AYEK TOPLANTISI DÜZENLENDİ
Kremlin'de 23 Aralık'ta Rusya, Beyaz Rusya, Kazakistan, Ermenistan ve Kırgızistan devlet başkanlarının bir araya geldiği Avrasya Yüksek Ekonomi Konseyinin (AYEK) toplantısı düzenlendi.Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkiler, "son 500 senenin en parlak dönemini yaşıyor." Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu, 15. ve 16. yüzyıllarda Altın Orda Devleti’nin çöküşü, Moskova’nın Cucilerin hükümranlığından çıkması ve Osmanlı İmparatorluğu'nun yükselmesiyle bağlantılı tarihî olayları kastederek bugünkü durumu bu şekilde açıklıyor: "Biz bugünkü durumda o dönemde bugünkü Avrasya'nın neredeyse tamamını içine alan Cuci ulusunda yaşananları yeniden canlandırmıyoruz sadece Türk siyasetçilerin Avrasya politikasına temel oluşturulması bakımından tarihî konuların yeniden anlamlandırılmasına ilişkin yaklaşımını belirtiyoruz."
AYEK TOPLANTISI DÜZENLENDİ
Yayın Organı : Regnum
Yayın Tarihi : 24 Aralık 2014
Ülke : Rusya
Yazar : Stanislav Tarasov
Çeviri Şekli : Özet
Görsel Kaynak : AA
Kremlin'de 23 Aralık'ta Rusya, Beyaz Rusya, Kazakistan, Ermenistan ve Kırgızistan devlet başkanlarının bir araya geldiği Avrasya Yüksek Ekonomi Konseyinin (AYEK) toplantısı düzenlendi. Avrasya Ekonomi Komisyonu Çalışma Grubu Başkanı Viktor Hristenko'nun da katıldığı forumda Avrasya Ekonomi Birliği ve bünyesindeki organların işleyişiyle ilgili konular ele alındı. Ermenistan 2 Ocak 2015'ten itibaren AYEK'in tam üyesi olacak. Kırgızistan ise birliğe girmek için anlaşma imzaladı bile. Sovyetler Birliği sonrası coğrafyada ülkeler arasındaki entegrasyon süreçlerinin coğrafi kapsamını genişletebilecek devletlerarası bir yapı çalışmaya başlıyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in söylediklerine göre "Viyetnam ile serbest ticaret anlaşmasının hazırlık çalışmalarında son aşamaya girildi. Türkiye, Hindistan ve İsrail ile de benzer anlaşmalar üzerinde çalışılıyor." Güneydoğu Asya Ülkeleri İşbirliği Örgütü (ASEAN) ve Güney Amerika Ortak Pazarı (MERCOSUR) ile de karşılıklı anlayış memorandumları hazırlanıyor. Ayrıca Avrasya Birliğinin şu aşamalı adımları atması planlanıyor: 2016'da ortak eczacılık ve 2019'a doğru ortak elektrik pazarının oluşturulması, 2025'e doğru ise ortak gaz, petrol ve petrol ürünleri pazarının oluşturulması. AYEK üyeleri 10 sene sonra birliğin finans pazarını düzene sokacak bir organın da çalışmaya başlamasını planlıyor.
AYEK aşamalı bir şekilde olgunlaştı. Bu örgütün katılımcıları entegrasyon bağlarının geliştirilerek bundan kazanç sağlanmasını ön plana koydu. Ancak Ukrayna'daki gelişmeler bu süreci siyasileştirdi. Batı bu gelişmeleri, Sovyetler Birliği sonrası coğrafyada tam bir birliğin şekillenmesini geciktirecek finansal ve ekonomik yaptırımlar uygulamak için bahane saydı. Deutsche Welle'de yazılanlara göre "hasıl olan durumda AYEK'in işlemeye başlaması, Batı'da Rusya'nın AB'nin kendinden uzaklaşmasına karşı yaptığı hamle olarak algılanıyor. Ancak liberal demokratik Avrupa için tehdit teşkil eden şey hiç de bu proje değil."
Interntaional Herald Tribune, Batı, Rusya'ya karşı bugünkü politikasını sürdürürse "ara çizgisi Ukrayna'nın doğusuna kayacak, merkezi sadece Brüksel ve Moskova’da değil, İstanbul da olan iki kutuplu Avrupa’nın oluşacağı tahmininde bulunuyor.
Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkiler, "son 500 senenin en parlak dönemini yaşıyor." Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu, 15. ve 16. yüzyıllarda Altın Orda Devleti’nin çöküşü, Moskova’nın Cucilerin hükümranlığından çıkması ve Osmanlı İmparatorluğu'nun yükselmesiyle bağlantılı tarihî olayları kastederek bugünkü durumu bu şekilde açıklıyor. Biz bugünkü durumda o dönemde bugünkü Avrasya'nın neredeyse tamamını içine alan Cuci ulusunda yaşananları yeniden canlandırmıyoruz sadece Türk siyasetçilerin Avrasya politikasına temel oluşturulması bakımından tarihî konuların yeniden anlamlandırılmasına ilişkin yaklaşımını belirtiyoruz.
Davutoğlu, daha 2012'de Avrasya'da bugün kurulan AYEK'e karşı bir proje teşkil edecek, Avrupa Birliği benzeri bir birlik kurma çağrısında bulundu. Gördüğümüz gibi durum değişti. Türkiye AB'ye girerse sadece egemenliğinin bir kısmıyla vedalaşmak zorunda kalmayacak, aynı zamanda "herkesten birisi" olacak. AYEK ile iş birliği ise Türkiye'nin Avrasya'nın lider devletlerinden biri olarak statüsünün çizecekti. 170 milyon tüketicinin olduğu, ürün, hizmet, sermaye ve iş gücünün bir yerden başka bir yere özgürce götürüldüğü bir pazar açma imkânına kavuşmasından hiç bahsetmiyorum bile. Hele de AYEK’in kendini AB ile yan yana koymadığını, Türkiye'nin önüne "ya ben, ya o" şeklinde bir tercih koymadığını düşünürsek.
Ancak Ankara'nın bir tercih yapması gerekecek. Mevzubahis olan AYEK üyesi Ermenistan ile ilişkilerinin normalleşmesi ihtimalidir. Örneğin Türkiye, Kafkasya'da yeni bir güvenlik sisteminin en uygun müttefiki olabilir. Bunun yanı sıra NATO üyesi olmaya devam edebilir, tabii kendi menfaatlerini gözeterek hareket ederse. Ermenistan'ın AYEK'e alınması söz konusu olduğunda Kazakistan da aynı şekilde davrandı. "
Savas kismiyla yok ama Siyaset ve ticaretle ilgili...
http://www.byegm.gov.tr/turkce/haber/kgao-ile-turkiye-is-birligi-yapmaya-hazirlaniyor/74039