DefenceTURK.com

TÜRK SAVUNMA SANAYİ => Yerli Deniz Sistemleri ile İlgili Gelişmeler => Konuyu başlatan: AVCI - 28 Ocak 2015, 08:10:01

Başlık: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: AVCI - 28 Ocak 2015, 08:10:01
Or.Amiral Bülent Bostanoğlunun açıklamalarıyla proje süreci şekillenen ve 2028-2033 arası ilk geminin üretilmesinin planlandığı projenin aşağıdaki aşamalardan geçerek sonuca ulaşılması planlanıyor.


Alıntı MP forumdan 7skies adlı üyeden
Alıntı
From the speech of Amiral Bostanoglu took place 10 days ago;

We are working hard to complete the preliminary work for the first national submarine by 2018.
We plan to produce 6 more submarines to increase the number of submarines to total of 20 by 2024 (Type214s).

---

Stage1. (3 years 2014-2017) National Modernization
Platform: Atılay
Scope: National Modernization (National sonar, National periscope, National navionics , National softwares, National intagrated submarine managemet system, National torpedo (Akya), National anti-ship missile (Sub-atmaca) )

Stage 2. (3 years 2017-2020) AIP
Aim: Gaining AIP technology
Platform: Saldıray
Scope: Together with HDW gaining the AIP technology (Similar to Greek Type 209/1200 Okeanos )

Stage3. (3 years 2020-2023) National AIP
Aim: Gaining National AIP
Platform:Batıray

Stage 4. (5 years 2023-2028) National Submarine Design
Aim: Building a sub from scratch
Platform: New
Scope: 2 years general design (Hull, AIP) 3 years detail design (navionics, sonar, periscope, intagrated management system, torpedo ve missile integration )

Stage5. (4 years 2028-2033) First Sub Building


AY(Moon) Class (6 )

Will be used as test bed
- Atılay 1975
- Saldıray 1976
- Batıray 1978

Modernized
- Yıldıray 1981
- Doğanay 1985
- Dolunay 1989


Çizim SSF'den Çınar Çakmak

(http://i.hizliresim.com/pmkVrJ.png)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Destinyy - 28 Ocak 2015, 22:45:08
Sayın Arda Mevlutoğlu'nun geçenlerde bir makalesinde üzerinde bulunduğu hususlar çok önemli gerçekten umarım MilDen dizaynında bu hususlar üzerinde durulur. Zira yeni nesil denizaltılar o fikirler altında şekillenmeye başladı bile. Özellikle denizaltıların standart personel dışında özel görevler için asker + o askerlerin çeşitli sızma teçhizatlarını taşıması ve ve özellikle seyir füzesi artık bizim gibi bir ülke için stratejik önemde bunlara hitaben dolaylı yoldan dizaynın büyük boyutlara ulaşması güç gereksinimi paralelinde uygun motor karmaşıklaşıyor biraz iş.  Bu gibi değişik konseptleri DzKK üzerinde nasıl duruyor veya nasıl bir ihtiyaç veya kendine has konsept belirlemiş yada belirleyebilmişmi meraklar içindeyim açıkcası projeyi merakla bekliyorum.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 28 Şubat 2018, 07:47:32
(https://defence.pk/pdf/attachments/resim2-6-jpg.456080/)

Bu tasarım milden için mi ? Yoksa Stm'nin yaptığı bağımsız bir tasarımmı ?
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Tuco - 28 Şubat 2018, 10:02:47
(https://defence.pk/pdf/attachments/resim2-6-jpg.456080/)

Bu tasarım milden için mi ? Yoksa Stm'nin yaptığı bağımsız bir tasarımmı ?

Milden için yapılmış çalıştaydaki denizaltıya pek benzetemedim.Type 214'ün bir türevi gibi...

(https://i.hizliresim.com/5Qd3PA.jpg)

(https://i.hizliresim.com/AkmvoQ.png)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Afşar1 - 09 Mart 2018, 21:29:13
Konuyla ilişkili güzel bir yazı.


http://uskudar.biz/ihbarname/vukuat/hizmet-d%C4%B1%C5%9F%C4%B1-alman-denizalt%C4%B1lar%C4%B1n%C4%B1n-vaziyeti-bizi-ilgilendirir-mi#footnote_anchor_4 (http://uskudar.biz/ihbarname/vukuat/hizmet-d%C4%B1%C5%9F%C4%B1-alman-denizalt%C4%B1lar%C4%B1n%C4%B1n-vaziyeti-bizi-ilgilendirir-mi#footnote_anchor_4)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 10 Mart 2018, 00:58:11
Yanlız kuvvet bu type-214 sınıı 6 adet denizaltıyı herhangi bir denizaltının yerine almıyor. Diğer denizaltılarıda modernizasyonla atıl durumda tutup atılay sınıfını milden ile yenilemeyi planlıyor. Bunu nerde gördüm hatırlamıyorum ama denizaltı sayımız artabilir.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Afşar1 - 07 Haziran 2018, 10:19:04

Milli Denizaltı: MİLDEN - Motor
Seyir Defteri   - Savunma Sanayii
Çarşamba, 06 Haziran 2018

AMSC 36,5MW YSS MotorSüperiletkenlik vasıtasıyla elektriğin uygun malzemeler üzerinden sıfır dirençle akabilmesi, bu tür malzemelerin kullanılmasıyla elektrikli bütün sistemlerin verimlerinin ciddi seviyede artırılabilmesini mümkün hâle getirmektedir. İlave olarak süperiletkenlerin, Bakır gibi sıradan(!) iletkenlere göre çok daha yüksek akım yoğunluklarını (~100-150kat) taşıyabilmesi de ciddi bir üstünlük sağlamaktadır.

Böylelikle süperiletken malzemelerin kullanılmasıyla elektrik motorlarından, kablolara kadar geniş bir yelpazedeki eşdeğer görevlerin çok daha küçük ve hafif elektrikli donanımlar ile yerine getirilebilmesi mümkün olabilmektedir. Bu hedeflere ulaşabilmek için uzun yıllardır gerçekleştirilen kapsamlı ar-ge çalışmaları sonucunda gelinen noktada beklenen kazancın teknik olarak gerçekleştirilebilir bir hedef olduğu da deney ortamlarında gösterilmiştir.

Bununla birlikte teknik ve iktisadî zorluklar sebebiyle süperiletken motor teknolojisi henüz tam olarak ticarileştirilebilmiş değildir. Yine de süperiletken elektrik makinalarının temel tasarım teknolojisi, teknik açıdan bugün için çözülmüş durumdadır ve süperiletken makina teknolojisinin ticarileşme dönemi artık oldukça yakındır. Şimdilik bu geçiş döneminde dikkâte alınan temel hususlar olarak:

Talep
Maliyet
Ömür
Güvenilirlik
Rekabet
Diğer teknoloji seçenekleri
sıralanabilir. Süperiletken teknolojisinin potansiyel uygulama alanları mâlûm olduğu üzere son derece geniştir. Bu ilk bölümde ise konu sadece tek bir açıdan ele alınmaya çalışılacaktır:



Denizaltı Motorları
Böyle bir tercih yapılmasının sebepleri bellidir; öncelikle dünya üzerinde süperiletken teknolojisinin ticarileştirilmesi için yapılan çalışmaların en köklülerinden biri gemi/denizaltı motorları üzerinedir ve ikinci olarak, içinde bulunduğumuz dönem itibarı ile de Milli Denizaltı projesi için söz konusu teknoloji Türkiye Cumhuriyeti açısından en hassas konulardan biridir, her ne kadar şimdilik gidişat maalesef bu yönde olmasa da...

YSS elektrik motorlarının sağlayabildiği:

Daha iyi güç/ağırlık oranı
Daha iyi güç/hacim oranı
Daha yüksek verim
Daha düşük akustik, manyetik ve elektrik izleri
gibi temel üstünlükler, gemi ve denizaltı tasarımlarının geliştirilmesi açısından son derece değerli olduğundan söz konusu teknolojinin gelecekteki kullanımını adeta mecburî bir hâle getirmektedir denilebilir.



Bir Güney Kore Tip 214'ü üzerine yerleştirilmekte olan elektrik motoru

Resim.1) Bir Güney Kore Tip 214'ü üzerine yerleştirilmekte olan Siemens Permasyn elektrik motoru. İnşa edilmekte olan Reis Sınıfı denizaltılar üzerinde de bu motor kullanılacak.
Mevcut durum göz önüne alındığında; çalışmalar SSM'nin işâret ettiği yönde ilerlerse, MİLDEN üzerinde de 2030'lardan itibaren aynı veya eşdeğer motor kullanılacak gibi görünüyor!



Ortalama olarak bir YSS motor; eşdeğer tork ve güce sahip Bakır temelli bir geleneksel elektrik motorunun yaklaşık %35'i ağırlığında, %50'si hacminde imâl edilebilir ve mâliyeti de eşdeğer seviyede olurken daha yüksek verim sebebiyle örneğin denizaltı aküleri ile beslendiği bir durum için daha uzun bir menzil sağlayabilir.

Süperiletken motorlar aslında esas olarak Bakır temelli elektrik motorlarının tasarım kavramlarına sahiptir. Aradaki temel farklar, Bakır temelli rotor bobinlerinin yerine süperiletken temelli olanların kullanılmasından ve sisteme ilave edilmesi gereken soğutma donanımlarından kaynaklanır.

Süperiletken teknolojilerinden donanma uygulamaları için yararlanmaya yönelik çalışmalar dünya üzerinde ilk kez ABD'de 1948 gibi son derece erken bir tarihte Düşük Sıcaklık Süperiletken (DSS) alanındaki nazarî ve denel çalışmalar ile başlatıldı. NRL'de1 istihdam edilen çok sayıda bilim adamıyla yürütülen çalışmalar sonucunda sürekli bir ilerleme sağlandı, örneğin 1987 itibarı ile 90°K geçiş sıcaklığına sahip ilk Yüksek Sıcaklık Süperiletken (YSS) üretildi vs...

2004'de AMSC tarafından üretilip Florida Devlet Üniversitesinin CAPS2 laboratuvarına teslim edilerek denenmeye başlanan 200kNm tork üreten 5MW-230devir/dak ikinci süperiletken gemi motoru tarihî bir dönüm noktası olarak kabûl edilebilir.

Aynı sene içinde ONR3 ile AMSC ve Northrop-Grumman arasında yapılan 70milyon $ tutarındaki anlaşma ile tasarımına başlanan ve üç sene içerisinde geliştirilerek 2007'de teslim edilen 36,5MW denizaltı motorunun ilk olarak DDG-1000 Sınıfı muhripler üzerinde kullanılması düşünüldüyse de o günler için bu yeni teknolojinin olgunluk seviyesine yeteri kadar güvenilemediği için bu gemi üzerinde AIM4 türü bir konvansiyonel elektrik motoru tercih edilmişti.



İşte Hendek İşte Deve
Konvansiyonel elektrik motorları çok uzun zamandır gemi ve denizaltılar üzerinde kullanılmaktadır. Çeşitli alt türleri mevcut olsa da genel anlamda, ihtiyaç duyulan gücün artışıyla birlikte bu tür motorların hacim ve ağırlıkları aşırı yükselmekte ve verimleri de düşmektedir. Bilhassa denizaltı gibi çok çeşitli açılardan mühendisliği zorlayıcı bir ortam için bu değişkenlerin tasarım geliştirme üzerindeki etkileri son derece kısıtlayıcı olmaktadır.

Yaklaşmakta olan Yüksek Sıcaklık Süperiletken (YSS) teknolojinin, sahip olduğu boyut-ağırlık-verim üstünlükleriyle gelecek nesil denizaltı tasarımları üzerinde, üstelik kısa vâdede çok büyük bir teknolojik sıçramaya sebep olacağı bugün artık aşikâr hâle gelmiştir.



Yıl   Motor Hızı
devir/dak   Güç
kW   Tork
kNm   İletken   Soğutucu   Geliştirici   Ülke
1983   1.200   2.250   ?   NbTi   Helyum (Sıvı)   GE5   ABD
2004   230   5.000   200   ?   ?   AMSC6   ABD
2005   ?   37.000   ?   NbTi   Helyum (Sıvı)   GA7   ABD
2007   120   36.500   2.900   ?   Helyum (Gaz)   AMSC   ABD
2009   360   7,5   ?   YBCO   Helyum (Gaz)   NEDO8   Japonya
2010   120   4.000   320   ?   Neon (TS9)
Siemens   Almanya
2010   190   1.000   ?   BSCCO   Helyum (Gaz)   KHI10   Japonya
2011   500   1.000   ?   BSCCO   Azot (Sıvı)   WIT11   Çin
2011   200   5.000   ?   BSCCO   Helyum (?)
Doosan   Güney Kore
2012   160   3.000   ?   BSCCO   Helyum (Gaz)   KHI   Japonya
2013   250   400   ?   BSCCO   Azot (Sıvı)   IHI12   Japonya
Çizelge.1) İlk 30 yılın özeti. Gemi/Denizaltı tahrik sistemleri için yürütülen ar-ge çalışmaları çerçevesinde imâl edilen öncü YSS deniz motorları.
2.Nesil süperiletken (YBCCO) kullanan ilk motor 2009'da Japonya'da, sıvı Azot ile soğutulan ilk motor ise 2011'de Çin'de üretildi.



Deniz uygulamalarına yönelik geliştirilen ilk motor 1983'de ABD'de [Çizelge.1] imâl edildi. Tâkip eden 5MW gemi motoru ve 36,5MW denizaltı motoru önemli atlama taşları olarak değerlendirilebilir.

2009'dan itibaren sırasıyla Japonya, Almanya, Çin ve Güney Kore de ar-ge amaçlı öncü deniz motorları [Çizelge.1] imâl ederek kervana dâhil oldu. Bu motorların tamamı teknoloji geliştirme amaçlı olduğu için kara tesislerinde uzun yıllardır çalıştırılmaktadır ve henüz denize inmiş değillerdir. Bununla birlikte yukarıda belirtilen ilk çalışır YSS motor tasarımları belli bir teknolojik olgunluk seviyesine ulaştıklarında önümüzdeki dönemde gemiler ve denizaltılar üzerinde kullanılacaktır.

Bir denizaltı üzerinde kullanılacağı kesin olarak bilinen ilk süperiletken motor ABD'de Ohio Sınıfı balistik füze denizaltılarının yerini almak üzere tasarlanan Columbia Sınıfı araç üzerinde kullanılacaktır ve büyük ihtimâlle 2007'de ~70milyon $'lık sözleşme ile imâl edilen ve 10 senelik ar-ge faaliyeti dahil 100milyon $ civarında bir toplam maliyeti olan 36.500kW (49.000HP) prototip motoru temel alacaktır, bâzı kaynaklarda bu denizaltı üzerinde kullanılacak motorun 40MW (53.700HP) gücüne yükseltilmiş olduğu da ifâde edilmektedir. Columbia Sınıfı ile benzer ölçülerdeki Ohio Sınıfı ise 49.000SHP buhar türbini ile tahrik edilmektedir.



Columbia Sınıfı Balistik Füze Denizaltısı ve Yüksek Sıcaklık Süperiletken Elektrik Motoru

Resim.2) Columbia Sınıfı balistik füze denizaltısı ve YSS elektrik motoru.
36,5MW gücündeki bu motoru mesela bizim Reis Sınıfı (ve muhtemelen MİLDEN) üzerinde kullanılacak olan "Sabit Mıknatıslı Eşzamanlı" alman motoru [Resim.1] ile karşılaştırdığımızda süperiletken motorun yaklaşık 12 kat gücünde ama hemen hemen aynı ağırlıkta olduğu anlaşılabilir ki süperiletken motor teknolojilerinin önemini kavrayabilmek için bu örnek yeterli olsa gerek.



Yine de 2028 civarında denize inmesi beklenen Columbia'dan önce, aradaki zaman farkı göz önüne alındığında belki başka bazı denizaltı tasarımları üzerinde YSS motorlarının ilk olarak kullanılmaya başlaması da söz konusu olabilir. Bâzı ihtimâlleri yüksekten alçağa sıralarsak:

Güney Kore: Devam etmekte olan KSS-III Sınıfı inşa faaliyetlerinde, inşası başlamış olanlar için değil ama takip edecekler üzerinde ~5MW
Japonya: Tamamlanmaya yaklaşan Soryu projesini takip edecek olan yeni sınıf denizaltılar üzerinde ~6MW
Almanya: Norveç ve Almanya donanmaları için inşa edilecek Tip 212NG üzerinde ~3MW
Fransa: Avustralya için inşa edilecek Kısa Kuyruk Barakuda üzerinde ~10MW
ilk YSS motorun uygulanması beklenebilir.

İlave olarak İngilterenin Dreadnought Sınıfı, gelecek nesil balistik füze denizaltısı üzerinde, aralarındaki irtibat da göz önüne alındığında ABD kökenli bir YSS motorunun kullanılması beklenebilir.

Yine Fransanın geliştirme çalışmaları yakın dönemde başlayan SN3G balistik füze denizaltısı projesinde de bir YSS motor kullanılması kuvvetle muhtemeldir.

Ve 2030'lardan itibaren hatta belki biraz daha önce Çin denizaltılarının da bu teknolojiye geçmesi beklenebilir.

Nihayet son olarak Hindistan'da da uzun zamandır denizaltılar için YSS motor geliştirilmesine yönelik bâzı çalışmalar yapıldığı duyulmaktadır.

Velhasıl bu sahaya giriş sırasıyla ABD, Japonya, Almanya, Çin, Güney Kore, Fransa, İngiltere ve Hindistan ilave olarak belki Tayvan olmak üzere denizaltılar üzerinde YSS motor kullanma yönünde çeşitli olgunluk seviyelerinde çalışmalar yürüten bilinen dokuz ülke mevcuttur ve ayrıca Rusya'da da uzun zamandır süperiletken teknolojilerine yönelik çalışmalar yapılmaktaysa da açık kaynaklarda denizaltılara yönelik bir çalışmada yapılıp yapılmadığına yönelik veri mevcut değildir, Rusyanın YSS motor çalışmaları şimdilik havacılık ağırlıklı gibi görünüyor.

Tabii bu noktada sorulması gereken küçük bir soru da akla düşer; ya Türkiye?



Ya Atlarsın Ya Düşersin
Kullanacak olan mürettebatın önemli bir bölümünün henüz bu topraklarda dünyaya dahî gelmediği, 2030-35/2065-70 döneminde seyir yapması muhtemel araçların tasarlandığı, Milli Denizaltı projesi olarak adlandırılan kavram üzerinde, diğer pek çok teknoloji alanı bir yana sadece bu yazının kapsamını doğrultusunda ele alınırsa, süperiletken teknolojisine sahip olmayan bir elektrik motoru kullanılması kesinlikle kabûl edilemez bir durumdur.

Gelgelelim geçen sene çizildiği görülen bir nevi resmi yol haritasıyla izlenen istikâmetin Türk milletinin çıkarlarına hizmet edeceğini ummak da biraz fazla iyimserlik gibi görünüyor. Ama en azından bu sayede, henüz doğmamış almanlar için dahi gelecekteki işlerinin ve ekmek paralarının şimdiden sağlama alındığı anlaşılabilir, âlâ(!)



4MW Siemens Yüksek Sıcaklık Süperiletken Denizaltı Motoru

Resim.3) 4MW Siemens Yüksek Sıcaklık Süperiletken denizaltı motoru, geliştirilmekte olduğu kara tesisinde yük donanımına bağlı halde. Şimdilik HTS-3 olarak adlandırılan bu motor soğutma sistemi dahil, Tip 214 motorunun [Resim.1] yaklaşık yarısı ağırlığında ve %38 daha güçlü.



Üstelik süperiletken teknolojisinin, sadece denizaltılar açısından ele alınsa bile, motordan farklı alanlar için de son derece hassas olduğunu belirtmek gerekir. Örneğin hangi tür temel tahrik sistemi (dizel-elektrik, türbin-elektrik, nükleer-elektrik vs.) kullanılırsa kullanılsın bir şekilde hareket enerjisini elektrik enerjisine dönüştürmek gerekeceğine göre bu elektriği üretecek makinalar için de süperiletken teknolojisinin kullanılması tıpkı elektrik motorunda olduğu gibi muhtelif üstünlükler sağlayacaktır.

Denizaltının elektrik saklama/dağıtma sistemi üzerinde kullanılacak süperiletken kablolar da büyük kazançlar elde edilebilmesini sağlayabilir. Denizaltıların iz azaltma yetenekleri gibi daha farklı konular için de süperiletken teknolojisinin sağlayabileceği ciddi faydalar mevcuttur vs.

Ama bütün bunları elde edebilmek için önce doğru yönde hareket etmek, çok çalışmak, istikrarlı bir ilerleme sağlayabilmek, pes etmemek, düşmana teslim olmamak gerekir. Diğer taraftan zaman da önemli bir değişkendir ki MİLDEN üzerinde gerçekten ihtiyaç duyulan teknolojilerin burada bağımsız olarak geliştirilip kullanılabilmesi ve nihayetinde bu projeye gerçekten milli denilebilmesi için değerli zamanı boşa harcamamak gerekir.

Aksi taktirde biz kendimizi oyalarken yine herşey bir çıkmaz sokakta son bulur ve yine kuzu kuzu almanlara gidip [Resim.3]'deki motoru alabilmek için el pençe dîvan dururuz.

Baktın olmaz, vazgeçersin...

>> Birinci Bölüm: Milli Denizaltı: MİLDEN - Çelik
>> İkinci Bölüm: Milli Denizaltı: MİLDEN - Tahrik

Yaftalar:denizaltımildenmotorsüperiletken
♦ Açıklamalar
1. NRL: Naval Research Lab / Donanma Araştırma Laboratuvarı, ABD - https://www.nrl.navy.mil (https://www.nrl.navy.mil) [geri]
2. CAPS: Center for Advanced Power Systems | Gelişmiş Güç Sistemleri Merkezi [geri]
3. ONR: Office of Naval Research [geri]
4. AIM: Advanced Induction Motor [geri]
5. GE: General Electric [geri]
6. AMSC: AMerican Supercondutors Corporation [geri]
7. GA: General Atomics [geri]
8. NEDO: New Energy and industrial technology Development Organization [geri]
9. TS: Termosifon [geri]
10. KHI: Kawasaki Heavy Industries [geri]
11. WIT: Wuhan Institute of Technology [geri]
12. IHI: Ishikawajima-harima Heavy Industries [geri]
♦ Kaynaklar
1. High Power Density Superconducting Rotating Machines — Development Status and Technology Roadmap, 2017, Kiruba S. Haran - Swarn Kalsi - Tabea Arndt - Haran Karmaker - Rod Badcock - Bob Buckley - Timothy Haugan - Mitsuru Izumi - David Loder - James W. Bray - Philippe Masson - Ernst Wolfgang Stautner
2. Application of Low and High Tc Superconductors in Magnets and Power Applications, René Flükiger
3. Design and Market Considerations for Axial Flux Superconducting Electric Machine Design, Mark D. Ainslie - Ashley George - Robert Shaw - Lewis Dawson - Andy Winfield - Marina Steketee - Simon Stockley
4. Design and Performance Analysis of a 2.5 MW-Class HTS Synchronous Motor for Ship Propulsion, Jin Zou - Di Hu - Tim J. Flack - Haichao Feng - Xiaozhuo Xu - Mark D. Ainslie
5. Electric-Drive Propulsion for U.S. Navy Ships: Background and Issues for Congress, 2000, CRS Report for Congress
6. US Navy’s Superconductivity Programs Scientific Curiosity to Fleet Utility, 2011, Donald U. Gubser
7. Test Results from Siemens Low-Speed, High-Torque HTS Machine and Description of Further Steps Towards Commercialization of HTS Machines, 2012, Wolfgang Nick - Joern Grundmann - Joachim Frauenhofer
8. The Status of HTS Ship Propulsion Motor Developments, 2006, S. Kalsi - B. Gamble - G. Snitchler - S. Ige
9. Columbia Class Submarine Program, 2017, David A. Goggins


http://uskudar.biz/savunma-sanayii/milli-denizalt%C4%B1-milden-motor (http://uskudar.biz/savunma-sanayii/milli-denizalt%C4%B1-milden-motor)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: spear - 07 Haziran 2018, 21:25:20
Bir an için Aqula sınıfı denizaltıyı görduğümü sandım ilk deniz altı resmini gördüğümde.😎
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Afşar1 - 28 Haziran 2018, 13:28:11
Yazı Genel anlamda çelik ile ilgili bir yazıdır.

Fakat konu mildeni ilgilendirdiğini düşündüğüm için eklemek istedim.


Denizaltı İnşa Çeliği - 7; 921, 980 vesaire
Seyir Defteri   - Malzeme Bilgisi
Perşembe, 28 Haziran 2018
Çelik 921AGeçtiğimiz iki asır değerlendirildiğinde Çin ve Türkiyenin, Batı karşısında içine düştüğü âciz durum; sebepler, etkiler ve sonuçlar açısından bu ülkede yaşananları da dikkâtlice incelememizden belki bâzı faydalar sağlanabileceği sonucunu doğurabilir. Bu bağlamda Çinin çelik macerası da başlı başına ilgi çekici olmakla birlikte şimdilik mevzu sadece denizaltı mukavim teknelerinin inşasında kullanılan çelikler ile sınırlı olduğundan çerçeve son derece dar olacaktır.

1950'lerde ABD'de HY Sınıfı olarak ortaya konan ve günümüze kadar askeri gemi ve bilhassa da bu konunun en zorlu bölümünü meydana getiren denizaltı inşası alanında, önemini muhafaza eden düşük alaşımlı suverilmiş ve tavlanmış çelik teknolojisi en önemli dönüm noktalarından biri olarak kabûl edilebilir.

Tarihî açıdan ele alındığında ilk ocak çeliğinin 1891'de üretildiği Çin'de ise ilk düşük alaşımlı çelik çalışmaları 1950'lerde 16Mn olarak tanımlanan malzemenin geliştirme faaliyetleri ile başlamıştı. Mangan'a ilave olarak Vanadyum, Titanyum gibi elementlerin katkılarının incelenmesi neticesinde bunu 15MnTi adlı düşük alaşımlı yüksek mukavemetli çeliğin geliştirilmesi tâkip etti...

1960'da Çin gemi inşa sanayiinde bir dönüm noktası olarak ilk kez yerel olarak tasarlanan ve yine ilk kez yerli bir çelik olan düşük alaşımlı 16Mn ile inşa edilen 10.000tonluk Dongfeng isimli yük gemisi denize indirildi ki bu döneme kadar gemi inşa çelikleri SSCB'den ithâl ediliyordu.

Fakat askerî gemi inşası söz konusu olduğunda bu alanda rakip ülkelere eşdeğer bir çelik teknolojine sâhip olabilmek hiç de kolay değildi. Yoğun çalışmalara rağmen 1980'lerin ortalarına gelindiğinde düşük alaşımlı yüksek mukavemetli çeliklerin geliştirilmesi, üretimi ve uygulanması noktasında ciddi sıkıntılar sürmekteydi ve hâlâ 16Mn, 20MnSi ve U71Mn düşük alaşımlı çelik üretiminin %90'ını oluşturmaktaydı, üstelik ürün kalitesi rakiplerin oldukça gerisindeydi.



