruldu. Vuruldu." anonsu yaptı.
AA’nın ulaştığı telsiz konuşması kayıtlarına göre, ilk olarak rejimin kontrol kulesi görevlisi, düştüğü yönünde bilgiler olan uçaklarla bağlantı kurmak için art arda anonslar yaptı.
Zehebi, Fıddı ve Riyah kodlarıyla seslenerek 3 uçağın havada olduğunu zanneden rejim görevlisinin anonslarının arasına muhaliflere ait uçak gözlemevinin telsizcisi girdi.
Muhalif telsizci, "Vuruldu. Vuruldu. Vuruldu." anonsu yaptı.
Rejim temsilcisi ise aldığı "kötü haber"e rağmen uçakları kod adlarıyla anonsa devam ederek pilotlara ulaşmaya çalıştı ancak pilotlardan dönüş gelmemesi ve uçakların düştüğünün anlaşılması üzerine muhalif telsizci, "Arkadaşlar, Riyah büyük ihtimalle düştü. (Kule) Riyah diyor dönüş yapmıyor. SU24 cevap vermiyor. Cebel Zaviye'deki arkadaşlar…" anonsu geçmeye başladı. Bu konuşmaların ardından rejim kulesinin anonsları kesildi.
Uçak gözlemevi kayıtlarına göre rejim uçakları Humus ilinde bulunan Sin ve T4 askeri havaalanlarından kalkmıştı.
Milli Savunma Bakanlığı, Esed rejimine ait 2 savaş uçağının düşürüldüğünü duyurmuştu.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-rejim-telsizcisi-dusen-ucaklari-ararken-soke-oldu-vuruldu-vuruldu-vuruldu-41458706 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-rejim-telsizcisi-dusen-ucaklari-ararken-soke-oldu-vuruldu-vuruldu-vuruldu-41458706)
-
Suriye iç savaş sonucu tam işi bitmişken Rusya desteğiyle ayağa kalkıyor muhalifleri mağlup etmeye başlıyor. İşler Suriye-Rusya lehine gelişirken devreye birileri Türkiye'yi sokuyor , ne hikmetse hava desteği olmadan Suriye'ye giriyoruz , onlarca şehit veriyoruz ; artık tüm TSK güçleri Suriye devletine saldırıya geçiyor.
Bunun strateji kitaplarında bir adı olduğuna eminim.Ben bu işin sonunu hiç iyi görmüyorum maalesef arkadaşlar...
-
Suriye iç savaş sonucu tam işi bitmişken Rusya desteğiyle ayağa kalkıyor muhalifleri mağlup etmeye başlıyor. İşler Suriye-Rusya lehine gelişirken devreye birileri Türkiye'yi sokuyor , ne hikmetse hava desteği olmadan Suriye'ye giriyoruz , onlarca şehit veriyoruz ; artık tüm TSK güçleri Suriye devletine saldırıya geçiyor.
Bunun strateji kitaplarında bir adı olduğuna eminim.Ben bu işin sonunu hiç iyi görmüyorum maalesef arkadaşlar...
+1 öyle anlaşılıyor ki, Türk askerini bilerek ateşe attılar hocam. Bu şekilde kamuoyu desteğini de arkalarına aldılar. Söz konusu Türk askerinin canı olunca, millet doğal olarak ayağa kalktı. Bu şekilde meşruiyet zemini de kazanmış oldular. Düşünebiliyor musunuz! Genelkurmay Başkanı üç gün sonra başsağlığı mesajı yayınladı. Zaten CB' nin konuşması evlere şenlik. Milletin yüreği kor gibi yanarken çıkıp gülücükler dağıtabiliyordu... Ne millete başsağlığı dilediler ne de genel merkezlerine Türk bayrağı astılar. Bunlar hafızalara kazındı hocam, kaçarı yok.
-
Fena halde gaza getiriliyoruz... Yazık ... Son 15 yıldır hiçbir dış meselede çıkar elde edemedik bunun sonu da farklı olmayacak...
Emperyalistler çıkarlarını elde edip bölgeden çıkınca biz , bize bu olaylardan dolayı kin besleyecek Suriye halkıyla onlarca yıl birarada yaşamaya devam edeceğiz.
Ne pahasına? Ne kazanacağız bu işin sonunda ne olur biri bana izah etsin?
-
Error 404 (Not Found)!!1 (http://www.youtube.com/watch?v=3trZCXMwzNM#)
-
4 milyon Suriyeli'yi sanki çok zengin bir ülkeymişiz gibi getiripte başına bela edersen idlib'den bir 4 milyon daha gelmesin diye böyle uğraşırsın işte. Ondan sonra yıllarca beslediğimiz Suriye'liler açtığımız sınırdan geçerken böyle konuşur;
http://youtu.be/7yyGdpZfAXY (http://youtu.be/7yyGdpZfAXY)
https://youtu.be/HPxSaJjN8sM (http://youtu.be/HPxSaJjN8sM)
-
youtu.be/bspymbyYuRo (http://youtu.be/bspymbyYuRo)youtu.be/KmovE1Ygw5M (http://youtu.be/KmovE1Ygw5M)youtu.be/3XM8BEtO5dU (http://youtu.be/3XM8BEtO5dU)
-
Rusya Savunma Bakanlığı, Şam yönetiminin İdlib'deki hava sahasını kapatmasının ardından, bu bölgede Türk uçaklarının güvenliğini garanti edemeyeceklerini bildirdi.
https://tr.sputniknews.com/rusya/202003011041513154-rusya-savunma-bakanligi-suriye-idlib-hava-sahasini-kapattiktan-sonra-turk-ucaklarinin-guvenligini/
-
Rusya Savunma Bakanlığı, Şam yönetiminin İdlib'deki hava sahasını kapatmasının ardından, bu bölgede Türk uçaklarının güvenliğini garanti edemeyeceklerini bildirdi.
https://tr.sputniknews.com/rusya/202003011041513154-rusya-savunma-bakanligi-suriye-idlib-hava-sahasini-kapattiktan-sonra-turk-ucaklarinin-guvenligini/
Ne yani? Adamları üç gündür bombalıyoruz. Hava sahasını kapatmak akıllarına gelmemiş mi?
-
(https://pbs.twimg.com/media/ESC-GHHWsAAhnMc?format=png&name=900x900)
-
Rusya Savunma Bakanlığı, Şam yönetiminin İdlib'deki hava sahasını kapatmasının ardından, bu bölgede Türk uçaklarının güvenliğini garanti edemeyeceklerini bildirdi.
https://tr.sputniknews.com/rusya/202003011041513154-rusya-savunma-bakanligi-suriye-idlib-hava-sahasini-kapattiktan-sonra-turk-ucaklarinin-guvenligini/
Ne yani? Adamları üç gündür bombalıyoruz. Hava sahasını kapatmak akıllarına gelmemiş mi?
Gelmedi çünkü Türkiye'nin ani ve etkili reaksiyon vermesi yüzünden soktalar böyle bir reaksiyonu beklemiyorlardı. Rejim son üç günde aldığı darbeyi savaş boyunca görmedi.
-
Bize 500 Som, 500 Bozdoğan lazım. Havada uçan balona bile BVR sallayacak kapasitede olmak lazım. Bölgeyi domine ederiz.
-
Putin: Kimseyle savaşa girme niyetimiz yok
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya’nın kimse ile savaşa hazırlanmadığını, kimsenin aklına savaş fikrinin gelmemesi için de gerekli şartları oluşturmaya çalıştıklarını söyledi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, TASS'a verdiği röportajda silah üretimi konusunda açıklamalarda bulundu.
Rus ordusunun güçlü olduğuna dikkati çeken Putin, "Kimse ile savaşmak için hazırlık yapmıyoruz. Kimsenin aklına savaş fikrinin gelmemesi için de gerekli şartları oluşturmaya çalışıyoruz" dedi.
Rusya’nın tarihte ilk kez dünyada var olmayan silah ürettiğini dile getiren Putin, "ABD, silah konusunda bize yetişmeye çalışıyor. Bu, tarihte hiçbir zaman yaşanmadı" diye konuştu.
ABD ile Rusya arasında 2010'da imzalanan Yeni Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması'nın (New START) sona ermek üzere olduğunu hatırlatan Putin, bu anlaşmanın yenilenmesi gerektiğini vurguladı.
Putin, stratejik alandaki dengenin korunması gerektiğinin altını çizdi.
https://www.ntv.com.tr/dunya/son-dakika-haberiputin-kimseyle-savasa-girme-niyetimiz-yok,nxfSA67egkOGwadEZHNbTw (https://www.ntv.com.tr/dunya/son-dakika-haberiputin-kimseyle-savasa-girme-niyetimiz-yok,nxfSA67egkOGwadEZHNbTw)
-
zaten ne işimiz var suriyede
-
İğdiş edilmiş bir ulkenin baskani bunu soyluyorsa inanmak gerek.
Dunyanin yarisi elindeyken, ortagina ayakci olmayi kabul etmis bir ülke ne de olsa...
-
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, bugüne kadar 2 savaş uçağı,2 İHA,8 helikopter,135 tank,5 hava savunma sistemi, 2557 Rejim unsuru etkisiz hale getirildiğini açıkladı.
-
Çok güzel reaksiyon verildi harika bir operasyondu eleştiririm ama haklarınida veririm. Bu tür operasyonlarda canımı sıkan tek nokta şehitlerimizden sonra yapilmasiydi. Yani esadin kellesi bile 33 şehidimizin karşılığı olamaz. Bu yüzden zafer ne kadar görkemli olsada yürekler buruk. Maalesef detaylara girip söyle harika işler yaptık böyle muhteşem şeyler yaptık diyemiyorum cunkı kalbimin bir tarafı hep şehitlerimizle dolu. Keşke şu operasyonu şehirler vermeden yapsaydık demekten başka birsey diyemiyorum ve yine tekrar altını çiziyorum. Iraktaki, Suriyedeki us bölgelerindeki askerlerimize daha fazla sahip çıkalım. Us bolgesindeler başlarına birsey gelmez dediğimizde başımıza neler geldi gördük umarim tekrarı yasanmaz cunkı şehidin karşılığı yok, bunu devlet yöneticileride öğrensin. Şehidin karşılığı bir bölgeyi almak veya sayısız düşman öldürmek değil. O yüzden şehit verildikten sonra saçma sacma rakamlar paylasmasinlar beni teselli etmiyor o rakamlar
-
Çok güzel reaksiyon verildi harika bir operasyondu eleştiririm ama haklarınida veririm. Bu tür operasyonlarda canımı sıkan tek nokta şehitlerimizden sonra yapilmasiydi. Yani esadin kellesi bile 33 şehidimizin karşılığı olamaz. Bu yüzden zafer ne kadar görkemli olsada yürekler buruk. Maalesef detaylara girip söyle harika işler yaptık böyle muhteşem şeyler yaptık diyemiyorum cunkı kalbimin bir tarafı hep şehitlerimizle dolu. Keşke şu operasyonu şehirler vermeden yapsaydık demekten başka birsey diyemiyorum ve yine tekrar altını çiziyorum. Iraktaki, Suriyedeki us bölgelerindeki askerlerimize daha fazla sahip çıkalım. Us bolgesindeler başlarına birsey gelmez dediğimizde başımıza neler geldi gördük umarim tekrarı yasanmaz cunkı şehidin karşılığı yok, bunu devlet yöneticileride öğrensin. Şehidin karşılığı bir bölgeyi almak veya sayısız düşman öldürmek değil. O yüzden şehit verildikten sonra saçma sacma rakamlar paylasmasinlar beni teselli etmiyor o rakamlar
34 şehit verdiğimiz sırada havada uçan uçakları biliyorduk. Zaten hava kuvvetlerinin bilmemesi düşünülemez. Hulusi Akar kendisi söyledi ilk vurdıklarında uyardık onlar devam etti. Hatta ambulansları bile hedef aldılar dedi. Yani istesek o uçakları en başta düşürebilirdik. Ama yapmadık. Hatay semasında sürekli devriye uçan uçaklar var. 1 Aim-120 Amraam'a bakardı. Yapmadılar ve 34 şehit verdik. Kimse Türk hava kuvvetlerinin gücünün farkında değil. Devlet bile değil emin olun. Istesek No fly zone bile ilan ederiz orada. Idlib nedir ki Hatayın dibi. Zaten şuan da adı konmasa da öyle. Rejim uçak uçuramıyor en son 2 uçak düştü. Uçağının başında F yazıyorsa kralsın.
-
Sitemizin adi “Turk Savunmasi” bu nedenle agirlikli olarak direk savunma ile konularin islenmesi gayet normal ve oyle olmali bu konuda mutabikiz. Ancak Savunma sadece silah ile yapilmaz .Yani Savunmanin etkin yapilabilmesi baska unsurlar da mevcut Siyasi,strateji ….butun bu bacaklar etkin dogru uygulanmasi halinde ancak Savunmamiz basarili olur. Konu basligimiz Suriye ama islemekte oldugumuz guncel konu Idlip. O zaman idlipte isimiz ne konusunu geciyorum cunku azimsanamayacak bir kismimiz hukumetimizin Idlip politikasini onaylamiyor. “ Ben de bu guruba dahilim”
Konuyu sahsi siyasi goruslerimizden ayri tutarak carpitmadan irdelemeke yarar oldugu kanisindayim.
Oncelikle Suriyede isimiz ne demiyorum Idlipte isimiz ne? halen ben sahsen yapilmis olan ve halen yapilmakta olan siyasi aciklamalarin gercekci olmadigi kanisindayim.
Idlip olayina bulastik , peki bulasilmis olan hatali bir politikada israrimiz niye ? Orada onlarca askerimizin sirf israrimiz ve hatalarimiz nedeni ile sehit dusmesi bizlere konuyu bir defa daha mantik suzgecinden gecirmemiz icin bir uyari degilmi?
Elbette idlipte sehit dusen askerlerimizin kani yerde birakilmamali. Ancak yapilmasi gerekli olan yapmis oldugumuz hatalardan dolayi askerlerimizin kanini bos yere akitmamak olmali.
Idlipte Suriye rejim kuvetlerinin geri cekilmesini beklemek safliktan ibaret oldugu kanisindayim. Neticede rejimi begensek de begenmesekte kendi toprak butunlugunu control altina lamak icin savasmakta. Yani Suriye rejim kuvetlerinin Astanada anlasilmis olan sinirlar ilerisine cekilmesini beklemek hayal den ibaret. Hele Rusyanin Suriyede ve ozellikle Idlipte rejimi desteklemesini veya bizim rejim kuvvetlerini Astana sinirlarinin gerisine puskurtmemize izin vermesi cok buyuk bir hayal. Rusyanin menfaatleri cercevesinde buna goz yummasi mumkun degil. Rusyanin en fazla yapacagi su an yapmakta oldugu gibi inkar politikasi ve bir miktar da sirf bizlerle olan ikili iliskilerinin tamami ile raydan cikmamasi sinirli oranda bizlerin rejim kuvvetlerini hirpalamamiza izinden ibaret. Rusya boyle bir durumda gerek Suriye rejimine gerekse bizlere patron kendisinin oldugunu ve kendisinin vermis oldugu izin limitleri icerisinde harek edebilecegimizi tekrardan hatirlatmakta.
Bu nedenle son birkac gun icerisinde Idlip cephesinden gelmekte olan bir miktar basari basimizi dondurmesin. Idlip eninde sonunda gun gelip rejim topraklarina katilmasi kacinilmaz bir olay. Bu nedenle stratejimizi bugun icin degil gunun sonunda kalici olacak sekilde hedefleyip planlamalayiz.
Hele hele Idlip konusunda Rusya ya kizip bizlere gozumuzun icine baka baka atmis oldugu ve atmakta oldugu kaziklarla bizleri derinden yaralayan ABD den herseyi sineye cekerek gunu kurtarmak icin medet ummak tamami le aymazliktir.
Her ne kadar da pek dillendirilmese de Idlipteki Iran parmagini unutmamakta yarar vardir. Su andanUkrayna politikamiz nedeni ile karadenizde Rusya ile ,Egede multeci konusu ve malum konular nedeni ile Yunanistanla, Dogu Akdenizde AB ,GKRY ,Misir vs ile ,son olarak listeye bir de Libya eklenmis iken iran ile de papaz olmak su an icin yapilabilecek en buyuk hata olur.
Sahsi dusuncem su asamada Idlipte askerimizin kaninin yerde birakilmamasi sonrasi son bir kac gun icerisindeki basariyi terse cevirmeden Rusya nin uzun bir zamandan beri teklif etmekte oldugu Suriye devleti ile gorusme kanalini tekrardan olusturmalayiz. “sayet gorusme kanalini Rusyasiz kurabilme erdemine sahip isek bunu yapmamiz ilerisi icin de avantajli olur.” Idlip konusunda oncelikle Suriye devleti ile anlasip gozlem noktalarimizi sinirlarimiza daha yakin ve gerektiginde koruma latina alabilecegimiz noktalara cekmemiz en dogru hareket olacaktir.
** Bir baska gunde Idlipteki radikal guruplarin tasviyesi ve Oso konusundaki fikrimi paylasacagim.
-
Çok güzel reaksiyon verildi harika bir operasyondu eleştiririm ama haklarınida veririm. Bu tür operasyonlarda canımı sıkan tek nokta şehitlerimizden sonra yapilmasiydi. Yani esadin kellesi bile 33 şehidimizin karşılığı olamaz. Bu yüzden zafer ne kadar görkemli olsada yürekler buruk. Maalesef detaylara girip söyle harika işler yaptık böyle muhteşem şeyler yaptık diyemiyorum cunkı kalbimin bir tarafı hep şehitlerimizle dolu. Keşke şu operasyonu şehirler vermeden yapsaydık demekten başka birsey diyemiyorum ve yine tekrar altını çiziyorum. Iraktaki, Suriyedeki us bölgelerindeki askerlerimize daha fazla sahip çıkalım. Us bolgesindeler başlarına birsey gelmez dediğimizde başımıza neler geldi gördük umarim tekrarı yasanmaz cunkı şehidin karşılığı yok, bunu devlet yöneticileride öğrensin. Şehidin karşılığı bir bölgeyi almak veya sayısız düşman öldürmek değil. O yüzden şehit verildikten sonra saçma sacma rakamlar paylasmasinlar beni teselli etmiyor o rakamlar
+1
-
BM açıkladı: Rusya savaş suçu işledi
BM Suriye Araştırma Komisyonu, Esed rejiminin Suriye'de sağlık kuruluşları ve sivil unsurları vurarak, Rusya Hava Kuvvetlerinin ise İdlib'de sivil alanlarda gelişigüzel saldırılar başlatarak savaş suçu işlediğini bildirildi.
BM Suriye Araştırma Komisyonu Raporu'nda "Rusya Hava Kuvvetleri (İdlib'de) sivil alanlarda gelişigüzel saldırılar başlatarak savaş suçu işledi" denildi.
Raporda, "Suriye Demokratik Güçleri'nin (YPG/PKK) kontrolü altındaki bölgelerde çocuklar da dahil olmak üzere sivillerin hakları ihlal edildi." ifadesine yer verildi.
"TÜRKİYE SİVİLLERİN ZARAR GÖRMEMESİ İÇİN ÇOK DİKKATLİ DAVRANIYOR"
BM Uluslararası Bağımsız Suriye Araştırma Komisyonu üyesi Hanny Megally, yaptığı açıklamada, "Türkiye İdlib'de sivillerin zarar görmemesi için çok dikkatli davranıyor." dedi.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-bm-acikladi-rusya-savas-sucu-isledi-41459230 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-bm-acikladi-rusya-savas-sucu-isledi-41459230)
-
... Bu tür operasyonlarda canımı sıkan tek nokta şehitlerimizden sonra yapilmasiydi...
Peki hangi gerekçeyle operasyon yapacaktık? Cevabı yok... Yani meşru zeminde operasyon yapamayacaktık. Şimdiki durumda, meşru müdafaa veya mütekabiliyet esasına göre operasyon yaptık.
-
Türk SİHA'larının başarısı dünya gündeminde!
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5e5d0a7a18c7732894642208.jpg)
Türk ordusunun kullandığı silahlı insansız hava araçlarının Esed rejimi güçlerini yerle bir etmesi dünya gündeminde ses getirdi. Rejime ağır darbe vuran Türk SİHA'larının nokta atışlarını yayınlayan yabancı basın, ‘Ankara teknolojik gücünü gösterdi’ dedi.
İdlib'de yerli ve milli SİHA'ların rejime ağır kayıp vermesi dünya medyasında da geniş yankı buldu.
ABD'li merkezli medya kuruluşu Bloomberg, Türk SİHA'ların başarısını "Ankara teknolojik gücünü gösterdi" sözleriyle yansıttı.
Haberde benzeri görülmemiş sayıda uçağın eşgüdüm içinde hareket ettiğine dikkat çekildi.
İlk kez bir ülkenin geniş bir hava sahasını drone sürüsü kullanarak yönettiği aktarıldı.
"Düzinelerce uzaktan kontrol edilen uçak, Suriye üslerini, kimyasal savaş depoları ve iki Su-24 savaş uçağını vurdu" denildi.
Voice of America da Türk SİHA'larının yaptığı nokta atışların görüntülerini yayınladı.
‘TÜRKİYE'NİN HAREKATI REJİME İVME KAYBETTİRDİ’
İngiliz The Guardian gazetesi ve France 24’te yer alan haberlerde de rejim unsurlarının Türk dronlarıyla etkisiz hale getirildiği duyuruldu.
Türk SİHA'ların rejime vurduğu darbeyi İngiliz devlet televizyonu BBC'de gündemine taşıdı.
BBC, Guardian'ın "Türkiye'nin harekatı rejime ivme kaybettirdi " haberine de geniş yer verdi.
‘ORTADOĞU'NUN KADERİNİ DEĞİŞTİREN ADAM’
Türk İHA ve SİHA'ların büyük başarısıyla ilgili yabancı politikacılardan da çarpıcı yorumlar geldi.
Portekizli siyaset bilimci ve Amerikan Hudson Enstitüsü Araştırmacısı Bruno Maçaes, Türkiye'nin Suriye'deki büyük askeri başarısından övgüyle söz etti.
Bruno Maçaes, sosyal medya hesabından "Türkiye, nasıl silahlı drone süper gücü haline geldi?" diye sordu ve dronları üreten Baykar Savunma Teknik Müdürü Selçuk Bayraktar için ''Ortadoğu'nun kaderini değiştiren adam'' nitelemesinde bulundu. (Kaynak: TRT Haber)
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/turk-sihalarinin-basarisi-dunya-gundeminde-41459414 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/turk-sihalarinin-basarisi-dunya-gundeminde-41459414)
-
Drone alternatiflerini çoğaltmamiz lazım. Özellikle uydu kontrollü ihalar lazım bize cunkı elektronik harbe karşı radyo frekansli ihalar bir işe yaramıyor. Hem uydu kontrollü hem akıncı gibi som ve MK serisi bomba taşıyacak yüksek irtifada uçacak ihalara şiddetle ihtiyacımız var. Bir diğer nokta tusasin tfx üzerinden elde edeceği stealth teknolojisini ihalara uygulamak. Böyle balik tasarımına sahip akıncı hoş duruyor ama bize radar izini düşürecek tasarımlar lazım gerçi kanat altındaki muhimmatlarla çok zor ama ben bir çare bulacağımızi düşünüyorum. Kısaca ivme yakaladığımız Drone teknolojisinde dünyaya yön vermek bizim elimizde bu fırsatı kacirmayalim. Madem bir savastayiz teknolojik ürünlerimizin sahadan geridonusleride olacaktır. Keşke en az 4-5 tanede Altay olsaydida suriyede deneseydik Altay içn harika bir pr olacaktı.
-
Bahar Kalkanı Harekatı ile ağır kayıplar veren Esed Rejimi'nden küstah açıklama: Karşı koymakta kararlıyız
İdlib'deki hain saldırının ardından başlatılan Bahar Kalkanı Harekatı kapsamında ağır kayıplar veren Esed Rejimi'nden küstah bir açıklama geldi. Türkiye ile yüzleşmekten korkmadıklarını belirten rejim, "Türkiye'nin topraklarımızdaki saldırılarına karşı koymakta kararlıyız" açıklamasını yaptı.
ŞAM YÖNETİMİNDEN KÜSTAH AÇIKLAMA
Harekat öncesi Türkiye'nin, 'Şam yönetiminin şubat sonuna kadar Soçi Mutabakatı sınırlarına çekilmeli' uyarısını dikkate almayan ve saldırılarını yoğunlaştıran Esed Rejimi'nden küstah bir açıklama geldi. Türkiye'nin "saldırganlığıyla" yüzleşmekten korkmadıklarını belirten rejim, "Türkiye'nin topraklarımızdaki saldırılarına karşı koymakta kararlıyız" açıklamasını yaptı.
https://www.haberler.com/idlib-deki-hain-saldirinin-ardindan-esed-den-12973635-haberi/ (https://www.haberler.com/idlib-deki-hain-saldirinin-ardindan-esed-den-12973635-haberi/)
-
Bahar Kalkanı Harekatı ile ağır kayıplar veren Esed Rejimi'nden küstah açıklama: Karşı koymakta kararlıyız
İdlib'deki hain saldırının ardından başlatılan Bahar Kalkanı Harekatı kapsamında ağır kayıplar veren Esed Rejimi'nden küstah bir açıklama geldi. Türkiye ile yüzleşmekten korkmadıklarını belirten rejim, "Türkiye'nin topraklarımızdaki saldırılarına karşı koymakta kararlıyız" açıklamasını yaptı.
ŞAM YÖNETİMİNDEN KÜSTAH AÇIKLAMA
Harekat öncesi Türkiye'nin, 'Şam yönetiminin şubat sonuna kadar Soçi Mutabakatı sınırlarına çekilmeli' uyarısını dikkate almayan ve saldırılarını yoğunlaştıran Esed Rejimi'nden küstah bir açıklama geldi. Türkiye'nin "saldırganlığıyla" yüzleşmekten korkmadıklarını belirten rejim, "Türkiye'nin topraklarımızdaki saldırılarına karşı koymakta kararlıyız" açıklamasını yaptı.
https://www.haberler.com/idlib-deki-hain-saldirinin-ardindan-esed-den-12973635-haberi/ (https://www.haberler.com/idlib-deki-hain-saldirinin-ardindan-esed-den-12973635-haberi/)
yav he he bizde yedik arkanda rus ayısı olmasa görürüz o kararlılıgınızı göt korkunuzdan saga sola ambulanslarla gitmenizden belli kararlı duruşunuz !!!
-
İdlib gerginliği sonrası Türkiye'nin ABD'den istediği hava desteği talebine olumsuz yanıt geldi. ABD Savunma Bakanı Mark Esper, İdlib'te Türkiye'ye hava desteği vermeyeceklerini söyledi.
(https://foto.haberler.com/haber/2020/03/02/abd-turkiye-ye-idlib-te-hava-destegi-vermeyecek-12974013_4080_o.jpg)
Türkiye'nin ABD'den istediği hava desteği yani ABD uçaklarının kullanılması talebine Pentagon'dan olumsuz yanıt geldi. ABD Savunma Bakanı Mark Esper, Suriye'nin İdlib vilayetinde Türkiye'ye hava desteği sağlamayacaklarını söyledi.
"NATO OLACAKLARA HAZIR"
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile Suriye'deki durumu görüştüğünü teyit eden Esper, olabilecek her şeye NATO'nun hazır olduğunu dile getirdi.
https://www.haberler.com/abd-turkiye-ye-idlib-te-hava-destegi-vermeyecek-12974013-haberi/ (https://www.haberler.com/abd-turkiye-ye-idlib-te-hava-destegi-vermeyecek-12974013-haberi/)
-
İdlib'in Serakip ilçesinin kontrolü yeniden rejim güçlerinin eline geçti. Ardından Rusya Savunma Bakanlığı, Rus askeri polisinin ilçeye güvenliği sağlamak üzere gireceğini açıkladı.
Not: Muhalifler bunca zaman bir türlü kontrol sağlayamayınca Rusya harekete geçti.
https://twitter.com/rusencenter/status/1234532664826384384
-
İdlib'in Serakip ilçesinin kontrolü yeniden rejim güçlerinin eline geçti. Ardından Rusya Savunma Bakanlığı, Rus askeri polisinin ilçeye güvenliği sağlamak üzere gireceğini açıkladı.
Not: Muhalifler bunca zaman bir türlü kontrol sağlayamayınca Rusya harekete geçti.
https://twitter.com/rusencenter/status/1234532664826384384
Sn Firtina06 ,Sahsi dusuncem Rus polisinin bu aksiyonun nedeni Muhaliflerin Serakip ilcesinde kontrol altinda bulunduramadiklari degil. Rus polisinin Serakip ilcesinde kontolu Suriye rejim kuvetlerinin M4 ve M5 karayollarinin kesismekte oldugu onemli bir yerlesim birimi olmasi ve buranin tekrardan muhaliflerin eline gecmesi tehlekisinden arindirmak oldugu kanaatindayim. Ayni zamanda 5 Mart da ki Putin Erdogan gorusmesinde onumuze surulecek planin ilk isareti diye algiliyorum. "Yani diger baska bolgelerde oldugu gibi Rusya gozetiminde boylelikle Rejim memnun disa da bak orada carpisma onleniyor mesaji verilmis olur.
-
Arkadaşlar her operasyon özellikle bir bütün olarak Suriye bize gösterdiki hava üstünlüğü kimde ise onun borusu ötüyor. Şimdi bizim hava üstünlüğünü sağlayacak tek aracımız S400 bu sistem ise Rusyaya ait. Yani Ruslara karsi kullanamiycaz. Bazıları Siper hava savunma sisteminden bahsediyor lakin Siperi Hataya kursan karşı tarafta S400 kursa yine dezavantajlı oluyoruz. Bu durumda bize ne lazım? S400un radar ve füze menziline sahip bir sistem lazım. Üstünlüğü bu şekilde sağlarız yada tamamen kitleriz kimse uçamaz. Ha kitleyecek sistemin yok ise işte bize en lazım olan ağaya geliyoruz. Gezgin seyir füzesi ve özellikle gemi konuşlu bir gezgin... Bu füzeyle bugün sahip olsaydık Ruslar bırakın S400u S500u getirse yine nefes aldirmazdik. Gözümüz karardiginda aynı anda 20-30 gezgini firlatabilecek milletiz lakin Suriye 20-30 hss füzesini atesleyemez. Ne ekonomisi yeter nede kabiliyeti... Bizim için öncelik gezgin ve siper olmalı lakin yine diyorum suriyede hava üstünlüğü açısından dengeyi değiştirecek şey ne ucaklardir (f35imiz olsa anasını ağlatırdik ama yok) nede hsslerdir. Seyir füzeleri işin anahtar kısmıdır. Biz aslında Akdeniz üzerinden F16larla füze Menziline girmeden som füzesi ile Şami vuracak kabiliyetimiz var ama gerek görülmemiş demekki. Kısacası gezgine ağırlık vermek şart madem karşımızda hss var, seninde elinde hss katili seyir fuzelerin olması sart
-
İdlib gerginliği sonrası Türkiye'nin ABD'den istediği hava desteği talebine olumsuz yanıt geldi. ABD Savunma Bakanı Mark Esper, İdlib'te Türkiye'ye hava desteği vermeyeceklerini söyledi.
Aslansın, kaplansın; Türkiye' nin arkasındayız! diyorlardı hani... ne oldu?
-
MSB acı haberi duyurdu: 1 asker şehit, 1 asker yaralı
Milli Savunma Bakanlığı: Rejim unsurlarının topçu ateşinde 1 askerimiz şehit oldu, 1 askerimiz yaralandı.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-msb-aci-haberi-duyurdu-1-asker-sehit-1-asker-yarali-41459617 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-msb-aci-haberi-duyurdu-1-asker-sehit-1-asker-yarali-41459617)
-
İdlib gerginliği sonrası Türkiye'nin ABD'den istediği hava desteği talebine olumsuz yanıt geldi. ABD Savunma Bakanı Mark Esper, İdlib'te Türkiye'ye hava desteği vermeyeceklerini söyledi.
Aslansın, kaplansın; Türkiye' nin arkasındayız! diyorlardı hani... ne oldu?
Böyle bir niyetleri olsaydı, 9 sene önce yaparlardı. Savaş da başlamadan biterdi. Herkes biliyor kimin ne olduğunu.
-
İdlib gerginliği sonrası Türkiye'nin ABD'den istediği hava desteği talebine olumsuz yanıt geldi. ABD Savunma Bakanı Mark Esper, İdlib'te Türkiye'ye hava desteği vermeyeceklerini söyledi.
Aslansın, kaplansın; Türkiye' nin arkasındayız! diyorlardı hani... ne oldu?
Böyle bir niyetleri olsaydı, 9 sene önce yaparlardı. Savaş da başlamadan biterdi. Herkes biliyor kimin ne olduğunu.
Demek ki herkesin bildigini gordugunu yoneticilerimiz goremiyor olacak ki talepte bulunmuslar. ;)
-
Aslında bence bizimkiler maskeyi düşürmek için istemişlerdir. ;)
ABD'nin stratejik amacı, olabildiğince çok sayıda radikali birbirine kırdırmak. Bunu yaparken aynı zamanda da Rusya ve İran'a mali yük yüklemek. Türkiye'nin destekledikleri de onlara göre radikal safında.
Türkiye, Rusya/ABD ölçeğinde bir ateş gücüne kavuşmazsa, bu oyunda hep ütülür. O da kısa vadede olacak iş değil zaten...
En rasyonel tercih diplomatik olarak meseleyi çözmek.
-
Aslında bence bizimkiler maskeyi düşürmek için istemişlerdir. ;)
ABD'nin stratejik amacı, olabildiğince çok sayıda radikali birbirine kırdırmak. Bunu yaparken aynı zamanda da Rusya ve İran'a da mali yük yüklemek. Türkiye'nin destekledikleri de onlara göre radikal safında.
Türkiye, Rusya/ABD ölçeğinde bir ateş gücüne kavuşmazsa, bu oyunda hep ütülür. O da kısa vadede olacak iş değil zaten...
En rasyonel tercih diplomatik olarak meseleyi çözmek.
Aslında bence bizimkiler maskeyi düşürmek için istemişlerdir. " Buna emin degilim ,ama oyle ise sevinirim"
En rasyonel tercih diplomatik olarak meseleyi çözmek. " Bu konuda hem fikiriz"
-
Maske düşürme falan yok. Arap Baharı başlayalı 9 sene olmuş, maskeli balosu mu kalmış! Her şey açık ve ortadadır. Ayrıca maskeyi düşürmüş olsak bile kimin neyine gerek! Her devletin kendine göre bir stratejik hedefi var, hedeflerine ulaşmaya çalışmaktadır. Haklı haksız, suçlu suçsuz kimin umurunda?
Ne yazık ki, stratejik olarak kaybettik. Doğu Akdeniz' i kaybediyoruz... Stratejik müttefiklerimiz bölge ülkeleriydi. İhvancılık davasına potansiyel müttefiklerimizi kaybettik. Zaten evvelden İsrail, Mısır ve Libya' yı da kaybetmiştik. Bölgede işbirliği yapabileceğimiz tek bir dostumuz kalmadı.
En son harekatla sınırlı taktik başarı kazanıldı. Şimdi topluma bu başarı pompalanıyor. Ama bu geçici bir şeydir... sadece çatışmayı kazandık, zaferi kazanmadık. Zaferi kazanmak için yapılması gerekenler bular değildi. Cihatçıları koruyabilmek için Türk askerini ateşe sürdüler ve bu nedenle Rusya' yı kaybettik. Rusya Doğu Akdeniz' de Türkiye' ye ders verebilmek için; Mısır, İsrail, Yunanistan ve Rum Kesiminin yanında saf tutabilir. Ve ayrıca Birleşmiş Milletler' de Türkiye aleyhine çıkartılmak istenecek her hangi bir karar için veto yetkisini kullanmayabilir. Zaten Amerika' da bunu istiyordu... Bu arada Kıbrıs' da tehlikede.
-
Kinaye azizim, kinaye. Rusya'yı kazanmadık ki kaybedelim. Ona katılmıyorum. Keza ABD de öyle. Dış politikadaki taktik hata, süper güç olmadan süper güç politikası uygulamaya kalkmaktı.
Dış politikadaki stratejik hataysa İhvancılık. İhvancılık, AKP iç politikasının dış politikadaki devamıdır. AKP iç politikada nasıl ki köşeye sıkıştı ve yolun sonuna geldi, dışarıda da öyle oluyor.
Atatürk Reformlarının Türk Milletinin kültürüne uymadığını, ama İhvan usulü İslamcılığın uyduğunu düşünen AKP'nin geldiği yer ve durum budur. Meselenin siyaset felsefesi olarak özeti budur.
Tamam, forumda siyaset konuşmayalım da bu durumun siyasetten bağımsız konuşulması imkansız. En azından siyaset felsefesi bağlamında.
-
Arkadaşlar her operasyon özellikle bir bütün olarak Suriye bize gösterdiki hava üstünlüğü kimde ise onun borusu ötüyor. Şimdi bizim hava üstünlüğünü sağlayacak tek aracımız S400 bu sistem ise Rusyaya ait. Yani Ruslara karsi kullanamiycaz. Bazıları Siper hava savunma sisteminden bahsediyor lakin Siperi Hataya kursan karşı tarafta S400 kursa yine dezavantajlı oluyoruz. Bu durumda bize ne lazım? S400un radar ve füze menziline sahip bir sistem lazım. Üstünlüğü bu şekilde sağlarız yada tamamen kitleriz kimse uçamaz. Ha kitleyecek sistemin yok ise işte bize en lazım olan ağaya geliyoruz. Gezgin seyir füzesi ve özellikle gemi konuşlu bir gezgin... Bu füzeyle bugün sahip olsaydık Ruslar bırakın S400u S500u getirse yine nefes aldirmazdik. Gözümüz karardiginda aynı anda 20-30 gezgini firlatabilecek milletiz lakin Suriye 20-30 hss füzesini atesleyemez. Ne ekonomisi yeter nede kabiliyeti... Bizim için öncelik gezgin ve siper olmalı lakin yine diyorum suriyede hava üstünlüğü açısından dengeyi değiştirecek şey ne ucaklardir (f35imiz olsa anasını ağlatırdik ama yok) nede hsslerdir. Seyir füzeleri işin anahtar kısmıdır. Biz aslında Akdeniz üzerinden F16larla füze Menziline girmeden som füzesi ile Şami vuracak kabiliyetimiz var ama gerek görülmemiş demekki. Kısacası gezgine ağırlık vermek şart madem karşımızda hss var, seninde elinde hss katili seyir fuzelerin olması sart
Ben siper'den değil ancak Hisar-U'dan 200-210 km menzil bekliyorum. Peki bu konuda neye güveniyorum ? Şu anki Roket teknolojimize ve gan tabanlı olmak üzere genel radarlara yaptığımız yatırıma güveniyorum. Aslında biz şu an farketmesekte uzun menzilli hava savunma füzesi teknolojisini Atmaca füzesi üstünde gerçekleştirdik.
Nasıl ?
Şimdi radarlarda şöyle bir durum var. Aynı teknolojiyi kullanan iki radardan birisi 2x2 birim bölgeyi diğeri 4x4 birim bölgeyi kaplıyorsa genelde biri diğerinden 2 katı daha fazla performans gösteriyor. Bakınız, gemi konuşlu aesa radarları. Mesela yine uçaklardaki aesa radarlarında burun konisi ne kadar geniş çaptaysa o kadar fazla geniş bir radar ve daha fazla gan modülü kullanıldığından performansı o ölçüde katlanıyor. Şimdi eğer ki füzelerin radar arayıcı başlıkları için ki onlarda sonuçta x band radarlar durum aynı ise burada görmek isteyen gözler için çok güzel ipuçları var.
Bunlar neler (aşağıda yazdıklarım tamamen varsayımdır) ?
1- Gökdoğan füzesinin amraam klonu olmasından mütevellit 170-180 mm olacağından üstünde tam aktif radar başlığı olmasından ve füzede at unut özelliği bulunmasından ötürü 65 km'lik menzilin full olarak tam aktif güdümde gitmesini gerektirdiğinden üstündeki aktif başlığın 65 km menzillli olduğunu tespit edebiliriz.
2- Atmaca füzesi 350 mm çapta ve 200 km menzilde bir füzedir. Füzede genellikle kara saldırı ve genel güdüm amaçlı ins/gps olmasının yanında asıl anti gemi amaçlı rf veri bağı ve tam aktif rf arayıcı var. Şimdi atmaca füzesinin çapı , gökdoğanın 2 katı olduğundan üstündeki tam aktif radar güdüm arayıcısının menzilinin 120-130 km civarında olduğu varsayımını yaparsak üstündeki rf veri bağınında minimum menzilinin 70-80 km olduğu anlamına gelir.
3- Gökdoğan füzesinde de hedef güncelleme yeteneği olduğu ve bunun rf veri bağına sahip olduğuna delalet geldiğinden ayrıca rf veri bağları (ki oda aslında bir alıcıdır radarlardaki gibi) 'da radarlardaki gibi çapa göre değişiyorsa oda gökdoğandaki versiyonunun 35-40 km menzilli olacağı anlamına gelir. Toplayınca 100-105 km menzil eder . Ki buda aim-120 C-7 amraam'a eşdeğerdir. Bilmem duydunuz mu bir ara birileri forumlarda göktuğ için yerli c-7 muadili demişti sanki. Eğer yanlış hatırlamıyorsam bu o veriyi doğrular.
4- Şimdi gelelim hava savunma füzesi kısmına. Şimdi siper füzesi 100-120 km menzilli bir hava savunma füzesi olacak. Bunun olma sebebi ilk aşama füzesi gökdoğan veya g-40 olacağı için burun çapındanda kaynaklı sebeblerden dolayı böyle. Onun sebebi'de füze iki aşamalı olmak zorunda çünkü yolun yarısını tek aşama gidecekki ağırlığı daha hafifleyeceğinden menzili artacak böylece 120 km'leri daha kısa ve düşük çaplı füzelerle bulup böylece gemi vls'lerine sığacak.
Hatırlarsanız size roketsan gezimizde roketsanlı mühendisin hisar-u'nun siperle aynı olmadığını , siperde sadece alt yüklenici olduklarını (muhtemelen booster kısmı ) , hisar-u'nun tam aktif radar güdümlü bir füze olduğunu söylemişti. Burdan şu çıkarılabilir ki Hisar-u muhtemelen 300 mm trg- kaplan füzesi üzerine uyarlanacak bir füze olacak. Füze çapı gökdoğanın iki katına yakın olduğundan radar arayıcı başlığı muhtemelen onun 2 katına yakın ve 120 km civarı olacak. Tam aktif radar güdümlü olmasından dolayı yüksek vuruş yüzdeli ve anti balistik kabiliyeti özellikle srbm'lere karşı yüksek bir füze olacak. Zaten Trg-300 daha büyük ağırlıkları 120 km'ye taşıyabilmekte.
Hisar Gums ise yani Hisar Geliştirilmiş Uzun Menzilli Füze ise Bana göre 610mm Bora/Kaan füzesinden uyarlanan bir füze olabilir. Çapın 2 kat artması tam arayıcı başlığı 240 km'ye kadar çıkarır rf veri ağıda yine çapa bağlı 140-160 km civarına gelir. Kısaca 400 km menzil eder. Bora/Kaan füzesi o menzile taşırmı bilmem ama daha hafif olacağından taşıyabilir. Radar konusunda sorun yaşamayız teirste hedef 800 km idi. (legal hedef 600 km olsada) çafrad projesi ile 150 km x band çfr ve ayr kabiliyetimiz olacak bu da veri bağı için aktif radar güdümüne kadarki süreyi karşılar. Yine özellikle twitter'da yerli s-400'ü yapacağız felan diye söylemler vardı belki buda ona delalettir.
Tabi bunlar eger olacaksa tamamiyle zamana yayılıp olacak pat diye olmayacak şeyler. Tamamende benim faraziyetim. Bekleyip göreceğiz.
-
Kinaye azizim, kinaye. Rusya'yı kazanmadık ki kaybedelim. Ona katılmıyorum.
Potansiyel müttefikimizi kaybettik veya kaybediyoruz. Zaten biz değil, onlar bizi kazanmaya çalışıyordu. Bu amaca ulaşabilmek için yaptıkları hamleler vardı. Örneğin Türk Akımı Projesi, Rusya' nın teklifi üzerine hayata geçirilmiştir. S-400 olayı zaten biline bir şey...
Elbette onların da kendine göre stratejik hedefleri vardır. Türkiye' yi Amerika ve NATO' dan uzaklaştırmaya çalışıyorlardı. Yaşanan süreçte ''Siyasal İslamcılar'' kendilerini Amerika' dan kurtaramadılar. Mümkün de değildir. Bu ideolojiyi yaratan, besleyen, büyüten ve dünyanın başına bela eden ülke zaten Amerika' dır. Olayı şöyle formüle edebiliriz.
Dindar İnsan → Amerika → Siyasal İslam
Dindar insanı Siyasal İslam' a götüren süreç Amerika' dan geçmektedir.
Veya şöyle de diyebiliriz;
İnsanla İslam arasına Amerikan kara kedisi girdiği zaman ortaya çıkan sonuç; Siyasal İslamdır.
Amerika O nedenle cihatçı örgütlerin yok edilmesini istemiyor. Kendi imalatları çünkü... Başka bir zamanda başka bir bölgede kullanacaklar veyahut bölge istikrarsızlığının devamı için gerekliler. Bu aşamada Siyasal İslamcılar, Radikal İslamcıları korumaktadır. Bunun vatan, milleti, devlet, ülke çıkarlarıyla falan hiçbir ilgisi yoktur. Zaten Türk milletini düşünen de yok. 36 askerimiz için üzüldüklerini de hiç zannetmiyorum.
-
Rusya müttefiklik isteseydi, gözlem noktalarının ötesine geçirmezdi Esad'ı Yok öyle bir şey. Ne müttefiki yahu?
Türkiye'nin çaresiz olduğunu düşünüp, işi hemen bitirmek ve Suriye bataklığından hemen çıkmak istiyor. Bu arada mülteciler göçecekmiş, vs vs umurunda değil. "Bu haltı yiyen Türkiye, çeksin cezasını..." diyor.
-
Rejimin bir TB2'yi düşürdüğü söylentileri var.
-
Rusya müttefiklik isteseydi, gözlem noktalarının ötesine geçirmezdi Esad'ı Yok öyle bir şey. Ne müttefiki yahu?
Ülkeler arasındaki dostluklar çıkar alanları kesiştiği zaman oluşur. Durduk yere kimse kimseyle müttefik olmuyor... Örneğin Paraguay, Kolombiya, Honduras veya Yeni Gine gibi ülkelerle müttefik olabilir miyiz? Fakat Rusya, İran, Irak ve Suriye' yle müttefik olabilme olanaklarımız vardı. Çünkü ortak çıkar alanları vardı. Elverişli şartlara rağmen müttefik olamıyorsak, demek ki ortak çıkarları düşünen eden yoktur. Bizim önceliklerimiz belliydi;
- Ülke bütünlüğü,
- Doğu Akdeniz' deki hidrokarbon yataklarının adil paylaşımı,
- Çevre ülkelerin istikrarsızlığından doğan olumsuzlukların ülke çıkarlarına zarar vermemesi,
Bu ortak paydalarda birleşildiği zaman; sanayi var, ticaret var, kazanç var, adil paylaşım var, refah var. Peki bunların gerçekleşmesi niye istenmiyor? Cevabı açıktır... Canımızı, malımızı, enerjimizi, imkanlarımızı, kaynaklarımızı boş yere heba ediyorlar.
-
Rusya müttefiklik isteseydi, gözlem noktalarının ötesine geçirmezdi Esad'ı Yok öyle bir şey. Ne müttefiki yahu?
Ülkeler arasındaki dostluklar çıkar alanları kesiştiği zaman oluşur. Durduk yere kimse kimseyle müttefik olmuyor... Örneğin Paraguay, Kolombiya, Honduras veya Yeni Gine gibi ülkelerle müttefik olabilir miyiz? Fakat Rusya, İran, Irak ve Suriye' yle müttefik olabilme olanaklarımız vardı. Çünkü ortak çıkar alanları vardı. Elverişli şartlara rağmen müttefik olamıyorsak, demek ki ortak çıkarları düşünen eden yoktur. Bizim önceliklerimiz belliydi;
- Ülke bütünlüğü,
- Doğu Akdeniz' deki hidrokarbon yataklarının adil paylaşımı,
- Çevre ülkelerin istikrarsızlığından doğan olumsuzlukların ülke çıkarlarına zarar vermemesi,
Bu ortak paydalarda birleşildiği zaman; sanayi var, ticaret var, kazanç var, adil paylaşım var, refah var. Peki bunların gerçekleşmesi niye istenmiyor? Cevabı açıktır... Canımızı, malımızı, enerjimizi, imkanlarımızı, kaynaklarımızı boş yere heba ediyorlar.
+1
Sadece bunlar değil...
Ekonomimizi geliştirebilmek için üretmemiz şart. Peki üretmek yeter mi?
Hayır. Ürettiğimizi satmamız da şart.
Kime satacağız? Tüm dünyaya. İhtiyacı olan herkese.
Ancak öncelikle komşulara.
Peki bizim kadar komşularıyla sorun yaşayan bir başka ülke var mı dünyada?
Ancak birileri sürekli ortalığı karıştırıyor. Yok BOP muş, yok Arap baharıymış, Işidcilermiş, cihatçılarmış, Kürtlermiş, sünnilermiş, şiilermiş, şuçularmış, bucularmış...
-
MSB duyurdu: Rejime ait L-39 savaş uçağı düşürüldü
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) "Başarıyla devam eden Bahar Kalkanı Harekatı kapsamında Rejime ait bir L-39 tipi savaş uçağı düşürülmüştür." açıklamasını yaptı.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msb-duyurdu-rejime-ait-l-39-savas-ucagi-dusuruldu-41460046 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msb-duyurdu-rejime-ait-l-39-savas-ucagi-dusuruldu-41460046)
-
MSB duyurdu: Rejime ait L-39 savaş uçağı düşürüldü
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) "Başarıyla devam eden Bahar Kalkanı Harekatı kapsamında Rejime ait bir L-39 tipi savaş uçağı düşürülmüştür." açıklamasını yaptı.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msb-duyurdu-rejime-ait-l-39-savas-ucagi-dusuruldu-41460046 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msb-duyurdu-rejime-ait-l-39-savas-ucagi-dusuruldu-41460046)
rejimde de ne acayip uçaklar varmış düştükçe öğreniyorum açıkçası bu tür uçakların varlığını... Bilhassa Çeklerin böyle bir alt yapıya sahip olduğunu hiç dusunmezdim
-
Biz şuan da adı konmasa da No fly zone ilan ettik resmen. Bu tempo devam ederse 2 haftaya Rejim havada ve karada biter.
-
MSB duyurdu: Rejime ait L-39 savaş uçağı düşürüldü
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) "Başarıyla devam eden Bahar Kalkanı Harekatı kapsamında Rejime ait bir L-39 tipi savaş uçağı düşürülmüştür." açıklamasını yaptı.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msb-duyurdu-rejime-ait-l-39-savas-ucagi-dusuruldu-41460046 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msb-duyurdu-rejime-ait-l-39-savas-ucagi-dusuruldu-41460046)
rejimde de ne acayip uçaklar varmış düştükçe öğreniyorum açıkçası bu tür uçakların varlığını... Bilhassa Çeklerin böyle bir alt yapıya sahip olduğunu hiç dusunmezdim
Bizim Baykar Mius'ta kullanacağımız motoru kullanıyor.
-
(Millî Savunma Bakanlığı)
Millî Savunma Bakanlığı: Bahar Kalkanı Harekâtı gece boyunca başarıyla sürdürüldü. Son 24 saatte; 1 uçak, 1 İHA, 6 tank, 5 obüs/ÇNRA, 2 hava savunma füze sistemi, 3 zırhlı muharebe aracı, 5 silahlı pikap, 6 askeri araç ve 1 mühimmat deposu imha edildi, 327 Rejim askeri de etkisiz hale getirildi.
Hiç tank yok. (Sadece 6 tanecik). Herhalde vura vura tükettik. ;D ;D
-
(Millî Savunma Bakanlığı)
Millî Savunma Bakanlığı: Bahar Kalkanı Harekâtı gece boyunca başarıyla sürdürüldü. Son 24 saatte; 1 uçak, 1 İHA, 6 tank, 5 obüs/ÇNRA, 2 hava savunma füze sistemi, 3 zırhlı muharebe aracı, 5 silahlı pikap, 6 askeri araç ve 1 mühimmat deposu imha edildi, 327 Rejim askeri de etkisiz hale getirildi.
Hiç tank yok. Herhalde vura vura tükettik. ;D ;D
Hocam orada 6 tankmı yazıyor benmi yanlış görüyorum :)
-
(Millî Savunma Bakanlığı)
Millî Savunma Bakanlığı: Bahar Kalkanı Harekâtı gece boyunca başarıyla sürdürüldü. Son 24 saatte; 1 uçak, 1 İHA, 6 tank, 5 obüs/ÇNRA, 2 hava savunma füze sistemi, 3 zırhlı muharebe aracı, 5 silahlı pikap, 6 askeri araç ve 1 mühimmat deposu imha edildi, 327 Rejim askeri de etkisiz hale getirildi.
Hiç tank yok. Herhalde vura vura tükettik. ;D ;D
Hocam orada 6 tankmı yazıyor benmi yanlış görüyorum :)
Dur yahu düzeltmeye bile fırsat vermiyorsun. Hızlı yönetici. ;D
-
(Millî Savunma Bakanlığı)
Millî Savunma Bakanlığı: Bahar Kalkanı Harekâtı gece boyunca başarıyla sürdürüldü. Son 24 saatte; 1 uçak, 1 İHA, 6 tank, 5 obüs/ÇNRA, 2 hava savunma füze sistemi, 3 zırhlı muharebe aracı, 5 silahlı pikap, 6 askeri araç ve 1 mühimmat deposu imha edildi, 327 Rejim askeri de etkisiz hale getirildi.
Hiç tank yok. Herhalde vura vura tükettik. ;D ;D
Hocam orada 6 tankmı yazıyor benmi yanlış görüyorum :)
6 rakamı kesmiyor. Suriye tank çöplüğü oldu resmen.
-
Sn Demir Hisar A ve O birkaç gün içinde sahada diyor. Bizim müjdemiz olsun diyor.
Harp esnasında bu gelişme çok iyi
https://youtu.be/IF3uzPwaf9g
-
Bu kadar kısa sürede bu kadar düşman tankını yok etmek galiba Yom Kippur savaşından bu yana görülmemiş bir durum.
-
Sn Demir Hisar A ve O birkaç gün içinde sahada diyor. Bizim müjdemiz olsun diyor.
Harp esnasında bu gelişme çok iyi
https://youtu.be/IF3uzPwaf9g
en mantıklısı hem karşı tarafa bir gözdağı olur hemde sahadan daha verimli sonuçlar elde edilir. Hisar Anın zaten hazır olduğunu biliyorduk ama hisar O tamamen sürpriz oldu benim için... Gokdogan ve bozdoğanda suriyede test edilebilir aslında...
-
Skywolf üstat,
YomKippur da yanlış anımsamıyorsam çoğunlukla tank tanka savaş ile tanklar vurulmuştu. Burada tepelerinden havadan vuruluyorlar. Bu da tank tanka savaşın artık geride kaldığını ima ediyor. Hava üstünlüğü olan taraf harp sahasını yönetecek demektir. Havada devamlı çok sayıda Silahlı “Varlık” bulundurabilmek çok önemli. Hele bu varlık stealth özelliğe sahipse aşağıdakilerin hiç şansı yok demektir.
-
Sn Demir Hisar A ve O birkaç gün içinde sahada diyor. Bizim müjdemiz olsun diyor.
Harp esnasında bu gelişme çok iyi
https://youtu.be/IF3uzPwaf9g
en mantıklısı hem karşı tarafa bir gözdağı olur hemde sahadan daha verimli sonuçlar elde edilir. Hisar Anın zaten hazır olduğunu biliyorduk ama hisar O tamamen sürpriz oldu benim için... Gokdogan ve bozdoğanda suriyede test edilebilir aslında...
Sn TongYabgu,
Çok doğru söylüyorsunuz. Gökdoğanın kendisini isbat edebileceği mükemmel bir arena mevcut şu anda. Mutlaka faydalanmak lazım.
Tabii bu arada eldeki raf ömürlerinin büyük kısmı gitmiş olan füzeleride bol bol kullanmak şart.
-
Düşürdüğümüz uçağın, düşmeden önce İdlib'de kent meydanını bombaladığı söyleniyor. Görüntülerini izledim. Çocukları öldürmüşler yine. Yazık... :'( :'(
Düşürdüğümüz uçağın pilotuna ait görüntüleri de gördüm. Uçak paramparça ama pilot paraşütle atlamayı başarmış. Ancak sanıyorum paraşüt geç açılmış ve yere sert çarpmış. Neredeyse katlettiği çocuklar kadar hasar görmüş bedeni.
-
Sn Demir Hisar A ve O birkaç gün içinde sahada diyor. Bizim müjdemiz olsun diyor.
Harp esnasında bu gelişme çok iyi
https://youtu.be/IF3uzPwaf9g
en mantıklısı hem karşı tarafa bir gözdağı olur hemde sahadan daha verimli sonuçlar elde edilir. Hisar Anın zaten hazır olduğunu biliyorduk ama hisar O tamamen sürpriz oldu benim için... Gokdogan ve bozdoğanda suriyede test edilebilir aslında...
Sn TongYabgu,
Çok doğru söylüyorsunuz. Gökdoğanın kendisini isbat edebileceği mükemmel bir arena mevcut şu anda. Mutlaka faydalanmak lazım.
Tabii bu arada eldeki raf ömürlerinin büyük kısmı gitmiş olan füzeleride bol bol kullanmak şart.
Bizimkiler muhtemelen 120C7 Amraam kullanıyordur. ;D biz işimizi hiç riske atmayız hocam.
-
Sn Demir Hisar A ve O birkaç gün içinde sahada diyor. Bizim müjdemiz olsun diyor.
Harp esnasında bu gelişme çok iyi
https://youtu.be/IF3uzPwaf9g
en mantıklısı hem karşı tarafa bir gözdağı olur hemde sahadan daha verimli sonuçlar elde edilir. Hisar Anın zaten hazır olduğunu biliyorduk ama hisar O tamamen sürpriz oldu benim için... Gokdogan ve bozdoğanda suriyede test edilebilir aslında...
Sn TongYabgu,
Çok doğru söylüyorsunuz. Gökdoğanın kendisini isbat edebileceği mükemmel bir arena mevcut şu anda. Mutlaka faydalanmak lazım.
Tabii bu arada eldeki raf ömürlerinin büyük kısmı gitmiş olan füzeleride bol bol kullanmak şart.
Bizimkiler muhtemelen 120C7 Amraam kullanıyordur. ;D biz işimizi hiç riske atmayız hocam.
idlibte olmamız başlı başına risk zaten bozdoğan kullanınca mi risk oluyor :))))
-
Düşürdüğümüz uçağın, düşmeden önce İdlib'de kent meydanını bombaladığı söyleniyor. Görüntülerini izledim. Çocukları öldürmüşler yine. Yazık... :'( :'(
Düşürdüğümüz uçağın pilotuna ait görüntüleri de gördüm. Uçak paramparça ama pilot paraşütle atlamayı başarmış. Ancak sanıyorum paraşüt geç açılmış ve yere sert çarpmış. Neredeyse katlettiği çocuklar kadar hasar görmüş bedeni.
Abi odun gibi düşmüş ve boyun kemiği çeneyi kırmış.
Enseden çekmemişler videoyu eğer çekseler enseden kemik çıkmıştır.
-
Esaddan şehitler vererek kurtardığımiz kitleyi Yunana dövdürmekte ne biliyim bir acayip geliyor bana. Ben dindar biri değilim ümmetmis falan kafası yaşamam, bırak suriyeliyi hiçbir ortadogu halkını sevmem ama ula benim yüreğim sızladı sınırda olanlara devletin umrumda değil. Ben bu adamları sevmiyorum, ülkemde istemiyorum ama yunandan dayak yemesinide istemiyorum. Bana tuhaf geliyor bu mevzular. Bende mi var bir tuhaflık yoksa bu politikayı ülkeye empoze edenlerde mi anlamadım.
-
F-16'mız, L-39'u Türk hava sahası içerisinden sınır çizgisinde 45 km mesafeden vurmuş.
-
Bizimkiler muhtemelen 120C7 Amraam kullanıyordur. ;D biz işimizi hiç riske atmayız hocam.
Onun için havadan saldırılara karşı korunmasız askerimizi oraya gönderdik ve 36 şehit verdik değil mi? Hiç risk yoktu!
Bugüne bakacak olursak görüyoruz ki kendi hava sahamızdan Suriye uçaklarını vurabiliyoruz. Aslında istesek bizim askerleri şehit eden uçakları da vurabilirdik o zaman! Böyle bir saldırı beklemiyormuşuz gibi geliyor insan aklına bu durumda. Ancak bu saldırından bir hafta önce uçaklarla tanklarımızı vurmadılar mı? Genelde önlemi testi kırıldıktan sonra alıyoruz. Yapımız böyle maalesef.
-
Son 48 saat icerisinde Suriye rejim gucleri tekrardan ilerlemede ,M5 kara yolunun kontrolu tekrardan ellerine gecmis oldu. Kanimca 27 Subatta vermis oldugumuz sehitler sonrasinda ,Rusyanin kendisini dolayli yoldan afettirmesi icin bizlere gozunu kapamasi sonrasi muhaliflerin ve bizlerin cephe hattindaki taktik basarilarina taninan sure dolmus gibi gorunmekte. "Eh neticede Rusya buranin patronu benim mesajini tekrardan hem bizlere hem de rejime hatirlatmis oldu" Bakalim iki gun sonra yapilacak olan gorusmenin sonucunu millete ne sekilde pazarlayacaklar"
-
ABD mühimmat yardımı yapmaya hazırız demiş.
Excalibur versinler! Amraam c120D versinler.
Yoksa bu patriot için yeşil ışık mı? Mühimmat diyor ama!!!
https://www.haberler.com/son-dakika-abd-turkiye-ye-muhimmat-destegi-12977239-haberi/ (https://www.haberler.com/son-dakika-abd-turkiye-ye-muhimmat-destegi-12977239-haberi/)
https://www.sozcu.com.tr/2020/dunya/son-dakika-abdden-flas-aciklama-turkiyeye-muhimmat-verebiliriz-5658446/ (https://www.sozcu.com.tr/2020/dunya/son-dakika-abdden-flas-aciklama-turkiyeye-muhimmat-verebiliriz-5658446/)
-
Savunmasanayiste göre 4 adet SU-24 vurulmuş.
https://www.savunmasanayist.com/turk-hava-kuvvetleri-iki-su-24-daha-vurdu/ (https://www.savunmasanayist.com/turk-hava-kuvvetleri-iki-su-24-daha-vurdu/)
-
Bizimkiler muhtemelen 120C7 Amraam kullanıyordur. ;D biz işimizi hiç riske atmayız hocam.
Onun için havadan saldırılara karşı korunmasız askerimizi oraya gönderdik ve 36 şehit verdik değil mi? Hiç risk yoktu!
Bugüne bakacak olursak görüyoruz ki kendi hava sahamızdan Suriye uçaklarını vurabiliyoruz. Aslında istesek bizim askerleri şehit eden uçakları da vurabilirdik o zaman! Böyle bir saldırı beklemiyormuşuz gibi geliyor insan aklına bu durumda. Ancak bu saldırından bir hafta önce uçaklarla tanklarımızı vurmadılar mı? Genelde önlemi testi kırıldıktan sonra alıyoruz. Yapımız böyle maalesef.
Bu konuya daha önce bende değinmiştim. Türk hava kuvvetlerinin gücünü devletimiz bile farkedemiyor. Ama çarklar işlemeye başlayınca sağlam iş yapıyoruz. Benim söylediğim süreç başladıktan sonrası için.
-
35 şehit vermişsin bir o kadar millete bilgisi verilmeyen gazı var. İdlib konusunda hesap vereceğin yer meclis iken rusyaya koşulmasi bana saçma geliyor. Devletin başkanı mecliste olmalı putinin yanında değil. Oraya buraya catmadan bu millete ne yaşanıyorsa sen söylemelisin ama kendini meclisten büyük gören biri olunca bunlar yaşanıyor. Büyük bir ülke olmadığımızı CBnin apar topar rusyaya kodmasindan anlamış olduk. Cunkı büyük bir ülke olsak lavrov bizimle görüşmek için ankaraya gelmek için bir tarafını yırtıyor olurdu. Rusyaya koşarak gitmemiz masada kaybeden taraf olduğumuzu gösteriyor istediğin kadar rejim unsuru vur, suriyede patron Rusya oldukça demekki bir önemi kalmıyor. Yarın putin her isteğini bizimkilere kabul ettirir, bizimkilerde zafer elde etmiş algısı yayar unutulur gider. Biz alıştık bunlara sizde alışın.
-
Düşürdüğümüz uçağın, düşmeden önce İdlib'de kent meydanını bombaladığı söyleniyor. Görüntülerini izledim. Çocukları öldürmüşler yine. Yazık... :'( :'(
Düşürdüğümüz uçağın pilotuna ait görüntüleri de gördüm. Uçak paramparça ama pilot paraşütle atlamayı başarmış. Ancak sanıyorum paraşüt geç açılmış ve yere sert çarpmış. Neredeyse katlettiği çocuklar kadar hasar görmüş bedeni.
Abi odun gibi düşmüş ve boyun kemiği çeneyi kırmış.
Enseden çekmemişler videoyu eğer çekseler enseden kemik çıkmıştır.
Bu videoları hangi sitelerden izliyorsunuz? Buraya o videoyu koymamız sakıncalı mı acaba?
-
ABD mühimmat yardımı yapmaya hazırız demiş.
Excalibur versinler! Amraam c120D versinler.
Yoksa bu patriot için yeşil ışık mı? Mühimmat diyor ama!!!
https://www.haberler.com/son-dakika-abd-turkiye-ye-muhimmat-destegi-12977239-haberi/ (https://www.haberler.com/son-dakika-abd-turkiye-ye-muhimmat-destegi-12977239-haberi/)
https://www.sozcu.com.tr/2020/dunya/son-dakika-abdden-flas-aciklama-turkiyeye-muhimmat-verebiliriz-5658446/ (https://www.sozcu.com.tr/2020/dunya/son-dakika-abdden-flas-aciklama-turkiyeye-muhimmat-verebiliriz-5658446/)
Bana derhal üretiminde ortak olduğum ve masraf ettiğim uçaklarımı versin ve daha fazla ağızımı bozdurmasın.
-
youtu.be/IcYbu5Xez44 (http://youtu.be/IcYbu5Xez44)
-
" ABD Muhhimmat yardim teklifi"
Demekki stratejik mutefiklik derecemiz Pkk/PYD seviyesinde artik . "anlayan anlar"
Sakin ABD , PYD deye gondermekte oldugu binlerce TIR silahin ,3-5 TIR ni da bize yonlendirmesin?
-
ABD'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Kelly Craft ve Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, Suriye'deki saldırılardan kaçanlara yapılan uluslararası yardımlarla ilgili bilgi almak üzere öğlen saatlerinde Hatay'a gelmişti. Amerikalı yetkililer, BM tarafından Suriyelilere gönderilen yardımları incelemişti.
İngiliz haber ajansı Reuters'ın geçtiği habere göre Jeffrey, "Türkiye bir NATO müttefiki, ordunun büyük kısmı Amerikan ekipmanı kullanıyor. Ekipmanın hazır ve kullanılabilir olduğundan emin olacağız. Türkiye'ye mühimmat ve insani yardım vermeye hazırız. Göçmenlerin İdlib'de kalması gerektiğini düşünüyoruz" dedi. ABD'nin Ankara Büyükelçisi David Satterfield ise Türkiye'nin Patriot talebini incelediklerini belirterek, "Patriot konusunu S-400 ekseninde değerlendiriyoruz" ifadelerini kullandı.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2949014-abdden-idlib-aciklamasi-turkiyeye-silah-vermeye-haziriz-patriot-sorusuna-carpici-cevap (http://www.haber7.com/dunya/haber/2949014-abdden-idlib-aciklamasi-turkiyeye-silah-vermeye-haziriz-patriot-sorusuna-carpici-cevap)
Döndük dolaştık o kadar Amerika'ya: ''Eyyyy Amerika sen kimsin yaaa'' çektik, dayılandık yine kendimizi Amerika'nın yanında buluverdik. ABD'nin derdide hala S-400'ler. Büyükelçi S-400'leri ortadan kaldırın Patriotları verelim demek istiyor. Eğer 5 martta bir anlaşma olmazda kara harekatına başlarsak Ruslarla karşı karşıya geleceğimiz gün gibi ortada. Ondan sonra S-400'leri Kutuplaramı yollarlar yoksa Patagonya'yamı nereye yollarlar Allah bilir...
-
Almanya Başbakanı Merkel, Alman parlamenterlere yaptığı konuşmasında, Rusya lideri Putin'in İdlib'deki sıcak çatışmayı durdurmak için yapılması planlanan 4'lü zirveye katılmak istemediğini açıkladı.
(https://foto.haberler.com/haber/2020/03/03/merkel-acikladi-putin-4-lu-zirveye-katilmak-12977671_564_o.jpg)
Almanya Başbakanı Merkel, Alman parlamenterlere yaptığı konuşmasında, Rusya lideri Putin'in, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Başkanı Merkel, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile yapılması planlanan 4'lü zirveye katılmak istemediğini açıkladı. Angela Merkel, Suriye'nin kuzeyinde güvenli bir bölge kurulmasını desteklediğini söyledi.
https://www.haberler.com/merkel-acikladi-putin-4-lu-zirveye-katilmak-12977671-haberi/ (https://www.haberler.com/merkel-acikladi-putin-4-lu-zirveye-katilmak-12977671-haberi/)
-
Ordunun komuta kademesi hazir. Ucak, silah, muhimmat da geldi mi, ceriler iran savasina hazirdir demektir.
Yenimahalledekiler de 2 kisi gonderip bir gumruk aracina saldirir artik.
-
Suriye Haber Ajansı SANA, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ait 2 İHA'nın hava savunma sistemleri tarafından İdlib güneydoğu kırsalı Serakib’in çevresi ve Han el Subul’un doğusunda düşürüldüğünü duyurdu...
https://www.sana.sy/tr/?p=204081 (https://www.sana.sy/tr/?p=204081)
-
1 şehit 10 yaralımizin olduğu söyleniyor. Teyitsiz.
-
T.C. Millî Savunma Bakanlığı
@tcsavunma
Bahar Kalkanı bölgesinde bulunan unsurlarımıza Rejimin açtığı ateş sonucu 1 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 9 kahraman silah arkadaşımız da yaralanmıştır. Bölgede 82 Rejim hedefi derhal ateş altına alınmış, vurulmaya devam edilmektedir.
Bölgedeki çeşitli kaynaklardan alınan son bilgilere göre; ateş altına alınan Rejim hedeflerinden 9 tank, 2 obüs, 6 ÇNRA ve 2 askeri aracın imha edildiği, 299 Rejim askerinin de etkisiz hale getirildiği öğrenilmiştir.
https://twitter.com/tcsavunma/status/1234915728886829060
Ekleme: Bu arada Bir adet daha Pantsir sisteminin SİHA'larca vurulduğu, ayrıca Hatay Reyhanlı'dan İdlib'e doğru ilk kez Bora füzelerinin fırlatıldığı haberleri var...
-
Bana şu sayfada 1 Allahın kulu "hem önceki hemde bugunki saldırıda rusyanin parmagi yok" desin. 1 kişi bunu diyebilir mi? Rusya daha hangi kahpeliği yapması lazimki biz "hmm evet bize Rusya saldırmış" diyelim. Putin Esada Türk askerini vurma diyecek Esad dinlemeyecek oyle mi? La bu millet gerizekali mi? Putin sıçma dese Esad 1 ay tuvalete girmez bizimkiler hala bizi rejim vurdu diyor. Rusya vurdu la Rusya. Neyini anlamıyor bunlar aklım almıyor. Sana Esad yoluyla ne kadar zarar verirse sen putinin karşısına o kadar aciz çıkacaksın işte bunu göremiyor musunuz? Yaa bu millete askerimizi rusyanin vurduğuna ikna edemiyoruz arkadaş bu nasıl bir iş
-
Esad rejimi İdlib’de yoğun saldırılar gerçekleştirirken, Türkiye’nin Bahar Kalkanı Operasyonu’na başlaması rejimin yanı sıra rejime destek veren Rusya’yı da zor durumda bıraktı. Esad rejimi ordusunun yanı sıra İdlib’e ek kuvvetler gönderen Rusya tarafından önemli bir bilgi paylaşıldı. Rus basını ve Rusya’nın sivil askeri istihbarat ağları tarafından teyit edilerek yapılan haberlere göre Tu-214R tipi istihbarat gözlem uçağı Rusya’nın Hmeymim Hava Üssü’ne gönderildi ve İdlib’de uçuşlarına başladı.
(https://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2020/10/rusya_en_gelismis_ucagini_suriyeye_gonderdi_1583262388_8485.jpg)
İDLİB SEMALARINDA GÖRÜNTÜLENDİ
Tu-214R yeraltında gömülü, kar, kum, ahşap ile kamufle edilmiş her şeyi tespit edebiliyor. Radarları ile “görüntü” elde ettikten sonra bilgiyi komuta merkezine geçiyor. Rus gazeteci Viktor Sokirko, uçağın İdlib semalarında görüntülenmesinden sonra konuya ilişkin istihbarat bilgilerini paylaşarak, uçağın 2016 yılında Rusya tarafından Suriye’ye gönderildiğini fakat Devlet Başkanı Vladimir Putin’in o dönem Suriye’den kısmi çekilme emrinden sonra uçağın Rusya’ya döndüğünü, Türkiye’nin Bahar Kalkanı Hareketı’na başlanılmasıyla uçağa tekrar ihtiyaç duyulduğundan Suriye’ye gönderildiğini yazdı.
(https://i2.haber7.net//haber/haber7/photos/2020/10/sdA6a_1583262429_4785.jpg)
RUSYA'DA 2 ADET BULUNUYOR
Sovyetler Birliği’nin eski askeri istihbarat birimi GRU tarafından geçmişte kullanılan ve tüm dünyada hala merak edilen uçaklardan olan RA-64514 kuyruk numaralı Tu-214R, Rusya’da 2 adet bulunuyor. Suriye’ye gönderilen uçak elektronik istihbarat sistemini taşıyor. Tu-214R’de bulunan antenler, yayılan sinyalleri (radar, uçuş, radyo, savaş araçları, cep telefonu sinyalleri gibi) de bozabiliyor. İstihbarat uçağı, birliklerin nerede çalıştığı, ne tür ekipman kullandıkları, ne yaptıkları ve ne yapmayı planladıklarına dair bilgiler radyo/telefon sinyalleri dinlenerek tespit edilebiliyor.
http://www.haber7.com/dunya/haber/2949071-rusya-en-gelismis-ucagini-suriyeye-gonderdi (http://www.haber7.com/dunya/haber/2949071-rusya-en-gelismis-ucagini-suriyeye-gonderdi)
-
TU-214R uzun bir aradan sonra tekrardan Suriyede konuslandirilmasinin ana nedenlerinden birisi.
TSK nin Idlipde rejim kuvvetlerine karsin etkin olarak kullanmakta oldugu SIHA larin veri kanal iletisimini izleyebilme olanagina ihtiyac duymasi oldugu kanisindayim.
-
Error 404 (Not Found)!!1 (http://www.youtube.com/watch?v=-GJKNucWNXM#)
Bugün zımbalanan Pantsir...
-
Düşürdüğümüz uçağın, düşmeden önce İdlib'de kent meydanını bombaladığı söyleniyor. Görüntülerini izledim. Çocukları öldürmüşler yine. Yazık... :'( :'(
Düşürdüğümüz uçağın pilotuna ait görüntüleri de gördüm. Uçak paramparça ama pilot paraşütle atlamayı başarmış. Ancak sanıyorum paraşüt geç açılmış ve yere sert çarpmış. Neredeyse katlettiği çocuklar kadar hasar görmüş bedeni.
Abi odun gibi düşmüş ve boyun kemiği çeneyi kırmış.
Enseden çekmemişler videoyu eğer çekseler enseden kemik çıkmıştır.
Bu videoları hangi sitelerden izliyorsunuz? Buraya o videoyu koymamız sakıncalı mı acaba?
Hocam buraya koymamız uygun olmaz, twitter yada telegrama düşüyor.
oradan takip edebilirsiniz.
Fakat çoğu zaman yalan oluyor aman dikkat.
-
MSB acı haberi açıkladı: 2 asker şehit
Error 404 (Not Found)!!1 (http://www.youtube.com/watch?v=4Ex8ZYnxLx8#)
Milli Savunma Bakanlığı'ndan(MSB) gelen açıklamada, ''Bahar Kalkanı Harekât alanında bulunan unsurlarımıza Rejimin açtığı ateş sonucu 2 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 6 kahraman silah arkadaşımız da yaralanmıştır. Bölgede tespit edilen hedefler derhal ateş altına alınmıştır. Hedefler vurulmaya devam edilmektedir. '' denildi.
MSB'den gelen açıklama şu şekilde:
Bahar Kalkanı Harekât alanında bulunan unsurlarımıza Rejimin açtığı ateş sonucu 2 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 6 kahraman silah arkadaşımız da yaralanmıştır. Bölgede tespit edilen hedefler derhal ateş altına alınmıştır. Hedefler vurulmaya devam edilmektedir.
Hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine, TSK ile asil milletimize başsağlığı ve sabır, yaralı personelimize acil şifalar dileriz.
Şehitlerimizin kanını hiçbir zaman yerde bırakmadık, bundan sonra da bırakmayacağız!
Harekâtın başlangıcından bu yana; 3 uçak, 8 helikopter, 3 İHA, 151 tank, 47 top/obüs, 52 ÇNRA, 8 hava savunma füze sistemi, 12 tanksavar silahı, 4 havan, 24 zırhlı araç, 27 zırhlı muharebe aracı, 34 silahlı pikap, 60 askeri araç ve 10 mühimmat deposu imha edilmiş, 3138 Rejim unsuru da etkisiz hale getirilmiştir.
Operasyonlarımız, Mehmetçiğe ve masum sivillere uzanan kanlı eller kırılana dek devam edecektir.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msb-aci-haberi-acikladi-2-asker-sehit-41460829 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msb-aci-haberi-acikladi-2-asker-sehit-41460829)
-
Şehitlerimize Allah rahmet eylesin. Ailelerine sabırlar versin.
Bir askeri harekat ile bilgili dünya genelinde bir askeri uzman basın önünde bir brifing şeklinde verir! Bizdeki gibi işler iyi giderken alakasız kişiler dahil kimse, olur olmadık yerlerde açıklama yapmaz, işler kötü giderken kimse sessiz kalmaz! Başarısızlığın sorumlusu olanlar da kesinlikle istifa ederler.
Milli Savunma Bakanlığına teşekkürler. Sonunda olması gerektiği gibi yapılmaya başlandı bu işler. Gerçekleştirilen harekatla ilgili bilgileri bu şekilde video şeklinde, gerekirse harita başında vurulan hedefleri vs göstererek, tabi ki gizlilik gerektiren kısımlar haricinde mevcut durumu belirten açıklamaları sık olarak yapsalar çok daha iyi olur. Bu konuda tek kaynak kendileri olmalı. Yoksa, özellikle günümüzdeki sosyal medya aracılığıyla yalan yanlış şeyler hızla yayılıyor ve bilgi kirliliği oluşuyor. Bu kirliliğe karşı "doğru bilgi budur" demek için güvenilir bir kaynak gerekli. O kaynak da savunma bakanlığı...
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan - Putin görüşmesi öncesi Bakan Akar'dan açıklama: Amacımız siyasi çözüm ve barış
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin'in yarın gerçekleşecek görüşmesi ile ilgili olarak ''Dileğimiz sorunun görüşmelerle, barışçıl şekilde çözülmesi. Taleplerimiz en üst düzeyde iletilecek. çözüm bulunması için çalışılacak'' dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın AK Parti Meclis grup toplantısı öncesi açıklamalarda bulunan Bakan Akar, şunları söyledi:
''Bu konuda başlangıçtan itibaren vardığımız mutabakatlar var. Onların uygulamasında bazı sorunlarla karşılaşıyoruz. En üst düzeyde bizim görüşlerimiz, önerilerimiz muhatabı sayın Putin’e iletilecek. Bizim amacımız çözümdür. Başlangıçtan itibaren taleplerimizi iletmiş bulunuyoruz. Bu husus bir kez daha sayın Cumhurbaşkanımız tarafından dile getirilmiştir. Akan kanın durması için, bölgeye barışın gelmesi için bu çalışmaları sürekli yapıyoruz.
Sayın Cumhurbaşkanımız da huzurun sağlanması, mutabakata vardığımız konuların gerçekleşmesini dile getiriyor. Bunu bir kez daha Moskova’da dile getirecek. Bizim dileğimiz, umudumuz talebimiz her şeyin görüşmelerle çözülmesi ve olaya siyasi bir çözüm bulunması bizim en samimi dileğimiz.
BAHAR KALKANI HAREKATI
Bahar Kalkanı harekatında planlandığı şekilde devam ediyor. Bir an önce huzurun sağlanması için gayret gösteriyoruz. Mehmetçik görevini büyük bir kahramanlıkla yerine getirmeye devam ediyor.''
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-cumhurbaskani-erdogan-putin-gorusmesi-oncesi-bakan-akardan-aciklama-amacimiz-siyasi-cozum-ve-baris-41460892 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-cumhurbaskani-erdogan-putin-gorusmesi-oncesi-bakan-akardan-aciklama-amacimiz-siyasi-cozum-ve-baris-41460892)
-
İdlib'de yaşanan gelişmelerin ardından, Türkiye ile Rusya ilişkileri dalgalanmaya devam ediyor. Yarın gerçekleşecek Putin-Erdoğan görüşmesi öncesinde Rus Dişişlerinden üstü kapalı bir mesaj paylaşıldı. Bakanlık, 93 Harbi olarak bilinen Osmanlı-Rus savaşına atıfta bulunularak savaşı sonlandıran Ayastefanos Anlaşması'nı hatırlattı.
İdlib'de Rusya destekli Esed rejiminin hain saldırıları sonucu üst üste şehit vermemizin ardından sahadaki tansiyon uluslararası siyasete de yansıdı. Yaşanan gelişmeler Türk-Rus ilişkilerinin dalgalanmasına sebep oldu. Yarın gerçekleşecek Putin-Erdoğan görüşmesi öncesinde Rusya Dışişleri Bakanlığı'nın resmi Twitter hesabı üzerinden üstü kapalı bir paylaşım yapıldı. 1877-1878 yılları arasında gerçekleşen ve 93 Harbi olarak bilinen Osmanlı-Rus savaşına atıfta bulunularak savaşı sonlandıran Ayastefanos Anlaşması hatırlatıldı.
AYASTEFANOS ANLAŞMASI
Rusya Dışişleri Bakanlığı, resmi Twitter adresi üzerinden, Osmanlı ile Rusya arasında 1877-1878 yılları arasında gerçekleşen 93 Harbi'nin sonunda imzalanan ve savaşı bitiren Ayastefanos Anlaşması'nı paylaştı.
(https://foto.haberler.com/haber/2020/03/04/rusya-dan-turkiye-ye-ustu-kapali-mesaj-93-harbi-12978930_2365_m.jpg)
BULGARİSTAN'IN BAĞIMSIZLIĞI VE RUSYA'NIN HAKİMİYETİ
Bakanlık paylaşımında, 3 Mart 1878'de imzalanan anlaşmanın tarihini Bulgaristan'ın, Ulusal Kurtuluş Günü olarak milli bayram ilan ettiğini hatırlattı. Bu anlaşmayla birlikte, Bulgaristan bağımsızlığını kazanmış ve Rusya Balkanlar'da hakim güç haline gelmişti.
"ACIMASIZ BİR RUS-TÜRK SAVAŞI"
Paylaşımda, "1877-1878'de Bulgaristan'da acımasız bir Rus-Türk savaşı meydana geldi. Bulgaristan bu günü ulusal bayram olarak ilan etmiş, Ulusal Bağımsızlık Günü olarak Osmanlı'nın hükmünden çıkılan San Stefano Antlaşması'nın imzalandığı gün seçilmiştir." ifadeleri kullanıldı.
https://www.haberler.com/rusya-dan-turkiye-ye-ustu-kapali-mesaj-93-harbi-12978930-haberi/ (https://www.haberler.com/rusya-dan-turkiye-ye-ustu-kapali-mesaj-93-harbi-12978930-haberi/)
-
Rusya kadar ben belâ bir ülke hiç görmedim. Bunları söyleyen Rusya yarın kimyasal saldırı bile yapar ki nitekim yaptı bunları. Bunların şerrinden Allah müslümanları korusun.
Rusya: Heyet Tahrir el-Şam militanları Serakib'de kimyasal silah kullanma girişiminde bulundu
https://twitter.com/sputnik_TR/status/1235157424312659969?s=09
-
Demekki kullanacaklar..
-
Gundemimizi mesgul eden konu Idlip yatip kalkip bunu konusuyor siyasilerimiz . Kimi siyasimiz cosmus kimisi orada isimiz ne deyip sorgulamakta. Bu arada cepheden sehitler gelmeye devam etmekte , yarinki toplanti sonrasi buyuk ihtimal ile bizlere sonuc bir basari olarak pazarlanacak ,aksama ise tum Tv kanallarinda sonucun satisi yapilmaya calisilacak.Ben halen idlipteki bulunan gozlem noktalarimizin bazilarinin konumlarinin degistirilmek zorunda kalinacagini Suriyenin sair bolgelerinde oldugu gibi M5 de ortak devriye vs yapilmasi onerilecegine dusunuyorum. Ancak idlip konusu burada bitmayecek eninde sonunda Idlip Suriye rejimin kontrolune gececek bu bugunden yarina olmayacak ama sonunda olacak. Suriye rejimi de devrilmeyecek. Yani bir baska degisle bizim gunun sonunda bazi taktik basarilarimiz haricinde ve bazilarimizin dedigim dedik politikasi sonunda ego tatmininden baska reel bir basarimiz olmayacagi kanisindayim. Idlip olayinda malesef basindan simdiye dek hata yaptik .Yani netice itibari ile onca canimizi kaybettik ,dogu akdeniz politikamizda yanimiza alabilecegimiz bir ulkeyi daha kaybettik , zaten kor topal ayakta durmaya calisan ekonomimizin kisitli kaynaklarini dolayli yoldan heba ettik ve en onemlisiIdlip sorunu daha uzun bir sure daha suruncemede kalacagi icin bu batakliga oyle bir saplandik ki halen memleketimizde olmadigi soylenen ama cogu ulkeyi direk olarak etkilemekte olan Corona virus tehlikesine karsin yeterince hazirlik yapmadik. Bu virus bizi fena vurabilir bunun etkileri gerek saglik ve gerekse bize ekononomik olarak kulfeti cok ama cok olacak . Corona virusu bizi teget gctigini var saysak bile bu yaz turizim girdilermiz sifira yakin olur ki bu da bizi cok acitacak bir faktor olur bu nedenle pek bir getirisi olmayan Idlip konusunda su asamada niye bu kadar israrciyiz gozumuzu dort acmakta yarar vardir cok risk almaktayiz.
-
İddia edilen bu açıklamalar doğru mu acaba? :o :o ???
Esad: Türkiye’yle hayati ortak çok müştereğimiz var. Kültürlerimiz arasında tarihi bağ var. Aramızdaki anlaşmazlıklar mantıklı değil.
Esad: Türkiye ile düşman değiliz, yaşanılan çatışmalar anlamsız.
Esad türk halkı ile düşmanlığımız yok. Erdoğan ile var dedi.
Esad: Türkiye’ye karşı düşmanca hiçbir şey yapmadık.
-
İddia edilen bu açıklamalar doğru mu acaba? :o :o ???
Esad: Türkiye’yle hayati ortak çok müştereğimiz var. Kültürlerimiz arasında tarihi bağ var. Aramızdaki anlaşmazlıklar mantıklı değil.
Esad: Türkiye ile düşman değiliz, yaşanılan çatışmalar anlamsız.
Esad türk halkı ile düşmanlığımız yok. Erdoğan ile var dedi.
Esad: Türkiye’ye karşı düşmanca hiçbir şey yapmadık.
buda kendince algı yapıyor dallama... Defolup gitse Suriyeliler ülkesine dönüp düzgün bir demokratik seçimle hersey yoluna girse ama yok yapıştı koltuğa adı herif sömürdü suriyeyi bırakıp gider mi hiç.
-
İddia edilen bu açıklamalar doğru mu acaba? :o :o ???
Esad: Türkiye’yle hayati ortak çok müştereğimiz var. Kültürlerimiz arasında tarihi bağ var. Aramızdaki anlaşmazlıklar mantıklı değil.
