"Pahaca ve ağırlıkça hafif, sürü zekasıyla müşterek harekat düzenleyebilecek, çevik ve otonom araçlara ihtiyaç var. Hem deniz yüzeyinde hem de kara yüzeyinde, gidişat bence kaçınılmaz olarak budur."
bizim endüstirimiz de, özellikle yaptıklarımız ve yapamadıklarımız dikkate alındığında, bizi bu felsefe değişimine götürüyor yavaş yavaş.
tb2 için de yaşandı bu felsefe değişimi, yaşanmak zorunda kaldı.
büyük silahları taşıyan ihaları zamanında yapamayınca, yapabildiğimiz küçük ihalar için daha küçük silahlar mantıklı geldi, oldu da.
amt taraftarlığının da geçerli olduğu çok yan var tabi, örneğin Arap ordularında 30mm neredeyse standart hale felan geldi; ama buna karşın bir ağın içinde veri paylaşımıyla ilerleyen bir mekanize birliği, 30mm taretli aletlerin ve tankların menziline girmeden düşmanı görüp etkili bir şekilde vurabilir bu gün.
top namlusundan atılabilen füze örnekleri de yaygınlaşıyor, araca entegre dronlar, araç hareketliliğini onlarca km uzaktan algılayabilen kara radarları...
karacıların silah taşıyıcı araç projesi de var zaten.
sadece füze atsın diye özel bir araç ve taktik üzerinde çalışıyorlar.
tüm bunları bir kazanın içinde pişirmek gerek artık.
ucuza da kaçmamak gerek, 60 tonluk tank için bu parayı harcayıp, en yeni donanımlardan kısmak yerine, 45 tonluk araç yapıp en gelişmiş donanımları doldur içine.
yani nasıl yapılacağını bulurlar, tank takımının düşman araç hareketliliğini tank menziline girmeden görmesi gerek, gördükten sonrası çok kolay bence.
tabi tüm bunları yanında, mevcut tankları envanterde tutmak ve hatta güncellemek gerek.
sayılar da, zırh kalınlıkları da fena değil, daha iş görür bizim tanklar bence.