Çelik Üretimi - Çin Dünyaya Karşı

Resim.1) Çin günümüzde dünyanın çelik devi haline gelmiş durumdadır. Bu grafik durumu bütün açıklığı ile ortaya koymak için yeterlidir. Sadece 15 sene içinde geldikleri nokta inanılmaz! Ve bugün Çin tek başına dünya üzerindeki bütün ülkelerin toplamından daha fazla çelik üretiyor.[1]



1985-2000 dönemi Çin çelik sanayii açısından bir geçiş dönemi olarak adlandırılabilir. Bu aralık içinde ar-ge çalışmaları yoğunlaştırıldı, rakip ülkelerin çelik teknolojileri ve uygulamaları kapsamlı olarak incelendi ve milli standartların oluşturulmasına odaklanıldı ve nihayetinde hassas bir teknoloji olan yüksek mukavemetli alaşımlı çelik alanında rakip ülkelerle arada fark henüz tamamen kapanmasa bile oldukça daraldı.

Bu kuluçka döneminin etkisinin nasıl olduğunu anlayabilmek için [Resim.1] üzerinde görülebileceği üzere tâkip eden 200-2015 dönemindeki gidişât biraz fikir verebilir olsa gerek. Bu hususta ve Türkiyenin vaziyeti hakkında biraz daha fazlası için buraya tıklanabilir...

1970'lere kadar Çin askeri gemi ve denizaltı inşası alanındaki yüksek evsaflı çelik ihtiyacını SSCB'den ithalât yoluyla karşılıyordu. 1970'lerde Çin Donanmasının ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik ilk yerli olarak geliştirilmiş yüksek mukavemetli düşük alaşımlı çelik üretimlerinin de başladığı belirtilmektedir ki bu ilk ürünler olarak 901, 902, 903, 904 ve 907 (390MPa) gibi çelikler sayılabilir.

Bununla birlikte daha çok gemi inşasına uygun kabûl edilebilecek bu çeliklerin denizaltı mukavim tekneleri üzerinde kullanılmadığı, belki Çin denizaltılarının bir süre daha SSCB'den ithâl AK-25 çeliği ile inşa etmeye devam edildiği tahmin edilebilir.

1980'lerden itibaren ise ikinci nesil düşük alaşımlı gemi inşa çelikleri geliştirilmeye başlanmıştı ve bilinen ilk ürün 921A adı verilen çelik oldu ki bu malzeme Çinin denizaltı inşa sanayii için bir dönüm noktasıdır.



Element   921A   980
Karbon
%   0,07 - 0,17   0,09 - 0,13
Silisyum
%   0,17 - 0,37   0,18 - 0,31
Mangan
%   0,30 - 0,60   0,54 - 0,59
Fosfor
azami %   0,015   0,011
Kükürt
azami %   0,020   0,010
Nikel
%   2,60 - 3,00   4,40 - 4,54
Krom
%   0,90 - 1,20   0,53 - 0,68
Molibden
%   0,20 - 0,27   0,36 - 0,44
Vanadyum
%   0,04 - 0,10   -
Akma Mukavemeti
MPa   590   800
Kopma Mukavemeti
MPa   ?   886
Kopma Uzaması
%   16   19
Azami Kalınlık
mm   38   ?
Çizelge.1) Çin tarafından denizaltı mukavim teknelerinin inşasında kullanılmak amacıyla geliştirilen çelikler hakkında elde edilebilen bâzı temel veriler.
980 için beyan edilen asgari akma mukavemeti değerleri muhtelif kaynaklarda farklıklar göstermekte ve 780MPa ile 802MPa arasında belirtilmektedir.



2000'lere doğru çok daha üstün mekanik niteliklere sahip 980 sınıfı bir çelik ortaya çıktı ve önümüzdeki uzunca bir dönem boyunca bütün gelecek Çin denizaltılarının 980 ile inşa edileceği beklenebilir.

Sadece geçtiğimiz 15 seneyi göz önüne alırsak, bu için Çin'de inşa edilen konvansiyonel denizaltılar üzerinde 921A sınıfı ve Tip 09 IIIB gibi yeni nesil nükleer denizaltılar üzerinde ise 980 sınıfı düşük alaşımlı yüksek mukavemetli suverilmiş ve tavlanmış çeliklerin kullanıldığını1 tahmin edebiliriz. 921A'nın aynı zamanda Tip 055 gibi muhripler ve uçak gemileri üzerinde de kullanıldığı tahmin edilmektedir.

Yaftalar:çelikçindenizaltımetal
♦ Açıklamalar
1. Yine de çok yakın tarihli bazı Çin kaynaklarında gözlemlenebildiği üzere 980 sınıfı çeliği denizaltılar üzerinde güvenle kullanabilmek için gerekli olarak kaynak teknolojisinin henüz geliştirilebildiği göz önüne alınırsa, bu çeliğin gerçek kullanımı tahminlerden daha sonra başlamış da olabilir. [geri]
♦ Kaynaklar
1. Çelik verileri: https://www.worldsteel.org (https://www.worldsteel.org)
2. A History of Chinese Science and Technology - Volume 3, 2014, Yongxiang Lu
3. 舰船装备材料体系发展与需求分析, 2014, 方志刚 - 刘 斌 - 李国明 - 李 健
4. 980 钢焊接接头在谱载荷作用下的疲劳裂纹扩展, 2002, 黄小平 - 黄崔维成 - 石德新
5. 航空母舰用厚钢板的发展现状, 2014, 麻 衡 - 李中华 -朱小波 - 耿超
6. Simulation Study on the Deflection Response of the 921A Steel Thin Plate Under Explosive Impact Load, 2018, Yu-Xiang ZHANG - Fang CHEN - Yan HAN



http://uskudar.biz/malzeme-bilgisi/denizalt%C4%B1-in%C5%9Fa-%C3%A7eli%C4%9Fi-7-921-980-vesaire (http://uskudar.biz/malzeme-bilgisi/denizalt%C4%B1-in%C5%9Fa-%C3%A7eli%C4%9Fi-7-921-980-vesaire)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 19 Eylül 2018, 21:30:42
Bir çok şeyi örnek aldığımız Koreyi umarım milden projesinde de örnek alırız. Keza yaptıkları 3 bin tonluk yavru vls kapasitesi ve boyuyla tam bizlik bir şey.



Alıntı

(https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/4/42/Jangbogo-_1464856891.jpg)


Güney Kore, bağımsızlık savaşçısı Dosan Ahn Çang-ho'nun adının verildiği 3 bin ton ağırlığındaki yerli denizaltısını tanıttı.
Yonhap'ın haberine göre, Güney Kore'nin bağımsızlık savaşçısı Dosan Ahn Çang-ho'nun adının verildiği denizaltının tanıtımı, ülkenin güneyinde Geoje Adası'nda düzenlenen törenle yapıldı
Dizel-elektrik havadan bağımsız sevk özelliğine sahip denizaltının tanıtıldığı törene, Daewoo Gemicilik ve Gemi Mühendisliği şirketinin çalışanları, askerler ve hükümet yetkilileri katıldı.

Güney Kore donanması, ilk orta sınıf denizaltı olan Dosan Ahn Çang-ho'nun en ileri teknolojilerin bir araya getirilmesiyle yapıldığını, tüm tehditlere yanıt verme kapasitesine sahip bir sistem barındırdığını ve donanmanın savunma kabiliyetlerini güçlendireceğini açıkladı.
PARÇALARININ YÜZDE KoreLİ İŞLETMELER TARAFINDAN TEDARİK EDİLDİ

Ülkenin bin 200 ve bin 800 tonluk mevcut denizaltıları, Alman savunma şirketlerinin teknolojik yardımıyla inşa edilirken, yerli tasarım Dosan Ahn Çang-ho'nun parçalarının yüzde 76'sının Koreli işletmeler tarafından tedarik edildiği kaydedildi.

‘20 GÜN DENİZ ALTINDA KALABİLİYOR'

Yetkililer, 8,3 metre uzunluğunda, 9,6 metre genişliğindeki denizaltıda, balistik füzeler için 6 dikey fırlatma borusu bulunuyor. Yüzeye çıkmadan 20 gün deniz altında kalabilen Dosan Ahn Çang-ho, 50 kişilik mürettebat taşıyabiliyor.

Dosan Ahn Çang-ho'nun, denemelerin ardından Aralık 2020'de donanmaya teslim edilmesi planlanıyor.

[url=https://www.youtube.com/watch?v=KIHOCsDCTuI]https://www.youtube.com/watch?v=KIHOCsDCTuI (https://www.youtube.com/watch?v=KIHOCsDCTuI)[/url]


https://tr.sputniknews.com/savunma/201809141035203634-guney-Kore-denizalti/ (https://tr.sputniknews.com/savunma/201809141035203634-guney-Kore-denizalti/)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Afşar1 - 06 Kasım 2018, 14:24:22
Son paragraf dolayısıyla ekliyorum...

Melez Atomik HBT: VAU-6

Seyir Defteri   - Askeri Teknoloji

Cumartesi, 27 Ekim 2018

Proje 651 üzerinde VAU-6 HBT1959 civarında, TsKB-16 (Malachite) tarafından tasarlanan Proje 629 (Nato tanımlası Golf) Sınıfı Sovyet konvansiyonel balistik füze denizaltısının etkinliğini hızlı bir şekilde arttırabilmek amacıyla, üzerine yeni bir yardımcı güç birimi ilâve etmek sûretiyle ortaya çıkartılan Pr. 629M'nin ön tasarımı tamamlanmıştı.

Fakat daha sonra Proje 629M tasarım safhasında terk edilince, bu çalışmada geliştirilmekte olan nükleer çözümün Proje 651 (Nato tanımlaması Juliett) üzerine uygulanmasına karar verildi. Böylelikle ABD ile yaşanmakta olan askeri teknoloji yarışında görece kolay, ucuz ve hızlı bir gelişme elde edilebilmesi umuluyordu.

TsKB-181 (Rubin) [1] tarafından 1959'da tasarımı tamamlandıktan sonra hızla başlatılan üretim programı ile 16 adet inşa edilerek 1963-1968 arasında donanmaya teslim edilen Proje 651 Sınıfı denizaltıların [Resim.1] görevi, keşif uydularından alınan konum bilgileri doğrultusunda taşıdıkları uzun menzilli seyir füzeleri ile ABD uçak gemisi görev kuvvetlerine saldırmaktı.

İlk beş Proje 651 kısmen nâmanyetik çelik ile inşa edildiyse de yaşanan kaynak korozyonu kaynaklı sorunlar sebebiyle daha sonraki araçlar üzerinde sadece ferromanyetik çelik kullanıldı. Yedinci denizaltıdan itibaren de gövde üzerinde 50mm kalınlığında ses-emici kaplamalar uygulanmaya başlandı.

Juliett'lerin ilk üçü üzerinde Kurşun-Asit yerine çok pahalı ama son derece etkin Gümüş-Çinko aküler kullanıldı ve bu aküler ile denizaltı sualtında saatte 17,5mil sürat ile 1,5saat ve iktisâdi sürât ile ise (~2,8mil) 12 gün kadar kesintisiz seyir yapabiliyordu ki bu yetenek dördüncü gemiden sonra kullanılmaya başlanan 4x112 adet 60CM-2 Kurşun-Asit akünün sağladığından neredeyse üç kat kadar daha yüksek bir seyir sığası anlamına gelmekteydi.

Fakat bu seviyedeki bir sualtı seyir yeteneğinin 1960'ların görev ihtiyaçlarına ve tehditlerine karşı bile yetersiz kalması donanma çevrelerinde ciddi bir endişe kaynağıydı. 1960'ların ortasına gelindiğinde, daha önce Proje 629M ile yarım kalan yardımcı güç birimi faaliyetlerine devam edilmesine karar verildi ve çalışmalar tekrar başlatıldı. Proje 651E olarak tanımlanan yeni çalışma ile TsKB-112 (Lazurit) görevlendirildi.



Sovyet Proje 651 SSG'sinin Boyuna Kesiti

Resim.1) Sovyet Proje 651 Sınıfı (Nato tanımlaması Juliett) SSG'nin2 boyuna kesiti.[1]
1963-68 arasında toplam 16 tanesinin SSCB donanmasına teslim edildiği, dalışta 4.130tonluk bu dizel-elektrik denizaltılar 1940'ların meşhur alman Tip-21 tasarımının büyütülmüş bir türevi olarak da kabûl edilebilir.



Hedef mevcut konvansiyonel denizaltılar üzerine kolayca ilave edilerek onların yeteneklerini belirgin seviyede iyileştirebilmekti. 1965-67 aralığında Nikiet3 [2] belirlenen ihtiyaçlarına uygun olarak geliştirilecek ve VAU-6 olarak adlandırılan donanımın teknik tasarımını tamamladı.

1967-69 döneminde VAU-6S tanımlamalı prototipin geliştirme çalışmalarının tamamlanmasından sonra 1970-72 arasında özel bir kara tesisinde sistem kuruldu ve işletme denemeleri başlatıldı. Doğal olarak bu yeni tasarımda çeşitli teknik zorluklar ve sıkıntılar da yaşandı ve geliştirme çalışmaları beklenenden uzun sürdü ve ancak 1980'lere gelindiğinde tasarım yeterli olgunluk seviyesine ulaşabildi.

Gecikmenin temel sebebi bu kadar küçük bir atomik güç kaynağı inşa edebilmenin zorluğuydu ve çözüm ancak bir Kaynar Su Reaktörü kullanmakla mümkün olabildi.



Kaynar Su Reaktörü
İcat edildiği günden bu yana geçen sürede enerji üretmek amacıyla muhtelif türde atom reaktörleri geliştirilmiştir ve yeni yaklaşımlar üzerinde de halen çalışılmaktadır. Karaya kurulu enerji santralleri ele alınırsa, kullanılan soğutucuya göre mevcut türler için:

Basınçlı Su Reaktörleri (%65)
Kaynar Su Reaktörleri (%17)
Sıvı Metal Reaktörleri
Gaz Reaktörleri
Erimiş Tuz Reaktörleri
şeklinde bir sıralama yapılabilir. Parantez içindeki değerler, bugün için dünya üzerinde işletilmekte olan 453 nükleer santralin çok büyük bir bölümünün Basınçlı Su türünde olduğunu, ikinci en yaygın türün ise Kaynar Su olduğunu ifade etmektedir. Ülkelere göre eğilimler de değişiklik gösterir, örneğin kara konuşlu uygulamalar için ingilizler Gaz, japonlar ise Kaynar Su türü reaktör teknolojilerini tercih etmektedir, mesela Fukushima Daichi de Kaynar Su temellidir...

Gemi ve Denizaltı uygulamalarında bugün için dünya denizlerinde yüzmekte olan atom reaktörlerinin tamamı Basınçlı Su türüdür. Uzun zaman önce hizmet dışına çıkartılan Proje 705 Sınıfı Sovyet denizaltıları üzerinde tercih edilmiş olan Sıvı Metal (Kurşun-Bizmut) soğutmalı reaktörler de deniz uygulamaları için ikinci önemli türdür ve bugün için terk edilmiş olsa da Çin merkezli bâzı çalışmalar olumlu bir şekilde ilerlerse yakında Sıvı Metalin tekrar denize dönebileceği tahmin edilmektedir.

Bu yazıya konu olan VAU-6 ise bünyesinde bir Kaynar Su reaktörü barındırıyor olmasıyla günümüze kadar bu türün denizde kullanılmasına ait tek numune olması açısından da son derece önemlidir.

Kaynar Su reaktörleri doğrudan çevrim ile yani soğutucu olarak kullanılan saf suyun reaktör çekirdeğinin içinden geçtikten sonra oluşan buharın doğrudan türbine gönderilmesi esasıyla çalışır. Bu sayede, örneğin bir Basınçlı Su reaktörüne göre daha küçük, hafif ve düşük maliyetli bir çözüm oluşturabilir çünkü basınç kazanı, ısı değiştirici vs. ile bütün bu ilave dolaşımları sağlayan karmaşık tesisatlara ihtiyaç kalmaz. Ama diğer taraftan türbin devresi radyoaktif maddelere doğrudan temas edeceğinden ilave bazı koruma önlemlerine ihtiyaç duyulur vs.



VAU-6
Kara temelli VAU-6S üzerinde kapsamlı ve zaman alıcı ar-ge çalışmaları devam ederken 651E üzerine uygulanacak gerçek VAU-6'nın nihâi tasarımı da tamamlandı. Ortaya çıkan donanım [Resim.1] denizaltının kıçaltına haricî bir silindirik/konik bağımsız mukavim bölme içine yerleştirilecek tam otomatik çalışan bir atomik enerji kaynağıydı. 6,5m uzunluğunda ve 2,9m çapındaki yapı toplam 70ton ağırlığındaydı ve denizaltının azami dalış derinliğiyle de tamamen uyumluydu.

Bu kadar küçük, göreceli ucuz ve karmaşık olmayan bir enerji üretme sistemi hedefine ulaşabilmek de ancak Kaynar Su reaktörü merkezinde bir sistem tasarlamakla mümkün olabilmiştir.

1978'de, Pr. 651 Sınıfının 1965'de donanmaya teslim edilen dördüncü gemisi dolayısıyla nâmanyetik dış cidara ve Kurşun-Asit akülere sahip Kuzey Filosundan K-68, yardımcı atomik tahrik birimi VAU-6'nın yerleştirilmesi için seçildi.

Tersaneye alınan denizaltı üzerine oldukça uzun bir bakım çalışması uygulandı; mevcut dış cidar kaplaması tamamen değiştirildi, torpil kovanları onarıldı, direkler söküldü vs. buna rağmen pek iyi durumda olmayan dizeller değiştirilmedi.

Ve nihayet [Resim.2] üzerinde görülen 6,5m uzunluğundaki deneysel atomik HBT de denizaltı üzerine yerleştirildi. Öngörülen reaktör ömrü 12.000saat ve sistemin tam yükte arızasız devamlı çalışma süresi 2.000saat idi.



Melez Atomik HBT: VAU-6

Resim.2) Melez Atomik HBT: VAU-6.
Sistem mevcut Pr.651'in kıçaltında, haricî ve bağımsız bir silindirik/konik hücre içine yerleştirildi. Bu bölme denizaltının azami dalış derinliği ile uyumluydu.
Aynı zamanda ihtiyaç halinde denizaltıdan hücreye geçiş de bir kaporta (5) üzerinden mümkündü.
Temel donanımları açıklamak gerekirse:
1 - Reaktör, 2 - Kurşun koruma katmanı, 3 - Buhar türbini, 4 - Jeneratör
5 - Kaporta, 6 - Yoğuşma kabı, 7 - Koruma birimi, 8 - Reaktör kazanı



Yerleşim ve bakım kolaylığı amacıyla reaktör bölmenin kıçına, darbe emici esnek takozlara bağlı turbojeneratör ise vasata yerleştirildi. Reaktör ve türbin arasındaki mesafe 700mm'ydi. 5MW ısıl gücündeki reaktör 30-35bar basınç altında kararlı bir şekilde çalışabiliyordu. Tek mil üzerinde iki kademeli türbinin tahrik ettiği 3-fazlı 400Hz alternator 600kW üretmekteydi ve aynı mil üzerinden güç alan 8.000devir/dak ile çalışan bir besleme tulumbası mevcuttu.

1984 yazının sonlarına doğru denizaltı tekrar denize indirildi. 1985'de seyir tecrübeleri başladı. VAU-6 ile denizaltı saate 6mile varan seyir süratlerini idame ettirebiliyordu. İlk denemelerde ciddi bir sıkıntı yaşanmadı ve ortaya çıkan tek sıkıntı 25°'yi aşan meyillerde otomatik acil durum koruma sisteminin devreye girmesiydi bu şartlar sert deniz koşullarında denizaltı satha yükselirken meydana gelmekteydi.

1987'de önce Kuzey Denizinin soğuk şartlarında ve sonra orta Atlantiğin sıcak sularında seyir tecrübeleri başarıyla gerçekleştirildi ve Ağustos 1987'de de K-68 ilk askeri göreve çıktı. Fakat kısa bir süre sonra SSCB çökünce bu çalışmanın devam ettirilmesini sağlayacak maddi kaynaklar ortadan kalktı ve artık idame ettirilemeyen K-68 1993 itibarı ile hizmetten alınarak geri dönüşüm için sırasını beklemeye başladı.

Yine de VAU-6 ile kendini ispatlayan bu küçük ve melez nükleer HBT kavramının dizel-elektrik denizaltı teknolojine yapabileceği katkının önümüzdeki dönemde Çin başta olmak üzere bazı yeni gelişmelere işaret ediyor olmasını gözden kaçırmamak gerekir ki yakında bu konunun da ele alınması düşünülmektedir...

Türkiyenin neden ciddi bir şekilde denizaltılar için nükleer tahrik seçeneklerine yönelmesi gerektiğini gösteren bir numune olarak melez atomik havadan bağımsız tahrik sistemi VAU-6 bile yeterlidir. Tip214 üzerindeki %100 dışa bağımlı, fâhiş fiyatlı ve işletme maliyetli, yetersiz performanslı, büyük ve ağır HBT donanımı belki 300 saat boyunca ancak 240kWsaat güç üretebilirken, 1970'lerin teknolojine sahip VAU-6 kabaca eşdeğer ağırlıkta bir donanım ile aylar boyunca kesintisiz 600kWsaat üretebilmekteydi.

http://uskudar.biz/askeri-teknoloji/melez-atomik-hbt-vau-6 (http://uskudar.biz/askeri-teknoloji/melez-atomik-hbt-vau-6)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Afşar1 - 06 Kasım 2018, 14:26:40
Milli Denizaltı: MİLDEN - Tahrik

Seyir Defteri   - Savunma Sanayii

Çarşamba, 08 Şubat 2017

AtomAşikâr olduğu üzere, bir süredir bahsi geçen ve MİLDEN olarak adlandırılan Milli Denizaltı projesinin tasarım kavramı üzerinde konuşulması gereken çok sayıda hassas ve birbirinden önemli husus mevcuttur. Ama diğer taraftan bu konuların Türk denizcilik camiası tarafından değerlendirilmesi ve tartışılması imkânları, ülkenin ve Türk milletinin hem kısa hem de uzun vadeli çıkarlarının korunabilmesi ve hatta bekâsı için son derece elzem olmasına rağmen, kalın bir perde ve derin bir sessizlik altındadır.

Her ne kadar Reis Sınıfı denizaltı projesi bile yaşanan büyük gecikmelerden sonra henüz başlayabilmiş ve tamamlanabilmesi için daha uzun seneler gerekli olsa da sonraki çalışma olacağı söylenen MİLDEN için mevcut şartlarda gerçekten-milli bir çözüm için yeterli zaman kaldığını ifade edebilmek de pek kolay değildir. Tabii burada asıl mesele söz konusu projenin gerçek muhteviyâtı ve ayrıca bakış açıları ile alâkalıdır.

Garip bir şekilde, Türkiye'de insanların milli kavramından ne anladıkları veya anlamak istedikleri aslına bakılırsa olmaması gereken ölçüde büyük sapmalar gösterebilmektedir ki bu şartlarda doğru bir neticeye ulaşabilmek de son derece zor bir durum haline gelmektedir. Yukarıdaki sebeplerle, MİLDEN'i hiç olmazsa birkaç bölümden müteşekkil olarak bugünden kısaca değerlendirmek yoluna gidilmeye çalışılmaktadır, tamamen ve kesinlikle beyhude bir çaba olduğu bâriz olsa bile...

Yazının ilk bölümünde, meselenin en temel noktası olan mukavim tekne malzemesi, içinde bulunduğumuz nâhoş durum açısından ele alınmıştı ki orada da bahsedildiği üzere; ortada milli çelik olmadan, zaten milli bir denizaltıdan bahsetmek tamamen hayâl ürünüdür! MİLDEN'in mühendislik ve tasarım açısından değerlendirilmesi hususunun daha sonraki bir zamanda, muhtemel üçüncü bölümde ayrıca ele alınması düşünülmektedir.

Şimdi bu ikinci bölüm için seçilen konu ki çelikten sonra söz konusu denizaltı projesinin başarısı üzerinde en önemli değişken olarak görüldüğü için böyle bir tercih yapılmıştır; MİLDEN'in tahrik sistemi seçimi hakkında olacaktır.

Bugün için MİLDEN tasarımının ilk gemisinin 2030-2035 aralığında hizmete girebileceğini öngörebilmek mümkündür. Bu durumda kabaca 2035-2070 döneminde hizmet etmesi düşünülen bir denizaltının söz konusu olduğu anlaşılabilir. Belirtilen bu zaman dilimini iyi anlayabilmek, gelecek nesil bir yeni denizaltının tasarım kavramının doğru bir şekilde oluşturulabilmesi açısından son derece önemlidir.

2035 sonrası için şimdiden öngörülebilen muhtemel DSH1 teknolojisi ilerlemeleri, harekât ihtiyaçları ve düşman donanmaların ulaşabilecekleri güç seviyeleri gibi kavramlar göz önüne alındığında MİLDEN'in nasıl bir tasarıma ihtiyaç duyacağı da kendini belli etmeye başlar. Bu ihtiyaçların içinde kesinlikle en önemli değişken diğer bazı hassas tasarım ihtiyaçları üzerinde de doğrudan etkisi olan; Tahrik Sistemi olarak öne çıkmaktadır.

Öncelikle inşa faaliyetlerinin sürdürülmekte olduğu Reis Sınıfı denizaltıların tahrik sistemi bileşenlerini kısaca hatırlatmakta fayda var:

İki adet dizel-elektrik jeneratör (MTU-Siemens/Almanya)
648 adet2 kurşun-asit akü (Exide/Almanya-Türkiye) [NaS akü iddiası da var ama şüpheli!)
Bir adet DC elektrik motoru (Siemens/Almanya)
İki adet BZM-120 yakıt hücresi (Siemens/Almanya)
Dahili sıvı Oksijen sarnıçları (Almanya-Türkiye)
Harici metal-hidrat Hidrojen sarnıçları (Almanya)
Ayrıca donanmamızın elinde mevcut bulunan bütün denizaltılar da yukarıda sıralanan son maddedeki Yakıt Hücresi sistemi hariç olmak üzere, motor/akü güçleri ve sayılarındaki küçük farklar dışında, köken ve teknoloji olarak tamamen eşdeğer bileşenlere sahiptir.



Reis Sınıfına dönersek, bu denizaltı tasarımının zaten bilinen mühendislik sıkıntıları mevcuttur ve ayrıca genel anlamıyla konuşulduğunda ve bu tasarım ödenen bedel ile orantılı olarak değerlendirildiğinde, başarısız ve yetersizdir; mesela toplam hidrodinamik değerlendirme açısından Tip214, çok daha eski olan Tip209'un bile gerisinde bir araçtır. Çok satılmış olması Tip214'ün değil ama alman düzenbazlığının üstün başarısını(!) göstermektedir.



En azından günümüz için konuşulan durum ne yazık ki MİLDEN'in de tamamen yukarıdaki tahrik sistemi bileşenlerine sahip olacağı yönündedir. İdâri yapı, bu bileşenlerin Türkiye Cumhuriyeti nezdindeki durumunu sanki anayasanın değişmez maddesi gibi bir muameleye tâbî tutagelmektedir: Deniz Kuvvetlerinde alman MTU/Siemens kökenli donanımların yerine başka bir seçenek tercihi adeta teklif dahi edilemez(!) hükmündedir. Tabii ki bu durumun sebebini günlük siyasi hareketlere bakarak anlayabilmek de mümkün değildir ve bu düzenin asırlık çok sağlam köklerini doğru bir şekilde kavrayamadan Türk milletinin çıkarlarını korumak amacıyla derdimize bir çare bulabilmek de imkân dahilinde olamaz.