Esad: Türkiye ile düşman değiliz, yaşanılan çatışmalar anlamsız.
Esad türk halkı ile düşmanlığımız yok. Erdoğan ile var dedi.
Esad: Türkiye’ye karşı düşmanca hiçbir şey yapmadık.
Bunu yıllardır zaten söylüyor Suriye resmi ağızları zaten...
-
Ne söylediğinin önemi yok. Vurmaya devam..
-
Ne söylediğinin önemi yok. Vurmaya devam..
Yahu vurunca ne olacak onu bir açıklayın Allah aşkına!!!
20 yıldır askerini polisini öğretmenini köylünü öldüren , tüm ülkelerde terör örgütü ilan edilen bir örgütü mensuplarını meşru müdafa için sınırı geçip takip etmemize izin vermiyor bu şerefsiz Batı... Sınır ötesi operasyon yapıyoruz kamplara ,3 gün durdurmuyorlar oralarda "Hooop askerlerini geri çek" diye tehdit ediyorlar... Yahu batının bu şerefsizliğini yıllardır yaşıyoruz...
Yahu ortada bu realite varken , ABD-Batı sizi Suriye'de destekliyor , hadi koçum diye gaz veriyor... Yahu siz bunun arkasında batının bir çıkarı olduğunu anlayamayacak kadar saf mısınız?
ABD-RUSYA-AB ismi ne olursa olsun , size 100 metrekarelik bir ülkeyi bile yedirir mi?
Bize gaz verdi , yıl 2011 ; "Hadi aslanım Suriye 'de iç savaş çıkacak , Suriye bölünecek ,siz de bu paylaşım projesinden pay alın zaten 3 ay içinde Esad kaçar dediler.
Davutoğlu demedi mi " Biz artık ortadoğu politikasında esas rol oynayacak bir ülke olacağız..."
Verdiler gazı , verdiler gazı , doldurdular ülkeye Dünya'nın dört bir yanından sünni cihatçıları.... Aldık verdikleri , vadettikleri payı...
Şehitler , ordu Suriye içerisinde , 5 milyon mülteci ,milyarlarca dolar zarar ,Batı medyasında "Türkiye radikalleri eğitiyor-destekliyor algısı"
Siz de hala "ne söylediğinin önemi yok , vurmaya devam " diyorsunuz... Vurduk vurduk vurduk , Ruslar korktu çekildi Esad da gitti ne olacak ? Yahu Suriye'de ne elde etmeyi umuyorsun ? Hedefin ne ? Siyasi hedefin olmadan askeri harekat olur mu?
-
Yahu Serkan sen niye ağlıyorsun anlamadım. Adam benim 36 mehmedimi şehit etmiş. Sen hâlâ diyorsun ki vurunca ne olacak ? Nemi olacak benim askerimin kanını akıtan kahpelere dünyayı dar edeceğim. Kaçacak delik bulamayacaklar. Bu işten geri dönüş yok. Taş üstünde taş bırakmayacağız. Suriye'yi onlara dar edeceğiz. Bundan böyle Ypg ve Rejim yaşayamaz. Türk'e kafa tutanın, mazlumların kanını akıtanlara dünyayı dar edeceğiz.
-
serkan1976 arkadaşıma +1 veriyorum... Gayet güzel özetlemiş.
-
"ne söylediğinin önemi yok , vurmaya devam " diyorsunuz... Vurduk vurduk vurduk , Ruslar korktu çekildi Esad da gitti ne olacak ? Yahu Suriye'de ne elde etmeyi umuyorsun ? Hedefin ne ? Siyasi hedefin olmadan askeri harekat olur mu?
Sn Serkan1976 ya ictenlikle katiliyorum.
Bir kac gunden beri formumuzda yorumlarimla belirtmeye calsitigim ama bir turlu beceremedigim dusunceyi iki satirda ozetlemis tebrikler.
+1
-
Yahu dar etme diyen mi var... Vur , parçala , yok et ,1 mehmetçiğim için 1000 rejim askeri ölsün ... Sonrası için ne amaçlıyorsun onu soruyorum haftalardır herkese ,
Vurduk 10 bin rejim askerini öldürdün ya sonra ? Personel alımlarında sorarlar ya "5 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz? "diye ...
Ben de size soruyorum 5 yıl sonra Suriye'nin durumunun nasıl olacağını görüyorsunuz?
2011'de de bizimkilere sorunca "5 yıl sonra Suriye'nin durumunun nasıl olacağını görüyorsunuz? " Emevi camisinde namaz kılacağız , Suriye'yi Sünni bir lider yönetecek vs...vs...." diyorlardı... Yıl 2020 gerçekleşti mi bu öngörüler?
Şimdi TSK, rejimi dağıttı , Rejim İdlib'de gözlem noktalarına çekildi ... Ya sonra ? Siz sayfalardır cevap vermiyorsunuz ben fikrimi söyleyeyim.Bizimkiler ne amaçlıyor olabilir?
2011 ideolojik-mezhepsel hedeflerimiz nanay oldu... Şimdi ise bizimkiler özellikle Bat destekli YPG'nin Akdeniz'e koridor ile sarkma projesini gördükten sonra , sınır boyunca bir tampon bölge yaratarak terör oluşumlarını sınırdan uzaklaştırmak istiyorlar... İlk bakışta mantıklı AMA Fırat'ın doğusunda haritalarda sarı ile gösterilen bir kürt devleti oluştu asıl bizim için tehlike burası...
Biz sınırımıza Suriye devleti (aslında şiiler gelecek diye korkuyorlar) gelecek diye endişelenip tampon alan oluşturmaya çalışırken bize asıl darbeyi ; ABD-BATI korumasında kurulacak fırat'ın doğusu ile Irak arası sınırlara sahip kürt devleti vuracak...
Böyle bir devlet ;hem İran-Suriye arasında kurulabilecek şii kuşağını engelleyecek hem de olası İran harekatı için atlama tahtası olarak kullanılabilecek ....
-
Kürt devleti mi kaldı ortada 😂😂 ulan onlar 10 gün harekât yaptık topuk oldu kaçtı gitti. Bitik durumdalar. 50 bin tır yardım gitmişti. Şöyle ordu, böyle ordu, ne oldu o ordu 10 gün dayanabildi. Sonra topuk. Şu fistanlıları gözünüzde çok büyütüyorsunuz. Bundan böyle herkezin kafasını ezeceğiz. Siyasi hedef diyorsunuz alın size siyasi hedef. Suriye bitmiş durumda neyin hedefi daha. M4 kuzeyi bizim tampon bölgemiz. Buralardan taviz veremeyiz. Biz Suriyede savunma yapıyoruz. İsrail ne yapıyorsa Suriye de bizde onu yapıyoruz.
-
Serkan1976 çok güzel yazmış
+1
Bir defa rejim giderse doğacak güç vakumunu kim dolduracak? Öso mu? THŞ mi? Bunların çoğunluğu aşırı uç ve gerici. Taliban’ın Suriye’lisi.
Bize sağlam güvenilir bir yönetim lazım Suriye’de.
İdlib’te ne işimiz var bizim? Birileri oy oranları düştü diye ülkeyi Hababam savaşa götürüyor insanların milliyetçi duygularını kullanarak.
Bizim problemimiz Ypg ve PKK . Bunlarla en iyi savaşacak olan da rejim. Destekle adamları .
Kazanamayacağın işe niye girersin? İdlib’te şehitten başka bir şey geçmez eline.
Esad la oturup anlaşsaydık şimdiye içeridekilerde geri dönmüşlerdi.
Politik çıkarlar için, koltuk için memleketi uçuruma götürüyorlar.
Uyan Türkiyem uyan!!
-
1 milyon insanın katili, 29 bin çocuğu bombalarla öldüren, kimyasal saldırılar yapan rejim ile anlaşmadan bahsediliyor. Üstelik koordinatını vermemize rağmen sığınak delici bombalarla kasten 1 tabur askere saldırdı. 36 askerimin katili. Ne diyebilirim ben size.
-
Şov yapıyoruz Suriyede.
https://twitter.com/clashreport/status/1235255595890085889?s=09
-
Şov yapıyoruz Suriyede.
https://twitter.com/clashreport/status/1235255595890085889?s=09
Sov yapilmasinda sorun yok . Ama akmakta olan kan ve verilmekte olan onca sehit bunun bir parcasi olmamasi gerekir.
-
Halepte Rejim Hedefleri Vurulurken Keyif Sigarasını Yakan Askerimiz Allah ayaklarına taş değdirmesin inşallah.....
http://youtu.be/pqsYjpiFL-0 (http://youtu.be/pqsYjpiFL-0)
-
1 milyon insanın katili, 29 bin çocuğu bombalarla öldüren, kimyasal saldırılar yapan rejim ile anlaşmadan bahsediliyor. Üstelik koordinatını vermemize rağmen sığınak delici bombalarla kasten 1 tabur askere saldırdı. 36 askerimin katili. Ne diyebilirim ben size.
Sn Mermi,
Geçmiş, gelecek ve şu anı karıştırmayalım ltf!
1. İdlib’e girmeden önce 36 vatan evladımız şehit olmamıştı.
2. Suriye’yi bu hale getiren Obama/İsrail yönetiminin gazına gelen Suud, Katar, BAE ve Türkiye yönetimlerinin ne kadar muhalif ve aşırı uçta adam varsa toplayıp rejime saldırtmasıdır.
3. 1 milyon kişiyi öldüren adama, dünya bir gözünü kapatıyorsa, herkesin cengaveri bizmiyiz işin içine askerimizi sokuyoruz?
4. fırat kalkanı, Afrin, barış pınarı Ypg PKK için lazımdı. Ama onları da yaratan gene bu yönetimin beceriksizliği. Bir ara Ypg ‘li Müslüm’ü Ankara’ya çağırıp müttefik muamelesi yapan gene bu yönetim.
5. İdlib öncesi Esad’la konuşulsaydı 40 vatan evladı hayatta olurdu şu anda. Oy sevdasına Şehit veriyoruz ve milyarlar harcanıyor şimdi.
6. Şimdi Artık çok geç. Ok yaydan çıktı. Ama her hatadan da dönmenin bir yolu vardır.
Öyle ortaya suçlayıcı yazı yazmadan önce gerçekleri görün lütfen. Yazılanı da iyi okuyun. konuşulSAYDI , anlaşılSAYDI diyorum.
-
Geçmiş için söylüyorsanız bu zamanda niye bu konuları açıyorsunuz. TSK görmüyormusunuz IHA/SIHA, EH, Awacs, F-16 ile tarih yazıyor. Tank çöplüğüne döndü Suriye. Savaş uçakları, HSS vuruluyor. Türk ordusu gücünü dünyaya gösteriyor.
-
Hele bir şu toz duman dağılsın kim kazanmış kim kaybetmiş görürüz elbette. İnşallah siz haklı çıkarsınız ben yanılırım.
İnşallah askeri zafer bize, siyasi zafer emperyalistlere yazılmaz. Çünkü tarihte çok sık yaşanıyor bu tezatlık
-
Geçmiş için söylüyorsanız bu zamanda niye bu konuları açıyorsunuz. TSK görmüyormusunuz IHA/SIHA, EH, Awacs, F-16 ile tarih yazıyor. Tank çöplüğüne döndü Suriye. Savaş uçakları, HSS vuruluyor. Türk ordusu gücünü dünyaya gösteriyor.
kardeş sen hiç bowling oynadın mı? Hani Topu yuvalarsin labutlar dağılır ve mekanizma karşına tekrar ayakta duran labutlar getirir. İşte suriyede öldürdüğümuz tipler o labutlar gibi mekanizma ise İran ve Rusya. Senin karşına daima labut çıkarırlar. Bizim gücümüz labutlara yetiyor, Mekanizmaya yetmediği için en baştaki CB mekanizmanın ayağına gitti demekki idlibte hersey istediğimiz gibi değil. Aksi halde neden durduk yere rusyaya gidilsin. Rusyanin izin verdiği yerleri vuruyor, Rusyanin izin verdiği yerlerde kalıyoruz. Rusya ne demişti?" Türk askeri üs bölgesinden dışarı çıktigi için vuruldu ".. Bunun Türkçesi ben nereyi gösterirsem sen orda duracaksın demektir. Sen akıllı adamsın bunu bilmen lazım. Ayrıca Süleyman Şah türbesini kaçırdığımız günde haberler ve devletimizi yönetenler "operasyonu tüm dünya ayakta alkışladı" demişlerdi ama bugün olayın ne kadar saçma bir şekilde yapıldığını biliyoruz degil mi?
-
Suriye Haber Ajansı SANA bugün 1 İHA'mızın düşürüldüğünü iddia ediyor fakat bana pek düşürülmüş gibi gelmedi...
(https://pbs.twimg.com/media/ESSkUfVWkAsbwOk?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/ESSkU4_XYAM977N?format=jpg&name=medium)
-
Geçmiş için söylüyorsanız bu zamanda niye bu konuları açıyorsunuz. TSK görmüyormusunuz IHA/SIHA, EH, Awacs, F-16 ile tarih yazıyor. Tank çöplüğüne döndü Suriye. Savaş uçakları, HSS vuruluyor. Türk ordusu gücünü dünyaya gösteriyor.
kardeş sen hiç bowling oynadın mı? Hani Topu yuvalarsin labutlar dağılır ve mekanizma karşına tekrar ayakta duran labutlar getirir. İşte suriyede öldürdüğümuz tipler o labutlar gibi mekanizma ise İran ve Rusya. Senin karşına daima labut çıkarırlar. Bizim gücümüz labutlara yetiyor, Mekanizmaya yetmediği için en baştaki CB mekanizmanın ayağına gitti demekki idlibte hersey istediğimiz gibi değil. Aksi halde neden durduk yere rusyaya gidilsin. Rusyanin izin verdiği yerleri vuruyor, Rusyanin izin verdiği yerlerde kalıyoruz. Rusya ne demişti?" Türk askeri üs bölgesinden dışarı çıktigi için vuruldu ".. Bunun Türkçesi ben nereyi gösterirsem sen orda duracaksın demektir. Sen akıllı adamsın bunu bilmen lazım. Ayrıca Süleyman Şah türbesini kaçırdığımız günde haberler ve devletimizi yönetenler "operasyonu tüm dünya ayakta alkışladı" demişlerdi ama bugün olayın ne kadar saçma bir şekilde yapıldığını biliyoruz degil mi?
CB'nin Rusya'ya gitmesi anı değil. Kendisi idlib krizi başladığından beridir görüşmek istiyor. En son şehitlerimiz olunca Putin ortamı yumuşatmak için moskovaya davet etti. Yani işlerin kötü gittiğinden değilde kendisinde anlayamadığım Rus düşkünlüğü var. Putini gözünde çok büyütmüş. 5 gündür Rejim darma duman oldu. Hâlâ Rus diyor. Erdoğanı anlayamıyorum açıkçası. Onurumuzu ayaklar altına alıyor. Kanıma dokunuyor bu hareketi.
-
Geçmiş için söylüyorsanız bu zamanda niye bu konuları açıyorsunuz. TSK görmüyormusunuz IHA/SIHA, EH, Awacs, F-16 ile tarih yazıyor. Tank çöplüğüne döndü Suriye. Savaş uçakları, HSS vuruluyor. Türk ordusu gücünü dünyaya gösteriyor.
kardeş sen hiç bowling oynadın mı? Hani Topu yuvalarsin labutlar dağılır ve mekanizma karşına tekrar ayakta duran labutlar getirir. İşte suriyede öldürdüğümuz tipler o labutlar gibi mekanizma ise İran ve Rusya. Senin karşına daima labut çıkarırlar. Bizim gücümüz labutlara yetiyor, Mekanizmaya yetmediği için en baştaki CB mekanizmanın ayağına gitti demekki idlibte hersey istediğimiz gibi değil. Aksi halde neden durduk yere rusyaya gidilsin. Rusyanin izin verdiği yerleri vuruyor, Rusyanin izin verdiği yerlerde kalıyoruz. Rusya ne demişti?" Türk askeri üs bölgesinden dışarı çıktigi için vuruldu ".. Bunun Türkçesi ben nereyi gösterirsem sen orda duracaksın demektir. Sen akıllı adamsın bunu bilmen lazım. Ayrıca Süleyman Şah türbesini kaçırdığımız günde haberler ve devletimizi yönetenler "operasyonu tüm dünya ayakta alkışladı" demişlerdi ama bugün olayın ne kadar saçma bir şekilde yapıldığını biliyoruz degil mi?
CB'nin Rusya'ya gitmesi anı değil. Kendisi idlib krizi başladığından beridir görüşmek istiyor. En son şehitlerimiz olunca Putin ortamı yumuşatmak için moskovaya davet etti. Yani işlerin kötü gittiğinden değilde kendisinde anlayamadığım Rus düşkünlüğü var. Putini gözünde çok büyütmüş. 5 gündür Rejim darma duman oldu. Hâlâ Rus diyor. Erdoğanı anlayamıyorum açıkçası. Onurumuzu ayaklar altına alıyor. Kanıma dokunuyor bu hareketi.
Biz o ayaklar altına alınma mevzusunu haklı olduğumuz uçak düşürme olayında özür dilediğimizde yaptık zaten yetmedi ölen rus pilotun ailesine antalyadan ev hediye ettik. Yalakalık yapcaz ya... Yani bugün yaptıkları fazla değil... O ev hediye eden şahsa bizzat sormak isterdim hangi şehit Türk askerinin ailesine ev hediye ettiniz diye..Eren bülbülün ailesine hediye edilen vardı bir tane annesi ağlarken bazıları hediye ev üzerinden siyaset yapıyordu yani devenin nerem doğru ki mevzusu var ya işte halimiz o... .
-
İdlib’de rejim komutanı Süheyl El Hasan SİHA ile vuruldu
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5e6099440f254415c85d44ea.jpg)
Suriye'de rejimin en kanlı saldırılarını gerçekleştiren Kaplan Tugayları Komutanı Süheyl Selman el-Hasan, Bahar Kalkanı harekâtında Serakib bölgesine düzenlenen operasyonunda SİHA ile vurulduğu ve durumunun ağır öğrenildi. Ağır yaralanan rejim komutanının yüzlerce sivilin öldüğü, binlercesinin yaralandığı ve göçe zorlandığı İdlib saldırılarını yöneten isim olduğu belirtildi.
Bahar Kalkanı harekatında rejim güçlerine çok ağır bir darbe daha vuruldu. Suriye'de rejimin sivilleri hedef alan kanlı saldırılarını yöneten Kaplan Tugayları Komutanı Süheyl Selman el-Hasan’ın, TSK’nın Serakib’e düzenlediği hava operasyonunda ağır yaralandığı öğrenildi.
DHA’nın bölge kaynaklarından edindiği bilgilere göre Süheyl el-Hasan’ın, Serakib’in dış mahallelerinde bulunduğu sırada konumunun belirlendiği, SİHA operasyonuyla bombalandığı belirtildi. Rejim komutanı Süheyl el-Hasan’ın yoğun bakımda olduğu ifade edildi. Suriye Hava Kuvvetleri ve Hava Savunma Komutanlığı'nın birçok biriminde görev yapan Süheyl El-Hasan’ın, İdlib’de yüzlerce sivilin öldürüldüğü hava saldırılarının talimatını veren isim olduğu biliniyor.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-idlibde-rejim-komutani-suheyl-el-hasan-siha-ile-vuruldu-41461615 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-idlibde-rejim-komutani-suheyl-el-hasan-siha-ile-vuruldu-41461615)
-
Rus savaş uçaklarının İdlib'de bir tavuk çiftliğine sığınan sivilleri hedef aldığı saldırıda 16 sivil hayatını kaybetti.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-rus-ucaklari-idlibde-sivilleri-vurdu-16-olu-41461667 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-rus-ucaklari-idlibde-sivilleri-vurdu-16-olu-41461667)
-
Milli Savunma Bakanlığı (MSB), "Bahar Kalkanı Harekâtı gece boyunca karadan ve havadan başarıyla sürdürülmüş, son 24 saat içerisinde; 4 tank, 5 top/ÇNRA, 3 tanksavar silahı, 8 askeri araç, 2 doçka yüklü pikap, 2 zırhlı muharebe aracı imha edilmiş, 184 Rejim askeri de etkisiz hale getirilmiştir." açıklamasında bulundu.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, harekatın gece boyunca karadan ve havadan başarıyla sürdürüldüğü belirtildi.
Açıklamada, "Son 24 saat içerisinde 4 tank, 5 top/ÇNRA, 3 tanksavar silahı, 8 askeri araç, 2 doçka yüklü pikap, 2 zırhlı muharebe aracı imha edildi. 184 rejim askeri de etkisiz hale getirilmiştir." ifadeleri kullanıldı.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msb-son-24-saatte-184-rejim-askeri-etkisiz-hale-getirildi-41461653 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msb-son-24-saatte-184-rejim-askeri-etkisiz-hale-getirildi-41461653)
-
Suriye Haber Ajansı SANA bugün 1 İHA'mızın düşürüldüğünü iddia ediyor fakat bana pek düşürülmüş gibi gelmedi...
(https://pbs.twimg.com/media/ESSkUfVWkAsbwOk?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/ESSkU4_XYAM977N?format=jpg&name=medium)
Yoğun elektronik taaruz ile düşürülmüş gibi. İşte bu yüzden hassas bölgelerde uydy kontrollü anka-s kullanılıyor.
-
Bazen böyle ihalarimiz düşürüldüğünde dikkat ediyorum bazı platformlarda insanlar "kaynağı bizde sorun yok" diye espri falan yapıyor lakin benim aşırı canım sıkılıyor. Bizden olan birseyin paslı metal bile olsa düşürülmesi sinirlerimi bozuyor bunlar dalga geçebiliyor bunuda anlamıyorum
-
İddia edilen bu açıklamalar doğru mu acaba? :o :o ???
Esad: Türkiye’yle hayati ortak çok müştereğimiz var. Kültürlerimiz arasında tarihi bağ var. Aramızdaki anlaşmazlıklar mantıklı değil.
Esad: Türkiye ile düşman değiliz, yaşanılan çatışmalar anlamsız.
Esad türk halkı ile düşmanlığımız yok. Erdoğan ile var dedi.
Esad: Türkiye’ye karşı düşmanca hiçbir şey yapmadık.
Bunu yıllardır zaten söylüyor Suriye resmi ağızları zaten...
Söylüyor da, söylemle eylem birbirini tutmuyor ki!
Ben de sorunların öncelikle diplomasi ile çözülmesi taraftarıyım. Bizim Suriye ile diplomatik ilişkimiz var mı? Bu soruya net bilgi sahibi olarak cevap verebilecek var mı?
Suriye'de iç savaş var ve ne yazık ki bundan oldukça fazla sivil zarar gördü. Biz de özellikle plajlarda nargile içip sağa sola sarkıntılık eden Suriyeliler hep gündemde. Ama hepsi öyle mi? Geçen düşürdüğümüz uçağın attığı bomba ile ölen çocukların resimleri aklıma geldi şimdi. Parçalanmışlar, kiminin kolları kopmuş, kiminin kafası yok, patlamış. Böyle bir ortamda hanginiz çocuk yetiştirmek ister? Dürüst cevap verebilecek olan var mı? Bunun gibi kaç sahne yaşandı Suriye'de. Kendi halkını acımadan böyle katleden bir lider ile görüşmek ne kadar fayda sağlar. Her şeye rağmen ben yine de aracısız diplomatik yolların açık tutulması taraftarıyım. Ancak karşı taraf güven vermiyor ki. Mesela askerlerimizin konumu bile bile kaç defa saldırı düzenlediler?
-
ABD'li senatör Rubio: Türkiye'ye hava desteği verilmeli
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/03/05/rubio_4785.jpg)
ABD'li Cumhuriyetçi Senatör Marco Rubio, NATO'nun Türkiye'ye hava desteği, istihbarat ve Suriyeli mültecilerle ilgilenen yardım kuruluşlarına finansal destek vermesi gerektiğini söyledi.
Twitter'dan yaptığı açıklamada İdlib'deki durumun gün geçtikçe daha kötüye gittiğini belirten ABD'li Cumhuriyetçi Senatör Marco Rubio, Rusya ve Esad rejimine, düzenlediği saldırılardan dolayı tepki gösterdi.
"NATO, TÜRKİYE'YE HAVA DESTEĞİ VERMELİ"
Rubio, açıklamasında, "Rusya, İdlib'deki Türk gözlem noktalarını çevreleyen Esad güçlerini geri çekmeli. NATO, Türkiye'ye hava desteği, istihbarat ve Suriyeli mültecilerle ilgilenen yardım kuruluşlarına finansal destek vermeli." ifadelerini kullandı.
ABD'li senatör Rubio: Türkiye'ye hava desteği verilmeli
Öte yandan, Amerikan Fox News kanalına bir makale yazan Temsilciler Meclisi üyeleri Demokrat Brandon Boyle ile Cumhuriyetçi Adam Kinzinger de benzer bir çağrıda bulundu.
Temsilciler Meclisi üyeleri, Rusya ve Esed rejiminden İdlib'de düzenledikleri saldırılara son vermesini istedi.
GRAHAM, "UÇUŞA YASAK BÖLGE" ÇAĞRISI YAPMIŞTI
Cumhuriyetçi Senatör Graham ise geçen hafta internet sitesinden yaptığı açıklamada, "Dünya hiçbir şey yapmadan İdlib’in Esad, İran ve Rusya tarafından yok edilmesini izliyor." ifadesini kullanmıştı.
Graham, açıklamasında "Şu anda uluslararası toplumun binlerce masum erkek, kadın ve çocuğu bu dehşet verici ölümden kurtarmak için İdlib’de uçuşa yasak bölge ilan etmesinin zamanı gelmiştir." değerlendirmesinde bulunmuştu.
https://www.ensonhaber.com/abdli-senator-rubio-turkiyeye-hava-destegi-verilmeli.html (https://www.ensonhaber.com/abdli-senator-rubio-turkiyeye-hava-destegi-verilmeli.html)
-
Rus ordusu tarafından Suriye'de 1 milyon insan hayatını kaybetti. Hergün çoluk, çocuk demeden Rus uçakları tarafından vurulan insanlar var. İsrail ayda, yılda 1 kere böyle bir sivil öldürdüğünde gündem olur. İsraile belalar okunur. Ama Ruslar mislini hergün yaptığında tek tük bahsedilir. Gazzede ölen insanda, idlibde, hama'da, halepte ölen insan değil mi ? Çok büyük bir çekişi var ortada. Onuruma çok dokunuyor bu olanlar.
-
Bakalım rusyanin bize emrettiği şeyleri nasıl zafer kazandık diye pohpohlayacaklar millete onu merak ediyorum.
-
Gaziantep Valiliği: İdlib’de 1 asker şehit oldu
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5e60f95e2269a20d98e67920)
Gaziantep Valiliği’nden yapılan son dakika açıklamasında İdlib’de bir askerin şehit olduğu bildirildi. Valilik açıklamasında ‘İdlib’de gerginliği azaltma bölgesindeki saldırıda bir asker şehit oldu’ denildi.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-gaziantep-valiligi-idlibde-1-asker-sehit-oldu-41462186 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-gaziantep-valiligi-idlibde-1-asker-sehit-oldu-41462186)
-
Bakalım rusyanin bize emrettiği şeyleri nasıl zafer kazandık diye pohpohlayacaklar millete onu merak ediyorum.
Zirve acilisinda Putin " Kimse Turk askerinin orada oldugunu bilmiyordu ,basiniz sag olsun ile baslayip ,Suriye ordusunun da buyuk kayiplari var mesaji ile basladi"
CB Erdogan ise "Ikili iliskilerin tavan yapmis oldugu bir donemin devamindan bahsetti"
** Sanirim CB putine cevap vermeyisi Savunma bakanimizi tohomet altinda birakmis oldu, rahatlikla kameralar onunde konuyu polimize etmeden turk askerinin konumunun haber verilmesine iliskin ilgili belgeleri bire bir gorusmemizde sizine paylasabilirim diyebilirdi"
Rusya ile iplerin koparilmasi tabi ki istedigimiz durum degil bu nedenle Sn CB nimizin yurt icerisinde bizlere esip gurlegi gibi degil ama en azindan Ulkemizi kameralar karsisinda dunya alemenin de gorebilecegi bir savunma yapabilmesini beklemekte idim.
-
Ne savunması kalmış. Rusya ile ne tür bir ilişki kurdu belli değil. Gıg diyemiyor. Putin ne derse eyvallah modunda. Putin çok kıvrak zekâya sahip. Koca ülkenin zincirlerini eline almış durumda. Benim tahminim gene ortak devriye vs. kandırılacağız.
-
Ortak devriye hukmen gelecek. Ek olarak hep hayir diye diye sonunda olaylarin bu seviyeye tirmanmasina neden olan gozlem noktalarimizin daha kuzeye yerlestirimi de gelecek. Sonunda da Sociye baglilik ve ikili ilskilerin gelistirilmesi ;)
Sonra iki gun de TV kanallarimizda basarinin degerlendirilmesi , en iyimser 3 gun sonra da herkes bildigini okumaya devam etmesi.
-
Biz İdlipti Eejimdi Rusyaydı derken pydyide atlamamak ve Ruslara güven olmayacağı bilincinde olmamız lazım.
Malum unutkanlığı had safhada olan bir milletiz.
-
Bazı arkadaşlara tekrar uyarıda bulunmak istiyorum. Lütfen iletilerinizde kullandığınız kelimelere dikkat ediniz. İletileriniz, kurallarımıza aykırı söylemlere dönüştüğü için konudan ayrılarak gereksiz iletiler ve konular bölümüne taşınmakta.
-
Asıl büyük tehlike pyd/pkk devleti... Fırat'ın doğusu.. Suriye'nin bizim içimizde şii devleti kuracak ne nüfus ne de propaganda imkanı yok... Takmışlar " Suriye rejimi sınıra dayandı " Dayanırsa dayansın... Ama sınırına ypg geldiyse tehlike başladı demektir... Fırat 'ın doğusuna dikkatttt.
Bazıları dalga geçmiş " Ypg oluşumunu Kuzey suriye 'de dağıttık, ypg fos çıktı " Yahu neyi dağıttın. 15 km güneyine çekildiler ve gün be gün Batı desteğiyle büyüyorlar...Fırsatını bulunca başlayacaklar kıpırdanmaya..
-
Bakalım rusyanin bize emrettiği şeyleri nasıl zafer kazandık diye pohpohlayacaklar millete onu merak ediyorum.
😀☹️
Trajikomik. Duygudan duyguya gectim ama maalesef gercek bu. İran op. Yaklasiyor.
-
İdlib’de rejim komutanı Süheyl El Hasan SİHA ile vuruldu
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5e6099440f254415c85d44ea.jpg)
Suriye'de rejimin en kanlı saldırılarını gerçekleştiren Kaplan Tugayları Komutanı Süheyl Selman el-Hasan, Bahar Kalkanı harekâtında Serakib bölgesine düzenlenen operasyonunda SİHA ile vurulduğu ve durumunun ağır öğrenildi. Ağır yaralanan rejim komutanının yüzlerce sivilin öldüğü, binlercesinin yaralandığı ve göçe zorlandığı İdlib saldırılarını yöneten isim olduğu belirtildi.
Bahar Kalkanı harekatında rejim güçlerine çok ağır bir darbe daha vuruldu. Suriye'de rejimin sivilleri hedef alan kanlı saldırılarını yöneten Kaplan Tugayları Komutanı Süheyl Selman el-Hasan’ın, TSK’nın Serakib’e düzenlediği hava operasyonunda ağır yaralandığı öğrenildi.
DHA’nın bölge kaynaklarından edindiği bilgilere göre Süheyl el-Hasan’ın, Serakib’in dış mahallelerinde bulunduğu sırada konumunun belirlendiği, SİHA operasyonuyla bombalandığı belirtildi. Rejim komutanı Süheyl el-Hasan’ın yoğun bakımda olduğu ifade edildi. Suriye Hava Kuvvetleri ve Hava Savunma Komutanlığı'nın birçok biriminde görev yapan Süheyl El-Hasan’ın, İdlib’de yüzlerce sivilin öldürüldüğü hava saldırılarının talimatını veren isim olduğu biliniyor.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-idlibde-rejim-komutani-suheyl-el-hasan-siha-ile-vuruldu-41461615 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-idlibde-rejim-komutani-suheyl-el-hasan-siha-ile-vuruldu-41461615)
Ölmez sağ kalırsa, umarım kasık bölgesindeki organları işlevsiz kalır bu topun.
-
Son dakika: Tarihi zirve sonrası Erdoğan ve Putin tek tek açıkladı! İdlib'de anlaşma sağlandı
Son dakika: Rusya Devlet Başkanı Putin açıklamasında 'Kritik durumlarda her zaman elde edilen mutabakatlara dayanarak her zaman uzlaşabilmeyi başarabiliyorduk. Çözümler üretebiliyorduk. Bugün de öyle oldu' ifadelerini kullanırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Öncelikle en kısa sürede ateşkesi gerçekleştirecek ardından birlikte kararlaştıracağımız adımları süratle atacağız. Bu gece 00:01'de ateşkes yürürlüğe girecek' dedi.
MADDELİK MUTABAKAT
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin iki ülkenin gece yarısından başlamak üzere ateşkes kararının da yer aldığı ortak bir mutabakata vardıklarını açıkladı.
Üzerinde mutabakata varılan 3 madde şu şekilde:
1* İdlip gerginliği azaltma bölgesindeki temas hattı boyunca tüm askeri faaliyetler 6 Mart 2020 tarihinde saat 00:01’den itibaren durdurulacaktır.
2* M4 karayolunun kuzeyinde 6 km ve güneyinde 6 km derinliğinde bir güvenli koridor tesis edilecektir. Güvenli koridorun işleyişine dair ayrıntılı esas ve usuller, Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu Savunma Bakanlıkları arasında 7 gün içinde kararlaştırılacaktır.
3* Türk-Rus ortak devriyeleri, 15 Mart 2020 tarihinde M4 karayolunun Trumba’dan (Serakib’in 2 km batısı) Ain-Al-Havr’a kadar olan kesimi boyunca başlatılacaktır.
Son dakika haberi... Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde;
Öncelikle sayın Putin'e daveti için teşekkür ederim. Bugün görüşmelerimizde özellikle Suriye ve İdlib'deki gelişmeleri ele aldık. Yaklaşık 6 saat sürdü. Bu arada samimi dialog kapsamında benzer veya farklı konuları görüşüp müzakere ettik. Köklü ilişkilerimizi karşılıklı saygıyı ortak çıkarlarımızla ilerletmek arzumuzdur.
Diplomatik ilişkilerin 100. yılını kutladığımız bu sene de Sayın Putin'i ülkemizde ağırlamak istiyoruz.
"REJİMİN AMACI TÜRKİYE'Yİ ZORA SOKMAKTIR"
Soçi mutabakatına göre İdlib Geginliği Azaltma Bölgesi muahafaza edilecek ve statükonun korunması için tüm tedbirleri alacaktık. Rejimin saldırıları İdlib'deki sükuneti bozmuştur. İdlib'deki mutabakatın bozulmasının bir numaralı sorumlusu rejimdir. Bu bölgede yaşayan 4 milyon kişinin terörist ilan edilip bombalanmasını kabul etmemiz mümkün değildir. Rejimden kaçan ve sayıları 1.5 milyonu bulan bölge halkı sınırımıza dayanmıştır. Rejimin buradaki amacının Türkiye'yi zora sokmak olduğu açıktır.
"YENİ BİR STATÜ KAÇINILMAZ HALE GELDİ"
Gözlem noktaları sahadaki noktaları kontrol etme değil, ateşkesi takip etmekle yükümlüdür. Bir süre önce İdlib'e ilave askeri birlikler gönderdik. Artık hem rejimin saldırganlığını engellemek hem de aşırı gruplarla mücadele için sahada daha aktif rol aldık. Rejimin askerlerimize yönelik saldırılarının ardından İdlib'de yeni bir statü kaçınılmaz hale gelmiştir.
ERDOĞAN AÇIKLADI: ATEŞKES 00.01 İTİBARİYLE YÜRÜRLÜĞE GİRECEK
Rusya ile bu konuyu enine boyuna konuşup değerlendirdik. Siyasi süreç ve Fırat'ın doğusu gibi boyutları da bulunan çalışma bölgemizi geliştirmeyi arzu ediyoruz. Rusya'nın Rejimin iş birliğimizi bozacak hame. Öncelikle en kısa sürede ateşkesi gerçekleştirecek ardından birlikte kararlaştıracağımız adımları süratle atacağız. Bu gece 00:01'de ateşkes yürürlüğe girecek. İhtiyaç sahibi tüm Suriye'lerilere karşı birlikte çalışacağız. Üzerinde mutabık kaldığımız ortak metni birazdan Dışişleri Bakanlarımız açıklayacak.
PUTİN: BUGÜN DE ÇÖZÜM ÜRETTİK
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in açıklamalarından satır başları;
Bu yıl içerisinde 3.sü olan görüşmemizi gerçekleştirdik. Aramızdaki şahsi temasımız ikili ilişkilerimize çözüm bulma imkanı sağlıyor.
İdlib'de terör unsurları aktivitelerini ciddi bir biçimde artırdı. Düzenli olarak saldırılarını artırmışlardır. 1 Mart tarihinde ÇNRA sistemiyle bir saldırı girişimi yaşandı. Yılbaşından bu yana Hmeymim'e saldırı sayısı 15. Fiilen militanlar yeni çatışmaları tetiklediler.
"ÇALIŞMALAR ASTANA FORMATINDA DEVAM EDECEK"
Türk askerler arasında da kayıplar var. Bu vesileyle taziye dileklerimi yinelemek istiyorum. Türkiye ile bazen görüş ayrılıklarımız oluyor ama kritik durumlarda ortak noktalar bulmayı başarıyorduk. Çözümler üretiyorduk. Bugün de öyle oldu. Bugün ülkelerimizin Astana formatındaki çalışmaları devam ettirmeye niyeti olduğunu bildiriyoruz.
Suriye'nin egemenliğinden ve toprak bütünlüğünden yanayız. Uluslararası terör örgütleriyle mücadelede kararlıyız.
Bugün 6 saatlik görüşme sonucu ortak bir belge hazırladık. Bu belgenin çatışmaların durdurulması ve sivillerin azaplarına son verilmesine yardımcı olacağına inanıyorum.
Ben Sayın Cumhurbaşkanına Moskova'ya geldiği için teşekkür ediyorum.
RUSYA DIŞİŞLERİ BAKANI SERGEY LAVROV:
Aynı zamanda BM Konseyi tarafından kabul edilmiş bir durumdur. Askeri değil politik bir şekilde sona ereceğini düşünmekteyiz. İnsani durumun kötüleşmesini engellemek ve aynı şekil de onların Suriye'ye dönmesi lazım. 6 Mart gece yarısı itibariyle ateşkesin sağlanması ve savunma bakanlıkları arasında koridorun 7 gün içinde sağlanması. İlaveten bir protokol gerçekleştirilecek. İnsani krizin daha da kötüleşmesinin önlenmesi, sivillerin korunması, ihtiyaç sahipleri Suriye'lerin korunması, geri dönüşlerin kolaylaştırılmasında mutabık kalınmıştır.
DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU:
İdlip Gerginliği Azaltma Bölgesindeki temas hattı boyunca tüm askeri faaliyetler 6 Mart 2020 saat 00:01’den itibaren durdurulacaktır.
Türk ve Rus devriyeleri, 15 Martta M4 karayolunun Trumba’dan (Serakib’in batısı) Ain Al Havr’a kadar olan kesimi boyunca başlatılacaktır
M4 karayolunun kuzeyinde 6 km ve güneyinde 6 km derinliğinde bir güvenli koridor tesis edilecek. 7 gün içinde esasları kararlaştırılacak
http://www.haber7.com/guncel/haber/2949688-son-dakika-tarihi-zirve-sonrasi-erdogan-ve-putin-tek-tek-acikladi-idlibde-anlasma-saglandi/?detay=2 (http://www.haber7.com/guncel/haber/2949688-son-dakika-tarihi-zirve-sonrasi-erdogan-ve-putin-tek-tek-acikladi-idlibde-anlasma-saglandi/?detay=2)
-
Bu anlaşmayı şehitler vermeden yapamazmıydık
-
Putin hala, '' Maalesef Suriye askerleri de dahil hiç kimse Türk askerlerinin o anda bulundukları yeri bilmiyordu" diyor. Milli Savunma Bakanımız, '' Biz askerlerimizin yerini söyledik uyarımızı yaptık'' demedimi bu ne çelişkidir? Cumhurbaşkanımız da orada cevap vermedi Milli Savunma Bakanımızın açıklaması ne olacak o zaman? Sizce ateşkese uyulacakmı? Ben pek ihtimal vermiyorum. Bu 6 km'lik alan biraz dar olmuş sanki sınıra yığılmış insanlar geri döndüklerinde kafese girmiş gibi olacaklar.
-
Bu anlaşmayı şehitler vermeden yapamazmıydık
Kanimca evet mukundu Sn mavi1991.
Niye gerceklestiremedik " su anda Tv analistlarince dillendirilmeyen bir iddiamiz mevcuttu o da . Rejim kuvvetlerinin Soci mutabakatinda anlasilmis bulunan gozlem noktalarimizin ilerisine cekilmeleri idi"
Kriterimiz bu degilmiydi yoksa ben mi yanlis hatirliyorum. ;)
-
Kuyruğu iki bacak arasına kıstırıp , Rus tokadını da yedikten sonra geri dönüyorlar.
M4 ve M5 otoyolları rejime açılıyor. Soçi mutabakatı sınırlarına dönmezlerse biz göndeririz lafını da yutmuş oluyor bizimkiler.
Obama, FETÖ den sonra Putin de kandırdı bizi!
-
Anlamıyorum ki o kadar şehit veriyoruz, olaylar hadiseler yaşıyoruz sonra bir görüşme oluyor ve bir bakmışsın ortak devriyeye gitmiş durum bir sonraki evresi nedir bunun? Yıllardır bir gece menbic diyip durduk ruslara bıraktık. Kobanı dedik ruslara bıraktık. Pkk devlet kuracak dedik pkk ile aramıza rusyayi koyduk artık pkk devletini hic engelleyemecegiz ee idlibte ne olacak? Biz bu kadar pkk lafı ettik demekki amacımız pkk devleti kurulmasını engellemek değilmiş Amerika gitti gideli pyd haberleri kayboldu. Yaa ben anlamıyorum şimdi ne oldu suriyede ne halt yedik yiyoruz yiyeceğiz?
-
Anlamıyorum ki o kadar şehit veriyoruz, olaylar hadiseler yaşıyoruz sonra bir görüşme oluyor ve bir bakmışsın ortak devriyeye gitmiş durum bir sonraki evresi nedir bunun? Yıllardır bir gece menbic diyip durduk ruslara bıraktık. Kobanı dedik ruslara bıraktık. Pkk devlet kuracak dedik pkk ile aramıza rusyayi koyduk artık pkk devletini hic engelleyemecegiz ee idlibte ne olacak? Biz bu kadar pkk lafı ettik demekki amacımız pkk devleti kurulmasını engellemek değilmiş Amerika gitti gideli pyd haberleri kayboldu. Yaa ben anlamıyorum şimdi ne oldu suriyede ne halt yedik yiyoruz yiyeceğiz?
Türkiye büyük devlet! Rusya ve ABD nin izin verdiği ölçüde tabiiki!!!
-
Bu anlaşmayı şehitler vermeden yapamazmıydık
Söylüyoruz ama dinleyen yok ki! Suriye' yle çatışmaya girmek demek, karşına Rusya ve İran' ı almak demektir. Bu ülkelerle savaşa tutuşmanın kazandıracağı hiç birşey yoktur. Yine günün sonunda, oturup mecbur anlaşacaksın. O halde savaş niye? Her meselemizi savaşarak çözeceksek, diplomasi niye var? Hayır bizler asker milletiz, her işimizi savaşarak çözeriz diyorlarsa; o halde çekip gitsinler, memleketi asker yönetsin -diyeceğim artık. En azından işi kitabına göre yapar, hava savunması olmadan gündüz gözüyle askeri intikal ettirmezler.
Efendim tarihimizde Sakallı Nurettin Paşa diye bir zat vardır. Bu zat kendini övmeyi; kendi kendine sanlar, ünvanlar, nişanlar, şerefler vermeyi çok severmiş. Hiç alakası olmadığı halde, şu savaşı kazanan, şu muharebeyi yöneten, şu toprakları düşman işgalinden kurtaran falan..(!) Büyük Atatürk, NUTUK eserinde işbu Sakallı Nurettin Paşa' yı yerden yere vurmuştur. Yine bu Nurettin Paşa, Başkomutanlık Meydan Muharebesi' nin en cafcaflı yerinde oradaki komutanlardan birini huzuruna çağırtıp; yerli yersiz, savaşın gerçekleriyle uyumsuz emirler vermeye başlamış. Kurmay Başkanı bu emirlerin yerine getirilmesini uygun bulmamış. O esnada Büyük Atatürk durumu fark edip Nurettin paşayı huzura çekip sorguya alıyor. Verdiği emirlerin savaşın gerçekleriyle uyumsuz olduğunu anlattıktan sonra mealen diyor ki; şayet verdiği emirler yerine getirilmiş olsaydı, ordumuz çok müşkül durumlarda kalabilirdi!
Nutuk' ta konuyu şöyle özetler;
Komutanlar buyruk vermiş olmak için buyruk vermezler. Gerekli ve yapılabilecek olan işleri buyururlar. Buyruk verirken kendini, O buyruğu yürütecek olanın yerine koymak ve buyruğun nasıl uygulanıp, yürütüleceğini düşünmek ve bilmek gerektir.
Kıssadan hisse günümüze geliyoruz, hayatın gerçekleriyle uyumsuz onlarca emir veriliyor ve bu emirlerin yerine getirilmesi isteniyor. Adam, İdlip' ten gireriz Şam' dan çıkarız! -diyebiliyor mesela... Peki ya sonra? Sonrası için planın yoksa bu işleri hiç bulaşmayacaksın arkadaş. Atatürk' ümüzün dediği gibi; Komutanlar buyruk vermiş olmak için buyruk vermezler... Bizde diyoruz ki; savaşmış olmak için savaşılmaz; bir siyasi hedefinin olması lazım. Ancak O hedef ulaşılabilir ve ülke menfaatleriyle uyumlu olsun. Başka ülkelerin menfaati için de savaşılmaz. Ne yazık ki Türkiye olarak 9-10 yıldır Amerikan BOP' ne hizmet etmek için cefa çekiyoruz. Bu durumun akılla, mantıkla açıklanabilir hiç bir tarafı yoktur.
-
ABD'li senatör Rubio: Türkiye'ye hava desteği verilmeli
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/03/05/rubio_4785.jpg)
ABD'li Cumhuriyetçi Senatör Marco Rubio, NATO'nun Türkiye'ye hava desteği, istihbarat ve Suriyeli mültecilerle ilgilenen yardım kuruluşlarına finansal destek vermesi gerektiğini söyledi.
Twitter'dan yaptığı açıklamada İdlib'deki durumun gün geçtikçe daha kötüye gittiğini belirten ABD'li Cumhuriyetçi Senatör Marco Rubio, Rusya ve Esad rejimine, düzenlediği saldırılardan dolayı tepki gösterdi.
"NATO, TÜRKİYE'YE HAVA DESTEĞİ VERMELİ"
Rubio, açıklamasında, "Rusya, İdlib'deki Türk gözlem noktalarını çevreleyen Esad güçlerini geri çekmeli. NATO, Türkiye'ye hava desteği, istihbarat ve Suriyeli mültecilerle ilgilenen yardım kuruluşlarına finansal destek vermeli." ifadelerini kullandı.
ABD'li senatör Rubio: Türkiye'ye hava desteği verilmeli
Öte yandan, Amerikan Fox News kanalına bir makale yazan Temsilciler Meclisi üyeleri Demokrat Brandon Boyle ile Cumhuriyetçi Adam Kinzinger de benzer bir çağrıda bulundu.
Temsilciler Meclisi üyeleri, Rusya ve Esed rejiminden İdlib'de düzenledikleri saldırılara son vermesini istedi.
GRAHAM, "UÇUŞA YASAK BÖLGE" ÇAĞRISI YAPMIŞTI
Cumhuriyetçi Senatör Graham ise geçen hafta internet sitesinden yaptığı açıklamada, "Dünya hiçbir şey yapmadan İdlib’in Esad, İran ve Rusya tarafından yok edilmesini izliyor." ifadesini kullanmıştı.
Graham, açıklamasında "Şu anda uluslararası toplumun binlerce masum erkek, kadın ve çocuğu bu dehşet verici ölümden kurtarmak için İdlib’de uçuşa yasak bölge ilan etmesinin zamanı gelmiştir." değerlendirmesinde bulunmuştu.
https://www.ensonhaber.com/abdli-senator-rubio-turkiyeye-hava-destegi-verilmeli.html (https://www.ensonhaber.com/abdli-senator-rubio-turkiyeye-hava-destegi-verilmeli.html)
Desteğiniz yerinde dursun. F- 35 ‘ lerimi vereceksin.
-
ABD'li senatör Rubio: Türkiye'ye hava desteği verilmeli
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/03/05/rubio_4785.jpg)
ABD'li Cumhuriyetçi Senatör Marco Rubio, NATO'nun Türkiye'ye hava desteği, istihbarat ve Suriyeli mültecilerle ilgilenen yardım kuruluşlarına finansal destek vermesi gerektiğini söyledi.
Twitter'dan yaptığı açıklamada İdlib'deki durumun gün geçtikçe daha kötüye gittiğini belirten ABD'li Cumhuriyetçi Senatör Marco Rubio, Rusya ve Esad rejimine, düzenlediği saldırılardan dolayı tepki gösterdi.
"NATO, TÜRKİYE'YE HAVA DESTEĞİ VERMELİ"
Rubio, açıklamasında, "Rusya, İdlib'deki Türk gözlem noktalarını çevreleyen Esad güçlerini geri çekmeli. NATO, Türkiye'ye hava desteği, istihbarat ve Suriyeli mültecilerle ilgilenen yardım kuruluşlarına finansal destek vermeli." ifadelerini kullandı.
ABD'li senatör Rubio: Türkiye'ye hava desteği verilmeli
Öte yandan, Amerikan Fox News kanalına bir makale yazan Temsilciler Meclisi üyeleri Demokrat Brandon Boyle ile Cumhuriyetçi Adam Kinzinger de benzer bir çağrıda bulundu.
Temsilciler Meclisi üyeleri, Rusya ve Esed rejiminden İdlib'de düzenledikleri saldırılara son vermesini istedi.
GRAHAM, "UÇUŞA YASAK BÖLGE" ÇAĞRISI YAPMIŞTI
Cumhuriyetçi Senatör Graham ise geçen hafta internet sitesinden yaptığı açıklamada, "Dünya hiçbir şey yapmadan İdlib’in Esad, İran ve Rusya tarafından yok edilmesini izliyor." ifadesini kullanmıştı.
Graham, açıklamasında "Şu anda uluslararası toplumun binlerce masum erkek, kadın ve çocuğu bu dehşet verici ölümden kurtarmak için İdlib’de uçuşa yasak bölge ilan etmesinin zamanı gelmiştir." değerlendirmesinde bulunmuştu.
https://www.ensonhaber.com/abdli-senator-rubio-turkiyeye-hava-destegi-verilmeli.html (https://www.ensonhaber.com/abdli-senator-rubio-turkiyeye-hava-destegi-verilmeli.html)
Desteğiniz yerinde dursun. F- 35 ‘ lerimi vereceksin.
Bunlar bizi övmeye başladıklarında anlayın ki büyük bir çıkarları vardır. Bizi uçan balon sanıyorlar. Ver gazı uçsunlar. Hoş bunların gazıyla uçan sayısı az da değil.
Bakın geçmişte nasıl övgüyle söz ediyorlardı mesela. Yine bir çıkarlar söz konusuydu.
https://youtu.be/O4luqY0EVXk (https://youtu.be/O4luqY0EVXk)
-
Güneyde bir kürt devleti kurulmasın diye çarpışıyoruz soran olursa. Aylardır o bölgede PYD PKK mevzilerine hiç atak yaptık mı?
Adamların terör yuvası gördüğü İdlibteki islamcılara kol kanat gerdik. Membiç Kobani falan hala duruyor beyler. Biz radikal islamcılar için onlarca canımızı kaybettik.
Savaş masada kazanılıyor dedikleri gibi. Genel olarak bakarsak yıllardır yaptığımız onca şey bize ne kazandırdı?! Ben somut bir kazanım göremiyorum. Şehitlerin ailelerinden dilenmesi gereken büyük bir özür olduğunu düşünüyorum.
Bari Suriyeliler sağ salim Avrupaya geçebilse.
-
Senator Marco Rubio, Lindsey Graham ve arkadaslari S400 nedeni ile memleketime mueyidelerin uygulanmasina on ayak olan zamaninda sabah aksam Turkiye hakkinda olumsuz konusan zat degilmi . Ne cabuk unuttuk bunu !
Bu adam su anda durup duruken niye ansizin lehimize konusuyor diye aklimizdan birsey gecmiyormu. Bu tur habercilik ve haberler kimin hizmetine?
-
Güneyde bir kürt devleti kurulmasın diye çarpışıyoruz soran olursa. Aylardır o bölgede PYD PKK mevzilerine hiç atak yaptık mı?
Adamların terör yuvası gördüğü İdlibteki islamcılara kol kanat gerdik. Membiç Kobani falan hala duruyor beyler. Biz radikal islamcılar için onlarca canımızı kaybettik.
Savaş masada kazanılıyor dedikleri gibi. Genel olarak bakarsak yıllardır yaptığımız onca şey bize ne kazandırdı?! Ben somut bir kazanım göremiyorum. Şehitlerin ailelerinden dilenmesi gereken büyük bir özür olduğunu düşünüyorum.
Bari Suriyeliler sağ salim Avrupaya geçebilse.
aklın yolu bir. İdlibte olmamızın tek amaci radikal dinci eskiyalari korumak gibime geliyor tabi bu benim görüşüm. Seçim zamanı fıratin güneyinde pkk devleti kuracaklar bekamiz elden gidiyor diyenler seçim bitti biteli fıratin doğusundan bahsetmediler. Aramıza Rusya ve rejimi sokmuş iken şuan pydnin olduğu bir bölgede pkk devlet kursa bizimkilerin bunu nasıl engelleyecegini çok merak ediyorum çünkü bitti o hikaye şimdi idlib başladı. Radikal dincilerin rejimle olan savaşını Türk milletinin bekasiymis gibi empoze ettiler bu millete hergun şehitler geldi hala geliyor. Rusyada anlaşma imzalanirken bile 2 sehit verdik. Fıratin doğusundan vazgeçtik, menbicten vazgeçtik, son anlaşmaya bakılırsa idlibtende vazgeçecek gibiyiz sirada afrın var sanırım. Hicbirsey zoruma gitmiyorda kıytırık idlibi Çanakkale gibi kutsal hale getirmeleri çok zoruma gidiyor. Sanki idlib giderse ülke elden gidecekmiş tavırları falan bu ne ya kimi kandırıyor bunlar
-
İdlip'te resti çekmemizin nedeni Esad rejiminin bu gerilimi azaltma bölgesinde saldırılarına devam etmesiydi. Gözlem noktalarının aşağısına çekilmesini istedik . Şimdi ise İdlip ile Esad arasına güvenli bölge oluştrulması konusunda anlaşılmış. Bu ne kadar işe yarayacak göreceğiz.
-
Tatsız aşa tuz neylesin, akılsız başa söz neylesin !
-
Tatsız aşa tuz neylesin, akılsız başa söz neylesin !
+1
Müthiş denge politikamız! :o :o
-
İdlip'te resti çekmemizin nedeni Esad rejiminin bu gerilimi azaltma bölgesinde saldırılarına devam etmesiydi. Gözlem noktalarının aşağısına çekilmesini istedik . Şimdi ise İdlip ile Esad arasına güvenli bölge oluştrulması konusunda anlaşılmış. Bu ne kadar işe yarayacak göreceğiz.
İdlibde resti çekmemizin sebebi bizim kullandığımız milis grubun buradan hayat bulması. Rejimin de buraya saldırıp insan gücümüzü hedef alması. Ön saflara sürdüğümüz bu adamların aileleri vs orada. Dolayısıyla onları sağlam tutmak muhalifleri de elde tutmak anlamına geliyor ancak Bu restin meşru bir temele oturtulamadığı İdlib bölgesi er ya da geç elden çıkacaktı çünkü dirsek temasında olduğumuz bu kişiler gayet radikal islami görüşlere sahipler. Dolayısıyla meşru zeminde düzgün destek de bulamıyorsunuz.
Soçi mutabakatı zaten kafama pek yatmamıştı. Maddelerde yazan ile bize lanse edilen pek mantıklıca gelmiyordu.
Son dönemde pek net bir tavır sergileyemedik diye düşünüyorum.
-
El Nusraya bağlı HTŞ ateşkese uymayacağını açıklamış.
Ateşkes başlamadan önce 2 şehit haberi daha geldi...
İdlib'te yine ateşkes başlamadan önce bir Rus keşif uçağının düşürüldüğüne dair iddialar var...
-
Son durumla ilgili basın toplantısı...
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-cumhurbaskani-erdogan-onemli-kazanimlar-getiriyor-dedi-maddeleri-tek-tek-saydi-41462739 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-cumhurbaskani-erdogan-onemli-kazanimlar-getiriyor-dedi-maddeleri-tek-tek-saydi-41462739)
-
El Nusraya bağlı HTŞ ateşkese uymayacağını açıklamış.
Ateşkes başlamadan önce 2 şehit haberi daha geldi...
İdlib'te yine ateşkes başlamadan önce bir Rus keşif uçağının düşürüldüğüne dair iddialar var...
Uymazlar tabi. M4 otoyolu demek Kürdistan siniri demek. Adamlara da "çek git" diyorsun. Adamlar da diyor ki "ben buradayim, gel sen cikar."
-
Adamlar bizi bütün bölgelerden yavaş yavaş atacak gibi yeni bir anlayış gelmezse bunlar olacak gibi. 2 gün önce dönmek yok Şama kadar girelim diyen adamlar bugün büyük diploması başarısından söz ediyor :o :o
Biz şehitlerimize üzülürken yüzsüzce öso/smo da çok şehit verdi onlara da üzülün diyorlar utanmadan bunları söyleyebiliyorlar.
-
Yiyemiyeceğin lokmayı yutmaya kalkarsan böyle olur.
1. Ne işin vardı İdlip’te?
2. Hava savunmasız onbinlerce askeri nasıl yığarsın oraya?
3. İç politikayı dış siyasetle karıştırırsan olacağı bu dur.
4. Esad, oradan haber yolluyor benim düşmanım Türkiye değil diye.
5. İhvancılık’tan vazgeçmesi lazım artık, yukarıdakilerin.
6. Dolaylı ya da dolaysız Esad’la görüşülmesi ve asıl Düşman, Ypg/PKK nın üzerine konsantre olmasını sağlamak lazım rejimin.
7. Ateşkes ve barış istiyorsa, Esad’ın mültecileri geri almasını sağlamak gerekir.
8. Sana ne Esad’ın nekadar kendi vatandaşını öldürdüğü? Batı bunu kendisine problem ediyor mu? Sende etme! Asıl İsrail’in hazırladığı komployu bozmaya bak!
-
(https://pbs.twimg.com/media/EScQnHgWsAAsfAX?format=jpg)
-
(https://i.hizliresim.com/noNSr5.jpg) (https://hizliresim.com/noNSr5)
Arkadaşlar hep yazdım , çizdim ; bizim için asıl bekaa meselesi olacak durum haritada gösteriliyor...Sarı bölge kürt bölgesi .Biz Esad ile Batı Suriye'de bilek güreşi yapıp asker-enerji-mühimmat kaybederken asıl Güneyimizde bizi önümüzdeki yıllarda büyük tehlikeye sokacak bir kürt devleti yaratıldı bile...
Bu sarı bölgeye iyi bakın ; ABD , İsrail ve müttefiki olan Arap sünni devletlerinin (Suudi , BAE vb.) en çok çekindiği "Şii kuşağını " tam ortasından kesecek - engelleyecek bir proje devleti. Uşaklık yapmaya hazır , bu uğurda gençlerini acımasızca feda edecek ,Radikal dinci Işid gibi örgütlerle mücadele eden algı oyunlarıyla makyajlanıp Batı toplumunun sempatisini kazanmış bir kürt devleti...
İsrail eline kalem kağıt alıp " Ben öyle bir operasyon yapayım ki önümüzdeki 50 yıl rahat edeyim" diye bir senaryo yazsa şu anda Suriye'de oynanan oyun gibi bir oyun yazamazdı...
1- Suriye'yi bölecek hareketleri destekledi , bunu yaparken de müslümanların aşil topuğunu "sünni-şii düşmanlığını" kullandı....
Suriye'yi yani Ortadoğu'daki en büyük düşmanını yok etmek için tüm Dünyadaki ve Suriye'deki sünnileri , Esad'a karşı kışkırttı hatta bu kışkırtmayı bizzat kendisine sünni diyen komşu ülkelerden destek verdirdi.Koca ülke carttt diye 2'ye bölündü...
Bazı saflar diyor ki Ruslar bu denklemi bozdu... Yahu şu anda bile İç savaş bitse Suriye 50 yıl kendine gelemez...
2-Suriye'nin doğusunda batı sınırı Fırat nehri olan , doğu sınırı demografik alt yapısı uygunluğuyla taaa İran sınırına kadar uzanan emperyalistlerin uşaklıklarını yapacak uydu bir kürt devleti yarattı. Bu devlet ; hem İran-Suriye arasında oluşabilecek şii kuşağını kesecek hem de olası İran operasyonu için Batı'ya doğal bir üs görevi üstlenecek...
En acısı da bu planı bizim üzerimizden bizi gaza getirerek uyguluyorlar....Hem de muhafazakar hükümetimize uygulattırdılar...
Hatayı görüp çözüm üreteceğimize bize uzatılan , asıl tehlikeden dikkatimizi dağıtacak havuç peşinden gidiyoruz....
Gözümüz Fırat'ın doğusunda olmalı...
-
Sanirim yine donup dolasip ayni kapiya geliyoruz Sn Serkan1976,
Firatin dogusu denilen alan PKK/PYD bolgesi yani ABD nin Suriyedeki mutefigi.Bizler malesef baslamis oldugumuz harekati ansizin yarida keserek bu bolgenin kontrolunun PKK/PYD de kalmasina neden olduk.
Mevcut durumda PKK/PYD bu bolgeden TC sinirlari icerisine pek saldiri duzenlemedigi nedeni ile o bolgeye su asamada yeni bir operasyon duzenleme nedeni olusmuyor. Elbette bizim bolgeye bir operasyon duzenlememiz icin illa saldiriya maruz kalmamiz gerekmiyor. Ancak su anki konjekture gore boyle bir adim bizleri dunyada daha da yalnizlastirabilecegi gibi ABD ile limoni olan aramizin daha da bozulmasina sebep olusturabilir boyle bir durumda ABD nin ozellikle secim yilinda olmasi nedeni ile sayet halen Trump in bizi anlayan birisi olduguna inan gercekten var ise de ,Trump dahi bizi gelecegini saglama alma acisindan bizim lehimize karar vermez.
Ruslara gelince ABD ile danisikli olduklari icin bir beklentimiz olmamasi lazim.
Bu bolgenin kurtulusu ancak Suriye rejimine bagli ,bunun icin de Suriye rejimimi ile diplomatik iliski kurmamiz gerekir . Suriye rejiminin bolgeye guneyden olusturacagi baski nedeni ile PKK/PYD gucleri ya kuzeye cekilmek zorunda kalacaklar ki bizler de Adana mutabakatina dayanarak Suriye siniri icerisinde kendi sinirimizi koruyacagimiz bir guvenlik seriti olusturabilelim. Bu nedenle bize hic bir faydasi bulunmayan Israr politikamizdan bir miktar feragat etmemiz gerkliligine inaniyorum. Suriye devleti ile anlasim bizim dogu akdenizdeki yalnizlik prangasinin anahtaridir.
-
Bu beladan kurtulmak için bir mucize gerek... Bu ayvayı bize güzelce yedirdiler...
Bu saatten sonra bizi bu durumdan kurtarmak için Davutoğlu gibi ilerigörüşlü(!) bir stratejiste ihtiyaç var.
Acilen yerli savunma sanayine yatırımları artırıp özellikle hava kuvvetleri ve hava savunma yatırımlarını artırmalıyız.
Asıl fırtına gelmek üzere...
-
Arkadaşlar devamlı surette İsrail şunu yaptı İsrail bunu yaptı demek bana saçma geliyor. Evet İsrail bıseyler yapıyor bir devlet olarak bu bölgede varlığını sürdürmek için tabiki bıseyler yapacak kimse İsrail şunu yapıyor İsrail bunu yapıyor diye elestiremez. Hep diyorum devlet olarak yada daha doğrusu devleti yönetenler olarak göreviniz "bize saldırıyorlar" diye ağlamak değildir. Bu millet sizi o koltuğa ülkeye saldıranlara karşı önlemler alın diye seçiyor, millete zirlayin diye değil. İsrail bir oyun mu çeviriyor devlet olarak görevin o oyuna daha zeki bir şekilde cevap vermektir. Devlet yönetmek budur. Devletin anlamı budur. Bugün İsrail oyun yapar yarın başka bir ülke hatta bana göre en büyük sanslarimizdan biri Yunanistan ve Ermenistanin fakir ülkeler olmasıdır. Bu iki ülke İsrail gibi softpowera (yumuşak güç) sahip olsaydı o zaman ben halimizi hiç düşünemiyorum. 30 tane Müslüman ülke bir halta yaramıyor önüne gelen bu bölgede İsrailin kötü emelleri var diyor. E siz ne ise yarıyorsunuz ağa? Varlığınızin amacı ne? Ufacık İsrail bu bölgede at koşturuyor ise bir kendinize bakacaksınız la biz neden hiçbir halta yaramıyoruz diye soracaksınız kendinize.. Bu ülkenin en büyük kaybı topraklarında petrol olmamasıdır deriz hep, bazen ıyki petrolümuz yokta şu Arap ülkeleri gibi olmamışız diyorum. Petrolden başka şeylere yonelmisiz. Boş bir coğrafyada bir zahmet oyun kuracaksınız ama elinize yüzünüze bulastirinca İsrail demiyceksiniz banane la israilden devlet olarak senin görevin İsraile üstün gelmektir, devlet olarak İsrail bize saldırıyor demek ne kadar acınası bir durum. Her yıl Nobel alan bilim adamlarına bakın illa birkaç tanesinin doğum yeri ya israildir yada dini yahudiliktir. Peki Arap dünyası? Yemeni nasıl bombaladığı, aramconun halka arzı, katliamlar, terör, cart curt... Lanet olsun şu coğrafyadan tiksinti duyuyorum. Harika bir coğrafyadayiz diyendende tiksinti duyuyorum. Coğrafya kaderdir diyip savaşı katliamı fakirliği kabul edendende tiksinti duyuyorum.
-
Katil esed rejimi ile halen anlaşmadan bahsediliyor. Bu akıl tutulmasıdır başka birşey değil. Hadi 1 milyon sivilin ölmesini önemsemiyorsunuz bari 60 şehidimizi düşünün. Rejimin ipini çekmeden bize rahat yok. Bütün gücümüzle rejimi devirmemiz gerekiyor. Ne olursa olsun bu işin geri dönüşü yoktur. Türk'e, Mazlumlara silah çekene dünyayı dar edeceğiz. Arkasından soysuz ypg teröristleri onları da unutmadık. Rejimi ve ypg'yi üst uste koyup gereğini yapacağız.
-
Katil esed rejimi ile halen anlaşmadan bahsediliyor. Bu akıl tutulmasıdır başka birşey değil. Hadi 1 milyon sivilin ölmesini önemsemiyorsunuz bari 60 şehidimizi düşünün. Rejimin ipini çekmeden bize rahat yok. Bütün gücümüzle rejimi devirmemiz gerekiyor. Ne olursa olsun bu işin geri dönüşü yoktur. Türk'e, Mazlumlara silah çekene dünyayı dar edeceğiz. Arkasından soysuz ypg teröristleri onları da unutmadık. Rejimi ve ypg'yi üst uste koyup gereğini yapacağız.
Rejimi devirirsek elimize ne geçecek? Ayrıca Rusya faktörü var, müsaade etmeyecektir. Rusya' yı da deviririz diyenler için; Rusya' nın Nükleer güç olduğunu hatırlatırım. Bu işin şakası yok... Durman gerektiği yeri bileceksin.
-
Katil esed rejimi ile halen anlaşmadan bahsediliyor. Bu akıl tutulmasıdır başka birşey değil. Hadi 1 milyon sivilin ölmesini önemsemiyorsunuz bari 60 şehidimizi düşünün. Rejimin ipini çekmeden bize rahat yok. Bütün gücümüzle rejimi devirmemiz gerekiyor. Ne olursa olsun bu işin geri dönüşü yoktur. Türk'e, Mazlumlara silah çekene dünyayı dar edeceğiz. Arkasından soysuz ypg teröristleri onları da unutmadık. Rejimi ve ypg'yi üst uste koyup gereğini yapacağız.
Rejimi devirirsek elimize ne geçecek? Ayrıca Rusya faktörü var, müsaade etmeyecektir. Rusya' yı da deviririz diyenler için; Rusya' nın Nükleer güç olduğunu hatırlatırım. Bu işin şakası yok... Durman gerektiği yeri bileceksin.
O nükleeri kullansa dünya Rusya'yı yasatmaz. Bak Nato bizi Rusya'ya karşı korumaz ama olası taktik nükleer saldırısında kesin tepki koyar. Çünkü bunu yapmazlarsa yarın Rusya veya bir başkası bunu başkaları üzerinde de yapar. Bizi düşındüklerinden değilde kendi geleceklerini riske atmamak için bunu yaparlar. Ayrıca istanbul boğazını kullanamayan Rusya çöker. Ticaretinin yarısını buradan sağlıyor.
-
Katil esed rejimi ile halen anlaşmadan bahsediliyor. Bu akıl tutulmasıdır başka birşey değil. Hadi 1 milyon sivilin ölmesini önemsemiyorsunuz bari 60 şehidimizi düşünün. Rejimin ipini çekmeden bize rahat yok. Bütün gücümüzle rejimi devirmemiz gerekiyor. Ne olursa olsun bu işin geri dönüşü yoktur. Türk'e, Mazlumlara silah çekene dünyayı dar edeceğiz. Arkasından soysuz ypg teröristleri onları da unutmadık. Rejimi ve ypg'yi üst uste koyup gereğini yapacağız.
Rejimi devirirsek elimize ne geçecek? Ayrıca Rusya faktörü var, müsaade etmeyecektir. Rusya' yı da deviririz diyenler için; Rusya' nın Nükleer güç olduğunu hatırlatırım. Bu işin şakası yok... Durman gerektiği yeri bileceksin.
rejim giderse Suriyenin bir nebzede olsa rahatlayacagini düşünüyorum özelliklede mültecilerin geri dönmesi açısından lakin Rusya konusunda çok haklısıniz. Rusya Akdeniz'e kıyısı olupta kendisine köpek gibi muhtaç birini bulmuşken asla bırakmaz. Yani artık Esad ben suriyeyi bırakıyorum yeni seçim olsun başkası seçilsin desede Rusya kabul etmez. Düşünün rusyanin suriyede deniz hava ve kara üsleri aynı anda var bu Rusyanin 100lerce yıllık hayaliydi resmen... Akdenizde artık sadece Akdenize kıyısı olan ülkeler değil rusyada var. Adam bunu çöpe atar mı? CB demiş ya esadla aramızdan çıkın diye :D putin ne gülmüştür buna var ya. Amerika Avrupa ve biz bir olduk Rusyanin hayallerini gerçekleştirdik. Rusya hem Akdeniz'e indi. Hem Suriye gibi kritik bir bölgeyi tamamen kontrol etti hem amerikayi bölgeden çıkardı hemde elinin altında pkk gibi aynı ideolojiye sahip turkıyeye karşı kullanabileceği bir silahı oldu. Suriyede komünist bir pkk devleti kurmak Amerikadan çok rusyanin isteyeceği birseydir. Hazır Türkiye ile pkk arasındaki bolgeyide kontrol ediyorken şimdi soruyorum Esad gider mi? Pkk devleti kurulur mu? Bu ikisine biz artık ses çıkarabilir miyiz? Tüm bunları düşündükten sonra rusya dostun olabilir mi?
-
Bak Nato bizi Rusya'ya karşı korumaz ama olası taktik nükleer saldırısında kesin tepki koyar. Çünkü bunu yapmazlarsa yarın Rusya veya bir başkası bunu başkaları üzerinde de yapar. Bizi düşındüklerinden değilde kendi geleceklerini riske atmamak için bunu yaparlar.
O kadar emin olma! Hele bu müttefiklere hiç güvenme. Hangi sıkıntılı işte yanımızda oldular? Türkiye' nin müttefiklik ilişkisi tek taraflıdır. İşleri düşünce kapımıza gelirler, bizim işimiz düşünce hiç oralı olmazlar. Bu gerçek defalarca test edildi. Bu gerçekleri bilmiş olman lazım. İşler biraz kızışınca stratejik bombardıman uçaklarını İran' a gönderdi. Birkaç tane taktik nükleer bombayla İdlib ve çevresini yok edebilirler. Dünya' sesini bile çıkartmaz... Bir iki kınama mesajı, itidal çağrısı falan... sadece o kadar. Ayrıca bu taktik nükleer bombaların kullanılması ABD' nin de gündeminde... Sınırlı bir alana tesir edeceği için o kadar gürültü kopartmaz. Çünkü bir şehri değil en fazla bir mahalleyi yok edecek ölçüde seyreltilmiş nükleer güç kullanmaktadır. Düşün, sıkışık alanda binlerce askerimiz olduğunu... Allah vermesin, bu işler çocuk oyuncağı değildir.
-
Bak Nato bizi Rusya'ya karşı korumaz ama olası taktik nükleer saldırısında kesin tepki koyar. Çünkü bunu yapmazlarsa yarın Rusya veya bir başkası bunu başkaları üzerinde de yapar. Bizi düşındüklerinden değilde kendi geleceklerini riske atmamak için bunu yaparlar.
O kadar emin olma! Hele bu müttefiklere hiç güvenme. Hangi sıkıntılı işte yanımızda oldular? Türkiye' nin müttefiklik ilişkisi tek taraflıdır. İşleri düşünce kapımıza gelirler, bizim işimiz düşünce hiç oralı olmazlar. Bu gerçek defalarca test edildi. Bu gerçekleri bilmiş olman lazım. İşler biraz kızışınca stratejik bombardıman uçaklarını İran' a gönderdi. Birkaç tane taktik nükleer bombayla İdlib ve çevresini yok edebilirler. Dünya' sesini bile çıkartmaz... Bir iki kınama mesajı, itidal çağrısı falan... sadece o kadar. Ayrıca bu taktik nükleer bombaların kullanılması ABD' nin de gündeminde... Sınırlı bir alana tesir edeceği için o kadar gürültü kopartmaz. Çünkü bir şehri değil en fazla bir mahalleyi yok edecek ölçüde seyreltilmiş nükleer güç kullanmaktadır. Düşün, sıkışık alanda binlerce askerimiz olduğunu... Allah vermesin, bu işler çocuk oyuncağı değildir.
Nükleer taktik saldırının mahalle etkisi olanıda mı varmış. Nükleer çok farklı birşey çok büyük etkileri olur. Öyle bir saldırıya Nato kesin cevap verir. Bizim için değil kendi güvenlikleri için yaparlar. Nükleere dünya kesinlikle sessiz kalamaz. Dünya sessiz kalırsa Kuzey Korede aynısını, Güney Kore'ye yapar. Başta açık verdiğin anda arkası gelir. Kesinlikle buna müsade etmezler. Çok büyük bedeli olur Rusya için. Ama konvansiyonle bir saldırıda Nato bizim yanımızda olmaz. En azından asker desteği vermez. Belki kritik teknoloji yardımı olur. Keza teknoloji yardımı yeterlidir. Rus savunma sistemleri öyle ahım şahım değil. Üstünlük kurarız. Biz hiç öyle kolay lokma değiliz. Sonrasında Boğazlar kapanır ekonomileri pert olur. Suriye'den ağır hasar alarak tamamen çıkmak zorunda kalırlar. Rejimi devirmesekte ağır darbe indirmemiz gereklidir.
-
Bak Nato bizi Rusya'ya karşı korumaz ama olası taktik nükleer saldırısında kesin tepki koyar. Çünkü bunu yapmazlarsa yarın Rusya veya bir başkası bunu başkaları üzerinde de yapar. Bizi düşındüklerinden değilde kendi geleceklerini riske atmamak için bunu yaparlar.
O kadar emin olma! Hele bu müttefiklere hiç güvenme. Hangi sıkıntılı işte yanımızda oldular? Türkiye' nin müttefiklik ilişkisi tek taraflıdır. İşleri düşünce kapımıza gelirler, bizim işimiz düşünce hiç oralı olmazlar. Bu gerçek defalarca test edildi. Bu gerçekleri bilmiş olman lazım. İşler biraz kızışınca stratejik bombardıman uçaklarını İran' a gönderdi. Birkaç tane taktik nükleer bombayla İdlib ve çevresini yok edebilirler. Dünya' sesini bile çıkartmaz... Bir iki kınama mesajı, itidal çağrısı falan... sadece o kadar. Ayrıca bu taktik nükleer bombaların kullanılması ABD' nin de gündeminde... Sınırlı bir alana tesir edeceği için o kadar gürültü kopartmaz. Çünkü bir şehri değil en fazla bir mahalleyi yok edecek ölçüde seyreltilmiş nükleer güç kullanmaktadır. Düşün, sıkışık alanda binlerce askerimiz olduğunu... Allah vermesin, bu işler çocuk oyuncağı değildir.
Nükleer taktik saldırının mahalle etkisi olanıda mı varmış. Nükleer çok farklı birşey çok büyük etkileri olur. Öyle bir saldırıya Nato kesin cevap verir. Bizim için değil kendi güvenlikleri için yaparlar. Nükleere dünya kesinlikle sessiz kalamaz. Dünya sessiz kalırsa Kuzey Korede aynısını, Güney Kore'ye yapar. Başta açık verdiğin anda arkası gelir. Kesinlikle buna müsade etmezler. Çok büyük bedeli olur Rusya için. Ama konvansiyonle bir saldırıda Nato bizim yanımızda olmaz. En azından asker desteği vermez. Belki kritik teknoloji yardımı olur. Keza teknoloji yardımı yeterlidir. Rus savunma sistemleri öyle ahım şahım değil. Üstünlük kurarız. Biz hiç öyle kolay lokma değiliz. Sonrasında Boğazlar kapanır ekonomileri pert olur. Suriye'den ağır hasar alarak tamamen çıkmak zorunda kalırlar. Rejimi devirmesekte ağır darbe indirmemiz gereklidir.
Kusura bakmayın ama çok kısa görüşlü ve genç asker ağzıyla yazılmış bir yazı bu.
Küçük çaplı taktik nükleer saldırı yapılması demek binlerce kişinin ölümü demek. Ondan sonra topyekün harp demek. Karşındaki Rusya, dünyanın ikinci büyük askeri gücü. Teknolojik ve eğitim ve eğitilmiş insan açısından senden çoook ileride. Uçaksa senin uçaklarından daha iyisi ve kat kat fazlası var. Kökü de kendisinde. Tüm askeri malzemesini kendisi üretiyor. Gemi ise , hava savunma sistemli gemileri ve uçak gemisi var. Denizaltı ise nükleer denizaltısına varıncaya kadar elinde mevcut. T90 Ve Armata tanklarıyla kara ordusu da senin elindeki tenekelerden daha iyidir. Ayda 200 adet tank üretme kabiliyetine sahip bıçak kemiğe dayandığında. Ekonomisi ne kadar kötü olursa olsun gaz ve petrol yatakları ile burnu herzaman su üzerinde kalır. Senin ekonomin çok mu iyi. Görüyoruz işte! Zam üstüne zam. Hakiki Enflasyon %20 lerin çok üstünde ama halkın gelir artışı ve faizler tek haneli rakamlarda. Dış borç almış başını gitmiş. Şu son İdlip harekatının acısını yakında millet hissetmeye başlar cüzdanında.
Milliyetçi duygularla boş yazmayalım lütfen. Rasyonel, gerçekçi ve sakin düşünelim ve ona göre yazalım.
Rejimi devirdiniz!
Yerine kim gelecek?
O boşluğu kim dolduracak? THŞ mi El-Nusra cılar mı? Yoksa İşid ciler mi? Suriye tam bir kargaşa içine girecek.
Bizim asıl düşmanımız Ypg/PKK ise onlarla kendi askerimizin kanını akıtmadan en iyi savaştırılacak askeri güç gene rejimdir.
-
Suriye rejimi ile iliski kurmak istemeyenlere acik soru.
Turkiye Cumhuriyetinin Suriyedeki onceligi Rejimin gitmesimi mi,Yoksa Suriye sinirimizda PKK/PYD temelinde olusacak uydu devletin olusumunu engellemekmi?
Sahsi degerlendirme kriterim de su sekildedir.
* Uluslararasi iliskiler hissiyat uzerine kurulmaz, çıkarların gözetilmesi esası üzerine kurulur.
Yani milli cikarima ulasmak icin Suriye devleti/rejim ile iliski kurmam gerekiyorsa hedefime ulasmak icin rejimi de kullanirim.
-
Bak Nato bizi Rusya'ya karşı korumaz ama olası taktik nükleer saldırısında kesin tepki koyar. Çünkü bunu yapmazlarsa yarın Rusya veya bir başkası bunu başkaları üzerinde de yapar. Bizi düşındüklerinden değilde kendi geleceklerini riske atmamak için bunu yaparlar.
O kadar emin olma! Hele bu müttefiklere hiç güvenme. Hangi sıkıntılı işte yanımızda oldular? Türkiye' nin müttefiklik ilişkisi tek taraflıdır. İşleri düşünce kapımıza gelirler, bizim işimiz düşünce hiç oralı olmazlar. Bu gerçek defalarca test edildi. Bu gerçekleri bilmiş olman lazım. İşler biraz kızışınca stratejik bombardıman uçaklarını İran' a gönderdi. Birkaç tane taktik nükleer bombayla İdlib ve çevresini yok edebilirler. Dünya' sesini bile çıkartmaz... Bir iki kınama mesajı, itidal çağrısı falan... sadece o kadar. Ayrıca bu taktik nükleer bombaların kullanılması ABD' nin de gündeminde... Sınırlı bir alana tesir edeceği için o kadar gürültü kopartmaz. Çünkü bir şehri değil en fazla bir mahalleyi yok edecek ölçüde seyreltilmiş nükleer güç kullanmaktadır. Düşün, sıkışık alanda binlerce askerimiz olduğunu... Allah vermesin, bu işler çocuk oyuncağı değildir.
Nükleer taktik saldırının mahalle etkisi olanıda mı varmış. Nükleer çok farklı birşey çok büyük etkileri olur. Öyle bir saldırıya Nato kesin cevap verir. Bizim için değil kendi güvenlikleri için yaparlar. Nükleere dünya kesinlikle sessiz kalamaz. Dünya sessiz kalırsa Kuzey Korede aynısını, Güney Kore'ye yapar. Başta açık verdiğin anda arkası gelir. Kesinlikle buna müsade etmezler. Çok büyük bedeli olur Rusya için. Ama konvansiyonle bir saldırıda Nato bizim yanımızda olmaz. En azından asker desteği vermez. Belki kritik teknoloji yardımı olur. Keza teknoloji yardımı yeterlidir. Rus savunma sistemleri öyle ahım şahım değil. Üstünlük kurarız. Biz hiç öyle kolay lokma değiliz. Sonrasında Boğazlar kapanır ekonomileri pert olur. Suriye'den ağır hasar alarak tamamen çıkmak zorunda kalırlar. Rejimi devirmesekte ağır darbe indirmemiz gereklidir.
Kusura bakmayın ama çok kısa görüşlü ve genç asker ağzıyla yazılmış bir yazı bu.
Küçük çaplı taktik nükleer saldırı yapılması demek binlerce kişinin ölümü demek. Ondan sonra topyekün harp demek. Karşındaki Rusya, dünyanın ikinci büyük askeri gücü. Teknolojik ve eğitim ve eğitilmiş insan açısından senden çoook ileride. Uçaksa senin uçaklarından daha iyisi ve kat kat fazlası var. Kökü de kendisinde. Tüm askeri malzemesini kendisi üretiyor. Gemi ise , hava savunma sistemli gemileri ve uçak gemisi var. Denizaltı ise nükleer denizaltısına varıncaya kadar elinde mevcut. T90 Ve Armata tanklarıyla kara ordusu da senin elindeki tenekelerden daha iyidir. Ayda 200 adet tank üretme kabiliyetine sahip bıçak kemiğe dayandığında. Ekonomisi ne kadar kötü olursa olsun gaz ve petrol yatakları ile burnu herzaman su üzerinde kalır. Senin ekonomin çok mu iyi. Görüyoruz işte! Zam üstüne zam. Hakiki Enflasyon %20 lerin çok üstünde ama halkın gelir artışı ve faizler tek haneli rakamlarda. Dış borç almış başını gitmiş. Şu son İdlip harekatının acısını yakında millet hissetmeye başlar cüzdanında.
Milliyetçi duygularla boş yazmayalım lütfen. Rasyonel, gerçekçi ve sakin düşünelim ve ona göre yazalım.
Rejimi devirdiniz!
Yerine kim gelecek?
O boşluğu kim dolduracak? THŞ mi El-Nusra cılar mı? Yoksa İşid ciler mi? Suriye tam bir kargaşa içine girecek.
Bizim asıl düşmanımız Ypg/PKK ise onlarla kendi askerimizin kanını akıtmadan en iyi savaştırılacak askeri güç gene rejimdir.
Pardon askeri teknoloji olarak çokmu mu ilerde sahada görüyoruz t-90 armata dediğin konsept çalışması bile degil zırhlı birlikleri çöp rusların şu anki seviyesi 80 lerden öteye gitmez hangi teknolojik üstünlüğünden bahsediyorsunuz şu rusu gözünüzde amma büyütüyorsunuz denizaltılarıymış alayı çöp daha geçen senelerde fransızlardan gemi dileniyorlardı savaş uçakları senden daha iyiymiş hadi ya en gelişmiş uçakları serviste su 35 oda su 27 nin türevi su -27 nin modernize edilmiş hali bizim f-16 block 30 seviyesi bile degil manevreası şöyle böyle diye göz boyamadan ibaret bir amraamlık işi var amraam karşısında yapabiliyorsa yapsın o manevralarıda görelim hava savunmalarıymış gördük pantsiri sihalar tarafından tokatlandılar s-400 -500 masalları şimdiye kadar gerçek savaşta kaç kere sınandılar sıfır iliklerinize kadar işleyen bu rus korkusunu nasıl kazandınız bilmiyorum ama benim gözümde rus çöp sen korkar pısarsan seni çok rahat ezer ama yok hodri meydan dediğinde emin ol senden önce o sarılır ellerine yapma diye
-
Bak Nato bizi Rusya'ya karşı korumaz ama olası taktik nükleer saldırısında kesin tepki koyar. Çünkü bunu yapmazlarsa yarın Rusya veya bir başkası bunu başkaları üzerinde de yapar. Bizi düşındüklerinden değilde kendi geleceklerini riske atmamak için bunu yaparlar.
O kadar emin olma! Hele bu müttefiklere hiç güvenme. Hangi sıkıntılı işte yanımızda oldular? Türkiye' nin müttefiklik ilişkisi tek taraflıdır. İşleri düşünce kapımıza gelirler, bizim işimiz düşünce hiç oralı olmazlar. Bu gerçek defalarca test edildi. Bu gerçekleri bilmiş olman lazım. İşler biraz kızışınca stratejik bombardıman uçaklarını İran' a gönderdi. Birkaç tane taktik nükleer bombayla İdlib ve çevresini yok edebilirler. Dünya' sesini bile çıkartmaz... Bir iki kınama mesajı, itidal çağrısı falan... sadece o kadar. Ayrıca bu taktik nükleer bombaların kullanılması ABD' nin de gündeminde... Sınırlı bir alana tesir edeceği için o kadar gürültü kopartmaz. Çünkü bir şehri değil en fazla bir mahalleyi yok edecek ölçüde seyreltilmiş nükleer güç kullanmaktadır. Düşün, sıkışık alanda binlerce askerimiz olduğunu... Allah vermesin, bu işler çocuk oyuncağı değildir.
Nükleer taktik saldırının mahalle etkisi olanıda mı varmış. Nükleer çok farklı birşey çok büyük etkileri olur. Öyle bir saldırıya Nato kesin cevap verir. Bizim için değil kendi güvenlikleri için yaparlar. Nükleere dünya kesinlikle sessiz kalamaz. Dünya sessiz kalırsa Kuzey Korede aynısını, Güney Kore'ye yapar. Başta açık verdiğin anda arkası gelir. Kesinlikle buna müsade etmezler. Çok büyük bedeli olur Rusya için. Ama konvansiyonle bir saldırıda Nato bizim yanımızda olmaz. En azından asker desteği vermez. Belki kritik teknoloji yardımı olur. Keza teknoloji yardımı yeterlidir. Rus savunma sistemleri öyle ahım şahım değil. Üstünlük kurarız. Biz hiç öyle kolay lokma değiliz. Sonrasında Boğazlar kapanır ekonomileri pert olur. Suriye'den ağır hasar alarak tamamen çıkmak zorunda kalırlar. Rejimi devirmesekte ağır darbe indirmemiz gereklidir.
