Herkes benimle aynı sonucu çıkarmış yazıdan ama Sayın Partikül'ün ne demek istediğini anlamadım...
Almanya' nın ''her ne pahasına olursa olsun Türkiye' ye ambargo uygulayacağız!'' zihniyetinde olduğunu düşünmüyorum. Eskiden öyle düşünüyordum ama sonradan fikrim değişti. Makaleyi yazan kişi, zaten emekli paşalardan biriymiş. Demek ki adamın bir bildiği var!
Komutanın dediğine göre; Koç grubu ile MTU arasında ortak üretim kültürünün geliştirildiği ve bir çeşit yol arkadaşlığının yapıldığından bahsediyor. Ayrıca Koç grubunun kendi çapında bir saygınlığı var. Uluslararası şirketlerle ortaklıkları var. Belli ölçülerde lobi faaliyetlerinde bulunabiliyor. Lafı, sözü, nazı, ricası kabul görebiliyor. İsrail lobisini, Yahudileri, Masonları veya şunları bunları devreye sokabilirdi. Veyahut da Türkiye olarak belli alanlarda tavizler verilebilirdi. Nedir mesela; İhracat şartı esnetilebilirdi... Arkadaş ben kendi güvenliğim için 1000 tane tank üreteceğim; yedekleriyle birlikte senden 1100 tane güç grubu satın alacağım. Senin motorunla senin ihracat pazarına da girmeyeceğim... demek suretiyle 1000 tane Tank sahibi olabilirdik. Tanklar yapılana kadar geçen sürede kendi özgün motorunu yapabilirdin mesela. Ondan sonra kendi güç grubunla istediğin ülkeye istediğin kadar sat! Gelinen noktada bu gibi opsiyonların kullanılmadığı anlaşılıyor.
Özetle bana öyle geliyor ki, yine AKP hükümetinin keleğine geldik. 10 milyar doları Koç grubuna yedirmek istemediler. Yalnız bu yaklaşımı her alanda görüyoruz. Bu süreçte tecrübesiz liyakatsiz adamları zengin ettiler. Arada istisna olarak Bayraktar grubu çıktı gerçi de... Orada da TAI/Anka' nın hakkını yediklerini düşünüyorum.