Havadan Bağımsız Tahrik (HBT) sistemi Türk Donanmasının ihtiyaçları açısından bugün için bile kesinlikle çok büyük bir gerekliliktir ve haliyle gelecekte de böyle olacaktır. Tabii bu durumda önce "Nasıl bir HBT?" sorusuna doğru cevap verebilmemiz gereklidir. İlk olarak, kullanabileceğimiz muhtelif HBT çözümleri için göz önüne alınması gereken başlıca dört önemli kavramı, Reis Sınıfı denizaltılarımız üzerinde hizmete girecek alman HBT sistemini temel alarak, kısaca değerlendirmeye çalışalım:



Millilik ve Bağımsızlık
PEM türü bir Yakıt Hücresi olan ve BZM-120 olarak adlandırılan sistemin milliği diye birşey zaten söz konusu değildir. Ama dahası Türkiye büyük paralar verdiği bu sisteme en ufak bir müdahalede bulunma hakkına bile sahip değildir ve sistemin bakım için dahi belli aralıklarla sökülüp Almanya'ya gönderileceği açıklanmış bir bilgidir. Ayrıca metal-hidrat temelli Hidrojen saklama sistemi için de mutlak bir dış bağımlılık söz konusudur. Velhasıl mevcut HBT çözümü ne milli ne de yerli değildir ve daha kötüsü %100 gibi kabûl edilemez bir dış bağımlılığa sahiptir; üstelik de açıkça Türk milletinin gelmiş-geçmiş ve gelecek en büyük düşmanı olan bir millete!



Güç üretim yeteneği
Herbir Reis Sınıfı denizaltı üzerinde toplam 240kW gücünde iki adet yakıt hücresi mevcuttur. Bu güç, değil geleceğin bugünün harekât ihtiyaçları için bile yeterli kabûl edilemez! Şunu unutmamak lâzım; harekât ihtiyaçları ülkelere göre büyük farklılıklar gösterir. Mesela Portekiz donanmasında da aynı denizaltı ve HBT sistemi kullanılıyor gibi bir mantıkla düşünmek aslında çok sığ bir yaklaşımda bulunmak olur. Oysa görünür gelecekte Portekiz'in savaşacağı herhangi bir muhtemel düşman mevcut bile değildir, Portekiz gibi ülkelerin böyle alımlar yapması sadece arpa paylaşımı içindir, savaşmak için değil.

Ama Türkiye için durum tamamen farklıdır ve Türk denizaltılarına gerçekten ihtiyaç duyduğumuz o gün geldiğinde Akdeniz üzerinde, büyük ölçüde hava-uzay üstünlüğüne sahip olacak bir düşmanla çatışacağız ve işte bu şartlar altında böyle bir HBT yetersiz kalacaktır... Velhasıl Milden için çok daha iyisine ihtiyacımız olduğu kesindir ve aslında bu durum Reis Sınıfı için bile geçerlidir.



İnşa maliyeti
İnşa maliyeti de doğal olarak gayet önemli bir değişkendir, özellikle de Reis Sınıfında olduğu gibi ortada gerçekten-milli bir katkı mevcut değilse. Bu durumda başlangıç olarak yine Reis Sınıfı denizaltılara müracaat etmek uygun olur. Geçen sene bu denizaltılar üzerinde bize satılan HBT sisteminin maliyetinin hesaplanması hususu ele alınmıştı ki ayrıntıları merak edenler için oraya bakmak uygun olabilir. Sadede gelirsek, Reis Sınıfı her bir denizaltımız üzerinde bulunacak olan ve toplam 240kW gücündeki bir tek HBT sistemine ödediğimiz bedel yaklaşık olarak:

185.289.351 dolar
gibi inanılmaz bir maliyete sahip görünmektedir. Üstelik ödenen bedele rağmen cihaz üzerinde hiçbir tasarrufumuz olmadığı gibi, en önemli sistem bileşenlerinden metal-hidrat temelli Hidrojen sarnıçlarının teknolojisi daha hizmete girmesine yıllar olmasına rağmen şimdiden eskimiştir! Bu sarnıçlar eğer milli bir çözüm olsaydı biraz eski bir teknolojiye sahip olması kesinlikle dert değildi ama ödediğimiz bedele ve dış bağımlılığa bakınca böyle iyimser düşünebilir miyiz?



İşletme maliyeti
İnşa maliyetini kabaca hesaplayabilmiş olsak bile işletme maliyeti için aynı şeyi yapabilmemiz eldeki verilerle mümkün değildir. Ama kurulmuş bulunan asırlık düzenin bir yansıması olarak bunun hayal gücümüzün ötesinde yüksek bir maliyetinin olacağını da tahmin edebilmekteyiz. Yukarıda da yeri geldikçe değinildiği üzere söz konusu sistem %100 oranında dışa bağımlıdır, bunun yanında Hidrojen saklama sistemi de hem eski hem de pahalıdır, sonuçta aldığımız birinci nesil yakıt hücresidir ve almanlar ikinci büyük vurgunu işletme maliyetleri üzerinde yapacaklar şeklindeki öngörü mantıksız da değildir.



Fakat işin daha kötü tarafları da var. Bunların başında ayrıntıları henüz resmen açıklanmamış olsa da MİLDEN için de yine BZM-120 temelli bir PEM3 yakıt hücresinin, 21.yüzyılda başarıyla üzerimizde tatbik edilegeldiği şekliyle, muhtemelen bazı parçalarının Türkiye'de birleştirilmesi suretiyle, her zaman olduğu gibi, teknoloji transferi ve milli çözüm palavraları ile birlikte ve alman derin devletinin güdümündeki yaygın yerli medya tarafından da başarıyla desteklenerek, kullanılması olacak gibi görünüyor ki bu yöndeki bir yol haritasının varlığından seneler önce bile bahsediliyordu.



Gerçekte Nasıl Bir HBT'ye İhtiyacımız Var?
Evet son günlerde bir şekilde su yüzüne çıkan ve milli bir çözüme dayanma ihtimali söz konusu olan (en az iki farklı) bazı yerli HBT çalışmaları da mevcuttur ve bu çalışmalar son derece önemlidir. Fakat uzak geçmişe ve yakın geçmişe bakıldığında, söz konusu çalışmalar alman çıkarlarıyla çelişir seviyeye ulaştığında, bu projeleri nasıl bir akıbetin bekleyeceği de az çok tahmin edilebilmektedir.

Çünkü asıl mesele hiçbir zaman herhangi bir mühendislik ürününün Türkiye'de özel teşebbüs veya devlet imkânları ile tasarlanıp üretilebilmesi olmamıştır. Bu topraklarda her neye ihtiyaç duyulursa bunu tasarlayıp üretebilecek insan gücü daima mevcut oldu ve dolayısıyla gerçekten-milli bir HBT sisteminin de bu doğrultuda üretilememesi için hiçbir teknik sıkıntı mevcut değildir ama zaten eskiden de değildi ki, peki sonuç? Sıkıntı tamamen daha başka bir yerde ki bizim baktığımız orası değil...

Günümüzde kullanılan ve geliştirilmekte olan bütün konvansiyonel HBT sistemleri, performanslarını sınırlayan ve aşılması mevcut teknolojilerle kısa vadede mümkün görülmeyen bazı ciddi teknik darboğazlara sahiptir. Bu sebeplerle güç üretim yeteneklerinde, gerçekçi denizaltı ihtiyaçlarını karşılayabilecek seviyede, belirgin bir iyileşme elde edilebilmesi ne kısa hatta ne de orta vadede beklenmemektedir. Bu sebeple özellikle gelecek nesil bir denizaltı söz konusu olduğunda;

Türk Deniz Kuvvetlerinin gerçekçi ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için tek bir HBT seçeneği kalmaktadır:

Nükleer Sistem!


Denizaltılar ve Atom Enerjisi
Hemen herkesin duyduğu gibi bir denizaltı üzerinde, çekirdek enerjisinin sağladığı adeta sınırsız sayılabilecek imkânlardan yaralanan ilk ülke ABD olmuştur. İkinci Dünya Savaşının hemen sonrasında ABD donanması kendi sahip olduklarından belirgin seviyede ileride bulunan özellikle Tip21-23 teknolojisi ile karşılaştığında, bir yandan bundan faydalanmak için de çalışmaya başlamıştı. İşte inşa ettikleri ilk atom denizaltısı da tahrik sistemi hariç olmak üzere temelde söz konusu alman teknolojisinin kendi ihtiyaçlarına ve tasarım anlayışlarına göre şekillendirilmiş ve büyütülmüş bir uyarlamasıydı.

Dünyanın ilk nükleer denizaltısı olan ve inşasına 1952'de başlanan Nautilus (SSN 571) 1954'de denize inmiş ve 1955'de de hizmete girmiştir. Sonraki birkaç sene içinde Nautilus sahip olduğu tükenmeyen sayılabilecek güç ile, denizaltılara ait bütün sürât ve menzil rekorlarını rahatlıkla kırmıştı. 98m uzunluğundaki 3.500 tonluk Nautilus üzerinde STR4 (Submarine Thermal Reactor) olarak adlandırılmış olan 10MW gücünde bir Basınçlı Su Reaktörü mevcuttu ki bu sayede denizaltı azami sualtı sürâti olan saatte 23denizmili ile süre kısıtlaması olmadan devamlı olarak yol alabiliyordu.



Nautilus'tan sonra aradan şimdilik 62 sene geçti ama bizim denizaltılarımız hâlâ emekliyor ve daha kötüsü bu halimizden o kadar memnunuz ki (!) bu kadar önemli bir gelişmeden tam bir asır sonra, 2050'lerde ve sonrasında bile aynı denizaltıları kullanmayı istiyoruz! Karamsarlığa kapılmamak çok zor.



İlk atom denizaltısı için geliştirilen reaktör

Resim.1) İlk atom denizaltısı üzerinde kullanılan STR adlı nükleer reaktörün prototipi Idaho'daki bir kara tesisinde denizaltı şartlarında karada çalıştırıldığı ve geliştirildiği ortamda görülüyor. Reaktör gerçek denizaltıda olacağı şekilde mukavim teknenin tahrik bölmesi içinde ve etrafında da su dolu bir havuz mevcut, 1950 civarı. [1]



Atom enerjisinin denizaltılara uyarlanması ile birlikte denizaltı teknolojisi de artık tamamen yeni bir çağa girmiş oldu, tabii sadece birkaç ülke için. Denizaltı teknolojisindeki bu büyük sıçrama ile birlikte donanma stratejilerinin de yeniden oluşturulması gerekmiştir. ABD'deki bu ilerlemeye kısa bir süre içinde SSCB de ayak uydurdu. Bilâhare İngiltere ve Fransa bu kervana katıldı. Daha sonra Çin de yavaş yavaş bu teknolojiye hâkim olmaya başladı.

Durum uzun süre böyle devam ettikten sonra 2010'larla birlikte yeni oyuncular da sahne almaya başlamıştır. Adı ilk olarak anılması gereken, kendi ülkesinde inşa ettiği ilk nükleer tahrikli denizaltıyı geçen sene tamamlamayı başaran Hindistan'dır. Aslında Hindistan uzun süredir Rusya'dan kiraladığı birkaç nükleer güçlü denizaltıyı kullanmakta olduğundan bu alana daha önce girmiş de kabul edilebilir.

Günümüzde sessizce de olsa yürüdüğü bilinen en yeni nükleer denizaltı programı ise Güney Kore'ye aittir. Devam etmekte olan ilk yerli denizaltı programı KSS-3'ü nükleer bir KSS-4'ün takip edeceği yönünde belirgin bazı işaretler mevcuttur.

Şimdilik hazırlanma safhasında olan ve kaçınılmaz gibi görünen Çin-ABD savaşında kullanılmak üzere Japonya'ya da ABD tarafından nükleer denizaltı inşa izni verilmesi beklenmekte olduğu için Japonyanın da önümüzdeki 10-15 sene içinde sıralamaya girmesi beklenebilir.

Yine aynı coğrafyada yer alan Avustralyanın SAE1000 ihalesi tercihinde orta/uzun vadede nükleere geçiş niyetinin etkili olmuş olması da muhtemeldir.

Nihayet Pakistan'ın da bu yönde ciddi hedefleri mevcuttur ama imkanları kısıtlıdır ve muhtemelen Çin desteği ile birlikte Pakistan'da da orta vadede bazı gelişmeler yaşanabilir...

Fakat bu noktada adı anılması gereken iki dikkat çekici ülke daha mevcuttur: Arjantin ve Brezilya. Her iki ülkenin de nükleer denizaltı programları 1980 civarında başlamıştı; Brezilya'da ~1979, Arjantin'de ~1983. Fakat orta-güney Atlantik bölgesinin stratejik durumu ve buna bağlı olarak mâlum iki ülkenin5 derin çalışmalarının da etkisiyle bu iki proje, hem bu ülkelerin başlarına bela olmuş hem de beklendiği üzere, bizim de gayet aşina olduğumuz şekillerde kurgulanan içeriden ve dışarıdan organize edilen baltalamalarla çok büyük gecikmelere maruz kalmışlardır ve ilgi çekici bir şekilde bu kumpasların başrolünde de yine Almanya vardır.

Bilhassa her iki ülkenin de tıpkı bizim gibi, batı destekli askeri darbelerle şekillendirilen tarihlerinin Türkiye ile çok büyük benzerlikler göstermesi sebebiyle içinde ibret almamızı gerektiren önemli noktalar barındırmakta olduklarından, hem Arjantinin hem de Brezilyanın son derece ilgi çekici nükleer denizaltı programlarını bi' ara ayrı ayrı ve kapsamlı olarak ele almayı da düşünmüyor değilim.



Brezilya tarafından SN-Br için geliştirilen nükleer tahrik sisitemi

Resim.2) Brezilya tarafından milli imkânlarla tasarlanıp üretilen ve SN-Br olarak adlandırılan denizaltı sınıfı üzerinde kullanılacak olan nükleer tahrik sistemini gösteren bir 3B model. [2]



Şimdilik bu iki ülke için durumu birkaç cümle ile noktalamak gerekirse;

Brezilya kısa bir süre önce Fransa ile birlikte ilk nükleer denizaltı programını başlatmıştır. Bu program çerçevesinde Fransız desteği ile Brezilya'da şu anda iki tür denizaltı inşa faaliyeti birden yürütülmektedir. Bunlardan ilki büyütülmüş bir Scorpéne sınıfı olan ve S-Br olarak tanımlanan konvansiyonel program, ikinci ise nükleer tahrikli olan SN-Br adlı programdır. SN-Br üzerinde kullanılacak olan tahrik sistemi tamamen Brezilyanın milli imkanlarıyla tasarlanmakta ve imâl edilmekte, denizaltının geri kalan sistemleri için ise Fransız desteği alınmakta ve denizaltılar Brezilya'da inşa edilmektedir.

Arjantin ise bu alanda Brezilya kadar ilerleyememiş durumdadır ve ülkenin gerek siyasi gerekse iktisadi durumu sebebiyle bir müddet daha somut bir gelişme yaşanması doğrusu beklenmemektedir.

Brezilyanın söz konusu denizaltı programlarının bizim açımızdan özellikle dikkât çekici bir noktası da vardır. Brezilya, taktik-maliyet-tedarik üçgeninde S-Br için tercih edeceği herhangi bir konvansiyonel HBT teknolojisinin mantıklı bir seçenek olamayacağı başarıyla tespit edebildiği için

Konvansiyonel denizaltı programında herhangi bir HBT kullanmamayı, bunun yerine denizaltıyı büyütmeyi, maddi kaynaklarını ise daha mantıklı kullanmayı tercih etmiştir ve
Brezilya diğer denizaltı programına paralel olarak kendi milli nükleer HBT sistemini geliştirmiş ve ülkesinin savunmasına sınıf atlatacak ilk nükleer denizaltı programını da bütün tehditlere rağmen başlatmıştır.
İşte Türkiyenin de dikkâtle incelemesi gereken bir numune ve bir ders: Birinci, hatta ikinci seviyeden bir donanma gücüne karşı sadece konvansiyonel denizaltılara bel bağlayarak karşı koyamazsınız! Tabii, zaten hiç de böyle bir niyeti olmayanlar, mesela 15 Temmuz'un darbeci taifesi gibi küffârın tarafında olanlar için başka...



Maliyetler ve Yetenekler
Yukarıda kısaca bahsedildiği gibi tek bir HBT sistemine yaklaşık 189milyon dolar civarında bir para ödüyoruz. Peki denizaltı nükleer reaktörlerinin maliyetleri ne kadar?

Hassas bir veri bulmak zor olsa da [3] gibi muhtelif kaynaklar vasıtasıyla maliyetlerin kabaca elde edilebilmesi mümkün görünmektedir. Bu doğrultuda mesela Geliştirilmiş Los Angeles (688I) sınıfı bir denizaltı üzerinde bulunan 165MW ısıl gücündeki S6G reaktörünün maliyetinin 100milyon dolar ve Nimitz sınıfı bir uçak gemisi üzerinde bulunan 550MW ısıl gücündeki A4W reaktörünün6 maliyetinin de 200milyon dolar mertebesinde olduğu bilinmektedir.

Numune olarak S6G reaktörünü ele alırsak ve bizim Reis Sınıfı üzerindeki yakıt hücresi ile karşılaştırırsak kabaca aşağıda sunulan sistem değerlerini elde edebiliriz:



Tahrik Sistemi   Yaklaşık
Maliyet
dolar   Güç
Yeteneği
MWe   Güç Üretme
Süresi
Yıl   Birim Güç Başına
İnşa Maliyeti
dolar/kW
S6G   100 milyon   ~50   ~30
2.000
2xBZM-120   189 milyon   ~0,24   ~ 0,046
772.039
Çizelge.1) 688I ve Reis Sınıfı denizaltıların tahrik sistemi inşa maliyetlerinin ve güçlerinin karşılaştırılması.



Yukarıdaki çizelge özet olarak yediğimiz alman kazığının büyüklüğünü ifade edebilmek için yeterli olsa gerek. Kullanılan hesaplama yöntemlerinde ve kaynaklarda bir miktar hata olabileceği varsayılsa bile söz konusu hata [Çizelge.1]'de ortaya çıkan sonuçlar arasındaki oranın yanına bile yaklaşamayacaktır. Ve bu kadar büyük bir bedele karşılık elimize geçen, gerçek savaş şartlarında hayatta kalabilme ihtimâli (kiminle savaşacağınıza bağlı olarak) son derece zayıf olabilecek, bunun yanında %95 oranında dışa bağımlı ve buna bağlı olarak güvenilmez ve de üstelik dünyadaki en yüksek maliyetliler arasında bulunan bir araçtır. Kaldı ki biraz dikkâtli düşünüldüğünde mevcut HBT sistemini bedavaya bile almış olsak, aslında zararlı çıktığımız anlaşılabilir.



Şimdi okuyucunun aklına takılan soru ise şöyle olabilir:

Türkiye kendi imkanlarıyla bir denizaltı için gerekli nükleer tahrik sistemini tasarlayıp üretebilir mi?

Cevabı kısaca verebilmek mümkün: Evet.

Fakat bu cevabı büyük bir ama takip etmek zorunda çünkü cevap aslında sadece teknik olarak evet anlamındadır ve AMA meselenin gayet netâmeli olan ve böyle bir çalışmanın da önündeki temel engel olan siyasi tarafı o kadar acayiptir ki hakkında ciltler dolusu yazı yazmak mümkündür.

Türkiye'de nükleer enerji meselesi 1956 itibarı ile gündeme alınmış ve 1959 temeli atılan ilk reaktör 1962 itibarı ile hizmete girmişti. Takip eden senelerde yine Çekmece'de ikinci bir Reaktör ve 1979'da İTÜ'de üçüncü reaktör hizmete girmiştir. Bu küçük reaktörlerin tamamı araştırmaya yönelik olup temelde nükleer mühendislerin ve teknisyenlerin yetiştirilmesi, bunun yanında da sağlık gibi bazı alanlarda ihtiyaç duyulan muhtelif radyoaktif malzemenin üretilebilmesi amaçlıdır.

60 seneden fazladır devam eden ama halen sonuçlanmış olmayan ve ülkenin sanayisinin ve buna bağlı olarak da iktisadının vesaire gelişememesi üzerindeki başlıca etkenlerden olan Türkiyenin Nükleer Enerji'den mahrum bırakılma meselesinin tarihi biraz incelenince bu husus kolayca anlaşılabilir, burada bahsedilecek değildir.

Herşeye rağmen şimdilik 1923 senesi itibarı ile Türkiyenin ilk nükleer enerji santralinin ve akabinde de Sinop'ta ikinci santralin hizmete alınması yönünde çalışmalar sürdürülmektedir. Söz konusu projeler, eğer akıbetleri öncekilere benzemeden bu defa tamamlanabilirse, Milden'in inşasına başlanmadan çok daha önce Türkiye'nin bir eşiği daha aşmış olması muhtemel gibi görünmektedir.



Türkiyenin İlk Atom Reaktörü Haberi

Resim.3) 1956'da çalışmaları başlatılan, 1959'da temeli atılan, Türkiyenin ilk Atom Reaktörünün 1962 senesinde hizmete girişi ile alâkalı bir gazete haberi. [4]



Velhasıl Türkiye, eğer istenirse kendi nükleer HBT sistemini teknik olarak tasarlayıp imâl edebilir ve bunu bir denizaltıya uygulayabilir, Brezilyanın yapabildiğini bizim de yapamamamız için geçerli bir sebep mevcut değildir. Yine de Türkiye Nato'dan ayrılmadığı müddetçe, bu kadar stratejik bir hamleyi asla gerçekleştiremez, Nato üzerinden yürüyen mevcut mekanizmalar bırakın nükleer tahrik sistemini bundan çok daha kolay bir şekilde ulaşılabilecek ve aslında ciddi seviyede ihtiyacımız olan diğer bazı alt teknolojilere erişmemizi bile başarıyla(!) ve kolayca engellemektedir, yaptıkları darbeler de cabası!

Aslında MİLDEN için geliştirilebilecek nükleer HBT sisteminin teknik ayrıntıları hakkında bir yazı yazmak çok daha zevkli ve faydalı olurdu ama mevcut gidişata bakıldığında MİLDEN'in ne olacağı ve ne olmayacağı maalesef şimdiden belli gibi... Zaten yazı da fazlasıyla uzun oldu. Ama çıkmadık candan umut kesilmez demişler!

Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Afşar1 - 06 Kasım 2018, 14:28:10
Severek okuduğum sitenin arşiv bölümünden.
karmaşık oldu ama kusura bakmayın.

Milli Denizaltı: MİLDEN - Başlangıç
Seyir Defteri   - Savunma Sanayii
Pazar, 15 Mayıs 2016
MİLDEN, Türkiye ve ÇelikGüzel bir kısaltma ile MİLDEN olarak adlandırılan Milli Denizaltı projesi, gayet başarılı olarak kabûl edilebilecek MİLGEM projesinden kaynaklanan kendine güven artışının da desteğiyle yakın tarihte nihayet başlatılmıştı. Bununla birlikte belirtmek gerekir ki MİLDEN, MİLGEM'e veya TF-2000'e vesaire nazaran hem mühendislik hem teknolojik hem de siyasi açıdan çok çok daha zor bir projedir.

Bu zorlukların üstesinden gelebilmek için çok sağlam bir devlet iradesinin yanında proje üzerinde yoğun olarak çalışması gereken başlıca birimlerin ki en önemlileri olarak sırasıyla; Türk Deniz Kuvvetleri, İstanbul Teknik Üniversitesi, Yerli Sanayii Kuruluşları ve bunların bir arada çalışabilmesinden sorumlu olan SSM'nin büyük bir özveriyle ve tam anlamıyla uyumlu ve milli çıkarlara uygun şekilde görev yapması mutlak bir ihtiyaçtır.

Eğer böyle bir uyum sağlanamazsa veya sağlanması istenmiyorsa söz konusu projenin gerçek anlamıyla başarılı olabilmesi mümkün olamaz. Tabii başarının ne anlama geldiği aslında belli olsa da bazıları için izâfidir mesela MİLDEN olarak ortaya Almanların da istediği şekilde bir Tip214.mod2 çıkarsa buna büyük! başarı diyenler de çıkacaktır elbet ama aslında bu başarısızlıktan başka bir şey olmayacaktır.

MİLDEN pek çok açıdan Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli ve hassas projelerinden biri olmaya aday durumdadır ki bu sebeple hem bizim için hem de başkaları için çok önemlidir.

 

Çelik ve M1 Abrams Tankı

Resim.1) Yazının konusu MİLDEN ise burada dağılmış bir M1-Abrams tankının ne işi var? Tahmin edilebileceği gibi sebepsiz değil ve ikisi birbiriyle üstelik doğrudan alâkalı. Sabredenler için biraz aşağıda gereken açıklama mevcut. [1]

 

MİLDEN mevzusuna başlangıç mahiyetindeki bu ilk değerlendirmede ele alınması gereken konu da aslında aşikârdır: Çelik!

Dünya üzerindeki denizaltı tasarımı kabiliyetine sahip önde gelen ülkelerin tamamı kendi tasarladığı denizaltıları inşa etmek için kendi çeliğini kullanmaktadır. Bu sebeple eğer Türkiye kendi mukavim tekne çeliğini geliştirip üretmeden ve bunu başarıyla kullanmadan milli bir denizaltı yaptığını iddia ederse daha en başında projeye gölge düşmüş sayılabilir.

Peki bu noktada akla gelen temel sorular nelerdir;

Türkiye kendi imkânlarıyla yüksek evsaflı mukavim tekne çeliklerini geliştirip üretebilir mi?
Türkiye böyle bir üretim yapacak mı?
İlk soruya cevap vermek kolay; evet geliştirebilir ve üretebilir.

Ama ikinci sorunun cevabı için aynı şeyi söyleyebilmek maalesef pek mümkün değil, atalarımızın dediği gibi:

 

Minareyi Çalan Kılıfını Hazırlar
Ve bu kılıf savunma çevrelerinde son yıllarda altyapısı dikkâtlice kurgulanıp hazırlanarak ve biraz da medya destekli toplum mühendisliği faaliyetleri ile pekiştirilerek imâl edilmiş durumda görünüyor. Ortamın içindeki insanlar zaten kılıfı biliyor da dışındakiler için kısaca açıklama gerekirse yapısı özet olarak şöyle:

 

Birkaç tane milli denizaltı inşa etmek için gereken topu topu üç, beş bin ton yüksek mukavemetli çelik için senelerce sürecek böyle büyük bir arge çalışmasına ve yüksek üretim maliyetine ne gerek var ki! İthâl etmek çok daha hızlı ve ucuz olur.

 

Ne kadar da güzel bir kılıf öyle değil mi? Ama bu iyi niyetliymiş gibi görünen yaklaşım aslına bakılırsa hiç göründüğü gibi değil, kesinlikle değil...

Doğrusu bu yaklaşım sadece buradaki gibi çelik meselesinde değil günümüz Türk savunma sanayiinin neredeyse her alanında benzer şekilde uygulandığından içinde bulunduğumuz durumun eski günlerdeki düzenden bile daha tehlikeli yanları olduğu genellikle insanların gözünden kolayca kaçabiliyor özellikle bizim tamamen milli olduğunu düşündüğümüz sistemlerin güvenlikleri ve buna bağlı olarak gerçek savaş şartlarında ne yapabilecekleri hususunda.

