Ekonominin dış etkenlerden fazla olumsuz etkilenmeyecek hale gelebilmesi için yerli üretimi artırmamız lazım. Bu nedenle yerli hammadde ve yarımamul üretim kapasitemizi de önemli ölçüde artırmamız gerekiyor. Özellikle kritik pek çok teknolojiyi yerli olarak üretmemiz gerek. Ve hepsinden önemlisi ürettiklerimizi yurt dışına satabilmeliyiz! Hem de yüksek oranda! Kısacası yurt dışına para akışını kısmak, yurt dışından para akışını çoğaltmamız lazım. Yoksa böyle her zaman olduğu gibi, yok diş güçlerdi, yok spekülatörlerdi vs epey söylenir dururuz!
Peki Türkiye'deki Uydu Fırlatma Teknolojileri ve Uzay Sistemleri konusuyla alakası olmayan Kanal İstanbul projesinin (ayırıp ilgili konuya taşıyalım), ekonomimizin şu sallantılı döneminde bize ne gibi katkı sağlayacağını anlamak güç. İstanbul boğazında gemi trafiği yoğun. O konuda şüphe yok. İkinci bir boğaz daha olsa ve buradan geçiş ücretli olsa fena da olmaz. O da tamam.
Ancak İstanbul boğazında kara araçlarının bir kıtadan diğerine geçiş trafiği daha yoğun ve bunu azaltmak amacıyla yapılan köprü ve tüneller yetersiz kalmakta!
İkinci bir kanal açmak için güzergah üzerindeki arsaların alımında devletin kasasından kaç milyar dolar istimlak bedeli çıkacak? O kanalı açmak için kaç milyar dolar daha çıkacak? İki kıta arasında araç geçişi zaten zor olduğu halde, bu kanalın açılışı sırasında araç trafiğinin akışı nasıl sağlanacak? Araç trafiğinin sağlanması için yapılması gereken köprü ve tüneller için ne kadar para harcanacak? Ve bütün bu inşa işlemleri ne kadar uzun sürecek? Bu süre boyunca hep giderler olurken, bu proje ne zaman giderleri karşılayıp kar sağlamaya başlayacak?
Ekonomimizin özellikle böylesine zorlu günlerinde, devletin kasasındaki parayı böyle projelere aktarması bir ekonomik intihar izlenimi veriyor! Başka konulara da şöyle bir bakınca, mesela motor üretebilecek bir firma varken, onun gelişimine para aktarmak yerine, başka bir firmaya motor geliştirmesi görevi verilemesi, bunun için destek sağlanması! Tank üretebilecek firmalar varken, başka bir firmaya hazine arası hibe ederek, para vererek yeni fabrika kurdurmak vs! Buna benzer değerlendirmeleri göz önüne alırsak kötü gidişatta dış güçler aramaya pek fazla gerek yok bence!
Son yıllarda yerli ve milli kavramı hep ön planda. Gerçek anlamda yerli üretimi çoğaltıp yüksek kar oranlarına geçtikten sonra, bu yolla ekonomimizi güçlendirdikten sonra, acil hiç bir ihtiyacımız kalmadıktan sonra kanal da yaparız, o kanaldan geçirebilecek uçak gemisi de...