Kusura bakmayın ama çok kısa görüşlü ve genç asker ağzıyla yazılmış bir yazı bu.
Küçük çaplı taktik nükleer saldırı yapılması demek binlerce kişinin ölümü demek. Ondan sonra topyekün harp demek. Karşındaki Rusya, dünyanın ikinci büyük askeri gücü. Teknolojik ve eğitim ve eğitilmiş insan açısından senden çoook ileride. Uçaksa senin uçaklarından daha iyisi ve kat kat fazlası var. Kökü de kendisinde. Tüm askeri malzemesini kendisi üretiyor. Gemi ise , hava savunma sistemli gemileri ve uçak gemisi var. Denizaltı ise nükleer denizaltısına varıncaya kadar elinde mevcut. T90 Ve Armata tanklarıyla kara ordusu da senin elindeki tenekelerden daha iyidir. Ayda 200 adet tank üretme kabiliyetine sahip bıçak kemiğe dayandığında. Ekonomisi ne kadar kötü olursa olsun gaz ve petrol yatakları ile burnu herzaman su üzerinde kalır. Senin ekonomin çok mu iyi. Görüyoruz işte! Zam üstüne zam. Hakiki Enflasyon %20 lerin çok üstünde ama halkın gelir artışı ve faizler tek haneli rakamlarda. Dış borç almış başını gitmiş. Şu son İdlip harekatının acısını yakında millet hissetmeye başlar cüzdanında.
Milliyetçi duygularla boş yazmayalım lütfen. Rasyonel, gerçekçi ve sakin düşünelim ve ona göre yazalım.
Rejimi devirdiniz!
Yerine kim gelecek?
O boşluğu kim dolduracak? THŞ mi El-Nusra cılar mı? Yoksa İşid ciler mi? Suriye tam bir kargaşa içine girecek.
Bizim asıl düşmanımız Ypg/PKK ise onlarla kendi askerimizin kanını akıtmadan en iyi savaştırılacak askeri güç gene rejimdir.
Pardon askeri teknoloji olarak çokmu mu ilerde sahada görüyoruz t-90 armata dediğin konsept çalışması bile degil zırhlı birlikleri çöp rusların şu anki seviyesi 80 lerden öteye gitmez hangi teknolojik üstünlüğünden bahsediyorsunuz şu rusu gözünüzde amma büyütüyorsunuz denizaltılarıymış alayı çöp daha geçen senelerde fransızlardan gemi dileniyorlardı savaş uçakları senden daha iyiymiş hadi ya en gelişmiş uçakları serviste su 35 oda su 27 nin türevi su -27 nin modernize edilmiş hali bizim f-16 block 30 seviyesi bile degil manevreası şöyle böyle diye göz boyamadan ibaret bir amraamlık işi var amraam karşısında yapabiliyorsa yapsın o manevralarıda görelim hava savunmalarıymış gördük pantsiri sihalar tarafından tokatlandılar s-400 -500 masalları şimdiye kadar gerçek savaşta kaç kere sınandılar sıfır iliklerinize kadar işleyen bu rus korkusunu nasıl kazandınız bilmiyorum ama benim gözümde rus çöp sen korkar pısarsan seni çok rahat ezer ama yok hodri meydan dediğinde emin ol senden önce o sarılır ellerine yapma diye
abartma birader 3 tane satan füzesi sallasa ülke haritadan silinir suriyede iki oantsir yıktın diye bu ne cesaret yahu kimse ülkesini küçümsemez ama sizinkisi abartmayı geçmiş ne kullanıyorsunuz arkadaşım olası bir savaşta rusya ile baş edebileceğini mi düşünüyorsun? Neyle vuracaksın rusyayi Ümmetçi tayfanın besmele roketleriyle mi? Fazla uçmayın bence yahu Rusyanin elinde 7000den fazla nükleer başlık var senin elinde en uzun menzili 300 km olan boradan başka birsey yok hadi 1000 km menzilli füze yaptın ula bu fuzeyi yönlendirecek uydun yok yukarıda yaa dostum şu saçmalığı bırakın bence bu kadar harikaydınız madem neden haklı olarak düşürdüğümüz uçak için özür diledik? Uçak düşünce biz natoya koşarken ruslar Türkiyenin neresine füze atsak diye düşünüyordu bu ülkeyi mi yeneceksin. Çapsız rejim askeri ile belirli bir doktrini olan Rus ordusunu aynı şey sanıyorsunuz galiba. Dostum basimizdksilerde senin gibi uçtuğu için ülke bu halde siz biraz nefes alın dinlenin cosmayin fazla
-
Pardon askeri teknoloji olarak çokmu mu ilerde sahada görüyoruz t-90 armata dediğin konsept çalışması bile degil zırhlı birlikleri çöp rusların şu anki seviyesi 80 lerden öteye gitmez hangi teknolojik üstünlüğünden bahsediyorsunuz şu rusu gözünüzde amma büyütüyorsunuz denizaltılarıymış alayı çöp daha geçen senelerde fransızlardan gemi dileniyorlardı savaş uçakları senden daha iyiymiş hadi ya en gelişmiş uçakları serviste su 35 oda su 27 nin türevi su -27 nin modernize edilmiş hali bizim f-16 block 30 seviyesi bile degil manevreası şöyle böyle diye göz boyamadan ibaret bir amraamlık işi var amraam karşısında yapabiliyorsa yapsın o manevralarıda görelim hava savunmalarıymış gördük pantsiri sihalar tarafından tokatlandılar s-400 -500 masalları şimdiye kadar gerçek savaşta kaç kere sınandılar sıfır iliklerinize kadar işleyen bu rus korkusunu nasıl kazandınız bilmiyorum ama benim gözümde rus çöp sen korkar pısarsan seni çok rahat ezer ama yok hodri meydan dediğinde emin ol senden önce o sarılır ellerine yapma diye
Emin misin?
O çöp dediklerinle Ruslar kısa sürede Gürcistan ve Ukrayna'nın altından girip üstünden çıktılar. O çöp hava savunma sistemlerinin daha eskileriyle İngiliz seyir füzelerini etkisiz hale getirdiler vs..
Bir Su-35'in Block 30 F-16 seviyesinde olduğunun ispatı nedir? Radarı mı? Kullandığı füzelerin menzili mi? Harekat yarıçapı mı? Bence o çöpleri biraz araştır.
Rusya'nın askeri gücü Soyvetlerdeki kadar ihtişamlı değil. Ancak kesinlikle çöp değil! İyi veya kötü yönde abartmaya gerek yok. Duygusal değil, gerçekçi olalım. Sadece ellerinde bulundurdukları nükleer silahlar yüzünden bile kimse Rusya'ya doğrudan savaş açmaya cesaret edemez.
-
Önce 36 şehit verdiğimiz olayın failini , uçağın menşeini, pilotlarının kim olduğunu açıkla.
Kim vurdu bizi?
Büyük devlet isen önce bunu ortaya çıkar...
Karnından konuşma 😒😒😒
Gereğini yap...Rejim deyip kendini kandırma
-
https://t.co/jQVyiVpfxn
Pakistanlı yetkililer, Türkiye’nin Suriye’de Hizbullah’a yönelik düzenlediği saldırılarda 50 kadar Pakistanlı’nın öldürüldüğünü doğruladı.
İran molla rejimi, Afganistan, Pakistan, kendi ülkesinde getirdiği şi milisleri savaştırıyor. Sonra biz mzehepçi oluyoruz. Bu adamları üzerimize salan kimler ? Sonra iran yıkılırsa sıra bize gelir geyiği ile bu adamların ekmeğine yağ sürülüyor. Yazık. Molla rejiminin devrilmesi gereklidir. Tebriz'den 40 milyonluk Türk devleti artık kurulmalıdır. Bu olayların kaçarı yok. Artık hiç birşey eskisi gibi olmayacak. Türk askerinin kanını akıtanlara cevabımız çok ağır olacak. Yanlış yaptılar.
-
İyide İran' da ki Türkler' de Şii! İran' ı böldükten sonra, adamların evine kırmızı çarpı işareti koymayacağınızın garantisi var mı? Bırakın bunları arkadaşım, bu düşüncelerle milletin aklını kim bulandırıyor?
-
İyide İran' da ki Türkler' de Şii! İran' ı böldükten sonra, adamların evine kırmızı çarpı işareti koymayacağınızın garantisi var mı? Bırakın bunları arkadaşım, bu düşüncelerle milletin aklını kim bulandırıyor?
Bizim Şii ile bir derdimiz yok. Molla Rejimi, esed Rejimi ile derdimiz. Bu admlar öyle Türk nefreti içindeler ki, bıraksan doğrar. O taburun vurulduğunda görmedim mı nasıl mutluydular. ABD vatandaşına üzülürler bunlar. Bu işin dönüşü yok. Yanlış milletin, Evlatlarına bulaştılar.
Sen bana mesaj atmamışmıydın ? Şu görüntülere bak. Her baktığımda içim yanıyor. Ve bu haşhaşiler sevinç naraları atıyor.
https://youtu.be/9YpreMokJUs
-
...Bizim Şii ile bir derdimiz yok. Molla Rejimi, esed Rejimi ile derdimiz.
Diğer ülkelerin rejimleri bizi ilgilendirmiyor. Her millet hak ettiği şekilde yönetilir. Örneğin bir diğer ülke gelip; ''Erdoğan Rejimini değiştireceğiz'' demiş olsa, siz bunu kabul eder misiniz? Biz bu şekilde yönetilmek istiyoruz kardeşim size ne oluyor! -demez misin? Milleti zorlayarak, demokrat yapacak haliniz yok ya..! İran Molla rejimiyle yönetilmek istiyor, Arabistan şeriatla, Suriye Baas rejimiyle, İngiltere Anayasal Monarşiyle, Almanya Parlamenter Demokrasiyle... Şimdi sen İngiltere' ye gitsen; dünya' da Monarşi mi kaldı kardeşim, biz İngiltere' ye Şeriat getireceğiz demiş olsan mesela, İngiliz bunu kabul eder mi?
-
...Bizim Şii ile bir derdimiz yok. Molla Rejimi, esed Rejimi ile derdimiz.
Diğer ülkelerin rejimleri bizi ilgilendirmiyor. Her millet hak ettiği şekilde yönetilir. Örneğin bir diğer ülke gelip; ''Erdoğan Rejimini değiştireceğiz'' demiş olsa, siz bunu kabul eder misiniz? Biz bu şekilde yönetilmek istiyoruz kardeşim size ne oluyor! -demez misin? Milleti zorlayarak, demokrat yapacak haliniz yok ya..! İran Molla rejimiyle yönetilmek istiyor, Arabistan şeriatla, Suriye Baas rejimiyle, İngiltere Anayasal Monarşiyle, Almanya Parlamenter Demokrasiyle... Şimdi sen İngiltere' ye gitsen; dünya' da Monarşi mi kaldı kardeşim, biz İngiltere' ye Şeriat getireceğiz demiş olsan mesela, İngiliz bunu kabul eder mi?
Partikül çok yanlış bakış açın. Bilerek mi olayı başka yöne çekiyorsun anlamadım. Ya bu isteyen istediğiyle yönetilir benim derdim o değil. Benim derdim Türk düşmanlığı yapanlara haddini bildirmek. Ayrıca suriyenin %80'i beğendiği için mı Suriye'yi terk etti. Sadece bize sığınan 4 milyon bunlar esedi mı beğeniyor ? Olayları saptırma.
-
İnsanlar Rejimden kaçmıyor savaş ortamından kaçıyor. İl, ilçe, şehir merkezleri, köyler, kasabalar mücadele alanı olmuş; kurşun yemedik ev, camı çerçevesi kırılmadık bina kalmamış. Her an için kim vurduya gitme tehlikesi var... Asgari yaşam şartları bile sağlanamıyor. Kafa kesenler, ciğer sökenler, kendi anlayışına göre şer' i ceza kesenler, yol ortasında infazlar, kırbaçlar; yok cumaya gitmedin, yok yanında erkeksiz dışarı çıktın... bakkala gidecektim, ekmek alacaktım yok! yanında erkek olmadan dışarı çıkamazsın arkadaş!
IŞID' cisi El-Kaidecisi, El-Nusracısı, Ahrarcısı, şucusu bucusu... İnsanlar asıl bunlardan kaçıyor kardeşim, ne Rejimi yahu! En cafcaflı döneminde Rejim dediğin; Şam, Lazkiye, Tartus falan... O bölgelere hakimdi. O bölgenin insanı plajlarda denize giriyordu yahu, hemde ailecek. Onlarca video var, bunları gördük.
Türkiye' de 5 Milyon Suriyeli var; kim ne demeye kaçmış! bunun araştırması yapılmış mı? Büyük çoğunluğu da davet üzerine Türkiye' ye getirildi. Türkiye' ye gelmeleri için 5-10 bin Dolar para vermişler. Hesapta, mülteci akını oldu diyerek ten Birleşmiş Milletleri olaya müdahil ettireceklerdi. O hesap tutmayınca, ipini koparan Türkiye' ye gelmiş oldu.
-
Yahu Rus uçaklarının idlibde yaptığı bombardımanları görmüyor musun ? Dümdüz etmiş sivil, çocuk ayrımı yapmadan vuruyorlar. 1 milyon sivil ölmüş daha ne olsun. Heryer Rejim uçakları tarafından vurularak ölen sivil dolu. Çocuklar dolu.
Canlı canlı 1 hafta önce şahit olmadık mı bu görüntülere. Idlibe vurulan o yavruları görmedin mi 1 hafta önce. Rejim uçağı vurmadıysa F-16 ile mı vurduk. Kim vurdu bunları hava harekâtı ile ?
-
Doğru, Rus acımasızdır... İyide, Suriyeli göçü Rusya' nın müdahalesiyle mi başladı(?) İstatistik çıkartmışlar; Türkiye' ye ilk Suriyeli göçü 29 Nisan 2011 tarihinde Hatay ili Yayladağı ilçesinde Cilvegözü Sınır Kapısından 252 Suriyelinin Türkiye' ye girişiyle başlamış. İç İşleri bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün verilerine göre, sırayla;
-2011 Yılı sonunda 14.237
-2012 Yılı Sonunda 224.655
-2013 Yılı Sonunda 1.519.286
-2014 Yılı Sonunda 2.503.549
-2015 Yılı Sonunda 2.834.441
-2017 Yılı Sonunda 3.426.786
-28.05.2018 itibariyle de toplamda 3.589.384 kişinin geçici statüde koruma altına alındığı yazıyor.
Görüldüğü üzere, Rusya Suriye' ye müdahil olmadan önce 2 Milyon 835 bin kişi Türkiye' ye sığınmak zorunda kalmış. Yani adamlar savaş ortamından kaçıyor. Rejimle ne alakası var!
-
Sayın mermi size göre bölgemizde ağız burun tekme tokat dalmamıza gerek olmayan devlet var mı? Geleni vuralım gideni vuralım... Siz bir önceki soruma cevap verin...
36 şehit olayının faili tam olarak kim?
Biz Rus uçağını , Suriye uçaklarını vurdugumuzu resmi olarak açıkladık. 36 şehit olayının faili kim? Emri veren kim? Bombayı atan uçakların pilotları kim?
İşte büyük devlet , bu olayı dakika dakika çözen devlettir... Biz daha bunu bile tam bilmiyoruz... Öğrenirsin ve gereğini yaparsın...
-
Bak Nato bizi Rusya'ya karşı korumaz ama olası taktik nükleer saldırısında kesin tepki koyar. Çünkü bunu yapmazlarsa yarın Rusya veya bir başkası bunu başkaları üzerinde de yapar. Bizi düşındüklerinden değilde kendi geleceklerini riske atmamak için bunu yaparlar.
O kadar emin olma! Hele bu müttefiklere hiç güvenme. Hangi sıkıntılı işte yanımızda oldular? Türkiye' nin müttefiklik ilişkisi tek taraflıdır. İşleri düşünce kapımıza gelirler, bizim işimiz düşünce hiç oralı olmazlar. Bu gerçek defalarca test edildi. Bu gerçekleri bilmiş olman lazım. İşler biraz kızışınca stratejik bombardıman uçaklarını İran' a gönderdi. Birkaç tane taktik nükleer bombayla İdlib ve çevresini yok edebilirler. Dünya' sesini bile çıkartmaz... Bir iki kınama mesajı, itidal çağrısı falan... sadece o kadar. Ayrıca bu taktik nükleer bombaların kullanılması ABD' nin de gündeminde... Sınırlı bir alana tesir edeceği için o kadar gürültü kopartmaz. Çünkü bir şehri değil en fazla bir mahalleyi yok edecek ölçüde seyreltilmiş nükleer güç kullanmaktadır. Düşün, sıkışık alanda binlerce askerimiz olduğunu... Allah vermesin, bu işler çocuk oyuncağı değildir.
Nükleer taktik saldırının mahalle etkisi olanıda mı varmış. Nükleer çok farklı birşey çok büyük etkileri olur. Öyle bir saldırıya Nato kesin cevap verir. Bizim için değil kendi güvenlikleri için yaparlar. Nükleere dünya kesinlikle sessiz kalamaz. Dünya sessiz kalırsa Kuzey Korede aynısını, Güney Kore'ye yapar. Başta açık verdiğin anda arkası gelir. Kesinlikle buna müsade etmezler. Çok büyük bedeli olur Rusya için. Ama konvansiyonle bir saldırıda Nato bizim yanımızda olmaz. En azından asker desteği vermez. Belki kritik teknoloji yardımı olur. Keza teknoloji yardımı yeterlidir. Rus savunma sistemleri öyle ahım şahım değil. Üstünlük kurarız. Biz hiç öyle kolay lokma değiliz. Sonrasında Boğazlar kapanır ekonomileri pert olur. Suriye'den ağır hasar alarak tamamen çıkmak zorunda kalırlar. Rejimi devirmesekte ağır darbe indirmemiz gereklidir.
Kusura bakmayın ama çok kısa görüşlü ve genç asker ağzıyla yazılmış bir yazı bu.
Küçük çaplı taktik nükleer saldırı yapılması demek binlerce kişinin ölümü demek. Ondan sonra topyekün harp demek. Karşındaki Rusya, dünyanın ikinci büyük askeri gücü. Teknolojik ve eğitim ve eğitilmiş insan açısından senden çoook ileride. Uçaksa senin uçaklarından daha iyisi ve kat kat fazlası var. Kökü de kendisinde. Tüm askeri malzemesini kendisi üretiyor. Gemi ise , hava savunma sistemli gemileri ve uçak gemisi var. Denizaltı ise nükleer denizaltısına varıncaya kadar elinde mevcut. T90 Ve Armata tanklarıyla kara ordusu da senin elindeki tenekelerden daha iyidir. Ayda 200 adet tank üretme kabiliyetine sahip bıçak kemiğe dayandığında. Ekonomisi ne kadar kötü olursa olsun gaz ve petrol yatakları ile burnu herzaman su üzerinde kalır. Senin ekonomin çok mu iyi. Görüyoruz işte! Zam üstüne zam. Hakiki Enflasyon %20 lerin çok üstünde ama halkın gelir artışı ve faizler tek haneli rakamlarda. Dış borç almış başını gitmiş. Şu son İdlip harekatının acısını yakında millet hissetmeye başlar cüzdanında.
Milliyetçi duygularla boş yazmayalım lütfen. Rasyonel, gerçekçi ve sakin düşünelim ve ona göre yazalım.
Rejimi devirdiniz!
Yerine kim gelecek?
O boşluğu kim dolduracak? THŞ mi El-Nusra cılar mı? Yoksa İşid ciler mi? Suriye tam bir kargaşa içine girecek.
Bizim asıl düşmanımız Ypg/PKK ise onlarla kendi askerimizin kanını akıtmadan en iyi savaştırılacak askeri güç gene rejimdir.
Pardon askeri teknoloji olarak çokmu mu ilerde sahada görüyoruz t-90 armata dediğin konsept çalışması bile degil zırhlı birlikleri çöp rusların şu anki seviyesi 80 lerden öteye gitmez hangi teknolojik üstünlüğünden bahsediyorsunuz şu rusu gözünüzde amma büyütüyorsunuz denizaltılarıymış alayı çöp daha geçen senelerde fransızlardan gemi dileniyorlardı savaş uçakları senden daha iyiymiş hadi ya en gelişmiş uçakları serviste su 35 oda su 27 nin türevi su -27 nin modernize edilmiş hali bizim f-16 block 30 seviyesi bile degil manevreası şöyle böyle diye göz boyamadan ibaret bir amraamlık işi var amraam karşısında yapabiliyorsa yapsın o manevralarıda görelim hava savunmalarıymış gördük pantsiri sihalar tarafından tokatlandılar s-400 -500 masalları şimdiye kadar gerçek savaşta kaç kere sınandılar sıfır iliklerinize kadar işleyen bu rus korkusunu nasıl kazandınız bilmiyorum ama benim gözümde rus çöp sen korkar pısarsan seni çok rahat ezer ama yok hodri meydan dediğinde emin ol senden önce o sarılır ellerine yapma diye
abartma birader 3 tane satan füzesi sallasa ülke haritadan silinir suriyede iki oantsir yıktın diye bu ne cesaret yahu kimse ülkesini küçümsemez ama sizinkisi abartmayı geçmiş ne kullanıyorsunuz arkadaşım olası bir savaşta rusya ile baş edebileceğini mi düşünüyorsun? Neyle vuracaksın rusyayi Ümmetçi tayfanın besmele roketleriyle mi? Fazla uçmayın bence yahu Rusyanin elinde 7000den fazla nükleer başlık var senin elinde en uzun menzili 300 km olan boradan başka birsey yok hadi 1000 km menzilli füze yaptın ula bu fuzeyi yönlendirecek uydun yok yukarıda yaa dostum şu saçmalığı bırakın bence bu kadar harikaydınız madem neden haklı olarak düşürdüğümüz uçak için özür diledik? Uçak düşünce biz natoya koşarken ruslar Türkiyenin neresine füze atsak diye düşünüyordu bu ülkeyi mi yeneceksin. Çapsız rejim askeri ile belirli bir doktrini olan Rus ordusunu aynı şey sanıyorsunuz galiba. Dostum basimizdksilerde senin gibi uçtuğu için ülke bu halde siz biraz nefes alın dinlenin cosmayin fazla
+1
-
Suriye rejimi ile iliski kurmak istemeyenlere acik soru.
Turkiye Cumhuriyetinin Suriyedeki onceligi Rejimin gitmesimi mi,Yoksa Suriye sinirimizda PKK/PYD temelinde olusacak uydu devletin olusumunu engellemekmi?
Sahsi degerlendirme kriterim de su sekildedir.
* Uluslararasi iliskiler hissiyat uzerine kurulmaz, çıkarların gözetilmesi esası üzerine kurulur.
Yani milli cikarima ulasmak icin Suriye devleti/rejim ile iliski kurmam gerekiyorsa hedefime ulasmak icin rejimi de kullanirim.
+1
-
Sayın mermi size göre bölgemizde ağız burun tekme tokat dalmamıza gerek olmayan devlet var mı? Geleni vuralım gideni vuralım... Siz bir önceki soruma cevap verin...
36 şehit olayının faili tam olarak kim?
Biz Rus uçağını , Suriye uçaklarını vurdugumuzu resmi olarak açıkladık. 36 şehit olayının faili kim? Emri veren kim? Bombayı atan uçakların pilotları kim?
İşte büyük devlet , bu olayı dakika dakika çözen devlettir... Biz daha bunu bile tam bilmiyoruz... Öğrenirsin ve gereğini yaparsın...
Öncelikli olarak Molla Rejimi, Esed Rejimi, ve Irak'lı haşdi şabi, Ypg terör örgütü bu 4'lü en ağır tokadı yemek zorunda. Buralar bizim arka bahçemiz. Herkez haddini bilecek. Kerkük petrolleri benim. Kimseye laf düşmez. Barzanistan haddini bilecek. Arkasından Azerbaycan ile birlikte Ermeniye gelecek sıra. Benim ecdadımın kanını döken karabağ'da soydaşlarımı soykırımdan geçiren Ermeni devletinde sıra gelecek. Doğu akdenizde Meb ilan ettik. Bizden izinsiz kimse oradan boru geçiremez. Oradaki gaz yatakları ancak bizimle işbirliği yaptıkları müddetçe kazan kazan formülü ile işletilecektir. Onlarda bunu biliyor. İsraili göz kırpsak hemen atlayacak üzerimize. Taviz vermezsek mecbur kalacaklar. Eninde sonunda kazanan biz olacağız.
Her yıl 50 milyar dolar enerjiye para harcıyoruz. Doğu Akdeniz, Kerkük petrolleri ile 50 milyar dolar cebimizde kalabilir. Bu parayı teknolojiye yaşadığımızı düşünsenize ? Ordu güçlendikçe daha agresif olmalıyız. En az 500 Som en az 500 Bozdoğan BVR( 120C7 Amraam muadili) hızlıca envanter almalıyız. 4 F-16 ile Rejimi kitledik. Siha/IHA ile neler yaptık. Akıncı, Aksungur ile dahada iyi olacak. Tarih yazıyoruz. Yazmaya devam edeceğiz. 5 sene sonra TF-2000'lerde konuşulacak. Siper gelecek. Mildar+25km mühimmatları ile Atak 2 gelecek. MMU gelecek. Muazzam bir güç olmaya doğru gidiyoruz. Hızlıca enerji konusunu çözmeliyiz. Uçarız.
36 şehit Ruslar tarafından yapıldı daha neyini açıklayayım. Mühimmat Kab-1500LG daha ne olsun. Kordinatlar Rus ordusuna verilmiş. Ve çok planlanmış bir saldırı. Herşey bu kadar açıkken neyi soruyorsunuz anlamadım.
Rejimi kullanarak Ypg'yi dize getirmeyi sananlar. ABD rejime acımaz. En son 2 sene önce rejim Deyr ez zor üzerinden bunu denedi. 2 F-16, 2 A10 ile bir anda 200+ kayıp verdi. ABD kendisi söylüyor Ypg'ye rejime karşı koruma sözı verdik. Ama Türkiye için böyle bir söz vermedik dediler. Boş hayaller kurmayın.
Adam bir koyuşta rejimi dize getirdi👇
https://www.google.com/amp/s/amp.dw.com/tr/abd-ile-rusya-aras%25C4%25B1nda-deyr-ez-zor-krizi/a-42516602 (https://www.google.com/amp/s/amp.dw.com/tr/abd-ile-rusya-aras%25C4%25B1nda-deyr-ez-zor-krizi/a-42516602)
-
Bak Nato bizi Rusya'ya karşı korumaz ama olası taktik nükleer saldırısında kesin tepki koyar. Çünkü bunu yapmazlarsa yarın Rusya veya bir başkası bunu başkaları üzerinde de yapar. Bizi düşındüklerinden değilde kendi geleceklerini riske atmamak için bunu yaparlar.
O kadar emin olma! Hele bu müttefiklere hiç güvenme. Hangi sıkıntılı işte yanımızda oldular? Türkiye' nin müttefiklik ilişkisi tek taraflıdır. İşleri düşünce kapımıza gelirler, bizim işimiz düşünce hiç oralı olmazlar. Bu gerçek defalarca test edildi. Bu gerçekleri bilmiş olman lazım. İşler biraz kızışınca stratejik bombardıman uçaklarını İran' a gönderdi. Birkaç tane taktik nükleer bombayla İdlib ve çevresini yok edebilirler. Dünya' sesini bile çıkartmaz... Bir iki kınama mesajı, itidal çağrısı falan... sadece o kadar. Ayrıca bu taktik nükleer bombaların kullanılması ABD' nin de gündeminde... Sınırlı bir alana tesir edeceği için o kadar gürültü kopartmaz. Çünkü bir şehri değil en fazla bir mahalleyi yok edecek ölçüde seyreltilmiş nükleer güç kullanmaktadır. Düşün, sıkışık alanda binlerce askerimiz olduğunu... Allah vermesin, bu işler çocuk oyuncağı değildir.
Nükleer taktik saldırının mahalle etkisi olanıda mı varmış. Nükleer çok farklı birşey çok büyük etkileri olur. Öyle bir saldırıya Nato kesin cevap verir. Bizim için değil kendi güvenlikleri için yaparlar. Nükleere dünya kesinlikle sessiz kalamaz. Dünya sessiz kalırsa Kuzey Korede aynısını, Güney Kore'ye yapar. Başta açık verdiğin anda arkası gelir. Kesinlikle buna müsade etmezler. Çok büyük bedeli olur Rusya için. Ama konvansiyonle bir saldırıda Nato bizim yanımızda olmaz. En azından asker desteği vermez. Belki kritik teknoloji yardımı olur. Keza teknoloji yardımı yeterlidir. Rus savunma sistemleri öyle ahım şahım değil. Üstünlük kurarız. Biz hiç öyle kolay lokma değiliz. Sonrasında Boğazlar kapanır ekonomileri pert olur. Suriye'den ağır hasar alarak tamamen çıkmak zorunda kalırlar. Rejimi devirmesekte ağır darbe indirmemiz gereklidir.
Kusura bakmayın ama çok kısa görüşlü ve genç asker ağzıyla yazılmış bir yazı bu.
Küçük çaplı taktik nükleer saldırı yapılması demek binlerce kişinin ölümü demek. Ondan sonra topyekün harp demek. Karşındaki Rusya, dünyanın ikinci büyük askeri gücü. Teknolojik ve eğitim ve eğitilmiş insan açısından senden çoook ileride. Uçaksa senin uçaklarından daha iyisi ve kat kat fazlası var. Kökü de kendisinde. Tüm askeri malzemesini kendisi üretiyor. Gemi ise , hava savunma sistemli gemileri ve uçak gemisi var. Denizaltı ise nükleer denizaltısına varıncaya kadar elinde mevcut. T90 Ve Armata tanklarıyla kara ordusu da senin elindeki tenekelerden daha iyidir. Ayda 200 adet tank üretme kabiliyetine sahip bıçak kemiğe dayandığında. Ekonomisi ne kadar kötü olursa olsun gaz ve petrol yatakları ile burnu herzaman su üzerinde kalır. Senin ekonomin çok mu iyi. Görüyoruz işte! Zam üstüne zam. Hakiki Enflasyon %20 lerin çok üstünde ama halkın gelir artışı ve faizler tek haneli rakamlarda. Dış borç almış başını gitmiş. Şu son İdlip harekatının acısını yakında millet hissetmeye başlar cüzdanında.
Milliyetçi duygularla boş yazmayalım lütfen. Rasyonel, gerçekçi ve sakin düşünelim ve ona göre yazalım.
Rejimi devirdiniz!
Yerine kim gelecek?
O boşluğu kim dolduracak? THŞ mi El-Nusra cılar mı? Yoksa İşid ciler mi? Suriye tam bir kargaşa içine girecek.
Bizim asıl düşmanımız Ypg/PKK ise onlarla kendi askerimizin kanını akıtmadan en iyi savaştırılacak askeri güç gene rejimdir.
Pardon askeri teknoloji olarak çokmu mu ilerde sahada görüyoruz t-90 armata dediğin konsept çalışması bile degil zırhlı birlikleri çöp rusların şu anki seviyesi 80 lerden öteye gitmez hangi teknolojik üstünlüğünden bahsediyorsunuz şu rusu gözünüzde amma büyütüyorsunuz denizaltılarıymış alayı çöp daha geçen senelerde fransızlardan gemi dileniyorlardı savaş uçakları senden daha iyiymiş hadi ya en gelişmiş uçakları serviste su 35 oda su 27 nin türevi su -27 nin modernize edilmiş hali bizim f-16 block 30 seviyesi bile degil manevreası şöyle böyle diye göz boyamadan ibaret bir amraamlık işi var amraam karşısında yapabiliyorsa yapsın o manevralarıda görelim hava savunmalarıymış gördük pantsiri sihalar tarafından tokatlandılar s-400 -500 masalları şimdiye kadar gerçek savaşta kaç kere sınandılar sıfır iliklerinize kadar işleyen bu rus korkusunu nasıl kazandınız bilmiyorum ama benim gözümde rus çöp sen korkar pısarsan seni çok rahat ezer ama yok hodri meydan dediğinde emin ol senden önce o sarılır ellerine yapma diye
abartma birader 3 tane satan füzesi sallasa ülke haritadan silinir suriyede iki oantsir yıktın diye bu ne cesaret yahu kimse ülkesini küçümsemez ama sizinkisi abartmayı geçmiş ne kullanıyorsunuz arkadaşım olası bir savaşta rusya ile baş edebileceğini mi düşünüyorsun? Neyle vuracaksın rusyayi Ümmetçi tayfanın besmele roketleriyle mi? Fazla uçmayın bence yahu Rusyanin elinde 7000den fazla nükleer başlık var senin elinde en uzun menzili 300 km olan boradan başka birsey yok hadi 1000 km menzilli füze yaptın ula bu fuzeyi yönlendirecek uydun yok yukarıda yaa dostum şu saçmalığı bırakın bence bu kadar harikaydınız madem neden haklı olarak düşürdüğümüz uçak için özür diledik? Uçak düşünce biz natoya koşarken ruslar Türkiyenin neresine füze atsak diye düşünüyordu bu ülkeyi mi yeneceksin. Çapsız rejim askeri ile belirli bir doktrini olan Rus ordusunu aynı şey sanıyorsunuz galiba. Dostum basimizdksilerde senin gibi uçtuğu için ülke bu halde siz biraz nefes alın dinlenin cosmayin fazla
Vay vay vay 3 tane satan atarsa halimiz dumanmış şimdiye kadar niye atamadılar elindeki nükleri atsalardı atacak çesaretleri olsaydı çoktan atarlardı iliklerinize kadar işmeiş rus korkusu yada hayranlıgınız takdire şayanmış o çok yerlee göklere koymadıgınız meşhur rus hava savunması 1980 li yılların sonunda kızılmeydana tek pırpırlı uçak inemezdi tabi hiç bi bok bilmeyip cok bildiğini sananlardan gına geldi artık bir bilğiniz yoksa susmakda erdemdir
-
Pardon askeri teknoloji olarak çokmu mu ilerde sahada görüyoruz t-90 armata dediğin konsept çalışması bile degil zırhlı birlikleri çöp rusların şu anki seviyesi 80 lerden öteye gitmez hangi teknolojik üstünlüğünden bahsediyorsunuz şu rusu gözünüzde amma büyütüyorsunuz denizaltılarıymış alayı çöp daha geçen senelerde fransızlardan gemi dileniyorlardı savaş uçakları senden daha iyiymiş hadi ya en gelişmiş uçakları serviste su 35 oda su 27 nin türevi su -27 nin modernize edilmiş hali bizim f-16 block 30 seviyesi bile degil manevreası şöyle böyle diye göz boyamadan ibaret bir amraamlık işi var amraam karşısında yapabiliyorsa yapsın o manevralarıda görelim hava savunmalarıymış gördük pantsiri sihalar tarafından tokatlandılar s-400 -500 masalları şimdiye kadar gerçek savaşta kaç kere sınandılar sıfır iliklerinize kadar işleyen bu rus korkusunu nasıl kazandınız bilmiyorum ama benim gözümde rus çöp sen korkar pısarsan seni çok rahat ezer ama yok hodri meydan dediğinde emin ol senden önce o sarılır ellerine yapma diye
Emin misin?
O çöp dediklerinle Ruslar kısa sürede Gürcistan ve Ukrayna'nın altından girip üstünden çıktılar. O çöp hava savunma sistemlerinin daha eskileriyle İngiliz seyir füzelerini etkisiz hale getirdiler vs..
Bir Su-35'in Block 30 F-16 seviyesinde olduğunun ispatı nedir? Radarı mı? Kullandığı füzelerin menzili mi? Harekat yarıçapı mı? Bence o çöpleri biraz araştır.
Rusya'nın askeri gücü Soyvetlerdeki kadar ihtişamlı değil. Ancak kesinlikle çöp değil! İyi veya kötü yönde abartmaya gerek yok. Duygusal değil, gerçekçi olalım. Sadece ellerinde bulundurdukları nükleer silahlar yüzünden bile kimse Rusya'ya doğrudan savaş açmaya cesaret edemez.
bari sen yapma başkan gürcistanın eti ne budu ne ukraynada ne yapabildilerki ukraynayı ilhakmı ettiler de benimmi haberim yok gelelim elindeki nükleerlere ateş edebilecegine inanıyorsanız sizin görüşünüz ben öyle uçan kaçana nükleer atacaklarına hiç ama hiç ihtimal vermiyorum rus ana karasına saldıralım diyen yok ama yanımızda içimizi oyan hatta vuran rus oldugunu bile bile sessiz kalanlar ilerde olası şehitlerimiz geldiğinde onlarda sorumludur bana göre
-
ABD , rejime karşı YPG'yi koruma sözü verdi ama bize karşı YPG'yi koruma gibi bir sözü yok doğru mu anladım?
E kardeşim o zaman bizim tankların mazotu mu bitti de Kuzey Suriye'de ilerlememiz durdu? ABD baskısı ve yaptırım tehditiyle durmadı mı? Alın okuyun...
"17 Ekim günü ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı görüşmede SDG'nin Suriye-Türkiye sınırından 32 km derinliğe sahip güvenli bölgeden çekilmesi için harekâtın 120 saatliğine durdurulması konusunda anlaşıldı. Pence, askeri operasyonun durması halinde, ABD'nin Türkiye'ye uyguladığı tüm yaptırımların kaldırılacağını ve başka yaptırım olmayacağını bildirdi. Anlaşmaya göre, 32 km'lik güvenli bölgenin Türkiye ve SUO'nun kontrolü altında olması kararlaştırıldı."
Vallahi sayın mermi reenkarnasyona inansam Enver Paşa sizin vücudunuzda yeniden hayat buldu diyeceğim...Yukarıdaki hayallerinizi gerçekleştirmek için ABD-RUSYA-AB-İRAN ile savaşmanız gerektiğini bilmeyecek kadar gerçeklerden kopuksunuz , galiba yaşınız çok genç...
-
ilerde olası şehitlerimiz geldiğinde onlarda sorumludur bana göre
Yeni şehitler gelmesin diye bunlar söyleniyor zaten. Baksanıza CB Erdoğan kabineyi toplayıp Rusya' ya gitti... ABD- AB' den beklediği desteği almış olsaydı hiç Rusya' ya gider miydi(?) Baksanıza, Rusya' ya aramıza Kara Kedi girdi diyor. O kara kedi kim, yoksa İsrail mi diyorlar; İsrail' in çapı yetmez daha büyüğü var diyor.
Yahu, CB Erdoğan' ın danışmanları bizim forumu gizliden gizliye takip ediyor galiba:)) Geçen gün, bu kara kedi mevzusunu buralarda yazmıştım. İnsanla İslam arasına Amerikan kara kedisi girince bunun adı Siyasal İslam olur demiştim; belli ki işine yarayacak kısmı alıp gerisini çöpe atmışlar:) Olamaz mı(?)
-
ABD , rejime karşı YPG'yi koruma sözü verdi ama bize karşı YPG'yi koruma gibi bir sözü yok doğru mu anladım?
E kardeşim o zaman bizim tankların mazotu mu bitti de Kuzey Suriye'de ilerlememiz durdu? ABD baskısı ve yaptırım tehditiyle durmadı mı? Alın okuyun...
"17 Ekim günü ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı görüşmede SDG'nin Suriye-Türkiye sınırından 32 km derinliğe sahip güvenli bölgeden çekilmesi için harekâtın 120 saatliğine durdurulması konusunda anlaşıldı. Pence, askeri operasyonun durması halinde, ABD'nin Türkiye'ye uyguladığı tüm yaptırımların kaldırılacağını ve başka yaptırım olmayacağını bildirdi. Anlaşmaya göre, 32 km'lik güvenli bölgenin Türkiye ve SUO'nun kontrolü altında olması kararlaştırıldı."
Vallahi sayın mermi reenkarnasyona inansam Enver Paşa sizin vücudunuzda yeniden hayat buldu diyeceğim...Yukarıdaki hayallerinizi gerçekleştirmek için ABD-RUSYA-AB-İRAN ile savaşmanız gerektiğini bilmeyecek kadar gerçeklerden kopuksunuz , galiba yaşınız çok genç...
Ah serkan ah. ABD ile ne için savaşacağım ? Doğu Akdeniz dedim diye mı ? Yahu zaten Doğ Akdenizde biz ne yapıyoruz ? Libya'ya neden varız. Siz ülkenizi hiç bilmiyorsunuz. Pasifsiniz. Azerbaycan bu kadar silahı needen alıyor ? Er yada geç orada bir savaş patlak verecek. Bizde birşey yapmayacağız o savaş olduğunda 200 F-16 ile 1 saatte en az 10 bin ermeni askerini vurup kenara çekileceğiz. Nasıl fikir ? Rus nize nükleer atmaz herhalde demi. Herşeyin bir çözümü var. Yeterki sen işi bil. Adam senin 60 askerini vurdu gık diyemedin. Çünkü kitabına uydurdu. Sende kitabına uyduracaksın. Hücum deyip saldırmayacağız herhalde.
-
:-X :-X :-X Vallahi bende size karşı yorum bitti. The end :)
Siz neoosmanlıcı görüşleri benimsemeye devam edin... Bu maceralarınız sonucu şehit olanlar arasında öz kardeşiniz olduğunu düşünün bu belki sizi biraz dizginler...
Önemli olan ekonominle,ordun ile caydırıcı güç olmak ,tarihin mezarlığı gücünü maceralarla denemeye kalkanlarla dolu... Şurası benimdi burası atalarımın diye kontrolsüz maceraya girersen gözünü Orta Asya'da açarsın...
-
Sn Mermi,
Bırakın ltf şu Rusya’nın, rejimin bombalayıp öldürdüğü insan nakaratını.
Uluslararası ortamda kimse umursamıyor. BM insanlık suçu işledi diyor. Takan yok. Bizim tüm dünyanın en hakkaniyetli devletiyiz?
Ben bize giren göçmene ve PKK/Ypg nin bize oluşturduğu tehlikeye bakarım.
Suriye‘nin kendi iç işlerine Suriye’liler baksın. Uluslararası platformlarda gerekli protestoları yapalım ama karışmayalım fiziki olarak.
-
Pardon askeri teknoloji olarak çokmu mu ilerde sahada görüyoruz t-90 armata dediğin konsept çalışması bile degil zırhlı birlikleri çöp rusların şu anki seviyesi 80 lerden öteye gitmez hangi teknolojik üstünlüğünden bahsediyorsunuz şu rusu gözünüzde amma büyütüyorsunuz denizaltılarıymış alayı çöp daha geçen senelerde fransızlardan gemi dileniyorlardı savaş uçakları senden daha iyiymiş hadi ya en gelişmiş uçakları serviste su 35 oda su 27 nin türevi su -27 nin modernize edilmiş hali bizim f-16 block 30 seviyesi bile degil manevreası şöyle böyle diye göz boyamadan ibaret bir amraamlık işi var amraam karşısında yapabiliyorsa yapsın o manevralarıda görelim hava savunmalarıymış gördük pantsiri sihalar tarafından tokatlandılar s-400 -500 masalları şimdiye kadar gerçek savaşta kaç kere sınandılar sıfır iliklerinize kadar işleyen bu rus korkusunu nasıl kazandınız bilmiyorum ama benim gözümde rus çöp sen korkar pısarsan seni çok rahat ezer ama yok hodri meydan dediğinde emin ol senden önce o sarılır ellerine yapma diye
Emin misin?
O çöp dediklerinle Ruslar kısa sürede Gürcistan ve Ukrayna'nın altından girip üstünden çıktılar. O çöp hava savunma sistemlerinin daha eskileriyle İngiliz seyir füzelerini etkisiz hale getirdiler vs..
Bir Su-35'in Block 30 F-16 seviyesinde olduğunun ispatı nedir? Radarı mı? Kullandığı füzelerin menzili mi? Harekat yarıçapı mı? Bence o çöpleri biraz araştır.
Rusya'nın askeri gücü Soyvetlerdeki kadar ihtişamlı değil. Ancak kesinlikle çöp değil! İyi veya kötü yönde abartmaya gerek yok. Duygusal değil, gerçekçi olalım. Sadece ellerinde bulundurdukları nükleer silahlar yüzünden bile kimse Rusya'ya doğrudan savaş açmaya cesaret edemez.
bari sen yapma başkan gürcistanın eti ne budu ne ukraynada ne yapabildilerki ukraynayı ilhakmı ettiler de benimmi haberim yok gelelim elindeki nükleerlere ateş edebilecegine inanıyorsanız sizin görüşünüz ben öyle uçan kaçana nükleer atacaklarına hiç ama hiç ihtimal vermiyorum rus ana karasına saldıralım diyen yok ama yanımızda içimizi oyan hatta vuran rus oldugunu bile bile sessiz kalanlar ilerde olası şehitlerimiz geldiğinde onlarda sorumludur bana göre
Haberin yok galiba Kırım'ı kim ilhak etti? Kırım elden giderken Ukrayna'nın sesi soluğu çıkabildimi? Daha dayanamayıp ateşkes ilan etmese Donbass, Kharkiv, Donetsk gibi Rus yanlısı şehirler bile gidecekti elinden. Ukrayna ipin ucunda bölündü bölünecek NATO, ABD, Batı nasıl uğraşıyor Ukrayna'yı kurtarmak için. Rus askeri gücünü görmezden gelecek devlet yoktur dünyada buna ABD'de dahil. Sadece ellerindeki binlerce nükleer silahla dünyayı kaç kere yok ederler. Konvansiyonel füze teknolojisini saymıyorum bile. Size tavsiyem biraz daha araştırmacı olun.
-
:-X :-X :-X Vallahi bende size karşı yorum bitti. The end :)
Siz neoosmanlıcı görüşleri benimsemeye devam edin
Erdoğan bile Rusya' yla arayı bozmanın yanlış olduğunu kavramışken, halen bazı arkadaşlar; Kırım' dan girelim Kamçatka yarımadasından çıkalım diyor!
-
Bugün öğrendiğim kadarıyla Tahrir sam yani el nusra Türkiye ve Rusya arasında imzalanan anlaşmayı reddetmiş. Bu ne demek el nusra (HTŞ) idlibte kurallara uymayacak demek... Ayrıca bu şerefsizler yüzünden askerimin hersn tekrar saldırıya ugrayabilme ihtimali var demek... Olası bir hts rejim çatışmasında kıyıdan köşeden askerim şehit olduğunda bu ülkeye yine vatan için şehit oldular yalanı mi söylenecek yoksa hts yüzünden Ruslarin vurduğu mu soylenecek. Ben merak ediyorum bu hts mahluklari yüzünden daha kaç tane şehit verecez.
-
İyide İran' da ki Türkler' de Şii! İran' ı böldükten sonra, adamların evine kırmızı çarpı işareti koymayacağınızın garantisi var mı? Bırakın bunları arkadaşım, bu düşüncelerle milletin aklını kim bulandırıyor?
+1
-
bari sen yapma başkan gürcistanın eti ne budu ne ukraynada ne yapabildilerki ukraynayı ilhakmı ettiler de benimmi haberim yok gelelim elindeki nükleerlere ateş edebilecegine inanıyorsanız sizin görüşünüz ben öyle uçan kaçana nükleer atacaklarına hiç ama hiç ihtimal vermiyorum rus ana karasına saldıralım diyen yok ama yanımızda içimizi oyan hatta vuran rus oldugunu bile bile sessiz kalanlar ilerde olası şehitlerimiz geldiğinde onlarda sorumludur bana göre
Kırım?
-
:-X :-X :-X Vallahi bende size karşı yorum bitti. The end :)
Siz neoosmanlıcı görüşleri benimsemeye devam edin... Bu maceralarınız sonucu şehit olanlar arasında öz kardeşiniz olduğunu düşünün bu belki sizi biraz dizginler...
Önemli olan ekonominle,ordun ile caydırıcı güç olmak ,tarihin mezarlığı gücünü maceralarla denemeye kalkanlarla dolu... Şurası benimdi burası atalarımın diye kontrolsüz maceraya girersen gözünü Orta Asya'da açarsın...
Biz şehitliğe susamış insanlarız. Kardeşini yerine koy diyerek beni yıldıramazsın. Yeniçerilerin sefer olmadığında isyan ettiği(hoşnut olmadığı) bir milletiz. Atalarım senin gibi düşünseydi bırak Viyana'ya ulaşmayı, Anadoluya gelemezdik. Çözum süreci dendi, daha büyük bir isyanla karşılaştık. Fetönün askeri ve siyasi ayağına girilmedi risk almadılar koskoca darbe ile karşılaştık. Ypg ile barış denendi, kırmızı halılarda karşıladık karşımızda 50 bin terörist bulduk. Rumlar ile annan planı denedik karşımızda doğu akdenizde koalisyon bulduk. Bu coğrafya pasifliği, köşesine sinmişliği aman kötu olmasın aman savaş olmasın'ı kabul etmez.
-
Hükümet bile "Rejim masum vatandaşlarını öldürüyor, sınırımıza mülteci akını var bunu engelleyeceğiz "diye idlib operasyonunu yapıyoruz diyor siz hala vatanı savunuyoruz , gerekirse şehit olurum beni yıldıramazsınız diyorsunuz.
Yahu Cumhurbaşkanımız dahi "Suriye politikasında hatalar yapıldı" diyor , siz hala bu hatalardan dolayı şu durumda olduğumuzu kabul etmiyorsunuz...
Gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklemişsin, bu hatayı düzeltmeden geri kalan düğmeleri ne kadar doğru iliklersen ilikle gömlek eğreti durur......
Biz bilerek veya bilmeyerek büyük bir hata yapıp Suriye batağına girdik-girdirildik . Baktın Abd(ypg ile kürt koridoru peşinde), Rusya vb. başka hesaplar peşinde o zaman Suriye politikanı revize et...
Biz hala Suriye'yi zayıflatmanın Türkiye nin zararına olduğunu inatla kabul etmiyoruz.
Şu dakika Abd , Avrupa ;Suriyede istediklerini alsın sabahına Esad , Beyaz Sarayda Trump ile yemek yer...
Biz takılmışız Esad da Esad...
-
Hükümet bile "Rejim masum vatandaşlarını öldürüyor, sınırımıza mülteci akını var bunu engelleyeceğiz "diye idlib operasyonunu yapıyoruz diyor siz hala vatanı savunuyoruz , gerekirse şehit olurum beni yıldıramazsınız diyorsunuz.
Yahu Cumhurbaşkanımız dahi "Suriye politikasında hatalar yapıldı" diyor , siz hala bu hatalardan dolayı şu durumda olduğumuzu kabul etmiyorsunuz...
Gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklemişsin, bu hatayı düzeltmeden geri kalan düğmeleri ne kadar doğru iliklersen ilikle gömlek eğreti durur......
Biz bilerek veya bilmeyerek büyük bir hata yapıp Suriye batağına girdik-girdirildik . Baktın Abd(ypg ile kürt koridoru peşinde), Rusya vb. başka hesaplar peşinde o zaman Suriye politikanı revize et...
Biz hala Suriye'yi zayıflatmanın Türkiye nin zararına olduğunu inatla kabul etmiyoruz.
Şu dakika Abd , Avrupa ;Suriyede istediklerini alsın sabahına Esad , Beyaz Sarayda Trump ile yemek yer...
Biz takılmışız Esad da Esad...
Erdoğan ülkesinin gücünün farkında değil. Aslında normal Ordu da 5 yıl gibi kısa sürede çok büyük değişim oldu. Fırat kalkanı harekâtı ile En son işte Bahar kalkanı harekâtı' nı kıyaslayın silahlı kuvvetlerdeki değişimi farkedersiniz. Nasilki Cözüm sureci öncesi katirlarla 200 kısı sınırı geçerek karakollara saldırirken 24 sehit verirken çaresizdik. Bir anda 2010'lu yilların ortalarında herşey tersine döndüyse. Şimdi de son 3, 4 yılda çok şey değişti. 5 yıl sonra bambaşka bir ordu olacak. O zaman doğu sınırlarımızı garanti altına alabiliriz. Ve petrole ulaşırız.
-
Bizim oralarda cok kullanilan bir laf vardir , gerci sizler de duymussunuzdur elbet.
"Akılsız başın zahmetini ayaklar çeker" Suriye politikamizin ozeti bu iste ;)
-
Rus kanalları putinin Erdoğanı 2 dakika boyunca kapıda bekletmesinin videosunu paylaşıyor bizim satılmış gazetecilerde "Putin çok sağduyulu davrandı" yalakalığında...
-
Ruslar çok onurumuzu yerle bir etti. Doğrudan askerlerimizi hedef aldılar. Dron ile tankların vurulma görüntülerini yayınladılar. Kremlin pişkin pişkin Türk askeri orda olmamalıydı dedi. Sonra koşa koşa moskovaya gittik. Hatta gitmeden önce ısrar etmemize rağmen Putinin randevusu yoğun denilerek reddedilmişiz. Çok ısrardan sonra 36 şehit olayından sonra adamlar iyi hadi gelin dediler. Kapıda beklemeler falan daha fazla bir ülkenin onuruyla nasıl alay edilir ?
-
Esad rejimi, İdlib'de ateşkesi 15 kez ihlal etti
(https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/kok/2020/03/09/idlib-taciz-atislari-manset_4427.jpg)
İdlib'deki ateşkesin yürürlüğe girmesinden 10 dakika sonra rejimin ihlallere başladığı, ilk günün sonunda 15 ateşkes ihlali gerçekleştirdiği belirlendi.
Türkiye ile Rusya arasında kararlaştırılan ateşkesin uygulanmaya başlandığı 6 Mart saat 00.01'den 10 dakika sonra rejim tarafından ateşkes ihlalleri yapılmaya başlandı.
24 SAATE 15 ATEŞKES İHLALİ
Ateşkesin yürürlüğe girdiği ilk günün sonunda rejimin 15 ateşkes ihlali gerçekleştirildi. Rejim unsurlarının bu ihlallerde 50'den fazla mermi kullandığı tespit edildi.
BİR SAAT BOYUNCA TACİZ ATIŞLARI
İhlaller İdlib'in güneyindeki Maarat Aliya, Fattıra, Kastun, Kan Safra, Zıyara, Ibzumo, Sfuhın, Bara, Tukad bölgelerinde yoğunlaşırken önceki gece rejim güçleri, Hama kırsalı Gab Ovası'ndaki Zıyara köyüne de taciz atışları yaptı.
Rejim topçusunun önceki gün akşam saatlerinde İdlib'de Cebel Zaviye'nin Shuhen, Fattire, Kefer Avid köylerine gerçekleştirdiği taciz atışları ise yaklaşık bir saat boyunca devam etti.
Rejim güçlerinin dün ayrıca İdlib'in güneyinde tampon bölge durumundaki Kefrenbil'in batısında Bureyc ve Maret Mukes noktalarına iki tank, iki zırhlı personel taşıyıcı ve birçok milisin olduğu konvoyla ilerleyip mevzilendiği belirlendi.
Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının gerekli koordineleri yaparak dün başlattığı ikmal faaliyetine de taciz atışı gerçekleştirildi. Konvoya rejim unsurlarının olduğu Urum As Sugra bölgesinden makinalı tüfekle taciz ateşi açıldı.
Bir başka birliğin bulunduğu bölgenin yaklaşık 800 metre yakınına da dün toplam üç havan mermisi atıldı.
-
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/putin-erdogan-ve-heyetini-boyle-bekletmis-1725989 (http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/putin-erdogan-ve-heyetini-boyle-bekletmis-1725989)
Türkiye’nin saygınlığına yapılan aşağılama.
Yazıklar olsun!
Ayağına kadar git sonra kapıda bekletil !
Tüm heyet tam 120 saniye kapıda bekletiliyor. Olacak şey değil. “Dostumuz” Putin bu.
Obama , o zamanın dışişleri bakanı Davutoğlu’nu hizmetkarı gibi parmağı ile yanına çağırır; Putin, Erdoğan ve heyetini kapısında bekletir.
Daha ne kadar aşağılanacak bu memleket?
-
Bunlar daha başlanğıç. Daha neler olcak. Adam kendı irkdaşı olan Ukrayna'yı ne hale getirdi. Bunlara güven olurmu. Putin ile Erdoğan arasında iyi ilişki olmasına rağmen bunlar oluyor. Yarın Rus milliyetçisi birisi çıkar. O zaman gör bak neler oluyor. Nato diye ağlarsın o kadar söylüyorum. Karadenize A2AD ilan ettiler. Ermenistanda üsleri var. Suriyede üsleri var. Adım adım kuşatılıyoruz. Yüksek teknoloji silahlarımız olmazsa bu ayıyı nasıl caydıracağız. S400 ile caydırırsın. Çok büyük hata ediliyor. 15 ihlal olmuş. Sen bu adamlarla anlaşabileceğini mı sanıyorsun. Biz mutlaka bunlarla savaşacağız bu işin kaçarı yok. Erdoğan daha ne kadar onurunu ayaklar altına alarak taviz vererek bu olayları engelleyecek ? Rus medyasına bakın, askeri forumlarına bakın nefret kusuyorlar. Anormal derece Türk nefreti sarmış adamları. Ulan Rus ordusu tarafından 60 askerimiz şehit olmuş biz bütün onurumuzu ayaklar altına alarak moskovaya gidiyoruz. Adamlar bize nefret saçıyor. Ruslar tarih boyunca Türk düşmanlığı yaptılar. Gidin Rus/Türk tarihine bakın. Hep kahpelik yaptılar arkamızdan vurdular. O S400 satışları bile tarihin gördüğü en büyük kazık atma olayları bize. ABD, Ypg'yi koruyor diye yaygara çıkıyordu. Alın çekildi gittiler sınır Rus askerleri mevcut hadi yapsana bir operasyon ? Idlib'ten Fıratın doğusuna kadar Ruslar yerleşti sınıra. Geçen Yabgu çok güzel açıklamıştı bu olayı.
-
Bu doğru olabilir mi?
Yanlış bilgi mi veriliyor?
https://demokratpress.com/idlipte-gorev-alan-asker-ben-165-sehit-saydim/
-
Bu doğru olabilir mi?
Yanlış bilgi mi veriliyor?
https://demokratpress.com/idlipte-gorev-alan-asker-ben-165-sehit-saydim/
Bu konuda çeşitli iddialar var. Bana inandırıcı gelmiyor. Nasıl gizlenebilir ki? Bu askerler de bizler gibi insan. Onların da sürekli irtibat halinde oldukları aileleri, dostları vs var. Eğer şehit olsalar bu irtibat kesilecek ve bunun nedeni mutlaka sorgulanacak. Olmaz ama varsayalım bir iki şehit için bu gizlilik başarıldı. Ancak yüzün üzerindeki bir sayı için imkansız. Bu nedenle bu tip iddialara itibar etmeyin bence.
-
Ben de 165 sayısına inanmıyorum... Ayrıca bizim ebediyete intikal ettirdiklerimizin sayısının da (3 bin 138 rejim askeri deniliyor)biraz değil bayağı abartılı görüyorum...
-
Ben de 165 sayısına inanmıyorum... Ayrıca bizim ebediyete intikal ettirdiklerimizin sayısının da (3 bin 138 rejim askeri deniliyor)biraz değil bayağı abartılı görüyorum...
Katılıyorum ölen rejim asker sayını çok fazla abartiyorlar msbnin günü dolmadan yayınladığı videolardaki vurulan askerlerin hepsini ölü kabul edip birde üstüne goruntulenmeyen topçu atışı vs eklersek en fazla 500 600 çıkar.
-
Ben de 165 sayısına inanmıyorum... Ayrıca bizim ebediyete intikal ettirdiklerimizin sayısının da (3 bin 138 rejim askeri deniliyor)biraz değil bayağı abartılı görüyorum...
Katılıyorum ölen rejim asker sayını çok fazla abartiyorlar msbnin günü dolmadan yayınladığı videolardaki vurulan askerlerin hepsini ölü kabul edip birde üstüne goruntulenmeyen topçu atışı vs eklersek en fazla 500 600 çıkar.
gidip sayan mi var sanki... Ahaberin bir spikeri var hakkını veriyim maaşını hakediyor abartmayı seviyor. Birde cnnturk muhabiri vardı depremzede çadırına girip "sıcak çadırınızda çayınızı içiyorsunuz nasıl mutlusunuz değil mi?" diye saçma sorular sorup durmuştu. Msbnin abartı rakamlarını çok görmüyorum yani ha sunuda soyliyim biz burda MSB rakamları abartıyor diyoruz ya bazı beyinsizlerin gözünde esadci, fetocu, pkkli, steau bukresli falan oluruz çok o beyinsizlerden ya. Ben şehitlerin o kadar çok olduğunu düşünmüyorum ama bazı askerlerin açıklamaları falan vardı internette hatta biri en az 50 ceset torbası saydım falan diyordu ne kadar gerçek ne kadar yalan bilmiyorum sonuçta devletin şeffaf bir şekilde halkı bilgilendirmesi gerekirken biz tüm devlet putinin ayağına koştuk millet ne öğrenmiş ne öğrenememiş kimin umrunda... Sinirlendim yine bu aralar konular hep derin bu dönemi banlanmadan atlatabilirsem harika olacak.
-
Rus keko'lar buna ne diyecek bakalım. Günlerdir vurulma görüntüleri fake diye atıp tutuyorlardı.
https://twitter.com/clashreport/status/1237100080773169159?s=09
-
Ben de 165 sayısına inanmıyorum... Ayrıca bizim ebediyete intikal ettirdiklerimizin sayısının da (3 bin 138 rejim askeri deniliyor)biraz değil bayağı abartılı görüyorum...
Katılıyorum ölen rejim asker sayını çok fazla abartiyorlar msbnin günü dolmadan yayınladığı videolardaki vurulan askerlerin hepsini ölü kabul edip birde üstüne goruntulenmeyen topçu atışı vs eklersek en fazla 500 600 çıkar.
gidip sayan mi var sanki... Ahaberin bir spikeri var hakkını veriyim maaşını hakediyor abartmayı seviyor. Birde cnnturk muhabiri vardı depremzede çadırına girip "sıcak çadırınızda çayınızı içiyorsunuz nasıl mutlusunuz değil mi?" diye saçma sorular sorup durmuştu. Msbnin abartı rakamlarını çok görmüyorum yani ha sunuda soyliyim biz burda MSB rakamları abartıyor diyoruz ya bazı beyinsizlerin gözünde esadci, fetocu, pkkli, steau bukresli falan oluruz çok o beyinsizlerden ya. Ben şehitlerin o kadar çok olduğunu düşünmüyorum ama bazı askerlerin açıklamaları falan vardı internette hatta biri en az 50 ceset torbası saydım falan diyordu ne kadar gerçek ne kadar yalan bilmiyorum sonuçta devletin şeffaf bir şekilde halkı bilgilendirmesi gerekirken biz tüm devlet putinin ayağına koştuk millet ne öğrenmiş ne öğrenememiş kimin umrunda... Sinirlendim yine bu aralar konular hep derin bu dönemi banlanmadan atlatabilirsem harika olacak.
Sayın Yapgu,
Bu işlerin meraklısı ve takipçisi olarak şehit sayımız saklanmıyor. Askerlerimizin sayın skywolfun dediği aileleri arkadaşları var. Saklansa illaki çıkardı.
Bölgede ki askerlerin de her söylediklerini ciddiye almamak lazım. Olayın soku ve sıcaklığıyla yalış şeyler soyleyebiliyorlar. 50 tane torba saydık diyor bu doğru olsa bile 50 torbanın 50sinin bize ait olduğu manasına gelmez aynı bölgedeki oso birliklerine de ait olabilir.
Olayın sıcaklığı ve sokuyla forumda yalanlanmıs görüntüleri gerçek sanan ve savunan askeri personelleri ben biliyorum. Hatta bir tane bölge dışındaki personel bana ısrarla jandarma birliklerinin de operasyon bölgesinde olduğunu ve havadan vurulduğunu söylemişti. Buda abartılan başka bir konu.
-
Rus keko'lar buna ne diyecek bakalım. Günlerdir vurulma görüntüleri fake diye atıp tutuyorlardı.
https://twitter.com/clashreport/status/1237100080773169159?s=09
Fake make değil bal gibi Pantsir sistemleriydi onlar. Suriye Ordusu sistemlerin sahte maketlerini yapıp bazı yerlere yerleştirmek istedi fakat planları tutmadı. Şimdi Ruslar çok güvendikleri Pantsir'in yerlerde sürünen itibarını kurtarmak için böyle yollara başvuruyorlar. Bizim vuruşlarımız sayesinde dünyada Rus hava savunma sistemlerinin güvenirliliği sorgulanmaya başlandı mecbur kaldılar böyle boş söylentiler çıkarmaya..
-
Ben de 165 sayısına inanmıyorum... Ayrıca bizim ebediyete intikal ettirdiklerimizin sayısının da (3 bin 138 rejim askeri deniliyor)biraz değil bayağı abartılı görüyorum...
Katılıyorum ölen rejim asker sayını çok fazla abartiyorlar msbnin günü dolmadan yayınladığı videolardaki vurulan askerlerin hepsini ölü kabul edip birde üstüne goruntulenmeyen topçu atışı vs eklersek en fazla 500 600 çıkar.
gidip sayan mi var sanki... Ahaberin bir spikeri var hakkını veriyim maaşını hakediyor abartmayı seviyor. Birde cnnturk muhabiri vardı depremzede çadırına girip "sıcak çadırınızda çayınızı içiyorsunuz nasıl mutlusunuz değil mi?" diye saçma sorular sorup durmuştu. Msbnin abartı rakamlarını çok görmüyorum yani ha sunuda soyliyim biz burda MSB rakamları abartıyor diyoruz ya bazı beyinsizlerin gözünde esadci, fetocu, pkkli, steau bukresli falan oluruz çok o beyinsizlerden ya. Ben şehitlerin o kadar çok olduğunu düşünmüyorum ama bazı askerlerin açıklamaları falan vardı internette hatta biri en az 50 ceset torbası saydım falan diyordu ne kadar gerçek ne kadar yalan bilmiyorum sonuçta devletin şeffaf bir şekilde halkı bilgilendirmesi gerekirken biz tüm devlet putinin ayağına koştuk millet ne öğrenmiş ne öğrenememiş kimin umrunda... Sinirlendim yine bu aralar konular hep derin bu dönemi banlanmadan atlatabilirsem harika olacak.
Sayın Yapgu,
Bu işlerin meraklısı ve takipçisi olarak şehit sayımız saklanmıyor. Askerlerimizin sayın skywolfun dediği aileleri arkadaşları var. Saklansa illaki çıkardı.
Bölgede ki askerlerin de her söylediklerini ciddiye almamak lazım. Olayın soku ve sıcaklığıyla yalış şeyler soyleyebiliyorlar. 50 tane torba saydık diyor bu doğru olsa bile 50 torbanın 50sinin bize ait olduğu manasına gelmez aynı bölgedeki oso birliklerine de ait olabilir.
Olayın sıcaklığı ve sokuyla forumda yalanlanmıs görüntüleri gerçek sanan ve savunan askeri personelleri ben biliyorum. Hatta bir tane bölge dışındaki personel bana ısrarla jandarma birliklerinin de operasyon bölgesinde olduğunu ve havadan vurulduğunu söylemişti. Buda abartılan başka bir konu.
başkan haklısın ama hani derler ya sinek ufaktir ama mide bulandırır diye bizde öyle işte lakin bu konuda bu tür söylentilere mahal vermemek adına çıkıp konuşacaksınız Hatay valisine bırakmayacaksıniz tüm yükü millete olan sorumlulugunuzdur bu mesela örnek veriyorum İran'daki veya cindeki korona virüsden ölenlerin sayılarının doğru olduğunu düşünüyor musun? Bugün bir Çinli kalkıp hesap sorsa helal olsun gerçeğin peşinde koşuyor deriz ama konu bizim ülke olunca yetkililere güvenin deniliyor yahu güvenmek istiyoruzda onlar bize güvenip söylemiyor ki açık açık suç vatandaşta değil. Askeri açıdan ülke tarihinin en büyük saldırısını almışsın yaptığın tek şey Twitter ve youtube'a erişim engeli koymak. Neymiş yalan haberlerin önüne geçmekmis. E direk kendiniz söyleyin insanlar twitterda gerçeğin peşinde koşmak zorunda kalmasın. Hayır bilgi yok ama size bilgiye erişimde yok diyorlar bir olay olmuş ama ne olmuş bilen yok. Hadi biz savunma sanayii konularıyla ilgiliyiz kaynaklardan öğreniyoruz e sokaktaki vatandaş nereden öğrenecek? Şehit verdik. Bitti. Bu insanlar neden şehit oldu. Bir ihmalkarlik var mı? Hiç birsey yok ailelerine evladınız şehit oldu vatan sagolsun bitti.
-
ABD'den Türkiye açıklaması
ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey: İdlib'de Türkiye'ye yardım etmek için NATO ne yapabilir bakıyoruz. Tüm seçenekler masada
ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey yaptığı açıklamada, "İdlib'de Türkiye'ye yardım etmek için NATO ne yapabilir bakıyoruz. Tüm seçenekler masada" ifadelerini kullandı.
"REJİM VE RUSYA YAPTIRIMLA KARŞILAŞIR"
Jeffrey ayrıca, "Rusya ve Suriye rejimi İdlib'de kalıcı ateşkesle ilgilenmiyor, onların asıl amacı Suriye'de zafer ilan etmek. Eğer Rusya ve Suriye rejimi ateşkesi ihlal ederse ABD ve Avrupalı müttefikler olarak yaptırımlarla karşılık verilecektir" açıklamasında bulundu.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberi-abdden-turkiye-aciklamasi-41465755 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberi-abdden-turkiye-aciklamasi-41465755)
-
https://twitter.com/Elizrael/status/1243625070104379394?s=19
Idlib'e Hawk bataryaları yollanmış
-
https://twitter.com/Elizrael/status/1243625070104379394?s=19
Idlib'e Hawk bataryaları yollanmış
Ne diyecegimi pek bilemiyorum.
29 Subat tarihinde Idlip de bulunan birliklerimizin hava savunmasi icin Manpads yanin da Hawk veya Rapier konuslandirilmasinin dusunulmesini gerekliliginin dikkatini cekmistim.
Idlip gibi dar bir alan icerisinde HSS korumasindan yoksun olarak sikisik halde konuslu bulunan birliklerimizin sadece yurt sinirlarimiz dahilindeki THK unsurlari ile desteklenmesinin yetersiz olabilecegini formumuzda bulunan hemen hemen tum arkadaslar tarafindan belirtmisti.
Yani burdan yaklasik bir ay once bizlerin gorebildigi durumu , ilgililerinancak simdi gorebilmeleri ve onlem almalari dusundurucu. ???
-
Bu hawk bataryaları üzerinde füzeleri ile birlikte mi nakliye ediliyor.
Launcher'ler ayrı ayrı taşınıp konuşlandığı yerde füzelerin lancherlere yerleştirilmesi daha normal değil miydi?
-
https://twitter.com/Elizrael/status/1243625070104379394?s=19
Idlib'e Hawk bataryaları yollanmış
Ne diyecegimi pek bilemiyorum.
29 Subat tarihinde Idlip de bulunan birliklerimizin hava savunmasi icin Manpads yanin da Hawk veya Rapier konuslandirilmasinin dusunulmesini gerekliliginin dikkatini cekmistim.
Idlip gibi dar bir alan icerisinde HSS korumasindan yoksun olarak sikisik halde konuslu bulunan birliklerimizin sadece yurt sinirlarimiz dahilindeki THK unsurlari ile desteklenmesinin yetersiz olabilecegini formumuzda bulunan hemen hemen tum arkadaslar tarafindan belirtmisti.
Yani burdan yaklasik bir ay once bizlerin gorebildigi durumu , ilgililerinancak simdi gorebilmeleri ve onlem almalari dusundurucu. ???
Metin Bey, DefenceTurk.com sitesinin sloganı şöyle: " DefenceTurk.com Geleceğe Yön Verir".
Burada şiddtele tartıştığımız konularda, bulunduğumuz konularda haklı çıktığımızı, bizim defalarca vurguladığımız konuların bazılarında önlemler alındığını görebilirsiniz.
Bu forumun amaçlarından biri de ülkemizin savunması, geleceği ve dünya barışı için çözüm yolları, fikir üretmesidir.
-
Bugunlerde Corona salgini ve ekonomi ile ilgili tartismalar agirlikli oldugundan Suriye/Idlip konusu gozden kacmis gibi gorunmekte. Yine de bizlerin icerisinde bulundugumuz onemli konulurin yaninda Idlipi gozden kacirmamamizda yarar vardir.
Idlip konusunda Rusya varilan son mutabakat anlasmasindaki sorumluluklarimizi pek yerine getirebildigimiz pek soylenemez. Mutabakatin ana maddelerinden biri olan M4 kara yolunun kullanima acilimi bir turlu geklestirilememistir. M4 karayolunda Rusya ile ortak devriyeler bir noktaya kadar yapilabilmektedir.
Idlipteki radikal guclerden arindirilmasi konusunda pek bir ilerleme kaydedilememistir. Son olarak Idlipteki radikal guclerin bazilarinin hamiligini ABD ustlenmistir. Iranin bolge uzerindeki etkisi halen surmektedir. Bu radikal guruplarin etkisizlestirilmesine Rusyanin pek yardimci oldugu da pek soylenemez. Rusyanin idlip konusundaki ana dusuncesi bastan oldugu gibi bolgenin Suriye rejim kuvetlerinin kontrolune gecmesi oldugu bilinmektedir.Rusya Suriye rejim kuvetlerinin yaz basinda bolgeye bir harekat duzenlemesi icin gerekli ortamin olusmasina canak tutmaktadir.
Bolgede bulunan ve etkinligini kaybetmis bulunan TSK gozlem noktalarina ek olarak bolgede son duruma gore TSK tarfindan yeni gozlem noktalari olusturulmaktadir.
TSK kuvetlerine destek vermekte olan OSO birlikleri kendi icerisinde son gunlerde olusan yeni bir baskaldirma denemesi hafta icerisinde sonlandirilmistir.
" Bir baska deyimle Idlip sorunu yavas yavas isitilmakta dikkatli olmaliyiz"
-
Dün yeni bir TSK konvoyu İdlib Güneyi Cebel Zaviye'ye bağlı Bassamis köyüne giriş yaptı. TSK Cebel Zaviye hattında yeni bir üs bölgesi kurdu.
https://mobile.twitter.com/2Ordu1/status/1251995397305884673
Erdoğan "Rejim, ateşkes ihlallerine devam ederse çok ağır kayıplar verdireceğiz. Ayrıca ateşkesi bozmak için faaliyet gösteren karanlık gruplara asla müsade edilmeyecektir"
https://mobile.twitter.com/2Ordu1/status/1252271449500418049
-
Suriye’de son durum… İdlib’de silahlar Türkiye’ye mi çevrildi?
Emekli Tuğgeneral ve Strateji Uzmanı Dr. Naim Babüroğlu, İdlib’deki son gelişmeler, terör örgütlerinin Türkiye'yi hedef alması, Türk-Rus devriyelerinin engellenmeye çalışılması, Rusya ve Amerika Birleşik Devletlerinin Suriye ve bölge planlarıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Babüroğlu, İdlib'in huzura kavuşmasının ABD'nin işine gelmediğini belirtti. "ABD buradaki radikal unsurları destekliyor" diyen Babüroğlu, "Hem Rusya hem de Türkiye'nin yıpratılmasını istiyor. Onun için bunları provoke ediyor" dedi.
Dr. Naim Babüroğlu, Amerika'nın İdlib'deki radikal terör örgütlerinin buradan çıkmasını istemediğine dikkat çekerek şunları söyledi:
* Bunlar burada kaldığı sürece Suriye'den Irak'a, Suriye'den Türkiye'ye ve Suriye'den İran'a, ki İran'a olası bir operasyon düşünülüyor, bunlar kullanılacak.
* Terör küresel stratejinin topuzudur. Topuz gibi kullanacaklardır. Maşa gibi kullanacaklardır. O yüzden ABD bunların buradan ayrılmasını hiç istemez.
“İDLİP PATLAMAYA HAZIR BİR EL BOMBASI”
İdlib'deki terör örgütlerinin doğrudan Türkiye'yi hedef aldığına vurgu yapan Babüroğlu şu ifadeleri kullandı:
* Zaten devriyelerin engellenmesi Heyet Tahrir Şam (HTŞ) terör örgütünün kışkırtmasıyla oluyor. HTŞ, Türkiye'ye düşman gözüyle bakıyor ve öyle de ilan etti.
* Ama bundan daha önemlisi İdlib patlamaya hazır bir el bombası. Pimi çekilmiş ve avuçta duruyor. Avucunuzu gevşettiğiniz anda patlamaya hazır.
“RUSYA ARTIK ESAD'I İSTEMİYOR”
Rusya'nın artık Esad'ı istemediğine ve İdlib'in Esad'ın da geleceğini belirleyecek bir potansiyele sahip olduğuna işaret eden Babüroğlu, şunları söyledi:
* Şimdiye kadar Rusya'nın Esad'ı desteklediği ve vazgeçmeyeceği şeklinde değerlendirmelerimiz oldu. Ama Rusya artık Esad yönetimini gözden çıkarma yolculuğuna başladı diyebiliriz.
* Rus basınında çıkan haberler, Rus istihbarat birimlerinin yayınladığı bazı açıklamalar, İsrail'in istihbarat birimi Mossad'ın yaptığı bazı açıklamalar, Arap basınında çıkan bazı değerlendirmeler bunu gösteriyor.
* Rusya'nın Suriye'de başka bir aktör arayışı var. 2021'de devlet başkanlığı seçimi var ancak ben 2021'e kalmayacağını değerlendiriyorum. 2020 yılı içinde Esad yerine başka bir aktörün Rusya tarafından öne sürüleceğini düşünüyorum.
* Ayrıca petrol fiyatları düştükten sonra Rusya ekonomik açıdan zayıflama sürecine girdi.
* Artık Rusya özellikle de İdlib'de hava kuvvetleriyle, kara kuvvetleriyle, 2-3 ay önceki gibi Esad'ı destekleyemeyecek. Benim öngörüm ağustos-eylülden itibaren Esad'ın gidişini konuşacağız.
“SURİYE ARTIK EGEMEN BİR ÜLKE DEĞİL”
Emekli Tuğgeneral Babüroğlu, Suriye'nin artık egemen ve toprak bütünlüğü olan bir ülke olmadığına da dikkat çekti.
ABD'nin Fırat'ın doğusunu yani Suriye'nin yüzde 25'ini terör örgütü YPG'ye işgal ettirdiğini anlatan Babüroğlu şu değerlendirmede bulundu:
* ABD bunu artık Suriye Arap Cumhuriyetine vermeyecektir. Yine Ürdün sınırında Eltah bölgesi var. Bu bölgede de İsrail ve Suudi Arabistan'ın desteklediği El Kaide türevi unsurlar var.
* Burası da Suriye coğrafyasının yüzde 8'idir. Oradan da çekilmeyecekler. Zaten ABD Başkanı Donald Trump da buradan çekileceklerini söylemedi. ABD burayı bir sıçrama tahtası olarak görecektir.
“ABD, COVİD-19'U KULLANARAK BAĞIMSIZLIĞI İLERİ SÜREBİLİR”
Suriye ile ilgili endişesini de paylaşan Babüroğlu, Kuzey Irak'ta 2017'de yapılan bağımsızlık referandumuna dikkat çekti.
Babüroğlu, “ABD bu referanduma karşı çıkmadı, zamanlamasına karşı çıktı. Şu an zamanı değil dedi. Ancak bu referandum cepte. Bu referandum her an Amerika tarafından Covid-19 salgını fırsat bilinerek ileri sürülebilir. Bunu söylerken de Kuzey Irak ve Kuzey Suriye'yi entegre edebilirler. Bu durumu kast ediyorum.” dedi.
“ABD, İRAN İÇİN FIRSAT KOLLUYOR”
Son olarak İran'a karşı bir ABD operasyonunun ayak seslerinin duyulduğuna işaret eden Babüroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
* ABD, Irak'taki üslerini Kuzey Irak'a doğru kaydırıyor. Süleymaniye bölgesine geldi. Burası da İran'a yakın.
* Dolayısıyla ABD, Covid-19'un İran'da oluşturduğu olumsuzluklara da avantaja çevirecek.
* Amerika Covid-19'u İran'a olası operasyon için fırsat olarak kollayacaktır.
https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/suriyede-son-durum-idlibde-silahlar-turkiyeye-mi-cevrildi-5771209/ (https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/suriyede-son-durum-idlibde-silahlar-turkiyeye-mi-cevrildi-5771209/)
-
Bu palikaryaların bi bildiği mi var? Malum son zamanlarda esed le arayı baya iyi ettiler.
**Kuzeybatı Suriye'deki ateşkes kırılgandır ve İdlib'de yeni bir hükümet saldırısı beklenmelidir.
Think-Tank "Savaş Araştırmaları Enstitüsü" ("ISW") iddia ettiği gibi, yeni askeri saldırı hükümet pozisyonlarına bir dizi gerilla saldırısı veya Şam'ın tek taraflı eylemi gibi çeşitli durumlarda başlatılabilir. Rusya ve Türkiye'den ilk izin alındıktan sonra olur.
Esad'ın ana hedefi büyük olasılıkla M4 yolunun güneyinde olacak ve saldırı İran kuvvetleriyle birlikte gerçekleştirilebilir. Ancak "ISW" nin belirttiği gibi, Rusya katılmazsa Suriyeliler yetersiz sonuçlar elde edecek ve hiçbir durumda Türk savunmalarının üstesinden gelemeyecekler. Son tahminlere göre, Türkiye'nin bölgede en az 20.000 askeri bulunuyor.
Türkiye'nin duruşunu durdurmanın bir yolu var mı? Evet. Örneğin, Kürtlerin Tel Rifat'tan çıkarılmasını ya da NE Suriye'de kar elde etmesini sağlarsa. Alternatif olarak, Ankara ve Moskova doğrudan bir çatışma istemediğinden Libya'ya fayda sağlayabilir.
Suriye'nin önceki İdlib saldırısı 24 Kasım 2019'da başladı ve 5 Mart 2020'de sona erdi.**
https://www.ptisidiastima.com/syrian-forces-get-ready-for-possible-idlib-operation/ (https://www.ptisidiastima.com/syrian-forces-get-ready-for-possible-idlib-operation/)
-
Bu palikaryaların bi bildiği mi var? Malum son zamanlarda esed le arayı baya iyi ettiler.
**Kuzeybatı Suriye'deki ateşkes kırılgandır ve İdlib'de yeni bir hükümet saldırısı beklenmelidir.
Think-Tank "Savaş Araştırmaları Enstitüsü" ("ISW") iddia ettiği gibi, yeni askeri saldırı hükümet pozisyonlarına bir dizi gerilla saldırısı veya Şam'ın tek taraflı eylemi gibi çeşitli durumlarda başlatılabilir. Rusya ve Türkiye'den ilk izin alındıktan sonra olur.
Esad'ın ana hedefi büyük olasılıkla M4 yolunun güneyinde olacak ve saldırı İran kuvvetleriyle birlikte gerçekleştirilebilir. Ancak "ISW" nin belirttiği gibi, Rusya katılmazsa Suriyeliler yetersiz sonuçlar elde edecek ve hiçbir durumda Türk savunmalarının üstesinden gelemeyecekler. Son tahminlere göre, Türkiye'nin bölgede en az 20.000 askeri bulunuyor.
Türkiye'nin duruşunu durdurmanın bir yolu var mı? Evet. Örneğin, Kürtlerin Tel Rifat'tan çıkarılmasını ya da NE Suriye'de kar elde etmesini sağlarsa. Alternatif olarak, Ankara ve Moskova doğrudan bir çatışma istemediğinden Libya'ya fayda sağlayabilir.
Suriye'nin önceki İdlib saldırısı 24 Kasım 2019'da başladı ve 5 Mart 2020'de sona erdi.**
https://www.ptisidiastima.com/syrian-forces-get-ready-for-possible-idlib-operation/ (https://www.ptisidiastima.com/syrian-forces-get-ready-for-possible-idlib-operation/)
Daha önce yapılmadı diye biliyorum. Muhtemelen gkry ve esed meb anlaşması yapabilir
-
Maalesef böyle bi son dakika haberi var. Rabbimiz aslanlarımızın yardımcısı olsun.
İdlib'de TSK konvoyunun geçişi sırasında patlama - https://bundle.app/Om1GLhMK (https://bundle.app/Om1GLhMK)
-
T.C. İletişim Başkanlığı @iletisim
Suriye’de yaşanan son gelişmeleri her hafta İletişim Başkanlığı hesaplarından paylaşılacak içeriklerle takip edebilirsiniz.
30 Mayıs 2020 tarihi itibarıyla Suriye’deki son durumu gösteren harita aşağıda yer almaktadır.
(https://pbs.twimg.com/media/EZQ-q2QWoAAXx8_?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/EZQ-sFkXYAYkOs2?format=jpg&name=medium)
-
Yeşil alan bizim ; sarı alan pkk/ypg'nin.
İşte ; bu harika dış politika hamlesini yapan , stratejik derinlik uzmanı , emevi camisinde bir kaç ay içinde namaz kılacağını zanneden Davutoğlu ve kuyruklarının bize bıraktığı miras...
50 sene bu sarı bölgenin doğuracağı sonuçlar bizim çocuklarımıza zehir olacak...
-
TSK personel, arac ve ekipmani hem gorev degisimi hem de takviye amaciyla Idlip’e girdi.
youtu.be/-8drWuvGU_M (http://youtu.be/-8drWuvGU_M)
-
Türk Silahlı Kuvvetleri, İdlib cephe hattına alçak irtifa hava savunma sistemi ve M107'leri sevk etti.
(https://pbs.twimg.com/media/EZhhu3OWkAUs8AD?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/EZhhuawXQAMHkGv?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/EZhht-YX0AEJOy5?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/2_ordu/status/1267863865825656833
-
Rusya Yüksek Mahkemesi, İdlib gerilimi azaltma bölgesinde kontrolü elinde bulunduran Heyet Tahrir el-Şam örgütünü terör örgütü ilan etti.
(https://cdntr1.img.sputniknews.com/img/103540/07/1035400742_0:0:3500:1890_1000x0_80_0_1_db79304c4c591306833be2a8b256cce8.jpg.webp)
Rusya Başsavcılığı'ndan yapılan açıklamaya göre Rusya Başsavcısı İgor Krasnov, Heyet Tahrir el-Şam'ın terör örgütü ilan edilmesi ve örgütün Rusya topraklarındaki faaliyetlerinin yasaklanması için Rusya Yüksek Mahkemesi'ne idari başvuruda bulundu.
Krasnov, başvurusunda örgütün faaliyetlerinin ve örgüt tarafından yürütülen propaganda çalışmalarının Rusya'nın ulusal çıkarları, sosyal ve siyasi istikrarı, vatandaşların canları ve sağlığı için ciddi tehdit oluşturduğunu vurguladı.
Krasnov'un başvurusunu dün kapalı oturumda görüşen Rusya Başsavcılığı, Heyet Tahrir el-Şam'ı terör örgütü ilan etti ve örgütün Rusya topraklarındaki faaliyetlerinin yasakladı.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, dünkü basın toplantısında İdlib gerilimi azaltma bölgesinin radikal güçlerin kontrolü altında olduğunu yineleyerek şu ifadeleri kullanmıştı:
"Bu bağlamda, Heyet Tahrir el-Şam'ın yeniden yapılandırılmasına ilişkin planlardan bahsedilen bazı haberlere dikkat çekmek istiyoruz. Heyet Tahrir el-Şam'ın siyasi muhalif hareket olarak sunulması amacıyla örgüte yeni bir isim verileceği belirtiliyor. Uzun yıllar boyunca altını çizdik ve bugün bir kez daha belirtmek isterim ki, BM Güvenlik Konseyi tarafından terörist kabul edilen örgütlerle oynanan bu tür oyunlar, onları ideolojik ve laik, iyi ve kötü, aşırılıkçı ve ılımlı şeklinde ayırma girişimleri, hiç kimseye iyilik getirmedi. Türk partnerlerin İdlib'i kontrol eden radikallerin etkisiz hale getirilmesine ilişkin yükümlülüklerini yerine getireceğini umuyoruz."
Heyet Tahrir el-Şam, daha önce Birleşmiş Milletler tarafından da terör örgütleri listesine koyulmuştu.
https://tr.sputniknews.com/rusya/202006051042197201-rusya-yuksek-mahkemesi-hayat-tahrir-el-sami-teror-orgutu-ilan-etti/
-
(https://pbs.twimg.com/media/EaQdTAEXkAQVtlM?format=jpg&name=small)
(https://pbs.twimg.com/media/EaQdR8hX0AAn14n?format=jpg&name=small)
Türkiye'den Suriye'nin kuzeyindeki PTT şubelerine yüklü miktarda Türk Lirası gönderildi.