 

Benzer bir kurgu Havuzlu Çıkarma Gemisi projesi olarak başlayıp Cep Uçak Gemisi olarak nihayetlenen ihalede de başarıyla! uygulanmıştı. O zaman da dediler ki topu topu bir tane gemi (gerçi daha geminin inşası henüz başlamışken ikincisinin siparişi de konuşuluyor ya) için uğraşıp ne diye tasarım yapalım ki. Paramız bol, mühendisimiz! yok. Bastıralım parayı da alalım.

Oysa bu geminin tasarımı MİLGEM'den veya TF2000'den daha zor değil, MİLDEN'e göre ise çok daha kolay. Yeri gelmişken belirtmek gerekir ki ne İTÜ'den ne de GMO'dan bu ve benzeri hususlarda çıt bile çıkmaması da başlı başına gâyet üzücü bir durum; Türkiyenin gemi mühendisliğini yeteneği İspanya'dan daha geride değil ki...

Acaba İspanyollar neden bizim gibi düşünmedi? Çok daha kolaydı. Ama akıllıca hareket ettiler. Önce çalışıp kendi ihtiyaçları için bir gemi tasarladılar ve inşa ettiler sonra bunu çeşitli ülkelere satarak büyük kârlar elde etmeye de başladılar. Bizdeki hikâye ise hep aynı; çalışmadan kazanma ümidiyle yaşamak.

 

Güvenlik meselenin en önemli maddesi ama değerlendirilmesi gereken daha başka hususlar da var ki bunların başında ülkenin iktisadî çıkarları gelmektedir.

Tekrar MİLDEN'in kılıfına dönersek; eğer Türkiye kendi çok yüksek mukavemetli çelik ailesini geliştirip üretirse bu amaçla yaptığı yatırım iddia edildiği gibi çöpe mi gidecek? Tabii ki hayır! Denizaltı mukavim teknelerinin inşa edilmesinde kullanılan çelikler zaten çok geniş bir sanayi yelpazesinde üstelik giderek artan oranlarda talep görmektedir kaldı ki Türkiye de bu tür çeliklere olan büyük ihtiyacını sadece ithalâtla karşılayabilmektedir.

İnşaat alanından, makina sanayine, her türlü denizcilik uygulamalarından havacılığa kadar pek çok sanayi için böyle çok yüksek mukavemetli çelikler talep edilmektedir. Haliyle bütün dünyanın yüksek evsaflı çelik piyasasını elinde tutan birkaç ülke de bu durumun değişmemesi için elinden geleni yapmaktadır.

 

Türkiye ve Çelik
Türkiye dünya çelik piyasasının önemli bir oyuncusudur ve toplam ham çelik üretimi açısından sekizinci konumdadır. Belki bundan da önemlisi ülkenin çelik sanayii 2012 senesine kadar düzenli ve istikrarlı bir büyüme [Resim.2] gerçekleştirebilmiştir. Bu husus daha önce, aynı zamanda bu makaleye bir temel de teşkil edebilmesi açısından kısaca ele alınmaya çalışılmıştı ki oradaki verilerin konuyla ilgilenenler tarafından incelenmesi ayrıca faydalı olabilir.

 

Türkiye ve Bazı Ülkelerin Toplam Ham Çelik Üretimleri

Resim.2) Türkiyenin ham çelik üretimi açısından 1980-2014 dönemi için bazı ülkelerle karşılaştırılması.

 

Hemen yukarıdaki [Resim.2] incelenirken dikkâti çeken birden fazla önemli nokta var. Evet ham çelik üretimi açısından geldiğimiz nokta güzel ama yeterli mi? Doğrusu değil çünkü aynı zamanda dünyanın sekizinci büyük çelik ithalatçısıyız! Bu demektir ki halen ihtiyacımızı karşılayabilmekten uzaktayız. Bunun muhtemelen çeşitli sebepleri vardır fakat önemli noktalardan biri Türk sanayiinin yüksek evsaflı çelik ihtiyacını hemen hemen tamamen ithalât yoluyla karşılayabilmesidir. Kısaca ham çelik üretiyoruz ama bu çeliği işleyip yüksek evsaflı çelik üretmek yerine ithalâtı yeğliyoruz daha doğrusu ithalât lobisine teslim oluyoruz.

Sadece İsveç ile Türkiyenin ham çelik üretimlerini karşılatırarak bile belli vurgular yapılabilir. Görüldüğü gibi İsveçin ham çelik üretimi son derece istikrarlı ve yatay bir seyir izliyor. Daha 1985 senesinde İsveçin üretim miktarını yakalamışız bugün ise kat kat fazla üretim yapıyoruz. Ama unutmamak gerekli ki kişi başı çelik üretimi açısından İsveç'i ancak bir iki sene kadar önce yakalayabildik. Diğer taraftan İsveç sadece yüksek evsaflı çelik üretimine yöneldiği için bu işten çok büyük paralar kazanabilirken bizim için böyle bir kazanç söz konusu olmadığı gibi bu tür çeliklerin ithalatı için çok büyük paralar harcıyoruz.

Denizaltı mukavim teknelerinin inşalarında da kullanılmakta olan İsveç kökenli Weldox çelik ailesi daha önce kısaca ele alınmıştı. Ama bu çelikler sadece denizaltı inşasında kullanılmıyor ve dünya yüksek mukavemetli çelik piyasasının en önemli ürünlerinden biridir. Eğer İsveçliler de bugün Türkiye'ye pazarlanmakta olan şekilde; "üç beş denizaltı için bu kadar yatırıma ne gerek var çeliği gidip başka bir ülkeden alalım" deselerdi bugün dünyanın en verimli çelik sanayiine sahip olamaz, her sene milyarlarca avro kâr elde eder hale gelemezlerdi.

İsveçin Weldox programı da aslında kendi denizaltı sanayilerinin o zamanlar talep ettiği yeni nesil "Su Verilmiş ve Tavlanmış (SVT) Düşük Alaşımlı Çelik" ihtiyacını karşılayabilmek için başlamıştı. Tabii ki kolay olmadı 1960'larda başladıkları teknoloji geliştirme çalışmaları yirmi seneden fazla sürdü ama her zaman olduğu gibi çalışmanın karşılığını aldılar. Burada İsveç örnek verilmiş olsa da diğer önde gelen yüksek evsaflı çelik üreticisi ülkeleri incelerseniz benzer hikâyelerle karşılaşabilirsiniz.

Şimdi bize diyorlar ki MİLDEN için neden çelik üretelim ki, ithâl edelim gitsin. Eğer bu konuda çok ısrar edersek muhtemelen ikinci safhada doğrudan ithalât yerine Türkiye'de bir yerli görünümlü şirket kurup üretimi burada yapmayı teklif edecekler ama bunun da ithalâttan bir farkı olmayacağı gibi size teknoloji transfer ediyoruz martavalıyla çeliği daha da pahalıya satıp kârlarını iyice arttıracaklar. Ama bize MİLDEN için çeliği bedava bile verseler kabûl etmememiz gerekir!

Sayfanın üstlerine doğru parçalanmış bir tank [Resim.1] resmi görüyorsunuz. Bu ABD kökenli bir M1 Abrams tankı. Kule zırhı soyulduğu için alt katmanları da ortaya çıkmış durumda. Bu tankın bütün temel gövde ve kule yapısı HY120 sınıfı düşük alaşımlı SVT çelik ile imal edilmiştir. Temel yapıyı oluşturan alt katman 100mm, dış katman ise 60mm HY120 ihtiva eder. Tankı koruyan asıl zırh sistemi ise bu iki katman arasında bulunmaktadır. Neymiş? Meğer mukavim tekne çeliği ile başka işler de yapılabiliyormuş! Mesela Türkiye'de inşa edilen bilimum zırhlı aracın yüksek evsaflı çelik ihtiyacı nasıl karşılanıyor acaba?

HY çelik sınıfı 1960'lardan beri inşa edilen bütün ABD (önceleri HY80 daha sonra HY100 ve bilgiler kesin olmasa da günümüzde HY130 veya HY140), ayrıca QxN adı altında İngiliz ve mesela inşa edilmekte olanlar dahil bütün Türk Deniz Kuvvetleri denizaltılarında kullanılan mukavim tekne malzemesidir.

Ama bunun yanında su verilmiş ve tavlanmış düşük alaşımlı çelikler (mesela HY80 ve HY100) ABD donanmasının bütün suüstü gemilerinin yapısal olarak hassas bölgelerinde yoğun olarak kullanılagelmektedir çünkü savaş gemilerinde de bu tür çeliklere ihtiyaç duyulan özel durumlar vardır ayrıca pek çok farklı donanma için de aynı durum geçerlidir ve tabii ki bizim gelecekte inşa edeceğimiz askeri suüstü gemileri için de ihtiyacımız olacaktır. SVT sınıfı çelikler yeri geldiğinde ticari gemilerin üzerinde, yarış teknelerinde, köprü, vinç vesaire inşaatlarında, zırhlı araçlarda, uçaklardan füzelere kadar her türlü hava araçlarında da bütün dünyada yaygın olarak kullanılmaktadır.

 

Velhasıl MİLDEN için yatırım yapıp çelik üretmeye gerek yok demek aslında kasıtlı olarak tamamen saptırılmış bir bilgidir.

 

Türkiye eğer böyle bir teknolojiyi kendisi geliştirirse milyarlarca liralık yüksek evsaflı çelik ithalâtından kurtulabileceği gibi bir süre sonra milyarlarca liralık ihracata ulaşabilir. Milli sanayinin dünya çapındaki rekabet gücünün büyük oranda artacak olması, savunma sanayiinin yaptırımlardan, kısıtlamalardan ve örtülü ambargolardan kurtulacak olması, Çin sebebiyle krize girmekte olan yerli çelik sanayiinin güçlenmesine imkân sağlanabilecek olması, istihdamın artacak olması da cabası.

Tabii ki bu kolay bir teknoloji değil ama Türkiyenin altından kalkabileceği bir konu. Bugün arge temelli milli bir çalışma başlatılsa uygun bir çelik ailesinin ve kaynak teknolojisinin geliştirilmesi ve olgunlaşması iyimser bir tahminle en azından on sene kadar sürecektir.

 

MİLDEN'e Nasıl Bir Çelik Lâzım?
Milli yüksek mukavemetli çelik konusunda henüz bilinen bir çalışma mevcut olmadığı ve yukarıda belirtildiği gibi böyle bir teknoloji için gerekli arge süresinin asgari on daha makûl bir tahminle onbeş sene kadar alacağı göz önüne alındığında şu an için gidişat maalesef MİLDEN'in 1.6782 (Alman üretimi HY100) çeliği ile inşa edileceği yönünde gibi görünüyor ve bu çeliğin doğrudan ithâl edilmesi ile lisans altında Türkiye'de imâl edilmesi arasında bir fark olmaz.

Fakat MİLDEN'in 2030-2065 döneminde görev yapacağı düşünüldüğünde denizaltının o zaman diliminde ulaşılması muhtemel DSH1 seviyesine karşı hayatta kalabilmesi için çok daha iyisine ihtiyacı olacağı rahatlıkla tahmin edilebilir ama bu noktada işin içine uluslararası siyaset de dahil olduğundan Türkiyenin belli bir seviyenin üstünde niteliklere sahip olabilecek bir denizaltı inşa edebilmesinin önünde ciddi engeller de olacaktır.

YTDP projesine bakınca da aslında bunun bazı işaretleri rahatlıkla görülebilir. Bu denizaltılara milyarlarca avro veriyoruz ama aldığımız araçlar üzerinde gerçek anlamda bir tasarrufumuz olduğunu söylemek de iyimserlik olur.

Burada konu çelik olduğuna göre YDTP'yi sadece çelik açısında ele alalım: Bu denizaltılar üzerinde kullanılan çelik Almanya kökenli ve ne olduğu belli. Ama piyasada çok daha üstün nitelikte olup da aynı amaçla kullanılabilecek ticari çelikler de mevcut mesela Weldox960. Bu çeliğin, inşasına kısa süre önce başlanan A26 sınıfı denizaltı üzerinde de kullanılacağı söyleniyor.

Eğer Reis sınıfı denizaltıları, eşdeğer ağırlık için Weldox960 ile inşa etseydik mesela Yunan 214'lerine göre çok daha derine dalabilen ve sualtı patlamalarına karşı daha yüksek dirence sahip bir mukavim tekne elde edilebilirdi ama buradan anlayabileceğiniz gibi paramızla bile istediğimizi yapamıyoruz ve ne olursa olsun kendi çeliğimizi üretmezsek bu düzenin değişmesi söz konusu olamaz.

Son cümle olarak MİLDEN için en azından 1.100MPa sınıfından bir çeliğe ihtiyacımız olacağını ifade etmek uygun olur ki sebeplerini MİLDEN'den beklenenler konusundaki ikinci üçüncü makalede ele almak uygun olacaktır.

http://uskudar.biz/savunma-sanayii/milli-denizalt%C4%B1-milden-ba%C5%9Flang%C4%B1%C3%A7 (http://uskudar.biz/savunma-sanayii/milli-denizalt%C4%B1-milden-ba%C5%9Flang%C4%B1%C3%A7)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Cetin - 12 Kasım 2018, 13:23:39
(https://4.bp.blogspot.com/-q-0MQl1dUGo/WmSmyEZ_qOI/AAAAAAAAC1U/B2gZfRS-JFQLIIHqutI046mkGgyLYeUDQCLcBGAs/s1600/TR-MILDEN11a.PNG)

(https://3.bp.blogspot.com/-TihR9HI5eM0/WmSmCdjfWCI/AAAAAAAAC1M/yVhUY0kk6NU53B7f8ZPsVJJ6k7GIA7eagCLcBGAs/s1600/TR-MILDEN10b.PNG)


Kaynak : http://turkishnavyshipbucket.blogspot.com/ (http://turkishnavyshipbucket.blogspot.com/)

Gözüme çarptı paylaşmak istedim.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Afşar1 - 12 Kasım 2018, 14:45:16
STM “Derin Arayışlar” içinde
Türkiye
Kasım 11, 2018 muhammet 78  Leave a comment
STM, dünyanın en karmaşık platformlarından olan denizaltı konusunda özgün projeleri ortaya çıkarmak ve bu alanda Türkiye’deki yetenek gelişimini desteklemek için, ‘Derin Arayışlar’ adıyla denizaltı tasarımı ve teknolojileri yarışması düzenleyecek.

Savunma Sanayi Başkanlığı’nın (SSB) milli denizaltı vizyonuna hizmet etmek üzere STM, yurt içinde denizaltı alanında bilgi birikimini artırmak ve insan kaynağını geliştirmek amacıyla denizaltı tasarımı ve teknolojileri yarışması düzenliyor. ‘Derin Arayışlar’ adı altında gerçekleşecek yarışmaya, gemi inşadan fiziğe, psikolojiden endüstri mühendisliğine oldukça geniş bir yelpazeden farklı bölümlerde okuyan üniversite öğrencileri ve mezunlar ile bu alanda son 5 yılda tez vermiş kişilerin katılması planlanıyor.

Savunma ve askeri denizcilik alanında Türkiye’nin dünya çapında rol üstlenmesi için SSB’nin öncülüğünde çalışmalar gerçekleştiren STM, denizaltı inşa-tasarım ve modernizasyonu konusunda tecrübesini Türkiye ve dünya çapında önemli projelerle sürdürüyor.



Ülkemizde denizcilik ve denizaltı konusunda farkındalığı artırmak amacıyla düzenledikleri yarışma hakkında bilgi veren STM Genel Müdürü Murat İkinci, “Denizcilik ve özellikle de karmaşık teknolojiler içeren çoklu disiplinli bir çalışma alanı olan denizaltı konusunda farkındalığı artırmaya ihtiyacımız var. Sahip olduğumuz denizcilik geçmişimizle hem yerli savunma sanayimizi güçlendirmek hem de globalde rekabet edebilecek bir seviyeye gelebilmek için ülke olarak tecrübelerimizi kendi bilimsel çalışmalarımız ve insan kaynağımızla destekleyebilmemiz özgün işler çıkarabilmede kritik önem taşıyor. Böyle bir çalışmanın önümüzdeki dönemde de yetişecek insan kaynağı ile dünyadaki denizaltı inşa-modernizasyon pazarından Türkiye’nin daha yüksek oranda pay alabilmesine imkan vereceğine inanıyoruz” dedi.

Yüksek Lisans ve Lisans olarak iki kategoride düzenlenecek yarışmaya başvurular başladı. Denizcilik alanındaki tecrübeli isimler tarafından yenilikçi, yaratıcılık, gerçekleştirilebilirlik, estetik katkı, detaylandırma düzeyi ve referans kriterlerine göre değerlendirilecek olan projeler arasından dereceye girenler ödüllendirilecek. Ekim 2019’da gerçekleştirilecek ödül töreni kapsamında Yüksek Lisans kategorisinde 1.’lik ödülü 25.000 TL, 2.’lik ödülü 20.000 TL ve 3.’lük ödülü 15.000 TL, Lisans kategorisinde ise 1.’lik ödülü 20.000 TL, 2.’lik ödülü 15.000 TL, 3.’lük ödülü 10.000 TL olarak verilecek.

Yarışma hakkında detaylı bilgilere http://derinarayislar.stm.com.tr (http://derinarayislar.stm.com.tr) adresinden @derinarayislar Twitter adresinden ulaşabilirsiniz.

Kaynak: www.defenceandtechnology.com (http://www.defenceandtechnology.com)

http://defenceandtechnology.com/2018/11/11/stm-derin-arayislar-icinde/ (http://defenceandtechnology.com/2018/11/11/stm-derin-arayislar-icinde/)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: SKYWOLF - 12 Kasım 2018, 15:32:38
Bence denizaltı konusu en az uçak gemisi ve fırkateyn konusu kadar önemli. Denizlerin en sinsi ve caydırıcı silahların biri denizaltı. Stealth uçağın deniz versiyonu gibi bir şey! Aslında denizaltından kara taarruzu ve hava savunması yapabilen sessiz denizaltılarımız olsaydı...   ::) ::)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 12 Kasım 2018, 16:15:36
Benim gözümde bir denizaltının en büyük dezavantajları ;

1-) Tespit birimlerinin menzil kısıtları.
2-) Müdahale silahlarının menzil kısıtları

1-) Tespit birimlerinin menzil kısıtları;

Bu konuyu denizaltı ve denizüstü olarak sınırlandırmak mümkün. Denizaltında kesin bir çözüm varmı bilmiyorum sonarları geliştirmek önemli ve buna ek bütün su üstü su altı ve havadaki sonar ve radarlardan gelecek bilgileri denizaltıya kripto altyapıyla iletecek aktif bir veri bağı çok önemli.

Denizüstü ise daha farklı. Radara sahip bazı denizaltılar var. Ama bu radarlar büyük ölçüde denizaltıları ifşa edebiliyor. Ama acaba aynı çekili sonar gibi.  Çekili aesa radar sistemi yapılabilir mi . Onu su yüzünde yüzdürüp işler tutmak zor olabilir ama eğer olursa çok avantaj sağlayabilir.

2-) Müdahale silahlarının menzil kısıtları

Bunuda denizüstü ve denizaltı olarak ayırabiliriz. Deniz üstü kısıtla sub-harpoon gibi sistemlerle giderilebiliyor olsada denizaltında vuruş ve denizaltından vuruş için subroc gibi denizaltından atılan roket motorlu torpidolar çok önemli bence hem angajman hızı hemde angajman menzili açısından hayati.


Bunlara dikkat etmek lazım.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: SKYWOLF - 12 Kasım 2018, 17:29:35
Benim gözümde bir denizaltının en büyük dezavantajları ;

1-) Tespit birimlerinin menzil kısıtları.
2-) Müdahale silahlarının menzil kısıtları

1-) Tespit birimlerinin menzil kısıtları;

Bu konuyu denizaltı ve denizüstü olarak sınırlandırmak mümkün. Denizaltında kesin bir çözüm varmı bilmiyorum sonarları geliştirmek önemli ve buna ek bütün su üstü su altı ve havadaki sonar ve radarlardan gelecek bilgileri denizaltıya kripto altyapıyla iletecek aktif bir veri bağı çok önemli.

Denizüstü ise daha farklı. Radara sahip bazı denizaltılar var. Ama bu radarlar büyük ölçüde denizaltıları ifşa edebiliyor. Ama acaba aynı çekili sonar gibi.  Çekili aesa radar sistemi yapılabilir mi . Onu su yüzünde yüzdürüp işler tutmak zor olabilir ama eğer olursa çok avantaj sağlayabilir.

2-) Müdahale silahlarının menzil kısıtları

Bunuda denizüstü ve denizaltı olarak ayırabiliriz. Deniz üstü kısıtla sub-harpoon gibi sistemlerle giderilebiliyor olsada denizaltında vuruş ve denizaltından vuruş için subroc gibi denizaltından atılan roket motorlu torpidolar çok önemli bence hem angajman hızı hemde angajman menzili açısından hayati.

Bunlara dikkat etmek lazım.

+1
Her zamanki gibi çok mantıklı yorum yapmışsın.

Radarı su yüzeyinde yüzdürmek güzel bir fikir. Ancak yüzeyden tarayacağı alan az olabilir. Özellikle hava tehditlerini tespit mesafesi kısalır. Acaba denizaltıdan çıkan  ve belirli bir mesafeye kadar yükselen balon benzeri bir taşıyıcı üzerine portatif bir radar olabilir mi? Ya da insanız küçük döner kanatlı bir araç üzerine?
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 12 Kasım 2018, 18:26:04
Benim gözümde bir denizaltının en büyük dezavantajları ;

1-) Tespit birimlerinin menzil kısıtları.
2-) Müdahale silahlarının menzil kısıtları

1-) Tespit birimlerinin menzil kısıtları;

Bu konuyu denizaltı ve denizüstü olarak sınırlandırmak mümkün. Denizaltında kesin bir çözüm varmı bilmiyorum sonarları geliştirmek önemli ve buna ek bütün su üstü su altı ve havadaki sonar ve radarlardan gelecek bilgileri denizaltıya kripto altyapıyla iletecek aktif bir veri bağı çok önemli.

Denizüstü ise daha farklı. Radara sahip bazı denizaltılar var. Ama bu radarlar büyük ölçüde denizaltıları ifşa edebiliyor. Ama acaba aynı çekili sonar gibi.  Çekili aesa radar sistemi yapılabilir mi . Onu su yüzünde yüzdürüp işler tutmak zor olabilir ama eğer olursa çok avantaj sağlayabilir.

2-) Müdahale silahlarının menzil kısıtları

Bunuda denizüstü ve denizaltı olarak ayırabiliriz. Deniz üstü kısıtla sub-harpoon gibi sistemlerle giderilebiliyor olsada denizaltında vuruş ve denizaltından vuruş için subroc gibi denizaltından atılan roket motorlu torpidolar çok önemli bence hem angajman hızı hemde angajman menzili açısından hayati.

Bunlara dikkat etmek lazım.

+1
Her zamanki gibi çok mantıklı yorum yapmışsın.

Radarı su yüzeyinde yüzdürmek güzel bir fikir. Ancak yüzeyden tarayacağı alan az olabilir. Özellikle hava tehditlerini tespit mesafesi kısalır. Acaba denizaltıdan çıkan  ve belirli bir mesafeye kadar yükselen balon benzeri bir taşıyıcı üzerine portatif bir radar olabilir mi? Ya da insanız küçük döner kanatlı bir araç üzerine?

Benim bu konuda aklıma bir fikir geliyor. Biliyoruz ki biraz büyük tonajlı denizaltılar sdv denilen iki seal tarafından kullanılan 50-60 km (cosmo) menzilli torpido atabilen araçlar var. Acaba bu araçarı torpido yerine güçlü bir radar ve şarj edilebilir  jenaratörlerle donatsak hatta bu gemiler insansız bile olabilir. Bu görece ufak sdvler denizaltıdan 50-60 km uzaklaşıp su yüzüne çıkıp radarlarını çalıştırıp ana denizaltıya sub-harpoon, idas vb. saldırılar için aktif güdüm ve tespit bilgilendirmesini link bağıyla vb. bir şeyle yapsa.

Böylece denizaltı aktif dalga yayan ve kendini ifşa edecek bir radar'a en az 40-50 km torpido menzili dışından üstündeki etkin güdümlü mühimmatı kullanabilecek sensör desteğini sağlayabilir gerektiğinde bu sdv'yi feda edebilir ve ortamdan tüyebilir. 
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 19 Kasım 2018, 12:35:13
Biz idealab'ın çözümünü en performanslı aip sistemi olduğunu konuşurken dcns avusturyalılar için gayet gelişmiş ve dünyanın en gelişmiş aip'i olarak tanımladıkları SHORTFİN BARACCUDA Sınıfı Denizaltıları bir kaç seneye inşaa'ya başlayacak .

(http://imagesvc.timeincapp.com/v3/foundry/image/?q=60&url=http%3A%2F%2Fd254andzyoxz3f.cloudfront.net%2Fdcns.jpg)

(http://imagesvc.timeincapp.com/v3/foundry/image/?q=60&url=http%3A%2F%2Fd254andzyoxz3f.cloudfront.net%2Fcms-image-000007657.jpg)

Deplasman: 4000 ton
Uzunluk:97 m
Menzil:18,000 nm - 33.000 civarı Kilometre
Denizde Kalış: Batık halde 90 gün.
Silahlar:   
8 533mm torpido kovanı
Cephane: 28 torpido boyutu kapasitesi: Mk 48 torpido, Harpoon, Mk III Stonefish mayını kabiliyeti.



Bizimde Milden hakkında type-218sg civarı bir beklenti var gibi 2 bin ton 70 metre çınar çakmak'ın muhtemel çizimlerinden diyorum bunları ama bence bizim gibi denizaltıcılığa çok önem veren iyi denizaltıcılar yetiştiren halihazırdaki envanteri büyük olan bir ülke eğer donanma politikası gereği akdenizde fransa olmak istiyorsa bu klasman devletlerdeki gibi 1 adet diesel aip sınıfı bu type-214 ve bundan sonrada stm ts1700 olabilir ve 1 adette nükleer sınıf olması lazım ki bizim nükleerle olan durumumuz belli.

O yüzden idealab teknolojisine ekstra önem vererek shortfin sınıfı bir gezgin vls kabiliyetli (torpido kovanındanda atılabilir) böyle uzun menzilli bir denizaltıya ihtiyacımız var.
Çünkü her an dünyanın her yerini su altından vurabilme ve olaki gizli bir nükleer başlıklı bir seyir füzesine sahip olabilme ihtimalimiz ve bunu okyanusta seyredecek tespiti çok zor diesel aip bir denizaltıdan atabilmek bizim dış güçlerin baskılarından daha rahat olma ve bağımsızlık oranımızı arttıracak bir gelişme olacaktır.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Raptor44 - 19 Kasım 2018, 12:56:12
Dediğinizi bütün kalbimle katılıyorum dediğiniz tip her denizaltıya ihtiyacımız var güç çarpanına büyük destek olur
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Alp - 19 Kasım 2018, 13:03:08
Çınar çakmak demişken , birde 300 tonluk bir cep denizaltısı çizimi vardı kendisinin, sığ sularda cep denizaltıları çok büyük süpriz etkisi yapabilir değilmi... Ben 300 tonluğu savunma ve stratejik analizler diye bloğunda görmüştüm blog silindi deniyor web e yazdığımda ... Ne oldu acaba, bilen varmı?
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 19 Kasım 2018, 13:23:20
Dediğinizi bütün kalbimle katılıyorum dediğiniz tip her denizaltıya ihtiyacımız var güç çarpanına büyük destek olur

Ben her zaman Nükleer taakatli nükleer füze kabiliyetli denizaltı = Bağımsız devlet olmak. Olarak bakan biriyim.
Bizim şu an nükleer takatli denizaltı yapmamız biraz zor. Hem siyasi sonuçları olacaktır hemde mali ve bu denizaltının sığ sularda kullanılması sıkıntı yaratabilir.

