İsterlerse biz depolayabiliriz gözümüzün içi gibi bakarız 😁

Şaka biryana bu günceleştirmelerden dolayı locheed Martin güzel bir harcama faturası keser.Hava Kuvvetlerinin kabul etmemesi birşey değiştirmez

Alıntı yapılan: mehmet05 - Bugün, 20:47:55

Kore gibi biz de kendi motor ailelerimizi geliştirmeliyiz.

T50 motoruda ge değilmi

 

Kendi Hürjet'lerimiz için motor temin edebileceğimiz bile belli değilken uluslararası bir ihalede kazanmak çok zor olacaktır...

Neyse ben bunu her yazdığımda "uluslararası ihale deneyimi kazandık" diye avunuyoruz...

İspanya ile son zamanlarda çok yakınız. Kendini ıspatlamış t50 varken zor ama cazip şartlar sunarsak birşeyler olabilir belki. ABD iki nato üyesi ülkenin ticareti için motor vermiyorum dese çok abes olur.

Nakil başarılı olursa nakil olacak kişinin ciddi psikolojik destek alması lazım. Başka bir bedende uyanmak her an delirmesine neden olabilir

1980lerde Ahmet MEKİN'in TRT dizisindeki gibi diyorsun...

Geçen bir programda hayvan hakları savunucularının Romanya'daki kanunu çok beğendiklerini , bu kanunu uygulamak istediklerini izlemiştim...Ayrıntıları bilmiyorum

Mevcut kanun tamamen onların istekleri ile içeriğini belirledikleri şekilde iktidar ve muhalefet tarafından çıkarıldı. Şu anda muhalefet pek üzerine alınmasa da sokak köpekleri sorunu memleketin en önde gelen güvenlik sorunları arasında.

Bazı arkadaşlar konunun rant meselesi olmadığı için çözülmediğini vs belirtmiş. Ancak tam aksine konu mevcut hali ile tam bir rant aracıdır. Kanun maddelerini yazdım. Belediyeler hayvan korumaya %3-5 bütçe ayırmak zorunda. Bu yaklaşık 1-1,5 milyar dolar gibi bir para yapıyordur. Bunun dışında dernekler, Avrupa Birliği Hibe Yardımları da bulunmakta.

Ülkemizde hayvan koruma denilince bunun sokakta hayvan beslemeye dönüştüğü, kontrolsüz bir şekilde sokakta hayvan besleme yapıldığı açık. Bu kedi köpek mama üreticileri için önemli bir rant meselesi. Bunun kontrolü, harcamaların gerçekliğinin denetlenmesi ise son derece zor. Hatta ne kadar doğrudur bilemem mecliste 17 milletvekilinin mama fabrikası ortağı oldukları ifade edilmekte.

                                                       



AŞAĞIDA AB ÜLKELERİNDE ÖZET HAYVAN KORUMA MEVZUAT DURUMU SUNULU;

Özellikle Belçika, Danimarka, Almanya, Hollanda ve İsveç’te, sokak hayvanlarının
kontrolüne ilişkin oldukça etkili bir yasal zemin bulunmaktadır. Söz konusu mevzuatın
uygulanmasından yerel otoriteler sorumlu tutulmuştur. Bu ülkelerde sokak
hayvanlarına yönelik zorunlu kayıt sistemi uygulanmakta olup, köpeklerin kalıcı olarak
tanımlanmasında mikroçip veya dövme (tattoo) yaygın olarak kullanılmaktadır.
Ayrıca, AB üyesi olmayan Norveç ve İsviçre de dahil olmak üzere, bu ülkelerde hayvan
popülasyonunu kontrol altına almak adına yerel düzeyde eğitim programları
düzenlenmektedir. Sokak hayvanlarıyla mücadele noktasında, hayvanlar barınaklara
yerleştirilmekte, Almanya dışındaki yukarıda bahse konu ülkelerde, barınaklara
yerleştirilemeyen köpekler ötenazi işlemine tabi tutulabilmektedir. Diğer taraftan,
Yunanistan, Çek Cumhuriyeti ve İtalya ötenazinin yasal olmadığı ülkeler arasında yer
almaktadır.
 İspanya, Portekiz ve AB’ne yeni üye olan devletlerde (AB-12) ise sokak hayvanları
ciddi bir problem teşkil etmeyi sürdürmektedir. Bu ülkelerde, diğer AB Üye
Devletlerinde olduğu gibi, sokak hayvanlarının kontrolüne ilişkin kapsamlı yasal
düzenlemeler bulunmaktadır. Ancak mevzuatın uygulanması noktasında önemli
derecede aksaklıklar görülmektedir. Bu durumun bir yansıması olarak, söz konusu
ülkelerde sokak hayvanlarının kayıt altına alınması ve tanımlanması zorunlu olmasına
rağmen, ulusal düzeyde bu şartların tam olarak karşılanmadığına ve yetkili
otoritelerin denetimlerini etkin olarak gerçekleştirmediklerine rastlanmaktadır.
Kısırlaştırma programlarının uygulanması ise, yetkili otoritelerin maddi ve altyapısal
yetersizleri dolayısıyla henüz yeterli bir seviyeye ulaşılmış değildir.