Azez, Cerablus, Afrin, Halep kırsalı ve idlib gibi bölgelerde halk; ticaret, taşımacılık, alışveriş gibi işlemlerde Türk Lirası kullanmaya başladı.
https://mobile.twitter.com/2_ordu/status/1271169313903464450
-
Bu hep boyleydi. Batum'da TL cok rahat gecer mesela.
Suriye'de TL ile alisveris yapar, Müslüm, İbrahim Tatlises kasedi satan plakcilar bulurdunuz.( Bir belgeselde görmüştüm)
-
uyvar batumu karistirma orasi las Vegas
-
evet suriye krizi öncesindeözellikle sınır ticareti yapanlar TL ile alış veriş yapıyolardı. hatta kuzey ırak'ta da kullanılıyordu eskiden.
-
Kimliği belirsiz hava araçları Suriye'de Rus askerleri hedef aldı.
(https://pbs.twimg.com/media/EdDyL8aXoAALD5x?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/EdDyL8RXkAAG_oT?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/card_img/1283799882323697664/tlOJW8xn?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/sr_0KA/status/1283805887010922503
https://mobile.twitter.com/temmuz1919/status/1283800376005865472
-
ABD Özel Kuvvetler Komutanlığı’na ait Oshkosh M-ATV tipi taktik tekerlekli zırhlı araç (TTZA), Suriye’nin kuzey bölgesinde gerçekleşen kaza sonucu takla attı.
(https://www.savunmasanayist.com/wp-content/uploads/2020/07/Oshkosh-M-ATV-696x350.jpg)
Edinilen bilgiye göre ABD Özel Kuvvetler Komutanlığı’na ait Oshkosh M-ATV tipi taktik tekerlekli zırhlı araç (TTZA), Suriye’nin kuzeyinde gerçekleştirilen devriye faaliyeti esnasında kaza yaptı ve takla attı. Olayda, araç içerisindeki ABD Özel Kuvvetler Komutanlığı mensubu birçok asker yaralandı. Olayın nasıl gerçekleştiğine dair herhangi bir bilgi paylaşılmadı.
ABD Özel Kuvvetleri, Oshkosh M-ATV tipi araçlar ile Haziran ayı içerisinde Rus BTR-80 ve Tiger araçlarını takip etmişler ve araçlar arasında sürtüşmeler yaşanmıştı. Yine geçtiğimiz hafta, Türk – Rus Ortak Devriyesi esnasında Rus araçları, el yapımı patlayıcı sonucu ağır hasar almıştı
https://www.savunmasanayist.com/abd-ozel-kuvvetlerine-ait-zirhli-arac-suriyede-takla-atti/ (https://www.savunmasanayist.com/abd-ozel-kuvvetlerine-ait-zirhli-arac-suriyede-takla-atti/)
-
Anadolu Ajansı'nın (AA) askeri kaynaklara dayandırarak geçtiği son dakika haberine göre; Mısır geçtiğimiz günlerde İran Devrim Muhafızları ile koordineli bir şekilde Suriye'nin İdlib bölgesine asker gönderdi. Haberde, yaklaşık 150 Mısır askerinin Hama Askeri Havalimanına indiği ve daha sonra İdlib'in güneybatısına konuşlandığı kaydedildi. Gelen askerlerin Esed saflarında savaşacağı belirtildi.
https://www.haber7.com/dunya/haber/2999785-turkiye-sinirinda-son-dakika-gelismesi-misirdan-akilalmaz-suriye-hamlesi/?detay=1 (https://www.haber7.com/dunya/haber/2999785-turkiye-sinirinda-son-dakika-gelismesi-misirdan-akilalmaz-suriye-hamlesi/?detay=1)
-
Misira ders verme zamani geldide geciyor
hükümetimiz hala uyanamadi
-
Suriye'de katil Beşşar Esed'e destek için 150 asker gönderen darbeci Sisi yönetimindeki Mısır'ın hamlesi rejim güçlerini gaza getirdi. Esed rejimi destekçisi İmam Mehdi Tugayı komutanı Tuğgeneral Firas Drouf, son gelişmelerin ardından ilginç bir çıkışta bulundu.
(https://i13.haber7.net/haber/haber7/bigmanset/2020/31/misirin_gazina_geldiler_kustah_aciklama_hatayi_turkiyeden_alacagiz_1596205464_9573.jpg)
Mısır'ın Beşar Esed rejimi için savaşmak üzere Suriye'ye yaklaşık 150 asker gönderdiğini bildiriyor. Habere göre, askerler İran Devrim Muhafızları Ordusu ile diğer İran destekli terörist grupların koordinasyonunda İdlib'in güneyi ve Batı Halep kırsalındaki cephe hatlarına yerleşti.
İmam Mehdi Tugayı komutanı Tuğgeneral Firas Drouf, bölgede yaşanan olayların ardından küstah bir çıkış yaptı.
Drof, "Mısır askerleri güney İdlib'de Türk ordusuna yakın bir yerde konuşlandı. Mısır savaş uçaklarının hedefleri vurması için de hava üssü kurma niyetindeyiz. Hedefimiz Türk ordusunu kuşatmak. Mısır ordusu ile birlikte İdlib'i ve Hatay'ı kurtaracağız" dedi.
https://www.haber7.com/dunya/haber/3000121-misirin-gazina-geldiler-kustah-aciklama-hatayi-turkiyeden-alacagiz (https://www.haber7.com/dunya/haber/3000121-misirin-gazina-geldiler-kustah-aciklama-hatayi-turkiyeden-alacagiz)
-
Bence böyle ileri geri konuşanları etkisiz hale getirmek bir devlet politikası olmalı...
Dünyanın neresinde olursa olsun böyleleri bilmeli ki kelle koltukta...
-
Tuggeneral ya sicaklardan ya da stresten olsa ,balatalarini tamami ile yakmis.
-
Hatay derken?
Şam'dan olmasınlar sonra!
-
sama atom bombasi atilmadigi sürece bu suriyedeki savas bitmez
-
sama atom bombasi atilmadigi sürece bu suriyedeki savas bitmez
Şam'a atom bombası atılması bize de zarar verir. Atom bombası oyuncak değil!
-
Suriye'de katil Beşşar Esed'e destek için 150 asker gönderen darbeci Sisi yönetimindeki Mısır'ın hamlesi rejim güçlerini gaza getirdi. Esed rejimi destekçisi İmam Mehdi Tugayı komutanı Tuğgeneral Firas Drouf, son gelişmelerin ardından ilginç bir çıkışta bulundu.
(https://i13.haber7.net/haber/haber7/bigmanset/2020/31/misirin_gazina_geldiler_kustah_aciklama_hatayi_turkiyeden_alacagiz_1596205464_9573.jpg)
Mısır'ın Beşar Esed rejimi için savaşmak üzere Suriye'ye yaklaşık 150 asker gönderdiğini bildiriyor. Habere göre, askerler İran Devrim Muhafızları Ordusu ile diğer İran destekli terörist grupların koordinasyonunda İdlib'in güneyi ve Batı Halep kırsalındaki cephe hatlarına yerleşti.
İmam Mehdi Tugayı komutanı Tuğgeneral Firas Drouf, bölgede yaşanan olayların ardından küstah bir çıkış yaptı.
Drof, "Mısır askerleri güney İdlib'de Türk ordusuna yakın bir yerde konuşlandı. Mısır savaş uçaklarının hedefleri vurması için de hava üssü kurma niyetindeyiz. Hedefimiz Türk ordusunu kuşatmak. Mısır ordusu ile birlikte İdlib'i ve Hatay'ı kurtaracağız" dedi.
https://www.haber7.com/dunya/haber/3000121-misirin-gazina-geldiler-kustah-aciklama-hatayi-turkiyeden-alacagiz (https://www.haber7.com/dunya/haber/3000121-misirin-gazina-geldiler-kustah-aciklama-hatayi-turkiyeden-alacagiz)
Bizim Libyada yaptığımıza zayıf bir misilleme. Belki Hatayı alacağız gibi iddialı olursak Türkler ve varsa Libyada savaşan Suriye geçmişli gruplar geri çekilir diye düşünüyor olmalılar ama çok basit ve sırıtan bir numara.
-
Adam , siz Şam'daki Emevi camisinde cuma namazı kılacağız , silahlı ayaklanma başlatanları tüm imkânlarınla destekleyeceğiz derseniz ben de Hatay'ı isterim demiş...Büyütmeye gerek yok😉
Biz de arada sırada Musul,Selanik,12 ada,Kerkük vb'yi alırız haaaa demiyor muyuz?
Aynı tür bir açıklama bu da.
Alabiliyorlarsa buyursunlar alsınlar babayı , pardon Hatay'ı....😎😎😎
-
bizim hükümet düsünmüstür sama atom bombasi
atilmasi oyuncak ama suriyede savas bitmeyecek
-
Adam , siz Şam'daki Emevi camisinde cuma namazı kılacağız , silahlı ayaklanma başlatanları tüm imkânlarınla destekleyeceğiz derseniz ben de Hatay'ı isterim demiş...Büyütmeye gerek yok😉
Biz de arada sırada Musul,Selanik,12 ada,Kerkük vb'yi alırız haaaa demiyor muyuz?
Aynı tür bir açıklama bu da.
Alabiliyorlarsa buyursunlar alsınlar babayı , pardon Hatay'ı....😎😎😎
Kısmen haklısın ama durum pek öyle değil. Onlar Hatay'ı her zaman kendilerinin görüyorlar. Onlara göre biz Hatay'yı işgal etmiş durumdayız. Eskiden beri böyle düşünüyorlar.
bizim hükümet düsünmüstür sama atom bombasi
atilmasi oyuncak ama suriyede savas bitmeyecek
1 - Atom bombası bir kitlesel katliam silahıdır. Soykırım yapar. Çoluk çocuk demez, insan, hayvan, bitki her şeyi yok eder.
2 - Etkisi hemen sona ermez. Yıllarca radyasyon nedeniyle orada hayat yeniden şekillenemez.
3 - Radyasyon da durduğu yerde sabit kalmaz. Rüzgarla, bulutlarla yüzlerde kilometre uzaklara dağılır. Bu alan içerisinde Türkiye'de bulunuyor. Yağmur yağdığında araçlarınızın üzeri çamurla kaplanıyor ya, işte o çamur attığınız bombanın radyasyonunu size geri iade edenlerden olacaktır!
Sağa sola atom bombası atalım diyen Amerikan filmlerindeki ruh hastası generaller gibi davranmaya gerek yok!
-
iranlilar uzaylilar gelseler bine onlari suriyede savastirmaya gönderecek
suriyede savasin bitirinmesi gerekir diye düüsünüyorum
samda yasayanlarin sucu yok ama benim düsüncem atom
sama düsecek atom kirindilari Türkiyeye ulasmazi uzak
birde tek cözüm abd birlikde irani vurmak isgal etmek
-
iranlilar uzaylilar gelseler bine onlari suriyede savastirmaya gönderecek
suriyede savasin bitirinmesi gerekir diye düüsünüyorum
samda yasayanlarin sucu yok ama benim düsüncem atom
sama düsecek atom kirindilari Türkiyeye ulasmazi uzak
birde tek cözüm abd birlikde irani vurmak isgal etmek
Tamam Tumucin atarız seni mi kıracağız :)
Ucuna da taramalı tüfenk bağlarız Şama ulaşana kadar İdlip falan temizler.
-
ABD veya İsrail tarafından Esad'ın bulunduğu yeri vurmaya bakar. Kimse israilden hesap soramıyor zaten. Çok iyi bir prestij olur onlar için. Ama bu böyle sürmez bana göre çok zaman geçmeden birgün Esad süikaste gidecek. İsrail için en doğru zaman şuanda Mısır askerleri gelmesi vs bu israil için kırmızı çizgi olmalıydı. Arap birliği, BAE de Esad'ı desteklemeye başladı Esad kendine yancı buluyor. Para ve silah demek bu aslında.
-
iranlilar uzaylilar gelseler bine onlari suriyede savastirmaya gönderecek
suriyede savasin bitirinmesi gerekir diye düüsünüyorum
samda yasayanlarin sucu yok ama benim düsüncem atom
sama düsecek atom kirindilari Türkiyeye ulasmazi uzak
birde tek cözüm abd birlikde irani vurmak isgal etmek
Tamam Tumucin atarız seni mi kıracağız :)
Ucuna da taramalı tüfenk bağlarız Şama ulaşana kadar İdlip falan temizler.
Arkadaşa kalsa bırak Şam'ı, burnumuzun dibindeki Ermenistan'da bulunan nükleer santrali de havaya uçurtacak. Ama sonrasında Türkiye topraklarında nasıl bir felaket yaşanacağını düşünemiyor galiba. Çernobil'deki nükleer felaket yüzünden Karadeniz'e kıyısı olan illerimizdeki insanların neler çektiğini hepimiz hatırlıyoruzdur. Oldu da nükleer silah sahibi oldun bu silahları oyuncak gibi oraya buraya atalım demekle olmuyor bu işler. Bu iş kolay olsaydı nükleer silah sahibi devletler dünyayı cehenneme çevirirdi. SKYWOLF hocamında yazdığı gibi böyle bir çılgınlığı yapmak için yabancı filmlerdeki ruh hastası çatlak generaller gibi olmak lazım...
-
iranlilar uzaylilar gelseler bine onlari suriyede savastirmaya gönderecek
suriyede savasin bitirinmesi gerekir diye düüsünüyorum
samda yasayanlarin sucu yok ama benim düsüncem atom
sama düsecek atom kirindilari Türkiyeye ulasmazi uzak
birde tek cözüm abd birlikde irani vurmak isgal etmek
Tamam Tumucin atarız seni mi kıracağız :)
Ucuna da taramalı tüfenk bağlarız Şama ulaşana kadar İdlip falan temizler.
Arkadaşa kalsa bırak Şam'ı, burnumuzun dibindeki Ermenistan'da bulunan nükleer santrali de havaya uçurtacak. Ama sonrasında Türkiye topraklarında nasıl bir felaket yaşanacağını düşünemiyor galiba. Çernobil'deki nükleer felaket yüzünden Karadeniz'e kıyısı olan illerimizdeki insanların neler çektiğini hepimiz hatırlıyoruzdur. Oldu da nükleer silah sahibi oldun bu silahları oyuncak gibi oraya buraya atalım demekle olmuyor bu işler. Bu iş kolay olsaydı nükleer silah sahibi devletler dünyayı cehenneme çevirirdi. SKYWOLF hocamında yazdığı gibi böyle bir çılgınlığı yapmak için yabancı filmlerdeki ruh hastası çatlak generaller gibi olmak lazım...
Sn Fırtına,
Nükleer sahibi olmak lazım. Bu bizim gibi jeopolitik konumu hassas bir ülkenin emniyeti için şart.
Ama sizin yazdığınız gibi anahtarının aklı başında yönetimlerin elinde olması da daha önemli.
Bakınız ABD tarafından “Rouge State” (haydut devlet) olarak kabul edilen Kuzey Kore‘nin başkanı “Kimyon” dahi Kore yarımadasında artık savaş olmayacak diyor. ABD yi dahi vurabilecek uzun menzilli Termo nükleer başlıkların sahibi olduktan sonra o dahi “akıllanmış” .
Neden? Kendisine artık saldırılamayacağını biliyor. “Benim de kimseye saldırma niyetim yok” diyor. Olay bu!
-
Elbette nükleer silah sahibi olmak büyük bir savunma avantajı sağlıyor. Kimse elinde nükleer silahı olan bir ülke ile ciddi bir savaşa girmeyi istemez. Ancak elindeki nükleer silahları komşu ülkelere de leblebi gibi atmak da akıl işi değil!
-
Elbette nükleer silah sahibi olmak büyük bir savunma avantajı sağlıyor. Kimse elinde nükleer silahı olan bir ülke ile ciddi bir savaşa girmeyi istemez. Ancak elindeki nükleer silahları komşu ülkelere de leblebi gibi atmak da akıl işi değil!
Bizim Kastamonuda kanser denen bir vaka yok gibi bir seydi. Bu son sene icinde kolon kanseri neredeyse yüzde 4000 artti. O da Cernobilin bizim tarafa hafif üflemesi yettigi icin. Güney Almanya´nin Bavyera eyaletinde mantar ve yabani dag domuz tüketimi halen yasak. Ne yazik ki dogal yetisen bitkilerin denetimi halen yetersiz. Mantar ise bizde adi üstünde mantar gibi bitiyor.
Nükleri oyuncak görenlere ancak güler gecerim.
-
Nuklear kullanma olayi ilk kullanimdan itibaren bitti...
Kimse kullanmaya cesaret edemez, herkes ustune cullanir neye ugradigini sasirirsin...
Ama, Turkiye caydiricilik acisindan nuklear guc olmali..Dunya gucu olup da nuklear olmayan guc yok..
Turkiye denizaltindan nuklear baslikli kitalar arasi fuze (ICBM) atabildigi gun buyuk oyuncular masasina oturur..
Tanri o gunleri gormeyi nasip etsin..
-
Adam elinde kılıç ile hutbe okuyor siz nükleerden bahsediyorsunuz . Zaten nükleer silaha ulaşmak imkansıza yakın kısıtlanmış,yasaklanmış bir durumken fetih anlayışlarının yükseldiği bir ülkeye bu silaha asla izin verilmez,verilemez.
Dünya sana tank motoru vermiyor siz nükleer silah yapalım kafasındasınız.
Kurban bayramında eti fazla kaçırdınız galiba😎😎😎
-
Adam elinde kılıç ile hutbe okuyor siz nükleerden bahsediyorsunuz . Zaten nükleer silaha ulaşmak imkansıza yakın kısıtlanmış,yasaklanmış bir durumken fetih anlayışlarının yükseldiği bir ülkeye bu silaha asla izin verilmez,verilemez.
Dünya sana tank motoru vermiyor siz nükleer silah yapalım kafasındasınız.
Kurban bayramında eti fazla kaçırdınız galiba😎😎😎
Hocam bayram gunu bile insana hayal etme izni vermiyorsunuz....:(
Kuzey Kore ya da Pakistana izin mi verdiler sanki? Sovyetler Amerikadan izin mi aldi?
Boyle seylerin izni olmaz...yerse ise girip yaparsin!
-
Hocam adamlar nükleer silah almayı göze almış , zaten insan hakları diye birşey hiç yok.
Adam gerekirse halkını açlığa mahkum etmeyi göze almış.
Şimdi bize gelelim. Nükleer silah edinme yolları belli. Uranyum zenginleştirme,santrifüj teknolojisi edinmeye çalıştığın anda ambargolar,baskılar başlayacak.
Biz dolar 2 lira artırılınca "papazı vermem" diyenler papazı özel uçağa koyup ABD'ye gönderdi... 2 ay millete maaş verme AKP'nin oyu %15'e düşer...
Demem o ki nükleer silahı ancak bunu göze alan anti demokratik ülkeler zorla elde eder.
Bizim gibi halkı sıkıyı görünce gevşeyen,rahatından taviz veremeyen, paranın tadını almış ülkeler bu nükleer silah macerasına dayanamaz...
-
Arkadaslar oncelikle niye Nukleer silaha takildiniz anlayamadigim gibi Suriye ile ilgisi ne?
Nukleer iyidir kotudur kullanabiliriz kullanamayiz konusuna deginmeden soyle bir iki soru sorsam.
Nukleer guc olmamiz bir oncelik mi?
Nukleer guc olmamamiz nedeniyle ,mevcut sorunlarimizdan hangisinin cozumunde zorlaniyoruz? veya nukleer guc olsaydik hangi sorunun giderilmesine direk etki yapacakti?
Bu sorular gibi onlar ca soru rahatlikle sorulabilir. Kanimca su asamada boyle bir silah bizim sorunlarimizin cozumunde yardimci olmaz . Cozum olmayacagi kadar caydiriciligina da bir miktar suphe ile bakmaktayim. Cunku bu tur silahi kime karsi kullanamayi dusunuyoruz sorusu ortaya cikacak komsularimiza karsin kullanamayiz ,Rusya ABD .... lutfen tartismak bile gereksiz. Biliyorum hemen bazilariniz Israil diyecek ki onun da gercekci olmadigi kanisindayim. " Tekrarliyorum nukleer guc caydiriciliktan oteye bize yarari olmaz" Ancak caydiracagimiz oyle hasim da yok. "ama illa gerekli deniyorsa olsun ama onceligimiz olmadigi kanisindayim cunku siralanabilecek o kadar basic eksikliklerimiz mevcut once onlari gidermek milletimizin daha yararina olur tabi oncelik milletimize hizmet ise!
-
Bu ülkeye nukleerden önce zeka lazım. Zeka olmayınca nükleerde bir halta yaramaz. Önce zeka ve akıl. Önce insanlarınızın yaşam kaliteleri refahı... Teknolojide sanayide atılım. Tüm bunlardan sonra nükleer mı yaparsın hidrojen bombası mı yaparsın sana kalmış. Nükleer yapıp fakir ama gururlu bir ülke mı yoksa zengin , halkı murevveh kuresel guc olmayan bir ulke mi ? Sahsen kuresel guc olmak benim ilgimi çekmiyor. Çocuklarım ve torunlarımın huzurlu yasadigi , ulkesiyle gurur duydugu , evlerinden yabancı ülke çocuklarınin imkanlarina giptayla bakmadigi bir ülke istiyorum cunki ben çok baktım.
-
(https://r.resimlink.com/ZPDZT.jpg) (https://resimlink.com/r/ZPDZT)
B61-12 budami sahte
-
AVRUPA: ''TÜRKİYE PAKİSTANLA BİRLEŞİP NÜKLEER SİLAH ÜRETİYOR!''
https://www.youtube.com/watch?v=gML7cCkAP_4 (https://www.youtube.com/watch?v=gML7cCkAP_4)
-
Sn serkan1976 olaya gerçekçi bakmış. Haklı da ! Bu kadar geri kafalı bir yönetimin olduğu bir ülkenin nükleer güç olmasını kimse istemez. Avrupalı’nın gözünde artık , sarıklı, gerici, banaz ve asrın medeniyetinden hergün biraz daha uzaklaşan teokratik bir Türkiye’yiz.
Birer Türk olarak , vatansever olarak düşündüğümüzde ülkemizin askeri çıkarları için Nükleer güç olmak gerekir. ama dışarıdan bir gözle bakınca , ben de bizi Nükleer güç olarak görmek istemem.
2023’ü bekleyeceğiz artık. Tabii bu ekonomik yükün altında ezilmezsek.
-
Arkadaşlar olay ülkemizin nükleer silaha sahip olup olmaması gerektiği değil. Nükleer silaha sahibi olmak bir ülkenin askeri açıdan caydırıcılığını önemli ölçüde arttıracak bir etmen olacaktır. Hatta bulunduğumuz bölge ve etrafımızda olup biten olaylara bakarsak tabiki de nükleer silaha sahip olmamız gerekir. Bu ayrı bir tatrtışma konusu bizim asıl tartıştığımız nükleer silahların böyle kolayca istediğimiz yerde, istediğimiz gibi kullanılamayacak cihazlar olmaları. Hatta bu silahlara sahip olup çılgınlık yapıp bölgede düşman olduğumuz ülkelerde patlattık diyelim oluşacak radyoaktif serpintinin bizim ülkemize hiçmi etkisi olmayacak? Bu etki sadece ülkemiz üzerinde değil bölgemizde bile büyük bir felakete yol açacaktır.
Nükleer silahlar bu kadar kolay kullanılacak olsalardı 2. dünya savaşından beri ABD savaştığı tüm ülkeler üzerinde bu silahları rahatlıkla kullanırdı. Bakın Kuzey Kore lideri bile bu silahların yıkıcı etkisinin farkında ve Güney Kore üzerinde kullansa kendi ülkesinin de mahvolacağını biliyorki: '' Biz artık nükleer sahibi olduk, caydırıcılığımız sayesinde artık savaş olmayacak'' diyebiliyor. Aşağıda Hiroshima'ya atılan atom bombasının yıkıcı etkisini gösteren bir video paylaştım. Şimdiki nükleer başlıklar Hiroshima'ya atılan bombadan kat kat daha yıkıcı etkisi olan silahlar. Nükleer silaha sahip olan ülkeler bunun çok ağır bir sorumluluk olduğunun farkındalar onun için 2. dünya savaşından beri hiçbir ülke bu silahları kullanmadı. Bu silahlar öyle oyuncak gibi orada burada kolaylıkla kullanılacak silahlar değiller. Umarım iyi açıklayabilmişimdir.
Bu arada tumucin bey İncirlik'teki B61'leri kastediyorsan bu silahlar ABD malı ve bu ülkenin kontrolünde olan cihazlar, Amerika senin bu silahları kullanmana izin verirmi hiç akıl var mantık var...
http://youtu.be/3wxWNAM8Cso (http://youtu.be/3wxWNAM8Cso)
-
(https://r.resimlink.com/hNVxQ.jpg) (https://resimlink.com/r/hNVxQ)
bu resime bakin Türkiyenin bir an önce yapmasi gerekir
-
(https://r.resimlink.com/hNVxQ.jpg) (https://resimlink.com/r/hNVxQ)
bu resime bakin Türkiyenin bir an önce yapmasi gerekir
Anladık yapması , sahip olması gerekir de konumuz bu değil sevgili tumucin. Sana ne anlatsak boş kendimi sanki boşluğa bir şeyler anlatmaya çalışıyormuş gibi hissediyorum kafana göre gidiyorsun aferin sen böyle devam et kardeşim. Neyse konuyu çok fazla dağıttık asıl konumuza geri dönelim...
-
Ekşi sözlükte İstanbul'un ortasında taliban bezi açıldığına dair başlık açılmış, adam hala atom yapalım atom atalım!
https://eksisozluk.com/istanbulda-taliban-bayragi-acilmasi--6620034
Ekleme: Şimdi bunun konuyla ne alakası var diyenler için peşin cevap veriyim, gerçekten birileri İstanbul'un ortasında taliban bezi açıyorsa atom bombasının peşine düşmeden önce o bezi açanların peşine düşmek lazım çünkü başımıza bela olurlar.
-
Kendi uydumuzu uzaya fırlatacağız dediğimizde zaten orta vadede bunun nereye çıkacağını herkes tahmin eder.
Bu çalışmalar da başladığında uydular ile günlük izlenir.İran petrol ile ayakta kaldı. Kuzey Kore de böcek yiyorlar neredeyse. Bizim gibi dışarıya bağımlı bir ülke için bombayı kendi toprağımıza atmak gibi olur. Rusya , İsrail-Abd , Avrupa ... kimse istemez. Engellemek için ellerinden geleni yaparlar.
Rusya soğuk kanlılığı ile bilinir ,Abd kuvvetler ayrılığı ve iç denetimleri ile. Bizde ikiside yok ;aksine ben şuan güncel müttefiklerimizi bilmiyorum bile. Politikalarımız ise değişken ve dalgalı.Kısacası bir cinnete bakar , salarız nükleeri , yakarız bu gezegeni.
Bir çok politik askeri gücün son noktası nükleer bomba. Üzerindeki çilek pastanın.Birkaç sene önce f-16 larımız başkentimizi bombaladı.Bence bu elbise bize şuan birkaç beden büyük gelebilir.
İsteyen için çok da zor değil bu arada.Pakistan'dan uzmanları getirirsin olur biter.Sonrasındaki krizlerde halkın her tabakası çözülür. S400ü çözemedik daha.
-
Kuzey Kore'de ve pakistan'da varken
Guney Kore ve italya'da neden yok hiç düşündünüz mü?
-
Sayın Uyvar ;
Benim anladığım Güney Kore ve İtalya ABD'nin tam müttefikleri. Yani onları vurmak direk Abd'yi vurmaktır. Sonuçlarıda ona göre olur.
Aynı şekilde Kuzey Kore Abd ye karşı , Pakistan da Hindistan'a karşı elinde tutuyor bu bombaları.
Bizim nükleer bomba elde etmek istememiz bir büyük düşmanımız olduğunu mu gösterir ? diye düşündüm.
-
Zaten incirlikte var olduğu söylenen bombalardan dolayı hedefte olacağız, bari kendi malımız nükleer bombalarımız olsun. Sadece caydırıcılık bile yeter.
Ayrıca, rusyanın, batıya ve israil e karşı denge için, Türkiyenin belli bir miktara kadar nükleer silaha sahip olmasına ses çıkarmayacağı hatta destek olacağı kanısındayım. Bizden aldığı nükleer santral işide bunu doğrular gibi. Çünkü nükleer santral en iyi, gizlice kamufle olarak nükleer silah yapmanın yolu. İsrail örneği.
-
incirlikde bombadan dolayi hedefteyiz
onlardan kurtulmamiz gerekir sonrada kendimize ait
atom bombasi gerekir mecburuz ihtiyac /caydirilik icin/
-
Suriye'de, Gaziantep Üniversitesi Rektörlüğü'ne bağlı İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (El-Bab), İslami İlimler Fakültesi (Azez) ve Eğitim Fakültesi (Afrin) kuruldu.
PTT 10 adet şube açıldı,
11 Haziran'da 2020 Türk parasıyla kullanılmaya başlandı.
Türkiye Sağlık Bakanlığının katkılarıyla hazır hale getirilen ve eksikleri giderilen 23 sağlık merkeziyle 8 donanımlı hastane, ücretsiz tedavi imkanı sağlıyor.
259 okulda 60 bin civarında öğrenci eğitime kavuştu. 2 bin 125 öğretmen de çocukları eğitiyor.
Şimdi zaten bu bölgeler Suriye’nin diğer bölgelerinden ayrılmış, özerk bir bölge anlamına gelir mi?
Kaynakça;
4 Ekim 2019 resmi gazete sayı 30908
http://www.sanliurfa.gov.tr/pttnin-suriyedeki-10uncu-subesi-tel-abyadda-acildi (http://www.sanliurfa.gov.tr/pttnin-suriyedeki-10uncu-subesi-tel-abyadda-acildi)
-
Tamam şimdi yallah Suriye'ye gitsinler.
-
ABD helikopterleri, Suriye askerlerini vurdu!
İki Amerikan helikopterinin Türkiye-Suriye sınırındaki Kamışlı'da bir kontrol noktasını hedef aldığı bildiriliyor. Saldırıda bir asker öldü, ikisi yaralandı.
Suriye'nin kuzeyinde daha önce birçok kez karşı karşıya gelen rejim unsurları ile ABD ordusu arasında, bu kez silahlar ateşlendi.
Resmi medya, iki Amerikan helikopterinin Türkiye sınırındaki Kamışlı'da rejim askerlerinin bulunduğu bir kontrol noktasını hedef aldığını duyurdu. Habere göre, saldırıda bir Suriye askeri öldü, ikisi yaralandı.
Yerel kaynaklar, Haseke'de devriye gezen Amerikan konvoyunun bir kontrol noktasında takılmasının ardından helikopterlerin havalandığını bildiriyor.
Anadolu Ajansı, saldırının bir ABD savaş uçağı tarafından gerçekleştirildiğini bildiriyor.
Suriye'nin kuzeyinde terör örgütü YPG'ye destek veren ABD birlikleri, daha önce de rejim güçleriyle bazı sürtüşmeler yaşamıştı.
Türkiye sınırındaki Haseke vilayeti, rejim ve YPG'li teröristler tarafından birlikte yönetiliyor. Kamışlı ilçe merkezinde ise rejime ait bir havaalanı ve askeri tugay ile bir güvenlik birimi yer alıyor. Haseke ilindeki bazı devlet kurumları da Şam rejiminin kontrolünde.
https://www.milliyet.com.tr/dunya/son-dakika-abd-helikopterleri-suriye-askerlerini-vurdu-6283725 (https://www.milliyet.com.tr/dunya/son-dakika-abd-helikopterleri-suriye-askerlerini-vurdu-6283725)
-
Suriye'de patlama! Rus tümgeneral hayatını kaybetti
Son dakika haberine göre, Suriye'de el yapımı patlayıcının patlaması nedeniyle Rus ordusuna bağlı tümgeneral rütbesinde 1 askeri uzman öldü, 2 askeri uzman yaralandı.
Son dakika haberi... Rusya Savunma Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Suriye'nin Deyrizor ilinden dönen Rus konvoyunun geçtiği yolun kenarında el yapımı patlayıcının infilak ettiği belirtildi. Patlama nedeniyle 3 askeri uzmanın yaralandığı bilgisine yer verilen açıklamada, "Tümgeneral rütbesinde 1 askeri uzman, aldığı ağır yaralar nedeniyle hayatını kaybetti." denildi.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberi-suriyede-patlama-rus-tumgeneral-oldu-41590238 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberi-suriyede-patlama-rus-tumgeneral-oldu-41590238)
-
Buyuk bir olasilikla ABD nin organize ettigi ve proxy kullanarak ,ISIS izlenimi veren bir saldiri. Bu bolgede son haftalarda rejim gucleri ve YPG catismalari olmustu. " Amac belli Malsahibi petrol sahalarini geri almanin yollarini ararken ,haneyi isgal edenler ise mali pazarlamaya calisiyor"
-
Buyuk bir olasilikla ABD nin organize ettigi ve proxy kullanarak ,ISIS izlenimi veren bir saldiri. Bu bolgede son haftalarda rejim gucleri ve YPG catismalari olmustu. " Amac belli Malsahibi petrol sahalarini geri almanin yollarini ararken ,haneyi isgal edenler ise mali pazarlamaya calisiyor"
+1
Olayın özeti!
-
youtu.be/TsTPjvY9ILE (http://youtu.be/TsTPjvY9ILE)Muhalifler 1 i Rus 3 iha yi vurdu. Muhalif kaynaklar İHA’nın Füze ile düşürdülüğünü havada patlama olduğunu bildiriyor .
(https://pbs.twimg.com/media/EfuGLipXkAAPoXR?format=jpg&name=small)
https://mobile.twitter.com/0ka_sr/status/1295790755206828033
ABD’li Savunma Yetkilisi bugün Suriye/İdlib üzerinde 2 adet İHA’nın düştüğünü teyit etti: Military Times
Yetkili “havada çarpıştılar” demiş.
https://mobile.twitter.com/kamerknc/status/1295830698331459586
https://mobile.twitter.com/SavunmaSanayiST/status/1295787990334222336
-
İdlib’de ateşkes fiilen sona erdi
İdlib’de Suriye rejim güçlerinin karadan, Rusya’nın havadan saldırıları sürerken muhalifler 4 İHA düşürdüklerini açıkladı. İHA’ların üçünün Ruslara birinin de ABD’ye ait olduğu anlaşıldı
NAMIK DURUKAN Ankara
Suriye rejim güçlerinin muhalif gruplara yönelik saldırılarına havadan destek veren Rusya, önceki gün ateşkesten bu yana en kapsamlı hava harekâtını gerçekleştirdi. Muhalif gruplar ise bölgede üçü Rusya’ya ait dört SİHA’yı düşürdüklerini açıkladı.
Dördüncü SİHA’nın ABD’ye ait, “MQ-9 Reaper” tipi keşif uçağı olduğu anlaşıldı. Düştükten sonra geniş bir alana dağılan ve yanan uçağa ilişkin görüntünün servis edilmesi sonrası ABD Savunma Bakanlığı açıklama yapmak zorunda kaldı. Bakanlık, 18 Ağustos’ta MQ-9 Reaper keşif ve saldırı İHA uçaklarından ikisinin kaybını doğruladı. Açıklamada, söz konusu araçların yerden darbe almadan havada çarpıştığı ifade edildi.
TSK’dan takviye
Rusya’nın havadan, rejim ordusunun da karadan gerçekleştirdiği saldırılar üzerine bölgenin bir çok noktasında yoğun çatışmalar başladı ve ateşkes fiilen sona erdi. Rejim, çatışmaların sürdüğü güney İdlib cephesine takviye güç ve askeri teçhizat sevk etti. Rejim ordusu topçuları, Kanasfara, Safuhin, Fatirah köyleri yakınlarındaki muhalif mevzileri sık sık bombaladı. Lazkiye’nin kuzeyindeki Kabani ve Duveir Akrad köyleri yakınlarındaki muhalif grup mevzileri de topçu atışlarına hedef oldu.
İdlib ve çevresinde gerginliğin giderek tırmanması üzerine TSK, kapsamlı güvenlik önlemlerine başvururken, bölgedeki gözlem noktaları güçlendirildi. Önceki akşam İdlib’in kuzeyindeki “Kefirlusin bölgesinden İdlib’e giren çok sayıda askeri araç ve mühimmat gözlem noktalarına ulaştı.
Muhaliflerden tatbikat
Suriye’nin kuzeybatısındaki çok sayıda milis grubun birleşmesi ile kurulan Suriye Ulusal Ordusu (SNA) ise, rejimin İdlib’e yönelik olası büyük saldırısına hazırlık için eğitim tatbikatı düzenledi. Zırhlı araçlar ve ağır silahların da kullanıldığı tatbikata katılan SNA kuvvetleri, Türk ve Suriye bayrakları ile görüntü verdi.
Tatbikatta, rejimin kapsamlı saldırısına karşı koyulması ve karşı saldırıya geçilmesi de dahil kuvvetler kapsamlı eğitimden geçirildi.
https://www.milliyet.com.tr/dunya/idlibde-ateskes-fiilen-sona-erdi-6285911 (https://www.milliyet.com.tr/dunya/idlibde-ateskes-fiilen-sona-erdi-6285911)
-
Bu sabah M4 uluslararası karayolunda bir Rus aracı hedef alındı.
(https://pbs.twimg.com/card_img/1298165269412687878/JcljdbY6?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/EgQL9MVXsAAQSqf?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/EgQcVF7WkAE-oNb?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/0ka_sr/status/1298193756148072448
-
Allah'tan bizim askerlerle Kirpi'ler bu saldırılara alışık.
Geçmiş olsun...
-
Suriye'nin İdlib kentinde YPG/PKK'lı teröristler, askeri birliğimize bombalı araçla saldırı girişiminde bulundu. Çatışmada pikap türü aracın patlatılmasıyla 7'si hafif olmak üzere 9 askerimiz yaralandı. Teröristlerin kaçtığı öğrenilirken, bölgede geniş çaplı operasyon başlatıldı.
(https://foto.haberler.com/haber/2020/08/29/idlib-de-askeri-birligimize-bombali-aracla-13553039_8511_o.jpg)
Suriye'nin İdlib kentinde bulunan askeri birliğe bombalı araçla saldırı girişiminde bulunuldu. Saldırıda 7'si hafif yaralı olmak üzere 9 askerimiz yaralandı.
DUR İHTARINA UYMAYIP ATEŞ AÇTILAR
Gece saatlerinde kente bağlı Furaykah kasabasında bulunan askeri birlikte nöbet tutan askerler pikap türü aracın yaklaşmasıyla 'dur' ihtarı yaptı. Askeri birliğe 20 metre kala durdurulan pikaptan askerlere açılan ateş sonucu askerler de karşılık verdi.
7'Sİ HAFİF OLMAK ÜZERE 9 ASKER YARALANDI
Çatışma sırasında pikap türü aracın patlatılmasıyla 7'si hafif yaralı olmak üzere toplamda 9 asker yaralandı. Aracın patlatılmasıyla birlikte saldırı girişiminde bulunan teröristlerin kaçtıkları öğrenildi.
GENİŞ ÇAPLI OPERASYON BAŞLATILDI
Yaralıların Hatay'daki devlet hastanelerine gönderildiği öğrenilirken, alanda geniş çaplı operasyon başlatıldı.
https://www.haberler.com/son-dakika-haber-idlib-de-turk-birligine-bombali-aracla-saldiri-13553039-haberi/ (https://www.haberler.com/son-dakika-haber-idlib-de-turk-birligine-bombali-aracla-saldiri-13553039-haberi/)
-
Şehit sayısı nasıl gizlenebilir?
60 şehit vardır ve siz 30 şehit dersiniz. Bu dediğinize kitleleri inandırabilirsiniz.
Peki ya o şehitlerin ailelerini inandırabilir misiniz?
Ya da şehitlerin tanıdıklarını?
O ailelerin komşularını?
Adam şehit olmuş. Ailesi nerede görevli olduğunu biliyor. Haberlerde o bölgede şehitler olduğu söyleniyor. Ailesi merak ediyor. Arıyor ulaşamıyor!
Ne yani biri gelip de evladınız şehit düştü ama devlet stratejisi açısından açıklamayacağız mı diyor?
O kadar insana hiç birşey olmamış gibi hayatınıza devam edin mi diyor?
Kimseye hissettirmeyin mi diyor?
Bırakın boş muhabbeti...
-
Iktidara yakın gazeteci Cem küçük'un bir canlı yayın programında Idlibte kalles saldiri sonucu verdigimiz şehitler hakkında " Rusya 60 askerimizi şehit etti biz Rusyaya tepki gosteremedik , rejim yapmis gibi rejimi hesef aldik " dedi.
Sn Tong Yabgu, bahsi gecen programi acikcasi yapacak daha iyi birseyim olmadigi icin bir kismini izledim. Evet Cem kucuk oyle bir rakam zikretti ancak daha sonra kendisine ayni programdaki emekli komutanin uyarisi ile kendisi de kontrol ettikten sonra rakami yanlis hatirlayip duzelti. Ancak oncelikle sunu soylemek isterim Sn Cem Kucuk ayni programda baska gaflar da yapip kisisel gorusume gore dogrulardan yana degil kulise hos gelecek gorusler beyan etti. Sn SKWOLF un paylastigi cevaba da aynen katiliyorum. Musterih olunuz bu tur bilgi saklanamaz cunku gunun sonunda gercek ortaya cikar.
-
Iktidara yakın gazeteci Cem küçük'un bir canlı yayın programında Idlibte kalles saldiri sonucu verdigimiz şehitler hakkında " Rusya 60 askerimizi şehit etti biz Rusyaya tepki gosteremedik , rejim yapmis gibi rejimi hesef aldik " dedi.
Sn Tong Yabgu, bahsi gecen programi acikcasi yapacak daha iyi birseyim olmadigi icin bir kismini izledim. Evet Cem kucuk oyle bir rakam zikretti ancak daha sonra kendisine ayni programdaki emekli komutanin uyarisi ile kendisi de kontrol ettikten sonra rakami yanlis hatirlayip duzelti. Ancak oncelikle sunu soylemek isterim Sn Cem Kucuk ayni programda baska gaflar da yapip kisisel gorusume gore dogrulardan yana degil kulise hos gelecek gorusler beyan etti. Sn SKWOLF un paylastigi cevaba da aynen katiliyorum. Musterih olunuz bu tur bilgi saklanamaz cunku gunun sonunda gercek ortaya cikar.
paylaşımı sildim.programin tamamını izlemeden böyle bir yorumda bulunmak benim eksigimdi burdan forumdaslardan özür dilerim. Burdan Cem güccuk'e sesleniyorum. Canlı yayında ağzından çıkana dikkat et. Yanlış anlaşılabiliyor.
-
Iktidara yakın gazeteci Cem küçük'un bir canlı yayın programında Idlibte kalles saldiri sonucu verdigimiz şehitler hakkında " Rusya 60 askerimizi şehit etti biz Rusyaya tepki gosteremedik , rejim yapmis gibi rejimi hesef aldik " dedi.
Sn Tong Yabgu, bahsi gecen programi acikcasi yapacak daha iyi birseyim olmadigi icin bir kismini izledim. Evet Cem kucuk oyle bir rakam zikretti ancak daha sonra kendisine ayni programdaki emekli komutanin uyarisi ile kendisi de kontrol ettikten sonra rakami yanlis hatirlayip duzelti. Ancak oncelikle sunu soylemek isterim Sn Cem Kucuk ayni programda baska gaflar da yapip kisisel gorusume gore dogrulardan yana degil kulise hos gelecek gorusler beyan etti. Sn SKWOLF un paylastigi cevaba da aynen katiliyorum. Musterih olunuz bu tur bilgi saklanamaz cunku gunun sonunda gercek ortaya cikar.
paylaşımı sildim.programin tamamını izlemeden böyle bir yorumda bulunmak benim eksigimdi burdan forumdaslardan özür dilerim. Burdan Cem güccuk'e sesleniyorum. Canlı yayında ağzından çıkana dikkat et. Yanlış anlaşılabiliyor.
Sn Tong Yabgu ,"ozurluk durum yoktu" bizler hepsimiz ayni forumdaki arkadas gurubuyuz.
-
Kızılay ekibine alçak saldırı! İnsanlığı vurdular
Uğur Ergan
uergan@hurriyet.com.tr
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/5f603dfad3806c1b38a9a5ab.jpg)
Kızılay’ın savaş mağduru sivillere hizmet veren El Bab’daki Sevgi Mağazası’nda görevli üç çalışanı, terör saldırısına uğradı. ‘Uluslararası hukuka göre dokunulmaz’ kurumlardan Kızılay’ın aracında çapraz ateşe alınan ekipten bir kişi şehit oldu.
Türkiye, Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaştan kaçan milyonlarca Suriyeli’ye kucak açtı. Suriye’nin kuzeyinde yerel halka kan kusturan terör örgütleri Türk Silahlı Kuvvetleri’nin düzenlediği Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı ve Bahar Kalkanı harekâtlarıyla temizlendi. Teröristlerin çekilmesinin ardından harabe halindeki şehirler Türkiye tarafından adeta yeniden hayata döndürüldü. Bu şehirlerden biri de El Bab’dı. Kızılay, İdlib, Afrin, Azez, Cerablus, Tel Abyad ve Resulayn’da olduğu gibi El Bab’daki savaş mağdurlarının da yaralarını sarmak için Sevgi Mağazası kurdu.
PUSU KURDULAR
El Bab Sevgi Mağazası’nda çalışan 3 personel, Kızılay’a ait yardım aracıyla dün sabah saatlerinde Çobanbey’den El Bab’a gidiyordu. Kamuflaj kıyafetler giyen ve yüzlerini maskelerle kapatan teröristler iki araçla pusu kurup Kızılay’ın aracını çapraz ateşe aldı. Kızılay aracındaki Mehmet Arif Kıdıman (40) şehit oldu. Biri tercüman olmak üzere iki personel de yaralandı. Yaralanan Kızılay personeli Çobanbey Hastanesi’ne kaldırıldı. Saldırganlar kaçtı.
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5f5fdb0a67b0a91b38e065e2)
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, hain saldırıda yaralanan 2 Kızılay personelinin ilk müdahalesi yapıldıktan sonra Kilis Devlet Hastanesi’ne sevk edildiğini açıkladı.
BELİRGİN AMBLEMİ VAR
Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık saldırının ardından bölgeye hareket etti. Kınık saldırıyı kınadığını belirterek, “Uluslararası hukukla korunması gereken, üzerinde belirgin bir şekilde Kızılay amblemi taşıdığı için uluslararası insancıl hukuka göre dokunulmazlığı bulunan Kızılay personeline yapılan alçakça saldırıyı şiddetle kınıyorum. Ülkemizin de çabalarıyla saldırganların en kısa zamanda yakalanacağına inanıyorum. Tüm Kızılay camiasına başsağlığı diliyorum” dedi.
‘HESABI SORULACAK’
Milli Savunma Bakanlığı’ndan saldırıyla ilgili sert açıklama geldi. Açıklamada şöyle denildi: “Suriyeli kardeşlerimize insani yardım ulaştırmak üzere Suriye’nin kuzeyinde bulunan Kızılay ekiplerimizin aracına teröristlerce ateş açılmış, kalleş saldırıda bir Kızılay personeli şehit olmuş, bir personel de yaralanmıştır. Bu alçak saldırıyı şiddetle lanetliyoruz.
Uluslararası hukukta dokunulmaz olan bir yardım kuruluşuna bile saldıracak kadar alçalan teröristlerin yakalanması için karadan ve havadan her türlü tedbir alınmaktadır. Şehidimizin kanı yerde kalmayacak, teröristler bu saldırının hesabını misliyle ödeyecektir.”
KAN MERKEZİNDEN SAVAŞ BÖLGESİNE
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5f5fdb0c67b0a91b38e065e6)
Saldırıda şehit olan Mehmet Arif Kıdıman (40) Kızılay’ın Düzce Kan Merkezi’nde görevliydi. Suriye’deki savaş mağdurlarına destek vermek için gönüllü oldu. El Bab’daki Sevgi Mağazası’nda çalışacaktı. Yolda uğradığı hain saldırıda şehit oldu. Düzce Kalıcı Konutları’nda oturan ailesi acı haberi Kızılay yetkililerinden aldı. Şehit Kıdıman için Gaziantep’te tören düzenlendi. Törenin ardından şehidin cenazesi memleketi Düzce’ye gönderildi.
ERDOĞAN: HAİN SALDIRI
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, şehit Mehmet Arif Kıdıman’a rahmet, ailesine başsağlığı diledi. Erdoğan Twitter’dan yaptığı paylaşımda “Suriye’nin El Bab şehrinde medeniyetimizin şefkat eli Kızılay’a yönelik düzenlenen hain terör saldırısında şehit düşen kardeşimize Allah’tan rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. Saldırıda yaralanan kardeşlerimize ve tüm Kızılay camiasına geçmiş olsun” ifadesini kullandı.
OKTAY: ALÇAKÇA
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Kızılay ekibine yönelik saldırıyı lanetledi. Fuat Oktay Twitter hesabından şu mesajı paylaştı: “Suriye’de ihtiyaç sahiplerine yardım götüren Kızılay ekibimizin aracına düzenlenen alçak saldırıyı lanetliyorum. İnsanlıktan nasibini almamışların saldırısında şehit olan insani yardım görevlimize Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.”
KILIÇDAROĞLU BAŞSAĞLIĞI DİLEDİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu saldırıyla ilgili Twitter’dan “Suriye’nin kuzeyinde Türk Kızılay aracına alçakça düzenlenen silahlı saldırıda şehit olan personelimize Allah’tan rahmet, ailesine başsağlığı ve sabır, yaralanan Kızılay personelimize acil şifalar diliyorum” paylaşımında bulundu. CHP de resmi Twitter hesabından, “Şehit olan Kızılay personelimize Allah’tan rahmet, yaralı personelimize acil şifa diliyoruz. Ulusumuzun başı sağ olsun” mesajını yazdı.
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5f5fdb9167b0a91b38e065eb)
Türk Kızılay son 10 yılda 78 farklı ülkede doğal ve insan kaynaklı afetlere müdahale etti. Kuruluşundan bugüne137 ülkeye yardım eli uzattı.
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5f5fdb9267b0a91b38e065ef)
Hürriyet fotomuhabiri Levent Kulu, İdlib'de Kızılay'ın açtığı Sevgi Mazağası'nda bu fotoğrafları çekmiş, özellikle savaş mağduru kadın ve çocukların sevinçlerine ortak olmuştu.
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/5f5fdb9167b0a91b38e065ed)
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/kizilay-ekibine-alcak-saldiri-insanligi-vurdular-41611462 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/kizilay-ekibine-alcak-saldiri-insanligi-vurdular-41611462)
-
Suriye'nin Haseke bölgesinde ABD'ye ait Helikopter PANTSİR tarafından düşürüldüğü iddia ediliyor.
https://mobile.twitter.com/temmuz1919
Rus savaş uçakları, İdlib'deki bazı bölgeleri yoğun bombardıman altına aldı.
Rusya, İdlib'deki ortak devriyeye katılmadı. Rejim ve Rusya İdlib'e hava saldırıları düzenledi.
Rusya ve Esed, İdlib'e 18 hava saldırısı düzenledi. Ayrıca Hama batısındaki Curin üssünden füzelerle İdlib kırsalındaki bazı noktaları vurdular.
https://mobile.twitter.com/bakiyayaa
-
Demekki İdlib'te ateşkes uzatmaları oynuyor her an bozulabilir. Rusların İdlib'te ortak devriyeye katılmayı reddetmeleri de buna işaret. Bakalım ne olacak Allah Mehmetçiğimize güç kuvvet versin...
-
Bizim Suriyede ne istediğimizi bilen var mı? Suriye'yi tam ortasından batı-doğu 2'ye böldüler ; doğuyu pkk'ya verdiler biz hâlâ batıda bir avuç radikal dincinin savunmasıyla uğraşıyoruz...
Doğuya gözlerimizi kapadık saçma sapan işlerle uğraşıyoruz...
-
Bir ara tvler bas bad bağırıyordu
Pkk suriyede devlet kuruyor bekamiz elden gidiyor diye... Uzun zamandır tvlerde pkknin suriyede kuracağı devlete dair hiçbir haber yok. Devlet dahi kabullenmiş durumda... Münbic dahil pkknin elindeki bölgeleri alacaz derken ne hikmetse Rusyayı pkkayla aramıza soktuk. Artık pkkya hicbir şekilde temas edemiyorsun. Şuanda pkk suriyede devlet kursa hiçbirşey yapamayacaksın izlemekten başka... E madem pkklilar bu kadar rahat devlet kuracaktı biz.neden Suriyeye girdik ? Ne munbici alabildik nede dibimizdeki pkk yuvası olan kobaniyi... Yarın pkk suriyede devlet kursa bizimkiler çıkıp "beka"diyecek lakin o gün kendilerine inanacak insan olmayacak
..Pkk ile aramiza 35 askerimizi şehit eden Rusyayı sokarken pkknin devlet kuracağını kabullenmiştin zaten...
-
Bir ara tvler bas bad bağırıyordu
Pkk suriyede devlet kuruyor bekamiz elden gidiyor diye... Uzun zamandır tvlerde pkknin suriyede kuracağı devlete dair hiçbir haber yok. Devlet dahi kabullenmiş durumda... Münbic dahil pkknin elindeki bölgeleri alacaz derken ne hikmetse Rusyayı pkkayla aramıza soktuk. Artık pkkya hicbir şekilde temas edemiyorsun. Şuanda pkk suriyede devlet kursa hiçbirşey yapamayacaksın izlemekten başka... E madem pkklilar bu kadar rahat devlet kuracaktı biz.neden Suriyeye girdik ? Ne munbici alabildik nede dibimizdeki pkk yuvası olan kobaniyi... Yarın pkk suriyede devlet kursa bizimkiler çıkıp "beka"diyecek lakin o gün kendilerine inanacak insan olmayacak
..Pkk ile aramiza 35 askerimizi şehit eden Rusyayı sokarken pkknin devlet kuracağını kabullenmiştin zaten...
Rusya bunları iyi tongaya düşürdü. Rus sinsi bir ülkedir. En büyük müttefiki Ukrayna'yı paramparça etti. Sanamı acır. Idlib de olduğu gibi bombayı yağdırır. Acıma duygusu yoktur. Suriye bütün sınır boyunca Rus askerleri yerleşti. ABD'ye yaptıklarını %1ini bile yapmıyorlar. Yapamazlar Ruslar olaya dahil oluyor direk. Bombaları yağdırıyorlar. Rasyonel düşünce yok pire için yorganı yakarlar. ABD den ülkeyi kurtaracaz diye bu dengesizlere yapa ettiler. Kaç defa Natonun alternatifi Rus olamaz diye söyledik. Hiç bir konuda olamaz daha beteri olur. Artık anladılar ama çaresizler. Herkes düşman oldu bize. Nato ile en ufak krizde sorunları çözmek yerine çözüm aramak yerine Rus' a sığındın. Sonra idlibde sorun yaşayınca Patriot diye ağladın sana kim güvenir. Dengesizin yanında kendinide dengesiz ettin.
-
Bizi bu noktadan Henry Kissinger gelse bile kurtaramaz...
Bu emperyalistler , Suriye'ye göz diktiklerinde destek vermeyecektik.
Emevi camisinde cuma namazı kılacağız diye , şiiler yerine sünnileri iktidara geçireceğiz diye havuç'u gösterdiler.
Biz de sazan gibi atladık...
50 yıl bu iş düzelmez...
-
MSB duyurdu! Esed rejiminden tehlikeli tahrik
Milli Savunma Bakanlığı, İdlib gerginliği azaltma bölgesindeki 7 numaralı gözlem noktasına saldırıda bulunan sivil görünümlü bazı grupların alınan tedbirler sonrasında dağıtıldığını açıkladı.
Bakanlığın Twitter hesabından yapılan açıklamada, "İdlib gerginliği azaltma bölgesindeki 3, 4, 5, 6, 7, 8 ve 9 numaralı gözlem noktalarımıza Esed rejimi tarafından yönlendirilen sivil görünümlü bazı gruplar yaklaşmış, 7 numaralı gözlem noktamıza saldırıda bulunmuş, alınan tedbirler sonrasında dağılmışlardır" denildi.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msb-duyurdu-esed-rejiminden-tehlikeli-tahrik-41613119 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberler-msb-duyurdu-esed-rejiminden-tehlikeli-tahrik-41613119)
-
Türk ve Rus askeri heyetleri arasında dördüncü tur görüşmeleri sürerken, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'ndeki gözlem noktalarına saldırı düzenlendi. Türkiye, ateşkese uyulması gerektiğini yineledi. Toplantıda Rusya'nın teklifi gerginliği arttırırken, Rusya'nın İran'ın da desteğini alarak Suriye rejimiyle birlikte İdlib'e yönelik kapsamlı bir saldırı hazırlığında olduğu bölgedeki kaynaklar tarafından iddia edildi.
(https://i13.haber7.net/haber/haber7/bigmanset/2020/38/TKPZ4_1600319167_3258.jpg)
Türk ve Rus askeri heyetleri arasında dördüncü tur görüşmeleri dün sona erdi. İdlib'teki güvenlik güçlerinin güvenliği ile iki ülke arasında yapılan anlaşmaların uygulanması konusu masadaki en önemli başlık oldu. Görüşmeler sürerken, Esed rejimi tarafından yönlendirilen sivil görünümlü bazı gruplar İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'ndeki gözlem noktalarına saldırı düzenledi. Türkiye, ateşkese uyulması gerektiğini yineledi.
LİBYA'DA UZLAŞI YOK
Türk ve Rus askeri ile diplomatik heyetleri arasında önceki gün başlayan Libya ve Suriye gündemli görüşmeler dün sona erdi. Rusya'dan gelen teknik heyetin dün ilk durağı Dışişleri Bakanlığı oldu. Yaklaşık 1 saat süren toplantıda Libya ve Suriye'de sahada gelinen son durum ele alındı. Heyetler arasındaki istişarelerde ilerleme kaydedilemediği öğrenildi. Bakanlıktaki görüşmede Hafter'e bağlı milislerin Sirte'ye girişinin engellemesi de konuşuldu. Ancak Libya konusunda mutabakat arayan Türkiye ve Rusya'nın teknik heyetlerinin dördüncü görüşmesinde de uzlaşı sağlanamadı. İdlib'teki güvenlik güçlerinin güvenliği ile Türk ve Rus taraflarınca yapılan anlaşmaların uygulanması konusu da masadaydı.
TOPLANTI SÜRERKEN SALDIR OLDU, ZAİYAT TOK
Rus heyetin ikinci durağı Milli Savunma Bakanlığı (MSB) oldu. MSB'de İdlib'deki gelişmelerle sahadaki son durumun ana gündem olduğu toplantı sürerken, Ankara'ya, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'ndeki TSK'nın gözlem noktalarına saldırı düzenlediği bilgisi ulaştı.
MSB'den yapılan açıklamaya göre, Esed rejimi tarafından yönlendirilen sivil görünümlü bazı gruplar, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'ndeki 3, 4, 5, 6, 7, 8 ve 9 numaralı gözlem noktalarına yaklaştı. Gruptakiler, 7 numaralı gözlem noktasına saldırıda bulundu. Alınan tedbirler sonrası gruptakiler dağılırken, gözlem noktalarında herhangi bir hasar veya zayiat oluşmadı.
TOPLANTIDA GERGİNLİK ARTTI, RUSYA'NIN TALEBİ REDDEDİLDİ
Heyet görüşmelerinde Türk tarafının, 5 Mart Mutabakatı'na uyulması çağrısını yinelediği öğrenilirken, Rusya'nın Türkiye'den İdlib'deki asker sayısını azaltmasını istemesi sonucu heyetler arasında gerginliğin arttığı öğrenildi. Türkiye, ateşkese uyulması gerektiğini yineledi.
Rus haber ajansı Sputnik'in iddiasına göre, Rusya TSK'nın rejim denetimindeki bölgelerde bulunan gözlem noktalarının bazılarından çekilmesini talep etti. Ancak Rusya'nın bu talebi Ankara tarafından reddedildi.
ORTAK DEVRİYE KRİZİ
Bu arada önceki gün İdlib ve çevresinde hava saldırıları düzenleyen Rusya, çok sayıda noktayı vurdu. Saldırılar İdlib'in güney kırsalındaki Cebel Zaviye ve kuzeyin kırsal kesimlerinde etkili oldu. Saldırılarda sivillerin de yaşamını yitirdiği ileri sürülürken, Rusya'nın Türkiye ile Lazkiye-Halep karayolunda gerçekleşmesi planlanan devriyeye katılmaması dikkat çekti.
SALDIRI HAZIRLIĞI İDDİASI
Öte yandan Rusya'nın İranın da desteğini alarak Suriye rejimiyle birlikte İdlib'e yönelik kapsamlı bir saldırı hazırlığında olduğu bölgedeki kaynaklar tarafından iddia edildi.
Rusya destekli rejim güçlerinin kış gelmeden muhaliflerin elinde bulunan stratejik bölgeleri ele geçirmek için kapsamlı bir harekat başlatacağı öne sürüldü.
https://www.haber7.com/guncel/haber/3014450-rusyadan-toplantida-gerginligi-arttiran-suriye-teklifi-turkiye-resti-cekti/?detay=2 (https://www.haber7.com/guncel/haber/3014450-rusyadan-toplantida-gerginligi-arttiran-suriye-teklifi-turkiye-resti-cekti/?detay=2)
-
(https://pbs.twimg.com/card_img/1306164863794925568/5DmXCbiJ?format=jpg&name=medium)
Güney İdlip'te rejim Tsk konvoyuna topçu saldırısı gerçekleştirdi. Kayip yok. Saldırı, Türkiye'nin Ruslarla İdlip konusunu görüştüğü başarısızlıkla sonuçlanan toplantıdan sonra yapıldı.
https://mobile.twitter.com/kimlikci_954/status/1306901483825364992
https://mobile.twitter.com/_rikka99/status/1306904685215875074
-
(https://pbs.twimg.com/media/EhuZ0GiXkAMKeSB?format=jpg&name=medium)
MEE’ye konuşan Türk kaynaklar, Türkiye’nin Rusya ile Ankara’da en son gerçekleştirdiği görüşmelerde bir sonuç çıkmamasının ardından İdlib’de “en kötü senaryoya” hazırlandıklarını belirtti.
Türk Yetkili: “Görüşmeler başarısız oldu çünkü 'Rus ayısı' makul olan hiçbir şeyi kabul etmiyor. Dinlemiyorlar.”
https://mobile.twitter.com/kamerknc/status/1309534611001823232
-
Yakında gene idlib karışabilir. Bu sefer çok sert olmak icab eder. Mücadele başladığı ana F-16'lar ile uçuşa yasak bölge ilan edip gireni düşürmek lazım. Aksi taktirde gene çok kötü sonuçları olur. Oraya rejim uçağı yaklaşmamalı. Ve Rejim hava üsleri hedef alınmalı. Yoksa vatan haini derim artık yeter. Cumhuriyet tarihinde ilk defa koskoca tabur Rus/Esad canileri tarafından hava saldırısı yapıldı. Konvoylar vuruldu. İsrail olacaktı o zaman vurulmadık yer bırakmazdı taş devrine yollardı Suriye'yi bildiğin.
-
Hocam bizim düşmanımız kim Suriyede?
-
Rejim ve Ypg
-
Rejim ve Ypg
Peki Fırat'ın doğusunu Ypg'den kim temizleyecek?
Biz mi? Biz kendi ellerimizle 30 km'lik tampon ilan edip o bölgeyi ypg'ye-emperyalistlere teslim ettik..
Adamlar bizim 30 km'lik tampon isteğimizi duyunca göbek atmıştır.
Hocam bir türlü büyük resmi göremiyorsunuz....
-
Rejim ve Ypg
Peki Fırat'ın doğusunu Ypg'den kim temizleyecek?
Biz mi? Biz kendi ellerimizle 30 km'lik tampon ilan edip o bölgeyi ypg'ye-emperyalistlere teslim ettik..
Adamlar bizim 30 km'lik tampon isteğimizi duyunca göbek atmıştır.
Hocam bir türlü büyük resmi göremiyorsunuz....
Kalleşçe 34 şehit verdik siz büyük resimden bahsediyorsunuz. Şehit kanının döküldüğü yerde bu işin büyük resmi mı olur ? Hatay reyhanlı da kalleşçe Suriye el muharebat örgütünün yaptığı bombalı saldırılardan haberiniz yok. Ötekinden ne farkları var. Ypg de aynısını yapıyor rejimde. Antiemperyalist olmaya çalışırken Rus yanlısı oluyorsunuz. Halbuki 2 tarafta düşmanca yaklaşıyor bize. Biri teröristleri kullanıyor diğeri rejimi kullanıyor. Farkları yok. 30 km tampon diyorsunuz. ABD askeri çekildi şuanda orada Rus askerleri var yapın müdahale tutan mı var ? Ama iş Rusya olunca herşey değişiyor demi ? Rusya pek akıllı hareket etmez vurur geçer. Idlib de olduğu gibi sonra apar topar hiçbirşey olmamış gibi moskovaya ateşkes yapmaya giderler. Yarısınıda verip dönerler. Biz Fıratın doğusuna harekât yaparken kamışlıya Rus askerleri gelmedi mı ? Neden 30 km bütün sınır hattı olacakken Rus askerlerinin olduğu bölgeleri kapsamadı ? Çekilmediler ve çekilin demeylede gitmiyorlar. Hadi işte meydan buyrun. Yapın Fıratın doğusuna tutan mı var ? Ama artık o sınırda ABD yok Rusya var hatırlatıyım.
Bide siz Fıratın doğusunu Rusya veya Esad temizlicek mı sanıyorsunuz ? Vah vah. ABD Esad'ı paramparça eder. Hele bi denesinler en son deyr ezor da denediler 3 F-16 Ve 2 A-10 ile 200 kayıp verdirdi ABD apar topar geri çekildiler o gün buğündür hiç bulaşmadılar. Yoksa Esad, Kasım süleymani gibi olur.
-
Hocam siz ne istiyorsunuz anlamadım ki....
İdlib , İdlib diye diye 50 askerimizi vurdurttunuz. 1 avuç rejim muhalifini koruyacağız diye askerimiz orada tehdit altında...
Büyük resim derken "10 sene sonra Suriye'yi ne durumda görüyorsunuz?" diye soruyorum.
Siz yok kamışlı yok deyr ezor , yok idlib diyorsunuz...
Biz bu Suriye'yi parçalama operasyonuna niye girdik , şu anda ne durumdayız? Memnun musun hocam mevcut durumdan?
Sen adamın ülkesini parçalayacak iç savaşa müdahil ol ,destek ver , şam 'da namaz kılmaya geliyoruz de ; sonra beni El muhaberat vurdu , Kilise füze düştü diye ağla.
Yok öyle tereyağından kıl çekmek...
-
Idlib den geri çekilince durucak mı sanıyorsunuz ? O zaman Afrin diyecek, sonra Al bab diyecek. Hiç birzaman Ypg demez. Artık orası Kuzey ırak gibi oldu. 10 sene suriye aynı Suriye olur ne değişecek sanki. Irak işte ortada değil mi ? Yıllardır aynı şey. Benim göremediğin büyük resim neymiş ?
-
Hocam siz ne istiyorsunuz anlamadım ki....
İdlib , İdlib diye diye 50 askerimizi vurdurttunuz. 1 avuç rejim muhalifini koruyacağız diye askerimiz orada tehdit altında...
Büyük resim derken "10 sene sonra Suriye'yi ne durumda görüyorsunuz?" diye soruyorum.
Siz yok kamışlı yok deyr ezor , yok idlib diyorsunuz...
Biz bu Suriye'yi parçalama operasyonuna niye girdik , şu anda ne durumdayız? Memnun musun hocam mevcut durumdan?
Sen adamın ülkesini parçalayacak iç savaşa müdahil ol ,destek ver , şam 'da namaz kılmaya geliyoruz de ; sonra beni El muhaberat vurdu , Kilise füze düştü diye ağla.
Yok öyle tereyağından kıl çekmek...
+1
İki ülke arasında işbirliği artık çok zor. İşin başında büyük yanlış yaptık. Suriye'nin toprak bütünlüğünden yana olmamız gerekirken, emperyalist parçalayıcılardan yana olduk. Sonradan uyandık . (Kısacası biz değil, ülkeyi yönetenlerden bahsediyorum. Biz bunların olacağını en başından beri söylüyorduk.) Baktık ki peşine düştüğümüz emperyal devletler bizde darbe girişiminde bulunuyor, Suriye'nin kuzeyinde bir terör devleti kuruyor. Engel olmak için girdik. Sözde Fırat'ın doğrusunu da batısını da terörden temizleyecektik. Avaz avaz bağırdık ekranlardan falan. Ama müttefiklerimiz girdi yine araya. Durduk. Hadi Kıbrıs Barış Harekatı'nda cephanemiz ve yedek parçamız vs birmişti de Kıbrıs'ın tamamını temizleyememiştik, onu anlarım da, Suriye'de neden tampon bölge diye uyutulduk, neden terörü tamamen temizlemek yerine belirli bölgelerde çakılıp kaldık, neden, neden? Bu sorular böyle uzayıp gider. Oysa silahımız vardı, ekonomimiz şahlanmıştı, hatta yandaş basına göre İMF'ye bile borç veriyorduk vs, teknolojimizi, herşeyimizi bütün dünya kıskanıyordu. Ama durduk! Anlamak güç!
Neyseki terör devletinin kurulmasına engel olduk şimdilik.
-
En başta bütün bunları anlarım. Hiçbir itirazım yok. Ama artık iki ülke savaş vermiş. Şehitler olmuş bu saatten sonra bu mesele milli meseledir. Buradan geri dönülemez. Rejim de Ypg'de milli meseledir. Sürekli başa dönerek hiçbirşey elde edilmez. Tercih 1 defa yapılır sonra ardına bakmazsın.
-
Skywolf hocam ilk iki cümleniz mükemmel, tamamen aynı düşünüyoruz.
Zaten ilk 2 cümlenizde dediklerinizi yapsaydık altındaki cümlede yazdıklarınıza gerek bile kalmazdı.
Biz kızı pavyona kapatırmışız, elletmeden-bakire olarak geri alabileceğimizi sanıyoruz. O iş olmaz artık. Kızı başta pavyona düşürtmeyecektik...
Büyük resim derken İsrail'i kastediyorum.
Adamlar bir hamlede en büyük düşmanları Suriye'yi bize parçalattı ayrıca Fırat'ın doğusunda İran'a karşı kullanabileceği uydu bir kürt devleti toprağı oluşturdu...
Biz de hala Suriye halkına özgürlük getirmek için bu plana dahil olmuş gibi hissetmek istiyoruz kendimizi.BOP'un oyununa geldik. Bu kadar basit...
Hata yapmaya devam ediyoruz. Bir avuç artık başarılı olamayacağı kesinleşmiş rejim muhalifi radikal için askerlerimizi tehlikeye atmamalıyız
-
Askerlerimizi tehlikeye atmamaktan kastınız ne ? Idlib den çekilmek mi ? Idlib den çekildikten sonra 4 milyon mülteciyi nereye koyacaksınız ? Bunlar yeni zelanda'ya gitmeyecek demi ? 4 milyon insan yaşıyor orada ve rejim vuruyor kırıyor kuzeye sürecek gene onları. 3.5 milyon mülteciye 4 milyon daha mı ekleyelim ? Şuan da hükümetin rejimi yıkmak gibi bir hedefi yok zaten. Diyoruz ki idlib mülteciler için güvenli bölge olsun. Ateşkes yapılsın m4 karayolu sınır olsun bu savaş bitsin adam duruyor mu takmış kafasına ıdlib'i. O zaman bedelini öderler. Ödetmek zorundayız. Aksi taktirde 4 milyon mülteci daha gelecek.
İsrail konusuna gelirsek. Esad israil için 1 günlük mesele. Hepi topu 2, 3 hava üssü var ne donanma var ne gemi var. 20-30 uçak var oda Rus külüstürleri. Su-24 hava yer uçakları bu 2 üssü vursa topal ördeğe dönerler. İsrail ve ABD bilerek müdahale etmiyor çünkü bu savaş işlerine geliyor. Ama biz rejimle beraber olsak sizin dediğiniz hani o büyük olmayan ama büyük resim diyelim hadi onu yapmaya çalışsak rejim bir anda tuş olur. Rejim Türkiye karşıtlığının ve israile bulaşmamanı ekmeğini yiyor. İsrail'in o saldırılarına rağmen cevap vermemsinin nedeni ne sanıyorsunuz ? Çünkü ABD kafaya koyarsa yapar. Adam İran'ın en büyük 2. Adamını vurdu. Esad gibi çulsuz kim oluyor. Rusya içinde Esad o kadar önemli değil. Rusya için önemli olan oradaki hava ve deniz üsleri ABD garanti verirse karşı çıkar gibi görünür sonra görmezden gelir. Herzamanki Rusya biliyoruz.
-
İki ülke arasında işbirliği artık çok zor. İşin başında büyük yanlış yaptık. Suriye'nin toprak bütünlüğünden yana olmamız gerekirken, emperyalist parçalayıcılardan yana olduk. Sonradan uyandık . (Kısacası biz değil, ülkeyi yönetenlerden bahsediyorum. Biz bunların olacağını en başından beri söylüyorduk.) Baktık ki peşine düştüğümüz emperyal devletler bizde darbe girişiminde bulunuyor, Suriye'nin kuzeyinde bir terör devleti kuruyor. Engel olmak için girdik. Sözde Fırat'ın doğrusunu da batısını da terörden temizleyecektik. Avaz avaz bağırdık ekranlardan falan. Ama müttefiklerimiz girdi yine araya. Durduk. Hadi Kıbrıs Barış Harekatı'nda cephanemiz ve yedek parçamız vs birmişti de Kıbrıs'ın tamamını temizleyememiştik, onu anlarım da, Suriye'de neden tampon bölge diye uyutulduk, neden terörü tamamen temizlemek yerine belirli bölgelerde çakılıp kaldık, neden, neden? Bu sorular böyle uzayıp gider. Oysa silahımız vardı, ekonomimiz şahlanmıştı, hatta yandaş basına göre İMF'ye bile borç veriyorduk vs, teknolojimizi, herşeyimizi bütün dünya kıskanıyordu. Ama durduk! Anlamak güç!
Neyseki terör devletinin kurulmasına engel olduk şimdilik.
Sn SKYWOLF Aslinda yorumunuzun sonunda sormakta oldugunuz "Ama durduk! Anlamak güç!" cevabini pek iyi biliyorsunuz bence ama dillendirmekten cekindiniz sanirim cunku bizler icin kabullenmesi guc ve uzucu.
Ama sizin yerinize ben soyleyim . Oncelikle Turkiye cumhuriyeti ne bir super bir guc ne de kuresel bir guc degil .Turkiye Cumhuriyeti bazi donemlerde bulundugu cografyada bolgesel bir guc olabilmeyi basarabilmistir o kadar.
Turkiye cumhuriyeti niye bir super guc veya kuresel guc degil de sadece bolgesel bir guc olabilmistir. Ona bakalim.
Kisisel olarak bolgesel gucu soyle aciklayabilirim. Siyasi ,Ekenomik,Askeri, olarak bulundugu bolgedeki sinirdas veya civar ulkelerden ustun olmak.
Super ve kuresel bir niye degiliz. Bunun aciklamasi da soyle. Dunya sorunlarina karar alimindaki veya etkileyici bir rolumuz yok kadar az. Siyasi ve politik olarak dunyadaki agirligimiz da yok kadar az. Dunya ekonomisindeki payimiz oldukca az. Ekonomik olarak iyi bir konumda degiliz .Yatirim yapilabilir bir ulke olarak kabul edilmiyoruz. Ekonomimiz surekli acik vermekte, sicak para ile ekonomimizi cevirebilmekteyiz. Paramizin degeri degersiz paralar arasinda. Askeri bir guc olarak bagimsiz oldugumuz soylenemez. Halen disa bagimliyiz. Elimizdeki Silah sistemleri nicelik olarak fazla olsa da nitelik olarak istenilen nokta degil.
Butun bunlar alt alta konuldugu zaman ister kabul edelim ,ister kabul etmeyelim.
Malesef Super guc ve kuresel guclerin elinde her zaman icin bizleri baglayici dizginleyici ensturamanlar mevcut oldugu surece, bizler ancak bu guclerin riza gosterecegi kadar adim atabiliriz.
Daha fazlasini yapmak istiyorsak o zaman bol keseden atip tutmayi birakip bir an once yapmamiz gerekenleri yapmaliyiz yoksa gerisi bos ve nafile.
-
Askerlerimizi tehlikeye atmamaktan kastınız ne ? Idlib den çekilmek mi ? Idlib den çekildikten sonra 4 milyon mülteciyi nereye koyacaksınız ? Bunlar yeni zelanda'ya gitmeyecek demi ? 4 milyon insan yaşıyor orada ve rejim vuruyor kırıyor kuzeye sürecek gene onları. 3.5 milyon mülteciye 4 milyon daha mı ekleyelim ? Şuan da hükümetin rejimi yıkmak gibi bir hedefi yok zaten. Diyoruz ki idlib mülteciler için güvenli bölge olsun. Ateşkes yapılsın m4 karayolu sınır olsun bu savaş bitsin adam duruyor mu takmış kafasına ıdlib'i. O zaman bedelini öderler. Ödetmek zorundayız.
İsrail konusuna gelirsek. Esad israil için 1 günlük mesele. Hepi topu 2, 3 hava üssü var ne donanma var ne gemi var. 20-30 uçak var oda Rus külüstürleri. Su-24 hava yer uçakları bu 2 üssü vursa topal ördeğe dönerler. İsrail ve ABD bilerek müdahale etmiyor çünkü bu savaş işlerine geliyor. Ama biz rejimle beraber olsak sizin dediğiniz hani o büyük olmayan ama büyük resim diyelim hadi onu yapmaya çalışsak rejim bir anda tuş olur. Rejim Türkiye karşıtlığının ve israile bulaşmamanı ekmeğini yiyor. İsrail'in o saldırılarına rağmen cevap vermemsinin nedeni ne sanıyorsunuz ? Çünkü ABD kafaya koyarsa yapar. Adam İran'ın en büyük 2. Adamını vurdu. Esad gibi çulsuz kim oluyor. Rusya içinde Esad o kadar önemli değil. Rusya için önemli olan oradaki hava ve deniz üsleri ABD garanti verirse karşı çıkar gibi görünür sonra görmezden gelir. Herzamanki Rusya biliyoruz.
Mermi Hocam o 4 milyon mülteciyi kim yarattı,kim iç savaşa benzin döktü,Türkiye topraklarına geçiş imtiyazları olmasaydı devletlerine başkaldırma gücünü nasıl bulacaklardı?
Bir türlü çok büyük stratejik hata yaptığımızı kabul etmiyorsunuz. Bu hatayı yapanlar bile kabul etti siz hâlâ direniyorsunuz.
Kim takar 4 milyon idlib'li mütleciyi? İçeride 2 katı var.
Tamam gaza getirdiler,kandırdılar bi boka bulaştırdılar bizi şimdi ne yapacağız onu konuşalım.
Bizi bu tuzağa sokanlarla mı (Abd,AB,İsrail) birlikte olacağız , daha 1000 yıl sınır komşumuz olacak Suriye devletiyle mi birlikte olacağız?
Bakın adamlar fırat'ın doğusunu gasp etti Batı'dan ses yok , biz suriyede 2-3 kasaba aldık diye ambargo yiyiyoruz Batıdan...
Hâlâ sen Rusçu musun , esascı mısın ithamları yapıyorsunuz...
-
Askerlerimizi tehlikeye atmamaktan kastınız ne ? Idlib den çekilmek mi ? Idlib den çekildikten sonra 4 milyon mülteciyi nereye koyacaksınız ? Bunlar yeni zelanda'ya gitmeyecek demi ? 4 milyon insan yaşıyor orada ve rejim vuruyor kırıyor kuzeye sürecek gene onları. 3.5 milyon mülteciye 4 milyon daha mı ekleyelim ? Şuan da hükümetin rejimi yıkmak gibi bir hedefi yok zaten. Diyoruz ki idlib mülteciler için güvenli bölge olsun. Ateşkes yapılsın m4 karayolu sınır olsun bu savaş bitsin adam duruyor mu takmış kafasına ıdlib'i. O zaman bedelini öderler. Ödetmek zorundayız.
İsrail konusuna gelirsek. Esad israil için 1 günlük mesele. Hepi topu 2, 3 hava üssü var ne donanma var ne gemi var. 20-30 uçak var oda Rus külüstürleri. Su-24 hava yer uçakları bu 2 üssü vursa topal ördeğe dönerler. İsrail ve ABD bilerek müdahale etmiyor çünkü bu savaş işlerine geliyor. Ama biz rejimle beraber olsak sizin dediğiniz hani o büyük olmayan ama büyük resim diyelim hadi onu yapmaya çalışsak rejim bir anda tuş olur. Rejim Türkiye karşıtlığının ve israile bulaşmamanı ekmeğini yiyor. İsrail'in o saldırılarına rağmen cevap vermemsinin nedeni ne sanıyorsunuz ? Çünkü ABD kafaya koyarsa yapar. Adam İran'ın en büyük 2. Adamını vurdu. Esad gibi çulsuz kim oluyor. Rusya içinde Esad o kadar önemli değil. Rusya için önemli olan oradaki hava ve deniz üsleri ABD garanti verirse karşı çıkar gibi görünür sonra görmezden gelir. Herzamanki Rusya biliyoruz.
Mermi Hocam o 4 milyon mülteciyi kim yarattı,kim iç savaşa benzin döktü,Türkiye topraklarına geçiş imtiyazları olmasaydı devletlerine başkaldırma gücünü nasıl bulacaklardı?
Bir türlü çok büyük stratejik hata yaptığımızı kabul etmiyorsunuz. Bu hatayı yapanlar bile kabul etti siz hâlâ direniyorsunuz.
Kim takar 4 milyon idlib'li mütleciyi? İçeride 2 katı var.
Tamam gaza getirdiler,kandırdılar bi boka bulaştırdılar bizi şimdi ne yapacağız onu konuşalım.
Bizi bu tuzağa sokanlarla mı (Abd,AB,İsrail) birlikte olacağız , daha 1000 yıl sınır komşumuz olacak Suriye devletiyle mi birlikte olacağız?
Bakın adamlar fırat'ın doğusunu gasp etti Batı'dan ses yok , biz suriyede 2-3 kasaba aldık diye ambargo yiyiyoruz Batıdan...
Hâlâ sen Rusçu musun , esascı mısın ithamları yapıyorsunuz...
Ben kimseye itham etmiyorum. Ama sizde sanki Suriye el bebek güle bebek muamelesi yapıyorsunuz. 2 ülke arasındaki ilişkiler geri dönülmeyecek kadar bozuldu. Yapılacak en iyi şey bu savaşa taraf olmamak. Bizde zaten o olsun diyoruz. Kala kala idlib kalmış kimse zaten emevi camisinde namaz kılalım demiyor geçti o işler. Ama hiçbirşey olmamış gibi yapamayız. Karşı taraf tüm bu iyi niyetlere rağmen savaş yanlışı tutumunu devam ettiriyor. Idlib'in kime ne zararı var. Kart ayında ateşkes oldu 7 ay geçmiş Rusya veya Esad' a hangi tehdit oldu ? Halen daha savaş diyorlar.
-
Askerlerimizi tehlikeye atmamaktan kastınız ne ? Idlib den çekilmek mi ? Idlib den çekildikten sonra 4 milyon mülteciyi nereye koyacaksınız ? Bunlar yeni zelanda'ya gitmeyecek demi ? 4 milyon insan yaşıyor orada ve rejim vuruyor kırıyor kuzeye sürecek gene onları. 3.5 milyon mülteciye 4 milyon daha mı ekleyelim ? Şuan da hükümetin rejimi yıkmak gibi bir hedefi yok zaten. Diyoruz ki idlib mülteciler için güvenli bölge olsun. Ateşkes yapılsın m4 karayolu sınır olsun bu savaş bitsin adam duruyor mu takmış kafasına ıdlib'i. O zaman bedelini öderler. Ödetmek zorundayız.
İsrail konusuna gelirsek. Esad israil için 1 günlük mesele. Hepi topu 2, 3 hava üssü var ne donanma var ne gemi var. 20-30 uçak var oda Rus külüstürleri. Su-24 hava yer uçakları bu 2 üssü vursa topal ördeğe dönerler. İsrail ve ABD bilerek müdahale etmiyor çünkü bu savaş işlerine geliyor. Ama biz rejimle beraber olsak sizin dediğiniz hani o büyük olmayan ama büyük resim diyelim hadi onu yapmaya çalışsak rejim bir anda tuş olur. Rejim Türkiye karşıtlığının ve israile bulaşmamanı ekmeğini yiyor. İsrail'in o saldırılarına rağmen cevap vermemsinin nedeni ne sanıyorsunuz ? Çünkü ABD kafaya koyarsa yapar. Adam İran'ın en büyük 2. Adamını vurdu. Esad gibi çulsuz kim oluyor. Rusya içinde Esad o kadar önemli değil. Rusya için önemli olan oradaki hava ve deniz üsleri ABD garanti verirse karşı çıkar gibi görünür sonra görmezden gelir. Herzamanki Rusya biliyoruz.
Mermi Hocam o 4 milyon mülteciyi kim yarattı,kim iç savaşa benzin döktü,Türkiye topraklarına geçiş imtiyazları olmasaydı devletlerine başkaldırma gücünü nasıl bulacaklardı?
Bir türlü çok büyük stratejik hata yaptığımızı kabul etmiyorsunuz. Bu hatayı yapanlar bile kabul etti siz hâlâ direniyorsunuz.
Kim takar 4 milyon idlib'li mütleciyi? İçeride 2 katı var.
Tamam gaza getirdiler,kandırdılar bi boka bulaştırdılar bizi şimdi ne yapacağız onu konuşalım.
Bizi bu tuzağa sokanlarla mı (Abd,AB,İsrail) birlikte olacağız , daha 1000 yıl sınır komşumuz olacak Suriye devletiyle mi birlikte olacağız?
Bakın adamlar fırat'ın doğusunu gasp etti Batı'dan ses yok , biz suriyede 2-3 kasaba aldık diye ambargo yiyiyoruz Batıdan...
Hâlâ sen Rusçu musun , esascı mısın ithamları yapıyorsunuz...
Bir + daha...
-
Bizim şu anda idlib , El bab vb yerlerde karşı karşıya kaldığımız tehlike ; Fırat'ın doğusundaki tehlikenin yanında fasa fiso....
Körfez savaşı sonrası Kuzey Irak'ta yaratılan otorite boşluğu yüzünden binlerce şehit verdik , 20 yıldır hâlâ uğraşıyoruz derken tehditin çok daha büyüğü Fırat'ın doğusunda kuruldu...
Suriye'yi bir şekilde o tehdit bertaraf etmek için için kullanmak lazım. Sonuçta orası Suriye'nin resmi toprağı...
-
Maalesef biz kendimizi yeterince anlatamıyoruz. Avrupa'da ve ABD'de PKK terör örgütü olarak görülürken, sözde PYD - YPG adıyla Suriye'de İŞİD ile savaşta müttefik olarak görülüyorlar. Maalesef gösterdiğimiz kanıtlar ve görüntüler görmezden geliniyor. Birde bizim muhalifler dediğimiz radikal dinci grupları koruduğumuz gibi bir intiba uyandırılıp haksız duruma düşürülmeye çalışılıyoruz.
Burada bizimde hatamız var gerçek muhalifler ile radikal dinci grupları birbirinden ayırmayı bir türlü başaramadık ve kontrol altında da tutamıyoruz bu yüzdende Ruslarla sürekli anlaşmazlık yaşıyoruz. Bu durumu halletmeden Suriye'de ABD ve Rusya ile anlaşmanın bir yolu yok. Buda PKK - PYD'ye dokunulmamasının en büyük nedenlerinden biri...
-
Ne yazik ki Suriye konusu artik Suriye konusu olmaktan cikmistir..
Tipki Libyanin Libya konusu olmaktan ya da Dogu Akdeniz konusunun Dogu Akdeniz konusu olmaktan ciktigi gibi..
Yapilan hatalar sebebiyle hepsi ic ice gecmistir, hepsi bir cephe olmustur, birinden geri cekilmek hepsinden geri cekilmek, birinde kaybetmek hepsinde kaybetmek demektir, cunku temel konu artik Turkiye'nin caydiriciligi, inandiriciligi ve dedigini yapip yapmayacagidir. Konu, Turkiyenin onumuzdeki 100 yilidir..
Bu sebebledir ki, artik cevap butun oyuncularin canini yakacak sekilde tum carpisma alanlarinda verilmelidir ve hicbir bedelden kacinilmamalidir.
180 derece donup, Suriyeden cekilmek de bir secenek degildir, cunku o zaman karsi taraftakiler hem dogu akdeniz hem libyada daha da bastiracaklardir, inandiricilik ve caydiricilik sifira inecektir..