Amma velakin ;

Bizim kesinlikle abd ye submerged dediğimiz şekilde ulaşabilme kabiliyeti olan ve buna ek aynı şeyi genelde batık olarak kızıldeniz ve basra körfezi çevresinde kurduğumuz kuracağımız üslere ulaşabilecek denizaltılara ihtiyacımız var çünkü buralardan ülkemize çok ciddi bir tomahawk saldırısı başkent dahil yapılabilir ve süveyş kapalı olursa ki emin olun olur biz bunlara müdahalenin en kolay olacağı denizaltından müdahale yapamaya biliriz.

O yüzden bizim 25-30 bin km menzilli ve mümkünse vl gezgin kabiliyetli bir araca ihtiyacımız kesinkes var. Tam güvenlik ve tam bağımsızlık için bunlardan 4 adeti bile 80-100 gezgin taşımaya yeter. diesel aip olarak sessizce okyanusta ilerleyip Türkiyeye kötü amellerle halkını karşısına alacak şekilde saldırabilecek bir düşman topraklarına 1 gezgin düşmesi ve bunun nükleer başlıklı olabilme ihtimalini (uzun vade bir ihtimal) kaldıramaz bence.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 29 Kasım 2018, 20:20:21
(https://i.hizliresim.com/9a9aX9.jpg)

Milden'in olması gereken klasmanda konseptler artmaya devam ediyor.

Orjinal büyük foto hali : http://www.hisutton.com/images/SWS_cutaway_large.jpg (http://www.hisutton.com/images/SWS_cutaway_large.jpg)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 27 Aralık 2018, 00:09:39
(https://defence.pk/pdf/attachments/9caa0aae-7c70-4135-b21c-65417267cdb6-jpeg.528896/)

İdelab'ın milli aip yol haritası. Cabatlıya göre firma ssb kordinatörlüğünde çalışmalara devam ediyormuş.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 09 Ocak 2019, 15:30:49
Gölcük tershanemiz bu güne kadar bir sürü denizaltı yapmış ve tamir etmiş buna ek en son 11 type-209 denizaltısı üretmiştir. Buna ek 4+2 tanede type-214 üretecektir.

Burda büyük bir kabiliyet söz konusudur. Acaba diyorum Type-214 projesinin son +2 opsiyon kısmını iptal edip onun yerine +2 tane Stm Ts-1700 Aip denizaltısımı üretsek . Prevezenin ilk iki denizaltısı içinde +2 adet üretip Son iki preveze ve gür sınıfı yerine de  Milden sınıfı daha ağır bir denizaltı yapsak nasıl olur acaba.

(http://www.milscint.com/tr/wp-content/uploads/2017/11/Resim2-6.jpg)

(https://quwa.org/wp-content/uploads/2017/05/STM-x-TS1700-AA-01-692x360.jpg)

Geminin istatistikleri çok iyi type-214 le aynı bazı noktalarda daha iyi . 8x Akya ve 6x Gezgin + 2x Atmaca yüküyle Akdeniz için çok başarılı bir denizaltı olabilir.

Şu an ki sayı korunacaksa (ki hiç sanmıyorum.) envanter şöyle olabilir ;

İç deniz donanması ;

4x Type 214
4x TS-1700

Açık deniz Donanması ;

6x Milden

Denizci devletlerin Aip-SSBN tandemini idealabın milden için hazırlayacağı sistem sayesinde sağlarız.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Raptor44 - 09 Ocak 2019, 15:53:55
Gölcük tershanemiz bu güne kadar bir sürü denizaltı yapmış ve tamir etmiş buna ek en son 11 type-209 denizaltısı üretmiştir. Buna ek 4+2 tanede type-214 üretecektir.

Burda büyük bir kabiliyet söz konusudur. Acaba diyorum Type-214 projesinin son +2 opsiyon kısmını iptal edip onun yerine +2 tane Stm Ts-1700 Aip denizaltısımı üretsek . Prevezenin ilk iki denizaltısı içinde +2 adet üretip Son iki preveze ve gür sınıfı yerine de  Milden sınıfı daha ağır bir denizaltı yapsak nasıl olur acaba.

([url]http://www.milscint.com/tr/wp-content/uploads/2017/11/Resim2-6.jpg[/url])

([url]https://quwa.org/wp-content/uploads/2017/05/STM-x-TS1700-AA-01-692x360.jpg[/url])

Geminin istatistikleri çok iyi type-214 le aynı bazı noktalarda daha iyi . 8x Akya ve 6x Gezgin + 2x Atmaca yüküyle Akdeniz için çok başarılı bir denizaltı olabilir.

Şu an ki sayı korunacaksa (ki hiç sanmıyorum.) envanter şöyle olabilir ;

İç deniz donanması ;

4x Type 214
4x TS-1700

Açık deniz Donanması ;

6x Milden

Denizci devletlerin Aip-SSBN tandemini idealabın milden için hazırlayacağı sistem sayesinde sağlarız.

Gayet güzel olur
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 09 Ocak 2019, 15:57:25
Gölcük tershanemiz bu güne kadar bir sürü denizaltı yapmış ve tamir etmiş buna ek en son 11 type-209 denizaltısı üretmiştir. Buna ek 4+2 tanede type-214 üretecektir.

Burda büyük bir kabiliyet söz konusudur. Acaba diyorum Type-214 projesinin son +2 opsiyon kısmını iptal edip onun yerine +2 tane Stm Ts-1700 Aip denizaltısımı üretsek . Prevezenin ilk iki denizaltısı içinde +2 adet üretip Son iki preveze ve gür sınıfı yerine de  Milden sınıfı daha ağır bir denizaltı yapsak nasıl olur acaba.

([url]http://www.milscint.com/tr/wp-content/uploads/2017/11/Resim2-6.jpg[/url])

([url]https://quwa.org/wp-content/uploads/2017/05/STM-x-TS1700-AA-01-692x360.jpg[/url])

Geminin istatistikleri çok iyi type-214 le aynı bazı noktalarda daha iyi . 8x Akya ve 6x Gezgin + 2x Atmaca yüküyle Akdeniz için çok başarılı bir denizaltı olabilir.

Şu an ki sayı korunacaksa (ki hiç sanmıyorum.) envanter şöyle olabilir ;

İç deniz donanması ;

4x Type 214
4x TS-1700

Açık deniz Donanması ;

6x Milden

Denizci devletlerin Aip-SSBN tandemini idealabın milden için hazırlayacağı sistem sayesinde sağlarız.

Gayet güzel olur


Ben açıkcası ts-1700'ün milden'den daha fazla müşterisi çıkacak bir platform olabileceğini düşünüyorum. Ne kadar erken envantere alırsak Türk donanması gibi bir donanmanın kullanması ihracat şansını %50 arttırır.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Nutuk - 09 Ocak 2019, 16:46:34
Typ 214 antlasmasi 4 + 2 miydi?

Ben direk 6 diye hatirliyorum
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: metin62 - 09 Ocak 2019, 16:47:01
TS-1700 üretimin öne alıp +2  Type 214 opsiyonu iptal ile ,komşumuz lehinde olan AIP platform sayısınıda ancak yıllar sonra zeten başabaş gelmemiz demek . Böyle bir durumda TS-1700 platformu'da yeni ve denememiş bir platform olduğundan proje tamamlanma süresinin sarkma olasılığı yüksek .yani yıllar sonra zeten aleyhte olan durumu kapatıp ,uzunca bir süre de bu şekilde durumu idame etmemiz söz konusu. ''Konunun bu açıdan irdelenmesinde yarar olduğu kanısındayım''

Gerek Type 214 gerekse TS-1700 daha iri platformlar olduğundan ,sığ sularda kullanabileceğimiz eldeki kücük platformların iyi durumda olanlarının bir kaçını  elden geçirmek de belki ayrı bir geçici bir çozüm olarak da düşünülebilir.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Afşar1 - 09 Ocak 2019, 16:51:34
Almanlar bize hiç bir şeyi iptal ettirmez.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 09 Ocak 2019, 22:07:58
Typ 214 antlasmasi 4 + 2 miydi?

Ben direk 6 diye hatirliyorum

Bazı yerlerde 4+2 bazı yerlerde 6 diyor. Bence 4+2'dir ama alınması garanti olduğundan 6 denme olasılığı var.
Başlık: Kuvantum Seyrüsefer Cihazı
Gönderen: Afşar1 - 28 Eylül 2019, 09:19:48
Denizaltımız için bu cihaz neden olmasın ki !
Gerçi bu soruya cevap yazı da mevcut maalesef :(

Gerçekten şaşırtıcı ve süper bir yöntem.
ilk yazı Kuşların seyir yöntemleri ile ilgili diğer yazı ise bu yöntemin denizaltılar hayati önemi ve eleştirileri;


http://alarga.uskudar.biz/kemere/ku%c5%9f-ve-kuvantum.html (http://alarga.uskudar.biz/kemere/ku%c5%9f-ve-kuvantum.html)


http://alarga.uskudar.biz/kemere/kedidir-kedi.html (http://alarga.uskudar.biz/kemere/kedidir-kedi.html)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 06 Ekim 2019, 17:09:27
(http://3.bp.blogspot.com/-pgYeSA_0yUA/VXQuNHJQosI/AAAAAAAACnI/TIbPzsIH2bc/w1200-h630-p-k-no-nu/TR-MILDEN07.PNG)

İnşallah Milden bu konfigürasyonda olur. Aslında pek gündeme gelmiyor ama dünyada uzun menzilli aip teknolojili denizaltılar yükselişte bir kaç örnek göstereyim ;

(http://www.hisutton.com/images/Swe_A26_poster940.jpg)

İsveçli A-26 üç versiyonu var . Ocean-er versiyonu 80 metre uzunlukta Strling Aip kullanıyor 80 gün suda kalma ve 18 bin km menzili var. her biri 7 adet tomahawk taşıyabilen 3 vls'si var. (muhtemelen 3 adette slbm taşıyabiliyordur.)

(https://www.navyrecognition.com/images/stories/oceania/australia/submarines/type_216_hdw_u_216/HDW_type216_type_216_U-216_ssk_technical_view.jpg)

Alman Type-216 90 metre 80 gün suda kalma ve 19300 km menzili var. isteğe göre 1,2,3 adet 6 lı vls 'ye sahip .

(http://www.smh.com.au/content/dam/images/4/e/2/x/k/image.imgtype.videoThumbnail.729x410.png/1461711525541.jpg)

Ve bu alanın kralı Shortfin barracuda 97 metre 90 gün denizde kalma ve 30 000 km  menzil. Muhtemelen vls'si olacak tomahawklar için.

(https://i.redd.it/a20d7o9088m11.jpg)

Bu da Korelilerin kss-3 denizaltısı 87 metre 18 bin km menzilli vls sistemine sahip.


(https://pbs.twimg.com/media/Du8ui3DWoAElNFf?format=jpg&name=large)

Buda bizim idealab'ın vaadi. Yalnız burada bir nokta var. İdealab'ı bu vaadi 3.5 mw lık bir aip sistemi için yani type-214'lerde kullanılan tarzda bir modül. Yukarıdaki denizaltılarda genelde 7 mw ve 10 mw daha büyük modüller var. İdealabta 5-10 mw lık modüllerde tasarımlarında var. Zaten teknoloji demonstrasyonlarında idealab'ın aip'i bütün bu sistemlerden daha güçlü.

Ayrıca dikkat ederseniz idealab 90 gün su altında kalma vaad ediyor diğerleri endurance yani denizde kalma vaad ediyor. Ayrıca idealab'ın sistemi diğer denizaltıların 3-4 katı derinliğe inebiliyor. Ayrıca menzili'de su altından menzil gibi duruyor. Zaten nükleer'e eş bir sistem tutuluyor.

(https://turkishnavy.files.wordpress.com/2017/06/milden.jpg)

Açıkcası ben milden de 80-90 metre 30 bin km menzilli 90 gün su altında kalabilen en az 2  toplamda 12 nükleer başlık kabiliyetli gezgin veya 2 slbm taşıyabilen bir denizaltı bekliyorum. Piyasa böyleyken bizim gibi denizaltıcı bir kuvvete böyle birşey lazım.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 06 Ekim 2019, 17:17:07
(https://turkishnavy.files.wordpress.com/2017/06/milden.jpg)

Bu arada dizaynda üst üste beyaz 6 nokta  entegre zargana ve tork. Küçük ama güzel bir ayrıntı. Bu güvenlik sistemleri vls, menzil ve aip sessizliğiyle dünyanın en tehlikeli denizaltılarından birisi olabilir.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Tigerfish - 06 Ekim 2019, 17:55:56
Güzel bir sunum yaptın. +1

Bir çok komponentlerin üzerinde araştırmalar meyvelerini vermeye başladı. Ne yazık amagnetik metalin birleşim hakkında halen yurtdışından  tedariğe bağlıyız. MilDen gündemden düşmesi beni ürkütüyor. AİP denizaltı gelecek yıllarda vazgeçilmez güç olarak yerini koruyacak.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Yasar - 06 Ekim 2019, 18:06:43
Sayın Battlestar süper bir paylaşım. Çok önemli bilgiler içeriyor.
Benim naçizane ek önerimse:
6 adet reis denizaltısı bizim için şart. Büyük bir güç çarpanı olacak. Bunlara dün gibi ihtiyacımız var. Zaten en az 5 sene geriden geliyoruz. İlk denizaltının hizmete girmesi 2015 olacaktı.
Ben hatta diyorum ki acilen 4 adet Gür denizaltısını da, mümkünse, AIP modernizasyonuna tabi tutalım. Teknik açıdan mümkün olmayabilir. Ancak Yunan kendi type209 larına yaptı diye anımsıyorum.
4 AY sınıfını da modernize edip kullanalım. Sığ sularda Preveze ve Ay sınıfları işe yarayabilir. 18 denizaltı ile ısınan sularda herkesin korkulu rüyası oluruz.
MiLDEN lerin ne zaman hazır olacakları belli değil. Ay sınıfının yerine onları koyarız.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Commander - 06 Ekim 2019, 18:47:55
İlk denizaltı ne zaman envantere girecek ?
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: BATTLESTAR - 06 Ekim 2019, 21:38:28
Sayın Battlestar süper bir paylaşım. Çok önemli bilgiler içeriyor.
Benim naçizane ek önerimse:
6 adet reis denizaltısı bizim için şart. Büyük bir güç çarpanı olacak. Bunlara dün gibi ihtiyacımız var. Zaten en az 5 sene geriden geliyoruz. İlk denizaltının hizmete girmesi 2015 olacaktı.
Ben hatta diyorum ki acilen 4 adet Gür denizaltısını da, mümkünse, AIP modernizasyonuna tabi tutalım. Teknik açıdan mümkün olmayabilir. Ancak Yunan kendi type209 larına yaptı diye anımsıyorum.
4 AY sınıfını da modernize edip kullanalım. Sığ sularda Preveze ve Ay sınıfları işe yarayabilir. 18 denizaltı ile ısınan sularda herkesin korkulu rüyası oluruz.
MiLDEN lerin ne zaman hazır olacakları belli değil. Ay sınıfının yerine onları koyarız.

Gür sınıfı için bir aip modülü ve sub atmaca ve sub gezgin kabiliyeti çok mantıklı olur aip modül ve füzeler hazır olunca mutlaka düşünülür.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: カメせ - 15 Ekim 2019, 19:24:11
Alıntı
MİLDEN projesi resmen başlatıldı.
(https://savunmasanayist.com/wp-content/uploads/2019/10/Denizalt%C4%B1-M%C4%B0LDEN.jpg)
Milli Savunma Bakanlığı Tersaneler Genel Müdür Yardımcısı Tuğamiral Sayın Mehmet SARI tarafından yapılan sunma göre, MİLDEN Projesi kapsamında ilk kadrolar atandı ve ilk görevlendirmeler yapıldı. Böylelikle MİLDEN Projesi, resmen başlatıldı.

MİLDEN Projesi kapsamında geliştirme faaliyetleri başlatılan Milli Denizaltı’ların, 2030’lu yılların ikinci yarısından itibaren Deniz Kuvvetleri Komutanlığı envanterine alınacağı tahmin ediliyor.
https://savunmasanayist.com/haberler/milden-projesi-resmen-baslatildi/amp/?__twitter_impression=true
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Ankhises - 15 Ekim 2019, 20:41:47
"2030ların ikinci yarısı" nedir ya...madem genele yayacaksınız 2000li yıllarda diyinde insanlar 2050 mi 2100 mü merakta kalmasın :D Birde 2030ların ortasından itibaren envanrere girmesi TAHMİN ediliyormuş. Yani bu 2040tan önce denizaltıyı göremeyeceksiniz demektir. Mevcut 6 denizaltı inşaası 2025lerde biter. 2035-40a kadar ne yapacaksınızda arada bu kadar zaman olacak :S  Mevcut inşaa edilen denizaltıları 2030lara kadar uzatma niyeti seziyorum. Bunun başka bir açıklaması olamaz. 2030ların ikinci yarısı :D daha neler duyacaz
Başlık: Pakistan Türkiye ile ortaklaşa denizaltı üretmek istiyor.
Gönderen: カメせ - 18 Ocak 2021, 11:23:36
Alıntı
(https://pbs.twimg.com/media/Er6yUiNXIAAxyOi?format=jpg&name=medium)
Dişişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Pakistan ile ilgili:

"Pakistan'la MİLDEN denizaltısı başta olmak üzere savunma iş birlikleri artacak.

Denizaltı projesinde bizimle işbirliği yapmak istediklerini söylediler. MİLGEM savaş gemilerinin üretimi devam ediyor.
https://mobile.twitter.com/KubilaiH/status/1350509974603051009
Başlık: MILDEN
Gönderen: カメせ - 18 Eylül 2021, 13:08:29
Alıntı
Yerli üç bin tonluk denizaltı yüzer havuzu denize iniyor.
(https://pbs.twimg.com/card_img/1439133812512919552/vapjZfrd?format=jpg&name=medium)
Türk Deniz Kuvvetleri envanterindeki denizaltılar ile yeni inşa edilen denizaltılara hizmet verecek milli 3 bin tonluk denizaltı yüzer havuzu denize iniyor.
Milli Savunma Bakanlığı Tersaneler Genel Müdürlüğü, Asfat ve Yütek Gemi İnşa arasından imzalanan Yüzer Havuz Tedarik Projesinin ilki olan 3000 Tonluk Denizaltı Havuzunun 18 Ağustos 2020 tarihinde ilk sac kesimi töreni gerçekleştirilmişti. İnşa faaliyetleri o tarihten itibaren kesintisiz süren havuzun yıl sonuna kadar denize indirilmesi bekleniyor.

Havuzun sadece mevcut Ay, Preveze ve Gür sınıfı denizaltılara değil Reis sınıf denizaltılar ile 2030’lu yıllarda envantere girmesi beklenen MİLDEN’e de hizmet vermesi hedefleniyor.

Denizaltı yüzer havuzunun inşasında 2 bin 500 ton saç, 480 ton profil, 320 ton boru, 38 adet çeşitli kapasitelerde tulumba, hareketli çatı ve kapı sistemi, 180 kilometre uzunluğunda güç ve data kablosu kullanıldı. Uzunluğu çıkmalar ile 105 metre, genişliği 26 metre. Kaldırma kapasitesi 3 bin ton.
https://m5dergi.com/savunma-haberleri/milli-uc-bin-tonluk-denizalti-yuzer-havuzu-denize-iniyor/amp/?p=41286&__twitter_impression=true
M5
Başlık: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: カメせ - 03 Ekim 2021, 17:57:09
Alıntı
Meteksan Savunma
(https://pbs.twimg.com/media/FAx--c1XMAc2pmR?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/Dromercay
Başlık: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: カメせ - 22 Nisan 2022, 18:11:52
Alıntı
İBRAHİM SÜNNETCİ  @BRAHMSNNETC1

(https://pbs.twimg.com/media/FQ9QNKaX0AEvOps?format=jpg&name=medium)
MSB 2021 Faaliyet Raporunda MİLDEN Projesi ile ilgili olarak: "MİLDEN Projesi: Milli denizaltıların inşasında önemli rol alacak olan MİLDEN Dizayn Proje Ofisi 19 Nisan 2019 tarihinde kurulmuş olup, yeni çalışma ofisi 22 Mart 2021 tarihinde açılmıştır. Milli denizaltımızın tasarımının hazırlanmasına ilişkin protokol 22 Aralık 2021 tarihinde Tersaneler Genel Müdürlüğü ve ASFAT AŞ arasında imzalanmıştır. Konsept tasarım 25 Ekim 2021 tarihinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığına arz edilmiştir."
Başlık: Cumhurbaşkanı Erdoğan MİLDEN İçin Tarih Verdi.
Gönderen: カメせ - 23 Mayıs 2022, 14:56:00
Alıntı
(https://www.savunmasanayist.com/wp-content/uploads/2022/05/MILDEN-780x470.jpg)
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Milli Denizaltı (MİLDEN) için tarih verdi. Erdoğan, MİLDEN için inşa faaliyetlerine 2025 yılında başlanılacağını açıkladı.

Hızırreis Denizaltısı Havuza Çekme ve Selmanreis Denizaltısı İlk Kaynak Töreni’nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MİLDEN Milli Denizaltı Projesi hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, MİLDEN’in 5-6 yıl içerisinde teslim edilmesinin planlandığını açıkladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından yapılan açıklamada, “Milli dizayn ve milli sistemlerden oluşacak olan milli denizaltımız MİLDEN için hazırlıklarımız devam ediyor. MİLDEN’in inşasına, 2025 yılında GÖLCÜK’te başlayacağız. MİLDEN’i 5-6 yıl içerisinde teslim etmeyi planlıyoruz.” ifadelerine yer verildi.https://mobile.twitter.com/SavunmaSanayiST/status/1528672820351406085?cxt=HHwWisC4rZb197YqAAAA (https://mobile.twitter.com/SavunmaSanayiST/status/1528672820351406085?cxt=HHwWisC4rZb197YqAAAA)
Başlık: HAVELSAN insansız denizaltı sistemleri.
Gönderen: カメせ - 12 Haziran 2022, 13:02:23
Alıntı
HAVELSAN insansız denizaltı sistemleri geliştiriyor.(https://pbs.twimg.com/media/FVCGnJ5WAAE9Foi?format=jpg&name=small)youtu.be/nwXydAT23BU (http://youtu.be/nwXydAT23BU)#havelsan #Efes2022Tatbikatı @HAVELSANResmi @manacar1https://mobile.twitter.com/Dromercay
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Bukrek - 26 Haziran 2022, 12:11:28
STM500 Denizaltısının Üretim Faaliyetleri Başladı:
STM tarafından geliştirilen STM500 Denizaltısı için üretim faaliyetleri başladı. Milli imkanlarla geliştirilen STM500 Denizaltısı, Türkiye için bir ilk niteliği taşıyor.

Türkiye’nin milli imkanlarla geliştirilen ilk denizaltısı olan STM500 Küçük Boyutlu Denizaltı’nın üretim faaliyetlerine başlanıldı. STM500, Türkiye’nin milli imkanlarla tasarlanan ve üretimine başlanılan ilk denizaltısı oldu. Gelişmeyi, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir duyurdu.

Başkan Demir tarafından yapılan açıklamada, “Türk mühendisleri tarafından tamamen milli imkanlarla tasarlanan STM500 denizaltısının üretim faaliyetine mukavim tekne test üretimi ile başlıyoruz. STM500 hem açık deniz hem de sığ sularda görev yapabilecek şekilde tasarlandı. Keşif gözetleme, özel kuvvetler harekâtı, denizaltı harbi gibi taktik ihtiyaçlara cevap verecek donanımları bünyesinde barındıracak STM500, ileri ve modern savaş sistemleri ile donatılacak.” ifadelerine yer verildi.

STM500 Küçük Boyutlu Denizaltı:
‘Küçük Boyutlu Denizaltı’; 550 ton deplasmana, 42 metre boya ve 4500+ deniz mili menzile sahip olacak. Klas kurallarına uygun olarak tasarlanan STM 500; denizatlı savunma harbi, sığ su harekatı, denizaltı harbi, özel kuvvetler operasyonları, mayın harbi ile istihbarat, keşif ve gözetleme görevlerini gerçekleştirebilecek şekilde tasarlanmıştır.
Platform; 18 kişilik mürettebata ek olarak 6 kişilik Özel Kuvvetler ekibi ile 30 gün boyunca 250 metreden derinlerde görev icra edebilirken, 4 adet atışa hazır torpido kovanı ile toplamda 8 adet ağır torpido ve güdümlü füze atış gücüne haiz olmaktadır.

KABİLİYETLER | YETKİNLİKLER

• Denizaltı Harbi
• Özel Harekât
• İstihbarat, Gözetleme ve Keşif
• Mayın Harbi
• Sığ Su Operasyonları
• İnsansız Sualtı/Hava Araçları Operasyonları
• Dalma Derinliği: 250+ metre
• Denizde Kalış Süresi: 30 gün
SENSÖRLER VE SİLAHLAR

• Savaş Yönetim Sistemi
• Seyir Radarı
• Optronik Seyir ve Hücum Periskopları
• Torpido Karşı Tedbir- Aldatıcılar
• Elektronik Destek Tedbirleri (ESM)
• Yüzer Anten (BWA)
• Sonarlar: CAS, CTA, PRS, MAS, IDRS, ONA
• 4 torpido kovanı (Güdümlü Füze uyumlu 2 kovan) ve ilave 4 torpido depolama kapasitesi

ANA TAHRİK SİSTEMİ:

• Kalıcı İkazlı Tahrik Motoru (yaklaşık 1,5 MW)

ELEKTRİK SİSTEMİ

• 2x Dizel Jeneratör
• Lithium-Ion Bataryalar
• Opsiyonel: Havadan Bağımsız Tahrik Sistemi

YAŞAM MAHALLİ

• 18 personel için konforlu yaşam alanı
• +6 Özel Kuvvetler personeli için ilave yaşam alanı
• Kaptan Kamarası
• Aşhane, kuru erzak, buz odaları, ayrı yemekhaneler

https://www.savunmasanayist.com/stm500-denizaltisinin-uretim-faaliyetleri-basladi/ (https://www.savunmasanayist.com/stm500-denizaltisinin-uretim-faaliyetleri-basladi/)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: AeroSpaceEngineering - 26 Haziran 2022, 13:44:59
Lityum-İon batarya kullanmaları hem zor hem riskli ama çok önemli bir kabiliyet  kazandıracaktır. Menzili artmasında sebep olacaktır. Açıkçası Türkiye gibi iç deniz ve adalar denizinden oluşan bir ülke için çok önemli bir kabiliyet. Dünyada hava gücü ve gemisavar gücü arttıkça İHA sistemlerinin ve uydu sistemlerinin uzaktan gözetleme kabiliyetleri arttıkça  ben şahsen denizaltı bana daha önemli geliyor. İstif sınıfı firkateynlerden çok daha kritik ve oyun değiştirici geliyor.Özellikle Atmaca tarzı gemisavar ve ya balistik, seyir füzesi yollayan denizaltılar bence en tehlikeli sistemler.Deniazltını daldırıp adriyatik denizinden bıraksan füzeleri çok büyük tehlike olur Yunanlar için.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Musti19 - 20 Eylül 2022, 19:05:12
Umarım bu denizaltılar içinde alman dizeli almaya kalkmazlar yoksa gene herşey fos..
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Yasar - 20 Eylül 2022, 20:29:35
Umarım bu denizaltılar içinde alman dizeli almaya kalkmazlar yoksa gene herşey fos..
Siemens permasyn diesel ve MTU diesel dışında ne kullanacaklar? Bizimkiler celladına aşık. Sonunda gene onların kapısını çalacaklar.
Japon Söryu denizaltıları Kawasaki diesel motor kullanıyorlar.
İspanyollar kendi AIP sistemlerini geliştirmişler. Bio-Etanol bazlı bu sistemde ana motorda bio-etanol tahrikli. Bizimkiler onlarla da konuşuyorlardı.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: putty - 20 Eylül 2022, 20:46:54
Türkiye ne olduğunun daha farkında olmayan bir eşik ülkedir. Biz kendimizi çok azimle savunma sanayine motive olmuş gelişmemiş bir ülke sanıyoruz. Sanki kaynaklarımızı seferber ettik o yüzden mucizeler gerçekleştiriyoruz. Oysa Türkiye gelişmiş bir devlet olduğu için bunları başarıyor onu daha anlayamadık biz. 2030 lu yıllarda güleceğiz bu derlerimize hatırladıkça. Türkiye kaynaklarnı bir ülküde seferber etmiş Kuzey Kore İran gibi bir ülke değil Kore İspanya İsveç gibi gelişmiş bir ülkedir insan kaynağı ve maheretleri dünyadaki her şeyi başarmaya yeter. Türkün gücünü herkes görecek 2030 larda
Başlık: Milli denizaltı projesi. [MILDEN]
Gönderen: カメせ - 28 Kasım 2022, 20:57:08
Alıntı
ASFAT Genel Müdürü:"Pakistanlı kardeşlerimiz de Fonksiyonel Dizayn Safhasına getirilen Jinnah Sınıfı Fırkateyn Projesi ve dizayn safhalarında önemli aşamalar kat edilen MİLDEN Projesini birlikte hayata geçirme konusundaki konusundaki istek ve heyecanımızı da paylaşmak isterim."

https://mobile.twitter.com/DefenceTurkey/status/1597155153513447424
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Cetin - 07 Ocak 2023, 11:32:54
Türkiye denizaltı çeliği üretebilme kapasitesine ulaştı mı acaba? En önemli konu sanırım bu..
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: KIZILELMA - 10 Ocak 2023, 16:26:10
Türkiye denizaltı çeliği üretebilme kapasitesine ulaştı mı acaba? En önemli konu sanırım bu..

