O kadar yazdım yazdım, gönder tuşuna bastım gönderi gitmemiş. Tekrar yazıyorum:
Gizlilik teknolojisi barındıran uçaklarda, "gizli uçuş" diye tabir edilen bir uçuş şekli vardır. Bu ya gece yüksek irtifalarda olur ya da tam tersi aşırı alçak irtifada olur. Örneğin F-117'ler gece aşırı düşük (yaklaşık 150 m) irtifalarda uçmak için tasarlanmıştır. Yer tabanlı radarlar Dünya'nın eğimi, yeryüzü şekiller gibi sebeplerden ötürü hedefleri doğrudan görüş hattına girene kadar göremez; bu da tepelik araziden yaklaşan, hızlı, alçaktan uçan bir uçak için radarın tepesine gelene kadar gizli kalabilmeyi mümkün kılar. Hava araçların takılan radarlar da satıha yakın uçan uçakları tespit etmekte zorluk çeker; çünkü radar yansımaları, yerden gelen gürültülü yankı deseni ile uçağın radar izini karıştırır. TİSU'nun da satıha yakın uçuşlar yapacağını düşünüyorum. İlaveten F-117 uçakları, satıha yakın uçtuklarından yeryüzü ve beşeri kaynaklı engebelerden bilgisayar konrolü ile kaçınmak durumunda kalır. Buna dayanarak TİSU'nun da öteki MİUS gibi otonom ve sürü yeteneklerinin üzerinde çalışılacağını tahmin ediyorum. Yine TİSU'nun siyah rengine aldanarak gece görev icra edeceğini söyleyebilirim. Elektronik harp kabiliyetine sahip olması da onu son zamanlarda türemeye başlayan pasif radarlara karşı korunaklı kılıyor. Bu şekilde bir derin taarruz uçağına ihtiyaç var idi. KE ile kıyaslayınca birbirinin muadili değil, tamamlayıcısı durumuna olan iki sistem gördük. Kısıtlı insan ve mali kaynakları böyle verimli kullanmak gerek.
Ayrıca burada "VLS" isminde bir kullanıcı "globalhawk"a benziyor diyordu. Şu görüntüye bakıp beynimin tüm sinir demetlerini benzer nokta bulmak için harcıyorum gene benzer bir nokta bulamıyorum. Ya arkadaşın bilgileri eksik idi ya da birden fazla İHA projesi var.