Karar vericilerin yerinde ben olsam;
1. Gerekli hazirliklar tamamlandiktan sonra butun Suriyenin kuzeyinde 50kmlik derinlikte bir guvenli bolge olusturulacagini, YPG, ISID, Nusra vs. den temizlenecegini ve multecilerin buralara yerlestirecegini ilan ederim. Rejimde dahil olmak uzere butun silahli unsurlarin cekilmesi gerektigini ve "24 saatten sonra onume kim cikarsa vurulacagini" ilan ederim. Gercektende VURURUM, sonra "kaza" "dost atesi" , "kim olduklarini savas sisinde farkedemedim" ayagina yatarim..
2. Bizim askerlerimize nasil "kimligi belirsiz" ucaklar tarafindan saldiri olduysa, o "kimligi belirsiz" tarafin canini fena yakarim,mumkunse misli ile. Suriyede olmazsa Libya'da, Libya'da olmazsa Ukrayna'da. "Ya biz ya Suriye" secimine zorlarim, cunku akilci yaklasan biri icin bu bir secim bile degildir, cevap Turkiyedir..
3. Geri kabul anlasmasini askiya alirim, Suriyeli multecilere iki secenek veririm; isteyen memleketine doner isteyen Avrupaya gider. Ne kadar hurda gemi varsa toplar, doldurur Akdenize salarim. Yunan-Alman ugrassin, umurumda bile olmaz..
4. Lozana aykiri silahlandirilan butun adalardan silahlari kaldirmak icin sure veririm. Kaldirildiklarini ispatlamak icin denetlenmelerini sart kosarim. 48 saat icinde yerine getirilimezse " her turlu yol kullanarak" adalarin silahsizlandirilacagini ve Yunan egemenliginin taninmayacagini ilan ederim..
Dolar 20 lira olursa da olur, ciktigi gibi iner...Bunlari yapinca ciddiye aliniriz, karsi taraftaki cogu aktorun etekleri tutusur, akillari baslarina gelir, bir sekilde anlasilir ve hersey bir raya oturur..
Saldirgan ve delice hamleler gibi gelebilir, hamlelerin icerigide tartisilabilir ama "durumu idare etme" ve "bekle gor" bir hamle degildir ve zaman lehimize islememektedir..
-
Arkadaslar farkindamisiniz surekli bilineni tekrar etmektesiniz. Suriye konusunda gomlegin ilk dugmesi yanlis iliklemisiz sonrasinda de ne yapsaniz duzeltemezsiniz taki tum dugmeleri tekrardan cozene kadar.
Bu durumda yapilan hatalari tekrar tekrar siralamakta gerek yok zaten hatayi gormek isteyen gorur gormek istemeyen de ne yapsaniz gormez. Bu durumda Suriye politikasinda sadece Idlip veya Firatin dogusu hatalidir demek pek dogru olmaz .
Yapmamiz gereken.
Suriye politakisinda koklu revizyon gerekiyor bunu irdelememiz gerekiyor . Asil bu konuda fikir uretmeniz gerekiyor ki belki bizleri bu hatalar ile yuz yuze birakanlara bir fikir ve cikis yolu gostergesi olur.
-
"Körfez savaşı sonrası Kuzey Irak'ta yaratılan otorite boşluğu yüzünden binlerce şehit verdik , 20 yıldır hâlâ uğraşıyoruz derken tehditin çok daha büyüğü Fırat'ın doğusunda kuruldu..."
bu dediğinizden ötürü yönetim suriye savaşına alet oldu bence. ırak da abd nin oluşturduğu bölgesel yönetim ve güvenlik boşluğu biz savaşa direk dahil olmasak da çok canımızı yaktı.
-
"Körfez savaşı sonrası Kuzey Irak'ta yaratılan otorite boşluğu yüzünden binlerce şehit verdik , 20 yıldır hâlâ uğraşıyoruz derken tehditin çok daha büyüğü Fırat'ın doğusunda kuruldu..."
bu dediğinizden ötürü yönetim suriye savaşına alet oldu bence. ırak da abd nin oluşturduğu bölgesel yönetim ve güvenlik boşluğu biz savaşa direk dahil olmasak da çok canımızı yaktı.
Aslında bu yüzden değil. Biz çok geç müdahil olduk bile diyebiliriz. Fıratın doğusunda bunlar daha 1 avuç iken gereği yapılmalıydı. O dönem biz Salih müslim'i kırmızı halılarda karşıladık. Sonra Deaş çıktı ABD Deaş'ı yenicem bahanesiyle bunlara desteğe başladı derken büyüdü de büyüdü bu hale geldi işte. Özetle gene geç kaldık :)
-
"Körfez savaşı sonrası Kuzey Irak'ta yaratılan otorite boşluğu yüzünden binlerce şehit verdik , 20 yıldır hâlâ uğraşıyoruz derken tehditin çok daha büyüğü Fırat'ın doğusunda kuruldu..."
bu dediğinizden ötürü yönetim suriye savaşına alet oldu bence. ırak da abd nin oluşturduğu bölgesel yönetim ve güvenlik boşluğu biz savaşa direk dahil olmasak da çok canımızı yaktı.
Aslında bu yüzden değil. Biz çok geç müdahil olduk bile diyebiliriz. Fıratın doğusunda bunlar daha 1 avuç iken gereği yapılmalıydı. O dönem biz Salih müslim'i kırmızı halılarda karşıladık. Sonra Deaş çıktı ABD Deaş'ı yenicem bahanesiyle bunlara desteğe başladı derken büyüdü de büyüdü bu hale geldi işte. Özetle gene geç kaldık :)
Sn Mermi;
abd nin suriye yi diğer devletler gibi(ırak libya afganistan) yapacağı hesap edilerek abd yanında girildi bu işe bence. gerçi işe bulaşmasaydık da ülkenin dağılmayacağı garantisi yok mesela saydığım ülkeler. o yüzden abd ne diyosa yapıldı. onların belirlediği adamlar eğitildi, belirtilen kişilere silah lojistik sağlandı vs. yöneticiler asker sokmadan ve taban kazanmak için dediğiniz gibi salih müslim ile bile görüştü.( kürtlerle savaşmıyoz algısını yıkmak içinde olabilir) ama nihayetinde çapımız abd kadar olmadığından ve dediğiniz gibi kendimize sadık ekip geç kurduğumuzdan istediğimizi elde edemedik. bide yöneticilerin şurda burda namaz kılma sevdası heyt hüyt nağraları arka kapı diplamasisine pek olanak vermedi.
-
Evet. O dönem Ahmet davutoğlu biliyorsunuz stratejik derinlik adı altında ortalıkta geziniyordu. CB buna ikna oldu. Bop için ben diyarbakır'ı farklı görüyorum bile dedi. CB bizzat Bop projesini destekledi. Süpergücler nihayetinde oyun kurar siz süper güç değilseniz ya oyunun içinde olursunuz yada dışında yeni oyun kuramazsınız. Biz dışında olup seyretmektense içinde olalım beraber kazanalım dedik. O gün için yanlış gelmiyordu belki. Çünkü hedef çok büyüktü. Adı üzerinde stratejik derinlik. Hedefler boyunuzla paralel değilse. Size 3,5 belki 10 beden büyükse altında kalırsınız nitekim öyle oldu. Ama bu artık herşeyi silelim baştan başlayalım demekte değil. Acılar var savaşlar verildi, şehitler oldu hiç birşey olmamış gibi yapamayız. Öyle yada böyle Ypg ve rejim gitmek zorunda.
-
Türkiye iki fay hattının ortasına sıkışmış bir devlettir. Bu fay hatlarından kuzeyde olanı Jeolojik, güneyde olanıysa Jeopolitik fay hattıdır. Kuzey Irak’ tan başlayıp Libya’ ya kadar uzanan Jeopolitik fay hattının ilk kırılma noktası Irak’ ın kuzeyi oldu. İlk defa 1991 yılında kırılan fay hattı, 2003’ Körfez savaşıyla tekrar kırılınca bölgenin kaderi tamamen değişti. Yalnız bu kırılmanın daha büyük bir kırılmayı tetikleyeceğini çoğu insan göremedi. Elbette bunun da bir sosyolojisi vardır. Kısaca değinecek olursak; BELEDİYECİLİK KAFASI memleketi bitiren kafa yapısı olmuştur. İşte bu kafa yapısına BETON KAFA diyoruz. Irak’ ın Kuzeyi bölündüğünde konuya Belediyecilik mantığıyla yaklaşan kafa yapısı, aynı hatayı Kuzey Anadolu Fay hattında da yapıyor. Deprem gümbür gümbür geliyorum derken, adamlar tutturmuş İLLA DA KANAL İSTANBUL yapacağım diye diretiyor! İşte taş kafa, beton kafa, taşra kafası, belediye kafası dediğimiz şey budur…
Tekrar konuya dönecek olursak;
Kuzey Irak defacto oluşumun var olabilmesi için denize açılması gerekiyordu. İstikamet belli… Irak’ tan başlayıp İskenderun körfezinden denize açılan fay hattı...! Bu fay hattını kırabilmek için betondan yapılmış bir kafa yapısına ihtiyaçları vardı. Ve buldular...! Ne yazık ki alet olduğumuz bu süreç sonunda Suriye toprakları bir uçtan diğer uca kadar kırıldı. Kırığı tamir edebilmek için üç sınır ötesi harekât yaptık fakat yamalı bohça dikiş tutmuyordu.
Gelinen noktada bu kırığın mutlaka ve mutlaka tamir edilmesi gerekiyor. Aksi taktirde Hatay-İskenderun üzerinden denize açılma tehlikesi var. Kırığın denize ulaşması demek, bir sonraki depremin Kıbrıs’ da olacağı anlamına gelir ki; Kıbrıs’ ı ciddi anlamda kaybetme tehlikesi var. Kıbrıs’ ı kaybetmek demek Anadolu’ nun güneyden kuşatılması anlamına gelir ki, bu seferde Anadolu’ nun güvenliği tehlikeye girer.
Olan oldu, ölen öldü. Şimdi gelelim çözüme;
Suriye’ deki kırığı tamir edebilecek gücün Suriye devleti olduğu ortaya çıkmıştır. Çünkü tamir etmek için üç defa girişimde bulunduk, üçünde de hevesimiz kursağımızda kaldı. Gücümüz yetmiyor, bir şekilde engelleniyoruz. O zaman ne yapacağız? Madem ki bizim gücümüz yetmiyoruz, bizim adımıza yapacak birilerini bulmamız lazım.
Diyoruz ki, mevcut statükonun ilelebet devam ettirilebilmesi mümkün değildir. Muhakkak bir orta yolun bulunması gerekiyor. Peki nedir O?
Suriye’ yle anlaşalım… can güvenliği açısından, belli bir süre için muhaliflerin garantörü olalım (bu süre on sene olur, yirmi sene olur). Bu süre zarfında insanlar yaralarını sarar, ortak vatan duygusunu geliştirir, karşılıklı güvensizlik ortamı giderilmeye çalışılır. Sonrasında Suriyeli sığınmacıların göç ettikleri yerlere geri dönebilmesi için Suriye’ yle iş birliği yapalım. Suriye devleti kapsamlı bir af ve rehabilitasyon kanunu çıkartsın. Muhaliflere belli ölçülerde imtiyazlar versin, karşılığında muhalifler silahlarını teslim etsin. Türkiye, bu süreç zarfında muhaliflerin garantörü olsun. Karşılığında, Suriye’ deki Kürt oluşumun teslim olması sağlansın. Teslim olmayı kabul etmezlerse, Türkiye-Suriye ortak harekatıyla PKK-YPG oluşumu yerle bir edilsin. Bu şekilde Amerika’ nın bölgeden uzaklaştırılması kesinleşmiş olur. Aksi taktirde Türkiye sürekli olarak güneyden tehdit altında kalacaktır. Rehabilitasyon sürecini 10,20,30 yılık periyotlara böler, aşamalı olarak gevşetir ve en sonunda Suriye’ yi Türkiye’ nin güdümünde kendi haline bırakırız. Suriye’ yi, Rusya ve Amerikan etkisinden kurtarmak gerekiyor. Zaten Rusya alacağını aldı… Onlar hava ve Deniz üssü istiyordu, aldılar. Belki bizim işimize bile yarayabilir.
Biraz uzun oldu gerçi de...
-
Suriye’ deki kırığı tamir edebilecek gücün Suriye devleti olduğu ortaya çıkmıştır. Çünkü tamir etmek için üç defa girişimde bulunduk, üçünde de hevesimiz kursağımızda kaldı. Gücümüz yetmiyor, bir şekilde engelleniyoruz. O zaman ne yapacağız? Madem ki bizim gücümüz yetmiyoruz, bizim adımıza yapacak birilerini bulmamız lazım.
Diyoruz ki, mevcut statükonun ilelebet devam ettirilebilmesi mümkün değildir. Muhakkak bir orta yolun bulunması gerekiyor. Peki nedir O?
Suriye’ yle anlaşalım… can güvenliği açısından, belli bir süre için muhaliflerin garantörü olalım (bu süre on sene olur, yirmi sene olur). Bu süre zarfında insanlar yaralarını sarar, ortak vatan duygusunu geliştirir, karşılıklı güvensizlik ortamı giderilmeye çalışılır. Sonrasında Suriyeli sığınmacıların göç ettikleri yerlere geri dönebilmesi için Suriye’ yle iş birliği yapalım. Suriye devleti kapsamlı bir af ve rehabilitasyon kanunu çıkartsın. Muhaliflere belli ölçülerde imtiyazlar versin, karşılığında muhalifler silahlarını teslim etsin. Türkiye, bu süreç zarfında muhaliflerin garantörü olsun. Karşılığında, Suriye’ deki Kürt oluşumun teslim olması sağlansın. Teslim olmayı kabul etmezlerse, Türkiye-Suriye ortak harekatıyla PKK-YPG oluşumu yerle bir edilsin. Bu şekilde Amerika’ nın bölgeden uzaklaştırılması kesinleşmiş olur. Aksi taktirde Türkiye sürekli olarak güneyden tehdit altında kalacaktır. Rehabilitasyon sürecini 10,20,30 yılık periyotlara böler, aşamalı olarak gevşetir ve en sonunda Suriye’ yi Türkiye’ nin güdümünde kendi haline bırakırız. Suriye’ yi, Rusya ve Amerikan etkisinden kurtarmak gerekiyor. Zaten Rusya alacağını aldı… Onlar hava ve Deniz üssü istiyordu, aldılar. Belki bizim işimize bile yarayabilir.
Biraz uzun oldu gerçi de...
[/quote]
+1
"Suriye’ yi, Rusya ve Amerikan etkisinden kurtarmak gerekiyor." asıl hedefimiz bu olmalı.
-
Askerlerimizi tehlikeye atmamaktan kastınız ne ? Idlib den çekilmek mi ? Idlib den çekildikten sonra 4 milyon mülteciyi nereye koyacaksınız ? Bunlar yeni zelanda'ya gitmeyecek demi ? 4 milyon insan yaşıyor orada ve rejim vuruyor kırıyor kuzeye sürecek gene onları. 3.5 milyon mülteciye 4 milyon daha mı ekleyelim ? Şuan da hükümetin rejimi yıkmak gibi bir hedefi yok zaten. Diyoruz ki idlib mülteciler için güvenli bölge olsun. Ateşkes yapılsın m4 karayolu sınır olsun bu savaş bitsin adam duruyor mu takmış kafasına ıdlib'i. O zaman bedelini öderler. Ödetmek zorundayız. Aksi taktirde 4 milyon mülteci daha gelecek.
İsrail konusuna gelirsek. Esad israil için 1 günlük mesele. Hepi topu 2, 3 hava üssü var ne donanma var ne gemi var. 20-30 uçak var oda Rus külüstürleri. Su-24 hava yer uçakları bu 2 üssü vursa topal ördeğe dönerler. İsrail ve ABD bilerek müdahale etmiyor çünkü bu savaş işlerine geliyor. Ama biz rejimle beraber olsak sizin dediğiniz hani o büyük olmayan ama büyük resim diyelim hadi onu yapmaya çalışsak rejim bir anda tuş olur. Rejim Türkiye karşıtlığının ve israile bulaşmamanı ekmeğini yiyor. İsrail'in o saldırılarına rağmen cevap vermemsinin nedeni ne sanıyorsunuz ? Çünkü ABD kafaya koyarsa yapar. Adam İran'ın en büyük 2. Adamını vurdu. Esad gibi çulsuz kim oluyor. Rusya içinde Esad o kadar önemli değil. Rusya için önemli olan oradaki hava ve deniz üsleri ABD garanti verirse karşı çıkar gibi görünür sonra görmezden gelir. Herzamanki Rusya biliyoruz.
İdlib'in ne mülteci ne de güvenlik sorununa katkısı yok. 4 milyon mülteciyi İdlib'e yerleştirmek hayal. Tersine yeni mülteci dalgası bahanesiyle ülkedekilerin dönüşü imkansız hale getiriliyor. Üstelik Rejim ve YPG ittifak kurmaya zorlanmış oluyor. Esad gitmeyecek, Türkiye'nin böyle bir gücü yok. Kabul edilmesi gereken bir gerçek var ortada. İlişkilerin sorunsuz olmasına da gerek yok. Üstü kapalı YPG'ye karşı bir işbirliği yeterli olacaktır. PYD'den alınan toprakların rejime devri konusunda güvence verilmesi gerekiyor.
-
Hocam yapılacak tek şey çok hızlı ve plânlı şekilde yerli savunma sanayi altyapınızı güçlendirmek.
Özellikle MMU,Altay,Milgem,Füze teknolojimizi hızla oluşturmalıyız. Kısaca guard'ımızı sıkı almalıyız ki bize el kalktığı zaman balyozü bunlara yedirelim.
Bunlar , Fırat’ın doğusunda PKK / PYD varlığını kullanarak uydu bir kürt devleti kurup Türkiye ve Iran'a karşı kullanmaya ant içmişler...
Amaç Akdenize kadar da uzanmak ve bu tehlike de geçmiş değil hala...
Yapılacak şey güçlenmek. Yediğimiz bir darbeye karşılık 10 darbe vurmak...Suriye'yi kullanalım ypg'ye karşı diyecem ama adamları eritip bitirdik
-
Hocam ne kadar güçlü olursan ol, bütün dünyaya karşı kafa tutamazsın. En büyük strateji, savaşmadan kazanmaktır. Sun Tzu diyor ki;
''En büyük maharet, maharetlerin doruk noktası; düşmana savaşmadan boyun eğdirmektir''
Adeta bir Kung-Fu ustası gibi, rakibin hamlesiyle rakibi alt edebilmek gerekiyor. Darbe almayacaksın ama düşmanın enerjisiyle düşmanın dengesini bozacaksın. Türkçemizde bu stratejiye; ''derenin taşıyla derenin kuşunu vurmak'' denir.
Dere neresi; Suriye
Derenin taşı kim; Suriye devleti
Derenin kuşu kim; PKK-YPG
İşte derenin taşıyla, derenin kuşunu vurabiliyorsanız; artık Kung-fu ustası olmaya hak kazandınız demektir. Ha... derenin taşı, derenin kuşunu vurmaya yetmiyorsa; itinayla yandan destek çıkılır!
-
Sanirim lafi gevelemeye gerek yok .Madem ki Suriye konusunda yapilmasi gerekenin Suriye devleti ile yeni bir saife acmaktan gectigine inaniyoruz .
O zaman bu oneriyi ,iktidarin gerek kendi oz tabanina ,gerekse muhalefetin biz bunlari yillar once soylemistik yorumlarindan en az yipranacak sekilde atlatabilmesi icin fikir sunmaliyiz. Aksi halde iktidar Suriye politikasina yeni bir saife acmaktan kacinmaya devam edecektir.
-
Aslında bu yüzden değil. Biz çok geç müdahil olduk bile diyebiliriz. Fıratın doğusunda bunlar daha 1 avuç iken gereği yapılmalıydı. O dönem biz Salih müslim'i kırmızı halılarda karşıladık. Sonra Deaş çıktı ABD Deaş'ı yenicem bahanesiyle bunlara desteğe başladı derken büyüdü de büyüdü bu hale geldi işte. Özetle gene geç kaldık :)
Yıllar önce ışid ortaya çıktığında bu terör örgütüyle mutlaka mücadele etmemiz gerektiğini söylemiştim. Hem de defalarca. Belki hatırlayanlarınız olur. O dönem bazı burnunun ucunu göremeyen arkadaşlar karşı çıkıyorlardı. O canileri gerçekten müslüman sanıp pkkyı bitiriyorlar diye seviniyorlardı. Oysa o zamanlar demiştim, ABD Işidi bahane ederek PKK/PYD'ye dünyanın silahını veriyor ve vermeye devam edecek. Bu teröristleri dünyaya terörle mücadele eden özgürlük savaşçıları olarak tanıtıp onlara bir devlet kurma niyetindeler diye. O dönem buna karşı çıkanları şimdi sahneye davet ediyorum.
Önünüzü bile göremiyorsanız bari görenlere kulak verin!
Muhakkak bir orta yolun bulunması gerekiyor. Peki nedir O?
Suriye’ yle anlaşalım… can güvenliği açısından, belli bir süre için muhaliflerin garantörü olalım (bu süre on sene olur, yirmi sene olur). Bu süre zarfında insanlar yaralarını sarar, ortak vatan duygusunu geliştirir, karşılıklı güvensizlik ortamı giderilmeye çalışılır. Sonrasında Suriyeli sığınmacıların göç ettikleri yerlere geri dönebilmesi için Suriye’ yle iş birliği yapalım. Suriye devleti kapsamlı bir af ve rehabilitasyon kanunu çıkartsın. Muhaliflere belli ölçülerde imtiyazlar versin, karşılığında muhalifler silahlarını teslim etsin. Türkiye, bu süreç zarfında muhaliflerin garantörü olsun. Karşılığında, Suriye’ deki Kürt oluşumun teslim olması sağlansın. Teslim olmayı kabul etmezlerse, Türkiye-Suriye ortak harekatıyla PKK-YPG oluşumu yerle bir edilsin. Bu şekilde Amerika’ nın bölgeden uzaklaştırılması kesinleşmiş olur. Aksi taktirde Türkiye sürekli olarak güneyden tehdit altında kalacaktır. Rehabilitasyon sürecini 10,20,30 yılık periyotlara böler, aşamalı olarak gevşetir ve en sonunda Suriye’ yi Türkiye’ nin güdümünde kendi haline bırakırız. Suriye’ yi, Rusya ve Amerikan etkisinden kurtarmak gerekiyor. Zaten Rusya alacağını aldı… Onlar hava ve Deniz üssü istiyordu, aldılar. Belki bizim işimize bile yarayabilir.
Biraz uzun oldu gerçi de...
Fikir doğru ama uygulama yanlış! Bunu en baştq yapmalıydık ama artık çok geç. Suriye ile işbirliği fırsatı kaldı mı? Duygusal devlet yönetimi ile yıllar önce kardeşim Esad için uzun süredir her mecrada katil Esed diyenlerle konunun muhatabı olan Esad'ın işbirliği yapacağını düşünmek boş bir hayal bence. İşbirliği için iki taraftan birinin veya her ikisinin de yönetimden ayrılması gerekir.
Acaba bu kısırdöngü içerisinden çıkamamamız da dıj güjlerin bir oyunu mu?
-
Resulayn'da bomba yüklü araçla saldırı: Çok sayıda ölü ve yaralı var
Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinin karşısında bulunan Suriye’nin Resulayn kentinde, bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda 6 kişi hayatını kaybetti, 3 kişi de yaralandı.
Resulayn'ın Tel Halaf Mahallesi'nde dün 2 kişinin yaşamını yitirdiği, 12 kişinin yaralandığı saldırıların ardından bugün akşam saatlerinde bomba yüklü araçla gerçekleştirilen saldırıda ise 6 sivil vatandaş hayatını kaybederken, 3 kişi de yaralandı.
VALİLİKTEN SALDIRI AÇIKLAMASI
Resulayn’da meydana gelen bombalı araç saldırısıyla ilgili Şanlıurfa Valiliği'nden de açıklama yapıldı. Açıklamada şöyle denildi:
"26.09.2020 tarihinde, saat 18.00 sıralarında Resulayn-Haseke Yolunda meydana gelen, PKK/YPG’li teröristlerce masum sivilleri hedef alan el yapımı patlayıcı düzeneğinin patlatıldığı olayda, 6 Suriyeli sivil hayatını kaybetmiş, 3 Suriyeli sivil de yaralanmıştır.Yaralılar Resulayn Hastanesi ve Ceylanpınar Devlet Hastanesinde tedavi altına alınmış olup, Valiliğimiz koordinasyonunda danışmanlık hizmeti verilen yerel kolluk birimlerince adli makamlarla gerekli koordinasyon sağlanarak olaya ilişkin tahkikata başlanılmıştır."
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberler-resulaynda-bomba-yuklu-aracla-saldiri-cok-sayida-olu-ve-yarali-var-41621490 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberler-resulaynda-bomba-yuklu-aracla-saldiri-cok-sayida-olu-ve-yarali-var-41621490)
-
Ister sevin ister sevmeyin Idlib Suriye toprağı ve Esad denilen herif Suriye devlet başkanı... Halkına nasıl davrandığı zerre umrumda değil. Iki tane arabın kendi içindeki mezhep kavgası yüzünden Türk askerlerinin canlarını yitirmesi benim zoruma gidiyor. Yarın birgün Amerika veya Çin gelip "Türk ordusu Kürtlere soykırım uyguluyor o yüzden biz onların çağrısı üzerine Hakkari ve Sirnaga geldik"diyip ordusunu buraya soksa ve şırnakta hakkaride kafasına göre postane okul vs. açıp artık orası kendi topragiymis gibi davransa merak ediyorum tepkiniz ne olurdu ? Adam buraya yazıyor Esad idlibi bombalıyor diyor. Bombalar cunki içindekilerin ve şuan bize kaçan mültecilerin hepsi Isid zamanında bir avuç tuzla koşmuşlardı iside ve "alevilerin kafasını kesecez" naraları atıyordu. Isid gidince devran döndü kaçtılar. Şuan Suriyenin birçok noktasında sünni alevi karışık normal hayatlarına devam ediyor. Isid ve HTS idlibte sivillerin atasına karışıp saldırıyor arkadaşım bunu burda bilmeyen yok. Ya şu kafayı anlamıyorum ve çok tiksindim. Adamlar (ruslar) 35 askerimize bomba yağdırdı lakin rejimin idlibi bombalaması kadar konuşulmadı. Benim askerin Idlibteki isidci araptan daha az değer gördü. Bunu tarih yazdı, hafızalarada kazıldı. Dune kadar yapılan herşeyi "çok doğru , helal , yanindayiz" diye şak-şaklayanlar bugün suriyede yapılan hataları birbirinin üzerine atıyor. (Kimlerden bahsettiğim anlasilmistir).. Dünyada barisilmayan ülke, lider yoktur , oy kaybetme korkusu vardır.
-
... Suriye ile işbirliği fırsatı kaldı mı? ... Esad'ın işbirliği yapacağını düşünmek boş bir hayal bence. İşbirliği için iki taraftan birinin veya her ikisinin de yönetimden ayrılması gerekir.
Şu dünyada olmayacak iş yoktur. Her an her şey olabilir, kestirip atmamak lazım. Hele niyetlenelim, hele bi' yola düşelim; illaki bir menzile ulaşılır.
İzleyenler oldu mu bilmiyorum ama bir ara Yunus Emre' yi konu alan bir TV dizisi vardı. Aklıma oradaki bir replik geldi... Yunus Emre, yolda giderken Tabduk Emre' yle karşılaşır; selamın aleyküm-aleyküm selam faslından sonra derki;
Yunus Emre: Yine karşılaştık
Tapduk Emre: Eee... yol bu! Yola çıkıp varmayan, yoldan çıkıp varan yoktur.
Düşününce, ne kadar da güzel bir cümle öyle değil mi?
Suriye' yle ipleri kopardığımız an, yoldan çıktığımız andı. Peki yoldan çıkıp da bir yerlere varabildik mi?
El-cevap: Hayır
Demek ki tekrardan doğru yola girmek gerekiyormuş.
Şayet Tabduk Emre haklıysa; tekrar doğru yola girdikten sonra hedeflerimize ulaşacağımızı düşünüyorum. Yaralar sarılır, küsler barışır, hayata dair yeni bir sayfa açılır. Yeter ki yola çıkalım, yoldan çıkmayalım.
https://www.youtube.com/watch?v=bXPqrj_nRf0 (http://www.youtube.com/watch?v=bXPqrj_nRf0#)
-
Ister sevin ister sevmeyin Idlib Suriye toprağı ve Esad denilen herif Suriye devlet başkanı... Halkına nasıl davrandığı zerre umrumda değil. Iki tane arabın kendi içindeki mezhep kavgası yüzünden Türk askerlerinin canlarını yitirmesi benim zoruma gidiyor. Yarın birgün Amerika veya Çin gelip "Türk ordusu Kürtlere soykırım uyguluyor o yüzden biz onların çağrısı üzerine Hakkari ve Sirnaga geldik"diyip ordusunu buraya soksa ve şırnakta hakkaride kafasına göre postane okul vs. açıp artık orası kendi topragiymis gibi davransa merak ediyorum tepkiniz ne olurdu ? Adam buraya yazıyor Esad idlibi bombalıyor diyor. Bombalar cunki içindekilerin ve şuan bize kaçan mültecilerin hepsi Isid zamanında bir avuç tuzla koşmuşlardı iside ve "alevilerin kafasını kesecez" naraları atıyordu. Isid gidince devran döndü kaçtılar. Şuan Suriyenin birçok noktasında sünni alevi karışık normal hayatlarına devam ediyor. Isid ve HTS idlibte sivillerin atasına karışıp saldırıyor arkadaşım bunu burda bilmeyen yok. Ya şu kafayı anlamıyorum ve çok tiksindim. Adamlar (ruslar) 35 askerimize bomba yağdırdı lakin rejimin idlibi bombalaması kadar konuşulmadı. Benim askerin Idlibteki isidci araptan daha az değer gördü. Bunu tarih yazdı, hafızalarada kazıldı. Dune kadar yapılan herşeyi "çok doğru , helal , yanindayiz" diye şak-şaklayanlar bugün suriyede yapılan hataları birbirinin üzerine atıyor. (Kimlerden bahsettiğim anlasilmistir).. Dünyada barisilmayan ülke, lider yoktur , oy kaybetme korkusu vardır.
nerdeyse her kelimesine katıldığım bir yorum olmuş,daha düne kadar türkmen kızlarını pazarlarda köle kimi satanlar bu şerefsizlerin içinde yaşıyor(hepsi elbette değildir.) .
-
@SKYWOLF, o dönem mücadele etmemiz gerekiyordu ama hangi orduyla ? neyle mücadele edeceksiniz ? Muhtemelen 2015'li yıllardan bahsediyorsun. O dönem burada neler konuşuldu bilmiyorum ben 2018 yılında üye oldum. Ama 2015 yıllarında çözüm süreci bitti ve Güney doğuda bütün şehirlerde terörle mücadele başladı. Neredeyse hergün şehit haberleri geliyor. Şehirler harabeye dönmüş. Cizre, Nusaybin gibi şehirlerde sözde öz yönetimler ilan ediliyor. Cumhuriyet tarihinin belki en büyük terör ayaklanmasıyla karşı karşıya kaldık. 10 bin silahlı terörist şehirlerde öz yönetim olan etmişti. Deaş konsolosluk çalışanlarını rehin almış. Kriz üzerine krizler. O sene istanbul , Ankara büyük şehirlerde neredeyse her ay bombalar patlıyordu. Böyle bir durumdaydı. Ve silahlı kuvvetlerde Siha gibi terörle mücadelede çarpan yoktu. Deaş gücünün en zirve dönemindeydi. Bağdat'a kadar dayanmış. Bütün Suriye ve Irak 'ta çok büyük çoğrafya'ya hakimdi. Savaşsaydık binlere yakın kayıp olurdu. Çünkü zırhlı birliklerle bu savaşı yapacaktık FK harekâtında olduğu gibi. Ve deaş'ı en zirve olduğu dönemdi. Ve orduda Fetö hain şebekesi temizlememişti. Kısacası Bu zırhlı birlikle Siha olmadan, ordunun en seçkin birlikleri güneydoğuda iken ve Fetö varken çok büyük hezimet alınabilirdi.
-
Biz de onu diyoruz sayın Mermi ... Siz ne diyorsunuz hep ; "tamam hatalar yapılmış , artık ne yapacağız onu söyleyelim" diyorsunuz ya işte geçmişte bu hataları yapanlar , hatalı çıkarımlarına devam ediyor...
İNAT , İNAT ,İNAT ... Bizim esnek bir devlet olup gelişen olaylara göre konum almamız gerekiyordu...
Tamam hatalı bir işe girip Esad'ı devirme operasyonuna katıldık , artık bizi bu işe sokanların amaçlarının Suriye halkı felan olmadığını anladık değil mi? Rusya da bu işi , üsleri bırakmaz bunu da anladık .Esad'ın gitmeyeceğini de anladık ,Muhalefetin iç savaşı kaybettiğini de anladık ....
Eeee hala bu İNAT niye?
Şimdi şu İNAT etmeyi bırakıp , başımıza örülen YPG tehlikesini bertaraf etmek için Suriye devlet ile çalışmak lazım...
Bu tartışmanın en başında şu soruyu sormuştum...Suriye'de artık bizim esas düşmanımız kim?
Ben , bizim karar vericilerin daha Suriye'de esas düşmanımızın kim olduğunu kavradıklarını bile zannetmiyorum...
Tüm gücümüzle Fırat'ın doğusunu YPG egemenliğinden arındırmak için destek vermeliyiz bu işi kim yapacaksa artık ... Rusya mı olur Suriye mi olur bilmem...
Biz bu fırsatı 30 km. tampon bölge koyup kaybettik...Bu hattı geçip ypg'ye saldırırsak ambargoların kralını yeriz Batı'dan... Bu işi maşa ile Suriye-Rusya üzerinden yapmalıyız...
-
@SKYWOLF, o dönem mücadele etmemiz gerekiyordu ama hangi orduyla ? neyle mücadele edeceksiniz ? Muhtemelen 2015'li yıllardan bahsediyorsun. O dönem burada neler konuşuldu bilmiyorum ben 2018 yılında üye oldum. Ama 2015 yıllarında çözüm süreci bitti ve Güney doğuda bütün şehirlerde terörle mücadele başladı. Neredeyse hergün şehit haberleri geliyor. Şehirler harabeye dönmüş. Cizre, Nusaybin gibi şehirlerde sözde öz yönetimler ilan ediliyor. Cumhuriyet tarihinin belki en büyük terör ayaklanmasıyla karşı karşıya kaldık. 10 bin silahlı terörist şehirlerde öz yönetim olan etmişti. Deaş konsolosluk çalışanlarını rehin almış. Kriz üzerine krizler. O sene istanbul , Ankara büyük şehirlerde neredeyse her ay bombalar patlıyordu. Böyle bir durumdaydı. Ve silahlı kuvvetlerde Siha gibi terörle mücadelede çarpan yoktu. Deaş gücünün en zirve dönemindeydi. Bağdat'a kadar dayanmış. Bütün Suriye ve Irak 'ta çok büyük çoğrafya'ya hakimdi. Savaşsaydık binlere yakın kayıp olurdu. Çünkü zırhlı birliklerle bu savaşı yapacaktık FK harekâtında olduğu gibi. Ve deaş'ı en zirve olduğu dönemdi. Ve orduda Fetö hain şebekesi temizlememişti. Kısacası Bu zırhlı birlikle Siha olmadan, ordunun en seçkin birlikleri güneydoğuda iken ve Fetö varken çok büyük hezimet alınabilirdi.
Savaş sadece sihalara olmuyor. Elimizde 240 F-16 ve bir miktar da F-4 vardı o dönem. Orduda her aman silah var ve onlar süs olsun diye bulundurulmuyor. Bütün dünya Işide karşı asker müdahalelerde bulunurken bizim oturduğumuz yerden seyretmemiz vahim hata ve buna boşu boşuna kulp uydurmaya çalışmayın!
-
@SKYWOLF, o dönem mücadele etmemiz gerekiyordu ama hangi orduyla ? neyle mücadele edeceksiniz ? Muhtemelen 2015'li yıllardan bahsediyorsun. O dönem burada neler konuşuldu bilmiyorum ben 2018 yılında üye oldum. Ama 2015 yıllarında çözüm süreci bitti ve Güney doğuda bütün şehirlerde terörle mücadele başladı. Neredeyse hergün şehit haberleri geliyor. Şehirler harabeye dönmüş. Cizre, Nusaybin gibi şehirlerde sözde öz yönetimler ilan ediliyor. Cumhuriyet tarihinin belki en büyük terör ayaklanmasıyla karşı karşıya kaldık. 10 bin silahlı terörist şehirlerde öz yönetim olan etmişti. Deaş konsolosluk çalışanlarını rehin almış. Kriz üzerine krizler. O sene istanbul , Ankara büyük şehirlerde neredeyse her ay bombalar patlıyordu. Böyle bir durumdaydı. Ve silahlı kuvvetlerde Siha gibi terörle mücadelede çarpan yoktu. Deaş gücünün en zirve dönemindeydi. Bağdat'a kadar dayanmış. Bütün Suriye ve Irak 'ta çok büyük çoğrafya'ya hakimdi. Savaşsaydık binlere yakın kayıp olurdu. Çünkü zırhlı birliklerle bu savaşı yapacaktık FK harekâtında olduğu gibi. Ve deaş'ı en zirve olduğu dönemdi. Ve orduda Fetö hain şebekesi temizlememişti. Kısacası Bu zırhlı birlikle Siha olmadan, ordunun en seçkin birlikleri güneydoğuda iken ve Fetö varken çok büyük hezimet alınabilirdi.
Savaş sadece sihalara olmuyor. Elimizde 240 F-16 ve bir miktar da F-4 vardı o dönem. Orduda her aman silah var ve onlar süs olsun diye bulundurulmuyor. Bütün dünya Işide karşı asker müdahalelerde bulunurken bizim oturduğumuz yerden seyretmemiz vahim hata ve buna boşu boşuna kulp uydurmaya çalışmayın!
F-16 ile vurması kolayda karadan nasıl ilerleyeceksiniz ben onu diyorum. Fırat kalkanı harekâtı tam 6 ay sürdü. 72 şehit verildi. Küçüküc bir alandan bahsediyoruz. 20 tank ile toplam 50 civarı zırhlı araç vuruldu. Irak'tan Suriyeye kocaman bir alandan bahsediyoruz. Işid önüne çıkan herkesi ezip geçiyordu. Bagdat'a dayanmış, Musul'u almış, konsolosluğu kuşatmış rehin almış. Harekâtın yapılması konusunda haklısınız ama hangi orduyla neyle. Üstelik Fetö bütün silahlı kuvvetleri ele geçirmişken. 320 generalin 150'si Fetö çıktı. Hendek olayları sırasında bilerek fazla şehit gelmesi için yapılması gereken şeyleri bile yapmıyorlarmış. Boyle bir durumdaki ordu ile bırakın savaşa ekmek alınmaya bile gidilmez. Güvenemezsiniz üstelik hükümet o dönem Fetö nün ordunun içine bu denli nüfuz ettiğini biliyordu. Ama hamle yapmadılar biraz korktular bence. Hep ertelendi silahlı kuvvetlerde ki Fetö yapılanması. En son düğmeye bastılar askeri şura toplantısında çoğunu emekli edeceklerdi darbe oldu.
-
@SKYWOLF, o dönem mücadele etmemiz gerekiyordu ama hangi orduyla ? neyle mücadele edeceksiniz ? Muhtemelen 2015'li yıllardan bahsediyorsun. O dönem burada neler konuşuldu bilmiyorum ben 2018 yılında üye oldum. Ama 2015 yıllarında çözüm süreci bitti ve Güney doğuda bütün şehirlerde terörle mücadele başladı. Neredeyse hergün şehit haberleri geliyor. Şehirler harabeye dönmüş. Cizre, Nusaybin gibi şehirlerde sözde öz yönetimler ilan ediliyor. Cumhuriyet tarihinin belki en büyük terör ayaklanmasıyla karşı karşıya kaldık. 10 bin silahlı terörist şehirlerde öz yönetim olan etmişti. Deaş konsolosluk çalışanlarını rehin almış. Kriz üzerine krizler. O sene istanbul , Ankara büyük şehirlerde neredeyse her ay bombalar patlıyordu. Böyle bir durumdaydı. Ve silahlı kuvvetlerde Siha gibi terörle mücadelede çarpan yoktu. Deaş gücünün en zirve dönemindeydi. Bağdat'a kadar dayanmış. Bütün Suriye ve Irak 'ta çok büyük çoğrafya'ya hakimdi. Savaşsaydık binlere yakın kayıp olurdu. Çünkü zırhlı birliklerle bu savaşı yapacaktık FK harekâtında olduğu gibi. Ve deaş'ı en zirve olduğu dönemdi. Ve orduda Fetö hain şebekesi temizlememişti. Kısacası Bu zırhlı birlikle Siha olmadan, ordunun en seçkin birlikleri güneydoğuda iken ve Fetö varken çok büyük hezimet alınabilirdi.
Savaş sadece sihalara olmuyor. Elimizde 240 F-16 ve bir miktar da F-4 vardı o dönem. Orduda her aman silah var ve onlar süs olsun diye bulundurulmuyor. Bütün dünya Işide karşı asker müdahalelerde bulunurken bizim oturduğumuz yerden seyretmemiz vahim hata ve buna boşu boşuna kulp uydurmaya çalışmayın!
F-16 ile vurması kolayda karadan nasıl ilerleyeceksiniz ben onu diyorum. Fırat kalkanı harekâtı tam 6 ay sürdü. 72 şehit verildi. Küçüküc bir alandan bahsediyoruz. 20 tank ile toplam 50 civarı zırhlı araç vuruldu. Irak'tan Suriyeye kocaman bir alandan bahsediyoruz. Işid önüne çıkan herkesi ezip geçiyordu. Bagdat'a dayanmış, Musul'u almış, konsolosluğu kuşatmış rehin almış. Harekâtın yapılması konusunda haklısınız ama hangi orduyla neyle. Üstelik Fetö bütün silahlı kuvvetleri ele geçirmişken. 320 generalin 150'si Fetö çıktı. Hendek olayları sırasında bilerek fazla şehit gelmesi için yapılması gereken şeyleri bile yapmıyorlarmış. Boyle bir durumdaki ordu ile bırakın savaşa ekmek alınmaya bile gidilmez. Güvenemezsiniz üstelik hükümet o dönem Fetö nün ordunun içine bu denli nüfuz ettiğini biliyordu. Ama hamle yapmadılar biraz korktular bence. Hep ertelendi silahlı kuvvetlerde ki Fetö yapılanması. En son düğmeye bastılar askeri şura toplantısında çoğunu emekli edeceklerdi darbe oldu.
Fetö vs bunların hepsi bahane. Şu kadar general fetöcü vs ... O kadar yapılanmadan kimsenin haberdar olmaması mantıklı mı? Orduya harekat emrini fetö vermiyor hatırlatırım. Hiçbirşey yapamazsan Işide karşı oluşturulan kolalisyona katılılrsın. Havadan sürekli bombalarsın. Hatta müttefik ülkelere üslerini açarsın. Sınırlarının dibinde o kadar Türkmen katledilirken seyretmezsin.
Arkadaş şu fetö de olmasa ne bahane uyduruacaksınız bilemiyorum. Boş işler bunlar. Sadece ve sadece yönetim zaafiyeti var. Çok açık ve net.
-
Şimdi de küslerin nasıl barıştırılacağı konusunda ki önerile mi sunmak istiyorum. Tarihten misal vereceğim... Türk milleti bir yeri fethetmeden önce O yöreye gazilerini gönderirdi. Bu gazi dediklerimiz, ellerinde tahta kılıçlarla gider ve gönülleri fethederdi. Mesela Balkanlardaki Gül Baba, Sarı Saltuk etkisi günümüzde dahî devam etmektedir. Gönülleri öyle fethetmişlerdir ki halen etkisini devam edebiliyor.
Bi' de günümüzden negatif örnek verelim... Irak' ı bitiren örgütün; Keşnizani, Türkiye' yi bitirme noktasına getiren örgütünse FETÖ olduğu ortaya çıkmıştır. Bunlar hep tarikat görünümlü istihbarat teşkilatlarıdır.
Bizler Suriye' de pozitif birşeyler yapmak istiyoruz öyle değil mi? Demek ki o zaman yeni Gül Babalara, Sarı Saltuklara ihtiyacımız var. Yalnız bu babalar, dedeler Bektaşiydi... Suriyeli muhalifleri Bektaşilikle yola getiremezsin. Demek ki onların Sünni meşrepli Mevlevilik tarzında bir tarikata ihtiyaç var.
Gelelim sadede...
Suriye devletiyle anlaşılır. Suriye devletiyle ortak iki yeni tarikat kurulur. Bir tanesi Alevi-Nusayri kitlenin gönlünü yumuşatması beklenirken, Suriyeli Sünniler için de Mevlevi, Rufai, Kadirî... artık hangi anlayış Suriyelinin meşrebine uyuyorsa ona uygun yumuşak bir tarikat vücuda getirilir. Zaten O coğrafyada bunların kökleri vardır. Bu tarikatlar çiçekler, böcekler, kuşlar, kelebekler ayağından Suriye halkına nüfus etmeye çalışır. Komşuluk ilişkilerinin öneminden girer, küslerin barışmasında ki faziletlerden çıkar. 10,20,30 senelik periyotta gönülleri yumuşatmayı hedefler.
Efendime söyleyeyim...
30 sene sonra yeni jenerasyonlar gelir, eskinin hatıraları eskide kalır. Yeni jenerasyon Suriyeliler, aynı tabaktan yemek yer aynı okullara gider... aradaki küslükler azalır, keskin renkler flulaşır, köşeler törpülenir, huzur ve sükunet içinde yeni bir toplum yapısı meydana getirilir.
Bunların hepsi Suriye Devletiyle ortak yapılır.
Suriye toplumunun içine sızmaya çalışan ve büyük ölçüde sızmış olan Selefi ve Şii damarın etkisi kırılmaya çalışılır. Çünkü bu iki damar, son derece radikal damarlar olup; asıl itibariyle çatışmadan beslenmektedir. Bu şekilde Suriye' deki İran ve Suudi Arabistan etkisi kırılmış olur.
30 sene sonra bir de bakmışsın ki, Suriyelilerin Türk' ten farkı kalmamış. Suriye zaten Türkiye' nin arka bahçesidir ve öyle olmak zorundadır. Türkiye' nin himaye ve garantörlüğünde yeni bir Suriye inşa edilir. Stratejik faydaları ise anlatmakla bitmez.
-
Biz Suriye ile sınırız tıpkı Ermenistan , Yunanistan gibi. Bunlarla komşuysak bunlarla asgari düzeyde anlaşmak zorundayız...
Savaşmak istedikten sonra bırak Yunanistan'ı Suriye'yi , Bulgarlarla bile savaşırsın.
Zor olan barış içinde yaşayıp , araya nifak sokanların gazına gelmemektir...
-
Biz Suriye ile sınırız tıpkı Ermenistan , Yunanistan gibi. Bunlarla komşuysak bunlarla asgari düzeyde anlaşmak zorundayız...
Savaşmak istedikten sonra bırak Yunanistan'ı Suriye'yi , Bulgarlarla bile savaşırsın.
Zor olan barış içinde yaşayıp , araya nifak sokanların gazına gelmemektir...
Hocam O söylediğiniz iş, Yunanistan ve Ermenistan' la pek mümkün değildir. Bakınız niye öyle olduğunu matematikten örnek vererek açıklayacağım. Bakalım hoşuna gidecek mi? :)
Hocam sende iyi bilirsin ki, matematikte rasyonel ve irrassonel sayılar kümesi vardır. Rasyonel sayılar; sayma sayıları, tam sayılar, doğal sayılar dediğimiz; 3,5,7,10....50,100,1000...) gibi sayılarken, İrrasyonel sayılar ondalıklı sayılar olup virgülden sonrasının ucu bucağı bilinmez. En bilineni Pi sayısı olup; 3.14159265358979323846... diyerek sonsuza kadar gider.
İşte hocam, devletler de böyledir. Bi' Rasyonel devletler vardır bi' de İrrasyonel devletler vardır. Bölgemizde Rasyonel devletlere örnek verecek olursak; Türkiye, Rusya, İran, Irak, Suriye gibi devletler Rasyonel devletlerken; Yunanistan ve Ermenistan ayarında ki devletler İrrasyonel devletlerdir.
Rasyonel devletlerle bi' ortak noktada buluşabilirken, İrrasyonel devletlerle ortak noktaları bulmanın imkanı ihtimali yoktur. Niye yoktur hocam? Çünkü virgülden sonrasının ucu bucağı yoktur. Sonsuzluğun içinde, hangi ortak noktada buluşacaksın! Adam başına 3 koymuş, ondan sonrasını saydırıyor.
Mora Yarımadası benim dedikten sonra; Taselya benim, Batı Trakya benim, Egenin batısı benim, doğusu benim, adalar benim, Ege denizinin tamamı benim, Doğu Akdeniz benim, Kıbrıs benim, Batı Anadolu benim, İstanbul benim, tee Trabzon' a kadar benim diyor yahu! İrrasyonelliği görebiliyor musun?
Aynı şekilde Ermenistan...! Ora benim, bura benim; Karabağ benim, Van, Muş, Kars, Ağrı dağı benim... yetmedi bi' de bana tazminat ödeyeceksin. 1.5 milyon Ermeni'yi katlettin diyor.
Şimdi bu irrasyonel adamalarla neyi konuşacak, hangi noktalarda uzlaşacaksın. Adamların isteklerinin sonu yok, virgülden sonrasının haddi hesabı yok! Ama rasyonel devletler öyle mi? 3' se 3; 5 ise 5 hocam. Bitti...
Bu örneği insan hayatına da uyarlayabilirsin.
Mülayim bir adamın, sabahta akşama kadar car car öten bir karısı olduğunu düşün. En sonunda mülayim adam ne yapar hocam? Sabahtan akşama kadar vik, vik, vik,vik... Yetti ulan gayrı dedikten sonra ağzının payını verir değil mi hocam? Ondan sonra; kocacığım sana limonlu bir ıhlamur pişireyim mi? dediğine şahit olursunuz.
Bu örnek biraz abes kaçmış olabilir ama; Ermenistan ile Yunanistan' ın ağzının tam ortasına iki tane çakmak gerekiyor.
-
Bu örnek biraz abes kaçmış olabilir ama; Ermenistan ile Yunanistan' ın ağzının tam ortasına iki tane çakmak gerekiyor.
+1
Ama kesmez...
Eşek sudan gelinceye kadar...
-
TSK’dan İdlib’e büyük sevkiyat
İdlib’de, Rusya destekli Suriye rejimi ile muhalifler arasında tansiyon son dönemde yükselirken, Türk Silahlı Kuvvetleri kentin güneyinde yeni bir üs inşa etmeye başladı ve bölgeye büyük bir askeri sevkiyat gerçekleştirdi.
SEYFETTİN ERSÖZ Ankara
Sahadaki kaynaklar hem muhaliflerin hem de rejim güçlerinin olası büyük çatışmalar için İdlib güneyindeki cephe hatlarına bir süredir yığınak yaptığını aktarırken, önceki gün de Cisr eş-Şuğur yakınlarındaki Mare, Rejime ait savaş uçaklarınca bombalandı. Bombardımanda 2 kişi hayatını kaybetti, 13 kişi de yaralandı.
Rejim güçlerinin İdlib’in güneyindeki köyleri bombalamasına misilleme olarak muhalif gruplar da, Cebel Zaviye’nin güneyindeki rejim hedeflerini füze ve topçu atışları ile vurdu. Gelişmeleri yakından takip eden TSK ise bölgeye büyük bir askeri sevkiyat gerçekleştirdi.
Zırhlı araçlar, tanklar, toplar ve mühimmat taşıyan yaklaşık 70 araçtan oluşan konvoy Kafr Lossin bölgesinden geçerek önceki gün İdlib’e giriş yaptı. Askeri konvoy, özellikle İdlib’in güneyindeki TSK gözlem noktalarına takviye edildi. Öte yandan TSK, İdlib güneyindeki Kufuhin tepesinde yeni bir üs inşasına başladı.
https://www.milliyet.com.tr/gundem/tskdan-idlibe-buyuk-sevkiyat-6331289 (https://www.milliyet.com.tr/gundem/tskdan-idlibe-buyuk-sevkiyat-6331289)
-
‘Suriye ve Rusya savaş suçu işledi’
İnsan Hakları İzleme örgütü (HRW), Suriye ve Rusya’nın İdlib’de sivil yerleşim birimlerini bombaladığını, bunun “İnsanlığa karşı savaş suçu” kapsamına alınabileceğini açıkladı. Örgüt, Türkiye’ye sivilleri koruma çağrısı yaptı.
NAMIK DURUKAN Ankara
İdlib ve çevresinde Nisan 2019 ile Mart 2020 tarihleri arasında sivil hedeflere yönelik hava ve kara operasyonlarını inceleyen HRW, 167 sayfalık bir rapor yayınlayarak bölgedeki duruma dikkat çekti. Operasyonlarda okul ve hastanelerin dahi sistematik olarak hedef alındığı ifade edilen raporun “İdlib’de Hayatı Hedef Almak” başlıklı bölümünde, 46 bombalı saldırı incelendi.
‘Kasten vuruyorlar’
Yüzlerce fotoğraf, uydu görüntüsü ve ayrıca uçuş kayıtlarına yer verilen raporda saldırıların “açıkça savaş suçu olduğu, insanlığa karşı suç anlamına geldiği” kaydedildi.
Örgütün Genel Direktörü Kenneth Roth, Reuters TV’ye yaptığı açıklamada, “Hastaneleri, okulları, çarşıları, yerleşim yerlerini vuruyorlar. Yanlışlıkla ya da güya teröristleri hedef almak isterken de değil, kasten” diye konuştu. Moskova ve Şam yönetimi, bölgede sivilleri ayrım gözetmeden bombaladıkları iddiasını reddederken, HRW aralarında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Suriye rejimi Başkanı Beşar Esad’ın aralarında bulunduğu 10 üst düzey Rus ve Suriyeli sivil ve askeri yetkilinin isimlerini yayınlayarak, saldırılardan sorumlu tutulması gerektiğini belirtti.
https://www.milliyet.com.tr/dunya/suriye-ve-rusya-savas-sucu-isledi-6331288 (https://www.milliyet.com.tr/dunya/suriye-ve-rusya-savas-sucu-isledi-6331288)
-
Suriyenin idlip bolgesinde, Hama kuzeyindeki Murek gozlem noktamizi sesizce bosaltiyoruz. Hatirlandigi gibi bu usun bulundugu bolge rejim bolgesi icerisinde kalip islevseligini yitirmisti . " Sn CB o gunlerde ,biz rejim guclerini gozlem noktalarimizin gerisine itecegiz demis olsada" Neticede us islevini kaybetmis oldugu icin kuzeye cekilmesi gec de olsa dogru karar.
-
Selamlar,
Dün Cerablus'a 2 balistik füze atıldı ve füzelerin Lazkiye/Rus Donanma bataryasından ateşlendiği tespit edilmiş durumda..
Rusya, Azerbaycan'da kaybettiği pozisyonu dengelemek için yine aynı taktiği kullanıyor... Kısacası, Kış kışlığını, Rus Rusluğunu yapıyor..
Böyle elini açıktan göstermesinin diğer kuvvetle muhtemel sebebi ise,
İdlib'de gözlem noktasının, güvenli bölge hattına çekilmesi. Peki bu yer değişikliğinin nedeni acaba çok yakın zamanda İdlib'de ve eş zamanlı bir kaç bölgede başlatmayı planladıkları harekat mı? Zira Harekatı, Rusya-İran-Mısır milisleri ile planlıyorlardı ve zayıf halkamız Morek'deki gözlem noktasıydı.. Güneyden gelen bilgiler; TSK'nın bölgeye yaptığı ciddi yığınağın (HSS sahası dahil) meyvesini almak için, birkaç hafta içinde harekete geçeceği yönünde...
Yine güneyden gelen güncel,
Derbesiye ve Malikiye sınır hattında, TSK unsurlarının olağan dışı hareketliliği olduğu yönünde( blokları kaldırılması dahil.)
-
Selamlar,
Dün Cerablus'a 2 balistik füze atıldı ve füzelerin Lazkiye/Rus Donanma bataryasından ateşlendiği tespit edilmiş durumda..
Rusya, Azerbaycan'da kaybettiği pozisyonu dengelemek için yine aynı taktiği kullanıyor... Kısacası, Kış kışlığını, Rus Rusluğunu yapıyor..
Böyle elini açıktan göstermesinin diğer kuvvetle muhtemel sebebi ise,
İdlib'de gözlem noktasının, güvenli bölge hattına çekilmesi. Peki bu yer değişikliğinin nedeni acaba çok yakın zamanda İdlib'de ve eş zamanlı bir kaç bölgede başlatmayı planladıkları harekat mı? Zira Harekatı, Rusya-İran-Mısır milisleri ile planlıyorlardı ve zayıf halkamız Morek'deki gözlem noktasıydı.. Güneyden gelen bilgiler; TSK'nın bölgeye yaptığı ciddi yığınağın (HSS sahası dahil) meyvesini almak için, birkaç hafta içinde harekete geçeceği yönünde...
Yine güneyden gelen güncel,
Derbesiye ve Malikiye sınır hattında, TSK unsurlarının olağan dışı hareketliliği olduğu yönünde( blokları kaldırılması dahil.)
Harekete kime karşı ve nereye doğru geciyor?
PYD'ye karşı mi?
1 haftada ateşkese zorlamasinlar yine bizi?
Birsey çıkacağını sanmıyorum, keşke taş üstünde taş birakmadan bütün PYD arazisini alsalar...
-
Sn GökBörü,
Suriye kuzeyinin böyle geçen her günü hepimiz taktir ederiz ki, Türkiye'nin güvenlik politikası ve geleceği açısından sürdürülebilir bir durum değil. Bu durumun devam etmemesi adına yaptığımız anlaşmalarla, aslında sonra yerine getirmedikleri gereksinim dolasıyla da hukuki olarak mudahale hakkımızı doğurmuş durumda.. Zaten Suriye yi çözmeden attığımız her adımda, ayağımıza yine suriye angajmanını koyuyorlar..
İleri seviyede stratejilerimizin olgunlaşması için, İdlib, Menbiç, Ayn el arap, derbesiye ve Malikiye bölgelerinde ki tehditi bertaraf etmemiz elzem ki buna bu bölgelerde her gün gelişen askeri ve politik tahkimatın artırıldığını eklersek, önümüzdeki aylar çok krıtik.. Buna pandeminin getirdiği yeni konjonktürde musayit.
Rus himayesinde ki Rejim, İran milisleri ve Mısırdan gelen 870 civarı asker ile İdlidte M5 yoluna kadar bir harekat planlanıyor ve ciddi yıpınak yapılmış durumda. Buna karşılık çok daha büyük bir yığınağı TSK, M5 hattına yapmış durumda..
Rusyanın olası İdlib hamlesine karşı, hem idlibde hemde Diğer Rusların anlaşmayla söz verip, yerine germediği bölgelere eş zamanlı harekat sözkonusu olabilir..
Özellikle Derbesiyede harekat hazırlığı olduğu çok bariz..
-
Rus savaş uçakları vurdu! Çok sayıda ölü var...
Rus savaş uçakları, Suriye'nin İdlib ilinde ılımlı muhaliflerin eğitim kampını vurdu, çok sayıda asker hayatını kaybetti.
Askeri muhalif kaynaklardan edinilen bilgiye göre, İdlib'in batısındaki Duveyle köyünde konuşlu SMO'ya bağlı Feylaku'ş Şam güçleri havadan vuruldu.
SMO'nun eğitim alanına düzenlenen saldırıda çok sayıda asker hayatını kaybetti.
Kaynaklar, saldırıyı gerçekleştiren savaş uçaklarının Rusya'ya ait olduğunu bildirdi.
İDLİB'DEKİ DURUM
Türkiye, Rusya ve İran arasında 4-5 Mayıs 2017'de gerçekleşen Astana toplantısında, İdlib ve komşu illerin (Lazkiye, Hama ve Halep vilayetleri) bazı bölgeleri, Humus ilinin kuzeyi, başkent Şam'daki Doğu Guta ile ülkenin güney bölgeleri (Dera ve Kuneytra vilayetleri) olmak üzere 4 "gerginliği azaltma bölgesi" oluşturuldu.
Ancak rejim ve İran destekli teröristler, Rusya'nın hava desteğiyle 4 bölgeden 3'ünü ele geçirip İdlib'e yöneldi. Türkiye, Eylül 2018'de Rusya ile ateşkesi güçlendirmek için Soçi'de ek mutabakata vardı.
Rusya ve rejim güçleri, Mayıs 2019'da tüm bölgeyi ele geçirmek için operasyonlara başladı ve İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi içinde çok sayıda büyük yerleşimi ele geçirdi.
Son olarak Türkiye ve Rusya arasında 5 Mart'ta Moskova'da yeni bir mutabakat sağlandı.
Rejim güçlerinin zaman zaman ihlal ettiği ateşkes büyük ölçüde korunuyor. 2017-2020 döneminde yaklaşık 2 milyon sivil, Rusya ve rejim güçlerinin saldırılarında Türkiye sınırına yakın bölgelere göç etmek zorunda kaldı.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/rus-savas-ucaklari-idlibde-suriye-milli-ordusunu-vurdu-41646115 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/rus-savas-ucaklari-idlibde-suriye-milli-ordusunu-vurdu-41646115)
-
Biz de karşılık olarak ypg yi vuralım başta Ayn El Arab olmak üzere madem öyle.Böylece bir taşla iki kuş vurulmuş olur zaten bizim asıl derdimiz ve bizim için en büyük tehdit ypg yapılanmasıdır orada.
-
Rus savaş uçakları vurdu! Çok sayıda ölü var...
Rus savaş uçakları, Suriye'nin İdlib ilinde ılımlı muhaliflerin eğitim kampını vurdu, çok sayıda asker hayatını kaybetti.
Askeri muhalif kaynaklardan edinilen bilgiye göre, İdlib'in batısındaki Duveyle köyünde konuşlu SMO'ya bağlı Feylaku'ş Şam güçleri havadan vuruldu.
SMO'nun eğitim alanına düzenlenen saldırıda çok sayıda asker hayatını kaybetti.
Kaynaklar, saldırıyı gerçekleştiren savaş uçaklarının Rusya'ya ait olduğunu bildirdi.
İDLİB'DEKİ DURUM
Türkiye, Rusya ve İran arasında 4-5 Mayıs 2017'de gerçekleşen Astana toplantısında, İdlib ve komşu illerin (Lazkiye, Hama ve Halep vilayetleri) bazı bölgeleri, Humus ilinin kuzeyi, başkent Şam'daki Doğu Guta ile ülkenin güney bölgeleri (Dera ve Kuneytra vilayetleri) olmak üzere 4 "gerginliği azaltma bölgesi" oluşturuldu.
Ancak rejim ve İran destekli teröristler, Rusya'nın hava desteğiyle 4 bölgeden 3'ünü ele geçirip İdlib'e yöneldi. Türkiye, Eylül 2018'de Rusya ile ateşkesi güçlendirmek için Soçi'de ek mutabakata vardı.
Rusya ve rejim güçleri, Mayıs 2019'da tüm bölgeyi ele geçirmek için operasyonlara başladı ve İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi içinde çok sayıda büyük yerleşimi ele geçirdi.
Son olarak Türkiye ve Rusya arasında 5 Mart'ta Moskova'da yeni bir mutabakat sağlandı.
Rejim güçlerinin zaman zaman ihlal ettiği ateşkes büyük ölçüde korunuyor. 2017-2020 döneminde yaklaşık 2 milyon sivil, Rusya ve rejim güçlerinin saldırılarında Türkiye sınırına yakın bölgelere göç etmek zorunda kaldı.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/rus-savas-ucaklari-idlibde-suriye-milli-ordusunu-vurdu-41646115 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/rus-savas-ucaklari-idlibde-suriye-milli-ordusunu-vurdu-41646115)
Rus savas ucaklarinin Idlipteki hava saldirisinin, daglik karbag olayi carcevesinde degerlendirlmesi gerektigini dusunuyorum. " Kanimca mesaj ve misilleme"
-
Suriye'de tabiri caiz ise, kıyametin kopması çok yakın.. ABD ile el yükseltildi, En büyük siyasi destek buldukları Fransa ile keza aynı. Rusya Karabağdan dolayı sıkıştı ama mudahale kendisi dahil İran'nıda ateşe atabileceğinden yumuşak karnı olarak ortaya çıktı..
Daha önceden Türkiye'nin yumuşak karnı olduğunu düşündüğü İdlib de ciddi yığınak yaparak, koz olarak kullandı fakat Türkiye bölgeye çok büyük bir tahkimat yapınca, olası harekatın kendine büyük risk doğurup İdlib kozunu kaybetmesine sebep olacağının bilmekte bunun için düşük yoğunluklu çatışmaları sürdürme yolunu seçti..
Türkiye ise özellikle, İdlib, Münbiç, Derbesiye ve Kuzey Irakta tutulan Metina bölgesinin devamı olan Malikiye de çıkacak bir kıvılcımı kolluyor... Hatta karşı taraflar farkında oldukları için, kıvılcımı kendimizde çıkartabiliriz..
-
I. Korfez savasindan itibaren Kuzey Irak'ta ne olduysa, Kuzey Suriyede oluyor...
K. Irak sadece harita uzerinde Iragin parcasi, o kadar. Irak ordusunun, polisinin girmesi bile yasak, sozde Irak topragi.Kendi ordusu, mecilisi,bayragi, vergi toplama yetkisi, uluslararsi iliskileri ve antlasmalari, burokratlari,diplomatlari vs. var. Devlet olma kapasitesini, altyapsini olusturuyor ve konjonkturun uygun olacagi gunu bekliyor.
Kuzey Irak gibi bir yapilanma Kuzey Suriyede istenmiyorsa en kisa surede cok genis ve kapsamli bir harekatin yapilmasi ve butun YPG cografyasinin elimize gecmesi sart.Masaya oturuldugu zamanda, her turlu federal yapiya karsi cikmak lazim.
Yoksa 30-40 sene sonra iki ozerk bolge (Kuzey Irak ve Kuzey Suriye) bagimsizlik ilan edip, birlesip birde bizden toprak talep ederse sasirmayin..
Butun riskleri goze alip girmemiz lazim.Film ayni film, once kulturel ozerklik, sonra ozerklik, sonra daha genis ozerklik, sonra sartlar olustugunda bagimsizlik, Osmanlinin son 100 yili...
Ya YPG ya biz tercihine zorlamamiz lazim, hem ABD hem Rusya'yi. Inanin akilli, kararli ve guclu hamlelerle bu konuda geri bastirabiliriz..Kafayi tamamen yemedilerse Turkiye'den YPG icin vazgececek devlet yoktur..
20-30 km derinlikte taktiksel kazanimlarla stratejik durum degismez...Sinir boyunca 100-150km derine inersen degisebilir..Icabinda etnik yapiyi bile degistirelim..
"Oralarda ne isimiz var" mantigi ile birgun bir bakarsin "oralar" kapinin onu olmus..
-
Hesapsız kitapsız daldılar Suriye batağına , biz de forumca ülkeyi bataklıktan çıkarmaya çalışıyoruz.
Ben sayfalar önce yorumumu yaptım. Bu Suriye olayı 50 sene etkileriyle birlikte bize bela olacak...Bundan maalesef kaçış yok...
Siz idlib,münbiç vb. lokal düşünüyorsunuz , İsrail asla ve asla böyle parçalanmış bir Suriye'nin toparlanmasına asla vermez. Bölgedeki grupları , çatışmaları sürekli kaşır...
İsrail tarihinin en büyük düşmanını , müslüman devletlere parçalattı İsrail , biz de buna olur verdik... Aferin bize , kendimizle ne kadar gurur duysak azdır...
-
(https://i.hizliresim.com/jR836f.jpg) (https://hizliresim.com/jR836f)
-
Esad şuan tüm dunya tarafından Suriye devlet başkanı olarak tanınan kişi... Suriye Devlet Başkanı halkına ülkenize dönün diyor. Bizimkiler ise "ülkenizde savaş bitti , artık gidin" demiyor. Tüm bunlar olurken benim askerim idlibte şehit olmaya devam ediyor... Ben bir Türk evladı olarak Idlibteki araplar yüzünden askerimin şehit olması benim zoruma gidiyor. Bana faşist yada ırkçı diyebilirsiniz - ki ben ırkçı bir adamımdır. Araplar için ölmeye meraklı varsa gönüllü gidip ölebilir...Vatani milleti için asker olmuş insanları idlibte araplar yüzünden şehit veriyoruz.. Suriyedeki beka sorunu lafları bitti , Suriyedeki pkk devleti lafları bitti , bunlar hakkında asla tek kelam laf yok ama devamlı şehit veriyoruz. Neden ? Araplar yüzünden...Nedir bizdeki bu arap sevdası yahu... Filistinden çok Filistinci , Araptan çok Arapci oldular. Islam dinine inanmak , Türk kültürünü Türk töresini, Türk yaşam kültürünü unutup arap gibi yaşamak anlamına mı geliyor. Ben ne batıdaki Ingiliz gibi nede bedevi arap gibi yaşamak istemiyorum. Ben Türküm,.Bir zahmet bizi yönetenlerde biraz Türk olduğunu hatırlayıp, Türk milleti ve Devletinin menfaatlerini on planda tutsunlar. Ben araplar yüzünden Türk gençlerinin toprak olmasını hazmedemiyorum.
-
@Tong Yabgu
Aslında orada Araplar için şehit olmuyoruz. Ne oradaki askerlerin kafasında böyle bir şey var, ne de emir veren komutanların veya siyasetçilerin...Ancak bu argümanı dillendiren güruh da yok değil. Bu güruhun farklı zamanlarda;
"Libya' da ne işimiz var!",
"Sihalar insan haklarını ihlal ediyor! ( Teröristleri avladıktan sonra. )",
" Türkiye Işid' e yardım ediyor."
" Türkiye Doğu Akdeniz'de gerginliği artırıyor."
"Türkiye Karabağ' da savaşı körüklüyor"
gibi iddiaları ortaya atanlarla aynı eksende olduğuna emin olabilirsiniz.
Konuya dönecek olursak; Bölgeye ilgisi olan her Batı ülkesinin, Esad' ın, Putin' in, Arap liderlerinin ve Türk halkının da bildiği üzere orası Misak-ı Milli topraklarıdır. Herkesin farkında olduğu bu gerçek bir sır değildir ve Türkiye' nin orada bulunma amacı çok açıktır. Türk askeri bir daha o topraklardan çıkmayacak.
Ayrıca; Şehitlerimize, "Araplar için toprak oldular" şeklindeki sözünüz, onlara yapılabilecek en büyük hakaretlerden biridir. Konuyu iyi idrak edebilirseniz onların Vatan toprağı için şehit olduklarını anlarsınız.
-
Yani "biz Suriye topraklarını işgal ettik(sizin tabirinizle orası zaten misak-ı milli toprakları) artık çıkmayacağız , orası bizim " mi? diyorsunuz...
-
Yani "biz Suriye topraklarını işgal ettik(sizin tabirinizle orası zaten misak-ı milli toprakları) artık çıkmayacağız , orası bizim " mi? diyorsunuz...
Hayır işgal etmedik. Topraklarımızın bir kısmını kurtardık.
(https://21yyte.org/media/k2/items/cache/782800c2b9ce8e49bfa28c77169909d4_XL.jpg)
-
Yani "biz Suriye topraklarını işgal ettik(sizin tabirinizle orası zaten misak-ı milli toprakları) artık çıkmayacağız , orası bizim " mi? diyorsunuz...
Hayır işgal etmedik. Topraklarımızın bir kısmını kurtardık.
(https://21yyte.org/media/k2/items/cache/782800c2b9ce8e49bfa28c77169909d4_XL.jpg)
Ya birader madem toprağını kurtarıyordun neden rusyaya bıraktın sınırlarını dalga mı geçiyorsun. Bu platformda kimse iha ve sihalara tek laf etmez edemez. Bu platformda kimse vatan toprakları için tek kelam etmez edemez. Bu platformda kimse Türk askerinin savaştığı düşmana sempati duymaz duyamaz. Ama bu platformda kimsede salak değil. Anlatabiliyor muyum ? Benim askerim idlibte ısid artıkları yüzünden şehit oluyor. Cunki şuanda idlibte olan kitle ısid suriyede cirit atarken beraber hareket eden kitleydi. Bak tekrar ediyorum bu platformda kimse gerizekalı değil cunki bazı kurduğunuz cümleler karşı tarafı salak yerine koyduğunuzu gösteriyor. Ben askerim idlibte şehit oluyor diyorum , libya diyorsun iha diyorsun falan filan... Idlibi bu ülke insanı için ikinci canakkale ilan edenler oldu. Suriyenin dogusu sınır boyunca almıştık. Madem vatan toprağıydı utanmadılar mı rusyaya bırakırken? Ben ateist bir Türk irkcisiyim. Benim arap berberi yada ne haltsa Türk olmadığı sürece diğer halklara bakış açım, senin polinezya tanrısı lunuya bakış açına benzer yani "hiç "... Farklı yerlerden bakıyoruz. Bop esbaskaniyiz diye amerikanın lafiyla suriyeye girdik , kendi topragimizdan kendi mezarımızı kaçırdık. Tüm dünya hayran kaldı diyede halka pompaladık. Suriyeden kaçan isidlileri ülkeye doldurduk. Sonra biri çıkıyor idlib bizim toprağımız. Hayır Suriyeden yana sende olan tek şey heran kendini patlatma potansiyeline sahip binlerce hatta milyonlarca ısid sempatizanı...
Konuşma/yazma seklim biraz serttir ve bu sertlik şahsına değil yanlis anlama lutfen yapılan tüm yanlışlar ister istemez bizleride etkiliyor aksi halde bu platformdaki herkes kibar bir insan olduğumu bilir...
-
Esad şuan tüm dunya tarafından Suriye devlet başkanı olarak tanınan kişi... Suriye Devlet Başkanı halkına ülkenize dönün diyor. Bizimkiler ise "ülkenizde savaş bitti , artık gidin" demiyor. Tüm bunlar olurken benim askerim idlibte şehit olmaya devam ediyor... Ben bir Türk evladı olarak Idlibteki araplar yüzünden askerimin şehit olması benim zoruma gidiyor. Bana faşist yada ırkçı diyebilirsiniz - ki ben ırkçı bir adamımdır. Araplar için ölmeye meraklı varsa gönüllü gidip ölebilir...Vatani milleti için asker olmuş insanları idlibte araplar yüzünden şehit veriyoruz.. Suriyedeki beka sorunu lafları bitti , Suriyedeki pkk devleti lafları bitti , bunlar hakkında asla tek kelam laf yok ama devamlı şehit veriyoruz. Neden ? Araplar yüzünden...Nedir bizdeki bu arap sevdası yahu... Filistinden çok Filistinci , Araptan çok Arapci oldular. Islam dinine inanmak , Türk kültürünü Türk töresini, Türk yaşam kültürünü unutup arap gibi yaşamak anlamına mı geliyor. Ben ne batıdaki Ingiliz gibi nede bedevi arap gibi yaşamak istemiyorum. Ben Türküm,.Bir zahmet bizi yönetenlerde biraz Türk olduğunu hatırlayıp, Türk milleti ve Devletinin menfaatlerini on planda tutsunlar. Ben araplar yüzünden Türk gençlerinin toprak olmasını hazmedemiyorum.
+1
Keşke +10 verebilsem. Bravo !
-
Bir cinayeti kimin işlediğini bulmak için bu cinayetten kim fayda sağladı ona bakmak lazım...
Vallahi ben bu olaylarda en büyük kâr eden iki ülke görüyorum.
İsrail ve Rusya... Türkiyenin payına da ne düştü , takdiri size bırakıyorum...
-
Üslubunuz konusunda haklısınız. Gerçekten çok sıkıntılı.
Evet bu platformda kimse salak değil. Bu konuda da haklısınız. İşte bu yüzden Türkiye' nin Suriye' deki varlığını Türk halkına sorgulatmaya yönelik algı operasyonlarını yemiyorum. Şu an bizim hakim olduğumuz yerleri Türk kaymakamları yönetiyor, Türk askerleri koruyor, Türk lirası ile ticaret yapılıyor, Türk malları satılıyor, PTT posta taşıyor vs... Şu an orası resmi olmasa da kabul edilmiş Türk toprakları.
İdlib' de bazı gözlem noktalarını boşaltmış olmamız Suriye' den çekildiğimiz anlamına gelmiyor. Tam aksine Sıradaki operasyon için hazırlık anlamına geliyor.
-
Esad şuan tüm dunya tarafından Suriye devlet başkanı olarak tanınan kişi... Suriye Devlet Başkanı halkına ülkenize dönün diyor. Bizimkiler ise "ülkenizde savaş bitti , artık gidin" demiyor. Tüm bunlar olurken benim askerim idlibte şehit olmaya devam ediyor... Ben bir Türk evladı olarak Idlibteki araplar yüzünden askerimin şehit olması benim zoruma gidiyor. Bana faşist yada ırkçı diyebilirsiniz - ki ben ırkçı bir adamımdır. Araplar için ölmeye meraklı varsa gönüllü gidip ölebilir...Vatani milleti için asker olmuş insanları idlibte araplar yüzünden şehit veriyoruz.. Suriyedeki beka sorunu lafları bitti , Suriyedeki pkk devleti lafları bitti , bunlar hakkında asla tek kelam laf yok ama devamlı şehit veriyoruz. Neden ? Araplar yüzünden...Nedir bizdeki bu arap sevdası yahu... Filistinden çok Filistinci , Araptan çok Arapci oldular. Islam dinine inanmak , Türk kültürünü Türk töresini, Türk yaşam kültürünü unutup arap gibi yaşamak anlamına mı geliyor. Ben ne batıdaki Ingiliz gibi nede bedevi arap gibi yaşamak istemiyorum. Ben Türküm,.Bir zahmet bizi yönetenlerde biraz Türk olduğunu hatırlayıp, Türk milleti ve Devletinin menfaatlerini on planda tutsunlar. Ben araplar yüzünden Türk gençlerinin toprak olmasını hazmedemiyorum.
+1
Keşke +10 verebilsem. Bravo !
Bende keske eksi 10 verebilsem.
Sayin Asslan durumu cok net izah etti.
-
Esad şuan tüm dunya tarafından Suriye devlet başkanı olarak tanınan kişi... Suriye Devlet Başkanı halkına ülkenize dönün diyor. Bizimkiler ise "ülkenizde savaş bitti , artık gidin" demiyor. Tüm bunlar olurken benim askerim idlibte şehit olmaya devam ediyor... Ben bir Türk evladı olarak Idlibteki araplar yüzünden askerimin şehit olması benim zoruma gidiyor. Bana faşist yada ırkçı diyebilirsiniz - ki ben ırkçı bir adamımdır. Araplar için ölmeye meraklı varsa gönüllü gidip ölebilir...Vatani milleti için asker olmuş insanları idlibte araplar yüzünden şehit veriyoruz.. Suriyedeki beka sorunu lafları bitti , Suriyedeki pkk devleti lafları bitti , bunlar hakkında asla tek kelam laf yok ama devamlı şehit veriyoruz. Neden ? Araplar yüzünden...Nedir bizdeki bu arap sevdası yahu... Filistinden çok Filistinci , Araptan çok Arapci oldular. Islam dinine inanmak , Türk kültürünü Türk töresini, Türk yaşam kültürünü unutup arap gibi yaşamak anlamına mı geliyor. Ben ne batıdaki Ingiliz gibi nede bedevi arap gibi yaşamak istemiyorum. Ben Türküm,.Bir zahmet bizi yönetenlerde biraz Türk olduğunu hatırlayıp, Türk milleti ve Devletinin menfaatlerini on planda tutsunlar. Ben araplar yüzünden Türk gençlerinin toprak olmasını hazmedemiyorum.
+1
Keşke +10 verebilsem. Bravo !
Bende keske eksi 10 verebilsem.
Sayin Asslan durumu cok net izah etti.
sen birşey verme , biriktir eurolari sonra Q7 ile Turkiyeye gelip boğaza bakan villanda elindeki bordeaux şarabını içerek biz fakirlere üzülürsün :P :D
-
Üslubunuz konusunda haklısınız. Gerçekten çok sıkıntılı.
Evet bu platformda kimse salak değil. Bu konuda da haklısınız. İşte bu yüzden Türkiye' nin Suriye' deki varlığını Türk halkına sorgulatmaya yönelik algı operasyonlarını yemiyorum. Şu an bizim hakim olduğumuz yerleri Türk kaymakamları yönetiyor, Türk askerleri koruyor, Türk lirası ile ticaret yapılıyor, Türk malları satılıyor, PTT posta taşıyor vs... Şu an orası resmi olmasa da kabul edilmiş Türk toprakları.
İdlib' de bazı gözlem noktalarını boşaltmış olmamız Suriye' den çekildiğimiz anlamına gelmiyor. Tam aksine Sıradaki operasyon için hazırlık anlamına geliyor.
Sayın assslan bırakın allah aşkına! Biz süper güç değiliz öyle burası artık benim toprağım diyecek durumumuz yok Doğu Akdeniz'de kendi MEB alanımızı korumaya çalışırken herifler yaptırım ile tehdit ediyorlar bizi, yarın yeter artık çıkın Suriye'den dediklerinde, hayır artık burası bizim mi diyeceksiniz? Güvenliğimiz için elbette Suriye-Irak fark etmeksizin operasyon ve harekat yapılacak ama burası benim toprağım demek bambaşka bir dünya ki bu söylem fazla hayalperest bir söylem.
-
(https://i.hizliresim.com/jR836f.jpg) (https://hizliresim.com/jR836f)
Bu resim misakı milli felan değil ; başka bir şey anlatıyor?
-
Üslubunuz konusunda haklısınız. Gerçekten çok sıkıntılı.
Evet bu platformda kimse salak değil. Bu konuda da haklısınız. İşte bu yüzden Türkiye' nin Suriye' deki varlığını Türk halkına sorgulatmaya yönelik algı operasyonlarını yemiyorum. Şu an bizim hakim olduğumuz yerleri Türk kaymakamları yönetiyor, Türk askerleri koruyor, Türk lirası ile ticaret yapılıyor, Türk malları satılıyor, PTT posta taşıyor vs... Şu an orası resmi olmasa da kabul edilmiş Türk toprakları.
İdlib' de bazı gözlem noktalarını boşaltmış olmamız Suriye' den çekildiğimiz anlamına gelmiyor. Tam aksine Sıradaki operasyon için hazırlık anlamına geliyor.
Sayın assslan bırakın allah aşkına! Biz süper güç değiliz öyle burası artık benim toprağım diyecek durumumuz yok Doğu Akdeniz'de kendi MEB alanımızı korumaya çalışırken herifler yaptırım ile tehdit ediyorlar bizi, yarın yeter artık çıkın Suriye'den dediklerinde, hayır artık burası bizim mi diyeceksiniz? Güvenliğimiz için elbette Suriye-Irak fark etmeksizin operasyon ve harekat yapılacak ama burası benim toprağım demek bambaşka bir dünya ki bu söylem fazla hayalperest bir söylem.
Şimdi buna inanıp inanmamak konusunda herkes özgürdür. Hatta fikir olarak da kiminin hoşuna gider, kiminin hoşuna gitmez. Ama gerçek şu ki orada olma sebebimiz budur.
Ancak şunu diyebilirim ki şu an o bize yaptırım tehdidinde bulunan, iddianıza göre yeter artık çıkın diyecek güçlerden biri olan AB bizi Kıbrıs' ta yani kendi topraklarında işgalci olarak görüyor. Peki çıkartabiliyor mu? İlan ettiğimiz MEB' i kendi sınırlarında görüyor. Peki ne oldu? Orada sismik araştırma yaptık mı? Engellemeye çalışanların karşısına gemilerle çıktık mı?
Bizi Suriye' den kimse çıkartamaz. Zaten çıkartabilecek olsalar şimdiye çoktan çıkartmışlardı.
-
Üslubunuz konusunda haklısınız. Gerçekten çok sıkıntılı.
Evet bu platformda kimse salak değil. Bu konuda da haklısınız. İşte bu yüzden Türkiye' nin Suriye' deki varlığını Türk halkına sorgulatmaya yönelik algı operasyonlarını yemiyorum. Şu an bizim hakim olduğumuz yerleri Türk kaymakamları yönetiyor, Türk askerleri koruyor, Türk lirası ile ticaret yapılıyor, Türk malları satılıyor, PTT posta taşıyor vs... Şu an orası resmi olmasa da kabul edilmiş Türk toprakları.
İdlib' de bazı gözlem noktalarını boşaltmış olmamız Suriye' den çekildiğimiz anlamına gelmiyor. Tam aksine Sıradaki operasyon için hazırlık anlamına geliyor.
Sayın assslan bırakın allah aşkına! Biz süper güç değiliz öyle burası artık benim toprağım diyecek durumumuz yok Doğu Akdeniz'de kendi MEB alanımızı korumaya çalışırken herifler yaptırım ile tehdit ediyorlar bizi, yarın yeter artık çıkın Suriye'den dediklerinde, hayır artık burası bizim mi diyeceksiniz? Güvenliğimiz için elbette Suriye-Irak fark etmeksizin operasyon ve harekat yapılacak ama burası benim toprağım demek bambaşka bir dünya ki bu söylem fazla hayalperest bir söylem.
Şimdi buna inanıp inanmamak konusunda herkes özgürdür. Hatta fikir olarak da kiminin hoşuna gider, kiminin hoşuna gitmez. Ama gerçek şu ki orada olma sebebimiz budur.
Ancak şunu diyebilirim ki şu an o bize yaptırım tehdidinde bulunan, iddianıza göre yeter artık çıkın diyecek güçlerden biri olan AB bizi Kıbrıs' ta yani kendi topraklarında işgalci olarak görüyor. Peki çıkartabiliyor mu? İlan ettiğimiz MEB' i kendi sınırlarında görüyor. Peki ne oldu? Orada sismik araştırma yaptık mı? Engellemeye çalışanların karşısına gemilerle çıktık mı?
Bizi Suriye' den kimse çıkartamaz. Zaten çıkartabilecek olsalar şimdiye çoktan çıkartmışlardı.
Bazı konulara açıklık getirelim Kıbrıs'da garantör devletlerden biriyiz yani Ab öyle hadi çıkın diyemez ama Suriye'de herhangi bir garantörlüğümüz yok yani vakti gelince bize kapıyı gösterirler Suriye'de. Doğu Akdeniz'de gemilerimiz görev yapıyor ve hakkımızı savunuyor buna kimse itiraz edemez ama masada kendi MEB alanımızı tanıtabiliyor muyuz AB'ye yoksa AB Yunan tezlerini mi savunuyor? Ne yazık ki hepimiz yaptırım tehditi ile görüyoruz kimin tarafını tuttuklarını. Uzun lafın kısası Suriyeliler ülkesine geri dönmeli ve Kuzey Suriye'deki bölücü terör örgütü tehdidi sona erene kadar varlığımız sürmeli ama operasyon yaptığımız bölgeler artık bizimdir söylemi önceki iletimde de belirttiğim gibi hayalperest bir söylem ve bize oraları yedirmezler.
-
Bize oraları kim yedirmeyecek? Kim bize kapıyı gösterecek? Bunu açıklayabilir misiniz?
-
Üslubunuz konusunda haklısınız. Gerçekten çok sıkıntılı.
Evet bu platformda kimse salak değil. Bu konuda da haklısınız. İşte bu yüzden Türkiye' nin Suriye' deki varlığını Türk halkına sorgulatmaya yönelik algı operasyonlarını yemiyorum. Şu an bizim hakim olduğumuz yerleri Türk kaymakamları yönetiyor, Türk askerleri koruyor, Türk lirası ile ticaret yapılıyor, Türk malları satılıyor, PTT posta taşıyor vs... Şu an orası resmi olmasa da kabul edilmiş Türk toprakları.
İdlib' de bazı gözlem noktalarını boşaltmış olmamız Suriye' den çekildiğimiz anlamına gelmiyor. Tam aksine Sıradaki operasyon için hazırlık anlamına geliyor.
Sayın assslan bırakın allah aşkına! Biz süper güç değiliz öyle burası artık benim toprağım diyecek durumumuz yok Doğu Akdeniz'de kendi MEB alanımızı korumaya çalışırken herifler yaptırım ile tehdit ediyorlar bizi, yarın yeter artık çıkın Suriye'den dediklerinde, hayır artık burası bizim mi diyeceksiniz? Güvenliğimiz için elbette Suriye-Irak fark etmeksizin operasyon ve harekat yapılacak ama burası benim toprağım demek bambaşka bir dünya ki bu söylem fazla hayalperest bir söylem.