Daha yeni yeni Zirh celigi üretim kapasitesine yatirim yapildi OYAK tan. Bence Deniz alti celigi daha rüyadir. Türkiyenin alt yapisi son 80 senede yok olmaya terk edilmistir.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: sahin1 - 10 Ocak 2023, 19:29:50
80 senelik alt yapı derken kastımız nedir? O tarihlerde alt yapımız mı varmış?
Başlık: [MILDEN] Milli denizaltı.
Gönderen: カメせ - 16 Nisan 2023, 03:41:26
Alıntı
Türkiye'nin 2700 tonluk yerli denizaltı projesi Milden 2025'te başlıyor.

Denizaltıda AİP ve Dikey atım sistemi [VLS] gibi kabiliyetler bulunacak.

(https://pbs.twimg.com/media/Ftv1yG2XsAA5bYv?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/FbkfvtdXkAA7c8F?format=jpg&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/Fbkft-IXgAMaAUp?format=png&name=medium)
(https://pbs.twimg.com/media/Ftwhv1oXsAAoMO6?format=jpg&name=medium)
https://mobile.twitter.com/Yamato_Armada/status/1647180331961729025?cxt=HHwWgoC2-Zzy-tstAAAA
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: serkan1976 - 16 Nisan 2023, 18:00:35
Dikey atım sistemi mi kullanılacak? Bu harika bir haber...4 gözle Gezgin'i de bekliyoruz...
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Tigerfish - 16 Nisan 2023, 18:34:31
Dikey atım sistemi mi kullanılacak? Bu harika bir haber...4 gözle Gezgin'i de bekliyoruz...

Gezginden öte aklıma başka bir şey geliyor….
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Archangel99 - 12 Kasım 2023, 19:39:21
Türkiye ve İspanya'nın, S-80 denizaltısı için birlikte çalışma kararı aldığı iddia ediliyor.

(https://pbs.twimg.com/media/F-u1cd0XgAAhBYR?format=jpg&name=medium)

HaberDenizde․com’un savunma kaynaklarından aldığı bilgiye göre, iki taraf İspanyol Navantia’nın inşa ettiği S-80 denizaltısında beraber çalışma kararı aldı.

Denizaltıların firmanın lisansı altında Türkiye’de inşa edilmesi planlanıyor.

Navantia’nın İspanya donanması için inşa ettiği dört S-80 denizaltısından ilki 30 Kasım’da teslim edilecek. S-80, 3 adet biyo-etanol motoru, 1 adet 3.500 kW ana elektrik motoru ve 300 kW Havadan Bağımsız Tahrik (AIP) reaktörü tarafından destekleniyor. S-80 denizaltısının Havadan Bağımsız Tahrik (AIP) sistemi, bir reaksiyon odası ve birkaç ara Coprox reaktöründen oluşan bir biyoetanol işlemcisine dayanıyor. Hynergreen tarafından sağlanan sistem, biyoetanol’ü (BioEtOH) yüksek saflıkta hidrojene dönüştürüyor. Bu da UTC Power Company tarafından üretilen bir dizi yakıt hücresini besliyor.

S-80, yüzeyde 12 knot (saatte 22 km) ve su altındayken 19 knot (saatte 35 km) azami hıza ulaşabiliyor. 3.200 ton deplasmana sahip olan denizaltı, 81.05 uzunluğa, 11.68 metre genişliğe sahip. Denizaltı 32 kişilik bir mürettebata sahip ve 8 operasyon birimini taşıyabiliyor.

İki ana silahla donatılabilen denizaltıda DM2A4 ağır torpido ve UGM-84 Sub-Harpoon gemisavar füzelerinin kullanılması planlanıyor.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Merzifonlu - 12 Kasım 2023, 20:27:52
İlginçmiş. Etanolü doğrudan yakıt hücresinde yakmak da mümkündü. Ama böylesi tercih edilmiş, yani önce hidrojeni ayrıştır ve sonra yak.

Zamanında seramik membranlı yakıt hücrelerini epeyce bir araştırmıştım. Yakıt hücrelerine aşinayımdır. O yüzden kaynak sormayın, kaynak benim.

Bu denizaltının "Aşil Topuğu" etanol. Etanol çok yanıcıdır. Denizaltı çok iyi planlanmalı ve etanol depoları ana gövdeden izole edilmelidir.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: mavi1991 - 12 Kasım 2023, 21:06:47
Denizaltıların mühendislik zorluğu F16 gibi bir uçaktan daha zormuş, o kadar dar hacme dünyaları sığdırmaları lazım birde o devrelerinin karmaşıklığının yanı sıra sızdırmazlık, güvenilirlik vs .... epey zor iş
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Kaptan-I Derya - 13 Kasım 2023, 01:22:43
Denizaltıların mühendislik zorluğu F16 gibi bir uçaktan daha zormuş, o kadar dar hacme dünyaları sığdırmaları lazım birde o devrelerinin karmaşıklığının yanı sıra sızdırmazlık, güvenilirlik vs .... epey zor iş
Bence bugünün ve geleceğin denizaltısını yapmak dünya üzerindeki en zor mühendislik. Ve dünyadaki çoğu mühendislik dalındaki en uç noktalardan biridir. Malzeme, projeyi yürütme , tasarım , güç sistemleri, metalurji, üretim , hidrodinamik analiz, bilgisayarları ve elektronik donanımları, sonar teknolojisi, aküleri vs vs. Aynı zamanda kuvvet içinde çok kritik bir birimdir denizaltıcılar, bakım personellerinden tutun denizaltı komutanına kadar çok ciddi eğitim ve yetenek gerektirir ve eğitilmesi zordur. O yüzden de değerlidirler. Bu kadar zorlu bir mühendislik ürününde Türkiye diğer alanlarda yaptığı yatırımın çok çok daha azını yapıyor. Ülkenin en iyi mühendisleri teknisyenleri havacılık alanında çalışıyor bu çok güzel ama keşke bir kısmı da deniz ve denizcilik de çalışsa derim. 10.000 civarında MMU için çalışılan mühendis olacak yakın zamanda. Aynısı Milden  içinde olur.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Merzifonlu - 13 Kasım 2023, 01:30:52
Ülkenin en iyi mühendisleri teknisyenleri havacılık alanında çalışıyor bu çok güzel ama keşke bir kısmı da deniz ve denizcilik de çalışsa derim. 10.000 civarında MMU için çalışılan mühendis olacak yakın zamanda. Aynısı Milden  içinde olur.

Kıçında don ve sırtında atlet yoksa, önce onları giyersin. Ceket giymek sonraki iş. Bizim "don"umuz Kaan, "atlet"imiz de Siper. Önce bunları bir envantere alalım.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Kaptan-I Derya - 13 Kasım 2023, 01:33:15
İlginçmiş. Etanolü doğrudan yakıt hücresinde yakmak da mümkündü. Ama böylesi tercih edilmiş, yani önce hidrojeni ayrıştır ve sonra yak.

Zamanında seramik membranlı yakıt hücrelerini epeyce bir araştırmıştım. Yakıt hücrelerine aşinayımdır. O yüzden kaynak sormayın, kaynak benim.

Bu denizaltının "Aşil Topuğu" etanol. Etanol çok yanıcıdır. Denizaltı çok iyi planlanmalı ve etanol depoları ana gövdeden izole edilmelidir.
Enteresan ve kendisine has bir çözüm. Ama Alman’a bağımlı olunacağına bu çözüm İspanyollar için çok daha iyi olmuş. İsveç ve Alman AİP teknolojilerine göre avantaj ve dezavantajları hakkında genel bir bilginiz var mı?
S80 denizaltısı Almanlarla iş birliği yapmaktan daha iyidir. Lakin İspanyolların mühendislikleri hakkında ciddi şüphelerim var. Luan Carlos sınıfındaki güç sistemlerindeki sorun başta olmak üzere ,  Navantia’nın ürettiği gemilerin kalitesi ile ilgili duyumlar çıkıyor. Ayrıca S80 denizaltısını tam 50 ton yanlış hesapladılar. Bunu da unutmamak gerek.
Böyle bir işbirlik gelir mi bilmiyorum. Ama olabilme ihtimali var. Özellikle Cumhurbaşkanı’nın uçak gemisi konuşması sonrası bayağı olası. Belki İspanyollarda TB3 ve Kızılelma ile ilgilenirler. Hem Juan Carlos sınıfını modernize edip kullanmak için hemde kara görevlerinde. Hava savunma sistemlerindede işbirliği yapabileceğimizi düşünüyorum.
https://uskudar.biz/ihbarname/vukuat/ispanyol-denizalt%c4%b1s%c4%b1n%c4%b1n-sorunlar%c4%b1-ve-yans%c4%b1malar.html
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Denizci16 - 13 Kasım 2023, 01:46:44
Arkadaşlar ben mi yanlış hatırlıyorum bu denizaltının bir ortağı Fransa yada isveç değil miydi?S80 için konuşuyorum.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: selcukkocak78 - 13 Kasım 2023, 01:50:49
s 80 de ki en büyük sorun tasarımdan kaynaklanıyordu.gövde ağırlığı özkütle hesaplarında 1 e yakın olduğundan deniz altının dalma çıkma sorunları oluyordu diye okumuştum. hatta ilk testte havuzun dibine çökmüş ve balast atmasına rağmen yüzeye çıkamamış haberlere bile çıkmıştı. ama sonradan tasarımı değiştirip bu sorunu aştılar.
bizim için asıl önemli olan yakıt hücre teknolojisi ve sessizliği
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Denizci16 - 13 Kasım 2023, 04:34:17
Bence stm500 var iken birde tıpkı type209 kopyası 1000-1100 tonluk bir denizaltı düşünseler aıp olmasa bile lityum iyon (lithium-ion) bataryalı tıpkı japon soryu sınıfı gibi denizaltı düşünülebilir sadece kıyılarda da görev yapması isteniyorsa "x"dümen eklenir . Bu şekil hayata geçer Japonlar soryu'dan oldukça memnun.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: yahyaay - 13 Kasım 2023, 08:36:22
Denizaltıların mühendislik zorluğu F16 gibi bir uçaktan daha zormuş, o kadar dar hacme dünyaları sığdırmaları lazım birde o devrelerinin karmaşıklığının yanı sıra sızdırmazlık, güvenilirlik vs .... epey zor iş
tam bizlik, zor olan herşeyi biz yaparız ;-)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Kaptan-I Derya - 13 Kasım 2023, 20:47:55
Arkadaşlar ben mi yanlış hatırlıyorum bu denizaltının bir ortağı Fransa yada isveç değil miydi?S80 için konuşuyorum.
1990’larda İspanyollar Fransızlarla önceden olduklarından biraz daha farklı bir yerli oranı yüksek bir denizaltı projesi başlattı. Bizim Milden ile Reis sınıfının arasında bir yerlilik ve milliliği olan Scorpene sınıfını baz alan bir denizaltıydı. Ve anlaşma 90’ların sonunda bozulunca 2001-2002 gibi kendi S80 denizaltı projesini başlattılar. Tabiki yerlilik oranı eski denizaltılarına göre yüksek olan ama hala yeterli düzeyde olmayan bir S80 yaptılar. Tabi bir yaptılar pir yaptılar. 12 sene sonra (tarih hatalı olabilir) planladıkların sonra aldılar felan. İlk modelleri AİP olacaktı olmayacaktı ile felan geçti. Denizaltı ağır çıktı hesaptan. 7 ile 10 m uzattılar. Bazı elektronik sorunları vs vs oldu. Tabi çok şey öğrendiler. Ama bizim Altay’da ödediğimiz bedeli onlar Denizaltında ödediler. Tabi altyapısı Fransız Scorpene ve bazı kritik ürünleri hala Fransız ve Amerikan. Ama daha özgün ve farklı bir proje bu.
Bizi ilgilendiren böyle bir proje gerçek olabilir ama ondan önce çıkartmamız gereken siyasi, mühendislik vs olarak nice ders var.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Gökbörü - 13 Kasım 2023, 21:52:09
Bir taraftan Reis sınıfı yururken,  diğer taraftan Milden projesi varken bir de bu S80 olmaz diye düşünüyorum...bilmedigimiz olağanüstü bir durum yok ise..

Anlaşmaya bağlı tabii..S80i "T80" yapacak teknoloji transferi, üretimi, satışı vs tüm haklarini verirlerse kısa yoldan Milden projesine döner zaten

Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Tigerfish - 13 Kasım 2023, 22:45:13
Bu haber henüz resmi kurumlardan teyit edilmedi. Ucuz işgücünden yararlanmak için belki İspanyollar denizaltılarını Türkiye’de yaptırtmak isterler ne de olsa bu denizaltı hakkında İspanyollardan fazla geri sayılmayız tam tersi bu konuda tersanelerimiz baya deneyimli. Üstelik almanlar kontrata projenin bitimine kadar bağlı  kalacaklarını sık sık tekrarladılar. Bizi sevdikleri için değil yasal olarak kontrata bağlı kalmaya mecbur oldukları için.

Bizim Milden gelmeden eve alman tasarımı  U-214 hiçbir şeye değişmem.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Yasar - 13 Kasım 2023, 23:13:01
Sn Merzifonlu,
Etanol çok yanıcı doğru. Ama hidrojen daha da tehlikeli. Depolamak çok daha riskli. Sonra 214 sınıfı denizaltılardaki bu H2 tanklarını ancak limanda doldurabiliyorsunuz.
Bioetanol kullanan S80 plus ise içindeki hidrojeni ihtiyaç oldukça size veriyor. O bakımdan gelen raporlara göre S80 plus denizaltısı çok daha emniyetli 214 sınıfına göre.

214 sınıfı denizaltı su altında en fazla 3 hafta kalabiliyor; S80 Plus ise 55 gün kalıyor.
214 sınıfı 1900 ton ve  68m boyunda  ; S80 Plus ise 3000ton ve 81m boyunda. Dolayısıyla daha çok silah taşıyabiliyor.
214 sınıfının 30 mürettabatı var; Daha büyük S80’nin 32 mürettabatı var. Çok modüler ve otonom bir yapısı var.
214 sınıfının 2 adet dizel motoru var (yedekli) ; S80 Plus ın 1 adet dizel motoru var.
214 sınıfının AIP sistemi 2000 saat ile 4000 saat arası kullanımdan sonra yenilenmek zorunda. Bunu sadece Almanya yapıyor.

Burada asıl önemli olan hangisi daha sessiz. Hangisi daha uygun.
AIP sisteminin teknolojisini bize vermedi Almanlar. Bizimkiler uğraşıyorlar ama kolay iş değil.

Benim anladığım Navantia bu denizaltıları Türkiye’de üretip, daha ucuza mal edip piyasa avantajı yakalamaya çalışıyor. Bizim de Milden projesi için “kısa yol” şansımız olabilir bu yeni ve ileri teknoloji ile donatılmış denizaltılar.

Hem TCG Trakya inşası hem de bu denizaltılar ile çok iyi bir sinerji yakalamış olabiliriz İspanyollarla. TFX, ve bilhassa TFX motorunda yaşadıklarımızı Milden’de yaşamayız bu şekilde.

S80 Plus’ın sadece ;
1. Basınçlı üst güvertesinin bir bölümünü BAE Systems yapıyor. (Reis sınıfının bu bölümünü biz inşa ettik)
2. Yakıt hücreleri ABD den geliyor. (G Kore, ABD, Almanya, Çin gibi bir çok ülkede üretimi var)

Geri kalan her şeyi kendilerinin.
Dizel motorunu Navantia İspanya’da MTU lisansı ile inşa ediyor. Geri kalan tüm elektrik motorları ve jeneratörler ile bioetanol motorları ve sistemi İspanyol malı.
Onların da hedefi herşeyi özgün hale getirmek.


Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Yasar - 13 Kasım 2023, 23:14:51
Bu haber henüz resmi kurumlardan teyit edilmedi. Ucuz işgücünden yararlanmak için belki İspanyollar denizaltılarını Türkiye’de yaptırtmak isterler ne de olsa bu denizaltı hakkında İspanyollardan fazla geri sayılmayız tam tersi bu konuda tersanelerimiz baya deneyimli. Üstelik almanlar kontrata projenin bitimine kadar bağlı  kalacaklarını sık sık tekrarladılar. Bizi sevdikleri için değil yasal olarak kontrata bağlı kalmaya mecbur oldukları için.

Bizim Milden gelmeden eve alman tasarımı  U-214 hiçbir şeye değişmem.
Doğru merciden gelen haber S80 işi tamam! (Defencehub)
Bu denizaltı Alman’ın bize verdiği teknolojiden bayağı ileride!

S80’in Milden olmayacağını bilebiliyormusunuz?

Haklısınız ! Almanlar bu konuda sağlam gidiyorlar. Kontratı bozmazlar.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Kaptan-I Derya - 14 Kasım 2023, 00:11:30

Geri kalan her şeyi kendilerinin.
Dizel motorunu Navantia İspanya’da MTU lisansı ile inşa ediyor. Geri kalan tüm elektrik motorları ve jeneratörler ile bioetanol motorları ve sistemi İspanyol malı.
Onların da hedefi herşeyi özgün hale getirmek.
Acaba direkt S80 değil de İspanyolların S90 bizim de Milden diyeceğimiz bir ortak belki daha büyük veya aynı boyutta ama daha gelişmişi olacak şekilde bir denizaltı tasarımı hedefleniyor olabilir mi. Bu hem daha mantıklı geliyor hem de Türk donanmasının gelecek vizyonu ve isterleri açısından daha doğru. Bu iki ülkenin ortaklığı ciddi derecede yakın isterlerse sahip ciddi derece yurtdışına satılabilecek bir platform olabilir. İki ülkede 3 tarafı denizlerle çevrili ve Akdeniz ülkesi. İspanya için okyanus ve bunun getirdiği bazı durumlar var fakat. Türk devleti için de okyanuslar ve ileri coğrafyalar hedef olmalı. Bölgesel  güç hedefimiz var ise. Pazar açısından bir kere dolaylı olarak İspanya ve İspanya ile bağları olan ülkeler var. Bizimde var lakin bizimle yakın ülkeler için bu ürün biraz pahalı biraz teknolojik vs vs . İki ülke kendi becerilerini paylaşımlı şekilde gerçek bir teknoloji transferi ile paylaşıp ortaya çok iyi bir ürün çıkartabiliriz. İki ülkenin de eksik olduğu denizaltıcılıkta bir sürü alt sistem ve genel sistemler var. Lakin MMU hedefinde olduğu gibi bizim içinde onlar içinde, 2 ülke tam bağımsız denizaltısını yapabilir. İki ülkeninde genel savunma sanayisinde önemli tecrübeye sahip, artı olduğu  ve eksik olduğu alanlar var. Sadece Milden olarak bakılmamalı STM500 , muhtelif sualtı araçları, torpido teknolojileri, TF2000,  Kara platformları,  Hava platformları, Uzay platformları var da var. Gerçekten güzel bir gelişme. Ben İspanya’nın ciddi şekilde bu proje ve TCG Trakya başlar ise bizim Siperlere, Altay’a, çeşit çeşit olan Zırhlı askeri araçlarımıza, Aesa Radarlarımıza, İHA platformlarımıza, Hürjet’e, Uydu projelerimize ilgisi olacaktır hatta sipariş verecektir. Bugün Güney Doğu’da Patriotları çekmeyen tek ülke bildiğim kadarı ile İspanyollar. Doğu Akdeniz’de ve diğer ticari alanlarda da önemli işbirliklerine girebiliriz. Ve kendimize üzün süreli Avrupa’da bir müttefik almış da oluyoruz. Zaten çatıştığımız alan da yok aksine biz Avrupa’nın samimiyetsizliğinden dem vuruyoruz. İspanyollardan Avrupa’nın efendisi olan Alman ve Fransızlardan rahatsızlar. İki ülke çalışabilir düzeyde. Tabiki iki ülkede denizaltı gibi bir platform inşaa edecekleri için ciddi şekilde dış ve iç bazı güçlerle mücadele edecek normal bir şekilde. Burada da ortak hedef ve ortak çalışma ciddi derecede önemli.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: mehmet05 - 14 Kasım 2023, 00:19:46
Anlaşılan İspanya denizcilikte yeni ortak. Almanya'nın yerini alıyor. Zaten alabileceği iki alan vardı, Helikopter gemisi vb büyük tonajlı gemiler ile AİP denizaltı. İkisinde de işbirliği içine girmiş olduk. İspanya S-80 ile bizim sosyo politik etki alanımızdaki ülke pazarlarına girmek istiyor veya biz de onlarla işbirliği içinde pazarda olmak istiyor olabiliriz. Ancak İspanya'ya bu ürünlerin Pakistan, Endonezya, Malezya, Körfez ülkeleri, Güney ve Orta Amerika gibi ülkelere ihracat izni çıkar mı bilemiyorum.  Zaten bu tip denizaltılara da Körfez dışında belli başlı ülkelerin parası yeter.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Denizci16 - 14 Kasım 2023, 01:31:44
Etanol yanıcı hidrojen patlayıcı ise etanol daha az riskli gibi geliyor.

Yananı söndürebilirsin ama patlayan madde denizaltı gibi sızdırmazlığa ihtiyaç duyulan yerde patlarsa o zaman sıkıntı

Sn yaşar verdiği bilgiler sonrasında s80'e kanım ısındı

İspanya ile aramız iyi

Beraber uçak gemisi 45-60 tonluk yada siha gemisi

Ve denizaltı işi mantıklı geliyor

S80 ile bizim yapmayı düşündüğümüz S80 denizaltı'larının aynı boyda olmaları sizce tesadüf müdür?

Çünkü boylar aynı

Milden 80 metre
S80 81 metre

Ama bizim type209 ün yani ilk seri 110 tonluk olan type 209 ün kopyasını yapmaya ihtiyacımız var.
Sadece x dümen kullancaz ve tıpkı soryu sınıfı gibi lithium-ion batarya kullancaz 48-52 metre olan bir denizaltı.birde sonar dalgalarına karşı ram benzeri bir maddeyle kaplanacak ve son olarak non magnetic çelik olursa tadından yenmez.

Bence böyle bir denizaltı ege ve Akdeniz'de durumu değiştirir
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Tigerfish - 14 Kasım 2023, 01:51:35
Allah korusun etanol olsun veya lityum Onlar bir tutuştu mu denizaltıyı unut. Her güvenlik deneyimden ne kadar geçmiş olsalar da en ufak bir  arıza faciaya yol açabilir.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: mavi1991 - 14 Kasım 2023, 02:05:35
Contalara bakan personele Allah sabır versin, gemi devrelerinde sürekli kaçak sızıntı olur ve sürekli bakım onarım görürler
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Archangel99 - 14 Kasım 2023, 02:16:08
Türkiye lisansla S-80 denizaltısı üretecek iddiası doğru mu?

(https://www.savunmasanayist.com/wp-content/uploads/2021/07/Reis-Sinifi-Denizalti.jpg)

Geçtiğimiz günlerde sosyal medyada, “Türkiye, İspanyol Navantia şirketi tarafından geliştirilen S-80 Denizaltısını lisans altında üretecek” iddiasına yer veren haber paylaşıldı. Peki, bu iddia doğru mu?

Konunun meraklıları tarafından takip edildiği üzere; Türkiye, halihazırda 2 farklı denizaltı projesi yürütüyor. İlk proje, ‘Yeni Nesil Denizaltı Projesi (YTDP)’ olarak biliniyor. YTDP kapsamında 6 adet Reis Sınıfı Denizaltı’nın, Gölcük Tersane Komutanlığı’nda inşa edilmesi planlanıyor. İlk Türk ‘özgün’ denizaltısının üretileceği ikinci proje ise MİLDEN olarak biliniyor.

Bu iki proje devam ederken geçtiğimiz günlerde bir haber sitesinde, ‘S-80 Türkiye yolunda’ başlıklı bir içerik yayına alındı. İçerikte özetle, “Türkiye ve İspanya, İspanyol Navantia’nın inşa ettiği S-80 denizaltısında beraber çalışma kararı aldı. Denizaltıların firmanın lisansı altında Türkiye’de inşa edilmesi planlanıyor.” ifadelerine yer verildi.

SavunmaSanayiST.com tarafından savunma kaynaklarından edinilen bilgilere göre; ‘Türkiye lisans altında S-80 denizaltısı üretecek’ şeklindeki iddia, gerçeği yansıtmıyor. Halihazırda Türkiye’nin denizaltı tedarik ve üretim planında, herhangi bir değişiklik olmadığı biliniyor.

Özetle Milli Savunma Bakanlığı ve Savunma Sanayii Başkanlığı; Yeni Tip Denizaltı ve MİLDEN projeleriyle yeni denizaltıların tedarikini sağlıyor. Yeni denizaltıların inşa faaliyetleriyle paralel olarak, mevcut denizaltıların idamesi ve yeni yetenekler kazandırılması için STM ana yükleniciliğinde modernizasyon faaliyetleri de sürdürülüyor.

