Bir başarısızlık anında kimse başarısızlığın faturasını BAE mühendislerine kesmeyecek , kimsenin başarıyı da BAE mühendislerine mal etmeye hakkı olamaz. F-16, F-35 , yolcu uçakları parçaları, KT, Hurkus, Atak, Gökbey, Hürjet derken adım adım TUSAŞta bilgi tecrübe birikti, bunun ürün haline gelmesi için sinerji ve altyapı oluştu. Tecrübeli firmalardan, mühendislerden faydalanılarak çalışılması da beni şaşırtmıyor. Ancak yabancı mühendislerin bu tip projelerde iyi öğretmen olduklarını hemen hiç duymadım. Belki bir Meko ve Ay sınıfı, onun dışında hayır...
İlk satır için , Aynen. Ek olarak;
Hiç bir firma bir başkasına teknoloji transferini isteyerek ve ücret almadan yapmaz. BAE Systems, UK yönetimi ne kadar her türlü bilgiyi vereceksiniz dese de, hayati hassas bilgileri vermez. Geri kalanını da ücret karşılığı verir.
Tusaş ve BAE Systems, işin başında oturmuş ve Stealth bir savaş uçağını bizim isterlerimize göre, Tusaş’ın imal edebilmesi için gerekli hangi verilerin Tusaş’a, hangi ücret karşılığı devredileceği konusunda bir anlaşma ve protokol imzalamışlardır.
Bu verilerin alınması ile zaten BAE System, kontratın belli şartlarını yerine getirmiştir. Ayrıca, yanlış anımsamıyorsam, BAE System bazı elemanlarını çalışır pozisyonda tutmak için Tusaş’ta görevlendirecekti. Bu elemanlardan performans almak onları çalıştıran Tusaş bölüm müdürlerine kalmış bir iştir.
İşin geri kalan kısmı ki asıl burası önemlidir; Tusaş mühendis ve ekiplerince becerilmiştir. BAE Systems, yeri geldiğinde, püf noktası olabilecek konularda yardımcı olmuştur. Bizimkilerin cesaret edip düğmeye basmakta çekindikleri noktalarda moral desteği olmuşlardır. Günün sonunda 2028’de uçacak uçak 2024’te uçmuştur.
Aynı şey şu anda, belli bir oranda, RR Kale ile devam ediyor. TEİ’nin 2034’de hazır edebilirim dediği TF35K motoru büyük olasılıkla 2028’de uçacak.