Şimdi buna inanıp inanmamak konusunda herkes özgürdür. Hatta fikir olarak da kiminin hoşuna gider, kiminin hoşuna gitmez. Ama gerçek şu ki orada olma sebebimiz budur.
Ancak şunu diyebilirim ki şu an o bize yaptırım tehdidinde bulunan, iddianıza göre yeter artık çıkın diyecek güçlerden biri olan AB bizi Kıbrıs' ta yani kendi topraklarında işgalci olarak görüyor. Peki çıkartabiliyor mu? İlan ettiğimiz MEB' i kendi sınırlarında görüyor. Peki ne oldu? Orada sismik araştırma yaptık mı? Engellemeye çalışanların karşısına gemilerle çıktık mı?
Bizi Suriye' den kimse çıkartamaz. Zaten çıkartabilecek olsalar şimdiye çoktan çıkartmışlardı.
Biz Suriyeye neden girdik? Ne amaçladık? Ne aldık?
-
Pkk için girdiysek sahanın yarısı onlarda. Girmeyip Suriyeyi desteklesek hiç olmayacaklardı.
Türkmenler için girdiysek 5 milyon Suriyeli geldi. Kaç tane Türkmen orada kaldı?
Petrol için geldiysek petrol nerede?
Adamlar gayrı safi milli hasılayı artık 5 milyon daha az kişiyle yiyor ve yönetime muhalif kimse kalmadı herkes burada. Adamlar yerini güçlendirdi. İsrail de mutlu. Güçsüz bir Suriye bıraktık onlara.
Ayrıca bir tökezle bakalım o topraklardan nasıl atıyorlar bizi ilk fırsatta.
-
Bize oraları kim yedirmeyecek? Kim bize kapıyı gösterecek? Bunu açıklayabilir misiniz?
Meşru müdafaa hakkımızı kullanmamıza rağmen bize aba altından sopa gösteren AB, Rusya ve ABD. Bakın altını çizerek söylüyorum meşru müdafaa hakkımızı kullanmamıza rağmen silah kısıtlaması, yaptırım tehdidi vs. ile karşılaştık ki sizin söyleminiz direkt işgale girer ki aba altından gösterilen sopayı kafamıza vururlar.
-
Üslubunuz konusunda haklısınız. Gerçekten çok sıkıntılı.
Evet bu platformda kimse salak değil. Bu konuda da haklısınız. İşte bu yüzden Türkiye' nin Suriye' deki varlığını Türk halkına sorgulatmaya yönelik algı operasyonlarını yemiyorum. Şu an bizim hakim olduğumuz yerleri Türk kaymakamları yönetiyor, Türk askerleri koruyor, Türk lirası ile ticaret yapılıyor, Türk malları satılıyor, PTT posta taşıyor vs... Şu an orası resmi olmasa da kabul edilmiş Türk toprakları.
İdlib' de bazı gözlem noktalarını boşaltmış olmamız Suriye' den çekildiğimiz anlamına gelmiyor. Tam aksine Sıradaki operasyon için hazırlık anlamına geliyor.
Sayın assslan bırakın allah aşkına! Biz süper güç değiliz öyle burası artık benim toprağım diyecek durumumuz yok Doğu Akdeniz'de kendi MEB alanımızı korumaya çalışırken herifler yaptırım ile tehdit ediyorlar bizi, yarın yeter artık çıkın Suriye'den dediklerinde, hayır artık burası bizim mi diyeceksiniz? Güvenliğimiz için elbette Suriye-Irak fark etmeksizin operasyon ve harekat yapılacak ama burası benim toprağım demek bambaşka bir dünya ki bu söylem fazla hayalperest bir söylem.
Şimdi buna inanıp inanmamak konusunda herkes özgürdür. Hatta fikir olarak da kiminin hoşuna gider, kiminin hoşuna gitmez. Ama gerçek şu ki orada olma sebebimiz budur.
Ancak şunu diyebilirim ki şu an o bize yaptırım tehdidinde bulunan, iddianıza göre yeter artık çıkın diyecek güçlerden biri olan AB bizi Kıbrıs' ta yani kendi topraklarında işgalci olarak görüyor. Peki çıkartabiliyor mu? İlan ettiğimiz MEB' i kendi sınırlarında görüyor. Peki ne oldu? Orada sismik araştırma yaptık mı? Engellemeye çalışanların karşısına gemilerle çıktık mı?
Bizi Suriye' den kimse çıkartamaz. Zaten çıkartabilecek olsalar şimdiye çoktan çıkartmışlardı.
Bazı konulara açıklık getirelim Kıbrıs'da garantör devletlerden biriyiz yani Ab öyle hadi çıkın diyemez ama Suriye'de herhangi bir garantörlüğümüz yok yani vakti gelince bize kapıyı gösterirler Suriye'de. Doğu Akdeniz'de gemilerimiz görev yapıyor ve hakkımızı savunuyor buna kimse itiraz edemez ama masada kendi MEB alanımızı tanıtabiliyor muyuz AB'ye yoksa AB Yunan tezlerini mi savunuyor? Ne yazık ki hepimiz yaptırım tehditi ile görüyoruz kimin tarafını tuttuklarını. Uzun lafın kısası Suriyeliler ülkesine geri dönmeli ve Kuzey Suriye'deki bölücü terör örgütü tehdidi sona erene kadar varlığımız sürmeli ama operasyon yaptığımız bölgeler artık bizimdir söylemi önceki iletimde de belirttiğim gibi hayalperest bir söylem ve bize oraları yedirmezler.
Siz AB´yi hak ve hukuk adina referans olarak mi aliyorsunuz? AB kurulusundan bu güne ne zaman Türk tezlerini savundu? Türkiye hakkini savundugu zaman it gibi kuduran Macronu ve digerlerini görmüyormusunz yoksa o her direktifi önümüze atilan eski fifi Türkiyeyi mi aryorsunuz?
Dis politikamizi her daim basarilli göremem o konuda sizinle hemfikirim.
Yasiniz kac bilmiyorum geriye dönük Türkiye- AB iliskilerini bir arastirirsaniz sadece ve sadece santaj ve agiza bal sürmekten öte bir co varlik degil.
-
Üslubunuz konusunda haklısınız. Gerçekten çok sıkıntılı.
Evet bu platformda kimse salak değil. Bu konuda da haklısınız. İşte bu yüzden Türkiye' nin Suriye' deki varlığını Türk halkına sorgulatmaya yönelik algı operasyonlarını yemiyorum. Şu an bizim hakim olduğumuz yerleri Türk kaymakamları yönetiyor, Türk askerleri koruyor, Türk lirası ile ticaret yapılıyor, Türk malları satılıyor, PTT posta taşıyor vs... Şu an orası resmi olmasa da kabul edilmiş Türk toprakları.
İdlib' de bazı gözlem noktalarını boşaltmış olmamız Suriye' den çekildiğimiz anlamına gelmiyor. Tam aksine Sıradaki operasyon için hazırlık anlamına geliyor.
Sayın assslan bırakın allah aşkına! Biz süper güç değiliz öyle burası artık benim toprağım diyecek durumumuz yok Doğu Akdeniz'de kendi MEB alanımızı korumaya çalışırken herifler yaptırım ile tehdit ediyorlar bizi, yarın yeter artık çıkın Suriye'den dediklerinde, hayır artık burası bizim mi diyeceksiniz? Güvenliğimiz için elbette Suriye-Irak fark etmeksizin operasyon ve harekat yapılacak ama burası benim toprağım demek bambaşka bir dünya ki bu söylem fazla hayalperest bir söylem.
Şimdi buna inanıp inanmamak konusunda herkes özgürdür. Hatta fikir olarak da kiminin hoşuna gider, kiminin hoşuna gitmez. Ama gerçek şu ki orada olma sebebimiz budur.
Ancak şunu diyebilirim ki şu an o bize yaptırım tehdidinde bulunan, iddianıza göre yeter artık çıkın diyecek güçlerden biri olan AB bizi Kıbrıs' ta yani kendi topraklarında işgalci olarak görüyor. Peki çıkartabiliyor mu? İlan ettiğimiz MEB' i kendi sınırlarında görüyor. Peki ne oldu? Orada sismik araştırma yaptık mı? Engellemeye çalışanların karşısına gemilerle çıktık mı?
Bizi Suriye' den kimse çıkartamaz. Zaten çıkartabilecek olsalar şimdiye çoktan çıkartmışlardı.
Bazı konulara açıklık getirelim Kıbrıs'da garantör devletlerden biriyiz yani Ab öyle hadi çıkın diyemez ama Suriye'de herhangi bir garantörlüğümüz yok yani vakti gelince bize kapıyı gösterirler Suriye'de. Doğu Akdeniz'de gemilerimiz görev yapıyor ve hakkımızı savunuyor buna kimse itiraz edemez ama masada kendi MEB alanımızı tanıtabiliyor muyuz AB'ye yoksa AB Yunan tezlerini mi savunuyor? Ne yazık ki hepimiz yaptırım tehditi ile görüyoruz kimin tarafını tuttuklarını. Uzun lafın kısası Suriyeliler ülkesine geri dönmeli ve Kuzey Suriye'deki bölücü terör örgütü tehdidi sona erene kadar varlığımız sürmeli ama operasyon yaptığımız bölgeler artık bizimdir söylemi önceki iletimde de belirttiğim gibi hayalperest bir söylem ve bize oraları yedirmezler.
Siz AB´yi hak ve hukuk adina referans olarak mi aliyorsunuz? AB kurulusundan bu güne ne zaman Türk tezlerini savundu? Türkiye hakkini savundugu zaman it gibi kuduran Macronu ve digerlerini görmüyormusunz yoksa o her direktifi önümüze atilan eski fifi Türkiyeyi mi aryorsunuz?
Dis politikamizi her daim basarilli göremem o konuda sizinle hemfikirim.
Yasiniz kac bilmiyorum geriye dönük Türkiye- AB iliskilerini bir arastirirsaniz sadece ve sadece santaj ve agiza bal sürmekten öte bir co varlik degil.
O "eski fifi Türkiye" dediğiniz Türkiye Kıbrıs'a operasyon yapmış ABD üslerini kapatmış, Kardak'a asker çıkartmış ve caydırıcılığı olan Türkiye'ydi. Bugün kıçı kırık Yunanistan bile bizi takmıyor ne gazeli okuyorsunuz siz. Hak hukuk adına kimi referans alalım mesela Katar'ı mı? Neyse Kendi hayal dünyanızda yaşamaya devam edin.
-
Bize oraları kim yedirmeyecek? Kim bize kapıyı gösterecek? Bunu açıklayabilir misiniz?
Meşru müdafaa hakkımızı kullanmamıza rağmen bize aba altından sopa gösteren AB, Rusya ve ABD. Bakın altını çizerek söylüyorum meşru müdafaa hakkımızı kullanmamıza rağmen silah kısıtlaması, yaptırım tehdidi vs. ile karşılaştık ki sizin söyleminiz direkt işgale girer ki aba altından gösterilen sopayı kafamıza vururlar.
Çok ilginç. E neden çıkarmıyorlar o zaman? Kaymakam atamışız daha ne yapacağız? Şu an kontrol ettiğimiz bölgelerde Suriye adına hiç birşey yok. Yönetici Türk, güvenlik Türk, Para Türk Lirası, dükkanlarda Türk malları. Madem istedikleri zaman çıkarabilecekler neden çıkarmıyorlar? Neden o sopayı kafamıza indirmiyorlar? ( Biraz araştırırsanız o sopanın Fransız gemisine, Rus wagnerine ve askerlerine, ABD' nin teröristlerine nasıl indiğini daha doğrusu girdiğini görebilirsiniz ) O zaman şöyle bir durum var: Bizim orada kalmamızı istiyorlar :) İstedikleri zaman çıkarabilecekleri halde çıkarmadıklarına göre böyle bir sonuca ulaşabiliriz değil mi?
-
Üslubunuz konusunda haklısınız. Gerçekten çok sıkıntılı.
Evet bu platformda kimse salak değil. Bu konuda da haklısınız. İşte bu yüzden Türkiye' nin Suriye' deki varlığını Türk halkına sorgulatmaya yönelik algı operasyonlarını yemiyorum. Şu an bizim hakim olduğumuz yerleri Türk kaymakamları yönetiyor, Türk askerleri koruyor, Türk lirası ile ticaret yapılıyor, Türk malları satılıyor, PTT posta taşıyor vs... Şu an orası resmi olmasa da kabul edilmiş Türk toprakları.
İdlib' de bazı gözlem noktalarını boşaltmış olmamız Suriye' den çekildiğimiz anlamına gelmiyor. Tam aksine Sıradaki operasyon için hazırlık anlamına geliyor.
Sayın assslan bırakın allah aşkına! Biz süper güç değiliz öyle burası artık benim toprağım diyecek durumumuz yok Doğu Akdeniz'de kendi MEB alanımızı korumaya çalışırken herifler yaptırım ile tehdit ediyorlar bizi, yarın yeter artık çıkın Suriye'den dediklerinde, hayır artık burası bizim mi diyeceksiniz? Güvenliğimiz için elbette Suriye-Irak fark etmeksizin operasyon ve harekat yapılacak ama burası benim toprağım demek bambaşka bir dünya ki bu söylem fazla hayalperest bir söylem.
Şimdi buna inanıp inanmamak konusunda herkes özgürdür. Hatta fikir olarak da kiminin hoşuna gider, kiminin hoşuna gitmez. Ama gerçek şu ki orada olma sebebimiz budur.
Ancak şunu diyebilirim ki şu an o bize yaptırım tehdidinde bulunan, iddianıza göre yeter artık çıkın diyecek güçlerden biri olan AB bizi Kıbrıs' ta yani kendi topraklarında işgalci olarak görüyor. Peki çıkartabiliyor mu? İlan ettiğimiz MEB' i kendi sınırlarında görüyor. Peki ne oldu? Orada sismik araştırma yaptık mı? Engellemeye çalışanların karşısına gemilerle çıktık mı?
Bizi Suriye' den kimse çıkartamaz. Zaten çıkartabilecek olsalar şimdiye çoktan çıkartmışlardı.
Bazı konulara açıklık getirelim Kıbrıs'da garantör devletlerden biriyiz yani Ab öyle hadi çıkın diyemez ama Suriye'de herhangi bir garantörlüğümüz yok yani vakti gelince bize kapıyı gösterirler Suriye'de. Doğu Akdeniz'de gemilerimiz görev yapıyor ve hakkımızı savunuyor buna kimse itiraz edemez ama masada kendi MEB alanımızı tanıtabiliyor muyuz AB'ye yoksa AB Yunan tezlerini mi savunuyor? Ne yazık ki hepimiz yaptırım tehditi ile görüyoruz kimin tarafını tuttuklarını. Uzun lafın kısası Suriyeliler ülkesine geri dönmeli ve Kuzey Suriye'deki bölücü terör örgütü tehdidi sona erene kadar varlığımız sürmeli ama operasyon yaptığımız bölgeler artık bizimdir söylemi önceki iletimde de belirttiğim gibi hayalperest bir söylem ve bize oraları yedirmezler.
Siz AB´yi hak ve hukuk adina referans olarak mi aliyorsunuz? AB kurulusundan bu güne ne zaman Türk tezlerini savundu? Türkiye hakkini savundugu zaman it gibi kuduran Macronu ve digerlerini görmüyormusunz yoksa o her direktifi önümüze atilan eski fifi Türkiyeyi mi aryorsunuz?
Dis politikamizi her daim basarilli göremem o konuda sizinle hemfikirim.
Yasiniz kac bilmiyorum geriye dönük Türkiye- AB iliskilerini bir arastirirsaniz sadece ve sadece santaj ve agiza bal sürmekten öte bir co varlik degil.
O "eski fifi Türkiye" dediğiniz Türkiye Kıbrıs'a operasyon yapmış ABD üslerini kapatmış, Kardak'a asker çıkartmış ve caydırıcılığı olan Türkiye'ydi. Bugün kıçı kırık Yunanistan bile bizi takmıyor ne gazeli okuyorsunuz siz. Hak hukuk adına kimi referans alalım mesela Katar'ı mı? Neyse Kendi hayal dünyanızda yaşamaya devam edin.
+1
-
Bize oraları kim yedirmeyecek? Kim bize kapıyı gösterecek? Bunu açıklayabilir misiniz?
Meşru müdafaa hakkımızı kullanmamıza rağmen bize aba altından sopa gösteren AB, Rusya ve ABD. Bakın altını çizerek söylüyorum meşru müdafaa hakkımızı kullanmamıza rağmen silah kısıtlaması, yaptırım tehdidi vs. ile karşılaştık ki sizin söyleminiz direkt işgale girer ki aba altından gösterilen sopayı kafamıza vururlar.
Çok ilginç. E neden çıkarmıyorlar o zaman? Kaymakam atamışız daha ne yapacağız? Şu an kontrol ettiğimiz bölgelerde Suriye adına hiç birşey yok. Yönetici Türk, güvenlik Türk, Para Türk Lirası, dükkanlarda Türk malları. Madem istedikleri zaman çıkarabilecekler neden çıkarmıyorlar? Neden o sopayı kafamıza indirmiyorlar? ( Biraz araştırırsanız o sopanın Fransız gemisine, Rus wagnerine ve askerlerine, ABD' nin teröristlerine nasıl indiğini daha doğrusu girdiğini görebilirsiniz ) O zaman şöyle bir durum var: Bizim orada kalmamızı istiyorlar :) İstedikleri zaman çıkarabilecekleri halde çıkarmadıklarına göre böyle bir sonuca ulaşabiliriz değil mi?
Sayın assslan siz istediğiniz kadar kaymakam atadık, ptt açtık vs. diyin ülkeyi yöneten büyüklerimiz Suriye ile alakalı her söyleminde Suriye'nin toprak bütünlüğünden bahsetmiyor mu? Bakın meşru müdafaa hakkımızı kullanarak bir bölgeye operasyon yapmamız ve o bölgenin halkının ihtiyaçları için oluşturduğumuz birimler farklı burası benim toprağım demek farklı. Allah aşkına Fransızlar beyin tutulması yaşıyor serseri mayın gibi dolanıyor ortalıkta onlara bir yorum yapmayacağım ama Rusya'ya, ABD'ye ne sopası inmiş Ruslar çıkmamak üzere Ak Deniz'e inmiş, ABD Suriye'nin kuzeyinde bir terör bölgesi oluşturmuş devletleştiriyor siz hala sopayı onlar yedi diyorsunuz.
-
Bize oraları kim yedirmeyecek? Kim bize kapıyı gösterecek? Bunu açıklayabilir misiniz?
Meşru müdafaa hakkımızı kullanmamıza rağmen bize aba altından sopa gösteren AB, Rusya ve ABD. Bakın altını çizerek söylüyorum meşru müdafaa hakkımızı kullanmamıza rağmen silah kısıtlaması, yaptırım tehdidi vs. ile karşılaştık ki sizin söyleminiz direkt işgale girer ki aba altından gösterilen sopayı kafamıza vururlar.
Çok ilginç. E neden çıkarmıyorlar o zaman? Kaymakam atamışız daha ne yapacağız? Şu an kontrol ettiğimiz bölgelerde Suriye adına hiç birşey yok. Yönetici Türk, güvenlik Türk, Para Türk Lirası, dükkanlarda Türk malları. Madem istedikleri zaman çıkarabilecekler neden çıkarmıyorlar? Neden o sopayı kafamıza indirmiyorlar? ( Biraz araştırırsanız o sopanın Fransız gemisine, Rus wagnerine ve askerlerine, ABD' nin teröristlerine nasıl indiğini daha doğrusu girdiğini görebilirsiniz ) O zaman şöyle bir durum var: Bizim orada kalmamızı istiyorlar :) İstedikleri zaman çıkarabilecekleri halde çıkarmadıklarına göre böyle bir sonuca ulaşabiliriz değil mi?
Sayın assslan siz istediğiniz kadar kaymakam atadık, ptt açtık vs. diyin ülkeyi yöneten büyüklerimiz Suriye ile alakalı her söyleminde Suriye'nin toprak bütünlüğünden bahsetmiyor mu? Bakın meşru müdafaa hakkımızı kullanarak bir bölgeye operasyon yapmamız ve o bölgenin halkının ihtiyaçları için oluşturduğumuz birimler farklı burası benim toprağım demek farklı. Allah aşkına Fransızlar beyin tutulması yaşıyor serseri mayın gibi dolanıyor ortalıkta onlara bir yorum yapmayacağım ama Rusya'ya, ABD'ye ne sopası inmiş Ruslar çıkmamak üzere Ak Deniz'e inmiş, ABD Suriye'nin kuzeyinde bir terör bölgesi oluşturmuş devletleştiriyor siz hala sopayı onlar yedi diyorsunuz.
+1000000
Adam paralel gezegende yasiyor, bin kere anlat kafasina basmaz...
-
Ne demesini bekliyordunuz? Biz burayı işgal ettik daha fazlasında da gözümüz var mı diyecektik? (Gerçi Emevi Camii'nde namaz kılmak gibi bir boşboğazlık yapıldı ve o söylemin bir bedeli de oldu.)
Şimdi işin ilginci şu ki normalde konuşmalara değil eylemlere bakarak durumlar değerlendirilirken, siz eylemleri görmezden gelip konuşmalara göre değerlendirme yapıyorsunuz. Mesajlarınızda da bazı konuları ve Türkiye' nin mevcut durumuna dair artılarını görmezden geldiğinizi fark ettim. Eğer bu tavrınızın altında siyasi görüşünüz yatıyorsa ( Bu forumda birçok kişiyi tanıyorum ama sizi açıkçası tanımıyorum ) hiç konuşmaya gerek yok. Çünkü benim sığ siyasi tartışmalara ayıracak vaktim yok.
-
Ne demesini bekliyordunuz? Biz burayı işgal ettik daha fazlasında da gözümüz var mı diyecektik? (Gerçi Emevi Camii'nde namaz kılmak gibi bir boşboğazlık yapıldı ve o söylemin bir bedeli de oldu.)
Şimdi işin ilginci şu ki normalde konuşmalara değil eylemlere bakarak durumlar değerlendirilirken, siz eylemleri görmezden gelip konuşmalara göre değerlendirme yapıyorsunuz. Mesajlarınızda da bazı konuları ve Türkiye' nin mevcut durumuna dair artılarını görmezden geldiğinizi fark ettim. Eğer bu tavrınızın altında siyasi görüşünüz yatıyorsa ( Bu forumda birçok kişiyi tanıyorum ama sizi açıkçası tanımıyorum ) hiç konuşmaya gerek yok. Çünkü benim sığ siyasi tartışmalara ayıracak vaktim yok.
Size yazdıklarımın temelinde siyasi görüşüm yok sizin söylediklerinize karşı(orası artık bizim toprağımız) yazdım, biz orada ülke güvenliğimizi sağlamak için bulunuyoruz işgal için değil. Ben ortada bir artı göremiyorum maalesef hep eksi var ama yüksek ihtimal ileri derece miyop olduğumdan göremiyorumdur ;D Bence de tartışmanın manası yok iyi akşamlar.
-
Beni en çok endişelendiren mesele ''Suriyeli sığınmacılar'' meselesi... Geçen gün Prof. Ümit Özdağ, bir TV programında ilginç bir laf etti. Diyor ki, İstanbul' da yaklaşık 900 Bin Suriyeli sığınmacı var. Büyük Marmara depremi olduğunda bu Suriyeli sığınmacıların nasıl bir davranış sergileyeceği bilinmiyor. Çünkü bunlar Türkiye' ye, gönül borcuyla veya aidiyet duygusuyla bağlı değiller! diyor.
Diğer yandan Gaziantep, Hatay, Urfa, Kilis... gibi kentlerimiz Suriyeli kaynıyor. Türkiye' nin demografik yapısı endişe verecek ölçüde değişti. Dediğine göre bir Suriyeli kadın ortalamada 5,9 çocuk doğuruyormuş. Bu oran Türklerde 1,9 diyorlar. Doğurganlıkta tavşanları sollayan Suriyelileri memleketlerine göndermek gerekmiyor mu? Ciddi güvenlik açığı yaratıyorlar. Şimdi bunlara asker polis olma yetkisi de verilecek... Trafikte bir Suriyeli' nin arabanızı durdurup kimlik sorduğunu hayal edebiliyor musunuz!? Kıyamet alametlerinden olsa gerek... Öz vatanımda parya olmaya hiç niyetim yok, ne gerekiyorsa yaparım. Bi' de bunların Başbakan, Cumhurbaşkanı olduğunu düşünün..!
Özetle, Suriyelilerin sulh yoluyla memleketlerine gitmelerinin özendirilmesi gerekiyor. Yok Misak-ı Milli sınırlarıydı, yok oralara Kaymakam, Vali atıyorduk... bunlar boş ve geçici tedbirlerdir. Otorite boşluğu olduğu için kaymakam atıyorsun, yoksa o topraklar bizim değildir. Çünkü millet olmanın vasıfları vardır. Asıl olan millettir. Millet varsa vatan vardır, millet yoksa toprak yoktur. Osmanlı millet değildi, peki en sonunda n' oldu; millet olabileceğin maksimum sınırlara kadar çekildin. Çekilirken, kendini aynı milletten sayan unsurları da kabul ettin. Nedir mesela; Arnavutlar, Boşnaklar, Çerkesler, Kürtler gibi... Peki bizim bu kardeşlerle herhangi bir sorunumuz olabilir mi veya olmuş mu? Ayrılıkçı Kürt hareketi hariç bugüne kadar hiçbir problem yaşamadık hamdolsun. Onlar da çok küçük bir kitleyi temsil ediyor. Sayıları Türkiye' yi parçalamaya yetmiyor. Çünkü Kürtlerin tamamını temsil etmiyorlar. Peki Suriyeliler için aynı şey söylenebilir mi? 5,9 ortalama doğum oranıyla, başımıza büyük belalar açacaklarından kuşku duymuyorum.
-
Yaa suriyede o kadar hatalar yapılmasına rağmen hala nasil destekleyebiliyorsunuz aklım almıyor. 35 askerin şehit oldu tek seferde, Rusya bombaladı sen ise ödül olarak sınırlarını Rusyaya bıraktın buda mı zorunuza gitmiyor. Sizin "hataydi" demeniz icin daha ne olmasi gerekiyor. Ulkede basibos dolasan isidciler cok mu hosunuza gidiyor. Ulkede multeciler yüzünden aşindan işinden olan insanların varlığı sizi mutlu mu ediyor ? Ulkede bir felaket olsa iban veren insanlarin devletin milletin parasını bu vatanından kaçanlara harcamasından haz mı alıyorsunuz? Bizimle beraber suriyeye giren tüm ülkeler bugün suriye ile ilişkilerini düzeltmeye çalışırken kabağın bize patlaması sizin için başarı mı? Öso diye öve öve bitiremediginiz grupların hangisinin verdiğimiz silahları iside sattığını, hangisinin yerlerimizi Esada bildirdiğini biliyor musunuz ? Siz nesiniz arkadaş. Anladık bir siyasi görüşünüz var. Olmalida saygı duyarım ama siyasi görüşümün yaptığı herşey doğrudur kafası normal mı? Bugün suriye konusunda davutoğlu erdogani , erdoğan davutoğlunu suçlarken siz kalkmış yoj misak-i milli yok bizim topraklar kafasindasiniz. Esadi tanınam sevmem banane. Yalniz Esad Amerikanci miydi ? Israilci miydi ? Neydi ya adamın sucu neydi ? Suriyedeki kendi vatandaşlarına karşı demokratik değilmiş. Aleviymiş. Sebepler bunlardı. Amerika suriyede amerikan uşağı bir köpek istedi bizde yardim ettik. Israile dusman olmayan bir suriye lazimdi amerikaya
.Ötesi yok. Kendi topraklarımızı almakmis oda yok.kimi kandırıyorsunuz. Suriyede ölenlerin çoğu ısid, pkk , el kaide , oso gibi gruplar yuzunden öldü. Alevilerin kafasını kesecez diyerek şama yürümek isteyenler yüzünden çıktı bu savaş. Davutoğlunun bahsettiği "bir-kac öfkeli genç " yüzünden çıktı. Biz elimize yüzümüze bulaştırdık.. Pkkya devlet kurması için topraklar elde etmesi dışında Suriyede ne oldu bana bir.kisi söylesin? Pkk dışında suriyeden kim ne kazandı. Ha pardon rusya suriyeye yerleşti. Bunu unutuyordum. Orda burda osmanlı torunu diye gezinenler Osmanlının ezeli düşmanı Rusyanın kankasi oldu. Ben kafkas Türküyüm, Rusların ne halt olduğunu hepinizden çok iyi bilirim cunki benim atalarım rusya yüzünden sürgün edildiğinde hastalıktan ölen akrabalarını karadenizin soğuk sularına bırakıyordu. Çerkesler karadenizi görünce aklıma hamsi değil rusların vahşeti yüzünden kaybettiği akrabaları gelir. Sizin kankaniz rusyadan bahsediyorum. Alın hani başarı ya komşu oldunuz. Basari yahu ne basarin var. Soyleyin bana suriyede şu avantajlarımız var diyin.
-
Bu Suriye olayını hala bir hata olarak görmeyip " misak-ı milli" gerçekleşiyor , orada bizim kaymakamımız , ptt'miz var demek en hafifinden sağduyu yoksunluğu.
Eleştirdiğiniz "emevi camisinde namaz kılacağız" absürdlüğüyle birebir aynı...
Ben size olanı söyleyeyim;
İsrail,ABD; arap baharıyla kendisine düşman hükümetleri bir bir devirmeye başladı. Suriye de hedef alındı. Bizim iktidarımızı da " Suriye şii bir iktidara sahip bu zaten başlayan iç savaşla çöküyor bu şiî iktidarı yerine sünni bir yönetim getireceğiz" diye kandırıp , iç savaşa bizi de soktular...
Fitne ateşini yaktılar bizi de içine attılar ki hala mülteci,terör sorunlarıyla uğraşıyoruz.
Bütün bu gerçekleri görmeyen körler ise hala kendilerini kaymakam, ptt safsatalarıyla kandırıyor. Allah bizi " misak-ı milli gerçekleşiyor " diyeren bu bataklığı yaratanlara destek olanların gafletinden korusun...
-
İlginç bir durum söz konusu.
Ben size mevcut durumu anlatıyorum. Diyorum ki Türkiye' nin amacı budur ve bunu uyguluyor...
Ben size Türkiye oraya girmekle iyi yapmıştır dedim mi?
Veya Türkiye' nin Suriye ile bu duruma gelmesini destekleyen bir sözüm oldu mu?
Ama bu anlayışın sebebi nedir?
Sizin hoşunuza gitmeyen bir şeyler ortaya konulduğunda neden durumu hemen kişiselleştiriyorsunuz? Kendinizce bir rol biçip, sonra o role tuhaf tutumlar yakıştırarak saldırmanın amacı nedir?
Ben Suriye olayını hata olarak görmüyormuşum da, destekliyormuşum da... vs.. vs..
Neyse, Ben ne dersem deyim siz nasıl olsa kendi istediğinizi anlıyorsunuz.
-
İlginç bir durum söz konusu.
Ben size mevcut durumu anlatıyorum. Diyorum ki Türkiye' nin amacı budur ve bunu uyguluyor...
Ben size Türkiye oraya girmekle iyi yapmıştır dedim mi?
Veya Türkiye' nin Suriye ile bu duruma gelmesini destekleyen bir sözüm oldu mu?
Ama bu anlayışın sebebi nedir?
Sizin hoşunuza gitmeyen bir şeyler ortaya konulduğunda neden durumu hemen kişiselleştiriyorsunuz? Kendinizce bir rol biçip, sonra o role tuhaf tutumlar yakıştırarak saldırmanın amacı nedir?
Ben Suriye olayını hata olarak görmüyormuşum da, destekliyormuşum da... vs.. vs..
Neyse, Ben ne dersem deyim siz nasıl olsa kendi istediğinizi anlıyorsunuz.
hadi ama dostum önceki yazılarında topraklarımızı aldık diye harita paylaşan sendin... Bizde sana Suriyede bir başarı olmadığını, hatta ve hatta suriyede olmamızın nedeninin toprak almak olmadığını söylüyorum. Tüm çabalar suriyeye amerikan uşağı bir köpek getirmek içindi. Cunki biz bop esbaskaniydik hatırlıyor musun ? Bop nedir ? Bop suriyede ırakta akan kandır.
-
Kisisel dusuncem ,Devletimizin bu gune kadarki Suriye konusundaki uygulamalarinin tumunu dogru veya yanlis diye degerlendirmek dogru bir yaklasim olmadigi kanisindayim. Oncelikle gozden kacirilmamasi gereken sey bazi adimlar her ne kadar da istekli olmasak da zorunluluktan dolayi atilmasi gerekmistir. Bu adimlarin tumu de istenilen nihai hedeflere ulastirilamamistir. Yapilan hatalara gelince lafi fazla gevelemeye gerek yok artik olan olmus ve filimi geri sarma imkanimiz olmadigindan dolayi ancak yapmis oldugumuz hatalari asgariye indirgeyebilmek icin oncelikle hayalleri ve mezhepsel takintilarimizi bir tarafa birakip komsumuz olan ve BM tarafindan da kabul gormekte olan Suriye devleti ile neyi nasil hangi toparlayabilecegimiz konusunda konusup anlasma yollarini aramaliyiz. Neticede bahsedilen ulke Suriye ve Suriye topragi ,o topraklardan ulkemize goc etmek zorunda kalan sahislar kokenleri ne olursa olsun Suriye vatandasi. Bu nedenle bizim icin en uygun cozum sinirimizda ABD,RUS,PKK/PYD ..... gibi bir olusumun olusmamasi. Bu nedenle de Suriye devletine oncelikle bizim Suriye mudahale ederken aciklamis oldugumuz gibi Suriye topraklarinda gozumuzun olmadigini Suriyenin demokratik olarak sorunlarini cozdugu ve sinirimizda bizlere tehdit olusturabilecek guvenlik sorunlari bertaraf olunca bolgeyi bir takvim cercevesinde bosaltacagimizi belirtmemiz gerekir.
Suriye ic savasi patlamasi ile ulkemize siginan Suriye vatandaslari konusunda da elbette devletimizin yanlislari olmustur. Bu hataler zencirinin ismini ister tecrubesizlik ister populizim ne isterseniz koyunuz. Ancak bir gercek var ki yaklasik 4M Suriyeli multeciyi ulkemizde bunca yil barindirmak bizlere agir bedeller odememize neden olmakta. Bu nedenle Suriyeli multecilerin fazla zaman gecirmeden mumkun oldugunca kontrolumuz olan bolgelerden gocup gelmislerse ,o bolgelerdeki yasam ve guvenligi saglamak sureti ile bu siginmacilari bir takvim cercevesinde ulkelerine donmeleri icin ekonomik soysyal egitim paketleri ile desteklenmelidir.
Suriyeden gelen tum siginmacilari vatandas yapmak hatali olur ,vatandas olabilmenin sinirlari dogru belirlenip ancak o sartlara sahip olanlara vatandaslik hakki verilmeli.Suriyeli multeciler konusunda gercekci kararlar suratle alinmali neticede pek de kisa olmayan bir sureden beri ulkemizde yasamakta olan bu insanlar aksi halde ulkemizde temelli kalacak sekilde kendi hayat gerenlerini atacak ve o insanlari artik geri ulkelerene donmeleri konusunda tesvik edemeyecegiz.
Suriye konusu basli basina ulkemiz icin bir sorun buradan konu hakkinda uzun uzadiya tartisabiliriz .Ancak bir baska gercek vardir ki o da ulkemizin ne onemli ne de yegane sorunu Suriyedir . Onlarca birikmis ve gun gectikce de kisalmayan ama uzanan sorunlar yumagi icerisindeyiz.
-
Ben şu " Olan olmuş,geriye dönüp hatalara bakmak fayda sağlamaz,önümüze bakalım" diyenleri anlamıyorum...
Bunu diyenler her seferinde yine aynı hataları yapıyor...
Biz kendi kendimizi rezil ediyoruz, rezil ettiğimiz durum yaşanırken bir olumlu hareket yapınca kahramanlık destanları yaratıyoruz... Bu nasıl mantık
Affedilmez bir hata yapıp birliğinin pusuya düşmesine sebep oluyorsun ; pusudan 5 askerini kurtarınca kahraman olmuş mu oluyorsun. Pusuda ölen,elini ,kolunu kaybedenler ne olacak...
Bir daha komutanlık yaptırır mısın o hatayı yapan adama?
-
İlginç bir durum söz konusu.
Ben size mevcut durumu anlatıyorum. Diyorum ki Türkiye' nin amacı budur ve bunu uyguluyor...
Ben size Türkiye oraya girmekle iyi yapmıştır dedim mi?
Veya Türkiye' nin Suriye ile bu duruma gelmesini destekleyen bir sözüm oldu mu?
Ama bu anlayışın sebebi nedir?
Sizin hoşunuza gitmeyen bir şeyler ortaya konulduğunda neden durumu hemen kişiselleştiriyorsunuz? Kendinizce bir rol biçip, sonra o role tuhaf tutumlar yakıştırarak saldırmanın amacı nedir?
Ben Suriye olayını hata olarak görmüyormuşum da, destekliyormuşum da... vs.. vs..
Neyse, Ben ne dersem deyim siz nasıl olsa kendi istediğinizi anlıyorsunuz.
hadi ama dostum önceki yazılarında topraklarımızı aldık diye harita paylaşan sendin... Bizde sana Suriyede bir başarı olmadığını, hatta ve hatta suriyede olmamızın nedeninin toprak almak olmadığını söylüyorum. Tüm çabalar suriyeye amerikan uşağı bir köpek getirmek içindi. Cunki biz bop esbaskaniydik hatırlıyor musun ? Bop nedir ? Bop suriyede ırakta akan kandır.
Evet. Durumu özetledim. Birisi işgal mi ettik oraları yazdı. Ben de bunun bir işgal olmadığını, Misak-ı Milli ile belirlenen toprakların bir kısmının kurtarıldığını söyledim. 15 yıldır forumlarda yazarım. yazdıklarım da duruyordur. Biraz araştırırsanız Suriye' ye girmeyi bırakın, aranın bozulmasına bile karşı olduğumu görürsünüz. Herkes hadi girelim, bu bir tarihi fırsat derken ben "birlikte kabine topladığımız, ticari avantajımız olan bir ülkeyle neden savaşalım? Bu savaş kime yarar? Suriye zaten bizim pazarımız." diyordum ve o zamanda da sizin gibi okuduğunu anlayamayan, siyasi görüşüne kendini fazlaca kaptırdığı için körleşmiş, üslubu alabildiğine çirkin insanların cahillikleriyle uğraşıyordum.
-
Ben şu " Olan olmuş,geriye dönüp hatalara bakmak fayda sağlamaz,önümüze bakalım" diyenleri anlamıyorum...
"Her konuda geriye donuk degerlendirme yapilmasinin zorunlu oldugunu konusunda sizinle ayni dusuncedeyim Sn Serkan1976"
Ancak yapilmasi gereken degerlendirmeler seffaf ,gercekci ve ayni zamanda suratli yapilmasinin zorunlu oldugu kanisindayim .
Yani lafin ozu. Hatalarimizi gorebilmeli onlardan ders alip ,yeni atmayi planladigimiz adimlarda ayni hatalari tekrerlamaliyiz. Bunu yaparken de gecmise saplanmamaliyiz . Ulkemizin sorunlarinin o kadar cok ve derin ki bekletilmeye zaman pek uygun degil.
Bu nedenle alacagimiz kararlar ve uygulayacagimiz politikalar sadece gunu kurtrici olmayip. Gercekci mumkun oldukca uzun soluklu ve stratejik hedeflerimizi karsilar nitelikte olmalidir.
-
Bize oraları kim yedirmeyecek? Kim bize kapıyı gösterecek? Bunu açıklayabilir misiniz?
Meşru müdafaa hakkımızı kullanmamıza rağmen bize aba altından sopa gösteren AB, Rusya ve ABD. Bakın altını çizerek söylüyorum meşru müdafaa hakkımızı kullanmamıza rağmen silah kısıtlaması, yaptırım tehdidi vs. ile karşılaştık ki sizin söyleminiz direkt işgale girer ki aba altından gösterilen sopayı kafamıza vururlar.
Çok ilginç. E neden çıkarmıyorlar o zaman? Kaymakam atamışız daha ne yapacağız? Şu an kontrol ettiğimiz bölgelerde Suriye adına hiç birşey yok. Yönetici Türk, güvenlik Türk, Para Türk Lirası, dükkanlarda Türk malları. Madem istedikleri zaman çıkarabilecekler neden çıkarmıyorlar? Neden o sopayı kafamıza indirmiyorlar? ( Biraz araştırırsanız o sopanın Fransız gemisine, Rus wagnerine ve askerlerine, ABD' nin teröristlerine nasıl indiğini daha doğrusu girdiğini görebilirsiniz ) O zaman şöyle bir durum var: Bizim orada kalmamızı istiyorlar :) İstedikleri zaman çıkarabilecekleri halde çıkarmadıklarına göre böyle bir sonuca ulaşabiliriz değil mi?
Sayın assslan siz istediğiniz kadar kaymakam atadık, ptt açtık vs. diyin ülkeyi yöneten büyüklerimiz Suriye ile alakalı her söyleminde Suriye'nin toprak bütünlüğünden bahsetmiyor mu? Bakın meşru müdafaa hakkımızı kullanarak bir bölgeye operasyon yapmamız ve o bölgenin halkının ihtiyaçları için oluşturduğumuz birimler farklı burası benim toprağım demek farklı. Allah aşkına Fransızlar beyin tutulması yaşıyor serseri mayın gibi dolanıyor ortalıkta onlara bir yorum yapmayacağım ama Rusya'ya, ABD'ye ne sopası inmiş Ruslar çıkmamak üzere Ak Deniz'e inmiş, ABD Suriye'nin kuzeyinde bir terör bölgesi oluşturmuş devletleştiriyor siz hala sopayı onlar yedi diyorsunuz.
+1000000
Adam paralel gezegende yasiyor, bin kere anlat kafasina basmaz...
Acaba kimin kafasi basmiyor? Sizin gibi siyah beyaz görüsünüzle mi?
Bizi aydinlattim hocam strateji sizden ögrenelim.
-
Bize oraları kim yedirmeyecek? Kim bize kapıyı gösterecek? Bunu açıklayabilir misiniz?
Meşru müdafaa hakkımızı kullanmamıza rağmen bize aba altından sopa gösteren AB, Rusya ve ABD. Bakın altını çizerek söylüyorum meşru müdafaa hakkımızı kullanmamıza rağmen silah kısıtlaması, yaptırım tehdidi vs. ile karşılaştık ki sizin söyleminiz direkt işgale girer ki aba altından gösterilen sopayı kafamıza vururlar.
Çok ilginç. E neden çıkarmıyorlar o zaman? Kaymakam atamışız daha ne yapacağız? Şu an kontrol ettiğimiz bölgelerde Suriye adına hiç birşey yok. Yönetici Türk, güvenlik Türk, Para Türk Lirası, dükkanlarda Türk malları. Madem istedikleri zaman çıkarabilecekler neden çıkarmıyorlar? Neden o sopayı kafamıza indirmiyorlar? ( Biraz araştırırsanız o sopanın Fransız gemisine, Rus wagnerine ve askerlerine, ABD' nin teröristlerine nasıl indiğini daha doğrusu girdiğini görebilirsiniz ) O zaman şöyle bir durum var: Bizim orada kalmamızı istiyorlar :) İstedikleri zaman çıkarabilecekleri halde çıkarmadıklarına göre böyle bir sonuca ulaşabiliriz değil mi?
Sayın assslan siz istediğiniz kadar kaymakam atadık, ptt açtık vs. diyin ülkeyi yöneten büyüklerimiz Suriye ile alakalı her söyleminde Suriye'nin toprak bütünlüğünden bahsetmiyor mu? Bakın meşru müdafaa hakkımızı kullanarak bir bölgeye operasyon yapmamız ve o bölgenin halkının ihtiyaçları için oluşturduğumuz birimler farklı burası benim toprağım demek farklı. Allah aşkına Fransızlar beyin tutulması yaşıyor serseri mayın gibi dolanıyor ortalıkta onlara bir yorum yapmayacağım ama Rusya'ya, ABD'ye ne sopası inmiş Ruslar çıkmamak üzere Ak Deniz'e inmiş, ABD Suriye'nin kuzeyinde bir terör bölgesi oluşturmuş devletleştiriyor siz hala sopayı onlar yedi diyorsunuz.
+1000000
Adam paralel gezegende yasiyor, bin kere anlat kafasina basmaz...
Acaba kimin kafasi basmiyor? Sizin gibi siyah beyaz görüsünüzle mi?
Bizi aydinlattim hocam strateji sizden ögrenelim.
Bu şahsi frikrim, aksini iddia ediyorsan veya hoşuna gitmiyorsa sen kendi düşünceni anlat başkalarına.
-
...15 yıldır forumlarda yazarım. yazdıklarım da duruyordur. Biraz araştırırsanız Suriye' ye girmeyi bırakın, aranın bozulmasına bile karşı olduğumu görürsünüz.
:) hocam yapma Allah'ını seversen! Biz dokuz kardeşiz, hepimiz birbirimizi biliriz. Bu dediklerini söyleyen bir tek ben vardım. Hepiniz koro halinde aynı teraneyi söylüyordunuz. Esad' la barışalım, Amerika' nın kuyruğuna takılmayalım diyen kişi bendim... Hatta bunları söyledim diye TEORi efendi beni TRM. den şutladı. Sen şutlanmadığına göre demek ki böyle şeyler söylememişsin!
-
Şimdi orada dur.
Senin olaya bakış açını çok iyi hatırlıyorum. Hatta sen siteden ayrılmadan ( Şutlanmak hoş bir tabir değil ) önce tartıştığın kişi bendim. (Bu arada çok şey kaybetmedin. Önceden çok iyi üyeler vardı ama hepsi TRM' yi terketti. Ortalık cahil cühelaya kaldı. Ben de uzun zamandır girmiyorum o siteye. )
Sen, biz Suriye ile savaş halindeyken, Esad milyonlarca insanı evinden etmiş biriyken, akıl almaz katliamlar yapmış biri iken, kendisini dünyanın en alçak insanlarından biri haline getirmiş iken, o şerefsize "Şanlı Esad, Kahraman Esad" diye methiyeler düzen biriydin. Sen Türkiye - Suriye çatışmasında Suriye' nin tarafındaydın. Evet Türkiye' nin Suriye' den çıkmasını istiyordun ama bunu Suriye için istiyordun. Bu tutumunda da mezheplere karşı aşırı hassas olman yatıyordu.
Şimdi gelelim diğer konuya....
Boşa dememişler söz uçar yazı kalır diye. İyiki de yazı kalıyor yoksa halimiz nice olurdu :)
Şimdi aşağıdaki kalın harflerle yazılan yorumlar bana ait. Lütfen okuyunuz.
5 Ekim 2012
Alıntı:
Şu savaştaymış gibi yorum yazan arkadaşlara biri anlatsın, savaşta değiliz, bu teskere aba altından sopa göstermektir. Aynı şeyleri yazıp duruyorlar. Meclis sizden daha iyi biliyor bir savaşın kime yarayıp kime yaramayacağını merak etmeyin.
Meclisin bizden daha iyi bildiğinden hepimiz eminiz. Ama meclisin kime hizmet ettiğinden milletimiz tam olarak emin değil.
Alıntı:
Anket mi yaptın. Millet neyin ne olduğunu görüyor sen merak etme. Kimsede etmesin, millet işine gelmezse 2002 deki gibi meclisi siler yenisini oraya getirir. Diyelimki suriye hataya girmeye çalıştı ne yapacaksın yada başka bir ile mecbur savaşacaksın, bu tezkerede bunları önlemek içindir. Durup dururken suriyeye savaş açmak hükümetin sonu olur, baraj altı kalırlar. Niye intihar etsinlerki değilmi?
1 Anket mi yaptın sorunuza karşılık sizin yorumunuzdan bir cümle ile cevap vermek istiyorum " Şöyle derler bunu kesin hükümet yaptı suriyeye savaş açmak için, top mermisinide hükümet attı diyenler oldu çünkü." Sizin bu cümleniz Millette güvensizlik olduğunun ispatıdır.
2 Ben teskereye onay verilmesin demiyorum ki.. Bunu nerden çıkardınız? Biri T.C. topraklarına yanlışlıkla veya bilerek bir bomba düşürüyorsa kesinlikle bedelini en ağır şekilde ödemeli.
3 Durup dururken Hükümetin savaş açması onların sonu olur neden böyle yapsınlar ki diyorsun ama Suriye ile tarihimizin en iyi döneminde durup dururken Suriye ile kanlı bıçaklı oldu bu hükümet. Sence bunu neden yaptılar? Bunu neden yaptılarsa yine aynı nedenle savaş açabilirler.
https://www.trmilitary.org/viewtopic.php?f=4&t=4&start=1400 (https://www.trmilitary.org/viewtopic.php?f=4&t=4&start=1400)
21 Temmuz 2013
Alıntı:
Umarım Esad bu işlerin altından kalktığında, Türkiye' ye bunu ödetmek için yeni terör odakları çıkartıp desteklemez.
Kesinlikle boş durmayacaktır. Bu yüzden mutlaka Esad devrilmeli.
Umarım Hükümet te bu durumdan bir ders çıkarır. Suriye ile vizeler kalkmıştı. Ticari ilişkiler mükemmeldi.Suriye bizim pazarımız olmuştu. Ama bu güzel tabloyu değiştirdik ve sanki hiç düşmanımız yokmuş gibi kocaman bir düşman daha edindik. Bu durum mevcut düşmanlarımızı da ya güçlendirdi ya da daha agresifleştirdi.
Bunu ne uğruna yaptık? Ne kazancımız oldu? Kimin için yaptık? Karşılığında ne aldık?
Libya bizim pazarımızdı. Kaddafi gitti ve artık Libya bizim pazarımız değil.
Suriye bizim pazarımızdı. Esad gidince kimin pazarı olacak acaba?
Sayın Harzemşah, bu ülkeler sorunlu ülkelerdir bu yüzden biz de bu ülkelerle sorunlar yaşıyoruz mantığının yanlış olduğunu düşünüyorum. Sebebi ise;
Suriye ile ilişkileri biz bozduk,
İran ile ilişkileri biz bozduk,
Irak ile ilişkileri biz bozduk,
Yunanistan, Ermenistan ve Rum Kesimi gibi ülkelerle zaten çözülemeyecek problemler yaşıyorken bu kadar düşman edinmek niye?
Ayrıca İran' ın ve Suriye' nin dost olduğu Rusya, Çin gibi ülkeler vardır. Bizim kimimiz var? Gezi olaylarında gördük müttefiklerimizin dostluğunu. Müttefikimiz dediğimiz ülkeler devletimizi ne hale getirdiler. Şu an itibariyle Türkiye İran' dan daha yalnız bir ülkedir. Sebebi ise izlediği yanlış politikalardır.
Hükümetin Sıfır sorun politikasını ne kadar desteklediysem, Herkesle sorun politikasını da o kadar eleştiriyorum.
Alıntı:
İran tarih boyunca bize dost olmamıştır. Yalnızca ABD, Irak'a girdikten sonra bize gülücükler dağıtıp, ABD çekildiği gün gerçek yüzünü göstermiştir. İran ile aramızın muhteşem(!) olduğu günlerde biz bunları yazarken bizi islam düşmanı, ABD yanlısı yapanlar, bugün İran'a bizden çok sövüp sayıyorlar. Tüm bunları eski forum üyeleri iyi hatırlarlar...
Irak'ı biz düşman yapmadık. Irak'ta ABD'den sonra iktidara gelen Maliki hükümeti, İran'ın desteği ile kendiliğinden bize düşman oldu. Önümüzdeki günlerde Maliki gidip de Sadr ailesi yönetime gelince Irak yeniden bizim dostumuz olacaktır.
Suriye ile aramız muhteşemdi. Vizeleri kaldırıp ortak bakanlar kurulu toplantıları düzenliyorduk. Ama Esad'da İran'ın Şii Kuşağı planına kapıldı, ortak oldu. Son ana kadar sürdürdüğümüz "yapma, etme, İran'a uyma! Zararlı çıkarsın" telkin ve görüşmeleri etkili olmadı. Genç Esad hırs ve ihtirasının kurbanı oldu.
Olaylara biraz empatik ve objektif bakmakta yarar var...
O zaman biraz objektif bakalım.
İran ile aramızda bir problem yokken, ticaret hacmi her yıl artarken, Malatya' ya radar koyduruyoruz. ilişkiler bozuluyor.
Irak ile aramızda bir problem yokken Dışişleri bakanımız Irak hükümetinden habersiz Kuzey Irak' a gidiyor ve orada bazı temaslarda bulunuyor. Kuzey Iraktaki bir kaç soysuz ile anlaşmalar imzalanarak Irak Hükümetini yok sayıyor. Bu tür davranışların sonucunda Irak ile aramız bozuluyor.
Suriye ile gayet iyi ilişkiler içinde olmamıza rağmen durduk yere ülkedeki isyancıları destekliyoruz ve şu an bir numaralı düşmanımız.
Allah aşkına son 10 yılda biz mezhepçilik girdabına girmeden önce bu ülkeler bize ne yaptı da bunlarla düşman olduk?
https://www.trmilitary.org/viewtopic.php?f=4&t=4&start=2850 (https://www.trmilitary.org/viewtopic.php?f=4&t=4&start=2850)
Şimdi tüm bunları okuduktan sonra mert bir insansanız benden özür dilemeniz gerekir.
Ayrıca senin yüzünden o siteye girmek zorunda kaldım. Bu yüzden de sana biraz kızgınım...
-
Bu şahsi frikrim, aksini iddia ediyorsan veya hoşuna gitmiyorsa sen kendi düşünceni anlat başkalarına.
Kusura bakma ama ortaya fikir koyduğun filan yok. +100000 deyip birine hakaret edince ortaya bir fikir koymuyorsun. Ortaya koyduğun tek şey senin seviyen oluyor. O yorumuna bir cevap vermediysem böylesi boş bir üyeyle uğraşmak istemediğim içindi.
-
Sen söyle demiştin, ben böyle demiştim, vs...
Sayfalar aynı söylemler artık yeterince baydı.
(https://media1.tenor.com/images/4d15f467fc15d2d5632d200c9b217582/tenor.gif?itemid=11837753)
-
İşler karıştı... Moderatör müdehale et😎😎😎
-
Arkadaşlar tartışmayı kişiselleştirecekseniz özelden yazışmanızı ya da hiç tartışmamanızı rica ederim. Lütfen sakin olalım...
-
Arkadaşlar tartışmayı kişiselleştirecekseniz özelden yazışmanızı ya da hiç tartışmamanızı rica ederim. Lütfen sakin olalım...
Müdahaleye gerek yok, asayiş berkemal :) Çocuk değiliz, kavga edecek halimiz yok. Yalnız arkadaşımız biraz alınganlık göstermiş. Cevap hakkımı kullanmak suretiyle bir iki kelam etmekte fayda var.
-
Hakarete varan kelimeler kullanmadıkça ve kısırdöngüye benzer söylemler devam etmedikçe devam edebilirsiniz.
Marmara, sen de sakin olursan sevinirim.
-
Aramızdaki irlandalılar anlamamakla dünden itibaren ısrar ediyor...
-
[quote
Sen, biz Suriye ile savaş halindeyken, Esad milyonlarca insanı evinden etmiş biriyken, akıl almaz katliamlar yapmış biri iken, kendisini dünyanın en alçak insanlarından biri haline getirmiş iken, o şerefsize "Şanlı Esad, Kahraman Esad" diye methiyeler düzen biriydin. Sen Türkiye - Suriye çatışmasında Suriye' nin tarafındaydın. Evet Türkiye' nin Suriye' den çıkmasını istiyordun ama bunu Suriye için istiyordun. Bu tutumunda da mezheplere karşı aşırı hassas olman yatıyordu.
Evet doğru hatırlıyorsun. En başından itibaren bu davada Esad' ın haklı olduğunu ve ülkesini müdafaa ettiğini dile getirmişimdir. EVET ÜLKESİ İÇİN KAHRAMANCA MÜCADELE ETMİŞTİR. Başka liderler olsaydı çoktan topuklamış, başka ülkeleri iltica etmişti. Örneğin böyle bir iç savaşın Suudi Arabistan' da, Körfez Emirliklerinde veyahut diğer kıytırık Arap devletlerinde olduğunu hayal edin... sonuç ne olurdu? Krallar, Şeyhler, Emirler ilk uçakla ABD' ye, İngiltere' ye veya İsrail' e sığınırdı. Peki Esad bu tür bir davranış geliştirdi mi? Zinhar hayır... en zor günde bile mücadele etmeye devam etti... Bu da Esad' ı kendi ülkesinde kahraman yapar. BAKINIZ KENDİ ÜLKESİ İÇİN DİYORUM. Yoksa benim kahramanım değildir. Kendi ülkesinin kahramanıdır. Zaten benim şu dünyada tek bir kahramanım var, onun da kim olduğunu cümle alem biliyor.
Gelelim mezhep meselesine;
Hocam benim düşüncelerim belli... Selefileri savunacak kadar pusulamı şaşırmadım. Gözünün üstünde kaşın var diyerekten insanların ciğerini söken Selefililere karşı en ufak bir hürmetim veya acıma duygum olamaz. Çünkü onlar acımıyor. Onlara göre;
-Müzik dinlemek haram,
-Türbe, kabir, mezarlık ziyaretleri haram,
-Meftanın ruhuna Fatiha okumak haram,
-Mezar taşı dikmek haram,
-Tesbih çekmek haram,
O haram, bu haram, şu haram... gözünün üstünde kaşın var; Haram..!
Onların dediği şekilde yaşamadığın sürece küfr' e batacağından; Şer' en katli vaciptir fetvasını hiç çekinmeden verebildiklerine göre; bu Selefilerin nesini savunacağım Allah aşkına! İsterse Cennet-i Alâ' dan zembille indirilmiş zümrüt-ü anka kuşu olsunlar. Bunların nasıl savunabilirim?
Hocam İslam' ı bu kadar zorlaştıran, dar çerçeveye sıkıştıran; bereketsiz Arap çöllerinin mahsulü olan Selefiliği savunmamı bekleyemezsiniz.
-
Fakat Esad da sütten çıkmış ak kaşık değil artık! Ayrıca Esad sadece Rusya'ya kaçabilirdi. ABD, İsrail veya İngiltere'ye değil. Rusya'yı davet etti. Rusya Akdeniz'e inme karşılığında Esad'ı korudu.
Ortadoğudaki mezhep savaşında kimse masum değil. Esad ve İran'ın yaptıkları azımsanacak şeyler değiller. Oturduğum binanın giriş katında oturan Arapları Suriyeli sanıyorduk. Ancak Irak'tan gelmiş olduklarını öğrendik. Çok kibar insanlar. Özellkle küçük kızları ve ağabeyi çok iyi Türkçe konuşuyorlar. Geçen yaz annaleri eşimle konuşmuş. Tabi çocukların tercümanlığıyla. Irak'da kendilerine ait villanın resimlerini göstermişler. Orada epey varlıklılarmış. Burada ise kömürlükten bozma giriş dairesinde oturuyorlar. Çöpten atık toplayarak yaşıyorlar. İran'ın desteklediği şii çeteler sayesinde herşeylerini kaybetmişler. Bir yanda onlar, diğer yanda Işid. Hayatta kalabilmek içinTürkiye'ye kaçmak zorunda kalmışlar. Esad'dan nefret ediyorlar. Haklı nedenleri var.
Geçtiğimiz yıllarda Suriyeli bir stajyer vardı çalıştığım şirkette. Savaşın en yoğun olduğu dönemdi. Işid mi tehlikeli yoksa Esad mı? İkisi de aynı dedi. İkisi de masum insanları katlediyor!
Bu insanlar mecbur kaldıkları için vatanlarını terk edip buraya geldiler. Tatile değil! Aralarındaki bir avuç sorumsuz yüzünden hepsini aynı kefeye koyma zihniyeti halen forumda var. Hiçbirinin amacı demografik yapıyı değiştirip bir şeyleri ele geçirmek değil! Tıpkı milletimizi oluşturan diğer ırktaki insanlar gibi.
Assslan pek de haksız sayılmaz. Misak-ı Milli atamızın mirasıdır diyebiliriz. Her vatansever aslında gerçekleşmesini ister. Ancak atamızın Yurtta barış, dünyada barış sözüne ugun olarak sorunların barış yoluyla çözülmesinden yanayız çoğu zaman. Peki Suriye'de bu yolla sorun çözebilmek mümkün mü? Milyonlarca Suriyeli bile pek çoğunuzun fark edemediği şeyi fark etmiş, barış yoluyla savaşın sona eremeyeceğini anlamış, arada kalmışlar ve ülkelerini terk etmişler. Biz de sözde müttefiklerimizin arkamızdan kuyumuzu kazdığını fark etdip terör devletine engel olmak için oraya girdik. Halen oradayız.
Mevcut duruma bakarsak; Suriye'de milynlarca insana zarar veren bir kaos var. Çoğunluğun Esad yönetiminden bırakın umutları olmasını, nefret ediyorlar. Kendi başlarına da varlıklarını sürdüremeyeceklerini çok iyi biliyorlar. Terör devletine engel olmak için de orada varlığımızı sürdürmemiz gerek. vs bir sürü faktör sıralanabilir. Forumda bol bol yazdık zaten bunları.
Peki Misak-ı Millı hayalini gerçeğe dönüştürmek için bundan daha uygun bir ortam olabilir miydi?
Birbirinizi yemek yerine biraz da bu yönden konuya bakın derim.
-
Bu insanlar mecbur kaldıkları için vatanlarını terk edip buraya geldiler. Tatile değil! Aralarındaki bir avuç sorumsuz yüzünden hepsini aynı kefeye koyma zihniyeti halen forumda var. Hiçbirinin amacı demografik yapıyı değiştirip bir şeyleri ele geçirmek değil! Tıpkı milletimizi oluşturan diğer ırktaki insanlar gibi.
Kusura bakma dostum, ben bu görüşe katılamayacağım. Zaten sen de benim görüşüme katılmamışsın:) Ben demografik yapının korunması gerektiği konusunda ısrarcıyım. Bunun da haklı gerekçeleri var. Şöyle ki;
Anadolu kültürü binlerce yılın ortak mirasıdır. Bu müzmin topraklar, yoğrula yoğrula bu kıvama geldi. Bu hamur Cihan Harbinden sonra bir kez daha karılmıştır. Ve bugünkü kıvamına geldik. Bu hamur öyle bir hamur ki; ortak yaşama kültürü geliştiren, farklı düşünse bile tahammül etme yeteneği olan, saygı gösterebilen, ötekinin hakkına riayet eden, empati kurabilen bir hamur... Bunun yanında devletine sahip çıkan, yaşadığı toprakları vatan bilen, vatanı için ölümü göze alan ve milli birliği en büyük zenginlik kabul eden. İşte o nedenledir ki bugüne kadar bizleri bölemediler, ayrıştıramadılar, dövüştüremediler, ülkemizi parçalayamadılar. Her türlü manipülasyona rağmen, münferit olaylar hariç;
■Alevi-Sünni ayrımı yapamadılar
■Türk-Kürt kavgası çıkartamadılar
■Laik-Anti Laik ayrılığını iç savaş ortamına tahvil edemediler
işte bu ortak vatan kültürüdür ki, bizleri iç savaşa sürüklenmekten kurtaran. Şimdi sen bu kültürden nasibini almamış milyonlarca sığınmacıyı bünyene almış bulunuyorsun. Bunun sonuçlarını hesap edebiliyor olman gerekmez mi? Misak-ı Milli diye diye evdeki bulgurdan olacağız! Fitili bir kez ateşlenmeye görsün... Allah korusun memleket yangın yerine döner.
Yok efenim Esad böyleydi, muhalifler şöyleydi diyorlar. İç savaş savaşların en vahşisidir. Gerekiyorsa Amerika' yla savaş ama kendi kapı komşunla savaşma... Peki ne yapacağız? kendi memleketlerine geri göndereceğiz. Ha... ne olur derseniz; tampon bölge yaratılır; Suriyeliler kendi kültür coğrafyasında Türkiye' nin garantörlüğünde, sosyal ve ekonomik bütünlük içerisinde yaşayabilirler. Belki zaman içerisinde Anadolu kültürünün bir parçası olabilirler. Fakat damdan düşer gibi lapbadak bünyene alamazsın... Her şeyden önce bünye kabul etmez. Etmiyor zaten. İnsanların bile biyolojik olarak hazmetme kapasitesi vardır. Suriyeliler dünyanın en şeker insanları olsa bile; şimdi şuraya otur, iki tepsi Antep baklavası ye! demiş olsak yiyebilir misin?
-
Anadolu kültürünü oluşturan o bünye içerisinde Arap kökenliler zaten var. Damdan düşer gibi değil, hep vardılar. Yeni eklenenler de o bünyeye dahil olacak. Diğerleri nasıl olduysa o şekilde. Belki zaman alacak ama asırlar kadar uzun değil.
Asırlardır var olan bütünlüğün devam edebilmesi için;
Alevi-Sünni ayrımı olmayacak
Türk -Kürt kavgası olmayacak
Laik- Anti Laik ayrılığı olmayacak
Sağ-sol gibi saçma salak ihtilaflar olmayacak
Siyasi görüş fanatizmi olmayacak
Hepsinden önemlisi "IRKÇILIK" olmayacak
Bugün çoğu ortamda bize sığınan insanlara nefretle bakan, onları geri göndermekten bahsedenlerin ortak argümanı şu: Kendi vatanlarını kurtarmaya çalışmayanlardan fayda gelmez.
Ancak bunu söyleyenlerin pek çoğunun ataları Anadolu'da doğmamış. Pek çoğu öz vatanlarındaki savaşlardan, baskılardan vs kaçarak buraya göz etmiş veya sığınmış. Buna mecbur kalmışlar. Mecbur olmadıkları halde gelenler de az değil. Şimdi onların torunları empati yapmaları gerekirken saçma bir ırkçılık hevesiyle boş söylemler peşinde zaman öldürüyorlar. Tarihini bilmeyen geleceğine yön veremezki!
Bugün ülkemizdeki haberlere baktığımızda genel olarak neler görüyoruz: Çocuklara tecavüz eden sapıklar, kadın cinayetleri, siyasi palavralar, hırsızlık, yolsuzluk, talan haberleri, karantinadan kaçan sorumsuzlar, ekonomideki krizler, dış siyasetteki baskılar nedeniyle suçlanan ülkeler vs. Neredeyse hiç iç açıcı haber yok.
Bu müzmin topraklarda hamur yoğrula yoğrula öyle bir hale gelmiş ki için çıkılmaz hal almış. Anadolu kültürünü geldiği hale bakın. Acaba bu hale nasıl gelmişiz? Demografik yapıdan dolayı mı? Yoksa yukarıda üst üste yazılı ayrımcılıklar nedeniyle mi?
-
anadolu kültürü nedir abi ? Neden Türk kültürü olmuyor bu topraklar... Bir-kac arabın gönlünü rahat eylicez diye yetmez mi Türkiyenin Türklüğünü kaybetmesi... 8 milyon arap demek , 8 milyon tertemiz hiç dokunulmamış eğitimsiz mezhepçi 8 milyon oy demektir. Bu benim ülkem nüfusunun 10da 1i oluyor. Yakında o çok tatlı kapı komşun, ıraklı dediklerin ve "esadda isidde kötü " diyenler karar verecek benim yönetilme seklime... Isimlerimiz arap isimleri , tüm dunya halkları kendi dillerinde dua eder Türk ise bilmediği ama ezberlediği arapça ile... Milyonlarca arap , arap ülkeleri yerine Turkiyeye gelir cunki Türkler kendilerini arap ve arapçılığa adamış dünyadaki tek saçma sapan halk. Saddamdan kaçanlar nasıl gabari cudiyi doldurduysa yarın başka şartlarda o sempatik dostlarınızı görürüz...
-
Ama bizim yaptığımız şey IRKÇILIK değil ki! Bu kültür şokunu hazmedemeyiz ve zaten hazmedemiyoruz diyoruz. İnanmayanlar Türkiye' nin AB üyelik sürecine baksınlar. Adamlar ne diyor; bu kadar insanı hazmedemeyiz! diyor. Burası Hristiyan dünyası... Avrupa' nın kendine göre demokrasi, sanat, kültür, edebiyat, bilim ve insan hakları anlayışı vardır. Siz bu coğrafya' nın parçası değilsiniz diyor ve bence haklı da! O nedenle AB üyesi olmamızı istemiyorlar... ve bence bu konuda da haklılar. Biz AB üyesi olmamalıyız, olamayız, zaten olamıyoruz da!
Şimdi gelelim bizim kültür coğrafyamıza...
Bizim kültür coğrafyamız; Balkanlar, Kafkasya, İran, Irak ile Suriye' de Türk nüfusunun olduğu bölgedir... daha güneye indikçe Arapçılık egemen olmaya başlıyor ki, bu kültür Türk kültüründen daha baskın bir kültürdür. Çünkü elinde din gibi son derece güçlü bir argüman var.
Ben uzun vadede Suriye ve Irak' ın KONFEDERATİF yapı içinde Türkiye' yle bütünleşmesi gerektiğini savunuyorum. Ama bu söylediğim kültür farklar nedeniyle hemencik olabilecek şeyler değildir. Benim teklifim ortada, yıllardır söylediğim şey;
Suriye' de tampon bölge yaratalım -zeten bir kısmını yarattık- Ve Suriyelileri o bölgelerde iskan edelim. Eğitimi, sağlığı, güvenliği bizden... Ama belli bir süre içimize almayalım diyoruz. Avrupa Birliği' nin yaptığını yapalım.
Mesela bu söylediğim şey, Azerbaycan için geçerli değildir. Onlarla hemencik Konfederayon kurulabilir. Laik bir yapıları var, kültür ve medeniyet anlayışları %99,9 uyuyor. Dil problemi yok, kültür problemi yok... Adamlar zaten Türk yani! Peki Suriyeliler öyle mi? En basitini söylemiş olalım; Türkiye' de radikalizm hortlamış durumda. Düşünebiliyor musun yahu, İzmir gibi yerde Selefi dernekleri var. Ve taraftar da bulabiliyorlar. Her biri IŞİD olma potansiyeli taşıyor. Her şeyi Tekfir eden adam en sonunda ne olur; IŞİD OLUR.
-
anadolu kültürü nedir abi ? Neden Türk kültürü olmuyor bu topraklar...
Görüşüne katılıyorum, açıklama anlamında üstte ki cümleyi alıntılamış olayım...
Şimdi Anadolu kültürü derken, zaten Türk kültürüyle harmanlanmış kültür anlamına geliyor. Balkanlar ve Kafkasya' dan gelenler; bu kültüre bir şeyler verdiler ve karşılığında bir şeyler aldılar. Yani yüzyıllar içinde birbirimize benzedik. Ve zaman içerisinde Anadolu' da sufi-tasavvufi anlayıştan beslenen bir hoşgörü kültürü yaratıldı. Ama bu kültürün ana kaynağı, membağı veya çağlayan suyu Türk kültürüdür. Bunu demek istemiştim.
-
anadolu kültürü nedir abi ? Neden Türk kültürü olmuyor bu topraklar...
Görüşüne katılıyorum, açıklama anlamında üstte ki cümleyi alıntılamış olayım...
Şimdi Anadolu kültürü derken, zaten Türk kültürüyle harmanlanmış kültür anlamına geliyor. Balkanlar ve Kafkasya' dan gelenler; bu kültüre bir şeyler verdiler ve karşılığında bir şeyler aldılar. Yani yüzyıllar içinde birbirimize benzedik. Ve zaman içerisinde Anadolu' da sufi-tasavvufi anlayıştan beslenen bir hoşgörü kültürü yaratıldı. Ama bu kültürün ana kaynağı, membağı veya çağlayan suyu Türk kültürüdür. Bunu demek istemiştim.
Olması gereken de bundan farklı bir şey değil zaten. Köken olarak Türk olmayan vatandaşlarımızın büyük çoğunluğu zaten kendilerini Türk olarak kabul ediyorlar. Gayet açık şekilde anlattım. Şimdiye kadar olan bu ise şimdiden sonra olması gereken de bu!
Ancak olmasına engel olacak faktörleri de sıraladım. Anadolu' da sufi-tasavvufi anlayıştan beslenen bir hoşgörü kültürü artık neredeyse yok! Önceki sayfada sıraladığım ayrımcılıklar nedeniyle! Halimiz ortada. Açın haberlere bakın dedim. Başkalarının bize zarar vereceği konusunda endişelenmek yerine bizim kendimize verdiğimiz zararın nedenlerini sorgulamak ve çözüm bulmak daha mantıklı.
Avrupa kültürü de kendince farklı. Avrupa'da ırkçılık var. Avrupa her zaman böyleydi. Hristiyan kulübü. Laik devlet anlayışında olsalar da din farklılığı ağır basıyor. Dünyanın pek çoğu gibi müslümanları potansiyel terörist gibi görüyorlar. Bünyesine kattıkları az sayıdaki müslüman da, kendi kültürünü koruyor gibi görünse de Avrupa kültürünü benimsiyor. Oradan ayrılmak istemiyor. Avrupa ülkelerinin pek çok ortak özelliği bulunuyor olsa da her biri kendi içerisinde farklı kültüre sahipler. Özellikle 2. Dünya Savaşı sonrası birbirlerine yaklaşımları daha olumlu. Birlik halinde olmanın sağladığı ekonomik güç de cezbediyor tabi.
-
Dünyanın en saçma öğretisi "biz kardeşiz" kafası yaşamaktır... Türk genci hippi olup dunya barışı uğruna saç uzatıp gitarla müzik çalmayacak. Türk insanı Türklük şuuruna çok geç kavuştu. Bu şuura sahip çıkması gerekirken birilerinin "ırkçılık hastalıktır , halkların kardeşliği " türküsü tutturması bu millete yapılacak en acımasız eylemdir. Irkçılık hastalıkmis kime göre neye göre? Ben ırkıma sahip çıkmazsam kim çıkacak. Bugün türkiye nüfusunun %20-25lik oranı Kürt kökenli... Arap, çerkes , gürcü vb. insanlarıda ekledik mı nüfusun yarısı zaten Türk değil. Bunların üstüne 8 milyon arap bu ülkedeki egemen güç olan Türk ırkını azınlığa indiriyor. Benim araplarla problemim yok. Ben ülkemin, Türk devletinin sosyal yapısını bozacak olan araplara tepkiliyim. Aksi halde herkes çok iyi bilirki ben arap falan ayırmam tüm ortadoğu halklarından eşit derecede nefret eden biriyim. Peygamber araplardan geldi diye araplara vermediğimiz bir kulak arkamız kaldı. Suriyelilere potansiyel oy gözüyle bakanların bu ülke ile Türklük ile alakaları yok. 100 liraya kendini patlatma potansiyeli olan insanların bu ülkede özgürce dolaşabilmesi rahatsız edici birşey... yılbaşı gecesi insanları öldüren kırgızin , kendini patlatan arabın veya silah kaçırırken yakalanan iraklinin... Abi neden muhatabiz bu tiplerle ? Neden ipini koparan aşırı dinci soluğu turkiyede alıyor. Bunlar arapci zihniyetin suriyelileri başımıza bela etmesi gibi.ilerde daha çok soruna yol açacak eylemlerinden bitanesi.. Ayrıca hiçte inanmıyorum şu "işidde kötü esadda" lafina... Bunlar ısid geldiğinde tekbir getirip sokaklara dökülen kitleydi. Iraklı bir Türkmene sen necisin diye soruyorum. Istiyorumki Türküm desin.sunniyim diyor. Anladım millet olarak necisin diyorum." Sünni abi" diyor. Adamın Turklukten haberi yok. Alevi sünni çatışması o.kadar cigerine islemiski tek kutsalliklari sünnilik. Ülkenin eğitim seviyesini azda olsa atirdikderken 8 milyon eğitimsiz insan daha oldu. Ben Bursayı çok seven bir insandım.artik bursaya gitmekten nefret ediyorum. Cunki ha Halepe gitmişsin ha Bursaya farketmiyor Türk göremiyorsun. Işte mükemmel suriye politikası budur.
-
Alevi-Sünni ayrımı olmayacak
Türk -Kürt kavgası olmayacak
Laik- Anti Laik ayrılığı olmayacak
Sağ-sol gibi saçma salak ihtilaflar olmayacak
Siyasi görüş fanatizmi olmayacak
Hepsinden önemlisi "IRKÇILIK" olmayacak
Yukarıdakilerin hiç biri olmadığında huzura erebilirsin Yabgu!
Yoksa daha çooook şikayet eder durursun.
Toplum, o toplumu oluşturan bireylere eşit davranıldığında huzura kavuşur. Sadece bir kesimin istekleri ön plana çıkartılmaya çalışıldığında adalet yok olur, çatışma başlar.
Çözüm çok basit. İster sev ister sevme, herkesin düşüncesine saygı duy o kadar.
-
... Aksi halde herkes çok iyi bilirki ben arap falan ayırmam tüm ortadoğu halklarından eşit derecede nefret eden biriyim. Peygamber araplardan geldi diye araplara vermediğimiz bir kulak arkamız kaldı...
;D sen beni çok güldürüyon yav:) Oysaki, ''herkes beni bilir Arap falan ayırmam herkesi severim'' diyeceğini zannetmiştim.
-
Sn arkadaslar " Donduk dolastik yine Konu basligi ile ilgili cozum beyan etmek yerine bizlere su anda pek faydasi olmayan bir konu icine saplandik"
Kanimca genelleme yapacak olursak .Esas sorunumuz bir konu uzerinde gorus farkligi ile karsilastigimiz zaman ,tartismakta oldugumuz ana konuyu sorunu ikinci planda birakarak saplandigimiz konu uzerine odaklanmayi milletce pek seviyoruz. Halbuki kisisel gorusum saplanti olmaktansa o gorusu ileriye birakarak konu uzerinde ortak uzlasilabilecek ve atilmasi gereken adimlari tartismak daha netice odakli olur diye dusunuyorum . Neticede uzlasma yapacaksak kisiler her konuda bir miktar esneklik gostermeli gunun sonunda uzlasilan ve uzlasilamayanlar tartilip ona gore gerekli adimlar da atilabilir diye dusunuyorum. kanimca ulusc, devlet olarak ayristirma,baskalastirmaya yonelik politika ve dusunce yapisini bir tarafa birakip ortak yonlerimizi bulup onlar uzrinde anlasmak hem bizler icin daha yararli olacak hem de baskalarinin bu konulari kasiyarak bizler uzerinde komplo kurmalarinin onunu almis oluruz.
-
Sn arkadaslar " Donduk dolastik yine Konu basligi ile ilgili cozum beyan etmek yerine bizlere su anda pek faydasi olmayan bir konu icine saplandik"
Kanimca genelleme yapacak olursak .Esas sorunumuz bir konu uzerinde gorus farkligi ile karsilastigimiz zaman ,tartismakta oldugumuz ana konuyu sorunu ikinci planda birakarak saplandigimiz konu uzerine odaklanmayi milletce pek seviyoruz. Halbuki kisisel gorusum saplanti olmaktansa o gorusu ileriye birakarak konu uzerinde ortak uzlasilabilecek ve atilmasi gereken adimlari tartismak daha netice odakli olur diye dusunuyorum . Neticede uzlasma yapacaksak kisiler her konuda bir miktar esneklik gostermeli gunun sonunda uzlasilan ve uzlasilamayanlar tartilip ona gore gerekli adimlar da atilabilir diye dusunuyorum. kanimca ulusc, devlet olarak ayristirma,baskalastirmaya yonelik politika ve dusunce yapisini bir tarafa birakip ortak yonlerimizi bulup onlar uzrinde anlasmak hem bizler icin daha yararli olacak hem de baskalarinin bu konulari kasiyarak bizler uzerinde komplo kurmalarinin onunu almis oluruz.
cunki forumun yayın ilkeleri geregi sorunu yaratan kişi ve kişileri "siyaset yasaktir" dayatması altında elestiremedigimiz için mecburen sorunu yaratanlardan çok sorunu konuşmak zorunda kalıyoruz. Aman siyasete girmeyelim aman siyasete yakın isimleri eleştirmeyelim aman şunu yapma aman bunu yapma. Ee konuştuğumuz konularda hep askıda kalıyor cunki kaynak problem üretmeye devam ediyor. Yıllardır bu forumdayım hep problemleri konuşuyoruz. Bir kişide çıkıp ağa bunu kim yaptı demiyor diyemiyor. Bu nedenle tartışmalar kısır geçiyor. Dünyada savunma konuları siyasetten uzak olabilir mi hiç? Geçenlerde Avustralyalı askerlerin Afganistanda işlediği savas suçları basina yansıdı. Bir avustralyalı iyi kalpli frederick ülkesini eleştirirken siyasete askere bulaşmadan bunu yapabilir mi ? Hayır. Cunki bu konuların merkezinde siyasi kararlar var ama bize konuşun ama siyasetten uzak durun deniyor. Tıpkı pirinç pilavı yapın ama pirinç kullanmayın demek gibi birsey
-
TSK'ya ait Yeni bir askeri konvoy daha İdlibe sevk edildi.
(https://pbs.twimg.com/media/EpcnheSU8AM3xvJ?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/EpcnhtQVQAA8OUp?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/MiddleastN/status/1339582877953007617
#Suriye Ayn İsa hattındaki YPG/SDF/PKK mevzilerini Türk Silahlı Kuvvetleri ve Suriye mili Ordusu vurmaya devam ediyor.
(https://pbs.twimg.com/media/Epg57HiXUAYF96z?format=jpg&name=medium)
Türkiye destekli SMO güçleri Ayn İsa'nın kuzeyi Müşeyrifa köyünü kontrol altına aldı.
(https://pbs.twimg.com/media/Epg-bZmXYAEx7_a?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/MiddleastN
https://mobile.twitter.com/_rikka99/status/1339880103136923648
-
Cerablus batısındaki Mezale köyüne kaynağı bilinmeyen bir roket düştü.
(https://pbs.twimg.com/media/EvTc2jjXMAMfDLm?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/EvTc3m8WgAAcU2j?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/kimlikci_954/status/1365971351287312389
(https://pbs.twimg.com/media/EvTzBYSWgAI7T_0?format=jpg&name=medium)Rusya'ya ait bir helikopter Tel Tamır'ın kuzey batısında düştü. 1 pilot öldü 3 kişi yaralı.
https://mobile.twitter.com/MiddleastN/status/1365945017790066689
-
Füze bildiğin Toçka,yanılmıyorsam...
-
Suriye'nin kuzeyindeki Suriye'de Fırat Kalkanı bölgesindeki El-Bab ve Cerablus kentlerinde iki ayrı noktaya düzenlenen balistik füze saldırısında ilk belirlemelere göre 1 sivil öldü, 18 sivil yaralandı.
Türkiye sınırındaki Cerablus ilçesinin Hamran bölgesi ile Bab ilçesinin kuzeydoğusundaki Terhin bölgesi, akşam saatlerinde balistik füzelerle hedef alındı.
Saldırıların olduğu bölgelerde, ilkel yöntemlerle işletilen petrol rafine tesisleri yer alırken, çok sayıda tankerin yanması sonucu şiddetli patlamalar meydana geldi.
Hamran’daki saldırıda ilk belirlemelere göre 1 sivil hayatını kaybetti, 18 sivil yaralandı.
Terhin'deki saldırıda ise can kaybına ilişkin henüz bilgi alınamadı.
Balistik füzelerin kim tarafından atıldığı henüz tespit edilemedi.
Yaralılar çevredeki hastanelere kaldırıldı.
Olay yerine çok sayıda itfaiye aracı sevk edildi.
Ölü ve yaralı sayısının artmasından endişe ediliyor.
Terhin bölgesi, 2 Şubat'ta da balistik füze saldırısına maruz kalmış, saldırıda 2 sivil ölmüş, 6 sivil de yaralanmıştı.
Ülkenin kuzeyindeki Bab ve Cerablus ilçeleri, terörden arındırılan Fırat Kalkanı Harekatı bölgesinde yer alıyor.
https://video.haber7.com/video-galeri/181939-cerablus-ve-el-babda-pes-pese-balistik-fuze-saldirisi
-
Üçlü zirvede flaş Suriye kararı
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/770x0/604a0e0a4e3fe0133034a3fe)
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Doha'da Türkiye, Rusya ve Katar Üçlü Dışişleri Bakanları Toplantısı'na katıldı. Bakan Çavuşoğlu, 'Türkiye, Suriye'nin toprak bütünlüğünü savunmaya, sivilleri korumaya ve terör örgütleriyle savaşmaya devam edecek.' dedi. Ortak basın toplantısında konuşan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise, 'Rusya, Türkiye ve Katar, Suriye'de ayrılıkçılık girişimlerine karşı mücadele etme konusunda anlaştı.' ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, Katar'ın başkenti Doha'da gerçekleştirilen Türkiye-Rusya-Katar Üçlü Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
Toplantıda, Suriye'deki durumun görüşüldüğünü aktaran Çavuşoğlu, DEAŞ ve PKK/YPG gibi terör örgütleriyle mücadelenin de ele alındığını vurguladı.
PKK/YPG'nin Suriye'nin kuzeyindeki saldırılarının sürdüğüne işaret eden Çavuşoğlu, "PKK/YPG, Suriye'nin kuzeyindeki sivilleri hedef almaya, savaş suçları işlemeye devam ediyor. Son 2 ayda 25'ten fazla masum Suriyeli terör saldırılarında hayatını kaybetti. Türkiye, Suriye'nin toprak bütünlüğünü savunmaya, sivilleri korumaya ve terör örgütleriyle savaşmaya devam edecek." ifadelerini kullandı.
"NATO MÜTTEFİKLERİMİZ DEĞİŞİK BAHANELERLE TÜRKİYE'YE BİR HAVA SAVUNMA SİSTEMİNİ VEREMEDİLER"
Basın toplantısının ardından üç bakan, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Çavuşoğlu, bu bölümde, Türkiye'nin Rusya'dan aldığı S-400 savunma sistemine yönelik, "Türkiye hava savunma sistemine ihtiyaç duyduğu zaman öncelikle NATO müttefiklerinden bu sistemi almak için çaba sarf etti. Maalesef NATO müttefiklerimiz, değişik bahanelerle, Türkiye'ye bir hava savunma sistemini veremedi." diye konuştu.
Türkiye'nin Suriye sınırına yerleştirilen Patriot bataryalarının da farklı NATO ülkelerince geri çekildiğini hatırlatan Çavuşoğlu, bu gelişmenin Türkiye'nin en çok ihtiyaç duyduğu zamanda gerçekleştiğini belirtti.
Çavuşoğlu, bu dönemde Rusya'nın S-400 konusunda yaptığı teklif neticesinde bir mutabakat sağlandığını kaydederek, "Türkiye, önümüzdeki süreçte daha fazla hava savunma sistemine ihtiyaç duyuyor ve duyacak. Dolayısıyla biz bu durumda mutlaka farklı kaynaklardan savunma sistemi almak zorundayız." ifadelerini kullandı.
NATO müttefiklerine de bu konunun iletildiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, "NATO müttefikleri, geçmişte sadece hava savunma sistemlerini değil bugün savunma sanayimizde ihtiyaç duyduğu çok basit unsurların Türkiye'ye satılmasına bile engel çıkartıyorlardı. Basit silahların bile alınmasında ciddi engeller çıkarıldı. Bu engellerin çoğu, bugün bizim önümüzde duruyor." değerlendirmesinde bulundu.
Çavuşoğlu, Türkiye'nin böyle durumlarda ihtiyacını farklı kaynaklardan gidermesinin eleştirilmemesi gerektiğine işaret ederek, şunları söyledi:
"Biz bugün savunma sanayi ihtiyacımızın yüzde 70'ini ülkemizde üretiyoruz. Hem de kaliteli bir şekilde üretiyoruz ve ihraç ediyoruz. Ama hala ülkemizde üretemediğimiz ürünleri de öyle veya böyle bir yerden temin etmemiz gerekiyor. Türkiye, bağımsız bir ülke olarak, bu hakkını önümüzdeki süreçte de kullanacaktır."
SURİYE'DE İSTİKRAR İÇİN "SİYASİ ÇÖZÜM" VURGUSU
Çavuşoğlu, Suriye'nin yeniden Arap Ligi'ne geri dönmesi konusunda bazı üye ülkelerin tavır değişikliği göstermesiyle ilgili soruya, "Gerek Arap ülkeleri gerek uluslararası toplum, şu anda rejimle angajman yerine doğrudan Suriye halkına yönelik politikalar izlerse, sahadaki insani durumun iyileşmesi konusunda bir şeyler yapabiliriz." yanıtını verdi.
Suriye'de siyasi çözümün kalıcı bir huzur ve istikrar için gerekli olduğunun altını çizen Çavuşoğlu, "Şu anda rejimle yapılan angajman, maalesef rejimi olumsuz politikaları ve saldırganlığı konusunda teşvik ediyor. Rejimin, Anayasa Komisyonunda da yapıcı olmamasının sebebi budur. Halen bana göre, askeri çözüme inanıyor." ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, tüm çabalara rağmen rejimin siyasi sürece yanaşmadığına işaret ederek, "Uluslararası meşruiyet kazandıkça da bundan daha da uzaklaşacak ama bu Suriye'ye huzur, barış ve siyasi çözüm getirmeyecek. Bizim derdimiz, kalıcı bir siyasi çözümdür." diye konuştu.
