Olağanüstü durumlara olağan tepkiler vererek/ sıradan önlemler alarak müdahale ederseniz başarı şansıniz düşük olur...
Ne şiş yansın ne kebap ile depreme hazırlıkta çok ilerleyebilecegimizi düşünmüyorum...
Benim çözüm önerim:
1. Aşağıdaki maddeleri hayata geçirebilmek için gerekli yasal düzenlemeleri içeren ve depremi milli güvenlik sorunu olarak kayda geçiren bir deprem seferberlik yasası çıkarılmalı. Az orta çok hasarlı gibi kavramlar ortadan kaldırmalı. Depreme dayanıklı ya da dayanıksız tek ayrım olmalı. 25 seneden eski her bine doğrudan dayanıksız sayılmalı.
2. Kentlerin çevrelerinde 4 ile 6 ay içinde toplumsal donatilari ve yaşam alanları (okul hastane ulaşım vs) dahil hazir olacak geçici ve prefabrik mahalleler yapilacak.
3. En riskli mahallelerden başlayarak insanlar topluca bedelsiz bu prefabrik alanlara taşınacak. Başka yerlere taşınmak isteyenlere kira desteği verilecek. Taşınma gönüllü değil zorunlu olacak. Yok anlaştım anlaşmadim, tasarimi beğendim beğenmedim, mutfak küçüldü salon büyüdü, değeri arttı azaldi vs yok...Ya çıkıyorsun ya çıkartıyorum. Savaş hali gibi ya askere gidiyorsun ya gidiyorsun...NOKTA. Hukuki itirazlar olursa durdurma seçenek olmayacak, ancak çok sinirli sebeplerle tazminat hakkı olacak.
4. Mahalle boşaldıktan sonra devlet girip zemine, tarihi
dokuya vs uygun altyapısı ile birlikte mahalleyi sil baştan
inşa edecek. Mahalle ve ilçe bazında bakanlıktan orayı
yöneten ve tek işi orası olan sorumlu biri olacak. 18-24 ayda bitecek.
5. 18-24 ayın sonunda hak sahiplerine bedelsiz verilecek. Devlet icabinda her binadan kat ve dükkan vs gibi yerleri alacak ve uygun fiyata satışa çıkaracak, masrafını çıkaracak
6. Boşalan prefabrik kentlere sıradaki mahalle taşınacak ve işlem orada başlayacak...
7. Prefabrik kentlerin sayisini hızla arttırarak doldur boşalt sistemi çok hızlı şekilde isletilecek.
8. Insaat sektörü elden geçirilecek. Demircisinden mühendisine kadar hem okullu hem stajli olacak. Sınavdan geçmeden çalışamayacak, 5 senede bir yeniden sertifikasyon sınavına girecek. Sınavı üniversite sınavı gibi devlet yapacak.
Kentsel dönüşüm ile ilgili mevzuatta dediğinize benzer yönde yaptırım uygulayan değişiklikler oldu geçen sene ama mevcut ekonomik durum ve Kahramanmaraş depreminin iş yükü sebebiyle net bir ilerleme göremeyiz şu an.
Demirciden mühendise kadar eğitim konusuna gelirsek esas sorunumuz teknik bilgi eksikliğinden çok ahlaki eksiklik. Müteahhit, işçi, mühendis, mimar, Belediye Başkanı, Belediye Meclisi falan silsile şeklinde her yerde rüşvet, kayırma, torpil, baskı…
Hatta Bakanlık nezdinde İmar Barışı yapılması.
Ruhsatlı mühendisli kontrollü yapı sahipleri ödedikleri külfetle cezalandırıldılar.
Ahlakımız değişmedikçe daha çok öleceğiz. Bu çağdaki doğal seleksiyon yolu da ahlak sanırım.