(https://www.savunmasanayist.com/wp-content/uploads/2023/11/S-80-Denizalti.webp)

Yeni Tip Denizaltı Projesi

Alman TKMS firması ile Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) arasında 22 Haziran 2011 tarihinde imzalanarak yürürlüğe giren Yeni Tip Denizaltı Projesi, Gölcük Tersane Komutanlığı’nda 6 adet Reis Sınıfı Denizaltı’nın inşasını kapsıyor.

Yaklaşık %80’lik yüksek yerlilik oranıyla Gölcük’te inşa edilen ilk Reis Sınıfı Denizaltı olan TCG PİRİREİS (S-300)’in, bu yıl içerisinde Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na teslim edilmesi bekleniyor.

(https://www.savunmasanayist.com/wp-content/uploads/2023/11/TCG-PIRIREIS.jpg)

‘Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü Yılı Kutlamaları’ kapsamında İstanbul Boğazı’nda gerçekleştirilen geçit töreninde, PİRİREİS Denizaltısı da görülmüştü. Reis Sınıfı Denizaltılar ile birlikte Türk Donanması, ‘Havadan Bağımsız Tahrik Sistemi (AIP)’ teknolojisiyle fiili anlamda tanışmış olacak.

TCG HIZIRREİS’in (S-331) 2024, TCG MURATREİS’in (S-332) 2025, TCG AYDINREİS’in (S-333) 2026, TCG SEYDİALİREİS’in (S-334) 2027, TCG SELMANREİS’in (S-335) ise 2027 yılında envantere girmesi bekleniyor.

MİLDEN Milli Denizaltı Projesi

Milli Gemi (MİLGEM) Projesi’nin denizaltılara uyarlanmış versiyonu diyebileceğimiz MİLDEN Projesi’ne yönelik tasarım faaliyetlerine, kısa süre önce Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bünyesinde başlanılmıştı. MİLDEN ile Türkiye, ilk kez ‘yerli ve milli’ statüde bir denizaltı platformu tasarlamış ve üretmiş olacak.

(https://www.savunmasanayist.com/wp-content/uploads/2022/08/MILDEN-2.jpg)

MİLDEN, yaklaşık 2 bin 700 ton deplasmana, 80 metre üzerinde boya ve havadan bağımsız tahrik sistemine sahip dizel-elektrik bir denizaltı olarak tasarlanıyor. İlk MİLDEN Denizaltısının, 2030’dan önce Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na teslim edilmesi bekleniyor.

Öte yandan MİLDEN, envanterdeki mevcut denizaltılara kıyasla çok daha gelişmiş sensörlere ve daha fazla silah yüküne ev sahipliği yapacak.

Kaynak: SavunmaSanayiST

İddia yalanlanmış. Türkiye MİLDEN'i kendi imkanlarıyla yapmaya devam edecekmiş.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Denizci16 - 14 Kasım 2023, 03:43:17
Demek ki kendi kendimize gelin güvey olmuşuz,S80 denizaltısı konusunda

Acaba aıp konusunda yardım almadan kendimiz becerebilir miyiz? Ne dersiniz?

Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Merzifonlu - 14 Kasım 2023, 05:52:08
Acaba aıp konusunda yardım almadan kendimiz becerebilir miyiz? Ne dersiniz?

Yakıt hücrelerine aşina olduğum için, evet diyorum. Özel bir yakıt hücresi tipi var, onu öneriyorum: Metal-hava yakıt hücresi. Bence bununla mümkün.

https://en.wikipedia.org/wiki/Metal%E2%80%93air_electrochemical_cell

Bu zımbırtı ne yapıyor? Basitçe ifade etmek gerekirse, aktif bir metali kontrollü şekilde paslandırıyor. Açığa çıkan enerjiyi de doğru akım formunda sistemden çekiyor. Hangi metaller uygun bu işe? En başta Lityum, Alüminyum ve Titanyum var. Ardından Sodyum, Kalsiyum geliyor. Benim denizaltı için önerim, maliyet etkinlik açısından Alüminyum olur.

"Aluminium–air batteries may become an effective solution for marine applications due to their high energy density, low cost, and the abundance of aluminum, with no emissions at the point of use in boats and ships. AlumaPower,[11] Phinergy Marine,[12] Log 9 Materials, RiAlAiR[13] and several other commercial companies are working on commercial and military applications in the marine environment."

Alaman sistemi gibi işler. Tek fark, limanda Hidrojen yüklenmez, onun yerine nano partikül formunda Alüminyum yüklenir. Ha ekleyim, bu nane de en az Hidrojen kadar tehlikelidir!

Bu sistemde aslında dizel motora da gerek yoktur. Bir nevi nükleer yakıtı çok çabuk tükenen nükleer denizaltı gibi olur. O denli verimlidir. Motorun ve yakıtın kapladığı hacme nano-alüminyum depolanabilir.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Heartbang - 14 Kasım 2023, 09:13:52
Acaba aıp konusunda yardım almadan kendimiz becerebilir miyiz? Ne dersiniz?

Yakıt hücrelerine aşina olduğum için, evet diyorum. Özel bir yakıt hücresi tipi var, onu öneriyorum: Metal-hava yakıt hücresi. Bence bununla mümkün.

https://en.wikipedia.org/wiki/Metal%E2%80%93air_electrochemical_cell

Bu zımbırtı ne yapıyor? Basitçe ifade etmek gerekirse, aktif bir metali kontrollü şekilde paslandırıyor. Açığa çıkan enerjiyi de doğru akım formunda sistemden çekiyor. Hangi metaller uygun bu işe? En başta Lityum, Alüminyum ve Titanyum var. Ardından Sodyum, Kalsiyum geliyor. Benim denizaltı için önerim, maliyet etkinlik açısından Alüminyum olur.

"Aluminium–air batteries may become an effective solution for marine applications due to their high energy density, low cost, and the abundance of aluminum, with no emissions at the point of use in boats and ships. AlumaPower,[11] Phinergy Marine,[12] Log 9 Materials, RiAlAiR[13] and several other commercial companies are working on commercial and military applications in the marine environment."

Alaman sistemi gibi işler. Tek fark, limanda Hidrojen yüklenmez, onun yerine nano partikül formunda Alüminyum yüklenir. Ha ekleyim, bu nane de en az Hidrojen kadar tehlikelidir!

Bu sistemde aslında dizel motora da gerek yoktur. Bir nevi nükleer yakıtı çok çabuk tükenen nükleer denizaltı gibi olur. O denli verimlidir. Motorun ve yakıtın kapladığı hacme nano-alüminyum depolanabilir.
Stirling motoru ile çalışan AIP sistemlerinin sıcak kısmında radyoizotop kullanılarak menzil iyileştirilmesine dair çalışmalar yapıldığını okumuştum daha önce. Oluru var mı sizce?
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: SH - 14 Kasım 2023, 10:24:00
Daha yakinlarda Erdogan, bu geminin daha buyugunu yapacagiz demisti. Bu demecin arkasinda populist bir kisim da var tabi ki ama su da bir gercek ki boyle bir sey icin ilk ve en buyuk partner Ispanya olur. Bu isin oluru baska bir seylerin takasi ile mumkun olur gibi. Kisaca ben bu haberin dogru oldugunu dusunuyorum. Her ne kadar bu haber yalanlanmis olsa da bence dogruluk payi var bu haberde.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: serkan1976 - 14 Kasım 2023, 10:39:22
Reis dediyse Tcg Anadolu'nun büyüğünü yaparız... Yalnız bu kadar çok uçak gemisini(!) ne yapacağız onu da açıklarsa daha çok seviniriz...
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Tigerfish - 14 Kasım 2023, 11:37:36
Acaba aıp konusunda yardım almadan kendimiz becerebilir miyiz? Ne dersiniz?

Yakıt hücrelerine aşina olduğum için, evet diyorum. Özel bir yakıt hücresi tipi var, onu öneriyorum: Metal-hava yakıt hücresi. Bence bununla mümkün.

https://en.wikipedia.org/wiki/Metal%E2%80%93air_electrochemical_cell

Bu zımbırtı ne yapıyor? Basitçe ifade etmek gerekirse, aktif bir metali kontrollü şekilde paslandırıyor. Açığa çıkan enerjiyi de doğru akım formunda sistemden çekiyor. Hangi metaller uygun bu işe? En başta Lityum, Alüminyum ve Titanyum var. Ardından Sodyum, Kalsiyum geliyor. Benim denizaltı için önerim, maliyet etkinlik açısından Alüminyum olur.

"Aluminium–air batteries may become an effective solution for marine applications due to their high energy density, low cost, and the abundance of aluminum, with no emissions at the point of use in boats and ships. AlumaPower,[11] Phinergy Marine,[12] Log 9 Materials, RiAlAiR[13] and several other commercial companies are working on commercial and military applications in the marine environment."

Alaman sistemi gibi işler. Tek fark, limanda Hidrojen yüklenmez, onun yerine nano partikül formunda Alüminyum yüklenir. Ha ekleyim, bu nane de en az Hidrojen kadar tehlikelidir!

Bu sistemde aslında dizel motora da gerek yoktur. Bir nevi nükleer yakıtı çok çabuk tükenen nükleer denizaltı gibi olur. O denli verimlidir. Motorun ve yakıtın kapladığı hacme nano-alüminyum depolanabilir.
Stirling motoru ile çalışan AIP sistemlerinin sıcak kısmında radyoizotop kullanılarak menzil iyileştirilmesine dair çalışmalar yapıldığını okumuştum daha önce. Oluru var mı sizce?
kusura bakmayın orasını pek takip edemedim. Radyo izotop olarak tam neyi kastettiniz ve hangi elementten?
Bunlarda radyasyon tehlikesi var
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Heartbang - 14 Kasım 2023, 12:54:39
Acaba aıp konusunda yardım almadan kendimiz becerebilir miyiz? Ne dersiniz?

Yakıt hücrelerine aşina olduğum için, evet diyorum. Özel bir yakıt hücresi tipi var, onu öneriyorum: Metal-hava yakıt hücresi. Bence bununla mümkün.

https://en.wikipedia.org/wiki/Metal%E2%80%93air_electrochemical_cell

Bu zımbırtı ne yapıyor? Basitçe ifade etmek gerekirse, aktif bir metali kontrollü şekilde paslandırıyor. Açığa çıkan enerjiyi de doğru akım formunda sistemden çekiyor. Hangi metaller uygun bu işe? En başta Lityum, Alüminyum ve Titanyum var. Ardından Sodyum, Kalsiyum geliyor. Benim denizaltı için önerim, maliyet etkinlik açısından Alüminyum olur.

"Aluminium–air batteries may become an effective solution for marine applications due to their high energy density, low cost, and the abundance of aluminum, with no emissions at the point of use in boats and ships. AlumaPower,[11] Phinergy Marine,[12] Log 9 Materials, RiAlAiR[13] and several other commercial companies are working on commercial and military applications in the marine environment."

Alaman sistemi gibi işler. Tek fark, limanda Hidrojen yüklenmez, onun yerine nano partikül formunda Alüminyum yüklenir. Ha ekleyim, bu nane de en az Hidrojen kadar tehlikelidir!

Bu sistemde aslında dizel motora da gerek yoktur. Bir nevi nükleer yakıtı çok çabuk tükenen nükleer denizaltı gibi olur. O denli verimlidir. Motorun ve yakıtın kapladığı hacme nano-alüminyum depolanabilir.
Stirling motoru ile çalışan AIP sistemlerinin sıcak kısmında radyoizotop kullanılarak menzil iyileştirilmesine dair çalışmalar yapıldığını okumuştum daha önce. Oluru var mı sizce?
kusura bakmayın orasını pek takip edemedim. Radyo izotop olarak tam neyi kastettiniz ve hangi elementten?
Bunlarda radyasyon tehlikesi var
Plütonyum-238, Polonyum-210 gibi elementler radyoaktif ışıma yoluyla dışarıya ısı yayıyorlar. NASA bu tarz elementlerin etrafına termokupl döşeyerek uzağa giden uydulara elektrik kaynağı olarak kullanıyordu. Bu ısıyı Stirling motoruyla jeneratör çevirmek için kullanırsanız nur topu gibi bir nükleer denizaltınız oluyor.

Radyasyon riski tabii ki de var, ama standart nükleer reaktörlere kıyasla çok çok daha az. Mesela bu saydığım elementlerden yapılan bir jeneratör, en fazla 25 mm kurşun kaplamayla tamamen yalıtılabiliyor.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: SKYWOLF - 14 Kasım 2023, 13:27:54
Ne kadar güç üretebiliyor?
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Kaptan-I Derya - 14 Kasım 2023, 13:36:08
Heatbrang benim soracağım soru biraz kapsam dışı olacak ama nükleer ile alakalı?
Son zamanlarda özellikle Rolls Royce ve birkaç şirket bu konu hakkında ciddi çalışıyor. Modüler nükleer enerji üretim tesisleri. Büyük ihtimalle haberiniz vardır aşağıya link olarak da bırakırım. Türkiye milden projesinin belki ilk başında değil ama sonraki modellerde veya Milden-2 de bu tip bir reaktör kullanabilir mi? Enerji ve tabi kaynaklar bakanı Akkuyu ile ilgili bir konuşmada Türkiye'nin bu tip modüler nükleer enerji kaynaklarına yatırım yapmak istediği ve hatta geliştirmede bulunmak istediğini söylemişti. Bu sistemler galiba kompakt yapıları ile baya teknolojik yapılar. Bide hala gelişme aşamasındalar. RR bayağı çalışıyor ve ilk testlere hazırlanıyorlar basından öğrendiğim kadarıyla.

https://youtu.be/cFFS_P3EnMk?si=QSNzmA88cieKLvdt
https://youtu.be/zU2UFsnS2aA?si=PgOKv8ElLY4BpMDp 
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Denizci16 - 14 Kasım 2023, 14:15:26
Anladım teşekkürler sn Merzifonlu yani diyorsunuz ki biz tamamen sınai ve üretim hakları bize ait aıp sistemi üretebiliriz

Yakıt olarak hidrojen yerine de Nano partikül alimünyum eklemek lazım

Hy100 çeliğinide ürettik

Aklımda bir tek periskop dışarıdan geliyor diye kalmış hensdot'un ürettiği olması lazım,bunuda başka bir kaynak yada millileştirebiliriz heralde.

Peki biz bir denizaltı üretsek nereleri yabancı olmak zorunda kalır.

Hy sınıfı çelik üretmeden önce reis sınıfı%80 yerli idi ona göre düşünün.

Sn. Heartbang stirling motoru isveçlilerinde denizaltılarında düşündekleri ile birbirine benziyor mu?a26 sınıfı isveç denizaltısı olması
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Heartbang - 14 Kasım 2023, 14:31:40
Heatbrang benim soracağım soru biraz kapsam dışı olacak ama nükleer ile alakalı?
Son zamanlarda özellikle Rolls Royce ve birkaç şirket bu konu hakkında ciddi çalışıyor. Modüler nükleer enerji üretim tesisleri. Büyük ihtimalle haberiniz vardır aşağıya link olarak da bırakırım. Türkiye milden projesinin belki ilk başında değil ama sonraki modellerde veya Milden-2 de bu tip bir reaktör kullanabilir mi? Enerji ve tabi kaynaklar bakanı Akkuyu ile ilgili bir konuşmada Türkiye'nin bu tip modüler nükleer enerji kaynaklarına yatırım yapmak istediği ve hatta geliştirmede bulunmak istediğini söylemişti. Bu sistemler galiba kompakt yapıları ile baya teknolojik yapılar. Bide hala gelişme aşamasındalar. RR bayağı çalışıyor ve ilk testlere hazırlanıyorlar basından öğrendiğim kadarıyla.

https://youtu.be/cFFS_P3EnMk?si=QSNzmA88cieKLvdt
https://youtu.be/zU2UFsnS2aA?si=PgOKv8ElLY4BpMDp
Rolls-Royce hali hazırda Kraliyet donanmasında hizmette olan Vanguard sınıfı balistik füze denizaltılarında kullanılan ve Astute sınıfı denizaltılarda kullanılacak olan PWR2 reaktörünü üretiyor. Her bir denizaltında 145 MW/saatlik kapasitesi olan bir reaktör var.
Ürettiğiniz reaktörün SMR olarak sayılması için 300 MW ve altında olması lazım.

Muhtemelen ellerindeki sivil SMR tasarımları da bu reaktörden devşirme olduğu için olası bir ortak çalışmanın meyveleri çok hızlı bir şekilde askeri denizaltılara entegre edilebilir.

Ama nükleer alanda işlerin askeri sanayimizde yakaladığımız hızla ilerlemesini beklemek hayalperestlik olur. Nükleer alanda çalışan ikinci bir Baykar çıkarmadığımız sürece 2040'lardan önce ürün beklemeyin derim.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Heartbang - 14 Kasım 2023, 14:37:16
Sn. Heartbang stirling motoru isveçlilerinde denizaltılarında düşündekleri ile birbirine benziyor mu?a26 sınıfı isveç denizaltısı olması
Benim söylediğim sistem İsveçlilerin kullandığı sistemle aynı. Onlar dizel yakıyorlar Stirling motorunu çevirmek için, benim bahsettiğim ar-ge'de ise kendi halinde duran plütonyumun, polonyumun ısısıyla olur mu diye araştırılıyor.

Hala daha araştırıldığı için güç rakamı veremem, kimse veremez. Ama normal reaktörlü denizaltından daha sessiz olacaktır, onu söyleyebilirim.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Tigerfish - 14 Kasım 2023, 15:19:51
Ne kadar güç üretebiliyor?

Nükleer akülü piller bayağı güç üretebiliyor yani bu teknoloji deniz altılara için eklenebilirse muazzam stratejik bir güç çarpanı olur. Ama ben henüz bu teknoloji denizaltılar için uygulanacağını ben duymadım. Sayın Heartbang bu konuda benim ilgimi çekti. Bir kaynağa veyahut bir duyumu varsa bunu lütfen kendisi bizimle paylaşsın. Dediğim gibi bu teknoloji insansız  araçlarına ve uydular kullanılıyor.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Heartbang - 14 Kasım 2023, 16:26:23
Ne kadar güç üretebiliyor?

Nükleer akülü piller bayağı güç üretebiliyor yani bu teknoloji deniz altılara için eklenebilirse muazzam stratejik bir güç çarpanı olur. Ama ben henüz bu teknoloji denizaltılar için uygulanacağını ben duymadım. Sayın Heartbang bu konuda benim ilgimi çekti. Bir kaynağa veyahut bir duyumu varsa bunu lütfen kendisi bizimle paylaşsın. Dediğim gibi bu teknoloji insansız  araçlarına ve uydular kullanılıyor.
o kaynağı ararken bunu buldum:https://en.wikipedia.org/wiki/Advanced_Stirling_radioisotope_generator

NASA Stirling motor sistemini kullanarak radyoizotop jeneratörlerinin verimini 4 Kat arttırmış.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Kaptan-I Derya - 14 Kasım 2023, 16:44:22
Rolls-Royce hali hazırda Kraliyet donanmasında hizmette olan Vanguard sınıfı balistik füze denizaltılarında kullanılan ve Astute sınıfı denizaltılarda kullanılacak olan PWR2 reaktörünü üretiyor. Her bir denizaltında 145 MW/saatlik kapasitesi olan bir reaktör var.
Ürettiğiniz reaktörün SMR olarak sayılması için 300 MW ve altında olması lazım.

Muhtemelen ellerindeki sivil SMR tasarımları da bu reaktörden devşirme olduğu için olası bir ortak çalışmanın meyveleri çok hızlı bir şekilde askeri denizaltılara entegre edilebilir.

Ama nükleer alanda işlerin askeri sanayimizde yakaladığımız hızla ilerlemesini beklemek hayalperestlik olur. Nükleer alanda çalışan ikinci bir Baykar çıkarmadığımız sürece 2040'lardan önce ürün beklemeyin derim.
Bizim elimizde böyle bir teknolojiyi geliştirmek için çok büyük bir koz geçiyor aslında. 50MW’lık bir nükleer reaktör geliştirme projesini tamamen sivil amaçlı ve geleceğin Türkiye’sinde enerji ihtiyacımız var diye başlatabiliriz. Ve arkadan denizaltı tasarımı için aynı reaktörü denizaltına inşaa etmek için devşirebiliriz. Belki Milden’e yetişmez ki gelişen HBT ve batarya teknolojileri sayesinde Milden’de yerli üretim Sn Merzifonlu’nun dediği gibi yada farklı bir HBT ile üretebiliriz ki bence Milden yerli güç sistemleri ile üretilirse bu yol daha mantıklı ve tasarımlarımız da ona göre yapılmıştır. Ama hem gelecekte 2035+ sonrasında Türkiye’nin nükleer güç olma yolunda hem 5000+ ve daha büyük nükleer denizaltı yapmak için hemde kendi nükleer tesislerimiz ile kendi enerjimizi üretmemiz için bu SMR çok çok elzem bir konu. Türkiye’de bu potansiyel mühendislik olarak var ve önümüzde 10 yılın üstünde bir zamanda var. Kendi mühendislerimizi toplayıp bu projeye kanalize etmek gerekiyor. Tabiki iyi niyetli ve tamamen elektrik üretmemiz için sıfatıyla.Bu reaktörler gerçekten gelecek için çok elzem. Düşünsenize bir askeri tesisi 5MW lık reaktör ile hiç dışarıdan elektrik enerjisini kullanmadan kendi üretim gücüyle elektrik veriyorsunuz. Ve kapladığı alan yok gibi bir şey. Fark edilmesi zor imha edilmesi yerin altına koyulduğu zaman daha zor. Askeri tesisler yer altı tesisleri bazı kritik sanayi tesisleri genel elektrik altyapılarımız vurulduğu zaman üretmeye devam etmesi demek. 100 lerce ihtiyaç var bizim için. Amerikalılar acil ihtiyaç için , tesislerin elektrik ihtiyacı olursa diye kamyon arkasında taşınan reaktörlere çalışıyormuş.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Kaptan-I Derya - 14 Kasım 2023, 18:28:25
Hy sınıfı çelik üretmeden önce reis sınıfı%80 yerli idi ona göre düşünün.
Türk savunma sanayisinin dediği bu yerlilik kapsamı neye göre ölçülüyor bilmiyorum ama kesinlikle çok büyük bir aldatmaca. Bu şey birçok platformdada yapılıyor genel savunma sanayisinde de yapılıyor. ASELSAN mesela hala yurtdışından 1 yılda milyonlarca dolarlık malzeme alıyor. Bu parçalar askeri ürünlerimizde kullanıyor. Bazen en basit ürünler bile Çin’den alınan malzeme ile yapılıyor. Kısacası böyle bir hesaplama yapılacak ise çok kapsamlı bir hesap yapılmalı ve kritik bileşenin kritiklik değerine göre hesaplanmalı vs.
Yoksa basit ve heryerde bulunan bir kabloyu yerli üretmenin çok da elzem tarafı yok,  yerlisi olsa Türk sanayicisi kazanır ve paramız içeride kalır.
Reis sınıflarının , motorları , elektrik motorları, her türlü kaynak cihazları kaynak bileşenleri, çeliği, torpido tüpleri, bazı denizaltı elektronik sistemleri, sonraların bazı bileşenleri, HBT sistemi , sarnıçların kontrol elektronik yazılımları ve elektronikleri, periskop sistemleri, boyası vs vs onlarca ürün Almanya’dan geldi. Şimdi bu kadar saydığım şey ve daha saymadıklarım yüzde 20 mi ediyormuş. Geriye ne kalmış ki yüzde 80 ediyormuş. Personelin yattığı yatağı, yemek yediği masası mı. Yavaş yavaş yerlileştiriyoruz. İnşallah bi gün tasarımdan, mühendisliğine içindeki parçalara hatta hep unutulan ama çok kritik olan üretim için gerekli olan hammadde ve işlenmiş maddelere ve üretimin yapılmasını sağlayan onlarca çeşit makinaya kadar biz üretiriz. Türk savunma sanayisi ve ve genel sanayisi güçlü olmak istiyor ise kendi CNC’sinden tutun kendi Lifhografi makinasına kadar üretmek zorunda ki bu alanda maalesef neredeyse yokuz. Yarın ASELSAN ben üretim artırıyorum dese bu makinaların tamamı yurtdışından geliyor. Bu da önemli bir bağımlılık.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Denizci16 - 14 Kasım 2023, 18:50:03
Sn. Archangel99 un 8. Sayfada paylaştığı s80 haberinde reis için %80 yerli yada milli diyor ona istinaden yazdım
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: fırtına06 - 14 Kasım 2023, 19:34:27
Bu REİS sınıfları ileride bize baş ağrısı yaratabilir onun için MİLDEN'e çok önem verilmesi gerekiyor. AİP teknolojisini Almanlar bize vermediler ve belirli bir saatten sonra bakımlarının Almanya'da yapılmaları gerekiyor o yüzden eğer bu konuda kesin bir anlaşma yapılmadıysa ve Almanlar bakımları yapmaz ise denizaltıların hizmet dışı kalma ihtimalleri var. Bu da MİLDEN'i çok önemli hale getiriyor. Mühendislerimiz AİP teknolojisini çözme konusunda çok çalışıyorlar umarım başarılı olurlar.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: serkan1976 - 14 Kasım 2023, 20:32:37
Bu REİS sınıfları ileride bize baş ağrısı yaratabilir onun için MİLDEN'e çok önem verilmesi gerekiyor. AİP teknolojisini Almanlar bize vermediler ve belirli bir saatten sonra bakımlarının Almanya'da yapılmaları gerekiyor o yüzden eğer bu konuda kesin bir anlaşma yapılmadıysa ve Almanlar bakımları yapmaz ise denizaltıların hizmet dışı kalma ihtimalleri var. Bu da MİLDEN'i çok önemli hale getiriyor. Mühendislerimiz AİP teknolojisini çözme konusunda çok çalışıyorlar umarım başarılı olurlar.
Dediğiniz tehlikenin farkında olunduğu için AİP periyodik bakımlarının  Türkiye'de yapılmasına yönelik altyapı çalışmaları yapılıyor demişti bir forumdaşımız...
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Kaptan-I Derya - 14 Kasım 2023, 20:34:46
Bu da MİLDEN'i çok önemli hale getiriyor. Mühendislerimiz AİP teknolojisini çözme konusunda çok çalışıyorlar umarım başarılı olurlar.
Yerli ve milli MİLDEN zaten KAAN ile beraber Türk sanayi tarihinin en zor ve başarıldığı zaman teknolojide söz sahibi ülke olmanın yollarının döşendiğinin simgesi olacak. Kaan için işe yakışır hakikaten muhteşem bir çalışma var ve 45 gün sonra bir aksilik çıkmazsa uçuracak hale geleceğiz. Aynı çalışma MİLDEN için soru işareti.
Milli AİP sistemini tam olarak nerede çalışıyoruz bildiğiniz bir şey var mı? En son İDEALAB çalışıyordu fakat 2019'dan sonra ne ses çıktı ne seda. Hemen hemen her şey hakkında yaptık yapıyoruz yapacağız vs haberleri alırken MİLDEN hakkında ve MİLDEN'in güç sistemleri hakkında bir haber bile yok. İDEALAB şu an ne durumda bir bilginiz var mı?
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Denizci16 - 14 Kasım 2023, 20:57:50
Bu REİS sınıfları ileride bize baş ağrısı yaratabilir onun için MİLDEN'e çok önem verilmesi gerekiyor. AİP teknolojisini Almanlar bize vermediler ve belirli bir saatten sonra bakımlarının Almanya'da yapılmaları gerekiyor o yüzden eğer bu konuda kesin bir anlaşma yapılmadıysa ve Almanlar bakımları yapmaz ise denizaltıların hizmet dışı kalma ihtimalleri var. Bu da MİLDEN'i çok önemli hale getiriyor. Mühendislerimiz AİP teknolojisini çözme konusunda çok çalışıyorlar umarım başarılı olurlar.