LAVROV: RUSYA, TÜRKİYE VE KATAR, SURİYE KONUSUNDA ANLAŞTI
Ortak basın toplantısında konuşan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, "Rusya, Türkiye ve Katar, Suriye'de ayrılıkçılık girişimlerine karşı mücadele etme konusunda anlaştı.'' dedi.
Lavrov, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Katar Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, başkent Doha'da gerçekleştirilen Türkiye-Rusya-Katar Üçlü Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Burada konuşan Lavrov, Suriye meselesine ilişkin, Rusya, Türkiye ve Katar Dışişleri Bakanlar düzeyinde ilk kez bir araya geldiklerine dikkati çekerek, toplantıda bu meselenin Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyinin 2254 sayılı kararı çerçevesinde siyasi yollarla çözülmesini vurguladıklarını söyledi.
Lavrov, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve egemenliğine saygı duyulması konusunda ortak bakış açısına sahip olduklarını belirterek, Suriyelilere insani yardım sağlanmasının önemine işaret etti.
Toplantıda ortak bildiri imzaladıklarını belirten Lavrov, Rusya, Türkiye ve Katar’ın Suriye ile ilgili hedeflerinin bu bildiride yer aldığını söyledi.
Lavrov, "Rusya, Türkiye ve Katar, terörizmle ve Suriye'nin toprak bütünlüğünü ve komşu ülkelerin güvenliğini tehdit eden ayrılıkçılık girişimlerine karşı mücadele konusunda anlaştı." dedi.
Bildiride Suriye Anaysa Komitesinin önemini vurguladıklarını dile getiren Lavrov, komiteye destek veremeye hazır olduklarını kaydetti.
Lavrov, Rusya, Türkiye ve Katar’ın, Suriyeli sığınmacıların ülkesine güvenli dönüşlerinin sağlanması için girişimde bulunacaklarını belirterek, "Suriye’de taraflar arasında güvenin güçlendirilmesine ilişkin inisiyatiflerin desteklenmesiyle ilgili olduğumuzu vurguladık." şeklinde konuştu.
İleride de görüşmeler yapacaklarını dile getiren Lavrov, "Ortak üçlü kontaklarımız, Astana Formatına yararlı bir ek olacak." ifadesini kullandı.
Lavrov, Katar'ın Suriye meselesinin çözümü konusunda katkıda bulunma isteğini, memnuniyetle karşıladıklarını dile getirdi.
ORTAK YAZILI AÇIKLAMA YAPILDI
Açıklamada, Katar Devleti, Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu dışişleri bakanlarının Suriye ihtilafı ile ihtilafa kalıcı bir siyasi çözüm bulunmasına katkı sağlayacak iş birliği yollarını ele almak amacıyla Doha’da bir araya geldiği bildirildi.
Birleşmiş Milletler (BM) Şartı uyarınca, Suriye'nin egemenliği, bağımsızlığı, birliği ve toprak bütünlüğünün korunmasına olan bağlılığın vurgulandığı açıklamada, Suriye ihtilafına askeri çözüm getirilemeyeceğine dair kanaatler belirtildi.
"TERÖRİZMİN TÜM ŞEKİL VE TEZAHÜRLERİYLE MÜCADELE ETME YÖNÜNDE KARARLILIK VURGULANDI"
Açıklamada, BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararı ile 2012 Cenevre Bildirisi uyarınca Suriyeli tarafların siyasi çözüme ulaşmasını desteklemek için BM'nin kolaylaştırıcılığındaki siyasi süreci ilerletme taahhüdü yinelenerek, "(Bakanlar) Terörizmin tüm şekil ve tezahürleriyle mücadele etme ve Suriye’nin egemenliği ve toprak bütünlüğünün yanı sıra komşu ülkelerin milli güvenliğine de halel getirecek ayrılıkçı gündemlere karşı durma yönündeki kararlılıklarını vurgulamışlardır." ifadesine yer verildi.
Anayasa Komitesi'nin önemli rolün ve Suriyeli taraflarca Komite’nin usul kuralları ve temel çalışma ilkelerine riayet edilmesi gerekliliğinin altı çizilen açıklamada, Anayasa Komitesi’nin çalışmalarında dış müdahale olmadan yapıcı angajmana verilen destek teyit edildi.
Suriye'de anayasa reformu için Anayasa Komitesi'nin sürdürülebilir ve etkili çalışmasını sağlamak için BM Genel Sekreteri Suriye Özel Temsilcisi Geir O. Pedersen'in çabaları ile Suriyeli taraflar ve Komite üyeleriyle sürekli iletişim yoluyla Komite’nin çalışmalarına katkı sağlamaya yönelik tutumlar teyit edildi.
Suriye’deki insani durum ile yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının etkisinden duyulan endişeye dikkat çekilen açıklamada, salgının Suriye’deki sağlık sisteminin yanı sıra sosyal, ekonomik ve insani koşullar bakımından yarattığı derin sınamanın altı çizilerek, "Bu hususta, (bakanlar) Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere, BM ve BM kuruluşlarına, COVAX girişimi dahil olmak üzere, Suriye içinde aşılamaya öncelik verilmesi çağrısında bulunmuşlardır." ifadesi kullanıldı.
Suriye'deki insani durumun iyileştirilmesi ve siyasi uzlaşı sürecindeki ilerlemenin desteklenmesini teminen, ayrımcılık, siyasileştirme ve ön koşullar olmaksızın ülke genelinde tüm Suriyelilere insani yardımı arttırmanın gerekliliği vurgulanarak, uluslararası topluma, BM ve BM’nin insani kuruluşlarına bu husustaki çabalarını artırmaları yönünde çağrıda bulunuldu.
"SIĞINMACILARIN GÜVENLİ VE GÖNÜLLÜ GERİ DÖNÜŞLERİ KOLAYLAŞTIRILMALI"
"(Bakanlar) Sığınmacıların ve ülke içinde yerinden edilmiş kişilerin güvenli ve gönüllü geri dönüşlerini kolaylaştırma ihtiyacını vurgulamışlardır." ifadesine yer verilen açıklamada, bu bağlamda, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği ve diğer uzman uluslararası kuruluşlar da dahil olmak üzere tüm ilgili taraflarla ortak çabalara devam etmeye hazır olunduğu belirtildi.
Suriyeli taraflar arasında karşılıklı güvene dayalı olumlu bir atmosfer yaratarak siyasi sürecin ilerlemesine katkı sağlanmasını teminen, tutukluların, özellikle de kadın, çocuk ve yaşlıların salıverilmesine dair güven artırıcı girişimlere yönelik işbirliği ve desteğin önemine işaret edildi.
Katar'a ev sahipliğinden ötürü teşekkür edilen açıklamada, "Bakanlar, bu açıklamada belirtilen ortak hedeflere ulaşmak için çabalarını sürdürme hususunda temsilcilerini görevlendirmeye karar vermişlerdir." bilgisi paylaşıldı.
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/bakan-cavusoglu-turkiye-suriyenin-toprak-butunlugunu-savunmaya-devam-edecek-41760503 (https://www.hurriyet.com.tr/gundem/bakan-cavusoglu-turkiye-suriyenin-toprak-butunlugunu-savunmaya-devam-edecek-41760503)
-
Üçlü zirvede flaş Suriye kararı
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Doha'da Türkiye, Rusya ve Katar Üçlü Dışişleri Bakanları Toplantısı'na katıldı.
Bu Zirvede bir eksik var.Iran bu toplantida yok. Halbuki Iran Suriye icerisinde faal oldugu gibi, Soci mutabakatina da ortak.
-
Sanırım rusyanın he dediğine İran yok diyemiyor. Bu yüzden İran olmasa da karar alınıyor.
-
Rusya ile biz hep anlaşıyoruz da abd orada ki küçük gruplarla bir operasyon yapıp araya çomak sokuyo biz birbirimizi yiyoz sonra.
Hadi bakalım bu sefer ne olacak. Pkk-ypg alt edilip nasıl yol alınacak.
-
Suriye'nin kuzeyindeki Fırat Kalkanı Harekatı bölgesindeki Cerablus ve Bab ilçelerinde iki ayrı noktaya balistik füze saldırısı düzenlendi. Halep'de Esed rejimi kontrolündeki Kuveyris Havaalanı'ndan yapılan saldırıda, 4 kişi yaralandı.
https://www.haberler.com/suriye-de-balistik-fuze-saldirisi-4-kisi-13993813-haberi/ (https://www.haberler.com/suriye-de-balistik-fuze-saldirisi-4-kisi-13993813-haberi/)
Suriye'de Türk varlığının olduğu bölgeler karıştırılmak isteniyor. Esed yine kaşınmaya başladı bakalım daha ne kadar sabrımızı zorlayacaklar..
-
(https://pbs.twimg.com/media/ExA1ulzXEAEXuLp?format=jpg&name=small)
Rusya'nın attığı balistik füze, TR sınırında SMO'ya bağlı 23. Tümen'in karargahını vurdu.
Rus uçakları sınırda ki mültecilerin çoğunlukta olduğu yerleri de vurdu.
https://mobile.twitter.com/MiddleastN/status/1373678125977067537
https://mobile.twitter.com/op_sshield
-
Rusya’dan Doğu Akdeniz’e yığınak
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/605f9be70f25442a4ca2603a.jpg)
Son dönemde dünyanın hassas noktalarından biri haline gelen Doğu Akdeniz’de Rusya askeri gemi sayısını arttırmaya başladı.
Rusya’nın daha çok Suriye iç savaşı nedeniyle Doğu Akdeniz sularında bulundurduğu yaklaşık 12 savaş gemisiyle denizaltısına Baltık filosundan yola çıkardığı dört savaş gemisinin daha eklendiği bildirildi.
‘İDLİB İÇİN’ İDDİASI
Rusya Savunma Bakanlığına yakınlığı ile bilinen avio.pro haber sitesine göre Moskova’nın dün bölgeye aktarımını tamamladığı takviye gücün resmi amacı tatbikat gösteriliyor, ancak Şam rejimiyle Rusya’nın muhaliflerin kontrolündeki İdlib bölgesinde büyük bir operasyon hazırladığı iddia ediliyor. Rusya’nın son dönemde bölgeye hava ve füze saldırıları Ankara’nın tepkisini çekmişti.
SEYİR FÜZESİ ATIYOR
Rusya’nın Cebelitarık boğazı üzerinden Suriye kıyılarına gönderdiği 4 savaş gemisinden ilki ‘Kalibar’ seyir füzeleriyle donatılmış ‘Boykiy’ korveti. Diğer üç gemi ‘Kaliningrad’, ‘Korolev’ ve ‘Minsk’ ise büyük çıkarma gemileri sınıfında. Üç çıkarma gemisinde Esad rejimine verilecek çok sayıda tank ve zırhlı piyade aracı bulunduğu belirtiliyor. Rus askeri uzmanlara göre olası askeri harekât alanı geçtiğimiz günlerde gerginlikler yaşanan İdlib bölgesi.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyadan-dogu-akdenize-yiginak-41773594 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyadan-dogu-akdenize-yiginak-41773594)
-
Rusya’dan Doğu Akdeniz’e yığınak
Son dönemde dünyanın hassas noktalarından biri haline gelen Doğu Akdeniz’de Rusya askeri gemi sayısını arttırmaya başladı.
* Havalarin isinmasi ile Suriye rejim kuvvetlerinin kontrolleri disinda olan, Idlipin bir kismini daha kontrolleri altina almak icin harekete gecmeleri icin olanak kolladiklari saklanamaz. Boyle bir harekat ancak Rusyanin destegi ve koruyuculugu altinda gerceklesebilecegi kesin.
** Diger bir olasilik" Rusyanin Dogu Akdenizdeki gucunu artiris nedeni ABD ve bir takim Nato ulkelerinin Karadeniz ve Egedeki varliklarini artirmasina misilleme olabilir.ABD ve Nato Karadeniz ve EGE denizinde konuslanarak Rusyanin Turk bogazlarindan Akdenize inmasine karsin set cekerken ,Rusyanin da Dogu Akdeniz ve Suveys onlerinde bak bende varim demesi de olabilir"
-
(https://i.resmim.net/taNcq.jpg) (https://klasresim.com/i/taNcq)
Beşar Esad, Suriye'nin başkenti Şam'da bulunan Emevi Camisi'nde bayram namazı kıldı.
Bilin bakalım kimin kulakları çınladı???? :D :D :D
-
Gerizekalılıkta rekor kırmaya çabalayan medya! ;D ;D >> https://www.milliyet.com.tr/galeri/son-dakika-rus-savas-pilotunun-elindeki-haritada-turkiye-var-6515030/3 (https://www.milliyet.com.tr/galeri/son-dakika-rus-savas-pilotunun-elindeki-haritada-turkiye-var-6515030/3)
-
Suriye'de terör örgütü YPG/PKK'nın Halep'e bağlı Afrin ilçe merkezine art arda düzenlediği 2 füze saldırısında 13 sivil hayatını kaybetti, 27 sivil de yaralandı.
Suriye'de terör örgütü YPG/PKK, Halep iline bağlı Afrin ilçesine art arda 2 füze saldırısı gerçekleştirdi. Afrin ilçe merkezine yönelik ilk saldırıdan yaklaşık 15 dakika sonra yaralılar hastaneye kaldırılırken sivil savunma ekiplerini hedef alan ikinci bir saldırı düzenlendi.
HATAY VALİLİĞİ'NDEN AÇIKLAMA
Hatay Valiliği'nden yapılan açıklamada "Terör örgütü YPG/PKK'nın saldırısında Afrin'deki özel hastanede tedavi gören 13 sivil hayatını kaybetti, 27 sivil yaralandı." denildi.
Saldırılar nedeniyle Afrin'deki Şifa hastanesi ve civardaki evlerde büyük hasar meydana geldiği belirtildi.
Öte yandan sivil savunma ekiplerinin yaralıları hastaneye kaldırma çalışmaları sürüyor.
"EN NAMUSSUZUNDAN BİR SİLAH"
Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar terör örgütü PKK'nın saldırıda Grad füzelerini kullandığı bilgisini paylaşarak "İşte bunlar demokrasi kahramanı, özgürlük savaşçısı! YPG/PKK Grad Füzeleri ve toplarla Afrin’deki bir hastanenin acil servisini vurmuş, 19 sivil hayatını kaybetmiş, 40’ın üzerinde de sivil yaralanmış. Allah belanızı versin.Sivillere Grad! En namussuzundan bir silah." ifadelerini kullandı.
(https://i12.haber7.net//haber/haber7/photos/2021/23/aizVX_1623520398_8187.jpg)
İBRAHİM KALIN: SESSİZ KALMAK SUÇA ORTAK OLMAKTIR
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Terör örgütünün Suriye'deki kolu, vahşi yüzünü bir kez daha gösterdi. Bu saldırı karşısında sessiz kalmak suça ortak olmaktır." ifadelerini kullandı.
Kalın, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, şunları kaydetti:
"Terör örgütünün Afrin'de bir hastaneye yaptığı saldırıyı şiddetle kınıyor, hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Terör örgütünün Suriye'deki kolu, vahşi yüzünü bir kez daha gösterdi. Bu saldırı karşısında sessiz kalmak suça ortak olmaktır."
https://www.haber7.com/guncel/haber/3109775-zeytin-dali-harekati-bolgesine-pes-pese-fuze-saldirisi-cok-sayida-olu-ve-yarali-var (https://www.haber7.com/guncel/haber/3109775-zeytin-dali-harekati-bolgesine-pes-pese-fuze-saldirisi-cok-sayida-olu-ve-yarali-var)
-
Biden emir verdi, ABD jetleri vurdu!
(https://i2.milimaj.com/i/milliyet/75/750x0/60d961c055427f3d5c59f3df)
Uluslararası haber ajanslarının 01.52'de dünyaya 'son dakika' koduyla duyurduğu saldırılarda, iki ülkedeki hedefler imha edildi. F-15 ve F-16 jetlerinin katıldığı bombardımanlar, dengeleri değiştirebilir.
Irak'taki ABD askerleri ve tesislerini hedef alan drone saldırılarının ardından savaş uçakları havalandı, Amerika son yılların en büyük bombardımanlarından birine imza attı.
ABD ordusu, Irak ve Suriye'deki İran destekli milislerin hava saldırılarıyla vurulduğunu bildiriyor. Yazılı açıklamaya göre, jetlerin imha ettiği yerlerden ikisi Suriye, biri Irak sınırları içerisinde.
Operasyonel ve silah depolama tesislerinin hedef alındığı saldırıların emrini, bizzat Başkan Joe Biden verdi. Uluslararası haber ajanslarının 01.52'de 'son dakika' koduyla duyurduğu operasyon, Biden'ın göreve gelişinden bu yana ikinci saldırı niteliğini taşıyor.
F-15 ve F-16 savaş uçakları tarafından gerçekleştirilen saldırının hedefindeki tesisleri, Ketaib Hizbullah ve Ketaib Sayyid El Şuheda gruplarının da bulunduğu İran destekli milisler kullanıyordu.
ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, "Bu saldırıların da göstermiş olduğu gibi, Başkan Biden ABD personelinin korunması için harekete geçeceği konusunda nettir" açıklamasını yaptı.
Pentagon basın sözcüsü John Kirby, savaş uçaklarının bombardımının 'defansif' olarak tanımladı, Reuters'a bilgi veren iki ABD'li yetkili ise İran destekli milislerin Nisan'dan bu yana beş drone saldırısı düzenlediğini aktardı.
ABD F-35 jetleri Doğu Akdeniz'de bulunan İngiliz uçak gemisi HMS Queen Elizabeth'ten geçen hafta havalanmış, CNN Amerikan uçaklarının II. Dünya Savaşı'ndan bu yana ilk kez başka bir ülkenin uçak gemisinden muharebe göreviyle kalkış yaptığını kaydetmişti.
Reuters haber ajansı, saldırıların Biden yönetiminin İran'la 2015'te imzalanana nükleer anlaşmayı yenileme arayışı içerisinde olduğu bir dönemde gerçekleştiğini hatırlatıyor.
https://www.milliyet.com.tr/galeri/son-dakika-biden-emir-verdi-abd-jetleri-vurdu-6540572/1 (https://www.milliyet.com.tr/galeri/son-dakika-biden-emir-verdi-abd-jetleri-vurdu-6540572/1)
-
KARABASAN @kimlikci_954
TSK, Suriye'de Rus insansız hava araçlarını manpadsla vurdu.
(https://pbs.twimg.com/media/E9yJYDtXsAYgUza?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/E9yJZ5PWEAY407j?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/kimlikci_954/status/1431348403246714881
-
Rusya Savunma Bakanlığı:
“Humus'ta zırhlı aracımıza yönelik bombalı saldırıda bir Rus askeri hayatını kaybetti.Bu saldırı Palmira bölgesinde oldu.”
(https://pbs.twimg.com/media/E-6IggjXIAQOeGY?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/E-6IggWWEAIDMTj?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/E-6IggZWEAcy5Dj?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/E-6IggNWUB03baZ?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/MiddleastN
-
İstifa eden generallerden benim haberim yoktu , şahsen buradaki birçok kisininde haberinin olduğunu düşünmüyorum. Suriyede askerimizi şehit vermekten başka hicbirsey kalmadı ama hala Suriye ısrarı nedendir anlamış değilim. Idlibte isid sempatizanları yaşayacak diye benim askerim toprak oluyor.
https://t24.com.tr/amp/yazarlar/metin-gurcan/suriye-idlib-tsk-dan-istifalar-ve-tarihe-bir-not,32546?__twitter_impression=true
-
İstifa eden generallerden benim haberim yoktu , şahsen buradaki birçok kisininde haberinin olduğunu düşünmüyorum. Suriyede askerimizi şehit vermekten başka hicbirsey kalmadı ama hala Suriye ısrarı nedendir anlamış değilim. Idlibte isid sempatizanları yaşayacak diye benim askerim toprak oluyor.
https://t24.com.tr/amp/yazarlar/metin-gurcan/suriye-idlib-tsk-dan-istifalar-ve-tarihe-bir-not,32546?__twitter_impression=true
İdlib'te IŞİD sempatizanları yaşasın diye değil baldırı çıplak PKK sınırımızın tamamına sahip olmasın diye ordayız. Orada olmasak çoktan bir defacto ülke kurmuşlar, hatta pek çok Avrupa ve Türkiye düşmanı ülke o devleti tanımıştı. IŞİD falan kalmadı artık ama ABD tarafından desteklenen büyük silahlı terörist sayısına sahip bir PKK/PYD varlığının sürdürüyor. Sapla samanı karıştırmayalım.
-
İdlib'de Suriye-Rusya devleti hakim olunca , pkk nasıl oraya hakim oluyor? Orasını anlayamadım....
-
İstifa eden generallerden benim haberim yoktu , şahsen buradaki birçok kisininde haberinin olduğunu düşünmüyorum. Suriyede askerimizi şehit vermekten başka hicbirsey kalmadı ama hala Suriye ısrarı nedendir anlamış değilim. Idlibte isid sempatizanları yaşayacak diye benim askerim toprak oluyor.
https://t24.com.tr/amp/yazarlar/metin-gurcan/suriye-idlib-tsk-dan-istifalar-ve-tarihe-bir-not,32546?__twitter_impression=true
İdlib'te IŞİD sempatizanları yaşasın diye değil baldırı çıplak PKK sınırımızın tamamına sahip olmasın diye ordayız. Orada olmasak çoktan bir defacto ülke kurmuşlar, hatta pek çok Avrupa ve Türkiye düşmanı ülke o devleti tanımıştı. IŞİD falan kalmadı artık ama ABD tarafından desteklenen büyük silahlı terörist sayısına sahip bir PKK/PYD varlığının sürdürüyor. Sapla samanı karıştırmayalım.
idlibde durarak pkknin suriyede devlet kurmasını mi engelleyeceksiniz ? Çok özür dilerim ama 2021de duyduğum en aptalca cümlelerden biriydi. Siz pkknin suriyede kontrol altında tuttuğu bölge ile Idlibi ayni yerde mi sanıyorsunuz? Idlib ile pkk devletinin ne alakası var. Adam firatin doğuşunu ele geçirmiş sen ise pkk ile arana rusyayi sokarak bir nevi pkkya artık dokunamayacagini ilan etmişsin hangi devleti engelleyeceksin? Nasıl engelleyeceksin anlatsana biraz. Mesela aramızdaki ruslari vodka ile sarhoş edip aralardan mi siviscaz ? Ruslari geçip pkkyi nasıl engelleyeceksin ?
-
İstifa eden generallerden benim haberim yoktu , şahsen buradaki birçok kisininde haberinin olduğunu düşünmüyorum. Suriyede askerimizi şehit vermekten başka hicbirsey kalmadı ama hala Suriye ısrarı nedendir anlamış değilim. Idlibte isid sempatizanları yaşayacak diye benim askerim toprak oluyor.
https://t24.com.tr/amp/yazarlar/metin-gurcan/suriye-idlib-tsk-dan-istifalar-ve-tarihe-bir-not,32546?__twitter_impression=true
İdlib'te IŞİD sempatizanları yaşasın diye değil baldırı çıplak PKK sınırımızın tamamına sahip olmasın diye ordayız. Orada olmasak çoktan bir defacto ülke kurmuşlar, hatta pek çok Avrupa ve Türkiye düşmanı ülke o devleti tanımıştı. IŞİD falan kalmadı artık ama ABD tarafından desteklenen büyük silahlı terörist sayısına sahip bir PKK/PYD varlığının sürdürüyor. Sapla samanı karıştırmayalım.
Anlamak istemeyenlere anlatamasin üstadim.
Bizim neden Suriyede oldugumuzu senelerden beri anlamayanlara bozulmus pilak gibi tekrarliyoruz.
-
İstifa eden generallerden benim haberim yoktu , şahsen buradaki birçok kisininde haberinin olduğunu düşünmüyorum. Suriyede askerimizi şehit vermekten başka hicbirsey kalmadı ama hala Suriye ısrarı nedendir anlamış değilim. Idlibte isid sempatizanları yaşayacak diye benim askerim toprak oluyor.
https://t24.com.tr/amp/yazarlar/metin-gurcan/suriye-idlib-tsk-dan-istifalar-ve-tarihe-bir-not,32546?__twitter_impression=true
İdlib'te IŞİD sempatizanları yaşasın diye değil baldırı çıplak PKK sınırımızın tamamına sahip olmasın diye ordayız. Orada olmasak çoktan bir defacto ülke kurmuşlar, hatta pek çok Avrupa ve Türkiye düşmanı ülke o devleti tanımıştı. IŞİD falan kalmadı artık ama ABD tarafından desteklenen büyük silahlı terörist sayısına sahip bir PKK/PYD varlığının sürdürüyor. Sapla samanı karıştırmayalım.
Anlamak istemeyenlere anlatamasin üstadim.
Bizim neden Suriyede oldugumuzu senelerden beri anlamayanlara bozulmus pilak gibi tekrarliyoruz.
o zaman siz gidin Türk askeri değil. Avrupadan sallamak kolay gel bakalim elin arabi yüzünden oğlu şehit düşmüş aileye anlat bunu.
-
İstifa eden generallerden benim haberim yoktu , şahsen buradaki birçok kisininde haberinin olduğunu düşünmüyorum. Suriyede askerimizi şehit vermekten başka hicbirsey kalmadı ama hala Suriye ısrarı nedendir anlamış değilim. Idlibte isid sempatizanları yaşayacak diye benim askerim toprak oluyor.
https://t24.com.tr/amp/yazarlar/metin-gurcan/suriye-idlib-tsk-dan-istifalar-ve-tarihe-bir-not,32546?__twitter_impression=true
İdlib'te IŞİD sempatizanları yaşasın diye değil baldırı çıplak PKK sınırımızın tamamına sahip olmasın diye ordayız. Orada olmasak çoktan bir defacto ülke kurmuşlar, hatta pek çok Avrupa ve Türkiye düşmanı ülke o devleti tanımıştı. IŞİD falan kalmadı artık ama ABD tarafından desteklenen büyük silahlı terörist sayısına sahip bir PKK/PYD varlığının sürdürüyor. Sapla samanı karıştırmayalım.
Anlamak istemeyenlere anlatamasin üstadim.
Bizim neden Suriyede oldugumuzu senelerden beri anlamayanlara bozulmus pilak gibi tekrarliyoruz.
o zaman siz gidin Türk askeri değil. Avrupadan sallamak kolay gel bakalim elin arabi yüzünden oğlu şehit düşmüş aileye anlat bunu.
Elin arabı için oraya giden kim? PKK ve işit leşlerini orada toplarken elin araba için mi gittik?
Ama bakıyorum kafa basmıyor.
-
Suriye'de gerçekleştirdiğimiz operasyonlarda kimleri hedef aldık? Hedef aldıklarımızı Arapları korumak için mi hedef aldık? Yoksa Arapların ülkemize göçünü durdurmak için mi? Hani ABD'nin verdiği silahlarla hemen her gün dünya medyasına özgürlük savaşçısı pozu verenler vardı ya! Işid'le mücadele ediyorlarmı vs masallarıyla. Unuttunuz sanırım. Unutmuş olabilirsiniz, çoğu toprak oldu.
(https://iatkv.tmgrup.com.tr/70a2be/616/346/0/0/638/359?u=https://itkv.tmgrup.com.tr/2019/09/30/chp-konferansinda-bir-skandal-daha-sonuc-bildirgesinde-pyd-ile-mucadele-yok-1569831438051.jpg)
(https://imgrosetta.mynet.com.tr/file/1438018/728xauto.jpg)
Şu an savunma hattını zor kontrol edilen dağlık araziden daha kolay bir coğrafyaya taşımış durumdayız. Terör örgütü eskisi kadar kolay hareket edemiyor. Tek hatamız bunların kökünü kazımak için daha fazla aktif olmamamız. Gerekirse ABD veya Rusya ile çatışma riskini göz öne alarak Fırat'ın neresinde olursa olsun hepsini ortadan kaldırmalıydık.
-
İstifa eden generallerden benim haberim yoktu , şahsen buradaki birçok kisininde haberinin olduğunu düşünmüyorum. Suriyede askerimizi şehit vermekten başka hicbirsey kalmadı ama hala Suriye ısrarı nedendir anlamış değilim. Idlibte isid sempatizanları yaşayacak diye benim askerim toprak oluyor.
https://t24.com.tr/amp/yazarlar/metin-gurcan/suriye-idlib-tsk-dan-istifalar-ve-tarihe-bir-not,32546?__twitter_impression=true
İdlib'te IŞİD sempatizanları yaşasın diye değil baldırı çıplak PKK sınırımızın tamamına sahip olmasın diye ordayız. Orada olmasak çoktan bir defacto ülke kurmuşlar, hatta pek çok Avrupa ve Türkiye düşmanı ülke o devleti tanımıştı. IŞİD falan kalmadı artık ama ABD tarafından desteklenen büyük silahlı terörist sayısına sahip bir PKK/PYD varlığının sürdürüyor. Sapla samanı karıştırmayalım.
idlibde durarak pkknin suriyede devlet kurmasını mi engelleyeceksiniz ? Çok özür dilerim ama 2021de duyduğum en aptalca cümlelerden biriydi. Siz pkknin suriyede kontrol altında tuttuğu bölge ile Idlibi ayni yerde mi sanıyorsunuz? Idlib ile pkk devletinin ne alakası var. Adam firatin doğuşunu ele geçirmiş sen ise pkk ile arana rusyayi sokarak bir nevi pkkya artık dokunamayacagini ilan etmişsin hangi devleti engelleyeceksin? Nasıl engelleyeceksin anlatsana biraz. Mesela aramızdaki ruslari vodka ile sarhoş edip aralardan mi siviscaz ? Ruslari geçip pkkyi nasıl engelleyeceksin ?
Kusura bakma da boş boş konuşuyorsun. 2018'de, 2019'da bu terörist yapıyı kim öttürdü? Bugün sınırımızda bir devlet kuramadılarsa bunun nedeni o dönem yaptığımız operasyonlardır. Birileri PYD kendi vatanını koruyor derken biz yıllardır adamların tek derdinin ülke kurmak istediğini bas bas bağırıyoruz.
Orada İdlip'te durduğumuzu da kastetmiyorum açıp bir tekrar oku istersen. Bizim Suriye'deki varlığımız elin Arabını korumak değil. Sınırlarımızda bir terörist devletinin kurulmasını engellemektir. Bugün sen Suriye'den çıkarsan çok daha fazla askerin şehit olmak zorunda kalacaktır. Tüm kazanımlarını kaybettiğin gibi sınırında her an sana saldıran, sızan bir çete olmak zorunda kalacak. Biraz çalıştır saksıyı. Kimse elin Arabının derdinde değil. Amaç Suriye'den başlayıp sırasıyla Irak ve Türkiye'yi de içine almaya çalışacak ''Teröristan'ın kurulmamasını sağlamak.
2021 yılındayız hala Suriye'de ne işimiz var diyenlerle savunma sanayii forumlarında tartışıyoruz. Coğrafya cidden kadermiş. ::)
-
İstifa eden generallerden benim haberim yoktu , şahsen buradaki birçok kisininde haberinin olduğunu düşünmüyorum. Suriyede askerimizi şehit vermekten başka hicbirsey kalmadı ama hala Suriye ısrarı nedendir anlamış değilim. Idlibte isid sempatizanları yaşayacak diye benim askerim toprak oluyor.
https://t24.com.tr/amp/yazarlar/metin-gurcan/suriye-idlib-tsk-dan-istifalar-ve-tarihe-bir-not,32546?__twitter_impression=true
İdlib'te IŞİD sempatizanları yaşasın diye değil baldırı çıplak PKK sınırımızın tamamına sahip olmasın diye ordayız. Orada olmasak çoktan bir defacto ülke kurmuşlar, hatta pek çok Avrupa ve Türkiye düşmanı ülke o devleti tanımıştı. IŞİD falan kalmadı artık ama ABD tarafından desteklenen büyük silahlı terörist sayısına sahip bir PKK/PYD varlığının sürdürüyor. Sapla samanı karıştırmayalım.
Anlamak istemeyenlere anlatamasin üstadim.
Bizim neden Suriyede oldugumuzu senelerden beri anlamayanlara bozulmus pilak gibi tekrarliyoruz.
Bazen gerçekten şaşırıyorum üstadım. Suriye'de neden varız? Askerimiz neden orada? Hala anlamak istemeyen, anlamamak için ciddi şekilde direnen kişilere açıklama yapıyoruz.
-
Suriye'de gerçekleştirdiğimiz operasyonlarda kimleri hedef aldık? Hedef aldıklarımızı Arapları korumak için mi hedef aldık? Yoksa Arapların ülkemize göçünü durdurmak için mi? Hani ABD'nin verdiği silahlarla hemen her gün dünya medyasına özgürlük savaşçısı pozu verenler vardı ya! Işid'le mücadele ediyorlarmı vs masallarıyla. Unuttunuz sanırım. Unutmuş olabilirsiniz, çoğu toprak oldu.
(https://iatkv.tmgrup.com.tr/70a2be/616/346/0/0/638/359?u=https://itkv.tmgrup.com.tr/2019/09/30/chp-konferansinda-bir-skandal-daha-sonuc-bildirgesinde-pyd-ile-mucadele-yok-1569831438051.jpg)
(https://imgrosetta.mynet.com.tr/file/1438018/728xauto.jpg)
Şu an savunma hattını zor kontrol edilen dağlık araziden daha kolay bir coğrafyaya taşımış durumdayız. Terör örgütü eskisi kadar kolay hareket edemiyor. Tek hatamız bunların kökünü kazımak için daha fazla aktif olmamamız. Gerekirse ABD veya Rusya ile çatışma riskini göz öne alarak Fırat'ın neresinde olursa olsun hepsini ortadan kaldırmalıydık.
Maalesef operasyonu erken durdurduk. Hatta en başta operasyona çok geç başladık. Bağımsız bir terör devleti kurmak için IŞİD ile mücadele ediyoruz ayağına maalesef sempati ve militan topladılar tüm dünyadan. Özellikle batı medyası adamları şirinler gibi görüp pazarladı tüm dünyaya. Bunlara operasyon yapınca da Türkiye IŞİD'e destek veriyor, Suriye'de IŞİD karşıtı yapılar Türkiye'nin hedefinde gibi aşağılık manşetler attılar. Bunlat yetmezmiş gibi gidip VW bile operasyon yaptık diye yatırımı iptal etti. Konjonktür lehlerineydi lakin rüzgarın yönü elbet değişecek. İşte o zaman leşlerini bile gömmeye fırsat bulamayacaklar.
-
İdlib'de Suriye-Rusya devleti hakim olunca , pkk nasıl oraya hakim oluyor? Orasını anlayamadım....
Orada İdlip'i kastetmiyorum. Arkadaş hala niye Suriye'deyiz, İdlip'te IŞİD sempatizanları yaşayacak diye askerimiz ölüyor diye yazmış, ben de İdlip'te IŞİD sempatizanları yaşasın diye değil, PKK sınırımızda devlet kurmasın diye oradayız dedim. Cevabımın İdlip ile bir alakası yok.
-
Suriye ilgili Siyasi politikamizda cok buyuk yanlisliklar yapildigina ve halen de israr ile surdurulmek istendigine katiliyorum. Ancak Suriyedeki askeri yonden ozellikle sinir guvenliginin daha bir kontrole alinmasi ile ilgili kanimca basirilar elde edildi. Evet yapilmak istenen tam anlami ile sahaya yansitabilindigini dusunmuyorum. Bu konuda onumuze ozellikle ABD ve Rusya tarafindan engeller cikarildigi kesin. Peki askeri yonden operasyonlar sirasinda hic hata yapmadikmi ? "Elbette de yapildi hatta bazilarinda canimiz fena acidi. yapmis oldugumuz hatalardan ders cikarabilmis isek sorun yok. Suriye sorunu malesef bizler icin ne Firatin dogusu ne batisi veya El Bab veya idlipten ibarettir sorun gorunenden daha derin. Suriye ilgili politikamizi sadece askeri yonden atmis veya atacagimiz adimlar ile cozemeyiz . Sayet oyle dusunuyorsak kendimizi kandirdigimiz gibi TSK kuvvetlerinin boynunan olmasi gerekenden fazla yuk bindirmis oluyoruz. Iktidarin Ssyasi olarak Suriye politikasini tekrardan gozden gecirmesinden baska akilci bir secenegi oldugunu dusunmuyorum.
-
terör örgütü ilk kurulduğu tarihlerde de Suriye devleti her yere hakimdi; ama örgüt oralarda gayet rahat gelişti.
https://www.youtube.com/watch?v=sNIIGqPPC8w (https://www.youtube.com/watch?v=sNIIGqPPC8w)
Suriye oralara hakim olduğunda da yine böyle bir durum olmayacağının garantisi yok.
tüm belirtiler Pençe harekatıyla Irak'tan silinen örgütün Suriye'de çeşitli adlarla varlığını sürdüreceğini gösteriyor.
biz oraya neden girdik?
bizim hatalarımız var veya yok; artık bu aşamada bunlar boş laf.
terör örgütü orada ad değiştirerek Kantonlar oluşturdu, bunu yaparken birçok devletin de resmi desteğini ve korumasını aldı tabi.
baktılar ki herkes arkalarında, arsızca demografik temizlik yapmaya başladılar, bunu yaparken temel maksat, kantomların arasını tamamen birleştirmek ve Akdeniz kıyısına kesintisiz bir şekilde ulaşabilecek bir toprak bütünlüğü sağlamaktı, işte biz bu kesintisiz hat oluşumunu engellemek için girdik oraya.
bu hat oluşsaydı, Kuzey Irak'taki referandum maskaralığı da planlandığı gibi gitseydi, çok zengin petrol kaynaklarına sahip ve Akdeniz'e kesintisiz bir şekilde ulaşan bir yapı fiilen oluşmuş olacaktı.
bu yapı içinde, isim değiştirmiş olan terör örgütünün ulaşacağı imkanların hayali bile korkunçtur.
Türkiye için resmen kızılca kıyamet kopmak üzereydi ve kimse de yüzümüze bakmıyordu.
rejim ise bu sorunu tek başına çözemeyeceğini iyice anlamış ve kendi varlığını sürdürmek için Rusya ile anlaşmıştı.
Rusya bu anlaşmayla sıcak denize inme fırsatını yakalıyordu; ama orada bir sorun oluştu.
Rusya, beklediğinden daha şiddetli bir çatışma ortamında buldu kendisini.
Güney Osetya'daki hesap Halep'e, Kırım'daki hesap Palmira'ya pek uymuyordu.
fena madara olmaya başlamışlardı; üstelik Rus ekonomisi Kırım hadisesi sonrası sıkıntı içindeydi. bu durum üzerine Rus derin aklı tüm Suriye'yi tek başına temizlemek yerine birlikte çalışabileceği ortaklarla bu işi yapma konseptini seçti ve bu durum bize o güne kadar kimsenin vermediği bir fırsat sundu.
bu fırsat sayesinde Fırat Kalkanı operasyonu ile kesintisiz hatta ilk fiziki çizik atıldı.
Rus derin aklı buna müsade ederken en başından beri aklındaki şey, "günü geldiğinde nasılsa Türkiye'yi buralardan çıkartırız" düşüncesiydi zaten, bu düşünce sistematiği beklemediği şiddette bir çatışmanın ortasında kayıp veren Rusya için o günün şartlarında gayet pragmatik bir yaklaşımdı.
bu pragmatik yaklaşım sayesinde hem Suriye ile tek başına uğraşmaktan kurtuldu; hem de Amerikan bloğunda bir ayrılık oluşturup karşıt grubun gücünü sarstı.
kesintisiz hat, bizim operasyonlarımızla fiilen bozulurken, Kuzey Irak'taki maskaralık İran dalavereleriyle tam bir fiyaskoya dönüştü.
beğenilir veya beğenilmez, bölgenin temel kolonları bu depreme karşı epeyi topluca direndi ve şimdilik büyük deprem geçmiş gibi görünüyor; ama artçıların ne kadar ve ne şiddetle süreceğini kestirmek pek mümkün değil.
ek:
konu sadece, bizim çekilmemiz halinde orada örgüt olacak veya olmayacak da değil.
ülkemizde üç milyondan fazla Suriye vatandaşı var ve biliyoruz ki bunlar rejim tarafından pek de sevilen insanlar değil zaten.
eğer her şeyi teslim edip oradan çekilirsek rejim vatandaşlarını alsın diye ne üzerinden baskı yapacağız?
tamam, vatandaşlarını alsınlar, biz de ertesi gün toptan çekilelim.
bu üç milyon insanın bir diyeti olmalı diye düşünüyorum.
vatandaşlarını alırsa topraklarını da alsın; ama vatandaşlarını almayla ilgili tek laf etmeyip topraklarını geri istiyorsa orada "nah" denilmeli.
ne güzel bir dünyaymış bu böyle, konu Türkiye olunca en yıkıklar bile hiçbir şey vermeden her şeyi almak istiyor.
---
düzeltmeler ve eklemeler yapıldı.
-
Kantom değil!
Kanton!
Kanton; bir ülkenin, idari ya da sınırsal alt birimlerinden her birine verilen addır. Örneğin bu bir coğrafi bölge ya da bir eyalet olabilir. Kelimenin etimolojik kökeni "ülke birimi" anlamına gelen Latince canto kelimesidir.
https://tr.wikipedia.org/wiki/Kanton
-
Suriye konusundaki gorusunuzu detayli sekilde aciklamissiniz Sn Korsan ancak ben halen belirli konularda daha degisik dusunmekteyim. Yapilan askeri harekatlar ile o anki depremin atlatilmis olduguna da katiliyorum. Ancak depremler ayni fay hattinda veya daha daha yeni fay hatlarinin olusumu ile tekrardan ortaya cikar. Suriye bir deprem cografyasinda bulunan bir ulke bu nedenle Suriyede olabilecek depremlere her zaman hazirlikli olmaliyiz.
Suriye ile ilgili bizlerin ana muhatabi Suriye devleti olmali.
Su anda tum endiselerimizi ancak ve ancak Suriye devleti ile konusmak sonrasi olabilirligi veya olmayacagina net olarak anlayabiliriz. " Ulkemizin guvenligini etkileyen sorunlar, Suriyeli multeciler, Suriyede korumamiz altinda bulunan bolgelerdeki rejim karsiti Suriyelilerin durumu, PKK/PYD Olusumun ulkemiz icin olusturdugu riskler......"
Suriyede rejim degisir veya degismez ,federatif veya kantonal sisteme gecilir butun bu konular Suriyenin ic yapisi ile ilgili konular . Bu konularin bazilari ulkemizi de dolayli yoldan etkileyebilecegi icin yine de en dogrusunun ana muhatap ile konusmanin yararli olacagina inaniyorum.
-
Metin bey,
evet, konuşması gereken taraflar bellidir;
aynen katılıyorum; ama karşı taraf şu ana kadar inatla tek bir başlıkla ilgili konuşma çabası içinde.
diğer konularla ilgili en ufak bir iyi niyet belirtisi yok.
genelin aksine, operasyon bölgelerinin hep bizde kalacağına dair bir hayalim hiçbir zaman olmadı; hatta bu hayali yazıp çizenleri de üye olduğum forumlarda çokça eleştirmiştim o en cafcaflı zamanlarda, bu yüzden de çok tepki aldım; ama bu noktada yine de mantıklı olmamız gerekiyor.
bir hayal kuralım.
15 Ekim 2021 ve 15 Kasım 2021 arası rejimle konuşup bir çekilme takviminde anlaşalım.
30 Aralık 2021 tarihinde rejimin korumasında güvenli bir şekilde oralardan çekilelim, peki ama 1 ocak 2022 tarihinde bu vatandaşlarını alması için ne üzerinden pazarlık yapacağız rejimle?
geriye ne kalıyor?
ben şöyle bir şey düşünürdüm:
1. hükümet Suriye'den çekilme takvimini belirlemek üzere haziran 2022 tarihinde bir toplantı yapacağını ve buradan kesin bir takvim çıkacağını resmi olarak duyurur.
2. bu duyuru Suriye rejimine diplomatik kanallardan bildirilir.
3. o tarih geldiğinde toplantı yapılır.
4. toplantı sonrası basın açıklamasında bu takvimle ilgili bilgilendirme yapılır.
5. tahliyenin başlaması için önce türbenin eski yerine güvenli şekilde taşınması planlandığı duyurulur.
6. bu taşınma için rejim güçleriyle ortak çalışma isteği açıklanır ve fiili temaslar bunu izler.
7. taşınma işlemi güvenli bir şekilde tamamlandıktan sonra özellikle sınır vilayetlerindeki sığınmacıların geri alınmasıyla ilgili süreç başlatılır ve tamamlanmasıyla Bab bölgesi rejim güçlerine teslim edilir.
8. takiben 2024 bitimine kadar bir buçuk milyon vatandaşlarını da aldıkları kayıt altına alınır ve Afrin dışında diğer bölgeler de rejime teslim edilir
8. tüm bu aşamalar sorunsuz tamamlandıktan sonra 2025 yılında Afrin ile ilgili tekrar toplantı yapılır.
tabi ben çok genel bir çerçeve çizdim; ama öyle rejimin dediği gibi basit değil bu konu.
köylü kurnazlığı yapmaya çalışıyorlar, sökmez, sökmemeli.
-
terör örgütü ilk kurulduğu tarihlerde de Suriye devleti her yere hakimdi; ama örgüt oralarda gayet rahat gelişti.
https://www.youtube.com/watch?v=sNIIGqPPC8w (https://www.youtube.com/watch?v=sNIIGqPPC8w)
Suriye oralara hakim olduğunda da yine böyle bir durum olmayacağının garantisi yok.
tüm belirtiler Pençe harekatıyla Irak'tan silinen örgütün Suriye'de çeşitli adlarla varlığını sürdüreceğini gösteriyor.
biz oraya neden girdik?
bizim hatalarımız var veya yok; artık bu aşamada bunlar boş laf.
terör örgütü orada ad değiştirerek Kantonlar oluşturdu, bunu yaparken birçok devletin de resmi desteğini ve korumasını aldı tabi.
baktılar ki herkes arkalarında, arsızca demografik temizlik yapmaya başladılar, bunu yaparken temel maksat, kantomların arasını tamamen birleştirmek ve Akdeniz kıyısına kesintisiz bir şekilde ulaşabilecek bir toprak bütünlüğü sağlamaktı, işte biz bu kesintisiz hat oluşumunu engellemek için girdik oraya.
bu hat oluşsaydı, Kuzey Irak'taki referandum maskaralığı da planlandığı gibi gitseydi, çok zengin petrol kaynaklarına sahip ve Akdeniz'e kesintisiz bir şekilde ulaşan bir yapı fiilen oluşmuş olacaktı.
bu yapı içinde, isim değiştirmiş olan terör örgütünün ulaşacağı imkanların hayali bile korkunçtur.
Türkiye için resmen kızılca kıyamet kopmak üzereydi ve kimse de yüzümüze bakmıyordu.
rejim ise bu sorunu tek başına çözemeyeceğini iyice anlamış ve kendi varlığını sürdürmek için Rusya ile anlaşmıştı.
Rusya bu anlaşmayla sıcak denize inme fırsatını yakalıyordu; ama orada bir sorun oluştu.
Rusya, beklediğinden daha şiddetli bir çatışma ortamında buldu kendisini.
Güney Osetya'daki hesap Halep'e, Kırım'daki hesap Palmira'ya pek uymuyordu.
fena madara olmaya başlamışlardı; üstelik Rus ekonomisi Kırım hadisesi sonrası sıkıntı içindeydi. bu durum üzerine Rus derin aklı tüm Suriye'yi tek başına temizlemek yerine birlikte çalışabileceği ortaklarla bu işi yapma konseptini seçti ve bu durum bize o güne kadar kimsenin vermediği bir fırsat sundu.
bu fırsat sayesinde Fırat Kalkanı operasyonu ile kesintisiz hatta ilk fiziki çizik atıldı.
Rus derin aklı buna müsade ederken en başından beri aklındaki şey, "günü geldiğinde nasılsa Türkiye'yi buralardan çıkartırız" düşüncesiydi zaten, bu düşünce sistematiği beklemediği şiddette bir çatışmanın ortasında kayıp veren Rusya için o günün şartlarında gayet pragmatik bir yaklaşımdı.
bu pragmatik yaklaşım sayesinde hem Suriye ile tek başına uğraşmaktan kurtuldu; hem de Amerikan bloğunda bir ayrılık oluşturup karşıt grubun gücünü sarstı.
kesintisiz hat, bizim operasyonlarımızla fiilen bozulurken, Kuzey Irak'taki maskaralık İran dalavereleriyle tam bir fiyaskoya dönüştü.
beğenilir veya beğenilmez, bölgenin temel kolonları bu depreme karşı epeyi topluca direndi ve şimdilik büyük deprem geçmiş gibi görünüyor; ama artçıların ne kadar ve ne şiddetle süreceğini kestirmek pek mümkün değil.
ek:
konu sadece, bizim çekilmemiz halinde orada örgüt olacak veya olmayacak da değil.
ülkemizde üç milyondan fazla Suriye vatandaşı var ve biliyoruz ki bunlar rejim tarafından pek de sevilen insanlar değil zaten.
eğer her şeyi teslim edip oradan çekilirsek rejim vatandaşlarını alsın diye ne üzerinden baskı yapacağız?
tamam, vatandaşlarını alsınlar, biz de ertesi gün toptan çekilelim.
bu üç milyon insanın bir diyeti olmalı diye düşünüyorum.
vatandaşlarını alırsa topraklarını da alsın; ama vatandaşlarını almayla ilgili tek laf etmeyip topraklarını geri istiyorsa orada "nah" denilmeli.
ne güzel bir dünyaymış bu böyle, konu Türkiye olunca en yıkıklar bile hiçbir şey vermeden her şeyi almak istiyor.
---
düzeltmeler ve eklemeler yapıldı.
Benim görüşüm sizinki ile tamamen örtüşüyor Ve zannedersem akil insanların bunuda farkına varıyor.
Ancak ben bunu kafasına sokamayanların yüzünden 300 sayfadan beri bunu tekrarlamaktan bıktım. Onlar halen aksini iddia ediyorlarsa vatan güvenlik açısından onlardan şüphe duyarım ve bunu açık açık söylüyorum. Suriye’de bizim ne işimiz var diyen kişinin vatan haini ile hiçbir farkı yok.
İstanbul Beşiktaş stadına havaya uçururken ve 40 kişinin hayatına mal olurken, Atatürk havalimanının saldıran teröristleri ne çabuk unuttular.El Bab’da ve Afrin‘de onların leşlerini toplarken bu süper zekalılar neredeydi? Daha halen içimizdeki geri zekalılar Suriye’de neden olduğumuzu anlayamadılar mı? Anlayamadılarsa bravo Ve derhal Pennsylvania’daki hocalarına danışsınlar. Kuzey Suriye’de temizlediğimiz topraklar bundan sonra artık ebediyen bizden sorulur bu benim arzum değil bu açık açık bir gerçek ama bunuda halen anlamayanlar var.
Reel politikden uzak başkalarının çıkarlarına hizmet edenlere çok yazıklar olsun.
-
Metin bey,
evet, konuşması gereken taraflar bellidir;
aynen katılıyorum; ama karşı taraf şu ana kadar inatla tek bir başlıkla ilgili konuşma çabası içinde.
diğer konularla ilgili en ufak bir iyi niyet belirtisi yok.
genelin aksine, operasyon bölgelerinin hep bizde kalacağına dair bir hayalim hiçbir zaman olmadı; hatta bu hayali yazıp çizenleri de üye olduğum forumlarda çokça eleştirmiştim o en cafcaflı zamanlarda, bu yüzden de çok tepki aldım; ama bu noktada yine de mantıklı olmamız gerekiyor.
bir hayal kuralım.
15 Ekim 2021 ve 15 Kasım 2021 arası rejimle konuşup bir çekilme takviminde anlaşalım.
30 Aralık 2021 tarihinde rejimin korumasında güvenli bir şekilde oralardan çekilelim, peki ama 1 ocak 2022 tarihinde bu vatandaşlarını alması için ne üzerinden pazarlık yapacağız rejimle?
geriye ne kalıyor?
ben şöyle bir şey düşünürdüm:
1. hükümet Suriye'den çekilme takvimini belirlemek üzere haziran 2022 tarihinde bir toplantı yapacağını ve buradan kesin bir takvim çıkacağını resmi olarak duyurur.
2. bu duyuru Suriye rejimine diplomatik kanallardan bildirilir.
3. o tarih geldiğinde toplantı yapılır.
4. toplantı sonrası basın açıklamasında bu takvimle ilgili bilgilendirme yapılır.
5. tahliyenin başlaması için önce türbenin eski yerine güvenli şekilde taşınması planlandığı duyurulur.
6. bu taşınma için rejim güçleriyle ortak çalışma isteği açıklanır ve fiili temaslar bunu izler.
7. taşınma işlemi güvenli bir şekilde tamamlandıktan sonra özellikle sınır vilayetlerindeki sığınmacıların geri alınmasıyla ilgili süreç başlatılır ve tamamlanmasıyla Bab bölgesi rejim güçlerine teslim edilir.
8. takiben 2024 bitimine kadar bir buçuk milyon vatandaşlarını da aldıkları kayıt altına alınır ve Afrin dışında diğer bölgeler de rejime teslim edilir
8. tüm bu aşamalar sorunsuz tamamlandıktan sonra 2025 yılında Afrin ile ilgili tekrar toplantı yapılır.
tabi ben çok genel bir çerçeve çizdim; ama öyle rejimin dediği gibi basit değil bu konu.
köylü kurnazlığı yapmaya çalışıyorlar, sökmez, sökmemeli.
Elbette düşünülür ama o topraklar artık bizim. O topraklarda yiğitlerimizin kani aktıktan sonra ve yerel halkı bize sarıldıktan sonra artık Suriye hükümeti o bölgelerden vazgeçerek üzerine soğuk su içsin.
Hükümet dediğimiz Suriye rejimi koyundan çok insanı katleden bir aşağılığın başı
-
Suriye iç savaşı çıkmadan önce Suriye'den bize bir btö,ışid tehditi var mıydı?
-
Suriye iç savaşı çıkmadan önce Suriye'den bize bir btö,ışid tehditi var mıydı?
300 sayfanın başlığını baştan sonuna kadar oku belki cevabını ondan sonra bulabilirsin
-
Suriye Konusu uzerine degisik dusuncelerimizin olmasini ben gayet normal karsiliyorum. Hatta bunu bir zenginlik olarak gorurum desem abartmis olmam insallah. Suriye konusunda devletimizin yapmasi gereken veya yapmamasi gerekenleri gecmisten gunumuze kadar bir cok defa da tartistigimiz dogru. Bu konun bunca yil surmus olmasa ve kendi icerisinde evrim gecirmis olmasa bizler ve ulkemiz icin onem arz etmemis oldugunu dusunmesek herhalde bu kadar yazilip cizilmezdi. " Neticede burasi fikirlerin tartisildigi bir form"
Suriyedeki mevcut rejimin kendi vatandaslarina acimasiz sekilde davrandigini defalarca tanik olduk dogru. Ancak realiteyi bir yana koysak dahi bu begenmedigimiz acimasiz rejim tum dunyaca taninan resmi devleti temsil etmekte.kendi devletimiz kendi halkina karsin canice uygulamalar icerisinde olan bir rejim taninmisligi olsa dair biz prensip olarak bu tur uygulamalarda bulunan rejimler ve devletlerle istisare yapmayiz diyemeyiz cunku gecmiste ve halen boyle devlet ve rejimlerle istisareleri ya hic aksatmadik. Bazilari ile once vazgecsek de sonradan tekrardan istisareler yapmaya basladik hatta devlet baskanlarini ulkemize davet ettik ve agirladik.
Burada demek istedigim gorunen o ki cikarimiz gerektiriyorsa demek ki yapilabiliyormus.
Kanla alinan toprak geri verilemez dusuncesi bence kulaga hos gelir ancak pratikte katiksizce uygulandigini dusunmuyorum.Kisisel gorusum toprak kadar akitilacak canin da onemi vardir bu nedenle canimizi feda edelim ancak elzem oldugu yerlerde . Iste bu nedenden dolayidir ki savas ancak sair tum olasiliklarin tuketilmis oldugu zamanda yapilsin cunku bedel agir olur.
-
Dusuncelerimi birkac madde ile yazayim;
1- Suriye'de bastan rejim degisikligi pesinden kosmanin yanlisti. "Bekle-gor" politikasi ile zaman kazanilarak daha az yanlis yapilabilirdi.
2- Ne kosulda olursa olsun multecilere kapilar hicbir zaman acilmamaliydi.
3- Yapilan askeri mudahaleler gerekliydi. Yapilmasi gerekenden azi yapildi.
4- Sahadaki durumu lehimize degistirmeden kimse ile gorusmenin bize bir sonuc getirmez
5. ABD ve Rusya'yi "ya biz ya YPG" secimine zorlamamiz lazim. Yani birer birer bu bolgedeki askerlerinizi cekin, biz geliyoruz, cekilmezseniz gume gidersiniz diye soyleyip, arkasindan da dedigimizi yapip isin sakasi olmadigini gostermemiz lazim. Bicak kemige dayandiginda bizle askeri bir catismaya girmeyeceklerini, ekonomik ve siyasi olarak bizi tamamiyle kaybetme lukslerinin olmadigini ve geri basacaklarini dusunuyorum. Zaten simdiye kadar yapilan operasyonlarda uc asagi bes yukari boyle oldu. Onlarin elinde kozlar varsa bizimde elimizde koz var.
6- Suriyeyi biraz daha bos birakirsak, K.Suriye'de K.Iraktakine benzer ve uluslarasi olarak resmiyeti olan bir olusum kurulacak ve ileride K.Irakla birlesip bizden toprak pesinde kosacak. 2 + 2=4 kadar basit bunu ongormek.
7- Eninde sonunda Esad ve Rusya Idblibe operasyon yapacak, tepki vermektense onceden davranip buna gore hazirlanmak lazim...multeciler, oradaki silahli gruplar ne olacak vs bunlarin planlanmasi lazim. Gerekise siniri tamamen kapatip, Idlib karsigilinda YPG pazarigi bile yapilabilir..
-
Dusuncelerimi birkac madde ile yazayim;
1- Suriye'de bastan rejim degisikligi pesinden kosmanin yanlisti. "Bekle-gor" politikasi ile zaman kazanilarak daha az yanlis yapilabilirdi.
2- Ne kosulda olursa olsun multecilere kapilar hicbir zaman acilmamaliydi.
3- Yapilan askeri mudahaleler gerekliydi. Yapilmasi gerekenden azi yapildi.
4- Sahadaki durumu lehimize degistirmeden kimse ile gorusmenin bize bir sonuc getirmez
5. ABD ve Rusya'yi "ya biz ya YPG" secimine zorlamamiz lazim. Yani birer birer bu bolgedeki askerlerinizi cekin, biz geliyoruz, cekilmezseniz gume gidersiniz diye soyleyip, arkasindan da dedigimizi yapip isin sakasi olmadigini gostermemiz lazim. Bicak kemige dayandiginda bizle askeri bir catismaya girmeyeceklerini, ekonomik ve siyasi olarak bizi tamamiyle kaybetme lukslerinin olmadigini ve geri basacaklarini dusunuyorum. Zaten simdiye kadar yapilan operasyonlarda uc asagi bes yukari boyle oldu. Onlarin elinde kozlar varsa bizimde elimizde koz var.
6- Suriyeyi biraz daha bos birakirsak, K.Suriye'de K.Iraktakine benzer ve uluslarasi olarak resmiyeti olan bir olusum kurulacak ve ileride K.Irakla birlesip bizden toprak pesinde kosacak. 2 + 2=4 kadar basit bunu ongormek.
7- Eninde sonunda Esad ve Rusya Idblibe operasyon yapacak, tepki vermektense onceden davranip buna gore hazirlanmak lazim...multeciler, oradaki silahli gruplar ne olacak vs bunlarin planlanmasi lazim. Gerekise siniri tamamen kapatip, Idlib karsigilinda YPG pazarigi bile yapilabilir..
Bunlarda hepsi tartışıldı, Trump Apar topar askerlerine bir çoğunu çekti operasyona başlamadan evvel( Geri zekalı demokratlardan bahsetmiyorum), Rusya ile halen denge arayışındayız ne yazık ve ekonomi ilişkiler bu sözde düşman ülkeler ile her geçen seneyle gittikçe artıyor ne hikmetse.
İşte reel politik bu. Sahada olan biten külislerin arkasında farklı olabilir.
-
Suriye iç savaşı çıkmadan önce Suriye'den bize bir btö,ışid tehditi var mıydı?
300 sayfanın başlığını baştan sonuna kadar oku belki cevabını ondan sonra bulabilirsin
Cevabım yok diyorsunuz yani...
-
Bunları defalarca konuştuk.
Suriyeye PKK için girdiğimizi düşünen arkadaşlar da kabul edecektir ki biz ne yazık ki bu argüman üzerinden değil de zalım Esed, sünni-şii davası, demokrasi, emevi camii vb şeyler üzerinden konuya giriştik.
Bir diğer yanlış da kendimiz değil çeşitli dini merkezli grupları destekleyerek Suriyeye girmek oldu. Amerika da aynısını yapıyor diyen arkadaşlar vardı. Amerika gibi bizden 10.000 km uzaktaki bir yerde taraf tutulacaksa evet ama dibimizde PKK’yı mazeret gösteriyorsan orduyu yığar girersin.
Yerel gruplarla iş yapan Amerika, ola ki Meksika sınırında bir problem yaşadı; bu grupları mı kullanırdı?!
Kar-zarar hesabını bilmeden Amerikayı taklit ederek iş yaptık ve bize uymadığını gördük. Amerikanın da müttefik olmadığını öğrendik.
-
Ondan da önce biz bu Suriye'yi parçalama operasyonuna niçin,ne vaatlerle girdik?
Asıl soru bu?
Gerisi sadece teferruat... Biri bunun hesabını versin... Şehitlerimiz bu macera sonucu verildi hala da bu bataklık bizi tehdit ediyor...
-
"Ondan da önce biz bu Suriye'yi parçalama operasyonuna niçin,ne vaatlerle girdik?"
bu, artık tarih kitaplarının konusu, bu günkü sorunu çözecek bir şey değil.
ha, eğer zaman makinası icat ettiyseniz veya on yıl önceye ışınlanmanın bir yolunu bulduysanız bu sorunun cevabı önemli olur.
tarih hesap soracaktır.
bu günkü sorunun çözümü sorumluluktan kaçmak olamaz.
hasmın olabilecek en zayıf anındayken sorumluluktan kaçarsan, hasmın güçlendiğinde sorunlarını nasıl çözeceksin?
olabilecek en zayıf anındalar.
heriflere baksan adamlar Bizans'ı yıkmaktan daha büyük bir zafer kazanmış gibi atar gider yapıyorlar da durum öyle değil, on yıllık iç savaş sonrası harabeye dönmüş bir ülke ve var mı yok mu belirsiz bir ordu kaldı rejimin elinde.
Rakka halen ABD şemsiyesinde ve rejim buralara yanaşamıyor.
İsrail ise canı ne zaman isterse şama füze yağdırıyor.
bunlar unuttular Palmira'da donu bırakıp kaçtıkları günleri, unuttular kıç kadar Halep'i düşüremeyince bize Bab için izin vermek zorunda kaldıklarını.
, belki de konvansyonel savaş için hazırlıklara başlamak gerekiyordur.
düşman en zayıf anındayken sorunları çözdün çözdün, fırsattır bu.
Suriye bitik, Rusya ise bir yandan NATO bir yandan ekonomik krizle boğuşuyor.
İran ise gücünün sınırı zaten belli.
burada esas olan batının duruşu ki, batı bize ille çıkmamızla ilgili bir şey söylemiyor, en azından şimdilik.
Rusya ile ilgili toptan bir yaklaşım faydalı olabilir.
Suriye konusuyla boru hatları ve hatta Akkuyu, hepsini paket olarak değerlendirmek gerekli.
Rus turistlerin gelmemesini ve meyvelerin geri yollanmasını göze almak gerek.
açıkça denge politikası sanılan şeyin sonuna geliyoruz.
-
Hendek olaylarında da dedik, bunlar yığınak yapıyor,önlem alın...
Almadılar 500 şehit verdik...
O zaman hesap soruldu mu? O zaman da tarihte kaldı demeyip hesap sorulsaydı bu Suriye adımını atanlar bu hatalı adımları atamayacaktı...
O tarihte kaldı,bu tarihte kaldı,şu tarihte kaldı.....
Sonuç, hep kararları bu hataları yapan ama bedelini bir türlü ödemeyenler veriyor..
O zaman kapasitesi olmayanları karar mekanizmasına uzak tutacaksın ki milletin kanına girmesinler
-
"O zaman kapasitesi olmayanları karar mekanizmasına uzak tutacaksın ki milletin kanına girmesinler"
o zaman bu fikirlerinizi ailelerinizle de paylaşın; çünkü şu an bile tüm anket sonuçları ortada. .
o zaman seçim zamanında muhtar seçmek için köylerinize gitmeyin de İstanbul'da oy kullanın.
o zaman seçim zamanı bir zahmet yazlıklarınızdan kıçınızı kaldırın da vatandaşlık hakkınızı doya doya kullanın.
hoş, sanki yeni seçilme ihtimali olanlar bu günü çok mu iyi anlıyor?
bakıyorum, bir HDP lafı gidiyor.
yahu kardeşim, tamam, bir oy bir oydur da, herkes de oyu kadar konuşmalı.
beklentiyi bu kadar şişirirsen, o beklentinin altında kalırsın.
geçen bir konuşma dinledim, barış akademisyenleriyle ilgili bir şeyler söyleniyordu.
hiç anlamıyorum, yani bu gidişle seçilme ihtimalleri düşük de, eğer seçilirlerse gerçekten barış akademisyenlerini dert edecek kadar boş vakitleri olacağını mı sanıyorlar?
iç siyaset çok kaygan bir zeminde şu an, muhalefet cephesinde birinci ve ikincinin yer değiştirmesi bile olabilir gibi duruyor.
iktidarıyla, muhalefetiyle tümden eski adamlar bunlar ve işin aslı bu günü anlayabilen kimse de görmüyorum ben.
bir taraf sanıyor ki, Esat ile konuşmak her derdimizi çözecek sihirli bir iksir.
diğer taraf halen Esat mı Eset mi derdinde.
Esat, kendince köylü kurnazlığı yapıyor.
aklınca o toprakları alıp diğer tüm dertleri bizim kucağımıza bırakacak.
öyle yağma yok, çözülecekse tüm dertler birlikte çözülmeli.
rejim ile direk düşman olmayan siyasi figürlerin olması faydalı da, dedikleri gibi konuşulduğunda bir iksir bulunacağını gösteren bir politik zemin olmadığını kabul etmek gerek.
ne yani? Suriye sorunu herkes için bitecek; ama bir tek Türkiye için mi devam edecek?
-
Bardak paramparça oldu... Eski haline dönmez. Bu sorun 50 yılımızı , 500 milyar dolarımızı hüpletir.
Benim çözüm nasıl olur diye bir merakım,beklentim yok...
Kim bize ne vaatler verdi? Bunu öğrenmek ilerideki daha büyük hataları önleyecek bekaamızı güçlendirecektir...
Yok öyle hem sorunu yaratıp hem de " bakın biz bu çözmeye çalışıyoruz ; vatan-millet-sakarya" demek...
-
Eğer sahada çözümü zorlayacak bir değişiklik olmaz ise (oyunculardan birinin sahadan tamamen cekilmesi ya da elini zafer sayılabilecek sekilde guclendirmesi gibi) Lübnan iç savasi gibi daha bir 25 sene sürer diye düşünüyorum
Sonuda Lübnan gibi olur...Haritaya bakınca tek ülke ama her dini ve etnik grubun resmi ya da gayri resmi silahlı kuvveti ve siyasal örgütlenmesi, kantonlari var...bütün yönetim birimleri dini ve etnik kotalara ayrılmış...Venezuela dan Japonyaya kadar dağılmış yerleşmiş bir nüfus...
Dk. Başı seçim, düşen hukumetler, suikastler, dis güçlerin at kosturdugu batmış bir devlet...
Kimse oldugunde yerine ne koyacağı konusunda anlaşamadigi icinYaşayan ölü, zombi bir devlet Suriyenin geleceği derim..
-
.
-
.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esed, ülke içinde ve dışındaki tüm asker kaçakları için genel af ilan etti. Devlet ajansı Sana gelişmeyi "Cumhurbaşkanı Beşar Esad bugün, 25.1.2022 tarihinden önce dahili ve harici firar suçu işleyenler için cezanın tamamına ilişkin genel af içeren kanunu çıkardı" ifadeleriyle duyururken, af kapsamına Savaş Suçu Yasası'nın 100 ve 101. maddelerine tabi olan vatandaşların girdiği belirtildi.
-
Suriye af ilan etmiş; ama bazı kaynaklarda sadece asker kaçakları için olduğu, bazı kaynaklardaysa herkesi kapsadığına dair iddialar var.
eğer herkesi kapsıyorsa, sığınmacılara geçici olarak verilen çalışma ve ülke içinde serbestçe dolaşma haklarının iptali, bu sığınmacıların büyük kısmının ülkelerine geri dönmeleri yönünde önemli bir teşvik olur bence.
dönmek istemeyenleri zorla iteklemeye gerek yok; ama burada kalacaklarsa tekrar çadır kentlere yerleştirilmeleri kararı, bizim kendi içimizde almamız gereken bir karardır.
tabi sadece Suriye konusunda değil, genel olarak tüm yabancılar için, ülke içinde tapu sahibi olmaları kesin olarak engellenmeli bence.
Osmanlı zamanındaki azınlıklar sorunlarını unutmamak gerek.
Osmanlı Harp okullarından mezun tüm komutanlar yeni devleti kurarken hepsi birden "azınlık" kavramına tüm güçleriyle karşı durdular.
halbuki bu Osmanlı generalleri, bu yapının içinde doğmuş ve büyümüş insanlardı.
bir insan, zaten içinde doğup yetiştiği toplumsal yapıya karşı duruş geliştirmişse, hele de bu insanlar bir imparatorluk Harp okulundan yetişmiş insanlarsa, bu karşı gelmenin, bu reddedişin bir sebebi olmalı değil mi?
bu gün tapu verdiğin adam, yarın kendi kültürünü özler ve kendi kültürünü yaşamak için cemiyet haline gelir, bu sürecin sonunda da mutlak azınlık olup bir sivri akıllının kaşıyacak yara arayacağı günü bekler.
tehlikeli dengelerdir bu işler, hiç bulaşmamak gerek.
-
Sabahtan beri twitter'dayım ülke 2 cepheye bölünmüş binlerce insan ülkedeki her olayda 2 karşıt cephe gibi birbirine laf atıyor , laf sokuyor vs...
Ben 91 körfez savaşı sırasında Diyarbakırdaydım...O insan akışı-göç binlerce asker-polis-öğretmen kaybına neden oldu...
Ama bu durum Türk insanının ülkesine-hükümetine-milletine olan bakışını , sevgisini, inancını, ülküsünü , birliğini değiştirmedi...Hatta daha da bütünleştik...
Ama şu anda insanların birbirine sevgisi , tahammülü kalmadı...Ülke insanı KARPUZ gibi bölünmüş vaziyette ...
Suriye göçü , Suriyeli'ye bakış ; göçü destekleyen insanlara bakış yepyeni bir bölünme yarası daha açtı ülkede...
Bizi BTÖ bile böyle bölemedi...
Ben Yunanlı , Ermeni olsam bu durumdan büyük keyif alırdım ...
Bizim aciilen bu nefret , cepheleşme ortamından kurtulmamız lazım...Bekaa'mızı bile etkiler bu cepheleşme...
Ben bu yaşıma kadar sağ-sol/alevi-sünni/Türk-Kürt / Fenerbahçeli-Galatasaraylı çatışması duydum , gördüm ama şu anda ülkede yaşanan cepheleşme sosyolojik bir tanıma girmiyor...
-
hayırlısı.
-
Suriye #KuzeyIrak
(https://pbs.twimg.com/media/FKkxEMQXsAM1y6W?format=jpg&name=medium)
⚫ 60 hava aracının görev aldığı Kış Kartalı Harekatı'nda 3 farklı bölgede 80'e yakın hedef tahrip edildi.
◾ Terör örgütünün sözde yöneticilerinin toplantı yaptığı bir bina vurularak imha edildi.
Derik'de iletişim binası olarak kullanılan Elektirik santrali yakınlarına düşen Patlamamış TSK ait Mk83 münmatı.
(https://pbs.twimg.com/media/FKl0aO9WUAk9cZs?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/welcomeToTRT/status/1488590569882411009
-
ABD Özel Kuvvetleri'nin #Suriye, #Atme'de düzenlediği operasyonda13 ölü, düşen bir Amerikan helikopteri.
(https://pbs.twimg.com/media/FKrBe2lXoAAOdZc?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/FKrBeLmXwAcE6td?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/Asbghostyeni4
-
Suriye Ordusu #SyAF, Lazkiye tepelerinde bulunan Ruwaymiyah'ta teknik bir arıza nedeniyle bir helikopterini kaybetti. 2 pilot öldü.
(https://pbs.twimg.com/media/FLy7JyjWQAQC3Vm?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/FLy7JbfXIAUL_V_?format=jpg&name=medium)
Ayrıca 15 Şubat'ta Suriye Hava Kuvvetleri Shayrat Hava Üssü'nde (G.D. Humus) 2 pilotunu bir savaş uçağını kaybetti.
(https://pbs.twimg.com/media/FLp91zwXwAMBuAq?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/Kyruer/status/1494274955298672647?cxt=HHwWjsC4tfTJ3bwpAAAA
-
Abdussamed Dagül
@AbdussamedDgl1
#SonDakika
#Rus destekli esed militanları #Halep’in batı kırsalında bulunan Etarib kasabası yakınlarında #TSK’ya ait zırhlı araçı ısı güdümlü füze ile hedef aldı.
(https://pbs.twimg.com/media/FO2TbNiWQAUhX1K?format=jpg&name=large)
(https://pbs.twimg.com/media/FO2TbNjX0AExnf9?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/FO2TbNjWUAEYRQd?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/FO2K_KaWUAEtlKj?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/FO2LA2QXMAIVoss?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/FO2RoDWWUAINOnB?format=jpg&name=medium)
İki askerimizin yaralandığı söyleniyor.
-
Büyük usta Napolyon’un dediği gibi ‘ Aksiyon aksiyom’
-
Acil şifalar... Ama Kirpi görevini yapmış
-
Türk Silahlı Kuvvetleri Rakka kuzeyindeki Ayn İsa'ya bağlı Muallak köyünde PKK'lı teröristlerin mühimmat deposunu havaya uçurdu.
https://mobile.twitter.com/MiddleastN/status/1509190917109911560?cxt=HHwWkMCoiZTJ3PEpAAAA
-
Yazılmamış herhalde ama önemli bir haber: Türkiye, Suriye'ye gidecek Rus sivil ve askeri uçaklara hava sahasını kapattı.
Galiba ufukta bir Suriye operasyonu var.
-
Heron TP tek motorlu... Hürkuş da kullanılan motorun aynısı...
-
Heron TP tek motorlu... Hürkuş da kullanılan motorun aynısı...
Hayır değil farklı motor var
-
Heron TP tek motorlu... Hürkuş da kullanılan motorun aynısı...
Hayır değil farklı motor var
Pratt & Whitney Canada PT6 -67A ( Heron TP) 900 kw
Pratt & Whitney Canada PT6 -68T ( Hürkuş ) 1.193 kw
Hürkuş motoru daha güçlüymüş...
-
TSK | MİT'e ait SİHA, Resulayn bölgesinde PKK/SDF terör örgütü ait bir aracı vurdu.
(https://pbs.twimg.com/media/FRL0UZIXEAEmRO9?format=jpg&name=medium)https://mobile.twitter.com/MiddleastN/status/1518544660821598209?cxt=HHwWgoCzvdmU-pIqAAAA
-
Önümüzdeki 4 ay içinde, Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı harekatı başlayabilir...
-
Bence de Suriyede çok büyük bir operasyon yapacağız gibi duruyor. Bunun birkaç tane net sebebi var.
1)Rusya'nın ve dünyanın gözü kulağı Ukrayna iken oldu bitti ile Suriyede girip alabildiğimiz kadar toprak alıp sınırlarımızı korumak.
2)Rusya'nın ortadoğuda çok güç kaybetmeye başlayacak olması bu boşluğu Türkiye'nin Amerika'ya (PKK DAEŞ) bırakmak istememesi.
3)NATO bu kadar birleşmişken Türkiye'nin bunu kullanabilecek durumda olması.
4)İleride Ukraynadan gelecek ATGM vb. etkin araçların gelmesinin ileride bize büyük dertler açma potansiyeli
5)Türkiye'deki dolar kurunun nispeten daha stabil hale gelmesi. Son 3-4 ay için diyorum.
6)Hükümetin oy toplaması için Suriye den daha uygun yerin olmaması. Türk milleti bu tip operasyonları yapan hükümetleri her zaman ödüllendirmiştir.(99 Ecevit, 2016 Fırat Kalkanı vb.)
Bu operasyonun bize faturası almak için uğraştığımız F16 Amerika vermeyebilir.
-
Türk Topçu birlikleri Barış Pınarı hareket bölgesinin doğusunda tel-tamr ve Halep’in Kuzeyindeki Tel-Rıfat bölgesinde PKK/SDF terör örgütü mevzilerini vuruyor.
https://mobile.twitter.com/MiddleastN/status/1522681462885072897?cxt=HHwWgoCy1aKu06EqAAAA
Suriye'ye konuşlandırılan Rus birlikleri, Hmeimim, Kamışlı, Deyrizor ve T4 hava üslerinde toplanıyor, bazılarının Ukrayna cephesine nakledilmeye hazır. DEBKAfile'ın askeri kaynakları, Rusların kilit üsleri İran Devrim Muhafızları ve Hizbullah'a devrettiğini bildiriyor.
https://mobile.twitter.com/kimlikci_954/status/1523011523731460096?cxt=HHwWgMC4zau66aIqAAAA
-
İsrail savaş uçakları Suriye'de İran-rejim mevzilerini bombalıyormuş....Rusya-İsrail antlaşması devrede galiba S-400'lerden yine ses yok...
Antlaşma olmasaydı S-400'ler İsrail hava kuvvetlerini dağıtırdı yoksa...
-
Rusya tarihte ilk kez Suriye'de bulunan hava savunma sistemleriyle İsrail hava kuvvetlerine ait savaş uçaklarına füze ateşledi.
— News Israel 13
İbrahim Haskoloğlu yazmış... Vurdu mu ki acaba S-400'ler?
Pardon S-300'müş...
-
Suriye, #İdlib güneyinde konuşlu Rus askerlerinin mevzilerini, karargahlarını boşaltarak çekildiği, yerlerine İran destekli militanların yerleştiği, İdlib güneydeki rejim güçlerinin ise buraları boşaltarak Bediye çöl bölgesine hareket etti.
(https://pbs.twimg.com/media/FTJWMcGWAAAEfRb?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/FTJWMx4XEAA96eF?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/kimlikci_954
-
Milyonlarca Suriyelinin ülkesini terk etmesine neden olan iç savaş, bölgede halen sürüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise geçtiğimiz günlerde Suriye'deki güvenli bölgeye yapılacak olan evlerle birlikte 1 milyon kişinin ülkesine dönebileceğini açıkladı. Suriye Dışişleri Bakanlığı ise Suriye'ye dönmek isteyen 1 milyon vatandaşını kabul etmeyeceğini duyurup "Bu tür oyunları kesinlikle reddediyoruz" açıklamasını yaptı.
Suriye'de yıllardır süren iç savaş nedeniyle milyonlarca Suriyeli ülkesini terk etmek zorunda kaldı. Suriyelilerin büyük bir kısmı da başta Türkiye olmak üzere çevre ülkelere göç etmek zorunda kaldı.
(https://i.hbrcdn.com/haber/2022/05/21/esad-rejimi-turkiye-nin-suriyelileri-geri-14958958_2306_m.jpg)
1 MİLYON SURİYELİ, BRİKET EVLERE YERLEŞTİRİLECEK
Son dönemde ülkemizde de gündem konusu haline gelen sığınmacıların ülkelerine geri dönüşü için yeni bir proje açıklandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz günlerde 1 milyon Suriyelinin ülkelerindeki güvenli bölgelere geri gönderileceklerini belirtti.
SURİYE, GERİ DÖNÜŞLERİ KABUL ETMEYECEK
Konuya ilişkin Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan olumsuz cevap geldi. Bakanlık, Türkiye'nin 1 milyon Suriyeli sığınmacıyı Suriye sınırındaki "güvenli bölgelere" geri gönderme projesini kabul etmeyeceklerini bildirdi.
"BU TÜR OYUNLARI REDDEDİYORUZ"
Dışişleri Bakanlığı, Suriye devlet haber ajansı SANA'ya cuma günü yaptığı açıklamada, "Suriye Arap Cumhuriyeti hükümeti, bu tür oyunları kesinlikle reddediyor." ifadelerini kullanarak diğer ülkelere Türkiye'yi finanse etmeme çağrısı yaptı.
https://www.haberler.com/dunya/esad-rejimi-turkiye-nin-suriyelileri-geri-14958958-haberi/ (https://www.haberler.com/dunya/esad-rejimi-turkiye-nin-suriyelileri-geri-14958958-haberi/)
-
Dangalağa bak ya,
-
Alır mı geri? Herkes bizim gibi saf mı?
-
Suriyeli multeciler geri donermi donmezlermi bilemem ancak donmeleri icin tesvik edilen briket evleri dizi dizi ic ice gorunce pek donulmek istenecek bir yere benzetemiyorum.70-80 li yillarda Lubnan daki Filistin multeci kamplarini andiran bir yerlesim sekline benziyor. Belirli bir zamandan sonra Orada yasayan halk aynen Brezilyanin buyuk sehirlerinin varoslarinda yasayan Faela lara benzeyecek .
Evet diyebilirsiniz ne yapalim Villami mi donusleri cezb etmek icin. Hayir ancak Suriyede yasayan halkin yasayis tarzina uygun binalar ve yerlesim birimleri ve orada yasayacak olanlarin calisabilecekleri olusumlar yapilmali. Belki su anda bir cok multecinin yasamakta zorunda kaldigi derme catma baraka veya cadirdan daha iyidir briket evler. Ancak temelli donus yapmasini istedigimiz insanlar icin daha uygun yerlesim sekli olusturulmali.
-
Alır mı geri? Herkes bizim gibi saf mı?
Saflıkla ilgisi yok vatandaşı, almak zorunda. Aksi Türkiye için meşru işgal sebebi olur.
-
İsrail savaş uçaklarının dünden beri Suriye'de vurmadığı yer kalmadı. Esad Türkiye ile didişeceğine ülkesini savunsun.
-
Suriyeli multeciler geri donermi donmezlermi bilemem ancak donmeleri icin tesvik edilen briket evleri dizi dizi ic ice gorunce pek donulmek istenecek bir yere benzetemiyorum.70-80 li yillarda Lubnan daki Filistin multeci kamplarini andiran bir yerlesim sekline benziyor. Belirli bir zamandan sonra Orada yasayan halk aynen Brezilyanin buyuk sehirlerinin varoslarinda yasayan Faela lara benzeyecek .
Evet diyebilirsiniz ne yapalim Villami mi donusleri cezb etmek icin. Hayir ancak Suriyede yasayan halkin yasayis tarzina uygun binalar ve yerlesim birimleri ve orada yasayacak olanlarin calisabilecekleri olusumlar yapilmali. Belki su anda bir cok multecinin yasamakta zorunda kaldigi derme catma baraka veya cadirdan daha iyidir briket evler. Ancak temelli donus yapmasini istedigimiz insanlar icin daha uygun yerlesim sekli olusturulmali.
Kusura bakmayın adamlar neredeyse bizi kendi memleketimizde azınlık yapacaklar konuştuğumuz konu evleri begenmezlerse gitmezler..
Açın sınırları beğendikleri Avrupaya gitsinler...
36 ay zorunlu askerlik de yapabilirler isterlerse bu seçenek de verilmeli..
Ya da İngilterenin yaptığını da yapabiliriz..kaçak giren göçmenleri Rwanda ile anlaşıp oraya gönderiyorlar orada oturma iznine basvuruyorlar..İngiltere ye niyet Rwandaya kismet yani...
Bence bizde Rwanda ile anlaşalım, kaçak göçmenler orada vatandaşlık alabilir..kim bilir oradaki evler daha güzel olabilir
-
Kusura bakmayın adamlar neredeyse bizi kendi memleketimizde azınlık yapacaklar konuştuğumuz konu evleri begenmezlerse gitmezler..
Açın sınırları beğendikleri Avrupaya gitsinler...
36 ay zorunlu askerlik de yapabilirler isterlerse bu seçenek de verilmeli..
Sn Gökbörü serzenisinizi anliyorum. Siginmacilarin kendi ulkemizde bizleri azinlik hissettirmeleri hisseni kapilmamizin nedeni sizde pek iyi biliyorsunuz ki devletimizin izledigi hatali politikalar esastir. Bu hatalar isin taa isin basinda yapmisiz alabildigincesini bakabilecegimizden fazlasini kayit kuyut tutulmadan ulkemize giris yapmalarina goz yummusuz. Bu gelen siginmacilara yeri geldiginde kendi vatandasimiza saglayamadigimiz olanaklarin saglanmasinin onunu acmisiz. Sirf maliyetleri dusurmek amaci ile isverenlerimizin bu insanlari sigortasiz vergisiz calismasini onunu acmis gerekli kontrolleri yapmamis kendi vatandaslarimizin islerini kaybetmesinin onunu acmisiz. Onun icin once yapmis oldugumuz hatalari gorelim ve niye bu duruma geldigimizi anlayalim.
Bu siginmacilari sinirlarimizdan Yunanistan Bulgaristan vs AB ulkelerine gidebilmeleri icin tesvik yapmadikmi ? yaptik peki ne oldu AB sinirlarini daha yogun sekilde kontrol altina once almaya basladi sonrasinda ise devletimizle anlasma yapmadimi ve bu anlasma karsiliginda bu insanlari ulkemizde barinma vs masraflari altinda para almayi kabul etmedikmi?
Bu siginmacilarin bir kisminin vatandas yapmadikmi ? "YAPTIK" ne kadarini yaptigimizi inandirici rakamlar ile birileri bizlere acikladimi simdiye kadar? "MALESEF"
Halkimiz hali ile siginmacilar nedeni ile magduriyet yasadigi artik ayyuka cikmis homuurtular her taraftan duyulmaya baslayinca biz ne yaptik once Muhalefet onlari geri gonderecegim dedigi icin hayir gondertmem dendi. Sonrasinda onlarin 1 milyonu gonderecegim dendi sonra yine R yapilmadimi? " yani ne kadar tutarsizlik yapildigi artik gayet net sekilde gorulebiliyor"
Gelelim 1M kisiyi barindiracak olan briket evler projesine ,bu evlerin parasi nereden geldigini dusunuyorsunuz birileri bu paralari odemistir ister Katar,veya digerleri. Bu briket evler projesini kim hazirladi ve evleri hangi firmalar yapti ? Yapilan projelerin donus yapmasi planlana halkin uygunlugu arastirmasini kim yapti ? Kimlerin malinin mulkunun uzerine bu proje yapildi ?Bu insanlarin geri donmesini istiyoruz ve tesvik edecegiz ancak bu insanlar nerede calisacak ? bu oraya yerlesebilmeleri icin altyapi varmi? Bunlari elbette dusnmemiz gerek ve planlamamiz gerekiyor baska sekilde bu insanlarin oralara yerlesmesini tesvik edemeyiz .
Zorla kapi disi edersek o zaman iste size bahsetmis oldugum FAELA lar yaratmis olursunuz O Faelalarda cikacak mafia teror orgutleri ise bizim basimizi cok ama cok agritir onun icin isin kolayina kacmakle bu isler malesef olmuyor . Zaten isin hep kolayina kacmamiz nedeni ile bu problemler ortaya cikti ve milletimizi muzdarip etmekte.
-
Tamam anlaşıldı Kendi vatandaşlarını geri almasın. Tüm Suriye sınırı temizledikten sonra sınırımızı Rakkaya kadar dayatırım ve o günden sonra benim düdüğünü çalar. 4 milyon sığınan vatandaşların geri dönüşü söz konusu 4 milyon insan koyun değil insan dört milyonluk bir ulus. Mehmet Bey’in dediği gibi bundan sonra bizim kontrolünde olan bölgeler meşrulaşır ve beli kırılan Rusya’nın valisi Esat artık kendisine satacak başka müşteri arasın
-
Sınırı genişletirsek olay olur , çıngar çıkar , haklıyken haksız oluruz...
Tüm Suriye sınırını tekrardan mayınla döşesek...
-
Sınırı genişletirsek olay olur , çıngar çıkar , haklıyken haksız oluruz...
