Topların hâlâ anlamı var. Yoğun EH ortamında işin görüş içi savaşlara dönme ihtimali mevcut. Özellikle radar gizliliğine sahip uçaklardan bahsediyorsak bu uçaklar birbirlerini kızılötesi sensörler ile tespit edemediği bir durumda radarda birbirlerini göremediklerinden birbirlerine yaklaşmaları oldukça olasıdır. Ayrıca lütfen paraya mazot muamelesi yapmayalım, sonuçta MMU bütçe sıkıntısı çekmiyorsa programı gereksiz paraya boğmak uçağa stratejik üstünlük sağlamıyor; sağlamadığı gibi uçağı idame edilemez bir pahalılığa getirmesi durumunda uçağın işlevini, Türkiye gibi kaynakları kısıtlı bir ülke için yok ediyor. 6. Nesilde uçak o kadar da değişmez, daha çok konseptin değiştiğini görürüz. Örneğin insanlı uçakların insansız sistemlerle yoğun ve müşterek kullanımdan ve 6. nesil uçaklarda yüksek otonomiden ve yapay zekadan söz edilir. Bu durum insansız sistemlerin ve insanlı konseptin birbiri ile iyice bütünleşmesidir. Ayrıca sn Eralp'e hem anka-3'ün hem de KE'nin gizlilik teknolojisi barındıran ve insansız olması hasebiyle derin taarruz, hava savunma bastırma ve imha görevlerini riski ve maliyeti düşük bir şekilde gerçekletirebileceğini hatırlatmak istiyorum. Gelecek savaşlarında gizlilik teknolojisinin farklı platformalara uygulandığını şahit olacağız, gerçi şimdiden şahit olmaya başladık bile. Gemiler bu şekilde tasarlanmaya başladı, örneğin SOM seyir füzesi böyle, SAAB firması tanklar için radar ve kızılötesi gizlilik sağlayan harici kamuflaj geliştirdi. ABD bu teknolojiyi helikoperlere uygulamak konusunda da ısrarcı. Bilinenin aksine helikopterlerin icra ettikleri tek görev; silahı silahsız keşif, silahlı devriye, makineli top ve ateş desteği değildir. Helikopterler derin taarruz da yapar. Vaktinde ucundan tutmuş olduğumuz helikopter ve insansız platform işinde gevşersek ilerde dövecek dizimiz bile kalmayabilir.