Arkadaşlar, efendiler.. Ne her üniversiteliyi çalışan üreten ne de üniversite oku-ya-mamış herkesi avare sayalım.. Bu çok değişkenli bir fonksiyon.. Genellemelerin acıtıcılığından uzakta, bir etki ve fayda analizi yapalım..
6 aylık kısa dönem askerlik, ne deve ne kuş ne devekuşu olan, aslında abuk bir şeydir.. 80'lerden sonra ülkemizde pıtrak gibi artan üniversiteler ile çoğalan üniversşte mezunları kadar ordunun yedek subay ihtiyacı olmamasından dolayı çıkarılmış, geçici bir kanun hükmünde kararname ile bir tür "baştan savma" tasarrufudur.. Evet fevkalade tatlıdır, ama öte yandan da orduya hiç bir faydası yoktur.. Yani 6 ay boyunca yine de işinden gücünden kalan insanların orduya ve memlekete hemen hiç faydası olmamaktadır..
Zamanla kavramları ve sebepleri unutuyoruz.. TSK, üniversite mezununu birer yedek subay olarak istihdam eder ve yetiştirir.. Bu yedek subaylar seferberlik durumunda birer subay olarak birliklerine katılır.. TSK'nın muvazzaf subay kadrosundan fazla yedek subay istihdamı vardır.. Bunun üzerindeki üniversite mezunu ordunun koyacak yeri dahi yoktur.. Kısa dönem askerlik ise bu şartlardan dolayı ortaya çıkmış bir şeydir.. Ancak TSK da bundan memnun değildir.. Zira kendine faydası olmayan bir kitleyi de yine 6 ay bakmak, sahip olamk zorundadır.. Seferberlikleri dahi tam olarak tanımlanamamış bir kitledir bu..
TSK aynı şekilde yedek subaylıktan da yeterince faydalanamadıklarını.. Sivil disiplinsizliğinin yedek subaylar vasıtası ile erata sirayet ettiğinden falan sızlanmaktadır.. Dolayısı ile belli ki, artık üniversite mezunu subayı da kısa dönemi de TSK da pek istememektedir..
Zaten kısa dönem askerlik de, genelde amaçsız, hani eskiden laf olsun diye yapılan araç muayenelerinde ödenen pul bedeli gibi, hiç bir şeye hizmet etmeyen ve dostlar alış verişte görsün şekliden cereyan eden bir hal almıştı.. Demek ki TSK da hem eşitlik ilkesinin altını çizmek istiyor, hem de profesyonelliğini yeninden tanımlıyor..
Bakalım şartlar neler gösterecek..