Tüm Suriye sınırını tekrardan mayınla döşesek...
Madem Esat kendi vatandaşlarını istemiyor, bu bize, işgal anlamında olmasa bile, en azından onların kendi topraklarında onlara dokunulmaz bölge bahşetme hakkı verir . Ondan sonra, Suriye'de siyasi haklar, kabul edilmeyen Suriye vatandaşlarının alternatif yönetimi, seçimler, vs ne olur zaman gösterir.
-
Şam rejimi ülkelerinden kaçan mültecileri istemiyor dersek bence bu doğru olmaz.Bir çok kere mültecilere geri dönün diye açıklama yaptılar.Şam rejimi Ankara'nın tek taraflı karar almasından rahatsız.Yani muhatap alınmak istiyor..
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Güney sınırlarımız boyunca 30 kilometre derinlikte bir güvenli bölge hedefimizin eksik kalan yerlerini tamamlamak amacıyla yapılacak operasyonun hazırlıkları sürüyor.”
Erdoğan: “TSK, MİT ve Emniyet güçlerimiz hazırlıklarını tamamlar tamamlamaz operasyon başlayacak.
Perşembe günü Milli Güvenlik Kurulu'nda bu hususları değerlendirecek ve enine boyuna ele alacağız.”
https://twitter.com/iletisim/status/1528790200490549251
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Güney sınırlarımız boyunca 30 kilometre derinlikte bir güvenli bölge hedefimizin eksik kalan yerlerini tamamlamak amacıyla yapılacak operasyonun hazırlıkları sürüyor.”
Erdoğan: “TSK, MİT ve Emniyet güçlerimiz hazırlıklarını tamamlar tamamlamaz operasyon başlayacak.
Perşembe günü Milli Güvenlik Kurulu'nda bu hususları değerlendirecek ve enine boyuna ele alacağız.”
Hocam haber paylaşırken kaynağını da unutmayın başımız ağrımasın sonra.
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Güney sınırlarımız boyunca 30 kilometre derinlikte bir güvenli bölge hedefimizin eksik kalan yerlerini tamamlamak amacıyla yapılacak operasyonun hazırlıkları sürüyor.”
Erdoğan: “TSK, MİT ve Emniyet güçlerimiz hazırlıklarını tamamlar tamamlamaz operasyon başlayacak.
Perşembe günü Milli Güvenlik Kurulu'nda bu hususları değerlendirecek ve enine boyuna ele alacağız.”
Hocam haber paylaşırken kaynağını da unutmayın başımız ağrımasın sonra.
Uyarı için teşekkürler hocam kaynak ekledim.
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Güney sınırlarımız boyunca 30 kilometre derinlikte bir güvenli bölge hedefimizin eksik kalan yerlerini tamamlamak amacıyla yapılacak operasyonun hazırlıkları sürüyor.”
Erdoğan: “TSK, MİT ve Emniyet güçlerimiz hazırlıklarını tamamlar tamamlamaz operasyon başlayacak.
Perşembe günü Milli Güvenlik Kurulu'nda bu hususları değerlendirecek ve enine boyuna ele alacağız.”
https://twitter.com/iletisim/status/1528790200490549251
Operasyon hakkında bilgi vermek ne kadar sağlıklı acaba?
-
Epeydir söylenen birsey olduğu için burada bilinmeyen birsey ilan edilmiş değil..
Hazırlıklar tamamlanınca yapilacak...sadece askeri hazırlık söz konusu olmadığına göre 2 hafta da sürebilir hazırlık 2 yılda..
-
Ya da " kendi kendiniz çekilin 30 km aşağıya , ağababa'larınız ABD-Rusya meşgul onlarda sizi koruyamaz sonra telef olursunuz boşu boşuna" mesajı mı verilmek istendi acaba?
-
Bu 30km nasil neden belirlendi benim bastan beri anlamadigim bir konu..
Adam 30km icinde tehdit ise 300km icerisinde de tehdit..
-
Bu 30km nasil neden belirlendi benim bastan beri anlamadigim bir konu..
Adam 30km icinde tehdit ise 300km icerisinde de tehdit..
Ne yapalım? 300 km mi inelim aşağıya, sonuçta bir hedef, bir sınır koymak lazım, 300 km de insen yine sınırdaşsın ona bakılırsa.
-
Burada 30 km derinlik M4 yolunun kontrolü ile alakalı. Ayrıca örgütün elinde 10 km+ menzilli ÇNRA, havan ve topçu sistemleri var. Böylece sınırdaki yerleşim beldelerine uzaktan gelecek taciz atışlarının önüne geçilecek.
-
Bence açıklama yapmadan girmemiz lazımdı.
-
Siyasi dusuncelerimizden arinmis sekilde ile konuya bir baksak .
Nato Vetomuz ile ilgili projektorler uzerimize donuk iken harekatin zamanlamasi ne kadar dogru?
Havalarin isinmasi ile Teroristlerin guney sinirimizdaki artmis olan faaliyetlerine karsi onlem niteliginde mi harekat?
Yoksa Rusya ve ABD zaten Ukrayna ile mesguller oncesinde tamamlayamadigimiz planin tamlanabilmesi icin dogru zaman oldugunu mu dusunuyoruz?
Yeni alinmis sondaj gemimizin bakimi sonrasinda yani iki ay icerisinde Dogu Akdenizde sondaj yapacagini acikladik yani Dogu Akdenizdeki bu yapmayi planladigimiz ve hali ile projektorlerin bu sahada da uzerimize donecegi dusunulmektemi ?
Sayet TelRifat ve benzeri noktalardan TSK ya karsi yapilmakta olan teror saldirilari onemli oldugunu dusunuyorsak niye bu kadar zaman oturup bekledik ve bolgeyi teroristlerden arindirmayi dunuyorsak niye medya araciligi ile adamlara 30Km disina kacin mesaji veriyoruz?
Guney sinirimizda yapacagimiz bir harekete karsin Libyada ne derecede hazirlikliyiz?
Bu harekatin bir amaci da ulkemizde bulunan Suriye kokenli multecileri kendi vatanlarina daha guvenli bir donus ve yasam sunabilmek icin ise bunu dunyaya medyasina .Suriyedeki ana unsurlara yani ABD,Rusya,Suriye devletine daha net sekilde anlatmaya calismiyoruz?
Kisisel olarak sinir guvenligimizin oncelikli bir konu oldugunu dusunuyorum ve onceden planlamis oldugumuz tum Suriye sinirimizi kapsayacak sekilde bir guvenlik seridinin olusturulmasinin su an icin dogru bir adim oldugunu dusunuyorum. Ancak boyle bir harekat yapilacaksa bunun siyasi malzeme yapilmamasi yaninda zamanlamasinin ve Suriye politikamiz harici politikalarimizi etkilemeyecek sekilde yapilmasi gerekliligine inaniyorum.
-
Siyasi dusuncelerimizden arinmis sekilde ile konuya bir baksak .
Nato Vetomuz ile ilgili projektorler uzerimize donuk iken harekatin zamanlamasi ne kadar dogru?
Havalarin isinmasi ile Teroristlerin guney sinirimizdaki artmis olan faaliyetlerine karsi onlem niteliginde mi harekat?
Yoksa Rusya ve ABD zaten Ukrayna ile mesguller oncesinde tamamlayamadigimiz planin tamlanabilmesi icin dogru zaman oldugunu mu dusunuyoruz?
Yeni alinmis sondaj gemimizin bakimi sonrasinda yani iki ay icerisinde Dogu Akdenizde sondaj yapacagini acikladik yani Dogu Akdenizdeki bu yapmayi planladigimiz ve hali ile projektorlerin bu sahada da uzerimize donecegi dusunulmektemi ?
Sayet TelRifat ve benzeri noktalardan TSK ya karsi yapilmakta olan teror saldirilari onemli oldugunu dusunuyorsak niye bu kadar zaman oturup bekledik ve bolgeyi teroristlerden arindirmayi dunuyorsak niye medya araciligi ile adamlara 30Km disina kacin mesaji veriyoruz?
Guney sinirimizda yapacagimiz bir harekete karsin Libyada ne derecede hazirlikliyiz?
Bu harekatin bir amaci da ulkemizde bulunan Suriye kokenli multecileri kendi vatanlarina daha guvenli bir donus ve yasam sunabilmek icin ise bunu dunyaya medyasina .Suriyedeki ana unsurlara yani ABD,Rusya,Suriye devletine daha net sekilde anlatmaya calismiyoruz?
Kisisel olarak sinir guvenligimizin oncelikli bir konu oldugunu dusunuyorum ve onceden planlamis oldugumuz tum Suriye sinirimizi kapsayacak sekilde bir guvenlik seridinin olusturulmasinin su an icin dogru bir adim oldugunu dusunuyorum. Ancak boyle bir harekat yapilacaksa bunun siyasi malzeme yapilmamasi yaninda zamanlamasinin ve Suriye politikamiz harici politikalarimizi etkilemeyecek sekilde yapilmasi gerekliligine inaniyorum.
Yapilir mi yapilmaz mi ne zaman yapilir bilmem ama genel olarak bence su an tam zamani..
Rusya zor durumda, bizimle Suriye konusunda muzakerelerde daha ilimli olma ihtimali artacaktir. Hem tum Bati ile UKrayna'da hemde bizle Suriyede tam gaz ugrasacak hali yok.
Bati, arkasinda durabilirsek, NATO genislemesi ve Rusya'ya biz daha da itmemek acisindan olmadigi taviz verme durumunda kalabilir..Ne taviz kopartiriz bizim becerimize kalmis
-
Neyse... askerimizin yanındayız...
-
Neyse... askerimizin yanındayız...
Suphesiz..
-
Benim fikrime göre, NATO ve Rusya arasında oluşabilecek bir savaş durumunda biz, bizim için öncelikli olan terör sorununu tamamen ortadan kaldırmak için harekete geçmeliyiz. Bize engel olan bu ülkeler birbirleriyle çarpışırken biz de yarım kalan işimizi bitirmeye başlamalıyız. Terör örgütünün yuvalandığı her yeri tamamen ele geçirip bu işi nihayete erdirmeliyiz. NATO ile Rusya arasında bir çatışmayı AB'yi yöneten Almanya ve Fransa'nın istemediği geçenlerde yaptıkları açıklamalarda net olarak belli oluyor. Bizim Suriye'de terör örgütleri için harekete geçmemizi de istemezler. Böyle bir şey yaptığımızda kesinlikle sert tepki gösterirler. Ancak Rusya ile çatışma halindeyken bu tepkileri sadece söylemde kalır. Kaldı ki kendileriyle bir anlaşma da yapabiliriz. Terörden arındırılan bölgelere ülkemzie sığınan ve buradan Avrupa'ya yayılmaya çalışan mültecileri yerleştirebiliriz. Onların yerleşimini sağlamak için gerekli alt yapıyı bizim müteahhitler kolaylıkla yapabilirler. Bunu kendi refahları için AB finanse edebilir! Mültecilerin orada kalcı olmaları için gerekli sosyal şartı da sağlayabilirler. Stratejik avantajımızı iyi değerlendirmeliyiz.
-
17 Aralık 2010 yılında Tunus ile başlayan Arap Baharı ( BOP ) ile Batı dedi ki; Bize ve bizim uygarlık değerlerimize aykırı rejimleri devirmeye başlıyoruz...Onlarca müslüman ülkede ayaklanmalar başladı...Örneğin;
25 Ocak 2011 Mısır'da protestolar ;
26 Ocak 2011 Suriye'de protestolar... Tarihlerin yakınlığına dikkat.... Yahu bu işte bir iş var anlayın artık....
Şimdi hal böyleyken , olaylar yavaş yavaş Türkiye'ye doğru yayılmaya başlarken mayın temizliği işi çıkmıştı. Fatih ALTAYLI yazısından ;
" Bundan 17 yıl önce idi.
AK Parti iktidarının ilk yılları.
1999 yılında uluslararası bir anlaşma (Ottawa) ile oluşturulmuş bir projeye Türkiye de 2003 yılında imzasını attı ve 2004 yılında yürürlüğe koydu.
Sınırlardaki mayınların temizlenmesi.
Türkiye bu anlaşma kapsamında 2010 yılında sınırındaki mayınları temizleme kararı aldı.
Suriye sınırındaki mayınları.
900 kilometrelik bir alanda mayınlar temizlenecekti.
.....................................
1 yıl sonra Suriye karıştı, karıştırıldı.
5 milyona yakın Suriyeli mayınları temizlenmiş sınırdan geçerek Türkiye’ye geldi. Şimdi onlarla iç içe yaşıyoruz.
Suriye,Suudi Arabistan,Mısır,Ürdün,Irak cephesini 6 ARAP-İsrail savaşıyla yenilgiye uğratamayan BATI; Ali Cengiz oyunuyla(BOP) 2-3 senede dağıtıverdi bunu da yine müslümanlara yaptırdı...
Nereden baksan süper bir strateji... Peki biz ne yaptık ? Biz de "Ortadoğu bataklığına bulaşmayın , sizi de yutar" diyen monşerlere hakaret ederek , Halifelik bize yakışır hülyaları ile "Hazırlanın cuma namazını Emevi camisinde kılacağız" rezillikleriyle emperyalistlerin ekmeklerine yağ sürdük...
Marcus Tullius Cicero'nun güzel bir sözü var...... "Justitia suum cuique distribuit." ("Adalet herkese payını verir")
-
Aynı şeyi turuncu devrimlerle eski Soyvet Cumhuriyetlerine de yaptılar.
-
(https://resmim.net/cdn/2022/05/25/kzsDL.png) (https://resmim.net/)
Son durum haritası buymuş galiba....
-
İlk etapta grilecek yerler tel rıfat ve menbiç tir. Diğer işaretlenen yerlere giriş yapıldığında ukraynaya saldıran rusya pozisyonuna düşürürler bizi.
-
İlk etapta grilecek yerler tel rıfat ve menbiç tir. Diğer işaretlenen yerlere giriş yapıldığında ukraynaya saldıran rusya pozisyonuna düşürürler bizi.
Doğru. Ama stratejik olarak ta Cerablus ve Akçakale arasının alınarak birleştirilmesi de önemli. Bu hareket YPG’nin Batı’ya genişlemesinin önünü tamamen keser.
-
Suriye Kamışlı
(https://pbs.twimg.com/media/FUA6ASPXwAAnjth?format=png&name=medium)
Sikal köyü yakınlarında hareket halinde olan YPG/PKK aracı Bayraktar Tb2 tarafından İmha edildi.
Tel Rıfat
(https://pbs.twimg.com/media/FUA690HXsAE6u9S?format=jpg&name=900x900)
Bayraktar Tb2 Tel Rıfat bölgesinde bir YPG /PKK aracını imha etti.
https://mobile.twitter.com/fiber_ghost
-
Ateşi bol olsun
-
SİHA'lar Menbiç'te YPG hedeflerini vurdu.
http://ow.ly/QZ2P50JQnX1 (http://ow.ly/QZ2P50JQnX1)
(https://pbs.twimg.com/media/FXEV1fVUEAAvfwN?format=png&name=medium)
https://mobile.twitter.com/kimlikci_954 (https://mobile.twitter.com/kimlikci_954)
-
İsrail Savunma Bakanı: "Rusya S-300 füzeleri, 2 ay önce Suriye'de İsrail savaş uçaklarını hedef aldı"
(https://im.haberturk.com/2022/07/26/ver1658852701/3480541_810x458.jpg)
İsrail'den Rusya'nın Suriye'deki varlığıyla ilgili önemli bir açıklama geldi. İsrail Savunma Bakanı Gantz, Suriye'de konuşlanmış olan Rusya'ya ait S-300'lerin iki ay önce İsrail uçaklarını hedef aldığını belirtti.
İsrail Savunma Bakanı Benny Gantz, Rusya'ya ait füzelerin, iki ay önce Suriye'de İsrail uçaklarını hedef aldığını söyledi.
İsrail'in Kanal 13 televizyonunun düzenlediği konferansta konuşan Gantz, "Rusya S-300 füzeleri 2 ay önce Suriye'deki İsrail uçaklarını hedef aldı." dedi.
Olayın sadece bir kez olduğunu ve saldırının İsrail'in Suriye'ye yönelik hava saldırısı sırasında gerçekleştiğini belirten Gantz, konuya ilişkin ayrıntılı bilgi vermedi.
İsrail ile Rusya arasındaki "Yahudi Ajansı" polemiğine de değinen Gantz, bu sorunun çözülebileceğine inandığını ve Rusya ile ilişkilerinin çok önemli olduğunu belirtti.
https://www.haberturk.com/israil-savunma-bakani-rusya-s-300-fuzeleri-2-ay-once-suriye-de-israil-savas-ucaklarini-hedef-aldi-3480541 (https://www.haberturk.com/israil-savunma-bakani-rusya-s-300-fuzeleri-2-ay-once-suriye-de-israil-savas-ucaklarini-hedef-aldi-3480541)
-
Türk Hava Kuvvetleri, Çiçekalan'ın karşısında bulunan Çarıklı'da PKK mevzilerini vurdu.
(https://pbs.twimg.com/media/FaSGO2IXkAAtkh6?format=jpg&name=medium)
Türk Hava Kuvvetleri, Çarıklı'yı ikinci kez vurdu. Ölü sayısı 22'ye yükseldi. Çarıklı köyüne düzenlenen hava saldırısında 16 rejim askeri öldü, 3 tanesi de ağır yaralandı.
(https://pbs.twimg.com/media/FaSX3FWWAAEFbdH?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/FaSIin_XgAE3KbS?format=jpg&name=medium)
https://twitter.com/BarracudaVol1/status/1559517508629045249
https://mobile.twitter.com/ynhsb
-
Suriye / Hama
Suriye ordusuna ait bir askeri helikopter Hama yakınlarında düştü.
(https://pbs.twimg.com/media/Fbyml5KWIAAeAWp?format=jpg&name=small)
(https://pbs.twimg.com/media/FbymmFFXEAIvuOr?format=jpg&name=small)
https://mobile.twitter.com/temmuz1919/status/1566309211591659521?cxt=HHwWgsC-1bz70rwrAAAA
-
Şavaş uçaklarımız Ayn-El Arab bölgesinde bulunan Karamok köyündeki rejim ve terör örgütü hedeflerini vurdu.
(https://pbs.twimg.com/media/Fcy93H1WYAEhMRv?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/temmuz1919
-
Koalisyon Ömerli petrol sahasının yakınında tatbikat yaptı.
(https://pbs.twimg.com/media/FiV9_LmWYAMZcT6?format=png&name=medium)
https://twitter.com/SOJTF_LEVANT/s
https://mobile.twitter.com/kimlikci_954/status/1595820418740412416?cxt=HHwWgICzheiNv6UsAAAA
Türk Silahlı Kuvvetleri Halep - Rakka - Haseke kırsalındaki ve Ayn El-Arab’ın doğusunu vuruyor.
Derbesiye kasabasında bulunan Molla Abbas petrol tesisi ve Teröristlere ait baska bir petrol tesisi daha vuruldu.
(https://pbs.twimg.com/media/FiWy505aAAAU9yW?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/hakikatlarinizi
-
Rejim ile anlaşıp, Kürtleri çıkartacaklar sanırım.
-
Türkiye son günlerde F-16'larımız ve SİHA'larımızla PYD/PKK kontrolündeki petrol tesislerini, kuyularını vuruyor. Bu çok önemli bir taktik. Terör örgütünün en büyük gelir kalemlerinden birisi de Suriye petrolleriydi. Bu gelir sayesinde ciddi propaganda yapıyorlar Avrupa'da. ABD, petrolün de bekçiliğini yaptırıyor bu baldırı çıplaklara. O tesisleri kuyuları vurmak örgütün can damarını kesmek gibi bir şey. Öyle görünüyor ki farklı bir stratejiye dönüldü.
-
Sınırımızın birkaç kilometre ötesinde petrol yatakları var fakat bizim sınırların içinde yok. Bu nasıl bir şey anlayamıyorum.
-
Sınırımızın birkaç kilometre ötesinde petrol yatakları var fakat bizim sınırların içinde yok. Bu nasıl bir şey anlayamıyorum.
Petrol mülteci statüsüne geçmediği için bizde bulunmuyor.
-
Gebze'de petrol yatakları olsaydı ve İstanbul'da olmasaydı, bu sefer de "İstanbul'un dibindeki Gebze'de petrol yatakları var; ama İstanbul'da yok" denilirdi.
-
Amerika Türkiye’nin kara harekâtı yapmasına gerek kalmadan PYD-YPG güçlerini 30 kilometrenin altına çekmeyi öneriyorlar.
- Hürriyet / Abdülkadir Sevi
Türk Silahlı Kuvvetleri Azez güneyinde bulunan terör örgütü pkk'ya ait bir mevziyi, Ayn el Arab batısındaki Ziyaret, M4 Karayolu ve Ayn isa Kampı Vuruluyor.
(https://pbs.twimg.com/media/FiRAB-iX0AweB0P?format=jpg&name=medium)https://mobile.twitter.com/siyah_ordu
-
Kobani/Miştenur'daki her yapı TSK hava harekatları sonucunda imha edildi.
(https://pbs.twimg.com/media/FifZRhNXgAIhSZy?format=jpg&name=medium)
Tepenin Tr'ye bakın kısmındaki 2 büyük karargah binaları da tamamen imha. Farkındaysanız bu imha edilen binalardan bi tane bile görüntüye denk gelemediler.
Tabii bunlar Miştenur'un görünün yüzündeki vurulan hedefler. Muhtemelen Miştenur'un altında apayrı bir dünya var.
(https://pbs.twimg.com/media/FifbNohXkAMK9ZD?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/hakikatlarinizi/status/1596483590912901122
Kobani merkeze bağlı tünel hattının bir kısmının tespiti.
https://umap.openstreetmap.fr/tr/map/pkk-kobeni-merkez-tunel-hatt_838923#12/36.8248/38.3467
Tabii bunların uydu görüntüleri (ki güncel bile değil) ile tespit yapıldığını hatırlatmakta fayda var. Emin olun Kobani merkezin her yeri tüneldir
(https://pbs.twimg.com/media/FifCW9aXwAAvLo4?format=jpg&name=900x900)
(https://pbs.twimg.com/media/FifdN_GWIAgoUS6?format=png&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/FifC0KQXoAAzorz?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/hakikatlarinizi/status/1596458419728576512
-
Bence kobani ve diğer şehirlerdeki kürtlere haksızlık yapıldı.
Niye derseniz, Suriyeli araplar yerlerinden yurtlarından edildi.
Ama Suriyeli kürtler rahat rahat oturdular ve hâlâ duruyorlar. Onların şehirleri de yerle bir edilmeli, oralardan sürülmeli, Irak'a doğru siktir edilmeli. Böylelikle haksızlık giderilmiş olur.
Bunu ışid, öso, afgan gibi taşeronlar aracılığıyla yaptırmalı.
-
Amerika Türkiye’nin kara harekâtı yapmasına gerek kalmadan PYD-YPG güçlerini 30 kilometrenin altına çekmeyi öneriyorlar.
- Hürriyet / Abdülkadir Sevi
Türk Silahlı Kuvvetleri Azez güneyinde bulunan terör örgütü pkk'ya ait bir mevziyi, Ayn el Arab batısındaki Ziyaret, M4 Karayolu ve Ayn isa Kampı Vuruluyor.
(https://pbs.twimg.com/media/FiRAB-iX0AweB0P?format=jpg&name=medium)https://mobile.twitter.com/siyah_ordu
ABD ile halen bu konuda müzakere ediliyorsa bu öneriye karşı teklifim şudur...
Bölgedeki bütün grupları bizim gözetimimizde Suudi Arabistan çöllerine çekerseniz ve bu çekilen bölgelere TSK yerlesirse ve güvenlik sağlandıktan sonra multecilerin buralara yerlesmesi icin bize 50 milyar dolar hibe edilirse operasyon yapmayız...
-
Kara Kuvvetleri Komutanlığı Harekat Merkezinde Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, TSK Komuta Kademesi ile birlikte toplantıda.
https://mobile.twitter.com/kimlikci_954
Fırat Kalkanı,Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekat bölgelerindeki tüm okullar ikinci bir emre kadar tatil edildi.
(https://pbs.twimg.com/media/FiRAB-iX0AweB0P?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/Keremhok
ABD medyası : ABD Suriye'den çekilecek.
https://mobile.twitter.com/leon_mrt/status/1596433893028003840?cxt=HHwWgICg1duK1qcsAAAA
Ain-al-Arab merkezinin güneyinde bulunan tepeye uçaklarla hava saldırısı düzenlendi.
https://mobile.twitter.com/Kozmaster42/status/1596499784747343873?cxt=HHwWgoDTnY-G9KcsAAAA
-
40 yıldır Irak'ın kuzeyini , o bataklığı kurutmak için 35 bin şehit verdik. Bir de Suriye 'yi bataklık haline getirenlere imkan sağladık , önlem almadık...
Bu kadar öngörüsüzlük,tarih,siyaset,sosyoloji cehaletini bu bölge affetmez affetmedi de...
Yıllarca uğraş uğraşabilirsen.
İşte ABD,emperyalizm budur... Abd size bir teklifle geliyorsa 100000000 kere düşünmek lazım...
-
40 yıldır Irak'ın kuzeyini , o bataklığı kurutmak için 35 bin şehit verdik. Bir de Suriye 'yi bataklık haline getirenlere imkan sağladık , önlem almadık...
Bu kadar öngörüsüzlük,tarih,siyaset,sosyoloji cehaletini bu bölge affetmez affetmedi de...
Yıllarca uğraş uğraşabilirsen.
İşte ABD,emperyalizm budur... Abd size bir teklifle geliyorsa 100000000 kere düşünmek lazım...
Ben senin dediğin den hiçbir şey anlayamadım. Suriye’ye nasıl imkan sağlamışız?
-
40 yıldır Irak'ın kuzeyini , o bataklığı kurutmak için 35 bin şehit verdik. Bir de Suriye 'yi bataklık haline getirenlere imkan sağladık , önlem almadık...
Bu kadar öngörüsüzlük,tarih,siyaset,sosyoloji cehaletini bu bölge affetmez affetmedi de...
Yıllarca uğraş uğraşabilirsen.
İşte ABD,emperyalizm budur... Abd size bir teklifle geliyorsa 100000000 kere düşünmek lazım...
Ben senin dediğin den hiçbir şey anlayamadım. Suriye’ye nasıl imkan sağlamışız?
Gerçekten mi bu soru soruluyor ??
Ayrıca o soru Suriye’ye değil, “Suriye’de kime kimlere, ne imkan …“diye sorulmalıydı
-
40 yıldır Irak'ın kuzeyini , o bataklığı kurutmak için 35 bin şehit verdik. Bir de Suriye 'yi bataklık haline getirenlere imkan sağladık , önlem almadık...
Bu kadar öngörüsüzlük,tarih,siyaset,sosyoloji cehaletini bu bölge affetmez affetmedi de...
Yıllarca uğraş uğraşabilirsen.
İşte ABD,emperyalizm budur... Abd size bir teklifle geliyorsa 100000000 kere düşünmek lazım...
Ben senin dediğin den hiçbir şey anlayamadım. Suriye’ye nasıl imkan sağlamışız?
Gerçekten mi bu soru soruluyor ??
Ayrıca o soru Suriye’ye değil, “Suriye’de kime kimlere, ne imkan …“diye sorulmalıydı
Lafı geveleceğinize net anlatın ki anlayan anlasın bizlerde cevap verelim çünkü bu konuda bazılarını düşünceleri farklı.
-
Yahu geçen yazdım ya Haburdan hewalleri alıp konvoyla Kobani'ye ABD mi bıraktı? Dinlenme tesislerinde yedikleri lahmacunların parasını bile biz ödedik.
Şimdi bir türlü çıkaramadığımız Kobani'ye...
-
Sıkça yapılan bir yanlışı düzeltmek isterim. 2000 lerin başına kadar pkk ile mücadelede ölen asker polis korucu sivil vatandaş ve TERÖRİST sayısının toplamı yaklaşık 40 bindi. O yıllardan sonra toplu rakam vermekten vazgeçildi yanlış anlaşıldığı için. Fakat o rakam hala söylenegeldi.
-
Suriye ye kara harekatı başladı başlayacak haberleri geliyor
Bu kadar taşın altına elimizi koyuyoruz bedel ödüyoruz ama körfez savaşından beri geçen 30 yılda Suriye ve Irak yeniden yapılanmasında tek bir Türkmen kazanımı olmadı herkes kazandı İran bile kazandı Kürtler nerdeyse Irak da devlet oldular sadece biz kazanmadık. Savaş bittiğinde geriye dönüp bakınca Türklerin bunca acısının tesellisi ne olacak bir yerlerde bir Türkmen hakimiyeti olmayacak mı.
-
Suriye ye kara harekatı başladı başlayacak haberleri geliyor
Bu kadar taşın altına elimizi koyuyoruz bedel ödüyoruz ama körfez savaşından beri geçen 30 yılda Suriye ve Irak yeniden yapılanmasında tek bir Türkmen kazanımı olmadı herkes kazandı İran bile kazandı Kürtler nerdeyse Irak da devlet oldular sadece biz kazanmadık. Savaş bittiğinde geriye dönüp bakınca Türklerin bunca acısının tesellisi ne olacak bir yerlerde bir Türkmen hakimiyeti olmayacak mı.
Masaya oturuldugunda Turkmen bolgelerine ozerklik istememiz lazim..
Hatta sartlar olgunlasirsa bagimsizlik ya da dogrudan ilhak..
Suriyenin toprak butunlugu hikayeden ibaret, Irak'in toprak butunlugu gibi..
Birsey bolunecekse bizim istedigimiz sekilde bolmemiz lazim...bu kadar basit...
Operasyona da bir an once baslamak lazim...Hatay ilinin altindan bir cizgi cekin irak sinirina kadar bu cizginin ustundeki herseyin bizim kontrolumuzde olmasi ve nufusun istedigimiz sekilde duzenlenmesi lazim....
-
FKH bölgesi El Bab'a düzenlenen saldırıda kullanılan mühümmatın kalıntıları. HellFire II.
(https://pbs.twimg.com/media/FkaNwSGWYAAigvc?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/FkaNwv_WQAAd7fg?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/FkaNxQHWIAAQdkT?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/FkaQL9_WAAI0_br?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/Yzb_frambuazl/status/1605126197016350720
-
Acaba hangi ülkenin? ::) ::)
-
Apo nun Şam daki evinin adresini fotosunu dosyada verdiğimizde Suriyeli yetkililer bizde öyle biri yok diyordu. Baba Hafız Esat mezarından şimdi kalk da gör ülkeni ne hale getirdik. Türkün gücünü herkes kabul edecek bu coğrafyada Türkün kara kaplı defterine adını yazdırırsan günü gelir hesabı sorulur
-
Apo nun Şam daki evinin adresini fotosunu dosyada verdiğimizde Suriyeli yetkililer bizde öyle biri yok diyordu. Baba Hafız Esat mezarından şimdi kalk da gör ülkeni ne hale getirdik. Türkün gücünü herkes kabul edecek bu coğrafyada Türkün kara kaplı defterine adını yazdırırsan günü gelir hesabı sorulur
Suriye'yi bu hale getiren abd, bizlik bir şey yok
-
Amerika bizden sonradan geldi. Biz olmasak Suriye bir haftada kalkışmayı bastırırdı şimdiye çoktan unutmuşlardı işine gücüne bakıyordu herkes. Tabi bizdede hiç Suriye li olmazdı o zaman. Beter olsunlar Türkün gücünü herkes görecek
-
Apo nun Şam daki evinin adresini fotosunu dosyada verdiğimizde Suriyeli yetkililer bizde öyle biri yok diyordu. Baba Hafız Esat mezarından şimdi kalk da gör ülkeni ne hale getirdik. Türkün gücünü herkes kabul edecek bu coğrafyada Türkün kara kaplı defterine adını yazdırırsan günü gelir hesabı sorulur
Evet doğru yazmışsınız da biraz eksik kalmış...
O Hafiz Esad mezardan kalkınca ayrıca " Apo'yu vermediğim için Türkiye'ye verdiğim zararın 10 katını Türkler-ABD ( BOP) ile işbirliği yapıp kendi kendilerine vermiş" de derdi...
Sizin de dediğiniz gibi bizim desteğimiz, gözyummammız olmasaydı Oğul Esad 1 haftada ayaklanmayı bastırıldı.
Bu işten en çok İsrail çıkar sağladı dolayısıyla da ABD.
İsrail; Arap-İsrail savaşlarında bile yenemediği Suriye'yi paramparça ettirdi tek kurşun atmadan.
Bizde kucağımıza 5 milyon Suriyeli, yüzlerce şehit , Güney sınırımızda operasyon yapmak için ABD-Rusya icazetini bekleyen bir siyasi ortam bulduk...
İşte Türkün gücü...
-
haklısın bir beğeni ateşledim
-
haklısın bir beğeni ateşledim
Haklı tabi. Emperyalistler fena gaza getiriyorlar herkesi. O herkes birbirini yerken, kendileri kenardan zevkle izliyorlar. Sonra da hazıra konuyorlar. Klasik yöntemleri. Bu tuzağa düşmemek için artık herhalde okullarda eğitim vermek gerek!
-
Vatan ve millet çıkarları parti, iktidar ve parti ideolojilerinden önce gelmeli, sorun burada.
Denetleme yok. Yasama, yürütme ve yargı tam işlediğinde olur bunlar, yoksa iktidardaki kafasına göre takılır.
99 yıldır anayasası tartışılan ve durmadan değiştirilen ülke mi olur.
-
Apo nun Şam daki evinin adresini fotosunu dosyada verdiğimizde Suriyeli yetkililer bizde öyle biri yok diyordu. Baba Hafız Esat mezarından şimdi kalk da gör ülkeni ne hale getirdik. Türkün gücünü herkes kabul edecek bu coğrafyada Türkün kara kaplı defterine adını yazdırırsan günü gelir hesabı sorulur
Sayın re
Komşularda yaşanan kaos savas ic savas durumları hiç bir zaman bizim lehimize sonuçlanmaz 92 körfez harekatı ve öncesi Irak iç karışıklığı en cok bizim ülkemizi vurdu. Başımıza terör belası çıktı.
Suriye iç savaşında terör örgütü Suriye de palazlandi kendine bölgeler edindi.
Biz hala bu iç karışıklıkların sonucunu acı acı ödemeye devam ediyoruz.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önemli sözünde dediği gibi
"Yurtta Sulh Cihanda Sulh"
-
Kriz japoncada fırsat anlamına da geliyormuş.
O kadar yanliş politikalar uyguladık ki, ve yapmamız gerekenleri yapmadık ki elimizde ekonomik, demografik, sosyal, diplomatik, askeri bir krizler yumağı ile kaldık..
Ancak öyle şeyler yapabilirdik ki veya yapmazdık ki; bugün bölgede ne Rusya ne koalisyon ne İran'ın esamesi okunmaz; daha onlar gelmeden tampon vassal bölgeleri ve bize muzahir demografiyi oluşturmuş olurduk.
Gelecek 50 yılda belki de yüzlerce milyon göçmen Asya'dan ve Afrika'dam Avrupa'ya doru akacak. Hem ekonomik, hem çevresel hem de sosyal sebeplerle.
Ne Suriye, ne ırak ne de İran bu göçmenleri engellemiyor.
Bize muzahir bir kuzey Suriye, bir turkmeneli, bir kuzey ırak, bir güney Azerbaycan olsa idi; hem bu akını durdurabilecek yönetimler ile gardimizi almış olurduk hem de Karadeniz'den Akdeniz'e uzanan en az 70 milyonluk bir etki sahamız olurdu. Ne terör, ne göçmen, ne dış güçler doğu ve güney sınırlarımıza yaklaşamazdı.
Güney suriye Rusya'nın olsun ,İsrail'le aramızda kalsın; , güney İran persin olsun,hindistan ve Asya ile aramızda kalsın; güney ırak geriye kalan İranla etkileşsin , körfez ülkeleri ve suudlar ile aramızda olsun. Biz de rahat rahat batıya bakalım..
Veya her şey aynı kalsın; sonsuz savaşa devam.
-
Apo nun Şam daki evinin adresini fotosunu dosyada verdiğimizde Suriyeli yetkililer bizde öyle biri yok diyordu. Baba Hafız Esat mezarından şimdi kalk da gör ülkeni ne hale getirdik. Türkün gücünü herkes kabul edecek bu coğrafyada Türkün kara kaplı defterine adını yazdırırsan günü gelir hesabı sorulur
Sayın re
Komşularda yaşanan kaos savas ic savas durumları hiç bir zaman bizim lehimize sonuçlanmaz 92 körfez harekatı ve öncesi Irak iç karışıklığı en cok bizim ülkemizi vurdu. Başımıza terör belası çıktı.
Suriye iç savaşında terör örgütü Suriye de palazlandi kendine bölgeler edindi.
Biz hala bu iç karışıklıkların sonucunu acı acı ödemeye devam ediyoruz.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önemli sözünde dediği gibi
"Yurtta Sulh Cihanda Sulh"
Gidişatı ongorup, Lehimize sonuclandiracak hamleleri doğru zamanda, şiddette ,yerlerde, yönlerde yapamıyoruz demek kanaatimce daha doğru olacaktır..
İlk körfez savaşından itibaren K.iraktaki süreci yaşadıktan sonra Suriye karışır karışmaz Adana mutabakatı ve birleşmiş milletlerin verdiği haklari kullanip işin işine ABD, Rusya girmeden, PYD palazlanmadan 30kmlik hattı boydan boya kurmamak gibi mesela....
Doğa boslugu sevmez, ya siz sizin lehinize dolduracaksiniz ya da başkaları sizin aleyhinize dolduracak...
-
Apo nun Şam daki evinin adresini fotosunu dosyada verdiğimizde Suriyeli yetkililer bizde öyle biri yok diyordu. Baba Hafız Esat mezarından şimdi kalk da gör ülkeni ne hale getirdik. Türkün gücünü herkes kabul edecek bu coğrafyada Türkün kara kaplı defterine adını yazdırırsan günü gelir hesabı sorulur
Sayın re
Komşularda yaşanan kaos savas ic savas durumları hiç bir zaman bizim lehimize sonuçlanmaz 92 körfez harekatı ve öncesi Irak iç karışıklığı en cok bizim ülkemizi vurdu. Başımıza terör belası çıktı.
Suriye iç savaşında terör örgütü Suriye de palazlandi kendine bölgeler edindi.
Biz hala bu iç karışıklıkların sonucunu acı acı ödemeye devam ediyoruz.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önemli sözünde dediği gibi
"Yurtta Sulh Cihanda Sulh"
Gidişatı ongorup, Lehimize sonuclandiracak hamleleri doğru zamanda, şiddette ,yerlerde, yönlerde yapamıyoruz demek kanaatimce daha doğru olacaktır..
İlk körfez savaşından itibaren K.iraktaki süreci yaşadıktan sonra Suriye karışır karışmaz Adana mutabakatı ve birleşmiş milletlerin verdiği haklari kullanip işin işine ABD, Rusya girmeden, PYD palazlanmadan 30kmlik hattı boydan boya kurmamak gibi mesela....
Doğa boslugu sevmez, ya siz sizin lehinize dolduracaksiniz ya da başkaları sizin aleyhinize dolduracak...
+1
Körfez Savaşı ndan sonra Kuzey Irak’ta oluşan otorite boşluğunu yaşadık ve acı faturalarını ödedik. Akıllandık mı? Hayır.
-
suriye olayinin bas aktörü davutogludur destek veren
sudia abd ab
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye Devlet Başkanı Esad ile görüşeceğini , biraraya geleceğini açıkladı.
Erdoğan, AKP Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda, Türkiye-Suriye ilişkileri hakkında da konuştu.
Erdoğan, "Bu sabah Putin'le bir görüşmem oldu. Rusya-Ukrayna savaşını ele aldık. Bunun yanında bölgede neler yapabileceğimizi konuştuk, Suriye'deki gelişmeler... Rusya-Türkiye-Suriye olarak savunma bakanlarımızın bir araya gelişleriyle bir süreç başlattık. Dışişleri bakanlarımızı üçlü olarak bir araya getireceğiz. Daha sonra da gelişmelere göre liderler olarak bir araya geleceğiz. Derdimiz bölgedeki sükuneti sağlamak, bölgede barışı egemen kılmak" dedi.
Esed yine Esad olmuş ...
-
Siyasi krizler kapıda demektir. 10 yillik savaştan Türkiye ile savaşmasina rağmen ayakta kalmayı başarabilmis bir lider var karşımızda bu adam siyasi krizler çıkartmadan durmaz.
-
ABD uzerimizdeki baskısı arttiracaktir...F16 işi iyice zora girecektir...Ya Rusya ya biz baskısı artacaktır..ABD suriyede askeri ağırlığını daha da arttirarak, belkide başka ülkeleri de dahil ederek firatin doğuşunu tamamen Suriyeden kopartıp önümüze set çekebilir..uluslararası arenada kameralar önünde Putin Esad ve Türkiyenin el sıkışması Türkiye karşıtı propaganda için bulunmaz firsat olacaktır..
Bunlara değecek bir taviz alinabilecek mi? Kağıt üzerinde alınsa bile Esad uygulayacak mı?
Bu müzakerelerden bağımsız olarak bir amca önce operasyon yapmamız lazım...güvenli bölgeyi tamamen oluşturduktan sonra elimizi daha kuvvetlenir.. Hatanın altından çizgiyi ırak sınırına kadar çekin güvenli bölge bu olmalıdır.. (Yayladağıdan başlayın, idlib, rakka, oradan Irak siniri)..
Ukrayna Savaşı varken vs bu fırsatı değerlendirmek lazım..
-
Biz savaş kaybettik her yenilen gibi yenilginin vereceği zararları en aza indirme derdindeyiz siz onu yapalım bunu yapalım diyorsunuz. Suriye ile konuşmamızın sebebi geri çekilince gelecek olan beş milyon mülteciyi daha nasıl engelleriz pazarlığıdır olsa olsa
-
Biz savaş kaybettik her yenilen gibi yenilginin vereceği zararları en aza indirme derdindeyiz siz onu yapalım bunu yapalım diyorsunuz. Suriye ile konuşmamızın sebebi geri çekilince gelecek olan beş milyon mülteciyi daha nasıl engelleriz pazarlığıdır olsa olsa
Hangi savaşı hangi orduya yenilerek kaybettik? Dediğinize anlam veremedim..
-
Tuttuğumuz taraf yenilince bizde yenilmiş sayılıyoruz.
-
Tuttuğumuz taraf yenilince bizde yenilmiş sayılıyoruz.
Haklısın. O savaş sona erdi. Ancak açılan alana yerleştirilenlerle bizim istemediğimiz bir yapı oluşturulmaya çalışıldı. O noktadan sonra biz başka bir savaş başlattık. Bu defa aktif olarak saha indik ve planı bozduk. Fakat tamamen bitiremedik! Yenilmedik de! Yani savaş bitmedi! Bu savaşta kaybetme riski fazla olanlarla görüşerek elimizi güçlendirmemiz gerekli.
-
Suriye'de kazanan kimse yok. Biz mültecileri alıp bu noktada kaybettik. Suriye paramparça oldu ülkesinde 3-4 farklı yapı hakim. ABD'de kazanamadı. Esad devrilmedi. Rusya da kazanamadı. Esad'ın koltuğunu korudu belki ama Esad'ın ülkesinindeki kontrolü gitti. Burada artık Suriye'de artık kim lider olur kim iktidara gelir bu saatten sonra bizi ilgilendirmemeli. Bizim isteklerimiz belli. Terör örgütü PKK/YPG yok edilmeli. Mülteciler geri gitmeli. Bu kadar basit. Ha Esad bunları kabul eder yahut etmez. Kendisi bilir. Biz kendi bildiğimizi yapmaya devam ederiz.
Bu arada tekrar hatırlatalım. Esad ülkesinde küçücük bir bölgeyi kontrol ediyor artık. Ülkesinde Türkiye, ABD, Rusya başta olmak üzere büyük güçlerin askerleri var. DAEŞ ve YPG gibi terör örgütleri var. Esad diye birisi yok Rusya var. Koltuğunu korumak adına ülkesini çökerten birisi ve Rusya sayesinde ayakta. Rusya'da artık eski Rusya değil. Hiç çekinecek, korkacak bir tarafı kalmadı. Asker çekip duruyorlar Suriye'den. Ukrayna şu anda onlar için çok daha önemli. Bir nevi şeref meselesi oldu Ukrayna onlar için. Gerekirse tüm Suriye'den çekilirler.
Burada önemli olan Rusya'dan sonra boşluğu kimin dolduracağı. Bakmayın Rusya'nın ABD ile kanlı bıçaklı olmasına. Onlar Türkiye daha da güçlenmesin diye gidip ABD ile anlaşırlar zira daha önce yaptılar. Türkiye güçleneceğine ABD bizim boşluğumuzu doldursun derler. O nedenle Rusya'nın güçsüzleşmesi bizim işimize gelir. Rusya en az ABD kadar kahpe bir ülkedir. Artık istediğimizi alma zamanı. Gerekirse seçimden sonra geniş çağlı büyük bir operasyon şart. Bu operasyon uzun soluklu olmalı ve 30 km değil 100 km derinlikte olmalı. Tabii bu dediklerim mevcut iktidar devam ederse geçerli olur. İktidar değişirse Suriye'den askerleri hemen çekeriz YPG'ye falan ses çıkarılmaz. YPG'de bölgeye iyice yerleşir. Sınırımızda bir terör devleti kurulmuş olur.
-
Suriye iç savaşının stratejisini düşünen bizim dışişleri - istihbarat - siyaset 3'lüsü acaba ne düşünüyordu?
Orada geçen konuşmayı dinlemeyi çok isterdim...
En azından beyni az biraz çalışan bir yetkilimiz Suriye ve bölge haritasını açıp ; "Bu Suriye bölünür ve merkezi devlet güç kaybederse ne olur? " diye birkaç basit analiz yapmadı mı? Dünya'nın her yerinden bu kadar yobaz-dinci militan bu bölgeye toplanıyor Suriye hükümetini devirmek için , bu adamlar nasıl geliyor , kim getiriyor ,bu adamlar daha sonra ne olacak? hiç düşünmediler mi?
Düşündüler ama Şii bir iktidarı devirip Sünni bir iktidarın getirileceği yalanına ya da rüyasına kapılıp gittiler...Siyasal İslamcılar için Hristiyanlar Şii'lerden daha mübahtır...İdeolojik gözlükler gerçeklerin-aklın önüne geçerse işte mevcut durum yaşanır...
-
Suriye konusunda ki dusuncelerim daha farklidir.
Evet Suriye de mutlak kazanan taraf yok dogrudur . Bunun asli nedeni Suriye sorunu dedigimiz sorunun patlak vermesi sonrasinda sahadaki oyuncular pek degismemis olsada sorunun kendisi ve boyutlarinda bir cok degisiklik oldu. hatta taraflar arasindaki ortaklar konumlarini degistirdi.
Bu degisken cok boyutlu sorunda kaybeden taraf Turkiye oldugunu dunmuyorum . Ancak bu sorun neticesinde simdiye kadar Sorunun ulkesinde gerceklesmesinden dolayi Suriye halki en zarar sahibi olan taraftir . Suriyeden sonra en zararli olan taraf ise ulkemiz Turkiyedir.
Bu olayda simdiye kadar tamami ile net basari sayilmasa da ABD oldukca basarilidir. ABD elbette planlamis oldugu amacina tam olarak ulasamadi ancak binlerce km uzaktan gelip Suriyede kendisinin gudumunde olan PKK/SDG/YPG yi kullanarak ulkenin 1/3 konrolu altinda tutmak yaninda ulkenin Su ve dogal kaynaklarini sahip olarak buradan da kendi kurmus oldugu parafan manivella guclerinin finansmanini da bir kismini saglayabilmektedir. Rusya federasyonu ise Suriyede deyim yerinde ise Ukraynada yasamakta oldugu butun sikintilara ragmen Suriyedeki mevcudiyetinde ne gerilemistir.
Ulkemiz Turkiye niye en fazla zararli olanlar arasinda saydim. Oncelikle Suriyedeki sorun ulkemiz icin aslinda bir baslangic noktasi degildi. Suriye ile siyasi "PKK" sorunu nedeni ile iliskilerimiz her zaman gergin eniyi zamaninda ise bicak sirtinda gecmistir. "kardesim Asad zamani" Sonrasinda ABD gazina gelip Suriyedeki bir takim unsurlari desteklemekten cekinmedik hatta ruyalar gormeye basladik "Camide namaz kilacagiz diye..." Sonrasinda baktik ki ABD nin plani baska Suriyeyi bolme plani arkasinda Kurt koridoru yatmakta o zaman ise Ankarada alarm zilleri calip uyanma vaktinin gelip gecmekte olduguna karar kilindi ve hepsimizin bildigi meshur harekatlarin yapilmasina baslandi. " Yapilan harekatlarin hepsi gerekli oldugunu dusunuyorum bu nedenle uzun uzun deyinmiyecegim. Hatta ABD kurt koridorunu tamami ile saf disi birakabilmek ve sinirimizi tamami ile guven altina alabilmek icin eksik kalan harekatlarin bir sekilde tamamlanmasi gerekliligini dusunuyorum. Bu harekatlarin ille de sadece ulkemiz tarafindan yapilmasi gerekmedigini dusunuyorum. " tabi anlasilabilinirse"
Ancak unutulmamasi gerekir gun gelecektir ve bu gun Suriyenin kuzeyindeki birliklerimiz o bolgelerden yapmis oldugumuz harekatlarin ilk gununde ilan etmis oldugumuz uzere Suriye devletine geri verilecektir. Bizler o yoreleri ilhak veya Suriyeyi bolmek icin yapmadik .O harekatlar kendi guvenligimiz ve ABD nin planladigi Kurt koridorunu onlemek icin oncelikle yapildi.
Asil zor olan kanimca Kardesim Asad ile gorusmek veya onun Suriye devletinin basinda kalip kalmadigina kafa yormamiz gerekmiyor . Asil ulkemizde bulunan milyonlarca Suriyeliyi ulkelerinde guven icerisinde yasayabilecekleri bir ortamin saglanmasi. 911 km sinirimizi guven altina almak .ABD nin oyununu katii sekilde bozmak. Suriyede mutefigimiz olan guruplari nasil bir degisime hazirlamamiz gerekligi uzerine kafa yormamiz gerektigi kanisindayim.
-
Türkiye'nin kaybettiği kesin.
Orada da bir kürt özerk bölgesi kuruldu.
10 milyon mağaradan yeni çıkmış insanda Türkiye'ye doldu. Kendi cahil cühelalarmız yetmiyor gibi, birde onlarınkilerle uğraşıyoruz.
-
Suriyeli sığınmacılar Hatay sınırına akın etti
(https://i4.hurimg.com/i/hurriyet/75/750x422/63eea9567152d845f07d5fff.jpg)
Suriyeli sığınmacılar, deprem felaketinin ardından memleketlerinde yıkımdan etkilenen yakınlarını görmek için ülkelerine dönmek üzere Cilvegözü sınır kapısına akın etti.
Türkiye’de büyük yıkıma neden olan Kahramanmaraş merkezli çifte deprem, Suriye’nin de birçok bölgesini etkiledi. Suriye genelinde 5 bin 500’den fazla insan yaşamını yitirirken, ülkenin kuzeydoğusunda muhaliflerin kontrolünde olan bölgelerde ise 4 bin 400 kişi hayatını kaybetti. Ankara’nın deprem bölgesindeki sığınmacılara Türkiye’yi 3 ila 6 ay süreyle olarak terk etme hakkı tanınacağını açıklamasının ardından, Türkiye’de bulunan çok sayıda Suriyeli sığınmacı ülkelerinde depremden etkilenen yakınlarını görmek için Hatay’ın Reyhanlı ilçesindeki Cilvegözü Sınır Kapısı önünde kuyruklar oluşturdu.
‘DÖNMEYECEĞİZ’
Amerikan New York Times gazetesine konuşan bazı sığınmacılar, savaştan kaçıp Türkiye’ye geldiklerini ama Deprem nedeniyle evlerini ikinci defa kaybettiklerini söylüyor. Bazı sığınmacılar özellikle çocuklarının eğitimi için belirlenen süre içinde Türkiye’ye dönmeyi planladıklarını ifade ederken, bazıları ise Türkiye’de yaşadıkları yıkımın ardından geri dönmeyi düşünmediklerini anlatıyor.
GÜNDE 3 BİN KİŞİ
Cilvegözü’nün karşısında yer alan Suriye’nin Bab-el Hava sınır kapısı yetkilileri, önümüzdeki günlerde Türkiye sınırından günde yaklaşık 3 bin sığınmacının Suriye’ye geçeceğini öngörüyor. Öte yandan muhaliflerin kontrolündeki bölgelerde faaliyet gösteren Suriyeli sivil savunma örgütü Beyaz Baretliler’e göre, Suriye topraklarında da yaklaşık 40 bin kişi evsiz kaldı. Türkiye’den sınırın diğer tarafına geçecek sığınmacılarla birlikte bölgedeki insani krizin daha da tırmanabileceği değerlendiriliyor. Türkiye’deki depremde hayatını kaybeden yaklaşık 1400 Suriyeli sığınmacının cenazesi memleketlerine gönderilmişti.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/suriyeli-siginmacilar-hatay-sinirina-akin-etti-42221104 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/suriyeli-siginmacilar-hatay-sinirina-akin-etti-42221104)
-
3-6 ay süreyle ülkeyi terk etme hakkı!
Yani bu kadar süre boyunca Türkiye'den ayrılabilir, bu süre dolduktan sonra gelenler kabul edilmez anlamına geliyor anladığım kadarıyla.
Ülkelerinde yaşanan saçma savaşın bir parçası olmak istemedikleri için bizlere sığınan bu insanlara kucak açtık. Komşuluk ve insanlık bunu gerektirdiği için misafir ettik. Ancak artık savaş sona erdi denilebilir. Yani artık ülkelerinden kaçmalarına neden olan koşullar ortadan kalktı sayılır. Dolayısıyla bize ekonomik olarak büyük yük olan misafirliklerini bitirip evlerine dönme zamanları geldi bence. Bu aşamadan sonraki politika, bu sığınmacıları evlerine dönmeye yönlendirecek şekilde olmalı!
-
Ben bu haberin iceriginde bir gariplik oldugunu dusunuyorum.
Deprem bolgesinden etkilenen bolgelerde ikamet etmekte olan Suriyeli siginmacilara 3-6 Ay arasinda ulkelerine geri donus bir secenekmi zorunlulukmu? Zorunluluk ise ulkemizin sair bolgelerinde ikamet etmekte olan sair siginmacilar icin su anki karar ikilem yaratmiyormu?
Suriyelilerin ulkelerindeki savas durumu ne kadar cozuldu ve geri donmesi istenen siginmacilar ulkelerinde ne kadarinin donecek yeri var?
Suriyeli siginmacilarin ulkelerine donmesini destekliyorum . Dogru olanin bu oldugunu da dusunuyorum. Ancak basindan Suriyeli siginmaci politikamiz yanlis ve tutarsiz idi simdiki donus politikasinin da dogru ele alinmadigini dusunuyorum.
-
Muhalifler Halep'in batı kırsalındaki 46. Alay ekseninde Rejim ve İran milislerine ait bir tankı imha etti.
Son bir haftadır bölgede muhaliflerin Rejim ve İranlı milisleri yönelik yoğun saldırıları gerceklesiyor.
https://mobile.twitter.com/Asbghostyeni6/status/1646102369342504960?cxt=HHwWgIC2ycXYkNgtAAAA
-
Suriye'de muhalifler Rus Albay Oleg Viktorovich’i öldürdü.
(https://pbs.twimg.com/media/FxPiDeNXoAITr8x?format=jpg&name=900x900)
https://twitter.com/gazali_a1/status/1662922615101505540?cxt=HHwWiIC2odrT8ZMuAAAA
-
ABD Ordusu, Suriye’nin kuzeyinde gerçekleşen bir helikopter kazasında 22 askerinin yaralandığını açıkladı. 10 askerin durumunun ağır olduğu belirtildi.
(https://pbs.twimg.com/media/Fye7cpLXwAAeM1X?format=jpg&name=medium)
https://twitter.com/drhkorkmaz/status/1668204226307129345?cxt=HHwWgoC8nfi506YuAAAA
-
SİHA'lar Tel Rıfat hattında bulanan Teneb, Akibe ve Baluni'deki rejim üslerini, zırhlılarını ve PKK noktalarını vurdu. İmha edilen tank ve zırhlı araçlar da mevcut.
Ayrıca Menbiç hattında bulunan Karakozak ve Deric bölgeleri de vuruldu. 3 ölü, 5 yaralı var.
(https://pbs.twimg.com/media/FyhYHMpWIBUgeRV?format=jpg&name=small)
(https://pbs.twimg.com/media/Fyhj6LtWIBI1o2t?format=jpg&name=small)
https://twitter.com/uzayliyizbiz
-
youtube.com/watch?v=2NrddnKd_6A&feature=share7 (http://youtube.com/watch?v=2NrddnKd_6A&feature=share7)https://twitter.com/kimlikci_954/status/1668905877095567363?cxt=HHwWhsC-_bHDkqkuAAAA
-
Kamışlı'nın doğusunda PKK'ya ait bir araç daha vuruldu.
(https://pbs.twimg.com/media/Fylg-t8XoAMEtu9?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/FyldVHgXsAM6eyH?format=jpg&name=medium)
https://twitter.com/tskmap
-
T.C. Millî Savunma Bakanlığı
@tcsavunma
Tel Rıfat ve Münbiç bölgesindeki terör hedeflerini yerle bir edildi.youtube.com/watch?v=yI5bty7ii7A&feature=share7 (http://youtube.com/watch?v=yI5bty7ii7A&feature=share7)
-
Ayn İsa şehrine gelip cepheyi denetleyen ve YPG/PKK terör örgütü heyetleriyle buluşan ABD, İngiltere ve YPG/PKK terör örgütünün olduğu konvoy Türk topçuları tarafından hedef alındı.
(https://pbs.twimg.com/media/Fy05jG1XoAMUt2A?format=jpg&name=small)
https://twitter.com/Etern8tyOSINT/status/1670524892645580803
-
Rus savaş uçakları, İdlib’in Cisir eş Şugur ilçe merkezindeki sebze haline saldırı düzenledi. Saldırıda ilk belirlemelere göre 9 sivilin öldüğü 30 sivilin de yaralandığı bildirildi.
https://www.milliyet.com.tr/dunya/rus-savas-ucaklari-idlibi-vurdu-cok-sayida-olu-ve-yarali-var-6967862 (https://www.milliyet.com.tr/dunya/rus-savas-ucaklari-idlibi-vurdu-cok-sayida-olu-ve-yarali-var-6967862)
-
https://www.sondakika.com/politika/haber-bakan-fidan-suriye-ve-irak-taki-pkk-ya-ait-16396793/ (https://www.sondakika.com/politika/haber-bakan-fidan-suriye-ve-irak-taki-pkk-ya-ait-16396793/)
Fidan, "Terörle mücadelede Türkiye'nin tavrının net olduğu bilinen bir husustur. Yapılan çalışmalar neticesinde 2 teröristin Suriye'den geldikleri ve burada eğitim gördükleri açıklığa kavuşmuştur. Irak ve Suriye'de PKK/YPG'ye ait bütün alt yapı, üst yapı enerji tesisleri bundan sonra güvenlik güçlerimizin, istihbarat unsurlarımızın topyekün meşru hedefidir. Üçüncü tarafların PKK'lı YPG'li tesislerden ve şahıslardan uzak durmasını tavsiye ediyorum. Silahlı kuvvetlerimizin bu terör saldırısına cevabı çok net olacak ve böyle bir eylemi gerçekleştirdikleri için çok pişman olacaklar."
Suriye'ye yeni bir operasyon mu başlıyor?
-
Ajanlarınızi, askerlerinizi bunların yanında çok dolastirmayin, gavur tabiri ile "collateral damage" olmasın sonra demek isteniyor Avrupa-ABD-Iran vs ye....
Kapsamlı(bütün sinir boyunca ve derinlemesine) bir kara operasyonunun olacağını sanmıyorum, inşallah yanılırım..
-
Geniş çaplı bir operasyon yok ama bir süredir pek çok hedef avadan vuruluyor. Bu konuda bir uyarı bence. Ayak altında dolaşmayın deniliyor kısaca.
-
Buyrun konuyla ilgili son haberler...
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/hakan-fidan-uyarmisti-turkiye-dedigini-yapti-alman-gazete-dunyaya-duyurdu-pkknin-karargahi-vuruldu-42340944 (https://www.hurriyet.com.tr/dunya/hakan-fidan-uyarmisti-turkiye-dedigini-yapti-alman-gazete-dunyaya-duyurdu-pkknin-karargahi-vuruldu-42340944)
-
Bilgilendirmeler için teşekkür ederim.
-
THS haber ajansı
@temmuzhaber
WSJ'ye konuşan bir ABD'li yetkili, ABD'ye ait F16 nin Suriye'nin kuzeydoğusundaki ABD kuvvetlerine tehdit olarak görülmesinin ardından Suriye'de bir Türk İHA'sını düşürdüğünü söyledi.
ABD'li yetkili bunun bir Türk İHA'sı olduğunun farkında olduklarını söyledi.
https://twitter.com/temmuzhaber/status/1709962790079771108
-
İşler karışıyor....
Reuters’a konuşan yetkili:
💢 ABD’ye ait F-16 savaş uçağı Suriye'de ABD güçlerinin yakınında uçan bir Türk insansız hava aracını düşürdü.
WSJ’ye konuşan Amerikalı Yetkili:
💢 İHA’nın silahlı ve Türkiye’ye ait olduğunu biliyorduk.
Yani bile bile düşürdük diyor hadi bakalım buna ne cevap vereceğiz görelim...Bıçak kemiğe dayandı demeyelim de biraz yaratıcılık görelim...
-
Bu saatten sonra bizde tb2 ve kemankeş kullanırız
Bunun ile birlikte akıncı ile kuzgun tj, Çakır kullanırız görüş ötesi mühimmatlar ile sınırlarımızdan çalışırız
Benim anlamadığım madem ABD F16 sı sözkonusu bu F16 hangi üsden havalanmış.
İncirlik mı? Yoksa bölgeye en yakın ürdün ve ırak tabi orda ABD'ye ait F16 lar var mı?
Kısaca nerden kalkmış bu F16lar...
Gerektiğinde söz konusu terör operasyonu ise ister ABD ister Rus ister Alman ister İsrailli terör örgütüne yakın olan hiçbir üssü vurmaktan çekinmemeliyiz hakan fidan'ın dediği gibi...
Hatta gözdağı diye vurup sadece ballandıra ballandıra anlatmamalıyız sessiz kalmalıyız
-
Çok fazla azdilar, ciddi bir hamle lazim...
Şöyle yeri yerinden oynatacak bir hamle...denildiği gibi yaratıcı birsey...
Doğrudan ya da sahte bayrak operasyonu ile ABD unsuru mu vurulur, kolorduyla Suriye mi girilir, KIrimin ilhaki mi tanınır, göçmenler mi topluca salınır artık neyse
-
İşler karışıyor....
Reuters’a konuşan yetkili:
💢 ABD’ye ait F-16 savaş uçağı Suriye'de ABD güçlerinin yakınında uçan bir Türk insansız hava aracını düşürdü.
WSJ’ye konuşan Amerikalı Yetkili:
💢 İHA’nın silahlı ve Türkiye’ye ait olduğunu biliyorduk.
Yani bile bile düşürdük diyor hadi bakalım buna ne cevap vereceğiz görelim...Bıçak kemiğe dayandı demeyelim de biraz yaratıcılık görelim...
Rusya'ya ne yaptıysalar onu yapacaklar. PKK'nın petrol ve uyuşturucu işinin köküne kibrit suyu döküp, PKK destekçiliği işini ABD için çok aşırı maliyetli bir hale sokacaklar.
-
50000 defa söyledim ABD-Batı ve İsrail'in tuzağına düştük. Suriye sınırındaki mayınların temizlenmesiyle başladı herşey...Arap ayaklanmasıyla bile uyanmadık yavaş yavaş sınırımıza kadar geldiler ben uyardım en son "Sakın Suriye iç savaşı işine girmeyin , muhalifleri desteklemeyin bu işin sonu karanlık" dedim ama maalesef bunu göremedi bizimkiler...
Zaten göremeyeceğini bildikleri için bu olaya kadar pohpohladı Batı bizim hükümeti....Bizimkiler uyandı ama artık Güney sınırımız emperyalist oyunların bataklığına dönüşmüştü bile...
Arkadaşlar diyor ki dalalım , çıkalım , uçalım ; nereye dalıyorsun , dalsan ne olacak yerleşen yerleşti çıkarayım desen topyekün savaş Yazık değil mi bu ülkeye
-
Arkadaşlar, uzmanlığına güvendiğim bir arkadaşım basın toplantısında böyle bir sözün söylenmediğini, WSJ gazetesi bu iddiayı "adının açıklanmasını istemeyen" bir kaynağa dayandırdı bu iddiayı.
İncirlik üssü ise resmen açık olmakla birlikte 2016 yılından bu yana fiilen kapalı. Sadece lojistik maksatlı kullanılıyor.
-
50000 defa söyledim ABD-Batı ve İsrail'in tuzağına düştük. Suriye sınırındaki mayınların temizlenmesiyle başladı herşey...Arap ayaklanmasıyla bile uyanmadık yavaş yavaş sınırımıza kadar geldiler ben uyardım en son "Sakın Suriye iç savaşı işine girmeyin , muhalifleri desteklemeyin bu işin sonu karanlık" dedim ama maalesef bunu göremedi bizimkiler...
Zaten göremeyeceğini bildikleri için bu olaya kadar pohpohladı Batı bizim hükümeti....Bizimkiler uyandı ama artık Güney sınırımız emperyalist oyunların bataklığına dönüşmüştü bile...
Arkadaşlar diyor ki dalalım , çıkalım , uçalım ; nereye dalıyorsun , dalsan ne olacak yerleşen yerleşti çıkarayım desen topyekün savaş Yazık değil mi bu ülkeye
Zamanı tersine çevireceğimoze göre?
Sizin öneriniz ne?
-
Önerim yok ... 50 sene düzelmez oralar artık ... Tıpkı Kuzey Irak yıllardır düzelmediği gibi ...
29 Ekim 2014'de Türkiye tarihinin en karanlık olayı yaşandı , tarihe dikkat 29 Ekim ....
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY), Suriye'nin Kobani (Ayn el Arap) ilçesine gönderdiği ağır silahlı Peşmerge konvoyu Şırnak'ın Silopi ilçesi yakınlarındaki Habur Sınır Kapısı'ndan yurda giriş yaptı.
Yazık gerçekten kendi elimizle kendimize ne yaptık...
-
Arkadaşlar bu F16 nerden gelip vurmuş bizim sihayı
Bilmem farkında mısınız?bu uçak İncirlik'den kalkıp bizim sihayı vurmuş olabilir.
Yani bizim toprağımızdan kalkıp bize ait aracı vurmuş olabilir.
Ortada daha vahim yada trajikomik bir durum söz konusu bilmem farkında mısınız?
-
Arkadaşlar bu F16 nerden gelip vurmuş bizim sihayı
Bilmem farkında mısınız?bu uçak İncirlik'den kalkıp bizim sihayı vurmuş olabilir.
Yani bizim toprağımızdan kalkıp bize ait aracı vurmuş olabilir.
Ortada daha vahim yada trajikomik bir durum söz konusu bilmem farkında mısınız?
İncirlik fiilen kullanılmıyor dediler ya. ABD'nin Irak'ta halen üsleri var. Oradan gelmiştir.
-
Bir Nato üyesi başka bir Nato üyesi ülkenin hava aracını bilerek vuruyor , bu iş ciddi bir tepki ister ... Bakalım bizimkiler ne yapacak ....
-
Reuters a konuşan bir Türk yetkili düşürülen insansız hava aracı bize ait değil demiş.
-
THS haber ajansı
@temmuzhaber
#SONDAKİKA
🔴Pentagon, düşürülen SİHA ile ilgili:
▪️Saldırılar, sığınaklara inen ABD askerlerinin bir kilometre uzağına yapıldı, ABD askerleri yaralanmadı.
▪️Türkiye’nin kasıtlı olarak ABD askerlerini hedef aldığına dair bir belirti yoktu.
▪️Türkiye, en güçlü ve en değerli NATO müttefiklerimizden, bu nedenle bu olay üzücü.
▪️Bazı saldırılar, ABD güçlerinin faaliyet gösterdiği alan içerisindeydi.
https://twitter.com/temmuzhaber/status/1710011794486378707
-
Reuters a konuşan bir Türk yetkili düşürülen insansız hava aracı bize ait değil demiş.
3 harfli bir kuruma ait Anka düşmüş...
-
50000 defa söyledim ABD-Batı ve İsrail'in tuzağına düştük. Suriye sınırındaki mayınların temizlenmesiyle başladı herşey...Arap ayaklanmasıyla bile uyanmadık yavaş yavaş sınırımıza kadar geldiler ben uyardım en son "Sakın Suriye iç savaşı işine girmeyin , muhalifleri desteklemeyin bu işin sonu karanlık" dedim ama maalesef bunu göremedi bizimkiler...
Zaten göremeyeceğini bildikleri için bu olaya kadar pohpohladı Batı bizim hükümeti....Bizimkiler uyandı ama artık Güney sınırımız emperyalist oyunların bataklığına dönüşmüştü bile...
Arkadaşlar diyor ki dalalım , çıkalım , uçalım ; nereye dalıyorsun , dalsan ne olacak yerleşen yerleşti çıkarayım desen topyekün savaş Yazık değil mi bu ülkeye
Bu yorumu okurken gözlerim ne kadar bir tecavüze uğradığını farkına varıyorum.
-
Tekrarlıyorum, izlenecek yol belli. Aşama aşama bunu yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz. Yani PKK yapılanmasının ABD vergi mükelleflerinin sırtına kallavi bir kambur olmasını sağlayacağız. Kendi yağında kavrulamayacak bu PKK çomarları.
ABD, hali hazırda zaten mali olarak iyice sıkışmış durumda. Bu çelişkili politikayı uzun süre devam ettiremezler. Cumhuriyetçiler boşuna mızıkdamıyorlar...
Dolar rezerv para olmasa, çoktaan iflas etmişlerdi ve o ucuz borçlanma kaynağı da kuruma yolunda. Sadece kurumasını hızlandıracağız biz, hepsi bu.
-
50000 defa söyledim ABD-Batı ve İsrail'in tuzağına düştük. Suriye sınırındaki mayınların temizlenmesiyle başladı herşey...Arap ayaklanmasıyla bile uyanmadık yavaş yavaş sınırımıza kadar geldiler ben uyardım en son "Sakın Suriye iç savaşı işine girmeyin , muhalifleri desteklemeyin bu işin sonu karanlık" dedim ama maalesef bunu göremedi bizimkiler...
Zaten göremeyeceğini bildikleri için bu olaya kadar pohpohladı Batı bizim hükümeti....Bizimkiler uyandı ama artık Güney sınırımız emperyalist oyunların bataklığına dönüşmüştü bile...
Arkadaşlar diyor ki dalalım , çıkalım , uçalım ; nereye dalıyorsun , dalsan ne olacak yerleşen yerleşti çıkarayım desen topyekün savaş Yazık değil mi bu ülkeye
Bu yorumu okurken gözlerim ne kadar bir tecavüze uğradığını farkına varıyorum.
Hani yorum yapmayacaktınız bana , dayanamadınız yine değil mi Tigerfish hocam? Buyrun hoş geldiniz ... :D :D :D
-
Evet dayanamadım
-
HS haber ajansı
@temmuzhaber
#Sondakika
Suriye
Türk F-16 ları Tel Rıfat 'ı ağır bir şekilde vuruyor
https://twitter.com/temmuzhaber/status/1710024696450658316
-
Tekrarlıyorum, izlenecek yol belli. Aşama aşama bunu yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz. Yani PKK yapılanmasının ABD vergi mükelleflerinin sırtına kallavi bir kambur olmasını sağlayacağız. Kendi yağında kavrulamayacak bu PKK çomarları.
ABD, hali hazırda zaten mali olarak iyice sıkışmış durumda. Bu çelişkili politikayı uzun süre devam ettiremezler. Cumhuriyetçiler boşuna mızıkdamıyorlar...
Dolar rezerv para olmasa, çoktaan iflas etmişlerdi ve o ucuz borçlanma kaynağı da kuruma yolunda. Sadece kurumasını hızlandıracağız biz, hepsi bu.
Ukraynaya o kadar para akıtan ABD , bunlara para akışını mi kesecek?
O kadar silah, mühimmat, eğitimli terörist, hemen para bile kesilse buharlasacak mi?
Kansere yara bandı tedavisi...
-
Gerçekten bizim bir İHA'mızı düşürdülerse, biz de bir Amerikan İHA'sını düşürüp ödeşebiliriz. ;D ;D
-
Gerçekten bizim bir İHA'mızı düşürdülerse, biz de bir Amerikan İHA'sını düşürüp ödeşebiliriz. ;D ;D
Birde çuval olayı var unutmayalım....
TCG Muavenet var...
Fatura kabarık..
Öyle bir IHA ile ödeyemez ABD faturayı
-
Esasında epey ödettik! Akdeniz'e uzanan terör devletinin kurulmasına engel olduk mesela. Şimdilik!
-
Öngörüsüz idare durumu bu hale getirdi... Bundan sonrası tufan... Hazır ABD , İha'mızı düşürmenin mahcubiyetindeyken vurabildiğimiz kadar vuralım...
Esad ile de araya aracılar koyalım....
-
Öngörüsüz idare durumu bu hale getirdi... Bundan sonrası tufan... Hazır ABD , İha'mızı düşürmenin mahcubiyetindeyken vurabildiğimiz kadar vuralım...
Esad ile de araya aracılar koyalım....
+1
Öngörü yetenekleri yok malesef. Bu forumda yıllar önce ne kadar uyarı yaptıysak hiç biri dinlenmedi ve sonuç bizim uyardığımız şekilde oldu. Biz müneccim miyiz? Hayır! Sadece aklımızı kullanıyoruz. Biraz mantığını kullanmak gerekiyor. Çok basit bir şey.
İç siyasetteki nefret söylemi aynı şekilde dış siyasette de var. Allah'tan karşımızdaki devletlerin yöneticileri, işe duygularını karıştırmamayı biliyor. Ülkelerinin çıkarları için nasıl davranılması konusunda daha mantıklı davranabiliyorlar. Balıklama atlamıyorlar alakasız konulara...
Esad'la görüşüp bizdeki vatandaşlarını da geri almasını sağlamalıyız. Bildiğim kadarıyla kendisi zaten geri çağırıyor. Ama buradakilerin çoğu gitmek niyetinde değil.
-
Arkadaşlar daha önce Suriye'de kara harekatı yapıyorduk.
Fakat sarı kafa (Trump) Cumhurbaşkanın mal varlığını araştırmakla tehdit edince operasyonu durdurup geri dönmek zorunda kalmıştık hatta abdüllatif şener yani eski adamları onları yerden yere vurmuştu..
Barış pınarı hareakatını erken bırakmak zorunda kalmıştık
Demem o ki gerçek manalı Kara harekatı olmadıkça PKK/YPG nın canı yanmaz...
Onada bizim ekonomik tehditlerden ötürü gücümüz yetmez kimse kusura bakmasın hava harekatları ile istediğimiz sonuçları almak mümkün değil...
Sizce bir kara harekatı yapsak sonuç ne olur?
-
Ayrıca petrol kuyularını ve lojistik depolarını vurduk artık parasız kalan örgüt savaşamaz adam bulamaz yada kaçmak için yada harekat düzenlemek petrolü olmaz diyenlere gülüyorum
Devasa ABD yardımı ve devasa Ab fonu olan bir örgütü para kaynaklarını keserek durduramazsınız
Paraysa Ab ve ABD ,silahsa ABD ve Avrupa olduğu sürece bizimkilerin vurduğu hedefler hiçbir işe yaramaz...petrolse parasını verip Esad ve diğer örgütlerden de alırlar...
Yani yapmamız gereken
-Lider kadroyu vurmak...
-İştima yaptıkları heryerde toplu katliam yapmak
-ABD Rus Alman İsrail elemanlarını, Özel bir birlik veya organizasyon ile bulunduğu heryerde öldürmek kaçırıp etkisiz hale getirip cesetlerini atmak..(Bize bol bol keskin nişancı lazım)
Kimse müttefiklerimizin askerlerini mı öldürcez demesin evet öldürcez ve ölümlerini üstlenmicez orda hayatın ucuz olmadığını görcekler
Bunları yapmadıkça hiçbirinin canı yanmaz.
-
Dışişleri bakanlığından konu ile ilgili açıklama var;
3.taraflar ile kordinasyonsuzluk sebebiyle bir siha kaybettik bu ise operasyonlarımızı durdurmadı demiş. Konunun özeti
-
lt col temmuz
@temmuz1919
Hava kara tüm vasıtalar ile Suriye 'nin kuzeyini hallaç pamuğu gibi atıyoruz. Toprak ters yüz oldu
https://twitter.com/temmuz1919/status/1710399838989275304
Bu adamın yorumlarını seviyorum :)
-
Yine
https://twitter.com/haskologlu/status/1710392196791157012?t=_k8PvHpPxLQs6EBtsKUN1A&s=19
-
Hükümet SİHAmız koordinasyonsuzluk yüzünden vuruldu babında açıklama yapmasaydı daha iyi olabilirdi. Mazur görme gibi oldu. Bugünkü İsrail meselesi büyürse oyunun kuralları, karşı tarafın planları değişebilir. İyi takip edip yorumlamak lazım .
-
Yine
https://twitter.com/haskologlu/status/1710392196791157012?t=_k8PvHpPxLQs6EBtsKUN1A&s=19
Öyleyse müttefiklerine ait o Anka'yı vurmayacaklardı... Çünkü kimin olduğunu bile bile, öfkelerinden vurdular. Harp halidir, bundan sonra ne olacağı kestirilemez.
-
Dışişleri Bakanlığı, ABD’nin Suriye’de düşürdüğü SİHA’nın Türkiye’ye ait olduğunu teyit ederken, emekli asker Türker Ertürk, SİHA’yı vuran F-16’nın İncirlik Üssü’nden kalktığını söyledi.
Bu Türker Ertürk sözüne güvenilecek biri mi?
-
Bizde ABDye ait birseyler vursak olmaz mı? Sonra çıkar " ABD önemli bir NATO müttefiki, uyarmamiza rağmen bölgeden çıkmadilar özür dileriz" deriz...
Bizim medya ABD sözcüsünün kaç defa özür dilediğini sayıyor, kaç defa özür diledilerse centilmenlik bizde kalsın diye ondan bir fazla özür dileriz
Dolar 100 TL olurcular karşı çıkacaklar ama...:)
-
“Ortada ya cehalet ya da kasıt var” diyor güvenlik kaynakları. 15 Temmuz 2016’dan bu güne kadar ABD’nin İncirlik’te hiçbir faal uçağı yok, kullanmıyorlar. ABD’nin uçakları Musul’dan kalkıyor.
Mutlu'dan kalkmış İha'mizi vuran F-16
-
Dışişleri Bakanlığı, ABD’nin Suriye’de düşürdüğü SİHA’nın Türkiye’ye ait olduğunu teyit ederken, emekli asker Türker Ertürk, SİHA’yı vuran F-16’nın İncirlik Üssü’nden kalktığını söyledi.
Bu Türker Ertürk sözüne güvenilecek biri mi?
Bu Türker Ertürk'ün sözüne güvenilmez İncirlik Üssü 15 Temmuz 2016'dan beridir faal değil ve sadece lojistik destek için kullanılıyor. Ayrıca İHA'mızı vuran F-16'nın Ürdün'den kalktığı söyleniyor.
https://tolgaozbek.com/savunma/hava-kuvvetleri/ankayi-vuran-amerikan-f-16si-urdunden-havalandi/
-
ABD F16 musuldan mı kalkmış ürdün diyenlerde var
ABD nın yaptığı işten kendini korumak sorularla muhattap olmamak için F16 nın İncirlik ten kalktığı gizlenmiş istenmek olabilir..
Çünkü biz sözüm ona 3 Mart 2003 tezkeresini reddettik göya ABD yi yüz üstü bıraktık dendi ama bizim İncirlik'den kalkan uçaklar saddam'ı kuzeyden bombaladılar...
Sözüm ona bizim basına güvenilmez
ABD ıraktan F16 ları İran balistik füze saldırısından sonra çekmiş bile olabilir bizim haberimiz yoktur.
Yani bizde ABD yi aklayacak yada kendisini kurtarmak için yalan söyleyen devlet yetkilileri ve basın sözcüleri ve medya var merak etmeyin
-
Umarım Kaan ,Yıldırım ,çakır ,som, kuzgun tj,Tolun laçin ,kgk vb. Tüm mühimmatları deneriz
Sahi popeye raf ömrü dolmuştur onları bitirelim nede olsa son vuruş anına kadar joystick ile kontrol edilebilen mühimmat.
Özellikle ABD nın btö'ye verdiği radarları vurursak birdaha bizim sihamızı göremezler..
Hele anka gibi 10000 metre yükseklikten uçan iha'yı
-
Bizimkiler gayet açık ve net açıklama yaptılar. Terör örgütü hedefimiz ve hedefimize yakın durmayın.
-
Eyyyyyyy Amarika!!!!!
Sizin dolarınız varsa, bizimde allahımız var diyeceklermi diye bekliyorum...
Bakalım Suriye ve ortadoğu politikası bukadar istikrarlı hükümetimiz nasıl bir cevap verecek?
Gerçi biz millet olarak alısığız amarikanın gemimizi ve askerimizi vurmasına. Yada, askerlerimizin başına çuval geçirmesine ve günlerce sorgulamasına.
İsrailin her cuma mescidi aksa'yı basması gibi Amarika da bize dadandı ve bizde alıştık artık.
-
Bizimkiler gayet açık ve net açıklama yaptılar. Terör örgütü hedefimiz ve hedefimize yakın durmayın.
+1 umarım sözümüzün arkasında dururuz.
-
Şöyle ilginç bir iddia ile karşılaştım.
https://x.com/israilflistin/status/1711268309499343314?s=20
-
İsrail eski başbakanı Ehud Olmert şunları söyledi:
“Suriye'yi iç savaşa soktuk, çünkü Esad bizimle olma teklifimizi reddetti. Suriye’deki bütün terör örgütleri Esad’a karşı kuruldu ve bazı ülkeler komik bir şekilde bunun bir özgürlük mücadelesi olduğuna inanıyor.”
Yıllardır bu forumda bas bas bağırmak istediğim gerçeği İsrail eski başbakanı Ehud Olmert itiraf etmiş...
Tayyip Erdoğan : "Suriye’de haklarını isteyen, insanca bir yaşam talep edenlere karşı tankların, topların silahların ateşlenmesini asla insani görmüyoruz. Tanklarla, toplarla iktidar bir yere kadar. Gün gelecek, sen de gideceksin; çünkü o koltuk baki değildir, geçicidir. Er ya da geç mazlumlar kazanacak. Allah daima haklının yanındadır. "
Erdoğan dün gece Kahire Üniversitesi'nin misafiri olarak yaptığı konuşmada Şam yönetimini "halkına kurşun sıkan, tanklarla toplarla şehirlere baskınlar düzenleyen, sivilleri öldüren bir yönetim" diye tasvir etti, böyle bir yönetimle kimsenin ne dost olabileceğini, ne de böyle bir yönetime güven duyabileceğini söyledi.
Halkını katleden bir liderin meşruiyetini kaybedeceğine dikkati çeken Başbakan Erdoğan, bunun dinen de kabul edilemeyeceğini savunarak şöyle devam etti:
''Suriye liderinin bu yanlış yolda yürümekte ısrar etmesi, Suriye'ye barış ve istikrar getirmeyecektir. Bunu başta Sayın Esad olmak üzere, ülke liderliğinin bir an önce idrak etmesini temenni ediyoruz. Peygamber Efendimiz, Rehberimiz, Resulullah Efendimiz buyuruyor ki: 'Hasibu enfüseküm kalbe entu hasibu', hesaba çekilmeden evvel kendinizi hesaba çekin. Unutmayalım ki; bu reçete bizi bütün felaketlerden koruyacak olan ebedi bir ölçüdür.'' Erdoğan ayrıca ''Demokrasi, halkın hakkı olmaktan öte mülküdür, mülkü. Kimse halkın malı olanı ondan geri alamaz'' diye konuştu.
İsrail eski başbakanı Ehud Olmert'in “Suriye'yi iç savaşa soktuk, çünkü Esad bizimle olma teklifimizi reddetti. Suriye’deki bütün terör örgütleri Esad’a karşı kuruldu ve bazı ülkeler komik bir şekilde bunun bir özgürlük mücadelesi olduğuna inanıyor.”
Altı çizili ülkenin kim olduğu belli oldu artık...
Zaten AKP'nin Batı'ya karşı dönüşünün , darbeler , ambargolar vs ... arkasında Erdoğan'ın bu gerçeği Suriye iç savaşına girip bataklığa saplandıktan sonra farketmesi , kafalarına dank etmesi var...
-
Suriye'nin kuzeyi alev alev yanıyor. YPG/PKK terör örgütünün petrol, doğalgaz depoları, rafinerileri, elektrik santralleri Türk F-16'ları ve SİHA'ları tarafından yoğun bombardımana tutuluyor.
-
Suriye'nin kuzeyi alev alev yanıyor. YPG/PKK terör örgütünün petrol, doğalgaz depoları, rafinerileri, elektrik santralleri Türk F-16'ları ve SİHA'ları tarafından yoğun bombardımana tutuluyor.
Suriyede YPGyi yokedecek bi kara harekatı olmadan bu iş bitmez, bunun için de suriyeyle de anlaşmak gerek bence
-
Suriye'nin kuzeyi alev alev yanıyor. YPG/PKK terör örgütünün petrol, doğalgaz depoları, rafinerileri, elektrik santralleri Türk F-16'ları ve SİHA'ları tarafından yoğun bombardımana tutuluyor.
Suriyede YPGyi yokedecek bi kara harekatı olmadan bu iş bitmez, bunun için de suriyeyle de anlaşmak gerek bence
PKK sorunun bitmesi için rahmetli ATATÜRK'ün çizmiş olduğu suriye ve ıraktaki MISAKI MİLLİ sınırlarına inilmedikten ve buraları ülkemiz sınırlarına katmadıktan sonra sorun çözülmez.
Diyeceksiniz ki tüm dünya ve birleşmiş milletlerde sıkıntı olur o zaman israil işgal ettiği tüm topraklardan çıksın deriz ve tanımıyoruz deriz nasıl olsa güney doğu sınırlarımızda adı konulmamış bir savaş var (PROXY savaşı)
-
PKK sorunun bitmesi için rahmetli ATATÜRK'ün çizmiş olduğu suriye ve ıraktaki MISAKI MİLLİ sınırlarına inilmedikten ve buraları ülkemiz sınırlarına katmadıktan sonra sorun çözülmez.
Diyeceksiniz ki tüm dünya ve birleşmiş milletlerde sıkıntı olur o zaman israil işgal ettiği tüm topraklardan çıksın deriz ve tanımıyoruz deriz nasıl olsa güney doğu sınırlarımızda adı konulmamış bir savaş var (PROXY savaşı)
Adamlar da der ki a bize kapak yaptınız susalım tamam misaki milliyi alın. İstediğini de, güç israil ve amerikada, haklı olmak yetmiyor, güçlü olmak da gerek.
-
PKK sorunun bitmesi için rahmetli ATATÜRK'ün çizmiş olduğu suriye ve ıraktaki MISAKI MİLLİ sınırlarına inilmedikten ve buraları ülkemiz sınırlarına katmadıktan sonra sorun çözülmez.
Diyeceksiniz ki tüm dünya ve birleşmiş milletlerde sıkıntı olur o zaman israil işgal ettiği tüm topraklardan çıksın deriz ve tanımıyoruz deriz nasıl olsa güney doğu sınırlarımızda adı konulmamış bir savaş var (PROXY savaşı)
Adamlar da der ki a bize kapak yaptınız susalım tamam misaki milliyi alın. İstediğini de, güç israil ve amerikada, haklı olmak yetmiyor, güçlü olmak da gerek.
Normalde demezler, haklısınız. Ama yaşadığımız zamanlar da pek normal değil.
Adamlar nasılsa güç bizde deyip savsaklamışlar.
Öyle bir bitiklik var ki, İsrail'in attığı bombalar doğrudan Amerikan donanmasından veriliyor.
Ukrayna'ya verilirken "çer çöpümüzle Rusları tokatlıyoruz hahahahayt" dedikleri ekipmanlar puf oldu havaya karıştı, Rus olduğu yerde duruyor.
Amerikan 155 mm ve Stinger fabrikalarında emekliler geri çağrıldı.
Husilere karşı müdahale etmek için daha düzgün bir irade bile yok ortada. Şov olsun diye bir yerlere Tomahawk falan attılar, adamlar aynen devam ediyor.
Erkenden kendimize gelirsek fırsatlar bol, ödüller çok büyük.