Ben bunu dert etmiyorum en kötü bize bu denizaltıları sattırmak zorunda kalırlar.
Ama bu bize tamamen yerli denizaltı için itici güç olur.sonra Almanya düşünsün iyi bir satıcı yada satım sonrası ömür garantisi vermeyen devlet olarak anılcakları için baksınlar bakalım biryerden bidaha ihale alabiliyorlar mı?

Buyursunlar denesinler işletme garantisi vermemeyi.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Denizci16 - 14 Kasım 2023, 21:43:41
Arkadaşlar sn Selçuk Kozan ve kaner kurt'un S80 denizaltısı konusunda söyleşisi var onu buraya taşıyabilcek var mı?
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: baryshx - 14 Kasım 2023, 23:50:11
Arkadaşlar sn Selçuk Kozan ve kaner kurt'un S80 denizaltısı konusunda söyleşisi var onu buraya taşıyabilcek var mı?

Linkini alıp buraya yapıştır. Sadece link olarakta olur.

Error 404 (Not Found)!!1 (http://www.youtube.com/watch?v=MqNKzG8WiUg#)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Denizci16 - 08 Aralık 2023, 02:32:23
Sefine tersahanesi ve İstanbul teknik üniversitesine bağlı datum denizaltı mühendisliği tarafından geliştirilen bir proje var

Adı ÇAMD(Çok amaçlı mini denizaltı)

2 metre genişliğinde ve 8 metre uzunluğunda

300 metre dalabilen

Sonarları olan

İki adet Orka hafif torpido atan

4 kişilik mürettabatı olan denizaltı projesi bizim gözümüzden nasıl kaçmış anlamadım defence pk'de gördüm.


Ama gerçekten sevindim bu projeye Şu konjektürde çok geç gemi inşa ettiğimiz ve yetersiz donanıma sahip gemilerin olduğu ortamda böyle asimetrik harp unsurlarına yönelik çalışmalar bende huzur bildiriyor

İnşallah stm500 ile birlikte envantere alınır.

Düşünsenize savaş çıksa 2 metre genişliğinde ve 8 metre uzunluğunda bir denizaltıyı üretmek ne kadar süre alabilir ki üstelik hafif torpido atıyor ve 300 metre dalıyor bu muazzam kabiliyet savaş esnasında leblebi gibi üretiriz .

Bizimde artık stm500 ve böyle bir denizaltına ihtiyacımız var.

Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: mavi1991 - 08 Aralık 2023, 14:36:45
Gemi küçüldükçe menzilede küçülüyor, acaba ege için yeterli mi ?
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: putty - 09 Şubat 2024, 20:59:20
Milli denizaltı çeliği yapmışız. Fransızların benzer malzeme çalışması ile ilgili bir yazı anımsıyorum adamlar atom bombası yapmış gibi gururluydular.  Esneme soğuktan etkilenme gibi parametreleri çok zor bir metalürji başarısı sanıyorum.

Error 404 (Not Found)!!1 (http://www.youtube.com/watch?v=LuF7pXIea1Y#)

https://www.youtube.com/watch?v=LuF7pXIea1Y (https://www.youtube.com/watch?v=LuF7pXIea1Y)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Tigerfish - 09 Şubat 2024, 21:53:28
Milli denizaltı çeliği yapmışız. Fransızların benzer malzeme çalışması ile ilgili bir yazı anımsıyorum adamlar atom bombası yapmış gibi gururluydular.  Esneme soğuktan etkilenme gibi parametreleri çok zor bir metalürji başarısı sanıyorum.

Error 404 (Not Found)!!1 ([url]http://www.youtube.com/watch?v=LuF7pXIea1Y#[/url])

[url]https://www.youtube.com/watch?v=LuF7pXIea1Y[/url] ([url]https://www.youtube.com/watch?v=LuF7pXIea1Y[/url])


Bizim denizaltılar için amagnetik demir kaliplari Avusturya’dan geliyordu. Bunun üzerinde daha  iki fırın ekmek yememiz lazım.


Atom bombardibofları dert etmeyin onun üretimi amagnetik kimya bileşiğini metal kalıplardan daha kolay.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: putty - 09 Şubat 2024, 22:23:56
Çeliğin adı HY100. Sanıyorum 100 burada 100 metre derinliğe göre üretilmiş anlamında. Fransız çeliğinin öyküsün dede böyle bir isimlendirme vardı
Yani yaptık demekle her şeyi yaptık bitti anlaşılmamalı derinlik artıkça çeliğin daha da gelişmişi gerekiyor.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Yasar - 09 Şubat 2024, 23:56:28
Çeliğin adı HY100. Sanıyorum 100 burada 100 metre derinliğe göre üretilmiş anlamında. Fransız çeliğinin öyküsün dede böyle bir isimlendirme vardı
Yani yaptık demekle her şeyi yaptık bitti anlaşılmamalı derinlik artıkça çeliğin daha da gelişmişi gerekiyor.
HY80 çelik demek 80000psi (80ksi) basınca dayanıklı çelik demek. HY100 Çelik de 100000psi (100ksi) basınca dayanıklı çelik oluyor.
Oyak’ın satın aldığı Finlandiya şirketi Milux Oy ile Türkiye’de bu kalite çeliklere ulaşmış vaziyette. HY80, 100 ve 130 sınıfı Çelik üretimi yapabiliyoruz artık.
Çeliğin basınca dayanıklılık miktarı arttıkça, kaynak tutma kabiliyetide azalır. Ancak Milux Oy Çelik teknolojisi ile yüksek basınca ve sadmeye dayanıklı ve kaynak yapılabilen HY100 ve HY130 evsafında çelik üretebilmekteyiz artık. Milden denizaltılarına HY100 çeliği vermeye hazırlanıyoruz.

https://www.janes.com/defence-news/news-detail/miilux-oy-to-supply-hy-100-steel-for-turkeys-milden-class-submarines (https://www.janes.com/defence-news/news-detail/miilux-oy-to-supply-hy-100-steel-for-turkeys-milden-class-submarines)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: putty - 10 Şubat 2024, 00:15:11
Bir beğeni ateşledim yaşar. 
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: SH - 10 Şubat 2024, 13:45:19
Sayin Yasar, bunun standardi nedir? Kac olmaliydi bu rakam? 130'dan daha fazlasi mi gerekiyor?
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: AlicanAli__ - 10 Şubat 2024, 17:50:43
Sayin Yasar, bunun standardi nedir? Kac olmaliydi bu rakam? 130'dan daha fazlasi mi gerekiyor?

Akdenizde 100 yeter
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Yasar - 10 Şubat 2024, 20:32:47
Sayin Yasar, bunun standardi nedir? Kac olmaliydi bu rakam? 130'dan daha fazlasi mi gerekiyor?
Sn SH,
HY80 ve HY100 çelikler yeterli aslında.
ABD nın nükleer denizaltilarinda HY80 ve HY100 kullanılıyor.
Yüksek basınç dayanıklılığı daha iyi bir şey değil her zaman.
HY200'de var. Ama kaynak yapamıyorsunuz.

Kullanılan çeliğin HY değeri dışında uygulanan kaynağın dayanıklılığı daha önemlidir. Ayrıca basınca tabi alan hesabı da var bu işin içinde.
Genel olarak HY80 ve HY100 denizaltı çeliği olarak yeterli.

1000m derinlikteki su basıncı yaklaşık 1500psi dır.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: SH - 11 Şubat 2024, 14:36:15
O halde bu denizalti celik olayi bitmistir diye anladim. Hayirli olsun. Bu isin motor teknolojisi kaldi herhalde en zor olarak.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: AlicanAli__ - 11 Şubat 2024, 18:56:42
O halde bu denizalti celik olayi bitmistir diye anladim. Hayirli olsun. Bu isin motor teknolojisi kaldi herhalde en zor olarak.

Motorda bir çalışma yok diye biliyorum, büyük ihtimalle dışardan temin edilir, elimizde bi ton motor projesi var onlar bir bitsin gemi motorlarına da başlanır.

Tf-6000, TF-10000, TF-35000, T-929 motoru, Utku, Batu, PD-180st pd-222st

bi sürü iş var daha
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Merzifonlu - 11 Şubat 2024, 20:46:26
O halde bu denizalti celik olayi bitmistir diye anladim. Hayirli olsun. Bu isin motor teknolojisi kaldi herhalde en zor olarak.

Motorda bir çalışma yok diye biliyorum, büyük ihtimalle dışardan temin edilir, elimizde bi ton motor projesi var onlar bir bitsin gemi motorlarına da başlanır.

Tf-6000, TF-10000, TF-35000, T-929 motoru, Utku, Batu, PD-180st pd-222st

bi sürü iş var daha

Denizaltı alt sistemleri zor sistemler. Yerlileştirilmeleri uzun zaman alacaktır. Kara ve havacılık motorlarıyla da alakaları yok.

Ar-Ge fazındaki motorlar seri imalata girerse, ar-ge bütçesi artar diyeceğim ama; o artan bütçe motorların seri imalatına gidecek. Ezcümle, karadaki ve havadaki ar-ge işlerinin tamamlanmasından, denizciler için bir hayır beklemeyin.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Denizci16 - 11 Şubat 2024, 22:09:02
"Aip "yapamazsakta bu ülkenin yani biz şimdiye kadar çoktan dizel elektrik ve lithium-ion bataryalı type209 1000-1200 ün yerli muadilini yapıyor olmamız lazımdı.Kurşun bataryalar yerine lithium-ion batarya ile hatırı sayılır bir menzil ve hatırı sayılır şu altında kalma kapasitesine sahip bir denizaltımız olur du Japonlar gibi...

Galiba yanlış hatırlamıyorsam japon soryu sınıfında da aip yok fakat oldukça gelişmiş lithium-ion bataryalı bir denizaltısı var.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Yasar - 11 Şubat 2024, 23:51:47
"Aip "yapamazsakta bu ülkenin yani biz şimdiye kadar çoktan dizel elektrik ve lithium-ion bataryalı type209 1000-1200 ün yerli muadilini yapıyor olmamız lazımdı.Kurşun bataryalar yerine lithium-ion batarya ile hatırı sayılır bir menzil ve hatırı sayılır şu altında kalma kapasitesine sahip bir denizaltımız olur du Japonlar gibi...

Galiba yanlış hatırlamıyorsam japon soryu sınıfında da aip yok fakat oldukça gelişmiş lithium-ion bataryalı bir denizaltısı var.
Çok doğru anımsıyorsunuz Sn Denizci16.
Aslında Japon’lar da Soryu Sınıfını AIP li denizaltı olarak inşa ettiler.
Ancak Japon kaptanlar zor durumda sessizce ve hızlı olarak bölgeden uzaklaşabilme kabiliyeti istedikleri için bu serinin son 2 gemisini ve şimdi inşa ettikleri yeni Taigei Sınıfını lithium bataryalı olarak geliştirip devreye soktular.
AIP li gemilerde 3 hafta kadar su altında kalıp 4 knot hıza esir olmamak için lithium bataryalarla 20 knot hıza sahip olup 10 gün kadar su altında kalabilen denizaltıları yeğlediler.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: SH - 12 Şubat 2024, 01:14:05
"Aip "yapamazsakta bu ülkenin yani biz şimdiye kadar çoktan dizel elektrik ve lithium-ion bataryalı type209 1000-1200 ün yerli muadilini yapıyor olmamız lazımdı.Kurşun bataryalar yerine lithium-ion batarya ile hatırı sayılır bir menzil ve hatırı sayılır şu altında kalma kapasitesine sahip bir denizaltımız olur du Japonlar gibi...

Galiba yanlış hatırlamıyorsam japon soryu sınıfında da aip yok fakat oldukça gelişmiş lithium-ion bataryalı bir denizaltısı var.
Çok doğru anımsıyorsunuz Sn Denizci16.
Aslında Japon’lar da Soryu Sınıfını AIP li denizaltı olarak inşa ettiler.
Ancak Japon kaptanlar zor durumda sessizce ve hızlı olarak bölgeden uzaklaşabilme kabiliyeti istedikleri için bu serinin son 2 gemisini ve şimdi inşa ettikleri yeni Taigei Sınıfını lithium bataryalı olarak geliştirip devreye soktular.
AIP li gemilerde 3 hafta kadar su altında kalıp 4 knot hıza esir olmamak için lithium bataryalarla 20 knot hıza sahip olup 10 gün kadar su altında kalabilen denizaltıları yeğlediler.

Yaşar Üstadım bizler neden bu motorları şu anda düşünmüyoruz acaba? Japonlar bize satmazlar mı? Sonuçta denizaltı dediğimiz şey uçak gibi bir şey değil. Yapınca 100 tane yapmıyorsunuz.  ;D

Japonlarla umarım bir şekilde askeri işbirliğine gidebiliriz.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: putty - 12 Şubat 2024, 04:22:14
Denizaltıların mantığını bilmeyen arkadaşlar olabilir. Eskiden beri denizaltılarda bir tane bildiğin motor olur bu motor bataryaları aküleri doldurur sonra gemi elektrik motoru ile hareket eder. Su üstüne çıkınca jeneratör çalışır su altında aküler ile motor çevrilir. 2. dünya savaşında da böyleydi şimdide böyle. Değişen şeyler şunlar. Akü yerine bu yeni nesil piller geçebilir ama bu denizaltının 2. dünya savaşındaki teknolojisini çok değiştirmez. Birde asıl büyük yenilik bataryaları dolduran klasik motor yerine hidrojenden filan ceyran üreten kimyasal yöntemler ortaya çıktı bunlar işte havadan bağımsız ceyran üretme imkanı yarattı. Bataryaları lityum pillerle değiştirmek havadan bağımsız denizaltı üretmek demek değildir sadece klasik bataryayı daha iyi pil ile değiştiriyorsun. Bunu ama neden yapmıyorlar çünkü yeni nesil pillerin korkunç yanma riski var onu denizaltıda milyonda bir bile risk olsa göze alamıyorlar çünkü öyle böyle yanmıyor bir otobüsü tüm kapılarını açsanız içindekilerin kaçmasına izin vermeyecek sürede yakabiliyor. Bunu deneyen var önlem aldım diyen var güvenen var güvenmeyen var ama sonuçta bu malzeme cayır cayır bir malzeme

Bakın bırak otobüsü üstündeki adam bile kaçmaya fırsat bulamadı yaralandı
Error 404 (Not Found)!!1 (http://www.youtube.com/watch?v=_3raKu42iBU#)

https://www.youtube.com/watch?v=_3raKu42iBU (https://www.youtube.com/watch?v=_3raKu42iBU)
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: mehmet05 - 12 Şubat 2024, 05:17:19
Buradan zırhlı araçlara gelirsek, zırhlı araclarda pil kesinlikle iç alandan yalıtılmış ve piller anında tahliye edilebilirse, araca ise 10-20 dk bile olsa yedek kısıtlı güç sağlayabilecek yine yalıtılmış güç kaynağı olmalı. Yoksa yangın patlama riskine karşı hidrolik yerine elektrik takat kullanıp, mühimmatı yalitmis iken pil çok daha büyük risk getirir.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: putty - 12 Şubat 2024, 05:25:29
Sezgilerimize güvenerek çıkarım yapacaksak eğer medeniyetimiz bu piller ile ilgili endişeleri mutlaka aşacaktır çünkü insanlığın tüm umutları bu pillerin üzerine inşa ediliyor şu anda. Benim ilmim yetmiyor anlatmaya ama internetten herkes gibi ceyranlı arabaları filan takip ediyorum oradan anladığım sodyum iyon piller gibi yada katı hal piller gibi bir çok çalışma var. Eninde sonunda insanlar güvenli ucuz yüksek kapasiteli hızlı şarjlı piller ile sorunlarını yeterli seviyede çözecekler.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Denizci16 - 12 Şubat 2024, 07:53:30
Konu denizaltı ama benimde dikkatimi çeken Toyota motorları var ...

O konuyuda buraya taşımak lazım içeriğini izleyeyim biraz bahsedelim.

Yine aynı şekil 10 kg lık motordan 40 bg güç almışlar

Bu bahsettiğim motorlar içten yanmalı olabilir.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: MeACuLpA - 12 Şubat 2024, 09:28:59
yahu denizin altinda oksijen en pahali element. icten yanmali motor icin gerekli oksijeni, murettabinin oksijeninden veremezsiniz diye dusunuyorum. Denizalti motoru dedigimiz herhalde pervaneyi ceviren 'elektrik motoru'. Elektrikli araclar gibi dusunuyordum ben bu zamana kadar. Li-Ion pillerdeki yanma ve patlama sorunlari, daha sonra Li-FePo4 dedikleri, lityum demir fosfat kimyasindaki yeni nesil piller ile giderildi. Hatta youtube'de o pillerin maktap ile delindigi, atese atildigi videolari gorebilirsiniz. Daha ucuza uretilebilmelerine karsin, maalesef Li-Ion piller kadar agirligina gore kapasitesi bulunmuyor. Yani daha agir ve daha az kapasiteli. Tesla yeni model 3'lerinde bu kimyasal formullu pilleri kullaniyor. Denizalti, tank gibi yerlerde bu versiyonu kullanilabilinir. Solid state yani kati haldeki lithium pilleri de en nihayetinde havadaki oksijen (Lithium air piller) ile temasa girip elektrik uretiyor. Ben sanmiyorum ki, hic kimse denizaltidaki oksijeni motor ile ya da elektrik uretici ile paylasmak zorunda kalmak istesin.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: putty - 12 Şubat 2024, 10:02:56
Denizin altında zaten motor çalışmıyor oksijen alacak kadar su üstüne çıkıyor o zaman dizel motor çalışıyor onunla aküleri dolduruyor sonra dalıyor akü ile gidiyor. Havaya bağımlı bu oluyor mecbur dizeli çalıştırmak için su yüzüne çıkma. Havadan bağımsız ise detayını bilmiyorum ama mesela hidrojen pili gibi kimyasal yollarla ceyran üretip pilleri dolduruyor o zaman su yüzüne çıkmak zorunda kalmıyor. Lityum pil kullanmak bu tartışmanın dışında başka bir mevzu oluyor. Her durumda denizaltılarda aküler var onların doldurulması lazım ister jeneratörler eski usul olur ister başka yolla olur. Bu pilleri yeni teknolojilerle lityum pile çevirmek tabi ki çok faydalı bir şey ama bu havadan bağımsız denizaltı ile alakası olmayan dolayısı ile geminin motoru enerji kaynağı ile lakası olmayan bir başka tartışma konusu.

Konuya dönersek ben havadan bağımsız denizaltı sistemleri için gereken teknolojinin Türkiye'de üzerinde çalışılıp yapılmaması için hiç bir büyük teknolojik engel görmüyorum. Bunlar sonuçta bilinen basit kimyasal işlerle ceyran üretme yolları bir teknolojik zorluk yoktur fikrimce.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Yasar - 12 Şubat 2024, 13:22:38
Havadan bağımsız İtki, AIP (Air Independent Propulsion) teknolojisi yukarıda anlatıldığı gibi hidrojen yakıt hücresi sistemi ile çalışan ve elektrik üreterek bataryaları dolduran bir yöntem.
Ancak bu sistemle elde edilebilen hızlar 4-5 knot. Daha fazla hız yaptığınızda bataryaları çabuk tüketiyor ve yeterli şarj yapamıyorsunuz.
AIP denizaltilarda konvansiyonel dizel ve akü var zaten. Gerekirse denizaltı bu sistemle tahrik alabilir.
Burada önemli olan, Japonların gelistirdikleri Lityum pil sistemi ile 10-12 gün su altında kalabilecek denizaltı yapmış olmaları. Bu piller ile yüksek hızda sessiz seyir ve görev yerinden çabuk kaçabilecek bir denizaltı tahrik sistemi geliştirmiş olmaları.
Lityum suyu görünce patlayarak yanan bir madde. Denizin altında bu madde ile mücehhez bir batarya dan söz ediyoruz. (Sodyumda suya atıldığında patlayan bir madde. Ama zehirli ve aktif Klor gazı ile birlesince yediğimiz tuz oluyor. Lityum da Japonların emniyetli hale getirip bataryalar uyarladikları anlaşılıyor. Lityum bataryalar hem daha uzun şarj tutuyor hem de daha verimliler. Bizde de bu konuda çalışmalar var. Milden için düşünülüyor.

Yalnız bir nokta daha var üzerinde konuşulması geteken; o da Navantia'nın geliştirdiği AIP sistemi; ABD menşeli bir teknoloji kullanıyor ve iddia edildiğine göre, yüksek hizlarda tahrik sağlıyor. Alman AİP sisteminden 10-15 gün daha uzun su altında da kalabiliyor denizaltı.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: selcukkocak78 - 12 Şubat 2024, 22:59:08
Denizin altında zaten motor çalışmıyor oksijen alacak kadar su üstüne çıkıyor o zaman dizel motor çalışıyor onunla aküleri dolduruyor sonra dalıyor akü ile gidiyor. Havaya bağımlı bu oluyor mecbur dizeli çalıştırmak için su yüzüne çıkma. Havadan bağımsız ise detayını bilmiyorum ama mesela hidrojen pili gibi kimyasal yollarla ceyran üretip pilleri dolduruyor o zaman su yüzüne çıkmak zorunda kalmıyor. Lityum pil kullanmak bu tartışmanın dışında başka bir mevzu oluyor. Her durumda denizaltılarda aküler var onların doldurulması lazım ister jeneratörler eski usul olur ister başka yolla olur. Bu pilleri yeni teknolojilerle lityum pile çevirmek tabi ki çok faydalı bir şey ama bu havadan bağımsız denizaltı ile alakası olmayan dolayısı ile geminin motoru enerji kaynağı ile lakası olmayan bir başka tartışma konusu.

Konuya dönersek ben havadan bağımsız denizaltı sistemleri için gereken teknolojinin Türkiye'de üzerinde çalışılıp yapılmaması için hiç bir büyük teknolojik engel görmüyorum. Bunlar sonuçta bilinen basit kimyasal işlerle ceyran üretme yolları bir teknolojik zorluk yoktur fikrimce.

Deniz altılarda bulunan dizel sistemler denizin altındaykende çalışırlar. çıkan egzos gazı kompresörlerle başınçlı tüplere sıkıştırılırlar. ayrıca o2 de depolanmış vaziyette bulunur dizel sistemler için.
tanklarda depolanan co2 limitlerine ulaşınca denizaltı yüzeye çıkar ve yüksek basınçlarla co2 yi havaya püskürtür. gereken o2 alınıp fazlasıda sıkıştırılınca tekrar su altına dalabilirler.
bizimkilerin kritik kütle co2 projesi vardı. denizaltında depolanan co2 lerden enerji üretmekle ilgil. yeni tip bir aıp sistemi olabilecek bir projeydi son durumunu bilmiyorum ama prototiple denemeler yapılmıştı.co2 ısıtıldığında 16 kat genleşerek türbinleri çevirebilecek basınca ulaşabilmektedir. kapalı bir sistemle sürekli bir enerji döngüsünü çok küçük müdahalelerle kazanabiliyorsunuz bu sistemle.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: selcukkocak78 - 13 Şubat 2024, 00:54:45
darpa nın deniz altıların yüzeyde bıraktığı co2 iziyle yakalanması yada takip edilmesiyle ilgili projesi vardı. yaptılar mı yapmadılar mı bilmiyorum.nükleer denizaltılarda bu sorun yok dolayısı ile ses ve titreşim sadece reaktörlerindeki su pompalarından kaynaklanıyor.
dizel denizaltılar denizin altında eğer tehlike söz konusu değilse dizel motoru çalıştırabiliyorlar ve elektrik üretebiliyorlar.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Türkay - 13 Şubat 2024, 13:44:23
   Sessizlik dışında sonarda daha az görünürlük için ne gibi sistemler var? Milden de bu konuda bizim yaptığımız bir çalışma var mı?
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Denizci16 - 13 Şubat 2024, 15:13:40
Benim bildiğim sonar dalgaları emmek için ram yani radar absorbe eden sistemlerin bir benzeri denizaltılarda kullanılıyor.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: selcukkocak78 - 13 Şubat 2024, 15:53:03
Kauçuk turevli yumuşak malzemeler var gövde bunlarla kaplaniyor. Ama belli bir derinlikten sonra malzeme basinctan katı hal davranışı sergilediginden dolayı sonar yansıtma özelliği kalmiyor
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: OKÇULAR - 14 Şubat 2024, 01:10:58
Benim bildiğim sonar dalgaları emmek için ram yani radar absorbe eden sistemlerin bir benzeri denizaltılarda kullanılıyor.

Alman ve İtalyan donanmalarının kullandığı 212 sınıfı denizaltıların dış yüzeyleri 214 sınıfından farklı. Çıplak göz ile bile ayırt edilebiliyor. Türkiyenin özgün RAM yalıtımı için çalışması vardı. Evvelce S&H dergiside gölcükte inşa ediken 209 sınıfının gürültü ve sessizliği için sarf edilen malzemenin 25 ton dan ağır olduğu yazılıydı. Anladığım kadarıyla neticeye ulaşılarak aynı yetenekte olan diğer denizaltılardan daha sessiz bir gemi inşa edebilmiştik. Reis  sınıfının inşasının uzamasını biraz buraya bağlıyorum. Yüklenici HDW firmasının önümüze koyduğu yapının dışına çıktık. Birşeyler denedik, ekledik ve test ettik. Şimdilik TCG Pirireis'in yüzeyinde dikkat çeken değişiklik yok.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: MeACuLpA - 14 Şubat 2024, 05:52:54
RAM degil de, SAM mi desek acaba? Suyun icinde elektromagnetik dalga ise yaramiyor cunku.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Yasar - 14 Şubat 2024, 08:43:33
RAM degil de, SAM mi desek acaba? Suyun icinde elektromagnetik dalga ise yaramiyor cunku.
+1
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Denizci16 - 14 Şubat 2024, 09:25:15
Sonar dalgalarını absorbe eden malzeme "sam" gayet mantıklı.
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: Denizci16 - 14 Şubat 2024, 09:34:51
Birde elektromagnetik anomali'yi yani cismin çekim kuvvetinden veya mıknatıslanma özelliğinden faydalanarak tespit eden sistemler var buna karşılık non magnetic malzemeler var bunda hangi aşamadayız acaba?

İsveç denizaltıları ile type 212 nın bu şekilde yapıldığı söyleniyor.

Bende bu ram veya sam malzemesini sn.selcuk koçağın dediği gibi kauçuk benzeri bir malzeme olarak geliştirildiğini duymuştum
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: AlicanAli__ - 06 Mart 2024, 16:36:20
https://www.msb.gov.tr/Content/Upload/Docs/2023%20Y%C4%B1l%C4%B1%20Faaliyet%20Raporu.pdf (https://www.msb.gov.tr/Content/Upload/Docs/2023%20Y%C4%B1l%C4%B1%20Faaliyet%20Raporu.pdf)

(https://pbs.twimg.com/media/GH-8BmQW0AANxUp?format=jpg&name=medium)

Haberler güzel, 2025te milden başlıyor,
Başlık: Ynt: MILDEN (Milli denizaltı projesi)
Gönderen: serkan1976 - 06 Mart 2024, 17:19:28
Harika haber