...Ne yazık ki bizler zamanında bu işin biri olarak ve bu olay bizim genlerimizde olarak bu işi yaptık böbürlendik üstünlüğü kaybettik daha sonra ayak uyduramadık bir hayranlık yaşadık lale devridir vs. Benzemeye çalıştık yeniliklerle . Şimdide halk da ciddi bir biz yapamayız eziklik psikolojisi var...
Böbürlenmekten değil de özünü kaybetmekten, kendini bilmemekten... Ne diyor; EY TÜRK TİTRE VE KENDİNE DÖN!. Türk milleti tarihin belli dönemlerinde benliğini kaybetmiş ve neticede esarete düşmüştür. Benzemeye çalışmıştır; Batıcı olmuştur, Arapçı olmuştur... Türklüğünü unutmuştur. Dikkat edilirse, ne zaman ki Türklüğünü unutmuştur; berbat olmuştur. Örneğin Osmanlı' nın yükseliş dönemine bakıyorsunuz; Türklüğün diri olduğunu, törenin ayakta olduğunu görüyorsunuz. Ne zaman ki Arapçılık başlamıştır, Türk milleti geri kalmıştır.
İki nedeni var
1-Benliğini kaybetmek
2-Benzemeye çalışmak
Oysaki sadece Türk olman, Türk gibi davranman, Türk gibi düşünmen, Türk gibi yaşaman yeterliydi. Çünkü Türk' ün tabiatında, düşünce dünyasında inancıda; sevgi, saygı, cesaret, mertlik ve akıl vardır. Orhun kitabelerin de diyor ki;
'' Akılsız hakanlar tahta oturmuş, kötü hakanlar tahta oturmuş. Kumandanları da akılsızmış, kötüymüş. Çin halkı hilekar ve sahtekar olduğu için, beylerle halkı karşılıklı kışkırtığı için, Türk halkı kurduğu devleti elden çıkarıvermiş''
demiş. Yarabbi, şu kadarcık yazıda bile ne büyük dersler var!
Hemen akıllara Büyük Atatürk' ümüzün ''Gençliğe Hitabesi'' geliyor. Ne diyordu;Kötü gidişatı sayıyor, sayıyor, sayıyor; nedenlerini sıralıyor, sıralıyor, sıralıyor...
'' Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine giriş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bir fiil işgal edilmiş olabilir ''
MEDED YA RABBEL ALEMİN - YETİŞ YA MUHAMMED, YETİŞ YA ALİ
Ve dualar kabul oluyor; nurlu göklerden, büyük kumandanımızı ''Hızır Aleyhisselam'' misali imdadımıza yetiştiriyor. Türk' ü titretip kendine getirdikten sonra; şimşek olup, kasırga olup düşman üzerine çullanıyorlar. Türk milleti işbu şekilde yok olmaktan kurtuluyor.
Fakat sonra ne diyor; BÜTÜN BUNLARDAN DAHA ELİM VE DAHA VAHİM OLMAK ÜZERE...
Demek ki beterin de beteri varmış...
Ancak kurtuluş reçetesi de her daim hazırdır; Ey Türk Titre ve Kendine Dön!
Gençliğe Hitabenin son cümlesinde aynen şu şekilde ifade edilmiştir;
EY TÜRK İSTİKBALİNİN EVLADI!... MUHTAÇ OLDUĞUN KUDRET DAMARLARINDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
Sanırsın ki ''Bilge Kaan'' Mustafa Kemal olup tekrar yeryüzüne indi!
Anlayana büyük ibretler vardır, vesselam.