Kısacası batan geminin malları bunlar.
Müttefikler Almanların sadece bilimadamlarını almakla kalmamış, tüm fabrikalarını, hatta demiryollarını bile sökmüşlerdi. Almanların o günkü durumlarıyla şimdiki durumlarına bakın. Bir de bizim durumumuza bakalım isterseniz. Almanlardan çok daha önce yanmış, yıkılmış bir imparatorluğun kıvılcımları üzerine büyük yokluklarla kurulmuş ve ilk 10 yılında büyük atılım göstermiş bir ülke. Peki sonrasında ne hallerde?
Silahlanma yarışı teknolojiyi oldukça ilerletiyor. 2. dünya savaşı buna güzel bir örnek. Tabi sonuçta malesef kaybedenler oluyor. Almanlar gibi... Silahlanma yarışı daha sonrasında ABD ve SSCB arasında artarak devam etti. Sonuçta testilerden biri kırıldı. ABD ekonomisi için savunma sanayi büyük öneme sahip. ABD ordusunun sahip olduğu techizat kimsede yok. Bir o kadarı da dışarıya satıyorlar. Böyle bir gelir kaynağı gözden çıkarılabilir mi? Dünyanın her köşesinde sürekli gerilimler yaratmak, çatışmalar çıkarmak vs kimin işine yarar? Örneğin Türk-Yunan gerilimi... Bir taaf bir silah alırsa diğeri de benzerinden denge sağlamak adına alıyor. Yunanlılar gibi Türk paranoyasına sahip bir ülke oldukça pek çok savunma kuruluşu asla batmaz.
Tabi bu dev sektörün tatmıyla ayakta kalabilmesi için Yunanistan yetmez. Yeni ve sürekli gelişen tehditler yaratmak gerekir. Örneğin Irak'ın olmayan kimyasal silahları, İran'ın bir türlü gerçekleştiremediği nükleer silahları, Ladin gibi teröristler vs vs... Kanla beslenen çok nasıl olsa.